Sancaktepe Yıl: 3 / Sayı: 14 Eylül - Ekim 2012 SANCAKTEPE BELEDİYESİ NİN ÇOCUKLARA ÖZEL ARMAĞANIDIR EĞLENCELİ TEST KIŞA HAZIR MISIN? BİR BÜYÜK VELİ AHMET YESEVİ bu dergide bu dergide buluşuyor! buluşuyor! SANCAKTEPELİ ÇOCUKLAR MUTLU YILLAR! Aradığın her şey bu dergide; bilgi, eğlence ve bulmacalar bir arada!
BİZ(DEN) 2 BİZE BAŞKAN`IN 1 GÜNLÜĞÜ FIKRA 5 Zorla Güzellik Olmaz NEŞE 9 ve 13 KÖŞESİ DÜNYAYI DEĞİŞTİRENLER 6 Bir büyük veli: Ahmet Yesevi 10 ÇİZGİ ROMAN MASAL DİYARI 14 Başarı,zenginlik ve sevgi KİTAP 17 KURDU 21 MEKTUP KUTUSU EĞLENCELİ TEST 18 Kışa hazır mısın? DİL OKULU 24 İngilizce öğreniyorum 26 BİLGEBEYİN 34 ZEKA KÜPÜ 28 ADAN ZYE İSTANBUL İstanbul un incisi: Kız Kulesi MERAK 32 KUTUSU ÖDÜLLÜ 36 BULMACA
başkanın günlüğü Merhaba Çocuklar Sancaktepe olarak genç bir ilçe olmamıza rağmen, eğitim, kültür, spor, sanat ve insana yatırım konularında bugüne kadar önemli çalışmalar yaptık. Yapmaya da devam ediyoruz. Özellikle siz çocuklarımızı ve gençlerimizi çok önemsiyoruz. Her geçen gün sizler için daha neler yapabiliriz diye düşünüyor, projeler geliştiriyoruz Amacımız, sağlıklı nesiller yetiştirmek İstiyoruz ki, çocuklarımız ülkelerine, ailelerine ve gelecek nesillere faydalı olsunlar; manevi değerlerimizi, ülkemizi ilelebet yaşatsınlar ve geliştirsinler. En son Şaban ı Veli Bilgievini hizmete açtık. Böylece ilçemiz, 11.bilgievine kavuştu. Her mahallemizin bilgievine ihtiyacı var. En kısa zamanda inşallah bu ihtiyacı karşılayacağız. Kısa bir süre önce Sancaktepe Yüzme Havuzunun da temelini attık. Havuzumuz hizmete girdiğinde, gençlerimiz enerjilerini spor yaparak ve sosyalleşerek doğru bir şekilde yönlendirebilecekler Belki de ilçemizden nice dünya şampiyonları, olimpiyat şampiyonları çıkacak, buna inanıyorum. Hoşçakalın Sancaktepe İsmail Erdem Belediye Başkanı Yayın Hazırlık Y ı l : 3 / S a y ı : 14 / Eylül - Ekim 2012 Sancaktepe Belediyesi Adına Sahibi İsmail Erdem Genel Yayın Koordinatörü Tarık Yusuf Uçar Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Yavuz Kul Yayın Danışmanı Zeynep Karakurt Yayın Kurulu Mehmet Emin Yavuz Zeynep Onaran Ersen Sancar Serap Aydın İLETİŞİM: Sancaktepe Belediye Başkanlığı Meclis Mahallesi Atatürk Caddesi No: 111 Sancaktepe Telefon : 0 216 622 33 33 : 0 216 311 00 00 Faks : 0 216 622 39 81 www.sancaktepe.bel.tr Telefon : 0 216 680 0296 Yayın Yönetmeni Özlem Şahin Editör Mehmet Sait Ekinci Graf ik Tasarım Canan Baş Baskı: Yeditepe Ofset Litros Yolu Cad. 2. Matbaacılar Sitesi C Blok Zeytinburnu - İstanbul Tel: 0212 544 27 01 Bu yayının tüm hakları Sancaktepe Belediyesi ne aittir. İzinsiz olarak kısmen veya tamamen kopya edilemez.
