HABER BÜLTENİ 13 Mart 2008 Haber Özetleri Irak İngiltere Savunma Bakanı Des Browne, Irak'a ani bir ziyarette bulunuyor. İngiltere Savunma Bakanlığından yapılan açıklamada, Browne'nin ülkenin güneyindeki Basra kentini dün ziyaret ettiği belirtildi. Açıklamada, ziyaretle ilgili ayrıntı verilmedi. Irak'taki askeri gücünü geçen yıl azaltan İngiltere'nin, Irak'ın ikinci büyük kenti Basra'nın dışında bulunan hava üssünde hala 4 bin askeri bulunuyor. (AA)(REUTERS) Iraklı bir grup aşiret lideri, siyasetçi ve aydın, BM'den Irak'ı bir süreliğine denetimine almasını istedi. Devrik lider Saddam Hüseyin'in ve Baas partisinin iktidara geldiği 1968'de iktidardan uzaklaştırılan ve aralarında Adib El Cadir, Ahmed El Habubi ve Nuri Abdürrezzak'ın da bulunduğu koordinatörler, BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun'a hitaben yazılan mektubu BM'nin Kahire'deki temsilciliğine iletti. Mektupta, Irak'ta siyasi sürecin doğal ve doğru yola girmesi için bir süreliğine BM'nin gözetimine ihtiyaç olduğu görüşü belirtildi. Ayrıca grup, BM'den geçiş döneminde düzeni sağlayacak ve yeni bir hükümet için ülkeyi seçim sürecine hazırlayacak yeni bir güvenlik planını da denetlemesini istedi. Irak'ta ülkeyi belirli bir süre yönetecek yeni bir tarafsız geçici hükümet kurulmasına duyulan ihtiyacın dile getirildiği mektupta, "Irak'ı karanlık, ancak kaçınılmaz olmayan geleceğinden korumak için tek seçeneğin; BM tarafından temsil edilen uluslararası toplumun bu işe angaje edilmesi olduğuna inanıyoruz" denildi. Mektupta, böyle bir gelişmenin, Amerikan askerlerinin ülkeden ayrılmasını ve işgalin sona ermesini sağlayacağı da ifade edildi. Eski Bakanlardan El Habubi de "Başka seçenek kalmadı. Diğer çözümler sonuçsuz kaldı, artık BM'nin bu sorumluluğu yüklenmesinin zamanı gelmiştir" diye konuştu. El Habubi, grubun bazı üyelerinin destek arayışı için BM'nin merkezinin bulunduğu New York'a gideceğini, ayrıca önerilerini Amerikalı yetkililerle görüşmeye hazır olduklarını kaydetti. (AA)(REUTERS) Irak Parlamentosu üyesi Usame El-Nuceyfi yaptığı açıklamada, peşmerge birliklerinin Musul dan çıkması halde durumun %90 kontrol ve istikrar altına alınabileceğini açıkladı. El-Nuceyfi yaptığı açıklamanın devamında, Kürt yetkilileri Musul daki Sünnilerin haklarını gasp etmekle ver Musul u ele geçirmeye çalıştıkmakla suçladı ve Ancak karşılarında bizi bulacaklardır diye konuştu. (www.albadeeliraq.com) 1
Irak Petrol Bakanı Hüseyin El-Şehristani, Kerkük, Rumeyle, Doğu Kurna, Zübeyir, Abu Zerkan, Cebel Fevki, Soba ve Lehiz petrol kuyularına yatırım yapılması konusunda Amerikan Exxon Mobil, İngiliz BP - Chevron ve Fransız Total petrol şirketleriyle anlaşma imzaladığını açıklandı. Ayrıca önümüzdeki hafta içerisinde Rusya dan gelecek olan bir petrol şirketi heyetiyle de müzakerelere başlanacağı bildirildi. (www.albadeeliraq.com) Cumhurbaşkanlığı Divan Başkanı Nasir El-Ani yaptığı açıklamada, genel af yasasından yararlanan 1293 tutuklunun serbest bırakıldığını açıkladı. El-Ani, diğer tutukluların bu yasadan yararlanmaları için Cumhurbaşkanlığı Divanı ve Yüksek Mahkeme Meclisi arasında bir tanzim oluştuğunu bildirildi. (www.radiodijla.com) Erbil de düzenlenen Arap Parlamenterler Birliği toplantısında konuşma yapan Irak Parlamentosu Başkan Yardımcısı Halit El-Atiye Irak ın güvenliği konusunda büyük başarı elde ettiklerini dile getirdi. El-Atiye yaptığı konuşmanın devamında, Irak ın genel durumunun iyiye gitmesi için bütün Arap ülkelerinin desteğine ihtiyaç duyduklarını ve Türkiye ile Irak arasındaki PKK sorunun diyalogla çözülmesi için Arap ülkelerine müdahale çağrısında bulunduklarını bildirildi. (www.alsabaah.com) Irak'ın Diyala bölgesinde Amerikan askerlerinin, Iraklı bir kız çocuğunu kazayla vurarak öldürdükleri bildirildi. Amerikan ordusundan yapılan açıklamada, olayın, yollara bomba yerleştirilmesi olaylarına sıkça rastlanan ve etnik