TÜRKİYE DE ASKERİ EĞİTİMİN MODERNLEŞME SÜRECİNDE IŞIKLAR ASKERİ LİSESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ T.C. MARMARA ÜNİVERSETİSİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TÜRKİYE DE ASKERİ EĞİTİMİN MODERNLEŞME SÜRECİNDE IŞIKLAR ASKERİ LİSESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ T.C. MARMARA ÜNİVERSETİSİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ"

Transkript

1 T.C. MARMARA ÜNİVERSETİSİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ BİLİM DALI TÜRKİYE DE ASKERİ EĞİTİMİN MODERNLEŞME SÜRECİNDE IŞIKLAR ASKERİ LİSESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Deniz KURT İSTANBUL 2007

2 T.C. MARMARA ÜNİVERSETİSİ TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILAP TARİHİ BİLİM DALI TÜRKİYE DE ASKERİ EĞİTİMİN MODERNLEŞME SÜRECİNDE IŞIKLAR ASKERİ LİSESİ YÜKSEK LİSANS TEZİ Deniz KURT TEZ DANIŞMANI: Prof. Dr. Cemil ÖZTÜRK İSTANBUL 2007

3

4 İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... II ÖZET... IV ABSTRACT... V KISALTMALAR... VI ÖNSÖZ... VII GİRİŞ: TANZİMAT TAN ÖNCEKİ TÜRK ASKERİ EĞİTİM TARİHİNE GENEL BİR BAKIŞ I. Osmanlı Öncesi Türk Askeri Eğitim Geleneği... 1 II. Klasik Dönem Osmanlı Askeri Eğitim Kurumları... 5 A. Acemi Oğlanları Ocakları... 5 B. Yeniçeri Ocakları... 7 C. Enderun Mektebi D. Askeri Sanat Mektepleri III. Osmanlılar da Batı Tarzında Açılan İlk Askeri Okullar A. Batı daki Askeri Eğitimin Gelişimine Genel Bir Bakış B. Askeri Alanda Batılılaşma Hareketleri C. İlk Askeri Okullar Mühendishane-i Bahri-i Hümayun Mühendishane-i Berri-i Hümayun Mızıka-i Hümayun Mekteb-i Tıbbiye Mekteb-i Harbiye I. BÖLÜM BURSA IŞIKLAR ASKERİ LİSESİNİN TARİHÇESİ I. Bursa da Askeri İdâdînin Kuruluşu II. Bursa Askeri İdâdîsinin Işıklar Semtine Taşınması III. Kurtuluş Savaşı ndan Sonra Bursa Askeri İdâdîsi IV. Okulun Işıklar Askeri Lisesi Adı İle Yeniden Açılması II

5 II. BÖLÜM İDARİ TEŞKİLAT VE ÖĞRETİM KADROSU I. İdari Yapı II. Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları A. Birinci Dönem Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları B. İkinci Dönem Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları III. Öğretim Kadrosu IV. Sosyal ve Kolaylık Tesisleri V. Ulaştırma, Levazım ve Sağlık Hizmetleri III. BÖLÜM ÖĞRENCİ DURUMU I. Öğrenci Kaynakları ve Askeri Liselere Giriş Koşulları II. Öğrenciler III. Sınavlar ve Disiplin Cezaları IV. Atış ve Tatbikat Eğitimi (ATAT) Kampları IV. BÖLÜM EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU I. Müfredat Programları A Dönemi B Dönemi C Dönemi II. Eğitim-Öğretim Uygulamaları III. Eğitim Öğretim Alt Sistemleri IV. Sosyal, Kültürel ve Sportif Faaliyetler SONUÇ EKLER BİBLİYOGRAFYA ÖZGEÇMİŞ III

6 ÖZET Devlet için, yaşamsal bir öneme sahip olan orduda, subay faktörünün önemi ve rolü çok büyüktür. Atatürk ün Bir ordunun kıymeti, subayların ve komuta heyetinin değeri ile ölçülür sözleri bu gerçeği en güzel şekilde ifade etmektedir. Türk tarihi incelendiğinde, Türk milletinin kaderini etkileyen önemli olaylarda ordunun ve subay unsurunun payı daima büyük olmuştur. Bu gerçek, Osmanlı İmparatorluğu nun kuruluşundan yıkılışına kadar geçen süreçte açık bir şekilde gözlenmektedir. Elde edilen başarılarda subay faktörünün etkisi ne ise, başarısızlılarda da niteliksiz subayların o denli rolü vardır. Bu gerçeği fark eden Osmanlı İmparatorluğu yöneticileri uzun süren gerilemeyi durdurmak amacıyla ilk tedbir olarak, orduda bir takım reformalara gidilmiş, bu reformalardan biri ise subay yetiştiren kaynaklar üzerinde durmak olmuştur. Bu çerçevede gerçekleştirilen yeniliklerin en önemlisi, çağdaş bilgilere sahip subay yetiştirmek amacıyla Harp Okulu ve askeri liselerin açılması olmuştur. Açılan askeri liselerden bir tanesi de günümüzde de eğitim-öğretim faaliyetini sürdürmekte olan ve 162 yıllık bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesidir. Türkiye de Askeri Eğitimin Modernleşmesi Sürecinde Işıklar Askeri Lisesi adlı bu çalışma, 1845 ten beri bazı kesintiler dışında, Türk ordusuna subay adayı yetiştirmek gibi önemli bir görevi yerine getiren Işıklar Askeri Lisesi nin kuruluşunu, geçirdiği aşamaları, ulaştığı düzey ve eğitim-öğretim sistemini tarihi süreç içerisinde belgelerin ışığında bilimsel olarak ortaya koymaktadır. 19. yüzyılda askeri liselerin açılmasındaki amaç günümüzde olduğu gibi harp okullarına öğrenci yetiştirmektir. Işıklar Askeri Lisesi, Türk eğitim tarihi içerisindeki ilk liseler arasında yer almaktadır. Türk eğitim sisteminin çağdaşlaşmasında askeri okulların öncü kurumlar olduğu bilinmektedir. Çok köklü bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesi, bugüne kadar Türk milletinin hizmetine, Türk Silahlı Kuvvetlerine binlerce subay adayı yetiştirmiş, Türk kültürünün çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkartılma mücadelesine önemli katkılarda bulunmuş, önemli bir okuldur. Osmanlı öncesi askeri eğitim geleneği, Osmanlı dönemi klasik eğitim kurumları ve batı tarzında açılan ilk askeri okullar konuları ele alınmıştır. Bursa Işıklar Askeri Lisesinin kuruluşu, geçirdiği aşamalar ve günümüze gelişi incelenmiştir. Işıklar Askeri Lisesinin idari teşkilat ve öğretim kadrosu, öğrenci durumu başlığı altında öğrenci kaynakları, askeri liselere giriş koşulları, öğrenci başarı durumları, sınavlar ve disiplin cezaları gibi konular incelenmiştir. En son Işıklar Askeri Lisesinin geçmişten günümüze gerçekleştirilen eğitim ve öğretim faaliyetleri incelenmiştir. Anahtar kelimeler: Osmanlı Devleti, Eğitim, Askeri Lise, Işıklar Askeri Lisesi, Türk ordusu. IV

7 ABSTRACT The factor of officers has a large amount of importance and a great role in the army, which is vital to the government. Atatürk mentioned this fact by saying Value of an army is measured by the value of its officers and decision makers. If one looks into Turkish history he sees that army and officers had a great impact on the events which affected the nation s destiny. This fact can be clearly observed from the establishment of the Ottoman Empire till its collapse. The factor of officers affected both achievements and failures. In order to prevent the long lasting period of recession, some reforms were put into action by the Ottoman administrators who had noticed this fact. One of those reforms was to focus on the schools in which officers were trained. The most important one of the innovations within this frame was the establishment of War Academy and military high schools. One of the high schools opened in this period was Işıklar Military High School, which has been training cadets to be army officers for 162 years. In this research, with the title of Işıklar Military High School Within The Process Modernization in Military Training in Turkey, the establishment of Işıklar Military High School, its phases, its current condition and educational system will be scientifically explained under the light of historical documents. The traditions of military training before Ottoman Empire, classical educational institutions in Ottoman period and first western-style military schools are taken into consideration. Other major issues are administration of Işıklar Military High School, educational personnel and conditions of cadets. Finally, educational activities in Işıklar Military High School throughout its history are put forth. Keywords: Ottoman Empire, Education, Military High School, Işıklar Military High School, Turkish Army V

8 KISALTMALAR a.g.e. a.g.m. AÜEBF BAL BOA Dz.K.K. Gnkur Hv.K.K. HVS IAL IALT İA İND J.Gn.K. KALT KHO K.K.K. K.K.K. lığı MSB MEB nr. ODD Org. TA TDAV TSK TSKT TDK TTK SGD SKALY : Adı geçen eser. : Adı geçen makale. : Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimler Fakültesi. : Bursa Askeri Lisesi. : Başbakanlık Osmanlı Arşivi, İstanbul. : Deniz Kuvvetleri Komutanı. : Genelkurmay. : Hava Kuvvetleri Komutanı. : Hüdavendigar Vilayet-i Salnamesi. : Işıklar Askeri Lisesi. : Işıklar Askeri Lisesi Tarihi. : İslam Ansiklopedisi. : İmtihan Not Defteri. : Jandarma Genel Komutanı. : Kuleli Askeri Lisesi Tarihi. : Kara Harp Okulu. : Kara Kuvvetleri Komutanı. : Kara Kuvvetleri Komutanlığı. : Milli Savunma Bakanlığı. : Mili Eğitim Bakanlığı. : Numara. : Olgunluk Diploma Defteri. : Orgeneral. : Türk Ansiklopedisi. : Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı. : Türk Silahlı Kuvvetleri. : Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi. : Türk Dil Kurumu. : Türk Tarih Kurumu. : Sınıf Geçme Defteri. : Silahlı Kuvvetler Askeri Liseler Yönetmeliği. VI

9 ÖNSÖZ Toplumların ve devletlerin geleceği açısından, bilimsel, sosyal ve kültürel faaliyetlerin devam ettirilmesinde ve istenilen insan modelinin yetiştirilmesinde, eğitim kurumları büyük önem taşımaktadır. Bu eğitim kurumları içerisinde de subay yetiştiren askeri okulların, askeri eğitim ve ordu için son derece önemli bir yeri bulunmaktadır. Devlet için, yaşamsal bir öneme sahip olan orduda, subay faktörünün önemi ve rolü çok büyüktür. Atatürk ün Bir ordunun kıymeti, subayların ve komuta heyetinin değeri ile ölçülür sözleri bu gerçeği en güzel şekilde ifade etmektedir. Türk tarihi incelendiğinde, Türk milletinin kaderini etkileyen önemli olaylarda ordunun ve subay unsurunun payı daima büyük olmuştur. Bu gerçek, Osmanlı İmparatorluğu nun kuruluşundan yıkılışına kadar geçen süreçte açık bir şekilde gözlenmektedir. Elde edilen başarılarda subay faktörünün etkisi ne ise, başarısızlılarda da niteliksiz subayların o denli rolü vardır. Bu gerçeği fark eden Osmanlı İmparatorluğu yöneticileri uzun süren gerilemeyi durdurmak amacıyla ilk tedbir olarak, orduda bir takım reformalara gidilmiş, bu reformalardan biri ise subay yetiştiren kaynaklar üzerinde durmak olmuştur. Bu çerçevede gerçekleştirilen yeniliklerin en önemlisi, çağdaş bilgilere sahip subay yetiştirmek amacıyla Harp Okulu ve askeri liselerin açılması olmuştur. Açılan askeri liselerden bir tanesi de günümüzde de eğitim-öğretim faaliyetini sürdüren ve 162 yıllık bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesidir. Türkiye de Askeri Eğitimin Modernleşmesi Sürecinde Işıklar Askeri Lisesi adlı bu çalışmanın amacı, 1845 ten beri bazı kesintiler dışında, Türk ordusuna subay adayı yetiştirmek gibi önemli bir görevi yerine getiren Işıklar Askeri Lisesinin kuruluşunu, geçirdiği aşamaları, ulaştığı düzey ve eğitim-öğretim sistemini tarihi süreç içerisinde belgelerin ışığında bilimsel olarak ortaya koymaktır. O dönemde askeri liselerin açılmasındaki amaç günümüzde olduğu gibi harp okullarına öğrenci yetiştirmektir. Işıklar Askeri Lisesi, Türk eğitim tarihi içerisindeki ilk liseler arasında yer almaktadır. Türk eğitim sisteminin çağdaşlaşmasında askeri okulların öncü kurumlar olduğu bilinmektedir. Çok köklü bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesi, bugüne kadar Türk milletinin hizmetine, Türk Silahlı Kuvvetlerine binlerce subay adayı yetiştirmiş, Türk kültürünün çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkartılma mücadelesine önemli katkılarda bulunmuş, önemli bir okuldur. Bu yönü ile bilimsel bir araştırmaya konusu olarak seçilmesinin bir zorunluluk olduğunu değerlendirmekteyim. VII

10 Türkiye de Askeri Eğitimin Modernleşme Sürecininde Işıklar Askeri Lisesi adını taşıyan araştırmam dört bölümden meydana gelmektedir. Araştırmanın giriş bölümünde kısaca Osmanlı öncesi askeri eğitim geleneği, Osmanlı dönemi klasik eğitim kurumları ve batı tarzında açılan ilk askeri okullar konuları ele alınmaya çalışılmıştır. Birinci bölümde, askeri eğitimin modernleşmesi sürecinde ortaya çıkan askeri okullardan birisi olarak Bursa Işıklar Askeri Lisesinin kuruluşu, geçirdiği aşamalar ve günümüze gelişi incelenmiştir. İkinci bölümde ise, Işıklar Askeri Lisesinin idari teşkilat ve öğretim kadrosu ele alınmıştır. Üçüncü bölümde öğrenci durumu başlığı altında öğrenci kaynakları, askeri liselere giriş koşulları, öğrenci başarı durumları, sınavlar ve disiplin cezaları gibi konular incelenmiştir. Dördüncü bölümde ise Işıklar Askeri Lisesinin geçmişten günümüze gerçekleştirilen eğitim ve öğretim faaliyetleri incelenmeye çalışılmıştır. Türkiye de Askeri Eğitimin Modernleşme Sürecinde Işıklar Askeri Lisesi adlı çalışmam esnasında, Işıklar Askeri Lisesi Arşivi, Bursa Yıllıkları (Hüdavendigar Vilayet-i Salnâmesi), Başbakanlık Osmanlı Arşivi olmak üzere çeşitli arşiv vesikaları, konuyla ilgili kitap, makaleler ve dergiler incelenerek elde edilen bilgiler değerlendirilmiştir. Tezimin başlangıcından itibaren, araştırmanın gerçekleşmesinde değerli görüş ve yönlendirmeleriyle, emeğini ve zamanını katarak önerileri, fikirleri ve destekleriyle bana yardımcı olan ve çalışmanın gerçekleşmesini sağlayan danışman hocam Prof. Dr. Cemil ÖZTÜRK e şükranlarımı sunarım. Çalışmalarım boyunca sabır, anlayış ve desteğini benden esirgemeyen sevgili eşim Dilek KURT a teşekkür ve sevgilerimi sunarım. Ayrıca fikirleri ve kişisel katkılarıyla yardımını esirgemeyen değerli meslektaşım ve arkadaşım Yavuz PEHLİVAN a sonsuz teşekkür ederim. VIII

11 GİRİŞ: TANZİMAT TAN ÖNCEKİ TÜRK ASKERİ EĞİTİM TARİHİNE GENEL BİR BAKIŞ I. Osmanlı Öncesi Türk Askeri Geleneği Türk tarihi, Çin yazılı belgelerine dayanılarak M.Ö. IV. yüzyıla yani Asya Hun Devleti ne kadar götürülmektedir. Bu tarihten önce de Türk milleti var olmuştur. Milliyetini, dilini, örf ve adetini kaybetmeden, çoğu zaman başka kültürlerle de etkileşim içine girerek günümüze kadar varlığını devam ettirmiştir. Asya Hun Devleti hükümdarı Mete Han dağınık Türk kavimlerini birleştirerek 18 milyon kilometre kareye ulaşan yüzölçümü ile zamanının en büyük imparatorluğunu kurmuştur. Bir devletin, 200 yılı aşkın bir süre varlığını sürdürebilmesi, kendinden kat kat üstün olan diğer devletlere karşı mücadele ederek zaferler kazanabilmesi için şüphesiz diğer devletlerin askerinden daha üstün meziyetlere sahip savaşçılar yetiştirmesi gerekmiştir. Bu meziyetlerin başında cesaret, kahramanlık ve askeri eğitim gelmektedir. Eski Türklerde ordu ücretli değildi. Diğer milletlerde askeri kuvvet çoğunlukla para ile tutulan kimselerden meydana gelirken, Türklerde ordu devletin doğal savunma gücü idi. Türk orduları daimi idi. Nitekim kadın erkek, yaşlı genç, herkes her an savaşabilecek durumda idi 1. Ordu bir halk, halk da ordu düzeninde yaşıyordu. Türk ün hayat tarzı sürekli uyanık ve dikkatli olmasını gerektiriyordu. Zira sık sık yapılan baskınların nereden geleceği ve ne zaman yapılacağı belli olmuyordu. Hunlar ın savaş anlayışına göre, baskın karşı baskınla durdurulabilirdi. İşte bu yüzden boylar ve hatta küçük aileler bile geceleri gözcüler çıkarmak zorundaydılar. Baskın haberi gelince herkes yerini bir kargaşalığa meydan vermeden alıyorlardı. Yüzyılların kazandırdığı yer alma düzenleri ve töreler, bunu kişilerin benliklerine ve şuuraltlarına kadar sindirmişti 2. XX. yüzyılın başına kadar orduda hareket kabiliyetini hayvanlar sağlamaktaydı. Ordunun hareket kabiliyeti savaşın kazanılmasında çok büyük önem taşımaktadır. 1 İbrahim Kafesoğlu, Türk Milli Kültürü, Boğaziçi Yay., İstanbul, 1993, s Bahaeddin Ögel, Türk Kültürünün Gelişme Çağları, TDAV Yay., Ankara, 1988, s

12 Türkler at üzerinde rahatça hareket edebilen, ok, mızrak, kullanmada son derece maharetli bir kavim olarak bilinir. Çin kaynakları, Çin in M.Ö. V. yüzyılda ordusunda atlı birlikler oluşturmayı Türklerden öğrendiklerini kabul etmektedir. Ordunun silahları ise, diğer bütün ülkelerde olduğu gibi ateşli silahlar icad edilmeden önce, yakın muharebe silahları olarak bilinen kılıç, ok ve mızraktı. Eski Türk ordusunda en büyük askeri birlik 10 bin kişilik kuvvet idi. Bu birliğe tümen adı veriliyordu. Ordunun tümü 24 tümenden meydana geliyordu. Tümenler 1000 lere, 100 lere, 10 lara ayrılmış ve başlarına binbaşı, yüzbaşı, onbaşı komutan olarak atanmıştı. Bu askeri teşkilatın ilk defa Asya Hun İmparatoru Mete Han devrinde M.Ö uygulandığı tespit edilmiştir 3. Aralıksız devam eden muharebeler Hunlar da en iyi okul hizmetini görmüş ve böyle bir askeri eğitim ile bunun devamlı uygulamaları Türk atlı topluluklarının harp taktiklerini mükemmeliyete ulaştırmıştır. Hunlar da askerliği meslek olarak seçen profesyonel Türk askerleri de vardı. Büyük akınlarda, özellikle Çin e karşı yapılan büyük seferlerde; boyların yanında eyaletlerden gelen ordu birlikleri de savaşa katılıyorlardı. Bu daimi ordu, görevlerine göre dört gruba ayrılıyordu: Kağanın özel muhafızları, kağanın muhafız tümeni, sınır ve garnizon tümenleri, şehirlerin asayişi ve korunması ile görevli garnizonlar. Türk hükümdarlarının etrafında bulunan özel muhafızlar, Türk tarihinde her zaman önemli bir rol oynamışlardır. Göktürkler tarafından eren, olarak adlandırılan bu muhafızlar için, daha sonraki Türk devletlerinde alp deyimi kullanılmıştır. Söz konusu muhafızlar sıradan askerler olmayıp, bunlar büyük generaller ile devletin idarecisi olan kurmaylardı. Orta Asya Türk devletlerinde şehirlerin korunması ve asayişle görevli garnizonlar mevcuttu. Garnizon birliklerine Şad ve Tudun adı verilen soylu kişiler komuta ediyorlardı. Bunların haricinde, Türk devleti içerisinde boy ve bölge orduları da vardı. Türk hakimiyetine giren boyların başlarında kendi reisleri bulunmakla birlikte; hükümdar tarafından bir de Şad unvanı taşıyan askeri komutan tayin ediliyordu 4. Orta Asya'da kurulan Türk devletlerinde askeri teşkilât bir süreklilik arz eder. Hunlar da görülen ordu düzeni çok küçük farklılıklarla diğer Türk devletlerinde de 3 İ. Kafesoğlu, a.g.e., s B. Ögel, a.g.e., s

13 vardır. Hunlar daki 24 lü ordu düzeni aynı şekilde Oğuzlar da karşımıza çıkmaktadır. İlk Müslüman Türk devleti olarak kabul edilen Karahanlı Devleti nin ordu teşkilatı, İslamiyet öncesi Türk devletlerinin ordu teşkilatına büyük ölçüde benzerlik göstermektedir. Karahanlı ordusu başlıca şu dört unsurdan meydana geliyordu. Saray muhafızları, hassa ordusu, hanedan mensupları ile devlet adamlarının kuvvetleri, devlete bağlı Türk gruplara mensup kuvvetler şeklindeydi. Saray muhafızlarının başlıca vazifesi, hükümdarı ve sarayını korumaktı. Hassa ordusu ise, hükümdarın şahsına bağlı özel bir ordu idi. Devletin belli bölge veya vilâyetlerini idare etmekle görevlendirilmiş hanedan mensuplarının, kendi emirleri altında orduları vardı. Her hanedan üyesi savaşlara kendi ordularıyla katılıyordu. Bunların dışında; Karahanlı Devleti sınırları içinde yaşayan Çiğil, Karluk ve Uğrak gibi Türk boyları de Karahanlı ordusuna askeri birlikler veriyorlardı yılında kurulan Selçuklular, Orta çağın, en büyük askeri gücünü meydana getirmiştir. Daha sonraki Türk devletlerine örnek teşkil eden Selçuklu ordusu; çeşitli milletlerden seçme suretiyle alınarak özel saray eğitimi ile yetiştirilmiş, tören ve teşrifat kurallarını bilen ve doğrudan doğruya hükümdarın emrinde bulunan Gulaman-ı saray, seçkin kumandanların emir komutasında her an harekete hazır bekleyen hassa ordusu, melik, vali ve vezir gibi ileri gelen devlet adamlarının askerleri ve devlete bağlı hükümetlerin kuvvetlerinden oluşuyordu 6. Kuruluşundan itibaren yerleşik bir devlet olma özelliği gösteren Selçuklular, Karahanlı ve Gazneliler de uygulanan gulâm sistemini benimsemişti. Bu sisteme göre, satın alınan Hıristiyan çocukları ve ailelerinin rızasıyla verilen Türk çocukları saraya alınıp, genel bilgi, saray adabı ve askerlik eğitimi gördükten sonra hükümdarın muhafız kıtasına katılıyorlardı. Daimi asker olan gulâmlar, seçkin komutanlar nezaretinde eğitimlerine devam ediyorlar ve dört ayda bir maaş alıyorlardı. Selçuklu tarihinde birçok ünlü şahsiyet bu sisteme göre yetişmiştir. Hükümdarla birlikte savaşa katılan, isyanları bastırmakla görevlendirilen Hassa ordusu da maaşlı idi. Ayrıca imparatorluğun her tarafına dağılmış, kendilerine ayrılan ikta arazilerinden geçimini sağlayan; fakat, her an sefere hazır vaziyette bulunan kalabalık süvari kuvvetleri de vardı. Ancak bunlar kendi iktalarında yaşayan reayadan (çiftçi, köylü), Büyük Divan ca belirlenen miktarda vergiden fazlasını alamazlardı. Belirlenen miktardan fazla vergi alındığı takdirde köylü ve çiftçiler, Büyük Divan a, hatta 5 Reşat Genç, Karahanlı Devleti Teşkilatı, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara, 1981, s İbrahim Kafesoğlu, Selçuklular, MEB Yay., İstanbul, 1992, s

14 doğrudan doğruya saraya gidip şikâyet etme hakkına sahiptiler. Selçuklular ın askeri teşkilatta yaptıkları en önemli yeniliklerden biri ikta sistemi idi. Bir yandan pek kalabalık orduların devlete yük olmadan beslenmesini mümkün kılan, bir yandan da memleketin gelişmiş hale gelmesine yardım eden bu sistem, eski Türk toprak hukukunun yeni şartlara uydurulmuş şekli idi. Bu sistem, imparatorluğun askeri olduğu kadar idari ve hukuki en sağlam temellerinden birini teşkil ediyordu 7. Anadolu da kurulan Türk beylikleri, varisi oldukları Anadolu Selçuklu askeri teşkilatını yaşatmışlardır. Mısır, Anadolu ve Orta Doğu da kurulmuş olan İhşitoğulları, Tulunoğulları, Eyyubiler, Kölemenler, Artuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular gibi Türk devletlerinde de aynı askeri teşkilatı bazı küçük farklılıklarla görmek mümkündür. Timur ve Babür İmparatorlukları nın askeri teşkilatları, diğer Müslüman Türk devletleri askeri teşkilatlarının klasik özelliklerini yansıtmaktaydı. Değişen kurumlar değil, kullanılan isimler ve orduyu meydana getiren unsurlara verilen önemdir. Orta Asya da Hunlar la birlikte başlayan ordu teşkilatı tarihi seyir içerisinde hemen hemen bütün Türk devletlerinde bazı küçük farklılıklarla rağmen sürekli devam etmiştir. Yukarıda görüldüğü gibi Türk ordusunun tarihi Türk ün tarihi ile yaşıttır. Türkler en küçük insan topluluklarından en mükemmel toplum düzenine kadar daima bir disiplin atmosferi içinde bir nevi askerlik şuuruna sahip olarak birbirlerine kenetlenmişler, bu anlayışın en ileri derecesini de orduların bünyesinde gerçekleştirmeyi bilmişlerdir. 7 Osman Turan, Selçuklular ve İslamiyet, Nakışlar Yay., İstanbul, 1980, s

15 II. Klasik Dönem Osmanlı Askeri Eğitim Kurumları A. Acemi Oğlanları Ocağı Askeri bir yapıya sahip olarak kurulan ve kısa sürede gelişen Osmanlı İmparatorluğu nun, beylikten devlete geçiş yıllarında askeri kuvvetleri eli silah tutan atlı aşiret birliklerinden meydana gelmekte idi. Karşılıklı çatışmalarda ve baskınlarda başarılı olan bu kuvvetler, uzun süren kuşatmaları sürdüremediklerinden, kalelerin fethinde güçlüklerle karşılaşıyorlardı. Bu durum, daimi bir ordu kurulmasını zorunlu kılıyordu. Aşiret kuvvetlerinin yerine sürekli görev yapacak düzenli ordu birliklerinin kurulması kararlaştırıldı. Buna göre, biner kişilik Yaya ve Müsellem adı verilen, süvari birlikleri teşkil edildi. Orhan Bey ve I. Murat ın saltanatlarının ilk yıllarında yapılan askeri harekâtlarda Yaya, Müsellem ve Aşiret Kuvvetleri kullanılmıştır 8. Hızla gelişen fetihler, Osmanlı devlet adamlarını askeri alanda yeni bir girişimde bulunmaya sevk etti. Savaşlarda esir düşen, askerliğe elverişli Hıristiyanlar bir süre Türk terbiyesiyle eğitildikten sonra, asker olarak kullanılacaklardı. Esir edilerek alınan bu çocuklara pencik oğlanı, gittikleri okullara göre de acemi oğlanları ve iç oğlanları ismi verilmiştir. Acemi Ocağı adı verilen bu askeri eğitim merkezi ilk defa Gelibolu da kurulmuştur. Gelibolu Acemi Ocağı sekiz bölükten meydana gelmekteydi. İstanbul un fethinden sonra Gelibolu Ocağı, Anadolu sahili ile Gelibolu arasında hizmet edecek acemilere tahsis edilmişti. Daha sonraları, Gelibolu Ocağı yerine İstanbul Ocağı kullanılmaya başlandı. İlk esirler doğrudan doğruya bu ocağa alınarak, bir akçe gündelik ile Gelibolu, Çardak ve Lapseki arasında işleyen nakil vasıtalarında hizmet görüyor ve sonrasında Yeniçeri Ocağına alınıyorlardı. Fakat, Hıristiyan esirlerin fırsat buldukça kaçmaları, bu usulün değiştirilmesine neden oldu. Yeni uygulamaya göre, savaşlarda esir olan küçük yaştaki Hıristiyanlar (8-12 yaş) önce Anadolu daki Türk köylülerinin yanına verilerek az bir ücretle 5-7 yıl hizmet ettiriliyor, burada Türk ve İslam örf ve adetlerini öğrenip, o hayata uyum sağladıktan sonra, ocağa alınırdı 9. Acemi Ocağı için Osmanlı tebeasından olan Hıristiyan çocukları devşirme kanunu çerçevesinde alınmaktaydı. Devşirme kanunu, ihtiyaca ve zamanın kurallarına 8 Aydın Taneri, Osmanlı Kara ve Deniz Kuvvetleri Kuruluş Devri, Kültür Bakanlığı Yay., Ankara, 1981, s İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Devlet Teşkilatında Kapıkulu Ocakları, TTK Yay., Ankara, 1988, s. 7. 5

16 göre ortaya çıkan ihtiyaçları karşılacak şekilde oluşturulmuştu. Kanuna göre devşirme işi şu şekilde gerçekleştirilmekteydi: Devşirmeye tayin edilen memur, eline verilen fermanla kendisine devşirme mıntıkası olarak gösterilen ancak ve kazalara gidip mahalli kadıların ve sipahilerin yardımlarıyla kazaları dolaşır ve kilise heyetleri vasıtasıyla çocuk devşirirdi. Kanun uyarınca bir çocuğu olanın oğlu alınmayarak babasının hizmetine bırakılır ve birden fazla olanın bir tanesi alınırdı. Alınacak çocuğun soy ve sopunun belli, iyi bir aileye mensup ve orta boylu olmasına dikkat edilirdi. Kısa boylu, köse, sanat sahibi olanlar ve şehir kasaba gezerek gözü açılanlar alınmazdı 10. Devşirilen çocuklar sürü denilen yüz, yüzelli, ikiyüz veya daha fazla kişiden oluşan kafileler hâlinde sürücü denilen devşirme memurlarının ve muhafızların nezaretinde hükümet merkezine sevk edilirdi. İstanbul a getirilen devşirme çocuklar ancak muayene edildikten sonra kendilerine Acemi oğlanı ismi verilirdi. Yeniçeri ağasının huzurunda kontrolden geçen devşirmeler eşkal defterlerine kaydedilir ve sünnet edilirdi. Bunların toplandıkları bölge dışına verilmeleri adetti. Bu sebeple Rumeli den devşirilenler Anadolu ya, Anadolu dan devşirilenler ise Rumeli ye verilirlerdi. Böylece aradaki deniz dolayısıyla kaçmalarına mani olunmaya çalışılırdı. Acemi Ocağı elemanlarına ulüfe denilen maaş verilirdi. Bunların maaş işleri yeniçerilerin maaş işleri gibi görülürdü. Acemilere bir, iki veya iki buçuk akça yevmiye verilirdi. Bunun haricinde adet-i zerpul adıyla papuç akçası alırlardı. Acemi oğlanlarına bundan başka senede iki kat elbise ile Fatih Sultan Mehmet devrinden itibaren kıdemlilerine kaputluk, yağmurluk ve şalvarlık çuha ile sarı veya kırmızı renkte iki adet gömlek tahsis edilirdi. Değişik hizmetlerde bulunan acemilerin Yeniçeri Ocağına kayıt ve kabullerine Çıkma veya Kapıya Çıkma adı verilirdi. Bunların kapıya çıkmaları her zaman uyulmamakla birlikte sekiz yıldı. Bu süresi dolan acemi oğlanlarının isimleri İstanbul ağası tafından düzenlenen defterlere kaydedilir ve Yeniçeri ağasına sunulurdu. Acemiler kapıya çıkarlarken ikişer akça ulüfe ile defterlere kaydedilirlerdi. Kapıya yeni çıkmış olanlara ise düzen akçası ismiyle ikişer altın verilmesi kanundu. Acemi Ocağından Yeniçeri Ocağına geçenler odalara ayrılır, bir kısmı Bostancı Ocağına ve diğer hizmetlere verilirlerdi İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Cilt I, TTK Yay., Ankara, 1994, s Yusuf Halaçoğlu, XIV-XVII. Yüzyıllarda Osmanlılarda Devlet Teşkilatı ve Sosyal Yapı, TTK Yay., Ankara, 1991, s

17 Acemi oğlanları içinde Bosnalı Müslümanlardan Poturoğulları denilen devşirme çocukları hiçbir yere sevk edilmeden doğrudan doğruya saray hizmetine alınırlardı. Yine Bosna dan devşirilen Hıristiyan çocuklarından kabiliyetli olanlar da doğruca saray adayı olarak ayrılırlardı. Sokullu Mehmet Paşa bunlardandır. Saraya alınacak acemiler için XVIII. asrın ilk yarısına kadar Devşirme Kanunu nun uygulandığı görülür. Fakat Acemi Ocağı Nizamı bozulmuş, Yeniçeri ve diğer ocaklara Müslümanlar da alınmaya başlanmıştır. Bununla beraber Yeniçeri Ocağının kaldırılmasına kadar İstanbul da Acemi Ocağı ile Acemi ağalar mevcut idi. 12 Acemi Oğlanları Ocakları 1826 yılında Yeniçeri Ocağı ile birlikte kaldırılmıştır. B. Yeniçeri Ocakları Yeniçeriler Osmanlı ordusunun daimi ve hazineden maaş alan kapıkulu askerleri sınıfının en önemli sınıfıydı. Yeniçeri Ocağı, padişahın özel kuvveti olup, seferde onun emir-komutası altında bulunurdu. Teşkil edildiği devirlerde uc beylerine karşı padişahın merkezi otoritesini de temsil eden yeniçeriler, sonradan eyalet kuvvetlerine karşı da bu otoriteyi devam ettirdiler. Zaman zaman devlet otoritesinede karşı çıkan yeniçeriler padişahların tahttan indirilişi ve cüluslarda başlıca unsur olarak görülmüştür. Osmanlı Devleti nde başlayan yozlaşma bu askeri sınıfı da etkisi altına almış, savaşma kabiliyetini kaybeden Ocak zararlı bir topluluk haline gelmiştir. Nitekim Yeniçeri Ocağı, Vaka-i Hayriye ye (1826) kadar İstanbul da meydana gelen bir çok isyana katılmıştır 13. Osmanlı ordusuna subay yetiştiren kaynaklardan biri olan Yeniçeri Ocağı, Sultan I. Murad zamanında, 1363 yılında kurulmuştur. Devşirme sistemine dayanan bu ocak, Balkanlar daki gelişmeler göz önüne alınarak, devamlı ve disiplinli bir yaya birliğinin bulunması düşüncesinden doğmuştur. Yeniçeri Ocağının esasını teşkil eden Hıristiyan çocuklarının devşirilip asker olarak yetiştirilmesi, tarihte ilk defa Osmanlılar tarafından gerçekleştirilmiştir. Acemi Oğlanları Ocaklarından iyi ve orta derece ile mezun olanlar ve başarısız sayılanlar er olarak sipahi bölüklerine gönderilirlerdi. Bunlar görevlerine bağlılıkları ve 12 İsmail Hakkı Uzunçarşılı, Acemi Ocağı, İ.A., Cilt I, MEB Yay., İstanbul, 1988, s Mücteba İlgürel, Yeniçeriler, İ.A., Cilt XIII, MEB Yay., İstanbul, 1988, s

18 savaşlarda gösterdikleri başarılara göre subay olurlardı. Hatta ordunun, yüksek komuta heyetine dahi geçebilme şansları vardı 14. Yeniçeri Ocağı XV. yüzyıl ortalarına kadar Yaya Bölükleri (Cemaat) denilen bir sınıftan ibaret iken, 1451 de sekbanların da katılmasıyla iki sınıf olmuş, sonraki tarihlerde Ağa Bölükleri denilen üçüncü bir sınıf daha oluşturulmuştur. Başlangıçta her sınıfta bir bölük varken, zamanla bunların sayısı da artmış ve her bölük için Orta tabiri kullanılmaya başlamıştır. Yaya bölükleri yavaş yavaş artarak yüz bir bölüğe kadar çıkmıştır. Sekban bölükleride otuz dört bölükten meydana gelmekteydi. Her bölüğün kendilerine özgü oda denilen kışlaları, mutfakları ve nişan denilen kışla alametleri vardı. Yaya bölüklerinde çorbacı adında bir bölük komutanları bulunuyordu. Sekban ve ağa bölüklerinde bu komutana bölükbaşı denmekteydi. Bundan başka bölüklerin kethüda, odabaşı, vekilharç, bayraktar, başeski denilen diğer subayları bulunmaktaydı. Yeniçeri Ocağının en büyük komutanı yeniçeri ağası olup, ondan sonra sekbanbaşı gelirdi. Bölük kethüdası veya kul kethüdası, zağarcıbaşı, sansoncubaşı, turnabaşı, başçavuş ve muhzır ağa kıdem sırasıyla ocak büyük ağalarından idiler. Bir de yeniçeri ağası ve sekbanbaşıdan sonra ocakta en itibarlı olarak yeniçeri efendisi denilen yeniçeri ocağı katibi vardı. Bu maiyetindeki bir kalem heyeti ile ocak defterini tutup personel kaydı ve maaş işlerine bakardı. Bunun tâyin ve azli vezir-i âzama aitti. Yeniçeriler, ülufe denilen maaşlarını üç ayda bir alırlardı. Her bölüğe ait olarak deri keseler içinde hazırlanan maaşın Salı günü verilmesi kanundu. Maaşlar, Padişah nezaretinde büyük bir törenle verilirdi. Maaş arabi ayı denilen hicri senenin ayları üzerinden verilirdi. Yeniçeriler başlarına gazi serpuşu olan ve Türklerin uc bölgelerde iken kendilerini halktan ayırt etmek için başlarına giydikleri börk adı verilen beyaz keçeden yapılmış başlık giyerlerdi. Börkün arkasında yatırtma denilen omuza kadar inen parça yeniçerinin ensesini ve kısmen sırtını örterdi. Yeniçeriler börklerini eğri ve subayları düz giyerdi. Subayların börklerinin başa giyilecek yeri sırma işlemeli olup buna üsküf derlerdi. Yeniçerilerin yemekleri bölük mutfaklarında pişerdi. Yemek masrafları her hafta yeniçerilerden toplanan para ile temin edilirdi. Her bölüğün aşçıbaşısı vardı. Mutfak aynı zamanda tevkifhane olarak da kullanılmaktaydı. Yeniçeri Ocağında ilk dönemlerde ok eğitimi, daha sonraları tüfek atış eğitimi için talimhane 14 İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Devleti Teşkilatına Medhal, TTK Yay., Ankara, 1994, s

19 bulunmaktaydı. Burada talim yapılır iyi bir savaşçı olmaları sağlanırdı.yeniçeriler XIV. yüzyılın son yarısıyla XV. yüzyılın ilk yarısında ok, yay, kılıç, kalkan, kargı, bıçak gibi harp aletleri kullanırlardı. Savaşta siper kazmak için kendilerine kazma kürek de verilirdi 15. Divan toplantılarında divanın güvenliği için yeniçerilerden bir kısmı nöbetle divana gelirdi. Divan toplantısının sonuna doğru nöbetçilere saray mutfağından çorba verildikten sonra kışlalarına dönerlerdi. Padişahların cülus denilen hükümdarlık tahtına oturuşlarında kapıkulu ocaklarına cülus bahşisi ismiyle bir ikramiye verildiği gibi hükümdarın ilk seferinde de yine bunlara sefer bahşişi denilen bir para verilmesi de kanundu. Yeniçerilerin bölüklerinde ayrı ayrı yardım sandıkları vardı. İhtiyacı olan bu sandıktan para kullanabilmekteydi. Osmanlı padişahı bizzat sefere çıktığı zaman yeniçerilerin hepsi birlikte gider, yalnız hasta olanlar ile kışlaların emniyeti için korucu adı verilen muhafızlar bırakılırdı. Padişahın kendisi sefere gitmeyip yeniçeri göndermek gerekirse ihtiyaç oranında ocaktaki büyük subayların komutasında yeniçeri sevkedilebilirdi.yeniçeri ağası mutlak surette padişahla birlikte sefere giderdi. Savaş zamnında ordunun merkez cephesinde bulunan yeniçerilerin önlerinde topçular ve onların önlerinde de azap denilen hafif yaya askerleri bulunurdu. Yeniçeri Ocağının en büyük komutanı olan Yeniçeri ağasının başkanlığı altında belirli günlerde ocak ağalarının katılımıyla ağa divanı kurulur ve burada ocağa ait işler görüşülürdü. Ocak katibi yani yeniçeri efendisi bu divanın üyelerindendi. Yeniçeri Ocağından biri terfi ederse ya kapıkulu süvari bölüklerinden yukarı ve orta bölüklere verilir veya tımarlı sipahi olarak çıkarılırdı. Kapıkulu süvarisi olanlara hükümet tarafından okluk, eğer bedeli ve bir de hayvan verilmesi kanundu. 16 XVII. yüzyıl başlarına kadar yeniçerilerin evlenmeleri yasaktı. İkinci bir işle uğraşamazlar, kışla dışına da çıkamazlardı. Devşirmelerin dışındaki kişilerden de ocağa girmek mümkün değildi. 15 İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, Cilt I, TTK Yay, Ankara, 1994, s İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Tarihi, I,

20 III. Murad ın kuraldışı olarak, oğlunun sünnet düğünündeki oyuncuları ödüllendirmek amacıyla, ocağa kaydettirmesi (1582), Yeniçerilerin yavaş yavaş bozulmasına sebep olmuştur. Başlangıçta belirli kuralları olan ve devşirmelerin dışında kimsenin giremediği ocak; rüşvet, torpil ve iltimaslıların, devletten maaş almak için girdiği bir kurum niteliğine dönüşmüştür. Bu durum, daha sonraları Yeniçerilerin, başıboş, söz dinlemez, diledikleri gibi hareket eden bir hale gelmelerine neden olmuştur. Hatta önceleri yeniçeriler arasında geçerli olan Ocak, devlet için vardır anlayışı daha sonraları Devlet, ocak için vardır şekline dönüşmüştür. Ocağı bu durumdan kurtarmak için faaliyete geçenlere karşı Yeniçeriler sık sık başkaldırdıkları gibi, dilediklerini başa getirmeye kendilerine dağıtılan maaşların yetersiz olduğunu söyleyerek isyanlar çıkartmaya başlamışlardır. Barış döneminde diledikleri gibi yaşadıkları için, eğitim ve disiplinden yoksun kalmışlar, savaşlarda üst üste yenilgiler almaya başlamışlardır. Deftere kayıtlı olan yeniçerilerin çoğu ikinci bir işle uğraştığı için savaşa katılanların sayısı giderek düşmüştür. 17 Tüm olumsuzluklara rağmen, Yeniçeri Ocağı, Padişah II. Mahmud a kadar ne ıslah edilebilmiş, ne de ortadan kaldırılabilmiştir. Yenilikçi ve cesareti ile tanınan Sultan II. Mahmud, nihayet bu ocağa 15 Haziran 1826 yılında son vermiştir. Osmanlı tarihlerinde bu hadise Vaka-i Hayriyye olarak adlandırılmıştır. 18 C. Enderun Mektebi Enderun Mektebi, saray-i hümayunda Enderun ile dış saraylardan Edirne, Galata, İbrahim Paşa ve İskender Çelebi saraylarında faaliyette bulunan eğitim kurumlarına verilen addır. Enderun Mektebi, Osmanlı Devleti nde ileri bir eğitim kurumudur. Saray-ı hümayunda Enderun ile dış saraylarda (Edirne Sarayı, Galatasarayı, İbrahim Paşa Sarayı ve İskender Çelebi Sarayı) faaliyette bulunan bu eğitim kurumunun öğrencileri devşirme çocuklardı. Enderun mekteplerinin en eskisi Edirne Sarayı, en kısa ömürlüsü İskender Çelebi Sarayı, en uzun ömürlüsü ise evrim geçirerek bugüne kadar gelen Galatasaraydır. 17 Yılmaz Öztuna, Büyük Türkiye Tarihi, Cilt IX, Ötüken Yay., İstanbul, 1978, s Y. Halaçoğlu, a.g.e., s

21 Enderun Mektebinin ilkini Sultan I. Murad, Edirne de ilk yaptırdığı sarayda iç oğlanlarının yetiştirilmesi için bir bölüm olarak kurdurmuştu. İstanbul'un fethinden sonra sarayın yeni hükümet merkezine taşınması üzerine tamamen acemi oğlanlarına bırakılan bu saray, Kavak Meydanı nda idi e kadar faaliyet gösteren Edirne Enderun Mektebi kapandıktan sonra, Musahip Mustafa Paşa tarafından satın alınmış, bir süre sonra ise Hatice Sultan a verilerek onun adı ile tanınmıştır. Tanzimatı izleyen yıllarda askeri idadi olmuş, bugün ise askerlik dairesi binası haline getirilmiştir. Enderun Mekteplerinden en kısa ömürlüsü olan İskender Çelebi Sarayıdır. Kanunî Sultan Süleyman devrinin bu tanınmış defterdarının eğitim ve öğretim alanlarındaki başarılı gayretleriyle sarayı da kısa bir süre için Enderun Mektepleri arasına katılmıştır. İstanbul da 1675 e kadar fiilen faaliyette bulunan Enderun Mekteplerinden biri de İbrahim Paşa Sarayıdır. Sultan II. Bayezid tarafından kurulan, 1675 te kapatılmış ise de, 1715 te Sadrazam Şehit Ali Paşa tarafından tekrar açılan, Sultan II. Mahmut zamanında modernize edilen Galatasatay ile birlikte Saray-i Cedîd-i Âmirede meydana getirilen Enderun-i Hümayun ile Enderun Mektepleri tamamlanmaktadır. Enderun Mekteplerinden Galatasaray ile Saray-ı Hümayundaki Enderun Mektebi hariç, ötekiler faaliyetlerine 1675 tarihinde son vermişlerdir 19. Enderun Mektebi, Hıristiyan tebeadan alınan yetenekli çocukları (Devşirmeler) iyi, güvenilir devlet adamı ve asker yapma, sanatkar ruhlu olanların yeteneklerini geliştirme amacıyla kurulmuştur. Diğer bir deyişle, saray hizmetleri için görgülü ve bilgili adam yetiştirmek amacıyla kurulmuştur. Zamanın siyasal bilgileri yanında harp sanatının da verildiği bir yüksek okul durumundadır. Osmanlı Devleti nin yüksek idari ve askeri memuriyetleri için eleman hazırlayan kaynaklardan birisiydi 20. Devşirme usulü ile alınan Hıristiyan ailenin çocuğunu, Türkçe yi, Türk hayatını ve kültürünü Anadolu da Türk aileleri yanında öğrendikten sonra, Acemi Oğlanları Ocağına alınır. Orada da askeri eğitimden geçirilirdi. Burada yapılan bir seçmeinceleme sonunda Enderun Mektebine alınırdı. 19 İsmet Parmaksızoğlu, Enderun Mektebi, T.A., Cilt XV, MEB Yay., İstanbul, 1971, s Osman Nuri Ergin, Türkiye de Maarif Tarihi, Cilt V, Osmanbey Matbaası, İstanbul, 1977, s

22 İlk zamanlarda Enderun Mektebine Türkler giremez, yalnız devşirmeler ve yabancılar alınırdı. Bununla birlikte, rehine olarak İstanbul a getirilen hükümdar çocukları da bu okulda eğitim görürlerdi. Bunlar arasında, Boğdan Voyvodası Dimitri Kandemiroğlu ve Arnavut Prensi Jorj Kastoryoti bulunmaktadır. Bunlardan başka Padişahın bizzat beğenerek buraya aldığı seyyah Evliya Çelebi gibi seçkin ve zeki çocuklar da bulunuyordu 21. Osmanlılar da, devşirme usulünün bozulmaya başlamasıyla birlikte bu okula, yüksek tabaka ve devlet ileri gelenlerinin çocukları da alınmaya başlandı. Böylece Enderun a öğrenci almada ehliyet ve kabiliyet değil, iltimas rol oynamaya başladı. Enderun mektebinde öğrenciler (iç oğlanları) üç alanda yetiştirilirdi. 1. Saray hizmetlerini fiilen yaparak, saray işlerini öğrenmek (Saray ve protokol işleri, görgü kuralları). 2. Aldığı islami ve diğer derslerle bilgi ve görgüsünü geliştirmek (Türkçe, Arapça, Farsça, İslam Kültürü, Edebiyat, Tarih, Matematik). 3. Beden eğitimi yapmak ve yeteneğini gösterebileceği bir sanatı en iyi biçimde öğrenmek (Güzel yazı, ok, cirit atma, ata binme, güreş, musiki, hattatlık, resim, minyatür, şiir gibi). Enderun aşağıdan yukarıya doğru yükselen yedi odadan meydana gelmekteydi. Öğrenciler sıra ile her odanın gereklerini yerine getirirlerdi. Her odanın eğitimi 1-2 yıl sürerdi. Bu odalar: Büyük ve küçük odalar, Doğancılar odası, Seferli oda, Kiler odası, Hazine odası, Has oda şeklinde sıralanmakta olup hizmetleri şu şekilde idi 22. Küçük ve Büyük Odalar : Asıl işi okuma yazma öğretmek olan bu iki oda, ortaokul seviyesinde sayılabilir. Askeri eğitim ve öğretim burada başlar, dersler uygulamalı olarak yapılırdı. Ayrıca bu odalar, öteki odalara çıkmak için öğrenci hazırlardı. Doğancılar Odası: Padişahın avda kullandığı doğanlara bakardı. 21 Hasan Ali Koçer, Türkiye de Modern Eğitimin Doğuşu, Uzman Yay., Ankara, 1987, s Yahya Akyüz, Türk Eğitim Tarihi, AÜEBF Yay., Ankara, 1989, s

23 Seferli Oda: Padişahın çamaşır hizmetlerine bakar, sipahi bölüklerine öğrenci hazırlar, yüksek öğretimi tamamlama sınıfını oluştururdu. Kiler Odası: Sarayın yiyecek hizmetlerine bakar, sipahi bölüklerine öğrenci hazırlardı. Bu oda da yüksek öğrenim tamamlama sınıfını oluşturmaktaydı. Hazine Odası: Hazine ve padişahın değerli eşyalarına bakar, müteferrika, çeşnigir, sipahi hazırlardı. Yüksek öğretimin ihtisas sınıfını oluştururdu. Has Oda: Padişahın en yakın hizmetlerinde bulunan, en yüksek derecedeki iç oğlanlarından oluşan odaydı. Müteferrika, Çeşnigir ve Sancak Bey i hazırlar, yüksek öğretimin ihtisas sınıfını oluştururdu. Enderun Mekteplerinde ilk müfredat programı Kur'an-ı Kerim, ilm-i hal, tecvit gibi sadece dini bilgileri öğreten derslerle sınırlı idi. Sultan II. Murat zamanında müfredat programlarında bir gelişme olmuş, tefsir, hadis, fıkıh, feraiz, şiir ve inşa, musiki, heyet, hendese, coğrafya, ilm-i kelâm, mantık, meânî, bedi ve beyan ile hikmet de dersler arasına katılmıştı. Fatih devrinde esas itibariyle İstanbul a taşınan Enderun Mektepleri, Sultan II. Bayezid devrinde büyük itibar görmüş ve buradan yetişenler müezzinbaşılık, berberbaşıhk, tüfekçibaşılık, başlalalık görevleri ile işe başlatılıp üzengi ağalıklarına kadar yükselme ve oradan birûn hizmetlerine geçerek sadrazamlığa kadar ilerleme ve Osmanlı Devleti ni yönetme imkânlarına kavuşturulmuştu. II. Bayezid devrinde Enderun Mektebinde öğretim genellikle Kur an-ı Kerim, Arapça, Farsça ve akait derslerine dayanılmış, ancak, bunun yanında her iç oğlanının kabiliyeti ayrı ayrı ölçülerek aşçılık veya kunduracılıktan müzehhipliğe ve müsavvirliğe kadar ne çeşit zanaat, sanat ve fen varsa, ona göre eğitilmesi prensibinden hareketle Enderun Mekteplerinin bulundukları saraylar, birer akademi haline getirilmişti. Dersler dışında ata binmek, iyi silâh kullanmak isteyenler cündîbaşı ağanın tavsiyesine göre lokmacı veya bamyacı takımlarından birine yazılarak burada iyi bir silahşor olarak yetişirler, güzel yazı, cilt sanatı, tezhip, tasvir, mimari gibi sanata merak edenler, musiki, şiir, edebiyat ve tıp, matematik, hendese gibi bilimlere ilgi duyanlar da ilgilendikleri alanlarda sarayda görevli bilginlere veya ehl-i hıref-i hassa üstatlarına devam ederlerdi. Bunlar için hükümetçe zamanın en büyük sanatkârları ve bilim 13

24 adamları görevlendirilir, saray-i hümayun hocaları unvanını alan bu üstatlar haftada bir kere genellikle salı, çarşamba ve cumartesi günleri Enderun Mekteplerine gelirler, gelişlerinde dört öğrenci kollarına girerek ve eteklerinden tutarak öğretmenlerini karşılarlar ve kendi koğuş, dershane, meşkhane ve atelyelerine götürerek onlara yiyecek ve içecek ikram ettikten sonra, o günkü konuyu işlemeye başlarlardı. İç oğlanları, aldıkları bu dersle yetinmezler, kendilerinden ileri olan eskilerin çevrelerinde 4-6 kişilik gruplar meydana getirerek kendi kendilerine çalışmalarına devam ederlerdi. Böylece 7 8 yıllık bir eğitim ve öğretimden sonra çoğunlukla iyi bir silahşor ve zamanın kültürünü bilen bir aydın, bazan da bilgin veya sanatkâr olarak Enderun Mekteplerinden mezun olurlardı. Enderun Mekteplerinde eğitim ve öğretim Sultan II. Mahmut devrine kadar bu şekilde devam etmiştir dan sonra Yeniçeri Ocağının kaldırılması üzerine nizamî ordu için yetiştirilmesi gereken küçük ve büyük subayların çoğunun Enderun Mekteplerinden seçilmesi bu okulu sarsmış, daha sonra batı metotları ile açılan okulların çoğalması ise, onun öneminin azalmasına sebep olmuştu. Modern eğitimin gittikçe yerleşmesi ve yayılması karşısında Enderun Mektepleri kendisini koruyabilmek için medresenin tersine, modern eğitim ilkelerini benimsemekten bir an dahi geri kalmamıştır. Ancak, şehirde Türk veya ecnebi olmak üzere çeşitli genel kültür kurumlarının ve meslek okullarının açılması, özellikle bu okuldan çıkanların Tanzimat tan önceki devirde olduğu gibi devlet görevlerine atanmalarda üstün durumlarını kaybetmiş olmaları, onun halk arasında ve özellikle devlet ileri gelenleri katındaki değerini sarsmış olduğundan kalkınması mümkün olamamış ve 1908 Meşrutiyeti nin ilânını izleyen günlerde, artık Enderun Mektebi hüviyetini taşımayan Galatasaray hariç, kapatılmıştır 23. Ordu ve saray görevlilerini yetiştirmek için kurulan Enderun Mektebini, Osmanlılar da subay yetiştiren okulların ilki olarak sayabiliriz. 79 Sadrazam, 3 Şeyhülislam, 36 Kaptan-ı Derya ve sayısız önemli görevlerde bulunan devlet adamı yetiştirmiştir. Bunlar arasında Fatih in vezirleri; Mahmud ve Gedik Ahmed Paşalar ile Kanuni nin vezirleri İbrahim ve Sokullu Mehmet Paşalar, ayrıca Evliya Çelebi gibi ünlü seyyahlar bulunmaktadır. 23 İ. Parmaksızoğlu, a.g.m., s

