ġirnak IN SĠLOPĠ ĠLÇESĠNDE ÇIKAN OLAYLARDA MEYDANA GELEN ÖLÜM VE YARALANMALARA ĠLĠġKĠN ĠNCELEME RAPORU ġirnak - SĠLOPĠ OLAYLARI İNCELEME RAPORU



Benzer belgeler
ŞIRNAK IN SİLOPİ İLÇESİNDE ÇIKAN OLAYLARDA MEYDANA GELEN ÖLÜM VE YARALANMALARA İLİŞKİN İNCELEME RAPORU ŞIRNAK - SİLOPİ OLAYLARI İNCELEME RAPORU

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU BİLANÇO 05 MAYIS 2017 İHD DİYARBAKIR ŞUBESİ

DİYARBAKIR İLİ SİLVAN İLÇESİ DOLAPDERE KIRSALINDA YAPILAN OPERASYON SONUCU MEYDANA G İNCELEME RAPORU

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

Akçakale Sınırından Türkiye ye Sığınmacı Geçişi Gözlem Raporu. (16 Haziran 2015)

İNSAN HAKLARI DERNEĞİ 2017 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ İNSAN HAKLARI İHLALLERİ RAPORU -BİLANÇO-

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

2016 YILI İLK 6 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI ARALIK AYI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU ARALIK 2012

2016 YILI İLK 9 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Antalya Belek'te Otel Çöktü 8 Yaralı

2016 YILI DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

Diyarbakır ve Yüksekova da kayıplarının failleri soruldu

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

7 Ağustos 2015 tarihinde Şırnak ın Silopi ilçesinde çıkan çatışmalar ile ilgili Gözlem Raporu KADIN ÖZGÜRLÜK MECLİSİ (KÖM)

AĞRI ĠLĠ DĠYADĠN ĠLÇESĠ NDE SĠVĠL YURTTAġLARA YÖNELĠK YARGISIZ ĠNFAZ ĠDDĠALARINA ĠLĠġKĠN ĠNCELEME RAPORU ĠNSAN HAKLARI DERNEĞĠ

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

ŞIRNAK IN CİZRE İLÇESİNDE MEYDANA GELEN OLAYLAR VE OLAYLAR SIRASINDA 6 YURTTAŞIN ÖLDÜRÜLMESİNE İLİŞKİN İNCELEME VE TESPİT RAPORU

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

İNSAN HAKLARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI HAZİRAN-TEMMUZ-AĞUSTOS AYLARI İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

TTB DİYARBAKIR SUR VE ERGANİ İLÇELERİ ASM LERİNİN KUNDAKLANMASI RAPORU

2016 YILI İLK 3 AY DOĞU VE GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ

HDP li 11 Vekil Gözaltında

Uluslararası Üniversiteler Konseyi Yönetim Kurulu Başkanı Darbeci Kurşununa Hedef Oldu

HAYTAP İmdat Turu Ekibi ANKARA Yenimahalle 'Toplama Merkezi'nde... Son Güncelleme Çarşamba, 25 Eylül :37

07 Mayıs 2015 BASINA VE KAMUOYUNA. Mayıs İsrail İnsan Hakları İhlalleri Raporu na İlişkin Basın Bildirisi. Değerli Basın Mensupları,

AYŞEGÜL ARSLAN IN KATİL ZANLISI MÜEBBET YEDİ

DİYARBAKIR İLİ SİLVAN İLÇESİNDE TARİHİNDE MEYDANA GELEN HAK İHLALLERİ İNCELEME RAPORU SİLVAN OLAYLARI İNCELEME RAPORU

Yer altı şehrine açılan kapı, Kayıp İncil, cinayet ve MİT : Tarsus taki gizemli evde ne oluyor?

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Polis Taksim Meydanı'na girdi

ġirnak ĠLĠ CĠZRE ĠLÇESĠNDE TARĠHĠNDE MEYDANA GELEN YAġAM HAKKI ĠHLALLERĠ ĠNCELEME RAPORU CĠZRE OLAYLARI ĠNCELEME RAPORU

FETÖ İMAMLARINDAN S. TÜRK ÜN OĞLU BODRUM DA GÖZALTINA ALINDI

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

GÜNGÖREN TERÖRİST SALDIRISI

DĠYARBAKIR ĠLĠ SĠLVAN ĠLÇESĠNDE KASIM 2015 TARĠHĠNDE UYGULANAN SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI SIRASINDA MEYDANA GELEN HAK ĠHLALLERĠ ĠNCELEME RAPORU

2008 TÜRKİYE İNSAN HAKLARI İHLALLERİ BİLÂNÇOSU

İHD, 2012 Yılı Newroz Haftası (16-22 Mart) Hak İhlal Bilançosu

Trans Olmak Suç Değildir!

ANOREKTAL MALFORMASYON DERNEĞİ

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Kumbahçe de otel inşaatında göçük meydana geldi

CMC, EKIBINI HAKAN SARAN ILE GÜÇLENDIRDI

2006 Yılı Türkiye Đnsan Hakları Đhlalleri Bilançosu

TARİHİNDE BEYTÜŞŞEBAP TA MEYDANA GELEN OLAYLARLA İLGİLİ ARAŞTIRMA RAPORU

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

BODRUM EMNİYET MÜDÜRÜ HALUK BAŞ HAKKARİYE TAYİN OLDU

yaralandı. Polisten elde edilen bilgiye göre, kaza, saat 22.00'de karşıya geçmekte olan Mahmut ve Ayla, 120 km. hızla giden aracın

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Muracaat BIMER sitesi uzerinden ayrica yapilmistir. Cumra Kaymakamligina,

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

ALİ ÇAVUŞ: KİMİN IRKÇI OLDUĞUNU HEPBİRLİKTE GÖRDÜK Salı, 13 Aralık :23

ÇAYLAK. Çevresinde güzel bahçeleri olan bir villaydı.

