Denizli den Yine Bir İlk

Benzer belgeler
NİSAN AYI BÜLTENİ 3. Tarım ve Hayvancılık Fuarı göz doldurdu

TR 61 DÜZEY 2 BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (ANTALYA-ISPARTA-BURDUR)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

OCAK 2012 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

PANEL SONUÇ BİLDİRGESİ

Gümüşhane Kelkit ilçesinde Doğu Keredeniz 1. Organik Tarım Kongresi başladı.

TEMMUZ 2012 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Mobil SGK Araçları Yollarda

Hassas Tarım Teknolojileri

Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi nin 50 nci Yılı Konferansı Ankara da Düzenlendi

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ VETERİNER FAKÜLTESİ PROF. DR. O. CENAP TEKİNŞEN ET VE SÜT ÜRÜNLERİ ARAŞTIRMA - GELİŞTİRME UYGULAMA ÜNİTESİ YÖNERGESİ

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

TÜRK SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ Sayılı Tapu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Hakkında TÜSİAD Görüşü

Afyonkarahisar Chamber E- BÜLTEN of Commerce and Industry

TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI DİYARBAKIR ŞUBESİ 16. DÖNEM ÇALIŞMA RAPORU TEMSİLCİLİKLERİMİZDEN

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

Dış Paydaş Toplumsal Katkı Araştırması Anketi Sonuçları

Panel Sonuç Raporu ( ) Hassas Tarım Teknolojileri Paneli

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

SEKTÖR KURULLARI ve İŞ GELİŞTİRME KOMİSYONU Bölgesel İş Geliştirme Forumu

KASIM 2011 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

MART 2015 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Kırıkhan Ticaret ve Sanayi Odası Yılı Faaliyet Raporu

YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI MALİ DÜZENLEME YASASI. 1. Bu Yasa, Yükseköğretim Kurumları Mali Düzenleme Yasası olarak isimlendirilir.

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

YÜZÜNCÜ YIL ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

5200 SAYILI TARIMSAL ÜRETİCİ BİRLİKLERİ KANUNU ve BU KANUN KAPSAMINDA KURULAN TARIMSAL ÜRETİCİ BİRLİKLERİNİN DENETİMİ

En Yüksek Prim Ödeyen 10 İşverene Ödül Verildi

Yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde bu. ülkelerin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliği haiz ticaret

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TARIMSAL UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ (TUAM) YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM VE DAYANAK

31 Mart 2013 PAZAR. Resmî Gazete. Sayı : YÖNETMELİK. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığından: HAYVAN ISLAHI KOMİTESİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI

NİSAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

5. KARİYER GÜNLERİ GERÇEKLEŞTİ

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ SANDIKLI UYGULAMALI BİLİMLER YÜKSEKOKULU

CHP Yalıkavak Temsilciliğinin düzenlediği Kahvaltıda Birlik ve Beraberlik Mesajı

Kayıt Dışı İstihdamla İlgili Proje Ödülleri Sahiplerine Verildi

YÖNETMELİK. Gazi Üniversitesinden: GAZİ ÜNİVERSİTESİ KARİYER PLANLAMA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

HAYRABOLU TİCARET BORSASI 2014 YILI FAALİYET RAPORU

EÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM TOPLULUĞU 2012 FAALİYET RAPORU

E- BÜLTEN. TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Bursa Şube 5. Olağan Genel Kurulu Gerçekleştirildi. Tarım Öğretiminin Başlangıcı nın 170. Yıldönümü Kutlandı

IĞDIR İL GIDA, TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM / DENEYİM TABLOSU

Bayraktar Kayıtdışı yüzde 53 ten yüzde 33 e düştü bu bir rekordur

OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI

TÜRKİYE RÜZGAR ENERJİSİ KONGRESİ

YOZGAT TİCARET VE SANAYİ ODASI Yılı Faaliyet Raporu

YÖNERGE SELÇUK ÜNİVERSİTESİ VETERİNER FAKÜLTESİ PROF. DR. HÜMEYRA ÖZGEN ARAŞTIRMA VE UYGULAMA ÇİFTLİĞİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM

YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU ( )

2015 YILI FAALİYET RAPORU Batı Akdeniz Ekonomisini Geliştirme Vakfı

YÖNETMELİK NAMIK KEMAL ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

TMMOB GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI

ŞUBAT 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Düzce Üniversitesi Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi tarafından düzenlenen Düzce Fındık Çalıştayı İstiklal Konferans Salonu nda gerçekleştirildi

T.C İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ZABITA DAİRE BAŞKANLIĞI ZABITA DESTEK HİZMETLERİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

( tarih ve Mükerrer Sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır) Harcama Yetkilileri Hakkında Genel Tebliğ (Seri No: 1)

Avrupa Birliği Yapısal Uyum Yönetim Otoritesi Daire Başkanı

Başbakan Yıldırım, Milli Tarım Projesi toplantısında konuştu

Neden Malatya ya yatırım yapmalı

KIRSAL KALKINMA VE ÖRGÜTLENME ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, İŞ TANIMLARI VE GEREKLERİ BELGELERİ

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

1- EKER: Doktorların Kırmızı Ete Özür Borcu Var Hayvancılık Akademisi - AA

Genel Başkan Ymm Nail Sanlı nın Açılış Konuşmasından Başlıklar

GAMBİYA ÜLKE RAPORU. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu Afrika Koordinatörlüğü

Turizm Fakültesi Etkinlik Bülteni / Şubat Sayısı / 2016

YAZILI VE GÖRSEL BASINA YANSIYANLARDAN ÖRNEKLER

4- SERMAYENİN SERBEST DOLAŞIMI

YOZGAT TİCARET VE SANAYİ ODASI Yılı Faaliyet Raporu

TOBB da Akdeniz Bölge Toplantısı yapıldı

TEMMUZ AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTISI

ULAŞTIRMA BAKANI YILDIRIM: BAŞBAKAN IN İLETİŞİM VERGİSİNDE KAMUYA VERDİĞİ BEYANAT, BİZİM İÇİN BİR

AFYONKARAHİSAR TİCARET VE SANAYİ ODASI

Dr. Mustafa KURUCA Isparta da Sosyal Güvenlik Reformunun Yansımaları ve Sosyal Güvenlikte Teşvik Uygulamaları konulu konferans verdi

TÜRKİYE VE DÜNYADA KANATLI SEKTÖRÜNÜN GENEL DURUMU

EÜ ZİRAAT FAKÜLTESİ TARIM TOPLULUĞU 2011 FAALİYET RAPORU

7. dönem çalışma raporu SOSYAL ETKİNLİKLER. EMO Kocaeli Şubesi

Çalışma hayatında barış egemen olmalı

TÜRK PARASI KIYMETİNİ YAPILAN DEĞİŞİKLİKLER

Yaşam Boyu Öğrenme, Araştırma ve Uygulama Merkezi nin ilk şubesi Bodrum da

TBMM MİLLETVEKİLLERİ Cinsiyete göre dağılım. TBMM MİLLETVEKİLLERİ Partilere göre dağılım YEREL YÖNETİMLER KADIN ORANI (%)

DOĞU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TURİZM FAKÜLTESİ, TURİZM VE OTELCİLİK YÜKSEKOKULU TÜZÜĞÜ

EYLÜL AYI OLAĞAN MECLİS TOPLANTIMIZA HOŞ GELDİNİZ

ORHANGAZİ TİCARET VE SANAYİ ODASI E-BÜLTEN

GİRESUN ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ

Eylül 2013 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Sayı: 68 Kasım Mecidiyeköy Mah. Mecidiye Cad. No:14 Adıgüzel Çarşısı K:1 D:1 Şişli/İSTANBUL

HARCAMA YETKİLİLERİ İLE İLGİLİ BAZI ÇELİŞKİLER VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

CUMA İZMİR GÜNDEMİ. -Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı - Basın Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ ANA YÖNETMELİĞİ

KONYA-EREĞLİ TİCARET BORSASI TÜRKİYE DE VE İLÇEMİZDE HAYVANCILIK SEKTÖRÜ SORUNLARI

29 Ekim Cumhuriyet bayramı okulumuzun bahçesinde coşkuyla kutlandı.

SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI ARAŞTIRMA, TEKNOLOJİ GELİŞTİRME VE YENİLİK DESTEK PROGRAMLARI

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.

