BİLDİRİ KİTABI LIBRI I REFERATEVE



Benzer belgeler
MA. Sadullah Yılmaz Hëna e Plotë-BEDËR Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi

Arnavutluk ta Yaşamış Bir Türkolog: Tahir Dizdari Dr. Adem Balaban* MA. Sadullah Yılmaz**

Türkçe Unsurlarının Arnavutça Gramer Yapısına Etkisi

ARNAVUTÇA TÜRKÇE DİL İLİŞKİLERİ LINGUAL RELATIONSHIPS BETWEEN TURKISH AND ALBANIAN

7. Niveli Arsimor: Institucioni: Fakulteti Filozofik dega e Orijentalistikës Data e diplomimit: Diploma : Nuk është nënshtruar diplomës

PROF. DR. ABDULLAH UÇMAN

ABDULLAH UÇMAN PROF. DR. İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü nden mezun oldu.

Elveda Rumeli Merhaba Rumeli. İsmail Arslan, Kitap Yayınevi, İstanbul, 2013, 134 Sayfa.

Yabancılara Türkçe Öğretiminde Dilset Yayınları Gökkuşağı Öğretim Setindeki Kültür Ögeleri

ARZU ATİK, Yard. Doç. Dr.

PROF.DR. MUSTAFA İSEN İN ÖZGEÇMİŞİ VE ESERLERİ

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Unvanı (Resmi), Ardahan. Doğum Tarihi ve Yeri

KOSOVA TÜRKİYE ADLİ BİLİMLER GÜNLERİ Ağustos 2014 Hotel Theranda Prizren KOSOVA

ÖZGEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Arşivcilik İstanbul Üniversitesi Ortadoğu Enstitüsü. Marmara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü

MANİSA'DAN KUDÜS İZLENİMLERİ

ÖZGEÇMİŞ Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor)

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Unvanı , Ardahan. Doğum Tarihi ve Yeri

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

Metin IZETI KLLAPIA E TESAVVUFIT

Danışman: Prof. Dr. H.Ömer KARPUZ

Bölge Uzmanı Nihai Form

Öğretim Üyesinin Adı: Yrd. Doç. Dr. Milena Yordanova

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 1994 Doçent Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 2001 Profesör Fen, Edebiyat Fakültesi Aİİ- İran 2009

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

Doç.Dr. ENGİN ÇETİN ÖZGEÇMİŞ DOSYASI

BOSNA-HERSEK TEKİ KÜLTÜR, BİLİM VE EĞİTİM ÜZERİNDEKİ OSMANLI ETKİSİ: MEVCUT DURUM

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ. Doç.Dr. Yunus KOÇ

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Arş. Gör. İlker YİĞİT

Diyalog İçin Halk Bilimi Projesi Ankara Etkinlik Haftası Çerçevesinde BALKANLAR VE TÜRKİYEDE HALK KÜLTÜRÜ KONFERANSI

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu:

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Necip Fazıl ın Yaşamındaki Düşünce Labirentleri - Genç Gelişim Kişisel Gelişim

ORTA DOĞU VE KAFKASYA UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

TÜRKİYE VE ARNAVUTLUK ARASINDA KÜLTÜR KÖPRÜSÜ, BİR ADANMIŞLIK ÖYKÜSÜ: MAKBULE FATMA HANIM Adem BALABAN * Sadullah YILMAZ *

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Hacı YILMAZ

Müşterek Şiirler Divanı

Yeni Türk Edebiyatında Kadıköy. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER. 2. Doğum Tarihi: Unvanı: Yrd. Doç. Dr.

Program. AÇILIŞ 15 EKİM :00-12:00 İstanbul Üniversitesi Cemil Bilsel Konferans Salonu

MËSIMDHËNIA E GJUHËS TURKE SI GJUHË E HUAJ NË SHQIPËRI SIPAS METODOLOGJIVE DHE STRATEGJIVE

ÖZGEÇMİŞ. 2. Doğum Tarihi : Unvanı :Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu :Doktora Derece Alan Üniversite Yıl Lisans

Bölge Uzmanı Nihai Form

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

6. DİYANET İŞLERİ REİSİ HASAN HÜSNÜ ERDEM SEMPOZYUMU

Geçmişten Günümüze Giresun da Dini ve Kültürel Hayat Sempozyumu (25-27 EKİM 2013)

YUNUS EMRE ENSTİTÜSÜ DÜNYANIN HER YERİNDEYİZ!

Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Selçuk Üniversitesi Y. Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Cumhuriyet Üniversitesi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ın, Saray Engelsiz Yaşam, Bakım ve Rehabilitasyon Merkezini Ziyareti

II. ULUSLARARASI TÜRK DÜNYASI KÜLTÜR KONGRESİ ÖZEL BÖLÜMÜ

PROF. DR. CENGİZ ALYILMAZ

Aile Bülteni. ANKA Çocuk Destek Programı nın Tanıtımı Yapıldı. aile.gov.tr

MÜSİAD İFTARI ŞANLIURFA

PROF. DR. AHMET BURAN IN TÜRKLÜK BİLİMİ TERİMLERİ SÖZLÜĞÜ ADLI ESERİ ÜZERİNE

Balkanlarda Arnavutlar ve Arnavut Milliyetçiliği

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı

MEHMET RAUF - Genç Gelişim Kişisel Gelişim ( )

Korkulu Bir Gün Yalvaç Ural Rana Mermertaş

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

ÖZGEÇMİŞ. Tel: Belgeç: E MAİL:

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ BU HAFTA ÜNLÜ ŞAİRİMİZ MEHMET AKİF ERSOY A AYDIN BAKIŞLAR KONFERANS DİZİSİNİN İKİNCİ OTURUMUNU GERİDE BIRAKTI.

Küçük Yaşar ın Öyküsü. Alucura Çayevi

Yrd. Doç. Dr. Sezai SEVİM YAYIN LİSTESİ

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

T.C. Harran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi BİLGİLENDİRME ve İSTİŞARE TOPLANTISI

Ankara Üniversitesi, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi, Eskiçağ Dilleri ve Kültürleri (Sumeroloji) Anabilim Dalı, 2001.

ÖZ GEÇMİŞ. Derece Alan Üniversite Yıl

İBRAHİM BEDRETTİN ELMALI SEMPOZYUMU

ÖZGEÇMİŞ. Yrd. Doç. Dr. Unvanı , Ardahan. Doğum Tarihi ve Yeri

ÖZGEÇMİŞ : : cuneyt.akin@hotmail.com

Salih OKUMUŞ-Halime BARIŞ *

İSTANBUL DAN ÇANAKKALEYE BİLİM VE HİZMET KÖPRÜSÜ

Somut Olmayan Kültürel Miras (SOKÜM) İhtisas Komitesi. Prof. Dr. Öcal OĞUZ Komite Başkanı

Tanzimat Edebiyatı. (Şiir-Roman) YAZARLAR Dr. Özcan BAYRAK Dr. Muhammed Hüküm Dr. Taner NAMLI Dr. Celal ASLAN

KUR AN ve SAHÂBE SEMPOZYUMU

MÜSİAD İNGİLTERE ŞUBESİ AÇILIŞI , LONDRA. İş ve Siyaset Dünyasının, STK larının Başkan ve Temsilcileri,

ÖZGEÇMİŞ II. Akademik ve Mesleki Geçmiş

Derece Alan Üniversite Yıl. Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Eskişehir Osmangazi Üniversitesi. Y. Lisans Yeni Türk Edebiyatı Hacettepe Üniversitesi 2010-

ORTA ASYA (ANONİM) KURAN TERCÜMESİ ÜZERİNDE ÖZBEKİSTAN DA YAPILMIŞ BİR İNCELEME. ТУРКИЙ ТAФСИР (XII-XII acp) *

A Y I NUMBER Y I L 10

olduğunu fark etti. Takdir ettiği öğretmenleri gibi hatta onlardan bile iyi bir öğretmen olacaktı.

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

Fondacioni i Kosovës për Shoqëri të Hapur. Akademia për Trajnime dhe Asistencë Teknike. Erkan Vardari

NECİP FAZIL KISAKÜREK

T.C. RECEP TAYYİP ERDOĞAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ ENSTİTÜ KURULU TOPLANTI TUTANAĞI

Dr. Mikail CENGİZ. Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Ahmet Yesevi Üniversitesi Türkoloji Fakültesi

INTERVISTË ME PROF. DR. SHABAN SINANIN, DREJTOR I PËRGJITHSHËM I ARKIVAVE KOMBËTARE TË SHQIPËRISË

TÜRKİYE TÜRKÇESİ AĞIZLARININ ARNAVUTÇADAKİ İZLERİ ÜZERİNE Adriatik DERJAJ *

REPUBLIKA E SHQIPËRISË MINISTRIA E ARSIMIT DHE SHKENCËS INSTITUTI I ZHVILLIMIT TË ARSIMIT

YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN /4508.

