Sosyal Yardım Uygulamaları ve Kırsal Kalkınma İlişkisinin Genel Değ erlendirmesi Aziz YILDIRIM1 aziz.yildirim@aile.gov.tr Semiha BOYBEK2 semiha.boybek@aile.gov.tr 1Sosyal Yardımlar Genel Müdürü 2Aile ve Sosyal Politikalar Uzmanı Özet Yoksulluk yalnızca maddi boyutu değil aynı zamanda psiko-sosyal boyutu da olan kompleks bir kavramdır ve temelde bir azgelişmişlik sorunudur. Kırsal kalkınma ise, belirli bir kırsal alan içinde yaşayan insanların tarımsal, ekonomik ve sosyal olarak kalkınmalarını amaçlamaktadır. Kırsal kesimde yaşayanların yoksulluk riski kentte yaşayanlara göre daha fazladır. Bu bağlamda yoksullukla mücadelede temel teşkil eden sosyal yardım programlarının kırsal alanın özellikleri de baz alınarak geliştirilmesi önem arz etmektedir. Bu çalışma, yoksulluk ve kırsal kalkınma üzerine bir değerlendirme yapmayı amaçlamaktadır. Çalışma kapsamında yoksulluk, kırsal kalkınma ve yoksullukla mücadelede Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünce yürütülen sosyal yardım uygulamaları üzerinde durulacak ve söz konusu yardımların kırsal kalkınmaya etkisi incelenecektir. Anahtar Kelimeler: yoksulluk, kırsal kalkınma, sosyal yardım uygulamaları General Assessment of the Relation Between Social Assistance Practice and Rural Development Abstract Poverty is not only a complex concept that has material dimension, but also psycho-social dimension and basically an underdevelopment problem. Rural development also aims to provide progress of rural population in social, economic and agricultural area. It s certain that people living in rural area entertain risk of poverty more than people living in urban area. In this respect, it s important that social assistance programs that remain as a key about poverty alleviation are developed rural area oriented. This paper aims to assess on poverty and rural development. In this paper, poverty, rural development and social assistance practices implementing by General Directorate of Social Assistances will be approached and analysed effect of social practices to rural development. Key Words: poverty, rural development, social assistance practice 1. Yoksulluk Olgusu Asgari yaşam standardına erişilememe durumu olarak tanımlanan yoksulluk (World Bank,1990:26) küreselleşme süreci ile birlikte dünya genelinde yaygınlaşarak temel sorunlardan biri haline gelmiştir. Düşük gelir düzeyi, yetersiz ve dengesiz beslenme ile sağlıksızlık, sosyal yalıtım ve düşük sosyal katılım, psikolojik ve ekonomik bireysel güvensizlik, şoklara açıklık, risk ve belirsizliğe cevap verememe, doğal çevrenin bozulması ve sosyal çevrede kısır döngü gibi bazı aksaklıkların bir bütün olarak algılanması gereğine işaret eden yoksulluk (Zengingönül,2004:109; Ünal,2004:13-14); yaşanan ekonomik ve politik krizlerle birlikte sosyo-ekonomik hak ve özgürlüklerin anlam ve kapsam bakımından daraldığı bir süreci de ifade etmektedir. Yoksulluk kavramının uluslararası platformlarda özgün ve evrensel bir sorun olarak tartışılmasında Dünya Bankasınca hazırlanan 1990 yılı Dünya Kalkınma Raporu nun ana temasını yoksulluğun oluşturması bir dönüm noktası olmuş ve çalışmalara yeni bir ivme kazandırmıştır (DPT, 2001:103). Dünya Bankası yoksulluğu daha çok parasal gelir açısından tanımlamakta ve belirli bir gelir seviyesinin altında kalanları yoksul olarak nitelendirmektedir. