BTM den çevreye uyumlu ürünler. > BTM A., Paris te gerçekle en Uluslararas Yap Fuar BATIMAT a kat ld



Benzer belgeler
YAPI FUARI TURKEYBUILD İSTANBUL FUARI ZİYARET ORGANİZASYONU SONUÇLARI

Bina Sektörü. Teknik Uzmanlar Dr. Özge Yılmaz Emre Yöntem ve Duygu Başoğlu

Enerji Verimliliği Forum ve Fuarına Enervis Çıkartma Yaptı

FABRİKALARDAN. Beton Sempozyumu nda. hazır beton sektörüne ışık tuttu

TÜRKİYE DE ÇATILARIN DURUMU 11 EKİM 2016

Güneş Enerjisi nde Lider

En Ucuz Enerji, Tasarruf Edilen Ve Verimli Kullanılan Enerjidir.

BODRUM DA BETON SEMİNERİ DÜZENLENDİ

Enerji Verimliliği ve Enerji Kimlik Belgesi (EKB)

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Tesisatlarda Enerji Verimliliği & Isı Yalıtımı

teskon 2011 de buluşmak üzere SUNUŞ

Enerji Verimli Çelik Evler

Hafif çelik yapı sisteminin raporu

YAPI MALZEMESİ Anabilim Dalı

2010 YILI OCAK-MART DÖNEMİ TÜRKİYE DERİ VE DERİ ÜRÜNLERİ İHRACATI DEĞERLENDİRMESİ

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

ISI SU SES YANGIN YALITIMI ÜRETİCİLERİ, SATICI VE UYGULAYICILARI

1990 dan beri gazbeton sektörümüzün dayanıșması ve gelișimi için iș bașındayız.

Technology. and. Machine

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Avrupa Bölgesel Sosyal Güvenlik Forumu -1ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK:

inşaat SEKTÖRÜ 2015 YILI ÖNGÖRÜLERİ

Yapex 2014 Yapı ve Restorasyon Fuarı Sonuç Raporu..

TTGV ÇEVRE PROJE FAALİYETLERİ VE İŞBİRLİĞİ AĞLARI OLUŞTURULMASI PROJESİ

PANEL SONUÇ BİLDİRGESİ


ENERJİ GÜNDEMİ SAYI 57 MART Enervis, 10. Enerji Verimliliği Forum ve Fuarı'nın iki farklı etkinliğinde konuşmacı olarak yer alıyor

Dünya Seramik Sektörü Dış Ticareti a) Seramik Kaplama Malzemeleri

ACP Yapı Elemanları Şirket Müdürü Erhan Karabağ

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

Afşin-Elbistan Termik Santralleri Elektrik Üretiminden Çok İklimi Değiştiriyor

Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

Pazartesi İzmir Gündemi

Proje Faaliyetleri ve Beklenen Çıktılar

Uluslararası Yükseköğretim Hareketliliği ve Türkiye nin Konumu temalı Toplantı İstanbul TOBB Plaza da Gerçekleşti

ERZURUM DA HAVA KİRLİLİĞİNİ AZALTMAK İÇİN BİNALARDA ISI YALITIMININ DEVLET DESTEĞİ İLE SAĞLANMASI

Yalova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Bölümü. Enerjinin Önemi? Enerji Sistemleri Mühendisi Kimdir?

SERBEST BÖLGELER, YURTDIŞI YATIRIM VE HİZMETLER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

Şişecam, Yenişehir de dünya genelinde tek lokasyonda kurulu en büyük Cam Kompleksi nin yeni yatırımlarını açtı.

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ

Stratejik Ortaklar Destekleyen Kurumlar Organizasyon

Yakın n Gelecekte Enerji

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

2010 ŞUBAT AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

4/ /14 15 İÇİNDEKİLER YEŞİL BİNA SERTİFİKA SİSTEMLERİ SERTİFİKA SİSTEMLERİNİN AMAÇLARI BİNALARIN ÇEVRESEL ETKİSİ LEED/BREEAM KRİTERLERİ

SERA GAZLARININ İZLENMESİ ve EMİSYON TİCARETİ

ULUSLARARASI AYDINLATMA & ELEKTRİK MALZEMELERİ FUARI VE KONGRESİ İSTANBUL FUAR MERKEZİ

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

Daha Yeşil ve Daha Akıllı: Bilgi ve İletişim Teknolojileri, Çevre ve İklim Değişimi

KOMPOZİTLER Sakarya Üniversitesi İnşaat Mühendisliği

BİNALARDA ENERJİ. HAZIRLAYAN: IĞDIR İL BAYINDIRLIK ve İSKAN MÜDÜRLÜĞÜ

KONUTLARDA VE SANAYİDE ISI YALITIMI İLE ENERJİ TASARRUFU - SU YALITIMI EĞİTİMİ VE GAP ÇALIŞTAYI

Doç. Dr. Mehmet Azmi AKTACİR HARRAN ÜNİVERSİTESİ GAP-YENEV MERKEZİ OSMANBEY KAMPÜSÜ ŞANLIURFA. Yenilenebilir Enerji Kaynakları

TANITIM SUNUMU. Doç. Dr. Güven KIYMAZ

YEM ÖDÜLLERİ 2017 ALTIN ÇEKÜL YAPI ÜRÜN ÖDÜLÜ ve FİKİR ÖDÜLÜ JÜRİ RAPORU


Tek bir sistemle ısı, yangın ve ses yalıtımı nasıl sağlanır?

: 1554 kişi ( tarihleri arasında) Taban ve Tavan Puanları : Taban Puan 175,556 Tavan Puan 283,916 ( ) :---

YURTDIŞI MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİ

TÜRKĐYE DE DÖKÜM SEKTÖRÜ

Enerji ve İklim Haritası

Daha İyi Bir Gelecek İçin Enerji Verimliliği

2010 OCAK MART DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

TÜRKIYE NİN MEVCUT ENERJİ DURUMU

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

AR& GE BÜLTEN. Bir Zırh = Yalıtım

İZMİR TİCARET ODASI IDS 2015 KÖLN ULUSLARARASI DİŞÇİLİK FUARI ŞEMSİYE STAND ORGANİZASYONU DEĞERLENDİRME RAPORU

ÇOCUK EĞİTİMİ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

TEMİZ ENERJİ GÜNLERİ. Binalarda Enerji Verimliliği

500+ Proje. Bulundukları sektörde öncü olan firmaları bünyemize katmaya devam ediyoruz. AMACIMIZ AYDINLATLAK MECİDİYEKÖY MEYDAN TÜNELİ

Kyoto Protokolü nün Onanması (Taraf Olunması) ve Uluslararası İklim Rejiminin Geleceği ile İlgili Bazı Politik ve Diplomatik Noktalar

RUANDA ÜLKE RAPORU

Sapa Building System, ilk kez BAU fuarında

Söz konusu dönemde benzinli otomobil sayısı ise yüzde 27,8'lik azalışla 4 milyon 62 bin adetten 2 milyon 929 bin adete geriledi.

Dünyada Enerji Görünümü

TTGV Yenilenebilir Enerji ve Enerji Verimliliği Destekleri

DÜNYA ENERJİ SEKTÖRÜNDE 2040 A BAKIŞ

İÇİNDEKİLER SUNUŞ... XIII 1. GENEL ENERJİ...1

Türkiye Çimento Müstahsilleri Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Adnan İğnebekçili

2010 OCAK NİSAN DÖNEMİ HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

Yalova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Polimer Mühendisliği Bölümü. Polimer Nedir?

Ayakkabı Sektör Profili

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

T.C. Ekonomi Bakanlığı İthalat Genel Müdürlüğü Ankara

2010 OCAK AYI HALI SEKTÖRÜ İHRACATININ DEĞERLENDİRMESİ

KALKINMA BANKALARI ARASINDA İŞBİRLİĞİ

Daha Yaşanabilir, Sağlıklı, Sürdürülebilir Kentler için Binalarda Enerji Verimliliği. Mesleki Hizmetler Genel Müdürlüğü

Müşterimiz Olun, Markanız Olalım

YİSAD Üyelerinden Çanakkale Şehitliği ne ziyaret Ağustos 2012 / Demir Çelik Store

Teknoloji Geliştirme Alanında Üniversite Sanayi Ortak Çalışmalarında Deneyimler Dr.- Ing. Yalçın Tanes Ak-Kim Ar-Ge Direktörü

TÜRKİYE DEPREM VAKFI TANITIM & DEPREM ZİRVESİ SPONSORLUK DOSYASI

2023 e Doğru Kentsel Dönüşüm, Ulusal Çevre Politikaları ve Sektörden Beklentiler. 23 Ocak 2015, İstanbul. Sayın Bakanım,

İsmail Erdoğan. ZÜCDER Züccaciyeciler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

BURSA İNŞAAT FUARI ve RISING CITY BURSA GAYRİMENKUL FUARI 2018 FUAR RAPORU

GAZBETONLU. HAFİF ÇELiK YAPI. SiSTEMLERİ

Transkript:

3 ayda bir yayımlanır Yıl 12 Sayı 50 Mart 2010 > BTM A., Paris te gerçekle en Uluslararas Yap Fuar BATIMAT a kat ld > Prof. Dr Mehmet Ali Ta demir ile Yap Mühendisli i üzerine söyle i > zmir S ac k Yat Liman s ve teras yal t m BTM den çevreye uyumlu ürünler

yönetim kurulu başkanı ndan 2010, geçtiğimiz yıldan kolay olmayacak Son iki yıldır, dünyayı sarsan ekonomik kriz ülkemizi de etkilemiş olup, 2009 yılında ithalatımızın, ihracatımızın, sanayi üretimimizin düşmesine ve de kronik problem olan işsizliğin artmasına neden olmuştur. Bu olumsuzluklar da inşaat sektörünün yüzde 20 civarında küçülmesine neden olmuştur. İçinde bulunduğumuz yalıtım sektörü de her zamanki gibi büyüyememiş, hatta yerinde saymıştır. Yukarıdaki tablo içinde tek olumlu tablo, cari işlemler açığımızın küçülmesi ve döviz ihtiyacımızın azalmasıdır. 2010 yılına gelince, 2009 dan daha iyi bir yıl beklemediğimizi söyleyebiliriz. Dünyadaki taşların henüz yerine oturmaması, güven unsurunun yerleşmemesi, içinde bulunduğumuz yıla da kuşkuyla bakmamızı ve tedbirli hareket etmemiz gerektiğini düşündürmektedir. Önümüzdeki günlerde başta AB ülkelerinden bazılarının ödeme güçlüğü içerisine girebileceği, hammadde fiyatlarında inişler çıkışlar yaşayabileceğimizi, dünyadaki işsizlik oranının artacağı görüşündeyim. Büyüme hızı yüzde 3 civarında tahmin ediliyor Ülkemizin, dünyadaki bu değişikliklerden süratle etkilenebileceği aşikardır. Şayet her şeyin beklenen düzeyde gittiğini düşünürsek, enflasyonun biraz yükseleceği, buna bağlı olarak faizlerin yükseleceği, ithalat ve ihracatımızın artışıyla cari işlemler açığımızın artacağı, yüzde 3 civarında bir büyüme yaşayacağımız ama kronik sorunumuz olan işsizliğin de yükseleceğini göreceğiz. Faaliyet gösterdiğimiz sektöre baktığımızda, inşaat sektörünün bir yıl önceye göre büyüyeceği, yalıtım sektörünün da yüzde 10 civarında büyüyeceği bir yıl bekliyoruz. En büyük sorunun rekabet olacağı, bilinçli - bilinçsiz birçok oyuncunun sektöre yatırım yapması nedeniyle arz-talep dengelerinin bozulacağı kanaatindeyim. Ayrıca kar marjlarının çok düştüğünü, piyasadaki bazı oyuncuların kayıt dışı ticarete yöneldiği bir piyasada haksız rekabetin açıkca yaşandığını göreceğiz. Tüm bu olumsuzluklara rağmen, siyasi gerginliğin azaldığı, daha kararlı ekonomik kararların alındığı bir yıl temenni ediyorum. Ülkemiz için her şeyin güzel olması dileğiyle... C. Levent Ürkmez BTM Yönetim Kurulu Başkanı BİTÜMLÜ TECRİT MADDELERİ SAN. VE TİC. A.Ş. İmtiyaz Sahibi: C. Levent Ürkmez Yıl: 12 Sayı: 50 Ocak - Şubat - Mart 2010 Editör: Arda Küçükerciyes Halkla İlişkiler: Özge Ürkmez Yeşilpınar Haber: Erkan İyigüngör Yapım: İldaş Reklamcılık Ltd. Şti. Telefon: 0.232 425 04 06 (pbx) Grafik Tasarım: Berfin Odabaşı e-mail: info@ildasreklam.com web: www.ildasreklam.com Baskı: Ajans Ankara Reklamcılık Hizmetleri Adres: Sanat Caddesi 5627 Sok. No 8 Kat 2 Çamdibi - Bornova / İZMİR - TURKEY Tel: 0.232 459 66 71 Faks: 0.232 459 66 19 Baskı Tarihi: Yazışma Adresi: Posta Kutusu 30 35170 Kemalpaşa - İZMİR Telefon: 0.232 877 04 02 (8 hat) Faks: 0.232 877 04 10 web: www.btmpolpan.com.tr Tüketici Danışma Hattı Telefon: 0.232 444 42 86 BTM ye Bakış İldaş Reklamcılık Ltd. Şti. tarafından üç ayda bir yayınlanan sektörel haber dergisidir. Bu yayının tamamı ya da bir bölümü yayıncısının yazılı izni olmaksızın çoğaltılamaz ve yayınlanamaz. 3 BTM YE BAKI

btm den haberler BTM, Batımat fuarındaydı Yalıtım sektörünün öncü kuruluşlarından BTM A.Ş, Kasım ayı başında Fransa Paris te gerçekleşen Uluslararası Yapı Fuarı BATIMAT a katıldı. 2 yılda bir düzenlenen ve 134 bin metrekarelik geniş bir alanda gerçekleşen fuarda 2 bin 800 katılımcı boy gösterdi. Tüm dünyadan 447 bin kişinin fuarı ziyaret ettiğini belirten BTM İhracat Müdürü Kubilay Özcan, 6 gün boyunca birçok ülkeden ziyaretçilerle standta görüştüklerini belirtti. BATIMAT ın tüm yapı sektörü için vazgeçilmez bir iletişim alanı olduğuna dikkat çeken Kubilay Özcan Dünya çapındaki müşterilerimiz ile bir araya geldik ve yeni müşteriler edindik. Burada varolan sinerji önümüzdeki aylarda firmamız için önemli ihracat kapıları aralayacaktır diye konuştu. 6 gün boyunca Cezayir, Fas, Tunus, İsrail, Libya, Romanya, Ukrayna, Rusya, Fas, Belçika, Brezilya gibi ülkelerden gelen çok sayıda ziyaretçi tarafından yoğun ilgi gördüğü bilgisini de veren BTM İhracat Müdürü Kubilay Özcan, fuarların tanıtım için çok önemli olduğunu ve böylelikle sektörün nabzını tuttuklarını da sözlerine ekledi. 5 BTM YE BAKI

btm den haberler bayilerimizi Kiev de ağırladık BTM, başarılı bayilerini Ukrayna'nın başkenti Kiev de ağırlayarak, bayiler arasında kaynaşma ve yeni fikirler üretme açısından faydalı bir organizasyona imza attı. Avrupa nın önemli tarihi kentlerinden birisi olan Kiev i, ziyaret eden BTM bayileri, kenti tanıma ve eğlenme fırsatı buldu. Gezi boyunca BTM satış ekibinin refakat ettiği bayi temsilcileri: Lavra Manastırı, 2'nci Dünya Savaşı Müzesi, Minyatür Müzesi gibi önemli tarihi yerleri ziyaret etti ve gezinin son günü Kiev Şehrazat Restoran ta düzenlenen Gala Yemeği ne katıldı. Seyahat boyunca bayi temsilcileri sadece Kiev şehri ve Ukrayna hakkında değil, BTM çatı sistemleri ürünleri ve yeni piyasaya çıkacak olan likit ürünler hakkında da bilgi aldılar. BTM Yönetim Kurulu Üyesi Orkun Ürkmez, bu tür seyahat organizasyonlarının bayiler ile daha yakın ilişki kurmak için iyi bir fırsat olduğunu, bayilerin BTM hakkında doğrudan bilgilenme fırsatı bulurken, BTM nin de bayilerini daha iyi tanıma fırsatı yakaladığını söyledi. Ürkmez, BTM nin 2010 yılında da benzer organizasyonlar düzenleyerek, bayileri ile daha yakın iletişimde olacağını belirtti. 6 BTM YE BAKI

btm den haberler 7 BTM YE BAKI

btm den haberler BTM nin Kartepe buluşması Kartepe de gerçekleştirilen BTM'nin satış eğitiminde 2009 yılı değerlendirildi; 2010 hedefleri belirlendi. BTM Genel Müdürü Cem Baki Sinal, toplantıda yıl içindeki çalışmaları ele alırken; dayanışma ruhunu da geliştirdiklerini söyledi. Gün boyunca satış eğitimi alan BTM ekibi, yoğun geçen programın ardından akşam da fasıl müzik eşliğinde yemek yedi. Satış ekibinde görev alan personel toplantının dışında kalan zamanlarda, Kartepe de doğa yürüyüşü gerçekleştirdi ve çim sahada kıran kırana bir futbol maçı yaptı. Yurtçapındaki BTM çalışanlarını bir araya getiren toplantının önemine değinen Genel Müdür Cem Baki Sinal, Toplantılar sırasında oluşan sinerji, satış ekibimizin motivasyonunun yükselmesini sağlıyor. BTM olarak 2 ayda bir bu tür toplantılar düzenliyoruz. Birlik ve beraberlik ruhumuzu güçlendiriyoruz diye konuştu. 8 BTM YE BAKI

btm den haberler 2009 yılında yurtdışı fuarlarında ürünlerimizi tanıttık 27-30 Eylül 2009, Irak-Bağdat Uluslararası İnşaat Fuarı BTM A.Ş 2009 yılı içinde yurtdışında en büyüğü Paris teki Batımat fuarı olmak üzere toplamda dört fuara katıldı. Sırasıyla Irak Bağdat Uluslararası İnşaat Fuarı, Katar 1. Türk Ürünleri Sergisi, İran ın Tahran şehrinde gerçekleşen Uluslararası İnşaat Fuarı na katılan BTM fuarlar sayesinde yeni müşterilere ulaşma imkanı buldu. BTM ihracat yetkilileri su yalıtımı, ısı yalıtımı ve çatı kaplama sistem çözümleri sunan ürünlerinin gördüğü ilgiden oldukça memnun olduklarını, fuarlara katılarak yaklaşık olarak 600 bin kişi ile buluştuklarını ifade ettiler ve BTM ürünlerinin yurtdışında adından söz ettirmeye devam edeceğine dikkat çektiler. 16-19 Kasım 2009, Tahran Uluslararası İnşaat Fuarı 3-6 Ekim 2009, Katar 1. Türk Ürünleri Sergisi 27-30 Eylül 2009, Irak-Bağdat Uluslararası İnşaat Fuarı 9 BTM YE BAKI

btm den haberler Polyplan PVC membran eğitimi BTM'nin çözüm ortakları, Kemalpaşa'daki üretim tesislerinde gerçekleşen Polyplan PVC membran teknik ve uygulama eğitim semineri sayesinde ürüne ilgili bilgi sahibi oldular. Ege Bölgesi'ndeki faaliyet gösteren bayilerle gerçekleştirilen seminere 6 firma ve 10 teknik personel katıldı. Polyplan PVC membran Ürün Yöneticisi Umur Kalaycı nın bilgi ve tecrübelerini aktardığı ve sahada uygulamacıların karşılarına çıkabilecek gerçek sıkıntıların da üzerinde durulduğu seminerde uygulamalı eğitim gerçekleştirildi. Eğitim sonunda katılımcılara sertifikaları sunuldu. Öğle yemeğinin ardından Ege Bölge Yöneticisi Renan Çarıkçı proje odaklı hamleler ile senkronize bir şekilde başarılı sonuçlara ulaşılabileceğinin altını çizdi. Eğitim organizasyon planını hazırlayan Muhittin Gökbulut çözüm ortaklarına yönelik bu tür eğitimlerin sayılarının her geçen gün daha da artacağını belirtti. 10 BTM YE BAKI