25 D. Askeri Sanat Mektepleri Devşirme oğlanlarının özellikle askeri ve bedeni bakımdan eğitildikleri, daha çok kışla görünümündeki bu mektepler yetenekli öğrencilerini Enderun Mektebine verirlerdi. Enderun Mektebine giremeyenler için ise Osmanlı ordusunun çeşitli askeri kademelerinde görev yapmak üzere, eleman yetiştirmek amacıyla askeri sanat mektepleri kurulmuştur. Bu kurumlardan bir tanesi Cebeci Ocağıdır. Cebe, zırh demektir. Fakat Osmanlılar bunun anlamını genişletmişlerdir. Devlette yaya askeri olan yeniçerilerin ok, yay, kalkan, kılıf, tüfek, balta, kurşun, barut vb. gibi ihtiyaçları olan alet ve eşyayı yapan veya tedarik eden ocağa Cebeci Ocağı denir. Bu ocak, yeniçerilere lazım olan savaş levazımatını develerle ve katırlarla taşıyarak cephede yeniçerilere dağıtır ve savaştan sonra bunları tekrar toplayarak tamire muhtaç olanları tamir ederek silah ambarlarında muhafaza ederlerdi. Tıpkı Yeniçeri Ocağı gibi, Cebeci Ocağının da kaynağı Acemi Ocağına dayanmaktadır. Cebeci Ocağına alınacak olan kişiler, Acemi Oğlanları Ocaklarından seçilmektedir. Ocağa çırak olarak giren acemiler sonra başarı gösterdikleri sanatlarda yetişerek usta olurlardı. Cebeci kışlası Ayasofya Camii karşısında idi. Burdan başka Yerebatan taraflarından da yine bu ocağa ait imalathane bulunmaktaydı 24. Cebeci Ocağıda yeniçeriler gibi orta denilen bölüklere ayrılmıştı. XVI. yüzyıl ortalarında mevcudu beşyüz kadar olup silah yapan, tamir eden, barutları ıslah ve harp levazımatını tedarik eden ve humbarayı yapan ayrı ayrı sınıflar vardı. Cebeci Ocağının en yüksek rütbeli subayına cebecibaşı denilirdi. Bundan başka cebecilerin birisi başkethüda olmak üzere dört kethüdası vardı. Yeniçerilerin muhafız olarak bulundukları kalelerde de cebeci bulunurdu. Cebeciler, barış zamanı kendilerine tahsis edilen kışlalarında, cebecibaşının nezaretinde ikamet ederlerdi. Askeri sanat mekteplerinden bir diğeri de Topçu Ocağıdır. Top dökmek, top atmak ve top mermisi yapmak gibi işleri yürütmek üzere kurulmuş olan ocağa Topçu Ocağı denir. Topçu Ocağı, Kapıkulu ocaklarının yaya kısmındandı. Osmanlı ordusunda ilk defa 1389 daki Birinci Kosova Savaşı nda top kullanılmıştır 25. Topların mutlak 24 İ. H. Uzunçarşılı, Osmanlı Devlet Teşkilatında Kapıkulu Ocakları II, [Bundan sonra: Kapıkulu Ocakları II] TTK Yay., Ankara, 1988, s Y. Halaçoğlu, a.g.e., s

26 surette devlet merkezindeki imalathanede dökülmesi gerekmeyip çok defa kale muhasaralarında o kale önünde top dökülürdü. Nitekim Sultan II. Murat zamanında Mora ve Arnavutluk seferlerinde ve daha sonra İstanbul kuşatmasında develerle getirilen malzemelerden top döktürüldüğü görülüyor. Topçuluk özellikle Fatih Sultan Mehmet zamanında gelişmiştir. İstanbul un Galata tarafındaki Tophane bölgesi; Kapıkulu topçuları için yaptırılmıştı. Topa lazım olan demir, Rumeli ve Anadolu daki madenlerden tedarik ediliyor ve gülleler muhtelif büyüklükte toplara göre döktürülüyordu. Kapıkulu ocaklarının yaya kısmından olan Topçu Ocağı elemanları Acemi Ocağından alınmaktaydı. Alınan bu acemeilere Cebeci Ocağında olduğu gibi şakird yani çırak denilirdi. Topçu Ocağının top döken kısmı ile top kullanan kısmı ayrı ayrı bölüklerdi. Top dökücü çırakları tezgahlarda yetişerek usta olurlardı. Fabrikada dökücübaşının emrinde olarak tamirci, burgucu, yamacı, dökücü, delici gibi çeşitli sanat erbabı ile maiyetleri vardı. Topların, zarbazen ismi altında çeşitleri olduğu gibi şakloz, prangı, bacaloşka, ejderdehen, havan gibi çeşitleri de vardı. Top atan topçular hem İstanbul da bulunur hem de nöbetle kalelerde hizmet ederlerdi. Devlet sınır kaleleriyle, özellikle XVI. yüzyılda deniz savaşları nedeniyle sahil kalelerindeki topçulara çok önem vermişti. Top kullanan topçu bölüklerinin İstanbul da Tophane de ustaların nezaretleri altında haftada iki gün nişangaha atış yapmaları kanundu. Top atan topçular ağa bölükleri ve cemaat olarak başlıca iki kısım olup herbirinin bölükleri vardı. Cemat kısmı yetmiş iki bölük idi. Topçu Ocağının en rütbeli subayına topçubaşı, ondan sonra kethüda ve dökücübaşı gelirdi. Toçu Ocağı mevcudu XVI. yüzyıl ortalarında iki bini bulmuştu. Topçu ocağı ile yakından ilgili olan ve karıştırılmaması gereken ocaklardan biri de, daha sonraları, topların arabalarla taşınmaya başlaması üzerine kurulan Top Arabacıları Ocağı dır. Osmanlıların ilk defa kullandıkları toplar deve, katır ve beygirle taşınacak kadar küçük ve hafifti. XV. yüzyıl ortalarından sonra topçulukta önemli yenilik yapan Osmanlılar, büyük toplar dökerek bunların top arabası ile sevkettikleri için ayrıca Top Arabacıları Ocağı kurmuştur. Burada yetişen eleman da XVI. yüzyılda Acemi Ocağından alınırdı. 26 Topçu Ocağı, zamanla daha da geliştirilerek 1734 te Comte de Bonneval, 1795 de Baron de Tott ın girişimleriyle, sürat topçuları ve mühendislik sınıfları eklenerek, modernleştirilmiştir. Tophane deki bu okul, Tanzimat a kadar devam etmiş, 26 İ.H. Uzunçarşılı, Kapıkulu Ocakları II, s

27 bu tarihte okul lağvedilerek, öğrencilerin bir kısmı açılan yeni Harp Okuluna, bir kısmı da kıt alara verilmiştir 27. İstanbul kuşatması sırasında kullanılan topları yapanların mühendis olduğuna, son zamanlara kadar topçu subaylarına mühendis denilmesine ve ilk mülkiye mühendislerinin de topçu mektebinde okumuş olmalarına bakılarak, Tophanenin Harp Okulu veya mühendis okullarının bir öncüsü olduğu söylenebilir 28. Humbaracı Ocağıda askeri sanat mekteplerinden bir tanesidir. Humbaracı Ocağı, demir veya tunçtan içi boş ve yuvarlak şekilde dökülen, içine patlayıcı madde doldurulan ve humbarayı yapan ve kullanan bir ocaktı 29. Osmanlılarda XV-XVI. asırlar arasında kurulduğu tahmin edilen bu ocak, humbara adı verilen, patlayıcı mermileri (bir nevi el bombası) kullanan kişilerden oluşmakta idi. Başlangıçta ocak, biri topçulara diğeri cebecilere bağlı olmak üzere iki kısımdan oluşmuştur. Humbaracıların esas kısmı, kapıkulu sınıfları gibi maaşlı olmayıp kalelerde hizmet ederlerdi. Bu sınıf humbaracıların tımarları kaleleri civarında bulunuyordu. Tımarlı humbaracıların amiri humbaracıbaşı adı verilen subaydı ve merkezde bulunurdu. Asıl humbaracı sınıfı bu zeamet ve tımar sahibi olanlar idi 30. XVIII. yy. başlarında tamamen ihmale uğrayan Humbaracı Ocağının, günün şartlarına göre yeniden düzenlenmesi için bazı tedbirlere başvurulmuştur. Aslen Fransız olup, 1729 senesinde Türkiye ye iltica eden Comte de Bonneval e humbaracı teşkilatını kurma görevi verildi. I. Mahmud zamanında Comte de Bonneval Müslüman olup, Ahmet adını almasıyla birlikte humbaracıbaşılığına getirilip, ocağı Avrupa tarzında, yeniden teşkilatlandırmıştır. Ocak 1783 te Sadrazam Halil Hamit Paşa nın çalışmalarıyla yeniden ıslah edilmişti. III.Selim in ıslahat hareketleri içerisinde, 1793 de Humbaracı Ocağı iyice ele alınarak tımarlı humbaracı teşkilatı kaldırılmış, humbaracıların hepsi ulüfeli olmuşlardı O. N. Ergin, Türkiye de Maarif Tarihi, I, İsrafil Kurtcephe-Mustafa Balcıoğlu, Kara Harp Okulu Tarihi, KHO. Basımevi, Ankara, 1991, s Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, [Bundan sonra: TSKT] Cilt III, Kısım 5, Gnkur Basımevi, Ankara, 1982, s İ.H. Uzunçarşılı, Kapıkulu Ocakları II, s TSKT, III/5,

28 Yeniçeriliğin kaldırılması sırasında devletin yanında yer alan Humbaracı Ocağı, bir süre sonra yeniçerilerin yerine kurulan Asakir-i Mansura-yı Muhammediye Ordusu içinde yer alan topçulara bağlanarak, ayrı bir ocak olmaktan çıkmıştır. Askeri sanat mekteplerinden bir tanesi de Lağımcı Ocağıdır. Kale kuşatma ve muhafazasında büyük hizmetleri görülen, ve günümüzün istihkam sınıfı olarak nitelendirebileceğimiz Lağımcı Ocağı, sınır boylarında bulunan bazı önemli kalelerin, aniden kuşatılması ihtimali göz önünde bulundurularak, düşman tarafından kazılacak olan hendeklere karşı, hendek kazmak amacıyla kurulmuştur. Görevi sadece tünel açmakla bitmeyen bu ocak, ordunun ağırlıkları ile geçirilmesi için, mevcut köprüleri tamir veya yeni köprüler yapmak gibi işlerle de yükümlü idi. Barış zamanlarında da bağlı bulundukları kalelerde bulunan ve genellikle, devşirme yoluyla Hıristiyan tebeadan teşkil edilen lağımcılar, devlet merkezinden gönderilen, lağımcıbaşı adlı bir subayın komutasında bulunurlardı. Lağımcı Ocağının hangi tarihte kesin olarak kurulduğu bilinmemektedir. Yalnız II. Murat zamanında bazı kalelerin zaptında ve İstanbul un fethinde lağımcıların çalıştıklarına dair kayıtlara rastlanmaktadır. Lağımcılar iki kısımdı. Bir kısmı Cebeci Ocağına bağlı olup, cebecibaşının komutasında; diğer kısmıysa tımarlı olup, lağımcıbaşının komutası altındaydı. Seferde lağımcı mevcudu yeterli görülmediği zaman dışarıdan da ücretli lağımcı alınırdı. Lağımcı Ocağı XVII. yüzyıl sonlarından itibaren ihmal edilmeye başlanmış ve dolayısıyla nitelik ve kudretini kaybetmiştir. XVIII. yüzyıl sonlarına doğru, askeri alanda ıslahat yapılırken Lağımcı Ocağıda ele alınmıştı. Halil Hamit Paşa nın sadrazamlığı sırasında özellikle bu ocağa ilgi çekebilmek için, lağımcılara geliri fazla olan tımarlar verilmişti. Bu suretle ocağa karşı itibar artmış, usta lağımcılar yetişmişti TSKT, III/5,

29 III. Osmanlılar da Batı Tarzında Açılan İlk Askeri Okullar A. Batı daki Askeri Eğitimin Gelişimine Genel Bir Bakış Avrupa da, Ortaçağ ın başlangıcından itibaren hakim olmaya başlayan şövalyelik bir eğitim modeli olarak kendini göstermeye başlamaktadır. İlk defa Fransa da ortaya çıkan şövalyeler, kendilerini Tanrı tarafından Hıristiyanlığın savunulması işi için görevlendirilmiş olarak kabul etmekteydiler. Bu görev onlar arasında en güçlü bağı teşkil etmekteydi. Şövalyelik eğitimi çırak, kalfa, usta şeklinde kademelerden meydana gelmekteydi. Bu eğitim anlayışı; Tanrıya hizmet, efendiye hizmet, kadına hizmet şekilde idealize edilmişti 33. Savaşın, adaletin yerine getirilmesi olduğunu ileri süren dini bir anlayış, askerlik hizmetinin sadece toprak sahibi şövalyelere verilmiş olması ortaçağların askeri teşkilatını ve savaş usüllerini tayin eden ögelerdi. Doğru düzgün askeri kanunlar yoktu. Ordu sadece savaş çıktığı zaman toplanıyordu. Orduların asıl kesimini paralı askerler oluşturmaktaydı. Sağlıklı bir teşkilat ve komuta yapısına sahip olmayan, günü birlik amaçlar doğrultusunda oluşturulan bu paralı askerler, orduların en büyük zaafiyetiydi. Ciddi bir eğitimi olmayan, maddi çıkardan başka bir ideale bağlanmayan, zorda kalınca dağılan paralı asker ordularının subayları da aynı derecede yetersizdi. Genel anlamda subay olabilmek için asalet bağlarına gerek vardı. Bazı durumlarda para ile rütbe satın alma örneklerine rastlanmaktaydı. Herhangi bir eğitim görmeyen, savaştan savaşa askerlerin başına geçen asil subaylar, çoğu zaman orduyu idare etmek olan asli görevlerini yerine getiremiyorlardı. Nitelikli subay olarak kabul görenler, bu övgüyü daha çok iyi savaşma, iyi kılıç kullanma gibi bireysel özelliklerinden dolayı elde etmişlerdi. Nitekim askeri birliklere komuta eden şövalyelerin iki ikiye yapılan savaşları yaygındı. Çoğu zaman askerlikle ilgili tecrübesi, bilgisi olmayan kişilerden toplanan, paralı asker toplulukları devrin yaygın bir başka görüntüsüydü. Bu ilk grubun, paralı askerlerden farkı, herhangi bir bağlarının olmaması, en çok para verenin hizmetine girmeleridir 34. Avrupa daki mevcut askeri yapının ilk ciddi ve kapsamlı eleştirisi, İtalyan Niccolo Machiavelli tarafından yapıldı. Machiavelli ortaçağ değerlerine çok az sempati duymaktaydı. Paralı askerlerin yarardan ziyade zarar getirdiğini, bunlardan en kısa 33 Kemal Aytaç, Avrupa Eğitim Tarihi, AÜ Basımevi, Ankara, 1972, s Felix Gilbert, Machiavelli: Savaş Sanatında Rönesans, Modern Stratejilerin Yaratıcıları, (Ed: Edward Mead Erarle) Çev. Gülçin Ülgezen, Harp Akademileri Yay., İstanbul, 1983, s

30 zamanda kurtulunması gerektiğini belirtiyordu. O, ülke çapında mecburi askerlik konulması suretiyle toplanacak milli bir piyade ordusu teşkilini tavsiye ediyordu. Bu şekilde teşkil edilecek ordunun başarısının, siyasi reformlara bağlı olduğunu iddia ediyordu. Kendi kendini idare eden bir toplum, kendisi için savaşmaya daha hevesli olacaktı. Machiavelli, hükümdarların askerlik sanatına hem teorik, hem de pratik bakımdan önem vermelerinin, devletin bekası bakımından önemine işaret etmişti. Machiavelli sistemli bir reformcu olmasa da sorunu belirleyip, çözüm yolunu göstermesi, onu modern askeri bilimlerin kurucusu yapmaya yeterli olmuştur. Machiavelli'nin fikirlerini bir Hollandalı olan Nassau lu Maurice uygulamaya koymuştur. Kısa sürede önemli başarılar elde etti ve haklı bir üne kavuşmuştur. Her ne kadar milli orduya önem verse de, Maurice nin başarılı ordusunda yabancı paralı askerler önemli bir yekün tutmaya devam etmiştir. Hollanda kısa sürede Batı Avrupa'nın askeri okulu haline gelmiş, Avrupa nın hemen her yerinden gelen öğrenciler, Hollanda reformunu Avrupa ya yaymıştır. Maurice nin fikirlerini İsveç Kralı Gustavus Adolphus (II. Güstav) ( ) başarılı bir şekilde kendi ordusunda uyguladı ve birçok yenilikler eklemeyi de başardı 35. Çeşitli kalıplaşmış yaklaşımlarına rağmen Habsburg Avusturyası'na karşı giriştiği Almanya Seferi ( ), özelde Lützen Savaşı, Avrupa çapında askeri reformların gerçekleştirilmesine neden olan en önemli olay olarak değerlendirilebilir 36. Avrupa daki askeri değişimin hız kazanmasında Osmanlı İmparatorluğu nun Avrupa siyaseti ve askeri özelliklerinin etkisi önemli ölçüde belirleyici olmuştur. Machiavelli Osmanlı İmparatorluğu nun askeri özelliklerinin önemine işaret etmiştir. Ama Raimondo Montecuccoli ye kadar hiç kimse, Osmanlı İmparatorluğu nun askeri yapısını analiz edip, dersler çıkarmamıştır. Bir Habsburg Generali olan Montecuccoli, Macaristan da Osmanlı İmparatorluğu ile yapılan çeşitli savaşlarda bulunmuş ve Osmanlı askeri yapısından çok etkilenmişti den 1664 e kadar Türklerle savaş hakkındaki görüşleri ile bazı savaş ilkelerini kitaplarında dile getirmektedir. En çok etkilendiği konular, disiplin, bağlılık ve subayların yetkinliğiydi. Montecuccoli edindiği izlenimleri Maurice ve Adolphus un öğretileriyle birleştirerek, modern bir orduda bulunması gereken özellikleri bir sistem dahilinde kağıda döktü. O na göre, başarılı komutan, kapsamlı bir tarih öğrenimi görmeli, mümkün olduğu kadar öğrendiklerini 35 Basil Hanry Lıddell Hart, Strateji: Dolaylı Tutum, (Çev: Cemal Enginsoy) Gnkur Basımevi, Ankara, 1973, s İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e., s

31 pratiğe dökmeliydi. Montecuccoli ilk modern askeri teorisyen olarak kabul görmüştür. O, ilkelerini sistemleştirme çabaları ile savaş sanatını bir bilim olarak düşünen ilk kişiydi. 19. yüzyıl başlarında Prusya da meydana gelen askeri reformların babası Sharnhorst Montecuccoli nin görüşlerini örnek almıştır 37. Askeri reformun askeri eğitime kapsamlı biçimde yansıması, ancak Büyük Frederick tarafından gerçekleştirilmiştir. Prusya imparatoru olduktan sonra, ordusunda kapsamlı bir reforma girişen Frederick, subayların, yani komuta kademesinin önemini anlamış ve yepyeni bir subay yetiştirme sistemi ortaya koymuştur. 38 Sonraları çeşitli generaller tarafından geliştirilen bu sistemde asillerin çocukları önce sıradan bir asker gibi bir süre eğitim görmekle başarılı olursa, birliğine yardımcı subay olarak gönderilir ve burada sınıfında tekrar eğitildikten sonra birlik komutanı yeterli görürse, subay olmaya hak kazanırdı. Diğer Avrupa ülkelerinde bu derece kapsamlı olmasa da,bir takım askeri okullar açılmıştı. Ama bunlar gelişmelerin gerisinde kalmaktaydılar. Özellikle topçu, istihkam gibi teknik sınıflarda meydana gelen teknolojik gelişmeler, bu birlikleri idare edecek subayların ciddi bir eğitimden geçmelerini zorunlu kılmıştı. Genellikle silah üretim merkezlerinde, önce birer eğitim merkezi, sonra okullar açıldı. İngiltere bu konuda iyi bir örnek oluşturur. Woolwich te bulunan ağır silah sanayi tesislerinin yanında, önceleri basit bir eğitim merkezi, ardından da 1741 de Royal Military Academy kurulmuştur. Kurumun görevi, İngiliz ordusu için mühendis yetiştirmekti Fransız İhtilali nin sonucunda gerçek anlamda bir milli ordu oluşturuldu. Devrimle milli duyguların artması, Fransa nın her taraftan düşman ülkelerce kuşatılması ve bizzat yeni asker kadronun bu yönde tercihte bulunması modern okulların kurulmasında etkili oldu. Devrimin asillere karşı yürüttüğü kampanya, krallık ordusunun komuta kadrosunun tamamen değiştirilmesine neden oldu. Yeni oluşturulan milli ordunun ihtiyaç duyduğu komuta kadrosu önceleri devrimle işbirliği yapan küçük rütbeli subaylar ve orta tabakadan aydınlarla kuruldu. Ama ordunun yeni yapısı ve edindiği yeni deneyimlerle, yeni rejimle, karşılaşılan tehdidin büyüklüğü subay yetiştirme kaynaklarına ihtiyaç duyurmuş ve 1802 de Napoleon Fontainbleau da Ecole Speciale Militaire yi yani ilk modern Harp Okulunu kurmuştur. Bu okul, 1808 de taşındığı Saint Cyr kasabasının adıyla anılacaktır. Üniversite müfredatı, ilk defa bir askeri okulda yeni bir düzenlemeyle 37 Niccolo Machiavelli, Savaş Sanatı, Çev.A.Berna Hasan, Özne Yay., İstanbul, 1999, s Robert R. Palmer, Büyük Frederick, Guibert, Bülow: Kraliyet Savaşlarından Ulusal Savaşlara, Modern Stratejilerin Yaratıcıları (Ed: Edward Mead Erarle) Çev. Gülçin Ülgezen, Harp Akademileri Yay., İstanbul, 1983, s

32 uygulanmaya başlandı. Devrindeki diğer örneklerden farklı olarak ordunun mevcut bütün sınıflarına yönelik subay yetiştirilmeye başlandı. Bu yenilik, Fransa da öğrenim gören yabancılar veya bizzat Fransızlar tarafından yayıldı. Bu yeniliğin ilk örneği Fransa nın rakibi İngiltere idi. Sürgün edilmiş bir Fransız subayı olan Albay J.G. Le Marchant ve General Jarry nin çabalarıyla askeri mühendis harici sınıflar için 1802 de Great Marlow da Royal Military College kuruldu.1812 de okul Santhurs te taşındı ve buranın adıyla tanınmaya başlandı. 39 Prusya, mevcut askeri eğitim sistemini Napoleon un yepyeni tarzda yetiştirilmiş Fransız ordusu karşısında 1806 da Jena ve Auerstedt ta aşağılatıcı yenilgilere uğrayıncaya kadar devam ettirdi. Bazı eksikliklerine rağmen, kimse, özellikle Prusyalılar, Avrupa nın en etkin ve disiplinli ordusunun bu kadar ağır yenilgiye uğrayacağını tahmin edememişti. Ülkenin yarısını 1807 Tilsit Barışı yla terk etme durumunda kalan Prusya da, General Gerhard Von Scharnhost ve Gneisenau önderliğindeki aydın subaylar, taktik, strateji ve diğer yeni tekniklerin öğretildiği Fransız Saint Cry inden sadece okul öğrencilerinin subay olması bakımından ayrılan Kreigsakademie yi kurmuşlardır. Yeni okul bazı önemli faaliyetler yaptıysa da, ordunun bel kemiğini oluşturan muhafazakâr Prusya soylularının muhalefeti karşısında istenen başarıyı sağlayamadı. Bu girişim ancak 1857 de Helmut Von Moltke nin Genelkurmay Başkanı olmasından sonra gerçekleştirilebilecektir. Ancak Moltke den sonra Prusya ordusu disiplinli, eğitimli, kültürlü ve çağdaş teknolojinin gereklerine sahip bir ordu olacaktır 40. Büyük Petro ya kadar Rusya da askeri sistem Osmanlı ordusunun bir benzeri şeklindeydi. Yeniçerilerden ve Tımarlı Sipahiden esinlenerek kurulmuş Strelsi ve imparatorluğunda olduğu gibi, zamanla bozulan bu iki sistemi, Petro tahta geçince lâğvetmiş, ayaklanan Strelsi yi kanlı bir karşı tedbirle dağıtmıştı. Hollanda'da bulunduğu yıllarda etkilendiği Maurice nin fikirlerinden istifadeyle 1698 de bir askeri akademi kurdu. Fakat gerçek anlamda modern bir askeri okulun kurulmasını ancak 1855 de gerçekleştirilebilmiştir. Karma Fransız, Prusya etkisi ve Rus benliği bu okulu diğer benzerlerinden epey farklı kılmıştır. Teknolojik eksiklikler ordunun tamamına 39 İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e., s Hajo Holborn, Moltke ve Schlieffen:Prusya-Almanya Ekolü, Modern Stratejilerin Yaratıcıları (Ed: Edward Mead Erarle) Çev. Gülçin Ülgezen, Harp Akademileri Yay., İstanbul, 1983, s

33 yakın kısmını cahil köylülerin oluşturması, imtiyazlı soyluların ordu üst kademelerini elinde bulundurmaları ve yeniliklerin rejim için hep bir tehlike olarak görülmesi, modern Rus askeri okullarının gelişmesine engel olmuştur. Askeri reformun başladığı Hollanda da, ilk modern Harp Okulu olan Koninklijke Militaire Academie, Breda da da ancak 1828 de kurulabildi. Avrupa askeri tarihinde önemli bir yeri olan İspanya ise bu konuda çok geç kalmış, Academia General Militar ancak 1882 de Toledo da kurulabilmiş ama, 1927 de yeniden açılıncaya kadar 1893 te kapatılmıştır 41. Amerika gerek bağımsızlık savaşlarında, gerekse ilerleyen yıllarda milis teşkilâtına dayanmak zorunda kalmıştı. Köklü bir askeri geleneği olmaması nedeniyle en basit askeri kuralları bile deneyerek bulmak durumundaydı. Oluşturulan askeri teşkilâtın idaresinde ve muharebede kullanılmasında, mühendislik hizmetlerinde, özellikle yabancı subaylara dayanmak mecburiyetinde kalmıştı. Kongre, 16 Mart 1802 de kabul ettiği kanunla West Point mevkiinde 10 öğrenci ve 7 subaydan oluşan, askeri mühendislik konusunda eğitim verecek bir askeri akademi kurulmasına karar verdi. Harp Okulundaki askeri eğitimin yapılandırılması amacıyla, aralarında yabancıların da bulunduğu en iyi eğitimcileri topladı. Fransız askeri eğitim kurumlarının örnek alındığı yoğun çalışmalar sonucu okulun zayıf tarafları güçlendirildi ve eğitim seviyesi arzulanan düzeye çıkmaya başladı. B. Askeri Alanda Batılılaşma Hareketleri II. Viyana kuşatmasıyla başlayan, Karlofça ile sonuçlanan ve onaltı yıla sığan Osmanlı Devleti nin Batı da yaşadığı büyük hezimet, devletin idari, mali ve sosyal bünyesinde yeni sarsıntılara sebep olmuştur Karlofça ve 1718 Pasarofça Barış Antlaşmaları ile Avrupa nın üstünlüğü, Osmanlı Devleti nin geriliği açıkça ortaya çıkmıştı. Düşmanlar karşısında uğranılan ağır yenilgiler devletin köhneleşen yapısıyla Avrupalı devletler karşısında varlığını devam ettiremeyeceğini açıkça ortaya koymaktaydı. Bir zamanlar silah, askeri yetenek ve teşkilat üstünlüğü ile üç kıtaya yayılmayı başarmış olan imparatorluk, sanat, edebiyat, bilim ve teknik üstünlüğü olan Avrupa orduları karşısında uğradığı yenilgiler sebebi ile çözüm yolu aramaya başladı. İlk zamanlarda çöküşün sebeplerini komutan hatasında, askerin itaatsizliğinde, idari ve 41 İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e., s

34 mali hatalarda gören Osmanlı devlet adamları, batıdaki gelişmelere ayak uydurmadıkça, özellikle orduyu batının yeni savaş teknikleri, silah ve araçları ile donatıp, onların metotları ile eğitmedikçe yükselmenin hatta ayakta durmanın mümkün olmayacağını anlamışlardır 42. Bu yüzden, devleti ayakta tutan bütün müesseselerde genel bir düzenlemeye gidilmesi kaçınılmaz hale gelmişti. Böylece Avrupa tarzıyla kabul edilecek olan yenilikler, Avrupa ya karşı körükörüne duyulan hayranlıktan çok zaruri ve hayati bir ihtiyacın eseri olarak ortaya çıkıyordu. Avrupa ölçülerinde eğitilmiş ve disiplinli asker yetiştirilmesi ve modern ordu kurulması artık hiçbir işe yaramayan ve askeri bir teşkilat olma özelliğini çoktandır kaybetmiş olan Yeniçeri Ocağının ortadan kaldırılması, bu ocak ile ortak bir tutum içinde her türlü yenilik hareketlerine karşı çıkan çıkar gruplarının nüfuzlarının kırılması ve bu surette devletin Avrupa nın bilim, sanat, ticaret ve genel olarak medeniyet alanında yaptığı ilerlemelerine ayak uydurması, girişilen yenileşmenin ana hedeflerini oluşturdu. Yapılacak reformlara hazırlanmanın ilk adımı, bazı devlet adamlarından ve bilgisine itibar edilenlerden, ıslahat hakkındaki fikirlerini belirtecekleri birer layiha kaleme almalarını istemek oldu. Bu layihalar genelde tüm ülkenin, özelde ise özellikle ordunun yeniden düzenlenmesi hususunda çeşitli eğilimlerin ortaya çıkması bakımından önemliydi 43. Bu anlamda Batı ile ilk ilişki Lale Devri nde şahsi olarak başlayıp, 1789 a kadar bu karakterde devam etti. Bundan sonra ordunun ihtiyaçlarının daha da zorlaşmasıyla I. Mahmud, III. Mustafa, I. Abdülhamid, III. Selim ve II. Mahmud zamanındaki ilişkiler askeri ıslahat ve onun zorunlu kıldığı askeri eğitim alanında kayda değer çabalar yapılıp orduya batılı uzmanlar davet edilmeye başlandı. Bu uzmanlar aracılığı ile kurulan birtakım yeni askeri teşkilatlar, yeniçerilerin isyanları ve karşı koymaları nedeniyle tam olarak başarıya ulaşamadı ya da yetersiz kaldı. Elçilerin müşahadeleri, matbaanın kullanılmaya başlanması, Osmanlı Devleti ne hizmet arzeden Avrupalılar 1773 yılına kadar süren bir kıpırdanma dönemini başlattı. Modern eğitim sistemine geçiş olayı, Mühendishane-i Bahri-i Hümayunun 1776 yılında açılmasıdır. Deniz Mühendishanesi, Osmanlı Devleti nin batıya açılan ilk penceresidir. Okulda Fransız uzmanlar, görev 42 H. A. Koçer, a.g.e., s Abdülkadir Özcan, Osmanlı Askeri Teşkilatı, Osmanlı Devleti ve Medeniyeti Tarihi, (Ed: Ekmeleddin İhsanoğlu),Cilt I, Yıldız Yay., İstanbul, 1994, s

35 almış ve yabancı dil olarak Fransızca programlara girmiştir. Okula 1842 yılına kadar, okuma yazma bilmeyen çocukların alınmasına devam edilmiştir. Önce temel bilgileri vermek ve sonra da sınıf bilgilerine geçiş zaman alıyordu yılında bu usül terk edilmiş ve yaşlarında Kur an okumuş, yazı yazabilen öğrenciler alınmaya başlanmıştır. Ancak bir devletin ordusunun mükemmel ve kuvvetli bir halde bulunması, o devletin genel yapısından, mülki idaresinin mükemmelliğinden, müesseselerinin zamana uygunluğundan, sağlamlığından ve ekonomik gücünden soyutlanamayacağına göre, III. Selim döneminde gerçekleştirilmeye çalışılan Nizam-ı Cediti de bu kapsam ve tanım içinde değerlendirmek gerekir. Reformlara özellikle ordudan başlanması ve silahlı kuvvetlerin yenileşmesine her şeyden önce ağırlık verilmesi ise, uğranılan son hezimetlerin acilen emrettiği bir zaruret olarak kabul edilir. III. Selim, Yeniçeri Ocağı yanında, Avrupa tarzında eğitilecek ve düzenlenecek yeni bir ordunun kurulmasına (Nizam-ı Cedit askeri) ve ordunun diğer teknik sınıflarının çağdaşlaşmasına karar vermişti. Bu arada eski düzendeki askeri ocakların da mümkün mertebe ıslah edilmelerine çalışacaktı. Ancak yeniçerilerin yalnız yeni sistem değil, eski tarz talimlere de karşı oldukları kısa zamanda ortaya çıktı. Nizam-ı Cedit askerlerinin teşkiline karşı önceleri önemli bir tepki pek hissedilmediğinden, daha sonra bu teşkilatın Anadolu da da kurulmasına karar verilmiş, bu vazifede Karaman Valisi Abdurrahman Paşa üstün başarılar elde etmişti. III. Selim Nizam-ı Cedit hareketi içerisinde yer alan bir çok ıslahatı yanında, topçu ve istihkam subayları yetiştirecek Mühendishane-i Berri-i Hümayunu kurmuştur. Bu okulun öğretim süresi dört yıldı ve çeşitli matematik konularının ağırlık kazandığı bir programa sahipti. Modern anlamda tıp eğitimi yapılabilmesi için 1826 yılında Tıphane-i Amire ve Cerrahane-i Mamure ismiyle bir tıp okulu açıldı. Dört yıl süreli bu okula, yine dini bilgiler ile temel bilgilerin verilmesi alışkanlığı devam etmiştir. Anatomi derslerinin kadavradan yararlanılarak yapılabilmesi ancak 1843 yılında mümkün olmuştur. Daha sonraları bu tür uygulamalar, yeniçerilerin dışında da geniş bir zümrenin çıkarlarına dokunduğundan genel bir hoşnutsuzluğa yol açtı. Nizam-ı Cedit kadrolarının icraatına duyulan büyük infial ve hoşnutsuzluğun iç ve dış olaylarla had safhaya varmasına ve bir karşı hareketin hazırlanmasına yol açtı. III.Selim in Sadaret Kaymakamı Köse Musa Paşa ve Şeyhülislam Topal Ataullah Efendi nin başı çektikleri muhalif çevrelerin ihanetine uğraması, kendisiyle beraber 25

36 Nizam-ı Cedit in de yıkılmasını kolaylaştırdı. Nihayet 29 Mayıs 1807 de Padişah tahtan indirildi ve karşı hareket tam bir başarıya ulaştı 44. II. Mahmut devrinde, ıslahat faaliyetlerine Yeniçeri Ocağının kaldırılmasıyla başlanması tesadüfi değildir. Alemdar Vak ası ndan beri, askeri kurumların ıslahı için önemli bir girişimde bulunulmamış, ancak devletin içinde bulunduğu durum, Batı anlamında disiplinli ve talimli bir orduya duyulan ihtiyacı hayati bir zaruret olarak daima hissetmiştir. Bu alanda Mehmet Ali Paşa nın Mısır da girişmiş olduğu geniş ve başarılı ıslahatların Osmanlı padişahı II. Mahmut un örnek almak istediği bir uygulama olduğundan şüphe yoktur. Nitekim Osmanlı Devleti nden daha önce Avrupa ya öğrenci gönderen (1813), Harbiye ve Erkan-ı Harbiye (1825), Tıp (1826), Baytar (1826), Yabancı Dil Okulları (1830) açtıran, kurduğu devlet matbaasında telif ve çeviri kitaplar bastıran, 1828 den itibaren gazete çıkartan ve kendisi okuma yazma bilmeyen Kavalalı Mehmet Ali Paşa, 1830 larda Kahire deki 16 modern okulu ile Osmanlı ya eğitim alanında üstün durumdaydı 45. Mehmet Ali Paşa batılı tarzda yetiştirdiği çağdaş ordu sayesinde, Osmanlı Devleti ne Yunan isyanında önemli yardımlarda bulunarak isyanın bastırılmasını sağladı, sonraki süreçte ise Osmanlı ile yaptığı savaşları da kazandı. Askeri teşkilatta ıslahat yapılmasının gereğini kavramış olan II. Mahmud, Yeniçeri Ocağını kaldırıp yerine Asakir-i Mansure-i Muhammediye adlı yeni bir ordu kurdu. Bu ordu kendisini ilk önce yıllarında yapılan savaşta gösterdi. Yurt savunmasında düzenli, disiplinli ve iyi eğitim görmüş bir orduya sahip olmanın lüzumunu kanıtladı. Ne var ki bu orduyu idare edecek modern eğitim usulleriyle yetişmiş subay yoktu. Bu yüzden çağdaş niteliklerle donanmış subaylara büyük ihtiyaç duyuluyordu. Bu ihtiyaçlar çerçevesinde modern okulların açılması gerçekleşmeye başladı. Sonuç olarak Osmanlı Devleti nin, askeri alanda gerçekleştirmeye çalıştığı ıslahatlar konusuyla ilgili araştırmalar, genellikle iki noktada toplayabiliriz. Birincisi Harplerdeki yenilgi; XVIII. asır Avrupa savaşları teknik ve sanat alanında ehliyetli komutanların, bilgili subayların idare ettikleri savaşlardı. Osmanlı Devleti eski kurumlarına sadık kaldığından, çağdaş bilim ve tekniğe yabancıydı. Batı da yeni okullar 44 A. Özcan, a.g.m., s Necdet Sakaoğlu, Osmanlı Eğitim Tarihi, İletişim Yay., İstanbul, 1991, s

37 açılmış, kara ve deniz ordusuna savaş teknik ve bilimini bilen subaylar yetiştiriliyordu. Osmanlı İmparatorluğu batı ile daha çok savaş meydanlarında karşı karşıya geliyordu. Savaşlardaki mağlubiyetin sebebi batı bilim ve tekniğine, dolayısıyla çağdaş medeniyete ayak uyduramayışının bir sonucu olduğu ortaya çıkmaktaydı. Tek çare batı tekniğine, medeniyeti ve düşüncesine göre askeri okullar açmaktı. İkincisi, Batılı uzmanların tesiri; Osmanlı ordusunun ıslahı ve peş peşe gelen yenilgilere son verilmesi için padişah ve aydınlar, çoğu zaman yabancıların fikirlerine müracaat ettiler. Yabancı uzmanlar, askeri alanda birçok raporlar düzenleyerek padişaha sundular. Bunlardan Fransız Rocheford, yabancı askeri mühendisler kıtasının kurulmasını teklif ettiği gibi, Baron de Tott ve Kont de Bonnoval, orduda ıslahatlar yaptılar. Böylece Osmanlı ordusuna Avrupa etkisi girmeye başlamış ve ordunun yönetimine büyük etki yapmıştı 46. C. İlk Askeri Okullar 1. Mühendishane-i Bahri-i Hümayun Osmanlı İmparatorluğu nun deniz kuvvetlerine bilgili subay yetiştirmek maksadıyla XVIII. yüzyılda İstanbul da açmış olduğu ilk askeri denizcilik okuludur. İmparatorluğun giriştiği savaşlarda uğradığı yenilgiler, bilgili ve dirayetli subaylara olan ihtiyacı meydana koyduğundan I. Mahmut un saltanatı zamanında ve 1734 yılında Üsküdar mühendishanesi açılmış, fakat bu okul hiçbir yeniliği kabul etmeyen, disiplinleri kaybolmuş yeniçerilerin tepkisi dolayısıyla kapatılmıştı. Daha sonra III. Mustafa zamanında aynı ihtiyaç tekrar hissedildiğinden 1765 te okul ikinci defa Haliç Karaağacı nda açılmış ise de dersleri yarı gizli şekilde yapılan okulun da kısa bir süre sonra kapatılması zorunluluğu ortaya çıkmıştı. Akdeniz kıyılarını dolaşarak, İspanya ve İtalya yı görerek İstanbul a gelmiş, 1770 Mora harekatında kaptan olarak donanmada görev almış, Ruslar la çarpışmış ve donanmanın subay kadrosundaki yetersizliği yakından görmüş olan Cezayirli Gazi Hasan Paşa, kalyon devrinde donanmada görev alacak subayların ve komutanların matematik, coğrafya, gemicilik ve navigasyon dersleri okutulan bir meslek okulundan mezun olmaları lüzumuna inanmış olduğundan Kaptan-ı Derya olunca böyle bir okulun 46 Alaattin Avcı, Türkiye de Askeri Yüksek Okullar Tarihçesi, MSB Arge Başkanlığı Yay., Ankara, 1963, s

38 açılması için gerekli teşebbüslerde bulunmuş, III. Mustafa ile I. Abdülhamit e bu konuda tekliflerde bulunmuştu 47. Gazi Hasan Paşa nın bu teşebbüsü nihayet 1776 da tersane içinde, Darağacı denilen yerde bir göz oluşturulmak sureti ile burada donanmaya hendese ve coğrafyadan anlayan personel yetiştirilmek üzere okulun kuruluşu gerçekleşti. Bazı kaynaklar Mühendishane-i Bahri-i Hümayunun açılış tarihini III. Mustafa zamanında Tükiye ye gelmiş ve yılları arasında orduda fen müşaviri olarak bulunmuş ve boğazlardaki istihkamların yapımı ile görevlendirilmiş olan Baron de Tott un hatıraları ile yılları arasında İstanbul da bulunarak Türkiye hakında bir kitap yazmış olan rahip Gian Battista Toderini nin eserine dayanarak 1773 olarak göstermektedirler. Osmanlı İmparatorluğu arşivinde Mühendishane-i Bahri-i Hümayuna ait önemli bir belge olan Küçük Hüseyin Paşa nın 26 Ocak 1797 tarihli layihasının birkaç yerinde Mühendishanenin açılış tarihi H.1190 (1776) olarak gösterilmiştir. Arşivlerde bu tarihi değiştirecek başka bir belge bulunana kadar layihadaki 1776 tarihinin okulun açılış tarihi olarak kabulü uygundur 48. Mühendishane-i Bahri-i Hümayunun ilk açıldığı günlerde kadrosu bir öğretmen, bir öğretmen yardımcısı ve bir laboratuvar memuru ile on öğrenciden ibaretti. Mühendishane açıldığında buraya öğretmen olarak Cezayirli Hasan Hoca adında çok değerli bir denici atandı. Arapça, İtalyanca, İngilizce ve Fransızca bilen ve bu dillerde geometri, gemi inşası ve topçuluğa ait kitapları okuyarak yetişmiş olan bu zat bir süre görev yaptıktan sonra yerine yine değerli bir öğretmen olan Seyyid Osman Efendi getirildi. İlk açıldığı tarihlerde Mühendishane-i Bahri-i Hümayununda matematik, coğrafya ve harita dersleri okutuluyordu. Darağacı ndaki okulda öğrenci sayısı artınca tersane zindanı yakınlarındaki daha büyük bir binaya 1781 de taşındı. Kadrosuna daha sonra Fransız öğretmenler de ilave edildi. Ders programına deniz taktiği ve geometri dersleri de eklendi te Mühendishanede bir gemi inşa sınıfı açıldı. Öğrenciler teorik dersleri mühendishanede, tatbiki dersleri de haftada bir gün tersaneye giderek tezgahlarda yapılmakta olan gemiler üzerinde yapıyorlardı yılında Mühendishanei Berri-i Hümayun açılınca her iki okul için yeni bir nizamname kabul edildi. Bu nizamnameye göre mühendishanelerin eğitim sistemleri birleştirildi. Fakat Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Paşa iki okulun birleştirilmesi ile esas maksadın ortadan 47 O. N. Ergin, Türkiye de Maarif Tarihi, II, Rasim Ünlü, Deniz Harp Okulu ve Deniz Lisesi nin Tarihçesi, Yedinci Askeri Tarih Semineri I, Gnkur Basımevi, Ankara, 1999, s

39 kalktığını görerek, donanmaya iyi gemi kullanan, denizde gemi seyrini mükemmel bilen, haritadan anlayan subaylar ile tersaneye gemi inşa edebilecek eleman yetiştirilmek amacı ile açılmış olan Mühendishane-i Bahri-i Hümayun öğrencilerinin derslerine kendi okullarında devam etmelerini sağlamak amacıyla 1797 de bir rapor hazırladı ve bu raporu III. Selim e sundu. Padişah rapordaki istekleri kabul ederek iki okulun ayrı eğitim yapmasını sağladı. 49 II. Mahmut döneminde Mühendishanenin daha uygun ortamda eğitim öğretim yapabilmesi için Kasımpaşa da yeni bir bina yapıldı ve daha önce Heybeliada ya taşınmış bulunan mühendishane, Mekteb-i Bahriye adı ile yeni binaya taşındı. Bu tarihlerde bahriye okulunda şu dersler okutuluyordu; Kaligrafi, Türkçe Kompazisyon, Arapça, Farsça, matematik, cebir, logoritma, geometri, düzlemsel ve küresel trigonometri, harita mesahası, navigasyon ve astronomi, gök küresi ve yıldızlar. Okulda değerli öğretmenler aldıkları gibi yabancı dildeki meslek kitaplarını tercüme eden tercüman kadrosu vardı. Zamanla yeni baskı makinaları ile donatılan okul matbaasında pek çok kitap ve harita basılmıştır de Bahriye Mektebi Nazırı olan Patrona Mustafa Paşa, okulda önemli reformlar yaptı, öğrenci kadrosunu 400 den 150 ye, yedi yıl olan eğitim süresini dört yıla indirdi. Yabancı dil eğitiminde ise Fransızca isteğe bağlı, İngilizce mecburi dil dersi oldu 50. Birçok dersler İngiliz öğretmenleri tarafından İngiliz Bahriye Okulundaki programlara göre verilmeğe başlandı. Okuldan iyi derece ile mezun olan öğrenciler öğrenimlerini tamamlamak ve staj yapmak üzere İngiliz donanmasına gönderilmeğe başlandı. Bahriye Okulu ders programları matematik ve fizik gibi derslere daha fazla ağırlık verilmek üzere hazırlanmış olduğundan sivil okullardan, okula girmek için başarılı olan öğrenciler dahi programların ağırlığı dolayısıyle dersleri güçlükle takip edebildiklerinden 1852'de Bahriye Okuluna bağlı dört yıl süreli idâdî öğrenimi yürürlüğe konuldu. Bahriye İdâdîsinde matematik, fizik, trigonometri, diferansiyel ve integral hesap, tasarı geometri, cebir, analitik geometri gibi derslere önem verildi. Sultan Abdülaziz zamanında (1865) bütün askeri idâdîlerin ders programlarının birleştirilmesine ve bu okulların toplu bir halde Galatasarayında ders görmelerine karar 49 Vehbi Ziya Dümer, Mühendishane-i Bahri-i Hümayun, T.A., Cilt XXV, MEB Yay., İstanbul, 1971, s R. Ünlü, a.g.m., s

40 verilince bahriye idâdî sınıfları da Harbiye, Tıbbiye ve Mühendishane-i Bahri-i İdâdîsi ile birlikte tahsil etmek üzere Galatasarayında Mekteb-i İdadi-i Umumî adıyle açılmış olan okula gönderildi. Fakat bahriye idâdîsi bu birleşmeden çok zarar gördüğünden yapılan müracaatlar üzerine birleşmelerinden üç yıl sonra idâdîler kendi okullarına döndüler. Bu yıllarda Bahriye Okulu tahsili; dört yıl idâdî, dört yıl Bahriye (Harbiye karşılığı) olmak üzere sekiz yıl idi. Bahriye bir ve ikinci sınıflar okulda tahsil ederler, Bahriye üç ve dördüncü sınıflar okul gemisinde hem teorik hem de tatbikî eğitim görürlerdi. Bahriye sınıflarında yüksek matematik esas olmakla beraber navigasyon ve astronomi, harita mesahası, gemi arması, tüfek, kılıç ve matrak mübareze eğitimi, topçuluk, torpido derslerine önem verilirdi de Bahriye İdâdîsine öğrenci yetiştirmek üzere Kasımpaşa da bahriye rüşdiye mektebi açıldı. Bu okulu bitirenlerden isteyenler bahriye idâdîsine alınmaya başlandı. Bahriye Okulu uzun yıllar bir nazır ve bir de müdür olmak üzere yüksek rütbeli iki kişi tarafından idare edildi. Bahriye Okulu Nazırlığı 1909 yılında kaldırıldı. Okul Komutanlığı ihdas edildi. Komutanlık unvanı kısa bir süre sonra okul müdürlüğüne çevrildi de Deniz Harp Okulunun kuruluşuna kadar okul müdürlükle idare edildi. Eğitim işleri ise ders nâzırı tarafından yürütülürdü de bu unvan ders müdürlüğüne dönüştürüldü. Daha sonra bu makama atananlara sermuallim (başöğretmen) denildi te sermuallimlik ile okul müdür muavinliği birleştirildi Meşrutiyet in ilanından sonra bahriye rüşdiyesi ve Heybeliada daki yeni başlayan sınıflar ile idâdî sınıfları kaldırıldı. Okul süresi dört yıl olarak kabul edildi 51. Osmanlı İmparatorluğu Birinci Dünya Savaşı na girdikten sonra ders müdürlüğüne Dr. Heittich adında bir Alman öğretmen getirildi. Ders müfredat programlarında bir değişiklik yapılmadı. İngilizce yerine Almanca dersi konuldu. Bu ders Alman öğretmenler tarafından verildi. Okuldan mezun olan ve deniz talebeliğine yükselen öğrencilerle okul gemisi eğitimini bitiren mühendislerin Almanya'ya gönderilmesi ve orada Alman Bahriye Okulu mezunlarıyle birlikte eğitim görmeleri ve Alman donanmasında staj yapmaları planlandı. Almanya ya gönderilmiş olan deniz talebeleri ve mühendislerin teorik derslerde yapılan sınavlarda Alman öğrencilere nazaran çok yüksek seviyede oldukları, özellikle matematik, astronomi ve navigasyon 51 R. Ünlü, a.g.m., s

41 bilgilerinin daha yüksek derecede olduğu görüldü. Okulun çok zengin kitaplığı öğretmenlere araştırma yapma imkânını veriyordu. Okulun seçkin idareci ve öğretmenleri ileride alacakları görevleri göz önünde tutarak öğrencileri zamanında silâhını en iyi şekilde kullanabilecek, gemisini sevk ve idarede mahir, cesur ve atılgan birer komutan, zamanında yabancı ülkelerde bahriyesini ve ülkesini temsil edebilecek bilgilere sahip, yabancı dil bilir kibar, nazik bir salon adamı olarak yetişebilmeleri üzerinde önemle dururlardı. Üç devreden ibaret bir yıllık eğitim süresinde, iki devre sınavında düşük not alanlar okuldan çıkarılır, en ufak disiplinsizlikleri tekerrür eden öğrencilerin kayıtları silinirdi. Uzun yıllar okulda öğretmenlik yapmış subaylar, Birinci Dünya Savaşı içinde donanmaya veya ihtiyaç görülen kara görevlerine atanmayarak okuldaki öğretmenliklerine devam etmişler ve bu öğretmenlere ilâve olarak Yusuf Akçora, Falih Rıfkı Atay, Orhan Mithat Beyler Türkçe ve edebiyat, Yahya Kemal Beyatlı tarih, Hamdullah Suphi Tanrıöver Türk medeniyeti tarihi, sporcu Ali Sami Yen, Seyfi ve Said Beyler beden terbiyesi öğretmenlikleri yapmışlardır. 52 Türkiye nin batıya açılan ilk bilim penceresi olan ve bugünkü Deniz Harp Okulunun çekirdeğini oluşturan Mühendishane-i Bahri-i Hümayun açılışından beri sayısız bilim adamı, devlet adamı, asker, şair, yazar, ressam yetiştirmiştir. Bugün de Türkiye nin en köklü bilim müesseselerinden biri olarak çalışmalarına devam etmekte ve her yıl Türk Deniz Kuvvetlerine yüzlerce subay yetiştirmektedir 2. Mühendishane-i Berri-i Hümayun Osmanlı İmparatorluğu ordusuna topçu ve istihkam subayı yetiştirmek üzere, 1734 yılında Üsküdar da humbarahane ve hendesehane adı ile bir okul açılmıştı. Fakat altı yıl sonra, 1740 yılında, yeniçerilerin ayaklanmalarından korkularak kapatılmıştı. Okulda okuma-yazma, matematik, geometri ve din bilgileri verilmekte idi yılında, Padişah III. Mustafa döneminde, Koca Ragıp Paşa nın gayret ve Baron de Tott un yardımı ile Haliç-Kabaağaç ta yeniden açılan okul, III. Selim dönemine kadar, sönük bir şekilde öğretimine devam etmiştir V. Z. Dümer, a.g.m., s TSKT, III/5,

42 Mühendishane-i Berri-i Hümayunu III. Selim tarafından Osmanlı ordusuna topçu, istihkam ve askeri mühendis yetiştirmek amacıyla 1795 yılında İstanbul da açılan okulun adıdır Osmanlı-Rus ve 1788 Osmanlı-Avusturya savaşları Ziştovi ve Yaş Barış Anlaşmaları ile sone ermişti. Bu savaşlardaki yenilgilerin başlıca sebebinin Osmanlı ordusunu sevk ve idare eden komutan ve subayların, düşman ordusunun komuta heyetine nazaran daha bilgisiz, erlerin de eğitim bakımından yetersiz olduğu sonucuna varılmıştı. Girişilmiş olan savaşlarda düşmanın stratejik ve taktik alanında gösterdiği üstünlüklere karşı, Osmanlı ordusu halâ yüz yıl öncesi usüllerle savaşıyor, her biri bir mesleğe sahip ve esnaflığı askerliğe tercih eden yeniçeriler ise, asla yeni usül eğitimi benimsemek istemiyorlardı. Memleketin askeri bakımdan ıslahata muhtaç olduğunu bilen ileri görüşlü ve ıslahatçı fikirlere sahip padişah III. Selim, 1792 yılında Haliç te, Halıcıoğlu mevkiinde humbaracı kışlasını inşa ettirdi. Burada humbaracılarla (topçular), lağımcıların (istihkamcılar) yetiştirilmesine başlandı. Okul niteliğinde olan bu kışla eğitimlerinde, cebir ve geometri gibi dersler gösterilmekle beraber, daha çok arazi üzerinde uygulama yapılmakta ve öğrenciler pratik olarak yetiştirilmektedirler. Sultan III. Selim daha 1789 yılında tahta çıkışından bir süre sonra Eyüp te Bahariye deki yazlık sarayda Mekteb-i Sultani adını verdiği bir okul açmış ve yetenekli gençleri burada toplayarak onlara din dersleri, Türkçe, Arapça, Farsça, Matematik gibi gerekli dersleri zamanının en iyi öğretmenlerine verdirmeye başlamış, humbaracı kışlasının açılmasından sonra da eğitimlerini ilerletmek üzere okulun öğrencilerini buraya sevk etmiştir. III. Selim 1793 yılında da Nizam-ı Cediti meydana getirdi. Bu yeni orduya bilgili, iyi eğitimli subay yetiştirmek amacıyla da humbaracı kışlasının Hasköy tarafındaki arazisi üzerine yeni bir askeri okul inşasına başlattı. Bu yeni okula Mühendishane-i Berri-i Hümayun adı verildi. Temel atma töreninde III. Selim de bulundu. Okulun her katta iki öğretmen odası ve iki dershanesi olan ve ayrıca bir de kitaplığı bulunan iki katlı bir bina idi 54. Mühendishane-i Berri-i Hümayun açılması ile birlikte yeni bir nizamname yürürlüğe girdi. Bu nizamnameye göre Lağımcı Ocağından elli, Humbaracı Ocağından otuz olmak üzere seksen kişi mühendishaneye öğrenci olarak verildi. Mühendishaneye bir başöğretmen, başöğretmen yardımcısı ve bir de Fransızca öğretmeni ile tercüman 54 V. Z. Dümer, a.g.m., s

43 atandı. Hassa mimarbaşılığı mühendishaneye bağlandı. Ders programlarına aritmetik, fizik, coğrafya, istihkam, tarih ve Fransızca dersleri konuldu. Buradan Levent Çiftliği ile Üsküdar Humbaracı Ocaklarına mühendis subay yetiştirilmesine başlandı yılında Mühendishane-i Berri-i Hümayun açılınca her iki okul için yeni bir nizamname kabul edildi. Bu nizamnameye göre mühendishanelerin eğitim sistemleri birleştirildi. Yukarıda ifade edildiği gibi, çok geçmeden Kaptan-ı Derya Küçük Hüseyin Paşa iki okulun birleştirilmesi ile uygulamanın yanlışlıklarını içeren raporu 1797 de hazırladı ve bu raporu padişah III. Selim e sundu. Padişah rapordaki istekleri kabul ederek iki okulun ayrı eğitim yapmasını sağladı. Dört sınıf halinde ve 40 öğrencisi ile derslere başlanan okulda, sınıfların en yükseği en küçük numarayı taşımakta ve her sınıfta şu dersler okutulmakta idi 55. Sınıf-ı Rabi (4. Sınıf) (1. Sene) Sınıf-ı Salis (3. Sınıf) (2. Sene) Sınıf-ı Sani (2. Sınıf) (3. Sene) Sınıf-ı Evvel (1.Sınıf) (4. Sene) Resim Hesap Coğrafya Hendese Umur-u Erkan Hendese Trigonometri Cebir Arapça Coğrafya Cebir Kozmografya Hendese Başlangıcı Arapça Kur an (Mukabele) Resim Hesap Fransızca Topografya Lağım Fransızca Harp Tarihi İstihkamcılık Askeri Talim Mühendishanenin açılmasında yabancı uzmanlardan yararlanıldığı gibi, mühendishane ders programları itibariyle de Fransız askeri okullarının programını aynen uyguladı. Okul, kurulduğu dönemde matematik öğreten tek kurum idi. O dönemde okulun 400 ciltlik kütüphanesi ve bir de matbaası vardı. Fransızca zorunlu ders olarak, bir Fransız öğremen tarafından okutulmakta idi. Padişah kurduğu okulların idaresi için özel bir kanunname de hazırlamıştı. Böylece medreseden ayrı olarak yüksek okullar açılmaya başlandı. III.Selim yalnız Fransa dan değil, aynı zamanda İngiltere ve İsveç ten de askeri uzmanlar getirterek ordunun modernleşmesine gayret etti TSKT, III/5, H. A. Koçer, a.g.e., s

