Atçı: Alın teri ile kazandık. CHP Karaburun da düştü! Urla RESt çekti!



Benzer belgeler
Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Emeğin İktidarını Birlikte Kuracağız

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Başbakan Yıldırım, Keçiören Metrosu nun Açılış Töreni nde konuştu

BODRUM DA SAĞLIK ÇALIŞANLARI GREVDE

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA

BODRUM, RES LERE KARŞI BİRLİK

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Çoğunluk olmak, azınlığı yok saymak

KILIÇDAROĞLU K.MARAŞ'TA

MART 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Yenilenen Geçici Hayvan Bakım Merkezi açıldı

MART 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

KASIM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

HAKAN ÇAVUŞOĞLU: YUNANİSTAN İÇİN ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAYA HER ZAMAN HAZIRIZ" Cumartesi, 04 Kasım :31

Güneş (Kıbrıs)

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

Fethiye den 7 Kooperatif Ulaşımda Dönüşüme Katıldı

AK Parti mazlum coğrafyaların umudu

ALTINDAĞ A ALTIN PROJELER ANKARA NIN KALBİ ALTINDAĞ. Doç. Dr. ASIM BALCI ALTINDAĞ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI ALTINDAĞ IN SOSYAL VE SPOR ÇAĞI

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

EKİM 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MUĞLA BÜYÜKŞEHİR: PLANLARI TAMAMLADIK

MAHÇİÇEK TEN 2015 MÜJDELERİ

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Başbakan Yıldırım, Ankara Sincan da halka hitap etti

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

Başbakan Yıldırım, Otonomi Açılış Töreni nde konuştu

Meclis'te sık sık. Babası yoksa

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

MAYIS 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Bodrum-Datça Feribot Seferleri Başladı

1- Ulusal Kırmızı Et Konseyi Seferihisar da Toplanacak!

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

KASIM 2011 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Venezuela Devlet Başkanı Maduro ile ortak basın toplantısında konuştu


TÜRKİYE - AFRİKA EKONOMİ FORUMU AÇILIŞ TÖRENİ KONYA 9 MAYIS İş Dünyası ve STK ların Değerli Başkan ve Temsilcileri,

T.C. İZMİR İLİ URLA BELEDİYESİ MECLİS KARARI

Şebinkarahisar lı bir baba ve Rumeli göçmeni bir annenin oğlu, İlk, orta ve lise öğrenimini Özel Tarhan Koleji'nde tamamladı,

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU

HAZİRAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Karaman Ticaret ve Sanayi Odası. Ocak Ayı Bülteni

Beykoz Muhtarlar Derneği'nden...

CHP İLÇE BAŞKANI RECAİ SEYMEN TEKRAR ADAY

Genel Başkanımız Haydar Arslan ın okuduğu basın açıklaması metni aşağıdadır. KGM Önünde Basın Açıklaması Yaptık

Muğla OBM de Yeni Atamalar

Bodrum-Kos arasındaki turizm ve ticaret işbirliği

Türkmenistan ata yurdumuz

Taşeron işçinin hakları mutlaka düzenlenecek

Kasım 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

ÇANTA VE KIRTASİYELER ONİKİŞUBAT TAN

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

Mesleki eğitim tanıtım ve işbirliği protokolü

Onlar konuşur, AK Parti yapar

NİSAN 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EYLÜL 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

İktidarıyla, muhalefetiyle bütün Belediye Meclis Üyesi arkadaşlarımın da aynı bilinçle görev yaptığına inanıyorum.

MEHMET TİRE: BODRUM TRAFİĞİ NEFES ALACAK

Şehit yakınları ve gaziler için iş kurası

Başbakan Yıldırım, Seyranbağları Huzurevi Yaşlı Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini ziyaret etti

Bodrum aşığı yabancıların buluşması

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

KARİKATÜRİST VE RESSAMLAR, ARTIK AYA NİKOLA KİLİSESİNDE

BİR GRUP EĞİTİM-SEN ÜYESİ GÖREVİNDEN AYRILAN MUSTAFA ÖZCAN ALEYHİNE EYLEM YAPTI

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

Temmuz 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Baki olan Rabbimiz ve davamızdır

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

HAVRAN BELEDİYEBAŞKANLIĞI 2016 YILI TEMMUZAYI FAALİYET RAPORU

Cumhuriyet Halk Partisi

hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 02 Şubat :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 05 Şubat :13

MİLAS TA, BELEDİYE İŞÇİLERİNE YÜZDE ZAM

BAŞKAN ÇİĞDEM DEMİRALP : ANKARA YA SÖZ VERDİK, BODRUM BELEDİYESİ Nİ ALACAĞIZ

HAZİRAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

- SOSYAL GÜVENLİK KURUMU NUN SAĞLIK ALANINDA ÜSTLENDİĞİ ÇOK ÖNEMLİ GÖREVLER BULUNMAKTADIR

ŞUBAT 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

BASIN BİRİMİ GÜNLÜK YAYIN RAPORU

İZMİR SİYASİ DURUM ARAŞTIRMASI MART 2014

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

Doğum günün kutlu olsun Büyük Usta

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Bodrum Yarımadası nın Başkanı Mehmet Kocadon

İRAN İSLAM CUMHURİYETİ BIE DELEGESİNİN ODAMIZI ZİYARETİ

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

ÇARŞI ESNAFININ BODRUM YOLCU LİMANINA TEŞEKKÜR ZİYARETİ

ORDU SERBEST MUHASEBECİ MALİ MÜŞAVİRLER ODASI

MHP TURGUTREİS SEÇİM İLETİŞİM MERKEZİ AÇILDI

Gençlerin Doğu Ekspresi keyfinde usulsüzlük iddiası

YENİŞEHİR BELEDİYESİ ENGELLİLER RAPORU

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

Yine yapmak istediklerimizden birisi olan, spesifik sektörlerde, belki daha az, ama daha etkin iş adamları seyahatlerini önemsiyoruz ve buna

Transkript:

Gediz den yanlış tercih uyarısı! Üniversite adayları nefeslerini tuttu, 7-17 Temmuz 2014 arasındaki tercih dönemini bekliyor. Yapılacak seçimle geleceğe yön verilecek, yaşamlar şekillendirilecek. Gediz Üniversitesi de telafisi zor bu kritik karar öncesinde gençlere ücretsiz rehberlik hizmeti vermek için kolları sıvadı devamı 16 da Seferihisar dan yeni türler çıktı İzmir'in Seferihisar Belediyesi'nin desteğiyle 12 araştırmacı, 70 gün doğada bitki ve hayvan türlerini inceledi. Bilimsel çalışma ve fotoğraflama sonucunda, ortaya yeni türler çıktı. Mart 2013'te başlayan ve zamana yayılan çalışmada, doğal zenginliğin anlaşılması ve belgelenmesi amaçlanırken bu sayede, "Seferihisar Doğa Mirası" projesi de başlatılmış oldu. devamı 16 da ÖZEL HABER www.sondakikagazetesi.com 28 Haziran 2014 Cumartesi Ege Mahallesi'ndeki kentsel dönüşüm projesini tamamlayarak tanıtan Başkan Kocaoğlu, Buranın başarılı olmaması için 'ben projeyi biliyorum çalışıyoruz, başka ilçedeki 80 binayı da ben yapacağım' diye kafa karıştırmak için birileri buraya gelebilir. Bu işin dedikodusu olur. Benim bir konuda yamuk yaptığımı duyduysanız bana inanmayın, ama beni 3. defa bu göreve seçtiyseniz dedikoduya kulak asmayın dedi DÖNÜŞÜM PROJESİNDE YOK YOK KİMİN NASIL YOĞURT YEDİĞİ BELLİ OLACAK Atçı: Alın teri ile kazandık CHP Karaburun da düştü! Urla RESt çekti!

SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 28 Haziran 2014 Cumartesi Ben Sakız a doyamadım Gezmeyi ve yeni yerler görmeyi çok severim. Sevdiğim beğendiğim yerlere ise tekrar tekrar giderim. İki yıl kadar önce Sakız Adası nı ziyaret etmiş ve çok beğenmiştim. Buradan siz değerli okuyucularıma, tüm detaylarıyla anlatmaya çalışmıştım. Bir ağacın yarattığı ada, Sakız başlığı ile yazdığım yazı, hayli ses getirmişti. Kadir DEMİREL Geçen yıl da Girit Adasını ziyaret ettim. O- rayı da sizlere aktardım. Orayı da çok beğendim. Girit te enteresan bir olay başımıza gelmişti. Gezerken, gece karanlığında, deniz kenarındaki bir kafede oturan bir bey yolumuzu kesti, Türk müsünüz? dedi, evet deyince bizi bir kahve içmeye davet etti. Oturduk ve böylece, çok değerli bir aile ile tanışıp, dost olduk. Kuşadası nda Hanım Ağa Yörük Çadırı nı yıllarca işleten, Nihat ve Nebahat Kasap isimli bu çift ile çabuk dost olduk. Artık kendilerini emekli ettiklerini, bütün zamanlarını, Ege Kıyıları nı gezmeye ayırdıklarını söyleyen insan sevgisi ile dolu bu çifti tanıdıkça, şaşkınlığımız artmaya başladı. Sevginin, saygının, insanlığın önemsiz sayıldığı günümüzde, Nihat ve Nebahat Kasap çifti kocaman yürekleriyle herkese kucak açıyor, insanları istisnasız çok seviyorlardı. Bu dostluğun devamı olarak, bizi Sakız Adası na davet ettiler. Cumartesi-Pazar günü için kısa bir Sakız tatili yapmayı teklif ettiler. Biz de kabul ettik ve günü gelince, yola çıktık. Çeşme ye kadar kısa bir yolculuk, ardından feribotla 35 dakika süren bir deniz yolculuğu ve Sakız Adası Sakız a indiğimiz anda, Gümrük ten çıkınca, isminin Eleftherios Houlis olduğunu ama Laki lakabıyla anıldığını sonradan öğrendiğim 65 yaşlarında güler yüzlü, gözleri sevgi dolu bir bey karşıladı bizi. Nihat bey ile çok dostça bir karşılaşmaları oldu. Laki aynı dost tavrı bize de gösterdi. Sarıldı ve bizlerden biri gibi hoş geldiniz dedi. Biraz Türkçe biliyordu. Kısa bir cip yolculuğundan sonra, gümrüğe çok yakın olan restorana geldik. Laki, gençliğinde 15 yıl Amerika da çalışmış, Amerikan vatandaşlığını elde etmiş, sonra da vatanı olan Restoran gümrüğe 150 m mesafede Bir turnuvaya katılmak için Atina'ya gitmek üzere Sakız a gelen Altınordu Spor kulübü paf takımı futbolcuları da oradaydı Sakız a yerleşip, restoran işletmeciliği yapmaya başlamış. Eşi Santi ve çocukları ile birlikte, limana 150 m uzaklıktaki, Pizza Palace isimli restoranı işletiyordu. Pizza Palace a geldiğimiz anda, çok sıcak karşılama gördük. İstisnasız herkes, boynumuza sarılıyor, bizi sevgiyle karşılıyordu. Restoranda herkes az - çok Türkçe konuşmak Laki ve Bayan Santi Reçelleriyle ünlü Bayan Rena gayretindeydi. Özellikle Laki çok gayretli, Türkçeyi öğrenmek ve konuşmak için çok istekli davranıyor, her an yeni bir sözcüğü ezberlemeye çalışıyordu Restoran, Gümrükten çıkanların ilk karşılaştıkları yerlerden biri. Bu nedenle biz de orada kaldığımız sürece, tüm İzmirli Turistlere, orayı tanıtmaya çalıştık. Böylesi bir sevgi, saygı ve insanlığı, Sakız Adası nda görmek beni çok etkiledi. Bu durumu Laki ile konuşmaya çalıştık. Laki, Ben insanları çok seviyorum. Eşim de öyle. Nihat ve Nebahat ile dostluğumuz 20 seneyi geçti. Bir kez bile birbirimizi kırmadık. Türkiye yi de çok seviyorum. Sık sık da gelmeye çalışıyoruz ama restorancılık maalesef çok zor. Bizim burası 24 saat açık olduğu için, ayrılmak kolay olmuyor. Ama yine de zaman zaman İzmir e gelip, oradaki dostlarımı ziyaret ediyorum. Çünkü ben ben İzmir i, Türkiye yi, Türkleri çok severim. Bütün insanları çok severim. Ben gittiğim hiçbir restoranı kimseyi tavsiye etmek istemem. Zevkler farklıdır. Ama Laki nin dükkanı Pizza Palas ı Sakız a Nihat Kasap ve Eşi Nebahat Hanım'ın Laki ve Santi ile olan dostluğu 20 yılı geçmiş Pizza Palace da herkes çok mutlu gidenlere şiddetle tavsiye ediyorum. Öncelikle Türkleri seven tatlı dilli güler yüzlü insanlarla karşılaşacaksınız. Türkçe konuşan insanlarla karşılaşacaksınız. Eğer İngilizceniz varsa, rahatlıkla İngilizce de konuşabileceksiniz. Çünkü Pizza Palas ta herkes İngilizce biliyor. Biz oradayken, Altınordu Spor Kulübü genç takımı da Sakız da idi. Atina ya gitmek üzere, Feribota binmek a- macıyla Sakız a gelmişler. 29 kişilik kafile, akşam yemeği yediler, sadece 190 Euro ödediler. Yani Laki, fiyatlar konusunda da çok ekonomik davranıyor. Ben elbette boş zamanlarımda Sakız ın doğal ve tarihi güzelliklerini fotoğraflamayı da ihmal etmedim. Her köşesi ayrı bir güzellikle dolu. Kıyı boyunca, neredeyse, her 500 metrede bir balıkçı barınağı ya da küçük liman var. Sakız da hemen herkes size dostça davranacak ancak bir yer daha var ki, o- ryaya da bayılacaksınız. Kendi el yapımı reçelleriyle damak tadınıza hitap edecek bu yerin ismi de, Reçelci Rena. Sakız reçeli, patlıcan reçeli,,ncir, ceviz portakal reçeli, aklınıza gelen gelmeyen, birçok meyve ve sebzenin reçelini başarıyla ve titizlikle yapan Rena da, tam bir Türk dostu. Sakız Adası nerede (Eski Yunanca, Hios) HYPERLINK "http://tr.wikipedia.org/wiki/yunanistan" \o "Yunanistan" Yunanistan'da, HYPERLINK "http://tr.wikipedia.org/wiki/ege_denizi" \o "Ege D- enizi" Ege Denizi'nde, HY- PERLINK "http://tr.wikipedia.org/wi- ki/karaburun_-yar%c4- %B1madas%C4%B1" \o "Karaburun Yarımadası" Karaburun Yarımadası'nın ve Çeşme nin karşısında yer alan bir HYPERLINK "http://tr.wikipedia.org/wiki/ada" \o "Ada" adadır. Yunanistan'ın Kuzey Ege bölümündeyer alan bu adayı ve yakınındaki birkaç küçük adayı içeren ve yine Khios adını taşıyan ilin ismidir. Xios aynı zamanda adanın en büyük yerleşimi ve idari bölgenin merkezi olan şehrin ismidir. Şehir için Hora adı da kullanılır. HYPERLINK "http:-//tr.wikipedia.org/wiki/sak%c4%b1- z_a%c4%9fac%c4%b1" \o "Sakız ağacı" Sakız ağaçları bu adada çok olduğu için ismi Sakız'dır. Ada halkı geçimini sakız ağaçlarından sağladığı için adı budur. HYPERLINK "http://tr.wikipedia-.org/wiki/%c4%b0zmir" \o "İzmir" İzmir'e oldukça yakındır ve iki bölge arasındaki ulaşım oldukça rahat ve kısa zamanlıdır. Çeşme'den kalkan bir feribotla Sakız Adası'na gitmek aşağı yukarı 20 dakika ile 45 dakika arasında değişir. Yeni yeni devreye giren hızlı feribotlar, 20 dakikada gidip gelmektedir.sürmektedir. Aynı zamanda Sakız Adası'nda havayolu ulaşımı da vardır. Sakız Adası'nda fotoğraf meraklıları için, çok güzel manzaralar var. Yıl: 3 Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Yazı İşleri Müdürü- Yayın Sahibi Temsilcisi Azime MOLLA Haber Müdürü Gülseren KUMRU Sayfa Editörü Nur Gülmez BEL Salih ASLAN Denizli Temsilcisi Sedat KAYA 05326601776 sedatkaya20@hotmail.com. Sayı: 961. 28 Haziran 2014 Cumartesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: 0232 425 26 10 (Pbx) 0232 425 26 10 Mail: info@sondakikagazetesi.com Dağıtım: Hakkı SARIÖZ Yayın türü: Yerel Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: 0232 251 76 32 SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

SAYFA 3 SONDAKiKA GAZETESİ >>3 ASAYiŞ 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi İZMİR İN ULAŞIMDA YAŞADIĞI SORUNLAR, VATANDAŞI ÇİLEDEN ÇIKARDI TREN BOZULDU, ORTALIK KARIŞTI Sonradan gelen yetkili, yolcuları sakileştirmeye ve yolculara durumu izah etmeye çalıştı. ŞİKAYET EDİN Saat 17.56 da Alsancak istasyonundan kalkan ve Halkapınar istikametine devam eden İZBAN (İzmir Banliyösü), hareket ettikten kısa bir süre sonra arızalanınca tansiyon yükseldi. Banliyö, Alsancak tan hareket ettikten, yaklaşık, 5 İkinci bir aktarma treninin istasyona yanaşmasıyla birlikte, dakika sonra arızalanıp yolda kaldı. Arızalanan trenin içerisinde mahsur yolcular olay yerinden ayrıldı. kalan vatandaşlar, önce ne olduğunu anlamadılar. Ardından, tren, biraz ilerleyip ani fren yapınca, sorun olduğu anlaşıldı. YOLCULAR MAĞDUR EDİLDİ Bozulmak suretiyle raylarda kalan tren, önce Halkapınar istasyonuna devam etmeye çalıştı. Halkapınar a gitmeye çalışan tren 35 dakika boyunca bunu denedi. Trenin elektrik aksamında sorun olduğu için klimalar da belli bir süre çalışmayınca, 35 dakika boyunca trende mahsur kalan İzmirliler, bunaldı. Geçen süre içerisinde tren Halkapınar a gitmeyi başaramayınca, geri dönmeye karar verdi. Yolculara, makinist tarafından; Trenimiz bozulmuştur. Alsancak istasyonuna geri dönüyoruz. Orada sizi bekleyen trenle aktarma yapacaksınız şeklinde anons yapıldı. MAKİNİST, TRENDEN TRENE ATLADI Gelen bu anonsla birlikte tren, Alsancak istasyonuna dönmek istedi ancak bir sorun daha vardı. Treni istasyona götürecek taraftaki makinist bölümünde, makinist yoktu. Tam bu esnada, trene başka bir tren yanaştı. Trenin öbür ucuna yanaşan trenin makinist bölümünde, bir tane daha makinist vardı. Ve o makinist, yanaştığı ve bozuk olan trenin makinist bölümüne tehlikeli bir biçimde, atlamak suretiyle, geçiş yaptı. Bir başka makinistin öbür uca geçmesinin akabinde tren, Alsancak İstasyonuna çekildi. YOLCULAR, İSTASYONDA İKİNCİ KEZ MAĞDUR EDİLDİ Alsancak istasyonuna çekilen trenden inen yolculara, Aliağa (Halkapınar) yönüne gidecek yolcular, karşı peronda bekleyen trene binsinler şeklinde anons yapıldı. Yapılan bu anonsla birlikte, mağdur yolcuları bekleyen trene doğru yönelen yolcular; kendilerini bekleyen trenin istasyondan ayrılmasıyla birlikte ikinci bir şok yaşadı. Tam da bu noktada, olaylar patlak verdi. Bir grup yolcu, turnikelerdeki güvenlik görevlisinin üzerine yürüdü. KARDEŞİM, KİME DİYORUM BEN? Trenin, kendilerini beklemeden gitmesine çok sinirlenen yolcular önce turnikelere vurmaya başladı. Akabinde, güvenlik görevlisinin üzerine yürüdü. Güvenlik görevlisine, ısrarlı bir şekilde, Yetkiliyi buraya istiyorum diyen kalabalığa, güvenlik görevlisi önce cevap vermedi. Yolcular, bu ısrarını, Kardeşim, kime diyorum ben şeklinde sürdürünce, güvenlik görevlisi de daha fazla dayanamayıp, Ne bağırıyorsunuz. Yok yetkili burada dedi ve patladı. Görevlinin bu söylemi, kızgın kalabalığı da- İZMİR ULAŞIM BİLDİĞİNİZ GİBİ Alsancak istasyonundan kalkan İZBAN yolda kalınca ortalık karıştı. Uzunca bir süre trende mahsur kalan vatandaşları, aktarma yapacakları tren de almadan gidince, tansiyon iyice yükseldi Mağdur olan yolcular, yetkili birini bulamayınca, güvenlik görevlisinin üzerine yürüdü. ÖZEL HABER ha da sinirlendirdi. BAŞKA BİR YETKİLİ GELDİ Israrla yetkili isteyen kalabalığa, istasyonda yetkili başka ve daha üst düzeyde bir görevli cevap verdi. Yolcuların yanına gelen ve hem yolcuları sakinleştirmek isteyen hem de durumu anlatmaya çalışan yetkilinin de çabaları yeterli olmadı. Olaylar yaşanırken, istasyon binasından, en üst düzey yetkili olduğu, yolcular tarafından iddia edilen bir kişi de olayları seyrediyordu. YETKİLİLER ÖZÜR DİLEDİ Israrlı tartışmalar sürerken, istasyona başka bir tren yanaştı. Yanaşan bu trenle birlikte kalabalık yavaşça dağılırken, bir grup yetkili ile tartışmasını sürdürüyordu. Yetkilinin, gidin şikayet edin kardeşim, söylemlerine, vatandaş: 4 Defa şikayet ettim. Kimse geri dönmedi. Ben bu sorunları hep yaşıyorum. Yeter artık şeklinde cevap verdi. Sonunda, yetkilinin özür dilemesiyle birlikte, olaylar son buldu. "Barajlara bakım yapılmazsa binlerce vatandaş ölüm tehlikesiyle karşı karşıya" Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, Türkiye deki barajların bakımı yapılmazsa bir kapak patladığında o bölgedeki bütün zirai ürünlerin gideceğini belirterek, Soma da olduğu gibi 301 vatandaşın değil, o bölgede binlerce kişinin ölüm tehlikesi ile karşı karşıya olduğuna dikkat çekti. Türkiye Ziraatçılar Derneği'nin (TZD) Ankara Gür Kent Otel deki 65. kuruluş yıl dönümü etkinliğine katılan Masum Türker, yaptığı konuşmada, özelleştirmelerle ilgili eleştirilerde bulundu. Özelleştirmede kirala-işlet-günü gelince devret sistemi ile barajların bakımının yapılmadığına dikkat çeken Türker, Türkiye nin Soma olayına benzer bir olayla karşı karşıya kaldığını söyledi. Türkiye yi bekleyen en büyük tehlikenin, hasar görecek kesimin ziraat kesimi olacağına işaret eden Türker, şöyle devam etti: "Şu anda özelleştirilen kirala-işlet-günü gelince devret ile ilgili barajların bakımı yapılmıyor tıpkı Soma gibi. Çünkü adam diyor ki 10 yıl sonra bu barajı devredeceğim, bu barajlara bakım yapılmadığı zaman tıpkı Soma daki gibi aniden bir kapak patladığı zaman o bölgedeki bütün zirai ürünlerimiz gidecek, o bölgede yaşayan, Soma da olduğu gibi 300 vatandaşımız değil, binlerce vatandaşımız ölüm tehlikesi ile karşı karşıya, oradaki hayvanlar kaçamayacak. Özelleştirdiniz, adam buranın sahibi değil, 5-10 yıl sonra iade edecek, size yapılması gereken yatırımı, bakımı yapmıyor." Elektrik üreticilerinin özelleştirme ile sorumlu oldukları barajların bakımını yapmadıkları zaman, Türkiye için büyük kayıp olacağını dile getiren Türker, "Bakın ben aynı görüşü burada, katıldığım gibi bir organizasyonda dile getirdim, köprüleri ihale etmişlerdi, köprüler bakımsız kalırsa ne olacak sorusunu kamuoyuna açtık, apar topar bu yansıdı. Fikri söyleyeceksiniz, beğeniyorsanız ilgili yere iletin. Başbakan bakın ihaleyi iptal etti çünkü büyük risk. Bakımıyla ilgili köprüleri siz nasıl olsa seneye devredeceğim, 10 yıl sonra bitecek derseniz, karım yüksek olsun derseniz o zaman o köprüler çökerse, bırakın o köprüdeki araçları, bu ülkede yollara güven sona erer. İnsanlara bu tehlikeyi anlatın, bu barajlar meselesi ihale edildiği zaman kimse çıkıp demezki yarın bu bölgedeki ziraat mahsulü ne olacak, topraklar ne olacak ve çıkıp oradaki insanlarla hayvanların hayatını sormaz. ifadelerini kullandı. (CİHAN)

