TÜRKİYE DE TARIMSAL DESTEKLEMELERİN YEM BİTKİLERİ EKİLİŞ VE ÜRETİM ÜZERİNE ETKİSİ. Ahmet ÇELİK Doç. Dr. Nurdan ŞAHİN DEMİRBAĞ



Benzer belgeler
İklim Değişikliğinin Tarımsal Ürünlere Etkisi Üzerine Bir Araştırma Projesi. Proje No; TR51/12/TD/01/020

ORTA KARADENİZ KALKINMA AJANSI KALKINMA KURULU TARIM ALT KOMİSYON RAPORU

Avrupa Birliği ne Yönelik Düzenlemeler Çerçevesinde Türk Tarım Politikaları ve Sektörün Geleceği Üzerine Etkisi

2 Tarımda Arazi Kullanımı

AYDIN ORGANİK VE İYİ TARIM YOL HARİTASI RAPORU

Dünya ve Türkiye de Süt Sektör İstatistikleri

Entegre ve makro bir yaklaşımla KOP BÖLGESİNDE ARAZİ TOPLULAŞTIRMASI VE TARLA İÇİ GELİŞTİRME HİZMETLERİ EYLEM PLANI ÖNERİSİ MAYIS 2013 KONYA

TÜRKİYE'DE TOHUMCULUĞUN DURUMU VE GELİŞİMİ

TR72 BÖLGESİ ALT BÖLGE ÇALIŞMASI

üretimi mümkündür. Biodizel, bir birim petrol yakıtı için kullanılan enerjiyle 3.2 birim biodizel üretilebilmektedir.

Prof. Dr. Ahmet ÖZÇELİK Ankara Üniversitesi. Yrd. Doç. Dr. Harun TANRIVERMİŞ Ankara Üniversitesi. Dr. Erdemir GÜNDOĞMUŞ Ankara Üniversitesi

ENERJİ İTHALATI CARİ AÇIK İLİŞKİSİ, VAR ANALİZİ İLE TÜRKİYE ÜZERİNE BİR İNCELEME

Sayı 5 Ocak 2012 ÖZET

Entansif Süt keçiciliğinde dikkat edilmesi gereken önemli noktalar. Ercan Mevliyaoğulları Özgül Anitaş Saadet Bingöl

Tarım ve gıda, insan yaşamının sürdürülmesinde olmazsa olmazlardan. 62 milyar $ la Avrupa tarımında lider olduk 3 RÖPORTAJ 8 YENİ ÜRÜN 7 ÖDÜL

1/ ÖLÇEKLİ TRAKYA ALT BÖLGESİ ERGENE HAVZASI REVİZYON ÇEVRE DÜZENİ PLANI PLAN AÇIKLAMA RAPORU

2013 Yılı Genel Faaliyet Raporu

TÜRKİYE DE GELİR EŞİTSİZLİĞİ VE YOKSULLUK

Son çare miting olmasın!..

AVRUPA BİRLİĞİNDE VE TÜRKİYE DE TARIMSAL ÖRGÜTLENME

Unutulan Bir Toplumsal Amaç: Sanayileşme Ne Oluyor? Ne Olmalı?

Türkiye de Sürdürülebilir Kalkınmanın Mevcut Durumu

OSMANLI NIN SON DÖNEMİNDEN GÜNÜMÜZE TÜRKİYE DE DIŞ TİCARETİN GELİŞİMİ

Aydın'da ytinyagı Tesislerinin Eetkilerinin Aanalizi ulacak Tesislerin Ekolojik ve Sosyo-Ekonomik Planlaması Projesi Sonuç Raporu.

Türkiye de Suyun Durumu ve Su Yönetiminde Yeni Yaklaşımlar: Çevresel Perspektif

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Eğitim Yayım ve Yayınlar Dairesi Başkanlığı. Sürü Yönetimi Elemanı Benim. Başvuru Sahibinin Adı.

OKALİPTÜS (E. camaldulensis Dehn.) PLANTASYONLARINDA ARA TARIM OLANAKLARININ ARAŞTIRILMASI

TÜRKİYE SİYAH ÇAY SEKTÖR RAPORU

ZİRAAT ODALARI ÇİFTÇİMİZİN YİNE SESİ OLDUK TZOB GENEL BAŞKANI BAYRAKTAR 2014 YILINDA DA YAZILI BASINDA TÜRKİYE BİRİNCİSİ OLDU

ORTA VADELİ PROGRAM ( )

Transkript:

TÜRKİYE DE TARIMSAL DESTEKLEMELERİN YEM BİTKİLERİ EKİLİŞ VE ÜRETİM ÜZERİNE ETKİSİ Ahmet ÇELİK Doç. Dr. Nurdan ŞAHİN DEMİRBAĞ ANKARA 2013

Eser Adı: Türkiye'de Tarımsal Desteklemelerin Yem Bitkileri Ekiliş Ve Üretim Üzerine Etkileri Yayın No: 215 ISBN: 978-605-4672-40-0 i

ÖZET Katma değeri yüksek ürünler üretiminde bitkisel üretim sektörüne göre hayvancılık sektörü daha avantajlıdır. Son yıllarda yaşanan iklimsel değişiklikler, ulusal ve küresel unsurların ve aktörlerin etkisiyle oluşan aşırı talep baskısı; ülkeleri stoklarını artırmaya teşvik etmiş, gıda ürünlerinde fiyat dalgalanmalarına sebep olmuş ve bu gelişmelerden hayvancılık sektörü de ciddi bir şekilde etkilenmiştir. Yem, hayvancılık faaliyetlerinde maliyetleri artıran en önemli unsurlardan biridir. Meralardan faydalanılmasının ve yem bitkilerinin hayvancılık faaliyetleri yürüten işletmeler tarafından üretilmesinin, maliyetleri önemli oranda düşürücü etkisi bulunmaktadır. Bu bağlamda hayvancılık faaliyetlerinin ekonomik anlamda yapılabilmesi için Türkiye de yem bitkileri üretiminin artırılması konusunda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 2000 yılından bu yana sertifikalı tohum kullanımı ve üretim desteklemesi ile tarımsal işletmelere yönelik alan bazlı desteklemeler verilmektedir. Ayrıca yem bitkisi üretimi yapan işletmelere yönelik hibe yollu makine ekipman destekleri de verilmektedir. Yem bitkilerinin desteklenmesi ile 2000 yılına göre yem bitkisi ekilişlerinde önemli artışlar yaşanmıştır. Hayvancılık yapmadığı halde söz konusu destekleri almak için üretim yapan işletmeler, ot borsalarının olmamasından dolayı ürettikleri kaliteli kaba yemi uygun fiyata pazarlayamamaktadırlar. Ayrıca ekiliş alanlarının artmasından dolayı sertifikalı tohum talepleri artmış olmasına karşın 2006 yılından itibaren verilen sertifikalı yem bitkisi tohumu üretim desteklerinin düşük tutulması sebebiyle de özel sektör üretimde istekli davranmamış ve sertifikalı yem bitkisi tohumu ithalatında ciddi artışlar görülmüştür. Sonuç olarak, yeni politikaların oluşturulması ile gelişmiş ülkelerin yem bitkileri ekiliş oranları seviyesine ulaşılarak hayvancılık sektörünün kaliteli kaba yem ihtiyacı karşılanabilecektir. ii

ABSTRACT The production of high value added products, according to the livestock sector, the sector of crop production is more advantageous. In recent years, the climatic changes, the effect of national and global elements and actors of the pressure of excessive demand; countries are encouraged to increase their stocks, caused the price volatilities in food products, and this is influenced by the developments in the livestock sector in a serious way. Feed, animal husbandry is one of the most important elements that increase the costs of activities. Grassland use and feed crops and livestock activities execute significantly lowering the costs of production by (farming) plants, are in effect. In this context, the activities of livestock in economic terms in order to increase the production of forage plants in Turkey about the Ministry of Food, Agriculture and Livestock (MAFA) by the use of a certificated seed and production since 2000 to direct support agricultural plants with the funding provided. In addition, for plants engaged in the production of grant-way support plant machine equipment, are also provided. According to the year 2000, with the support of feed crops has experienced significant increases in widely cultivation throughout. Although failing to get the support of livestock production due to the lack of high-quality crude they produce forage, hay exchanges feed at cannot do marketing. In addition, due to the increased demands for certificated seed of increased plantings, although since 2006, because of the low support production of certificated seed of fodder plants is maintained by the private sector in production have been willing to support and feed the plant, certificated seed has been serious increases in imports. Consequently, with the creation new policy keep up with developed countries, rates of high-quality livestock feed needs of the livestock sector. iii

