Biri Çeşme'ye dur desin

Transkript

1 SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 2 saatte kül oldu İzmir-Torbalı'daki Merinos Fabrikası, henüz bilinmeyen bir sebep yüzünden çıkan yangın nedeniyle cehennem yerine döndü. Korku dolu anların yaşandığı yangında can kaybı olmadı ancak büyük bir maddi hasar meydana geldi Yamanlar yine sildi süpürdü! Ulusal ve uluslararası başarıları ile adından sıkça söz ettiren Özel Yamanlar okulları öğrencileri Antalya, Ankara ve ABD Teksas'ta düzenlenen yarışmalarda toplam 25 madalya daha kazandı Özel Yamanlar Koleji öğrencileri Salih Gürlü ve Faruk Ergin, Radyasyon Zırhlamasında Kemik Ununun Etkisi adlı projeleriyle gümüş, Burak Emre ve Kaan Başkaya Drenaj Suyunun Klima Verimliliği Üzerindeki Etkileri projeleriyle bronz madalya kazandı. Başarılı öğrencilere ödüllerini, 2007 yılı kimya Nobel ödülü sahibi Prof. Dr. Robert Coll verdi. Yamanlar öğrencileri, ödül törenine Türk bayrağıyla çıktı. Özel Yamanlar Eğitim Kurumları Genel Müdürü Sebahattin Kasap, Öğrencilerimiz, hayata atıldığında daha büyük başarılara imza atacaklar. devamı 5 te Yangın, dün sabah saat sıralarında, 7 Eylül Mahallesi Celal Umur Caddesi'ndeki fabrikada meydana geldi. Yatak imalatı yapılan bölümde henüz belirlenemeyen bir sebeple çıkan yangın kısa sürede büyüdü. Bildirilmesi üzerine kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri çalışmalara başladı. Alevlerin yükseldiği yangına, İzmir'den çok sayıda itfaiye ekibi gönderildi. Orman Bölge Müdürlüğü'ne ait helikopterler de müdahale etti. Dumanlar, bütün ilçeyi etkisi altına aldı. Fabrikada maddi hasarın büyük olduğu öğrenilirken yangının mesai saati içinde çıkmamasının bir faciayı önlediği vurgulandı. Yaklaşık iki saat sonra kontrol altına alınabildi. Merinos Fabrikası'ndaki yangını İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Fuat Barandır da takip etti. Yangında can kaybı yaşanmadığını belirten Barandır, "Neden çıktığı henüz belirlenemedi. Şu anda soğutma çalışmalarına başladık. Can k aybı olmaması çok sevindirici. Ekiplerimiz canla başla mücadele verdi" Torbalı Kaymakamı Aydın Memük de olay yerine giderek çalışmaları takip etti. Kaymakam Memük, can kaybının olmadığını fabrikada ciddi hasar meydana geldiğini söyledi. Yangının elektrik arızasından çıkmış olabileceği iddia edilirken fabrikanın güvenlik kameralarının kayıtları da incelemeye alındı. 3 te KADAVRA bitti eğitim paydos Kadavra sıkıntısı yüzünden eğitimin aksadığını açıklayan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda, "Şu anda 300 öğrencimiz var. İyi bir eğitim alabilmeleri için yılda 100 kadavra kullanmak zorundayız ama bu mümkün değil. Çünkü kadavra yok" dedi Vicdansız anneye 12 yıl hapis CEZASI İzmir'in Buca ilçesinde, yeni doğurduğu erkek bebeğini çöp konteynerine attığı iddiasıyla yargılanan 40 yaşındaki Y.B. yi, mahkeme heyeti önce 15 yıl hapis cezasına çarptırdı, ardından cezayı 12 yıla düşürdü Mahkeme heyeti nin verdiği karara itiraz eden Y.B, yolda giderken erken doğum yaptığını belirterek, "Evli olmadığım için ailemden gizlemek zorunda kaldım. Öldürmek isteseydim polise teslim olmazdım" Mağdur bebeğin avukatı Çakmak ise yeni doğmuş bir bebeğin konteynere bırakılmasının sanığın cezalandırılmasını gerektirecek nitelikte olduğunu belirtti. 