Çanakkale Savaşlarında Sağlık Hizmetleri



Benzer belgeler
ÇANAKKALE SAVAŞI NDA SAĞLIKÇILAR. Yrd. Doç. Dr. Burhan SAYILIR

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III

BİRİNCİ BÖLÜM HAREKÂT ALANININ COĞRAFİ VE TOPOĞRAFİK DURUMU, TARAFLARIN HAREKÂT PLANLARI, 5 İNCİ ORDU İLE 3 ÜNCÜ KOLORDU KARARGÂHLARINDAKİ FAALİYETLER

İÇİNDEKİLER... ÖN SÖZ... BİRİNCİ BÖLÜM SİYASİ, COĞRAFİ DURUM VE ASKERÎ GÜÇLER

Selçuk Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi, Klinik Bakteriyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı, Konya,

ÇANAKKALE MUHAREBELERĠNDE CEPHEDE VE CEPHE DIġINDA SAĞLIK HĠZMETLERĠ Y. Doç. Dr. Ahmet Esenkaya

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

Çanakkale Geçilmez! Şehitler Haykırdı:

ÇANAKKALE ZAFERİNİN TIBBİYELİLERİ. Prof. Dr. Nuran Yıldırım Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı

ÇANAKKALE SAVAŞLARI NDA MUSTAFA KEMAL İN ROLÜ. Bayram Akça *

ÇANAKKALE DENİZ MUHAREBELERİNİN DENİZDE DÖNEMİN ŞARTLARINA GÖRE TASARLANMIŞ SAVAŞ GEMİSİNDE KRİTİK OLAYLARIN YAŞANDIĞI YER VE SIRAYA GÖRE TANITILMASI

ÇANAKKALE MUHAREBELERİNDE CEPHEDE VE CEPHE DIŞINDA SAĞLIK HİZMETLERİ FRONT AND FRONT-LİNE HEALTH SERVİCES OUTSİDE THE BATTLE OF ÇANAKKALE

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

ÇANAKKALE ARAŞTIRMALARI TÜRK YILLIĞI

SAYFA BELGELER NUMARASI

Op. Dr. Mehmet Erkan BALKAN Balkan Savaşlarında Sağlık Hizmetleri Ankara Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Sarıkamış. Dersleri. Yılmadan Yorulmadan Dr. Cihangir Dumanlı

Skyros adasında Robert Brooke nin mezar taşındaki yazı

İsrail. 08 Haziran 2010 TÜRK KIZILAYI MÜDAHALE FAALİYETİ. Yaralıların Tahliye Operasyonu. Afet Yönetimi Müdürlüğü FAALİ YET RAPORU

Genelkurmay Başkanlığı Çanakkale Zaferi nin 100.Yılında daha önce yayınlanmamış fotoğrafları paylaştı.

Çanakkale Savaşı'nda Neler Yaşandı?

Çanakkale Cephesi nde Türk Ordusunun Menzil Teşkilatı ve Askeri Ulaştırma Hizmetleri

Uğur İbrahim ALTAY Selçuklu Belediye Başkanı

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ

Bir İngiliz Resmi Yayınına Göre Çanakkale Cephesine Ait Bazı İstatistikî Bilgiler

Resim-2 Genelkurmay başkanlığı, Eskişehir - Afyon hattına yerleşen düşmanın savunma ve berkitme faaliyetleri ile bulunduğu bölgede daha fazla

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri

Çanakkale Cephesi nde İdari Faaliyetler ve Lojistik Hizmetleri

ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri

Çanakkale Cephesinde Anadolu Yakası Topları (Anadolu Boğaz Giriş Tabya ve Bataryaları) *

AVRUPADA GÜÇLER DENGESİ

ÇANAKKALE ARAŞTIRMALARI TÜRK YILLIĞI

SAĞLIK TARAMA RAPORU

UNUTULAN SAVAŞLAR / KUTÜ L-AMMARE ZAFERİ

KİTAP TANITIMI. Necmi UYANIK

MUSTAFA KEMAL ĐN ASKERLĐK HAYATINDA ÇANAKKALE SAVAŞLARI NIN YERĐ ÖZET ABSTRACT

Joint Commission International Standartlarında Tesis Güvenliği bölümü 27 Standart Maddesinden 13 Temel 78 Ölçülebilir Element

Çanakkale Savaşında Şehit Olan Çanakkalelilerin Sosyo-Kültürel Analizi. İbrahim Güran YUMUŞAK

Sayın Büyükelçilerim, Sayın Komutanım, Saygıdeğer Konuklar, Değerli Basın Mensupları;

DENİZ MAYINLARI GRUP KOMUTANI BİNBAŞI NAZMİ BEY'İN GÜNLÜĞÜ ( ) ÜZERİNE

Çarlık Rusya ordusu, 1917 yılında, Doğu Anadolu yu işgal. Türk Askerlerinin Ele Geçirdiği Rus Köyü. Galiçya Cephesi ve

KORE DE TÜRK MUHAREBELERİ

MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN ASKERLİK HAYATI

Çanakkale Cephesi nde 19 Mart- 24 Nisan 1915 Günleri

Yayın no: 133 ÇANAKKALE SAVAŞI. Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze Dizi editörü: Prof. Dr. Salim Aydüz

Neden İspanyol gribi?

