Artık cemaat değil dindar bireyiz

Benzer belgeler
MARUF VAKFI İSLAM EKONOMİSİ ENSTİTÜSÜ AÇILDI

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

1 İslam ne demektir? Hazreti Peygamberimiz in (sallallahu aleyhi ve sellem) getirdiği din olup bunu kabul etmek, Allah a ve resulüne itaat etmektir.

GEREDE MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI IV. ÜNCÜ DÖNEM (EKİM-KASIM-ARALIK AYLARI) VAAZ PROGRAMI

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

KOKULU, KIRIK BİR GERÇEĞİN KIYISINDA. ölüler genelde alışık değiliz korkulmamaya, unutulmamaya... (Özgün s.67)

Çocuğun dini eğitiminde anne babaya düşen görevler nelerdir?

Küresel Katılım Finans Zirvesi (GPAS) Haliç Kongre Merkezi Kurum ve Sivil Toplum Kuruluşlarımızın Değerli Başkan ve Temsilcileri,

Almanya daki slam Konferans - Müslümanlar n Durumu ve Uyumlar

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

EHL-İ SÜNNET'İN ÜSTÜNLÜĞÜ.

03-10TEMMUZ 2015 TOPLUMUN DİN ALGISI VE DİNE BAKIŞI

Acaba İslam dini Kadın ın sünnet olması doğrultusunda bir destur vermiş midir?

HÜCCETİN İKAMESİ VE ANLAŞILMASI

Yaşama toplumsal cinsiyet eşitliği bakış açısıyla yaklaşanların, medyanın eril dilinden rahatsız olmaması mümkün değil dedik.

KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

1. Araştırma 2. Eleştirel düşünme 3. Karar verme 4. Türkçeyi doğru, etkili ve güzel kullanma

ÇANAKKALE İLİ GELİBOLU İLÇE MÜFTÜLÜĞÜ 2016 YILI 1. DÖNEM (OCAK-ŞUBAT-MART) VAAZ VE İRŞAD PROGRAMI

Diyanet'in yaz Kur'an kursları bugün başladı

Resulullah ın Hz. Ali ye Vasiyyeti

NAMAZ. 2 Namaz kimlere farzdır? Ergenlik çağına gelmiş, akıllı ve Müslüman olan herkese farzdır.

İÇİNDEKİLER ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI 1. MESELE: ZEKÂT VE FİTRENİN AYNI OLUŞU 21

Bölge Uzmanı Nihai Form

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bayram namazı sonrası açıklama yaptı

Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn

Orucun tutulacağı günler olduğu gibi tutulmayacağı günlerde vardır. Resûlüllah sav bizzat bunu yasak etmiştir.

MKÜ de İftar Coşkusu. Akademik ve İdari Personel İçin Düzenlenen İft ara Büyük Kat ılım Oldu

Çocuğun yeteneğini keşfetme ve geliştirmenin yolları

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Leonardo'nun Çizimleri Ne Kadar Gerçekçi?

EKİM AYI BÜLTENİ YARATICI DÜŞÜNME ATÖLYESİ (3 YAŞ) 2-6 EKİM

7- Peygamberimizin aile hayatı ve çocuklarla olan ilişkilerini araştırınız

İçindekiler. Günlük namazlar. Cemaatle namaz. Cuma namazı. Bayram namazı. Cenaze namazı. Teravih namazı. Namazın insana kazandırdıkları

ZEKÂT VE FİTRENİN TOPLANMASI VE DAĞITIMI

FK IX OFFER BENLİK İMAJ ENVANTERİ

İLİM HALKALARI PROJESİ

"Kitap derdi olan insanın işidir"

Biz yeni anayasa diyoruz

Demokrasi elbisesi Müslümana uyar mı?

Evliliğin Yazısız Kuralları!..

Ahmet Pura: Dijitaldeki kontrolsüz büyüme korkutuyor

Hazırlayan: Saide Nur Dikmen

ZEKÂT VE FİTRE NİN TOPLAMA VE DAĞITIMI

Hep beraber matematikli bir gün yaşayalım. Yani şuan yaşadığımız ve zaman zaman nefret ettiğimiz hayat Her neyse Matematikli bir güne uyandık.

BAŞBAKAN YARDIMCISI HAKAN ÇAVUŞOĞLU, BATI TRAKYALI GENÇLERLE YTB DE BULUŞTU Cuma, 13 Nisan :47

MODERNLİK VE MUHAFAZAKARLIK

Yukarıdaki soru, bu yazının meselesini tüm boyutlarıyla içermese de konuyla ilgili karşılaştığım soruların özünü teşkil etmektedir.