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ise yoksulluğu; insani gelişme için zorunlu olan fırsatlardan (hayat boyu sağlık, yaratıcı bir hayat, ortalama bir hayat standardı, özgürlük, kendine güven, saygınlık vb.) mahrum olma şeklinde tanımlayarak, kavramın sadece parasal bir içeriğe hapsedilmesini engellemiştir (Uzun, 2003: 156-157). Yoksulluk, genellikle insanların ihtiyaçlarını karşılamak için yeterli kaynağa sahip olmaması durumu, mutlak asgari refah düzeyinin altında kalma durumu veya yaşamda kalabilmek için gerekli mal ve hizmetlere olan ihtiyaçların karşılanamaması durumu olarak tanımlanmaktadır (Alagh, 1992: 109). 1960 lı yıllarda yoksulluk ile birlikte çevre, kalkınma ve güvenli bir geleceğe ilişkin sorunlar uluslararası platform- 26
Tarım, Yoksulluk ve Kalkınma larda tartışılmaya başlanmış ve bu konuda uluslararası politikaların geliştirilmesi düşüncesi kabul edilerek yerel, ulusal ve küresel düzeyde sürdürülebilir kalkınma bir amaç olarak ön plana çıkmıştır (Öztürk, 2008:606). 2. Kırsal K alkınm a Kalkınma genel itibarıyla milli gelir düzeyindeki artışın yanı sıra sosyo-ekonomik ve politik değişimleri de kapsayan bir süreç olarak nitelendirilmektedir. UNDP tarafından hazırlanan İnsani Gelişme Raporlarında kalkınmanın sadece ulusal geliri büyüten değil, aynı zamanda insanların seçimlerini arttıran bir süreç olduğu savunulmaktadır. Oakley ve Gerforth kalkınmayı; insanların daha fazla gelir elde ederek, yaşam düzeylerinin yükseltilmesi için yeni ve modern üretim tekniklerinin sunulması; geleneksel toplumun, gelişmiş batı uluslarının sahip olduğu toplumsal ve teknolojik yapıya topluca dönüştürülmesi; insanların ve toplumların kendilerine güvenli bir gelecek kurabilmelerinin geliştirilmesi ve desteklenmesi olarak tanımlamaktadır(1985). Görüldüğü üzere kalkınma, toplumun bir bütün halinde gelişimini ve dönüşümünü amaçlamaktadır. Bu bağlamda kırsal kalkınma temel kavramlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır. Kırsal kalkınma, kırsal toplumların ekonomik ve sosyal amaçlar ile gelişmiş toplum statüsüne dönüştürüldüğü bütünleşik bir süreçtir. Bu dönüşüm sağlanırken kırsal toplumların ekonomik, sosyal ve kültürel yapıları ve bu yapılar arasındaki ilişkiler iyi bir konuma getirilmeye çalışılmaktadır (Tolunay ve Akyol, 2006:122). Kırsal kalkınma temelinde, kent-kır arasındaki sosyo-kültürel ve ekonomik farklılıkların optimum bir dengeye kavuşturulmasını, kırsal nüfusu yerinde kalkındırmayı, göç ve istihdam sorunlarını yerinde çözmeyi amaçlayan politik bir tercihtir. Kırsal kalkınma politikalarının genel amacı, kırsal toplulukların ekonomik, toplumsal ve kültürel olanaklarını geliştirmek ve böylece kırsalda yaşayan kişilerin de ülke gelişmişliğinden ve refahından yerinde kalarak pay almasını sağlamaktır (Çolak, 2012). Gülçubuk kırsal kalkınmayı; Ekonomik, toplumsal ve kültürel boyutları bulunan bir süreç, Doğal çevrenin korunduğu bir uygulama, Eşitlik ve adalet ilkeleri ile geliştirilmiş kırsal yaşam düzeyi, Kırsal halkın, ülke gelişmişliğinden ve refahından yerinde kalarak pay alması, Kırsal emeğin üretken olduğu ve haklarını aldığı bir istihdam biçimi, Kırsal alanda yasayanların kredi ve tarımsal yayım hizmetlerinden en uygun biçimde yararlanabildiği bir çalışma disiplini, Kırsal alanda yoksulluğun ve kötü beslenmenin yok edilmesi, Doğal