PROF.DR. MUZAFFER AKSOY 1915-2001. Prof. Dr. Duran Canatan 24.09.2012 İbradı-Antalya



Benzer belgeler
MUZAFFER AKSOY ( )

AÜTF Halk Sağlığı AbD Staj Sonu Seminer Sunumu.. İnt. Dr. H. Ceren GÖKDUMAN İnt. Dr. Ezgi GÖKPINAR Danışman : Dr. Ahmet SALTIK 30 Mayıs 2014, Ankara

Prof. Dr. Ayşe Bora Tokçaer

TÜRK NÖROŞİRÜRJİ DERNEĞİ NÖROŞİRÜRJİ UZMANLIĞINDA 40. YIL PLAKET ve TEŞEKKÜR BELGESİ ALAN ÜYEMİZ

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

Sempozyum e-gazetesi 20 Aralık 2014 Yer: Liv Hospital B1 Konferans Salonu

Prof. Dr. Cengiz Çokluk

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

K A L B İ M İ Z D E S İ N

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ONKOLOJİ ENSTİTÜSÜ

4 Nisan 2014, Fantasia De Luxe Hotel, Kuşadası, Aydın

Onur Konuğumuz Prof. Dr. Güler AKSOY. Acıbadem Sağlık Grubu Hemşirelik Hizmetleri Direktörlüğü

TÜRK HENKEL'DE ÜST DÜZEY ATAMA

Business Network Center Turkey.

DEVLET HASTANESİNDE EĞİTİCİ OLMAK. Prof. Dr. Necla TÜLEK Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

TIRAN DA RUFAILIK VE KADIRILIK SEMPOZYUMU (VIDEO)

AHMETLER İLKOKULU. Okul Binası

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

Ak Parti 14.Dönem Siyaset Akademisi Ödül Töreni Yapıldı

Perifer hastanelerinde talasemi tanısı ve izlemi. Dr. Şule Ünal Antakya Devlet Hastanesi

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Prof. Dr. Galip Urak ve Göğüs Cerrahisi Anabilim Dalı

FATIH PORTAKAL ILE FOX ANA HABER BÜLTENI - CANLI IZLE- [16 KAS...

Kendi Kaleminden öğretmen özgeçmişleri. Muharrem NAZLI TD ve Edebiyatı/ Müdür Başyardımcısı

2017 Dr. Nejat F. Eczacıbaşı Tıp Ödülleri

Prof. Dr. Nuran Gökhan ın Ardından

PROF. DR. SERPİL UĞUR BAYSAL IN ÖZGEÇMİŞİ, 14 Ocak 2015

TOBB ETÜ AKADEMİK YÜKSELTİLME VE ATANMA ŞARTLARI:

DR. ÖĞRETİM ÜYELİĞİ İÇİN İLK ATAMA ÖLÇÜTLERİ (Tıp)

Bölge Uzmanı Nihai Form

BEDRİ RAHMİ EYÜBOĞLU

MADAM CURIE VE 2011 KİMYA YILI

ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ Tıp Eğitimi Anabilim Dalı Mezun Görüşleri Anketi

Böylesine anlamlı ve sevinçli bir günde sizlerle birlikte olmaktan mutluluk duyuyorum. Türkiye İş Bankası adına sizleri kutluyorum.

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ ONUR, HİZMET, BİLİM ve TEŞVİK ÖDÜLLERİ YÖNERGESİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç

SPK DÜZENLEMELERİ KAPSAMINDA EK AÇIKLAMALARIMIZ

KAFKAS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III DERS YILI HEMATOPOİETİK SİSTEM VE NEOPLAZİ DERS KURULU

Mehmet Haberal. Yani havaalanları ve ameliyathane. Prof. Dr. Atatürk Cumhuriyeti ve İnsanlığa Adanmış Bir Yaşam;

FARMAKOLOG TANIM A- GÖREVLER

Yayın no: 133 ÇANAKKALE SAVAŞI. Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze Dizi editörü: Prof. Dr. Salim Aydüz

Prof.Dr. S.Gülten. Bayrak. Aktuğlu

AHMET ÖNERBAY GÖRELE'DE

Dünyayı Değiştiren İnsanlar

PROFESÖRLÜK BAŞVURUSU için aşağıdaki koşulların sağlanması gerekmektedir.