3. Unvanı: Doçent E-posta :

ICMME-2017 Matematik ve Matematik Eğitimi Uluslararası Konferansı Şanlıurfa da Yapıldı

OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

Arnavutça (DİL-2) Boşnakça (DİL-2)

Haberler / News. Balkan Ülkeleri Kütüphanelerarası

Tıbb-ı Nebevi İSLAM TIBBI

İstanbul Üniversitesi. İstanbul Üniversitesi. Marmara Üniversitesi. Yrd. Doç. Yeni Türk Dili Bartın Üniversitesi 2011

Transkript:

1

ULUSLARARASI DİL VE EDEBİYAT ÇALIŞMALARI KONFERANSI Türk ve Arnavut Kültüründe Ortak Yönler 25-26 Mayıs 2012 KONFERENCA NDËRKOMBËTARE E GJUHËS DHE E LETËRSİSË Aspektet e Përbashkëta në Kulturën Turke dhe Shqiptare 25-26 maj 2012 BİLDİRİ KİTABI LIBRI I REFERATEVE 2 Editörler/Redaktues Adem Balaban Bünyamin Çağlayan Tiran 2012 Arnavutluk/ Shqipëri Başlık: Türk ve Arnavut Kültüründe Ortak Yönler / Aspektet e Përbashkëta në Kulturën Turke dhe Shqiptare Copyright 2012 Universiteti Hëna e Plotë (BEDËR) Yayınlayan: BEDËR Press

ISBN: 978-9928-4106-7-2 Eser Adı / Emri i Librit: Uluslararası Dil Ve Edebiyat Çalışmaları Bildirileri / Kumtesat e Konferencës Ndërkombëtare të Gjuhës dhe Letërsisë Editörler / Bordi Redaktues: Adem Balaban, Bünyamin Çağlayan Yayımcı Adı / Botues: Universiteti Hëna e Plotë (BEDËR) Press Yayın Tarihi / Data e botimit: 2012 Matbaa Adı / Printuar nga: Basım Yeri / Vendi i botimit: Tiran Basım Tarihi / Data e botimit: 20.10. 2012 Kaçıncı Basım / Sa Botim i parë: Birinci / Botim i parë. Sayfa sayısı / Numri i faqeve: 256 3 I. Konu / Tema e parë: Türk ve Arnavut Kültüründe Ortak Yönler / Aspektet e Përbashkëta në Kulturën Turke dhe Shqiptare Konu Başlıkları / Tematikat: Türk ve Arnavut Kültürü / Kultura Turke dhe Shqiptare Yayının Dili /Gjuha e botimit: Türkçe Shqip

Düzenleme Kurulu / Bordi Organizativ Dr. Adem Balaban (Başkan) Dr. Ahmet Ecirli Dr. Bünyamin Çağlayan (Sekreter) Klevis Mustafaj (Sekreter) Dr. Bayram Karcı MA. Murat Yiğit MA. Sadullah Yılmaz MA. Fatih Ufuk Bağcı MA. Skënder Bruçaj MA. Ramadan Çipuri MA. Erlis Çela MA. Mustafa Ergin Arti Omeri 4

Bilim Kurulu Dr. Ferdinand Gjana Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Rektörü-Arnavutluk Prof. Dr. Shezai Rrokaj Tiran Üniversitesi Tarih ve Filoloji Fakültesi Dekanı-Arnavutluk Prof. Dr. Ali Fuat Bilkan Yunus Emre Enstitüsü Başkanı-Türkiye Prof. Dr. Valentina Duka Tiran Üniversitesi Tarih ve Filoloji Fakültesi Dekan Yard. Arnavutluk Prof. Dr. Ymer Çiraku Tiran Üniversitesi Tarih ve Filoloji Fakültesi Dekan Yard. Arnavutluk Prof. Dr. Ayhan Tekineş Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Beşeri Bilimler Fakültesi Dekanı-Arnavutluk Prof. Dr. Cihan Okuyucu Yıldız Teknik Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü-Türkiye Prof. Dr. Yaşar Aydemir Gazi Üniversitesi, Ortaöğretim Sosyal Alanlar Eğitimi-Türkiye 5 Prof. Dr. Mustafa Özkan İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı-Türkiye Prof. Dr. Agim Vinca Priştina Üniversitesi, Arnavut Dili ve Edebiyatı Bölümü-Kosova Prof. Dr. Zuhal Kültüral Marmara Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Türkiye Prof. Dr. İrfan Morina Priştina Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü-Kosova Prof. Dr. Tacide Hafız Priştina Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü-Kosova Prof. Dr. Nimetullah Hafız Priştina Üniversitesi, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü-Kosova Doç. Dr. Dhurata Shehri Tiran Üniversitesi, Arnavut Dili ve Edebiyatı Bölümü-Arnavutluk Doç. Dr. Genziana Abazi Egro Avrupa Üniversitesi, Tarih Bölümü-Arnavutluk

Doç. Dr. Osman Gashi Priştina Üniversitesi, Filoloji Fakültesi Dekanı-Kosova Dr. Ahmet Ecirli Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Filoloji ve Eğitim Fakültesi Dekanı-Arnavutluk Dr. Adem Balaban Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölüm Başkanı-Arnavutluk Dr. Bünyamin Çağlayan Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı-Arnavutluk Dr. Bayram Karcı Hëna e Plotë Beder Üniversitesi Beşeri Bilimler Fakültesi Dekan Yard. Bordi Shkencor Dr. Ferdinand Gjana (Rektor i Universitetit Hëna e Plotë-BEDËR) Prof. Dr. Shezai Rrokaj (Dekan i Fakultetit të Historisë dhe Filologjisë, Universiteti i Tiranës) Prof. Dr. Valentina Duka (Zv.Dekane e Fakultetit të Historisë dhe Filologjisë, Universiteti i Tiranës ) Prof. Dr. Ymer Çiraku (Zv Dekani i Fakultetit të Historisë dhe Filologjisë, Universiteti i Tiranës) 6 Prof. Dr. Ayhan Tekineş (Dekani i Shkencave Humane, Universiteti Hëna e Plotë-BEDËR) Prof. Dr. Cihan Okuyucu (Universiteti Yıldız Teknik, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë, - Turqi) Prof. Dr. Yaşar Aydemir (Universiteti Gazi, Fakulteti i Shkencat Sociale, Ankara - Turqi) Prof. Dr. Agim Vinca (Universiteti i Prishtinës, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë) Prof. Dr. Irfan Morina (Universiteti i Prishtinës, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë) Prof. Dr. Tacide Hafız (Universiteti i Prishtinës, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë) Prof. Dr. Nimetullah Hafız (Universiteti i Prishtinës, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë) Prof. As. Dr. Dhurata Shehri (Universiteti i Tiranës, Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë)

Prof. As. Dr. Genciana Abazi (Universiteti Evropian, Departamenti i Historisë) Prof. As. Dr. Osman Gashi (Universiteti i Prishtinës, Dekani i Fakultetit Filologjik) Dr. Ahmet Ecirli (Dekani i Fakultetit të Filologjisë dhe Edukimit, Universiteti Hëna e Plotë-BEDËR) Dr. Adem Balaban (Përgjegjës i Departamentit të Gjuhës dhe Letërsisë Turke, Universiteti Hëna e Plotë-BEDËR) Dr. Bünyamin Çağlayan (Departamenti i Gjuhës dhe Letërsisë Turke, Universiteti Hëna e Plotë-BEDËR) Dr. Bayram Karcı (Zv. Dekan i Fakultetit të Shkencave Humane, Universiteti Hëna e Plotë-BEDËR) Destekleyenler Dr. Ferdinand Gjana Rektör Fatih Ufuk Bağcı Genel Sekreter Erlis Çela Medya ve Halkla İlişkiler Erjet Muçollari Sanat Yönetmeni 7 Abdurrahman Çelebi Bilgi İşlem Destekçisi Özgür Yaşar Finans Desteği Kelmend Nezha Protokol Sorumlusu Mehmet Hanif Kaysı Kameraman Kontribuesit Dr. Ferdinand Gjana Rektor Fatih Ufuk Bağcı Kancelar Erlis Çela PR dhe Media Erjet Muçollari Dizenjuesi Abdurrahman Çelebi IT Özgür Yaşar Financa Kelmend Nezha Protokoll Mehmet Hanif Kaysı Kameramani

Açılış Konuşmaları Sayın rektörlerim, sayın büyükelçiliğimizin değerli görevlileri, sayın dekanlarım, değerli meslektaşlarım, konferansın düzenlenmesine katkı sağlayan kurum ve kuruluşların değerli temsilcileri, kıymetli dinleyiciler, çok kıymetli öğrenciler ve değerli basın mensupları, Değerli misafirler, Uluslararası Dil Ve Edebiyat Çalışmaları Konferansı nın bu yılki Türk ve Arnavut Kültüründe Ortak Yönler konulu programına katılımınızdan dolayı hepinize teşekkür ederim. İnsanlığın ekmek ve su kadar sevgi, dostluk, kardeşlik, barış ve huzura ihtiyaç duydukları bir zamanda yaşıyoruz. Medeniyetlerin çatışmaları değil, ittifak etmeleri gereken şu günlerde insanlık mutlu yarınlar beklemektedir. Milletlerin huzuru şüphesiz insanların huzurlu olmasından geçer. Bunun için devlet, sivil toplum örgütleri ve eğitim kurumları üzerine düşeni yapmak durumundadır. Biz de Hena e Plote Beder Üniversitesi olarak sadece eğitimle uğraşmıyor, aynı zamanda bulunduğumuz şehir ve ülkenin kültür ve sosyal hayatına katkı yapmaya çalışıyoruz. Bu çerçevede üniversitemiz Prizren Üniversitesi ile işbirliği, Tiran Üniversitesi Arnavut Edebiyatı Bölümü katkıları ve Tiran Yunus Emre Türk Kültür Merkezi ile Türkiye Cumhuriyeti Kültür ve Turizm Bakanlığı desteğiyle Türk ve Arnavut Kültüründe Ortak Yönler konulu uluslararası bir konferans düzenlemektedir. Arnavutluk, Kosova, Türkiye ve Azerbaycan dan değerli araştırmacıların katıldıkları konferansta Türk ve Arnavutların ortak kültür değerleri açısından edebiyat ve dil incelemeleri, tarih araştırmaları, folklor, Türk ve Arnavut ilişkileri, örf ve adetler, kültür değerleri gibi konularda otuz civarında bildiri sunulacaktır. Toplam altı oturum şeklinde düzenlenecek program yarın sabahki özel oturumdan sonra yapılacak Berat şehir gezisiyle bitecektir. Konferansın amacı, farklılıkların bir ayrılık, kavga ve düşmanlık sebebi değil, bilakis bir güzellik ve çeşitlilik olduğunun farkında olarak, bu iki milletin ortak yönlerini akademik bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Bu çalışma sonunda iki millet ve iki ülke arasındaki ilişkilerin daha da kuvvetleneceğini, konferansın barış ve huzura katkı yapacağını ummaktayız. Birtakım olumsuz çevrelerin milletler arasına kin ve düşmanlık tohumları ekmeye çalıştıkları şu günlerde bu milletlerin ortak yönlerine vurgu yaparak barış ve kardeşliği ön plana çıkarmaya çalışan bu konferans önem arz etmektedir. Tarihin bir noktasında yolları kesişen bu iki millet geride kalan bu uzun zaman içinde ilişkilerini hiç koparmamıştır. Birlikte yaşama iki milletin birbirlerinin kültürlerini etkilemelerini sağlamıştır. Örf, adet, gelenek ve dini inanışlar açısından birbirini etkileyen iki milletin cenaze, mevlit, düğün, sünnet gibi birçok adetlerinde de ortak yönler bulunmaktadır. Bu iki milletin komşuluğu ve coğrafi yakınlığı hem yer isimlerine hem de kişi isimlerine yansımıştır. Burada yer yer Türkçe isimler görürken, İstanbul da da biri eski biri de yeni olmak üzere iki beldeye Arnavutköy ismi verilmiştir. Bu iki millet birbirleriyle tanışmamış olsaydı belki de bir Türk, kış gecelerinde sokaklarından gelen bozacı, bozacı seslerini hiç duyamayacaktı. Bir Arnavut da Türkiye deki bağlamaya benzeyen çift teli adlı sazı tanımayacak ve o sazın nağmelerini duyamayacaktı. Hem devlet bazında hem de şahıslar bazında devam eden Türk ve Arnavut ilişkileri, Türkiye de yaşayan Arnavutlar ve Arnavutluk ta yaşayan Türklerin bu ilişkinin kuvvetlenmesinde önemli payları vardır. 8

