Sayı: 38 Şubat 2016 Hollanda Türk Federasyon un aylık etkinlik ve haber bülteni Türk Federasyon dan Suriye Türkmenlerine yardım Bu sayıda Mazlum Türkler için her zaman yardım elini uzatan Hollanda Türk Federasyon Uygur Türkleri ve Irak Türkmenleri yardım kampanyaları sonrası bu sefer Suriye Türkmenleri için geniş çaplı bir kampanya düzenledi. Avrupa Türk Konfederasyon bünyesinde yapılan yardım kampanyasına Avrupa ülkelerinde bulunan Türk Federasyon lar katkı sağladılar. Yardımların bizzat yerine ulaşması için yardımların teslim edilmesinde Avrupa Türk Konfederasyon Genel Başkanı Cemal Çetin, Ülkü Ocakları Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Başkanı Olcay Kılavuz ve Avrupa ülkelerinde bulunan Türk Federasyonların yöneticileri Türkmen bölgesine gittiler. Hollanda Türk Federasyon u temsilen HTF Genel Sekreteri Erim Uğurlu, Genel Muhasibi Sadettin Şimşek ve Gençlik Kolları Başkanı Ahmet Çömlekçi yardım heyetinde bulundular. Yardımların teslimi için Hatay Cilvegözü Sınır Kapısına giden heyet burada Hatay Vali Yardımcısı tarafından karşılandı. Valilik makamına geçen heyet burada yardımlar konusunda son işlemleri gerçekleştirdikten sonra Türkiye ve Suriye arasında oluşturulan tampon bölgeye geçti. Burada yardım kampanyasının bir kısmı olan sekiz TIR lık malzeme Suriye Türkmen Meclisi temsilcileri ve Halep ten gelen Türkmen komutanlara teslim edildi. Türk Federasyon dan Suriye Türkmenlerine yardım Onların yerinde bizler de olabilirdik HTF Kadın Kollarından genel istişare Ülkü Buluşmaları 3 Den Haag da düzenlendi Utrecht te Fırat Yılmaz Çakıroğlu anıldı Nijmegen Kadın Kollarında yeni yönetim göreve başladı Utrecht te mutlu son Suriye de var olma mücadelesi veren Türkmenlere Avrupa dan giden bu yardımlar büyük bir yankı uyandırdı. Adeta yok sayılan milyonlarca Suriye Türkmeni bu dev yardımla aynı zamanda moral bulmuş oldu. Nerede bir Türk varsa oraya ilgi göstermeyi kendine görev olarak kabul eden Türk Federasyon lar bu sefer Suriye Türkmenleri için seferber olmuş ve onlara kardeş elini uzatmıştır. Yardımlar gıda paketleri, bebek ihtiyaçları, çadırlar ve yataklardan oluşmakta. devamı 2. sayfa da
Türk Federasyon dan Suriye Türkmenlerine yardım >Anasayfa nın devamı Hollanda Türk Federasyon icra kurulu adına basına verilen demeçte başta Avrupa Türk Konfederasyon olmak üzere katkıda bulunan herkese teşekkür edildi. Suriye Türkmenleri maalesef gereken yerlerden bir türlü gereken ilgiyi görememekte. Bizler de Hollanda Türk Federasyon olarak kardeşlerimize biraz da olsa yardım edebildiysek ne mutlu bizlere. Umarız bugün var olma mücadelesi veren Suriye Türkmenleri başta Ankara olmak üzere gereken yerlerin ilgisini çeker ve mazlum olan bu topluluğa yardım eli uzatılır. Bir taraftan Suriye rejimi, bir taraftan IŞİD ve diğer taraftan PYD gibi bölücü örgütün uzantısı Türkmenleri yok etmek için mücadele vermektedir. Bunlar yetmezmiş gibi Rus uçakları da Türkmen bölgelerini ağır bombardımana tutmaktadır. diye son bulan demeçte bölgenin en kısa zamanda huzura kavuşabilmesi için temennilerde bulunuldu. SAYFA 2
SAYFA 3