btm den haberler BTM den çevreye uyumlu ürünler Türkiye nin yüzde yüz yerli sermayeli en büyük yalıtım şirketi BTM, 8. Ekolojik Kentler Dünya Zirvesi (Ecocity 09) Toplantısı nın gerçekleştiği Cevahir Kongre Merkezi nde BTM Botanik ve BTMPLUS isimli ürünlerini tanıttı. Betonlaşmanın giderek arttığı kentlerde, çatı ve terasların yeşil alan olarak değerlendirilmesi gerektiği fikrinden yola çıkarak, hazırlanan BTM Botanik, bitki kökleri ile yalıtım zemini arasında kesin bir ayrım sağlıyor, böylece yalıtıma zarar vermeden, teras ve çatılarda bitki yetiştirme olanağı ortaya çıkıyor. Bir dış cephe mantolama sistemi olan BTMPLUS ise, her türlü hava koşulunda uygulanabiliyor, bünyesine su almayan ve dona karşı dayanıklı olan BTMPLUS, bina yüzeylerine benzerlerine göre yüzde 25 daha ince tabaka halinde uygulandığı halde yalıtım özelliğinden hiçbir şey kaybetmiyor ve bina ömrü boyunca etkisini yitirmeyen bir yalıtım sağlıyor. BTM Genel Müdürü Cem Baki Sinal, BTM nin çevreye duyarlılığını şu sözlerle açıkladı: BTM, uygulama kolaylığı olan, uzun ömürlü ve kesin sonuç veren yalıtım malzemeleri üreterek ısı yalıtımını üst boyuta çıkartmakta ve binaların ömrünü uzatmaktadır. Enerji tasarrufu sağlamak ve bu yolla çevreye katkıda bulunmak en önemli amacımızdır Sinal, BTM Botanik ürününün özel birleşimi ile çatılarda ve teraslarda büyük bitkiler yetiştirirken karşılaşılan problemleri sona erdirdiğini belirterek, Sadece parkları değil, çatıları ve terasları da yeşil kentlere, çatıda bitki yetiştirme kültürüne katkıda bulunduğumuz için mutluluk duyuyoruz dedi. 11 BTM YE BAKI

haber sanatın yeni merkezi: Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi İki bin yıl önce dünyaya çok sayıda bilim ve sanat adamını kazandıran antik kent Knidos, Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi yle yeniden sanatın merkezi oldu... Muğla nın Datça ilçesi Yaka Köyü'nde, Knidos Kültür ve Sanat Derneği yle, Yurt Dünya Sanat Galerisi işbirliğinde geçen yıl yapımına başlanan Uluslararası Knidos Kültür Sanat Akademisi (UKKSA) tamamlandı. Yunan heykeltıraş Praksiteles in güzel Afrodit Heykeli nin yanı sıra Demeter ve Knidos Aslanı gibi tanınmış pek çok sanat eserine binlerce yıl ev sahipliği yaptıktan sonra kaderine terk edilen tarihi Antik Knidos Kenti, şimdi yeniden sanatla buluşuyor. BTM projeye destek oldu Köyde 30 senedir boş duran 80 yıllık eski okul binası, Knidos Kültür ve Sanat Derneği tarafından aslına uygun restore edilerek Uluslararası Kültür ve Sanat Akademisi ne dönüştürüldü. Her fırsatta sosyal sorumluluk projelerine destek veren BTM, bu önemli projeye dekoratif çatı kaplama malzemesi BTM Shingle bağışlayarak destek oldu. UKKSA Datça Yakaköy de 11 bin metrekare açık alan bin 404 metrekare kapalı alandan oluşan atölyeleri, misafirhanesi, kütüphanesi, sergileme salonları ile doğa içerisinde kurulmuş sivil bir akademidir. UKKSA ulusal ve uluslararası sanatçıların bir araya gelerek tartıştıkları, görüş alışverişinde bulundukları, özgün atölye çalışmalarında sanatsal üretimde bulundukları diğer yandan bu akademiye öğrenci olarak katılanların sanatsal görüş ve deneyimlerini geliştirdikleri, birlikte çalıştıkları özgür bir kültür ve sanat ortamı olarak hayata geçti. UKKSA yetkilileri projeye destek olmanın kazandırdıklarını şu şekilde özetliyorlar, Cennet bir yurt köşesinde kültür ve sanata destek olmak, Öncelikle akademi mekânlarında ve çevresinde doğaya, yerel mimariye, geleneksel el sanatlarına saygılı olmak ve yaşatmak, Kültür sanatın yanı sıra turizme, yöre halkına olumlu, maddi ve manevi katkı üretmek yozlaşmanın ve değerleri kaybetmenin önüne siper olmak, Ulusal kültürel ve sanatsal bir dönüşümün çağdaş, yaratıcı parçası olmak, edilgen bir haberdar ve izleyici olmak değil etkin bir katılımcı ve konuk olmaktır. 12 BTM YE BAKI

sektörden haberler gelecek... şimdi yeşil binalar... Çevreci uygulamalar alanında Türkiye nin ve dünyanın önde gelen isimleri, İstanbul Swissotel de düzenlenen I. Yeşil Tesisler Konferansı nda bir araya gelerek, yeşil tesislerin geleceği için yenilikleri, gelişmeleri, uygulamaları ve sürdürülebilirliğini tartıştı. Konferansta yeşil tesislerin ekonomik boyutlarını da ortaya koyan konuşmacılar, gerçekleştirilen çalışmaların yeşil tesis uygulamaları sayesinde sanayi sektöründe yüzde 20 civarında bir enerji tasarrufu sağlanabileceğini gösterdiğine ve yenilenebilir enerjinin dünyada 2,5 milyon istihdam yaratacağına dikkat çektiler. Konferans kapsamında, otel, hastane, okul, alışveriş merkezleri, konut gibi tesislerin yöneticilerinin yanı sıra, bu kurumlara hizmet ve ürün sunan tedarikçiler, teknik uzmanlar, devlet kuruluşları ve sivil toplum kuruluşları, yeşil tesisler oluşturmaya yönelik çalışmalarını, fikir, deneyim ve başarılı uygulamalarını paylaştılar. Aralarında WWF (Doğal Hayatı Koruma Vakfı) Türkiye Başkanı Akın Öngör, UNDP Türkiye Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Program Müdürü Dr. Katalin Zaim ve Uluslararası Enerji Teknolojileri Merkezi (UNIDO- ITCHET) Başkanı Dr. Mustafa Hatipoğlu gibi çevre ve sürdürülebilirlik alanında önde gelen isimlerin bulunduğu konuşmacılar, önümüzdeki dönemde yeşil bina, ulaşım, yenilenebilir enerji, temiz su alt yapısı ve sürdürülebilir tarım sektörlerinin sürdürülebilir çevre açısından öne çıkacak sektörler olduğunun altını çizdiler. Türkiye karbon salınımında 31'nci sırada Karbon salımında 31'inci sırada olan Türkiye nin önümüzdeki 3 5 yıl içinde 23'üncü sıraya çıkabileceğini belirten konuşmacılar, enerji bakımından verimliliği artıran yeşil binaların Avrupa ve ABD de yılda 2,5 3 milyon yeni istihdam yaratacağını vurguladılar. Bilgi Üniversitesi öğretim üyelerinden Yrd. Doç. Dr. Fatoş Karahasan ın moderatörlüğünü üstlendiği konferansta UNDP Türkiye Çevre ve Sürdürülebilir Kalkınma Program Müdürü Katalin Zaim, tesislerde enerji verimliliği ve UNDP-Türkiye işbirliği konularında bilgi verdi. Konferansın ana sponsorlarından Philips in Yeşil Bina Geliştirme Direktörü Dorien van der Weele de konuşmasında yeşil binaların verimli enerji kullanımı ile enerjide yüzde 25 tasarruf sağladığını anlattı. Dorien van der Weele, dünyada enerji verimliliğine yönelik çalışmaların ve uygulamaların yapıldığı bina sayısının her geçen gün arttığına dikkat çekti. Schneider Electric Avrupa İş Geliştirme Direktörü Francois Carle nin yeni nesil otel teknolojileri ve enerji yönetimi alanındaki son gelişmeleri, bu gelişmelerin uygulanması sırasında kullanıcı memnuniyetini arttırmanın yollarını ve uygulama örneklerini paylaştığı konferansta, Uluslararası Enerji Teknolojileri Merkezi (UNIDO-ITCHET) Başkanı Dr. Mustafa Hatipoğlu da enerji ihtiyacını ele alarak hidrojenin bir yakıt olarak kullanılmasından, hidrojen pili kullanımından ve UNİDO nun bu uygulamaya yönelik misyonundan bahsetti. LykiaGroup Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Silahtaroğlu Baykal ise "Çevre Dostu Sürdürülebilir Tesisler" başlıklı konuşmasında LykiaGroup un sürdürülebilir tesisler için temel aldığı çevreci ilkeleri ve gerçekleştirdikleri uygulamaları anlattı. Konferansın en ilgi çeken oturumlarından biri de Yeşil Bina Uygulamaları paneliydi. Dr. Duygu Erten in yönettiği bu panelde Mimar Emre Arolat, Varyap CEO su Erdinç Varlıbaş, Redevco Genel Müdürü Patrick van Dooyevert ve Jotun Boya CEO su Şükrü Ergün bina yapımında yatırımcı, müteahhit, mimar ve tedarikçinin uyumlu çalışması ve süreçlerin verimli yönetilmesinin sağladığı avantajları anlattı. Panelde ayrıca yeşil bina üretiminin getirdiği yüzde 1 10 maliyet artışına karşılık kazanımlarının neler olduğu katılımcılarla paylaşıldı. Yeşil Yıldız ve Yeşil Otel Uygulamaları panelinde ise; Turizm ve Kültür Bakanlığı tarafından verilen Yeşil Yıldız belgesi ve Yeşil Otel uygulamaları hakkında neler yapılması gerektiği konuşuldu. Kaynak: www.gundemekonomi.com Avrupalılar ısı yalıtımında Türkiye yi 13 e katladı Global krizin etkileriyle ekonomileri sarsılan ve bir yandan da küresel ısınmanın olumsuzluklarını yaşayan dünya ülkeleri tasarrufun yollarını arıyor ve bu noktada enerji verimliliği için yapılan yaptırımlar ön plana çıkıyor. Enerji verimliliğinin en önemli kısmını ise ısıtma ve soğutma enerjilerinde ortalama yüzde 50 tasarruf sağlayan ısı yalıtımı oluşturuyor. Isı yalıtımı konusunda Avrupa ülkeleri ve Türkiye yi karşılaştırdığımızda, vahim bir tablo ortaya çıkıyor. Avrupa ülkelerinde kişi başına ısı yalıtımı malzemesi tüketimi ülkemizin tam 13 katı. Türkiye, ısınmak için çok daha soğuk bir iklime sahip olan Almanya dan 10 kat fazla enerji tüketiyor. Isı yalıtımı sektörünün 40 milyon dolarlık inşaat sektörünün sadece yüzde 5 ini oluşturduğunu açıklayan XPS Isı Yalıtımı Sanayicileri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Kubilay Ulu, yalıtım konusundaki bu eksikliğin hem ekonomiye hem de çevreye büyük zarar verdiğini söyledi. Türkiye de kişi başına ısı yalıtımı malzemesi tüketiminin 0.1 metreküp olduğunu belirten Ulu, Avrupa da bu oranın 1,3 metreküpe kadar çıktığını ifade etti. Ulu, bu açığı kapatarak Türkiye nin tam 13 katı kadar ısı yalıtımı malzemesi tüketen Avrupa ülkelerinin seviyesine ulaşmak için ülkemizde bugünkü ısı yalıtımı kapasitesinin yüzde 100 artırılması ve 10 yıl aynı kapasite ile çalışılması gerektiğini vurguladı. Her yıl yeni bina stoğuna ruhsatlı yaklaşık 100 bin bina ekleniyor ve artık yasal olarak da zorunlu olması sebebiyle bu binaların tamamında ısı yalıtımı uygulamaları yapılıyor. Bu da sadece yeni binalarla her yıl 300 milyon dolar tasarruf sağlanması anlamına geliyor. Yalıtımsız mevcut binalara da ısı yalıtımı uygulanması halinde tasarruf potansiyeli yılda ortalama 7.5 milyar dolara çıkıyor. Oysa bugün ülkemizdeki 17 milyon konutun yüzde 90 ı yalıtımsız. TÜİK verilerine göre Türkiye de yaklaşık 8 milyon bina var. Ayrıca yaklaşık yüzde 60 kaçak ruhsatsız yapılar olduğunu da varsayarsak ısı yalıtımını denetleme şansı olmadığı için yalıtımsızlık ülke ekonomisini ve sektörü baltalıyor. Binalar için denetim mekanizmasının işlerlik kazanması gerektiğine dikkat çeken Ulu, ülkemizdeki ısı yalıtımı potansiyelini uygulamaya dönüştürmek için devlet destekli teşviklerin önemine de vurgu yaptı. Ekonomiye her yıl 7.5 milyar dolar kazandıracak bu uygulama için yalıtım ürünleri ve uygulamalarında KDV nin kaldırılması gerektiğinin altını çizen Ulu, devlet desteği ile maksimum 0,5 aylık faiz oranlı, 48 ay gibi uzun vadeli yalıtım kredisi uygulanmasının da tüketicileri yalıtıma yönlendireceğini belirtti. 13 BTM YE BAKI

