ARİF NİHAT ASYA (1904-1975). İlk ve orta öğrenimini yoksunluklarla tamamlayıp İstanbul Yüksek öğretmen Okulu ndan mezun olur (1927). Anadolu ve Kıbrıs ta öğretmenlik görevini yapar. Milletvekili de seçilir. Milli duygu ve değerleri eserlerinde işler ŞİİR: Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor, Kökler ve Dallar, Şiirler. 1. DESTAN O zaferler getiren atların Nalları altındanmış; Gidişleri akına, Gelişleri akındanmış. Yolları eline dolıyan; Beldeler, ülkeler avlıyan Süvarileri varmış ki, Oğuz, Bilge, Süleyman'mış Bize bin yıllık armağan Şu parıltı kılıçlarından Ve şu serin, kuytu gölge Kanatlarındanmış. Kimi kılıç dövülen al külçeden, Kimi güllerin al açtığı bahçeden, Kimi dağların yoğrulduğu Şu mor yığındanmıs. Tufanında, borasında, Gürüldemiş gökler... Ve yerle gök arasında Dağlar kımıldanmış... Gönül vermişler aya; 1 / 8
Hükmetmişler toprağa, suya... Tanrı'yla akrabalıkları Yakındanmış. Zembereğim kuran Onlarmış bu dünyanın... Onlar ki kurt doğuran Obaların kanındanmış. Ve zaferler getiren atların Nalları altındanmış. 2. BİR BAYRAK RÜZGÂR BEKLİYOR Ziya İlhan Zaimoğlu'na Şehitler tepesi boş değil, Biri var, bekliyor... Ve bir göğüs nefes almak için Rüzgâr bekliyor. Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye, Yattığı toprak belli, Tuttuğu bayrak belli. Kim demiş Meçhul Asker diye? Destanını yapmış, kasideye kanmış Bir el ki ahretten uzanmış, Edeple gelip birer birer Öpsün diye faniler. Öpelim temizse dudaklarımız... Fakat basmasın toprağına Temiz değilse ayaklarımız. Rüzgârını kesmesin gövdeler... Sesinden yüksek çıkmasın Nutuklar, kasideler! 2 / 8
Geri gitsin alkışlar, geri... Geri gitsin ellerin Yapma çiçekleri! Ona oğullardan, analardan Dilekler yeter... Yazın sarı, kışın beyaz Çiçekler yeter. Söyledi söyleyenler demin... Gel süngülü yiğit, alkışlasınlar, Şimdi sen söyle, söz senin! Şehitler tepesi boş değil, Toprağını kahramanlar bekliyor... Ve bir bayrak dalgalanmak için Rüzgâr bekliyor." Destanı öksüz, sükûtu derin Meçhul Askerin... Türbesi yakışmış bu kutlu tepeye; Yattığı toprak belli, Tuttuğu bayrak belli... Kim demiş Meçhul Asker diye? 3. BAYRAK Ey mavi göklerin beyaz ve kızıl süsü... Kızkardeşimin gelinliği, şehidimin son örtüsü, Işık ışık, dalga dalga bayrağım, Senin destanını okudum, senin destanını yazacağım. Sana benim gözümle bakmayanın Mezarını kazacağım. Seni selâmlamadan uçan kuşun Yuvasını bozacağım. 3 / 8
Dalgalandığın yerde ne korku, ne keder... Gölgende bana da, bana da yer ver! Sabah olmasın, günler doğmasın ne çıkar: Yurda ay-yıldızının ışığı yeter. Savaş bizi karlı dağlara götürdüğü gün Kızıllığında ısındık; Dağlardan çöllere düşürdüğü gün Gölgene sığındık. Ey şimdi süzgün, rüzgârlarda dalgalı; Barışın güvercini, savaşın kartalı... Yüksek yerlerde açan çiçeğim; Senin altında doğdum, Senin dibinde öleceğim. Tarihim, şerefim, şiirim, herşeyim; Yer yüzünde yer beğen Nereye dikilmek istersen, Söyle, seni oraya dikeyim! 4. DAĞLAR Çekmece'den Maltepe'den ileri Gitmemiş Sâdâbâd çelebileri Alem tepesine Alem dağ derler... Böyle bilmiş, böyle yazmış eserler. Dağlar var karanlık, dağlar var beyaz. Korka korka eteğinden öper yaz; Ağrıdağ, Babadağ, Gâvurdağ, Ilgaz Kubbelerdir... dolaşılır, aşılmaz. Tendürük'te, Kop'ta, Palandöken'de Kurtlann payı var gelip gecende... Ki alırlar vermek istemesen de! 4 / 8
