MECLİS BÜLTENİ Nebahat Güçlü Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili www.nebahat- Gueclue.de Ocak Şubat 2016 tarihlerinde meclis ve komisyonlarda ele alınan önemli konular Kitlesel taciz olaylarının ardından yasalara yeni ayar SPD ve Yeşiller koalisyon hükümetinin yılbaşında Hamburg ve Köln de meydana gelen kitlesel taciz olaylarıyla ilgili sunduğu önerge mecliste tartışıldı ve hükümet ortakları, kadınların korunmasına yönelik daha etkin önlemler alınması gerektiğini vurguladılar. SPD, CDU, AfD ve FDP ise daha caydırıcı cezalar için Mülteci Yasası nın değiştirilmesini talep etti. Almanya da yürürlükte olan yasalar çerçevesinde taciz ya da tecavüze uğrayan kadınların, bu duruma karşı direndiğini ve hayır dediğini ispatlayamaması durumunda işlenen suçlar çoğunlukla cezasız kalıyor. Mülteci Yasası nın revize edilmesini talep eden partiler, bu tür suçlardan en az 3 yıl ceza alınca sınır dışı edilen mültecilerin suç kapsamına göre hemen sınır dışı edilebilmesi gibi değişikliklerinin yürürlüğe sokulmasını istiyor. Federal düzeyde de tartışılan bu fikre Yeşiller ve Sol Parti karşı duruş sergiledi. Benim bu konudaki yorumum ise Almanya da kadınlara yönelik taciz ve tecavüzlerin yeni bir şey olmadığıdır. Almanya da kadın sığınma evlerinde aile için cinsel saldırıya uğrayanların sayıları oldukça yüksek ve bunlar arasında Alman kadınların oranları da az değil. Kadına karşı taciz ve tecavüz, dil, din ya da ülke tanımıyor. Kadınlar sınıf ve statü gözetmeksizin dünyanın her yerinde taciz ve tecavüze uğruyor. Tabii ki yılbaşındaki kitlesel taciz olaylarını kınıyorum. Ama aynı zamanda AfD nin bu olayları sadece Müslümanlara mal
etmesini de kınıyorum. Almanya da yıllardan beri göçmenler ırkçı saldırılara maruz kalıyor ve bu saldırılarda bir çok insan hayatlarını kaybetti. Mülteci yurtlarına, camilere yapılan saldırıları sadece Almanlara mal etmek ne kadar yanlış bir düşünceyse, bu tür taciz ve tecavüz olaylarında da sadece Müslümanları suçlamak o derece yanlıştır. Bu tür suçların daha caydırıcı hükümlerle cezalandırılmasından yanayım ama AfD gibi partilerin bu tür konuları kendi siyasi ideolojilerine alet etmelerini de doğru bulmuyorum. Anayasayı Koruma Dairesi için 1,3 Milyon Euro luk bütçeye yetmez ama evet Hükümet partileri, aşırı İslamcılıkla mücadelenin güçlendirilmesi için Anayasayı Koruma Dairesi nde ek kadrolar açılmasına yönelik 1,3 Milyon Euro ek bütçe ayrılması konusunda meclise ortak önerge sundu ve önerge kabul edildi. Bu konuda söz alarak önergenin sadece aşırı İslamcılıkla mücadele konusuyla sınırlandırılmasını eleştirdim. Zira Almanya da giderek artan ırkçı ve aşırı sağcı saldırıları kimse göz ardı edemez. Son yıllarda camilere, mülteci yurtlarına yapılan ırkçı saldırılarda yüzde 40 lara varan artışlar kaydedildiği gibi NSU cinayetleri hala aydınlatılamadı. Madem yeni bir bütçe sunuluyor, bu durumda proje biraz genişletilerek aşırı sağcılık tehlikesi de dahil edilebilirdi. Bu haliyle yarım kalmış bir önerge olduğunu düşünüyorum. Ayrıca sadece olaylar yaşandıktan sonra değil, işlerin bu noktaya gelmemesi için önlemler alınmasına yönelik yaptırımların olması da gerekli. Gerek ırkçılık, gerekse aşırı İslamcılık konusunda ortada giderek artan bir tehlike mevcutsa bu, zamanında gereken önlemlerin alınmadığının, zaafiyetin