44 Mühendishane-i Berri-i Hümayunun başöğretmeni ve okulun ilerlemesinde ilk ve önemli başarıyı gösteren İshak Efendi, Padişah II. Mahmut a yaptığı öneriyle yeni yetkiler almış, gerek öğretmenlerde gerekse ders programlarında istediği değişikliği yaparak okulun yükselmesini sağlamıştı. Ancak okula öğrenci hazırlayan alt eğitim kurumlarının çok zayıf oluşu okuldan istenilen nitelikte subay çıkmasını engellemekteydi. Bu durumu ortadan kaldırmak için Avrupa da öğretmen yetiştirilmesine karar verilmiş ve 1834 yılında mühendishane öğretmenlerinden iki subayla 10 öğrenci seçilerek, öğrenim için İngiltere ye gönderilmişlerdi 57. Öğrenci sayısı 100 e çıkarılmış, ayrıca kadar da mülazım adı ile Mühendishanede yatmaya zorunlu olmayan yedek öğrenci vardı de esas öğrencilerden topçu ve istihkam sınıfları kurulmuştu de Halıcıoğlu binasının onarımı dolayısıyla mühendishane kısmı Pangaltı ndaki Harp Okuluna, idadi kısmı da Maçka ya getirilmiş Harbiye İdadisi ile birleştirilmişti Osmanlı-Rus Savaşı sırasında Halıcıoğlu hastane haline getirilmişse de savaştan sonra 1879 da yeni tarihi binasına nakledilmişti yılında, mühendishanede bir mümtaz sınıfı kurulmuştur. Mühendishaneyi bitiren topçu ve istihkam subaylar; sınıf birincisinden başlayarak aşağıya doğru, o yıl saptanan gereksinmeye göre, öndekiler Erkan-ı Harbiye sınıfına, sonrakiler Halıcıoğlu ndaki Mümtaz sınıfına ayrılırdı. Mümtaz sınıfına seçilenler daha üç yıl okuduktan sonra, mümtaz yüzbaşı olarak mezun olurlar, özellikle harp sanayi ve fabrikalarında görevlendirilerdi. Dört sınıfı olan Mühendishane-i Berri-i Hümayundan da üçüncü sınıfı bitirenler teğmen olup, dördüncü sınıfı bitirerek mezun olanlar üsteğmen olurlardı. Fenni bir sınıf olan topçu ve istihkam subaylarının iyi yetişmesi ve mesleklerine ait yeni buluşlarda bulunabilmesi için, öğrencilerin seçilerek alınması kararlaştırılmış; bu maksatla çıkarılan 24 Aralık 1879 tarihli emirnamede, ordu merkezlerinde bulunan idadi okulları öğrencilerinin üçüncü sınıf sonunda Harp Okuluna gönderilmeleri sırasında, sınıfın baş tarafından üçte biri arasında gönüllü olarak topçu ve istihkam subayı olmayı arzu edenler ayrılarak, gönüllü bulunmadığı takdirde birinciden başlamak 57 A. Avcı, a.g.e.,s TSKT, III/5,

45 üzere kur a çekilerek, kendine kur a isabet edenler, her sene ordulardan dörder, İstanbul İdadisinden 10 öğrenci toplam 30 öğrencinin Mühendishane-i Berri-i Hümayuna gönderilmeleri istenmiştir yılında üç sınıfa indirilen mühendishane sonra tekrar dört sınıfa çıkarılmıştı. Üçüncü sınıfı bitirenler teğmen olmakta, dördüncü sımıfı bitirenler üsteğmenliğe yükselmekte idiler yılında dördüncü sınıf kaldırıldığından okuldan teğmen olarak mezun olunmakta idi. Okul seyyar ve kale topçusu olarak ikiye ayrılmıştı. Öğrencilerden üçte ikisi seyyar, üçte biri kale topçusuna ayrılmakta idiler, uygulama II. Meşrutiyete kadar bu şekilde devam etti 59. Birinci Dünya Savaşı seferberliği ilân edildiği zaman Pangaltı Harbiyesi ile Mühendishâne Harbiyesi kapatıldı. Askeri liseleri bitiren öğrenciler Harp Okuluna ve Mühendishaneye gönderilmeyerek subay namzedi olarak birliklere dağıtıldılar. Daha sonra da 1916 da, İstanbul da açılan talimgahlarda yetiştirilmeğe başlandılar. Mühendishanenin kapalı kalış süresi ve topçu subaylarının talimgahlarda yetiştirilme usulü Birinci Dünya Savaşı nın sonuna kadar devam etti. Birinci Dünya Savaşı seferberliği dolayısı ile liselerden zabit vekili olarak kıtalara gönderilen genç subaylardan bir kısmı Ağustos 1914 başlarında Pangaltı da açılan İstanbul İhtiyat Zabit Namzetleri Karargâhına (Yedek Subay Okulu) öğretmen olarak atandı ve bu talimgah harp okulu binasının hastahane hâline getirilmesine kadar burada kaldı. İhtiyat Zabit Namzedi Karargâhı 1915 yılı Nisan ayında Maltepe atış okuluna ve Tekâlif-i Harbiye usulüne göre el konan ve Pendik ten başlıyarak Kızıltoprak a kadar yayılan münasip köşk ve binalara nakil edildi. Talimgâhlardaki öğrenciler 1920 yılı Şubat ayında Muhtelit Harbiye Mektebi adı altında Halıcıoğlu ndaki Mühendishane binasına yerleştirildiler ve derslere burada devam etmeğe başladılar. 16 Mart 1920 tarihinde İstanbul'un İtilâf devletleri tarafından işgaline başlandı. Bu yılın Nisan ayının ilk günlerinde Halıcıoğlu Mühendishanesi binası da işgal edildi. Öğrenciler Çengelköy deki Kuleli Askeri Lisesi binasına taşındılar. 5 Temmuz 1920 tarihinde bu bina da işgal edilince, öğrenciler Kağıhane ye gönderildiler. Bu sırada bir çok öğrenci Anadolu daki milli orduya katılmak üzere İstanbul dan ayrıldı. Anadolu'da milli ordu kurulunca subay ihtiyacını karşılamak üzere l Temmuz 1920 tarihinde Cebeci de Abidin Paşa Köşkü civarındaki barakalarda Sınıf-ı 59 TSKT, III/5,

46 Muhtelife Zabit Namzetleri Talimgahı açılmıştı. İstanbul dan Anadolu ya kaçan öğrenciler de bu talimgaha dahil oldular. Bu öğrencilerden topçu olanlar 1921 yılında Konya da açılan Topçu Zabit Namzetleri Talimgahına seçilerek ve burada eğitim gördüler yılında Konya talimgahında eğitimlerini bitiren topçu subay adayları birliklere dağıldılar ve bir ay sonra asteğmenliğe yükseldiler. Konya daki topçu talimgahı bir devre subay yetiştirdi, daha sonra topçular da Ankara daki talimgâhda yetişmeğe başladılar. 1 Nisan 1923 tarihinde Ankara talimgahı Harp Okulu adını aldı ve 27 Eylül 1923 tarihinde Ankara dan İstanbul a gelerek Pangaltı daki eski binasına yerleşti. Topçu, istihkâm ve muhabere subayları da Pangaltı daki Harp Okuluna bağlı meslek okullarında ders görmeğe başladılar Mızıka-i Hümayun Padişah II. Mahmut zamanında kurulan yeni kurumlardan bir tanesi de Mızıka-i Hümayun Mektebidir yılında yeniçerilerin kaldırıldığının üçüncü günü, başlangıçta Türk öğretmenler idaresinde trampet meşkine başlanmş ve daha sonra enderun ağalarının ve darüs saadet ağalarından bir bando mızıka kurulmuştu. Bunların başına da yabancı öğretmenler verilmişti. Bu arada birliklerde kurulacak askeri bandolara öğretmen yetiştirmek amacıyla da 1831 yılında bir Mızıka-i Hümayun Okulu kurulmuştu. Adı geçen okul, Beşiktaş Sarayının müştemilatından olan çinili odalarda açılmıştı. Bu okulda öğrencilere önce din, dil kurallarına ait bilgileri kapsayan dersler verilmiş ve çeşitli sazlarla batı ve doğu musikisi öğretilmeye başlanmıştı. Daha sonra bu okul yeni yapılan Gümüşsuyu kışlasına geçmişti. Gittikçe gelişen Mızıka-i Hümayun Okulu bir süre sonra Mabeyni Hümayun Mızıkasında vücuda getirmişti. Okulun ilk öğretmenlerinin çoğu yabancı kökenli müzik adamlarıdır. Örneğin, ilk kuruluş sırasında getirtilen İtalyan Donizetti, okul için gerçek anlamda bir kurucu olmuştur. Sultan Abdülmecit zamanında Mızıka-i Hümayun başöğretmenliğine getirilen İtalyan Guvatelli paşalığa kadar yükselmiş ve Sultan II. Abdülhamit zamanında da hizmet etmişti. Bu süre içinde Mabeyni Hümayun Mızıkasını çok iyi bir duruma getirmiş ve öğretmen yetiştirme işini bir düzene koymuştu. Bütün alay bandolarının esasını teşkil eden ve onlara öğretmen yetiştiren Mabeyni Hümayun Mızıkası, Sultan II. 60 V. Z. Dümer, a.g.m., s

47 Abdülhamit devrinde çeşitli kısımları kapsıyordu. Mabeyni Hümayun (Saray) bandosu; Mabeyni Hümayun orkestrası, Mabeyni Hümayun ince saz takımı, Mabeyni Hümayun kabakçı takımı (Saray orkestrası), Hümayun sahne kısımlarını kapsamakta idi. 61. Türkiye ye gelen Batılı müzisyenler, Sultan II. Mahmut ve halefleri olan oğulları Sultan Abdülmecit ve Sultan Abdülaziz zamanlarında ve daha sonraları, Batı müziğini de kesin şekilde ülkemize getirdiler. Bu bakımdan Mızıka-i Hümayun, çok önemli bir işleve sahip oldu. Batıdan gelen müzisyenler, Türk makamları ile, çoksesli olarak, eserler de bestelemeye ve düzenlemeye çalıştılar. Bazı Türk bestelerini çok sesli bir şekilde piyano veya orkestraya uyarladılar ve bu moda çok uzun süre devam etti. Mızıka-i Hümayun, aynı zamanda öğrenci yetiştirdiği yani konservatuar niteliğinde olduğu için, bir çok Türk, Batı sazlarını, müziğini ve çoksesli yöntemleri öğrendi. Bunların bazıları iyi Türk müziği de biliyorlardı. Nitekim Tanzimat, Meşrutiyet ve Milli Mücadele devri marşlarının Türk makamları ile bestelenmesine çok özen gösterildi. Mızıka-i Hümayuna 1826 dan itibaren çok özen gösterilerek çok para sarfedildi. Padişahın hassa kuvvetlerinden bir kuvvet oluşturuldu ve başlarındaki komutanlarına ferik (orgeneral) rütbesine kadar rütbe verildi. Sonradan Saray ve Enderunun Türk müziği sanatçılarının da önemli bir kısmı bu teşkilâta alındı; Türk müziği kısmı oluşturuldu ve gerçek bir konservatuar olarak çalıştı. Türk müziğinde bir çok değerli bestekâr, bu teşkilâtta rütbe sahibi subaylar olarak çalıştılar. Kültür dersleri de mükemmeldi. Meselâ, Arapça ve Farsça bile öğretiliyordu. Sonraları mükemmel bir Batı müziği orkestrası da oluşturuldu. Almanya gibi ülkelere müzik öğrencileri gönderilebildi. II. Abdülhamit devrinde 85 kişilik Batı müziği orkestrası ve o sayıya yakın da müzisyen mevcuttu. Cumhuriyet devrinde bu teşkilât kimlik değiştirdi, fakat esaslar muhafaza edildi. Cumhurbaşkanlığı Orkestrası, Riyâset-i Cumhur İncesaz Hey eti, Mızıka-i Hümayunun devamları olarak düşünülebilir. Mızıka-i Hümayunda ilk kumandan, İtalyan Giuseppe Donizetti Paşa dır (1856) ki, Mızıka-i Hümayunun gerçek kurucusu odur. Yerine Callisto Guatelli Paşa geçti; o da selefi gibi İtalyan dı ve o da selefi gibi ölünceye kadar kumandanlıkta kaldı ( , ). Guatelli Paşa nın iki kumandanlığı arasında Bizani Bey kumandan oldu ( ) TSKT, III/5, Y. Öztuna, Mızıka-i Hümayun, T.A., Cilt XXIV, MEB Yay., İstanbul, 1971, s

48 4. Mekteb-i Tıbbiye Tıp eğitim ve öğretimi, insanlığın her aşamasında ve her toplumda devamlı gereksinme duyulan bir alan olmuştur. Ortaçağ Türkiyesi nde de Hint ve Yunan tıbbını temele alan İslâm tabiblerinin bilgi ve deneyimleri medreselerde ve Dârüşşifa, Dârüssıhha, Bimaristan, Bimarhane, Tımarhane, Dârüttıp gibi çeşitli adlar alan hastahanelerde öğretiliyordu. Bunun yanında sayıları çok az olan ve sadece büyük kentlerde bulunan, yabancı memleketlerde yetişmiş, Müslüman olmayan doktorlar da vardı. İlk kez 1805 yılında bazı zengin Rumların yardımı ile İstanbul'da Kuruçeşme'de tabip yetiştiren hastahane açılmıştı. II. Mahmut devrinde Rumların çıkardıkları bir karışıklık sonunda, bu kurumun müdürü idam edilmiş, okul ve hastahane kaldırılmıştı. Tıp okulunun açılmasında da ön planda askeri ihtiyaçları görmekteyiz. Yeniçeri ordusu yerine kurulan Asakir-i Mansure-i Muhammediye kadrolarında askerlerin sağlık durumu ile uğraşmak için doktor kadroları oluşturulmuştu. Bu doktorları Türkiye deki mevcut kurumlarda yetiştirmek imkanı yoktu. Medreselere yaslanan dönemin tıp kurumları gerici zihniyetin karşısında çürüyüp gitmişti. Bu maksatla tıp öğretimi alanında Avrupa ya benzemeye çalışmaktan başka çare yoktu. Orduda tabiplik vazifesi görenlerin hemen hepsi Müslüman olmayan halktandı. O zaman, bu durum çok sakıncalı görülmekteydi. Bu sakıncayı görenlerden birisi olan II. Mahmut un başhekimi Mustafa Behçet Efendi, bir rapor vererek bir tıbhane açılmasını istedi. Rapor, padişah tarafından ihtiyaçlarda göz önünde tutularak dikkate alındı ve Tıp okulu açılmasına karar verildi. Tıp okulunun açılış töreninde bizzat II. Mahmut da bulundu ve şu sözleriyle okulun işlevini belirtti: Biz ise gerek asakir-i şahane ve gerekse memalik-i mahrusamız için hazik tabipler yetiştirüp hidamet-i lâzimede istihdam ve diğer taraftan dahi fenn-i tıbbı kâmilen lisanımıza alıp kütüb-ü lâzimesini Türkçe tedvine sây ve ikdam etmeliyiz. 63 Tıbhane ve cerrahhane isimleriyle okul açıldıktan sonra Sultan II. Mahmut, sadrazama yolladığı bir hatta tıp için bu bir lazime-i fenn-i celileden olmakla bay ve gedanın buna ihtiyacı derkar ve aşikardır. İnşallah müddet-i kalilede yetiştirilip ahar milleten olan etibbaya pek de hacet kalmaz 64 sözleriyle tıp okulunun önemi ve geleceği ile ilgili iyi düşüncelerini belirtmiştir. 63 Enver Ziya Karal, Osmanlı Tarihi, Cilt V, TTK Yay., Ankara, 1947, s E. Z. Karal, a.g.e., s

49 25 Şubat 1826 (28 Recep 1242) tarihli olan bu rapora dayanılarak 1826 yılında İstanbul da Beyazıt civarında, Acemoğlu meydanı Tulumbacıbaşı konağında dört sınıflı bir tıbbiye okulu açılmıştı. Bu suretle birkaç yıl içinde yetiştirilecek nıüslüman tabiplerle birliklerin gereksinimlerinin sağlanacağı düşünülmüştü. Buraya seçilen ilk öğrenciler, bir sınava tabi tutulmadan medreseden hevesli olan öğrencilerin isteklilerinden alınmıştı. Anotomi dersleri, gerici zihniyetin baskısından çekinildiğinden, kadavra üzerinde yapılmaya cesaret edilmemekte ve resim üzerinde yapılmakta idi yılında Mekteb-i Tıbbiye adını alan okul, 1838 yılında tıphane ve cerrahhane kısımları birleştirilerek Galatasaray a taşınmış, Padişah II. Mahmut un nutku ile açıldıktan sonra Dar-ül Ulum-u Hikemiye-i Osmaniye ve Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane adını almıştır 65. Tıp öğreniminde Fransızca bilmenin zorunlu olduğu kabul edilerek okulda Fransızca dersine önem verilmişti. Nitekim Sultan II. Mahmut 1838 de tıp okulunun yeni binasının açılış töreninde öğrencilere verdiği bir söylevinde şunları belirtiyordu: Burada Fransızca olarak fenni tıbbı tahsil edeceksiniz... Sizlere Fransızca okutmaktaki benim muradım Fransızca lisanı tahsil ettirmek değildir. Ancak fenni tıbbı öğrenip refte refte kendi lisanımıza almaktır... hocalarınızdan ilmü tababeri tahsile çalışın ve tedricen Türkçe alıp lisanımız üzere tedavülüne söyleyin 66. İlk zamanlarda, öğrencilere yine dini bilgilerle beraber gramer, yazma-okuma, fen dersleri ve doktorluk için gerekli anatomi gibi dersler okutulmakta idi. Dört sınıflı olan bu okulu başarı ile bitirenler tabip ve cerrah olarak ikiye ayrılmışlardı. Her iki sınıfa ayrılanlarda birer yıl hastahanelerde staj gördükten sonra kıtalara verilmişlerdi 67. Yukarıda belirtildiği üzere, bir ilim ve fen kurumu olan okulun programı, zamanın taassubundan kurtulamamıştı. Türkçe gramer ve özellikle dini bilgilere fazla önem verildiğinden, tıbba ait derslere çok az zaman kalmıştı. Okul bir süre eğitimini tatil etmişse de Seraskerliğe bağlı olarak yeniden açılmıştı. Başlangıçta Müslüman olmayan kişiler okula alınmamışsa da Tanzimatı Fermanı nın ilanından sonra devletin uyruğunda olanlar arasında eşitlik esası kabul edildiğinden Müslüman olmayanlarda 65 H. A. Koçer, a.g.e., s Bernard Lewis, Modern Türkiye nin Doğuşu, (Çev. Metin Kıratlı) TTK Yay., Ankara, 1970, s Atatürk ün Doğumunun Yüzüncü Yılında Türk Silahlı Kuvvetleri, Gnkur Basımevi, Ankara, 1982, s

50 okula alınmaya başlamışlardı. Artık ordu hizmetinde bulunan tabip ve cerrahlar arasında din farkı gözetilmemekte idi tarihinde okulun başında sarayın başhekimi Abdülhak Molla bulunmaktadır. Daha sonra Viyana dan Prof. Bernard adlı bir mütehassıs getirtilmiştir. Bu kişi Viyana dan Emraz-ı Dahiliye ve Seririyat-i Dahiliye ve Hariciye nazır muallimi olarak getirilmiştir tarihinde ayrı olarak ilk cerrahhane açılmıştır de açılan cerrahhane, Topkapı Sarayı içindeki hastane binasında başlamıştı. Tıphanenin öğretimi yukarıda ifade ettiğimiz gibi Fransızca iken cerrahhanenin Türkçe idi. Her ikisinde de yabancı uzmanların yardımıyla geniş çapta bilgiler verilmekteydi de bu iki okulu düzeltmek için çağrılan Viyana Üniversitesi nden Prof. Bernard bu iki okulu birleştirip anatomi derslerini kadavra üzerinde yapmaya başladı 68. Batıdan getirilen ders araçları ve öğretmenlerle daha da güçlendirilen okul, ilk mezunlarını 1840'ta vermiştir. Mekteb-i Tıbbiyede idadi kısmı, 1845 yılında açıldı yılından itibaren okulda Mekteb-i Tıbbiyede eğitim Türkçe ye çevrildi. Aynı yıl Haydarpaşa Asker Hastanesi Ameliyat ve Tatbikat Mektebi haline getirildi yılında Haydarpaşa Hastanesinde eczacı yetiştirilmesine karar verildi. Öğretimi üç yıl olan, eczacılığı bitirenler, askeri bir rütbeye sahip değillerdi. Bunlar 1-4 üncü sınıf olarak derecelendirilmişlerdir. Ancak II. Meşrutiyet in ilanından önce eczacıların da subay rütbesiyle atamaları gerçekleştirilmiştir yılında kurulan bir komisyonda okul programlarına önemli değişiklik yapılmış ve okula Avrupa dan öğretmen getirilmesine karar verilmişti. Aynı yıl tıbbiye idadisinin üç sınıfında 251 öğrenci bulunduğu ve bunlardan 17 sinin Hıristiyan, 8 inin Musevi olduğu görülmektedir. Tıbbiye okulu mevcudu ise 451 ve 30 u hariciyeci olmak üzere 481 kişi görülmektedir da bu mevcutlar biraz daha artmış 571 i doktor ve 40 ı eczacı olmak üzere 611 i bulmuştur yılında ikinci askeri tıp okulu olarak, Gülhane Tababet-i Askeriyye Tatbikat-ı Mekteb ve Seririyatı kuruldu. Bu okul, şimdiki Gülhane Askeri Tıp Akademisinin çekirdeğini teşkil etmiştir 69. Haydarpaşa Askeri Hastanesi, Ameliyat ve Tatbikat Okulu haline getirilmiş, tıbbiye öğrenimini bitirenlerin iki yılda Haydarpaşa Hastanesinde ameliyat ve tatbikat 68 H. A. Koçer, a.g.e., s A. Avcı, a.g.e., s

51 ile geliştirilmeleri ve öğrenimlerini tamamlamaları sağlanmıştı. II.Meşrutiyet ten önce öğretim süresi altı yıldı. Okulu bitirenler yüzbaşı rütbesi ile mezun olur ve bir yılda Gülhane Hastanesi nde staj görürlerdi. İki yılda cerrahlık konularında çalıştıktan sonra alay ve taburlara verilirlerdi. Eczacı öğrenciler ise ilk üç sınıfta, anotomiden başka dersleri tabiplerle beraber okurlar, bu arada mesleki dersler görürlerdi. Üçüncü sınıf sonunda yapılan sınavla başarı gösterenler yüzbaşı rütbesi ile eczacı olurlardı 70. Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane, 1867 de açılan sivil tıbbiye Mekteb-i Tıbbiye-i Mülkiye-i Şahane ile, Gülhane'nin başına getirilen Prof. R. Rieder Paşa nın önerilerine göre Haydarpaşa da inşa edilen Darül-Fünun-u Osmani Tıbbiyesinde, 1909 da birleştirilinceye kadar eğitimine devam ederek Türk tıbbının batılılaşmasında büyük bir rol oynamıştır. 71 Kurulduğu tarihten itibaren, birçok isim, bina ve program değişiklikleriyle ordu ve mülkiyeye hekim yetiştirmeye devam eden Mekteb-i Tıbbiye, aynı zamanda Osmanlı Devleti nde meydana gelen özgürlük hareketlerinin de Meşrutiyet in ilanında olduğu gibi temel noktası olmuştur. 5. Mekteb-i Harbiye Osmanlı İmparatorluğu nda kapsamlı yenileşme hareketlerini başlatan Sultan II. Mahmut un, askerlik alanında köklü değişiklikler yaptığını ifade etmiştik. Yeniçeri Ocağını kaldırmadan önce eşkinci adıyla yeni bir birlik oluşturmaya karar vermişti. Ancak, yine kendi çıkarlarının zedeleneceğini düşünerek 15 Haziran 1826 da isyan eden yeniçeriler sonuçta, Sultan II. Mahmut ve taraftarlarının gayretleriyle ortadan kaldırılmıştır. Yeniçeri Ocağı kaldırılırken, devletin orduya ihtiyacı olduğu da düşünülerek yeni bir ordu kurulmasına da 7 Temmuz 1826 da çıkarılan kanunname ile karar verildi 72. Asakir-i Mansure-i Muhammediye, Avrupa daki askeri yapı örnek alınarak düzenlendi. Tümen, tabur ve bölük şeklinde birlikler oluşturuldu. Bir tümen üç veya dört tabur idi. Padişah için özel bir tümen kuruldu. Erlerle erbaşlara, Avrupa da olduğu 70 TSKT, III/5, Arslan Terzioğlu, Mekteb-i Tıbbiye-i Adliye-i Şahane ve Bizde Modern Tıp Eğitiminin Gelişmesine Katkıları, Arkeoloji ve Sanat Yay., İstanbul, 1993, s Hamiyet Sezer, Yeniçeri Ocağı nın Kaldırılması ve Sonrasında Meydana Gelen Askeri-Sosyal Gelişmeler, Yedinci Askeri Tarih Semineri I, Gnkur Basımevi, Ankara, 1999, s

52 gibi, tüfek ve kılıç verildi. Elbise olarak üstte vücuda oturan bir ceket, topuklara kadar inen geniş pantolon ve potin kabul edildi. Başlık olarak da fes alındı. Eski dönemden kalma eğitim görmüş askerle subaylar yeni ordunun çekirdeğini teşkil ettiler. Askerlerin yeni eğitim metotlarına göre yetiştirilmesindeki başlıca sıkıntı, subay eksikliğinden ileri gelmekte idi. Padişah II. Mahmut bu ihtiyacı karşılayabilmek için ilk önce Mısır valisi Kavalalı Mehmet Ali Paşa dan halkın dini eğilimlerini de hesaba katarak Müslüman subaylar istedi. Mehmet Ali Paşa, kendi ordusunu yetiştiren subayların Fransız olduklarını ve Müslüman subayların henüz askeri eğitim yaptırabilecek seviyede olmadıklarını ileri sürdü. Padişah islamı kabul etmiş subayları atadı. Fakat alınan bu tedbirler yeterli olmadı. II. Mahmut, Avrupa dan subay getirtmeye karar verdi. Kendinden önceki Osmanlı padişahları Fransa dan subay ve mühendis getirmişlerdi. Padişah o dönemde Fransa nın Osmanlı İmparatorluğu na karşı güttüğü siyaseti devletin çıkarlarına uygun görmediği için Fransa yerine, Prusya dan piyade, süvari ve topçu subayları getirtti. Fakat hem getirtilen subayların rütbelerinin düşük olması, hem de Asakir-i Mansure için çok sayıda subaya ihtiyaç olduğundan istenilen başarı elde edilemedi. 73 II. Mahmut subayların daha iyi yetiştirilmesi için Avrupa daki subayların yetiştirildiği okullar gibi bir okulun İstanbul da açılmasının şart olduğunu gördü. Ayrıca Osmanlı Devleti nden daha önce Avrupa ya öğrenci gönderen, Harp Okulu, Tıp, Baytar, Yabancı Dil Okulları açtıran, kurduğu devlet matbaasında telif ve çeviri kitaplar bastıran, 1828 den itibaren gazete çıkartan ve kendisi okuma yazma bilmeyen Kavalalı Mehmet Ali Paşa, 1830 larda Kahire deki 16 modern okulu ile Osmanlı ya eğitim alanında üstün durumdaydı 74. Bu gelişmeleri de dikkatle takip eden Padişah batı dillerini bilen, Avrupa başkentlerini ve askeri okullarını görüp inceleyen Fahri Yaveri Namık Paşa yı bu işte görevlendirdi. Alayların bünyesinde kurulan ve çeşitli isimler altında eğitim yapan bölükler birleştirilerek çalışmalara başlanmıştır. Okulun tamir ve düzenlenmesi bitip, bölüklerin 1834 te Beşiktaş yakınlarında Maçka Kışlası na taşınmasından sekiz ay sonra 1 Temmuz 1835 te II. Mahmut okula gelerek resmi açılış yapılmıştır E. Z. Karal, a.g.e., s N. Sakaoğlu, a.g.e., s İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e.,s

53 1 Temmuz 1835 te açılan Harp Okulu, mevcut Osmanlı askeri eğitim kurumlarına göre daha modern bir yapıda olmasına rağmen ilk kuruluş dönemlerinde Batılı bir eğitim-öğretim sistemine sahip değildi. Harbiye öğrencileri asker olarak kabul ediliyor ve öğrencilere er deniliyordu. Okul tabur teşkilatına göre düzenlenmiş ve sekiz kısma ayrılmıştı. Okula alınan öğrenciler, birinci kısımda alfabeyi öğreniyorlar, ikinci ve üçüncü kısımlarda amme cüzü okuyorlar, dördüncü ve beşinci kısımlarda ilmihal denilen dini bilgileri içeren bir ders görüyorlardı. Beşinci kısmı bitiren öğrenci az çok okumayı öğreniyordu. Altıncı kısımda Askeri Talimname ve Kanunname, yedinci ve sekizinci kısımlarda ise tuhfe, nuhbe, sarf-ı arabi ile rika yazısı öğretiliyordu. Sekizinci kısmda dersleri başarı ile bitirenler arasında başarılı olanlar seçilip İkinci mektebe gönderiliyorlardı. Bir subay için gerekli esas bilgilerin okulun bu bölümünde verilmesi düşünülmüştü. Burada ilm-i hesap, harita tersimi gibi dersler okutluyor, Topografya ve Hendese uygulaması yaptırılıyordu 76. Okulun ilk sekiz kısmı bugünkü ilköğretim; İkinci mektep denilen kısım ise orta öğretim karşılığı kabul edildiği takdirde Harp Okulunun kuruluş yıllarında eğitim seviyesinin istenilen seviyede olmadığı ve bir yüksek öğrenim kuumu niteliğine kavuşmadığı ileri sürülebilir. Okulda okutulan dersler arasında Kuran okuma, Arapça, Farsça ve ilmihal gibi dini içerikli derslerin bulunması, dönemin ıslahatçılarının okulun adı ve amacı ne olursa olsun, medrese eğitim sisteminden kurtulamadıklarını göstermektedir. Okulun hedefi ile eğitim sistemi arasında tam bir ahenk kurulamamıştı. Harbiyeyi bu durumdan kurtarıp, Avrupa harp okulları düzeyine çıkarma düşüncesi, kuruluştan itibaren eğitim ve öğretim sisteminin değiştirilmesi yönünde bir takım yeniliklerin yapılmasına sebep olmuştur yılında Harbiyenin dört yıl süreli olması ve eğitimin bu süreyle dengeli bir programa kavuşturulması esas alınacaktı. Her yıl okunacak derslerin miktar ve konularının ayrı ayrı ve önceden tespiti, düzenli bir programa göre düzenli bir ders sistemi getirmesi yoluna gidildi. Harbiye Nazırlığı tarafından okulun eğitim ve öğretimini yürütmek için çavuştan kolağasına kadar çeşitli rütbeleri taşıyan seçkin kişiler tayin edilerek, değerli bir kadro kuruldu. Daha sonraki yıllarda ulaştıkları rütbe ve görevleri ile Tophane-i Amire Azası Ferik Selim Paşa, Sadrazam Kıbrıslı Mehmet Emin Paşa, Çırpanlı Abdülkerim Nadir Paşa, Ferik İbrahim Paşa, Ferik Ramiz Paşa, Suriye Valisi Ahmet Paşa, okulun ilk kadrolarında görev alan 76 Mehmet Esat, Mirat-ı Mekteb-i Harbiye, İstanbul, 1892/1310, s

54 öğretmenlerdi yılında bu öğretmenlerden bir kısmı Avrupa ya gönderilerek bilgi ve görgüleri artmış olarak döndüler ve yine Harbiyede görev aldılar. Okulun öğrenci sayısı 1836 da 315 e yükselmiş ve 1842 yılında ilk mezunlar verildi te verilen bir kararla subay sınıfları için Pangaltı daki Tophane Müşirliğine ait hastane binasında, Harbiye okulunun açılması ve 4 sınıf haline getirilmesi kararlaştırıldı. Harp Okulu programlarına daha çok askerlikle ilgili derslerin konması, genel kültür ve hazırlayıcı derslerin okutulması için Maçka Kışlası nda Mekteb-i Fünun-u İdadiye adı ile liselerin açılmasına karar verildi. Açılacak askeri liseler ile öğrenci Harp Okuluna gelmeden altyapı bilgilerini alarak hazır hale gelecek, sonra Harp Okulunda askeri eğitimi daha iyi alacaktı. Harbiyeyi besleyecek öğrenci kaynakları olan rüştiye ve idâdîler geliştikçe, Harbiyenin temel bilgilerle ilgili yükü azaldı. Aynı tarihte, ordu merkezleriyle Bursa ve Bosna da da bu okula kaynak olacak askeri liselerin açılmasına başlandı. Sınava tabi tutulan Harp Okulu öğrencileri aldıkları notlara göre Mekteb-i Harbiye öğrencisi (çok iyi not alanlar), İdâdî öğrencisi (orta not alanlar) ve ihtiyat sınıfları (zayıf not alanlar) olarak üç gruba ayrıldı yılında Kurmay subay yetiştirmek üzere Mekteb-i Fünun-u Harbiye-i Şahane-i Erkan-ı Harbiye adıyla iki yeni sınıf daha eklendi ve ilk mezunlarını 1848 yılında verdi yılında, Mekteb-i Ulum-u Harbiye adını alan okulun öğretim kadrosunda hem Avrupa dan yeni gelen genç Türk öğretmenleri ders vermeye başladı, hem de yabancı uzman öğretmenler getirilerek göreve başlatıldılar yılındaki eğitimöğretimdeki yeni yapılandırmayla birlikte Harp Okulu birinci sınıfta, daha ziyade matematik ve geometri ile Fransızca dersleri okutulmakta ve er eğitimi gösterilmekte idi. İkinci sınıfta, istihkamcılık ve fen dersleri, haritacılık, Fransızca, bölük talimi nazari ve ameli olarak öğretilmekte idi. Üçüncü sınıfta, haritacılık, Fransızca, tabur muharebe eğitimi, meç ve kılıç talimleri gösterilmekte idi. Dördüncü sınıfta sevk ve idare, piyade alay muharebesi ve eğitimi, topçuluk, Fransızca, haritacılık öğretilmekte, meç ve kılıç talimi yapılmakta idi. Erkan-ı Harbiyede (kurmay) ise ilk sınıfta sevk ve idare, hayvan bilgisi, Fransızca, iç hizmet, süvari eğitimi, haritacılık okutulmakta, meç ve kılıç talimi 77 Yusuf Çam, Atatürk ün Okuduğu Dönemde Askeri Okullar, Gnkur Basımevi, Ankara, 1991, s TSKT, III/5,

55 yapılmakta idi. Son sınıfa ise topçuluk, astronomi, askeri mimarlık ve şekilleri, takım ve bölük süvari eğitimi, harita yapmak, büyük tahkimat yapma işleri öğretilmekte idi ve 1875 yıllarında Harp Okulunda yeni düzenlemeler yapıldı. Okulun ders programlarının Avrupa harp okulları seviyesine çıkarılması için okutulan derslerde düzenlemeler gidildi. Matematik dersinin her sınıfta okutulması kararlaştırıldı. Kuruluştan itibaren uygulanan sözlü sınav sisteminden, yazılı sınav sistemine geçildi. Bu dönemde getirilen önemli yeniliklerden biri de, Harp Okulu öğrencilerinin piyade, süvari, istihkam, topçu ve kurmay sınıflarına nasıl ayrılacaklarına ve nasıl öğretim göreceklerine dair hususlardır da iki sınıfı Erkan-ı Harp (kurmay) sınıfı olmak üzere beş sınıflı Harp Okulu açıldı de savaş dolayısıyla son sınıf öğrencilerini cepheye gönderdi ve yıllarında okul, kısa devrelerle mezun verdi. Bir ara Mühendishane-i Berr-i Hümayunla birleşen Harp Okulu 1884 te yeniden ayrıldı. Harbiye deki esas yenilikler 1878 Osmanlı-Rus Savaşı ndan sonra olmuştur. O zamana kadar Fransa Harp Okulu örneğine göre öğretim yapan okul, Alman subayı Von der Goltz tarafından Alman sistemine göre yeniden yapılandırılmıştır 80 (1884) yılında, padişahın emriyle İstanbul dan başka, Edirne, Manastır, Erzincan, Şam ve Bağdat ta olmak üzere beş adet daha Harp Okulu açıldı. İstanbul Harp Okulunun programlarını uygulayan bu okullardan Manastır Harp Okulu iki, diğerleri birer devre subay mezun verdikten sonra 1908 de kapatıldı ve öğrencileri İstanbul Harp Okuluna katıldı 81. Harbiye arasında kapalı kaldı de de ancak üç ay kadar açık kaldı. Milli Mücadele döneminde Türk ordusunun yönetim merkezinin Ankara da yeniden teşkilatlanması üzerine, 1920 de Ankara da kurulan Zabit Namzetleri Talimgâhı, olarak faaliyet göstermiştir. Harbiye 1923 yılında İstanbul a dönmüş ve böylece Harp Okulu adı ile eğitim-öğretime başladı da Harp Okulu yeniden Ankara ya dönerek eğitim-öğretim faaliyetleri günümüzde de Ankara da devam ettirmektedir. Giderek çağına göre ileri bir eğitim-öğretim kurumu haline gelen Kara Harp Okulu açılışından beri sayısız devlet adamı, bilim adamı, asker, şair, yazar, ressam yetiştirmiştir. Bugün de Türkiye nin en köklü yüksek okullarından biri olarak çalışmalarına devam etmekte ve her yıl Türk ordusuna yüzlerce subay yetiştirmektedir. 79 TSKT, III/5, İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e., s TSKT, III/5,

56 I. BÖLÜM BURSA IŞIKLAR ASKERİ LİSESİNİN TARİHÇESİ İdâdî kelimesi Kâmus-ı Türkî de Hazırlamaya ve müsaid ve müheyya olacak bir hâle getirmeye mahsus. Mekteb-i İdâdî, Mekteb-i İdâdîye: Şâkirdâni Mekteb-i Aliyye ye ve Dâr-ül Fünun a girebilecek hale getirmeye mahsus mektep sınıfı ki, üçüncü sınıf addolunup Mekteb-i İptidâiye ve Rüştiye den sonra gelir şeklinde açıklamaktadır. Gerçekten de idâdî kelimesi hazırlayan okul ve hazırlık sınıfı anlamı ile değişik şekillerde kullanılmıştır 82. Askeri idâdîlerin kurularak eğitim-öğretim faaliyetine başlamaları da Tanzimat dönemi eğitim hamleleri içerisindedir. İdâdîlerin açılmasıyla birlikte askeri eğitimin lise ayağı da tamamlanmış oluyordu. Osmanlı İmparatorluğu, daha önce de ifade edildiği gibi, Batı nın eğitim sistemini örnek alarak ıslahatlar yapmaya başlamıştı. Fakat ıslahat hareketleri o dönemdeki acil ihtiyaçları göz önüne alarak yukarıdan itibaren yapılmaya başlanmıştı. Önce, yüksek okul düzeyinde okulların açılmasına gidilmiş. Bir taraftan sübyan mektepleri ile eğitim verirken, daha önce belirttiğimiz gibi XVIII. yüzyılın ikinci yarısından itibaren medrese dışındaki yüksek eğitim kurumları açılmaya başlanmıştır. Deniz ve Kara Mühendishanesi, Askeri Tıbbiye ve Harp Okulu gibi yüksek okullar bu çerçevede açılan okullardır. Kurulan askeri ve sivil yüksek okullar, aldıkları öğrenciyi alfabeden başlatarak o döneme göre ilk, orta, lise ve yüksek okul tahsilini aynı binada ve bir arada verme sistemini uygulamıştı. Birbirinden farklı yaşlarda ve eğitim düzeyindeki öğrencilerin aynı okullarda bulunması, başarılı bir eğitimi engellemiştir. Yabancı dile yer vermiş olan yüksek askeri okullara öğrenci hazırlamak için, orta öğretim kurumlarına şiddetle ihtiyaç vardı. Gerek bu okullara öğrenci hazırlamak, gerekse iyi memur yetiştirmek amacıyla II. Mahmut döneminde, bu okulların yeniden düzenlenmesi çalışmalarına gidilmiştir. Sıbyan okullarının verdiği eğitimin yetersiz oluşu nedeniyle, 1838 yılında sıbyan okullarının üstüne, sınıf-ı sani okullarının açılmasına karar verilmiştir. Daha sonradan bu okulların adı Padişah II. Mahmut tarafından rüştiye olarak 82 Mehmet Zeki Pakalın, İdâdî Maddesi, Osmanlı Deyimleri ve Terimleri Sözlüğü, Cilt II, MEB Yay., İstanbul,

57 değiştirilmiştir. Bu okullara rüştiye denilmesinin sebebi çocukların ergenlik çağına yani rüşt yaşına erişinceye kadar, buralara devam edileceği düşünülerek rüştiye adı verilmiştir 83. Rüştiyelerin ilk açıldığında, bunlara öğrenci yetiştiren sıbyan mekteplerine idâdî adı verilmiştir. Böylece rüştiyelere daha bilgili öğrenciler alarak, eğitimde istenen düzeyde başarıya ulaşılmak istenmiştir. İdâdî kelimesi her ne kadar önce bu anlamda kullanılmışsa da yaygın ve resmi kullanılışı, yüksek okullara öğrenci hazırlayan orta dereceli okul anlamındadır da tahta çıkan Sultan Abdülmecit ( ), Mustafa Reşit Paşa nın etkisiyle, siyasal bir ferman olan Tanzimat Fermanı nı yayınlamış, ülkede siyasal ve sosyal bazı düzenlemeler yapılacağını duyurmuştu. Bu nedenle, 1839 da başlayan yeni döneme Tanzimat (düzenlemeler) dönemi denmektedir yılında ilan edilen Tanzimat Fermanı nda eğitimle ilgili herhangi bir ifade yer almamasına rağmen ortaya konulan yenileşme anlayışı çerçevesinde, Tanzimat ın ilanından sonra eğitim konuları bağımsız bir mesele olarak tek tek ele alınmış ve incelenmeye başlanmış, orta öğretim kurumlarına öğrenci hazırlayan okullar üzerinde çalışılmaya başlanmıştır 84. Tanzimatla birlikte daha geniş boyutta ele alınan yenileşme anlayışı askeri eğitimde de kendini göstermiş, böylece askeri idâdîlerin kuruluş çalışmaları, Padişah Abdülmecit döneminde başlamıştır. Batılı tarzda eğitim veren idâdîler kurulması ile ilgili olarak yapılan çalışmalar sonucu askeri okullarların bir ihtiyaç olarak kurulması kararlaştırılmıştır. Neticede askeri yüksek okullara öğrenci hazırlamak için Ordu merkezlerinde faaliyete geçecek olan idâdîlerin kurulmasına başlanmıştır. Artık devlet adamları, batı tarzında gerçekleştirilen yeniliklerin başarıya ulaşabilmesi ve kalıcı olabilmesi için bilgili bir toplum, yeni bir aydın tipi ve kadro oluşturmak gerektiğini biliyorlardı. Bu düşüncenin sonucu olarak sadece askeri eğitim alanın da değil sivil eğitim alanında da önemli gelişmeler yaşanmaya başlamıştır. Bu dönemde askeri eğitim alanındaki çalışmalar tam bir sisteme bağlanmış, böylece askeri eğitimde lise, üniversite ve üniversite üstü kademeleri tamamlanmış oldu Bayram Kodaman, Abdülhamit Devri Eğitim Sistemi, TTK Yay., Ankara, 1991, s Niyazi Berkes, Türkiye de Çağdaşlaşma, Doğu-Batı Yay., İstanbul, 1978, s H. A. Koçer, a.g.e., s

58 I. Bursa da Askeri İdâdînin Kuruluşu Sultan Abdülmecit, Tanzimat la birlikte başlayan reform yolunda ilerlemenin, eğitim alanına önem verilmesiyle ancak hedefine ulaşacağını düşünmekteydi. Addülmecit 1845 de Bab-ı Âli ye giderek Sadrazam başta olmak üzere devlet ileri gelenlerinin bu konuya dikkatlerini çekmiş ve derhal gerekli tedbirlerin alınmasını emretmişti 86. Padişahın bu önemli müdahalesi ile başlayan süreç askeri idâdîlerinde ortaya çıkmasını sağlayan oluşumu ortaya çıkarmıştır. Mehmet Emin Paşa nın Harbiye Mektebi Nazırlığına getirilmesi ( ) askeri idâdîlerin ortaya çıkması açısından son derece önemli bir olaydır. Mehmet Emin Paşa nın okul komutanlığında Harp Okulunun, Avrupa okulları seviyesinde ve daha iyi şartlarda eğitim vermesi maksadıyla yeni bir ıslahat projesi 1845 yılında Padişah Abdülmecit e sunulmuştur. Önerilen ıslahat fikirleri padişah tarafından uygun görülünce Mekteb-i Harbiyenin Tevsi ve Islahı için bir irade-i seniye çıkarılmıştır 87. Padişah Abdülmecit in emri üzerine Bab-ı Ali de sekiz kişilik bir Meclis-i Muvakkat (Geçici Kurul) oluşturuldu. 9 Nisan 1845 (1Rebiülahir 1261) günü toplanan ve haftada iki gün çalışan bu geçici kurulda Harp Okulu Komutanı Mehmet Emin Paşa Başkan, Arif Hikmet Bey ve Keçecizade Fuad Paşa üye olarak yer almaktaydılar. Oluşturulan Meclis-i Muvakkat ın, (Geçici Meclis) yaptığı çalışmalar sonucu Nisan 1845 te askeri okullarla ilgili önemli kararlar almıştır. Meclisin idâdîlerin kurulması ile ilgili ve Takvim-i Veka-i de de yayınlanan kararın özeti aşağıdadır. Mekatib-i Askeriye hakkında karar; evvela tevsi ve tecdid olunacak Mekteb-i Fünun-ı Harbiyenin şakirdanı dört sınıf üzerine müretteb olmak ve düvel-i mutemedine de olduğu gibi Devlet-i Ali ye de dahi erkan-ı harbiye zabitanı çıkarılmak ve Harbiyede müstakil fünun-ı cihadiye okutturulup anın ibtidası olan ufak derslerin tedrisi için diğer askeri mektepleri (oniki yerde) açılarak anlara Mekteb-i Fünun-ı İdâdîye namları verilmek ve bir idâdîye dahi Dersaadet te açılmak ve taşra vilayet ordu merkezlerinde açılacak olan idâdîye, ordu müşirlikleri idaresinde bulunmak ve ümera-yı askeriye ve taşra hanedanı mahdumlarından istek edenler kaydolunmak ve fakat müstakilen hanedan ve asker-zadelere münhasır olmayıb aslı ve nesli belli ahali evladından dahi 86 B. Kodaman, a.g.e., s İ. Kurtcephe-M. Balcıoğlu, a.g.e., s

59 mektebe yazılmak, indü n-nas bazı mermumü l-edvar olanlardan mektebe alınmamak usullerine karar verildi. Ve müddet-i tahsiliyesi 5 sene olan idâdîyede mikdar-ı kifaye arabi ve farısi ve yazı tahsil edenler bi l imtihan Harbiyeye naklolunmak ve hariçte tahsil edenlerden arabi ve farisiden imtihan verebilenler olur ise o misillüler İdâdîye alınmayub doğrudan doğruya Harbiyeye alınmak ve şakirdane resm-i mergup üzre elbise ve maaş tayinat verilmek keyfiyetleri dahi cümle mukarrerattan idi. Taşra idâdîlerine yazılub da bi l-imtihan Harbiyeye nakleden ve ba dehu zabit çıkan efendilerin, birden bire bilad-i ba ldeye sevk olunmayıp yine kendi memleketleri dahilinde ordulara gönderilerek efkar-ı ahaliyi meziyet-i askeriyeye ısındırmak hususu dahi ayrıca şart ittihaz kılındı tarihinde alınan işbu karar-ı ali, icab eden Ordu-yu Hümayun Müşiranına bildirilerek, ordu merkezlerinde birer Bab-ı Mekteb-i Fünun-ı İdâdîye inşasına emir verildi. Bir taraftan da Edirne, Bursa, Manastır vilayetlerine mektep tesisi için yüzbaşı ve kolağası rütbelerinde birer memur izam buyuruldu 88. Meclis-i Muvakkatın aldığı kararlar, önce Dar-ı Şura-i Askeri, sonra Meclis-i Valâ-i Ahkâm-i Adliye ve daha sonrada Hükümet Şurasında gözden geçirilip, uygun görüldükten sonra, Sadrazam tarafından, Padişah a sunulmuştur. Alınan kararları Padişah Abdülmecit tarafından onaylandıktan sonra Bursa Askeri Lisesinin de aralarında bulunduğu, askeri liselerin açılması kararı derhal uygulamaya geçildi 89. Hasan Ali Koçer askeri idâdîlerin açılışına ilişkin Padişah iradesinin çıkış tarihi olarak 15 Mayıs 1845 tarihini vermektedir. Türkiye de Modern Eğitmin Doğuşu adlı kitabında Askeri okulların orta öğretim kısmını teşkil etmek için ordu merkezlerinde 15 Mayıs 1845 tarihinde, 3 yıl süreli eğitim yapan askeri idâdî mekteplerinin açılması için irade çıkmış ve bunlardan birincileri Bursa ve Bosnasaray da açılmıştır 90 bilgisi verilmektedir. 88 M. Esat, a.g.e., s. 17. Dar-ı Şura-i Askeri: 1837 yılında kurulan ve 1843 tarihli nizamname ile vazifesi tespit olunan ve bir reis ve bir müftü ile askeri ve mülki makamdan onbir daimi ve altı geçici üye ile kurulan yüksek askeri meclis. Meclis-i Valâ-i Ahkâm-i Adliye: Islahat hareketlerinin icabettirdiği yeni nizamnameleri hazırlamak, memurların muhakemeleriyle meşguş olmak, lüzum gösterilen devlet işlerinde oy vermek üzere 1837 yılında kurulan meclis. 89 M. Esat, a.g.e., s H. A. Koçer, a.g.e.,s

60 Osmanlı Devleti bünyesinde faaliyete geçen askeri idâdîler şunlardır; Harbiye-i Şahane-i Mekteb-i İdâdîsi, Dersaadet Mekteb-i İdâdîsi, İşkodra Mekteb-i İdâdîsi, Mekteb-i Tıbbiye İdâdîsi, Bursa Mekteb-i İdâdîsi, Edirne Mekteb-i İdâdîsi, Manastır Mekteb-i İdâdîsi, Bağdat Mekteb-i İdâdîsi, Şam Mekteb-i İdâdîsi, Erzurum Mekteb-i İdâdîsi, Kuleli Mekteb-i İdâdîsi, Kandilli Mekteb-i İdâdîsi, Erzincan Mekteb-i İdâdîsi dir yılında kurulan Bosnasaray İdâdîsi, 1878 Berlin Antlaşması ile Bosna- Hersek in Avusturya'nın idaresine bırakılması üzerine kapanmıştır 91. Meclis-i Muvakkatın (Geçici Meclis) Nisan 1845 te aldığı kararları şu şekilde sıralamak mümkündür. 1. Mekteb-i Harbiye öğrencileri dört sınıf olacaktır. 2. Erkan-ı Harbiye (kurmay) subayı yetiştirmek üzere okul geliştirilecektir. 3. Mekteb-i Harbiyede sadece savaş (askerlik) dersi okutulacak, bu okula hazırlık ve ufak derslerin öğrenimi için oniki yerde Harbiyeye hazırlık (idâdîye) okulu açılacak, bunlara Mekteb-i Fünun-ı İdâdîye (Fen ilimleri hazırlık okulu) adı verilecektir. Ordu Müşirlikleri (mareşallikleri) idaresinde bulunacaktır. 4. Bir idâdîye de İstanbul da açılacaktır. 5. Bu idâdîyelere asker ve soylu kişilerin çocukları kaydedilecek, ancak idâdîyelere yalnız bunların çocukları alınmayıp, soyu sopu belli olan vatandaşların çocukları da alınacak; halk arasında kötü şöhret yapmış kişilerin çocukları okula kaydedilmeyecektir. 6. Öğrenim müddeti beş yıl olan idâdîyede yeteri ölçüde Arapça, Farsça ve yazı öğrenimi görenler imtihanla Harbiyeye naklonulacak; dışarıda öğretim görenlerden Arapça ve Farsça sınavlarını başarabilenler olursa, bunlar idâdîye alınmayıp doğrudan doğruya Harbiyeye alınacaktır. 91 MSB, a.g.e., s

61 7. Öğrencilere resmi istihkak olarak elbise, maaş ve tayın verilecektir. 8. Taşra idâdîyelerine yazılıp, imtihanla Harbiyeye gelip, sonra subay çıkan öğrenciler birdenbire başka vilayetlere tayin edilmeyip, kendi memleketleri dahilinde ordulara gönderilerek, halkı askerliğe ısındırmaları sağlanacaktır (1261) yılında alınan bu karar Ordu-yu Hümayun Müşiranına (Ordu Mareşalliklerine) bildirilerek, ordu merkezlerinde mekteb-i funun-i idâdîye binaları yapılması için emir verildi. 10. Edirne, Bursa, ve Manastır illerinde okul kurulması için yüzbaşı ve kolağası rütbesinde birer subay gönderildi. Padişah ın irade-i seniye kararı ile birlikte İstanbul başta olmak üzere Edirne, Bursa, Manastır da askeri idâdî açılması kanunlaşmış bulunmaktadır. Dolayısıyla, kanunun çıkma tarihi olan 20 Mayıs 1845 tarihi İstanbul (Kuleli), Edirne, Bursa (Işıklar), Manastır Askeri Liselerinin kuruluş tarihi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Çünkü kanunun yürürlüğe girmesiyle; okulun planlanması, ödeneklerin ayrılması, kadro ve teşkilatı ile eğitim ve öğretim hakkında verilen kararlar uygulamaya konulmuş olmaktadır 92. Bu durum kuruluş şartlarının tamamlanması ve kuruluşun gerçekleşmesi anlamına gelmektedir. Buna göre, gerek Işıklar Askeri Lisesi, gerekse Kuleli Askeri Lisesinin kuruluş tarihlerinin, 20 Mayıs 1845 olarak görülmesi gerekmektedir. Askeri idâdîlerin açılması yolundaki fermanın çıkmasından sonra Seraskerlik (Genelkurmay) yoluyla Bursa Vilayeti ne bir yazı gönderilir. Yazıda Bursa da açılması düşünülen askeri idâdî için uygun bir bina ve gerekli olan öğretmen kadrosu için amaca yarar, yetişmiş insanın olup olmadığının araştırılması istenilmektedir. Bunun üzerine Bursa dan Seraskerlik makamına (Genelkurmay) aşağıdaki cevap verilir: 92 Işıklar Askeri Lisesi Tarihi, [Bundan sonra: IALT] Işıklar As. Lis. Matbaası, Bursa, 1999, s. 36. Padişah Abdülmecit in emri üzerine Bab-ı Ali de sekiz kişiden oluşan Meclis-i Muvakkat, Nisan 1845 te askeri okullarla ilgili önemli kararlar almıştı. Bu kararlar içerisinde askeri idâdîlerin kurulması da yer almaktadır. Alınan kararlar ilgili meclislerden geçtikten sonra Sadrazam tarafından, Padişah a sunulmuş ve Padişah tarafından askeri idâdîlerin kuruluş emrinin de içinde olduğu irade-i seniye kararı ile birlikte askeri idâdî açılması kanunlaşmış bulunmaktadır. Dolayısıyla, kanunun çıkma tarihi olan 20 Mayıs 1845 tarihinin hem Işıklar Askeri hem de Kuleli Askeri Lisesinin kuruluş tarihi olarak kabul edilmesi uygun olmaktadır. 51

62 Taraf-ı Hazret-i Seraskeriye, Saye-i şevketvaye-i Hazret-i Şahane de asakir-i nizamiye-i cenabı mülükhane zabitanının, eshab-ı hüner ve malumattan yetiştirilmek üzere Ordu-yu Hümayun ların merkez ve mevkilerinde birer mekteb-i idâdî tanzim ve teşkili irade buyurulmuş olan tensikat-ı askeriye icabat-ı memduhasından olduğuna binaen, Bursa da dahi tanzimi icab eden mekteb için hali ve münasib medrese veya ebniye-i miriyeden var mıdır? Olduğu halde, Dersaadet ten irsal buyurulacak mühendis marifetiyle keşf-ü muayene ettirilerek keyfiyetin ve tahsisi irade buyurulan maaşlar ile tayini lazım gelen iki nefer arabi ve bir nefer farisi ve meşk hocalarıyla mekteb-i mezbur müdir ve vekilharç ve mekteb çavuşunun bu taraftan tedariki mümkün olup olmayacağının bil etraf sürati iş arı hususuna dair selhi, mah-ı rebiül ahir tarihiyle müverreh olarak bu defa name-i zib-i tazim olan emirname-i sam-i sipehsalarileri, mefad-ı münif malum-u çakeranem olmuş ve her bir emr-i irade-i senniye-i asafanelerinin sürati infaz ve icrası müterettib-i zimmet-i ubudiyet bulunmuş olduğundan keyfiyet aza-yı meclis ve sair iktiza edenlerle lede l müzakere, bu tarafta ebniye-i miriye olarak bir adet hali metrük karantina hane mevcut ise de, mahalli-i mezkür birkaç odadan ibaret ve küçük ve harap ve mevkice dahi uygunsuzluğu bi irtiyab olarak mekteb-i mezküre elvermeyeceği ve eğer atufetlü İsmet Paşa hazretleri bendelerinin Paşa Kapusu kurbinde bir adet kumaş fabrikası mevcut olup, ancak fabrika-i mezkur dahi kezalik küçük bir mahal olduğundan başka, ebniyesi mektebe uymayacağından ve yanında bir miktar arsa-i haliye bulunduğundan, arsa-i mezkure ahz ve ilavebirle ebniye-i mezbüre icabına göre mahv-ü ispat olunduğu halde dahi işe yaramayacağı ve selatin-i izam hazaratının medaris-i latifeleri mevcut ise de içlerinde talebe-i ulüm tahsil-i ilm ile meşgul olduklarına ve bilfarz, mezkür medreselerden birisi derununda bulunan talebe ahar medreseye nakl ile tahliye olunmak lazım gelse nezd-i ali-i asafanelerinde tahrirden müstağni olduğu üzere, medrese odaları ancak ikişer, üçer kişiye elvereceğine nazaran icabına göre mahv-ü isbat olunmak iktiza edüp, bu suret dahi medreselerin kargir olması cihetiyle külliyetli masrafa muhtaç olacağı derkar ve Paşa Kapusu civarında ve ami-i kebir e giden tarik-i caddede müteveffa Süleyman Paşa nın konak ve karşısında bahçe arsaları mevcut olup, sahibi mukaddemce on bin kuruşa verecek iken talibi zuhur etmemiş ve merkum Dersaadet e gitmiş olduğundan mezkur arsalar mübayaa birle, oraya müceddeden mektep inşa ve taminine müsaade-i seniye buyurulduğu halde, bu dahi hayli mesarife mütevakkıf olur ise de vüs at ve nezaret ve mevkice münasebeti cihetiyle gayet rabıtalu ve saye-i maali 52