biz(den) bize BİZ GELDİİİİİİK! Ayşe Yeşilçay Sevgli Arkadaşlar bu ay dergimizin muhabirleri yine bizleriz: Ayşe, İbrahim,Cuma... İlçemizden sizler için yeni haberler hazırladık. İyi okumalar... İbrahim Görgülü Cuma Korali Belediyemiz, serbest zamanlarımızda sportif faaliyetlerle meşgul olmamız için Bilgi Evleri nde Motosiklet Sürüş Kursu düzenledi. Türkiye Motosiklet Federasyonu ile ortak düzenlenen kursta, gençlere ve çocuklara motosiklet sürüş eğitimi verildi. Eğitimler, 27 Kasım Salı günü başladı ve 5 gün sürdü. 7-15 yaş arasındaki arkadaşlarımız, hep birlikte eğlenceli bir eğitim süreci yaşadık. Motosikletle ilgili teknik ve pratik bilgiler aldık. Pratik eğitimler, Nene Hatun Sanat ve Meslek Edindirme Kurs Merkezi bahçesinde yapıldı. Kask takmanın önemini ve motosiklet kullanma kurallarını öğrendik. Motor kullanma bilincini kazanmış olduk. Haber: Ayşe Yeşilçay 2
Belediye Başkanımız İsmail Erdem, Bilgi Evlerinde görevli öğretmenlerimizle, 24 Kasım Öğretmenler Günü münasebeti ile kahvaltıda bir araya geldi. Başkan Yardımcısı Tarık Yusuf Uçar, 2009 yılı itibari ile başladığımız Bilgi Evi maceramızın Sancaktepe de büyük bir merhale katettiğini belirtti. Bu başarının altında, öğretmenlerimizin ve personelimizin katkısının oldukça büyük olduğunu söyledi. Bu özverili çalışmalarından dolayı öğretmenlere teşekkürlerini iletti. Başkanımız İsmail Erdem ise, Sancaktepe olarak genç bir ilçe olmamıza rağmen, ilçemizde özellikle eğitim, kültür, spor ve sanata yönelik önemli çalışmalar yapıldığını söyledi. Bilgi evlerine kayıtlı öğrenci sayısının yaklaşık 18 bine ulaştığını sözlerine ekledi. Başkan Erdem, bu başarıda bilgi evlerinin ortak katkısı bulunduğunu dile getirdi. Öğretmenlere, çocuklara göstermiş oldukları güler yüz, sıcak ve samimi yaklaşımlarından dolayı teşekkür etti. Başkanımız, konuşmasının ardından öğretmenlerimize çeşitli hediyeler takdim etti. Kutlama Yemeği Sancaktepe Belediyesi ve Kaymakamlığı tarafından 24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla, bir kutlama yemeği verildi. Öğretmenler gecede, yoğun çalışma tempolarında moral depolama fırsatı buldular. Belediye Başkanımız İsmail Erdem, tüm öğretmenlerin öğretmenler gününü kutladı. Haber: Cuma Korali 3
biz(den) bize Atatürk Mahallesi Gülizar Sokak ve Alkış Sokaktaki yeni 2 park, törenle açıldı. Parklara Sancaktepeli şehit askerler; Şehit İbrahim Candemir ve Şehit Uğur Sağdıç ın adları verildi. Törende konuşan Başkanımız İsmail Erdem, Sancaktepe de kentsel dönüşümden, yeşil alan çalışmalarına; kültürel etkinliklerden spor yatırımlarına; eğitimden sağlığa kadar her alanda ciddi çalışmalar yapıldığını söyledi. Biz çocukları, güzel havalarda parklarda oyun oynamaya davet etti. Emeği geçen herkese teşekkür etti. Ayrıca diğer parklarımız da yaz döneminde yenilendi. Gidip görmenizi tavsiye ederiz. Haber: İbrahim Görgülü 11. Bilgi Evimiz Şaban-ı Veli Kültür ve Bilgi Merkezi, törenle hizmete açıldı. Belediye Başkanımız İsmail Erdem, en kısa zamanda tüm mahallelerimizin bilgi evlerine kavuşacaklarını söyledi. Yeni Bilgi Evimizde, 20 kişilik sınıflarda ders çalışıyoruz. Kütüphanede kitap okuyabiliyor, ödevlerimizi yapabiliyoruz. Çok sevdiğimiz kitapları ödünç alabiliyoruz. Bilgisayar salonlarında ödevlerimizi araştırabiliyor, çıktı alabiliyoruz. Fotokopi çekme imkânı bulabiliyoruz. Ayrıca boş zamanlarımızda internetten oyun oynayabiliyoruz. Müzik, satranç, resim, halkoyunları, tiyatro gibi kulüp derslerine katılabiliyoruz. Haber: Ayşe Yeşilçay 4
Resimleyen: Emrah Çıldır / Renklendiren: Zerrin Ergen fıkra 5
dünyayı değiştirenler İllüstrasyonlar: Osman Turhan Bir büyük veli AHMET YESEVİ Ahmet Yesevî, Türklerin manevî hayatında etkisi asırlardır devam eden ve Pîr-i Türkistan, Hazret-i Türkistan nâmı ile anılan büyük bir önderdir. Türkçe yazdığı hikmetleriyle dilimizin gelişmesi ve zenginleşmesine büyük katkısı olmuştur. Doğum tarihi kesin olarak bilinmemekle birlikte, 1093 yılında doğduğu, 73 yıl yaşadığı ve 1166 yılında vefat ettiği kabul edilmektedir. Kabri, bugün Kazakistan ın eski ismi Yesi olan, ancak Sovyetler Birliği döneminde Türkistan olarak 6