1 İSMAİL GASPIRALI HER YIL BİR BÜYÜK TÜRK BİLGİ ŞÖLENLERİ. Mehmet Saray

İNGİLTERE DEKİ DOKTORLAR UYDURUYORSUN DEDİĞİ HASTAYI, TÜRK DOKTOR TEDAVİ ETTİ

HEMOGLOBİNOPATİ KONTROL PROGRAMI

ALBERT EİNSTEİN HAYATI

İngiltere Kraliyet Tıp Derneği nin. Prof. Dr. Mehmet Haberal a Verildi. Prof. Dr. Babulal Sethia, Prof. Dr. Mehmet Haberal, Prof. Dr.

Perşembe İzmir Gündemi

İSTEK ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT OKULLARI ETKİNLİK TAKVİMİ

İstanbul da Kurulan Cumhuriyetin İlk Milli Hemşirelik Okulu Kızılay Hemşirelik Lisesi

a) Editörlük 20 b) Yayın Kurulu üyeliği 10

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ATAMIZI ÖZLEM VE SAYGIYLA ANDIK

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Mehmet Ali Aktar. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

NECİP FAZIL KISAKÜREK

O KOLTUĞA GALİP HOCA YAKIŞIR!

ENGELLI ATAMASI EKPSS SONUÇLARI

CMC, EKIBINI HAKAN SARAN ILE GÜÇLENDIRDI

Yönetici tarafından yazıldı Pazartesi, 24 Ağustos :42 - Son Güncelleme Çarşamba, 26 Ağustos :20

TED KDZ.EREĞLİ KOLEJİ VAKFI ÖZEL OKULLARI VELİ SEMPOZYUMU 29 KASIM 2014

KALÇA ARTROSKOPİSİ YENİLİKÇİ, TARTIŞMALI VE İNTERAKTİF CANLI CERRAHİ KURSU (25 OCAK 2019)

Anne Ben Yapabilirim Resimleyen: Reha Barış

IX. BÖLÜM KRONİK HASTALIK ANEMİSİ TANI VE TEDAVİ KILAVUZU ULUSAL TEDAVİ KILAVUZU 2011

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYELİĞİNE ATANMA İLKELERİ


EVRİM TRANSCENDENCE 10 EKİM DE SİNEMALARDA!

TOBB ETÜ AKADEMİK YÜKSELTİLME VE ATANMA ŞARTLARI:

İstanbul Dişhekimleri Odası

ΥΠΟΥΡΓΕΙΟ ΠΑΙΔΕΙΑΣ ΚΑΙ ΠΟΛΙΤΙΣΜΟΥ ΔΙΕΥΘΥΝΣΗ ΜΕΣΗΣ ΕΚΠΑΙΔΕΥΣΗΣ ΚΡΑΤΙΚΑ ΙΝΣΤΙΤΟΥΤΑ ΕΠΙΜΟΡΦΩΣΗΣ

İMO 45. Dönem Yetkili Kurulları Özgeçmişleri

TÜRKİYE DİYABET VAKFI 2015 EN İYİ BİLİMSEL YAYIN DESTEK ÖDÜLÜ

DEDENİN ADAYI, ERDOĞAN BAŞEĞMEZ, PROJELERİNİ ANLATTI

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

ARAŞTIRMA DESTEKLERİ NASIL BULUNUR BEN NE YAPIYORUM. Dr. Hakan Akbulut Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı

Haber Bülteni. Sayı: 8, Temmuz Saygıdeğer Üyelerimiz,

Yükseköğretim Üniversite İstatistikleri 2019 by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi - Ardahan Üniversitesi Siirt Üniversitesi

APPLE ın iphone a DÖNÜŞÜMÜ: STEVE JOBS Steve Jobs ve Wozniak Apple da İlk Şok ve Şirketin Zor Yılları McIntosh

Sevgi Başman. Resimleyen: Sevgi İçigen

EĞİTİM KURUMU ve PROGRAMI DEĞERLENDİRME FORMU (Akreditasyon için başvuracak kurum için Form)