63 vaye-i hazret-i şahanede bir eser-i celil olarak memleketin bir kat daha izdiyad-ı şerefini mucip olacağı ve karşısında cennet mekan Sultan Orhan Hazretleri nin cami-i şerifleri olduğundan mekteb-i mezkur şakirdanının külliyevmin cami-i şerif-i mezkurde cemaatle edayı salata devam edecekleri aşikar olmak hasebiyle mahall-i mezkürün bervech-i muharrer tanzim ve inşası. Bu babda her ne vechile emr-ü irade-i seniye-i asafaneleri müteallik buyrulursa, keyfiyetin sub-i çakeriye iş arı babında emr-ü ferman Bursa dan Seraskerlik makamına gönderilen bu yazıda askeri idâdî için uygun olabilecek yapıların olumlu ve olumsuz yönleriyle ele alınıp il yönetim kurulunda ve diğer gerekenlerle incelendiği, terk edilmiş karantina binası ve kumaş fabrikasının bu işe yarar olarak düşünülebileceği, fakat en uygun olanının, bulunmuş olan boş bir arsaya yeni bir bina yaptırılması olduğu, ifade edilmektedir. Yapılan teklifleri yerinde incelemek ve maksada en uygun bir şekilde yapılmasını sağlamak üzere İstanbul dan Bursa ya Harp Okulu öğretmenlerinden Yüzbaşı Ali Efendi gönderilmiştir. Yüzbaşı Ali Efendi, Bursa Valisi ve şehrin ileri gelenleriyle temaslarda bulunmuştur. Görüşmeler sonunda bugünkü valilik binasının bulunduğu yerde olan kumaş fabrikası, askeri idâdî için uygun yer olarak düşünülmüştür. Bunun üzerine bina kamulaştırılarak, gerekli düzenlemeler ve tadilat yapılmıştır. Yüzbaşı Ali Efendi nin Bursa ya gelişi, okulun faaliyete geçebilmesi için ihtiyaçların karşılanması, hazırlıkların tamamlanması zaman aldığı için, Bursa Mekteb-i Fünun-ı İdâdîsi nin (Askeri İdâdî) açılışı ve eğitim ve öğretime başlaması ancak, Rumi 2 Şubat 1262 (14 Şubat 1847) Pazar günü yapılabilmiştir. Bursa Mekteb-i Fünun-i İdâdî nin açılışı resmi bir törenle gerçekleştirilmiştir 94. Bursa da askeri idâdînin açılış tarihi 15 Şubat 1845 olarak bilinmektedir. Bazı yıllarda bu tarih esas alınarak okul kuruluş yıldönümü kutlama törenleri yapılmıştır. Bu konuda en eski kaynak 1934 yılına ait Bursa Askeri Lisesi Hatırası dır. Okulun 89. kuruluş yıldönümü törenleri 15 Şubat ta icra edilmek için hazırlık yapılmıştır, fakat 93 Raşit Gökdemir, Bursa Askeri Lise nin Açılışı Hakkında Vesika, Uludağ Halk Evi Dergisi, Sayı 24, 1939, s Bugün tarihi Bursa Valilik Binası olarak kullanılan binanın bulunduğu yer Işıklar Askeri Lisesinin ilk açıldığı yerdir. Okul Teleferik semtinde yapılan bugünkü binasına taşınana kadar burada eğitim öğretime devam etmiştir. Işıklar Askeri Lisesi Teleferik semtine taşındıktan sonra eski bina askeri rüşiye olarak eğitime devam etmiş ve Nilüfer Mektebi adını almış ve daha sonra bu bina yıkılarak yerine Bursa valilik binası yaplmıştır. 94 Bursa Askeri Lisesi Hatırası, [Bundan sonra: BAL Hatırası] Hüsnütabiat Matbaası, İstanbul, 1932, s

64 hava şartlarının uygun olmaması sebebiyle tören bir ay sonra, 15 Mart 1934 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Törene Ali Hikmet Paşa, Kara Emin Paşa, Adil Paşa ve Liva (Tugay) kumandanları ile Vali ve ileri gelenler katılmıştır 95. Bundan sonra 1953, 1954, 1955 yıllarında 15 Şubat günlerinde kuruluş kutlamalarının yapıldığı görülmektedir. Bu güne kadar bu konuda ciddi bir araştırma yapılmadığı, hatalı bir takvim hesabının, daha sonra tekrar edildiği, değerlendirilmektedir. Bursa Askeri İdâdî sinin açılışı 15 Şubat 1845 tarihinde olamayacağı, mevcut kaynaklarda verilen bilgilerin karşılaştırılmasından ortaya çıkmaktadır. Askeri idâdîlerin açılışına dair Padişah Abdülmecit in emri üzerine, gerekli hazırlık çalışmalarını yapmak üzere Meclis-i Muvakkat (Geçici Kurul) adındaki kurulun toplanma tarihi 1 Rebiyül Ahir 1261 (9 Nisan 1845) dir. Kurul çalışmalarını bitirdiği zaman bir kararname yayınlamıştı. Bu kararnamede açılması planlanan askeri idâdîlerin mahiyeti ve bunun için yapılacak işler ile okulların ilk aşamada açılacağı iller belirtilmekte idi. Daha önceden belirtildiği gibi Meclis-i Muvakkatın askeri idâdîlerin açılmasına dair aldığı kararı, devrin padişahı Sultan Abdülmecit, 13 Cemaziyel Evvel 1261 (20 Mayıs 1845) tarihinde irade-i seniye çıkartarak uygulamaya koymuştur 96. Emekli bir subay olan Kamil Kepecioğlu, Bursa Askeri İdâdîsinin açılışını, 15 Şubat 1845 tarihi olarak verdiği Bursa Kütüğü adlı eserinde, aradaki çelişkiyi dikkate almadan, askeri idâdîlerin açılışını uygulamaya koyan Padişah fermanının, 3 Mayıs 1845 te çıktığını yazmaktadır Mayıs ta (doğrusu 20 Mayıs) yayınlanan fermanla fiilen açılma durumuna gelen Askeri İdâdî nin, gerek bu tarihten ve gerekse fermana esas olan Meclis-i Muvakkatın toplanma tarihinden daha evvel, yani 15 Şubat 1845 te açıldığının kabul edilmesi maddi hata yapılmasına neden olmaktadır. Gerek Bursa Kütüğü adlı kitap, gerekse aynı hatayı tekrarlayan Işıklar Askeri Lisesi Tarihçe ve yıllıklarının dayandığı kaynak; Bursa Askeri Lisesi Hatırası dır. Hatıranın baş tarafında yer alan tarihçe bölümünde, Bursa da askeri 95 IALT, s M. Esat, a.g.e., s Kamil Kepecioğlu, Bursa Kütüğü, Cilt I, Bursa Yazma ve Eski Basma Eserler Kütüphanesi, No: 4519, s

65 idâdînin açılış tarihi, Miladi 15 Şubat 1845, Rumi 2 Şubat 1262, Hicri; 1263 olarak verilmiştir. Bursa Askeri Lisesi Hatırası nda verilen yukarıdaki tarihlerin kendi arasında tutarlı olmadığı görülmektedir. Rumi 2 Şubat 1262 ve Hicri 1263 tarihlerinin karşılığı, Miladi 15 Şubat 1845 değildir. Bu durumda yukarıdaki tarihlerden hangisine itibar edilmeli ve kabul edilmelidir? Kabul edilmesi gereken tarih Rumi ve Hicri olarak verilenlerdir. Çünkü okulun açılış yıllarında kullanılan geçerli takvim ölçüleri bunlardı. O günlerde okulun açılışı Rumi ve Hicri takvimlerle kaydedilmiş ve hafızalarda öyle kalmış olmalıdır. Asıl hata bu tarihin, Miladi takvime çevrilmesi esnasında yapılan hesap hatasıdır. Rumi 2 Şubat 1262, yılının Miladi karşılığı doğru olarak, 14 Şubat 1847 Pazar günüdür. Hicri 1263 de yine 1847 ye tekabül etmektedir 98. Eski Milli Eğitim Bakanlarından Hasan Ali Yücel in Türkiye de Orta Öğretim adlı eserinde de, askeri liselerin açılış tarihi olarak 1847 tarihi verilmekte ve yukarıda verilen tarihin doğruluğu teyid edilmektedir 99. Ayrıca Bursa Askeri Lise yıllıklarında, 1845 yılında 5 yıllık eğitim veren bir okul olarak açılan Bursa Askeri İdâdîsinin 1851 yılında ilk mezunlarını verdiğinin kabul edilmesi de çelişkili bir durum ortaya çıkarmaktaydı te okula başlayan bir öğrenci, beş yıl okursa, nasıl olur da 1851 de mezun olmaktadır. Bu ifadelerin doğrusunu yine Bursa Askeri Lisesi Hatırası na bakarak bulabiliyoruz. Hatıra nın onbeşinci sayfasında okulun ilk mezunları için 1268 Rumi tarihinde ifadesi yer almaktadır. Bu tarihin doğru olarak Miladi karşılığı ise 1852 dir. Fakat yine bir hesap hatası yapılmış ve 1851 tarihi verilmiştir. Yukarıda verilen doğru bilgilerin yan yana getirilmesinden şu sonuç ortaya çıkmaktadır. Bursa Askeri İdâdîsi 14 Şubat 1847 yılında fiilen açılarak eğitim öğretim faaliyetlerine başlamılştır. İlk mezunlarını ise 1852 yılında vermiştir yılında ilk mezunlarını vermiş olması okulun açılış tarihinin 1847 olarak kabul edilmesini gerektirmektedir. 98 Gazi Ahmet Muhtar Paşa, Takvim üs Sinin, (Haz.Yücel Dağlı-Dr.Hamit Pehlivanlı), Gnkur. Basımevi, Ankara, 1993, s Hasan Âli Yücel, Türkiye de Orta Öğretim, İstanbul, 1938, s

66 Bursa Askeri İdâdîsinin eğitim-öğretime açılmasıyla ilgili tarih meselesindeki hatanın düzeltilmesi, bunu tartışma konusu olmaktan çıkarmıştır. Burada akla bir soru gelmektedir. Bu güne kadar 1845 olarak kabul edilen okulun kuruluş tarihi 1847 ye alınmalı mıdır? Bu görüş bazı açılarından ele alınabilecek bir konudur. Bir okulun kuruluşu bilfiil eğitim-öğretime başlaması olarak kabul edilirse, Bursa Askeri Lisesi 14 Şubat 1847 de kurulmuştur. Eğer kuruluş hakkında her türlü planlamanın yapıldığı, kanunun çıkarılıp onaylanarak yürürlüğe konduğu tarihi kabul edilirse o zaman, Bursa Askeri Lisesi nin kuruluşu 20 Mayıs 1845 tarihi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Çünkü bu tarihte devrin padişahı Sultan Abdülmecit, birisi de Bursa da olmak üzere, askeri idâdîlerin açılması için irade-i seniyesi ni 100 (EK-1) çıkartarak uygulamayı başlatmıştır. Aynı tarihte Bursa ya gelen Yüzbaşı Ali Efendi, kuruluşla ilgili çalışmaları bizzat başında bulunarak yürütmüştür. Bir anlamda Yüzbaşı Ali Efendi, Bursa Askeri İdâdîsinin ilk müdürü de sayılabilir. Yapılan araştırmalar sonucunda Bursa Askeri Lisesinin kuruluşu, 20 Mayıs 1845 tarihinde gerçekleşmiştir. Okulun fiilen eğitimöğretime başlaması ise 14 Şubat 1847 tarihinde gerçekleşmiştir 101. Bursa Askeri İdâdîsinin ilk olarak faaliyete geçtiği bina hakkında, Bursa Askeri Lisesi Hatırası nda bilgi bulunmaktadır. Hatırat, binanın, ilk olarak 1818 yılında Tüfekçibaşı ve Menzil Ağaları için yapıldığını ifade etmektedir. Bu bina 1824 yılından sonra kumaş fabrikası olarak kullanılmış, 1847 de askeri idâdî, 1890 da askeri rüştiye olarak kullanılmıştır. Rüştiyelerin Maarif Vekaletine devredilmesi üzerine Nilüfer İlkokulu adıyla eğitim-öğretim faaliyetine devam eden bina bir süre sonra da yıkılarak yerine Hükümet Konağı yapılmıştır 102. Okulun ilk kuruluşundaki sınıf teşkilatı beş sınıf olarak oluşturulmuştur. Birinci sınıf; sınıfı evvel, ikinci sınıf; sınıfı sani, üçüncü sınıf; sınıfı salis, dördüncü sınıf; sınıfı rabi ve beşinci sınıf; sınıfı hamis olarak oluşturulmuştur. Okulun kuruluşunda ilk sınıf olarak kabul edilen beşinci sınıfa (sınıfı hamis) 32 öğrenci kayıt olarak alınmış, diğer sınıflar müteakip senelerde meydana gelmiştir. 100 BOA, İ.DH., nr IALT, s BAL Hatırası, s

67 İlk açıldığında eski tip medrese havasında olan okulda, dersler 1870 lere kadar doğru düzgün dershane olmadığı için bazen koğuşlarda, bazen dershane niyetine kullanılan mekanlarda, yerde oturularak yapılırdı. Ders sıraları olmadığı için her öğrenci kilim üzerinde medrese ve camii dersleri gibi oturup öğretmeni dinlemekte idi. Emsile (Arapça Gramer), rika, sülüs, gibi dersler okutulurdu. Fakat sonradan ders programına ilave edilen resim, harita ve hüsnühattı Fransevi gibi derslerin yerde yapılması mümkün olmadığından 1871 yılında sıralar üzerinde eğitime geçilerek, eğitim daha modern bir şekilde yapılmaya başlanmıştır. O güne kadar aynı mekan olan dershane ve yatakhaneler ayrılmış, dersler derslik olarak belirlenen yerlerde yapılmaya başlanmıştır 103. Öğrencilerin bir kısmı yatılı olarak okulda kalıyor, diğerleri ise evci olarak sabah gelip akşam evlerine dönüyorlardı. Öğle yemeği yatılı-gündüzlü talebenin tamamına verilirdi. O dönemde aydınlatmada henüz petrol lambaları kullanılmadığından geceleri, yağ mumu ve zeytinyağlı kandillerle aydınlatma yapılırdı. Her iki öğrenciye bir mum hesabıyla bir şamdan, mum tepsisi, ve mum makası verilmekteydi. Öğrencilerin giysileri tek tip olup, siyah çuhadan, tek düğmeli ve belden aşağısı kırmalı ceket (setre) ile yine siyah çuha pantolondan ibaretti. Yazlık ve kışlık istihkak olarak her yıl ikişer kat elbise verilirdi yılında 5 yıllık bir okul olarak açılan Bursa Askeri İdâdîsi ilk mezunlarını 1852 yılında verdi. Beşinci sınıfta (ilk sınıf) 32 öğrenci kaydedilmiş olduğu halde bunlardan ancak 20 kişi Harp Okuluna gidebilmiştir. Bu ilk mezunlardan üçü Tuğgeneral, üçü Mareşal, biri ise Sadrazamlığa kadar yükselmişlerdir 104. Bursa da 1854 tarihinde yaşanan depremde şehrin birçok yerinde önemli hasarlar meydana gelmiştir. Bursa Askeri İdâdîsinde de deprem önemli hasarlar meydana getirmiştir. Öğrenciler arasında can kaybının meydana gelmedeği bu depremde okul binası kullanılamaz hala gelmiş bu yüzden öğrenciler bir süre eğitimöğretim faaliyetlerini çadırlarda sürdürmek zorunda kalmışlardır. Depremin meydana getirdiği hasar, okulun dar gelen alanına da çözüm getirme olanağı sağlamış, okul binasının tamiri sırasında, bölgedeki birkaç ev de kamulaştırılarak, okul arazisi genişletilmiş, genişletilen bu alan üzerine bir de revir binası inşa edilmiştir. O zamana kadar hasta olanlar öğrenci koğuşlarında tedavi edilmekte iken bundan sonra yeni 103 IALT, s K. Kepecioğlu, a.g.e., s

68 yapılan revir binası kullanılmıştır 105. Yapılan bu faaliyetler zamanla okulun daha modern bir yapıya kavuşmasını sağlamıştır. Önceleri yalnız Arabî, Farisî ve yazı öğretilen idâdîlerde, programlar zamanla geliştirilmiş ve cebir, geometri, astronomi, tarih, coğrafya, Fransızca, Farisî, gramer, imla gibi dersler müfredata dahil edilerek okutulmaya başlanmıştır yılında da askeri idâdî müfredatlarında bazı değişimler meydana gelmiştir. Bursa Askeri İdâdîsinin ders programına Kavaid-i Osmani (Osmanlıca Kuralları), ayrıca Mekteb-i Harbiye müfredatına da giren Fransızca ve jimnastik (Beden Eğitimi) dersleri de eklendi. Beden eğitimi açık havada, uygulamalı olarak yapılırdı. Fransızca dersi ise ikinci sınıftan itibaren okutulur, öğrenmeye Fransız alfabesinden başlanırdı. Daha sonra kozmografya (Astronomi) dersleri de üçüncü sınıftan itibaren görülmeye başlandı. Yazı dersleri kaldırılırken Arapça ve Farsça nın ağırlığı da azaltıldı. Tarih-i Osmani (Osmanlı Tarihi), dersinin programa konması ise bir millileşme eğitimini haber vermekteydi yılında okulun beş sınıfından bir, iki ve üçüncü sınıfları idâdî veya sınıf-ı cedid (yeni sınıf), dört ve beşinci sınıfları ise İhtiyat Birinci ve İhtiyat İkinci seneleri adını almıştır 108. Osmanlı ordusu ile ilgili yeni kurallar koyma yetkisine sahip Dar-ı Şura-i Askeri (Yüksek Askeri Meclis) 1870 yılında toplanarak, askeri idâdîlerle ilgili önemli kararlar almıştır. Buna göre: 1. İdâdînin eğitim sisteminde ıslahatlar yapılacaktır. 2. İdâdîde yabancı dil ve kitabet (yazım) dersleri en iyi şekilde öğretilecektir. 3. Matematik dersleri idâdîlerde okutulacak, bu durumda 3 senelik eğitim süresi, yeterli gelmeyeceğinden, okul dört seneye çıkarılacaktır. Bu ek sınıf 105 BAL Hatırası, s TSKT, III/5, s Kuleli Askeri Lisesi Tarihi, [Bundan sonra: KALT] Kuleli As. Lis. Matbaası, İstanbul, 1985, s BAL Hatırası, s. 16. İdâdîlerin daha önce dört yıl olan öğretim süresi 1868 yılında üç yıla indirilmişti yılında Yüksek Askeri Meclisin aldığı kararla üç yıllık sürenin amaçlanan eğitimin yapılamaması nedeni ile yeniden dört yıl eğitim veren kurumlar haline getirilmiştir. 58

69 ihtiyat sınıflarının birinin lağvıyla sağlanacaktır. Bu sınıfa yetimlerin ve asker ileri gelenlerin okuma-yazma bilmeyen çocuklarının toplanması çeşitli mahzurlar doğuracağından, bu uygulamaya son verilecektir. 4. Şimdiye kadar öğrenciler bir dersi iki ay okumaktaydılar. İki ayda ders bittikten sonra beş-altı ay, imtihan vaktine kadar başka dersleri de okuduklarından, dersler öğrencinin aklında kalmamaktaydı. Bundan sonra dersler her hafta kısaca tekrar edilecek, tek tek sorular sorulacak, öğrencinin geçen hafta okuduğu dersi hatırlaması sağlanacaktır. Bundan böyle sınavlar, yazılı olarak yapılacaktır. 5. Öğretmen sınıfı öğrencilerinin, öğretmenlik yapabileceklerinin dışında olanlarının alaylara gönderilmesi kararlaştırılmıştır. Bundan sonra, bütün öğretmenler kurmay subaylardan seçilecektir 109. Serasker (Başkomutan) Abdi Paşa ve Galip Paşa nın işbirliği ile hazırlanan, Darı Şura-i Askerinin 28 Haziran 1870 tarihli kararı ile yenilik hareketleri, batılı anlamda eğitim alanında yapılan ilk yenilikler olmuştur. Osmanlı eğitim sisteminde bu yenilikler ilk olarak askeri okullarda gerçekleştirilmiştir. Kısaca askeri okullar eğitim alanındaki batılılaşma hareketlerine öncülük etmeye devam etmişlerdir. Askeri idâdîlerin daha modern hale getirilmesi eğitim-öğretim imkanlarının artırılmasıyla birlikte, yetiştirilen öğrenci sayısı da giderek artmaktaydı. Bu nedenle mevcut sorunların aşılmasında askeri idâdîlerin öğrenci kaynağı olan askeri rüştiyelerin açılması kararı çok önemliydi. Askeri idâdîlere öğrenci yetiştirmek üzere kurulmuş olan Mahrec-i Mekatip-i Askeriye adlı okulun mevcudu hiçbir zaman 500 öğrenciyi geçmemişti. Askeri idâdîlerin mevcudunun artmasıyla birlikte bu okul yetersiz kaldı. Bunun üzerine 1875 tarihinde askeri rüştiyeler açıldı. Askeri rüştiyelerin açılmasını öngören sadaret tezkiresinde yayınlanıp 1875 de yürürlüğe giren kararlar şunlardır. 1. Taşrada bulunan idâdî mekteplerinin ihtiyat (hazırlık) sınıflarının kaldırılarak, onlar için gerekli olan öğrencinin, doğrudan doğruya taşra rüştiye mekteplerinden mezun olanlardan sağlanacaktır. 109 KALT, s

70 2. Aşağıda yazılan sebeplerden dolayı ihtiyat sınıfları kademe kademe kaldırılacaktır. 3. Şimdiye kadar ihtiyat sınıflarına alınan öğrenciler çoğunlukla sarf (Dilbilgisi) tan başlatıldığından, İdâdîye alınırken istidat ve zekalarının derecesi anlaşılamamaktadır. 4. Okul yönetmeliğine göre, adı geçen öğrencilerden iki yıl üst üste dersten dönmeyenlerin okuldan çıkarılmaları mümkün olmamaktadır. Bu yüzden bir takım akılsız çocuklar beş altı yıl askeri okullarda kalarak, her yıl biri için onar, onbeşer bin kuruş masraf edildikten sonra kayıtları silinmektedir. 5. İhtiyat sınıflarına alınan öğrencilerden yaşları 12, 13 civarında olduğundan vücutça gelişmeleri anlaşılamamaktadır. 6. İhtiyat sınıfları yerine birkaç adet gayrı muvazzaf Askeri Rüştiye Mektebi kurulacaktır. 7. Askeri Rüştiye öğrencileri muvazzaf olmayacakları gibi, geceleri de okullarında kalmayacaklarından, bu yolla dersler hazinesinde haylice tasarruf yapılacaktır. 8. Askeri Rüştiye öğrencilerinde asker yetimi olup da anne ve akrabası bulunmayarak açıkta kalanlar, gündüzleri Rüştiye ye devam edecekler, geceleri ise Sanayi Sıbyan Bölüğünde veya kışlalardan birinde kalacaklardır. 9. İlerde ihtiyaç duyuldukça ordu merkezlerinde de, az bir masrafla rüştiye okulları açılabilecektir. 10. Askeri rüştiye öğrencilerinden vücutça askeri okullara kabul olunmayanlar sivil rüştiye öğrencileri gibi resmi dairelere girebileceklerdir. 60

71 11. Sivil rüştiye okullarından mezun olan öğrencilerden imtihan verebilen ve vücutça elverişli olanlar askeri idâdî okullarına alınabilecektir 110. Rüştiye Mektepleri öğrencileri, 1875 yılında yayınlanan sadaret tezkeresinden de anlaşılacağı gibi muvazzaf değillerdi. Öğrenciler askeri elbise gibi özel biçimde bir elbise giymelerine rağmen asker sayılmazlardı. Rüştiyeyi tamamlayanlar istedikleri takdirde (yatılı olanlar hariç) askeri idâdîlere girebilecekleri gibi, sivil okullara da girebilirlerdi. Evvelce maarif okulları yetersiz oldukları için, asker olmak isteyenlerin de bu okullardan faydalanmaları sağlanmıştı. Bu bakımdan askeri rüştiyeler, memleket kültürünün gelişmesinde büyük bir rol oynamışlardı. Askeri rüştiyelerin nizam ve disiplinleri ile ders programları mülkiye rüştiyelerinden üstün bir derecede bulunduklarından, askeri rüştiyelere genel bir rağbet vardı. Bu sebeple 1909 yılında bütün askeri rüştiye okullarında okuyan öğrencilerin miktarı 8000 kadardı 111. Askeri rüştiyelerin memleket düzeyinde büyük bir rağbete erişmiş olmasının ve üstünlüğünün sebebi, ciddi çalışma, askeri bir disiplin uygulaması ve okulların ordu tarafından her bakımdan desteklenir okullar olmasıydı. Her rüştiye mektebi, kolağası (önyüzbaşı) rütbesinde bir müdürün emir ve komutasına verilmişti. Okullarda askeri idare ve öğretim için bir kadro bulundurulmuştu. Bunlardan biri dahiliye zabiti adı altında bir yüzbaşı ile üç teğmen veya üsteğmenden ibaretti. Görevleri idari işleri yürütmek ve disiplini sağlamaktı. Kadronun diğer kısmı öğretmenlerdi. Askeri rüştiyelerde her üç ayda bir kendi öğretmenleri tarafından özel ve sene sonunda da, Harbiyedeki (İdâdîye) öğretmenler tarafından genel sınavlar yapılırdı 112. Askeri rüştiyelere Türk olmayan unsurlar da devam edebiliyorlardı. Askeri rüştiyelerin programları şimdiki ilk okullara tekabül eder. Arapça ve Farsça dan başka yabancı dil olarak Fransızca da okutulurdu ve resim dersine çok önem verilirdi. Öğrenme süresi ilk açıldığı zaman üç yıl idi. Sonra dörde çıktı. Askeri rüştiyeler, askeri idâdî olan yerlerde sınıf-ı mahsus adıyla yatılı olarak hizmet vermişlerdi. Bursa da 1845 yılında askeri idâdînin kuruluşundan sonra bir de 1880 yılında askeri rüştiye kurulmuştur O. N. Ergin, Türkiye de Maarif Tarihi I, KALT, s O. N. Ergin, Türkiye de Maarif Tarihi I, B. Kodaman, a.g.e., s

72 1908 yılına kadar dörder sınıflı olarak devam edegelen askeri rüştiyeler, Meşrutiyet in ilanından sonra üçer sınıf indirilmiş ve her yıl öğrenci sayısı artırılmak suretiyle askeri idâdîlere daha çok öğrenci verilmesi sağlanmıştı. Bu durum, Balkan Savaşları, Birinci Dünya Savaşı sonuna kadar devam ettirilmişti. Ancak Rumeli nin elden çıkması sonucunda kapanan bir kısım askeri rüştiyelerden sonra, Birinci Dünya Savaşı sonucunda da askeri rüştiyeler, diğer okullar gibi İtilaf Devletleri Orduları Başkomutanı tarafından kapatılmış ve dağıtılmışlardı. Birinci Dünya Savaşı sonunda ve Türk Kurtuluş Savaşı başında ne İstanbul da ne de Anadolu da orta ve lise derecesinde tek bir askeri okul kalmamıştır. Ancak Bursa ve Kuleli Askeri Rüştiye ve İdâdîlerinin dağılan öğrencilerinin bir kısmının Anadolu ya kaçmaları dolayısıyla, Konya da bir askeri okul açılabilmişti. Konya da 1922 yıllarında bu askeri idâdînin bulunduğuna dair bilgiler mevcuttur 114. Aslında askeri rüştiyeler, 1914 tarihinden sonra tarihe karışmışlardır. 23 Eylül 1329 (1913) yılında yayınlanan Tedrisat-ı İbtidaiye Kanun-ı Muvakkatı ile rüştiyeler ile ibtidai mektepler birleştirilmiştir. Bu kanuna göre; Askeri Rüştiyeler Harbiye Nezaretine bağlı olan Terbiye ve Tedrisat Müfettiş-i Umumiliğine bağlı olmaktan çıkarılıp Maarif Nezareti (Milli Eğitim Bakanlığı) ne bağlanmışlardır. Harbiye Nezareti bu kararı ya kısmen uygulamış ya da hiç uygulamamıştır. Bu kararın yayım tarihinden sonraki dönemde de askeri rüştiyelerin öğretimlerini sürdürdükleri görülmüştür 115. II. Bursa Askeri İdâdîsinin Işıklar Semtine Taşınması Askeri idâdîlerin daha modern hale getirilmesi çalışmaları eğitim-öğretimin kalitesini artırırken, bir yandan da yetiştirilen öğrenci sayısı giderek artmaktaydı. Bursa vilayet merkezinde 32 öğrenci ile eğitim-öğretim faaliyetlerine başlayan Bursa Askeri İdâdîsinin mevcut fiziki şartları, artık iyi bir eğitim-öğretim faaliyeti için yetersiz gelmekte idi. Alt ve üst koğuşlar, ancak 60-70, daha sonra ilave edilen kısımlarla en çok 80 karyola alabilmekteydi. Alt katta bulunan koğuşlar rutûbetliydi. Dershaneler de küçük ve mevcut öğrenciye yeterli gelmemekteydi. Şehir merkezi içinde, evler arasındaki bahçesiz ve avlusuz, teneffüs imkanı vermeyen bu bina, yatılı ve gündüzlü 114 KALT, s IALT, s

73 olarak okuyan öğrencilere yetersiz gelmeye başladığından, okulun genişletilmesine ihtiyaç duyuldu 116. İstenilen özelliklere sahip bir askeri okul kurmak için en elverişli yer olarak Işıklar bölgesi bulundu. Işıklar bölgesi, Bursa ya hakim bir mevkide, Uludağ ın eteklerinde bağlık, bahçelik, uygun bir yer idi. Şehir merkezine bir şose ile bağlanmıştı. Daha önce şehir merkezinde bulunan okul binası fiziki imkanları itibariyle hem yetersiz gelmekte hem de şehir içerisinde kalmıştı. Yatılı ve gündüzlü okul için hiç de uygun olmayan bir ortam söz konusu idi. Bu yüzden okulda daha iyi bir eğitim-öğretim için yapılmak istenen iyileştirme faaliyetleri yapılamamaktaydı. Yeni okul için Işıklar semtinde seçilen yerin konumu, alanı hem de ileriye dönük kullanılışlığı itibariyle çok uygun bir yerdi. Ayrıca etrafında yerleşim yerlerinin olmaması yatılı özelliği için olumluydu. Yeni askeri idâdî binasının yapımına 2 Haziran 1889 yılında başlanır. Bursa Redif Miralayı Yaver Mehmet Bey in başkanlığındaki bir komisyon tarafından, 14 bin metrekarelik bir alan üzerine temel atılmıştır. Okul binasının taşları, Cilimboz deresinden ve Kaynarca Kaplıca civarından, keresteleri ise İnegöl ormanlarından getirilmiştir. Okulun ilk plan ve keşfi uyarınca alt kat kargir (taş yada tuğladan) ve üst kat ahşap olarak kuruş harcama emri gereğince başlamış ve artan masraflarla beraber okul kargir olarak eksiksiz kuruşa mal edilmiştir. Işıklar semtinde duvarları kargir, içi ahşap olarak inşası tamamlanan yeni Bursa Askeri İdâdî binası (EK- 2) 29 Mayıs 1308 (10 Haziran 1892) Cuma günü, Bursa Valisi Münir Paşa tarafından büyük bir törenle hizmete açılmıştır 117. Okul Müdürü Kaymakam Ali Bey, Dahiliye Müdürü Esat Bey, Rüştiye Müdürü Kolağası Behçet Efendi komutasındaki öğrenciler, Mızıka (bando) ile okula gelmişlerdir. Askeri Rüştiye Arapça Muallimi Mustafa Efendi, Türkçe olarak dua etmiş, sonra Vali Münir Paşa tarafından kurdele kesilmiş ve bina hizmete girmiştir. Törene Müşir Ahmet Hamdi Paşa, Ferik Hüsnü Paşa, Eşraftan Hacı Latif Bey ve halktan 15 bin kişi katılmıştır BAL Hatırası, s inci Yılında Işıklar Askeri Lisesi, [Bundan sonra: 138 inci Yılında IAL] Bursa, 1983, s K. Kepecioğlu, a.g.e., s

74 Rumi takvimle 29 Mayıs 1308 olan Bursa Askeri İdâdîsinin Işıklar semtindeki yeni binasında, eğitim-öğretime başlama tarihi, ilk defa 29 Mayıs 1985 tarihinde kuruluş günü olarak kutlandı yılından Mayıs 2005 e kadar okulun kuruluş yıldönümü kutlamaları büyük bir coşku ile gerçekleştirilmiştir. Kara Kuvvetleri Komutanlığının emirleri gereğince 2005 yılından itibaren bütün askeri liselerdeki kuruluş yıldönümü faaliyetleri yeni eğitim-öğretim yılı başına alınmıştır. Yeni bir eğitim-öğretim yılına başlamanın heyacanı ile birlikte kuruluş yıldönümü kutlamaları Işıklar Askeri Lisesinde olduğu gibi Kuleli Askeri Lisesi ve Maltepe Askeri Lisesinde de törenlerle icra edilmektedir. Törenlerde okula davet edilen eski mezunlar ile okulun şimdiki öğrencilerinin bir araya gelmesi son derece duygusal ve coşkulu anların yaşandığı günlerdir. Işıklar semtinde eğitim-öğretim faaliyetlerine başlayan Bursa Askeri İdâdîsinin mevcut kapasitesi 300 öğrencinin eğitimine elvermekteydi. Nitekim askerlik mesleğine rağbet günden güne artınca ve yeni binanın 300 den fazla öğrencinin bulunmasına müsaade etmemesi üzerine yeni bir binaya ihtiyaç duyulmuştu. Bunun üzerine, bugün adı Gazi Ahmet Muhtar Paşa Sitesinin (A blok) arkasına 1895 yılında yeni bir binanın temeli atılmıştır. Bugün Orgeneral Ali Keskiner Sitesi (B blok) adı verilen bina, 1897 yılında bitirilmiştir. Aynı yıl okulun öğrenci kapasitesi 500 e çıkartılmıştır 119. İkinci binanın yapılmasıyla birlikte okulun çevre düzenlemesi de ele alınarak okul bahçesi ağaçlandırılmıştır yılında idâdîlerin birinci seneleri kaldırılmıştır. Bu sınıfın dersleri gündüzlü rüştiyelerin dördüncü sınıflarını oluşturmuş ve idâdîlerde öğretim senesi 3 seneye indirilmiştir yılında Bursa İdâdîsi hariç tutularak diğer bütün askeri idâdîler Harbiye adını aldığından, o yıl Bursa dan mezun olanlar İstanbul Harbiyesine değil, yarısı Manastır, diğer yarısı da Edirne Harbiyesine, beş öğrenci ise Topçu Harbiyesine gönderilmiştir. Ertesi yıl bir sınıf daha kaldırılarak rüştiyeye verildi. Böylece İdâdîler bir sınıf olarak kaldı yılında, Bursa Askeri İdâdîsinin İstanbula yakınlığı bahane edilerek Kütahya ya nakli düşünülürse de Kütahya da Bursa daki öğrenci mevcudunu barındıracak bina bulunmadığından, zorunlu olarak okul yerinde bırakıldı. Ancak taşıma düşüncesinden dolayı okulun hiçbir ihtiyacı karşılanmamış ve tamir görmemiştir. Bu yüzden binaların hem içi hem de dışı çok harap olmuştur Bursa Askeri Lisesi Hatırası, [Bundan sonra: BAL Hatırası] Çiturisi Matbaası, İstanbul, 1933, s BAL Hatırası, s

75 Bütün bu gelişmelere rağmen Bursa Askeri İdâdîsi 1911 yılında tüm ülkede idâdîlerin lağvedilmesine kadar eğitim-öğretim faaliyetine devam etmiştir. İmparatorluk başkenti İstanbul da 1909 yılında askeri okullarla ilgili önemli kararlar alınmıştır tarihine kadar Osmanlı Devleti nde bulunan bütün askeri okullar, Mekteb-i Askeriye Nezareti ne bağlıydı. Bu tarihe kadar bütün iyi niyetli girişimlere rağmen istenilen eğitim düzeyine ulaşamayan askeri okullarda, yeni düzenlemeler yapmak ihtiyacı duyuldu. II. Abdülhamit in tahttan indirilmesinden sonra, Harekat Ordusu Komutanlığı, 31 Mart Vakâsı ndan da ders alarak, askeri okulların düzeltilmesi konusunda Harbiye Nezaretine öneride bulundu. Yapılan öneriye göre; askeri okulların bağlı bulunduğu Mekatib-i Askeriye Nezareti kaldırılmalı ve tüm askeri okullar tümen komutanı yetkisinde bulunacak bir makama bağlanmalı idi. Bu öneri, Askeri Şura tarafından benimsenince, Mekatib-i Askeriye Nezareti kaldırılarak yerine Terbiye ve Tedrisat Müfettiş-i Umumiliği adıyla yeni bir teşkilatın kurulması konusunda, Padişah nezdinde girişimde bulunuldu. Padişah da öneriyi uygun buldu ve yeni teşkilatın kurulması için irade-i seniye yayınlandı 121. Askeri Şura, önce Harp Okullarını ele aldı. Edirne ve Manastır da bulunan Harp Okullarını kaldırarak öğrencileri İstanbul Harp Okuluna gönderildi. Mekatip-i Askeriye Nezareti lağvedilerek yerine Terbiye ve Tedrisat Müfettiş-i Umumiliği adlı yeni teşkilat kuruldu. Bu müfettişliğin başına Edirne Kalesi Komutanı Ferik Zeki Paşa atandı. Askeri okullar bu müfettişliğe bağlanırken Erkan-ı Harbiye Mektebi bu uygulamadan hariç tutularak Erkan-ı Harbiye-i Umumiye Reisliğine bağlanmıştır. Tüm askeri okulların müfettişliğe bağlanması, kadrosu çok zayıf olan teşkilatı çok zor duruma sokmuştur. Bunun üzerine müfettişliğin yükünü hafifletmek için Harbiye Nezareti ne bağlı, Askeri Mektepler Umum Müdürlüğü kurulmuş, askeri okullar bu müdürlüğe bağlanmıştır yılında Bursa Askeri İdâdîsi nin idâdî kısmı lağvedilerek, Askeri Rüştiye Mektebi adını alır. Yunanlılar ın Bursa yı işgaline kadar okul bu şekilde eğitim-öğretim faaliyetlerine devam etmiştir 123. Osmanlı Devleti Birinci Dünya Savaşı sonucunda İttifak Devletleri gibi mağlubiyeti kabul ederek barış anlaşması istemiş, bunun sonucunda 30 Ekim 1918 yılında Mondros Mütarekesi ni imzalamıştır. Mondros Mütarekesi ni takiben başlayan işgaller 1919 yılında geniş boyutlara ulaşmıştır. İtilaf Devletleri özellikle İngiltere nin 121 KALT, s IALT, s BAL Hatırası, s

76 Türkleri tarihin sayfalarına gömme saplantısı ve küçük Yunanistan ın çok eski ihtişamlı günlerini tekrar yaşama özlemi nedeniyle 1920 yılı Anadolu insanı için kötü bir dönem olacaktır. İç ve dış mücadelenin yoğun şekilde sürdüğü 1920 yılı Bursa içinde karanlık bir zaman dilimi olmuştur Temmuz 1920 (1336) de Bursa, İzmir in akıbetine uğrayarak Yunanlılar tarafından işgal edildi. İşgal Komutanlığı bir bildiri yayınlayarak sivil halkın elinde bulunan her türlü tüfek, tabanca, kasatura, kılıç gibi silahların teslimini istedi 125. Şehirde işgale başlayan Yunanlılar, Bursa Askeri İdâdîsini de işgal etti. Okulu kışla olarak, hamam ve dershanelerin bir kısmını hayvan ahırı olarak kullandılar. İşgalden bir hafta evvel son sınıf öğrencileri Harbiyeye, geri kalanlardan evci olanlar evlerine gönderilmiş, yatılı olanlar ise okul hastanesinde kalmışlardır. Okul yarım asır geçen eğitim öğretim faaliyetine bu olay üzerine üç yıl ara vermek zorunda kalmıştır 126. Türk Büyük Taarruz unun 26 Ağustos 1922 tarihinde başlamasıyla birlikte şaşkın ve perişan vaziyette kaçan Yunanlılar Bursa yı boşaltmaya başlamıştır. 11 Eylül 1922 (1338) tarihinde Bursa nın Yunanlılardan temizlenmesi sırasında ateşe verilerek yakılmasının önlenmesinde, Bursa Jandarma Komutanı Yüzbaşı Hasan Bey in ve Uludağ dan inen çetelerin çabaları övgüye değerdir 127. Nitekim Yunan birliklerine karşı mücadele eden Püskülsüz Çetesinin Uludağ dan Işıklara inmesi, mektebin Yunalılar tarafından yakılmasına mani olmuş böylece ve okul binası kurtulmuştur 128. III. Kurtuluş Savaşı ndan Sonra Bursa Askeri İdâdîsi Bursa Askeri İdâdîsi, daha önceden de ifade edildiği gibi Mondros Mütarekesi ile başlayan işgal nedeniyle yarım asrı geçen öğrenimine üç yıl ara vermişti. Milli Mücadele nin zaferle sonuçlanması ve 11 Eylül 1922 tarihinde Bursa nın Yunanlılardan temizlenmesi sonrasında okul 28 Kasım 1922 (1338) de Bursa Askeri İdâdîsi adıyla tekrar açılarak eğitim-öğretim faaliyetlerine başlamıştır 129. Ancak bu defa, ibtidai (ilkokul) birinci sınıftan rüştiye yedinci sınıfa kadar olmak üzere, yedi sınıf üzerinden açılır. Yeni açılan okulun ilk öğrencileri Milli Mücadele döneminde Doğu Cephesi Komutanı olarak görev yapan Kazım Karabekir Paşa nın doğudan getirdiği savaş yetimi 124 Saime Yüceer, Bursa nın İşgal ve Kurtuluş Süreci, Uludağ Üniversitesi Basımevi, Bursa, 2001, s Yılmaz Akkılıç, Kurtuluş Savaşı nda Bursa, Bursa Kültür Sanat ve Turizm Vakfı Yay., Bursa, 2001, s BAL Hatırası, s Y. Akkılıç, a.g.e., s K. Kepecioğlu, a.g.e., s Bursa Askeri Lisesi Hatırası, [Bundan sonra: BAL Hatırası] Alaattin Matbaası, İstanbul, 1934, s

77 çocuklar ile okulda görevli subayların çocukları olmuştur. Daha sonraki yıllarda Yunan işgali nedeniyle evlerine gönderilmek zorunda kalan eski öğrenciler de yeniden çağrılarak eğitim-öğretim faaliyeti 12 sınıf olarak sürdürülmüştür 130. Bursa dan okula alınan öğrenciler ile Kazım Karabekir Paşa nın getirdiği öğrencilerin dört kişilik kurullar tarafından sözlü sınava tabi tutularak sınıflandırılmaları yapılmıştır 131. Mustafa Kemal Paşa önderliğinde Milli Mücadele ile vatan toprakları düşmandan kurtarılmış, ülke bağımsızlığını ve özgürlüğünü kazanmıştı. Fakat ülkenin çözüm bekleyen yüzyılların biriktirdiği onlarca sorunu bulunmaktaydı. Bu sorunların en önemlilerinden biri de çökme noktasına gelmiş ekonomik yapı idi. Yaşanan ağır ekonomik sorunlar, ülkenin kıt kaynakları her alanda olduğu gibi eğitim alanında da kendini göstermekteydi. Nitekim Bursa Askeri İdâdîsi bu dönemde öğrenciler tarafından oynanan Coğrafya Oyunu, Tiyatro, Ay Gibicik, Küçük Süvari ve Gemicilik Oyunları gibi oyunlar ile, okula gelir temin edilmeye çalışılmakta idi. Eğitim-öğretim için gerekli olan demirbaş malzemelerin tedarik edilmesi büyük bir problem idi. Karyola, yatak takımları ve ders sıraları temin etmek için Bursa eşrafından hali vakti yerinde olan kimselerden yardımlar alınarak ihtiyaçlar giderilmeye çalışılıyordu. Yokluk yüzünden koğuşlarda öğrenciler bir dönem, her karyolada 3 ü baş ucunda, 3 ü ayak ucunda olmak üzere 6 kişi yatmak zorunda kaldığı olmuştur Okulun ilk öğretmenleri, Kazım Karabekir Paşa nın Doğu Anadolu dan getirdiği savaş yetimi olan çocukların başlarında gelen subaylardı. Okulun yeniden açıldığı bu dönemde, okulda görevli olan subayların çocukları da okulun öğrencileri arasında yer almıştı. Kurtuluş Savaşı nın kazanılmasından hemen sonra faaliyete geçen Işıklar Askeri Lisesinin içinde bulunduğu maddi koşulların çok zor olması, öğretmen kadrosunun istenilen seviyede olmaması, savaş sonrasının kıt imkanları gibi tüm olumsuzluklar Işıklar Askeri Lisesinin eğitim-öğretim faaliyetini engelleyememiştir. Herşeye rağmen o günün şartlarında yemeklerin güzel çıkmasına daima çok dikkat edilirdi. Kışın ısınma, odun sobalarıyla sağlanmaktaydı. Öğrencilerin banyo yapabilmelerine olanak sağlayan bir hamamı bulunmakta idi. Okulun ibtidai (ilkokul) kısmında okuyan çocukların yaşlarının küçük olması sebebiyle, onlara bazı konularda 130 K. Kepecioğlu, a.g.e., Anılarla Işıklar, [Bundan sonra: Anılarla Işıklar] Ajanssu Matbaacılık, Bursa, 2006, s IALT, s

78 yardımcı olmak maksadıyla öğrencilerin anne dedikleri görevli kadınlar bulunmaktaydı. İlkokul bölümünde okuyan çocuklar bu kadınlar tarafından yıkanırlardı. Yatakları bu görevli kadınlar tarafından düzeltirdi. Savaş yıllarında bakımsızlıktan harab olan binada gerekli bakım onarım yapılamadığı için bir çok eksiklik bulunmaktaydı. Öğrenci tuvaletleri koğuş ve öğretim binalarının dışında yani A ve B blokların arasında yer almaktaydı. Bursa da çok şiddetli hissedilen lodos çıktığı günlerde geceleri tuvalete kalkan küçük öğrencileri uçurmasın diye, her iki blok çıkışından tuvaletlere ipler gerdirilmiş ve çocukların tutunarak gidip gelmesi sağlanmaktaydı. Rüzgarların fırtınaya dönmesi halinde ipler de fayda etmez, üst sınıflardaki öğrenciler, alt sınıftaki öğrencileri ellerinden tutarak tuvaletlere götürürlerdi. İkinci dairenin solunda büyük bir yemek salonu vardı. Burası, müsamere salonu olarak da kullanılırdı. Salona girişte sahne bulunmaktaydı. Bu binanın üst katı yatakhane koğuşları olarak kullanılmakta idi 133. Okulda her faaliyet, borazanla yönlendirilirdi. Özellikle 1923 yılını yaşayan öğrencilerin anılarında, Borazancı Mustafa Çavuş bulunmaktadır. Yemek, yat-kalk, koğuş, ders, paydos, içtima, yangın, su ve hortum gibi gerekli durumlarda Mustafa Çavuş tarafından boruyla öğrenciler haberdar edilirdi. Öğrenciler bu boru sesine göre yapması gerekenler konusunda hareket ederdi. Aynı yılların diğer renkli simaları olarak öğrenci anılarında yer etmiş kişilerden bazıları ise, Hamamcı Sait Ağa, küçük öğrencileri yıkayan şişman Vecihe Anne, Huriye ve Ayşe annelerden bahsedilmektedir. Öğrencilerin küçük yaşta okula alınmalarından dolayı o yıllarda okulda zaman zaman sünnet düğünleri de yapılmıştır yılı Türkiye deki eğitim-öğretim açısından önemli gelişmelerin yaşandığı bir yıl olmuştur. Türkiye nin çağdaş ülkeler düzeyine erişebilmesi için eğitim ve öğretimin yeniden yapılandırılması gerektiğine inanan Atatürk, bu uğurda çalışmalarına savaşın tüm yokluk ve güçlüklerine rağmen Kurtuluş Savaşı sırasında başlamış, vatanın düşmandan temizlenmesi ve Cumhuriyet in ilanından sonra bu çalışmalarını hızladırmıştır. Bu çerçevede 3 Mart 1924 te TBMM.de benimsenen yasa ile Tevhid-i Tedrisat Kanunu kabul edilmiştir. Bu kanun Tanzimat tan itibaren süre gelen eğitim kargaşasına son verdiği gibi, Türkiye de modern eğitim sürecini de hızlandırmıştır IALT, s Anılarla Işıklar, s İhsan Sungu, Tevhid-i Tedrisat, Belleten, Cilt II, s

79 3 Mart 1924 yılında kabul edilen Tevhid-i Tedrisat kanununun beşinci maddesi uyarınca, Askeri Okullar Müdafaayı Milliye Vekaleti (Milli Savunma Bakanlığı) ne bağlı olmaktan çıkarılıp, Maarif Vekaleti ( Eğitim Bakanlığı) na bağlandı. Bu sebeple Bursa Askeri İdâdîsi öğretim yılında sivil bir okul haline dönüştürüldü. Bursa İkinci Lisesi adını aldı 136. Öğrencilere askeri kıyafet yerine; başlarına kalpak, üzerlerine sivil elbiseler giydirildi. Okutulan dersler içinde askerlik ile ilgili olanlar çıkarıldı. Subay olan öğretmenler kıtalara gönderildi. Okulda yönetim ve öğretim kadroları sivilleştirildi 137. Askeri liselerin, Milli Eğitim Bakanlığına bağlı kalması sadece eğitimöğretim yılında devam etmiştir. Askeri ortaöğretimin kurumlarında öğrencilerin, küçük yaşta askerlik mesleğine daha çabuk alışmaları ve intibak etmelerinin başarıyı yükselttiği bu bir yıllık sivil okul uygulamanın sonunda anlaşılınca, eski statüye dönülerek askeri okullar yeniden açılmıştır. Bursa İkinci Lisesi de Bursa Askeri Lisesi olarak değiştirilerek eğitim-öğretim yılında tekrar faaliyete başlamıştır yılından itibaren okulun ilk 5 sınıfı ve sonraki yıllarda da her sene birer sınıf olmak üzere, ilk ve orta kısımları kaldırılmış, yalnız lise kısmı kalmıştır li yılların Türkiye si, Atatürk önderliğinde gerçekleştirilen devrimlerle hızlı bir değişime girmiştir. Siyasal, toplumsal, ekonomik ve eğitim gibi pek çok alanda gerçekleştirilen yenileşme hareketleri kendini çok çabuk hissettirmeye başlamıştır. Genç Türkiye Cumhuriyeti hızlı bir kalkınmanın, çağdaşlaşmanın koşullarını yaratmıştır. Ülkede meydana gelen bu değişim eğitim kurumlarında da kendini göstermiştir. Bursa Askeri Lisesi de bu değişim ve gelişmeden etkilenen kurumlardan olmuştur. Okulun, eğitim-öğretim düzeyinin kalitesi arttıkça, öğrenci sayısı çoğalmakta, bu yüzden okulun mevcut kapasitesi artan öğrenci sayısını kaldıramıyordu. Hatta öğrenci mevcudu okul kapasitesinin birkaç katına çıkmıştır. Bunun üzerine 1930 yılında ikinci dairenin (B blok-org.ali Keskiner Sitesi) arkasına üçüncü bir daire daha yapılmıştır. Yeni yapılan üçüncü daire okulun kimya, fizik, fen bilimleri laboratuvarı ile bilimsel deney malzemelerinin bulunduğu yer olarak kullanılmıştır lu yıllar Işıklar Askeri 136 Işıklar Askeri Lisesi Yıllığı, [Bundan sonra: IAL Yıllığı] Bursa, 1975, s KALT, s BAL Hatırası, s inci Yılında IAL, s BAL Hatırası, s

80 Lisesinde önemli atılımların yaşandığı yıllar olmuştur. Çağdaş bir eğitim kurumu meydana getirme düşüncesiyle gerçekleştirilen yatırımlar kısa sürede kendini göstermiştir. Okulun bulunduğu Teleferik bölgesi konumu itibariyle Bursa nın en güzel manzarasına sahip bölgesi durumundadır. Şehir merkezine göre yükseltisi fazla olduğu için çok havadardır. Yeni yapılan okul binalarının geniş pencereleri dolayısıyla sınıflar, yatakhaneler senenin her mevsiminde bol güneş görmektedir. Öğrencilerin oturduğu, kalktığı yemek yediği yerlerin tavanları yüksek ve ferah bir yapıya sahiptir. Öğrenci yemekhaneleri çağdaş bir tarzda olup öğreciler on kişilik sofralarda yemeklerini yemektedirler. Öğrencilerin rahatça banyo yapabilmelerine olanak sağlayan muntazam bir hamamı bulunmaktadır. Bu dönemde her öğrenci beş günde bir kez yıkanacak ve çamaşır değiştirecektir. Çamaşırhane, berberhane, terzi ve ayakkabıcı gibi öğrencinin ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmetler okul binası içinde bulunmaktadır. Öğrencinin okulda bulunduğu sürece bütün ihtiyaçları devlet tarafından karşılanmaktadır. Öğrencilerin ufak tefek ve günün ihtiyaçlarını da ucuza mal eden bir kantini bulunmaktadır. Bu kantinin satıştan elde ettiği kâr da okul idaresinin yönetiminde öğrencilerin çeşitli alanlardaki (sportif, sosyal ve kültürel) gelişimleri için gerek duyulan ihtiyaçlarına harcanmaktaydı. Her ay öğrencinin ve okul mensuplarının kendi istekleri ile Tayyare Cemiyetine kırk lira kadar bir yardımda bulunmaları milli bir vazife gibi algılanmakta idi 141. Mesleki eğitim askeri okulların amaç ve hedeflerine uygun bir şekilde yapılmış ve öğrenci bu düşünce ile yetiştirilmiştir. Hem fiziki hem zihinsel gelişimleri açısından değişik aktivitelerin yapılması ihmal edilmemiş, bu düşünce ile kamp ve kamptan önce askeri eğitime ayrılan zamanlar tam bir eğitim birliği havası içerisinde değerlendirilmiştir. Yapılan askeri eğitimler onların Harp Okuluna intibak etmelerini kolaylaştırmaya yönelik eğitimler olmuştur. Askerliğin temel özelliklerinden biri olan sportif faaliyetler okul idaresi tarafından her zaman ciddiyetle üzerinde durulan bir alan olmuştur. Okulun spor bahçesi, voleybol sahası ve diğer aktiviteler için bol boş alanı bulunmaktadır. Ancak okulun civarında futbol oynamaya elverişli bir arazi olmadığından öğrenciler bu yüzden çok sıkıntı çekmekte ve geniş alanda yapılması lazım gelen sportif faaliyetler ile futbolu okula uzak olan şehir stadyumunda yapmak zorunda kalmışlardır. Futbol, voleybol, basketbol ve atletik sporlar öğrenciler arasında 141 BAL Hatırası, s

81 yaygın olarak yapılan spor dalları olmuştur. Güreş ve boks branşlarında kuvvetli ve kabiliyetli öğrenciler yetiştirilmiştir. Çeşitli sportif alanlarda askeri liseler arası müsabakalar düzenlenmiştir. Bunlardan birisi İstanbul Beylerbeyi sahasında Bursa Askeri Lisesi ile Maltepe Askeri Lisesi arasında 29 Mart 1934 de futbol maçı yapılmış ve maç sıfır sıfır sona ermiştir. Dağcılık sporu için okulun Uludağ gibi bu spora uygun bir yerde olamasına rağmen bu imkan yeteri kadar kullanılamamıştır 142. Bursa Askeri Lisesinin askeri eğitim maksadıyla ilk kampı, 1927 yılında Yörük Ali Köyü sırtlarında yapılmıştır. İkinci kamp ise Mudanya nın Zeytinbağı (Trilye) bölgesinde uygulanmıştır. Daha sonraları okul, askeri eğitim amaçlı, Uludağ Kirazlıyayla da yılı sonunda 20 gün süreyle çadırlı kamp yapmıştır 143. Bu dönemde askeri lise ve ortaokul elbiseleri lacivert takım olup, kapalı yaka şeklinde idi. Okulun ismi ve altında öğrenci numarası olmak üzere yakada bulunurdu. Sınıf işaretleri şapkada, askeri ortaokulda kırmızı şerit, lise de sarı şerit olarak gösterilmekte idi. Belde kemer kemer olarak ise aynalı tokası olan rugan kemer takılırdı eğitim-öğretim yılı içinde iken kıyafette değişik yapıldı. Okulun ismi yine yakada olmak üzere gri renkli spolet üzerine yazıldı. Şapkalardan sınıf işareti şeritler kaldırıldı. Şapkalarda eskiden olan ayyıldızı küçük ve yukarıdaki kokart yerine yalnız büyük ay yıldız kondu. Omuzda apolet üzerine sınıf işareti ve okul numarası, sarı maden olarak konulmaya başlandı. Pantolonlarda kırmızı zırh vardı. Ayaklara potin giyilirdi. Koyu renk deri eldivene izin vardı. Askeri liselerde koyu gri, kaba kumaştan kaput giyilirdi. Daha önceki yıllarda, dahili elbise olarak ayrıca bir kıyafet yoktu. Harici elbisenin, lacivert kaba kumaştan, ikinci takımı giyilirdi öğretim yılından itibaren, haki kaba kumaştan dahili elbiseler giyilmeye başlandı BAL Hatırası, s Anılarla Işıklar, s Anılarla Işıklar, s IALT, s