Türk tarihindeki yeri Onun asıl önemi, İslamiyet in Türkler arasında yayılmaya başladığı dönemlerde Türkler arasında ilk defa bir tasavvuf ekolü meydana getirmesinden ileri gelmektedir. Yesevî sayesinde Türkler, Ehl-i sünnet itikadına bağlı bir İslâm geleneği benimsemişlerdir. Yesevî nin asla unutulmaması gereken bir başka önemli özelliği de Türkçe nin gelişmesindeki rolüdür. O dönemde Arapça ve Farsça ilim dili olmasına ve kendisinin de bu dilleri çok iyi bilmesine rağmen eğitim faaliyetlerinde Türk dilini özellikle tercih etmiştir. Kısaca Ahmet Yesevî, özde ne kadar İslâmî ise şekilde ve dilde de o derece millî bir kimliğe sahiptir. Ahmet Yesevî nin büyüklüğü şairliğinde değil, Türkler arasında İslâm ı öğretme ve yaymadaki başarısındadır. Yesevîlik, Türkler arasında ve bir Türk tarafından kurulmuş ilk tasavvufî tarikattır. değiştirilen şehrinde bulunmaktadır. Annesini, küçük yaşta kaybeden Ahmet Yesevi, yedi yaşında babasını da kaybetmiştir. Babasından sonra ablası Gevher Şehnaz ın himayesi altında hayatını sürdürmüştür. Babasının ölümünden sonra ablası ile birlikte Yesi ye geçen Ahmet Yesevî, burada Arslan Baba adında bir Türk şeyhi ile karsılaşmış ve ilk tahsilini bu kişiden almıştır. Daha sonra tahsilini tamamlamak için Buhara ya geçmiştir. O dönemde Buhara, bölgenin en büyük ilim merkezi konumunda idi. O, bu ilim merkezinin en seçkin âlim ve mutasavvıflarından olan Yusuf Hemedânî nin talebesi olmuş, ilim tahsil etmiştir. Hocasının beğenisini kazanan Ahmet Yesevî, onun üçüncü halifesi olmuştur. Tahta kaşık ve kepçe gibi araç-gereçler yontup satarak geçimini sağlayan Ahmet Yesevî, Yesevî lakabını Yesi şehrinden almıştır. Böylece Yesi adı Türk âleminde unutulmaz bir ad olmuş ve Ahmet Yesevî, bu isimle ölümsüzleşmiştir. Daha çocuk yaşlarda Peygamberimizin sünnetine sıkı sıkıya bağlı olarak yaşayan Ahmet Yesevî, Peygamberimiz 63 yaşında vefat ettiği için, o yaşa geldiğinde tekkenin bir tarafına içine merdivenle inilerek girilen bir çilehane yaptırmış ve kalan ömrünü burada ibadetle tamamlamıştır. Horasan Erenleri Ahmet Yesevi, Türklerin sadece gönül gözlerini ısıtıp, ruhlarını manevî zevklerle donatmakla kalmamış, onlara asırlar boyu yeni hedefler ve fetihler nasip eden bir yol gösterici olmuştur. Ahmet Yesevî nin Türk yurtlarında kendinden 7
dünyayı değiştirenler önce ve sonra benzeri görülmedik kalıcı bir tesir bırakmasında en az hikmet leri kadar önemli olan bir unsur da yetiştirdiği ve Türk dünyasının dört bir tarafına gönderdiği öğrencileridir. Bunlara Horasan Erenleri denmiştir. Bu hayırlı öğrencileri her yerde Ahmet Yesevî nin telkinleri doğrultusunda irşad faaliyetini sürdürerek bulundukları çevrede İslâm etrafında şekillenen ortak bir inancın hâkim olmasına vesile olmuşlardır. Hacı Bektaş-ı Veli, Sarı Saltuk ve Yunus Emre nin şeyhi Taptuk Emre Horasan Erenlerindendir. Türkler üzerindeki etkisi Türk İslam dünyasını asırlar boyu manevi yönden besleyen ve etkileyen birçok ilim adamı yetişmiştir. Bunlardan bazılarının etkisi, yaşadığı devirle ve yaşadığı coğrafyayla sınırlı kalmış, bazılarının etkisi de asırlarca sürmüş ve tüm Türk- İslam dünyasını etkileyebilme gücüne sahip olmuştur. İşte bu ilim ve düşünce adamlarının başında Ahmet Yesevî gelir. O Türk-İslam dünyasının fikir dünyası ve yaşam tarzına yön vermiştir. 8
neşe köşesi DUVAR YAZILARI o Üzülme son gülen sen olacaksın. Çünkü hep geç anlıyorsun. o Koş Ali koş. Baban karneni gördü. o Eskiden karasızdım ama şimdi artık emin değilim. Kızdırmayın, yakarım! Çok yorucu bir gündü! FIRTINA İLGİNÇ BİLMECELER 1) Kesme şeker toz şekere ne demiş? 2) Japonlar ne zaman iyi dersler der? 3) Ağzı var konuşmaz, yatağı var fakat hiç uyumaz 4) Saçını ıslatmadan kim boğazı yüzerek geçebilir? 1) Çok dağınıksın / 2) Türkçe öğrendikleri zaman / 3) Akarsu / 4) Keloğlan İLGİNÇ CEVAPLAR Denizcilik sınavında öğretmen sordu: - İskele tarafından bir fırtına gelse ne yaparsın? - İskele tarafına demir atarım öğretmenim. - Peki sancaktan gelirse? - O tarafa da bir demir atarım öğretmenim. - Tam bu sırada baş tarafta bir kasırga koptu, ne yaparsın? - Baştaki demirleri denize atarım. - İyi ama bu kadar demiri nereden buluyorsun? - Sizin fırtınaları bulduğunuz yerden öğretmenim. 9