1 TEMMUZ 2014 TARİHİNDEN GEÇERLİ OLMAK ÜZERE YARDIMCI DOÇENTLİK İÇİN İLK ATAMA ÖLÇÜTLERİ (Tıp)

T.C. HARRAN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNDEN

Akdeniz Kan Hastalıkları Vakfı ÇALIŞMA RAPORU

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

KİŞİSEL BİLGİLER EĞİTİM

AİLE HEKİMLİĞİ GEÇİŞ DÖNEMİ EĞİTİMLERİ

Tıbbi Genetik. Biyokimya. Nükleer Tıp. Radyasyon Onkolojisi. İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji. Toplam

T.C. ERCİYES ÜNİVERSİTESİ GÜZEL SANATLAR FAKÜLTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ KADROLARINA YÜKSELTME VE ATAMALARDA DİKKATE ALINACAK İLKELER VE PUANLAMA TABLOLARI

TÜRKIYE ANTARTIKA'DA ÜS KURUYOR

TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ Senato 16 Eylül 2015 TURGUT ÖZAL ÜNİVERSİTESİ AKADEMİK PERSONEL ATAMA VE YÜKSELTME ESASLARI YÖNERGESİ

Gen haritasının ne kadarı tamamlandı DNA'nın şimdiye kadar yüzde 99'u deşifre edildi.

MEDİPOL ÜNİVERSİTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ

KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Transkript:

PROF.DR. MUZAFFER AKSOY 1915-2001 Prof. Dr. Duran Canatan 24.09.2012 İbradı-Antalya

Muzaffer Aksoy 1915'de Antalya IBRADI 'da doğdu. Babası Avukat sonradan milletvekili olan Numan Bey, Annesi Nadire Hanımdır.

1934 yılında İstanbul Erkek Lisesi nden mezun olduktan sonra eğitimine İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi nde devam eder.

1940 yılında Istanbul Tıp Fakültesinden mezun olur. Deniz ve Kara kuvetlerinde dört yıl askerlik yapar.

Şişli Çocuk ve Vakıf Gureba Hastanelerinde iç hastalıkları uzmanlığı eğitimini tamamlar.

1947 Mersin Memleket Hastanesine tayin olur, 1952 yılına kadar bu hastanede çalışır. Mersin talasemi ve orak hücreli anemi bölgesiydi. Bu nedenle, Aksoy çalışmalarında bu konulara ağırlık vermeye başlar.

1952-1953 yılları arasında uzmanlık için ABD'ye giderek Boston'da 'Blood' dergisinin kurucusu ve başyazarı Prof. Dr. William Dameshek' in klinik ve laboratuvarında kan alanında çalışmalar yapar.

1957'de Beyoğlu İlk Yardım Hastanesi ne transfer olan Aksoy, sonra İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi II. İç Hastalıkları Kliniği nde ve hematoloji grubu ile tekrar çalışmaya başladı.

1959'da İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Kliniği'nde doçent oldu.

1960 yılından itibaren benzenin sebep olduğu kan hastalıkları ve özellikle lösemi sorunu üzerinde çalışmaya başlayan Prof. Dr. Muzaffer Aksoy'un bulguları, birçok ülkede yayınlandı. 1966 yılında Profesör olan Aksoy çalışmalarını benzen-lösemi ilişkisi üzerine, talasemi ve anormal hemoglobinler üzerine sürdürür.

1984 emekli olmasına karşın Istanbul Tıp F Çapa hematoloji kliniğinde ve Esnaf Hastanesinde haftada birer gün giderek çalışmalarına devam eder.

Nedime Aksoy ile evli olan ve uzun yıllar her konuda eşinden destek gören Aksoy, üç çocuk babası idi.

Aksoy un çalışmalarını 3 grupta sınıflandırabiliriz: a. Talasemi çalışmaları, klinik tanı ve farklı anormal hemoglobinlerin kombinasyonları. Akdeniz anemisi üzerine araştırmalar yaparken yeni bir hemoglobin türü bularak buna Hemoglobin İstanbul adını verdi. Yeni bir anormal Hb Hb- İstanbul

b. Orak hücre anemisi ve HbS, klinik ve laboratuar değerlendirmeleri ve kombinasyonları. Bu çalışmalar, en büyük HbS grubunun beyaz ırkta olduğunu gösterdi.

c. Benzene bağlı ortaya çıkan toksik hemopatilerin aplastik anemiye ve özellikle lösemiye neden olduğunu göstermesi Bu mücadelesiyle, benzen intoksikasyonu bir meslek hastalığı olarak kabul edildi.