ve mezhebi yönden karışık bir yapıya sahip olan olan Diyala bölgesinde operasyon yapıldığı esnada gerçekleştiği belirtildi. Açıklamada askerlerin, "başka birine işaret veriyor gibi görünen şüpheli bir kadını fark etmeleri üzerine bir kum banketine uyarı ateşi açtığı", daha sonra banketin arka kısmında yaralı halde küçük bir kız çocuğunun gördüğü kaydedildi. Açıklamada, askerlerin küçük kızı tedavi etmeye çalıştığı ve acil yardım çağrısında bulunduğu, ancak kızın askeri hastaneye kaldırılırken yolda öldüğü belirtildi. Olayla ilgili soruşturmanın açıldığının da ifade edildiği açıklamada, "İttifak güçleri, masum bir sivilin hayatını kaybettiği bu olayı ciddiyetle ele almaktadırlar" denildi. Öte yandan Irak polisi, Kut kentinde gerçekleşen Amerikan üssüne yönelik füze saldırısının ardından Amerikalı askerlerle Iraklı militanlar arasında çıkan çatışmada 2 sivilin öldüğünü kaydetti. Amerikan ordusu, ellerinde sivil ölümleriyle ilgili bilgi bulunmadığını belirtti. (AA)(REUTERS) Terör örgütü El Kaide'nin Irak'ın Diyala vilayetindeki bir köye bugün düzenlediği saldırıda 5 Sünni milisin hayatını kaybettiği bildirildi. Yerel polis kaynakları, Amerikan ve Irak ordusuyla işbirliği yapan ve çoğunluğunu eski Sünni isyancıların olışturduğu "Uyanış Güçleri" adlı grubun kontrol noktasına El Kaide tarafından düzenlenen saldırıda, bu grup üyesi 5 milisin öldürüldüğünü ve başlarını kesildiğini belirtti. Saldırıdan yaralı kurtulan bir milis, dün oluşturulan kontrol noktasına düzenlenen saldırıdan on kadar milisin kurtulmayı başardığını söyledi. (AA)(AFP) Irak'taki koalisyon kuvvetlerine mensup üç askerin, mevzilerine düzenlenen roket saldırısı sonucu öldüğü bildirildi. Amerikan ordusu sözcülerinden donanma Yüzbaşı Patrick Evans yaptığı açıklamada, dün Bağdat'ın güneyinde ölen askerlerin hangi ülkenin vatandaşları olduğunu bilmediğini söyledi. (AA)(AP) 2
Ortadoğu Mısır'ın arabulucuğunda, İsrail ve Hamas arasında öngörülen geçici ateşkes anlaşmasının, Gazze Şeridi ile sınırdaki geçiş noktalarına Filistin Yönetimi Başbakanı Mahmud Abbas'a bağlı güvenlik güçlerinin konuşlandırılmasını öngördüğü bildirildi. Haaretz gazetesi, Filistinli bir kaynağa dayanarak, İsrail ve Hamas'ın, Mısır'ın bu konudaki önerisinde uzlaştığını duyurdu. Mısır, Gazze Şeridi ile İsrail arasında başta gıda ve malların geçişinde kullanılan Karni, Sufa ve Kerem Şalom ile bireylerin giriş-çıkışında kullanılan Erez geçiş noktasına, Abbas'a bağlı güvenlik güçlerinin yerleştirilmesini önermişti. Gazze Şeridi ile Mısır arasındaki Refah geçiş noktası da aynı şekilde, Abbas'ın muhafızlarının denetimine verilecek. Öngörülen çerçevede, Hamas'a bağlı güvenlik güçleri de sınır geçişlerine yakın noktalarda yerleşerek, Filistinli sivillerin giriş-çıkışlarına nezaret edecek. Filistinli kaynaklar, Hamas liderlerinin Mısırlı arabulucularla 2 gün içinde yeniden bir araya geleceğini, Mısır'ın önerisiyle ilgili olarak İsrail'in görüşlerinin Hamas tarafına aktarılacağını belirtiyor. Filistin Yönetimi de Mısır'ın teklifine olumlu bakıyor. Öte yandan Şam'daki Hamas liderlerinden Muhammed Nasır, İsrail'le geçici bir ateşkes anlaşması için Hamas'ın koşullarını ifade ederken, örgütün Gazze Şeridi'nin yanı sıra Batı Şeria'da İsrail'in tüm saldırılarının tamamen sona erdirilmesini istediğini belirtti. Nasır, Hamas'ın İsrail'le karşılıklı ve eş zamanlı bir geçici ateşkese hazır olduğunu da bildirdi. Hamas'ın Şam'daki Siyasi Bürosunun Başkan Yardımcısı Musa Ebu Marzuk ise Hamas'ın İzzeddin El Kassam Tugayları web sayfasında yayımlanan açıklamasında, tam tersi görüşleri dile getirdi ve ateşkesle ilgili bir anlaşma, anlayış veya diyalog bulunmadığını duyurdu. Ebu Marzuk, Mısır tarafıyla zaman zaman yapılan bazı toplantılar bulunduğunu, ancak bu toplantılarda, "medyanın yansıttığı" gibi herhangi bir uzlaşmaya varılmadığını belirtti. Musa Ebu Marzuk, "Biz her zaman, Mısırlılarla