MUSTAFA KEMAL e YAPILAN BÜYÜK AYIP

Dosya: Çanakkale. Servet-i Fünûn, 27 Mayıs » Hilâl-i Ahmer gazi yaralıları gemilerle İstanbul a naklederken ÇANAKKALE ŞEHİDİ

ÇANAKKALE CEPHESİNDE GELİBOLU ŞARKÖY TEKİRDAĞ (TEK FURDAĞI) HİLÂL İ AHMER HASTANESİNİN FAALİYETLERİ. Cemal SEZER

ANADOLU TOPRAKLARINDA MEHMETÇİĞİN İMZASI: SİPER HATLARI

67. SOHBET ÇANAKKALE ZAFERİ ÇANAKKALE YE GELMEDEN. ÇANAKKALE SAVAŞı'NıN ZAHİR NEDENLERİ EV SOHBETLERİ

Atatürk ve Ağustos Ayı

Osmanlı tarihinde çok dikkat. Çanakkale Savaşlarından 110 yıl önce yaşanan Çanakkale Savaşı. Evrensel Bakış Açısı Gürbüz Evren

Çanakkale Cephesi nde Türk Ordusunun İaşe ve İkmal Faaliyetleri

1895: Selanik Askeri Rüştiyesi ni bitirdi, Manastır Askeri İdadisi ne girdi.

HASSAS BÖLGELERDE KURULACAK HASTANELER SERVİSİNE AİT PLANLAMA, TEŞKİLÂT, İKMAL VE DİĞER HİZMETLERİN YÜRÜTÜLMESİ HAKKINDA YÖNETMELİK

ÇANAKKALE ARAŞTIRMALARI TÜRK YILLIĞI

1915 ÇANAKKALE SAVAŞI BİLGİ YARIŞMASI SORULARI

9 EYLÜL 1922 BAKİ SARISAKAL

T.C. ÇANAKKALE VALİLİĞİ ECEABAT KAYMAKAMLIĞI İLÇE EYLEM PLANI

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak Üçlü İtilaf...

ATATÜRK VE ÇANAKKALE SAVAŞLARINI ARAŞTIRMA MERKEZİ

TERCÜME-İ HALİMDEN BİR HÜLASA.

BD MART Yeni Zelanda Kaynaklarında Çanakkale Deniz Muharebeleri

Askeri Tabiplerin Önemi ve Gerekliliği

TÜRKİYE NİN KORE SAVAŞI NA KATILIŞI VE KUNURİ MUHAREBELERİ

Çevremizdeki Sağlık Kuruluşları VE Sağlık Hizmetleri

ÇANAKKALE SAVAŞI SIRASINDA İSTANBUL HASTANELERİNDE İLK SAĞLIK HİZMETLERİ VE ŞEHİTLERİN DEFNİ

AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI HİZMETİ SUNULAN ÖZEL SAĞLIK KURULUŞLARI HAKKINDA YÖNETMELİK İKİNCİ BÖLÜM. Kayıt ve Bildirim Sistemi

BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ASKER ZAYİATININ TESPİTİNDE HENÜZ BİLİNMEYEN ÖNEMLİ BİR KAYNAK: Ahz-ı Asker Kalem Riyasetleri Şifre-i Mevrude Defterleri *

TSK'dan Sınır Ötesi IŞİD Operasyonu

Afetlere İlişkin Acil Yardım Teşkilatı ve Planlama Esaslarına Dair Yönetmelik

VAN ERCiŞ DEPREMi FAALiYET RAPORU 23 EKiM 24 KASIM 2011 ARASI

Askerî Görevleri. Modern dünya tarihinin kaydettiği karizmatik liderlerin başında kuşkusuz Mustafa Kemal ATATÜRK gelmektedir.

Zeki DOĞAN-Sosyal Bilgiler Öğretmeni

İçindekiler. Kısaltmalar... 6 Uzunluklar... 6 Önsöz Boğaz ın Fedaileri BÖLÜM Çanakkale Boğazı nın Özellikleri / 15

GEZİLECEK GÖRÜLECEK YERLER

Sağlık ve Salgın Hastalıklar Kaynakçası

ÖZGEÇMİŞ VE YAYIN LİSTESİ

SAĞLIK MESLEK LİSELERİ HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ XII. SINIF BULAŞICI HASTALIKLAR VE BAKIMI DERSİ İŞLETMELERDE BECERİ EĞİTİMİ PROGRAMI

100. Yılında Çanakkale ye Develi den güzel bir ziyaret gerçekleştirildi. Fethinin 562. Yılı olması münasebetiyle gezinin ilk yarısı İstanbul a

mekan Kasımpaşa Deniz Hastanesi İLKBAHAR 2014 SAYI: 302

25 NİSAN 1915 ÇANAKKALE KARA MUHAREBELERİ

Çanakkale ye Asker İhracının İlk Günleri ve İstanbul da Okullara Yansımaları

Çanakkale ye Asker İhracının İlk Günleri ve İstanbul da Okullara Yansımaları

Vücudumuzda oluşan tümör hücrelerini yok etmek için uygulanan ilaç tedavisine kemoterapi denir.

T.C ÇANAKKALE ONSEKİZMART ÜNİVERSİTESİ ARAŞTIRMA VE UYGULAMA HASTANESİ ÇALIŞAN GÜVENLİĞİ PROSEDÜRÜ

ÇANAKKALE MUHAREBELERİNDE İTİLAF DEVLETLERİNİN SAVAŞ HUKUKUNA AYKIRI DAVRANIŞLARI Ahmet Esenkaya

T C SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü. Sayı : B.13.2.SGK / /11/2009 GENELGE 2009/ 136

OKUL GEZİSİ ( 1 MAYIS - 4 MAYIS 2013)

Rehabilitasyon Hizmetleri

ÇANAKKALE CEPHESİ NDE 57. ALAY

Türk ilaç sanayi tarihinde silahlı kuvvetlerin yeri: Milli Savunma Bakanlığı Ordu İlaç Fabrikası nın tarihsel gelişimi

BALKAN VE I. DÜNYA SAVAŞI ESNASINDA EDİRNE MERKEZ ASKER HASTANESİ NDE VEFAT EDEN KOCAELİLİ ASKERLER

LİMANLAR YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR YÖNETMELİK ( T R.G.)

YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI DAİRESİ DAHİLİYE UZMANI KADROSU HİZMET ŞEMASI

Toplum Yararına Program Katılımcı Duyurusu

YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI DAİRESİ YATAKLI TEDAVİ KURUMLARI BAŞHEKİMİ KADROSU HİZMET ŞEMASI

Transkript:

Editörden/Editorial TAF Prev Med Bull 2014;13(2):93-98 Çanakkale Savaşlarında Sağlık Hizmetleri [Healthcare Services during the Gallipoli Wars] ÖZET I.Dünya Savaşında Çanakkale Savaşları sırasında, karadan ve denizden boğazı zorlayarak İstanbul u ele geçirmek isteyen itilaf devletlerine karşı koymak için kurulan 5. Ordu birlikleri bölgeye aktarılmıştır. Bölgedeki hastanelerin yatak sayıları artırılmıştır. Yaralanan askerlere ilk müdahale mevzilerinde yapılarak, durumu iyi olanlar cepheye ağır olanlar kıta sargı yerlerine gönderilmiştir. Cephede yaralanmış bir askerin menzil hastanesine veya İstanbul a nakledilmesi için belirlenen süre kırk sekiz saat olsa da, muharebeler şiddetlendiğinde bu sürenin korunamadığı zamanlar olmuştur. Bölgede sıkça rastlanan kolera, tifo ve çiçek hastalıklarına karşı aşı uygulamasına özen gösterilmiştir. Lekeli humma (tifüs), tüberküloz, zatürre (pnömoni), zatülcemp (plörezi) gibi hastalıklara rastlanmıştır. Diğer taraftan, ülkede ilaç endüstrisi yok denecek durumda olduğundan, ilaçların çoğu dış ülkelerden gelmiştir. Savaşın başlangıcında iyot sıkıntısı baş göstermiştir. Çanakkale Savaşlarında cephede şehit olan, yaralananlar dışında, hastalıklar, yetersiz malzeme ve ameliyathane koşulları nedeniyle çok sayıda şehit verilmiştir. Şehitler de dâhil, yaralı, kayıp, esir, hava değişimi ve hastaneye gönderilen ve çeşitli hastalıklardan ölen personelin toplamını ifade eden zayiat miktarı ise 210.000-218.000 civarında olarak belirtilmektedir. SUMMARY The 5th Army troops established to counter the Allied States who wanted to conquer Istanbul by forcing the straits from the land and the sea were transferred to the region as a requirement of the Gallipoli Wars during the First World War. Bed numbers of the hospitals in the region were increased. The first intervention to the soldiers was made at the military positions and those whose situations were good were sent to the front and those whose condition was serious were sent to the battalion areas where wounds were taken care of. Although the specified period of time to move a soldier injured at the front to the local hospital or Istanbul was forty-eight hours, this duration was sometimes prolonged when the battle was intense. The vaccination was paid great importance to prevent from cholera, thyhoid fever and smallpox which broke out frequently in the region. The diseases such as thyphus, tuberculosis, pneumonia, pleurosis were also encountered. On the other hand, there was almost no pharmaceutical industry in the country. Most of the pharmaceuticals was received from foreign countries. Even the lack of iodine arose just at the start of the war. Other than those martyred and injured at the front, a large number of soldiers were martyred because of disease and inadequate equipment and operating conditions during the Gallipoli wars. Besides, the total number of losses has been reported around 210.000-218.000 including the martyred, injured, missing, captives, those sent for climate change and hospitals and died of various diseases. Halise Coşkun Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Hemşirelik Yüksekokulu Anahtar Kelimeler: Çanakkale Savaşları, Sağlık Hizmetleri Key Words: Gallipoli Wars, Health Services Sorumlu yazar/ Corresponding author: Halise Coşkun, Gülhane Askeri Tıp Akademisi, Hemşirelik Yüksekokulu hcoskun@gata.edu.tr Gönderme Tarihi/Date of Submission: 03.06.2013 Kabul Tarihi/Date of Acceptance: 19.09.2013 DOI:10.5455/pmb1-1370260347 ÇANAKKALE SAVAŞLARINDA SAĞLIK HİZMETLERİ Osmanlı İmparatorluğunun Birinci Dünya Savaşına girmesiyle, İngiliz ve Fransız donanmalarının 19 Şubat 1915 te Çanakkale Boğazını geçme girişimleri Çanakkale Savaşlarını başlatmıştır. Çanakkale Deniz Savaşları, 18 Mart 1915 büyük deniz harekatı ile son bulmuştur. Kara harekatı ise İngiliz ve Fransız ordularının boğazın iki tarafından, Kumkale ve Gelibolu Yarımadasından 25 Nisan 1915 te karaya çıkması ile başlamış ve düşmanın 9 Ocak 1916 da Seddülbahir den çekilmesiyle sona ermiştir. Çanakkale Savaşları Türk tarihinde çok önemli bir yer tutmaktadır (1). Balkan Savaşı sırasında sağlık hizmetlerinde karşılaşılan sorunların giderilmesi için, Harbiye Nezareti Sıhhiye Dairesi Başkanlığına, Süleyman Numan Bey (Tabip General Süleyman Numan) getirilirken, kendisine danışmalık yapması için Dr. Albay Mayer görevlendirilmiştir. Hastanelerin ve yatak sayısının artırılması için yapılan düzenlemelerle, hastane sayısı 47, yatak sayısı da 13.450 olarak planlanmıştır. Yapılan kadro çalışmalarında 50 yatağa bir doktor planlanırken, hastane baştabibi planlamalarında ise; 250 yataklı hastaneler için bir yarbay baştabip, 500-700 yataklı hastaneler için ise bir albay baştabip olacak şekilde planlama yapılmıştır. Bu planlamaların uygulamaya geçirildiği sırada Birinci Dünya Savaşı ilan edilmiştir (2). Harpten önce Çanakkale bölgesinde bulunan Akdeniz Müstahkem Mevki Komutanlığının emrinde; Rumeli yakasında, Seddülbahir, Kilidülbahir, Maydos ve Bolayır da Anadolu yakasında ise Kumkale ve Çanakkale de 25-100 er yataklı revirler vardı. Bununla birlikte www.korhek.org 93

