Cilt/Vol 6 Sayı/Num ber 23 Eylül/Septem ber 2015



Benzer belgeler
PRİMER ENÜREZİS NOKTURNA TANILI ÇOCUKLARIN ANNELERİNİN YAŞAM KALİTESİNİN BELİRLENMESİ

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Eğitim Süresi Puan Türü

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

2011 TUS İLKBAHAR DÖNEMİ MERKEZİ YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL) (SINAV TARİHİ : 15 Mayıs 2011)

2016-TUS SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

*Uzmanlık Programları ile ilgili Özel Koşullar ve Açıklamalarını mutlaka okuyunuz. 1

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitim Dalları ve Kontenjanları

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

2014-TUS SONBAHAR DÖNEMİ EK YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

2018-TUS 2. DÖNEM EK TERCİH KILAVUZU Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

TUS Sonbahar Dönemi Ek Yerleştirme Sonuçlarına Göre En Küçük ve En Büyük Puanlar(Genel)

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (7)

T.C.DİCLE ÜNİVERSİTESİ HASTANELERİ 1 / 63 ACİL TIP ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI

DÖNEM III VIII. DERS KURULU (3 HAFTA)

2010 TUS SONBAHAR DÖNEMİ MERKEZİ YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL) (SINAV TARİHİ : Aralık 2010)

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Ek Kontenjanları*

2008 NİSAN DÖNEMİ TUS MERKEZİ YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL) (SINAV TARİHİ : NİSAN 2008)

(1) (2) (3) (4) (5) (6) (7) Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

2014-TUS SONBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (YABANCI UYRUKLU)

2014-TUS İLKBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

1. Sınıf Yıllık Ders Yükü Toplamı

Program Kodu Program Adı Puan Türü Genel Ek Kontenjan YBU Ek Kontenjanı Özel Koşullar ve Açıklamalar*

Alan Üniversite Yıl. Alan Üniversite Yıl. Alan Üniversite Yıl

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Programlar ve Kontenjanları*

TÜRKİYE DEKİ ÜÇ TIP FAKÜLTESİNİN SON ÜÇ YILDAKİ YAYIN ORANLARI THE THREE-YEAR PUBLICATION RATIO OF THREE MEDICAL FACULTIES IN TURKEY

T.C. ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ Balcalı Hastanesi Başhekimliği PERSONEL İŞLERİ BİRİMİNE

Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitim Dalları ve Kontenjanları

Halk Sağlığı 4 K Bülent Ecevit Üniversitesi

2014-TUS SONBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

2015-TUS İLKBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI DERSLER VE KREDİLERİ

AKADEMİK ve ETİK KURUL KOMİTESİ

Program Kodu Eğitim Süresi Puan Türü (1) (2) (3) (4) (5) (6) (7)

2012/2013 Yılı İstatistiki Verileri

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ İstanbul Tıp Fakültesi Dekanlığı

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ BİRİM FAALİYET RAPORU

2013-TUS İLKBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

T.C. Sağlık Bakanlığı GAZİANTEP ŞEHİTKAMİL DEVLET HASTANESİ UZMAN DOKTOR LİSTESİ

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitim Dalları ve Kontenjanları

2015-TUS SONBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

Bilim Uzmanı İbrahim BARIN

2013-TUS SONBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (GENEL)

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ DÖNEM III NÖROLOJİK BİLİMLER VE PSİKİYATRİ DERS KURULU (Dönem III, Kurul 7)

İZMİR DE YENİ DEVLET ÜNİVERSİTESİ

Üniversite Hastanesi mi; Bölge Ruh Sağlığı Hastanesi mi? Ayaktan Başvuran Psikiyatri Hastalarını Hangisi Daha Fazla Memnun Ediyor?

Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi BÖLÜM KALİTE SORUMLULARI LİSTESİ KOD: KY. LS.20 YAY. TRH: REV. TRH: REV.

Obsesif KompulsifBozukluk Hastalığının Yetişkin Ayrılma Anksiyetesiile Olan İlişkisi

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

İÇİNDEKİLER Sayfa Atatürk ün Gençliğe Hitabesi... 1 Hekimlik Andı... 2 Önsöz... 3 Misyonumuz Vizyonumuz... 4 Bugüne Kadar Görev Alan Fakülte

T.C. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Türkçe ve İngilizce Tıp Programları

ÖZET HAZIRLAYANLAR. Temmuz 2015 Sayı:1. T. C. Sağlık Bakanlığı Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlık İnsan Gücü Planlama Daire Başkanlığı

TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS)

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II VI. DERS KURULU (4 HAFTA)

2016- TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS) SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU YABANCI UYRUKLU KONTENJANI

Sağlık Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Hastanelerine Alınacak Asistan Sayıları

ÖZDEĞERLENDİRME PLANI

Yatan Hasta Memnuniyeti. Patient Satisfaction in Clinic Deparments

T.C. Sağlık Bakanlığı GAZİANTEP ŞEHİTKAMİL DEVLET HASTANESİ Uzman Doktor Listesi

2013 Eylül TUS Taban Puanları (bölüm ismine göre alfabetik sıralı liste)

Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri

2016- TIPTA UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (TUS) SONBAHAR BAŞVURU KILAVUZU - YABANCI UYRUKLU KONTENJANI

HATAY SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI 1. SINIF GÜZ DÖNEMİ BÜTÜNLEME TARİHLERİ

T.C. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Türkçe ve İngilizce Tıp Programları

Bir Üniversite Hastanesinin Yoğun Bakım Ünitesi Hemşirelerinde Yaşam Kalitesi, İş Kazaları ve Vardiyalı Çalışmanın Etkileri

KADRO ADEDİ ADANA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ ACİL TIP 3 ADANA NUMUNE EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ AİLE HEKİMLİĞİ 2 ADANA NUMUNE EĞİTİM VE

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FAALİYET RAPORU

TSİM RAPORLARI. Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü İstatistik Analiz Bilgi Sistemleri Dairesi Ayfer ŞEN

KISMİ ZAMANLI ÇALIŞMAYA HAK KAZANAN ÖĞRENCİ LİSTESİ

T.C. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Türkçe ve İngilizce Tıp Programları

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ FAALİYET RAPORU

T.C. MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ TAYFUR ATA SÖKMEN TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI DÖNEM II VI. DERS KURULU (4 HAFTA)

2015 YILI AKADEMİK TEŞVİK ÖDENEĞİNE ESAS PUANLAMA LİSTESİ

T.C. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Türkçe ve İngilizce Tıp Programları

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

İSTANBUL TIP FAKÜLTESİ Dönem 6 Öğrenim Esasları. A. Genel Tanıtım B. Çalışma Kılavuzu C. Rotasyon Tablosu D.Dönem Kurulu E.

T.C. İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Türkçe ve İngilizce Tıp Programları

TIPTA UZMANLIK KURULU KARAR TUTANAĞI Sayfa 1 / 14. Karar

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ BİRİM FAALİYET RAPORU

T.C. KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI AKADEMİK TAKVİMİ DÖNEM-1 Başlangıç Tarihi Bitiş Tarihi

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

BÖLGE GRUP SIRALAMASI

Bakanlığımız Eğitim ve Araştırma Hastanelerinde Klinik Şefi, Klinik Şef Yardımcısı ve Başasistan Ataması Yapılacak Kadrolar

Hemşirelerin Hasta Hakları Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ. Yıl: 5 Sayı: 9 Haziran 2015

AKADEMİK ve ETİK KURUL KOMİTESİ

AKUT LENFOBLASTİK LÖSEMİ TANILI ÇOCUKLARIN İDAME TEDAVİSİNDE VE SONRASINDA YAŞAM KALİTELERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ. Dr. Emine Zengin 4 mayıs 2018

SANAYİDE ÇALIŞAN GENÇ ERİŞKİN ERKEKLERİN YAŞAM KALİTESİ VE RİSKLİ DAVRANIŞLARININ BELİRLENMESİ

HATAY SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI 1. SINIF GÜZ DÖNEMİ FİNAL TARİHLERİ

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

AKADEMİK YILI MESLEK YÜKSEKOKULU YAZ OKULU PROGRAMI (PAŞA) Ders Adı Öğretim Elemanı İletişim Adresi Ders Günü ve Saati Derslik Acil Hasta

2012-TUS İLKBAHAR DÖNEMİ GENEL YERLEŞTİRME SONUÇLARINA GÖRE EN KÜÇÜK VE EN BÜYÜK PUANLAR (YABANCI UYRUKLU)

Tablo 2 Üniversitelerdeki Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yapılacak Dallar ve Kontenjanları *

TÜRKİYE KAMU HASTANELERİ KURUMU UZMAN TABİPLER İÇİN PERSONEL DAĞILIM CETVELİ ( )

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI PDÖ PROGRAMI DÖNEM 1 HÜCRE BİLİMLERİ 2 DERS KURULU

KARADENİZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ SOSYAL BİLİMLER DERGİSİ. Yıl: 5 Sayı: 10 Aralık 2015

Transkript:

Cilt/Vol 6 Sayı/Num ber 23 Eylül/Septem ber 2015 p.issn: 1308-7185 ejssn: 2149-3103 M USTAFA KEM AL ÜNİVERSİTESİ TIP DERGİSİ M EDICAL JOURNAL OF M USTAFA KEM AL UNIVERSITY M ustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Yayını Medical Journal of the M ustafa Kemal University Yılda 4 kez yayınlanır. Makale gönderim adresi: mkutipdergi @ gmail.com www.m kumedicaljoum al.com

