Ġçindekiler TÜRKİYE GÜNDEMİ... 3 TOBB Türkmenlere yardım malzemesi gönderdi... 3 Takip iddialarını nefretle kınıyorum... 3 Hükümet AB süreci için düğmeye bastı: Üç aģamalı eylem planı hazırlanıyor... 3 Davutoğlu'ndan Anastasiadis'e 'Kıbrıs'ta barıģı ertelememe' çağrısı... 4 Davutoğlu: Muhatabınız artık benim... 4 Valiler Kararnamesi yayımlandı... 4 Bazıları ekonomiyi değil sadece para kazanmayı bilir- Mehmet Barlas, Sabah... 4 Ana sorun ne?- Yiğit Bulut, Star... 5 AFRİKA GÜNDEMİ... 7 Sierra Leone de kapı kapı Ebola virüsü taraması yapılacak... 7 Mali'de mayın patlaması: 5 Çad askeri öldü... 7 Nijerya polisi, sistematik iģkence yapıyor... 8 Gine'de Ebola eğitimi veren 8 kiģi öldürüldü... 8 Sudan'da muhalif lider serbest bırakıldı... 8 Süveyş Kanalı projesinde maliyet sorunu kalmadı... 8 Yemen'de düzenlenen saldırıda 7 asker öldü... 8 AMERİKA İNGİLTERE GÜNDEMİ... 9 Ġskoçya Referandumu... 9 IġĠD in Yeni Videosu... 9 Hagel: Türkiye ile çıkarlarımız ortak ve net... 9 ABD Senatosu'nda IġĠD oturumu... 10 Ġran nükleer müzakereler için ABD'ye gitti... 10 Google kullanıcı bilgilerini istihbarat kuruluģlarına veriyor... 10 PoroĢenko ABD kongresinde konuģtu... 10 Irak - ġam Ġslam Devleti örgütüne karģı oluģturulan koalisyon... 11 'Koalisyonun en zayıf halkası Türkiye'... 11 Ġskoçya: 'BirleĢik Krallık'ta iktidar tartıģması baģlayabilir'- Nick Robinson, BBC... 11 1
AVRUPA GÜNDEMİ... 12 Ġskoçya 'bağımsızlığa hayır' dedi... 12 Ġtalya da Veneto Bölgesi nin bağımsızlık talebi... 12 Katalanlar "Faslı göçmen" oylarının peģinde... 13 Fransa Irak'ta harekete geçiyor... 13 DıĢ ĠĢleri Bakanı Mevlüt ÇavuĢoğlu Berlin'de terörle mücadeleyi konuģtu... 13 Yenilenebilir enerjiye geçiģte yeni bir adım... 13 Rusya AB-Ukrayna ortaklık anlaşmasına tepkili... 14 Ukrayna parlamentosundan özerkliğe yeşil ışık... 14 Silahı görmemiģ... 14 Müslümanlar endiģeleniyor... 15 Fransa'da hükümet güvenoyu aldı... 15 Terör Grubuna KarĢı Koalisyon - Bettina Marx, Deutsche Welle... 15 AB'nin Kâğıttan Kaplanları -Nich Brauns, Junge Welt... 16 Müslüman KardeĢler Ġçin Yeni Bir Vatan - Thomas Seibert, Der Tagesspiegel... 17 ASYA PASİFİK GÜNDEMİ... 19 Güney Kore Dostluk Çanı Yenilendi... 19 Kaybolan Malezya uçağı yeniden aranacak... 19 Çin ve Hindistan'dan Asya ittifakı planı... 19 Çin'den Mali'ye ekonomik çıkarma... 19 Japonya Rusya ya karģı yaptırımlarını geniģletme kararı aldı... 20 Çin enerjide özelleģtirmeyi hızlandırdı... 20 Endonezya'da IġĠD operasyonu... 20 ORTADOĞU GÜNDEMİ... 20 Irak ta IĢid e KarĢı Hava Saldırıları Düzenleyeceğiz... 20 Sağlık Bakanlığı ndan Filistinli Yaralı Açıklaması... 20 Suriyelilerin Türkiye Sınırındaki BekleyiĢi Sürüyor... 21 Suriyeli Muhaliflere Yardim Senato da Onaylandi... 21 Pentagon: IŞİD e karşı yerel güçler kaybederse karadan da müdahale ederiz... 21 Filistin, Avrupa Enerji ġartı'na üye oldu... 21 IġĠD 2 Türkmen köyünü kaybetti... 22 Yemen Ordusu Ve Husi Militanlar Arasında ÇatıĢma... 22 2
Kerkük'te Bomba Yüklü Araç Patladı... 22 'Irak'ın bütünlüğüne destek' kararı... 22 ABD IŞİD hedeflerine hava saldırısı düzenledi... 23 Afganistan da NATO konvoyuna intihar saldırısı... 23 IġĠD'i ödüllendirerek baģlayan savaģ Prof. Dr. Yasin Aktay... 23 IġĠD'le büyük oyun Mahmut Övür, Sabah... 25 IŞİD le mücadelede Türkiye Ufuk Ulutaş, Akşam... 26 TÜRKİYE GÜNDEMİ TOBB Türkmenlere yardım malzemesi gönderdi Anadolu Ajans Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB), Gaziantep'teki Türkmen sığınmacılar için 2 bin koli yardım paketi gönderdi. Bir iģ merkezinin önünde düzenlenen törenle yardımları teslim alan Türkmenler, kendilerine destek veren kurum ve kuruluģlara teģekkür etti. Koordinatör Vali Veysel Dalmaz, gazetecilere yaptığı açıklamada, 2 bin Suriyeli Türkmen'e gıda yardımı yapıldığını söyledi. Takip iddialarını nefretle kınıyorum Anadolu Ajans TBMM BaĢkanı Cemil Çiçek, "Sayın Güldal Mumcu ile ilgili ortaya atılan iddiaları nefretle kınıyorum, doğru bulmuyorum. Bundan sonra Parlamento ve milletvekilleriyle ilgili iģ ve iģlem yapacak olanların gerekli hukuki hassasiyeti göstermeleri ve iģlemlerini hukuk çerçevesinde yapmaları hem temennimizdir hem de onların sorumluluğundadır" dedi. Çiçek, TBMM BaĢkanvekili Güldal Mumcu nun Odatv soruģturması kapsamında fiziki takibe uğradığı iddiasıyla ilgili, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bugün basın yayın organlarında TBMM BaĢkanvekili Mumcu ile ilgili bazı haberlerin yer aldığını söyledi. Hükümet AB süreci için düğmeye bastı: Üç aģamalı eylem planı hazırlanıyor Euractive BaĢbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısında Avrupa Birliği süreciyle ilgili 'çok önemli kararlar' alındığını ve bugünden 2019'a kadar devam edecek,'takvimleģtirilmiģ' üç eylem planı hazırladıklarını söyledi. 3
Davutoğlu'ndan Anastasiadis'e 'Kıbrıs'ta barıģı ertelememe' çağrısı Euractive Ġlk resmi yurtdıģı ziyaretini KKTC'ye düzenleyen BaĢbakan Ahmet Davutoğlu, Rum lider Nikos Anastasiadis'e çözümü ertelememe çağrısında bulundu ve ''Gelin bu barıģı bir an önce, yarın değil bugün, gelecek hafta değil bu hafta, gelecek yıl değil bu yıl yapalım' dedi. Davutoğlu: Muhatabınız artık benim Ntvmsnbc BaĢbakan Ahmet Davutoğlu, Dolmabahçe deki ofisinde gazetelerin genel yayın yönetmenleriyle bir araya geldi. Davutoğlu, BaĢbakan yardımcısı Yalçın Akdoğan, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve Genel BaĢkan Yardımcısı BeĢir Atalay ın da hazır bulunduğu toplantıda gündemdeki konulara iliģkin soruları yanıtladı. Ahmet Davutoğlu, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu ve MHP lideri Devlet Bahçeli ye seslenerek Muhatabınız artık benim, CumhurbaĢkanı değil. O siyaset ve partiler üstü bir konumda dedi. Valiler Kararnamesi yayımlandı Trt Türk Yeni valiler kararnamesi yayımlandı. Buna göre; Aralarında Ġstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu'nun da bulunduğu 9 vali merkeze çekilirken, Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, Emniyet Genel Müdürü oldu. Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar Ankara valisi olurken, TRT Genel Müdür Ġbrahim ġahin, Samsun Valisi oldu. Bazıları ekonomiyi değil sadece para kazanmayı bilir- Mehmet Barlas, Sabah CumhurbaĢkanı Tayyip Erdoğan'ın TÜSĠAD Yüksek ĠstiĢare Konseyi toplantısındaki konuģmasını dinlerken, Turgut Özal'ı hatırladım... Özal BaĢbakanlığının son yılında, 1989'un Ağustos ayında "32 Sayılı Karar"la Türk Lirası'nı konvertibiliteye taģımıģtı. Böylece artık Türk lirasının yabancı para birimleri karģısındaki değeri, arz- talep mekanizmasına dayalı biçimde belirlenecekti. Dövize sahip olmak artık suç fiili oluģturmuyordu. Ġsteyen bankaya gidip Türk lirası vererek döviz satın alabilecekti. EndiĢeli milyarder Bu kararın açıklandığı günün akģamında Türk özel sektörünün ve TÜSĠAD'ın kurucu babalarının en önde gelenlerinden biri beni telefonla aradı... Özetle Ģöyle dedi: - Sürekli destek verdiğin Özal hayatının en büyük hatasını yaptı... Bu toplumda dövizi serbest bırakmanın bedelini ekonomik iflasla ödeyeceğiz. Yarın halk bankalara saldırıp, ellerindeki dövizi dolara, Ġsviçre Frangı'na çevirmek isteyecek. Böylece bir kriz patlak verecek... 4
O ekonomiden anlamaz Bu telefonun ertesinde Turgut Özal'ı aradım ve bu özel sektör büyüğünün söylediklerini aktardım ona... Bir kahkaha attı. - Onun sahip olduğu holdinge, fabrikalara, ticarethanelere bakma... O ekonomiden anlamaz. Sadece para kazanmayı bilir, dedi. Dün Tayyip Erdoğan'ın TÜSĠAD Yüksek ĠstiĢare Konseyi toplantısındaki konuģmasını dinlerken, iģte bunları da hatırladım. Özal'ın ölümünden sonra girilen dönemde olup bitenleri, 28 ġubat post-modern darbe sürecinde Türk Lirası'nın sabit kura bağlanmasını ve sonra gelen iflasları hatırladım. CumhurbaĢkanı Erdoğan da bunları hatırlattı bazı üyelerinin "10 yıl sonrasını görebiliyoruz" diye 28 ġubat siyasetinden duydukları mutluluklarını o dönemde seslendiren TÜSĠAD'çılara... Erdoğan'ın konuģmasını dinlerken Ģairin dediği gibi bazen kelimelerin kifayetsiz kaldığını sizler de düģünmediniz mi? 28 ġubat gerçekleri "- 28 ġubat ve sonrasında baģlayan bir süreç hiç kimseye hiçbir Ģey kazandırmadı. Bu darbe küçük biz azınlığın maddi kazançlar elde etmesini sağlamıģ olabilir. Ama ülkenin geneline bakınca herkes o süreçte ciddi kayıplar yaģadı. 2002'den geriye doğru bakıldığında bunun kısır döngü olarak Türkiye'nin önündeki en büyük sorun olduğunu gördük." "- Gezi olayları ve 17-25 Aralık darbe giriģimleri karģısında dik durduğumuz için bazıları çıkıyor rahatsızlıklarını ifade ediyor. Ağaç, park dediler günlerce sokakları ateģe verdiler. Biri hâlâ anlamadınız mı o ağaç meselesi değil diyor. Türkiye'deki Gezi olaylarının benzeri Mısır'da, Ukrayna'da yaģandı. Demokrasiyi katlettiler. Gezi olayları karģısında biz dik durmasaydık, çok farklı bir Türkiye'de yaģıyor olacaktık." Sessiz kalınsaydı... "- Bizi kıyasıya eleģtirenlerin ananas meselesinde ağızlarından bir söz çıkmadı. Her türlü hakareti yapanların, tespih meselesinde, rafineri meselesinde ağızlarını bıçak açmadı. Yargıda tehditler, Ģantajlar, en iğrenç hukuksuzluklar ortaya çıkarken kimse çıkıp da bunları eleģtirmedi. Görevdeyim emniyette dönemin baģbakanı diye tutanaklar tutuluyor bunlar yargıya sevk ediliyor. Bunların ses kayıtları var. Bunlara karģı sessiz kalınsaydı bu ülke ne hale gelirdi?" Ana sorun ne?- Yiğit Bulut, Star Sevgili dostlar, bugün bütün kimliklerimi bir kenara bırakmak ve gazeteci kimliğime bir yazı süresince dönerek çok önemli bir sorunu ele almak istiyorum... Nedir derseniz, kısaca arz etmeye çalıģayım... Son dönemde özellikle Ġngiltere ve Almanya merkezli medyada, Türkiye de Hükümet gazeteci kıyımı yapıyor algılaması yayılmaya çalıģılırken, yaģananların doğrusunu ve olayların özünü bilen bazı köģe yazarları da bu algılamayı destekliyorlar hatta ABARTMAYA çalıģıyorlar... 5
Sevgili dostlar, Türkiye de 1960 darbesinden bugüne gazetecilerin baģına ne geldiyse arkasında HÜKÜMETLER-DEVLET değil, GAZETECĠLERĠ KENDĠ ÇIKARLARI DOĞRULTUSUNDA YÜCELTEN SONRA TERK EDEN VE/VEYA YERĠN DĠBĠNE SOKUP SONRA KENDĠ KADERĠNE BIRAKAN PATRONLARI VARDIR! Hatta daha açık yazayım; Türkiye de BURJUVA sınıfı olmaması ve 1946 sonrası Devlet-Millet varlıklarının transfer edilmesiyle ÇAKMA BURJUVA oluģturma denemesi, hiçbir devirde kendi gibi duramayan, karakteristik özellikleri olmayan patron yapısına yol açmıģ ve bunun en büyük sıkıntılarından biri de BASIN sektöründe görülmüģtür... Gazetecileri harcayan Hükümetler değil, onları kendi istedikleri kapıları açmak için araya sokup, eğip büken sonra da çöpe bırakan patronlarıdır! Sevgili dostlar, her dönemde Devlet-Hükümet ikilisinden bir Ģeyler bekleyen BURJUVA ve patronaj, gazetecileri CEO gibi kullanmaya alıģmıģ ve bunun en uç örneği de 1994-2001 arasında bir gazete genel yayın yönetmeni olan X in HOLDĠNG GENEL MÜDÜRÜ gibi gazetecilik yapması ve Hükümetler ile çıkar iliģkilerini yönetmesidir. Bu arkadaģın açtığı yol, Türkiye de gazetecilik mesleğine yapılan en büyük kötülük olup, 2001 sonrasında da patronların bu beklentisi devam etmiģtir. 