DİJİTALLEŞEN DÜNYA DA PAZARLAMA VE SOSYAL MEDYA



Benzer belgeler
KİTAP GÜNCESİ VIII. GELENEKSEL KİTAP GÜNLERİ SAYI:3

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

:48 FİLİZ ESEN-BİROL BAŞARAN

ÜRÜN KATEGORİSİYLE İLGİLİ:

DİJİTAL PAZARLAMA &SOSYAL MEDYANIN FAYDALI ve ŞAŞIRTICI GERÇEKLERİ

Şef Makbul Ev Yemekleri'nin sahibi Pelin Tüzün Quality of magazine'e konuk oldu

Neden Sosyal Medyanın Geleceği Reklam Değil, Yayıncılık?

OKUL MÜDÜRÜMÜZLE RÖPORTAJ

Hashtag ile ilgili bilmeniz gereken herşey Ne zaman hashtag yapmalıyım, nasıl hashtag oluşturmalıyım? HASHTAG KULLANIM REHBERİ

Blogger bunu uyguluyor!

İşimizi aşımızı müşterimizi Sosyal Medyayla BÜYÜTÜYORUZ.

TÜRKİYE DE İŞ DÜNYASINDA ÇALIŞANLAR SOSYAL MEDYAYI NASIL KULLANIYOR?

2KiloMavi de. Misafir Yazarlık. Eylül kilomavi.wordpress.com

Dijital Pazarlamada. Trendleri ye merhaba demeden önce bir önceki senede neler olduğunu birlikte incelemek istedik.

Ürünü tüketmesini/satın almasını/kullanmasını ne tetikledi?

SOSYAL MEDYA YÖNETİMİ ve SOSYAL MEDYADA REKLAM UYGULAMALARI

-SOSYAL MEDYA ARAŞTIRMASI-

TV LERDEKİ PROGRAMLARA ÇIKANLAR KURAN OKUMASINI BİLMİYOR

Google Adwords Reklam Stratejileri ve Markalar İçin Önemi

İki MVP, Türkiye Finans ta

Eğitimde Bilişim Teknolojilerinin Yeri Ve Önemi

A1 DÜZEYİ B KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Yaz l Bas n n Gelece i

YEPYENİ BİR SAYFA AÇIYORUZ! SİZ DE GELİN...

SOSYAL MEDYANIN ÖNEMİ VE BARACK OBAMA ÖRNEĞİ

Mobil İnternet Kullanımı ve 3G Araştırması Temmuz 2009

Öğrencilerin çektiği fotokopiye yasal formül şart!

Giovanni dışında bütün örenciler çok çalışıyor. O hiç çalışmıyor ama sınıfın en başarılı öğrencisi. Çok iyi Türkçe konuşuyor.

Pazarlama İletişimi-3

Bu resmi ne yönden yada nasıl gördüğünüz,nasıl yorumladığınız çok önemli! Çünkü medya artık hayatımızın her alanında ve her an yanı başımızda!

Marka Yarattığını Sanan Pazarlamacılar. Can Turanlı

Ben gid-iyor-muş-um git-mi-yor-muş-um. Sen gid-iyor-muş-sun git-mi-yor-muş-sun. O gid-iyor-muş git-mi-yor-muş. Biz gid-iyor-muş-uz git-mi-yor-muş-uz

ORGANİK HABERLEŞME TEKNOLOJİLERİ

Çocukların Medya Tüketimleri ve Yaşam Tarzları. Nobody s Unpredictable

Online Kriz Yönetimi. Samet Ensar SARI 03/03/12. Sunum notları

ANKARA ÜNİVERSİTESİ TÖMER TÜRKÇE ÖĞRETİM ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ TÜRKÇE SINAVI

ÖZEL GÜNLER. Doğum günü/kadınlar günü/anneler günü/babalar günü/sevgililer günü/ Öğretmenler günü

İNOVANKA TANITIM DOKÜMANI. Dijital Dünya da zirveyi arzulayan işletmelerin adresi


MediaKit.

Türkiye de Sosyal Ağların Yeri ve Sosyal Medyaya Bakış

2. En başarılı olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri? 3. En başarısız olduğunuzu düşündüğünüz dersler hangileri?...

A1 DÜZEYİ A KİTAPÇIĞI NOT ADI SOYADI: OKUL NO:

Koç Üniversitesi nde ders verme tecrübelerim BURAK ÖZBAĞCI 2013

DİJİTAL PAZARLAMA. İnternet çağının yeni pazarlama yöntemi

İÇİNDEKİLER. AtakanSeniz. Türk medyasını Üniversite Medya Birliği şekillendirecek. HAKKIMIZDA YÖNETİM KURULU EKİPLERİMİZ

Dijital Pazarlama Ajansı

İ.Ü. AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ Tanıtım Faaliyetleri Standartları Standardı

Okul günüm. Anne-babalar ve çocuklar için için okula başlama rehberi. Niedersächsisches Kultusministerium

Omnichannel ile Multichannel Pazarlama Arasındaki 4 Temel Fark

Müşteri: Üç gece için rezervasyon yaptırmak istiyorum. Tek kişilik bir oda.

Beyni geliştirmek ve zekâmızı parlatmak mümkün. Beyin, yeni bilgiler ve beyin faaliyetleri ile gelişir ve büyür.

TURK101 ÇALIŞMA 6 ZEYNEP OLGUN MAKİNENİN ARKASI

KİŞİSEL "GÜÇ KİTABINIZ" Güçlenin!

Biz beyaz yakalılarız. Günümüzün çoğu plazalarda geçer. 9-6, 9-9, bazen de ne kadar giderse o kadar çalışırız. Adımız aynı zamanda kimliğimiz.

DESKPORT. Bilișim Hizmetleri Yılı Hizmet Tanıtım Kataloğu


İnteraktif Türkler 2009 İnteraktif Mecra Kullanım Araştırması

Twitter Nedir, Ne İşe Yarar, Nasıl Kullanılır?

ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ BENİM GELECEĞİM OLDU. Sayın Yurduseven öncelikle bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

Merhaba değerli Dostlar;

Kızla İlk Buluşmada Nasıl Sohbet Edilir? Hızlı Bağ Kurma Teknikleri

Dünyanın en büyük sosyal dil öğrenme ağı busuu şimdi Türkiye de!