Dünyada sadece Türklerin azim ve kararlılıklarından dolayı Arnavut dediği bu millet, hakta ve doğruda sebat göstermişlerdir. Türk insanının kafasında hakkında hiç olumsuz imaj bulunmayan Arnavut milleti, Türk milletinin tarihinde önemli roller oynamıştır. Yahya Bey, Nezim Frakulla, Şemsettin Sami, Mehmet Akif gibi Türkçeden ve Türk edebiyatından etkilenerek Türkçe yazan Arnavut şair ve yazarlar her iki kültürü de temsil eden şahsiyetlerdir. Günümüzde de iki milletin edebi ürünleri tercüme yoluyla diğer dile kazandırılmaktadır. Bu konuda Orhan Pamuk, Elif Şafak, Ahmet Hamdi Tanpınar gibi Türk yazar ve şairlerin eserleri Arnavutçaya kazandırılırken, İsmail Kadare gibi Arnavut yazarların eserleri de Türkçeye çevrilmiştir. Bu konuda geniş bilgiyi hem Türkçe hem de Arnavutça şiirler yazan şair Alban Tartari nin dördüncü oturumdaki sunumunda dinleyebilirsiniz. Şu günlerde Arnavut televizyonlarında sık karşılaştığımız Türk dizileri de iki kültürün mensuplarının birbirlerine yakın olduğunu göstermektedir. İki milletin ortak yönlerinin akademik bir toplantıda ele alınması ve ilmi bir açıdan değerlendirilmesi umarız bu milletler arasındaki sevgi, dostluk, kardeşlik köprülerini kuvvetlendirir. Teşekkür Ederim. Konferans Başkanı Yrd. Doç. Dr. Adem Balaban 9

Të nderuar pjesëmarrës, kolegë, rektorë, dekanë, përfaqësues të trupit diplomatik Mirë se erdhët në konferencën e parë ndërkombëtare të gjuhës dhe letërsisë me temë: Aspekte të përbashkëta të kulturës turke dhe shqiptare. Kjo konferencë ndërkombëtare organizohet në bashkëpunim me Universitetin e Tiranës, atë të Prizrenit dhe Qendrën Kulturore Turke Yunus Emre dhe në një kohë kur niveli i marrëdhënieve shqiptaro-turke është shumë i mirë. Megjithëse dy vende dhe popuj të ndryshëm, afërsia gjeografike, traditat, zakonet e ngjashme si popuj të Ballkanit, si dy vende anëtare të NATO-s, aspiratat për në BE na bëjmë që të jemi pranë njëri-tjetrit, duke krijuar ura lidhjeje miqësie dhe vëllazërimi. Në këtë veprimtari shkencore pa dyshim do të diskutohen problematika të pasura mbi lidhjet dhe ndikimet e dy kulturave, asaj turke dhe shqiptare, të cilat kanë qenë në një marrëdhënie reciproke dhe kanë lënë gjurmë edhe në fusha të tjera, si histori, politikë, tregti, gjuhësi, fe, arkitekturë etj. Pjesëmarrja e studiuesve të disiplinave shoqërore në këtë konferencë dhe larmia e kumtesave dhe dimensionit akademik do të jenë një kontribut në aspektin shkencor dhe informativ, dhe do të evidentojë ato vlera që me kalimin e kohës krijuan një marrëdhënie të ngushtë në popull dhe që kjo marrëdhënie u pasqyrua edhe në jetën e përditshme, zakonet, traditat, mënyrën e jetesës, duke krijuar kështu pika të përbashkëta. Aspektet e përbashkëta janë të shumta dhe mendoj se një pjesë e mirë e tyre do të trajtohen në diskutimet tuaja dhe shpresojmë se do të shërbejnë për formimin e urave të shumta të bashkëpunimit midis dy vendeve dhe dy popujve tanë. Megjithëse dy vende dhe popuj të ndryshëm, afërsia gjeografike, traditat, zakonet e ngjashme si popuj të Ballkanit, si dy vende anëtare të NATO-s, aspiratat për në BE na bëjmë që të jemi pranë njëri-tjetrit, duke krijuar ura lidhjeje miqësie dhe vëllazërimi. Nga ana tjetër vlen për t u përmendur që edhe marrëdhëniet në të gjitha nivelet vazhdimisht kanë qenë dhe janë në parametrat më të mira të mundshme. Lind pyetja: A mund të bëhet më shumë? Unë mendoj që po. Kjo mund të jetë në të gjitha rrafshet dhe mendoj se edhe kjo konferencë do të kontribuojë duke iu shtuar vlerave të përbashkëta që kanë Shqipëria dhe Turqia. Organizimi i aktiviteteve të tilla, uroj dhe besoj që do të shërbejnë për forcimin e mëtejshëm të bashkëpunimit dhe marrëdhënieve midis dy vendeve tona Më lejoni të falënderoj të gjitha institucionet që bashkëpunuan në realizimin e kësaj konference, Universitetin e Tiranës, Universitetin e Prizrenit, Qendrën Kulturore Turke Yunus Emre si dhe kryetarin e kësaj konference Dr. Adem Balaban. Uroj që kjo konferencë të jetë e suksesshme dhe të gjithë studiuesit e ardhur nga jashtë dhe pjesëmarrësit e konferencës ta shijoj sa më shumë vizitën në Shqipëri dhe uroj që të kenë zbuluar një vend magjepsës që do t i tërheqë sërish që të vijnë për pushime ose aktivitete të tjera akademike. 10 Faleminderit. Rektör Dr. Ferdinand Gjana

İçindekiler Düzenleme Kurulu / Bordi Organizativ... 4 Bilim Kurulu... 5 Açılış Konuşmaları... 8 İçindekiler... Hata! Yer işareti tanımlanmamış. Yrd. Doç. Dr. Adem Balaban, MA. Sadullah Yılmaz Arnavutluk ta Yaşamış Bir Türkolog: Tahir Dizdari... 13 Dr. Adriatik Derjaj Arnavutçadaki Türkçe Alıntıların Fonolojik Yapısı Üzerine... 20 MA. Albana Tahiri Zhvillimi I Marrëdhënieve Ndërkulturore Shqiptaro-Turke Nëpërmjet Veprimtarive Ekstrakurrikulare... 24 Prof. Asoc. Dr. Bahtije Gërbeshi Zylfiu Albanıan-Turkısh Culture: The Culture Of Coexıstence... 32 Yrd. Doç. Dr. Bünyamin Çağlayan Türk Ve Arnavut Kültürlerinin Ortak Değeri Olarak Nasreddin Hoca... 42 Prof. Dr.Cihan Okuyucu Şemsettin Sami nin Kamusu l-alamında Arnavutluk ve Arnavutlar... 49 Prof.Dr. İbrahim Çetin Derdiyok XV. Yüzyıl Şâirlerinden Cemâlî nin, Fâtih Sultan Mehmed in Arnavutluk Seferini Anlatan Bir Mesnevisinin Seyahatname Olarak Değerlendirilmesi... 65 Akad. Feti Mehdiu Anadoll Rumeli Dy Shkrimtarë Një Motiv (Reshat N. Gyntekin Sterjo Spasse)... 86 Hasan BELLO Türkçe-Arnavutça ve Türk Dilinde Basın Organına Tarihsel Bir Bakış... 92 Ma. İlirjana KACELİ (DEMİRLİKA) Osmanlı İmparatorluğunda Arnavut Sadrazamlar... 100 Prof. Dr. Klara Kodra Veçanësia E Muhamet Kyçykut Në Trajtimin E Subjektit Shtegtues Jusuf Dhe Zeliha... 115 Dr. Kledi Shegani Kontrıbutı I Gjuhëtarëve Për Huazımet Turke Në Gjuhën Shqıpe... 121 Doç.Dr. Kübra KULİYEVA Nizami Gencevinin İskendername Eserinde Doğu-Bati Süzgecinde İdeal Hakim Sureti... 125 Lediana Beshaj Rëndësıa E Shprehjeve Frazeologjıke Ne Proçesın E Mësımdhenıes Se Një Gjuhe Te Huaj... 134 11

