İHH İNSANİ YARDIM VAKFI NA YÖNELİK SALDIRI, TUZAK VE DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ



Benzer belgeler
3- Hareketimizin; Ankara'da Musab bin Umeyr Derneği dışında hiçbir grup, dernek, cemaat ya da örgütle bir bağlantısı bulunmamaktadır.

MEDYA'DA YER ALAN HABERLERLE ALAKALI KURTUBA GENÇLİK HAREKETİ AÇIKLAMASI

İsrail. 08 Haziran 2010 TÜRK KIZILAYI MÜDAHALE FAALİYETİ. Yaralıların Tahliye Operasyonu. Afet Yönetimi Müdürlüğü FAALİ YET RAPORU

Hüseyin Yıldırım Danıştay şemasına Aslı gibidir' imzası atmıştı.

MİT Tasarısı ve Yasin El Kadı lar Fatih Saraç lar ve M.Latif Topbaş lar

10 Ocak 2013 BASIN AÇIKLAMASI

TMMOB TEMSİLCİLERİNE AÇILAN DAVALAR

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

Hükümet in TSK İçinde Oluşturduğu Paralel Yapılar; Cumhurbaşkanı ve AYİM nin Konumu..

Vefat eden bir üyenin kanuni varislerine Ölüm ve Sosyal Yardımlar Yönetmeliği çerçevesinde 5.000,00 T.L ölüm yardımı yapıldığı,

R.G SUÇ GELİRLERİNİN AKLANMASININ ÖNLENMESİ YASASI (4/2008)

Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var Projesi sürüyor , Salı

2008 yılında gönüllü çabalarla kurulan Uluslararası Şeffaflık Derneği ülkenin demokratik, sosyal ve ekonomik yönden gelişimi için toplumun tüm

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri

KADIN ve TOPLUMSAL CİNSİYET ÇALIŞMALARI BİRİMİ BİZ KİMİZ?

VAN ERCiŞ DEPREMi FAALiYET RAPORU 23 EKiM 24 KASIM 2011 ARASI

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Av. Ece KAVAKLI Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü Hukuk Birimi

YOLSUZLUK ALGI ARAŞTIRMASI

T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI Balgat / ANKARA Tel: ; Faks: e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

ÜNİVERSİTESİ 2016 YILI FAALİYET RAPORU

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

MALİ SUÇLARI ARAŞTIRMA KURULU BAŞKANLIĞI (MASAK)

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

VERGİ DENETİM KURULU YÖNETMELİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA YÖNETMELİK YAYIMLANDI

T.C. ÇANAKKALE BELEDİYESİ. BASIN, YAYIN ve HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI HAKKINDA YÖNERGE BİRİNCİ BÖLÜM

T.C. AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI Trabzon Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi PINAR ÖŞME PSİKOLOG

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

ihh 6. ULUSLARARASI ÇOCUK BULUŞMASI RAPORU

T.C. GİRESUN BELEDİYE BAŞKANLIĞI Hukuk İşleri Müdürlüğü HUKUK İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ 2011 YILI FAALİYET RAPORU I- GENEL BİLGİLER

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İdari ve Mali İşler Daire Başkanlığı HATA BİLDİRİM FORMU (Usulsüzlük, Yolsuzluk, Etik Kural İhlali)

SİVİL TOPLUM VE SU. Serap KANTARLI Türkiye Tabiatını Koruma Derneği.

SOMALİ YE YAPILAN YARDIMLARIN İNDİRİMİ

İSTANBUL TRAFİK VAKFI VE İKTİSADİ İŞLETMESİ 2014 YILI FAALİYET RAPORU Vakfımızın 2014 yılı içerisinde gerçekleştirdiği faaliyetler şunlardır.

İSTANBUL TRAFİK VAKFI VE İKTİSADİ İŞLETMESİ 2012 YILI FAALİYET RAPORU. Vakfımızın 2012 yılı içerisinde gerçekleştirdiği faaliyetler şunlardır.

Filistin halkı desteğinizi bekliyor!

GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAŞRA TEŞKİLATI KURULUŞ, GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ. Resmi Gazete Tarihi: , Sayısı: 28821

18 Ocak 2002 de STK olarak kuruldu. 19 Ocak 2006 tarih ve no lu Bakanlar Kurulu kararı ile Kamu Yararına Çalışan Dernek statüsü kazandı.

KAMUYA ÖZEL DUYURU. Aleyhimizde yapılan Bütün Suçlamaların Beraat ile Sonuçlandığını kamuya duyurmayı uygun görmüş bulunuyoruz.

Nüfus Cüzdanı No: Sürücü Belgesi No: Pasaport No: İkamet Tezkeresi No: Diğer (Adı ve Numarası): Ev:

Hürriyet Mah. Taşocağı Cad. No: 72/3 Kağıthane İstanbul GSM:

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER

FETÖ cü polisler onlar hakkında da istihbarat toplamış

Sahtekarlıkta tüm sınırlar aşıldı : Beyaz Miğferler'in Suriye'deki 'icraatları'

VERGİ SİRKÜLERİ NO: 2014/ Sayılı Kanunla Vergi Yargılamasına ve Ticaret Mahkemelerine İlişkin Getirilen Yenilikler

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

(3) Ray Sigorta A.Ş. bünyesinde, her seviyede sürdürülen, iç ve dış seçme ve yerleştirme uygulamaları bu yönetmelik kapsamındadır.

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜSİAD YÖNETİM KURULU BAŞKANI HALUK DİNÇER İN İŞ DÜNYASI BAKIŞ AÇISIYLA TÜRKİYE DE YOLSUZLUK SEMİNERİ AÇILIŞ KONUŞMASI

BURSA TABİP ODASI YÖNETİM KURULU KARARLARI

16 ŞUBAT 2011 CHP İSTANBUL MİLLETVEKİLİ ÇETİN SOYSAL IN DİNLEMELERLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

MALKARA BELEDİYE BAŞKANLIĞI BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ KURULUŞ, GÖREV, YETKİ, SORUMLULUK ÇALIŞMA USUL VE ESASLARINA İLİŞKİN YÖNETMELİK

EK- A: SAHTE DARBE PLANI SEMİNER İLE NASIL İLİŞKİLENDİRİLDİ?

Yeni İş Mahkemeleri Kanununun Getirdiği Değişiklikler

Karşılıksız Çek için Para ve Hapis Cezası Var

MASAK Şüpheli. Tebliğ

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

VERBİS. Kişisel Verileri Koruma Kurumu. Veri Sorumluları Sicili. Nedir?

Sayın Ahmet Davutoğlu na Yöneltilen Sorular 1) Bakanlık ve Başbakanlık yaptığınız süre içerisinde FETÖ örgütlenmesi hakkında resmi veya gayri resmi

Adli Yadım Bürosu ADLİ YARDIM BÜROSU

Trans Grup Terapisi Devam Ediyor. SPoD LGBTİ, Stajyer Avukat ve Hukuk Öğrencilerine Yönelik Bir Eğitim Düzenledi

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Sağlık Personeline Karşı İşlenen Suçlar. Dt. Evin Toker

T.C. BAŞBAKANLIK SOSYAL HİZMETLER VE ÇOCUK ESİRGEME KURUMU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ SAYI : B.O2.1.SÇE.O M /26

6698 Sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu. Durmuş YILDIRAN Yeminli Mali Müşavir

İL UYUŞTURUCU KOORDİNASYON KURULLARI VE İL UYUŞTURUCU EYLEM PLANLARI

MEDENÎ USÛL HUKUKUNDA BELGELERİN İBRAZI MECBURİYETİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR

AVRUPA ĐNSAN HAKLARI MAHKEMESĐ

ZİRAAT HAYAT VE EMEKLİLİK A.Ş YILI KURUMSAL YÖNETİM İLKELERİ NE UYUM RAPORU

UYUŞTURUCU İLE MÜCADELE İL KURULLARININ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

Sadakataşı Derneği, kurulduğu 2010 yılından bu yana yardımsever insanımızın yaptığı bağışları, medeniyetimizin paylaşmayı tavsiye eden

T.C. İZMİR CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI NA BİLİRKİŞİ RAPORU

İstanbul 13 ncü Ağır Ceza Mahkemesi Başkanlığı na

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Vizyon Siyasi Kalkınma Merkezi tarafından düzenlenen Filistin Ulusal Projesi Görüşler ve Perspektifler Sempozyumu Filistin in çeşitli kesimlerinden

GEBZE TEKNİK ÜNİVERSİTESİ İNSAN ARAŞTIRMALARI ETİK KURUL YÖNERGESİ. Birinci Bölüm Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Kuruluş

Alipour ve Hosseinzadgan / Türkiye. (6909/08, 12792/08 ve 28960/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI

İnternetin Gerçekleştirdiği Dönüşümün Sonucunda Şeffaflık ve Bilgi Kirliliği Arasında: Yurttaş Gazeteciliği

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2012/33 Ref: 4/33. Konu: ÇEK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN YAYINLANMIŞTIR

Sayı: /823/

20. RİG TOPLANTISI Basın Bildirisi Konya, 9 Nisan 2010

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

CHP'lilerin telefonlarının izlenme skandalında kritik bilgiler

Bakanımız, Çocuk Bakım Kuruluşları Öz Değerlendirme Toplantısında

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

Yayın Tarihi : Doküman No: Revizyon Tarihi : Revizyon No:



İL TÜTÜN KONTROL KURULLARI (İTKK) NEDEN GEREKLİDİR? YASAL MEVZUAT

Transkript:

İHH İNSANİ YARDIM VAKFI NA YÖNELİK SALDIRI, TUZAK VE DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 01 ŞUBAT 2014

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 1 GİRİŞ İHH İnsani Yardım Vakfı, 20 yıllık tecrübeye sahip, dünyanın 136 ülke ve bölgesinde çalışmalar yapan bağımsız bir sivil kuruluştur. İdaresi de iradesi de kendi yönetim kurulundadır. Hiçbir örgüte veya siyasi partiye bağlı değildir. Gücünü, desteğini halklardan alır. Stratejisini, programlarını, politikalarını, insana ve insanın sorun ve ihtiyaçlarına bakarak oluşturur. Kamuoyu ilgisinden uzak yerler de dâhil olmak üzere savaş, doğal afet ve yoksullukla mücadele eden insanların yaşadığı her noktaya ilk ulaşan kurum çoğu zaman İHH olmuştur. İHH dünyanın neredeyse her kriz bölgesinde çalışmıştır. Kendisine çalışma alanı olarak insani yardım, insan hakları ve insani diplomasiyi belirlemiştir. Zaman zaman küresel emperyalist sistemin bileşenleri ve yerel rejimler, menfaat grupları, işgalci güçler vb. yapılar, İHH nın çalışmalarından rahatsızlık duydukları için bu çalışmaları karalamak ve engellemek için kampanyalar başlatmışlardır. İHH nın çalışmaları ABD, İsrail ve İngiltere başta olmak üzere bazen Rusya, bazen Çin, bazen de Fransa yı rahatsız etmiştir. İHH, yardım çalışmalarını gerçekleştirirken kimi zaman kimsesiz çocuklar için insan taciri çetelerle kimi zaman da zalim diktatörlerle mücadele etmek zorunda kalmıştır. Özellikle 2010 yılında Mavi Marmara nın da içinde bulunduğu Gazze Özgürlük Filosu organizasyonundan sonra İsrail in ve ABD nin İHH ya olan düşmanlığı zirve noktaya ulaşmıştır. İHH, ölümcül ambargo ve abluka altındaki Filistin halkına insani yardım taşıyan Gazze Özgürlük Filosu na ve Mavi Marmara gemisine yönelik gerçekleştirilen kanlı İsrail saldırısından itibaren günümüze kadar neredeyse kesintisiz bir kumpasa alınmış, çeşitli saldırılara maruz kalmıştır. İsrail in Mavi Marmara sonrasında yaşadığı yalnızlaşma ve imaj kaybı; ayrıca hukuksuzluğunun deşifre edilmesi, ilk günden bu yana İsrail in İHH ya ve Türkiye ye olan kinini de deşifre etmiştir. Bu kin ve saldırılar ilk olarak, ABD deki siyonist lobinin de yardımı ile İHH yı ABD de terör listesine alma tehdidi ile kendini göstermiştir. Bu girişime verilen tepkiler bu oyunu bozunca, İsrail kendi içinde Bakanlar Kurulu kararıyla bunu gerçekleştirmiş, İHH yı İsrail de terör listesine almıştır. Bununla beraber Mavi Marmara saldırısı sonrasında devam eden hukuk mücadelesi ve hesap sorma çabaları neticesinde, İsrail in üst düzey komutanları ve istihbarat şefi hakkında davalar açılmış, bu davalardan rahatsız olan İsrail, İHH ya yönelik saldırılarını arttırmıştır. İsrail Dışişleri Bakanı Liberman ın 2013 yılının Aralık ayı içerisinde söylediği İHH İsrail için büyük bir tehlikedir sözü bu çabaların arka planını çok açık bir şekilde gözler önüne sermektedir. İHH nın dünyanın dört bir yanında, çoğunlukla da emperyalist ve siyonist sistemin zulümlerini deşifre eden, oyunlarını ve planlarını bozan, mazlum ve zayıf düşmüş insanlara yardım edip onları ayağa kaldıran, Kudüs ve Mescid-i Aksa mücadelesini canlı tutan, Müslümanlar arasında kardeşlik ve ümmet bilincini yerleştiren tüm faaliyetleri ve çabaları bitirilmek isteniyor. İHH ya yönelik bütün saldırı, tuzak ve dezenformasyon kampanyalarının hedefi budur. Kamuoyunun bilmesini isteriz ki, bütün bu saldırılara karşı yurtiçinde ve yurtdışında hukuk yollarına başvurulmuş, kimileri tazminat vb. kazanımlarla sonuçlanmış kimileri ise hâlihazırda devam etmekte olup gerekli tüm suç duyurularında bulunulmuştur. İHH İnsani Yardım Vakfı na yönelik özellikle son zamanlarda artan ve hedefi SUÇ OLUŞTUR- MAK olan bazı olaylar hakkında Türkiye ve dünya kamuoyunu bilgilendirme zarureti hâsıl olmuştur. İşbu özet rapor, bu içerikteki bilgileri kamuoyuna sunmak amacıyla hazırlanmıştır. Emperyalizm ve siyonizm merkezli dış aktörlerin ve yardımcı iç aktörlerin İHH ya yönelik saldırıları aşağıda detaylı olarak anlatılmıştır.

2 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ A. MAVİ MARMARA İLE İLGİLİ DEZENFORMASYON 1. İHH ya yönelik karalama ve saldırıların başladığı en kritik dönem Mavi Marmara sürecidir. Özellikle ABD deki İsrail lobisinin gazete ilanlarıyla başlayan ve hâlen devam etmekte olan karalama süreci, Mavi Marmara ve Gazze Özgürlük Filosu hakkındaki dezenformasyon ile yürütülmüştür. Son dönemde Mavi Marmara gemisinin alımı ile ilgili süreçten bahsedilerek zihinler bulandırılmaya çalışılmaktadır. Hâlbuki Mavi Marmara gemisinin alım süreciyle ilgili her aşama son derece açıktır. Buna ilişkin ihale süreci ve ihale bedellerinin ödenmesi konusu kamuoyunun bilgisine açık bir şekilde yürütülmüştür. Söz konusu gemi 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca 24/03/2010 tarih ve 276-162 sayılı encümen kararı gereği ihale yöntemiyle satın alınmıştır. Bu tarihten evvel farklı zamanlarda geminin satışı için ihale yapılmış ancak bu ihalelere katılan dahi olmamıştır. Yapılan son ihalede, söz konusu gemi 1.810.000 TL (+KDV) bedelle alınmış olup bedeli yapılan kampanyada halkımızdan toplanan paralarla tamamen ödenmiştir. 2.Türkiye de Mavi Marmara olayına yönelik çıkarılan asılsız haberler İHH avukatları tarafından yapılan hukuki başvurular neticesinde alınan mahkeme kararları ile yayından kaldırılmıştır. Bu yayınlardan ve mahkeme kararlarından bazıları şu şekildedir: - Sözcü gazetesinde Mehmet Türker tarafından kaleme alınan Hamasçı yardım konvoyu-güverte şovmenleri başlıklı yazı dolayısıyla İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2011/438 E.-2011/57 K. nolu kararı ile gazete tarafından İHH İnsani Yardım Vakfı na tazminat ödenmesine karar verilmiştir. - Sözcü gazetesinde Emin Çölaşan tarafından kaleme alınan Mavi Marmara rezaletinin iç yüzü başlıklı yazı dolayısıyla İstanbul 5. Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2010/295 E.-2012/52 K. nolu kararı ile gazete tarafından İHH İnsani Yardım Vakfı na tazminat ödenmesine karar verilmiştir. - Posta gazetesinde Yazgülü Aldoğan tarafından kaleme alınan Türk İsrail değil, Müslüman Yahudi çatışması başlıklı yazı dolayısıyla İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2010/324 E.-2011/264 K. nolu kararı ile gazete tarafından İHH İnsani Yardım Vakfı na tazminat ödenmesine karar verilmiştir. - Sözcü gazetesinde Emin Çölaşan ın 24.03.2013 tarihli Mavi Marmara olayına ilişkin asılsız ifadeler içeren yazısı, yapılan başvuru neticesinde İstanbul 35. Sulh Ceza Mahkemesi nin 2013/316 D. İş nolu kararı ile yayından kaldırılmış ve tekzip metni yayımlanmıştır. - Güneş gazetesinde Rıza Zelyut un 11.04.2012 tarihli yazısında İHH İnsani Yardım Vakfı ve Mavi Marmara olayı hakkında asılsız ifadeler içeren yazısı, yapılan başvuru sonucunda İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi nin 2012/143 D. İş sayılı kararı ile yayından kaldırılmış ve tekzip metni yayınlanmıştır. - Uluslararası alanda yayın yapan kuruluşlardan BBC de Mavi Marmara olayının ardından veri-

