YIL: 2011 SAYI :98 23-30 AĞUSTOS 2011 Başbakanımız Erdoğan AK Parti İstanbul İl Başkanlığımız tarafından düzenlenen iftar programında konuştu. Türkiye'yi sabotajlarla durduracağını zannedenler pusu kurmaya devam ediyor. Hava harekatı ile ilgili yapılan kasıtlı propaganda çok manidardır. Terörün en büyük acıyı o bölgedeki vatandaşa yaşattığını bütün Türkiye biliyor. Hukuk zemininden ayrılmadan vatandaşımızın hukukunu geliştirmeye devam edeceğiz. Terör ile mücadele sadece silahla olamayacağını biliyoruz. Bunun sosyal, ekonomik, psikolojik ve iletişime bakan yönleri var. Biz bunları sizlerle aşacağız. 4-5 te İL BAŞKANIMIZ AZİZ BABUŞCU Ne mutlu bize ki, gözleri dolabilen bir Başbakanımız var. Anlayamayanlar Ağlayamazlar 3 te İL BAŞKANI Tüm kardeşlerimden her Ramazan da özellikle ricam, mümkün olduğu kadar muhtaç ve yoksulların evlerini ziyaret etmek, onlarla beraber iftar etmek, htiyaç sahiplerini gözeterek Ramazanlarını ihya etmeleridir. 3 te Üç ayda açlık ve kıtlıktan 29 bin çocuğun hayatını kaybettiği Somali ye İstanbul Büyükşehir Belediyesi nin yardımları ulaştı. Başkan Kadir Topbaş ın talimatıyla bölgeye yardım götüren ekip binlerce aç insana gıda ve yiyecek yardımı yapıyor. 8 de Dünya, Türkiye nin Suriye ye barış için diplomatik harekatını ve herkesin seyredip ölenleri saydığı Somali ye yardım çıkarmasını konuşuyor. Avrupa basını Türkiye için Ortadoğu da büyüyen güç, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan h akkında ise en güçlü adam diye söz ediyor. 2 de Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, son günlerde gelen şehit haberlerine dikkat çekerek, "Artık bıçak kemiğe dayandı." dedi. 2 de YIL: 2011 SAYI :97 16-23 AĞUSTOS 2011 4-5 te İL BAŞKANI AK Partinin, milletimizin sinesinden başka hiçbir dayanağı, milletimizin mutluluğundan başka da hiçbir sevinci yoktur. 3 Te Başbakan Erdoğan ile Somali ye giderek yaşanan drama şahit olan Sanatçı Ajda Pekkan, geziyle ilgili izlenimlerini Başkan Kadir Topbaş ile paylaştı. Topbaş ve Pekkan 1 Ekim de Somali ye yardım için yapılacak konser için işbirliği kararı aldı 7 de Gazze Belediye Başkanı Mikki, İlaç bulan çocuklar ile aileleri Türkiye ye ve onları sürekli anan Erdoğan a minnettar dedi. 2 de YIL: 2011 SAYI :99 30 AĞUSTOS 6 EYLÜL 2011 Somali Başbakanı Abdiweli Muhammed Ali, Başbakanımız Erdoğan'nın Somali ziyaretiyle dünyaya ders verdiğini söyledi. 2 de Türkiye nin yarısı neden AK Parti ye oy veriyor? AK Parti karşıtı diğer yarı, bugün bu soruya yanıt arıyor. Tayyip Erdoğan ve AK Parti nin büyük başarısının sırrı ne? Türkiye Erdoğan ı ve AK Parti yi neden seviyor? 5 te 7 de Türkiye'deki temasları çerçevesinde Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül, Başbakanımız Tayyip Erdoğan ve özel sektör temsilcileriyle görüşen Dünya Bankası Başkanı Robert Zoellick, görüşmeler hakkında bilgi verdi. 2 de Bu sene geleneksel kültürlerin yansıtıldığı özel etkinlikler düzenlenecek olan Sultanahmet Meydanı'nda, mekanın tarihine yakışır bir Ramazan ayı yaşanacak 7 de İşte 24. Dönem Milletvekillerimiz 4 te YIL: 2011 SAYI :89 20-27 HAZİRAN 2011 biz tanımıyoruz. 3- RUMLAR'A: KAYGILARDAN KURTULUN Mesnetsiz kaygılarını bırakmaları gerekir. Şu anda Güney Kıbrıs bir olay yaşıyor. Kuzey Kıbrıs hemen onların sıkıntılarını gidermeye yönelik adım attı. YIL: 2011 SAYI :94 26- TEMMUZ 02 AĞUSTOS 2011 'Başbakanımız Erdoğan, 'Filistin Büyükelçiler Konferansı''nın açılışında konuştu 6 da 5 te 6 ta Başbakan Yardımcımız Beşir Atalay Bizde parti olarak anayasa ile ilgili bir ekip oluşturduk, çalışmaya başladık. Benim içinde bulunduğum 9 kişilik bir heyet. Hem yöntem çalışması, hem de öz olarak çalışmamızı başlatmış olduk'' dedi. 4 te İL BAŞKANI Seçimden önceki son Pazar günü, Büyük İstanbul Mitingi için Kazlıçeşme de buluştuk hep. Yine buluşuyoruz. Anadolu sözünü söyledi. Şimdi gözler İstanbul da. Şimdi kulaklar Kazlıçeşme den yükselecek büyük haykırışta. 3 te FOTOGRAFLARLA GALİBİYET SEVİNCİ 8 de YIL: 2011 SAYI :88 13-20 HAZİRAN 2011 YIL: 2011 SAYI :86 31 MAYIS-6 HAZİRAN 2011 İL BAŞKANI Tarih yazarak Destan yazarak AK Parti dedi. Türkiye istikrar dedi. Türkiye demokrasi dedi. Türkiye özgürlükler dedi. Türkiye kardeşlik dedi. Türkiye hizmet dedi. Türkiye yeni anayasa dedi. Türkiye 2023 hedeflerine varmak için durmak yok, yola devam dedi. 3 te Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Türkiye'nin demokrasi tarihinde kara bir lekedir. 27 Mayıs bu milletin demokrasi mücadelesinde acı bir yaradır. 27 Mayıs, CHP zulmünün, statüko baskısının, vesayetçi anlayışın, nasıl gözü kara şekilde masum insanların canına kıydığının resmi belgesidir. Açık söylüyorum, 27 Mayıs'ı biz unutmadık, millet unutmadı. Demokrasi mücadelesi adına da 27 Mayıs'ı asla unutmayacak ve unutturmayacağız. Yassıada'yı AK Parti olarak ustalık dönemlerinde ''Yaslı Ada'' olmaktan çıkaracaklarını söyledi. 5 te SABIRLAR TAŞTI, KAN'DİLİ SUSTURULDU Terör örgütüne gelmiş geçmiş en büyük operasyon 7 de Şimdi Türkiye daha demokratik Şimdi milletimiz daha zengin Şimdi halkımızın sayesinde AK Parti nin ışığı daha da parlak Milletimizle beraber nice 10 yıllara 7 de İftar sofrasından Somali'ye 100 bin SMS Bir daha Davos a gelmem dedi DAVOS TÜRKİYE YE GELİYOR Davos zirvesini düzenleyen Dünya Ekonomi Forumu İcra Kurulu Başkanı Klaus Schwab'dan ilginç talep... 