sükunet ve huzurun sağlanması, geçiş noktaları ve kaçırılan İsrail askeri Gilad Şalit'in durumu gibi temel üç konuda görüşmeler yapıyoruz. Ancak halihazırda, Mısır'la veya diğer taraflarla varılmış bir anlayış yoktur", dedi. Ebu Marzuk, bir (geçici) ateşkesin kapsamlı, eş zamanlı olması ve Batı Şeria ile Gazze Şeridi'ni birden kapsaması, ayrıca abluka, tutuklamalar, yerleşim inşaatlarının ve bariyerler dahil, işgalle ilgili tüm uygulamaların durdurulması gerektiğini de belirtti. (AA) Gazze Şeridi'ndeki fiili Hamas hükümetinin Başbakanı İsmail Haniye, İsrail'in Gazze Şeridi'nin kuzeyinde düzenlediği son kara operasyonunun ardından ilk kez kamuoyu önüne çıkarak, İsrail ile yapılacak bir ateşkesin koşullarını açıkladı. Haniye, karşılıklı ve kapsamlı bir ateşkes çağrısında bulundu. İsmail Haniye, Gazze'deki İslam Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada, İsrail'in Gazze Şeridi'ne yönelik askeri faaliyetlerinin durmasını, İsrail tarafından uygulanan ekonomik ambargonun kaldırılmasını istedi, ayrıca Gazze Şeridi ile sınır geçişlerinin, özellikle Mısır ile sınırdaki Refah geçişinin açılmasını istedi. Haniye, "Düşmanın tüm yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiği karşılıklı ve kapsamlı bir ateşkesten bahsediyoruz" dedi. Haniye, Mısırlı yetkililerin konuyla (ateşkesle) ilgili çabaları bulunduğunu hatırlatarak, "Filistinliler olarak İsrail'in cevabını bekliyoruz", dedi. Haniye, bir ateşkesin Filistin'deki ulusal gruplarla birlikte sağlanması, ayrıca ateşkesin sadece Gazze Şeridi'ni değil Batı Şeria'yı da kapsaması gerektiğine işaret etti. (AA) 3
ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice, İsrail'in yeni yerleşim planlarının barış sürecine "yardımcı olmadığını" söyledi. Rice, Temsilciler Meclisi Tahsisat Alt Komisyonu toplantısında yaptığı açıklamada, yerleşim faaliyetlerinin genişletilmesini, İsrail'in Yol Haritası çerçevesindeki yükümlülükleriyle uygun düşmediği görüşünde olduklarını ve bu durumu İsrail'e açıkça söylediklerini kaydetti. Dışişleri Bakanı Rice, İsraillilere, "bunun barış sürecine kesinlikle yardımcı olmayacağını" ifade ettiğini belirtti. Taraflar arasında çıkmaza giren görüşmeleri yeniden başlatmak amacıyla geçen hafta bölgeyi ziyaret eden Rice, her iki tarafın, 2003 Ortadoğu Yol Haritası gereğince yükümlülüklerini yerine getirmesi gerektiğini bildirdi. (AA)(REUTERS) İsrail askerlerinin, Batı Şeria'da 4 Filistinli militanı öldürdüğü bildirildi. Filistinli güvenlik yetkilileri, Batı Şeria'nın Beytüllahim kentinde öldürülenlerden 3'ünün İslami Cihad üyesi, diğerinin de Fetih grubunun silahlı kanadı El Aksa Şehitleri Tugayları üyesi olduğunu kaydetti. (AA)(REUTERS) Beyaz Saray, ABD'nin, İran ve Irak'ın da yer aldığı Yakın Doğu bölgesinden sorumlu Merkez Kuvvetler Komutanı (Centcom) Oramiral William Fallon'un istifa etmesinin ardından "kimsenin İran ile savaş arayışında olmadığını" bildirdi. Beyaz Saray sözcüsü Dana Perino, "Bu yönetimde İran konusunda diplomatik yaklaşımdan başka bir fikir öne süren kimse yok" dedi. Perino, Fallon'un İran konusunda Başkan George Bush'un politikasına karşı çıktığı için görevden ayrıldığı yönündeki iddialara karşılık olarak da, "Bunun saçma olduğunu düşünüyorum", diye konuştu. Oramiral Fallon, geçen hafta yayımlanan Esquire dergisinde, "ABD'nin, nükleer programı nedeniyle İran'a karşı askeri çözüme başvurma eğilimine karşı çıkan tek ses" olarak tanımlanmıştı. (AA)(AFP) İsrail Başbakanı Tzipi Livni, uluslararası toplumun, nükleer programını durdurması için İran'a ekonomik yaptırımlar dahil baskıyı artırmasını istedi. Livni, bu hafta ABD'yi ziyareti sırasında Massachusetts eyalet meclisinde yaptığı konuşmada, "Gelecekte zor ikilemlerle yüz yüze gelmek istemiyorsak, şimdi İran liderliği üstündeki baskıyı artırmak zorundayız", dedi. Bayan Livni, "Birleşmiş Milletler ve genel olarak uluslararası topluluk, özellikle