İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI

Benzer belgeler
5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri:

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

İnsanda bir organ vardır. Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin! O, kalptir.

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت

Zekatın Fazileti Gönderen Kadir Hatipoglu - Haziran :57:10

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

Terceme : Muhammed Şahin

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

1 Bahattin Akbaş, Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı 2 İbn Manzur, Lisanu'l- Arab, Xlll/115 3 Kasas, 28/77. 4 İbrahim, 14/34. 5 İsrâ, 17/70.

İBN SİNA NIN RUH İLE İLGİLİ KASİDESİ İbn Sînâ, el Kasidetü l Ayniyye isimli kasidede insanî nefsin bedenle birleşmesi ve ondan ayrılışını konu

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır.

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

SALÂT I NÛR VE TERCÜMESİ

ON EMİR الوصايا لعرش

tyayin.com fb.com/tkitap

Öğretmenle öğrenciler arasında tanışma

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

Tedbir, Tevekkül Ve Kader Anlayışımız Gönderen Kadir Hatipoglu - Ağustos :14:51

تلقني أصول العقيدة العامة

İSLAM HUKUKUNDA CEZA CEZALAR

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24

AÇIKLAMALI SÛRE MEÂLLERİ

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

113. SOHBET Peygamberlerin Ortak Özellikleri

ی س ر و لا ت ع س ر ر ب ت م م ب ال خ ی ر

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

İSİMLER VE EL TAKISI

Orucun fazîleti hakkında Selmân'ın rivâyet ettiği zayıf hadis. İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

Yarışıyorlarkoşuyorlar

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

EV SOHBETLERİ AT. Ders : 6 Konu : Kitaplara İman. a) Kitaplara Topyekün İman

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

Gizlemek. أ Helak etmek, yok etmek أ. Affetmek. Açıklamak. ا ر اد Sahip olmak, malik olmak. Đstemek,irade etmek. Seçme Metnler 25

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Allah ın rızası, anne ve babanın rızasındadır. Allah ın öfkesi de anne babanın öfkesindedir.

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları)

Muhammed Salih el-muneccid

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız.

DİLİN TEHLİKESİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

ÖRNEK VAAZLAR LÜTFİ ŞENTÜRK 299 CENNET VE NİMETLERİ

NEVÂKIDU L-İSLÂM METNİ VE TERCÜMESİ

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

İşaret zamiri. İşaret isimleri. Bu ikisi. Bunlar. Şu ikisi. Şunlar. Onlar. Yakın mesafe için*bu* uzak mesafe için *şu-o* Çoğul İkil Tekil.

رويدا تراك. Ma nel Fiil. 1-İsim Fiiller. Günah işleyen Allahu Subhanehu ve Tela dan uzak oldu. Günahı terk et! Dünyada rahatlık hasıl olmadı.

BERAT KANDİLİ. Dr. Hamdi TEKELİ

SURE VE AYET SIRASIYLA KUR AN SÖZLÜĞÜ KİTABINDAN ÖRNEK SAYFALAR OTUZUNCU CÜZ سورة النبا (78)

Ders : 185. Konu : MEKKE DE GİZLİ DAVET. MEKKE DÖNEMİ ve DAVET BYK&ŞYK DERSLERİ

TEVBENİN GEREKLİLİĞİ VE FAZÎLETİ

ب Namaz. İbadet ederiz Sen-senin Yol göster

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı *

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

RAMAZAN ORUCU. Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı.

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

İHSAN SOHBETLERİ İHSAN SOHBETİ

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

Kur an-ı Kerim de Geçen Ticaret, Alım-Satım, Satın Alma Ayetleri ve Mealleri

EK-I 2017 YILI CAMİLER VE DİN GÖREVLİLERİ HAFTASI MÜNASEBETİYLE DÜZENLENECEK ETKİLİ HUTBE SUNUMU YARIŞMASI İLE İLGİLİ ŞARTNAME

Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi?

TEVBE ETMİŞ BİRİSİNİN KISSASI

şeyh Abdulaziz b. Abdullah b. Baz

2 İSLAM BARIŞ VE EMAN DİNİDİR 1

Îman, Küfür ve Tekfir 2

NİÇİN RAMAZAN ORUCUNU TUTUYORUZ? ملاذا نصوم رمضان اسم املؤلف حممد صالح املنجد

Hesap Verme Bilinci Gönderen Kadir Hatipoglu - Ocak :00:00

150. Sohbet TEVHÎDİN TARÎFİ VE MAHİYETİ (2/2)

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

İHL 9.SINIF ARAPÇA 2.ÜNİTE 1.DERS OKULDA İLKGÜN Sayfa: 33,34,35,36,37 GİRİŞ. arapcadersi.com Ben İstanbulluyum. Ya Râşid!

Transkript:

EKEV AKADEMİ DERGİSİ Yıl: 17 Sayı: 55 (Bahar 2013) 275 İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI Yusuf KARATAŞ (*) Öz Bu makalede Arapçada edilgen yapı önce terim olarak incelenmiş farklı adlandırmalara dikkat çekilmiş sonra bir söylemi anlamlandırma sürecine katkısını görmek için Arapça edilgen yapının kullanım amaçları üzerinde durulmuştur. Çalışmada, Arap dilinin en zirvesinde bulunan Kur ân Kerimdeki edilgen yapıların işlevleri, metne kattığı anlamsal boyutları örnekler verilerek incelenmiştir. Gramer anlam arasındaki ilişkiye dikkat çekilmiştir. Anahtar Kelimeler: Edilgen yapı, Arapçada Mechul Fiil, İşlevsel Dilbilgisi, Arapça Dilbilgisi, Anlambilim The Functions of the Passive Stucture in Arabic Language Abstract This article deals with the passive stucture in Arabic Language in the as a term by drawing attention to its different namings. This study dwell on purposes and functions in usage of Arabic passive structure to consider on contributions to processes in the signification of discourse. Moreover The functions of passive sturctures in Qurân is examined and given examples of semantic dimensions which are added to text and it is attracted attention to grammatical meaning. Keywords: Passive stucture, Arabic passive verb, Functional grmmar, Arabic grammar, Semantics *) Yrd. Doç. Dr., Eskişehir Osmangazi Üniv., İlahiyat Fak., Arap Dili ve Belâgatı Anabilim Dalı. (e-posta: ysfkrtas@hotmail.com)

276 / Yrd. Doç. Dr. Yusuf KARATAŞ EKEV AKADEMİ DERGİSİ Giriş Bir dilde salt yapı ve biçim çalışmalarından ziyade bu yapı ve biçimlerin işevleri üzerinde durmak, metni anlamlandırma sürecindeki katkılarını belirlemek oldukça önemlidir. Bu yaklaşımla, Arapçada edilgen yapı ve onun işevsel özelliklerinin bir söylemin anlamına olan etkileri, kullanım amaçları üzerinde durulacaktır. Arapçada etken yapı المبني للمعلوم( )الفعل öznesi zikr edilen eylem ya da öznesine isnad edilen eylem, edilgen yapı المبني للمجهول( )الفعل ise öznesi zikredilmeyen hatta çeşitli amaçlar için öznesi eksiltilen eylemdir (el-galâyînî, 1994: I/49-50; İbâde, 2005: 62). Eylemin etkisinin özneyi aşmadığı ya da doğrudan nesneyle ilişkisi olmayan eyleme geçişsiz eylem الالزم(,)الفعل eylemin etkisinin öznesini aşan ve nesneye ihitiyaç duyan eyleme ise geçişli eylem المتعد ي( )الفعل adı verilir (el-galâyînî, 1994: I/34, 48; İbâde, 2005: 227-8). Arapçadaki edilgen yapı olgusu sadece Arapçaya has bir olgu değil Sami dillerinde var olan bir özelliktir ancak zamanla bu özelliğin bazı Sami dillerinde kaybolduğu bilinmektedir. Özellikle batı sami dillerinde bu yapıdan bahsedilebilinirken Güney Arapçası, Arâmice ve Âkadça gibi güney sami dillerinde bu yapı hiç yoktur. Süryânice gibi bazı Sami dillerinde ise edilgen yapı yerine dönüşlülük yapısı kullanımına yönelinmiştir ( Amâyira, 2003: 127-8). Edilgen yapının ise tam olarak dönüşlülük (المطاوعة) ifade etmediği ortadır. Örn.: Cam kırıldı Cam (kendiliğinden) kırıldı Camı kırdım dolayısıyla cam kırıldı. ك س ر الز جا ج ان كسر الز جا ج كسرت الز جاج فانكسر Yine aşağıdaki ayette geçen ( (غيض kelimesi ( (ا نغاض kelimesinden farklı anlam taşır. Ayette sanki suyun çekilme süreci gizli bir güç tarafından olurken (انغاض) fiili, su çekilmesinin kendiliğinden oluşuna işaret etmektedir. وغ يض الما ء وق ض ي ا لم ر 11\441 bitirildi. Su çekildi, iş Diğer yandan günümüzde batılı dillerinin etkisiyle günümüz Arapçasında bu yapının yerine özellikle basın dilinde başka bir kullanım belirmektedir: Bir fiilin masdarından önce ( (تم mazi (geçmiş zaman) fiili ya da ( (يت م muzari (geniş/şimdiki zaman) fiili getirilerek edilgen yapının işlevi sağlanmaya çalışılmaktadır. Örn:

Diğer yandan günümüzde batılı dillerinin etkisiyle günümüz Arapçasında bu yapının yerine özellikle basın dilinde başka bir kullanım belirmektedir: Bir fiilin masdarından önce ( (تم mazi (geçmiş İŞLEVLERİ zaman) AÇISINDAN fiili ya da ARAPÇADA ( (يت م muzari EDİLGEN (geniş/şimdiki YAPI zaman) fiili getirilerek 277 edilgen yapının işlevi sağlanmaya çalışılmaktadır. Örn: Son yıllarda Son yıllarda büyük bir büyük ilerleme bir ilerleme (gerçekleştirmesi tamam oldu) tamam oldu) kaydedildi. kaydedildi. Test sınav sonuçları(nın yayını bu Test sınav hafta sonuçları(nın tamam oluyor) yayını bu hafta bu hafta tamam yayınlanıyor oluyor) bu hafta yayınlanıyor تم تحقيق تقد م كبير خالل السنوات ا لخيرة. يت م نشر نتائج االختبارات الموضوعية في هذا ا لسبوع Aslında ( تحقيق Aslında (ت م yerine ( (ح ق ق ( تحقيق (ت م ve yerine ( ( (يت م نشر (ح ق ق yerine ve ( ( (ت نشر kullanımı (يت م yerine dilin aslına ( (ت نشر ve edilgen yapının işlevleri açısından daha isabetli olacaktır. kullanımı dilin aslına ve edilgen yapının işlevleri açısından daha Türkçede yapan ve olanın özne olduğu ve yüklemin belirttiği işin doğrudan özne tarafından isabetli yapıldığını olacaktır. gösteren fiil çatısı etken eylem (Karaağaç, 2012: 644; Korkmaz, 2007: 89), yalnızca özneye Türkçede yönelen, yapan yalnızca ve olanın özneyi özne etkileyen olduğu (Karaağaç, ve yüklemin 2012: 653) belirttiği ve fiilin gösterdiği işi yapan şahsın veya nesnenin açıkça belirtilmediği fiil edilgen çatılı/görünüşlü işin eylem doğrudan olarak kabul özne edilmektedir tarafından (Korkmaz, yapıldığını 2007: gösteren 80). Diğer fiil yandan çatısı öznenin etken bir başka eylem varlığı doğrudan (Karaağaç, etkileyebildiği 2012: 644; ve nesne Korkmaz, alabilen 2007: eylemler 89), geçişli yalnızca eylem, özneye öznenin bir başka varlığı doğrudan etkileyemediği ve özneden bir başka varlıkla ilişkisi olmayan (Karaağaç, yönelen, 2012: yalnızca 646-7) veya özneyi nesne etkileyen istemeyen eylemler (Karaağaç, geçişsiz 2012: eylem 653) olarak ve adlandırılmaktadır gösterdiği (Korkmaz, işi yapan 2007: 95-6). şahsın Dikkat veya edilirse nesnenin Karaağaç ın açıkça (2012: belirtilmediği 646-7) Türkçede fiil fiilin edilgen yapı ve geçişli fiil ayrımının belirgin olmadığı görülür. Çoğu dilde zamanla kimi kullanımlar edilgen terk çatılı/görünüşlü edilip yerine başka eylem kullanımlar olarak tercih kabul edilmektedir. edilmektedir Bu çalışmada (Korkmaz, öncelikle Arapçada 2007: 80). edilgen Diğer yapı kavramı yandan üzerinde öznenin durulacak bir sonra başka klasik varlığı Arapçada doğrudan özelliklede Kur anda edilgen yapının kullanımları üzerinde durulup bu yapının anlatım ve edebi işlevleri etkileyebildiği irdelenecektir. ve nesne alabilen eylemler geçişli eylem, öznenin bir Terim başka olarak varlığı Arapçada doğrudan Edilgen etkileyemediği Yapı الفعل المبني للمجهول( ve özneden ( bir başka varlıkla Arapçada ilişkisi olmayan edilgen (Karaağaç, yapı 2012: المبني 646-7) للمجهول( )الفعل veya nesne kavramı istemeyen yaygın eylemler kullanılmakla geçişsiz birlikte eylem bu olarak kavrama adlandırılmaktadır karşılık gelebilecek (Korkmaz, 10 un 2007: üzerin- بني الفعل (,(غير مسمى الفاعل),(ما لم يسم فاعله) bulunmaktadır. de kavram 95-6). Dikkat edilirse Karaağaç ın (2012: 646-7) Türkçede edilgen المبنى (,(المبنى للمفعول),(الفعل الذي شغ ل بالمفعول),(فعل المفعول),(للمفعول dilde sözde (نائب Çoğu الفاعل) görülür. yapı ve kavramları geçişli fiil bunlardan ayrımının bazılarıdır. belirgin Aynı olmadığı şekilde,(للمجهول özne yerine zamanla kimi فاعله) kullanımlar ما لم يسم,(مفعول terk edilip يسم فاعله) yerine ما لم başka,(اسم ( kullanımlar القائم مقام tercih مفعول ما أقيم مقام (,(ما أقيم مقام الفاعل),(االسم الذي صار بمنزلة المفعول),(الفاعل edilmektedir. Bu çalışmada öncelikle Arapçada edilgen yapı kavramı 35-36). (Muhammed, 2006: gibi kavramlar kullanılmıştır (الفاعل Sibeveyh üzerinde [ö. 180H] durulacak (2004: sonra 4/283) bir klasik bağlamda Arapçada edilgen yapıyı özelliklede Kur anda (bi- sarf (ف ع ل - ي فعل ( çimbilim) edilgen ölçüsüyle yapının ele almaktadır. kullanımları (ا ستخرج) üzerinde fiilinin durulup edilgen bu yapısının yapının başka anlatım bir ifadeyle ve Sibe- şeklinde olması gerektiğini belirtmektedir. Başka bir bağlamda (ا ست فع ل ( sinin (ف ع ل ( veyh (2004: 1/41-2) edilgen yapıdan ( مفعول (ف عل olarak edebi işlevleri irdelenecektir. bahseder.

278 / Yrd. Doç. Dr. Yusuf KARATAŞ EKEV AKADEMİ DERGİSİ Abdullah a elbise giydirildi. Abdullah a para verildi. ك س ي عبد هللا الثوب. أ ع ط ي عبد هللا المال. Bir diğer bağlamda ise Sibevyh (2004: 1/229) mastarların meful oluşlarını ele aldığı bölümde bütün mastarların fiilleri/yüklemleri başka bir nesneyi merfu (fail) yapmıyorsa merfu (nâibu l-fail) olduklarını belirtir: Sert biçimde yüründü. Hafifce vuruldu. İki kez vuruldu. سير سير شديد. ض ر ب ضرب ضعيف. ضر ب به ضربتان Ayrıca Sibeveyh, bu yapının özetleme amaçlı ve sözün gücünün gereği olduğuna dile getirmştir. el-ferrâ dikili [ö. taşlar 207H] üzerinde (t.y.: 1/301, boğazlanan 2/320, 3/53) aşağıdaki ayetleri ve diğer bir çok edilgen yapı içeren hayvanlar وما ذ ب ح على الن ص ب 3\5 ayetleri açıklarken ي سم فاعل ه) (لم ifadesine başvurmuştur. Hiç kimse, yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan الف تعل م نف س ما أ خ ف ي له م م ن ق ر ة أعي ن dikili göz aydınlıklarını taşlar üzerinde bilemez جزاء ب ما كان وا يعمل ون 11\33 boğazlanan hayvanlar وما ذ ب ح على الن ص ب 3\5 beni tekrar diriltilecek olmakla mı أتع دان ن ي أن أ خ رج 11\44 الف تعل م نف س ما أ خ ف ي له م م ن ق ر ة أعي ن Hiç tehdit kimse, ediyorsunuz? yapmakta olduklarına karşılık olarak, onlar için saklanan göz aydınlıklarını جزاء ب ما كان وا يعمل ون 11\33 bilemez Yine el-ferrâ (t.y.: 1/453) وي قتل ون 111\9 فيقت ل ون ayetini beni tekrar diriltilecek olmakla mı tehdit أتع دان ن ي أن أ خ رج 11\44 açıklarken ediyorsunuz? bazı Kurrânın mefulu failin önüne geçiriyorlar diyerek (المبنى للمعلوم) etken yapıyı (المبنى للمجهول) edilgen yapıyla kasdetmektedir. Yine el-ferrâ (t.y.: 1/453) 9\111 وي قتل ون فيقت ل ون ayetini açıklarken bazı Kurrânın mefulu failin önüne geçiriyorlar diyerek edilgen yapıyla للمجهول) (المبنى etken yapıyı للمعلوم) el-ehfaş (المبنى kasdetmektedir. [ö. 215H] (1990: 504) ise edilgen yapıya aşağıdaki ayeti el-ehfaş açıklarken [ö. 215H] (1990: işaret 504) etmektedir. ise edilgen ( (فصل ت yapıya fiilinin (آياته) aşağıdaki ayeti açıklarken kelimesini işaret etmektedir. ( (فصل ت fiilinin (آياته) kelimesini etkilediğini (--- الفعل ب (شغل ve onu fail konumuna etkilediğini getirdiğini (--- belirtmiştir. ve onu fail konumuna getirdiğini (شغل الفعل ب belirtmiştir. anlama ve kavrama yeteneğine sahip sahip bir bir toplum toplum için Arapça için Arapça bir Kur an bir olarak Kur'an olarak âyetleri âyetleri genişçe genişçe açıklanmış açıklanmış bir kitap bir kitap ف ص لت ك تاب يعلم ون 3\41 ل قو م عرب ي ا ق رآنا آ يات ه Aynı şekilde el-ehfaş (1990: 169) عليك م الص يا م 183\3 ك ت ب gibi edilgen yapı içeren ayetlerin açıklamasında (--- الفعل ب (شغل gibi

İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI 279 Aynı şekilde el-ehfaş (1990: 169) 2\183 عليك م الص يا م ك ت ب gibi edilgen yapı içeren ayetlerin açıklamasında (--- الفعل ب (شغل gibi edilgen yapıyı gösteren ifadelerden yararlanmakta, nâibu fail için ise الفاعل) (منزلة ya da الفاعل) (مقام ifadelerini kullanmaktadır. El-Kurtubî [ö. 671], (1964: 1/279, 5/417, 9/358, 8/139) edilgen yapı için kullan- terimlerini (الفعل المجهول),(مبنى للمفعول),(لم يسم فاعله (,(غير مسمى الفاعل) mıştır. Arapçada Edilgen Yapının İşlevleri Edilgen Arapçada yapının Edilgen kullanımını Yapının İşlevleri gramerciler secî (düzyazıda Hassân (1974: 2/97) edilgen yapı için المبنى للمجهول) (الفعل terimini tercih etmekte ve bu kafiye), Arapçada terimin Edilgen للمفعول) şiirde vezin, المبنى yapının Edilgen den (الفعل îcâz Yapının kullanımını (özlü İşlevleri daha anlatım), kapsayıcı gramerciler olduğuna failin secî bilinme/mesine işaret (düzyazıda etmektedir. Aynı şekilde sözde Arapçada öznenin Edilgen her zaman Yapının meful olmayacağını İşlevleri bazen zarf, mastar ve cermecrur durumlarında Edilgen olabileceğinden yapının kullanımını dolayı sözde gramerciler özne الفاعل) عن (النائبsecî (düzyazıda teriminin bağlarken kafiye), Edilgen şiirde sözbilimciler yapının vezin, îcâz kullanımını müfessirler, (özlü anlatım), gramerciler dilciler failin edilgen secî bilinme/mesine (düzyazıda yapının kafiye), kullanımının bağlarken şiirde يسم فاعله) genelleme, sözbilimciler (المفعول الذي لم vezin, îcâz ifadesinden korkutma, daha müfessirler, (özlü anlatım), kapsayıcı devamlılık, olduğuna dilciler failin dile uyarı, edilgen bilinme/mesine getirmiştir. yadsıma yapının vb. kafiye), şiirde vezin, îcâz (özlü anlatım), failin bilinme/mesine bağlarken sözbilimciler müfessirler, dilciler edilgen yapının Arapçada işlevlerine kullanımının bağlarken Edilgen dikkat sözbilimciler Yapının genelleme, çekmektedir İşlevleri korkutma, (Muhammed, devamlılık, 2006: uyarı, 17; es-suyutî yadsıma vb. [ö. müfessirler, dilciler edilgen yapının kullanımının genelleme, korkutma, devamlılık, uyarı, yadsıma vb. Edilgen 911H], işlevlerine yapının 1998: dikkat kullanımını 1/518; çekmektedir ). gramerciler Hassân (1974: (Muhammed, secî (düzyazıda 2/97) Arapçada 2006: kafiye), 17; edilgen şiirde es-suyutî vezin, yapının îcâz [ö. kullanımının genelleme, korkutma, devamlılık, uyarı, yadsıma vb. (özlü anlatım), işlevlerine failin bilinme/mesine bağlarken sözbilimciler müfessirler, dilciler edilgen yapının işlevlerine kullanımının dikkat genelleme, çekmektedir korkutma, (Muhammed, devamlılık, uyarı, 2006: yadsıma 17; es-suyutî vb. işlevlerine [ö. özetleme/kısaltma; 911H], 1998: dikkat 1/518; çekmektedir ). Hassân (Muhammed, (1974: 2/97) Arapçada 2006: 17; edilgen es-suyutî yapının [ö. 911H], dikkat çekmektedir özetleme/kısaltma; 1998: 1/518; ). Hassân (1974: 2/97) edilgen yapının (Muhammed, 2006: 17; es-suyutî [ö. 911H], 1998: 1/518; ). Hassân (1974: 911H], Yarışmacı 2/97) Arapçada 1998: başarılı edilgen 1/518; olunca yapının ). Hassân ödüllendirildi. özetleme/kısaltma; لما فاز yapının السباق edilgen كوف ئArapçada (2/97 :1974) özetleme/kısaltma; Yarışmacı başarılı olunca ödüllendirildi. özetleme/kısaltma; لما فاز السباق كوف ئ Yarışmacı başarılı olunca ödüllendirildi. لما فاز السباق كوف ئ secî Yarışmacı (düz başarılı yazıda başarılı olunca kafiye) olunca olmak ödüllendirildi. üzere lafzî amaçlı olduğunu; لما فاز السباق كوف ئ secî (düz yazıda kafiye) olmak üzere lafzî amaçlı olduğunu; secî Kimin (düz işi yazıda iyi olursa kafiye) kıymeti olmak bilinir. üzere lafzî ل هamaçlı olduğunu; من حس ن عمل ه ع ر ف فض secî (düz yazıda kafiye) olmak üzere lafzî amaçlı olduğunu; secî Kimin (düz işi yazıda iyi olursa kafiye) kıymeti olmak bilinir. üzere lafzî ل هamaçlı olduğunu; من حس ن عمل ه ع ر ف فض Kimin Kimin işi iyi işi olursa iyi olursa kıymeti kıymeti bilinir. bilinir. من حس ن عمل ه ع ر ف فض ل ه Kafiye Kimin için işi iyi tercih olursa edilmesi; kıymeti bilinir. من حس ن عمل ه ع ر ف فض ل ه Kafiye için tercih edilmesi; Kafiye Aile için ve tercih mal edilmesi; mülk emanetten başka bir وما المال وا لهلون إال ودائع وال Kafiye şey dğildir. için tercih Emanetlerin edilmesi; bir gün iade Aile Kafiye Aile ve mal ve için mülk mal tercih emanetten mülk edilmesi; emanetten başka bir başka şey dğildir. bir edilmesi gerekir. (Lebîd b. Rabîa (Akt. ب د يوما أن ت رد الودائع Emanetlerin Aile şey ve dğildir. mal bir gün mülk Emanetlerin iade emanetten edilmesi bir gerekir. başka gün iade er-racihî, 1999:22) وما المال وا لهلون إال ودائع وال (Lebîd bir b. Rabîa şey Aile edilmesi dğildir. (Akt. ve mal gerekir. er-racihî, Emanetlerin mülk (Lebîd emanetten 1999:22) b. bir Rabîa gün başka iade (Akt. ب دوما يوما أن المال ت رد وا لهلون الودائع إال ودائع وال bir edilmesi şey er-racihî, dğildir. gerekir. 1999:22) ب د ومايوما المال أن ت رد وا لهلون إال الودائع ودائع وال Emanetlerin (Lebîd.b bir Rabîa gün (Akt. iade bir er-racihî, edilmesi de failin gerekir. 1999:22) ب د يوما أن ت رد korkulması; için الودائع (öznenin) (Lebîd bilinmemesi, b. Rabîa (Akt. failden ya da fail bir de failin er-racihî, (öznenin) 1999:22) bilinmemesi, failden ya da fail için korkulması; bir de failin (öznenin) bilinmemesi, failden ya da fail için korkulması; Falanca bir Falanca de failin öldürüldü. ق ت ل فال ن korkulması; (öznenin) bilinmemesi, failden ya da fail için ق ت ل فال ن korkulması; bir Falanca de failin öldürüldü. (öznenin) bilinmemesi, failden ya da fail için kapalılık, Falanca öldürüldü. ya da adının dillere dolanmasından kaçınarak yüceltme, فال ن yaق ت ل Falanca öldürüldü. ق ت ل فال ن da kapalılık, adına ya değinmeyerek da adının dillere küçültme, dolanmasından failin adının kaçınarak zikredilmesinin yüceltme, ya

280 / Yrd. Doç. Dr. Yusuf KARATAŞ EKEV AKADEMİ DERGİSİ kapalılık, ya da adının dillere dolanmasından kaçınarak yüceltme, ya da adına değinmeyerek küçültme, failin adının zikredilmesinin güdülen amaçla ilgisinin olmaması ve asıl maksadın eylemin kendisi olduğunda ya da yaygın ve biliniyor olması gibi manevi gayeler doğrultusunda edilgen yapı kullanımının yapıldığına dikkat çekmiştir. Gönüller kendisine ihsanda bulunana sevme eğiliminde yaratılmıştır. ج ب لت النفوس على ح ب من أحسن إليها Edilgen yapının işlevlerini, cümleye kattığı anlamsal boyutlarını inceleme sürecinde üzerinde durulması gereken Arapçadaki tüm edilgen yapıların etken yapıdan türetilip türetilmediği, her edilgen yapının etken kullanımının olup olmadığı ya da eksiltilen belirli bir öznesinin bulunup bulunmadığıdır. Mesele hastalık, özür, rahatsızlık gibi bir durumu ifade etmek için bazı fiilerin sadece edilgen yapısı kullanılmaktadır: (felç oldu/,(ف ل ج (verem oldu/,(س ل (bayıldı/ أ غم ي عليه- غ م ي عليه ). Dolayısıyla bu fiillerin yapısal olarak na ibu l fail (sözde özne) konumundaki merfu isimleri failleri/özneleri olarak kabul edilir. Arapçada edilgen yapı düzyazıda kafiye (secî), şiirde vezin inşa etmenin dışında aşağıdaki işlevleri yerine getirmektedir. Failin (Öznenin) bilinmesi Özne muhatap tarafından bilindiği için özne eksiltilip edilgen yapı kullanımı tercih edilmektedir (es-suyutî [ö. 911H], 1998: 1/518; es-semarrâî, 2/62). insan zayıf yaratılmıştır. İnsan tez canlı yaratılmıştır. وخ ل ق ا ل نسان ضع يفا 38\4 خ ل ق ا ل نسان م ن عج ل 31\31 Yukarıdaki ayetlerde geçen yaratılışın kime nisbet edileceği aşağıda ayetlerde vurgulanmıştır. Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı alak dan yarattı. İnsanı yarattı ve ona beyanı (açık ve berrak şekilde düşüncesini ifadeyi) öğretti اقرأ ب اس م رب ك الذ ي خلق )1( خل ق ا ل نسان م ن علق 3-1\94 خلق ا ل نسان )3( علمه البيان 4-3\55 İbn Cinnî [ö. 392H], (1994: 1/104) bir kişinin döven kendisi olsa bile (Zeyd dövüldü diyebileceğini aslında burada bilinmesi istenen dövenin kim olduğu değil (ض ر ب زيد / dövülenin bilinmesi olduğuna işaret etmektedir. Dolayısıyla yukarıdaki ilk iki ayette kimin yarattığından ziyade insanın yaratılış olgusu öne çıkmaktadır.,