82 1928 yılında, ilk beş sınıfı (ibtidai-ilkokul) ve sonra da sırası ile birer sınıfı kaldırarak orta derecesindeki sınıflar (rüştiye) lağvedilmişti yılından itibaren yalnız lise sınıflarıyla eğitime devam edildi Ağustos 1929, Işıklar Askeri Lisesi tarihinin en önemli günlerinden biri olmuştur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Bursa ya gerçekleştirdiği ziyaret sırasında şehrin doğu girişinde, Hacivat Hanı yakınında, Işıklar Askeri Lisesi tarafından törenle karşılanmıştır. O günleri yaşayanların hafızalarında kalan anıyı ifade etmek önemlidir. Atatürk ün Işıklar Askeri Lisesine geldiğinde 1 nolu nizamiyeden A Blok un üzerindeki kitabe ve saltanat amblemini (EK-3) bastonuyla işaret ederek, okul komutanına bazı emirler vermiştir. Daha sonra iç avludaki şadırvanın etrafında toplanan öğrencilere bazı sorular sormuşlardır. Ancak ne emir verdikleri ve ne gibi sorular sordukları maalesef bugün bilinmemektedir 147. Atatürk ün Bursa ya yaptığı başka bir ziyareti, o dönem Işıklar Askeri Lisesinde öğrenci olan 19 uncu Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Üruğ un unutamadığı anılardan birini yaşamasına neden olmuştur yılının sonbaharında Atatürk ün Bursa ya yapacağı ziyaret öncesinde şehrin ileri gelen mülki ve askeri erkanı tarafından karşılama töreni hazırlıkları yapılmıştır. Programa göre Atatürk, Hükümet Meydanında (Valilik Binası önü) merasim kıtası tarafından karşılanacaktır. Merasim kıtasına Işıklar Askeri Liseside dahil edilmiştir. Işıklar Askeri Lisesi merasim kıtasına seçilen Emekli Orgeneral Necdet Üruğ bu karşılama töreninde, Atatürk ü çok yakından görmüş ve çok etkilenmiştir. 19 uncu Genelkurmay Başkanı Necdet Üruğ yaşadığı bu olayı Anılarla Işıklar kitabında, o günkü heyacanı ve sevinci ömrü boyunca unutamayacağını dile getirmiştir lardan itibaren Işıklar Askeri Lisesi her geçen gün çağdaş bir okul için gerek duyulan her türlü teknik ve fiziki olanaklara kavuşmaya başlamış, gelişmiş bir eğitim-öğretim kurumu olma özelliğini her zaman devam ettirmiştir. Okul bünyesine modern bir sinema salonu tesis edilmiş, bunun yanında okula 2400 metre mesafeden Akçağlayan suyu getirilmiştir. Okul binasının zaman zaman yapılan tamiratlarla eksiklikleri giderilmiştir yılında Avrupa da başlayan İkinci Dünya Savaşı nın ortaya çıkardığı koşullar, Alman ordusunun Yunanistan ı işgali gibi gelişmeler İsmet 146 BAL Hatırası, s IALT, s Anılarla Işıklar, s

83 İnönü ve arkadaşları tarafından Türkiye de seferberlik ilan edilmiştir. Trakya ya iki milyona yakın asker yığılmıştır. Orduda küçük rütbeli subay-bölük komutanı, takım komutanı gibi ihtiyaç olduğu için askeri liselerde ve Harbiyede kısa devre eğitim uygulaması başlatılmıştır. Nitekim 1941 yılında yaz tatillerininde asgariye indirilmesi ile ikibuçuk yılda mezun vermiştir 149. Bursa Askeri Lisesi, Türk Kurtuluş Savaşı ile Yunanlıların Anadolu dan temizlenmesinden sonra 28 Kasım 1922 tarihinde 3 yıl ara vermiş olduğu eğitimöğretim faaliyetine yeniden başlamıştı. Nitekim 31 Temmuz 1961 tarihine kadar eğitimöğretime devam etmiş ve bu tarihte Bursa Işıklar Askeri Lisesi lağvedilmek suretiyle, bina ve tesisler önce 1 inci Ordu İstihbarat Birliğine, 1962 yılından itibaren de Personel Okuluna teslim edilmiştir. Bu durum 1974 yılına kadar devam etmiştir. Personel Okulunun bulunduğu yıllarda A ve B bloklarının restoresi gerçekleştirilmiştir. Bu dönemde önemli çalışmalar gerçekleştirilmiştir. C blokun üst katı çıkılmış, 1967 yılında kargir olan bina betonlanmış, kalorifer dairesi, çamaşırhane binası ve trafo binası yapılmış, kalorifer tesisatı döşenmiştir 150. IV. Okulun Işıklar Askeri Lisesi Adı İle Yeniden Açılması Eylül 1973 tarihinde Genelkurmay Başkanlığınca Kuleli Askeri Lisesinden başka ikinci bir lisenin açılmasına karar verildikten sonra, tarihi Bursa Askeri Lisesinin yeniden açılması uygun bulundu. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Semih Sancar ın direktifleri ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Eşref Akıncı nın emirleri ile tarihi Bursa Askeri Lisesi, Işıklar Askeri Lisesi adıyla 28 Haziran 1974 te Okul Komutanı Kurmay Albay Süleyman Gülcü emrinde tekrar hizmete girmiştir 151. Genelkurmay Başkanlığının 29 Ağustos 1973 tarihli direktifleriyle Işıklar Askeri Lisesinin yeniden açılması üzerine okulda modern eğitim-öğretimin ve günün ihtiyaçlarına göre öngörülen tadil, onarım ve yeni ilavelerle ilgili olarak Kara Kuvvetleri Komutanlığı tarafından 1 inci Ordu Komutanlığı görevlendirilmiştir. Bu emre istinaden Emanet İnşaat Heyeti çalışmalarına 15 Mart 1974 tarihinde başlamış, Anılarla Işıklar, s inci Yılında IAL, s IAL Yıllığı, s

84 Eylül 1974 tarihinde tamamlamıştır. 14 Haziran 1974 te yeni okulun ilk komutanı, Kurmay Albay Süleyman Gülcü göreve başlamıştır. Okulu eğitim-öğretime hazırlama çalışmalarına girişildi. Modern bir eğitim-öğretim kurumu olabilmesi için gereken bütün eğitim ve sosyal tesisleri özenle kurulmuştur. Hiçbir fedakarlıktan kaçınılmamıştır. Öğrenci yemekhaneleri tadilatla düzenlendi. Yatakhaneler küçük bölümlere ayrılmıştır. Mutfak tamamen yenilenmiş ve çamaşırhane genişletilmiştir. Personele yönelik subay gazinosu ve nizam karakol binası yapılmıştır. Bando Komutanlığı için Destek Kıtaları sahasına barak kurulmuştur. Okulun ilk açılışından 127 yıl sonra, 28 Eylül 1974 te M.S. Bakanı Hasan Esat Işık, K.K.K. Org. Eşref Akıncı, Hv.K.K. Org. Emin Alpkaya, Dz.K.K. Ora. Hilmi Fırat, J.Gn.K. Org. Orhan Yiğit, Bursa Valisi Sedat Tolga, Bursa Belediye Başkanı ve daha pekçok konuğun katılımı yapılan bir törenle eğitim-öğretim faaliyetine fiilen başlamıştır 152. Okula Işıklar adının verilmesi ile ilgili çeşitli söylentiler bulunmaktadır. Bunlardan biri, bulunulan semtin Işıklar ismini taşımasından dolayı okula bu adın verilmesidir. Bir diğeri ise; elektriğin bulunmadığı devirlerde geceleri, okulun aydınlatılması lüks lambalarıyla yapılırdı. Şehirden bakıldığında, Uludağ ın eteklerindeki tepede görülen bu güçlü ışıklar halkın ilgisini çekerdi. Halk zamanla okula Işıklar demeye başlamıştır 153. Bu gün Işıklarlı ruhunu en iyi terennüm eden Işıklar Marşı, 1974 te okulun açılmasından sonra, bestesi bir yürüyüş marşı olarak Mustafa Rahmi Otman tarafından, orkestrasyonu ise, eski müzik öğretmenlerinden Hilmi Akay tarafından yapılmıştır yılı içinde Işıklar ve Mehmetçik çeşmeleri yapıldı. Işıklar Askeri Lisesinin A blok iç bahçesindeki tarihi çeşme, okulun ikinci açılışına karar veren ve destekleyen, Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Eşref Akıncı nın adına izafeten Akıncı Çeşmesi olarak restore edildi. Okulun batı yanında öğrencilerin boş zamanlarında açık havada gidip dinlenebileceği ağaçlar içerisinde yeşil bir alan olarak öğrenci parkı tesis edildi. Aynı yıl Müşir Gazi Ahmet Muhtar Paşa Sitesi (A blok) önünde yer alan bahçe düzenlendi. Okulun ikinci kez açılışından bir yıl sonra, eğitim-öğretim yılında okul, yabancı dile ağırlık veren sistemle öğretime başlamış, bu öğretim 152 IAL Yıllığı, s IALT, s

85 sisteminin gereği olarak hazırlık sınıfı ilave edilerek, okul dört sınıflı hale getirilmiştir. Bu dönemde hazırlık sınıfının yarısı Fransızca, yarısı Almanca öğretim yapacak şekilde öğrenci alınmıştır eğitim-öğretim yılından itibaren kademeli olarak tüm sınıflarda İngilizce öğretimine başlanmıştır eğitim-öğretim yılından itibaren hazırlık sınıfında İngilizce dersinde sınıf geçme notu en az 7.00 olarak uygulanmaya başlanmıştır eğitim-öğretim yılı itibariyle Türkiye de lise eğitim süresinin dört yıla çıkarılması üzerine askeri liselerdeki hazırlık sınıfı kaldırılarak dört yıllık eğitim-öğretim uygulamasına geçilmiştir 154. Işıklar Askeri Lisesinde yapılan önemli değişiklikleden biri de Öğretim Başkanlığı bünyesinde kurulan ders bölümleridir yılında Öğretim Başkanlığı bünyesinde Sosyal Dersler Bölüm Başkanlığı, Fen Dersleri Bölüm Başkanlığı, Yabancı Diller Bölüm Başkanlığı, Uygulamalı Dersler Bölüm Başkanlığı şeklinde bir yapılanma meydana gelmiştir. Okulun açılmasıyla beraber, o günün eğitim isteklerine göre okulun çağdaş, modern bir hale getirilmesi faaliyetleri kapsamında 12 Mart 1975 tarihinde temeli atılan kapalı spor salonu, 19 Kasım 1975 tarihinde açılışı yapılarak hizmete girmiş, aynı tarihte temeli atılan yeni eğitim ünitesinin (Öğretim Binası) inşaatı süratle tamamlanarak 4 Ekim 1977 tarihinde, öğretim yılının açılması ile beraber törenle hizmete açılmıştır 155. Yeni öğretim binasının faaliyete girmesi ile birlikte tarihi bina ve tesisleri Okul Komutanlığı Karargahı ile öğrenci yatakhaneleri olarak kullanılmaya başlanmıştır. Hizmete giren öğretim binası ile okul, günümüzün eğitiminin gerektirdiği modern dershanelere, ders ve dil laboratuvarlarına, çalışma yerlerine, eğitim yardımcı kısımlarına, kitaplığa ve dinlenme salonlarına kavuşmuştur. Öğretim Başkanlığı ve Öğrenci Amirliğinin bütün kısımları ile tüm dershaneler ve laboratuvarlar öğretim binasında (D blok) yer almıştır. Okulda hizmet faaliyetleri ve gelişmeler sürekli devam etmiştir. Zaman içerisinde kapalı devre televizyon sistemi, sinema salonu, öğrenci gazinoları, yemekhaneler, mutfak, bulaşıkhane, kazan dairesi gibi tesisleri faaliyete girmiştir 156. Işıklar Askeri Lisesi çağdaş teknolojik donanımlı eğitim ve sağlıklı yaşam ortamınına sahip modern eğitim alt yapısı ile 2007 Türkiye sinde değişen ülke ve dünya 154 MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 68, Eylül, 2005, Sayı inci Yılında IAL, s IALT, s

86 gerçeğini görebilecek, algılayabilecek, çağdaş yönde gelişmeyi sağlayan değişimi gerçekleştirebilecek liderlik özelliklerinde, bilgiye nasıl ulaşabileceğini bilen ve bilgiyi inisiyatifle kullanabilen, sorumluluk duygusu gelişmiş ve öz denetim yapabilen, çağın gerektirdiği teknolojik gelişimi takip edebilecek bilgi, beceri ile sağlam bir beden ve ruh yapısına sahip, Atatürkçü Düşünce Sistemi ni benimseyerek, kalbine yerleştirmiş ve davranışlarına yansıtmış, üstün nitelikli askeri öğrenciler yetiştirmektedir. (EK-4) 76

87 İKİNCİ BÖLÜM İDARİ TEŞKİLAT VE ÖĞRETİM KADROSU I. İdari Yapı Öğrencilerini Türk milletinin kültür bütünlüğü içerisinde; Atatürkçü Düşünce Sistemine bağlı, çağdaş, laik, demokratik, hür ve bilimsel düşünce yapısına sahip, askeri hayat tarzını kişiliği ile özdeşleştirmiş, üstün nitelikli subay adayları olarak yetiştirmek amacında olan Işıklar Askeri Lisesi; yönetim ve öğretim kadrosu, modern bir okulun sahip olması gereken alt yapı imkanlarına sahip olarak, öğretim faaliyetlerini sürdürmektedir. Işıklar Askeri Lisesi öğrencileri, devletçe sağlanan geniş imkanlar kullanılarak uygulanan programlar vasıtası ile Milli Eğitim Bakanlığına bağlı Anadolu liselerinin Fen Bilimleri alanına denktir 157. Işıklar Askeri Lisesinin vazifesi, çağdaş eğitim ve öğretim tekniklerini kullanarak; Türk Silahlı Kuvvetlerinin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarına uygun nitelikte ve ileri dönemlerdeki eğitim ve öğretimi izleyebilecek bilimsel alt yapı ile donanmış, temel askerlik bilgi ve davranışları kazanmış, üstün bedeni yeteneğe sahip, iletişim becerisi gelişmiş, vatan, vazife, şeref ve dürüstlük kavramlarını kendisine ilke edinmesinin yanı sıra Atatürkçü Düşünce Sistemini özümsemiş ve bunu bir yaşam tarzı olarak benimsemiş askeri öğrenciler yetiştirmektir. Işıklar Askeri Lisesinin misyonu, üstün beden yeteneğini, askeri bilgi, beceri ve bilimsel alt yapıyla birleştirerek Atatürkçü Düşünce Sistemi çerçevesinde meslek ahlakını ve uluslararası eğitim öğretim kalitesi standartlarını temel alarak; Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaç duyduğu öğrenci niteliklerine göre eğitim ve öğretim uygulamalarını yönlendiren, bireysel gelişimini tamamlamış, inisiyatifini zamanında ve doğru bir şekilde kullanabilecek öğrenci yetiştiren bir eğitim-öğretim kurumu olarak faaliyetlerini devam ettirmektir 158. Yukarıdaki amaçlar doğrultusunda faaliyetlerini sürdüren Işıklar Askeri Lisesi Komutanlığının idari yapısı, Komutanlık Karargahı, Öğrenci Amirliği, Öğretim 157 MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 68, Eylül, 2005, Sayı IALT, s

88 Başkanlığı ve Destek Kıtaları Komutanlığı olmak üzere dört ana bölümden müteşekkildir 159. ŞEKİL 1: Işıklar Askeri Lisesinin Kuruluşu Okul Komutanı Komutanlık Karargahı Öğretim Başkanlığı Öğrenci Amirliği Lojistik Destek Komutanlığı Kaynak: Işıklar Askeri Lisesi Tarihi, Işıklar As. Lis. Matbaası, Bursa, 1999, s Komutanlık Karargahı bünyesinde İdari Kısım, Personel Kısmı, İstihbarat Kısmı, Harekat ve Eğitim Kısmı, Lojistik Kısmı, Rehberlik ve Danışma Kısmı, Tüketim Malzemeleri Mal Saymanlığı, Kontrol Teşkilatı, Sağlık Kısmı, Kal-arge Kısmı, Bilgi Sistemleri Kısmı ve Bando Eğitim Kısmı bulunmaktadır. Öğretim Başkanlığı bünyesinde, İdari İşler Subaylığı, Plan Program Şubesi, Eğitim-Öğretim Destek Şubesi, Kültür ve Spor Tesisleri İşletme Kısmı, Kapalı Devre Televizyon ve Fotograf Kısmı, Kütüphane Bilgi Toplama ve Yayın Kısmı, Ölçme Değerlendirme ve Soru Bankası Şubesi, Sosyal Dersler Bölüm Başkanlığı, Fen Dersleri Bölüm Başkanlığı, Yabancı Dil Dersleri Bölüm Başkanlığı ve Uygulamalı Dersler Bölüm Başkanlığı bulunmaktadır. Öğrenci Amirliği bünyesinde, İdari İşler Subaylığı, Dokuzuncu Sınıf Amirliği, Onuncu Sınıf Amirliği, Onbirinci Sınıf Amirliği, Onikinci Sınıf Amirliği olmak üzere dört Sınıf Amirliği bulunmaktadır. Lojistik Destek Komutanlığı bünyesinde, Emniyet ve Muhafız Bölük Komutanlığı, Hizmet Bölük Komutanlığı ve Ulaştırma ve Kullanıcı Bakım Kısmı bulunmaktadır IALT, s IALT, s

89 II. Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları A. Birinci Dönem Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları yılları arasında Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanlığı görevinde kırkbir komutan bulunmuştur. Birinci dönem Işıklar Askeri Lisesi okul komutanlarının adı-soyadı, rütbesi ve görev yaptığı tarih belirtilerek aşağıda sıralanmıştır. TABLO-1: 1845 tarihinden 1961 yılına kadar geçen süredeki okul komutanları Sıra No Adı Soyadı Rütbesi Komutanlık Yaptığı Tarih 1 Ali Efendi Yüzbaşı 1261-(1845) 2 Mustafa Kamil (Kemal) Bey Miralay 1268-(1852) 3 Mustafa Asım Bey Kaymakam 1270-(1854) 4 Ahmet Efendi Sağ Kol Ağası 1277-(1861) 5 İsmail Efendi Süvari Binbaşı ( ) 6 Necip Efendi Binbaşı ( ) 7 Emin Zihni Efendi Binbaşı ( ) 8 Süleyman Efendi Binbaşı ( ) 9 Hüseyin Efendi Binbaşı - 10 Hafi Bey Binbaşı - 11 Ali Rıza Efendi Kaymakam-Miralay ( ) 12 Esat Efendi Binbaşı ( ) 13 Halil Efendi Binbaşı ( ) 14 M. Rıza Efendi Binbaşı ( ) 15 Halil Rüştü Bey Kolağası 1325 (1907) 16 Ahmet Efendi Binbaşı - 17 Ahmet Nuri Efendi Binbaşı - 18 Ali Efendi (Sivas) Süvari Binbaşı - 19 İsmail Hakkı Tümerdem (Yb) Erkan-ı Harp Kaymakamı Celal Bey P.Miralay Sıtkı Bey P. Kaymakamı

90 22 Mustafa Nuri Onural (Tümg.) P. Kaymakamı Ragıp Bilgi Bey P. Kaymakamı Mustafa Nuri Bey P. Kaymakamı Rıza Urcun (Tümg.) Erkan-ı Harp Miralayı Rasim Sengir (Tümg.) Kurmay Albay İbrahim Ergüney Kurmay Albay Ali Besim (Tümg.) Kurmay Albay Ahmet Neşet Kiper Kurmay Albay Ekrem Atasel (Tuğg.) Kurmay Albay Zeki Argun Kurmay Albay Lütfü Güvenç (Tümg.) Kurmay Albay Bozkurt Kaplangı (Tuğg.) Kurmay Albay Danyal Yurdatapan (Korg.) Kurmay Albay Seyfettin Çetinsoy (Tümg.) Kurmay Albay Ahmet Adnan Akan Kurmay Albay Niyazi Polatsu Kurmay Albay Mehmet Öcal Kurmay Albay Fikret İlgen Kurmay Albay Baha Vefa Karatay Kurmay Albay Cemil Altan (Tümg.) Kurmay Albay Kaynak: Anılarla Işıklar, Ajanssu Matbaaclık, Bursa, 2006, s B. İkinci Dönem Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanları yılları arasında Işıklar Askeri Lisesi Okul Komutanlığı görevinde onaltı komutan bulunmuştur. İkinci dönem Işıklar Askeri Lisesi okul komutanlarının adı-soyadı, rütbesi ve görev yaptığı tarih belirtilerek aşağıda sıralanmıştır. 80

91 TABLO-2: 1974 yılından 2007 ye kadar geçen dönemdeki okul komutanları Sıra No Adı ve Soyadı Rütbesi Komutanlık Yaptığı Tarih 42 Süleyman Gülcü (Tümg.) Kurmay Albay Teoman Koman (Org.) Kurmay Albay Necdet Timur (Org.) Kurmay Albay H. Baha Tüzüner (Korg.) Kurmay Albay Cihan Faydalı (Tümg.) Kurmay Albay Atalay Kocatepe (Tuğg.) Kurmay Albay Dilaver Gülebakan Kurmay Albay İsmet Görgülü Kurmay Albay Volkan Kaplama (Tümg.) Kurmay Albay Ali Bağcı (Tuğg.) Kurmay Albay Zekeriya Öztürk (Tümg.) Kurmay Albay Mehmet Yalçıner Kurmay Albay Bayram Karapınar (Tuğg.) Kurmay Albay Ömer Paç (Tuğg.) Kurmay Albay Mustafa Güler (Tuğg.) Kurmay Albay Selim Mert Kurmay Albay Kaynak: Anılarla Işıklar, Ajanssu Matbaacılık, Bursa, 2006, s III. Öğretim Kadrosu Padişah Abdülmecit in 1845 yılındaki irade-i seniyesi ile, askeri yüksek okullara öğrenci hazırlamak için ordu merkezlerinde faaliyete geçecek olan askeri idâdîler, beş sınıflı bir okul olarak açıldı. Başlangıçta, açılan bu okulların asıl amacı Arapça, Farsça ve yazı yazmasını bilen öğrenciler yetiştirmekti. Bu konuda iyi yetişenlere bir sınav yapılarak Harp Okuluna alınacaktı. Bursa da askeri idâdînin fiilen eğitim-öğretim faaliyetine başlaması 1847 tarihinde gerçekleşmiştir. Eğitim faaliyetine ilk olarak 32 öğrenci ile başlayan okul mevcudu, zamanla 100 öğrenciye kadar çıkmıştır. Bu dönemde Bursa Askeri İdâdîsi 81

92 sınırlı imkanlarla faaliyet gösteren mütevazı bir okuldu. Okulun o günkü kadrosu hakkında bir fikir sahibi olabilmek için, Seraskerlik (Genelkurmay Başkanlığı) makamına, Bursa Valiliği tarafından sunulan yazının dikkatli şekilde incelenmesi gerekmektedir. Bu yazı; Seraskerliğin, Bursa Vilayetine, açılacak askeri idâdî hakkında bir ön araştırma yapması için gönderdiği yazıya karşılık, cevabi yazı olarak gönderilmiştir Bursa da dahi tanzimi icap eden mektep için hali ve münasip medrese ve ebniyei miriden var mıdır? Olduğu halde Dersaadet ten irsal buyrulacak mühendis marifetiyle keşfü muayene ettirilerek, kayfiyeten ve tahsis irade buyrulan maaşlar ile tayini lazım gelen iki nefer Arabi ve bir nefer Farisi ve meşk hocaları ile mektebi mezbur müdir ve vekilharç mektep çavuşunun bu taraftan tedariki mümkün olup olmıyacağının, biletraf sürat-i işarı hususuna dair, selh-i mah-ı, Rebiülahir tarihi ile müverreh olarak, bu defa hame zibi tazim olan emirname-i sami-i sipehsalarileri tayini eir buyurulan arabi hocalar dahi, a lemi ulemadan Beylanlı faziletlü Osman Efendi dailerine havale olunarak, efendi-i, mumaileyhin ve azayi meclisin intihapları veçhile müderrisinden Dersiam Abdullah Zühdü Efendi daileri, iki yüz elli kuruş nahiye ile hace,i evvel ve yine dersiam Osman Efendi iki yüz kuruş maaş ile, hace-i sani ve Hindiler Tekkesi şeyhi olup lisan-ı fariside mahareti cihetiyle öteden berü ilm-ü farisi talim ile meşgul olan Hindi şeyhi Mehmet Efendi Daileri dahi iki yüz kuruş mahiye ile farisi hocası ayin olunması ve müderrisinden hattat Sıktı Efendi daileri silüs hocalığına ve mekteb-i mezkür kitabetine elverir ise de rik'a yazmadığından ve bu tarafta ise hüsnühat eshabından rik a hocası bulunamayacağından mekteb,i mezkür için tayini icabeden meşk hocası, silüs hocası olmayıp da mutlaka rik a hocası olmak lazım geldiği takdirde Dersaadet ten irsal buyrulması mektebi mezkürün müdür ve vekilharç ve çavuşluğuna dahi mütekaidin-i Asakir-i nizamiyeden bu tarafa münasip kimseler bulunamayarak, fakat timarlu takımından elhaleti hazihi maiyeti azizide zaptiye yüzbaşılığında müstahden olan Osman Ağa ve mülazımı. Ağa kulları, silk-i askeride bulunarak mukaddeme hüsnü terbiye görmüş olduklarından ve kendileri ehl-i ırz ve dirayetkar ve her veçhile timada ve mekteb-i mezbür hizmetinde istihdama sazaver bulunduklarından bunların memuriyetlerinde bir güna beis olmadığı halde tımarlarına 161 Raşit Gökdemir, a.g.m., s

93 halel gelmemek şartı ile mamaileyhimadan Osman Ağa kulları mekteb-i mezbura müdür ve ağa kulları dahi vekilharç tayin kılınması münasip gibi görülmüş Belgeden anlaşılanlara göre, Bursa Askeri İdâdîsine ilk açılışta kadro olarak iki Arapça öğretmeni, bir Farsça, iki yazı öğretmeni, müdür, vekilharç ve mektep çavuşu düşünülmüştür. Arapça öğretmenleri, medrese müderrislerinden olacak seçilecek ve aylık maaş olarak 250 kuruş verilecek, Farsça öğretmenine de 200 kuruş maaş verilecekti. silüs ve rika yazı öğretmenliğine ise medreseden birer hoca verilecekti. Okul müdürlüğünü emekli bir yüzbaşı, mektep çavuşluğu ve vekilharçlığını ise emekli askerlerden belirlenen kişiler yapacaktı. Bunlara emekli maaşının devamı maaş olarak yeteceği düşünülmüştür. Okulun kuruluş yıllarına ait olan bu belgede anlatılanlardan başka, okulun kadro durumu ile ilgili olarak 1870 yılına kadar olan dönemle ilgili bilgiler yetersiz durumdadır yılında okulun müdürlüğünde kaymakam (yarbay) rütbesinde, muvazzaf bir subay bulunuyordu. Müdürle birlikte idari kadroda dahiliye memuru, vekilharç ve mektep çavuşu yer alıyordu. Dahiliye memuru emekli yüzbaşı iken mektep çavuşu ve vekilharç sivil şahışlardan oluşuyordu. Öğretim kadrosunda yer alan öğretmenlerin çoğu yüzbaşı rütbesinde subay iken, Arapça, Farsça ve din ile alakalı konularda öğretmenler medrese hocalarıydı. Ayrıca mülkiye memurlarından derslere girenler de bulunuyordu. Örnek: Fenn-i Münşeat Hocası Eşref Bey, saniye rütbesinde bir sivil memurdu. Arapça öğretmenleri iki tane olup Arabi Hoca-i evveli (birinci Arapça Hocası) ve Arapça Hoca-i Sanii (İkinci Arapça Hocası) ünvanlarıyla kadroda yer alıyordu. Bu durum Arapça ya okulda özel bir önem verildiğini göstermektedir. Öğretmenlerden biri, ders nazırı (Öğretim Başkanı) olarak görev yapıyordu yılında okulda 104 öğrenci, 14 adet de hizmetli görev yapıyordu. Bu kadro, yıllar içinde ihtiyaçlar doğrultusunda azalıp çoğalıyor idari ve eğitim kadrolarında değişiklikler oluyordu yılında okul müdürlüğünde binbaşı rütbesinde bir kişi yer alıyordu. Dahiliye memuru artırılarak ikiye çıkarılmıştır Raşit Gökdemir, a.g.m., s Saniye: Yarbaylık derecesinde mülki bir rütbe olup lakabı İzzetlü dür. 163 Hüdavendigar Vilayet-i Salnâmesi [Bundan sonra: HVS], sene 1287, s

94 1873 yılında Bursa Askeri İdâdîsi dört yıllık eğitim veren bir okul durumundaydı. Ancak askeri idâdîye hazırlık mahiyetinde olarak iki adet de ihtiyat sınıfı bulunuyordu yılında, ihtiyat birinci ve ikinci sene öğrencileri ile idâdî birinci, ikinci, üçüncü, dördüncü yıl öğrencileri toplamı 125 ti yılından itibaren Bursa Askeri İdâdîsinin kadrosunda, müderris rütbesinde bir de imam yer almaya başlamıştır. Derslere giren öğretmenlerin çoğu 5 inci dereceden mecidiyye nişanı ile ödüllendirilmiş kişilerden oluşuyordu. Bu durum öğretmen kadrosunun özenle seçildiğini göstermektedir. Okulda 121 öğrenci, eğitim-öğretim görüyordu yılında öğrenci mevcudu 94 e inmiştir e kadar mevcutlar 90 ila 100 arasında devam etmiştir yılından itibaren dahiliye memurları artık dahiliye zabiti olarak geçmeye başlamıştır yılında rütbesi yükselerek binbaşı olan dahiliye zabitinin emrinde subay emeklilerinden iki dahiliye zabiti bulunmaktadır. Öğrenci mevcudu daha da düşerek 65 e inmiştir yılında yayınlanan sadaret tezkeresi ile birlikte askeri rüştiyelerin kurulması kararı alınmıştı. Askeri rüştiyelerin idari kadrosu müdür, dahiliye zabitleri, hademeden meydana gelmektedir. Dahiliye zabitanından kıdemli olan yüzbaşı, diğer ikisi mülazım-ı evvel (üsteğmen) dir. Öğretim kadrosunu oluşturan öğretmenlerin Arapça ve Farsça derslerine girenleri müderris, diğerleri subaylardandır 168. Bu rüştiyelerden biri de Bursa da 1882 yılında faaliyete geçmiştir 169. Bursa daki askeri okullar hakkında 1884 yılına ait olarak daha sağlıklı bilgileri bulabiliyoruz. Askeri İdâdînin ilk sınıfı mahreç olarak adlandırılıyordu. İdâdînin üç sınıfı daha bulunuyordu. Onlarla toplam mevcudu 135 ti. İdari kadro ayrıca düzenlenmiştir. Kaymakam (Yarbay) rütbesinde bir subay, dahiliye zabıtanının en 164 HVS, sene 1290, s Kuleli Askeri Lisesi Tarihi ihtiyat sınıflarını, İdâdînin son seneleri ve Harbiyeye gönderilecek öğrenciler için açılan sınıflar olarak göstermektedir. Fakat orada bahsedilen sınıflar Harbiye ihtiyat sınıflarıdır. İdâdî ihtiyat sınıfları ise idâdînin, ilk sene sınıflarından önceki sınıflardır. Bu durum, 1873 yılı Bursa yıllığındaki bilgilerden de anlaşılmaktadır. Mecidiye Nişanı: Padişah Abdülmecit zamanında her türlü devlet işlerinde iyi iş görmüş, üstün hizmet sağlamış kişilere verilen nişan. 165 HVS, sene 1291, s HVS, sene 1290, s HVS, sene 1297, s Türk Silahlı Kuvvetleri Tarihi, Cilt III, Kısım 6, Gnkur. Basımevi, Ankara, 1971, s IALT, s. 69. Mahreç: Askeri idâdîlere öğrenci yetiştirilmek üzere oluşturulmuş rüştiye ile idâdî arasındaki hazırlık sınıfı. 84

95 kıdemlisi durumundaydı. Emrinde bir yüzbaşı ve 3 mülazım-ı evvel (Üsteğmen) vardı. Vekilharç ve çavuşta bu kadro içinde yer alıyordu. Memurin-i sıhhiye olarak ayrıca oluşturulan kadro içinde ise tabip, cerrah ve eczacı bulunuyordu. İlk ikisi kolağası rütbesinde subay iken eczacı, azınlıklardan bir şahıs olabiliyordu 170. Askeri rüştiye 4 sınıflı bir okuldu. Mevcudu: 247 di. Rüştiye dahiliye zabitanı içinde en kıdemlisi yüzbaşı idı. Dahiliye zabitanının diğer ikisi mülazım-ı evvel (üsteğmen) di. Bu kadro içinde bir de hademe vardı yılında memurin-i sıhhiye personeli, dahiliye zabitanı içinde görülmektedir. Memurin-i sıhhiye iki sene sonra kadro içinde tekrar ayrı bir şube olarak gösterilmektedir yılındaki kadroda, dahiliye zabitanının en kıdemlisi dahiliye müdürü ünvanını alırken, rütbesi kaymakam olmuştur. Emrindeki dahiliye zabitanı sayısı ikiye indirilmiş olup rütbeleri de mülazım-ı evvel di. Rüştiyede dahiliye zabitanı 4 e çıkarılmıştır. Okuldaki hademe sayısı idâdîde 22, rüştiyede 6 idi yılında mektep çavuşu da dahiliye zabitanı arasına alınmıştır de; rüştiye ile idâdî arasında 4 senelik bir mahreç eğitimi yapıldığı ve okul kuruluşunun buna göre düzenlendiği görülmektedir. Bu yıl, rüştiyede 299, mahreçte 33, idâdîde 230 öğrenci eğitim görüyordu yıllıklarında Bursa Askeri İdâdîsinin ilk senesi mahreç sınıfı olarak kaydedilmiştir. Rüştiyenin ise 4 sınıfının her birisine tekabül eden bir de mahreç bulunuyordu yılları arasında idâdî ve rüştiye mevcutları 250 ile 300 arasında değişmekte idi yılında idâdîlerin birinci seneleri kaldırılarak, sınıf dersleri gündüzlü rüştiyelerin dördüncü sınıflarını teşkil edilmiştir. Bursa Askeri İdâdîsi üç yıllık eğitim veren bir okul durumunda idi. Daha önce ifade edildiği gibi 1905 yılında Bursa Askeri İdâdîsi dışındaki bütün askeri idâdîler Harbiye adını almıştır ve o sene Bursa Askeri İdâdîsini bitirenler, İstanbul Harbiyesine gitmeyip Manastır ve Edirne Harbiyelerine gönderilmiştir. Bir kısım da Topçu Harbiyesine gitmiştir da idâdînin bir sınıfı daha rüştiyeye devredildi. Bursa nın Yunan işgalinden temizlenmesinden sonra 28 Kasım 1922 de Bunun üzerine Bursa Askeri İdâdîsi iki sınıflı bir okul olmuştur. Nitekim 1911 yılında idâdîler lağvolunmuş ve Bursa Askeri İdâdîside, Yatılı Askeri Rüştiye Mektebi adını almıştır. Bursa Askeri İdâdîsi tekrar 170 HVS, sene 1302, s HVS, sene 1302, s HVS, sene 1306, s HVS, sene 1310, s IALT, s

96 açılmıştır. İlk açılışında ibtidai (ilkokul) birinci sınıftan, rüştiye yedinci sınıfına kadar olmak üzere, yedi sınıflı bir okuldu. Ertesi yıllarda eski öğrencilerin tekrar gelmesi ile birlikte sınıf sayısı artarak 12 sınıfa çıkmıştır Mart 1924 tarihinde kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu nun beşinci maddesi uyarınca askeri okullar, Müdafaa-yı Milliye (Milli Savunma Bakanlığı) ye bağlı olmaktan çıkarılıp Maarif Vekaleti (Eğitim Bakanlığı)ne bağlanmıştı. Bursa Askeri Liseside öğretim yılında sivil bir okul haline dönüştürülerek ve Eğitim Bakanlığına bağlanmış ve İkinci Lise adını aldığı önceki bölümlerde dile getirilmişti. Yine Tevhid-i Tedrisat Kanunu gereğince subay olan öğretmenler, ordunun diğer birliklerinde görevlendirilmişlerdir. Okulda yönetim ve öğretim kadroları sivilleştirilmiştir. Bu uygulama sadece öğretim yılında sürdürülmüştür. Askeri ortaöğretim kurumlarında öğrencilerin küçük yaşta askerlik mesleğine çabuk intibak etmelerinin başarıyı yükselttiği anlaşılınca, eski statüye dönülmüş, ve 1925 yılında Bursa Askeri Lisesi tekrar açılmıştır 176. Bursa Askeri Lisesinin ilkokul olan ilk beş sınıfı (ibtidai) 1928 yılında lağvedilmiş, sonra da her yıl birer sınıf lağvedilmek suretiyle orta kısmı kaldırılmıştır eğitim-öğretim yılına yalnız lise sınıflarıyla başlanmıştır eğitimöğretim yılında okul müdürü erkan-ı harp miralayı rütbesinde idi. Tedrisat müdürü (Öğretim Başkanı) sivil bir şahıştı. Tedrisat müdürlüğü, edebiyat ve felsefe grubu, kimya-fizik grubu, yabancı dil grubu, riyaziye grubu, tarih ve coğrafya grubu ve tabiiyat grubundan meydana geliyordu. İdare heyeti, dahiliye müdürü bir binbaşı, ve yüzbaşı rütbesinde yedi sınıf zabitinden oluşuyodu. İdare heyetinde levazım müdürü binbaşı kalem amiri olarak kıdemli yüzbaşı, iaşe zabiti yüzbaşı, muamele memuru, ders aletleri muhafızı ve levazım hesap memuru görev yapıyordu. Sıhhıye heyeti, kaymakam rütbesinde başhekim, yüzbaşı rütbesinde tabip, diş hekimi ve yüzbaşı rütbesinde eczacı bulunuyordu. Bu dönemde öğretmen olarak sivil şahışlar ve subaylar görev yapıyordu. Sınıf zabiti sayısının 7 ye çıkarıldığı görülmektedir. Doktor sayısı da baştabipten sonra bir tabip ve diş hekimi olmak üzere ikiye çıkarılmıştır Y. Çam, a.g.e., s BAL Hatırası, s BAL Hatırası, s

97 eğitim-öğretim yılı; okul müdürü, müdüriyet kalemi, dahiliye zabitan heyeti ve askerlik mesleğiyle ilgili dersler dışında, okulun kadrosunu teşkil eden öğretmen ve diğer görevliler sivillerden oluşuyordu lara kadar benzer bir kadro yapısında gelen Bursa Askeri Lisesi 1961 yılında kapatılmasından sonra eğitimöğretime 13 yıl ara vermiştir. Bursa Askeri Lisesi 1974 yılında Işıklar Askeri Lisesi adı ile yeniden faaliyete geçmiştir 179. Yeniden eğitim-öğretim faaliyetine başlayan Işıklar Askeri Lisesi modern bir eğitim-öğretim kurumu olarak teşkilatlanmıştır. Buna göre okul, Komutanlık Karargahı, Öğretim Başkanlığı, Öğrenci Amirliği, Destek Kıtalarından oluşmaktadır. Her idari birimin alt şubeleri ile eğitim, öğretimin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi sağlanmaktadır. Okuldaki öğretim kadrosu teğmen rütbesinden albay rütbesine kadar çeşitli rütbelerdeki öğretmen subaylardan meydana gelmektedir. Türk Dili ve Edebiyatı, Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi, Tarih, T.C. İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Felsefe, Psikoloji, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Geometri, İngilizce, Almanca, Fransızca, Beden Eğitimi, Müzik, Resim öğretmenliği gibi her branştan öğretmen subay Işıklar Askeri Lisesinde görev yapmaktadır. Okulda ortalama on öğrenciye bir öğretmen düşmektedir yılından sonra okula günün şartlarına ve teknolojisine uygun modern tesisler kazandırılmıştır yılından ititbaren yabancı dilin uluslararası alanda önem kazanmasına paralel olarak İngilizce ağırlıklı eğitim sistemi uygulanmaya başlanmıştır. Okula yeni lisan laboratuvarları yapılmıştır yılında eğitimdeki başarısını ISO belgesi alarak tescil ettiren Işıklar Askeri Lisesi, XXI. yüzyıla çağdaş Türkiye nin her yönüyle modern bir eğitim-öğretim sistemine sahip kurumu olarak girmiştir 180. Işıklar Askeri Lisesinde eğitim ve öğretim faaliyetleri Milli Eğitim Bakanlığının, Türk Silahlı Kuvvetlerinin, okulun, sınıfın, dersin ve konunun amaçları dikkate alınarak, program geliştirme ilkeleri doğrultusunda ve bu ilkelere göre oluşturulmuş ders dökümanları kullanılarak yürütülmektedir. Kuruluşundan günümüze kadar Işıklar Askeri Lisesi, yatılı bir devlet okuludur. Öğrenim süresi dört yıldır. Uygulanan eğitim ve öğretimin türü, daha önce de ifade edildiği gibi Anadolu liselerinin Fen Bilimleri alanına denktir. 178 BAL Hatırası, s IAL Yıllığı, s IALT, s

98 IV. Sosyal ve Kolaylık Tesisleri Işıklar Askeri Lisesinde öğrencilerin temel ihtiyaçlarını gidermek, moral kazanmak ve dinlenmelerini sağlamak maksadıyla yeterli sayı ve donanımda tesisler mevcuttur. Her sınıfa bir öğrenci gazinosu ayrılmıştır. Gazinolarda televizyon, okuma köşesi, kitaplık, satranç köşesi, günlük gazeteler ve dergiler bulunmaktadır. Ayrıca öğrenci ihtiyaçlarına yönelik düzenlenmiş öğrenci kantinleri, berber ve terzi de öğrenci gazinolarında yer almaktadır. Her sınıfın kendisine tahsis edilmiş dart panosu, bilardo masası ve internet dershaneleri bulunmaktadır 181. Öğrencilerin ve personelin müşterek faydalandıkları kafeterya ve pasta salonları sürekli hizmet vermektedir. Sıcak günlerde öğrenci parkı, dinlenme alanı olarak kullanılmaktadır kişilik sinema salonu; konferans, panel, içtima ve törenlerde toplantı yeri olarak ve ayrıca cuma, cumartesi akşamları öğrencilerin film izlemeleri amacıyla kullanılmaktadır. Öğrenci ve personelin elbiselerinin kuru temizlemesi ve ütüsü, kuru temizleme ünitesinde yapılmaktadır. Öğrenci, erbaş ve erlerin çamaşırları çamaşırhane kısmında yıkanmaktadır. Öğrencilerin ayakkabı ve kullandıkları deri malzemelerinin tamiri için bir kunduracı sivil personel hizmet vermektedir 182. V. Ulaştırma, Levazım ve Sağlık Hizmetleri Ulaştırma hizmetleri 20 değişik tipte 31 araçla yürütülür. Servis hizmetleri için 6 araç, diğer hizmetlerin yürütülmesi için de 24 araç olmak üzere 1 günde toplam 30 araç çıkarabilecek ulaştırma imkanına sahiptir 183. Levazım hizmetleri konusunda Işıklar Askeri Lisesi birinci sınıf ikmal maddeleri Bursa İç Tedarik Bölge Başkanlığınca tedarik edilmekte olup günlük, aylık ihtiyaçlar nispetinde ikmal sürdürülmektedir. Dördüncü sınıf ikmal maddeleri, sonbahar ve ilkbahar eşya istekleri doğrultusunda K.K.K.lığınca tahsis edilen malzemeler, Bursa İç Tedarik Bölge Başkanlığından teslim alınıp istihkak sahiplerine dağıtılmaktadır. Öğrencilerin istihkakları K.K.K. Levazım İkmal Maddeleri İstihkak Listelerine göre dağıtılmaktadır. Öğrencilerin harici ve dahili elbiseleri verilen ölçüler doğrultusunda Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, [Bundan sonra: Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı] Işıklar As. Lis. Matbaası, Bursa, 2006, s Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s IALT, s

99 numaralı dikimevi müdürlüğünden teslim alınıp dağıtılmaktadır. Subay ve astsubayların harici elbiselerinin ikmali için 1 numaralı dikimevi müdürlüğünden ekip gelir ve istihkak sahiplerine dağıtımı yapılmaktadır. Üçüncü sınıf ikmal maddeleri KKK.lığınca tahsis edilen kontenjanlara göre ilgili petrol ofisi bayilerinden teslim alınıp sarf edilmektedir. Levazım mallarının bakım ve onarımı destek kıtaları bünyesinde bulunan iş ocakları ve teknik kısım tarafından yürütülmektedir 184. Öğrenci yemek listeleri; öğrencilerin yaş durumu ve gelişme çağı dikkate alınarak diyetisyen tarafından hazırlanmaktadır. Gıdaların besin yapı taşlarına göre aylık yemek listeleri tanzim edilmektedir. Öğrencilerin; bir ay içerisinde günlük aldıkları kalori miktarı arasında değişmektedir. Öğrencilerin yeterli ve dengeli beslenmelerine önem verilmektedir. Işıklar Askeri Lisesinde, yemek hizmetleri 14 Ağustos 2003 tarihinden itibaren özel firma tarafından yürütülmektedir. Öğrencilere sabahları açık büfe kahvaltı, öğle ve akşam yemeklerinde her öğünde 4 çeşit olmak üzere asgari 4000 kalorilik yemek verilmektedir. Öğrencilerin yemekleri öğün başına kalori hesabı yapılarak hazırlanmakta, hafta içi ikinci ve üçüncü ders saati arasındaki teneffüste öğrencilere ek gıda verilmektedir 185. Sağlık hizmetleri, yeni inşa edilen 30 yatak kapasiteli, iki katlı modern revir binasında verilmektedir. Revirde, öğrencilerin ve okul personelinin vizite işlemleri, okul personelinin periyodik muayeneleri, ailelerin muayeneleri, diş taramaları, aşılar, boykilo ölçümleri, tahliller yapılmaktadır. Revir bünyesinde bulunan Sağlık Dershanesi nde öğrenci, erbaş ve erlere ilk yardım ve çeşitli sağlık konularında bilgi verilmektedir. Işıklar Askeri Lisesi revirinde, Türkiye Atom Enerjisi Kurumu onaylı röntgen odası bulunmakta, personel ve öğrencilerin ilaçları revir eczanesi tarafından karşılanmaktadır IALT, s Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s

100 III.BÖLÜM ÖĞRENCİ DURUMU I. Öğrenci Kaynakları ve Giriş Koşulları Askeri idâdîlere alınacak öğrenci kaynakları ilk olarak Nisan 1845 kararlarına göre belirlenmişti. Alınan bu karara göre ordu merkezlerinde yeni kurulacak idâdîlere asker ve soylu kişilerin çocukları kaydedilecekti. Ancak idâdîlere yalnız bunların çocukları alınmayıp, soyu sopu belli olan vatandaşların çocukları da alınacak; halk arasında kötü şöhret yapmış kişilerin çocukları kabul edilmeyecekti yılından itibaren okula girmek isteyenlerin miktarı çoğalmaya başlamıştır. Bunun üzerine Dâru ş-şura-yı Askeri ve Meclis-i Vâlâda öğrenci alımlarıyla ilgili yeni kararlar alınmıştır de öğrenci alma ayları Recep, Şaban ve Ramazan ayları olacaktı. Kayıt ve kabul esaslarına şu maddelerde konmuştur: 1. İsmi geçen ayın dışında öğrenci alınamaz. 2. İdâdîlere 12 yaşından küçük, 17 yaşından büyük olanlar alınamaz. 3. Rüştiyeyi bitirmiş veya kendisini yetiştirerek idâdîye girecek seviyeye gelmiş olanlar, imtihan edilir ve hangi sınıfın derecesinde ise o sınıfa alınırlar. edilir. 4. Alınacak öğrencilerin zeki, kabiliyetli ve mütenâsibûl-endâm olmasına dikkat 5. Öğrenci hangi sınıfa girecekse, mutlaka imtihan edilerek alınır, imtihansız alınanlar tembel, sairlerine de suimisal olur. 6. Öğrenciler, doktorun ve imtihan eden öğretmenin gizlice vereceği not ve tavsiyeye göre alınır M. Esat, a.g.e, s. 17. Mütenâsibûl endâm: Fiziki yapısının uygun olması. 188 KALT, s

101 1845 yılındaki kararlar ile yukarıdaki uygulamaları karşılaştırdığımızda şu noktalar göze çarpmaktadır. Nisan 1845 kararlarınada öğrenci alımı için belirli aylar tespit edilmemiştir. Bu durum karışıklık ve ders düzensizliğine neden olduğu için 1847 ve 1850 kararlarında öğrenci alımları için yıl içerisinde kesin tarihler belirlenmiştir. Daha önceden yaş sınırı belirlenmemişken 1850 kararları ile kesin yaş sınırı konmuştur. Böylece öğrenciler arasında birlik sağlanması kolaylaşmıştır kararlarına göre imtihan yok iken 1850 kararlarında öğrenci imtihan edilerek alınmakta ve başarısız olanlar okula alınmıyordu kararlarına göre öğrencilerin zeki ve kabiliyetli olması yeterli değildir, fiziki yönden de idâdî öğrencisi olmaya yeterli olması gerekiyordu. Bu durum bugün de aynen geçerlidir yılında kayıt-kabul esasları fazlaca değişmemekle beraber alınan bir kararla sivil rüştiyelerden gelenlerin ciddi bir sınavdan ve sağlık muayenesinden geçirildikten sonra, ihtiyaç veya ihzari sınıfına alınıp, bir sene öğretim yaptırıldıktan sonra birinci sınıfa; idâdîyeden gelenlerin de sınavı geçtikleri takdirde mutlaka bir alt sınıfa alınmaları şartı konulmuştu eğitim-öğretim yılı sonunda öğrenci alımlarıyla ilgili bazı değişiklikler yapılmıştır. Alınan karaları 1850 kararları ile karşılaştırdığımızda şu farklar ortaya çıkmaktadır de öğrenci alma ayları Recep, Şaban ve Ramazan ayları iken yeni getirilen esaslara göre bu süre daha da azaltılmış ve 15 Temmuz-10 Ağustos tarihleri kabul edilmiştir. Yeni uygulamada yaş konusunda kesinlikle 15 yaşını geçmemiş olma şartı getirilmiştir. Bu uygulamalara göre askeri rüştiye öğrencileri, sivil rüştiye öğrencilerine göre daha rahat idâdîye girebiliyordu yılında kabul edilen yeni kararlardan sonra, 1915 yılına kadar askeri idâdîlere alınacak öğrencilerde aranacak şartlar konusunda önemli bir değişiklik olmamıştır. Bu dönemde yalnız birinci sınıfa değil, ara sınıflara da öğrenci alınabiliyordu. Özellikle Birinci Dünya Savaşı yıllarında öğrenci sayısını arttırmak için, ara sınıflara bol miktarda öğrenci alınmıştır. 16 Eylül 1915 tarihinde çıkarılan bir nizamname ile (Şüheda vesaire evladının leyl, Mekatib-i İdâdîye-i Askeriyeye kayıt ve kabülü hakkında nizamname) kayıt-kabul esaslarında bazı değişiklikler yapılmıştır. Bu değişikliklere göre, yatılı askeri idâdî okullarına, yatılı askeri rüştiyelerde öğrenimini tamamlayanların kabulünden sonra, açık kalacak kontenjanı doldurmak için imtihanla 189 KALT, s

102 öğrenci alınacaktır. Müracaat eden öğrenciler, özel durumlarına bakılarak okula girişte öncelik sırasına göre bir derecelendirme yoluna gidilmiştir. Buna göre; birinci derece, her sınıfın subay, ihtiyat subay, yedek subay, subay adayı, onbaşı ve erler ve askeri sınıfa mensup olanlardan, savaşlarda ölenlerin çocukları, ikinci derecede, görevli oldukları yerlerde idâdî derecesinde okul bulunmayan jandarma personelinin ve sivil memurların çocukları bulunuyordu. İmtihana öncelikle birinci derecede yer alanlar giriyordu. Kontenjan dolmadığı takdirde sırayla ikinci, üçüncü derecedekiler imtihana alınıyordu. Yatılı askeri okullara kayıt-kabul ve imtihanın yapılış şekli, tıbbi muayene ve kayıtlar, bu konudaki talimatname hükümlerine göre yürütülüyordu. Yatılı askeri idâdî okullarına, kontenjan dışı olarak İran, Afganistan, Fas, Tunus, Cezayir, Kıbrıs, Girit, Mısır, Trablusgarp gibi Müslüman ülkelerin, islam tebası Müslüman çocukları imtihansız kabul olunmaktadır. Görevli bulundukları yerlerde idâdî derecesinde okul olmadığından dolayı çocukları yatılı askeri idâdî okullarına kabul olunan devlet ileri gelenleri, subaylar ve bilumum askeriye mensuplarının; İdâdî derecesinde okul bulunan yerlere tayinleri halinde çocukları, bulundukları yatılı askeri idâdîden öğretim yılı sonundaki imtihanı müteakip, okuldan çıkarılarak velilerine teslim olunurdu. Birinci Dünya Savaşı nın başlamasıyla öğrenci sayısında daha önceki yılların öğrenci sayısıyla kıyaslanamayacak ölçüde büyük bir artış olmuştur. Öğrenci sayısındaki bu artış Birinci Dünya Savaşı nın getirdiği bir zorunluluktur. Savaşın bir çok cephede sürmesi, subay ihtiyacını arttırmış, Harp Okulu bu ihtiyaca cevap veremeyince, askeri idâdîyi bitirenler doğrudan kıtalara sevk edilerek, askeri birliklerde bir süre subay adayı olarak staj gördükten sonra, subay olarak çeşitli birliklerde görevlendirilmişlerdir 190. Kurtuluş Savaşı sırasında yılları arasında Işıklar Askeri Lisesi öğretim ara vermiştir. Savaş sonrası ilk açılışta, Kazım Kararbekir Paşa, doğu vilayetlerinde annesiz ve babasız kalmış çocukları yatılı okutmak üzere okula göndermiştir. Bunlar Işıklar Askeri Lisesinin ilk sınıfını oluşturuyordu. Savaş nedeni ile evlerine geri giden öğrencilerin okula yeniden çağrılması ile birlikte diğer sınıflar da oluşturulmuştur. Daha sonraki yıllarda, okula yeni alınacak öğrencilerin, girmeden önce çok yönlü soruşturması yapılıyordu. Bu soruşturma köy ve mahalle muhtarlığından başlayarak, emniyet amirliğinde son buluyordu. Kayıt ve kabul işlemleri, mülakat, fiziki 190 IALT, s

103 test ve eleme imtihanlarının yapıldığı bu dönemde, Askeri Lisenin öğrenci kaynağını, askeri ortaokul ve sivil ortaokullar oluşturuyordu lu yıllara gelindiğinde, askeri liselere girmek isteyen öğrencilerde şu şartlar aranıyordu 192 : 1. Yaşı lise birinci sınıf için 15-19; lise ikinci sınıf için 16-20; lise üçüncü sınıf için arasında olmak. 2. Lise birinci sınıfa girmek için ortaokulu, lise ikinci sınıfa girmek için liselerin birinci sınıfını, lise üçüncü sınıfa girmek için de liselerin ikinci sınıfını bitirmiş olmak. 3. Vücudunun yapısı düzgün ve ahenkli olması, sağlıklı olmak, hiç bir hastalığı bulunmamak, emir ve komutaya kani kekemelik gibi arızaları olmamak (Başı kel ve boyu yaşlarına göre kısa olanlarla, zenci ve siyahiler kabul edilmiyordu). 4. Kusursuz bir ahlak ve seciye sahibi olmak (Ortaokul ikinci ve üçüncü sınıflarda, askeri okullara girecek öğrencinin, ayrıldığı okulun askerlik dersi öğretmeninden ahlak ve seciyesi hakkında gizli bir rapor alınarak, bu raporu hiç açmadan kapalı olarak öteki kağıtların arasında dilekçesine iliştirmesi gerekmektedir.) 5. Ailesinin kötü hali ve şöhreti olmamak. 6. Ayrılacağı okulda sınıfta kalmış ve bütünlemeye kalmış durumda bulunmamak. (Ayrılacağı okulda bütünlemeye kalmış öğrenciler, bütünlemelerini verdikleri ve okulda yer bulunduğu takdirde alınabiliyorlardı.) 7. Önce bulunduğu ortaokuldan, her ne suretle olursa olsun, çıkarılmış olmamak. 8. Bir veli göstermek. 191 IALT, s KALT. s