göstergesidir. Önergeyi bu haliyle yarım bulsam da yetmez ama evet diyerek önergeyi onayladım. AfD nin gündemi yine Müslümanlar AfD, çok ağır bir dille hazırladığı önergede Almanya daki Müslümanların içinde yaşadıkları toplumun yasalarını reddederek şeriata dayanan kendi yasalarını oluşturup uyguladığını iddia etti. Bu iddialarına da Berlin de erkek kardeşleri tarafından katledilen Hatun Sürücü cinayetini ve buna benzer bazı aile içi şiddet olaylarını örnek gösterdiler. Bu iddiaları sanki bir araştırmanın sonucuymuş gibi sunan AfD, Hamburg da da bu tür olumsuzlukların yaşanmaması için önlemler alınmasını talep etti. Meclis oturumunda söz alarak İslam uzmanı Berlinli bir profesörün yapmış olduğu bu araştırmanın kesinlikle bilimsel bir yöntem olmadığını ve sadece kendi seçtiği insanlarla görüşüp böyle bir sonuca ulaşmış olduğunu dile getirdim. AfD her oturumda gerçek olmayan iddialarla Müslümanlara düşmanca yaklaşımlarını açıkça ortaya koyuyor. Hamburg da çözülmesi gereken bir sürü sorunlar varken gerçek dışı tezlerle, belgesiz, kanıtsız bir şekilde belirli insanların hedef tahtasına koyulmasını kınıyorum. Sorunlara çözüm üretmeden sadece suçlamakla siyaset yapılmaz ve AfD Meclis Grubu, bu önergeyle çalışma zihniyetini bir kez daha ortaya koydu. Konuşmamda ayrıca Federal Mülteci ve Göç Dairesi nin 3 bin Müslüman ve Hıristiyanı baz alan bilimsel araştırmasının sonuçlarına da dikkat çektim. Araştırma, AfD nin iddialarının tersine kadın-erkek eşitliğinin olup olmadığı konusunda verilen cevaplarda iki
grup arasında fazla fark olmadığını ortaya koyuyor. Yani bu bilimsel araştırma, her iki grubun da eşit derecede kadın-erkek eşitliğini önemseyip benimsediğini ortaya koydu. AfD nin önergesi mecliste reddedildi. GEZ herkesten alınmasın önerisine ret Sol Parti, meclise sunduğu önergeyle daha önce belli kesimlerden alınan, 2013 yılından beri ise Alman Radyo Televizyon Kurumu nun talep ettiği Radyo Televizyon Vergisi nden (GEZ) eskiden olduğu gibi belli kesimlerin muaf tutulmasını talep etti. Sol Parti, son yıllarda GEZ aidatını ödeyemediği için sadece Hamburg da 15 binin üstünde insana haciz geldiği için bu verginin sosyal kriterlere bakarak talep edilmesi önergesini getirdi. Önergede dar gelirliler, sosyal yardım alanlar, yaşlı ve hastalar, öğrenciler ve sosyal çalışmalar yapan kurumlar gibi belli bazı kesimlerden GEZ talep edilmemesi talep edildi ama önerge oy çoğunluğuyla reddedildi. Sosyal kriterlere göre ücret talep edilmesini ben de doğru buluyorum. Ayrıca göçmen kökenli insanlar da GEZ ödüyor ama onların isteği doğrultusunda programlar yapılmadığı gibi bu kurumlarda çalışan göçmen kökenlilerin sayısı da yok denecek kadar az. GEZ i talep edenlerin bunu da dikkate almaları gereklidir. Hamburg Havalimanı na yeni isim Hamburg Senatosu nun, 10 Kasım 2015 tarihinde hayatını kaybeden Almanya eski Başbakanlarından Hamburglu Helmut Schmidt in isminin Hamburg Havalimanı na verilmesi önergesi oy birliğiyle kabul edildi. Kadınlara daha etkin koruma, mülteci kadınlara özel alanlar: Mülteci kamplarındaki kadınların daha fazla korunabilmesi amaçlı kamplarda özel alanlar oluşturulması ve kadınlara özel mülteci kampları oluşturulması önerileri tartışıldı. Kamplarda görev yapan kadın güvenlik görevlilerin sayılarının artırılması, tüm kadınların daha etkin korunmasına