SOSYAL MEDYANIN SİYASİ SEÇİMLERE ETKİSİ DÜNYA SİYASETİNDE

Ericsson Consumer Lab / Türkiye Sonuçları

Biz Kimiz? Ekibimizi yakından tanıyın: adresgezgini.com/ekibimiz

WENİCE KİDS REKLAMINI PROTESTO EDİYORUZ!

SATILIKTIR TL Bilgi İçin:

O sabah minik kuşların sesleriyle uyandı Melek. Yatağından kalktı ve pencereden dışarıya baktı. Hava çok güzeldi. Güneşin ışıkları Melek e sevinç

Blog Nedir? Blog un Tarihçesi Türkiye de Blog Eğitimde Blog Neden Blog Blog Türleri

2.3. Bilgi Paylaşımı için Araçlar

Digital Age. Yeni Nesil Mutluluk Araştırması. Nisan, ZENNA Digital Age Yeni Nesil Mutluluk Araştırması Nisan, 2017

ANKET SONUÇLARI. Anket -1 Lise Öğrencileri anketi.

Forex Ek Kazanç Sistemi

ADIN YERİNE KULLANILAN SÖZCÜKLER. Bakkaldan. aldın?

Büyük düşün... İstanbul da Yaklaşan Etkinlik Büyük düşün ve Pazarını Küresel Olarak Genişlet! 195 ülke potansiyel pazarınızdır

Erkekler İçin Arkadaşlık Siteleri Analizi

Konum bazlı servisler ve uygulamaların hayatımıza kattıkları

ÖZEL ÜMRANİYE İRFAN ANADOLU LİSESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI VELİ BÜLTENİ

Sanal dünyada sağlıklı çözümler için...

5 soru-cevap:layout 1 4/28/11 12:14 PM Page 201 CEVAPLAR VE PARALEL OTURUM I SORULAR 201

Sosyal medya mecraları uygulamalı dersi

SOSYAL MEDYADA EĞİTİM UYGULAMALARI. Yasin YÜKSEL

ABLA KARDEŞ Gerçek bir hikayeden alınmıştır.

SOSYAL MEDYADA BOŞA VAKİT HARCAMAYIN!

Standart Eurobarometer 76. AVRUPA BİRLİĞİ NDE KAMUOYU Sonbahar 2011 ULUSAL RAPOR TÜRKİYE

BİZ KİMİZ? Yani herhangi bir bilgisayardan veya web browser ı olan bir mobil cihazdan GZONE a kolayca ulaşırsınız.

2000 li yıllardan itibaren teknolojinin hızlı gelişiminden belki de en büyük payı alan akıllı telefon ve tabletler gibi kablosuz iletişim olanağı

Dijital Dönüşüm Partneriniz

SOSYAL MEDYA NEDEN? NASIL? Murat Güner SSUK Medya Yöneticisi

NEDİR? You know nothing müstakbel sponsor, you know nothing... yet

SOSYAL MEDYA KULLANIMI DİLEK KARAKAYA BİLGİ GÜVENLİĞİ BİRİMİ

Anneye En Güzel Hediye Olarak Ne Alınması Gerekir?

PROJE: WEBWISE PARENTS (WEB UZMANI EBEVEYNLER) EBEVEYNLER İÇİN ANKET

17 Haziran 2014 DenizBank Güncel Haber Bülteni

Sosyal Medya Uzmanlığı Ders Programı

Enerjide alternatif bir yaklaşım

Transkript:

DİJİTALLEŞEN DÜNYA DA PAZARLAMA VE SOSYAL MEDYA Çağrı Erdoğan; Netron Technology Marka Yöneticisi, Digitalage Dergisi Yazarı, Türkiye Bilim Elçisi Konferans; 25.11.2009 22 yaşındayım birçoğunuzdan da küçüğümdür herhalde. Kimim peki ben? Netron Technology bilenlerimiz çoktur. Netron da Marka Yöneticisi olarak çalışıyorum Ankara Ofisinde. Digitalage dergisinde yazılar yazıyorum yazı kısmı da içten ama pazarlama kısmında daha çok. Aynı zamanda Türkiye Bilim Elçisiyim; NTV de yaklaşık 4 5 programlık bir maceramız olmuştu. Bu unvanı British Council veriyor Türkiye de 20 kişide bu unvan var bir tanesi de benim. Bugün sizlerle ne hakkında konuşacağız. Dijitalleşen Dünyada Pazarlama ve Sosyal Medyayı anlatacağız. Medya nasıl sosyalleşti? Sosyal Medyanın önemi nedir? Sosyal Medya kavramına uzak kalanlar nasıl günümüz gelişimlerine ayak uyduramayacaklar bunlardan bahsedeceğiz. Öncelikle dünyamız dijitalleşiyor değil mi şöyle bir bakarsanız geçmişten bugüne doğru örneğin eskiden dedelerimizin kullandığı saatleri düşünün ne kullanılıyordu o zamanlar cep saatleri kullanıyorlardı değil mi? Ceplerinden çıkartıyorlardı birde onu düşmesin diye şöyle ufak bir klipsi vardı buraya takarlardı. Daha sonra ne oldu o yavaş yavaş kola geçti daha küçüldü. Daha sonra ne oldu bir ara çok modaydı Baby- G saatler. Dijital saatler gündeme geldi, hatta çoğumuz saat takmaz durumdayız. Çünkü cep telefonlarımıza girdi artık saat. Cep telefonlarımızdan biz rahat rahat saatimize bakabiliyoruz belli bir dijitalleşme söz konusu ortada. Bunun dışında yine çok bariz bir örnek eskiden kapı tokmakları vardı. Elektriğin olmadığı zamanlarda daha sonra elektriğe yani bastığınızda o çekim sayesinde birbirine vuran elektrik zilleri çıktı. Daha sonra ne oldu tamamen dijitallikle çalışan ve bize dijital ses veren yani bir mekanik şekilde değil de dijital ses veren kapı zilleri çıktı onları kullanmaya başladık. Şimdi de bakıyoruz artık biz avizeyi kaldırdığımız zaman dışarıdaki kişiyi görebiliyoruz. Böyle bir dijitalleşme serüveni var bu her alanda var. Artık biliyorsunuz Microsoft un da Servers diye bir olayı çıkıyor. Yani her düzey artık dijitalleşmeye başlayacak böyle bir ortamdayız. Artık bize uygulamaları kullanmak yetmez duruma geldi. Herhalde biz bilgisayarda bir uygulamaları çalıştırmaktan öte artık ona dokunmak da istiyoruz. Yani uygulamalar ve ürünler ne kadar kullanıcıya hitap ederse biz o kadar onları kullanmak istiyoruz. Ne kadar etkileşim içindeysek ve içeriği ne kadar biz belirleyebiliyorsak onları kullanmayı istiyoruz. İşte bu noktada internette de sosyal ağlar denen olay meydana çıktı. Çünkü artık kullanıcılar kendi içeriklerini kendileri yaratıp halkları tarafından yaratılan içerikleri kullanmayı amaçladılar. Bunun da sebebi şu şekilde aynı az önce verdiğim örneklerdeki gibi Web 1.0 dönemini hatırlayanlar vardır aramızda. Web 1.0 dönemini hatırlayın İnternet Mahir vardı o zamanlar deyince herkes gülmeye başlıyor zaten www.ikissyou.org. Zamanında katılım kullanıcı rekorları kırdı. Az buçuk şöyle düşündüğünüz zaman bu sitenin kullanıcı rekoru kırmasını sağlayan şey İnternet Mahir in insanların gönderdiği içerikleri oraya yüklemesiydi. Tamam, kendini tanıttı orada yani bir blog örneğiydi aslında o daha blogun ortaya çıkmadığı zamanlarda çok güzel blog örneğiydi, kendisini anlatıyordu. Her ne kadar çok kötü bir İngilizceyle de olsa ve insanların ona we kiss you Mahir diye çekip yolladığı fotoğrafları sitesinde yayınladı. Yani aslında o içeriği kullanıcılar oluşturdu ve bu insanların ilgisini çekti ve bir kısmın gelişi aslında, bu o zamanda çok bariz ortadaydı. Çünkü kişisel bir site insanları bilgilendirmiyor ve 1

