Başbakan Erdoğan ın Mardin Mitingi nde yaptığı konuşmanın tam metni Mart 13, 2014-2:36:00 Mardinli tüm kardeşlerime selamlarımı, sevgilerimi yolluyorum. Dargeçit i, Derik i, Kızıltepe yi, Mazıdağı nı, oralarda tüm kardeşlerimi kalpten selamlıyorum. Midyat ı, Nusaybin i, Ömerli yi, Savur u, Yeşilli yi, oralarda kardeşlerimi de gönülden selamlıyorum. Mardin kardeşliğin şehridir. Mardin hoşgörünün, dayanışmanın, huzurun şehridir. Mardin tarih şehridir, ilim şehridir, medeniyet şehridir. Mardin evliyanın, alimlerin, ariflerin, Ashab-ı Kiram ın şehridir. Seninle iftihar ediyoruz Mardin. Allah sizlerden razı olsun Mardin, bu coşkunuz, bu sevdanız, bu samimiyetiniz için Rabbim sizlerden razı olsun. Ahdevefanız için, bu davaya omuz verdiğiniz için, Başbakanınıza, bu kardeşinize sahip çıktığınız için hepinize tek tek teşekkür ediyorum. Son 5 yılda Mardin e 5 kez geldim, Başbakan olarak 5 kez geldim, ondan öncekileri zaten saymaya gerek yok. Mitingler yaptık, toplu açılışlar yaptık, ilçelerimizi ziyaret ettik, Mardin i hizmetlerle, eserlerle buluşturduk; işte bugün bir kez daha Mardin deyim. Bugün bir kez daha demokrasi için, milli irade için, büyük Türkiye hedefleri için Mardin deyiz. Maşallah, bugün Mardin i çok farklı görüyorum. Siirt ten sizlere selamlar getirdim. Tabi eniştesiyiz Siirt in, zor ayrıldık. Sizi burada beklettim, hakkınızı helal edin. Hakkınızı helal edin. Bugün Mardin bir başka güzel. Mardin Türkiye de oynanan oyunu görüyor, Mardin sandık üzerindeki oyunu görüyor, inşallah Mardin sandıkta oyuna sahip çıkacağını ve kirli oyunu bozacağını bugün burada tüm dünyaya gösteriyor. Mardin, demokrasiye sahip çıkıyor muyuz Mardin?Milli iradeye sahip çıkıyor muyuz Mardin? Çözüm sürecine, huzur projesine sahip çıkıyor muyuz Mardin? Büyük Türkiye hedefine, yeni Türkiye hedefine sahip çıkıyor muyuz Mardin? 30 Mart ta mührü AK Parti ye vuruyor muyuz Mardin? Evvel Allah, maşallah, berakallah. 18 günümüz var, hanım kardeşlerim, 18 gün kapı kapı dolaşmaya gece-gündüz var mıyız? Beyler, gece-günüz demeden kapı kapı dolaşmaya 18 gün var mıyız? Allah razı olsun. Uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz gece, gideceğiz gündüz gece. Durmak yok O kadar. Mardin 30 Mart ta inşallah tuzakları bozacak, senaryoyu altüst edecek. Kardeşlerim, sandıklara çok sahip çıkacağız, sandıklara sahip çıkacağız, kuş uçurtmayacağız, müşahitler olarak sahip çıkacağız. İnşallah birilerinin o bozuk planlarını biz bozacağız, çünkü sandıkta demokrasinin gereğini yerine getireceğiz. Sevgili kardeşlerim, seçime sadece 18 gün kala Türkiye de huzuru bozmak için senaryolar hazırlanıyor. Biliyorsunuz, milletin 30 Mart ta da AK Parti diyeceğini anlayanlar sandığa gölge düşürmek için yeni provokasyonlar, yeni tahrikleri devreye sokuyorlar. Türkiye de huzuru bozmak için, sokakları karıştırmak için, o malum çevreler yeni tuzakların peşinde.
