101 PARE KAPLUMBAĞA SORUSU. Bu bölüm Prof.Dr. Yakup Kaska tarafından hazırlanmıştır.



Benzer belgeler
YEŞİL DENİZ KAPLUMBAĞASININ KORUNMASI İÇİN İŞBİRLİĞİ YAPIYORUZ BROŞÜR TR 2017 AKYATAN2016 NIN YOLCULUĞU

BuNLarI BiLiYOr muyuz?

EGZOTİK EVCİL HAYVANLAR

GEZİ ÖNCESİ ALIŞTIRMALAR 6-13 YAŞ GRUBU

KARPAZ BÖLGESİ DENİZ KAPLUMBAĞALARI İZLEME VE KORUMA PROJESİ

Deniz Kaplumbağaları Yeşil Kaplumbağa (Chelonia mydas) Sini Kaplumbağası (Caretta caretta)

"Yaşayan Bahar", ilkbahar mevsiminin gelişini kutlamak üzere tüm Avrupa ülkelerinde gerçekleştirilen bir etkinlik.

KARPAZ BÖLGESİ DENİZ KAPLUMBAĞALARI İZLEME VE KORUMA PROJESİ

Atoller (mercan adaları) ve Resifler

Öğretim Yılı Merkezi Ölçme-Değerlendirme I.Dönem Sonu 6.Sınıf Fen ve Teknoloji Ders Sınavı Sınav Başlama Saati:08:30 Tarih:22 Ocak 2007

HAMAMBÖCEKLERİ ve MÜCADELE YÖNTEMLERİ

MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ

ÖZET. Fethiye Kumsalında 2012 yılı alan çalışmalarında üç adet C.caretta ergin dişi bireyi markalanmış ve bunlardan bir adedi tekrar gözlenmiştir.

Meteoroloji. IX. Hafta: Buharlaşma

ADIM ADIM YGS-LYS 52. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-12 HAYVANLAR ALEMİ 3- OMURGALI HAYVANLAR SORU ÇÖZÜMÜ

MERSİN, DAVULTEPE YUVALAMA KUMSALINDAKİ DENİZ KAPLUMBAĞALARI

EKOLOJİ EKOLOJİK BİRİMLER

10. SINIF KONU ANLATIMI. 48 EKOLOJİ 10 BİYOMLAR Sucul Biyomlar

Denizlerimizi ve Kıyılarımızı Koruyalım

Bu alanlar, Akdeniz deki tekil deniz dağlarını simgelemektedir. Deniz dağları aynı zamanda önerilen bir çok deniz koruma alanı bölgesini içermektedir.

DALGALAR NEDEN OLUŞUR? Rüzgar Deniz Araçları (Gemi, tekne vb) Denizaltı Heyelanları Depremler Volkanik Patlamalar Göktaşları Topografya ve akıntılar

BİYOMLAR SUCUL BİYOMLAR SELİN HOCA

FLORA, FAUNA TÜRLERİ VE YABAN KUŞLARININ KORUNMASI TÜZÜĞÜ

LEYLEK HALKALAMA ÇALIŞMALARI Amaç, Yöntem, Uygulama, Önemli Hususlar ve Sonuçlar

Yer Yumurtasının Kontrolü Ve Çözüm Önerileri. Dr. Tolga Erkuş Ross Breeders Anadolu

CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI

DENİZ KAPLUMBAĞALARI İZLEME VE KORUMA PROJESİ

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre

2016 Yılı Buharlaşma Değerlendirmesi

YUMURTA TAVUĞU YETİŞTİRİCİLİĞİ

MEVZUAT BİLGİLENDİRME SERVİSİ

12. SINIF KONU ANLATIMI 33 HAYATIN BAŞLANGICI

Küresel. İklim değişikliği

cfyesli Tehlike <vvltında Bulunan Tlavvaıı ve ' Bitki Türleri

BALIK ÖRNEKLEME YÖNTEMLERİ

ÇEVRE KORUMA ÇEVRE. Öğr.Gör.Halil YAMAK

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

KARASİNEKLER SUNUM: İLKER KIRHAN ZİRAAT MÜHENDİSİ/ZOOTEKNİST

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

TSUNAMİ DALGALARI NELER OLUŞTURUR?

Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri

11. SINIF KONU ANLATIMI 61 DAVRANIŞ

T.C. ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ANTALYA İL ÇEVRE ve ORMAN MÜDÜRLÜĞÜ

Barbus conchonius (Rosy barb)

TÜRKİYE EKONOMİSİ. Prof.Dr. İlkay Dellal Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü. Ankara

ÖLÇÜ ALMA YÖNTEMLERİ, AYAK VE BACAKTAN ALINAN TEMEL ÖLÇÜLER ÖLÇÜ ALMA YÖNTEMLERİ

CANLI ALEMLERİ HAYVANLAR ALEMİ

İKLİM ELEMANLARI SICAKLIK

Bilim adamları canlıları hayvanlar, bitkiler, mantarlar ve mikroskobik canlılar olarak dört bölümde sınıflandırmışlar.

4. SINIF FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ II. DÖNEM GEZEGENİMİZ DÜNYA ÜNİTESİ SORU CEVAP ÇALIŞMASI

Türkiye de bir ilk: Mersin ilinde omurgalı fosili Metaxytherium (Deniz İneği) bulgusu

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

CANLILAR DÜNYASINI GEZELİM TANIYALIM

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

KÜRESEL ISINMA VE İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİ İLE HAYVANSAL BESLENMENİN (HAYVANCILIK SEKTÖRÜ) İLİŞKİLERİ VE SONUÇLARI; BİTKİSEL GIDA SEKTÖRÜ İLE

Ekosistemi oluşturan varlıklar ve özellikleri

ADIM ADIM YGS-LYS 54. ADIM CANLILARIN SINIFLANDIRILMASI-14 HAYVANLAR ALEMİ 5- OMURGALI HAYVANLAR-3 SORU ÇÖZÜMÜ

T.C. ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI TABİAT VARLIKLARINI KORUMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

İRİBAŞ DENİZ KAPLUMBAĞALARININ KUMSAL İÇİ VE KUMSALLAR ARASI YAVRU CİNSİYET ORANLARININ KARŞILAŞTIRILMASI. YÜKSEK LİSANS TEZİ Fikret SARI

MEMELİ BİYOLOJİSİ M.YAVUZ MEMELİLERİN YAŞAMINA BİR BAKIŞ

SULAK ALANLAR VE GÖKSU DELTASI

Kocaman Bir Set! 3. Her sene milyonlarca turist Çin Seddini görmeye gelir. 4. Turisler duvarın üstünde yürümeyi çok severler.

KÜRESEL ISINMANIN CANLILAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır.

ARALIK AYI +3 YAŞ ÖZEL YAKACIK BALKANLAR KOLEJİ Eğitim Öğretim Yılı AYIN TEMASI

BİYOCOĞRAFYA DERS 4 1

ANKARA İLİ T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ANKARA İL MÜDÜRLÜĞÜ. Ankara da bilinçli. Çevre Gönüllüleri Yetişiyor

ADIM ADIM YGS LYS Adım DAVRANIŞ 2

GEZ ARASTIR ÖGREN EGLEN. llkokul 1., 2. ve 3. sınıflar için.

8. Familya: Curculionidae. Sitophilus granarius (L.) (Buğday biti) Sitophilus oryzae (L.) (Pirinç biti)

PİSİ BALIĞININ KÜLTÜRE ALINABİLİRLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI

zeytinist

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

YEŞİL KAPLUMBAĞALARDA (Chelonia mydas, L., 1758) ERGİN MORFOLOJİSİNİN YUVA, YUMURTA VE YAVRU MORFOLOJİLERİNE ETKİSİNİN ARAŞTIRILMASI ÖMÜR ÖZKAN

Pasifik Okyanusu'nda yaşayan bu balık türü 50 santimetreye kadar genişleyebilir. 2-Beyaz Kaplumbağa

MEVSİMLERİN OLUŞUMU. 5. Yiğit, demir bir bilyeyi aşağıdaki gibi eğik tutup, el feneri yardımı ile karşıdan ışık gönderiyor.

ÇEVREMİZDEKİ VARLIKLARI TANIYALIM

RAPOR KAZ DAĞLARI KOÇERO DERESİ ALABALIK ÖLÜMLERİ İLE İLGİLİ ALAN ÇALIŞMASI. Prof. Dr. Mustafa SARI.

SU ÜRÜNLERİNDE GIDA GÜVENLİĞİ

Bostanlık Koyu Kumsalı nda (Phaselis/Antalya) Caretta caretta (Linnaeus, 1758) Populasyonları Hakkında İlk Bulgular

T.C. ÇEVRE ve ORMAN BAKANLIĞI ÖZEL ÇEVRE VE KORUMA KURUMU BAŞKANLIĞI

Etoloji(Davranış Bilimi) :Doğal koşullarda hayvan davranışını inceleyen bilim dalına denir.