insanların ilgisini çekti kendi hayatında. Çünkü insanlara hitap eden bir siteydi ve Web 1.0 zamanında biz ne yapabiliyorduk? 1- Sitelere link verebiliyorduk. 2-sitelere yazılan eşdeğer dokümanları okuyabiliyorduk. Bir de yüklenen resimleri takip edebiliyorduk. Bunun dışında çok fazla bir çekiciliği yoktu Web 1.0 ın. Hatta adı konmamış web dendi. Daha sonra artık insanlar bir şeyler okumaktan sıkıldılar. Yani kitap okur gibi internet sayfası okuyordu insanlar ve Web 2.0 kavramına doğru yönelmeye başladılar. Çünkü fark ettiler ki artık insanlar oluşturulan içerikleri yani insanların oluşturdukları içerikleri beğeniyorlar. Web 2.0 ortaya çıktı. Bu noktalarda Web 2.0 la birlikte sosyal ağlar denen kavram bizim hayatımıza girdi. Sosyal Ağlar nedir? Günümüzde kullandığımız Facebook, Twitter, FriendFit, Friendster, Myspace gibi siteler hatta Türkiye de bir ara Yonca çok rövanştaydı. Daha sonra Facebook un yükselişiyle birlikte Yonca Türkiye de her ne kadar onlar bunu kabul etmeseler de dibe doğru bir düşüş yaşadı. Sosyal AğlarA lar Burada belki adını hiç duymadığınız sosyal ağlar var, belki de hiç kullanmadığınız ya da benim daha önce şuraya baktığım veya sunumu defalarca yapmama rağmen şuraya baktığımda ilk kez gördüğüm sosyal ağlar gözüme çarpıyor. Böyle bir ortamdayız ki bu sadece dünyadaki sosyal ağların çok küçük bir bölümü. Ama bizim sürekli olarak kullandığımız sosyal ağlar var ve ortam bu şekilde, bir sürü sosyal ağımız var bizim ve bunlar sosyal medyanın önemli bir kısmını oluşturuyorlar. Böyle olunca da şirketler buna kayıtsız kalamıyorlar ya da kişiler buna kayıtsız kalamıyorlar. Ne yapıyorlar? Bu sosyal medyayı sosyal ağları ve internet mecrasını kullanarak kendilerini tanıtma yolunda ilerliyorlar. Daha önce şirketler ne yapıyorlardı? Televizyon reklamlarını kullanıyorlardı. İşte televizyonda 5 6 dakikalık reklamları yayınlıyorlardı ve bunlar gerçekten çok yüksek maliyetlerdeydi. Eskiye göre bu çok doğru bir yöntemdi. Çünkü TRT li yılları düşünün. Ne vardı o zamanlar? TRT li zamanda tek açıyordunuz televizyonu TRT yani insanlar aslında televizyon satın almıyordu TRT satın alıyordu. İşte bizde renkli TRT var, bizde siyah beyaz TRT vardı. Bir açıyorsunuz TRT ve belirli saatten sonra zaten eskiden aşina olduğumuz küre çıkıyor dit sesiyle birlikte. Yani mesai bitti daha fazla yok gibisinden daha sonra TRT1 de ortadan kalktı TRTINT, TRT3 belirli bir saatten sonra yayınını kesmeye başladı. Daha sonra ilk özel kanal ortaya çıktı Star TV. Daha sonra sayısı yükseldi. O zamanlar televizyona reklam vermek çok akıllıca bir şeydi. Örneğin TRT ye reklam veriyorsunuz. O anda televizyon izleyen herkes sizin reklamınızı görüyor ister istemez zaten ve ilk özel kanal ortaya çıktığı zaman reklam vermek gene çok akıllıcaydı. Çünkü herkes görüyordu sizi hedef kitleniz de mutlaka görüyordu. Ama günümüz dünyasına bakıyoruz 300 400 tane televizyon kanalı var birçoğunun adını bilmiyoruz bile. Böyle bir ortamdayız böyle olunca televizyon reklamlarıyla insanlara erişmek oldukça zor hale geldi güçleşti ve ne yaptılar artık reyting diye olay meydana çıktı. Prime Time zamanında verilen reklamlar daha pahalı oldu, neden? Şirketlerin o kişilere verebileceği hedef kitle o anda prime time daha rövanşta oldu ya da bir belgeselden sonra bir doğa doğayla ilgili ya da doğayla özdeş bir ürünün reklamı verildi. Hani bu 2