çalındı/ النقود,(س ر قت (kapı kırıldı/ الباب.(ك س ر Kur ân bağlamında ise edilgen yapıların gerçek öznelerine delalet eden karînlerinin bulunduğu dikkat çeker: İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI 281 الذ ي أ ن ز ل إ ليك م ن رب ك ه و Rabbinden sana indirilen (Kur'an)'ın gerçek olduğu الحق 4\34 Failin Semûd Bilinmemesi kavmi korkunç bir sarsıntı ile 5\49 Dilciler helâk failin edildi. فأما ثم و د فأ ه ل ك وا ب الط اغ ية muhatap tarafından bilinmiyor olması sebebiyle edilgen yapı kullanımına işaret etmektedirler (es-semarrâî (2003: 2/62; Muhammed, 2006: 44-51; es-suyûtî, 1998: çalındı/ 1/518). Örn: النقود (para,(س ر قت çalındı/ (kapı النقود kırıldı/ الباب,(س ر قت (kapı.(ك س ر kırıldı/ Kur ân الباب.(ك س ر bağlamında Kur ân bağlamında ise edilgen,(ب/ ile ) yapıların (من/ den -) gerçek öznelerine edatlarıyla delalet eden (hurufu l-cer) karînlerinin bulunduğu yukarıdaki dikkat ise edilgen yapıların gerçek öznelerine delalet eden karînlerinin çeker: ayetlerdeki gerçek özneler belirtilmiştir (Muhammed: 2006: 50). bulunduğu dikkat çeker: Rabbinden Dolayısıyla sana Kur ânda indirilen (Kur an) ın özne bilinmediği için ya da öznenin الذ ي أ ن ز ل إ ليك م ن رب ك ه و Rabbinden sana indirilen (Kur'an)'ın gerçek bilinmediğini olduğu gerçek olduğu vurgulamak için edilgen yapı kullanıldığına delalet الحق 4\34 eden Semûd kavmi korkunç bir sarsıntı ile helâk bir Semûd ayet bulmak kavmi korkunç zordur. bir sarsıntı ile edildi. 5\49 helâk edildi. فأما ثم و د فأ ه ل ك وا ب الط اغ ية Failden korkulması ya da fail için korkulduğu için,(ب// ile ) (من/ den -) edatlarıyla (hurufu l-cer) yukarıdaki ayetlerdeki gerçek özneler edilgen yapı kullanımı belirtilmiştir (Muhammed:,(ب/ ile ) 2006: (من/ den -) 50). Dolayısıyla edatlarıyla Kur ânda (hurufu l-cer) özne bilinmediği yukarıdaki için ya da öznenin bilinmediğini (Bina yıkıldı/ vurgulamak البناء,(ه د م için edilgen (adam yapı öldrüldü/ kullanıldığına الرج ل (ق ت ل delalet örneklerinde eden bir ayet ayetlerdeki gerçek özneler belirtilmiştir (Muhammed: 2006: 50). bulmak görüldüğü zordur. üzere kişi işi yapanı bildiği halde ya kendisine kötülük Dolayısıyla Kur ânda özne bilinmediği için ya da öznenin Failden yapılmasından korkulması ya bilinmediğini vurgulamak ya da da hedef fail için göstermekten edilgen korkulduğu kaçındığı yapı için kullanıldığına edilgen için yapı edilgen kullanımı yapı delalet eden (Bina kullanımı yıkıldı/ البناء söz konusu,(ه د م (adam olmaktadır. öldrüldü/ الرج ل (ق ت ل örneklerinde görüldüğü üzere kişi bir ayet bulmak zordur. işi yapanı bildiği halde ya kendisine kötülük yapılmasından ya da hedef göstermekten Yüceltme amacıyla edilgen yapı kullanımı kaçındığı için edilgen Failden yapı kullanımı korkulması söz konusu ya da olmaktadır. fail için korkulduğu için Kur ân-ı Kerimde genel iyilik, hayır ve nimet vermeden edilgen yapı kullanımı Yüceltme bahsedilirken amacıyla Allah edilgen (C.C.) yapı lafzı kullanımı açıkça zikredilmekte ama kötülük, (Bina yıkıldı/ البناء,(ه د م (adam öldrüldü/ الرج ل (ق ت ل örneklerinde Kur ân-ı Kerimde genel iyilik, hayır ve nimet vermeden bahsedilirken Allah (C.C.) şerr, çirkinlikten bahseden bölümlerde Allah lafzı lafzı açıkça görüldüğü zikredilmekte üzere ama kişi kötülük, işi yapanı şerr, çirkinlikten bildiği halde bahseden ya kendisine bölümlerde kötülük Allah lafzı zikredilmemektedir. yapılmasından ya da hedef göstermekten kaçındığı için edilgen yapı Bugün Bugün kullanımı sizin sizin için söz dininizi için dininizi konusu kemale olmaktadır. erdirdim. kemale اليوم أ كمل ت لك م د ينك م وأ ت مم ت عليك م Size erdirdim. nimetimi tamamladım. Size nimetimi tamamladım. ن عمت ي 3\5 işte onlar, Allah ın Yüceltme kendilerine amacıyla nimet edilgen yapı kullanımı işte onlar, Allah'ın kendilerine nimet verdiği peygamberlerle, Kur ân-ı Kerimde sıddîklarla genel iyilik, م ن hayır عليه م verdiği peygamberlerle, sıddîklarla ن عم للا ve nimet مع الذ ين أ vermeden فأ ولئ ك birliktedirler. birliktedirler. النب ي ين والص د يق ين 49\4 bahsedilirken Allah (C.C.) lafzı açıkça zikredilmekte ama kötülük, Es-Semarrâî (2003: 2/63) bazen yüceltme için öznenin zikredilebileceğini ifade etmiştir: Es-Semarrâî (2003: 2/63) bazen yüceltme için öznenin şerr, çirkinlikten bahseden bölümlerde Allah lafzı zikredilmemektedir. zikredilebileceğini ifade etmiştir: Bugün sizin için dininizi kemale اليوم أ كمل ت لك م د ينك م وأ ت مم ت عليك م Fakat, erdirdim. zulmedenler Size bilgisizce nimetimi ذ ين ظلم وا أهواءه م ب غي ر ع ل م tamamladım. اتبع ال ن عمت ي 3\5 nefislerinin arzularına uydular. بل işte onlar, Allah'ın kendilerine nimet فمن يهد ي من أضل هللا 39\33 Allah'ın (bu şekilde) فأ ولئ ك مع الذ ين أن عم عليه م م ن verdiği peygamberlerle, sıddîklarla للا النب ي ين د يق ين 49\4 birliktedirler. والص

