18. DÖNEM BAŞLIYOR...



Benzer belgeler
ŞUBAT 2018 ÇALIŞMA RAPORU

3 OCAK OCAK OCAK OCAK OCAK 2013

ARALIK 2018 ÇALIŞMA RAPORU

NİSAN 2018 ÇALIŞMA RAPORU

KASIM 2018 ÇALIŞMA RAPORU

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

OCAK 2018 ÇALIŞMA RAPORU

24 MAYIS 2015 DEMOKRATİK SOL PARTİ Adana Milletvekili adayları yaklaşan genel seçimler öncesi Yönetim Kurulumuzu ziyaret etti.

3 MART 2014 Odamızda Sosyal Faaliyetler Komisyonu tarafından Ritim ve Perküsyon kursu başladı.

03 MART 2015 Yönetim Kurulumuz, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Hüseyin SÖZLÜ yü ziyaret etti.

Yönetim Kurulumuz Ceyhan Temsilcilik Binasında eczacılarımız ile toplantı yaptı. Toplantıda yaşanan son gelişmeler meslektaşlarımıza aktarıldı.

MART 2018 ÇALIŞMA RAPORU

Yönetim Kurulumuz Diş Hekimleri Oda Başkanlığına seçilen Dt.Fatih GÜLER i ve Diş Hekimleri Odası Yönetim Kurulunu ziyaret etti.

PTT BİRİKTİRME VE YARDIM SANDIĞININ 2014 YILI OLAĞAN MALİ GENEL KURUL TOPLANTISI ANTALYA DA 23/24 NİSAN 2015 TARİHLERİNDE YAPILMIŞTIR.

AKILCI İLAÇ KULLANIMI AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Adana Devlet Hastanesi 2016 Ecz. Gonca DURAK

MÜKAD Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği

Destek Personeli Eğitimleri

1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü etkinliklerinde düzenlenen 1 Mayıs yürüyüşüne Adana Eczacı Odası olarak katıldık.

02 KASIM 2016 Yöneticilerimizden Ecz. F. Tuğçe DALKIR Türk Eczacıları Birliği Akılcı İlaç Kullanımı ve Farmakovijilans Komisyonu Toplantısına katıldı.

5 ŞUBAT 2014 Gençlik Komisyonumuz tarafından mesleğe yeni başlayan genç meslektaşlarımız ile tanışma yemeği düzenlenmiştir.

ORTOPEDİ VE TRAVMATOLOJİ UZMANLIK EĞİTİMİ PROGRAMLARINI DEĞERLENDİRME ANKETİ

SGK Protokolü Çalıştayı Başladı

KOOPERATİFÇİLİĞİN 25.YIL BULUŞMASI GECESİ

1 HAZİRAN HAZİRAN HAZİRAN 2012

İLAÇTA DURUM FARMAKTÜEL

NİSAN 2014 TEB

Başbakan Yıldırım, Mersin Şehir Hastanesi Açılış Töreni nde konuştu

Başkan Gökalp İlhan 12. Türkiye Eczacılık Kongresi nde

AKILCI İLAÇ KULLANIMI

Hocam Prof. Dr. Nejat Göyünç ü Anmak Üzerine Birkaç Basit Söz

1.TEOG Öncesi Test Çözüm Teknikleri ve Son 2 Haftayı Nasıl Değerlendirmeliyiz.

Sayı. OR-AN Rotary Kulübü. Eylül. Kuruluş : 7 Ekim John Kenny UR Başkanı. Hasan Akduman Dönem Guvernörü Zeynep Gökalp Dönem Başkanı

1 KASIM 2014 Yönetim Kurulumuz, Mersin Eczacı Odası tarafından REFERANS AVRUPA ÜLKELERİNDE ECZACILIK UYGULAMALARI konulu panele katıldılar.

İLACIM NE EKSİK, NE FAZLA! M.Ümit Uğurlu MÜTF Genel Cerrahi Ad.

48. BÖLGE OSMANİYE ECZACI ODASI

TEMMUZ 2018 ÇALIŞMA RAPORU

Toplum Sağlığı Açısından Akılcı İlaç Kullanımı

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Akılcı İlaç Kullanımı, İlaç Tedarik Yönetimi ve Tanıtım Daire Başkanlığı

06 NİSAN 2011 Yönetim Kurulumuz; Bölgemizde bulunan dağıtım kanalı/kooperatif şube yetkilileri ile fiyat farkı faturaları hakkında görüşme yaptı.

AKILCI İLAÇ KULLANIMI. Dr. M. Kürşat Tigen

Genel Sekreterimiz Ecz. Ö.Mürsel YALBUZDAĞ Radyo Başkent e muayene ücretleri ile ilgili canlı yayına bağlandı.

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Akılcı İlaç Kullanımı, İlaç Tedarik Yönetimi ve Tanıtım Daire Başkanlığı

ARALIK 2017 ÇALIŞMA RAPORU

HASTANE ENFEKSİYONLARI KAÇINILMAZDIR. SADECE BİR KISMI ÖNLENEBİLİR.

Türkiye de Temel Sağlık Politikası Hedefleri Çerçevesinde Eczacılık: Bugün ve Yarın

AKILCI İLAÇ KULLANIM PROSEDÜRÜ

16.ULUSAL HASTA BİLGİLENDİRME YARIŞMASI SPONSOR DOSYASI

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

Uygun antibiyotik seçeneği ile ilaç yükleme testi nedir? Antibiyotiklere ve bazen de diğer ilaçlara allerji tanımlayan olgularda allerjileri olan

Gaziler Derneği, Başkanımız Ecz. Okan Şahin'i ve Saymanımız Ecz. Melis Ezer Us u ziyaret etti.

Madde 9 Odanın organları şunlardır: a) Oda Genel Kurulu, b) Oda Yönetim Kurulu, c) Oda Onur Kurulu, ç) Oda Denetleme Kurulu, d) Oda Danışma Meclisi.

Akılcı İlaç Kullanımı. Prof. Dr. Rümeysa Demirdamar Lefke Avrupa Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Kurucu Dekan

T.C. Sağlık Bakanlığı Ardahan İl Sağlık Müdürlüğü. Ardahan Lise Öğrencileri EĞİTİM SEMİNERİ

hüseyin akdeniz tarafından yazıldı Çarşamba, 02 Şubat :27 - Son Güncelleme Cumartesi, 05 Şubat :13

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ HAKKINDA HER ŞEY KISA FİLM YARIŞMASI ÖDÜL TÖRENİ KONUŞMASI

Hepinizi Şahsım, Yönetim Kurulum ve etkinliğe emeği geçenler adına selamlıyorum.

Odamız Eğitim Komisyonu ve Pfizer İlaç Firması ile birlikte düzenlenen AÇIK ECZANE konulu eğitim toplantısı Adana Sheraton Otelde gerçekleşti.

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIPTA UZMANLIK ÖĞRENCİLERİ (ASİSTAN) TEMSİLCİLİĞİ KURULU SEÇİMİ VE ÇALIŞMA ESASLARI

AĞRIDA AKILCI İLAÇ KULLANIMI. Prof. Dr. Arzu Yağız On Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon AD, İzmir

İşe önce TÜRKİYE'YE SAHİP ÇIK, KAYDINI YENİLE sloganıyla yola çıkıldı.

AKILCI İLAÇ KULLANIMI PROJE YARIŞMASI BAŞVURU FORMU

HASTANELERDE AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI, TEMİNİ VE SATINALMA

2 Eylül 2016 İtiraz Komisyonu Toplantısına katılım sağlandı. 2 dosya görüşüldü. 1 kesinti, 1 ödeme kararı alındı.

TEB Eczacılık Akademisi 2015 Yılı Bilim Hizmet ve Teşvik Ödülleri Sahiplerine Takdim Edildi

KOTAN A Personelinden Uğurlama

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Page 1 of 6. Öncelikle, Edirne de yaşanan sel felaketi için çok üzgünüz. Tüm Edirne halkına, şahsım ve üniversitem adına geçmiş olsun demek istiyorum.

BİR SEMPOZYUM HİKAYESİ

29 Ocak İlaç Araştırmaları Hakkında Yönetmelik 23 Aralık Klinik Araştırmalar Hakkında Yönetmelik İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün

TED İN AYDINLIK MEŞALESİNİ 50 YILDIR BÜYÜK BİR GURURLA TAŞIYAN OKULLARIMIZDA EĞİTİM ÖĞRETİM YILI BAŞLADI


HAZİRAN 2018 ÇALIŞMA RAPORU

Başbakan Yıldırım, 39. TRT Uluslararası 23 Nisan Çocuk Şenliği ne gelen çocukları kabul etti

AKILCI İLAÇ KULLANIMI. Dr.Şenol Çomoğlu

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

Akılcılık Zihnin dogustan itibaren bazı temel ilkeler ya da fikirlerle donatılmıs oldugu anlayısı

MESLEK KAVRAMI VE MESLEK SEÇİMİNİN ÖNEMİ

ÖĞRENCİLERİMİZİN DİKKATİNE:

ETKİNLİK RAPORU tarihli olağan Genel Kurulda bizlere bu derneği adımıza yaraşır bir biçimde yönetmek üzere görevlendirdiniz.

AKILCI İLAÇ KULLANIMI. Dr. M. Bülent Sönmez 9. Ulusal Alkol ve Madde Bağımlılığı Kongresi Aralık 2015, Edirne

81 İl Müdürü Ankara da (1)

Bas nda TEB. Gaye SARIKAYA NTV ÖĞLE BÜLTENİ BLOOMBERG EKONOMİ SORUYOR

HAFTALIK VELİ BÜLTENİ 22 EYLÜL 2017 OKUL AİLE BİRLİĞİ (OAB) YÖNETİM KURULU BAŞKANLIĞINDAN DUYURU OAB OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTI DAVETİ

Organ bağışında bulunan herkesin organları kullanılabilir mi?

ARKADAŞ SEÇİMİNİN ÖNEMİ

Şube Günlüğü. Mayıs Haziran Temmuz - Ağustos TMMOB-EMO Diyarbakır Şubesi Haber Bülteni. Şube Günlüğü

İstanbul Tıp Fakültesi Sosyal Sorumluluk Projeleri

Darüşşafaka Cemiyeti Yönetim Kurulu adına hepinize saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

1 Mart 2018 Eczacıların dilekçelerinin değerlendirildiği Nöbet Komisyonu ön toplantısı yapıldı.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ ECZACILIK FAKÜLTESİ II. STAJ DEFTERİ

KATLEDİLEN ECZACILARIMIZIN VURULDUKLARI YERDEYDİK!

TIBBİ HİZMETLER BAŞKANLIĞI DİYABETİMİ YÖNETİYORUM PROJESİ DİYABET YÖNETİMİ KURSU RAPORU

İZMİR TİCARET ODASI MECLİS TOPLANTISI

MİLLÎ EĞİTİM BAKANI SAYIN ÖMER DİNÇER İÇİN DEMOKRATİK VATANDAŞLIK VE İNSAN HAKLARI EĞİTİMİ PROJESİNİN AÇILIŞ KONFERANSI KONUŞMA METNİ TASLAĞI

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

20 MAYIS 2013 Yönetim Kurulumuzca, 20 Mayıs 2013 Pazartesi gününden itibaren eczanelerimizin kapanış saati saat olarak belirlenmiştir.

İ.Ü. ECZACILIK FAKÜLTESİ SERBEST ECZANE STAJI STAJ DEĞERLENDİRME RAPORU

07 ŞUBAT ŞUBAT 2017

OSMANİYE KAHRAMANMARAŞLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ.

T.C. İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ÖĞRENCİ DANIŞMANLIĞI YÖNERGESİ

Transkript:

MERSİN ECZACI ODASI Mayıs-Haziran-Temmuz-Ağustos-Eylül 2011 Sayı:11 GÜNDEM ODAMIZDAN HABERLER BÜLTEN AKADEMİ DUYURULAR KÜLTÜR&SANAT BAŞKANDAN YENİ DÖNEM Bugün ülkemizin yaşadığı acılar hepimizin yüreğini derinden dağlıyor. Yurdun dört bir yanında ama özellikle doğuda üst üste yaşanan terör olayları ve yitirilen gencecik canların dayanılmaz acısı taptaze dururken, Van da meydana gelen deprem sözün bittiği nokta oldu. Altı yüze yakın insanımız enkaz altında hayatını kaybetti. Binlerce yaralı, on binlerce evsiz insan var orada. Yüreğimiz Van da atıyor, canımız yanıyor. Bu ortamda her yurttaşımız ben ne yapabilirim? sorusunu sordu kendisine. İnsanlar yardım kampanyalarına destek verdiler. Giysilerini, battaniyelerini, hatta evlerini paylaşmak için yarışanları görmek bu ülke insanının zorluklar karşısında bir olabilme, yan yana durabilme gücünü ortaya koyan en güzel örnektir. Yaşanan bu büyük travmada, eczacılar ve eczacı örgütlerimizde son derece hızlı hareket ederek sıcak elini uzattı bölgeye... Yazının devamı sayfa 12... 18. DÖNEM BAŞLIYOR...

MERHABA 2 Merhaba Merhaba Ecz. Nilüfer AYDOĞAN BAKIREZEN Bilim Kültür ve Yayın Komisyonu Adına ODAMIZDAN 3 14 MAYIS ECZACILIK GÜNÜ ETKİNLİKLERİ Uzun bir ara dönem geçirdi yayın bültenimiz. Bu süreçte ülkemizde ve mesleğimizde de değişimler yaşadık. En kötüsü ise acı kaybımız Ecz. Mehmet Yılmaz dı. Sevdiklerimizden ayrılmak, onları gözyaşıyla uğurlamak zor geliyor bize... Nur içinde yatsınlar Yakın arkadaşları, onunla olan anılarını kısa da olsa anlattılar, bilmediğimiz yönleriyle tanıtmaya çalıştılar, yaşamı paylaşımlarıyla, hatıralarıyla onu andılar Hepsine teşekkür ediyoruz ve Mehmet Yılmaz'ın ailesine sabırlar diliyoruz. Çorum da bölgeler arası toplantı yapıldı. Mesleki sorunlarımıza bu yıl da orada çözüm bulmaya çalıştık. 14 Mayıs haftasını Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ile birlikte kutladık. Meslekte 25. Yılını dolduran meslektaşlarımıza plaketlerini ve üniversite hocalarımıza da teşekkür belgelerini sunduk. Anadolu Ünv. Eczacılık Fakültesi eczacılık tarihi hocası MERT SANDALCI' dan eczacılık tarihimizi dinledik. Çocuklarımız satranç turnuvasında, meslektaşlarımız tenis turnuvasında mücadele etti. Güney Ecza Kooperatifi 'nin düzenlediği Hatıra Ormanı, kirlenen ülkemize güzel bir nefes oldu. Kooperatif çalışanları, meslektaşlarımız, ailelerimiz hep beraber bir fidan diktik. Artık biliyoruz ki bir dikili ağacımız var. 4 Haziran 'da Güney Ecza Kooperatifi ' nin 24. olağan genel kurul toplantısı yapıldı. Kooperatiflerin mesleğimiz için önemi, birlikteliğin getirdiği güç, Güney Ecza Kooperatifi'nin her geçen gün büyümesine katkı veriyor. Gaziantep ilinde şube açılmasına dair alınan karar bunun en güzel göstergesidir. Mersin Eczacı Odası, Mersin Sağlık Müdürlüğü ve Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi bu yıl bir araya gelerek 'antibiyotik projesi' ni başlattı. En önemli konu da 'akılcı ilaç kullanımı'. Bununla ilgili daha yapılacak çok şey var ve danışman eczacı olarak bizlere de çok iş düşüyor. Eylül ayını oda seçimlerinin hareketliliği ile geçirdik. Ülkemizde ve mesleğimizdeki değişimler bizleri daha çok birlikteliğe sürüklüyor. Seçilen tüm meslektaşlarımıza yeni dönemlerinde başarılar diliyoruz. Ve ne olursa olsun hepinizi,eczanemizin bir köşesinde oturarak hiçbir sorunun çözülemeyeceğinin bilinciyle, yönetici arkadaşlara destek vermeye çağırıyoruz. Bu yıl bilimsel eczacılığın 172.yılını kutladık.mesleğimizin tüm karmaşası içinde kendimize bir haftalık zaman dilimi de olsa zaman ayırmaya çalıştık. 14 Mayıs cumartesi günü Cumhuriyet Alanında saat 09:00' da toplanarak Ulu Önderimiz Atatürk' ün büstü önünde İstiklal Marşımızı okuyarak saygı duruşunda bulunduk. Atatük anıtına çelenk koyduk. 14 Mayıs akşamı Lamos otelde eğlencemizi konaklayarak noktaladık. Güzel bir mayıs sabahına hep beraber kahvaltı yaparak başladık, sohbetler ettik, daha çok kaynaştık. Daha güzel sağlıklı günlere. 11 Mayıs Çarşamba günü Mersin Eczacı Odası' nda mesleğimizin dününü, bugününü ve yarınını anlatan bir basın açıklaması yaparak, medya aracılığı ile sorunlarımızı dile getirdik.