EKİN KURDU (Zabrus Spp.) Özden Güngör Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulu Başkanı 23.Temmuz Ankara

BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ FEN VE TEKNOLOJİ DERSİ EĞİTİM PLANI

DENİZ BİYOLOJİSİ Prof. Dr. Ahmet ALTINDAĞ Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Anabilim Dalı

Gübre Kullanımının Etkisi

T.C. BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi Hemşirelik Hizmetleri Müdürlüğü Hizmet İçi Eğitim Hemşireliği 2014

BİYOMLAR KARASAL BİYOMLAR SELİN HOCA

Ağır Ama Hissedemediğimiz Yük: Basınç

5. SINIF FEN BİLİMLERİ YER KABUĞUNUN GİZEMİ TESTİ

Rüzgar Enerji Santralleri ve Karasal Memeli Faunası

BOGAZ DA 30 BALIK TÜRÜ YOK OLMAK ÜZERE

HACCP. Fırat ÖZEL, Gıda Mühendisi

COĞRAFYA YEREL COĞRAFYA GENEL COĞRAFYA

Çevre Biyolojisi

HATAY IN ANTİK ÇAĞDAN BERİ KONUKLARI: DENİZ KAPLUMBAĞALARI

Muson Yağmurlarını Atlatmak Kelsey, Dylan, and Trevor Bölüm 1 Fen Bilimleri

ÇEVRE POLİTİKAMIZ MONTEBELLO RESORT HOTEL

SUGÖZÜ KUMSALLARI NDAKĠ (CEYHAN-ADANA) YEġĠL KAPLUMBAĞA (Chelonia mydas L., 1758) YUVALARINDA METABOLĠK ISINMANIN BELĠRLENMESĠ

ÇIĞ ÖNCESİNDE ÖNCELİKLE ÇIĞ BÖLGELERİNE YENİ YERLEŞİM BİRİMLERİ KURULMAMALI. ÇIĞ VE SEL YATAKLARINDA VAR OLAN YAPILAR DERHAL KALDIRILMALI.

Transkript:

DENİZHANE İSTANBUL BOĞAZI 101 PARE KAPLUMBAĞA SORUSU Bu bölüm Prof.Dr. Yakup Kaska tarafından hazırlanmıştır. Bu bölümün amacı akademik çalışmalar dışında olan ancak deniz kaplumbağa koruma çalışmalarına katılan kişilere yönelik hazırlanmıştır. Lütfen her türlü görüş ve önerilerinizle yeni sorularınızı caretta@pau.edu.tr adresine göndererek bu bölümün olgunlaşmasına yardımcı olunuz. Bu bölümdeki bilgiler kısmen bilimsel kısmen de popüler bilgi niteliğindedir. Burada sorulan sorular ve cevapları birden fazla soruyu da içermekte olup ilgi çekmesi açısından 101 pare kaplumbağa sorusu adı verilmiştir. Katkılarınızla bu soruların sayısını arttırabilirsiniz. Bazen de bir sorunun cevabını okurken başka olası soruların cevaplarını da beraberinde bulacaksınız. Prof.Dr.Yakup Kaska Pamukkale Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü /DENİZLİ E-Posta : caretta@pau.edu.tr 1

101 PARE KAPLUMBAĞA SORUSU 1. Deniz kaplumbağalarını kısaca tanıtır mısınız? DENİZ KAPLUMBAĞALARIMIZ Dünyadaki 8 tür deniz kaplumbağalarından sadece beşi (Caretta caretta (İribaş deniz kaplumbağası- Loggerhead turtle) Chelonia mydas (Yeşil kaplumbağa-green turtle), Dermochelys coriacea (Deri kabuklu deniz kaplumbağası-leatherback), Lepidochelys kempi (Gündüz yuvalayan kaplumbağa- Kemp's Ridley) ve Eretmochelys imbricata (Atmaca gagalı kaplumbağa-hawksbill turtle) Akdenizde mevcut olup bunlardan da ancak iki tür (Caretta caretta ve Chelonia mydas) Akdenizdeki kumsallarda yuva yapmaktadır. Yapılan çalışmalarda Akdenizdeki bu türlerin sayısının 2000 Caretta caretta ve 500 Chelonia mydas ergin dişisi olduğu tahmin edilmektedir. Diğer 3 türün ise henüz yuvalama yaptığı tesbit edilememiş olup sadece beslenmek amacıyla veya yanlışlıkla bir kaç tanesinin Akdeniz'e girdiği düşünülmektedir. Caretta caretta adı neredeyse Akdeniz'deki kumsallarımıza yuva yapan deniz kaplumbağalarının genel adı olarak kullanılıyor. Bu nedenle denizlerimizde yaşayan diğer kaplumbağa türlerine kısmen haksızlık yapılıyor. Bunun sebebi belki kelimenin kolay söylenmesi belki de daha doğudaki Akdeniz kumsallarımıza yuva yapan Chelonia mydas (Yeşil kaplumbağa) ve henüz yuva yaptığı tesbit edilmemiş ancak denizlerimizde dolaşan diğer türlerin de olduğununun fazla bilinmemesidir. Kaplumbağalar yuva yaptığı ölçüde tanınıyor dersek yalan olmaz. Çünkü en çok tanınan Caretta caretta türü yaklaşık 180 km olan ülkemizdeki yuvalama alanlarına her yaz yaklaşık 2000 (1300-2700) yuva yaparken, Chelonia mydas türü ise ortalama 900 (700-1200) yuva yapmaktadır. Her dişinin ortalama bir sezonda 3 yuva yaptığını da kabul edersek her yaz kumsallarımız 450-900 dişi Caretta ve 230-400 Chelonia ergin dişisi yuva yapmak için kumsallarımıza gelmektedir. Bu sayılara henüz miktarı hakkında pek bilgi sahibi olmadığımız erkekler ve genç bireyler de eklenirse Türkiye kumsallarının ve bu kumsallara yakın beslenme bölgelerinin Akdeniz'deki bu türlerin devamlılığının sağlanması konusunda ne kadar büyük öneme sahip olduğu açıkça anlaşılacaktır. Türkiye kumsallarında yukarıdaki bilgileri sağlayan çalışmalar, kapsamlı olarak 1988 yılında başlamış ve günümüzde de değişik üniversiteler ve gönüllü kuruluşlarca devam ettirilmektedir. Bu çalışmalarda genel olarak kumsallara olan kaplumbağa çıkışları tespit edilmekte, gelen dişiler markalanmakta, yuvalama ile sonuçlanan yumurtalar kafesler yardımıyla korunmakta, yerleri değiştirilmekte ve yuvaya gelen predasyon gibi tehlikeler tespit edilerek yuvadan çıkan yavrular ve bunların ne kadarının denize ulaştığı, ne kadarının öldüğü, ne kadarının yumurtada gelişmesini tamamlayamadığı gibi bilgiler toplanmaktadır. 2

Deniz kaplumbağalarını inceleyen akademik çalışmaların artmasıyla yukarıdaki bilgilere ek olarak dişilerin her sezon niçin aynı kumsala yuva yapmak için geldiği ve kaplumbağaların kış sezonunda nerelerde dolaştıkları gibi bilgiler uydu aracılığıyla takip edilmekte; farklı kumsallara yuva yapan kaplumbağaların genetik olarak birbirlerinden farklılıkları gibi konular araştırılmakta; cinsiyet kromozomları olmayan (yumurtadan çıkacak yavrunun cinsiyetini yumurtanın bulunduğu ortamın sıcaklığı belirlenmektedir) bu türlerin cinsiyetlerinin hangi sıcaklıklarda dişi veya hangi sıcaklıklarda erkek olduğu araştırılmaktadır. Giderek ısınan dünyamızda özellikle çevreye bağlı cinsiyet belirlenmesi nesli tükenmekte olan deniz kaplumbağaları açısından çok önemlidir. Çünkü sadece dişilerin olduğu bir tür korunmuş sayılamaz. Deniz kaplumbağalarının neslinin tükenmemesi için bunların yuvalanma alanlarının ve yuvaların korunması kadar denizlerimizin de hem kirlilik açısından hem de yapılan zararlı faaliyetler açısından kontrol edilmesi gerekmektedir. Sadece dişiler doğdukları kumsala yuva yapmak için gelirlerken erkek ve gençler sahillerimize yakın beslenme bölgelerinde bulunmaktadırlar. Bu ortamda bunlara yönelik oluşan her tür zararlı faaliyet onların yaralanmalarına ve ölmelerine yol açmaktadır. Yumurtadan çıkan yavruların ancak %3'ünün ergin safhasına ulaşabildiğini kabul edersek neslin devamının sağlanmasında yaralı ve hasta bireylerin tedavileri de büyük önem taşımaktadır. Gerek denizlerimizdeki deniz kaplumbağalarının araştırılması ve gerekse bu yaralıların tedavi edileceği bir Araştırma ve Rehabilitasyon Merkezinin oluşturulması konusunda da eksikliklerimiz olduğu kanaatindeyim. Deniz kaplumbağalarının sadece doğdukları kumsalları yuvalamak için tercih etmeleri ve kumsala ait genetik yapılarının oluşması, giderek ısınan dünyamızda dişi ağırlıklı bir populasyonun oluşması gibi ilginç özellikleri nedeniyle ve her yönüyle bir açık hava müzesi olan ülkemizin bütün değerlerinin korunması gerektiği konusunda okuyucuların da aynı görüşte oldukları düşüncesindeyim. Bu aynı görüş çerçevesinde yukarıda belirttiğim eksikliklerin giderilmesi ve daha ayrıntılı çalışmalar yapılması konusunda kurumlar, üniversiteler, dernek ve diğer gönüllü kuruluşlarla işbirliği içerisinde tamamlanması dileklerimle... 2. Deniz kaplumbağa türlerini tanıtırımsınız? Burada deniz kaplumbağalarının hepsi için bir Türkçe isim verilmiştir. Daha önceki kaynaklarda C.caretta için bayağı ve sıradan anlamında Adi deniz kaplumbağası veya sadece deniz kaplumbağası kullanılmış olmasına rağmen bunların şu anda nesli tükenmekte olan bir tür için kullanımının uygun olmayacağı ve sadece deniz kaplumbağası denmesinin de görülen her tür kaplumbağa için C.caretta imajı uyandıracağından dolayı İribaş kaplumbağa (Loggerhead turtle) kullanılmıştır. Yine C.mydas türü için bazı kaynaklarda çorba kaplumbağası bazılarında ise yeşil kaplumbağası kullanılmıştır. Çorba ismi bu türden çorba yapıldığı imajını yaygınlaştıracağı düşüncesiyle Yeşil kaplumbağa (Green turtle) ismi kullanılmıştır. 3

