ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ Okutman Ahmet AKŞAR

Benzer belgeler
Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük SANAT VE SPOR - ÇAĞDAŞ TÜRK KADINI - SOYADI KANUNU

6 Mayıs Başkomutanlık kanunu süresinin meclisçe tekrar uzatılması. 26 Ağustos Büyük Taarruzun başlaması

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

13. Aşağıdakilerden hangisi yeni Türk alfabesinin kabul edilme nedenlerinden biri değildir?

Ülkenin yerel yönetim birimlerine ayrılmasındaki temel sebep aşağıdakilerden hangisidir? A)Yurdun geneline daha iyi hizmet ulaştırmak

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF TÜRKİYE CUMHURİYETİ İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 8. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU PLANI VE KAZANIM TESTLERİ

Türk İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük Dersini Okumanın Amacı ORTAK DERSLER ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ I. Yrd. Doç. Dr.

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK TESTİ

TÜRKİYE GENELİ MİNİ SINAV

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ II Yrd. Doç. Dr. Mehmet AYDIN

HOCAİLYAS ORTAOKULU. ÜNİTE 1: Bir Kahraman Doğuyor T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK-8

2018-LGS-İnkılap Tarihi Deneme Sınavı 9

İnsanların birbirleriyle ve devletle olan ilişkilerini düzenleyen kurallara hukuk denir. Hukuk kurallarını koyan, uygulanıp uygulanmadığını

KTO KARATAY ÜNİVERSİTESİ ANAYASA HUKUKU DERSİ ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM DERS PROGRAMI İÇERİĞİ DERS TARİHİ 1. DERS SAATİ 2.

12. SINIFLAR KULLANILAN EĞİTİM TEKNOLOJİLERİ, ARAÇ VE GEREÇLERİ

EKİM ÜNİTE II ÖĞRETİCİ METİNLER

4.DÖNEM DERS ÖĞRETİM PLANI

YOL, YAPI, ALTYAPI, BAYINDIRLIK VE TAPU KADASTRO KAMU EMEKÇİLERİ SENDİKASI

Eylül EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÖZEL BİLGE ATABEY İLKOKULU/ORTAOKULU ÇALIŞMA TAKVİMİ. Pazartesi Salı Çarşamba Perşembe Cuma Cumartesi Pazar

Teori (saat/hafta) Atatürk ün prensiplerini ve Türk İnkılâbının gerekçelerinin ana temasını vermek

İÇİNDEKİLER İLKSÖZ... 1

ATATÜRK İLKE VE İNKILAPLARI. HAZIRLAYAN: Cihan YALVA İnsan Kaynakları Şube Müdürlüğü

ÜNİTE 6 SOSYAL VE EKONOMİK ALANDA YAPILAN İNKILÂPLAR. Okt. Yıldıray YILDIRIM ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

Orta Asya Türkleriyle ilgili yukarıdaki kavramlardan hangisi varlığı sürekli olmayan toplumsal ve siyasal birimi ifade eder?

Güzel Ülkem Kültürümüz Bayramlarımız Atatürk İnkılapları Atatürk İlkeleri

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI KAHRAMANMARAŞ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10. SINIF OSMANLI TÜRKÇESİ DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi I. Laboratuar (saat/hafta) Uygulama (saat/hafta) Teori (saat/hafta) AKTS. 1.YIL/ 1.yarıyıl Güz

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF T.C. İNKILAPTARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

T.C. İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük 8

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI TARİH

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS. Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi Dersin Kodu TAR - 101

MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI İLE DİĞER BAKANLIKLARA BAĞLI OKULLARDAKİ GÖREVLİLERLE ÖĞRENCİLERİN KILIK KIYAFETLERİNE İLİŞKİN YÖNETMELİK (1)

* Cümle içinde, tırnak içinde verilen cümleler büyük harfle başlar. Tolstoy, Amaç olmayınca hayatın da bitmesi gerekir. demiştir.