Başbakan Yıldırım, Piri Reis Ortaokulu nda karne dağıtım törenine katıldı

BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİM ÇALIŞMALARI UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

BAKANLAR KURULU TOPLANTISI ADALET BAKANI VE HÜKÜMET SÖZCÜSÜ ÇİÇEK, KOBİ LERİN BORÇLARININ YEN

2015 Ekim Ayı Bülteni

2017 ŞUBAT AYI E-BÜLTENİ

1- TÜSİAD Gıda, Tarım ve Hayvancılık konusunu ele aldı - TÜSİAD

HAZİRAN 2014 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

Transkript:

REKLAM ALANI KÖY KALKINMA VE DİĞER TARIMSAL AMAÇLI KOOPERATİF BİRLİKLERİ MERKEZ BİRLİĞİ OCAK 2012 Yıl:1 Sayı:3 KÖY KALKINMA VE DİĞER TARIMSAL AMAÇLI KOOPERATİF BİRLİKLERİ MERKEZ BİRLİĞİ GAZETESİ ÜCRETSİZDİR Denizli den Yine Bir İlk İlklere imza atmaya alışkın olan Denizli, bir ilk e daha imza attı. Tarım ve hayvancılıkta, toprak-yaprak analizleri, sulama projeleri, toprak haritasının çıkartılması, arazi toplulaştırmasında Türkiye de ilk lere imza atan; Tarımsal örgütlenme ve örgütlerin başarılı çalışmaları ile de öne çıkan Denizli; 2012 Dünya Kooperatifçilik Yılı nedeniyle Denizli Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliğinin eğitim programı ile yine Türkiye de öncülük yaptı. Denizli Bölgesi Hayvancılık Kooperatifleri Birliği 11-15 Ocak 2012 tarihleri arasında Bölge Birliğine ortak kooperatiflerin yönetim ve denetleme kurulu üyelerinin, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Denizli Valiliği, İl Tarım Müdürlüğü nün yoğun katılımı ile 4 gün süren bir eğitim programına aldı. Yöneticilerin Eğitimi adı altında düzenlenen başarılı bir organizasyon ve ilgi ile yapılan eğitim programına; Denizli Vali Yardımcısı Nevzat SİNAN, Türkiye Milli Kooperatifler Birliği Genel Başkanı Muammer NİKSARLI, Tarım Reformu Genel Müdürlüğü Genel Müdür Yardımcısı Dr. Metin TÜRKER, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Daire Başkanları; M. Fersan DURSUN, Muhittin EYİMAYA ve Bakanlık konu uzmanı 6 üst düzey bürokratın, Köy-Koop Genel Başkanı Yakup YILDIZ, Hay-Koop Genel Başkan Yardımcısı Yusuf ÇALIŞKAN, Denizli İl Tarım Müdürü Yusuf GÜLSE- VER, Denizli İl Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü Kırsal Kalkınma ve Örgütlenme Şube Müdürü Ferruh BACANLI ve 4 personeli, Köy-Koop Merkez Birliği Yönetim Kurulu Üyeleri ve Genel Merkez çalışanları, 16 İl birliğimizin başkanları, Hay- Koop Denizli Birliği nin Yönetim Kurulu Üyeleri ve çalışanlarının yanı sıra 149 kooperatif yöneticisi, yoğun kar yaşığı nedeniyle oluşan kötü yol koşullarına rağmen eğitime katıldılar.» Syf 19 da Köy-Koop a Yılın Sivil Toplum Örgütü ödülü Mebus Haber ve Meclis Ajans dergisinin geleneksel her yıl düzenlediği ödül töreninin 9.su Ankara da Sürmeli Otel de gerçekleşti. 27 ocak 2012 tarihinde gerçekleşen ödül töreninde yılın sivil toplum örgütü ödülünü Köy-Koop Merkez Birliği adına Genel Başkanımız Yakup YILDIZ aldı. Özel haberleri ile Türkiye de gündem oluşturan Meclis Ajans, 9. yılında da Türkiye ye hizmet edenleri ödüllendirdi. Meclis Ajans okurları, www. meclisajans.com a gönderilen elektronik posta, mektup ve anketlerle Yılın Devlet Adamını, Siyasetçisini, Milletvekillerini, Bürokratlarını, Valilerini, Belediye Başkanlarını, İşadamlarını, Gazetecilerini ve TV Muhabirlerini, sivil toplum örgütlerini belirledi. En başarılı sivil toplum örgüt ödülü Köy-Koop Merkez Birliği ne verildi.» Syf 3 de Süt içmeye devam Türkiye nin önemli bilimsel araştırmalara imza atan Hacettepe Üniversitesi, son günlerde özellikle çocuklara süt içirilmemesi yönündeki açıklamalara tepki göstererek, kanserden korunma, diş sağlığı, kemik gelişimi ve bağışıklığın kuvvetlenmesinde olmazsa olmaz olarak gösterdikleri sütün, mutlaka içilmesi gerektiğini vurguluyor. Kolesterol ilaçlarının faydalı olmadığına yönelik tartışmaların ardından son günlerde özellikle çocuklara süt içirilmemesi yönünde bazı hekimlerce yapılan açıklamalara tepki gösteren bilim insanları, kanserden korunma, diş sağlığı, kemik gelişimi ve bağışıklığın kuvvetlenmesinde düzenli süt içilmesinin olmazsa olmaz olarak kabul edildiğini, başta çocuklar olmak üzere yetişkinlerin de süt içmesi gerektiğini belirtti.» Syf 9 da Küçük balık avlamayın satmayın ve almayın Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı yasal sınırların altında yapılan balık avının önüne geçebilmek için çalışma başlattı. Denetim sürecine yurttaşın dahil edilmesini amaçlayan bilinçlendirme çalışması ile tüketicinin tezgahlardaki küçük balığı alması önlenecek. Av yasağına aykırı şekilde avlanan balıkları tezgaha koyanların da ihbar edilmesi sağlanacak. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı nca balıkların yasal avlanabilir boy ölçüleri Daha küçüğünü avlamayalım, satmayalım, almayalım sloganıyla afiş haline getirilerek dağıtılmaya başladı. Afişte avlanması yasak (koruma altında) balıklara da yer verildi.» Syf 8 de Hadi İLBAŞ Dünden Bugüne Kooperatifçilik -3-» Syf 2 de Umut ÖZDİL Vedat Mirmahmutoğulları nın 2012 Yılına Düştüğü Notlar» Syf 7 de Prof.Dr. Metin ATAMER Marketlerde Açık Süt Satılacak» Syf 9 da A.Ü Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ahmet ÇOLAK Tarımsal Öğretimin Başlangıcının 166. Yıldönümü Röportaj» Syf 4 de Prof.Dr. MUSTAFA KAYMAKÇI Tarım ve Çiftçi Sorunlarının Çözümü için Ne Yapmalı (1)» Syf 8 de MEHMET VAROL Gündem» Syf 19 da M.İlhan SARIKAYA Tarımda AB Uyumu» Syf 10 da Dr. Yener ATASEVEN Türkiye de 2012 Yılı Tarım Haftası» Syf 5 de Dr. Turhan TUNCER Ülke Toprağı Satılık Mal Değildir, Vatandır!» Syf 3 de TEVFİK FİKRET CENGİZ IPARD Programı Uygulaması» Syf 20 de

