İlgili Kanun / Madde 5393 S.ZTFK/5

Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 4853 S.TTHK/8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/41, 54,59

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/22, S. STSK/36

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/1. İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/115,120

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6, 57

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. BK/100

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/14

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2009/12918 Karar No. 2011/12793 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /26, 53 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/11497 Karar No. 2015/15217 Tarihi:

Yargıtay Kararları. İlgili Kanun / Madde 4857.S.İşK/ S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/ S.İşK/57 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2009/17310 Karar No. 2011/19792 Tarihi:

T.C. YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /9

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/57 YILLIK İZİN YILLIK İZNİN ÜCRETE DÖNÜŞMESİ YILLIK İZİN ÜCRETİNİ NETLEŞTİRME YÖNTEMİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2,17,4157

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/53,54,57

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/41. T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2008/923 Karar No. 2008/5603 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/ S.BK/84-86

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde BK/66

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/61 YAŞLILIK AYLIĞININ HESAPLANMA YÖNTEMİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 854 S. DİşK/1

İŞ KAZASINA MARUZ KALAN İŞÇİ ( Maluliyet Oranı %0 Olsa Dahi Kusur Durumu Saptanarak Sonuca Göre Manevi Tazminata Karar Verilebileceği )

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32,46

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/9515 Karar No. 2017/8394 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /81

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/ S. İşK/14

TÜHİS İş Hukuku ve İktisat Dergisi Cilt : 22-23, Sayı : 6-1

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 5510 SGK/19

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /18-21 DAVACI YARARINA KAZANILMIŞ HAK

ÜCRET GERÇEK ÜCRETİN TESPİTİ FAZLA ÇALIŞMA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/6509 Karar No. 2018/486 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32

İlgili Kanun / Madde 4857.S.İşK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/32

İlgili Kanun / Madde 6100 S.HMK/120, 324

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 5510 S.SGK/21 RÜCÜ HAKKI HALEFİYET

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/17, S. İşK/14

İŞ GÜVENCESİ İŞVEREN VEKİLİ SIFATI

İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/17

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S. İTÖHK/1

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/62

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/ 2,18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/21049 Karar No. 2013/19112 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 506.S.SSK/Ek-47

ALT İŞVERENLERİN DEĞİŞMESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2012/1536 Karar No. 2014/469. Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2007/27699 Karar No. 2008/6006 Tarihi:

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK. /5,41

İlgili Kanun / Madde 4857S.İşK/6

İlgili Kanun / Madde 5434 S.ESK/ S. SGK/101

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14

İlgili Kanun/Madde 854 S. DİşK/26,28 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2012/25671 Karar No. 2014/3980 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 5521 S. İşMK. /1

İlgili Kanun / Madde 5953 S.BİşK/6,8

İlgili Kanun / Madde 4688 S. KGSK. /10 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/15500 Karar No. 2014/16186 Tarihi:

T.C. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ HUKUK BÖLÜMÜ ESAS NO : 1995/97 KARAR NO : 1996/44

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2,6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İlgili Kanun / Madde 506 S.SSK. /80

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 1475 S. İşK/14

Transkript:

T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2010/22109 Karar No. 2010/21092 Tarihi: 29.06.2010 İlgili Kanun / Madde 5393 S.ZTFK/5 TASARRUF TEŞVİK KESİNTİSİ BELEDİYELERİN BORÇLU OLMASI HAZİNE İLE TAKAS MAHSUP İŞLEMİ YAPILMASI HUSUMETİN HAZİNEYE YÖNELTİL- MESİNİN GEREKMESİ ÖZETİ: Tasarruf teşvik kesintisi ve katkı payı ödemeleri, 18.3.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3417 sayılı yasa ile öngörülmüş, anılan yasanın 6. maddesine göre anılan ödemelerin ilgili adına açılacak banka hesabına yatırılmaması durumunda, Sosyal Sigortalar Kurumunun tahsil görevinin olduğu açıklanmıştır. 3417 sayılı yasa 24.4.2003 tarih ve 4853 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmış ve sözü edilen yasanın 7. maddesinde, "3417 sayılı Kanunun mülga 2 nci maddesi kapsamındaki hak sahipleri tarafından bu Kanun kapsamına giren alacaklarla ilgili olarak yargı mercilerine açılmış ve devam eden davalar ile icra takipleri hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır" şeklinde kurala yer verilmiştir. 4853 sayılı yasanın 8. maddesinde ise, tasarruf teşvik kesintileri ile katkı paylarını süresinde işverence yatırılmaması halinde, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından primlerin tahsiline ilişkin hükümler çerçevesinde tahsil edileceği açıklanmıştır. 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu Geçici 5.maddesinde yer alan "Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile sermayesinin 494