Caretta caretta (İribaş kaplumbağa): İri kafası ve çok kuvvetli çenesi vardır. Erginde Düz karapaks boyu: 80-90 cm ve kahverengi renklidir. Asimetrik yürüyüş şekli vardır. Ön ayaklar ardışık hareket eder, arka ayaklar birlikte veya ardışık olabilir. 2-3 yılda bir 3-5 yuva geceleri yapar. Karapaksta 5 Costal plağı ve Kafada 2 çift prefrontal plak vardır. Etçildir (Yengeçler, deniz anası, kabuklular ve süngerler) ve bazıları kış uykusuna yatabilirler (Çamurlara gömerek). Dermochelys coriacea (Deri kabuklu kaplumbağa): En büyük deniz kaplumbağası türüdür. Sırtta sert kabuk yoktur. Deri ile kaplıdır. Siyah renklidir, beyaz benekler vardır. Erginde Düz karapaks boyu: 180-220 cm ve simetrik yürüyüşe sahiptir. Ön ve arka ayaklar aynı anda peşpeşe hareket eder. Her yıl yuvalar ve 6-7 yuva yaparlar. Geceleri yuvalarlar. Chelonia mydas (Yeşil kaplumbağa): Erginde Düz karapaks boyu: ~100 cm. Karapaks koyu kahverengi renklidir. Kafada bir çift prefrontal, sırt kabuğunda da 4 Costal plak vardır. Eti yeşil renkli olduğu için yeşil kaplumbağa denmiştir. Eti özellikle çorba yapımında kullanılmıştır (Meksika ve Teksas). Simetrik yürüyüşe sahiptir. Ön ve arka ayaklar aynı anda peşpeşe hareket eder. 2-3 yılda bir 3-5 yuva yapar ve otçuldur. (Deniz algleri, deniz yosunları). Tablo 1. Deniz kaplumbağaları hakkında genel bilgiler. Latince Adı İng. Adıturtle Türkçe Adı Ergin Ağ. (kg) Ortalama yum. sayı. Yu. Çap. (mm) Kuluçka sür.(gün) Yavru ağır. (gr) Chelonia mydas Green Yeşil kaplumbağa 113-295 75-150 45 48-70 ~25 Chelonia agassizii Black Siyah k. 100 ~70 45 50-55 ~20 Natator depressus Flatback Düzkabuklu k. 90 ~50 51 50-55 ~40 Caretta caretta Loggerhead İribaş k. 77-227 70-120 40 45-60 ~20 Eretmochelys imbricata Lepidochelys olivacea Hawksbill Atmaca gagalı k. 43-75 ~140 38 <64 ~15 Olive Ridley Zeytin yeşilli k. 45 110 40 52-58 ~17 Lepidochelys kempi Kemp's Ridley Gündüz yuvalayan 34-45 ~100 39 48-62 ~17 Dermochelys coriacea Leatherback Deri kabuklu k. 295-545 80 54 50-55 ~45 4

Natator depressus (Düz kabuklu kaplumbağa): Düz kabuklu olduğu için bu ismi almıştır. Erginde Düz karapaks boyu: ~90 cm ve kabuk sarı-gri renklidir. 2-3 yılda bir 3 yuva yaparlar. (Bazıları gündüz de yuva yapabilir). Simetrik yürüyüşe sahiptir. Ön ve arka ayaklar aynı anda peşpeşe hareket eder. Sadece Avusturalyada bulunan endemik bir türdür. Chelonia agassizzii: Siyah kaplumbağa: Erginde Düz karapaks boyu: 100 cm ve karapaks siyah renklidir. Geceleri yuvalar 2-3 yılda bir 2-3 yuva yapar. Simetrik yürüyüşe sahiptir. Ön ve arka ayaklar aynı anda peşpeşe hareket eder. Eretmochely imbricata (Atmaca gagalı kaplumbağa): Karapaks plakları kiremit gibi birbir üzerine binmiştir. Sırt kabuğu kahverengi lekelidir. Kafa uzun ve incedir. Üst çene yırtıcı gaga görünümündedir. Erginde Düz karapaks boyu: ~80 cm. 2-3 yılda bir 7-8 yuva yapar. (Bazen gündüz de yuva yapabilir) Etçildir. (Süngerler). Lepidochelys olivacea (Zeytin yeşilli kaplumbağa): (1887 de Brezilya'da yaşayan ünlü H.N. Ridley FRS 'den ve zeytini yeşil renginden almıştır). Erginde Düz karapaks boyu: ~66 cm. Karapaksda 5-9 Costal ve / vertebral plak vardır. Gece yuva yapar ve 2 yılda bir 2-3 yuva yapar. Asimetrik yürüyüş şekli vardır. Ön ayaklar ardışık hareket eder, arka ayaklar birlikte veya ardışık olabilir. Lepidochelys kempi (Gündüz yuvalayan kaplumbağa): (1906 yılında Richard M. Kemp adlı balıkçı ilk numuneyi getirdiği için bu isim verilmiştir.). En küçük deniz kaplumbağasıdır. Erginde Düz karapaks boyu: ~65 cm ve gri siyah renklidir. Arribada (~ 40.000 dişi) denen toplu yuvalama çıkışları vardır. Gündüz yuvalar ve yavrular gündüz yuvadan çıkarlar. Asimetrik yürüyüş şekli vardır. Ön ayaklar ardışık hareket eder, arka ayaklar birlikte veya ardışık olabilir. Her yıl 2-3 yuva yaparlar. Karapaksda 5 Costal ve 5 vertebral plaklar vardır. 3. Deniz Kaplumbağalarının Sistematiği hakkında bilgi verir misiniz? Deniz kaplumbağaları yüz milyon yıldan daha uzun süredir yeryüzünde yaşamlarını devam ettiren canlılardır. Bu geçen süre içinde çok fazla değişime uğramamışlardır. Her ne kadar kertenkeleye benzer sürüngenlerin nesli tükenmiş bir koluna ait olduklarına ilişkin kanıtlar varsa da, kökenleri tam olarak bilinmemektedir. Deniz kaplumbağalarına ait bulunan ilk fosil 150 milyon yıl öncesine dayanmakta ve bu fosil günümüz kaplumbağalarına benzemektedir. Bu fosil kanıt, bunların bataklıkta yaşayan türlerden evrimleşmiş olabileceğini işaret etmektedir. Mesozoik çağın Kretese nin son dönemlerinde (yaklaşık 65-135 milyon yıl önce), deniz kaplumbağaları Toxochelidae, Protostegidae, Chelonidae ve Dermochelydae familyalarından ortaya çıkmış ve tüm dünyadaki okyanuslara dağılmıştır. Bu dört familyadan sadece Chelonidae ve Dermochelydae familyaları günümüze kadar nesillerini devam ettirmiştir. Günümüz deniz kaplumbağaları, birkaç deniz yılanı hariç, atalarından ve yaşamlarını denizde geçiren diğer sürüngen gruplarının yaşam tarzlarından fazla farklılıklar göstermemektedir (Ripple, 1996). 5

Regnum Phylum: Clasis Ordo : Animalia : Chortdata : Reptilia : Testudinata 4. Deniz kaplumbağalarının Yaşam döngüleri hakkında bilgi verir misiniz? Deniz kaplumbağaları her üreme sezonu (Nisan ve Mayıs) çiftleşerek erkekler kumsala yakın yerlerde dolaşırken, dişi bireyler yaklaşık 15 gün aralıklarla bir sezonda (Mayıs-Ağustos) ortalama 3 yuva yaparlar. Bıraktıkları yuvalardan yaklaşık iki ay sonra yavrular çıkar. Bu kuluçka süresince yumurtalar değişik tehditler altındadır. Bu yuvalardan çıkan yavrular (Temmuz-Ekim) ay ışığı veya denizin parıltısı sayesinde denize doğru giderler ancak daha kuvvetli başka ışık olursa yanlış yöne giderler. Denize ulaşan yavru karnın (Abdomen) içine çekerek depolanan yağlı besin maddesi (vitellüs) nedeniyle dalamaz ve iki hafta kadar yüzeyde dolaşır. Bu nedenle bu esnada kuş ve balık gibi parçalayıcıların yemi olurlar. Bu safhaları atlatan yavrular deniz algleri arasında yüzerler ve dolaşırlar, yönlerini de hem bu besin alanlarını tanımalarından hem de manyetik yönelim sayesinde bulurlar. Erginleşene kadar dönem kayıp yıllar olarak bilinir, çünkü 25-30 yıl süren bu sürede genç bireylerin nerelerde neler yaptıkları konusunda pek fazla bilgi elde edilememiştir. Gerek bu genç safhada ve gerekse ergin safhada da balıkçılık, trol avcılığı, hastalık, kirlilik ve sürat motorları gibi değişik tehlikeler her zaman kaplumbağalar için birer tehlike olmaktadır. Deniz kaplumbağalarının hayat devri ve zararlı faktörler. 6