Ocak 2012 Köy-Koop Merkez Biṙliği 2 KOOPERATİFÇİLİK DÜNDEN BUGÜNE KOOPERATİFÇİLİK -3- Stuttgart ta en az bir hafta kadar beklememiz gerekti. Bir yandan kendimize bir baştemsilcilik bürosu ararken, Alman makamlarına baştemsilciliğin resmen tescili konusunda gerekli belgelerle başvurduk. Bir haftanın sonunda hem büroyu bulmuş, hem de Alman makamlarından gerekli izni almıştık. Oradan yanıma baştemsilciyi de alarak diğer Alman şehirlerine geçtik. Bu şehirlerde de beklediğimizin üstünde bir kalabalıkla karşılaştık. Hava olumluydu. Herkes ileriye umutla bakıyordu. Frankfurt tan sonra Belçika ve Hollanda ya geçtik. Oralarda da daha önce geleceğimizi bildirdiğimiz için toplantı salonları doluydu. Son toplantıyı yaptığımız Hollanda nın Amsterdam şehrinden Hamburg a geçtik. Bizim fabrikanın makineleri Hamburg a bağlı Harburg daki Krupp tesislerinde üretiliyordu. Oraya uğrayıp hem üretimin hangi aşamada olduğunu öğrenmek hem de gönderdiğimiz teknisyenleri görmek amacıyla Harburg a gittik. Krupp tesislerinin ileri gelenleri bizi sıcak bir biçimde karşıladılar. Makinelerin üretimini gösterdiler ve teknisyenlerimizle bizi buluşturdular. Her şey yolunda idi. Hamburg a dönüp orada Hamburg ve çevresinde çalışan işçilerle bir toplantı yaptık. Kendilerine olan biten hakkında bilgi verdik. Taahhütlerin yanında peşin para ödeyenler oldu. Oradan Berlin e geçmek istiyorduk. Haritaya baktım. Hamburg tan doğrudan Berlin e giden bir yol vardı. Biz hep Nurnberg den Berlin e geçiyorduk. Hamburg dan Nurnberg e inmek ve sonra doğuya doğru Berlin e gitmek uzun bir yoldu. Bunun üzerine Hamburg dan doğru Berlin e gitmeyi uygun bulduk. Ne var ki, Hamburg dan biraz sonra yol Doğu Almanya ya giriyor ve Berlin e kadar öyle gidiyordu. Önce üstümüzde bulunan Markları Hamburg daki hesabımızın bulunduğu banka şubesine yatırmamız gerekiyordu. Bankalar kapanmıştı. Bir arkadaşımız banka şubesi yetkilisinin telefonunu buldu ve ona telefon edip durumu anlattı. Bankaya gittiğimizde iki kişi bizi bekliyordu. Işıkları yakıp bizi bir odaya aldılar. Tam işlemlerin sürdüğü sırada Banka kapısının zili çaldı. Gelen iki polis memuruydu. Gece vakti bankanın açılışını, yabancı üç-beş kişinin bankaya girişini, soygun ihtimali ile değerlendiren banka komşuları polise haber vermişlerdi. Polisler içeri girer girmez kimliklerimizi istediler. Bereket versin, bankacılar durumu anlattılar. Polisler özür dileyerek ayrıldılar. Gece vakti Hamburg dan Doğu Alman sınırlarını geçerek Berlin e gitmemizin geç olduğunu söyleyen işçiler bizi o gece misafir ettiler. Ertesi sabah yola çıktık. Hamburg- Berlin yolunun Doğu Alman sınırını geçtik. Sınırda kimse olmadığı gibi, kilometrelerce yol aldık, tek kişiyle karşılaşamadık. Hayrete düşmüştük. Derken elleri silahlı askerler yolun ortasında önümüzü kestiler. Yavaş yavaş yürüyorlar, biz de zorunlu olarak onlara ayak uyduruyorduk. Binaların bulunduğu bir yere geldik. Memurlar geldi. Arabadan hiçbir şey almadan inmemizi istediler. Sonra bize 100-150 metrelik bir mesafe göstererek buradan yukarı aşağı yürüyebileceğimizi, daha ileri gitmememizi tembih ettiler. Arabayı kontrol etmeleri saatler sürdü. Çantanın içinden işçilerin isim listelerini getiriyorlar ve bu nedir diye soruyorlardı. Kendilerine Almanya da bulunan işçi ortaklarımızın listeleri olduğunu söylüyorduk. İnanmamış gibi yüzümüze bakıp dışarıdaki bir telefon kabinine girip dakikalarca konuşuyorlardı. Saat tuttum. Üç saat sonra tamam gidebilirsiniz dediler. Arabanın içine girdiğimde üstteki ve yandaki kaplamaların bile sökülüp arandığını gördüm. Kızarak dışarı çıktım. Orda bekleyen memura bu ne diye çıkıştım. Memur eliyle defol, git işareti yapıyordu. Arabayı çalıştırdım. İleri doğru gitmek istedim. Askerler, nayn, nayn. diyerek bana geldiğimiz yolu gösterdi. Arabadan inerek binaya girdim ve kızgın bir ifade ile niçin bizim ileri gitmemizi önlediklerini, geri gidecek idiysek bizi neden saatlerce orada tuttuklarını sordum. Bu yol sadece Alman arabalarına açıktır. Yabancı arabalar buradan geçemez dediler. Zorunlu olarak geri dönüp Batı Almanya topraklarına girdik ve oradan Nürnberg e kadar inip Berlin yoluna girdik. Bir Diktatoryal Rejimin Ne Kadar Mantıktan Uzak Olduğunu Orada Anladım.. Mehmet Hadi İLBAŞ Köy-Koop Eski Genel Başkanı Dedikleri gibi, Doğu Alman topraklarından geriye giderek Batı Alman topraklarına döndük. Oradan Güneye inerek Nurnberg e ulaştık. Nurnberg ten yeniden Doğu Alman topraklarından Berlin e giden tek yolu izleyerek Berlin doğru yol aldık. Bu yolda Doğu Alman topraklarına giden tüm yan yollar yabancılara kapatılmıştı. Ayrıca, yol boyunca yabancıların duraklayıp yemek yiyebilecekleri, bir şeyler içebilecekleri yerler belliydi. Onların dışında diğer benzeri yerlerde duramazdınız. Yolda ilerlerken yol kıyısında kalabalık bir grubun oturduğu,yemek yediği bir yerde biz de gidip burada bir şeyler yiyelim dedim. Arabayı bir kenara park ederek yemek yenen yere geldik ve bir boş masaya oturduk. Garsonun gelmesini beklerken, sivil bir kişi, bize burası yabancılara yasak. Burada yemek yiyemezsiniz. Yolunuza devam edin. Yol boyunca yabancılara açık levhalı yerler göreceksiniz. Ancak oralarda oturabilirsiniz dedi. Zorunlu olarak kalktık; arabamıza Berlin e doğru gittik. Yabancılara açık yazılı bir yerde durduk ve orada oturup bir şeyler atıştırdık. Berlin e geleceğimiz günü Berlin temsilcimize bildirmiştik. Bir salon tuttuklarını ve salonun adresini bana bildirdiler.verilen adresi arayarak bulduk. Arabayı salonun önünde bulunan kaldırıma park edip salona doğru yürüdüğümüzde salonun yan tarafındaki evlerden birinin penceresi açıldı. Yaşlıca bir hanım parmağıyla işaret vererek nayn, nayn diye seslendi. Anladım ki arabayı yanlış yere park etmişiz. Salona girdim. Salon doluydu. Yürüyüp salonun ön tarafındaki kürsüye geldim. Herkesi selamladıktan sonra arabayı yanlış yere park ettim galiba. Yukarıdan bir hanım nayn, nayn dedi. Anahtarı vereyim, onu uygun bir yere park edin dedim. Boş ver başkan. Sen toplantıyı başlat dediler. Toplantı başladı. Kısa bir süre sonra bir trafik polisi içeri girdi ve buraya park edilen arabayı hemen kaldırın. Yoksa ceza yazıp biz oradan çektireceğiz dedi. Arkadaşlar homurdansalar da, içlerinden birisi anahtarı alıp arabayı yasak olmayan bir yere çekmek üzere dışarı çıktı. Toplantıda oraya gelmeden önce