28 Haziran 2014 Cumartesi İzmir Ticaret Odası (İZTO) ile Benin Ticaret ve Sanayi Odası (CCIB) arasında kardeş oda anlaşması imzalandı. CCIB, İZTO nun 86. kardeş odası olurken Afrika dan da 13. kardeş odası oldu. İZTO Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, yaptığı açıklamada önümüzdeki dönemde Benin'le işbirliğini arttıracaklarını söyledi Bunun ilk adımı olarak bu yılki İzmir Enternasyonal Fuarı (İEF)'na davet etti. Kendilerinin de Benin deki fuara katılacaklarını i- fade etti. İZTO'nun 23-26 Haziran 2014 arasında Benin e yaptığı iş ve inceleme gezisi kapsamında düzenlenen 2. Benin Türkiye İş Forumu'nda, kardeş oda anlaşması imzalandı. Anlaşmaya Demirtaş ve CCIB Yönetim Kurulu Başkanı Jean Baptiste Satchivi imza koydu. Ziyaretten önce ülkenin potansiyeli hakkında bilgileri olduğunu söyleyen Demirtaş, Ama ülkenizi ziyaret edince, potansiyelin tahmin ettiğimizden çok daha büyük olduğunu gördük. Ayrıca iş forumuna yedi Beninli bakanın katılması, cumhurbaşkanının iki saat heyeti kabul etmesi, Benin de Türkiye ye duyulan ilgi ve sevginin en güzel kanıtı. dedi.benin de yaptıkları temas ve toplantılarda pamuk üretiminin öne çıktığına dikkat çeken İZTO Başkanı Demirtaş, pamuğun başlıca işbirliği alanlarından birisi olabileceğini söyledi: Pamuğun verimini arttırmak için ülkemiz zaten destek veriyor. Bize arazi verirseniz, burada pamuk ekimini arttırdığımız gibi o pamuğu satın da alırız, çünkü ülkemiz büyük pamuk ithalatçısı. Ayrıca niçin pamuğu burada işlemiyoruz, önce ipliğe, sonra kumaş ve konfeksiyona çevirmiyoruz? şeklinde konuştu. İZTO üyelerinin, üretimde maliyet avantajı elde etmek için daha önce Romanya, Mısır ve Vietnam gibi ülkelerde üretim yaptığını hatırlatarak, Niye sıradaki ülke Benin olmasın? Bu konuda da destek olabiliriz. dedi. Ekrem Demirtaş, Benin tarafının destek istediği kara nakliye filosunun yenilenmesi, mısır ve soya üretiminin arttırılması, altyapı yatırımları konusunda da her türlü desteği vermeye hazır olduklarını söyledi: İmzaladığımız kardeş oda anlaşmasıyla pek çok konuda işbirliği yapabileceğiz. Bu anlaşma kapsamında ilk olarak CCIB üyelerini İEF ye davet ediyoruz. Fuara katılımları için her türlü desteği vereceğiz. Ayrıca biz de Benin de düzenlenecek olan fuara İzmir heyeti olarak katılacağız. CCIB Başkanı Satchivi ise kardeş oda anlaşmasının kendileri için çok önemli olduğunu ifade ederek, Çünkü sizlerden öğreneceğimiz çok fazla şey var. Türkiye nin gelişim hızına, yaptıklarına hayranız. dedi. Satchivi, ülkenin en önemli gıda ürünlerinden olan tavukçulukta iyileştirme gerektiğini belirtirken pamuk ürettiklerini fakat ipliğe dönüştüremediklerini söyledi. Ayrıca kara nakliye filosunun yenilenmesi, enerji ve altyapı yatırımları konusunda da Türkiye nin birikim ve deneyimlerine i- htiyaç duyduklarını vurguladı.izto heyeti, gezi kapsamında Benin Serbest Bölgesi ni de ziyaret ederek incelemelerde bulundu. Benin Cumhurbaşkanı Boni Yayi, İzmir e yaptığı ziyarette Ege Serbest Bölgesi ni gezdiğini hatırlatarak, Özellikle bu serbest bölgenin geliştirilmesi için desteğinizi istiyoruz. Alın bu serbest bölgeyi. dedi. Demirtaş da serbest bölgede yapılması gereken çok şey olduğunu belirterek, Ama bölgenin konumu çok iyi, sınıra çok yakın, bu büyük avantaj. Yöneticilerini İzmir e bekliyoruz. Ege Serbest Bölgesi ni göstererek, neler yapılabileceğini yerinde anlatacağız. diye konuştu. (CİHAN) 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı dolayısıyla İzmir de çeşitli etkinlikler düzenlenecek. İMEAK DTO İzmir Şube Başkanı Yusuf Öztürk, 1 Temmuz 1926 yılında yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu ile Türk limanları arasında ticaret yapma hakkının, Türk bayraklı gemilerle Türk vatandaşlarına verildiğini söyledi Türk zeytin ve zeytinyağı yeni dünya yolcusu. Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Komitesi, dünyanın en büyük gıda fuarları arasında yer alan New York Fancy Food Fuarı na katılarak Türk zeytin ve zeytinyağının ABD pazarındaki payını arttırmayı hedefliyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi Lojistik Bölümü'nü bitiren 24 yaşındaki iş kadını Göknil Ay, Cem Uzan'ın borçları sebebiyle el koyulan ve daha sonra TMSF tarafından açık arttırmayla satılan 55 bin metrekarelik arazisine dev bir yatırım yapıyor

1Şubat 28 Haziran 2013 2014 Perşembe Cumartesi Bakan Yıldız,"Halkbank'a yatan miktar 93-94 milyon dolar civarında ve bir 3-3,5 milyon dolar daha o kargoya has gelecek.israil'e kargo gitti mi gitmedi mi? Petrolün sahibi kimdi? O petrol başka bir yere mi gitmişti? Petrol Irak'ın petrolü, bunu ihale eden, satan Irak"dedi Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), hükümetin TBMM ye sunduğu ve hala Plan ve Bütçe Komisyonu nda görüşülmekte olan kamuoyunda Taşeron Yasa Tasarısı olarak bilinen tasarı ile çalışma hayatında adeta sıkıyönetim ilan ettiğine işaret etti. KESK, "Bir parmak bal sunulup bir tas zehir içirilmek isteniyor. Biz bu zehri içmeyeceğiz." açıklaması yaptı Plan ve Bütçe Komisyonu nda eklenen maddelerle yargı kararlarının uygulanmaması ve uygulamayanların ceza kovuşturmasının engellenmesi hükmüyle hukukun temel ilkeleri ayaklar altına alındığına dikkat çekilen KESK açıklamasında şu görüşlere yer verildi: "Tasarının bu şekilde yasalaşması halinde yasama yargının üzerine çıkarılmış, keyfi uygulamalar yasal kılıfa büründürülmüş olacaktır. Düzenleme bu haliyle yasa kararlarının bağlayıcılığı ilkesini ifade eden Anayasa'nın başta 2. ve 125. Maddesi olmak üzere uluslararası sözleşmelere de aykırıdır. Torba yasaya eklenen madde ile yargı kararlarının herkesi bağlaması ilkesi, siyasi iktidarın yapmış olduğu atamalar, görev değişiklikleri, nakiller, göreve son verilmelerde uygulanmayacak ilkelere dönüştürülmüştür. Yargı kararlarını uygulamayan kamu görevlileri yasal korumaya alınmaktadır. Keyfi uygulamalar ödüllendirilmekte, hak arama yolları kapatılmaktadır. Adeta derdini Marko Paşa ya anlat dönemi başlatılmaktadır. Torba yasaya eklenen 82. Madde ile; idare kesinleşmiş yargı kararlarını atama işlemlerinde iki yıl uygulamama özgürlüğünü kazanmaktadır. Oysa mevcut uygulamada öngörülen süre 30 gündür.""torba yasayla birlikte işten atılan ya da usulsüz atanan bir kamu emekçisi birkaç yıl mağdur olması yetmiyormuş gibi davayı kazanmasına rağmen iki yıl daha işsiz kalabilecektir." denilen açıklamada, iktidarın muhalif gördüğü herhangi bir kamu emekçisini görevden alıp bir başka ile ya da ilçeye atayabileceği ve bu atama yargıdan döndüğünde idare iki yıl boyunca yargının hukuka aykırı bulduğu atamayı (sürgünü) aynen devam ettirebileceği, iki yıl sonra da aynı göreve değil, 'kazanılmış hak aylık derecesine uygun başka bir kadroya' atayabileceğine vurgu yapıldı.aynı düzenlemede yer alan diğer önemli bir nokta ise atama işlemlerinde telafisi güç veya imkansız zararı belirleme yetkisinin yargıcın elinden alındığı, yargının, atama durumlarında zarar oluştuğunu görse de telafisi güç zarar var diyemeyeceği ifade edildi.kesk açıklamasında, "Keyfi atamalarda yürütmeyi durdurma kararının verilebilmesi için 'telafisi güç veya imkânsız zarar ve açık hukuka aykırılık' unsurlarının birlikte gerçekleşmesi zorunludur. Torba yasa atama kararının telafisi güç ya da imkansız zararlara yol açamayacağı hükmünü getirerek gerçekte atanma kararlarında idarenin yürütmeyi durdurma kararı vermesini olanaksız hale getirmektedir.' görüşü aktarıldı.yine bu madde ile iktidarın istediğini yapan kamu yöneticisine kovuşturma yolu kapatılırken yapmayana ise disiplin yolu gösterildiğine işaret eden açıklamada, "82. maddede 'Kamu görevlileri hakkında tesis edilen atama, görevden alma, göreve son verme, naklen veya vekaleten atama, yer değiştirme, görev ve unvan değişiklikleri işlemleri ' dendiğinden iş güvencemiz tehdit altındadır. Tasarının yasalaşması halinde i- dare yasanın tanıdığı sınırsız yetkiyi kullanmaktan çekinmeyecek, işten atmalarda Soma da da görüldüğü üzere katliamlara varan hak ihlallerinin yoğun yaşandığı taşeronlaşmayı yasaklamamakla hükümetin bir kez daha sermayeyi kolladığını kaydedilen açıklama, "Hükümet, Soma katliamındaki sorumluluğunu unutturma ve kimi olumlu maddeleri öne çıkararak emekçiler a- leyhine yaptığı düzenlemeleri gizleme çabasından vazgeçmelidir. Başta 82. madde olmak üzere iş güvencemizi ortadan kaldıracak, emekçiler lehine olan yargı kararlarını by-pass edecek maddeler derhal düzenlemeden çıkarılmalı, taşeronlaşma yasaklanmalıdır. Hükümeti emekçilerin sabrını daha fazla zorlamamaya ve emek karşıtı politikalardan vazgeçmeye davet ediyoruz. Konfederasyonumuz yasanın bu haliyle yasalaşmasına ve yeni Somaların yaşanmasına izin vermeyecektir. Biz bu zehri içmeyeceğiz." i- fadeleriyle sona erdi. (CİHAN) Başkent Doğalgaz Genel Müdürlüğü (Başkentgaz), Ankaralıların can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla meskenlerde iç tesisat kontrolleri başlattı. Ekipler, tesisatı güvenlik açısından tehlike arz eden daire ve binalarda doğalgazı keserek sayaçları mühürlemeye başladı

SAYFA 6 SONDAKiKA GAZETESİ >> 6 GÜNCEL 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi Engellilerin ihtiyaçlarının 'Reklam' konusu yapılması Meclis gündeminde CHP PM Üyesi ve İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hülya Güven, Hükümetin engelli yurttaşlar için tören düzenlenerek yapılan akülü tekerlekli sandalye bağışının rencide edici ve onur kırıcı olduğunu belirterek konuyu ikinci kez Meclis'e taşıdı Sorularını Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam'a yönelten ve konuya ilişkin 27 Şubat 2014 tarihinde verdiği soru önergesine hala cevap verilmediğini bildiren Güven, "Yurt genelinde engellilere ilişkin haberler tarandığında Valilik ya da Kaymakamlıklar'ın engellilere akülü tekerlekli sandalyeleri törenlerle vermeye devam edildiği görülüyor.engelli yurttaşların bedelsiz olarak akülü sandalyeleri sağlayabilmelerini ve şehirde, ilçede ya da köyde sokağa çıktıkları zaman her yere ulaşabilmelerini sağlamak sosyal devletin temel görevlerinden birisi iken, bu ihtiyaçların sağlanmamasında ne gibi sakınca görüldüğü koca bir muamma" diye konuştu. YÜK YARDIMSEVERLER ÜZERİNDE "Akülü tekerlekli sandalye lüks tüketim malı olarak mı görülüyor? Asli bir ihtiyaç olduğu kabul edilmemekte midir?" diye soran Güven, "Valilikler ve Kaymakamlıklar aracılığı ile yapılan geçiştirmeci, engelli yurttaşların erişim sorununu toptan çözmeyi amaçlamayan, reklam amaçlı akülü tekerlekli sandalye dağıtımlarına artık daha sık rastlıyoruz. Gerçek anlamda ise engelli yurttaşlarımızın akülü tekerlekli sandalyelerinin hala yardımseverler tarafından karşılandığı bilinmektedir. Sosyal devletin görevi 'reklam' ya da ihtiyaç sahipleri üzerinden pirim yapmak değil onların sorununa çözüm üretmektir. Engellilerimizi rencide eden bu yanlış tavırdan vazgeçilmesini umuyoruz" dedi. (HABER MERKEZİ) Lafı eğip bükmeyin niyetinizi açıklayın! Levent Piriştina: Birlikte UYUM içinde Bucamız için çalışalım! Buca Kent Konseyi 3. O- lağan Genel Kurul unda başkanlık görevini kazanan Av. Mürüvet Suatoğlu Balcılar, yeni yürütme kurulu üyeleri ile birlikte Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina yı ziyaret etti. Kent Konseyi yönetimini tebrik e- den Başkan Piriştina, Kent Konseyimiz ile birlikte uyum içinde Bucamız için çalışacağız dedi. Kent Konseyi eski başkanı Rezzan Gedik in de katıldığı ziyarette yeni yönetimi kutlayan Başkan Piriştina, Şimdi devir aldığınız görev için çok şanlısınız çünkü eski yönetim Buca ya çok kazanımlar sağladı. Sizlerin de bu kazanımlardan faydalanarak daha güzel işler yapacağınızdan hiç bir şüphem yok. Yeni görevinizde hepinize başarılar diliyorum. Bizler de Kent Konseyimiz ile birlikte uyum içinde Bucamız için çalışacağız dedi. Buca Kent Konseyi Başkanı A. Mürüvet Suatoğlu Balcılar da, Kent Konseyi nin geçen sürede çok önemli işlere imza attığını ve eski dönemi örnek alarak daha güzel işlere imza atmak istediklerini söyledi. Buca Kent Konseyi eski Başkanı Rezzan Gedik ise yeni yönetimi kutladı. Bundan sonra Kent Konseyi başkanı değil sade bir vatandaş olarak Buca için atılacak her adıma destek vereceğini söyledi. (HABER MERKEZİ) CHP Genel Başkan Yardımcısı Fait Öztrak, Merkez Bankası üzerinden yürütülen tartışmalara değinerek, "Lafı eğip bükmeye gerek yoktur. Hodri meydan diyoruz. Çıkarsınlar bir yasa 'Merkez Bankası'nın bağımsızlığına son verdik, enflasyonu hedeflemekten vazgeçtim, faizi Bakanlar Kurulu'nda biz belirleyeceğiz' desinler" dedi Öztrak, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, hükümetin dış politikasını eleştirerek, bunun Türkiye'yi bölgedeki her meselenin ve çatışmanın tarafı haline getirdiğini savundu. Musul'daki Türkiye konsolosluğuna düzenlenen baskına ve rehin alınan Türk vatandaşlarına değinen Öztrak, şöyle devam etti: "Ancak son dönemde yaşanan her rezalette 'bu ülkenin sabrını test etmeyin' diyerek, çatlamadık sabir taşı bırakmayan, tereyağından kıl çeker gibi sorunu çözeceklerinden bahseden iktidar mensupları şu ana kadar muhalefete saldırmaktan ve yaşanan rezalete yayın yasağı getirmekten başkaca bir şey yapamamıştır. Hükümet vatandaşlarımızı geri getirmek için neyi bekliyor? U- marım vatandaşlarımızın rehineliğinin ne zaman sonlanacağı cumhurbaşkanlığı seçimine endekslenmemiştir. Bu durum, seçim malzemesi haline getirilmeyecektir." Bankanın enflasyon hedefini hükümetle birlikte belirlediğine, bankanın bu hedefe u- laşırken kullanacağı araçları belirlemekte serbest olduğuna dikkati çeken Öztrak, "Gelinen noktada AKP hükümetinin Merkez Bankası'nın araç bağımsızlığını bir vesayet olarak kabul etmesi, enflasyon hedefine ulaşmanın olmazsa olmazı olan bankanın güvenilirliğini sıfırlamıştır" dedi. Kurallı piyasa ekonomisinin önemine işaret e- den Öztrak, şunları kaydetti: "Lafı eğip bükmeye gerek yoktur. Hodri meydan diyoruz. Çıkarsınlar bir yasa 'Merkez Bankası'nın bağımsızlığına son verdik, enflasyonu hedeflemekten vazgeçtim, faizi Bakanlar Kurulu'nda biz belirleyeceğiz' desinler. 'Ne kadar para basılacağını, kime bu paranın verileceğini de biz Bakanlar Kurulu'nda belirleyeceğiz' desinler. Hangi banka ne yapacak, hangi banka nasıl denetlenecek, kim banka kuracak, hangi banka fona alınacak artık yeniden hükümet olarak ben karar vereceğim' desinler. 2001'den sonra atılan çapalar sayesinde bir ekonomiyi tümden yangın yerine çevirememişlerdi. Bir bunu yapamamışlardı. O da bu çapalar sayesindeydi. Anlaşılan şimdi sıra ona geldi." "Listeye ihsas-ı reyde bulunmuş insanları koymuşlar" Öztrak, gazetecilerin, AK Parti'nin soruşturma komisyonuna verdiği üyeler arasında ihsas-ı reyde bulunanların olduğu yönündeki söylemleri hatırlatmaları üzerine, "Bir liste verdiler ama bakıyorum listeye gerçekten ihsas-ı reyde bulunmuş insanları koymuşlar. Bizimkileri bu kadar titizlikle takip e- den AKP neden kendi verdiği listeye ihsas-ı reyde bulunmuş birtakım insanları koyuyor" dedi. Yolsuzluk iddialarının Cumhurbaşkanlığı seçiminden önce tartışılmasının istenmediğini öne süren Öztrak, "Fezlekelerin milletvekillerinin eline geçmesini istemiyorlar. Çünkü fezlekelerdeki iddialar rezalet. Bunların konuşulmasının önüne geçebilmek için de milletin yapılan yolsuzluğu öğrenmesini önlemek için ellerinden geleni artlarına koymuyorlar" diye konuştu. Öztrak, çözüm süreci paketine ilişkin de şu değerlendirmede bulundu: "Bir kere tarih çok ilginç, getirildiği zaman son derece ilginç. Bu düzenlemeyle demokratik birtakım haklar, demokratik düzenlemeler Cumhurbaşkanlığı masasında Cumhurbaşkanı olmak isteyen Başbakan ve eş başkan olmak isteyen Abdullah Öcalan tarafından rehin alınmıştır. Özellikle halkın talepleri cumhurbaşkanlığı masasında pazarlık konusu yapılmaktadır. Tarih ve getirilen biçim onu gösteriyor. Biz baştan beri söylüyoruz. Bu işi yasal bir zeminde yapın, kapalı kapılar arkasında yapmayın, hesap verir durumda olun diye. Bu yasal düzenlemede hesap verme gibi bir şey yoktur. Bu yasal düzenlemeyle getirilen, bu süreçleri yürüten özellikle devlet memurlarına getirilen korumalar önümüzdeki dönemde çok ciddi sıkıntılara yol açacaktır. Genel Başkanımızın dediği gibi buradan önemli faili meçhuller yeniden çıkmaya başlar." (AA) Başkan Çoban: Afyonkarahisar'da güzergâh uygulaması aynen devam edecek Afyonkarahisar'da toplu taşıma yapan araç sahipleri, güzergâh değişikliğinden vazgeçilmesi konusunda Belediye Başkanı Burhanettin Çoban ı ikna edemedi. Çoban ilçe, belde ve köylerde toplu Komisyonun kurulması, yeni yasama yılına kalıyor Devlet İstihbarat Hizmetleri ve Milli İstihbarat Teşkilatı Kanunu ile TBMM'de kurulması öngörülen Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu'nun oluşumu, gelecek yasama yılına kalıyor. TBMM'nin 18. ihtisas komisyonu olacak ve 17 üyeden meydana gelecek komisyona, CHP, MHP ve HDP, üyelerini bildirdi. TBMM Bakanı Cemil Çiçek, komisyon kurulmasının ardından siyasi parti gruplarına 30 Nisan 2014'te komisyona düşen adaylarını iletmelerini istedi. Çiçek, buna cevap vermeyen AK Parti ve CHP'ye, 27 Mayıs'ta yeniden yazı gönderdi. Daha sonra 3 taşımacılık yapanların güzergâh değişikliğinin aynen devam edeceğini söyledi. Köy Garajı'nda dün eylem yaparak seferleri durduran araç sahipleri, Başkan Çoban ı ziyaret etti. Ziyarette konuşan Çoban, mağdur olduklarını belirten esnafa, uygulamanın aynen devam edeceğini söyledi. Söz konusu kararın AK Parti ve MHP'li 31 üyesi bulunan belediye meclisinin oybirliğiyle aldığını vurgulayarak, "Burası bir şehir ve kuralları var. Aslında biz bu kararı 2011 yılında almıştık. O dönem belediye başkanlarımız, halkımız ve muhtarlarımız, biraz daha ertelenmesi için ricada bulundular. Bunun üzerine biz tam üç yıl bu kararı erteledik." dedi. Afyonkarahisar hariç diğer şehirlerde ilçe, köy ve belde parti de isimleri TBMM Başkanlığı'na bildirdi. CHP, Afyonkarahisar Milletvekili Ahmet Toptaş, Gaziantep Milletvekili Mehmet Şeker, Isparta Milletvekili Ali Haydar Öner, Muğla Milletvekili Ömer Suha Aldan'ı; MHP, Isparta Milletvekili Nevzat Korkmaz ve Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı'yı, HDP ise İstanbul Milletvekili Levent Tüzel'in isimlerini iletti. AK Parti, üye bildirmek için CH- P'nin, kanunun bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle Anayasa Mahkemesi'ne açtığı davanın sonuçlanmasını bekliyor. AK Parti üye arabalarının şehiriçine girmediğini kaydeden Başkan Çoban, şehir merkezine her gün ilçe, belde ve köylerden en az 950 arabanın geldiğini, bunun da zaten sıkıntılı olan şehiriçi trafiğini çıkmaza sürüklediğini anlattı: "Alınan bu karar, bir geçiş süreci. Bir iki yıl sonra, belki üç yıl sonra ilçe, kasaba ve köy arabaları, ne giriş ne de çıkışlarında şehiriçine giremeyecek. Bu uygulama, Türkiye'nin her yerinde var. Biz biraz ertelemiştik, bundan sonra bu şekilde devam edecek." Belediye meclisi tarafından alınan karar doğrultusunda toplu taşıma araçları, girişte şehir merkezindeki güzergâhı kullanırken dönüşte şehir merkezine uğramayarak çevre yolundan gidecek. (CİHAN) bildirimi yapmadığı için Genel Kurul'da üye seçimi yapılamıyor. Milli güvenliğe ilişkin görüş ve öneriler sunacak Komisyon, "Milli güvenliğe ilişkin konularda görüş ve öneriler sunmak, güvenlik ve istihbarat konularında uluslararası alanda kabul gören gelişmeleri izlemek, kendi faaliyetlerine ilişkin rapor hazırlamak, güvenlik ve istihbarat hizmetleri sırasında elde edilen kişisel verilerin güvenliğini ve bireyin hak ve özgürlüklerini koruyucu öneriler geliştirmek"le görevli. Yasaya göre komisyon, görüşmelerini kapalı oturumla yapacak. Komisyon, sadece kendisine yılda bir kez gelecek raporlarla sınırlı olarak çalışmayacak, yıl içinde de güvenlik ve istihbarat alanlarında çalışmalar gerçekleştirecek, konuyla ilgili öneriler ve görüşler sunacak, yurt dışında bu konuda yapılan çalışmaları inceleyecek. (AA) CHP Karaburun İlçe Başkanlığı da düştü CHP İzmir'de, Çiğli ve Konak'tan sonra Karaburun İlçe Başkanlığı da düştü. İlçe Başkanı Sezin Taylan ve yedi yönetici istifa etti. Parti genel merkezinin, Karaburun a kısa sürede kayyum atayıp kongre takvimi belirleyeceği bildirildi. CH- P'de 30 Mart yerel seçimlerinden sonra Konak ve Çiğli ilçe örgütleri, yöneticilerinin istifa etmesi üzerine düşmüştü. Bu iki ilçeyle ilgili kongre takvimi netleşirken Karaburun İlçe Başkanı Taylan da yedi yönetim kurulu üyesiyle birlikte istifa etti. Böylece ilçe yönetimi düşmüş oldu. Partiye gönderilen istifaların ardından çalışmaların başlayacağı, genel merkezin Çiğli ve Konak ta olduğu gibi Karaburun'a da kısa zamanda kayyum atayacağı öğrenildi. İlçeyle ilgili kongrenin tarihinin de önümüzdeki günlerde netleşeceği belirtildi. (CİHAN)