Buradan hem Mardin e, hem Türkiye ye sesleniyorum; bu senaryolara, bu tahriklere, bu tuzaklara karşı 77 milyon aziz milletimin uyanık olmasını, sabırlı olmasını, sağduyulu olmasını özellikle rica ediyorum. Bütün siyasi partilere sorumlu davranma çağrısını yapıyorum, bütün medya kuruluşlarına sorumlu davranma çağrısını yapıyorum. Olayları tahrik etmeye çalışan işveren örgütlerine, sendikalara, sivil toplum örgütlerine sorumluluk çağrısı yapıyorum. Kimin ne meselesi varsa meselesini 30 Mart ta sandıkta çözsün. Bakıyorum ki bazı işverenler sosyal medya yoluyla tahrikler yapıyorlar, sokaklara çıkmak da, insanları sokağa itmek de asla çözüm değildir. Değerli kardeşlerim, seçime 18 gün kala sokaklara ateşe vermeye çalışmak demokratik bir duruş, demokratik bir tavır değildir. Bu ülkeyi millet irade ediyor. 30 Mart ta millet sandık yoluyla söyleyeceğini söyleyecek, 30 Mart ta millet iktidara da, muhalefete de mesajını çok net biçimde verecek. Sandık dışında yollar arayanlar, hem tehlikeli, hem de boş yollara sapıyorlar. Kardeşlerim, onlara gereken dersi bizler 30 Mart ta 12 yıldır bu ülkedeki eser siyasetiyle vereceğiz. Biz eser ürettik, onlar Ne diyor vatandaş televizyonda? Ben lafa bakarım demiyor, ben icraata bakarım, lafa bakmam diyor; öyle mi? Ama bugüne neyle aldattılar bizi? Lafla. Lafla peynir gemisi yürüyor mu? İcraat icraat. Allah aşkına, şimdi şu Mardin de AK Parti nin dışında hizmet var mı? Şu Mardin de hizmeti AK Parti getirdi. Havalimanının genişletilmesinden tutunuz, şu andaki o modern yapılanmasına varıncaya kadar, yollarımıza varıncaya kadar, tarihi eserlerin restorasyonuna varıncaya kadar, Artuklu Üniversitesi nin Mardin e getirilmesine varıncaya kadar, hastanelerimiz, okullarımız, bütün bunlara varıncaya kadar, enerjide attığımız adımlara varıncaya kadar, bunların dışında, soruyorum, Mardin e BDP nin eli değdi mi ya? İnanın kardeşlerim, bunların buraya vereceği hiçbir şey yok. Bakın bu oyuna gelmeyelim. 12 Haziran seçimlerinde sandık ortaya geldi ve millet bir tercih yaptı, 12 Haziran seçimlerinde Türkiye yüzde 50 oy oranıyla AK Parti ye iktidarı teslim etti. Sizlerden, aziz milletimizden aldığımız yetkiyle Türkiye ye hizmet ediyor, Türkiye için eser üretiyoruz. Türkiye yi huzura, istikrara, daha ileri demokrasiye kavuşturmanın mücadelesini veriyoruz. Eğer bundan rahatsız olan varsa millete gider, bunu millete anlatır, milletten yeki alır ve bu makamlara onlar gelir. Milletin bize git derse biz bir saniye bile burada kalmayız. Niye? Çünkü milli iradeye saygımız sonsuz. Kardeşlerim, bu koltuklarda bizler yapışmadık. Bakın, ben bugün Mardin de bir şey söylüyorum, dikkat edin, bu çok önemli, bütün Türkiye bizi şu anda ekranları başında izliyor, bunu daha önce de söyledim, burada da söylüyorum, eğer AK Parti bu seçimlerden birinci parti olarak çıkmazsa ben Genel Başkanlığı bırakacağım. Çünkü ben size inanıyorum, ben milletime inanıyorum, inanıyorum ki biz bu sandıklardan yine birinci parti olarak çıkacağız. Peki soruyorum, ey Kılıçdaroğlu Ne kadar seviyorsunuz ya, ne kadar seviyorsunuz bu adamı ya. Kardeşlerim, bu adam hala Genel Müdür, Genel Başkan olamadı. Diyorum ki, ya siyaset niye yapılır? Partisini birinci parti yapmak için yapılır değil mi? Şimdi soruyorum, ey Kılıçdaroğlu, sen eğer bu seçimlerden birinci parti olarak çıkamazsan bırakıp gitmeye var mısın? Evet diyemiyor. Niye? Çünkü Genel Başkan değil de onun için, o hala Genel Müdürlükte kaldı. Bahçeli ye sesleniyorum, maalesef onun da böyle bir hedefi yok, onun da birinci parti olmak gibi bir hedefi yok. Ne diyor? Kendine göre bir matematik hesaplar yapıyor, yüzde 51 alman lazım diyor. Ya böyle bir matematik olur mu? Sen şimdi birinci parti olmaya var mısın, yok musun; bunu söyle. Bak, siz bu kadar eski partiyiz diyorsunuz, biz ise 16 aylık bir partiyken geldik yüzde 34,5 la birinci
parti olduk ve Parlamentoya girdik, daha 16 aylık partiyken. Ve biz 16 aylık partiyken parlamentoya girerken, MHP Parlamentoya bile giremedi ve o dönem biz ve CHP vardı, 2 partiydik. Şimdi barajları aşamayan bir parti çıktı ortaya, BDP. O zaten barajı da aşamıyor, onun altında. Neyse, bağımsız milletvekilleriyle filan bir grup kuruyor. Fakat tabi bu seçimde baraj maraj yok, yerel seçim, belediye seçimi. Ama dikkat edin, Mardin i kim Büyükşehir yaptı? Kardeşlerim, Mardin in Büyükşehir Belediyesi olmasına kim bu CHP karşı çıktı, bu MHP karşı çıktı, bu BDP karşı çıktı. Ve kardeşlerim, ben şimdi burada değiştiriyorum, burada benim artık CHP yi konuşmama pek gerek yok, MHP yi konuşmama da gerek yok. Fakat, bir şeyi söylemem