tür seçenekler sunmaya çalıştılar ama bunlar da zamanla önemini kaybetti. Dolayısıyla şirketlerde artık pazarlama anlayışlarını internet mecrasına kaydırdılar. Yani internet reklamcılığı sektörü bu noktada başladı televizyon reklamcılığının artık yetersiz kaldığı dönemde. Pazarlama anlayışı tamamen değişti diyemeyiz oldukça değişti. Artık bütün şirketler internet reklamı yapmadıkları takdir de son kullanıcıya erişemeyeceklerinin fakındalar. Bu da dünyada pazarlama anlayışını değiştirdi. Dijital Pazarlama denilen bir kavram getirdi bize ve dijital pazarlama şirketleri kuruldu. Çünkü dijital pazarlama oldukça önem kazandı. Pazarlama Anlayışı da Bu da bir dijital pazarlama hizmeti veren bir şirketin reklamı we make digital marketing shine diyor reklamında. Bunun üzerinden para kazanmaya başlayan şirketler oluştu ve insanlar da meydana çıktı. Sosyal medya uzmanlığı denilen bir olay var artık günümüzde ya da sosyal medya stratejisi dediğimiz bir olay var. Ama burada çok güzel bir çizgi var aslında bizim ayırmamız gereken. Bu çizgide şu, stant uzmanlığı mı yoksa sosyal medya uzmanlığı mı bunlar çok farklı. Türkiye deki sosyal medya uzmanlığı kavramı şu şekilde değerlendiriliyor. Facebook hesabı aç, FriendFit hesabı aç, Twitter hesabı aç, bir sürü mail topla bu maillere sürekli spam yağdır. Facebook ta bu gruba üye ol seni kimler ziyaret etmiş gibi gruplar aç. İnsanların duygularıyla ya da meraklarını resmen sömür. Bu gruplara 250 bin 300 bin kişi çevir. Daha sonra bir bakıyorsunuz sabah kalktığınızda bu grubun ismi değişmiş bilmem ne şirketi olmuş ya da bir şey.com olmuş çok farklı şekilde değişmiş ve oradan mesaj atılıyor size ve bu tamamen yasal bir hale geliyor. Çünkü o grubun isminin değiştiğinin uyarısı size yapılıyor. Daha sonra Twitter dan Twitter hesabı olan kimler var aramızda burada. Yok mu hiç? Atılım Twitter a karşı mı? Güzel. Twitter ı bilmeyen var mı? Twitter küçük bir blog aslında 160 170 160 karakterdi sanırım. 160 karaktere kadar kullanabildiğimiz küçük bir blog hani şuanda şunu yapıyorum işte şuanda seminerdeyim 5 dakika sonra seminerim başlayacak herkesi beklerim gibisinden up date ler yapabildiğimiz küçük bir blog diyebiliriz mikro blog aslında ve şirketler bunu da kullanıyorlar hemen bir Twitter hesabı açıyorlar. Yani kendisini sosyal bir medya uzmanı sanan spam uzmanı kişiler yapıyor bunu. Twitter dan bir çok kişiyi takip ediyorlar 2 bin 3 bin kişi takip ediyorlar ve takip ederlilik oranları oldukça az 3 bin kişiye karşılık 200 kişi takip ediyor ve bunların çoğu gene zaten reklam için onu ekleyen kişiler dolayısıyla amacına ulaşıyor. FriendFit te gene bir FriendFit hesabı açıyor. İlgili ilgisiz her türlü başlıklar bunu Fit olarak gönderiyor ve bu noktada gene başarısız oluyor. Ama kendisini sosyal medya uzmanı ilan ediyor sosyal medya uzmanlığı bu değil. Şimdi size güzel bir uygulama örneği vereyim. Coco Star ın bir uygulaması vardı Yaman Gezgin kayboldu diye. Herkes hatırlıyordur bunu. Yaman Gezgin kayboldu uygulaması oldukça güzel bir dijital pazarlama dünyasında internet mecrasında kullandılar insanlar gerçekleri de gördüler. Üç tane Coco Star, bir tane Hindistan Cevizi, bir tane büyüteç şeklinde şeyler de gönderdiler. Güzel bir uygulamaydı aslında bu. Tabii ki elinizdeki eşyalarla Yaman Gezgini bulamadınız. Ama internet mecrasında bunun özel sitesi vardır yamangezginkayboldu.com diye. Bu paket size ulaştıktan sonra gittiniz eve acaba bu aletleri nasıl bulurum dediniz o arada bir iki tane Coco Star götürdünüz belki ve Coco Star ı size tattırmış oldular. Markaların amacı her zaman şudur markalaşma bir şirket için güzel bir otobüs yolculuğuna benzer. Bunu Coca cola Varlıkları Grup 3