5. Bu türlerin dağılım alanları ve sayıları hakkında bilgi verir misiniz? Tropik ve subtropik alanlarda yayılış ve yuvalama alanı gösteren yeşil ve iribaş kaplumbağa türlerinden Yeşil kaplumbağa Akdeniz de sadece Türkiye ve Kıbrıs kumsallarında yuva yaparken, İribaş kaplumbağa ise Mısır, Libya, Tunus, Yunanistan, Türkiye ve Kıbrıs kumsallarına yuva yaptığı tespit edilmiştir (Dodd, 1988; Groombridge, 1990). Dünya pop. (dişi) Akdeniz pop. (dişi) Türkiye pop. (dişi) Caretta caretta +60.000 2.000 450-900 Chelonia mydas +200.000 300-500 230-380 Deniz kaplumbağaların dünyadaki genel durumuna, yayılış ve yasal koruma altına alınış durumlarına bakacak olursak: Caretta caretta : Tropik ve subtropik sular olmak koşuluyla Dünyanın genelinde yaygın bir türdür. IUNC (International Union for Conservation of Nature and Natural Resources) tarafından tehlike altında (yabanıl ortamda yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. Eti az tüketilmesine karşın dünyanın bazı yerlerinde yumurtaları toplanmaktadır. İnsanların tüketimi için yapılan bu direkt toplama C. caretta'ların gelecekteki yaşamlarında çok önemli bir faktör değildir. Endüstri ve kalkınmanın sonuçlarının etkileri, trol avcılığı, yuvalama sahillerindeki eğlence yerlerinin gelişimi türe zarar vermektedir. Limpus, şu anda güney Queensland'de, Avustralya'da National Research Council, Amerika'da Canaveral Burnu'nun kuzeyinde yakalamanın bir sonucu olarak populasyonların azaldığını, fakat Canaveral Burnu'nun güneyinde Florida'da büyük populasyonların, Natal'da, Güney Afrika'da kısmen küçük populasyonların artmakta olduğunu bildirmiştir (Pritchard 1997). Chelonia mydas : Atlantik Okyanusu, Meksika Körfezi, Arjantin sahilleri, Akdeniz, Hint ve Pasifik Okyanusunda yayılış gösterir. IUNC tarafından tehlike altında (yabanıl ortamda yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. Bir çok yerde yumurta ve etinin tüketildiğini, bu bağlamda uluslararası ticaret önemli bir etken olamadığını fakat bazı bölgelerin yerli insanlarınca (örneğin Endonezya'nın bazı adalarında) geçim kaynağı olarak kullanılmasının ve oralardaki nüfus artışının türe zarar verdiğini bildirmiştir (Pritchard 1997). Chelonia agassizii : Kuzey ve Güney Amerikanın batı sahillerinde yaşarlar. Tür Galapagos Adalarında korunmaktadır. Meksika'da da korunma çalışmaları vardır fakat kaçak avlanma tür için ciddi sorunlar oluşturmaktadır (Pritchard 1997). 7

Eretmochelys imbricata : Diğer deniz kaplumbağalarıyla kıyaslanırsa en tropikal yayılışlı türdür. Atlantik, Pasifik ve Hint Okyanusu nun tropik ve subtropik kısımlarında yayılış gösterir. IUNC tarafından kritik şekilde tehlike altında (yabanıl ortamda çok yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. Atmaca Gagalı kabuğu ürünlerinin ciddi boyutta ulusal ve uluslararası ticareti vardır ve son yıllarda artmıştır. Türün bu şekilde kullanılması yaygın bir kaygıya neden olmaktadır. Türün yakın görünen yok olması hakkındaki çok şiddetli ikazlar sayesinde kabuk ve diğer ürünlerin aşırı global tüketimi azalmıştır. Bundan başka bu tür belki yaygın olarak bazı tropikal resif habitatlarında; Karayip Adaları veya tropikal Avustralya'da görülse de böyle populasyonlar esasen ergin olmayan bireylerden ibarettir ve çok az yuvalama "koloniler" olarak bilinir. Limpus, türe ait artış gösteren bir tek populasyon bulunduğunu, Trono, bu populasyonun Sabah Kaplumbağa Adalarında (Malezya) 1969'dan beri 10 kattan fazla arttığını belirtmiştir (Pritchard 1997). Lepidochelys kempii : Erginleri çoğunlukla Meksika Körfezinde yayılış gösterir. Gençleri Atlantik Okyanusunun kuzeybatısının tropikal ve ılıman bölgelerinde ve Amerika Birleşik Devletlerin doğu sahillerinde yayılış gösterirler. Bazen kuzey Avrupa sularında, Fas ın güney sahillerine kadar genç bireylere rastlanabilmektedir IUNC tarafından kritik şekilde tehlike altında (yabanıl ortamda çok yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir 1947'de Rancho Nuevo, Tamaulipas, Meksika'da türe ait yaklaşık 40000 kaplumbağanın bulunduğu bir arribada olayının filmi çekilmiştir. Birkaç ayrı durum bir yana bırakılırsa burası tür için bilinen tek yuvalama yeridir. Bununla birlikte 1965'e kadar Rancho Nuevo hakkında elde bunu izleyen veriler yoktur. 1965'te en büyük arribada'da 5000'den az kaplumbağa sayıldı ve sahilin korunmasına rağmen bu sayı sonraki yirmi yıl boyunca çok azaldı, 20 yıl sonunda bir sezonda sayılan yuvalar en çok yüzlerle ifade ediliyordu. 1960'ların sonunda yumurta sayısının azalması sonucu yumurta ticaretinin azalması nedeniyle trol avcılığını artmıştır. Trol avcılığının yapıldığı yer L. kempii türünün tek habitatı olan Meksika körfeziydi. 1978'de kabul edilen koruma programı sonucu yuvalama populasyonu az da olsa 80'lerin ortasında zenginleşti ve daha sonra tutarlı bir şekilde artmaya başladı. Bu tür, deniz kaplumbağalarının Dünya'da en az bulunanıdır (Pritchard 1997). Lepidochelys olivacea : Pasifik, Hint ve Atlantik Okyanuslarının tropik, subtropik kısımlarında yayılış gösterirler. Bu geniş yayılışla bazı okyanus adalarındaki durum bilinmemektedir. IUNC tarafından tehlike altında (yabanıl ortamda yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. L. olivacea nispeten lokalize olmuş yuvalama alanlarına sahip olmasına rağmen, aşırı derecede bir araya toplanmış yuvalamanın devam eden varlığının bir sonucu olarak Dünya'da deniz kaplumbağalarının en çok kalan türüdür. Dünya'nın her yerinde (Playa Ostional, Kostarika'daki sınırlanmış yumurta tüketimi hariç) "arribada" sahilleri sözde koruma altındadır ama Surinam, Kostarika ve Hindistan'da balıkçılık ve trol avcılığı kaplumbağaları tehdit etmektedir (Pritchard 1997). 8

Natator depressus : Bu türün yayılışı çok sınırlıdır. Avustralya nın kuzeyinde, kuzeydoğusunda ve Papua Yeni Gine çevresindeki sularda yayılış gösterirler. IUNC tarafından kritik şekilde tehlike altında (yabanıl ortamda çok yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. Türün tek yayılış alanı olan Avustralya da tür için hukuki koruma vardır fakat Aborjinlerin avlanması bu korumanın dışındadır. Yerli halk besin olarak C. mydas'ı tercih ettiği için N. depressus'un geleceği iyi görünmektedir. Fakat karides için yapılan trol avcılığı nedeniyle hem kaplumbağalar hem de deniz tabanı zarar görmekte ve bir çevre felaketi meydana gelmektedir (Pritchard 1997). Dermochelys coriacea : En geniş yayılışa sahip deniz kaplumbağasıdır. Diğer deniz kaplumbağası türlerinin bulunmadığı dünyanın daha kuzey ve güney bölgelerinde bulunur. Kuzey Pasifik te Bering Denizi nin güneyi ve Alaska Körfezinde; güney Pasifik te Şili de, Barents Denizinde; Kuzey Atlantik te Ternöv ve Labrador da; Hint Okyanusunda; Güneybatı Pasifik te Tazmanya ve Yeni Zelanda da yayılış gösterir. IUNC tarafından kritik şekilde tehlike altında (yabanıl ortamda çok yakın gelecekte soyunun tükenmesinin çok çok yüksek riski ile karşı karşıya) olarak belirtilmiştir. Uluslar arası ticarette bu tür önemli değildir. Özellikle doğu Pasifik, Guyana ve Asya'daki yuvalama kolonilerinde (Terengganu, Malezya gibi) çoğunluk yumurta tüketimi olmak üzere yumurta ve eti tüketilmektedir. Bu durum tür için büyük tehlike oluşturmaktadır. Şu anda Atlantik kolonileri (özellikle Trinidad, Surinam ve Fransız Guyana'sında) oldukça güvende görünmekte ve muntazam şekilde artmaktadır, Natal, Güney Afrika ve Mozambik'teki küçük yuvalama kolonileri de böyledir. Diğer taraftan Terengganu kolonisi son yıllarda çökmüş durumdadır ve Pasifik Meksika ve Kostarika'da populasyonların ciddi azalma gösterdiği belgelenmiştir, bu durum; sahillerdeki katliamlar, yumurta toplanması ve açık denizde balık avlama araçlarının verdiği zararların sonucudur (Pritchard 1997). CITES (The Convention on International Trade in Endangered Species of Wild Fauna and Flora) 1973 te bazı yabanıl türlerin korunması için düzenlenmiş uluslar arası bir antlaşmadır ve 116 ülkenin imza attığı bu antlaşma ile bütün deniz kaplumbağaları koruma altına alınmıştır 6. Yuva yapmalarını anlatır mısınız? Yuva yapımından yaklaşık iki hafta önce kumsala yakın bir sığ bölgede veya lagun, göl gibi bir alanda erkeğiyle çiftleşen dişi yumurtlamak için kumsala çıkar. Bu ise erginleşince yine doğdukları kumsallara yuvalamak için çıkışlar şeklinde olmaktadır. Ancak azda olsa bundan sapmalar tespit edilmiştir. Her çıkış yuva ile sonuçlanmaz, genelde 3 çıkıştan biri yuva ile sonuçlanır. Diğer çıkışlar (Yalancı çıkışlar) uygun yuva yeri aramak ve yumurtaların yumurta kanalı boyunca ilerlemesine yardımcı olur. 9