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

PEMBE KOD UYGULAMA TALİMATI

Analiz: IŞİD'in Musul Propagandası

Kenyada otele saldırı: 12 ölü

MUġ ĠLĠ VARTO ĠLÇESĠNDE MEYDANA GELEN OLAYLARI ARAġTIRMA VE ĠNCELEME RAPORU (10-17 Ağustos 2015 Tarihleri Arası)

Bombalama konusunda araştırma sürüyor

KAYMAKAMA ve GAZETECİLERE SALDIRDILAR

Günlük Kent Gazetesi etmeden hırsızlık olayını gerçekleştirmeleri ise dikkat çekti. Polis şüphelilerin

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ. Mehmet Salih YAZICI-TÜRKİYE DAVASI. (Başvuru no:48884/99) 8 Aralık 2005 KABULEDİLEBİLİRLİK KARARININ ÖZET ÇEVİRİSİ

6 Çocukla Ahır'da Yaşam Mücadelesi

HORTUMLAR VE KORUNMA

FETÖ elebaşının ByLock'taki 'yeğen' grubu

AĞUSTOS 2016 FAALİYET RAPORU. Prof. Dr. Aytuğ ATICI Mersin Milletvekili

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

GÜVENLİ YAŞAM 4/A EBRAR TEKİN

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

ACİL DURUM (TAHLİYE)

BARIŞ BIÇAKÇI Aramızdaki En Kısa Mesafe

SAYIN CUMHURBAŞKANI NA GEZİ PARKI PROTESTOLARIYLA İLGİLİ BİLGİ NOTU

ÇAĞRI MERKEZLERİ İÇİN KONTROL LİSTESİ

KADIN DAYANIŞMA VAKFI 2014 YILI KADIN DANIŞMA MERKEZİ FAALİYET RAPORU 1 OCAK 31 ARALIK 2014

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

9.Örnek Olay Çalışması Emniyet Kemeri Kullanımı: Doktor bey yaralandı!

Tahriru'ş Şam'dan Ahraru'ş Şam'a: Sizlerle tek yumruk olmayı temenni ediyorduk

Şiddetli Geçimsizliğin Çözümü Şiddet Değildir!!

14 TEMMUZ 2012 DİYARBAKIR MİTİNGİ GÖZLEM RAPORU İNSAN HAKLARI DERNEĞİ DİYARBAKIR ŞUBESİ 14 TEMMUZ 2012 DİYARBAKIR MİTİNGİ GÖZLEM RAPORU

YANGIN GÜVENLİK PROSEDÜRÜ

ARAġTIRMA & ĠNCELEME RAPORU

6. Sınıf sıfatlar testi testi 1

Gezi Parkı Olaylarında Çocukların Yaşadığı Hak İhlalleri Raporu 28 Mayıs 25 Haziran 2013

T.C. İSTANBUL 13. AĞIR CEZA MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI (T.M.K. 10. MADDE İLE YETKİLİ) TUTANAK

GÖKYÜZÜNDE KISA FİLM SENARYOSU

Günlük Kent Gazetesi

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

ÜLKEMİZDE HUZURU BOZMAK İSTİYORLAR

BİNGÖL İLİ KÖY KORUCULARI TARAFINDAN YAPILAN RAPORU

TATÍLDE. Biz, Ísveç`in Stockholm kentinde oturuyoruz. Yılın bir ayını Türkiye`de izin yaparak geçiririz.

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi : Tarih:

Ýstanbul hastanelerinde GREV!

Polis 'Adın çıkar evine git' deyip ölüme göndermiş - Evrensel.net

ŞANLIURFA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ Basın ve Halkla İlişkiler Şube Müdürlüğü İNTERNET HABERLERİ. İnternet Haber Sitesi:

Transkript:

İHD TİHV ġirnak - SĠLOPĠ OLAYLARI İNCELEME RAPORU 12 Ağustos 2015 1

OLAY 07.08.2015 tarihinde Şırnak'ın Silopi ilçesinde, polisin ev baskınlarına karşı Başak Mahallesi ndeki sokaklarda hendek kazılmasına güvenlik güçlerinin müdahale etmesi üzerine çıkan gerginlik çatışmaya dönüşmüş; yaşanan olaylar sonucunda, 1 polis memuru ve 3 sivil yurttaş yaşamını yitirmiştir. HEYETĠN OLUġUMU Olaylarda güvenlik güçlerinin sivil yurttaşlara yönelik silahlı müdahalede bulunduğu, müdahale sırasında mahallede bulunan yurttaşların evlerinin kurşunlandığı ve yakılmaya çalışıldığı, güvenlik güçlerinin silahlarından çıkan kurşunlarla sivil yurttaşların yaşamını yitirdiği ve yaralandıkları, yaralı yurttaşların hastanede darp ve tehdit edildiği, gözaltına alınan yurttaşların ise gözaltına alındıktan sonra işkence ve kötü muamelede bulunulduğu iddia edilmiştir. Şırnak'ın Silopi ilçesinde meydana gelen olayların nedenleri, oluşumu ve olaylarda meydana gelen ölüm ve yaralanma vakaları, aynı olaylarda güvenlik güçlerinin yurttaşlara yönelik silahlı müdahale ve işkence, kötü muamele iddialarını yerinde tespit etmek amacıyla; Ġnsan Hakları Derneği (ĠHD) ve Türkiye Ġnsan Hakları Vakfı (THĠV) Diyarbakır Temsilciliği tarafından geniş bir heyet oluşturulmuş ve heyet, 9 Ağustos tarihinde olayların yaşandığı bölgeye giderek incelemelerde bulunmuş, görgü tanıkları, mahalle sakinleri ve mağdurlarla görüşmüştür. Ayrıca heyetin oluşumundan önce, olayların yaşandığı 7 Ağustos tarihinden itibaren İHD Şırnak Şube Yöneticileri, olaylar ile ilgili gelişim sürecini takip etmiş, tespit ve gözlemlerde bulunmuştur. Heyette yer alanlar; *İHD MYK Üyesi ve Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Temsilcisi Abdusselam Ġnceören *İHD MYK Üyesi Vetha Aydın *İHD MYK Üyesi ve Diyarbakır Şube Yönetim Kurulu Üyesi Av Muhterem Süren *İHD MYK Üyesi BüĢra Demir *İHD Şırnak Şube Başkanı Av Emirhan Uysal *İHD Şırnak Şube Üyesi Av Zozan Açar *İHD Şırnak Şube Üyesi Av Fazilet Arserim *TİHV Diyarbakır Çalışanı Murat Aba HEYET ĠNCELEMESĠ ÖNCESĠ ĠLK TESPĠTLER İHD Şırnak Şube Başkanı Emirhan Uysal, olayın gerçekleştiği 7 Ağustos tarihinden itibaren yaşanan olayları takip etmiştir. Uysal; 07.08.2015 tarihinde yaşanan olaylara ilişkin haber alınması üzerine, ilk olarak Şırnak Devlet Hastanesine gittim. Burada 1 yaralı olduğunu tespit ettim. Silopi de gözaltına alınmaların ve gözaltına alınanların işkence ve kötü muamele gördüklerine dair aldığım haberler üzerine Silopi Devlet Hastanesine gittim. Hastane yolunda iken, 4 yaralının daha Şırnak Devlet Hastanesine götürüldüğü bilgisi aldım. Bunun üzerine şube yöneticisi 2

