İhbarcı şahıs gönderdiği WhaTsapp mesajında açık isminin gizli kalmasını talep ettiği için isim soyad bilgisi verilmedi.

Transkript

1 BİLGİ İÇİN : ANKARA VE İSTANBUL CUMHURİYET BAŞ SAVCILIĞI ve SN. CUMHURİYET SAVCILARIMIZ TEM DAİRE BAŞKANLIĞI İSTİHBARAT DAİRE BAŞKANLIĞI SİBER SUÇLAR DAİRE BAŞKANLIĞI İLGİLİ EMNİYET MÜDÜRLÜKLERİ Sayın Amirim; tarihinde saat 21:55 te WHATSAPP hattımız üzerinden gönderilen 1 adet ihbar mesajında, ihbarcı şahıs, AMERİKAN GİZLİ SERVİSLERİ nin tüm dünyada yabancı ülke vatandaşları da dahil olmak üzere kişilere yönelik ZİHİN KONTROLÜ TEKNOLOJİSİ kullanıldığını iddia etmektedir. İhbarcı şahıs gönderdiği WhaTsapp mesajında açık isminin gizli kalmasını talep ettiği için isim soyad bilgisi verilmedi. Bu ihbar ile ilgili açıklama ve değerlendirmemizi aşağıdan okuyabilirsiniz. Sayın Amirim, ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBU olarak FENOMEN MK ULTRA & TELEGRAM teknolojisini gerek yerli kaynaklardan, gerek yabancı kaynaklardan, gerekse tüm resmi belgelerden kapsamlı olarak araştırıyor ve bulgularımızı düzenli olarak bloğumuzda, web sitemizde ve sosyal medyada paylaşıyoruz.

2 Kamuoyunda bilinen adı ile ZİHİN KONTROLÜ yada diğer bilimsel adı ile MK ULTRA & TELEGRAM teknolojisi FENOMEN bir teknoloji. Resmi makamlar bu teknolojinin yokluğunu kabul etmedikleri gibi varlığını da açıklamıyorlar. Kısacası ne var diyorlar ne de yok diyorlar. Hal böyle olunca psikiyatrik rahatsızlık yaşayan vatandaşlarımız (Gerçekten mağdur olanları tenzih ediyoruz) DEVLET BANA ZİHİN KONTROLÜ UYGULUYOR diyerek soluğu Cumhuriyet Savcılıklarında alıyor. Halbuki bu işin çözümü çok basit. En yetkili makamdan - ki bu MİT MÜSTEŞARI Sn. Hakan Fidan olur, İç İşleri Bakanımız olur yada bizatihi Başbakanımız olur bir açıklama yapılsa ve bu FENOMEN teknolojinin devlet eliyle kullanılmadığı deklare edilse kamuoyunda belirgin bir rahatlama olacaktır. Ancak bu açıklama yapılmadığı için ağır psikolojik sorunları olanlar yada geçmişte uyuşturucu madde kullanmış olanlar, vücutlarında ve zihinlerinde bir anormallik gördüklerinde PSİKİYATRİ SERVİS lerine danışmak ve uygun tedaviyi görmek yerine internet üzerinde çare aramaya koyuluyorlar. Tabi internette ki doğru bilgi kadar dezonferme bilgilerin çokluğunu da göz önüne alırsak MK ULTRA & TELEGRAM konusunda bir çok yalan yanlış bilgiyi de gerçek zannediyorlar. Ki bunlardan bir tanesi de ELEKTROMANYETİK olarak kişinin zihninin kontrol edilmesi, bir robot gibi yönlendirilebilmesi, hatta suikast, cinayet bile işlettirilebilmesi ile ilgili hurafedir. Bu konuda çok defa gerek TV den gerekse internet siteleri üzerinden çok sayıda uzmanımız açıklama yaptı. Şu anki teknoloji ile elektro manyetik olarak ZİHİN KONTROLÜ yapılamaz. Bu ancak FARMAKOLOJİK yani tıbbi kimyasal maddeler (LSD TÜREVLERİ) ile beraber uygun psiko-ortam sağlandığı takdirde yapılabilir ki geçmişte çok sayıda deneyin konusu olmuştur. Ancak, istihbarat servislerinin günümüzden yıl ilerideki teknolojileri şimdiden kullanılabildiği düşünülürse, özellikle teknik takip teknolojisinin çok ileri düzeyde olduğunu söylemek mümkün. Ve bu çerçevede ZİHİN KONTROLÜ henüz yapılamasa bile kişinin görsel ve işitsel fonksiyonlarına uydu yada obzerver araçları üzerinden erişerek kişinin bireysel olarak on line kontrolü yada takibi teorik olarak yapılabilir. En azından yapıldığı konusunda çeşitli kaynaklarda bazı bilgiler yer alıyor. Yani bu teknolojinin bir İSTİHBARAT TEKNOLOJİSİ olduğunu söyleyebiliriz ve açık kaynaklarda bu teknolojinin gelişmiş Batılı yabancı Servisler tarafından kullanıldığı yönünde da iddialar mevcuttur. Hassas Takibi bu teknolojiden ayrı değerlendiriyoruz. Tabi bunun yanı sıra çok sayıda yerli ve yabancı vatandaşımız bu teknolojinin mağduru olduğunu iddia ediyor. Teknolojinin amacına baktığınızda bu teknolojinin bir istihbarat teknolojisi olması hasebiyle sadece istihbari değer taşıyan kişilere karşı kullanıldığını söyleyebiliriz. Teorik olarak. Ancak uygulamada çok sayıda sıradan mesleklere sahip yerli ve yabancı vatandaşın da aynı şikayetleri sergilemesi ve bu mağdurların tüm dünyada sayılarının on binleri bulması takip teknolojisinin sıradan vatandaşlara karşı da kullanılıyor olma ihtimalini akla getiriyor. Bu ihtimal, otoritelere ve uzmanlara göre çok akla yatmasa ve mantıksız gelse de durum ne yazık ki böyle. Şikayetlerin sürekli artması, bu