7 28 Şubat Haziran 2013 2014 Perşembe Cumartesi TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda görüşülen "torba tasarının" öğretmen alımını düzenleyen 70. maddesinde, AK Parti Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz'ün önergesi kabul edildi. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2003-2014 yılları arasında toplam 417 bin 725 öğretmen ataması yapıldığını kaydetti

SAYFA 8 MAVi KIRMIZI SARI SAYFA 9 SiYAH MAVi KIRMIZI SARI SONDAKiKA GAZETESİ >>8 GÜNCEL 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi SONDAKiKA GAZETESİ >>9 GÜNCEL 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi tgundem64@hotmail.com Timuçin GÜNDEM MERHABA YA ŞEHR-İ RAMAZAN Asırlar boyu insanoğlu hemcinslerine karşı oldukça gaddar davrandı. Habil ve Kabil kardeşlerden günümüze değin kin ve nefret topyekûn sevgiye dönüştürülemedi. İnsanoğlunun nefsi ile yeterince mücadele etmeyişinin en büyük göstergeleri de kan ve gözyaşı oldu. İnsanlık bu anlamda şeytanın maskarası oldu. Varoluşun ilk günlerinden beri kardeş kardeşe vurdu, dövdü, sövdü, canına kast etti. Anne karnındaki bebeler hunharca öldürüldü. Kız çocukları diri diri toprağa gömüldü. Vahşetin, bedenler üzerinde denenmemiş hiç bir şekli kalmadı. Yaradanın istemediği, men ettiği ne kadar davranış biçimi varsa hepsi bir bir ortaya kondu bu süreç zarfında. İnsanlık âlemi çok defa insan olma haddini aştı. Birçok kavimde bu yüzden Allah ( c.c.) tarafından helak edildi. Maalesef ki, olaylar çağlar boyu böylece sürüp gitti. Kan ve gözyaşı sel olup aktı. Kimileri dini için, kimileri para için, kimileri gücü elinde bulundurmak için, kimileride değişik bahanelerle yaptı bu insanlık dışı katliamları. Sonuçta dünyada ne değişti derseniz? Kocaman bir hiç diyebiliriz. Hanedanlar deve yükü ile dünyalığı sırtlandılar. Ukbalarına tekme vurdular. Milyarlar aç bi ilaç yaşamaya mahkûm edildi. Ölüme terk edildiler. Bu şartların hüküm sürdüğü hemen her çağada; ya altın çağ dediler, ya modern ötesi zaman. Çağdaş dünya, demokrasi ve insan hakları palavraları meydanları inletti. Bir dönem komünizm, bir dönem materyalizm, bir başka dönemde darvinizm inançsızlık sarmalında ve saçmalıklarında çareler arandı bi çarelerce. Aslında dünya çok az zaman dilimleri hariç hiçbir asırda ne altın çağını yaşadı, nede demokrat, modern ya da hümanist olabildi. Bu değerler değer olmaktan öte, geniş kitlelerin önüne meşgale aracı yapıldı. Halk lar, raydan çıkan dünya vagonlarını tekrar rayına oturtmaya çalışırken, ata alanlar Üsküdar ı çoktan geçmiş oldu. İnsan aç gözlüydü. Haristi. Doymak nedir bilmiyordu. Paylaşmayı tarihin hiçbir döneminde denemedi. Başaramadı bu basit işi. Zoru tercih etti. Birbirini astı, kesti, doğradı. En acımasız silahları pervasızca birbirleri üzerinde denediler. Alfred Nobel gibi binlerce zavallı bilim adamı, insanlığın sonunu getirecek silahların icat fermanlarının altına şampanya kadehleri tokuşturarak imza attılar. Günümüzün, sözüm ona uluslar arası saygın birçok kuruluşu belli güçlerin maskarası oldu. Oyuncak edildi onların siyasetine. Adaletin kefesi buralarda hiçbir zaman hakkı hukuku tartmadı. Parayı tarttı, silah gücünü ve hukuksuzluğu tarttı. Nato da bu böyle oldu. Dünya Bankasında bu böyle oldu. IMF ve benzerlerinde de bu böyle oldu. BM, bir iki şarlatan devletin şarlatanlıkları arasında yitip gitti. Adaletsiz kararlar alanların en başında, adını zikrettiğimiz sözde bu saygın kuruluşlar yer aldı. Müslümanlar öbekler halinde katledilirken, bin bir eza ve cefaya maruzken kıllarını bile kımıldatmadılar. İşte Filistin, işte Afganistan, işte Pakistan, Mısır, Suriye, Irak, işte Bosna, işte Kosova, işte diğer Ortadoğu devletleri. Cümle âlemin gözü ününde yapılan soykırımlar, asimilasyonlar. Vücudu, kırk yerinden kırılıp, kalbura çevrilmiş milyarlarca insan. Malından ve namusundan beri edilenler, göç yollarında ölüm kalım mücadelesi vermiş milyarca bahtsız mazlum. Engel olmaya muktedir olanlar muktediratlarını iktidarsızlaştırmışlar. Birileri insanlığı öldürürken, birileri engellermiş edasıyla, faillere el altından maddi çıkar karşılığı destek vermiştir. Gerek hanedanların menfaatlaeri, gerekse de şahsi menfaatler insanlık onurunun her zaman üzerine oturmuştur. Yazıklar olsun! demekten başka bir şey gelmiyor elden. Yüce dinimiz İslam ın zuhuru ile coğrafya anlamında dünyanın genelini kapsamasa da bir asr-ı saadet dönemi hüküm sürmüştür. Ancak buda uzun sürmemiştir. Zamanla alavere dalavere ile ümmet parçalanmış. Akabinde, etnik ve yorum bazlı farklılıkları ayrışmayı körüklemiş. İslam âlemi buna sebep binden fazla etnik ve milli gruba bölünmüştür. Dinler arası savaşlar sürerken buna birde mezhepler arası kanlı savaşlar eklenmiştir. Bununla da kalmayıp her mezhebin altında onlarca ayrı ayrı kollar oluşturulmuş. Mezhep savaşlarının yanına yer yer de bunların savaşları eklenmiş. Bu durum İsevilerle, Museviler arasında da pek fark etmemiş. Ümmet düşüncesinden uzaklaşılmış. Millet düşüncesinin kenarına bile yaklaştırılmamış insanoğlu. Her bir yan pare pare olmuş, adeta yan diye bir yön bir cenah bile bırakılmamış. Dinlerin mukaddes günleri dahi insanlığın kendisini yok etmesine engel olamamıştır. İslam dini, camii ile ev arasına, Kur an-ı Azimüşşan ise mezarlıklar ile cami arasına sıkıştırılmıştır. Yaradılış maksadı akıllardan çıkarılmış. İnancın gerekleri ve özündekiler akıllardan uçup gitmiş. Yeterince içselleştirememiş beşeriyet, inandıklarını. Nefsine hoş gelenleri dininden saymış, değerlilerini kaldırıp bir köşeye atmış. Devre dışı bırakarak görmezden gelmiş, zuldenzahmetten saymış onları. Tüm bunların doğal sonucunda, ekser milletler insanlığını ve erdemli topluluklarının olmazsa olmazı olan birçok değerini kaybetmiş. Ortaya şahidi olduğumuz, ucu fanilere dayalı olanlara sebep, kan ve gözyaşı deryasında boğulmuştur. İşte, âlem-i insanlık adına yepyeni bir beyaz sayfa açmak için fırsatlardan bir yenisi daha kapımızın önünde. Onu görmemizi, yavaş yavaş hissetmemizi bekliyor bizlerden. Usul usul kendimize çeki düzen vermemizi yüreklerimize fısıldıyor. Sultanların sultanı, on bir ayın sultanı, şeytanların, zalimlerin kaçacak delik aradıkları ay, Ramazan-ı Şerif. Mübarek Ramazan ayı ve meyvesi oruç. Süsü ve kıymeti teravih namazları ve iftar vakitlerinin doyumsuz, o son anları. Ve tabi ki, iftar sofralarının birleştiriciliği, bolluk, bereket, huzur ve nefaseti. Tüm letafeti, nezaketi, hoşgörüsü, ve mukaddesatı ile bu fırsatı beşeriyetin önüne bir kez daha koyuyor. Hem de hiçbir din ayrımı yapmadan, renk, dil, ırk, cinsiyet, milliyet gözetmeden, huzur-u manevi ile kalplerin itminana ermesi için ben yeniden geliyorum hazırlanın diyor. Şimdiden kıymetini bilelim, kardeşliğe, küresel barış, sevgi ve hoşgörüye, bereket ve bolluğa, sağlık ve huzura, milli birlik beraberlik ve dirliğimize vesile olmasını şimdiden diliyorum. Tüm okurlarımın Ramazan-ı Şerif ayını acizane ve fakat en kalbi muhabetlerimle tebrik ediyorum. Ramazan ayınız mübarek olsun. Sağlık ve esenlikler Yaşlılar, HUZUREVİNDE DEĞİL kendi evlerinde yaşamak istiyor Yeni şantiye binasında hizmet dönemi Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan Uğur Mumcu Mahallesi nde hizmete giren yeni şantiye binasında teknik birimlerin çalışmalarını denetledi. Birim müdür ve amirleriyle toplantı yapan Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan, yeni binada yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi aldı. 16 bin 500 metrekarelik alanda kurulan yeni şantiye binasının faaliyete başlamasının ardından; fen, temizlik, park ve bahçeler müdürlükleri birimlerinin çalışanlarını yerinde inceleyen Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan eksikliklerin giderilmesi için çalışmalara hız verdi. İşçilerin tüm ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde tasarlanan binada araç bakım üniteleri, konteyner, bank gibi malzemelerin üretim atölyeleri, yemekhane, fitness salonu, duşlar, soyunma odaları, çay ocağı, toplantı salonu, doktor, berber ve sendika odalarını tek tek gezen ve eksikleri not eden Başkan Hasan Arslan, personelden yürütülen çalışmalara ilişkin bilgi aldı. İYİ BİR EKİP ÇALIŞMASI SAĞLANACAK Çiğli Belediyesi tarafından hizmetlerin daha verimli ve kaliteli hale getirilmesi amacıyla projelendirilen İzmir in en donanımlı ve modern şantiyesi artık yeni yerinde, personeliyle Çiğlili vatandaşlara hizmet götürecek. Binadaki birimleri tek tek gezerek personelle görüşen Başkan Hasan Arslan, İzmir in en donanımlı ve modern şantiye binasında görev yapan belediye personelimizin daha iyi koşullarda hizmet vermesini istiyoruz. Vatandaşa en iyi hizmeti vermenin yolunun personelimizin sağlıklı bir ortamda çalışmasından geçtiğini biliyoruz. İnanıyoruz ki çalışan arkadaşlarımız için de güzel bir motivasyon kaynağı olacak. Çok iyi bir ekip çalışmasının yürütüleceğine inanıyorum. Yeni yerimizde çok daha verimli ve kaliteli hizmet üretmeye başladık dedi. (HABER MERKEZİ) Ailesiyle camiye giden 100 çocuğa, tablet bilgisayar Namaz Gönüllüleri Platformu Denizli Temsilciliğince, 40 gün boyunca aileleriyle camiye gidecek çocuklardan 100'üne tablet bilgisayar hediye edileceği bildirildi Ankara Üniversitesi, Ankara Kalkınma Ajansı ve Medikal Turizm Derneği tarafından Türkiye'nin yaşlı profili ve yaşlı bakımıyla ilgili kapsamlı bir çalışmaya imza atıldı. Çalışmanın sonunda yaşlıların yaşlılıklarından dolayı' mutsuz oldukları sonucunun ortaya çıktığını belirten proje yürütücüsü Uzm. Dr. Sinan İbiş, 557 kişi üzerinde araştırma yaptıklarını söyledi. Huzurevlerinde yapılan araştırmada, yaşlıların nerede yaşamak istiyorsunuz? sorusuna, yüzde 50'sinin kendi evinde yaşamak istediğini cevap olarak verdiğini kaydeden İbiş, sadece yüzde 2'lik bir kesimin çocuklarının yanında yaşamaya sıcak baktığını aktardı. İbiş, Yaşlılar kendi evlerinde yaşamak istiyor, huzurevlerinde değil. Evde yaşamak için de yaşanılabilir imkanların uygun hale getirilmesi gerekiyor. dedi. Ankara Yaşlanmasının Etkileri ile Yaşlı Bakımında Sürdürülebilir Politikalar ve Stratejiler Projesi' adıyla yürütülen çalışmanın sonucu, Ankara Üniversitesi Rektörlük 100. Yıl Konferans Salonu'nda düzenlenen törenle kamuoyuyla paylaşıldı. Çalışmayla Ankara'da yaşlı bakımının ihtiyaçları ve Ankara'nın yaşlı bakımında da başkent olması için birçok önemli husus tespit edildi. Yaşlıların, huzurevlerinde yaşamaktan mutlu olmadıklarını belirten Medikal Turizm Derneği Başkanı Sinan İbiş, Yaşlılar, huzurevlerindeki yaşamdan çekiniyor. Orada mutsuz olacaklarını düşünüyorlar. Yaşlılar kendi evlerinde yaşamak istiyor. Huzurevlerinde yaşamak istemiyorlar. Evde yaşamak için de yaşanılabilir imkanların uygun hale getirilmesi gerekiyor. Ülkemizin, aslında bu anlamda büyük adım atması gerekiyor. İnşaat sektörünün yaşlılarımızın ihtiyaçlarını öngören akıllı evleri hayata geçirmesi gerekiyor. Yaşlıların beklenmeyen tüm durumlarını takip eden sistemlerin oluşturulması gerekiyor. şeklinde konuştu. "YAŞLILAR TOPLUMA AİT OLMAK İSTİYOR" Türkiye'de 7 milyona yakın yaşlı insanın bulunduğunu belirten Medikal Turizm Derneği Başkanı Sinan İbiş, bu rakamın 2025 yılında 10 milyon, 2050 yılında ise 25 milyona çıkmasını beklediklerini söyledi. Yani dünyanın en fazla yaşlı ülkeleri arasında Türkiye olacak. diyen İbiş, önlem alınması gerektiğini, hem genç nüfusu artırmanın hem de yaşlı bakımının en iyi şekilde verilebilmesi için acilen çaba sarf edilmesi gerektiğini savundu. Yaşlıların, toplum içerisinde yaşamak istediklerini belirten İbiş, Yaşlılarımız toplumun içinde yaşamak istiyorlar. Huzur evlerinde mecburen yaşamak istiyorlar ama mutsuzlar. Topluma da ait olmak istiyorlar. Yani sinemaya gitmek istiyorlar, alışveriş yapmak istiyorlar. Topumdan izole olmak istemiyorlar. değerlendirmesini yaptı. Ülkemizde yaşlıların yüzde 85'inin aileleriyle yaşamayı tercih ettiğini belirten Uzm. Dr. Sinan İbiş, yaşlı bakımı demek yaşlıların barınma, yeme ve içme, banyo ve zaman geçirme gibi ihtiyaçlarının karşılanmasından Platformun Denizli temsilcisi Salih Tekin, gazetecilere açıklamasında, Merkezefendi ve Pamukkale ilçelerinde "Haydi Hep Birlikte Ailece Camiye" adıyla gerçekleştirilecek etkinliğin, çocukları namaz kılmaya teşvik etmek, ailelerin de çocuklarıyla namaz kılmalarını sağlamak için düzenlendiğini belirtti. İlk teravih namazıyla başlayacak etkinliğin 40 gün süreceğini kaydeden Tekin, "Etkinliğe kayıt olanlar, namaz çizelgesini alacak ve camide kıldıkları her namazdan sonra çizelgeyi görevlilere imzalatacaklar" dedi. Tekin, ödül alacak öğrencilerin namazla ilgili bilgi yarışmasıyla belirleneceğini, derece giren 50 kız ve 50 erkek öğrenciye, tablet bilgisayar hediye edileceğini sözlerine ekledi. (AA) Başkan Aziz Kocaoğlu ulaşımda yeni dönemi anlattı "Daha başlamamış bir uygulama karalanamaz" İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, 29 Haziran Pazartesi günü uygulamaya geçecek olan yeni ulaşım sisteminin daha başlamadan karalanmasının doğru olmadığını söyledi. Başkan Kocaoğlu, "Projede aksayan yerler varsa düzeltilir" mesajı verdi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yeni ulaşım planlaması ve İzmir Büyükşehir Belediyesi ndeki memur eylemleriyle ilgili basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Kent içindeki trafik sıkışıklığını engellemek için uzun süredir çalışma yaptıklarını söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, 29 Haziran 2014 Pazartesi gününden itibaren yeni düzenlemenin İzmir'de hayata geçirileceğini söyledi. Düzenleme aleyhinde propaganda başlatıldığını dile getiren Başkan Kocaoğlu, "'Bu proje yaşamaz' diyenler var. Bir karalama kampanyası devam ediyor. Projenin hesabını kitabını yaptık. Eğer uygulamada aksayan yerleri varsa değiştirilir, yenileriz, düzeltiriz. Ama aksayan yerleri yok da başkaları bu proje konusunda 'olmasın, belediye geri adım atsın, belediye mahcup olsun, biz bu adama beceriksiz diyelim' diye çıkarlarsa ona da İzmirli hemşehrilerimiz prim vermez" dedi. Vatandaşlara çağrıda bulunan Başkan Aziz Kocaoğlu, "Daha başlamamış bir uygulamayı karalamak nasıl bir zihniyettir bunu hemşehrilerimizin takdirine sunuyorum. Lütfen bu projeyi engellemek isteyenlere, bu projenin önünü kesmek isteyenlere prim vermeyin. Bu projeyi sevin, sahiplenin. Bu uygulama hem vatandaşımızın hem İzmir'in hem de ülkemizin lehine bir uygulamadır" diye konuştu. İzmir'de altyapı çalışmalarının tamamlandığını ve bu dönemin 'kalkınma dönemi' olduğunu vurgulayan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Bu dönem İzmir'in ayağa kalkma, kalkınmada, bu kentte yaşayanların lokmasının ibaret görülmemesi gerektiğini söyledi. Yaşlı bakımı konusunda nitelikli personel ve merkez ihtiyacının varlığına dikkat çeken İbiş, İlköğretim seviyesinden itibaren yaşlanma konusunda farkındalığın geliştirilmesi, yaşlı bakımı konusunda meslek sahipliğinin teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılması konularında tüm eğitim kurumlarına büyük bir sorumluluk düşüyor. diye konuştu. "YÜZDE 85'İNİN ÇOCUĞU VAR AMA HUZUREVİNDE YAŞIYOR" Araştırmaya göre, Ankara'da huzurevlerinde kalan yaşlıların yüzde 85'inin çocukları olmasına karşılık huzurevlerinde yaşadığı belirlendi. Huzurevlerinde kalanların yüzde 86'sının sosyal güvenceleri mevcut iken, yaklaşık yüzde 16'lık kısmının sosyal güvence dışında özel gelirlerinin bulunduğu tespit edildi. Huzurevlerinde kalanların yüzde 80'lik bir kısmını çocuk, eş, akraba ve yakınları tarafından ziyaret edildiği, bu ziyaretçiler içerisinde çocukları tarafından ziyaret edilenlerin oranı ise yüzde 30'un altında olduğu kaydedildi. Çalışmaya katılan yaşlılarda yüzde 73'ünün yüksek tansiyon, diyabet, sedef hastalığı, nefes darlığı gibi birçok kronik hastalığı olduğu görüldü. Çalışmada, yaşlıların yüzde 46'sı ara sıra fiziksel aktivite yaptığını belirtirken, yüzde 33'lük kısım ise fiziksel aktivite yapmadığını belirtti. Yapılan fiziksel aktivite olarak yüzde 63'lük kısım ise yürüyüşü tercih ettiğini beyan etti. Çalışmaya katılan yaşlıların yüzde 93,38'i tecrübelerini genç nesillerle paylaşmak isterken, yüzde 47,43'lük bir yaşlı kesimi de gençleri kendi zamanlarındaki kadar ilgili bulduklarını söyledi. (HABER MERKEZİ) Kuşadası nda Milli Park ilan edilen Korumar ile Adakule arasındaki bölgede bulunan Doğal Botanik Park taki kara ekosistemi zenginliğinin sualtında da devam ettiği bildirildi. Kuşadası Eko Sistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Denetim Kurulu Üyesi, sualtı fotoğrafçısı Rüştü Kirman yaptığı açıklamada, bölgede, sualtındaki kaya yapıları, bangoları, derin duvar yarları ve mağaralarıyla ilginç görüntülere sahip olup, önemli deniz canlıları barındırdığını söyledi. Kuşadası nda Korumar ile Adakule otelleri arasındaki doğal peyzaj, yolun doğu bölümünde günümüzde tamamen değişse de, batı kesiminin Doğal Botanik Park ilan edilmesi nedeniyle büyük ölçüde korunduğunı bildiren Kirman, buradaki kara ekosistemindeki Sağlık ve sosyal Hizmet Çalışanları Sendikası (Sağlık-Sen) İzmir Şube Başkanı Recep Atçı, Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi nde yetkiyi almalarının ardından Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri ve hastane yöneticilerini suçlayıcı açıklama yapılmasına sert tepki gösterdi. Atçı, yaptığı açıklamasında Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi nde kazandıkları yetkinin sendika temsilcileri ve üyelerinin gece gündüz çalışarak akıttıkları terin karşılığı olduğunu ifade etti. Hastanede daha önce yetkili olan Türk Sağlık-Sen in bunu hazmetmesinin kolay olmadığını dile getiren Atçı, Türk Sağlık-Sen İzmir Şube Başkanı Ahmet Doğruyol ve yöneticileri yetkiyi kaybetmiş olmanın hırçınlığıyla emek hırsızlığına soyunmuştur dedi. KİŞİ KENDİSİNDEN BİLİR İŞİ büyümesinde şahlanma yılı olacak, bundan kimsenin şüphesi olmasın" dedi. "Memurlara yasal olarak ne yapabiliyorsak yaptık" Başkan Aziz Kocaoğlu, basın mensuplarının Büyükşehir Belediyesi'nde örgütlü memur sendikasının eylemleriyle ilgili sorduğu soruya da, "yasal imkanlar çerçevesinde verebileceğimiz paranın maksimumu verilmiş durumda" diye yanıt verdi. Yasal düzenlemenin dışına çıkmalarının mümkün olmadığını söyleyen Başkan Kocaoğlu şöyle konuştu: "Şimdi bir yasal düzenleme var. Bu formüle göre bizim verebileceğimiz paranın maksimumu verilmiş durumda. Bizim ilave verebileceğimiz para yok. Arkadaşlar diyor ki, 'belediye başkanı cesur olsun, belediye başkanının bürokratları cesur olsun'. Bize 'yasaları uygulamasınlar, ücretimizi artırsınlar' diyorlar. Böyle bir şey yok. Yapıkları iş son derece yanlış, olmayacağını biliyorlar. Benim yasal olmayan bir işi yapmayacağımı adları gibi biliyorlar. Ne amaç güdüyorlar bilmiyorum. Yasal olmayan bir şeyi nasıl yapacağız? Bunlar devlet memuru, belediyeyi yönetiyorlar. Kendileri yasal olmayan evrakın altına bugüne kadar imza atmadılar, böyle bir şey istenmedi. Bunların hepsini düşünüp taşınacaklar. Belediye başkanı değil, kent bunlara iş vermiş. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde çalışıyorlar, kıymetini bilecekler. Başka yerde fazla veriliyorsa oraya da gidebilirler. Ama bizim yasal olarak daha fazla verme şansımız, imkanımız yok, bunu da kendileri biliyorlar". "Kentsel dönüşümde bizden daha fazla veremezler" İzmir genelinde kentsel dönüşüm çalışmalarının hızla sürdüğünü söyleyen Başkan Kocaoğlu, bazı bölgelerde görüşmelerin daha düşük bazı bölgelerde de ise daha yüksek oranda sürdüğünü söyledi. 6306 sayılı yasayla kentsel dönüşümün yapılamayacağını söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, "Bu yasayla dönüşüm insana aykırı, doğaya aykırı, geleneklerimize aykırı, bütçemize, yaşam biçimimize, ekonomik durumumuza, her şeyimize aykırı. Dönüşümün 5393 sayılı belediyeler yasasının 73. maddesine Atçı: Kazandığımız yetki akan terimizin karşılığıdır göre bizim yaptığımız gibi yapılması gerekiyor. Biz de bunu başarılı bir şekilde yaşıyoruz. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak başarılı şekilde yapıyoruz. Kafayı karıştırıp gidip 'daha fazla vereceğiz' diyerek kendilerinin o yasayla kentsel dönüşüm yapmaları mümkün değil. Bizim iyi niyetle, samimiyetle, rant vatandaşa kalacak şekilde uygulamalarımızı engellemesinler. Kim olursa olsun, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin sağlayacağı imkanlardan daha fazla imkan sağlaması kimsenin mümkün değil. Neden? Çünkü biz burada oluşacak rantındeğerin tamamını oradaki bina ve altyapı maliyetleri ile müteahhitin karı dışındaki her şeyi, orada yaşayan arkadaşlara bırakıyoruz, daha fazlasını vermek mümkünse gelip versinler, çünkü biz hepsini veriyoruz" dedi. "Özel İdare mallarıyla ilgili bilgi edinme yazısı geldi" Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, gazetecilerin sorusu üzerine Özel İdare mallarının listesiyle ilgili yazının Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde kendilerine ulaştığını söyledi. "Arkadaşlar üzerinde çalışıyorlar, biz sıfır puan aldık. Kaderimiz böyle" diyen Başkan Kocaoğlu, bir soru üzerine "Sadece Diyanet'e bırakılması değil. İnancımız tabii, hepsi önemli. Belediye önemsiz olduğu için sıfır çekti. Yargıda hakkımızı arayacağız. Geri dönüş yok. Süreç içinde benim ne eylem yapacağımı yaptığım zaman görürsünüz. " dedi. (HABER MERKEZİ) Kuşadası'nda su altı zenginliği zenginliğin sualtında da devam ettiğini kaydetti. Kirman, "Deniz canlılarının ürediği, barındığı ve beslendiği Poseidonia Oceanica denilen deniz eriştelerinin en sağlıklı görüldüğü yerlerden biri Doğal Botanik Park kıyılarıdır. Deniz eriştelerinin içinde barınan, beslenen, üreyen ve kendilerini koruyabilmek için kamufle eden birçok sualtı canlısı bulunmaktadır. Sualtı faunasında kimi ürkütücü kimi çok sevimli deniz canlıları meraklı gözlerle izlerler. Sualtı dünyası insanlar açısından bilinmeyen sırlarla dolu olduğundan denizin derinliklerinde neler oluyor, neler yaşıyor hep merak edilmiştir. Dünyada artık yaygın olarak yapılan sualtı fotoğrafçılığı deneyim, özel bir tecrübe ve cesaret gerektiren aynı zamanda çok keyifli ve eğlenceli bir uğraştır. Sualtının gizemli dünyasını merak ederek bunları fotoğraflamak için her yıl binlerce turist bu keşiflere katılmaktadır dedi. - "Zengin bir ekosisteme sahibiz" Kuşadası EKODOSD Başkanı Bahattin Sürücü ise birçok ülkenin, denizlerini temiz tutarak, sualtı canlılarının yoğun olduğu bölgeleri özel koruma alanları ilan edip, sualtı faaliyetleriyle ekonomilerine büyük katkı yaptıklarını ifade etti. Kuşadası kıyılarında coğrafik yapısı nedeniyle yapılaşmalardan büyük ölçüde şimdilik kendini koruyabilen Doğal Botanik Park kıyılarının zengin bir deniz ekosistemini barındırdığına dikkati çeken Sürücü, "Farklı türlerin aynı yuvayı birlikte kullandığı görülen bu kıyı kayalıklarında, nesli azalan birçok Atçı, şöyle konuştu: Biz aylardır temsilcilerimizin yoğun gayretleriyle canla başla çalışarak Türk Sağlık-Sen in kalesi olarak gösterilen bu hastanede yetkiyi almayı başardık. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi nde geçtiğimiz yıl Türk-Sağlık-Sen in 400 üyesi varken bizim 40 üyemiz bulunuyordu. Türk Sağlık-Sen yönetiminden de 2 ya da 3 kişinin görev yaptığı bu hastanede böylesi bir ortamda Sağlık-Sen in yetkili sendika haline gelmesi anlaşılıyor ki Türk Sağlık-Sen yönetiminin kimyasını bozmuştur. Bu arkadaşlarımız daha önceki sağlık müdürlüğü zamanında bürokratik sendikacılık yaptıkları için kişi kendinden bilir işi misali sendikamızın başarısını ve yetkiyi almasını sayın genel sekreter ve hastane yöneticilerine bağlayarak suçlayıcı açıklama yapmalarını manidar buluyoruz. Türk Sağlık-Sen in bu hastanede yetkili olduğu geçen sene de aynı yönetim görevinin başındaydı. Biz yetkiyi alınca ne değişti de genel sekreter ve yöneticileri itham altında bırakıyorsunuz anlamakta güçlük çekiyoruz. Hastanelerde tek tek yetkiyi kaybeden Türk Sağlık-Sen başkanının İzmir de birçok hastane yöneticisini tehdit ettiğini biliyoruz. Onların tehdit sendikacılığına karşı Sağlık-Sen in hizmet sendikacılığı büyük ilgi görmektedir. ARTIK DEVİR DEĞİŞTİ İzmir de 3 şubesi olan Türk Sağlık- Sen in artık yetkili olduğu hastane sayısının bir elin parmakları kadar kaldığını belirten Atçı, Türk Sağlık-Sen yöneticileri kendilerini hala hastanelerde yetkili sendika olarak görmeyi bırakmalıdır. Bu arkadaşlarımız BELGEM de ingilizce kursları başladı Bornova Belediyesi Gençlik ve Eğitim Merkezi (BELGEM) de yaz dönemi ingilizce kursları başladı. İlkokul ve ortaokul öğrencilerine yönelik kurslar büyük ilgi gördü. LYS ve TEOG hazırlık kurslarını tamamlayan Bornova Belediyesi Gençlik Eğitim Merkezi nde (BEL- GEM) 4,5,6 ve 7. sınıflara yönelik yaz dönemi ingilizce kursları başladı. İngilizce kursları 5 ayrı merkezde, 41 sınıfta 920 öğrenci ile devam ediyor. Öğrencilerin haftada 2 gün aldıkları İngilizce kursları, 29 Ağustos 2014 tarihinde canlıyı da görmek mümkündür. Sualtı dünyasının en yırtıcı türleriyle en zeki canlılarının aynı alan içinde özgürce dolaştıkları görülmektedir. Çevre kirliliğinin yaşanmadığı, yapılaşmaların olmadığı alanlarda biyolojik çeşitlilikte oldukça zengindir" diye konuştu. - "Zenginliklere sahip çıkalım" Bakir kalan ender alanlardan biri olan Doğal Botanik Park gibi zenginliklerin korunması gerektiğini böylece hem gelecek nesillerin hem de Kuşadası turizminin geleceğini korumuş olacaklarını vurgulayan Sürücü, deniz canlılarının özgürce türlerini devam ettirdikleri bu doğal yaşam alanına tüm kurumlar, sivil toplum örgütleri sahip çıkarak, korunmasına destek olmasını beklediklerini kaydetti. (AA) sendikacılık yapmak istiyorlarsa artık devrin değiştiğini görsünler ve sağlık çalışanları için varsa bir kazanımları onları anlatarak teveccüh görsünler. Sağlık çalışanları için varsa bir kazanımları (ki böyle bir kazanımları yok) bunları anlatarak üye yapsınlar. Biz tüm sağlık çalışanlarına hangi sendikanın kendileri için hangi kazanımı elde ettiğini araştırmalarını öneriyoruz. Malum sendikanın başkanının bundan sonra tehditlerle sendikacılık yapılamayacağını anlaması gerekir diye konuştu. Türk Sağlık-Sen başkanının edep içerisinde Sağlı-Sen in emeklerine saygı duymasını beklediklerini ifade eden Atçı, Behçet Uz Çocuk Hastalıkları Hastanesi nde Sağlık- Sen i yetkiye taşıyan temsilcilerine, tüm üyelerine ve hastane kendilerine destek veren tüm çalışanlara teşekkür ettiklerini de sözlerine ekledi. (HABER MERKEZİ) Sertel: Dava açmayı, baskı uygulamayı alışkanlık edindiler Araştırmacı gazeteci Uğur Dündar hakkında, eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'a, köşe yazısında ve sosyal paylaşım sitesi Twitter'da hakeret ettiği iddiasıyla 4 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı. Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkanı ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Atila Sertel, açılan davanın muhalif gazetecileri susturmaya yönelik olağan baskılardan biri olduğunu belirterek, şunları söyledi: Uğur Dündar, yarım asrı bulan meslek yaşamıyla, onurlu, namuslu, dürüst kişiliğiyle bu ülkede 7 den 70 e herkesin gönlünü kazanmış başı dik alnı açık gazetecilerin başında gelir. Bunca yıl televizyon ekranlarında olmasına rağmen ardında duramayacağı haberi yapmayan, yayınlamayan ve yazmayan Uğur Dündar ın, kamuoyuna yansımış tapelerden yola çıkarak sayın Bakan hakkındaki eleştirel yazısı nedeniyle 4 yıl 8 aya kadar hapis cezasıyla yargılanması basın özgürlüğü açısından bir utançtır. Bu demektir ki, gazeteci mesleğini yapmasın, yazmasın, yorumda bulunmasın! Bu davayı iktidarın gerçeklerin üzerini örtme, muhalif sesleri susturma girişimlerinden biri olarak görüyor, meslek büyüğümüz Uğur Dündar ın yanında olduğumuzu önemle vurguluyoruz. (HABER MERKEZİ) sona erecek. Bornova Belediyesi yaz dönemi İngilizce kurslarıyla birlikte önümüzdeki günlerde başlayacak spor okulları, eğitici ve kültürel kurslarla birlikte binlerce öğrenciye yaz döneminde kurslar düzenledi. Ayrıca, BELGEM de 2014-2015 kurs dönemi YGS/LYS ve 6.7.8 sınıf yetiştirme ve okul derslerine destek kurslarının ön kayıtları devam ettiği belirtildi. Öğrencilerin, gençlerin; eğitim, kültür ve spor alanında desteklenmesinin geleceğe en büyük yatırım olduğunu söyleyen Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila, Belediye olarak yarınlarımızı kuracak olan gençlerimizin daha iyi eğitim almaları, spor yaparak daha sağlıklı yaşamaları için elemizden gelen desteği veriyoruz. Önümüzdeki süreçte de desteklerimizi sürdüreceğiz dedi. (HABER MERKEZİ) Ali GÜRBÜZ aligurbuzgayrımenkul@gmail.com İSLAM DEVLETLERİ İslam adına sokaklarda insanları kurşuna dizmek,kafa koparmak,yakmak,yağmalamak,göçe zorlamak. Bunları yapanlar islam adına yaptıklarını söylüyorlar. Suriye devlet başkanı ESED müslüman lider. ESED yurdundan,evinden,kökünden,akrabalarından,hatta anadan babadan,evlatlarından sökerek başka ülkelere sürgün ettiği, yada etmek zorunda bıraktığı insanların acısını yüreğinde hiç hissetmezmi?. Kendisi babasından kalan saltanatla, ülkenin hakimi olarak bu zulümleri yaparken hiç haya duymazmı? Esma ESED kocasıyla yokluk nedir bilmeden,çocukları gözünün önünde, bir eli yağda diğeri kaymakta kahvaltılar yaparken,istediği gibi yaşarken, ülkesinin vatandaşı kadınların çektiğini görmezmi?. O kadınlarki aynı zamanda ANA o kadınlar,çadırlarda on, onbeş kişi kalırken, çoluk çocuğuna yavan ekmek yedirirken, doğal ihtiyacı olan temizliğini yapamazken,kan ve göz yaşı içerisinde bırakılmışken hiç utanmazmı?.. Mülteci olarak başka ülkelere sığınan din kardeşlerimiz ağlaşırken, paranın esir aldığı petrol kralları hiç ALLAH tan korkmazlarmı? Irak cayır cayır yanıyor,yakanlar müslüman,yananlar müslüman. Bu acılar yaşanırken iki derede bir arada kalanlar, kaçtıkları araçlarının direksiyonunda ağlaşırken, bunları TV ekranlarında izleyen müslüman ülkelerin halkı, liderleri biz müslümanız diyebilirmi?. Mubarek ramazan ayı geliyor. Ramazan ayında bu esaret altında kalan,göçe zorlanan,başka ülkelere mülteci olarak sığınan,hasta olan,yaralı düşen müslümanlar acılar yaşayıp ağlaşırken,bol tereyağlı etli pilavını yiyen göbekleri fırlamış varlık sahipleri yüce yaradan mevladan haya duymazlarmı? Aynı kıbleye yönelen,aynı mescitlerde saf tutan,aynı inançla islamı yaşayanlar böyle zulümler yaparmı?.. Neden bu acılar hep islam devletlerinde yaşanıyor neden?.neden hep birbirini boğazlayanlar müslüman neden?. İsrail denilen haydut devlet, üç vatandaşı kayıp diye filistin topraklarını basarken, göz yumarak kenardan umursamazca bakanlar sözüm ona müslüman değilmi, peki seyretmek neden?.. Sözde siyaset adamıyım diye ortaya çıkan kerameti kendinden menkul zavallılar, Diyarbakırda konuşma yaparlar, halkı kendisine rakip olan iktidara kışkırtır neden?ülkesinde kaos çıkması için yılanla dost olmaya kalkan,akreple fink atan,akla hayale gelmeyecek iftira edenler müslüman değilmi, peki bunları yapmak neden?.. Amerika denilen kökensiz devlet Irak ta kadınlara tecavüz ederken,çoluk çocuğu bombalar altında koyarken,bir milyon insanı öldürüp, camileri basarken,kuran ı kerimi yakarken bu olanları körfezden izleyen entarisi bol olanlar araplar müslüman değilmi, öyleyse bu kadar sessiz kalmak ve bu olanlar neden? Afganistanda taliban denilen kişilerin yaptıklarına bakınca,işid denilen örgütün kasaplarını görünce,afrikada yanık bir çocuğu elinden tutarak yıkayıp yaralarını saran hıristiyanı izleyince,merak ediyorum bunların hangisi insan,hangisi mevlanın emirlerine uyarak inancını sergileyen müslüman. Ekmek parası için yollara düşerek, komşu ülkeye mal götüren şoförleri tutsak almak,on aylık elçilikteki çocuğu esir etmek,bankaları soymak,insanları korkudan titretmek, müslümanlığın neresinde, yüce kitabın hangi sayfasında merak ettim. Eyy islam devletleri, mademki bu kadar ALLAH adına işler yapıyorsunuz,sıkıyorsa bu erkekliğinizi, İslam ın baş düşmanı İsrail e yapınsana. Sözde genel adıyla hitap ettiğiniz gavurlara karşı, islam ülkelerinde sergilediğiniz olaylara bakın ve kendinizden,inancınızdan,en önemlisi kainatı yaradan mevladan utanın be utanın. Bu saltanatlarınız acaba ebedi alemde sizleri kurtaracakmı sanırsınız. Gerçek manada siz islam a inansanız, komşusu açken tok yatan bizden değildir diyen bir peygamberden utanır ve haya ederdiniz. Şunu asla unutmayın rabbin intikamı çok acı olacak, sizler bu şekilde saltanat ve umursamazca yaşadığınız müddetçe Denizden çıkardığı ağaçlardan dekoratif tasarımlar yaptı Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Halk Dansları sanatçısı Mahmut Fatih Sucuoğlu'nun denizden çıkarttığı ağaç parçalarını kullanarak yaptığı dekoratif tasarımlar, sergiye sunuldu. Bodrum Kalesi Haluk Elbe Galerisi'nde açılışı yapılan sergide, zeytin, incir ve badem gibi ağaçlardan oluşan tasarımlar yer aldı. Sucuoğlu, "Üç mum yaktık" adlı sergiyi, Ankara'dan sonra Bodrum'da açtığını söyledi. Bütün eserlerin, Muğla ve Çanakkale'de dalış yaparak çıkarttığı ağaçlardan oluştuğunu belirten Sucuoğlu, şöyle konuştu: "Bu eserlerin büyük bir çoğunluğunu denizden çıkarttım. Büyük bir bölümü de karada fosilleşmiş, eskimiş ağaçlar. Geleneksel süsleme sanatlarının vazgeçilmezlerinden olan taş boncuklarla, bakır objelerle birleştirdim ve evde kullanılabilecek tasarımlar oluşturdum. Tamamen doğal yapısıyla olduğu gibi sergiye taşıdım." Sergi, 1 Temmuz'a kadar açık kalacak. (AA)