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

TÜRKÝYE BÜYÜK MÝLLET MECLÝSÝ SIRA SAYISI: 12 (2/8)

ÖZETLE. Türk ye Cumhur yet Cumhurbaşkanlığı S stem

11. SINIF T.C. İNKILAP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

T.C. ÇANKAYA KAYMAKAMLIĞI KİRAMİ REFİA ALEMDAROĞLU ANADOLU LİSESİ

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM YILI GÜZ DÖNEMİ SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ 1 DERSİ ÖĞRETİM PLANI

E Y L Ü L Ders Yılı nın Başlaması Tören/Program Komisyonu 08:30

ÜNİTE 4 TÜRK İNKILÂBI HUKUK ALANINDA YAPILAN İNKILÂPLAR. Yrd. Doç. Dr. Şemsettin ÇELİK ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER

Cumhuriyet, Atatürk tarafından; Türk milletinin karakter ve adetlerine en uygun olan idare olduğu için ilan edilmiştir.

8. SINIF 20. YY BAŞLARINDA OSMANLI DEVLETİ MUSTAFA KEMAL OKULDA GENÇLİK DÖNEMİNDE ATATÜRK Ü ETKİLEYEN ÖNEMLİ KİŞİLER VE OLAYLAR.

SEYYİT MAHMUT HAYRANİ ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 9. SINIF DİL VE ANLATIM DERSİ ÜNİTELENDİRİLMİŞ YILLIK PLANI

Osmaniye Belediyesi Osmaniye Kent Konseyi Eğitim, Kültür ve Sağlık Meclisi Sayfa 44

MİLLİ GÜVENLİK KONSEYİ S. Sayısı : 188

1.YARIYIL DERS KODU DERS ADI

Mustafa Kemal Atatürk ün Hayatı

Biz Bu Toplumun Bir Üyesiyiz

T.C İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük.

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük HARF İNKILABINDAN MİLLET MEKTEPLERİNE MİLLİ KÜLTÜRÜMÜZ AYDINLANIYOR

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

En İyisi İçin. Cevap 1: "II. Meşrutiyet Dönemi"

29 EKİM TÖRENLERİ. Cumhuriyet Bayramı Republic Day OFFICIAL HOLIDAY. Cumhuriyetin ilanı ve Atatürk'ün Cumhurbaşkanlığı'na seçilmesi

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ 2 DERS İÇERİĞİ

YAZILI SINAV SORU ÖRNEKLERİ TARİH

Değerli Konuklar, 85 yıl.

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK / SON 16 YIL OKS, SBS VE TEOG ÜNİTE BAZINDA SINIFLANDIRILMIŞ ÇIKMIŞ SORULAR FASİKÜLÜ

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

1895: Selanik Askeri Rüştiyesi ni bitirdi, Manastır Askeri İdadisi ne girdi.

Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi

EĞİTİM ve KÜLTÜR ALANINDA DEVRİMLER Eğitim ve öğretimde ilk amaç; Bilgisizliğin giderilmesi olacaktır.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

1.YARIYIL DERS KODU DERS ADI

KARMA TESTLER 03. A) Yalnız l B) Yalnız II. C) Yalnızlll D) I ve II E) I, II ve III. 2. Osmanlı Devleti'nin Birinci Dünya Savaşı'na girmesine,

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİNDE GÖREV YAPAN EMNİYET HİZMETLERİ SINIFI PERSONELİ SAYGI NÖBETİ İLE CENAZE TÖRENİ KIYAFETİ YÖNERGESİ

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

KASIM 2011 FAALİYET RAPORU. Prof.Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

EFENDİLER! YARIN CUMHURİYETİ İLAN EDECEĞİZ.

Sosyal Düzen Kuralları

KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KPSS. GENEL KÜLTÜR ve GENEL YETENEK

ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI: ISBN NUMARASI:

SAĞLIK KURUMLARI MEVZUATI

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

RİZE İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ÇALIŞMA TAKVİMİ

ANKARA HİSAR KOLEJİ EĞ İ Tİ M Ö Ğ RETİ M YİLİ ÇALIŞMA TAKVİMİ

Kodu:ATA101 Ders Adı: AİİT I Teorik + Uygulama: 2+0 AKTS: 2

İÇİNDEKİLER. Sayfa.

