SİRKÜLER NO: POZ-2014 / 72 İST, 20.10.2014 ÖZET: Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde değişiklik yapılmasına ilişkin tebliğ (Seri No: 1) yayımlandı. KATMA DEĞER VERGİSİ GENEL UYGULAMA TEBLİĞİNDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA İLİŞKİN TEBLİĞ (SERİ NO: 1) YAYIMLANDI 16 Ekim 2014 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri No: 1) ile Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Tebliğinde bazı değişiklikler yapılmıştır. Yapılan değişiklikler 1 Kasım 2014 tarihinden geçerli olacaktır. KDV Genel Uygulama Tebliği hatırlanacağı üzere 26 Nisan 2014 tarihli Resmi Gazete de yayımlanmış olup, bu tebliğ öncesinde yayımlanmış tüm genel tebliğler kaldırılmıştı. Değişiklik tebliği sirkülerimiz ekinde sunulmuş olup, yapılan değişikliklerden bazılarını ana başlıklarıyla aşağıdaki şekilde özetleyebiliriz: 1- Külçe Metal Teslimleri: Külçe metal teslimlerinde 7/10 olarak belirlenmiş olan tevkifat oranı 5/10 a çekilmiştir. 2- Bazı Nakit İadeler: Hizmet ihracatı ve KDV Kanunu nun 13. Maddesindeki bazı istisnalardan kaynaklanan nakden iadeler daha önce sadece vergi inceleme raporu sonucuna göre yapılabilirken, bu defa Yeminli Mali Müşavir raporu ile de bu iadelerin alınabilmesi olanağı sağlanmıştır. Öte yandan, 13. Maddedeki istisnaların uygulanmasına yönelik bazı değişiklikler de yapılmıştır. 3- Yolcu Beraberi Eşya: Yolcu beraberi eşya kapsamında Türkiye de ikamet etmeyenlere KDV hesaplayarak yapılan satışlardan kaynaklanan iade taleplerinde; yüklenilen KDV listesi ve iadesi talep edilen KDV hesaplama tablosu verilmeyecektir.
4- İhraç Kayıtlı Teslimler: İhraç kayıtlı teslimlerden kaynaklanan iade taleplerinde bir defaya mahsus verilen ilgili meslek odasına üyelik belgesinin onayında noter şartı kaldırılmıştır. 5- Dahilde İşleme İzin Belgesi Kapsamındaki İşlemler: Aşağıdaki paragrafta geçen 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında temin ettiği mallar ifadesi çıkarılmış ve yerine yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin temin ettiği mallar ifadesi metne eklenmiş olup, değişiklik sonrası hali aşağıdaki şekildedir: Öte yandan, 3065 sayılı Kanunun geçici 17 nci maddesi kapsamında teslimde bulunan DİİB sahibi mükellefin iadesini talep edeceği KDV tutarı, ihraç kaydıyla teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu malların üretimi için yurtiçi ve yurtdışından KDV ödemeksizin temin ettiği mallar nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamaz. Ayrıca bu kapsamda yapılan işlemlerde, imal edilen mallar ihraç edilmeden herhangi bir iade işlemi yapılamaz. Ayrıca, KDV iadesinde ortak hususlar bölümünde; dahilde işleme izin belgesi (DİİB) sahibi mükelleflerin iade hesaplamaları ile ilgili paragraflar aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurtdışından satın aldığı girdileri kullanarak ürettiği malı 3065 sayılı Kanunun (11/1 -c) maddesi kapsamında ihraç kayıtlı olarak teslim eden bir mükellefin iade alacağı KDV tutarı, ihraç kayıtlı teslim nedeniyle hesaplayıp tahsil etmediği KDV tutarından, bu ürün için DİİB kapsamında aldığı girdiler nedeniyle ödemediği KDV tutarı düşüldükten sonra kalan tutardan fazla olamaz. Eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle KDV ödeyerek satın aldığı girdileri kullanarak vücuda getirdiği ürünü ihraç eden ve bunun karşılığında da DİİB kapsamında KDV ödemeyerek söz konusu girdi veya eşdeğer eşyasını temin etme hakkı kazanan mükellefin KDV ödeyerek satın aldığı girdilere ilişkin KDV yi, başlangıçta iade olarak talep etmesi mümkün değildir. İade edilecek KDV nin hesabı, eşdeğer eşya uygulaması nedeniyle DİİB kapsamında KDV ödemeksizin girdi temininden sonra yapılır. Bu durumda iade edilecek KDV tutarı, ihracat bedeli ile DİİB kapsamında KDV ödemeksizin yurtiçi ve yurtdışından temin edilen girdilerin bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. Yapılan değişiklikler, yukarıdaki paragraflara koyu renkli ve altı çizili ifadelerin eklenmesinden oluşmaktadır. Tebliğdeki, eşdeğer eşya kullanılan işlemlerdeki KDV iadesi sınırlamasının yanlış olduğu kanaatindeyiz.