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 3 len bir haberde, Mavi Marmara şehitlerinden Cevdet Kılıçlar ın daha önce bir vesile ile söylediği Bugün dünyada Kerbela yeniden yaşanıyor. şeklindeki bir ifadesi; İngilizceye O, Gazze için ağlıyordu ve orada şehit olmak istedi. şeklinde çevrilerek verilmiştir. Yapılan bu yayın üzerine İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından konuya ilişkin gönderilen tekzip metninin ardından düzeltme yapılmıştır. - Yine The Daily Telegraph, International Herald Tribune ve New York Times gibi bütün dünyada yayın yapan uluslararası medya kuruluşlarına da Mavi Marmara olayına ilişkin kamuoyunu yanlış yönlendirme amaçlı, yalan ya da yanlış bilgiler sunmaları sebebiyle tekzip metinleri gönderilmiş ve bu sürecin takibi sağlanarak yapılan yayınların kaldırılması veya düzeltilmesi sağlanmıştır. - İsrail kaynaklı yayın yapan Jerusalem Post ve Ynet News gibi medya kuruluşlarında, İsrail yönetiminin yönlendirmesi neticesinde yapıldığı açıkça belli olan haberler verilmiş, bu haberlerde yer alan yalan bilgiler İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından Türkiye ve dünya medyasına sunulan doğru ve belgeye dayanan bilgilerle çürütülmüş ve yayından kaldırılmaları sağlanmıştır. B. MAVİ MARMARA DESTEKÇİLERİNE KARŞI AÇILAN DAVALAR 3. İsrail silahlı güçlerinin Mavi Marmara gemisine saldırdığı haberinin alınması akabinde, bu saldırıya tepki duyanlar 31.05.2010 tarihinde İstanbul un ve hatta Anadolu nun çeşitli noktalarından gelerek saldırıyı kınamak ve protesto etmek amacıyla İsrail Başkonsolosluğu önünde bir araya gelmiştir. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından konsolosluk önünde toplanan ve sloganlar atan grup hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşlerine Katılma ve Görevlilere Engel Olma gerekçeleri ile 2010/23724 soruşturma numaralı dosyadan tahkikat yürütülmüş ve neticesinde Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu m. 28/1 ve m. 28/4 ile TCK. 53 ve 63. maddeleri gereğince dava açılmıştır. İstanbul 7. Asliye Ceza Mahkemesi nin 2010/386 E. nolu dosyası ile görülmüş olan ve 9 gencin sanık olarak yargılandığı davanın 30.03.2012 tarihinde duruşması yapılmış ve yargılananların tamamı bu asılsız suçlamalardan beraat etmiştir. 4. Kayseri Kaskispor ile Maccabi BNOT arasında oynanan FIBA EURO CUP Kadınlar F Grubu maçında, aralarında Mavi Marmara aktivistlerinin de bulunduğu 33 genç Kahrolsun İsrail şeklinde slogan attıkları gerekçesiyle gözaltına alınarak tutuklanmaları talebiyle haklarında dava açılmıştır. 33 genç, Kayseri 3. Sulh Ceza Mahkemesi 2011/1014 E. sayılı dosyada savcılığın iddianamesi gereği, Sporda şiddetin önlenmesine dair yasa nın 14/2 ve Türk Ceza Kanunu nun 53/1 maddesine göre yargılanmıştır. Sporda şiddetin önlenmesine dair yasa nın 14/2. maddesi; Spor alanlarında veya çevresinde toplum kesimlerini din, dil, ırk, etnik köken, cinsiyet veya mezhep farkı gözeterek hakaret oluşturan söz ve davranışlarda bulunan kişi, fiili daha ağır cezayı gerektiren başka bir suç oluşturmadığı takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. şeklinde düzenlenmiştir. Kanun maddesi değerlendirildiğinde davaya konu Kahrolsun İsrail sloganı bir hakaret değil, temennidir. Ayrıca İsrail kelimesi; din, dil, etnik köken, cinsiyet veya mezhep

4 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ anlamı içermediğinden yukarıda belirtilen kanun maddesi kapsamına girmemektedir. Nitekim devam eden süreçte, mahkeme tarafından tüm sanıkların beraatına karar verilmiş; ancak iddianameyi hazırlayan savcının bu hukuk yorumu zihinlere kazınmış ve davanın gerekçesinin hiç de hukuki olmadığı yönünde bir algı oluşmuştur. 5. 2010 yılında Diyarbakır a giden Asya Konvoyu na ev sahipliği yapan ve aralarında İHH Genel Başkanı Bülent Yıldırım ın da bulunduğu Mavi Marmara aktivistleri ile çeşitli sivil toplum kuruluşu temsilcileri hakkında Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı 2010/32989 numaralı dosya üzerinden 2911 s. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu na muhalefetten soruşturma başlatılmıştır. Bu dosyada da takipsizlik kararı verilmiş; ancak yine bu gerçeklere rağmen yürütülen soruşturmanın maksatları kamuoyu nezdinde bir kez daha sorgulanmıştır. 6. Ankara da oynanan bir voleybol maçında İsrail takımını protesto ettikleri gerekçesiyle Mavi Marmara gemisinde de bulunan aktivistlere dava açılmıştır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı 2010/3432 Basın Soruşturma nolu dosya üzerinden İsrail takımını protesto ettikleri için 2911 s. Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu m. 32/1 ve Türk Ceza Kanunu m. 53, ayrıca Türk Ceza Kanunu m. 58 den haklarında iddianame hazırlamıştır. Açılan davada tüm sanıklar beraat ermiştir. C. TERÖRLE BAĞLANTILANDIRMA ÇABALARI 7. İlk olarak Mavi Marmara gemisinde teröristler olduğu ve İHH nın bu teröristleri organize ettiği iddia edilmiş, İsrail lobisi ABD de İHH nın terör listesine alınması için kampanyalar yürütmüştür. İHH nın Gazze de yaşayan Filistin halkına desteğini İHH Hamas terör örgütüne yardım ediyor ve Mavi Marmara da teröristler vardı şeklindeki asılsız iddialarla dile getirmiştir. Bu iddialar karşısında İHH, Eğer ABD İHH yı terörist listesine alırsa vakfımız bu listeden çıkmak için hiçbir çaba sarf etmeyecektir. açıklamasında bulunmuştur. Bu gelişmeler terör nedir, terörist kime denir tartışmasını başlatmış ve Türkiye yasalarına dayanarak faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşunun terörist ilan edilmesinin sonuçları hakkında yapılan uyarıların ve gösterilen tepkilerin neticesi olarak İsrail lobisinin talebi Obama yönetiminden geçmemiştir. ABD de istediğine ulaşamayınca son seçenek olarak İsrail, kendi kabinesinde İHH hakkında karar almıştır. İsrail kabinesinin 2 Aralık 2012 tarihli toplantısında Netanyahu Siyonizm ve İsrail Devleti ne yapılan saldırıya karşı cevap, hükümetin yerleşimle ilgili verdiği karara ilişkin yerleşim planlarının tüm bölgelerde uygulanmasına hız vermek ve bu konu üzerinde durmak olmalıdır. şeklinde bir açıklama yapmış ve kabine, BM Genel Kurulu nun 29 Kasım 2012 tarihli kararını reddederek aşağıdaki konular üzerinde karar kılmıştır: - Yahudi halkının, vatanları ve ebedi başkentleri olan Kudüs üzerinde doğal, tarihsel ve hukuki hakları vardır. Bir Yahudi devleti olan İsrail Devleti İsrail topraklarındaki ihtilaflı duruma sahip olan bölgeler üzerinde hak ve söz sahibidir. Bu sebeple 29 Kasım 2012 BM Genel Kurulu 67/191 Kararı nı reddetmektedir.

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 5 - Siyonizm ve İsrail Devleti ne yapılan saldırıya karşı verilmesi gereken cevap, hükümetin yerleşimle ilgili verdiği karara ilişkin yerleşim planlarının tüm bölgelerde uygulanmasına hız vermek ve bu konu üzerinde durmak olmalıdır. - Bugün Kudüs te ve İsrail Devleti nin stratejik çıkar haritasında yer alan tüm alanlarda inşa çalışmaları yapıyoruz ve yapmaya devem edeceğiz. İsrail Kabinesi bu kararla birlikte bir karara daha imza atmış, ABD yönetimini ikna edemeyince kendi kabinesinde İHH yı terör listesine almıştır. Karar İnsan Hakları ve Hürriyetleri İnsani Yardım Vakfı Internationale Humanitere Hilfsorganisation The IHH («İnsan Hakları ve Hurriyetleri»), Vakfı International Humanitarian Relief Organization, Internationale Humanitere Hilfsorganisation şeklinde ifade edilmiş, ayrıca bu ilana Yukarıda belirtilen kuruluşların -kalıcı olarak veya geçici olarak başka isimlerle, takma adlarla, kısaltmalarla veya başka bir dile çevrilmiş şekilde biliniyor olsalar da- bütün grupları ve bağlı yetkili organları için de aynı hükümler söz konusudur. şeklinde bir de açıklayıcı not eklenmiştir. Bu karar 1948 Terörün Önlenmesi Yasası na dayandırılmış, yani bir başka deyişle bütün İHH yöneticileri için, terör suçlamasıyla her türlü operasyon ve nerdeyse yargısız infaz imkânı sağlayan bir içerikle onaylamıştır. 9. İHH İnsani Yardım Vakfı ile benzer ismi kullanan kurumlar üzerinden İHH ya yönelik iftiralar: İHH İnsani Yardım Vakfı 1995 yılında Türkiye Cumhuriyeti yasalarına uygun olarak İstanbul da kurulmuş olup, Fatih te bulunan merkezi dışında başka hiçbir şubesi yoktur. İHH nın isminin İnsani Yardım Vakfı gibi evrensel ve yaygın bir isim olması ve bu isimle tanınmış olması; benzer isimlere sahip Türkiye de ve dünyanın diğer ülkelerinde kurulu dernek ve vakıflarla karıştırılmasına sebep olmaktadır. Bu ilişkilendirmelerin bazıları isim benzerliğinden bazıları da kötü niyetten kaynaklanmaktadır. İsim benzerliğinden yola çıkılarak yapılan haberleri ve bunun dışında İHH yı yıpratma amacıyla yapılan bu ve benzeri yalan haberleri önleyebilmek adına konu, Türkiye Mahkemeleri nde tespit davasına konu edilmiş, özellikle adı hukuksuz bazı meselelerle anılan Almanya da kurulu Internationale Humaniterien Hilfsorganizatione adlı kuruluşla İHH nın ayrı yapılar olduğu Fatih 2. Asliye Hukuk Mahkemesi nin 2008/314 E.-2008/303 K. nolu hükmüyle tespit edilmiş, buna ilişkin gazetelerde ilanlar verilmek suretiyle kamuoyu bilgilendirilmiştir. İki yapının kuruluş tüzükleri, yönetim ve mütevelli heyetleri arasında tek bir benzerlik dahi bulunmamaktadır. İHH, bu isim ve logo ile marka olmuş ve çok büyük hizmetlere adını yazdırmıştır. Bu noktada mevcut isminden vazgeçmesi mümkün değildir. Ayrıca ülke içerisinde yayın yapan gazetelerde ve haber içerikli internet sitelerinde İHH İnsani Yardım Vakfı ile Almanya da kurulu Internationale Humaniterien Hilfsorganizatione arasında ilişki kurmaya yönelik yayınlanan birçok haber, İHH tarafından alınan mahkeme kararlarıyla tekzip edilmiştir. Tüm bunlara rağmen Türkiye de kurulu ve başkaca şubesi olmadan tek merkezden faaliyetlerini yürüten İHH İnsani Yardım Vakfı ile Almanya da, Hollanda da veya başka bir ülkede kurulu vakıf ya da vakıflar arasında bir ilişki varmış gibi gösterilmesi, İHH nın itibarına gölge düşürmek ve faaliyetlerini karalamak amacına hizmet