3 te Tıp öğrencilerinin kadavra ihtiyacının bağışçılar ve kimsesizlerin cesediyle karşılandığını dile getiren Canda, "Hastanelerde veya bir yerde ölüp de kimsesi olmayan kişilerin cesedinin kadavra olması için yasal mevzuat var. Bize bu tür kişiler bildiriliyor. O cesedi alıp bir yıl hiçbir şekilde kullanmıyor, dondurucuda bekletiyoruz. Bu sürede aileden birileri çıkıp kadavra olarak kullanılmasını istemiyorsa, ceset teslim ediliyor. Ama bu süre içinde bir problem çıkmamışsa formalin denilen solüsyon ile muhafaza ediyoruz ve öğrencilerin eğitimine sunuyoruz. Burada önemli olan şey cesede saygı göstermek. Bu saygıyı da öğrencilerimize öğretiyoruz.eğitim bittikten sonra kadavralar kimsesizler mezarlığında defnediliyor" diye konuştu Kadavranın yalnızca öğrencilik değil uzmanlık eğitiminde de önem taşıdığına işaret eden Tülay Canda, bazı cerrahi eğitimlerin taze kadavra üzerinde yapılması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Canda,"Şu anda 300 öğrencimiz var. İyi bir eğitim alabilmeleri için yılda 100 kadavra kullanmak zorundayız ama bunu bulmamız mümkün değil. Öğrencilerimiz mecburen açılmış kadavra üzerinde eğitimini yapmak zorunda kalıyor. Kadavra sıkıntısı eğitimi aksatıyor. Sadece İzmir'de 5 tıp fakültesi var. Türkiye genelindeki tıp fakültelerine baktığınızda yılda birkaç bin kadavra ihtiyacı oluyor. İnsanlarımızı ikna ederek bunu sağlayabiliriz ama bu da kolay aşılacak bir durum değil. Bağış çok az. Bu sıkıntıyı her fırsatta yetkili mercilere iletiyoruz" diye konuştu. devamı 8 de Biri Çeşme'ye dur desin İç turizmin gözde merkezlerinden Çeşme'de turist sayısının hızla artması işletmecileri endişelendirdi. ÇEŞTOB Başkan Vekili Demir, "Özgün ve güzel kalabilmek için gelişimi sınırlı tutmalıyız. Yatak kapasitesi 20 bini aşmamalı. Her eve 20 ağaç şartı konmalı" dedi Otoyol ve havayolu bağlantılarının sağlanmasıyla Çeşme'nin İstanbul ve Marmara Bölgesi'ne entegre olduğunu, İzmir-İstanbul Otoyolu'nun tamamlanması halinde daha fazla ziyaretçinin gelebileceğini anlatan Demir, "2013 yaz döneminde Çeşme geçen yıla göre çok daha tercih edilen bir merkez olacak. Demir, Aslında biraz da endişe ediyoruz. Çünkü Dünya Turizm Örgütü'ne göre bir yerin yaşanabilir bir şehir olması için kilometrekareye 100 kişinin üzerine çıkmaması gerekiyor. Şu anda hafta sonu kişiye ulaşıyoruz" diyerek yetkilileri uyardı. devamı 4 te Durak'tan bir merkez daha Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak 11. kültür merkezinin temelini attı. Yeni Grine Bulvarı üzerinde temeli atılan Sosyal ve Kültürel tesis, 750 seyirci kapasiteli Konser Salonu ile İzmir in en büyük salonlarından biri olacak. Kültür merkezinin temel atma töreninde konuşan Başkan Durak, "4 bin koltuğa ulaşıp kültür kenti olduğumuzu tescillendireceğiz" devamı 8 de Türkiye'nin de cenneti olacak İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca da 65 bin metrekarelik alan üzerine kuracağı Sosyal Yaşam Kampüsü için yapım ihalesi gerçekleştirdi. İhaleye 5 firma katıldı. Buca Tınaztepe deki 65 bin 302 metrekarelik alanda kurulacak Sosyal Yaşam Kampüsü nde huzurevi, engelli eğitim merkezi, engelli ve yaşlı rehabilitasyon merkezi, çocuk ve gençlik merkezi ile aşevi ve kapalı s- por salonu bulunacak. Tesiste ayrıca açık alanlarda rekreasyon düzenlemesi, çocuk oyun ve açık hava spor alanları ve otopark alanları yapılacak. 5 te Bu kursta ne ararsan var! devamı 4 te

