Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki:

Benzer belgeler
Bir selam ile selamlandığınızda ondan daha iyisiyle veya aynısıyla selamı alın (Nisa 86)

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

Üç kişi vardır ki, Allah kıyamet gününde onlarla ne konuşur, ne onlara nazar eder, ne de onları günahlarından arındırır, onlara elim bir azap vardır:

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Yaratanlar arasında şerefli bir yere sahip olan insanın yaşam hakkı da, Allah tarafından lutfedilmiş bir temel haktır.

3 Her çocuk Müslüman do ar.

Recep in İlk Üç Orucunun Fazileti

Muharrem ayı nasıl değerlendirilmelidir?

Rahmet Ayı RAMAZAN Pazar, 07 Haziran :17

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti

CİHADA DENKTİR Evet, içinde savaş olmayan bir cihad var ki hac ve umredir Küçüğün, büyüğün, zayıfın, kadının cihadı hac ve umredir.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

HAC BÖLÜMÜ. 233) Hac İle İlgili Hadisler

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Kolaylaştırınız, güçleştirmeyiniz, müjdeleyiniz, nefret ettirmeyiniz. Buhârî, İlm, 12; Müslim, Cihâd, 6.

Allah Ramazan Ayı nı hepimiz için mübarek kılsın. Bu ayın tüm faziletlerinden istifade edebilmeyi de nasip etsin. Âmin.

Bu ay içinde orucu ve namazı o kişiye kolaylaştırılır. Bu ay içinde orucu ve namazı ALLAH tarafından kabul edilir.

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

Onu kendi haline bırakın, Allah'ın diyarında otlasın, sakın ona bir fenalık yapmayın.

Zilhicce Ayının İlk On Günü Çarşamba, 11 Kasım :28

GECE NAMAZI, SALİHLERİN İŞİDİR

dinkulturuahlakbilgisi.com Ramazan ve Oruç Hazırlayan: Memduh ÇELMELİ İzmir / 2016 dinkulturuahlakbilgisi.com

[ 0001 ] Allah'a inanınız ancak devenizi de sağlam kazığa bağlayınız.

Veda Hutbesi. "Ey insanlar! " Sözümü iyi dinleyiniz! Biliyorum, belki bu seneden sonra sizinle burada bir daha buluşamayacağım.

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

NAMAZI, MESCİT VEYA CÂMİDE CEMAATLE KILMANIN HÜKMÜ. Vaizler Muhammed b. Salih el-muneccid. Terceme edenler. Muhammed Şahin. Tetkik edenler Ümmü Nebil

HOŞ GELDİN RAHMET AYI RAMAZAN!

ikindi akşam Günün Duası:

Anlamı. Temel Bilgiler 1

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

Peygamber Efendimiz (sav)'in Güzel Ahlakla İlgili Hadisleri - HZ.MUHAMMED(S.A.V) - Gizli ilimler Sitesi

Hz.Resulüllah (SAV) den Dualar

UMRE YAPMANIN FAZİLETİ

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

Teravih Namazı - Gizli ilimler Sitesi

ODUNPAZARI MÜFTÜLÜĞÜ AİLE VE DİNİ REHBERLİK BÜROSU 40 HADİS EZBERE OKUMA YARIŞMASI

+ Eğer size yasaklanan (günah)ların büyüklerinden kaçınırsanız, sizin küçük günahlarınızı örteriz ve sizi güzel bir yere koyarız.(4.

KIRK HADİS YARIŞMASI İÇİN BELİRLENEN HADİSLER 1. VE 2. SINIFLAR İÇİN KIRK HADİS

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

Sunabihi (Rah Aly.) anlatıyor: Ölüm döşeğinde yatmakta olan Ubade b. Samit'i (R.A.) ziyarete gittim. Onu gürünce ağladım. Ubade, "Dur biraz!

Edeb Ya Hu! Cumartesi, 03 Ocak :31

5 Kimin ümmetisin? Hazreti Muhammed Mustafa nın (sallallahu aleyhi ve sellem) ümmetiyim. 6 Müslüman mısın? Elhamdülillah, Müslümanım.

Peygamberimizin Ramazan ve Oruç günlüğünü şu şekilde özetlememiz mümkündür:

Selamın Veriliş Şekli: Selam verildiği zaman daha güzeliyle veya aynısıyla karşılık vermek gerekmektedir. Allah

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

40 Hadis Hadis

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Haydin Câmiye Pazartesi, 31 Ekim :26

Behçet Gündüz Uşak

2. Haramı ve helali tayin etmek Allah ın hakkıdır. Bir harama helal demek vebal olduğu gibi helale haram demek de vebaldir.

ALLAH IN EVLERİNDE MİSAFİRLİK: İTİKAF MESCİDLER ALLAH A YAKLAŞMA YERLERİDİR

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE SADAKA-I FITR İbni Abbas (r.a) şöyle buyurmuştur:

Orucun hükmü ve hikmeti nedir? ما حكم الصيام وحكمته. Abdurrahman b. Nâsır es-sa'dî

Senin için gelmesi mukadder olan şeylere hırs göstermen yersizdir. Senin için olmayan, başkasının hakkı olan şeylere, hasret çekmen yakışıksızdır.

Ramazan: Hicri takvimin dokuzuncu ayıdır. Ramazan-ı Şerif veya Oruç Ayı da denilir.

