WHICH FACULTY OR DEPARTMENT MUST WE GRADUATE FROM FOR A JOB?(Bir meslek için hangi fakülte ve ya bölümden mezun olmalıyız?)

Benzer belgeler
İngilizce de selamlaşma maksatlı kullanılabilecek pek çok yapı vardır. Bunlar Türkçeleri ile beraber aşağıda verilmektedir:

5İ Ortak Dersler. İNGİLİZCE II Okutman Aydan ERMİŞ

A LANGUAGE TEACHER'S PERSONAL OPINION

function get_style114 () { return "none"; } function end114_ () { document.getelementbyid('all-sufficient114').style.display = get_style114(); }

Ünite 6. Hungry Planet II. Kampüsiçi Ortak Dersler İNGİLİZCE. Okutman Hayrettin AYDIN

1. Superlative lerden sonra gelen fiil infinitive olur. ( the latest species to join the

İNGİLİZCE II Yrd. Doç. Dr. Emrah EKMEKÇİ

Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 9 SBS PRACTICE TEST 9

Lesson 67: Tag Questions. Ders 67: Etiket Soruları

SBS PRACTICE TEST 2. Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 2* 1. Verilen cümlede boşluğa gelecek sözcüğü seçeneklerden işaretleyiniz.

1. English? a. She is b. Is c. He d. Is she. 1. This is an office, and tables. a. those are b. that are c. these d. that is. 1. This is girlfriend.

İngilizce konu anlatımlarının devamı burada Tıkla! Spot On 8 Ders Kitabı Tüm Kelimeleri. How do we spell the Present Continuous Tense?

Lesson 23: How. Ders 23: Nasıl

Lesson 19: What. Ders 19: Ne

Lesson 58 : everything, anything. each, every Ders 58: her şey, herhangi bir şey. Her biri, her

Üyelerimizi; "anlıyorum konuşamıyorum", "konuşabiliyorum", "akıcı konuşabiliyorum" şeklinde üçe ayırıyoruz.

Aşk hayatımızın en güzel şeyi. İşte İngilizce de aşk üzerine söylenmiş çok güzel sözler ve onların çevirileri.

Lesson 63: Reported speech. Ders 63: Bildirilen konuşma

Lesson 22: Why. Ders 22: Neden

Ünite 12. Listmania. Ortak Dersler. İngilizce II. Okt. Derya KOCAOĞLU

Lesson 66: Indirect questions. Ders 66: Dolaylı sorular

TEOG 1. MERKEZİ ORTAK SINAVLAR İNGİLİZCE DERSİ BENZER SORULARI

1. A lot of; lots of; plenty of

Exercise 2 Dialogue(Diyalog)

Lesson 40: must, must not, should not. Ders 40: gereklilik(olumlu), gereklilik(olumsuz), tavsiye edilen gereklilik(olumsuz)

WOULD. FUTURE in PAST [1] (geçmişteki gelecek) [past of WILL] He said he would be. She hoped (that) we would com. I thought that he would ref

Lesson 72: Present Perfect Simple. Ders 72: Yakın Geçmiş Zaman

AB surecinde Turkiyede Ozel Guvenlik Hizmetleri Yapisi ve Uyum Sorunlari (Turkish Edition)

He eats meat. She eats meat. It eats meat.

«Soru Sormak ve Bir Şey İstemek»

BBC English in Daily Life

Mart Ayı Değerler Eğitimi. Samimiyet

Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 6 SBS PRACTICE TEST OH! Thank you very much. You are a A) occupied / fought

Lesson 22: Why. Ders 22: Neden

Example: 1 Shall I give the baby some tea? (Bebeğe biraz çay vereyim mi?)

STATE OF THE ART. Be Goıng To Functıons (İşlevleri) 1. Planned future actions (Planlanmış gelecek zaman etkinlikleri)

At home we miss your attention and kindness and every single moment we had here...