lazım. Kardeşlerim, şimdi Mardin hizmete mi oy verecek, yoksa ideoloji siyasetine mi oy verecek? Hizmete oy vereceksek o zaman ben diyorum ki, kardeşlerim, şu 18 gün çok çalışacağız, çok çalışacağız. Sevgili kardeşlerim, ya ne olur be bana baba demeyin. O babalar geçmişte kaldı ya. Biliyorsunuz, limanlarda babalar var, bir de başka türlü babalar var, geldi geçti. Bana baba demeyin. Biz size efendi olmaya, baba olmaya değil, hizmetkar olmaya geldik; bizim böyle bir farkımız var, bizim farkımız bu. Herkes bilsin ki, milletimiz bize kal dediği müddetçe, hiçbir tehdide, hiçbir saldırıya, hiçbir tahrike boğun eğmeyiz, eyvallah demeyiz. Türkiye de iktidar sadece ve sadece sandıkla değişir. Türkiye de iktidarları millet getirir, millet götürür. Türkiye yi artık manşetler değil, belli sermaye grupları değil, elitler, seçkinler değil, millet yönetir, millet. Türkiye yi artık sokağa dökülen terör örgütleri değil, devlete sızmış paralel yapılar değil, iftiralar, montajlar, hukuksuz ses kayıtları değil, millet yönetir, millet. Kardeşlerim, biz rükuda Allah ın huzurunda eğiliriz, başka hiçbir gücün önünde eğilmedik, eğilmeyiz, bunu böyle bilesiniz. Ve kardeşlerim, 12 yıl boyunca biliyorsunuz bize çok çeşitli tuzaklar kurdular, önümüze engeller çıkardılar, saldırılar düzenlediler, provokasyonlar yaptılar, hiçbirine boğun eğmedik, asla geri adım atmadık, sizin emaneti kutsal kabul ettik, o emaneti canımız gibi koruduk. Sizden aldığımız güçle ekonomiyi büyüttük, 230 milyar dolarla aldık milli geliri, şimdi 820 milyar dolara ulaştık. Kardeşlerim, bakınız devletin kamu net borç stoku neydi biliyor musunuz? 100 liranın 73 lirası borçtu, şimdi 35 lirası borç. Nereden nereye Ama bir haber aldım, Mardin de çok güzel bir imam hatip yapılıyormuş, hem de kızlar için yapılıyormuş; inşallah açılışında beraber oluruz. Sizden aldığımız güçle, okullar, üniversiteler açtık, yollar yaptık, barajlar, konutlar inşa ettik Mardin de. Sizden aldığımız destekle yasakları kaldırdık, yoksullukla mücadele ettik, yolsuzluğa asla izin vermedik. İşte bütün bunlar birilerin ciddi şekilde rahatsız etti ve rahatsız ediyor. Türkiye nin kutlu yürüyüşünü durdurmaya çalışıyorlar, büyüyen ekonomiyi geriletmeye çalışıyorlar, huzuru bozmaya çalışıyorlar. Bizim Mısır da demokrasiye, Filistin de insanlığa, Suriye de mazluma, mağdura sahip çıkmamızdan rahatsız oluyorlar, çözüm sürecini baltalamaya çalışıyorlar. Kardeşlerim, Gezi olayları ağaç için, çevre için değil, Türkiye nin yürüyüşünü, o yükselişini durdurmak için yapılmıştı. 17 Aralık komplosunun amacı da aynı gezi gibi Türkiye nin yürüyüşünü durdurmaktır. Telefonların dinlenmesi, bunların yayınlanması, montaj kasetler, sokakların tahrik edilmesi Türkiye ye yönelik bir komplodur. Altını çizerek söylüyorum; bu saldırılar AK Parti ye karşı değil, Hükümete karşı
değil, bu yapılanlar ulusal güvenliğimize, Türkiye ye, devlete yönelik saldırılardır. Kardeşlerim, bu saldırılar büyüyen ekonomiye, birliğimize, kardeşliğimize, çözüm sürecine yönelik saldırılardır. İşte 30 Mart ta hep birlikte bu saldırılara dur diyeceğiz. 30 Mart ta bu komploları, bu tuzakları hep birlikte bozacağız. Kardeşlerim, 30 Mart ta çözüm sürecine sahip çıkacak, yani gençlerimiz yaşatacak, yani çocuklarımıza aydınlık bir gelecek sunacağız. Kardeşlerim, siz çözüm sürecinden, huzur projesinden ne kadar memnunsanız, bilin ki birileri de o kadar rahatsız. İşte 30 Mart ta bu huzur ortamına, bu kardeşlik ortamına da sizler sahip çıkacağız. Hem Mardin in, hem Türkiye nin huzuruna oy verecek, destek olacaksınız. Kardeşlerim, özellikle sizden şunu rica ediyorum: Bakınız bu fırsat her zaman gelmez, bunlar Büyükşehir olmasını istemediler, Mardin e Büyükşehir yakışmaz dediler. Ve kimdi bu karşı çıkanlar? CHP, MHP, BDP. Şimdi soruyorum, bu BDP sizin huzurunuza Mardin Büyükşehir Belediye başkanlığı talibim diye nasıl gelecek, nasıl gelecek? Ya kardeşlerim, sizin bunlara bir cevap vermeniz lazım, ideoloji siyasetiyle Mardin yönetilmez. Kardeşlerim, ben Kürtlerin temsilcisiyim diyerek siyaset yapılmaz. Kardeşlerim, ben Türklerin temsilcisiyim diyerek siyaset yapılmaz. Ben Arapların temsilcisiyim diyerek siyaset yapılmaz. Siyaset bizim gibi yapılır, biz Türkiye nin temsilcisiyiz, 77 milyonun temsilcisiyiz. Kardeşlerim, ben nereden geldim biliyorsunuz? Belediye Başkanlığından, İstanbul un Belediye Başkanlığını yaptım 4,5 sene; çöptü İstanbul, hava kirliliği, susuzluk almış başını gidiyordu. Ben diyorum ki, şimdi Mardin in Belediye payı artıyor ve Mardin in tüm sınırları Büyükşehir Belediyesi nin hizmetinde olacak. Kardeşlerim, inanın