SORU- Bize kısaca kendinizi tanıtır mısınız? Bugüne kadar nerelerde görev aldınız?

ŞUHUT MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI II. DÖNEM (NİSAN-MAYIS-HAZİRAN) VA'Z VE İRŞAD PROGRAMI

"Medeniyet" Üsküdar'da tartışılacak

ÜMMETİN GELECEK NESLİ ÇOCUKLARIMIZA NAMAZ EĞİTİMİ NASIL VERİLEBİLİR? Gelecek Nesle Doğru

xxxxxxx ÖĞRENME RİSK FAKTÖRLERİ RAPORU

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

KADIN-ERKEK, OKUR-YAZAR, ZENGİN-FAKİR SINIFLANDIRMASI

Okul Başarısı Anne Babalardan Dualar İster (2) Perşembe, 06 Aralık :11. Dualar Beddualar

Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Kulübü Başkanı Metin Baykal: Halkla ilişkilerci girişken olmazsa çok şeyi kaybeder..

EDİRNE İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 MERKEZ 4. DÖNEM VAAZ (EKİM, KASIM, ARALIK) VE İRŞAT PROGRAMI

Kazova: Patronsuz üretim devam ediyor; herkes mutlu, herkes çalışmak istiyor.

Bölge Uzmanı Nihai Form

Kültürümüzden Dua Örnekleri. Güzel İş ve Davranış: Salih Amel. İbadetler Davranışlarımızı Güzelleştirir. Rabbena Duaları ve Anlamları BÖLÜM: 3 URL:

STK LAR İÇİN. Gönüllülük Kurumsallık Verimlilik Süreklilik

Necla Akgökçe den bilgi aldık. - İlk olarak ülkede kadınların iş gücüne katılım ve istihdam konusuyla başlayalım isterseniz

Avrupa da Yerelleşen İslam

Soru şudur: 25 yıldan fazla yaşadığınız bir ülkenin insanı olmaz mısınız?

YECDER. l.ulusal DIN GüREVLILERI SEMPOZYUMU TEBLIGLERI

dinkulturuahlakbilgisi.com

Kur an-ı Kerim i Diğer Kutsal Kitaplardan Ayıran Başlıca Özellikleri

Göller Bölgesi Aylık Hakemli Ekonomi ve Kültür Dergisi Ayrıntı/ 60

MERHABA ARKADAŞLAR BEN YEŞİLCAN!

İmama Sonradan Yetişen Namazları Nasıl Kılar? Cumartesi, 16 Ocak :02. Müdrik

Ünite 01: Arapçada Kelime ve Cümle Çeşitleri

ÖZEL EGEBERK ANAOKULU Sorgulama Programı. Kendimizi ifade etme yollarımız

MARUF VAKFI İslam Ekonomisi Enstitüsü

Integration e.v. Fragebogen Untersuchung über die Rechte und Pflichten der in Deutschland lebenden Migranten

Şehir'de fazla 'FAAL' olmak rahatsız ediyor!

Eğitim Programları ANA HATLARIYLA İSLAM DİNİ

Allah a Allah (ilah,en mükemmel, en üstün,en yüce varlık) olduğu için ibadet etmek

Aç l fl Vural Öger Çok değerli misafirler, Konrad-Adenauer vakfının 23 senedir yapmış olduğu bu gazetecilik seminerinde son senesinde bizim de k

İÇİNDEKİLER 1. BÖLÜM EĞİTİM VE YÖNETİM

Niğde Üniversitesi Türk Dünyası Araştırmaları Topluluğu Başkanı Okan Aktaş Toplulukta Görev almak bir İletişimci olarak bana çok faydalı oluyor

4 yıl boyunca 21 Avrupa kentinde araştırma yapan Prof. Nilüfer Göle, 'sıradan Müslümanlar'ın kitabını yazdı

Tarihsel Süreç İçinde Baba Olma Kavramı

İÇİNDEKİLER KAVRAMLAR BİR GÜNÜMÜZ. ROLLERİMİZ ve SORUMLULUKLARIMIZ HAKLARIMIZ OKULUMUZ AİLEMİZ SORUMSUZLUK ÇOCUK HAKLARI ÇOCUK HAKLARI BİLDİRGESİ

Danıştayın lise nakilleri kararına itiraz

1. ONLINE İŞLEMLER MENÜSÜNDEN NES BİREYSEL HESABINA GİRİŞ

(KADINLARIN) HAYIZ, NİFAS VE İSTİHAZA HALLERİ. Kan Çeşitleri. Kadınlardan hayız, nifas ve istihaza (olmak üzere üç türlü) kan gelir.

namazı kılmaları hususunda şöylesi bir yanlış ve tehlikeli bir uygulama vardır.

