Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EURO) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Kamu Dış Borçlanma Araçları (EURO) Emeklilik Yatırım Fonu nun 01.01.2011-30.09.2011 dönemine ilişkin gelişmelerin, Fon Kurulu tarafından hazırlanan faaliyet raporunun, fonun bir önceki dönemle karşılaştırmalı olarak hazırlanmış bağımsız denetimden geçmiş 9 Aylık fon bilanço ve gelir tablolarının, bağımsız denetim raporunun, bilanço tarihi itibariyle fon portföy değeri ve net varlık değeri tablolarının katılımcılara sunulması amacıyla düzenlenmiştir. BÖLÜM A: 01.01.2011 30.09.2011 DÖNEMİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ Dördüncü çeyreğe girerken küresel ekonomik görünümde belirgin bir bozulma var. Bir yandan Avrupa ülkeleri borç krizine kalıcı bir çözüm aramaya devam ederken diğer yandan Amerika zayıf iç talep ve yüksek işsizlikle boğuşmaya devam ediyor. Japonya da ekonomik aktivite Mart ayındaki deprem ve tsunami felaketinin öncesinde görülen seviyelerin altında seyretmeye devam ediyor. Dünya ekonomilerinin yüz yüze olduğu riskler iki çeşit. Bunlardan ilki yapısal ve uzun vadeli. Rekabetçiliğini yitirmiş ve borç yükü sürdürülemez seviyelere ulaşmış Avrupa ülkelerinin yapısal reformlarla ekonomilerinin verimliliğini artırmaları, para politikaları ortak olan 17 Euro ülkesinin ise maliye politikalarını daha uyumlu hale getirmeleri gerek. Amerika nın da aynı şekilde mali reformlarla uzun vadede borç yükünü azaltması çok önemli. Küresel toparlanma için ikinci risk daha kısa vadeli ve konjonktürel. Güncel makroekonomik veriler, hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkelerdeki ekonomik aktivitenin son birkaç ayda önemli bir ivme kaybı yaşadığını gösteriyor. Birkaç istisna hariç, tüm büyük ekonomilerdeki hem üretim hem de tüketim göstergelerinde yavaşlama söz konusu. AB ve ABD nin uzun vadeli borç riskleri, diğer dünya ekonomilerinin kısa vadede ivme kaybıyla birleşince, son birkaç ayda tüm piyasalar üzerinde kayda değer bir satış baskısı oluşmuş durumda. Risk iştahının bozulmasıyla beraber her türlü riskli yatırım aracı ve gelişmekte olan ülke piyasası, satış baskısına maruz kalırken İsviçre Frangı ve ABD Doları gibi güvenli liman olarak algılanan yatırım araçları değer kazandı. Peki Türkiye nin bu negatif görünümden ayrışması ne kadar mümkün? Piyasaların bir kriz senaryosunu fiyatlamaya başlaması durumunda, Türkiye nin bundan etkilenmemesi pek mümkün görünmüyor. Fakat bizim beklentilerimiz, orta vadede risk iştahının tekrar düzeleceği ve yatırımcıların gelişmekte olan ülkelerle tekrar ilgilenmeye başlayacağı yönünde. Eğer bu beklentimiz doğru çıkarsa Türkiye, büyük iç pazarı, düşük borçluluğu ve güçlü bankacılık sektörünün sağladığı yapısal avantajlarla pozitif ayrışabilir. Kısa vadeye yönelik beklentilerimiz ise şu şekilde: Yurtdışı kaynaklı belirsizlikler, risk iştahındaki ani bozulmalar ve Merkez Bankası nın düşük faiz politikası TL için aşağı yönlü risk teşkil etmeye devam ediyor. Faiz tarafında ise Merkez Bankası nın politika faizini düşük tutacağı beklentisinin belirleyici olacağını düşünüyoruz. TL deki değer kaybı önümüzdeki aylarda da devam ederse bu, tüketici fiyatları üzerinde yukarı yönlü bir risk unsuru olabilir. Temmuz ayına 63.269 seviyesinden başlayan İMKB -100 endeksi, üçüncü çeyreğin sonunda oldukça dalgalı bir seyrin ardından % 5,7 düşüşle 59.693 seviyesinden kapandı. Bu dönemde, Yunanistan borç krizi gündemin üst sırasını meşgul etmeye devam ederken bu durumun diğer sorunlu Avrupa ülkelerine yayılma riski, borsalar ve tüm varlık fiyatları üzerinde baskı yaratmaya devam etti. Uzun süredir devam eden cari açık endişelerine ek olarak Merkez Bankası Para Kurulu nun Ağustos toplantısında politika faizini (haftalık repo ihalesi faizini) % 6,25 ten % 5,75 e indirmesi TL nin Kasım 2010 tarihinden beri devam eden değer kaybının sürmesine neden oldu. Ağustos ayının ilk haftasında Standard & Poor s un politik risk ve bütçe açığı gerekçeleriyle ABD nin kredi notunu AA+ ya indirmesi ve kredi notu görünümünü negatif izlemeye alması dünya piyasalarında tüm varlık sınıflarında fiyat düşüşlerine ve riskten kaçınma eğiliminin başlamasına neden oldu. Avrupa da yaşanan borç krizi, ABD nin not indirimi ve son dönemde açıklanan verilerin ekonomik yavaşlamayı işaret etmesi, İMKB nin de dahil olduğu tüm piyasalarda yüksek volatilitenin eşlik ettiği sert satış hareketlerine neden oldu. Eylül ayında yurtdışı piyasaların dalgalı bir seyir izlemesine karşın İMKB istikrarlı bir yükseliş sergileyerek ayrışmayı başardı. Bu yükselişte, Merkez Bankası nın genişlemeci para politikasından en çok yararlanacak olan bankacılık sektörü hisselerinde yaşanan yükselişler öncü oldu. Ayrıca bu dönemde S&P nin Türkiye nin yerel para cinsinden kredi notunu iki derece yükselterek yatırım yapılabilir seviyeye getirmesi, yabancı para cinsinden kredi notunun da artırılacağı beklentilerini canlı tutarak piyasadaki olumlu havaya destek verdi. Önümüzdeki dönemde Avrupa da yaşanan borç krizindeki gelişmelerin yanı sıra, yurtiçi tarafta ekonomideki yavaşlamanın yumuşak ya da sert inişe işaret etmesi finansal piyasaların yönü üzerinde etkili olacaktır. Avrupa ülkelerindeki kamu borç krizinin artmaya devam etmesi ve büyümeye ilişkin artan endişeler sonucu Merkez Bankası, Ağustos başında olağandışı ara toplantı yaptı. Yapılan Para Politikası Kurulu toplantısı sonucu Merkez Bankası, politika faizini % 6,25 ten % 5,75 seviyesine çekerken borç alma faizini 350 baz puan artırarak % 5 seviyesine çıkardı. Merkez Bankası nın aldığı karar, bono piyasasını pozitif etkiledi ve gösterge tahvil % 7,80 seviyesine kadar düşüş gösterdi. 1
Ancak Avrupa kamu borç krizine ilişkin politika yapıcıların almış olduğu tedbirlerin yeterli gelmeyeceği endişesiyle, özellikle Eylül ayında riskli varlıklardan çıkış gerçekleşti. Bu süreçte gösterge tahvilin faizi % 8,70 seviyelerine kadar yükseldi. Önümüzdeki dönemde Avrupa Bölgesi borç sorunu ve Merkez Bankası nın alacağı para politikası kararları bono faizlerinin seyrinde etkili olabilir. Temmuz-Eylül döneminde Türk Lirası, küresel ekonomik aktivitedeki yavaşlama endişeleri ve Yunanistan başta olmak üzere çevre Avrupa ülkelerinin iflasına ilişkin endişeler ile birlikte ABD Doları ve Euro karşısında değer kaybetti. Bu dönemde Türk Lirası'nın değer kaybı ABD Doları bazında % 16, % 50-50 Dolar-Euro sepeti karşısında % 12 civarında gerçekleşti. Merkez Bankası nın, geçtiğimiz yılın Kasım ayından beri cari açıkla mücadele etmek ve finansal istikrarı korumak amacıyla Türk Lirası üzerinde baskı, faiz