Prof. Aksoy un Türkçe ve İngilizce 150 den fazla bilimsel makalesi yayımlandı. Aksoy un en önemli özelliklerinden birisi de çalışmalarını İngilizce nin yanı sıra Türkçe olarak yayımlamaya çalışmasındaki üstün çabaları idi. Onun Türkçe konusundaki bu ısrarlı çabaları Atatürk ün dilediği gibi Türkçe nin bir bilimsel dil olması yönünde gelişmişti.

Prof. Aksoy un Türkçe ve İngilizce 150 den fazla bilimsel makalesi yayımlandı. Aksoy un en önemli özelliklerinden birisi de çalışmalarını İngilizce nin yanı sıra Türkçe olarak yayımlamaya çalışmasındaki üstün çabaları idi. Onun Türkçe konusundaki bu ısrarlı çabaları Atatürk ün dilediği gibi Türkçe nin bir bilimsel dil olması yönünde gelişmişti.

Kendi adına yazılmış, "Bilime Adanmış Bir Ömür: Muzaffer Aksoy" adlı bir kitap bulunmaktadır.

Bazı ödülleri TÜBİTAK'ın ilk tıp ödülü: Anormal hemoglobinler ve anormal hemoglobinler patolojisi araştırması, 1969 Sedat Simavi Ödülü; Sağlık Bilimleri, 1981 Eczacıbaşı Ödülü Dr. Ramazzini Bilim Onur Ödülü, 1984 Sedat Simavi Sağlık Bilimleri Ödülü, 1981

Bazı eserleri Antitefal Hemoglobin Serum İstihsali ve Orak Hücre Anemi Vakalarında Kullanılması, 1959 Homozigot Hemoglobin S-alfa Thalassemi Hastalığının İlk Müşahedesi, 1965 Benzen (Benzol) Zehirlenmesi ve Hematopoietik Sisteme Etkileri, 1965 Hematoloji I, Eritrosit Hastalıkları, Anemiler ve Polisitemiler, 1975 Benzen, Sağlığa Etkileri ve Önleme Yolları, 1980

Basından 21-12-2001 tarihli Radikal Gazetesi'nden: Kunduralardaki lösemi Prof. Dr. Aksoy'un benzenin lösemiye yol açtığını saptaması da ayakkabıcılar üzerindeki istatistiki çalışmaları sonucu ortaya çıktı. Aksoy'un dikkatleri 1960'lı yılların başında kullanımı yaygınlaşan benzene yönelmişti. Nitekim, kullanılmaya başlandıktan beş, altı yıl sonra kan hastalıklarının ortaya çıkması dikkatini çekti. İçeriğinde 30 ile 650ppm (1 ppm=milyonda 1) oranında benzen bulunan kauçuk, lastik, boya ve organik çözeltilerin kullanımından birkaç yıl sonra apilastik anemi ve akut lösemi görülmeye başlandığını belirledi. Türkiye'de kunduracılarda kan kanserine yakalanlanların çokluğu, Aksoy'un dikkatlerini yapıştırıcılarda bulunan benzene çekti. Terlik ve ayakkabıcılar üzerinde yaptığı istatistiki çalışmaları, 1974'te ABD'deki Blood dergisinde yayımlandı.