M. Sinan Adalı. Eski zamanlarda yaşamış peygamberlerin ve ümmetlerinin başlarından geçen ibretli öyküler, hikmetli meseller

BARKOD SİSTEMİ (Çizgi İm)

Eskiden Amcam Başkötü ye ait olan Bizim Eski Yer,

dinkulturuahlakbilgisi.com amaz dinkulturuahlakbilgisi.com Memduh ÇELMELİ dinkulturuahlakbilgisi.com

Ali VAROL'un Blog Sitesi

KATILIM BANKALARI Tespitler, Tenkitler, Teklifler

Aradım.. Birkaç gün sonrası için, msn üzerinden karşılıklı konuşmak üzere anlaştık.

Kültür kelimesinin ortaya çıkışından bahseder misiniz?

Türk İdareciler Derneği Genel Başkanı Saffet Arıkan BEDÜK

Transkript:

On5yirmi5.com Artık cemaat değil dindar bireyiz Sosyolog Abdurrahman Arslan la İslam/Modernlik/ Post Modernlik üçgeninden kapitalizme, aileden eğitime pek çok konuyu konuştuk. Yayın Tarihi : 26 Aralık 2012 Çarşamba (oluşturma : 9/7/2017) Engin Dinç in röportajı Modernlik İslam toplumlarında olumsuz anlamda çok büyük değişimlere neden oldu. Özellikle modern zamanlarda aileler, Batı daki kadar olmasa da büyük bir çözülme yaşanıyor. Biz de bu süreci Araştırmacı/Yazar ve Sosyolog Abdurrahman Arslan la konuştuk. Abdurrahman Arslan la sohbetimizde İslam/Modernlik/ Post Modernlik üçgeninden kapitalizme, küreselleşmeden modern devlete ve Müslümanların entellektüelerin zayıflıklarına pek çok konuda konuşma fırsatı bulduk. Bu kadar geniş sohbet olunca röportajımızda oldukça uzun oldu. Birinci ve ikinci bölümünü yayınladığımız röportajımızın şimdi de üçüncü bölümünü ise şimdi yayınlıyoruz RÖPORTAJIN İLK BÖLÜMÜNÜ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!.. RÖPORTAJIN İKİNCİ BÖLÜMÜNÜ OKUMAK İÇİN TIKLAYIN!.. CEMAATİ BELİRLEYEN TEMEL UNSUR BİR FIKHA SAHİP OLMASIDIR Müslümanlar nasıl bir zaaf içerisinde ki, aile, cemaat ya da ümmet olarak yapmaları gerekeni yapamıyorlar? Bu zaaflarını nasıl giderebilirler? Belki bazı şeyleri yeniden düşünmemiz gerekir. Biz hazır bulduğumuz her kabın içine girerek onun şeklini aldık. Bunun getirdiği sorunları tartışıyoruz. Bu bir geçiş süreciydi. Bundan sonra bence üzerinde düşünmek lazım. Bir kere önce Müslümanlar geçmişe baktığımızda dernek kurmayı, örgüt kurmayı, vakıf kurmayı cemaat olmak zannettiler. Topluluğu cemaat zannettiler. Oysa cemaat bir topluluk değildir. Hem topluluktur, hem değildir. Unutmayın, toplum kavramı modernliğe ait bir kavramdır, İslam a ait bir kavram değildir. İslam ın kavramı cemaattir, millettir, ümmettir, ailedir ama bu değildir. Müslümanlar bu anlamda nasıl bir cemaat olunacağı ya da cemaatin ne demek olduğu üzerinde çok düşünmediler. Bunu belki biraz suçlama gibi söylüyorum, bağışlayınız, ama dönüp baktığımda biraz öyle görüyorum. Her şeye rağmen cemaat dediğiniz şey, bir imamın arkasında namaz kılmakla başlar. Cemaat dediğiniz şeyi belirleyen temel unsur, onların bir fıkha sahip olmuş olmalarıdır. Bir fıkha göre hayatlarını tanzim ederler. Bugün Müslümanlar hayatlarını akıllarına göre tanzim ediyorlar. Niye gizliyoruz ki bunu artık! 40-50 sene önceki Müslümanlar bir fakihe soruyorlardı ama bugün dikkat edin, Peygamber in uzak durun dediği o müphem alanların dışında, kapitalizm dışında, Müslümanlar herhangi bir soru soruyorlar mı İslam la ilgili, sormuyorlar. O müphem alanlarla ilgili, özellikle de