arkadaşlarımı arayarak ve hastaneye yönlendirerek, yaralıların durumunun takip edilmesini sağladım. 7 Ağustos ta yaralıların taşındığı Silopi Devlet Hastanesinde, 15 in üzerinde zırhlı araç bulunmaktaydı. Hastane girişlerinin kapatılmıştı ve ben avukat kimliği göstererek giriş yapabildim. Hastaneye giren herkes aranıyordu ve kimlik tespitine tabi tutuluyordu. Hastaneye giriş yapmak isteyen bir ambulans durdurularak, ambulansın içersinde arama yapıldı. Hastane bahçesinde ellerinde silah ve çelik yelekli sivil giyimli kişilerin bulunduğu 30 yakın kişi mevcuttu. Hastane acil bölümünde ise silahlı ve çelik yelekli 10 un üzerinde polisin bulunuyordu. beyanlarında bulundu. Uysal gözlemlerine dair ayrıca, Hastanede bulunan polislerin çevrede bulunan yurttaşlara yönelik tahrik seviyesinde sinkaflı küfürler ettikleri ve bu nedenle gerginlik ve arbedelerin yaşandığını, Polislerin hastanedeki güvenlik kameralarının kayıtlarını silmeye çalıştıklarını, Özel Güvenlik Mensuplarının ise bu duruma müdahale ettiklerini, yine bu konuda Av. Zozan Açar ile birlikte görüştükleri hastane yönetiminden güvenlik kameralarının korunması için girişimde bulunulduğunu, İHD Şırnak Şubesi ve Şırnak barosu üyelerinin, Başsavcılıkla görüşme yapılarak yaşanan olaylara ilişkin (Gözaltında işkence, hastane güvenlik kameraları kayıtlarının silinmesi, polisin rastgele etrafa ateş etmesi vs) gerekli önlemlerin alınması ve gerekli soruşturmanın yapılması için ihbarda bulunulduğunu, Savcılıkla ile yapılan görüşmenin ardından gözaltına alınan yurttaşlarla (Metin Sönmez, Emin Bayar, Mesut Asan, Yakup Yakaomar, Bereket Armağan, Hamit Algur, Abdullah Armağan, Reşit Reyhan) görüşüldüğünü ve görüşmelerin tutanağının tutulduğunu, Şırnak Devlet Hastanesinde tedavi altına alınan yaralıların odalarının kapılarında polislerin bekleyip, yaralıları gözetim altında tuttuklarını belirtmiştir. HEYETĠN OLAY YERĠ ĠNCELEMESĠ SIRASINDA YAPTIĞI GÖRÜġMELER Hüseyin AĢula - (Yanan evin sahibi) Bu ev benim. Eşim ve 10 çocuğumla birlikte evde yatıyorduk. Bir anda silah sesleri gelmeye başladı. Evimizin karşısındaki alt katında komşumuzun oturduğu üst katı ise inşaat halindeki binanın kapısı koçbaşı ile kırılarak bir keskin nişancı dama çıktı ve oradan etrafa ve bizim evimize ateş ediyordu. Oradan atılan ateş fişeğinin evimize isabet etmesi sonucu, evimiz alev alıp yanmaya başladı. İlk başta yandaki kardeşimin evine kaçtık. Orayı da hedef aldılar. Bunun üzerine arkadan, diğer sokağa kaçtık. Mehed AĢula - (Hüseyin AĢula nın eģi) Sabah 05.00 te olaylar çıktı. Ekmek yapacaktım. Her zamanki gibi gaz bombaları ve çocuklardır diye düşündüm. Çocuklar da içeride klimanın önünde yatıyorlardı. Aniden evin yanmaya başladığını görünce, yan taraftaki kayınımın evine gittik. Oraya da ateş edilmeye 3

başlandı. Daha sonra arka taraftan, diğer sokağa kaçtık. 2 saat sonra eve dönüp yangını söndürmeye çalıştık. Karşıda duran polisler beni çağırdı, gel dediler. Seni öldürürüz dediler. Ben koşarak kaçtım. Küçüğü 2 yaşında olan toplam 10 çocuğum var. Evde yaralanan kimse olmadı. Karşıdaki evden, bizim eve ateş ediliyordu. Hediye Tanrıkulu - (Ev sahibi) Eşim hastanede yatıyor. Sabah erkenden silah sesleri geldi. O kadar ses ve gürültü vardı ki, evimiz sarsılmaya başladı. Sizin de gördüğünüz gibi evde çatlaklar meydana geldi, banyo ve mutfaktaki tüm fayanslar döküldü Behçet Yiğit (Zap Market Adlı Dükkanın sahibi) Evin içinde 2 boş kovan bulduk. Polisler içeri girmiş, biz üst katta kalıyorduk. Burayı taradılar. Kapıyı açamadıkları için, yukarıya çıkamadılar. Dükkâna ve bu odaya girdiler. Her tarafı silahlarla taradılar. Yukarı çıkamadılar, kapıyı çok zorladılar silahlarla ateş ettiler. Ancak açılmayınca vazgeçtiler OLAYLARDA YAġAMINI YĠTĠRENLER YAġAMINI YĠTĠRENLER 1- Mehmet Hıdır Tanboğa (17 yaşında) 2- Hamdin Ulaş (58 yaşında) 3- Kamuran Bilin (27 yaşında) 4- Mumammet Onur Demir (24 yaşında Polis memuru) OLAYLAR SIRASINDA YARALANANLAR Şırnak Devlet Hastanesinde tedavi altına alınan yaralılar 1- Celal Kanat 2- Engin Armağan 3- Osman Tankan 4- Hasan Aşula 5- Nahide Aşula Engin Armağan (36 yaģında) Evinde bulunduğu sırada dışarıdan açılan ateş sonucu isabet eden mermi ile baldırından yaralandı. Hastaneye kaldırıldığında hastane kapısında polislerce darp edildi. Nahide AĢula (13 yaģında) Evinde bulunduğu sırada dışarıdan açılan ateş sonucu, sağ kulağına ve sırtına isabet eden mermilerle yaralandı. 4

