SONRADAN GELEN FATURALARIN Ba FORMUNA YANSITILMASI Bülent SEZGİN * 1-GİRİŞ Ba Bs formları, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflerin belirli bir haddi aşan mal ve hizmet alış ve satışlarını vergi dairesine bildirmeye mahsus olarak ihdas edilmiştir. Bunlardan Ba Formu, Bilanço Esasına Göre Defter Tutan Mükelleflerin Mal ve Hizmet Alımlarına İlişkin Bildirim Formu nu, Bs Formu ise Bilanço Esasına Göre Defter Tutan Mükelleflerin Mal ve Hizmet Satışlarına İlişkin Bildirim Formu nu ifade etmektedir. Formlar yıllık dönemler halinde verilmekte iken Ocak 2008 döneminden itibaren aylık dönemler halinde verilmeye başlanmıştır. Yapılan son düzenleme ile bildirim hadleri Ocak 2010 döneminden geçerli olmak üzere 5.000,00 TL olarak belirlenmiştir. Bu son düzenlemeye göre aylık dönemler halinde bir mükelleften yapılan katma değer vergisi hariç 5.000,00 TL ve üzerindeki mal ve hizmet alışları ile aynı tutardaki mal ve hizmet satışları bildirim kapsamına alınmıştır. Bildirim kapsamındaki fatura ve fatura yerine geçen belgeler formlara yansıtılırken bunların düzenlendikleri dönem esas alınmaktadır. Bu çerçevede örneğin Eylül 2011 döneminde düzenlenen fatura, satıcı tarafından aynı dönem için verilecek Bs formunda, alıcı tarafından ise Ba formunda gösterilecektir. Aylık dönemler halinde form verme uygulaması başladıktan sonra daha önce var olan bir sorun daha da belirgin hale gelmiştir. Çeşitli nedenlerle alıcıya geç intikal eden faturaların Ba formu ile bildirimi hangi dönemde yapılacaktır? Çalışmamızda, bildirim kapsamında olan belgelerin çeşitli nedenlerle alıcıya geç ulaşması durumunda alıcı tarafından, satıcıyla tutarlı Ba formu verilebilmesi için neler yapılabileceği hakkındaki kişisel görüşlerimize yer verilecektir. * Vergi Müfettişi 241
2-KONUYA İLİŞKİN AÇIKLAMALAR VE ÖNERİLERİMİZ Ba Bs formu (bildirim formu) verme yükümlülüğü, bilanço esasına göre defter tutan mükelleflere özel bir uygulamadır. 213 sayılı Vergi Usul Kanunu nda; her türlü ticaret şirketleri, kurumlar vergisine tabi olan diğer tüzel kişiler, ihtiyari olarak bilanço esasına göre defter tutanlar ile faaliyet konularına göre yıllık alış ve/veya satış tutarları kanunla belirlenen hadleri aşan mükellefler, birinci sınıf tüccar olarak sınıflandırılmıştır. Bunlar aynı kanun hükümleri uyarınca bilanço esasına göre defter tutmakla yükümlüdürler. Bu yükümlülük beraberinde bildirim formu verme zorunluluğunu da yetirmektedir. Geniş bir mükellef grubunun bildirim formu verme yükümlülüğü kapsamında olması, konunun önemini ve dolayısıyla konuyla ilgili kişilerin sayısını artırmaktadır. Bildirim formlarına ilişkin 2005 yılından bu yana bir takım düzenlemeler yapılmış olmakla beraber uygulamanın ana yapısı korunmuştur. Yapılan düzenlemelerden en önemlisi, yıllık dönemler halinde verilen formların 381 sıra no lu VUK Genel Tebliği ile yapılan düzenleme sonrasında Ocak 2008 döneminden itibaren aylık dönemler halinde verilmeye başlanmasıdır. Konuya ilişkin bir diğer düzenleme 396 sıra no lu VUK Genel Tebliği ile yapılmıştır. Ocak 2010 döneminden itibaren verilecek bildirim formlarına yönelik yapılan bu son düzenlemede; bildirim haddi 5.000,00 TL ye çekilmiş, form verme limitinin altında kalan alış ve satış bedelleri toplamının Diğer Mal ve Hizmet Bedeli Toplamı olarak formlarda gösterilmesi uygulamasına son verilmiş ve formların yeni şekli