6 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ etmektedir. Nitekim kamuoyunu doğru bilgilendirebilmek adına yürütülen çalışmalara ve alınan mahkeme kararlarına rağmen Almanya ve Hollanda da bulunan bu kuruluşlarla ilgili her türlü haberin içine İHH eklenmeye çalışılmış ve böylelikle İHH yı ve faaliyetlerini lekelemeye yönelik bilinçli ve sistemli bir çalışma yürütülmüştür. OdaTV adlı internet sitesinde yapılan; Almanya da ve Hollanda da bulunan vakfa yönelik yaptırımların haber yapıldığı yazılarda İHH İnsani Yardım Vakfı nın adının kullanılmış olması nedeniyle Fatih 3. Sulh Ceza Mahkemesi 2011/656 D.iş; 2011/657 D.iş; 2011/658 D.iş no.lu dosyalar üzerinden yapılan tekzip başvuruları kabul edilmiş ve bu yazılar yayından kaldırılmıştır. Birgün gazetesinde 03.05.2011 tarihinde Hamas bağlantısı var diye İHH ya yasak geldi başlığı altında yayınlanan haber, gönderilen ihtarname neticesinde tekzip edilmiş, bu asılsız habere ilişkin İHH nın cevap ve düzeltme metni gazetede yayınlanmıştır. 10. İHH nın gemisi olarak gösterilen el-intizar Gemisi hakkındaki yalan haberler:26.04.2013 tarihinde Sol gazetesinde, İHH nın gemisi Tuzla da battı! başlığı ile yayınlanan haberde, 23 Nisan 2013 tarihinde, Tuzla da içinde silahlarla yakalanan Libya bandıralı el-intizar isimli gemi ile İHH İnsani Yardım Vakfı arasında bağlantı kurmaya yönelik, asılsız ve dayanaksız ifadelere yer verilmiştir. Haberde kullanılan İHH nın gemisi başlığı ile bu geminin vakfa ait olduğu imasında bulunulmuş ve kamuoyu kasten yanlış yönlendirilmiştir. Ardından haber içeriğinde, el-intizar isimli gemi ile 29.08.2012 tarihinde İHH ya 400 tonluk bir yük teslim edildiği belirtilerek çeşitli yabancı haber kaynaklarında bu yükün Suriyeli muhaliflere teslim edilen silahlar olduğu yönünde haberler çıktığını yazmıştır. Hiçbir araştırma yapılmadan verilen bu asılsız bilgiler kamuoyuna önemli bir haber gibi aktarılmıştır. Muhaliflere silah ve füze sevkiyatı başlığı altında da yazının asıl amacı açık edilmiş ve bu konuda çıkan bir habere atıf yapılmıştır. Ancak yazıda bahse konu haberde anlatılanlara delil olacak hiçbir somut belge veya bilgiye başvurulmamıştır. Öyle ki, yabancı basın adı altında alıntı yapılan ajanslardan dahi bahsedilmemiştir. Nitekim gazetede yer alan bu haberin, İHH tarafından yapılan başvurunun ardından İstanbul 2. Sulh Ceza Mahkemesi nin 2013/281 D. iş nolu dosyasından alınan karar neticesinde yalan olduğu tescillenmiş ve tekzip edilmiştir. İHH ya el-intizar gemisi ile gelen insani yardım malzemesi 353 ton bildirimi ile gelmiş ancak ekiplerimiz tarafından Gümrükte işlemleri yapılırken malzemenin 140 ton olduğu anlaşılmakla iade yerine malzeme içeriğinin Suriye halkının ivedilikle ihtiyaç duyduğu tıbbi malzeme dahil insani ihtiyaçlar olduğu göz önünde bulundurularak işlemler mevzuata uygun şekilde devam ettirilmiş 01.09.2012 tarihinde, el-intizar isimli gemiden; Kıyı Emniyeti, Kaymakamlık ve Gümrük Muhafaza Müdürlüğü memurları ile sivil memurlar kontrolünde her bir koli ayrı ayrı kontrol edilerek, fotoğraflanarak ve belgelenerek insani yardım malzemesi teslim almış ve alınan bu malzemelerin tamamı ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmıştır. 11. İHH nın Güneydoğu sorumlusu Selahattin Özer hakkında yapılan haber: Aydınlık gazetesinde 06.08.2011 tarihinde, ABD karşıtlarına İHH da tasfiye başlığı altında baş sayfadan bir haber verilmiş, haberin içeriğinde ayrıca İHH da güç Selahattin Özer de başlığı altında konu detaylandırılmıştır. Haber içeriğinde İHH nın o dönemde Güneydoğu sorumlusu olan Selahattin Özer

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 7 hakkında; Selahattin Özer in Türkiye-Suriye sınırında gizli tüneller kazılmasını ve Suriye deki terör gruplarına gizli silah sevkiyatını yönettiği iddia ediliyor. şeklinde tamamen hayal ürünü ifadelere yer verilmiştir. İHH ve Salahattin Özer e yönelik ulusal ve uluslararası mevzuat uyarınca ağır birer suç olarak nitelendirilen, silah kaçakçılığı ve terör destekçiliği gibi asılsız iftiralara dair hiçbir somut belge veya bilgi göstermeye dahi ihtiyaç duyulmadan yer verilmiştir. Avukatlarımızca yürütülen hukuki sürecin ardından bu haber hakkında İstanbul 7. Sulh Ceza 2011/1048 D. iş no.lu dosyası üzerinden alınan kararla haberin yalan olduğu tescillenmiş ve tekzip metni yayınlanmıştır. Ayrıca Aydınlık gazetesi sorumluları hakkında İstanbul 3. Asliye Hukuk Mahkemesi 2011/561 E. nolu dosya üzerinden görülen tazminat davası kazanılmış ve bahse konu yazının sorumluları 5.000 TL tazminat ödemeye mahkûm olmuştur. 12. İHH Suriye de savaşmak üzere cihatçı yetiştiriyor şeklindeki haberler: İHH İnsani Yardım Vakfı, üstlendiği misyon gereği savaş ve çatışma ortamının olduğu bölgelerde zor durumda yaşam mücadelesi veren insanlara, insani yardım ulaştırmak üzere faaliyet yürütmektedir. Bu faaliyetler çerçevesinde, kaos ortamında etkin olan sivil ya da askerî güçlerin izni olmaksızın o bölgeye giriş yapmak ve yardımları ulaştırmak çoğu zaman imkânsız olmaktadır. Bölgeyi ve oradaki şartları bilmeden yapılan bu maksatlı haberler, bombalar altında yardım dağıtan fedakâr İHH çalışanları ve gönüllülerinin her seferinde daha da büyük tehlikelere atılarak yardım çalışmalarını yürütmesi anlamına gelmekte ve bu asılsız haberler ve iftiralarla İHH nın karalanmasına çalışılmaktadır. Hâlbuki bu gazetelere bölgeden haber veren savaş muhabirleri dahi, bu haberleri alabilmek ve bölgede var olabilmek için oradaki etkin güçlerle iş birliği yapmak zorunda kalmaktadır. Dolayısıyla bu gerçekleri görmezden gelerek İHH ya yöneltilen ithamlar tamamen bir karalama kampanyasının ürünüdür. Nihayetinde bu tür kriz ve savaş bölgelerinde faaliyet yürüten bütün kurumlar da eğer bu bölgelerin içine giriyorlarsa bahsedilen şekilde faaliyet yürütmektedir. İHH Suriye içerisinde hemen hemen her bölgeye girmiştir. İnsani diplomasi faaliyeti de yürüten İHH, bu çalışma için bölgedeki neredeyse bütün gruplarla ve yapılarla ilişki kurmak durumundadır. Bu gizli bir durum da değil kamuoyunun malumudur. Bu bağlamda özellikle son aylarda, belirli merkezler tarafından İHH İnsani Yardım Vakfı nın çeşitli illegal kurum ve örgütlerle ilişkisi olduğuna dair dezenformasyon içeren asılsız ve mesnetsiz paylaşımlar yapılmaktadır. Özellikle sosyal medya aracılığıyla yayılan bu paylaşımlar hiçbir somut belge veya bilgiye dayandırılmadan, hatta yalan olduğu kesinleşmiş ve yayından kaldırılmış haberlerden alıntı yapılarak gerçekleştirilmektedir. Sosyal medya üzerinden yapılan haberlerle İHH hakkında terörle bağlantılandırma algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır. 13. İHH nın Balkanlarda karalanması: İran ın yarı resmî Fars Haber Ajansı, 2013 yılnın Ağustos ayında yaptığı haberlerde, İHH ya, yüzlerce Arnavut Müslümanı toplayarak önce Türkiye de askerî eğitime aldığı sonra da Şam yönetimine karşı verilen silahlı mücadeleye katılmaları için Suriye ye gönderdiği; bunları da yardım ve hayır çalışmaları kisvesi altında yaptığı, şeklinde yalan ve düzmece ifadeler kullanmıştır. İHH, Suriye de yaşanan insanlık dramında yüklendiği misyonun gereklerini tüm ulusal ve uluslararası mevzuata uygun olarak yerine getirmektedir. Su-