makale yeni kavramlar ve yeni belgeler Yazan: Jozef Bonfil* 20'nci yüzyıldan 21'inci yüzyıla girerken iki büyük problemi de beraberimizde taşıdık. 1- Global ısınma 2- Çin ve Hindistan gerçeği Aslında her ikisi de birbirinden ayrı görülmekle birlikte, sonuçta her ikisi enerji probleminde kesişiyor. Şöyleki; Çin yaklaşık 1,380 (2007) milyar nüfusu ile dünyanın ikinci büyük ekonomisi ve 2020 yılında dünyanın en büyük ekonomisi olması bekleniyor. Son on yılda ekonomisi yüzde 10 ile büyüyen Çin, 2010 yılında nüfusunu 1,450 milyar kişi ile sınırlamayı planlıyor. Hindistan ise 1,225 (2007) milyar kişi ile ekonomik büyüme hızını yüzde 6, endüstriyel büyüme hızını %7,5 oranında devam ettiriyor. Halen dünyanın en büyük 12'inci ekonomisi. İstatistikler, kişilerin ekonomik gelirleri arttıkça, enerji tüketimlerinin de arttığını ortaya koyuyor. (Şekil-1) azaltılmasına yönelik olarak 1997 de Kyoto Protokolü gündeme geldi ve bu protokol 2005 te yürürlüğe girerek, Avrupa Topluluğu 2012 yılında, 1990 yılı emisyon atığı miktarının yüzde 5 altını hedefledi. Avrupa Topluluğu üyelerinin bir bölümü bu hedefleri yakalamış geri kalan bölümü ise bu hedefe yaklaşmış durumdadırlar. Türkiye 2009 yılı başında Kyoto Protokolü'nü imzalamış ve Aralık ayı toplantısında da hedeflerinin belirlenmesi için görüşmeleri başlatmıştır. Enerjimizin büyük bir bölümünü karbon esaslı fosil yakıtlardan elde ediyoruz. Yapılan hesaplamalara göre dünya petrol rezervlerinin 40, doğalgaz rezervlerinin 60, kömür rezervlerinin de 200-250 yıl ömrü kaldığı belirtilmektedir. Doğal bir enerji üretim sistemi olan Hidroelektrik santraller de, arkalarındaki baraj göllerinin büyüklüğüne göre ekolojik doğal ortamı etkilemektedirler. Bu nedenle yapılan kısa vadeli çalışmalarda üretilen enerjinin verimli kullanılmasında ülkeler yeni hedefler koydular. Avrupa Birliği 2020 yılına kadar 2007 verilerine göre enerjiyi yüzde 20 daha verimli kullanma ile 2040 yılına kadar toplam enerjinin yüzde 20 sini alternatif enerjilerden karşılamayı hedefliyor. Türkiye ise tükettiği enerjinin yüzde 72 sini ithal yolu ile karşılamaktadır. Bu nedenle ürettiği enerjiyi en verimli şekilde kullanması ve alternatif enerjilerin üretilmesine yönelik yasaları en kısa sürede uygulanabilir hale getirmesi gerekmektedir. Buna yönelik olarak 25/10/2008 tarihinde "Enerji Kaynaklarının ve Enerjinin Kullanımında Çin ve Hindistan vatandaşlarının kişi başına düşen milli gelirleri arttıkça onlar da enerji tüketimini arttıracaklardır. Diğer yandan gereksinim duyduğumuz enerjinin üretimi ve tüketimi esnasında atmosfere saldığımız emisyonlar ve gazlarla ozon tabakasının incelmesine ve atmosferde sera ortamının oluşmasına katkıda bulunmaktayız. 1900 yılına göre 2000 yılında dünyamızın ısısı ortalama olarak +0,8 c artmış olup bu ısı artışını +2 c ile sınırlamayı planlamaktadırlar. Küresel ısınmaya yol açan sera gazı emisyonlarının 14 BTM YE BAKI

makale Verimliliğin Artırılmasına Dair Yönetmelik" yayımlandı. Bu yönetmelik ilk kez mevcut yapıları da kapsamı içine alarak 10 yıllık bir süre içinde eski binaların enerji kullanımını verimli hale getirmelerini istemekte ve bunu merkezi denetim sistemi ile denetlemeyi hedeflemektedir. Enerji Yöneticileri veya Enerji Verimliliği Danışma Şirketlerince hazırlanacak olan enerji verimlilik projeleri, mal sahipleri tarafından uygulamaları yaptırılacak ve binalar Ankara da kurulacak olan bir sistem ile elektronik ortamda izlenecektir. Ayrıca binanın girişine bu firmalarca verilecek olan Enerji Performans Kimlikleri (Şekil-2) de asılarak, o yapıyı kullanan kişilerce enerji verimliliği izlenebilecektir. plandadır. Bir yapıda su, ısı, ses, yangın ve tesisat yalıtımları yapılarak ancak yukarıdaki kriterleri oluşturabilmeniz mümkündür. Kriterlerden biri olan malzemelerin çevreye saygılı olmaları şartı ihtiyari olan yeni belgelendirmeleri de gündeme getirmektedir. Çevresel Değerlendirme Çevre Etkileşim Değerlendirmesi Yaşam Döngüsü Analizi LCA Bu belgelendirmeler içinde en kapsamlısı olan Yaşam Döngüsü Analizi'dir. Bu analiz içinde bir ürünün üretilmesi için gereksinim duyulan ham maddelerin temininden başlayan süreç, üretim, tüketiciye ulaşım, uygulama, kullanım süresi, söküm, geriye dönüşebilen bir malzeme ise geriye dönüşümü değilse tekrar toprak oluncaya kadar geçen süreci inceler. Bu süreçlerde çevre ile olan etkileşimini bilimsel ve ortak bir dilde hazırlanmış verilerle (Şekil-3) kamuoyunu, kural koyucuları, tasarımcıları ve müteahhitleri bilgilendirmede kullanılan bir belgedir. Uzun vadede ise yeşil evler / binalar kavramı içinde sürdürülebilir enerji kaynaklarına sahip yapıların yapılması gerekmektedir. Yeşil evler/binalar kavramı içinde aşağıdaki özellikler ön planda yer almaktadır. Enerjiyi etkin biçimde kullanan, İnşaat aşamasından başlayarak yapının tüm ömrü boyunca atıklarını denetleyen, Yapı arazisinin ekolojik yapısı, Yapının, içinde yaşayan insanlara sunduğu konfor, Yapının inşaatında kullanılan malzemelerin çevreye saygılı olmaları gibi değerleri barındırır. Yukarıdaki şartlardan da görüleceği gibi yalıtım malzemeleri gene ön (Şekil-3) LCA beyanı değerleri CPD (Construction Products Directives) ve yerine geçecek olan CPR (Construction Products Regulations) içinde yer alan sağlık, hijyen ve çevreye uygun üretim ve ürün, temel gereksinimi için hazırlanmakta olan test yöntemleri LCA çalışması ile birçok noktada benzerlikler içermekte olduğu yetkililerce ifade edilmektedir. Detaylı, kapsamlı ve istatistiksel bir çalışma gerektiren LCA çalışmaları her ürün grubu için farklı veri bilgilerini ve özel bilgisayar yazılımlarını gerektirmektedir. Bu nedenle bu tür çalışmaların, ulusal veya uluslararası mesleki derneklerce yapılması halinde daha ekonomik ve gerekli bilgilere daha kolay ulaşılmasını sağlayacaktır. Bugünlerde tanıştığımız yapı malzemelerinde zorunlu belge olan CE işareti ve belgeleri, Enerji Verimlik Kimlik Belgesi yanı sıra, önümüzdeki günlerde Yeşil Binalar konsepti ile daha fazla karşılaşacağımız kesindir. Bu binaların belli çevreci, yaşamsal, ekolojik değerleri içerdiğini anlatan Breeam ve Leed sertifikalarını daha sık görmeye başlayacağız. Yeşil Binalar içinde kullanılacak ürünlerle ilgili ürünlerin çevrecilik değerleri ile ilgili ihtiyari olan Çevresel Değerlendirme, Çevre Etkileşim Değerlendirmesi, Yaşam Döngüsü Analizi Yaşam Döngüsü Analizi LCA belgeler aranır değerler arasına girecektir. (*) Teknik Danışman, BTM Bitümlü Tecrit Mad. San. ve Tic AŞ. 15 BTM YE BAKI