M USTAFA KEM AL ÜNİVERSİTESİ TIP DERGİSİ Medical Journal of M ustafa Kemal University Mustafa Kemal Üniversitesi adına sahibi Rektörü Prof. Dr. Hasan Kaya Baş Editör: Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Y usuf Önlen Editörler: Doç. Dr. Faruk Hilmi TURGUT Doç. Dr. Bilge Bülbül ŞEN Yrd. Doç. Dr. Erhan YENGİL Yrd. Doç. Dr. Recep DOKUYUCU Mustafa Kemal Üniversitesi Tayfur Ata Sökmen Tıp Fakültesi Dekanlığı Tarafından yayınlanmaktadır. Dil Editörleri: Prof. Dr. Mehmet Rami HELVACI Yrd. Doç. Dr. Raziye Keskin KURT Hazırlık ve Baskı: Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyoistatistik Danışman: Prof. Dr. Cahit ÖZER Prof. Dr. Tacettin İNANDI Doç. Dr. Nazan SAVAŞ Sorumlu Yazı İşleri Müdürü: Enver Sedat Borazan Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Sekreteri p.issn: 1308-7185 e.issn: 2149-3103 Dergi Sekreterliği: Yrd. Doç. Dr. Ümit Sertan ÇÖPOĞLU Dr. İbrahim ORTANCA Dr. Gökhan DEMİRKIRAN Arş. Gör. Hatice DOĞAN Yılda 4 kez yayınlanır. M akale gönderim adresi: w w w. mkumedicalj ournal.com m kutipdergi@ gmail.com Yazışma Adresi: Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanlığı 31100 Antakya/HAT AY Tel : (326) 2455114 Faks: (326) 2455305

Danışma Kurulu / Advisory Board Ilk ve Acil Yardım Dr. Mehmet Duru (Hatay) Dr. Ali Karakuş (Hatay) Dr. Mustafa Şahan (Hatay) Adli Tıp Dr. Mustafa Arslan (Hatay) Dr. Cem Zeren (Hatay) Dr. Hüseyin Kafadar (Elazığ) Aile Hekimliği Dr. Cahit Özer (Hatay) Dr. Erhan Yengil (Hatay) Anatomi Dr. Senem Erdoğmuş (Hatay) Anesteziyoloji Ve Reanimasyon Dr. Selim Turhanoğlu (Hatay) Dr. Çağla Özbakış Akkurt (Hatay) Dr. Işıl Davarcı (Hatay) Dr. Sedat Hakimoğlu (Hatay) Murat Karcıoğlu (Hatay) Beyin ve Sinir Cerrahisi Dr. Mustafa Aras (Hatay) Seyit Kağan Başarslan (Hatay) Biyofizik Dr. İbrahim Kahraman (Hatay) Çocuk Sağlığı Ve Hastalıkları Dr. İbrahim Şilfeler (Hatay) Dr. Fatmagül Başarslan (Hatay) Dr. Ünal Uluca (Diyarbakır) Deri ve Zührevi Hastalıkları Dr. Asena Ç. Doğramacı (Hatay) Dr. Özlem Ekiz (Hatay) Dr. Bilge Bülbül Şen (Hatay) Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Dr. Yusuf Önlen (Hatay) Dr. Ömer F. Kökoğlu (K.Maraş) Dr. Ömer Evirgen (Hatay) Dr. Vicdan Motor (Hatay) Fizik Tedavi Ve Rehabilitasyon Dr. Hayal Güler (Hatay) Dr. M. Turgut Yıldızgören (Hatay) Ayşe Dicle Turhanoğlu (Hatay) Fizyoloji Dr. Cahit Bağcı (Gaziantep) Dr. Cemil Tümer (Hatay) Dr. Ramazan Bal (Gaziantep) Dr. Şeniz Demiryürek (Gaziantep) Dr. Tuncer Demir (Gaziantep) Dr. Fatih Sefil (Hatay) Dr. Recep Dokuyucu (Hatay) Dr. Mehmet Aydın (Gaziantep) Genel Cerrahi Dr. Sacid A. Çoban (Gaziantep) Dr. Mustafa Uğur (Hatay) Muhyittin Temiz (Hatay) Göğüs Hastalıkları Dr. Sebahat Genç (Hatay) Dr. Ersin Şükrü Erden (Hatay) Göz Hastalıkları Dr. Ali Keskin (Kayseri) Dr. Hüseyin Öksüz (Hatay) Dr. Özgür İlhan (Hatay) Dr. Esra Aydın Tuzcu (Hatay) Halk Sağlığı Dr. Tacettin İnandı (Hatay) Dr. Nazan Savaş (Hatay) Dr. Nilgün Ulutasdemir (G.Antep) Histoloji Ve Embriyoloji Dr. Ayşe Yıldırım (Hatay) Dr. Ahmet Nacar (Ankara) İç Hastalıkları Dr. Mehmet Rami Helvacı (Hatay) Dr. Salih İnal (Isparta) İç Hastalıkları-Endokrinoloji Dr. Cumali Gökçe (Hatay) Dr. İhsan Üstün (Hatay) Dr. Alper Usluoğulları (Gaziantep) İç Hastalıkları-Gastroenteroloji Dr. Mehmet Demir (Hatay) İç Hastalıkları-Hematoloji Dr. Hasan Kaya (Hatay) Dr. Orhan Ayyıldız (Diyarbakır) Dr. Mehmet Gündoğdu (Erzurum) Dr. İmdat Dilek (Ankara) İç Hastalıkları-Nefroloji Dr. Faruk Hilmi Turgut (Mersin) İç Hastalıkları-Tıbbi Onkoloji Dr. Celaletdin Camcı (Gaziantep) Dr. Alper Sevinç (Gaziantep) Kadın Hastalıkları ve Doğum Dr. Ali Ulvi Hakverdi (Hatay) Dr. Raziye Keskin Kurt (Hatay) Dr. Ali Baloğlu (İzmir) Dr. İlay Gözükara (Hatay) Dr. Betül Usluoğulları (Gaziantep) Kalp - Damar Cerrahisi Dr. İyad Fansa (Hatay) Kardiyoloji Dr. Nihat Şen (Hatay) Dr. A. Burak Akçay (Hatay) Dr. Mustafa Kurt (Hatay) Kulak Burun Boğaz Dr. Ertap Akoğlu (Hatay) Dr. Cengiz Çevik (Hatay) Dr. Şemsettin Okuyucu (Hatay) Nöroloji Dr. Taşkın Duman (Hatay) Dr. İsmet Murat Melek (Hatay) Dr. Esra Okuyucu (Hatay) Nükleer Tıp Dr. Ebuzer Kalender (Hatay) Dr. Füsun Aydoğdu (Hatay) Ortopedi Ve Travmatoloji Dr. Aydıner Kalacı (Hatay) Dr. Yunus Doğramacı (Hatay) Dr. Hasan Hallaçeli (Hatay) Parazitoloji Dr. Gülnaz Çulha (Hatay) Dr. Özlem M. Kaya (Hatay) Plastik, Rekonstriktif ve Estetik Cerrahi Dr. Metin Temel (Hatay) Radyoloji Dr. Sinem Karazincir (Hatay) Dr. Nesrin Atcı (Hatay) Dr. Hanifi Bayaroğulları (Hatay) Ruh Sağlığı Ve Hastalıkları Dr. M. Hanifi Kokaçya (Hatay) Dr. Ümit Sertan Çöpoğlu (Hatay) Dr. Haluk Savaş (Gaziantep) Dr. Mahmut Bulut (Diyarbakır) Tıbbi Biyokimya Dr. Ali Özcan (Hatay) Dr. Zafer Yönden (Hatay) Dr. Sedat Motor (Hatay) Dr. Oğuzhan Özcan (Hatay) Dr. Ramazan Akça (Bursa) Tıbbi Biyoloji Dr. Bülent Göğebakan (Hatay) Dr. Müzeyyen İzmirli (Hatay) Tıbbi Farmakoloji Dr. Süleyman Oktar (Konya) Dr. Harun Alp (Hatay) Tıbbi Mikrobiyoloji Dr. Burçin Özer (Hatay) Dr. Melek İnci (Hatay) Dr. Nizami Duran (Hatay) Dr. Erkan Yula (İzmir) Tıbbi Patoloji Dr. Mehmet Yaldız (Hatay) Dr. Esin Atik Doğan (Hatay) Dr. Hasan Gökçe (Hatay) Dr. Tümay Özgür (Hatay) Sibel Hakverdi (Hatay) Üroloji Dr. Sadık Görür (Hatay) Dr. Mürsel Davarcı (Hatay) Dr. Kerem Gözükara (Hatay) Dr. Murat Rifaioğlu (Hatay)

Editörden, Değerli Okuyucularımız, Saygıdeğer Bilim İnsanları, Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi (MKUTD) nin Eylül 2015 sayısını sizlerle paylaşmaktan büyük mutluluk duymaktayız. Yeni sayımızda yayınlanan özgün araştırma ve olgu sunumlarını okumaktan keyif alacağınızı ümit ediyoruz. Bilimin önemli yapıtaşlarından birisi olan çalışmaların değerlendirilip bilim dünyasına katılımında aracılık yapan dergicilik sisteminde Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi olarak 5. yılımızı doldurmuş olmanın sevincini yaşamaktayız. İlk sayısı 2010 yılında yayınlanan dergimizde emeği geçen tüm editör ve yazarlarımıza en içten dileklerimizle teşekkürler ediyoruz. Dergimiz "çift-hakem" yöntemiyle çalışmakta olup, İngilizce ve Türkçe yazılmış Özgün araştırma, derleme ve olgu sunumları değerlendirilerek hakem görüşleri doğrultusunda uygun görülenleri yayınlamaktadır. Dergimize yazı göndererek, karşılıksız olarak hakemlik yaparak ve yazılarımıza atıfta bulunarak katkıda bulunan tüm Dergi dostlarımıza teşekkür ediyor, ilgi ve desteklerinin devamını diliyoruz. Dergimizin makale kabul ve değerlendirme sisteminde Tübitakla yaptığımız anlaşma doğrultusunda, yayınlanan yazılara Doi sağlanması başlamış olup Dergi Park sitesindeki sayfamızdan (www.mkumedicaljournal.com) online sistem aracılığıyla bilime katkı amaçlı yazılarınızı beklemekteyiz. Dergimizin 2015-Ulusal Katkı Değeri: 0,394 dir. Saygılarımla, IN DEXIN G - ABSTRACTING /D İZİN LER CrossRef - TÜ BİTAK Türk Medline - Google Scholar HIN A R I - A cademic Keys Akadem ik Dizin (Akadem ik Türk Dergileri İn d e ksi) Türkiye Atıf Dizini Yrd. Doç. Dr. Recep DOKUYUCU Mustafa Kem al Universitesi Tıp Dergisi Editörü Scientific Indexing Services Journal Index Index Copernicus Cite Factor DOAJ