2 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI MİCHEL Camilo İzmir de İzmir Büyükşehir Belediyesi Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi (AASSM), dünyaca ünlü ödüllü piyanist Michel Camilo yu ağırlayacak. 18 Mayıs Cumartesi akşamı gerçekleşecek konserde, sanatçı İzmirli sanatseverlere tam anlamıyla bir müzik ziyafeti sunacak. Grammy ve Emmy ödülleri kazanan Dominik Cumhuriyeti doğumlu sanatçı, caz ve klasik müziği Karayip esintileriyle birleşiyor. Michel Camilo nun saat de başlayacak konserinin biletleri adresleriyle AASSM, İzmir Sanat ve İsmet İnönü gişelerinden satın alınabilir. Evliya Çelebi ile İzmir e yolculuk Ege Üniversitesi Türk Dili Bölümü ve EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü tarafından hazırlanan Evliya Çelebi nin Gözüyle İzmir ve Çevresi kitabı piyasaya çıktı. Rektör Prof. Dr. Yılmaz, "Bu kitap sayesinde İzmir'in farkı daha iyi ortaya konmuş olacak" dedi Haççe kadınlar da FIRÇAladı! Kadınların sosyal yaşama katılması amacıyla 1996 yılından bu yana faaliyet gösteren Haççe Kadın Derneği, Bornova Belediyesi nin işbirliğiyle kursiyerlerinin suluboya eserlerinden oluşan resim sergisi açtı. Bornova Belediyesi Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi nde sanatseverlerin beğenisine sunulan serginin açılışına Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır da katıldı. Ege Üniversitesi Türk Dili Bölümü ve EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü öncülüğünde, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu nun destekleriyle hazırlanan Kent ve Seyyah: Evliya Çelebi nin Gözüyle İzmir ve Çevresi Projesi kapsamında hazırlanan belgesel ve kitabın tanıtımı EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü nde gerçekleştirildi. Törende konuşan Rektör Prof.Dr.Candeğer Yılmaz, Bu proje ile hem İzmir in kendine özgü, dişi, üretken çehresi belgelenmiş hem de Evliya Çelebi nin ne kadar önemli bir büyüğümüz olduğu bir kez daha gösterilmiştir Projeye destek verenlerin hazır bulunduğu basın toplantısına EÜ Rektörü Candeğer Yılmaz da katıldı. EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü, Türk Halk Bilimi ABD Başkanı Prof. Dr. Metin Ekici projenin genel hatlarından bahsederken Evliya Çelebi nin hayatı hakkında da bilgiler verdi, 2 yıllık bir araştırma sonucu İletişim Fakültesi, Edebiyat Fakültesi, Devlet Türk Musikisi Konservatuvarı ndan da destek alınarak gerçekleştirilen bu çalışma kapsamında İzmir ve çevresi karış karış gezildi, Evliya Çelebi nin gördükleriyle kendi gördüklerimizi birleştirdik ortaya da 3 ciltlik bir kitap ve 1 belgesel çıktı. diyerek projeye destek veren herkese teşekkür etti. EÜ Rektörü Prof.Dr.Candeğer Yılmaz konuşmasında üniversite olmanın gereklerine ve sosyal bilimlerin önemine değindi de doğup 1671 de hem yolculuk yapıp hem de yazma kültürüne sahip olan bir ataya sahip olmak bizim için büyük mutluluk. Bu proje ile hem İzmir in kendine özgü, dişi, üretken çehresi belgelenmiş hem de Evliya Çelebi nin ne kadar önemli bir büyüğümüz olduğu bir kez daha gösterilmiştir. diyerek projeye desteklerinden ötürü teşekkürlerini sundu. Prof. Dr. Candeğer Yılmaz bu proje ile yerel yönetimlere de değer katıldığın belirtti. EÜ Türk Dünyası Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof.Dr.Zeki Kaymaz ve UNESCO Türkiye Milli Komisyonu ;Başkanı Prof.Dr. M.