çizgi roman Yazan: Mehmet S. Ekinci / Çizen: Zerrin Ergen 10
11
çizgi roman 12
neşe köşesi DUVAR YAZILARI o Hedefi olmayan gemiye hiçbir rüzgar yardım etmez. o Adamın biri o kadar kuşkucuydu ki, tokalaştıktan sonra parmaklarını sayıyordu. Canım sıkıldı, biraz dolaşmaya çıkayım İLGİNÇ BİLMECELER 1) O her gün yeniden doğar, Dünyaya haber yayar 2) Ne kanı var ne canı, beş tanedir parmağı. 3) Mavi atlas, arşın yetmez, makas kesmez, terzi biçmez. İLGİNÇ CEVAPLAR 1) Gazete / 2) Eldiven / 3) Gökyüzü Sürat yapmayın! 13
masal diyarı Çizen: Neşe İnan 14
Başarı,Zenginlik ve Sevgi Alışverişe gitmek üzere evden çıkan bir kadın, kapısının karşısındaki kaldırımda oturan bembeyaz sakallı üç yaşlıyı görünce önce duraksadı. Sonra onları tüm içtenliğiyle evine davet etti. Burada böyle oturduğunuza göre, üçünüz de acıkmış olmalısınız, dedi. Lütfen içeri gelin, size yiyecek birşeyler hazırlayayım. Üç yaşlıdan biri, kadına eşinin evde olup olmadığını sordu. Kadın, eşinin şu anda evde olmadığını söyledi. Yaşlı adam, başını iki yana salladı; Eşiniz evde değilse, biz davetinizi kabul edemeyiz dedi. Eve davet Akşam eşi eve geldiğinde, kadın karşı kaldırımdaki yaşlı adamlarla arasında geçen konuşmayı anlattı. Senin evde olmadığını öğrenince, içeri girmek istemediler dedi. Kadının eşi üzüldü. Bir bakıver dışarı, hâlâ oradalarsa, şimdi davet edebilirsin eve dedi. Kadın kapıyı açar açmaz, karşı kaldırımdaki bembeyaz sakallı üç yaşlıyla yeniden karşılaştı. Eşim geldi, şimdi evde dedi ve onlara davetini yineledi. Kadının davetine yaşlılardan biri yanıt verdi: Bizden birini davet edebilirsiniz. Kısa bir duraksamadan sonra Sağ yanımdaki bu arkadaşımın adı, Zenginlik tir. Diğer arkadaşımın adı Başarı, benim adım ise Sevgi dir. dedi. Kendini ve arkadaşlarını tanıttıktan sonra Sevgi, sözlerine şöyle devam etti: Şimdi evinize gidin ve eşinizle bir karar verin. İçimizden sadece birini davet edebilirsiniz evinize. Hangimizi davet etmek istediğinize karar verin, sonra gelin, kararınızı bize bildirin. 15
masal diyarı Çizen: Neşe İnan Karar zamanı Kadın, Sevgi nin söylediklerini eşine anlattığında, adam sevinçten göklere fırladı. Aman ne güzel, ne güzel, dedi. Hangisini davet edeceğimizi bize bıraktıklarına göre, biz de içlerinden Zenginlik i davet ederiz ve evimiz bir anda zenginliğe kavuşmuş olur. Eşinin tercihi, kadının hiç hoşuna gitmedi. Başarı yı davet etsek, daha mantıklı bir karar vermiş olmaz mıyız? diye sordu. Annesiyle babasının konuşmalarını duyan evin kızı koşarak geldi ve En doğru karar, Sevgi yi davet etmek değil midir? Düşünsenize, evimiz bir anda sevgiyle dolar. dedi. Kızlarının bu düşüncesi, anne ve babanın da hoşuna gitti ve Tamam, en doğru karar bu olacak galiba dediler ve Sevgi yi evlerine davet etmeyi kararlaştırdılar. Kadın kapıyı açtı ve üç yaşlıya birden sordu: İçinizde hanginiz Sevgi ydi? Onu davet etmeye karar verdik. Lütfen buyursun. Sevgi ayağa kalktı, eve doğru yürümeye başladı. Arkadaşları da ayağa kalktılar ve ardından onlar da eve doğru yürümeye başladılar. Kadın, şaşkınlık ve heyecan içinde, Zenginlik le Başarı ya sordu: Siz niçin geliyorsunuz? Ben yalnız Sevgi yi davet etmiştim. Üç yaşlı birlikte yanıt verdiler: Eğer içimizden yalnız Zenginlik i ya da Başarı yı davet etmiş olsaydınız, davet edilmeyen diğer ikimiz dışarıda bekleyecektik. Fakat siz Sevgi yi davet ettiniz. Bu durumda üçümüz birden gelmek zorundayız. Ve kadının niçin? diye sormasını beklemeden, Zenginlik ve Başarı sözlerini şöyle sürdürdüler: Çünkü Sevgi nin olduğu her yerde, biz Zenginlik ve Başarı da her zaman, oluruz. 16