KKTC MİLLİ EĞİTİM VE KÜLTÜR BAKANLIĞI İLKÖĞETİM DAİRESİ Öğretim Yılı Akademik Takvimi

5.KİTAP ATATÜRK ANLATIYOR, ÇAĞDAŞ BİR ÜLKE KURUYORUM

BATI CEPHESİ'NDE SAVAŞ

TEMMUZ 2016 AĞUSTOS 2016

T.C. İNKILÂP TARİHİ VE ATATÜRKÇÜLÜK / SON 16 YIL OKS, SBS VE TEOG ÜNİTE BAZINDA SINIFLANDIRILMIŞ ÇIKMIŞ SORULAR FASİKÜLÜ

ANKARA HİSAR KOLEJİ EĞ İ Tİ M Ö Ğ RETİ M YİLİ ÇALIŞMA TAKVİMİ

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

GAZİANTEP KOLEJ VAKFI ÖZEL OKULLARI

Yrd.Doç.Dr. AYTEN CAN

Transkript:

Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar Ünite 6 5İ Ortak Dersler ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ Okutman Ahmet AKŞAR 1

Ünite 6 SOSYAL ALANDA YAPILAN İNKILAPLAR Okutman Ahmet AKŞAR İçindekiler 6.1. ŞAPKA GIYILMESI HAKKINDA KANUN (25 KASIM 1925)... 3 6.2. TEKKE VE ZAVIYELERIN KAPATILMASINA DAIR KANUN (30 KASIM 1925)... 4 6.3. MILLETLERARASI TAKVIM, SAAT VE RAKAMLARIN KABULÜ... 5 6.4. GENEL TATIL GÜNLERININ BELIRLENMESI... 6 6.5. SOYADI KANUNU NUN KABULÜ (21 HAZIRAN 1934)... 6 6.6. KADIN HAKLARININ KABULÜ... 7 6.7. ATATÜRK ÜN BÜYÜK NUTUK U OKUMASI... 7 6.8. KAYNAKÇA... 9 2

Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar Ünite 6 Sosyal alanda yapılan inkılaplar, Türkiye Cumhuriyeti nin yeni yüzünün ortaya çıkarılması ve modern dünyaya uyum sağlaması için yapılmıştır. Bu yapılanları diğer inkılap hareketlerinden ayrı görmemek gerekmektedir. Sosyal alanda yapılanlar bizzat Cumhuriyet in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk ün geniş dünya görüşü ve onun kafasında yerini bulan muasır medeniyetler seviyesine ulaşma gayretini de göstermektedir. Bu çalışmalar; Kılık Kıyafette Değişiklik, Tekke Zaviye ve Türbelerin Kapatılması, Takvim Saat Rakam ve Ölçülerde Değişiklik, Soyadı Kanunu ve Kadın Haklarının Kabulü alanlarında olmuştur. 6.1. ŞAPKA GIYILMESI HAKKINDA KANUN (25 KASIM 1925) Türk Milletinin İslam Dinini benimsemesi ve Arap coğrafyasına yakınlaşmasıyla kılık kıyafetinde bir değişiklik olduğu bilinmektedir. Bu durum yüz yıllar sürmüştür ancak bu çerçevede hiçbir zaman giyim kuşamda bir birlik veya toplumun tamamında bir ahenk görülmemiştir. İmparatorluğun çok uluslu yapısı da buna eklenince çeşitlilik oldukça belirginleşmiştir. Bu durum milliyetçilik isyanlarının çıkmasına kadar bir sorun oluşturmamıştır. Ancak devleti kurtarmaya yönelik fikir akımlarından olan Osmanlıcılık fikir akımı çerçevesinde bu farklılıkları gidermek ve tebaayı Osmanlılık fikri etrafında birleştirmek için kılık kıyafetin birleştirilmeye çalışıldığını görmekteyiz. Buna II. Mahmut döneminde yapılan değişiklikleri gösterebiliriz. III. Selim döneminde (1789-1807) Müslümanlar sarı başlık ve sarı çizme giyerken, Ermeniler kırmızı, Rumlar siyah, Yahudiler ise mavi ayakkabı (çarık) giymek zorundaydı. Bu durum II. Mahmut dönemiyle birlikte son bulmuş ve toplumdaki bu giyim farkları kaldırılmaya çalışılmıştır. II. Mahmut ayrıca rekabet içinde bulunduğu Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa yı taklit etmek suretiyle memurların ceket pantolon ve fes giymesini ve sakallarını kısaltmasını zorunlu kılmıştı. Yalnız II. Mahmut un yaptıkları toplumun bir kısmı tarafından benimsenmiş ve uygulanmış, bir kısmı ise bu durumdan haberdar olmamış gibi eski alışkanlıklarını devam ettirmiştir. I. Dünya Savaşı nın ortaya koyduğu kötü sonuçlar ve Mondros Mütarekesi nin getirdiği haksız işgaller karşısında Türk Milleti yılmamıştır. Vermiş olduğu istiklal mücadelesiyle yıkılan bir imparatorluğun altından yepyeni bir devlet ortaya çıkarmak için çok çalışmıştır. Cumhuriyet in ilan edilmesiyle birlikte devletin rejimi sorunu halledilmiştir. Bu tarihten itibaren pek çok alanda inkılaplar yapılmıştır. Toplumsal alanda yapılan bu inkılaplarla toplumun değişmesi istenmiştir. Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Paşa 23 Ağustos 1925 te Kastamonu gezisine çıkmıştır. Kastamonu kışlasını ziyaret etmiş, orada Bir Türk dünyaya bedeldir sözünü söylemiştir. Kastamonu dan İnebolu ya geçmiş, burada çeşitli heyetlerin ziyaretlerini kabul etmiştir. 26 Ağustos akşamı elinde Panama şapkası, sivil elbise giymiş olarak İnebolu çarşısını gezmiştir. 27 Ağustos ta yine sivil elbise ve elinde şapkası olduğu halde İnebolu Türk Ocağını ziyaret etmiş, burada, ünlü şapka nutkunu söyledi: Arkadaşlar, Turan kıyafetini araştırıp ihya etmeye mahal yoktur. Medeni ve beynelmilel kıyafet bizim için, çok cevherli milletimiz için layık bir kıyafettir. Onu giyeceğiz. Ayakta iskarpin veya fotin, bacakta pantolon, yelek, gömlek, kıravat, yakalık, ceket ve bittabi bunların mütemmimi olmak üzere başta siper-i şemsli serpuş. Bunu açık söylemek isterim. Bu serpuşun ismine şapka denir Buradan anlamak gerekiyor ki Mustafa Kemal Paşa, halkı yeni bir inkılap hareketine hazırlamaktaydı. Bunun için Milli Mücadelenin kilit noktaların- 3