söyleşi yapı mühendisliğinde çevre ile uyumlu malzeme devri Prof. Dr. Mehmet Ali Taşdemir ile İTÜ İnşaat Mühendisliğindeki odasında Yapı Mühendisliği üzerine söyleştik. İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Fakültesi Yapı Malzeme Ana Bilim Dalı üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Taşdemir yapı mühendisliğinin artık daha dayanıklı, ekonomik, işlevsel ürünler üzerine kurulması gerektiğini ve kullanılan malzemelerin çevreyle uyumlu olması gerektiğini söyledi. Taşdemir kendisiyle yaptığımız röportajda sektörün bulunduğu noktayla ilgili bilgiler verdi... - Malzeme Biliminin yapı mühendisliğindeki önemi nedir? İ.T.Ü. İnşaat Fakültesi öğrencilerine, malzeme ile ilgili kavramlar 2. sınıfın güz yarıyılında verilmeye başlanır. Bunun için, öğrencilerimiz önce zorunlu olan Malzeme Bilimi dersini alırlar. Malzeme Bilimi, temelde fizik, kimya ve katıhal fiziğine dayanır. Bu derste malzemelerin iç yapısı üzerinde durulur, başlangıçta nano ve mikro düzey göz önüne alınır. Malzemeler atomlararası bağ türlerine göre sınıflandırılır ve böylece malzemelerin tek tek incelenmesi diğer deyişle ansiklopedik bilgiler yerine iç yapıya dayalı temel bilgiler verilir. İç yapı verildikten sonra malzemenin oluşumu, fazlar ve katı eriyikler üzerinde durulur. Kristal yapılar ve amorf yapıdan sonra kristal yapı kusurları incelenir. Atomsal yayınım da verildikten sonra malzemelerin özelliklerine geçilir. Elektriksel, optik, ısıl, manyetik ve mekanik özelikler incelenir. Temelde nano-mikro yapı özelikleriyle makro düzeydeki özelikler arasındaki ilişkiler kurulur. Böylece, malzemelerin meso veya makro ölçekteki özeliklerini iyi anlamak için nano-mikro düzeydeki özeliklerinin bilinmesi gerekir. Malzeme Bilimi, sadece inşaat mühendisliğinde değil, makine, elektrik-elektronik, kimya-metalürji, endüstri, gemi inşaatı ve diğer tüm mühendislik bölümlerinde verilen ortak ve başlıca derslerden biridir. İnşaat Mühendisliği Bölümünde 2'nci sınıfın bahar yarıyılında verilen ve yine zorunlu olan diğer bir ders Yapı Malzemesi dir. Bu derste; metaller, seramikler, polimerler, çimento ve beton, kagir yapı ve ahşap gibi konular işlenir. Aynı yarıyılda yine inşaat mühendisliği öğrencileri için seçmeli olarak Yapıların Yalıtımı ve Korunması ile İleri Beton Teknolojisi gibi iki seçmeli ders daha açılır. Bu derslere öğrenciler büyük ilgi duymaktadır. Ayrıca 5'inci yarıyılda öğrencilerimize yine seçmeli bir ders olan Betonun Kırılma Mekaniği dersi ile Betonun Dürabilitesi dersleri verilmektedir. Ayrıca Yüksek-Lisans ve Doktora programında grubumuzca yapı malzemelerinde iç yapısı, kompozit malzemeler, mekanik davranış, zaman bağlı davranış ve hasar konularında bazıları zorunlu olmak üzere 12 ayrı ders açılmaktadır. İnşaat Mühendisliği alanında çok sayıda malzeme vardır. Bu malzemeleri tek tek öğrenmenin olanağı yoktur. Söz konusu derslerin 16 BTM YE BAKI