8 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ riye de Suriye halkı kan ve gözyaşı dökmektedir. Belki de acısı yüzyıllarca silinemeyecek savaşın ortasında, her bölgede herkese temel insani ihtiyaçları ulaştırmaya çalışan İHH, kullanılan en ucuz ve basit yöntem olan terörizm suçlaması ile durdurulmak istenmektedir. Fars Haber Ajansı nın yaptığı bu haberlere ilişkin olarak kendilerine tekzip metni gönderilmiştir. Ayrıca bu haberleri alıntılayan Kosova ve Arnavutluk kaynaklı gazete ve haber sitelerine de tekzip metinleri gönderilmiş ve ardından söz konusu haberler yayından kaldırılmıştır. Ayrıca bu medya kuruluşlarının temsilcileri Türkiye ye davet edilmiş, kendilerine Suriye sınırında yer alan kamplar gezdirilmiş, faaliyetler ve bölgenin durumu hakkında detaylı bilgilendirme yapılmıştır. 14. Bu süreçte, yine Suriye ye yardım amaçlı düzenlenen uluslararası bir organizasyona İHH nın ve Türkiye deki resmî birçok sivil toplum örgütünün partneri olan, özellikle İngiltere ve Fransa merkezli sivil toplum örgütlerinin temsilcileri de katılmış ve bu ülkelerden araçlarla İstanbul a getirilen yardımlar Suriye ye ulaştırılmıştır. İstanbul da bahse konu uluslararası STK temsilcilerinin de yer aldığı bir basın toplantısı yapılmıştır. Bu toplantının yapıldığı otelin dışında bir arada bulunan insanların gizlice fotoğrafları çekilmiş, arkada bulunan İHH logosu ile fotoğraflar medyaya servis edilmiştir. Bu servis yapılırken, bu insanların bir kısmının sırf sakallı olmasından hareketle kendilerinin el-kaide militanı olduğu ve İHH tarafından cihat için Suriye ye götürüldüğü şeklinde asılsız haberler yapılmıştır. Bu haberler, AB vatandaşı olan ve yalnızca insani yardım için ülkemize gelen bu insanların aşırı tepkisini çekmiş ve basın açıklamaları yapılarak bu haberler yalanlanmıştır. 15. İHH ile el-kaide bağlantısı kurmaya yönelik çabalar bağlamında, bazı illerde yapılan el-kaide operasyonlarında yakalanan ve sorgulanan bazı kişilere bazı emniyet mensupları tarafından birimlerince İHH ya hiç uğradın mı? İHH ile herhangi bir bağın var mı? İHH dan kimseyi tanıyor musun? vb sorularla bir şekilde dosyalarda İHH nın adı geçirilmeye çalışılmıştır. Bu süreçle beraber birçok medya organında da İHH ile ilgili el-kaide bağlantısı algısı oluşturmaya yönelik haberler yayınlanmıştır. Bu haberler çoğunlukla aynı içerikle alıntılanmış ve her fırsatta kamuoyuna servis edilmiştir. Avukatlarımız tarafından bu yazılar için de ayrıca hukuki süreçler yürütülmüş ve kamuoyunun yanlış bilgilendirilmesinin önüne geçilmeye çalışılmıştır. - Sol gazetesinde 04.08.2013 tarihinde yapılan aynı içerikteki haber İstanbul 28. Sulh Ceza Mahkemesi nin 2013/447 D. iş sayılı dosyasından alınan karar neticesinde tekzip edilmiştir. Yine bu haberi yapan Sol gazetesi yazarı Alper Birdal hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı 2013/117770 Sor. nolu dosya üzerinden İHH hakkında yalan haber yaptığı ve hakaret suçunu işlediğinden kasıtla ceza davası açılmıştır. - Yurt gazetesinde 20.09.2013 tarihinde yapılan İHH ile el-kaide örgütü arasında ilişki olduğuna yönelik haber, İHH tarafından gönderilen ihtarname neticesinde tekzip edilmiştir. - Yeniçağ gazetesinde 19.09.2013 tarihinde yapılan Garip ilişkiler ağı başlıklı haber İHH tara-

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 9 fından gönderilen ihtarname neticesinde tekzip edilmiştir. - Yurt gazetesinde 19.09.2013 tarihli İHH dan el-kaide ye Bakanlık onaylı yardım başlıklı haber İHH tarafından gönderilen ihtarname neticesinde tekzip edilmiştir. - Bahse konu gazeteler bu tekzip metinlerini yayınladıkları günlerde dahi, sanki bir mesaj verirmiş gibi, aynı içerikli haberleri yapmaya devam etmişlerdir. Bu bağlamda İHH nın birtakım illegal örgütlerle ilişkisi olduğuna yönelik yazılar Taraf, Aydınlık, Yurt, Sol gibi gazetelerde belirli aralıklarla kamuoyuna servis edilmekte ve İHH bilinçli bir karalama kampanyası ile karşı karşıya bırakılmaktadır. 16. Hatay Kırıkhan da durdurulan TIR olayı: Kamuoyunda TIR olayı olarak bilinen olay yine İHH nın da hedefe konulduğu vakalardan biridir. Radikal gazetesinde Fatih Yağmur isimli muhabir imzasıyla çıkan karalama, suç oluşturma ve isnat etme amaçlı yayılan haber, İHH ya yönelik bir iftiradır. İHH nın merkezinde de bölgedeki ekiplerinde de böyle bir yardım TIR ının gönderildiğine dair bir bilgi olmadığı gibi, bölge ekiplerimiz Kırıkhan Jandarma Birimi ne giderek olay yerinde İHH ile alakalı herhangi bir aracın bulunmadığını teyit etmiştir. Hatay İl Jandarma Komutanlığı, avukatlarımıza İHH ile ilgili bir bilgi olmadığını belirtmiştir. CHP Milletvekili Mevlüt Dudu da bizzat olay anında bölgeye ulaşmış olup durdurulan TIR ın ve olayın İHH ile hiçbir alakası olmadığını açıklamıştır. Radikal gazetesinin İHH adını vererek böyle bir haber yapması, sadece karalama amaçlı kampanyaya hizmet etmektedir. Konu ile ilgili hukuki süreçler başlatılmış ve suç duyurusunda bulunulmuştur. 17 Aralık Operasyonu ile beraber oldukça sıklaşan bir şekilde İHH ya yönelik iftira ve karalama kampanyaları düzenlendiğine, tuzaklar kurulduğuna dikkat çekilerek, medya kurumları ve tüm ilgili yetkili kurumlar, mensubiyetlerine binaen değil, dürüstçe ve ahlaki/etik ve hukuka uygun davranmaya davet edilmiştir. 17. İHH nın Kilis ofisine yapılan usulsüz polis araması: 14.01.2014 te sabaha karşı 06:20 sularında kendilerini Terörle Mücadele Ekibi olarak tanıtan ve Van dan geldikleri tespit edilen emniyet mensupları tarafından arama kararı dahi gösterilmeksizin İHH nın Kilis ofisine hukuksuz bir operasyon düzenlenmiştir. Suriye halkına yardımların koordine edildiği ofise düzenlenen operasyonun İHH personeli olup Kilis ofisinde çalışan bir kişi ile ilgili olarak yapıldığı belirtilmiş, ancak ne gariptir ki operasyon kişinin evine değil de İHH ofisine düzenlenmiştir. İHH ofisinde ve aynı yerde bulunan Katar Kızılayı na ait olan mekânlarda yapılan usulsüz aramalarda bütün personel dışarı çıkartılmış ve aramalar bu şekilde yapılmıştır. İHH ya ve Katar Kızılayı na ait olan bilgisayarlara hukuksuzca el konulmuştur. Bilgisayarlar daha sonra Van Başsavcısı nın talimatıyla iade edilmiştir. Avukatlarımız tarafından yapılan itirazlara rağmen usulî işlemler gerçekleşmemiştir. Kurumumuz bu andan itibaren bu usulsüzlükle oluşan eklenebilecek aleyhe hususların da, kaybolacak lehe hususların da sorumluluğunu işbu emniyet mensuplarına ve savcıya yüklemiştir. Bu operasyonun uygulanma şekli çok açık bir biçimde göstermektedir ki, uzun süredir devam eden İHH yı el-kaide ile irtibatlandırma çabaları bu aşamaya ulaşmıştır. Tüm gayretlerine rağmen İHH ya doğrudan suç