282 / Yrd. saptırdıklarını Doç. Dr. Yusuf KARATAŞ kim doğru yola EKEV AKADEMİ DERGİSİ sevk edebilir Fakat, saptırdıklarını Allah'ın saptırdığını zulmedenler bilgisizce kim yola doğru getirmek أت ر يد ون أن تهد وا من أضل هللا 88\4 yola nefislerinin sevk mi istiyorsunuz? بل اتبع الذ ين ظلم وا أهواءه م ب غي ر ع ل م edebilir arzularına uydular. Allah ın (bu Allah'ın saptırdıklarını şekilde) saptırdıklarını saptırdığını saptırdıklarını kim kim yola doğru kim doğru getirmek doğru yola فمن يهد ي من أضل هللا 39\33 yola yola sevk sevk edebilir أت ر يد ون أن تهد وا من أضل هللا 88\4 mi istiyorsunuz? edebilir Dikkat edilirse yukarıdaki ayetlerde Allah ın irade ve Allah ın Allah'ın Allah'ın saptırdığını saptırdığını yola yola getirmek yola getirmek أ ت ر يد ون ت ر يد ونأأ نتهد وا تهد وامن منأ أضل ضلهللا 88\4 هللا 88\4 getirmek mi istiyorsunuz? dilemesinin mi mi istiyorsunuz? أ çıkmaktadır. istiyorsunuz? dışına çıkılamayacağı vurgusu öne Dikkat edilirse yukarıdaki ayetlerde Allah ın irade ve "Hakikaten biz bilmiyoruz, Dikkat dilemesinin yeryüzündekilere edilirse Dikkat yukarıdaki dışına Dikkat edilirse çıkılamayacağı ayetlerde kötülük ا لر ض edilirse yukarıdaki Allah ın mü vurgusu irade ب من. çıkmaktadırف ي yukarıdaki ayetlerde ve öne dilemesinin ندر ي أ dışına شر أ ر يد ayetlerde Allah ın Allah ın irade çıkılamayacağı vurgusu öne çıkmaktadır. وأنا ال irade ve ve dilemesinin "Hakikaten istendi, yoksa dilemesinin dışına biz Rableri dışına çıkılamayacağı bilmiyoruz, أم أ راد ب ه م رب ه م رشدا 13\13 onlara bir çıkılamayacağı vurgusu vurgusu öne öne çıkmaktadır. yeryüzündekilere hayır mı diledi?" وأنا ال ندر ي أشر أ ر يد çıkmaktadır. ب من ف ي ا لر ض kötülük mü Hakikaten istendi, "Hakikaten "Hakikaten biz yoksa bilmiyoruz, biz Rableri biz أم أ راد ب ه م رب ه م رشدا 13\13 bilmiyoruz, onlara bilmiyoruz, bir hayır yeryüzündekilere yeryüzündekilere mı Yukarıdaki diledi?" kötülük ayette kötülük mü kötülük istendi, görüldüğü mü mü ا لر ض üzere ف ي ف ي ا لر ض kötülük شر أ ر يد أ ر يد ب من ب من وأن وأ اناال yapıda الندر ي ندر يأ أشر edilgen yoksa istendi, istendi, Rableri yoksa yoksa onlara bir Rableri Rableri hayır mı onlara onlara bir أ أممأأ راد راد ب ه م ب ه مرب ه م رب ه مرشدا 13\13 رشدا 13\13 bir diledi? rehberlik/hidayet hayır hayır mı mı diledi?" diledi?" etken yapıda gelmiştir. Yukarıdaki ayette görüldüğü üzere kötülük edilgen yapıda Bu çerçevede Kur ânda (süslü gösterdi/ (زين ve (süslü Yukarıdaki rehberlik/hidayet ayette görüldüğü üzere kötülük edilgen yapıda rehberlik/hidayet etken yapıda gelmiştir. Yukarıdaki ayette yapıda Yukarıdaki etken ayette görüldüğü gelmiştir. görüldüğü üzere üzere kötülük kötülük edilgen edilgen yapıda gösterildi/ (ز ي ن fiillerin kullanımındaki farklılık oldukça belirgindir. yapıda Bu rehberlik/hidayet Bu çerçevede çerçevede rehberlik/hidayet Kur ânda etken etken (süslü yapıda Kur ânda gösterdi/ yapıda gelmiştir. (süslü gösterdi/ (زين ve (süslü Fakat Allah, size imanı sevdirmiş gelmiştir. (زين ve ve (süslü gösterildi/ (ز ي ن fiillerin kullanımındaki gösterildi/ onu farklılık gönüllerinize Bu oldukça (ز ي ن belirgindir. Bu çerçevede fiillerin güzel kullanımındaki çerçevede Kur ânda göstermiş; ف ي Kur ânda (süslü farklılık (süslü ا ل يمان gösterdi/ oldukça وزي نه gösterdi/ إ ليك ن م ولك ن ve (süslü هللاve (زي حبب belirgindir. (زي (süslü gösterildi/ Fakat inkârı, Allah, fasıklığı Fakat gösterildi/ (ز ي ن size Allah, size (ز ي ن fiillerin imanı ve imanı fiillerin kullanımındaki sevdirmiş (İslâm'ın ve ق ل وب ك م وكره إ ليك م الك فر والف س وق sevdirmiş kullanımındaki farklılık ve onu farklılık oldukça oldukça belirgindir. onu emirlerine) gönüllerinize karşı çıkmayı güzel göstermiş; ولك ن هللا حبب والع صيان 1\49. belirgindirإ ليك م ا ل يمان وزي نه ف ي çirkin gönüllerinize inkârı, Fakat göstermiştir güzel göstermiş; inkârı, Fakat Allah, Allah, fasıklığı size size imanı imanı ve sevdirmiş sevdirmiş (İslâm'ın ve ق ل وب ك م وكره إ ليك م الك فر والف س وق ve fasıklığı emirlerine) onu Andolsun, ve (İslâm ın emirlerine) karşı onu gönüllerinize biz gönüllerinize karşı gökte çıkmayı güzel burçlar güzel göstermiş; وزي ن اها ف ي göstermiş; da yaptık çirkin ve ب ر وجا وزي نه ف ي ف يب والع صيان 1\49 إ ليك م إ ليك السما ما ل يمان ءا ل يمان ولقد ولك ن هللاهللاحب جعلناحب ولك ن çıkmayı göstermiştir inkârı, onu, bakanlar da çirkin göstermiştir inkârı, fasıklığı için süsledik fasıklığı ve ve (İslâm'ın ل لناظ ق ل وب ك موكره وكرهإ ليك م إ ليك ر ين 14\15 مالك فر الك فروالف س وق والف س وق (İslâm'ın Andolsun, emirlerine) emirlerine) biz gökte biz karşı karşı gökte burçlar çıkmayı ولقد جعلنا ف ي والع صيان 1\49 والع صيان 1\49 السما ء ب ر وجا وزي ن اها çıkmayı burçlar yaptık da yaptık da ve çirkin onu, çirkin ve bakanlar onu, göstermiştir göstermiştir bakanlar için süsledik Yukaridaki için süsledik ل لناظ güzelر ين 14\15 ayetlerde imanın kalplere sevdirilip Andolsun, Andolsun, biz biz gökte gökte burçlar burçlar yaptık yaptık ve ve ء ءب ر وجا ب ر وجاوزي ن اها وزي ن اها ولقدجعلنا جعلناف ي ف يالسما السما gösterilmesi onu, onu, bakanlar bakanlar ve için için gök süsledik ر ين 14\15 süsledik yüzünü burçlarla donatma Allah a Yukaridaki ayetlerde imanın kalplere sevdirilip güzel gösterilmesi اظ C.C. nisbet ر ين 14\15 ل لن ل لن اظ ve gök yüzünü Yukaridaki ayetlerde imanın kalplere sevdirilip güzel burçlarla edilmiştir. donatma Allah a Nefsin C.C. arzudıklarını nisbet edilmiştir. güzel Nefsin görme, arzudıklarını dünya hayatına güzel görme, kendini dünya gösterilmesi hayatına kendini Yukaridaki ve gök Yukaridaki kaptırma ve insanın ayetlerde yüzünü burçlarla ayetlerde yaptığı imanın donatma imanın kötü işleri kalplere Allah a kalplere güzel bulması sevdirilip C.C. nisbet sevdirilip işleyen güzel kaptırma ve insanın yaptığı kötü işleri güzel bulması işleyen aşağıdaki güzel ayetlerdeki edilmiştir. gösterilmesi olumsuz Nefsin anlam yüklü olan (زي ن) fiili edilgen çatılıdır. gösterilmesi ve ve gök arzudıklarını gök yüzünü yüzünü burçlarla güzel görme, burçlarla donatma dünya donatma Allah a hayatına Allah a C.C. kendini C.C. nisbet ayetlerdeki olumsuz anlam yüklü olan (زي ن) fiili edilgen çatılıdır. nisbet kaptırma edilmiştir. ve Kadınlar, edilmiştir. Nefsin insanın oğullar, Nefsin arzudıklarını yaptığı kötü kantar arzudıklarını güzel işleri güzel altın gibi güzel görme, bulması görme, dünya işleyen dünya hayatına aşağıdaki hayatına kendini ز ين kendiniل لنا س ح ب الشهوا ت م ن الن سا ء Kadınlar, oğullar, kantar kantar altın nefsin ayetlerdeki kaptırma şiddetle arzuladığı şeyler insana kaptırma gibi nefsin ve olumsuz ve insanın şiddetle insanın yaptığı anlam yüklü (زي ن) yaptığı arzuladığı kötü kötü şeyler işleri olan işleri güzel fiili güzel الذه ب bulması edilgen bulması الم قنطر ة م ن işleyen çatılıdır. والبن ين aşağıdaki aşağıdaki والقناط ي ر işleyen süslü gösterildi. ayetlerdeki Kadınlar, insana süslü oğullar, gösterildi. İnkâr ayetlerdeki olumsuz kantar edenlere dünya olumsuz anlam kantar hayatı anlam yüklü altın الن سا ء (زي ن) olan süslü yüklü olan م ن fiili ب الشهوا ت fiili edilgen ز ين ح çatılıdır. edilgen çatılıdır. 14\3 ل لنا س الذه ب gibi İnkâr nefsin edenlere şiddetle dünya arzuladığı hayatı şeyler süslü ز ين والبن ين ل لذ ين والقناط ي ر كفر وا الحياة الم قنطر ة الد نيا gösterildi. insana Kadınlar, gösterildi. Kadınlar, süslü Onlar oğullar, Onlar oğullar, gösterildi. iman iman edenlerle kantar edenlerle kantar kantar kantar alay altın alay altın ء ء ت تم ن م نالن سا الن سا ح ب بالشهوا الشهوا ز ين ز ين 3\14 ل لنا س ل لنا س ح İnkâr gibi etmektedirler. ويسخر ون م ن الذ ين آمن وا 313\3 gibi nefsin nefsin edenlere şiddetle şiddetle dünya arzuladığı الم قنطر ةم ن م ن الذه ب الذه ب arzuladığı hayatı şeyler süslü şeyler والقناط ي ر ي ر والبن ين والبن ين gösterildi. insana Rabbinin insana süslü katından süslü Onlar gösterildi. ل لذ ين كفر وا الحياة الد نيا gösterildi. iman açık edenlerle bir belgesi alay 14\3 ز ين 14\3 etmektedirler. İnkâr olan kimse, İnkâr edenlere kötü işleri edenlere dünya kendisine dünya hayatı hayatı أفمن كان ويسخر ون م ن على البي ن ة ذ ين آ م ن رب ه كمن من وا 313\3 ز ين süslü güzel الد نيا süslü الد نيا gösterildi. ز ين ل لل لذ ين ذ ينكفر وا كفر واالحياة الحياة Rabbinin gösterilen gösterildi. katından Onlar ve nefislerinin Onlar iman iman açık edenlerle edenlerle bir arzularına له س و ء عمل ه واتبع وا أهواءه م 14\41 belgesi alay alay etmektedirler. من وا 313\3 etmektedirler. ويسخر ونم ن م نال الذ ين ذ ينآ آمن وا 313\3 olan uyan kimse, kimseler kötü gibi işleri midir? أفمن ويسخر ون كان على بي ن ة م ن رب ه كمن ز ين kendisine güzel gösterilen Rabbinin Rabbinin katından katından ve nefislerinin açık açık bir bir arzularına belgesi له س و ء عمل ه واتبع وا أهواءه م 14\41 belgesi

İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI 283 Rabbinin katından açık bir belgesi أفمن ayetlerin كان على Bu بي ن ة م ن رب ه كمن görülmektedir. ز ين kimse, fiili kötü etken işleri kendisine yapıda kullanıldığı güzel (ز ني / olan له س و ء عمل ه واتبع وا أهواءه م 14\41 gösterilen ve nefislerinin arzularına uyan kimseler bağlamı gibi incelendiğinde midir? kötülük ve şer vurgusu görünmemektedir: / Şüphesiz, ني (ز fiili etken ahiret yapıda kullanıldığı hayatına görülmektedir. Bu ayetlerin Kur ân-ı Kerimde inanç ve her şeyin Allah C.C. ın له م iradesine ب ا ل خر ة زي ن ا ve gücüne ي ؤم ن ون bağlı ذ ين ال olduğu- أعماله م 4\31 görünmemektedir: eden göstermişizdir incelendiğinde kötülük ve şer vurgusu (ز ني na delalet / güzel fiili bağlamlarda etken (süslü yapıda gösterdi kullanıldığı / ني (ز fiili görülmektedir. etken yapıda kullanıldığı Bu ayetlerin görülmek- إ ن ال inanmayanların işlerini biz kendilerine bağlamı tedir. Bu Şüphesiz, ayetlerin bağlamı ahiret incelendiğinde hayatına kötülük ve şer vurgusu görünmemektedir: bağlamı Allah dileseydi incelendiğinde ortak koşmazlardı. kötülük ve زي ن ا inanmayanların işlerini biz kendilerine şer vurgusu زي ن ا له م...كذل ك görünmemektedir: ب ا ل خر ة شرك وا ي ؤم ن ون ما أ إ ن الذ ين ال ولو شاء هللا Böylece her ümmete yaptıklarını süslü güzel Şüphesiz, göstermişizdir أعماله م 4\31 ل ك ل أ م ة عمله م 138-131\4 gösterdik. ahiret hayatına ahiret inanmayanların hayatına إ ن الذ ين ال ي ؤم ن ون ب ا ل خر ة زي ن ا له م işlerini Allah inanmayanların biz dileseydi kendilerine ortak işlerini güzel koşmazlardı. biz kendilerine göstermişizdir güzel göstermişizdir أ ولو شاء عماله م 4\31 هللا ما أشرك وا...كذل ك زي ن ا Böylece her ümmete yaptıklarını süslü أ م ة عمله م 138-131\4 Allah gösterdik. ل ك ل Allah dileseydi Yine dileseydi ortak Kur ân-ı ortak koşmazlardı. koşmazlardı. Kerimde ( ا لكتاب (آتى etken yapısı övme ve ولو شاء هللا ما أشرك وا...كذل ك زي ن ا Böylece Böylece her her ümmete ümmete yaptıklarını yaptıklarını süslü süslü yüceltme işlevi görürken ve ( edilgen (أوت ي الكتاب gösterdik. ل ك ل أ م ة yerme, yapısı عمله م 138-131\4 azarlama Yine ve uyarı Kur ân-ı bağlamında Kerimde yer ( لكتاب aldığı آتى ا görülür ) etken (es-semarrâî, yapısı övme 2003: ve Yine yüceltme 66). Kur ân-ı işlevi Kerimde görürken ( الكتاب (آتى ve etken ( الكتاب (أوت يyapısı övme edilgen ve yüceltme yapısı işlevi yerme, görürken ve ( الكتاب (أوت ي Yine edilgen Kur ân-ı yapısı yerme, Kerimde azarlama ( لكتاب اve uyarı (آتى bağlamında etken yapısı yer aldığı övme görülür ve الذ ين : 2003 آتي ناه م الك تاب (es-semarrâî, يتل ونه حق azarlama Kendilerine ve kitab uyarı verdiğimiz bağlamında kimseler, yer aldığı görülür (es-semarrâî, yüceltme onu gereği 2003: gibi işlevi 66). okurlar görürken ve ( الكتاب (أوت ي edilgen yapısı yerme, 66). ت الوت ه 131\3 azarlama Kendilerine ve kitap uyarı bağlamında verdiklerimiz yer de aldığı görülür (es-semarrâî, 2003: والذ ين آتي ناه م الك تاب يعلم ون أنه kitab verdiğimiz kimseler, onu الذ ين آتي ناه م الك تاب يتل ونه حق Kendilerine onun, Rabbin kitab katından verdiğimiz hak kimseler, olarak gereği onu 66). indirilmiş gereği gibi okurlar olduğunu gibi okurlar bilirler. م نزل م ن رب ك ب الحق 114\4 ت الوت ه 131\3 Kendilerine kitap kitab kitap verdiğimiz verdiklerimiz de kimseler, onun, de ال وال ذ ين آ ذ ين آ تي ناه م اه م الك تاب الك تاب يتل ونه يعلم ون حقأنه Rabbin onun, gereği katından Rabbin gibi hak okurlar katından olarak indirilmiş hak olarak ت الوت ه 131\3 olduğunu Yukarıdaki bilirler. ayetlerde görüldüğü üzere indirilmiş Kendilerine olduğunu kitap bilirler. م نزل م ن رب ك verdiklerimiz kitap ب الحق 114\4 verdiklerimiz de والذ ين آتي ناه م الك تاب يعلم ون أنه şeklinde onun, Rabbin etken yapılı katından ifadeyle hak olarak bir sahiplenme ve onura etme söz Yukarıdaki indirilmiş ayetlerde olduğunu görüldüğü bilirler. üzere kitap verdiklerimiz ب الحق 114\4 şeklinde etken م ن رب ك yapılı م نزل ifadeyle bir sahiplenme ve onura etme söz konusudur. Aşağıdaki ayetlerde ise kitap veri- konusudur. Yukarıdaki Aşağıdaki ayetlerde ayetlerde görüldüğü ise kitap üzere verilenlerin kitap verdiklerimiz ifadesinin lenlerin şeklinde edilgen ifadesinin yapılı etken edilgen olmasıyla yapılı yapılı ifadeyle olmasıyla gereğini bir gereğini yerine sahiplenme yerine getirmedikleri getirmedikleri ve onura için için bir etme bir yerme, yerme, söz Yukarıdaki ayetlerde görüldüğü üzere kitap verdiklerimiz kınama konusudur. kınama vurgusu vurgusu kendini Aşağıdaki göstermektedir. kendini ayetlerde göstermektedir. ise kitap verilenlerin ifadesinin şeklinde etken yapılı ifadeyle bir sahiplenme ve onura etme söz Daha edilgen Daha önce önce yapılı kendilerine kendilerine olmasıyla kitap gereğini kitap verilip verilip de, yerine getirmedikleri için bir yerme, وال ifadesinin يك ون وا كالذ ين أ وت وا ال ك ت verilenlerin اب م ن üzerinden konusudur. uzun zaman Aşağıdaki geçen, ayetlerde böylece ise kitap de, üzerinden uzun zaman geçen, kalpleri kınama edilgen katılaşanlar vurgusu kendini yapılı olmasıyla gibi olmasınlar. ا لم د فقست göstermektedir. böylece kalpleri katılaşanlar gereğini gibi قبل فطال عليه م yerine getirmedikleri için bir yerme, Kendilerine Daha olmasınlar. ق ل وب ه م 14\51 önce kitap kendilerine verilenler, kitap ancak verilip وال يك ون وا كالذ ين أ وت وا ال ك ت اب م ن göstermektedir. kınama vurgusu kendini kendilerine de, Kendilerine üzerinden kitap o apaçık uzun verilenler, delil geldikten zaman sonra geçen, ancak قبل ا لم د أ وت وافقست الك تاب إ ال م ن ayrılığa böylece Daha düştüler. önce kalpleri kendilerine katılaşanlar kitap verilip gibi ذ ين م ومافطال تفرق ال عليه kendilerine o apaçık delil geldikten olmasınlar. sonra ayrılığa düştüler. البي نة 4\98 كال ق ل وب ه م 14\51 ذ ين أ وت وا ال ك ت اب م ن ما جاءته وال يك ون وا بعد de, üzerinden uzun zaman geçen, قبل ا لم د فقست Kendilerine kendilerine böylece kalpleri kitap verilenler, verilenlerden katılaşanlar ancak bir gibi فطال عليه م وما تفرق الذ ين أ وت وا الك تاب إ ال م ن kendilerine kısmı, sanki olmasınlar. نبذ فر ي ق م ن ق ل وب ه م 14\51 الذ ين أ وت وا ال ك تاب ك تاب o apaçık bilmiyorlarmış delil geldikten gibi البي نة 4\98 sonra Allah'ın Kendilerine هللا بعد ما وراءجاءته م ظ ه ور ه م 3\131 ayrılığa Kitab'ını düştüler. (Tevrat'ı) arkalarına kitap verilenler, ancak kendilerine attılar. وما تفرق الذ ين أ وت وا الك تاب إ ال م ن kendilerine kitap o apaçık verilenlerden delil geldikten bir Küçümseme ذين أ وت وا البي نة 4\98 ال كتاب كتاب بعد نبذ مافري ق جاءته م من