EY İMAN EDENLER! Allah ın emrine uygun yaşayın

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR

İsimleri ilk önce Berre idi, Zatı saadetleri ile evlendikten sonra ismini değiştirip Meymune koydular.

Peygamberimizin (sav) Ramazan Ayı nı İhya Edişleri

Ezan Vakti/Kuran-ı Kerim Pro [Faydalı Android Uygulamalar]

Asr-ı Saadette İçtihat

HADİS KATALOĞU. Tirmizî, Birr, 3. Evsat, 1/275; Beyhakî, fiu abü l-îmân, 4/334. Tirmizî, Birr, 15; Ebû Dâvûd, Edeb, 66.

OKUNMAMIŞ ÜÇ MESAJINIZ VAR

DUA HADİSLERİ (DUANIN FAZİLETİ VE VAKTİ)

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Razaman ve oruç. Rahmet ayı. Bağışlanma ayı. Hayır hasenatı çoğaltma ayı.

Birden fazla umre yapmanın hükmü ve iki umre arasındaki süre ne kadar olmalıdır? Muhammed Salih el-muneccid

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KUR AN

TEMİZLİK HAZIRLAYAN. Abdullah Cahit ÇULHA

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE SABIR

KIZ ÇOCUKLARI ÜVEY EVLAT MI? Çarşamba, 01 Ağustos :45

PEYGAMBERLİKTEN SONRA EN YÜCE MAKAM ŞEHÂDET Cumartesi, 28 Şubat :06

5 Peygamberimiz in en çok bilinen dört ismi hangileridir? Muhammed, Mustafa, Mahmud, Ahmed.

Dînî yükümlülük bakımından orucun kısımları. Muhammed b. Salih el-useymîn

GÜNAH ve İSTİĞFAR. Israr etmek kişiyi nasıl etkiler

Her İşin İlk Adımı: Niyet

SEN ONLARIN ARALARINDA İKEN, ALLAH ONLARA AZAP ETMEZ Cuma, 18 Haziran :45

Arefe günü ile ilgili meseleler ve hükümleri مساي ل وأح م تتعلق بيوم عرفة. Bir Grup Âlim

2- Resûlüllah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Beni babanızdan, çocuklarınızdan ve bütün insanlardan daha fazla sevmedikçe gerçek mümin olamazsınız.

Üç Aylar ve Regaip Kandili nin Fazileti Salı, 29 Nisan :17

BEP Plan Hazırla T.C Osmangazi Kaymakamlığı HAMİTLER TOKİ MTAL Müdürlüğü Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

ALEMLERİN EFENDİSİ NİN (SAV) DİLİYLE KADİR GECESİ

İslâm, güzel ahlâktır. İslâm, güzel ahlâktır. İslâm, güzel ahlâktır.

SEÇİM VE GEÇİM Perşembe, 31 Ekim :31

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN

Türkçeye Tercüme Edilen Hadis Kitaplarında Geçen Zayıf Hadislerin Numaraları

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİ : GENEL TARİH : Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

Her tür meyvelerden yemelerini fakat bir ağaca dokunmama-larını söyledi ve onları İblis in fitnesinden sakındırdı.

M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI. lar aha beteri. dir veya 7 2. Y. 4. a bakarak " " dersek h 6. olarak sadaka verme.

Eşhedü en lâ iâhe illallâh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve rasûlüh.

RIZIK VE ZENGİNLİK DUASI (ESMAÜL HÜSNA ŞİFRELERİ-2)

Bin aydan hayırlı 'Kadir Gecesi' bugün

Transkript:

Hz. Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: İnsanlar, eğer ezan okumak ile namazın ilk safında yer almada ne (gibi bir hayır ve bereket) olduğunu bilseler, sonra da bunu elde etmek için kur a çekmekten başka çare kalmasaydı, mutlaka kur aya başvururlardı. [Buhârî, Müslim, Tirmizî]

Şeddad İbn-i Evs (radıyallahu anh) anlatıyor; "Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Akıllı kimse, nefsini muhasebe eden ve ölümden sonrası için çalışandır. Aciz de, nefsini hevasının peşine takan ve Allah'tan temennide bulunan kimsedir. [Tirmizî]

Hz. Ali (radıyallahu anh) anlatıyor: "Resulullah (s.a.v.) bir miktar ipek alıp sağ avucuna koydu, bir miktar da altın alıp sol eline koydu sonra da: Şu iki şey ümmetimin erkek kısmına haramdır! buyurdu." [Ebu Davud, Nesâî]

Hz. Aişe (radıyallâhu anhâ) diyor ki: Ben Resûlullah (s.a.v.)'ı ciddi bir şekilde, küçük dili görünecek derecede güldüğünü görmedim. O, sadece tebessüm ederdi. [Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Trimizî]

Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Küçüklerimize merhamet, büyüklerimize saygı göstermeyen bizden değildir. [Tirmizî]

Peygamber Efendimiz sallallahu aleyhi vesellem, İbni Mesud dan (r.a.) rivayet edilen bir hadislerinde şöyle buyurdular: Kim ailesine Aşure günü geniş (cömert) davranırsa Allah da ona senenin geri kalan günlerinde lütuf ve ihsanlarını yağdırır. [Cami üs-sağîr, 6/235]

