Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3



Benzer belgeler
İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. / S.STSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S. TSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş.K. /18-21 DAVACI YARARINA KAZANILMIŞ HAK

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

HUKUK YARGITAY KARARLARI YARGITAY 21. HUKUK DAİRESİ ESAS NO: 2009/10473 KARAR NO: 2009/17999 KARAR TARİHİ:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21,25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İŞ GÜVENCESİ İŞVEREN VEKİLİ SIFATI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/18-21

İlgili Kanun / Madde 4847 S. İşK/22

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. / S.STSK/25

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2, S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857.S. İşK/ 2,18-21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/21049 Karar No. 2013/19112 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 6356 S. TSK/41-43

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/25 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2016/18155 Karar No. 2016/12923 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 1475.S.İşK/ S.İşK/57 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2009/17310 Karar No. 2011/19792 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/46 HAFTA TATİLİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /29

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14

İŞ GÜVENCESİNİN KAPSAMI OTUZ İŞÇİ ÖLÇÜTÜNÜN HESABINDA DİKKATE ALINACAK ÇALIŞANLAR

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /112

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. / S. STSK/25 SENDİKAL FESİH İDDİASI SIK RAPOR ALMA GEÇERLİ FESİH

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6 İŞYERİ DEVRİ İŞYERİ DEVRİNİN İŞÇİ ALACAKLARINA ETKİSİ

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /20

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/ S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/53,57

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /6, S. İşK/14 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/1888 Karar No. 2015/6201 Tarihi:

T.C. YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ E. 2013/1450 K. 2013/9838 T

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2013/3

ÜCRET GERÇEK ÜCRETİN TESPİTİ FAZLA ÇALIŞMA

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/32 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2008/14944 Karar No. 2010/2311 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2, 18-21

KIDEM ZAMMI ÜCRETE UYGULANAN AYRI ZAMDIR ÖNCE KIDEM ZAMMI UYGULANIR DAHA SONRA TOPLU SÖZLEŞMEDEKİ NISBİ ZAM UYGULANIR Y A R G I T A Y İ L A M I

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/53,54,57

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/17, 18-21, 24

İlgili Kanun / Madde 1475 S.İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2, 18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/21 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2015/27404 Karar No. 2015/32415 Tarihi:

İŞÇİ TEMİNİ HİZMET ALIM ADI ALTINDA YAPILAN SÖZLEŞMELERİN İŞÇİ TEMİNİ NİTELİĞİNDE OLDUĞU MUVAZAA GEÇERSİZ FESİH

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/41

DAVA: Davacı, iş sözleşmesinin geçerli neden olmadan feshedildiğini belirterek feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş. K/2,5,18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/ S.İşK/14 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2009/12918 Karar No. 2011/12793 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /8

4857 sayılı İş Kanunu nun 18 ve devamı maddelerinde

İlgili Kanun / Madde 818.S.BK/161

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2,18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 854 S. DİşK/1

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK. /25

İlgili Kanun / Madde 4857.S.İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /21 T.C YARGITAY 7. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/8707 Karar No. 2015/8125 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ 2 ALT İŞVEREN MUVAZAA

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İŞÇİNİN BAŞKA BİR İŞYERİNDE ÇALIŞTIRILMASI DÜRÜSTLÜK KURALI

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/17

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/17, S. İşK/14

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/18

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İŞK. /2,17-18

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S.İşK/17, 41, 46, S.İşK/14

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/ S. STK/39

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/41, 54,59

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ. Esas No. 2007/27699 Karar No. 2008/6006 Tarihi:

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /2

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İş K/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/11,41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/8

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /11

Kanun: İŞ KANUNU Esas No: 2008/3414 Karar No: Merci: Yargıtay 9 Hukuk Dairesi Tarih: 22/06/2009

İlgili Kanun / Madde 6356 S. STSK/5, 41

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/6, 57

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK. /32,46

Transkript:

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 İlgili Kanun / Madde 6356 S. STK. /25 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2013/15133 Karar No. 2014/10156 Tarihi: 25.03.2014 SENDİKAL NEDENLERLE FESİH İDDASINI İŞÇİNİN KANITLAMASININ GEREKMESİ SENDİKAL NEDENLERLE FESİHİ GÖSTE- REN OLGULAR ÖZETİ Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir. Somut olayda yerel mahkemece davacının sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş ise de toplanan deliller feshin sendikal tazminat nedenle yapıldığını ispat için yeterli değildir. Dinlenen davacı tanıklarının davalı işveren hakkında açtıkları davalar bulunup bu tanıkların beyanlarına göre sendikal tazminata hükmedilmesi yerinde değildir. Davacının sendikal tazminat talebinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır. DAVA: Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi B. Vurgun tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: 399