yönelik Hamburg daki eğlence merkezlerinde kadınlara özel güvenlik noktalarının oluşturulması, var olan kadın sığınma evleri ve Lale / Ibera gibi kurumlarla birlikte seyyar danışmanlık projeleri yürütülmesi de tartışılan öneriler arasında yer aldı. Yeni gelen erkek mülteciler için 5 farklı dile Almanya nın değerlerini içeren broşürlerin hazırlanması önerisi de ele alındı. Diğer partilerin de buna benzer öneriler getirmesine rağmen yine hükümet ortaklarının önergeleri kabul edildi. Hamburg Garı ndaki mülteci çadırları taşındı Hamburg Garı yakınındaki mülteci çadırları kış boyunca bölgedeki cami, kilise, Schauspielhaus ve sosyal kurumların desteğiyle gıda yardımından tıbbi desteğe kadar mültecilere ihtiyaçları olan bir çok desteği sundu. Ama bu çadırlar aynı zamanda yolcuları ve bölgeyi de olumsuz etkiledi. Farklı partilerin yanı sıra hükümet ortağı partiler bu yönde önerge sundular ve senatonun önergesi kabul edildi. Önergede çadırların kaldırılıp çalışmaların bir binadan sürdürülmesi ve bu binalarda daha içerikli hizmet verilmesine yönelik daha fazla bütçe ayrılması talepleri yer aldı. Bu bağlamda Der Paritaetische Wohlfahrt Kurumu na 200 bin
Euro ihalesiz bütçe sağlandı. Kurum ayrıca NDR in öncülüğünde yapılan bağış kampanyasından elde edilen 1,5 Milyon Euro luk bütçeyle toplam 1,7 Milyon Euro bütçeye sahip oldu. Bieberhaus a taşınan çalışmalar çerçevesinde mülteci çocuklara özel kreşler açıldı. Bu konuda söz alarak, çalışmaların ortak yürütüldüğü diğer kurum ve kuruluşların da bütçe dağılımında unutulmaması gerektiğini, bu çalışmaların bir ekip çalışması gerektirdiğini dile getirdim. Görüşmelerin yapılacağı cevabı verildi. Sosyal Komisyon un artık sabit gündemi de olacak Sosyal Komisyon un aylık oturumunda, meclisten havale edilen konuların yanı sıra mültecilerle ilgili sabit gündem oluşturulması kararı alındı. Hamburg Sosyal Senatörü Dr. Melanie Leonhard bizlere tüm sorun ve çözüm önerilerini düzenli aktaracak. Geçen yıldan beri Hamburg'a 85 bin mülteci geldi ve bunların 22 bini uzun süre Hamburg da kalabilecek. 21 bin İlk Başvuru Merkezi nin bulunduğu Hamburg da 17 bin de Nakil Merkezi mevcut. 600 bin kişi ise halen çadırlarda yaşıyor. Hamburg Senatosu kadın, hamile yaşlılara özel 500 kişilik bir nokta oluşturdu ama bu yeterli olmadığı için genişletme projeleri yürütülüyor. Minik Tayler in ölümüyle birlikte şiddetten ölen çocukları yeniden hatırladık Babası tarafından şiddetli şekilde sarsılarak hayatını kaybeden minik Tayler in ölümüyle birlikte Hamburglu çocukların yeterince korunamadığı konusu yeniden gündeme geldi. Bu yönde ailelere danışmanlık yapan kurumlar ve personelin hataları, eksikleri, ihmalleri tartışıldı ve bu yönde neler yapılabileceği ele alındı. Etkinlik önerisi: Hamburg Senatosu ndan NSU Sergisi ve Resepsiyonu Hamburg Belediye Sarayı nda (Rathaus) 1-17 Mart 2016 tarihleri arasında NSU Cinayetleri ve Aydınlatılması başlıklı bir sergi ziyarete açılacak. 11 Mart 2016 tarihinde saat 11.00 de de bir resepsiyon gerçekleştirilecek. Rathausmarkt 1, 20095 Hamburg adresindeki etkinlikle ilgili daha fazla bilgiye http://www.opferdes-nsu.de/ adresinden ulaşmak mümkün. Nebahat Güçlü Hamburg Eyalet Parlamentosu Milletvekili Basın için iletişim: Nebehat Uzun Tel.: 040 23953350, Mobil: 0162 2327038 E-Mail: Uzun@nebahat-gueclue.de