kitap kurdu SÖZÜN ÖZÜ Kitap, ruhun ilacıdır. JAPON ATASÖZÜ Göz Masalı Fazıl Hüsnü Dağlarca Sayfa Sayısı: 40 Türkçe Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları Leyleklerin yolculuğu, bülbüllerin ses güzelliği, baykuşların haksız yere uğursuz sayılması; kumruların saflığı ve narinliği, ağaçkakanların gürültücü ama faydalı olduğu, martıların denizden denizlerin martıdan ayrı düşünülemeyeceği, güvercinlerin akrobatlığı Kuşlar Bize Neler Söyler? in sayfalarında daha nicelerini bulacaksınız. Şehzade Murat Yavuz Bahadıroğlu Sayfa Sayısı: 37 / Türkçe Yayınevi: Nesil Çocuk Yayınları Çirkinliği sebebiyle diğer şehzadeler tarafından sevilmeyen Şehzade Murat savaşta çok kabiliyetliydi. Babası ve kardeşlerinin yönettiği bir savaş kaybedilmek üzereyken Şehzade Murat duruma el koydu.. Bu zaferini gören babası yerini ona bırakmak istedi. Ancak Şehzade Murat`ın tahtta gözü yoktu. Kitapta yer alan ikinci hikâye ise Kıbrıslı Mehmet... Kıbrıslı Mehmet küçük yaşına rağmen savaşta görev alacak kadar cesur bir çocuktu. Rumlara karşı mücadele veren askerlerin durumunu karargâha bildirip yardım getirmek için canını ortaya koydu. Şehzade Murat ile Kıbrıslı Mehmet, tarihin tozlu sayfalarına isimlerini altın harflerle yazdıran iki yiğidin hikâyesi. Karagöz ile Hacivat Ahmet Özdemir Sayfa Sayısı: 38 Türkçe Yayınevi: Bordo-Siyah Karagöz ile Hacivat, bir gölge oyunu dur. Gölge oyunu, deve derisinden yapılmış figürlerin, bir ışık yardımıyla beyaz bir perdeye yansıtılarak, güldürücü bir olayın anlatıldığı seyirlik sanattır; bir tür halk tiyatrosudur. Yüzlerce yıllık geçmişi olan Karagöz ün ve Hacivat ın güldürerek bize ayna tutan serüvenlerini ilgiyle okuyacaksınız. Karagöz ile Hacivat: Halk gülmecesinin ve yergisinin en seçkin örnekleri. 17
eğlenceli test Yazan: Selcen Yüksel Arvas / Çizen: Volkan Akmeşe-Esin Şahin KIŞA HAZIR MISIN? Bahar, yaz, sonbahar derken bir kış daha geldi. Havalar soğudu, kaloriferler yakıldı. Yılın ilk karı da kendini gösterdi. Ee sen nasılsın bu aralar? Halin, keyfin yerinde mi? Hazır konu kıştan açılmışken kendini bir test et bakalım, kışa hazır mısın? 1 Sabah kalktın, pencereden baktın ki o da ne? Her taraf bembeyaz karlarla kaplı. Ne yaparsın? a) Sevinçten havalara uçarım. Üstümü bile giymekle vakit kaybetmeyip direk pencereden kara atlarım. b) Çok sevinirim. Kabanımı giyer, atkımı, eldivenlerimi takar sokağa fırlarım. c.) Eyvah! Bir bu eksikti. Bu ne soğuk, donacağız! diye çığlıklar atarak kendimi sobaya bağlarım. d) Hmm, anlaşılan yine kar yağmış, diyerek elimi yüzümü yıkamaya banyoya giderim. 18
2 Zil çaldı. Kapıyı açtın. Aaa arkadaşların seni kartopu oynamaya çağırıyorlar. Cevabın ne olur? a) Bir dakika bekleyin, anneme sorayım. İzin verirse hemen gelirim, deyip anneme koşarım. b) Neee?! Bu soğukta dışarı çıkmak mı? Delirdiniz galiba. Dışarıda donarak ölürüz, diyerek onları da vazgeçirmeye çalışırım. c) Kartopu mu? Hmm. Bilmem ki oynasak mı, başka ne gibi önerileriniz var? derim. d) Yihuuu diye naralar atarak, ayakkabımı bile giymekle zaman kaybetmeden çıplak ayak sokağa fırlarım. 3 Okulunuzun kış tatilinde bir organizasyonu olduğunu, kış sporları yapabilmeniz için sizi bir kampa götüreceğini öğrensen tepkin ne olur? a) İşte aradığım eğlence! Kış sporlarında kimse elime su dökemez. Hemen kaydımı yaptırırım. b) Vallahi ne desem bilmem ki. Kalacağımız odalarda televizyon var mıymış? Şimdi gidip bir dağın başında televizyonsuz kalmayalım. c) Delirdiniz mi siz? Ne sporu? Şu kışın ortasında? Spor dediğin yazın yapılır. Buz gibi denizde nasıl yüzelim biz? derim ve asla katılmam. d) Çok heyecanlanırım. Kış sporlarına bayılırım. Hemen anne ve babamdan kampa katılmak için izin isterim. İzin verirlerse sevinçten uyuyamam herhalde. 4 Mutfakta kocaman bir sepet gördün. Komşunuz hediye olarak size kış meyveleri göndermiş. Ne düşünürsün? a) Yahu ne meyvesi şu soğukta, insan içimizi ısıtmaya bir tas çorba gönderirdi. b) Sevinçten havalara zıplarım. Kış meyvelerine bayılırım! Hatta en son geçen kış bir oturuşta dokuz kg. mandalina yemiştim de hastanelik olmuştum. Hey gidi günler. c) Çok sevinirim. Kış meyvelerini çok severim. Hemen yemek için kendime koca bir tabak hazırlarım. d) Bir şey düşünmem. İlla ki bir şey düşünmemiz gerekiyorsa Bu sepet ne sepeti acaba? Çamaşır sepeti mi yoksa? diye düşünürüm. 19