10 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ atamayanlar, bir İHH personelini hedef alarak bu personel üzerinden İHH yı bağlantılandırmaya çalışmışlardır. Gözaltına alınan İHH personeli de ifadesine başvurulduktan sonra savcılıkça serbest bırakılmıştır. Van Cumhuriyet Başsavcılığı yapmış olduğu açıklama ile hedeflerinde herhangi bir sivil toplum kuruluşunun olmadığını basına ve kamuoyuna ifade etmiş ve operasyonun İHH ile bir bağlantısının olmadığını söylemiştir. İHH BAŞKANI BÜLENT YILDIRIM A, İHH YÖNETİCİLERİNE VE İHH AVUKATLARINA YÖNELİK TEHDİTLER 18. İHH İnsani Yardım Vakfı nın Mavi Marmara olayına dair hukuki, siyasi ve diplomatik süreçlerin takibi noktasında aktif rol alması, vakıf yönetiminde ve karar alma kademesinde bulunan yetkililerin bazı dönemlerde tehditlere maruz kalmasına sebep olmuştur. Bu tehditler zaman zaman nereden geldiği belli olmayan isimsiz mektuplar yoluyla zaman zaman da telefon yoluyla gerçekleşmiştir. Bu tehditler sebebiyle devletin istihbarat birimlerinden özellikle vakıf başkanı Bülent Yıldırım a ve diğer yöneticilere, kendilerine dikkat etmeleri ve özel korumalar bulundurmaları noktasında tavsiyeler gelmiştir. 19. İHH Başkanı Bülent Yıldırım a karakter suikastı: İHH Başkanı Bülent Yıldırım ın itibarını, güvenilirliğini ve ona olan sevgiyi hedef alan ve böylelikle İHH yı da etkisiz hale getirmek isteyen İsrail lobisi, Türkiye de oldukça yoğun bir propaganda çalışması yaptırmıştır. Bülent Yıldırım ın özel hayatı hakkında dedikodular çıkartılmış, malvarlığı ve hayatı hakkında şaibeler oluşturulmaya çalışılmıştır. İngiliz ajanı, ABD ajanı gibi iftiraların yanı sıra memleketi, ailesi, avukatlık mesleği vb. çeşitli yönden karalanmaya çalışılmıştır. Yapılmak istenen Bülent Yıldırım ı itibarsızlaştırmak ve İHH dan uzaklaştırmaktır. İHH başkanlığını bırakması için tehdit edilmiştir. Başkanlığı bırakmadığı takdirde İHH daki ekip arkadaşlarına ve ailesine zarar verileceği, kendisine büyük acılar yaşatılacağı yönünde tehditlerde bulunulmuştur. Uzak akrabalarına dahi ulaşılarak hakkında şaibe oluşturulmaya çalışılmıştır. Bütün bu çabalarla etkisizleştirilmek istenen Bülent Yıldırım tam anlamıyla bir karakter suikastı girişimiyle karşı karşıya bırakılmıştır. 20. Bu süreçte İHH Başkanı Bülent Yıldırım ın şahsi telefonuna tanınmayan bir numaradan gelen aramalarda kendisi ve ailesi ölümle açıkça tehdit edilmiş, bu konuya ilişkin İHH tarafından İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı na şüphelilerin tespiti ve yakalanması için suç duyurusunda bulunulmuştur. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı 2011/106638 Soruşturma nolu dosya üzerinden savcılık makamınca tahkikat yapılmış; ancak şüpheliler tespit edilememiştir. Bu süreçte yine Bülent Yıldırım ve diğer yöneticilerin telefonlarına İBRANİCE mesajlar ve birtakım kodlar gönderilmiş; ancak bu mesajların da kaynağı ve amacı tespit edilememiştir. 21.Bülent Yıldırım ın aracının, içinde ailesi varken Boğaziçi Köprüsü nden geçerken beklenmedik şekilde aniden durması üzerine yapılan araştırmalarda araca dışarıdan bir müdahalede bulunulduğu ve arızanın bu nedenle meydana geldiği tespit edilmiştir.

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 11 22. Bülent Yıldırım için gönderilen suikast timi ihbar edildi. İHH ya ulaşan bir ihbarda da özellikle 2013 yılının Aralık ayı içerisinde büyük miktarlarda para ödenerek tutulmuş bir suikastçı ile beraber bir suikast timinin Bülent Yıldırım için Türkiye ye geldiği ve kendisine bir suikast düzenleneceği, arkasında da İsraillilerin olduğu belirtilmiştir. Söz konusu durum hakkında ilgili ve yetkili birimler bilgilendirilmiştir. 23. İHH yöneticilerinden Hüseyin Oruç ve Hasan Aynacı hakkında özellikle İsrail medyasında görüntüleri de verilerek terörist oldukları yönünde yayınlar yapılmıştır. Yapılan yayınlar internet üzerinde MOSSAD siteleri olarak bilinen sitelerde -ki bunların bir kısmı terörizm istihbarat adlandırmasıyla yayın yapmaktadır- paylaşılmıştır. Bu sitelerde 100 ün üzerinde rapor yayımlanmış ve bu raporlarda başta İzzet Şahin, Osman Atalay, Yaşar Kutluay olmak üzere İHH yöneticileri hakkında büyük ölçüde dezenformasyon içeren raporlara yer verilmiş, fotoğrafları ile beraber aileleri de dâhil olmak üzere kişisel bilgileri yayınlanmış ve kamuoyuna terörist olarak lanse edilmişlerdir. Bu yayınlar altı dilde gerçekleştirilmiştir. 24. MOSSAD kaynaklı söz konusu raporlarda İHH yöneticilerinden Avukat Gülden Sönmez hakkında da bilgilere yer verilmiştir. Ayrıca Türkiye de bulunan Yahudiler ile İsrail de yaşayan Türkiyeli Yahudilere ait sitelerde hedef gösterilerek Gülden Sönmez ile ilgili yayınlar yapılmıştır. Telefon hattına girilmesi, farklı ülkelerden telefonlarına gelen hakaret ve tehdit içerikli mesajlara maruz kalmıştır. Tüm bu hususlar İstanbul Cumhuriyet Savcılığı na verilen suç duyurusu dilekçesi ile beraber 2012/28858 numaralı soruşturma dosyası ile takip edilmektedir. 25. Mavi Marmara olayından yaklaşık iki yıl sonra, hukuki süreçte gelinen noktada İsrail in haksızlığının tescillenmiş olması ve yürütülen davalarda İsrail in ilk kez sanık sandalyesine oturmuş olmasının yarattığı tedirginlik had safhaya ulaşmıştır. Öyle ki, bir büyükelçi vasıtasıyla davanın avukatlarına, davadan vazgeçilmesi için yüklü miktarda para teklif edilmiştir. Dava avukatlarının ve mağdurların bu teklifi şiddetle reddetmesi ve ardından bu konunun medya ile paylaşılması üzerine, İHH başkanına ve yöneticilerine yönelik yapılan tehditler, dolaylı yollarla avukatlara da yapılmaya başlanmıştır. İHH İNSANİ YARDIM VAKFI NI YIPRATMAYA VE KAMUOYU ÖNÜNDEKİ SAYGINLIĞINA GÖLGE DÜŞÜRMEYE YÖNELİK ÇALIŞMALAR 26. İHH nın çok farklı görüşlerden ve dünyanın dört bir yanından destekçisi bulunmaktadır. Türkiye de de her görüşten, ideolojik ve İslami gruptan bağışçısı ve destekçisi olan bir kuruluştur. Mavi Marmara sürecinden sonra İHH nın özellikle destekçi ve bağışçı çevrelerine yönelik sürekli bir aleyhte propaganda başlatılmıştır. İHH ya olan güveni sarsacak dedikodular, yöneticileri hakkında itibarsızlaştırmaya yönelik fısıltılar, yöneticilerin malvarlığına dair şüphe uyandıracak ifadeler -ki İHH yöneticilerinin malvarlığı da İHH nın hesapları da şeffaftır- vb. karalama