2001 sonrası YERLEġĠK MEDYA DÜZENĠ ne alıģtıklarını vermeyen, mesafeli duran bir Hükümet ortaya çıkmıģ ve Hükümetlerin DNA sına yerleģmeye alıģan basın düzeni de bu Ģekilde iflas etmiģtir... Bu noktada soralım; durması gerektiği gibi duran, Halkın menfaatlerini koruyan ve YERLEġĠK MEDYA DÜZENĠ ile iģbirliği yapmayan bir Hükümet mi yanlıģ davranmıģtır yoksa bu YERLEġĠK DÜZEN e alıģtıkları için gazetecilerini bu yolda kullanmayı deneyip, kullanamayınca harcayan patronlar mı! DÜRÜST OLUN EFENDĠLER! Kimi kandırıyorsunuz! AlıĢtığınız hortumlar kesilip, istediğiniz düzen çalıģmayınca, gazetecilerinizi eskiyi özleyerek ve/veya panik halinde bu yolda harcamaya baģladınız! Biz manģetlerle iktidar olmadık, manģetlerle de gitmeyiz diyen bir BaĢbakan beklemiyordunuz, alıģtığınız bu değildi! Nasıl davranacağınızı da BĠLEMEDĠNĠZ! Dostlarım, ne Hükümet, ne de Sayın Erdoğan, iktidarda olduğu dönemde medya patronları ile eski Hükümetler ve BaĢbakanlar gibi DEĞĠġĠK bir iliģkiye girmedi hatta buna, bir nokta kadar izin vermedi! Bu yolda Burjuvazi olmayan-olamayan transfer edilmiģ SERMAYE, gazetecilerini insafsızca harcadı ve gazetecileri, kurumsal kendi duruģları olmadığı için türbülans içinde kayboldu gitti! Bir vatandaģ olarak Halk ile bütünleģmesi gereken Hükümet in olması gerekene uygun davranmasını ve YERLEġĠK DÜZEN e kapıdan giriģ izni vermemesini sonuna kadar destekliyorum! Bu ülkede pijamayla BaĢbakan karģılamak ne kadar kolaydı değil mi! Sevgili dostlar, Türkiye nin 1938-2003 arasında yaģadığı bütün sorunların temelinde tek bir gerçek var; güçsüz hükümetler, kudretsiz BaĢbakanlar ve karģılarında GÜÇLÜ BĠR YERLEġĠK DÜZEN! Daha açık yazayım; kendilerini establishment olarak tanımlayanlar ve onların HALKIN SEÇTĠKLERĠNE yönetimi vermeme ısrarı ve attıkları adımlar... Bu noktada soralım; bu 6
dönem en kısa olarak nasıl tarif edilebilir; çok zor değil; ülkeyi kendi tasarruflarında sananlar o kadar dibe doğru kök salmıģlardı ki; bu yapının beslenmesi için ülkeyi yönetenlerin onlar kadar dibe doğru uzanmadan havada kalmaları gerekliydi ve 1946-2003 arasında da tam istedikleri gibi oldu...tam bu noktada bir soru soralım; böyle bir SĠSTEM kuranların, medya patronajı sizce nasıldı! Son söz:türkiye de son 60 yılda petrol, gaz çıktı veya birileri Apple a, Samsung a, Microsoft a rakip olacak adımlar attı da, BĠZLER mi kaçırdık? Çıkmadı, kaçırmadık, atlamadık... Peki o zaman soralım; bugün gördüğümüz camlı binaların içindeki dünya çapındaki servetleri bu arkadaģlar yani ESTABLĠSHMENT nasıl elde etti? Tek bir cümle ile özetleyeyim; Türkiye, 1946-2003 arasında 2.2 trilyon dolar, 1980-2003 arasında 1.5 trilyon dolar faiz ve anapara ödedi... Kime? O Establishment diye dolaģan biz çok büyük iģler yaptık diyen arkadaģlara... Bu noktada soralım; transfer ettiği bu para ile oluģan çakma burjuvazi sizce olması gerektiği gibi bir BASIN ortaya koyabildi mi yoksa bu transferi destekleyen bir mekanizma mı kurdu! VE EN ÖNEMLĠSĠ ĠSTEDĠĞĠ ORGANĠK BAĞLANTIYI KURAMADIĞI BĠR HÜKÜMET ĠLK DEFA Ġġ BAġINA GELĠNCE, SĠSTEM DUVARDA MI PATLADI! Bu sorular çok önemli! Sorgulamaya devam edeceğiz... AFRİKA GÜNDEMİ Sierra Leone de kapı kapı Ebola virüsü taraması yapılacak Euronews Batı Afrika da yaklaģık 3 bin kiģinin hayatını kaybetmesine neden olan Ebola salgınına karģı önlemler sıkılaģtırılıyor. Virüsün en fazla can aldığı yerlerden Sierra Leone de halk üç gün boyunca evlerinden dıģarı çıkmayacak. Böylece sağlık ekipleri kapı kapı gezerek virüs taraması yapacak. Mali'de mayın patlaması: 5 Çad askeri öldü Mali'nin Kidal bölgesinde BM BarıĢ Gücü askerlerinin (MINUSMA) güzergahı üzerine yerleģtirilen mayının patlaması sonucu 5 Çad askerinin öldüğü, 3'ünün yaralandığı bildirildi. Mali'deki BM BarıĢ Gücü'nden (MINUSMA) yapılan yazılı açıklamada, MINUSMA askeri aracının Kidal bölgesinde yer alan Aguelhok ile Tessalit beldeleri arasındaki yoldan geçiģi sırasında yola yerleģtirilmiģ mayının patlaması sonucu 5 askerin öldüğü, 3 askerin yaralandığı belirtildi. 7
Nijerya polisi, sistematik iģkence yapıyor Uluslararası Af Örgütü, "Nijerya polisi ve ordusunun, ayırt etmeksizin gözaltına aldığı kadın, erkek ve çocuklara tecavüz, dayak ve ateģ etme gibi yöntemleri kullanarak sistematik iģkence uyguladığını" belirtti. Merkezi Ġngiltere'de bulunan örgütün ''Cehennem ateģine hoģ geldiniz: Nijerya'da iģkence ve kötü muamele'' baģlıkla hazırladığı raporda, genellikle geniģ çaplı operasyonlarda gözaltına alınan Ģüphelilerden "kestirme yoldan bilgi alarak soruģturmanın güvenliğini sağlamak veya haraç almak için iģkence uygulandığı" ifade edildi. Gine'de Ebola eğitimi veren 8 kiģi öldürüldü Gine'de Ebola'ya karģı halkı bilgilendirmek için dolaģan sağlık görevlileri ve gazetecilerden oluģan ekibin bir kısmı ölü bulundu. Sağlık görevlilerinden sekizinin uğradıkları saldırı sonucu hayatını kaybettiği bildiriliyor. Öldürülen 8 kiģinin cesedi bir ilk okulun bahçesindeki lağım çukurunda bulundu. Heyetten üç kiģinin boğazları kesilerek öldürüldükleri bildirildi. Sudan'da muhalif lider serbest bırakıldı Sudan muhalif Kongre Partisi Genel Başkanı İbrahim eş-şeyh'in serbest bırakıldığı bildirildi. Kongre Partisi sözcüsü Bekri Yusuf, "İbrahim eş-şeyh, biraz önce Kordofan vilayetine bağlı Abyad kentindeki cezaevinden tahliye edildi" dedi. Süveyş Kanalı projesinde maliyet sorunu kalmadı Euronews Mısır Merkez Bankası, SüveyĢ Kanalı geniģletme projesi kapsamında ihtiyaç duyulan 8 buçuk milyar doların sekiz günde toplandığını bildirdi. Merkez Bankası BaĢkanı HiĢam Ramez yaptığı açıklamada, bankalar aracılığıyla arz edilen yatırım ortaklığı sertifikalarına talebin beklenenin çok üzerinde olduğunu kaydetti. Ramez talep toplamanın bugün itibariyle sona erdiğini belirtti. Yemen'de düzenlenen saldırıda 7 asker öldü Yemen'de askeri aracı hedef alan saldırıda, 7 askerin hayatını kaybettiği bildirildi. Yerel kaynaklardan alınan bilgiye göre, baģkent Sana'nın kuzeyindeki ġemlan bölgesinde, yoldan geçen askeri araca çevredeki bir binada konuģlanan Husiler tarafından ateģ açıldı. Çıkan çatıģmada 7 asker yaģamını yitirdi. Yaralı sayısına iliģkin bilgi verilmedi. 8