Hamburg yakınlarındaki Harburg taki Krupp tesislerine uğradığımızı, bize verecekleri makinelerin üretiminin sürdürüldüğünü, orada Krupp un isteği üzerine ıkı teknisyenimizin üç ay süreyle Krupp tesislerinde staj yapmakta olduklarını bildirdim. Sipariş verdiğimiz makinelerin 6 ay içinde bitirilip Çandır a teslim edileceğini, bu arada binaların inşaatını sürdürüldüğünü söyledim. Kooperatifçilik demek, kooperatifteki herkesin güçlerini birleştirmek anlamına geldiğini, Avrupa gezim sırasında bu inancı gördüğümü bildirdim. Coşkulu bir alkışla başkan arkandayız diye bağırdılar. Ertesi günü, bana Batı Berlin i, arkasında Doğu Berlin i gezdirdiler. Batı Berlinde geniş bulvarların bazı yerlerde gelip iki Berlin i ayıran duvara dayandığını biraz üzüntüyle seyrettim. Öğleden sonra Doğu Berlin e geçtik. Metro boyunca duraklarda çıkışlar hep kapalıydı. Doğu Berlin de Batı Berlin de olduğu gibi canlılık yoktu. İnsanlar sanki gülmeyi unutmuşlardı. Avrupa dan döndüğümüzde ortak sayımız 3000 e yaklaşmıştı. Hem yurtiçinden hem de yurtdışından alacağımız makineler için yeterli parayı yurtdışı ortaklarımızın katkısıyla bulmak mümkündü. Çandır a döndüğümde inşaatın kesintisiz sürdürüldüğünü görmek beni mutlu etti. Fabrika alanında olduğum bir gün yabancı iki kişinin geldiğini benimle görüşmek istediklerini söylediler Omuzlarında kameralarla gelen kişiler Hollanda dan geliyorlardı. Hollanda Devlet Televizyonu Çandırdaki kooperatifin faaliyetlerini tespit için bu arkadaşları göndermişti. Kendilerinin sorularını yanıtladım. Konuşmalarımızı kayda geçtiler. Sonra kameralarıyla inşaat faaliyetlerini tespit ettiler. Birlikte Çandır merkezine indik. Orada kooperatifle ilgili sorular sordular. Tüm bunları kameralara geçiyorlardı. Bu olaydan aşağı yukarı bir ay kadar sonra Ankara dan Hollanda Büyükelçisi aradı ve benimle görüşmek istediğini söyledi. Büyükelçinin yanına gittim. Bana, Hollanda Devlet Televizyonu nun tespit ettiği görüntüleri seyrettiklerini, çalışmaları olumlu bulduklarını ve Çandır Kooperatifini örnek kuruluş olarak kabul ettiklerini, bu çalışmalara katkıda bulunmak istediklerini aktardı. Bunun için Rabobank la işbirliği yaparak özel bir fon oluşturduklarını, bu fonun başına bir profesörün getirildiğini, bir süre sonra bu profesörün fonda görevli kişilerle birlikte Çandıra geleceklerini söyledi. Dışarı çıktığımda güneş bir başka türlüydü. Çevremdeki her şey bir güzelliği temsil ediyordu. Yönetim Kurulunu topladım, olumlu gelişmeleri anlattım ve sürdürülmekte olan çalışmaları dikkatle izlemelerini bildirdim. Bina inşaatlarının yanında kanal ve kanalizasyon çalışmaları, buralara döşenecek atık su boruları, buhar borularının tüm alana yayıldığı bir gün, bir minibüs geldi. Minibüsün içinden beş kişi çıktı.. Bunlar yabancıydı. Benim yanıma geldiler ve kendilerini tanıttılar. Çandır Kooperatifi için kurulan fonun başkanı ve üyeleriydiler. Başkanın Çandıra geliş öyküsü çok ilginçti. Boğazlıyan a geldik ve Çandır yolunu sorduk. Bize tozlu bir yol gösterdiler. Kendi kendimize Allah Allah dedik. Bu tozlu yol, yağışlarda çamur olur, ulaşım imkansız hale gelir. Bir fabrika sağlam ulaşım yollarına sahip değilse, fabrikaya gelecek hammadde v.b. girdilerle üretilecek ürünün dışarı gönderilmesi mümkün olmaz dedik. Kafamızda bu olumsuzlukla buraya geldik.şu anda gördüğümüz manzara bizi şaşırttı. Sizi candan kutluyorum. KOOPERATİF VE ÜST KURULUŞLARIN GENEL KURULLARINDA GÖREVLENDİRİLEN BAKANLIK TEMSİLCİ ÜCRETLERİ VE DAMGA VERGİSİ ÜCRETLERİ AÇIKLANDI Bakanlık görev alanı içersinde yer alan 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu kapsamında faaliyet gösteren kooperatif ve üst kuruluşlarına ait bilanço ve gelirgider tablolarına yapıştırılacak damga pulu miktarları Resmi Gazete nin 31.12.2011 tarih ve 28159 sayısında yayımlanan (1) sayılı tabloda Damga Vergisine tabii Kağıtlar Bölümünün 111. Ticari işlemler de kullanılan kağıtlar başlıklı 2. Ticari Belgeler(ba) Bendinde Belirtildiği Üzere Bilançolara 26,65.-TL (bb) bendinde de Gelir Tablolarına 12,95.-TL Damga pulu yapıştırılması belirtilmiştir. Ayrıca 29.12.2011 tarih ve 28157 sayılı Resmi Gazetenin mükerrer sayısında yayımlanarak yürürlüğe giren 645 Sayılı Harcırah Kanunu nun 33 üncü Maddesi uyarınca verilecek gündelik ve tazminat miktarlarına ilişkin H sayılı cetvelinin B/a bendine göre 1. Derecede Devlet Memurlarının en yüksek yurt içi gündeliği 36,50.-TL olarak belirtilmiştir. Buna göre 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu nun 87 nci Maddesi gereğince kooperatif ve Üst kuruluşlarının genel kurularında Bakanlık Temsilcisi olarak görevlendirilen Bakanlığımız personeline; Mesai saatleri içersinde 54.00.-TL, mesai saatleri dışında 73.00.-TL ücret ödenmesi uygun görülmüştür. Konu ile ilgili Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü 81 İl Valiliğine Konu hakkında duyuruda bulunmuştur. Kooperatif Genel Kurulları 1 Ocak 2012-30 Haziran 2012 Tarihleri Arasında Yapılması Zorunlu 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu na tabi kooperatiflerin Ana Sözleşme Kanun hükümlerine göre her yıl yapmakta oldukları olağan genel kurul toplantılarını 1 Ocak - 30 Haziran 2012 tarihleri arasında yapmak mecburiyetindedirler. Kooperatifler belitilen tarihlerde olağan genel kurul toplantılarını yapmadıkları taktirde ilgili kurumlar tarafından mevcut yönetim hakkında bağlı bulunduğu ilin Cumhuriyet Başsavcılıklarına kanun gereği suç duyurusunda bulunulmaktadır. Tüm kooperatiflerin belirtilen tarihler arasında gerekli uyarı almadan mevcut olağan genel kurullarını yapmaları gerekmektedir. YAYIN KURULU Prof.Dr. Lütfü ÇAKMAKÇI - Dr. Bediha DEMİRÖZÜ - Dr. Caner KOÇ - Dr. Tuba ŞANLI Dr. Güray AKDOĞAN - Dr. Levent DOĞANKAYA - Dr. Yener ATASEVEN Dr. Özdal KÖKSAL - Dr. Alper Serdar ANLI - Dr. Umut TOPRAK Gazetemizin Yayın Kurulu Üyeleri Fahri Olarak Görev Yapmaktadırlar. İmtiyaz Sahibi ve Yayınlayan: Köy-Koop Merkez Birliği adına Erol AKAR Genel Yayın Yönetmeni: Emel TUĞRUL Haber Müdürü: Turgay SOLMAZ Haber Koordinatörü: Ayhan ELMALIPINAR Reklam Müdürü: Yasemin ACAR Merkez Adres: Paris Cad. 24/7 Kavaklıdere-Ankara Tel: 0312.419 63 95-96 Faks: 0312. 419 63 95-96 Web: www.koy-koop.org e-posta: info@koy-koop.org Baskı: Atalay Matbaacılık Ltd. Şti. Yazıların Sorumluluğu yazarlara, ilanların sorumluluğu ilan sahiplerine aittir.