Yuvalama şu safhalarda gerçekleşir: Bu safhalarda kaplumbağa yumurtlama safhası hariç diğer dönemlerde en küçük bir rahatsızlıkta geri dönebilir, ancak yumurtlama safhasında bu duyarlılık biraz azalır. Denizden su yüzeyine çıkma (Sakin ortam, düşük tuzluluk, nehir ağızlarını tercih ederler), sahile çıkma, vücut çukuru kazma (ön ayaklarla), yumurta çukuru kazma (arka ayaklarla). Bu nedenle yuva çukuru arka ayak boyuna ve kazılan vücut çukuru derinliğine göre değişir. Örneğin C.caretta 50-60 cm derine yumurtlarken, C.mydas 80-100 cm derine yumurtlar. yumurtlama (tek tek olabildiği gibi ikili, üçlü ve dörtlü olarak da bırakılabilir), yumurta çukurunu kapatma (arka ayaklarla), vücut çukurunu kapatma (Bu safhada da yuva üzerine yığılan kum bakımından da iki tür arasında fark vardır. Yeşil kaplumbağa, iribaş kaplumbağaya göre daha çok kum yığar), ve son olarak denize geri dönüş safhalarıdır 7. Kaplumbağaları nasıl tanıyorsunuz? Kaplumbağalar plastik yada metal marka ile ayaklarından küpe gibi markalanırlar. Bu sayede, toplam dişi sayısını, büyüme oranının, yuvalama aralığının, göç aralığı, kumsala bağlılık ve kumsallar arası göç durumlar belirlenebilir. Markalama dişilerin sağ ön yüzgecindeki iki plak arasındaki yumuşak etli kısma yapılmaktadır. Markaların üst yüzlerinde bir numara, alt taraflarında da irtibat adresi yer almaktadır. Ancak Türkiye kumsallarında kullanılan markalama bilgileri tek merkezde toplanmadığı için bu bilgiler tam olarak değerlendirilememektedir. Tek tip marka ve verilerin bir merkezde toplanmasıyla bu eksiklik giderilecektir. PIT marka denen barkot tipi markalama ve uydu vericisi yardımıyla izleme yöntemleriyle de kaplumbağalar tanınabilmekte ve takip edilmektedir. 8. Ergin deniz kaplumbağası görüldüğü anda neler yapılmalıdır? Düz karapaks ölçüleri alınır Düz Karapaks Boyu: Kumpas kullanılarak nuchal plak ile subcaudal plaklar arası ölçülür. Düz Karapaks Eni: Karapaksın en geniş bölgesinde sağ ve sol marjinal plaklar arası mesafe kumpas yardımı ile ölçülür. Eğri karapaks ölçüleri alınır. Eğri Karapaks Boyu: Mezuro kullanılarak nuchal plak ile subcaudal plaklar arası ölçülür. Eğri Karapaks Eni: Karapaksın en geniş bölgesinde sağ ve sol marjinal plaklar arası mesafe mezuro yardımı ile ölçülür. Yuvalama safha ve süreleri yazılır. Bu safhalar: Vücut çukurunu kazma: Kaplumbağanın vücut çukurunu kazmaya başladığı anla, yumurta çukurunu kazmaya başladığı zaman arasında geçen süre. Yumurta çemberini kazma: Kaplumbağanın yumurta çukurunu kazmaya başladığı anla, yumurtlamaya başladığı zaman arasında geçen süre. Yumurtlama: Kaplumbağanın yumurtlamaya başladığı anla sona erdiği an arasında geçen süre. Yumurta çemberini kapatma: Yumurtlamanın sona erdiği anla, yumurta çemberinin kapanmasına kadar geçen süre. Vücut çukurunu kapatma: Yumurta çemberinin kapanması ile kaplumbağanın denize dönmeye başladığı an arasında geçen süre. 10

Denize dönme: Kaplumbağanın denize dönmeye başladığı anla, denize ulaştığı an arasında geçen süre. Toplam süre: Kaplumbağanın sahilde geçirdiği sürenin toplamıdır. Neural plak, costal plak, nuchal plak, subcaudal plak ve marjinal plak sayıları kaydedilir. Nuchal plak: Başın arkasında bulunan plaktır. Subcaudal plak: Kuyruk bölgesinde bulunan plaktır. Neural plak: Karapaksın merkezinde baş-kuyruk istikametinde uzanan plaklardır. Costal plak: Karapaksın sağ ve sol kısımlarında bulunan, neural ve marjinal plaklar arasında kalan plaklardır. Marjinal plak: Karapaksın sağ ve sol kenarlarında bulunan plaklardır. Markalama işlemi için kaplumbağanın ekstremiteleri kontrol edilir. Eğer marka yoksa kaplumbağanın sağ ön ekstremitesine markalama işlemini yapılır. 9. İz bulunduğunda yapılacak işlemler nelerdir? Yuva yeri yumurtalara zarar vermeden belirlenir. Belirlenen yuvanın kenarına yuvalama tarihi, yuva no gibi belirtici işaretler konur. Yumurta çemberinin denizden, ıslak alandan ve yarı ıslak alandan uzaklıkları ölçülür. Sahilde bulunan izin iç ve dış en ölçümleri kaydedilir. Dış en: Kaplumbağanın sağ ve sol ekstremitelerinin izlerinin bulunduğu alanın genişliğidir. İç en: Kaplumbağanın ekstremitelerinin arasında kalan (plastronun) izdir. İzin kumsal üzerindeki şekli ve kaplumbağanın denizden çıkış-geri dönüş istikameti belirtilir. 10. Yuva bulunduğunda yapılacak işlemler Yuva yeri belirlenerek, en az iki sabit noktadan ölçüsü alınır. Yuva yeri halkın kullandığı alanda ise, yuva üzerine kafes yerleştirilir. Yuva, predasyonların sık olarak karşılaşıldığı alanda ise, yuvanın üzerine yuva içi kafes yerleştirilir. Eğer yuva taşınmış ise, yumurtlama ile taşınma esnasında geçen süre kaydedilir. Yuvaya ısı ölçer yerleştirilmişse, ısı ölçer no sunu ve yerleştirme zamanı (tarih ve saat olarak) kaydedilir. 11. Yavru çıkış esnasında yapılacak işlemler: Kuluçka süresi kaydedilir. Kuluçka süresi olarak, yumurtlama ile ilk yavru çıkışı esnasında geçen süre baz alınmalıdır (son çıkış veya en çok çıkış değil) Yavrular denize ulaşırken karşılaşılabilecek tilki, yengeç, kuş vb. predatörlere karşı önlem alınır. Yavruların farklı yönlere dağılmalarını kontrol edip, çevrede bulunan ışıkları mümkün olduğu kadar engellemeye çalışılır. Yavru çıkabilecek yuvalardan 10, 20, 30cm derinliklerden sıcaklık ölçümleri her saat başı alınır. Yavru çıkışları, yavru sayısı, çıktığı gün ve saati ile birlikte kaydedilir. 11

12. Kontrol açışı esnasında yapılacak işlemler: Denize ulaşan yavru sayısı kaydedilir. Yuva içindeki ölü yavru sayısı kaydedilir. Yuva yüzeyindeki ölü yavru sayısı kaydedilir. Boş kabuk sayısı kaydedilir. Döllenmiş ve döllenmemiş yumurta sayısı kaydedilir. Yuva içi predasyon varsa, predatör türünü belirterek meydana getirdiği zararları yazılır. Kazılan yuvadan kum örneği, ölü embriyo örneği, ölü yavru örnekleri alınır. 13. Ölü kaplumbağa görüldüğü zaman yapılacak işlemler: Kaplumbağanın görüldüğü zaman, tarih ve saat kaydedilir. Kaplumbağanın morfolojik özelliklerine bakarak ne zaman öldüğü hakkında tahmin yürütülür. Kaplumbağanın karapaks boyu, eni ve plak sayıları kaydedilir. Kaplumbağanın ölüm sebebini bulmaya çalışılır. Kaplumbağanın çeşitli organlarından doku örnekler alınır. Kaplumbağa üzerinde işlemler tamamlandıktan sonra kaplumbağa gömülür. 14. Yaralı kaplumbağa görüldüğü zaman yapılacak işlemler: Yaralı kaplumbağa güvenli bir ortama taşınır. Kaplumbağanın rahatsız olduğu nokta tespit edilir. Kaplumbağanın yarası ulaşılabilecek bir noktada ise, gerekli malzemeler temin edilerek tedavi edilir. Tedaviden sonra gerekli pansuman işlemlerini yaparak yaralı bölge temizlenir. Kaplumbağa herhangi bir ihtimale karşı beslenmeye alınır. Kaplumbağanın belirli bir süre bekletilmesi gerekiyorsa, sakin bir ortama taşınır. 15. Kaplumbağanın durumunu nasıl kontrol ederiz? Denizde yüzeyinde sürüklenen bir kaplumbağa olduğu zaman dikkatli bir şekilde tekneye alınmalıdır. Eğer ağzında olta ipi varsa bu ipten çekilmemelidir. Kaplumbağa tekneye veya bota yaklaştırıldığında olta veya ip varsa tür ile ilgili ve ölçümle ilgili bilgiler alınıp ip veya olta pense yardımıyla kesilmelidir. Kaplumbağa çeneleri çok kuvvetli olduğundan bu durumlarda dikkatli olunmalı ve kesinlikle ağız içine el sokulmamalıdır. Olta bezen yemek borusunda olabilir bu durumda ağzına sert cisimle açarak bu olta kesilerek yerinden çıkarılmalıdır. Oltanın sivri olan uç kısmı kesilerek çıkarılmalıdır. Bu işlemler yapıldıktan sonra kaplumbağa kendisini dinç hisseder etmez hemen serbest bırakılmalıdır. 12