İÇİNDEKİLER DİZİNİ ÖZET... i ABSTRACT... iii İÇİNDEKİLER DİZİNİ... iv ÇİZELGELER DİZİNİ... vi ŞEKİLLER DİZİNİ... vii 1. GİRİŞ...1 2. TARIM ALANLARININ MEVCUT DAĞILIMI...2 3. TÜRKİYE NİN HAYVAN VARLIĞI VE KABA YEM İHTİYACININ HESAPLANMASI...6 3.1 Türkiye nin Hayvan Varlığının Mevcut Durumu...6 3.1.1 Büyükbaş hayvan varlığı...6 3.1.2 Küçükbaş hayvan varlığı...8 3.2 Hayvan Varlığının Kaba Yem İhtiyacı...9 3.2.1 BBHB yoluyla hayvanların kaba yem ihtiyacının hesaplanması...9 3.2.2 Günlük kuru madde ihtiyacının tespiti yoluyla kaba yem ihtiyacının hesaplanması...11 3.3 Yem Bitkileri Desteklemelerinin Ekiliş ve Üretime Etkisi...12 3.3.1 Beş yıllık kalkınma planlarında çayır meralar ve yem bitkileri...12 3.3.1.1 Altıncı beş yıllık kalkınma planında (1990-1994)...12 3.3.1.2 Yedinci beş yıllık kalkınma planında (1996 2000)...13 3.3.1.3 Sekizinci beş yıllık kalkınma planında (2001 2005)...13 3.3.1.4 Dokuzuncu beş yıllık kalkınma planında (2007 2013)...14 3.3.1.5 Onuncu beş yıllık kalkınma planında (2014 2018)...14 3.3.2 Kaba yem ihtiyacının hâlihazırda karşılanma durumu...15 3.3.2.1 Mera alanlarının mevcut durumu...15 3.3.2.2 Yem bitkileri ekiliş ve üretim durumu...15 3.3.2.3 Kaba yem ihtiyacının karşılanması durumu...16 4. YEM BİTKİLERİ DESTEKLEMELERİNİN EKİLİŞ VE ÜRETİM ÜZERİNE ETKİSİ......18 4.1 Yem Bitkisine Yönelik Desteklemeler...18 4.1.1 Yurt içi sertifikalı tohum kullanım desteklemesi...18 4.1.2 Yurt içi sertifikalı tohum üretim desteklemesi...19 4.1.2 Alan bazlı verilen yem bitkisi desteklemeleri...21 iv

4.1.2.1 Yoncaya verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi...24 4.1.2.2 Korungaya verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi...27 4.1.2.3 Fiğ (ot) e verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi...29 4.1.2.4 Silajlık mısıra verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi...31 4.2 Sonuç ve Öneriler...34 KAYNAKÇA...35 v

ÇİZELGELER DİZİNİ Çizelge 1. Türkiye de tarım alanlarının yıllara göre değişimi (1000 Hektar)...2 Çizelge 2. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (1000 Hektar)...3 Çizelge 3. Ekili tarla alanlarının dağılımı (1000 Hektar)...5 Çizelge 4. Büyükbaş hayvan varlığının yıllara göre değişimi (Adet)...6 Çizelge 5. Küçükbaş Hayvan Varlığının Yıllara Göre Değişimi (Adet)...8 Çizelge 6. BBHB ne çevrilme katsayıları...9 Çizelge 7. Büyükbaş hayvan varlığı (Baş 2012)...10 Çizelge 8. Küçükbaş hayvan varlığı (Adet 2012)...10 Çizelge 9. Diğer hayvan varlıkları (Adet 2012)...10 Çizelge 10. Büyükbaş hayvanların yıllık kaba yem gereksinimi...11 Çizelge 11. Koyunların yıllık kaba yem gereksinimi...11 Çizelge 12. Keçilerin yıllık kaba yem gereksinimi...12 Çizelge 13. Günlük kuru madde ihtiyacının tespiti yoluyla kaba yem ihtiyacı...12 Çizelge 14. Yıllara göre Türkiye de yem bitkileri ekiliş ve üretim miktarları...15 Çizelge 15. Yurt içi sertifikalı tohum kullanım desteği...19 Çizelge 16. Yıllara göre kamu ve özel sektör tohumluk üretimi (Ton)...19 Çizelge 17. Türkiye nin yem bitkisi tohumluk ithalat ve ihracatı (Ton)...20 Çizelge 18. Yıllar itibariyle ortalama yem bitkisi desteklemeleri (TL/dekar)...21 Çizelge 19. Yıllar itibariyle yem bitkileri destekleme tutarları...22 Çizelge 20. Yonca ekilişleri ve desteklemeleri...24 Çizelge 21. Korunga ekilişleri ve desteklemeleri...27 Çizelge 22. Fiğ (Ot) ekilişleri ve desteklemeleri...29 Çizelge 23. Silajlık mısır ekilişleri ve desteklemeleri...31 vi

ŞEKİLLER DİZİNİ Şekil 1. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (%)...3 Şekil 2. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (%)...4 Şekil 3. Büyükbaş hayvanların yıllara göre oransal değişimi...7 Şekil 4. Küçükbaş hayvanların yıllara göre oransal değişimi...8 Şekil 5. Yıllar itibariyle yem bitkileri destekleme tutarları...23 Şekil 6. Yonca ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları...25 Şekil 7. Yonca ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik)...26 Şekil 8. Korunga ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları...28 Şekil 9. Korunga ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik)...28 Şekil 10. Fiğ (ot) ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları...29 Şekil 11. Fiğ (ot) ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik)...30 Şekil 12. Silajlık mısır birinci ve ikinci ekiliş miktarları...32 Şekil 13. Silajlık mısır ekilişinde desteklemelerin yıllara göre etkisi...33 Şekil 14. Silajlık mısır ekilişinde desteklemelerin yıllara göre etkisi...33 vii

1. GİRİŞ Hayvancılığın en önemli unsurlarından biri besin kaynaklarının teminidir. Hayvanların günlük rasyonlarının yaklaşık yarısı kadar kaba yem (%60 kaba yem - %40 kesif yem) bulunmalıdır. Ekonomik anlamda hayvancılık yapmak isteyen işletmeler, kaliteli kaba yem ihtiyaçlarının önemli kısmını çayır meralardan ve/veya yem bitkileri üreterek karşılamak zorundadır. Kaliteli kaba yem olmadan süt sığırcılığı yapılması düşünülemez. Süt sığırlarının sindirim faaliyetlerinin düzenli olması, istenilen süt yağı ile süt veriminin alınabilmesi için mutlaka yeterli düzeyde kaba yem tüketmeleri gerekir. Çok gözlü mide sistemine (ruminant) sahip hayvanlar günün yaklaşık 8 saatini yiyerek 8 saatini de geviş getirerek geçirirler (Ak, 2013). Geviş getiren bir sığırın rumen hacmi 95 litredir ve milyonlarca bakteri ile diğer mikroorganizmaları barındırır (Anonim, Science on the Farm, 2013c). Zor sindirilebilen bol selülozlu kaba yemler, rumenin bu yapısı içinde uzun süre bekledikten sonra proteinler aminoasitlere, karbonhidratlar şekere ve yağlar ise yağ asitlerine ayrılarak hayvanlara yarayışlı hale gelir. Kaba yem bitkileri içinde baklagil yem bitkileri protein bakımından zengin ve kaliteli kaba yemdir. Buğdaygil yem bitkileri ve çayır meralardan elde edilen kuru otlar da kaliteli kaba yemlerdendir. Bunun yanında danesi için yetiştirilen tahılların ot ve samanları özellikle protein bakımından çok fakirdir. Türkiye deki serin iklim tahıllarından elde edilen sap saman miktarı %40 hasat indeksine göre 40 milyon tondur ve bunun yaklaşık 10 milyon tonu (Sancak, 2011) hayvan beslenmesinde dolgu maddesi olarak kullanılmaktadır ki sap ve saman kaliteli kaba yem değildir. Yemler besin maddeleri içeriklerine göre aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir (Filya, 2013): Kaba Yemler (Ham selüloz içeriği %18 den yüksek yemler) Sulu Kaba Yemler Otlatılan çayır mera ve yayla bitkileri Biçilerek veya doğranarak yedirilen bitkiler (yeşil yemler) Silajlar Konservecilik veya insan gıdası artığı olan yeşil yemler Kuru Kaba Yemler Buğdaygil kuru otları Baklagil kuru otları Baklagil Buğdaygil karışımı kuru otlar Baklagil Buğdaygil samanları Kesif Yemler Enerji Yemleri (%20 den az protein, %18 den az ham selüloz içerir) Tahıl daneleri Değirmencilik yan ürünleri Şeker pancarı posası Melas Selektör altı ve elek üstü ürünler Hayvansal ve bitkisel yağlar Diğer enerji yemleri Protein Ek Yemleri (Ham protein içeriği %20 den yüksek yemler) Bitkisel kaynaklı protein ek yemleri (baklagil tohumları) Yağlı tohumlar ve küspeleri Hayvansal kaynaklı protein yemleri Protein olmayan azotlu bileşikler 1

2. TARIM ALANLARININ MEVCUT DAĞILIMI Çizelge 1 de görüldüğü gibi 2000 yılından bu yana toplam tarım alanlarının büyük kısmını oluşturan ekilen tarla alanları sürekli olarak azalmaktadır. Ekilen tarla alanları 2000 yılına göre 2012 yılında %14,3 oranında, nadas alanları ise %11,2 oranında azalış göstermiştir. 2000 yılından 2012 yılına kadar ekiliş ve nadas alanları yıllar itibariyle dalgalanma olmadan sürekli azalış göstermiştir. Çizelge 1. Türkiye de tarım alanlarının yıllara göre değişimi (1000 Hektar) Yıllar Toplam Alan Ekilen Tarla Alanı Nadas Alanı Sebze bahçeleri Alanı Meyve Alanı Süs Bitkileri Alanı 2000 26.379 18.038 4.826 904 2.611 0 2001 26.350 17.917 4.914 909 2.610 0 2002 26.579 17.935 5.040 930 2.674 0 2003 26.027 17.408 4.991 911 2.717 0 2004 26.593 17.962 4.956 895 2.780 0 2005 26.607 18.005 4.876 894 2.831 0 2006 25.876 17.440 4.691 850 2.895 0 2007 24.887 16.945 4.219 815 2.909 0 2008 24.505 16.460 4.259 836 2.950 0 2009 24.295 16.217 4.323 811 2.943 0 2010 24.394 16.333 4.249 802 3.011 0 2011 23.614 15.692 4.017 810 3.091 4 2012 23.795 15.464 4.286 827 3.213 5 Kaynak: (Anonim, 2013b) 2000 2012 yılları arasında Nadas alanı -------------------------------------- x 100 incelendiğinde; Nadas alanı + Ekili Tarla Alanı 2