Köy-Koop Merkez Biṙliği Ocak 2012 GÜNDEM 3 Dr. Turhan TUNCER Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Ülke Toprağı Satılık Mal değildir, Vatandır!» Yazılı basından edinilen bilgiye göre 2644 sayılı Tapu Kanunu`nda değişiklik yapacak yasa tasarısı Bakanlar Kurulu`nda imzaya açılmıştır. Buna göre yabancıların edinebilecekleri taşınmaz miktarı 2,5 hektardan 30 hektara çıkarılmakta, Bakanlar Kurulu`na ise bu miktarı 60 hektara çıkarma yetkisi tanınmaktadır. Satışta, Bakanlar Kurulu`nun belirleyeceği ülke vatandaşları için karşılıklılık ilkesi dahi aranmayacaktır! Çokuluslu şirketler de taşınmaz edinebilecektir. Tarih, sadece akıllılar için tekerrürden ibaret değildir! Osmanlı ilk imtiyazını (kapitülasyonlar) 1536 da Fransızlara verdi. Sonraki süreçte ülke sayısı ve imtiyazların içeriği genişletildi. Bu imtiyazlar zaman içinde Anadolu halkının gittikçe yoksullaşmasına yol açtı. Savaşlarla ekonomisi iyice bozulan Osmanlı, 1860`da İngiltere`ye başvurduğunda, yabancılara taşınmaz satışı ve kiralanması dayatmasını önünde buldu. 1868`de çıkarılan İstimlak Nizamnamesi ile karşılıklılık ilkesi çerçevesinde yabancıların taşınmaz edinmelerinin önü açıldı. İngilizler İzmir`deki tarım arazilerinin 1/3`ünü kısa sürede ellerine geçirdi. 10 yıl içinde Ege`deki tüm tarım arazileri İngiliz tüccarların oldu. Ayrıca İngiliz, Fransız ve İtalyanlar hızla Akdeniz bölgemizde taşınmaz edinimine başladı. 1913`te yapılan bir düzenleme ile yabancı şirketlerin de taşınmaz edinimi sağlandı. Ancak topraklarını satmak Osmanlıyı kurtaramadı, tam tersine yok etti! Emperyalist ülkelerin sömürgelerini genişletmek ve açık denizlere hakim olma amacı taşıyan I. Dünya Savaşı sırasında Anadolu toprakları işgal edildi. 1920`de imzalanan Sevr Antlaşması ile Osmanlı Devleti sona erdirilmek istendi. Ancak Kurtuluş Savaşı ile ülke toprakları işgalden kurtarıldı. Kapitülasyonlara, 1923`te imzalanan Lozan Antlaşması çerçevesinde son verildi. Buna karşın I. Dünya Savaşı`nda yenildiğimiz ülkelerin yurttaşlarına karşılıklılık ilkesi çerçevesinde taşınmaz edinme hakkı tanındı. Mustafa Kemal ATATÜRK, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti devletinin başına gelen Batı kaynaklı felaketlerden aldığı dersle yabancılara taşınmaz satışını zorlaştırmak amacıyla 1924`te Köy Kanunu`nun çıkarılmasını sağladı. Bu kanunun 87. maddesi çerçevesinde nüfusu 2 binden az olan köylerde yabancıların taşınmaz almaları yasaklandı. 1934`te çıkarılan Tapu Kanunu`nun 35. maddesi ile karşılıklı olmak ve yasalarla konulmuş kısıtlamalara uymak koşuluyla yabancılara taşınmaz edinme hakkı verildi. Köy Kanunu ve Tapu Kanunu, ülkemizde neoliberal politikaların hayata geçirildiği 80`li yıllara değin değiştirilmeden uygulamada kaldı. 1984 yılında Köy Kanunu ve Tapu Kanunu`nda yapılan değişiklikle yabancıların taşınmaz ediniminde aranan karşılıklılık ilkesinde kimi Arap ülkelerine imtiyazlar sağlandı. Anayasa Mahkemesi bu değişikliği iptal etti. Ancak iptale kadar geçen sürede İstanbul Boğazı`ndaki Sevda tepesi Araplara satıldı. 1986`da aynı imtiyaz, yabancı şirketlerin ve ülkelerin de taşınmaz edinimlerine olanak verecek şekilde genişletilerek yeniden getirildi. Anayasa Mahkemesi düzenlemeyi de iptal etti. 2003`te yabancıların köylerde taşınmaz edinimlerini sınırlayan Köy Kanunu`nun 87. maddesi AKP hükümeti tarafından iptal edildi. Tapu Kanunu`nun 35. Maddesinde yapılan değişiklikle taşınmaz alımında aranan karşılıklılık ilkesi kaldırıldı ve 30 hektarın üzerindeki taşınmaz satışları Bakanlar Kurulu kararına bırakıldı. Anayasa Mahkemesi bu değişikliği iptal etti. Tapu Kanunu`nda 2005`te yapılan değişiklikle yabancıların edinebilecekleri taşınmaz miktarı 2,5 hektar ile sınırlandırıldı ve Bakanlar Kurulu`na bu miktarı 30 hektara kadar yükseltme yetkisi tanındı. Anayasa Mahkemesi Bakanlar Kurulu`na bırakılan yetkiyi de iptal etti. Yabancıya toprak satışı ne zaman gündeme gelse karşılıklılık ilkesi öne sürülerek bizim de o ülkelerde taşınmaz aldığımız öne sürülür. Ancak ülkemizle karşılıklılık ilkesi bulunmayan ya da sınırlı olan pek çok ülke vatandaşı ülkemizden taşınmaz edinebilmektedir. Örneğin diğer ülkelerde toprak kapatan İngiltere, asla kendi toprağını satmamakta, sadece üzerindeki mülkün kullanım iznini vermektedir. Toprak, ekonomik açıdan değerlendirildiğinde hem bir üretim faktörü hem de milli servettir. Bu açıdan bakıldığında yabancıya toprak satışı ülkenin üretim faktörünün ve milli servetinin satışıdır. Ülkemizin üretim faktörü açısından fakirleşmesi, milli servetin yabancıların refahına sunulmasıdır. Sonuçta halkımızın yoksullaşması ve ülkenin tapusunun yabancılara geçmesidir. Anayasa Mahkemesi`nin deyimiyle, toprak, devletin vazgeçilmesi olanaksız temel unsuru, egemenlik ve bağımsızlık simgesidir. Bu nedenle toprak satışı sadece bir mülkiyet devri değildir; devleti satmak, egemenlik ve bağımsızlıktan vazgeçmektir. Satılan her bir toprak parçası ülkemizde yabancı azınlıkların oluşması, ekonomik ve siyasi taleplerin ortaya çıkması, azınlıkların mensup oldukları ülkelerin iç işlerimize karışması demektir. Bu yöntem Batı`nın son derece etkili kullandığı silahlardan biridir. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak AKP hükümetini, ülkemiz yararına olmayan bu düzenlemeden vazgeçmeye çağırırken, topraklarımız ve tüm doğal varlıklarımızın ülkemiz ve insanımızın hizmetinde doğru biçimde kullanılması için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğimizi kamuoyuna duyururuz. Köy-Koop Merkez Birliği ne Yılın Sivil Toplum Örgütü ödülü MECLİS AJANS 9. YILINDA TÜRKİYE YE HİZMET EDENLERİ ÖDÜLLENDİRDİ Mebus Haber ve Meclis Ajans dergisinin geleneksel her yıl düzenlediği ödül töreninin 9.su Ankara da Sürmeli Otel de gerçekleşti. 27 ocak 2012 tarihinde gerçekleşen ödül töreninde yılın sivil toplum örgütü ödülünü Köy-Koop Merkez Birliği adına Genel Başkanımız Yakup YILDIZ aldı. Özel haberleri ile Türkiye de gündem oluşturan Meclis Ajans, 9. yılında da Türkiye ye hizmet edenleri ödüllendirdi. Meclis Ajans okurları, www.meclisajans.com a gönderilen elektronik posta, mektup ve anketlerle Yılın Devlet Adamını, Siyasetçisini, Milletvekillerini, Bürokratlarını, Valilerini, Belediye Başkanlarını, İşadamlarını, Gazetecilerini ve TV Muhabirlerini, sivil toplum örgütlerini belirledi. En başarılı sivil toplum örgüt ödülü Köy-Koop Merkez Birliği ne verildi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin den Türkiye ye hizmet edenler ödülü alan Yakup YILDIZ ın oldukça mutlu olduğu gözlendi. Köy-Koop Merkez Birliği ni en iyi sivil toplum örgütü olarak değerlendiren tüm katılımcılara teşekkürlerini sunan YILDIZ, Meclis Ajans okurları tarafından ödüle layık görülmemiz kurumum adına hepimizi sevindirdi. Ödül töreni motivasyonumuzu artırdı, kooperatifçiliği hak ettiği yere getirmek için çalışmaya devam edeceğiz dedi. Sürmeli Otel de yapılan ödül törenine birçok siyasetçi katıldı. www. meclisajans.com da yapılan oylamada ise Yılın Başarılı Siyasetçileri, Cumhuriyet Halk Partisi Genel YABANCIYA TOPRAK SATIŞI 30 HEKTARA ÇIKIYOR Yabancılara toprak satışındaki kısıtlama oranını 2.5 hektardan 30 hektara çıkaran tasarı Meclis e sevk edildi. Yabancılara toprak satışındaki kısıtlama oranının 2.5 hektardan 30 hektara çıkarılmasını öngören Tapu Kanunu ve Kadastro Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin yasa tasarısı TBMM ye sevk edildi. Yabancılara toprak satışında karşılıklılık esası aranmamasını da öngören tasarıya göre, yabancıların ülke genelinde edinebilecekleri taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikteki sınırlı ayni hakların toplam yüzölçümü 30 hektarı geçemeyecek. Çevre ve Maliye Bakanlıkları ülke menfaatlerinin gerektirdiği hallerde bu miktarı iki katına çıkarmaya yetkili olacak. Yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketleri, ancak özel kanun hükümleri çerçevesinde taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinebilecek. Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek ve Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici seçildi. Yapılan oylama sonucunda, Yılın Bakanlarından Devlet Bakanı Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik ödüle layık görüldü. Yılın Milletvekilleri Ödülü ne ise, İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, Tekirdağ Milletvekili Ziyaeddin Akbulut, Bursa Milletvekili Sena Kaleli, Elazığ Milletvekili Faruk Septioğlu, Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özbolat, Ankara Milletvekili Mehmet Zeki Özcan, Bursa Milletvekili Bedreddin Yıldırım, MHP Grup Başkan Vekili Mehmet Şandır ve Bingöl CHP il Başkanı Sema Kayağalak seçildi. Yılın Belediye Başkanları ise, Denizli Kale Belediye Başkanı Yabancı uyruklu gerçek kişilerin, yabancı ülkelerin kanunlarına göre kurulmuş tüzel kişilerin ve uluslararası kuruluşların yüzde 50 veya daha fazla hissesine sahip oldukları Türkiye de kurulu tüzel kişiliğe sahip şirketler, ana sözleşmelerinde belirtilen faaliyetleri yürütmek üzere taşınmaz mülkiyeti ve sınırlı ayni hak edinebilecek. Yapısız taşınmaz satın alan yabancı uyruklu gerçek kişi, satın aldığı taşınmazda geliştireceği projeyi 2 yıl içerisinde ilgili bakanlığın onayına sunmak zorunda olacak. Projenin süresi içinde gerçekleşip gerçekleşmediği takip edilecek. Süresi içinde başvurulmayan veya gerçekleştirilmeyen projelerde tasfiyeye ilişkin hükümler uygulanacak. Çevre ve Maliye Bakanlıkları, ülke menfaatlerinin gerektirdiği İsmail Yarımca, Tavşanlı Belediye Başkanı Mustafa Güler, Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağrıcı, Palu Belediye Başkanı Mehmet Septioğlu, İstanbul Çatalça Belediye Başkanı Cem Kara, Bala Belediye Başkanı İbrahim Gürbüz, Bingöl Yedisu Belediye Başkanı Mehmet Şerif Memioğlu, Çaytepe Belediye Başkanı Ali Akkuş ve Beyhan Belediye Başkanı Mahmut Yaman layık görüldü. hallerde yabancı uyruklu gerçek kişiler ile yabancı ülkelerde kendi ülkelerinin kanunlarına göre kurulan tüzel kişiliğe sahip ticaret şirketlerinin taşınmaz ve sınırlı ayni hak edinimini ülke, yer, zaman ve miktar bakımından kısmen veya tamamen durdurulabilecek veya yasaklayabilecek. Tasarının gerekçesinde belirtildiğine göre, 1934 ile 2006 yılları arasında yabancı uyruklu gerçek kişilerin Türkiye de edinebileceği alan, karşılıklı olmak şartıyla, 30 hektar olarak belirlenmiş; bu miktarı geçen alanları edinebilmeleri hükümet iznine bağlı kılınmıştı. 2006 da yapılan değişiklikle, yabancı uyruklu gerçek kişilerin, ülke genelinde edinebileceği taşınmazlar ile bağımsız ve sürekli nitelikteki ayni hakların toplam yüzölçümü 2.5 hektara düşürülmüştü.