eğlenceli test 5 Şimdi gözünü kapat düşün bakalım, kış denince aklına ne geliyor? a) Uğraşıyorum, uğraşıyorum ama aklıma bir şey gelmiyor. Gelmesi gereken özel bir şey var mı? b) Elbette sobanın üzerinde çıtır çıtır patlayan kestaneler. Pencereden bakınca camın önünde gördüğüm kardan adam. Lapa lapa yağan kar. c) Buz gibi bir soğuk tabi ki de. Ayaklarımın, ellerimin donması. Hatta burnumun da donması. Kulaklarımı da söylememe gerek var mı? d) Aklıma damların kenarına dizilmiş buz saçakları geliyor. DEĞERLENDİRME 01-06 PUAN: Vah yavrum vah. Sen ne yapacaksın koca üç ay boyunca? Aileni ikna et de güneye falan göçün bari. Geçmez bu kış sana. 07-12 PUAN: Ne yalan söyleyeyim, seni pek bir ilgisiz gördüm. Kış gelmiş, gitmiş, umurunda bile değil. Yahu kaldır biraz kafanı, dışarı bak, inan bana kış ayları da en az yaz ayları kadar eğlenceli olabilir. 13-18 PUAN: Kışa hazır olduğunu 6 Sence kış mevsimin en güzel özelliği ne? a) Hmm bilmem ki. Şubat ayının 29 çekmesi güzel bir özellik olabilir herhalde. Olmaz mı? Ne dersin? b) Güzel özellik mi? Ne güzelliği ya? Kış demek hasta olmak, soğuktan donmak demek. Nasıl bir güzellik bekliyorsunuz anlamıyorum ki. c) Elbette karın yağması. Lapa lapa kar yağmasa, yerleri bembeyaz örtmese kışın ne tadı olur? d) Bence kışın en güzel özelliği karın altında bazı hayvanların kış uykusuna yatması. Ben de deneyeceğim ama annem kızar diye korkuyorum. PUANLAMA A B C D 1. Soru 3 4 1 2 2. Soru 4 1 2 3 3. Soru 3 2 1 4 4. Soru 1 3 4 2 5. Soru 2 4 1 3 6. Soru 2 1 4 3 söylememi bekliyorsun öyle değil mi? Ne yazık ki sandığın kadar hazır değilsin. Kışı dört gözle bekliyorsun evet ama bu kafayla kışa girersen hastalıktan yataktan çıkamazsın sen. Donacaksın, yavrucuğum, biraz dikkat et kendine! 19-24 PUAN: İşte tam anlamıyla kışa hazır bir çocuk! Seni alnından öpüyorum. Hem kış mevsiminin güzelliğinin farkındasın hem de bu soğuk aylarda sağlığına çok dikkat ediyorsun. Aferin sana! 20
mektup kutusu Merhaba arkadaşlar Yazdığınız yazıları ve çizdiğiniz resimleri Sancaktepe de herkesin görmesini ister misiniz? Haydi kağıdı kalemi elimize alalım. Bu köşe için resimler çizip yazılar yazalım, adınız burada yayınlansın, gönderdiklerinizi herkes görsün. Mektuplarınızı bekliyoruz. Adres: Sancaktepe Belediyesi Kütüphane Müdürlüğü Sancaktepe / İstanbul Mail: sancaktepecocuk@sancaktepe.bel.tr CANIM ÖĞRETMENİM Öğretmenim sizi seviyorum, Siz öğrettiniz bu zamana kadar Seviyorum öğretmenim Öğretmenim siz geldiniz, Birşeyler öğrettiniz Seviyorum canım öğretmenim Geldiniz geleli herşeyi öğrettiniz siz geldiniz sanki birşeyler oldu Seviyorum canım öğretmenim Geldiğinizde yüzünüzde güller açtı Seviyorum canım öğretmenim. Sinan Altun Yücenur Geçer Muharrem Demirel 21
mektup kutusu KELEBEKLER Çiçeklerin üzerinde kelebekler Sabahın olmasını beklerler Güneş doğmaya başlarken Uçmaya başlarlar birden Renk renk kanatlarıyla Gökyüzünde süzülürler Bir gün ömürleri olsa da Çok tatlı ve sevimliler Tüm kelebekler... Nurefşan Kara BİR OKUL KURALI Zil çalıyor haydi Sınıflara girelim Sessizce, sakince Öğretmeni bekleyelim Girince sınıfa öğretmen Hep birlikte kalkalım Öğretmenin izniyle Fekrar geri oturalım Derste öğretmeni dinle Çıtını çıkarma sakın Zil çalmayınca çocuklar Dışarı çıkmayın sakın Büşranur Sert Esma Nur Başkara 22
BİR BAŞKA İzmir i, İstanbul u, Ağrısı Bir başkadır Benim ülkemin doğusu batısı Dünyayı değişmem Ben bu vatanı Al bayrağını Cömert insanını Herşeye değer Denizleri, ırmakları Huzur dolu O dağları, taşları Altında yatıyor Vatan evlatları Sema Şen Edanur Anlar Yunus Kaya Turgut Aydın İlköğretim Okulu 23