İran'ın enerji sektörü üzerinde olmak üzere ekonomik yaptırımların, İran'ı tehlikeli yolundan çevirmek için en iyi araç olduğunu kavradı", ifadesini kullandı. (AA)(REUTERS) Kafkasya ve Orta Asya NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer, eski Sovyet ülkeleri Ukrayna ve Gürcistan'ın İttifaka katılması konusunda henüz bir karar verilmediğini söyledi. De Hoop Scheffer, Polonya'da yayımlanan "Gazeta Wyborcza" gazetesine verdiği demeçte, NATO'nun Ukrayna ve Gürcistan için üyeliğin ilk adımı olan Üyelik Eylem Planı önermeyi planlayıp planlamadığı sorusuna, "Bu konuyu tartışıyoruz" cevabını verdi. Rusya tarafından sık sık dile getirilen görüşleri önemsediklerini belirten Genel Sekreter, üyelik konusunu Rusya ile birlikte çözmeleri gerektiğini kaydetti. De Hoop Scheffer, ABD'nin Orta Avrupa'ya füze savunma sistemleri yerleştirme planlarıyla ilgili olarak da, gelecek ay yapılacak NATO zirvesi sırasında ortak bir tavır belirlenmesi 4
umudunu dile getirdi. (AA)(REUTERS) Gürcistan'ın hava sahasının denetiminin NATO ile ortaklaşa sağlanması konusunda mutabakata varıldığı bildirildi. Gürcistan Dışişleri Bakanı David Bakradze yaptığı açıklamada, ''Gürcistan'ın hava resminin, NATO ile paylaşılacağını'' kaydetti. Bakradze, Gürcistan'ın hava sahasının diğer ülkeler tarafından ihlal edilmesi halinde, bu durumun NATO tarafından da kayda alınacağını belirterek, bundan sonraki hedeflerinin NATO'ya tam üyelik olduğunu ifade etti. Gürcistan'ın, hava sahasının denetimiyle ilgili NATO programına dahil edilmesinin 2003'ten beri gündemde olduğu ancak bu sürecin hızlandırılmasında Rusya'nın sık sık Gürcü hava sahasını ihlal etmesinin etkisinin olduğu belirtiliyor. Bakradze, gazetecilere açıklamasında ayrıca, Rusya Parlamentosunun alt kanadı Duma'da yarın görüşülecek ayrılıkçı bölgeler Abhazya ve Güney Osetya'nın bağımsızlık talepleriyle ilgili konuda, Rus milletvekillerinin Rusya'nın güvenliğini tehlike altına sokacak bir adım atmayacağı kanaatinde olduğunu bildirdi. Bakradze, Güney Osetya ve Abhazya'nın bağımsızlıklarının tanınması yönünde atılacak bir adımın, ''Rusya'nın güneyinde olumsuz tesir göstereceğini ve bu bölgenin güvenliğini ciddi tehlike altına sokabileceği'' uyarısında bulundu. (AA) ABD'nin Minsk Büyükelçisi Karen Stewart'ın, Belaruslu yetkililerin ülkesine dönmesi isteği üzerine bu ülkeden ayrılacağı bildirildi. Muhalefetteki Birleşik Yurttaş Partisi'nin lideri Anatoli Lebedko, Stewart ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, ABD büyükelçisinin ülkeden ayrılması yönündeki kararın, Belaruslu yetkililerin bu yöndeki tavsiyesini yinelemesinden sonra alındığını belirtti. Lebedko, Stewart'ın ülkeden ayrılmayı geçici olarak gördüğünü de söyledi. ABD ve Batının temel hakları ihlal etmekle suçladığı Belarus, geçen Cuma günü Washington büyükelçisini geri çağırmış, Stewart'tan da Minsk'ten ayrılmasını istemişti. Belarus Dışişleri Bakanlığı, bu yöndeki açıklamayı, Washington'un, Belarus'un ulusal petrol şirketi Belneftekhim'e yeni yaptırımlar uygulayacağı tehdidinin ardından yapmıştı. (AA)(REUTERS) Gürcistan'da anayasada yapılan değişiklikle parlamentodaki milletvekili sayısı 150'ye düşürüldü. Parlamentonun bugünkü oturumunda gündeme alınan ve 3. tur oylamada, 2'ye karşı 165 oyla kabul edilen anayasa değişikliğine göre, parlamento seçimleri 4 yılda bir yapılacak. Yasa değişikliğine göre, daha önce 235 olan milletvekili sayısı 150'ye düşürülürken, Mayıs'ta yapılmasına karar verilen milletvekili seçimlerinde, 75 milletvekili parti listesinden, diğer 75 milletvekili de çoğunluk sistemine göre seçilecek. Parlamentoya girebilmek için daha önce yüzde 7 olan barajın yüzde 5'e düşürüldüğü bildirildi. Gürcistan Adalet Bakanı Nika Gilauri yaptığı açıklamada, milletvekili seçimlerinin yapılacağı tarihin en az 60 gün öncesinden Cumhurbaşkanı Mihail Saakaşvili tarafından ilan edileceğini kaydetti. Anayasa değişikliğiyle, bugüne kadar bölgelere cumhurbaşkanı özel temsilcisi sıfatıyla atanan kişilerin bundan sonra vali olarak görevlendirilmesine karar verildiği ifade edildi. Bu arada parlamento önündeki birleşik muhalefet üyelerinin hükümeti protesto etmek amacıyla başlattığı açlık grevi sürüyor. Parlamento önündeki eyleme, aralarında birçok muhalefet liderinin de bulunduğu 43 kişinin katıldığı ve açlık grevinin 3. gününde 2 eylemcinin, sağlığının bozulması üzerine hastaneye kaldırıldığı kaydedildi. (AA) 5