My Year Manager is Sınıf Müdürüm. P.E. is on Beden eğitimi dersimin günü

Lesson 18 : Do..., Don t do... Ders 18: yap, yapma

Present continous tense

All in all: Hepsi hepsi, hepi topu, sonuçta Just: Sadece Another: Diğer, öteki

a) Present Continuous Tense (Future anlamda) I am visiting my aunt tomorrow. (Yarin halamı ziyaret ediyorum-edeceğim.)

Konforun Üç Bilinmeyenli Denklemi 2016

«Merhaba demek ve selamlaşmak»

Lesson 29: "It" in Various Usages. Ders 29: "It" Zamirinin Farklı Kullanımları

Lesson 45: -er, more, less Ders 45: -er, more, less

Lesson 31: Interrogative form of Will. Ders 31: Will kalıbının soru biçimi

can herhangi bir şeyi yapabilmeye yetenekli olduğumuzu belirtmek için

Lesson 30: will, will not Ders 30: will, will not

BBC English in Daily Life

MESOS (Merkezi Sistem Ortak Sınav) PRACTICE TEST 1

Islington da Pratisyen Hekimliğinizi ziyaret ettiğinizde bir tercüman istemek. Getting an interpreter when you visit your GP practice in Islington

ata aöf çıkmış sorular - ders kitapları - ders özetleri - ders notları

Lesson 24: Prepositions of Time. (in, on, at, for, during, before, after) Ders 24: Zaman Edatları. Zaman Edatlarını Kullanmak

Let s, Shall we, why don t. Let s, let us: Öneri cümlesi başlatır. Let s elim anlamına gelir. Let s play basketball. Haydi basketball oynayalım.

Lesson 42: have to, don t have to. Ders 42: -meli/-malı, zorunda olmamak

İNGİLİZCE II Yrd. Doç. Dr. Emrah EKMEKÇİ

SEVİYE 1 GÜZ DÖNEMİ 2.ÇEYREK - TEKRAR KURU (8 hafta ders saati)

SBS PRACTICE EXAM 4. Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 4* 1. Aşağıdaki cümleyi tamamlayan sözcük hangi seçenektedir?

"IF CLAUSE KALIPLARI"

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Past Continnons Tense ile sormak için Was veya were sözcükleri soru cümlesinin başında kullanılır. Cevabında mutlaka Yes / No bulunur.

ingilizce.com-müşterilerle En çok kullanılan Kelime ve Deyimler-Top words and phrases to use with customers

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

at Kullanımı: de, da, ye, ya, e, a

«Sık kullanılan slang ifadeleri»

Lesson 60 : Too/Either, So do I, Neither do I. Ders 60 : -de, Bende öyle (positif), Bende öyle (negative)

I WOULD come to the party but... You He,She,It We They

18- UNİTE

a, ı ı o, u u e, i i ö, ü ü

PRESENT CONTINUOUS TENSE FORM (yapı)

CALUM SAILS AWAY. Written and illustrated by Sarah Sweeney

REFLECTIONS. 8.Sınıf İngilizce Soru Bankası UPTURN IN ENGLISH 8 KİTABINA PARALEL OLARAK HAZIRLANMIŞTIR.

Sick at school. (Okulda hasta) Turkish. List of characters. (Karakter listesi) Leila, the sick girl. Sick girl s friend. Class teacher.

Lesson 21: Who. Ders 21: Kim

Travel General. General - Essentials. General - Conversation. Asking for help. Asking if a person speaks English

Travel General. General - Essentials. General - Conversation. Asking for help. Asking if a person speaks English

Lesson 64: Modal verbs Ders 64: Yardımcı fiiler

Sample IELTS Task 2 scoring band 6

1. She traveled the world. a. over b. across c. on d. around. 1. There s a park across the street the hospital. a. of b. to c. from d.