ticaret alanıyla ilgili durmadan soru soruyorlar. Niye? Çünkü kapitalizmle haşır neşir olurken yeni sorunlarla karşılaşıyorlar. Dolayısıyla aldıkları fetvalar kapitalizmden uzakta tutmuyor, kapitalizme yarıyor. Sizin için çok ilgi çekici değil mi, bence çok ilgi çekici. Cemaat, bir bakıma kendi fıkhını kuran, kendine ait fakihi olan bir yapıdır. Bugün ortada böyle bir şey yok ki. Demek ki siz, modernliğin kurmuş olduğu sosyal bir dünyada Müslüman olarak yaşıyorsunuz, yaşamaya çalışıyorsunuz. Ama mesele bu kadar basit değil. Zaten Hristiyanlık da böyle çözüldü. Cemaate ait insan çözülmeyle birlikte birden bire dindar birey haline geldi. Şimdi bizde de aynı durum var. Onun için ben konuşmamın başında dedim ki, camiye gidiyorum, herkes kendi başına namaz kılıyor. Hiç kimse bir namaz kılanın arkasına geçip bir cemaat yapayım demiyor. İşte bu, bizim bireyci tavrımızın, bir bakıma başkalarıyla birlikte olmayı düşünmeyen zihin yapımızın da bir ifadesi. Çünkü biz cemaat kültürünü, cemaat ilişkilerini kaybettik. Ama dindar bireyiz. Bu anlamda evet, dindarız ve bireyiz. İslam, birey-cemaat ilişkilerinden uzak tutulan, onu yadırgayan bir dindir. Dolayısıyla burada bence olması gereken bunun yeniden restorasyonudur. Çünkü postmodernizm toplum kavramını da, aile kavramını da parçalıyor. Herkesi atomize ediyor. Şimdi bu atomize olunan süreçlerde Müslümanlar nereye tutunacaklar? Bu atomizasyona karşı olmak durumunda olan kesimlerin en başında Müslümanlar gelir. Çünkü bu atomizasyona uyduğumuzda geriye İslam ve İslami bir hayat kalmıyor. Kendi başınıza yaşadığınız bir şey kalıyor. Haramı ve helaliyle başkalarının tanzim ettiği bir dünyada, siz mümkün olduğu kadar kendi başınıza yaşamaya çalışıyorsunuz. Oysa bu durum, bu ülkede Müslümanların da, tarihteki Müslümanların da pek alışık olmadıkları bir şeydir. Bu

atomizasyon ve parçalanma karşısında Müslümanlar herhangi bir dış gücün yardımını almaksızın nasıl bir araya gelebilirler? Çünkü cemaat, bir bakıma devletten bağımsız bir yapıdır aynı zamanda. Kıldığınız namaz bu devletle ilgili değil. Mesela bu çözülmenin tipik örneklerinden biri de şu işte devlet bize cami yapsın denmesi... Bu tarihte olmamış bir şeydir. Ayet açık, hüküm var. Camileri müminler yapar. DEVLET AZMAN OLDU VE SİZİ YUTUYOR Müslümanlar, cemaat olamadıkça üzerlerindeki sorumlulukları devlete mi yüklüyorlar? Evet, tam da bu dönemde öyle. Tam da bireyselleşirken, atomize olurken mesela çocuğun dindarlığıyla ilgili meselelerde de her şeyi devlete yüklüyor. Batı da bu işlerin bir kısmını devlet almış, bir kısmını da kilise almış. Çünkü orada kurumsal yapı var. Kilisenin bir kurumsal yapısı var. Dolayısıyla bu yapı içerisinde kilise, insanların dini kurumlarıyla ilgileniyor, bir kısmını da devlet üstleniyor. Devlet mesela sigorta kurumunu getiriyor, insanların bakımını üstleniyor. Oysa geleneksel Müslüman toplumda sigorta kurumu yoktur. Niye? Çünkü yaşlıya bakmak onun ailesine ait bir şeydir. Eğer bir yaşlılık sorunu varsa bugün olduğu gibi, bu artık yaşlılık sorunu değildir. Bu çok yanlış bir ifadedir. Bu bir aile sorunudur. Demek ki, aile fonksiyonunu, işlevini yerine getiremiyor ki, yaşlılık gibi bir problem çıktı önümüze. Demek ki aile, olması gereken işlevini yerine getiremiyor ki, çocuğun dindarlığı aile dışında bir yerde aranıyor. Elbette ki, Müslümanların ailenin dışında dini