İÇİNDEKİLER/TABLE OF CONTENTS ÖZGÜN MAKALE/ORIGINAL ARTICLE Primer Enürezis Nokturna Tanılı Çocukların Annelerinin Yaşam Kalitesinin Belirlenmesi Beltinge Demircioglu Kilic, Soner Olmez, Salih Gencoglan, Hamit Sirri Keten, Fazil Avci, Caner Olmez, Selcuk Kardas, Ekrem Guler, Dilsad Yildiz Miniksar, Mustafa Celik, Mustafa Haki Sucakli Quality of Life of the Mothers of the Children with Primary Nocturnal Enuresis... 1-7 Gözaltı Muayenesi ve Plastik Kelepçe Uygulamasına Bağlı Lezyonların Değerlendirilmesi Abdullah Avsar, Erdem Okdemir, Ramazan Karanfil, Alper Keten, Omer Kaya, Tuba Akkus Medico-Legal Examination of Custody and Evaluation of The Lesions Related to Plastic Handcuffing.8-11 Bir Üniversite Hastanesinde Ayaktan ve Yatarak Tedavi Alan Hastaların Memnuniyet Düzeyi ve İlişkili Faktörler Mehmet Erdem, Yagmur Oztoprak, Cansu Ulgen, Betul Eslem Emlik, Kutluhan Furkan Gul, Asiye Yildiz, Abdurrahman Mert, Mehmet Donmez, Sedat Guldogan, Feryal Bastaci, Anil Arpaci, Kubra Gizem Nacak, Arif Yeniceri, Nazan Savas Satisfaction Levels of Inpatients and Outpatients of a University Hospital and Related Factors 12-20 Digoxin Toxicity in Therapeutic Serum Levels Ugur Arslantas, Sinan Yildirim, Mehtap Kaynakci Bayram, Aynur Yurtseven, Tolga Cimen, Mehmet Dogan, Ekrem Yeter Terapötik Serum Seviyesinde Digoksin Toksisitesi... 21-26 DERLEME/REVIEW İskemi-Reperfüzyon Hasarı ve Oksidatif Stres İlişkisine Biyokimyasal Bakış Oguzhan Ozcan, Huseyin Erdal, Zafer Yonden Biochemical Aspect of Oxidative Stress Related to Ischemia-Reperfusion Damage...27-33 OLGU SUNUMU/CASE REPORT Spinal Anestezi Sonrası Gelişen Nöropatik Ağrı: Olgu Sunumu Eşliğinde Literatürün Gözden Geçirilmesi Ayhan Koseoglu, Mustafa Ozgur Emerging Neuropathic Pain After Spinal Anesthesia: The Review of the Literature in the Presence of a Case Report... 34-37 Süt Çocuğunda Sıradışı Bir Yabancı Cisim Aspirasyonu Sertac Duzer, Oner Sakallıoglu, Abdulvahap Akyigit, Cahit Polat, Pinar Gundogan Bozdag Unusual Foreign Body Aspiration in an Infant...38-41 Bilateral Optik Disk Druzeni ve Papilödem Ayırıcı Tanısında Optik Koherens Tomografinin Yeri: Üç Olgu Nedeniyle Fatih Mehmet Adibelli, Okan Toygar, Tugba Goncu, Ali Akal, Mutlu Cihan Daglioglu, Ibrahim Taskin Differential Diagnosis of Bilateral Optic Disc Drusen and Papiledema by Optical Coherence Tomography: Three Cases... 42-47 Tiroidektomiden Yirmi Yıl Sonra Vertebra ve Akciğer Metastazı ile Ortaya Çıkan Bir Tiroid Folliküler Karsinomu Vakası Celil Alper Usluogulları, Fevzi Balkan, Elif Ozdemir, Reyhan Ersoy, Bekir Cakir A Case of Follicular Thyroid Carcinoma Emerging with Vertebral and Lung Metastases Twenty Years After the Thyroidectomy... 48-51 Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Doi: 10.17944/mkutfd.22972 Mustafa Kemal Üniv Tıp Derg 2015; 6(23): 1-7 ÖZGÜN M AKALE/O RIG IN AL ARTICLE PRİMER ENUREZiS NOKTURNA TANILI ÇOCUKLARIN ANNELERİNİN YAŞAM KALİTESİNİN BELİRLENMESİ Quality of Life of the Mothers of the Children with Primary Nocturnal Enuresis Beltinge Demircioglu Kilic1, Soner Olmez2, Salih Gencoglan3, Hamit Sirri Keten4, Fazil Avci5, Caner Olm ez6, Selcuk Kardas7, Ekrem Guler8, Dilsad Yildiz M iniksar9, M ustafa Celik10, M ustafa Haki Sucakli10 1Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefrolojisi AD, Gaziantep; 2Samsat ilçe Devlet Hastanesi, Adıyaman; 3Yüzüncü Yıl Üniversitesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD, Van; 4Oniki Şubat Toplum Sağlığı Merkezi, Kahramanmaraş; 5Patnos Devlet Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Kliniği, Ağrı; 6Gaziantep Üniversitesi Halk Sağlığı AD, Gaziantep; 7Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Psikiyatri AD, Kahramanmaraş; 8Gazi Üniversitesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD, Ankara; 9İnönü Üniversitesi Çocuk Ruh Sağlığı ve Hastalıkları AD, Malatya; 10Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Aile Hekimliği AD, Kahramanmaraş ÖZET Amaç: Bu çalışma Primer enürezis nokturna (PEN) tanısı alan çocuk ve ergenlerin annelerinin yaşam kalitesinin belirlenmesi amacıyla yapıldı. Gereç ve Yöntem: Çalışma 15.03.2014-11.05.2014 tarihleri arasında Gaziantep Çocuk Hastanesi pediatrik nefroloji polikliniğine başvuran çocuk ve ergenlerin anneleri üzerinde yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak gerçekleştirildi. Katılımcılar çalışma öncesinde bilgilendirildi ve onam veren anneler çalışmaya dahil edildi. Kronik ve psikiyatrik hastalık tanısı olan anneler çalışmaya dahil edilmedi. Yaşam kalitesini değerlendirmek için Dünya Sağlık Örgütünün WHOQOL-Bref Yaşam Kalitesi Ölçeği (WHOQOL-BREF) kullanıldı. PEN tanısı alanlar ve almayanlar olarak 2 grupta değerlendirildi. Veriler S P S S 21.0 istatistik paket programı kullanılarak değerlendirildi. İstatistiksel olarak p<0.05 anlamlı kabul edildi. Bulgular: PEN hastalarının annelerinin bedensel 23.06±3.46 (p=0.135), sosyal 10.98±2.10 (p=0.645) ve çevresel 27.49±4.62 (p=0.924) alan puanları şeklinde iken, kontrol grubunda bedensel 22.62±3.75, sosyal 10.78±2.56 ve çevresel 27.63± 5.03 şeklindeydi. Ruhsal puan hastaların annelerinde daha fazlaydı (p=0.023). Diğer boyutlar benzer bulundu. Çalışmamızda PEN tanısı konulan çocukların annelerinin yaşam kalitesi puanları 3.27±0.68 iken kontrol grubunun 3.49±0.94 (p=0.156) şeklindeydi. Sonuç: PEN grubu ve kontrol grubunun yaşam kaliteleri benzer bulundu. Çocuklarda görülen PEN'in çocukların annelerinin yaşam kalitesini olumsuz etkilemediği görüldü. Anahtar kelimeler: Primer enürezis nokturna, yaşam kalitesi, anne ABSTRACT Aim: This study aims to determine the quality of life of mother of children and adolescents diagnosed with primary nocturnal enuresis (PAN). Material and method: This study was performed using face to face interview technique on their mother of children and adolescents admitted to department pediatric nephrology in Gaziantep Children Hospital between 15.03.2014 and 11.05.2014. Participants were informed prior to the study and mothers giving consent were included in the study. Mothers with chronic and psychiatric diseases were excluded from the study. WHOQOL-Bref Quality of Life Scale of World Health Organization was used to assess the quality of life. Participants diagnosed with PEN and without PEN were evaluated in two groups. Data were analyzed using S P S S 20.0 statistical software package. No statistically significant p<0.05 was considered significant. Results: As scores of mothers of patients with diagnosed with PEN were evaluated physically 23:06 ± 3.46 (p=0.135), social 10.98 ± 2.10 (p=0.645) and environmental 27.49 ± 4.62 (p=0.924), in the control group physically 22.62 ± 3.75, social 10.78 ± 2:56 and environmental scores were 27.63 ± 5:03. Mental scores were higher in mothers of patients (p=0.023). Other dimensions were found similar. While in our study quality life scores of mothers of patients diagnosed with PEN were evaluated 3.27±0.68, 3.49±0.94 (p=0.156) in control group. Conclusion: Life quality of both groups were found similar. We found that the life quality of their mother in children diagnosed with PEN were not detected negative effect Key words; Primary nocturnal enuresis, quality of life, mother Gönderme tarihi / Received: 01.05.2015 Kabul tarihi / Accepted: 21.08.2015 İletişim: Uzm. Dr. Soner Ölmez, Samsat İlçe Devlet Hastanesi, Adıyaman, drsnr 86@hotmail.com