8 de RAMAZAN BAYRAMINIZI EN İÇTEN DİLEKLERİMİZLE KUTLARIZ AK Parti neden kazanıyor? Türkiye bu tadı seviyor! İL BAŞKANLIĞIMIZDA BÜYÜK ZAFER SEVİNCİ AK Parti 3. kez İŞTE oylarını artırarak BU ONUR SİZİN Türkiye'de bir ilki KARDEŞLERİM. Rekor kırarak TARİHİ İTİRAF TÜRKİYE başardı. AK Parti ve Başbakanımız Tayyip SOMALİ FARKI AZİZ Erdoğan, üç seçim Başbakanımız Tayyip Erdoğan, BABUŞCU AZİZ üst üste oylarını Somalilere "Umudunuzu asla yitirmeyin, BABUŞCU kalbimiz sizinle." diye seslendi. 2 de DÜNYA BİZE %50 nin artırarak demokrasi tarihine geçti. 4-5-6 da ARKASINDA RAMAZAN Kİ DÜNYA ÖLENLERİ SAYIYOR, O AĞIRLIĞINI KOYUYOR 100. GÖNÜLLERDE COŞKUN AK PARTİ NİN SURİYE BAYRAMINIZ BİR MERHAMETTİR Bu devran böyle KUTLU OLSUN MİNNETTAR NE 3. BÜYÜK ZAFERİ GİTMEYECEK Sizin kadar USTA BÜYÜKŞEHİR HERKES SAVAŞI SEYREDİYOR, O ÇÖZÜM BULUYOR usta değilim 6 da BÜYÜKŞEHİR VAR BÜYÜKŞEHİR AVRUPA NIN EN Şunu açıklıkla söyleyelim ki, yüzde 50 nin arkasında sadece klasik icraat ve hizmet başarısı yoktur. Neler mi var? Arkasına milletin Büyükşehir in yardım ekibi gücünü alan Başbakanımız, siyasetin askeri Somali de umut oldu GÜÇLÜ ADAMI vesayete tabi olduğu bir ülke aldı, sıralamayı değiştirdi. Yargıçlar diktatoryasına tabi bir Somali konserine tüm Meclis aldı, bu makus talihe son verdi. İş Türkiye nin desteği bekleniyor Türkiye olmasa Türkiye Somali den dünyası ve medyanın oyuncağı bir siyasal partiler düzeni devraldı, yerle bir etti. Gazze 'Somali' olurdu Bıçak kemiğe dayanmıştır Dünyaya ders verdi Bürokrasinin millete kibriyle şekillenen hakim devlet anlayışı aldı, hadim devlet e BÜYÜKŞEHİR DEN SOMALİYE KESİNTİSİZ YARDIM 8 de dönüştürdü. Topbaş tan 4 yeni İL BAŞKANI MIZ AZİZ BABUŞCU NUN YAZISI 3 te İl Başkanımız Aziz Babuşcu, metro hattı müjdesi AK Parti toplumsal Siyasal Vakfı nın düzenlediği konferansa katılarak, İstanbul muhalefeti de temsil Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi öğrencileri ve eden bir partidir mezunlarıyla bir araya geldi. 6 da EKONOMİ 5 UYARI AZİZ BABUŞCU EKONOMİNİZ ÇOK GÜÇLÜ BU PAZAR KAZLIÇEŞME DE BİR TARİH DAHA Başbakanımız Tayyip Erdoğan, KKTC'den YAZACAĞIZ AB'ye, BM'ye, Yunanistan'a, Rumlara ve Kıbrıs Türklerine mesaj verdi. KIBRIS RESTİNE 1-AB'YE: BIÇAK KEMİĞE DAYANDI Kıbrıs sorununda geçmişte de günümüzde de DESTEK güçlü çözüm iradesi gösteren taraf, Kıbrıs Türk halkı ve garantör Türkiye'dir. YAĞIYOR 2- BM'YE: ANNAN RAPORU'NU AÇIKLAYIN Birleşmiş Milletler'in Kıbrıs'ta hukuki temeli olmayan bu duruma son verme sorumluluğu vardır. Zira şu anda Kıbrıs diye bir devleti BÜYÜKŞEHİR SAYIYA YABANCI BASINDA KIBRIS 4- YUNANİSTAN'A: GÖREVİNİZİ YAPIN Bizim amacımız barıştır, özgürlüktür ve biz AÇIKLAMASI barışa, özgürlüğe çağrı yapıyoruz. Bunun dışında bir başka çağrımız yoktur. 5-KKTC'YE: MARJİNALLERİ TEMİZLEYİN Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözüm, günlük siyaset kaygılarına veya zihinlerde yer etmiş zehirli ön yargılara feda edilmemelidir. 5 te 27 MAYIS RAMAZAN AYI İsrail özür dilemedikçe ilişkiler düzelmez DA BİR ULAŞTIK CHP zulmünün BAŞKA GÜZEL Yeni anayasa İstanbul'un fethi resmi belgesidir için özel ekip böyle canlandırıldı AZİZ BABUŞCU İLERİ DEMOKRATİK ADIMLAR AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Çelik, sivilleşme konusunda 2023 yılına kadar atılması gereken 15 maddelik bir eylem planı açıkladı. 2 de YIL: 2011 SAYI :100 6-13 EYLÜL 2011 BAŞBAKANIMIZ ANAYASA e-muhtıra ve ses kaydı için ne dedi? 3 te one minute 2 BM'nin İsrail'i kollayan Mavi Marmara raporu üzerine Türkiye sertleşti. Türkiye, İsrail'in Mayıs 2010'daki Mavi Marmara operasyonu nedeniyle özür dilemeyi kabul etmemesi sonucunda ikili ilişkilere yönelik tarihi nitelikte kararlar aldı. İsrail'le diplomatik ilişkilerin seviyesi indirildi ve askeri anlaşmalar askıya alındı. Türkiye Gazze'ye ambargoyu tanımıyor. 5 maddelik plan devrede. Cumhurbaşkanımız Gül de sert bir açıklama yaptı ve 'BM Raporu bizim için yok hükmündedir' dedi. İsrail özür dilemeyeceğini yineledi. 4 te Çocuklar artık oyun oynuyor Başkent Mogadişu'da özellikle Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretinden sonra sokaklar biraz daha sakin, çarşı-pazar biraz daha hareketli, silah sesleri daha az duyuluyor. Çocuklar gönüllerince eğleniyor. 8 de Anayasa için e-mail ve SMS ile görüş alınacak AK Parti, 74 milyon vatandaşın tamamının anayasa yapım sürecine katılması için harekete geçti. 7 de Türkiye'ye teşekkür Filistin de İsrail'e yönelik aldığımız kararlar nedeniyle teşekkür mitingi düzenlendi. 5 te İsrail resti dünya basınında 5 te GAZZE SEFERİ İsrail'e bir darbe daha... Başbakanımız Erdoğan, 12 Eylül'de Gazze'de olacak. Ardından, Birleşmiş Milletler'e 'Gazze'ye abluka acilen kalksın' tasarısını sunacak... 6 da