Öcal Oğuz un konuşmalarını yapmasının ardından hazırlanan belgeselin 10 dakikalık özetinin gösterimi yapıldı. Toplu fotoğraf çekiminin ardından Özgür Çelik tarafından hazırlanan müzik dinletisi davetlilerin beğenisini topladı. Basın toplantısı verilen kokteylle son buldu. (EGE AJANS) Bu bahar BAŞKA BAHAR İzmir Ekonomi Üniversitesi öğrencilerinden oluşan Şenlik Ekibi tarafından Bu Bahar Başka Bahar sloganıyla hazırlanan 12. Bahar Şenliği, birbirinden renkli programlarla başladı. Tiyatrocu Zafer Algöz ün katılımıyla Konferans Salonu nda başlayan şenlik, tüm yıl y- orgunluğunu atmak isteyen İzmir Ekonomi Üniversiteli öğrencileri buluşturdu. Sevilen sanatçı, şenliğe start verirken, öğrencilerle kısa bir sohbet de gerçekleştirdi. Tiyatro ve dizi dünyası üzerine öğrencilere tecrübelerini aktaran deneyimli sanatçı, tiyatronun özel ve hiç birşeyle kıyaslanamayacak derecede önemli olduğunu söyledi. Zafer Algöz daha sonra İzmir Ekonomi Üniversitesi tören alanında hazırlanan Vefa Bankları nın açılışını gerçekleştirdi. Vefat eden, akademik ve idari personel ile öğrencilerin isimlerinin yazılı olduğu bankların açılışını gerçekleştiren Zafer Algöz, öğrenciler tarafından hazırlanan projenin çok anlamlı olduğunu söyledi. Şenliğin ilk gününde öğleden sonra ise Türkiye de uzun yıllardır severek izlenen 3. Türden Yakın İlişkiler tiyatrosunun oyuncuları İzmir Ekonomi Üniversitesi öğrencileriyle buluştu. Doğa Rutkay, Hakan Bilgin, Yosi Mizrahi, Yağmur Kasifoğlu ile Uğur Uludağ, Konferans Salonu nda öğrencilerle renkli bir sohbet gerçekleştirdi. Öğrencilerin sorularıyla başlayan sohbet, kahkahalar eşliğinde 1.5 saat sürdü. Öğrencilerle daha çok tiyatro üzerine konuşan 3. Türden Yakın İlişkiler Ekibi, en kısa sürede oyunlarını İzmir Ekonomi Üniversitesi nde sahneleme sözü verdi. Haççe Kadın Derneği ile Bornova Belediyesi işbirliğinde Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi nde açılan suluboya resim sergisi sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Haççe Kadın Derneği dönemi kursiyerleri Ayten Güreşçi, Bakiye Kavas, İpek Öztürk, Pelin Kuşoğlu, Sabiha Öztürk, Serap Timoçin Uyuğ, Şehriban Çelik Günay ın suluboya eserlerinden oluşan sergi büyük ilgi gördü. Kadınların bir dönem kurs çalışmalanın meyveleri olan e- serler, 16 Mayıs 2013 e kadar Bornova Belediyesi Uğur Mumcu Kültür ve Sanat Merkezi nde görülebilecek. Sergi açılışına katılan Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, sanatın her alanının emek ve yürek istediğini belirterek, Bana göre resim yapan herkes ressamdır. Bu sergide de emeğini ve yüreğini ortaya koyan kadınlarımızın eserleri var. Dünyayı kendi pencerelerinden görüp, duygularını, düşüncelerini tuvale yansıtan emekleri çok önemli. Aynı zamanda bu eserlerin oluşmasında büyük emeği geçen Haççe Kadın Derneği Başkanı Behice Eryıl a teşekkür ediyorum İş Dünyası tiyatroya da el attı EGİAD lı iş dünyası, Hobi Kulüpleri Projesi kapsamında, Shakespeare in Geceleri ve Gündüzleri oyununu dün akşam sahneye koydu. Ünlü yazarın 11 eserinden derlenen kolajı sahneleyen EGİ- AD lılar, tiyatro projesi sayesinde bir yandan üyelerinin kişisel gelişimini hedeflerken, diğer yandan gelecekteki