bu BDP belediyecilikten anlamaz, bunların böyle bir derdi yok, bunların derdi başka. Ama ben ve arkadaşlarım, inanın bizim derdimiz, size olan sevdamız, size olan aşkımız, istiyoruz ki Ankara yla, milletvekillerimizle ve buradaki Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleriyle Mardin i sıçratalım, ayağa kaldıralım. Yani burada yapılacak yanlış bir tercih inanın Mardin i garip hale sokar, yazık olur Mardin e. Kardeşleri, bakın bu arada bir komplo yaşadık, CHP, MHP, BDP, hepsi bu komplo sürecinde Pensilvanya nın dümen suyuna girdiler. Devlete, millete, Türkiye nin ulusal güvenliğine bütün bu saldırıda maalesef CHP, MHP, BDP ihanet şebekesinin yanında yer aldılar, tabi hep beraber bu değirmene su taşıdılar. BDP, iftiralar üzerinden, kasetler üzerinden, montajlar üzerinden yürütülen bu kampanyaya hala destek olmaya devam ediyor. Mardin in 30 Mart ta BDP ye bir demokrasi dersi, bir barış dersi vereceğine inanıyorum. Unutmayın kardeşlerim, 30 Mart ta ya eski Türkiye diyecek ya da yeni Türkiye, büyük Türkiye, kardeş Türkiye diyeceksiniz. Eski Türkiye de yasaklar vardı, eski Türkiye de türküler yasaktı, şarkılar yasaktı, kitaplar yasaktı, eski Türkiye de benim okuduğum şiir de yasaktı. Biliyorsunuz değil mi? Siirt te Milli Eğitim in kitaplara koyduğu bir şiiri okudum, o şiirden dolayı Pınarhisar a gittim. Neydi okuduğum şiir? Ziya Gökalp e aitti, Atatürk ün duayeni, bu konuda gerçekten o noktada adeta ülkü belirleyeni, böyleydi. Ve benim okuduğum şiir neydi? Benim okuduğum şiir şuydu: Minareler süngü, kubbeler miğfer, camiler kışlamış, müminler asker. Ne yaptılar? Hadi içeri dediler. Ben o esnada neydim? İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanıydım, alıp götürdüler, ama iyi oldu, hayırlı oldu, medrese-i yusufiyede bir süre geçirdik. Eyvallah, el hayru fi ma vaka, her olanda hayır vardır. Onlar şer zannettiler, hayır olarak Kardeşlerim, Akif ne diyor? İmandır o cevher ki İlahi ne büyüktür, imansız olan paslı yürek sinede yüktür. Bu yolda böyle yürüyeceğiz, böyle yürüyeceğiz. Onun için ben o Mardin in inançlı dünyasına özellikle sesleniyorum, bu inançlı dünyada, bu kutlu yürüyüşle beraber olalım diyorum, bir olalım diyorum, kardeş olalım diyorum, hep birlikte Türkiye olalım diyorum.
Kardeşlerim, tek millet dedik. Niye? Ben Türk ü Türk olduğu için sevmiyorum, Kürt ü Kürt olduğu için sevmiyorum, Arap ı Arap olduğu için sevmiyorum, Laz ı, Çerkez i, Gürcü yü, ırklarından, etnik unsurlarından dolayı sevmiyorum. Ya?.. Beni yaratan Allah onları da yarattığı için seviyorum. İki; tek millet dedik, tek millet. Ve ardından tek bayrak. Bayrağımızın rengi şehidimizin kanı, hilal bağımsızlığımızın ifadesi, yıldız şehidimizin sembolü, simgesi. Bu bayrak asla bir başka bayrakla değişmez. Fakat, maalesef bu bayrağımıza eş bayrak arayışı içerisinde olanlara Mardin 30 Mart ta oy verecek mi? Ben Mardin den bunu bekliyorum, Mardin 30 Mart ta sandıklarda bunun cevabını vermeli. İşte görüyoruz bunların toplantılarını, İstiklal Marşımızı okumaktan bile uzaklar bunlar. Bunlar bayrağımızı dalgalandırmaktan bile uzaklar. Soruyorum, bunlara mı oy verecek Mardin? Benim tanıdığım Mardin bunlara oy vermez. Benim tanıdığım Mardin ne siyasi Kürtçülüğe, ne siyasi Türkçülüğe, siyasi Arapçılığa oy vermez. Kardeşlerim, biz insanları sadece yaratılanı severiz Yaratandan ötürü anlayışıyla seveceğiz ve bu anlayışla yürüyoruz. Onun için 18 gün çok önemli. Ablalar, ama siz bizim ablamızsınız ha, o birilerinin ablarından değil, bizim ablalarımız; anladınız değil mi? Çok daha fazla çalışacağız, çok daha fazla gayret edeceğiz. Ağabeyler, siz de anladınız değil mi hangi ağabeyler olduğunuzu? Ağabeyler, siz de çok çalışacaksınız, 18 gün gece-gündüz demeden dolaşacağız, bildiklerimizi bilmeyenlere anlatacağız. Ve eski Türkiye de anadil yasaktı değil mi? Şimdi yasak mı? Kim bu yasağı kaldırdı? Biz. Kardeşlerim, eski Türkiye de yollar kapalıydı değil mi? Kim kaldırdı, BDP mi? BDP nin zaten bu noktada yapacağı hiçbir şey yok. Köyler terk edilmişti, mezralar gitmek, yaylalara çıkmak yasaktı; bunların önünü kim açtı? Biz. Ama çıkıyor bu BDP, biz olmasaydık bunlar yapılmazdı diyor. Ya senin kıymeti harbiyen yok bir defa. Eski Türkiye de siyaset değil silahlar konuşuyordu. Ve değerli kardeşlerim, eski Türkiye de bırakın Kürtçe konuşmayı, Kürtçe demek, Kürt demek yasaktı. Bu ülkede bugüne kadar gelen başbakanlardan Erdoğan ın dışında benim Kürt kardeşim diyen çıktı mı hiç? Benim için Kürk kardeşim, Türk kardeşim, Arap kardeşim demek farklılık arz etmiyor, hepsi benim kardeşim. Biz bir şeye