400 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 13/07/2009-28/12/2012 tarihleri arasında forklift operatörü olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından Denizli 1.Noterliği'nin 28/12/2012 tarih ve 30475 yevmiye sayılı ihtarnamesiyle 4857 sayılı İş Kanunu'nuıı 25/II-b,e,h ve ı maddesi uyarınca haklı neden olmaksızın feshedildiğini, fesih bildiriminde fesih nedenlerinin kesin ve açık bir şekilde belirtilmediğini, feshe dayanak olarak gösterilen hususların somut bir şekilde ifade edilmediğini, gerçekte feshin davacının sendikal faaliyetler içinde olmasına dayandığını, davacının ve arkadaşlarının Selüloz İş Sendikası'na üye olmak ve diğer işçileri de üye olmaya ikna ederek işyerinde sendikal örgütlenme başlatmak islediklerini, işyerinde sendika üyeliğinin konuşulmaya başlandığını haber alan işveren temsilcilerinin davacıyı ve arkadaşlarının insan kaynakları uzmanı Selen Erdal'ın odasına tek tek çağrılarak, insan kaynakları müdürü Çağatay Pancaroğlu ve Selen Erdal tarafından yasaya aykırı bir şekilde sorgulandıklarını, davacıyı ve arkadaşlarını işçileri işverene karşı kışkırtmakla suçlayan işverenin sendika özgürlüğünü kısıtlama suçunu işlediğini, davacının ve Caner Çelik isimli işçilerin iş sözleşmelerinin sona erdirildiğini, işçilerin 29 12 2012 tarihinde işe alınmadıklarını ve ardından fesih bildiriminin yapıldığını, 28/12/2012 tarihinde insan kaynakları müdürü tarafından sorgulanan Mustafa Karabulut ile Arif Olt adlı işçinin de 12/01/2013 tarihinde işe alınmadıklarını, fesih yazılarının eski adreslerine yollandığını, fiili fesih tarihinden çok sonra Mustafa Karabulut'un 18/01/2013 tarihinde postaneden, Arif Olt'un ise 17/01/2013 tarihinde muhtarlıktan fesih yazılarını aldığını, davalı işverenin fesih karşıtı tutumunu fesih sonrasında da sürdürdüğünü ve işten çıkarılan işçilere fesih bildirimindeki soyut iddialarını tekrarlayarak, asılsız isnatlarda bulunduğunu Yargıtay kararlarında, işçinin sendikasız olduğu bir aşamada işine son verilmiş olmasının feshin sendikal nedene dayanmadığını göstermeyeceğini, burada işverenin gerçek amacının tespiti gerektiğinin ifade edildiğini, yine Yargıtay HGK'nın bir kararında, amacı sendikal faaliyeti engellemek olan işverenin bu amacını örtülü olarak gerçekleştirmeye çalışmasının işin doğasından kaynaklandığının, örtülü gizli amacın karinelerle tespiti gerektiğinin belirtildiğini, davalı işverenin fesih bildirimlerinde ileri sürülen soyut iddialar ile sendikal örgütlenmeye karşı yasa dışı tutumunu perdelemeye çalıştığını belirterek, feshin geçersizliğinin tespitine ve davacının işe iadesine, çalıştırılmayan süreye ilişkin olarak 4 aya kadar ücret ve sosyal haklarının ödenmesine, 6356 Sayılı Kanunu'nun 25.maddesine göre davacının başvurusu üzerine işe başlatılması veya başlatılmaması koşuluna bağlı olmaksızın 12 aylık ücretten az olmayan sendikal tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, davacının iş sözleşmesinin 28/12/2012 tarihinde İş Kanunu'nun 25/II-b, e, h ve ı maddesi uyarınca haklı nedenle, derhal ve tazminatsız olarak feshedildiğini, fesih bildiriminde fesih nedenlerinin, açık, net ve kesin bir şekilde ifade edildiğini, davacının çalışma arkadaşlarını davalı işverene