ODAMIZDAN ODAMIZDAN 4 5 MESLEKTE 25.YILINI DOLDURAN ECZACILARIMIZA ve HOCALARIMIZA PLAKETLERİ VERİLDİ. İŞTE ÖYLE BİR ŞEY Küçük bir kızken ne zaman bir eczanenin önünden geçsek annem benim kızım da büyüyünce eczacı olacak derdi. Annemin dileği kabul oldu ve ben eczacılık fakültesini kazandım. 1986 da fakülteden mezun olduktan sonra o zamanlar devlet memuru olan babam, bir dönem devlet memurluğu yapmamın bana katkısı olacağını düşünmüş olmalı ki benim adıma ozaman ki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olan Bakanlığa müracaat etmiş. Şans bu ya çok kısa bir sürede tayinim Samsun S.S.K. Hastanesine çıktı. 27 Mayıs 1987 de hastanede eczacı olarak göreve başladım. 27 Mayıs tarihinin etkisinden midir? bilemiyorum memuriyete bir türlü ısınamadım. Kanunlara, yönetmeliklere karşı içimde hep bir itiraz, isyan vardı. Memuriyet bana göre değil en kısa sürede istifa ederim diyordum; ama olmadı. Samsun S.S.K Hastanesinden sonra tayinim Mersin S.S.K. Hastanesine çıktı. Bir temmuz sıcağında görevime başladım. SSK Hastane eczanelerinin yoğun çalıştığı dönemlerde görev yaptım. Çalışma temposu oldukça yorucuydu. Gündüz çalışıp gecesinde nöbet tutup ertesi gün akşama kadar çalışmaya devam ederdik. Bu tempoya 10 yıl dayanabildim. Daha sonra Mersin İl Sağlık Müdürlüğü Eczacılık Şubesinde çalışmaya başladım. Orada gördüm ki hizmet ettiğimiz kişiler eczacı meslektaşlarım Anamur dan Çamlıyayla ya kadar Mersin İlindeki eczacılar çalışma arkadaşım olmuştu. Onlara yardımcı olmak, bilgilendirmek, deneyimlerimi paylaşmak, sorunlarını çözmek beni mutlu ediyordu. Bundan olsa gerek artık memuriyetten ayrılmak fikrinden vazgeçtim. Fakülteden yeni mezun olmuş meslektaşlarım eczane açmak için geldiklerinde henüz üzerlerinde olan o öğrenci halleri, heyecanları, coşkuları, endişeleri, korkuları beni etkiliyordu. Ben de onlarla birlikte heyecanlanıyor, işlerinde aksaklık olduğunda onlar gibi endişeleniyordum. Birçoğunun eczanesinin ruhsatlandırma işlemlerinde birlikte çalıştık. Eczacı meslektaşlarımı çalışma arkadaşım olarak gördüğümden bir sorun ile karşılaştıklarında ben onların yerinde olsaydım diyerek çözümler arardım. Kanunlar, yönetmelikler, BUT, SUT, vs.. bunlar bana göre zaman zaman iki ucu keskin kılıç gibiydi. Hiç kimse fazla zarar görmeden bunların uygulanmasını sağlamak, dengeyi bulmak için elimden geleni yaptığıma inanıyorum. Edindiğim mesleki bilgileri ve deneyimleri meslektaşlarımla paylaşmaktan keyif alıp onlardan da çok şey öğrendim. Bir mayıs sabahı Eczacı Odasından Ebru Hanım arayıp eczacım 14 Mayıs eczacılık günü kutlamalarında meslekte 25 yılını doldurmuş eczacılarımıza bir anı plaketi vereceğiz, sizi de bekliyoruz dediğinde ya o kadar olmuş mu? dedim. Hani eski bir resme bakarken, hani yılları sayar da insan; işte öyle bir şey. Evet meslekte koca bir 25 yılı geride bıraktım. Şimdiyi olgunluk dönemi diye adlandırıyor bana gösterilen sevgi ve yakınlık için şükranlarımı sunuyorum. Ecz. Ülkü KEPEKÇİ ECZACILIK FAKÜLTESİ - ANI PLAKETLERİ Ayrıca ME.Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof Dr. Şahan SAYGI, Prof. Dr. Gamze KÖK- DİL, Doç. Dr. Nefise Özlen ŞAHİN ve Yrd. Doç. Dr. Altan YÜKSEL e de çalışmalarından dolayı birer anı plaketi sunuldu. 2011 YILINDA YÜKSELME KAYDEDEN ÖĞRETİM ÜYELERİ VE YARDIMCILARI Doç Dr. F. Nazlı DİNÇER KAYA, Dr. Ecz. Tuba CÜEZ, Uzm. Ecz. Gözde YÜCE Uzm. Ecz. Adnan BAYHAN, Uzm. Ecz. Eren YILDIZBAĞ, Uzm. Ecz. Soner SOYTOPRAK, Uzm. Engin KAPLAN, Uzm. Sema ALTAN Uzm. Ecz. Ayşegül GÖRÜR MESLEKTE 25.YILINI DOLDURAN ECZACILARIMIZ Ecz. Ülkü KEPEKÇİ, Ecz. Nurhan Ünlü, Ecz. Sevinç ATA, Ecz. İbrahim Adıgüzel YALPA, Ecz. Aydan Şendil ERASLAN a anı plaketleri sunuldu Anadolu Ünv. Ecz. Fak. Eczacılık Tarihi Öğr. Üyesi Mert SANDALCI' nın " Ne için Eczacılık Tarihi" başlıklı konferansını dinledik.

ACI KAYBIMIZ 6 ACI KAYBIMIZ 7 Ecz.Mehmet YILMAZ Acı Kaybımız Örgütlerimiz için çok çok önemli bir değeri; çalışkanlığı, güler yüzlülüğü, iyi kalpliliği ve olaylara hep olumlu bakışı ile gönüllerde taht kurmuş olan bir dostu, Mehmet Ağabey imizi kaybettik. Mehmet Ağabey, çoğumuz için çok önemli bir insandır, ama benim için çok ayrı bir yeri ve değeri vardır. Mesleğe adım atmadan önce, evimin komşu eczanesiydi, babamın en yakın arkadaşlarından birisiydi, aynı zamanda uzaktan akrabaydık. O yıllarda ilaç almaya gittiğimde, hiç çıkarmadığı beyaz önlüğü ve güler yüzüyle karşılardı beni. Müşterisi olduğum Yılmaz Eczanesi ne, yıllar sonra, stajyer eczacı olarak gireceğim aklımın ucundan geçmezdi o dönemlerde. Staj yaptığım yıllarda, Galenik dersinin pratiğini orada yaşadım ilk olarak. Majistral ilaçları çok yoğun yapardık eczanesinde. Hasta ve reçete karşılama, sipariş verme, farmakolojik olarak ilaçları dizme Mesleğe ilk adımımı Mehmet Ağabey in gözetiminde attım. Derken üniversite bitti, eczane açtım. Bir- iki yıl sonra Eczacı Odasında sayman olarak Mehmet Ağabey in başkanlığında yöneticiliğe ilk adımımı attım. Bu aynı zamanda şimdiki yöneticiliğimin temelini oluşturdu. Ve 1999 yılı, İçel Ecza Kooperatifi nin en sıkıntılı yılları, Mehmet Ağabey Kooperatif imizin ayakta kalması için, bugünlere gelebilmesi için en önemli hamleyi yaptı. Her şeyini ortaya koydu ve o dönemki yönetici arkadaşlarıyla birlikte, bir liste oluşturdu. Listede ben de Denetim Kurulu ndaydım. O dönem koşullarında, Kooperatifimizi kapanmaktan kurtardı, biz de aldığımız bu bayrağı gururla taşımaya devam ediyoruz. Bizlere çok erken veda ettin Mehmet Ağabey ciğim... Hiç ummadığımız bir anda kalbimizde, gönlümüzde derin yaralar açtın. Ve arkanda, seni çok seven, seni devamlı özleyecek çok insan bıraktın. Ruhun şad olsun, kalbimizde yerin sonsuza dek var olacak... Ecz. Tarkan Bir Güney Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Bazı insanların görevleri hiç bitmez ödevleri bitmeyen öğrenci gibidirler. Kendilerini borçlu hissederler toplumun onlardan bir beklentisi olmasa da oturamazlar mesleklerinin gelişmesine katkı vermek bir şeyler üretmek isterler katkı vermek üretmek kolay iş değildir adamı üzer, yorar, işinden eder, aile yaşamını bile sıkıntıya sokar bu insanların sıkıntılı günleri sevinçli günlerinden çoktur meslektaşlarının onları sadece takdir etmesi mutlu olmaları için yeterlidir. Mesleklerini severek yaparlar severek çalışırlar, severek üretirler Mehmet Yılmaz, Mersin'de eczacılık örgütlenmesinde böyle bir konumda olan bir insandı kendisiyle eczacı odasında olsun, ecza kooperatifinde olsun, kolkola girdiğimiz günler de oldu; karşıkarşıya geldiğimiz günler de düşüncelerimizdeki farklılıklar, mesleğimizi daha iyi yerlere taşımak içindi bu yüzden, zaman zaman birbirimizi kırdık da üzdük de kucakladık da kooperatifimizin son yapmış olduğu danışma kurulu toplantısı, geçmiş yılları değerlendirmek yönünde ikimiz için bir vesile oldu karşılıklı oturup geçmişi büyük bir hoşgörüyle değerlendirdik meslek adına yapmış olduğumuz çalışmalar bir film şeridi gibi önümüzden aktı gitti. Mehmet Yılmaz aramızdan ayrıldı bundan sonra belki karşılıklı oturup bir şeyleri konuşamayacağız tartışamayacağız ama eczacılık mesleğine bölgemizde vermiş olduğu emek hiçbir zaman unutulmayacak; her zaman konuşulacak, anılacak. Sayın eczacı Mehmet Yılmaz, seni rahmetle anıyorum! cennet yolun açık olsun! Ecz. Ali Önsay MEHMET YILMAZ DI O,gerçekten hiç yılmadı.her zorluğa göğüs germek mücadele etmek çabalamak onun işiydi. Ömrünün büyük bir kısmını bu camiaya adadı. Yaklaşık yarım asırlık bir arkadaşlığımız vardı. Daha doğrusu kardeştik.çocukluğumuz gençliğimiz ve olgunluk çağımız beraber geçti. Zorlu mücadelesine ben ve diğer arkadaşlar (Nejat,Ersen,Erdal,Cihan ve Celal)ile girişti.yeni kurulmuş olan odamızı bebeklik çağından alıp, büyüttük geliştirdik. Hatta onun önderliğinde İstanbul ve Ankara dan sonra Mersin de ilk TEB başkanımızı çıkarttık. Hele kooperatife ne demeli? Onunla kurduk, onunla büyüttük.ama birgün kooperatifimiz kapanmak üzereydi.son genel kurulda herkes borçlardan ve kapanmaktan bahsederken, yönetim kurulu seçimine kimse aday olmak istemiyordu. O yine ortaya çıkıp önce bana geldi var mısın Nurettin? dedi. Benden olumlu cevap alınca Abdullah a ve diğer arkadaşlara koşup kendini büyük ateşin ortasına attı.günlerce,aylarca çabaladık.depoya gelen haciz ile mahkeme koridorlarıyla ve ilaç üreticileriyle uğraştık.kendi işlerini ve ailelerini ihmal ederek, bugünkü öğünerek baktığımız kooperatifi yarattık. Ama şanssız bir olayla sıkıntıya düştü.bizler yardım etmek için çok çırpındık.sıkıntı çok büyüktü ve boyumuzu aştı. Son olarak 8 kişilik sınıf arkadaşlarımızı toplayıp, Hatay a götürdü. Kırk yıllık arkadaşlarla hasret giderdik. Eski günleri yad ettik. Meğerse yine büyük bir beceriyle kendi jübilesini yapmış. Uçuverdi yanımızdan vakitsizce. Eşim bile benden fazla ağladı, kayınbiraderine kurduğu kocaman aileyi yalnız bıraktı.ruhun şad olsun canım kardeşim. Ecz.Nurettin TAŞ

ACI KAYBIMIZ ACI KAYBIMIZ 8 9 Mehmet YILMAZ la 1983 yılında başlayan arkadaşlığımız, 1985 yılında İçel Eczacı Odası yönetiminde beraber görev yapmakla daha da pekişti. Bu yıllarda, kısıtlı imkanlarla en iyi hizmeti vermeye çalıştık. İlaç politikalarını tam manasıyla bilemediğimiz için ve ilaç firmalarının depolara verdiği avantajları eczacıya yansıtmamaları sebebiyle o günün yönetiminde bulunan başkan Mehmet YILMAZ,Nejat ORHAN, Erdal ADE- MOĞLU, Ersen SANDAL, Nurettin TAŞ, Cihan CERRAHOĞLU ve rahmetli Celal MEYDAN ekibi eczacılarımıza hizmet edecek bir kooperatif kurmaya karar verdik. Genel kurulda kooperatifin yürümeyeceği söylenmesine rağmen, isimlerini sayamayacağım geniş bir kitle bu görevi yüklenerek Silifke Ecza Koop u devir alarak bu görevi üstlendiler.uzun yıllar bu arkadaşlar yönetimlerde ve denetimlerde görev alarak, başarıyla İçel Ecza Koop u zirvelere taşıdılar ta ki 1999 yılına kadar.1999 yılında İçel Ecza Koop kapanma noktasına gelmişken, yine ona sahip çıkan Mehmet YILMAZ oldu. Yani Mehmet YILMAZ Koop un hem kurucusu hem kurtarıcısı oldu. Bu dönemde Mehmet YILMAZ kooperatifimizin yönetimini ben de odanın yönetimini üstlendim. Mersin eczacısının güveni ve desteğiyle odamız ve kooperatifimiz yönetim kadroları Edak Ecza Koop la birleşerek Güney Ecza Koop adıyla başarılarını ortaya koydu.güney Ecza Koopun bu günlerine gelemsinde üstün başarılarından dolayı tüm yöneticilere, deneticilere ve çalışanlara teşekkür borçluyuz. Mehmet YILMAZ için bu uzun süre zarfında anlatılacak o kadar şey var ki yazılırsa kitap olur. Yöneticilere olsun, meslektaşlarıyla olsun hiçbir olumsuzluk yaşamadı; sevecendi, mertti, bütün arkadaşlarının yardımına koşardı. Kendisine zarar veren bir huyu vardı, onu da söylemeden edemeyeceğim hiçbir şeye hayır olamaz yapamam diyemezdi, tabiî ki bu da onun iyi niyetinden kaynaklanıyordu. Burda da zaman zaman hem bizler üzülüyorduk hem de kendisi üzülüyordu. Mehmet YILMAZ güvenilirdi, gerçek dosttu, çalışkandı kısacası adam gibi adamdı.allah rahmet etsin ailesine ve sevenlerine sabır ve metanet versin. Mehmedim seni çok seviyoruz ve özlüyoruz. Seni ömür boyu unutmayacağız,mekanın cennet olsun. 14.06.2011 Ecz.Nejat ORHAN ECZACI MEHMET YILMAZ BEY Mehmet Yılmaz ile 1970 yılında, yani bundan tam kırk bir yıl önce tanıştık. Hepimiz Anadolu nun köşelerinden kopup, yüksek öğrenim için bu büyük dünya şehri olan İstanbul a gelen genç insanlardık. Tek bir amacımız vardı, ailelerimizin büyük fedakârlıklarla yolladığı bu yolda başarılı olmak. Kimimiz binbir zorlukla bulduğumuz bekâr öğrenci evlerinde, kimimiz öğrenci yurtlarında barınıyorduk. Ailelerimizle bir telefon irtibatı kurmak için saatlerce postane salonlarında bekliyor, teknik bir arıza olmazsa görüşebiliyorduk. Fast-foodlar, pastaneler yaygın değildi. Çoğu zaman kahvaltı yapma imkânımız veya zamanımız olmazdı. Ya öğlen ya da akşam öğünü ile idare ettiğimiz günler çoğunluktaydı. Okul tatil olduğunda, İstanbul Topkapı otobüs terminalinden bindiğimiz arabalar, boğaz köprüsü olmadığı için Yenikapı da saatlerce bekler ve 15-20 saat süren yolculuklardan sonra, ancak kentimize, ailemize kavuşabilirdik. Bu şartlarda, Eczacılık okuluna başladığımız ilk gün tanıdığımız arkadaşımız, Mersinli Mehmet Yılmaz olmuştu. Arkadaşlarımızın çoğunun bir lakabı vardı. Mehmet Yılmaz a da arkadaşları bir lakap bulmakta gecikmediler. Onun lakabı karakterine, davranışlarına, efendiliğine, samimiyetine, fedakârlığına, bonkörlüğüne izafeten BEY olmuştu. Artık ismini söylemeden BEY denince Mehmet Yılmaz akla geliyordu. Anadolu kültürü ile yoğrulmuş bizler, kısa zamanda birbirimizi bulmuş ve arkadaştan öte bir kardeşlik oluşturmuştuk. Adeta birbirimize kenetlenmiş, kader birliği etmiştik. Bu büyük şehir ve yaşam koşulları ile ancak birbirimize destek olarak başa çıkabilirdik. Çıktık da! Birimizin parası varsa diğerlerinin de var, birisinin barınma imkânı varsa herkesin var demekti. Sonunda, gelen başarıyı imkânsızlıklar, boykotlar, öğrenci olayları da engelleyememişti. Okuldan mezun olup, herkesin memleketine dönmesi ve hayat kavgasına, çoluk-çocuk telaşına düşmesine rağmen Mehmet Bey, hemen bütün arkadaşları ile irtibatını devam ettirdi. Birbirlerini görme, arama-sorma fırsatı bulamayan arkadaşların iletişimini O kurar, dostlar birbirlerinin iyi haberlerini ondan alırlardı. Mehmet Bey in, mükemmel bir sosyal yaşam anlayışı vardı. Mersin de meslektaşlarımızın aileleri ile birlikte imrenilecek düzeyde bir grup oluşturmasında O nun gayretleri çoktur. O, çocuklarımızın Sevecen Mehmet Amcası idi. Bir süre 25. Bölge Mersin Eczacı Odası Başkanlığını şerefle, onurla, başarı ile yürüttü. O nun döneminde meslek kuruluşumuz çeşitli imkânlara kavuştu. Güney Ecza Kooperatifi kurucuları arasında olup, en büyük gayreti gösterendi. Toplumsal hizmetler için Lions Klubü üyeleri arasında bulundu. Mehmet Bey, Eşi Ruhan Hanım, çocukları Bengi ve Cem ile her zaman gurur duyardı. Bu güzel aile ile haklı bir gurur kaynağıydı. Bir gün, kötü insanlar tarafından, maddi yönden (hepimizin olabileceği gibi) aldatıldı. Buna rağmen, dürüstlüğünden hiçbir şey kaybetmedi. Yıllarca ekmek kazandırdığı ilaç dağıtım kanalları azıcık anlayış gösterselerdi, onunda üstesinden gelecekti. Nihayet, her dönemde yaptığı gibi, 2011 Nisan ayının son günü sınıf arkadaşlarını Antakya da topladı. Bunun bir veda toplantısı olduğunu kim bilebilirdi ki? Mayıs ayının birinci günü, en sevdiği arkadaşlarının ve sevgili eşinin kollarında geçirdiği kalp krizi sonucunda Hakkın Rahmetine kavuştu. Mehmet Bey, unutulmaz güzellikte bir dosttu, arkadaştı, kardeşti. Mekânı cennet olsun, gittiği yer nurlarla dolsun. O nu hiç unutmayacağız. Ecz. Gülsabah Beşe (Kıbrıs) Ecz. Belma Aydın (Adana) Ecz. Ersan Sandal ve Gülay Sandal (Mersin) Ecz. Nurettin Taş ve Ayşegül Taş (Mersin) Ecz. Muhsin Aydın (Tarsus) Ecz. İsmail Öztürkmen ve Tulin Öztürkmen (Gaziantep) Ecz. İbrahim Beşe (Kilis) Erhan Oyguç ve Sema Oyguç (Mersin)