Ocak 2012 Köy-Koop Merkez Biṙliği 4 RÖPORTAJ Tarımsal Öğretimin Başlangıcının 166. Yıldönümü Tarımsal Eğitimin Başlangıcının 166. Yıldönümünde; A.Ü. Ziraat Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Ahmet Çolak ile Tarımsal Eğitimi Konuştuk. Emel Tuğrul Ayhan Elmalıpınar Çiftçinin desteklenerek Türk tarımının güçlü temelini oluşturması; onların pazar K.K. - Tarımsal Eğitimin başlangıcı hakkında kısa bilgi verir misiniz? Ülkemizde sistemli ve belirli bir disiplin içerisinde yürütülen ilk tarımsal eğitim öğretim faaliyeti Tanzimat devrinde 1848 yılında, İstanbul un bugünkü adı ile Yeşilköy semtinde bulunan Ayamama Çiftliği nde kurulan Ziraat Mektebi ile başlamıştır. Halkalı Ziraat Ve Baytar Mektebi Suphi Paşanın Ticaret ve Nafıa (Bayındırlık) Nazırlığında (Bakanlığında) yeniden bir ziraat mektebi açılması kararlaştırılmış ve 21 Şevval 1301 (14 Ağustos 1884) tarihinde nizamnamesi (tüzüğü) de neşredilmiştir (yayınlanmıştır). Mektebin nazari (teorik) derslerle beraber ameli (uygulamalı) bir surette tedrisatta (eğitimde) bulunabilmesi için İstanbul a yakın bir çiftlikte açılması düşünülmüş, fakat İncirli, Ayamama çiftlikleri gibi bu işe uygun çiftliklerden birini satın almağa imkan bulunamadığından, Halkalı civarında Mısırlı Hurşit Paşa nın Eşi Prenses Rukiye Hanımın arazisi satın alınarak mektebin orada yapılması kararlaştırılmıştır. Halkalı binası bittikten sonra mektep 1307 (1891) de açılınca okula sadece Baytar Mektebi talebesi alınmış ve Mehmet Ali Bey müdür tayin edilmiştir. Ertesi sene okul Halkalı Ziraat ve Baytar Mektebi adını almış, sonra baytar sınıfları İstanbul a nakledilerek Halkalı binası, Ziraat Mektebine tahsis edilmiştir. İstiklal Marşımızın yazarı Mehmet Akif ERSOY Halkalı Mektebinin Baytar kısmından birincilikle mezun olmuş ve okulda öğretmenlik de yapmıştır. Halkalı Ziraat Mektebi Ziraat kısmı; ilk mezunlarını, 1310-1311 (1894-1895) ders yılında 20 kişi olarak vermiştir. Ankara Yüksek Ziraat Mektebi 5.7.1927 tarih ve 1109 sayılı Ziraat ve Baytar Enstitüleriyle Ali Mektepleri Tesisine ve Ziraat Tedrisatının Islahına Ait Yasa nın uygulanmaya başlamasıyla sayıları 12 yi bulan Tali Ziraat Mektepleri nin çoğu kapatılmıştır. 1928 yılında o zamanki adıyla Halkalı Ziraat Mekteb-i Âlisi de kapatılmış; öğrencileri İstanbul Yüksek Orman Mektebi ne nakledilmiştir. İktisat Vekâletinden ayrılan İstanbul daki Yüksek Baytar Mektebi Maarif Vekâletine bağlanarak öğretime devam etmiştir 08.06.1930 tarihinde 1695 sayılı Yüksek Ziraat Mektebi Talebesinin Çiftliklerde Staj Yapmaları Hakkında Kanun kabul edilmiş ve 17.06.1930 tarihinde yayınlanmıştır. Aynı yıl öğrenci de alınmıştır. Yüksek Ziraat Enstitüsü 10 Haziran 1933 tarihinde kabul edilen ve 20 Haziran 1933 tarihinde yayınlanan 2291 sayılı Ankara Yüksek Ziraat Enstitüsü Kanunu ile Yüksek Ziraat Enstitüsü kurulmuştur. Madde: 2- Enstitü: Tabii İlimler, Ziraat, Baytar ve Ziraat sanatları namiyle dört fakülteden mürekkep akademik bir müessesedir. Yüksek Ziraat Enstitüsü; Ülkede bilimsel araştırma ve öğretim alanında yeni bir çığır açmış ve çağdaş anlamda yenilikler getirmiştir. Bu yenilikler; ilk kez batı anlamında araştırma yapmak geleneğini yerleştirmiştir. Öğretim üyesi olacak gençlerin mutlaka doktora yapması zorunluluğunu getirmiştir. Yüksek Ziraat Enstitüsünde tam gün çalışma ilkesi, Rektör ve Dekanların seçimle gelmesidir. 30 Ekim 1933 günü Yüksek Ziraat Enstitüsü O zamanki Başvekil İsmet İNÖNÜ tarafından görkemli bir törenle açılmıştır. 4 fakülte ve 22 Enstitü olarak eğitime başlamıştır. Ankara Yüksek Ziraat Mektebi öğrencileri, Yüksek Ziraat Enstitüsü ne aktarılmış ve Yüksek Ziraat Enstitüsü ilk mezunlarını 1934 yılında vermiştir. 18.06.1934 tarihinde kabul edilen ve 25.06.1934 tarihinde yayınlanan 2524 sayılı Kanun ile Orman Fakültesi de Yüksek Ziraat Enstitüsü kapsamına alınmış ve fakülte sayısı beşe çıkmıştır. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi 07.07.1948 tarihli ve 5234 sayılı Üniversiteler Kanununa Ek Kanun ile Tabii İlimler ve Ziraat Sanatlarını içine alan Ziraat Fakültesi ve Veteriner Fakültesi Ankara Üniversitesine; Orman Fakültesi de İstanbul Üniversitesine bağlanmıştır. Daha sonra 18.03.1950 tarih ve 5595 sayılı Ankara Üniversitesi Kuruluş Kadroları Hakkındaki 5595 Sayılı Kanununa Ek Kanun ile Ziraat Fakültesi içindeki Tabii İlimler Fakültesi kadroları A. Ü. Fen Fakültesine aktarılarak A.Ü. Ziraat Fakültesi bugünkü yapısına dönmüştür. 1933 te açılan Yüksek Ziraat Enstitüsü 1948 yılında kapatılmıştır. K.K. - Ziraat Fakültelerimizin Sayısı nedir? Artırılmalı mı? Yeterlimi? Ülkemizde 26 Ziraat Fakültesi faaliyet göstertmektedir. Türkiye de gereğinden çok daha fazla ziraat fakültesi bulunmaktadır. Uluslararası akredite fakülteler olmalı, uzun süre öğrenci alamayan ya da kadrolaşmasını tamamlayamayan fakülteler kapatılmalıdır. Başka ziraat fakültesi kesinlikle açılmamalıdır. K.K. - Fakültelerden çıkan genç Ziraat Mühendisleri nin tarıma bakışları nasıl? Genç Ziraat Mühendisleri biraz umutsuz, onları cesaretlendirecek açılımlara ve iyi organizasyonlara ihtiyaç var. Köylü ve çiftçilerin traktör ve makine seçiminde ziraat mühendisleri aktif rol almak istiyor. Bununla ilgili yasal düzenlemeye ihtiyaç var. Onlar artık girişimci olmak istiyor. Sahada olmak istiyor masa başı görevleri istemiyorlar. Genç mühendisler tarım sistemlerinin tasarımında başrol oynamak istiyorlar. K.K.