AMERİKA İNGİLTERE GÜNDEMİ Ġskoçya Referandumu Guardian gazetesi, BirleĢik Krallık tarihinde oy kullanan en genç seçmelerin sandığa gittiği bu referandumda, 16 yaģındaki bir lise öğrencisini oy kullanma merkezine giderken gösteren bir fotoğrafı manģetine taģımıģ. Gazete "Ġskoçya'nın tarihini yazanlar" baģlığını uygun görmüģ. Guardian "Ülkenin her köģesinden, en yaģlısından, istisnai derecede gencine, milyonlarca seçmen, hayatlarının en önemli ve etkileri en uzun soluklu olacak siyasi kararını vermek için oy kullanma merkezlerine aktı" diye yazdı. Times gazetesi ise "Tarafların hiçbiri zafer konusunda tahmin yapamıyor" diyor. Oyunu Ġskoçların milli giysisi içinde veren birinin fotoğrafını kullanan gazete, son anketlerin bağımsızlıktan giderek uzaklaģıldığını gösterdiğini ve Ġskoçya Bölgesel Yönetimi BaĢbakanı Alex Salmond'un seçim sonrası müzakerelere baģladığını yazıyor. Daily Telegraph da gayda çalarak oy kullananları karģılayan bir Ġskoç'un fotoğrafı ile referandumu birinci sayfadan görmüģ. Independent, "Ġktidar halka" baģlığı ile "Milyonlarca Ġskoç dün, eģi görülmemiģ bir demokrasi gösterisi ve vatanperverlik ile ülkelerinin geleceğine karar verdi. Ancak yorucu bir kampanyanın ardından, bu sadece bir baģlangıç" diye yazarak, referandumun sonuçlarının neler getireceğine dikkat çekiyor. IġĠD in Yeni Videosu Telegraph Telegraph ve Times, IġĠD'in alıkoyduğu bir diğer Ġngiliz vatandaģı olan John Cantlie'nin videosunun yayınlanmasını da birinci sayfadan görmüģ. Telegraph, baģı kesilerek öldürülen iki ABD'li ve bir Ġngiliz'in videolarının ardından, Cantlie'nin gözüktüğü videonun Ģiddetten uzak tarzının bir değiģime iģaret ettiğini ve hükümeti onlarla pazarlık yapmaya çağırdığını yazıyor. Hagel: Türkiye ile çıkarlarımız ortak ve net ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel, Türkiye'nin Irak ġam Ġslam Devleti (IġĠD) örgütü ve diğer aģırılık yanlısı grupların oluģturduğu tehdidin diğer her ülke gibi farkında olduğunu ve IġĠD'e karģı mücadelede ortak ve net çıkarlar paylaģtıklarını belirterek "(Türkler) Bizimle birlikte çalıģıyorlar ve çalıģmaya da devam edecekler" dedi. 9
ABD Senatosu'nda IġĠD oturumu ABD Genelkurmay BaĢkanı Martin Dempsey, ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel ile birlikte Senato Silahlı Hizmetler Komitesi'nde ABD'nin IġĠD stratejisiyle ilgili oturuma katıldı. Hagel ve Dempsey, oturumda Washington ın IġĠD politikalarına yönelik senatörlerin sorularını yanıtladı. Ġran nükleer müzakereler için ABD'ye gitti Anadolu Ajans Ġran DıĢiĢleri Bakanı Cevad Zarif ve beraberindeki heyetin 5 1 ülkeleriyle nükleer müzakereler için Amerika BirleĢik Devletleri'ne (ABD) gittiği bildirildi. Ġran'ın haber ajansı ĠRNA'ya göre, DıĢiĢleri Bakanı Zarif ve beraberindeki heyet sabah saatlerinde 5 1 ülkeleriyle 7'inci tur nükleer müzakereler için ABD'ye gitti. GörüĢmeler, yarın Zarif ve AB DıĢ Siyaset Yüksek Temsilcisi ve 5 1 grubu baģ müzakerecisi Catherine Ashton'ın birlikte yapacakları öğle çalıģma yemeğiyle baģlayacak. Heyetler, yemek sonrası ve PerĢembe günü ikili görüģmelerde bulunacak. Google kullanıcı bilgilerini istihbarat kuruluģlarına veriyor Wikileaks'in kurucusu Julian Assange, Google'ın ulusal istihbarat kuruluģları ile kullanıcıların kiģisel bilgileri paylaģtığını ileri sürdü. Son iki yılını geçirdiği Ekvador'un Londra Büyükelçiliğinde Ġngiliz yayın kuruluģu BBC ve SkyNews'e iki özel röportaj veren Asssange, "Google yasa dıģı bir Ģekilde değil, yasal olarak insanların mümkün olduğunca kiģisel bilgilerini topluyor, bunları depoluyor, tasnif ediyor ve davranıģlar üzerine kredi profilleri oluģturuyor. Sonra da bunları Reklam verenlere ve baģkalarına satıyor. Aynı prosedür uluslararası istihbarat örgütleri ile de yapıyor" iddiasında bulundu. PoroĢenko ABD kongresinde konuģtu Ukrayna Devlet BaĢkanı Petro PoroĢenko, ABD Kongresi nden, Rusya yanlısı ayrılıkçılarla mücadelede yardımcı olması için içinde öldürücü silahların da bulunduğu daha fazla askeri yardım talebinde bulundu. PoroĢenko, ABD nin baģkenti Washington daki temasları kapsamında Kongredeki birleģik oturumda konuģtu. PoroĢenko, Kongre üyelerinden, Rusya karģısında Ukrayna nın askeri açıdan güçlendirilmesini sağlayacak NATO içerisinde özel bir statüye sahip olmasını desteklemeleri talebinde de bulundu. Ukrayna Devlet BaĢkanı, NATO müttefiki olmadan, en üst seviyede 10
etkileģimi yansıtacak, Ukrayna'ya özel bir güvenlik ve savunma statüsü verilmesi için ABD ye güçlü çağrıda bulunuyorum dedi. Irak - ġam Ġslam Devleti örgütüne karģı oluģturulan koalisyon Guardian gazetesi Suriye'nin Rakka Ģehrindeki sivillerin koalisyon güçlerinin bomardımanını endiģeyle beklediğini yazıyor. Bir yılı aģkın süredir IġĠD'in elinde olan Rakka'daki sivillerle konuģan gazete, Ģehirde esnaf olarak çalıģan Ebu Muhammed isimli kiģinin Ģu sözlerini aktarıyor: "Amerika'Nın saldırılarında kurbanların büyük kısmı siviller olacak. Ölenlerin büyük kısmı Rakka halkından olacak ve çok az IġĠD militanı hayatını kaybedecek." 'Koalisyonun en zayıf halkası Türkiye' Guardian'ın yine IġĠD koalisyonuyla bağlantılı bir diğer haberinde ise hangi ülkenin nasıl bir pozisyon aldığına bakılıyor. Türkiye bölümünde Ģu ifadeler kullanılmıģ: "NATO'nun tek Müslüman üyesi Türkiye IġĠD'e karģı mücadeleye katılmaya hazır değil. IġĠD'in elindeki rehineler Ankara'nın koalisyona desteği en düģük seviyede tutmasına neden oluyor. Ayrıca ABD Tğürkiye'nin IġĠD'in petrol satıģına engel olmasını da ümit ediyor. Türkiye koalisyonun en zayıf halkası konumunda." Independent gazetesinde ise IġĠD'in David Haines'i baģını keserek öldürüldüğü videoda 'sıradaki rehine' olarak gösterilen Ġngiliz Alan Henning hakkında yeni detaylar manģete taģınmıģ. Gazetenin haberinde insani yardım çalıģanı Henning'in IġĠD tarafından rehin alındıktan sonra El Kaide'nin örgütle temasa geçtiği ve "Henning yardım çalıģanı, serbest bırakın" dediği belirtiliyor. Ġskoçya: 'BirleĢik Krallık'ta iktidar tartıģması baģlayabilir'- Nick Robinson, BBC BBC editörü Nick Robinson, referandumun net bir oy farkıyla sonuçlanmıģ olmasının hiçbir Ģeyin sonu olmadığını vurguluyor, "Bu iģ bitmedi" diyor ve açıklıyor: Halk sözünü söyledi ve Ġskoçya bağımsızlığı reddetti. Sonuçlar da kampanyanın her iki kampı tarafından kabullenildi. 