SAYFA 10 SONDAKiKA GAZETESİ >> 10 GÜNCEL HABERLER 28 97 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi İZTO dan Selvitopu ekibine tam not KONSEYİN YENİ BAŞKANI ÖZUSLU Karşıyaka daki sivil toplum kuruluşlarının temsilcilerinden oluşan ve hayata geçirdiği projelerle adından söz ettiren Karşıyaka Kent Konseyi nin yeni başkanı Mustafa Özuslu oldu. Karşıyaka Kent Konseyi nin genel kurulu Çarşı Kültür Merkezi nde yapıldı. Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, spor, iş ve kültür dünyasının tanınmış isimleri, muhtarlar ve meclis üyelerinin de katıldığı seçime, Mustafa Özuslu tek aday olarak girdi. Yapılan oylamada Özuslu, oybirliği ile yeni başkan seçildi. KENTİ BİRLİKTE YÖNETELİM Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar Kent Konseyleri, siyaset üstü oluşumlardır ve kentin sivil dinamikleri ile halkın, yerel yönetim sürecine katılması amaçlanır. Çalışma meclislerinde çok önemli projeler üreteceğinizden ve birlikte hayata geçireceğimizden eminim. Projelere katkı koyun ve bu kenti birlikte yönetelim dedi. HERKESİ DAHİL EDECEĞİZ Kent Konseyi nin yeni başkanı Mustafa Özuslu ise Gezi Direnişi nin verdiği dayanışma mesajını Karşıyaka da yaşama geçirmek için çaba göstereceğiz. Kenti halkla birlikte yönetmek için elimizden geleni yapacağız. Belediyenin, Katılın, birlikte yönetelim anlayışına uygun davranacağız ve yönetim sürecine toplumun tüm bileşenlerini dahil edeceğiz dedi. YÜRÜTME KURULU LİSTESİ: Servin Akkuş: Alaybey Mahalle Muhtarı, Doç. Dr. Gökçe Özdemir- Yaşar Üniversitesi, Jale Alel- İzmir İnşaat Mühendisleri Odası, Perihan Güler- İzmir Eczacılar Odası, Dr. Cemil Tugay- İzmir Tabip Odası, Nejat Mertadam- Muhasebeciler ve Mali Müşavirler Odası, Erdal Uzunoğlu- Mimarlar Odası, Seydi Önder- Türk-İş 3 üncü Bölge, Av. Berna Özgür Hazar- İzmir Barosu, Can Zeren- Karşıyaka Spor Adamları Derneği, Selman Boyacığlu- ODTÜ Ege Mezunlar Derneği, Ahmet Ertürk- Karşıyaka Liseliler Eğitim Vakfı, Mustafa Karluk- 1912 Karşıyaka Derneği, Mert Namık Erboy- Basketbol Adamları Derneği (HABER MERKEZİ) İzmir Ticaret Odası yönetim kurulu üyeleri ve meclis üyelerinden oluşan heyet Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu nu makamında ziyaret etti. Heyet, Karabağlar a harita mühendisi bir başkan seçilmesinin ilçeye çok faydalı olacağını belirterek kent yararına yapılacak tüm planlamalarda birlikte hareket edeceklerinin sözünü verdi İZTO heyeti ayrıca, Başkan Selvitopu nun belediyede teknik olarak güçlü bir kadro oluşturduğuna da dikkat çekerek Karabağlar ın bu yönden de çok şanslı olduğunu söyledi. Başkan Selvitopu ise ilçede hayata geçirilecek projelerde meslek odalarının, sivil toplum kuruluşlarının, muhtarları ve vatandaşların görüş ve önerilerini almaya devam edeceklerini söyledi. İzmir Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Akın Kazançoğlu, Yönetim Kurulu Üyesi Ali Yılmaz ve meclis üyeleri Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu nu ziyaret ederek görevinde başarılar diledi. Başkan Selvitopu nun harita mühendisi olması ve oluşturduğu kadronun da teknik açıdan oldukça donanımlı olmasının büyük bir avantaj olduğunu belirten Akın Kazançoğlu, bunun ilçeye de olumlu yansıyacağını söyledi. Kazançoğlu, Göreve geldiğinizden bu yana belediyede kilit noktalara çok başarılı ve deneyimli kişileri atadınız. Böyle deneyimli kişilerle çalışmanız Karabağlar için büyük şans. Mimar ve mühendislerden oluşan başkan yardımcısı ve müdürlerinizle Karabağlar ın dönüşümü ve gelişiminde çok güzel çalışmalar yapacağınıza inanıyoruz. dedi. Karabağlar ve İzmir için birlikte hareket etmeliyiz Belediyelerin, meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin, özel sektörün birlikte hareket etmeleri gerektiğini, Karabağlar da yapılacak çalışmalarda fikir alışverişi yapmak istediklerini belirten İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Levent Bendeş ise, İzmir in plan konusunda yaşadığı sorunların ancak el ele vererek çözülebileceğini söyledi. Bendeş, İzmir in yeni bir imar yönetmeliğine gereksinimi var. 2002 yılındaki yönetmelik şehirde ciddi anlamda sıkıntılar ortaya çıkarıyor. İstanbul, Ankara yeni imar yönetmeliğiyle ilgili girişimlerde bulundu. Bursa ise bu yönetmeliği hazırlamış durumda. Biz de İzmir ola- Urla nın Ovacık köyünde Hassas Teknik Enerji Elektrik Üretim Sanayi ve Ticaret A.Ş. nin kurmak istediği rüzgâr enerji santraline köylüler rest çekti. Urla Kent Konseyi ve Urla Belediyesi nin de destek verdiği protestoya katılım fazla oldu. Toplantı alanına giriş yapmayan köy halkı, belediye meclis üyeleri, dernek üyeleri ve Urla Kent Konseyi Yürütme Kurulu köyümüzde res istemiyoruz, zeytinlikler halkın yaşam alanı sloganları atarak firma yetkililerine açıklama yaptırmadı. Firma müdürü Bülent Yüncü nün basına verdiği yazılı açıklamada Proje yapılabilirse, ülkemizin enerjide dışa bağımlılığını azaltan daha güvenli, ekonomik ve politik olarak yarar sağlayan bir santral gerçekleşecektir. Ayrıca inşaat ve işletme safhasında istihdam yaratacağı için bölgedeki yerel halka ve çevreye olumlu katkılar yaratacaktır cümlelerine yer verildi. TENCERELİ TAVALI PROTESTO Firma yetkililerinin toplantı alanını terk ederken, rak belediye başkanlarımız, özel sektör temsilcileri ve meslek odalarıyla yeni imar yönetmeliğinin hazırlanmasıyla ilgili birlik olup acil çalışmalara başlamalıyız. Bu konuda da Karabağlar Belediye Başkanımızın bize destek olduğunu biliyorum. Hem Karabağlar hem de İzmir için birlikteyiz. diye konuştu. Karabağlar ortak akılla yönetiliyor Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu ise ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, seçim döneminde söylediği gibi Karabağlar da yapılacak çalışmalarda ilçeyi ortak akılla yöneteceklerini dile getirdi. Bu doğrultuda çeşitli toplantılar yaptıklarını ve önemli adımlar attıklarını hatırlatan Selvitopu, Göreve geldikten kısa bir süre sonra ilçemizde- tencere tava çalarak protesto eden Ovacık Köyü halkı ise karşı bildirim olarak Köyümüze bu kadar yakın enerji santrali kurulmasını istemiyoruz, çünkü tüm gelişmiş ülkelerde rüzgâr tribünleri insan yaşamın alanlarından uzağa ve denizlere kurulmakta. Bizler tarımla geçinen insanlarız. Kurulacak santralin 150 metre ilerisindeki zeytinliklerimiz zarar görecek, çocuklarımıza bırakacağımız tarlalarımız acil kamulaştırma kurbanı mı olacak? Santrallerin insan biyoloji ve psikolojisinde yarattığı olumsuz sonuçları biliyoruz aynı şekilde bitki örtümüz ve hayvanlarımız da olumsuz etkilenecek, ekolojik denge sarsılacak. 1.derecede sit alanına yapılacak olan bu santral kurulurken ormanlarımız talan edilecek. Ovacık Köy halkı olarak tüm insana ve çevreye duyarlı kişileri bu haklı mücadelemizde bize destek olmaya çağırıyoruz açıklamasında bulundu. (HABER MERKEZİ) ki mimarlar, mühendisler ve yapı denetimcilerle toplantı yaptık. İlçemizin beklentilerini, sorunlarını çeşitli kaynaklardan öğrenerek en iyi hizmeti vermek istiyoruz. Yaptığımız bu toplantılarda mimarların, mühendislerin ve yapı denetimcilerin de görüşlerini alarak hem ilçeyi hem de ilçenin sorunlarını, ihtiyaçlarını daha iyi tanıyoruz diye konuştu. Kentsel dönüşüm çalışmalarında da bu yöntemle hareket edeceklerini vurgulayan Başkan Selvitopu, Kentsel dönüşüm projeleri disiplinli ve ortak çalışmayı gerektirir. Bu çalışmalar yapılırken belediyeyle birlikte vatandaşlar, özel sektör temsilcileri ve meslek gruplarının da görüşleri alınarak hareket edilmeli. İlçemiz için yapılan çalışmalarda diyaloglarımızı güçlendirmeliyiz. diye konuştu. (HABER MERKEZİ) Urla RES e rest çekti Lojistik Fuarı nın Temeli İEF de Atılacak Her yıl farklı bir tema çerçevesinde düzenlenen İzmir Enternasyonal Fuarı nın bu yıl ki teması Lojistik olarak belirlendi. Önümüzdeki yıllarda organize edilmesi planlanan lojistik ihtisas fuarından yola çıkan İZFAŞ, 29 Ağustos 7 Eylül 2014 tarihleri arasında gerçekleşecek İzmir Enternasyonal Fuarı nda tema olarak lojistik konusunu işleme kararı aldı. Ülkemizin Uluslararası nitelikteki ilk fuar organizasyonu İzmir Enternasyonal Fuarı, 83 ncü yılında, kapılarını lojistik temasıyla açacak. 29 Ağustos 2014 Cuma günü açılacak fuar 10 gün sürecek. İEF lojistik bölümüne katılımcı olacak firmaların değerlendirilmesi, tema etkinliklerine ilişkin görüş alınması, önümüzdeki yıllarda yapılacak olan lojistik ihtisas fuarı hakkında görüş ve öneriler için İZFAŞ da danışma kurulu toplantısı gerçekleştirildi. Toplantı sonunda İEF Lojistik Çalışma Grubu oluşturularak çalışmalara hız verildi. Toplantıya; İZFAŞ Genel Müdürü Mehmet Şakir Örs, Deniz Ticaret Odası Ynt. Krl. Bşk. Yusuf Öztürk, İzmir Kamyoncular ve Komyonetçiler Esnafı Odası Bşk. Yıldırım Kaya, İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Koçali Al, TCDD 3. Bölge Müdürlüğü Lojistik Müdürü Müslüm Yurdakul, THY İzmir Satış Müdürü Ayça Yornuk, Yaşar Üniversitesi Uluslararası Lojistik Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ömer Baybars Tek, İzmir Ekonomi ÜniversitesiLojistik Bölüm Başkanı Doç. Dr. Burcu Özçam Adıvar, İzmir Ticaret Odası Komite Üyeleri, Schenker Arkas ve İZFAŞ çalışanları katıldı. İZFAŞ Genel Müdürü Mehmet Şakir Örs Fuarımızın ticari ve uluslararası yönünü canlandırmak, geleceğe taşımak, güçlendirmek adına her yıl bir tema ile ilişkilendiriyoruz. Bu temaların özellikle İzmir in, bölgemizin ekonomik, sosyal ve toplumsal kalkınmasıyla da ilişkili olmasını istiyoruz. Bir anlamda İzmir in misyonu ve vizyonu ile uyumlaştırmaya çalışıyoruz. Bu bağlamda 83 ncü fuarımızın temasını lojistik olarak belirdik dedi. Örs bu yıl düzenlenecek olan İzmir Enternasyonal Fuarı nda önümüzdeki yıllarda yapılması planlanan lojistik ihtisas fuarının temelinin atılacağını ve yol haritasının çizileceğini de sözlerine ekledi. Bu yıl lojistik temasıyla kapılarını açacak olan İzmir Enternasyonal Fuarı nda, lojistik sektörüne özel bir alan oluşturuldu. İzmir Uluslararası Fuar Alanı 2 No lu Holde ayrılan bu özel alanda kara, deniz, hava, demiryolu lojistik firmaları aynı zamanda yük ve insan taşımacılığı, istifleme, taşıma, depolama, raf sistemleri firmaları, dernekler, eğitim gibi kurum ve kuruluşlar yer alacak. İzmir Enternasyonal Fuarı, İZFAŞ tarafından İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde T.C. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı himayesinde düzenleniyor. İzmir Enternasyonal Fuarı nda yer alacak diğer ürün grupları ise şöyle; Gıda Ürünleri - Gıda Teknolojileri ve Yan Sanayi (Marka Tescilli Ürünler), Binek Otomobil, Oto Yan Sanayi, Ticari Araç, Bisiklet / Motosiklet, Yapı Malzemeleri ve İnşaat, İş Makinaları, Tarım Makinaları, İklimlendirme ve Yan Sanayi, Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, IT Telekomünikasyon ve Enformasyon, Makina / Enerji, Finans Sektörü, Turizm, Sağlık, Eğitim, Tekstil, Hazır Giyim, Ekolojik Ürünler, Yerel Yönetimler (HABER MERKEZİ)