Avrupa Birliği (AB), başta tutuklamalar olmak üzere Ermenistan'daki gelişmelerden endişe duyduğunu belirterek, ''olağanüstü halin kaldırılması''na yönelik çağrı yaptı. AB Dönem Başkanlığı'ndan yapılan açıklamada, siyasi eylemleri nedeniyle tutuklanan kişilerin serbest bırakılması ve muhaliflere yönelik yeni tutuklamalardan kaçınılması talep edildi. (AA) Avrupa Birliği İtalya Dışişleri Bakanı Massimo D Alema, AB nin genişleme süreci açısından, Türkiye den önce Balkan ülkelerine öncelik tanınmasının daha isabetli olacağını savundu. D Alema, İtalyan Sky televizyonunda dün akşam yayımlanan bir söyleşide, AB ye Balkan ülkelerinin mi yoksa Türkiye nin mi daha önce alınmasına ilişkin bir soruyu, Benim kanaatime göre, AB ye önce Balkan ülkeleri, sonra Türkiye alınmalıdır. Doğal olanı budur", diye yanıtladı. D Alema, örgütlü suçlar, insan ve uyuşturucu ticareti açısından Balkanların sorunlu bir bölge olduğunu da anımsatarak, Genişleme sürecinde, öncelik Balkan ülkelerinin olmalı. Batı Balkan ülkelerini, AB ye taşımamız gerekiyor", diye konuştu. (AA) Kıbrıslı Rum milletvekili Christos Pourgourides, Avrupa Konseyi Parlamenter Asamblesi nin (AKPA) Yasal ve İnsan Hakları komitesi üyelerinin oybirliği ile aldığı kararla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi nin (AİHM) kararlarının uygulanması konusunda raportör olarak atandı. Yapılan resmi basın açıklamasında, raportör olarak Pourgourides, AİHM kararlarının Avrupa Konseyi üye devletleri tarafından uygulanma sürecini çok yakından takip edecek. Basın açıklamasında ayrıca, Kıbrıs la ilgili AİHM kararlarının Türkiye tarafından henüz uygulanmamış olması açısından Pourgourides'in atanmasının Kıbrıs için önemli bir gelişme olduğu ifade edildi. (AB HABER) Kıbrıs Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın temsilcisi Yorgos Yakovu, KKTC Cumhurbaşkanlığı Özel Temsilcisi Özdil Nami ile dün BM Genel Sekreterinin Kıbrıs'taki Özel Temsilcisi Michael Möller'in konutunda yaptığı görüşmede, Lokmacı kapısı konusunda önemli ilerleme kaydettiklerini söyledi. Rum radyosunun haberine göre, Yakovu, Nami ile görüşmesinden sonra yaptığı açıklamada, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat ve Rum Yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın 21 Martta Möller'in ikametgâhında görüşeceğini belirtti. Nami ile görüşmesinde Lokmacı konusunu de ele aldıklarını ifade eden Yakovu, "Barikat (Lokmacı) konusunda, önemli ilerleme kaydettik. Temaslarımızı Möller aracılığıyla sürdüreceğiz. Başkan Hristofyas ve Sayın Talat'ın 21 Marttaki görüşmelerinde karar verebilmeleri için her şeyin hazır olacağı ümidini taşıyorum" dedi. Talat ve Hristofyas'ın görüşmesinin açık gündemle olacağını ifade eden Yakovu, "Kıbrıs Rum tarafı görüşmeye 8 Temmuz anlaşması temelinde gidiyor", dedi. Yakovu, liderler buluşmasında, "Limnidi (Yeşilırmak) kapısının geçişlere açılması ve diğer barikatlar konusunun da ele alınacağını" söyledi. (AA) 6
