ANMED ANADOLU AKDENİZİ Arkeoloji Haberleri 2012-10 News of Archaeology from ANATOLIA S MEDITERRANEAN AREAS (Ayrıbasım/Offprint) Suna - İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü Suna & İnan Kıraç Research Institute on Mediterranean Civilizations
Boğsak Adası Yüzey Araştırması 2011 Survey on the Boğsak Island 2011 Günder VARİNLİOĞLU Mersin ili, Silifke ilçesine bağlı İmamuşağı köyü sınırlarındaki Boğsak Adası, Isauria Eyaleti sahili boyunca konaklamaya elverişli geniş bir koyun güney girişini kontrol eden stratejik bir konumda yer almaktadır. Ada, İ.S. 4.-7. yy. lar arasında yapılaşarak büyük ve yoğun bir yerleşime dönüşmüştür. Boğsak Adası ve Koyu nda yürütülmekte olan yüzey araştırmasının ikinci sezonunda adanın güney kesiminde belgeleme çalışmaları gerçekleştirilmiş, bunun yanı sıra ada yerleşiminin hem anakara, hem de yakın çevresindeki diğer adalarla olan bağlantılarının araştırılması için bölgede keşif çalışmaları yapılmıştır * (Res. 1). Boğsak Adası nın kayalık kıyıları hariç tüm yüzeyini kaplayan bitki örtüsü ve engebeli yapısı nedeniyle 2010 sezonunda adanın güney kesiminde çalışmak mümkün olmayınca, 2011 çalışmaları adanın güneyine yoğunlaşmıştır. Yapıların konumlarını ve ana hatlarını belirlemede 2010 yılında çekilmiş hava fotoğrafları kullanılarak, kalıntıların yerleşim planının çıkarılmasına yönelik eskizler hazırlanmıştır (Res. 2). Neredeyse tamamen bitki örtüsü altında kalan Kilise IV ün krokisi çizilerek, yapının içindeki ve çevresindeki, kiliseye ait mimari süsleme elemanlarının (sütun, sütun başlığı, parapet, opus sectile döşeme) yerleri tespit edilmiş, ulaşılabilen parçalar çizim ve fotoğrafla belgelenmiştir. Ayrıca, adanın güney kesiminde ulaşılabilen diğer mimari kalıntılar incelenmiş, ileriki yıllardaki ölçümlerde altlık olarak kullanılması amacıyla krokileri hazırlanmıştır. 2011 yılında yüzey araştırmalarına buluntu toplama izni verilmemesi nedeniyle küçük buluntuların büyük bir * 2011 yüzey araştırmasına mali desteklerinden dolayı Suna- İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araştırma Enstitüsü (AK- MED), Kültür ve Turizm Bakanlığı DÖSİMM, Mersin Valiliği ve Dr. Sarah Tyler Brooks a teşekkür ederim. Araştırmanın her aşamasında deneyimlerini ve bilgisini bizimle paylaşan Silifke Müze Müdürü İ. Öztürk, Kültür ve Turizm Bakanlığı temsilcisi S. Tan ve Silifkeli dostumuz Ç. Akyürek in desteği olmadan bu çalışmayı gerçekleştiremezdik. Boğsak Island in the village of İmamuşağı in the Silifke District (İlçesi) of Mersin province is located strategically by the southern mouth of a bay alongside Isauria. With occupations dating to the 4 th -7 th centuries A.D., the island turned into a large and dense settlement. During our second season of survey at Boğsak Island and Bay, we documented the southern part and made archaeological explorations to discover the connections of the settlement both with the mainland and with the surrounding islands * (Fig. 1). Since no work had been done on the southern part of the island in 2010 because of the thick vegetation and rough terrain (except the rocky coastline), the survey in 2011 concentrated on the southern end. With the help of aerial photographs taken in 2010 to locate the structures and their outlines, sketches of the settlement were drawn (Fig. 2). Church IV, which is almost completely concealed under vegetation, has been mapped, and its architectural decorations such as columns, capitals, parapets, opus sectile pavement both inside and surrounding the structure were localised. These remains, where accessible, were drawn and photographed. Additionally, other architectural remains in the southern part of the island were investigated and mapped in order to provide a basis for future measurements. Because collecting the small finds was not allowed for the 2011 campaign, a large portion of the small finds were documented at site. However, a small number of diagnostic finds of pottery, metal and glass were * We would like to thank the administration of the Suna & İnan Kıraç Research Institute on Mediterranean Civilizations (AKMED), the General Directorate of Circulating Funds of the Ministry of Culture and Tourism, the Governorship of Mersin and Dr. Sarah Tyler for their financial support to our 2011 campaign. We would also like to thank the director of the Silifke Museum İ. Öztürk, the representative of the Ministry of Culture and Tourism S. Tan as well as Ç. Akyürek from Silifke without whose support we would have unable to conduct our surveys. 137