21.12.2001 SON DAKİKA EDİTÖR YAZARLAR HABER İNDEKS EKONOMİ FİNANS MARKET TÜRKİYE DÜNYA POLİTİKA SPOR GALOP MAGAZİN SAĞLIK KAMPÜS İSTANBUL NET YORUM HYDEPARK ANKETLER Löseminin umut ışığını kaybettik Tıp dünyasında yaptığı birbirinden başarılı çalışmalarla "Lösemi'de umut ışığı Türk hekim" olarak tanınan Prof. Dr. Muzaffer Aksoy, 86 yaşında hayata veda etti Tıp dünyası, yaptığı çalışmalarla dünya çapında yankı uyandıran büyük bir duayenini kaybetti. Adı tıp literatürüne 'Lösemi'de umut ışığı Türk hekim'i olarak geçen Prof. Dr. Muzaffer Aksoy dün İstanbul'da 86 yaşında hayata veda etti. Özellikle ayakkabı yapıştırıcılarının içinde bulunan 'benzen' maddesinin lösemiye yol açtığını dünyada ilk kez kanıtlayan Prof. Aksoy, "Anormal hemoglobinler" konusundaki çalışmaları ile uluslararası tıp dünyasında büyük yankı uyandırmıştı. Ekibiyle bulduğu hemoglobin türüne 'Hemoglobin İstanbul' adını veren Prof. Dr. Muzaffer Aksoy bu çalışmasıyla hep akıllarda kalmıştı. AĞABEYİ ÖLDÜRÜLMÜŞTÜ Milletvekili Numan Aksoy'un oğlu, reklam dünyasının duayeni Atilla Aksoy'un babası, Ankara'da suikaste kurban giden öğretim üyesi Muammer Aksoy'un ise ağabeyi olan Muzaffer Aksoy, 1940 yılında İstanbul Tıp Fakültesi'nden mezun oldu. 1986 yılında emekli olan, iki kez askerlik yapan ve pek çok hastanede görev alan Prof. Muzaffer Aksoy, lösemi hastalığına karşı sürdürdüğü çalışmalar ile Batılı ülkeler tarafından dikkatle takip ediliyordu. 60'LI YILLARDA TANINDI 1994 yılının Ekim ayında Bilim ve Teknik dergisinde dönemin TÜBA Başkanı Ayhan Çavdar, Muzaffer Aksoy hakkında şunları yazıyordu: EDİTÖR'e mail

23 Aralık 2001 Pazar BİZE ULAŞIN HABER İNDEKSİ ARŞiV YARDIM KÜNYE SON DAKİKA ANA SAYFA GÜNCEL SİYASET EKONOMİ YAZARLAR Bir insan, bir bilim adamı: Muzaffer Aksoy... SPOR DÜNYA YAŞAM MAGAZİN SAĞLIK KADIN & MODA ASTROLOJİ OTOMOBİL Gözlerimin içi kırık jiletlerle dolu. Gözünü bir an kırptın mı, yandın. İğneli fıçıya düşüyorsun. Kafamın içinde Afrika tam tamları. Öylesine güm güm vuruyorlar ki, beynim her an dışarı fırlayabilir. Çelikten kalemlerin ipince sivriltilmiş uçları etimin bir orasına, bir burasına sokuluyor. Ateş, dalga dalga yükseliyor. Üşüme, titreme, terleme. Düşle gerçek birbirine karışıyor. Hoş geldin ürkütücü kabuslar dünyasına... Bir Yalnız Adam! Kendime geldikçe, Mario Levi'nin Jacques Brel kitabını okuyorum. "Kendisini Paris'e, yeni bir yazgıya götürecek bir trendedir şimdi. Gitarını almıştır yanına, umudunu ve birkaç kuruşunu almıştır. Evler, ayrılıklar, ıslak sokaklar. Bir bir geride bırakır ülkesinin duraklarını, kasabalarını..." Telefon:

Dr. Muzaffer Aksoy'un 14 Mart 1940 Tarihinde Mezunlar Adına Yaptığı Konuşma 19 Aralık 2001 tarihinde bilim ve hekimlik ortamının bir büyük değerini, Prof. Dr. Muzaffer Aksoy'u yitirdik. Tıp Dünyası'nın ikinci sayısında (Nisan 1991) yer alan bir yazısını tekrarlayarak saygıyla anıyoruz. "Senelerden beri tıp bayramı bu salonda en gösterişsiz ve alaysız bir merasimle kutlanır. Eğer yüzyıllardan beri tıbbın insanlığa yaptığı sayısız hizmetler hatırlanırsa, ona İstanbul Üniversitesi'nde bir gün ayrılması çok görülmez. Tıp öyle bir bilim dalı ki, konusu doğanın en eksiksiz eseri olan insanın maddi ve manevi acılarını dindirmek ve ona çare bulmaktır. Tıp bu asil amaca yaklaşabilmek ve hatta erişebilmek için, onun evlatları doktorlar yalnız akıllarıyla değil, hayatları pahasına çalıştılar. Bu uğurda vatan ve hürriyet için ölenler kadar takdis edilmeye layik şehitler verdiler. Fakat asil olduğu kadar, çok tehlikeli bu yoldan vazgeçmediler. Başlarında Hipokrat, İbni Sina, Harvey, Pastör, Virchow gibi dev insanların bulunduğu tıp öncüleri çok daha cehaletin, taassubun egemen olduğu cemiyet ve çevrelerde, esatiri kahramanları bile gölgede bırakacak cesaretle, doğanın binbir sırrını çözmek için savaştılar. Ünlü İngiliz düşünürü Thomas Carlyle'ın "Kahramanlar ve Kahramanları Takdis" eserinde, "Allahın insanlara en büyük hediyesi diye isimlendirdiği hakiki kahramanlar, ilahi kudreti sinesinde taşıyan insanların maddi ve manevi eserlerinin seyri bile, fanilerin hiçliğini ve küçüklüğünü hissettiren üstün insanlar". İşte bu vasıfta binlerce kahraman, nice yüzlerce yıl zekadan, akıldan, azimden ve iradeden yoğrulmuş çekiçlerini bu uğurda salladılar ve insan zekasının ve hayret verici ürünlerinden biri olan tıp ilmini meydana getirdiler. Acılı insanlığın ona ebedi minnet ve şükranlarından örnekler mi istiyorsun. Git biraz önce ızdırap ve ağrıların en can alıcısından kıvranan annenin, serumuyla çocuğunu kurtaran köy hekimine duygusunu ilkel fakat içli sözlerle anlatırken dinle. Git, yarım saat önce ameliyat masasına yarı ölü terk ettiği babasının operatörün ameliyatıyla tekrar hayata döndüğünü görerek saadetlerin en yücesini duymakta olan oğlun sözlerini dinle. Sayısız başarılarına ve emsalsiz ilerlemelerine rağmen tıp bugün hala ulaşmak istediği hedeften uzaktır. Uzun sözlere ne lüzum var. Bunu bir buçuk sene önce, insanlık tarihinin en övülecek şahsı, hastalandığı zaman bütün bir millet bu gerçeği en acık bir biçimde duymadı mı? Kendilerini milletlerinin kurtarıcısı diye ilan eden yalancı peygamberlerin insanlığı uçurumlara sürüklediği şu anlarda, bu duygular derecesini buluyor ve onun sınırsız değeri belirli bir biçimde anlaşılmıyor mu? 14 Mart, burada tıp kafilesine her sene katılanların günüdür. Bugün yaşam gayesini çalışmada görenler ve sorumlu bulunduğu görevleri yerine getirenler içindir. Demek ki bizim de hakiki hayatımız, top ve uçak gürültülerinin dünyaya eğemen olduğu şu günlerde başlıyor demektir. Nasıl ki varlığımızı belli eden ilk ağlayışımızın Birinci Cihan Savaşı'nın bomba ve silah seslerinin gürültüsünde gayp olduğu gibi."