Muhakkak ki aşure günü Allah ın günlerinden bir gündür; isteyen o günde oruç tutsun, isteyen yesin. [Müslim, Nesâî] Aşure günü orucunu tutun, fakat -Aşure gününden bir gün önce veya bir gün sonra da (9-10, veya 10-11. günü) oruç tutmak suretiyle- Yahudilere muhalefet edin [Müsned, I, 241]

Resûlullah (s.a.v.) e aşure günü tutulan orucun kıymeti soruldu, o da şöyle buyurdu: Aşure günü orucunun bir önceki yılın günahlarına kefaret olmasını Allah tan umarım. [Tirmizî]

Ramazan orucu dışında en faziletli oruç, Allah ın ayı muharremde tutulan oruçtur. Farzlar dışında en faziletli namaz da gece namazıdır. [Müslim, Ebu Davûd]

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: ALLAH bir kuluna hayır murad etti mi onun cezasını tacil edip dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad etti mi onun günahlarını tutar, kıyamet günü cezasını verir. (Tirmizi)

Hârise İbn-i Vehb (radıyallahu anh) anlatıyor; "Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Sadaka verin. Kişinin eline parayı alıp sadaka olarak vermek üzere çıktığı ve fakat kendisine bağışta bulunulan kimsenin: "Bunu dün getirmiş olsaydın kabul ederdim, ama şu anda ona ihtiyacım yok" diye cevap vereceği ve böylece sadakasını kabul edecek bir kimseyi bulamadan sadakası elinde olduğu halde geri döneceği zaman yakındır. [Buharî, Müslim, Nesâî]

Katâde İbn-i n-numân (radıyallâhü anh anlatıyor; Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm ın: Arefe günü oruç tutan kimsenin önündeki bir yıl ile geçmişteki bir yıllık (küçük) günahları mağfiret olunur dediğini işittim. (Kütüb-i Sitte, C. 17, s. 170)

Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recep in ilk Cuma gecesi, Şaban ın ortasında bulunan gece, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir. [Câmiu's-Sağir, c. III, s. 454]

Enes ibni Malik Radiyallâhu Anh anlatıyor: Cahiliye devrinde yılda iki gün vardı ki, halk o günlerde eğlenirdi. Resulullah Sallallâhu Aleyhi Vesellem Medine ye gelince şöyle buyurdu: Sizin de eğleneceğiniz iki gününüz var. Allah, Cahiliye devrindeki o günlerin yerine size daha hayırlısını verdi. Onlar Ramazan ve Kurban Bayramı günleridir. [Nesâi]

Şeddâd İbn-i Evs (radıyallâhu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Allah Teâlâ hazretleri, her şeyde iyiliği emretmiştir. Öyleyse öldürdüğünüz zaman öldürmeyi iyi yapın. Kesecek olursanız kesmeyi iyi yapın. Bıçağın ağzını bileyin. Hayvana (zahmet vermeyin) rahat ettirin. [Müslim, Tirmizî, Ebû Dâvud, Nesâî, İbn-i Mâce]

Hz. Aişe (radıyallahu anhâ) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Hiç bir kul, kurban günü, Allah indinde kan akıtmaktan daha sevimli bir iş yapamaz. Zîra, kesilen hayvan, kıyamet günü boynuzlarıyla, kıllarıyla, sınnaklarıyla (ayak tırnağı) gelecektir. Hayvanın kanı yere düşmezden önce Allah indinde yüce bir mevkiye ulaşır. Öyle ise, onu gönül hoşluğu ile ifâ edin. [Tirmizî, İbn-i Mâce]

Hz. Enes'ten (r.a.) rivayetle; Resulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor: Allah, Ramazan ve Kurban Bayramı günlerinde yeryüzünde rahmetiyle tecellî eder. Öyle ise namaz ve ziyaret için evlerden dışarıya çıkın ki, rahmet size dokunsun. [Camius-Sağir 1913]

Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Zilhiccenin ilk on gününde yapılan sâlih ameller gibi yüce Allah a sevimli gelen hiçbir amel yoktur. Bunun üzerine orada bulunanlar, Yâ Resûlallah! Allah yolundaki cihad da buna dahil midir? diye sordular. Resûl-i Ekrem (s.a.v.) şöyle buyurdu: Allah yolunda cihad da buna dahildir; ancak malı ve canı ile cihada çıkıp geri dönmeyen (şehid) kimse hariç [Buhârî, Ebû Davud, Tirmizî]

Ahmed İbn-i Hanbel in Müsned inde Hafsa validemizden (r. anhâ) rivayet edilmiştir: Dört şey var ki, Resûlullah (s.a.v.) (yaşadığı müddetçe) hiç bırakmadı: 1- Aşûra orucu, 2- (Zilhicce den) on gün oruç, 3- Her aydan üç gün oruç, 4- Sabah namazından önce iki rek at (sünnet) [Kütüb-i Sitte]

Ebu Hüreyre (radıyallahuanh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kulların sabaha erdiği her günde iki melek semadan iner ve bunlardan biri şöyle dua eder: Ey İlahımız! İnfak edene (Allah yolunda harcayana) halef (devam) ver. Diğeri de şöyle dua eder: "Ey İlahımız! Cimriye de, telef ver." [Buharî, Müslim]

Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurur: Beni rüyada gören, gerçekten beni görmüştür, çünkü şeytan benim suretime giremez. [Buharî, Müslim]