Müdürü Levent Soygür belki duymuşsunuz ismini. O çok güzel anlatıyor ve benim marka anlayışımı değiştirmiştir. Şöyle bir deyişi var Levent Soygür ün: Markalar için markalaşma süreci bir otobüs yolculuğudur. Siz otobüs yolculuğunda yanınızda oturan kişiye daha otobüs yolculuğunun başında sıcak bir merhaba derseniz yolculuk boyunca güzel sohbetler edebilirsiniz ve de o sizinle konuşur etkileşme içinde olur. Ama siz daha otobüs yolculuğunun başında yanınızdakinin konuşmamasını isterseniz kendisine bir cevap verirsiniz kötü bir intiba bırakırsınız adam yol bitene kadar ağzını açmaz. Bu açıdan markalaşma güzel bir otobüs yolculuğudur o ilk oturuşunuz ve ilk merhabanız çok önemli. Bu açıdan da şirketler dijital pazarlamayı kullanıyorlar. Sıcak bir merhaba diyebilmek için de kullanıyorlar bu açıdan çok önemli. Şimdi burada bir parmak izi görüyorsunuz. Bu parmak izi kimin parmak izi? Bu parmak izi geleceğin başarılı şirketlerinin parmak izi neler var parmak izimizin içinde marketing ve be to be e-mail medya, sosyal medya bir sürü dijital pazarlama kavramı şirket kavramı yönetim kavramı var bizim parmak izi içinde ve geleceğin başarılı şirketlerin parmak izi bu arkadaşlar ya da geleceğin başarılı yöneticilerinin CEO larının belki bu sıralarda ileride bir sürü CEO çıkacak ya da bir sürü müdür çıkacak yönetici çıkacak çok başarılı mühendisler çıkacak belki. Parmak iziniz bu olmalı. Dijital pazarlamayı kendi parmak iziniz gibi görmelisiniz. Yoksa hem şirketinize kaybettirirsiniz hem de kendinize kaybettirirsiniz bu şekilde. Birde sosyal medyaya internet açısından baktık. Peki, sosyal medyaya nasıl gereksinim duyuluyordu. Bunun çok güzel bir hikayesi var aslında. TRT zamanından bahsettik. Daha sonra baktılar ki insanlar TRT ve diğer özel kanalların açılmasından sonra gerçekten insanların ilgisini çekiyoruz ama insanlar televizyona bakıyorlar yani sadece bakıyorlar. Bir şekilde biz izleyiciyi televizyon içerisine çekmeliyiz. Yani yaptığımız programlara dahil etmeliyiz dediler. İnsanlar bu showların bir parçası olmalı diye düşündüler ve ne çıktı ortaya o zaman teknoloji yetersizliği nedeniyle, ne düşünmüş olabilirler hani cep telefonu o kadar yaygın değil, e-maili kullanmayı bilen sayısı milyonda bir gibi küçük bir rakamlarda. Sizce neyi çözüm olarak bulmuş olabilirler? Var mı tahminler? Sabah Programlarında Faks Faks makinesi. Hatırlar mısınız Sabah Şekerleri Devri programında Özlem Yıldız ı taciz eden kitleyi? Onlar programı sunarken arkada faks makinesinin coşuyordu hani. Ekranda faks makineleri doluyordu. Daha sonra çözüm buldular. Ne yaptılar? Şaklaban tarzında tiplemeler ortaya çıktı. Onların görevi aslında programa katkıda bulunmak değildi onların görevi faks makinesini düzenlemekti aslında. Hani düşünün Sabah Şekerleri programında birisi vardı o tarzda ve ne yapardı fakslar coştuğu zaman faksa koşturur faksı toplar. Hani yararlı bilgi var mı, yararlı mesaj var mı diye bakardı? Özlem Yıldız a sayfalarca kalp gönderenler her bir kağıda benimle evlenir misin Özlem tarzında şeyler yazanlar bu tür olaylar oldu. Ama bu çok işe yaradı. Çünkü insanlar bu showlara bu şekilde dahil oldu keyif aldılar ya da bir faks 4

çekiyordunuz, belki faks makinesi kapalıydı sizin faksınız gitmiyordu bile ama hani evlerde bu iş için faks makinesi alanlar vardı benim bildiğim, ben çok iyi hatırlıyorum. Normal bir evde faks makinesi ne işe yarar? Hiçbir işe yaramaz ama ev hanımları evlerine faks makinesi almaya başladılar bu programlara dahil olabilmek için. Çoğu kişide faks makinesini rafa kaldırdı ama hiçbir faksı da TV programında okunmadı. Bu hayal kırıklığıyla faks makinesi rafa kaldırmış insanlar tanıyorum o dönemde. O zamanki faks makinesi televizyonların izleyici oranını da arttırdı. Çünkü o gün izleyen 5 milyon kişiden 1 milyonu belki faks çekiyor veya programı sonuna kadar benim faksımı ne zaman okuyacak diye bekliyordu ve showa dahil oluyordu. Bu açıdan interaktif yani aslında bu televizyonlarda bu interaktivite etkileşim arayışıydı. Daha sonra ne yaptı peki televizyonlar? Bir şekilde cep telefonların yaygınlaşmasıyla artık mesaj gönderin dendi ve daha sonra ne başladı? Kral TV de sapıklık senin için ölüyorum intihar edeceğim gibi mesajlar görüyorsunuz. Senden asla vazgeçemedim birde isimlerle. Ama insanlar ne yaptılar? Belki müzik kulağı hiç yoktu ya da dinlemiyordu ama mesaj çekip orada kendi ismini görmeyi sevdiler. Bir şekilde o programa dahil oldular işte sıradaki parça Kral dan şuna gitsin. Halbuki Kral ın sizi salladığı yok orada sizin mesajınız geçip gidiyor böyle bir ortam vardı. Ama inter aktif etkileşim içine soktular insanları ve televizyonların bir süre sonra yapabileceği şey burada kısıtlı kaldı. Şirketler tamam bunu kullandılar. Çarkıfelek i hatırlayın. BCDYZ harfleri beleşten, daha sonra kalan harfi her biri bir seyirci söylemek üzere bilene 100 Lira gibi şeyler vardı ve Mehmet Ali Erbil mesela bunu çok iyi kullandı. Çarkıfelek i insanların seviyor olmasının sebebi o telefonda insanlarla yaşadığı etkileşimdi. Hatırlayın şu çok güzel insanların ağzına takılmıştı Mehmet Ali Bey lütfen yardım edin olayı, mesela çok ağza takılmıştı. Ama bu çok güzel etkileşim örneği insanların dikkatini çekti. Bu açıdan Çarkıfelek in başarısında aslında insanlarla kurduğu bu telefon bağlantıları ve Mehmet Ali Erbil in insanlarla yaşadığı etkileşime yoruyorum ben. Aynı zamanda Beyaz Show; Beyaz Show insanlara neden Zaga ya göre daha yakın geldi? Beyaz Show mu Zaga mı o dönemde hangisini seviyordunuz? Beyaz Show diyenler? Zaga diyenler? Yok, çünkü Zaga da Okan Bayülgen insanlarla etkileşim içine girmedi. Bize bu nedenle Beyazıt Öztürk daha halk yanlısı, daha böyle insanlara karşı hoş, insanlara daha çok sevecen yaklaşan bir tip olarak gözümüze gözüktü ve Okan Bayülgen ise tam tersine bugünkü o kötü izlenimi varsa Okan Bayülgen in insanları zagalamasından geldi aslında. Hani o etkileşim kabul etmedi insanları kaldırmadı daha sonrada o zamanlar Beyazıt Öztürk ün showu daha öne çıktı. Her şey etkileşime bakıyor. Biz ne kadar bir uygulamayla etkileşim içerisindeysek her ne kadar bir olayla etkileşim içindeysek bizi o kadar çok etkiliyor. Örneğin ben şurada sadece duran ve şu ses tonunda konuşan bir adam olsaydım kaçınız beni dinlerdiniz burada. 15 dakikada ben salonun boşalacağını düşünüyorum bu her şeyde böyle ve bakın Microsoft çok iyi bir fütüristtir bu konuda. İnsanların etkileşimi daha çok artıyor insan elde ettiğinin daha fazlasını istiyor. Bu yüzden de ne yaptılar artık insanlar uygulamalara dokunmak istiyorlar dediler. İnsanlara artık kullanmakta yetmiyor insanlar uygulamalara dokunmak onu birebir deneyimlemek ve yaşamak istiyorlar. Hologram teknolojisini üzerine çalışılıyor. Hani 3 boyutlu televizyon olayı üzerine çalışılıyor. Bu tarz şeyler ilerde olacak çünkü bize artık uygulamaları sadece karımızı yaratıyor içerikleri kendimizin ekliyor olması bize yetmeyecek. Uygulamayla iç içe yaşamayı doğru gidiyoruz çünkü. Dijital pazarlama kendiniz için kullanmanız konusunda 4 5 dakikalık bir eğitim var. Kimlerin blogu hesabı var? Blog tutan var mı aranızda? Yoksa hemen bir blog hesabı açıp kendi reklamınızı yapmaya başlayın. 5