kaynakların sorumluca ve bilinçli kullanıldığı bir faaliyet, Kırsal yaşamın modernizasyonu, Kent/kır ayrımının azaltılması, Kadın, çocuk, topraksız üretici vb. boyutunun da dikkate alındığı bir süreç, Kır toplumunun kendine güven duygusunun geliştirilmesi, Sanayileşme, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, barınma, ulaşım, çevre ve istihdam alanlarında da gelişmeyi sağlayacak bir hareket, olarak tanımlamaktadır (2006:70) Kırsal alan kalkınma politikaları; kırsal alandaki toplumların ekonomik, toplumsal ve kültürel olanaklarını geliştirmek ve ulusal gelişmeye bütünüyle katılımlarını sağlamak üzere, toplum ve devletin birleşik çabaları sonucu ortaya çıkan ilerlemeyi kapsayan politikalardır. Bireyin gelirini yükseltmek, eğitim, sağlık, konut, sosyal güvenlik, insanca yaşamak için yeterli-dengeli beslenmek ve yaşanabilir ortamda nefes almak, kırsal kalkınma uygulamalarının temel hedefleridir (Gülçubuk, 2006:62). Genel olarak bakıldığında kırsal kalkınma kavramının sadece tarım sektörünü veya tarım nüfusunu kapsayan bir olgu olmadığı görülmektedir. Kırsal kalkınmayı aynı zamanda sosyal, kültürel ve doğal kaynakları içerisinde barındıran ekonomik bir bütünlük olarak ele almak gerekmektedir (Öztürk, 2008:613). Kırsal kalkınma, herkese ulaşabilmeli, faydalanıcılarda bağımlılık yaratmamalı, sürdürülebilir olmalı, aşamalı olarak hayat geçirilmeli, insanlar için değil insanlarla birlikte katılımcı bir yaklaşım içinde olmalı, kırsal yöre kaynaklarının etkili ve verimli kullanımı üzerine yoğunlaşmalıdır (Oakley ve Garford,1986). 27
3. Sosyal Y ardım Program ları Ülkemizde 3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu kapsamında sosyal yardım alanında faaliyet gösteren temel kamu kurumu Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü 15dür. Genel Müdürlük sosyal yardım faaliyetleri için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Fonu kaynağı kullanmakta ve 973 İl ve İlçe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarından oluşan bir örgütlenme ağı ile birlikte çalışmaktadır. Söz konusu kanun kapsamında yer alan vatandaşlara yönelik çeşitli sosyal yardım programları uygulanmaktadır. Aile Yardımları kapsamında; ihtiyaç sahibi ailelerin gıda, giyim, kışlık yakacak gibi temel ihtiyaçlarının yanı sıra evlerinin bakım ve onarımı için ayni veya nakdi olarak yardım yapılmaktadır. Eğitim Yardımları kapsamında; her eğitim-öğretim yılı başında eğitim materyali yardımı, taşımalı eğitim uygulaması kapsamında okulların bulunduğu merkezlere taşınan yoksul öğrencilere öğle yemeği yardımı, Fondan geçmiş yıllarda burs almaya hak kazanan başarılı öğrencilerin burs ödemeleri, ilköğretim öğrencilerine ücretsiz kitap verilmesi, taşımalı sistem dışında kalan ilköğretim ve ortaöğretim öğrencilerinin ulaşım, barınma vb. ihtiyaçlarının karşılanması, özel eğitime gereksinim duyan öğrencilerin okullara erişiminin sağlanması için ücretsiz taşınmasına yönelik yardım yapılmaktadır. Ayrıca maddi imkânsızlıklar nedeniyle çocuklarını okula gönderemeyen ailelere, çocuklarının okula devam etmeleri şartıyla, Şartlı Eğitim Yardımı yapılmaktadır. Ödemeler Ziraat Bankası ve PTT ler aracılığı ile doğrudan anneler adına açılan hesaplara olmaktadır. Kız çocuklarına yapılan yardım miktarı erkek çocuklarına yapılan yardım miktarından daha yüksektir. Sağlık Yardımları kapsamında; tedavi