Atatürk İlkeleri Ve İnkılap Tarihi dan biri olan İnebolu yu seçmiş, onu bir inkılap hareketi ile onurlandırmış ve unutulmazlar arasına sokmuştur. Atatürk ün bir haftalık Kastamonu gezisi boyunca kılık kıyafet ve şapka konusunda yaptığı açıklamalar gazeteler ve ajans tarafından (Anadolu Ajansı) tüm yurda duyurulmuştur. Atatürk Ankara ya döndüğünde memurlar kendisini şapkalarıyla karşılamıştı. 2 Eylül 1925 te hükümet bir kararname çıkardı. Bu kararname ile memurlara şapka giyme zorunluluğu getirildi, din görevlilerinin dışındakilerin sarık ve cüppe giymeleri yasaklandı. Ancak TBMM, giyimle ilgili düzenlemelerin kanunla gerçekleştirilmesi gerekçesiyle hükümet kararnamesini iptal etti. Mustafa Kemal Paşa, 21 Eylül 1925 te tekrar geziye çıktı. 23 Eylül de Bursa Türk Ocağı konuşmasında, güzel bir serpuş olan şapkadan pek az müddette dervişler, mürit ve hocalar da memnun kalacaklardır. dedi. 10 Ekim Akhisar Türk Ocağı konuşmasında şunları söyledi: Şapka giyelim mi, giymeyelim mi gibi sözler manasızdır. Şapka da giyeceğiz, batının her türlü uygarlık eserlerini de alacağız. 25 Kasım 1925 te TBMM Şapka Giyilmesi Hakkında 671 Sayılı Kanunu kabul etti. Kanun, 28 Kasım 1925 te Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girdi. Üç maddelik kanunun birinci maddesi hüküm ifade etmektedir. Burada TBMM üyeleri, yani milletvekilleri ile bütün devlet memurları ve görevlilerinin şapka giymek zorunda oldukları bildiriliyor, bunların dışındakilere şapka mecburiyeti getirilmiyor, ancak onlar başlarını örtmek istediklerinde şapkadan başka bir giysi kullanmaları yasaklanıyordu. 2 Eylül 1925 te din adamı olmayanların cüppe ve sarık giymesi yasaklanmıştır. 3 Aralık 1934 tarihinde en yüksek din görevlileri hariç tüm din görevlilerinin dini kıyafetlerini sadece ibadet yerlerinde giymesi kararlaştırılmıştı. Böylece toplumda kılık kıyafet alanında bir birlik oluşturulmaya çalışılmıştır. 6.2. TEKKE VE ZAVIYELERIN KAPATILMASINA DAIR KANUN (30 KASIM 1925) Tarikatlarda dervişlerin kaldıkları ve ibadet ettikleri yer anlamına gelen Tekkeler ve daha küçüğü olan zaviyeler İslam toplumlarında halkın ilgi gösterdikleri kurumlardandır. Türklerin Anadolu ya gelmesi sürecinde ve Anadolu nun Türkleşmesinde bu gibi kurumlar ve yapılar, insanları birleştirici, bütünleştirici ve yol gösterici bir rol üstlenmişlerdir. Bu bağlamda Anadolu nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında hocaların, dervişlerin ve ilim erbabı kişilerin rolü büyük olmuştur. Osmanlı Devleti nde diğer kurumların bozulmasına paralel olarak, tekkeler ve zaviyeler de bozulmuş ve yozlaşmıştır. Artık eskisi gibi insanlara yol göstermekten uzak olan bu yapılar toplumsal alanda da parçalanmalara neden olmuştur. Osmanlı Devleti nin son zamanlarında devletin değişme isteklerine en çok karşı koyan da bu kurumlarda bulunanlar olmuştur. Bu kişiler devletin değişmesini engelledikleri gibi, Osmanlı toplumun geri kalmasına da sebep olmuşlardır. Ulusal kurtuluşun sağlanmasından sonra ülkenin değiştirilip dönüştürülmesi sürecinde Tekkeler ve Zaviyeler aynı Osmanlı Devleti nde olduğu gibi bu dönüşüme direnmeye yeltenmişlerdi. Mustafa Kemal Paşa ve Türkiye Cumhuriyeti ni kuran düşünce bu duruma müsaade etmemiştir. Atatürk daha Kastamonu gezisinde Tekke ve Zaviyelerin toplumda meydana getirdiği ikiliği dile getirmiş ve şöyle demiştir: Efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, 4

Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar Ünite 6 dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru ve en hakiki tarikat (yol) medeniyet tarikatıdır Şapka Giyilmesine Dair Kanun un kabulünden beş gün sonra 30 Kasım 1925 te söz konusu Tekke ve Zaviyelerin Kapatılmasına Dair Kanun TBMM tarafından kabul edilmiş ve 13 Aralık 1925 Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Üç maddelik kanunun hüküm ifade eden birinci maddesine göre bütün tekkeler ve zaviyeler ile türbeler kapatılmıştır. Tarikatlarla, şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, nakiplik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük ve gaipten haber vermek ve murada kavuşturmak amacıyla nüshacılık gibi unvan ve sıfatların kullanımımı ile hizmet ifa ve giysi giyilmesi yasaklanmıştır. Türbeler kapatılmış, türbedarlıklar kaldırılmıştır. Bunlardan cami ve mescit gibi ibadet yerlerine dokunulmamış, onların fonksiyonlarını icra etmeleri sürdürülmüştür. Bu kanuna aykırı hareket edenlerin üç aydan eksik olmamak üzere hapis, elli liradan az olmamak üzere para cezasına çarptırılmaları öngörülmüştür. 6.3. MILLETLERARASI TAKVIM, SAAT VE RAKAMLARIN KABULÜ Osmanlı Devleti yaşadığı coğrafya gereği resmi işlemlerinde ve kayıtlarında Hicri takvimi kullanıyordu. Halk da yaşantısına göre kendi takvimlerini kullanıyorlardı. Müslümanlar Hicri, Hıristiyanlar Gregoryen takvimi kullanıyordu. Ancak Tanzimat döneminde devletin vergilerini toplamada kullanacağı ve yılbaşını 1 Mart kabul eden Rumi takvim de kullanılmaya başlanmıştı (13 Mart 1840). Tanzimat dönemiyle birlikte batılılaşma çalışmalarında takvim farklılığı su yüzüne çıkmıştı. 1916 yılında Avrupa ile zaman farkını kapatmak için bazı düzenlemeler yapılmış ve 1918 den itibaren yılbaşı 1 Ocak tarihine alınmıştır. Cumhuriyetin ilanından sonra uluslararası ilişkilerdeki ikiliklerin kaldırılması için çalışmalar başlatılmıştır. 26 Aralık 1925 tarihinde TBMM almış olduğu kararla Rumi Takvimi kaldırmış ve yerine uluslararası takvim kabul edilmiştir. 1 Ocak 1926 dan itibaren Türkiye de Miladi takvim kullanılmaya başlanmıştır. Aynı günü yapılan görüşmelerde TBMM saat diliminin 24 e bölünmesi esasını kabul etmiştir. Alfabenin değiştirilmesi çalışmaları yapılırken rakamlarda da değişikliğe gidilmiştir. 28 Mayıs 1928 de Saffet Arıkan ve arkadaşlarının verdiği kanun teklifiyle arap rakamları bırakılmış, modern dünyanın kullandığı rakamlara geçilmiştir. Ölçü ve tartı birimlerinin değiştirilmesi de modern dünyaya uyum sağlama sürecinde ele alınan konulardandır. 26 Mart 1931 de kabul edilen kanunla arşın, endaze, okka, çeki, kile, dirhem gibi farklı yerlerde farklı farklı birimleri temsil eden birimler kaldırılarak gram, kilogram, metre, kilometre gibi dünyanın her yerinde aynı uzunluğu ve ağırlığı ifade eden birimler kabul edilmiştir. 5