Çünkü kendi reklamını yapan insanların devri başlıyor. Her şeyinizle marka olun sosyal medyayı çok iyi kullanın. Nasıl marka olabilirsiniz? 1- Blog açın. Blogunuz reklamını kartvizitte yer edindirin. Çevresinde blog tutan arkadaşlarınıza deyin ki benim blogumu favorilerine ekle ve bir süre sonra günlük 100 150 okuyucu almaya başlayacaksınız bu sizi daha da motive edecek. Yaptıklarınızla giydiklerinizle ve kendinizi anlatmanızla kişisel bir marka olun. Çünkü bu belki ilk ikisinde dijital pazarlamayla yapamazsınız ama kendinizi dijital pazarlayın arkadaşlar bu çok önemli. Bu nasıl olacak? CV niz, kartvizitiniz, Twitter hesabınız Facebook hesabınız, FriendFit hesabınız yaptıklarınızdan herkesin haberi olsun. Siz yaptığınızdan haberi olmayan insanlar sizin hakkınızda bir şey bilemezler. İnsanları kendinizden haberdar edin. Yani ben şunu yapıyorum diyebilin ki insanlarda size onu yaptırsınlar. Bu noktada dijital pazarlamayı iyi kullanmanızı öneriyorum ben. Günümüzde de şirketlerin blogcuları kullanma olayı giderek artıyor. Çünkü herkes kişisel markasını yaratmaya başladı. Nuri Çankaya yı bilen var değil mi? Mehmet Nuri Çankaya bilmiyor musunuz? Aslında bu da çok önemli bir noktadır. Mehmet Nuri Çankaya yı tüm üniversite öğrencileri eksiksiz bilirdi. Çünkü çok iyi bir blogerdır her gün sitesinde kendi sitesinde bilgiler girerdi. O zamanki pozisyonu şuandakinden çok daha düşüktü program yöneticisiydi. Şimdi Windows Grup Müdürü oldu çok daha iyi bir yerde ama eskisi kadar internet sitesini güncellemiyor ve insanların onun ne yaptığından eskisi kadar haberi yok bu yüzden bilinirliği düştü. Beni o yönden bilen hiç mi yok aranızda? Siz mi biliyorsunuz güzel. Güzel bir oran aslında birileri biliyor yani demek ki yirmi kişiden bir kişi kendisini tanıtmayı başarmış. Demin fark ettiğiniz blog var mı size sorayım. Hangisi var? Öğrenci: İTÜ ve Sakarya nın güneş arabaları takımı Çağrı Erdoğan: Başka var mı? Öğrenci: Vallahi benim annem takip ediyordu. Benden daha çok takip ediyor. Elişi yapan örgü yapan bloglar çok fazla var. Cidden çok fazla var hani para kazanıyorlar. Çağrı Erdoğan: Gerçekten öyle bloglar arasında çok fazla para kazanan insan vardır. Bloglarda reklam alan insanlar var artık. Belki bayanlar takip ediyordur. Birinin günlüğü diye bir şey vardı bir zamanlar ama hatırlamıyorum. Bir bayanın kendi anılarını anlattığı depresif halini anlattığı kendi dertlerini yazdığı bir blog var ve rekorlar kırıyor. Her bayan neredeyse ve her gün bu arada bir şeyler yayınladığı için çoğu bayan bunu okuyor ve işin kötüsü ismini bilen kimse yok çünkü açıklamıyor. CnnTurk,, NTV ve Sosyal Medya Bu iki kanalı takip eden var mı aranızda? Var değil mi? Güzel. Bu programların altında artık şöyle bir şey çıkıyor dikkat etmişseniz twitter.com/cnn ya da twitter.com/ntv ve aynı şekilde programların da birer Twitter hesabı açılmış durumda. İşte bunlardan takip ederseniz eğer az sonra programımız başlıyor, programımızın konuğu şu gibi şeyler artık bu sorularınızı bekliyor. Twitter dan soru gönderiyor insanlar. Hazır Twitter in başındayken Twitter dan soru gönderebiliyorsunuz oraya. Aynı şekilde bu programların yani CNN Türk, NTV, Habertürk te de aynı şekilde onu eklemedim buraya. Buradaki gibi program sunucuları da aynı şekilde bu tarz şeyler yapıyorlar. Bir Erdil Yaşaroğlu nun mesela Twitter hesabı var gerçek kendisi kullanıyor. Bir Nil 6