Kaplumbağa aktif değilse kaplumbağa gölge ve ıslak bir ortamda tutulmalıdır. Bu esnada arka tarafı yaklaşık 20 cm kadar havaya kalkacak şekilde kaldırılmalı ve altına bir şeyler konmalıdır. Havlu vb şeyle bu esnada ıslak tutulmalıdır. Bu esnada kesinlikle su dolu bir ortama konmamalıdır. Bu zaten boğulma durumunda deniz suyunun akciğerlerden çıkmasını kolaylaştırıcı bir çalışmadır. Bu sürede zaman zaman kaplumbağada göz kapakları açılıp kapanarak refleksleri kontrol edilmelidir. Bu sürede tepki veriyorsa kaplumbağa yaralıdır. Bu süre zarfında tepki veriyorsa yaralanma durumundaki ilk yardım uygulanır. Baygın mı olduğu veya ölü mü olduğu bu 24 saatlik süre sonundaki reaksiyona göre belirlenir. Hiçbir reaksiyon vermezse ölmüştür ve yapılacak bir şey yoktur. Bu durumda gerekli bilgiler kaydedilerek ve otopsi yapılarak gerekli dokular ve bilgiler alınabilir. Bazı durumlarda kaplumbağalar tirol ağlarına takılırlar ve bota boşaltma esnasında çıkabilirler. Eğer nette kaplumbağa olduğu fark edilirse boşaltma işlemi dikkatli yapılmalıdır. Bu durumda da yine kaplumbağanın baygın, yaralı veya ölü olduğunu yukarıdaki şekilde kontrol edilir. Eğer sağlıklı ise hemen serbest bırakılmalıdır. Bunun dışında küçük ağlara takılan kaplumbağalarda sıyrıklar, botlara çarpma sonucu yaralanmalar veya kasti olarak vurulma izleri olabilir. Bu durumda yine kaplumbağanın durumu yukarıdaki kriterlere göre belirlenir. Eğer kaplumbağanın direnci iyi ve sıyrıklar veya yaralar baş dışındaysa kaplumbağayı serbest bırakmak en iyisidir. Eğer kafasında ise bu yaranın durumuna göre günde en az 3 pansumanla (yara tozu, ve mikrop kapmayı önleyici merhemler kullanılabilir. Bu bakım süresinin uzunluğuna göre kaplumbağanın su ve besin ihtiyacı da sağlanmalıdır. Kaplumbağanın durumunun iyi yada kötü olduğunu anlamak çok önemlidir. Örneğin kaplumbağa nefes alırken kafasını kaldırıyorsa bu sağlıklı olduğuna işaretlerden birisidir. Yine ön yüzgeçlerini tuttuğumuzda veya çektiğimizde vereceği tepki onun sağlıklılığına işaretlerdendir. Yere konduğunda yürümeye yeltenmesi veya yanlardan kaldırıldığında ön yüzgeçlerini sürekli olarak çırpması sağlıklı olduğuna işaretlerden bazılarıdır. Bu durumda kaplumbağa en kısa zamanda uygun ortamda bırakılmalıdır. Eğer kaplumbağa yanlardan tutularak kaldırıldığında kafa ve bacaklar aşağı sarkıyorsa bu kaplumbağa yaralı veya ölü demektir. Bu durumda kaplumbağanın reflekslerini kontrol etmek önemlidir. Bu birkaç yolla yapılabilir. Sırt kabuğu yanlardan tutularak 10 cm kadar sırayla sağa doğru veya sola doğru kaldırılıp hareketi gözlenebilir, Göze veya göz kapağına dokunularak gözün kapatılma hızı gözlenebilir veya kloak bölgesi tırnaklanarak kuyruk veya arka bacak hareketleri gözlenerek kaplumbağanın refleksleri gözlenir ve durumu hakkında yaralı veya ölü olduğuna karar verilir. Kaplumbağa kokuşmuş şişmiş veya üzerinde değişik canlılar gelişmeye başlamışsa bu hayvan zaten ölmüştür. Post mortem süre kaplumbağanın ölü olarak bulunma sezonuna göre değişir. Ölü kaplumbağayla ilgili olarak, kaplumbağanın türü, kabuk boyu ve eni, yaralanma durumu gibi bilgiler toplanmalıdır. 16. Predasyona karşı alınacak önlemler nelerdir? Yuvaların etrafı temizlenerek, yuva etrafında olabilecek izler takip edilir ve bu izlerin hangi canlılara ait oldukları tespit edilir. Tilki, köpek, porsuk vb. hayvanlara karşı yuva içine, yumurtalara ve yavru çıkışına engel olmayacak şekilde kafes yerleştirilir. 13

Predasyon oranı fazla ise, yumurtalar daha önce hazırlanmış etrafı tel kafesle çevrilmiş hatchery alanına taşınır. Bu çalışma uzman kontrolünde yapılmalıdır. Yengeç predasyonlarına karşı, yuvanın bulunduğu alanın yakınlarında yengeç yuvalarının olup olmamasına dikkat edilir. Yavru çıkışı beklenen yuvalarda, yavruların denize ulaşabileceği noktalardaki yengeç yuvaları kapatılır. Kuş ve yengeç predasyonlarına karşı, yavruların denize ulaşması esnasında, yavrular sürekli olarak kontrol edilerek, predatör canlıların yaklaşması engellenir. 17. Yuva yeri değiştirme esnasında yapılacak işlemler nelerdir? Doğal yuvanın su baskını, predasyon ve zararlı insan etkileri altında kalabilme tehlikeleri göz önünde bulundurularak, yuvanın taşınıp taşınmamasına karar verilir. Taşınması gereken yumurtaların, ilk 24 sat içersinde taşınması gerekir. Taşınacak yuvanın yumurta çemberi bulunarak yumurtalar sarsılmadan taşıma kovasına yerleştirilir. Bu esnada yumurta sayısı ve doğal yuvanın derinliği, kuru alan ve nemli alanın ölçüleri mezuro kullanılarak ölçülür. Sarsılmadan taşınan yumurtalar, taşınılacak bölgeye kazılmış yuvaya dikkatle yerleştirilir. Yeni yuvanın ölçüleri, doğal yuvalarla aynı ölçülerde olmalıdır. Yeni yuvaya yuva no, yumurta sayısı, yuvalama tarihi gibi bilgiler kaydedilir. Taşınan yuvalar tel örgü ile çevrilmiş alanda bulunuyorsa, yavru çıkış esnasında yavrular toplanarak uygun bir alandan denize ulaşmaları sağlanır. Yuvaların taşınacağı bölge su baskınlarına maruz kalmayacak bir bölgede olmalıdır. Seçilecek bölgenin yakınlarında bulunan bitki örtüsü yavru çıkış başarısına etki etmemelidir. Seçilen bölgedeki yuvaların sıcaklığı, doğal yuva sıcaklığına hemen hemen eşit düzeyde olmalıdır. Yuvaların taşındığı bölgenin etrafı plastik tel kafeslerle kapatılmalıdır. Bu kafesin yüksekliği en az 2 m. ve kumun altında kalan kısmı da en az yarım metre derinlikte olmalıdır. Taşınan yuvaların birbirlerine olan uzaklıkları en az 1 m. olmalıdır. 18. Yavrular nasıl çıkar ve tehlikeler nelerdir? Yaklaşık iki aylık kuluçka süresi sonunda; yavrular yumurta dişi ile kabuğu yırtar (~1 gün böyle kalır), yavaş yavaş kumun yüzeyine doğru çıkar (3-7 gün), yüzeye ulaşanlar nadiren hepsi birlikte, çoğunlukla 1-7 gün sürede çıkışlarını tamamlarlar. Kum yüzeyinin geceleyin soğuması bu çıkışı yönlendirir. Yavrular normalde denize yönelim (Ay ışığı, dalgaların parıltısı, dalga ses ve titreşimleri) gösterirler. Ancak yüksek sıcaklık (kuruma), predasyon (yengeç, köpek vb.), yanlış yönelim ve derin araç izleri ve büyük çöplerin denize ulaşımı engellemesi gibi kumsaldan kumsala değişen değişik tehlikelerle karşı karşıyadırlar. Mor,mavi ve yeşil (dalga boyu düşük, enerjişi, şiddeti ve frekansı yüksek)renkler çok etkili, kırmızı, sarı ve turuncu (dalga boyu yüksek, şiddeti düşük)ise az etkili olduğundan bu ışıkların kullanımı koruma açısından büyük önem taşımaktadır. 14