indirimi ve günlük döviz alım ihaleleri gibi politika araçlarını etkin olarak kullanması Türk Lirası nda değer kaybına yol açtı. Merkez Bankası yaptığı son açıklamalarda Türk Lirası'nda daha fazla tolerens göstermeyeceğini belirtti ve bu kapsamda faiz koridorunu daraltıp günlük döviz satım ihalelerine başladı. Türk Lirası'nda yaklaşık bir yıldır devam eden değer kaybının sonuna yaklaşıldığını düşünüyoruz. Özellikle son dönemde Türk Lirası nın diğer gelişmekte olan ülkelerin para birimlerine karşı olan görece performansının devam etmesini ve yurtdışı piyasalardaki belirsizliklerin de zamanla ortadan kalkmasıyla ABD Doları ve Euro karşısında da değer kazanmasını öngörüyoruz. Bu görüşümüzün karşısında en büyük riskleri,dış dengelerin beklentilerden daha yavaş düzelmesi, ekonomide sert yavaşlama ve Avrupa ülkelerinde meydana gelebilecek olası bir temerrüt olarak sıralayabiliriz. Özellikle 3. çeyreğin sonlarında Euro/TL kurundaki yükselişten Euro cinsi Eurobondlar faydalanmışlardır. Özelikle Merkez Bankası nın TL nin değer kaybına çok izin vermeyeceğini belirtmesi ve global risk iştahındaki azalma sonucu fonun vadesi kısaltılmıştır. BÖLÜM B: FON KURULU FAALİYET RAPORU İLE İLGİLİ BİLGİLER İlgili dönemde, fonun faaliyet gösterdiği piyasanın ve ekonominin genel durumuna ilişkin bilgileri, fonun performans bilgilerini ve varsa dönem içinde yatırım politikalarında, izahname, fon içtüzüğü gibi kamuyu aydınlatma belgelerinde, katılımcıların karar vermesini etkileyecek diğer konularda meydana gelen değişiklikleri içeren fon kurulu faaliyet raporu raporun ekidir. BÖLÜM C: BAĞIMSIZ DENETİMDEN GEÇMİŞ MALİ TABLOLAR Bağımsız denetimden geçmiş 30.09.2011 tarihli bilanço ve gelir tablosu ile dipnotları raporun ekidir. BÖLÜM D: FON PORTFÖY DEĞERİ-NET VARLIK DEĞERİ TABLOLARI Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. Gelir Amaçlı Kamu Dış Borçlanma Araçları (EURO) Emeklilik Yatırım Fonu nun 30.09.2011 tarihli fon portföy değeri ve net varlık değeri tabloları aşağıdaki gibidir: 30.09.2011 Tarihli (BEF06) Fon Portföy Raporu Menkul Kıymet Menkul Tanımı Toplam Değer Grup(%) Toplam(%) DEVLET TAHVİLİ TRT200213T25 894.160,00 100 8,25 Grup Toplamı 894.160,00 8,25 TERS REPO TRT150120T16 460.189,04 100 4,25 Grup Toplamı 460.189,04 4,25 EUROBOND T010316 2.346.010,39 24,75 21,66 T020419 265.613,01 2,8 2,45 T100214 2.460.872,99 25,96 22,72 T160217 3.171.585,80 33,46 29,28 T180520 1.234.563,77 13,02 11,4 Grup Toplamı 9.478.645,96 87,5 Fon Portföy Değeri 10.832.995,15 100 30.09.2011 Tarihli (BEF06) Fon Toplam Değer Tablosu Fon Portfoy Değeri 10.832.995,15 Nakit 708.742,55 Alacaklar 0,00 2
T1 Alacaklar 0,00 T2 Alacaklar 0,00 Temettü Alacakları 0,00 Halka Arz Avansları 0,00 Geçmiş Yıl Stopaj Alacağı 0,00 Valörlü Döviz Tutarları 0,00 Peşin Ödenen Giderler 0,00 Vadeli İşlem Alacaklar T1 0,00 Vadeli İşlem Alacaklar Tn 0,00 Vadeli İşlem Nakit Alacakları 0,00 HS. Komisyon iade 0,00 Döviz İşlemler TL Yükümlülükle 0,00 Ödünç İşlem Komisyon Karşılığı 0,00 Opsiyon Sözleşmesi Alacakları 0,00 Diğer Alacaklar 0,00 Banka Faizi 0,00 Ayrılan İhtiyatlar 0,00 Diğer Varlıklar 0,00 Borçlar 92.709,10 T1 Borçlar 0,00 T2 Borçlar 0,00 Diğer Borçlar 833,89 Ödenecek Vergi 0,00 Hizmet Komisyonu 21.112,13 Pay Geri Alış Borçlar 70.763,08 Stopaj Gider Karşılığı 