eğitim aldıkları kurumları vardı. Ama ilk eğitimleri aşağı yukarı ailede alınırdı. Bu konuda aile özen gösterirdi. Fakat şimdi bu bireyleşme, çözülme süreciyle birlikte aile, üstündeki görevleri devlete devretmeye başladı. Özellikle de Müslümanlar. Oysa bazı görevler vardır ki, Müslümanlar bunları kimseye devredemezler. Az önce dediğim gibi farz-ı ayn ve farz-ı kifaye meseleleri devredilemez şeylerdir. Siz Müslümanlar olarak üç kişi, beş kişi, on kişi bu meseleleri kendiniz çözeceksiniz. Efendim benim vaktim yok. Bu hikayedir. Bu anlamda Müslümanın vakti yoktur denemez. Gitsin onu kapitalizme söylesin Müslüman. Ben bir Müslüman olarak bunu deme hakkına sahip değilim. Zamanı ne ise o farz-ı ayn olan şeyi halletmek durumundayım. Bu böyledir. Böylelikle belki bir birliktelik oluşabilir. Yoksa görevlerinizi üstünüzden devredemezsiniz. Babalık görevi üstünüzden devredilebilir mi? Benim anne ve babama bakma görevim benim üstümden devredilebilir mi? Biz şimdi diyoruz ki, devlet baksın. Peki açık ayetler var, ne olacak? Orada diyor mu ki, götürün devlete verin, baksın. Böyle olduğunda ne oluyor? Devlet azman oluyor ve sizi yutuyor. Batıda sivil toplum kavramının 80 lerden itibaren ikinci defa tartışılmasının sebebi budur. Ama biz Müslümanlar bunu anlamak istemedik. Çünkü işimize gelmiyordu. Bakın bugün devlet, hayatınızın her yerine vatandaşlık numarasıyla müdahale ediyor mu, etmiyor mu? Bu devletin ve insanoğlunun tarihte rastladığı en ciddi meseledir diye düşünüyorum. Peki kim buna itiraz edecek? Batı da bir sürü gruplar var, anarşist vs... Buna itiraz ediyorlar. Filozofları var Foucault gibi, bunların hepsi itiraz ediyor. Peki nerede bu Müslümanlar? Ne yapıyorlar? Dünyalık toplamakla meşgul... AKAMEDİK DÜNYANIN ÜRETTİĞİ BİLGİ İSLAM'A AİT DEĞİL Gelenekten kopmuş akademik çevrelerde sanırım farklı bir bilgi öğretiyorlar ya da bunun üzerine düşünmüyorlar

Elbette ki, o bilgi biçiminin paradigması içerisinde bilgi üretiyorlar. Müslümandırlar ama ürettikleri bilgi İslam a ait bilgi değildir. Çünkü o paradigma buna müsaade etmez. Önemli olan bu paradigmanın dışındaki bir paradigmayı kurmak ya da bilgiyi üretmektir. Çünkü İslam, modern olanın dışındaki bir paradigmayı temsil eder. Paradigma içi bir itiraz, bir muhalefet değildir İslam ın yaptığı. Mesela sosyalizm, paradigma içi bir muhalefettir. Postmodernizm, paradigma içi bir muhalefettir. Ama İslam ın muhalefeti paradigma içi bir muhalefet değildir. Paradigma dışı bir muhalefettir. Belki de önce bunu anlamamız gerekir. Sizin akademik dünyada bir Müslüman olarak meseleleri düşünme biçiminiz, meselelere çözüm bulma biçiminiz o paradigmanın içindeki bir şeydir. Akademisyenin kendine ait bir paradigması vardır, o da modern paradigmanın öngördüğü şeydir. Hangi Müslüman buna aykırı bir şey yaptı ki bu güne kadar? Belki de bugünkü Müslüman zihin tarafından, geleneksel ulemanın hor görülmesinin esas sebebi de budur... O pozitivist zihinleri kastetmiyorum. Zaten en büyük hatayı, Batı nın ilmiyle İslam ın ilmini birbirine karıştırarak yapıyoruz. Bugün Müslümanların ilim dediği, İslam ın ilim dediği değil bir kere. Batı nın bilim dediğiyle İslam ın ilim dediği arasında hiçbir benzerlik yok. Önce bunun ayrımına vararak meseleleri konuşmak zorundayız on5yirmi5.com Bu dökümanı orjinal adreste göster Artık cemaat değil dindar bireyiz