6- Yatırım Teşvik Belgesi Kapsamındaki Makine Teçhizat Teslimleri: KDV Kanunu nun 13/d Maddesi uyarınca yatırım teşvik belgesi sahibi mükelleflere belge kapsamındaki makine ve teçhizat teslimleri KDV den istisna olup, genel uygulama tebliğinin anılan istisna ile ilgili bölümünde yer alan aşağıdaki paragraf uygulamada bazı tereddütlere yol açmaktaydı: İstisna belgesi, KDV mükellefine verilir. Vergi dairesi tarafından istisna belgesi talep eden ilgili birim, kurum ve kuruluşun başvuru anında KDV mükellefiyetinin bulunması durumunda bunlar adına, mükellefiyetinin bulunmaması halinde ise varsa KDV mükellefi iktisadi işletmesine istisna belgesi verilir. Bu şekilde yatırım teşvik belgesi kapsamında alınan makine ve teçhizatın ilgili birim, kurum ve kuruluşun veya iktisadi işletmesinin bilanço veya aktifine kaydedilmesi ve bu durumun satın almanın gerçekleştiği döneme ilişkin KDV beyannamesi verme süresi içinde vergi dairesine bildirilmesi gerekmektedir. Aksi halde indirim hakkı tanınan işlemlerde kullanma şartı yerine getirilmemiş olacağından, verginin alıcıdan aranması gerekir. Satıcının istisnalı işlem beyanı ve iade talebi ise genel hükümlere göre yerine getirilir. Yukarıdaki paragrafta geçen ilgili birim, kurum ve kuruluşun ifadeleri Devlet üniversiteleri ve hastaneleri, belediyeler ve benzerinin olarak değiştirilmiştir. 7- Kıymetli Taş Teslimleri: 11 Eylül 2014 tarihli Resmi Gazete de yayımlanan 6552 sayılı Kanun ile kıymetli taşlara ilişkin KDV istisnasının düzenlendiği KDV Kanunu nun 17/4-g Maddesinde değişiklik yapılmış olup, buna paralel olarak genel uygulama tebliğinin ilgili bölümü de değiştirilmiştir. Öte yandan, kıymetli taşların KDV istisnası kapsamına giren ilgili mevzuatına göre borsaya bildirilmek kaydıyla borsa üyeleri arasında borsa dışındaki teslimlerinde Kanunun (23/f) maddesinin verdiği yetki çerçevesinde özel matrah şekli uygulanması uygun görülmüştür. İstisna kapsamına alınan kıymetli taşları ihtiva eden veya bu taşlardan yapılmış eşya teslimlerinde KDV matrahı, teslim bedelinden kıymetli taş bedeli düşüldükten sonra kalan tutar olarak tespit edilecektir. Kıymetli taş bedeli olarak Borsa İstanbul Elmas ve Kıymetli Taşlar Piyasasında oluşan fiyat esas alınır. Düzenlenecek faturada, eşyanın KDV hariç satış bedeli ile kıymetli taşın cins, adet, kırat ve bedeli ayrıca yer alacaktır. 8- Tebliğin IV.KDV İadesinde Ortak Hususlar bölümünde yapılan değişiklikler: İadesi talep edilecek KDV hesabında dikkate alınan hususlar içinde İade hakkı doğuran işlemin gerçekleştiği döneme ilişkin telefon, kırtasiye, posta, ulaşım, konaklama, akaryakıt, elektrik, su, büro malzemeleri, muhasebe, reklâm, temizlik
malzemeleri, kira vb. genel imal ve genel idare giderlerinden iade hakkı doğuran işleme isabet eden kısım da yer almaktadır. Bu cümledeki İade hakkı doğuran işlemin gerçekleştiği döneme ilişkin ifadesi İade hakkı doğuran işlemle ilgili olan şeklinde değiştirilmiştir. İhraç kayıtlı mal teslim alıp ihraç eden mükellefler sadece, genel giderler ve amortismana tabi iktisadi kıymetler dolayısıyla yüklendikleri KDV yi iade talep edebilmektedirler. Buna ilişkin açıklamanın yer aldığı paragraftaki cümle aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir: Bu durumda ihracatçının genel giderler ve ATİK nedeniyle yüklendiği KDV için iade talebinde bulunabileceği KDV tutarı, ihracat bedeline genel vergi oranı uygulanması sonucu hesaplanan tutar ile ihraç kayıtlı teslim bedeli üzerinden hesaplanan KDV arasındaki farkı aşamaz. Yukarıdaki altı çizili koyu renkli yazılar değişiklik öncesinde ihracat bedeli ile ihraç kaydıyla teslim bedeli arasındaki farka genel vergi oranı uygulanmak suretiyle bulunacak tutarı aşamaz. şeklinde idi. Dış ticaret sermaye şirketleri ile sektörel dış ticaret şirketlerinin ihracatına aracılık ettikleri mükelleflerin indirilecek KDV listesini verme zorunluluğu kaldırılmıştır. İhraç kayıtlı teslimlerden doğan iade alacağının, nakden yada mahsuben iade alınması yerine indirim yoluyla da telafi edilebilmesi mümkündür. (Beyannamedeki indirimler tablosunun 107. No lu satırı kullanılmaktadır) Bu indirimin en erken ihracatın gerçekleştiği dönem beyannamesinde yapılabileceği yönünde değişiklik yapılmıştır. İşlemin Gerçekliğini İspatlama: Düzenledikleri veya kullandıkları belgelerin sahteliğine veya muhteviyatı itibarıyla yanıltıcı olduğuna ilişkin inceleme veya idari araştırma aşamasında mükelleflere ve kendileri hakkında olumsuz rapor veya olumsuz tespit bulunmamakla birlikte mal veya hizmet satın aldıkları mükellefler hakkında olumsuz rapor veya olumsuz tespit bulunan mükelleflere söz konusu belgelerin gerçekliğine yönelik deliller ileri sürme imkânı verilmiştir. Yapılan değişiklikle bu delillerin yazılı olarak ileri sürebileceği belirtilmiştir. Saygılarımızla