TUBA Bir Yıldız Kaydı Çalışmaları dünya capında yankı uyandıran TÜBA Şeref Üyesi Prof. Dr. Muzaffer Aksoy 19 Aralık 2001'de vefat etti. Benzenin lösemiye yol açtığını kanıtlayarak ABD'de bu kimyasal maddenin yasal değerinin 1 ppm'e düşürülmesini sağlayan Prof. Dr. Aksoy, thalessemia ve anormal hemoglobinler konusundaki çalışmaları ile uluslararası tıp literatürüne geçmişti. TÜBİTAK Tıp Ödülü, Sedat Simavi, Eczacıbaşı, Devlet ve Ramazzini ödüllerine layık görülen Prof. Dr. Aksoy, İstanbul Tıp Fakültesi Hematoloji Dalı'nın da kurucusuydu. Hemotoloji uzmanlığını ABD'de, Prof. Dr. William Dameshek'in klinik ve laboratuvarında yapan Prof. Dr. Muzaffer Aksoy, burada "anti-fetal serum üretimi" yaparak Beta-thalassemia ve orak hücre sendromlarında saptanan fetal hemoglobini incelemeyi amaçlamıştı. Deney hayvanı olarak da tavşanları seçmisti. Ürettiği serumu 6 Cooley anemisi olgusunda kullanan Aksoy, bu deneyle olgulardaki alkali ezistan hemoglobinin fetal hemoglobini olduğunu kanıtladı. Bu araştırmayla ilgili makalesi 1955'te İsviçre'de "Acta Haematologica" dergisinde yayınlandığında uluslararası tıp camiasında büyük yankı yaratmıştı. Türkiye'ye döndükten sonra yaptığı çalışmalarla Eti-Türkleri'nde %13.5 oranında orak hücre taşıyıcılığı saptayan Prof. Dr. Aksoy'un bu buluşu ünlü Lancet dergisinde yayınlandı. Prof. Dr. Aksoy, Prof. W.Dameshek'in önerisi ile iki kez araştırmaları için toplam 6.500 dolarlık yardım oldu. Bu yardımlarla Güney-Doğu Anadolu, Lübnan ve Türkiye'nin bazı bölgelerinde anormal hemoglobinler, thalassemik sendromlar ve G-6 fosfat eksikliği ile ilgili araştırmalarda bulundu ve bu kan hastalıklarını sıklıkla tayin etti. 1960 yılından itibaren "Benzen"in sebep olduğu kan hastalıkları ve özellikle lösemi sorunu üzerinde çalışmaya başlayan Prof. Dr. Muzaffer Aksoy'un bulguları, birçok ülkede yayınlandı. 1974'de ünlü Blood dergisinde çıkan "Leukemia in Shoeworkers Exposed Chronically to Benzene" isimli yazısı ABD'de bu kimyasal maddenin yasal değerinin 1 ppm'e düşürülmesini sağladı. Bununla ilgili olarak Washington'da bir bilimsel mahkeme kuruldu ve Prof. Dr. Muzaffer Aksoy, bilimsel tanık olarak çağrıldı. Uzun tartışmalar sonucu 1977'de ABD'de benzenin yasal değeri 1 ppm'e düşürüldü. 1987 yılında ABD'deki CRC Press adlı yayınevi Prof. Dr. Aksoy'dan benzenin karsinogenetisi ile ilgili bir kitap yazmasını istedi. Bu eser 1988'de CRC Benzene Carcinogenecity adıyla yayınlandı. 158 sayfalık bu yapıtın 3/2'si Prof. Dr. Muzaffer Aksoy tarafından yazıldı. Diğer bölümleri M. İkada, T.T. Okino ve C.A. Cnyder tarafından tamamlandı. Prof. Dr. Aksoy'un Türkiye'de de benzenle ilgili yayınlanmış 2 kitabı bulunuyor. Prof. Dr. Muzaffer Aksoy'un Hayat Hikayesi Muzaffer Aksoy 1915'de Antalya'da doğdu. 1934'te İstanbul Erkek Lisesi'ni ve 1940'ta İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitirdi. İkinci İç Hastalıkları Kliniği'nde uzman oldu ve Mersin Devlet Hastanesi'nde uzman doktor olarak çalıştı. 1952-53 yılları arasında Boston'da ünlü Prof. Dr. W. Dameshek'in kliniğinde araştırma asistanı olarak bulunan Prof. Dr. Aksoy, bu klinikte tavşanlarda "Anti-fetal hemoglobin serum" üretti. Bunun fetal ve adult hemoglobinlerle olan ilişkisini saptadı. Türkiye'ye döndükten sonra Mersin Devlet Hastanesi'nde çalıştı. 1957'de İlk Yardım Hastanesi'ne atandı. 1959'da doçentlik sınavını tamamlayan Aksoy, İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Kliniği'nde eylemli doçent oldu. 1986'da emekli olan Muzaffer Aksoy, 3 çocuk babası idi

Ben doktorluğun bir menfaat kapısı haline gelmesine katiyyen taraftar değilim. Bu meslek belki de para üzerine kurulmayacak tek meslektir. Bu nedenle bizler paradan çok bilimin kendisi ile uğraşmayı seçtik Prof. Dr. Muzaffer Aksoy