0,00 SPK Kayda Alma Ücreti 0,00 Vadeli İşlem Borçlar T1 0,00 Vadeli İşlem Borçlar Tn 0,00 VOB Nakit Borçları 0,00 Opsiyon Prim Borcu T1 0,00 Opsiyon Prim Borcu Tn 0,00 Fon Toplam Değeri 11.449.028,60 Dolaşımdaki Pay Sayısı 544.637.261,36 Kurumun Elindeki Pay Sayısı 0,00 Pay Değeri 0,021021 Bugünkü Fiyat 0,021129 Dünkü Fiyat 0,021048 Bir Hafta Önceki Fiyat 0,020817 Bir Ay Önceki Fiyat 0,021402 Günlük Getirisi (%) -0,51 BÖLÜM E: FON PERFORMANSINA İLİŞKİN BİLGİLER Fon, portföyünün en az %80 (yüzdeseksen) ini devamlı olarak, Devletin borçlanma amacıyla yurtdışında çıkardığı sermaye piyasası araçlarına yatırım yapan ve faiz geliri elde etmeyi hedefleyen Gelir Amaçlı Kamu Dış Borçlanma Araçları (EURO) Emeklilik Yatırım Fonu dur. Fonun stratejisi, faiz geliri elde etmek amacıyla, parite ve likidite risklerini göz önüne alarak aktif yönetim tarzıyla ağırlıklı olarak Türkiye Cumhuriyeti Hazinesi nin yurt dışında ihraç ettiği Eurobond lara uzun vadeli yatırım yapmaktır. 27.10.2003 tarihinde halka arz edilmiş olan fonun ve karşılaştırma ölçütünün 01 Ocak 2011 30 Eylül 2011 dönemine ilişkin getiri performansları aşağıdaki tabloda yer almaktadır: 3
Fonun Ünvanı Fonun getirisi (01 Ocak-30 Eylül) Karşılaştıma ölçütünün getirisi (01 Ocak-30 Eylül) Gelir Amaçlı Kamu Dış Borçlanma Araçları (Euro) EYF % 15,98 % 18,80 Fonun dönemsel performansına ilişkin ayrıntılı bilgiye, raporun eki olarak sunulmakta olan SPK nın performans sunuş standardlarına göre hazırlanmış Performans Sunuş Raporundan ulaşılabilir. BÖLÜM F: FON HARCAMALARI İLE İLGİLİ BİLGİLER i. Borçlanma Senetleri: Borçlanma Senedi alım satımlarında sadece İMKB tescil ücreti ödenmektedir. ii. Ters Repo İşlemleri: Aracı kurumlara; gecelik ters repo ve vadeli ters repo işlemlerinde sadece İMKB tescil ücreti ödenmektedir. iii. Borsa Para Piyasası İşlemleri: Borsa Para Piyasası işlemlerinde sadece Takasbank İşlem Komisyonu alınmaktadır. iv. Devlet Dış Boçlanma Senetleri: İşlem komisyonu alınmamaktadır. Fon Mal Varlığından Yapılabilecek Harcamaların Senelik Olarak Fon Net Varlık Değerine Oranı FON: AZG Ort. Fon Net Varlık Değerine Oranı GİDER TÜRÜ (%) Fon İşletim 1,67 Aracılık Kom. 0,02 Diğer Fon Gid. 0,00 TOPLAM 1,69 Uzun Dönemde Giderlerin Etkilerini Açıklayıcı Örnek Bu örnek Fon a yapılan yatırımın maliyetinin diğer fonlarla karşılaştırılabilmesi amacıyla hazırlanmıştır. Bu örnekte aşağıda belirtilen süreler boyunca Fon a toplam 1.000.-TL yatırıldığı ve belirtilen süre sonunda fondan çıkıldığı varsayılmaktadır. Ayrıca örnekte Fon un yukarıda yer alan gider oranlarının değişmediği ve Fon un senelik getiri oranının %10 olduğu varsayılarak tahmini maliyetler aşağıdaki gibi hesaplanmıştır. Gerçek maliyetler aşağıdaki tahmini tutarlardan daha az ya da fazla olabilecektir. Başlangıçta Yatırılan Tutar 1.000,00.-TL Senelik Getiri Oranı %10 4
Aşağıdaki örnekte ; yukarıda belirtilmiş olan gider oranı yıllıklandırılarak tahmini maliyetler hesaplanmıştır. 1. Sene 2. Sene 5. Sene 10. Sene 23,69.-TL 25,50.-TL 31,79.-TL 45,92.- TL Solmaz Altın Mali İşler Direktörü Fon Kurulu Başkanı Burcu Uzunoğlu Yatırım Yönetimi Grup Müdürü Fon Kurulu Üyesi EKLER: 1. Fon kurulu faaliyet raporu 2. Bağımsız denetimden geçmiş fon bilanço ve gelir tabloları 3. 01.01.2011-30.09.2011 dönemi harcama tablosu 5