MA. Marisa Kërbizi Riaktivizimi I Dukurisë Së Jeniçerizmit Nga Substrati I Kohës Zero Në Bashkëkohësi, Si Shenjë E Rënies Së Pashmangshme Të Perandorisë Së Re Koha E Dhive, Nga Luan Starova... 139 Prof. Dr. Murat ÖZBAY Kâzım Nami Duru nun Tiran Ve Berat taki Eğitim Hizmetleri... 147 Dr. Nuran MALTA-MUHAXHERI Türk Ve Arnavut Destan Kahramanları Ve Onların Müşterek Özellíklerí... 155 Prof. Asoc. Dr. Persida Asllani, Prof. Asoc. Dr. Dhurata Shehri Hartimi I Një Antologjie Të Tregimit Shqiptar Në Turqisht- Problematika Dhe Parime... 163 Yrd. Doç. Dr. Saadettin KEKLİK, Arş. Gör. Erhan YEŞİLYURT Taaşşuk-ı Talat Ve Fitnat ın Bağdaşıklık, Tutarlılık Ve Metin Elementleri Açısından Değerlendirilmesi... 182 MA. Spartak Kadıu Türkçe Unsurlarının Arnavutça Gramer Yapısına Etkisi... 200 Prof. Assoc. Dr Suzan D. Canhasi, Ma. Nebahat Sulçevsi Kosova Türk Ağızlarına Arnavut Dilinin Etkisi... 205 MA Urtis Harri Rëndësia Dhe Vendi I Proverbave Dhe Fjalëve Të Urta Në Gjuhën Turke Dhe Shqipe... 213 MA. Xhemile ABDIU Arnavutçada Türkçe Sözcüklerin İç Semantik Gelişmeleri Ve Stilistik Değeri İle İlgili Bir Bakış... 225 Prof. Dr. Yaşar AYDEMİR Divan Şiiri Ve Arnavut Asıllı Şairler... 230 Yrd. Doç. Dr. Yüksel ÖZGEN Şemsettin Sami nin Arnavutluk Devlet Arşivindeki Yayımlanmamış Eserleri... 243 Doç. Dr. Zeki TAŞTAN Türk Ve Arnavut Kültürüne Ortak Bir Bakış: Besâ -Yahut- Ahde Vefa... 248 12

Arnavutluk ta Yaşamış Bir Türkolog: Tahir Dizdari Yrd. Doç. Dr. Adem Balaban Hëna e Plotë-BEDËR Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Üyesi MA. Sadullah Yılmaz Hëna e Plotë-BEDËR Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Öğretim Görevlisi Özet Türkoloji alanında Arnavutçanın Türkçeyle olan ilişkisini inceleyip, Arnavutçadaki Türkçe kelimeleri derleyen bazı çalışmalar olmuştur. Bunlardan biri de Arnavut oryantalist Tahir Dizdari nin Türkçe kelime ve deyimleri sistemli bir şekilde derlediği Fjalor i Oriantalizmave Në Gjuhën Shqipe adlı eseridir. Dizdari bu eserinde, Arnavutluk un bütün bölgelerini dolaşarak halk ağzındaki Türkçe kelime ve deyimleri toplamış ve bunları 4406 madde başı olarak işlemiştir. Bu çalışmamızda böyle bir esere imza atan çok yönlü bir bilim insanı olan Tahir Nasuh Dizdari nin biyografisi ele alınacaktır. Anahtar Kelimeler: Tahir Dizdari, Dizdari, Türkolog, Türkçe, Arnavutça Përmbajtje Perandoria Osmane, e cila nga shek.14-të deri në shek.20-të zotëronte gjeografinë e Ballkanit, pas daljes nga skena e historisë ka lënë një trashëgimi kulturore shumë të pasur në këtë zonë gjeografike. Trashëgimitë e lëna në Ballkan fillojnë nga Ura e Mostarit në Bosnjë Hercegovinë, deri te Teqja e Baba Harabati në Maqedoni, nga Bedesten-i në Bullgari deri në Shtëpitë Osmane në qytetin e Beratit në Shqipëri. Një nga trashëgimitë e lëna janë edhe fjalët që kanë kaluar nga turqishtja në gjuhën shqipe. Përdorimi i turqishtes si një transportues kulture nga osmanët rezultoi në përhapjen e turqishtes dhe penetrimit të saj në gjuhët ballkanike. Si rezultat i këtij interveprimi në gjuhët ballkanike kanë hyrë shumë fjalë nga turqishtja. Madje ky interveprim nuk është kufizuar vetëm me hyrjen e fjalëve, por ka bërë të mundur që të futen edhe disa mbaresa të gjuhës turke. Në fushën e Turkologjisë janë bërë disa studime të cilat kanë përcaktuar fjalët turqisht në gjuhën shqipe pas studimit të marrëdhënieve të shqipes me turqishten. Një nga këto studime është vepra e orientalistit shqiptar Tahir Dizdari, e titulluar Fjalor i oriantalizmave në gjuhën shqipe në të cilën janë mbledhur në një mënyrë sistematike fjalët dhe shprehjet turke. Dizdari në veprën e tij duke shëtitur të gjitha zonat e Shqipërisë ka mbledhur fjalët dhe shprehjet turke që përdoren nga populli dhe i ka trajtuar në 4406 zëra. Në punimin tonë do të trajtohet biografia e Tahir Nasuh Dizdar-it, një prej shkencëtarëve më të rëndësishëm. Fjalët kyçe: Tahir Dizdari, Dizdari, Turkolog, Turqisth, Shqipe Giriş 14.üzyıldan 20. yüzyıl başlarına kadar Balkan coğrafyasına hakim olan Osmanlı, tarih sahnesinden çekilirken bu coğrafyada çok geniş bir kültür mirası bırakmıştır. Bosna Hersek teki 13

Mostar Köprüsü nden Makedonya daki Harabati Baba Tekkesi ne, Bulgaristan daki Bedesten den Arnavutluk taki tarihi Berat şehri Osmanlı Evlerine kadar birçok eseri Balkanların bağrında bir yadigâr olarak bırakmıştır. Osmanlı bir taraftan imar faaliyetleriyle bölgede kalıcı olmaya çalışırken diğer taraftan İslam dininin kucaklayıcılığıyla da orada yaşayan bütün milletleri bağrına basmıştır. Bölgeye yeni bir idare sistemi de getiren Osmanlı, bütün bunları yaparken kendi dilleri olan Türkçeyi kültür taşıyıcısı olarak kullanmıştır. İskân politikasıyla bölgeye yerleştirilen Türkler kendi dillerini kullanmaya devam ederken, yaşadıkları dini de bu dille anlatmışlardır. Ayrıca devletin resmi dil olarak Türkçeyi kullanması Türkçenin yayılmasını ve Balkan dillerine nüfuz etmesini doğurmuştur. Bu etkileşim neticesinde Türkçeden Balkan dillerine çok sayıda kelime geçmiştir. Hatta bu etkileşim kelimeyle sınırlı kalmayıp Türkçe bazı eklerin geçmesini de sağlamıştır. 1 Balkanlarda yetişen son dönem Türkologlardan Prof. Dr. İrfan Morina, Türkçenin Balkan dillerine etkisini şöyle anlatmaktadır: Bölgede Osmanlı tebaası olarak yaşayan halk devletle olan ilişkilerinde ve günlük hayatta Türkçeyi kullanmıştır. İletişim ihtiyacından kaynaklanan bu etkiyle Türkçe kelimeler zaman geçtikçe Boşnak, Makedon, Bulgar, Sırp ve Arnavut sözvarlığına girmeye başlamıştır. 2 Balkan dillerinden olan Arnavutça, Türkçeden en çok etkilenen dillerden biri olmuştur. Kavimler göçünden sonra Avrupa da yayılan Hunlar, Peçenekler ve Kumanlar Arnavutlarla ilk temas kuran Türk boylarıdır. 3 Daha bu yıllarda Türkçeyle tanışan Arnavutça Osmanlı nın Arnavutluk u 15. yüzyılların başında fethetmesiyle artık Türkçeyle sıkı bir dil ilişkisi içine girmiştir. Bu etkileşim neticesinde Türkçeden birçok kelime, deyim ve ek Arnavutçaya geçmiştir. Balkanlar üzerine çalışma yapan Türkologların genel değerlendirmelerine göre Arnavut asıllı kişiler, İstanbul'da tahsil görüp memleketlerine döndükten sonra memleketlerinde vazife yaparken etkilendikleri Türk İslam kültürünün tesiriyle çalışıyorlardı. Özellikle din, eğitim ve kültür alanındaki kelimelere kendi dillerinde karşılık bulamadıklarında Osmanlıca kelimeleri kendi dil ve ağız yapılarına göre kullanıyorlardı. İstanbul'da okudukları Türkçe, Farsça ve Arapça ile beraber kendi dillerini de okuyorlardı. İstanbul'da tahsil görmüş o Müslüman nesillerin kendi memleketlerindeki faaliyetleri, bilhassa dini mektep, medrese, cami, tekke, dini adetlerde konuşma ve vaazlarda tesirini göstermiştir. O mektep ve medreseleri bitiren öğrencilerin vaaz ve konuşmalarını dinleyen dindar Müslümanlar da Türkçe kelimelerin yayılmasına en büyük vasıta olmuşlardır. Özellikle din alanındaki Allah, İslâm, peygamber, Kelime-i Şahadet, namaz, oruç, zekât, hac, melek, peygamber, kitap, kıyamet, âhiret, hayır, şer, tekbir, kıyam, kıraat, rükû, sücut, minare, şerefe, cami, mihrap, minber, kürsü, seher, sabah, şehit, gazi, nefis, haram, helâl, günah, sevap, Azrail, kabir, Münker, Nekir, mizan, sırat, cennet, cehennem ; eğitim ve kültür alanındaki mektep, ders, talim, talebe, gazel, Karagöz gibi kelimeleri olduğu gibi almışlar ve kullanmışlardır. 14 1 Kadiu, Spartak; Abdiu, Xhemile. Türkçe Yapım Eklerinin Arnavutçada Yapım Eklerine Etkisi, Turkish Studies, International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, v. 4/3 Spring 2009. 2 Morina, İrfan. Türkçenin Balkan Dillerindeki Rolü ve Gücü, III. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu, 16-18 Aralık 2010, Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi, İzmir. 3 SCHÜTZ, Istvan Gjurmë mesjetare në shqipen e sotme, Seminar Ndërkombëtar për Gjuhën, Letërsinë dhe Kulturën Shqipe, Prishtines, 1986 s. 53-59.