19. Kaplumbağaların cinsiyetleri nasıl belirlenir? Sürüngenlerin çoğunda cinsiyet kromozomu yoktur. Bu nedenle sıcaklık, hormonal farklılık, gonad belirleyici genler, gonad oluşumu, hormon ve dış görünüş olarak cinsel farklılık oluşmaktadır. Cinsiyet embryonik gelişim sırasında kuluçka süresinin ortadaki 1/3 lük döneminde (60 günlük kuluçka süresinin 20-40 günleri arası gibi) belirlenmektedir. Bu süre zamanındaki sıcaklığa göre yavruların cinsiyetleri belirlenmektedir. 32 o C civarında hepsi dişi, 26 o C civarı hepsi erkek ve 29 o C civarı ise yarısının dişi yarısının erkek oluşmasına yol açmaktadır. Bu konudaki diğer uç durumlar aşağıda özetlenmiştir. Bu ilginç durumlar; 1-) Yüksek sıcaklıkta -dişi; Düşük sıcaklıkta- erkek (deniz kaplumbağaları); 2-) Yüksek sıcaklıkta -erkek; Düşük sıcaklıkta- dişi (timsah ve bazı kertenkeleler); 3-) Yüksek ve düşük sıcaklıklardadişi; orta sıcaklıklarda-erkek (3 timsah, 1 kertenkele, 3 kaplumbağa) sayılabilir. Deniz kaplumbağalarının hepsi birinci durumu sergilemektedirler. Dinazorlar gibi deniz kaplumbağaların da dünyamızdan yok olmamaları için bu konularda ayrıntılı çalışmalar yapılması gerekmektedir. 20. Küresel ısınma deniz kaplumbağalarını nasıl etkiler? Giderek ısınan dünyamızda buzulların erimesi ve deniz seviyelerinin yükselmesi kaplumbağalar açısından; -Doğduğu kumsala gelme durumu? Ve Sıcaklığa bağlı cinsiyet tayini? Yönünden çok önemlidir. Yine Atmosfer sıcaklık artışı kum sıcaklık artışı ve dişi ağırlıklı bir populasyon oluşmasına yol açabilir. Deniz seviyesinin yükselmesi sonucu küçük kumsallar yok olabilir, adalar küçülebilir, kumsalların genel şekli değişebilir. Bu durumda kaplumbağa kumsal mı değiştirecek? Yoksa nesil bitene kadar o kumsala gelmeye devam mı edecekler? Tabii ki bunların tersine fırtına ve kötü hava şartları kumsallarda soğumaya da yol açabilir. Bu durumlara karşılık özellikle yuva yerlerinin değiştirilmesi büyük önem taşımaktadır (Davenport, 1989). Bunun için su altında kalacak yuvaların daha güvenli yerlere taşınması, yuvaların kumsaldaki kuluçkalıklara transferi, kuluçkalıkların gölgelendirilmesi veya stryfoam kutularında yumurtaların geliştirilmesi gibi alternatif koruma yöntemleri ülkemizde başlatılmayı beklemektedir. 21. Deniz kaplumbağalarının ömürleri ve sağlık problemleri hakkında bilgi verir misiniz? Yaklaşık insan ömrü gibi 100-120 yaş civarına kadar yaşayabilen deniz kaplumbağalarını da değişik sağlık problemleri beklemektedir. Besinle ilgili (yetersiz beslenme, metabolik kemik hastalıkları, demir yetmezliği), bakteriyel (Ülserimsi mide hastalığı (Ulcerative stomatitis), Mantar enfeksiyonları, Virüs hastalıklar (fibropapillomatosis)), Parazitlik (Sülükler, midyeler ve yassı solucanlar) ve çevresel sağlık problemleri gibi kimyasal kirlenme (PCB, DDT ve ağır metaller) ve Çöp (plastik) yenmesi ve boğulma ve deniz aktiviteleri sonucu yaralanma (sürat motoru, tirol,...vb) gibi durumlarla karşı karşıyadırlar. 15

C.caretta va C.mydas türleri ortalama 20-30 dakika süre ile 100-230m dalabilir bu su altında kalma süresi 1 saate kadar uzayabilir. Bu duruma karşı ABD ve yakın ülkelerinde karides avcılığı için kullanılan ağlarda Kaplumbağa salma birimi (Turtle Excludeer Device) takılarak kaplumbağaların ağlara takılma durumunda bu parça sayesinde kurtulabilmektedirler. Ancak Akdeniz'de bunun kullanılması şu aşamada ekonomik ve pratik olmayabilir. 22. Deniz kaplumbağaları nasıl göç eder ve beslenirler? Genel olarak deniz kaplumbağalarının besinlerini üç grupta toplayabiliriz. Caretta ve Chelonia'nın yavruları plankton ve küçük böceklerle beslenmesine rağmen, büyüdükçe Caretta etçil, Chelonia ise otçul beslenmektedir. Birinci grubu böcekler ve planktonlar (karınca, sinek, bitki çekirgeleri ve küçük su yüzeyinde yüzen canlılar ve balık yumurtaları), ikinci grubu deniz hayvanları (Yengeçler, balıklar, kabuklu deniz hayvanları, midye, deniz anaları) ve son grubu ise deniz bitkileri (sargassum-deniz algi, deniz marulu gibi bitkiler) oluşturmaktadır. Gerek beslenme ortamlarının araştırılması ve gerekse göç yollarının araştırılması kaplumbağanın sırtına yapıştırılacak bir uydu verici cihazıyla mümkün olabilmektedir. Bu çerçevede İtalya'dan izlenen bir dişi Bodrum (Muğla)'a kadar gelmiştir. Bu ve buna benzer çalışmalara ülkemizde de büyük ihtiyaç duyulmaktadır. 23. Koruma çalışmalarımız yeterlimidir ve neler yapılmalıdır? Kumsalda önlenebilecek tehlikeler arasında insanların kumsallara gece ziyaretleri, araç trafiği ve şemsiyelerle yumurtalar tahrip etmeleri, kumsaldan görülen ışıklandırmalar, yanlış yapılanmalar ve zararlı predasyonlar sayılabilir. Ancak kumsallara özgü özel koruma önlemleri belirtilmelidir. Korumaya yönelik alınabilecek önlemler ise üreme sezonu kumsala giriş yasaklanabilir ya da o bölge halkı ışıklandırma ve kumsaldaki şezlong ve şemsiye kullanımı bakımından eğitilebilir, ışıklandırmalar perdelenmeli veya önünü kapatabilecek ağaçlandırma yapılmalıdır. Ayrıca yüksek dalga boylu (kırmızı,sarı) veya düşük basınçlı sodyum lambalarının kullanımı sağlanmalı, kumsallarda yanlış yapılanma önlenmeli, yuva tahribatlarının kontrolü (Kafesleme, yer değiştirme) yapılabilir. Ancak %3 civarının erginleşebildiği ve yaklaşık 1000 yumurtadan ancak 1 tanesinin 50 yaşlarına ulaşabildiği deniz kaplumbağalarını korumak için denizdeki zararlı faaliyetler kontrol edilmelidir. Ne kadar kontrol edilse de yaralı ve hasta deniz kaplumbağalarının tedavi edilebileceği bir merkez kurulmalıdır. 16

24. İnsanoğlunun etkilerini kısaca açıklarmısınız? Sahillerdeki yasal ölçüleri aşacak şekilde kıyıya yakın yapılar yuvalama alanlarını kaplamakta ve daraltmaktadır. Sahillerdeki hemen hepsi turistik amaçlı ışıklandırmalar nedeniyle kaplumbağa yuvalamak için sahile çıkmamaktadır. Yavru çıkış dönemlerinde de yavruların ışığa yönelmesi nedeniyle yavrular denize ulaşamayıp yanlış yönlere giderek ölmektedirler. İnsan aktivesi ve gürültüsü sonucu dişi kaplumbağaların yuva yapmadan denize dönmelerine neden olabilmektedir. Üreme dönemlerinde, beslenme ve üreme alanlarındaki balıkçılık faaliyetleri nedeniyle kaplumbağalar ağlara takılıp boğulabilmekte, olta iğnelerini yutarak yaralanabilmektedir. Ve hatta ağlara takılarak ağlara zarar verdiği ve balık tükettiği düşüncesiyle bazen insanlar tatarından öldürülmektedirler. Trol avcılığı nedeniyle de bir çok kaplumbağa ağlara takılıp ölmektedir. Yine turizmle ilgili olarak sürat tekneleri ve hız yapan motorlu deniz araçları kaplumbağalar çarpıp zarar verebilmekte ya da onları tedirgin ederek kumsala yaklaşmalarına ve çıkmalarına engel olabilmektedir. Kumsalda kıyıya yeterli uzaklıkta olmayan ve geceleri kaldırılmayan şemsiye ve şezlonglar yuvalama alanlarını kaplamakta ya da kaplumbağalarının kumsalda hareketine engel olabilmektedir. Kumsallarda çöplerin bulunması ve birikmesi, dişi ve yavru deniz kaplumbağalarına fiziksel engel oluşturabilmekte, dişi kaplumbağa yuva yapmadan denize dönebilmekte ve yavru kaplumbağaların da denize ulaşmalarında zorluklar oluşturabilmektedir. Etçil deniz kaplumbağaları bazen suda bulunan naylon poşet ve benzeri plastik atıkları denizanası zannederek yutmakta ve bunlar sindirim ve boşaltım yollarında sorunlara neden olmakta, bazen bu yolları tıkayarak ölümlere bile neden olmaktadır. Endüstriyel ve evsel atıkların neden olduğu kirlenme kıyı ve deniz ekosistemine zarar vererek ekosistemin parçası olan kaplumbağalara da zarar vermektedir. Kaplumbağalar besin amaçlı ve başka hammaddelerle kolaylıkla üretilmesine rağmen, sabun, kabuklarından yapılan tarak, gözlük çerçevesi, afrodizyaklar ve bazı tuhaf şeyleri yapmak için kaçak olarak avlanmaktadırlar. Dünyanın çeşitli yerlerinde kaplumbağa yumurtaları yasadışı olduğu halde yiyecek olarak toplanmaktadır 25. Doğal düşmanları nelerdir? Ergin kaplumbağalar için çok az predatör vardır. Büyük köpekbalıkları özellikle Galeocerdo cuvier (Çizgili Köpekbalığı) in kaplumbağaalrı avladığı bilinmektedir. Orcinus orca (Katil Balina) nın da Deri Sırtlı Kaplumbağa ları avladığı bilinmektedir. Köpek (Canis lupus familiaris), çakal (Canis mesomelas), tilki (Vulpes vulpes), porsuk (Meles meles), rakun (Procyon lator), hayalet yengeç (Ocypode cursor), bazı kuş, balık ve omurgasız türleri yumurta ve/veya yavrulara zarar vermektedir. Yeşil ve Siyah Deniz kaplumbağalarının derilerinde tümöre benzer oluşumlar olan fiborpapillomas denen oluşumlar meydana gelebilmektedir. Göz civarında olursa görüşü engelleyebilir fakat kaplumbağaların beslenme ve yüzmelerinde bir değişiklik oluşturmamaktadır. Fakat bu kaplumbağalar ikincil parazitlere ve enfeksiyonlara karşı zayıftırlar 17