Karaibrahimgil in bir Twitter hesabı var kendisi kullanıyor bizzat. Nereden anlıyorsunuz diyeceksiniz? Çünkü akşam şu programda bu post geliyor ya da akşamki programda şunu giyeceğim onu giymesem bunu giysem gibi postlar atıyor kendisi ve netten bakıyoruz akşam o programda. Ya da Ahmet Hakan bir programda çok büyük eleştiriler yaparken iki karşıt görüşlü yazar Serdar Akinan, Cüneyt Özdemir den örnekler vereyim. Çünkü oradakilere şahit oldum. Televizyonda Ahmet Hakan ı eleştiriyorlar birilerine karşı cevap vererek ve gerçekten insan dilinden yani bizim kullandığımız argoları dahi kullanıyorlar. Çok güzel bir şey bu yüzden doğal haliyle görüyorsunuz ve ben Twitter ları takip ettiğim için artık 1 hafta sonra çıkan haberi zaten çok belliydi bunun çıkması skandal zaten patlak verecekti gibi durumlarla yaklaşabiliyorum. Yani Sosyal Medya normal medyanın önünde gidiyor artık. Sosyal medyada duyduğunuz bir haberi 1 hafta sonra normal medyada duyurulabilir duruma geldik. Dijital pazarlama hakkında benim söyleyeceklerim bu kadar aşağı yukarı kafanızda oluşmuştur dijital pazarlamanın ne olduğu. Sosyal medyanın ne olduğu nasıl kullanılması gerektiği, gelecekteki önemi bir sürü üniversiteleri dolaşıyoruz. 8 Aralık ta da İzmir de, 9 Eylül Üniversitesi ndeyiz. Bundan iki gün önce Pamukkale Üniversitesi ndeydim. Amacımız Türkiye Dijital Pazarlamanın gerisinde kalmasın. İlerde bu şirketlerin yöneticisi olacak olan kişiler sizlersiniz üniversite öğrencileri ve bu kişiler dijital pazarlamanın farkına varsınlar. Şirketlerin pazarlama maliyetlerini düşürsünler. Artık televizyon kanalları yabancıların eline geçmeye başladı. Yabancılara çok fazla para yedirmesinler. Boşuna şirketlerin parasını çar çur etmesinler. Kendi işini kuracak arkadaşlarım varsa dijital pazarlamanın farkına vararak kendi şirketlerini internet mecrası üzerinden pazarlasınlar en ucuz şekilde. Çünkü artık kriz ortamıyla birlikte Türkiye de şu başladı. Alternatif arayışlarına yöneldi şirketler ve dijital pazarlamanın farkına vardılar. Türkiye de biliyorsunuz aile şirketleri yapısı vardır deden gelir dedenin yöntemiyle baba götürür, babanın yöntemiyle çocuk götürür. Aile şirketi bir süre sonra bakarsınız çevirmeli telefonda kalmış. Şirketler dijitalle geçmiş çevirmeli telefon kullanıyor. Diyorsunuz ki niye bunu değiştirmiyorsun? Çünkü dedemde de bu vardı diyor. Tamam dedende de bu vardı ama dedenin zamanında da bilgisayar yoktu, dedenin zamanında sosyal medya yoktu. Bu yüzden dijital pazarlama konusunda okuyun Digitalage dergisini alın bunun yanında Marketing Türkiye dergisini okuyun, çok güzel dijital pazarlama örnekleri var ki Marketing Türkiye Kapital Medyanın rakip firmasıdır. Buna rağmen öneriyorum size Digitalage ağzımdan kaçtı ama kusura bakmayın reklam oldu biraz. Bu dergileri okuyun size oldukça fazla şey katacaktır. Dijital pazarlamadan uzak kalmayın. İyi bir yönetici olmak istiyorsanız iyi bir mühendis olmak istiyorsanız dijital pazarlamayla uğraşın. Artık CV lerde şuna bakılıyor: Bir Twitter hesabınıza, iki Facebook hesabınıza, üç FriendFit hesaplarınıza bakılıyor. Facebook yüzünden işinden kovulanlar Facebook taki fotoğrafları yüzünden işe alınmayanlar bu arada dikkat edin Facebook sizin vitrininiz 600 kişinin sizi izlediği seminer salonu veya konferans salonu orası. Facebook ta yapacağınız paylaşımlara çok dikkat edin. Twitter hesabınız mutlaka olsun. Eve gidince ilk işiniz Twitter hesabı açmak olsun. Birbirinizi ekleyin ve yaptığınızı anlatın. Sınavınıza mı dertlendiniz yazın oraya. Sınavım var dertlendim. Desin ki birisi de sınavı var demek ki üniversite öğrencisi. Serdar Kuzuloğlu, Burak Büyükdemir. Bu isimlerin birçoğunu duymuşsunuzdur belki. Sina Afra duydunuz tahmin ediyorum Gittigidiyor un yönetim kurulu üyesi, Ebay Türkiye İcra Kurulu başkanı. Kendisi bu insanları çalıştığı insanları Twitter dan buluyor. Çünkü 3 bin 4 bin kişilik bir takip etme şeyi var. Eğer o Twitter dan takip ederseniz o 7