Kilic ve ark. 2 GİRİŞ Kronik stresin psikosomotik hastalıklar ile ilişkili olduğu ve depresyon-anksiyete bozukluğu gibi ruhsal hastalıklar açısından risk oluşturduğu bilinmektedir (1). Enürezisli çocukların anne babalarında ebeveynlik stresinin artmış olduğu bildirilm iştir (2,3). Ülkemizde enürezis nokturna (EN) prevalansına yönelik yapılan araştırmalar sıklığın %11,6- %25,5 arasında değiştiğini göstermektedir (4-8). Dünya Sağlık Örgütü yaşam kalitesini bireyin yaşadığı yer, kültür ve değer yargıları içinde, amaçları, beklentileri, standartları ve kaygılarını algılayış biçimi, sağlıkla ilgili yaşam kalitesini de kişinin fiziksel sağlığı, ruhsal durumu, inançları, sosyal ilişkileri ve çevresi ile olan ilişkilerinin bir bütünü olarak tanım lar (9). Enurezis nokturna çocuk ve ailesi için yaşam kalitesini etkilediği düşünülen bir problemdir. Son zamanlarda çocuklar üzerindeki yarattığı psikiyatrik etkiler araştırılmaya başlanmış olsa da bu çocukların annelerinin yaşam kalitelerinin ne derece etkilendiğini ortaya koyan çalışmalar çok az sayıdadır. Bu çalışmamızda primer enürezis noktürnalı çocukların annelerinin yaşam kalitelerinin ne derece etkilendiğini ortaya koymayı amaçladık. GEREÇ VE YÖNTEM Bu çalışma 15.03.2014-11.05.2014 tarihleri arasında Gaziantep Çocuk Hastanesi pediatrik nefroloji polikliniğine başvuran çocuk ve ergenlerin anneleri üzerinde gerçekleştirildi. Katılımcılar çalışma öncesinde bilgilendirildi ve onam veren anneler çalışmaya dahil edildi. Kronik ve psikiyatrik hastalık tanısı olan anneler çalışmaya dahil edilmedi. Toplam 122 katılımcının yarısını PEN tanılı hastaların anneleri (grup 1: Çalışma grubu), diğer yarısını kontrol grubunda yer alan anneler (grup 2: Kontrol grubu) oluşturdu. Kontrol grubu için kendisinde veya çocuğunda herhangi bir psikolojik sağlık sorunu olmayan ya da üst solunum yolu enfeksiyonu gibi hafif sağlık sorunlu çocuğu olan anneler seçildi. Katılımcılara sosyodemografik verilerini ve yaşam kalitelerini belirleyen anket uygulandı. Sosyodem ografik veriler olarak; annenin yaşı, öğrenim durumu, medeni hali, sahip olduğu çocuk sayısı, mesleği, yerleşim yeri, kronik hastalığı olup olmadığı gibi sorular soruldu. Yaşam kalitesini ölçmek için ise Dünya Sağlık Örgütünün W HOQOL-Bref Yaşam Kalitesi Ölçeği kullanıldı (10). Bu çalışma için Helsinki Bildirgesine (Seul, 2008) uygun olarak Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp Fakültesi Etik kurulundan izin alındı. W HOQOL-Bref Yaşam Kalitesi Ölçeği: Global W HOQOL çalışması 1992 yılında, o güne dek geliştirilen genel amaçlı sağlıkla ilgili yaşam kalitesi ölçeklerinin batı kaynaklı olması ve ancak batılı kültürler arasında karşılaştırma yapmaya olanak tanımaları gerekçesi ile dünyadaki çeşitli kültürler arasında karşılaştırma yapmayı olanaklı kılmak amacıyla başlatılmıştır. W HOQOL ölçeği halen 40'dan fazla dil ve kültürde geçerli olmak üzere hazırlanmıştır (10). Dünya Sağlık Örgütünün W HOQOL grubu tarafından belirlenen yönerge çerçevesinde W HOQOL Türkiye Grubu tarafından Türk dilinin ve kültürünün sağlıkla ilgili yaşam kalitesini uluslararası düzeyde standardize edecek olan çalışmaya 1995 yılında Eser ve arkadaşları katılmışlardır. WHOQOL ölçeğinin WHOQOL-100 (uzun form) ve W HOQOL-Bref (kısa form) olmak üzere iki sürümü mevcuttur. Bu çalışmada hastaların yaşam kalitesini belirlemek amacı ile Türkler için Dünya Sağlık Örgütü yaşam kalitesi kısa formu (W HOQOL Bref TR) kullanılmıştır. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Kilic ve ark. 3 W HOQOL-Bref, orjinal ölçekteki (WHOQOL-100) genel bölümden (fasetten) iki, geri kalan 24 fasetten de birer soru alınarak oluşturulmuş olan 26 global ve bir de ulusal soru olmak üzere 27 sorudan oluşmaktadır. W HOQOL-Brief, uzun ölçeğin aksine 4 alan (domain)'dan oluşmuştur, ayrı ayrı bölümleri (fasetleri) yoktur. Bu form ile bireylerin genel sağlık ve yaşam kalitesi (G.S.Y.K) fizik, sosyal, psikolojik ve çevre ile ilgili iyilik durumları ortaya konulmaktadır. Bu ölçeğin ülkemizde geçerlilik ve güvenirlilik çalışması 1999 yılında Eser ve arkadaşları tarafından yapılm ıştır. İstatistiksel analiz Verilerin analizi SPSS 21.0 (SPSS, Chicago, IL, USA) istatistik paket programı kullanılarak yapıldı. İstatistiksel analizde verilerin ortalama, frekans ve standart sapma değeri belirlendi. İki grup arasındaki karşılaştırmalarda değişkenlerin normal dağılıma uygunluğu Kolm ogorov- Smirnov testi ile analiz edildi. İki grup arasındaki farklılığı ortaya koymak için student t ve Mann W hitney U testi kullanıldı. İstatistiksel olarak p<0.05 anlamlı kabul edildi. BULGULAR Hasta grubunu oluşturan 61 PEN tanılı çocuğun annelerinin yaş ortalaması 30.34 ± 3.43, kontrol grubunu oluşturan 61 annenin ise yaş ortalaması 31.77 ± 8.78 olarak bulundu (p=0.879). Çalışma ve kontrol grubunun yaş ortalamaları Tablo 1'de gösterilm iştir. Eğitim durumları açısından katılımcılar değerlendirildiğinde PEN tanılı çocukların annelerinin 3'ü (%4.9) üniversite, 5'i (%8.2) lise, 5'i (%6.6) ortaokul, 42'si (%68.9) ilkokul mezunuyken 6'sı (%9.8) okuryazar değildi. Kontrol grubunu oluşturan annelerin ise 7'si (%11.5) üniversite, 8'i (%13.1) lise, 12'si (%19.7) ortaokul, 29'u (%47.5) ilkokul mezunuyken 5'i (%8.2) okuryazar değildi. Yerleşim yerlerine göre hasta grubuna bakıldığında 44'ü il merkezinde, 13'ü ilçede, 4'ü ise köyde ikamet etmekteydi. Kontrol grubunun ise 49'u il merkezinde, 7'si ilçede, 5'i de köyde yaşamaktaydı. PEN tanılı çocukların annelerinin oluşturduğu grubun 48'i ev hanımı, 12'si memur, 1'i serbest meslek sahibiydi. Kontrol grubunu oluşturan annelerin ise 44'ü ev hanımı, 16'sı memurken 1'i serbest meslek sahibiydi. Çalışma ve kontrol grupları; meslek (p=0.689), yerleşim yeri (p=0.357) ve eğitim seviyeleri (p=0.063) açısından benzer durumdaydı. Veriler Tablo 2'de gösterilm iştir. PEN tanılı çocuğa sahip olan annelerin ölçekten aldıkları bedensel puan ortalaması 23.06±3.46, ruhsal puan ortalaması 21.68±3.1, sosyal puan ortalaması 10.98±2.1, çevresel puan ortalaması 27.49±4.62, yaşam kalitesi puan ortalaması 3.27±0.68 ve genel sağlık puan ortalaması ise 3.36±1.19 olarak tespit edildi. Kontrol grubunu oluşturan annelerin ölçekten aldıkları puanları incelediğimizde bedensel puan ortalaması 22.62±3.75, ruhsal puan ortalaması 20.21±3.91, sosyal puan ortalaması 10.78±2.56, çevresel puan ortalaması 27.63±5.03, yaşam kalitesi puan ortalaması 3.49±0.94 ve genel sağlık puan ortalaması ise 3.67±0.99 olarak belirlendi. Çalışma grubunda yer alan annelerin bedensel (p=0.135), sosyal (p=0.645), çevresel (p=0.924), yaşam kalitesi (p=0.156) ve genel sağlık (p=0.121) puan ortalamaları kontrol grubu ile benzerlik göstermekteydi. Ruhsal alan puanı ise çalışma grubundaki annelerde, kontrol grubundaki annelere göre anlamlı derecede daha yüksekti (p=0.023). Çalışma ve kontrol gruplarının bütün ölçek alt puanları Tablo 3'de gösterilm iştir. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Kilic ve ark. 4 Tablo 1. Hasta ve kontrol grubu yaş ortalaması. HASTA GRUBU KONTROL GRUBU P* Yaş ortalaması 30.34 ± 3.43 31.77 ± 8.78 0.879 * P<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Tablo 2. Grupların dem ografik verileri. - f - Hasta grubu Kontrol grubu P ^ ^ ^ ^ ^ ^ n (%) n (%) Yerleşim yeri 0.357 İl 44(72.1) 49(80.3) _ İlçe 13(21.3) 7(11.5) Köy 4(6.6) 5(6.6) Eğitim düzeyi 0.063 _ Üniversite 3 (4.9) 7 (11.5) _ Lise 5 (8.2) 8 (13.1) _ Ortaokul 5 (6.6) 12 (19.7) _ İlkokul 42 (68.9) 29 (47.5) ~ H Okuryazar değil 6 (9.8) 5 (8.2) M eslek 0.689 _ Ev hanımı 48 (78.7) 44 (72.1) _ M emur 12 (19.7) 16 (26.2) ~ M Serbest 1 (1.6) 1 (1.6) * P<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Tablo 3. Hasta ve kontrol gruplarının ölçek alt grup puanları. ÖLÇEK ALT GRUP PUANLARI HASTA KONTROL P * Bedensel puan 23.06±3.46 22.62±3.75 0.135 Ruhsal puan 21.68±3.10 20.21±3.91 0.023 Sosyal puan 10.98±2.10 10.78±2.56 0.645 Çevresel puan 27.49±4.62 27.63± 5.03 0.924 Yaşam kalitesi 3.27±0.68 3.49±0.94 0.156 Genel sağlık 3.36±1.19 3.67±0.99 0.121 * P<0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Kilic ve ark. 5 TARTIŞM A Enürezis nokturna (EN) beş yaşından büyük çocuklarda uyku sırasında tekrarlayıcı nitelikte istemsiz idrar kaçırılması, bu davranışın üç ay süreyle en az haftada iki kez ortaya çıkması, okul ya da sosyal yaşantı ile ilgili sıkıntı nedeni olması ve bu durumun tıbbi bir hastalığa bağlı olmaması olarak tanımlanır (11). Doğumdan bu yana idrar kontrolünün hiç sağlanamamasına primer enürezis, idrar kontrolü başladıktan ve en az 6 ay kuru kaldıktan sonra tekrar enürezisin ortaya çıkmasına ise sekonder enürezis denir. Gündüz idrar kaçırması olan hastalar bu grubun dışındadır ve onlarda işeme disfonksiyonundan söz edilir (12). Çalışmamızda genel olarak enüretik çocukların annelerinin yaşam kalitesinin sağlıklı kontrollerle benzer olduğunu ancak hastaların annelerinin ruhsal alan alt ölçek puanlarının düzeyinin daha yüksek olduğunu saptadık. Enürezis nokturna çocuk ve ebeveyni için stres oluşturan kronik gidişli bir bozukluktur (13). Yatak ıslatmanın çocuğun performansına ve kendilik algısı gelişimi üzerine önemli olumsuz etkileri bulunmaktadır (14). Genel olarak ebeveynler ve toplum tarafından çocukların yatak ıslatmaları 5-6 yaşlarında ortadan kalkacağı beklenir (15). Birçok ebeveyn bu durumu iyi tolere etmesine rağmen çocuk büyüdükçe, çocuğun sorumluluklarını alacak düzeye ulaşma ve kendi kontrolünü sağlama yönünde ebeveynin beklentisi artar (16). Düşük sosyoekonomik düzeyi olan ailelerin, özellikle de göç etmiş olanların enürezis nokturna karşısında daha az tolerasyon gösterdiği bildirilm iştir (17). Türk kültüründe genel olarak çocuğun bakımı annenin sorumluluğundadır. Bundan dolayı annelerin hayat kalitesi bu problemle baş etme sürecinde etkilenebilir (18). Yatak örtüsü yıkama, uyku kıyafetlerini değiştirme, yatakların değiştirilmesi gibi önemli ek yüklerin aile üzerinde zaman, efor ve finansal etkileri olmaktadır (16,19). Egemen ve arkadaşlarının 2008 yılında Enürezisli ve sağlıklı çocukların annelerini karşılaştırdıkları çalışmalarında, enüretik çocukların annelerinin anlamlı derecede daha düşük yaşam kalitesine ve daha yüksek depresyon düzeyine sahip olduklarını bulmuştur (18). Naitoh ve arkadaşlarının mono semptomatik EN'lı çocuklar ve annelerinde yaptığı bir diğer çalışmada yaşam kalite skorlarının EN'lı çocukların annelerinde daha düşük olduğu, daha yüksek anksiyete skorlarının