İşte yukarıda da zikredildiği gibi Osmanlının Balkanlardaki yadigârları sadece cami, medrese, köprü, bedesten olmamış, Balkan dillerinde de birçok kelimeyi yadigâr olarak bırakmıştır. Özellikle bu kelimelere derleyen ve çok hacimli bir sözlük çalışması yapan meşhur dilci Tahir N. Dizdari nin hayatı ve eserleri bu çalışmanın konusu olacaktır. Tahir Dizdari 4 a. Hayatı: Tahir Dizdari, 1900 yılının Mart ayında vatansever bir ailenin çocuğu olarak İşkodra da dünyaya gelmiştir. 5 Dizdari ailesi aslen Türk olup, II. Bayezid zamanında İznik ten İşkodra ya göç etmiştir. Arnavutluk a geldiklerinde İşkodra kalesinin muhafızlığını yaptıkları için dizdar olarak tanınmışlardır. Osmanlı sultanı II. Bayezid Han ın kızı ile evlenen Nasuf Dizdari, sultan tarafından İşkodra ya kale muhafızı olarak görevlendirilmiştir. 6 Babası tanınmış bir dilci olan Nasuf Dizdari dir. Ana dili Arnavutçanın yanında çok iyi derecede Türkçe, Almanca ve İtalyanca bilen Nasuf Bey, Sofya da çıkarılan Drita gazetesi, Viyana da çıkarılan Vllaznia gazetesi, Albania dergisi ve Shpresa Kombetare gibi zamanın tanınmış dergilerinde yazılar yazmıştır. O, Shpresa Kombetare gazetesinin de kurucularından olmuştur. Besnik Dizdari ye göre o, aynı zamanda folklorik değerleri toplayan iyi bir dil bilim tarihçisi ve vatansever kimliğiyle öne çıkmış biridir. 7 Babası yazdığı mektup ve şarkı metinleriyle de meşhur olmuştur. Tahir Dizdari nin çocukluk yılları babasının içinde bulunduğu kültürlü ve entelektüel bir ortamda geçmiştir. Dizdari nin küçük yaşta yazı dünyasını tanıması ve bu dünyaya ilk adımlarını atması babası sayesinde olmuştur. 8 Müslüman olan Dizdar ailesi sahip olduğu entelektüel ortamın yanı sıra hem zenginliği hem de Osmanlı padişahına yakınlığı ve bağlılığı ile bilinmekteydi. İlköğretimden sonra rüştiye mektebine başlayan Dizdari, Balkan savaşları nedeniyle okul kapanınca eğitimini yarım bırakıp ülkesine dönmek zorunda kaldı. Bu eğitim zarfında çok iyi bir derecede Türkçe ve Arapça öğrendi. Daha sonra ülkesinde genellikle Müslüman ailelerin çocuklarını okuttuğu Katolik Okulu olan Saverian Kolejinde eğitimine devam etti. 1920 yılında Saverian Kolejinde lise eğitimini yüksek ortalama ile bitirdiğinde Fransızca ve İtalyanca ya da iyi bir şekilde hâkim olmuştu. 9 1920-1924 yılları arasında İstanbul da Siyasal Bilimler fakültesini bitirdi ve yine aynı yıl içinde İşkodra Belediyesinde memur olarak işe başladı. İstanbul da okurken tanıştığı ve Arnavutluk a 15 4 Dizdar: Osmanlı İmparatorluğu'nda kale ağası makamı için kullanılan ikinci dereceden öneme sahip askeri görevlerden biridir. İmparatorluğun kuruluş yıllarından itibaren kullanılan dizdarlar, ilk zamanlarda kalenin savunma sorumluluğunu taşırlarken, sonraları askeri örgütün gelişmesiyle kalenin her türlü onarımı ve bakımından, topların korunmasından sorumlu oldular. Dizdar terimi 1826 yılında yeniçeriliğin kaldırılmasıyla kullanımdan düştü. 5 Kastrati, Jup. Njx studies i fjalxve iranishte(persishte) nx gjuhx shqipe, Revista Perla, Nr. 2, Tiran, 1996, s.3 6 Hammer, J.De. Histoir De L empire Otoman, XX. Fasikül, 4.bs., Paris, 1836, s.31 7 Dizdari, Besnik. Nasuf Beg Dizdari, Revista Eskluzive, nr.4, Tirana, 2000, s.42. 8 Luli, Faik; Dizdari, İ; Bushati, Nexhmi. Në Kujtim Të Brezave, İşkodra, 1997, s.506. 9 A.g.e., s.508.

gelmesi için teşvik ettiği Türk bir ebe olan İstanbullu Fatma Makbûle Hanım ile 1925 yılında evlendi. 10 1924 ten sonra önce içişleri bakanlığında sekreterlik daha sonra nüfus müdürlüğünde sekreterlik yapmıştır. 1931 yılında İstihbarat daire başkanlığına baş sekreter olarak atanmıştır. 1935 te bu görevden alınarak Fier vali yardımcılığı görevine getirilir. 1937 yılında Puke şehrinde vali yardımcısı olur. 11 1929 yılında 109 sayfalık bir eser olan Kasabalar Kanunnamesi ni yazar. Bu eser kasabaların yönetimi hakkında önemli bilgiler vermektedir. 1935 yılında devlet adamlarına bir rehber hükmündeki 185 sayfalık Konferaslar Rehberi adlı eseri yazdı. Bu çalışma büyük yankı buldu Hylli Drites ve Leka gibi dergilerde yayınlandı. 1937 yılından 1939 a kadar Puke şehrinde vali yardımcısı iken Faşizm işgalinde İtalyanlara karşı gösterdiği üstün çaba ve onlara verdiği zarar yüzünden İtalyanlar tarafından 1939 yılında Pavia ya sürgüne gönderildi. 1942 yılına kadar İtalya nın Colfioritto Di Foligno ve Pavia bölgelerinde sürgünde kaldı. 12 1942 yılının ortalarında sürgünden döndükten sonra bir kitapçı dükkânı açar ve bu arada takma isimlerle zamanın gazetelerinde yazılar yazmaya başlar. 1944 yılında Bashkimi i Kombit gazetesinde pyes vetveten (kendi kendime sorarım) isimli köşede yazılar yazar. 13 Burada da takma isim kullanmıştır. Daha sonra yine aynı gazetede Arnavutçadaki Farsça Kökenli Kelimeler yazısını yazmaya başlar. 14 Burada da Bishtiqindija takma adını kullanır. Toponomi üzerine yaptığı çalışmalar Kraja adıyla Bashkimi i Kombit 15 gazetesinde basılır. Sonra Bota e Re 16 dergisinde Kater Balet isimli yazısı yayınlanır. Yine aynı yıllarda Bashkimi i Kombit gazetesinde Bishte mbledhesit e cigareve ve Me keta miq qe jane sot adlı yazıları ile polemik yazısı olan Hane Sham e Hane Badad yazısı yayınlanır. 17 Kultura İslame ve Bleta gibi yayınlarda yazılar yazmaya devam etmiştir. 25 Ocak 1946 tarihinde Yazarlar Birliği üyesi olarak seçilir. 1946-1951 yılları Dizdari için dilcilikte bir dönüm noktasıdır. Bu yıllarda sözlük ve folklor çalışmaları yapmaya başlar. 1946-1949 yıllarında yeni etimolojik malzeme ve folklor malzemesi toplamak amacıyla bir grup gençle tüm Arnavutluk u gezer ve topladığı materyalleri 800 sayfa halinde Folklor Enstitüsüne teslim eder. 18 27 Şubat 1951 tarihinde siyasal olaylar nedeniyle hapse atılır. 13 ay süren soruşturma sonunda delil yetersizliğinden serbest bırakılır. 16 10 Dervishi, Kastriot. Sherbimi Sekret Shqiptare 1922-1944, AQSH, Tiran, 2007, s.60. 11 A.g.e., s.61. 12 A.g.e., s.61. 13 Kastrati, Jup. A.g.e, s.5. 14 A.g.e., s.5. 15 Bashkimi i Kombit, nr. 83-85, Tiran, 1944. 16 Bota e Re, nr.8, Tiran, 1946. 17 Bashkimi i Kombit, nr. 72,75, 225, Tiran, 1944. 18 Luli, Faik; Dizdari, İ; Bushati, N., Në Kujtim Të Brezave, İşkodra, 1997, s.510.