Müstahkem Mevki birlikleri ve 9. Tümen için Çanakkale de 250 yataklı bir mevki hastanesi bulunmaktaydı (3). Orduda görevli doktor durumu 1915 yılında; 1 tuğgeneral, 12 albay, 53 yarbay, 317 binbaşı, 1.030 yüzbaşı, 129 üsteğmen, toplam 1.542 olarak belirtilmektedir (2). Birinci Dünya Savaşında Çanakkale cephesinde savaşmak üzere 1. Ordunun 3. ve 5. Kolordularıyla, 1. Kolordunun 3. Tümeni ve Çanakkale Müstahkem Mevkii birliklerinden oluşan 5. Ordu kurulmuştur. Bu ordunun görevi karadan ve denizden boğazı zorlayarak İstanbul u ele geçirmek isteyen itilaf devletlerine karşı koymaktı (2). İngiliz ve Fransız donanmalarının Çanakkale Boğazı nın önünde görülmeleri ve boğazı geçme girişimleri üzerine, bazı birlikler Çanakkale harekât alanına kaydırılmış, o tarihe kadar bölgede mevcut sağlık teşkilleri takviye edilerek, revirlerin yatak sayıları arttırılmıştı. Mart 1915 başına kadar sağlık hizmetleri için alınan önlemler doğrultusunda; Kale Merkez Hastanesi 350, Erenköy Hastanesi 50, Ezine Hastanesi 200, Umurbey Hastanesi 200, Kilitbayır Hastanesi 50, Eceabat Hastanesi 200, toplam 1.050 yatak olarak hazırlanmıştır (4). Sağlık personeli bakımından bu hastanelerin bir kısmının özellikle doktor, diş hekimi, eczacı, kimyager ve malzeme eksiği vardı. Geniş bir bölgede yayılmış bulunan bazı Müstahkem Mevki bataryalarıyla, 9. Tümen tabur ve alaylarının da doktorları bulunmamaktaydı. Harbiye Nezaretinden bu eksiklerin tamamlanması için istekte bulunulmuştur. Bununla birlikte 9. Tümenin emrinde bulunan iki seyyar hastane ise muharebe alanında gereken tıbbi müdahaleyi yapacak biçimde donatılmıştı. Nara Anadolu Mecidiyesi, Çimenlik, Dardanos Tabyaları, Karantina, Erenköy batısı ve İntepe de birer sargı yeri, Gelibolu Yarımadası nda Değirmen Burnu, Yıldız Tabyaları, Kilitbahir, Havuzlar, Soğanlıdere ve Domuzdere de birer sargı yeri faaliyet göstermiş, Anadolu Hamidiye Tabyasında iki kıta sargı yeri görev yapmıştır. 9. Sıhhiye Bölüğü tarafından Anadolu Tabyası- Dardanos topçu grubu; Erenköy ve İntepe topçu grupları gerisinde Sarafim Çiftliği nde birer araba durak yeri kurulmuştur. Hastane, sargı yeri ve araba durak yerlerinde 18 Mart 1915 i izleyen günlerde bazı değişiklikler yapılmıştır (4). 5. Ordu sağlık hizmetlerini yürütmede yardımcı olmak üzere; Gülhane vapuru, 3 adet 500 yataklı Menzil, 5 adet 150 yataklı Harp hastanesi ve 20 kadar arabadan oluşan hasta Taşıma Kolu, Biga da bulunan Ordu Menzil Baştabipliği emrine verilmiştir (2). 5. Ordu Komutanlığı Sağlık Başkanlığının 4 Mayıs 1915 tarihli raporunda yatak sayıları; Tekirdağ Hastanesi nde 1.450, Şarköy Hastanesi nde 400, Gelibolu Hastanesi nde 150, Lâpseki Hastanesi nde 300, Ezine Hastanesi nde 500, Dümrek Hastanesi nde 450, Biga Hastanesi nde 1.300, Dimetoka Hastanesinde 500, toplam 5.050 yatak olarak bildirilmiştir (5). Gelibolu Askeri Hastanesi daha önce 250 yataktan 1.000 yatağa çıkarılmıştır. Fransız mektebinde 200 yataklı bir Kızılay hastanesi, 150 yataklı bir harp hastanesi açılmıştır. Fakat bunların bir kısmı Gelibolu merkezinin bombardımanı üzerine Lâpseki ye, büyük bir kısmı da Tekirdağ a taşınmıştır. Geriye kalan 150 yataklı kısım 4 Mayısta ki durumdur ve buda acil vakalar için bırakılmıştır(5). Muharebelerin şiddetlenmesiyle paralel olarak 5.Ordunun sağlık teşkilleri gittikçe takviye edilmiş ve 6 Temmuz 1915 günü yatak sayısı hastanelerde kadroda 3800 iken, 8680 yatak mevcuduna ulaşılmıştır (3). Bunlara ilave olarak Biga daki 1 No.lu Menzil Nekahethanesinde 200, Dimetoka daki 3 No.lu Menzil Nekahethanesinde 400, Tekirdağ Merkez Hastanesi 300 olmak üzere 3 adet nekahethanede toplam yatak sayısı 900 olarak, Sıhhiye Depo Taburu Biga da 600 yatak olduğu belirtilmiştir (3). Gülnihal Hastane Gemisi (kadrosunda 200 yatak belirtilmesine rağmen) 700, 60 Numaralı Şirketi Hayriye Vapuru 300, 61 Numaralı Şirketi Hayriye Vapuru 300, 63 Numaralı Şirketi Hayriye Vapuru 300 olmak üzere, 4 adet hastane gemisinin yatak mevcudu 1.600 olarak belirtilmektedir (3). Hastaneler, nekahethaneler ve gemilerle birlikte 6 Temmuz 1915 günü toplamda kadroda 4.000 yatak belirtilirken, 11.780 yatak mevcuduna ulaşılmıştır (3). 14 Temmuz 1915 gününe kadar yeni açılan veya genişletilen hastanelerle tümenlerin sıhhiye bölükleri ve seyyar hastanelerin yatak sayıları şu şekildedir (3). Rumeli yakasında; mevki hastaneleri Tekirdağ da 1.400 ve 1.000, Mürefte/Gelibolu da 280, Galata da 200, Tekirdağ da Kızılhaç hastanesinde 80, Şarköy de harp hastanesinde 350 ve Kızılay hastanesinde 200, Karainebeyli Revir Hastanesinde 20 olmak üzere toplam 3.530 yatak mevcuttur. Anadolu yakasında mevki hastaneleri; Çanakkale de 350, Ezine de 200, Karabiga da 150, Erdek te 500, Harp hastaneleri Demerek te 200, Lâpseki de 450 ve 400 ve Çardak ta 750 kapasitesinde iken menzil hastaneleri; Biga da 1.000 ve 850, Dimetoka da 650, Birgos ta Hafif Yaralı 94 www.korhek.org

