KIDEM TAZMİNATI Av. Ebru ÇAVUŞOĞLU ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 14.09.2017 ebru@eryigithukuk.com
Kıdem tazminatı, işçinin, işyerinde sadakatle çalışarak hizmet etmesi sebebiyle yıpranması karşılığı, geleceğini teminat altına almak amacına yönelik bir tazminattır. Daha geniş bir deyişle, bazı sebeplerle hizmet sözleşmesinin sona ermesi hallerinde veya işçinin haklı, işverenin ise haksız olarak hizmet sözleşmesini tek taraflı feshetmesi sonucunda kıdemi bir yıl veya daha fazla olan işçiler için, İş Kanunu nca öngörülen kendine özgü bir tazminattır. 1 Diğer bir tanımla, yasada belirtilen asgari süreyi tamamlayan işçinin hizmet sözleşmesinin, yine yasada gösterilen nedenlerden birisi ile sona ermesi durumunda, işverence işçilere veya mirasçılarına ödenen tazminattır. Günümüzde yürürlükte olan 4857 sayılı İş Kanunu nda 2 kıdem tazminatına ilişkin bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Kanunun geçici 6. maddesinde 3 kıdem tazminatı fonunun kurulması öngörülmüşse de, henüz kanunlaşan bir düzenleme mevcut değildir. Bu nedenle, geçici 6. maddenin yönlendirmesine uygun olarak, kıdem tazminatı fonuna ilişkin kanunun yürürlüğe gireceği tarihe kadar, işçilerin kıdemleri için 1475 sayılı mülga İş Kanunu nun 4 14. maddesindeki kıdem tazminatı hakları saklı tutulmuştur. Bir işçinin, kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için, iş sözleşmesinin kanunda gösterilen fesih halleri veya işçinin ölümü ile son bulmuş ve işçinin en az bir yıl çalışmış olması şartları aranmaktadır. Bu iki şartı incelemek gerekirse; Kıdem tazminatı, iş sözleşmesinin işveren veya işçi tarafından, ancak Kanunda sayılan bazı fesih hallerine dayanılarak sona erdirilmesi üzerine, işverence ödenir. Kıdem tazminatına hak kazandıran fesih halleri, 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesinin ilk fıkrasında sayılmıştır; " Bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin: 1. İşveren tarafından bu Kanunun 17 nci maddesinin II numaralı bendinde gösterilen sebepler dışında, 2. İşçi tarafından bu Kanunun 16 ncı maddesi uyarınca, 3. Muvazzaf askerlik hizmeti dolayısıyle, 4. Bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla; 5. (Ek: 25/8/1999-4447/45 md.) 506 Sayılı Kanunun 60 ıncı maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (a) ve (b) alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları veya aynı Kanunun Geçici 81 inci maddesine göre yaşlılık aylığı 1 Günay, Cevdet İlhan. İş Hukuku, s.573 2 (İş Kanunu [İK], 2003) 3 İK, 2003: geçici madde 6 - Kıdem tazminatı için bir kıdem tazminatı fonu kurulur. Kıdem tazminatı fonuna ilişkin Kanunun yürürlüğe gireceği tarihe kadar işçilerin kıdemleri için 1475 sayılı İş Kanununun 14 üncü maddesi hükümlerine göre kıdem tazminatı hakları saklıdır. 4 (İş Kanunu [İK], 1971)
bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi istekleri ile işten ayrılmaları nedeniyle, Feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır. 5 6 İşverenin 4857 sayılı İş Kanunu nun 25. maddesinde sayılmış olan sağlık nedenleri, zorlayıcı nedenler veya işçinin tutuklanması ya da gözaltına alınması dolayısıyla, derhal fesih hakkını kullanarak, işçinin iş sözleşmesini feshetmesi durumunda, işçi kıdem tazminatına hak kazanır. İşverenin, işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan halleri ve benzerleri dolayısıyla derhal fesih hakkı ise ayrı tutulmuştur; bu halde, işçi kıdem tazminatına hak kazanamayacaktır. Öte yandan, 4857 sayılı İş Kanunu nun 24. maddesinde düzenlenen işçinin iş sözleşmesini haklı nedenle derhal fesih hakkını kullanması hallerinde de, işçi, kıdem tazminatına hak kazanır. 