Şekil 1. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (%) 22,3 21,1 21,5 21,9 21,6 21,3 21,2 21,0 21,7 20,6 20,6 20,4 19,9 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 Yem bitkilerinin ekilişlerinin en fazla olduğu ve desteklemelerin en fazla verildiği yıl olan 2007 de bu oranın en az olduğu görülmektedir. Çizelge 2. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (1000 Hektar) Yıllar Ekilen Tarla Toplam Alan Yem Bitkileri % Nadas Alanı Alanı (A) Ekim Alanı (B) (A/B*100) 2000 18.038 4.826 22.864 361 1,58 2001 17.917 4.914 22.831 358 1,57 2002 17.935 5.040 22.975 362 1,58 2003 17.408 4.991 22.399 401 1,79 2004 17.962 4.956 22.918 809 3,53 2005 18.005 4.876 22.881 942 4,12 2006 17.440 4.691 22.131 1.216 5,49 2007 16.945 4.219 21.164 1.601 7,56 2008 16.460 4.259 20.719 1.589 7,67 2009 16.217 4.323 20.540 1.484 7,22 2010 16.333 4.249 20.582 1.461 7,10 2011 15.692 4.017 19.709 1.370 6,95 2012 15.464 4.286 19.751 1.803 9,13 Kaynak: (Anonim, 2013b) Çizelge 2 de yem bitkileri toplam ekim alanlarının, ekilen tarla alanları ve nadas alanları toplamına oranı, 2003 2007 yıllarında 5 katı bir artış göstermiştir. 2008 2011 yıllarında ise negatif yönde 3

yatay bir gelişme devresi göstermiştir. 2012 yılında ise hayvan yemi için hububat (buğday, arpa, çavdar, tritikale yeşil otları) ve yem şalgamı «saman ve ot» başlığı altında yem bitkileri olarak ele alınmıştır ve söz konusu oran %9,13 çıkmıştır. Yem bitkileri yıllar itibariyle toplam ekiliş alanlarının, ekili tarla alanları ve nadas alanları toplamına oranı Şekil 2 de daha net görülmektedir. Şekil 2. Yem bitkileri ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi (%) Çizelge 3 incelenirse yem bitkileri (ot ve saman) ekiliş alanlarının, ekili tarla alanları içinde 2006 yılında Patates-Kuru Baklagiller-Yenilebilir Kök ve Yumrular ekiliş alanlarıyla yakın ekim alanına sahip olduğu, 2007 yılından itibaren ise 2. sıraya yükseldiği görülmektedir. 2012 yılı ekili tarla alanlarının %71,9 unda tahıllar, %11,7 sinde yem bitkileri, %7,4 ünde yağlı tohumlular, %6,1 inde Patates-Kuru Baklagiller-Yenilebilir Kök ve Yumrulular üretildiği Çizelge 3 de görülmektedir. Yağlı tohumluların ekili olduğu alanlar yatay bir seyir takip etmiş, şeker imalatında kullanılan bitkiler, işlenmemiş tütün, tekstilde kullanılan ham bitkiler ve parfümeri eczacılık vb. bitkiler şekerpancarı ve yem bitkileri tohumları ekiliş alanlarında ise yıllar itibariyle neredeyse sürekli bir azalış olduğu görülmektedir. 4

Çizelge 3. Ekili tarla alanlarının dağılımı (1000 Hektar) Yıllar Tahıllar Patates- Kuru Baklagiller- Yenilebilir Kök ve Yumrular Yağlı Tohumlar İşlenmemiş Tütün Şeker İmalatında Kullanılan Bitkiler Yem Bitkileri Alanı Tekstilde Kullanılan Ham Bitkiler Parfümeri- Eczacılık vb.bitkiler- Sekerpancarı ve Yem Bitkileri Tohumları 2000 13.963 1.522 1.290 237 410 361 1,20 254 2001 13.907 1.521 1.289 196 359 358 0,99 287 2002 13.786 1.558 1.378 191 372 362 0,91 287 2003 13.414 1.459 1.284 183 315 401 0,90 350 2004 13.833 1.405 1.275 193 315 809 0,60 131 2005 13.893 1.331 1.191 185 336 942 0,24 126 2006 13.042 1.276 1.256 146 326 1.216 0,21 177 2007 12.403 1.211 1.162 145 300 1.601 0,14 122 2008 11.990 1.123 1.172 147 322 1.589 0,10 117 2009 12.068 946 1.122 116 324 1.484 0,01 158 2010 12.100 963 1.250 81 329 1.461 0,03 148 2011 11.680 919 1.211 77 297 1.370 0,02 138 2012 11.071 942 1.137 108 281 1.803 0,01 122 2012 % Kaynak: (Anonim, 2013b) 71,6 6,1 7,4 0,7 1,8 11,7 0,0 0,8 5

3. TÜRKİYE NİN HAYVAN VARLIĞI VE KABA YEM İHTİYACININ HESAPLANMASI Ülkemizdeki çiftlik hayvanlarının hangi şartlarda yetiştirildiğini ortaya koyabilmek ve durum analizi yapabilmek için mevcut hayvan varlığını görmemiz gerekmektedir. 3.1 Türkiye nin Hayvan Varlığının Mevcut Durumu Türkiye nin son 13 yılda büyükbaş hayvan varlığı 11 milyondan 14 milyona artsa da küçükbaş hayvan varlığı ise bu süre içinde 35,5 milyon civarında kalmıştır. Hem büyükbaş hayvanlarda hem de küçükbaş hayvanlarda nitelik (kalitatif) yönünden pozitif yönde önemli değişiklikler görülmüştür. 3.1.1 Büyükbaş hayvan varlığı Çizelge 4. Büyükbaş hayvan varlığının yıllara göre değişimi (Adet) Yıllar Sığır (Kültür) Sığır (Kültür Melezi) Sığır (Yerli) Manda 2000 1.806.000 4.738.000 4.217.000 146.000 2001 1.854.000 4.620.000 4.074.000 138.000 2002 1.859.786 4.357.549 3.586.163 121.077 2003 1.940.506 4.284.890 3.562.706 113.356 2004 2.109.393 4.395.090 3.564.863 103.900 2005 2.354.957 4.537.998 3.633.485 104.965 2006 2.771.818 4.694.197 3.405.349 100.516 2007 3.295.678 4.465.350 3.275.725 84.705 2008 3.554.585 4.454.647 2.850.710 86.297 2009 3.723.583 4.406.041 2.594.334 87.207 2010 4.197.890 4.707.188 2.464.722 84.726 2011 4.836.547 5.120.621 2.429.169 97.632 2012 5.679.484 5.776.028 2.459.400 107.435 Kaynak: (Anonim, 2013f) Şekil 3 de görüldüğü üzere sabit esaslı endeks hesaplamasında 2000 yılı temel yıl ve 100 olarak baz alındığında 2012 yılında kültür ırkı sığır sayısı %214,5 oranında, kültür melezi ırkı sığır sayısı %21,91 oranında artış göstermiştir. Yerli ırk sığır sayısı %41,7 lik bir oranda ve manda sayısı ise %26,4 lük bir oranda azalış göstermiştir. 6

Şekil 3. Büyükbaş hayvanların yıllara göre oransal değişimi Değişken esaslı endeks hesaplamasında 2000 2012 yılları incelendiğinde kültür ırkı sığırların bir önceki yıla göre hiç azalış göstermediği görülmüştür (Son 20 yılda ise sadece 1997 de %4,46 oranında bir azalış yaşanmıştır.). Bu yöntemle gerçekleşen değişiklikler incelendiğinde kültür ırkı sığırlarda 2005 2007 yıllarında ve 2010 2012 yıllarında %10 ları geçen artışlar görülmüştür. Hatta 2006 ve 2007 yılları ile 2012 yılında %20 ye yakın artışlar dikkat çekmektedir. Kültür melezi sığır sayılarında ise 2000 2010 yılları arasında dalgalanma görülmektedir. Kültür melezi hayvan sayılarında 2010, 2011 ve 2012 yıllarında, önceki yıllardan ayrışarak önemli bir artış görülmektedir. Yerli sığır sayısında ise bir önceki yıla göre düzenli bir şekilde azalma görülmüştür (Sadece 2004 te %0,06, 2005 te %1,92 ve 2012 yılında %1,24 lük bir artış yaşanmıştır.). Manda sayısında, istisnai birkaç yıl haricinde bir önceki yıla göre düzenli bir düşüş görülse de 2011 yılında %15,23 ve 2012 yılında %10,04 artış yaşanmıştır. Sığır sayılarının yıl içindeki dağılımında 2000 ve 2012 yılları karşılaştırıldığında sırasıyla kültür ırkı sığırlar %16,6 dan %40,5 e artmış, kültür melezi sığırlar %43,4 den %41,2 ye düşmüş, yerli sığırlar %38,7 den %17,5 e düşmüş ve mandalar ise %1,3 den %0,8 e düşmüştür. Kültür ırkı sığırlardaki bu artış, ileride de ele alınacağı üzere kaliteli kaba yem ihtiyacını ve dolayısıyla yem maliyetlerini artırıcı etkisi olmuştur. 7