'Bu iģ bitti' diye düģünüyor olabilirsiniz, ama hiç de öyle değil. 1,5 milyon Britanya vatandaģının BirleĢik Krallık'tan ayrılma yönünde oy kullanması, Ġskoçya'nın en büyük kenti Glasgow'da seçmenin çoğunluğunun bağımsızlığı tercih etmiģ olması ve Londra'nın kısa bir süre için de olsa referandumu kaybettiğini düģünmesi az bir Ģey değil. Britanya'nın üç ana akım partisi Ģimdi sadece Ġskoçya için değil Ġngiltere, Galler ve Kuzey Ġrlanda'yı da etkileyecek kapsamlı bir anayasa değiģikliğinden söz ediyorlar. Ġskoçya Parlamentosu'na daha fazla yetki devretmek üzere bir takvimde anlaģtılar ama neyi ve nasıl devredecekleri konusunda uzlaģma sağlanmıģ değil. Alex Salmond bağımsızlık oylamasını 11
kaybetmiģ olabilir ama hâlâ Ġskoçya BaĢbakanı. Kendisine önerilen her Ģeyi kolayca kabul etmesi beklenmiyor. BaĢbakan Cameron konuģmasında, 'Ġngiliz yasaları için Ġngilizler oy verecek' dedi ama seçim manifestosunda olduğu halde bunu Ģimdiye kadar uygulayamamasının sebepleri var. Bu, iki farklı sınıf milletvekili yaratabilir ve hükümetin bazı yasaları geçirmek için çoğunluğu olması ama diğer bazı yasaları geçirememesi anlamına gelebilir. Mesela Ġskoçya'da Ġngiltere'ye kıyasla çok daha güçlü bir seçmen tabanı olan müstakbel bir Britanya ĠĢçi Partisi hükümeti, Ġngiltere ile ilgili yasaları parlamentodan geçiremeyebilir. Ġlk kez 1977'de gündeme gelen ve West Lothian sorunu diye adlandırılan özerklikle ilgili bu temel mesele henüz çözümlenebilmiģ değil. O zaman, 'Ġngiltere'deki Lancashire bölgesinin milletvekili Ġskoçya'ya dair konularda oy kullanamazken, Ġskoçya'nın West Lothian bölgesinin milletvekili Ġngiltere'yi ilgilendiren konularda neden oy kullansın?' diye sorulmuģtu. Bu referandum belki Ġskoçya'daki tartıģmaya Ģimdilik nokta koymuģ olabilir. Ama BirleĢik Krallık içinde iktidarın nasıl paylaģılacağı konusundaki tartıģmayı yeniden alevlendirmiģ bulunuyor. AVRUPA GÜNDEMİ Ġskoçya 'bağımsızlığa hayır' dedi Ġskoçya'da yapılan tarihi referandumda, BirleĢik Krallık'tan ayrılmama kararı çıktı. Ġskoçya'nın 32 bölgesindeki yapılan seçimde, "Bağımsızlığa hayır" kampanyası, kazanması için gerekli olan 1 milyon 852 bin oyu aģarak, 1 milyon 877 binden fazla oy aldı. "Evet" kampanyasının oyları ise 1 buçuk milyonda kaldı. Ġtalya da Veneto Bölgesi nin bağımsızlık talebi Ġtalya da "ekonomik bakımdan zengin kuzeyin, güneyden ayrılması" tezini iģleyen Kuzey Birliği Partisi ve bir grup Venetolu, Veneto Bölgesi nin bağımsızlığı için Roma da önde gelen devlet binaları önünde eylem yaptı. BirleĢik Krallık tan bağımsız olup olmama konusunda yarın halk oylamasına gidilecek Ġskoçya daki durum, Ġtalya dan ayrılmak isteyen Venetoluları da harekete geçirdi. 12
Katalanlar "Faslı göçmen" oylarının peģinde Yeni ġafak Ġspanya'da Katalonya özerk yönetiminin "2014-2017 Fas Planı" adı altında Katalonya'da yaģayan Faslı göçmenlere olası bağımsızlık referandumunda oy kullanma gibi bazı yeni haklar vereceği, bunun altında yatan sebebin 9 Kasım'da yapmak istedikleri referanduma destek arayıģı olduğu ileri sürüldü. Ġspanya'nın yüksek tirajlı gazetelerinden El Mundo, Katalonya özerk yönetimi hükümetinin sözcüsü Francesc Homs'un pazartesi günü yapılan kabine toplantısı sonrasındaki açıklamasında "Fas ile 5 baģlıkta iģbirliğini artıracağız" deyip, vermediği detaylara ulaģtığını iddia etti. Fransa Irak'ta harekete geçiyor Deutsche Welle Fransa, Irak'ta Ġslam Devleti örgütüne karģı ABD'nin düzenlediği hava saldırılarına kendi savaģ jetleriyle katılacağını açıkladı. Hollande perģembe günü Paris'te yaptığı açıklamada, kararın, Irak yönetiminin kendilerinden hava saldırılarına destek sunulmasını talep etmeleri karģılığında alındığını kaydetti. DıĢ ĠĢleri Bakanı Mevlüt ÇavuĢoğlu Berlin'de terörle mücadeleyi konuģtu DW Almanya'da temaslarda bulunan Türkiye DıĢiĢleri Bakanı Mevlüt ÇavuĢoğlu, terörle mücadelenin Türkiye'nin tek baģına üstlenebileceği bir konu olmadığını açıkladı. Türkiye DıĢiĢleri Bakanı Mevlüt ÇavuĢoğlu, Berlin'de Alman mevkidaģı Frank-Walter Steinmeier ile görüģtü. Almanya DıĢiĢleri Bakanlığı nda yapılan görüģmenin ardından bir ortak basın toplantısı düzenlendi. Steinmeier-ÇavuĢoğlu görüģmesinde terörle mücadele konusu ön plana çıktı. Suriye ve Irak'a giden Ġslamcıları durdurabilmek için uluslararası iģbirliğinin artırılması gerektiğine değinen ÇavuĢoğlu, "Bu, Türkiye'nin tek baģına mücadele edebileceği bir konu değil. Özellikle bilgi ve istihbarat paylaģımı baģta olmak üzere müttefiklerimizle, Almanya gibi dostlarımızla iģbirliğimizi artırmamız lazım" dedi. Yenilenebilir enerjiye geçiģte yeni bir adım DW Doğa dostu yenilenebilir enerji sistemleri Almanya nın bu alanda baģlattığı siyasi seferberlikle ülke çapında giderek yaygınlaģıyor. Oldukça yeni olan bu sistemin Ģu an için en büyük dezavantajlarından biri, bu kaynaklardan sağlanan enerjinin depolanma sorunu. Ġkinci bir sıkıntı ise, adı üstünde doğaya bağlı bu kaynakların rüzgar ve güneģ Ģartlarına göre iniģli 13