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesi ile iş sözleşmesinin muvazzaf askerlik görevi nedeniyle işçi veya işverence feshedilmesi durumunda da işçinin kıdem tazminatına hak kazanacağı düzenlenmiştir. Ayrıca, bağlı bulundukları kanunla kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla kendi isteğiyle işten ayrılan işçi, kıdem tazminatına hak kazanır. Bunun yanı sıra, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu nun 60. maddesinin 1. fıkrasının A bendinin, a ve b alt bentlerinde öngörülen yaşlar dışında kalan diğer şartları sağlayarak veya; aynı kanunun geçici 81. maddesine göre yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen sigortalılık süresini ve prim ödeme gün sayısını tamamlayarak kendi isteği ile işten ayrılan işçi tarafından iş sözleşmesinin feshi halinde, işçi, kıdem tazminatı almaya hak kazanır. 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesinin ilk fıkrasına, 2869 sayılı Kanunla, kadın işçinin evlilik sebebiyle feshine ilişkin hüküm eklenmiştir. Kadın işçi, evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi isteği ile sözleşmeyi sona erdirmesi halinde kıdem tazminatına hak kazanır. Bu sayılan durumlardan bildirim süresi gerektiren fesih hallerinde, işçi, mutlaka fesih bildirim sürelerine uymalıdır. İşçi bildirim süresine uymadan sözleşmeyi feshederse, işverene ihbar tazminatı ödeme yükümünde kalacaktır; ancak kıdem tazminatı hakkını kaybetmeyecektir. 7 5 İK, 1971: madde 14/1 6 1475 sayılı Kanun un 17. maddesi 4857 sayılı Kanun un 25, 16. maddesi ise 24. maddesine denk gelmektedir. 7 Çelik, Nuri. İş Hukuku Dersleri, s.328-329
Son olarak, işverene hizmet sözleşmesi ile bağımlı çalışan işçinin, o işyerinde aralıklı da olsa kıdemi bir yıl veya daha fazla iken işyeri içinde veya dışında ölümü halinde, ölen işçinin yasal mirasçıları kıdem tazminatına hak kazanacaktır. İşçinin, kıdem tazminatına hak kazanması için bir diğer şart ise, 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesindeki işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için ifadesi ile öngörüldüğü üzere, en az bir yıllık çalışma yapılması şartıdır. Bu bir yıllık sürenin başlangıcı, hizmet sözleşmesinin yapıldığı tarih değil, işçinin fiilen işe başladığı gündür. 8 Yani, işçinin çalışma süresi, fiilen işe başladığı gün ve ay ile başlar; bir sonraki yıl aynı gün ve ay da ise bir yıllık çalışma tamamlanmış olur ve işçi kıdem tazminatına hak kazanır. Öte yandan, Kanun bir yıllık sürenin dolmasını yeterli görmüş, kıdem tazminatına hak kazanmak için bir yıllık sürenin aşılması şartını aramamıştır. Deneme süreli iş sözleşmelerinde ise, bir yıllık süre bakımından, deneme süresinin başlangıcı esas alınır. Mevsimlik veya kampanya işlerinde çalışan işçiler ise, askı dönemleri kıdem süresine eklenmemek şartıyla, tam bir yıl veya daha fazla süren hizmetleri için kıdem tazminatına hak kazanırlar. Tutukluluk veya hükümlülükte geçen süreler, kıdem tazminatına esas alınacak çalışma süresi için dikkate alınmaz. 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesinde de açık olduğu üzere, iş sözleşmesinin devamınca geçen süre, kıdem tazminatının hesaplanmasında dikkate alınır. Kıdeme esas süre, işçinin fiilen işe başladığı tarihten itibaren başlar. Diğer bir deyişle, işçinin kıdemi, işverenin buyruğuna hazır bulunduğu andan itibaren işlemeye başlar. 9 Deneme süreli iş sözleşmesi yapılmış olması halinde deneme süresi ve işçinin herhangi bir nedenle çalışamadığı süreler izin veya diğer nedenler - kıdeme esas süreden sayılır. Kıdem tazminatına hak kazanmak için hesaplanacak sürenin sonu ise, süresiz fesih bildirimi ile iş sözleşmesinin sona erdirildiği tarihlerde bildirimin karşı tarafa iletildiği; süreli fesih bildirimlerinde ise ilgili bildirim sürelerinin bittiği gündür. İşçinin ölümü hallerinde ise, kıdem tazminatına esas alınacak sürenin son günü, ölüm günüdür. İşçinin kıdemi, iş sözleşmesinin devam etmiş veya aralıklarla yeniden yapılmış olmasına bakılmaksızın, aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştığı süreler göz önüne alınarak hesaplanır. 10 8 Günay, sf. 579 9 Çelik, sf. 333 10 İK, 1971: madde 14/2 - İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler gözönüne alınarak hesaplanır.