Hapisten çıktıktan sonra Folklor Enstitüsü nde çalışmaya başlar ve bu zaman diliminde daha önce topladığı milli şarkılar, öyküler, bulmacalar, vecizeler ve atasözlerinden oluşan çalışmalar yapar. Bu çalışmaların çoğu daha sonra kitap haline getirilir. 1960 yılında ölmeden önce en çok istediği sözlük çalışmasına başlar. Yaptığı bu sözlük çalışması 1960-1962 yıllarında USHT bülteninde yayınlanmaya başlar. 19 1964-1966 yılları arasında Filoloji Çalışmalar Bülteni nde çalışmalarının devamı yayınlanır. 1962, 1968 ve 1969 yıllarında Tiran da Albanolojik Çalışmalar Konferansı nda yazılar kaleme alıp bunları konferanslarda sunar. 1965 yılında eski ilim meslektaşı olarak Arnavutça Dil Enstitüsü nde çalışmaya başlar. 1972 yılının başlarına kadar Arnavutça Dilindeki Orientalist Kelimeler adlı eserini tamamlar. Bu eser daktiloyla yazılmış 2045 sayfadan oluşmaktadır. Eserde 4406 kelime madde başı olarak işlenmiştir. Bu eser uzun yıllar enstitü yayınlanmayı beklemiş, nihayet 1995 yılında bir kitap halinde basılmıştır. Tahir Dizdari, 6 Mayıs 1972 tarihinde Tiran şehrinde vefat eder. Değeri öldükten sonra anlaşılan usta dilci ve Türkolog a vefa borcunu zamanın Cumhurbaşkanı öder. Dizdari, 16 Ekim 1995 tarihinde cumhurbaşkanlığı tarafından Arnavutluk un en önemli ödülü sayılan Naim Frasheri ödülü ile ödüllendirilmiştir. 20 b. Eserleri: 1. Fjalor i Oriantalizmave Në Gjuhën Shqipe Tahir Dizdari nin Türkçe kelime ve deyimleri sistemli bir şekilde derlediği Fjalor i Oriantalizmave Në Gjuhën Shqipe adlı eseridir. Dizdari bu eserinde, Arnavutluk un bütün bölgelerini dolaşarak halk ağzındaki Türkçe kelime ve deyimleri toplamış ve bunları 4406 madde başı olarak işlemiştir. Yazar, bu çalışmayı Divanü Lügati t-türk te olduğu gibi daha çok ansiklopedik bir eser olarak meydana getirmiştir. Eserde, Türkçe kelime ve deyimler, atasözleri, özel isimler, Türkçe yer adları ve Türkçe ekler de ele alınıp incelenmiştir. Tamamı 18 sayfa giriş ve 1201 sayfa ana metinden oluşan bu eserin baş tarafında Arnavut birkaç Akademisyen tarafından yazılmış takdim ve değerlendirme yazıları bulunmaktadır.(s. I-VIII) Tanıtım yazılarından sonra yazar tarafından oluşturulan bir önsöz bulunmaktadır. (s. IX-XIV) Yazar bu önsözde Türkçe nin etkisiyle Arnavutçaya 4406 kelime geçtiğini belirterek bu sözcükleri tasnif etmiş ve sayısal olarak değerlendirmiştir. Bu tasnifi aşağıda ayrıntılı biçimde vermeye çalışacağız. Daha sonra kısaltmalar tablosu ve içindekiler listesi verilmiştir. (s. XV-XVIII) Eserin bundan sonrasını sözlük kısmı oluşturmaktadır. (s.1-1168) Eserin sonunda ise bibliyografya, yayıncıların takdim yazılarının İngilizce, Türkçe ve Arapça çevirileri ve yazarın önsözünün İngilizce tercümesi bulunmaktadır. (s.1168-1201) Yazar önsözdeki tasnifini şöyle yapmaktadır: 17 19 Luli, Faik; Dizdari, İ. Hafız Ali Ulqinaku Jeta dhe Veprat, Tiran, 2005, s.377. 20 A.g.e., s.511.

Birinci bölümde Türkçe, Arapça ve Farsça sözcüklerin etimolojik dökümünü ve iki dilden gelen kelimelerin oluşturduğu birleşik şekillerin etimolojik dökümünü vermiştir: Arapça 1460 Farsça 505 Türkçe 1732 2. Sözlüklerden Toplanmış Kelimeler Yazarın bu eserinde 500 e yakın kelime bulunmaktadır. 3. Kasabalar Kanunnamesi Yerel yönetimler hakkındaki bu eser 1929 yılında yazılmıştır. 109 sayfa olan bu eser, kasabaların yönetimi hakkında önemli bilgiler vermektedir. Yazar kendisinin de yöneticilik yaptığı yıllarda yazdığı bu eseri karşılaştığı sorunlara çözümler üretmeye çalışmıştır. 4. Konferanslar Rehberi 1935 yılında devlet adamlarına ülke yönetiminde yardımcı olması amacıyla bir rehber hükmündeki 185 sayfalık Konferanslar Rehberi adlı eseri yazdı. Bu çalışma büyük yankı buldu ve Hylli Drites ile Leka gibi dergilerde yayınlandı. 5. Arnavutçadaki Farsça Kökenli Kelimeler Bashkimi i Kombit gazetesinde yazdığı Arnavutçadaki Farsça Kökenli Kelimeler adlı yazılarından oluşan kitaptır. 2010 yılında Prof. Dr. Emil Lafe kitap üzerinde düzeltmeler yapmış ve eser Botim i Fondacionit Kulturor İranian Saadi Shirazi tarafından yayınlanmıştır. 21 18 c. Hakkında Söylenenler: Prof. J. Nemeth, Dizdari ye yazdığı mektupta şu ifadeleri kullanır: Eserinizden bütün dünya Türkologları yararlanacaklardır. Topladığınız gereçler hem çok güzel, hem çok değerli, hem de güven vericidir. Balkan yarımadası dillerinden hiçbirinin Türkçe unsurları bu kadar yetkinlikle toplanmamıştır. Derslerimde ve yazılarımda da adınızdan ve çalışmalarınızdan birçok kereler söz ettim. 22 Kaynakça A. Baha Özler, Dil: Arnavutçada Türkçe Kelimeler, Türk Dili Dil ve Edebiyat Dergisi, Ekim 1961, C: XI, S: 121. 21 Lafe, Emil. Persizmat Në Gjuhën Shqipe dhe Studimi i Tyre, Botimet ide art, Tiranë, 2010. 22 A. Baha Özler, Dil: Arnavutçada Türkçe Kelimeler, Türk Dili Dil ve Edebiyat Dergisi, Ekim 1961, C: XI, S: 121, s. 48.

Bashkimi i Kombit, nr. 72,75, 225, Tiran, 1944. Bashkimi i Kombit, nr. 83-85, Tiran, 1944. Bota e Re, nr.8, Tiran, 1946. Dervishi, Kastriot. Sherbimi Sekret Shqiptare 1922-1944, AQSH, Tiran, 2007. Dizdari, Besnik. Nasuf Beg Dizdari, Revista Eskluzive, nr.4, Tirana, 2000. DIZDARI, Tahir, Disa vëzhgime mbi turqizmat në shqipe, Konferenca e Parë e Studimeve Albanologjike, Tiran, 1965. Hammer, J.De. Histoir De L empire Otoman, XX. Fasikül, 4.bs., Paris, 1836. Kadiu, Spartak; Abdiu, Xhemile. Türkçe Yapım Eklerinin Arnavutçada Yapım Eklerine Etkisi, Turkish Studies, International Periodical For the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic, v. 4/3 Spring 2009. Kastrati, Jup. Njx studies i fjalxve iranishte(persishte) nx gjuhx shqipe, Revista Perla, Nr. 2, Tiran, 1996. Lafe, Emil. Persizmat Në Gjuhën Shqipe dhe Studimi i Tyre, Botimet ide art, Tiranë, 2010.Luli, Faik; Dizdari, İ. Hafız Ali Ulqinaku Jeta dhe Veprat, Tiran, 2005. Luli, Faik; Dizdari, İ; Bushati, N., Në Kujtim Të Brezave, İşkodra, 1997. Morina, İrfan. Türkçenin Balkan Dillerindeki Rolü ve Gücü, III. Uluslararası Dünya Dili Türkçe Sempozyumu, 16-18 Aralık 2010, Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi, İzmir. SCHÜTZ, Istvan Gjurmë mesjetare në shqipen e sotme, Seminar Ndërkombëtar për Gjuhën, Letërsinë dhe Kulturën Shqipe, Prishtines, 1986. 19