3 mağdurların yada şikayetçilerin bir KOBAY PROJESİNE dahil olduklarına işaret edebilir. Bu ihtimal de çok sayıda kişi tarafından konuşuluyor. Bu noktada bize göre devletin bu iddialara sessiz kalmadan üzerine düşen sorumluluğu yerine getirerek tüm iddiaları ciddiyetle araştırması ve kamuoyuna sonuçları hakkında bilgi vermesi gereklidir. Eğer bunu yapmaz ise bu yara ileride kangren hale gelecektir. Çünkü devletin öncelikli görevi vatandaşının vücut ve akıl sağlığını koruma altına almak için gerekli tüm önlemleri almaktır. Eğer devlet bu konunun üzerine ciddiyet ile gitmezse töhmet altında kalması kaçınılmazdır. Çünkü bu durumda, Anayasaya göre görevi vatandaşının sağlığını korumak olan devlet, bizzat nano teknolojik yöntemlerle vatandaşlarına yasa dışı teknik takip yöntemleri kullanıyor iddiası ve suçlaması ile karşı karşıya kalabilir. Ki şu anda da durum budur. Her gün ülkenin muhtelif yerlerinde ki vatandaşlarımız kendilerine yönelik bir teknik takip uygulaması var mı diyerek çareyi Savcılıklarda arıyor. Peki, bu açıklamalar çerçevesinde ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBU ne gibi bir faaliyet içerisinde izninizle onu açıklayalım. ÖZEL BÜRO İSTİHBARAT GRUBU, bu konu yani bu teknoloji ULUSAL GÜVENLİĞİ ilgilendirdiği için konuya dahil olmuş durumda yılından bu yana tarafımıza başvurup yardım talep eden T.C. vatandaşı sayısı resmi olarak 123 kişi. Ancak e-posta ile bilgi alıp yardımımızdan istifade etmeyen yada kısa bir iletişim kurup sonra iletişimi kesenleri de dahil ederseniz bu sayı 500 kişi civarındadır. Bunun yanı sıra tarafımızdan yardım talep eden yabancı ülke vatandaşları bu sayıya dahil değildir. Tüm mağdurlarla birebir görüşüp tavsiyelerimizi iletiyor, ücretsiz olarak 7/24 REHBERLİK VE DANIŞMANLIK HİZMETİ sunuyoruz. Mağdurlarla aramızda yapılan görüşme kayıtları tarafımızdan gizlice korunarak muhafaza edilmektedir ve kayıtları emretmeniz halinde makamınıza arz edebiliriz yılından itibaren tüm iddiaları kapsamlı olarak araştırıyoruz. Elimizden geldiğince bilgimiz dahilinde tüm mağdurlara 7/24 ücretsiz olarak REHBERLİK VE DANIŞMANLIK HİZMETİ veriyoruz. Aynı zamanda MK ULTRA & TELEGRAM GOOGLE MAIL GRUBU muz (Şu anda 270 mağdur üye bulunuyor), FACEBOOK GRUBUMUZ(Şu anda 1,360 takipçi bulunuyor) ve WHATSAPP LİSTE miz (Şu anda 35 mağdur üye bulunuyor) üzerinden bu teknolojiye dair güncel haber ve bilgileri ve çözüm önerilerimizi paylaşıyoruz. Mağdurların kendi aralarında tartışabilmelerini ve sohbet etmelerini temin ediyoruz. Sayın Amirim, TÜRKİYE'de 2000 li yıllardan bu yana belirli yerel ve yabancı istihbarat servisleri tarafından PSİKOTRONİK - ELEKTRO MANYETİK takip cihazları ile vatandaşlara yönelik yasadışı teknik takip yapılmaktadır. DENİYOR. Bu konunun mağduru binlerce kişi var ama ne yazık ki konunun kamuoyunca yeterince bilinmemesi yada komplo teorisi olarak görünmesi nedeniyle şikayetlerini resmi merciler dışında saklama gereği duyuyorlar İDDİASI BULUNUYOR. Şu anda mağdurlar dernek kurma aşamasına geldiler ve seslerini kamuoyuna duyurmaya çalışıyorlar. Yurt dışında ise on binlerce mağdur var ve bir çok sivil toplum örgütü adı altında haklarını arıyorlar.