Aynı kıdem süresi için, işçiye bir defadan fazla kıdem tazminatı ödenemez. 11 Eğer işçi, aynı işverene ait bir işyerinde bir yıldan fazla çalışmış veya değişik işyerlerindeki kıdem toplamı bir yılı aşmış olup kıdem tazminatı alarak işten ayrılmışsa; işçinin daha sonra tekrar aynı işverene ait bir işyerinde çalışarak yeniden kıdem tazminatına hak kazanması halinde, eski kıdem süresi için ilgili tazminat ödenmiş olduğundan, bu süre yeni kıdem süresinin hesabında göz önüne alınmaz. Ancak, uygulamada birden çok kez şeklen feshin gerçekleşmesine rağmen işçinin aralıksız olarak aynı işte çalıştırıldığı görülmektedir. Bu halde, işverenin son fesihten önceki fesihlerinin, daha az kıdem tazminatı ödeme amacına yönelik olduğu tespit edildiği takdirde, işverenin bu davranışı hukuken korunmaz; işçiye tüm hizmet süresine göre son ücretten kıdem tazminatı hesaplanır ve önceki ödemeler mahsup edilerek kalana hükmedilir. Buna karşılık, kıdem tazminatına hak kazandırmayacak bir sebeple iş sözleşmesi sona eren bir işçinin, daha sonra tekrar aynı işyerinde çalışma yaparak kıdem tazminatına hak kazanması halinde, önceki kıdem süresi hesaba katılmaz. Aynı işverenin değişik işyerlerinde yapılan devamlı veya aralıklı olarak yapılan çalışmalar ise kıdem tazminatı hesabında tüm halinde dikkate alınır. İşveren durumundaki kamu kuruluşlarında da aynı hüküm uygulanır. Ancak, bunun yanı sıra, değişik kamu kuruluşlarına ait işyerlerinde çalışan işçinin kıdeminin hesaplanmasında, ayrı kuruluşlarda geçen çalışma süreleri birleştirilemez. Mevsimlik işlerde kıdem süresinin her yıl çalışılan veya çalışılmış gibi sayılan sürelerin toplanarak bulunması gerekir ve sözleşmelerde aksi bir hüküm bulunmadıkça, her mevsimdeki çalışma bir tam yıl sayılmaz. Ayrıca yine mevsimlik işlerde, işverence işçinin yeni mevsimde işe alınmayacağı ihbar edilmişse, iş sözleşmesi mevsim bitimi ile son bulur. Aksi halde, yeni mevsime kadar iş sözleşmesi askıya alınmışsa ve yeni mevsim başladığında da işçi işe alınmazsa, iş sözleşmesi yeni mevsimin başında sona ermiş olur ve işçi kıdem tazminatına hak kazanır. 12 Kısmi süreli olarak çalışan işçinin kıdeminin belirlenmesinde, işçinin tüm sözleşme süresi esas alınır; iş sözleşmesinin başlangıcı ile sona ermesi arasında çalışılan ve çalışılmayan günler ayrımı yapılmaz, tüm süre göz önüne alınır. Kısmi çalışma yapan işçinin, düşük ücret aldığı da dikkate alınarak aylık ücreti üzerinden kıdem tazminatı hesabı yapılır. 13 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesi uyarınca, işyerinin devri veya herhangi bir nedenle el değiştirmesi halinde, işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren de 11 İK, 1971: madde 14/8 - Aynı kıdem süresi için bir defadan fazla kıdem tazminatı veya ikramiye ödenmez. 12 Çelik, sf. 340 13 Çelik, sf. 341-342
sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumluluğu, işçiyi çalıştırdıkları süreler ve devir esnasında işçinin aldığı ücret ile sınırlıdır. 14 Yukarıda sayılan şartların gerçekleşmesi ile işçi, kıdem tazminatına hak kazanır ve işçiye, fiilen işe başlamasından itibaren iş sözleşmesinin devamı süresince her geçen tam yıl için, otuz günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler içinse, aynı oran üzerinden ödeme yapılır. 15 Kıdem tazminatı işçinin son ücreti üzerinden hesaplanır. Burada bahsedilen ücret brüt ücrettir. Ücretin sabit olmadığı hallerde ise son bir yıllık süre içerisinde ödenen ücretin, o süre içinde çalışma yapılan günlere bölünmesi suretiyle belirlenecek ortalama ücret üzerinden kıdem tazminatı hesabı yapılır. 16 Kıdem tazminatına esas olacak ücretin belirlenmesinde, ücretin yanı sıra işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün sözleşmeden veya kanundan doğan menfaatler de eklenir. 