Ebu Musa (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: İşittiği şeyin verdiği ezaya azîz ve celil olan Allah'tan daha sabırlı kimse yoktur. Çünkü O'na şirk koşulur, -hâşâ- onun çocuğu var, diyerek iftira edilir. O, yine de onlara âfiyet ve rızık vermeye devam eder. [Buharî, Müslim]

Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ölüp de pişman olmayan yoktur, mutlaka herkes pişmanlık duyar: İyi yolda olan hayrını daha çok artırmadığı için pişman olur, nedamet duyar. Kötü yolda olan da nefsini kötülükten çekip almadığına pişman olur, nedamet duyar. [Tirmizî]

Cübeyr İbn-i Mut'im (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Benim beş ismim var: Ben Muhammed'im, ben Ahmed'im, ben Allah'ın benimle küfrü mahvedeceği el-mâhî (mahvedici)yim. Ben Hâşirim (toplayıcıyım), insanlar benim arkamda haşredilecektir. Ben Âkıb (sondan gelen)im, benden sonra peygamber gelmeyecektir. [Buhârî, Müslim, Tirmizî]

Yahyâ İbn-i Vessâb, Resûlullah (s.a.v.)'ın Ashabından bir yaşlıdan naklediyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: İnsanlara karışıp onların eziyetlerine, sıkıntılarına katlanan müslüman, onlara karışmayıp, eziyetlerine, sıkıntılarına katlanmayandan hayırlıdır. [Tirmizî, İbn-i Mace] AÇIKLAMA: Bu hadis, inziva mı daha hayırlı, cemiyete karışmak mı? sualine, kayıtlı olarak: "Cemiyete karışmak" cevabını vermektedir. Ancak hemen belirtelim ki, Resûlullah (s.a.v.)'ın bu meselede kesin bir tavrı yoktur. Bazı rivayetlerde inzivayı tavsiye ederken, burada olduğu üzere, bazı rivayetlerde de cemiyete karışmak tavsiye edilir. Demek ki, şartlara ve şahıslara göre verilecek hüküm değişebilecektir ve esas olan da budur. Resûlullah, inzivayı daha ziyade fitne yani dahilî kargaşanın hüküm sürdüğü zamanlarda tavsiye etmektedir.

Ebu Katade (r.a.) anlatıyor; Bir cenaze geçirilmişti. Resulullah (s.a.v.): Hem o istirahata kavuştu, hem de ondan istirahata kavuşuldu buyurdular. Bunun üzerine, yanındakiler: "Ey Allah'ın Resulü, istirahata kavuşan ve ondan istirahata kavuşan kimdir, bu ne demektir?" diye sordular. Şu açıklamayı yaptı: Mü'min kul (ölünce) dünyanın yorgunluk ve ağrılarından kurtulur. Facir (ölünce) ondan da kullar, memleket, ağaçlar ve hayvanlar kurtulur. [Buhârî, Müslim, Nesâî]

Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Cenazede çabuk olun. Eğer sâlih biri ise, kendisine iyilik yapmış olursunuz. Böyle biri değilse, belayı bir an önce sırtınızdan atmış olursunuz. [Buharî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâî]

Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Cenazeyi ne sesle (matemle), ne de ateşle takip etmeyin. [Ebu Dâvud]

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim cenazeyi takip eder ve üç kere taşırsa (ölen kardeşine karşı olan) borcunu ödemiş olur. [Tirmizî] AÇIKLAMA: Cenazeyi üç sefer taşımadan maksat, yolda tabutu bir müddet tutup taşımak, sonra bırakıp dinlenmek, bir müddet sonra tekrar taşımak ve bu taşıma işini parça parça üç kere yapmaktır.

Abdullah İbn-i Amr (r.a.) anlatıyor; Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: Güzellikleri sebebiyle kadınlarla evlenmeyin. Çünkü güzelliklerinin onları (kibir ve gurur sebebiyle) alçaltacağından korkutur. Onlarla mal ve mülkleri sebebiyle de evlenmeyin, zira mal ve mülkün onları azdıracağından korkulur. Fakat onlarla diyaneti esas alarak evlenin. Yemin olsun, burnu kesik, kulağı delik siyahî dindar bir köle (dindar olmayan hür kadınlardan) efdaldir. [Kütüb-ü Sitte, Nikah - Evlenme]

Hz. Aişe (radıyallahu anhâ)'nin anlattığına göre: Mahallesinde oturan bir ailede tavla bulunduğu haberi kendisine ulaşır. Bunun üzerine onlara: Eğer tavlayı evinizden çıkarmazsanız ben sizi mahallemden çıkaracağım! diye haber gönderir. Böylece onların tavla bulundurmalarını hoş karşılamadığını ifade eder. [Muvatta]

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor: Resûlullah (s.a.v.)'ın âlinden birisi vefat etmişti. Kadınlar, arkasından ağlamak üzere toplandılar. Hz. Ömer radıyallahu anh onları bundan men etmek ve geri çevirmek üzere kalktı. Aleyhissalâtu vesselâm müdahele edip: Ey Ömer! Bırak onları, çünkü göz ağlayıcıdır, kalp ızdıraba maruzdur, (ızdırabın yaşandığı) zaman yakındır! buyurdular. [Nesâî]

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Evleniniz! Zira ben (Kıyamet günü diğer ümmetlere karşı) çokluğunuzla iftihar edeceğim. [Kütüb-ü Sitte, Nikah - Evlenme]