destekleri yapılmakta, ayrıca Şartlı Sağlık Yardımı kapsamında, nüfusun en yoksul kesiminde yer alan ailelere 0-6 yaş arası çocuklarını düzenli olarak sağlık kontrollerine götürmeleri şartı ile düzenli nakit para yardımı yapılmaktadır. Ödemeler Ziraat Bankası ve PTT ler aracılığı ile doğrudan anneler adına açılan hesaplara yapılmaktadır. Özürlü ihtiyaç Yardımları kapsamında; sosyal güvenceden yoksun özürlü vatandaşların topluma uyumunu kolaylaştıracak her türlü araç gereç ihtiyaçlarının karşılanmaktadır. Özel Amaçlı Y ardım lar kapsamında; yaşlı, özürlü, kimsesiz ve muhtaç vatandaşlara günlük sıcak yemek verilmesi amacıyla aşevleri işletilmektedir. Deprem, sel, yangın gibi afetlerden zarar gören vatandaşlara da Fondan destek verilmektedir. Proje Destekleri Fon kaynakları ile çalışabilir durumda bulunan fakir ve muhtaç kişilerin kendi işlerini kurarak geçimlerini sağlamaları ve sürdürülebilir gelire kavuşturularak doğrudan sosyal yardımların hedef kitlesi olmaktan çıkarılmasına yönelik istihdam odaklı proje destekleri verilmektedir. Gelir getirici projeler arasında kırsala yönelik tarımsal/bitkisel üretim ile hayvancılık projeleri önemli bir yer tutmaktadır. Bunun yanı sıra kırsal alanda ekonomik ve sosyal yoksunluk içinde bulunan kişi ve ailelerin en uygun organizasyonla, gelir seviyesini yükseltme, istihdamı artırma ve söz konusu vatandaşların üretime katılmalarını sağlama amaçlı geliştirilen Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesi Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, T.C. Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü ve Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü işbirliğinde yürütülmektedir. Proje kapsamında kooperatifçilik modeli ile süt sığırcılığı, koyun yetiştiriciliği ve seracılık alanlarında destek verilmektedir. Ayrıca Fon kaynakları ile yoksulluk ve sosyal dışlanmaya maruz veya bu risk altında olan birey ve grupların ekonomik ve sosyal hayata aktif katılımlarının artırılması ve yaşam kalitelerinin yükseltilerek toplumsal dayanışma ve bütünleşmenin sağlanmasına yönelik proje destekleri de verilmektedir. Eşi Vefat Eden K adınlara Yönelik Düzenli Nakit Sosyal Yardım Programı kapsamında; eşi vefat etmiş ve herhangi bir sosyal güvenlik kurumuna tabi olmayan kadınlara aylık 250.-TL tutarında ve 2 aylık periyotlar halinde düzenli nakit desteği verilmektedir. Bütünleşik Sosyal Yardım Hizmetleri Projesi kapsamında devlet tarafından verilen tüm sosyal yardımların tek çatı altında toplanması ve sosyal yardımlarla ilgili veri tabanlarının entegre edilerek hane halkı yaklaşımının geliştirilmesi amaçlanmaktadır. Sosyal Yardım Bilgi Sistemi (SOYBIS) kapsamında; sosyal yardım başvurusu yapan vatandaşların muhtaçlıklarını ve kişisel verilerini merkezi veri tabanlarından temin/tespit etme ve mükerrer yardımların önlenmesine yönelik olarak kurumlar arası (online) veri paylaşımını sağlamak amaçlanmaktadır. Halihazırda sistem aktif durumda olup 14 Kurumdan 28 ayrı sorgulama yapılmaktadır. Sosyal Yardım Yararlanıcılarının Belirlenmesine Yönelik Puanlam a Formülünün Geliştirilmesi Projesi kapsamında; sosyal yardımlardan yararlanmada nesnel kriterlerin belirlenmesi amaçlanmaktadır. 2022 sayılı 65 Yaşını Doldurmuş Muhtaç Güçsüz ve Kimsesiz Türk Vatandaşlarına Aylık Bağlanması Hakkında 15 Detaylı bilgi için bkz: www.sosyalyardimlar.gov.tr 28