inanmışız Biz bunların hepsini elimizin tersiyle bu yanlışları ittik. Ret, inkar, asimilasyon, bunlara son verdik, dedik ki, böyle bir şey olamaz. Türkülerin, kitapların, klavyelerin üzerindeki yasakları biz kaldırdık. Okullarda farklı dil ve lehçelerin öğretilmesinin, farklı dil ve lehçelerde özel okul kurulmasının önünü kim açtı? Eski Türkiye de, ah benim başörtülü kızlarım, başörtülü kardeşlerim, şunlar var ya şunlar ne çekti biliyor musunuz? Bunu BDP li bilmez, BDP linin böyle bir derdi yok, CHP bilmez, onun böyle bir derdi yok, MHP lilerin de böyle bir derdi yok. Kardeşlerim, bakınız benim yavrularım okula, üniversiteye kendi ülkemde gidemediler başörtüsünden dolayı. Benim çocuklarımın 4 ü de imam hatip mezunu, çok sıkıntı çektiler. Ve üniversitelere girişte katsayına takıldılar, aldığı puan Türkiye nin en iyi üniversitesine girebilecek puanda olduğu halde oğlum giremedi. Ve Amerika ya gönderdim, kızlarım da orada okudular, masterlarını yaptılar, doktora yaptılar ve ülkeye döndüler, ama orada başörtüsüyle okuyabildi, ama kendi ülkemde okuyamadı. Bu insana ne yapıyor biliyor musunuz? Çok acılar
çektiriyor. Tabi bu acıları şahsımda çektiğim için sizlere bu acının çektirilmesini, çok sabrettik ve sonunda atlattık, ama beraber. Siz ne dediniz? Men sabera zafera dediniz ve bu oldu, sabrettiniz, zafere erdiniz. Şimdi üniversitelere başörtülü giriyor muyuz? İmam hatiplerde zaten sorun yok. Katsayı kalktı mı? İsteğin üniversiteye girme hakkın var mı? Devlet dairelerinde başörtülü olarak çalışıyor mu kardeşlerim? Normalleşme bu, ayrımın kalktığı Türkiye bu; işte biz bunu yaptık, biz bunu başardık. Şimdi çıkmış Kılıçdaroğlu başörtüsü sorununu ben çözdüm diyor. Elhamdülillah, sağ olsun ş anda Parlamento da bizim hanım kardeşlerimizin içinde 4 tane hanım kardeşimiz de başlarını örtmek suretiyle Parlamentonun içerisinde bu değişim-dönüşümü sağlamış oldular. Niye? İnançlarının gereğini yerine getirdiler, bu adımı attılar. Kardeşlerim, eski Türkiye de Kur an öğrenmenin ve öğretmenin üzerinde yasaklar vardı, şimdi ise bütün okullara Kur an-ı Kerim i seçmeli olarak koydum mu? Siyer-i Nebi yi koyduk mu? Pensilvanya daki zat bunlardan rahatsız olmuş biliyor musunuz? Ne diyeyim ben? Bu çünkü bir dini cemaat değil, maalesef bu bir paralel örgüt, bir siyasi örgüt. Yoksa bir dini cemaatin veya kainatın imamının ne işi var holdingle, ne işi var ananas satışıyla, bilmem neredeki rafineri satışıyla? Sen ilimle meşgul ol, talebe yetiştir, bunlara bak ya. Ne işin var bunlarla? Ve Türkiye yi Pensilvanya dan bölmeye, parçalamaya ne hakkın var? İç huzurumuzu, iç barışımızı tehdit etmek için bu tür girişimlerin içerisinde bulunmaya ne hakkın var? İşte yargının içerisinde bir yapılanma, emniyette aynı şekilde bir yapılanma, devletin kurumlarında bir yapılanma; iyi niyetimizin maalesef kurbanı olduk. Kardeşlerim, bütün bunları tek tek hallediyoruz inşallah. Ve tek vatan dedik, 780 bin kilometrekare tek vatan. Asla operasyona müsaade etmeyiz. Batı ne görüyorsa doğu da, güneydoğu da onu görecek, kuzey en alıyorsa güney de onu alacak, Orta Anadolu, Marmara, hepsi, Akdeniz, aynı şeyleri alacak, çünkü 780 bin kilometre hep birlikte ayağa kalkacak. Onun için biz ne yaptık? 79 senede 6100 kilometre bölünmüş yol yaptılar, kardeşlerim, biz 11 senede 17 bin kilometre bölünmüş yol yaptık; farkımız bu. Şimdi gelirken Mardin Havalimanına indik, ya Rab, sana sonsuz hamdüsenalar olsun dedim, şu terminal binasının güzelliğine bak dedim. İnşallah şu baharda bütün peyzaj çalışmalarını da bitirmek suretiyle Mardin Havalimanı bambaşka güzelliğe kavuşmuş olacak. Ne demek istediğimi anlıyorsunuz değil mi? Ve geliyorum 4 üncüsüne, Rabia, o da tek devlet, devlet içinde devlet asla. Şimdi asıl mesaja geliyorum, 30 Mart aynı zamanda ne olacak biliyor musunuz kardeşlerim? İnşallah Mısır da Kahire de o 18 yaşındaki Esma kızımızın şehit edilmesinin inanıyorum ki o akşam alınacak netice ruhunu şad edecektir. Çünkü onlar da hep burayı takip ediyorlardı, hep Türkiye yi takip ediyorlardı. Ve babası merhumenin, o şehidenin arkasından biliyorsunuz onu da aldılar cezaevine götürdüler aynı anda; bakın neler oluyor. Ve o gün, bugün tabi ki Mısır la mesafemiz devam ediyor. Şimdi biz son çeteyi, Pensilvanya çetesini de tasfiye edecek, Türkiye tamamen zincirlerinden kurtulacak, 2023 e yürüyüşe devam edeceğiz. Kardeşlerim, onun için diyorum 30 Mart ta bunlara sandıkta ders vermeye var mıyız? Var mıyız? Sizlerden destek bekliyoruz, Mardin den bu süreçte özellikle rekor bekliyoruz, yeni Türkiye ye en güçlü şekilde sahip çıkmanızı bekliyoruz.