ACI KAYBIMIZ ACI KAYBIMIZ 10 11 ERKEN YİTİRDİĞİMİZ BİR DEĞERİN ARDINDAN Mersin eczacılığının çok değerli bir varlığı olan Sevgili Ecz. Mehmet Yılmaz kardeşimizi çok erken kaybettik. Bir kutsal hadisin öğrettiği gibi bu değerli kaybımızı rahmetle anıyor yadediyoruz. Ama bu Mehmet kardeşim gerçekten çok dürüst, çok beyefendi, çok kibar, mesleğini ve meslektaşlarını çok seven bir insandı. Onun sosyal eczacılığa ilk adımını atmasını çok iyi anımsıyorum: Otuz yıl önce henüz çok genç olan Mersin Eczacı Odası nın o zamanki yönetimine benim itmemle girmişti. Henüz çok genç olmasına rağmen, ona Genel Sekreterlik görevini verdik ve benim başkanlığımda büyük bir özveri ile çalıştı. Görevini öyle ciddiye alırdı ki, haftanın Salı günleri akşam saatlerinde yaptığımız Yönetim Kurulu toplantılarına hiç mazeret ileri sürmeksizin düzenli katıldı. Çoğu kez Yönetim Kurulu üyesi olarak beş kişiden yalnızca ikimiz olurduk ve gece yarılarına kadar çalışırdık. O zamanlar ücretli sekreterlik falan da hayal ötesi olduğundan, fotokopi makinemiz de olmadığından, sirkülerleri mumlu kağıtlara biz yazar ve teksir makinesinde biz çoğaltırdık. Profesyonel teksirciler olmadığımız için de, işin sonunda matbaacı çırağı gibi el yüz mürekkep içinde evimize dönerdik. Bu görev bilinci ile, benden sonra da Oda Başkanı olarak tam beş dönem insanüstü özveri ile çalıştı. Yanına genç meslektaşlarımızı alıp; gelişmelerine katkılarda bulundu. Bir süre sonra zorla vazgeçebileceği sigaranın da sağlığını bozmasıyla kalp krizi geçirdi. Ama onu zor günler geçirmekte olan GEK(o zamanlar İçel Ecza Koop.) bekliyordu. Eczanesindeki işlerinin ve sağlığının bozulmasına aldırış etmeden, tereddütsüz krizin ortasına atladı. Eğer bugün GEK var ve başarılı ise en çok rahmetlinin sayesindedir diye düşünüyorum. Günler, geceler, haftalar, aylar boyu süren müzakerelerden sonra EDAK ile işbirliğinin en önemli mimarlarındandı. Cenaze törenine katılan sevenleri de hiçbir söze gerek bırakmayacak biçimde, onun ne ölçüde sıra dışı bir insan ve toplum sevdalısı olduğunun adeta kanıtı gibi idi. Bu insan ilişkileri gurusu sevgili kardeşimi, son yıllarda bir de ekonomik sıkıntı sardı maalesef. Kimselere bir şey diyemeden babasından kalan eczanesinin yerini satıp, çıkmak zorunda kaldı. Atlıhan Oteli nin altındaki son yerini ise 7-8 yıl kadar önce bir yakın arkadaşımdan ben tutuvermiştim. Artık sıkıntıları bitiyordu, yaşayacak iyi günleri vardı, sevenleri vardı, evlatlarının mürüvvetini görecek, torunlarını sevecekti; ama yaradan onu daha çok seviyormuş ki yanına aldı. Nur içinde yat Sevgili Kardeşim, yerin cennet olsun. Cenazendeki muhteşem cemaatin duaları senin üzerinde. Şu an şokta olan sevgili eşin ve iki evladın mutlaka senin gibi bir babaya layık insanlar olacaklardır. Bizler sana hakkımızı helal ediyoruz. Ne olur sen de hakkını helal et bizlere; zira üzerimizde çok hakkın var! Ecz. Hüseyin Yılmaz MANAV Kıymetli hemşehrim, Kırk yıllık dostum, Bizi erken bırakıp gittin, Yerin dolmayacaktır, Seni unutmayacağız Ecz. Ersen SANDAL ECZ. MEHMET YILMAZ'A O nu 1983 yılında, Mersin e eczane açtığımda tanıdım. Birlikte 3 dönem oda yönetiminde, O nun başkanlığında çalıştık. Bu yönetimdeki 7 kişilik arkadaşlık, dostluk halen devam etmekteydi. Oda başkanlığı ve Ecza kooperatifi kuruluşunda ve başkanlığı sırasında sorunları halletmek için büyük özveriyle çalıştı. Her zaman ılımlı, hoş görülüydü. Eczacılık camiasına hizmet için çok koşturdu. O, iyi bir aile reisi, iyi bir dost, candan bir arkadaştı. Eczacılık camiasının başı sağolsun, nur içinde yatsın, O her zaman kalbimizde olacaktır. Ecz. Mehmet Cihan CERRAHOĞLU BİR YAPRAK DAHA DÜŞTÜ Mehmet YILMAZ, duruşu, efendiliği, zarafeti ile, meslek aşkı ve deontolojiye verdiği önemle hep tepelerdeydi sanki hep oralarda kalacak gibi. Hani biliriz ya, o hep oradadır da biz uğrayamadım, görüşemedim, dertleşemedim diye öteleme bahaneleri üretmenin lüksünü kaybettik çünkü dostumuzu kaybettik ve çok üzgünüz. Eczacı Odasını evi, ecza kooperatifini çocuğu gibi sarıp sarmalayan arkadaşımız artık aramızda değil. Bizi birlik ve beraberliğe davet eden sesini duyar gibiyim. Seni tanımak, birlikte çalışmak çok güzeldi. Işığın bol olsun. Ecz. Sevinç ERDİL

BAŞKANDAN 12 HABERLER 13 Önce Kooperatiflerimiz mama, çocuk bezi vb. acil yardım paketlerini bölgeye gönderdi. Ardından TEB ve Odalar ilaç bağışı için yardım kampanyası düzenledi. Ben bu yazıyı yazarken yardım kampanyaları hala devam ediyordu. Eczacılarımızın ve örgütlerimizin bu felakette gösterdiği duyarlılık ve doğal refleks göğsümüzü kabartıyor. Şimdi tek umudumuz bölgedeki yaraların bir an önce sarılması ve yapılacak yasal düzenlemelerle bir sonraki depreme, yaşananları unutarak değil, gerekli önlemleri alarak hazırlanmamızdır. Özellikle son iki yılda artan terör saldırıları nedeni ile ülkemiz zor bir dönemeçten geçmektedir. Bu süreçte yapılan 12 Haziran genel seçimleri ile AKP % 49.95 gibi yüksek bir oy oranı ile üçüncü defa ve daha da güçlenerek yeniden iktidarı elde etti. Muhalefet partilerinin özellikle tutuklu milletvekilleri için başlattıkları yemin etmeme ve parlamentoya katılmama eylemleri nedeni ile yaşanan kriz ancak üç ay kadar sonra aşılabildi. Yüksek seçim barajına rağmen seçmen iradesinin % 95 ini temsil eden meclisi önümüzdeki zorlu süreçte büyük görevler bekliyor. Şimdi artık toplumsal barışı sağlayacak yeni bir Anayasaya ihtiyacımız var. Bu defa önceki anayasa değişikliklerinde yaşadığımız handikaplardan sıyrılarak, ülkenin tüm kesimlerinin kabul ve onayı ile bir anayasa hazırlanması tek umudumuz. Ancak bu sayede, demokrasi, temel hak ve özgürlükler güvence altına alınabilecek, yurttaşlık bilincinin topluma yerleşmesi, huzur ve barışın sağlanması mümkün olacaktır. Eczacı örgütleri sunacakları görüş ve önerileri ile söz sahibi olabilmeli ve bu süreçte olması gerektiği gibi, doğru şekilde temsil edilmelidir. Bugün eczacının artık kronik hale dönüşmüş pek çok sorunu var. Eczanelerimizde yaşadığımız yangın, ekonomik baskılar hepimizin zor günler yaşamasına neden oluyor. Artık taşınması imkansız hale gelen KKİ nun eczacının sırtından kaldırılması bir zorunluluk olarak önümüzde duruyor. Bir yandan her gün yeni eczacılık fakülteleri açılırken diğer yandan hayata geçirilmeye çalışılan sağlık meslek birlikleri yasası ile örgütlerimiz etkisiz hale getirilmek isteniyor. İlaç kurumu yasası, OTC yasası vb. pek çok yasa önümüzdeki süreçte hayata geçirilmek isteniyor. Eczane sınırlaması ve yardımcı eczacılık gibi pek çok hayati uygulamayı içerin 6197 sayılı yasamız doğru şekilde gündeme getirilmek üzere taslak halinde bekliyor. Tüm bunlar önümüzdeki ay yapılacak olan TEB seçimlerinin önemini daha da artırıyor. Neredeyse son iki yılda meslek örgütümüzün sürekli mevzi kaydeden, tabanında uzaklaşmış, kamu ve sanayi karşısındaki prestijini yitirmiş hali bizi iyi bir noktaya taşımıyor. Bu durum geniş tabanlı, etkin, çalışkan ve sorunlarının çözümünde kararlı bir yapının gelmesini zorunlu kılıyor. Odamız bu noktadan hareketle meslek örgütümüzü yeniden yapılanmasının, tabanı kucaklayacak, ayrışmaları önleyecek, eczacının sorunlarına çözümler üretebilecek, öngörüsü yüksek bir hale dönüşmesi için uzun süredir emek veriyor. TEB Genel Kurulu öncesi bu çalışmalarımız artarak devam ediyor. Daha etkin ve güçlü bir TEB yönetimini oluşturmak isteyen odalarında katılımı ile güçlenerek yol alıyoruz. Bu mücadelede üyelerimizin arkamızda olduğunu bilmek bize güç veriyor. Odamızın Genel Kurulu işte bu hedeflerimizin varlığında 24-25 Eylül tarihinde üyelerimizin önemli bir katılımı ile yapıldı. Mersin eczacısının mesleğine ve örgütlüğüne sahip çıkmadaki hassasiyeti katılımın bu düzeyde yüksek olmasının temel nedenidir. İki listenin aday olduğu genel kurulumuzun son derece verimli ve düzeyli geçmiş olması bölgemiz eczacısının demokrasiye olan inancının güzel bir göstergesidir. Her gün artarak üzerimize gelen sorunlarla ancak örgütlü gücümüze sarılarak karşı durabileceğimizin farkındayız. Oda seçimlerimizin ardından görev dağılımını yapan yönetim kurulumuz çalışmalarına başladı. Üyelerimizin omuzlarımıza yüklediği sorumluluğun bilinci ile önümüzdeki süreçte çalışmalarımıza devam edeceğiz. Bu güne kadar meslek adına büyük bir özveri ile yönetim kadrolarında görev alan tüm üyelerimize, temsilcilerimize, komisyonlarımıza şükranlarımı sunuyor, önümüzdeki zorlu süreçte bizlere güvenerek destek veren meslektaşlarımıza yönetim kurulumuz adına bir kez daha teşekkür ediyorum. Saygılarımla. Ecz. Hüseyin Şimşek Mersin Eczacı Odası, bu yıl Mersin Sağlık Müdürlüğü ve Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ile bir araya gelerek MERSİN'DE AKILCI İLAÇ KULLANIMI ANTİBİYOTİK PROJESİ adı altında ortak bir projeye imza atmıştır. Proje kapsamında hastanelerde yürütülen raporlama ve eğitimlerin yanı sıra; odamızda da eczacılarımıza yönelik bir eğitim düzenlenmiştir. Eğitime katılımları ile destek veren; Prof.Dr.Bahar TUNÇTAN (Mersin Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi), Doç.Dr.Gülden ERSÖZ (Mersin Üniversitesi, Tıp Fakültesi) ve Doç. Dr.Resul BUĞDAYCI (Mersin Üniversitesi, Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı) sunumlarını bizlerle paylaşmışlardır. Bu sunumları akademi sayfamızda da sizlerle paylaşarak bir kez daha bilgilerinizi tazelemeyi amaçlamaktayız. Kısaca projenin öneminden bahsetmek gerekirse; Antibiyotikler hem ülkemizde hem de dünyada uygunsuz kullanılan ilaçlar olarak ilk iki sırada yer almaktadır. Antibiyotiklerin akılcı kullanılmaması; yan etki ve maddi açıdan getirdiği zararın yanı sıra, hem toplumda hem de hastanede dirençli mikroorganizmaların yaygınlığının artmasına neden olmaktadır. Antibiyotiklerin uygunsuz kullanımı sonucunda dirençli mikroorganizmaların gelişmesine neden olabilmektedir. Çeşitli nedenlerle evlerde biriken antibiyotikler evsel atık olarak metropol çöplüklerine ulaşmakta, sızıntılar ile yeraltı sularına karışabilmektedir. Antibiyotiklere düşük dozlarda da olsa maruz kalan bakteriler direnç kazanırken, kanalizasyonlara geçen antibiyotikler ve aktif metabolitleri atık su arıtma tesislerinde biyolojik arıtmada kullanılan mikroorganizmaları etkileyerek onların verimliliğini düşürerek maliyetleri yükseltebilmektedir. Antibiyotiklerin hamilelik ve laktasyon dönemlerinde kullanımlarına bağlı olarak anne ve/ veya embriyo/fötüs/bebekte istenmeyen etkiler ortaya çıkabileceği de unutulmamalıdır. İlaçların endikasyon olmaksızın kullanımı, endikasyon olmasına karşın uygun doz ve doz aralığında kullanılmaması, ANTİBİYOTİK PROJESİ gereğinden kısa veya uzun kullanılması gibi sorunlar ancak hekim, eczacı ve toplumun konuyla ilgili bilgilendirilmesi ile aşılabilir. Bu amaçla antibiyotiklerin yaygın kullanıldığı alanlarda (cerrahi profilaksi, solunum yolları enfeksiyonları, üriner sistem enfeksiyonları tedavisi gibi) hekim, eczacı ve ilaç kullanıcılarının tamamının antibiyotik kullanımı konusunda kanıta dayalı rehberler oluşturularak farkındalık yaratılması ve bilinçli hale getirilmesi hedeflenmektedir. Antibiyotiklerin akılcı olmayan (irrasyonel) kullanımı veya reçete edilmeleri, bugün bazı tedavilerin etkinliğinin ve güvenirliğinin azalmasına, hastalıkların tam tedavi edilmeyerek kronik bir seyir almasına, hastaya sıkıntı ve zarar verir hale gelmesine, hatta gereksiz yere hastaneye yatmalara neden olmaktadır. Bunun bir sonucu olarak, sağlık hizmetlerinde işgücü kaybı ortaya çıkmakta ve özellikle maliyetin artmasında önemli bir sorun oluşturmaktadır. Tüm dünyada yanlış, gereksiz, etkisiz ve yüksek maliyetli yapılan ilaç kullanımı, çeşitli boyutlarda sorunlara neden olmaktadır. Yaşanmakta olan en önemli sorun; antibiyotiklere karşı gelişen dirençtir. Uygunsuz antibiyotik tedavisinin istenmeyen diğer sonuçları; - Hastanın tedavisinde yetersiz kalınması, - Ek tedavi gerekliliğinin oluşması, buna bağlı tedavi maliyetlerinin artması - İstenmeyen yan etki riskinde artış, - İlaç etkileşimleri olasılığında artış, - İş gücü kaybı ve verimliliğin düşmesi gibi ekonomik zararlar, - Tedavi kalitesinin düşmesi, bunun kaçınılmaz sonucu olarak artan morbidite ve mortalite - Psikososyal etkiler şeklinde özetlenebilir.

HABERLER HABERLER 14 15 BÖLGELERARASI TOPLANTI ÇORUM' DA YAPILDI Türk Eczacıları Birliği 37.Dönem 3.Bölgelerarası Toplantısı 26-28 Mayıs 2011 tarihleri arasında Çorum da yapıldı.toplantıya odamız adına Başkan Hüseyin ŞİMŞEK,Sayman M.İbrahim ÖZKOL,Büyük Kongre Delegeleri Çağatay ÇAKAR ve şahsım olmak üzere 4 temsilci katıldı. Toplantı ilk gün TEB Başkanı Erdoğan ÇOLAK ın açılış konuşması ile başladı.başkan konuşmasında daha çok dünyadaki gelişmeler üzerinde durdu. Eczacılık alanında yaşanan gelişmelerin sebeplerinin dünyadan etkilenmeler sonucu olabileceğinin altını çizdi.ülke içerisinde de ekonomik gelişmelerin,iktidarı elinde bulunduran otoritenin eczacılığa bakışının içinde bulunduğumuz durumu etkilediğini belirtti. Başkanın açılış konuşmasının ardından TEB Genel Sekreteri Harun Kızılay çalışma raporunu,sayman Nevin Taşlıçay hesap raporunu okudu.ilk günün sonunda 3 ayrı konuda atölye çalışması yapıldı.atölye çalışmasının konu başlıkları;medikal ürünler,bitkisel Ürünler ve Gıda Takviyeleri ile İnternet üzerinden satıştı.internet üzerinden satış konulu çalışmada Mersin Eczacı Odası adına ben görevliydim. İnternet Üzerinden satışın fırsatları,tehditleri ve yasalara uygunluğu değerlendirildi ve bu uygulamanın hem yasalara uygun olmadığı hem de halk sağlığı açısında ciddi bir tehdit olduğu vurgulandı.diğer atölye çalışmalarının sonuç raporları da toplantının son gününde katılımcılara okundu. Toplantının 2.günü ise programda odaların görüşleri vardı.ancak oda başkanları konuşmalarına başlamadan önce TEB Merkez Heyeti Üyesi Doç. Dr.Mustafa ASLAN divandan söz istedi.divan önce teamüllere aykırı olduğu gerekçesiyle söz vermek istemedi ancak salondaki katılımcıların baskısıyla bu söz hakkını verdi.merkez Heyeti Üyesi Sayın ASLAN konuşmasında;bu konuşmayı Merkez Heyeti içinde bulunan 4 arkadaşı adına yaptığını ve Genel Sekreterin okuduğu Çalışma raporuna karşın kendilerinin de ÇALIŞAMAMA raporunu okumak istediğini belirtti.merkez Heyeti içerisinde kararların demokratik bir şekilde alınamadığını,kararların sadece birkaç merkez heyeti üyesi ile kendilerine yakın olan oda başkanları tarafından alındığını,kendilerinden bilgi saklandığını söyledi.bu sözlerin üzerine salondaki bir katılımcının Bunların konuşma yeri burası değil Genel Kuruldur sözü bazı odaların Bölgelerarası toplantıya bakış açısının göstergesiydi. Oysaki bu tür toplantılar sorunların seçim odaklı olmadan konuşulduğu,tartışıldığı zeminler olmalıdır.mustafa ASLAN ın bu çıkışı toplantının gündemine oturdu. Aslında bu eleştiri içinde bulunduğumuz durumu özetliyordu.fiyat düşüşü ve KKİ artışından oluşan zararlarımızın henüz alınamayışının en büyük nedeni de TEB in anti demokratik bir tavırla odaları sürece katmaması,.başkanlar Danışma Kurulunun uzun süredir toplanamaması olarak görülüyor ve bu durum en çok eleştirilen konunun başında geliyordu.birçok oda başkanı Merkez Heyetini bu konuda eleştirirken bazı oda başkanları da Merkez Heyetimiz yaptıysa doğrusunu yapmıştır,birlik beraberliği bozmadan bu karaları uygulamalıyız mantığıyla TEB yönetimine destek veren konuşmalar yaptı.odalar arasında belirgin bir kutuplaşmanın olduğu açıkça görülmeye başlandı.odamızın da içerisinde bulunduğu bir grup TEB in demokrasi anlayışını ve yetersiz çalışmasını ciddi anlamda eleştirirken bazı odalar açıkça destek veren konuşmalar yaptı.ancak ortada tezat olan bir durum vardı.istanbul,ankara,izmir gibi 3 büyük oda TEB Merkez Heyetini çok ciddi bir şekilde eleştiriyordu.bu şu anlama geliyor. Eczacı tabanı üye bazında TEB in çalışmasından memnun değil ancak yasa gereği delege sayısına göre delegelerin çoğunluğu TEB in çalışmasından memnun.bu tezatlığın altını uzun uğraşlar ve emekler sonucu 3 dakikalık söz alabilen Odamız Delegelerinden Merkez Heyeti Eski Üyesi Çağatay ÇAKAR çizdi.teb Merkez Heyetinde şu an yaşanan sıkıntıların kendisinin görev yaptığı dönemde de yaşandığını ve bu sürecin kendilerini geçtiğimiz dönem de istifaya götürdüğünü söyledi.büyük odaların içerisinde olmadığı bir yapının tam anlamıyla eczacı tabanını temsil edemeyeceğini,bunun da sıkıntı yarattığını belirtti.merkez Heyetinin herkesin görüşüne saygı duyması gerektiğini ve kimseyi ötekileştiremeyeceğini söyledi.sürekli oda kurularak ve yasa gereği bu odalara en az 5 delege hakkı vererek temsil sorunu ortaya çıktığını belirtti.bence bu çok doğru bir tespit.çünkü İstanbul da yaklaşık 400 eczacıyı 1 delege temsil ederken Batman da yaklaşık 20 eczacıyı 1 delege temsil etmektedir. Ayrıca tüm konuşmacılar milletvekili adayı olan tüm meslektaşlarımıza başarılar diledi ve mecliste eczacı sayısın artmasının mesleğimiz için olumlu olacağını söyledi.ancak Mersin olarak bizim bu konudaki görüşümüz önceden beri şudur.hiç kimse Merkez Heyeti Üyeliğini siyasi basamak olarak kullanmamalıdır ve buraya aday olacak kişilerin kesinlikle belediye başkanlığı veya milletvekilliğine aday olmamaları yönündedir. Seçilen milletvekili meslektaşlarımız da eczacı önlüklerini çıkarmadan mecliste yer almalıdırlar. Geçmiş döneme bakıldığında meclisteki hiçbir eczacı vekilin eczacılıkla ilgili önerisinin olmadığı meclisin web sayfasında görülmektedir. Tüm bu hararetli konuşmaların ardından son gün TEB Başkanı Erdoğan Çolak kapanış ve cevap konuşmasını yaptı.merkez Heyeti içinde parmak demokrasisi olmadığını ikna yöntemi ile demokrasi olduğunu,kimsenin ötekileştirilmediğini,başkanlar Danışma Kurulunun toplanmamasının çok da önemli olmadığını,geçmiş dönemlerde bu toplantının çok sayıda yapıldığını belirtti. Sonuç olarak bence bu Bölgelerarası Toplantı diğerlerine göre biraz daha umut vericiydi. Uzun süredir maalesef sessiz kalan örgüt tekrar hareketlenmeye,eleştirmeye ve sorgulamaya başladı.sgk ile olan sözleşmenin bu yıl biteceği ve yeni görüşme maratonunun zorlu geçeceği aşikarken ve bunun yanı sıra fiyat düşüşleri ve KKİ artışlarının devam edeceği tahmin edilirken ve en önemlisi siyasal iktidarın daha da güçlenerek seçimlerden çıkmış olması karşısında örgütümüzün tüm organlarının daha aktif,daha mücadeleci olması hepimizin en büyük dileğidir. Önümüzdeki dönemin daha güçlü bir örgütle daha başarılı geçeceğini umut ediyorum. Ecz.Ersin SERVİ Mersin Eczacı Odası Büyük Kongre Delegesi