Hasan AĢula (23 yaģında) Silopi de hastanede stajyer öğrenci olarak çalışan Hasan Aşula, sabah işe gitmek için evden çıkıyor. Telefonunu evde unutması üzerine eve geri dönüyor. Kardeşi Nahide Aşula dan telefonunu alırken, sağ bacağından vuruluyor. Hastaneye kaldırıldığında, silahın kabzasıyla başına vurulması suretiyle darp edildi. Hepiniz teröristsiniz, kökünüzü kazıyacağız şeklinde hakaretlere maruz kalıyor. Celal Kanat, (50 YaĢında) Sol karın bölgesinden ateşli silah ile yaralanma. Sabah erken uyandım. Mahallede kadın-çocuk sesleri ve yoğun bir kalabalık vardı. Sokaklarda zırhlı araçlar vardı. Mahallenin bir tarafında evlerden dumanlar yükseliyordu. Dışarı çıktım, evimin yanındaki elektrik trafosuna ateş açılmıştı. Trafonun yanmasıyla birlikte yanındaki ev de yanmaya başladı. Karşı sokakta zırhlı araçlar duruyordu. Yanan evi söndürmeye yeltendiysek de, karşıda bekleyen zırhlı araçlar ateş ettikleri için yangını söndürmeye gidemiyorduk. Hamdin Ulaş ateşi söndürmeye gittiği sırada vuruldu, sonra onu alıp araca bindirdik. Hastanenin acil kapısına vardığımızda zırhlı bir araç gelip aracımızın ön kısmına vurarak bizi durdurdu. Zırhlı araçtan inen polisler bize doğru gelip kapıyı açtılar. Hamdin nin başı bacağımın üzerinde, yaralı yatıyordu. Emin Bayar da diğer yanımdaydı. İlk önce bir tekmeyle bana vurdular, daha sonra kapıyı kapatıp silahla taramaya başladılar. Durun, sivildir, yaralıdır dediğim halde durmadılar. Sonra Emin ve sürücü olan Metin i arabadan dışarı çıkartıp diğer tarafa ittiler ve kırık olan camdan Hamdin e iki-üç el ateş ettiler. Daha sonra bana yönelik de ateş ettiler. Beni sedyeye bindirdiklerini hatırlıyorum, acilde polislerin etrafa silah sıkması, bağırıp çağırarak silah sıkmaları esnasında kendime geldim. O arada milletvekilleri geldi, onların yardımıyla beni Şırnak Devlet Hastanesine sevk ettiler. Sol karın bölgemden silahla yaralandım. Burada yardımcı personelden herhangi bir sorun yaşamadık, ancak Doktorumun yaklaşımları kabul edilemeyecek düzeydeydi. Öyle ki yaram halen kanamaktayken beni taburcu ederek Silopi de olaylar sürmekteyken göndermek istedi. Biz ısrarla karşı çıktığımız için beni taburcu etmediler. Zaten kayıtlardan da açıkça anlaşılır. Osman Tankan (48 YaĢında) Silahla yaralanma, sağ koldan ameliyat olmuş sinir damarlarında yırtılma. Silopi belediyesinde temizlik birim amiri olarak çalışıyorum. Sabah 07:00 da işe gitmek için uyandım. Her taraftan silah sesleri geliyordu. Kapının önünde aniden koluma bir mermi isabet etti. O arada bayılmışım. Birileri beni alıp hastaneye götürmüş. O gün yaşananlar vahşetti. Rastgele ateş ediyorlardı. İlk önce Silopi Devlet Hastanesine götürüldüm. Oradan beni Şırnak Devlet Hastanesine götürdüler. Burada herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadım. Kapıda devamlı sivil polisler beklemekte. Diğer arkadaşlarımız taburcu oldu. Taburcu olanlar Emniyette ifadeleri alındıktan sonra Silopi de serbest bırakılıyorlar. Resmi makamlarca yapılan açıklamalarda 2 si polis olmak üzere toplam 7 kişinin yaralandığı belirtilmiştir. 5

GÖZALTINA ALINANLAR Gözaltına alınan yurttaşların, Ferman AytiĢ, Metin Sönmez, Emin Bayar, Mesut Asan, YakupYakaomar, Bereket Armağan, Hamit Algur, Abdullah Armağan, ReĢit Reyhan isimli yurttaşlar olduğu öğrenilmiştir. Gözaltına Alınan YurttaĢlarla Emniyet Müdürlüğünde GerçekleĢtirilen GörüĢmelerde Alınan Beyanlar Behçet Armağan 07.08.2015 - Saat:18.35 Beni Başak mahallesinde darp ettiler. Nezarethaneye gelene kadar bu darp olayı sürdü. ReĢit Reyhan 07.08.2015 Hastanede evdeydik. Çocukları aşağıya götürmeye çalıştım. Kardeşim Bengin i evde vurdular. Kardeşimi hastaneye götürdük. Aracımız hastane kapısında polislerce tarandı. Araçtan indirip darp ettiler. Silah kabzalarıyla araba içerisinde ve emniyet nezaretine kadar darp etiller. Hamit Algur 07.08.2015 Başak mahallesinde oturuyorum. Silah sesleriyle uyandık. Patlama sesleri, kadın çığlıkları. Dışarıda komşu kadın yardım istiyordu. Bir genç vurulmuştu. Polisler Yaralıyı bırakıp gidin dedi. Daha sonra yaralıları aldık. Bir araç alıp hastaneye gittik. Hastane önünde durdurulup darp edildik, araçta darp edildik, gözaltında darp edildik, otobüsten indirilirken darp edildik, nezarette darp yoktu. Omuzumda çıkık var. Abdullah Armağan 07.08.2015 Coplarla başımı 4-5 yerden kırdılar. Üzerimdeki kanların hepsi benim, hastaneye götürülmedik. Yaralıları hastaneye götürdüğümüzde, bizi zapt edip hastane önünde gözaltına aldılar. Yaralıyı hastaneye götürürken hastane girişinde gözaltına alındım. Emniyete götürülene kadar araba içerisinde darp edildim. Sol el ve kolda derisinde yaralanmalar var. GÖZALTINDA ĠġKENCE VE KÖTÜ MUAMELE Yakup YAKAOMAR (Gözaltında ĠĢkence ve Kötü Muamele Mağduru) Heyetimizin görüştüğü Yakup Yakaomar, yaralıları hastaneye taşıdığı sırada gözaltına alınmış, gözaltına işkence ve kötü muamele görmüş, ardından da 08.08.2015 tarihinde serbest bırakılmıştır. Kendisiyle yaptığımız görüşmede; Yaralıyı arabaya bindirip, polislerin yanına gittik. Yaralı (Hasan Aşula) halamın oğludur. Polislerden izin aldık, onlar yere koyun dediler. Yere koyduk, baktılar, sonra siz götürün 6