Kardeşlerim, Mardin in bu Büyükşehir Belediyesi olarak inşallah modern bir şehir olması, tarihiyle, medeniyetiyle, birikimiyle, insanlarıyla büyük olan Mardin artık şehir olarak da büyük. Ve 30 Mart ta burada Büyükşehir Belediye bakanını, ayrıca ilçe belediye başkanlarını seçeceksiniz, unutmayın. Belediyecilik bizim işimiz, belediyecilik AK Parti nin en iddialı olduğu alan. Mardin de hem Hükümet olarak, hem belediye olarak önemli yatırımları başlattık, şimdi onları devam ettirelim diyoruz. Kardeşlerim, bugüne kadar Mardin e verdiğimiz hizmetin toplam bedeli ne biliyor musunuz? Kardeşlerim, bugüne kadar 9 katrilyon Mardin e yatırım yaptık. Şimdi ise belediyeye gelecek olan yatırımlar en ücra köşeye kadar, kanalizasyonuyla, suyuyla, yoluyla, çöpüyle, park-bahçesiyle, bunlarla Büyükşehir olarak yakından ilgileneceğiz. Onun için, ne olur ideolojiye bakmayın, hizmete bakın, belediyecilikte particiliğin tecrübesine bakın. Sizi çöpe, pisliğe, beceriksizliğe mahkum edecek değil, hizmetle buluşturacak adayı tercih etmenizi istiyorum. Değerli kardeşlerim, hükümetlerimiz döneminde Mardin in çehresini biz değiştirdik. Ilısu Barajı ve hidroelektrik santralini biliyorsunuz, kendi sınıfında Türkiye nin dolgu hacmi ve gövde uzunluğu bakımından dünyanın en büyük barajı. Bu baraja BDP karşı çıktı, bunu biliyor musunuz? Peki bunlara nasıl oy vereceğiz? Ya bunlar hangi hayırlı iş yapılsa buna karşı çıkıyorlar. Kardeşlerim, Ilısu yu bir yerden alıyoruz bir yere taşıyoruz, çok daha modern bir ilçe haline getiriyoruz ve böyle bir adımı atarken buna karşı çıktılar. Ve sadece elektrik enerjisi üretiminden ekonomiye yılda 825 trilyon katkı sağlayacak. Bakın, bu barajın yatırım bedeli ne biliyor musunuz? 3 katrilyon lira, sadece bu baraj. Bu barajı yaptırmamak için bu BDP çok gayret sarf etti, hem içeriden, hem dışarıdan. Ama biz bunların hepsini de aştık, işe başladık, ş anda barajda yüzde 65 fiziki gerçekleşme sağlandı. İnşallah bu muhteşem eseri tamamlayıp Mardin imize ve ülkemize kazandıracağız. Mardin Kızıltepe içme suyu tesisleriyle Mardin il merkezi, Kızıltepe ve Nusaybin ilçeleri, Ortaköy, Şenyurt ve Gökçebağ beldeleriyle civar köylerin 2040 yılına kadarki içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşıladık. Bununla yetinmedik, şimdi yeni bir projeyi daha devreye alıyoruz, Mardin Beyazsu projesiyle binlerce yıllık tarihinin en canlı şahidi olan Mardin imizde suya olan hasreti nihayete erdiriyoruz. Proje çerçevesinde Yeşilli-Kabala içme suyu yapım ihalesini tamamladık, şu an sözleşme aşamasındayız. Aynı şekilde Ömerli içme suyu ihalesini de yaptık, şu anda değerlendirilmesi yapılıyor. Midyat ve civarındaki Gelinkaya, Acırlı ve Yolbaşı beldelerinin ise projeleri hazır. Kızıltepe deki Zergan Deresi nin ıslah çalışmaları süratle sürüyor. Mardin Ceylanpınar ana kanalı projesiyle Fırat Nehri nin suyunu Mardin ve Ceylanpınar ın bereketli ovalarına taşıyoruz. Kardeşlerim, 221 kilometre uzunluğundaki bu devasa kanaldan su geçecek su. Ana kanallarını tamamladığımız projeyle toplam 2 milyon dönümden fazla tarım arazisinin suyla buluşturacağız. Mardin e, bakın bu müjdeme dikkat edin, Mardin e içinde 208 dersliği, spor salonları, yüzme havuzu, kütüphaneleri, konferans solanları, bilim merkezi olan bir eğitim kampüsü yapıyoruz. Proje hazır, yap-işlet-devret modeliyle yapacağımız eğitim kampüsünün yapım ihalesini inşallah Ağustos ayında gerçekleştireceğiz.