AKADEMİ AKADEMİ 16 17 AKILCI İLAÇ KULLANIMI Prof. Dr. Bahar TUNÇTAN Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji A.D. Günümüzde tüm Dünya'da olduğu gibi ülkemizde de gerek "akılcı olmayan ilaç tedavisi", gerekse "akılcı olmayan ilaç kullanımı" oldukça yaygındır. "Akılcı ilaç kullanımı" Dünya Sağlık Örgütü tarafından "ilaçların, hastaların klinik gereksinimlerine uygun bir biçimde, uygun dozda, yeterli bir zaman süresinde, hem kendileri hem de toplum için en düşük maliyet ile kullanılması" olarak tanımlanmıştır. "Akılcı olmayan ilaç kullanımı" ise "ilacın çok, az veya uygunsuz biçimde kullanılması ya da uygun ilacın, uygun durumda, uygun uygulama yolundan ve hastanın uyuncuna göre kullanılmaması" olarak tanımlanmaktadır. Akılcı olmayan ilaç kullanımının nedenleri arasında düzenleyici sistemlerin ve sağlık politikalarının yetersiz kalması, ilaç ile tedavinin gerekmediği durumlarda ilaç kullanılması, ilaç ile tedaviyi gerektiren özel bir durum için yanlış ilaç kullanılması ve hastalığın gidişatı ile ilgili yeterli bilgi olmaması sayılabilir. Akılcı ilaç kullanımını sağlayabilmek için sorun dikkatlice tanımlanmalı, hastaya doğru tanı konulmalı, tedavi hedefleri doğru belirlenmeli, değişik seçenekler içinden etkinliği kanıtlanmış ve güvenilir bir tedavi biçimi seçilmeli, hastaya kullanacağı ilaçlar ile ilgili anlaşılır bilgiler verilerek tedaviye başlanılmalı, ayrıca tedavi sonuçları izlenilerek değerlendirilmelidir. "İyi Eczacılık Uygulamaları" eczacılık hizmetlerinin sunulduğu her ortamda eczacının öncelikli olarak hasta sağlığını gözetmesini, eczacılık hizmetlerinin açıkça tanımlanmasını, amacının bireye dönük olmasını ve ilgili tüm kesimlere etkin biçimde iletilmesini, ilaç vd. sağlık ürünlerinin sağlanmasını, kullanımının izlenmesini hastaya uygun bilgi ve danışmanlık hizmetinin verilmesini, akılcı reçete yazılmasında ve ilaçların uygun biçimde kullanılmasında eczacının katkısını gerektirmektedir. İlacın üretiminden tüketimine kadar olan her aşamada yasaların eczacılara "tam yetki" verildiği unutulmamalıdır. İlaçlar ile ilgili bilgilerine ve kendilerine verilen yetkilere dayanarak, eczacılar "akılcı ilaç kullanımını" sağlamaya çalışmalıdır. Böylece, birey, toplum ve ulusal ilaç politikası bakımından yaşanan ekonomik sorunlar ile hasta sağlığı ve güvenliği açısından yaşanan sorunların çözülmesi amacı ile atılan adımlara eczacıların çok büyük katkısı olacaktır. ECZANELERDE SOĞUK ZİNCİR DONANIM VE YÖNETİMİ Doç. Dr. Resul BUĞDAYCI Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı A.D. Dünyada ortalama yaşam süresini artıran ve sağlığının gelişmesine en büyük katkıyı sağlayan olaylardan birisi, bağışıklama çalışmalarıdır. Türkiye de sadece karma aşı ile bu hastalıklardan yılda 2 milyon vaka ve 20 binden fazla ölümün önlendiği hesaplanmaktadır. Aşıların ve bazı ilaçların imal edildiği yerden tüketiciye ulaşıncaya kadar ısı, don ve ışıktan korunması gerekmektedir. Bu süreçte görev alan kişi ve kullanılan araç-gereçlerin (üretim merkezleri, soğuk hava depoları, ulaştırmada kullanılan motorlu ve motorsuz vasıtalar, buzdolabı, aşı saklama ve taşıma kabı, buz aküsü, termometre, sıcaklık izlem kartları) tümüne birden Soğuk zincir adı verilir. Aşıların uzun süre saklandığı merkez ve bölge depolarında canlı aşılar -15oC ile -25 oc'de, diğer aşılar 0 ile 8oC arasında saklanır. Aşının tüketiciye ulaştırıldığı uç birimlerde ise canlı veya ölü aşı ayrımı yapılmaksızın bütün aşılar 2 ile 8 oc arasında saklanması gerekmektedir. Gelişmekte olan ülkelerde öncelikle buzdolaplarının sayıca yetersiz olması ve elektriğin sık kesilmesi gibi temel nedenlerle soğuk zincir kırılmaktadır. Gelişmiş ülkelerde de beklenenin aksine aşıların, depolanması ve transportunda sıcağa ve donmaya maruz kaldığı ve sıcaklık takiplerinin yeterince yapılmadığı rapor edilmektedir. Ülkemizde soğuk zincir uygulamaları ve sorunlarıyla ilgili araştırmalar sınırlı ve soğuk zincir konusundaki bilgi yönetimi yeterli değildir. Soğuk zincirin iki temel belirleyici ve birbirini tamamlayıcı unsuru vardır. Biricisi aşıların depolanması, taşınması ve dağıtımından sorumlu olan kişiler, ikincisi de bu süreçte kullanılan araç ve gereçlerdir. Bunlardan biri olmadığında diğeri bir anlam ifade etmez. Her eczanenin bir soğuk zincir sorumlusu olmalıdır. Bunun için en uygun kişi kalfa gibi görünmektedir. Soğuk zincir sorumlusu; Günde en az iki defa (sabah, akşam) dolap iç sıcaklığını takip etmeli, Buzlanma ve elektrik kesintilerinde aşıları soğuk zincir kırılmadan koruyabilmeli, Aşı ve ilaç saklanan dolaplarda kesinlikle yiyecek ve içecek bulundurmamalı, Dolabın gereksiz yere açılmasını önlemeli, mümkünse dolapları kilitlemeli, Aşıların dolap raflarında doğru yerde bulunmasını sağlamalıdır. Soğuk zincir için mutlaka kilitli ve başka amaçlarla kullanılmayan bir dolap olmalıdır. Dolap içinde bulundurulacak aşı ve ilaçların miktarı, yeterli soğuk hava sirkülasyonunun olabilmesi için, dolapta kullanılan alanın yarısından daha fazla olmamalıdır. Termometresi ve buz aküleri olmalıdır. Özellikle dolap kapı lastiğinin düzenli olarak kontrol edilmesi gerekir çünkü, lastiğin yırtık olması dolap içindeki soğuk havanın dışarı, sıcak havanın içeri girmesine neden olacaktır. Buzdolabı, oda içinde güneş ışığından uzak ve hava sirkülasyonunun iyi olduğu bir yere yerleştirilmeli. Dolap arkasındaki sıcaklığın dağılıp, dolabın daha iyi soğutabilmesi için duvar ile arasındaki mesafe en az 20 cm olmalı. Dolabın kapağının daha iyi kapanabilmesi için zemin üzerinde dengede olması gerekir. Bunun içinde bir su terazisi ile mutlaka kontrol edilmelidir.

AKADEMİ AKADEMİ 18 19 DOĞRU ANTİBİYOTİK KULLANIMI Doç.Dr. Gülden ERSÖZ Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları A.D. Bu yazıda genel hatlarıyla; antibiyotik kullanımını arttıran nedenler, antibiyotiklerin uygunsuz kullanımının sonuçları, örneklerle doğru (akılcı) antibiyotik kullanımı, tedavinin başarısızlıkları ve nedenleri, sonuçta başarılı uygulama için takip edilecek yollar irdelenecektir. Halen gelişmekte olan ülkelerin yanı sıra Amerika Birleşik Devletleri, İngiltere gibi pek çok gelişmiş ülkede bile ekonomiyi etkileyecek oranlarda antibiyotiklerin gereğinden fazla reçete edilmesi söz konusudur. Uygun olmayan endikasyonlarda, uzun süre ve uygunsuz kullanım antibiyotik ile ilgili önemli tıbbi problemlerdir. Gelişmiş ve az gelişmiş ülkelerde özellikle hijyen şartların kötü olması bulaşıcı enfeksiyöz hastalıkların daha yaygın görülmesine neden olmakta ve beslenme koşullarının iyi olmamasından dolayı enfeksiyon gelişme riski artmaktadır. Ayrıca sağlık hizmetine ulaşmada zorluklar, hasta ve yakınlarının kendi kendine ilaç başlamaları antibiyotik kullanımını arttıran nedenlerdendir. Sağlık hizmetine ulaşabilen hastalar için özellikle en sık görülen üst solunum yolu enfeksiyonlarında bakteriyel enfeksiyon tanısının konulmasındaki güçlükler (laboratuvar olanakların sınırlı olması), hekimin gereksiz yere garantici davranmak adına veya hasta yakınlarının baskısı nedeniyle antibiyotik reçetelenmesi kullanımı arttıran diğer nedenlerdir. Antibiyotiklerin uygunsuz kullanımının sonuçları ise; hasta açısından fazla kullanıma bağlı olarak daha sık yan etki ile karşılaşılmak, etkenler açısından toplumdan kazanılan enfeksiyonlarda bile dirençli mikroorganizmaların görülme sıklığı artmasıdır. Dirençli mikroorganizmaların yaygınlaşması tedavi başarısızlıkları, basit enfeksiyonların uzun süreli ve yatarak tedavisi sonucunu getirmektedir. Son yıllarda özellikle idrar yolu enfeksiyonlarında sıkla rastladığımız bir durumdur. Tabii ki en iyi değerlendirmelerden biri mali açıdan yapılmakta. Gereksiz kullanım sonrasında üst solunum yolu enfeksiyonlarında %20-40 oranında ekonomik yük artmaktadır. Doğru antibiyotik kullanımı için ne yapmalı? Antibiyotik kullanımının gerekçesinin doğru saptanması gerekir. Tanımlanmış bir etkenin neden olduğu tanımlanmış bir enfeksiyon kolay ve başarılı olarak tedavi edilebilir. Fakat özellikle laboratuvar desteğin olmadığı durumlarda toplumda en sık görülen olası etkenlere yönelik amprik tedavi yada olası bir enfeksiyona yönelik profilaktik ilaç kullanımı antibiyotik kullanımında en sıkıntılı durumlardır. Ampirik antibiyotik kullanımı: Enfeksiyon hastalığı şüphesi var fakat kesin etken izole edilememiş veya laboratuvar sonuçlar çıkıncaya kadar tedavinin başlanması durumudur. Doğru endikasyon hayat kurtarır. Olası etken: Bakteri mi / Virüs, mantar veya parazit mi? Tedavi başlanmazsa hayati tehlike var mı? soruları cevaplanmalıdır. Profilaksi: Özel bir etkene yönelik verilebilir. Örnek olarak; meningokoksik menenjit profilaksisi, akut romatizmal ateş, tüberküloz, sıtma, turist ishali, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar. Olası en sık görülen etkenlere yönelik profilaksi dediğimizde ise en sık karşılaşılan etkenlere yönelik olmalıdır (endokardit profilaksisi, cerrahi profilaksi gibi). Kimlere uygulanacağı, hangi antibiyotiğin kullanılacağı her zaman kesin ve net olmamakla birlikte en önemli konu profilaksi tek doz veya özel durumlarda en fazla 24 saat uygulanması olmalıdır. Burada kişisel deneyimlerden daha çok bilimsel kanıtların ışığında rehberler doğrultusunda hareket etmek gerekir. Bir kişinin veya bir merkezin tesadüfi toplanmış verileri yerine çok daha fazla hastayı kapsayan verilerin daha standardize edildiği çalışmalar yol gösterici olacaktır. Akılcı antibiyotik kullanımı için örnekler; Fronkül dediğimiz kıl kökü iltihabında sadece lokal pansuman yeterli iken daha geniş cilt ve cilt altı dokunun tutulduğu selülit durumunda sistemik antibiyotik kullanımı gerekmektedir. Burada hastanın öyküsü, öz ve soy geçmişinin iyi değerlendirilmesi, eşlik eden hastalıklar, seyahat öyküsü, direnç gelişimi açısından önceden antibiyotik kullanımı ve çevrede bulaşıcı enfeksiyon varlığı tedavinin belirlenmesinde mutlaka bilinmesi gereken konulardır. Gereksiz yere fronkül tedavisinde sistemik antibiyotik kullanmamak gerekir. Üst solunum yolu enfeksiyonlarında antibiyotik verilmesi gerekiyor mu sorusu laboratuvar sonuçları çıkmadan kesin cevaplanamaz. Ama erken dönemde karar vermek gerekirse Modifiye Centor kriterleri kullanılabilir (1. Ateş >38 C, 2. Hareketli, ağrılı ön servikal lenfadenopati, 3. Tonsiller şiş veya eksüdalı 4. Öksürük olmaması). Erişkin hastada bu kriterlere tam uyum varsa bkteriyel enfeksiyon lehinedir ve antibiyotik başlanabilir. Fakat çocuklar için karar vermek bu kadar kolay olmamaktadır. Viral bir enfesiyonda verilen antibiyotik etkisiz kalacağı için tedavi de başarısız olacaktır. Tedavi başarısını etkileyen diğer faktörler: Enfeksiyon bölgesinde yeterli antibiyotik konsantrasyonu sağlaması (kemik, idrar veya BOS düzeyleri önemli olabilir), uygulama yolu (intravenöz çoğu zaman intramusküler ile aynı etkinliğe sahip olmaz) ve dozudur. Tedavinin başarısının izlenmesinde klinik (ateş takibi veya enfeksiyonda ilerleme), laboratuvar verileri kullanılır. Yeterli cevap olmayan hastalarda 48 saatten sonra tedavi değişikliği düşünülmelidir. Başarısızlığın nedenleri; konakçı özelliklerinin değerlendirilmemesi, ilacın farmakolojik özelliklerin bilinmemesi, ilacın yan etkileri ve bu nedenle MERSİN ECZACI ODASI BÜLTEN MART-NİSAN 2011 ilacın kullanılamaması, cerrahi girişim gerektiren bir odak varlığı (abse gibi), tedavi sırasında direnç gelişimi olabilir. Eğer tedavide iki antibiyotik beraber kullanılmışsa her zaman tedavi başarılı olmayabilir. Antagonist etki yapan antibiyotikler; iki beta-laktam antibiyotiğin birlikte kullanılması veya makrolid - klindamisin kombinasyonu gibi durumlardır. Sosyal baskı akılcı antibiyotik kullanımını engelleyen faktörlerden bir diğeridir. Hekimin kendini güvende hissettiği için gereksiz antibiyotik kullanımı, hasta veya yakınlarının baskısı, reçetesiz veya tavsiye ile ilaç kullanımı, ilaç şirketlerinin BAŞARILI pazarlama politikaları uygunsuz kullanıma neden olabilir. Son yıllarda önemli bir denetim ilaç sanayi ve pazarlaması üzerinde gelmiştir. Yarar sağlamaksızın reçete yazmak ve bu reçetelerin kar değil toplum sağlığı düşünülerek hastalara ulaştırılması hedef olmalıdır. Yeni antibiyotiklerin kısa sürede yaygın kullanımı, en yeni çıkan antibiyotiğin en etkili olacağı diğer yanlış görüşlerdir. Burada eğitim kurumlarına ve meslek odalarına görev düşmektedir. Klinik farmakoloji-eczacılık eğitimi ile hekim eczacı arasında aynı dilin konuşması sağlanabilir. Okul eğitiminin yanı sıra mezuniyet sonrası eğitim, denetim altında uygulama ve reçetesiz ilaç alımının engellenmesi tüberküloz ve sıtma tedavilerinde direnç gelişimini engelleyerek ülkemizde başarılı bir noktaya gelinmesini sağlamıştır. Tabii ki toplum eğitimi yani kullanıcıların bilinçlendirilmesi de oldukça önemlidir. Toplu iletişim araçları ve hastaların tedavi için başvurdukları kurumlarda hastalıklar, bulaş yolları ve korunma yöntemleri ile ilgili yeterli bilgi alabilmeleri sağlanmalıdır. Eğitimin hekim, eczacı ve hasta için doğru antibiyotik kullanımında en önemli anahtar olduğu unutulmamalıdır.