Dağlar var, tahtından inmiyen sultan Dağlar var, yapılmış bundan, buluttan.. Dağlar var ki Bingöl, Binboğa, Süphan, Medetsiz'ler, Mor'lar, Nur'lar, Yıldızlar; Kara'lar, Kızıllar, Bozlar, yağızlar... Karla dolar «İmdat» diyen ağızlar; Yollar kesen, haraç alan dağlar var. Bolkar'da çamların sakızı damlar... Ve bir yıldız düşer, tutuşur çamlar... Bir kızıl şehrayin olur akşamlar... Tacı olan, tahtı olan dağlar var. Tüter Sarıçiçek, burcu burcudur, Akşamları ya mor, ya turuncudur. Ve kışın dünyanın öbür ucudur... Sarkarken Cudi'nin karları dal dal Bağdaş kuradursun yollara Karhal! «Ferman padişahın, dağlar bizimdir;» Dedi yerde bir kurt, gökte bir kartal. Dönmez misiniz ey yolda kalanlar; Yolcular, garipler, garip çobanlar; Allahüekber'de tekbîr alanlar? Ovalar, konaklar, yollar aşın Birbirini selâmlıyan dağlar var. Dağlar var, batının yangınında kor... Dağlar var adları Nemrut, Balahor... Kayışdağ kim, Alemdağ kim oluyor? Lâkin ufukları görünce yoksul Dağ yerine kubbe yapmış İstanbul; Kurşun şamdanlarda mumlar fildişi.., Ki pırıltıları sularda pul pul. 5 / 8
5. TEPELER Çadırtepe, Dumlupmar, Türbetepe, Adatepe... Ki üstlerinden bir bulut Geçti güller serpe serpe Türbe, otağ, kubbe, eyvan. Adları Dicle'de Seyran, Fırat yollarında Aslan, Çukurova'da Kurttepe. Kültür, Tınaz, Dua, Fikir... Say sayabilirsen bir bir Kemerlerdir, kubbelerdir Bir yeni imana gebe. Uzar sınırlar aşırı Tepelerin kervanları; Biri mordur akşamları. Biri şafaklarla pembe. Süslemişler yurdu yer yer. Ki çocuğun geçer gider Rüzgârlar alnını, seller Eteğini öpe öpe. Lâle, Menekşe tepesi... Fakat hepsinin kubbesi Allahüekber dağında Allahüekber tepesi. 6. NİNNİ Perilerin, meleklerin 6 / 8
Üflediği altın neyler Huhusu güvercinlerden Gelecek ninniyi söyler. Yuva olun yavruma ey Pamuklar, ipekler, tüyler!. Yıldızlar damla damla süt. Bir anne yüzüdür aylar. 7. MASALLARLA Benim de bir annem olsa annemin Beşiğini seve seve sallardım; Gülse güller açılırdı içimde Ve ağlasa inci inci ağlardım. Isılda ey mavi saray ışılda: Pırıl pırıl şehnişinler, kapılar... Senin kırk gün, kırk gecelik düğünün, Benim kırk gün, kırk gecelik yasım var Sesler gelir sarnıçların dibinden: Çıkayım mı, çıkayım mı? Çık da gör! Bir yakılmış, bir yıkılmış yerdeyiz... Daha neler yıkacaksın yık da gör! Çağlar yüksük dolusuymuş ve hayat İki iğne bir çuvaldız boyu yol... Söyle anne: neye yarar niçindir Demir çarık, demir asa, demir kol? Oğlun oldum ey anneler annesi... Türküce de masalca da bilirim, Şehnişinden sarkıtırsan saçını Saçlarına tırmanarak gelirim. ARİF NİHAT ASYA (1904-1975). İlk ve orta öğrenimini yoksunluklarla tamamlayıp İstanbul Yüksek öğretmen 7 / 8
Powered by TCPDF (www.tcpdf.org) Şiir Okulu ndan mezun olur (1927). Anadolu ve Kıbrıs ta öğretmenlik görevini yapar. Milletvekili de seçilir. Milli duygu ve değerleri eserlerinde işler ŞİİR: Bir Bayrak Rüzgar Bekliyor, Kökler ve Dallar, Şiirler. (Sakin Öner, Arif Nihat Asya, Toker Yayınları, İstanbul 199..) 8 / 8