yüzde ellisinden fazlası belediyelere ait şirketlerin, 31.12.2004 tarihi itibariyle kamu kurum ve kuruluşlarından olan kamu ve özel hukuka tâbi alacakları, bunların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçlarına karşılık olmak üzere 31.12.2005 tarihine kadar takas ve mahsup edilir. Bakanlar Kurulu bu süreyi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir. Bu madde kapsamındaki alacak ve borç ifadesi bu alacak ve borçlara ilişkin fer'ileri ve cezalan da kapsar. Yukarıda açıklanan kapsamda yer alan kuruluşların takas ve mahsup işlemine konu olan veya olmayan borçlan, genel bütçe vergi gelirlerinden her ay ayrılacak paylarının yüzde kırkını geçmemek üzere kesinti yapılarak tahsil edilmektedir. Bu noktada sözü edilen kurum ve kuruluşlar bakımından Sosyal Güvenlik Kurumuna olan tasarruf teşvik kesintisi ve katkı paylarını da içeren borçların yeniden yapılandırılmasının gerçekleşip gerçekleşmediği ve bu konuda Hazine Müsteşarlığı ile uzlaşma yoluna gidilip gidilmediği hususu sorumluluğun belirlenmesi bakımından önemlidir. Uzlaşma kapsamında tahsil edilecek tasarruf teşvik kesintisi ile katkı payını tahsil eden tasarruf teşvik kesintisi, işveren katkı payı ve bunların neması işçiye ait bir hak olsa da; yasa gereği, işverenden tahsil yükümü Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olmakla, Kurum tarafından tasarruf teşvik kesintisinin uzlaşma kapsamında tahsiline başlanmış olması halinde işverenin yükümlülüğünün devam ettiğinden söz edilemez. Aksi halde, davalı belediyenin aynı borç sebebiyle mükerrer şekilde sorumluluğuna gidilmiş olur. Hal böyle olunca, 5393 Sayılı Kanunun 5.maddesi kapsamında uzlaşma kapsamına alınan tasarrufu teşvik kesintisi, katkı payı ve nema alacaklarından sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu ve Hazineye ait olduğu kabul edilmelidir(yargıtay HGK 23.12.2009 gün 2009/ 9-480 E, 2009/ 596 K.). Bu durumda, uzlaşma kapsamına alınan borç miktarı kadar sorumluluk işveren yönünden kalkacağından husumetin Hazineye yöneltilmesi gerekir. 495