DUYURULAR DUYURULAR 20 21 SARTAN LARLA İLGİLİ ÖNEMLİ DUYURU (29.09.2011) Bilindiği gibi 11 Mart 2011 tarihinde yürürlüğe giren genelge ile Anjiyotensin reseptör antagonist İlaçlar Ek-2/C listesine eklenmiştir. 24.08.2011 tarihinde yapılan duyuru ile bu ilaçlar için düzenlenen raporlarda tedavi şemasının ve dozunun belirtilmesi gerektiği bildirilmişti. Genelge ile duyuru tarihleri arasında düzenlenen raporlarla ilgili mağduriyetlerin yaşanması üzerine konu hakkındaki sorunlarımız SGK yetkililerine iletilmiştir. Sorularımıza yönelik çözümlerin duyurulacağı tarihe kadar meslektaşlarımız 11 Mart 2011 sonrası düzenlenen raporlarda ilaca ait tedavi dozu ve şemasının (mg ve 1x1) belirtilmesi gerektiği bildirilir. 2011 YILI OLAĞAN SEÇİMLİ GENEL KURULUMUZ 17/24-25 EYLÜL TA- RİHLERİNDE ODAMIZA TOPLANTI SALONUNDA GERÇEKLEŞTİ (29.09.2011) 2011 Yılı Olağan Seçimli Genel Kurulumuz 17/24-25 Eylül Tarihlerinde Odamıza Toplantı Salonunda 198 meslektaşımızın katılımıyla gerçekleşti. Divan Başkanlığı na Ecz. Faik BURAKGAZİ, Başkan Yardımcılığına Ecz. Mehmet KANSU, yazmanlığa Ecz. İrem LEVENTOĞLU ve Ecz. Serkan ÇIĞLI seçildi. Yönetim Kurulu Çalışma Raporu, Hesap Raporu ve Denetleme Kurulu Raporu Genel Kurul a sunuldu, raporlar ayrı ayrı oylandı ve oy birliği ile ibra edildi. Temsilcilik giderleri ve teşrif fonu oluşturulması Genel Kurula sunuldu, görüş istendi, görüşler oylandı, Temsilcilik Giderleri ve Tefriş Fonunun her üye için geçen yıl olduğu gibi 175 TL olarak belirlenmesine oy birliği ile karar verildi. MESAP Bileşeni Odaların bir yerleşkede tek çatı altında toplanması, bu amaçla inşa edilecek yerleşkenin arsa alımı içi ortak olunması ve alınacak arsaya ortak bina yapımı için gerekli tüm işlerin yürütülmesi, gerekli tüm harcamaların Oda bütçesinden yapılması bu işler için gerekli görmesi durumunda komisyonlar oluşturulması hususlarında Yönetim Kuruluna yetki verilmesi için Genel Kurula sunulan önerge oylandı oy birliği ile kabul edildi. 25 Eylül Pazar günü yapılan oylamaya 494 meslektaşımız katılmış olup, meslektaşlarımızın bu yoğun katılımı ve ilgilerinden dolayı teşekkür ederiz. Genel Kurulumuz sonrasında, askı süresi bitiminde, 28.09.2011 tarihinde Divan Heyeti Başkanlığı nda toplanarak devir-teslim yapılmış, gizli oy ve açık tasnif ile Başkanlık Divanı seçilmiştir. 18. dönem Yönetim Kurulu, Denetleme Kurulu ve Haysiyet Divanı görev dağılımı aşağıda sunulmuştur. YÖNETİM KURULU BAŞKAN Ecz. Hüseyin ŞİMŞEK G. SEKRETER Uzm. Ecz. Özgün SAĞIR SAYMAN Ecz. Mehmet İbrahim ÖZKOL ÜYE Ecz. Diler MADENOĞLU ÜYE Ecz. Rüya DEMİRHAN ÜYE Ecz. Ömer Birtan ÜRÜN ÜYE Ecz. Sıtkı Saltuk ZİREK DENETLEME KURULU BAŞKAN Ecz. Ülkü KEPEKÇİ ÜYE Ecz. Mehmet KANSU ÜYE Ecz. Erhun KOÇ HAYSİYET DİVANI BAŞKAN Ecz. Hüseyin OĞUZ BAŞKAN YARD. Ecz. Cavit ÇİFTÇİ SÖZCÜ Ecz. Zehra ÖZYİĞİT ÜYE Ecz. Samiye GÖKALP ÜYE Ecz. Ayşe Nida YALPA BÜYÜK KONGRE DELEGELERİ Ecz. Hüseyin ŞİMŞEK Ecz. Mehmet İbrahim ÖZKOL Ecz. Çağatay ÇAKAR Ecz. Ersin SERVİ Ecz. Fatma K. KAHİLOĞULLARI Ecz. M. Muhammed GÜLTAK Ecz. Ercan ATASOY ERİTROPOİETİN VE DARBEPO- ETİN PREPARATLARINI İHTİVA EDEN REÇETELERİN" VE "DİYA- LİZ SOLÜSYONLARINI İHTİVA EDEN REÇETELERİN" TEVZİİ UY- GULAMASI HAKKINDA, (16.09.2011) T.C. Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel müdürlüğü tarafından TEB ne gönderilen 07.09.2011 tarihli yazı ve TEB nin Odamıza göndermiş olduğu 15.09.2011 tarihli yazıda; SGK protokolünün (3.7) numaralı bendinin (c) ve (d) bentlerinin yürütülmesinin durdurulması ve iptali istemiyle SGK ve TEB aleyhine Danıştay Onuncu Dairesinde açılan davada verilen karara itirazın görüşüldüğü Danıştay idari Dava Daireleri Kurulu nun 03.05.2011 tarihli ve Y.D. itiraz No. 2011/302 sayılı kararı gereğinde 02.09.2011 tarihi itibariyle Protokolün ilgili maddesinde konu edilen Eritropoietin ve Darbepoetin Preparatlarını İhtiva Eden Reçetelerin" ve "Diyaliz Solüsyonlarını İhtiva Eden Reçetelerin" SGK ve birliğimiz tarafından belirlenen usule göre eczanelerden dönüşümlü olarak karşılanması ve eczacı odasınca onaylanması uygulanmasına son verildiği bildirilmiştir. İlgili kararın tarafımıza resmi olarak 15.09.2011 tarihi itibariyle bildirilmiş olması nedeniyle bu tarihe kadar karşılanan, yukarıda bahsi geçen reçeteler için oda tevzii onayının yapılması gerekmektedir. Ayrıca, ilgili karar SGK yı kapsamakta olup yeşilkart ve diğer tevzii gruplarının sistem girişi ve tevzii onaylarının devam ettiğini bildirir, Bilgilerinize sunarız. MERSİN ECZACI ODASI BÜLTEN MART-NİSAN 2011

DUYURULAR 22 DUYURULAR 23 YEŞİLKARTLI HASTALAR ŞEKER ÖLÇÜM ÇUBUĞU VE MAKİNELERİNİ SERBEST ECZANELERDEN TEMİN EDEBİLECEKTİR.(08.09.2011) Bilindiği üzere 01 Temmuz 2011 tarihinde, 27981 Sayılı Resmi Gazete ile, Sağlık Bakanlığı tarafından Ödeme Gücü Olmayan Vatandaşların Tedavi Giderlerinin Devlet Tarafından Karşılanması ve Yeşil Kart Uygulaması Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayınlanmış ve yayımı tarihi itibariyle yürürlüğe girmişti. Yayınlanan yönetmelik ile mevcut yönetmeliğin 17. Maddesinde değişiklik yapılmış ve bu değişiklik ile yeşilkartlı hastaların özellikle şeker ölçüm çubuğu ve makinelerini serbest eczanelerden temin edip edemeyeceği meslektaşlarımız arasında tereddütlere sebep olmuştur. Konu hakkında yapılan görüşmeler sonucunda, Sağlık Bakanlığının yeni bir genelge yayınlayacağı ve bu genelge ile konuya açıklık getireceği tarafımıza iletilmiştir. Fakat geçen süre zarfında herhangi bir genelgenin yayınlanmamış olması ve ülkenin çeşitli bölgelerinde farklı uygulamaların yapılmaya başlamış olması nedeni ile, Sağlık Müdürlüğü yetkilileri ile tekrar bir görüşme yapılmış ve tarafımıza verilen bilgi; yeşilkartlı hastalar için de SGK nda uygulanan verilme ilkelerinin aynı şekilde geçerli olacağı yönündedir. Bilgilerinize sunulur. Mevcut Yönetmeliğin 17 nci maddesinin Sağlık Müdürlükleri tarafından anlaşma yapılan eczaneler ile gözlükçüler tarafından, ayakta tedavi kapsamında yazılan ilaç ve gözlük reçete bedelleri onbeş günde bir fatura edilir. İl Sağlık Müdürlüklerine teslim edilen fatura ve ekleri İl Sağlık Müdürlükleri tarafından incelendikten sonra fatura bedelleri verile emrine bağlanarak ödeneğin bulunduğu Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü/Sağlık Kurumları Saymanlık Müdürlüğüne gönderilir. Tedavi gideri tutarının, hizmeti sunan eczane/gözlükçünün bildirmiş olduğu banka hesabına aktarılır. şeklindeki fıkrası Ayakta tedavi kapsamında yazılan ilaç ve gözlük reçete bedelleri ilgili eczane ve gözlükçüler tarafından; tıbbi cihaz ve malzeme bedelleri ilgili satıcılar tarafından, ayda bir fatura edilerek müdürlüğe teslim edilir. İlgili fatura ve ekli belgeler müdürlük tarafından incelendikten sonra fatura bedelleri ödeme emri belgesine bağlanarak ödeneğin bulunduğu defterdarlık muhasebe müdürlüğü, saymanlık müdürlüğü veya mal müdürlüğüne gönderilir. olarak değiştirilmiştir. SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ HAKKINDA DUYURU (10) (06.09.2011) SGK tarafından 24.08.2011 tarihinde "Sağlık Uygulama Tebliği Hakkında Duyuru-10" hazırlanmış ancak kurum web sayfasındaki duyurusu 05.09.2011 günü yapılmıştır. Duyuru metni aşağıda yayınlanmış olup, duyuruda; kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar için düzenlenen raporların geçerlilik süreleri ve hipertansiyon tedavisinde kullanılan anjiyotensin reseptör antagonisti içeren ilaçların raporlarında yer alması gereken tedavi şemaları hakkında açıklamalar yapılmıştır. SAĞLIK UYGULAMA TEBLİĞİ HAKKINDA DUYURU (10) Aşağıda belirtilen konularda Sağlık Sigorta Müdürlüklerimiz arasında uygulama farklılığı olduğu belirlenmiştir. 1)Kanser tedavisinde kullanılan ilaçlar için düzenlenen raporlarda raporun geçerli olduğu süre hesaplanırken bazı Müdürlüklerimizde kür aralığının kür sayısı ile çarpıldığı ve bu sürenin sonunda raporun geçersiz kabul edildiği, bazı müdürlüklerimiz tarafından ise raporda yazılı kür sayısının tamamlanmasına kadar geçerli kabul edildiği belirlenmiştir. Uygulamada birliğin sağlanması ve hasta mağduriyetinin önlemesi açısından; bu raporlar süre belirtilmemiş ise Sağ- lık Uygulama Tebliği gereği 2 (iki) yılı aşmamak üzere kür sayısı tamamlanıncaya kadar, Sağlık Uygulama Tebliği nde özel süre tanımlanmamış olmasına rağmen raporda süre belirtilmiş ise (1 yıl vb..) bu süreyi aşmamak kaydı ile raporda yazılı kür sayısının tamamlanmasına kadar geçerli kabul edilecektir. Sağlık Uygulama Tebliği nde ilaç için düzenlenecek rapor için süre belirtilmiş ise bu süre aşılmayacaktır. 2)Hipertansiyon tedavisinde kullanılan anjiyotensin reseptör antagonisti içeren ilaçlar, uzman hekim raporuna bağlı olarak tüm hekimlerce yazılabilmekte olup, raporda anjiyotensin reseptör antagonisti için tedavi şeması ve tedavi dozunun belirtilmiş olması gerekmektedir. Anjiyotensin reseptör antagonisti içeren ilaçlardan kombine (diüretik yada bir başka tansiyon düşürücü ilaç ile birlikte) halde bulunanlar için, diğer etken maddelerin tedavi dozu raporda belirtilmemiş ise reçete de belirtilen dozlar esas alınacaktır. AİLE HEKİMLİĞİ REÇETELERİNİN MEDULA ECZANE PROVİZYON SİSTEMİNE GİRİŞİ (23.08.2011) TEB nin yaptığı duyuruda; aile hekimleri tarafından yazılan reçetelerin Medula Eczane Provizyon Sistemine girişleri esnasında, doktor bilgilerinin bulunamaması halinde kullanılan Doktoru Bulamadım butonunun çalışmadığı ile ilgili bildirimler ulaştığı, Konu ile ilgili Sosyal Güvenlik Kurumu ile yapılan görüşmede, tüm aile hekimlerinin diploma tescil numaralarının Medula Eczane Provizyon Sistemine tanıtıldığı, bu sebeple aile hekimliği reçetelerinin girişi esnasında Doktoru Bulamadım butonunun artık çalışmayacağı, bununla ilgili Medula Eczane Provizyon Sisteminde ilerleyen saatlerde bir duyuru yapılacağı bilgisi alındığı bildirilmiştir. MULTINET KURUMSAL HİZMETLER A.Ş.(PETRONET) İLE İMZALANAN PROTOKOL (01.08.2011) Multinet Kurumsal Hizmetler A. Ş. (Petronet) ile Odamıza arasında Türkiye Geneli Shell Akaryakıt istasyonlarından taşıt tanıma sistemi aracılığı ile yakıt alınabilmesi amacıyla protokol imzalanmıştır. Bu protokole göre sisteme dahil olmak isteyen meslektaşlarımız, sözleşme süresince akaryakıt pompa fiyatı üzerinden %5 iskonto alacaklardır. Söz konusu iskonto iade/fark faturası düzenlenerek sözleşmeyi yapan meslektaşlarımızın hesabından düşülecektir. Konu ile ilgili olarak Multinet satış temsilcilerince eczanelerde yapacakları olan ziyaretlerde taşıt tanıma sisteminin detayları konusunda bilgilendirme yapılacaktır. Sistemden faydalanmak isteyen meslektaşlarımızla, bir sözleşme yapılıp, ödeme için kredi kartı talimatı alınacaktır. Sözleşme için gerekli olan belgeler ile satış yetkilisine ait iletişim bilgileri aşağıdaki gibidir. Gerekli olan belgeler; Vergi levhası fotokopisi Kimlik fotokopisi İmza sirküsü Faaliyet Belgesi MABTHERA ROCHE 500 MG/50ML VE ALTUZAN 500 MG/50 ML HAKKINDA AÇIKLAMA (19.07.2011) Mabthera Roche 500 mg/ 50 ml IV İnfüzyon için Kon. Sol.İçeren Flakon ve Altuzan Roche 400 mg/16 ml Kon.İnf.Çöz.İçeren Falkon hakkında İl Sağlık Müdürülüğünün Odamıza göndermiş olduğu 13.07.2011 tarih ve 25383 sayılı yazıda Mabthera roche 500 mg/ 50 ml IV İnfüzyon için Kon. Sol.İçeren Flakon adlı müstahzarın B6077B01 (İT:03.2009, SKT:09.2011) seri numaralı ile Altuzan Roche 400 mg/16 ml Kon.İnf.Çöz.İçeren Falkon adlı müstahzarın B5018B01 (it:03.2009, skt:09.2011) seri numaralı müstahzarların sahte-

DUYURULAR 24 DUYURULAR 25 sinin bulunduğu, bu seri numaralı müstahzarlara rastlanılması halinde kullanılmasının engellenerek Sağlık Müdürlüğüne ve ilgili firmaya haber verilmesi gerektiği bildirilmiştir. KAN ÜRÜNÜ VE G2D GRUBU FATURALAR HAKKINDA (19.07.2011) Kan ürünü ve G2D grubu faturaların kontrol işlemi tamamlandıktan sonra, sistem tarafından.döküm numaralı faturanın tümünün inceleme işlemi tamamlanmıştır mesajı gönderilmekte olup, kesinti olup olmadığı ve miktarı mesajda yer almamaktadır. Faturada kesinti olması durumunda 5 iş günü içinde itiraz edilebilmesi için Medula da İade/Kesinti Sorgu bölümünden döküm numarası yazılarak kontrol işleminin yapılması gerekmektedir. ASİST %4 ŞURUP HAZIRLAMAK İÇİN GRANÜL HAKKINDA DUYURU (19.07.2011) T.C Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü resmi internet sitesinde 15.07.2011 tarihinde yayımlanan duyuru ile; Hüsnü Arsan İlaçları A.Ş. nin ruhsatına sahip olduğu Asist %4 Şurup Hazırlamak İçin Granül isimli müstahzarın iç-dış ambalaj ve kullanma talimatında yer alan saklama sıcaklığı ile ilgili olarak; Söz konusu müstahzarın sulandırıldıktan sonra 2-8ºC arasında buzdolabında saklanmasına ve aynı zamanda 25ºC nin altındaki oda sıcaklığında saklanmasına ilişkin veriler yeterli olduğundan müstahzarın sulandırıldıktan sonra her iki saklama koşulunda da saklanmasının mümkün olduğu bildirilmektedir. ECZACILARIN EMEKLİLİĞİ KONUSUNDA YAPILACAK ÇALIŞMADA KULLANILMAK ÜZERE HAZIRLANAN ANKET HAKKINDA (15.07.2011) Türk Eczacıları Birliği 37.Dönem Merkez Heyeti eczacıların emekliliği konusunda bir çalışma yapılmasına karar vermiştir. Bu çalışma kapsamında, eczacılarımızın yaş bilgilerinin alınması aktüeryal dengenin çıkartılması gerekmektedir. Bu amaçla, Birliğimiz tarafından bir anket hazırlanmış olup 15.07.2011 (yarın) tarihi itibariyle www.teb.org.tr adresinde ana sayfanın orta bölümünde, haberlerin hemen üstünde yer alacak olan yönlendirme alanı aracılığıyla meslektaşlarımız bu ankete ulaşabilecektir. Ankette, meslektaşlarımızdan, a)eczane sigortaları bulunup bulunmadığı, b)özel emeklilik sigortaları bulunup bulunmadığı konusunda bilgi istenecektir. Oda internet sayfamızda, Birliğimiz internet sayfasındaki ankete ulaşılabilecek linke yer verilmek suretiyle söz konusu anketin tüm meslektaşlarımız tarafından 22 Temmuz 2011 tarihine kadar doldurulmasının sağlanmıştır. PNÖMOKOK AŞILARI HAKKINDA, (12.07.2011) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, Pnömokok Aşıları hakkında www.sgk.gov.tr adresinde yayınlanan duyuru ile; - İki yaş üstü çocuklarda ve erişkinlerde aspleni (dalagın olmaması durumu), dalak disfonksiyonu, splenektomi (medikal, cerrahi ve otosplenektomi) yapılan veya planlanan olgular, orak hücre hastalığı, çölyak sendromu, immünsupresif tedavi, radyasyon tedavisi, organ transplantasyonu ve HIV tüm evreleri dahil tedaviye veya hastalıklara bağlı immün yetmezlik ve immün baskılanma durumları, kronik renal hastalık ve nefrotik sendrom, kronik karaciğer hastalıkları, diabetes mellitus dahil herhangi bir kronik metabolik hastalığı, hemoglobinopati, doğuştan ve edinilmiş kraniyal defektler ve dermal sinüsler dahil beyin omirilik sıvısı sızıntısına sebep olan durumlarda; bu durumları belirten sağlık raporuna dayanılarak ilaç katkı payı alınmaksızın tüm hekimlerce reçete edilmesi halinde Kurumca karşılanmakta olduğu, - 65 yaş ve üzerindeki tüm kişilere pnömokok aşısının verilebilmesi için ayrıca bir sağlık raporu düzenlenmesine gerek olmadığı, - Pnömokok aşısının 5(beş) yıl koruyuculuğu bulunduğu bildirilmiştir. Duyuru web sayfamızın ilgili haber ekinde yayınlanmıştır. E-RAPOR TEDAVİ ŞEMASI - ANJİOTENSİN RESEPTÖR BLOKÖRÜ GRUBU İLAÇLARIN TEDAVİ ŞEMASI HAKKINDA; 12.07.2011 Türk Eczacıları Birliği'nin, Anjiotensin Reseptör Blokörü grubu ilaçların tedavi şeması zorunluluğu hakkında SGK'na başvurusuna istinaden Kurum tarafından gönderilen yazı ektedir.