dil okulu Hazırlayan: Kadriye Kaya rum ingil greniy ö e c o iz Arkadaşlar, Dergimizin bu sayısından itibaren sizlerin, yabancı dil olarak İngilizce yi daha çok sevmenizi ve derslerinizde daha başarılı olmanızı sağlamak amacıyla bu bölümü hazırlayacağız. İlk konu başlığımız ülkeler ve başkentleri. Başarılar... Aşağıdaki ülke adlarıyla başkentlerini eşleştiriniz. 1- Greece 2- Spain 3- The USA 4- Japan 5- England 6- Germany 7- France 8- Turkey 9- China 10- Italy Yukarıdaki listede renkli yazılmış sözcükleri aşağıdaki tablodan bulunuz. B A G R Q B S G H K B D F R O M E N F I C J W T H A C V E W G H M Y U Q U K V H P X I M Z E Z Y M N T D O N E L Y C R N C A X P A L N L C E T A E S D H F G A O T E C M I T V R Y T D N N R G R J R A O I K W D Z G F E 24 Q N U S D O X O Z L N G T C D N A L G N E M O H E S I R A P X B Z Q V P...Berlin...Rome...London...Athens...Beijing...Washington...Madrid...Paris...Tokyo...Ankara
Aşağıdaki cümleleri tek bir sözcükle tamamlayınız. I like... I love... I don t like... I hate... The world is a / an... for me. I like eating... The TV is a / an...for me. My English teacher is very... Kendinizle ilgili beğenmediğiniz 3 huyunuzun İngilizcesini araştırarak şöyle bir cümle kurar mısınız? I m a / an...,... and... boy/girl. What a pity! I don t like them. Sayfamıza şu soruyu yanıtlamanızı isteyerek son veriyoruz. Are you happy? Why / Why not? Good luck and success. WE LOVE YOU 25
bilge beyin Yazan: Selcen Yüksel Arvas / Çizen: Emrah Çıldır-Volkan Akmeşe İşte karşınızda dünyanın gelmiş geçmiş en süpersonik beyni BilgeBeyin. Haydi, kimselere soramadığınız, içinden de çıkamadığınız tüm dertlerinizi dökün ortaya, BilgeBeyin düşünsün taşınsın, şahane önerileriyle sizi rahatlatsın. Soru: Sevgili BilgeBeyin, Ben okula başladım başlayalı çok ders çalışıyorum. Elimde kalemim, önümde kitabım hiç eksik olmaz. Yemin ederim uyurken bile kitabı defteri elimden düşürmüyorum. Ama bu kadar çalıştığım halde notlarım hep düşük, hep düşük. Niye bilmiyorum. Öğretmen bana takmış olabilir. Ya da üzerimde nazar var. O kadar uğraşıyorum, yine de notlarım yükselmiyor. Ne dersin BilgeBeyin, notlarımı yükseltmek için sence ne yapabilirim? Rumuz: Pekiyi Özlemi Cevap: Sevgili Pekiyi Özlemi, Demek çok çalıştığın halde bir türlü notlarını yükseltemiyorsun. Açık konuşayım, aklıma ilk gelen şey nazar ya da öğretmenin sana takması değil. Bence sen yanlış çalışıyorsun. Önemli olan dersin başında çok zaman harcamak değil, verimli çalışmaktır. Çalışma şeklini düzeltirsen notların da kendiliğinden yükselecektir. Bu konuda sana birkaç önerim var. Kendine bir çalışma planı yap. Ne çalışacağını önceden belirle. Onu mu çalışayım / Bunu mu çalışayım / Dur birazcık da şuna bakayım diyerek kitaplar arasında gezip tozarak vakit öldürme. Neyi ne zaman çalışacağını bil. 26
Ders için zamanlama çok önemlidir. Açken çalışmaya kalkarsan miden sürekli Gurrr açlıktan ölüyorum diye bağırarak seni rahatsız eder. Yorgunken de kafanı derse veremezsin. Çalışmak için enerjinin yüksek, kafanın rahat olduğu vakitleri tercih et. Çalışma ortamına özen göster. TV başında ders çalışılmaz. Hayır, hiç kendini kandırma. Televizyona bakmıyorum sadece sesini dinliyorum, diyerek ders çalışılmaz. Dikkatini sadece işine verebileceğin sakin ve aydınlık ortamları tercih et. Ders çalışırken tek işin ders çalışmak olsun. Bir yandan ders çalışıp öte yandan tırnak kesmeye kalkarsan, tırnağı etinden kesip canını yakabilir, acısından da ders çalışamayabilirsin. En iyisi önce dersini bitir, sonra öteki işleri yap. Çalışmaktan yorulduğunda kendini daha fazla zorlama. Kafan çat diye ortadan ikiye yarılana kadar ders çalışmana gerek yok. Ders çalışmak kadar dinlenmek de önemlidir. Dinlendikten sonra daha verimli bir şekilde dersine dönebilirsin. Bu önerilerime uyduğunda notlarının nasıl bir anda coştuğunu göreceksin. Karnene pekiyileri dizdiğinde kulağımı çınlatıp bana haber vermeyi sakın unutma! 27
AHMET ve ZEYNEP LE A dan Z ye İstanbul Yazan: Mehmet S.Ekinci / Çizen: Derya Özbay-Sevgi İçigen İstanbul un incisi: Kız Kulesi Çocuklarım Merhaba, Sizinle görüşmeyeli epey zaman oldu. Şükür kavuşturana.. Sizlerle İstanbul u gezmeye, tanımaya kaldığımız yerden devam edeceğiz. Bundan sonra dergimizin her sayısında sizler, Ahmet, Zeynep ve Sancakdedenizin gezi notlarını okuyacaksınız... Kız Kulesi 28