3.1.2 Küçükbaş hayvan varlığı Çizelge 5. Küçükbaş Hayvan Varlığının Yıllara Göre Değişimi (Adet) Yıllar Koyun (Yerli) Koyun (Merinos) Keçi (Kıl) Keçi (Tiftik) 2000 27.719.000 773.000 6.828.000 373.000 2001 26.213.000 759.000 6.676.000 346.000 2002 24.473.826 699.880 6.519.332 260.762 2003 24.689.169 742.370 6.516.088 255.587 2004 24.438.459 762.696 6.379.900 230.037 2005 24.551.972 752.353 6.284.498 232.966 2006 24.801.481 815.431 6.433.744 209.550 2007 24.491.211 971.082 6.095.292 191.066 2008 22.955.941 1.018.650 5.435.393 158.168 2009 20.721.925 1.027.583 4.981.299 146.986 2010 22.003.299 1.086.392 6.140.627 152.606 2011 23.811.036 1.220.529 7.126.862 151.091 2012 25.892.582 1.532.651 8.199.184 158.102 Kaynak: (Anonim, 2013f) Şekil 4 te görüldüğü üzere sabit esaslı endeks hesaplamasında 2000 yılı temel yıl ve 100 olarak baz alındığında 2012 yılında merinos ırkı koyun sayısı %98,27 oranında artış, yerli ırk koyun sayısında ise %6,6 lık bir azalış görülmüştür. Kıl keçisi sayısında %20,1 lik bir artış, tiftik keçisi sayısında ise çok büyük (%57,6 oranında) bir azalış görülmüştür. Şekil 4. Küçükbaş hayvanların yıllara göre oransal değişimi 8

Değişken esaslı endeks hesaplamasında 2000 2012 yılları incelendiğinde merinos ırkı koyunlar bir önceki yıla göre 2006 yılından bu yana sürekli artış göstermiştir. Bu yıllar arasında en önemli artışlar 2007 yılında %19,09 oranında, 2011 yılında %12,35 ve 2012 yılında %25,57 oranında görülmüş olmasına karşın en fazla azalışlar ise 2000 yılında %6,98 ve 2002 de %7,79 oranları ile görülmüştür. Yerli ırk koyunlar 2000 2002 yılları ile 2007 2009 yılları arasında önemli oranlarda azalışlar göstermiştir. Buna karşın ise 2010 yılında %6,18 oranında, 2011 yılında %8,22 oranında ve 2012 yılında %8,74 oranında üç yıl artarda artış göstermiştir. Kıl keçisinde 2000 2009 yıllarında -2006 yılı hariç- sürekli bir azalış görülse de 2010 2012 yıllarında ise çok büyük artışlar görülmüştür. 2010 yılında%23,27 oranında, 2011 yılında %16,06 oranında ve 2012 yılında %15,05 oranında önemli artışlar yaşanmıştır. Tiftik keçisinde ise 2006 yılındaki %1,27 lik, 2010 yılındaki %3,82 lik ve 2012 yılındaki %4,64 lik artışlar haricinde 2000 yılından bu yana büyük azalışlar yaşanmıştır. Küçükbaş hayvan sayısında özellikle de yerli ırk koyunlarda, kıl ve tiftik keçisinde son yıllarda yaşanan artışlarda Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığının takip ettiği Halk Elinde Islah Projesi gibi politikaların katkısı yadsınamaz. 3.2 Hayvan Varlığının Kaba Yem İhtiyacı Hayvan varlığı kadar önemli diğer bir husus bu hayvanların ihtiyaç duydukları kaba yem miktarıdır. Kaba yem miktarı iki yolla hesaplanabilmektedir. Birincisi Büyükbaş Hayvan Birimi (BBHB) yoluyla kaba yem ihtiyacının hesaplanması, diğeri ise Günlük Kuru Madde İhtiyacının Hesaplanması yoluyla kaba yem ihtiyacının hesaplanmasıdır. 3.2.1 BBHB yoluyla hayvanların kaba yem ihtiyacının hesaplanması BBHB yoluyla hayvanların kaba yem hesaplanmasına bazı katsayılar kullanılarak mevcut hayvan sayıları büyükbaş hayvan birimine çevrilmektedir (Çizelge 6). Çizelge 6. BBHB ne çevrilme katsayıları Bir kültür ırkı süt ineği Kültür melezi Yerli inek Dana-düve (kültür ırkı) Dana-düve (kültür melezi) Dana-düve (yerli) Koyun Keçi Manda (erkek) Manda (dişi) Öküz Kuzu-Oğlak Boğa At Katır Eşek Kaynak: (Anonim, 2013a) 1,00 BBHB 0.75 BBHB 0.50 BBHB 0.60 BBHB 0.45 BBHB 0.30 BBHB 0.10 BBHB 0.08 BBHB 0.90 BBHB 0.75 BBHB 0.60 BBHB 0.04 BBHB 1.50 BBHB 0.50 BBHB 0.40 BBHB 0,30 BBHB 9

Çizelge 6 de belirtilen katsayılara göre TÜİK tarafından açıklanan hayvan sayıları tekrar sınıflandırıldığında Çizelge 7, 8 ve 9 daki gibi bir tasnif ortaya çıkmaktadır. Çizelge 7. Büyükbaş hayvan varlığı (Baş 2012) Kültür Dana Düve Kültür Melezi Yerli Kültür İnek Kültür Melezi Yerli Boğa Öküz 2.909.781 2.911.441 1.198.643 2.583.506 2.587.065 1.082.896 615.047 26.533 Manda sayısı (Baş 2012) Dişi Erkek 82.803 24.632 Çizelge 8. Küçükbaş hayvan varlığı (Adet 2012) Koyun Keçi Kuzu Koyun + Koç Oğlak Keçi + Teke 11.622.900 15.802.333 3.888.272 4.469.014 Çizelge 9. Diğer hayvan varlıkları (Adet 2012) At Katır Eşek 141.422 47.205 188.789 Büyükbaş Hayvan Birimi (BBHB) 500 kg kabul edilmektedir. Hayvanlara günlük, canlı ağırlığının %2,5 i kadar kuru ot veya %10 u kadar yeşil ot yedirileceği esas alınmaktadır. 2012 yılı hayvan varlığımız Çizelge 8 e göre hesaplandığında 11.785.948 BBHB ortaya çıkmaktadır. Buna at, katır ve eşek de eklendiğinde 11.932.178 BBHB olmaktadır. Bu bilgiler doğrultusunda mevcut hayvan varlığının kaliteli kaba yem ihtiyacı günlük 149.152 ton kuru ot veya 596.609 ton yeşil ot, yıllık ise yaklaşık 54,5 milyon ton kuru ot veya yaklaşık 217,7 milyon ton yeşil ottur. 10

3.2.2 Günlük kuru madde ihtiyacının tespiti yoluyla kaba yem ihtiyacının hesaplanması Mevcut hayvan varlığının ağırlıklarının maksimum %3 ü kadar günlük kuru madde ihtiyacı olduğu ve hesaplanan kuru madde ihtiyacının %60 ının kaba yem olması gerektiği varsayımı ile hesaplama yapılabilen bir yöntemdir (Sabancı, Baytekin, Balanlı, & Acar, 2013). Çizelge 10. Büyükbaş hayvanların yıllık kaba yem gereksinimi Hayvan Irkı Yıllık Kaba Günlük Kuru Diyette Kaba Sığır Varlığı Yem Madde Miktarı Yem Miktarı (adet) Gereksinimi (kg) (kg) (ton) Kültür 5.679.484 102.230.712 61.338.427 22.388.526 Kültür Melezi 5.776.028 86.640.420 51.984.252 18.974.252 Yerli 2.459.400 18.445.500 11.067.300 4.039.565 Manda 107.435 1.289.220 773.532 282.339 Toplam 14.022.347 208.605.852 125.163.511 45.684.682 Çizelge 10 da, sığır varlığının kaba yem gereksinimi hesaplanmasında kültür ırkı 600 kg; kültür melezleri 500 kg; yerli ırk 250 kg; manda 400 kg canlı ağırlık olarak alınmıştır (Sabancı, Baytekin, Balanlı, & Acar, 2013). Çizelge 11. Koyunların yıllık kaba yem gereksinimi Hayvan Irkı Günlük Kuru Diyette Kaba Yıllık Kaba Yem Koyun Varlığı Madde Miktarı Yem Miktarı Gereksinimi (adet) (kg) (kg) (ton) Yerli 25.892.582 31.071.098 18.642.659 6.804.571 Merinos 1.532.651 1.839.181 1.103.509 402.781 Toplam 27.425.233 32.910.280 19.746.168 7.207.351 Çizelge 11 de, koyun varlığının kaba yem gereksiniminin saptanmasında yerli 40 kg, merinos 50 kg canlı ağırlık olarak ele alınmıştır (Sabancı, Baytekin, Balanlı, & Acar, 2013). 11