SAYFA 11 SONDAKiKA GAZETESİ >> 11 DÜŞÜNENLERİN DÜŞÜNCESİ 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi İç ve dış siyasetin iç içe geçtiği dönemi yaşıyoruz Mehmet BARLAS SABAH GAZETESİ Eskiden ne kadar rahatmışız... Dış siyaseti kerameti kendinden menkul uzmanlara bırakırdık. Zaten dış siyaset Washington'da belirlenirdi... Yerli uzmanlar da dünyadaki ve bölgedeki gelişmelerin ABD'nin belirlediği çizgiye ne kadar uyumlu olduğunu yorumlarlardı... Karşı blokun uzmanları da, Moskova'ya endeksli çizgide gelişmeleri ele alırlardı... İş o noktaya varmıştı ki, askeri darbeler için de Washington'un yeşil ışık yakması beklenirdi... Eğer Türkiye'de seçilmişler İttifak'ın belirlediği çizgilerin dışına çıkmayı denerlerse "Cumhuriyet'in temel ilkeleri tehlikeye düştü" gerekçesiyle darbe yapılırdı... Bir de bugüne bakın... Dış ve iç siyaset birbirine karışmış durumda. Suriye'nin Esad'ı da, Irak'ın Maliki'si de iç siyasetin sanki aktörleri oldular... Çatı'nın cumhurbaşkanı adayı İhsanoğlu'nun İngilizcesi, Mısır'ın Sisi'sine "One minute" diyemeyecek kadar zayıf mı, içerikli tartışmalar bile yapılıyor. Bazı araştırma şirketlerinin cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili ilk anket sonuçları açıklandı; sonuçlar şaşırtıcı değil: Başbakan Tayyip Erdoğan ın adaylığını koyması bekleniyor ve eğer aday olursa, bugün itibarıyla, CHP ile MHP nin çatı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu ndan fazla oy alabileceği anlaşılıyor... GENAR ın araştırmasında Tayyip Erdoğan ın oyu yüzde 55, Ekmeleddin İhsanoğlu nun oyu ise yüzde 35.8 görünüyor... Esas şaşırtıcı olan, HDP den aday olması beklenen Selâhattin Demirtaş ın muhtemel oyu: Yüzde 9.0... MAKşirketinin sadece Sandığa gidip oyumu kullanacağım cevabını verenleri hesaba kattığı anketinde ulaştığı sonuç da çok farklı değil: Erdoğan yüzde 56.6; İhsanoğlu yüzde 34.29... O ankette de Demirtaş yüzde 9.55 oy alacak görünüyor... Tabii bu tablonun, adayların bile henüz resmen açıklanmadığı, kamuoyunun çatı adayı nın adını telâffuzda zorlandığı bugünün eğilimini yansıttığı unutulmamalı... Biz de süper devlettik Bir emperyal geçmişin mirasçıları olan bizlerin iç ve dış siyasetin iç içe geçmişliğine alışık olmamız gerekmez mi? Kanuni de Fransa'ya tecavüz eden Şarlken'e zamanında "One minute" çeken bir mesaj göndermemiş mi? Aynı anda hem değişik coğrafyalardaki birden fazla sorunu ele alıp, hem de iç siyasetin gelişmelerini bunlara dayalı biçimde ele alıp bunlar üzerine politikalar üretmek, "Süper Devlet"lere özgü bir lüks biçiminde görülebilir. Biz Türklerin geçmişimizde de yüzlerce yıl süren bir "Süper Devlet" olma deneyimi yok mu? Aynı anda hem Macaristan'a kral, hem Mısır'a vali İstanbul'dan atanırdı ve İngiltere- Fransa- Almanya- Rusya arasındaki dengeler arasında, Osmanlı hareket alanını belirlerdi. Kırmızı çizgiler artık yok Bu emperyal geçmiş geride kalmış olsa bile, Türkiye siyasetinin ve diplomasisinin genlerinde süper devletlerde bulunan bilgiler var... Osmanlı'nın çöküş ve parçalanış sürecinden alınan derslerle, dünya konjonktürüne uyum gösterememenin nelere mal olacağı biliniyor. Bu nedenle "Neden hâlâ I- rak'a müdahale etmedik" diye mırıldananların, olsa olsa genlerindeki bellek hücreleri zayıflamış olabilir... Önümüzdeki altı hafta içerisinde dengelerin değişebileceğini düşünmeliyiz. Zaman içerisinde kimin oyu artar, kimin oyu azalır? Dün buradacumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili bilinmeyenlere değindim; iç politikadaki bilinmeyenler bilinir hale geldikçe tablo daha netleşecektir. Sözgelimi, ortak hareket eden muhalefet özellikle CHP tarafı çatı adayı nı örgüt ve seçmenlerine kabul ettirebilecek; bir bölümünün Tayyip Erdoğan sonrasında partinin savrulacağı endişesi yaşadığı anlaşılan Ak Parti seçmeninin tedirginliği giderilebilecek midir? Muhalefetin işi bu alanda Ak Parti ye nazaran daha zor. Ak Parti nin seçime gidilirken kendisinin kontrolünde olmayan alanlardaki belirsizliklerde zorlanmasını bekleyebiliriz. Irak ta ve Suriye de her geçen gün biraz da çapraşık hale gelen çatışmacı ortamlar var: IŞİD in Musul sürprizinin piyangosu Türkiye ye çıktı; terör örgütü nün elinde Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları bulunuyor... Varlığını Türkiye nin tehdit ettiğini düşünen ve bunun için Tayyip Erdoğan ı cezalandırmak isteyebilecek Suriye rejimini de hesaba katmak şart. Herhangi bir olağandışı gelişme, seçmenlerin eğilimlerini etkileyebilir. Olmayacak sanılan şeyler oluyor yeni gelişmelere gebe bölgemizde: ABD İran la yakınlaştı... Mısır - daki yeni rejimle arası iyi... Şam rejiminin gözü o Yeni dönem dış siyasetinin eskisinden farklı olan ana niteliği "Dondurulmuş bilgiler"in buharlaşmış olmasıdır. Örneğin ABD ile İran'ın her konuda ille de karşı karşıya bulunmaları artık gerekmiyor... Ya da eskisi gibi Türkiye'nin Irak'a dönük "Kırmızı çizgiler"i artık yok. En önemlisi de "Bizim Blok"un nerede ne yapacağı artık önceden bilinmiyor... Bu gerçeklerin ışığında mesela Türkiye'nin Kürt realitesine ilişkin kalıcı ve demokratik çözüm arayışı, artık sade iç siyasetin değil dış siyasetin sağlığı açısından da önemlidir. Sorumlu siyaset zamanı Aynı şekilde AB'nin bazı üyeleri Türkiye'nin üyelik sürecini Kıbrıs Sorunu'na endekslemeyi deneseler bile, Türkiye birer birer Avrupa ülkeleri ile ilişkilerinin bu ülkelerin Kıbrıs Rumları ile ilişkilerinden daha ağırlıklı önem taşıdığını onlara sürekli hatırlatmalıdır. Bu arada muhalefet olmak da, eski dönemlerde iktidar olmak kadar önemlidir... Siyasetçiler "Rest çekelim" veya "İpleri kopartalım" demek yerine, dış dünya ile ipleri kopartmadan, gelişme ve kalkınma yolunda hangi adımların atılması gerektiğini kendi seçmenlerine duyurmalıdırlar. Kısacası önümüzdeki cumhurbaşkanı seçimi kampanyasında herkesin bu gerçekleri hatırlayarak davranması gerekiyor. 27.06.2014 Heyecanlı bir seçim olacak Fehmi KORU STAR GAZETESİ denklemin içerisine girebilmekte... İktidar partisinin aday lehindeki kamuoyu yoklamalarına rağmen ihtimal hesapları yaptığı, kampanya öncesi hazırlıklarından anlaşılıyor: İlk kez oy kullanacak yurtışı seçmenler önemseniyor... İkinci tura kalınacak olursa, ilk turda HDP adayını tercih edecek seçmenlerin oyunu Ak Parti ye yöneltmesi için çözüm süreci ni yasal çerçeveye kavuşturma girişimi başlatıldı... Selahattin Demirtaş tan başka birini aday göstermesi için HDP ile görüşmeyi düşünebilir Ak Parti... Bir başka tahkimat da, kendi seçmen tabanını, Tayyip Erdoğan sonrası dönemde partinin yine başarıdan başarıya koşacağına ikna etme yolunda yapılabilir... Adayın açıklandığı gün, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün adının bu kapsamda anılmasını bekleyebiliriz... Her türlü gösterge Ak Parti nin cumhurbaşkanı a- dayının Tayyip Erdoğan olacağına işaret ettiği halde, onun ısrarla ve sıkça ters köşeye yatırma alegorisine başvurması, aslında partinin başına getirilecek kişi konusunda bir yanıltmacayla ilgili olmasın? Kamuoyu yoklamalarının yolun başında çizdiği tablo bugünün seçmen eğilimini yansıtıyor bunu unutmayalım; esas olan, önümüzdeki altı hafta içerisinde belirecek seçmen kanaatleridir. Onu etkilemek için partilerin ve adayların çok çalışması gerekiyor. 27.06.2014 Abdurrahman D L PAK YENİ AKİT GAZETESİ Yeni plan şu mu? Yeni bir siyasi oluşumdan söz ediliyor. Geçen gün haberlerport da bu konu ile ilgili bir haber vardı.. AK Parti nin kuruluşuna benzer bir süreç takip ediliyor.. Eğer paralel yapının planları başarılı olsaydı bugün zaten AK Parti nin de ele geçmiş olması gerekiyordu. Daha önceden bu hedefe yönelik çalışmalar yapılmış, ekipler kurulmuş, mekan kiralanmış ve sekreterya kurulmuştu.. Şimdi gelişen olaylar karşısında sernaryo güncellenmiş gözüküyor.. Şimdi yine yeni bir oluşum gündemde.. AK Parti - den gelecekler için yeni bir parti kurulacak.. Gelecekler 3 kategoride toplanıyor. 1. Kategoride 3 dönem sebebi ile aday olamayacak ama aday olmak isteyenlerin gideceği bir parti olacak bu parti. Bağımsızların yanında AK Parti içindeki cemaat mensupları da geri çağrılacak.. 3. Gruptakiler ise kaset ve dosyalarla, tehdit ve şantaj yoluyla ikna edilecek isimler.. Yeni kurulacak bir partinin örgütlenip seçime katılması mümkün değil. Zaten bu parti seçime katılacak parti değil.. BBP liler ne kadar işin içinde bilmem ama cemaatin BBP üzerinde ciddi planları var.. BBP Gençliği de cemaat için büyük önem taşıyor. BBP içinde belli bir kesim bundan rahatsız.. Cemaat sağcı, milliyetçi, muhafazakar kesimi buraya yönlendirmek istiyor.. 3. hedef parti ise, Genç Parti. Liberal, demokrat, ılımlı sol ve Alevileri buraya yönlendirecekler deniyor.. Tabii en fazla milletvekili yeni oluşumda olacak.. Bu 3 parti ve buna katılmak isteyecek diğer partilerle büyük bir ittifak kurulacak. Yani asıl büyük çatı hareketi bu.. En fazla milletvekili bu yeni oluşumda olacağı için, çatının da ağırlığı bu yeni oluşumdaki isimlerden oluşacak.. Baştan birlikte yeni bir oluşuma gidilse ya da eskilerden birine katılım olsa, onlar daha fazla pay isteyecek.. Ekmel bey bu büyük çatıya hazırlanıyor bu şekilde.. Yani Cumhurbaşkanlığı seçiminde hesap kazanmak değil, AK Parti nin oyunu mümkün olduğu kadar aşağıya çekmek.. Bu yeni hareket, 2015 milletvekili seçimleri için örgütleniyor.. Önce Cumhurbaşkanlığı seçiminin sonuçlarını görmek gerekiyor.. Hani ellerinden gelse, aday gösterme süresi sona erdikten sonra Erdoğan ı düşürmek için ellerinden geleni arkalarına koymayacaklar.. Eğer Erdoğan devre dışı kalırsa İhsanoğlu na gün doğmuş olacak, birilerinin evdeki hesabına göre.. Cumhurbaşkanlığı seçiminden sonra AK Parti yi bölmek için ellerinden geleni arkalarına koymayacaklar.. Gül yeniden milletvekili adayı olur mu? Olabilir. Sanırım bundan sonra konuşmayacak ve kimseyle polemiğe girmeyecek.. Eğer AK Parti de bir çözülme olacak olursa, itidalden yana, akil adam rolü ile partinin yeniden yapılandırılması, aksi halde AK Parti nin sonunun ANAP a benzemesi endişesi dile getirilecek.. Milletvekili seçiminden hemen önce hem aday listesi, hem parti yönetimi ve hem de başbakanlık konusu tartışmaya açılacak. Yani Erdoğan ın Cumhurbaşkanı yetkilerinin sınırlandırılması için inisiyatif başlatılacak.. Seçim sonucunda, eğer yeni oluşum ve çatı koalisyonu barajın üzerinde bir oy alırsa, zaten anayasal çoğunluk sağlanamayacak ve muhalefet güç birliği yapılacak ve iktidar üzerinde baskı oluşturmak için kamuoyu harekete geçirilecek.. Gül ile İhsanoğlu bir araya gelerek çatı ile AK Parti nin birleşmesi ve güçlü iktidar ve anayasa değişikliği için yeni bir inisiyatif başlatılacak.. Yani Erdoğan dışlanarak AK Parti sahiplenilecek.. Zaten eğer AK Parti tek başına iktidar olamıyorsa AK Parti nin rolünü yeni oluşumun başkanlığında bir koalisyon üstlenecek. Bunun için de AK Parti den yeni çatı hareketine katılım sağlanacak.. Bunların hepsi birer senaryo. Bu senaryoda adından söz edilen kişiler ve örgütlerin bu konuda sıcak bir şekilde bilgi sahibi olması gerekmiyor. Kuşkusuz tek senaryo bu değil.. Evdeki hesaplar çoğu zaman çarşıya da uymaz.. Birilerinin bir planı varsa Allah ın da bir planı vardır ve galib olacak olan da O nun planıdır.. Bu plan gelişen olaylara göre yeniden revize de edilecektir.. Bunu da bir köşeye not etmek gerek.. Birileri AK Parti, CHP, MHP, Erdoğan, Gül, İhsanoğlu, BBP üzerine senaryolar yazıyor.. Önemli olan bu senaryoların deşifre olmuş olması.. Bu önemli. Bu şartlarda gerçekleşme şansı zor. Ama ellerinde çok fazla seçenek de yok.. Geçen Ramazan da, cemaatin yerel seçimlerde CHP ve MHP ile ittifak kuracağını yazdım, herkes komplo dedi. Gazeteciler Yazarlar Vakfı ndan yönetici bazı isimler beni tekzip ettiler. Bu notu da köşemde yayınladım. Ama sonunda bu iddialar gerçek oldu.. Düşünsenize, dün soğuk savaşta birbirine düşman olan taraflar kol kola girdiler.. Daha önce de Apo nun kurtarılması operasyonunda DSP ve MHP kol kola girmişti.. O gün ANAP, DYP, MHP yan yana getirilmişti. Bugün sadece CHP ve MHP yan yana getirilmedi, bu koalisyona İhsanoğlu da dahil oldu.. BBP, GP, SP üzerinde birileri plan yapıyor.. Baksanıza, Ergenekon ve Balyoz davasında davacı rolündeki cemaat bugün Ergenekon ve Balyozun avukatlığını üstlenen partilerle kol kola girdi. Ulusalcılar, solcular Koç la kol kola girdiler.. Garip ama gerçek, CHP geçen yerel seçimlerde Atatürk, laiklik, irtica ve şeriattan söz etmeden bir seçim kampanyası gerçekleştirdi.. Cemaat denen yapı Müslüman grublarla arasına mesafe koyarken; gitti ABD, İsrail, Vatikan la yan yana geldi.. Sahi, İsrail, Vatikan ve Amerika ile yan yana geleceksiniz, a- ma AK Parti ile, İHH ile, diğer İslami grublarla ters düşeceksiniz. Nasıl oluyor bu? Siz eğer gerçekten İslami bir örgütseniz, ABD ve İsrail sizi nasıl bu kadar kolay kabulleniyor. Sizi destekliyor, koruyor.. ABD size nasıl bu kadar destek veriyor.. İslami bir cemaatseniz Müslüman topluluklar neden size bu kadar karşı.. Ya da Müslümanlara neden bu kadar mesafelisiniz.. Yoksa.. O dost bildikleriniz neden diğer Müslüman topluluklara karşı bu kadar acımasız ve karşı.. Bunlar eğer gerçekten demokrat, insan haklarına saygılı ülkelerse neden Suriye de Esad dan, Mısır da Sisi den yanalar ve Filistin de İsrail i destekliyorlar.. Neyse! Ramazan a girdik. Şimdi dua zamanıdır. Şimdi s- abırlı olma zamanıdır.. Şimdi direniş zamanıdır. Kafirleri, fasıkları, zalimleri veli edinmeyin denmedi mi bize! Zalimlere yardım etmeyelim, sonra ateş bize de dokunur.. Fasıklar bize bir haber getirdiklerinde, tahkik etmeden hemen i- nanmayalım.. Aman dikkat, ağuyu altın tas içre sunarlar, bal da onun suç ortağı.. Cehennemin yolları iyi niyet taşları ile döşelidir.. Sakın şeytan bizi Allah la kandırmasın. Selâm ve dua ile.. 27.06.2014

SAYFA 12 ACİL TELEFONLAR İtfaye 110 AKS110 110 Acil Yardım 112 Polis İmdat 155 Elektrik Arıza 186 Jandarma İmdat 156 İZSU Su Arıza 185 Doğalgaz Acil Müdahale 187 Cenaze Hizmetleri 188 Sahil Güvenlik 158 Orman Yangınları 177 YANGIN TELEFONLARI İzmir 110 Karşıyaka 372 58 74 Kadifekale 225 49 99 Bornova 388 10 03 Bostanlı 386 17 86 Buca 487 13 61 Karabağlar 237 13 07 Çamdibi 433 65 59 Çiğli 376 73 23 Balçova 278 76 02 Evka 4 351 09 04 Evka 1 452 24 77 Gaziemir 251 00 44 Hatay 250 86 40 Narlıdere 238 35 97 Güzelbahçe 234 25 34 HASTANE TELEFONLARI -Devlet Hastaneleri- Aliağa 616 87 87 N.S. İşgören Alsancak 463 64 65 Alsancak Acil Servis Ağız ve Diş Sağlığı 422 00 76 Alsancak Diş Hast. 464 78 62 Atatürk Devlet 244 44 44 Behçet Uz 489 56 56 Bornava Dev. Hast. 375 58 58 Bozyaka Eği. Hast. 250 50 50 Buca S.D. Hastanesi 452 52 52 Çeşme A. Çizgenakat 712 07 77 Foça 812 14 29 Göğüs Hastanesi 433 33 33 Konak Diş Hastanesi 441 81 81 Karşıyaka 366 88 88 Çiğli Dev. Hastanesi 376 23 33 Menemen Dev. Hast. 832 58 59 Nejat Hepkon Seferihisar Hastanesi 743 20 10 Selçuk Dev. Hast. 892 70 36 Urla Dev. Hastanesi 752 10 04 Tepecik Dev. Hast. 469 69 69 -Belediye Hastaneleri- Eşrefpaşa Bel. Hast. 293 80 00 -Özel Hastaneler- Anadolu Tıp Merkezi 272 00 11 Agora Tıp Merkezi 425 73 73 Atakalp Kalp Hastanesi 483 14 14 Atakent Tıp Merkezi 336 11 95 Atagöz Göz Hastalıkları 435 35 35 Atafizik, Fizik Ted. Mer. 231 25 15 Batıgöz Hastanesi 489 03 03 Bornova Tıp Merkezi 388 20 40 Bornova Özel Tıp Mer. 343 23 50 Bornova Özel Sağlık Tıp Merkezi 339 77 83 Buca Tıp Merkezi 438 14 14 Buca Sağlık Merkezi 438 06 20 Central Hospital 341 67 67 Can Tıp Merkezi 232 13 48 Caner Göz Merkezi 278 81 11 Çağdaş Tıp Merkezi 285 95 95 Çankaya Tıp Merkezi 425 31 31 Çesav Tıp Merkezi 362 67 67 Çeşme Sissus Has. 723 05 55 Çınarlı Hastanesi 462 27 27 Çiğli Özel Sağ. 386 26 16 Diyabet Hastanesi 449 13 19 Diamed Dah. Dal Mer. 465 27 37 Doğa Tıp Mer. 244 16 16 Dr. Sıhhat Tıp Merkezi 367 67 47 Efes K.B.B. Merkezi 446 15 16 Ege Sağlık Hastanesi 463 77 00 Ege Tüp Bebek Merkezi 445 31 45 Egeria Çocuk Sağlık Hastanesi Dal Merkezi 489 35 35 Ekol K.B.B. Dal Mer. 386 55 05 Ekol K.B.B. Şube 369 89 65 El ve Mikro Cerrahi 441 02 21 Gazi Kent Tıp Merkezi 252 45 00 Gaziemir Tıp Merkezi 251 47 67 Hayat Hastanesi 441 41 96 İzmir Hastanesi 483 31 31 İrenbe Tüp Bebek Mer. 464 58 88 Karataş 441 41 70 Karşıyaka Tıp Merkezi 369 00 91 -Türk Telekom- Arıza 121 Bilinmeyen Numara 11811 Danışma 444 14 44 Uyandırma 135 Posta Kodu 119 Fono Tel 141 Borç Ögrenme 163 Çağrı 133 -Sinemalar- Agora Balçova 277 25 25 Afm Park Bornova 373 73 20 Afm Forum Bornova 373 03 50 Afm Ege Park 324 42 64 Afm Passtel 489 22 00 SONDAKiKA GAZETESİ >>12 GÜNCEL 17 Şubat 2013 Perşembe Avşar Palmiye 277 48 00 Cinebonus 278 87 87 Cinebonus 446 90 40 Cinebonus (Ykm) 425 01 25 Cinecity Kipa Çiğli 386 58 88 Çeşme Hollywood 712 07 13 Çamlıca 343 83 15 Deniz Karşıyaka 381 64 61 Batı Sineması 347 58 25 Çınar Sineması 489 88 85 Karaca Sineması 445 87 76 Kipa Hollywood 252 56 66 Menemen Kültür 832 14 11 Şan Konak 483 75 11 Çınar Center 277 11 00 28 Haziran 2014 Cumartesi Tatilciye ramazan fırsatı Ramazan ayının geçen yıllarda olduğu gibi bu yıl da turizm sezonuna rastlaması nedeniyle ülke genelinde birçok tesis bu dönemde yarı fiyatına yaklaşan indirimli seçenekler sunmaya başladı. Türkiye'nin en pahalı turistik destinasyonlarından olan Çeşme'de ramazan ayı içinde "her şey dahil" 72 liraya tatil yapmak mümkün hale geldi "Ramazan'da tatil olmaz" ön yargısını kırmak isteyen turizmciler, bu aya özel tatil programları ve kampanyalar düzenledi. Geçen yıl ramazan ayını iyi rakamlarla kapatan sektör, bu yıl da cazip fiyatlarla tatil fırsatı yaratmaya çalışıyor. Seyahat acenteleri ve turistik tesis yetkililerinden derlenen bilgilere göre, ramazanda Ege Bölgesi'ndeki tesisler fiyatlarını yüzde 30 ile yüzde 50 arasında indirdi. Bu ay içinde oruç tutanlar için plaj ve havuzları sahura kadar açık tutan oteller, özel aktivitelerle tatilin cazibesini artırmaya çalışıyor. Promosyonlu fiyat uygulaması Çeşme Turistik Otelciler Birliği Başkanı Veysi Öncel, bu yıl ülke genelinde turizmde bir sıkıntı yaşandığını, özellikle yabancı turist sayısının düştüğünü belirtti. Çeşme'deki otellerde de mayıs ve haziran ayı doluluklarının beklentilerin altında gerçekleştiğine dikkati çeken Öncel, şunları kaydetti: "Geçen yıl Çeşme o- larak ramazan ayında beklentinin üzerinde bir doluluk görmüştük. Ancak bu yıl sezona zaten kötü başladık. Elbette bu mübarek ayı hepimiz heyecanla bekliyoruz. Ancak turizm açısından bakıldığında cumartesi gününden itibaren birçok tesis boşalıyor. Doluluk oranı yüzde 70'lerden 30'lara geriliyor. Bu yüzden promosyonlu fiyatlara geçmeye başladık. Oteller ortalama yüzde 30 indirime gidecekler. Çeşme'de tatil yapmak isteyenler bu fırsatı değerlendirmeli." Ramazan ve tatil Ramazan ayında alternatifler sunan otellerdeki doluluk oranları ise dikkati çekiyor. Alkol servisi yapılmayan, kadın ve erkekler için ayrı plaj, havuz ve tesislerin bulunduğu tesisler, ramazan için özel programlar düzenliyor. Eski ramazanları yaşatmaya çalışan tesisler, bu aya özel sohbet toplantıları ve eğitimler düzenliyor. Plaj ve havuzbaşı aktiviteleri ise gece geç saatlere kadar devam ediyor. Çeşme'de faaliyet gösteren Familia Otel Genel Müdürü Nurullah Ünal, alternatif konseptteki otellere büyük bir talebin olduğunu, ramazan ayını da özel fiyat kampanyalarıyla iyi geçirmeyi umut ettiklerini kaydetti. Bu dönemde tatil yapmak isteyenlere kişi başına 72 liralık "her şey dahil" hizmet vereceklerine işaret eden Ünal, "Çeşme'de bu fiyatlarla temmuz ayında tatil yapmak normalde mümkün değildir. Kampanyanın açıklanması sonrası doluluk o- ranlarımız hızla artıyor" dedi. Alternatif tatil olanağı sunan otellerde ramazan ayında manevi bir atmosfer oluşturulduğunu kaydeden Ünal, bazı otellerin bu ayda tatil yapmak için gelen misafirlerine fıkıh ve hadis sohbetleri, toplantılar ve Kur'an-ı Kerim kursları düzenlediğini sözlerine ekledi. (AA) Gönüllü sağlıkçılar organ bağışına perde araladı İzmir Sağlık Müdürlüğünde hemşire, sağlık memuru, hizmetli, boyacı, memur gibi görevlerde çalışan 19 gönüllü, organ bağışına destek olmak amacıyla tiyatro grubu kurdu. Sahneledikleri oyundaki dekor ve kostümleri de kendileri hazırlayan çalışanlar, beyin ölümü ve vücuttaki organların işlevlerini sahneleyerek emeklerinin karşılığını organ bağışlarıyla aldı. İzmir Sağlık Müdürlüğü basın bürosunda çalışan hemşire, metin yazarı ve tasarımcı Arzu Kaya'nın organ bağışını artırmak amacıyla hazırladığı matruşkalı afiş, gönüllü tiyatro grubunun oluşmasına neden oldu. Müdürlüğün değişik birimlerinde çalışan hemşire, sağlık memuru, boyacı, atölyeci, memurların aralarında yer aldığı 19 k- işi, organ bağışını tiyatro oyunuyla özendirmek amacıyla sahneye çıktı. Mesai saatleri sonrasında özel hayatlarından fedakarlık yaparak yaklaşık bir yıl boyunca müdürlüğün konferans salonunda prova yapan çalışanlar, e- meklerinin karşılığını organ bağışlarıyla aldı. Beyin ölümü gerçekleşmiş hasta "Tiyatro Pasaport" ismi verilen grup, Arzu Kaya'nın yazdığı "Hayatın İçinde Hayat Var" oyununda, beyin ölümü gerçekleşmiş bir hastanın organlarını sahneleniyor. Arzu Kaya, kadavradan organ naklininin önemi konusunda eğlendirerek bilgilendirmeyi amaçladıkları oyunda her oyuncunun bir organı canlandırdığını belirtti. Gönüllü olarak oluşturulan tiyatro grubundakilerin İl Sağlık Müdürlüğü, Kamu Hastaneleri ve Halk Sağlığı Müdürlüğü çalışanlarından oluştuğunu dile getiren Kaya, iki kez sahneledikleri oyunla 500'ün üzerinde kişiye ulaştıklarını dile getirdi. Daha önce de obeziteyle mücadele için bu tür organizasyon gerçekleştirdiklerini hatırlatan Kaya, organ bağışını artırmak için sahneledikleri oyunun 2015 yılına kadar vatandaşlarla buluşacağını sözlerine ekledi. (AA) Sema Sineması 483 91 00 Konak Sineması 483 21 91 Desem Sineması 422 53 10 Karşıyaka Sineması 381 50 98 İzmir Sİneması 421 42 61 -Tiyatro- Konak Sahnesi 483 50 35 Ragıp Haykır Sahn. 369 14 87 İzmir Devlet Tiyat. 445 89 41 Uğur Mumcu Sahnesi 343 04 33 İzmir Tiyatro Bab-ı Sanat Merkezi 446 77 95 İsmet İnönü Sanat Merkezi 441 09 02 POLİKLİNİK TELEFONLARI Borcanevi 255 04 44 Bornova Yeni Yaşam 388 03 31 Bozyaka Halk 261 39 13 Bozyaka Dispanseri 256 09 86 Buca Çözüm 438 76 26 Cansu Karabağlar 237 73 83 Çamdibi Derman Polik. 435 00 77 Çizgi Polik. 226 34 34 Deniz Sağlık Polik. 369 90 91 Ege Sağlık 487 57 64 Egeform Fizik 464 24 24 Eşrefpaşa Ö.Sağ. 227 35 26 Eşrefpaşa Zinde Polik. 262 64 71 Gaziemir Dr. Polik. 252 36 92 Gazi Kent Polik. 274 13 74 Halk Polik. 285 46 34 Hatay Özel Sağlık 250 51 52 İhtisas Polik. 254 13 13 Karşıyaka Park Sağlık 367 22 22 Mevlana Polik. 343 32 43 Mersinli Özel Sağlık 461 19 99 Neron Psikiyatri 256 76 76 Nergiz Özel Sağlık 364 08 10 Onur Polik. 458 77 45 Özel 9 Eylüllüler Polik. 453 81 11 Özel Altındağ 458 05 89 Özel Brn Dr. Dispanseri 347 38 92 Özel Çiğli Polik. 386 05 95 Özel Eylül Polik. 373 85 74 Özel Gülhan Polik. 347 99 91 Özel İrem Sağlık Polik. 251 84 24 Özel İzmir Polik. 343 23 50 Özel Pınarbaşı Polik. 479 80 25 Özel Sarnıç Polik. 281 64 03 Özel Seferihisar Polik. 743 58 48 Özel Serin Polik. 261 29 99 Özel Yedigöller Polik. 442 29 92 Özel Yenişehir Polik. 433 09 24 Park Sağlık Polik. 367 22 22 Sevgi Özel Sağlık 438 37 38 Şöferler Odası Sağlık Polik. 227 99 35 Teos Polik. 743 57 77 Vefa Polik. 341 84 24 Yeşiltepe Polik. 351 38 72 Yıkık Cami Halk. 271 27 27 -Askeri Hastaneler- Hava Hastanesi 285 96 50 Kara Hastanesi 262 55 55 ÜNİVERSİTE TELEFONLARI Başkent Üni. Zübeyde Hanım Uyg. Merkezi 330 52 30 Dokuz Eylül Ünv. 412 22 22 Dokuz Eylül Üni. Karşıyaka Polik. 369 30 40 Ege Üniversitesi 444 13 43 İlaç ve Zehir Dan. 277 73 33 Ege Üni.Uyg.ve Araş.Merkezi 330 52 30 -Doğum Evleri- Ege Üni. Tıp Fak. 388 19 63 Konak Doğum Evi 489 09 09 Tepecik Doğum Hast. 449 49 49 -Kan Merkezleri- Kızılay 463 63 53 Çocuk Hastanesi 433 06 08 Ege Üni. 388 28 61 Tepecik Kan Merkezi 433 38 74 ULAŞIM TELEFONLARI Denizyolları 464 88 89 THY Rezervasyon 444 08 49 Basm. Rezervasyon 484 86 38 Alsancak Gar 464 77 95 Santral Garaj 472 10 10 -Körfez Ulaşım İskeleler- Konak 484 98 56 Karşıyaka 368 00 42 Alsancak 464 78 31 Bostanlı 330 89 22 Bayraklı İskele 345 77 53 Pasaport İskele 484 22 56 Göztepe İskele 224 20 22 Üçkuyular İskele 259 40 13 -Elektrik Arıza- Genel Kesinti Seb. 435 11 84 Buca 426 69 37 Çiğli 376 90 91 Karşıyaka 369 79 80 Bornova 388 83 78 Narlıdere 238 32 90 Eşrefpasa 261 48 04 Gaziemir 251 92 05 Güzelbahçe 234 05 34 Konak 425 60 60 Çeşme 712 63 46