DAVA: Davacı, tasarrufu teşvik ve nema alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı Kocaeli Belediye Başkanlığı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi U.Ocak tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Tasarruf teşvik ve nema alacaklarından sorumluluk konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Tasarruf teşvik kesintisi ve katkı payı ödemeleri, 18.3.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3417 sayılı yasa ile öngörülmüş, anılan yasanın 6. maddesine göre anılan ödemelerin ilgili adına açılacak banka hesabına yatırılmaması durumunda, Sosyal Sigortalar Kurumunun tahsil görevinin olduğu açıklanmıştır. 3417 sayılı yasa 24.4.2003 tarih ve 4853 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmış ve sözü edilen yasanın 7. maddesinde, "3417 sayılı Kanunun mülga 2 nci maddesi kapsamındaki hak sahipleri tarafından bu Kanun kapsamına giren alacaklarla ilgili olarak yargı mercilerine açılmış ve devam eden davalar ile icra takipleri hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır" şeklinde kurala yer verilmiştir. 4853 sayılı yasanın 8. maddesinde ise, tasarruf teşvik kesintileri ile katkı paylarını süresinde işverence yatırılmaması halinde, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından primlerin tahsiline ilişkin hükümler çerçevesinde tahsil edileceği açıklanmıştır. 4853 sayılı Kanuna 26.12.2006 tarihinde 5568 sayılı eklenen ek madde 1 hükmü doğrultusunda, tasarruf teşvik hesaplarına dair tüm varlık ve yükümlülükler 31.12.2007 tarihi itibarıyla Hazineye devredilmiş durumdadır. Anılan hükümde, "Mülga 9/3/1988 tarihli ve 3417 sayılı Kanunla kurulan ve bu kapsamda hak sahiplerine yapılacak ödemelere ilişkin usul ve esasları belirlemek üzere 24/4/2003 tarihli ve 4853 sayılı Kanunla tasfiye edilen Çalışanların Tasarruflarını Teşvik Hesabına ait tüm varlık ve yükümlülükler, 31/12/2007 tarihine kadar Hazineye devrolunur. Devre ilişkin hususları belirlemeye Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yetkilidir. Devir tarihinden sonra hak sahiplerine yapılacak her türlü ödeme, Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi kayıtları esas alınarak Banka tarafından gerçekleştirilir. Bu ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin Hazine Müsteşarlığına iletilmesini takiben söz konusu ödeme karşılığı tutarlar Müsteşarlık bütçesine bu amaçla konulacak ödenekten karşılanmak suretiyle hak sahibine ödenmek üzere Bankaya aktarılır. Konusu suç teşkil eden fiillerden kaynaklanan ödemeler hariç hak sahiplerine fazla ödeme yapıldığının tespiti halinde, bu tutarların tahsilinden vazgeçilerek terkin edilir ve Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi yönünden gerçekleşmiş ödemelere ilişkin tüm hak ve yükümlülükler kendiliğinden sona erer" şeklinde kurala yer verilmiştir. 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu Geçici 5.maddesinde yer alan "Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile sermayesinin yüzde ellisinden fazlası belediyelere ait şirketlerin, 31.12.2004 tarihi itibariyle kamu kurum 496