TÜRKİYE 2 İLERİ DEMOKRATİK ADIMLAR AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Çelik, sivilleşme konusunda 2023 yılına kadar atılması gereken 15 maddelik bir eylem planı açıkladı. AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Hüseyin Çelik, asker-sivil ilişkilerinde tepeden tırnağa değişim istedi. YAŞ ve MGK'da oturma düzenlerinin değişimi, 27 Nisan bildirisinin Genelkurmay sitesinden çıkarılması, 30 Ağustos törenlerindeki kabulleri Cumhurbaşkanı'nın yapması gibi 'sivilleşme' görüntüleri tartışılırken, AK Parti'li Çelik'ten daha ileri adımlar geldi. Halka ileri demokrasi sözü vererek yüzde 50 oy aldıklarını hatırlatan Çelik, Genelkurmay'ın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması, darbelere dayanak olan 35'inci maddenin kaldırılmasının yanı sıra Yunanistan ile Balkanlar'dan gelen tehdit algısına karşı kurulan Ege Ordusu ve 1'inci Ordu'nun varlığı ile TSK'da verilen askeri eğitimi de tartışmaya açtı. 'TSK SOĞUK SAVAŞ DÖNEMİNE GÖRE YAPILANDIRILMIŞ DURUMDA' Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner'in medyaya sızan ses kaydının ordudaki reorganizasyonun gerekliliğini ortaya koyduğunu savunan Çelik, bugüne kadar fazla gündeme gelmeyen bazı konulara da el atılması gerektiği görüşünde. TSK'nın Soğuk Savaş dönemine göre 15 MADDELİK EYLEM PLANI 1- Genelkurmayın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması. 2-35'inci maddenin kaldırılması. 3- Jandarmanın yapısı, konumu ve görev tanımı. 4- Profesyonel orduya geçiş. 5- Askerlik süresinin kısaltılması. 6- Zorunlu askerlik. 7- TSK'da verilen askeri eğitim. 8- Okullardaki Milli Güvenlik dersleri. 9- Kaç ordu komutanlığı olacağı, bunların nerelerde bulunacağı. 10- Mustafa Muğlalı gibi isimlerinin kışlalardan silinmesi. 11- Askere dayak, kötü muamale sıfırlanmalı. 12- Milli günlerde tanklı, toplu görüntülere son verilmeli. 13- Askeri harcamalar şeffaflaşmalı. 14- OYAK'ın varlığı ve işlevi gözden geçirilmeli. 15- TSK'da VET (verimlilik, etkinlik ve tutumluluk) prensibi uygulanmalı. yapılandırıldığını, diğer NATO ülkeleri iç değişimlerini yaparken Türkiye'nin bunu yapamadığını söyleyen Çelik, "Gerekli düzenlemeler yapılamaz, hücre yenilenmesi sağlanamazsa bünye kendi kendisini tüketir"diye konuştu. AK Parti'nin seçim beyannamesini hatırlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kamuoyuna ileri demokrasi taahhüdünde bulunduk. İddianız bu ise sivil-asker ilişkileri geri ülkelerde gibi olabilir mi? Bunlar yapılmak zorunda. Yapılırsa ordu şaibe dışına çıkar, daha güçlü olur. Reorganizasyonu Genelkurmay'ın kendisi yapacak. Bütün bunları bir parti yöneticisi olarak söylüyorum. Hükümetin, Milli Savunma Bakanı'nın yerine kendimi koyamam." Bir 'mantalite' değişimine olan ihtiyaca dikkat çeken Çelik, askeri okullarda verilen eğitimin bugünkü dünya ve Türkiye'ye uyumlu olmadığını söyledi. Çelik, "Mutlaka gözden geçirilmeli. İleri demokrasi standartlarında yeni düzenleme gerekli" dedi. Türkiye'nin uluslararası raporlarda 'kısmen özgür' ülke kabul edildiğine dikkat çeken Çelik, tam özgür ülke statüsüne erişmesinin de ileri demokratik adımlara bağlı olduğunu vurguladı. MİLLİ GÜVENLİK DERSLERİ Çelik, liselerde verilen Milli Güvenlik derslerinin içeriği ve askerler tarafından verilmesinin de yanlış olduğu görüşünde. "Tepeden tırnağa rütbeler ezberletiliyor, şekli de formatı da faul" diyen Çelik, bunun yerine milli savunma konseptinin ders olarak verilebileceğini söyledi. Çelik, "Askerlik bir kültür olarak verilebilir. Öğrencilere niye dikkat çektirilsin? Bu dersi askerler de vermek zorunda değil" diye ekledi. Türkiye bir kamburdan daha kurtuldu Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanımız Taner Yıldız, Libananco davasının uluslararası hukuk alanında Türkiye'nin kazandığı bir başarı olduğunu söyledi. Yıldız, "Türkiye böyle bir sülükten, kamburdan kurtulmuştur. Kangren olmaya yüz tutmuş bir kol kesilip atılmıştır." dedi. Bakanlıklarının bu süre içerisinde enerjinin yarısını, 'Türkiye'yi emmek isteyen sülüklerle' mücadele ederek geçirdiğine vurgu yapan Yıldız şunları kaydetti: "Cem Uzan davayı siyasi amaç için kullandı. Bu kadar organize bu kadar sahtecilikle, sahtecilik benim ifadem değildir, hileli evrak kullanmak ve suiistimal yapmakla ilgili belgeler tespit edildi. Vatandaşımız başına kişi başına düşen milli gelirin hemen hemen tamamını isteyen bir davaydı bu. Temyiz yolu da vardır, ama biz bu aşamada başta tahkim kuruluna teşekkür ediyoruz. Sağduyularından dolayı. Bu, uluslararası soygun tarzında düzenlenmiş bir yapıydı. Buna onlar da göz yummadılar. Son dava faizleriyle birlikte 17-18 milyar dolar talep edilen bir davaydı. Ben bu davada emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 6 yıldan beri yüzde 50 işimizi bu davaya vermişiz. Yapacağımız birçok işten fedakarlık yapıp bu davayla ilgilenmişiz. Türkiye böyle bir sülükten, kamburdan kurtulmuştur. Kangren olmaya yüz tutmuş bir kol kesilip atılmıştır." Libananco'nun mahkemeyi kazanması durumunda Türkiye'nin faiziyle birlikte 21 milyar doları bulabilecek tazminat ödemesinin söz konusu olabileceği ileri sürülürken, Yargıtayın da onadığı mahkeme kararıyla Uzan Grubu'nun, şirket hisseleriyle ilgili muvazaalı satış yaptığı tespit edilmişti. Libananco davasını görüşen uluslararası mahkeme de bu gelişme üzerine Türk mahkemelerinin kararını istemişti. Uzan Grubu'nun muvazaalı hisse devrini tescil eden bu kararın, uluslararası tahkimde görülen Libananco davasının seyrini Türkiye lehine değiştirebileceği belirtilmişti.