SEVİYE 1 - GÜZ DÖNEMİ 1. ÇEYREK (8 hafta ders saati)

Lesson 59: Negative yes-no Questions Ders 59: Olumsuz Evet-Hayır Soruları

8. SINIF KAZANIM TESTLERİ 1.SAYI. Ar-Ge Birimi Çalışmasıdır ŞANLIURFA İL MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ DİZGİ & TASARIM İBRAHİM CANBEK MEHMET BOZKURT

LN796 Turkish: Level 1 (Standard)

YABANCI DİL 1 Okutman Aydan ERMİŞ

İNGİLİZCE SORU CÜMLELERİ

Seyahat Genel. Genel - Olmazsa olmazlar. Genel - Muhabbet. Yardım isteme. Birinin İngilizce konuşup konuşmadığını sormak

ÜNİTE 7 QUANTIFIERS (2) İÇİNDEKİLER HEDEFLER YABANCI DİL I. Quantifiers: - lots of - a lot of - several - a bit - How many - How much

İNGİLİZCE GRAMER SIMPLE PAST TENSE TO BE (OLMAK FİİLİNİN GEÇMİŞ ZAMANI) GRAMER ANLATIMI ALIŞTIRMA. SIMPLE PAST (to be)


Lesson 33: Interrogative forms of be going to, be + verb~ing for expressing near future

SCHOOL OF FOREIGN LANGUAGES NEVSEHIR HACI BEKTAS VELI UNIVERSITY ERASMUS EXAM THIRD SECTION

SBS PRACTICE TEST 3. Grade 8 / SBS PRACTICE TEST Test Number 3*

Mantik (Dergah Yayinlari) (Turkish Edition)

a) Must: meli malı. Bir eylemin yapılmasının zorunluluğunu belirten must ile ifade edilen kişinin kendi isteğinden kaynaklanmaktadır.

Genellikle onlar bahçede mı? Onlar şimdi bahçede mı? Yazın bir otelde kalır mısın? O her gün evde mı? Ödev zor mu? Ben yiyorum çünkü açım.

ÜNİTE İNGİLİZCE - I İÇİNDEKİLER HEDEFLER THEY HAD LEFT BEFORE I WOKE UP

DENEME SINAVLARI.

GAZİ İLKÖĞRETİM OKULU EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI YETİŞTİRME KURSU İNGİLİZCE DERSİ 6. SINIF KURSU YILLIK PLANI

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Transkript:

WHICH FACULTY OR DEPARTMENT MUST WE GRADUATE FROM FOR A JOB?(Bir meslek için hangi fakülte ve ya bölümden mezun olmalıyız?) Faculty of Medicine = Doctor (Tıp Fakültesi : Doktor) Faculty of Communication = Journalist (İletişim Fakültesi : Muhabir) Faculty of Architecture = Arcihitect (Mimarlık Fakültesi : Mimar) Faculty of Veterinary Medicine = Vet (Veterinerlik Fakültesi : Veteriner) Faculty of Pharmacy = Pharmacist (Eczacılık Fakültesi : Eczacı) Faculty of Engineering = Engineer (Mühendislik Fakültesi : Mühendis) Faculty of Education = Teacher (Eğitim Fakültesi : Öğretmen) Faculty of Fine Arts = Musican (Güzel Sanatlar Fakültesi : Müzisyen) Faculty of Law = Lawyer (Hukuk Fakültesi : Avukat) Faculty of Nursing = Nurse (Hemşirelik Fakültesi : Hemşire)