ve kuruluşlarından olan kamu ve özel hukuka tâbi alacakları, bunların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçlarına karşılık olmak üzere 31.12.2005 tarihine kadar takas ve mahsup edilir. Bakanlar Kurulu bu süreyi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir. Bu madde kapsamındaki alacak ve borç ifadesi bu alacak ve borçlara ilişkin fer'ileri ve cezalan da kapsar. Yukarıda açıklanan kapsamda yer alan kuruluşların takas ve mahsup işlemine konu olan veya olmayan borçlan, genel bütçe vergi gelirlerinden her ay ayrılacak paylarının yüzde kırkını geçmemek üzere kesinti yapılarak tahsil edilmektedir. Bu noktada sözü edilen kurum ve kuruluşlar bakımından Sosyal Güvenlik Kurumuna olan tasarruf teşvik kesintisi ve katkı paylarını da içeren borçların yeniden yapılandırılmasının gerçekleşip gerçekleşmediği ve bu konuda Hazine Müsteşarlığı ile uzlaşma yoluna gidilip gidilmediği hususu sorumluluğun belirlenmesi bakımından önemlidir. Uzlaşma kapsamında tahsil edilecek tasarruf teşvik kesintisi ile katkı payını tahsil eden tasarruf teşvik kesintisi, işveren katkı payı ve bunların neması işçiye ait bir hak olsa da; yasa gereği, işverenden tahsil yükümü Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olmakla, Kurum tarafından tasarruf teşvik kesintisinin uzlaşma kapsamında tahsiline başlanmış olması halinde işverenin yükümlülüğünün devam ettiğinden söz edilemez. Aksi halde, davalı belediyenin aynı borç sebebiyle mükerrer şekilde sorumluluğuna gidilmiş olur. Hal böyle olunca, 5393 Sayılı Kanunun 5.maddesi kapsamında uzlaşma kapsamına alman tasarrufu teşvik kesintisi, katkı payı ve nema alacaklarından sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu ve Hazineye ait olduğu kabul edilmelidir(yargıtay HGK 23.12.2009 gün 2009/ 9-480 E, 2009/ 596 K.). Bu durumda, uzlaşma kapsamına alman borç miktarı kadar sorumluluk işveren yönünden kalkacağından husumetin Hazineye yöneltilmesi gerekir. Hazinenin sorumluluğunun 4853 sayılı Kanuna 26.12.2006 tarihinde 5568 Kanun ile eklenen ek madde 1 hükmüne dayandırılması halinde, özel sektörün de sağlaması gereken katkı payı ve nema alacağından da, hazinenin sorumlu olduğu sonucu ortaya çıkar. Ancak somut olayda bu hükmün uygulanmasının mümkün olmadığı açıktır. Davalı işveren tarafından T.C. Ziraat Bankasına yatırılan tasarrufu teşvik kesintisinin bulunması halinde ise, hesapta bulunan tasarrufu teşvik kesintisi ve nemasından tarafların sorumlu olmayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Tasarruf teşvik ve nema alacaklarından sorumluluk konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. Tasarruf teşvik kesintisi ve katkı payı ödemeleri, 18.3.1988 tarihinde yürürlüğe giren 3417 sayılı yasa ile öngörülmüş, anılan yasanın 6. maddesine göre anılan ödemelerin ilgili adına açılacak banka hesabına yatırılmaması durumunda, Sosyal Sigortalar Kurumunun tahsil görevinin olduğu açıklanmıştır. 3417 sayılı yasa 24.4.2003 tarih ve 4853 sayılı yasa ile yürürlükten kaldırılmış ve sözü edilen yasanın 7. maddesinde, "3417 sayılı Kanunun mülga 2 nci maddesi 497

kapsamındaki hak sahipleri tarafından bu Kanun kapsamına giren alacaklarla ilgili olarak yargı mercilerine açılmış ve devam eden davalar ile icra takipleri hakkında bu Kanun hükümleri uygulanır" şeklinde kurala yer verilmiştir. 4853 sayılı yasanın 8. maddesinde ise, tasarruf teşvik kesintileri ile katkı paylarını süresinde işverence yatırılmaması halinde, Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından primlerin tahsiline ilişkin hükümler çerçevesinde tahsil edileceği açıklamıştır. 4853 sayılı Kanuna 26.12.2006 tarihinde 5568 sayılı eklenen ek madde 1 hükmü doğrultusunda, tasarruf teşvik hesaplarına dair tüm varlık ve yükümlülükler 31.12.2007 tarihi itibarıyla Hazineye devredilmiş durumdadır. Anılan hükümde, "Mülga 9/3/1988 tarihli ve 3417 sayılı Kanunla kurulan ve bu kapsamda hak sahiplerine yapılacak ödemelere ilişkin usûl ve esasları belirlemek üzere 24/4/2003 tarihli ve 4853 sayılı Kanunla tasfiye edilen Çalışanların Tasarruflarım Teşvik Hesabına ait tüm varlık ve yükümlülükler, 31/12/2007 tarihine kadar Hazineye devrolunur. Devre ilişkin hususları belirlemeye Hazine Müsteşarlığının bağlı olduğu Bakan yetkilidir. Devir tarihinden sonra hak sahiplerine yapılacak her türlü ödeme, Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi kayıtlan esas alınarak Banka tarafından gerçekleştirilir. Bu ödemelere ilişkin bilgi ve belgelerin Hazine Müsteşarlığına iletilmesini takiben söz konusu ödeme karşılığı tutarlar Müsteşarlık bütçesine bu amaçla konulacak ödenekten karşılanmak suretiyle hak sahibine ödenmek üzere Bankaya aktarılır. Konusu suç teşkil eden fiillerden kaynaklanan ödemeler hariç hak sahiplerine fazla ödeme yapıldığının tespiti halinde, bu tutarların tahsilinden vazgeçilerek terkin edilir ve Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası Anonim Şirketi yönünden gerçekleşmiş ödemelere ilişkin tüm hak ve yükümlülükler kendiliğinden sona erer" şeklinde kurala yer verilmiştir. 13.07.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5393 sayılı Belediye Kanunu Geçici 5.maddesinde yer alan "Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile sermayesinin yüzde ellisinden fazlası belediyelere ait şirketlerin, 31.12.2004 tarihi itibariyle kamu kurum ve kuruluşlarından olan kamu ve özel hukuka tâbi alacakları, bunların diğer kamu kurum ve kuruluşlarına olan borçlarına karşılık olmak üzere 31.12.2005 tarihine kadar takas ve mahsup edilir. Bakanlar Kurulu bu süreyi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir. Bu madde kapsamındaki alacak ve borç ifadesi bu alacak ve borçlara ilişkin fer'ileri ve cezalan da kapsar. Yukarıda açıklanan kapsamda yer alan kuruluşların takas ve mahsup işlemine konu olan veya olmayan borçlan, genel bütçe vergi gelirlerinden her ay ayrılacak paylarının yüzde kırkını geçmemek üzere kesinti yapılarak tahsil edilmektedir. Bu noktada sözü edilen kurum ve kuruluşlar bakımından Sosyal Güvenlik Kurumuna olan tasarruf teşvik kesintisi ve katkı paylarını da içeren borçların yeniden yapılandırılmasının gerçekleşip gerçekleşmediği ve bu konuda Hazine Müsteşarlığı ile uzlaşma yoluna gidilip gidilmediği hususu sorumluluğun belirlenmesi bakımından önemlidir. Uzlaşma kapsamında tahsil edilecek tasarruf teşvik kesintisi ile katkı payını 498