4 Bunlardan birisi de ICAACT ORGANISATION. Web sitesi : Bunun yanı sıra bu konuda yayın yapılan grup olarak kamuoyunu bilgilendirme amacıyla açtığımız web sitemizde detaylı bilgi bulabilirsiniz. bağlantısından siteye ulaşabilirsiniz. MK ULTRA konusu bizce çok önemli ve dikkat edilmesi gereken bir konudur. Çünkü sadece ülkemizde bu projenin binlerce mağduru olduğu söyleniyor ve maalesef bu kişiler haklarını gerektiği gibi arayamıyorlar. Doğru bilgi alamıyorlar. Halbuki başta ABD olmak üzere tüm Batı dünyası bu konuya çok önem veriyor, bu konuda filmler, kitaplar, şarkılar ve klipler yayınlıyorlar. Dernekler, Sivil Toplum Örgütleri açıyorlar. Örneğin yakın zamanda çevrilen ve meşhur ABD li aktör DENZEL WASHINGTON ın oynadığı MANCHURIAN CANDIDATE (Mançurya Kobayı) ve Bruce Willis in ve Julia Roberts ın oynadığı CONSPIRACY THEORY (Komplo Teorisi) bunlara verilecek en iyi örneklerdir. Yine 2009 yılında çevrilen GAMER (OYUNCU) filmi örneklerden biridir. Bu konu artık komplo teorisi olmaktan öteye gitmiştir Batı dünyası ülkeleri için. Çünkü ABD başta olmak üzere tüm dünyada ZİHİN KONTROLÜ yada orijinal adıyla MK ULTRA bir realite halini almıştır. Tabi bir de madalyonun öbür yüzü bulunuyor. Bunu da söylemeden es geçmeyelim. ABD gizli servisleri PSİKOLOJİK HARP OPERASYONLARI nı dünyada en iyi uygulayan servislerin başında geliyor. Buradan bakılacak olursa MK ULTRA teknolojisinin yada bilinen adı ile ZİHİN KONTROLÜ haberlerinin, ABD nin HERŞEYE MUKTEDİRİM, EN GÜÇLÜ BENİM, İNSAN BEYİNLERİNİ KONTROL EDECEK GÜCE SAHİBİM tezinin ispatı amacıyla kontrol ettikleri medya aracılığı ile uyguladıkları bir PSY-OPS olduğu gerçeğini de göz ardı edemeyiz. Ancak halen maalesef ülkemizde bu projenin mağdurları olduğunu iddia eden kişiler ile yeterince ilgilenilmiyor. Ne resmi mercilerden yeteri kadar destek görüyorlar, ne kamuoyundan, ne basından, ne de diğer devlet bürokrasisinden. Adeta görünmez bir el bu kişilerin haklı mücadele sürecinde onlara sürekli engel üzerine engel çıkarmakta. Mağdur olduğunu söyleyeler ve perişan aileleri bu mücadelede yalnız bırakılmışlardır.