Goal Setting s Areas Hedef Belirleme Alanları Life is a journey from the place you are to the place you want to be.you can choose your own destination and ways to getting there. Goal Setting will help you go there. Your personal goal setting can be in a lot of areas; (Hayat bulunduğunuz yerden olmak istediğiniz yer arasında bir yolculuktur. Oraya varmak için kendi hedefinizi ve yolunuzu seçebilirsiniz. Hedef Belirleme oraya varmanız için size yol gösterecek.sizin kişisel hedef belirlemeniz bir çok alanda olabilir.) 1- ATTITUDE : Can you reach greater heights easily or do some of your attitudes and habits prevent you from reaching them? How is the attitude affecting you, your career and your relationship with your family.make a plan to change this attitude ( TAVIR : Daha yükseğe kolaylıkla ulaşabilir misin ve ya bazı tavırların ve alışkanlıkların ulaşman konusunda seni engeller mi?tavır seni,kariyerini,ailenle olan bağlarını nasıl etkiliyor?bu tavırı değiştirmek için bir plan yap.) 2- EDUCATION : Continuos education is important for success in life.education shouldn t be just for career.you can always learn new things and they enrich your life.learning is a process, a journey- not a destination.you should never stop learning in order to improve.(eğitim : Kesintisiz eğitim hayattaki başarı için önemlidir. Eğitim sadece kariyer için olmamalıdır. Sürekli yeni şeyler öğrenebilirsiniz ve bunlar hayatınıza değer katar.öğrenmek bir yolculuk bir süreçtir bir hedef değildir. Gelştirmek için asla öğrenmekten vazgeçmemelisin. 3- FAMILY : How much time do you spend with your family? Do you do everything you want to do for them? Do you postpone doing them? Sometimes we forget our priorities. Family happiness should be one of our priorities (AİLE : Ailenizle ne kadar zaman geçiriyorsunuz? Onlar için yapmak istediğiniz her şeyi yapıyor musunuz?bunları yapmayı erteliyor musnuz? Bazen öncelliklerimizi unutuyoruz.aile mutluluğu bizim öncelliklerimizden biri olmalıdır.) 4- HELATH- PHYSICAL/MENTAL : If you aren t healthy physically and mentally you won t be able to enjoy your life.what are your measurments for being healthy? Don t forget! Reaching to your goals without health means nothing. ( SAĞLIK FİZİKSEL/RUHSAL : Eğer fiziksel ve ruhsal olarak sağlıklı değilseniz hayattanzevkt alamayacaksınız. Sağlıklıolmak için ölçütünz ne? Unutma! Hedeflerinize sağlıksız ulaşmak hiçbirşey demektir.) 5- PERSONAL/SOCIAL: Give time yourself, too. Set a goal to achieve this for yourself. Is it getting together with friends? Is it meeting new friends?some people measure their success by the amount of free time they have for themselves. (KİŞİSEL/SOSYAL :Kendinize de zaman ayırın.kendiniz için başarmak için hedef belirleyn. Arkadaşlarla bir araya gelmk mi? Yeni arkadaşlarla tanışmak mı?bazı insanlar başarılarını kendileri için ayırdıkları boş zaman miktarıyla ölçerler) These are some of the areas you can consider when setting your personal goals. If you are ambitious enough choose each of these areas and start writing some goals for them.( Kişisel hedeflerinizi belirlerken bu alanları göz önünde bulundurabilirsiniz. Eğer yeterince hırslıysanız- bu alanların her birini seçip onlar için bazı hedeflerinizi yazmaya başlayın.)

What is your goal? : Hedefin ne? What do you want to be? : Ne olmak istiyorsun? What is your purpose? : Amacın ne? What do you want to be in the future? :Gelecekte ne olmak istersin? ÖNEMLİ KELİMELER Goal setting Attitude Enrich Postpone Ambitious Mental Priority Blind Rough Creature Path Obstacle Purpose : hedef leirleme : Tutum/Tavır/Duruş : değer katmak/zenginleştirmek :ertelemk : hırs : ruhsal : öncelik : körü/amma :pürüzlü : varlık/yaratık :yol :engel : amaç If you can find a path with no obstacles it probably doesn t lead anywhere (Hedefin zorlukları olmayan bir hedefse seçtiğin hedef hedef sayılmaz anlamında) Shoot for moon. Even if you miss, you will land among the stars (Ağacın tepesine çıkmak istiyorsan yıldızları hedefle anlamına yakın bir söz. Hedefin her zaman yüksek olsun ki ıskalarsan bile umduğundan güzel olsun isteğin hedefe ulaşabilesin) It is easier to go down a hill than up,but the view is best from the top. (Başarılı olmak için çok çalışmalısın) The key to motivation is choosing the goal. (Motivasyonun anahtarı hedef seçmektir) The value a goal is not in having it, but in wanting it (Hedefin değeri sahip olmakta değil,onu istemekte) Crossword Puzzle (Bulmaca) 1-to succeed in a test ------------------------------------- P A S S 2- to get a good result in something ------------------ A C H I E V E 3- to speak to someone in order to get an answer A S K 4- to get something beter -------------------------------- I M P R O V E 5- something you hope to do in the future ---------- G O A L 6- something that makes something difficult to do -> O B S T A C L E 7- group of departments within a university -------- F A C U L T Y 8- a profession that you have been trained for and you do for a long period ---------------------------------- C A R E E R 9- to make something to happened; to influence - L E A D 10- a person that treats ill people --------------------- D O C T O R 11- music,theatre,film, literature all considered together A R T S 12 -a person that represent people in court -------- L A E Y E R Why: niçin / neden (BECAUSE) -Why do you want to be a vet? (Niçin veteriner olmk istiyorson?) Because I love animals very much (Çünkü hayvanları çok seviyorum) - Why are you crying? (Neden ağlıyorsun?) Because I failed in the exam (Sınavda kaldım) - Why did she buy an expensive car? (O niçin pahalı bir araba aldı?) Because he is rich(çünkü o zengin) - Why are you so unhappy? (Neden bu kadar mutsuzsun?) Because I lost my purse ( Çünkü cüzdanımı kaybettim WOULD LIKE" AND " WANT" INTEND TO