Hz. Büreyde (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim tavla oyunu oynarsa elini domuz kanına bulamış gibi olur. [Müslim, Ebu Davud]

Hz. Aişe radıyallahu anhâ anlatıyor; Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki: Nikâh benim sünnetimdendir. Kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir. Evleniniz! Zira ben, diğer ümmetlere karşı sizin çokluğunuz ile iftihar edeceğim. Kimin maddî imkanı varsa hemen evlensin. Kim maddî imkân bulamazsa (nafile) oruç tutsun. Çünkü oruç, onun için şehveti kırıcıdır. [Kütüb-ü Sitte, Nikah - Evlenme]

Ebu Saidi'l-Hudrî (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ölülerinize (ölmek üzere olanlara) "La ilâhe illallah" demeyi telkin edin. [Müslim, Ebu Davud, Nesâî]

Eyub (r.a.) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim Ramazan orucunu tutar ve ona şevval ayından altı gün ilave ederse, sanki bütün yılı oruçla geçirmiş gibi olur. [Müslim, Tirmizî, Ebu Dâvud]

Hz. Enes (ra) anlatıyor; Resulullah (sav) buyurdular ki: Bir Müslüman bir ağaç diker veya bir tohum eker de bunların mahsülatından bir kuş veya hayvan yiyecek olsa, bu onun için bir sadaka olur. [Buhari]

Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: Resûlullah (s.a.v.), namaz kılmazdan önce birkaç taze hurma ile orucunu açardı. Eğer taze hurma yoksa kuru hurma ile açardı. Eğer kuru hurma da bulamazsa birkaç yudum su yudumlardı. [Ebu Dâvud, Tirmizî]

İbn-i Amr İbni'l-As (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Dört haslet vardır; kimde bu hasletler bulunursa o kimse halis münafıktır. Kimde de bunlardan biri bulunursa, onu bırakıncaya kadar kendinde nifaktan bir haslet var demektir: Emanet edilince hıyanet eder, konuşunca yalan söyler, söz verince sözünde durmaz, husumet edince haddi aşar. [Buharî, Müslim, Ebu Davud, Tirmizî, Nesâî]

Ebu Sa'id (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Üç şey vardır orucu bozmaz: Hacamat olmak (kan aldırmak), kusmak, ihtilam olmak. [Tirmizî]

Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim yalanı ve onunla ameli terketmezse (bilsin ki) onun yiyip içmesini bırakmasına Allah'ın ihtiyacı yoktur. [Buhari, Ebu Dâvud, Tirmizî]

Hz. Ömer (radıyallâhu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ameller niyetlere göredir. Herkese niyet ettiği şey vardır. Öyleyse kimin hicreti Allah'a ve Resûlüne ise, onun hicreti Allah ve Resûlünedir. Kimin hicreti de elde edeceği bir dünyalığa veya nikâhlanacağı bir kadına ise, onun hicreti de o hicret ettiği şeyedir. [Buhârî, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizi, Nesâî]

Mu'âz İbn-i Zühre anlatıyor; Bana ulaştı ki, Resûlullah (s.a.v.), iftar ettiği zaman şu duayı okurdu: Allâhümme leke sumtü ve alâ rızkıke eftartü. (Ey Allahım senin rızan için oruç tuttum ve senin rızkınla orucumu açıyorum.) [Ebu Dâvud]

Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Sahur yemeği yiyin, zira sahurda bereket vardır. [Buhari, Müslim, Tirmizî, Nesâî]

Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim oruçlu olduğu halde unutur ve yerse veya içerse orucunu tamamlasın. Çünkü ona Allah yedirip içirmiştir. [Buhari, Müslim, Tirmizî, Ebu Dâvud]

Hz. Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) karnı üzerine yatmış bir adam görmüştü; hemen müdahale edip: "Bu Allah Teâlâ hazretlerinin sevmediği bir yatıştır!" buyurdular. [Tirmizî]

Şerid İbn-i Süveyd (r.a.)den rivayetle; Resulullah (s.a.v.) şöyle buyuruyor: Kim bir kuşu boş yere sırf eğlence olsun diye öldürürse kıyamet günü, o kuş, sesini yükselterek Allah'a şöyle seslenir: "Ey Rabbim! Falan beni boş yere öldürdü, bir menfaat için öldürmedi." [Nesâî]

Oruç perdedir. Biriniz birgün oruç tutacak olursa kötü söz sarfetmesin, bağırıp çağırmasın. Birisi kendisine yakışıksız laf edecek veya kavga edecek olursa "ben oruçluyum!" desin (ve ona bulaşmasın). [Buhâri, Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Nesâî, İbn-i Mâce]

Ebu Ümâme (radıyallahu anh) anlatıyor: Ey Allah'ın Resûlü dedim, bana öyle bir amel emret ki (yaptığım takdirde) Allah beni mükâfatlandırsın. "Sana orucu tavsiye ederim, zira onun bir eşi yoktur." dedi. [Nesâî]

İbn-i Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) (dövüştürmek için) hayvanların arasını kızıştırmayı yasakladı. [Ebu Davud, Tirmizî]

Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim bir oruçluya iftar ettirirse, kendisine onun sevabı kadar sevap yazılır. Üstelik bu sebeple oruçlunun sevabından hiçbir eksiltme olmaz. [Tirmizî, İbn-i Mâce]

Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ramazan ayı girdiği zaman cennetin kapıları açılır, cehennemin kapıları kapanır ve şeytanlar da zincire vurulur. [Buhari, Müslim, Nesâî]

Sehl İbn-i Sa'd (radıyallahu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Cennette Reyyân denilen bir kapı vardır. Oradan sadece oruçlular girer. Oruçlular girdiler mi artık kapanır, kimse oradan giremez. [Buharî, Müslim, Nesâî, Tirmizî]

Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Namaz için ezan okunduğu zaman şeytan oradan sesli sesli yellenerek uzaklaşır, ezanı duyamayacağı yere kadar kaçar. Ezan bitince geri gelir. İkamete başlanınca yine uzaklaşır, ikamet bitince geri dönüp kişi ile kalbinin arasına girer ve şunu hatırla, bunun düşün diye aklında daha önce hiç olmayan şeylerle vesvese verir. Öyle ki (buna kapılan) kişi kaç rekat kıldığını bilemeyecek hale gelir. [Buhârî, Müslim, Ebû Dâvud, Nesâî]

Ebû Hüreyre (radıyallâhu anh) anlatıyor: Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Misafirlik üç gündür. Bundan fazlası sadakadır. [Ebû Dâvud]

Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kimin arzusu ahiret olursa, Allah onun kalbine zenginliğinden koyar ve işlerini derli toplu kılar, artık dünya ona hakir gelmeye başlar. Kimin de hedefi dünya olursa, Allah iki gözünün arasına (dünyanın) fakirliğini koyar, işlerini de darmadağınık eder. Netice olarak, dünyadan da eline, kendisine takdir edilmiş olandan fazlası geçmez. [Tirmizî]

İbn-i Abbas (radıyallahu anhümâ) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Elbiselerden beyaz olanları giyin. Çünkü onlar en hayırlı giyeceklerinizdir. Ölülerinizi de beyazla kefenleyin. [Tirmizî, Ebu Davud]

Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.) kadın elbisesini giyen erkeğe ve erkek elbisesini giyen kadına lanet etti. [Ebu Davud]

Abdullah İbn-i Ömer (r.a.) anlatıyor; "Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ölülerinizin iyiliklerini zikredin, kötülüklerini zikretmeyin. [Ebu Dâvud, Tirmizî]

Muğîre İbn-i Şu'be (r.a.) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Ölüler hakkında kötü konuşmayın, sonra dirileri üzersiniz. [Tirmizî]

Hz. Ebu Hureyre radıyallahu anh anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Bu rüzgâr, Allah'ın rahmetindendir. Rahmeti de, azabı da getirir. Onu görünce, sakın ona sövmeyin. Allah'tan rüzgârın hayır getirmesini dileyin, şer getirmesinden Allah a sığının. [Ebu Dâvud]

Hz. Ebu Zerr (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Bir kimse diğer bir kimseyi fıskla veya küfürle itham etmesin. Aksi takdirde, itham edilen arkadaşında bunlar yoksa, kelime kendine döndürülür. [Buhârî]

Semüre İbn-i Cündüb (rr.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Birbirinize, Allah'ın laneti, Allah'ın gadabı ve cehenneme girme temennisiyle bedduada bulunmayın. [Ebu Davud, Tirmizî]

Berâ (r.a.) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: Kur'ân-ı Kerim'i sesinizle güzelleştirin. [Ebu Davud, Nesâî, İbn-i Mâce]

Hz. Ebû Hureyre (radıyallâhü anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) bir gün: Size en hayırlınız ve en şerliniz kim olduğunu haber vereyim mi? buyurdular ve bunu üç kere tekrar ettiler. Cemaat: "Evet, haber veriniz!" dedi. En hayırlınız, kendisinden hayır umulan ve şerri dokunmayacağı hususunda emin olunandır; en şerliniz de kendisinden hayır ümit edilmeyen ve şerrinden de emin olunmayan kimsedir. [Tirmizî]

Hz. Ebu Hureyre (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Öyle devir gelecek ki, insanoğlu, aldığı şeyin helalden mi, haramdan mı olduğuna hiç aldırmayacak. [Buhârî, Nesâî]

İmam Malik'e ulaştığına göre; Hz. Peygamber (s.a.v.) şunu söylemiştir: Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız. Allah'ın Kitab'ı ve Resûlünün sünneti. [Muvatta]

Hz. Enes (radıyallâhu anh) anlatıyor: Resûlullah (s.a.v.) ölmek üzere olan bir gencin yanına girmişti. Kendini nasıl buluyorsun? diye sordu. "Ey Allah'ın Resûlü, Allah'tan ümidim var, ancak günahlarımdan korkuyorum" diye cevap verdi. Resûlullah (s.a.v.) da şu açıklamayı yaptı: Bu durumda olan bir kulun kalbinde (ümit ve korku) birleşti mi Allah o kulun ümid ettiği şeyi mutlaka verir ve korktuğu şeyden de onu emin kılar. [Tirmizî, İbn-i Mâce]

Mikdâm İbn-i Ma'dikerb (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: (Adem oğullarından) hiç kimse elinin emeğinden daha hayırlı bir yiyeceği asla yememiştir. Allah'ın peygamberi Dâvud aleyhisselâm elinin emeğini yerdi. [Buhârî]