Mevki Hastanesi 2.000 olmak üzere toplam 7.500 yatak mevcuttur. Sıhhiye bölükleri ile seyyar hastaneler ise bulundukları tümenlerin bölgesinde faaliyete geçmişlerdir. Gülnihal gemisi, Akdeniz vapuru, 60, 61, 63 ve 70 numaralı vapurlar hastane gemisi olarak kullanılmıştır (3). Sabit hastane vazifesi görmek üzere tahsis edilen Akdeniz vapuru, Anafartalar çıkarmasından sonra seyyar biçimde tahliye hizmeti vermiştir. Bahriye Nezaretine ait Reşit Paşa nakliye gemisi Alman Kızılhaç ının emrine verilerek, 200 yataklı bir hastane gemisi haline getirilmiş, fakat etkin bir şekilde kullanılmamıştır (6). Daha çok İstanbul a yaralı getirmekte kullanılmıştır. Reşit Paşa vapurunun getirdiği yaralılara, Sirkeci de vapurdan indirilerek hastanelere sevk edilmeden önce, burada Hilal-i Ahmer tarafından çay ve ekmek veriliyordu. Yolculuk sırasında Hilal-i Ahmer tarafından gıda maddeleri, battaniye gibi türlü gereksinim maddeleri de sağlanıyordu (7). 28 Temmuz 1915 günü tüm 5. Ordu personeli mevcudu 250.818 olarak belirtilmiş olup bu durumda hastanelerdeki yatak toplamı, ordu mevcudunun %4,7 sine ulaşmıştır (3). Harbin sonlarına doğru 5. Menzil Müfettişliğine bağlı hastanelerde 5. Orduya bağlı birliklerin elinde bulunan hastanelerin yatak mevcudu artmış, ordu mevcudunun %7,5 ine çıkarılmıştır (3). GENEL SAĞLIK DURUMU Askerler savaşa katılmak için cepheye gönderilmeden önce, adına tahaffuzhane denilen merkezlerde sağlık kontrolüne ve yanaşık düzen eğitimine tabi tutuluyor, bağışıklık için kolera, çiçek, dizanteri gibi bulaşıcı hastalıklara karşı periyodik olarak aşılanıyorlardı (8). Muharebeler sırasında yemeklerde ishali açıklayacak bir sebep bulunamamasına rağmen, 5. Orduda salgın şeklinde ishal vakaları görülmüştür. İshal siperlerin dışındaki askerlerde görülmemiştir. Asker siperlerden, rutubetli ve ıslak toprak içinden çıkartılınca hastalık kesilmiştir. 3. Kolordu birliklerinde görülen iskorbüt, İstanbul dan getirilen taze sebzelerle önlenmiştir (6.) Askerin bitlenmeye karşı haftada bir kez yıkanabilmesi için yunaklar hazırlanması, helaların kireç ve kireç sütü ile dezenfekte edilmesi, bit yoklamaları yaptırılması, içme sularının bulunduğu küplere musluk takılması emredilmiştir (6). Olanaklar ölçüsünde temizliğe önem verilerek bit salgınına karşı mücadele ediliyordu. Kolayca kurulabilen seyyar fırınlarda giysilerini bitlerden temizlemeleri konusunda birlikler defalarca uyarılmışlardı. Kolera, tifo ve çiçek gibi bölgede sıkça rastlanan hastalıklara karşı aşı uygulamasına önem veriliyordu. Lekeli humma (tifüs), tüberküloz, zatürre (pnömoni), zatülcemp (plörezi) gibi hastalıklar da görülmekteydi. Diğer taraftan ülkede ilaç endüstrisi de yok denecek durumda olup, ilaçların çoğu dış ülkelerden gelmekteydi. Daha savaşın başlangıcında iyot sıkıntısı baş gösterdiği için tentürdiyot kullanımı konusunda dikkatli olunması emredilmiştir (9). Anadolu yakasında Kalvert çitliğinde bulunan XV. Kolordu birliklerinde sıtmadan başka önemli bir hastalık görülmemiştir. Mayıs 1915 de Kumkale ve çevresinde tehlikeli sayılacak bir sıtma salgını ve buna bağlı ölümler görülmüştür. 5. Orduda 116.985 sıtma vakasının 6.661 i, 149 tifo vakasının 36 sı vefat etmiştir. Tek tük humma-i racia (dönek humma) vakası görülmüştür (6). Genellikle Türk askerlerinde bomba, şarapnel veya piyade mermilerinden meydana gelen yaralanmalar görülmekteydi. Süngü yaralarına nadiren rastlanmaktaydı (3). Topçu ateşinin düştüğü noktalara yakın olan askerlerde daha çok ağır yanıklar görülmekteydi ve bunlar genellikle ölümle sonuçlanmaktaydı (8). Esenkaya eserinde hasta ve yaralılara müdahalede kullanılan ilaçlardan şu şekilde bahsetmektedir: Karnından vurulan askerlere yanlış olmasına rağmen, daha dördüncü günde, ekmek ve katı yiyecekler verilebiliyordu. Hastanelere morfin dağıtımı yetersizdi. Morfin çok fazla acı çeken yaralılarda kullanılıyor, özellikle akciğerlere doğru olan kanamalarda morfin kullanılıyordu. Yaranın temizliğinde doku parçalarını, tüyleri ve yaraya kaynamış kumaş kalıntılarını temizlemek için yumuşatıcı olarak borik asit, merhem veya vazelin kullanılıyordu. O günün koşullarında bir askerin şoka girmesi ölüm demekti. Tedavisinde morfin, atropin ve damardan tuzlu su veriliyordu. Yara temizliğinde ise antiseptik olarak borik asit, limon tuzu ve ılık sudan oluşan bir karışım kullanılıyordu. Anestezik olarak en sık kloroform, ağır vakalarda ise morfin ve genel anestezi öncesi ise skopolamin kullanılıyordu (8). Çanakkale harekât alanı ve özellikle Gelibolu Yarımadası dar olması nedeniyle İngiliz ve Fransız hava, deniz ve kara ateşlerinin etkisi altındaydı. Birliklerin münavebeyle geriye alınarak dinlendirilmeleri ve savaş alanından uzaklaştırılması olanağı olmadığından cephe hattının ancak 10-15 kilometre gerisinde birliklerin personel ikmaliyle dinlendirilme işleri yapılabiliyordu. Cepheden geriye www.korhek.org 95