26. Su altında ne kadar kalabilirler? Deniz kaplumbağaları zamanlarının çoğunu su altında geçirirler ancak, nefes almak için periyodik aralıklarla su yüzeyine çıkarlar. Oksijen ihtiyaçlarını karşılamak için patlama şeklinde nefes verip, hızlı bir şekilde nefes alırlar. Akciğerleri, derin dalışlarda hızlı bir şekilde nefes alıp vermeye uyum göstermişlerdir. Normal hareketleri için 4-5 dakika kadar su altında kalırlar ve nefes almak için 1-3 saniye su yüzeyine çıkarlar (Ripple, 1996), deniz altında saatlerce dinlenebilir veya uyuyabilirler (Alderton, 1993). Ancak bu süre, faaliyetlerinin artmasında veya yoğun stres altında oldukça kısalır. Dalma derinlikleri, yetişkin D. coriace için 1000 metrenin altında (Eckert ve diğ., 1989), L. olivacea için 290 m. (Plotkin, 1994) ve C. caretta için 233 m. (Sakamato ve diğ., 1990) olarak verilmiştir. Her ne kadar E. imbricata (Starbird ve Hillis, 1995), C. mydas (Brill ve diğ., 1995) ve L. kempii (Byles, 1988; Mendonca ve Pritchart, 1986) sığ sularda kalsalar da (20-50 metre arasında), bir C. agassizii için dalma derinliği 110 m. olarak verilmiştir (Berkson, 1967). Su altında kalma süresi E. imbricata için en uzun 56.1 dakika (Starbird ve Hillis, 1995), yuvalama yapan L. olivacea için 54.3 dakika olarak ölçülmüştür. Yine L. olivacea için üremekte olan erkek birey 28.6 dakika, üreme sonrası erkek birey 20.5 dakika olarak verilmiştir (Starbird ve Hillis, 1995). Deniz kaplumbağalarında normal bir dalmada geçen süre 2-5 saat arasında değişmektedir (Byles, 1988). Yetişkin deniz kaplumbağalarının bir çoğu kayaların yakınında veya çıkıntılı kaya yakınlarında uykuya yatarlar. Yavrular ve genç bireyler ise, deniz yüzeyinde ön yüzgeçlerini karapakslarının üzerine toplayarak uyurlar (Ripple, 1996). Diğer sürüngenler gibi deniz kaplumbağaları da sıcak kanlı hayvanlar gibi ısılarını ayarlayamadıkları için ortam sıcaklığında meydana gelebilecek değişikliklerden etkilenir. Kışın su sıcaklığı 15 0 C nin altına düştüğünde, deniz kaplumbağalarının çoğunun hareketi yavaşlar ve sıcak sulara göç eder veya bir sığınakta çamurun içinde kış uykusuna yatar. 5 0 C nin altında bir sıcaklıkta olan suda 12 saatten fazla kalmaları genellikle ölümlere sebep olur. Düşük sıcaklıklarda olduğu gibi aşırı yüksek sıcaklıklarda deniz kaplumbağaları için öldürücü nitelik taşır. Güneş ışığı ergin bir deniz kaplumbağasının vücut ısısında 10 0 C lik bir artışa sebep olabilir. Buda deniz kaplumbağalarının yuvalamak için neden geceleri sahile çıktığının bir göstergesidir. C. mydas ve C. caretta gibi büyük vücut ölçülerine sahip deniz kaplumbağaları, sıcaklığın öldürücü etkisi nedeniyle güneş ışığı altında yuva yapma riskine girmez. Aksi halde denize kısa bir süre içinde dönemeyeceklerinden, büyük bir ihtimalle güneş çarpması nedeniyle öleceklerdir (Ripple, 1996). Ayrıca gece yapılan yuvalama olayında deniz kaplumbağalarının yumurtlama esnasında rahatsız edilme riski gündüze nazaran oldukça azdır. Buna karşılık L. kempii ve L. olivacea gibi vücut boyları daha küçük olan deniz kaplumbağaları, vücut sıcaklıklarını rüzgarın da yardımıyla çok daha çabuk düşürebildiklerinden gündüz yuvalama yapabilmektedirler (Alderton, 1993). 18

27. Kayıp yıllar ne demektir ve cinsel olgunlaşma süreleri ne kadardır? Deniz kaplumbağaları hayatlarının çok kısa bir dönemini karaya bağımlı olarak sürdürürler. Anaç kaplumbağa yumurtalarını yuvalama sahiline bıraktıktan sonra denize geri döner. Eğer kaplumbağa tekrar yumurtlayacaksa yuvalama sahilinin yakınlarında dolaşır. Sahile bırakılan yumurtalardan türe göre değişen kuluçka süresini tamamlayan yavrular, yuvadan çıkarak denize ulaşırlar. Denize ulaşmaları esnasında bir dizi tehlikelere maruz kalırlar. Denize ulaşan yavruların erginleşip tekrar yuvalama sahiline dönmesine kadar geçen süre kayıp yıllar olarak bilinir. Bu süre zarfında sürekli olarak göç davranışı içindedirler. Denize ulaşan yavrular 1-2 gün denizlerin yüzeysel kısımlarında yüzerek, hem kendilerine güvenli bir ortam arar, hem de beslenebilecekleri alanları bulmaya çalışırlar. Gelişen vücutlarına göre artan besin ihtiyaçlarını karşılamak için okyanuslara doğru göç eğilimindedirler. Erginleşip fertil bireyler haline gelmeleri Mendonca (1981) ya göre 10-15 yıl, Zug ve diğ. (1983) ne göre 14-19 yıl, Frazer (1983) a göre 22 yıl, Frazer ve Ehrhart (1985) a göre daha önceki yıllardan elde edilen bilgilerle 12-30 yıl arasında tahmin edilmektedir. Kışın su sıcaklığı 15 0 C nin altına düştüğünde, deniz kaplumbağalarının çoğunun hareketi yavaşlar ve sıcak sulara göç eder veya bir sığınakta çamurun içinde kış uykusuna yatar. 5 0 C nin altında bir sıcaklıkta olan suda 12 saatten fazla kalmaları genellikle ölümlere sebep olur. Düşük sıcaklıklarda olduğu gibi aşırı yüksek sıcaklıklar da deniz kaplumbağaları için öldürücü nitelik taşır. Güneş ışığı ergin bir deniz kaplumbağasının vücut ısısında 10 0 C lik bir artışa sebep olabilir. Yuvalama sahilinin yakınlarında çiftleştikten sonra erkek birey tekrar beslenme alanına göç ederken dişi birey 10-15 günlük aradan sonra yuvalama sahiline çıkarak yumurtlar. Dişi birey yumurtlarını bıraktıktan sonra beslenme ortamına geri döner. Dişi ve erkek bireylerin bir sezondaki üreme sayıları türe göre değişmektedir. Ayrıca erkek ve dişi bireylerin her sezon üreme yetenekleri birbirinden farklıdır. Erkek bireyler genellikle her üreme sezonunda üreme yeteneğine sahipken, dişi bireyler 2-5 senede bir üreme yeteneğine sahiptir. 28. Nesillerini tehlikeye sokan faktörler nelerdir? Geçen son 500 yıl içinde, deniz kaplumbağalarının eti, yumurtaları, kabukları, yağı ve derisinin insanlar tarafından tüketilmesi, bu türlerin nesillerinin yok olması tehlikesiyle karşı karşıya bırakmıştır. Binlerce deniz kaplumbağası her yıl karides ağları, tirol ağları ve çengelli oltalar nedeniyle boğulmaktadır (Ripple, 1996). Özellikle yarı saydam plastik artıkların deniz anasına benzemesi nedeniyle deniz kaplumbağaları tarafından yenilmesi ölümlere veya yaralanmalara sebep olmaktadır. Eğer bu plastik parçalar yeterince büyüklerse iç organlara takılarak ölümlere sebep vermekte veya bağırsaklarda besinlerinin emilimlerini güçleştirerek sağlıklarını bozmaktadır (Gramentz, 1988). Ham petrolün neden olduğu kirliliğin deniz kaplumbağalarında çok önemli bir tehlike teşkil etmediği tespit edilmiştir (Gramentz, 1986). Ayrıca bot çarpmaları da ergin ve genç deniz kaplumbağalarının ölümlerine sebep olmaktadır. 19

Ergin deniz kaplumbağalarını karada yaşadığı problemlerin başında zararlı insan aktiviteleri, düzensiz bir şekilde gelişen turizm ve bu turizmle birlikte ortaya çıkan binalaşma ve ışıklı alanların artması sonucu kumsalların yanlış kullanımı gelmektedir. Ergin deniz kaplumbağalarının denizde yaşadığı problemler karaya nazaran daha azdır. Denizdeki balıkçılık faaliyetleri esnasında denize bırakılan ağlar ergin deniz kaplumbağaları için sorun teşkil etmektedir. Sürat motorları veya buna benzer araçlar denizde ilerlerken kaza sonucu deniz kaplumbağalarına çarpmakta ve kaplumbağaların ölümüne veya yaralanmasına sebep olmaktadır. Yavru deniz kaplumbağalarının karada yaşadığı problemlerin başında tilki (Vulpes vulpes), porsuk (Meles meles), köpek (Canis lupus familiaris), rakun (Procyon lator), leş kargası (Corvus corone) ve hayalet yengeci (Ocypode cursor) gibi parçalayıcı hayvanların tahribatı gelmektedir. Bu predatörlerin faaliyetleri sonucu hem yavru kaplumbağalar, hem de yumurtalar zarar görmektedir. Ayrıca çevreden gelen aydınlatma ışıklarının etkisi ile yavru kaplumbağalar yollarını şaşırmakta ve denizi bulamadan ölmektedir. Denize yakın olan yuvalar su baskını tehlikesiyle karşı karşıya gelebilmekte ve bunun sonucunda da yavru kaplumbağalar, embriyonik gelişimini tamamlayamadan ölmektedir. Kaplumbağa yuvalarını etkileyen diğer bir faktör de yuvaları istila eden böceklerin faaliyetleridir. Yavru deniz kaplumbağalarının denizde yaşadığı problemler hakkında ayrıntılı bir bilgi yoktur. Ancak, yavrular denize ulaştıkları andan itibaren onları birçok tehlike beklemektedir. Bunların başında balıklar, kuşlar ve ağla balık avlayan balıkçılar gelmektedir. 20