Onların yerinde bizler de olabilirdik Karnımız tok, cebimizde harçlığımız var ve en azından güven içerisinde bir hayat sürmekteyiz. Aç değil, açıkta değiliz. Ne bizlerin üzerine bomba atanlar var, ne de bulunduğumuz topraklardan sürmek isteyenler var. Ne işkence görmekteyiz, ne de katliama maruz kalmaktayız. Avrupa da ve Türkiye de hayat sürenler için yukarıda belirtilenlerin hepsi aynı geçerlilikte olmasa bile çoğu geçerlidir. Oysa bir de bizden olanlar var ki hayatları perişan, her an işkence ve katliam ile karşı karşıya kalabilecek ve sürgüne maruz kalabilecekler, hatta şu an bunlara maruz kalmakta olanlar. Kimi Türkiye nin hemen dibinde, kimi de binlerce kilometre uzaklarda Atayurtta. İlk akla gelenler elbette Suriye ve Irak Türkmenleri (Türkmeneli), Güney Azerbaycan (İran) ve Doğu Türkistan (Çin). Bahsedilen bu toplulukların hepsi bizden. Onların dili, dini, örf ve adetleri, kısacası her şeyi bizden. Hatta Türklük konusunda bazıları bizden daha da şuurlu. Tek farkları var bizden, o da kaderin çizmiş olduğu sınırlar. Bunlar büyük Türk dünyası nın kanayan yaraları. Onları duymuyoruz, görmüyoruz ve bilmiyoruz. Ya da istemiyoruz duymayı, görmeyi ve bilmeyi. Bazen onları keşfediyoruz ama büyüklerimiz konuyu kapatmak isteyince kimimiz de buna uyuyor. Örneğin son Ramazan ayında Doğu Türkistan vahşeti dile getirildiğinde önce benimsenip fakat kısa zaman sonrası büyüklerimizin isteği üzerine üstü örtüldüğü gibi. Bu mazlum Türk topluluklarına sahip çıkanlar mı? Onlara da ırkçı ve faşist gibi insanlık dışı kavramları yapıştırıp iftira ediyoruz. Oysa o kadar bizden ki onlar, biraz düşünsek şu an onların yerinde bizler de olabilirdik. Bu arada kavmini sevmenin ve ona sahip çıkmanın insani olduğu gibi milli ve dini bir görev olduğunu da unutmamak gerekir. Şöyle bir düşünelim, mevcut Türkiye Cumhuriyeti nin sınırları biraz daha geriden çekilseydi, o zaman sınırların dışında bizler de kalabilirdik. Özellikle Suriye ve Irak Türkmenleri bu sınırların çekiminin sonucu olarak öbür tarafta başkalarının yönetimi altında bırakıldılar, ya da Atayurt bölgesinden göç etmeseydik bugün Doğu Türkistan da yaşanılan vahşetleri fiilen bizler de yaşayacaktık. Sınır konusu dışında Anadolu ile Türkmeneli (Suriye ve Irak) ve Güney Azerbaycan birbirleriyle çeşitli sebeplerden dolayı göçler yaşamışlardır. Hatta belki bizler de o topraklardan göç etmişizdir. Durum böyle ise göç etmeseydik bizler ne durumda olurduk şu an? O zaman da halen üç maymunu oynayabilir miydik? İşin bu tarafına gelince bizim insanlarımızın ızdırapları neden düşünül(e)mez ki? Ve en acı konu da şu an kan ağlayan coğrafyalardan gelipte oraları çıkarları uğruna unutanların durumu. Hadi biz fark edemiyoruz ve oraları en azından dillendirmiyoruz diyelim, ya bu tiplere ne oluyor acaba? İnsan bu kadar inkarcı ve aşağılık olmamalı. Şuurlu, samimi ve vicdan sahibi olan bir Türk şu an katliamlara maruz kalan Türk diyarlarını unutamaz ve üç maymunu oynayamaz. Kader her ne kadar sınırları ayırmış olsa da, Türk oralarda yaşayanlar ile ilgilenir ve sahiplenir. Sınırlar ve mesafeler engel olmamalıdır. Unutmayalım ki, şimdi onların yerinde bizler olabilirdik! Son söz: Tanrı ayrılıkla sınarmış kulu. Parçalanmış Turan gün olur elbet bir araya gelir ve ayrılık son bulur. H.T.F. Genel Başkanı Murat Gedik SAYFA 4
HTF Kadın Kollarından genel istişare Hollanda Türk Federasyon Kadın Kolları Hollanda nın çeşitli yerleşim yerlerinde bulunan mevcut kadın kolları yöneticilerini bir araya getirerek genel istişare toplantısı düzenledi. Toplantıya ev sahipliği yapan Hollanda Türk Federasyon Kadın Kolları Başkanı Neslihan Büyükhan-Dicle birlik ve beraberliğin önemini vurgularken, bütün hanımlara özveri ile birlikte çok güzel şeyleri başaracaklarının teminatını verdi. İstişare toplantısına katılan Hollanda Türk Federasyon Genel Başkanı Murat Gedik ise Hollanda Türk Federasyon hakkında genel bir sunum yaptı. Federasyon un işlevi, hedefi, yönetim biçimi, faaliyet alanları gibi konuları dile getiren Genel Başkan Gedik Kadın Kollarından beklentisini de dile getirdi. Gedik aynı zamanda Kadın Kollarının neden önem arz ettiği konusuna da değindi. Konuşma sonrası katılımcıların sorularını da cevaplayan Murat Gedik daha sonra toplantıdan ayrıldı. Toplantının devamında yapılması düşünülen faaliyetler hakkında görüşmeler yapıldı ve özellikle yapılacak olan üç günlük yatılı eğitim semineri hakkında fikirler dile getirildi. Mayıs ayında yapılması düşünülen Anneler Günü programının Ülkücü Şehit Kadınları anma programı olarak yapılmasına karar verildi. İstişare toplantılarının daha sık yapılması dilekleri ile toplantı son buldu. SAYFA 5