104 Kendi kendini yetiştirmiş veya bir öğretmenden özel ders almış olanlar, askeri liselere alınmıyorlardı. Orta dereceli meslek okulları mezunları ile, özel liselerin ikinci devre öğrencileri; Askeri liselere girmek istedikleri sınıftan bir önceki sınıfın bütün derslerinden bir imtihana tabi tutularak bunda başarı gösterdikleri takdirde okula girmek hakkını kazanıyorlardı. Milli Eğitim Bakanlığına bağlı resmi ortaokul mezunlarıyla, resmi liselerden ikinci devre öğrencileri istedikleri sınıflara sınavsız alınıyorlardı. Askeri Liseleri girmek isteyen öğrencilerin sayısı, kadrodaki sayıdan fazla ise, girecekleri sınıflara göre bir sınava tâbi tutuluyorlardı. Askeri liseye girmek isteyen öğrencilerin müracaat dilekçesine şu belgeleri eklemeleri gerekiyordu 193 : 1. Fotoğraflı nüfus hüviyet cüzdanı veya tasdikli sureti. 2. En çok bir yıllık çiçek aşısı belgesi. 3. Mezun oldukları veya tahsil gördükleri okullardan alınacak, fotoğraflı şahadetname veya tasdiknamesi. 4. Ailesinin, kendisinin ve velisinin kötü hali ve şöhreti bulunmadığı hakkında, mahalli yöneticilerden alınmış, fotoğraflı ve tasdikli ilmühaber. 5. Askeri liseye kabul edildiği takdirde, okulun tabi olacağı kanun, talimat, emir ve esasları kayıtsız ve şartsız kabul edeceğine, okulda iken yaşını değiştirmeyeceğine dair velisine uygun görülen ve noterlikçe tasdik edilen bir taahhütname. 6. Okul müdürünün veya askerlik şube başkanının sevk edeceği askeri bir hastaneden, usulüne uygun yapılacak muayene sonucunda verilecek bir sağlık raporu. Görüldüğü gibi, 1845 yılında askeri liselerin açılmasından başlayıp, günümüze kadar, bu okullara girmek isteyen öğrencilerde bazı şartlar aranıyordu. Ancak bu şartlarda bazen askeri okulların kontenjanı ve içinde bulundukları durumlarına ve müracaat eden öğrencilerin miktarına göre bazı değişiklikler yapılabilmektedir. Özellikle son zamanlarda askeri liselere girmek için yapılan müracaatlarda çok artış 193 KALT. s

105 olması, hem giriş şartlarında önemli değişikliklerin yapılmasına sebep olmuş, hem de sınavdan önce mülakat adı altında bazı komisyonların kurularak (fiziki görünüşü ve ön sağlık, spor, dil, aile ve sosyal yapısıyla ilgili sözlü komisyonları vb.) bir ön eleme yapılmasını zorunlu hale getirmiştir. Askeri liselere ara sınıftan da öğrenci alımı yapılıyordu. Günümüzde askeri liselere girmek iseyen öğrencilerde aranan şartlar geçmişteki uygulamalar benzemekle birlikte bazı değişiklikler de yapılmıştır. Askeri liselere giriş koşullarını üç başlık altında toplayabiliriz. Birincisi sosyal durum, ahlak ve karekterle ilgili koşullar, ikincisi sağlık ile ilgili koşullar ve üçüncüsü öğrenim, yaş ve boy ile ilgili koşullardır. Sosyal durum, ahlak ve karekterle ilgili koşullar şu şekilde sıralayabiliriz 194 : 1. T.C. vatandaşı ve erkek olmak. yaşamamak. 2. Nişanlı, evli, dul olmamak veya herhangi bir kadınla nikahsız olarak birlikte 3. Kendisi, anne, baba ve kardeşlerinin, tutum ve davranışları ile yasadışı siyasi, yıkıcı, irticai, bölücü ideolojik görüşleri benimsememiş, bu gibi faaliyetlerde bulunmamış olmak. Toplumca ayıp sayılan ve uygun görülmeyen kazanç yollarında çalışmamış ve halen çalışmamakta olmak. Kusursuz bir ahlak ve karaktere sahip olmak. Dürüst bir yaşam düzeyinde olmak ve yüz kızartıcı fiilleri bulunmamak. Yapılacak arşiv araştırması ve soruşturma sonunda, şüpheli ya da sakıncalı halleri bulunmamak. 4. Taksirli suçlar hariç olmak üzere, affa veya zaman aşımına uğramış yahut para cezasına çevrilmiş veya ertelenmiş hükümlülüklerine ilişkin kayıtları adli sicilden çıkartılmış olsa bile bir cürümden hükümlü bulunmamak veya soruşturma altında olmamak. 194 Silahlı Kuvvetler Askeri Liseler Yönetmeliği [Bundan sonra: SKALY], III.Kısım, I.Bölüm, Madde 7. 95

106 5. Okuduğu okullardan ahlak ve disiplin sebepleri ile çıkarılmamış olmak. 6. Okula karşı uygun nitelikte (dürüst bir yaşam düzeyinde, yüz kızartıcı fiilleri bulunmayan) sorumlu bir veli göstermek. Sağlık ile ilgili olarak T.S.K. Sağlık Yeteneği Yönetmeliği nin, askeri okullara girecek öğrenci adaylarına ilişkin aşağıda yazılan niteliklerine uygun olmak 195 : 1. Vücut yapısı düzgün, her bakımdan sağlam ve fiziksel görünüşü kusursuz olmak (göğüs kafesinde şekil bozukluğu bulunmamak, vücudunun herhangi bir yerinde dikkat çekecek ve göz estetiğini bozucu yara, yanık, leke, kellik, frengi ve cilt hastalığından iz bulunmamak, düztaban olmamak). 2. Duymasında en ufak bir kusuru bulunmamak. 3. Her ne derecede olursa olsun gözlük, lens kullanmama, gözünde şaşılık, renk körlüğü vb. hastalık bulunmamak. 4. Kalp, böbrek, karaciğer rahatsızlıkları ve tüberküloz geçirmemiş olmak. 5. Ağırlığı, boy ölçüsünün santimetre olarak son iki rakamı aralığında, bu rakamdan 5 kg.a kadar (5 kg dahil) fazla, 15 kg.a kadar (15 kg dahil) noksan sınırları içinde olmak. raporu almak. 6. Sevk edileceği askeri hastaneden Askeri Öğrenci Olur kaydını içeren sağlık olmamak. 7. Türkçe yi kusursuz konuşmak. dilinde kekemelik, pelteklik, tutukluk vb Öğrenim, yaş ve boy ile ilgili koşullar şu şekilde sıralayabiliriz 196 : 195 TSK Sağlık Yeteneği Yönetmeliği, Dördüncü Bölüm, Madde SKALY, III.Kısım, I.Bölüm, Madde 7. 96

107 1. M.E.B.lığına bağlı herhangi bir mesleğe yönelik olmayan ilköğretim okulları ile dengi okullardan, o dönemde doğrudan mezun olmak (öğretmenler kurulu kararı ile geçenlerin, son sınıfta 2 yıl okuyarak mezun olan veya öğreniminin herhangi bir safhasında mesleğe yönelik okullarda okumuş olanların başvurusu geçersizdir). 2. Özel okullar ve yurtdışındaki okul mezunları için bu okulların herhangi bir mesleğe yönelik olmadığını ve ilköğretim okulları ile denkliğini belirten, M.E.B.lığınca onaylanmış belge ile başvuruda bulunmuş olmak. 3. Okul bitirme dereceleri; Askeri Liseler için en az 3.50, Astsubay Hazırlama Okulları için en az 3.00 olmak (şehit/vazife malulü; subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş ve er çocukları ile öz kardeşlerinde, belirtilen okul bitirme dereceleri aranmaz. Bunların o döneminde doğrudan mezun olmaları yeterlidir). 4. Hazırlık sınıfı okuyanlar için en fazla 17 yaşında (veya daha genç doğumlu) diğerleri için 16 yaşında (veya daha genç doğumlu) olmak. 5. Yaş ve boy ayakkabısız olarak istenilen ölçü sınırları içinde bulunmak. Ön sağlık, beden eğitimi, mülakat seçmeleri ve yazılı sınavı kazanarak, askeri liselere girmeye hak kazanan öğrenciler tam teşekküllü bir askeri hastaneden Askeri Öğrenci Olur şeklindeki sağlık raporunu da aldıktan sonra, kayıt için gerekli olan belgeler birlikte getirmek durumundadır. Giriş koşullarını taşımadıkları halde yanlış bilgi vererek, asılsız belge düzenleyenlerden askeri okullara kaydını yaptırmış olanların, bu durumları eğitim-öğretim süresi içinde ne zaman tespir edilirse edilsin, okul ile ilişkileri derhal kesilerek haklarında işlem yapılmaktadır 197. II. Öğrenciler Işıklar Askeri Lisesi kuruluşundan itibaren başladığı eğitim-öğretim yolundaki uzun yürüyüşünde daha önceki bölümlerde ifade ettiğimiz gibi zaman zaman kesintilere uğramıştır yılında okulun kapatılarak öğrencilerin diğer askeri okullara 197 SKALY, III.Kısım, I.Bölüm, Madde

108 dağıtılması, 116 yıllık bir birikimin somut kaynakları olan arşiv belgelerinin Kuleli Askeri Lisesine gönderilmesi, okulun eğitim-öğretim faaliyetine ara vermesinin sonucudur yılında Işıklar Askeri Lisesi tekrar modern bir okul olarak faaliyete geçtiği zaman, onun köklü mazisini meydana getiren arşivinin de Işıklar Askeri Lisesine taşınması gerekiyordu. Ancak okulun eğitim-öğretim faaliyetine kapalı olduğu dönemde maalesef sınıf geçme defterleri ve diğer önemli vesikalar tahrip olmuş, kayıp olmuştur. O dönemde Işıklar arşivinin depo edildiği mahzenin su basması sonucu birçok belgenin işe yaramaz hale geldiği ifade edilmektedir. Bugün Işıklar Askeri Lisesi mazisini aydınlatacak bazı kendi kaynaklarından mahrum bulunmaktadır. Elde bulunan eskiye ait sadece ve 1322 yıllarına ait sınıf geçme defterleri vardır. Bundan daha eski, sağlıklı bilgilere ulaşamadığımız gibi, bundan sonraki bilgilerden 1961 yılına kadar olanlarına da şahıslarda kalan yıllıkların dikkatli bir çalışma ve karşılaştırılması sonucu ulaşılabilmiştir. Sonuç olarak, burada ortaya konulan bilgiler elde edilebilenlerle sınırlı kalmış bulunmaktadır ders yılında Bursa Askeri İdâdîsinde üç sınıfta yapılan sınavlarda 122 kişi sınıfını geçmiştir. Ayrıca sınıfını geçemeyenlerin alaya çıkarıldığı veya ihraç edildiği (okuldan çıkarıldığı) anlaşılmaktadır yılında Askeri Lise ve hazırlık sınıfı öğrencilerinden genel sınav neticesinde 199 öğrenci bir üst sınıfa geçmiştir. Hazırlık sınıfının bir bölümü ilkokul olarak düzenlenmiştir yılına kadar ancak okuldan mezun olan öğrenci sayılarını tespit edilebilmektedir Sınıf Geçme Defteri [Bundan sonra: SGD], Işıklar Askeri Lisesi, no: IALT, s

109 TABLO 3: 1906 yılından 1931 yılına kadar mezun olan öğrenci durumu. Eğitim-Öğretim Yılı Mezun Olan Öğrenci Sayısı [*] [**] [*] eğitim-öğretim yılı mezunları bulunamamıştır. [**] yıllarında Yunan işgali nedeniyle okul kapalıdır. Kaynak: Işıklar Askeri Lisesi Tarihi, Işıklar As. Lis. Matbaası, Bursa, 1999, s eğitim-öğretim yılından itibaren kabul edilen bir uygulama ile bütün okullarda, mezuniyet imtihanından başka bir olgunluk imtihanı ve mezuniyet diploması verilmeye başlanmıştır. Bütün liselerde başlatılan uygulamaya göre, mezun olduktan sonra yüksek öğrenime devam etmek isteyenler olgunluk sınavında başarılı olmak zorunda idi. Sınav bir merkezde hazırlanan soruların aynı gün tatbiki ile yapılır ve bakanlıkta değerlendirilirdi 200. Askeri liseden mezun olanlardan olgunluk sınavını veremeyenler Harp Okuluna giremezlerdi. Liselerde olgunluk diploması fen ve edebiyat olmak üzere iki alandan verilirdi. Askeri lise ise olguluk diplomasını fen kolundan verirdi. Fen koluna ait olgunluk diplomasında şu dersler bulunurdu: Türkçe, Kompozisyon, Riyaziye (Cebir, 200 IALT, s

110 Hendese, Müsellesat), Fizik, Kimya, Tabiiyye. Diploma dereceleri ise Orta, İyi, Pekiyi şeklinde düzenlenmiştir öğretim yılından itibaren imtihanlarda alınan notlar (10) on üzerinden değerlendirilmeye başlanmıştır 201. Bu yıllarda görülen uygulamalarda, öğrencilerden bir dersten iki defa kalan ya da bir sınıfta iki defa üst üste okuyan (dönek) kıtaya çıkarılırdı. Ancak yaşı onsekizin altında ise velisine teslim edilirdi öğretim yılında olgunluk sınıfı ve olgunluk sınavı kaldırılmıştır. Onun yerine 3 üncü sınıfta, 4 üncü sınıf dersleri de okutularak yıl sonunda bitirme sınavı yapılmıştır. Bitirme sınavını verenler mezun sayılarak Harbiyeye gönderilmiştir. İlk uygulamanın yapıldığı öğrenim yılında, o yıl olgunluk sınavını bitirenlerin yanı sıra, 3 üncü sınıftan sonra bitirme sınavını verenler de Harp Okuluna gönderilmiştir. 17 Ağustos 1961 tarihinde Işıklar Askeri Lisesi lağvedildi. Mezun olan, 112 öğrenci Harp Okuluna; sınıfta kalan son öğrencileri ve ara sınıfta olanların ise; 155 i Erzurum Asker Lisesine, gerisi de diğer Askeri Okullara nakledildi. Nakledilen öğrencilere, bütünleme sınavlarına, gidecekleri okullarda girecekleri belirtilmiştir 202. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Semih Sancar ın direktifleri ve Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Eşref Akıncı nın emirleri ile Işıklar Askeri Lisesi 1973 te yeniden açılması üzerine okulun ilk öğrencileri İzmir de kapatılan Hava Lisesinin öğrencileri olmuştur. 3 üncü sınıftan mezun olan 104 öğrenci, Hava Lisesi diploması almaya hak kazanmıştır. Kendi öğrencisini almaya başlayan Işıklar Askeri Lisesi 1974 ten günümüze kadar modern bir eğitim-öğretim kurumu olarak teşkilatlanmıştır. Işıklar Askeri Lisesinde yapılan önemli değişiklikler, çağdaş teknolojik donanımlı eğitim ve sağlıklı yaşam ortamınına sahip modern eğitim alt yapısının öğrencinin başarı düzeyine de doğrudan etki ettiği görülmektedir. Kuruluşundan bugüne kadar her alanda emsallerine örnek teşkil eden Işıklar Askeri Lisesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin önemli kademelerinde görev yapmış sayısız SGD., nr SGD., nr

111 değerli komutanın yetiştiği bir ilim ve irfan ocağı olmuştur. Değişen ülke ve dünya gerçeğini görebilecek, algılayabilecek, çağdaş yönde gelişmeyi sağlayan değişimi gerçekleştirebilecek liderlik özelliklerinde, bilgiye nasıl ulaşabileceğini bilen ve bilgiyi inisiyatifle kullanabilen, sorumluluk duygusu gelişmiş ve öz denetim yapabilen, çağın gerektirdiği teknolojik gelişimi takip edebilecek bilgi, beceri ile sağlam bir beden ve ruh yapısına sahip, Atatürkçü Düşünce Sistemini benimseyerek, kalbine yerleştirmiş ve davranışlarına yansıtmış, üstün nitelikli askeri öğrenciler yetiştirmektedir. III. Sınavlar ve Disiplin Cezaları Askeri idâdîlerin başlangıçta kuruluş amacı, Arapça, Farsça dillerini ve yazı yazmasını bilen öğrenciler yetiştirmekti. Bu eğitim sürecinde öğrencilere ilgili derslerden sözlü sınavlar yapılmaktaydı. Derslerin artması ile birlikte Trigonometri, Coğrafya, Hesap ve Hendese gibi derslerden de sözlü sınavlar yapılıyordı. Yapılan sözlü sınavlarda başarılı olanlar Harp Okuluna gönderiliyordu. Sözlü sınav uygulaması askeri liselerin kuruluşundan başlayıp 1872 yılına kadar devam etmiş bir uygulamadır. Bu imtihanların bazılarına Huzur İmtihanı adı verilmiştir. Bu imtihanlara Padişah ın da katıldığı olmuştur. Bu imtihanlarda başarılı olan öğrenci ve öğretmenleri taltif ediliyordu. Bir öğretim yılında okuduğu derslerden iki yıl üst üste başarısız olan öğrenciler alaya çıkarılıyordu 203 *. İlk öğrencilerin sözlü olarak yapılan sınavları kış aylarında olurken, 1869 dan itibaren sınavlar ilkbahar aylarında yapılmaya başlanmıştır yılına kadar idâdîlerden mezun olan öğrencilere diploma verilmiyordu yılından sonra okulu bitiren öğrencilere diploma verilmeye başlanmıştır. Bu yöntem sekiz yıl sonra 1872 de tekrar bırakılmıştır. Askeri okullarda yazılı imtihanın uygulamaya başlanması, jimnastik derslerinin konması, Fransızca nın öğretimine özel önem verilmeye başlanması, Mekteb-i Harbiye Nazırı Galip Paşa nın yaptığı önemli işlerdendir. Serasker (Başkomutan) Abdi Paşa ve Galip Paşa nın işbirliği ile 28 Haziran 1870 te hazırlanan Daruş-Şura-ı Askeriye kararlarına göre sözlü imtihanın yerine yılda bir defa genel olarak yazılı imtihan yapılması kabul edilmiştir. Sınıf geçme notu en az beş oldu. İki yıl 203 KALT, s. 34. * Alaya çıkarma: Bir öğretim yılında okuduğu derslerden üstüste başarısız olan öğrencilerin okulla ilişiği kesilerek kıtalara er olarak askerlik hizmetlerini yapmaları için gönderilmelerine alaya çıkarma denilmektedir. Bu alaya çıkarama usulü 1949 eğitim-öğretim yılına kadar devam etmiştir. 101

112 üst üste sınıfta kalan öğrenciler artık alaya çıkarılmayacak, yaş ve beden itibariyle yeterliyse Sanayi Taburlarına verilecekti, yok eğer değilse okuldan çıkarılacaktı yılındaki düzenlemelerle birlikte askeri liselerdeki imtihanlar ve sınıf geçme uygulamaları günümüzdeki sisteme yakın bir hale gelmiş oluyordu. II. Meşrutiyet döneminde askeri okullarda not değerlendirmesi on üzerinden yapılıyordu. Birinci dönemde alınan not ile dönem sonunda yapılan genel imtihanda alınan not toplanıp ikiye bölünüyor, böylece sınıf geçme notu bulunuyordu. Bugün de olduğu gibi on üzerinden beş ve yukarısı not alanlar bir üst sınıfa geçebiliyordu. Mazeretsiz olarak dönem sonlarında yapılan genel imtihanlara girmeyen öğrenci, doğrudan sınıfta kalıyordu. Mazereti olan öğrencilere yeniden imihan hakkı tanınmaktaydı. Bu dönemde de alaya çıkarma uygulaması yapılıyordu. Bir kaza sonucu sakatlanıp, askerlik mesleğini icra edemeyecek duruma düşen öğrencilerin okuldan kayıtları silinip evlerine gönderilmekteydi. Öğrencilerin derse devamları konusu üzerinde hassasiyetle durulmaktaydı. Derse girmeyenler çeşitli cezalara çarptırılmaktaydı. Cumhuriyet in ilk yıllarında not değerlendirmesi beş üzerinden yapılmaktaydı. Beş üzerinden üç alan geçme hakkını elde ediyor, bir ve iki alanlar ise o dersten başarısız sayılıyordu. Bu uygulama eğitim-öğretim yılında değiştirilmiştir. Bu tarihten itibaren bugünde olduğu gibi on üzerinden değerlendirme yapılmaya başlanmıştır. On üzerinden beş ve daha yukarı alanlar başarılı, dört ve daha aşağı alanlar ise başarısız sayılmaktadır. Son sınıf öğrencilerine mezuniyet imtihanı olarak olgunluk imtihanı adı verilen sınav uygulanmıştır. Bu sınavda askeri okulda gördüğü derslerin ağırlığına göre sorular sorulmaktaydı 205. Günümüzde Işıklar Askeri Lisesi sınav sistemi ise şu şekildedir. Bir öğretim yılında iki kanaat dönemi vardır. Öğrenci bir kanaat döneminde her dersten; Önceden duyurulmak suretiyle, en az üç yazılı sınava, yeterince sözlü yoklama, ödev, uygulama gibi çalışmalara tabi tutulmaktadır. Yabancı dil ve uygulamalı derslerin sınavları kendi özelliklerine göre ve yeterli sayıda yapılmaktadır. Öğrenci, öğretim yılı sonunda, bütün derslerdeki başarı durumuna göre, ya doğrudan sınıf geçer, ya da bütünlemeye kalmaktadır. 204 KALT, s IALT, s

113 Bütünlemeye kalan öğrenciler için, en az dört hafta süreli yoğunlaştırılmış, yetiştirici bütünleme kursları düzenlenmektedir. Bu kursların bitiminde bütünleme sınavı yapılmaktadır. Sınav ve yoklamalarda kopya yapan veya yapılmasına yardımcı olan öğrenci, hemen sınav yerinden çıkarılıp, o sınav için sıfır (0) not verilerek durumu okul komutanlığına bildirilmektedir. Bu gibi öğrenciler için, ayrıca disiplin ilkeleri uygulanmaktadır. Değerlendirmeler ise şu şekilde yapılmaktadır. Her öğrencinin başarısı: Öğretmen tarafından yapılacak sürekli bir kontrol ile bundan elde edilen kanaat, verilen ödevlerle, yapılan uygulama, yazılı ve sözlü sınav ve yoklamaların sonuçlarına göre verilecek notlarla saptanmaktadır. Kanaat notu, öğrencinin bir dönemde aldığı notların bileşkesi olarak takdir edilir. Kanaat, sınav, yoklama, ödev ve uygulama notları on esas üzerinden verilmektedir. Öğrenciye kesirli not verilmez. Notların ortalaması alınırken çıkan yarım ve daha büyük olan kesirler tama yükseltilmektedir. Sınıf geçme ve okul bitirmeye gelince, öğrencinin doğrudan sınıf geçebilmesi için, her dersten hem iki kanaat notu ortalamasının, hem de ikinci kanaat notunun en az beş (5) olması gerekmektedir. Bir dersten, iki kanaat notu ortalaması beş (5) ten az olan ya da birinci kanaat notu kaç olursa olsun, ikinci kanaat notu dört (4) veya daha az olan öğrenci o dersten bütünlemeye kalmaktadır. Bütünleme sınavlarında; Bir dersten beş (5) ya da daha yukarı not alan öğrenci, bu dersten başarılı sayılmaktadır. Derslerin her birinden en az beş (5) ya da yukarı not alan öğrenci sınıf geçmektedir. Bütünleme sınavları sonunda başarılı olan öğrenciler bir üst sınıfa geçmektedir. Başarısız olanlar ise sınıfta kalmaktadır. İki kere sınıfta kalan öğrencinin okul ile ilişiği kesilmektedir. Bu konuya ilişkin işlem ve ayrıntılar yönergelerde açıklanmaktadır. Bitirme sınıflarında doğrudan sınıf geçen, bütünleme ile sınıf geçen her öğrenciye bitirme diploması verilmektedir. Diplomada diploma derecesi notla gösterilir ve pek iyi, iyi, orta şeklinde belirtilir, öğretimin nitelik ve düzeyide açıklanmaktadır. Diploma ile birlikte her öğrenciye bir de başarı belgesi verilmektedir. Bu belgede, öğrencinin bitirme notları ayrı ayrı gösterilir ve her dersten başarı durumu belirtilmektedir. Başarı belgesinin aslı öğrencinin okul dosyası ile üst öğrenim kurumuna gönderilmektedir. 103

114 Sınavlar ve başarının saptanması, değerlendirme, sınıf geçme ve okul bitirme, müfredat programları konularında Millî Eğitim Bakanlığınca yapılan değişiklikler hususundaki işlemler; Kuvvet Komutanlıklarının teklifi ve askerî gerekler dikkate alınarak; Genelkurmay Başkanlığınca emredilmektedir Başarıya tesir eden hususlardan birisi de disiplindir. Işıklar Askeri Lisesi tarihinde başarı durumuna tesir eden disiplin konusunda çeşitli müeyyideler uygulanmıştır. Işıklar Askeri Lisesi Arşivi ndeki 1329 tarihli künye defterinde Esbab-ı ceza ve tarih başlıklı sütunda Hafta sonu, adiyen hapis, riyazetten hapis, değnek, okuldan çıkarılma gibi cezaların verildiği belirtilmektedir. Divan-ı harp kararıyla ve selahiyeti-i kanuniyye ile verilen mücazat ifadeleri cezaların disiplin kurulu kararı ile uygulandığını göstermektedir. Bazı hallerde cezalar, Mekatib-i Harbiye Müdüriyet-i Umumiyyesine (Askeri Okullar Umum Müdürlüğüne) müracaat edilerek veriliyordu. Verilen cezalardan bazı örnekler şöyledir 207 : Yeni gelen efendileri dahiliyeden çağırıyorlar diye dahiliyeye müracaat ettirmek yani, okula henüz gelerek kayıt olmuş bulunan öğrencileri sınıf subaylığından çağırıyorlar diyerek sınıf subaylığına giderek müracaat etmelerine sebep olmaktan dolayı bir hafta sonu izinsizlik ve tavr-ı hareket (disiplin) notu kırılması. Münazaâ eden refiklerine (ağız kavgası) yardım ettiklerinden divan-ı harp (disiplin kurulu) kararıyla bir hafta hapis. Derste rahat durmadığından bir hafta. Müzakere sükünetini ihlal ve malayini şeylerle iştigal eylediğinden (Etüd sessizliğini bozduğundan ve faydasız şeylerle meşgul olarak vaktini boşuna geçirdiğinden) dört hafta ve dört numara. Firar ettiğinden divan-ı harp kararıyla bedeninin zayıflığı sebebiyle dört hafta hapse mukabil yedi numara. Refikine mugayır-i iffet ve sebb ve şetm (Arkadaşına iffet ve namusa aykırı olarak sövdüğünden ve küfrettiğinden) üç hafta üç numara. İmla dersinde ağaçtan yaptığı rovelverle oynadığından iki hafta ve iki numara. Dershanede rahat durmadığından iki hafta. Kendisinden büyük efendilerle görüştüğünden bir hafta sonu bir numara. Müzakere aletine tükürüp koltuğu altına gizleyerek fena sada çıkartmakta istimal eylediği gibi, bu kabahati çavuşa bağırarak isnat ettiği sabit olduğundan üç hafta sonu ve üç numara. Dershanede gürültü ettiğinden üç hafta. Sigara içtiğinden iki hafta. Mektepte tombala oynadığından üç hafta. İzin yoklamasında bulunmadığından üç hafta. 206 SKALY, IV.Kısım, II.Bölüm, Madde IAL 1329 (1913) Kayıt Defteri, nr:

115 Hastanede süküneti ihlal ve eşya-yı miriye (devlet malı) zarar verdiğinden üç hafta ve üç numara. İzinsiz iken firar ederek bir iki gün sonra avdet eyledikten sonra mücerred heva ve hevesine teban, mektepten çıkarmak için validesine hilaf-ı hakikat mektup yazdığından beş hafta ve beş numara. Aydınlı Muharrem Efendi nin alnını çakı ile cerh ettiğinden (yaraladığından) 48 saat ariyeten hapis. Yat borusundan sonra koğuş helaları arasında sigara içtiğinden üç hafta ve üç numara. Divan-ı Harp kararı ve Makatib-i Harbiyye Müdüriyet-i Umumiyesinin emriyle refiki Kazım Efendi yi igbibar neticesi çakı ile cerh ettiğinden bir hafta riyazetten hapis, üç değnek ve 8,5 tavr-ı hareket numarası. Yar ve ağyara karşı hariçte refikini darp ettiğinden 24 saat adiyen hapis, bir tavr-ı hareket numarası. Mektepte tombala oyunu ihdas ettiğinden divan-ı harp kararıyla adiyen hapis, 12 tavr-ı hareket numarası. Refiki İstanbul lu Seyit Efendi nin defterine mugayır-ı ismet yazdığından divan-ı harp kararıyla 10 gün riyazetten hapis ve tavr-ı hareket numarası. Aynı kaynakta Ahlaktan ve dersten kazandığı mükafat başlığı altında aferin, tahsin, takdir ve taltif gibi mükafatların verildiği kaydedilmektedir. Defterde Esbab-ı mükafat ve tarih başlıklı bir sütun bulunmaktadır. örnek: Daha çok derslerde gösterilen başarılardan dolayı verilen mükafata bir kaç İmtihan-ı hususide bir dersten tam not almak bir aferin. İmla dersine çalıştırmak iki aferin. İmtihan-ı hususide iki dersten tam not aldığından iki aferin. Cumhuriyet dönemine ait bazı ceza örnekleri şunlardır 208 : Sıla izninden geç gelmek, iki gün hapis. Sigara içmek, beş gün izinsizlik. Kopya çekmek, beş gün izinsizlik. Firar, beş gün hapis. Şifresiz dolaşmak, dört gün izinsizlik. Değişik kıyafette dolaşmak, yirmi gün izinsizlik. Emre itaatsizlik, on beş gün izinsizlik. Koğuşta geç kalmak, iki gün izinsizlik. Sahtekarlık, on gün izinsizlik. Bozuk kıyafet, on gün izinsizlik. Müzakerede dolaşmak, ihtar. Tavla oynamak, dört gün izinsizlik. Sırasız hamama girmek, bir gün izinsizlik. Müdürün yanında gülmek, on ahlak notu. Islık çalmak, on beş ahlak notu. Dershaneye elbise asmak, beş ahlak notu. Dershanede boğuşmak, beş ahlak notu. Şapkayı küçültmek, beş ahlak notu. Ders ile meşgul 208 IAL Müdürlük Defteri, nr

116 olmamak, beş ahlak notu. Hava değişiminde bozuk kıyafet ile dolaşmak, on ahlak notu cezayı gerektirmektedir. IV. Atış ve Tatbikat Eğitimi (ATAT) Kampları Askeri öğrencilerin, intibak ve yıl sonu tatbiki eğitimlerinde, askerlik mesleğini sevmesi, komutanlık yapmaya ve liderliğe özenmesi sağlanmaktadır. İntibak eğitimi okula yeni kayıtları yapılan öğrencilerin mesleği sevmeleri, okulu tanımaları ve askerlik mesleğine intibak etmelerini sağlamak maksadıyla 15 gün süreli eğitim faaliyeti icra edilmektedir. Bu dönemde öğrencinin yaş grubu ve ruh hali dikkate alınarak sevgi ve hoşgörü ile yaklaşılmaktadır. Konunun uzmanları tarafından okul yaşamı ve eğitimöğretim süreci ile ilgili bilgilendirmeler de yapılmaktadır. Yıl sonu tatbiki eğitiminin maksadı öğrencilere temel askerlik, yüzme bilgi ve becerilerini kazandırmak, diğer sportif faaliyetlerle bedeni yetenek ve atış kabiliyetlerini geliştirmek ve Harp Okulunda takip edecekleri askeri eğitime hazırlamaktır. Günümüzde askeri liseler yıl sonu tatbiki eğitimlerini İzmir- Menteş bölgesinde gerçekleştirmektedirler 209. Işıklar Askeri Lisesinde öğrencilerin yaz aylarında atış ve tatbikat eğitim kamplarının birincisi 1927 yılında Yörükalı Köyü sırtlarında yapılmıştır. İkinci kamp Mudanya Tirilye tarafında bazı zamanlarda ise sonraları Uludağ Kirazlıyayla mevkiinde yıl sonu askeri eğitim faaliyetleri gerçekleştirilirdi dönemi İkinci Dünya Savaşı koşulları nedeniyle askeri lise öğrencilerine kar üzerinde dahi muharebe eğitimi yaptırılmıştır. Bu dönemde öğrenciler, Uludağ a takım ve manga düzeni ile çıkartılarak kamuflajlı kar elbisesi ile kayak talimleri, kayakla atlamalar ve kar üstünde atış talimleri yapmıştır 211. Işıklar Askeri Lisesinden dört hafta sürecek kamp için bölgeye intikal ve dönüş faaliyeti, bir bayram havasında, merasimlerle icra ediliyordu. Atış ve tatbikat eğitim kampları, her yıl Kara Kuvvetleri Komutanlığınca belirlenen yer ve zamanda yapılmaktadır. Kamp zamanı ve süresi her yıl farklı 209 IALT, s Anılarla Işıklar, s IALT, s

117 olabileceği gibi, bazı durumlarda da, Kara Kuvvetleri Komutanlığından gelen emir doğrultusunda, kamp süresi tamamlanmadan dönüş yapıldığı da olmuştur. Bulabildiğimiz bilgilere göre döneminde Işıklar Askeri Lisesi 2 yıl Karapınar bölgesinde, 1 yıl da Hamitler Köyü nde kamp yapmıştır 212. Atış ve tatbikat eğitim kampları 1968 yılından itibaren uzun süre Karamürsel Hersek Altınova Askeri Tesislerinde uygulanmıştır. Işıklar Askeri Lisesinin eğitim ve öğretime kapalı kaldığı 1974 yılına kadar, Kuleli Askeri Lisesi öğrencileri burada kamp yaparlarken, Işıklar Askeri Lisesi 1975 yılından itibaren bu kampa katılmıştır. Kampın bu bölgede icrası 1981 yılına kadar sürmüştür. Işıklar Askeri Lisesi öğrencileri 1977 yılında I. Dönem (Haziran) ve II. Dönem (Temmuz) olarak, iki grup halinde kampa gitmişlerdir yılında sadece sınıfını doğrudan geçen öğrencilerin kampa gittikleri ifade edilmektedir 213. Atış ve tatbikat eğitim kampları, Kara Kuvvetleri Komutanlığının emri gereği 1982 yılı dahil olmak üzere Bursa-Gemlik Askeri Tesisleri nde yapılmaya başlanmıştır. Kampın bu bölgede icrası 1986 yılına kadar sürmüştür. Kara Kuvvetleri Komutanlığının emri gereği, atış ve tatbikat eğitim kampları 1987 yılı dahil sonraki yıllarda İzmir deki Menteş Askeri Tesislerinde yapılmaya başlanmıştır. Kamp dönemi içerisinde öğrencilerin askeri eğitim bilgilerini artırmak amacıyla Efes Tatbikatı na izleyici olarak her yıl belli sayıda öğrenci gönderilmektedir. Ayrıca Özel Kuvvetler Komutanlığınca bu birliği tanıtım amacıyla gösteriler yapılmakta, Kara Havacılık Okulu na bağlı uçuş ve savaş helikopterleri gösteri yapmaktadır. Tarihi ve kültürel özellikleri bulunan Polatlı- Sakaraya, Afyon-Kocatepe ve Çanakkale-Gelibolu bölgelerine tarih öğretmenleri nezaretinde tarih bilincinin geliştirilmesi amacına yönelik gezi faaliyetleri icra edilmektedir. Kamp süresince öğrenciler arasında futbol, basketbol, yüzme ve atletizm dallarında yarışmalar düzenlenmekte, öğrenci moral geceleri tertip edilmekte ve çeşitli sanatçılar tarafından konserler düzenlenmektedir Anılarla Işıklar, s IALT, s IALT, s

118 IV.BÖLÜM EĞİTİM VE ÖĞRETİM DURUMU I. Müfredat Programları A Dönemi Bursa da Mekteb-i Fünun-u İdâdî adıyla ilk askeri okul, 1847 yılında eğitimöğretim faaliyetine başladığı zaman, sadece ilk sınıf olan 5 inci sınıfa öğrenci alabilmişti. Bu sınıfta okutulan dersler ise şunlardı 215 : Emsile (Arapça Gramerinde fiil çekim örnekleri), Bina (Arapça Gramerinde fiil çekim kalıpları), Rik a (Elyazısı), Sülüs (Kitap yazı çeşidi). Aynı yılda tüm sınıflarında eğitim-öğretim yapan Kuleli Askeri İdâdîsinde okutulan dersler, bir karşılaştırma yapabilmek için aşağıya verilmiştir. Beşinci (ilk) sınıf: Emsile, Bina, Rik a, Sülüs. Dördüncü sınıf: Avamil (Arapça da kelime sonlarının okunuşuna etki eden özellikleri anlatan gramer bilgisi), Sarf (Arapça Gramer), Hüsn- ü Hat (Güzel Yazı), Resim. Üçüncü sınıf: Vaz-ü Beyan (Öğrenciyi araştırmaya yönlendirmek için okutulan kitap) Mantık, Kavaid-i Farisi (Farsça Gramer), Hüsn-ü Hat, İmla, Resim. İkinci sınıf: İlm-i Hesap (Aritmetik), Coğrafya, Baharistan (İran lı Şair Molla Cami nin Tasavvufi-Ahlaki eseri), İmla-yı Türki (Türkçe Grameri), Resim. Birinci sınıf: Usul-ü Hendese (Geometri Metodu) Ameliyat-ı Hendese (Geometri Uygulaması), Cebr-i Adi (Basit Cebir), Gülşen-i Marif (Eğitimle ilgili bir eser), Kitabet (Bir konuyu kurallı olarak ele almak), İmla-yı Türki (Türkçe Grameri), Resim 216. Askeri idâdîlerin amacı Harp Okuluna öğrenci hazırlamaktı yılında Askeri idâdîlerin kurulmasıyla ilgili resmi karara göre idâdîlerden mezun öğrencilerin, Arapça, Farsça ve yazı bilmeleri de istenmiştir. O yıllarda Harp Okuluna sınavla öğrenci alımlarında, bu konuda imtihan yapılıyor ve başarılı olanlar alınıyordu. Okutulan dersler 215 IALT, s KALT, s

119 ve mevcut eğitim kurumları arasındaki yerine baktığımızda idâdîler, bugünkü ortaokul seviyesinde okullardı te idâdîlerde eğitim-öğretim süresi 3 yıla indirilmiştir. Sınıflarda okutulan dersler ise şunlardır: Üçüncü sınıf: Usul-ü Hendese, Cebr-i Adi, Kitabet, Kozmografya, Fransızca, Resim, Jimnastik. İkinci sınıf: Cebr-i Adi, İlm-i Hesap, Coğrafya, Tarih-i Osmani, Kitabet, Fransızca, Resim, Jimnastik. Birinci sınıf: İlm-i Hesap, Coğrafya, Kavaid-i Osmani, Kavaid-i Farisi, Gülistan, Fransızca, Resim, İmla, Jimnastik. Yukarıdaki ders programını İdâdînin ilk programı ile karşılaştıracak olursak ilk göreceğimiz değişiklik, Fransızca ve Jimnastik dersleridir. Jimnastik dersinin, açık havada ve uygulamalı olarak işlenmesi esası getirilmiştir. Fransızca derslerine Fransa da eğitim görmüş Türk subaylar girecek ve bu ders temelden, yani Fransız alfabesinin öğretilmesinden başlanacaktı. Ayrıca daha önceden programda olmayan Kozmografya (Astronomi) dersi üçüncü sınıf ders programına konmuştur. Daha önceden programda olan yazı dersleri kaldırılmıştır. Ayrıca görüldüğü gibi Arapça ve Farsça derslerinin ağırlığı da oldukça azalmıştır. Tarih-i Osmani (Osmanlı Tarihi) dersinin programa konması ise, programlarda bir millileşme hareketine gidildiğini göstermiştir 218. Öğretim süresi 3 yıla indirilen İdâdînin 1 inci, 2 nci ve 3 üncü sınıflarına Sınıf-ı Cedid (Yeni Sınıf), adıyla İdadi, diğer iki sınıfa da İhtiyat (yedek) 1 inci ve 2 nci sınıf denilmiştir yılında, Şuray-ı Askeriye kararıyla bir düzenlemeye gidilmiştir. Karara göre müfredatlarda yapılan yenilikler şunlardır 219 : 1. İdâdînin eğitim sistemi değiştirilerek ıslah edilecektir. 2. İdâdîde yabancı dil kitabet (yazım) en iyi şekilde öğretilecektir. 217 KALT, s M. Esat, a.g.e., s M. Esat, a.g.e., s

120 3. İdâdîde Matematik dersi okutulacaktır. Bu durumda üç senelik eğitim süresi yeterli gelmeyeceğinden okul dört seneye çıkarılacaktır Bu ek sınıfı ihtiyat sınıflarından birinin lağvıyla sağlanabileceği gibi, idâdîlere bir yıl eklenerek de gerçekleştirilebilir. 4. Şimdiye kadar bir dersi iki ay okumaktaydılar. İki ayda ders bittikten sonra dersler öğrencinin aklında kalmamaktaydı. Bundan sonra her hafta okunan ders, ondan sonraki hafta kısaca tekrar edilecek tek tek sorular sorularak öğrencinin geçen hafta okuduğu dersi hatırlaması sağlanacaktır yılında Bursa Askeri İdâdîsinde okunan başlıca dersler şunlardır: Fenn-i münşeat, Rik a, Resim, Arapça, Dürr-i Yekta (Din Bilgisi), Riyazi (Matematik), Hendese, Coğrafya, Kozmografya, Farisi, Tarih 220. Fransızca ve Jimnastik (Beden Eğitimi) derslerinin 1870 yılı müfredatta yer almamış olduğu, bunların ancak 1871 yılındaki müfredatta bulunduğu görülmektedir. Halbuki askeri şuranın 1870 yılında Matematik dersi konusundaki kararı hemen uygulanabilmiştir. Bu durumda Fransızca ve Jimnastik derslerinin hemen uygulanan müfredata girmemesinin sebebi kadro eksikliği olmalıdır. Yani uzmanlık isteyen bu iki konuda derse girecek öğretmen bulunamamıştır yılı müfredatı içinde yeni konulmuş bir ders olarak Müsellasat-ı Müstevi (Trigonometri) yi görüyoruz. Ancak bu dersin hangi sınıfta okutulduğunu belirtmek için, mevcut bilgiler imkan vermemektedir. Bu yıla ait salnamelerden anlaşıldığına göre idâdîlere bir yıl eklenerek dört yıla çıkarılmakla birlikte ihtiyat sınıfları da olduğu gibi devam ettirilmiştir yılında askeri şurada alınan bir kararla idâdîlerin müfredatına Hikmet (Felsefe), Kimya ve Hendese-i Resmiye (Geometri), dersleri ile Mebaniy-ül İnşa (Yazı Yazma Esasları), Tarihi Umumi (Genel Tarih) dersleri konmuştur. Ancak taşra idâdîlerinde gerekli ders araç-gereçleri olmadığından, Kimya, Hendese-i Resmiye ve Hikmet derslerinin okutulamayacağı düşünülerek, bu derslerin bir süre Harp Okuluna nakledilecek taşra idâdîleri dördüncü sınıf öğrencilerinin 220 HVS, sene 1287, s IALT, s HVS, sene 1290, s

121 Dersaadet (İstanbul) İdâdîsine gönderilerek, karma bir sınıf oluşturulup burada okutulması uygun bulunmuştur 223. Bursa Askeri İdâdîsinde 1874 yılında okutulan derslerde bazı değişmeler takip edilebilmektedir. Daha önceki yıllarda okutulmakta olan, Rik a, Dürr-i Yekta, Kozmografya, Tarih dersleri okutulmamaya başlandığı, Fransızca ve Resim derslerinin ise ders saatinin çoğaltıldığı görülmektedir. Buna göre, bu dönemde Bursa Askeri İdâdîsinde okutulan dersler şunlardır: Riyazi, Hendese, Coğrafya, Resim, Farisi, Fransızca, Münşeat, Arapça Hat yılında idâdîlerin ihtiyat sınıfları kaldırıldırılmıştır 225. Okutulan derslerde bir seneki önceye göre bir değişiklik olmamıştır yılında, Bursa Askeri İdadisinde Riyaziye dersinin okutulmamış olduğunu görülmektedir 227. Bu konuda resmi bir karar olmadığına göre, dersin öğretmeni olmaması nedeniyle okutulmamış olduğu düşünülebilir yılındaki Bursa Askeri İdâdîsinde okutulan dersler arasında tekrar Tarih ve Riyaziye derslerinin girmiş olduğunu görülmektedir yılı müfredatında yeni dersler yer almaktadır. Bunlar, Hesap, Tarih-i Alem (Dünya Tarihi), Kavaid-i Osmaniye (Osmanlı Grameri), dersleridir. Yine aynı müfredatta Arapça nın azaldığı, Farsça nın ise tamamen kaldırıldığı görülmektedir. Fransızca derslerinin saati çoğaltılmıştır 229. Okutulan derslerde Doğu dillerinin azalması veya kaldırılması, Doğu medeniyet ve kültürüne ait kitapların (dürr-i yekta gibi) artık okutulmaması, buna karşılık Dünya Tarihi ve milli dil olan Osmanlıca nın müfredata konulması çok önemli bir gelişmedir. Bu durum Osmanlı eğitim sisteminin batı medeniyetine yönelişinde, askeri liselerin öncülük ettiğini göstermektedir yılındaki müfredat değişikliği sadece Tarih-i Alem dersinin yerine, Tarih-i Umumi (Genel Tarih) nin almış olmasıdır yılında Bursa da Askeri İdâdînin yanı sıra bir de askeri rüştiye öğretime açıldı. Rüştiyede daha önce idâdî ihtiyat sınıflarında okutulan derslerin aynısı okutuluyordu. Yalnız müfredatta Fransızca bulunmamaktadır ama Malumat-ı Ziraiye (Tarım Bilgisi) ve Sıhhiye dersleri 223 KALT, s HVS, sene 1291, s KALT, s HVS, sene 1292, s HVS, sene 1293, s HVS, sene 1294, s HVS, sene 1296, s HVS, sene 1297, s

122 eklenmiştir yılında Bursa Askeri İdâdî müfredatında Arapça bulunmazken Kozmografya ve Makine dersleri eklenmiştir. Yıllıklarda ilk defa 1884 yılında ayrıca yer alan askeri rüştiyede ise başlıca okutulan dersler şunlardır: Arapça, Farsça, Fransızca, Kavad-i Osmani, Hüsn-ü Hat, Coğrafya, Riyazi, Resim, İmla-yı Türki yılında Bursa Askeri İdâdîsinin 4 yıllık bir eğitimin 4 üncü (ilk) sınıfının Mahreç adını aldığı görülmektedir. Rüştiye de 4 sınıflı bir okul durumundadır yılında İdâdî de okutulan dersler arasına tekrar, Cebir ve Müsellasat derslerinin alındığını görülmektedir. Okulun son sınıfı Sınıf-ı Mahsus (özel sınıf) olarak ayrılmış ve özel bir eğitim uygulanmıştır fakat ne gibi bir müfredat okutulduğuna dair elimizde bir bilgi mevcut değildir yılında Bursa Askeri İdâdîsi ve Rüştiyesi ile bu ikisi arasında yeni sınıflar olarak ihdas edilen, mahreç sınıflarında senelere göre okutulan dersler aşağıda verilmiştir. İdâdîde haftalık ders saati 1 inci sınıfta 16, 2 nci sınıfta 17, 3 üncü sınıfta 20, sınıf-ı mahsusta 17 saatti yılında Bursa Askeri İdâdîsinde okutulan dersler, Dördüncü sene (son snıf): Sınıf-ı Mahsus Dersleri bilinmemektedir. Üçüncü sene dersleri: Kitabet, Makine, Kozmografya, Tarih-i Umumi, Tarih-i Osmani Fransızca, Resim, Tarama, Fransızca Tekellüm (Fransızca Konuşma), Resim Ameliyatı (Uygulamalı Resim), Jimnastik. İkinci sene dersleri: Kitabet, Hendese, Müsellesat, Tarih-i Umumi, Fransızca, Resim, Tarama, Jimnastik, Hendese Ameliyatı, Müsellesat Ameliyatı, Fransızca Tekellüm. Birinci sene dersleri: Kitabet, Cebr-i Adi, Hendese, Coğrafya, Tarih-i Umumi, Fransızca, Resim, Jimnastik, Hendese Ameliyatı, Fransızca Tekellüm yılında Mahreç sınıflarında okutulan dersler ise şu şekildedir. Mahreç dördüncü sene şakirdanı dersleri: Mantık ve Tatbikatı Arabiye (Araçça Uyg.), Coğrafya, Hesab, Usul-i Defteri, Hendese, Fransızca, Kavaid-i Osmaniyye, İmla-yı Türki, Tarih-i İslam, Hüsn-i Hatt-ı Fransevi, Resim. Mahreç üçüncü sene şakirdani dersleri: Nahv-ı Arabi (Arap Grameri), Hesab, Coğrafya, Gülistan, Fransızca, İmla-yı Türki, Tarih-i İslam, Hüsn-i Hatt-ı Türki, Hüsn-i Hatt-ı Fransevi, Resim. Mahreç ikinci sene şakirdani dersleri: Sarf-ı Arabi (Arap Grameri), Farisi, Hesab, Fransızca, İmla-yı Türki, Tarih-i 231 HVS, sene 1302, s HVS, sene 1303, s HVS,, sene 1303, s Y. Çam, a.g.e., s HVS, sene 1310, s

123 İslam, Hüsn-i Hatt-ı Türki, Hüsn-i Hatt-ı Fransevi, Resim. Mahreç birinci sene şakirdani dersleri: İlm-i Hal, Hikaye-i Münteheba, Esma-i Türkiye, İmla-yı Türki, Hüsn-i Hatt-ı Türki yılında Bursa Askeri Rüştiyesinde okutulan dersler, dördüncü sene dersleri Mantık ve Tatbikatı Arabiye (Arapça Uyg.), Coğrafya, Hesap, Hendese, Fransızca, Kavad-i Osmaniyye, İmla-yı Türki, Tarih-i İslam, Resim. Üçüncü sene dersleri: Nahv-ı Arabi, Hesap, Coğrafya, Gülistan, Fransızca, İmla-yı Türki, Hatt-ı Türki, Hatt-ı Fransevi, Tarih-i İslam, Resim. İkinci sene dersleri: Sarf-ı Arabi (Arap Grameri), Farisi, Hesab, Fransızca, İmla-yı Türki, Tarih-i İslam, Hatt-ı Türki, Hatt-ı Fransevi, Resim. Birinci sene dersleri: İlm-i Hal, Hikaye-i Münteheba, Esma-i Türkiye, İmla-yı Türki yılına gelinceye kadar Bursa Askeri İdâdîsi ve Rüştiyesinin müfredatında bir değişiklik görülmez da Askeri Rüştiyede okutulan dersler arasına yeni bir ders olarak İlm-i Hal (Din Bilgiler) dersi girmiştir 238. İdâdîlerin üçüncü senesinden sonra okutulan Sınıf-ı Mahsus derslerinin neler olduğuna dair bizlere fikir verebilecek bilgilere 1900 yılına ait kayıtlarda rastlıyoruz. Buna göre şu dersler okutulmaktaydı: Akaid-i Diniye (Din Kaideleri), Fenn-i Makine (Makine Bilgisi), Hendese-i Resmiye (Çizimli Geometri), Kozmografya, Tarihi Osmaniye, Kitabiyat (Biblografya), Mantık, Fransızca yılında askeri idâdînin ilk senesi rüştiyelere eklenerek idâdîler üç senelik eğitim veren bir kurum haline getirilir yılına kadar, Bursa Askeri İdâdîsi ve Rüştiyesi derslerinde bir değişiklik olmadan geldiği görülmektedir da müfredat yeni baştan düzenlenmiştir. Bütün ülkede İkinci Meşrutiyet yönetiminin kuruluşunun getirmiş olduğu bir yenileşme havası söz konusudur. Bu dönem, eski siyasi kadroların değiştirilip yeni bir heyecan ve istekle hizmet etmek isteyenlerin işbaşına geldiği bir dönemdi müfredatına göre Bursa Askeri İdâdîsinde okutulan dersler: Riyaziye (ders saat sayısı artmıştır.) Tarih, Coğrafya, Türkçe (ders saat sayısı artmıştır.) Ulum-u tabiiye (Tabiat bilimleri) müfredata yeni konmuştur. Fizik (Müfredata yeni konmuştur.) Kimya 236 HVS, sene 1310, s HVS, sene 1310, s HVS, sene 1314, s SGD, nr

124 (Müfredata yeni konmuştur.) Fransızca, Almanca (Müfredata yeni konmuştur.) İngilizce (Müfredata yeni konmuştur.) Askerliğe Hazırlık (Müfredata yeni konmuştur) Felsefe (Müfredata yeni konmuştur) İçtimaiyat (Sosyoloji) (Müfredata yeni konmuştur) Resim, Din dersleri (Müfredata yeni konmuştur) te Bursa Askeri İdâdîsinde iki sınıf okutulmakta iken, 1906 da bir sınıfı Rüştiye ye devredilmek suretiyle tek sınıf kalmıştır yılında Bursa Askeri İdâdîsi kapatılır ve okul Rüştiye olmuştur yılında Yunanlıların Bursa yı işgali üzerine Rüştiyede kapatılmıştır. B Dönemi Bursa nın Yunan işgalinden temizlenmesinden sonra 28 Kasım 1922 de Bursa Askeri İdâdîsi tekrar açılmıştır. İlk açılışında ibtidai (ilkokul) birinci sınıftan, rüştiye yedinci sınıfına kadar olmak üzere, yedi sınıflı bir okuldu. Ertesi yıllarda eski öğrencilerin tekrar gelmesi ile birlikte sınıf sayısı artarak 12 sınıfa çıkmıştır. Adı geçen dönemde okutulan dersler hakkında bilgi bulamamakla beraber, eğitimöğretim yılında Kuleli Askeri İdâdîsinde okutulan dersleri bir fikir vermesi bakımından belirtmenin faydalı olacağını değerlendirmekteyiz. Askeri İdâdîde okutulan dersler, birinci sınıf dersleri: Akaid (Din Felsefesi), Tarih, Tarih-i Kadim (Eski Tarih), Coğrafya, Malumat-ı Hukukiye (Hukuk Bilgileri), Hendese-i Resmiye, Cebir, Hayvanat (Hayvanlar) Hikmet (Felsefe), Kimya, Türkçe, Tahrir ve İnşa (Dikte-Kompozisyon), Fransızca, Resm-i Hatti (Teknik Resim) Terbiye-i Bedeniye (Beden Eğitimi). İkinci sınıf dersleri: Akaid, Felsefe, Tarih, Coğrafya, Hendese-i Resmiye, Cebir, Müsellesat, Nebatat(Bitki Bilim), Hikmet, Kimya,Türkçe, Tahrir ve İnşa, Fransızca, Resm-i Hatti, Terbiye-i Bedeniye. Üçüncü sınıf dersleri: Akaid ve Fıkıh, Din Felsefesi ve Hukuk-u Felsefe, Tarih, Coğrafya, Hendese-i Resmiye, Hesab-ı Nazari, Makine, Kozmografya, Topografya, Hikmet, Kimya, Hıfzısıhha (Sağlık Koruma), Edebiyat, Resm-i Hatti, Almanca, Rusça, İngilizce, Terbiye-i Bedeniye, İlmül Arz (Yeryüzü Bilimi). Askeri Rüştüye de okutulan dersler, birinci sınıf dersleri: Akaid, Kıraat (Okuma), Kavaid (Din Kaideleri), İmla, Hüsn-ü Hat, Resm-i Hatti, Resim, Tarım, 240 HVS, sene 1327, s

125 Coğrafya, Tarih-i Tabii, Hesab, Hendese, Fransızca, Terbiye-i Bedeniye. İkinci Sınıf Dersleri: Akaid, Hikmet, Kıraat (Okuma), Kavaid, İmla, Malumat-ı Medeniye (Medeni Bilgileri), Tarih, Coğrafya, (Defter Tutma Metodu), Hayvanat, Resm-i Hatti, Arabi, Farisi, Fransızca, Resim, Hesap, Hendese, Kimya, Terbiye-i Bedeniye. Üçüncü sınıf dersleri: Akaid, Hikmet, Kıraat, İmla, Kavaid, Arabi, Farisi, Tarih, Coğrafya, Malumat-ı Medeniye, Usul-i Defteri, Hıfzısıhha, Resim, Fransızca, Resm-i Hatti, Hendese, Cebir, Kimya, Terbiye-i Bedeniye 241. Cumhuriyetin ilk yıllarında müfredat programlarıyla ilgili olarak Bursa Askeri İdâdîsi hakkında pek fazla bilgi bulunmamaktadır. Ancak yine Kuleli Askeri Lisesinde uygulanan müfredat programının bir fikir vereceğine inanıyor ve ortaya koyuyoruz: Üçüncü sınıf dersleri: Edebiyat, Fransızca, Tarih, Coğrafya, Fizik, Cebir, Hendese, Resm-i Hatti, Felsefe, İçtimaiyat, Mekanik, Kozmografya, Kimya, Terbiye-i Bedeniye. İkinci sınıf dersleri: Edebiyat, Fransızca, Tarih, Coğrafya, Arziyat, (Yeryüzü Bilgisi), Fizik, Cebir, Hendese, Arapça, Farsça, Felsefe, Müsellesat, Kimya, Terbiye-i Bedeniye. Birinci sınıf dersleri: Edebiyat, Fransızca, Tarih, Coğrafya, Hayvanat, Nebatat, Fizik, Cebir, Hendese, Arapça, Farsça, Kimya, Terbiye-i Bedeniye eğitim-öğretim yılında kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu na uyularak sivilleştirilen askeri okullardan birisi de Bursa Askeri İdâdîsi idi. Bir sene sivil bir okul olarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlı olmuş ve askerlikle ilgili dersler kaldırılmıştı öğretim yılında tekrar askeri idâdî olarak, Milli Savunma Bakanlığına bağlandı. Bundan sonra derslerde, önceki yıllara göre fazla bir değişiklik olmadı da Müsellesat dersinin adı Trigonometri olarak değiştirilmiştir eğitim-öğretim yılında programa askerlikle ilgili Malumat-ı Askeriye ve Askeriliğe Hazırlık dersleri konmuştur yılında da Arapça ve Farsça dersleri kaldırılarak 241 KALT, s Bursa Askeri İdâdî ve rüştiyesinin buradaki programı aynen uyguladığı düşünülmemelidir. Çünkü Kuleli Askeri Lisesi gerek Birinci Dünya Savaşı gerekse Kurtuluş Savaşı boyunca hiç ara vermeden eğitimine devam ederken Bursa Askeri İdâdîsi kapalıydı. 28 Kasım 1922 yılında açıldı. Açıldığı zaman öğretim kadrosunu, Doğu Anadolu dan yetim çocukları getiren ve öğretmenlik mesleğini daha önceden yapmamış subaylar oluşturuyordu. Gelişmiş müfredatı uygulamaya bu kadro müsait değildi. Ancak Bursa Askeri İdâdîsi oturmuş bir eğitim düzeyine ulaşmaya çalışırken bu konudaki örnek olan Kuleli Askeri Lisesini daima göz önünde bulundurmak, onun uygulamalarından faydalanmak durumundaydı. Nihai hedefi o müfredatı uygulayabilmekti. 242 KALT, s