çıkıģlı bir verim vermeleri. Schwerin kentinde kurulan ve 25 bin lityum iyon akumulatör barındıran tesis bu iki soruna çözüm getirmeyi amaçlıyor. Hem dalgalı enerji akıģını sabitleyecek hem de yenilenebilir kaynaklardan yetersiz enerji geldiğinde, bu açığı klasik santrallerden sağlanacak enerji ile dengeleyecek bir depolama alanı mevcut. Yapımı 6 milyon Euro ya mal olan tesise federal hükümet de 1,5 milyon Euro destek sağladı. AçılıĢa katılan Almanya Ekonomi Bakanı Sigmar Gabriel, yaptığı konuģmada, hükümetin yenilenebilir enerji sistemleri ile ilgili her türlü araģtırmayı desteklemeye devam edeceğini ancak bu masrafların da astronomik boyutlara çıkmaması gerektiğini dile getirdi. Rusya AB-Ukrayna ortaklık anlaşmasına tepkili Euronews Ukrayna ya Avrupa Birliği nin yolunu açacak ortaklık anlaģmasının onaylanması Rusya tarafından tepkiyle karģılandı. Rusya, Avrupa Parlamentosu ve Ukrayna parlamentosu ile eģ zamanlı olarak onaylanan ortaklık anlaģmasının ekonomik açıdan Moskova ve Kiev e zarar vereceği görüģünde. Rus parlamenterler, AB ve Ukrayna arasında derin siyasi iģbirliği ile tarafların karģılıklı olarak birbirlerinin pazarlarına girme ve serbest ticaret özgürlüğü tanıyan anlaģmanın sonuçlarının Kiev açısından ağır olacağı uyarasında bulundu. Ukrayna parlamentosundan özerkliğe yeşil ışık Euronews Ukrayna parlamentosu, Rusya yanlısı ayrılıkçıların kontrolündeki bölgelere daha fazla özerklik getiren yasayı onayladı. Yasanın onaylanması, farklı tepkilere yol açtı. Parlamento içinde bir grup düzenlemenin gerilimi düģüreceğini savunurken, karģı çıkanlar ise daha fazla özerkliğin bölgeye barıģ getirmeyeceği görüģünü dile getiriyor. Yasa, Luhansk ve Donetsk e 3 yıl süreyle daha fazla özerklik sağlanmasını öngörüyor. Ukrayna parlamentosu ayrıca çatıģmalara katılan ayrılıkçılara af getiren düzenlemeyi de onayladı. Silahı görmemiģ Sabah Avrupa Münih kentinde görülen NSU davasında dün 138. duruģma gerçekleģtirildi. DuruĢmada cinayetlerde kullanılan Ceska marka silahın Ġsviçre den Jena ya nasıl ulaģtığı konusunda Ġsviçreli iki polis memuru dinlendi. Memurların ifadeleri sürekli tartıģmalara neden olurken, savunma avukatlarının sık sık söz kesmeleri güne damgasını vurdu. Silahın güzergahı hakkında Ģüpheli iki tanığın ifadesini alan tanık memur Christian M., bazı detayları hatırlamadı. Diğer memur Patrick R., ifadesinde 2007 ve 2008 tarihinde silahı satan kiģiyi sorguladıklarını ve bu kiģinin silahı görmediğini, silahın ruhsatlı olduğunu ancak ruhsatın kaybolduğunu söylediğini belirtti. Tanık, SoruĢturmadan ise yarar bilgi edinemedik dedi. 14
Müslümanlar endiģeleniyor Sabah Avrupa Almanya nın Kuzey Ren Vestfalya Eyaleti Parlamentosu nda Selefiler tartıģılacak. SPD Eyalet Milletvekili Ġbrahim Yetim ve YeĢiller Partisi nden Thomas Stotko, meclise Selefilerle ilgili önerge verdi. Yetim, konuya iliģkin bir basın açıklaması yayınlayarak, Bir avuç insanın hukuk devletini hiçe sayarak, paralel kontrol mekanizmaları kurmaya çalıģması, büyük bir meydan okuma. Müslümanlar bu tarz olaylardan iki yönlü etkileniyor. Çünkü bir yandan kendilerini ve dinlerini açıklamak zorunda hissediyor, diğer yandansa, kendilerini güvende hissetmeyip, çocukları için endiģeleniyorlar dedi. Yetim, kısıtlayıcı önlemlerin yanı sıra, acilen caydırıcı tedbirlerin de alınması gereğine dikkat çekti. Thomas Stotko ise, Uyum meclislerine açık bir mektupla seslenip, yerel bazda camiler ve siyasetçilerle birlikte çözüm geliģtirmeleri için çağrıda bulunacağız dedi. Fransa'da hükümet güvenoyu aldı Anadolu Ajans Fransa'da BaĢbakan Manuel Valls tarafından kurulan yeni hükümet, 269 kabul, 244 ret ile güven oyu aldı. Oylamada, 566 oy kullanılırken, 32'si hükümetteki Sosyalist Parti'den (PS) olmak üzere 53 vekil de çekimser kaldı. BaĢbakan Valls, oylama öncesi genel kurulda yaptığı konuģmasında ekonomik reformlar konusunda verdikleri hiçbir sözden dönmeyeceklerini söylemiģ ve aģırı sağ tehdidine karģı uyarılarda bulunmuģtu. Valls hükümeti, oylamada yeterli çoğunluğa ulaģamaması halinde Fransız anayasasına göre, istifa edecek ve ülke erken seçime gidecekti. Terör Grubuna KarĢı Koalisyon - Bettina Marx, Deutsche Welle Halka Açık Ġdamlar, Cinayetler ve Katliamlar... Terör Grubu "Ġslam Devleti" Orta Doğu'da Korku ve DehĢet Saçıyor. Ankara ve Berlin Teröristlerle Mücadelede Birlikte ÇalıĢmak Ġstiyor Türkiye'nin yeni DıĢiĢleri Bakanı Mevlüt ÇavuĢoğlu, Avrupa'ya ilk ziyaretini Berlin'e gerçekleģtirdi. Fakat kendisi ve ev sahibi Alman mevkidaģı DıĢiĢleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier için bu ilk buluģma değildi. Bu nedenle her iki politikacı da doğrudan görüģmelere baģlayabildi. Bu aralar görüģülecek çok konu var. Her iki Bakanın da iyi ve güvenilir olarak tanımladığı ikili iliģkilerin ve AB üyelik müzakerelerinin yanı sıra bilhassa Orta Doğu'daki vahim durum ele alındı. Steinmeier, terör grubu "Ġslam Devletinin (ĠD)" sadece Irak ve Suriye için değil tüm bölge için tehdit oluģturduğunu belirtti. Hiçbir ülkenin bu tehditle Irak ve Suriye'ye uzun sınırları bulunan Türkiye kadar erken yüzleģmek durumunda kalmadığını söyledi. Türkiye'nin Irak'taki Musul Konsolosluğunda çalıģan 50 personeli ve personelin bazı aile fertleri geçtiğimiz haziran ayında ĠD savaģçıları tarafından kaçırılmıģlardı. Bu kiģiler hâlen rehin tutuluyor. Olay 15
nedeniyle üzüntüsünü paylaģan Steinmeier mevkidaģına, rehinlerin serbest bırakılmasına yönelik çabalarında kendisine baģarılar dilediğini iletti. Steinmeier, radikal örgütler tarafında savaģmak için Türkiye üzerinden kriz bölgesine geçen yabancı cihatçılarla mücadelede Türkiye'ye iģ birliğinden dolayı bilhassa teģekkür etti. Steinmeier "Bu arada, Türkiye üzerinden Irak ve Suriye'ye geçerek savaģa katılmak isteyen binlerce genç insanın Türkiye tarafından geri çevrildiği bilgisini edindim."diyor. 