Arnavutçadaki Türkçe Alıntıların Fonolojik Yapısı Üzerine Dr. Adriatik Derjaj Tiran Üniversitesi Yabancı Diller Fakültesi Slav ve Balkan Dilleri Bölümü Türk Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Özet Türkçeden Arnavutçaya giren birçok alıntıların kökeninin, etimolojik olarak, Arapça, Farsça, Hindçe ve Çince gibi, Doğunun diğer dillerinde olduğunu bildiğimize rağmen, Türkizm terimini (türkçe kökenli sözcük-alıntı), Orientalizm (doğu kökenli sözcük-alıntı) terimine karşı kullanmayı tercih etmekteyiz: bunu iki nedene dayanmaktayız; a) Arnavutçadaki türkçe kökenli sözcüklerin sayısı, türkçe üzerinden giren arapça ve farsça sözcüklerin sayısından çok daha fazla olması, b) Orientalizm terimi, bizce, veren dili veya aracı olan dili belirlemesinde yardımcı olamadığı yanısıra, dilimizdeki alıntıların giriş yolunu aydınlatma çabasının vadisini de kapatan, başarılı olamamış bir kompromis çözümüdür. Bu dogrultuda bildirimizin amacı, fonolojik verilere dayanarak Osmanlı Dönemi Türkçesi ile teması süresince Arnavutcaya giren sözcük ve deyimlerin, arabizm ya da persizm olmadıklarını, türkce verintiler oldugunu, ispatlamak ve belirlemektir. Anahtar sözcükler: Fonoloji, Psikodilbilim, Verinti, Turkizm. 20 Përmbajtje Rreth strukturës fonologjike të huazimeve turke në gjuhën shqipe Megjithëse e dimë se rrënjët e shumë huazimeve të hyra nga turqishtja në shqip nga ana etimologjike gjenden edhe në gjuhët e tjera të Lindjes siç janë arabishtja, persishtja, hindu dhe kinezçe, ne preferojmë që termin turqizëm (fjalë me rrënjë të gjuhës turke huazim) ta përdorim kundrejt termit orientalizëm (fjalë me rrënjë të gjuhëve lindore-huazim): Kjo bazohet në dy shkaqe; a) në gjuhën shqipe numri i fjalëve me rrënjë turke është më i madh se numri i fjalëve perse dhe arabe që kanë hyrë nëpërmjet turqishtes, b) Termi orientalizëm sipas nesh, përveçse nuk ndihmon në përcaktimin e gjuhës dhënëse ose gjuhës ndërmjetëse është një zgjidhje kompromise e pasuksesshme, e cila ka mbyllur edhe luginën e përpjekjeve për ndriçimin e rrugës së hyrjes së huazimeve të gjuhës sonë. Në këtë kuadër qëllimi i referatit tonë është që duke u bazuar në të dhënat fonologjike të përcaktojmë dhe vërtetojmë se fjalët dhe shprehjet që kanë hyrë në gjuhën shqipe gjatë kontaktit me turqishten e periudhës osmane nuk janë arabizma apo persizma, por janë dhënie turke. Fjalët kyçe: Fonologji, Psikogjuhësi, Dhënie, Turqizëm

Unutmamak gerekir ki, Arapça ve farsça konuşurlarla birebir temasların eksikliğine rağmen, arnavutlar bu milletlerle ve Doğu nun diger toplulukları ile kültürel ilişkiler kurmuşlardır ve bu yüzden dilleriyle de tanık olmuşlardır,; bu tanışma, özellikle müslimanların kutsal kitabı olan Kuran ın ve farsçanın şaheserlerinin arnavutça çevirilmesiyle gerçekleşmiştir. Son değindiğimiz nedene gelince, pagan putperest anlamı olan, arnavutçadaki, gjaur farsça alıntının girişi emblematik bir durum kalmakta, bu sözcük 1920 lerde Arnavutluk un başbakanı olan Fan Noli yazarımızın Omer Kayyamın Rubailer eserinin çevirisinde kullanmıştır. Rrëmbyen mall, memuriet e ar Dhe t Urtin plak e t urtët shkencëtar E quajnë Gjaur, se s beson prralla, Se s qas mi supet, si ata, samar (Rubairat 305) Aynı sözcüğü, kaúrr káurr şekilleriyle, sözlü arnavutçada da rastlamaktayız,; sözcüğün anlamsal yapısı da: 1. Müslaman olamayan; 2. Hristiyan. Gjaur şeklini direk olarak farsçadan, Fan Noli nin kalemi üzerinden aranavutçaya girdiğine tereddütümüzün olmadığı gibi, kaúrr káurr şeklinin türkçe üzerinden girdiğine hartırlatıyor, bu sözcük türkçede gaur gavur olarak kullanılmakta. Türkçe alıntıların sağlam bir şekilde belirlemesinde ve arapça alıntılarından ayırmasında, bu dillerin farklı özellikleri büyük bir destektir. Bilindiği gibi türkçenin sesbirimlerinde th ve dh bulunmamaktadır, bu fonemlere karşın türkçe s ve z sesbirimlerini kullanır. Arapçada ise th ve -dh fonemlerini görmekteyiz; bunun için, doğu kökenkli sözcüklerde bu fonemlerin bulunması, alıntının orijinini belirlemesinde kesin-değer bir kriter olarak yardımcı olabilir. Arnavutçada, Muhammed a.s. Peygamberin sözü, emri veya tavsiyesi anlamına gelen hadith sözcüğünü, hadis şekilleriyle de bulmaktayız 1. Bu durumda th li şeklinin direk olarak arapçadan, s li şeklini ise türkçeden geldiği sonucuna varmak zor değil. Aynı şey bir başka arabizm olan ve türkçe üzerinden arnavutçaya giren sevap sözcüğü için se söylenebilir. Arnavutçada thevap olarak da geçmekte. Aynı şekilde türkçede ve farsçada bulunan ç sesbirimin alıntılarda yer alması, bu dillerden alıntılarını arap kökenlilerinden ayırmasında bize yardımcı olmakta. Çengel, çoban, çekiç, çarçaf, çati, kiç v.b,. sözcüklerin türkçeden geldiklerini inanmaktayız. İlgimizi çeken bir başka özellik de ç sesbiriminin, aslı arapça olduğu bilinen sözcüklerde görülmesidir. Çorap ve ilaç sözcükleri bu grup alıntılarına ait olan ve arnavutçaya türkçe üzerinden giren sözcüklerdir. Arapçada bu sözcükler 21 1 Polisi, M. Leksiku İslam, Pjesë përbërëse e leksikut të shqipes, në Terminologjia İslame ASHAK, Prishtinë 2006, f.84.

xhurab ve ilaxh olarak çıkmakta. Arapçada p sesinin bulunmadığı doğrudur ama; -p sesbiriminin yeraldığı türkçe sözcüklerde arapça b sesi ile karşılar. Bunun için pazar, patëllxhan, paha gibi sözcükler de kanatımızca türkçeden girmiştir. -gj sesi ile durum daha da farklılaşır. Bu sesbirim türkçe ve arapçada bulunmayıp, farsçada görmekteyiz. Bu sesbirimi taşıyan doğu kökenli sözcüklerimiz, az değildir. Alternatif olarak başka delilimiz olmadığı için bu sözcükleri persizm saymaktayız. Ama diğer doğu kökenli sözcüklerde gjergjef, gjol, gjemi, gjerdek, gjerdan, gibi, -gj sesini içeren ve türkizm olarak nitelendirilen alıntılarımızda, -g sesinin gj ye dönüşmesi eylemini görmekteyiz. Bunu da arnavutçanın iç gelişimi olarak değerlendiriyoruz. Bunun örneklerini, Arnavutçanın diğer komşu dillerinden alıntılarında da rastlamaktayız. Örnek olarak, yunanca gymnasio alıntısı, aranavutçada gjimnaz olarak çıkıyor. Ünlülerin sisteminde ise, -ü ünlüsünün arapçada olmayışı, bize, bu sesbirimini taşıyan doğu kökenli sözcüklerimizin türkçe kökenli veya türkçe aracılığıyla giren sözcükler olduğuna kesin bir delildir. Yrysh, dyshek, hyqymet, bize göre turkizmdir ve aynı zamanda myfti ve mysliman dolaysız alıntı olarak nitelediğimiz. Alıntıların giriş yollarına gelince, onları iki büyük grupta toplandığını biliyoruz, dolaylı ve dolaysız. Türkçe birçok sözcük için jorgan, jastëk, çakmak, çekiç, çati, bosh, gibi veren dil olmuştur,: bazıları için, bunlardan: vakt, nur, selam, zaif, pazar, xhami, qafir, kaur, gibi sözcükler, taşıyıcı dil rolünü oynamıştır. Türkizmaların diğer komşu ülkelerimizden girmesine rastlamıştır. Arnavutçanın lehçelerindeki turkizmalarda görülen ezgi değişikliği bu konu üzerinde çalışan dilcilerin delili olmuştur; penxhére, káfe, - penxheré, kafé. Arnavutçadaki türk sözleri ve kalk-alıntılar ile ilgili, iki türlü olduklarını söyleyebiliriz: --ilk ve en belirginleri direk olarak türkçeden giren deyimlerdir, bunlardan: me të pyetur gjen Stambollin, (sora sora Bagdad bulunur), u rrokullis tenxherja dhe gjeti kapakun, (tencere yuvarlandı kapağını buldu) v.b., ve türkçe alıntılı deyimler, ma bëj hall, ( helal et), të qoftë haram (haram olsun) bëj sabër, (sabırlı ol),. --İkincileri ise, türkçe kökenli sözcüklerini arnavutçasını ile değiştirme çabalarında ortaya çıkan sözcüklerdir, bunlardan; orëndreqës saatçi, argjendar kujumxhi, duqan shitore, gibi sözcükler. Türkçe verintilerin Arnavutçanın anlambiliminde pahabiçilmez değerleri vardır. Yeni tanıştıkları dinin, yani müslümanlığın, sözcükleri olan iman-iman, cami- xhami, sevap-thevap, haram-haram, helal-hallall, cennet-xhenet, cehennem-xhehenem, türbe-tyrbe, mederese-medresë, vb. verintiler, edebi eserlerimizde mecaz gibi stilistik gücü fazla olan unsurlar olarak yer almaktalar. Bu sözcüklerle oluşturduğumuz deyim ve ifadelerimizin yerini alacak hiç bir dilsel yapımız yoktur. Bunu dil içi düşünce ile bağlarsak, açıkça söylemek gerekir ki, Türkçe Arnavutçanın iç anlamsal değerlerini de etkilemiştir; helal et - ma bëj hallall, haram olsun të qoftë haram, aşık oldu ra në sevda, haber almak marr haberin, gibi deyimlerimiz bunun en açık kanıtıdır 2. 22 2 Derjaj, A., Arnavutca Turkce Dil Iliskileri, Kastamonu Eğitim Dergisi, Cilt:18 No:3 Eylül 2010, s. 991-996