bu doğrultuda düzenlenmiş, finansal kuruluşların bildirim formu verme yükümlülüklerine ilişkin bazı düzenlemeler yapılmış, noterlerin faturalı olarak yaptıkları mal ve hizmet alımlarını için Ba formu verme yükümlülüğü kaldırılmış, formların verilme zamanı yeniden belirlenerek ilgili oldukları ayı takip eden ayın son günü olarak tespit edilmiştir. Bunun dışında 213 sayılı VUK un mükerrer 355 inci maddesinde 6009 sayılı Kanunun 12 nci maddesiyle yapılan değişiklikle, süresinden sonra düzeltme amacıyla bildirim formu verilmesi durumunda uygulanacak parasal cezalara ilişkin farklı tutarlar belirlenmiş ve bu hususa ilişkin açık- 242
lamalara 400 sıra no lu VUK Genel Tebliği nin 3.1 bölümünde yer verilmiştir. Buna göre düzeltme amacıyla verilen bildirim formlarının kanuni süresinin sonundan başlayarak 10 gün içinde verilmesi halinde özel usulsüzlük cezası kesilmeyecek, takip eden 15 gün içinde verilmesi halinde ise kesilmesi gereken özel usulsüzlük cezası 1/5 oranında uygulanacaktır. Bildirim formlarına ilişkin mükellefler ve dolayısıyla meslek mensupları açısından öteden beri var olan bir sorun halen güncelliğini korumaktadır. Bu sorun, Ba formuna yansıtılması gereken fatura veya fatura yerine geçen belgelerin çeşitli nedenlerle alıcıya geç intikal etmesi durumunda alıcının, satıcı ile tutarlı bildirim formu verebilmesinin nasıl sağlanacağıdır. Örneğin (A) mükellefinin Eylül 2011 dönemi için verdiği Ba formunda (B) mükellefinden aldığını beyan ettiği fatura adedi ve tutarı ile aynı döneme ilişkin (B) mükellefinin verdiği Bs formunda (A) mükellefine düzenlediğini beyan ettiği fatura adedi ve tutarı uyumlu olması gerekmektedir. Formlarda beyan edilen alış ve satışlara ilişkin bilgilerin uyumsuz olması sorun yaratmakta, mükelleflerin ilgili dönem hesapları vergi incelemesine tabi tutulabilmektedir. Bu hususta Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından devamlı çapraz kontroller yapılmaktadır. Formlardaki tutarsızlık sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenlemek ya da kullanmaktan kaynaklanabileceği gibi, gerçek bir işleme dayanmakla beraber hasılat olarak kayıtlara alınmayan bir faturadan da kaynaklanabilmektedir. Bu gibi durumlarda kasıt olduğu açıktır. Bunların dışında çeşitli yanlışlıklar, hatalar veya eksik bilgiden kaynaklanan sebepler yüzünden de formlarda tutarsızlık ortaya çıkabilmektedir. Örneğin taraflardan birinin formlara katma değer vergisi dahil tutarı geçirmesi, karşı tarafın vergi kimlik numarasının sehven yanlış yazılması, kendisine özel hesap dönemi tayin edilmiş mükellefin formları özel hesap dönemi itibariyle vermesi, faturanın ait olduğu yıl yerine takip eden yıl kayıtlara geçirilmesi vs Mal ve hizmet alış ve satışına ilişkin belgeler (fatura, gider pusulası, müstahsil makbuzu vb.) formlara yansıtılırken belgelerin düzenlenme tarihi esas alınmaktadır. Buna göre örneğin 26.10.2011 tarihli bir alış faturasının Ekim 2011 dönemi için verilecek Ba formunda dikkate alınması 243