GÜNDEM 3 e-muhtıra ve ses kaydı açıklaması Bakan Çelik terörün maliyetini açıkladı400 milyar Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan, 'e-muhtıranın' Genelkurmay'ın resmi internet sitesinden kaldırılması hakkında, "Olması gerekeni yerine getirdikleri için kendilerini kutluyorum" dedi. Bir gazetecenin ''30 Ağustos öncesinde TSK'nın internet sitesin e-muhtıra kaldırıldı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?'' sorusu üzerine Erdoğan, ''Bu, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin şu andaki yönetiminin özellikle bir değişim, dönüşümü demokratik anlamda bakışını değerlendirmesi bakımından çok önemliydi. Biz bu arzumuzu daha önce de önceki yönetimlere ifade etmiştik. Onlar bu adımı nedense atmamıştı ama şu andaki Türk Silahlı Kuvvetler Yönetimi, Genelkurmay Başkanlığımız, bu adımı atmıştır. Dolayısıyla olması gerekeni yerine getirdikleri için ben kendilerini kutluyorum'' dedi. Başbakanımız Erdoğan, ''Eski Genelkurmay Başkanlarından Işık Koşaner'in bir ses kaydı düştü ve kendisi de kabul etti. 'Noktasına virgülüne kadar arkasındayım' dedi. Bunu nasıl yorumlarsınız?'' soru üzerine de ''Şimdi bu açıklamaların içinde birçok şeyler var. Öz eleştiriler var ama bunun yanında tabi daha değişik bazı ifadeler var ve bunların üzerinde bir siyasetçi olarak beraber çalıştığımız bir yerde mesai arkadaşım olarak şu anda bunun değerlendirmesini yapmayı özellikle ahlaki bulmuyorum. Değerlendirmesini yapacak olan kurum ve kuruluşlar zaten vardır, onlar zaten gereğini yaparlar'' yanıtını verdi. Bir başka gazetecinin ''Kılıçdaroğlunun, sizi sessiz kalmakla ilgili eleştirileri vardı'' hatırlatması üzerine Başbakanımız Erdoğan, ''Kılıçdaroğlu'nun ben eleştirilerini, hakaretlerini ben pek takip edemiyorum. Onun için değerlendirmiyorum'' dedi. ''30 Ağustos kutlamalarını bundan böyle Cumhurbaşkanlık makamının, Başkomutanlık makamının ev sahipliği yapacak olması konusunda bir değerlendirmeniz olur mu?'' sorusu üzerine ise Başbakanımız Erdoğan, ''Tabii bu da az önce söylediğim gibi bu değişim sürecinin önemli bir adımı oldu. Sağolsun, burada da yine Genelkurmay Başkanımızın böyle bir teklifi geldi. Biz durumla farklı bir genelgeyi daha önce yayınlamıştık. Kendileri bu genelge karşısında çok daha olgun, özel bir teklifle geldiler. Sayın Cumhurbaşkanımız da böyle bir genelgeyi yerinde buldu ve bugunkü tebrikat bu şekilde yapılmış olacak. Bundan dolayı ben kendilerini ayrıca da kutluyorum'' diye konuştu. Sigarayla mücadelede liderlik önerisi Sigaranın insanlığa karşı işlenmiş suç kapsamına alınmasını isteyen Yeşilay Cemiyeti ile Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi, Başbakan Erdoğan'ı, Eylül ayında katılacağı BM zirvesinde, sigara ile mücadele konusunda liderlik yapmaya davet etti. Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Muharrem Balcı, New York'ta 19-20 Eylül tarihlerinde yapılacak Birleşmiş Milletler Zirvesi'ne Türkiye'nin en üst düzeyde katılımının söz konusu olduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın toplantının son günü bir konuşma yapacağını söyledi. Balcı, Başbakan Erdoğan'a, BM Zirvesi öncesinde bulaşıcı olmayan hastalıkları önleme üst düzey toplantısında vereceği desteği içeren bir dosya sunduğunu belirterek, ''Başbakan Erdoğan'ın, o toplantıda isteklerimizi, vurgulanması gereken kısımları Türkiye adına dile getireceğine inanıyoruz'' dedi. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Erdoğan ve Sağlık Bakanlığının sigarayla mücadele konusunda önemli çalışmalar yaptığını, kayda değer sonuçların da alındığını ifade eden Balcı, ''Tütünle mücadele konusunda düzenleme ve denetlemekle görevli kurumlar, belediyeler ve İçişleri Bakanlığı mensuplarınca aynı düzeyde algılanmadığı için bu başarı oranımızı istediğimiz seviyeye kadar yükseltemiyoruz'' diye konuştu. dolar Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı mız Faruk Çelik, teröre giden paranın 400 milyar doları bulduğunu belirterek, ''Bu beladan mutlak surette kurtulmamız gerekiyor'' dedi. Bakan Çelik, AK Parti iktidarında milletin birliği ve huzuru için canla başla çalıştıklarını, Türkiye'nin gelişmesi için tüm imkanları seferber ettiklerini, kaynakların israf edilmemesi için mücadele ettiklerini anlatan Çelik, artık dünün Türkiye'sinin de olmadığını, onurlu şahsiyetli, sözü dinlenen bir Türkiye olduğunu kaydetti. Türkiye'de terörün en önemli sorunlardan biri olduğunu dile getiren Çelik, şöyle devam etti: ''Teröre giden para 400 milyar doları buldu. Yazık değil mi? Bu güzel milletin imkanlarının yanlış yolda kullanılması doğru bir hadise midir? Nasıl vatanperverlik, milleti sevmektir. Nasıl Kürt'ü, Türk'ü, Arap'ı sevmektir. Bu nasıl insanı sevmektir. Kaynaklar ne yazık ki yıllardır 30 yıldır, bir hiç uğruna heba olup gidiyor. Ramazan ayını bile dikkate almadan, bayramı, Kadir Gecesi'ni, arifeyi dikkate almadan yaşanan bu hadiseleri, bütün Türkiye'nin düşünmesi gerekiyor. Nedir, ne yapılmak isteniyor. Ne isteniyorsa Allah aşkına söylensin, yolsa yol, su ise su, barajsa baraj, sorun çözmekse sorun çözmek... Onun için bu beladan mutlak surette kurtulmamız gerekiyor. Bunun en iyi ilacı demokratikleşme mi? Evet, Hükümet olarak onun yanındayız. Haklar mı, yeni anayasa mı? Onun yanındayız. Sivilleşme mi? Sivilleşmeden yanayız. Milletin iradesinin baş tacı edilmesi mi? Evet ondan yanayız. Bu derece bir iradeyi ortaya koyan bir iktidar, devlet anlayışı, adeta eski anlayışları çöpe atıp, gerçekten insan onurunu dikkate alan, onların dertleriyle dertlenen bir iktidar olarak hizmetlerimizi sürdürüyoruz.''