5 Biz grup olarak mağdurlara elimizden geldiği kadar destek vermeye çalışıyoruz. Onların bu anlamda seslerini kamuoyuna duyurmaları için sözcülüğünü yapmaya ve ulaşabildiğimiz tüm üst merci ve makam yetkililerine mağduriyetlerini anlatmaya çalışıyoruz. Bildiğiniz gibi eski NSA çalışanı ve şu anda zorunlu olarak Rusya da geçici olarak ikamet eden Edward Snowden ın İngiliz Guardian Gazetesi ne sızdırdığı belgelerde de Amerikan Gizli Servislerinin tüm dünyada global teknik takip faaliyetleri yürüttüğünü net olarak ortaya koymuştu. Google da Edward Snowden yazdığınızda bu konudaki haberlere erişebilirsiniz. Yakın zamanda bu konuda çok sayıda destekleyici haberler çıktığı için önemli olabileceğini düşünerek makamınıza arz etmek istedik. Anılan şahıslara ve istihbarat servislerine atfedilen suç iddiasının doğru olabileceği ihtimali düşünülerek gerekli görmeniz halinde ayrıntılı soruşturma yapabilmeniz için dikkatinize arz ediyoruz. Biz ÖZEL BÜRO GRUBU olarak her zaman Resmi Güvenlik Güçlerimizin yanında, suç ve suçlunun karşısındayız. Saygılarımızla, Erkut ERSOY Grup Sözcüsü İHBARCININ GÖNDERDİĞİ WHATSAPP MESAJI

6 HABER LİNKİ : HABER BAŞLIĞI : ABD Zihin Kontrolü Yapıyor HABER İÇERİĞİ : AŞAĞIDA ABD Zihin Kontrolü Yapıyor Amerika Birleşik Devletleri terör mücadele birimi WSFC nin zihin kontrolü yaptığı ortaya çıktı. Irkçılıkla ilgili dosya isteyen Muckrock gazetesine yanlışlıkla uzaktan zihin kontrolünü içeren veriler gönderildi. Uydu ve cep telefonları kullanılarak yapılan işlemle kişilerin hayalleri bile kontrol edilebiliyor.

7 Günümüze kadar birçok alanda insanlar laboratuvar çalışmalarına gönüllü veya gönülsüz bir şekilde tabi olmuştu. Tüm bu olayların ortasında teknoloji alanında yaptığı çeşitli girişimleri güvenlik adı altında kullanan ABD den tüyler ürperten bir hamle geldi. Muckrock isimli Amerikan yayın kuruluşu, ırkçı gruplara ve sol aktivist Antifa ya yönelik belgeleri incelemek için terörle mücadele birimi Washington Eyaleti Füzyon Merkezi ne (WSFC) bir Özgürlük Bilgi Yasası talebinde bulundu. Fakat gazeteye gönderilen bilgiler arasında İnsan vücudu üzerinde EM etkileri isimli bir dosya dikkat çekti. Yanlışlıkla paylaşıldığı düşünülen uzaktan zihin kontrolü içeriğine sahip dosya, elektromanyetik dalgaların insan vücudu üzerindeki etkilerinin net bir açıklamasını içeriyor. Raporda yer alan verilere göre, bir kişinin düşüncelerini okumak, hareketlerini manipüle etmek, hayallerini kontrol etmek ve vücut ağrıları oluşturmak mümkün. Paylaşılan başka bir belgede ise EM zihin kontrol silahlarının uydudan, cep telefonlarında veya bir araba arkasına kurulan herhangi bir ekipmandan sağlanabildiği ifadeleri yer alıyor. Russia Today da yer alan habere göre, tüm bu bilgiler dosya içerisine yanlışlıkla eklenen belgelerde mevcut. Şemalarla anlatılan verilerin içerisindeki resimler üzerinde hiçbir şirket logosuna ise rastlanmadı. Popular Mechanics e göre, görüntülerin bir kısmı Nexus dergisindeki bir makaleden, komplo teorileri ve paranormal olaylar hakkında alınmış bilgiler. Söz konusu makale ise 1992 yılında ABD Ulusal Güvenlik Ajansı na (NSA) karşı John St. Clair Agnew tarafından açılan bir davayı açıklamaktaydı. Konu hakkında konuşan Agnew, ABD vatandaşlarını gizli bir şekilde öldürmek veya hastaları zihinsel olarak teşhis etmek için gizli psikolojik kontrol operasyonları yürütülmüş ve elektromanyetik teknolojiyi kullanıldığını iddia edilmiştir ifadeleri yer alıyor.