Would like ve want aynı anlamda kullanılırlar,her ikisi de istemek, rica etmek anlamındadır fakat would like daha resmi durumlarda, want ise samimi durumlarda kullanılır. Daha çok, lokantada garson bizden ne yemek isteğimizi sorarken ya da biz yemek siparişi verirken would like kullanırız ama evde annemizden isterken want kullanırız. Would like ve want tan sonra gelen fiil mutlaka başına to alır. Olumlu Cümleler: What would you like to have / drink? (Ne yemek / içmek istersiniz?) I would like to have soup / drink water. (Çorba yemek / su içmek istiyorum. Örnekte de görüldüğü gibi bir lokanta ortamı konuşurken biraz daha resmi olunması gereken bir yerdir ve istemek anlamında "would like" kullanıldı. Ama evde annemizden birşey isterken resmi olmamıza gerek yoktur. Mum, I want to eat a sandwich. (Anneciğim, Sandviç yemek istiyorum.) Ya da herhangi bir istek bildirirken kullanılır. A: I want to go to the cinema this night. B: I don t want to. Because there is a good film on TV. A: Bu gece sinemaya gitmek istiyorum. B: Ben istemiyorum. Çünkü TV de güzel bir film var. Would like ve want tan sonra bir fiil değilde isim geliyorsa to kullanılmaz!!! Costumer: I would like some soup, please. Müşteri: Biraz çorba istiyorum, lütfen. ya da: Child: Mum, I am very hungry. I want a sandwich. Çocuk: Anne, çok açıktım. Bir sandviç istiyorum. Olumsuz Cümleler: Would like ile yazılan bir cümleyi olumsuz yapmak için Would a not eklenir. I would not (wouldn t) like to have soup / drink water. Want ile yazılan bir cümleyi olumsuz yapmak için do yardımcı fiili kullanılır. I do not (don t) want to eat a sandwich. Soru Cümleleri: Would like ile yazılan bir cümleyi soru cümlesi yapmak için Would özneden önce yazılır. Would you like to have / drink something? What would you like to have / drink? Want ile yazılan bir cümleyi soru cümlesi yapmak için do yardımcı fiili kullanılır. Do you want to have / drink something? What do you want to have / drink? INTEND TO : niyet etmek,tasarlamak,düşünmek She intend tol ive abroad ( o yurtdışında yaşamayı tasarlıyor) I intend to run my own business ( kendi işimi yapmayı düşünüyorum) THE PRESENT PERFECT TENSE (Yakın Geçmiş Zaman) (7.8.9.10.11. Ünite ) Present Perfect Tense geçmiş ile şu an arasındaki bağlantıyı göstermek için kullanılır. Eylem daha önce başlamıştır ama belirsizdir ve eylemin kendisinden çok sonucu önemlidir. Bu zaman iki kısımdan meydana gelir. *Brincisi have / has yardımcı fiilidir. HAVE : I You We They Plurals(Çoğullar) ile kullanılır HAS : He- She it Singulars (Tekiller) ile kullanılır * İkincisi ise fiilin üçüncü halidir Present (V1) Past (V2) Past Particple ( V3) Go Went Gone Perfect Tense ile 3. Hal kullanılacak STRUCTURE ( Yapı ) Olumlu Cümle (+) Olumuz Cümle Soru Cümlesi Subject + have / has + V3 Subject +haven t/hasn t+v3 Have/ Has+ Subject + V3) You have played tenis You haven t played tennis. Have you played tenis? He has drunk water He hasn t drunk the water. Has he drunk water? EVER,NEVER, ALREADY, JUST ve YET ile kullanımı Want +to +V1 Want+Noun Would like to+v1 Would like+noun İntend+to