KKTC'de iktidarın büyük ortağı Cumhuriyetçi Türk Partisi'nin (CTP) Genel Sekreteri Ömer Kalyoncu, Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas'ın partisi AKEL ile, ''karşılıklı olarak kışkırtıcı demeçler verilmemesi, liderlere yardımcı olma, görüşmelerin devamı ve 8 Temmuz Anlaşmasının hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi konusunda mutabakata vardıklarını'' bildirdi. Kalyoncu başkanlığındaki CTP heyeti, bugün AKEL'i ziyaret ederek, parti yetkilileriyle görüştü. CTP'nin talebi üzerine yapılan ziyaret, güney Lefkoşa'daki AKEL Genel Merkezinde gerçekleşti. CTP Genel Sekreteri, AKEL'i ziyaretle ilgili yaptığı açıklamada, Kıbrıs sorununun liderler düzeyinde ele alınacak bir konu olduğunu vurgulayarak, siyasi partilerin bu görüşmelere yardımcı konumda olduğunu kaydetti. Kalyoncu, ancak CTP ve AKEL'in iki tarafta da belirleyici konumda olduğuna işaret etti. AKEL'in, eski Rum lideri Tasos Papadopulos'un Kıbrıs sorununda oyalama taktiğine bir yerde göz yumduğunu ve görüşmede ne diyeceğinin kendileri için önemli olduğunu belirten Kalyoncu, ''Gördük ki, 8 Temmuz sürecini Papadopulos gibi oyalama için kullanma niyetinde olmadıklarını beyan ettiler. 8 Temmuz Anlaşmasında yazdığı gibi erken ve adil bir çözüm bulunması için ellerinden geleni yapacaklarını beyan ettiler'' dedi. Kalyoncu, görüşmede AKEL ile, ''karşılıklı olarak kışkırtıcı demeçler verilmemesi, liderlere yardımcı olma, görüşmelerin devamı ve 8 Temmuz Anlaşmasının hızlı bir şekilde hayata geçirilmesi konusunda mutabakata vardıklarını'' belirtti. Ömer Kalyoncu, 8 Temmuz sürecinin zaman kazanma aracına dönüştürülmesine karşı olduklarını da ilettiklerini söyledi. (AA) Diğer Haberler Silahların Kontrolü ve Uluslararası Güvenlik İşlerinden Sorumlu ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Vekili John Rood, ülkesinin, planladığı füze savunma sisteminin parçalarının yerleştirilmesi için halen Polonya ve Çek Cumhuriyeti dışında hiçbir ülkeyle müzakere halinde bulunmadığını belirterek, bu yönde Türkiye ile görüşme yapılmadığına işaret etti. (AA) İslam Konferansı (İKT) Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu, Senegal'in başkenti Dakar'da BM Genel Sekreteri Ban Ki Mun ile bir araya geldi. İhsanoğlu ve Mun arasındaki görüşmede, İKT yeni dönem başkanı Senegal'in Cumhurbaşkanı Abdulaye Vade'nin himayesinde yapılacak olan, Çad ve Sudan arasındaki barış görüşmelerinin ve imzalanması beklenen barış protokolünün detayları konuşuldu. Görüşmede, İKT kültür bölümünün hazırlamış olduğu İslamafobia raporunun detayları ve bu raporun doğurabileceği gelişmeler de konuşuldu. Görüşmede ayrıca, BM'deki terörle mücadele konularında, İslam ülkelerinin yapabileceği katkılar ve beklentiler ele alındı. BM Genel sekreteri Ban görüşme sırasında, İKT ve BM arasında son dönemde her alanda güçlenen işbirliği ve diyalogla, Genel Sekreter İhsanoğlu ile arasında kurulan dostluk ve çalışmadan övgüyle bahsetti. Görüşmede ayrıca Kıbrıs ve Kosova konularında görüş alışverişinde bulunulduğu öğrenildi. (AA) Türkiye'nin BM Daimi Temsilcisi Büyükelçi Baki İlkin, Türkiye'nin, Afganistan'a güvenlik ve kalkınma alanlarında önemli katkılarda bulunduğunu söyledi. İlkin, BM Güvenlik Konseyinde düzenlenen Afganistan konulu toplantıda Türkiye adına yaptığı konuşmada, yıllardır savaşlar sonucu harap olan Afganistan'da, 7
kimsenin ''hızlı ve kolay'' bir iyileşme beklememesi gerektiğini, ancak uluslararası toplumun, Afganistan'a verdiği destekle doğru yolda olduğunu ve bu desteğin kararlılıkla devam etmesi gerektiğini vurguladı. Afganistan'ı karanlık günlerine döndürmek isteyenlerin, uluslararası toplumun bu ülkeyi kendi kaderine terk etmesini istediğini söyleyen Büyükelçi İlkin, bunun felakete yol açacağını ve Afganistan'ın uluslararası toplum için en öncelikli konulardan biri olduğunu ifade etti. (AA) Afganistan'ın güneyindeki Kandahar'da bir bombalı aracın Kanada askeri konvoyunu hedef aldığı saldırıda bir sivil öldü. Bölgedeki AP muhabiri, saldırıda bir askerin de yaralandığını, bir askeri aracınsa tahrip olduğunu belirtti. NATO askerlerinin bölgeyi kordon altına aldığı, gazetecilerin ve polisin araçlara yaklaşmasına izin vermediği kaydedildi. Bir polis yetkilisi de saldırıda ölenin olay yerinden geçen bir kamyonun şoförü olduğunu, yoldan