Res. 1 2011 yüzey araştırması yürütülen bölgenin Google Earth ten alınmış uydu görüntüsü. Boğsak çevresinde tespit edilen yerleşimler ve kalıntılar uydu görüntüsü üzerinde işaretlenmiştir Fig. 1 Satellite image of the area surveyed in 2011 taken from Google Earth (settlements and remains identified around Boğsak are marked) kısmı arazide belgelenmiştir. Az sayıda diyagnostik seramik, maden ve cam buluntu toplanarak ofis ortamında belgelendikten sonra, küme halinde araziye geri bırakılmış ve yerleri el GPS i ile kaydedilmiştir. Yüzeyde bulunan mimari elemanların (sütun başlığı, parapet parçaları, sütunlar, mermer kaplama, vb.) buluntu yerleri yine el GPS i ile kaydedilmiş, krokilere işlenmiş ve fotoğraflanmıştır, ancak yalnızca küçük parçaların ölçekli çizimleri yapılabilmiştir. İleriki yıllarda az tahrip olmuş mimari süsleme elemanlarının (Res. 3) fotogrametrik yöntemler veya laser scanner kullanılarak üç boyutlu modellemesinin yapılması planlanmaktadır. 2011 sezonu çalışmaları kapsamında, Boğsak Adası yerleşiminin içinde yer aldığı yerleşim ağını anlayabilmek için, Boğsak Koyu ve çevresinde, Güvercin ile Dana adalarında keşif çalışmaları yürütülmüştür. Boğsak Koyu nun arka bölgesinde şimdiye dek bilim insanlarının kaydetmediği, ama bir kısmı Harita Genel Komutanlığı nın haritalarında işaretlenmiş yerleşim alanları ve kalıntılar tespit edilmiştir (Res. 1). Boğsak kıyısının 1,5 km. kuzeybatısındaki dağlık alanda, yaklaşık 250 m. yükseklikteki Gölcük mevkiinde 200x200 m. lik düzlük bir alana yayılmış bir köy yerleşimi bulunmaktadır. Bu yerleşimin etrafında bugün de kullanılmakta olan, kuru tarıma elverişli geniş tarım arazileri vardır. Yerleşimin kuzeydoğu ve güneybatı uçlarında yer alan zeytinyağı atölyeleri bölgede zeytin ve ürünlerinin yetiştirildiğini ve işlendiğini göstermektedir (Res. 4). Hem Gölcük'te, hem de Gölcük-Boğsak arasındaki dağlık arazide bulunan endüstriyel zeytinyağı üretimine uygun büyüklükte işlikler ve atölye yapıları, Res. 2 Adanın güney kesiminin hava fotoğrafı mozaiği (2010 yılında çekilen hava fotoğraflarının Adobe Photoshop CS5 programında birleştirilmesiyle oluşturulmuştur) Fig. 2 Mosaic of aerial photos from the southern end of Boğsak (aerial images taken in 2010 were united using Adobe Photoshop CS5) collected and documented indoors, but these were later returned to the site where their location was recorded by GPS. Also, the location of architectural elements (i.e. columns, capitals, fragments of parapets, marble pavement, etc.) discovered on the surface were positioned, mapped by GPS, and also photographed; however, only the small findings were drawn to scale. In our future campaigns we plan to make 3D models of the less damaged architectural decorations (Fig. 3) by using photogrammetric methods or by a 3D laser scanner. During the 2011 campaign we also made explorations along the Boğsak Bay and its environs, as well as on the islands of Güvercin and Dana, in the hope that they might reveal a network of settlements including Boğsak Island. Behind Boğsak Bay we located settlement areas, some of which are marked on the maps of the General Command of Cartography but not recorded by any scholars so far (Fig.1). There is a village at a flat area measuring 200x200 m. at Gölcük Mevkii at an altitude of about 250 m. and 1.5 km. northwest of Boğsak s shores. The vast tracts of land surrounding the settlement are arable. The facilities by the northeast and southwest ends of the settlement reveal olive oil production and processing for the region (Fig. 4). Both in Gölcük and in the mountainous terrain between Gölcük and Boğsak, the structures identified, which are large enough for the industrial production of olive oil, indicate that the olive and its products in the hinterland of Boğsak Bay were an integrated part of the economy. Olive oil production areas identified in other rural settlements in Isauria are striking when considered in relation 138