söyleşi her birinde amaç yapı malzemesi konusunda temel bilgileri vermek, daha ileri konulara hazırlık yaparak öğrencilerin bilgiye kolay ulaşmalarına olanak sağlamaktır. - Yapı Malzemesi biriminizden ve ona bağlı olan Yapı Malzemesi Laboratuvarınızdan bahseder misiniz? Yapı Malzemesi birimimiz yakın zamana kadar anabilim dalı idi. Yeni durumda, İnşaat Mühendisliği Bölümümüz tek bir anabilim dalı statüsündedir. YÖK öncesinde ise diğer bir deyişle 1981 yılına kadar birimimiz İnşaat Fakültesi Yapı Malzemesi Kürsüsü olarak bilinirdi. Aşağıda kürsümüzle özdeşleşmiş olan laboratuvarımızın da kısa bir tarihçesi sunulmakta ve etkinlik gösterdiğimiz alanlar konusunda bilgiler verilmektedir. Mühendis Mektebi 14 yılda 7 kez yer değiştirmiş Yapı Malzemesi Laboratuvar'nın kuruluşu 18'inci yüzyıla kadar uzanır. Bilindiği gibi İTÜ; 1773 yılında Mühendishane-i Bahri Hümayun adıyla III. Mustafa döneminde kurulan başlangıçta gemi inşaatı ve haritacılık eğitimi verilen bir kurum iken, daha sonra kara ordusunun mühendis kadrosunu yetiştirmek amacıyla 1795 yılında Mühendishane-i Berri Hümayun a dönüştürüldü. Bu okul 1847 de mühendislik eğitimi yanında mimarlık alanında da eğitim vermeye başladı. 1883 yılında kurulan Hendese-i Mülkiye, 1909 da Mühendis Mekteb-i Alisi adını alarak ülkenin alt yapı inşaatlarında görev alan kadroları yetiştirdi. 1909 yılına kadar Halıcıoğlu ndaki binada eğitim-öğretime devam eden Mühendis Mektebi o sırada askeri birliklerden kalan ve tamir ettirilen Tophane deki Askeri Alaylar Kışlasına nakledildi. Bir süre Taksim Kışlası nda kalan mektep, daha sonra Divan Yolundaki Kondoktör Mektebi'nde eğitime devam etti. 1914 den 1918 e kadar dört yıl süreyle bugünkü Notre Dame de Sion Lisesi nde kaldı. Mühendis Mektebine ait Yapı Malzemesi Laboratuvarı'nın Ayazağa Yerleşkesi'nde bugün de mevcut olan ve 1910 lu yıllarda satın alınan Amsler marka bazı cihazların Notre Dame de Sion daki laboratuvarda çekilen bir fotoğrafı Yük. Müh. Saadettin Ozil in koleksiyonunda mevcuttur. (Kaynak: Çağatay Ulusoy ve Enver Kartekin in, Yüksek Mühendis Okulu, İTÜ Kütüphanesi, No:389, İstanbul, 1958, 749 sayfa). Kasım 1918 de Mondros Mütarekesi nin kabulünden sonra Fransız kuvvetleri tarafından mektep boşaltıldı. Daha sonra, Mühendis Mektebi Halıcıoğlu ndaki binasına taşındı. İstanbul un İngilizler tarafından işgal edilmesi üzerine mektep, 1920 de Gümüşsuyu ndaki binaya taşındı. Ancak, İngilizler bu binayı işgal ederek askerleri için hastahane yaptılar. Bunun üzerine, Yıldız da bulunan Şevket Paşa Konağı Mühendis Mektebi olarak kiralandı. Mektep için çok küçük olan binada hocalar yemekhanede ders vermek zorunda kaldılar. İtilaf Devletleri İstanbul u terk edince Gümüşsuyu binası tekrar Mühendis Mektebine verildi. Sonuçta, yukarıda sözü edilen kaynağa göre mektep, 14 yıl içinde 7 kez yer değiştirmiş ve 1909 1923 yılları arasında yaşanan savaşlar ve karışıklıklar nedeniyle öğrenciler laboratuvarlardan tam yararlanamamışlardır. 1981 yılına kadar, bu binanın İnönü Stadyumu'na bakan alt katındaki yaklaşık 1000 metrekarelik bir kapalı alanda eğitim, araştırma ve endüstriye hizmet etkinliklerini sürdüren laboratuvarımız 1981 de İTÜ nün Ayazağa Yerleşkesi nde bugün kullanılmakta olan yaklaşık 6000 metrekarelik çeşitli bölümlerinden oluşan mekanına kavuştu. Laboratuvar çalışmaları sürüyor Yapı Malzemesi Laboratuvarı inşaat malzemeleri konusunda endüstrinin yoğun olduğu Marmara Bölgesi'nde mevcut, en eski ve en köklü kuruluştur. Yapı malzemelerinin uzun süreli performansları, yapıların servis ömrü, performansa ve dürabiliteye (kalıcılık, dayanıklılık) göre tasarım konularında araştırmalar yapılmaktadır. Bu amaçla mevcut yapılarda kullanılan malzemelerdeki dayanım değişiklikleri, geçirimsizlik özelikleri ve korozyon konularında çalışmalar sürmektedir. Laboratuvarlar yapı malzemeleri ile ilgili mekanik, fiziksel ve teknolojik özellikler deneylerini yapabilecek donanıma sahiptir ve şimdiye kadar çok sayıda araştırma yapılmış ve endüstrimize de hizmet verilmiştir. Ayrıca NATO dan, The British Council dan, DPT den, EUROKA dan, TÜBİTAK tan ve İTÜ Bilimsel Araştırma Programı Fonları'ndan projeler alınmış, bazıları tamamlanmış, bazıları ise halen devam etmektedir. Ayrıca birimimizin; başta ABD, Norveç, Almanya, İspanya ve İngiltere olmak üzere bazı ülkelerin üniversiteleri ile bilimsel işbirlikleri mevcuttur. İnşaat Mühendisliği eğitiminin başlangıcının İTÜ ile birlikte uzun bir geçmişe dayandığı düşünülürse, Yapı Malzemesi Laboratuvarı'nın da önemli bir deneyime ve bilgi birikimine sahip olduğu anlaşılır. Yapı Malzemesi Kürsüsü'nün 1981 deki kadrosunda asistan olan bugünkü birimimizde iki öğretim üyesi mevcuttur. Anabilim Dalımızda şu anda 3 profesör, 1 doçent, 4 yardımcı doçent ve 7 araştırma görevlisi bulunmaktadır. Hocalarımızın devrettiği bayrak yarışının sürdüğünü, bıraktıkları kürsünün başta uluslararası ilişkileri, alınan araştırma projeleri, yeni kurulan çağdaş laboratuvarları ve yapılan yayınları ile güçlenerek gelişeceğini ve daha da iyiye gideceğini umuyoruz. Birimimize şimdiye dek katkıda bulunan ve aramızdan ayrılan hocalarımızı saygıyla anıyor, hayatta olanlara yaşamları boyu sağlık ve mutluluk diliyoruz. - Projelendirme sırasında yapı malzemelerinin hangi özelliklerine dikkat etmek gerekir? Projelendirme öncesinde, devamında ve sonrasında yapı malzemesi ile ilgili önemli hususlar üzerinde durmak gerekir. Öncelikle bir yapı için zorunlu aşamaları dört maddede özetleyebiliriz: Yapı Tasarımı: Yer seçimi, zemin etüdü, sistem seçimi, projelendirme ve projenin detaylandırılması. Malzeme Seçimi ve Malzemelerin Denetimi: Malzemelerin davranışı, seçilen malzemelerin amaca uygun olup olmadığı, kullanılan malzemelerde kalite denetim süreci. İnşaat Süreci: Tasarımla uyumlu bir yapı üretim teknolojisi, montaj ve işçilik. Bakım ve Onarım: Bir yapının inşaatı entegre sistem olarak düşünülürse bakım ve onarım da bu sistemin bir parçasıdır. Yapı serviste olduğu süre içinde bakımı ve onarımı da aksatılmamalıdır. Böylece projelendirme aşamasında amaca uygun malzeme seçimi, inşaat süresince malzemelerin denetimi ve yapının servis ömrü boyunca bakım ve onarımında malzeme bilgisinin yeterince kullanılması çok önemlidir. Özellikle deprem sonrası yıkılan yapıların yaklaşık yüzde 70 inde korozyon saptandığı düşünülürse servis ömrü boyunca korozyona karşı korunmaları büyük önem taşımaktadır. Çevreye uyumlu yapı malzemeleri kullanılmalı - Yüzyılımızda malzemelerde beklenen gelişmeler nelerdir? İçinde bulunduğumuz bilgi çağında hem deney tekniklerindeki gelişmeler hem de bilgisayar teknolojisinin sağladığı olanaklarla mühendisliğin her alanında olduğu gibi yapı malzemeleri konusunda da önemli ilerlemeler olmuştur. Malzemelerdeki gelişmeler ürünlerin tasarımını ve üretimini etkilemiştir. Gelecekte de yapı malzemelerinin üretiminde ve tasarımında çok daha gelişmiş ve karmaşık yöntemlerin kullanılabileceği anlaşılmaktadır. Günümüzde endüstrileşen ve gelişmekte olan ülkemizin ürettiği yapı malzemelerinin özellikle uluslararası alanda rekabet gücünün artması için üretime verilebilecek teknik desteğin önemi tüm ilgililerce daha iyi kavranmıştır. 21'inci yüzyılda yapı malzemeleri için aşağıdaki ilkelerin sağlanması beklenmektedir: Dayanımı, sünekliği (şekil değiştirme yeteneği) ve uzun süreli performansı daha yüksek, Üretimi daha kolay, Çevre ile daha uyumlu ve Daha ekonomik olmalıdır. Yapı malzemelerinin üretimi ve kullanımı ile ilgili endüstri, üniversite ve kamu Kuruluşları arasında bilgi ve iletişimin sağlanması hedeflenmelidir. Disiplinlerarası bir ortamda ileri malzeme ve teknolojiler üzerine eğitim ve araştırma yaparak elde edilen bilginin toplum yararına sunulması amaçlanmalıdır. Araştırmalarımızın da bilgi veya problem kaynaklı olmaları düşünülmelidir. Temel araştırma başlıklarının belirlenmesinde aşağıdaki noktalar göz önüne alınmalıdır: Yapı malzemesi üretiminde atık malzemelerin de kullanılmasıyla ekolojik dengenin korunmasına katkı, Malzemelerin dayanımdan başka uzun süreli davranışının da modellenmesi, İstenen performansa göre yapı malzemesi tasarımı. 17 BTM YE BAKI