dediler. Bir araç çağırdık. Onu hastaneye götürdük. Hasan ve Nahide de yaralı idiler. Onları da arabaya bindirip götürdük. Hastanenin önüne vardık, bir sürü polis de vardı. Aracın etrafını sardılar. Bizi indirdiler. Araba içersinde bulunan yaralılara tekme tokat vurdular. Bizi dışarı çıkarıp, yüz üstü yatırdılar. Bizi dövmeye başladılar. Hakaret ve küfür etmeye başladılar. Başımıza, sırtımıza basıp vuruyorlardı. Sonra 9 kişiyi bir koltuğa sıkıştırdılar. Bizleri üst üstte arabaya bindirdiler. 2 kişi sırtımın üzerinde, öylece karakola götürüldük. Emniyetin girişin de birisi burada kamera var onları burada dövmeyin dedi. Orayı geçtikten sonra, bir sürü kişi hazır vaziyette bizi bekliyordu. Hepsi tekme tokat, yangın söndürme tüpü, silahla bizi döve döve koridora götürdüler. Koridorda, ellerimiz arkadan kelepçeli bir vaziyette diz üstü oturttular. Her gelen bizi dövüp hakaret ediyordu. Sizler Ermenisiniz diyorlardı. Daha sonra bizi aşağıdaki bodruma indirdiler. Merdivenin aşağısında da her gelen giden polis, burada da bizi dövüyordu. Daha sonra doktora götürdüler. Doktoru emniyette getirmişlerdi. Doktor sadece Nasılsınız dedi. Biz de korkudan İyiyiz dedik. Daha sonra bizi hücreye aldılar. Bir süre sonra avukatlar geldi. Onlar gelince biraz rahatladık. O zamana kadar bizi öldürmekle tehdit ediyorlardı. Sizi öldürüp olay yerine atarız diyorlardı. Benim hiç suçum yoktu. Yaralı olan halamın oğlu idi. Bir insan olarak, yaralı olan birisini doktora götürdüm. Dün akşam ifadeler alındı. Ancak ben emniyette ifade vermedim. Bazı arkadaşlar verdi. 10 sayfa bir dosya koydular. İmzalayın dediler, bizde okumadan imzalamayacağımızı söyledik, onlarda uzun sürer dediler. Daha sonra imzadan imtina ederek imza attık. Bizi serbest bıraktılar. Hâkimliğe,15 günde bir imza atmaya gideceğiz. O kadar zor bir durumdaydık ki, kimsenin emniyetin önüne gelip beni karşılamasını istemiyorduk, onları da alırlar, bir şey söylerler diye. Bırakılırsam, koşarak ablamın evine gidip kalmayı bile planladım. Hastane önünde ve emniyette maruz kaldığım kötü muameleişkence tehdit ve hakaretlerin hepsini savcılıkta anlattım, davacı olduğumu söyledim. şeklinde beyanda bulunmuştur. Ferman AYTIġ (Gözaltında ĠĢkence ve Kötü Muamele Mağduru) Heyetimizin görüştüğü Ferman Aytış, yaralıları hastaneye taşıdığı sırada darp edilerek gözaltına alınmış, geçirdiği sağlık sorunları nedeniyle hastaneye götürülmüş, yapılan müdahalesinin ardından da serbest bırakılarak, evine götürülmüştür. Kendisiyle yaptığımız görüşmede; Amcaoğlum (Hasan Aşula) ayağından yaralıydı. Kardeşi (Nahide Aşula) da yaralı idi, birde bir komşumuz daha yaralıydı. Onları alıp hastaneye gittik. Hastanede etrafımızı sardılar, bizi indirip yüz üstü yatırdılar. Yaralı olanlara saldırmaya ve dövemeye başladılar. Daha sonra bizleri araca koydular. Hem yaralıyı, hem de annesini dövüyorlardı. Bu Apo nun piçlerini ayrı ayrı tutmayın, hepsini istifleyin dediler. Bizi arabaya koydular ve dövmeye başladılar. Emniyete götürdüler. Hastane önünde bana bakan ve tanıyan polis beni arıyordu. O polis yanıma gelip, beni dövemeye başladı. Ağzıma vurup dişlerimi kırdı. Yangın tüpüyle de başıma vuruyordu. O arada yere döştüm, birisi O it öldüyse onu götürüp olay yerine bırakın diyordu. Emniyettin bahçesinde sıraya girip bizi bekliyorlardı, orada dövdüler. Yemin ederek benim suçum yok ben bir şey yapmadım diyordum. Onlarda bağırarak Sus sen Müslüman değilsin, Kuran ve Allah adına yemin etme dediler. Yatsı namazı kaç rekât diye sordular. Cevap verdiğim halde Yok yanlış deyip vuruyorlardı. Hepimizi bahçede duvara dizdiler, bizi döve döve kıyafetlerimiz yırtıldı. Teprenmemize dahi izin vermiyorlardı. Birisi bir anda gelip 7