Türkçe kökenli sözcüklerimizin arnavutçada yerleşmesi konusu için, onların artık sözlükçemizin bir parçası olduğunu ve alıntı olarak hissedilmediklerini rehatlıkla söyleyebiliriz. Baba, gjerdan, tepsi, top, tenxhere, jastëk, jorgan, gibi sözcüklerine dayanan en büyük dilcimiz Eqrem Çabej :- turkizmalar arnavutçanın eti ve kemiği olmuştur artık vurgulayarak söylemiştir 3. Bu tür alıntılar yanına, adlandırdıkları nesne ve kavramların kullanmaktan çıktılarından dolayı, dilimizden çıkan türkçe alıntılarımız da vardır. Bunlardan qatip, kadi, kasaba, minder, demiroxhak, sënduk gibi sözcükleri sıralayabiliriz. Son olarak, kötüleşme olgusu olarak niteledigimiz, türkçe alıntıların arnavutçada yaşamasının nedenlerinin birine de değineceğim. 1900 lerdeki Rilindja Diriliş Yeni Doguş edebiyat akımımızla başlayan ve 1990 lı yıllarına kadar süregelen Sosyal Realist siteminin de büyük bir tutuculukla devam ettirdiği doğu kökenli sözcükleri arnavutçadan kovma savaşı adlandırılan eylemdir. 1980 yılında basılan Arnavutça Büyük Sözlüğünde bulunan 1800 turkizmaların 770 i keq kötü notu ile açıklanmıştır (yani, kötü anlam taşır, pejoratif istilik değeri olan kelime gibi açıklamaları vardır). Bunun için alıshverish, hyqymet, asqer, gibi alıntılar dilimizdeki eş anlamlısıyla beraber kullanılmaktadır. Folklorumuz, dil ve edebiyatımız, günlük hayatımız, arkadaşlık ve akrabalık ilişkilerimiz, doğa ile birlikte yaşamımız, tarla ve hayvancılık uğraşımız, iç ve dış düşüncemiz, yani ruhsal yapımız bile bin yılın yarısını geçen iç içe olan Türkçe ve Arnavutça dil ilişkisinin etkisinde kalmıştır ve kalmaya da devam edecektir. 23 Kaynakça Çabej, E., Për një shtresim kronologjik të huazimeve turke të shqipe, SF 4, 1975 Demircan, Ö., Türkçenin ses dizimi, DER, Yayınları, İstanbul 2001 Derjaj, A., Arnavutca Turkce Dil Iliskileri, Kastamonu Eğitim Dergisi, Cilt:18 No:3 Eylül 2010 Derjaj, A., Rreth drejtshkrimit të turqizmave dhe emrave vetjakë me origjinë turke, Prishtinë 2008 Jorgji Gjinari dhe Gjovalin Shkurtaj, Dialektologjia, SHBLU, Tiranë, 1999 Lafe, E., Vendi i orientalizmave ndër huazimet e shqipes, SF, 1-4, 1993 Meyer, G. Etymologisches Wörterbuch der albanicshes Sprache, Strassburg, 1891. Polisi, M., Leksiku İslam, Pjesë përbërëse e leksikut të shqipes, ASHAK, Prishtinë 2006, Shkurtaj, Gj, Kahe dhe dukuri të kulturës së gjuhës shqipe, Tiranë 2008 3 Shkurtaj, Gj. Kahe dhe dukuri të kulturës së gjuhës shqipe, Tiranë 2003. f36

Zhvillimi I Marrëdhënieve Ndërkulturore Shqiptaro-Turke Nëpërmjet Veprimtarive Ekstrakurrikulare Ma. Albana Tahiri Drejtore, Shkolla 1Maji Përmbajtje Përmes marrëdhenieve ndërkulturore përcillet vlera social kulturore edukative dhe etnike. Evidentimi i tipareve të përbashkëta kulturore mes dy popujve. Marrëdhënia ndërkulturore shqiptaro-turke,histori që flet me gjuhën e vlerave e që gjen një hapsirë të gjerë trajtimi në kontekstin arsimor shqiptar Gërshetimi i dy kurikulave arsimore me hapjen e shkollave turke në Shqipëri ka sjellë një fushë të gjërë veprimtarish në njohjen e ndërkulturave Një mundësi për njohjen e kulturave tona sjellin dhe veprimtaritë ekstrakurikulare,të cilat për vetë natyrën praktike ndërvepruese dhe interaktive, krijojnë një larmi mundësish për njohjen e thelluar të këtyre kulturave dhe zbatimin e tyre në mjediset shkollore. Integrimi i veprimtarive nga fushat e historisë, gjeografisë,letersisë, folklorit, gastronomise përmes shtrirjes së tyre në projekte, të bëra nga vetë nxënësit në grupe të ndryshme pune sipas njohjes,talenteve dhe interesave të tyre të shpalosura në ditët shqiptaro turke, ofrojnë kulturat tona duke sjellë në pah të përbashkëtat dhe të veçantat e tyre. Mundësia e përdorimit të teknologjisë së informacionit i bën këto bashkëveprime shumë funksionale duke krijuar një vazhdimësi bashkëpunimi konkret midis instuticioneve shqiptaro turke, i kthen këto veprimtari ekstrakurikulare në modele perfekte që duhen ndjekur e zhvilluar më tej. Përvoja e shkollës 1 Maji në javën e kulturave shqiptaro- turke është një hap që finalizon këtë bashkëveprim ndërkulturor.ne do të sjellim një pasqyrim të këtyre marrëdhënieve nëpërmjet punës së nxënësve në një ditë simbol të marrëdhënieve shqiptaro-turke. Midis Turqisë dhe Shqipërisë ka një miqësi të fuqishme, rrënjët e së cilës gjenden në thellësitë e historisë sonë të përbashkët Kjo përvojë do të zbërthehet në kuadër të kësaj konference. Pra marrëdhëniet midis dy kulturave të vendeve tona janë marrëdhënie që flasin me gjuhën e vlerave të dy popujve tanë. 24 Shkolla si një institucion që formon dhe zhvillon vlera humane dhe sociale gjithnjë dhe më tepër po e drejton vëmendjen drejt një edukimi multi kulturor të nxënësve. Shkolla shqiptare e ndodhur në një proces të gjerë reformash dhe ndryshimesh të shumta po hedh vështrimin edhe në përfshirjen e saj në një kontekst të gjerë veprimtarish kurrikulare dhe ekstrakurrikulare.

Ky lloj edukimi është një dukuri e cila po përfshin shkollën në kontekstin global të zhvillimeve të saj si dhe në zgjerimin e dimensioneve të gjera kuturore dhe më gjerë. Një sërë veprimtarish kurrikulare dhe ekstrakurrikulare janë hapur në mjediset shkollore brenda dhe jashtë orëve mësimore përmes përdorimit të shumë metodologjive dhe praktikave gjithpërfshirëse të cilat prishin kufinjtë e një edukimi të mbyllur. Tashmë shkolla shqiptare po kupton dhe zhvillon konceptin se shkolla nuk është një ishull i mbyllur,por një amazonë që çdo ditë dhe më tepër, merr dhe jep frymëmarrje për shumë probleme edukative të cilat lidhen me edukimin human, shpirtëror problemor të shtrira në hapësira të gjera kohore dhe mjdisore. Një mundësi për njohjen e kulturave tona kanë krijuar dhe sjellin edhe veprimtaritë ekstrakurrikulare, të cilat për vetë natyrën praktike ndërvepruese dhe interaktive, krijojnë një larmi mundësish për njohjen e thelluar të këtyre kulturave dhe zbatimin e tyre në mjediset shkollore. Si e tillë në përmbajtjen e edukimit gjithnjë dhe më tepër po kuptojmë se, si kurrikula ashtu edhe mësuesit,po orientohen më tepër se kurrë globalisht se etnikisht. Në këtë kuptim gjithnjë dhe më tepër në shkollën tonë po vitalizohen veprimtari dhe praktika krroskurrikulare që zhvillohen përmes punëve me projekte të cilat synojnë njohjen dhe bashkëveprimin me kultura të tjera të vendeve fqinje dhe miq historikë dhe të sotëm. Hapja e shkollave turke në Shqipëri ka sjellë një fushë të gjërë veprimtarish në njohjen e ndërkulturave,njohjen e një modeli arsimor të konsoliduar dhe cilësor. Puna me projekte është një veprimtari shumë e pëlqyeshme për mësuesit dhe nxënësit ku nxjerrin në plan të parë marrëdhëniet e reja ndërkulturore ku përcillet vlera social kulturore edukative etnike etj.. Përvoja e shkollës 1 Maji në javën e kulturave shqiptaro- turke është një hap që finalizon këtë bashkëveprim ndërkulturor. Ne do të sjellim një pasqyrim të këtyre marrëdhënieve nëpërmjet punës së nxënësve në një ditë simbol të marrëdhënieve shqiptaro-turke.kjo përvojë do të zbërthehet në kuadër të kësaj konference. Ky projekt, i cili është objekt i këtij prezantimi, do të nxjerrë në pah mënyrat sesi ne mund të punojmë në shkollë për evidentimin e tipareve të përbashkëta kulturore mes dy popujve në Shqipëri Turqi. 25 Midis Turqisë dhe Shqipërisë ka një miqësi të fuqishme, rrënjët e së cilës gjenden në thellësitë e historisë sonë të përbashkët. Pra marrëdhëniet midis dy kulturave të vendeve tona janë marrëdhënie që flasin me gjuhën e vlerave të dy popujve tanë. Synimi i këtij projekti ishte të përcillte tek nxënësit vlera social kulturore edukative, etnikeshpirtërore si dhe evidentimi i tipareve të përbashkëta kulturore mes dy popujve. Ky synim u realizua përmes vendosjes dhe arritjes së disa objektivave të tilla si: Njohja e kulturave të vendeve të ndryshme (në rastin konkret të Turqisë)