Tarım, Yoksulluk ve Kalkınma Kanun gereğince 65 yaş üstü yaşlı ve muhtaçlar ile 18 yaşından küçük özürlülerin bakımını sağlayan aile bireyine aylık bağlanmaktadır. 2012 yılı sonu itibarıyla iş ve işlemler ile 2022 kapsamında yapılan ödemeler Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülecektir. Ayrıca 2006 yılında 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile kabul edilen genel sağlık sigortası uygulaması kapsamında tüm nüfus sağlık güvencesi kapsamına alınmış olup, zorunlu Genel Sağlık Sigortası uygulamasına 2012 yılında geçilmiştir. Genel sağlık sigortalılığının tespitinde esas alınacak gelir tespit testleri Sosyal Yardımlaşama ve Dayanışma Vakıfları tarafından yapılmakta ve Sosyal Güvenlik Kurumu Vakıflardan gelen gelir durumu bilgilerine göre kişilerin primlerini belirlemektedir. Ödeme gücü olmayan kişilerin primleri devlet tarafından karşılanmaktadır. Genel sağlık sigortasının hayata geçirilmesi ile birlikte, hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında bulunmayan yoksullara yönelik ücretsiz tedavi hizmeti sunan Yeşil Kart uygulaması da 01.01.2012 tarihi itibarıyla sona ermiştir. 4. Sonuç Toplumsal bir sorun olan yoksulluk yalnızca ekonomik değil aynı zamanda sosyal ve siyasal sonuçları da olan çok boyutlu bir sosyal olgu olarak karşımıza çıkmaktadır. Toplumsal huzur ve barışın sağlanması açısından yoksullukla mücadele son derece önem arz etmekte, bu bağlamda uluslararası politikaların geliştirilmesi ve hem ulusal hem de küresel düzeyde kalkınmanın sürdürülebilir kılınması bir amaç olarak ön plana çıkmaktadır. Kırsal kalkınma, kent-kır arasındaki sosyo-kültürel ve ekonomik farklılıkları en aza indirgemeyi, kırsal nüfusu yerinde kalkındırmayı, kırsal yoksullukla mücadele etmeyi, sanayileşme, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik, barınma, ulaşım, çevre ve istihdam alanlarında da kırsal alanların gelişmesini amaçlayan politikaları hedeflemektedir. Böylelikle kırsal toplulukların ekonomik, toplumsal ve kültürel olanakları geliştirilerek, kırsalda yaşayan kişilerin de ülke gelişmişliğinden ve refahından yerinde kalarak pay alması sağlanmaktadır. Yoksullukla mücadelede en önemli sosyal politika aracı olarak, insani yoksunluğun oluşmadığı ideal bir ortam yaratma faaliyetlerini ifade eden sosyal yardım görülmektedir. Bu kapsamda Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen sosyal yardım uygulamaları temel teşkil etmekte bu uygulamalar aynı zamanda kırsal kalkınmaya da fayda sağlamaktadır. Aile ve sağlık yardımları temel ihtiyaçların karşılanmasına yönelikken; eğitim yardımları ile yoksulluğun kısır döngüsü kırılmaya çalışılmaktadır. Yapılan araştırmalar, eğitim seviyesi ile yoksulluk arasında ters orantı bulunduğuna ve eğitim düzeyi arttıkça yoksul olma riskinin azalmakta olduğuna işaret etmektedir. Çalışabilir durumda bulunan yoksul kişilerin kendi işlerini kurarak geçimlerini sağlamaları ve sürdürülebilir gelire kavuşturulmasını amaçlayan gelir getirici projeler arasında kırsala yönelik tarımsal/bitkisel üretim ile hayvancılık projeleri önemli bir yer tutmaktadır. Böylelikle kırsalda yaşayan kişilerin üretime katılmaları ve sürdürülebilir gelire kavuşmaları sağlanmaktadır. Kooperatifler bazında hayvancılık ve seracılığı destekleyen Kırsal Alanda Sosyal Destek Projesi ile; kırsal alanda