bağırıp çağırmaya başladı. Bize benim devriye arkadaşım yaralı ona bir şey olursa hepinizi öldürürüm, mahallenizi f-16 ile vururuz diyordu. Hem hakaret ediyorlardı, hem sinkaflı küfürler ediyorlardı. Ettikleri küfürler ağza alınmıyor. İçlerinden yaşlı olan birisi, silahının namlusunu makatımıza sokarak hepinizi si, annelerinizi parayla si.., hepinizi sıra ile si.. diyordu. Bizde önce alınan Emin i dövüyorlardı, oda bağırıp yalvarıyordu. Polisler Sus bizi abi olarak çağırma diyordu. Eşinin hamile olduğunu söyledi. Polisler de ona bir şey olursa aha bu teröristler yaptı onlardan hesabı sorarsın diyorlardı. Yani bize açıkça işkence ediyorlardı. 2009 yılından beri ismim onların yanında kayıtlıydı. Bilgisayarda isimlerimizin girişini yaptılar. Benim ismimi görünce beni çağırdılar. Birisi eline zımbayı alarak bana bazı isimler saydı. Bunlar nerede kalıyor, nerede yatıp yemek yiyorlar bana anlatmasan dişlerini tek tek çekerim dedi. Diğeri de kabloyu getirin dediler. Sana elektrik vereceğiz dediler. O arada beni dövemeye başladılar. Beni o kadar dövdüler ki, bayıldım açıkça bana ne yaptıklarını bile tam hatırlamıyorum. Sonra beni tekrardan bodruma götürdüler. Sırt üstü yatırdılar. Sizi öldüreceğiz dediler. O arada bayılmışım ve kendimden geçmişim. En son bir hemşirenin koluma iğne yaptığını ve ismimi söyleyerek bana seslendiğini duydum. Emniyetin bahçesinde hortumların ve suyun içindeydim. Birisi bu iti getirmeyin dedim size diyordu. Bir başkası O numara yapıyor diyordu. Sonra kollarımdan tutarak bir sedyeye yatıracaklar numarasıyla aniden beni bıraktılar. Yere düştüm bende. Başımı korumaya çalıştım. Onlardan birisi Bu it uyanık numara yapıyor diyordu. Öyle şeyler yapıldı ki yaşadıklarımın yarısını size anlattım. Ne söyleyeceğimi bilmiyorum. O yaşlı olan polis belki vicdanlıdır diye düşünüyorduk, ama o daha kötüydü. Silah dipçiğini makatımıza sokuyordu. Şuanda da sırtımda dipçik izi var. Her tarafım çok ağrıyor ve açı çekiyorum. O kadar dövdüler ki pantolonumdan kan dışarı çıkmıştı. şeklinde beyanda bulunmuştur. Mesut Aslan (Gözaltında ĠĢkence ve Kötü Muamele Mağduru) Heyetimizin görüştüğü Mesut Aslan, yaralıları hastaneye taşıdığı sırada darp edilerek gözaltına alınmış, gözaltına işkence ve kötü muameleye maruz kalmış, 08.08.2015 tarihinde serbest bırakılmıştır. Kendisiyle yaptığımız görüşmede; Sabah erken Zap (başak) mahallesinde olaylar çıktı. Bende sabah işe gitmek üzere evden çıktım. Önüme bir kalabalık geldi. Arabamı istediler. Bende korkudan vermedim. Sonra oraya baktım, orada yaralı olduğunu gördüm. Bende yaralıları alıp hastaneye götürdüm. Hastane önünde arabamız durduruldu. Bizleri arabadan dışarı çıkardılar. Bizleri yüz sütü yatırdılar. Anons edip Sultan gelsin dediler. Ne olduğunu bilmiyorduk. Bir anda zırhlı bir araç geldi. 9 kişiydik, hepimizi arkadaki koltuğa üst üstte attılar. Arabada dövmeye başladılar. Bizi emniyette götürdüler. Girişte birisi arkadaşlar burada kamera var kimse bir şey yapmasın dedi. Kamerayı geçtikten sonra polisler sıraya dizilmişlerdi. Bizi bekliyorlardı. Sırayla tekmetokat, yangın söndürme cihazı ve silah dipçikleriyle vurmaya başladılar. Bizleri döve döve yere yatırdılar. Başıma vurulan bir şeyle, ben kendimden geçtim. Bir sürü kan aktı, arkadaşlarımın hepsi de aynı işkenceye maruz kaldı. Ayak bileğime silahın namlusuyla bastılar. Gördüğünüz gibi halen yarası mevcuttur. Emniyettin içinde bizi yüzükoyun yatırıp sürünün dediler. Merdivenlerden sürünerek, bizi bodrum katına indirdiler. Orada da bizleri yarım saat dövdüler. Daha sonra bizi nezarethaneye koydular. Bizi hastaneye götürmediler. Doktoru oraya getirdiler. Silah dipçiği, yangın söndürme tüpü, tekme-tokat yani ne buldularsa, onunla dövüyorlardı. Aşağıda burnum kırıldı. Kan akıyordu. Doktor istedim Yok 8