hemen sizi takip ediyor ve artık bu yöneticiler dahi bakıyorsunuz ki yarım saat aralıklarla Twitter güncellemesi yapıyorlar. O kadar yoğunluklarının arasında ne yaptıklarını anlatıyorlar insanlara. Ben şuan toplantıdayım. Ya da gittigidiyor.com şu yeniliği yapacağız diyor. İnsanlar bunu önce oradan okuyor kulaktan kulağa pazarlamayla iletiyor Sina Afra konuşuluyor mesela. Eğer Sina Afra ismini ben bu kadar biliyorsam Twitter ve dijital medya sayesindedir bu. Eve gidince ne yapıyoruz o zaman Twitter hesabı açıyoruz değil mi? Açıyor muyuz ikna ettim mi sizi? Tamam. Aktif kullanıyoruz Twitter hesabımızı çünkü bu sizin vitrininiz Facebook hesabınız daha dikkatli kullanıyorsunuz çünkü bu da sizin vitrininiz. Bir FriendFit hesabı açıyorsunuz. FriendFit gene aynı şekilde Twitter da da yaptığınız güncellemeyi FriendFit bağlıyabiliyorsunuz ayrıca. Yani vitrinlerinizi açıyorsunuz. Burada kimler 4. sınıf öğrencisi şuanda? Süper çok iyi iki tabeden başka yoksa hiçbir şey için geç kalmış değilsiniz. Kendi reklamınızı yapın. Buna başlayın vitrinlerinizi açın eve gidince sergileyebileceğiniz ürünlerinizi koyun. Soru: Bir şeyi anlayamadım. Benim Twitter hesabım yok, Facebook hesabım da yok. Yani ben ihtiyaç duymuyorum. Yani şimdi hususi ürünleri, ne yaptığını anında takip edebiliyorsunuz veya işadamlarının toplantılarını işleri takip edebiliyorlar. Yani bana ne? Çağrı Erdoğan: Güzel işte o zaman şunu anlıyorum. Size ne diye bir şey yok o kısımda, zamanla siz takip ede ede takip edilen kişi olacaksınız. Örneğin bir konferansta gideceksiniz orta düzey bir yöneticiyle tanışacaksınız. Emin olun bu insanlar bu işi çok farkında oldukları için eve gittiklerinde sizi ekleyecekler çok ciddiyim kesinlikle ekleyecekler. Zamanında sizi takip ede ede güzel içerik ürettiğiniz sürece yani şurada şu seminer var şu makaleyi linkler verdiğiniz sürece bu yöneticiler sizi takip etmeye başlayacaklar. Buradan bir örnek Burcu Katırcı yı tanıyan var mı aranızda? Kendisi mesela güzel bir Facebook kullanıcısı iyi bir Twitter kullanıcısı ve çoğu kişi tanır kendisini. Microsoft a yaptıklarını insanlara çok iyi anlattı insanlara çünkü. Onun dışında Ali Babaoğlan ı tanıyan var mı? Sen nasıl tanıdığını anlatabilirsin. Görüşüyor musunuz? Öğrenci: Ben dinliyorum gene bir seminere gelmişti. Çağrı Erdoğan: İnternetten orada tanıdığınız sanırım. Öğrenci: Yine geldi. Her gün takip etmiyorum ama kendisini tanıyorum. Çağrı Erdoğan: Aynen öyle ama nasıl tanıyor arkadaşımız Ali Babaoğlan ı? İnternet sayesinde; Ali Babaoğlan benim çok takdir ettiğim bir dostumdur. İnternet üzerinden çok iyi tanıtır. Yaptıklarını yazar. Hatta ben bazen diyorum ki nasıl bu kadar çok Twitter güncellemesi yapıyor? Herhalde diyorum Twitter ın başında sabahlıyor. Hatta bakın Amerika da bu kadar çok Twitter güncellemesi yapıldığı için Twitter Marker diye bir cihaz çıktı cep telefonu gibi ama sadece Twitter up date yapmanızı olanak sağlayan bir cihaz. Telefon görüşmesi yapamıyorsunuz; Twitter cihazı çıktı çünkü Amerika ve Avrupa ülkeleri dijital pazarlamada ve kişisel dijital pazarlamanın oldukça farkında. Siz zamanla takip edilen kişi olacaksınız kesinlikle ama yaptıklarınızla. Mesela şu etkinliğe ben 20 25 kişinin geldiğini görüyorum. Bu kişiler diğer seminerlere gidiyorlarsa eğer kendilerini tanıtmak amaçlı bir şeyler yapıyorlar demektir. Yani network oluşturmak adına bir şey yapıyorlar demektir. Bir de güzel bir 8

tiyo daha vereyim. Bu Twitter da diyorsunuz ya takip ediyoruz. İşte bizim ne işimize yarayacak? Twitter da siz takip ettiğiniz takdirde o da sizi görüp takip ettiğinde sizin onunla mesaj iletişimine geçmek için yani bir linkiniz çıkıyor. Mesela siz üniversitenizdeki bir seminere davet edebilirsiniz bu kişiyi. Amacınız seminere davet etmekten öte o kişiyle tanışmak iletişim kurmaktır. Bu şekilde değerlendirebilirsiniz. Facebook ta binlerce ünlü ve sizin diğer çalışmak isteyeceğiniz şirketler başındaki kişiler var ve emin olun bunlar da sizin gibi iki kolu iki ayağı olan insanlar. Siz bunları takip ettiğimizde bunlar da sizi takip ediyor. Hatta bunlara mesaj gönderebiliyorsunuz ve zamanla aranızda bir bağ oluşabiliyor. Daha çok uçuk geliyor olabilir ama gerçektir. Öğrenci: Ben iki tane örnek vermek istiyorum biri Facebook tan, biri de Twitter dan. Cemal Nalga olayı vardı; Cemal Nalga nın kendi Twitter ı var sürekli up date ettiği. Ben de onu sürekli takip ettiğim için birkaç kere antrenmana onun sayesinde girdiğim oldu. Aynı zamanda Facebook tan takip ettiğim Galatasaray bayan basketbol takımı antrenörü vardı. Onun da Twitter ve Facebook u vardı sürekli onunla konuşa konuşa mesela gerçekten yani kendimi geliştirme açısından bir ortam ortaya çıktı. Belki bu bilişim adına olmuyor ama bunun faydasını da inşallah ileride görürüz. Çağrı Erdoğan: Mutlaka görürsünüz yani güzel bir örnek aslında bu. Ben de Guy Kawasaki ye mesaj atmıştım Twitter dan. Kendisi yani cevap vermeyeceğini düşünürsünüz ama o anda İstanbul da çıktı, ben de İstanbul daydım. Türkiye de bir seminere davet ediyordum kendisini. Birazda deli olmalısınız bu konuda üniversitemize seminere gelin. Çünkü sizin elinizde tek araç bu, buraya çekmek için yani aynı ortamda olmanı için tek aracınız bu. Üniversiteye seminere getireceksiniz. Sonra bir kartını alacaksınız. Siz ortamlarınızı ve siz torpillerinizi yaratacaksınız böyle bir noktadayız. Bu noktada kendinizi dijital pazarlayarak olur. 9