İSRAİL-TÜRKİYE 4 İsrail için bedel ödeme vakti! Davutoğlu açıkladı: İsrail ile ilişkiler 2. katip düzeyine indirildi. Bütün askeri anlaşmalar askıya alındı. İşte yaptırım listesi... defalarca ateş ederek öldürmenin bir insanlık suçu olduğudur. Hiçbir mazeret bunu örtemez, mazur gösteremez. Hiçbir devlet hukukun üstünde değildir. Sivil insanları katledenler, insanlığa karşı suç New York Times'ın İsrail in Mavi Marmara işleyenler er ya da geç adalet önüne çıkmakta ve saldırısıyla ilgili BM Raporu nu ABD basınına yargılanmaktadır. Ne Mavi Marmara'ya saldırı emrini sızdırmasının ardından bir açıklama yapan veren İsrail hükümeti ne de bu saldırıyı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, bundan gerçekleştirenler hukukun üstündedir, ya da yargıdan sonraki adımlarla ilgili net tutumu şöyle açıkladı: muaftır. Herkes hesap vermek zorundadır. Kaldı ki "Savaş herşeyden önce en kutsal değer olan insanlık vicdanında zaten mahkum olmuşlardır. insanın, yaşam hakkına karşı en ağır tecavüzdür. Türkiye olarak işlenen bu açık suçun cezasız Nitekim bütün medeniyetler savaşın dahi adil savaş kalmaması için süratle harekete geçtik. Bu doğrultuda kavramını geliştirmiştir. Bunun içindir ki BM şartında BM Güvenlik Konseyi'ni aynı gün acil toplantıya askeri güç kullanımı çok sıkı şartlara bağlanmıştır. çağırdık. Orada yaptığım konuşmada her türlü hukuk Yine yaşam hakkının kutsallığına olan inançtandır ki anlayışını, insanlık vicdanını ve değerlerini hiçe sayan savaşın meşru olduğu hallerde dahi masum sivillerin bu İsrail saldırısıyla insanlığın Akdeniz'de öldürülmesi savaş suçu olarak kabul edilmiştir. İsrail boğulduğunu söylemiştim. Ki Konsey, bu trajedinin ise savaşta değil barış zamanında, askeri değil sivil bir hızlı, şeffaf ve uluslararası hukuka uygun bir şekilde yardım konvoyunda, zalim bir abluka altında inleyen soruşturulması çağrısı yaptı. BM İnsan Hakları bir halka yardım götürmek için barışçıl bir eyleme Konseyi de son derece saygın ve uzman katılan sivil insanları katletmiştir. Tablo budur. Üstelik hukukçulardan oluşan bir veri toplama misyonu bunu kendi topraklarında karasularında değil, oluşturdu. MB Güvenlik Konseyi de bir soruşturma uluslararası hukukun en temel ilkelerinden birinde paneli oluşturdu. Türkiye olarak panele her türlü olan seyrüsefer serbestisinin hakim olduğu yardımda bulunduk: İsrail ise hep çalışmaları uluslararası sularda gerçekleştirmiştir. İsrail'in işlediği geciktirdi. İsrailden özür dilemesini, katledilen ailelerin suç basit bir suç değildir. Çiğnenen uluslararası yakınlarına tazminat ödemesini talep ettik. Ayrıca hukuktur. Çiğnenen insanlık vicdanıdır, en temel Gazze'ye uygulanan ablukanın kaldırılmasını, insani değer olan yaşam hakkıdır. Değiştirilemeyecek şartlarımız yerine getirilmedikçe Türkiye-İsrail bir gerçek vardır. Silahsız insanlara ensesinden ilişkilerinin normalleşmeyeceğini açıkça belirttik. "BM raporu yok hükmündedir Alınmasına karar verilen önlemler 1- Türk-İsrail diplomatik ilişkileri ikinci katip düzeyine indirilecektir. İkinci katip düzeyinin üzerindeki tüm görevler, başta büyükelçi olmak üzere en geç çarşamba günü ülkelerine dönecektir. (Türkiye'nin ilişkileri ikinci katip düzeyine indirmesi, İsrail ile büyükelçi düzeyinde ilişkilerin olmaması, bu da Türkiye'deki tüm görevlilerin en geç çarşamba günü ülkelerine geri dönmesi anlamına geliyor. Ancak zaten ülkesinde olan ve Perşembe günü Türkiye'ye gelmeyi planlayan büyükelçinin bu durum karşısında dönüş planını iptal ettiği belirtiliyor. ) 2-Tüm askeri anlaşmalar askıya alınmıştır. 3 -Doğu Akdeniz'de en uzun kıyısı olan sahildar devlet olarak Türkiye Doğu Akdeniz'de seyrüsefer serbestisi için gerekli gördüğü her türlü önlemi alacaktır. 4- Türkiye Gazze'ye İsrail tarafından uygulanan ablukayı tanımamaktadır. Türkiye İsrail'in 31 Mayıs 2010 tarihi itibariyle Gazze'ye uyguladığı ablukanın Uluslararası Adalet Divanı'nda incelenmesini sağlayacaktır. BM Genel Kurulu'nu harekete geçirmek için gerekli girişimlere başlıyoruz. İsrail ablukayı kaldırmalıdır. Bu noktayı da uluslararası hukuki platformlara taşımaya kararlıyız." 5-İsrail saldırısının Türk ve yabancı tüm mağdurlarının mahkemelerde hak arama mücadalesine Türkiye olarak gereken destek verilecektir." Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül BM'nin Mavi Marmara raporu hakkındaki sorularını yanıtladı. Gül, "BM raporu bizim için yok hükmündedir" dedi. Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun açıklamalarının Türkiye Devleti'nin pozisyonunu yansıttığını söyleyen Cumhurbaşkanı Gül, "Bu açıklamalar, bu tepkiler daha önce alınacaktı. Ancak bazı müttefik ülkelerin, iyi niyetli çalışmalarına fırsat vermek için bugün beklenmiştir" diye konuştu. Türkiye'nin vatandaşlarının hak ve hukukunu savunmak için gösterdiği tavrın bazıları tarafından anlaşılamadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, bugün İsrail'e yönelik alınan tedbirlerin ilk aşama olduğunu da vurguladı. İsrail'in tavrına göre ilerde başka tedbirler de alınabileceğini vurgulayan Gül, "İsrail hükümeti, kendi halkına da yük olan bir hükümettir. Hiç bir güvenilirliği de söz konusu değildir. Olup bitenleri en iyi şekilde tahlil etmesi gereken İsrail hükümetiyken, tamamen strateji yoksunu bir durumdadır. Türkiye bölgenin en güçlü ülkesi olarak sadece kendi hak hukukunu değil, bütün mazlumların da hak ve hukukunu korumak için elinden gelen gayreti gösterecektir" dedi. Türkiye'nin barış ve istikrar istediğini vurgulayan Gül sözlerini "Barış ve istikrarın sağlanması için İsrail'in atması gereken adımlar vardır.umut ederiz ki, bunları kendileri fark etmiyorsa, onları müttefikleri kendilerine fark ettirecek şekilde anlatırlar" diye tamamladı. Gül raporda özür tavsiyesinin yer almadığını hatırlatan bir gazeteciye, "Rapor açıkcası bizim için yok hükmündedir" karşılığını verdi.
İSRAİL-TÜRKİYE 5 Türkiye'nin İsrail resti DÜNYA BASININDA Türkiye'ye teşekkür Türkiye'nin İsrail'e yönelik aldığı kararlar nedeniyle teşekkür mitingi düzenlendi. Kentin merkezinde düzenlenen mitingte konuşan Hamas Sözcüsü İsmail Rıdvan, BM'nin Mavi Marmara ile ilgili raporunun zalim ve insafsız olduğunun altını çizerek, ''Rapor İsrail'in daha fazla ambargo, daha fazla Filistinliyi öldürmesini desteklemektedir'' dedi. Rıdvan, raporun açıklanmasının ardından Türkiye'nin İsrail'e yönelilk ''İsrail büyükelçinin ülkeden gönderilmesi ve askeri anlaşmaların askıya alınması'' kararlarını desteklediklerini kaydederek, ''Türkiye Cumhuriyeti'ne bu kararlardan dolayı özellikle de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a çok teşekkür ediyoruz. Filistin Arap Birliği Genel Sekreteri Nebil El Arabi, Türkiye'nin İsrail ile ilgili aldığı kararın, İsrail'in bölgedeki şımarıklığı ve barışçıl bir şekilde Gazze'ye yardım götüren Türk vatandaşlarına saldırısına karşı doğru ve normal bir tavır olduğunu söyledi. ''Türkiye'nin İsrail ile ilgili kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?'' şeklindeki sorusuna, ''BM'nin Mavi Marmara ile ilgili raporunu tam inceleyemedim. İncelediğim kadarı ile Gazze ablukasını meşru gibi gösteren BM raporunda çok şey göz ardı edilmiş. Türkiye'nin aldığı karar doğru ve normal bir tepki. Türkiye'den zaten böyle bir karar beklenirdi '' diye yanıtladı. Mısır Dışişleri Bakanı Muhammed Kemal Amr ise Filistin'in BM tarafından tanınması hususunda çaba sarf edeceklerini ifade etti. Bağlantısızlar Hareketi'nin