Çizelge 12. Keçilerin yıllık kaba yem gereksinimi Hayvan Irkı Günlük Kuru Diyette Kaba Yıllık Kaba Yem Keçi Varlığı Madde Miktarı Yem Miktarı Gereksinimi (adet)* (kg) (kg) (ton) Keçi (Kıl) 8.199.184 9.839.021 5.903.412 2.154.746 Keçi (Tiftik) 158.102 189.722 113.833 41.549 Toplam 8.357.286 10.028.743 6.017.246 2.196.295 Çizelge 12 de, keçi varlığının kaba yem gereksiniminin saptanmasında kıl keçisi 55 kg, Tiftik keçisi 35 kg canlı ağırlık olarak ele alınmıştır (Sabancı, Baytekin, Balanlı, & Acar, 2013). Çizelge 13. Günlük kuru madde ihtiyacının tespiti yoluyla kaba yem ihtiyacı Hayvan Varlığı (adet)* Günlük Kuru Madde Miktarı (kg) Diyette Kaba Yem Miktarı (kg) Yıllık Kaba Yem Gereksinimi (ton) Büyükbaş Hayvanlar 14.022.347 208.605.852 125.163.511 45.684.682 Küçükbaş Hayvanlar 35.782.519 42.939.023 25.763.414 9.403.646 Toplam 49.804.866 251.544.875 150.926.925 55.088.328 Yukarıda yapılan hesaplamalarda da görüleceği gibi Türkiye de yapılan hayvan yetiştiriciliği için kuru madde bazında yaklaşık olarak yıllık 55 milyon ton kaba yeme gereksinim vardır. İki farklı yolla hesaplanması birbirini doğrulamaktadır. 3.3 Yem Bitkileri Desteklemelerinin Ekiliş ve Üretime Etkisi 3.3.1 Beş yıllık kalkınma planlarında çayır meralar ve yem bitkileri 3.3.1.1 Altıncı beş yıllık kalkınma planında (1990-1994) (Ormancılık) erozyon kontrol ve mera ıslah çalışmalarının geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Kaliteli yem arzının artırılması ve çayır-mera arazilerinin işletilmesi esaslarının düzenlenmesi sağlanacaktır. Nadas Alanlarının Daraltılması (NAD) Projesi uygulamalarının devam ettirilerek baklagil ve yem bitkileri ekim alanları artırılacaktır. 12

3.3.1.2 Yedinci beş yıllık kalkınma planında (1996 2000) Halen yürürlükte bulunan ve büyük ölçüde ihtiyaca cevap veremez bir durumda olan Arazi Kanununa göre köylerin ortak malı sayılan meraların bilinçsizce kullanımları ve tarla haline dönüştürülmeleri neticesinde alanları daralmış ve vasıfları büyük oranda bozulmuş durumdadır. Ülkemizde toplam ekilebilir alanın yüzde 2,5-3'ü oranında bulunan yem bitkileri ekim alanları ise yeterli düzeye getirilememiştir. Hayvancılığı gelişmiş ülkelerde yem bitkileri ekimleri toplam ekilen alanların yüzde 25 30' unu oluşturmaktadır.... VI ncı Plan döneminde. 6000 hektar (orman içi) mera ıslah faaliyeti gerçekleştirilmiştir.. VII dönemde 8000 hektar mera ıslahı hedeflenmektedir.. tüm meraların yetiştiriciye açılmasına ve ıslahına, yemlerin dünya fiyatlarıyla üreticiye verilmesine, yem bitkileri üretiminin artırılmasına ve hayvan hastalıkları ile mücadeleye önem verilecektir. Meraların İyileştirilmesi: Ülkemizde hayvancılığın meralara bağımlı olması nedeniyle, maliyet düşürücü bir unsur olarak meraların önemi büyüktür. Bugüne kadar, meraların tespiti, tahsisi ve amaçlarıyla ilgili olarak Yasal bir düzenleme yapılmamış, bu konudaki düzenlemeler diğer yasalardaki ilgili hükümlere göre yürütülmüştür. Yasal boşluğu doldurmak, mera, yaylak ve kışlakların tespit, tahsis ve amacına uygun kullanımını düzenlemek amacıyla yeni bir Mera Kanunu çıkarılacaktır. 3.3.1.3 Sekizinci beş yıllık kalkınma planında (2001 2005) Hayvansal ürünler üretimi geliştirilecek, toplumun hayvansal protein bakımından dengeli ve yeterli beslenebilmesini sağlamak amacıyla hayvan ıslahı, hayvan hastalık ve zararlılarıyla mücadele ile kaliteli kesif yem ve yem bitkileri üretiminin artırılmasına, meraların ıslahına ve yayım hizmetlerine ağırlık verilecektir. Özel sektör tohumculuğunun teşvik edilmesi sonucu tohumluk üretimlerinde özel sektörün payı 1995 yılında... yem bitkilerinde %11 iken, 1999 yılında yem bitkilerinde %41 olmuştur. Nadas Alanlarının Daraltılması Projesi uygulama alanında, bakliyat ve yem bitkileri ekim alanları 1995 yılında toplam 114.321 hektar iken, 1999 yılında 237.589 hektara ulaşmıştır. (Ormancılık) 1999 yılı sonu itibarıyla Planlı dönemde 92 bin hektar mera ıslahı çalışması gerçekleştirilmiştir VIII. Plan döneminde 30 bin hektar mera ıslahı çalışması yapılması beklenmektedir. Hayvancılığın öncelikli faaliyet dalı olduğu illerde mera ıslahına ve mera yönetimi çalışmalarına önem verilerek önem verilecektir. VII. Plan döneminde, 4342 sayılı Mera Kanunu çıkarılmıştır. Tarım yapılan alanlarda yüzde 3-3,5 oranında yer alan kaliteli kaba yem üretim alanlarının artırılması sağlanacaktır. 13

3.3.1.4 Dokuzuncu beş yıllık kalkınma planında (2007 2013) Türkiye de, hayvancılık işletmeleri genelde küçük ölçekli olup, birim hayvan başına elde edilen verimler düşük, yem bitkileri üretimi yetersiz ve suni tohumlama sayısı uluslararası ortalamaların altındadır.» Görece katma değeri yüksek ürünler elde edilen hayvancılık faaliyetlerinde; hayvan ıslahına, hayvan hastalık ve zararlılarıyla mücadeleye, meraların ıslahının ve kullanımının düzenlenmesine, kaliteli yem bitkileri üretiminin artırılmasına ve yayım hizmetlerine ağırlık verilerek, AB ye katılım öncesi rekabet gücünün artırılması hedeflenecektir. 3.3.1.5 Onuncu beş yıllık kalkınma planında (2014 2018) Özellikle, tarım dışı sektörlerden gelen talep dikkate alındığında tarım, orman, çayır ve mera alanlarında koruma-kullanma dengesinin gözetilmesi önemini korumaktadır. Türkiye de hayvancılık işletmeleri genelde küçük ölçekli olup yem bitkileri üretimi ile çayır ve meraların korunma ve ıslahı yetersiz, suni tohumlama sayısı uluslararası ortalamaların altında ve hayvan hareketleri ile hayvan sağlığına yönelik önlemler yeterlilikten uzak bir durumdadır. Hayvancılıkta etçi tip sığır ve koyun yetiştiriciliğinin geliştirilmesine ağırlık verilecek, bölgesel programların uygulanmasına devam edilecektir. Çayır ve mera alanlarının tespit, tahdit, tasnif ve ıslah çalışmaları hızlandırılarak daha etkin ve verimli kullanımı sağlanacak, yem bitkisi ihtiyacı üretim ve ürün çeşitliliğindeki artışla karşılanacaktır. Görüldüğü üzere Beş Yıllık Kalkınma Planlarında: Hayvancılık sektörünün kaliteli kaba yem ihtiyacının karşılanmasının hayvansal ürünlerde önemli artışlar meydana getireceği; Buna karşın mera alanlarının bilinçsizce kullanılmaları ve tarla haline dönüştürülmelerinden dolayı vasıflarının önemli derece bozulmuş olduğu ve yem bitkileri ekim alanlarının ise yeterli düzeylerde olmadığı; 1998 yılındaki 4342 Sayılı Mera Kanunu çıkarılana kadar mera ıslahı çalışmaları ile ilgili olarak Ormancılık faaliyetleri içinde ormaniçi mera alanlarının ıslahı konusunda çalışma yapıldığı anlaşılmaktadır. Gelişmiş ülkelerde %25 30 oranında olan yem bitkileri ekiliş alanlarına karşılık Türkiye de bu oranın 1995 sonuna kadar %2,5 3 olduğu (2012 yılı sonu itibariyle ise %9,13 oranındadır) vurgulanmıştır. Türkiye de yem bitkileri ekim alanı %25 oranında olduğu varsayılırsa (16,5 milyon dekar x %25) yaklaşık 4,1 milyon hektara tekabül etmektedir. Nadas alanları da dahil edilerek hesap edilirse 5,2 milyon hektar yem bitkileri ekiliş alanının olması gereklidir. Yem bitkileri tohumluk ihtiyacının karşılanmasında özel sektörün payı 1995 yılında %10 civarında iken 2011 yılında %54 olarak gerçekleşmiştir. Yem bitkileri desteklemelerinden sonra tohumluk ihtiyacı daha fazla artmıştır. 14