dediler. Yarım saat sonra bir doktor getirdiler. Elinde sadece kalemi vardı. Hazır olan adli tıp raporu kâğıtları masanın üstündeydi, onları doldurup imzaladı o kadar. Sizi öldürmedik sağ bıraktık, dışarı çıkın, artık size ne oluyorsa umurumda değil muamelesi yapıyorlardı. Çıktıktan sonra polisten bir peçete istedim. Kan durmuyordu çünkü. Polis bir peçete verdi. Onu yaranın üstüne koydum. Peçeteyi yaranın içe soktum ve kanı öyle durdurdum. Daha sonra adliyeye gittik. İfademiz alındı. Maruz kaldığımız uygulamalar üzerine şikâyetçi olduk. Yaşadıklarımızın hepsini savcılıkta anlattık. Kıyafetlerimizin hepsini aldılar. Kıyafetlerimin hepsi kan içindeydi, kıyafetlerim de iş kıyafetleriydi. Serbest bırakıldıktan sonra hastaneye gidip pansuman yaptım, ayrıca raporda aldım. şeklinde beyanda bulunmuştur. Metin Sönmez (Gözaltında ĠĢkence ve Kötü Muamele Mağduru) Heyetimizin görüştüğü Metin Sönmez, yaralıları hastaneye taşıdığı sırada darp edilerek gözaltına alınmış. Kendisiyle yaptığımız görüşmede; Sabah erken silah ve kalabalık bir sesle uyandım. Yaşlı birisinin yerde yaralı olduğunu gördüm. Onu arabaya alıp hastaneye götürdük. Hastane girişinde polisler, araca saldırmaya başladı. Bir şey demeden aracı silahlarla taradılar. Bizi arabadan indirip dövmeye başladılar. Arabanın lastiğini patlattılar. Orada bizlere işkence yapıldı. Daha sonra bizi emniyette götürdüler. Orada da bize işkence yapıldı. Hakaret ve küfürlere maruz kaldık. Sizler Ermenisiniz dediler. Ben insanlık için yaralıyı hastaneye getirdim. O saatte kimi hastaneye götürseydim, aynı işkenceye ve saldırıya maruz kalacaktık. Emniyette bizi sabit tuttular, teprenmemize izin vermediler. Eller arkada bağlı bir şekilde tutular. Bir ara lavaboya gidince boynumu ovalamaya çalıştım ancak polisler, bu hareketim üzerine beni dövmeye başladılar şeklinde beyanda bulunmuştur. Emin Bayar (Gözaltında ĠĢkence ve Kötü Muamele Mağduru) Heyetimizin görüştüğü Emine Bayar, yaralıları hastaneye taşıdığı sırada darp edilerek gözaltına alınmıştır. Kendisiyle yaptığımız görüşmede; Sabah 07:00 dan akşama kadar bize işkence yapmaya devam ettiler. Her gelen bizi dövüyordu. Ellerimiz kelepçeliydi. Başımızı duvarlara vurup durdular. Kaburgalarım kırıldı. Emniyetin 2. Katında, ifademizin alındığı yerde bizi dövdüler. Ben bayıldım birisi onları bana getirin dedi. Onları öldürür sonra da olay yerine atarız diyorlardı. Yaralı olanı insanlık için götürdük, ancak polislerin saldırısına maruz kaldık. Silahı üzerimize sıktılar. Yaralı olana araçta silah sıkıldı ve orada öldürüldü. Arabada olan Celalettin Kanat ı da yaraladılar. O da şimdi Şırnak devlet hastanesinde yatıyor. Onun da durumu ağır. Polisler yaralı olana silah sıkmasaydı, yaşamını yitirmezdi. Polis onu bilerek öldürdü. Arabanın kapısını açıp arabanın içinde ona silah sıktılar. Avukatlar gözaltında bize ulaşmamış olsalardı, kesinlikle bizi de öldüreceklerdi. İşkence yapanları görürsem tanırım, zaten bizi döveni çok iyi tanıyorum. Sultan lakaplıdır, uzun boylu, zayıf, yuvarlak yüzlü, beyaz sakalı, saçları dökülmüş. Hastaneden infaz edileni gördük, ama kimin vurduğunu görmedik, polisler silahla taradığı için bizde şoka girdik. Polis sayısı çok olduğu için kimin vurduğunu bilmiyoruz. Ancak kamera görüntülerine bakılırsa, kimin vurduğu ve bizlere yapılan işkenceyi görürüsünüz şeklinde beyanda bulunmuştur. 9

HEYETĠN TESPĠT VE KANAATLERĠ 1- Heyetimiz, olayın yaşandığı Başak Mahallesinde halen hendeklerin kazılı olduğunu mahallede giriş-çıkış ve iç kısımlarda barikatların kurulu olduğunu tespit etmiştir. 2- Heyetimiz, mahallede bulunan evlerin büyük bir bölümüne kurşun isabet ettiğini tespit etmiştir. 3- Heyetimizce, olaylar sırasında, güvenlik güçlerinin gerçekleştirdiği operasyon kapsamında, operasyon düzenlenen mahallenin çevresine keskin nişancıların konuşlandırıldığı ve olaylar sırasında keskin nişancılar tarafından evlerin ve yurttaşların hedef alındığını ve keskin nişancılardan korunmak amacıyla sokak başlarına branda, çarşaf, battaniye v.b. bezlerın asılması suretiyle görüş alanının kapatıldığı tespit edilmiştir. 4- Heyetimiz, 1 zırhlı kepçenin tamamen yandığını ve kullanılamaz hale geldiğini ve halihazırda olay mahallinde olduğunu tespit etmiştir. 5- Heyetimiz, mahalle içerisindeki bir trafonun patlamış olduğunu, bu patlamadan kaynaklı bir evin yandığını, bazı elektrik direklerinin devrildiğini, elektrik kablolarının kopmuş vaziyette olduğunu, bu nedenle elektriklerin kesik olduğunu yine kazılan hendek ve patlamalardan kaynaklı su borularının da zarar gördüğünü ve suların akmadığını tespit etmiştir. 6- Heyetimizce yapılan gözlem ve tespit, mahalle içerisinde Hüseyin Aşula isimli yurttaşa ait olan ve olaylar sırasında yanan ev ile ilgili tespit çalışmalarında evin, çatıdan merdiven boşluğuna doğru güvenlik güçlerince açılan ateş sonucu yandığını tespit etmiştir. 7- Heyetimiz, mahalle içersinde Hediye Tanrıkulu isimli yurttaşa ait olan ve olaylar sırasında hasar gören ev ile ilgili tespit çalışmalarında evin, çatışma ve patlama sesleri nedeniyle hasar gördüğünü, evin banyo ve mutfak bölümleri başta olmak üzere fayansların döküldüğü, evin değişik kısımlarında çatlakların oluştuğunu tespit etmiştir. 8- Heyetimiz bir evin klimalarının hedef gözetilerek kurşunlandığını ve tahrip edildiğini tespit etmiştir. 9- Heyet, mahalle içerisinde Zap isimli marketin üst katında bulunan bir evin büyük bir bölümünde mermi izleri olduğunu, alt katta bulunan markette de mermilerin isabet ettiği kutular ile kırılan camların olduğunu tespit etmiştir. 10- Heyetimiz olaylar sırasında yaralanan yurttaşları hastaneye taşıyan yurttaşların, hastane önünde güvenlik güçlerinin şiddetine maruz kaldıklarını ve gözaltına alındıklarını tespit etmiştir. 11- Heyetimiz, İHD Şırnak Şubemiz ve Şırnak Barosu avukatlarının, Savcılık ile yapılan görüşmelerin ardından, gözaltına alınan yurttaşlarla görüştüğü bilgisini edinmiştir. 10