Res. 3 Boğsak Adası nın güney ucunda bulunan kireçtaşı sütun başlığı Fig. 3 Limestone capital found on the southern end of Boğsak Island Res. 4 Gölcük yerleşiminin batısında yer alan zeytinyağı atölyesine ait değirmen taşları Fig. 4 Mill stones from the olive oil facility west of Gölcük Boğsak Koyu'nun arka bölgesinde zeytin ve ürünlerinin ekonominin önemli bir parçası olduğuna işaret etmektedir. Isauria'daki diğer kırsal yerleşimlerde de sıkça görülen zeytinyağı işlikleri ve bunlara koşut olarak İ.S. 4.-7. yy. lar arasında yerleşimlerin genişlemesi ve yapılaşması dikkat çekicidir. Özellikle İ.S. 5. yy. ın 2. yarısında kırsal yerleşimlerdeki kilise inşaatları bu ekonomik canlılığın bir uzantısı olmalıdır. Gölcük'teki yerleşimde tespit edilen iki bazilikal planlı kiliseyi de bu bağlam içinde değerlendirmek mümkündür (Res. 5). Gölcük'teki yapılarda bu bölgede sıkça rastlanan duvar örgüsü tiplerinin tümü görülmektedir (düzgün kesmetaş, poligonal, harçlı duvar örgüsü). Ancak yerleşimin tarihi hakkında daha fazla birşey söylemek şu aşamada mümkün değildir. Boğsak kıyısının 1,5 km. batısında, Karabucak (Çukur) adıyla bilinen mevkideki kalıntılar ise günümüz yerleşimiyle içiçe olduğundan oldukça tahrip olmuştur. Bu kalıntıların kuzeybatısında İ.S. 1.-2. yy. lara tarihlenebilecek bir mezar steli bulunmuştur. Roma İmparatorluk Dönemi'nde bu mevkide görülen hareketliliğin Geç Antik Dönem'de artarak devam etmiş olduğu düşünülebilir. İleriki yıllardaki araştırmalar Boğsak kıyısının tarihine ve ada ile ilişkisine ışık tutacaktır. Boğsak Koyu'nun 1 km. güneyinde, koyu ve adanın bir kısmını gören Temirini mevkiinde, yamaçtaki doğal mağaranın genişletilmesiyle inşaa edilmiş bir şapel ve mağaranın etrafında harçlı duvar örgüsünün kullanıldığı yapı kalıntıları tespit edilmiştir. Araştırmanın son gününde bulunan bu Res. 5 Gölcük, bazilikal planlı Kilise I in apsis kalıntıları Fig. 5 Remains of apse from the basilical Church I, Gölcük to the growth and development of the settlements during the 4 th -7 th centuries A.D. Church construction, especially in the second half of the 5 th century, must be a consequence of this economic expansion. It may be possible to consider the two basilical churches at the Gölcük settlement within such a context (Fig. 5). The structures found here reveal all types of masonry seen within the region (cut-stone blocks, polygonal, mortar masonry). However, so far the history of the settlement is hardly known. Furthermore, because the remains discovered in the vicinity of Karabucak (Çukur), 1.5 km. west of the Boğsak coastline are within the modern settlement, they have been badly damaged. There is a stele, which may be dated to the 1 st and 2 nd centuries A.D., located in the northwest part of the site. We may consider that the vibrancy seen in this region during the Roman Empire might have continued and increased throughout Late Antiquity. The studies to be made in the following campaigns will surely bring light the history of the Boğsak coastline and its relations with the island. In the vicinity of Temirini, 1 km. south of Boğsak Bay, we identified a chapel built as an extension of a natural cave on the slope as well as structural remains, which reveal the use of mortar masonry around the cave. The history and function of this small complex of structures, discovered on the last day of our survey, and their connection with Boğsak Bay will be studied in our future campaigns. Thanks to permission granted by the Naval Commander of the Mediterranean Area, we had the opportunity to visit Liman Kalesi and Ağa Limanı situated within a military zone. During our short visit we discovered the remains of a basilical church and its cisterns at the peak of the peninsula. Immediately northwest of the church 139