6 binin üzerinde erkek ve kadının ülkeye giriģ yasağı listesinde olduğu belirtildi. Almanya'dan da yüzlerce cihatçı savaģ bölgesine gitti. Güvenlik uzmanlarının tahminlerine göre aralarında intihar saldırısı düzenleyenlerin de olduğu en az 40 Alman cihatçı öldürüldü. Türkiye'de de savaģ gönüllüleri eğitiliyor. Türk medyasında yer alan haberlere göre binin üzerinde genç erkek sınırı geçerek savaģa katıldı. Türk DıĢiĢleri Bakanı, savaģçıların geçiģinin önlenmesi için Ankara'nın, 1200 kilometreden daha uzun olan Suriye ve Irak sınırında kontrollerini yoğunlaģtırdığının altını çizdi. Bunun dıģında otobüs terminalleri ve diğer hassas noktalarda yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı belirtildi. Ancak yurt dıģından gelen cihatçıların giriģinin engellenmesi için yabancı istihbarat servisleri ve güvenlik kurumlarıyla iģ birliğine de ihtiyaç duyulduğu bildirildi. Bunların, Ģüpheli vatandaģlarına ait bilgileri Türkiye ile paylaģmaları gerektiği vurgulandı. Bununla birlikte Türkiye'nin mültecilere sınırlarını açık tutmaya devam edeceği belirtildi. Türkiye daha kısa bir süre önce Irak'tan kaçan 38 bin Yezidi yi ülkeye kabul etti. Türkiye'nin ayrıca sınırları dıģında Irak'ta da mültecilere yardım sağladığı belirtildi. Steinmeier, Türkiye'nin, Suriye ve Irak'tan gelen mültecileri kabul etmesini takdir ettiğini dile getirdi. Steinmeier ayrıca Türkiye'nin, iç savaģın bölgeye getirdiği yükü büyük oranda hafiflettiğini söyledi. Her iki DıĢiĢleri Bakanı da "Ġslam Devleti" ile mücadelede, hem Almanya'da hem de Türkiye'de terör örgütü olarak sınıflandırılan yeraltı örgütü PKK ile birlikte çalıģıldığını reddetti. ÇavuĢoğlu, "Bugün, bir terör örgütünün baģka bir terör örgütüyle mücadelesi var diye diğerini terör listesinden çıkarmak gerçekçi bir yaklaģım olmaz. Yani bu, benim teröristim iyi, senin teröristin kötü anlamına gelir." dedi. Terörün sadece askerî bakımdan yok edilemeyeceği hususunda hemfikir olunduğunu sözlerine ekleyen Steinmeier, "Daha geniģ bir siyasi hamleye ihtiyacımız var" dedi. Bu nedenle çok sayıda bakanın, Alman Bilim ve Siyaset Vakfı Müdürü Volker Perthes ile perģembe günü Berlin'de Federal BaĢbakanlıkta bir araya geldiği ve görüģmede Orta Doğu'daki durumun yatıģtırılmasına nasıl katkıda bulunulabileceğinin ele alındığı belirtildi. AB'nin Kâğıttan Kaplanları -Nich Brauns, Junge Welt -Bir "Terör Listesi" Kimlerin Servetinin Dondurulacağını Belirleyecek. "Ġslam Devletine" KarĢı OluĢturulan Listenin Yararı Olmayacağı Gibi KurtuluĢ Hareketleri de Suçlu Gösteriliyor-- 16
AB'nin, teröristlere karģı katı yaptırım eylemini içeren "terör listesi" yoksa kâğıttan kaplan mı? Bu listenin Almanya'da hayata geçiriliģi göz önünde bulundurulduğunda böyle bir izlenim oluģuyor. Sol Partili Ulla Jelpke'nin küçük bir soru önergesine federal hükûmetin verdiği cevap: 2012 yılından bugüne bir kiģiye ait topu topu 203 avro 98 sentin dondurulduğu aynı zaman diliminde ayrıca Alman banka hesaplarında 21 kiģiye ait 11.360 avronun bloke edildiği yönünde. Bu rakam, BM uyumlu terör örgütü listesindeki el Kaide ve Taliban ile ortalaması alındığında terör zanlısı baģına 540 avro bile etmiyor. AB listesinde bilhassa finans hareketlerine yer verilse de federal hükûmete göre listede adı geçen örgütle bağlantılı kiģiler de terör örgütüne üyelik veya destekten dolayı cezai takibata maruz kalacak. Listede yer alan Almanya'da yeraltında faal olan gruplar arasında Türkiye'den PKK ve DHKP-C, Sri Lanka'dan Tamil Kaplanları, Filistinli Hamas ve Lübnan Hizbullahı ve diğer irili ufaklı örgütler gösteriliyor. AB ve BM, 11 Eylül 2001 saldırıların ardından terörist olarak değerlendirdiği kiģi, örgüt ve kuruluģlara ait bir liste oluģturmuģtu. BM listesi ağırlıklı olarak el Kaide ve Talibanı özel olarak kapsarken, AB listesi PKK ve Kolombiya'nın FARC gibi kurtuluģ hareketleri ve örgütleri de kapsıyor. Listelenenlerin hesapları ve mal varlıkları donduruluyor. AB "terör listesi", AB Konseyinin gizli gündemli bir oturumunda oluģturuluyor. EleĢtirmenler, ne demokratik bir denetlenebilirliği ne de hukuki yanı olan bu listeyi o nedenle uluslararası hukuktaki "kara delik" olarak nitelendiriyor. SavaĢçıları, -"Terör listesinde" adı geçmeyen- Ġslam Devletine karģı savaģan Kürt PKK ise suçlu gösterilmeye devam ediyor. Ulla Jelpke, PKK'ya dürbün yahut ilkyardım malzemesi göndermenin bile "terör listesinin" yaptırım rejimine takılacağını düģünüyor. Bu yüzden Jelpke, PKK'nın listeden çıkarılmasını ve "keyfi kara listeler" oluģturulmasının kaldırılmasını talep ediyor Müslüman KardeĢler Ġçin Yeni Bir Vatan - Thomas Seibert, Der Tagesspiegel -Erdoğan Mısırlı Ġslamcıları Kabul Etmek Ġstiyor-- Türkiye, cihatçı milis Ġslam Devletine (ĠD) karģı Ġslam ve Batı dünyasından oluģan bir ittifakın kurulma aģamasının ortasında, bölgedeki önemli devletlerin yeniden öfkelenmesini sağlayabilecek bir risk alıyor. CumhurbaĢkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mısırlı Müslüman KardeĢlerin üst seviyedeki yöneticilerine Türkiye'de kalacak yeni bir yer vermeye hazır. Çünkü Ġslamcılar, bu zamana kadar sürgünde yaģadıkları Katar'ı terk etmek zorundalar. Katar, birkaç gün önce Mısır, Suudi Arabistan ve BirleĢik Arap Emirlikleri'nin ağır baskısı altında, ilticacı olarak kabul ettiği Müslüman KardeĢlerin bu statüsünü kaldırdı. Sünni hareketin mağdur olan yöneticileri, Katar ġeyhliğine zarar gelmemesi için ülkeden ayrılacaklarını açıkladılar. Bu esnada Müslüman KardeĢler, Mısır ve Suudi Arabistan'da terör organizasyonu olarak kabul ediliyor. --Ankara Uzun Bir Süre Mısır CumhurbaĢkanı Mursi'yi Destekledi-- 17
Katar'ın yanı sıra Türkiye de Müslüman KardeĢleri destekleyen en önemli ülkeler arasında yer alıyor. Ankara, Müslüman KardeĢler tarafından baģa getirilen ve daha geçen yıl ordu tarafından düģürülen dönemin CumhurbaĢkanı Muhammet Mursi ile sıkı bir iģ birliği yaptı. Erdoğan, o zamandan beri Kahire ile her iģ birliğini reddediyor. Bazı Arap hükûmetleri, dinî-muhafazakâr hareket Müslüman KardeĢleri iktidarlarını tehdit eden bir unsur olarak görüyorlar. Buna karģılık Türkiye, organizasyonun Kahire'de demokratik yollarla iktidara geldiğini ve askerî bir darbenin kurbanı olduğunu iddia ediyor. Ġhvanın DıĢ ĠliĢkiler Sorumlusu Amr Derrac'ın daha Ģimdiden Türkiye'de olduğu söyleniyor. Görünen o ki Erdoğan'ın Müslüman KardeĢler'e olan tutumu, Türkiye hükûmeti içerisinde tartıģılıyor. Hürriyet Daily News gazetesi, ismini vermediği Ankara'daki bir hükûmet temsilcisinin Ģu