29 Bu kez, arkadaşlarınız Ahmet ve Zeynep le İstanbulumuzun en güzel ve özel yerlerinden birine, Kız Kulesi ne gittik. Biliyorum hepiniz orayı çok seviyor ve merak ediyorsunuz. Önce oraya nasıl gittiğimizden başlayayım. Geçen Pazar erkenden Ahmet ve Zeynep le Sancaktepe Belediyesi nin önünde buluştuk. Otobüsle Üsküdar Sahili ne ulaştık. Oradan minibüsle Salacak a gittik. İşte, Kız Kulesi tüm ihtişamı ve güzelliğiyle karşımızdaydı. Ona varmak için sabırsızlanıyordu arkadaşlarınız..salacak tan Kız Kulesi ne yolcu taşıyan küçük motorlu tekneler var. Onlardan birine bindik ve 5 dakika bile sürmeden Kız Kulesi ne vardık. Çocuklar, 2500 yıllık tarihi geçmişi, efsaneleri, hikayeleri ve sevenlerin uğrak yeri olan Kız Kulesi yle İstanbul gerçekten bir başka güzel..newyork un Özgürlük Anıtı, Paris in Eyfel Kulesi, Londra nın Big Ben Saat Kulesi varsa İstanbul un da Kız Kulesi var
A dan Z ye İstanbul Kız Kulesi şimdilerde lokanta olarak İstanbullulara hizmet veriyor. Burası en çok da düğünler, nişanlar ve özel kutlamalar için seçiliyor..biz gündüz gittik Kız Kulesi ne ama geceleri Kız Kulesi bir başka güzel, ışıl ışıl..sahilden seyrine doyum olmuyor Kız Kulesi ni gezerken Ahmet ve Zeynep e de anlattım size de anlatayım. Kız Kulesi yle ilgili birçok efsane anlatılır. Bunlardan en çok bilinen ikisini anlatayım sizlere.. Atı alan Üsküdar ı geçti İlk hikaye, Battal Gazi nin, askerleri ile Kızkulesi ne baskın yaparak kuleye saklanan hazineleri ve Üsküdar Tekfuru nun kızını kaçırdığı ile ilgili hikayedir. Battal Gazi tekfurun kızı ve hazinelerini aldıktan sonra Üsküdar dan atına atlayıp oradan uzaklaşmıştır. Çokça bilinen Atı alan Üsküdar ı geçti lafı bu hikayeden gelir. Bu hikayeden günümüze gelen bir diğer şey de küçük kulemizin ismi ile ilgilidir. Diğer efsanelerdeki prenseslere de atfen Türkler buraya Kız Kulesi ismini vermişlerdir. Kız Kulesi 2500 yaşında Biraz da Kız Kulesi nin tarihinden ve geçirdiği evrelerden bahsedeyim size. Milattan önce 411 yılında Atina lı General Alkibiades ilk kaleyi buraya inşa eder. Amacı boğazdan geçen gemilerin gümrük kontrollerini yapmaktır. Daha sonra Bizans İmparatoru Manuel Commenos savunma ve 30
Zamanın birinde bir kız varmış Kehanete göre kralın birine, çok sevdiği kızı 18 yaşına geldiğinde, bir yılan tarafından sokularak öleceği söylenir. Bunun üzerine kral denizin ortasındaki bu kuleyi onararak kızını buraya yerleştirir. Kaderin kaçınılmazlığını kanıtlarcasına, kuleye gönderilen üzüm sepetinden çıkan bir yılan, prensesin tenine süzülerek zehrini boşaltır. gözlem amacıyla ilk kuleyi yaptırır. Yapılan kuleye Küçük Kale anlamında Arcla adını verir. 1453 te İstanbul un Fethinden sonra kuleye toplar yerleştirilir ve adı Kız Kulesi olarak değiştirilir. 1509 da depremde hasar gören Kule, Yavuz Sultan Selim Han ın emriyle onarılır. 1719 da çıkan bir yangında Kule yanar ancak hemen restorasyonu yapılır. 1750 li yıllarda Kule zindan ve sürgün istasyonu,1800 lü yıllarda Karantina Hastanesi olarak kullanılır. Cumhuriyetten sonra Kız Kulesi Fener olarak kullanılmıştır. 1944 de yeni bir tadilat geçiren Kız Kulesi 1964 de Milli Savunma Bakanlığı na devredilir; yeni görevi gemilere kılavuzluk yapmak ve kıyı emniyetini sağlamaktır. 1982 yılında Ulaştırma Bakanlığı Kuleyi radar ve gözetleme istasyonu olarak kullanmaya başlar. 1989 da Üsküdar Belediyesi Kulenin belediyeye devrini ister. 1990 da Deniz Yolları burayı bir süreliğine depo olarak kullanır. Aynı yıl Üsküdar Belediyesi devir için imza kampanyası başlatır. 1992 de bu devir gerçekleşir. 1995 de Kule özel teşebbüse devredilir ve 1998 de restorasyonu yapılır. 2000 yılında Kız Kulesi şu anki haliyle turizme açılır. Çocuklarım, Kız Kulesi ni muhakkak görün derim. Bu eşsiz güzellikten mahrum kalmayın. Arkadaşlarınızla bir büyüğünüz eşliğinde bu geziyi gerçekleştirin. Önümüzdeki sayıda İstanbul un başka bir köşesinde buluşmak dileğiyle, hoşçakalın 31