Ülkü Buluşmaları 3 Den Haag da düzenlendi Daha önce Dünya Uygur Kurultayı Başkanı Rabia Kadir in de katılımıyla Genel Türk Tarihi konusu işlenen Ülkü Buluşmaları serisinde 3. buluşma Den Haag Türk İslam Vakfında gerçekleşti. Avrupa Gençliği ve Ülkücülük konulu bu buluşmaya Hollanda Türk Federasyon a bağlı teşkilatlardan gençler katıldılar. Den Haag Türk İslam Vakfı Konferans Salonunda gerçekleşen bu programda kısaca Türklük ve Ülkücülüğün tarihine değinilip, Avrupa daki Türk gençliğinin gelecek vizyonu ve bekleyen tehdit ve sorunlar ele alındı. Buluşmada söz alan Yasin Koçak gençlerin vizyon sahibi olmalarının önemine değinerek, Avrupa Türklüğünün Avrupa da kendini koruyabilmesi için Türkçenin son derece önemli olduğunu dile getirdi. Avrupa Türklüğü dilini unutursa, maalesef dinini, örf ve adetlerini kısacası geçmişini unutur. Bundan dolayı burada yetişen nesillerin Türkçe konuşmaları son derece önem arz etmektedir. Bizler kendi kimliğimizi korurken içinde yaşadığımız toplumun da her alanında bulunmalıyız. Hollanda gündemini takip etmeli, Hollandalıların da bulunduğu dernek ve vakıflarda bulunmalı, siyasi partilerin üyeleri olmalıyız. Bütün bunları da yaparken Türk dünyası ile olan bağımızı koparmamalıyız. Bu bağlamda mümkün olduğunca Türkiye ve Türk topraklarına gitmeli oradaki havayı teneffüs etmeliyiz. Ancak bu şekilde geçmişimizi unutmadan, geleceğimizi kendimiz yönlendirebiliriz. diye gençlere hitap etti. Buluşmada ayrıca Avrupa Türklüğünü tehdit eden asimilasyon, toplumsal kutuplaşma, İslamofobya, İslamiyet adına terör gibi konulara da değinildi. Daha sonra söz alan Hollanda Türk Federasyon Genel Başkanı Murat Gedik Avrupa Gençliğine seslendi: Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve fazileti sözünü benimseyen kişiler olarak bir arada bulunmaktayız. Ülkücüler bütün insanlığı kucaklayan, karakterli, ahlaklı, vatansever şahsiyetlerdir. Maalesef günümüzde Türk toplumunun kendi içinde bölündüğünü ve ötekileştirildiğini görüyoruz. Bizler bu tehdide karşı çok dikkatli olmalıyız. Toplum olarak yaşadığımız bu gibi birçok sorun maalesef araştırmadığımızdan ve eğitim eksikliğimizden kaynaklanıyor. Sizler merak ettiklerinizi araştırmalı kendinizi toplum içerisinde geliştirmelisiniz. Mutlaka kendinizi kitap okumaya alıştırmalısınız!. Son olarak söz alan Den Haag Türk İslam Vakfı Başkanı Tahsin Çetinkaya da gençlere ve özellikle bayan katılımcılara katılımlarından dolayı teşekkür etti. Den Haag Estergon Gençlik Kolları tarafından verilen ikramdan sonra program son buldu. SAYFA 6
Utrecht te Fırat Yılmaz Çakıroğlu anıldı Ege Üniversitesinde şehit edilen Fırat Yılmaz Çakıroğlu Utrecht Türk Kültür Merkezi tarafından tertiplenen programla anıldı. 