gerekmektedir. Bu husus aylık dönemler halinde bildirim formu verme uygulamasına geçilen Ocak 2008 döneminden itibaren zaten böyle olmakla birlikte ilk kez 396 sıra no lu VUK Genel Tebliği nde açıkça belirtilmiştir. Dolayısıyla satıcının, faturayı, düzenlediği döneme ilişkin Bs formuna yansıtması, buna karşılık alıcının takip eden dönemlerden birine ilişkin vereceği Ba formunda göstermesi, dönemler itibariyle ve karşılıklı olarak tutarlı olması gereken bildirimlerin farklı olmasına neden olacaktır. Söz konusu faturanın herhangi bir sebeple alıcıya Ekim ayından sonraki bir dönemde ulaşması durumunda da faturanın yine Ekim ayı için verilecek Ba formunda gösterilmesi gerekmektedir. Faturanın alıcıya Kasım ayında ulaşması durumunda form verme süresi henüz geçmediğinden sorun yoktur. Zira Ekim ayına ilişkin formlar Kasım ayının son gününe kadar verilebilmektedir. Örneğimizde yer alan faturanın alıcıya form verme süresinin son gününden sonraki bir tarihte (1 Aralık veya takip eden herhangi bir gün) ulaşması durumunda nasıl beyan edileceği önemli bir soru olarak karşımıza çıkmaktadır. Satıcı söz konusu faturayı Ekim 2011 dönemi için verdiği Bs formu ile beyan etmiştir. Dolayısıyla satıcının beyanı açısından sorun bulunmamaktadır. Alıcı acısından ise Ekim 2011 dönemi için form verme süresi geçtiğinden, anılan dönem için verilen Ba formunda gösterilememektedir. 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu, alıcıya geç intikal eden faturanın, takvim yılı aşılmamak kaydıyla düzenlenme tarihinden sonraki bir dönemde yasal defterlere kaydedilmesine ve faturada yazan katma değer vergisinin defterlere kaydedilen dönemde indirim konusu yapılmasına izin vermektedir. (Konuya ilişkin geniş açıklamalara Mali Çözüm Dergisi nin 107 nci sayısında yayınlanan Alıcıya Geç İntikal Eden Faturada Yazan Katma Değer Vergisinin Âkibeti başlıklı makalemizde yer verilmiştir.) KDV Kanunu açısından durum böyle olmakla beraber Ba Bs formlarına ilişkin yukarıda sözünü ettiğimiz açıklamadan anlaşılacağı üzere, alış faturalarının ait olduğu dönem yerine takip eden dönemlerden biri için verilecek Ba formunda gösterilmesine izin verilmemiştir. Alıcı ve satıcının bildirim formları, Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından otomasyona bağlı olarak çapraz kontrole tabi tutulmaktadır. Dolayısıyla 244
alıcı ve satıcının karşılıklı olarak birbiriyle tutarlı form verme hususu mükellefler açısından önem arz etmektedir. Alıcı ve satıcının bildirim formlarının (birinin beyan ettiği satış ile ötekinin beyan ettiği alış tutarı ve fatura adedi) birbiriyle tutarlı olmadığı durumlarda her iki mükellef de vergi incelemesine tabi tutulabilmektedir. Sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge düzenleyen ya da kullanan mükellefler ile düzenlediği gerçek faturaları bilerek kayıtlara intikal ettirmeyen mükellefleri bir tarafa bırakacak olursak, çeşitli nedenlerle bildirim formu verme süresi geçtikten sonra kendilerine fatura ulaşan mükelleflerin bu duruma maruz kalmamak yapabilecekleri iki şey vardır. Bunlardan ilki fatura henüz kendilerine ulaşmamış olsa dahi satıcı ile haberleşip fatura bilgilerini almak ve bunu ait olduğu döneme ilişkin Ba formu ile beyan etmektir. Burada alıcının kendisine henüz ulaşmayan faturadan haberi olabileceği gibi söz konusu faturadan tamamen habersiz de olabilir. Bu, sınırlı sayıda mükelleften mal veya hizmet satın alanların uygulayabileceği bir yöntemdir. Aynı zamanda mükellefler bildirim formu vermeden önce mal veya hizmet satın aldıkları sınırlı sayıdaki mükelleflerle haberleşerek gönderilen ve alınan fatura adedi ve tutarını da kontrol edebilirler. Karşılıklı mutabakat sağlandıktan sonra bildirim formlarına nihai hali verilebilir. Açıktır ki mükelleflerin