12- Gözaltına alınan yurttaşların hastane önünde, gözaltı birimlerine sevk edildiği sırada ve gözaltı birimlerinde, güvenlik güçleri tarafından darp edildiği, işkence ve kötü muameleye maruz kaldığı tespit edilmiştir. 13- Olaylarda güvenlik güçlerinin sivil yurttaşlara karşı ateşli silahlar kullandıkları ve yurttaşların çeşitli bölgelerinden kurşunlanarak yaralandıkları tespit edilmiştir. 14- Güvenlik güçlerinin yaralanan yurttaşların hastanelere taşınması sırasında, yaralı yurttaşlara ve yaralıları taşıyan yurttaşlara silahlı ve fiziksel saldırılarda bulunduğu, darp ettiği, işkence ve kötü muamelede bulunduğu, ardından da yurttaşların yaka paça gözaltına aldığı tespit edilmiştir. 15- Heyetimiz, görgü tanıkları ve görüşülen yaralıların beyanlarına göre, güvenlik güçlerinin hastane önünde araç içerisinde taşınan 50 yaşındaki Hamdin ULAŞ ı polisin yargısız bir şekilde infaz ettiği ve yaşam hakkının ihlal edildiği yönünde kuvvetli bir kanaat içerisindedir. 16- Güvenlik güçlerinin, hastane önünde konuşlandıkları, hastane giriş ve çıkışlarını gözetim altına aldıkları, hastaların tedavilerini engelleyici tutumlar sergilediği tespit edilmiştir. 17- Yurttaşların güvenlik güçlerinin ev baskınları sonucu oluşan rahatsızlığı çeşitli protesto şekilleri ile dile getirdiği, ancak yerel resmi birimlerde bunun karşılık bulmadığı ve güvenlik güçlerinin sert yönelimlerine maruz kaldığı tespit edilmiştir. 18- Şırnak ın Silopi ilçesinde yurttaşların evlerine yönelik polis tarafından, zamansız ve sık bir şekilde baskınlar düzenlendiği, bu baskınlarda yurttaşlara kötü muamelede bulunulduğu, baskınlar sonucu haksız gözaltı ve tutuklamaların olduğu ve bu durumun Silopi halkında rahatsızlık oluşturduğu, Silopi halkının yaşanan olaylar nedeniyle gergin ve tedirgin olduğu hatta bir kısım yurttaşın evlerini terk edip yakınlarının yanına yerleştiği gözlemlenmiştir. 19- Heyetimizce, olay günü, mahallede açılan hendeklerin kapatılması suretiyle güvenlik güçleri tarafından geniş bir operasyon planlandığı, planlanan operasyonda çatışma olasılığının dikkate alındığı, ancak operasyonun gerçekleştiği alanın sivil bir yerleşim yeri olarak dikkate alınmadığı, mahalle olan yerleşim yerinde sivil yurttaşların can ve mal güvenliklerinin tehlikeye atıldığı ve hedef alındığı tespit edilmiştir. 20- Heyetimiz, başlayan çatışmalı süreç ile birlikte Kürdistan da yeni bir konseptin devreye sokulduğu, güvenlik güçlerinin Silopi de yaşattığı hak ihlallerinin de bu konseptten ayrı olmadığı kanaatindedir. 11

SONUÇ VE ÖNERĠLER: 1- Heyetimiz sivilleri hedef alan ve yaşam hakkı ihlali başta olmak üzere ağır insan hakları ihlaline neden olan saldırıları kınamaktadır. Olayların bütün boyutları ile açığa çıkartılması amacıyla etkin bir soruşturma başlatılmasını talep etmektedir. 2- Özellikle yargısız infaz iddialarına ilişkin olarak Silopi Devlet Hastanesinin güvenlik kamera kayıtlarının bir an önce soruşturma dosyasına alınmalıdır. 3- İşkence mağdurlarının beyanında adı geçen Sultan lakaplı emniyet mensubu başta olmak üzere, olaylar sırasında sivil yurttaşlara yönelik silahlı saldırı ve işkence-kötü muamele uygulamalarında bulunan güvenlik güçlerine mensup kişilerin tespiti ile haklarında soruşturma başlatılmalı ve soruşturma süreci boyunca görevlerinden el çektirilmelidir. İşkence vakalarının yaşandığı Silopi İlçe Emniyet Müdürlüğündeki tüm güvenlik kamera kayıtları soruşturma dosyasına alınmalıdır. 4- Şırnak Valiliği tarafından bir zarar tespit komisyonu oluşturularak, olaylar sırasında yurttaşların yaşadığı maddi mağduriyet karşılanmalıdır. 5- Olası olayların önlenmesi için Yerel Mülki Birimler, ilçedeki siyasi parti, Sivil Toplum örgütleri ve kanaat önderleri ile diyalog süreci geliştirmelidir. 6- Heyetimiz, Silopi İlçesi Başak Mahallesindeki hendeklerin herhangi bir çatışma ve hak ihlali gerçekleştirilmeksizin diyalog yöntemi ile kapatılabileceği ancak, yetkililerin bu yola başvurmaksızın operasyonel bir eyleme girişmiş olması başta ölüm ve yaralanmalar olmak üzere ağır insan hakları ihlallerine neden olmuştur. Heyetimiz, benzeri operasyonların yeni hak ihlallerine olacağı endişesi içerisindedir. 7- Heyetimiz genel olarak çatışmalı süreç ile birlikte yaşam hakkı başta olmak üzere artan hak ihlallerine dikkat çeker; geçici hükümeti güvenlik politikalarından bir an önce vazgeçmeye ve yeniden çatışmazsızlığın sağlanıp, taraflara diyalog ve müzakereye dönülmesi çağrısında bulunmaktadır. 12