3.3.2 Kaba yem ihtiyacının hâlihazırda karşılanma durumu Bunu hesap edebilmek için mera alanlarından elde edilen kaba yem miktarı ile yem bitkileri ekilişleri ile elde edilen kaba yem miktarını ortaya koymamız gerekir. 3.3.2.1 Mera alanlarının mevcut durumu Türkiye Mera Alanları (2001 Tarım sayımlarına göre) 14,6 milyon hektardır. Türkiye şartlarında meralardan yararlanılabilir yem oranı ise %50 olarak alınır. Meralardan 500 kg/ha kaba yem alınırsa 7,3 milyon ton kaba yem; iyimser bir tahminle (ıslah çalışmaları + iyi mera yönetimi + ) 800 kg/ha kaba yem alınırsa 11,7 milyon ton kaba yem elde edilir. Çayır ve meralardan ortalama 10 milyon ton kaba yem elde edilir. Yukarıda hesapladığımız 55 milyon ton kaba yem ihtiyacı için meralardan elde edilen 10 milyon ton haricinde 45 milyon ton daha kaba yem ihtiyacı vardır. Başka bir yolla yaklaşacak olursak; BBHB ne yaklaşık 1,2 hektar mera alanı düşmektedir (14,6 milyon/11.932.178 BBHB). Canlı hayvan ağırlığının %2,5 kadarı günlük kuru ot ihtiyacı bulunmaktadır. 500 kg canlı ağırlığındaki bir BBHB için (12,5 kg/gün X 365 gün) yıllık 4,5 ton kuru ot ihtiyacı bulunmaktadır. Yılda 4,5 ton kuru ot için ise yaklaşık 9 hektar mera alanı gereklidir. Türkiye de bir BBHB için 1,2 hektardan (1,2 ha X 500 kg/ha/yıl) 600 kg/yıl kuru ot, (1,2 ha X 800 kg/ha/yıl) 960 kg/yıl kuru ot elde edilebilir. Ortalama 780 kg/yıl kuru ot temin edilebilir. Bir BBHB için geriye kalan gerekli yaklaşık 3,75 ton kaba yem açığı için 7,8 hektarlık bir mera alanı açığı vardır. Bu mera alanının üretimi imkânsız olduğundan kaliteli kaba yem ihtiyacının temininde suni meralar tesis edilmeli, yem bitkileri ekiliş alanlarını ve verimlerini artırmak gereklidir. 3.3.2.2 Yem bitkileri ekiliş ve üretim durumu Çizelge 14. Yıllara göre Türkiye de yem bitkileri ekiliş ve üretim miktarları Yıllar Ekim Alanı (Hektar) Kaba Yem Üretimi (ton) 2000 361.000 5.374.160 2001 358.000 5.521.255 2002 362.000 5.874.000 2003 401.000 6.117.400 2004 809.000 12.825.151 2005 942.000 14.714.816 2006 1.216.000 18.180.684 2007 1.601.000 19.704.455 2008 1.589.000 21.327.678 2009 1.484.000 20.698.423 2010 1.461.000 *30.073.909 2011 1.370.000 31.804.501 2012 1.803.000 **34.416.503 Kaynak: (Anonim, 2013b) 15

Çizelge 14 incelendiğinde 2000 yılına göre 2012 yılında toplam yem bitkileri ekim alanı yaklaşık 6 kat, kaliteli kaba yem üretimi ise yaklaşık 7 kat artmıştır. (*) Kaliteli Kaba Yem Üretimi 2010 yılına kadar kuru ot ve yeşil ot değerlerinin toplamı olarak alınmıştır. 2010 yılından itibaren ise kuru ot üretim miktarları yerine sadece üretilen yeşil ot üretim miktarları verildiğinden kaba yem üretiminde önemli bir miktarda artış görünmektedir. (**) 2012 yılında hayvan yemi için hububat (buğday, arpa, çavdar, tritikale yeşil otları) ve yem şalgamı «saman ve ot» başlığı altında ele alınmıştır. 2008 e kadar yem bitkileri ekiliş alanında ve üretim miktarında sürekli artış görülürken, 2008 e göre 2009 yılı ekim alanında yaklaşık 100.000 hektarlık bir düşüş yaşanmıştır. 2008 2009 üretim sezonun kurak geçmesi, üretim girdilerinin pahalanması ayrıca ilerde değinileceği gibi destekleme miktarlarının 2008 deki azalışından sonra 2012 yılında da pek değişmemesi sonucunda üretim miktarında önemli artışlar görülmemektedir. 3.3.2.3 Kaba yem ihtiyacının karşılanması durumu 2012 yılı rakamları ile yaklaşık 1,8 milyon hektar yem bitkileri ekim alanından 34 milyon ton yeşil ot elde edilmektedir. Gelişmiş ülkelerdeki gibi yem bitkileri ekiliş alanı, toplam ekiliş alanımızın %25 oranında olması halinde 5,2 milyon hektar yem bitkileri ekim alanı için doğrusal orantı ile yaklaşık 100 milyon ton yeşil ot elde edilebilecektir. Kuru ot/yeşil ot oranı yaklaşık 1/3 veya 1/4 kabul edilmekte olup 25 33 milyon ton; ortalama 30 milyon ton kuru ot elde edilebilir. Mevcut yem bitkileri ekilişi ve meralardan elde edilen ortalama 10 milyon ton kaliteli kaba yem ile 55 milyon ton olan kaba yem ihtiyacımız karşılanamamaktadır. Bu ise hayvan varlığımızın saman ve ot gibi kalitesiz yemlerle beslendiği, meraların aşırı otlatmalar ile kullanıldığı, hayvanların pazar ve diğer atıklar ile beslenildiği anlaşılmaktadır. Yukarıda 500 kg canlı ağırlığındaki bir BBHB için (12,5 kg/gün X 365 gün) yıllık 4,5 ton kuru ot ihtiyacı bulunduğunu belirtmiştik. 4,5 ton kaliteli kaba yem, yaklaşık 7 ton mısır silajı ile 1,5 ton kuru ota (yonca, fiğ, korunga v.b) denk düşmektedir. Bu nedenle kurulacak veya kurulu hayvancılık işletmesinin kaba yem üretimi yapabileceği hayvan başına en az 2,5 dönüm sulu veya 5 dönüm kuru arazisi olmalıdır. Kaba yemlerin besin değerini artırmak ve korumak için en iyi yöntem silajlama metodudur. Yeşil yemler silaj yapılarak hayvanların tüketimine sunulmalıdır. Kaba yem üretimi için arazisi bulunmayan işletmelerin uzun dönemde yaşama şansının olamayacağı bilinmelidir (Anonim, 2013d). Hayvansal üretimin önemli unsurlarından biri olan yem bitkileri, toprakların fiziksel ve kimyasal özelliklerine ayrıca münavebe uygulanıyor ise kendisinden sonra gelen tarla bitkilerine verim ve kalite yönünden olumlu etkilerde bulunmaktadır. Kışlık olarak yetiştirilen serin iklim tahıllarından sonra ikinci ürün olarak yetiştirilebilmektedir. Ayrıca farklı bitkilerle ekim nöbetine sokulabilecek türde ve çeşitte yem bitkileri bulunmaktadır. Yem bitkilerinin bu özelliklerinin değerlendirilmesi halinde kaynakların çok daha kıymetli olduğu düşünülürse sürdürülebilir tarım yapılması hususunda büyük mesafe alınmış olacaktır. 16

Özellikle kültür ırkı melezi sığırların ve merinos koyunlarının son on yılda önemli miktarda artışı ile beraber hayvan varlığının niteliği pozitif yönde etkilenmiştir. Gerek başka sektördeki sermayenin hayvancılık sektörüne kayması, gerekse planlı şekilde yapılan ve desteklenen bir hayvancılık yapılması ile hayvanların ahır ve ağılda bakımının artırılması ile beraber, çayır ve meralarda aşırı otlatma baskısı azaltmıştır. 1998 yılında çıkarılan Mera Kanununa rağmen çayır mera alanlarının iyi yönetilememesi, ıslah çalışmalarının istenilen düzeyde olmaması ve meraların bilinçsiz kullanılması ile beraber hayvancılığı istenilen noktalara taşıyamamaktadır. 17