söyleşi Birimimizin stratejik araştırma gündemi aşağıdaki gibi özetlenebilir: Sürdürülebilirlik: Yapı malzemelerinin dayanımının, dayanıklılığın (dürabilitesinin), ekolojik ve ekonomik performansının geliştirilmesi, Kullanılabilirlik: Yapı malzemelerinin çeşitli yapılara ve yapı elemanlarına uygulanabilirliğinin geliştirilmesi, Çok İşlevsellik: Altyapı gereksinimlerini karşılayacak çok işlevsel, bilgiye ve yeniliğe dayanan yapı malzemelerinin geliştirilmesi. Bu stratejik gündemin de aşağıdaki çabalarla karşılanması amaçlanmaktadır: Araştırmaların disiplinlerarası bir anlayış içinde yapılması, Araştırma ve eğitimin birlikte yürütülmesi, Endüstri ile birlikte çalışılması ve teknoloji transferinin gerçekleştirilmesidir. Günümüzdeki yapılar dayanımlı, dürabilitesi (kalıcılığı) yüksek, ekonomik, estetik ve işlevsel olmak zorundadır. Dünya nüfusunun devamlı artış kaydetmesi sadece günümüzde değil gelecekte de istenilen bir sevis ömrüne sahip, sürdürülebilir bir yapılaşma kapsamında hem malzeme seçimi sürecinde hem de yapının servis ömrü boyunca yalıtım ve korunması ön plana çıkacak ve performansa dayalı tasarımlar devamlı olarak gündemdeki yerini koruyacaktır. Gazete de yayımlandı. 1 Temmuz 2010 tarihinden itibaren G işareti taşımayan hazır beton piyasaya arz edilemeyecektir. Bilindiği gibi yalıtımla ilgili birçok malzemenin CE işaretini taşıması zorunludur. - Betonarme yapılarda yeni formlar görebilecek miyiz? Son yıllarda, beton teknolojisinde inanılması güç gelişmeler kaydedildi. Yaklaşık 40 yıl önce, betonarme yapılarda kullanılan betonun basınç dayanımı en fazla 40 MPa idi. Böyle bir beton, küp basınç dayanımları 200-800 MPa arasında, çekme dayanımları 25-150 MPa arasında ve kırılma enerjileri ise yaklaşık 30000 J/ metrekare olan yüksek performanslı yeni kuşak betonlarla kıyaslandığında, şu anda gerçekten oldukça düşük dayanımlı malzeme olarak kabul edilebilir. Beton teknolojisinde söz konusu yüksek dayanımlı bu malzemeler Reaktif Pudra Betonları (RPC) olarak adlandırılırlar ve dikkate değer eğilme dayanımına ve oldukça yüksek sünekliğe sahiptirler. Süneklikleri normal betona kıyasla yaklaşık 300 kat daha fazladır. Düşük porozite değerleri bu betonlara önemli dürabilite ve düşük geçirimlilik özelikleri kazandırırlar. Bunlar, çeşitli iklim koşullarının olası şok yüklemeler etkisindeki bazı stratejik yapılar için potansiyel olarak uygun malzeme niteliği de taşırlar. Açıklanan bu gelişmeler; betonarme yapılarda daha narin, daha dayanıklı ve daha dayanımlı yeni formların oluşmasına yol açabilir. Bu konuda bizim birimde son yıllarda malzemeye yönelik önemli gelişmeler kaydedildi. - Isı yalıtım malzemelerinin yapının güvenliği açısından önemi nedir? Eğer bir yapıda ısı yalıtımı yapılmamışsa, öncelikle enerji kaybı bakımından önemli bir sakınca ortaya çıkar. Enerji ile ilgili olan bu sakınca dışında diğer bir sakınca da yalıtılmamış bir binanın içinde yoğuşmanın fazla olmasıdır. Bu da taşıyıcı sistemin sürekli ıslanmakuruma sürecine maruz kalması demektir. Bilindiği gibi betonarme bir yapıda klor iyonu yayınımında veya karbonatlaşma yoluyla oluşan korozyonda en önemli korozyon hasarı tekrarlı ıslanma-kuruma sürecinde yaşanmaktadır. Bundan dolayı, binanın ısı yalıtımının yapılmaması korozyon bakımından da sakınca oluşturmakta ve genel olarak da binadaki yaşam konforunu olumsuz yönde etkilemektedir. - CE işareti yapı malzemelerinde tam bir özgürlük tanıyor. Yani ne üretebiliyorsan onu beyan et ve malını sat. Eskisi gibi kaliteye yönelik sınırlamalar getirmiyor. Avrupa'da uygulama standartları, şartname ve yönetmenliklerin olması nedeniyle belli kısıtlamalar var. Bizde birçok uygulama için benzer kurallar olmaması nedeni ile aksamalar göz önüne alınırsa yaşanacak olan problemler yapı güvenliğini tehdit edecek boyutlara varabilir mi? Bilindiği üzere beton gibi yarı-mamul bir malzeme dışındaki yapı malzemelerin CE işaretini taşıması zorunludur. Bu malzemelerdeki beyan edilen kalitenin sağlanması gereklidir. Ülkemizde Gümrük Birliği'ne girmiş olduğumuz 1996 yılından beri Avrupa Birliği Standartları (EN) kullanmak zorundayız. Dolayısıyla bizde de standart deney yöntemleri, şartnameler ve yönetmelikler vardır. Yapı malzemelerinin kullanımında ve denetiminde önemli mesafeler alınmıştır. Yapı denetimi firmaları oluşturulmuş ve özellikle deprem sonrası denetime bir yeni düzen getirilmiştir. Gelecekte denetimin daha da etkili olacağı ve kalitenin yükselmesi beklenmektedir. Önemli bir taşıyıcı yapı malzemesi olan beton için CE değil, G işareti söz konusudur. Bunun için G İşareti Yönetmeliği yayınlanmıştır. G işareti yönetmeliğinde; 1) CE işaretine benzer bir G işareti kavramı ortaya konmaktadır, 2) Yürütülmesini Bakanlar Kurulu yapacaktır, 3) Bu yönetmeliğe göre, CE deki gibi onaylanmış kuruluşlar olacak, üreticiler ancak G işaretli ürünü piyasaya arz edebilecek, piyasa gözetimi ve denetimi yine bakanlıkça yapılacaktır, 4) CE işaretine tabi ürünler, G işaretine tabi olmayacaktır. Yapı Malzemelerinin Tabi Olacağı Kriterler Hakkındaki Yönetmelik diğer bir adla G İşareti Tebliği 26 Haziran 2009 tarihinde Resmi - Su yalıtım malzemelerinin deprem güvenliği açısından önemini vurgular mısınız? Bir betonarme yapıda korozyon riskine karşı, yapı elemanlarında ve potansiyel risk teşkil eden birleşim yerlerinde geçirimsizliğin sağlanması gerekir. Bunun için, suyun etkileyiş biçimine göre yüzeysel yalıtım malzemelerinin kullanılması öngörülür. Betonarme bir yapının servis ömrü donatı korozyonuna bağlıdır. Bundan dolayı şu önlemler alınır: 1) Paspayının kalitesi ve kalınlığı diğer bir deyişle demirin üzerindeki örtünün kalınlığı ve kalitesi yetersiz ise beton ön yüzeyinin dış etkilere karşı yalıtılmaması donatı korozyonuna neden olur. 2) Donatı korozyona uğradığı zaman beton çatlar, kesit kaybı olur, dayanım azalır ve korozyon süreklilik kazanır. Öte yandan binanın rijitliği de azalır. Geri kalan dayanım da azaldığı için deprem sırasında daha büyük hasar oluşur. 3) Beton yüzeyinin yalıtılması ile rutubet girişi, zararlı iyonların taşınımı önlenir. Böylece, betonarme donatısının hem karbonatlaşmaya hem de klor yayınımına bağlı donatı korozyonu önlenir. Dolayısıyla, yapıdan beklenen servis ömrü uzatılmış olur. - Avrupa da tüm teras çatılarda bahçe çatılar ön plana çıkıyor. Bizim bir deprem ülkesi olmamız nedeniyle bu tür çatıları ne kadar destekleyebiliriz? Bu konudaki görüşleriniz nelerdir? Ülkemizdeki iklim koşullarına uygun bitkilendirilmiş çatı uygulamaları yaygın değildir. Sınırlı sayıda uygulamalar mevcut olup bunlar da ithal edilmiş teknolojilere dayanmaktadır. Gelişmiş ülkelerde yapılan çalışmalara bakılırsa, bitkilendirilmiş çatı sisteminin çevre ile uyumlu ve enerjiyi de etkin ön plana çıkaran uygulamaları görülür. Amerika, Orta ve Kuzey Avrupa da bu konuda hazırlanmış standartlar ve şartnameler de mevcuttur. Ülkemizin deprem kuşağında olması gözönüne alınırsa çatıların ağırlaştırılmaması, dolayısıyla hafif çatıların yapılması gerekir. Bundan dolayı, bitkilendirilmiş çatı sistemi için higrotermal performansı ve deprem yükleri de dahil taşıyıcı sisteme gelecek ek yükleri hesaba katarak gerekli çalışmaların yapılması zorunludur. Sonuçta, hem ekolojik dengeye katkı hem de enerjinin tasarruf edildiği bir sistem ortaya çıkmış olur. Bunun için, yalıtım sektörü, inşaat sektörü ve akademisyenler birlikte çalışıp ülkemizin koşullarına uygun bir teknolojiyi geliştirmeleri gerekir. 18 BTM YE BAKI

BTM den haberler öğrencilere su ve ısı yalıtımı eğitimi verildi BTM Teknik Danışmanı Jozef Bonfil; Zincirlikuyu İnşaat Meslek Lisesi bünyesinde açılan Yalıtım sınıfı öğrencilerine su ve ısı yalıtımı eğitimi verdi. Birinci gün polimer bitümlü örtülerle ve Polyplan PVC örtülerle yapılan su yalıtımları konusunda teorik ve uygulamalı eğitim verildi. İkinci gün ise ısı yalıtımı ve ısı yalıtım malzemeleri ile ilgili teorik ders sonrasında Polpan XPS ile yapılan mantolama uygulama eğitimi tamamlandı. Her iki günde de 11'inci sınıf ve 10'uncu sınıf öğrencileri eğitime katıldı. Ara eleman yetiştiren Zincirlikuyu İnşaat Meslek Lisesi'nden mezun olacak öğrenciler yalıtım pazarına belli bir uygulama deneyimi ve malzeme bilgisiyle başlama şansına sahip olacaklar. Ayrıca uygulama ve satış yapan şirketlerde iş bulma imkânları da daha fazla olacak. Halen Türkiye de 4 okul tarafından bu sınıflar açılmış olup ilk mezunları Zincirlikuyu Meslek Lisesi geçen yıl verdi. BTM Teknik Danışmanı Jozef Bonfil Bu tarz eğitimlerde hem eğitimci, hem de malzeme temini anlamında okullara destek olmaktan gurur duyuyoruz dedi ve 2010 yılı içinde hem öğrencilerin yalıtım bilinçlerini arttırmak hem de malzeme bilgisi sahibi olmalarını sağlamak amacıyla bu eğitim ve desteğimize devam edeceğiz diye ekledi. Jozef Bonfil EBSO Yönetim Kurulu Üyesi oldu Merkezi Paris'te olan Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Avupa Shingle Üreticileri Birliği'nin seçimli genel kurul toplantısında BTM Teknik Danışmanı Jozef Bonfil Yönetim Kurulu üyeliğine seçildi. Jozef Bonfil, yönetim kuruluna seçilmesinden dolayı mutluluk duyduğunu dile getirerek, yaltım konusunun bilinçlendirilmesi için çalışacağının altını çizdi. 19 BTM YE BAKI

makale Bitümlü Su Yalıtım Birliği (BWA) Yazan: Paul Newman* İkinci Dünya Savaşı ndan kısa bir süre sonra, bir grup Belçikalı ve Fransız bitümlü su geçirmez örtü üreticisi bir birlik oluşturmaya karar verdiler. 1952 yılında, Uluslararası Su Yalıtımı Birliği (IWA), Belçika da resmen tescil edildi ve üyeler hemen uluslararası bir teknik bilgi değişimi fikrine yöneldiler. IWA nın kurulmasına öncülük eden kişi Strasbourg, Fransa da yerleşik bulunan Soprema şirketinin sahibi Pierre Geison dur. Pierre, IWA Yönetim Kuruluna başarıyla hizmet etti ve birlik kendisini onur ödülüne layık gördü. Uluslararası Su Yalıtımı Kongreleri ile kısa sürede gıpta edilecek bir şöhret yakaladı. IWA, kongrelerinin sonuncusu, 2000 yılında Floransa, İtalya da gerçekleşti. 50 lerin ilk günlerinde, Avrupa İkinci Dünya Savaşı'nın yaralarını sarmaya çalışıyordu İnşaat sektörü yeni sanayi tekniklerinin gelişmesiyle önemli bir hamle yaptı. Betonarme çatı inşaatının hakimiyeti, su yalıtımı teknolojisinde önemli bir değişiklik gerektiren hafif kereste ve çelik yapılarla yıkıldı. Su yalıtım sektörünün buna verdiği yanıt, başlangıçta bitüm kaplı kağıt taşıyıcılı bitümlü örtüleri biraz daha geliştirilmesi olmuştur. Hafif çatı yapıları, daha fazla hareket kabiliyetine sahipti ve ne yazık ki kuşe kağıt kaplı örtüleri, su yalıtım sisteminde birçok arızaya neden olarak bu esnekliğe uyum sağlayamıyordu. Bunun sonucunda, kimyagerler dikkatlerini bitüm kaplamalarını modifiye etmeye yönelttiler ve üreticiler, bitümü taşıtmanın alternatif yöntemlerini geliştirdiler. Tüm bu çabalar, bugün yüksek performanslı modifiye bitüm örtüler olarak bildiğimiz ürünleri ortaya çıkardı. Bitüm modifikasyonu, APP ve SBS katkıları uygulanmasıyla gerçekleştirildi; aynı zamanda camtülü ve polyester keçe taşıyıcılar da kullanıldı. Avrupa da geliştirilen bu teknoloji kısa sürede, hafif inşaat tekniklerinin de geliştirilmekte olan ABD başta olmak üzere dünyanın diğer yerlerinde de popülerlik kazandı. Birçok Avrupa bitümlü örtü üreticisi şirket, hafif örtülerin geleneksel ağır çok katlı su yalıtım metotlarından daha avantajlı olduğunu gören ABD deki üretici şirketlere üretim tekniklerinin imtiyazını verdi. 2002 de, Avrupa nın önde gelen bitüm su yalıtım örtü üreticileri, diğer sentetik örtü üreticilerinin neden olduğu rekabetten dolayı, Uluslararası Su Yalıtım Birliğinin (IWA) adını, Bitümlü Su Yalıtım Birliği (BWA) olarak değiştirme kararı aldılar ve bugün BWA, bitümlü su yalıtımı örtüleri üreten şirketlere özgü odaklanmış bir birlik haline geldi. CEN nin üstlendiği Avrupa çatı kaplama standartlarının uyumlaştırılmasına destek sağladılar ve üyelerinin doğru şekilde temsil edilmesini sağlamak için araştırma projeleri başlattılar. Ancak bu önde gelen bitümlü örtü üreticilerinin birçoğunun artık sentetik örtü üretim tesislerine sahip olduğunu görmek ilginçtir. Kim bilir? Belki de, tüm su yalıtım örtü üreticilerini, yüklenicileri ve ham madde tedarikçilerini içine alan Uluslararası Su Yalıtım Birliği (IWA) ismine geri dönülür. BWA, Avrupa uyumlaştırılmış standartlarının geliştirilmesinde önemli bir rol oynamaya devam etmekte ve bir sektör standart hazırlama komitesi olan CEN TC 254 sekreterliğini finanse etmektedir. BWA, her türlü çevresel mevzuat hususunda üyelerinin çıkarlarını temsil etmektedir ve üyelerinin ortak bir veri tabanından ürünlerinin kullanım süresi değerlendirmelerini kontrol edebilecekleri bir bilgisayar programı geliştirmiştir. Bu sistem yakın zamanda kullanılır hale getirilecektir. BWA, çatı kaplama örtülerinin yangına dayanıklılığını tespit etmek için test metotlarının geliştirilmesinde önemli bir rol oynamaktadır. * CEO, Bitüm Su Yalıtım Birliği 20 BTM YE BAKI