olduğu ve depresyon skalasının ise benzer olduğu gözlenmiştir (20). Yine Türkiye'den Meydan ve ark.'nın 2012'de yaptığı benzer bir çalışmada da sosyal işlevsellik dışındaki diğer alt ölçeklerde anlamlı bir düzeyde düşüklük, sürekli kaygı puanı ve ortalama depresyon ölçeklerinin daha yüksek olduğu bulunmuştur (21). Kılıçoğlu ve ark.'nın 2014'te yaptığı diğer bir çalışmada da nokturnal enürezis saptanan hastalar ve onların annelerinin yaşam kaliteleri değerlendirildiğinde tüm alanlarda fiziksel, ruhsal, sosyal ve çevresel olarak yaşam kalite skorlarının anlamlı olarak düşük olduğu saptanmış (2). Bizim çalışmamızda yatak ıslatmanın enüretik çocuğu olan annelerin yaşam kalitesi üzerine etkileri incelendiğinde enüretik gruptaki annelerin yaşam kaliteleri ile sağlıklı kontrol grubu arasına anlamlı bir fark olmadığı ve ruhsal alan alt ölçek puan düzeylerinin daha yüksek olduğunu saptadık. Bu durumun çalışmamızın örneklem sayısının az olması ile ilgili olabileceğini düşündük. Aynı zamanda çalışmanın yapıldığı Gaziantep Çocuk Hastanesinin sadece merkez değil aynı Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Kilic ve ark. 6 zamanda çevre il, ilçe ve Suriye popülasyonundan da hasta kabul ettiği düşünülürse, çalışmaya alınan hastaların sosyoekonomik ve kültürel düzeylerinin düşük olması nedeniyle enürezis nokturnaya bakış açılarında, bu durumu hastalık olarak görmemelerinin katkı sağlamış olabileceğini düşünmekteyiz. Nitekim literatüre baktığımızda toplum ların hastalık kavramına yönelik algılarının; sosyoekonomik ve kültürel düzeyleriyle, hastalık dönem leri boyunca yaşadıkları veya karşılaştıkları deneyimlerle, duygusal ve davranışsal tepki repertuarlarıyla, psikopatoloji ve baş etme mekanizmalarıyla ilişkili olduğunu görm ekteyiz (20). Çalışmamızda enüretik çocukların annelerinin ruhsal alt ölçek puanlarının kontrol grubundan anlamı düzeyde yüksek bulduk. Enüretik çocukların annelerinin ruhsal alan yaşam kaliteleri sağlıklı kontrollerden daha iyi olduğunu göstermektedir. Ancak bu durum enüretik çocukların annelerinde depresyon, anksiyete gibi ruhsal hastalıkların daha fazla görüldüğü literatür bilgisiyle çelişm ektedir (21). Nitekim Butler RJ ve ark.'nın 1994 yılında enüretik çocuklarla ilgili yapmış oldukları çalışmada, enüretik çocuğu olan annelerin daha fazla ruhsal problemlere sahip olduklarını saptamışlardır. Çalışmamızdaki örneklem sayısının az olması ve annelerin yaşam kalite düzeylerini etkileyen diğer karıştırıcı faktörlerin bu duruma neden olabileceği düşünülm üştür. Bu çalışmanın sonuçları enüresiz nokturnalı çocuğu olan annelerin yaşam kalite düzeyi ile sağlıklı çocukları olan annelerin yaşam kalite düzeylerinin benzer olduğunu ortaya koymuştur. Enürezis nokturnalı çocukların anne ve babalarında gelişen psikopatolojileri ve enürezisli çocukların tedavi edilmesi sonucunda anne babanın yaşam kalitelerinde değişimlerin belirlenmesi için daha geniş serili uzunlamasına çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Enürezis nokturna tanılı çocuklarla karşılaşan hekimlerin bu çocuklarla ilgilenirken aynı zamanda annelerini de yaşam kaliteleri ve ruhsal sağlıkları açısından değerlendirm eleri, gereğinde psikiyatriye yönlendirmeleri koruyucu hekimlik açısından önemli olacaktır. REFERANSLAR 1. Trad PV. 13 Anxiety, Depression and Psychosomatic Disorders: Developmental Arrhythmias in Adolescent Mothers. Adolesc Psychiatry V 20 Ann Am Soc Adolesc Psychiatry 2013; 20: 179. 2. Kilicoglu AG, Mutlu C, Bahali MK, Adaletli H, Güneş H, Duman HM. Impact of enuresis nocturna on health-related quality of life in children and their mothers. Journal of pediatric urology 2014; 10(6): 1261-6. 3. Chang SSY, Ng CFN, Wong SN. Behavioural problems in children and parenting stress associated with primary nocturnal enuresis in Hong Kong. Acta Paediatr 2002; 91(4): 475-9. 4. Gümüş B, Vurgun N, Lekili M, İşcan A, Müezzinoğlu T, Büyüksu C. Prevalence of nocturnal enuresis and accompanying factors in children aged 7-11 years in Turkey. Acta Paediatrica 1999; 88: 1369-1372. 5. Oge O, Kocak I, Gemalmaz H. Enuresis: point prevalence and associated factors among Turkish children. Turk J Pediatr 2001; 43: 38-43. 6. Ozkan KU, Garipardic M, Toktamis A, Karabiber H, Şahinkanat T. Enuresis prevalence and accompaying factors in school children: a questionnaire study from southeast Anatolia Urol Int 2004; 73: 149-155. 7. Serel TA, Akhan G, Koyuncuoğlu HR, Öztürk A, Doğruer K, Ünal S. Epidemiology of enuresis in Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Kilic ve ark. 7 Turkish children. Scand J Urol Nephrol 1997; 31: 15. 537-539. 8. Ergüven M, Çelik Y, Deveci M, Yıldız N. Primer enürezis nokturnada etiyolojik risk faktörleri. Türk 16. Pediatri Arşivi 2004; 39: 83-87. 9. (WHOQOL): position paper from the World Health Organization. Soc Sci Med 1995; 41: 1403-1409. 17. 10. Eser S, Saatli G, Eser E, Baydur H, Fidaner C. Yaşlılar için Dünya Sağlık Örgütü Yaşam Kalitesi Modülü 18. WHOQOL-OLD: Türkiye alan çalışması Türkçe sürüm geçerlilik ve güvenilirlik sonuçları. Türk Psikiyatri Dergisi 2010; 21(1): 37-48. 11. American Psychiatric Association. Diagnostic and 19. statistical manual of mental disorders. 4th ed. American Psychiatry Press. Washington DC. 1995; 1537-41. 12. Neveus T, Lackgren G, Tuvemo T, Hetta J, Hialmas K, 20. Stenberg A. Enuresis - background and treatment. Scand J Urol Nephrol 2000; 206: 1-44. 13. Butler RJ, Redfern EJ, Holland P. Children's notions about enuresis and the implications for treatment. 21. Scand J Urol Nephrol Suppl 1994; 163: 39-47. 14. Theunis M, Van Hoecke E, Paesbrugge S, Hoebeke P, Vande Walle J. Self-image and performance in children with nocturnal enuresis. Eur Urol 2002; 41(6): 660-7. Byrd RS, Weitzman M, Lanphear NE, Auinger P. Bedwetting in US children: epidemiology and related behavior problems. Pediatrics 1996; 98: 414-9. Butler RJ, Brewin CR, Forsythe WI. Maternal attributions and tolerance for nocturnal enuresis. Behav Res Ther 1986; 24(3): 307-12. Schulpen TW. The burden of nocturnal enuresis. Acta Paediatr Oslo Nor. 1997; 86(9): 981-4. Egemen A, Akil I, Canda E, Özyurt B, Eser E. An evaluation of quality of life of mothers of children with enuresis nocturna. Pediatr Nephrol 2008; 23(1): 93-8. Schober JM, Lipman R, Haltigan JD, Kuhn PJ. The impact of monosymptomatic nocturnal enuresis on attachment parameters. Scand J Urol Nephrol 2004; 38(1): 47-52. Naitoh Y, Kawacuchi A, Soh J, Kamoi K, Miki T. Health related quality of life for monosymptomatic enuretic children and their mothers. J Urol 2012; 188(5): 1910-4. Meydan EA, Civilibal M, Elevli M, Duru NS, Civilibal N. The quality of life of mothers of children with monosymptomatic enuresis nocturna. Int Urol Nephrol 2012; 44(3): 655-9. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Doi: 10.17944/mkutfd.24826 Mustafa Kemal Üniv Tıp Derg. 2015; 6(23): 8-11 ÖZGÜN M AKALE/O RIG IN AL ARTICLE GÖZALTI MUAYENESİ VE PLASTİK KELEPÇE UYGULAMASINA BAĞLI LEZYONLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ M edico-legal Examination of Custody and Evaluation of The Lesions Related to Plastic Handcuffing Abdullah Avsar1, Erdem Okdemir2, Ramazan Karanfil1, Alper Keten2, Omer Kaya1, Tuba Akkus1 1Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Adli Tıp Anabilim Dalı 2Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Kahramanmaraş Şube Müdürlüğü, Kahramanmaraş ÖZET Amaç: Plastik kelepçeler, toplu gözaltı uygulamalarında, genellikle güvenlik güçleri tarafından kullanılmaktadır. Hafif, kolay taşınır, ucuz, hijyenik ve uygulamasının kolay olması gibi nedenlerden dolayı kullanımı giderek artmaktadır. Bu çalışmada plastik kelepçe uygulamasında ortaya çıkan sorunların tartışılması ve gözaltı giriş çıkış raporlarının incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışmamızda, üniversitede meydana gelen olaylarda gözaltına alınan ve plastik kelepçe takılan 70 öğrenci değerlendirmeye alındı. Bulgular: Gözaltı çıkış muayenesinde olguların % 35,7'sinde kelepçe ile uyumlu cilt lezyonları ve % 2,9'unda plastik kelepçenin çıkartılması esnasında bıçak kullanımı ile oluşmuş cilt kesileri tespit edildi. Vücudunda travmatik lezyon olmasına rağmen %50 (n:20) olguda mevcut olan lezyonların hastanede yapılan gözaltı giriş muayenesinde kayıt edilmediği görüldü. Sonuç: Gözaltı uygulamalarında plastik kelepçe kullanma zorunluluğu varsa çok sıkı olmamalı ve kelepçelerin çıkarılması esnasında yaralanma riskini en aza indiren aletler kullanılmalıdır. Ayrıca gözaltı muayene raporları eksiksiz, adli süreci hızlandırıcı ve hak kayıplarının önüne geçecek şekilde düzenlenmelidir. Bunun için de adli muayeneyi yapacak olan sağlık personelinin eğitilmesi gerekmektedir. Anahtar kelimeler: Plastik kelepçe, gözaltı muayenesi, adli tıp ABSTRACT Aim: Plastic handcuffs are usually used in mass arrest incidents by law enforcement agencies. Using them are increased due to its being lighter, cheaper, more hygienic, and easier to carry and apply. In this study, we aimed to discuss the problems occurred during the use of plastic handcuffs and problems with the medico-legal documents prepared before and after police custody. Material and Method: In our study, 70 students who were taken in custody and plastic handcuffed during social events at university were evaluated. Results: Medical examinations after police custody reveal that skin lesions in accordance with handcuffing were seen in 35,7 percent of all cases and knife-cut injuries during the uncuffing were seen in 2,9 percent of all cases. In 50 percent of the cases (n: 20), however, there were skin lesions that were not documented in the examination performed in the hospital before police custody. Results: If plastic handcuffs must be used during the police arrest, they should not be too tight and during uncuffing, equipment which decreases the risk of injury had better be used. Also medical examination report should be arranged in a way to accelerate the justice process, and prevent the loss of right. Therefore health personnel should be well educated for a complete overall medical examination. Key words: Plastic handcuff, medical examination during police custody, forensic medicine Gönderme tarihi / Received:14.05.2015 Kabul tarihi / Accepted:01.09.2015 İletişim: Abdullah Avşar, Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Adli T ıp Anabilim Dalı, E-posta: abullah1453@mynet.com