- Öğrenci, fakülte, çiftçi, sivil toplum örgüt ilişkisi yeterli mi? Öğrencimizin Fakültesi ile ilişkileri oldukça güzel, çünkü fakültesinde söz hakkını her zaman kullanabiliyor, etkinlikler düzenleyebiliyor. Özellikle Nisan ayında öğrenci kongresi, kariyer günleri ve can suyu bayramı var. Bu etkinliklerde mesleği ile ilgili düşünce ve etkinliklerini tanıtabiliyor. Çiftçi ve sivil toplum örgütleri ile ilişkilerimiz son derece iyi ancak yeterli bulmuyoruz. Türkiye nin en köklü ve ana fakültesi olarak çiftçilerimizle daha iç içe olmak ve onlara daha faydalı olmak durumundayız. K.K. - Tarımsal öğretim ile birlikte fakültelerinizde yapılan araştırmalar, üretici ile paylaşılıyor mu? terlidirler. Ama hedefimiz alanında daha iyi, girişimci, en az bir yabancı dili bilen mühendisler yetiştirerek rekabetteki gücümüzü artırmaktır. Bu arada ikili diploma programları ve yurtdışı staj imkanlarının artırılması yoluyla vizyonu daha geniş dünya tarımını ve tarımsal pazarını bilen mühendisler gelecekte daha üretken olacaklardır. Ziraat mühendislerinin farklı iş alanlarında çalışmaları arzuladığımız bir durum değildir ancak çalıştıkları iş kollarındaki başarıları ve başarı öyküleri edindikleri güçlü donanım ve kariyerin kanıtıdır. K.K. - Tarımda bir taraftan istihdam azalırken diğer yandan tarım ile ilgisi olmayan kişilerin tarıma büyük yatırımlar yapmasını nasıl buluyorsunuz? Tarımdan geçimini sağlayan kişilere etkisi nedir? Çiftçinin desteklenerek Türk tarımının güçlü temelini oluşturması; onların pazar sorunlarının çözülerek karlı tarımsal uygulamaları başarabilmeleri mutlaka sağlanmalıdır. Köy Kooperatifleri bunun en güzel örneğidir. Büyük sermayenin tarımsal yatırımlara akmasını sevindirici ve güzel bir gelişme olarak görüyorum. Ancak çiftçinin desteklenerek Türk tarımının güçlü temelini oluşturması; onların pazar sorunlarının çözülerek karlı tarımsal uygulamaları başarabilmeleri mutlaka sağlanmalıdır. Köy Kooperatifleri bunun en güzel örneğidir. Kırsalın refahının artırılması ve tarımda başarılı faaliyetlerin ödüllendirildiği ve güvenilir gıdanın üretimine yönelik etkinliklerin daha iyi desteklendiği daha iyi organizasyonlara gereksinim bulunmaktadır. Girdilerin çok daha ekonomik ve yerli olarak sağlandığı, ziraat mühendislerinin kurdukları şirketlerle güvenilir tarıma daha iyi entegre oldukları ve onların sayesinde azaltılmış ve değişken oranlı ekonomik girdi kullanımının sağlandığı, traktörün uydu üzerinden alet ve makinalarla haberleştiği akıllı tarım uygulamalarıyla maliyeti en az, miktarı daha fazla ve kalitesi yüksek gıdaların üretimi yönünden büyük ve küçük üreticinin ortak paydası Ziraat Mühendisleri ve üniversitelerdir. Unutulmamalıdır! Büyük küçük şirketler gelir, geçer ama aç kalmak istemiyorsak çiftçileşmiş bilinçli köylüyü kırsaldan koparmamamız gerekmektedir. sorunlarının çözülerek karlı tarımsal uygulamaları başarabilmeleri mutlaka sağlanmalıdır. Köy Kooperatifleri bunun en güzel örneğidir. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Ziraat Fakülteleri arasında yayım faaliyetlerine yönelik işbirliği çalışmaları yapılmalıdır. Türkiye de yayım faaliyetlerinin yetersiz olduğunu düşünüyorum bu durumda öncelikle Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Ziraat Fakülteleri arasında yayım faaliyetlerine yönelik işbirliği çalışmaları yapılmalıdır. Böyle bir çalışmayı sürdürüyoruz. Umuyorum güzel sonuçları olacak. Üniversitelerde uygulamaya aktarılabilir bilimsel bilgi üretimi daha da artırılmalıdır. Buna gerçekten ihtiyaç var. Üniversiteler sadece bilim yapılan yerler değil toplum ihtiyacına yönelik çalışmaları da üreten teknoloji üretimi ve inovasyon -yenilik, buluş- yapan kurumlar olmalıdır. K.K. - Tarımda istihdam azalmasından bahsediliyor. Bunu önlemek için fakültelere düşen görev? Tarımda istihdam kırsalda yaşayan nüfusun kentlere göç etmesiyle birlikte azalıyor. Tarımın dünyada hızla yükselen bir değer olduğu gerçeğini topluma anlatmalı tarımda doğru uygulamaları hızla desteklemeliyiz. Ziraat Mühendisleri iyi organize edilmeli Mühendisler, kurdukları şirketlerle tarımdaki doğru uygulamaları desteklemelidirler. Fakülteler bu organizasyonlarda aktif görevler almalıdırlar. Fakülteler tarımda alternatif üretim tiplerini ve modellerini üretici ile buluşturacak organizasyonları gerçekleştirmelidirler. K.K. - Genç ziraat mühendislerini yeterli buluyor musunuz? Onların farklı iş alanlarında çalışmasını nasıl yorumlarsınız? Genç ziraat mühendislerimiz dil öğrenimi dışında ye- K.K. - Diğer ülkeler ile ülkemizi karşılaştırdığımızda bizdeki tarımsal eğitim ve öğretimi yeterli buluyor musunuz? Karşılaştırma yapabilirmisiniz? Dünyadaki tarımsal öğrenimi kendimizle kıyasladığımızda imkanlarımızın iyi ama yenilenmeye muhtaç olduklarını görüyoruz. Daha kaliteli, uygulamaya ve öğrenmeye odaklı öğrenime ve öğrenimde kusursuzluğa doğru yönelmemiz gerekiyor. Dünyadaki tarımsal öğrenimi kendimizle kıyasladığımızda imkanlarımızın iyi ama yenilenmeye muhtaç olduklarını görüyoruz. Üniversitelerin alt yapılarının daha iyi desteklenmesi gerekiyor. Tarımsal uygulamalardaki teknik ve teknolojik yeniliklerin ve tarımsal araştırmalardan elde edilen bulgu ve bilgilerin öğrencinin erişimine sunulmasında biraz daha etkin olmamız gerekiyor. Eğitim teknolojilerinin kullanımının yeterli olduğunu düşünmüyorum. K.K. - Ziraat Fakültelerin de şu anki müfredat yeterli mi? Ne yapılması gerekli? Yeterli olduğunu düşünmüyorum. Şu anki müfredatın dünya müfredatına uygun bir hale getirilmesi gerekiyor. Diğer yandan öğretim elemanlarının bilgi ve deneyimlerini geliştirmeye yönelik gerek yurtiçi gerek yurtdışı, gerek disiplin içi ve gerekse disiplinler arası meslek içi öğrenimler için yeterli kaynak ayrılmalıdır.