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 karşı kışkırttığını, amirlerinin uyarılarına aykırı davrandığını, iş güvenliği uyarılarına uygun davranmadığını, şirket verimliliğini bilinçli olarak düşürdüğünü, huzur bozucu hareketlerde bulunduğunu, fesih yazısını imzadan imtina ettiğini, bunun üzerine Denizli l.noterliği'nin 28/12/2012 tarih ve 00745 yevmiye sayılı ihtarnamesinin tebliğ edildiğini, davacının defalarca uyarılmasına rağmen uyarıları hiçbir suretle dikkate almadığını ve menfi hareketlerine devam ettiğini, davalı işverenin davacının sendika üyesi olduğunu bilmesinin mümkün olmadığını, nitekim davalı işveren davacının sendika üyesi olduğunu bildiren hiçbir bildirim olmadığı gibi böyle bir hukuki yöntemin de bulunmadığını, bu bağlamda davacının sırf işçi olduğu gerekçesi ve refleksine dayanarak davalı işverenden maddi ve psikolojik menfaat elde etmeye çalıştığını, davalı şirketin yalnızca Çorlu'nun değil Türkiye'nin önde gelen şirketlerden biri olduğunu ve bu nedenle hukuka aykırı davranma gibi bir lüksünün olmadığını, sendikaya üye dahi olmayan bir işçinin sendikaya üye olacağı duyumu üzerine işverenin bu işçinin iş sözleşmesini feshettiği iddiasının yersiz ve dayanaksız olduğunu, davalı işverenin böyle bir hususu bilmesinin mümkün dahi olmadığını, davacının ve bazı arkadaşlarının şirketin yabancı bir firmaya satılması nedeniyle düzen bozucu davranışlar sergilediklerini, Çağatay Pancaroğlu ve Selen Erdal hakkındaki ifadelerin tamamen soyut olup, itibar edilemeyecek nitelikte olduğunu, esas amacın bu kişiler üzerinden davalı işveren üzerinde baskı yaratmak olduğunu, davalı işyeri çalışanlarından Sefer Ökten'in davacı ve arkadaşları tarafından bizzat baskı altında tutulmaya çalışıldığını ve tehdit edildiğini, Sefer Ökten'in, davacının iş sözleşmesi sona erdikten sonra işyerine gelmeyeceğini öğrendiğinde, davacı hakkında jandarmaya şikayette bulunduğunu, davacının olmayan hususları davasında varmış gibi gösterdiğini, davacının iş sözleşmesi sona erdikten sonra, işverenin yalnızca Caner Çelik'e davalı işveren aleyhinde yaptığı haksız ve hukuki mesnetten mahrum açıklamalarını yapmaması için bir ihtarname gönderdiğini, bunun dışında hiçbir çalışana ihtarname gönderilmediğini, işverenin fesihten kaçma olanaklarını kullandığını buna rağmen feshin kaçınılmaz hale geldiğini, verimlilik ve rekabet gereklerinin de işvereni zorlayan diğer hususlar olduğunu belirterek, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, her ne kadar davalı tarafça, davacının çalışma arkadaşlarını davalı işverene karşı kışkırtması, amirlerinin uyarılarına aykırı davranması, işini yapmamakta ısrar etmesi, disiplinsiz davranışlar sergilemesi, şirket verimliliğini bilinçli olarak düşürmesi ve işverenin güvenini sarsması nedeniyle iş sözleşmesinin 4857 Sayılı Kanun'un 25/II-b-e-h-ı maddesi uyarınca feshedildiği savunulmuş ise de, davacının iş arkadaşlarını işverene karşı kışkırttığına amirlerinin uyarılarına aykırı davrandığına, disiplinsiz davranışlar sergilediğine ve işverenin güvenini sarstığına ilişkin dosya içinde her hangi bir delil bulunmadığı, bu konulardaki somut davranış veya eylemlerinin ortaya konulamadığı, davacının hangi hareket tarzıyla bu sonuçlara yol açtığının ve sözleşmesel yükümlerini ihlal ettiğinin açıklanamadığı, 401