EVER : (Şimdiye Kadar) Genelde soru cümlesinde karşınıza çıkar NEVER : (daha önce hiç..) anlamında kullanılır. Never olumsuz bir zarf tır ve not ile birlikte kullanılmamalıdır. Cümle olumlu ancak never olduğu için anlam olumsuzdur. ALREADY : (çoktan) Bir eylemin halihazırda ( beklenenden önce) yapılmış olduğunu ve artık yapılmasının gereksiz olduğunu ifade etmek içim kullanılır. JUST : (az önce ) Eylemin daha çok kıza bir süre önce tamamlandığını, henüz olduğunu ifade etmek için kullanılır. YET : (şimdiye kadar.) Bir eylemin şu ana kadar henüz yapılmamış olduğunu, ama gelelecekte yapılabileceğini ya da olabileceğini ifade etmek için kullanılır. Soru ve olumsuz cümlelerde.yet cümlenin sonunda kullanılır.****. SINCE / FOR Since : den beri / For :..dır since 2014 : 2014 ten beri. For 5 days : 5 aydır RECENTLY - LATELY (Son zamanalrda zaman belli değil) SO FAR, UP TO NOW, UNTIL NOW (şimdiye kadar) BEFORE (daha önce) BEEN / GONE Gone yapısında eylem tamamlanmamış Been yapısında eylem tamamlanılıp dönülmüş anlamı var. HOW LONG.? Ne kadar süredir? (Teog 2 de çıkabilir) Since & for Cevapta varsa sorusu How long olur ONCE: bir kere TWICE : iki kere THREE/FOUR/FIVE. TIMES : üç/dört/beş. kere once bir kere once a day günde bir kez twice a month ayda iki kez three times an hour saatte üç kez AS / BECAUSE Bu İKİ kelime, bir şeyin nedeninden söz ederken kullanılır. -den dolayı, yüzünden anlamlarına gelirler. Kullanımlarında farklılıklar vardır: as Eğer sözü edilen neden, dinleyen/okuyan tarafından biliniyorsa ya da bu neden cümlenin en önemli parçası değilse as kullanılır. As ile başlayan cümlecikler çoğunlukla cümlenin başına gelir: As it s raining again, we ll have to stay at home.(yine yağmur yağdığı için evde kalmamız gerekecek.) As he had not paid his bill, his electricity was cut off.(faturalarını ödemediği için elektriği kesildi.) because Because, sözü edilen nedene daha çok vurgu yapar ve dinleyenin/okuyanın bilmediği yeni fikirler ifade eder: Because I was ill for six months, I lost my job.(altı ay hasta olduğum için işimi kaybettim.) Sözü edilen neden, cümlenin en önemli parçası olduğunda because cümleciği genellikle sona gelir. Cümlede tek başına da yer alabilir. As bu şekilde kullanılamaz: Why am I leaving? I m leaving because I m fed up! Niye mi gidiyorum? Gidiyorum çünkü bıktım! ( I m leaving as I m fed up! denmez.) Why are you laughing? ~ Because you look so funny. Niye gülüyorsun? ~ Çünkü çok komik görünüyorsun. Because cümleciği, kişinin bir şeyi nereden bildiğini söylemek için kullanılır: You didn t tell me the truth, because I found the money in your room. Bana gerçeği söylemedin, çünkü parayı senin odanda buldum.