Avsar ve ark. 9 GİRİŞ ve AMAÇ Uluslararası ve ulusal hukukta gözaltında kötü muamele yasaklanmıştır (1). Ülkemiz mevzuatlarına göre "yakalanan veya tutuklanarak bir yerden diğer bir yere nakledilen kişilere, kaçacaklarına ya da kendisi veya başkalarının hayat ve beden bütünlükleri bakımından tehlike arz ettiğine ilişkin belirtilerin varlığı hâllerinde kelepçe takılabilir" hükmü yer almaktadır (2). Kelepçe, şüpheliyi, kolluk kuvvetlerini ve üçüncü şahısları istenmeyen etkilerden korumak amacıyla kullanılan bir yöntem dir (2). Uzun zamandır kullanılan metal kelepçeler artık yerini plastik kelepçelere bırakmaya başlamıştır. Plastik kelepçeler hafif, kolay taşınılır, ucuz, hijyenik, tek kullanımlık ve uygulamasının kolay olması gibi nedenlerden dolayı daha fazla tercih edilmektedir. Plastik kelepçelerin özellikle toplumsal olaylara müdahale eden kolluk birimlerince kullanıldıkları görülmektedir. Kelepçe kullanımına bağlı olarak el bileklerinde ve ellerde nöropatiye varan lezyonlar olduğu bildirilmiştir (3,4,5). Kolluk birimlerince farklı özelliklerde plastik kelepçeler kullanılmaktadır. Tek kullanımlık plastik kelepçelerin yanı sıra anahtar ile açılıp kapanabilen ve el bileklerinin sıkı bağlandığı durumlarda anahtar ile gevşetilebilen kelepçeler özellikleri nedeniyle tercih edilebilm ektedir. Bu çalışmada; gözaltı çıkış muayenelerinde plastik kelepçe kullanımına bağlı oluşan lezyonların literatür eşliğinde tartışılması amaçlanm ıştır. M ATERYAL METOD Kahramanmaraş Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gözaltı çıkış muayenesi için getirilen 70 vaka çalışmaya dâhil edildi. Olgularda; yaş, cinsiyet, gözaltına alınma sebepleri, el bileklerindeki lezyonlar, muayene bulguları gibi veriler değerlendirildi. Tüm vücut, el ve el bileğinde oluşan lezyonlar ayrıntılı muayene ile tespit edilmiştir. El bileğindeki lezyonların kelepçe kullanımı ile uyumlu olup olmadığı değerlendirilmiştir. Veriler SPSS 16.00 ile analiz edilmiştir. BULGULAR Çalışmamıza dâhil edilen 70 olgunun tamamı üniversite öğrencisi idi. Gözaltı kalış süresi ortalama 22 saat idi. Olguların tamamı gözaltı çıkış muayenesi amacıyla getirilmişti. Gözaltına alınanların %85,7'sinin (n= 60) erkek, %14,3'ünün (n=10) kadın olduğu görülmüştür. Olguların en küçüğü 18, en büyüğü 29 yaşında olup, yaş ortalaması 21,5 olarak saptanmıştır. Olguların % 57,1'inde (n:40) vücutlarının farklı bölgelerinde basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralar tespit edildi. Bu olguların gözaltı giriş muayenelerine bakıldığında 20 olguda herhangi bir travmatik lezyondan bahsedilmediği görüldü. Olaya ilişkin öyküde giriş muayenesinde lezyon tespit edilemeyen olgularda lezyonun gözaltı giriş muayenesi öncesinde olduğu ancak kıyafetler çıkarılmadan raporlamanın yapıldığı bilgisine ulaşıldı. Olguların % 35,7'sinde (n=25) kelepçe ile uyumlu cilt lezyonları tespit edilmiştir. Bu oran erkeklerde % 40 (n=24) kadınlarda % 10 (n=1) olarak bulunmuştur. Olguların % 2,9'unda (n=2) el-el bileği bölgesinde kas dokuya ilerlemeyen yüzeyel cilt kesileri tespit edildi. Olgular tarafından bu lezyonların, plastik kelepçelerin bıçakla kesilmesi esnasında oluştuğu belirtildi. Tarafımızca yapılan değerlendirmede, kesilerin kelepçenin çıkartılması esnasında bıçak kullanımı ile oluşabilecek lezyonlarla uyumlu olduğu görüldü. Kesi tespit edilen iki olgunun da cinsiyeti erkekti. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Avsar ve ark. 10 TARTIŞM A Plastik kelepçe kullanımı dünyada ve ülkemizde giderek yaygınlaşmaktadır. Kantarcı ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada, olgular plastik kelepçe takılmasının kendilerini eşya veya çuval gibi hissetmelerine neden olduğunu belirtmiştir. Kolluk kuvvetlerince kelepçe takılmasının kişiler üzerinde onur kırıcı bir etkisinin olduğu tartışılmaz bir gerçektir (6,7,8). Gerek metal kelepçe, gerekse plastik kelepçelerin epidermis, dermis lezyonlarına veya kelepçe nöropatisine neden olduğu bilinmektedir (3,4,5). Yapılan bir çalışmada plastik kelepçelerin metal kelepçelere oranla el bileklerinde anlamlı şekilde daha çok yaralanma oluşturduğu belirtilmiştir (3). Kantarcı ve arkadaşlarının çalışmasında vakaların tamamında plastik kelepçe kullanımına bağlı lezyon saptanmışken, bizim çalışmamızda olguların % 35,7'sinde (n=25) lezyon saptanmıştır. Çalışmalar arasındaki farkın nedeni çalışmamızda objektif bulgu tespit edilmeyen ve hassasiyet saptanan vakaları değerlendirmeye almamamız olduğu düşünülm ektedir. Olguların tamamında kullanılan tek kullanımlık plastik kelepçelerde anahtar mekanizmasının bulunmadığı ve kelepçelerin kesici alet ile kesilerek çıkartıldığı öğrenilmiştir. Literatürde plastik kelepçe çıkartılması esnasında oluşmuş kesi olgularına rastlanılmamıştır. Çalışmamızda kelepçe çıkartılması esnasında bıçak kullanımına bağlı olarak, olguların % 2,9'unda (n:2) kesi görülmüştür. Kelepçenin takıldığı el bileğinde deri ve kemik doku arasında damar, sinir, kas ve tendonlar geçmektedir. Bu bölgede bulunan önemli yapılar nedeniyle oluşacak kesi sonucu sakatlık veya hayati tehlikeye neden olabilecek yaralanmaların meydana gelmesi de mümkündür. Sunulan çalışmada; vücudunda travmatik lezyon olmasına rağmen 20 olgunun gözaltı giriş muayenesinde travm atik lezyon olmadığı belirtilmiş, vücudunda travm atik lezyon olduğu bildirilenlerin ise lezyonlarının çoğunun gözaltı giriş muayene raporlarına kaydedilmediği ve mevcut lezyonların yetersiz tanımlandığı görülmüştür. Olgularla yapılan görüşmelerde gözaltı giriş muayenesi esnasında hiçbirisinin üzerinin çıkarılmadığı, yüzeysel ve çok kısa sürede muayenelerinin yapıldığı bilgisine ulaşıldı Vücudunda travm atik lezyon olduğu tespit edilen tüm olgular, mevcut lezyonların gözaltına alınmadan önce oluştuğunu ve gözaltında iken herhangi bir fiziksel şiddete maruz kalmadıklarını ifade etmişlerdir. Lezyonlar giriş muayenesinde gerekli özeni göstermemeye bağlı olarak tespit edilmemiş olabilir. Bunun yanı sıra lezyonların travmadan belli bir süre sonra görünür hale gelmesi ile de açıklanabilir. Gözaltı giriş ve çıkış muayenelerinde Türkiye tarafından da kabul edilen İstanbul protokolü ekseninde değerlendirilmesi gerekmektedir (9,10). Olguların tamamının gözaltı giriş muayeneleri devlet hastanesi acil servisinde yapılmıştır. Yapılan bir çalışmada, acil servislerde adli muayene hizmetlerinin verilmesinin acil servis hizmet kalitesini azalttığı bildirilmiştir (11). Çalışm am ızda acil serviste yapılan gözaltı muayenelerinde lezyonların ayrıntılı olarak tanımlanmadığı tespit edildi. Güvenlik görevlilerinin ve gözaltına alınanların haklarını korumak için sağlık çalışanları tarafından eksiksiz bir gözaltı muayenesinin yapılması gerekmektedir. Bunun için gözaltı muayenesi yapan sağlık çalışanlarına muayenenin önemi ve nasıl yapılacağı hakkında geniş çaplı eğitimler verilmelidir. Bu da hem adli muayenenin eksiksiz yapılm ası hem de adli sürecin hızlanması ve hak kayıplarının önlenmesi açısından önem taşımaktadır. Ayrıca İstanbul protokolü kapsamında ülkelerin gerekli eğitim ve düzenlem eleri yapma zorunluluğu da bulunm aktadır (12). Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Avsar ve ark. 11 Sonuç olarak, devletler gözaltına alınan kişinin güvenliği ve sağlığının korunmasından sorumludur. Plastik kelepçe uygulamasında insan haklarına aykırı durumların oluşmaması için kelepçelerin ergonomik şekilde üretimi ve çıkartılırken yaralama oluşturma ihtimali bulunmayan açma aletleri kullanılması önem taşımaktadır. Ayrıca gözaltı muayene raporlarının eksiksiz ve doğru bir şekilde düzenlenmesi için adli muayeneyi yapacak olan sağlık personelinin eğitilmesi gerekm ektedir. REFERANSLAR 1. Çiçekli B, Eryılmaz MB, Yılmaz Ö. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye Kararlarının Analizi. Uluslararası Hukuk ve Politika 2007; 3(9): 28-59. 2. http://www.resmigazete.gov.tr/eskiler/2005/06 /20050601-10.htm. Erişim Tarihi: 02.02.2015. 3. Kantarcı MN, Kandemir E, Berber G, Baştürk M, Fincancı ŞK. Gözaltı muayenelerinde plastik ve metal kelepçeye bağlı yaralanmaların değerlendirilmesi. Türkiye Klinikleri J Med Sci 2013; 33(2) :360-65. 4. Grant AC, Cook AA. A prospective study of handcuff neuropathies. Muscle Nerve 2000; 23(6): 933-38. 5. Stone DA, Laureno R. Handcuff neuropathies. Neurology 1991; 41(1): 145-47. 6. Vorbrüggen M, Baer HU. Humiliation: the lasting effect of torture. Mil Med 2007; 172(12): 29-33. 7. Vetter S. Understanding human behavior in times of war. Mil Med 2007; 172(12): 7-10. 8. Singh S, Dahal K, Mills E. Nepal's war on human rights: a summit higher than Everest. Int J Equity Health 2005; 4:9. 9. http://www.ttb.org.tr/eweb/istanbul prot/ist p rotokolu.html. Erişim Tarihi: 12.08.2015. 10. Keten A, Akçan R, Karacaoğlu E, Odabasi AB, Tümer AR. Medical forensic examination of detained immigrants: is the Istanbul Protocol followed? Med Sci Law 2013; 53(1): 40-44. 11. Yeşil O, Öztürk TC, Çevik ŞE, Güneysel Ö. İdari Amaçlı Muayeneler: Acil Olmayan Aciller. Sakarya Medical Journal 2011; 4: 130-34. 12. Ünüvar Ü, Can İÖ, Fincancı ŞK, Bakkalcı M, Tellioğlu A, Özdemir B, et al. İstanbul protokolü eğitimleri öncesi Türkiye genelinden gözaltı giriş ve çıkış raporlarının değerlendirilmesi. Adli Tıp Bülteni 2014; 19(3):154-60. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Doi: 10.17944/mkutfd.85196 Mustafa Kemal Üniv Tıp Derg 2015; 6(23): 12-20 ÖZGÜN M AKALE/O RIG IN AL ARTICLE BİR ÜNİVERSİTE HASTANESİNDE AYAKTAN VE YATARAK TEDAVİ ALAN HASTALARIN MEMNUNİYET DÜZEYİ VE İLİŞKİLİ FAKTÖRLER Satisfaction Levels of Inpatients and Outpatients of a University Hospital and Related Factors Mehmet Erdem 1, Yagmur Oztoprak2, Cansu Ulgen2, Betul Eslem Emlik2, Kutluhan Furkan Gul2, Asiye Yildiz2, Abdurrahm an M ert2, M ehmet Donm ez2, Sedat Guldogan2, Feryal Bastaci2, Anil Arpaci2, Kubra Gizem Nacak2, Arif Yeniceri1, Nazan Savas1 1Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı, Hatay 2Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi, Dönem 6, Hatay ÖZET Amaç: Sağlık hizmetlerinin etkinlik ve kalitesini değerlendirmede kullandığımız performans ölçümleri hizmetin iyileştirilmesini hedefler. Bu çalışmada Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yatarak ve ayaktan tedavi alan hastaların memnuniyet düzeylerinin araştırılması ve ilişkili olabilecek sosyodemografik, fiziki ve beşeri değişkenlerin incelenmesi amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Kesitsel nitelikteki çalışma Şubat-Mart 2015 döneminde yatan 105, ayaktan 101 hastada yapılmış, gruplara ayrı anket formları uygulanmıştır. Anketlerde hastaların sosyodemografik özellikleri ile hastanenin personel ve fiziki durumlarıyla ilgili memnuniyet soruları bulunmaktadır. Memnuniyet soruları 5'li likert tipinde olup, 1-5 arasında puanlandırılmıştır. Puanı 4 ve üzerinde olanlar memnun kabul edilmiştir. Analizlerde Mann Whitney-U ve Kruskall Wallis testleri kullanılmıştır. Bulgular: Ayaktan başvuran hastaların %56'sının kadın, %39,6'sının en fazla ilkokul mezunu olduğu, %51,5'inin şehir merkezinde yaşadığı, %87,1'inin sosyal güvencesinin olduğu ve %51,5'inin daha önce de hastaneye geldiği saptanmıştır. Ayaktan hastaların %87,6'sı sağlık personelinden, %82,5'i doktordan, %63,7'si de genel hastane durumundan memnundur. Yatarak tedavi gören hastaların %50,5'inin erkek, %57,2'sinin en fazla ilkokul mezunu olduğu, %43,8'inin ilçede yaşadığı, %81,9'unun sosyal güvencesinin olduğu ve %48,6'sının daha önce hastanemize geldiği saptanmıştır. Yatan hastaların %79'u hemşire, %78,1 'i sağlık personeli, %73,8'i doktor, %64,8'i oda, %62'si genel hastane durumu, %49,0'u yemek durumundan memnundur. Çiftçi ve esnaflar, işçi ve memurlara göre, ilkokul ve altı mezun olanlar da ortaokul ve üstü mezunlara göre daha memnunlardır (p<0.05). Sonuç: Ayaktan ve yatarak tedavi gören hastaların genel olarak hastane sağlık hizmetlerinden memnun olduğu, ancak sağlık personeli memnuniyetinin genel hastane memnuniyetinden daha fazla olduğu saptanmıştır. Anahtar kelimeler: Üniversite hastanesi, hasta memnuniyeti ABSTRACT Objective: Performance measurements that we use to evaluate the activity and quality of health services, aims to make an improvement and enhancement. This study's purpose is to investigate the satisfaction levels of inpatients and outpatients who were provided treatment at Mustafa Kemal University Medical Practice and Research Hospital, and to analyze the possible relevant sociodemographic, physical and human factors. Material and Methods: This cross-sectional study was conducted in February-March 2015. Different surveys were applied to 105 inpatients and 101 outpatients, as two different groups. Surveys involve satisfaction-based questions about the sociodemographic characteristics of the patients, physical and stuff-related conditions of the hospitals. Satisfaction-based questions are in the form of five point likert scale. 4 points and more were accepted as satisfied'. Whitney-U and Kruskall Wallis tests were used in analyses. Results: It was determined that 56% of the outpatients were women, 39.6% were at most primary school graduate, 51.5% lived in city center, 87.1% had social security, and 51.5% had come to the hospital before. 82.5% of the patients were satisfied with doctors, 87.6% satisfied with attitudes of the healthcare personnel, 63.7% satisfied with hospital's general conditions. It was also determined that 50.5% of the inpatients were men, 57.2% were at most primary school graduate, 43.8% had social security and 48.6% had come to our hospital before. 73.8% of the inpatients were satisfied with doctors, 79% were satisfied with nurses, 78.1% satisfied with attitudes of the health personnel, 64.8% satisfied with room conditions, 49.0% satisfied with the hospital's food, and 62% were satisfied with hospital's general condition. Tradesmen and farmers were determined to be more satisfied in comparison to workers and civil servants; primary school graduates (at most) were found f(opu<n0d.05to). be more satisfied than secondary and higher graduates Conclusion: Inpatients and outpatients were found to be satisfied with hospital's health services in general; however, satisfaction levels related with medical personnel were determined to be higher than general satisfaction with the hospital. Key words: University hospital, patients' satisfaction levels Gönderme tarihi / Received:23.06.2015 Kabul tarihi / Accepted:16.08.2015 İletişim: Doç.Dr. Nazan Savaş, MKÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı E-posta:drnazansavas@hotmail.com