Atatürk İlkeleri Ve İnkılap Tarihi 6.4. GENEL TATIL GÜNLERININ BELIRLENMESI Modern dünyaya uyum sağlamak için yapılan tatil günlerinin de belirlenmesi gerekiyordu. Avrupa ile ilişkilerin artması, ticarette aksaklıkların yaşanması gibi sebeplerle ihtiyaç duyulmuştur. Osmanlı Devleti nde bilindiği gibi resmi tatil kavramı yoktu. Tanzimat tan sonra Müslüman okulları cuma günleri tatil olur, Musevi okulları cumartesi, Hıristiyan okulları da pazar günlerini tatil olarak kullanırlardı. TBMM hükümeti 2 Ocak 1924 tarihinde Hafta Tatili Kanunu nu çıkartmış ve resmi daireler, okullar ve işyerleri için resmi tatil günü olarak Cuma gününü belirlemiştir. 1935 yılına gelindiğinde hafta tatili ile yaşanan sıkıntılar göz önüne alınarak 27 Mayıs 1935 tarihinde Milli Bayramlar ve Genel Tatil Günleri Hakkında kanun kabul edilerek Cumartesi saat 13 ten başlayıp Pazar gününün tatil günü olmasına karar verilmiştir. Buna göre 1 Ocak yılbaşı, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik Bayramı, 1 Mayıs Bahar Bayramı ve 30 Ağustos Zafer Bayramı resmi tatil olarak kutlanmaya başlanmıştır. 1973 yılında Cumartesi tam gün tatil ilan edilerek hafta sonu tatili 2 tam güne çıkarılmıştır. 17 Mart 1981 yılında 1 Mayıs resmi tatil günü olmaktan çıkarılmıştır. Nisan 2009 da 1 Mayıs tekrar Emek ve Dayanışma Günü olarak resmi tatil olarak kutlanmaya başlanmıştır. 6.5. SOYADI KANUNU NUN KABULÜ (21 HAZIRAN 1934) Sosyal hayatın düzenlenmesi hususunda yapılan inkılapların içinde en belirgin olarak ortaya çıkanı şüphesiz Soyadı Kanunu dur. Bu düzenleme toplumda meydana gelen karmaşayı sona erdirmek için yapılmıştır. Bilindiği gibi İslam toplumlarında kişinin adı ya baba adıyla ya da sülalesinin adıyla zikredildiğinde tanımlayıcı ve ayırt edici olurdu. Bu durum küçük yerleşmelerde belki bir soruna neden olmuyordu ama büyük kentlerde ciddi sıkıntılar doğurduğu bilinmektedir. Cumhuriyetin ilk yıllarında bu sorun fazla bir dikkat çekmemesine rağmen, şehirleşme, eğitim kurumlarına verilen önem, fabrikaların ve çok personelli işyerlerinin açılması sürecinde sıkıntılara neden olmuştur. Bu gibi etmenler düşünülerek ve modern dünyaya uyum sağlamak için 21 Haziran 1934 yılında Soyadı Kanunu kabul edilmiştir. Buna güre her vatandaş kendi öz adından başka soyadını da taşımaya mecburdur hükmüyle öz ad önde, soy ad arkada olmak üzere toplum içerisinde aynı ismi taşıyan kişilerin kanun önünde ayrılması sağlanmış oldu. Nasıl ki artık insanları ayırmak için 2000 yılından beri T.C. Kimlik numarası kullanılıyorsa 1930 yıllarda da insanları kanun önünde ve toplum yaşantısında ayırmak için bu uygulamaya geçilmiştir. Soyadı seçimi kişilere bırakılmak şartıyla bazı şartların da göz önünde bulunması istenmiştir. Buna göre, yabancı millet adı, aşağılayıcı tabirler, ayıp ifadeler ve rencide edici tabirler soyadı olarak kullanılması yasaklanmıştır. TBMM üyeleri Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal e bir soyadı vermek için kendi aralarında bir çalışma başlatmışlardı. Mustafa Kemal e Konya Milletvekili Naim Hazım Onat tarafından ileri sürülen Atatürk soyadı yapılan toplantıda kabul edilmiştir. 24 Kasım 1934 te Mustafa Kemal e Türk ün atası anlamında Atatürk soyadı kendisine gösterilen saygının ve bağlılığın ifadesi olarak verilmiştir. 17 Aralık 1934 te kabul edilen bir diğer kanunla, Atatürk adının, bunun başına ve sonuna söz konularak yapılan adların hiç kimse tarafından alınamayacağı hakkında kanun kabul edildi. Bu arada 26 Kasım 1934 te Efendi, Bey, Paşa Gibi Lakap ve Unvanların Kaldırıldığına Dair Kanun 6

Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar Ünite 6 kabul edildi. Buna göre ağa, hacı, hoca, molla, efendi, bey, beyefendi, paşa, hanım, hanımefendi, hazretleri gibi lakap ve unvanlar kaldırılmış, kişilerin kanun karşısında öz adları ve soyadları ile anılmaları kabul edilmiş, sivil rütbe, resmi nişanlar, savaş madalyaları haricindeki madalyalar kaldırılmış, generallik rütbeleri yeniden isimlendirilmiştir. 6.6. KADIN HAKLARININ KABULÜ Türk toplumlarında kadının yeri diğer toplumlardan farklıdır. Kadın hayatın her alanında ve her anında var olmaya devam etmiştir. Osmanlı Devleti nin son döneminde pek çok kurumda ve yapıda olduğu gibi kadın hakları konusunda da oldukça hoyrat davranılmış ve kadınlar toplumsal hayattan soyutlanmışlardır. I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı nda Türk kadınının göstermiş olduğu fedakarlığa bir teşekkür olarak Türk Hukuk İnkılabı çerçevesinde Medeni Kanun ile Türk kadınına kanun önünde eşitlik verilmiştir. Atatürk ün bu konuda şu sözü oldukça anlamlıdır. Bir toplum, bir millet kadın ve erkek denilen iki cins insandan meydana gelir. Kâbil midir ki, bir kütlenin bir parçasını ilerletelim, diğerini öylesine bırakalım da kütlenin hepsi yükselme şerefine erişebilsin? Mümkün müdür ki, bir topluluğun yarısı topraklara zincirlerle bağlı kaldıkça diğer kısmı göklere yükselebilsin. 17 Şubat 1926 da kabul edilen medeni kanun ile Türk kadınına evlenme ve boşanmalarda söz hakkı verilmiş, bir erkeğin birden çok kadınla evlenmesi yasaklanmış, evlenmelerde resmi nikah zorunluluğu getirilmiştir. Ayrıca miras paylaşımlarında da kadın ve erkeğe aynı usulün uygulanması ve aynı miktarı alması ilkesi getirilmiştir. 3 Nisan 1930 Belediye Kanunu ile Türk kadını belediye seçimlerinde oy kullanmaya başlamıştır. 5 Aralık 1934 tarihinde kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanınarak dünyadaki pek çok ülkeden önce Türk Kadınına seçilme hakkı tanınmıştır. 1935 yılında yapılan seçimlerde meclise 18 kadın milletvekili girerek önemli bir başarı elde edilmiştir. 6.7. ATATÜRK ÜN BÜYÜK NUTUK U OKUMASI Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılan ve Türk Milli Mücadelesi ni belgeleriyle anlatan önemli bir tarihi kaynak ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti nin felsefesini oluşturan etmenleri ortaya koyan önemli bir vesikadır. Nutuk, 1927 seçimlerinden sonra CHP nin 2. Kurultayı nda bizzat Mustafa Kemal Atatürk tarafından 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında 36.5 saatte okunmuştur. Bu anlamda yapılanları belgeleriyle izah eden hem birinci elden tarihi bir belge, hem de bizzat Mustafa Kemal tarafından kaleme alındığı için önemli bir savunma ve izahat metnidir. Nutuk un yazarı aynı zamanda orada yazılanları yapan, ortaya koyan tarihi bir kişilik ve Türk Milleti nin yetiştirdiği en önemli önder ve devlet adamlarından biridir. Nutuk, 1919 senesi Mayıs ının 19. günü Samsun a çıktım cümlesiyle başlar ve 1927 yılına kadar meydana gelen olayları anlatır ve Gençliğe Hitabe ile sona erer. Bu çerçevede Mustafa Kemal, halka duyduğu güven ve halka gösterdiği saygının bir göstergesi olarak bu dönemde yapılanların tamamını belgeleriyle, kanıtlarıyla halkına sunar ve bir çeşit tarih önünde yaptıklarının hesa- 7