tahsil eden tasarruf teşvik kesintisi, işveren katkı payı ve bunların neması işçiye ait bir hak olsa da; yasa gereği, işverenden tahsil yükümü Sosyal Sigortalar Kurumuna ait olmakla, Kurum tarafından tasarruf teşvik kesintisinin uzlaşma kapsamında tahsiline başlanmış olması halinde işverenin yükümlülüğünün devam ettiğinden söz edilemez. Aksi halde, davalı belediyenin aynı borç sebebiyle mükerrer şekilde sorumluluğuna gidilmiş olur. Hal böyle olunca, 5393 Sayılı Kanunun 5.maddesi kapsamında uzlaşma kapsamına alınan tasarrufu teşvik kesintisi, katkı payı ve nema alacaklarından sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu ve Hazineye ait olduğu kabul edilmelidir(yargıtay HGK 23.12.2009 gün 2009/ 9-480 E, 2009/ 596 K.). Bu durumda, uzlaşma kapsamına alınan borç miktarı kadar sorumluluk işveren yönünden kalkacağından husumetin Hazineye yöneltilmesi gerekir. Hazinenin sorumluluğunun 4853 sayılı Kanuna 26.12.2006 tarihinde 5568 Kanun ile eklenen ek madde 1 hükmüne dayandırılması halinde, özel sektörün de sağlaması gereken katkı payı ve nema alacağından da, hazinenin sorumlu olduğu sonucu ortaya çıkar. Ancak somut olayda bu hükmün uygulanmasının mümkün olmadığı açıktır. Davalı işveren tarafından T.C. Ziraat Bankasına yatırılan tasarrufu teşvik kesintisinin bulunması halinde ise, hesapta bulunan tasarrufu teşvik kesintisi ve nemasından tarafların sorumlu olmayacağı göz önünde bulundurulmalıdır. Yerel mahkemece, yukarıda belirtilen ilkeler çerçevesinde araştırma, inceleme ve değerlendirmede bulunmak suretiyle davalı işverenin, Hazine Müsteşarlığının ve Sosyal Güvenlik Kurumunun sorumlu olup olamayacağı belirlenmeli, buna göre sonuca gidilmelidir. Eksik incelemeyle karar verilmesi hatalı olup kararın bu yönden bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 29.6.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi. 499