DUYURULAR 26 DUYURULAR 27 ECZACI KAMUOYUNA; 12.07.2011 Eczacılık mesleğinin son zamanlarda eczacılar dışındaki unsurlardan kaynaklanan sorunları giderek artmaktadır. Mesleğin yapılış biçimi ve geleceğine ilişkin geri dönülemez bir noktaya doğru gitmesi, sektörün bütününü endişelendirmektedir. Gerek bu gün gerekse yarına ilişkin söylenebilecek ve yapılabileceklerin olduğu düşüncesini egemen kılmak bizler için önemli ve gereklidir. İçinde bulunulan durum ile ilgili olarak düşünceleriniz iletme gereksinimi duyan ve aşağıda imzası bulunan Eczacı Odalarımız, Merkez Heyetimize ekteki metni göndermişlerdir. Eczacı Kamuoyunun bilgisine sunarız. Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Başkanlığı na ANKARA Mersin Eczacı Odası Yönetim Kurulu 12 Haziran Pazar günü yapılan genel seçimler sonucunda ortaya çıkan tablo mevcut durumun devamı niteliğindedir. Adalet ve Kalkınma Partisi, iktidarının birinci döneminde planladığı, ikinci döneminde hayata geçirdiği Sağlıkta Dönüşüm projesini, önümüzdeki süreçte tamamlamak için gerekli hazırlıkları yapmaktadır. Sağlıkta Dönüşüm projesi, kamunun eczacılık mesleğine bakış açısını değiştirmek suretiyle, eczacılık mesleğinin işleyişine doğrudan müdahale etmektedir. İçinde bulunduğumuz durumun bundan sonraki süreçte daha da olumsuz bir yöne doğru gideceği endişesi, tüm eczacı kamuoyunda ciddi bir şekilde hissedilmektedir. Yaşanan gelişmeler, bu endişelerin hiç de yersiz olmadığını açıkça göstermektedir. Stok düzeltme hakkı yerine, eczacının ihtiyacını karşılamaktan uzak 6111 sayılı yasanın lanse edilmesi, kapalı kapılar ardında görüşmeler yaparak eczacı için yaşamsal bir anlam ifade eden mal fazlası ve ticari ıskontoların, doğrudan kamuya aktarılma projeleri, 6197 sayılı meslek yasasının güncellenememesi, sayısı ve kontenjanları sürekli artan eczacılık fakülteleri, artık taşınamaz büyüklüğe ulaşan KKİ nedeni ile masraflarını karşılamaya bile yetmeyecek oranda düşmekte olan eczane ciroları, meslek hakkı kavramının tartışmaya bile açılmaması gibi gelişmeler karşısında Türk Eczacıları Birliği nin sessiz ve yetersiz kalması, eczacıların geleceğe yönelik umutlarını yok etmektedir. Öte yandan, ilaç fiyat düşüşleri, kamu kurum ıskonto artışları gibi sebeplerle ortaya çıkan raf zararları sorununun, İlaç Fiyat Kararnamesi değişikliği ve stok düzeltme hakkı olmadan yapılan İTS bildirimleriyle değil, sanayi ve dağıtım kanalları ile yapılacak ciddi ve organize görüşmelerle ve tüm örgütü kapsayacak bir modelle çözülebileceği düşüncesindeyiz. Yakın zamanda karşımıza çıkacak olan sözleşme sürecinin iyi yönetilebilmesi, mesleğimiz açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Sözleşme taslağının örgüt içinde değerlendirilmesi ve kendi platformlarımızda ciddi bir şekilde tartışılması, örgüt yapımızı sorgulayıcı ifadelere karşı kırmızı çizgilerimizin açıkça belirlenmesi hayat önemdedir. Yukarıda açıklanan gerçekler doğrultusunda; Türk Eczacıları Birliğinin, tabanının beklentilerine yanıt verecek, ülke gerçeklerine uygun, çözüme yönelik bir tavır sergilemesi mutlak bir zorunluluktur. Merkez Heyetinin; eczacı odalarını dışlayan, tabanın sayısal çoğunluğunu görmezden gelen, kişisel ihtirasların ön plana çıktığı bir yönetim anlayışı ile sorunlarımıza çözüm üretemeyeceği açıkça ortadadır Tabanın bütününün yönetimde söz sahibi olduğu, eczacı odalarının ikinci plana atılmadığı, karşılıklı iletişimin ön plana çıktığı, birlik ve dayanışma ruhunun yeniden hakim olduğu bir yapının, mesleğimizin kurtuluşu olduğu gerçeğinden hareketle, bu yapının kurulabilmesi için her türlü çabayı göstereceğimizi açıkça ifade ediyoruz. Eczacılığın geleceği tehlikededir. Mesleğimizin geleceğini tehdit eden sorunlar yumağının çözümü noktasında çalışmaya, üretmeye ve katkıyı vermeye hazır olduğumuzu kararlı bir şekilde ifade ederken, Merkez Heyetinin, tabanın bu sessiz çığlığına tercüman olan bizlere, kulak vereceğini umuyoruz. 1. Bölge İstanbul Eczacı Odası 2. Bölge Ankara Eczacı Odası 3. Bölge İzmir Eczacı Odası 7. Bölge Bursa Eczacı Odası 8. Bölge Gaziantep Eczacı Odası 13. Bölge Erzurum Eczacı Odası 17. Bölge Zonguldak Eczacı Odası 18. Bölge Trabzon Eczacı Odası 19. Bölge Tekirdağ Eczacı Odası 25. Bölge Mersin Eczacı Odası 31. Bölge Kocaeli Eczacı Odası 38. Bölge Van Eczacı Odası 47. Bölge Amasya Eczacı Odası Dağıtım: Gereği İçin: Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Başkanlığı Bilgi için: Bölge Eczacı Odaları Sağlık Meslek Mensupları Birliği Kanun Tasarı Taslağı ile öncelikle meslek örgütümüzü yok etmek ve çatımızı dağıtıp, bizleri evsiz bırakmak isteyen bu anlayış karşısındaki suskun bekleyişin hiçbir mazereti olamaz.

DUYURULAR DUYURULAR 28 29 YARDIMLAŞMA SANDIĞI KREDİ LİMİTLERİ HAKKINDA (11.07.2011) Türk Eczacıları Birliği Yardımlaşma Sandığı 37.Dönem Yönetim Kurulu 06.07.2011 tarihli toplantısında, Eczane İşletme ve Sosyal Yardım Kredisi limitlerini, 07.07.2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere aşağıda belirtildiği şekilde yeniden düzenlemiştir. Kredi Adı Limitleri Faiz Orn 1) Eczane İşletme Kredisi 25.000,00 TL % 6,30 2) Sosyal Yardım Kredisi 15.000,00 TL % 6,30 TİCARET SİCİL KAYDI HAKKINDA (04.07.2011) Eczacılık yasaları ve yakın tarihte uygulamaya girecek yeni ticaret kanunları gereği eczacılarımızın ticaret siciline kayıt yaptırmaları gerekmektedir. Aynı zamanda KOSGEB desteklerinden faydalanmak için Ticaret ve Sanayi Bakanlığı nın tebliği gereği ticaret sicil kaydı gerekmektedir. Kayıt işlemi sadece ticaret sicili ile ilgili olup, Ticaret Odasına kayıt yapılmasına gerek yoktur. Kayıt işleminde yıllık aidat gibi bir ödeme söz konusu olmayıp, bir defaya mahsus giriş ücreti ödenecektir. Bu ücret eczacılarımız için 182 TL + 55 TL = 237 TL dir. Kayıt işleminde istenen belgeler - Vergi Levhası fotokopisi - T.C. kimlik no lu kimlik fotokopisi - Ekte örneği bulunan, imza beyannamesinin noterden onaylı hali Kayıt işleminden sonra nakil ve kapama gibi durumlarda Ticaret Sicil Müdürlüğü ne de bilgi verilmesi gerekmektedir. Ayrıca daha önce kayıt yaptırmış olan eczacılarımızın (Mersin Merkez) listesi ekte sunulmuş olup bu eczacılarımızın yeniden kayıt yaptırmalarına gerek yoktur (sadece adres değişiklikleri varsa, yeni adreslerini dilekçe ile bildirmeleri gerekmektedir). Bilgilerinize sunulur. Not: Ticaret Sicili memurluğu, Ticaret Odası 3.katta hizmet vermektedir. Ayrıca merkez hariç diğer ilçelerin Ticaret Sicil Memurlukları ayrı olup, kayıt işlemleri ilçelerde bulunan memurluklarda yapılabilecektir. ÖNEMLİ HATIRLATMA! 30.06.2011 TARİHİ İTİBARİYLE ELEKTRONİK REÇETE ÇIKTILARINDA ELLE YAPILAN DÜZENLEMELER KABUL EDİLMEYECEKTİR. (28.06.2011) Bilindiği üzere, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 31.08.2010 tarihinde yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği Hakkında Duyuru (3) ile Sağlık Uygulama Tebliğinin bazı maddelerinin uygulamasına açıklık getirilmiş, ancak söz konusu duyurunun 11) Elektronik reçete çıktılarına sonradan ilaç ilavesi, değişiklik ve düzeltme yapılması gibi tüm işlemler, yine bilgisayar ortamında yapılacaktır. şeklindeki maddesi bölgemizde ciddi sıkıntılar yaratmıştı. Konuyla ilgili T.C Sağlık Bakanlığı Temel Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından 22.09.2010 tarihinde yayımlanan duyuru ile 30.06.2011 tarihine kadar aile hekimliklerince yazılan bilgisayar çıktısı reçeteler üzerinde, tespit edilen yanlışlık ya da eksikliklerde el yazısı ile yapılacak olan düzeltmelerin ıslak imza ve kaşe onayı ile birlikte yapılmasının uygun bulunduğu bildirilmişti. Bahsi geçen sürenin bu ayın sonunda bitmesi nedeni ile tarafımızca TEB ne 07.06.2011 tarihinde başvuru yapılmış ve bahsi geçen maddenin geçerliliği ile ilgili bir çalışma yapılıp yapılmadığı sorulmuştur, ancak bugün (28.06.2011) itibariyle konu hakkında gerek TEB den gerekse ilgili kurumlardan bir açıklama yapılmadığından; 30.06.2011 Perşembe günü itibariyle elektronik reçete çıktılarında yapılacak tüm değişiklik, ilave ve düzeltmeler yine bilgisayar ortamında yapılacaktır. El yazısı ile yapılacak değişiklik, düzeltme ve ilaveler ıslak imza-kaşe onayı olsa dahi kurumca kabul edilmeyecektir. Meslektaşlarımızın mağduriyetler yaşamaması için reçete karşılarken ilgili duyuruya göre işlem yapmaları gerekmektedir. SGK TARAFINDAN YAYINLANAN SAĞLIK RAPORLARI ONAY İŞLEMLERİ VE AİLE HEKİMLİĞİ KODU DUYURULARI HAKKINDA (28.06.2011) Bilindiği gibi, T.C.Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından, İlaç Kullanım Raporlarının Tasdiki ve İlaç Kullanım Raporlarının Düzenlenmesi ve Rapor Formatına İlişkin Açıklamalar ın yer aldığı 2011/39 sayılı Genelge, 30.05.2011 tarihinde yayınlanmıştır. Bu Genelge ile geri ödeme kurumları ve serbest eczaneler tarafından, genelge ekinde yer alan rapor formatına uygun olarak düzenlenen ilaç raporları için hastalardan ve raporu düzenleyen sağlık kurum ve kuruluşlarından, Sağlık Uygulama Tebliğinde belirtilmeyen başkaca herhangi bir bilgi ve belge aslı veya fotokopi ilave edilmesinin talep edilmeyeceği bildirilmiştir. Konu hakkında, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından, 27.06.2011 tarihinde www. sgk.gov.tr de yayınlanan İlaç Kullanımı için Düzenlenmiş Sağlık Kurulu Raporları Hakkında başlıklı duyuru ile; Sağlık Uygulama Tebliğinin 6.1.1.C- Sağlık raporlarının düzenlenmesi maddesi nin (1) numaralı fıkrasında Sağlık rapor formatları konusunda Sağlık Bakanlığı düzenlemelerine uyulacaktır. hükmünün yer aldığı, Bu hüküm doğrultusunda Sağlık Bakanlığı nın 2011/39 sayılı Genelgesi gereği; ilaç kullanımı için düzenlenmiş sağlık raporlarında (elektronik ortamda düzenlenmiş raporlar hariç) sağlık grup başkanlıkları, başhekimlik mühür ve onayı aranmayacağı duyurulmuştur. Sözleşmeli eczaneler, Aile hekimliği sözleşmesi imzalayan aile hekimliği uzmanı ve diğer uzman hekimlerinin ıslak imza ve kaşe ile düzenledikleri ilaç kullanım raporlarını Medula reçete provizyon sistemine kaydederken, önceden kullanılan Sağlık Grup Başkanlığı kodu (11990102) yerine, bundan böyle her il için açılan Aile Hekimliği kodunu (11 il kodu 9904) kullanacaklardır. şeklindedir. SÜREKLİ MESLEKİ GELİŞİMDE YENİ UFUKLAR: TEB-E-ON ECZACILAR İÇİN ONLİNE EĞİTİM PLATFORMU 21.06.2011 Günümüzde, genelde sağlık, özelde ilaç ve eczacılık alanında yaşanan dönüşümler ve hızla ilerleyen bilgi/bilişim teknolojileri, eczacılık mesleğinin sürekli gelişimini zorunlu kılmaktadır. Söz konusu değişen ve gelişen koşullara uyum sağlama açısından, eczacıların mezuniyet öncesi olduğu kadar mezuniyet sonrası eğitimleri de önemli bir rol oynamaktadır. Eczacı, tüm dünyada sadece ilacı sunan değil, sağlığın geliştirilmesinden, hastalığın rehabilite edilmesi noktasına kadar her düzeyde farklı görev, yetki ve sorumluluklara sahip bir sağlık çalışanıdır. Söz konusu işlevler, bireylerin daha iyi sağlıkilaç-eczacılık hizmetleri alması ve halk sağlığının geliştirilmesi açısından temel bir öneme sahiptir. Eczacıların bu işlevlerini yerine getirebilmeleri, üniversite lisans eğitiminin ötesinde; mezuniyet sonrası eğitim programlarından geçerek Sürekli Meslekî Gelişim içinde olmalarını gerektirir. Sürekli Meslekî Gelişim; her eczacının profesyonel olarak tüm meslek yaşamı boyunca sorumluluğunu ve uzmanlığını sürdürmesi, bilgi, nitelik ve davranışlarını düzenli olarak iyileştirmesi, geliştirmesi ve genişletmesidir. Bir başka ifade ile Sürekli Meslekî Gelişim, bir sağlık çalışanı olarak eczacının kapasitesini geliştirmek, mesleğini daha etkin ve verimli icra edebilmek ve bunları sürdürebilmek için yaşam boyu öğrenme faaliyeti içerisinde olmasıdır. Türk Eczacıları Birliği, eczacıların mesleki yeterliliğinin geliştirilmesini, ilaç-eczacılık hizmetlerinin görünürlülüğünün pekiştirilmesini ve bu hizmetlerin kalitesine olan güveninin artırılmasını odağına alan Sürekli Meslekî Gelişim felsefesi çerçevesinde, 2002 yılından bu yana meslek içi eğitim programları düzenlemektedir. Bugün bu yolda yeni ve önemli bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Eczacılarımızın meslekî bilgilerini sürekli güncellemelerine, mevcut bilgilerini tazelemelerine ve kişisel kapasitelerini geliştirmelerine yardımcı olmak amacıyla; Novartis in desteği ile TEB-E-ON, Eczacılar İçin Online Eğitim Platformu çerçevesinde, Uzaktan Eğitim Modülleri ni hayata geçiriyoruz.