geçen 2 sivilin de yaralandığını söyledi. (AA)(AP) Afganistan'ın başkenti Kabil'deki havaalanının yakınında düzenlenen intihar saldırısında, hedefin Amerikan askerleri olduğu bildirildi. Amerikan güçlerinin sözcüsü Yarbay David Johnson, bomba yüklü bir aracın Amerikan askerlerini taşıyan zırhlı araca çarparak infilak ettiğini, iki araçlık konvoyda bulunan 4 askerin yaralandığını, askerlerin durumlarının ağır olmadığını söyledi. Afganistan İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Mangal da birkaç aracın tahrip olduğu saldırıda 6 kişinin öldüğünü, 20 kadar kişinin yaralandığını belirtti. Bu arada saldırının sorumluluğunu Taliban üstlendi. Taliban sözcüsü Zebiullah Mücahid, AP'ye gönderdiği cep telefonu mesajında, intihar bombacısının Abdullah isimli bir eylemci olduğunu belirtti. Öte yandan Afganistan'ın güneyindeki Helmand vilayetinde, Afgan güçleri ve koalisyon güçleriyle militanlar arasında çıkan çatışmada 41 Taliban militanı öldürüldü. (AA)(AP) Afganistan'da ABD önderliğindeki koalisyon güçlerinin militanlara açtığı topçu ateşinde, Pakistan sınırının ötesindeki 4 kişi öldü. Pakistan ordusu sözcüsü Tümgeneral Athar Abbas, koalisyon güçlerinin dün attığı 5 top mermisinin Pakistan'ın aşiret bölgesi Kuzey Veziristan'a düştüğünü belirtti. Abbas, mermilerden birinin Kangrai köyündeki bir eve isabet ettiğini, 2 kadınla 2 çocuğun öldüğünü söyledi. Sözcü, kasıtlı olmadığı sanılan olay üzerine koalisyon güçlerini protesto ettiklerini ifade etti. (AA)(AP) Sırbistan Devlet Başkanı Boris Tadiç parlamentoyu feshetti. Devlet Başkanlığından yapılan açıklamada, Tadiç'in, anayasaya uygun olarak parlamentonun feshine karar verdiği ve 11 Mayısta erken genel seçim çağrısında bulunduğu belirtildi. Açıklamada Tadiç, seçimlerin, vatandaşlara gelecek yıllarda Sırbistan'ın nasıl ilerleyeceğini söylemelerine olanak veren demokratik bir yol olduğunu ifade etti. (AA)(AFP) Dünya Basını İran'da yarın yapılacak genel seçim, İngiltere basınında öne çıkan konulardan. 8
"Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinecad bu seçimden daha güçlenmiş olarak mı, yoksa 2009'da yeniden Cumhurbaşkanı seçilme şansını yitirmiş olarak mı çıkacak?" Times'a göre parlamento seçimleri ile yanıt bulacak en önemli soru bu. Gazete bu soruya, başyazısındaki şu satırlar ile yanıt aramaya çalışıyor: "Bu seçimlerde yarış, reformcular ile muhafazakarlar arasında değil. Dinci güçler bunun önlemini alıp, en az 1700 reformcu ismin adaylığını reddetti zaten. Ayrıca muhafazakarların cezalandırılmasına hız verip, özgürlükçü olarak tanımlanabilecek her türlü yayın organını kapattılar." "Batı'nın İran ile ilgili kaygıları da konuşulmuyor seçim öncesinde. Hatta ülkenin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar da. Zira her türlü kampanya faaliyeti yasaklanmış durumda." "Ancak yönetim ile ilgili ciddi bir huzursuzluk söz konusu ve halk bunu dile getirmek için elindeki tek silahı kullanıp sandığa gitmemeyi tercih edebilir." "Ahmedinecad'ın kamu harcamaları, vaat ettiği gibi yoksullara bir fayda sağlamadı, gençlerin işsizlik sorununa çare olamadı. Bunun yerine enflasyon yükselişe geçti. İranlılar, dünyanın dördüncü büyük üreticisi oldukları petrolün, ülkelerinde karneyle satılmasına öfkeliler." "Ayrıca özellikle gençler, nükleer faaliyetlerdeki ısrarı nedeniyle ülkelerinin uluslararası toplum tarafından yalnızlaştırılmasına içerliyor." "Dünya İran'ı bünyesine dahil etmek istiyor ve İranlıların çoğu da bu ideali paylaşıyor. Seçim sonucu, Tahran'ın bu yönde harekete geçmesi için daha ne kadar beklemek gerektiğine ilişkin bir ipucu verebilir." Times gibi Daily Telegraph da, İran halkının tepkisini sandığa gitmeyerek gösterebileceği görüşünde. Ancak, "Tahran yönetiminin geleceğini asıl belirleyecek olan, muhafazakar kanat içindeki bölünme" diyen gazete şöyle devam ediyor: "Muhafazakarlar sayısal üstünlüğe sahip. Ancak bu