17 Böylece, iş sözleşmesi veya kanundan doğan prim, ikramiye, çocuk ve aile zammı gibi ödemelerle gıda, meslek, sağlık, giyim, yakacak, konut, yemek ve vasıta yardımları ile para ve parayla ölçülebilen bütün yardımların bir günlük tutarı, bir günlük temek ücrete eklenir; bir yıl içinde ödenen gerçek miktarla 365 e bölünerek bir günlük ücret ve bir günlük ücret üzerinden de otuz günlük ücret hesaplanır. 18 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesinin 13. fıkrası ile kıdem tazminatı için tavan hükmü getirilmiştir. 19 Bu hükme göre, kıdem tazminatının yıllık miktarının en yüksek devlet memuruna bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini aşmayacağı öngörülmüştür. Kıdem tazminatının, yıllık tavan üzerindeki miktarlarda 14 İK, 1971: madde 14/2 - İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanır. 12/7/1975 tarihinden, itibaren işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işveren sorumludur. Ancak, işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlıdır. 12/7/1975 tarihinden evvel işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işveren sorumludur 15 İK, 1971: madde 14/2 - İşçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet aktinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödenir. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır... 16 İK, 1971: madde 14/9 - Kıdem tazminatının hesaplanması, son ücret üzerinden yapılır. Parça başı, akort, götürü veya yüzde usulü gibi ücretin sabit olmadığı hallerde son bir yıllık süre içinde ödenen ücretin o süre içinde çalışılan günlere bölünmesi suretiyle bulunacak ortalama ücret bu tazminatın hesabına esas tutulur. 17 İK, 1971: madde 14/11-13 üncü maddesinde sözü geçen tazminat ile bu maddede yer alan kıdem tazminatına esas olacak ücretin hesabında 26 ncı maddenin birinci fıkrasında yazılı ücrete ilaveten işçiye sağlanmış olan para ve para ile ölçülmesi mümkün akdi ve kanundan doğan menfaatler de gözönünde tutulur. 18 Çelik, sf. 348 19 İK, 1971: madde 14/13 - Ancak, toplu sözleşmelerle ve hizmet akitleriyle belirlenen kıdem tazminatlarının yıllık miktarı, Devlet Memurları Kanununa tabi en yüksek Devlet memuruna 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre bir hizmet yılı için ödenecek azami emeklilik ikramiyesini geçemez.
ödetilmesi mümkün değildir. Kıdem tazminatının iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki tavan sınırı aşılarak hesaplanması kanuna aykırıdır. Kıdem tazminatının, ücretin içinde düşünülemeyeceği kabul edilerek, kıdem tazminatına Türk Borçlar Kanunu 20 146. maddesindeki 21 on yıllık genel zamanaşımı uygulanacaktır. Kıdem tazminatının ödenmemesi ve işçinin dava yoluna başvurması halinde mahkemece işverene ödemesi hükmedilecek tazminattan başka ödenecek yasal faiz oranının düşüklüğü nedeniyle, işçileri korumak ve işverenlerin tazminat ödemekten kaçınmasını engellemek amacıyla, 1475 sayılı İş Kanunu nun 14. maddesinin 11. fıkrası ile faiz hususu hüküm altına alınmıştır. 22 Buna göre, kıdem tazminatının ödenmemesi halinde açılacak davalarda, hakimin kıdem tazminatına gecikme süresine göre mevduata uygulanan en yüksek faizin uygulanarak işverenden tahsiline karar verilmesi esası getirilmiştir. 23 KAYNAKÇA Çelik, Nuri. İş Hukuku Dersleri. İstanbul: Beta Yayıncılık, 2013. Günay, Cevdet İlhan. İş Hukuku. Ankara: Yetkin Yayınları, 2013. İş Kanunu (1971), T.C. Resmi Gazete, 13943, 1.9.1971 İş Kanunu (2003), T.C. Resmi Gazete, 25134,10.6.2003 Süzek, Sarper. İş Hukuku. İstanbul: Beta Yayıncılık, 2014. Türk Borçlar Kanunu (2011), T.C. Resmi Gazete, 27836, 4.2.2011 20 (Türk Borçlar Kanunu [TBK], 2011) 21 TBK, 2011: madde 146 - Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, her alacak on yıllık zamanaşımına tabidir. 22 İK, 1971: madde 14/11 - Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi sebebiyle açılacak davanın sonunda hakim gecikme süresi için, ödenmeyen süreye göre mevduata uygulanan en yüksek faizin ödenmesine hükmeder. 23 Günay, sf. 605