Erdem ve ark. 13 GİRİŞ Günüm üzde sağlık hizmetlerinin etkinliğini ve kalitesini değerlendirm ek için kullandığımız performans ölçümleri hizmetin iyileştirilmesini hedefler. Bu konuda sayısız ölçek hazırlanmış, ancak hizmet sunanlar, finanse edenler ve hizmet alanlar ölçek seçiminde görüş birliğine varam am ışlardır (1,2). Sağlık hizmetinin sonuçlarını izlemek için kullanılan kalite değerlendirm eleri genellikle tıbbi çıktılar, maliyet analizleri ve hasta memnuniyeti üzerinden yapılabilir (3,4). Sağlık hizmetlerinin üretildiği anda tüketilen ve depolanam ayan bir özellik göstermesi, bu hizmetin kalitesinin ölçülmesini zorlaştırmaktadır. Hasta memnuniyeti, sağlık hizmetinde kalitenin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır. Hasta memnuniyeti hizmetin önemli bir parçası olmakla birlikte, hizmetin algılanması ve beklentilerin karşılanmasından duyulan memnuniyet bireylere göre farklılık gösterm ektedir. Sağlık hizmeti sunan hastanelerde hastaların memnuniyet düzeylerini etkileyen birçok faktör bulunmaktadır. Hastane ulaşımı ve fiziki durumu genel olarak bir m em nuniyet göstergesi olurken, polikliniklerde ve servislerde hekim, hemşire ve personelin iyi hizmet vermeleri hasta m em nuniyetinde belirleyici olm aktadır (5). Çoğu hasta hem hekim hem de poliklinik şartları hakkında fikir belirtebilecek durumdadır. Hastaların bu düşünceleri çok eğitici olabilir. Bu yolla hizmetin iyileştirilmeye ihtiyaç duyulan yönleri saptanabilir ve gerekli girişim ler başlatılabilir. Diğer taraftan hasta memnuniyeti tedavinin başarısı, hastalıkla ilgili şikayetlerin azaltılması gibi sunulan sağlık bakımının sonuçlarını değerlendirm e kriterlerinden birisi olarak da algılanabilir (6). Hastaların sağlık kurumlarında aradıkları veya görm ek istedikleri bilimsel, yönetsel ve davranışsal özellikler olarak tanım lanabilen beklentiler, hastaların yaş, cinsiyet, eğitim düzeyi, sosyokültürel özelliklerine, sağlık hizmetleri ve sağlık kurumları ile ilgili geçmiş deneyim lerine göre farklılaşm aktadır. Hastaların aldıkları hizmete ilişkin algıları önemlidir. Algılar, bireylerin aldıkları hizmetler ve hizmet üretim süreci ile ilgili görüş veya değerlendirm eleri esas alınarak ölçülmektedir. Algılam a faktörü, hastaların özelliklerine ve sağlık kurumlarıyla ilgili geçmiş deneyim lerine göre farklılaşm aktadır (7). Bu çalışmada Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Tıp Fakültesi Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yatarak ve ayaktan tedavi alan hastaların memnuniyet düzeylerinin çeşitli boyutlarıyla araştırılması ve ilişkili olabilecek sosyodemografik, fiziki ve beşeri değişkenlerin incelenm esi am açlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM Kesitsel nitelikteki bu çalışma Şubat-M art 2015 tarihinde Hatay MKÜ Tıp Fakültesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde yatan ve ayaktan tedavi gören hastalarda yapılmıştır. Hastane 515 yatak kapasiteli olup, 2014 yılında ortalama aylık polikliniğe başvuru sayısı 50.200'dür. Çalışmamızda örneklem yöntemi olarak kota örneklem e yöntemi kullanılmış olup, yatan ve ayaktan başvuran hastalardan en az 100'er kişi ile görüşme hedeflenmiştir. Hastanede çeşitli birimlerde yatan 105, ayaktan 101 hasta olmak üzere toplam 206 hasta araştırma kapsamına alınmıştır. Servisler ve poliklinikler seçilirken başvuran hasta yoğunluğu göz önünde bulundurularak ağırlıklı örneklem e yöntemi ile seçim yapılmıştır. Buna göre yatan hastaların 59'u dahili, 46'sı cerrahi, poliklinik hastalarının ise 48'i dahili, 53'ü cerrahi klinikten seçilmiştir. Yatan hasta anketleri o gün taburcu olan veya 3 günden daha fazla yatışı olan hastalara yapılmıştır. Göğüs cerrahi, psikiyatri, kalp dam ar cerrahisi, pediatri, çocuk cerrahisi servislerinde yatan ve ayaktan başvuran hastalar, hasta sayısı az olduğu için araştırm aya dahil edilmem iştir. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Erdem ve ark. 14 Araştırm ada veri toplam a aracı olarak araştırm acıların oluşturduğu anketler kullanılmıştır. Anketlerin hazırlanmasında, literatür taraması yapılarak ve Sağlık Bakanlığı'nın kullandığı hasta m em nuniyet anketi göz önüne alınarak hasta memnuniyeti ile ilgili m addeler belirlenmiştir. Yatarak tedavi gören hastalara ayrı, ayaktan tedavi gören hastalara ayrı anket formu hazırlanmıştır. Anketler intörn doktorlar tarafından yüz yüze görüşm e tekniği ile hastalardan onam alınarak yapılm ıştır. A nket Form ları; Ayaktan başvuran hastaların anket form unun ilk bölümünde yaş, cinsiyet, eğitim durumu, sosyal güvence gibi hastaların sosyodem ografik özelliklerini içeren 11 soru, yatan hastaların anketinde 14 soru yer almaktadır. Anket form larının ikinci bölümlerinde ise hastanenin fiziki koşulları, personelle ilgili memnuniyeti ölçmeyi amaçlayan sorular, genel memnuniyet, hastaneye tekrar başvuru, hastaneyi tavsiye, hastanede en çok memnun olunan ve en çok m em nuniyetsizlik nedenlerini sorgulayan sorular bulunmaktadır. İkinci bölümlerde ayaktan başvuran hastaların anket form unda 25, yatan hastaların anket formunda ise 23 soru bulunmaktadır. Bu bölümlerdeki sorular 5'li likert ölçeği kullanılarak hazırlanmıştır. Buna göre "Çok kötü-1", "Kötü-2", "Orta-3", "İyi-4", "Çok iyi-5'' puan gruplarında değerlendirm e yapılmıştır. Dört ve üzeri puan alanlar memnun, 3.99 ve düşük puan alanlar memnun değil olarak değerlendirilm iştir. İstatistiksel Analiz; Veriler SPSS v19.0 programında değerlendirildi. İstatistiksel analizlerde tanımlayıcı istatistikler, Mann W hitney-u ve Kruskall W allis testleri kullanıldı. Değerlendirm elerde istatistiksel anlam lılık düzeyi olarak p<0.05 alındı. BULGU LAR A yaktan Tedavi Alan Hastalar Ayaktan başvuran hastaların %56'sının kadın, yaş ortalamasının 39,7±16,6 ve aylık gelir olduğu, % 51,5'inin daha önce hastaneye geldiği ve %48,6'sının da üçten fazla hastaneye başvurduğu tespit edildi. Hastaların %31,7'si doktor nedeniyle, %21,8'i iyi bakım alma düşüncesiyle, %17,8'i tavsiyeyle ve %14,9'u da sevk nedeniyle hastaneyi tercih etmişti. Süreye ilişkin değerlendirm elerde; hastaların kayıt işlemleri için ortalama 35,7±11,6 dakika, tahlil için ortalama 9,2±4,2 dakika beklediği, ayrıca muayene olunan doktorun ayırdığı zamanın da ortalama 11,5±5,1 dakika olduğu tespit edildi. Hastaların, %87,6'sı sağlık personelinin tutumundan, %82,5'i doktor tutum undan, %63,7'si hastane genel hizmetlerinden %62'si sekreterlik hizmetlerinden, memnundu (G rafik 1). Katılımcıların sosyodem ografik özellikleri ile personel ve hastane genel durum memnuniyeti arasında ilişki saptanm adı (p<0.05, p<0,05). Cinsiyete göre personel m em nuniyetini incelediğim izde önemli fark bulunamadı (p>0,05). İlköğretim mezunları ise doktorluk hizmeti açısından diğer öğrenim durumlarına kıyasla daha memnunlardı (p=0.03). Çiftçiler, sekterlik ve doktorluk hizmetlerinden diğer meslek gruplarına göre daha memnunlardı (p=0.001 ve p=0.02) (Tablo 1). Hasta kayıt için bekleme süresi, doktorun ayırdığı süre ve tahlil için beklenen süreler m em nuniyete göre karşılaştırıldığında istatistiksel farklılıklar bulunmadı (p>0,05). Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015

Erdem ve ark. 15 Grafik 1. Ayaktan Tedavi Alan Hastaların Çalışan ve Hastane M em nuniyet Durumu ''Poliklinikte Suriyeli hastaların sağlık hizmeti almalarının buradaki sağlık hizmeti sunumunu engellemediğini düşünüyorum '' sorusuna yanıtların ortalama puanı 2,7±1,6 idi. Bu puanlamaya göre hastaların %67,3'ü Suriyeli hastaların sağlık hizmetini engellediğini düşünüyordu. Mustafa Kemal Üniversitesi Tıp Dergisi Cilt: 6, Sayı:23, Yıl:2015