İbn-i Amr İbni'l-As (radıyallahuanh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.): Kişinin anne ve babasına sövmesi büyük günahlardandır buyurmuşlardı. Orada bulunanlar: "Hiç kişi anne ve babasına söver mi?" dediler. Evet! Kişi, bir başkasının babasına söver, o da babasına söver; annesine söver, o da bunun annesine söver! buyurdular. [Buhârî, Müslim, Tirmizî, Ebu Davud]

Ümmü Seleme (radıyallahu anhâ) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Gümüş kaptan su içen, karnına cehennem ateşi dolduruyor demektir. [Buhârî, Müslim, İbn-i Mace]

Hz. Ali (kerremallâhü veche) anlatıyor; Resûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim, benden sonra öldürülmüş olan bir sünnetimi ihya ederse beni seviyor demektir. Beni seven de benimle beraberdir. [Kütüb-ü Sitte Hadis Ansiklopedisi]

Ali İbn-i'l-Huseyn, Ebu Hureyre (r.a.)'den naklediyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kişinin malayani şeyleri terki İslamının güzelliğinden ileri gelir. [Tirmizî] AÇIKLAMA: Malayani, kendisiyle hiçbir hedef gözetilmeyen, iş olsun diye, lâf olsun, vakit geçsin, ömür tükensin diye yapılan boş konuşmalar ve faydasız işlerdir. Malayaninin en yaygın tarifi, ne dünyaya ne de ahirete yaramayan işler, konuşmalar, düşünceler şeklindedir.

Ebû Hureyre (radıyallâhü anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Allah'a ve ahiret gününe inanan kimse ya hayır konuşsun ya da sussun. [Tirmizî]

Ebu Saidi'l-Hudrî (r.a.), Resulullah (s.a.v.)'dan rivayet ediyor: Ademoğlu sabaha erdi mi, bütün azaları, dile temenna edip: "Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira biz sana tabiyiz. Sen istikamette olursan biz de istikamette oluruz, sen sapıtırsan biz de sapıtırız!" derler. [Tirmizî, Zühd 61]

Ebu Temîme (radıyallahu anh) anlatıyor: Arkadaşları kendisine 'Resulullah (s.a.v.) size çok şeyler söyledi, öyleyse bize de bir tavsiyede bulunun!' demişlerdi. "İnsanın ilk (çürüyüp) kokacak olan yeri karnıdır. Öyleyse, kim, karnına temiz olandan başka bir şey girdirmeyebilirse mutlaka bunu yapsın!" tavsiyesinde bulundu. [Buhârî]

Ebû Sırma (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim mü'mine zarar verirse Allah da onu zarara uğratır. Kim de mü'mine meşakkat verirse, Allah da ona meşakkat verir. [Tirmizî]

Cabir İbn-i Abdullah el-ensarî (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Zulümden kaçının. Zira zulüm, kıyamet günü karanlıklar olacaktır. Cimrilikten de kaçının, zira cimrilik, sizden öncekileri helak etmiş, onları birbirlerinin kanlarını dökmeye, haramlarını helal saymaya götürmüştür. [Müslim]

Ebû Saidi'l-Hudrî (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: İnsanlara merhametli olmayana Allah Teâlâ merhamet etmez. [Tirmizî]

Hz. Cündüb (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kim (başkalarının kusurlarını teşhir edip herkese) duyurursa, Allah da (onun kusurlarını) duyurur. Kim de riya (gösteriş için) yaparsa Allah da onun riyasını ortaya çıkarır. [Buhârî, Müslim]

Hz. Ebû Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kişi zina edince iman ondan çıkar ve başının üstünde bir bulut gibi asılı durur. Zinadan çıkınca iman adama geri döner. [Ebu Davud, Tirmizî]

Hz. Ebû Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Hikmetli söz mü'minin yitiğidir. Onu nerede bulursa, onu hemen alması öncelikle onun hakkıdır. [Tirmizî]

Resûlüllâh (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: Üç kişi vardır, cennete girmeyecektir: Anne babasının hukukuna (sözüne) riayet etmeyen (uymayan) kimse, İçki düşkünü olan kimse, Verdiğini başa kakan kimse. [Nesâî]

İbn-i Ömer (radıyallahu anhümâ) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Üç kişi vardır, kıyamet günü Allah onlara bakmaz: Anne ve babasının hukukuna riayet etmeyen kimse, erkekleşen kadın ve deyyus kimse. [Nesâî] AÇIKLAMA: DEYYUS, dilimize de giren bir kelimedir. Kadınına karşı kıskançlık duymayan, hamiyeti olmayan kimse demektir. Her insanda yaratılıştan gelen bu his, su-i irade ile zayıflatılabilir, tıpkı hayvanlara terbiye yoluyla bazı alışkanlıklar kazandırılabildiği gibi. Ancak fıtrî, tabiî, gerekli ve övgüye layık olan bu kıskançlık hissinin zorlanarak zayıflatılması insanı hayvanlaştıran bir durum ortaya çıkarır. Dinimiz bunu reddeder. Kadının erkekleşmesi, kılık kıyafetinde ve davranışlarında erkeğe benzemesidir. Dinimiz bu iki cinsin kılık kıyafette hatta hal ve tavırda birbirlerine benzemelerini yasaklamıştır. Yasak sadece kadının erkeğe benzemesiyle ilgili değildir. Başka hadislerde erkeğin kadına benzemesi de yasaklanmıştır. İslam alimleri ilim, fikir ve görüşlerde kadınların erkeğe benzemelerinin övgüye layık olduğunu belirtirler. (Kütüb-ü Sitte Hadis Ansiklopedisi)

Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Üç kişi vardır, kıyamet günü Allah Teâlâ hazretleri onlarla konuşmaz, nazar etmez, günahlardan da arındırmaz, onlara elîm (şiddetli) bir azab vardır: * Zina eden yaşlı, * Yalan söyleyen devlet reisi, * Büyüklenen fakir. [Müslim, Nesâî]

Ebû Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Mü'min, bir (yılanın) deliğinden iki defa sokulmaz. [Buharî, Müslim, Ebu Davud]

İbn-i Mes'ud (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kendisi ateşe haram edilen ve kendisine de ateşin haram kılındığı kimseyi size haber vereyim mi? Ateş, cana yakın olana, yumuşak huylu olan ve insanlara kolaylık gösterene haram kılınmıştır. [Tirmizî]

Ukbe İbn-i Amir (radıyallahuanh) anlatıyor; "Ey Allah'ın Resulü! Kurtuluşumuz nasıl olacak?" diye sormuştum, şöyle cevap verdiler: Dilini tut, evini genişlet, günahlarına da ağla! [Tirmizî]

Hz. Ebû Bekr (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.)'a "Hangi insan daha hayırlıdır?" diye sorulmuştu: Ömrü uzun, ameli de güzel olandır buyurdular. "Öyleyse insanların kötüsü kimdir?" diye soruldu: Ömrü uzun, ameli kötü olandır! buyurdular. [Tirmizî]

Hz. Enes (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.)'a soruldu: "Mü'minlerden hangisi efdal (en faziletli)dir?" Ahlakça en güzelleridir! cevabını verdi. Tekrar soruldu: "Pekiyi, mü'minlerden hangisi en akıllıdır? Ölümü en çok zikreden ve kendilerine gelmezden önce onun için en iyi hazırlığı yapanlardır. İşte akıllılar bunlardır. [İbn-i Mace]

Hz. Ebu Hureyre (radıyallahu anh) anlatıyor: Resulullah (s.a.v.)'dan ateşe insanları en çok atan şeyin ne olduğu soruldu: Ağız ve ferc! buyurdular. En ziyade neyin insanları cennete soktuğundan sordular: Allah'a takva ve güzel ahlak! buyurdular. [Tirmizî]

Hz. Ebû Zerr (radıyallahu anh) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Her nerede olursan ol Allah'tan ittika et ve kötülüğün arkasından iyilik yap, bu onu yok eder. İnsanlara iyi ahlakla muamele et. [Tirmizî] AÇIKLAMA: Allah'tan ittika, takva sahibi olmak demektir. Onun azabından korkup bütün emirlerini yapıp nehiylerinden kaçınmak suretiyle kişi muttaki olabilir. Dinin temeli takvadır. Takvaya riayet etmeyen, dini hayatında kâmil olarak temsil edemez. (Kütüb-ü Sitte Hadis Ansiklopedisi)

Ebû Ümâme (radiyallahu anh) dan; Allah Rasûlü (s.a.v.) buyurdu: En hayırlı kurban koçtur; en hayırlı kefen hülledir. [Tirmizî]

Resulullah (s.a.v.), Ramazan Bayramı namazına bir şeyler yemeden çıkmazdı. Kurban Bayramı nda ise, namazdan dönünceye kadar bir şey yemezdi. (Büreyde, Kütüb ü-sitte)

Ümmü Seleme (radiyallahu anhâ) dan; Allah'ın Resulü (s.a.v.) buyurdu: Kimin kesecek bir kurbanı olup da, Zilhicce ayı girerse, onu kesinceye dek, ne kıllarından ve ne de tırnaklarından bir şey kesmesin. [Müslim ve Sünen ashabı.]

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Mükafaatın büyüklüğü belânın büyüklüğü ile (orantılıdır). ALLAH bir cemaati sevdi mi onları musibete müptela eder. Kim bundan razı olursa ALLAH da ondan razı olur, kim de razı olmazsa ALLAH da ondan razı olmaz. (Tirmizi)

Ebû Hureyre (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Mü'min erkek ve kadının nefsinde, çocuğunda, malında belâ eksik olmaz. Tâ ki hatasız olarak ALLAH'a kavuşsun. (Muvatta)

Hz. Câbir (r.a.) anlatıyor; Resulullah (s.a.v.) buyurdular ki: Kıyamet günü, afiyet ehli kimseler, belâ ehline sevapları verilince, dünyada iken derilerinin makaslarla kazınmış olmasını temenni edecekler. (Tirmizi)

Mus'ab İbn-u Sa'd, babası (r.a.)'dan naklediyor; Ey ALLAH'ın Resûlü! İnsanlardan kimler en çok belâya uğrar? dedim. Buyurdu ki: Peygamberler!.. Sonra büyüklükte onlara ve bunlara yakın olanlar. Kişi diyaneti nisbetinde belâya maruz kalır. Kim dininde şiddetli ve sağlam olursa onun belası da şiddetli olur. Şayet dininde zayıflık varsa, ALLAH onu da diyaneti nisbetinde imtihan eder. Bela kulun peşini bırakmaz. Tâ o kul, hatasız olarak yeryüzünde yürüyünceye kadar.