alınan birlikler, kısmen ateş tutmayan arazi kesimlerinde bütünlemeleri yapılırken veya dinlendirilirken, İngiliz veya Fransız taarruzlarının başlaması halinde cepheye alınarak savaşa devam etmişlerdir (3). Esenkaya nın eserinde günümüzde rehabilitasyon merkezi olarak tanımlanabileceğini belirttiği nekahethanelerde, cephede bir hafta sıcak çatışmaya girip sağ kalan Mehmetçik, en az bir, bir buçuk ay buralarda dinlendiriliyor, sonra sağlık kontrolünden geçirilerek, bedensel ve psikolojik sağlığına kavuşanlar görev yerlerine gönderiliyordu (8). Cesetlerin gömülmesi ve yaralıların nakli için iki taraf arasında saatlik mütarekeler yapılmıştır. Sağlanan ateşkesler sayesinde şehit olanların naşı kaldırılmış ve böylece hem savaşanların morali bozulmamış ve hem de hastalıkların oluşmasına meydan verilmemiştir (3). HASTA VE YARALILARIN TAHLİYESİ Deniz muharebelerinde yaralanan ve mevzi gerisine alınması gereken erlerin yarası, çantasının bir köşesinde dikili bulunan harp paketi kullanılarak sarılıyor, daha sonra siperlerin hemen gerisinde tesis edilmiş yaralı yuvalarına, teskereci veya sıhhiye erleri tarafından taşınıyordu (10). Yaralı yuvalarında tedavileri yapıldıktan sonra, ya tekrar cepheye gönderiliyor ya da taburlarda bulunan kıta sargı yerlerine gönderiliyordu (4). Kıta sargı yerinden geriye sevk edilecek olanlar, hafif yaralı toplama yerlerine gönderiliyordu. Yarası ağır olanlar araba durak yerlerine gönderiliyor, buradan da tümen sıhhiye bölüklerince açılan büyük sargı yerine götürülüyordu. Gelen yaralı ve hastaların tedavisini ve hatta ameliyatını Tümen sıhhiye bölükleri yapmakta, yatak mevcudundan fazla olanları ve durumu hastaneye gitmeyi gerektirenleri seyyar hastanelere göndermekteydi (4). Sıhhiye teşkillerinde hasta nakliye otosu bulunmayan 5. Ordu da, hasta ve yaralıların muharebe alanının gerisindeki sıhhiye teşkillerine veya hastanelere nakilleri için hasta nakliye arabalarından veya erzak, cephane getiren, nakliye kollarında faydalanılmıştır. Yerli halk da arabalarıyla harekât sahası gerisindeki nakliye işletmelerine destek vermiştir. Her sıhhiye bölüğü, bir hafif yaralı toplama yeri ve bir araba durak yeri açıyordu. Alçıtepe kuzeyi ve Domuz Deresi nin başlangıcındaki Teneçiftliği bölgelerinde iki adet araba durak yeri; Kovandere de bir, Avcılarsırtı kuzey ve güneyinde iki adet durak yeri açılmıştı. Yaralı veya hastalar, Kirte - Enezçifliği, Alçıtepe kuzeyi - Soğanlıdere - Havuzlar Deresi - Kilidülbahir - Maydos - Kilya - Bigalı yolu, Kirte - Behram Çiftliği - Sarafim Çiftliği - Kilidülbahir, Kemalyeri - Kocadereköy - Bigalı ve Kemalyeri - Kilya yollarıyla geriye gönderiliyordu (3). Erdemir eserinde cephe hattındaki büyük sargı yerlerine, hasta nakil kolları ve diğer vasıtalarla getirilen yaralılar için, sağlık hizmetlerinin şu şekilde yürütüldüğünü belirtmektedir: Gelen yaralılar öncelikle kabul çadırına alınarak isimleri deftere yazılıyor, sonra pansuman çadırına alınıyordu. Burada önceden yapılan sargıları değiştiriliyor, yaraları ağır olup ameliyat edilmesi gerekenler ameliyat çadırına alınarak, gerekli tedavileri veya ameliyatları yapıldıktan sonra yaya gidebilecekleri çevre hastanelere gönderiliyordu. Yarası ağır olanlar ise yaralı nakil kolları ile ilgili hastanelere nakil ediliyordu. Yaralılar geri nakledilirken göğsüne yarası, hastalığı ve yapılan tedavinin yazıldığı bir künye asılıyor, durumu ağır olup da teskereye muhtaç olanlar burada yaralıları taşıyan arabaları bekliyorlardı. Cepheye su, yiyecek veya cephe ikmali yapan diğer arabalar ile teskereye muhtaç olmayanlar gerideki hastanelere sevk ediliyordu. Sargı yerinden bulunan yaralılar en fazla yirmi dört saat içinde yarasının durumuna göre menzil, harp, ağır veya hafif mecruhun hastanelerine sevk ediliyordu. Sevkler genellikle gündüz bombardıman tehlikesi olduğu için gece yapılıyordu (10). Karadan sevk edilen yaralılar için, her 20 kilometrede bir kurulan 50 şer yataklı sıhhiye istasyonları arasında hasta ve yaralı araba kolları çalışıyordu. İlk tedavileri yapıldıktan sonra memleket içindeki hastanelere sevki gerekenlerin bir kısmı, Maydos veya Akbaş iskelelerinden yüklerini boşaltarak dönmekte olan vapur, taka, mavna veya yelkenlilere bindirilmekteydi. Maydos ve Akbaş iskeleleri yaralı aktarma merkezi olarak çalışıyordu (3). Kolordu baştabip yardımcısı ve karargâh tabiplerinden oluşan bir sağlık heyeti sargı yerlerinde ve tümenlerin seyyar hastanelerindeki yaralıları kontrol ederek hastanelere sevkine karar veriyordu. Tedavileri kısa ve çabuk olacaklar Gelibolu daki hastanelere gönderiliyordu. Cephede tedavisi mümkün olmayan ya da uzun sürecek yaralılar ise yaralı aktarma merkezi olarak çalışan Ağadere ve Akbaş iskelelerindeki nakliyat hastanelerine sevk ediliyordu (10). Vapurlar nakliyat hastanelerinden yaralıları aldıktan sonra Anadolu yakasındaki Lâpseki ye oradan da Gelibolu ya hareket ediyor, yolu 96 www.korhek.org