üstünlüğün yansıttığından çok daha ilginç bir sonuç çıkabilir ortaya. Bunun sebebi, muhafazakarların da kendi içlerinde bölünmüş olması." "Bir yandan ekonomiyi ihmal ederken, öte yandan Batı ile çatışmayı seçen Mahmud Ahmedinecad'ın taraftarları ve muhalifleri. Eğer parlamento seçimlerinden Ahmedinecad'ın tarzını yanlış bulanlar galip çıkarsa, Cumhurbaşkanı'nın 2009'da yeniden seçilme umutları suya düşebilir." Guardian, İçişleri Bakanlığı yazışmalarına dayandırdığı özel haberinde, İngiltere hükümetinin, iltica başvuruları reddedilen 1400 Iraklıyı ülkelerine geri göndermeye hazırlandığını aktarıyor. Ayrıntılar şöyle: "Iraklı mültecilerden, üç hafta içinde ülkelerine dönmeyi taahhüt edecekleri bir 'gönüllü eve dönüş' programına katılmaları isteniyor. Aksi takdirde İngiltere hükümetinin mali desteğini kaybedecekleri ve barınma imkanından mahrum kalacakları bildirilecek." "İngiltere hükümeti iltica başvurularını reddettiği bu kişileri, güvende olmayacakları için Irak'a geri göndermiyor, barınma ve gıda yardımı yapıyordu. Ancak hükümet, Irak'ın artık geri dönüş için güvenli olduğunu düşünüyor. Ne var ki mültecilere, Irak'a geri döndüklerinde başlarına gelebileceklerden İngiltere hükümetinin sorumlu olmayacağına dair de bir belge imzalatmak istiyor." "Hükümetin planını değerlendiren Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği, bunun, insanları ülkelerine geri göndermek için açlık ve yoksulluk tehdidini kullanmanın korkunç bir örneği olduğunu dile getirdi." 9
Financial Times'ın manşetinde, geçen ayki genel seçimlerin ardından hükümet kurma sürecinin devam ettiği Pakistan'dan bir haber var. Seçimlerden, Pakistan Halk Partisi ve Pakistan Müslüman Birliği galip çıkmıştı. Bu iki partinin liderleri; öldürülen eski Başbakan Benazir Butto'nun eşi Asıf Ali Zerdari ile bir diğer eski başbakan Navaz Şerif pazar günü iktidar paylaşımı anlaşması imzaladı ve her iki lider de öncelikli hedeflerinin Devlet Başkanı Pervez Müşerrefi zayıflatmak olduğunu gizlemiyor. Manşetinde, "Müşerref muhalifleri ile anlaşmanın yolunu arıyor" diyen Financial Times şöyle devam ediyor: "Müşerref, parlamentoyu lağvetme yetkisinden vazgeçmeyi teklif ediyor. Gözlemcilere göre bu, umutsuzluğunun göstergesi. Karşılığında ise muhaliflerinin, eski Yüksek Mahkeme başyargıcı İftihar Çaudri'nin göreve iadesi konusundaki ısrarlarından vazgeçmelerini istiyor." "Müşerref Kasım ayında olağanüstü hal ilan ettiğinde, önce Çaudri'yi görevden almıştı. O günlerde başyargıç, Müşerref'in devlet başkanlığı seçimlerine yeniden katılmasının anayasaya aykırı olduğunu savunan bir başvuruyu inceliyordu. Şimdi Çaudri göreve iade edilirse, bu dosyayı tekrar açabilir ve seçim geçersiz sayılabilir." Dünya gündeminden bu konuların öne çıktığı İngiltere basınında, manşetleri ise İngiltere hükümetinin, dün Maliye Bakanı Alistair Darling tarafından açıklanan 2008 bütçesi ve yarattığı tartışmalar oluşturuyor. Bütçede öne çıkan yeni önlemler, alkollü içkilerden alınan verginin artırılması ve büyüme hedefinin küçültülmesi. İngiltere hükümeti 2007'de yüzde üç olan büyümenin bu yıl yüzde ikiye gerilemesini öngörüyor. Ancak Guardian, Maliye Bakanı'nın iyimser mesajlar verdiğini aktarıyor: "Alistair Darling, dünya ekonomisinin zor ve belirsiz günlerden geçtiği bu dönemde, İngiltere'nin sadece hafif ve kısa süreli bir ekonomik yavaşlama yaşayacağını söylüyor. Ancak Londra finans çevreleri, bu iyimserliğe mesafeli yaklaşıyor." Guardian böyle derken, Times konuyu hükümetin siyasi geleceği ve 2010'da yapılması beklenen genel seçimler açısından değerlendirmiş. Gazete başyazısında şöyle diyor: "Maliye Bakanı'nın 2009 ve 2010 yıllarına ilişkin büyüme tahminleri, seçim günü geldiğinde, İşçi Partisi'nin parlamentodaki çoğunluğunu korumakta zorlanacağının işareti. Ayrıca bu mantıktan hareketle, hükümetin seçimleri öne almayı gündeminden tamamen çıkarması da olası." 1 0