Res. 6 Güvercin Adası nın kuzeydoğusundaki yapı kalıntıları Fig. 6 Structural remains in the northeast part of Güvercin Island Res. 7 Güvercin Adası nda mozaik döşeme Fig. 7 Mosaic pavement, Güvercin Island küçük yapı topluluğunun tarihi, işlevleri ve Boğsak Koyu ile ilişkisi ileriki yıllarda araştırılacaktır. Boğsak Adası'nın 1 km. kuzeyinde, askeri bölge içinde yer alan Liman Kalesi ve Ağa Limanı Yarımadası nı Akdeniz Saha Komutanlığı'nın izniyle ziyaret etmek mümkün olmuştur. Kısıtlı bir sürede gerçekleştirilen bu çalışmada, yarımadanın en yüksek noktasında bazilika planlı bir kilise kalıntısı ve kiliseye ait sarnıçlar bulunmuştur. Kilisenin hemen kuzeybatısında, yarımadanın kuzey kıyısı boyunca antik yol kalıntıları tespit edil miştir. Isauria kıyılarının açığındaki Güvercin ve Dana adalarına günübirlik geziler düzenlenmiştir. Boğsak Adası nın yaklaşık 3 km. güneybatısında, Palaiai (Tahtalimanı) koyunun 1 km. güneyinde yer alan Güvercin Adası yaklaşık 50x60 m. boyutlarında, kıyının yalnızca 200 m. açığında yer alan küçük bir kayalıktır. Adadaki kalıntıların Geç Antik Dönem e ait varsıl bir konut kompleksine ait olduğu söylenebilir. Yapılardaki duvar örgüsü harçla bağlanmış küçük dikdörtgen taşlardan oluşmaktadır (Res. 6). Adada yürütülen çalışmada, yapı kompleksinin önemli kısmının krokileri hazırlanmış, mimari süsleme parçaları ve yüzey buluntuları incelenmiştir. Yapı kompleksini oluşturan mekânların güneybatı kesiminde tahrip edilmiş geometrik renkli mozaik taban (Res. 7), güneyde ise siyah ve beyaz mozaik tessera küpleri görülmüştür. Son olarak, Boğsak Adası'nın 8,5 km. güneybatısında yer alan yaklaşık 3x1,5 km. büyüklüğündeki Dana Adası ziyaret edilmiştir. Hemen güneybatısındaki Aphrodisias kenti ile Holmoi (Taşucu) limanı arasında, kıyı hattı boyunca hareket eden teknelere ve kayıklara konaklama, tamir, ve erzak sunabilecek stratejik bir konumda yer alan bu büyük adanın yalnızca kuzeybatı kıyısında tespit çalışmaları yapılmıştır. Kıyı hattı ve arkasındaki tepelere uzanan düzlük alanda çok sayıda sarnıç, lahit, kayaya oygu mezar ve işlevi bilinmeyen yapı kalıntıları görülmüştür. Kıyı hattının batısındaki tuğla örgülü are the traces of an ancient road along the northern shoreline. We made daily visits to the islands of Güvercin and Dana that are offshore ancient Isauria. Güvercin Island is a mass of rock measuring about 50x60 m., 200 m. off the shore, situated 1 km. south of Palaiai (Tahtalimanı) Bay and 3 km. southwest of Boğsak Island. Remains found on the island presumably belong to a wealthy house complex from Late Antiquity. The masonry of the structures is composed of small rectangular stone blocks and mortar (Fig. 6). During our studies on the island we not only mapped most of the house complex but also investigated its architectural decorations and surface finds. Around the area southwest of this complex of structures we identified a floor with polychrome geometric mosaics (Fig. 7), and towards the south black and white mosaic tesserae. Finally, we visited Dana Island, which measures 3x1.5 km. and is located about 8.5 km. southwest of Boğsak Island. Here we only had the opportunity to explore the northwest shoreline of this island located strategically between the ancient city of Aphrodisias to the southwest and the port of Holmoi (Taşucu). The area is suitable for sheltering boats and providing them with maintenance and supply services. On the flat area behind the shore towards the hills are numerous cisterns, sarcophagi and rock tombs as well as unidentified structural remains. The hypocaustum of the brick bath construction west of the shore still survives (Fig. 8). Along this line there are remains, which may have served as a boat yard, a boat repair area, and remains of a saltern or a quarry. Among the findings on the northwest shore of Dana Island are small number of marble architectural fragments and coloured mosaic tesserae. Also, at the foot of the hill northeast of the northwestern shoreline are the remains of a basilical church, which 140