Kardeşlerim, Mardin in yapıldığı günden beri el değmeyen bütün demir yollarını her türlü malzemesini yerli ürettik ve yeniledik. Sekidüzü ne Türkiye nin en modern lojistik merkezlerinden birini kuruyoruz. Kardeşlerim, bugün Ulaştırma Bakanım Lütfi Elvan, Karaman-Konya hızlı tren projesinin temelini attı. Bu hızlı tren hattı nereye kadar gelecek biliyor musunuz? Nusaybin e gelecek, Nusaybin den de Habur a kadar uzanacak. Karaman, Ulukışla, Mersin, Adana, Osmaniye, Gaziantep, Şanlıurfa, Nusaybin, Habur hızlı tren projelerini hazırlıyoruz, yakında yapımına başlayacağız. Buna biz ne diyoruz biliyor musunuz? Güney hızlı tren yolu diyoruz. Bir ucunda Mardin, bir ucunda İstanbul. Şu anda Mardin de yapımı devam eden demir yolu projelerinin tutarı 464 trilyon lirayı buluyor. Gene zılgıtı yedik. Sizin bu zılgıtınız var ya, bizi daha çok çalışmaya sevk ediyor. İşte bu analar böyle. Doğalgazı Mardin de sabırsızlıkla beklediğinizi biliyorum. Dağıtım işinin ihalesini yaptık, kazanan firma hazırlıklarına başlıyor, inşallah önümüzdeki yılın sonuna doğru doğalgaz şebekeleri döşenmiş olacak. 12 yılda Mardin tarihinde görülmemiş yatırım... Kardeşlerim, orman ve su işlerinde 3 katrilyon, tarım ve hayvancılıkta 1 katrilyon 100 trilyon, ulaştırma ve haberleşmede 605 trilyon, eğitimde, üniversite dahil, 669 trilyon, aile ve sosyal politikalarda 850 trilyon, sağlıkta 263 trilyonla yatırımla Mardin i buluşturduk. Eğitimde Mardin e 2855 yeni derslik inşa ettik, 10 bin adet bilgisayar gönderdik Mardin e, 473 okula internet ağını kurduk, 265 bilişim teknolojisi sınıfı. Şimdi FATİH Projesi, 810 etkileşimli tahtayı sınıflarımıza yerleştirdik, 360 öğrencimize tablet bilgisayarı dağıttık. Bu ay içinde Türkiye genelinde 675 bin adet daha tablet dağıtacağız. Kardeşlerim, önümüzdeki 18 ay içinde toplam 350 bin etkileşimli tahtayı sınıflara monte ediyoruz. 2007 yılında Artuklu Üniversitesi ni kurduk mu? Biz kurduk. Üniversitemizde 6 fakülte, 3 meslek, 2 yüksekokul, bir devlet konservatuvarı, 3 enstitü açtık. Kardeşlerim, yaşayan diller enstitüsünü yine Artuklu Üniversitesi bünyesinde oluşturduk. Bu arda, Kürtçe dil eğitiminin ilk olarak başlatıldığı enstitümüz. Bu enstitümüz, Süryani dili edebiyatı anabilim dalıyla ülkemizde bir ilke daha imzasını attı. Bugün üniversitemizde 5 binden fazla öğrenci öğrenim görüyor. Bu ne demektir? Mardin in genci Mardin dışına çıkmıyor, Mardin de kalıyor. Kardeşlerim, öğrencilerimize 14,5 trilyon burs ve kredi verdik. Mardin de 328 yatak kapasiteli yurdu açtık, 750 kapasiteli Mardin öğrenci yurdumuzun yapımı devam ediyor, inşallah bu yıl içinde hizmete alıyoruz. Ben şimdi buradan sesleniyorum, eğer Pensilvanya nın burada yurtları varsa, bu yurtlardan atılan çocuklar olursa, hemen Milli Eğitim e, Gençlik Spor a müracaatınızı yapın, buradaki yurtlarımızda onları biz misafir edeceğiz, gerekirse otellerde ağırlayacağız, gerekirse devletin sosyal konutlarında ağırlayacağız. Kardeşlerim, birçok yerde ablalar, ağabeyler gece seansları yapıyorlar, Başbakana beddua seansları yapıyorlar. Eğer bazı öğrenciler çıkıp da niçin böyle yapıyorsunuz derse, kapıya koyuyorlar. Birçok ilde yaptılar, yapmaya devam ediyorlar. Biz de tedbiren şimdilik diyoruz hemen müracaatınızı yapın, sizi
biz dışarıda bırakmayacağız. Sağlıkta 300 yataklı Mardin Merkez Devlet Hastanesi nin ve 150 yataklı Nusaybin Devlet Hastanesi nin yapımı sürüyor. Mardin e, Kızıltepe ye, Midyat a, Derik e, Savur a, Ömerli ye, Dargeçit e, Mazıdağı na ve Nusaybin e toplamda 674 yataklı devlet hastanelerini kazandırdık. Savur a, Mazıdağı na ve Kızıltepe ye sağlık evleri yapıyoruz, projeleri yapıyoruz. Toplu konutta Mardin e 3331 konut inşa ettik, hak sahiplerine teslim ettik. Kardeşlerim, bir şey söyleyeceğim, burası çok önemli, çünkü yol medeniyettir, su medeniyettir, biz gelene kadar Mardin e ne kadar bölünmüş yol yapılmıştı biliyor musunuz? 29 kilometre. Bakın, Osmanlı dönemi dahil 79 senede 29 kilometre. Biz 11 yılda ne yaptık? 187 kilometre bölünmüş yol yaptık. Biz buyuz ya, biz buyuz. Kardeşlerim, Türkiye genelinde tüneller yapılarak aşılmadık yol bırakmadık. Kardeşlerim, tüm Türkiye de bugüne kadar yaptığımız tünel sayısı ne biliyor musunuz? 