21 Şubat 2015 te bölücü terör örgütünün mensupları tarafından şehit edilen Fırat Yılmaz Çakıroğlu için tertiplenen programa yoğun ilgi gösterildi. Anma programının sunumunu yapan Gül Çelik açılış konuşması için ilk sözü Utrecht Türk Kültür Merkezi başkanı Salim Çam a verdi. Başkan Salim Çam kısa konuşmasında Fırat ın ülküleri için şehit edildiğini ve geride kalan gönüldaşlarının onu ve binlerce ülkücü şehitleri unutmayacaklarını söyledi. Çakıroğlu anısına yapılan film gösterisi ardından genç kızların okumuş oldukları şiirler katılımcıları duygulandırırken Nihal Atsız ın Kahramanlık Şiiri ayrı bir ilgi gördü. Konuşmasını yapmak için kürsüye gelen Hollanda Türk Federasyon Genel Başkanı Murat Gedik ise konuşmasında gençlerin bilgiye önem vermelerini dile getirdi. Türk milliyetçilerinin en büyük düşmanının cehalet olduğunu söyleyen Gedik bunun da panzehrinin okumak olduğunu söyledi. Murat Gedik: Fırat Yılmaz Çakıroğlu açılım ihanetinin kurbanı olmuştur. Üniversitelerimiz bölücü unsurların işgali altındayken ülkeyi yönetenler açılım diye bir türlü oralara el atmamışlardır. Fırat işte Ege Üniversitesine yuvalanan teröristler tarafından şehit edilmiştir. Burada şehit Fırat için bir araya gelmiş bulunmaktayız, fakat bütün şehitlerimizi bu vesileyle de anmış olmaktayız. Onları yaşatmak ve ülkülerine hizmet etmek için anma programlarından ziyade onlara layık olabilme mücadelesi vermekte yatmaktadır. Yaradan bizleri mahcup etmesin. İlahilerin okunmasının ardından Utrecht Türk Kültür Merkezi Kadın Kolları mensuplarının hatim duası ile anma programı son buldu. SAYFA 7
Nijmegen Kadın Kollarında yeni yönetim göreve başladı Federasyon Bülteni Hollanda Türk Federasyon a bağlı Nijmegen Türk Kültür Merkezi Hilal Vakfı Kadın Kolları yeni yönetim tanıtma ve kaynaşma programı düzenledi. Çevre illerden gelen Kadın Kolları yöneticilerinin de katıldığı program Kuran ı Kerim ve İstiklal Marşının okunması ile başladı. Açılış konuşmasını yapan eski yönetim kurulu başkanı Zehra Ural görev yapmış olduğu süre boyunca kendisinden desteğini esirgemeyen başta teşkilat başkanı ve yönetim kuruluna teşekkürlerini ileterek yeni yönetime başarılar diledi. Hilal Vakfı Kadın Kolları yeni başkanı Hatice Yanbul yapmış olduğu konuşmasında yeni dönemde hayata geçirilecek olan faaliyetler hakkında bilgi verdi. Yanbul geçmiş dönemlerde yöneticilik yapanlara da teşekkür ederek konuşmasını bitirdi. Yapılan programın son konuşmacısı olarak söz alan Hollanda Türk Federasyon Kadın Kolları Başkanı Neslihan Büyükhan Dicle katılımcılara seslenerek birlik ve beraberlik içinde olan Nijmegen teşkilatını kutladı. Böyle değerli hanımlar olduğu sürece bizim gelecek nesillerden umudumuz olacak, iyi ki varsınız. Rabbim yapmış ve yapacak olduğunuz faaliyet ve hizmetlerde her daim yar ve yardımcınız olsun. diyerek Hollanda Türk Federasyon Kadın Kolları Başkanı konuşmasını bitirdi. Programın sonunda eski yönetim kurulu üyelerine teşekkür plaketleri takdim edildi. Utrecht te mutlu son Utrecht ve çevresine hizmetleri ile kendini ispatlamış olan Utrecht Türk Kültür Merkezi uzun uğraşılar sonrası yeni binasının tapusunu almış oldu. Utrecht Tractieweg 200 numarada bulunan yeni teşkilat binası iki katlı olup geniş bir alana sahiptir. Utrecht Türk Kültür Merkezi Ocak 2014 tarihinde bu binaya taşınmış ve taşındıktan sonra binada büyük çapta tamirat gerçekleştirilmiştir. Bina çok amaçlı kullanımlı olarak Türk halkının takdirini kazanmıştır. Zemin katta büyük bir camisi, lokali, seminer ve spor salonu olan binanın ikinci katında ise idare ve toplantı odaları bulunmaktadır. Toplam 1.600 m2 alana sahip olan teşkilat binası yapılan son çalışmalar ile mülkiyetine Türk Kültür Merkezi nin olmuştur. Utrecht Türk Kültür Merkezi Başkanı Salim Çam yapmış olduğu basın açıklamasında mutluluklarını dile getirerek kendilerinden maddi ve manevi katkılarını esirgemeyen Utrecht Türk halkına teşekkürlerini sundu. Utrecht te gerçekleştirilen bu çalışma sonrası Hollanda Türk Federasyon Hollanda da var olan teşkilat ağını daha da güçlendirmiş oldu. SAYFA 8
SAYFA 9