ekonomik ve sosyal yoksunluk içinde bulunan kişi ve ailelerin en uygun organizasyonla, gelir seviyesini yükseltme, istihdamı artırma ve söz konusu vatandaşların üretime katılmaları sağlanmaktadır. Böylece kırdan kente göç önlenmeye çalışılmakta ve kırsalda yaşayan vatandaşların yerinde kalarak kalkınması amaçlamaktadır. Sosyal yardımlar arasında önemli bir yer tutan düzenli nakit destekleri ile çalışamayacak durumdaki yoksul vatandaşların temel ihtiyaçlarının karşılanması amaçlanmaktadır. Sosyal yardım bilgi sitemi sayesinde yardım başvurusu yapan kişilerin muhtaçlıkları merkezi veri tabanları kullanılmak suretiyle bizzat devlet tarafından yapılmaya başlanmış; bireyler muhtaçlıklarını ispatlama külfetinden kurtarılmıştır. Özellikle kırsal kesimlerde yaşayan yoksul vatandaşlar için tek tek kamu kuramlarını dolaşarak durumları ile ilgili evrak toplaması zor olduğundan, SOYBİS ile sadece nüfus cüzdanlarını ibraz etmek suretiyle yardıma müstahak olup olmadığı belirlenmeye başlanmıştır. Puanlama formülü projesi çalışmalarında kır-kent ayrımı da baz alınarak bölgelerarası farklılıkları gözeten, objektif kriterleri esas alan, haksız yararlanmaların önüne geçebilecek puanlama formülleri ile sosyal yardım başvurusu yapan vatandaşların muhtaçlıklarına karar verilmesi planlanmaktadır. Görüldüğü üzere sosyal devletin hayat bulduğu en önemli sosyal politika aracı olan sosyal yardım uygulamaları yoksullukla mücadele konusunda temel teşkil etmektedir. TÜİK verilerine göre kırsal yerlerde yaşayanların yoksulluk riski kentsel yerlerde yaşayanlardan daha fazladır. Söz konusu veri göz önünde bulundurularak sosyal yardım politikaları belirlenmekte ve uygulamalar kır-kent ayrımı baz alınarak hayata geçirilmektedir. Yoksullukla mücadele aynı zamanda kırsalın da gelişmesine katkı sağlamaktadır. Kaynakça Alagh, Y.K. (1950), Growth-Performance o f the İndian Economy, Problems of Employment and Poverty Developing Economies, 30 (2). Devlet Planlama Teşkilatı (2001), Gelir Dağılımının İyileştirilmesi ve Yoksullukla Mücadele Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı, DPT, Ankara. 29
Gülçubuk, B., (2006), Kırsal Kalkınma : Kavramlar, Uygulama Esasları Ve Dikkat Noktaları, Hatay da On Sıcak Gün içinde Mustafa Kemal Üniversitesi Yayın No:19 Oakley, P. ve Garforth, C., (1985), Guide to Extension Training, FAO Training Series, No: 11, FAO, Rome, Italy. Öztürk, Ş. (2008), Kırsal Yoksulluk ve Neoliberal Ekonomi Politikaları, Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, The Journal of International Social Search Volume 1/5 Fall. Şenses, F. (2006), Küreselleşmenin Öteki Yüzü Yoksulluk, İstanbul İletişim Yayınları. http://www.haberdemeti.com/artikel.php?artikel_id=3329 Tolunay A., ve Akyol, A. (2006), Kalkınma Ve Kırsal Kalkınma: Temel Kavramlar Ve Tanımlar, Süleyman Demirel Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, Seri: A, Sayı: 2, ISSN: 1302-7085, Sayfa: 116-127 Uzun, A. (2003), Yoksulluk Olgusu ve Dünya Bankası, İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, Cilt 4, Sayı:2, Cumhuriyet Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü. Ünal, G. (2004), Türkiye de Yoksulluk Kavramı ve Yoksulluk Araştırmaları, 4.Aile Şurası Bildirileri, Ankara. Zengingönül, O. (2004), Yoksulluk, Gelişmişlik ve İşgücü Piyasaları Ekseninde Küreselleşme, Adres Yayınları. 30