üzerindeki menzil hastanelerine de uğrayarak, buralardan geriye sevki gereken yaralıları alıp, İstanbul a hareket ediyorlardı. Yaralılardan nakliyat sırasında şehit olanlar, uğranılan ilk iskelede yetkililere teslim edilerek yola devam ediliyordu (10). Yolculuğu sakıncalı görülen, hasta ve yaralılar Gelibolu hastanelerinde bakılıyor, gerek görülenler tümenlerin seyyar hastaneleri aracılığıyla İstanbul a gönderiliyordu. Akbaş ve Akdere deki hastanelerden savaşların başladığı 25 Nisan 1915 ten, 1 Temmuz 1915 tarihine kadar boşaltılan hasta ve yaralı sayısı şu şekilde belirtilmiştir(2). 1915 yılı Yaralı Hasta Nisan 25.065 207 Mayıs 16.298 1.192 Haziran 15.031 953 SAĞLIK HİZMETLERİNDE AKSAKLIKLAR Çanakkale savaşları sırasında sağlık teşkillerinin idaresinde bazı aksamalar yaşanmıştır. 3. Tümen birlikleri Kumkale çıkarması sırasında muharebe için yeni düzenini alırken, sıhhiye bölüğü geride unutulmuştur. Eski konak yerinde kalan bu birlik muhabere görevini geç aldığı için büyük sargı yerini açmak ve sıhhi tesislerine ait hazırlıklarını tamamlamakla uğraşmıştır. Kumkale muharebelerinin en kritik ve kanlı döneminin yaşandığı bu zamanlarda yeterli ölçüde faaliyette bulunamamıştır. Taburların ilk yardım istasyonlarından yüzlerce yaralı gelmiş, yığılma olmuş, bu durum kontrol altına alınamadığı için zayiat fazla olmuştur (5). Cephede yaralanmış bir askerin İstanbul a veya menzil hastanesine nakli için kırk sekiz saat gibi bir süre belirlenmiştir. Savaşın şiddetlendiği zamanlarda, bu kırk sekiz saatlik süre içinde hastaların nakledilemediği zamanlar olmuş ve sevk edilemeyen binlerce yaralı, ova ve derelerde açıkta beklemek zorunda kalmıştır. Nakliyat hastanelerinde bekleyen yaralılar, hasta nakline tahsis edilmiş şirketi hayriye vapurları veya yüklerini boşaltıp dönmekte olan diğer vapur, taka, mavna ve yelkenlilerle, başta İstanbul olmak üzere memleket içindeki hastanelere nakledilmiştir (10). 26. Alay 3. Tabur, Seddülbahir kıyı muharebelerinin çok hızlı cereyan etmesi ve yaralı sayınsının fazla olması nedeniyle, yaralılarının bir kısmını taktik nedenlerden dolayı tahliye edememiş ve bazı yaralılarını düşman eline bırakmak zorunda kalmıştır. Düşman gemilerinin devamlı bombardımanı tahliye yolunu işlemez duruma getirdiği için doğu kanat birlikleri, sağlık ve bakım gereçleri bakımından aksaklıklarla karşılaşmıştır (5). Deniz ve karada sağlık hizmetlerinde görevli birliklere, 1864 Cenevre sözleşmesi ve daha sonra 1906 da yenilenen Cenevre sözleşmesinde belirtildiği şekilde, Kızılay bayrağı çekilmesine rağmen, savaş esnasında karadaki ve denizdeki bazı sağlık birimleri, saldırılara maruz kalmıştır. Gelibolu ve Çanakkale deki Türk hastaneleri uçaktan bomba ve top mermileri atılarak 1915 baharında bombalanmıştır. Çanakkale Hastanesi Eylül 1915 te uçaklarla bombalanmış, Çanakkale de Akbaş limanında bulunan Kızılay a ait Gülnihal gemisi ile 60 ve 63 numaralı hasta taşıyan gemiler de, 14 Temmuz 1915 te Kızılay bayrağı taşımalarına rağmen bombalanmışlardır (11). İngiliz uçakları yaralıları taşıyan gemilere taarruz ederek durumu daha da ağırlaştırmaktaydı. İngiliz muharebe gemileri hastaneleri ve yaralıları taşıyan vasıtaları bombalamakta hiç tereddüt etmemiştir. Bu gemiler 1 Mayıs 1915 Maydos taki hastaneyi topa tutmuş ve isabet eden 23 mermi, 2.500 yaralıyı barındırmakta olan hastaneyi yıkarak, işlerinde iki ağır yaralı esir İngiliz erinin de bulunduğu pek çok hastanın ölümüne sebep olmuştur (3). Kumkale ve çevresinde, Mayıs 1915 te tehlikeli sayılabilecek bir sıtma salgını görülmüştür. Birliklerden birinde bir gecede iki erin vefat etmesi nedeniyle, birlik doktoru bakımda kusurluluk gerekçesi ile Divanı Harbe verilmiştir. Yapılan otopsi sonucu yorgunluk ve sıtma parazitlerinin buna sebep olabileceğine karar verilerek, doktorun fenni sorumluluğu kaldırılmıştır. Sıtma parazitlerini yok edecek ilaçlar henüz memleketimize gelmemiş olduğundan bu bölgedeki birliklere haftada iki gün birer gram kinin verilerek hastalığın önlenmesine çalışılmıştır (6). Çanakkale Savaşlarında her iki tarafta büyük zayiat vermiştir. Türkiye Harp Tarihi Dairesi Çanakkale Arşivinde Türk cephesindeki zayiat durumu; Şehit:25.127, Yaralı:130.306, Esir-gaip:10.867, Hastalıktan ölen:21.498, Malul:64.449 Toplam: 252.247 olarak tespit edilmiş bulunmaktadır (6). Çanakkale Savaşlarında birinci el belgelere dayalı yapılan araştırmalara göre kara ve deniz muharebelerinde verilen toplam şehit sayısı 57.263 olarak, şehitler de dâhil, yaralı, kayıp, esir, hava değişimi, hastaneye gönderilen ve çeşitli hastalıklardan ölen personelin toplamını ifade eden www.korhek.org 97