kınama vurgusu kendini göstermektedir. Daha önce kendilerine kitap verilip وال يك ون وا كالذ ين أ وت وا ال ك ت اب م ن de, üzerinden uzun zaman geçen, ا لم د فقست böylece kalpleri katılaşanlar gibi قبل فطال عليه م olmasınlar. ق ل وب ه م 14\51 284 / Yrd. Kendilerine Doç. Dr. Yusuf kitap KARATAŞ verilenler, ancak وما DERGİSİ تفرق الذ ين AKADEMİ أ وت واEKEV الك تاب إ ال م ن kendilerine o apaçık delil geldikten البي نة 4\98 sonra ayrılığa düştüler. بعد ما جاءته م kendilerine kendilerine kitap kitap verilenlerden verilenlerden bir bir kısmı, kısmı, sanki sanki bilmiyorlarmış bilmiyorlarmış gibi Allah ın نبذ فر ي ق م ن الذ ين أ وت وا ال ك تاب ك تاب gibi Kitab ını Allah'ın Yoksa daha (Tevrat ı) Kitab'ını önce arkalarına (Tevrat'ı) Mûsâ'nın attılar. arkalarına sorguya أ مهللا وراء ت ر يد ون أن تسأ ظ ه ور ه مل وا 3\131 رس ولك م كما س ئ ل attılar. çekildiği gibi, siz de peygamberinizi sorguya çekmek mi istiyorsunuz? م وسى م ن قب ل 138\3 Küçümseme Yoksa daha önce Mûsâ'nın sorguya Küçümseme Faili/özneyi küçümseyip ve değersiz رس ولك م كما س ئ ل kılmak ل وا için أن تسأ tümceden أم ت ر يد ون çekildiği gibi, siz de peygamberinizi Faili/özneyi Bu küçümseyip ayette görüldüğü ve değersiz üzere kılmak Musa için tümceden (a.s.) sorgulayanların sorguya çekmek mi istiyorsunuz? eksiltilmekte م ن قب ل 138\3 ve kimler م وسى edilgen eksiltilmekte ve edilgen yapı kullanımı tercih edilmektedir (es-sabbân yapı kullanımı olduğu üzerinde tercih edilmektedir durulmamaktadır. (es-sabbân [ö. Ayette 1206H], sorgulayanların (t.y.): 2/88. Örn: hem (Hz. kimler Hüseyin ق ت ل edildi)/.(أ وذ ي بالل 2/88. Örn: (Hz. (Hz. Bilal Hüseyin işkence edildi/ öldrüldü(şehit (الحسين (t.y.): ق ت ل/( edildi [ö. 1206H], أم öldrüldü(şehitت ر يد ون أن تسأل م وسى م ن قب ل 8\3 olduğuna Bu yer ayette vermeyerek görüldüğü bir üzere küçümseme Musa (a.s.) hem sorgulayanların de failden ziyade kimler.(أ وذ ي بالل edildi/ ve (Hz. Bilal işkence (الحسين Yoksa eyleme/olguya olduğu Yoksa daha üzerinde daha önce önce Mûsâ nın bir durulmamaktadır. dikkat Mûsâ'nın sorguya çekildiği sorguya söylenebilir. Ayette sorgulayanların hem kimler أم ت ر يد ون أن تسأل وا رس ولك م كما س ئ ل çekildiği çekildiği gibi, gibi, siz de siz peygamberinizi de peygamberinizi yanların kimler olduğuna sorguya sorguya çekmek çekmek Faili yer kapalı/mubhem vermeyerek mi istiyorsunuz? mi istiyorsunuz? bir bırakma küçümseme hem قب ل 138\3 de failden م وسى م ن ziyade arın hem kimler eyleme/olguya Konuşmacı bir dikkat faili tevazu çekildiği ya söylenebilir. da bir başka sebep için açıklamak failden ziyade Bu istememesinden Bu ayette görüldüğü Faili ayette kapalı/mubhem üzere edilgen görüldüğü Musa yapı üzere (a.s.) sorgulayanların kullanılır bırakma Musa (a.s.) (es-semerrâî, sorgulayanların kimler olduğu 2003: kimler üzerinde 2/63): durulmamaktadır. olduğu (fakire Ayette üzerinde yardım Konuşmacı sorgulayanların مسكين/ edildi durulmamaktadır. faili tevazu hem على kimler,(ت صد ق ya Ayette da olduğuna (kibirli sorgulayanların başka yer hor sebep vermeyerek görüldü/ için hem bir متكب ر açıklamak küçümseme hem de failden ziyade eyleme/olguya bir dikkat çekildiği söylenebilir..(أ هين kimler (قيل ( 2/63): olduğuna Er-Razî istememesinden [ö. yer 1389H] vermeyerek edilgen (t.y.: yapı 27/487) bir kullanılır küçümseme aşağıdaki (es-semerrâî, hem ayetin de tefsirinde failden 2003: ziyade eyleme/olguya bir dikkat çekildiği söylenebilir. için açıklamak Faili fiilinin (fakire kapalı/mubhem yardım failinin مسكين/ edildi açık bırakma biçimde على belirtilmemesinin,(ت صد ق (kibirli hor sebebinin görüldü/ belirli متكب ر.(أ هين bir (قيل ( edilgen î, 2003: 2/63): Konuşmacı özneden Er-Razî faili Faili [ö. ziyade tevazu 1389H] kapalı/mubhem tüm ya da (t.y.: salih bir başka 27/487) insanların sebep bırakma için aşağıdaki son açıklamak sözlerini ayetin istememesinden aynı tefsirinde olduğuna yapı kullanılır (es-semerrâî, Konuşmacı 2003: faili tevazu 2/63): (fakire ya da yardım bir başka مسكين/ edildi sebep على,(ت صد قiçin açıklamak (kibirli hor görüldü/ متكب ر.(أ هين Er-Razî [ö. 1389H] (t.y.: 27/487) aşağıdaki ayetin tefsirinde rüldü/ متكب ر.(أ هين delalet fiilinin ettiğini failinin dile açık getirmiştir. biçimde belirtilmemesinin sebebinin belirli istememesinden edilgen yapı kullanılır (es-semerrâî, 2003: 2/63): tefsirinde ( (قيل fiilinin özneden "Hamd failinin âlemlerin ziyade açık biçimde tüm Rabbi salih belirtilmemesinin olan insanların Allah'a sebebinin son sözlerini belirli bir aynı özneden olduğuna ziyade ر ب العالم ين 15\39 tüm salih mahsustur" (fakire insanların yardım son denilmiştir. وق يل الحم د ل ل.(أ هين متكب ر getirmiştir. delalet (kibirli ettiğini hor dile görüldü/,(ت صد ق olduğuna علىaynı sözlerini مسكين/ edildi binin belirli bir delalet ettiğini dile getirmiştir. (قيل ( tefsirinde Hamd Er-Razî âlemlerin [ö. 1389H] Rabbi olan (t.y.: Allah a 27/487) aşağıdaki ayetin aynı olduğuna "Hamd âlemlerin Rabbi olan Allah'a ر ب العالم ين 15\39 mahsustur mahsustur" denilmiştir. وق يل الحم د ل ل fiilinin failinin Faile açık yer vermenin biçimde belirtilmemesinin bir işlevinin olmaması sebebinin belirli bir özneden Bazı ziyade dilciler, tüm edilgen salih insanların yapının bu son işlevi sözlerini özetleme, aynı faili olduğuna mubhem Faile yer vermenin Faile bir yer işlevinin vermenin olmaması bir işlevinin olmaması وق يل الحم د ل ل ر ب delalet bırakma ettiğini gibi dile gayelerle getirmiştir. açıklamıştır. Edilgen yapı kullanımıyla Bazı dilciler, edilgen yapının bu işlevi özetleme, faili mubhem bırakma gibi gayelerle açıklamıştır. "Hamd Edilgen âlemlerin yapı Rabbi konuşmacının/söz Bazı dilciler, edilgen yapının bu işlevi özetleme, faili mubhem sahabinin kullanımıyla olan Allah'a doğrudan önem verdiği noktanın öne konuşmacının/söz العالم ين 15\39 sahabinin ر ب doğrudan وق يل önem ı verdiği noktanın mahsustur" öne denilmiştir. الحم د ل ل çıktığı bırakma belirtilmektedir gibi çıktığı gayelerle belirtilmektedir (Muhammed, açıklamıştır. (Muhammed, 2006:54). Edilgen 2006:54). Bu yapı işlev Bu kullanımıyla işlev yukarıda geçen faili mubhem bırakma işleviyle benzer bir işlev görmektedir. e, faili mubhem geçen konuşmacının/söz faili mubhem sahabinin bırakma işleviyle doğrudan benzer önem bir verdiği işlev görmektedir. noktanın öne pı kullanımıyla daha çıktığı daha ne isteriz, ne belirtilmektedir ما نبغ ي yukarıda هذ ه Bu işlev ب ضاعت نا ر د ت isteriz, Faile işte sermayemiz yer işte vermenin sermayemiz (Muhammed, de bize bir de işlevinin 2006:54). olmaması iade bize edilmiş iade Bazı edilmiş dilciler, edilgen yapının bu işlevi özetleme, faili mubhem i noktanın öne geçen faili mubhem bırakma işleviyle benzer bir işlev görmektedir. إ لينا 45\13 Size bir selâm verildiği zaman, bırakma gibi gayelerle açıklamıştır. م نها أو Edilgen فحي وا ب أحسن yapı ب تح ي ة kullanımıyla وإ ذا ح ييت م ondan ما نبغ ي هذ ه ب ضاعت نا ر د ت işlev yukarıda daha ne daha isteriz, güzeliyle işte sermayemiz veya aynı de selâmla konuşmacının/söz bize iade karşılık edilmiş verin. ر د وها 84\4 sahabinin doğrudan önem verdiği noktanın إ لينا 45\13 öne görmektedir. Haccı Size bir da, selâm umreyi verildiği de Allah zaman, için وإ ذا ح ييت م فحي وا ب أحسن م نها أو çıktığı tamamlayın. ondan belirtilmektedir daha Eğer güzeliyle (düşman, veya (Muhammed, hastalık aynı 2006:54). Bu işlev ب تح ي ة yukarıda

İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI 285 Size bir selâm verildiği zaman, ondan daha güzeliyle veya aynı selâmla karşılık verin. Haccı da, umreyi de Allah için tamamlayın. Eğer (düşman, hastalık ve benzer sebeplerle) engellenmiş olursanız artık size kolay gelen kurbanı gönderin. وإ ذا ح ييت م ب تح ي ة فحي وا ب أحسن م نها أو ر د وها 84\4 وأت م وا الحج والع مرة ل ل فإ ن أ ح ص ر ت م فما استيسر م ن الهدي 194\3 Yukarıdaki ayetlerde sırasıyla vurgunun malın kimin geri verdiğinden ziyade malın geri verilmiş olmasında, selam verenin kim olduğundan ziyade selam kimden gelirse gelsin en güzel biçimde karşılık veremeye ve kuşatmanın/engelin kimden, neyden kaynaklandığından daha çok bu durumda ne yapılacağına olduğu görülmektedir. Çokluk ifade etmesi Etken yapıda fail açık seçik ve belirgin durumda iken edilgen yapı bazı bağlamlarda failin bir fazla olabileceğine işaret eder. Aşağıdaki ayetlerde ( (ق يل fiiline Allah (C.C.), Peygamber (a.s.), öğüt veren salih kişiler fail olarak takdir edilebilir. Ayrıca bu ayetlerde söyleyen failden ziyade onların takındıkları tavır, aldıkları tutumun öne çıktığı söylemek mümkündür. Onlara, Yeryüzünde fesat çıkarmayın denildiğinde, Biz ancak ıslah edicileriz! derler. Ona Allah tan kork denildiği zaman, gururu onu daha da günaha sürükler. Süreklilik ve kalıcılık anlamı taşıması وإ ذا ق يل له م ال ت فس د وا ف ي ا لر ض إ نما نح ن م صل ح ون 11\3 وإ ذا ق يل له ات ق هللا أخذته الع زة ب ا ل ثم 3\334 قال وا Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyin. Hayır, onlar diridirler. Eğer birbirinize güvenirseniz kendisine güvenilen kimse emanetini (borcunu) ödesin. وال تق ول وا ل من ي ق تل ف ي سب ي ل هللا أموا ت بل أحيا ء 154\3 فإ ن أم ن بعض ك م بعضا فلي ؤ د الذ ي اؤت م ن أمانته 383\3 Bu ayetlere bakıldığında ilkinde (يقتل) fiilinin hem edilgen çatılı hem de muzari/geniş zaman fiili olduğu görülür. Bu durum ayette bahsi geçen olgunun zamanla ve kişiyle sınırlı olmadığına delalet etmektedir. Yine ikinci ayetteki şart yapısı ve (أؤتمن) fiilinin edilgen oluşu ayetin anlamını zaman ve kişi sınırlamasından kurtarıp ona süreklilik anlamı katmaktadır.

ال 286 / Yrd. Doç. Dr. Yusuf KARATAŞ EKEV AKADEMİ DERGİSİ Genelleştirme işlevi görmesi Kendilerine uyulanlar o gün azabı görünce, kendilerine uyanlardan uzaklaşacaklar. Hiçbir kimseye gücünün üstünde bir yük ve sorumluluk teklif edilmez. إ ذ تبرأ الذ ين ات ب ع وا م ن الذ ين اتبع وا ورأو ا العذاب 144\3 ت كل ف نف س إ ال و سعها 333\3 Yukarıdaki ilk ayette (اتبعوا) fiilinin hem edilgen yapıda gelmesi hem de (الذين) ) gibi bir ismi mevsul/bağlayıcı unsur un bulunması ayetin anlamını genelleştirmekte ve belirli bir failden bahsetmek zorlaşmakta olup benzeri davranış sergileyenler ayetin kapsamına (نفس ( ve fiilinin edilgen ve muzari (تكل ف) girmektedir. İkinci ayette ise genelleştirmenin kelimesinin nekira/belirsiz olmasıyla sağlandığı görülür. Sonuç Kimi sami dillerinde edilgen yapı hiç kullanılmazken Süryanice gibi dillerde edilgen yapı yerine dönüşlülük yapısını tercih edildiği görülmüştür. Erken dönemden itibaren Arapçadaki edilgen yapının dilcilerin dikkatini çekmiş ve oldukça zengin bir terminolojiye sahiptir. Arapçada edilgen yapının özetleme, yüceltme, yerme, süreklilik ve genelleştirme gibi çok sayıda işlev için kullanıldığı görülmektedir. Bu işlevlerin bazılarının Kur ân Kerimde çok belirgin olduğu tespit edilmiştir. (زين) ve ( الكتاب (آتى ve benzeri kelimeler ayrı ayrı incelendiğinde yüceltme ve yerme gibi işlevler oldukça dikkat çekicidir. Kaynakça Amâyira, İsmâil Ahmed. (2003). Dirâsâtun Luğaviyyatun Mukârana. Ammân: Dâru Vâil li l-neşr ve t-tevzi i. İbâde, Muhammed İbrahîm. (2005). Mu cemu Mustalahâti l-nahv ve s-sarf ve l- Arûz ve l-kâfiye. el-kâhire: Mektebetu l-êdêb. el-ehfaş ul-evsat, Ebu l-hasan Saîd b. Mes ade. (1990). Maânî l-kur ân. C. 1-2. (Tah. Huda Mahmûd Karrâ a). el-kahire: Mektebetu l-hanci el-ferrâ, Ebu Zekeriyya Yahya İbn Ziyâd. (t.y.). Maânî l-kur ân. C. 1-3. (Tah. Ahmed Yusuf Necâtî ve diğ.). Dâru l-mısrıyya li t-telîf ve t-terceme. el-galâyînî, eş-şeyh Mustafa. (1994). Câmi ud-durûsi l-arabiyya. (I-II-III), Beyrut: el- Mektebe el-asriyye el-kurtubî (ö. 671H), Ebu Abdi llah b. Ahmed b. Ebî Bekr b. Ferah el-ensâri. (1964). El- Câmi u li ahkâmi l- Kur ân. C. 1-20. (Tah. Ahmed el-berdûnî ve İbrahim Etfîş) el-kahire: Dâru l-kutubi l-mısrıyya.

İŞLEVLERİ AÇISINDAN ARAPÇADA EDİLGEN YAPI 287 er-râcihî Şerefu d-dîn. (1999). El-Mebna li l-mechul, Terâkibuhu ve Delâlatuhu fi Kur âni l-kerîm. El-İskanderiyye: Darul -Marife el-cami iyye er-râzî [ö.1389h], Muhammed b. Omer b. el-huseyn(ebu Abdullah Fahru d-dîn). (t.y.) Tefsiru l-kebîr ve Mefâtîhu l-ğayb. C. 1-32. Dâru l-ihyai t-turâsi l- Arabî. es-semerrâî, Fâdil Sâlih. (2003). Maânî n-nahv. C. 1-4. el-kahire: Şeriketu l- Âtik es-suyûtî (ö. 911H), Celâlu d-dîn Abdu r-rahmân. (1998). Hem u l-hevami fi Şerhi Cem i l-cevâmi. C. 1-4. (Tah. Ahmed Şemsu d-dîn). Lubnân: Daru l- Kutubi l-ilmiyye. Hasan, Abbâs. (1974). en-nahvu l-vâfî. C. 1-4. el-kahire: Dâru l-ma ârif. İbn Cinnî [ö. 392H], Ebu l-feth Osmân. (1994). el-muhtesab fi Tebyîni Vucûhi Şavâzzi l- Kıraâti ve l-îzâhi anhâ. C. 1-2. (Tah. Alî en-necdî Nâsif ve diğ.) el- Kâhire. Karaağaç, G. (2012). Türkçe nin Dilbilgisi. Ankara: Akçağ Yay. Karaman, H. ve diğ. (2007). Kur ân-ı Kerîm ve Açıklamalı Meâli. Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı. Korkmaz, Z. (2007). Gramer Terimleri Sözlüğü. Ankara: TDK Yayınları. Muhammed, Abdu l-fettâh. (2006). el-fi u l-mebne li l-mechûl fi l-luğati l- Arabiyya. Mecelletu Câmi atu Dimaşk. C. 22, S. 1-2, s. 17-70. Dimaşk. Sibeveyh, Amr b. Osmân b. Kanber. (2004). el-kitâb. C. 1-5. (Tah. Abdu s-selam Muhammed HARUN). el-kâhire: Mektebetu l-hancî.