4. YEM BİTKİLERİ DESTEKLEMELERİNİN EKİLİŞ VE ÜRETİM ÜZERİNE ETKİSİ Kalkınma planlarında hayvancılığın geliştirilebilmesi için hedefler gösterilmesi; yem bitkileri ekiliş ve üretim miktarlarının artırılması hususlarının ele alınması, politika yapıcıların konuyla ilgili politikalar üreteceği ve geliştireceği, kurumsal mekanizmaların buna göre şekilleneceği ve gerekirse yenilerinin oluşturulacağı anlaşılmaktadır. Bunun bir örneği olarak Et ve Balık Kurumu Genel Müdürlüğü, Et ve Süt Kurumu Genel Müdürlüğü olarak değiştirilmiştir. Et fiyatlarının son zamanlarda artması ve önceden beri bilinen hususların kamuoyu önünde dile getirilmesi sayesinde birçok insan konu hakkında bilgi sahibi olması; toplumsal bir bilinçlenmeyi de artırmaktadır. Gıda güvenliği ve güvenilirliği açısından istenilen şartlarda ve istenilen miktarda gıdanın temin edilmesi hususunda da konunun önemi bulunmaktadır. Ülkelerin gelişmişlik düzeyi arttıkça tarımsal üretimin kompozisyonlarında bitkisel üretimden hayvansal ağırlıklı üretime geçildiği, gelişmiş ülkelerde tarımsal ekonominin lokomotifinin hayvancılık olduğu görülmektedir. Bu eğilimin altında yatan sebep; hayvancılığın düşük maliyetli istihdam yaratması ve kalitesiz, insan beslenmesine uygun olmayan yem kaynaklarının kaliteli insan gıdasına dönüştürülmesi bakımından büyük önem arz eden, bu bağlamda birim yatırıma en yüksek katma değeri oluşturan sektörlerden biri olarak kabul edilmesidir (Ünlüsoy, İnce, & Güler, 2013). 4.1 Yem Bitkisine Yönelik Desteklemeler 20.05.2000 tarihli Resmi Gazetede yayınlanan Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Karar ile ilgili olarak Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, çok yıllık ve tek yıllık yem bitkileri üretimini ve yapay mera tesisine yönelik projeleri, belirli şartlar altında desteklemeye başlamıştır. 01.01.2006 tarihinde Hayvancılığın Desteklenmesi Hakkında Uygulama Esasları Tebliği (Tebliğ No: 2006/9) yürürlüğe girmiştir. Bu tebliğ ile ülkemiz hayvancılığının geliştirilmesi ve hayvansal üretimin artırılması amaçlanmıştır. Çok yıllık ve/veya tek yıllık yem bitkileri üreten üreticiler 2006 yılından sonra Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı olmak şartı ile bu desteklerden faydalanmışlardır. Bu tebliğ ile yonca (sulu), korunga, tek yıllık yem bitkileri ve silajlık mısır (sulu) ekilişlerine ve tesis edilen yapay çayır meralara alan bazlı destek verilmeye başlanmıştır. 2007 yılından itibaren silajlık tek yıllık yem bitkileri ile kuru şartlarda yetiştirilen yonca ve silajlık mısırlar da desteklenmeye başlanmıştır. Hayvancılık işletmelerin kaba yem ihtiyacının karşılanması hususunda verilen yem bitkileri desteklemelerinin etkisini görebilmek için 2000 yılından bu yana verilen destek miktarları ile bu sürelerde yem bitkileri ekim alanlarında ve üretimlerinde görülen değişimleri incelemek gerekir. 4.1.1 Yurt içi sertifikalı tohum kullanım desteklemesi Yurt içinde üretilip sertifikalandırılan sertifikalı buğday, arpa, tritikale, yulaf, çavdar, çeltik, nohut, kuru fasulye, mercimek, susam, yerfıstığı, kolza (kanola), aspir, patates, soya, yonca, korunga ve fiğ tohumluklarını bitkisel üretim faaliyetinde kullanan ÇKS ye kayıtlı çiftçilere destekleme ödemesi yapılır. 18

Çizelge 15. Yurt içi sertifikalı tohum kullanım desteği Yonca Korunga, Fiğ 2006 5 TL/da 3 TL/da 2007 5 TL/da 3 TL/da 2008 5 TL/da 3 TL/da 2009 5 TL/da 3 TL/da 2010 5 TL/da 3 TL/da 2011 6 TL/da 3 TL/da 2012 6 TL/da 3 TL/da 2013 8 TL/da 5 TL/da Kaynak: (Anonim, 2013d) 4.1.2 Yurt içi sertifikalı tohum üretim desteklemesi Bakanlıkça tohumculuk kuruluşu olarak kabul edilen ve ÇKS ye kayıtlı arazilerde sertifikalı yem bitkileri tohumluğu üreten/ürettiren özel sektör tohumculuk kuruluşlarına, sertifikalandırdıkları tohumluklar için, kg başına destekleme ödemesi yapılmaktadır. 2006 yılından bu yana korunga ve fiğ için 0,50 TL/kg, yonca için 1,50 TL/kg destek verilmektedir. Çizelge 16. Yıllara göre kamu ve özel sektör tohumluk üretimi (Ton) 1995 2000 2005 2010 2011 Kamu 1.342 1.543 2.662 1.007 846 Özel 145 1.507 1.231 502 983 Toplam 1.487 3.020 3.893 1.509 1.829 Özel Sektör Payı (%) 10 50 32 33 54 Kaynak: (Anonim, 2013d) Kamu kuruluşların genelde, özel sektör için cazip olmayan buğday, arpa, pamuk ve yem bitkileri gibi kendine döllenen bitkilerin tohumluklarının üretimini ön planda tutarken, özel tohumculuk kuruluşları mısır, ayçiçeği ve sebzelerin melez çeşitlerinin tohumlukları ile patates ve çimlerin sertifikalı tohumluklarının üretimlerini gerçekleştirmektedir. Yem bitkisi üretimi Doğrudan Gelir Desteği kapsamına alınması, üreticileri yem bitkileri yetiştiriciliğine yöneltmiştir. Ekim alanlarının genişlemesi nedeniyle yonca, korunga ve fiğ başta olmak üzere bütün yem bitkilerinde tohumluk ihtiyacı artmıştır. Çizelge 19 da görüldüğü gibi yıllar itibariyle ithalat miktarlarında önemli artışlar görülmüştür. 19

Çizelge 17. Türkiye nin yem bitkisi tohumluk ithalat ve ihracatı (Ton) İthalat İhracat Yıllar Miktarı (Ton) Parasal Değer (000 $) Miktarı (Ton) Parasal Değer (000 $) 2002 403 426 1 2005 3.989 8.327 2010 1.105 2.826 1.357 1.691 2011 2.147 6.518 281 1.163 2012 2.763 9.880 393 1.191 Kaynak: (Anonim, 2013i) sulu) 20

4.1.2 Alan bazlı verilen yem bitkisi desteklemeleri Çizelge 18. Yıllar itibariyle ortalama yem bitkisi desteklemeleri (TL/dekar) Yem Bitkileri 2000 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010 2011 2012 2013 Yonca (sulu) 17 23 34 56 68 95 130 130 115 115 125 130 130 50 Yonca (Kuru) - - - - - - - 80 70 70 70 70 70 30 Korunga 14 18 27 30 38 55 80 80 75 75 80 90 90 40 Tek Yıllık Yem Bitkileri Silajlık Tek Yıllık Yem Bitkileri Silajlık Mısır (sulu) Silajlık Mısır (kuru) 7 9 14 18 23 37 50 50 30 30 30 30 30 35 - - - - - - - 55 45 45 45 45 45 50 10 14 21 30 35 60 60 60 45 45 50 55 55 75 - - - - - - - - 30 30 30 30 30 35 Yapay Çayır Mera - - - - - - 100 100 75 75 75 75 75 100 Not: 2000 2005 yılları arasında desteklenen yem bitkileri birim fiyatları maliyetler göz önüne alınarak İl Müdürlükleri tarafından belirlenmekte idi. Tabloda bulunan değerler ortalama değerlerdir. Kaynak: (Anonim, 2013d) 21

Çizelge 19. Yıllar itibariyle yem bitkileri destekleme tutarları Yıllar Yonca (ha) Korunga (ha) Fiğ (ha) Diğer Tek Yıllık Yem Bitkileri (ha) Yapay Çayır Mera (ha) Silajlık Mısır (ha) Diğer Tek Yıllık Silaj Yapımı (ha) Ekim Alanı Toplamı (ha) Çiftçi Sayısı Destekleme Tutarı (Milyon TL) 2000 4.325 1.723 6.320 4.556 9 36.923 0 53.855 10.741 2,4 2001 18.662 4.818 46.616 6.833 0 50.583 0 127.513 28.769 17,4 2002 31.934 6.543 96.296 11.085 8 69.987 0 215.853 51.383 35,6 2003 35.775 6.979 134.192 15.907 7 77.015 0 269.875 67.034 62,3 2004 52.275 12.044 153.571 30.701 30 113.020 0 361.641 143.033 73,5 2005 59.845 21.197 194.811 42.430 45 135.745 0 454.073 209.288 280,9 2006 122.754 26.733 397.497 56.578 230 186.710 4.641 795.143 377.907 564,2 2007 138.672 39.906 613.587 86.387 188 188.186 5.174 1.072.100 389.286 686,9 2008 60.087 25.079 430.479 55.108 169 179.161 3.440 753.523 238.888 300,3 2009 41.926 23.993 302.904 34.447 90 146.620 3.460 553.440 189.749 230,7 2010 51.084 28.377 291.596 32.075 124 156.706 4.316 564.278 189.277 252,9 2011 56.176 30.233 288.010 31.680 284 189.897 6.329 602.610 195.322 292,8 2012 53.944 28.649 265.136 20.910 184 230.251 7.133 608.217 192.407 303,9 Kaynak: (Anonim, 2013d) 22