12 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ ve iftira kampanyaları başlatılmıştır. Bu dedikoduların evlere, ev hanımlarının ders sohbetlerine kadar yayıldığı; bazı cemaatlere bu dedikodular nedeniyle İHH ya yaptıkları yardımları keserek yeni yardım kuruluşları açmalarının salık verildiği vb. tüm bilgiler İHH ekiplerine ve yöneticilerine ulaşmıştır. İHH, bütün bu dedikodu ve yıpratma kampanyasına karşı, yirmi yılı aşkın bir süredir şeffaf bir şekilde yürüttüğü çalışmaları dolayısıyla kamuoyu nezdinde sahip olduğu güveni aynı yöntemlerle çalışarak devam ettirmiş ve amaçlananın aksine mali ve insan kaynağı olarak hayır faaliyetlerini aralıksız sürdürmeye muvaffak olmuştur. İHH NIN HEDEF ALINDIĞI TUZAKLARA KARŞI İYİ NİYETLİ 3. ŞAHISLARIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN DİĞER HUSUSLAR 27. İHH adına eleman alımı dolandırıcılığı: Kendisini İHH İnsani Yardım Vakfı gibi tanıtan ve ihhrelief1@live.com e-posta adresinden mail gönderen kişi veya kişilerin dünyanın farklı yerlerinde İHH için eleman aradığı, özgeçmiş ve kişilere ait geniş bilgi talep ettiği, yüksek ücretle eleman alınacağını ilan ettiği ve hatta başvuruları değerlendirmek üzere İstanbul da bir adres gösterdiği tespit edilmiştir. İlanı veren kişilerden birinin yabancı olduğu tespit edilmiştir. Yazılan e-mailde özgeçmişlerin ve bilgilerin IHHReliefFoundation@toke.com adresine gönderilmesi istenmiştir. Söz konusu kişiler, 905380697209 numaralı telefonu da irtibat telefonu olarak vermişlerdir. Konuyla ilgili olarak 05.12.2013 tarihinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı na başvurularak olayın acilen incelenmesi ve bu kişilerin yakalanarak cezalandırılması talep edilmiştir. İHH İnsani Yardım Vakfı yürüttüğü tüm faaliyetlerini gönüllü ve profesyonel çalışanları vasıtasıyla sürdürmektedir. Bu doğrultuda Türkiye ve yurt dışındaki bütün çalışanları resmî prosedürler çerçevesinde İHH İnsan Kaynakları Birimi nin onayından geçtikten sonra işe alınmakta ve çalıştırılmaktadır. Bu olayda şüpheli şahıslar dünyanın değişik bölgelerinde bu e-postalarla İHH yı tanıyan ve güvenen masum insanlara ulaşmakta ve Türkiye den bir telefon ve e-posta adresi vererek onların kimlik bilgilerini toplamaktadır. Konunun endişe verici bir diğer boyutu ise kötü niyetli bu kişilerin ilana cevap veren insanları Türkiye de veya İHH nın çalışma yürüttüğü yerlerden herhangi birinde, birtakım illegal işlerde kullanabilecekleri ihtimalidir. İHH ya gelen bildirimlere bakıldığında bu e-postaların oldukça fazla sayıda insana ulaşmış olma ihtimali son derece yüksektir. 28. İHH adına sahte kimlik çıkarıp dolaşanlar: İHH ya ulaşan ihbarlardan bazı kişilerin İHH kimlik kartı çıkararak dolaştığı ve tam olarak tespit edilemeyen birtakım faaliyetlerde bulunmaya kalkıştıkları belirlenmiştir. Kendi yönetici ve personelinin kullandığı dışında İHH ya ait bir kimlik kartı bulunmamaktadır. Bunlar elektronik-chipli kartlar olup sadece İHH personeline verilmektedir. Kurum dışından hiç kimseye hiçbir gerekçeyle İHH kimlik kartı verilmemektedir. Bu konuda büyükelçiliklere yazılan yazılar, gazeteler ve web sitemizde verilen ilanla kamuoyunun dikkati çekilmiş ve uyarılmıştır. 29. İHH adına TIR ve nakliye aracı kullanımı: Dikkat edilmesi gereken bir diğer önemli husus da özellikle Suriye ye giden yardımlar konusundadır. İHH İnsani Yardım Vakfı Suriye krizinin

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 13 başlangıcından bu yana 200 milyon TL yi aşkın insani yardım malzemesini mazlum ve muhtaç Suriye halkına ulaştırmıştır. Bu yardımlar Türkiye nin ve dünyanın dört bir yanından Suriye halkına ulaştırılması için İHH ya bağışlanmaktadır. Özellikle Türkiye den gelen yardımlar TIR ve daha küçük ölçekli kamyonlarla taşınmaktadır. Çeşitli illerden İHH kampanyaları kapsamında toplanan yardımlar Suriye sınırındaki yardım koordinasyon merkezine ve İHH nın lojistik merkezlerine ulaşmaktadır. Bugüne kadar sadece Suriye ile ilgili olarak 2.000 i aşkın TIR ve kamyon malzeme sevkiyatı olmuştur. Malzemeler bu merkezlerde içeriklerine ve özelliklerine bakılarak tasnif edilip evraklanmakta ve bağış kabul işlemi ile teslim alma işlemleri gerçekleştirilmektedir. İhtiyaç, yer ve önceliklere göre yapılan tespit ve planlamalar çerçevesinde malzemelerin dağıtımı gerçekleştirilmektedir. Ancak bu çalışmalar esnasında İHH ya karşı kötü niyet içinde olan bazı kişilerin veya kişisel menfaat elde etmek isteyenlerin, bazı TIR ve kamyonları İHH adıyla ve İHH etiketleri asarak sınırdan geçirmeye çalıştıkları da İHH tarafından tespit edilmiştir. İHH adı kullanılarak sahte belgelerle gümrükten malzeme alınıp Suriye ye göndermek üzere 2 TIR Cilvegözü sınır kapısında yakalanmış ve ilgili kişiler hakkında yargı mercileri tarafından işlem başlatılmıştır. Bilgisi edinilen bu tür tüm olaylar hakkında ilgili devletin sorumluları ve yetkili makamları bilgilendirilerek uyarılmış, ayrıca bu şahıslar hakkında suç duyurusunda da bulunulmuştur. Ancak bu noktada tüm nakliye şirketlerini kendilerine İHH adını kullanarak gelebilecek her türlü kötü niyetli kişilerle ilgili uyarmak vakfımıza ait vicdani sorumluluklardan biridir. SONUÇ İHH İnsani Yardım Vakfı 20 yılı aşkın bir süredir dünyanın dört bir yanında insani yardım çalışmalarında bulunmaktadır. Bugüne kadar dünya genelinde ulaştığı milyonlarca ihtiyaç sahibinin yanı sıra İHH; Katarakt Kampanyası yla 11 ülkede 690.172 katarakt hastasını muayene etmiş, bunlardan 291.000 kişiye gözlük temin etmiş, 73.986 kişiyi ise ameliyata alarak tekrar ışığa kavuşmalarını sağlamıştır. Su Kuyusu çalışmasıyla 14 ülkede 3.458 su kuyusu açmıştır. Hâlihazırda 307 kuyunun açılması çalışmalarına da devam etmektedir. Yetim çalışmalarıyla ulaştığı yetimlerin yanı sıra, Yetim Sponsorluk Destek Sistemi ile Türkiye dâhil 44 ülkede yaklaşık 37.000 yetimi düzenli aylık ödemelerle desteklemektedir. İnşa ettiği 16 yetimhane ile yetimlere güvenli bir hayat sunmaktadır. Hastane, klinik, okul, medrese ve camiler inşa etmektedir. Meslek edindirme kursları açarak ihtiyaç sahiplerine kendi ayakları üzerinde durma imkânı sağlamaktadır. Her yıl binlerce üniversiteli gence eğitim desteği vermektedir.

14 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ Sadece Suriye de her gün 60.000 kişiye ekmek, 14.500 kişiye sıcak yemek ulaştırmaktadır. İHH İnsani Yardım Vakfı olarak bütün bu çalışmalarımız sırasında birçok zorlukla karşılaştık, birçok farklı kişi, grup ve hükümetin suçlamalarına ve tehditlerine maruz kaldık. Ancak İHH, yasal ve şeffaf bir kurum olduğu için maruz kaldığı bütün bu yalan iddia ve saldırılar sonuçsuz kalmıştır. Bağışçı ve gönüllülerimizin yetim, mazlum ve muhtaçlara desteği devam ettikçe İHH, mazlumlarla iyi insanlar arasında köprü olmaya devam edecektir. Gücünü halktan alan İHH, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da kararlarını kendi karar mekanizmalarında alan, hem bağışçı hem de yardım alan milyonlarca insanın muhatabı olmanın yüklediği sorumlulukla, insanlığın ve ümmetin bir kuruluşu olarak yoluna devam edecektir. Bütün çalışmalarını şeffaf bir şekilde ve Allah korkusuyla sürdüren İHH, Allah tan başka kimseden korkmadan yoluna devam edecek; her türlü tehdit, oyun ve tuzağa rağmen Hak tan ve adaletten yana olan tavrını sürdürecektir. Filistinli çocukların, Suriyeli çocukların, dünyanın dört bir yanındaki mazlumların ve yetim çocukların kana karışan gözyaşı, bütün bu hesaplardan ve kirli oyunlardan daha güçlüdür. Bu vesileyle bir defa daha İHH hakkında dezenformasyon yapan -medya dâhil- bütün kişi ve kurumların, yetimlerin ve mazlum insanların haklarını düşünerek hareket etmelerini temenni ediyor ve bu konuda büyük sorumlulukları olduğunu kendilerine hatırlatmak istiyoruz. EKLER : I - İHH ÇALIŞMA PRENSİPLERİ II - İHH DENETLEME USULÜ