Atatürk İlkeleri Ve İnkılap Tarihi bını verir. Bu bağlamda Nutuk, onun halkına verdiği değerin de bir göstergesidir. Nutuk iki cilt halinde 1927 yılında yayınlanmıştır. Birinci cilt asıl metin, ikinci cilt ise belge ve vesikalardan oluşmaktadır. Bu ilk baskı eski harflerle yapıldığı için 1928 yılında yeni harflerle yeniden basılmıştır. 1934 yılında üç cilt halinde yeniden basılmıştır. 1960 ta Milli Eğitim Bakanlığı Nutuk u üç cilt halinde yeniden basmıştır. Bugün kullanılan metin (ki ders notlarımız hazırlanırken başvurduğumuz ana kaynak) ise ders notunun kaynakçasında da gösterilen Prof. Dr. Zeynep Korkmaz tarafından bugünkü dille yayınlanan metindir. Dili sade anlaşılır ve ilham vericidir. 8

Sosyal Alanda Yapılan İnkılaplar Ünite 6 6.8. KAYNAKÇA Atatürk, M. Kemal, Nutuk (1919 1927), Atatürk Araştırma Merkezi Yayınları, Ankara, 1991, (Bugünkü Dille Yayına Hazırlayan: Prof. Dr. Zeynep KORKMAZ) Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi I, I/1, II (Bozkurt, G., Çağan, N., Ergün, M., Genç, N., Güneş, İ., Kürkçüoğlu, Ö., Taşdemirci, E.), YÖK Yayınları, Ankara, 1995 Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, (Çakmak, M.A., Dönmez, C., Hayta, N., Safran, M., Şahin, M., Turan, R.), Okutman Yayıncılık, Ankara, 2009 Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, (Arslanhan, İ., Bahadır, Ö., Eken, H., Ünlü, H., Yerebasmaz, A.), Marmara Yayınları, Bursa, 1998 Atatürk ve Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, (Ed. Ertan, T. F.), Siyasal Kitabevi, Ankara, 2001 Armaoğlu, F., 20. YY Siyasi Tarihi (14. Baskı), Alkım Yayınları, İstanbul, 2005 Kinros, L., Atatürk Bir Milletin Yeniden Doğuşu, Altın Kitaplar, İstanbul, 2006 Milli Mücadele Tarihi Makaleler, (Akbulut, D.A., Balcıoğlu, M., Konukçu, E., Önsoy, R., Özkaya, Y., Tanfer, V.), Atatürk Araştırma Merkezi Yay., Ankara, 2002 Türkiye Cumhuriyeti Tarihi II, (Akbıyık, Y., Akbulut, D.A., Avcı, C., Balcıoğlu, M., Eraslan, C., Köstüklü, N., Süslü, A., Tural, M.A., Turan, R., Yalçın, D.), Atatürk Araştırma Merkezi Yay., Ankara, 2000 Türk İnkılap Tarihi ve Atatürk İlkeleri, (Ekincikli, M., Gedikli, Ş., Turan, M., Yalçın, S.), Siyasal Kitabevi, Ankara, 2003 9

Atatürk İlkeleri Ve İnkılap Tarihi 10