Şekil 5. Yıllar itibariyle yem bitkileri destekleme tutarları 23

Yem bitkisi desteklemeleri 2006 yılında ÇKS çatısı altında birleştirildikten sonra birim alana (TL/dekar) verilen destek miktarları önemli miktarda artırılmıştır. Yem bitkileri prim desteğine başvuruların artışında şu sebepler bulunabilir: 2000 yılından beri uygulama alanı bulan ÇKS ye başvuru şartlarını öğrenen çiftçiler ÇKS üzerinden yem bitkisi prim desteğine daha rahat başvurabilmişlerdir. Ayrıca ÇKS ile desteklemelerin merkezileşmesi ile verilen desteklerden haberdar olma ve başvuru sürelerini takip etmesi kolaylaşan çiftçiler, 2006 yılında ÇKS çatısı altına giren yem bitkisi prim desteklerine daha kolay başvurabilmişlerdir. Çizelge 20 ve 21 de görüldüğü üzere 2007 yılında silajlık tek yıllık yem bitkileri ile kuru yonca ve korunga alanlarına destek verilmesi ile beraber destekleme başvuruları ve hakedişleri en üst düzeye çıkmıştır. Desteklemelerin ekiliş alanları ve üretim üzerindeki etkisini daha iyi anlayabilmek için ülkemizde yetiştirilen önemli yem bitkilerinden olan yonca, korunga, fiğ ve silajlık mısır ekiliş alanlarının yıllar itibariyle dekar başına verilen destekleme miktarları ile toplam ekilen alanlarını ve desteklenen alanlarını bir arada görmemiz gerekmektedir. 4.1.2.1 Yoncaya verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi Çizelge 20. Yonca ekilişleri ve desteklemeleri Yıllar Yonca (TL/Dekar)** Yonca (hektar) Sulu Kuru Ekilen Alan* Desteklenen Alan** 2000 17-25.080 4.325 2001 23-24.900 18.662 2002 34-26.000 31.934 2003 56-29.000 35.775 2004 68-32.000 52.275 2005 95-37.500 59.845 2006 130-44.403 122.754 2007 130 80 53.490 138.672 2008 115 70 55.572 60.087 2009 115 70 56.930 41.926 2010 125 70 56.881 51.084 2011 130 70 55.855 56.176 2012 130 70 67.418 53.944 2013 50 30 - - Kaynak: (Anonim, 2013b)* (Anonim, 2013d)** 24

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) istatistiki kayıtları arasında farklılıklar, 2005 yılında çıkan TÜİK Kanunu ile beraber tek elden ve TÜİK tarafından açıklanmakta ve yayınlanmaktadır. Çizelge 20 de yonca ekiliş alanları ile desteklenen alanlar karşılaştırıldığında 2000 2008 yılları arasında desteklenen alanların ekiliş alanlarından fazla olduğu, 2008 yılından sonra bunun değiştiği görülmektedir. Normal olmayan bu farklığın kadastro geçmeyen alanların istismarından kaynaklandığı, resmiyete yansıyan kamu davalarından anlaşılmaktadır. Yonca ekiliş alanlarının 2009 2011 yılları arasında durağanlık göstermesine rağmen 2000 yılından bu yana düzenli olarak arttığı görülmektedir. Şekil 6 da çizgi grafik olarak ve Şekil 7 de yığılmış çizgi grafik olarak bunu görmek mümkündür. Şekil 6. Yonca ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları 25

Şekil 7. Yonca ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik) 26

4.1.2.2 Korungaya verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi Çizelge 21. Korunga ekilişleri ve desteklemeleri Yıllar Korunga** (TL/dekar) Korunga (hektar) Ekilen Alan* Desteklenen Alan** 2000 14 107.500 1.723 2001 18 105.500 4.818 2002 27 99.000 6.543 2003 30 108.000 6.979 2004 38 107.000 12.044 2005 55 110.000 21.197 2006 80 117.603 26.733 2007 80 129.896 39.906 2008 75 140.130 25.079 2009 75 150.893 23.993 2010 80 157.081 28.377 2011 90 153.645 30.233 2012 90 196.335 28.649 2013 40 Kaynak: (Anonim, 2013b)* (Anonim, 2013d)** 2013 yılı korunga ekiliş alanının 2000 yılı ekiliş alanına oranı %82,6 olmasına karşın 2013 yılı desteklenen korunga alanının 2000 yılında desteklenen korunga alanına oranı %1.562,7 dir. Başka bir ifadeyle 2000 yılında desteklenen alanın ekiliş yapılan alana oranı %1,6 iken, 2013 yılında bu oran %14,6 ya çıkmıştır. Korunga ekiliş alanlarının, desteklenen korunga alanlarının ve korunganın dekara destekleme tutarlarının yıllara göre değişimini Şekil 8 de çizgi grafik olarak ve Şekil 9 da yığılmış çizgi grafik olarak görmemiz mümkündür. 27

Şekil 8. Korunga ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları Şekil 9. Korunga ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik) 28

4.1.2.3 Fiğ (ot) e verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi Çizelge 22. Fiğ (Ot) ekilişleri ve desteklemeleri Yıllar Tek Yıllıklar ** Fiğ (hektar) (TL/dekar) Ekilen Alan* Desteklenen Alan** 2000 7 6.320 2001 9 46.616 2002 14 96.296 2003 18 134.192 2004 23 220.000 153.571 2005 37 250.000 194.811 2006 50 386.288 397.497 2007 50 639.177 613.587 2008 30 579.684 430.479 2009 30 469.553 302.904 2010 30 428.840 291.596 2011 30 475.476 288.010 2012 45 569.425 265.136 2013 50 Kaynak: (Anonim, 2013b)* (Anonim, 2013d)** 2004 yılında TÜİK tarafından istatistiki sınıflandırmada fiğ (dane) ve fiğ (ot) ekilişleri birbirinden ayrılmıştır. 2004 öncesinde fiğ (dane) ekilişi altında istatistiki kayıtları tutulmuştur. 2013 yılı fiğ ekiliş alanının 2004 yılı ekiliş alanına oranı %158,9 olmasına karşın 2013 yılı desteklenen fiğ (ot) alanının 2004 yılında desteklenen fiğ (ot) alanına oranı %72,7 dir. Başka bir ifadeyle 2000 yılında desteklenen alanın ekiliş yapılan alana oranı %69,8 iken, 2013 yılında bu oran %46,6 ya düşmüştür. Fiğ (ot) ekiliş alanlarının, desteklenen fiğ (ot) alanlarının ve fiğ (ot) in dekara destekleme miktarlarının yıllara göre değişimini Şekil 10 da çizgi grafik olarak ve Şekil 11 de yığılmış çizgi grafik olarak görmemiz mümkündür. Şekil 10. Fiğ (ot) ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları 29

Şekil 11. Fiğ (ot) ekilişleri, desteklenen alanlar ve destekleme tutarları (yığılmış çizgi grafik) 30

4.1.2.4 Silajlık mısıra verilen destekler ve ekiliş alanlarının yıllara göre değişimi Çizelge 23. Silajlık mısır ekilişleri ve desteklemeleri Yıllar Silajlık Mısır** (TL/Dekar) Silajlık (Hektar) Sulu Kuru Ekilen Alan* Desteklenen Alan** 2000 10 - - 36.923 2001 14 - - 50.583 2002 21 - - 69.987 2003 30 - - 77.015 2004 35-130.000 113.020 2005 60-180.000 135.745 2006 60-240.661 186.710 2007 60-255.274 188.186 2008 45 30 272.303 179.161 2009 45 30 260.885 146.620 2010 50 30 284.473 156.706 2011 55 30 162.320 189.897 2012 55 30 186.239 230.251 2013 75 35 Kaynak: (Anonim, 2013b)* (Anonim, 2013d)** 2004 yılında TÜİK tarafından istatistiki sınıflandırmada silajlık mısır ekilişleri tutulmaya başlamıştır. Çizelge 23 incelendiğinde silajlık mısır ekilişleri, 2011 ve 2012 yıllarında 2010 yılına göre azalmış görülmesinin sebebi; TÜİK tarafından silajlık mısırın ikinci ekiliş miktarlarının mükerrer alan olarak hesaplanmasını önlemek için; 2011 yılından itibaren ikinci ekiliş alanını birinci ekiliş alanından çıkararak yayınlamasıdır. Önceki yıllara oranlayabilmemiz için silajlık mısırın 2011 yılındaki 138.477 hektarlık ikinci ekilişi ile 2012 yılındaki 150.921 hektarlık ikinci ekilişlerini birinci ekilişleri ile toplayarak diğer yıllara benzetmemiz gerekmektedir (Şekil 12). Bunu yaptığımız takdirde; 2013 yılı silajlık mısır ekiliş alanının 2004 yılı silajlık mısır ekiliş alanına oranı %159,4 olmasına karşın 2013 yılı desteklenen silajlık mısır alanının 2004 yılında desteklenen silajlık mısır alanına oranı %103,7 dir. Başka bir ifadeyle 2004 yılında desteklenen alanın ekiliş yapılan alana oranı %86,9 iken, 2013 yılında bu oran %68,3 e düşmüştür. Ekiliş miktarı artsa da oran olarak azalış görülmektedir. 31

Şekil 12. Silajlık mısır birinci ve ikinci ekiliş miktarları Silajlık mısır ekiliş alanlarının, desteklenen silajlık mısır ekiliş alanlarının ve silajlık mısırın dekara destekleme miktarlarının yıllara göre değişimini Şekil 13 da çizgi grafik olarak ve Şekil 14 de yığılmış çizgi grafik olarak görmemiz mümkündür. 32

Şekil 13. Silajlık mısır ekilişinde desteklemelerin yıllara göre etkisi Şekil 14. Silajlık mısır ekilişinde desteklemelerin yıllara göre etkisi 33