402 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 davacının iş ilişkisinin devamı süresince bu konularda herhangi bir ihtar veya uyarı cezası almadığı, davalı tanıklarının dahi davacının bu tür eylemlerine hiç şahit olmadıklarını bildirdiği; Yine, işini yapmamakta ısrar etmesi eyleminin haklı fesih nedeni olabilmesi için, işverenin hatırlatmasının ardından yalnızca bir kez görevi yapmamanın yeterli sayılamayacağı, işçinin görevi yapmama eyleminin hatırlatmanın ardından da devamlılık arz etmesi gerektiği, yapmakla yükümlü olduğu görevlere ilişkin hatırlatmada işçiye yapması istenen görevin açık biçimde bildirilmesi ve işin tamamlanmasına yetecek bir süre öngörülmesi gerektiği göz önüne alındığında, davacının hatırlatıldığı halde görevini yapmamakla ısrar ettiğine ilişkin olarak da dosyada her hangi bir tutanak, ihtar veya sair delil bulunmadığı; Bir diğer fesih nedeni olarak bildirilen davacının verimliliği düşürdüğü savunmasına ilişkin olarak da, davacının görevi olan hangi alanlarda verimsiz olduğu, performansının artırılması için hangi tedbirlerin alındığı, hangi çalışmaların yapıldığı, hangi objektif performans değerlendirme kriterlerinin tespit edildiği hususlarının açık olmadığı, varsa bu kriterlerin davacıya önceden tebliğ edildiğine ilişkin de dosya kapsamında herhangi bir belge bulunmadığı, yine iş sözleşmesinin feshinden önce davacıya performans düşüklüğü nedeniyle uyarı verildiğine ve performans düşüklüğünün giderilmesi için davacının eğitime tabi tutulduğuna dair dosya içinde delil bulunmadığı, davacının iddia edilen performans düşüklüğünün işyeri içi nedenlere dayanıp dayanmadığının araştırılmadığı, ayrıca davalı tanığının da davacının işyeri verimini düşürdüğüne dair herhangi bir beyanının bulunmadığı görülmüş: davalı işverenin feshin geçerli nedene dayandığı yönünde üzerine düşen ispat külfetini yerine getiremediği, feshin geçerli nedene dayanmadığı ve davacının işe iadesinin gerektiği sonucuna varılmıştır. Davacının sendikal fesih iddiasına ilişkin olarak, işyerinde Selüloz-İş Sendikası'nın örgütlenme çalışmasına ilişkin süreç ve olayların tarihsel gelişimi, fesih tarihini de içine alan dönemde işyerinde çalışan işçi sayısı, ilk anda sendikaya üye olan işçi sayısı, sendika üyeliğinden istifa eden işçi sayısı, davalı tanıklarının anlatımları ve davacı tanıklarının ayrıntılı, somut ve samimi çıklayıcı beyanları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, 2012 yılı şubat-mart aylarından itibaren, davacı ve 7 kadar arkadaşının öncü durumunda olduğu işçiler arasında Selüloz-İş Sendikası'na üyeliğin konuşulmaya başlandığı, işçilerin sendika başkanıyla görüşmeler yaptıkları, işyerindeki diğer işçilerle de konuşup sendikaya üyelik konusunda onlardan söz aldıkları, henüz üyelikler gerçekleşmeden 2012 yılı aralık ayında davalı işverence bu faaliyetin öğrendildiği, insan kaynakları müdürü, uzmanı ve fabrika müdürü tarafından işçilere sendikaya üye olmamaları konusunda telkinler gelmeye başlandığı, davacı ve öncü durumdaki arkadaşlarının tek tek çağrılarak bu faaliyetten vazgeçmelerinin, aksi halde tazminatsız olarak işten çıkarılacaklarının söylendiği, işçilerden bir kısmına haklarının ödenmesi karşılığında, sendikal faaliyet yürüten işçilerin adlarını vermelerinin istendiği, bu şekilde işçiler üzerinde baskı kurulduğu, 01/07/2012-09/01/2013 tarihleri arasında toplam 8 işçinin ahlak ve

Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 iyiniyet kurallarıyla bağdaşmayan davranışları nedeniyle işten çıkarıldığı, bu 8 işçiden 6'sının tanıkların beyanlarında geçen Caner Çelik,Bahadır Gider, İsmet Sözer, Mustafa Karabulut ve Arif Olt olduğu, bu 6 işçinin 28/12/2012-09/01/2013 tarihleri arasında, yani birbirlerine çok yakın tarihlerde, aynı nedenle işten çıkarıldıkları, davacının fesihten sonraki bir tarihte (10/01/2013 başvuru, 14/01/2013 üyeliğe kabul) üye olmasına ve ilgili sendikanın cevabına göre sendika üye sayısı 2 işçiyle sınırlı olmasına karşın, işverence haklı fesih nedenlerinin ispatlanamadığı, aynı dönemde, aynı nedenle, sendikal faaliyetin öncüsü oldukları ifade edilen işçilerin işten çıkarıldıkları anlaşıldığından, feshin sendikal nedene dayandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Karan davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-İşverence yapılan feshin sendikal nedene dayanıp dayanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur. Sendikal tazminat 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde düzenlenmiş, işçilerin işe alınmalarının, belli bir sendikaya girmeleri veya girmemeleri veya belli bir sendikadaki üyeliği korumaları veya üyelikten istifa etmeleri şartına bağlı tutulamayacağı ilk fıkrada hükme bağlanmıştır. Sözü edilen maddenin üçüncü fıkrasında ise, işverenin, sendika üyesi olan işçilerle sendika üyesi olmayan işçiler veya ayrı sendikalara üye olan işçiler arasında, işin sevk ve dağıtımında, işçinin mesleki ilerlemesinde, işçinin ücret, ikramiye ve primlerinde, sosyal yardım ve disiplin hükümlerinde ve diğer hususlara ilişkin hükümlerin uygulanması veya çalıştırmaya son verilmesi bakımından herhangi bir ayırım yapamayacağı kuralı getirilmiştir. Konuya dair bir başka güvence bahsi geçen maddenin beşinci fıkrasında öngörülmüş, işçilerin sendikaya üye olmaları veya olmamaları sebebiyle iş sözleşmelerinin feshedilemeyeceği, yine yasaya uygun sendikal faaliyetler sebebiyle işten çıkarılamayacakları ya da farklı uygulamaya tabi tutulamayacakları hükme bağlanmıştır. İşverenin 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinin üçüncü ve beşinci fıkralarına aykırı davranması halinde, işçinin bir yıldan az olmamak üzere sendikal tazminata hak kazanacağı hususu da Yasada ifadesini bulmuştur. 2821 sayılı Sendikalar Kanununun 31 inci maddesinde 4773 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik sonrasında, işçinin iş sözleşmesinin sendika üyeliği ya da sendikal faaliyetleri sebebiyle feshedilmesi halinde, doğrudan sendikal tazminat talep hakkının olmadığı açıklanmış, 4857 sayılı İş Kanununun iş güvencesine dair hükümlerinin uygulanacağı kuralı getirilmiştir. Fesih dışında kalan sendikal nedene dayanan ayrımcılık hallerinde ise, işçinin doğrudan sendikal tazminat davası açma hakkı bulunmaktadır. 403

404 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2014/3 4773 sayılı Yasa ile sözü edilen maddeye eklenen yedinci fıkrada ise, iş güvencesi hükümlerinin uygulaması dışında kalan hallerde ve feshe bağlı tazminat istekleriyle sınırlı olmak üzere ispat yükünün işverene ait olduğu öngörülmüştür. Bu durumda sendikal nedenle fesih iddiasıyla açılan feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iade davasında ispat yükü, önceden olduğu gibi işçi üzerindedir. Ancak, iş güvencesi hükümlerinden yararlanamayan bir işçinin açmış olduğu sendikal tazminat isteklerini içeren bir davada, aksinin ispatı işverene aittir. Dairemizce, sendikal tazminat davalarında ispat yükünün işçide olduğu hallerde, işyerinde çalışan ve sendikaya üye olan işçilerin sayısı, hangi tarihlerde üye oldukları, üyelikten çekilen işçilerin olup olmadığı, işyerinde çalışmakta olan işçilerin bulunup bulunmadığı, aynı dönemde yetki prosedürünün işletilip işletilmediği, işyerinde önceki dönemlerde toplu iş sözleşmelerinin bağıtlanıp bağıtlanmadığı, yeni işçi alınıp alınmadığı ve alınmışsa yeni işçilerin sendikalı olup olmadığı gibi hususlarla, işverence ekonomik veya teknolojik nedenlere dayalı bir fesih yoluna gidilmesi durumunda teknik yönden bu durumun araştırılması gibi ölçütler belirlenmiştir. Somut olayda yerel mahkemece davacının sendikal tazminat talebinin kabulüne karar verilmiş ise de toplanan deliller feshin sendikal tazminat nedenle yapıldığını ispat için yeterli değildir. Dinlenen davacı tanıklarının davalı işveren hakkında açtıkları davalar bulunup bu tanıkların beyanlarına göre sendikal tazminata hükmedilmesi yerinde değildir. Davacının sendikal tazminat talebinin reddi gerekirken kabulü hatalıdır. 4857 sayılı İş Yasasının 20/3 maddesi uyarınca Dairemizce aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. HÜKÜM: 1. Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRIL- MASINA, 2. Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının İŞE İADESİNE, 3. Davacının yasal süre içinde başvurusuna rağmen davalı işverence süresi içinde işe başlatılmaması halinde ödenmesi gereken tazminat miktarının davacının kıdemi, fesih nedeni dikkate alınarak takdiren davacının 5 aylık brüt ücreti tutarında BELİRLENMESİNE, 4. Davacı işçinin işe iadesi için işverene süresi içinde müracaatı halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar en çok 4 aya kadar ücret ve diğer haklarının davalıdan tahsilinin GEREKTİĞİNE, 5. Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına, 6. Davacının yaptığı 600,45 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, davalının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, 7. Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500 TL ücreti vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, 8. Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde ilgilisine iadesine, Kesin olarak oybirliği ile 25.03.2014 günü karar verildi.