DUYURULAR DUYURULAR 30 31 Tüm eczacılarımız, kişiye özel, eğitim maliyetlerinin neredeyse sıfıra indirildiği, zaman ve mekândan bağımsız, anında güncelleme imkânı tanıyan kısacası; online öğrenme yoluyla uzaktan eğitimin tüm olanaklarından yararlanarak hazırlanan bu modüllere, sadece www.eczacilikakademisi.org adresinden üye girişi yaparak erişebilmektedir. Eczacılarımızın meslekî yeterliliklerinin ve kişisel kapasitelerinin geliştirilmesi, yetkin oldukları alanlarda bilimsel bilgiye dayalı hizmetleri en doğru, etkin ve verimli biçimde sunmalarına katkı sunmak amacı ile hazırlanan TEB-E-ON, Eczacılar İçin Online Eğitim Platformu, Sürekli Mesleki Gelişim hedeflerimiz doğrultusunda gelişmeye ve kendini yenilemeye devam edecektir. Bu modüllerin eczacılarımız tarafından izlenmesi, eczacılık hizmetlerinin kalitesinin artırılmasına ve mesleğimizin sağlık alanındaki vazgeçilmezliğimizin gözler önüne serilmesine doğrudan katkı sağlayacağı için, tüm eczacılarımızı TEB-E-ON Online Eğitim Platformu na katılmaya davet ediyoruz. SÜREKLİ MESLEKİ GELİŞİMDE YENİ UFUKLAR: TEB-E-ON ECZACILAR İÇİN ONLİNE EĞİTİM PLATFORMU 21.06.2011 Günümüzde, genelde sağlık, özelde ilaç ve eczacılık alanında yaşanan dönüşümler ve hızla ilerleyen bilgi/bilişim teknolojileri, eczacılık mesleğinin sürekli gelişimini zorunlu kılmaktadır. Söz konusu değişen ve gelişen koşullara uyum sağlama açısından, eczacıların mezuniyet öncesi olduğu kadar mezuniyet sonrası eğitimleri de önemli bir rol oynamaktadır. Eczacı, tüm dünyada sadece ilacı sunan değil, sağlığın geliştirilmesinden, hastalığın rehabilite edilmesi noktasına kadar her düzeyde farklı görev, yetki ve sorumluluklara sahip bir sağlık çalışanıdır. Söz konusu işlevler, bireylerin daha iyi sağlıkilaç-eczacılık hizmetleri alması ve halk sağlığının geliştirilmesi açısından temel bir öneme sahiptir. Eczacıların bu işlevlerini yerine getirebilmeleri, üniversite lisans eğitiminin ötesinde; mezuniyet sonrası eğitim programlarından geçerek Sürekli Meslekî Gelişim içinde olmalarını gerektirir. Sürekli Meslekî Gelişim; her eczacının profesyonel olarak tüm meslek yaşamı boyunca sorumluluğunu ve uzmanlığını sürdürmesi, bilgi, nitelik ve davranışlarını düzenli olarak iyileştirmesi, geliştirmesi ve genişletmesidir. Bir başka ifade ile Sürekli Meslekî Gelişim, bir sağlık çalışanı olarak eczacının kapasitesini geliştirmek, mesleğini daha etkin ve verimli icra edebilmek ve bunları sürdürebilmek için yaşam boyu öğrenme faaliyeti içerisinde olmasıdır. Türk Eczacıları Birliği, eczacıların mesleki yeterliliğinin geliştirilmesini, ilaç-eczacılık hizmetlerinin görünürlülüğünün pekiştirilmesini ve bu hizmetlerin kalitesine olan güveninin artırılmasını odağına alan Sürekli Meslekî Gelişim felsefesi çerçevesinde, 2002 yılından bu yana meslek içi eğitim programları düzenlemektedir. Bugün bu yolda yeni ve önemli bir aşamaya gelmiş bulunuyoruz. Eczacılarımızın meslekî bilgilerini sürekli güncellemelerine, mevcut bilgilerini tazelemelerine ve kişisel kapasitelerini geliştirmelerine yardımcı olmak amacıyla; Novartis in desteği ile TEB-E-ON, Eczacılar İçin Online Eğitim Platformu çerçevesinde, Uzaktan Eğitim Modülleri ni hayata geçiriyoruz. Tüm eczacılarımız, kişiye özel, eğitim maliyetlerinin neredeyse sıfıra indirildiği, zaman ve mekândan bağımsız, anında güncelleme imkânı tanıyan kısacası; online öğrenme yoluyla uzaktan eğitimin tüm olanaklarından yararlanarak hazırlanan bu modüllere, sadece www.eczacilikakademisi.org adresinden üye girişi yaparak erişebilmektedir. Eczacılarımızın meslekî yeterliliklerinin ve kişisel kapasitelerinin geliştirilmesi, yetkin oldukları alanlarda bilimsel bilgiye dayalı hizmetleri en doğru, etkin ve verimli biçimde sunmalarına katkı sunmak amacı ile hazırlanan TEB-E-ON, Eczacılar İçin Online Eğitim Platformu, Sürekli Mesleki Gelişim hedeflerimiz doğrultusunda gelişmeye ve kendini yenilemeye devam edecektir. Bu modüllerin eczacılarımız tarafından izlenmesi, eczacılık hizmetlerinin kalitesinin artırılmasına ve mesleğimizin sağlık alanındaki vazgeçilmezliğimizin gözler önüne serilmesine doğrudan katkı sağlayacağı için, tüm eczacılarımızı TEB-E-ON Online Eğitim Platformu na katılmaya davet ediyoruz. İLAÇTA DURUM KOMİSYONU NUN 9-10.06.2011 TARİHLİ TOPLANTISI İLE YAPTIĞI DEĞERLENDİRME SONUCU HAKKINDA (13.06.2011) İlaçta Durum Komisyonu, 9-10.06.2011 tarihlerinde İstanbul da bir toplantı yaparak, eczaneler tarafından yapılan alımlarda uygulanan vadeler ve ticari ıskontolar konusunda ilaç firmaları ile görüşmelerine başlamıştır. İlaçta Durum Komisyonumuz, yaptığı görüşmeler ve çalışmalar sonucunda, meslektaşlarımızın eczane stoklarını minimal seviyede tutması ve firma kampanyalarına girmemeleri konusunda tavsiyede bulunma kararı almıştır. Bu çerçevede yapılan çalışmalar ve sonuçları ile ilgili olarak, önümüzdeki günlerde Bölge Eczacı Odaları aracılığıyla meslektaşlarımıza gerekli bilgilendirmeler yapılacaktır. Bu süreçte, meslektaşlarımızın, stok seviyelerini mümkün olduğunca minimal düzeyde tutmaları ve firma kampanyalarına girmemeleri büyük önem taşımaktadır. T.C.SAĞLIK BAKANLIĞI TEDAVİ HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ NÜN İLAÇ KULLANIM RAPORLARI KONULU 2011/39 SAYILI GENELGESİ HAKKINDA 03.06.2011 T.C.Sağlık Bakanlığı Tedavi Hizmetleri Genel Müdürlüğü tarafından, İlaç Kullanım Raporlarının Tasdiki ve İlaç Kullanım Raporlarının Düzenlenmesi ve Rapor Formatına İlişkin Açıklamalar ın yer aldığı 2011/39 sayılı bir Genelge yayınlanmıştır. Genelge ile geri ödeme kurumları ve serbest eczaneler tarafından, bu genelge eki rapor formatına uygun olarak düzenlenen ilaç raporları için hastalardan ve raporu düzenleyen sağlık kurum ve kuruluşlarından, Sağlık Uygulama Tebliğinde belirtilmeyen başkaca herhangi bir bilgi ve belge aslı veya fotokopi ilave edilmesinin talep edilmeyeceği bildirilmektedir. Bu genelge tarihinden önceki genelge (29.01.2007 tarih ve 2007/4 sayılı) uyarınca ve önceki rapor formatına göre düzenlenmiş ilaç kullanım ve muafiyet raporları ile ilaç kullanımı ve katılım payı muafiyet için düzenlenmiş sağlık kurulu raporları süresi bitimine kadar geçerli olacaktır. Genelge ve eki rapor formatı web sayfamızın ilgili haber ekinde yayınlanmıştır. SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNUN GRİP AŞILARI HAKKINDAKİ DUYURUSU (26.05.2011) Sosyal Güvenlik Kurumu resmi internet sitesinde 25.05.2011 tarihinde Grip Aşıları başlıklı bir duyuru yayınlanmış olup, duyuru metni aşağıda yer almaktadır: Kurumumuz tarafından grip aşıları; tüm risk gruplarına uygulanmaktadır. 65 yaş ve üzerindeki tüm kişilere ve yaşlı bakımevi ve huzurevinde kalan ve bu durumlarını belgelendiren kişilere, aşı için ayrıca bir sağlık raporu düzenlenmesi gerekmemektedir. Bu kişiler dışında yer alan erişkin ve çocuklarda ise; astım, KOAH gibi kronik akciğer hastalıkları, kalp, yüksek tansiyon gibi kardiyovasküler hastalıklar, Diabet (Tip 1 ve 2) gibi kronik Metabolik hastalıklar, diyaliz tedavisi görenlerde olduğu gibi kronik böbrek hastalıkları, anemi, talasemi gibi bazı kan hastalıkları, organ nakli ve benzeri durumlar nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış ve bu amaçla ilaç kullanan hastalar, uzun süreli asetil salisilik asit tedavisi alan 6 ay 18 yaş arasında olan çocuk ve adolesanlarda bu hastalıkların bir veya birkaçının bulunması halinde; yalnızca bu durumlarını belirten sağlık raporunun ibraz edilmesi yeterlidir. Bu hastalara grip aşıları ilaç katkı payı alınmaksızın yılda bir defaya mahsus olmak üzere, tüm hekimlerce reçete edilmesi halinde Kurumumuzca karşılanmaktadır.

DUYURULAR DUYURULAR 32 33 SBİEGM NİN TNF BLOKERLERİ HAKKINDAKİ 2011/35 SAYILI GENELGESİNİ HAKKINDA; (26.05.2011) Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün TEB ne gönderdiği 13.05.2011 tarih, 040571 sayılı yazı ile, 2009/73 ile 2010/78 sayılı Genelgeleri yürülükten kaldıran 2011/35 sayılı Genelgenin yayınlandığı bildirilmiştir. 2011/35 sayılı Genelgeye göre; TNF Blokerleri (infliksimab, adalimumab, etarnercept) ve abatacept kullanımı sırasında, başka tüberkiloz olmak üzere ciddi advers etkilerin ve hasta sağlığı açısından izlenmesi amacıyla yürütülen İlaç Güvenlik izlem Formu ve TNF-Bloker ilaçlar Hasta Onaylama formu uygulamasına interleukin 1B blokeri olan Kanakinumab dahil edilmiştir. Bu nedenle söz konusu formlar yeniden düzenlenmiştir. Bu amaçla BUT/SUT ta belirtilen kriterler yanında yapılması gereken işlemler şu şekildedir. 1- Söz konusu ilaçların reçetelenmesi ile ilgili hastanede sağlık kurulu raporu düzenlenebilmesi amacıyla bir örneği Genelge ekinde (Ek-1) sunulan Hasta Onay Formu hasta, ilacı reçete eden hekim ve bir tanık tarafından imzalanacaktır. Sağlık Kurulu Raporu hazırlanması için bu imzalı formun varlığı gereklidir. İmzalanmış form rapor ile birlikte geri ödeme kurumlarına iletilecektir. Hasta Onay Formu www.iegm.gov.tr adresinden temin edilebilir. 2- Söz konusu ilaçlar reçete edildiğinde, reçete ile birlikte örneği Genelge ekinde (ek-2) gönderilen otokopili üç nüsha olarak hazırlanmış ve ilgili ruhsat sahipleri tarafından hastanelere dağıtılacak olan İlaç Güvenlik İzlem Formu hekimlerce doldurulacaktır. Doldurulan bu formun ilk nüshası İlaç ve eczacılık Genel müdürlüğü Türkiye Farmakovijilans Merkezi (TÜFAM) ne ikinci nüshacı eczane aracılığıyla geri ödeme kurumlarına gönderilecek, üçüncü nüshası ise reçete eden hekimde kalacaktır. TÜFAM a gönderilecek olan ilk nüsha, TNF blokerlerinin verildiği hastane eczaneleri veya serbest eczaneler tarafından aylık olarak biriktirilip, her ayın ilk on günü içinde İlgili İl Sağlık müdürlüğü ne gönderilecektir. İl Sağlık Müdürlükleri ise bu formları TÜFAM a aynı ay içinde ulaştıracaklardır. 3- Söz konusu ilaçların kullanımına devam edilebilmesi için 3 er aylık aralarla İlaç güvenlik izlem Formu doldurulması gereklidir. Reçete eden hekim formu doldurduktan sonra, iç hastalıkları uzmanı (reçete eden hekim iç hastalıkları kökenli ise kendisi, çocuk hastalarda ise çocuk hastalıkları uzmanı) ile göğüs hastalıkları veya enfeksiyon hastalıkları uzmanı hekimden konsültasyon alınarak form imzalanacaktır. Bu genelge ile 2009/73 ve 201078 sayılı genelgeler yürürlükten kaldırılmıştır. İnfliksimab, adalimumab, etarnercept, abatacept ve kanakinumab kullanımında yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda işlem yapılacaktır. SGK TARAFINDAN ASIST 1200 MG TOZ ICEREN 20 SASE İSİMLİ İLACIN ECZANE PROVİZYON SİSTEMİNDE YENİDEN AKTİFE ALINMASI HAKKINDA (26.05.2011) Bilindiği gibi, Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesi (Ek- 2/D) nde A11735 Kamu Kodu ve 8699570240101 barkod ile yer alan ASIST 1200 MG TOZ ICEREN 20 SASE isimli ilacın, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 25/03/2011 tarihli tedbir kararı ve 06/04/2011 tarihli ara kararı gereği Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı nca eczane provizyon sisteminde pasiflenmesi hakkında 29.04.2011 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde bir duyuru yayımlanması üzerine Kurumun bu duyurusu 02.05.2011 tarihinde Birliğimiz web sayfasından yayımlanmıştı. Konu hakkında 23.05.2011 tarihinde Kurumun web sayfasından bir başka duyuru yayımlanmış olup, bu duyuruda, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 03/05/2011 tarihli ara kararı gereği, Ödenecek İlaçlar Listesi (Ek-2/D) nde A11735 Kamu Kodu ve 8699570240101 barkod ile yer alan ASIST 1200 MG TOZ ICEREN 20 SASE isimli ilacın, 25/03/2011 tarihli tedbir kararı öncesi üretilenlerin kullanımının sağlanması amacıyla eczane provizyon sisteminde yeniden aktif hale getirildiği belirtilmiştir. BİOKAN İLAÇ FİRMASININ POVİDON İYOT MADDESİ İHTİVA EDEN BİOKADİN STANDARDİZE SOLÜSYON HAKKINDA DUYURUSU (26.05.2011) Birliğimize Biokan İlaç Firması tarafından Povidon iyot maddesi ihtiva eden Biokadin Standardize Solüsyon hakkında 13.05.2011 tarihli yazı gönderilmiş olup, yazıda; Povidon iyot maddesi ihtiva eden Biokadin Standardize Solüsyon adlı preparatlarının Sağlık Bakanlığı tarafından Kozmesotikler, Tedaviye Yönelik Olmayan Bitkisel Ürünler, Beslenmeyi Destekleyici Ürünler, Nutratösitikler ve Topik Uygulanan İlaç Dışı Ürünler kapsamına tabi olduğundan % 18 KDV li olarak satış yapıldığı, bazı firmaların aynı etken maddeye sahip Standardize Solüsyonların satışını % 8 KDV li olarak yaptığı, Söz konusu durumun açıklığı kavuşturulması amacıyla, T.C Gelir İdaresi Başkanlığı na başvuruda bulundukları, T.C. Gelir İdaresi Başkanlığı nın cevap yazısında bu mamüllerin ithali ve yurt içinde teslimi genel oranda % 18 KDV ye tabi tutulacaktır diye açıkça belirtildiği bildirilerek, söz konusu yazının bir örneği Birliğimize iletilmiştir. ALLERGAN FİRMASININ ACULAR %0,5 GÖZ DAMLASI İSİMLİ ÜRÜN İÇİN YAPTIĞI BİLDİRİM HAKKINDA (26.05.2011) Allergan Firması tarafından Birliğimize gönderilen 23.05.2011 tarih ve AGN/PY-187 sayılı yazı ile, firmanın 01.11.2010 tarih ve 130/22 sayı ile ruhsatına sahip bulunduğu, 8699490561010 barkod numaralı ACULAR %0,5 GÖZ DAMLASI isimli ürünün, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğünce İlaç Fiyat Listesinde yayınlanmadan ve geri ödeme listesine dahil edilmeden önce, sehven ecza depolarına verildiği bildirilmektedir. Söz konusu ürün şu anda ecza depolarında mevcut olmakla birlikte, ilaç fiyat listesinde yer almadığı ve MEDULA Eczane Provizyon Sistemine barkodu tanıtılmadığı için eczanelerden satışı uygun değildir. Bilgilerinizi, söz konusu ürünün, ilaç fiyat listesine ve MEDULA Eczane Provizyon Sistemine tanıtılmadan eczanelerden satışının yapılmaması ve depolardan satın alınmaması gerekmektedir. NÖBET KURALLARI (25.05.2011) Odamıza gelen yoğun bilgiler eczanelerin nöbetlerde Sağlık Kurum ve Kuruluşlarına eczane isimlerinin bulunduğu ve nöbetçi olduğunu bildiren yazılı yönlendirme kağıtları vb. bildirimlerin asıldığı yönündedir. Odamız tarafından hazırlanan nöbet kitapçıkları tüm sağlık kurum ve kuruluşlarına dağıtılmakta, nöbetçi eczane bilgisi sağlık kurumlarında bulunmaktadır. İlgili yasa gereği nöbetlerde eczanenin bulunmasını sağlayacak animasyon modunda çalışan E logo, yönlendirme ve ışıklandırma levhalarının kullanılabileceğini hatırlatır, sağlık kurumlarına yukarıda bahsi geçtiği şekilde yapılan nöbetçi eczane vb yazılı bildirimlerin tespiti halinde yasal işlem uygulanacağını bildirir, önemle bilgilerinize sunarız.

DUYURULAR DUYURULAR 34 35 BAZI GÖZ DAMLALARININ TEMİNİNDE UYULACAK ESASLAR HAKKINDA (06.05.2011) T.C. Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından Birliğimize gönderilen 20 Ekim 2010 tarih, 071355 sayılı yazı ile siklopentolat hidroklorür etkin maddesini içeren Sikloplejin Göz Damlası, tetrahidrozolin hidroklorür etkin maddesini içeren Eye-visol Steril Göz Damlası ve Visine Göz Damlası, tropikamid etkin maddesini içeren Tropamid Steril Göz Damlası ve Tropamid Fort Steril Göz Damlası, fenilefrin hidroklorür etkin maddesini içeren Mydfrin %2,5 Steril Göz Damlası adlı ilaçların temininde, başta reçetesiz olarak verilmemesi olmak üzere uyulacak esaslar duyurulmuştu. Konu hakkında, T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından, siklopentolat hidroklorür, tropikamid veya fenilefrin hidroklorür etkin maddelerini içeren göz damlalarının kontrolsüz ve amaç dışı kullanımı olduğuna dair TÜFAM a yapılan bildirimlerin devam etmesi üzerine, Beşeri Tıbbi Ürünlerin Güvenliğini İzleme, Değerlendirme ve Danışma Komisyonu tarafından yapılan değerlendirme sonucunda söz konusu preparatların; 1)Göz hastalıkları uzmanları tarafından reçete edilmesi, satış yapan eczanenin göz hastalıkları uzmanı kaşeli reçetelerin bir nüshasını bir yıl süreyle saklaması, 2)Göz hastalıkları uzmanlık belgesini ibraz eden hekime reçete formatında ayda en fazla 4 adet olacak şekilde satılması uygun bulunmuştur. T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün ilgili yazısı ekte gönderilmekte olup, bu şartlara uymadan satış yapan eczaneler hakkında cezai işlem uygulanacağı belirtilmektedir. T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün ilgili yazısı ekte gönderilmekte olup, bu şartlara uymadan satış yapan eczaneler hakkında cezai işlem uygulanacağı belirtilmektedir. Not: Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün 28.04.2011 tarihli 036032 sayılı yazısı ile siklopentolat hidroklorür, tropikamid veya fenilefrin hidroklorür etken maddelerini içeren ilaçlar için uyulması gereken esaslar bildirilmiş olup, yazıda tetrahidrozolin hidroklorür etkin maddesini içeren göz damlalarının sadece reçete ile satılır ibaresi bulunan tüm ilaçlarda olduğu gibi reçetesiz satılmaması konusuna riayet edilmesi gerektiği bildirilmektedir. TEVZİİ REÇETELERİ HAKKINDA; (05.05.2011) Bilindiği üzere 01 Nisan 2011 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere tevzii protokolünde ve sisteminde Mart ayı sonu itibariyle değişiklikler yapılmıştır. İlgili tevzii reçetelerinin onay işleminde sırasında yapılan duyurular ve bildirimlere rağmen çok sayıda meslektaşımızın yeni protokol hükümlerine dikkat etmeden sehven reçete karşıladıkları veya sistem girişlerini zamanında yapmadıkları tespit edilmiştir. Bu nedenle tevzii protokolünün 12. maddesi aşağıdaki şekilde yeniden düzenlenmiştir. Madde 12 - MEO tarafından onaylanmayan reçetelerin bedelleri kurumlar tarafından ödenmeyecek ve eczaneye tekrar iade edilecektir. Ayrıca sehven karşılanan (eczanenin limiti nedeni, eczanenin sırası gelmediği halde, 5 gün içerisinde sisteme girilmeyen vb.) reçeteler Odamız tarafından onaylanırken ilk seferde uyarı, tekrarı halinde ise protokolün 14.maddesinde yer alan reçete onay bedelinin 5 katı tutarında ceza uygulanacaktır. Eczacılarımızın karşılamış oldukları tevzii reçetelerini provizyon giriş tarihini baz alarak en geç 5 gün içerisinde tevzii sistemine girilmesine özen göstermeleri gerekmektedir. MALİYE BAKANLIĞI'NIN, ÇÖLYAK HASTALARININ KULLANDIĞI ÜRÜNLER HAKKINDA YAYIMLADIĞI DUYURU (04.05.2011) Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 02.05.2011 tarih ve 5354 sayılı Çölyak Hastalarının Kullandığı Ürünler Hakkında Duyuru ile, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, Sağlık Uygulama Tebliğinde yapılan değişiklikler ile, genel sağlık sigortalısı hak sahipleri için doğuştan metabolik hastalıklarda kullanılan ürünler ve çölyak hastalarının kullandığı ürünler için başlatılan aylık nakdi ödeme uygulaması hakkında Bakanlıklarına yapılan müracaatlardan, bu uygulamanın yeşil kart verilen hak sahipleri için de uygulanıp uygulanmayacağı hususunda tereddütler oluştuğunun anlaşıldığı belirtilerek, Yeşil kart uygulamasının, ödeme gücü olmayan vatandaşların sağlık hizmetlerinin Devlet tarafından karşılanması amacıyla yürürlüğe konulduğu ve söz konusu kişiler için nakdi bir ödeme öngörülmesinin, mevcut mevzuat hükümleri çerçevesinde ve organizasyon yapısı değerlendirildiğinde mümkün görülmemesinden ötürü, yeşil kart verilen hak sahipleri için, metabolik hastalıklarda kullanılan ürünler ile çölyak hastalarının kullandığı ürünlerin, nakdi ödeme yapılmaksızın, reçete karşılığı ödenmeye devam edileceği ve Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından, MEDULA provizyon sisteminde münhasıran yeşil kart verilen hak sahiplerinin söz konusu ürünlere ait reçetelerinin kayıt edilerek provizyon onayı alınması uygulamasının devam ettirilmekte olduğu bildirilmiştir. E-RAPORLARDA YAPILAN EKLEME VE DÜZELTME İŞLEMLERİ HAKKINDA ( 02.05.2011) Birliğimize, e-rapor uygulamaları ile ilgili olarak eczacı odaları ve meslektaşlarımız tarafından yapılan bildirimler, hastaneden ayrılmış bir hekimin çıkarmış olduğu e-raporda hastane tarafından düzeltme ya da ekleme işlemlerinin gerçekleştirilemediği yönündedir. Bu durumda olan e-raporların eksikliklerin tamamlanması sırasında izlenmesi gereken yol hakkında Sosyal Güvenlik Kurumu na yapmış olduğumuz başvurumuza cevaben Kurumdan gelen 26.04.2011 tarih, 191_8.606.973 sayılı yazıda; - Sağlık Uygulama Tebliğinin Sağlık raporlarının düzenlenmesi başlıklı 6.1.1.C maddesinin 6.fıkrasında yer alan Raporlar elektronik ortamda düzenlenmiş ise; bu düzeltmelerin başhekimlik tarafından elektronik ortamda onaylanması koşuluyla, düzeltmeye esas reçete tarihinden itibaren süresinin sonuna kadar geçerlidir. hükmüne istinaden e-raporlarda düzeltme yapılabildiği, - Düzeltme işlemlerinin raporun düzeltileceği tarihte hastanede halen görevli çalışan bir doktor ile yapılması gerektiği, düzeltme bilgilerinde doktor tescil no olarak mevcut çalışan bir doktorun tescilinin gönderilmesinin gerektiği, - Düzeltme yapılan tarihte hastanede çalışmayan bir doktorun düzeltme işlemi yapamadığı bildirilmektedir. E-raporlar üzerinde düzeltme işlemlerinin, Kurum tarafından verilen bilgi doğrultusunda yapılması gerektiği bildirilmiştir.