126 bunların yerine Jimnastik ve Askerlik dersleri getirilmiştir. Aynı yıl konan yeni dersler arasında Fizyoloji, Musıki, Atölye El İşlerini sayabiliriz eğitim-öğretim yılında on birinci sınıf (son sınıf) öğrencileri şu dersleri görmüşlerdir: Edebiyat, Yabancı dil (Fransızca, İngilizce, Almanca), İçtimaiyat ve Felsefe, Askeriliğe Hazırlık, Tarih, Coğrafya, Hesab-ı Nazari (Nazari Hesap), Hendese ve Resm-i Hatti, Cebir ve Hesap, Müsellesat, Mihanik, Kozmografya, Fizik ve Kimya, Hayvanat ve Nebatat, Bedeni Terbiye. Bu yıllarda Tarih derslerine özel bir önem verilir. Atatürk ün emriyle ve kendisinin katkısıyla hazırlanan, 4 ciltlik Genel Tarih okutulurdu. Öğrenciler yıl sonunda şu derslerden bitirme sınavı olurlardı. Edebiyat, Lisan, Felsefe, Askeriliğe Hazırlık, Türkiye Coğrafyası, Riyaziye, Tarih, Kimya,Tabiat, Bedeni Terbiye eğitim-öğretim yılında okutulan dersler, on birinci sınıf: Edebiyat, Tarih, Coğrafya, İçtimaiyat ve Felsefe, Cebir, Hendese, Kozmografya, Nazari Hesap, Müsellesat, Mihanik, Tabii İlimler, Fizik, Kimya,Yabancı Dil, Askerlik, Cimnastik. Onuncu sınıf: Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Ruhiyat, Cebir, Hendese, Jeoloji, Fizik, Kimya, Askerlik, Jimnastik. Dokuzuncu sınıf: Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Cebir, Hendese, Hayvani ve Nebati Teşrih ve Fizyoloji (Hayvan ve Bitkilerin Gelişim ve Yapısı), Askerlik, Jimnastik 245. Ruhiyat adıyla daha önce, onuncu sınıfta okutulan dersin adı eğitimöğretim yılında Psikoloji olarak değiştirilmiş ve 11 inci sınıfta okutulmaya başlanmıştır eğitim-öğretim yılından itibaren mezuniyet sınavından başka bir olgunluk sınavı ve mezuniyet diplomasından başka bir de olgunluk diploması verilmeye başlanmıştır. Fen kolundan olgunluk diploması veren Bursa Askeri İdâdîsi diplomasında şu dersler yer almaktaydı. Türkçe Kompozisyon, Riyaziye (Cebir+Hendese+Müsellesat) Fizik, Kimya, Tabiiye KALT, s İmtihan Not Defteri [Bundan sonra: İND), Işıklar Askeri Lisesi, no: SGD, nr SGD, nr Olgunluk Diploma Defteri [Bundan sonra: ODD], Işıklar Askeri Lisesi no

127 eğitim-öğretim yılında, onbirinci sınıflarda Felsefe ve İçtimaiyat yerine Psikoloji konmuştur. Ayrıca Sosyoloji dersi de müfredata dahil edilmiştir. Onuncu sınıflarda Ruhiyat ve Jeoloji yerine Psikoloji ve Tabii İlimler konmuştur. Dokuzuncu sınıfta Hayvani ve Nebati Teşrih ve Fizyoloji yerine Tabii İlimler konmuştur eğitim-öğretim yılında bütün sınıflara Geometri dersi eklenmiştir. Sınıflar 11, 10, 9 yerine 3, 2, 1 şeklinde isimlendirilmiştir eğitim-öğretim yılında, birinci sınıflara Mantık ve Acun Betim (Dünya Edebiyatı) dersi konmuştur eğitim-öğretim yılında üçüncü sınıfta Geometri dersi yerine Matematik dersi okutulmaya başlamıştır eğitim-öğretim yılında olgunluk imtihanındaki Riyaziye dersi Matematik olmuştur eğitim-öğretim yılında üçüncü sınıflara Astronomi dersi konmuştur eğitim-öğretim yılında olgunluk sınavı şu derslerden yapılıyordu: Türkçe, Kompozisyon, Riyaziye, Tabiiye, Tarih veya Felsefe da; Türkçe, Kompozisyon, Riyaziye (Geometri, Cebir, Astronomi), Fizik veya Tabii İlimler ve Sağlık Bilgisi. Daha önceki dönemlerde olan Fizik ve Kimya derslerinin yerine Tarih veya Felsefe dersleri getirilmiştir eğitim-öğretim yılında olgunluk sınavında başarılı olamayanlar başka okullara gönderilmeyip, bir sene bekletildikten sonraki senenin sınavlarına girmeye başlamıştır eğitim-öğretim yılında Bedeni Terbiye dersinin adı Beden Eğitimi olmuştur eğitim-öğretim yılında Matematik dersi yerine Mantık ve Sosyoloji okunmaya başlanmıştır 256. Bu öğretim yılında 31 öğrenci olgunluk imtihanında başarılı olamadığından öğretim yılı olgunluk sınavına kalmıştır. Olgunluk sınavına girilen derslerde değişiklik yapılarak, ders yılında şu derslerden sınav yapılmıştır SGD, nr SGD, nr SGD, nr İND, nr SGD, nr SGD, nr SGD, nr SGD, nr SGD, nr SGD, nr

128 Kompozisyon, Matematik. Türkçe ve Matematik zorunlu; Tarih, Felsefe, Fizik, Tabiat Bilgisi ise seçmeli ders grubunda yer almıştır eğitim-öğretim yılında bir önceki seneden kalan, olgunluk sınavında başarılı olamayan öğrenciler ayrı bir sınıf haline getirilmiştir ders yılında birinci sınıflarda Fizik yerine Resim ayrıca Müzik dersi okutulmaya başlanmıştır ders yılında birinci sınıflarda ikinci yabancı dil getirilmiştir. Kompozisyon dersi Türkçe den ayrı bir ders olarak müfredata konulmuştur. İkinci sınıflarda Resim ve Müzik dersleri konmuştur eğitim-öğretim yılında olgunluk sınavında başarılı olamayanlarla, diğer askeri liselerden çeşitli nedenlerle nakle gelen ve olgunluk sınavına girme derecesinde olanlar büyük yekûn tuttuğundan dördüncü sınıf adında yeni bir sınıf açılmış ve bu sınıf için ayrı bir müfredat uygulanmıştır. Bu sınıfta şu dersler okutuluyordu: Türkçe, Kompozisyon, Sanat Tarihi, Geometri, Cebir, Astronomi, Felsefe, Tabiat Bilgisi, Fizik, Yabancı Dil, Askerlik, Beden Eğitimi, Resim ve Müzik. Olgunluk sınavı ise şu derslerden yapılır: Türkçe, Kompozisyon, Tarih veya Felsefe, Matematik, Tabiat Bilgisi, Fizik eğitim-öğretim yılında dördüncü sınıfın yanında ayrıca olgunluk sınıfı da bulunuyordu. Böylece okul dört yıllık bir eğitim uygulamakta, son sınıfları olgunluk sınavına tabi tutmakta, başaramayanları ise ayrı bir sınıfta bulunuyordu ders yılında olgunluk sınavlarında Türkçe yerine Kompozisyon dersi konmuştur eğitim-öğretim yılı bitirme sınavlarında, dördüncü sınıflarda Türkçe dersi yerine Türk Dili ve Edebiyatı, Tabiat Bilgisi yerine Jeoloji; üçüncü sınıflarda Resim dersi yerine Sanat Tarihi ayrıca Kompozisyon, ikinci sınıflarda Astronomi yerine Kompozisyon, Sanat Tarihi, yerine Tabiat Bilgisi. Birinci sınıflarda ise Sanat Tarihi ODD, nr İND, nr SGD, nr İND, nr İND, nr SGD, nr

129 yerine Kompozisyon dersi kondu. Olgunluk sınavı dersleri, Kompozisyon, Matematik, Fizik veya (Jeoloji) idi. Tarih, Tabiat Bilgisi ve Felsefe çıkarılmıştır. Bu yıl olgunluk sınavı kaldırılmıştır. Olgunluk sınavı yerini lise bitirme imtihanına bırakmıştır. Daha önceki yıllarda olgunluk sınavını geçenler ile dördüncü sınıfı bitirenler Harp Okuluna giderken, bu yıl olgunluk kaldırılınca dördüncü ve üçüncü sınıftan mezun olanlar birlikte Harp Okuluna gönderilmiştir eğitim-öğretim yılında okutulan dersler, dördüncü sınıf (14 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Alm.), Resim, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi, Resim. Beşinci Sınıf (15 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Psikoloji, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Biyoloji, Yabancı Dil (Alm.), Müzik, Milli Müdafaa,Beden Eğitimi, Resim. Altıncı Sınıf (16 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Felsefe, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Astronomi, Fizik, Kimya, Jeoloji, Yabancı Dil(Alm.), Sanat Tarihi, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi, Müzik 263. Bu yıldan itibaren Askeri Lise de eğitim tekrar 3 yıla indirilmiştir eğitim-öğretim yılında yeni bir uygulama başlamış ve 1961 yılında okulun kapanmasına kadar devam etmiştir. Buna göre son sınıfta tek derse kalan öğrenciler borçlu olarak Harp Okuluna gönderilmekte ve ertesi yıl tekrar geri gelerek borçlu oldukları dersin sınavına katılıyordu. Sınavı geçerlerse Harp Okuluna devam etmekte, kalırlarsa Harp Okulundan atılıyordu eğitim-öğretim yılında okutulan dersler, dördüncü sınıf (13 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Almanca), Resim, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi. Beşinci Sınıf (14 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Psikoloji, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Alm.), Müzik, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi. Altıncı Sınıf (15 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Felsefe, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Astronomi, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Almanca), Sanat Tarihi, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi Lise Bitirme Diploma Defteri, Işıklar Askeri Lisesi, no: SGD, nr SGD, nr. 109, 110,

130 eğitim-öğretim yılında okutulan dersler, dördüncü sınıf (13 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Almanca), Milli Savunma, Beden Eğitimi. Beşinci Sınıf (14 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Psikoloji, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Almanca), Resim, Milli Müdafa, Beden Eğitimi. Altıncı Sınıf (15 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Felsefe, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Astronomi, Fizik, Kimya, Tabiat Bilgisi, Yabancı Dil (Almanca), Müzik, Milli Müdafaa, Beden Eğitimi. Her üç sınıfta birer ders azalır, Milli Müdafaa dersi Milli Savunma olarak değiştirilmiştir eğitim-öğretim yılında okutulan dersler, bütünlemeden kaldıkları derslerden geçemeyen son sınıf öğrencileri, kurul kararıyla geçirilmişlerdir. Bu tarihte okul lağvedildiği için mezun olanlar Harp Okuluna sınıfta kalanlarla, ara sınıflar diğer askeri okulllara nakledilmiş ve gidecekleri okullarda bütünleme sınavına girecekleri belirlenmiştir 264. C Dönemi eğitim-öğretim yılında yeniden açılan Işıklar Askeri Lisesinin ilk öğrencileri eğitim öğretim faaliyetine son verilerek kapatılan Hava Lisesi öğrencileridir. Son sınıf öğrencileri diplomalarını Hava Lisesi diploması olarak almışlar ve Işıklara öğrenci olarak kaydolmuşladır. Hava Lisesi programında yer alan dersler şunlardır: Birinci sınıf (10 ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Tarih, Coğrafya, Cebir, Fizik, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Resim. İkinci sınıf (14 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Psikoloji, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Biyoloji, Fizik, Kimya, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Resim. Üçüncü sınıf (15 Ders): Türk Dili ve Edebiyatı, Kompozisyon, Tarih, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Sanat Tarihi, Jeoloji, Felsefe, Astronomi. Milli Savunma dersi Milli Güvenlik olarak değiştirilmiştir SGD, nr SGD, nr SGD, nr. 118, SGD, nr

131 eğitim-öğretim yılı müfredatı; Birinci sınıf (10 Ders): Edebiyat, Ahlak, Coğrafya, Matematik, Fen Bilgisi, Yabancı Dil (İngilizce), Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Din Bilgisi, Seçmeli (Rusça). İkinci sınıf (14 Ders): Kompozisyon, Edebiyat, Psikoloji, Ahlak, Tarih, Coğrafya, Matematik, Fizik, Yabancı Dil (İngilizce), Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Din Bilgisi, Seçmeli (Resim). Üçüncü sınıf (15 Ders): Kompozisyon, Edebiyat, Tarih, Sanat Tarihi, Coğrafya, Cebir, Geometri, Fizik, Kimya, Jeoloji, Yabancı Dil (İngilizce), Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Felsefe, Astronomi eğitim-öğretim yılında askeri liselere hazırlık sınıfı eklemek suretiyle öğretim dört yıla çıkarılmıştır. Fen dersleri ve Matematik öğrenimi yabancı dille yapılmaya başlanmıştır. Yabancı dil olarak Almanca ve Fransızca okutulmuştur. Okutulan dersler şunlardır: Hazırlık sınıfı (4 Ders): Edebiyat, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Seçmeli (Müzik). Birinci sınıf (9 Ders): Edebiyat, Ahlak, Coğrafya, Matematik, Fen Bilgisi, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Din Bilgisi, Seçmeli (Müzik). İkinci sınıf (10 Ders): Edebiyat, Ahlak, Tarih, Matematik, Fizik, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Din Bilgisi, Seçmeli (Müzik). Üçüncü sınıf (11 Ders): Kompozisyon, Edebiyat, Felsefe, Tarih, Sanat Tarihi, Coğrafya, Matematik, Kimya, Yabancı Dil, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik eğitim-öğretim yılında ders programlarında bazı değişiklikler yapılmıştır. Buna göre Hazırlık sınıfında Seçmeli Müzik kaldırılarak, ders saati Yabancı Dil e ilave edilmiştir. Böylece haftalık Yabancı Dil saati 28 den 29 a çıkarılmıştır. Birinci sınıfta: Ders çeşidi dokuzdan on üçe haftalık ders saati otuz üçten otuz altıya çıkarılmıştır. Haftada beş saat olan Edebiyat dersi üç saate indirilmiştir. İki saat kompozisyon dersi ilave edilmiştir. Haftada beş saat olan Coğrafya dersi dört, altı saat olan Matematik dersi beş, üç saat olan Seçmeli Müzik dersi bir saate indirilmiştir. Buradan kazanılan ders saatleri ile Yabancı Dil yedi saatten sekiz saate, Beden Eğitimi bir saatten iki saate çıkarılmıştır. Haftada iki saat Tarih ve bir saatte Milli Güvenlik dersi müfredata eklenmiştir. İkinci sınıfta: Ders çeşidi ondan on dörte haftalık ders saati otuzdan otuz altıya çıkarılmıştır. Matematik dersi altı saatten beş saate Fizik sekiz saatten altı saate, dört saat olan Edebiyat dersi üç saate indirilirken, iki saat Kompozisyon dersi ilave edilmiştir. Müfredata yeni olarak haftada bir saat olan Seçmeli SGD, nr. 170, SGD, nr

132 Rusça ile iki saat Psikoloji ilave edilmiştir. Üçüncü sınıfta: Ders çeşidi on birden on üçe haftalık ders saati otuz üçten otuz altıya çıkarılmıştır. Haftada iki saat olan Edebiyat kaldırılmıştır. Kompozisyon iki saate çıkarılmıştır. Felsefe üç saatten dört saate, Tarih iki saatten üç saate çıkarılırken yeni olarak bir saat Ahlak, bir saat Din Bilgisi, bir saat Sanat Tarihi bir saat Rusça bir saat Müzik ilave edilmiştir. Haftada iki saat olan Coğrafya dersi kaldırılmıştır eğitim-öğretim yılında okutulan dersler: Hazırlık sınıfı (3 Ders): Türk Dili ve Kompozisyon, Yabancı Dil, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (12 Ders): Türk Dili ve Kompozisyon, Edebiyat, Yabancı Dil, Tarih, Coğrafya, Ahlak, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Din Bilgisi (Din Bilgisi Dersi) bütün sınıflarda seçmeli olup bu dersi almayanlar da vardır), Seçmeli (Resim ve Müzik), Seçmeli (Almanca, Rusça, İngilizce). İkinci sınıf (12 Ders): Türk Dili ve Kompozisyon, Edebiyat, Yabancı Dil, Tarih, Ahlak, Matematik, Beden Eğitimi, Din Bilgisi, Seçmeli (Almanca, Rusça, İngilizce), Psikoloji, Milli Güvenlik, Fizik. Üçüncü sınıf (12 Ders): Türk Dili ve Kompozisyon, Yabancı Dil, Tarih, Ahlak, Matematik, Beden Eğitimi, Din Bilgisi, Seçmeli (Resim, Müzik, Almanca, Rusça, İngilizce), Milli Güvenlik, Felsefe, Astronomi, Kimya eğitim-öğretim yılı müfredatında Turizm ve Sanat ikinci kanaat dönemine ilave edilen ders olmuş Din Bilgisi bir ve ikinci sınıflarda mecburi tutulmuştur. Okutulan dersler şunlardır: Hazırlık sınıfı (3 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Edebiyatı,Yabancı Dil, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (13 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Edebiyatı, Yabancı Dil, Tarih, Coğrafya, Ahlak, Din Bilgisi, Matematik, Fen Bilgisi, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli Yabancı Dil (Almanca, Rusça, İngilizce), Seçmeli (Resim veya Müzik), Seçmeli (Turizm ve Sanat). İkinci Sınıf (12 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Edebiyatı, Yabancı Dil, Tarih, Ahlak, Din Bilgisi, Psikoloji, Milli Güvenlik, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Seçmeli Dil(Almanca, Rusça, İngilizce), Seçmeli (Turizm ve Sanat). Üçüncü Sınıf (10 çeşit ders, haftada 34 saat): Türk Dili ve Kompozisyon, Yabancı Dil, Tarih, Ahlak, Din Bilgisi, Felsefe, Milli Güvenlik, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi SGD, nr SGD, nr SGD, nr. 201,

133 eğitim-öğretim yılı müfredatında yapılan değişikliklere göre: Din Bilgisi tekrar seçmeli ders olmuştur. Hazırlık, birinci ve ikinci sınıflarda müfredata Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ilave edilmiştir. Okutulan dersler şunlardır: Hazırlık sınıfı (5 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Yabancı Dil, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Coğrafya, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli Yabancı Dil (Almanca, Rusça, İngilizce), Seçmeli (Resim veya Müzik). İkinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil (Almanca, Rusça, İngilizce). Üçüncü sınıf (12 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Felsefe, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil (Almanca, Rusça, İngilizce), Seçmeli (Turizm) eğitim-öğretim yılında okutulan dersler: Hazırlık sınıfı (5 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi,Yabancı Dil, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Coğrafya, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli, Yabancı Dil (Almanca, Rusça, İngilizce), Seçmeli (Resim veya Müzik) İkinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Psikoloji, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil. Üçüncü sınıf (12 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Felsefe, Ahlak, Din Bilgisi, Milli Güvenlik, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Turizm Seçmeli Dil. Bu yıl tamamlama imtihanı kaldırılmıştır eğitim-öğretim yılında okutulan dersler: Hazırlık sınıfı (5 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Yabancı Dil, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Coğrafya, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli Yabancı Dil, Seçmeli (Resim veya Müzik). İkinci Sınıf (12 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, SGD, nr. 204, SGD, nr. 208,

134 Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Psikoloji, Ahlak, Din Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil. Üçüncü Sınıf (13 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi, Felsefe, Ahlak, Din Bilgisi, Milli Güvenlik, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Dil, Seçmeli Turizm eğitim-öğretim yılı müfredatında; Din Bilgisi ve Ahlak dersleri Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi adı altında birleştirilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti ve İnkılâp Tarihi dersi ise Atatürkçülük esas alınarak işlenmeye başlandı. Okutulan dersler: Hazırlık sınıfı (5 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Yabancı Dil, Beden Eğitimi. Birinci Sınıf (12 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Sağlık Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli Yabancı Dil, Seçmeli (Resim veya Müzik). İkinci sınıf (11 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil. Üçüncü Sınıf (12 çeşit ders, haftada 39 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Dil, Seçmeli Turizm eğitim-öğretim yılında, birinci sınıfta Sağlık Bilgisi dersi kaldırılmıştır. Haftalık ders saati bütün sınıflara 35 e düşürülmüştür. Bunun için hazırlık sınıfında Türk Dili ve Edebiyatı dersinin, diğer sınıflarda Yabancı Dil derslerinin haftalık ders saatleri azaltılmıştır 275 Okutulan dersler: Hazırlık Sınıfı (5 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Yabancı Dil, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi. Birinci sınıf (11 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fen Bilgisi, Beden Eğitimi, Seçmeli Yabancı Dil, Seçmeli (Resim veya Müzik). İkinci sınıf (11 çeşit ders, haftada SGD, nr. 210, SGD, nr. 212, SGD, nr. 214,

135 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Yabancı Dil, Matematik, Fizik, Beden Eğitimi, Milli Güvenlik, Seçmeli Dil. Üçüncü sınıf (12 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Matematik, Kimya, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Dil, Seçmeli Turizm eğitim-öğretim yılında, birinci sınıflara Seçmeli Sağlık Bilgisi dersi ilave edilerek haftalık ders saati 12 ye yükseltilmiştir eğitim-öğretim yılı: Birinci sınıflarda haftada bir saat olan Seçmeli Yabancı Dil dersi kaldırılarak yabancı dil saatine eklenmiş böylece haftalık yabacı dil saati 10 saatten 11 saate çıkarılmıştır. İkinci sınıflarda T.C. Tarihi ve Atatatürkçülük dersi haftada iki saatten bir saate, Edebiyat dersi ise haftada 5 saatten 4 saate indirilerek buradan kazanılan ders saatlerinin yerine haftada iki saatlik Coğrafya dersi eklenmiştir. Ayrıca haftada bir saat olan Seçmeli Yabancı Dil dersi kaldırılarak, yerine yine bir saatlik Sağlık Bilgisi eklenmiştir. Üçüncü sınıflarda ise, haftada iki saat olan Seçmeli Yabancı Dil dersi kaldırılıp, haftalık 6 saat olan Yabancı Dil dersleri 8 saate çıkarılmıştır eğitim-öğretim yılı müfredatı: Hazırlık sınıfı (5 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Türkiye Cumhuriyeti Tarihi ve Atatürkçülük, Yabancı Dil, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi. Hazırlık Sınıfının müfredat programında herhangi bir değişiklik olmamıştır. Birinci Sınıf (14 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Sağlık Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Biyoloji, Beden Eğitmi, Yabancı Dil, Seçmeli Spor ve Seçmeli Resim veya Müzik. Buna göre Birinci sınıf müfredatında meydana gelen değişiklikler şöyledir. Haftalık ders çeşidi 11 den,14 e haftalık ders saati ise 35 ten 38 e çıkarılmıştır. Yeni dersler olarak haftada 3 er saat Fizik, Kimya ve Biyoloji, dersleri ile haftada bir saat olan, Seçmeli Spor eklenirken haftada 4 saat olan Fen Bilgisi dersi kaldırılmış Yabancı Dil dersinin haftalık saati ise, 11 den 8 e indirilmiştir. İkinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 35 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T. C. Tarihi ve SGD, nr. 216, SGD, nr. 218,

136 Atatürkçülük, Coğrafya, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Sağlık Bilgisi, Fizik, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil. İkinci sınıf müfredatında herhangi bir değişiklik olmamıştır. Üçüncü Sınıf (13 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Sağlık Bilgisi, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Turizm. Buna göre üçüncü sınıf müfredatında meydana gelen değişiklik şöyledir. Haftalık ders çeşidi sınıfın 11 den 13 e, haftalık ders saati ise 35 ten 36 ya çıkarılmıştır. Yeni dersler olarak haftada 2 saatlik Coğrafya ve 1 saatlik Sağlık Bilgisi dersleri eklenirken, Yabancı Dil dersinin haftalık saati ise, 8 den 6 ya indirilmiştir eğitim-öğretim yılı: Hazırlık sınıfı (4 çeşit ders, haftada 35 saat): Hazırlık sınıfında haftada birer saat okutulan T.C. Tarihi ve Atatürkçülük dersi ile Seçmeli Resim veya Müzik dersleri kaldırılarak, yerine haftada iki saat okutulmak üzere Terminoloji dersi konmuştur. Yabancı Dil dersinin haftalık saati 28 den 27 ye indirilmiş, Türkçe dersi ise haftada 3 saaten 4 saate çıkarılmıştır. (Hazırlık sınıfında okutulan Türk Dili ve Edebiyatı dersi Türkçe adını almıştır). Birinci sınıflarda okutulan ders çeşidi 14 den, 12 ye haftalık ders saati ise 3 den 36 ya indirilmiştir. Sağlık Bilgisi ve Biyoloji dersleri Biyoloji ve Sağlık Bilgisi olarak tek isimde birleştirilirken, haftada 3 saat okutulan Kimya dersi 2 saate indirilmiş, seçmeli derslerin haftalık saatleri ise 1 saatten 2 ye çıkarılmıştır. İkinci sınıfta okutulan ders çeşidi 12 den, 13 e haftalık ders saati ise 35 den 37 ye çıkarılmıştır. Yeni dersler olarak, haftada 3 saatlik Kimya ve 2 şer saatlik seçmeli Bilgisayar, haftada 2 saat okutulan Coğrafya ve 1 saat okutulan Seçmeli Sağlık Bilgisi dersleri kaldırılmıştır. Seçmeli derslerin haftalık ders saati 1 den 2 ye matematik dersinin 5 ten 6 ya yükseltilirken, Psikoloji dersi haftada 2 saatten 1 e Fizik dersi ise 7 saatten 4 saate indirilmiştir. Üçüncü sınıflarda ders çeşidi sınıfın 13 den 11 e indirilirken, 36 olan haftalık ders saati ise değişmemiştir. Yeni ders olarak haftada 4 saatlik Fizik, 2 şer saatlik Sosyoloji, Seçmeli Resim veya Müzik, İhtisaslaşmış Spor eklenirken, haftada 3 saatlik Felsefe, 2 saatlik Coğrafya ve 1 er saatlik Milli Güvenlik, Sağlık Bilgisi, Seçmeli Turizm dersleri kaldırılmıştır. Matematik ve Kimya derslerinin SGD, nr. 220,

137 haftalık saatleri azaltılırken Türk Dili ve Edebiyatı, Yabancı Dil ve Seçmeli derslerin, haftalık süreleri arttırılmıştır eğitim-öğretim yılı: Hazırlık sınıfı (4 çeşit ders, haftada 35 saat): Türkçe, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Terminoloji (Seçmeli). Birinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Biyoloji ve Sağlık Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, İhtisaslaşmış Spor, Seçmeli Resim veya Müzik. İkinci sınıf (13 çeşit ders, haftada 37 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli derslerden ikisi. Üçüncü Sınıf (11 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Sosyoloji, Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, (Seçmeli derslerden sadece iki tanesi). Bu öğretim yılında müfredat programında herhangi bir değişiklik olmamıştır eğitim-öğretim yılında, ders çeşit ve sayısı bakımından herhangi bir değişiklik yapılmadan bir önceki senenin müfredat programı uygulanmıştır ders yılı: Hazırlık sınıfı (4 çeşit ders, haftada 37 saat): Türkçe, Beden Eğitimi, Yabancı Dil (İngilizce), Resim veya Müzik. Buna göre Hazırlık sınıf müfredatında meydana gelen değişiklik şöyledir: Haftada 27 saat okutulan Yabancı Dil dersi 29 saate çıkarıldığından 35 saat olan haftalık ders programı da 37 saate yükseltilmiştir. Ayrıca haftada 2 saat okutulan Seçmeli Terminoloji dersi kaldırılıp yerine yine iki saatlik resim veya müzik konulmuştur. Birinci Sınıf (12 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Biyoloji ve Sağlık Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil (İngilizce), Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, Seçmeli Resim veya Müzik, Seçmeli Takviyeli Dil veya İkinci Yabancı Dil. (Seçmeli derslerden bir tanesi) Buna göre; Birinci sınıf müfredat programında yapılan değişiklik şöyledir: Kimya dersinin haftalık saati 2 den 3 e, Yabancı Dil (İngilizce) dersininki ise 8 den 9 a SGD, nr. 222, SGD, nr. 224, SGD, nr. 228,

138 çıkarılarak haftalık toplam ders saati 36 dan 38 e yükseltilmiştir. Ayrıca seçmeli dersler arasında Yabancı Dil e önem verilerek Takviyeli Dil (İngilizce) ve İkinci Yabancı Dil gibi dersler eklenmiştir. İkinci Sınıf (13 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T. C. Tarihi ve Atatürkçülük, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil (İngilizce), Seçmeli Bilgisayar, Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, Seçmeli Resim veya Müzik,(Seçmeli derslerden iki tanesi). Buna göre; İkinci sınıflarda daha önce haftada 8 saat okutulan Yabancı Dil (İngilizce) dersi ise 9 saate çıkarıldığından, haftalık toplam ders saati 37 den 38 e yükseltilmiştir. Üçüncü sınıf (11 çeşit ders, haftada 38 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil (İngilizce), Seçmeli Sosyoloji, Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, Seçmeli Resim veya Müzik, (Seçmeli derslerden iki tanesi). Üçüncü sınıflarda da yabancı dil dersinin haftalık saati 2 saat arttırılarak 9 saate çıkarıldığından haftalık toplam ders saati 38 e yükseltilmiştir. Bu öğretim dönemindeki en büyük değişiklik, Hazırlık sınıfından itibaren yabancı dil olarak İngilizce ye geçişin başlamasıdır eğitim-öğretim dönemi, müfredat programlarında önemli değişikliklerin yapıldığı bir öğretim yılıdır. Çünkü Milli Eğitim Bakanlığına bağlı sivil liselerde kredili sistem adı altında yeni bir sistem uygulanmaya başlanmış. (kredili sistem öğretim yılında ilk olarak bazı sivil liselerde uygulanmış öğretim yılında ise, tüm liseler yavaş yavaş bu sistemin içine alınmaya başlanmıştır.) Askeri liselerle, bazı sivil liselerde bu sistem uygulanmasa da, ona paralel olarak, bazı dersler kaldırılıp, bazılarının da haftalık saatleri yeniden düzenlenerek, müfredat programlarında önemli ölçüde hafifleme sağlanmıştır. Hazırlık sınıfı (4 çeşit ders, haftada 35 saat): Türkçe, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Terminoloji. Hazırlık sınıfındaki en önemli değişiklik, bütün kısımların yabancı dil olarak İngilizce öğretime başlamasıdır. Bunun yanında, daha önce seçmeli ders olarak okutulan Resim ve Müzik kaldırılarak, yerine Terminoloji dersi konulmuştur. Birinci Sınıf (11 çeşit ders, haftada 34 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Biyoloji ve Sağlık Bilgisi, Fizik, Kimya, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Takviyeli Dil veya İkinci Yabancı Dil, Seçmeli Müzik, Seçmeli İhtisaslaşmış SGD, nr. 228,

139 Spor (Seçmeli derslerden bir tanesi). Buna göre; Birinci sınıf müfredat programında yapılan değişiklik şöyledir: Ders sayısı 12 den 11 e, haftalık toplam ders saati ise 38 den 34 e indirilirken T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, dersi müfredat programından çıkarılmış. Tarih dersinin haftalık saati 2 den 3 saate çıkarılırken, Matematik 5 saatten 4 e, Kimya 3 saatten 2 ye, Biyoloji ve Sağlık Bilgisi 3 saatten 2 ye, Yabancı Dil ise 9 saatten 8 e indirilmiştir. İkinci sınıf (12 çeşit ders, haftada 36 saat): Türk Dili Ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Psikoloji, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Milli Güvenlik, Fizik, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Takviyeli Dil veya İkinci Yabancı Dil, Seçmeli Müzik veya Resim, Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, (Seçmeli derslerden iki tanesi). İkinci sınıf müfredatındaki değişiklikler şöyledir: Ders sayısı 13 ten 12 ye, haftalık toplam ders saati ise 38 den 36 ya indirilmiştir. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersi ile Kimya dersi müfredat programından çıkarılırken Coğrafya, Seçmeli Takviyeli Dil veya İkinci Yabancı Dil ile Seçmeli Kimya dersleri müfredat programına eklenmiş ayrıca Edebiyat ve Psikoloji, derslerinin haftalık ders saatlerinde azalma yoluna gidilmiştir. Üçüncü sınıf (11 çeşit ders, haftada 34 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Felsefe Grubu Dersleri, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Fizik, Matematik, Beden Eğitimi, Yabancı Dil, Seçmeli Bilgisayar, Seçmeli İhtisaslaşmış Spor, Seçmeli Resim veya Müzik, (Seçmeli derslerden iki tanesi). Buna göre; Üçüncü sınıf müfredat programında yapılan değişiklikler şöyledir: Haftalık toplam ders saati ise 38 den 34 e indirilirken haftada 2 saat okutulan Tarih ve Seçmeli Sosyoloji ile, 3 saat okutulan Kimya dersleri müfredattan çıkarılmış, haftada 2 şer saat olmak üzere Coğrafya, Felsefe Grubu Dersleri, Seçmeli Bilgisayar dersleri ise yeni müfredata eklenmiştir. Ayrıca Matematik, Fizik ve Yabancı Dil derslerinin haftalık ders saatleri de birer saat eksiltilmiştir eğitim-öğretim yılında, birinci ve üçüncü sınıf müfredatlarında bir önceki yıla göre bir değişiklik yapılmamışken; hazırlık sınıfında haftada 2 saat okutulan Terminoloji dersi yerine yine haftada 2 saat okutulmak üzere Seçmeli Resim veya Müzik dersi getirilmiştir. Birinci sınıflarda ise haftada 2 saat okutulan Seçmeli Kimya dersi, seçmeli olmaktan çıkarılıp, zorunlu dersler arasında yer almıştır SGD, nr. 230, SGD, nr. 232,

140 yapılmamıştır eğitim-öğretim yılında müfredatlarda herhangi bir değişiklik eğitim-öğretim yılı: Hazırlık sınıfında ve birinci sınıfta değişikliklere gidilmiştir. Hazırlık sınıfında Yabancı Dil dersi 29 saat iken 28 saate, Seçmeli Dersler (Resim-Müzik) 2 saatten bir saate indirilmiştir. birinci sınıfta ise; Tarih dersi 3 saatten iki saate indirilerek 38 saatlik yoğunluk, 37 saate indirilmiştir. Bu öğretim yılında, ikinci ve üçüncü sınıf müfredatlarında bir önceki yıllara göre herhangi bir değişiklik yapılmamıştır. Ayrıca Orta Asya Türk Cumuriyetleri nden misafir olarak gelen öğrencilere hazırlık sınıfında uygulanan ders saati yeniden belirlenerek onlar için ayrı bir ders dağıtım çizelgesi uygulamaya başlanmıştır eğitim-öğretim yılında, ikinci sınıfların haftalık ders dağıtım çizelgelerinde değişikliklere gidilerek, Coğrafya dersi 2 saatten 1 saate, İngilizce dersi 8 saatten 7 saate, Matematik dersi 6 saatten 5 saate, Fizik dersi 4 saatten 3 saate indirilmiş ancak, haftada 2 saat Geometri,1 saat Biyoloji dersi konmuştur. Hazırlık sınıfı (4 çeşit ders, 35 saat): Türkçe, İngilizce, Beden Eğitimi, Seçmeli Resim ve Müzik. Birinci sınıf (12 çeşit ders, 34 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji ve Sağlık Bilgisi, İngilizce, Beden Eğitimi, Seçmeli Ders (Bilgisayar, Resim, Müzik), Milli Güvenlik Bilgisi. İkinci sınıf (13 çeşit ders, 34 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, Tarih, Coğrafya, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Psikoloji, Matematik, Geometri, Fizik, Kimya, Biyoloji, İngilizce, Beden Eğitimi, Seçmeli Ders (Bilgisayar, Resim, Müzik). Üçüncü Sınıf (12 çeşit ders, 34 saat): Türk Dili ve Edebiyatı, TC. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Felsefe, Matematik, Fizik, Kimya, Bilgisayar, İngilizce, Beden Eğitimi, Alan Seçmeli Dersler, Seçmeli Ders (Resim, Müzik) eğitim-öğretim yılında, hazırlık sınıfındaki ders saatlerinde herhangi bir değişiklik olmamıştır. Birinci sınıfta (13 çeşit ders) Edebiyat, Tarih, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Coğrafya, Milli Güvenlik, Matematik, Fizik, Kimya, Bioloji, Bilgisayar, İngilizce, Seçmeli Fransızca ve Beden Eğitimi dersleri olmak üzere toplam 33 saat ders bulunmaktadır. İkinci sınıfta, Edebiyat, Tarih, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Psikoloji, SGD, nr. 242, SGD, nr. 244,

141 Coğrafya, Matematik, Geometri, Fizik, Kimya, Bioloji, İngilizce, Seçmeli Fransızca ve Beden Eğitimi dersleri olmak üzere toplam 34 saat ders veriliyordu. Üçüncü sınıfta, Edebiyat, T.C.İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, Felsefe, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Demokrasi ve İnsan Hakları, Matematik, Geometri, Fizik, Kimya, Bioloji, İngilizce, Seçmeli Fransızca ve Beden Eğitimi dersleri bulunuyordu. Toplam ders saati 34 saatti ve eğitim-öğretim müfredatında herhangi bir değişiklik yapılmamıştır eğitim-öğretim yılında yapılan değişiklikle müfredata Kimya Uygulamaları dersi konmuştur. Toplam ders saati 34 saatti eğitim-öğretim yılında müfredata 2 ders saati Güzel Konuşma ve Yazma dersi konulmuştur. Toplam ders saati 37 saatti eğitim-öğretim yılında Türkiye deki lise eğitimi dört yıla çıkarılmıştır. Bu uygulama neticesinde askeri liselerde bulunan hazırlık sınıfları da kaldırılmıştır. Yeni eğitim sistemine göre askeri liselerdeki dersler şu şekilde belirlenmiştir. Dokuzuncu sınıfta Tarih, Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi, Coğrafya, Dil ve Anlatım, Türk Edebiyatı, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Beden Eğitimi, İngilizce. Onuncu sınıf: Tarih, Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi, Coğrafya, Psikoloji, Milli Güvenlik, Dil ve Anlatım, Türk Edebiyatı, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Geometri, Sağlık Bilgisi, Beden Eğitimi, İngilizce, Almanca. Onbirinci sınıf: T.C. İnkılâp Tarihi ve Atatürkçülük, Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi, Felsefe, Dil ve Anlatım, Güzel Konuşma ve Yazma, Türk Edebiyatı, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Geometri, Trafik ve İlk Yardım, Beden Eğitimi, İngilizce, Almanca, Fransızca. Onikinci sınıf: Türk Edebiyatı, Güzel Konuşma ve Yazma, Dil ve Anlatım, Demokrasi ve İnsan Hakları, Din Kültürü ve Ahlâk Bilgisi, Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Geometri, Analitik Geometri, Beden Eğitimi, İngilizce, Almanca, Fransızca. Bu program çerçevesinde toplam ders saati 36 saatti MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 65, Haziran, 2002, Sayı MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 67, Eylül, 2004, Sayı MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 68, Eylül, 2005, Sayı

142 II. Eğitim-Öğretim Uygulamarı Işıklar Askeri Lisesinde Türkçe olarak Anadolu liselerinin Fen Bilimleri alanına denk program uygulanmaktadır. Bütün derslerde Talim ve Terbiye Kurulunca kabul edilen öğretim programları uygulanmaktadır. Harp Okullarında verilecek eğitime ön koşul teşkil eden ünite ve konuların dağılımına ilâveler yapılabilmektedir 290. Haftalık ders saati itibariyle Sosyal Dersler %29.17, Fen Dersleri %29.86, Yabancı Diller %30.56, Uygulamalı dersler %7.63, Rehberlik %2.78 oranında verilmektedir 291. Derslerin planlanmasında öğrencinin zamana bağlı olarak değişen algılama durumları dikkate alınarak dersler haftanın günlerine dengeli olarak dağıtılmakta olup yığılmalara meydan verilmemektedir. Teori ağırlıklı dersler sabah saatlerine, uygulama ağırlıklı dersler öğleden sonraki saatlere gelecek şekilde planlanmaktadır. Uygulama ağırlıklı dersler laboratuvar ve özel dershanelerde yapılmaktadır. Işıklar Askeri Lisesinde genel dershanelerin haricinde, özel dershane, laboratuvarlar ile eğitsel kol dershaneleri bulunmaktadır. Bu dershaneler günümüzün en ileri teknolojik altyapısı ile donatılmış şekilde eğitim-öğretim faaliyeti için hizmete sunulmuş vaziyettedir. Eğitim- Öğretim; Milli Eğitim ve Türk Silahlı Kuvvetlerinin amaçları, okulun amaçları, sınıfın amaçları, dersin amaçları ve konunun amaçları dikkate alınarak, program geliştirme ilkeleri doğrultusunda ve bu ilkelere göre oluşturulmuş ders dokümanları kullanılarak; kapalı devre tv. sistemi, ışıklarnet, bilgi toplama ve yayın arşivi, kütüphane, ölçme değerlendirme ve soru bankası, otomatik bilgi işlem merkezi ve rehberlik kısmının desteğinde ve karşılıklı bilgi ve imkan alışverişi yapılarak yürütülmektedir. Ayrıca öğretimi desteklemek öğrencilerin ilgi ve yeteneklerini geliştirmek, onlara askeri gelenek ve görenekler doğrultusunda hobiler kazandırmak, milli kültür ve değerlerini daha iyi tanımalarını sağlamak maksadıyla eğitsel kol faaliyetleri yürütülmektedir. Türkçe, Edebiyat, Tarih, T.C. Tarihi ve Atatürkçülük, Coğrafya, Felsefe, Psikoloji, Din Kültürü ve Milli Güvenlik Bilgisi Dersleri Sosyal Dersler Bölüm Başkanlığı bünyesinde okutulmaktadır. Sosyal dersler öğretiminde, Atatürk ilke ve inkılaplarını öğrenmiş ve benimsemiş, Türk milletinin üstün özellikleri olan milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerleri kavramış; yüreği ülke ve milliyet sevgisi ile çarpan, düzgün konuşma ve yazma niteliğini kazanmış öğrenciler yetiştirmek amaç edinilmiştir. Öğrencilerin 290 MEB Tebliğler Dergisi, Cilt 68, Eylül, 2005, Sayı IALT, s

143 istikbalde alacakları görevler göz önünde bulundurularak, sebep ve sonuç ilişkilerine dayanan tarihi olayların yorumuna da önem verilmektedir. Tarih ve T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersleri sistem yaklaşımı ile işlenmektedir. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük derslerinde kapalı devre televizyon kısmı arşivinden etkin bir şekilde yararlanılmaktadır. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersleri, dersin öğretimine uygun ortamı sağlayan Atatürkçülük Dershanesinde; coğrafya dersleri Coğrafya Dershanesinde; güzel konuşma ve yazma dersleri Güzel Konuşma ve Yazma Dershanesinde yapılmaktadır. Böylece eğitim ve öğretim ortamı zenginleşmiş olmaktadır. Bursa ili ve Türkiye çapında şiir, kompozisyon ve bilgi yarışmalarına iştirak edilmektedir. Türk dili ve edebiyatı dersi üzerinde önemle durularak öğrencilerin düzgün konuşma ve yazma yetenekleri geliştirilmekte, her öğrenci için Ana Dil Yetenek Geliştirme Formu düzenlenerek, dil gelişimi takip ve kontrol edilmektedir. Öğrencilerin, başta Türk yazarları olmak üzere edebi değerleri olan yazarları tanımaları ve onların eserlerini okumaları sağlanarak, öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırılmaktadır. Bu amaçla her öğrenciye her yıl en az çeşitli eser okuması ve bu eserler hakkında rapor düzenlemesi görevleri verilmektedir. Planlı konferanslar, öğrenci ve personele yönelik olarak yapılmaktadır. Sinema salonunda anma programları tertip edilmektedir. Bilgi yarışmaları, münazaralar, şiir ve kompozisyon yarışmaları gibi kültür etkinlikleri icra edilmektedir. Bursa ili ve Türkiye çapında organize edilen tüm kültürel faaliyet ve yarışmalara iştirak edilmektedir 292. Matematik, Fizik, Kimya, Biyoloji, Terminoloji ve Bilgisayar dersleri Fen Dersleri Bölüm Başkanlığı bünyesinde okutulmaktadır. Öğrencilerin; sebep-sonuç ilişkileri üzerinde durarak olaylara doğru teşhis koyma ve isabetli çare bulma yeteneğinin geliştirilmesi; Analiz ve sentez aşamalarına önem vererek kavrama, değerlendirme ve doğru karar verme becerilerinin arttırılması; Fikrini, tezini ve görüşünü, sağlam objektif bilgi ve verilere bağlama alışkanlığı ile hızlı işlem, çabuk düşünme, çabuk karar verme alışkanlığının kazandırılması; Harp Okulu öğretimini ve en son teknolojiyi takip edebilecek seviyeye getirilmesi, fen eğitiminin amaçlarını teşkil etmektedir. Fen dersleri mümkün olduğu kadar laboratuvarlara planlanmakta, deneysel çalışmalara daha çok ağırlık verilmekte, böylece; görerek, sorarak, deneyerek ve tartışma ortamı yaratılarak konuların daha iyi anlaşılması sağlanmaktadır. Tübitak bilgi 292 IALT, s

144 ve proje yarışmalarına azami katılım sağlanarak, öğrenciler teşvik edilmekte, özendirmeye ve gerekli desteği sağlayarak yetiştirilmelerine devam edilmektedir. Nitekim Tübitak yarışmalarında değişik branşlarda birçok dereceler elde edilmiştir 293. Yabancı dil öğretiminin amacı; dokuzuncu sınıfta orta, onuncu ve onbirinci sınıfta orta üstü, onikinci sınıfta ileri düzeyde dil becerisi gelişmiş öğrenci yetiştirmektir. Bu amaca ulaşabilmek için; yabancı dil öğretiminde modern teknolojinin sağladığı imkanlar ile her türlü görsel ve işitsel eğitim yardımcı malzemesinden istifade edilmekte, bilgisayar destekli İngilizce Dershanesinden, ders içi ve ders dışı ortamda İngilizce film dvd lerinin izlendiği cep sinemasından yararlanılmaktadır. Işıklar Askeri Lisesinde ana yabancı dil olarak İngilizce okutulmaktadır. İngilizce dersi, bütün sınıflarda olmakla beraber, dersin yoğunlukla işlendiği sınıf dokuzuncu sınıftır. Dokuzuncu sınıfta haftada 14 saat İngilizce eğitimi verilmektedir. Özellikle Dokuzuncu sınıfı dershaneleri, bu maksatla her türlü yardımcı ders aracıyla desteklenmiş durumdadır. Öğrencilerin konuşma eğitimi için ana dili İngilizce olan native speakerler (doğal konuşmacılar) görev yapmaktadır. Ayrıca İngilizce öğrenimi için her türlü kitap, dergi ve sözlük öğrencilerin hizmetine sunulmuştur. Yapılan İngilizce öğretimiyle öğrenciler, İngilizce yi ileri düzeyde konuşan, okuyan ve yazan bireyler olarak yetiştirilmektedirler. Ayrıca öğrenciler ikinci dil olarak Almanca ve Fransızca öğrenmektedir 294. Uygulamalı derslerin amacı; fiziksel yeterlilik ile zihin ve moral arasındaki ilişkileri geliştirerek sağlam, kuvvetli ve kendine güvenen askeri öğrenciler yetiştirmektir. Uygulamalı Dersler Bölüm Başkanlığı bünyesinde; Beden Eğitimi, Resim Eğitimi ve Müzik Eğitimi dersleri okutulmaktadır. Yapılan uygulamalarla öğrencilerin askerlik mesleğinin gerektirdiği şartlara hazırlanması hedeflenmektedir. Beden eğitimi dersleri spor salonu, açık hava spor tesisleri, kondisyon salonları ve çim sahada yürütülmektedir. Öğrencilerin hem fiziki yönden gelişmelerini hem de psikolojik olarak rahatlamalarını sağlayan en güzel spor branşlarından biri de Koşarak Hedef Bulmadır. Koşarak Hedef Bulma ile öğrencilerin harita kullanma yeteneklerinin gelişmesine de katkı sağlanmaktadır. Düzenlenen Havalı Silahlar Atış Yarışmalarında başarılı sonuçlar alınmaktadır. Kayak Takımı; Türk Silahlı Kuvvetleri Uludağ Kış 293 IALT, s IALT, s

145 Sporları Kayak Eğitim Merkezinde; Binicilik Takımı ise Gemlik te bulunan Askeri Veteriner Okulu ve Eğitim Merkez Komutanlığı nda çalışmalarını sürdürmektedir. Resim ve Müzik Eğitimi dersleri özel olarak donatılmış resim ve müzik dershanelerinde işlenmektedir. Eğitsel Kol ve Hobi Kulübü faaliyetleri ile amaçlanan; Öğrencileri sosyal hayata hazırlamak, yetenekli oldukları alanlarda geliştirmek, sağlıklı kişilik kazandırmak, genel bilgi ve becerilerini artırmak, disiplin ve kültürlerini geliştirmektir. Işıklar Askeri Lisesinde, öğrencilerin kişilik ve becerilerini, grup halinde çalışma alışkanlığı ile grup ruhunu geliştirmek amacıyla Eğitsel Kol ve Hobi Kulüpleri çalışmalarına büyük önem verilmektedir. Eğitsel Kol ve Hobi Kulüplerinin çalışmaları, tamamen bir öğrenci faaliyeti olarak, görevli öğretmenlerin nezaretinde gerçekleştirmektedir. Öğrencilere haftanın bütün günlerinde hobi çalışması yapabilmeleri için gerekli imkanlar sağlanmıştır. Öğrenciler yaptıkları çalışmaların ürünlerini değişik vesilelerle sergileme imkanını da bulabilmektedir. Öğrenciler ilgi duydukları alanlarda hobi faaliyetlerine katılmaktadır 295.Rehberlik ve danışma faaliyetlerindeki amaç; öğrencilerin okula, askerlik mesleğine uyum sağlamalarına ve problemlerine uygun çözüm yolları bulmalarına yardımcı olmaktır. Rehberlik ve danışma faaliyetleri her sınıfta mevcut danışmanlar, psikolog ve sosyal hizmet uzmanı ile sürdürülmektedir. Rehberlik ve danışma faaliyetlerinde: periyodik ve ani görüşmelerin yanı sıra; Verimli ders çalışma, sınav kaygısı, atılganlık eğitimi, iletişim becerilerini geliştirme, konularında da ihtiyaç duyan öğrencilere grup çalışmaları yapılmaktadır. Lider danışmanlığı faaliyetlerinde amaç öğrencilerde; Disiplinli, okula uyumlu, moral ve mesleki motivasyona sahip, birlik ruhu en üst düzeye ulaşmış, askerlik mesleğinin değerlerini bilen ve uygulayan bir kişilik yapısı oluşturmaktır. Bu amacı gerçekleştirmek için tüm öğrenciler planlı lider danışmanlığına alınmaktadır. Liderin ihtiyaç duyduğunda veya astın müracaatı hâlinde ani lider danışmanlığı uygulanmakta, sonuç alınamayan konularda öğrenci Rehberlik ve Danışma Kısım Amirliği ne sevk edilmektedir. Lider danışmanlığı ile öğrencilerin disiplin ve başarı durumları da yakından takip edilebilmekte, yerinde ve zamanında müdahalelerle en etkin şekilde yardım hizmeti sunulmaktadır Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s

146 III. Eğitim Öğretim Alt Sistemleri Eğitim-öğretimin planlanması ve program faaliyetleri, Plan Program Şube Müdürlüğünce yürütülmektedir. Eğitim-Öğretimin hedef ve amaçları doğrultusunda; yıllık ve ayrıntılı çalışma takvimleri oluşturulmakta, sınıflara göre haftalık ders programları yapılmakta ve derslere planlanacak öğretmenler belirlenmektedir. Yıllık sınav ve gözetmen planlamaları ile değerlendirmeler sonucunda geri besleme yapılacak derslerin kurs programları yapılmaktadır. Sıralı amirlerce gerçekleştirilecek olan denetlemelerin planları hazırlanmaktadır 297. Öğretmenlere yönelik olarak mesleki gelişimi destekleyici hizmet içi programları ve oryantasyon eğitimleri düzenlenmektedir. Öğretimin hedeflerine uygun olarak icra edilmesi maksadıyla programlar sürekli geliştirilmektedir. Öğrencilerin seçmeli derslere ve eğitsel kol ve hobi alanlarına planlaması yapılmakta, ders devam ve başarı durumları takip edilmektedir. Katılacakları bilimsel ve kültürel etkinliklerle yarışmaların planları gerçekleştirilmektedir. Eğitim-öğretim faaliyetlerine yönelik her türlü istatistik, veri, doküman hazırlanmakta, öğrencilere ait karne, takdir, teşekkür, tasdikname ve diploma gibi öğrenim belgeleri düzenlenmektedir 298. Işıklar Askeri Lisesinde sınav faaliyetlerini Ölçme Değerlendirme ve Soru Bankası Şubesi yürütmektedir. Soru bankasında öğretmenler tarafından sürekli güncellenen, çeşitli derslere ait, bilgi, kavrama, uygulama, analiz sentez ve değerlendirme düzeyinde sorular bulunmaktadır. Öğretim süresi içerisinde, öğrencilerin bilgi seviyesinin gelişimini ölçmek, sonuçları mevcut standartlarla karşılaştırmak, tespit edilen noksanlıkları geri besleme yoluyla gidererek, uygulanan öğretim metodlarının verimlilik ve etkinlik açısından bir değerlendirmesini yapmak, ölçme ve değerlendirme faaliyetlerimizin temel amacını teşkil etmektedir. Her iki kanaat döneminde ikişer kez çoktan seçmeli, birer kez de açık uçlu olmak üzere sosyal, fen ve yabancı dil derslerinden yılda altı kere planlı sınav uygulanmaktadır. Bu sınavlar öğrencilere aynı sorulardan aynı oturumda uygulanmaktadır. Sınav soruları, ölçme değerlendirme yöntem ve ilkeleri doğrultusunda programlanan bilgisayar yazılımı (ölçme değerlendirme bilgi sistemi) desteğiyle hazırlanmaktadır. Sınavların değerlendirilmesi, 297 IALT., s IALT., s

147 istatistiklerin alınması, notların karne sistemine aktarılması işlemleri de anılan yazılım ile otomatik olarak gerçekleştirilmektedir 299. Eğitim yardımcı malzemelerinden Eğitim Destek Şubesi sorumludur. Eğitim Destek Şubesi, ders kitapları, yansı, yansı makinesi, slayt makinesi, video, televizyon, teyp, ses ve video bant, bilgisayar, projeksiyon cihazı, laboratuar malzemesi gibi her türlü eğitim yardımcı malzemesini temin ve muhafaza edip faal halde bulundurarak eğitim öğretime katkıda bulunmaktadır. Eğitim Yardımcı Malzemeleri Kısmı Yabancı Diller, Fen ve Sosyal Dersler Bölüm Başkanlıkları bünyesinde bulunan laboratuvar ve özel dershanelerin eğitim-öğretim için hazır hale getirilmesinde temel sorumludur. Işıklar Askeri Lisesinde eğitim-öğretime destek olan hizmetlerden biri de kapalı devre televizyon sistemidir. Öğrenci dershanelerindeki televizyonların tamamı kapalı devre televizyon sistemine bağlıdır. Öğrencilerin bilgilendirilmesine yönelik çekim, kayıt ve yayınların yapıldığı kapalı devre sisteminde, derslerde yardımcı malzeme olarak kullanılan çok sayıda video kaset ve CD den oluşan bir arşiv bulunmaktadır. Işıklar Askeri Lisesinde; 5 bant üzerinden TV, Video, DVD, VCD yayını yapabilen 80 alıcıya bağlı, 58 kablolu yayın alabilen, canlı yayın yapabilen bir sistem mevcuttur 300. Işıklar Askeri Lisesinin bilgi sistemleri faaliyetlerini planlayan, koordine eden ve gelişen teknolojiyi yakından takip ederek özellikle eğitim ve öğretim faaliyetlerine yönelik gelişmeleri personel ve öğrencilerin hizmetine sunan Bilgi Sistemleri Kısım Amirliği, Okul Komutanlığı na bağlı olarak görev yapmaktadır. Bilgi Sistemleri Kısmı okuldaki tüm ünitelere sistem ve ağ yönetimi, bilgi sistemi, bilgi sistem güvenliği, yazılım geliştirme ve bilgi sistem malzemesinin bakım ve onarımı konularında teknik destek sağlamaktadır 301. Eğitim-Öğretim Bilgi Sistemi (Işıklarnet) öğrenme ortamını sayısal bağlamda desteklemek amacıyla kurulan ve okulumuzun vizyonunda yer alan öğrenci niteliklerini oluşturmakta ağırlıklı rol üstlenen bir eğitim-öğretim portalıdır. Bu sistemden okul içi ağ yapısına bağlı tüm dershaneler ve öğretmen-personel odalarından yararlanılabilmektedir. Sanal ders bölümünde, her ders öğretmeni adına açılan sitelere 299 Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s IALT., s IALT., s