SAYFA 13 SONDAKiKA GAZETESİ >> 13 SAĞLIK 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi MİDE ŞİKAYETİ OLANLAR oruç tutmadan önce hekime danışsın Mide rahatsızlığı olanların Ramazanda sorun yaşamamaları için oruç tutmadan önce hekime danışmaları öneriliyor. İç Hastalıklar ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, oruç tutmanın sindirim sistemi üzerindeki etkisine ilişkin açıklamada bulundu Sağlıklı bireylerin oruç tutmasının vücut için yararlı etkileri olduğunu belirten Bektaş, mide ya da bağırsaklarında aktif ülseri, midebağırsak kanseri olanların sağlık açısından oruç tutmasının ise sakıncalı olabileceğine dikkati çekti. Uzun açlık süresince midede bazı salgılarda azalma olduğunu ifade eden Bektaş, bu durumda mide-bağırsak sisteminin hastalıklara karşı daha korunmasız kaldığını, bazen belli belirsiz sindirim sistemi yakınmaları olanlarda mide-bağırsak hastalıklarının ortaya çıktığını söyledi. Bektaş, "Ülser ve reflü gibi mide rahatsızlıklarının oruç tutmadan önce ilaçla kontrol altına alınması gerekir. Bu yüzden mide şikayetleri ya da geçirilmiş ülser, mide kanaması gibi geçmişi olanlar oruç tutmaya başlamadan önce mutlaka hekime başvurmalı" dedi. Bektaş, daha önceden ülseri olan hastaların, eğer tedavi edilmişlerse oruç tutabileceğini söyledi. Reflü hastalığı olanların yavaş yavaş ve azar azar yemesi gerektiğini dile getiren Bektaş, şunları kaydetti: "Örneğin çorbadan sonra ana yemeğe geçmeden önce bir süre ara vermek hem hazım için hem de midenin boşalmasına zaman tanımak yönünden faydalı olacaktır. Yine, sahura kalkıp yemek yedikten sonra hemen yatılmamalıdır. İdeali, yemekler yenildikten 2-3 saat sonra yatağa girilmesidir. Orucun başlangıcında, beklenenin aksine, reflüsü olan hastalarda vücut daha az mide asidi üretmesine rağmen, göğüste yanma daha sıklıkla hissedilir. O nedenle mide koruyucu ilaç kullanılacaksa sahurda yemekten önce tercih edilmeli. Yemek kokusu ve akıldan geçirme mide salgısını arttırarak bulantı ve yanma hissi oluşturur." Bektaş, bu tür sindirim şikayetleri olanların, oruç esnasında mide ağrısı, şiddetli göğüs yanması, kahve telvesi şeklinde kusma, siyah renkte dışkılama yakınmalarının ortaya çıkması halinde, en yakın sağlık kuruluşuna baş vurmaları gerektiğine işaret etti. "İftar ve sahur arasında su tüketimine önem verilsin" Divertikül (sindirim kanalı çeperini geçen mukoza fıtığı) ve İrritabl Bağırsak Sendromu (spastik kolon hastalığı) olan kişilerin, diyet önerilerine bağlı kalmak kaydı ile oruç tutmalarında bir sakınca olmadığını belirten Bektaş, iftar ve sahur arasında su tüketimine önem vermeleri gerektiğini söyledi. Bektaş, yapılan araştırmaların orucun spastik kolon rahatsızlığı olan hastalar üzerinde olumlu etkilerini ortaya koyduğunu da ifade etti. İltihabi bağırsak hastalığı olan kişilerde ise az ve sık beslenmenin genel tedavi sürecinin bir parçası olduğunu vurgulayan Bektaş, sağlık durumunun kötü etkilenmemesi için bu hastaların oruç tutmaması ve gün içinde düzenli beslenmesinin uygun olacağını belirtti. Bektaş, iltihabi bağırsak hastalığı hafif derecede olanların ise ilaçlarını kullandığı sürece oruç tutmalarında sakınca bulunmadığını kaydetti. (AA) Yüzme havuzlarındaki hastalık riski Uşak Halk Sağlığı Müdürü Dr. Hasan Kaya, hijyen kurallarına uyulmadığı taktirde en iyi havu- yüzme havuzlarının bulaşıcı hastalıklar, alerjik ramasının kaçınılmaz olduğunu belirtti. Uygunsuz zlarda bile kirlilik ve hastalık riski kaçınılmaz hatsızlıklar, travmalar, kas iskelet zorlanmaları ya olduğunu belirterek alınabilecek bazı önlemlerle o- da boğulma gibi önemli sağlık sorunlarına yol açabileceğini ifade eden Dr. Kaya, havuz sularından lası hastalık riski en aza indirgenmiş olacağını bildirdi. Dr. Kaya, yaptığı açıklamada, havaların bulaşan en yaygın hastalığın ishal olunduğunu ısınmasıyla birlikte vatandaşların serinlemek için bildirdi. Havuz sularından dış kulak ve orta kulak tercih ettikleri yüzme havuzlarında güvenlik ve hijyen ile ilgili tedbirlerin alınmadığı takdirde solunum yolu enfeksiyonları görülebildiğini, temiz yolu iltihabı, sinüzit, göz, deri, mide-bağırsak ve muhtemel sağlık sorunları ve kazaların yaşan- olmayan havuz suyunun deri, kulak, göz ve solunum yolu enfeksiyonlarının ortaya çıkmasına da yol açabildiğini kaydeden Dr. Kaya şunları söyledi: "Kullanıcılar tarafından hijyen kurallarına uyulmadığı taktirde en iyi havuzlarda bile kirlilik ve hastalık riski kaçınılmazdır. Yüzme havuzlarını kullanırken dışarıda kullanılan ayakkabılar ile havuz bölgesine girilmemesi, yüzme havuzunun mayo ve bone giyerek kullanılması, havuza girmeden önce sabun ile duş alınması ve mutlaka havuz girişlerindeki ayak yıkama havuzlarının kullanılması, göz enfeksiyonlarından korunmak için yüzme gözlüğü, kulak enfeksiyonlarından korunmak için tıkaç kullanılması gibi alınabilecek bazı önlemlerle olası hastalık riski en aza indirgenmiş olacaktır." Yüzme havuzlarında yapılan en son analiz sonuçları kullanıcıların görebileceği bir panoya asılmalı veya elektronik olarak ilan edilmesi gerektiğini vurgulayan Kaya, vatandaşların kullandığı havuz sularının dezenfekte edildiğinden emin olunması tavsiyesinde bulundu. (AA) "Reflü hastaları oruç tutarken dikkat ETMELi" Oruç tutacak reflü tanısı konulmuş hastaların, ramazan öncesi gastroenterologlarla görüşerek, önerileri ile ilaç değişikliklerini öğrenmeleri, beslenmelerini ona göre planlamaları gerektiği bildirildi. Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Orhan Özgür yaptığı açıklamada, Türkiye'de toplumun yaklaşık yüzde 20'sinin reflü hastası olduğunu söyledi. Ramazan nedeniyle reflü hastalarının daha bilinçli davranması gerektiğini belirten Özgür, şunları söyledi: "Reflü hastaları bazı temel prensiplere uyarak oruç tutabilirler ancak bazı hastaların reflü hastalığının şiddeti ile ilişkili olarak oruç tutması uygun olmayabilir. Oruç esnasında reflü tedavisine rağmen midesinde yanma, ağrı, bulantı, kusma, ağza acı su gelmesi gibi yakınmalar ortaya çıkıyorsa bu hastaların oruç tutması sakıncalıdır. Oruç öncesinde belirgin yakınması olmayan fakat oruç esnasında alınan önlemlere rağmen giderek artan şikayeti olan hastaların mutlaka doktora başvurması gerekir." Özgür, hastalığa rağmen şikayeti olmayan kişilerde de reflü ile ilgili yakınmaların ortaya çıkabileceğini ifade ederek, "Oruç esnasında uzun süre aç kalındıktan sonra iftarda fazla miktarda ve hızlı şekilde yemek yenmesi karın içi basıncını artırır ve reflüye neden olur. Sahurda ve iftarda yağlı ve ağır yemeklerin tüketilmesi, iftarda yemekten hemen sonra dinlenme amacıyla yatılması, sahurda yemek yedikten sonra tekrar hemen yatmak reflü şikayetlerini artırmaktadır" diye konuştu. "Besin tercihi önemli" Ramazanın yaz aylarına denk gelmesinden dolayı aç kalma süresinin arttığını vurgulayan Özgür, sözlerini şöyle sürdürdü: "İftarda ve sahurda tercih edilen yemekler günün daha sağlıklı geçirilmesini sağlayacaktır. Yağlı ve tuzlu gıdaları tercih etmek kişiyi olumsuz etkileyecektir. Gün içinde daha çok susamaya neden olacaktır. Karbonhidrat açısından zengin hamur tatlıları ve kurabiyeler boş enerji almamıza ve kısa sürede acıkmanıza neden olacak. İftar ve sahurda tuz içeriği yüksek olan turşu, salamura besinler, yağ ve tuz oranı yüksek olan pastırma, sucuk gibi besinler, şeker oranı ve kalorisi yüksek kurabiyeler, hamur tatlıları gibi besinlerden de bu uzak durulması gerekmektedir." (AA) Çocukları güneş ışınlarından koruyun Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Tıp Fakültesi Dermatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Neslihan Şendur, cilt kanseri nedenlerinin yüzde 80 inin küçük yaşta alınan güneş ışınları olduğunu bildirdi Şendur, yaptığı açıklamada, zararlı güneş ışınlarına karşı çocukların cildinin yetişkinlere oranla üç kat fazla hassas olduğunu belirtti. Bu hassaslığın, savunma mekanizmalarının çocukların vücutlarında tam anlamıyla gelişmemesinden kaynaklandığını bildiren Şendur, cilt kanseri nedenlerinin yüzde 80'inin küçük yaşta maruz kalınan güneş ışınları olduğunu kaydetti. Cilt hassaslığını göz önünde bulundurarak özellikle 3 yaşın altındaki çocukların güneşe çıkarılmaması önerisinde bulunan Şendur, şöyle konuştu: "Çocukların mümkün olduğunca güneş ışınlarından korunmaları gerekir. Zararlı ışınlardan korunmanın en önemli yolu doğru güneş kremini kullanmaktır. Kullanılan güneş kremleri cilt tipine göre seçilmeli. Ayrıca güneş koruma ürünü alırken cildin kuru, yağlı ve akneye eğilimli olmasına da dikkat edilmeli. Kremlerin güneşe çıkılmadan 20 dakika önce sürülmesi ve her iki saatte bir tekrarlanması önemli." Bronzlaşırken yaşlanmayın" Prof. Dr. Şendur, bronz bir tene sahip olmak için uzun süre güneşlenmenin, ciltte erken yaşlanma ve ilerleyen dönemlerde kansere yakalanma riskini tetiklediğini ifade etti. "Denize girmenin bronzlaşmanın keyfini yaşarken uzun süre hasar bırakacak sağlık problemlerini de düşünmek ve önlemini almak zorundayız" diyen Şendur, yaz aylarında güneşin altında, sıcak ortamlarda ya da yüksek ısıya maruz kalınan yerlerde çalışarak geçimlerini sağlamak durumunda olanlara ise vardiyalı çalışmaları önerisinde bulundu. (AA)

SAYFA 14 SONDAKiKA GAZETESİ >> 14 GÜNCEL7 28 7ubat Haziran 20132014 Perşembe Cumartesi İşte yeni Ege Mahallesi İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ege Mahallesi'ndeki kentsel dönüşüm projesini tamamlayarak kamuoyuna ve o bölgede yoğun olarak yaşayan Romanlara tanıttı. Vatandaşları spekülasyonlara karşı uyaran Başkan Aziz Kocaoğlu, "Burası için çok senaryo yazıldı. Ama biz yerinde dönüşüm yaparak, vatandaşların hepsine burada başlarını sokacak bir yuva bulacağız. Kimin nasıl yoğurt yediğini herkes görecek. Orada oturanları toprağından, hatıralarından, komşularından, akrabalarından koparmadan dönüştüreceğiz. Kiracılar da mahalleden gitmeyecek dedi Ege Mahallesi'nin yeni yüzü, ortalarında yeşil alanları olan 6 katlı binalardan oluşacak. Tüm daireler balkonlu olacak. Dairelerin tamamı doğal ışık ve havadan yararlanacak. Çok amaçlı kültür merkezi, alanda yaşayanların kültürel değerlerini geliştirecek çalışmalar yapabilecekleri ve aynı zamanda gençlerin eğitim görebileceği bir aktivite merkezi o- lacak. Halen kahvehane olarak kullanılan tarihi kilise restore edilecek. Semt meydanı, küçük ticari birimler, kafeler ve galerilerle hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak yeri olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Ege Mahallesi'ndeki kent dönüşümü projesini kamuoyuna ve bölge halkına tanıttı. Kültürpark İsmet İnönü Sanat Merkezi'nde gerçekleşen toplantıya İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun yanı sıra, İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş, Karabağlar Belediye Başkanı Muhittin Selvitopu, Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina, Urla Belediye Başkanı Sibel Uyar, meclis üyeleri, muhtarlar ve vatandaşlar katıldı. Projeyi Roman vatandaşların yoğun olarak yaşadığı Ege Mahallesi nde düzenli kentleşmenin sağlanması, eskiyen kent kısımlarının yeniden inşa ve restore edilmesi, kentin kültürel dokusunun korunması, yurttaşların yaşam biçimleriyle çelişmeyecek çözümlerin üretilmesi a- macıyla hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, bölgede 7 hektarlık alanı dönüştürecek. İzmir Yeni Kent Merkezi nin güneyinde, batıda İzban hattı, kuzeyde sanayi alanları, güney ve doğuda Melez Çayı ile sınırlanan Ege Mahallesi, sosyal dönüşümcülük çerçevesinde yerinde dönüşecek. Ege Mahallesi projesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından oluşturulan bir Danışma Kurulu ve Büyükşehir Belediyesi yetkilileri tarafından vatandaşlarla karşılıklı görüşme yapılarak hazırlandı. Rant vatandaşa Tanıtım toplantısının yapılacağı salona girişinde Romanlar tarafından sevgi gösterileriyle karşılanan ve alkışlarla konuşması sık sık bölünen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, "Burası için çok hesap yapıldı. Çok filmler, senaryolar yazıldı. Gerçekten de parasal olarak baktığımızda, herkesin iştahını kabartacak bir yer. Peki, burası kimin olmalı? Ege Mahallesi, burada yaşayan insanların mı olmalı, yoksa paraya, ranta, çıkara, eş - dost zenginleştirmesine heba mı edilmeli? Esas sorulması gereken soru bu! Bu soruya verilecek cevap, kimin nasıl yoğurt yediğini gösterecek" dedi. Büyüyen kentlerin rant yaratmasının kaçınılmaz olduğunu söyleyen Başkan Aziz Kocaoğlu, rantın yaratılmasının kötü bir şey olmadığını, e- sas olanın rantın dağıtılması olduğunu i- fade etti. Başkan Kocaoğlu, "Bu rantı nasıl dağıtacaksın? Adil mi dağıtacaksın, orada yaşayan insanlara mı vereceksin? Yoksa birilerine, eşe dosta mı aktaracaksın?" diye konuştu. Hatıralardan koparmadan dönüşüm Heyelan bölgesi olduğu için Kadifekale hariç, Uzundere, Bayraklı, Örnekköy, Ballıkuyu, Aktepe- Emrez ve Ege Mahallesi'ndeki kentsel dönüşüm çalışmalarının "yerinde dönüşüm" olacağını vurgulayan Başkan Kocaoğlu, "Çalıştığımız bu 6 yerde, dönüşümü yerinde yapacağız. Orada oturanları toprağından, hatıralarından, komşularından, hısım akrabalarından koparmadan dönüştüreceğiz. Herkes bina yapar, projenin özü yaşadığınız, geçiminizinafakanızı temin ettiğiniz yere yürüyerek gidip gelmenizle, eşinizle ve dostunuzla bugüne kadar sürdürdüğünüz düzeni devam ettirerek sürdürmenizdir" dedi. Kiracılar aynı mahallede kalacak Ege Mahallesi projesinin sadece dönüşüm değil aynı zamanda da sosyal bir proje olduğunu vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Bütün vatandaşlarımızın yaşam standartlarını yükseltmek için çalışıyoruz. Ege Mahallesi'nin diğer projelerden tek farkı, eşitliği sağlamak için her şeyi belediyenin verecek olmasıdır. Kimileri çok cüzi miktarda borçlanacak, kimileri alacak. Sadece h- esabı düzeltmek için. Burada biz arsa almayacağız. Diğer kentsel dönüşüm bölgelerinde parayı verip arsa alabiliriz, ama burada kesinlikle arsa almayacağız. Neden? Hepimiz birbirimizi tanıyoruz. Paranın yüzü tatlı. Alacaksın parayı, altından girip üstünden çıkacaksın, bir müddet sonra barınacak yer de kalmayacak, başını sokacak yer de kalmayacak. Onun için buradaki dönüşümümüzde Ege Mahallesi'ndeki vatandaşların hepsine burada başlarını sokacak bir yuva bulacağız. Gayrimenkul sahibi olanlarla uzlaşma sağlayacağız. Kiracıların tespiti yapıldı. Burada düğüm kiracılar. Ege Mahallesi'nden gidecekler mi gitmeyecekler mi? Kiracılar mahalleden gitmeyecek! Ne kadar çabuk uzlaşırsak o kadar iyi. Her şey açık, hepimizin gözü önünde olacak. Milleti kandıracak, yalan söyleyecek halimiz yok! Kimseye fes giydirecek halimiz yok!" Spekülasyon uyarısı Uzlaşma görüşmelerinin Pazartesi günü başlayacağını söyleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, vatandaşları spekülasyonlara karşı uyanık olmaları konusunda uyararak şöyle devam etti: "Buranın başarılı olmaması için siyasi entrika çevrilebilir. Buranın başarılı olmaması için 'ben projeyi biliyorum çalışıyoruz, başka ilçedeki 80 binayı da ben yapacağım' diye kafa karıştırmak için birileri oraya gitti, buraya da gelebilir. Bu işin dedikodusu olur. 10 senedir belediye başkanınızım. Benim birine eğri baktığımı, bir konuda yamuk yaptığımı, haksızlıkadaletsizlik yaptığımı duyduysanız bana i- nanmayın, ama bunu 10 senedir duymamış da beni 3. defa bu göreve seçtiyseniz dedikoduya kulak asmayın. Bir an önce hep birlikte neticeye ulaşalım". Sema Pekdaş: İnsana ve kente saygı Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş da konuşmasında projeden duyduğu heyecanı dile getirerek, "İnsana, çevreye, tarihe, kente saygı nasıl olması gerektiğini bir kez daha gördük. 'Ben yaptım oldu, ben bilirim' anlayışı yerine, yörede yaşayan insanlarla, onların değerleriyle bir projenin nasıl hazırlanacağını gördük. Son nokta yine konulmadı. Yine Ege Mahallesi'nde yaşayanların bire bir katıldıkları toplantılarla, onların tercihleriyle proje şekillenebilecek. Gösterdikleri bu saygıdan dolayı başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere, çalışan tüm arkadaşlara teşekkür ediyorum" dedi. Pekdaş, Konak Belediyesi olarak projenin her aşamasında katkı koymaya hazır olduklarını da dile getirdi. İşte yeni Ege Mahallesi projesi İzmir Büyükşehir Belediyesi Kentsel Dönüşüm Daire Başkanı Suphi Şahin, toplantıda Ege Mahallesi kentsel dönüşüm projesini anlatan bir sunum gerçekleştirdi. Sunumda yaptıkları çalışmalar ve projenin tarihsel süreci hakkında bilgi veren Suphi Şahin, bölgede 512 adet anket yaparak vatandaşların beklentilerini ve önerilerini öğrendiklerini, çeşitli toplantılarla projeye şekil verdiklerini söyledi. Şahin, Ege Mahallesi dönüşüm alanı tamamlandığında, alan için gerekli olan konut ihtiyacı karşılanırken, aynı zamanda kentin önemli bir odak noktası haline geleceğini ifade etti. Yapılan çalışmayla belirlenen proje şöyle: - Ege Mahallesi'nde konutlar, ortalarında yeşil alanları olan ve 6 katlı kümeler şeklinde belirlendi. Alanda, toplam 851 adet üretilen A tipi konutlarda, kullanıcıların hak ettikleri yeni inşaat alanları ve taleplerine göre; 1+1 2+1 3+1 seçeneklerinde ve 31-114 metrekare arası büyüklüklerde alternatifler sunuluyor. Ayrıca, mahallede mevcut günübirlik ticari kullanımlar düşünülerek yine konutların altında 60 adet konut altı ticaret birimi tasarlandı. Böylece toplam 911 bağımsız birim üretilmesi hedefleniyor. Konut kümeleri içinde farklı büyüklükte modüler sistemde tasarlanan birimler, büyüklükleri değiştirilebilecek ve sayısı arttırılabilecek esnekliğe sahip. Konut kümelerinin bodrum katlarında tasarlanan otoparklardan u- laşım çekirdekleri ile tüm dairelere kesintisiz bağlanılıyor. - Tüm dairelere balkon olanağı sağlandı. - Dairelerin tümü doğal ışık ve havadan yararlanıyor. Kümelerin ortasında önerilen yeşil alanların, iç avluların bakımının Belediye tarafından yapılması amacıyla bu alanlar kamusal kullanım olarak planlandı. - Ege Mahallesi nin başlangıç noktasında, Liman arkası bölgesi ile arasındaki geçişi sağlamak üzere ticaret merkezi, ofisler ve konut kullanımlarından oluşan yüksek katlı bir yapı adası planlandı. Yapı alçak ve yüksek olmak üzere iki bölümden oluşuyor. Alçak blok ticari işlevlere, yüksek blok ise ofis ve konut gibi kullanımlara olanak verecek şekilde tasarlandı. - Kentle yaya bağlantısının sağlanması, çok yakın olan Kahramanlar bölgesine erişimin kolaylıkla sağlanması amacı ile platform geçişi önerildi. Platformun altı ticaret merkezi olarak meydanla ilişkilendirildi. Platformda yer alan amfi hem 1548 sokak hem de meydana açılarak bu alanlarda yapılacak aktiviteler için bir seyir ve katılım mekanı oluşturuldu. - Çok amaçlı bir kültür merkezi önerildi. Alanda yaşayanların kültürel değerlerini geliştirecek çalışmalar yapabilecekleri, gençlerin eğitim göreceği aktivite merkezleri olarak planlanan yapıda, yaşayanların taleplerine göre şekillendirilecek dinleti salonları, eğitim alanları ve bireysel çalışma alanları plandı. - Alanda yer alan tarihi Aya Yanı Ligaria Kilisesi 20. yüzyıl başlarında Rum Ortodoks Kilisesi olarak inşa edilmiş, sonrasında tiyatro, açık hava sineması olarak işlevlendirilmiş olup günümüzde kahvehane ve bilardo salonu olarak kullanılıyor. Anı değeri de dikkate alınarak mevcutta duvarları kalan yapı için rölöve alınarak, semt meydanında, yeni bir işlevle beraber restore edilecek. - Ege mahallesinde gerçekleştirilecek kentsel dönüşüm projesinin en önemli bölgesi planlanan semt meydanı. Küçük ticari birimler, kafeler, galeriler ile bu meydanın hem yerli hem de yabancı turistlerin uğrak yeri olması planlanıyor. Meydanda yer alan kilise kalıntısının restorasyonu ile alanın cazibesi artacak, farklı kültür ortamı önermesi ile metropol kentte farklı bir odak oluşturacak. (HABER MERKEZİ) Soldan sağa: 1. Bakır taşı. Nazi Hücum Kıtasının kısaltması. 2. İstihsal. Kötü, fena. 3. Kireç karıştırılan tekne. Tayin. 4. Eski bir uygarlık. İnam, vedia. 5. Radyumun simgesi. Gerekenden eksik. Romanya nın plaka işareti. 6. Asansör. 7. Elma, armut gibi meyvelerin kurutulmuşu. Bir şeyin nicelik bakımından erişebileceği en son nokta veya yer. 8. İlaç, merhem. Sızlanma, yakınma. 9. Karışık renkli. Doğum işini yaptıran kadın. 10. Bir tür küçük zurna. Yabancı. 11. Mürekkep hokkalarına konulan ham ipek. Belirti. 12. Telefon sözü. Çok anlayışlı ve sezgili kimse. 13. Düşünüleni dolaylı olarak anlatan söz. 14. İstanbul un eski adlarından biri. İridyumun simgesi. 15. Nitelikli. 16. Utanma, utanç duyma. Arnavutluk un para birimi. Güzel, hoş, sevimli. 17. Çimentonun su yardımıyla kum, çakıl gibi maddelerle karışması sonucu oluşan sert, dayanıklı, bağlayıcı yapay yığışım. 18. Küçük gemi. Ekmek, nimet. 19. Bir halk sazı. Matadorların boğayı kızdırmakta kullandıkları kırmızı bez. 20. Bir geminin başka bir gemiden ya da kıyıdan açılması. İnanılır, güvenilir. Yukarıdan aşağıya: Dünkü bulmacanın cevapları 1. Ateşkes. İlgili. Tantalın simgesi. 2. İri taneli bezelye. Soğanlı bir süs bitkisi. Hayvanı avcılığa alıştırma işi. 3. Bulgaristan ın para birini. İlave. Kısa ve özlü söz, veciz. Genellikle arkasından yağmur getiren sert ve geçici yel. 4. Soyundan gelinen kimse. Bir renk. Latife. Tembellik. 5. İlgi eki. Başlangıcı olmayan, öncesiz. Yönetim bakımından bir tür bağımsızlığı olan büyük il. Arapçada su. 6. Cemaate namaz kıldıran kimse. Eski dilde koruma, gözetme, esirgeme. İyiden iyiye, iyice. 7. Balık yumurtası ile yapılan bir tür meze. Bağırsaklar. Mısır ın plaka işareti. İnleme, inilti. 8. Düz kenarlı şapka. İri gövdeli bir papağan türü. Genişlik. Rutubet. 9. Sersem, alık, ahmak. Türlü, önemsiz ufak tefek şeyler. Düğme deliği. Boru sesi. 10. Bir işi para kazanmak için değil, yalnız zevki için yapan kimse. Birbirinden uzak iki yüksek yer arasında, havada gerilmiş bir veya birkaç kablo üzerinde kayarak hareket eden asılı taşıt. Damarlarda dolaşan hayati sıvı.