sözlerini aktardı: "Türkiye, Müslüman KardeĢleri kabul ederek kendini zora sokmak istemiyor.'' Erdoğan ise Ģu açıklamayı yaptı: ''Bunların Türkiye'ye gelmek gibi bir talepleri olması durumunda incelenir bakılır. Engel yoksa herkese gösterilen kolaylık onlara da gösterilir.'' DıĢiĢleri Bakanlığı, Müslüman KardeĢlerin Türkiye'ye gelmesinde hukuki bir engelin olmadığını ve sonuçta Mısır ile Türkiye arasında vize olmadığını açıkladı. DıĢiĢleri Bakanlığı, Türkiye'nin Müslüman KardeĢlere olan tutumunu doğruladı. Bir diplomat, ''Biz Mısır'da Müslüman KardeĢleri değil, demokrasiyi destekledik.'' diye konuģtu. Mısır'ın, Interpol'den, Müslüman KardeĢler yöneticilerinden yedi kiģi hakkındaki uluslararası tutuklama emrinin yenilenmesini rica ettiği söyleniyor. Bu durumda Türkiye'nin, kendi topraklarında bulunan Derrac ve organizasyonun diğer yetkililerinin, tutuklanmalarına izin verip vermeyeceği hakkında karar vermesi gerekecektir. Erdoğan tarafından uygun görülen Müslüman KardeĢlerin kabulü, Türkiye'ye karģı güvensizliği ve ülkenin izole olmasını artırabilir. Ankara, Orta Doğu'da sadece Sünni yanlısı bir politika uyguladığı suçlamasıyla karģı karģıya kalıyor. Irak'taki ġii yönetimi, geçmiģte Türklerin Orta Doğu'ya birçok defa yapmıģ olduğu siyasi düzeydeki müdahale giriģimlerinden rahatsız olduğunu belirtmiģti. Ayrıca, ülke içindeki ve dıģındaki eleģtirmenler, Türkiye hükûmetini Suriye ihtilafı esnasında ĠD gibi Sünni organizasyonlara uzun bir süre tolerans göstermekle suçluyor. Bu arada ĠD, Türkiye için de bir tehlike hâline gelmiģ durumda. Erdoğan, çarģamba günü, BaĢbakan Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay BaĢkanı Orgeneral Necdet Özel ve diğer üst düzey siyasetçi, istihbarat ve ordu mensupları ile Suriye'deki durumu görüģmek için bir araya geldi. Basında çıkan haberlere göre Türkiye hükûmeti, Suriye sınırında olası sığınmacı akımını engelleyebilmek için tampon bölge oluģturma seçeneğini değerlendiriyor. 18
ASYA PASİFİK GÜNDEMİ Güney Kore Dostluk Çanı Yenilendi Voice of America Güney Koreliler in Batı Yakası nın Özgürlük Heykeli olarak adlandırdığı anıt, Amerika nın kuruluģunun 200 üncü yıldönümünde Güney Kore den Los Angeles a hediye edilen çan. Yıllarca bakımsız kalan Kore Dostluk Çanı sonunda onarıldı ve eskisinden yeni hale geldi. Kaybolan Malezya uçağı yeniden aranacak Kuala Lumpur-Pekin seferini yaparken mart ayında 227 yolcusu ve 12 kiģilik mürettebatıyla kaybolan Malezya Havayolları'na ait yolcu uçağını arama çalıģmaları, yeniden baģlayacak. Avustralya UlaĢtırma Güvenliği Bürosu Yöneticisi Martin Dolan, Hint Okyanusu'nda araģtırma yapacak ilk ekipte yer alan üç geminin 30 Eylül'de göreve baģlayacağını söyledi. Çin ve Hindistan'dan Asya ittifakı planı Dünyada daha etkili olmak isteyen Çin ve Hindistan büyük bir Asya ittifakı kurmak istiyor. Çin Devlet BaĢkanı ve Komünist Parti Genel BaĢkanı Xi Jinping, Hindistan gazetesi 'The Hindu'da kaleme aldığı bir makalede, Çin ve Hindistan'ın ortak çalıģarak yenilikler ve refahla yeni bir Asya yüzyılını baģlatabileceklerini kaydetti. Çin Devlet BaĢkanının Hindistan ziyareti sırasında, sanayi parklarından demir ve kara yollarına kadar, bu ülkede yapacakları çok sayıda yatırımı açıklaması bekleniyor. Xi Jinping, milyarlık nüfusları bulunan her iki ülkeyi de Asya ekonomisinin motorları olarak niteledi. Xi, Çin'in enerjisinin ve Hindistan'ın bilgeliğinin inanılmaz bir potansiyeli ortaya çıkaracağını belirtti. Çin'den Mali'ye ekonomik çıkarma Mali ile Çin arasında toplam 11 milyar dolar değerinde anlaģmalar imzalandı. AnlaĢmalarda genel baģlıklar inģaat, ulaģım ve alt yapı alanlarından oluģuyor. Mali devlet baģkanlığından yapılan açıklamada, iki ülke arasında imzalanan anlaģmaların finansmanının büyük oranda uluslararası kredi kuruluģlarından karģılanacağı ifade edildi 19
Japonya Rusya ya karģı yaptırımlarını geniģletme kararı aldı Rusya nın Sesi Kyodo Ajansı nın Japonya diplomatik kaynaklarına dayandırarak bildirdiğine göre, Japonya Hükümeti 19 Eylül Cuma günü Ukrayna daki durum nedeniyle Rusya ya karģı ek yaptırımlar getirmeyi planlıyor. Çin enerjide özelleģtirmeyi hızlandırdı Çin enerji devi 'Sinopec', sermayesini 17,5 milyar Dolar artırarak özel yatırımcıları holdinge ortak etti. Pazar günü Sinopec tarafından yapılan açıklamada, sigortacılar ve fondlar gibi 25 yatırımcıya hisselerin satıldığı bildirildi. Endonezya'da IġĠD operasyonu Endonezya emniyeti IġĠD üyesi oldukları iddia edilen 7 kiģiyi gözaltına aldı. Gözaltına alınanların dördünün Türk vatandaģı, üçünün de Endonezya vatandaģı oldukları iddia edilmiģti. Ancak Endonezya makamları Türk oldukları iddia edilen dört kiģinin Uygur asıllı olduklarını açıkladı. ORTADOĞU GÜNDEMİ Irak ta IĢid e KarĢı Hava Saldırıları Düzenleyeceğiz Akademik perspektif Fransa, Irak ta Ġslam Devleti örgütüne karģı ABD nin düzenlediği hava saldırılarına kendi savaģ jetleriyle katılacağını açıkladı. Fransa nın sadece Irak ta hava saldırılarına katılacağını ve ülkeye kara birlikleri gönderilmeyeceğine dikkat çeken Hollande, hedeflerinin teröristleri zayıflatarak, Irak ta barıģ ve güvenlik sağlamak olduğunu kaydetti. Hollande, Irak dıģında hava saldırıları düzenlenmemesine gerekçe olarak, ġam yönetiminden kendilerine yönelik böyle bir talep olmamasını göstererek, bu konuda uluslararası hukuku dikkate aldıklarını dile getirdi. IġĠD in sadece Irak ve Suriye için değil, Avrupa ve hatta tüm dünya için bir tehdit olduğu uyarısında bulunan Fransa CumhurbaĢkanı, Irak ta uygun hedefler belirlenir belirlenmez hava saldırılarına en hızlı Ģekilde baģlanacağını belirtti. Sağlık Bakanlığı ndan Filistinli Yaralı Açıklaması Anadolu Ajans Sağlık Bakanlığı, Filistin den önümüzdeki günlerde de 25 yaralı, 25 refakatçi olmak üzere toplam 50 kiģinin ülkemize getirilmesi planlanmaktadır dedi. 20