zayiat miktarı ise 210.000-218.000 civarında olarak belirtilmektedir (11). SONUÇ VE DEĞERLENDİRME Çanakkale deniz ve kara savaşları yaklaşık on bir ay sürmüştür. Türk kuvvetlerinde asker sayısı bakımından bir sıkıntı yaşanmamıştır. Sağlık teşkillerinde gerekli hazırlıklar yapılarak, hastaneler ve yatak sayıları artırılmış ve konuşlandırıldıkları yerlerde düzenlemeler yapılmıştır. Cephanenin üretilip cepheye ulaştırılmasında, malzemelerin ikmalinde, sağlık faaliyetlerinin az sayıda personel ve malzeme ile yürütülmesinde pek çok zorluklar yaşanmıştır. Yaklaşık 218.000 zayiatın verildiği Çanakkale savaşlarında toprak kaybı olmamış, fakat erinden subayına bugünlerimizi borçlu olduğumuz genç bir nesil kaybedilmiştir. KAYNAKLAR 1. Hatipoğlu S, Taştan S, Ünver V,Çanakkale Savaşlarında Türk ve Anzak Cephelerinde Sunulan Hasta Bakım Hizmetlerine Bakış, Askeri Tarih Araştırmaları Dergisi, Sayı:16 Özel Sayı,2010,449-463 2. Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi Osmanlı Devri Birinci Dünya Harbi İdari Faaliyetler ve Lojistik X ncu Cilt,GnKur. Basımevi,1985,Ankara s. 142,143,299,300,613 3. Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi, Çanakkale Cephesi Harekatı, Vnci Cilt, 3ncü Kitap (Haziran1915 - Ocak1915) GnKur. Basımevi, 1980, Ankara s. 545,547,548,549,555,550 4. Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi, Çanakkale Cephesi Harekatı Vnci Cilt, 1nci Kitap (Haziran1914-25 Nisan 1915) GnKur. Basımevi,1993,Ankara s. 272,273,274 5. Birinci Dünya Harbinde Türk Harbi, Çanakkale Cephesi Harekatı Vnci Cilt, 2nci Kitap, Amfibi Harekat, GnKur. Basımevi,1978,Ankara s. 87, 323,432,433, 6. Özbay K, Türk Asker Hekimliği Tarihi ve Asker Hastaneleri, Cilt-1,Yörük Basımevi,1976,İstanbul s. 236,237 7. Akgün SK, Uluğtekin M, Hilal-i Ahmer den Kızılay a, Beyda Basımevi, Ankara,2000,(229) ISBN 975-95070-3-X 8. Esenkaya A,Çanakkale Muharebelerinde Cephede ve Cephe Dışında Sağlık Hizmetleri, türkiyetipakademisi.org/docs/çanakkale_sağlık_hi zmetleri.pdf( Erişim tarihi:05-03-2013) 9. Aydın N, Çanakkale Savaşlarında Sıhhiye Ve Tahliye Hizmetleri, Atatürk Kültür, Dil Ve Tarih Yüksek Kurumu Atatürk Araştırma Merkezi, Dergi, Sayı77 10. Erdemir L, Çanakkale Muharebe Meydanlarından İstanbul Hastanelerine; Sağlık Hizmetleri; Süleyman Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi Yıl:2012/1, Sayı:15, 91-113 11. Çanakkale Deniz Savaşları 1915, Güncellenmiş 2.Basım, Deniz Basımevi Müdürlüğü, Kültür Yayınları Tarih Dizisi No.51, 2008,267, 98 www.korhek.org