SAYFA 15 SONDAKiKA GAZETESİ >>15 SPOR 28 17 Haziran Şubat 2013 2014 Perşembe Cumartesi Cezayir attı, Fransızlar uykusuzluk çekti Cezayir'in Dünya Kupası tarihinde ilk kez Rusya ile 1-1 berabere kalarak ikinci tura çıkması, Fransa'daki Cezayirlileri sokağa döktü. Gece sabaha kadar Fransa genelinde süren kutlamalarda 76 kişi göz altına alındı. Kutlamaların olaysız geçtiği Paris'te, Champs Elysee ve Eyfel kulesinin çevresinde trafik durma noktasına gelirken, polis yoğun güvenlik önlemi aldı. Fransa'nın kuzeyinde yer alan Lille'de ise 20'den fazla aracın yakıldığı ve 22 kişinin olaylar nedeniyle gözaltına alındığı belirtildi. Ayrıca La Voix du Nord gazetesi, Roubaix İşçi Bulma Kurumu'nun camlarının kutlamalar esnasında kırıldığını yazdı. Lyon'da ise 30'dan fazla aracın ve çöp kutusunun yakıldığı belirtildi. Marsilya'da ise iki motosikletli polisin Cezayirli taraftarların saldırısına uğradığı iddia edildi. Fransa İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Pierre- Henry Brandet de çıkan olayları kınadığını belirterek, küçük bir azınlığın Dünya Kupası'nı bahane ederek, güvenlik güçleri ve itfaiyeye saldırdığını söyledi. Brandet, kutlamaların çoğunluğunun olaysız tamamlandığının da altını çizdi. Cezayir'in pazartesi günü ikinci tur karşılaşmasında Almanya ile karşılaşacağını hatırlatan İçişleri Bakanlığı Sözcüsü, pazartesi günü, güvenlik güçlerinin Fransa genelinde teyakkuz halinde bulunacağının aktardı. (CİHAN) Manisaspor Tahir Karapınar'a emanet PTT 1. Lig deki Ege temsilcisi Manisaspor da yeni yönetim, takımı geçen sezon Teknik Direktör Kemal Özdeş'in yardımcılığını yapan Tahir Karapınar'a emanet etti. Daha önce futbolcu olarak da uzun yıllar kadrosunda yer aldığı Altay ve Gaziantepspor'da çalışan 47 yaşındaki Karapınar için Manisa 19 Mayıs Stadı'nda imza töreni düzenlendi. Burada konuşan Manisaspor Futbol Şube Sorumlusu Turgay Gümüşdere, Bizim için ilk etapta düşmemek başarı sayılır ama bu, düşmemeye oynayacağız anlamına gelmez. Karapınar'a güveniyoruz. dedi. Karapınar da ilk düşünülen isim olduğu için gururlu olduğunu söyledi. Manisa da futbol oynadığını anlatarak, Burada üniversite okudum, askerliğimi yaptım ve çalıştım. Hedefleri biliyorum. Zor koşullar altında savaşıp örnek sporcularla taraftarımızı mutlu edeceğiz. şeklinde konuştu. (CİHAN) Büyükşehir den spora destek İhtiyaçlı okullara uzun yıllardır spor malzemesi yardımı yapan İzmir Büyükşehir Belediyesi, yeni bağlanan ilçelere de el attı İlk olarak Kiraz, Kınık ve Beydağ ilçelerindeki toplam 38 okula malzeme desteği veren Büyükşehir, diğer ilçelerdeki okullara da önümüzdeki günlerde dağıtım yapacak. Açtığı spor okullarıyla binlerce çocuk ve gence spor yapma olanağı sağlayan, kentteki amatör ve profesyonel kulüpleri destekleyen İzmir Büyükşehir Belediyesi, ilk ve orta dereceli okullara ise spor malzemesi dağıtıyor. Geçtiğimiz yıllarda ihtiyaçlı okulları spor malzemeleriyle donatan Büyükşehir Belediyesi, çocukların ve gençlerin spor olanaklarına katkı koymak amacıyla sınırlarına yeni bağlanan ilçelere de el attı. Büyükşehir, spor malzemesi dağıtımına Kiraz, Kınık ve Beydağ ilçelerindeki okullardan başladı. üyükşehir Belediyesi yetkilileri, okullarda gerçekleştirilen spor destekleriyle çocukların yeni spor branşlarıyla tanışmalarını, fiziksel ve sosyal açıdan gelişmelerine katkı sağlamayı hedeflediklerini belirtti. Yapılan yardımların çocuklara fırsat eşitliği de sağladığını kaydeden yetkililer, Okullara branş topları, voleybol filesi, satranç panosu, ağırlıksız piramit satranç, sağlık topu, şort, tişört, eşofman, şapka, badminton takımı, masa tenisi masası, masa tenisi raketi-topu, cimnastik minderi, trafik hunisi, işaret çanağı, slalom takımı, antrenman yeleği, top taşıma filesi, basketbol filesi, futbol, basketbol ve voleybol forma şort takımından oluşan spor malzemelerinin teslim ettik. Çocukların mutlulukları görülmeye değerdi. Ayrıca, her yıl yeni bir spor branşının tanıtılmasına katkı sağladığımız projeyle badmintonu okullarda oldukça yaygınlaştırdık. Önümüzdeki yıldan itibaren çocuklarımızı bocce branşıyla tanıştırmayı hedefliyoruz dedi. Toplam 38 okula malzeme desteği İzmir Büyükşehir Belediyesi, çocuklara fırsat eşitliği sağlayan proje kapsamında üç ilçedeki toplam 38 okula destek verdi. Büyükşehir, Kiraz da Atatürk İlkokulu, Hüseyin Sarı İlkokulu, Suludere İlkokulu, Karaburç İlkokulu, Cevizli İlkokulu, Kiraz Çok Programlı Lisesi, Haliller İlkokulu, Yeniköy İlkokulu, Mersinlidere İlkokulu, Örencik Zeybekler İlkokulu, Umurlu İlkokulu ve İstiklal İlkokulu olmak üzere 12 okula spor malzemesi yardımı yaptı. Kınık ta Kınık Teknik Meslek Lisesi, Elmadere İlkokulu, Büyükoba İlkokulu, Arpadere İlkokulu, Çanköy İlkokulu, Köseler İlkokulu, Kınık Teknik Meslek Lisesi, Elmadere İlkokulu, Büyükoba İlkokulu, Arpadere İlkokulu, Çanköy İlkokulu, Köseler İlkokulu, Taştepe İlkokulu, Kocaömer İlkokulu, Cumalı İlkokulu, Aziziye İlkokulu, Çaltı İlkokulu, Arpaseki İlkokulu olmak üzere 18 okula spor malzemesi dağıtan Büyükşehir Belediyesi, Beydağ da da 8 okula malzeme verildi. Okullar şöyle: Erikli İlkokulu, Beydağ Yatılı Bölge Okulu, Atatürk İmam Hatip Lisesi, Atatürk İlkokulu, 80.Yıl Aktepe İlkokul ve Ortaokulu, 80. Yıl Aşağı Aktepe İlkokulu, Karaoba İlkokulu ve Kurudere Ova İlkokulu. (HABER MERKEZİ) EGE'NİN DEVLERİ SEFERİHİSAR'DA BULUŞUYOR PTT 1. Lig'in yeni ekibi Altınordu, Arif ve Sinan'la sözleşmelerini uzattı PTT 1. Lig'in yeni ekibi Altınordu, oyuncuları Arif Morkaya ve Sinan Osmanoğlu ile sözleşmelerini 2016-2017 sezonunun sonuna kadar uzattı. İzmir ekibi, Altınordu, Murat Cömert, Engin Güngör ve Gökhan Yılmaz ın ardından Sinan Osmanoğlu ile Arif Morkaya nın da sözleşmelerini uzattı. Futbol Direktörü Murat Dizdar, yapılan anlaşma gereği iki oyuncunun da 2016-2017 sezonu sonuna kadar kırmızı lacivertli formayı giyeceklerini açıkladı. İki sezon önce Altınordu ya gelen stoper Sinan Osmanoğlu, 64 lig maçında forma giyip istikrarlı bir grafik çizerken 7 gol, 1 asistlik bir performans sergilemiş, sözleşmesini geçen sezon 1 yıl daha uzatmıştı. 2012-2013 sezonu devre arasında 1461 Trabzonspor dan gelen Arif Morkaya da 1,5 yılda 46 kez görev yaparken 3 gol, 3 asistlik performansıyla orta sahanın değişmez oyuncusu olmuştu. İki futbolcu da Altınordu da kalmaktan mutlu olduklarını söyleyerek, "Üçüncü Lig de şampiyon olan kadronun neredeyse tamamına yakını aynı başarıyı 2. Lig düzeyinde de yakaladı. Bize iki kupa kazandıran arkadaşlık, güven, huzur ve çalışma ortamını yeni sezonda da devam edecek." dediler. (CİHAN) Plaj Futbolu Türkiye şampiyonu Seferihisar, İzmir'in ve Ege'nin büyük kulüplerini kumda buluşturuyor. Dünyanın yükselen trendi plaj futbolunda iki kez Türkiye şampiyonluğu kazanan ve Türkiye'yi şampiyonlar liginde temsil eden Seferihisar Belediyesi, şimdi de İzmir ve Ege'nin altyapılarını Seferihisar Teos Cup Plaj Futbol Turnuvası'nda buluşturuyor. Bugün ve yarın Akarca Spor Plajı'nda düzenlenecek turnuvaya Göztepe, Bucaspor, Altay, İzmirspor, Manisaspor, Ülküspor, Güzelbahçe Belediye ve Seferihisar Cittaslow Plajı Futbol Takımları katılıyor. Türkiye'de ilk kez düzenlenecek organizasyonu Türkiye Futbol Federasyonu Plaj Futbolu ve Gelişim Ligleri Müdürü Erden Or, Federasyon Ege Bölge Müdürlüğü yetkilileri Özer Yurteri, Ramazan Torunoğlu, ve İzir futbol camiasından birçok yönetici ve antrenör takip edecek. Bugün başlayacak turnuvanın final maçı yarın Saat 13.00'da gerçekleşecek. Turnuva Seferihisar Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan, uluslararası standartlardaki Türkiye'deki tek plaj futbol sahası olan Akarca Mavi Bayraklı Spor Plajı'nda gerçekleşecek. (HABER MERKEZİ) Trabzonspor: Hiçbir çaba bizi şike mücadelesinden vazgeçiremeyecek Trabzon kararlı Trabzonspor yönetimi, Fenerbahçe Kulübü'nün kendilerini UEFA ya şikâyet etmesinin kendilerinin lehine oluşan algının değişmesine yönelik bir çaba olduğunu savundu. Bordo-mavililer, Unutulmasın ki, hiçbir çaba şike mücadelesinden bizi vazgeçiremeyecektir. dedi. Bordo-mavili yönetim, Fenerbahçe kulübünün başvurusu üzerine Trabzonspor hakkında başlatılan soruşturmayla ilgili kulüp sitesinden açıklama yaptı. UEFA nın, Disiplin Talimatının 48. maddesi G bendi gereği, şikâyetin hükümlüden gelip gelmediğine, ciddi olup olmadığına bakmaksızın inceleme başlatmak zorunda olduğu belirtilen açıklamada, 17 Temmuz tarihi yaklaştıkça, hükümlünün bu normal prosedür üzerinden yaptığı şikâyet, hali hazırda kulübümüz lehine oluşan algının değişmesine yönelik bir çalışmadır. 2011-2012 futbol sezonunda kulübümüz Şampiyonlar Ligi 3. ön eleme turunda Portekiz in Benfica kulübüne elenmiştir. Kulübümüz Avrupa macerasına UEFA Avrupa Ligi Play-Off müsabakaları ile devam etmiştir. Atletico Bilbao ile eşleşen kulübümüz, eşleşmenin ikinci maçına çıkmadan hemen önce, aşağıdaki UE- FA nın kararı ile Fenerbahçe Kulübü'nün yerine Şampiyonlar Ligi grup müsabakalarına direkt katılmıştır. Takip eden 2012-2013 ve 2013-2014 sezonlarında da kulübümüz UEFA tarafından tüm Avrupa kupaları müsabakalarına davet almış ve katılmıştır. denildi. Trabzonspor un şike davası sürecinde, gerek Türk Ceza Yargısı, gerekse sportif yargılamadan tertemiz çıktığına işaret edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: Algı değiştirme cambazlarının bu çabasından da yara almadan çıkacaktır. Unutulmasın ki, hiçbir çaba şike mücadelesinden bizi vazgeçiremeyecektir. (CİHAN)

www.sondakikagazetesi.com 28 Haziran 2014 Cumartesi Kuzey Irak ta petrol arama ve üretim faaliyetleri yürüten Türk şirketi Genel Energy, bölgede yaşanan karışıklığa rağmen üretimden vazgeçmiyor. İcra Kurulu Başkanı Mehmet Sepil, Kuzey Irak ta ikisi üretimde olmak üzere yedi petrol sahası işlettiklerini belirterek, Bölgede yaşanan karışıklıklar nedeniyle üretimimizi durdurmadık, tam tersi arttırdık. Halka açık bir şirket olduğumuz için borsadaki hisse değerlerimizi biraz etkiledi ama orta ve uzun vadede oradaki petrol arama ve üretimimizi etkilemeyecek. şekilnde konuştu Kapatılan İzmir İl Özel İdaresi ndeki üst düzey bürokratların ne olacağı konusunda valilikte kurulan komisyon karar aldı İzmir'in Seferihisar Belediyesi'nin desteğiyle 12 araştırmacı, 70 gün doğada bitki ve hayvan türlerini inceledi. Bilimsel çalışma ve fotoğraflama sonucunda, ortaya yeni türler çıktı. Mart 2013'te başlayan ve zamana yayılan çalışmada, doğal zenginliğin anlaşılması ve belgelenmesi amaçlanırken bu sayede, "Seferihisar Doğa Mirası" projesi de başlatılmış oldu Seferihisar Belediyesi ve Doğa Okulu nun danışmanlığında yürütülen çalışmaya katılan Ege Üniversitesi (EÜ), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ), Doğa Derneği ve Ekolojik Çözümler de görev yapan toplam 12 araştırmacı, projenin bilim ekibini oluşturdu. Ayrıca 29 kişi de gönüllü destek verdi. Araştırmacılar, bir yıl boyunca toplam 70 günü arazide geçirdi. Proje kapsamında, Seferihisar ilçesindeki büyük memeli hayvanlar, kuşlar ve bitki türleri araştırıldı. Tamamlanan proje, Seferihisar Belediyesi Çocuk ve Gençlik Merkezi nde düzenlenen basın toplantısıyla tanıtıldı. Toplantıya Belediye Başkanı Tunç Soyer, Doğa Derneği Başkanı Güven Eken, MSKÜ Çevre Koruma ve Kontrol Programı Öğretim Görevlisi Yasin İlemin, EÜ Botanik Bahçesi Herbaryum Araştırma ve Uygulama Merkezi Uzmanı Volkan Eroğlu ile doğa fotoğrafçısı Barış Koca katıldı. Türkiye de ilk defa Seferihisar'da yürütülen bu çalışmada, doğa koruma açısından değer taşıyan birçok yeni bulgu elde edildi. Mesela boz yelkovan adlı kuş türünün Türkiye deki tek üreme kolonisi, Sığacık Körfezi nde keşfedildi. Aynı zamanda Seferihisar ın kara leylek, yılan kartalı ve tepeli karabatak için önemli bir üreme bölgesi olduğu anlaşıldı, 83 kuş türünün yuva kurduğu tespit edildi. Projeden önce Seferihisar da kaydedilmiş bitki türü sayısı 246 iken 551 e yükseldi. Bu bitkiler arasında Anadolu mazı meşesi gibi çok nadir ağaçlar ve kıvırcık lale gibi soğanlı bitkiler de yer alıyor. Ayrıca 18 orkide türü de tespit edildi. Diğer yandan tepelere kurulan harekete duyarlı fotoğraf makineleriyle (fotokapan) tilki, çakal ve porsuk gibi memeli hayvanların fotoğrafları çekildi. 2 bin 175 fotokapan, gün boyunca toplam 6 bin 348 fotoğraf çekti. Hindistan kökenli oklu kirpinin Seferihisar da da yaşadığı ortaya koyuldu. Memeli dokuz büyük tür de ilk defa tespit edildi. (CİHAN)