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 15 İHH İNSANİ YARDIM VAKFI NIN ÇALIŞMA PRENSİPLERİ 1. İHLAS: İHH, çalışmalarını sadece Allah rızasını gözeterek, hukuka ve ahlaka uygun olarak yürütür. Müslümanlar için insani yardım çalışmaları, yardım ettiklerine karşı bir lütuf değil Allah ın üzerlerine yüklediği bir vazifedir. 2. İNSANİLİK: İHH din, dil, mezhep, ırk, renk, ideoloji ve mekân farkı gözetmeden bütün ihtiyaç sahiplerine yardım eder. 3. BAĞIMSIZLIK: İHH, karar alma mekanizması ve kararların uygulanması sürecinde hükümetler, askerler, ticari yapılar ve lobilerden bağımsız olarak, özgür bir şekilde çalışır. 4. ŞEFFAFLIK: İHH, kendisine emanet edilen bağışları, idari ve tanıtım giderlerini ve ulaştırdığı yardımları kayıt altına alır ve istenildiği zaman ibraz eder. Kayıtlar üzerindeki şeffaflığın yanı sıra, İHH nın gerçekleştirdiği projelerin her aşaması takip edilebilir durumdadır. 5. SAYGI: İHH, bağış yapan kişinin kimlik mahremiyetini korur; duygu sömürüsü yapmadan bağışçının rızasını gözeterek topladığı bağışı, bağışçının arzu ettiği zaman ve yerde kullanır. İnsani yardım kuruluşu, talep eden veya etmeyen ihtiyaç sahibine kişinin onurunu zedelemeden, kişiyi rencide etmeden, örf, âdet ve kültürüne saygı göstererek yardım eder. 6. SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: İHH, temel acil ihtiyacı karşıladıktan sonra, sosyal adaletsizliği gidermek ve insanların kendi kendilerine yetebilmelerini sağlamak üzere, uzun vadeli, kontrol edilebilir projeler hayata geçirir. İHH, projeleriyle yaşanan savaş, afet ve kuraklık gibi durumların tekerrür etmesinin önüne geçer, bölgenin imkânlarını kullanır, insan gücünü ve ekonomik potansiyelini değerlendirir. 7. YARDIMLAŞMA: İHH, ihtiyaç sahiplerine daha hızlı ve etkin yardım ulaştırmak için, ulusal ve uluslararası kurumlarla strateji belirleme, bilgi, kaynak ve tecrübe paylaşımı alanlarında iş birliği yapar. Bu iş birliği ile yerel kurumların kapasitesinin yükseltilmesi ve insani yardım alanında bir veri bankasının oluşturulmasını amaçlar. İHH, insani yardım kuruluşları arasındaki hayır yarışının birbirini engelleyici değil birbirinin yolunu açıcı mahiyette olmasını önemser. 8. VERİMLİLİK: İHH, gerekli fizibilite çalışmalarını yaptıktan sonra, profesyonel, ehliyet ve liyakat sahibi kişilerden/insan gücünden, teknolojiden ve bölge kaynaklarından yararlanarak çalışmalarını sürdürür. 9. HAKEMLİK: İHH, insan eliyle meydana gelebilecek muhtemel krizlerin (çatışma, işgal vb.) önüne geçmek, vuku bulan krizlerin de sonuçlarını ortadan kaldırmak için inisiyatifler oluşturur, gerektiğinde hakemlik yapar. 10. HESAP VEREBİLİRLİK: İHH, yaptığı çalışmalarla Allah a, yasalara, kurum içi mekanizmalara ve bağışçılara karşı hesap vermekle mesuldür.

16 İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 11. ADALET: İHH, ihtiyaç sahibini tespitte, yapacağı yardımın miktarında ve yardım yapma sürecinde adaleti gözetir. 12. BİLİNÇLENDİRME: İHH, bilinçli bir toplum oluşturulması, iyiliğin yaygınlaşması ve kötülüklerin önlenmesi için bilgi ve tecrübelerini paylaşır. 13. ZAMANLAMA: İHH, üzerindeki emanetleri mümkün olan en kısa sürede sahiplerine ulaştırır. 14. GÖNÜLLÜLÜK: İHH, mümkün olduğunca çok sayıda gönüllüyü projelerinde değerlendirir. 15. EMNİYET VE EMANETE RİAYET: İHH, insani yardım malzemelerini, insani yardım görevlilerini ve ihtiyaç sahiplerini tehlikeye atmaz İHH İNSANİ YARDIM VAKFI DENETLEME USULÜ İHH nasıl çalışır? İHH bütün yardım toplama faaliyetlerini Yardım Toplama Kanunu ve ilgili mevzuat çerçevesinde yürütmektedir. Çalışmalarını genellikle kampanya usulü üzerinden yapmakla birlikte gerek yurt içinde gerekse yurt dışında düzenli olarak proje bazlı faaliyetler de gerçekleştirmektedir. Kampanyaların çerçevesi dışındaki projeler İHH nın öz kaynaklarından, düzenli gelen bağışlardan ve projeler için kurulan yasal iş birlikleri çerçevesinde diğer sivil/resmî kuruluşlardan sağlanmaktadır. Kampanya çalışmalarında, kampanyalar iletişim mecraları kanalıyla kamuoyuna duyurulmakta, kampanyaların sonunda hazırlanan raporlar da resmî makamlarla birlikte kamuoyunun bilgisine sunulmaktadır. İHH, çalışma alanı ve çalışma türlerine göre çeşitli birim ve departmanlar şeklinde organize olmuştur. En üst düzey danışman kurullardan en küçük işlere kadar bütün çalışmalarının nasıl ve ne şekilde yürütüleceği çeşitli yönetmelik ve yönergelerle birlikte Kurum İşletme Rehberi nde mevcuttur. İHH nın yetkili kurullarınca onaylanan bu kitap, tüm İHH gönüllü veya profesyonel çalışanlarınca uygulanmak zorundadır. Türkiye nin dört bir tarafında İHH ile birlikte çalışan gönüllü kişi ve kuruluşlar bulunmaktadır. Yurt dışında ise o ülke ve bölge insanının kalkındırılması/geliştirilmesi esasına dayanıldığından mümkün mertebe yereldeki çalışmalar yerel kişi ve kuruluşlar eliyle yürütülmektedir. Bu çalışmalar yürütülürken İHH ekipleri işin başında olmakta ve uzun süreli projeleri de belli periyotlarla denetlemekte veya denetletmektedir. İHH, yardım faaliyetlerini yürütürken idari ve organizasyonla ilgili masraf ve harcamalar da dâhil bütün çalışmalarında, âlimlerin danışmanlığında, İslam ölçülerini uygular ve bu ölçülere uygunluğu ayrıca denetler. 1. Bağımsız Denetleme Organınca Denetim: İHH ulusal ve uluslararası mevzuata da uygun ola-

İHH YA YÖNELİK DEZENFORMASYON KAMPANYALARI HAKKINDA ÖZET BİLGİ 17 rak Bağımsız Denetleme Organınca da denetlenmektedir. Finansal tablo ve diğer finansal bilgilerin, finansal raporlama standartlarına uygunluğu ve doğruluğu hususunda, makul güvence sağlayacak yeterli ve uygun bağımsız denetim kanıtlarının elde edilmesi amacıyla, denetim standartlarında öngörülen gerekli bağımsız denetim tekniklerinin uygulanarak defter, kayıt ve belgeler üzerinden denetlenmesi ve değerlendirilerek rapora bağlanmasını sağlayan bağımsız denetim uluslararası standartlarda gerçekleşmekte ve sonucu ilan edilmektedir. 2. Resmî Kurumlarca Denetim: İHH hukuki mevzuat çerçevesinde yasal prosedür gereği devletin yetkili kurumlarınca (Vakıflar Genel Müdürlüğü, Dernekler Daire Başkanlığı) denetlenmektedir. 3. Vakfın Yetkili Organlarınca Denetim: İHH nın kendi iç denetim organları bulunmaktadır. Denetleme kurulu, Vakıf senedi ve iç mevzuatı gereğince Vakıf çalışmalarını her yönüyle düzenli olarak denetlemektedir. 4. Uzmanlar Denetimi: Vakıf çalışmaları, gerek yasalara ve iç mevzuata yönelik usul ve esas yönünden gerekse mali, idari vb. işlemler yönünden uzmanlar (hukukçular, mali müşavirler, ekonomistler vb.) tarafından sürekli ve düzenli olarak denetlenmektedir. 5. Toplumun Kanaat Önderlerince Denetim: Toplumun çeşitli kesimlerinden ve yine toplum tarafından kabul görmüş saygın kişilerle değişik meslek sahipleri [medya mensupları, ilahiyatçılar, eğitimciler, hukukçular, sanatçılar, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, bizzat ilgili bürokratlar (örn. dernekler il müdürlüğü) vb.] ve uzmanlarınca çeşitli faaliyetlerimiz özellikle arazide yapılan çalışmalar esnasında bu kişilerce denetlenmekte ve kendilerinden yazılı raporlar alınmaktadır. 6. Sürekli Bireysel Denetime Açıklık: Herhangi bir bağışçı veya dileyen kişi ve kuruluş, İHH nın ülke ve bölgelerdeki çalışmalarını bizzat yerinde de denetleyebilmektedir. Ancak takdir edilmesi gerekir ki denetleme yapmak isteyen her kişi ve kurumun masraflarının İHH tarafından karşılanması mümkün değildir. Bu nedenle kişiler kendi ulaşım masraflarını karşılayarak bütün bölgelerdeki İHH çalışmalarında denetim yapılabilir. 7. Raporlamalar: İHH nın çalışmaları ve gerçekleştirdiği projeler, üç aylık periyotlarla görsel ve yazılı olarak kamuoyu ile paylaşılmakta, başta kampanyalar olmak üzere geniş çaplı projelerin ise hazırlanan ayrıntılı bir raporu gerek resmî gerekse sivil yetkili kişi ve kuruluşlara ulaştırılmaktadır.