sektörden haberler enerji kimlik belgeleri kullanıma başlıyor EVD Enerji Şirketi, asgari olarak binanın enerji ihtiyacı ve enerji tüketim sınıflandırması, yalıtım özellikleri ve ısıtma ve/veya soğutma sistemlerinin verimi ile ilgili bilgileri içeren belge olan enerji kimlik belgelerinin 1 Temmuz'dan itibaren dağıtılacağını bildirdi. Belgelerin hazırlanmasında gerekli bilgisayar programının yapıldığını açıklayan. EVD Enerji Şirketi Yönetimi Genel Müdürü Ergin Kaya, çalışmalarda son noktaya geldiklerini dile getirdi. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı adına, enerji kimlik belgesi için Binalarda Enerji Performansı Ulusal Hesaplama Yöntemi ve ilgili bilgisayar programının oluşturulması işini yürüten EVD Enerji Yönetimi şirketinin Genel Müdürü Ergin Kaya, enerji Kimlik Belgesi ile ilgili şu ana kadar yapılan çalışmalar ve bundan sonra Türkiye de uygulanacak süreç hakkında bilgi vererek, enerji kimlik belgesi için kullanılacak bilgisayar programının tamamlandığını, ancak testlerinin devam ettiğini bildirdi. Binaların enerji performansı hesaplanmalı Bilgisayar programının oluşturulması işini bakanlıktan bir ihale sonucunda ve 585 bin liraya aldıklarını dile getiren Kaya, programın şubat ayında ilgili bakanlığın veri tabanına ekleneceğini ve 1 Temmuz 2010 itibariyle enerji kimlik belgelerinin verilmeye başlanabileceğini öngördüklerini ifade etti. Kaya, bu zamana kadar kimlik belgesini verecek insanların yetiştirilmesi ve web tabanının ilgili kuruluşlara yayılması gibi işlerin gerçekleşmesi gerektiğini dile getirerek, şöyle konuştu: Enerji kimlik belgesi uzmanları, bakanlık tarafından eğitim almış yetkili enerji verimlilik danışmanlık firmaları, meslek odaları ve üniversiteler tarafından yetiştirilecek ve merkezi sınavda başarılı olmaları durumunda sertifikalarını alabilecekler. Binaların enerji kimlik belgesi alabilmesi için, enerji performanslarının belirlenmesi gerekir. Bir binanın enerji performansının belirlenmesi, binanın metrekare başına düşen yıllık enerji tüketiminin ve bu değere göre karbondioksit salımının hesaplanması, enerji tüketim ve karbondioksit salım miktarlarının referans bir binanınki ile kıyaslanması, kıyaslama sonucuna göre binanın A-G arası bir enerji sınıfına yerleştirilmesi ile gerçekleşir. A sınıfı, enerji performansı en yüksek binayı, G sınıfı ise en düşük binayı temsil eder. Binanın enerji tüketim ve karbondioksit salım miktarlarının belirlenmesi yani enerji kimlik belgelerini oluşturmak için bir bina enerji performansı hesaplama yöntemi gerekmektedir. 10 bin kişi istihdam edilecek Avrupa ülkelerinin "Binalarda Enerji Performansı Direktifi" uyarınca zorunlu hale gelen enerji kimlik belgelerini düzenleyebilmek için kendi ulusal hesaplama yöntemlerini geliştirdiklerini dile getiren Kaya, şunları kaydetti: Türkiye nin geliştirdiği Bina Enerji Performansı Hesaplama Yöntemi (BEP-HY) de ilgili AB ve TR standartları ile ASHRAE (ABD Isıtma, Soğutma, Havalandırma Mühendisleri Topluluğu) standartlarından yararlanılarak oluşturulmuştur. Ana koordinasyonunu gerçekleştirdiğimiz BEP-HY ve BEP-TR diye kısaca isimlendirilen ulusal çalışma, yapı fiziği, mekanik, aydınlatma ve yazılım kısımları için 20 yi aşkın yüzde 100 Türk bilim insanı ve uzmanlardan oluşan ekibin çalışmasıyla yürütülmektedir. Enerji kimlik belgesi için yapılacak çalışmalarda 10 bin kişinin istihdam edilebileceğini tahmin ediyorum. Bu belgeyi verebilecek kişilerin eğitim alması gerekiyor. Bizim önerimiz mimar ve mühendislerin Enerji Kimlik Belgesi (EKB) Uzmanı olabilmesi. Teknikerlere de bu kapının açılmasını tavsiye edebiliriz. Belli bir formasyon ve bilgisayar programının eğitiminin alındıktan sonra onlar da enerji kimlik belgesi uzmanı olabilmeliler. İlk olarak enerji kimlik belgesi için hazırladığımız bilgisayar programı eğitimi bakanlık çalışanlarına verilecek. Öngörülerimize göre nisan ayı içerisinde eğitici uzmanların eğitimi başlayacaktır. Daha sonra da bu eğitici uzmanlar, uzmanları yetiştirecekler Belki de bankalar kimlik belgesine bakarak kredi açacaklar Türkiye nin enerjide yüzde 75 civarında dışa bağımlı bir ülke olduğunu ifade eden Kaya, enerjinin yüzde 33 ünün konutlarda tüketildiğini, bu binalarda gerçekleştirilebilecek tasarruf oranının yüzde 40, tasarruf miktarının da yılda 6 milyar dolar civarında olabileceğini anlattı. Kaya, Türkiye de kayıtlı olan 5-7 milyon bina, yaklaşık 17 milyon konut olduğunun tahmin edildiğini belirterek, bunların hepsinin 2017 yılına kadar enerji kimlik belgesi almak zorunda olduğunu hatırlattı. 5 Aralık 2008 tarihli binalarda Enerji Performansı Yönetmeliği nin, yeni ve bin metrekareden büyük mevcut binaların enerji kimlik belgesi almasını yasal olarak zorunlu kıldığını hatırlatan Kaya, bu zorunluluğun 5 Aralık 2009 itibariyle yürürlüğe girdiğini, ancak 1 Temmuz a kadar kimseye bu belgenin sorulmayacağını, yeni yapılan binaların ruhsatlanması için belediyelerin onay vereceğini dile getirdi. Kaya, enerji kimlik belgesinin, yeni binalarda serbest müşavir mühendislik firmasında kayıtlı, mevcut binalarda ise enerji verimlilik danışmanlık firmasında kayıtlı bulunan eğitimini almış ve sertifikalandırılmış enerji kimlik belgesi uzmanları tarafından verilebileceğini ifade ederek, ilgili Bakanlığın da denetim mekanizması kurması gerektiğini vurguladı. En karlı yatırımlardan biri enerjiye yapılan yatırım Avrupa da bir binanın enerji kimlik belgesi alma maliyetinin metrekareye 2-4 avro civarında olduğunu ancak, bu rakamın Türkiye için yüksek olduğunu düşündüklerini ifade eden Kaya, Bana göre, enerji kimlik belgesi metrekareye 1 avro maliyet yaratacak bir pazar oluşturur dedi. Enerji kimlik belgesinin bir başlangıç olacağını dile getiren Kaya, belge alındıktan sonra binayı daha düşük seviyelerden daha yüksek seviyelere çıkarmak için ek bir bedelle uzmanlıkların sunulacağını bildirdi. Kaya, enerjiye yapılan yatırımın ileriye dönük en karlı yatırımlardan biri olduğunu vurgulayarak, kimlik belgesinin verimliliğe teşvik eden en önemli araçlardan biri olduğunu ve finans sektörü için de finans ve teşvik argümanlarının şekillendirmesi için önemli bir adım olacağını söyledi. Belki de bankalar kimlik belgelerine bakarak kredi açacaklar diyen Kaya, 3 yıl içerisinde toplam enerji verimliliği pazarında 15-20 büyük, 40-50 de küçük firmanın olabileceğini ve toplam pazarın yarım milyar dolara ulaşabileceğini ifade etti. Kaynak: Dünya Gazetesi 21 BTM YE BAKI