12 yılda biz 117 kilometre uzunluğunda tam 122 adet tünel yaptık. Dağları deliyoruz be dağları Ferhat gibi, Kerim ile Aslı gibi. Ferhat kime aşıktı? Şirin e. Siz Şirin, biz de Ferhat. Dağları deldik, Şirin e, milletimize kavuştuk. O çile dağlarını, o çile yollarını evvel Allah böyle aştık. Kardeşlerim, bu kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz. İnşallah bu tünellerle tabii ki yolculukta bir konfor yaşanıyor. Bakın Viranşehir-Kızıltepe ve Kızıltepe-Nusaybin yolunu Mardin-Kızıltepe Yolunu, Diyarbakır-Bismil ayrımı, Mardin Yolunu, Midyat-Cizre Yolunu biz tamamladık, biz ya. Mardin Havalimanı, görüyorsunuz işte ne hale geldi. Bu da yolcu trafiğine, şehrin ekonomisine yansıdı. Kardeşlerim, 2003 yılında 19 bin yolcu trafiği vardı bu havalimanının, 19 bin. Şimdi ne biliyor musunuz? 278 bin. Bak bu neyi gösteriyor aynı zamanda? Refah düzeyini gösteriyor. Türkiye fakirleşmiyor, Türkiye zenginleşiyor. Ne çileler çekiyorduk o otobüslerin içerisinde. Ama şimdi biniyorsun otobüse kaç saatte. Ama biniyorsun uçağa, buradan İstanbul eh 1,5 saat, 1 saat 40 dakika, öyle mi? KÖYDES projeleriyle desteklerimizi verdik. 129 trilyon Mardin e KÖYDES desteği verdik. İçme suyu sorununu büyük ölçüde hallettik. Devam ediyoruz, köy yollarında aynı şekilde. Değerli kardeşlerim, yine buna destek vermeye devam ediyoruz. Bir medeniyet şehri olan Mardin imize kültür ve turizm alanında 74 trilyon yatırım yaptık. Ömerli Kültür Merkezini 2012 yılında hizmete açtık. Güneydoğu Anadolu Projesi ekoturizm bölgesi içinde yer alan Mardin imizin turizmde hak ettiği yeri bulması için var gücümüzle çalışıyoruz. Mardin i Büyükşehri AK Parti damgasıyla buluşturarak bir kültür, inanç ve gastronomi turizmi alanlarında dünya çapında bir marka yapmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede şehirdeki tarihi mekanların restorasyonları için çok daha hızlı adımlar atacağız. Değerli kardeşlerim, biz hizmet siyaseti yapıyoruz. Sloganımız ne görüyorsunuz; Daima millet Daima millet Mardin için çok büyük projelerimiz, çok büyük hedeflerimiz var. Kardeşlerim, Büyükşehirle Hükümet el ele verdiğinde inanın 5 yıl içinde Mardin i dünya çapında bir marka şehir haline getirme hedefimize ulaşabiliriz. Bunun için işbirliği gerekiyor, uyum gerekiyor, vizyon gerekiyor. Sizlerden lafa değil hizmete bakarak, ideolojiyi değil geleceğinizi düşünerek oyunuzu kullanmanızı istiyorum. Bak şimdi size bir başlık veriyorum; büyük medeniyet yolunda insan, demokrasi, şehir, üç başlık. Büyük medeniyet yolunda insan, demokrasi ve şehir. Ve şimdi kardeşlerim diyorum ki; Büyükşehir Belediye başkan adayımız Mehmet Vejdi Kahraman Ve burada kendisine vereceğiniz destekle Mardin e AK Parti mührünü vuracağınıza inanıyorum. Mehmet Vejdi kardeşimi ben sizlere emanet ediyorum. Ama 18 günümüz var. Ben gerek Başbakan olarak,
gerek Büyükşehir Belediye Başkanlığımdaki birikimlerimi kendisiyle paylaşmak suretiyle Mardin i bir marka şehir haline getirmekte size söz veriyorum. Sizden de bu sözü almak istiyorum. Anlaştık mı? Anlaştık mı? 18 gün hanım kardeşlerim, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Beyler, kapı kapı dolaşmaya var mıyız? Bu arada tabii daha önce Mardin merkezde belli bir gayret, ömür verdi. Ben Ayanoğlu na da huzurlarınızda çok çok teşekkür ediyorum. Değerli kardeşlerim ve bu dönem tabii Türkiye de hep merkez ilçeler sanki bir büyükşehir gibi anıldı. Mardin Belediyesi. Aslında Mardin Belediyesi değildi, ya? Mardin merkez ilçe belediyesiydi, böyleydi. Ama şimdi biz 750 bin nüfusu Mardin aştığı için ne yaptık? Mardin i de büyükşehir yaptık. Ve şimdi el ele verecekler, omuz omuza verecekler, inşallah Büyükşehir olarak Mardin imizi en ücra köşelere kadar modern bir şehir haline getireceğiz. AK Parti adaylarına vereceğiniz destek barışa, kardeşliğe, huzura, kalkınmaya vereceğiniz destektir. İnşallah 30 Mart ta Mardin de şöyle herkese mesaj olacak, herkesin dikkatini çekecek bir sonuç bekliyorum. Hazır mıyız? Hazır mıyız? Beraber yürüdük biz bu yollarda, beraber ıslandık yağan yağmurda. Şimdi dinlediğim tüm şarkılarda, bana her şey sizi hatırlatıyor, bana her şey Mardin i hatırlatıyor, bize her şey Türkiye yi hatırlatıyor. Günümüz kutlu olsun, 30 Mart şimdiden hayırlı olsun. Durmak yok