hamam yapısının hypocaust sistemi hâlâ ayaktadır (Res. 8). Bu hat üzerinde çekek yeri, tekne tamir alanları, tuzla, ya da taşocağı olarak kullanılmış olabilecek kalıntılar vardır. Dana Adası nın kuzeybatı kıyısında az miktarda mermer mimari süsleme parçası ve yer yer renkli mozaik tessera küpleri bulunmuştur. Kuzeybatı kıyı hattının kuzeydoğusundaki tepenin eteklerinde sütun başlıklarına dayanarak İ.S. 5. yy. ın ikinci yarısına tarihlenebilecek bazilikal planlı bir kilise kalıntısı tespit edilmiştir. 2011 yılında Boğsak Adası'nda yürütülen yüzey araştırmasıyla, adadaki ön keşif, belgeleme ve örnekleme çalışmalarının bir aşaması daha tamamlanmış olmaktadır. Boğsak Adası'nın zorlu arazi yapısı ve yoğun bitki örtüsü yerleşim planının üretilmesinde birçok yöntemin bir arada kullanılmasını gerektirmektedir. Geleneksel eskizler ve bunların Total Station ve GNSS GPS aletleri ile yersel kordinatlarının ölçümünün yanısıra, hava fotogrametrisi, yersel fotogrametri ve uzaktan algılama yöntemlerine başvurulmaya devam edilecektir. Yerleşim planı üretiminin yanı sıra, ulaşılabilen bölgelerde yüzey buluntuları örneklenerek belgelenmektedir. Tüm bu verilerin buluntu veritabanı ve Coğrafi Bilgi Sistemleri platformunda bir araya getirilmesi üzerine çalışmalar sürmektedir. Bu verilerin değerlendirilmesi sonucunda belirlenecek kesimlerdeki jeolojik yapıyı, mimari kalıntıları ve yüzey buluntularını daha ayrıntılı ve sistematik yöntemlerle incelemeye ve belgelemeye geçmeden önce, adanın bütününü değerlendirmek zorunludur. Boğsak Adası'ndaki seramik buluntular üzerine çalışmalar devam etmekle birlikte, ön incelemeler İ.S. 4.-7. yy. ları işaret etmektedir. Bölgedeki kilise inşasının, İsauria'daki diğer kırsal yerleşimlerde olduğu gibi İ.S. 5. yy. ın ikinci yarısında yoğunlaştığı görülmektedir. Bunun yerleşimlerdeki varsıllaşma, genişleme ve yapılaşma ile koşut olduğu öne sürülebilir. Liman ve Tokmar kaleleri dışında, Boğsak Koyu ve çevresinde, Boğsak, Dana, Güvercin adalarında Ortaçağ a tarihlenebilecek seramik, küçük buluntu veya yapı kalıntısı henüz bulunmamıştır. Boğsak Adası ve çevresinde 2011-2012 yıllarında yürütülen yüzey araştırması, bölgenin Geç Antik Dönem de yoğun yapılaşma ve yerleşim gördüğü savını desteklemektedir. Res. 8 Boğsak Adası nın kuzeybatı kıyısında yer alan hamam yapısının hypocaust sistemi Fig. 8 Hypocaust system of the baths on the northwest shore of Boğsak Island may be dated to the late 5 th century A.D. based on its column capitals. By the end of the survey on the Boğsak Island in 2011 we completed another phase of our studies in preliminary discovery, documentation and sampling on the island. The rough terrain and vegetation on Boğsak Island requires a combination of various mapping techniques. In addition to the traditional sketching and positioning of the coordinates by using Total Station and GNSS GPS, aerial photogrammetry and topographic photogrammetry as well as remote sensing system were used for documentation. Other than mapping the settlement, available survey finds were also sampled and documented. We are presently working to place all data in a database of finds and the Geographical Information Systems platform. It is necessary to consider the entire island before starting to evaluate in detail, investigate and document systematically all these data as well as to identify the geologic structures, architectural remains and survey finds in certain areas. Even though the finds of pottery are still being studied, the initial results indicate that they are from the 4 th 7 th centuries A.D. Intense church construction is observed in the second half of the 5 th century, as is the case for the rural settlements in Isauria. This may be a parallel development with the accumulation of wealth, expansion and construction in the settlements. So far, there have been no potsherds, small finds or structural remains identified that could be dated to the Middle Ages, either outside the Liman and Tokmar foundations, on the Boğsak Bay and its environs, or on the islands of Boğsak, Dana and Güvercin. Our surveys on Boğsak Island and its environs conducted in 2011 support the assumption that the dense construction and settlement in the region must be dated to Late Antiquity. 141