alıcı ve satıcı sayısının fazlalığına bağlı olarak bu iletişim çoğu zaman mümkün olamamaktadır. Alıcı mükellefin, satıcı tarafından gönderilen faturadan haberi yoksa, fatura geldiğinde (bildirim formu verildikten sonra) faturanın ait olduğu döneme ilişkin düzeltme amacıyla yeni bir Ba formu vererek satıcı ile bildirim formlarının tutarlı olmasını sağlayabilir. Kanuni sürenin sonundan itibaren 10 günlük süre içinde düzeltme amacıyla form verilmesi durumunda özel usulsüzlük cezası kesilmemektedir. Takip eden 15 günlük süre içinde düzeltme amacıyla bildirim formu verilmesi durumunda ise öngörülen özel usulsüzlük cezası 1/5 oranında uygulanmaktadır. Bildirim formu verilmesine ilişkin normal sürenin sonundan itibaren 10 gün geçtikten sonra düzeltme amacıyla form verilmesi, 1/5 veya tam olarak özel usulsüzlük cezası kesilmesini gerektirse de, ceza tutarı, özellikle 245
kurumsal mükelleflerde, vergi ziyaına sebebiyet verilmemiş olunmasına rağmen tamamen satıcının ihmalinden kaynaklanan nedenlerle ya da kendi iradeleri dışındaki nedenlerle vergi incelemesine tabi tutulmanın getirdiği zaman, emek ve maddi külfet yanında önemsiz kalabilecektir. Nihai olarak mükelleflerin, form verme süresinin geçtiği durumlarda dahi karşı taraf ile konuya ilişkin haberleşmesi ve gerektiği durumda öngörülen özel usulsüzlük cezasını da katlanarak düzeltme amacıyla bildirim formu vermeleri kendi yararlarına olacaktır. 3-SON SÖZ Bilindiği üzere bilanço esasına göre defter tutan mükellefler belirli bir haddi aşan mal ve hizmet satışlarını Bs formu, mal ve hizmet alışlarını ise Ba formu ile bağlı oldukları vergi dairesine bildirmek zorundadırlar. Formlar önceleri yıllık dönemler halinde verilmekte iken Ocak 2008 döneminden itibaren aylık dönemler halinde verilmeye başlanmıştır. Formların aylık dönemler halinde verilmeye başlanmasıyla daha önce de var olan bir sorun daha da belirgin bir hale gelmiştir. Çeşitli nedenlerle alıcıya geç intikal eden fatura Ba formuna nasıl yansıtılacaktır? Formların düzenlenmesinde esas olan, ilgili belgelerin, ait oldukları döneme ilişkin verilecek bildirim formlarıyla beyan edilmesidir. Örneğin 26.10.2011 tarihli bir fatura satıcı açısında Ekim 2011 dönemi için verilecek Bs formuna, alıcı açısından ise aynı döneme ilişkin verilecek Ba formuna yansıtılması gerekmektedir. Faturanın Bs formuna yansıtılmasında satıcı açısından bir sorun bulunmamaktadır. Bununla beraber söz konusu faturanın çeşitli nedenlerle alıcıya form verme süresinden sonra intikal etmesi durumunda alıcı açısından sorun baş göstermektedir. Bu durumdaki mükelleflerin VUK un mükerrer 355 inci maddesinde yer alan özel usulsüzlük cezasına da katlanarak bildirim formlarını düzeltmeleri ve geç gelen faturayı ait olduğu döneme ilişkin Ba formuna yansıtmaları kendi lehlerine olacaktır. 246
KAYNAKÇA T.C. Yasalar (10.01.1961). 213 sayılı Vergi Usul Kanunu. Ankara: Resmî Gazete (10703) T.C. Yasalar (02.11.1984). 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu. Ankara: Resmi Gazete (18563) T.C. Yasalar (06.02.2008). 381 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Ankara: Resmî Gazete (26779) T.C. Yasalar (04.02.2010). 396 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Ankara: Resmî Gazete (27483) T.C. Yasalar (02.07.2010). 400 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği. Ankara: Resmî Gazete (27629) 247
248