DUYURULAR DUYURULAR 36 37 SGK TARAFINDAN 06.04.2011 TARİHİNDEN İTİBAREN PASİFE ALINAN ANCAK 21.04.2011 TARİHİNDEN İTİBAREN AKTİFLENEN BAZI İLAÇLAR (21.04.2011) Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayınlanan 05.04.2011 tarihli duyuru ile, Sağlık Bakanlığı fiyat listelerinde bulunmayan ya da söz konusu listede fiyatı 0 (sıfır) olan ilaçların ve barkodlarının yer aldığı bir liste hazırlandığı ve bu listelerde yer alan kırmızı renkli barkodların, 06.04.2011 tarihinden itibaren eczane provizyon sisteminde pasif hale getirileceğinin duyurulduğu, Sağlık Bakanlığı fiyat listelerinde bulunmadığı ve/veya listede fiyatı sıfır olarak gözüktüğü halde, bu listede yer alan ilaçlardan bazılarının, halen eczanelerde bulunduğu bilgisi alındığından Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından geri ödeme kapsamı dışına çıkarılan bu ilaçlardan, eczanelerde bulunanların ivedilikle ecza deposu/kooperatif aracılığıyla iade edilmesi gerektiği bildirilmişti. Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından 20.04.2011 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde yayımlanan Bedeli Ödenecek İlaçlar Listesinde Yapılan Düzenlemeler 11 başlıklı duyuruda, ilgi yazımızda bahsi geçen pasife alınan ilaçlardan bazılarının 21.04.2011 tarihi itibariyle geri ödeme kapsamına yeniden alındığı tespit edilmiştir. Bu sebeple 21.04.2011 tarihi itibariyle geri ödeme kapsamına alınan Antepsin 1 gr 60 tb, Antepsin 1 gr/5 ml 250 ml Susp ve Protonex 40 mg 14 enterik kaplı tb adlı ilaçlar için iade yöntemi uygulanmasına gerek olmadığı bildirilmiştir. MALİYE BAKANLIĞI'NIN, YEŞİL KARTLI HASTALARIN REÇETELERİNE YAZILABİLECEK İLAÇ MİKTARI KONUSUNDA YAYIMLAMIŞ OLDUĞU DUYURU ( 21.04.2011) T.C. Maliye Bakanlığı Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü tarafından www.bumko.gov. tr adresinde yayımlanan 20.04.2011 tarih, 4901 sayılı ve Yeşil Kart Reçetelerinin Düzenlenmesi Hakkında Duyuru konulu yazısında, Bakanlıkları tarafından 31/12/2009 tarihli ve 27449 sayılı Beşinci Mükerrer Resmi Gazete de Yayımlanan Kamu Personelinin Sağlık Hizmetlerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna Devrine İlişkin Tebliğin Sağlık hizmetlerinin sağlanmasına ilişkin devredilmeyecek görevler başlıklı 6 ncı maddesinin dördüncü fıkrasında; Bu Tebliğin yürürlük tarihinden itibaren, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından SUT ta yapılan değişikliklerin; tedavi yardımına ilişkin olarak yürütülen ortak uygulamaya paralel olarak, herhangi bir işleme gerek kalmaksızın, devir kapsamı dışında tutulan ve tedavi giderleri Maliye Bakanlığı tarafından yayımlanan Tedavi Tebliği hükümleri çerçevesinde kurumlarınca karşılanmaya devam edilen kişiler için aynen uygulanacaktır. şeklinde bir düzenleme yapıldığı belirtilerek, Danıştay Onuncu Dairesinin 2010/6584 Esas Numaralı Kararı ile 25/3/2010 tarihli ve 27532 sayılı Birinci Mükerrer Resmi Gazete de yayımlanan Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinin 6.1.1.Ç maddesinin Reçetelere yazılabilecek ilaç miktarı başlıklı (1) numaralı fıkrasının ilk cümlesinin yürütümünü durdurması nedeniyle, Sosyal Güvenlik Kurumu nun, 6/4/2011 tarihinden itibaren anılan Tebliğin bu hükmü olmaksızın diğer hükümleri doğrultusunda yürütüleceğini bildirmesinden dolayı, Sağlık hizmetlerinin sağlanması hususunda yürütülen ortak uygulamaya paralel olarak, yeşil kartlı hak sahiplerinin tedavileri için düzenlenmesi gereken reçetelerin 6/4/2011 tarihinden geçerli olmak üzere, Sosyal Güvenlik Kurumu nun konuyla ilgili duyurusu doğrultusunda düzenlenebileceği bildirilmiştir. STOK ZARARLARININ TELAFİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME (20.04.2011) Kamu kurum iskontolarındaki artış ve fiyat düşüşleri nedeniyle oluşan stok zararlarının, ilaç firmaları tarafından telafi edilebilmesi için, Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü ve Birliğimiz tarafından yapılan duyurular doğrultusunda, eczaneler tarafından İlaç Takip Sistemi ne veri girişi gerçekleştirilmiş; bu verilerin Genel Müdürlük tarafından firma bazında gerçekleştirilen listeleme işleminin ardından, meslektaşlarımız fiyat farkı faturalarını düzenleyerek ecza deposu/ kooperatif şubesine teslim etmişlerdir. 09.04.2011 tarihinde gerçekleşen 5.Başkanlar Danışma Kurulu Toplantısı sonucunda da Odalarımızın talebi üzerine fiyatı düşen veya KKİ si artan ilaçlarını belirlenen bildirim süresinden sonra İTS ye girmiş olan ve bu nedenle de Sağlık Bakanlığı tarafından firmalara stok bilgileri bildirilmemiş eczacılarımız ile, herhangi bir nedenle İTS ye bu ilaçlarını bildirmemiş eczacılarımızın stok zararlarının telafisi görevini Merkez Heyetimiz üstlenmiştir. Bu çerçevede geçtiğimiz hafta yapılan bir dizi görüşmeden sonra bugün (19.04.2011) TİSD ve İEİS başkanları ile de görüşmeler gerçekleştirilmiş olup; TİSD ve İEİS tarafından, üyeleri bulunan firmalar için; - Stok bildirimini İTS üzerinden gerçekleştirmiş ve fiyat farkı faturasını düzenleyerek ecza deposuna göndermiş olan eczanelerin, 5+1, 10+2, 20+3 gibi, rutin uygulanan mal fazlarının stok zararlarının telafisi konusunda bir sorun yaşanmayacağı, stok zararlarının telafisinin en kısa sürede ecza depoları/kooperatifler aracılığıyla gerçekleştirileceği, - Herhangi bir sebeple İTS ye bildirimde bulunmamış ya da Sağlık Bakanlığı İEGM tarafından belirlenen sürenin sonrasında bildirimde bulunduğu için, bilgileri firmalara aktarılmamış olan eczanelerin stok zararının telafisinin, 15-30-45 gün metodu ile gerçekleştirileceği konusunda mutabakat sağlanmıştır. Stoklarını bildirmemiş eczacıların durumu konusunda AİFD ile yapılan görüşme süreci devam etmekte olup, AİFD üyesi olan firmalarla ilgili ayrıca bilgi verilecektir. Herhangi bir nedenle İTS ye stok bildirimini gerçekleştiremeyen ya da 20.12.2010 günü saat 08.00 den sonra bildirimde bulunduğu için firmalara stokları iletilmeyen eczanelerin belirlenebilmesi için Türk Eczacıları Birliği internet sayfasında bir bölüm açılarak, meslektaşlarımızın bilgilerinin alınması için sitemiz hazırlanmaktadır. Bu durumdaki eczacılarımız için de ivedilikle çözüm sağlanacaktır. ALCAINE STERİL OFTALMİK ÇÖZELTİNİN TEMİNİNDE UYULACAK ESASLAR HAKKINDA (19.04.2011) T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından Birliğimize gönderilen 01.10.2010 tarih 066778 sayılı yazı ile, proparakain hidroklorür etkin maddesini içeren Alcaine %0,5 Oftalmik Çözelti isimli ürün ile ilgili olarak ilgili hekimlere ve serbest eczacılara dağıtılmak üzere hazırlanan doktor mektubu, ilgi yazımız ekinde gönderilmiş ve ALCAINE Oftalmik çözeltinin temininde, başta reçetesiz olarak verilmemesi olmak üzere uyulacak esaslar duyurulmuştu. Konu hakkında, T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından, anılan ilaç hakkında TÜFAM a yapılan bildirimlerin devam etmesi üzerine, Beşeri Tıbbi Ürünlerin Güvenliğini İzleme, Değerlendirme ve Danışma Komisyonu

DUYURULAR DUYURULAR 38 39 tarafından yapılan değerlendirme sonucunda, Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon ile ilgili olarak aşağıda belirtilen esaslara uyulması yönünde karar alındığı bildirilmektedir. Buna göre, Alcaine Steril Oftalmik Solüsyon un 1) Göz uzmanları tarafından reçete edilmesi, satış yapan eczanenin göz uzmanı kaşeli reçetelerin bir nüshasını bir yıl süreyle saklaması, 2) Göz uzmanlığı, göz doçentliği ya da göz profesörlüğü gibi bir belgeyi ibraz eden hekime reçete formatında ayda en fazla dört adet olacak şekilde satılması uygun bulunmuştur. T.C.Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü nün ilgili yazısı ekte gönderilmekte olup, bu şartlara uymadan satış yapan eczaneler hakkında cezai işlem uygulanacağı belirtilmektedir. İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ nden (19.04.2011) Sıcaklık, nem ve buzdolabı ısı ölçerlerinin kalibrasyon belgeleri hakkında; İl Sağlık Müdürlüğü nün odamıza göndermiş olduğu yazıda, daha önce duyurusu yapılmış olan Eczane Denetim Formu nda yer alan sıcaklık, nem ve buzdolabı ısısı kayıtlarının tutulmasında kullanılması gereken Eczane Isı-Nem Kontrol Formu ve Eczane Buzdolabı Günlük Isı Kontrol Formu nun, yapılacak eczane denetimlerinde kontrolünün yapılacağı bu sebeple ilgili formların muhafaza edilmesinin sağlanması ile sıcaklık, nem ve buzdolabı ısı ölçerlerinin kalibrasyonlarının (kalibrasyon süresi bir yıllık) yaptırıldığına dair belgelerin de denetimlerde kontrol edileceği bildirilmiştir. SGK ADANA SSGM MÜDÜRLÜĞÜ NDEN ( 14.04.2011) İhtiyati Tedbir Kararları Hakkında SGK Adana SSGM Müdürlüğü nün ihtiyati tedbir kararları hakkında Odamıza göndermiş olduğu yazıda; Müdürlük ile anlaşmalı olarak faaliyet göstermekte iken çeşitli nedenlerle eczanelere yazılı uyarı cezaları, para cezaları verildiği ve sözleşmelerin feshedildiği, Eczacılar tarafından Kurumca uygulanan bu işlemlere karşı Mahkemelere davalar açıldığı, davalarda ihtiyati tedbir kararları verildiği, Mahkemelerce verilen İhtiyati tedbir kararlarının Mahkeme görevlisi dışında elden tebliğ edilmesi talebi halinde kararların sadece tespiti yapılması suretiyle eczacının kendisine ya da avukatından kabul edileceği, 3. kişilerden Tedbir kararlarının teslim alınmayacağı bildirilmiştir. SGK BAŞKANLIGI NIN YAYINLAMIŞ OLDUĞU REÇETE TEŞHİSLERİ KONULU DUYURU ( 14.04.2011) Bilindiği gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu MEDULA Provizyon Sisteminde kullanıcı adı ve şifre ile giriş yapılabilen eczane ekranında, 11.04.2011 tarihinde bir mesaj yayınlanarak, sistemin reçete giriş ekranında teşhis girilecek alanlar açıldığı ve 12.04.2011 tarihinden itibaren, reçete kaydı esnasında reçetede bulunan tüm teşhislerin, bu alanlara girilmesinin zorunlu olduğu bildirilmiştir. Aynı konuda, SGK Başkanlığı tarafından 14.04.2011 tarihinde www.sgk.gov.tr adresinde Reçete Teşhisleri başlıklı bir duyuru yayınlanarak, uygulama konusunda ayrıntılı bilgi verilmiştir. Duyuruda, Kurum tarafından elektronik reçeteye geçilmesi halinde sözleşmeli eczanelerden reçete ve eki belgeler istenmeyeceğinden reçetelerin sistemden kontrolünün sağlanmasını teminen ve ileride bu alanda yapılacak yeni düzenlemeler ile istatistiki veri oluşturmak amacıyla Medula reçete sisteminde reçetede yer alan teşhislerin girilebilmesi için oluşturulan alanların 12.04.2011 tarihinden itibaren sözleşmeli eczanelerce manuel olarak girilmesinin zorunlu hale getirildiği, bundan sonraki çalışmalarda ICD 10 kodu bulunan reçeteler için de alanlar açılarak, ICD 10 kodlarının girilmesi ya da seçilmesinin planlandığı belirtilmektedir. Sosyal Güvenlik Kurumu nun eczane provizyon ekranında yayımladığı mesaj ile başlattığı uygulama ve ardından yayınladığı duyuru hakkında, mevcut Protokol hükümleri ve yasal mevzuat açısından Birliğimiz tarafından gerekli girişimler başlatılmış olup, gelişmeler duyurulacaktır. SGK TARAFINDAN 06.04.2011 TARİHİNDEN İTİBAREN PASİFE ALINAN İLAÇLARDAN ECZANE STOKLARINDA BULUNANLARIN İADE EDİLMESİ HAKKINDA (14.04.2011) Bilindiği gibi, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından yayınlanan 05.04.2011 tarihli duyuru ile, Sağlık Bakanlığı fiyat listelerinde bulunmayan ya da söz konusu listede fiyatı 0 (sıfır) olan ilaçların ve barkodlarının yer aldığı bir liste hazırlandığı ve bu listelerde yer alan kırmızı renkli barkodların, 06.04.2011 tarihinden itibaren eczane provizyon sisteminde pasif hale getirileceği duyurulmuştur. Sağlık Bakanlığı fiyat listelerinde bulunmadığı ve/veya listede fiyatı sıfır olarak gözüktüğü halde, bu listede yer alan ilaçlardan bazılarının, halen eczanelerde bulunduğu bilgisi alınmış olup, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından geri ödeme kapsamı dışına çıkarılan bu ilaçlardan, eczanelerde bulunanların ivedilikle ecza deposu/kooperatif aracılığıyla iade edilmesi gerekmektedir. Ecza depoları ve kooperatiflerden alınan bilgilere dayalı olarak, halen stoklarda bulunduğu tespit edilen ilaçlara ait liste ekte yer almaktadır. Bilgilerinizi ve konunun üyelerinize duyurularak, bu listede yer alan ilaçlar ile, SGK tarafından yayınlanan 05.04.2011 tarihli duyuruda kırmızı barkod ile belirtilen ilaçlardan, eczanelerinde bulunanlar var ise, iade sürecini uygulamaları için gereğini rica ederim. SB İEGM TARAFINDAN YAYIMLANAN 8 NİSAN 2011 TARİHLİ İLAÇ FİYAT LİSTESİ HAKKINDA AYRINTILI BİLGİLENDİRME (12.04.2011) Sağlık Bakanlığı İlaç ve Eczacılık Genel Müdürlüğü tarafından yayımlanan 08 Nisan 2011 tarihli İlaç Fiyat Listesi ne göre fiyatı değişen ilaçların listesi web sitemizin İlaç Bilgisi bölümü Tarihlere Göre Listeler kısmına eklenmiştir. Ayrıca İlaç Bilgisi bölümü altında Ayrıntı Listeler başlıklı bölümümüzden de ulaşabileceğiniz listenin ayrıntılı karşılaştırması niteliğindeki Fiyatı Düşen İlaçlar, Fiyatı Artan İlaçlar, Listeye Eklenen İlaçlar ve Listeden Çıkarılan İlaçlar dosyaları web sayfamızın ilgili haber ekinde sunulmuştur.