148 görsel, işitsel ve yazılım içeren her türlü ders dokümanı yüklenerek, zengin ve sürekli bir öğretim ortamı yaratılmıştır. Ayrıca sınav tarihleri, yanıtları ve sonuçları yayınlanarak, yabancı dil derslerinin dinleme sınavları uygulanmakta ve kütüphane, e- kütüphane gibi okul içi sistemlere doğrudan erişilebilmektedir. Güncel okul etkinlikleri ve gazeteler yayınlanarak bilgiye erişim kolaylaştırılmaktadır. Bunların yanı sıra müzik ve sinema gibi moral destek unsurlarına da yer verilmektedir 302. Kalite Araştırma Geliştirme çalışmaları kapsamında; Süreç İyileştirme Timleri, Kalite Çemberleri, Bireysel Öneri Sistemi, Arge çalışmaları sürdürülmektedir. Eğitimöğretim ve yönetim sistemlerinin geliştirilmesi ve iyileştirilmesi, sosyal, kültürel ve fiziki imkanların geliştirilmesi, öğrenci başarısının en üst düzeye çıkarılması amacıyla en yüksek rütbeliden en küçük rütbeliye kadar tüm personelin fikirleri alınarak, toplam kalite yönetimi uygulamalarına katılımları sağlanmaktadır 303. Işıklar Askeri Lisesinde uygulanan eğitim-öğretim modeline en fazla desteği sağlayan birimlerden biri de okul kütüphanesidir. Öğrenciler ders dışındaki zamanlarının büyük bir bölümünü, derslere hazırlık, bilgi ve birikim kazanma, araştırma yapma, okuma alışkanlıklarını geliştirme amaçlarına yönelik çalışmalarda bulunmak amacıyla, internet ve bilgi erişim odaları ile okul kütüphanesinde geçirmektedir. Günün her saati ve hafta sonlarında öğrencilerin hizmetine açık olan kütüphane, öğrencilerin şehir kütüphanelerine gitmelerine gerek bırakmayacak bir kapasiteye sahiptir. Okuldaki bütün bilgisayarlardan kütüphane katalogları taranabilmekte, okuyucuda olan kitaplar rezerve edilebilmekte ve yeni yayın siparişi verilebilmektedir. Yeni hizmete girmiş olan kütüphane sistemi sayesinde, kütüphaneye gelmeye gerek kalmadan dijital ortamda hazırlanmış olan yayınlar okunabilmekte ve kütüphane CD leri kullanılabilmektedir. Bilgi Toplama ve Yayın Merkezi tarafından personele ve öğrencilere değişik konularda pek çok bilgi bülteni yayımlanmıştır. Işıklar Askeri Lisesi kütüphanesinde yaklaşık onbeşbin türde kırküçbinden fazla kitap mevcuttur. Ayrıca okul kütüphanesinde kitapların dışında, aktüel, bilim-teknik, sanat gibi değişik alanlarda aylık ya da haftalık çıkan yirmiyedisi Türkçe, altısı İngilizce olmak üzere toplam otuzüç adet dergi ve sekiz adet günlük gazete öğrenci ve personelin hizmetine sunulmaktadır. Tüm bunların yanında eğitim-öğretime yönelik 302 Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s

149 binbeşyüzü aşkın VCD ve DVD hem öğrencilerin hem de öğretmenlerin kullanımına sunulmuş durumdadır. Kütüphanedeki yayınların seçimi ile tasnifi bilgisayar destekli olarak yapılmaktadır. Kütüphanenin günlük ortalama okuyucu sayısı ikiyüzdür 304. IV. Sosyal, Kültürel ve Sportif Faaliyetler Okul sisteminde yer alan öğrenci, öğretmen ve diğer personelin başarılı olmaları için gerekli özendirici tedbirler alınmaktadır. Bu amaçla her hafta, öğrencilerle okul komutanı, öğrenci amiri, öğretim başkanı ve sınıf amirlerinin kendi odalarında çaylı sohbet toplantıları düzenlenmekte, doğrudan iletişim ortamı sağlanmaktadır. Bunların dışında öğrencilerin diğer komutanlarının aile ve sosyal yaşantıları hakkında bilgi sahibi olabilmeleri maksadıyla ev ziyaretleri düzenlenmektedir. Öğrenciler kendi aralarında ve okullarına gelen misafir öğrencilerle bilardo, masa tenisi, hazırlıksız konuşma, münazara, satranç, kelime oyunu ve bilgi yarışmaları vb. aktiviteler düzenlenmektedir. Öğrenciler dershanelerdeki televizyonlardan güncel ve aktüel olayları yakından takip etmekte ve internet aracılığı ile dünyaya açılmaktadır. Işıklar Askeri Lisesi öğrencileri sinema salonunda her türlü sosyal ve kültürel faaliyetlerini yürütebilmektedir. Bu kapsamda öğrenciler kendi aralarında ve misafir okul öğrencileri ile birlikte tiyatro, konser vb. faaliyetler düzenlemekte ve bu faaliyetleri sergileyebilmektedirler. Ayrıca düzenlenen sosyal faaliyetler çerçevesinde Işıklar Askeri Lisesine sevilen sanatçılar davet edilmekte, konserler ve söyleşiler düzenlenmektedir. Bu sayede öğrenciler sevdikleri sanatçıları yakından tanıma imkanı bulmaktadır. Öğrencilerimiz çevreci anlayışlarını, ağaç dikme faaliyetlerine gönüllü olarak katılmak suretiyle ortaya koymaktadırlar. Rehberlik ve Danışma Kısım Amirliği koordinatörlüğünde; öğrencilerin kültür, sanat, turistik ve tarihi özelliği olan gerek Bursa içi gerek Bursa dışı gezilere götürülmeleri sağlanmakta, ayrıca askeri liselerin tanıtımı kapsamında sivil okulların ziyaretleri kabul edilerek gerekli bilgilendirme yapılmaktadır. Işıklar Askeri Lisesi öğrencileri büyüklerine her zaman saygılı ve sevgi dolu gençler olarak yetişmektedir. İçinde bulundukları durumun daha kötüsünün olabileceğini düşünerek; ama geleceğe her zaman umutla ve güvenle bakan öğrencilerimiz için Güçsüzler Yurdu ve Huzurevi ziyaretleri ayrı bir önem taşımaktadır. Aile destek programları kapsamında 304 Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s

150 Işıklar Askeri Lisesi personeli ile eş ve çocuklarına gitar, İngilizce, bilgisayar, resim, izcilik, tenis vb. alanlarda kurslar düzenlenmektedir 305. Askeri liselerde sportif faaliyetler her zaman ayrı bir önem taşımıştır. Nitekim iyi bir fiziki yeterliliğe sahip olabilmenin temel yolu sportif faaliyetlerden geçmektedir. Işıklar Askeri Lisesinde de sportif faaliyetlere bu anlayışla yaklaşılmaktadır. Okulda beden eğitimi, ihtisaslaşmış spor (Atletizm, Basketbol, Voleybol, Hentbol, Jimnastik, Masa Tenisi), resim ve müzik dersleri, uygulamalı dersler bölüm başkanlığı bünyesinde okutulur. Öğrencilere; ileride askerlik mesleğinin gerektireceği şartlara hazırlamak için cesaret, kendine güven ve liderlik vasıflarının kazandırılması, sporu bir hayat tarzı olarak benimsemelerinin sağlanması, ruhen ve bedenen dayanıklı kişiler olarak yetiştirilmesi temel amaçtır. 306 Olimpik spor branş çalışmaları; mevcut spor tesisleri kitle sporunu teşvik edecek şekilde değerlendirilmekte, her öğrencinin yeteneğine uygun bir olimpik spor branşında çalıştırılması hedeflenmektedir. Bu amaçla faaliyet gösteren okul spor yurdu, yapılan programa göre hafta içindeki boş zamanlarda ve Cumartesi-Pazar günleri kendilerine tahsisi edilen yer ve zamanda, antrenörlerinin kontrolünde çalışmaktadır. Beden eğitimi ve ihtisaslaşmış spor dersleri bir adet kapalı spor salonu, dört çim saha, bir jimnastik cesaret alanı, açık havada dört adet basketbol sahası, bir tenis kortu, iki adet kondisyon salonunda sportif faaliyetler yürütülmektedir. İhtisaslaşmış spor derslerinde her öğrencinin yeteneğine uygun bir olimpik spor branşında çalıştırılması hedeflenmektedir. Bu amaçla öğrenciler, okulun spor tesislerinde hafta içi boş zamanlarda ve Cumartesi- Pazar günleri antrenörlerinin kontrolünde çalışmalar yapmaktadırlar. Olimpik spor branş takımları bu faaliyetlerini bir plan dahilinde okul tesislerinde ve Bursa bölgesinde mevcut özel ve resmi kuruluşların tesislerinden yararlanarak yürütmektedir. Düzenlenen Havalı Silahlar Atış Yarışmalarında başarılı sonuçlar alınmaktadır. Öğrencilerin hem fiziki yönden gelişmelerini hem de psikolojik olarak rahatlamalarını sağlayan en güzel spor branşlarından biri de Koşarak Hedef Bulma dır. Koşarak Hedef Bulma ile öğrencilerin harita kullanma yeteneklerinin gelişmesine de katkı sağlanmaktadır. Kayak Takımı, Türk Silahlı Kuvvetleri Uludağ Kış Sporları Kayak Eğitim Merkezi nde, Binicilik Takımı ise Gemlik te bulunan Askeri Veteriner Okulu ve Eğitim Merkez 305 Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s IALT., s

151 Komutanlığı nda çalışmalarını sürdürmektedir. Resim ve müzik dersleri özel olarak donatılmış bir resim dershanesi ve bir müzik dershanesinde yürütülür. Müzik dersleri etkinliği içinde öğrenciler, Türk halk müziği korosu oluştururlar ve anma günlerinde ve çeşitli etkinliklerde konserler vermektedirler. Öğrencilerin resim derslerinde yaptıkları çalışmalar okulda ve Bursa ili içerisindeki etkinliklerde sergilenmektedir Işıklar Askeri Lisesi Tanıtımı, s

152 SONUÇ Türk tarihinde ordu her zaman önemli bir rol oynamıştır. Bir devletin, kendi varlığını sürdürebilmesi, kendinden kat kat üstün olan diğer devletlere karşı mücadele ederek zaferler kazanabilmesi için şüphesiz diğer devletlerin askerinden daha üstün meziyetlere sahip savaşçılar yetiştirmesi gerekmektedir. Bu meziyetlerin başında cesaret, kahramanlık ve askeri eğitim gelmektedir. Türklerde ordu devletin doğal savunma gücü idi. Türk orduları daimi idi. Nitekim kadın erkek, yaşlı genç, herkes her an savaşabilecek durumda idi. Aralıksız devam eden muharebeler Hunlar da en iyi okul hizmetini görmüş ve böyle bir askeri eğitim ile bunun devamlı uygulamaları Türk atlı topluluklarının harp taktiklerini mükemmeliyete ulaştırmıştır. Orta Asya Türk devletlerindeki bu anlayış sonradan kurulan Türk devletlerinde de devam etmiştir. Nitekim askeri bir yapıya sahip olarak kurulan ve kısa sürede gelişen Osmanlı İmparatorluğu nun, beylikten devlete geçiş sürecinde en etkili faktör silahlı gücü olmuştur. Hızla gelişen fetihler, Osmanlı devlet adamlarının askeri alanda yeni bir yapılanmaları ve eğitim kurumlarını da oluşturmalarını sağlamıştır. Klasik dönemde Osmanlı Devleti nin gücünün zirveye çıktığı dönemde ordusunun da en etkili olduğu dönem olmuştur. Fakat zamanla Osmanlı elinde bulunan bu askeri ve eğitim alanındaki üstünlük zamanla sona ermiştir. Ortaçağlarda mayalanmaya başlayan Batı bilim ve teknolojisi, 18. yüzyılda Batı kültürünü laikleştirmiştir. Bu tarihten itibaren Batı tarihinin adeta yeni bir bölümü başlamıştır. Bu kültür askeri teknoloji ve eğitim ile sanayi alanında kendini gösterince, dünyanın değişik yerlerindeki kültürler bu gelişmeleri izleyerek kendi bünyelerinde uygulamaya çalışmışlardır. Osmanlı İmparatorluğu yöneticileri de uzun süren gerilemeyi durdurmak amacıyla ilk tedbir olarak, orduda bir takım reformalara gitmişlerdir. Bu reformlardan biri ise subay yetiştiren kaynaklar üzerinde durmak olmuştur. Bu çerçevede gerçekleştirilen yeniliklerin en önemlisi, çağdaş bilgilere sahip subay yetiştirmek amacıyla Harp Okulu ve askeri liselerin açılması olmuştur. Açılan askeri liselerden bir tanesi de günümüzde de eğitim-öğretim faaliyetini sürdürmekte olan ve 162 yıllık bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesidir. 142

153 1845 yılında Abdülmecit döneminde, askeri idadilerin açılması için Bâb-ı Ali de Baş Tercüman Fuat Paşa, Sadrazam Arif Hikmet Bey ve Okullar Bakanı Emin Paşa dan oluşan bir komisyon kurulmuş ve sürekli büyüyen bir çınarın toprağa dikilmesini sağlayan karar alınmıştır. Bursa da açılması düşünülen askeri lise için görevlendirilen Yüzbaşı Ali Efendi, Vali ve ileri gelenlerle yaptığı görüşmeler sonucunda şimdi eski valilik binasının bulunduğu bölgeye yakın bir kumaş fabrikasının kamulaştırılmasını sağlamış ve gerekli tadilatlar yapılarak Bursa Mekteb-i Fünûn-u İdadisi 14 Şubat 1847 tarihinde öğretimine başlamıştır. Okul mevcudunun artması, mevcut binanın her açıdan yetersiz gelmesi nedeniyle okul binası Uludağ ın eteklerinde şehre hakim bir bölgede yeniden inşa edilmiştir. 29 Mayıs 1892 tarihinde Bursa Valisi Münir Paşa tarafından törenle açılan okul, öğretime bu tarihten itibaren yeni binasında devam etmiştir. Bu nedenle her yıl okulun kuruluş yıldönümü törenle kutlanmaktadır ve tarihleri arasında öğrenime iki kez ara verilmiştir. Okul, eğitim öğretime ilk ara verilmesinden sonra 28 Kasım 1922 de Bursa Askeri İdadisi adıyla tekrar açılmıştır. Ancak bu defa, ibtidai birinci sınıftan rüştiye yedinci sınıfa kadar olmak üzere yedi sınıf üzerinden açılmıştır. Okulun ilk öğrencileri Kazım Karabekir Paşa nın doğudan getirdiği savaş yetimi çocuklar ile okulda görevli subayların çocukları idi. Ertesi yıllarda eski öğrenciler de tekrar çağrılmış, okul 12 sınıfa tamamlanarak eğitim-öğretim faaliyetine devam etmiştir yılında kabul edilen Tevhid-i Tedrisat Kanunu uyarınca Askeri okullar Milli Savunma Bakanlığına bağlı olmaktan çıkarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlandı. Bu sebeple döneminde Bursa Askeri İdadisi sivil bir okul haline dönüştürüldü ve Bursa İkinci Lisesi adını aldı. Ancak bu durum bir yıl sürmüş ve okul, öğretim yılında bu defa Bursa Askeri Lisesi adıyla tekrar açılmıştır eğitim-öğretim yılından 1961 e kadar II. Dünya Şavaşı dahil eğitim-öğretime hiç ara vermeden faaliyetini devam ettiren Işıklar Askeri Lisesi 31 Temmuz 1961 tarihinde lağvedilmiştir. Binalar 1nci Ordu İstihbarat Birliği tarafından teslim alınmıştır yılından itibaren de Personel Okulu olarak kullanılmıştır. Okul ilk açılışından 127 yıl sonra, 28 Eylül 1974 te yapılan bir törenle ikinci kez, Işıklar Askeri Lisesi adıyla açılmıştır. Işıklar Askeri Lisesinde eğitim-öğretim faaliyetlerinin çağdaş, ferah ve huzur veren bir ortamda yapılabilmesi için en yoğun çalışma yılları arasında 143

154 gerçekleştirilmiştir. Kuruluşundan bugüne kadar her alanda emsallerine örnek teşkil eden Işıklar Askeri Lisesi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin önemli kademelerinde görev yapmış sayısız değerli komutanın yetiştiği bir ilim ve irfan ocağı olmuştur. Çağdaş eğitim ve öğretim kapsamında; öğrenciyi merkeze alan eğitim felsefesine uygun olarak, Silahlı Kuvvetlerin mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte, Harp Okullarında eğitim ve öğretimi izleyebilecek bilimsel alt yapı ile donanmış, temel askeri bilgi ve davranışları kazanmış, üstün bedeni yeteneğe sahip, iletişim becerisi gelişmiş, insanlığa saygı, vatan, millet sevgisi, şeref ve bağımsızlık kavramlarını kendisine ilke edinmesinin yanı sıra Atatürkçü Düşünce Sistemini özümsemiş ve bunu bir yaşam tarzı olarak benimseyerek kendine rehber edinmiş askeri öğrenciler yetiştirmektir. Yapmış olduğumuz bu çalışmanın sonucunda görmekteyiz ki, 1845 ten beri bazı kesintiler dışında, Türk ordusuna subay adayı yetiştirmek gibi önemli bir görevi yerine getiren Işıklar Askeri Lisesinin kuruluşunu, geçirdiği aşamaları, ulaştığı düzey ve eğitim-öğretim sistemini, tarihi süreç içerisinde incelemek Türk eğitim tarihinin önemli bir aşamasını ve askeri eğitimin geçirdiği evreleri de ortaya koymaktadır. Askeri liselerin açılmasındaki amaç günümüzde olduğu gibi Harp Okullarına öğrenci yetiştirmektir. Işıklar Askeri Lisesi, Türk eğitim tarihi içerisindeki ilk liseler arasında yer almaktadır. Türk eğitim sisteminin çağdaşlaşmasında askeri okulların öncü kurumlar olduğu bilinmektedir. Çok köklü bir geçmişe sahip olan Işıklar Askeri Lisesi, bugüne kadar Türk milletinin hizmetine, Türk Silahlı Kuvvetlerine binlerce subay adayı yetiştirmiş, Türk kültürünün çağdaş uygarlık seviyesinin üzerine çıkartılma mücadelesine önemli katkılarda bulunmuş, önemli bir okul durumundadır. Sonuç olarak Türk askeri teşkilatının modernleşmesi eğitim kurumlarında ortaya çıkan bir durumdur. Türk modernleşmesinin en önemli ayağını eğitim oluşturmaktadır. Askeri eğitimin modernleşmesi sürecinde ortaya çıkan Bursa Işıklar Askeri Lisesinin kuruluşu, geçirdiği aşamalar ve günümüze gelişi sadece askeri eğitim açısından değil, Türk eğitiminin geldiği noktayı anlamak açısından da son derece önemlidir. 144

155 EKLER EK-1* * Sultan Abdülmecit in, birisi de Bursa da olmak üzere, askeri idâdîlerin açılması için yayınladığı irade-i seniye. 145

156 EK-2* * Bursa Askeri İdâdî binasının 29 Mayıs 1308 (10 Haziran 1892) Cuma günü, Bursa Valisi Münir Paşa tarafından törenle hizmete açılışı. 146

157 EK-3* * Gazi Ahmet Muhtar Paşa Sitesi (A Blok) nin üzerindeki kitabe. 147

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray

1-MERKEZ TEŞKİLATI. A- Hükümdar B- Saray 1-MERKEZ TEŞKİLATI A- Hükümdar B- Saray MERKEZ TEŞKİLATI Önceki Türk ve Türk-İslam devletlerinden farklı olarak Osmanlı Devleti nde daha merkezi bir yönetim oluşturulmuştu.hükümet, ordu ve eyaletler doğrudan

Detaylı

Osmanlı'da devşirme sistemi

Osmanlı'da devşirme sistemi On5yirmi5.com Osmanlı'da devşirme sistemi Osmanlı Devleti'nde uygulanan devşirme sistemi nedir? Nasıl uygulanır? Yayın Tarihi : 19 Şubat 2014 Çarşamba (oluşturma : 7/16/2017) 623 yıl boyunca hakimiyet

Detaylı

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI:

ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI: DOĞUBAYAZIT M. M. FAHRETTİN PAŞA ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ 2015-2016 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIFLAR SEÇMELİ TARİH DERSİ 1. DÖNEM 2. ORTAK SINAV SORULARI A GRUBU ADI SOYADI: SINIFI: NUMARASI: PUANI: SORULAR

Detaylı

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi

DURAKLAMA DEVRİ. KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ  Youtube Kanalı: tariheglencesi DURAKLAMA DEVRİ KPSS YE HAZIRLIK ARİF ÖZBEYLİ Youtube Kanalı: tariheglencesi 05.08.2017 OSMANLI DEVLETİ NİN GENEL DURUMU XVII.YÜZYILDA OSMANLI- AVUSTRYA VE OSMANLI- İRAN İLİŞKİLERİ a-avusturya ile İlişkiler

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2

İÇİNDEKİLER GİRİŞ BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI. 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2 İÇİNDEKİLER GİRİŞ 1. Dersin Amacı ve Önemi... 1 2. Kaynaklar-Tetkikler... 2 BÖLÜM 1 OSMANLI SARAYLARI 1. OSMANLI SARAYLARININ TARİHİ GELİŞİMİ... 7 2. İSTANBUL DAKİ SARAYLAR... 8 2.1. Eski Saray... 8 2.2.

Detaylı

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL

OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI XVIII. YÜZYIL OSMANLI DA 18. YÜZYIL GERİLEME DÖNEMİ DİR. Yaklaşık 100 yıl sürmüştür. 18. Yüzyıldaki Islahatların Genel Özellikleri -İlk kez Avrupa daki

Detaylı

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14

Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Perşembe, 12 Kasım :53 - Son Güncelleme Çarşamba, 25 Kasım :14 Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Flash Anlatım Kuruluş Dönemi Osmanlı Kültür ve Uygarlığı Ders Notu OSMANLI KÜLTÜR VE MEDENİYETİ (1300-1453) 1. OSMANLI'DA DEVLET ANLAYIŞI Türkiye Selçuklu Devleti

Detaylı

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ

SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ BAKİ SARISAKAL SAMSUN BAHRİYE MEKTEBİ 1880 yılının başında Samsun da açıldı. Üçüncü Ordu nun sorumluluğu altındaydı. Okulun öğretmenleri subay ve sivillerdi. Bu okula öğrenciler

Detaylı

OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ

OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ OSMANLI EĞİTİM SİSTEMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Medreseler çok güçlü yaygın eğitimi kurumu haline gelmiş ve toplumu derinden etkilemiştir.

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 017-018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 10. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1. 1. XIV. yüzyıl başlarında

Detaylı

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 0. SINIF TARİH DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI. OSMANLI DEVLETİ NİN KURULUŞU (00-5). XIV. yüzyıl başlarında Anadolu, Avrupa ve Yakın

Detaylı

II. BÖLÜM LK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETLER

II. BÖLÜM LK MÜSLÜMAN TÜRK DEVLETLER İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ... V GİRİŞ...1 1. Eğitime Neden İhtiyaç Vardır?...1 2. Niçin Eğitim Tarihi Okuyoruz?...2 I. BÖLÜM İSLAMİYET TEN ÖNCEKİ TÜRK EĞİTİMİ 1. Eski Türklerde Eğitim Var mıdır?...5 2. Hunlarda

Detaylı

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR

ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR ARAYIŞ YILLARI (17.YÜZYIL) (DURAKLAMA DÖNEMİ ) ISLAHATLAR AYAKLANMALAR 1. Osmanlı Devleti nde Yeniçeri Ocağı nı kaldırmak isteyen ilk padişah II. dır. Osman 2. Genç Osman saray ile halk arasındaki kopukluğu

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : OSMANLI TARİHİ II Ders No : 0310440158 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili Öğretim

Detaylı

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ

SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ 1 SÜLEYMAN ŞAH TÜRBESİ Gürbüz MIZRAK Süleyman Şah Türbesi ve bulunduğu alan Suriye'nin Halep ilinin Karakozak Köyü sınırları içerisindeydi. Burası Türkiye'nin kendi sınırları dışında sahip olduğu tek toprak

Detaylı

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER

İÇİNDEKİLER... SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp BELGELER İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... BELGELER III SAYFA NUMARASI 1. Genelkurmay Başkanlığının Afyon ve Kocaeli mıntıkalarındaki duruma dair 3 Ekim 1921 tarihli Harp Raporu... 1 2. Ali İhsan Paşa nın Güney

Detaylı

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA)

SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA) SORU CEVAP METODUYLA TEKRAR (YÜKSELİŞ-DURAKLAMA VE AVRUPA) Osmanlı devletinde ülke sorunlarının görüşülüp karara bağlandığı bugünkü bakanlar kuruluna benzeyen kurumu: divan-ı hümayun Bugünkü şehir olarak

Detaylı

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ

AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ AVRUPA VE OSMANLI (18.YÜZYIL) GERİLEME DÖNEMİ 1. Osmanlı İmparatorluğu nun Gerileme Devrindeki olaylar ve bu olayların sonuçları göz önüne alındığında, aşağıdaki ilişkilerden hangisi bu devir için geçerli

Detaylı

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri

9. HAFTA. Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 9. HAFTA Ulusal sağlık politikaları: Osmanlı İmparatorluğu ve sağlık hizmetleri 2 Sağlık hizmetleri daha çok saraya ve orduya yönelik olarak yürütülmüştür. Devletin tek resmi sağlık örgütü sarayda yer

Detaylı

FRANCHISE KİMİN BULUŞU NASIL BAŞLADI? NASIL GELİŞTİ?

FRANCHISE KİMİN BULUŞU NASIL BAŞLADI? NASIL GELİŞTİ? 1 FRANCHISE KİMİN BULUŞU NASIL BAŞLADI? NASIL GELİŞTİ? DÜNYADA FRANCHISE 2 TÜRKİYE 1994- İlk franchise fuarı açıldı 1991- UFRAD kuruldu 1985- McDonald s açıldı, Turyap, Sağra franchise verdi ABD 1960-

Detaylı

Klasik Dönem Merkez Teşkilatı

Klasik Dönem Merkez Teşkilatı Klasik Dönem Merkez Teşkilatı Önceki Türk ve Türk-İslam devletlerinden farklı olarak Osmanlı Devleti'nde daha merkezî bir yönetim oluşturulmuştu. Hükûmet, ordu ve eyaletler doğrudan doğruya padişahın şahsına

Detaylı

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders

UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders UZAKTAN EĞİTİM MERKEZİ Atatürk İlkeleri ve İnkilâp Tarihi 1 1.Ders XIX. YÜZYIL ISLAHATLARI VE SEBEPLERİ 1-İmparatorluğu çöküntüden kurtarmak 2-Avrupa Devletlerinin, Osmanlı nın içişlerine karışmalarını

Detaylı

a. Merkez Yönetiminin Bozulması

a. Merkez Yönetiminin Bozulması Yazı İçerik Merkez Yönetiminin Bozulması Eyalet Yönetiminin Bozulması Ordu ve Donanmanın Bozulması Eğitim Sisteminin Bozulması Ekonomik Durumun Bozulması Toplum Yapısının Bozulması Osmanlı İmparatorluğunun

Detaylı

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ

İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ TALAS SAVAŞI (751) Diğer adı Atlık Savaşıdır. Çin ile Abbasiler arasındaki bu savaşı Karlukların yardımıyla Abbasiler kazanmıştır. Bu savaş sonunda Abbasilerin hoşgörüsünden etkilenen

Detaylı

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik

OSMANLI YAPILARINDA. Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik OSMANLI YAPILARINDA İZNİK ÇİNİLERİ Kaynak: Sitare Turan Bakır, İznik Çinileri, KültK ltür r Bakanlığı Osmanlı Eserleri, Ankara 1999 Adana Ramazanoğlu Camii Caminin kitabelerinden yapımına 16. yy da Ramazanoğlu

Detaylı

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi.

Devleti yönetme hakkı Tanrı(gök tanrı) tarafından kağana verildiğine inanılırdı. Bu hak, kan yolu ile hükümdarların erkek çocuklarına geçerdi. Orta Asya Türk tarihinde devlet, kağan adı verilen hükümdar tarafından yönetiliyordu. Hükümdarlar kağan unvanının yanı sıra han, hakan, şanyü, idikut gibi unvanları da kullanmışlardır. Kağan kut a göre

Detaylı

ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI

ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI MİLLİ SAVUNMA BAKANLIĞI MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ www.msu.edu.tr ASTSUBAY MESLEK YÜKSEKOKULLARI MİLLİ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ KONAKLAR MAHALLESİ, ORG. İZZETTİN AKSALUR CAD. 34334 BEŞİKTAŞ / İSTANBUL

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ...11 BİRİNCİ BÖLÜM İLK TÜRK DEVLETLERİNDE EĞİTİM 1.1. HUNLARDA EĞİTİM...19 1.2. GÖKTÜRKLERDE EĞİTİM...23 1.2.1. Eğitim Amaçlı Göktürk Belgeleri: Anıtlar...24 1.3. UYGURLARDA

Detaylı

Türk Eğitim Tarihi. Program İçeriği Dr. Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi

Türk Eğitim Tarihi. Program İçeriği Dr. Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türk Eğitim Tarihi Program İçeriği Dr. Ali Gurbetoğlu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Eğitim Fakültesi Sunu İçeriği: A. Program Akışı B. Derslerin İşlenişi C. Başlıca Kaynaklar D. Değerlendirme Esasları

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE

İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE İSLAMİYETİN KABÜLÜNDEN SONRAKİ EĞİTİMİN TEMEL ÖZELLİKLERİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Türk toplumlarında ilk kez medrese denen eğitim

Detaylı

Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez

Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez Osmanlı Devlet teşkilatında, gerek yönetim alanında,gerekse askeri alanda bazı değişiklikler olmuştur. Bu değişikliklerin bir kısmı merkez teşkilatında bir kısmı da taşra teşkilatında olmuştur.bilhassa

Detaylı

Gazi Ahmet Muhtar Paşa

Gazi Ahmet Muhtar Paşa Evrensel Bakış Açısı Gürbüz Evren Cepheden Cepheye Koşan Komutan: Gazi Ahmet Muhtar Paşa O smanlı Devletinin son dönemlerinde, ordunun en önemli komutanlarından biri de, Gazi Ahmet Muhtar Paşa dır. Verilen

Detaylı

Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya

Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya Türklerin İslamiyeti kabul etmeleriyle birlikte hukuk sisteminde değişiklikler yaşanmıştır. Töre devam etmekle birlikte Şeri Hukuk ta uygulanmaya başlamıştır. Böylelikle Türk-İslam devletlerinde Hukuk

Detaylı

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI

OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DEVLETI NDE TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI OSMANLI DA TAŞRA TEŞKILATI TAŞRA VE EYALET YÖNETIMI İstanbul un merkez kabul edildiği Osmanlı Devleti nde, başkentin dışındaki tüm topraklar için taşra ifadesi

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS Türk İdare Tarihi TİT323 5 3+0 3 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin

Detaylı

II. MAHMUT (1808-1839) DÖNEMİ TANER ÖZDEMİR DETAY TARİHÇİ

II. MAHMUT (1808-1839) DÖNEMİ TANER ÖZDEMİR DETAY TARİHÇİ II. MAHMUT (1808-1839) DÖNEMİ TANER ÖZDEMİR DETAY TARİHÇİ TÜRK TELEKOM NURETTİN TOPÇU SOSYAL BİLİMLER LİSESİ TARİH ÖĞRETMENİ Halk arasında gâvur padişah ve püsküllü bela olarak adlandırılan padişah II.

Detaylı

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5

SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 SULTAN MEHMET REŞAT IN RUMELİ SEYAHATİ 5 BAKİ SARISAKAL SELANİK Selanik 26 Mayıs: Selanik Limanında Padişahın Gelişini Bekleyen Selanik Valisi İbrahim Bey ve Hükümet Erkânı Selanik Limanında Padişahı Bekleyen

Detaylı

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak

Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Kazak Hanlığı nın kuruluşunun 550. yılı dolayısıyla Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümümüzce düzenlenen Kazak Hanlığı ve Kazakistan konulu bu toplantıda Kısaca Kazak

Detaylı

TIP BAYRAMI DR. YAHYA R. LALELİ

TIP BAYRAMI DR. YAHYA R. LALELİ TIP BAYRAMI DR. YAHYA R. LALELİ ANKARA ROTARY KLÜBÜ 14 MART 2018 HİLTON OTEL, ANKARA Türkiye de 14 Mart ta Kutlanan Tıp Bayramının Anlamı: Tıp alanından çalışanların hizmet sorunlarının tartışıldığı, bilime

Detaylı

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir?

Bu durum, aşağıdakilerden hangisin gösteren bir kanıt olabilir? DÜNYA GÜCÜ OSMANLI 1. Anadolu Selçuklu Devleti zamanında ve Osmanlı İmparatorluğu nun Yükselme döneminde Anadolu daki zanaatkarlar lonca denilen zanaat gruplarına ayrılarak yöneticilerini kendileri seçmişlerdir.

Detaylı

İÇİNDEKİLER TAKDİM ÖNSÖZ KISALTMALAR

İÇİNDEKİLER TAKDİM ÖNSÖZ KISALTMALAR İÇİNDEKİLER TAKDİM XI ÖNSÖZ XV KISALTMALAR XXI TABLOLAR XXIII GİRİŞ 1 I. Kaynaklar 1 A. Kaynak Kitaplar 1 1. Top Dökümü ve Topçuluk Konusunda İlk Eserler 3 2. Osmanlılarda Top Dökümü ve Topçuluk Konusunda

Detaylı

1.1.1.Acemi Ocağı Teşkilatı

1.1.1.Acemi Ocağı Teşkilatı 1.1.1.Acemi Ocağı Teşkilatı Rumelideki fetihler gelişmeye başlayınca daha çok askere ihtiyaç duyulmuştu. Yaya ve Müsellem kuvvetleri ihtiyacı karşılayamıyor ve elde daimi bir ordunun bulunması gerekiyordu.

Detaylı

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ GİRİŞ Prof.Dr. Zekai Celep İnşaat Mühendisliğine Giriş GİRİŞ 1. Dersin amacı ve kapsamı 2. Askeri mühendislik ve sivil mühendislik 3. Yurdumuzda inşaat mühendisliği 4. İnşaat

Detaylı

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ

MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ MİLLÎ SAVUNMA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜK MÜZESİ Millî Savunma Üniversitesi Müzesi; Türk Silahlı Kuvvetlerinin en üst düzeyde eğitim, öğretim ve bilim kuruluşu olan Millî Savunma Üniversitesi (Harp Akademileri)

Detaylı

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ

MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ MARMARA ÜNİVERSİTESİ ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ EĞİTİM BİLİMLERİ BÖLÜMÜ PDR ANA BİLİM DALI 2018 BAHAR YARIYILI TÜRK EĞİTİM TARİHİ DERSİ İZLENCESİ Dersi Veren: Osman SEZGİN Telefon: (216) 521 97 97 E-posta:

Detaylı

Svl.Me.Alev KESKİN-Svl.Me.Betül SAYIN*

Svl.Me.Alev KESKİN-Svl.Me.Betül SAYIN* Svl.Me.Alev KESKİN-Svl.Me.Betül SAYIN* * Gnkur.ATASE D.Bşk.lığı Türk kültüründe bayrak, tarih boyunca hükümdarlığın ve hâkimiyetin sembolü olarak kabul edilmiştir. Bayrak dikmek bir yeri mülkiyet sahasına

Detaylı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta İktisat Tarihi I 13-14 Ekim II. Hafta Osmanlı Kurumlarının Kökenleri 19. yy da Osmanlı ve Bizans hakkındaki araştırmalar ilerledikçe benzerlikler dikkat çekmeye başladı. Gibbons a göre Osm. Hukuk sahasında

Detaylı

HÜKÜMDAR TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI. KONU ANLATIMI tarihyolu.com TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE HATUN TÜRK-İSLAM KÜLTÜRÜNÜN ORTAYA ÇIKIŞI

HÜKÜMDAR TÜRK İSLAM DEVLETLERİNDE DEVLET TEŞKİLATI. KONU ANLATIMI tarihyolu.com TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE HATUN TÜRK-İSLAM KÜLTÜRÜNÜN ORTAYA ÇIKIŞI TÜRK-İSLAM DEVLETLERİNDE HATUN TÜRK-İSLAM KÜLTÜRÜNÜN ORTAYA ÇIKIŞI Talaş Savaşı'ndan sonra İslamiyet, Türkler arasında hızla yayılmaya başladı. X. yüzyıldan itibaren Türklerin İslam medeniyetinin etkisi

Detaylı

( Özet - Abstract ) 1-8 s ind

( Özet - Abstract ) 1-8 s ind Literatür Dergisi - Türk Eğitim Tarihi Türkiye Araştırmaları Literatür nin Güz Dergisi 2008 sayısı, daha önceki sayılarında dolaylı olarak ve ilgili konu çerçev Derginin bu sayısındaki yazılar, diğerlerinde

Detaylı

Türkiye'nin En Çok Satan. TARİH ten

Türkiye'nin En Çok Satan. TARİH ten Türkiye'nin En Çok Satan TARİH ten Editör: Suat DÜZ Zehra SAVAŞ ÖZTÜRK Selami REİSOĞLU KPSS TARİH DERS NOTLARI Yayın Yönetmeni: Arzu Batur Dizgi-Grafik Tasarım: Didem Kestek Kapak Tasarımı: Didem Kestek

Detaylı

ÜNİTE:1. Osmanlı Devleti nde Yenileşme Çabaları ÜNİTE:2. Türkiye de Reform Arayışları ( ) ÜNİTE:3. Türkiye de Meşrutiyet Dönemleri ÜNİTE:4

ÜNİTE:1. Osmanlı Devleti nde Yenileşme Çabaları ÜNİTE:2. Türkiye de Reform Arayışları ( ) ÜNİTE:3. Türkiye de Meşrutiyet Dönemleri ÜNİTE:4 ÜNİTE:1 Osmanlı Devleti nde Yenileşme Çabaları ÜNİTE:2 Türkiye de Reform Arayışları (1839-1908) ÜNİTE:3 Türkiye de Meşrutiyet Dönemleri ÜNİTE:4 Avrupa ve Türkiye (1838-1918) ÜNİTE:5 1 Mondros tan Lozan

Detaylı

ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri

ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri ATATÜRK ün Balmumu Heykelleri Balmumu heykellerinin en önemli özelliği; Atamızın ölümünde yüzünden alınan masktan bire bir çalışılmış olup 2008 yılından itibaren müzemizde sergilenmeye başlanmıştır. Sağ

Detaylı

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845)

AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) AKÇAABAD VAKFIKEBĠR NÜFUS KÜTÜĞÜ - (1835-1845) C. Yunus Özkurt Osmanlı döneminde ilk genel nüfus sayımı, II. Mahmud döneminde 1831 (Hicri: 1246) yılında alınan bir karar ile uygulanmaya başlamıştır (bundan

Detaylı

Osmanlı larda Ordu. Kapıkulu Ordusu:

Osmanlı larda Ordu. Kapıkulu Ordusu: Osmanlı larda Ordu Osmanlı ordusu başlangıçta aşiretlerden gelen atlı birlikler ile gönüllü yaya askerlerden oluşurken 14. yüzyılın ortalarından itibaren büyük bir gelişme gösterdi. En gelişkin dönem sayılan

Detaylı

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III

İÇİNDEKİLER... SUNUŞ III SUNUŞ İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER... III BİRİNCİ BÖLÜM SİYASİ, COĞRAFİ DURUM VE ASKERÎ GÜÇLER 1. Siyasi Durum... 1 a. Dış Siyasi Durum... 1 b. İç Siyasi Durum... 2 (1) Birinci Dünya Savaşı Öncesi Osmanlı Devleti

Detaylı

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt

Proje Adı. Projenin Türü. Projenin Amacı. Projenin Mekanı. Medeniyetimizin İsimsiz Taşları. Mimari yapı- anıt Önsöz Medeniyet; bir ülke veya toplumun, maddi ve manevi varlıklarının, düşünce, sanat, bilim, teknoloji ürünlerinin tamamını ifade eder. Türk medeniyeti dünyanın en eski medeniyetlerinden biridir. Dünyanın

Detaylı

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI

YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI YILDIRIM BEYAZIT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TARİH BÖLÜMÜ LİSANSÜSTÜ PROGRAMLARI TARİH TEZLİ YÜKSEK LİSANS Tezli yüksek lisans programında eğitim dili Türkçedir. Programın öngörülen süresi 4

Detaylı

Ülkemizde Tıp Fakültelerinin tarihi

Ülkemizde Tıp Fakültelerinin tarihi Ülkemizde Tıp Fakültelerinin tarihi 1 Bütün dünler, bugünleri aydınlatan fenerlerdir. W. Shakespeare 2 Marmara Üniv. Haydarpaşa Kampüsü 1915 yılında Çanakkale de şehit olan Tıp Fakültesi öğrencileri anısına!

Detaylı

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST

İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST TANER ÖZDEMİR DETAY TARİHÇİ TÜRK TELEKOM NURETTİN TOPÇU SOSYAL BİLİMLER LİSESİ TARİH ÖĞRETMENİ İSLAMİYET ÖNCESİ TÜRK TARİHİ TEST 1 1) Türklerin Anadolu ya gelmeden önce

Detaylı

A- askeri Alanda : B- Hükümet ve Yönetim Alanında : II.MAHMUT DÖNEMİ ( )

A- askeri Alanda : B- Hükümet ve Yönetim Alanında : II.MAHMUT DÖNEMİ ( ) II.MAHMUT DÖNEMİ ( 1808-1839 ) A- askeri Alanda : Alemdar Mustafa Paşa tarafından " Sekban-ı Cedit" adında askeri ocak kuruldu.ancak yeniçerilerin isyanı sonucu bu askeri ocak kaldırıldı. Yeniçerilerden

Detaylı

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017

İktisat Tarihi I. 18 Ekim 2017 İktisat Tarihi I 18 Ekim 2017 Kuruluş döneminin muhafazakar-milliyetçi bir yorumuna göre, İslam ı yaymak Osmanlı toplumunun en önemli esin kaynağını oluşturuyordu. Anadolu'ya göçler İran daki Büyük Selçuklu

Detaylı

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları 54 MİMARİ I FATİH SULTAN MEHMET İN SARAYLARI FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları Yazı ve Fotoğraf: İsmail Büyükseçgin / seckinmimarlik@ttmail.com Eski Saray (Beyazıt Sarayı) MİMARİ I FATİH SULTAN MEHMET İN

Detaylı

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük

TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 8.SINIF KAVRAM HARİTASI. Mevlüt Çelik. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük YURDUMUZUN İŞGALİNE TEPKİLER YA İSTİKLÂL YA ÖLÜM TERCİH ETTİĞİN OKOL GELECEĞİNDİR MEVLÜT ÇELİK 19.yy.sonlarına doğru Osmanlı parçalanma sürecine girmişti. Bu dönemde

Detaylı

BURDUR TEFENNİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ MEHMET AKİF ERSOY İMAM HATİP ORTAOKULU

BURDUR TEFENNİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ MEHMET AKİF ERSOY İMAM HATİP ORTAOKULU BURDUR TEFENNİ ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ MEHMET AKİF ERSOY İMAM HATİP ORTAOKULU BRİFİNG D O S Y A S I 2017-2018 EĞİTİM VE ÖĞRETİM YILI I.BÖLÜM A- OKULUN ADI : TEFENNİ ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ B- KURUM

Detaylı

OSMANLILAR. 23.03.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu. İstanbul Ticaret Üniversitesi

OSMANLILAR. 23.03.2015 Yrd. Doç. Dr. Ali Gurbetoğlu. İstanbul Ticaret Üniversitesi OSMANLILAR 1 2 3 Osmanlılarda Eğitimin Genel Özellikleri Medreseler çok yaygın ve güçlü örgün eğitim kurumları haline gelmiş, toplumun derinden etkilemişlerdir. Azınlıkların çocuklarını üst düzey yönetici

Detaylı

TARİH BOYUNCA ANADOLU

TARİH BOYUNCA ANADOLU TARİH BOYUNCA ANADOLU Anadolu, Asya yı Avrupa ya bağlayan bir köprü konumundadır. Üç tarafı denizlerle çevrili verimli topraklara sahiptir. Dört mevsimi yaşayan iklimi, akarsuları, ormanları, madenleriyle

Detaylı

Doç. Dr. Tolga BOZKURT SAN CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ

Doç. Dr. Tolga BOZKURT SAN CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ BATILILAŞMA DÖNEMİ OSMANLI MİMARİSİ -1699 Karlofça Barış Antlaşması, Osmanlı İmparatorluğunda gerileme döneminin başlangıcı olurken, siyasi ve sosyal anlamda Batı üstünlüğünün de kabul edildiği bir dönüm

Detaylı

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ

II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ II. MEŞRUTİYET DÖNEMİ 1908 II. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken İttihat ve Terakki Cemiyetinin faaliyetleri 1908 Reval Görüşmesi İTTİHAT ve TERAKKÎ CEMİYETİ 1908 İhtilâli ni düzenleyen

Detaylı

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876)

BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) I. Meşrutiyete Ortam Hazırlayan Gelişmeler İç Etken Dış Etken Genç Osmanlıların faaliyetleri İstanbul (Tersane) Konferansı BİRİNCİ MEŞRUTİYET'İN İLANI (1876) Osmanlı

Detaylı

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki

tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki 14.11.2013 tarih ve 495 sayılı Eğitim Komisyonu Kararı Eki Tablo 1 Sosyal BilimlerEnstitüsü İletişim Bilimleri Doktora Programı * 1. YARIYIL 2. YARIYIL İLT 771 SİNEMA ARAŞTIRMALARI SEMİNERİ 2 2 3 10 1

Detaylı

5. ÜNİTE: EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT

5. ÜNİTE: EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT 5. ÜNİTE: EKONOMİ VE SOSYAL HAYAT 1- Osmanlı Devleti nde ekonominin temeli olan tarımdan elde edilen gelirlerle asker beslenir, devlet adamlarının maaşları ödenirdi. Bundan dolayı tarım gelirlerinde bir

Detaylı

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta

İktisat Tarihi I Ekim II. Hafta İktisat Tarihi I 13-14 Ekim II. Hafta Osmanlı Kurumlarının Kökenleri İstanbul un fethinden sonra Osm. İmp nun çeşitli kurumları üzerinde Bizans ın etkileri olduğu kabul edilmektedir. Rambaud, Osm. Dev.

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ATATÜRK İLKELERİ VE İNKİLAP TARİHİ I AI0 2 + 0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze /

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf...

İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... İÇİNDEKİLER SUNUŞ İÇİNDEKİLER... III GİRİŞ... 1 BİRİNCİ BÖLÜM BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI ÖNCESİ DÜNYADA SİYASİ DURUM 1. Üçlü İttifak... 5 2. Üçlü İtilaf... 7 a. Fransız-Rus İttifakı (04 Ocak 1894)... 7 b. İngiliz-Fransız

Detaylı

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU

EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI NUH MEHMET YAMANER ANADOLU İMAM HATİP LİSESİ 10.SINIF OSMANLI TARİHİ I. DÖNEM I. YAZILI SORULARI A GURUBU Ertuğrul Gazi 1) * Orhan Bey tarafından fethedilmiş olup başkent buraya taşınmıştır. * İpek sanayisinin merkezi konumundaki bu bölgenin fethiyle Osmanlı gelirleri. Yukarıdaki özellikleri verilmiş bölge

Detaylı

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ VE YAYIN LİSTESİ 1. Adı Soyadı : Muharrem KESİK İletişim Bilgileri Adres : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) 521 81 00 Mail : muharremkesik@gmail.com 2. Doğum -

Detaylı

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı.

2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı. 2.8 milyon TL harcanarak 8 ayda tamamlanan Alucra Turan Bulutçu Meslek Yüksek Okulu (MYO) binasının açılışı Kültür Bakanı Ertuğrul GÜNAY yaptı. Binanın açılış törenine Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul

Detaylı

osmanlı kurumları tarihi

osmanlı kurumları tarihi osmanlı kurumları tarihi Yediyıldız, B. (1982). "Vakıf Müessesesinin XVIII. Asır Türk Toplumundaki Rolü". Vakıflar Dergisi, (14), 1-28, Ergin, O. (1977). Türk Maarif Tarihi. İstanbul:. Genç, M. (2000).

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI TÜRKİYE CUMHURİYETİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI ANABİLİM DALI ÇUKUROVA ANONİM HALK EDEBİYATI VE ÂŞIK EDEBİYATINDA SÖZLÜ TARİH Esra ÖZKAYA YÜKSEK LİSANS TEZİ ADANA

Detaylı

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması

Surre Alayı. Surre-i Hümâyun. Altınoluk. Surre Alayının Güzergâhları. Surre Alayının Güvenliği. Surre Alayının Yola Çıkması Surre-i Hümâyun Altınoluk Surre Alayının Güzergâhları Surre Alayının Güvenliği Surre Alayının Yola Çıkması Surrenin Vapur ve Trenle Yollanması Surre Alayının Dönüşü Kaynakça Surre Alayı Surre-i Hümâyun

Detaylı

ESKİ İRAN DA DİN VE TOPLUM (MS ) Yrd. Doç. Dr. Ahmet ALTUNGÖK

ESKİ İRAN DA DİN VE TOPLUM (MS ) Yrd. Doç. Dr. Ahmet ALTUNGÖK ESKİ İRAN DA DİN VE TOPLUM (MS. 226 652) Yrd. Doç. Dr. Ahmet ALTUNGÖK Eski İran da Din ve Toplum (M.S. 226-652) Yazar: Yrd. Doç. Dr. Ahmet Altungök Yayınevi Editörü: Prof. Dr. Mustafa Demirci HİKMETEVİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3 İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TARİH VE GENEL TÜRK TARİHİ I. TARİH BİLİMİNE GİRİŞ...3 A. Tarihin Tanımı...3 B. Tarihin Kaynakları...4 C. Tarihe Yardımcı Bilim Dalları...4 D. Tarihte Yüzyıl, Yarı Yüzyıl,

Detaylı

2017 YILI DENİZ HARP OKULU KOMUTANLIĞI ÖĞRENCİ FAALİYETLERİ

2017 YILI DENİZ HARP OKULU KOMUTANLIĞI ÖĞRENCİ FAALİYETLERİ 2017 YILI DENİZ HARP OKULU KOMUTANLIĞI ÖĞRENCİ FAALİYETLERİ * İNTİBAK EĞİTİMİ (06-31 MART 2017) * AÇILIŞ TÖRENİ (13 MART 2017) * 18 MART ÇANAKKALE DENİZ ZAFERİ VE DENİZ ŞEHİTLERİNİ ANMA GÜNÜ (18 MART 2017)

Detaylı

GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ

GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ Resmi Gazete Tarihi: 24.07.2010 Resmi Gazete Sayısı: 27651 GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE

Detaylı

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim

Tuba ÖZDİNÇ. Örgün Eğitim ATATÜRK İLKELERİ VE İNKILÂP TARİHİ-I Dersin Adı Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi-I Dersin Kodu 630909 Dersin Türü Dersin Seviyesi Dersin AKTS Kredisi Haftalık Ders Saati Zorunlu Önlisans 2 AKTS 2 (Kuramsal)

Detaylı

BOSNA-HERSEK TEKİ KÜLTÜR, BİLİM VE EĞİTİM ÜZERİNDEKİ OSMANLI ETKİSİ: MEVCUT DURUM

BOSNA-HERSEK TEKİ KÜLTÜR, BİLİM VE EĞİTİM ÜZERİNDEKİ OSMANLI ETKİSİ: MEVCUT DURUM Prof. Dr. Cazim HADZİMEJLİS* BOSNA-HERSEK TEKİ KÜLTÜR, BİLİM VE EĞİTİM ÜZERİNDEKİ OSMANLI ETKİSİ: MEVCUT DURUM Osmanlıların Balkanlarda çok büyük bir rolü var. Bosna Hersek te Osmanlıların çok büyük mirası

Detaylı

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK T.C. BAŞBAKANLIK DEVLET ARŞİVLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 88 OSMANLI BELGELERİNDE MİLLÎ MÜCADELE VE MUSTAFA KEMAL ATATÜRK A N K A R A 2 0 0 7 1 P r o j e Y ö n e t i c

Detaylı

Edirne Çarşıları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı

Edirne Çarşıları. Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Edirne Çarşıları Ahmet Usal - Edirne Vergi Dairesi Başkanlığı Aralık 25, 2006 2 İçindekiler 0.1 Edirne Çarşıları ve İş Merkezleri................ 4 0.1.1 Alipaşa Çarşısı(Kapalı Çarşı).............. 4 0.1.2

Detaylı

I. Hutbe okutmak. II. Para bastırmak. III. Orduyu komuta etmek. A) Damat Ferit Paşa

I. Hutbe okutmak. II. Para bastırmak. III. Orduyu komuta etmek. A) Damat Ferit Paşa 1. Osmanlı Devletinde inşa edilen ilk medrese aşağıdakilerden hangisidir? A) Süleymaniye Medresesi B) Süleyman Paşa Medresesi C) Sahn-ı Seman Medreseleri D) Kanuni Sultan Paşa Külliyesi E) Şehzade Ahmet

Detaylı

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ

GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ GEÇMİŞTEKİ İZLERİYLE KAYSERİ Prof. Dr. Mustafa KESKİN - Prof. Dr. M. Metin HÜLAGÜ İÇİNDEKİLER Sunuş Önsöz Giriş I. Tarihi Seyri İçerisinde Kayseri II. Şehrin Kronolojisi III. Kültürel Miras A. Köşkler

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : OSMANLI TARİHİ I Ders No : 0310440122 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili Öğretim

Detaylı

Şekil 2.22: Doğu Akdeniz, Ege Denizi, Balkan Yarımadası. Ölçek ~ 1: [2]

Şekil 2.22: Doğu Akdeniz, Ege Denizi, Balkan Yarımadası. Ölçek ~ 1: [2] Şekil 2.22: Doğu Akdeniz, Ege Denizi, Balkan Yarımadası. Ölçek ~ 1:4.500.000 [2] 2 25 Şekil 2.23: Orta Akdeniz (İtalya, Adriyatik Denizi, Kuzey Afrika Kıyıları). Ölçek ~ 1:4.500.000 [2] 2 26 Şekil 2.24:

Detaylı

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları)

Bacıyân-ı Rum. (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Bacıyân-ı Rum (Dünyanın İlk Kadın Teşkilatı: Anadolu Bacıları) Varlığı Neredeyse İmkânsız Görülen Kadın Örgütü Âşık Paşazade nin Hacıyan-ı Rum diye adlandırdığı bu topluluk üzerinde ilk defa Alman doğu

Detaylı

12. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr

12. HAFTA PFS105 TÜRK EĞİTİM TARİHİ. Prof. Dr. Zeki TEKİN. ztekin@karabuk.edu.tr 12. HAFTA PFS105 Prof. Dr. Zeki TEKİN ztekin@karabuk.edu.tr Karabük Üniversitesi Uzaktan Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi 2 İçindekiler CUMHURİYET DÖNEMİNDE ORTA ÖĞRETİMDE YENİLİK VE GELİŞMELER...

Detaylı

SELANİK ALMANYA VE FRANSA KONSOLOSLARININ ÖLDÜRÜLMESİ 1876

SELANİK ALMANYA VE FRANSA KONSOLOSLARININ ÖLDÜRÜLMESİ 1876 SELANİK ALMANYA VE FRANSA KONSOLOSLARININ ÖLDÜRÜLMESİ 1876 BAKİ SARISAKAL SELANİK ALMANYA VE FRANSA KONSOLOSLARININ ÖLDÜRÜLMESİ 1876 Bosna-Hersek ve Bulgaristan olaylarının devam ettiği sırada Selanik

Detaylı

SELÇUKLULARDA TARIM Dr. Osman Orkan Özer

SELÇUKLULARDA TARIM Dr. Osman Orkan Özer Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 5.Hafta SELÇUKLULARDA TARIM Dr. Osman Orkan Özer Selçuklu İmparatorluğu, Türklerin kurduğu dört büyük imparatorluktan (Hun, Göktürk, Selçuklu, Osmanlı) üçüncüsüdür. İslam

Detaylı

İktisat Tarihi II. IV. Hafta

İktisat Tarihi II. IV. Hafta İktisat Tarihi II IV. Hafta İnsan Bilgisinde Devrim - devam Çağdaş yabanlarda olduğu gibi eski çağlarda tıp kuramının özü büyüydü. II. Devrimden sonra Babil de doktorlar aynı zamanda rahipti. Mısır da

Detaylı

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz?

İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? On5yirmi5.com İHL'yi Ne Kadar Tanıyoruz? İmam Hatip Liseleri Son günlerin en gözde hedefi Katsayı, Danıştay, ÖSS ve başörtüsüyle oluşan okun saplandığı tam 12 noktası. Kimilerinin ötekileri Yayın Tarihi

Detaylı

3. 18.yy da Grek ve Dakya projesi ile Osmanlıyı paylaşmayı planlayan Avrupalı iki devlet aşağıdakilerden hangisidir? I. Rusya. II.

3. 18.yy da Grek ve Dakya projesi ile Osmanlıyı paylaşmayı planlayan Avrupalı iki devlet aşağıdakilerden hangisidir? I. Rusya. II. www.burakelgit.com.tr I. Rusya II. Fransa III. Avusturya 1. Osmanlı Devleti Gerileme döneminde yukarıdaki devletlerden hangileriyle mücadele etmiştir? A) Yalnız II B) I,II ve III C) II ve III D) I ve III

Detaylı