halkı ve Hamas olarak Türk halkına selamımız var'' diye konuştu. Yaşanılan bu süreçte Arap ülkelerinin suskunluğuna vurgu yapan Rıdvan, Türkiye'nin İsrail'e karşı aldığı kararlardan sonra Arapların artık suskun kalmaması ve kendi ülkelerindeki bütün İsrail büyükelçilerini sınır dışı etmesinin yanı sıra Gazze'ye uyguladıkları ambargoyu da bir an evvel kaldırmalarını da istedi. Sözcü Rıdvan, Mavi Marmara'da hayatlarını kaybedenleri hiçbir zaman unutmayacaklarını bildirerek, ''Onlar bizim için kan döktüler''dedi. Mitingde İsrail bayrağı yakılırken, gruptakiler Türk, Filistin ve Hamas bayrakları taşıdı. Miting sonunda topluluk hep bir ağızdan, ''Gazze'nin Türkiye'ye çok selamı var'' şeklinde slogan attı. Arap Birliği'nden Türkiye ye destek Endonezya'da yapacağı 50. yıl toplantısında, Mısır'ın dönem başkanı olarak Filistin için destek isteyeceğini anlatan Amr, toplantıya BM, İKÖ ve Arap Birliği'ni de davet ettiklerini kaydetti. CNN, internet sitesindeki haberde, Türkiye ile İsrail arasında Mavi Marmara baskını sonrasındaki yaşanan süreç anlatılarak, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun "Artık İsrail hükümetinin, kendini uluslararası hukukun üzerinde gören, insanlık vicdanını hiçe sayan gayrimeşru eylemlerinin sonuçlarına katlanmasının ve bir bedel ödemesinin vaktinin geldiği ve bu bedelin de Türkiye'nin dostluğunu kaybetmek olduğu" yönündeki sözlerine yer verildi. Washington Post'un haberinde de Türkiye'nin bu kararının, İsrail'in bir süre önce Mısır'la da sorun yaşamasının ardından gelmesiyle, İsrail'in bölgedeki yalnızlığının artmasının beklendiği kaydedildi. Los Angeles Times'da Türkiye'nin İsrail'e yönelik bazı ekonomik yaptırımlar uygulayabileceği, uluslararası mahkemelerde İsrail aleyhine kanuni yollara başvurabileceğine işaret ettiği kaydedildi. Times gazetesi, Türkiye ile İsrail arasında yaşanan son sorunlardan önce yakın askeri işbirliği olduğuna dikkati çekerek, "Büyükelçisi atılırken, İsrail'in yalnızlığı artıyor" başlığını attı. Guardian gazetesi de, Davutoğlu'nun açıklamalarını hatırlatarak, "İsrail'in Ankara Büyükelçisi Gabby Levy'nin İsrail'de olduğu bildirildi ve Ankara'ya geri dönmeyecek" diye yazdı. Financial Times (FT) gazetesi de, İsrail Dışişleri Bakanlığı'nın eski genel direktörü ve siyaset bilimci Shlomo Avineri'nin görüşlerini aktardı. "B.Z", "Frankfurter Rundschau" "Frankfurter Rundschau", "Berliner Morgenpost", "Frankfurter Allgemeine Zeitung" gazeteleri ise kararları, "Büyükelçinin sınır dışı edilmesi İsrail'i tehlikeye sokacak ve dışlayacak", "Erdoğan'ın güçlü sinyalleri", "Türkiye, İsrail ile gerginliği arıyor" başlıklarıyla yayınladılar. "Frankfurter Allgemeine Zeitung" gazetesinde yer alan bir yorumda ise, bölgedeki gerginliğin artırılmasının ne Türkiye'nin, ne de İsrail'in çıkarına olduğu belirtilerek, Türkler'in ve Yahudiler'in Osmanlı Devleti döneminde yıllarca barış içinde bir arada yaşadığı, her iki ülke diplomatlarının en kısa zamanda bunu hatırlayarak, bir an önce soruna bir çözüm yolu bulması gerektiği ifade edildi. "El Pais", "Türkiye, İsrail ile ilişkileri kesme tehdidinde bulunuyor"; "ABC", "öfkeli tepki"; "La Vanguardia" ise "Türkiye, İsrail'in suratına kapıyı çarptı" ifadelerini başlığına çıkardı. "El Mundo" gazetesi de "Türkiye, İsrail ile bağları koparıyor" başlığını attı. Haberde, "Ültimatom tamamlandı. Gelecek Çarşamba günü Ankara'daki İsrail büyük elçiliğinde 2. katip düzeyinden yüksek diplomat kalamayacak" ifadeleri kullanıldı. "El Mundo", İsrail hükümeti kaynaklarının ise "İsrail, kaybedilen hayatlar için üzgün ama tamamen askerlerinin savunmasına ilişkin bir olaydan dolayı özür dilemeyecek. Türkiye gibi önemli bir müttefik ile olan farklılıklarımızı aşmayı umuyoruz" dediğini belirtti.
GAZZE SEFERİ İsrail'e bir darbe daha... Başbakanımız Erdoğan, 12 Eylül'de Gazze'de olacak. Ardından, Birleşmiş Milletler'e 'Gazze'ye abluka acilen kalksın' tasarısını sunacak... İsrail'e yönelik yaptırımların açıklanmasının ardından Türkiye, Gazze'ye yönelik ablukanın kaldırılması için de düğmeye basıyor. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın daha önce ertelenen Mısır ziyaretini bu hafta yapması bekleniyor. Ziyaretin, 12-13 Eylül'de yapılması için görüşmeler hala sürerken, Kahire'den sonra Başbakanımız Erdoğan'ın hedefi Refah Sınır Kapısı'ndan Gazze'ye geçmek. Eğer, Mısır bu geçişe izin verirse, Gazze'nin dünyaya açılan tek kapısı olan Refah'tan ilk defa bir hükümet başkanı giriş yapmış olacak. Uluslararası kaynaklar, İsrail'le son dönemde büyük kriz yaşayan Mısır'ın, ziyareti bu haliyle kabul edeceğini düşünüyor. İKİNCİ ADIM BM'DE Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, önceki gün 5 maddelik yaptırım açıklamıştı. Bunlardan biri olan 'Türkiye, İsrail'in Gazze'ye yönelik ablukasını tanımıyor', İsrail'i en çok rahatsız eden 2 maddeden biri olarak gösterildi. İşte bu nedenle Türkiye'nin bir diğer girişimi de BM'de olacak. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın 18 Eylül'de gideceği BM Genel Kurulu'na Türkiye, ablukanın yasal olmadığını belirten bir tasarı sunacak. Hedef, bu tasarının Genel Kurul veya Güvenlik Konseyi'nde oylanarak kabul edilmesi. Filistin devletinin ilan edilmesi beklenen bu yıl ki Genel Kurul'da Türkiye'nin atacağı adımın da büyük bir sinerji oluşturması bekleniyor. Tasarı kabul edilirse Türkiye, İsrail'in 31 Mayıs 2010 tarihi itibariyle Gazze'ye yönelik olarak uyguladığı ablukanın Uluslararası Adalet Divanı'nda incelenmesini sağlayacak. Türkiye, kendi adına Lahey'e başvuru yapmayacak. İSRAİL MAHKUM EDİLECEK "İlişkilerde çok büyük bir kırılma noktasına girdik" diyen Başbakanlık kaynakları bu davanın sadece Türkiye- İsrail meselesi olmaktan çıktığı görüşünde. Başbakanlık kaynakları, "Süreç, Arap-İslam dünyasını ve hatta Batı'yı da yakından ilgilendiriyor. İsrail uluslararası kamu vicdanında mahkum edilecek" yorumunda bulundu. Bu arada İsrail hükümeti üzerine kurulacak baskıda en etkili yöntemlerden birisinin İsrail'le askeri ilişkilerin dondurulması olduğu belirtiliyor. Buna göre İsrailli firmalar askeri ihalelere alınmayacak. Bu durumda İsrail'deki silah üreticilerinin hükümet üzerinde baskı kuracağına dikkat çekiliyor. YOĞUN DESTEK AB Dönem Başkanı Polonya tarafından düzenlenen toplantıya katılan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, uluslararası arenada Türkiye'ye yoğun bir desteğin bulunduğnu açıkladı. Davutoğlu, "Mavi Marmara baskını da toplantıda gündeme geldi. İsrail, bölge realitesini anlamayan, kendi içi realitesini bile anlamaktan aciz bir görünüm sergiliyor. Aşırı ırkçı görüşler bugünkü Netanyahu hükümetinde var. tavrıdır" dedi. DURMAK YOK Cumhurbaşkanı Gül'ün "devamı var" dediği B planının açıklanmayan bazı ayrıntıları ortaya çıkmaya başladı. Ankara, Mavi Marmara raporunu sızdıran ve 15 aydır Türkiye'den özür dilemeyen İsrail'i uluslararası arenada tecrit etmek için yoğun bir uluslar arası kamu diplomasisi kampanyasına hazırlanıyor. GÜNCEL 6 Bakan Eroğlu: İsrail Özür Dilemeliydi Orman ve Su İşleri Bakanımız Veysel Eroğlu, Türkiye nin İsrail'e yapacağı yaptırımlarda haklı olduğunu belirtti... Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Türkiye nin İsrail'e yapacağı yaptırımlarda haklı olduğunu belirterek, zulümlere seyirci kalamayacaklarını söyledi. Bakan Eroğlu, esnaf ziyaretleri sırasında gazetecilerin Türkiye tarafından İsrail'e uygulanacak yaptırımlar hakkındaki soruları cevapladı. Eroğlu, Mavi Marmara baskınında 9 Türk ü katleden İsrail in Türkiye den hala özür dilememesini eleştirdi. Eroğlu, "Özellikle Gazze'deki, Filistin'deki insanlara zulmetmek, yakışmaz, doğru bir şey değil. Mavi Marmara ile ilgili İsrail'in yaptığını bütün dünya gördü. İsrail'in yaptığı zulümdür. Esasen İspanya'da Yahudilere zulüm uygulanırken Osmanlı Devleti, onlara kucak açtı. Bizim milletimiz, insanlığa önem verir, mazlumun yanındadır. Bizim yaptığımız, mazlumun yanında olmaktır. İsrail'in bunu dikkate alması gerekirdi." dedi. Çelik: İsrail cevabını alır AK Parti Genel Başkan Yardımcımız Ömer Çelik, İsrail in Akdeniz de Türk gemilerinin seyrüsefer güvenliğini taciz etmesi halinde gereken cevabı alacağını açıkladı. Çelik, Türkiye vatandaşları Akdeniz de taciz edilirse Türkiye buna sessiz kalmaz dedi. AK Parti Dış İlişkiler Başkanı Çelik, BUGÜN e önemli açıklamalarda bulundu. BM nin raporunu eleştiren Çelik, Ortada objektif verilere dayanan rapor yok. Bu rapor bütün BMmekanizmalarını bir kenara bırakarak komisyon başkanı ve yardımcısının ikinci sınıfmakalesi olabilir. Komisyon Başkanı na Haaretz gazetesinde bir başyazı yazın deselerdi böyle bir şey çıkardı dedi. Çelik, raporun yayınlanmasının İsrail tarafından geciktirildiğine dikkat çekerek İsrail BMGenel Sekreteri ne Türkiye ile anlaşma arıyoruz dedi. Türkiye ile ortak noktaya varabilmekten önce kendi içinde ortak noktayı bulmaya çalıştı görüşünü dile getirdi. ABD nin İsrail ile Türkiye nin anlaşamamasından üzüntü duyduğuna yönelik açıklamasına tepki gösteren Çelik, şöyle devametti: Üzüntü duyduk demek İsrail in saldırganlığını cesaretlendirmektir. İsrail in yaşama hakkı hiçbir devlet tarafından tehdit edilmiyor. İsrail kendi güvenliğini kendi saldırgan politikaları ile kendi yapıyor. İsrail cesaretlendirilirse ileride bunu ABD, İngiliz ve Fransa gemisine yapacaktır. İsrail hükümeti uluslararası gerçeklerden ve zamanın ruhundan kopuk bir hükümet olarak İsrail in güvenliğini tehlikeye sokmuştur.
Anayasa için e-mail ve SMS ile görüş alınacak AK Parti, 74 milyon vatandaşın tamamının anayasa yapım sürecine katılması için harekete geçti. AK Parti'nin talebi uygulamaya geçerse, isteyen herkes, yeni anayasada yer almasını istediği bireysel taleplerini mektup, e-mail ve kısa mesajla TBMM Başkanlığına bildirecek. TBMM Uzlaşma Komisyonu, yeni anayasa yapım sürecinde halktan gelen milyonlarca talebi dikkate alacak. Böylece 74 milyon sadece referandum sürecinde değil, yapım sürecinde de anayasaya katkı sağlamış olacak. AK Parti'de kurulan anayasa komisyonu kendi çalışmasını sürdürürken sivil toplum örgütleriyle görüşmeye başladı. Komisyona başkanlık yapan Genel Başkan Yardımcımız Ömer Çelik, anayasa yapımıyla ilgili gelinen son noktayı değerlendirdi. Komisyonun kendi içindeki çalışmaları derinlemesine sürdürdüğünü ve bazı sivil toplum kuruluşu yöneticileriyle bir araya gelerek görüşlerini aldıklarını anlatan Çelik, sivil toplum örgütleri ile görüşmelerin bayram sonrasında devam edeceğini kaydetti. Sivil toplum örgütlerinin tabanlarının görüşlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Çelik, şöyle konuştu: TBMM'DE DEĞERLENDİRME "Sivil toplum kuruluşlarının anayasaya yönelik yaptıkları çalışmalar var. Ancak bu çalışmalar daha çok akademisyenlere ve uzmanlara hazırlatılan raporlar şeklinde. Pek çok kuruluşun çalışmaları da aynı akademisyenler tarafından hazırlanmış ve birbirine çok benziyor. Biz bu çalışmaları önemsiyoruz ama asıl olarak sivil toplum örgütlerinin tabanlarına ulaşmak istiyoruz. Bizim için en önemli olan bu sivil toplum kuruluşlarının tabanlarının talepleridir. Anayasanın mayası halk olmalıdır. Görüşmelerimizde bunları öğrenmeye çalışıyoruz." Anayasa yapım sürecinde toplumun her kesiminin ve her partinin, her sivil toplum örgütünün görüşünün çok değerli olduğunu vurgulayan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Anayasa yapımında bireysel görüşlerin de alınacağı bir sistem kurulmalı. TBMM bu sistemi kurmalı. Her vatandaş başlı başına anayasadır. İnsanlar elektronik posta, kısa mesaj ya da mektupla bireysel taleplerini bildirebilmeli. TBMM komisyonu uzmanlar aracılığı ile bu talepleri alarak, ortak olanları belirlemeli. 3-4 milyon görüş gelebilir. Ortak olduğu tespit edilen taleplerin 10-15 bin maddesi halkın talepleri olarak norm haline getirebilir. Yeni anayasayı yapacak TBMM Uzlaşma Komisyonu bu talepleri dikkate alır." ANAYASA YAPMA KÜLTÜRÜ Yeni anayasanın toplumun tabanından gelen taleplere göre şekilleneceğini vurgulayan Çelik şöyle konuştu: "Elitlerin ve statükonun kurucu irade gibi konumlandığı, milletin ve TBMM'nin tali irade haline getirildiği çarpık ve gayri meşru düzen sona ermiştir. Tabanın talepleri net olarak ortaya çıkmalıdır. Memleketin sahibi millettir, kendi nüfus cüzdanını kendi yazmalıdır. Geleceğimizin ve ülkemizin bekasının tapusu bu ilkelerin yerleşmesiyle mümkündür. Gelen görüşler arasında anayasada yer alması mümkün olmayan talepler de olabilir. Ancak halkın sorunları ve talepleriyle ilgili çok büyük bir veri tabanı oluşmuş olacak. Bu sorunların çözümü de yine siyaset tarafından gerçekleştirilecektir." Yeni halk otobüsleri turkuaz rengi ve damalı olacak İETT ye 500 yeni otobüs alınacağını açıklayan Başkan Kadir Topbaş, halk otobüslerinin de 2013 sonuna kadar alçak tabanlı, klimalı araçlarla değiştirileceğini belirterek Yeni İETT otobüslerinin rengi yeşilin farklı bir tonu, halk otobüslerinin rengi ise turkuaz mavisi olacak. Her iki otobüs de İstanbul a özel olarak damalı dedi. Otobüsler 2014'e kadar yenileniyor Edirnekapı Garajında İETT personeliyle bayramlaşan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, burada İstanbul un yeni otobüslerini tanıttı. İETT ye ilk etapta 500 yeni otobüs alınacağını açıklayan Başkan Kadir Topbaş, halk otobüslerinin de 2013 sonuna kadar alçak tabanlı, klimalı yeni araçlarla değiştirileceğini söyledi. Yeni İETT otobüslerinin rengi yeşilin farklı bir tonu, halk otobüslerinin rengi ise turkuaz mavisi olacak. Her iki otobüs de İstanbul a özel olarak damalı diyen Başkan Topbaş, İETT ye daha sonra 500 otobüs alarak yeni otobüs sayısını 1000 e tamamlayacaklarını söyledi. HABER 7 50 bin işsize müjde! Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız Faruk Çelik, İŞKUR'a kayıtlı 50 bin işçinin kamu yararına işlerde çalıştırılmasını öngören Toplum Yararına Çalışma Programı'na ilişkin ''Kamu kurumlarımızın ihtiyaçlarını gidermeye dönük, 6 aylık dönemler halinde, hatta bunu biraz daha uzatma çabası içinde olacağız ama şu anda 6 aylık periyotlarla toplum yararına çalışma konusunda İŞKUR, yoğun bir şekilde çalışmaları sürdürüyor'' dedi. Çalışmanın bakanlığı bünyesinde, illerde ise İŞKUR tarafından sürdürüldüğünü ifade eden Çelik, programın İŞKUR'a müracaat eden ve iş arayan takriben 23 ildeki işsizleri kapsayacağını bildirdi. Bakan Çelik, İç Anadolu ve Karadeniz bölgesinin yanı sıra ağırlıklı olarak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde çalışmaların Ramazan Bayramı'nın ardından illerde ve ilçelerde devreye girmeye başlayacağını belirterek, ''Mesela Şanlıurfa bölgesinde çok yaygın bir şekilde ağaçlandırma çalışmasını başlatacağız. Ayrıca kamu kurumlarımızın bu konudaki ihtiyaçlarını gidermeye dönük, özellikle Milli Eğitim'de olabilir başka kurumlarımızda olabilir, ihtiyaçlarımızı gidermeye dönük 6 aylık dönemler halinde, hatta bunu biraz daha uzatma çabası içinde olacağız ama şu anda 6 aylık periyotlarla toplum yararına çalışma konusunda İŞKUR, yoğun bir şekilde çalışmaları sürdürüyor'' diye konuştu. İhracat rekora doymuyor Ekonomi Bakanımız Zafer Çağlayan, 2011 Ağustos ayındaki ihracatın, bütün ağustos aylarına göre rekor kırdığını bildirdi. Bakan Çağlayan, yazılı açıklamasında, Türkiye İhracatçılar Meclisinin (TİM) açıkladığı Ağustos 2011 ihracat kayıt rakamlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Ağustos 2011'de ihracatın Ağustos aylarına göre rekor kırmasının sevindirici olduğunu ifade eden Çağlayan, Ağustos ayı ihracatının bir önceki aya göre yüzde 29,89 oranında artarak 11 milyar 78 milyon dolar olarak gerçekleşmesinin de ihracatçıların 'işlerine, güçlerine' baktıklarını, 'ihracat seferberliğine' devam ettiklerinin kanıtı olduğunu kaydetti. Bakan Çağlayan, geçen yılın Ağustos ayına göre 1 iş günü daha eksik olmasına rağmen Ağustos 2011'de gerçekleştirilen bu ihracatın, ilk 8 ayda ihracatın yüzde 21,63 oranında artarak 88 milyar 550 milyon dolara ulaşmasının, son 12 aylık ihracatın yüzde 17,48 oranında artarak 129 milyar 628 milyon dolar olmasının, Orta Vadeli Program'da belirledikleri 127 milyar doların üzerinde ihracat yapılacağının ve ihracatta yeni bir rekor kırılacağının işareti olduğunu belirtti.
Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretinden sonra Somali'de sokaklar biraz daha sakin, çarşı-pazar biraz daha hareketli, silah sesleri daha az duyuluyor. Somali halkı 21 yıl süren iç savaş yorgunu. Neredeyse çeyrek asır süren iç savaşlar silsilesinin son perdesi olan ve 2006'da başlayan El Muhakemun-Eşşebab savaşında silahlar susalı sadece 1,5 ay oldu. Başkent Mogadişu'dan çekilen Eşşebab'ın gölgesi hala sokaklarda. Somali'de yeniden bir savaşın başlamayacağını söylemek zor olsa da silahların gölgesinde gündüz bile sokakta oynayamayan çocuklar, artık Mogadişu sokaklarında akşam sekize kadar oynayabiliyor. Ülkenin önemli gençlik derneklerinden biri olan Somali Youth Leage (Somali Gençlik Ligi) öğretmenleri öncülüğünde Cibuti İlkokulunda amatör düzeyde atletizm yarışları bile yapılıyor. Somali Gençlik Ligi öğretmenlerinden Abdulahi Roble, etkinliklerinin spor ile sınırlı olmadığını, Mogadişu çevresinde kısa gezilere de çıktıklarını söylüyor. Çocuklar artık oyun oynuyor Başkent Mogadişu'da özellikle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ziyaretinden sonra sokaklar biraz daha sakin, çarşı-pazar biraz daha hareketli, silah sesleri daha az duyuluyor. Aden Abdulle Uluslararası Havaalanına inen uçak sayısında da artış var. Başbakan Erdoğan'ın ailesiyle Somali'ye gelmesinden sonra bugün Suudi Arabistan Emirinin oğlu ve beraberindeki heyet, Suudi Arabistan Havayollarına ait bir uçakla Mogadişu'ya geldi. Konuştuğumuz Somalili yetkililer, yardımlarda geç kaldığı için eleştirilen Suud yönetiminin Somali için 30 milyon dolarlık yardımı serbest bırakmak üzere olduğunu anlattılar. Eşşebab örgütüyle doğrudan temas kurabilen nadir yönetimlerden olan Suud rejiminin açlık ve kıtlığın daha fazla hissedildiği ve yardım kuruluşlarının giremediği Eşşebab kontrolündeki bölgelere yardım konusunda nasıl bir yöntem izleyeceği merak konusu. Yardımlarını daha geniş bölgelere yaymak isteyen Türk yardım kuruluşlarına Somalili güvenlik birimlerince yapılan uyarılar ise devam ediyor. Bono'dan Başbakanımıza Somali için teşekkür mesajı Dünyanın en ünlü rock grubu U2'nun solisti Bono, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Somali ziyaretini övdü. Türkiye'ye gelerek Efes ve Meryem Ana Kilisesi'ni gezen Bono, Başbakanımız Erdoğan'ın Somali ziyaretinin büyük bir cesaret örneği olduğunu söyleyerek, gösterilen hassasiyet için teşekkür etti. Türkiye'nin Somali için yaptıklarını çok anlamlı bulduğunu belirten Bono, tüm dünyayı açlık ve kuraklığın pençesindeki Afrika ülkelerine yardıma çağırdı. Bono'nun mesajını Başbakanımız Erdoğan'a AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış iletti. Başbakanımız Erdoğan'ın, dünya starından gelen övgüyü memnuniyetle karşıladığı öğrenildi. Türkiye'de en büyük yardım kampanyası Somali'ye oldu Eski TBMM Başkanı ve AK Parti Karabük Milletvekilimiz Mehmet Ali Şahin, Türkiye'de en büyük yardım kampanyası Somali için oldu dedi. Şahin, Somali'ye ulaşan yardımlar sayesinde çocukların hayatını kaybetmediğini söyledi. Somali'de sahra hastanelerinin kurulduğunu, Türk Kızılayı ve sivil toplum örgütlerinin orada çalıştıklarını anlatan Şahin, Türkiye'de en büyük yardım kampanyası Somali için oldu. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan dünyaya liderlik yaptı. Şimdi diğer ülkelerde sıra. Türkiye bu konuda örnek bir davranış sergiledi.