sosyal sorumluluk projelerine de katkı sağlamış oldu Yönetmenliğini Yılmaz Tüzün, Kolaj ve Çevirmenliğini Prof. Dr. Özdemir Nutku, Bestesini Cem İdiz, Koreografisini Yasemin Tüzün, Süpervizörlüğünü Cihangir Turantaş ın yaptığı William Shakespeare in Geceleri ve Gündüzleri eseri, EGİAD Tiyatro Topluluğunun büyük başarısıyla sahnelendi. Yaptığı her projeyle adından gururla bahsedilen EGİAD, bir organizasyonunun daha altından başarıyla kalktı. Hakan Pekin, Ömer Kasalı, Onur Gözümoğulları, Zehra Demirakça, Ulvi Kahyaoğlu, Abdullah Külahçıoğlu, Dilek Mutlutürk, Yasemin Tüzün, Damla Tatlıdil, Berk Nazlı, Aykut Yanık, Mustafa Aslan, Ömer Faruk Göçgün, Büşra Tanman, Beste Alimert, Nilgün Öztürk, Bora Şen, Ceyla Şen, Mustafa Dizdar gibi iş dünyasının tanınmış isimlerinin rol aldığı Shakespeare in Geceleri ve Gündüzleri eserinin başarıyla sahnelenmesinden gurur duyduğunu ifade eden EGİAD Başkanı Seda Kaya, iş dünyasına ilişkin projelerle gündeme gelen derneğin, sanata ve sanatçıya da duyarlı olduğuna vurgu yaparak, Biz, ülkelerin kalkınmışlıklarının kültür ve sanatla ölçüldüğü gerçeğini göz önünde bulundurduk. Dernek adına sanata destek olarak, daha önce de Mançalı Şovalye nin prömiyerini gerçekleştirmiştik. Bu projemizle de Hobi Kulüplerimiz çerçevesinde EGİAD Tiyatro Topluluğuna katılan üyelerimizin kişisel gelişimine artı koymak ve gelecekteki sosyal sorumluluk projelerimize katkı sağlamayı amaçladık Yıl: 2 Dağıtım: Yayın türü:. Sayı: 563. İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 03 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI İKİ SAATTE KÜL OLDU İzmir'in Torbalı ilçesindeki Merinos Fabrikası'nda çıkan yangın, hummalı çalışmalar sonucunda kontrol altına alındı. Korku dolu anların yaşandığı yangında can kaybı olmazken büyük maddi hasar meydana geldi. Yangın, saat sıralarında, 7 Eylül Mahallesi Celal Umur Caddesi'ndeki fabrikada meydana geldi. Yatak imalatı yapılan bölümde henüz belirlenemeyen bir sebeple çıkan yangın kısa sürede büyüdü. Bildirilmesi üzerine kısa sürede olay yerine gelen itfaiye ekipleri çalışmalara başladı. Alevlerin yükseldiği yangına, İzmir'den çok sayıda itfaiye ekibi gönderildi. Orman Bölge Müdürlüğü'ne ait helikopterler de müdahale etti. Dumanlar, bütün ilçeyi etkisi altına aldı. Fabrikada maddi hasarın büyük olduğu öğrenilirken yangının mesai saati içinde çıkmamasının bir faciayı önlediği vurgulandı. Yaklaşık iki saat süren y- oğun çalışmaların ardından yangın kontrol altına alınabildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Fuat Barandır, yangında can kaybı yaşanmadığını belirterek, "Neden çıktığı henüz belirlenemedi. Şu anda soğutma çalışmalarına başladık." Torbalı Kaymakamı Aydın Memük de olay yerine giderek çalışmaları takip etti. Kaymakam Memük, can kaybının olmadığını fabrikada ciddi hasar meydana geldiğini söyledi. (CİHAN) Bebeğini çöpe atan anneye 12 yıl hapis Bursa'dan kaçtı İzmir'de yakalandı İzmir polisi tarafından düzenlenen operasyonda, bir süre önce Bursa da İsmail Yaman ı (36) tabancayla vurarak öldürdüğü iddiasıyla aranan H.D. (33) yakalandı. Zanlının üzerinde iki adet tabanca ele geçirildi. Zanlının, cinayet o- layından kısa süre önce cezaevinden çıktığı belirlendi. Bursa daki cinayet olayı, geçtiğimiz 28 Nisan 2013 de saat sıralarında Mustafakemalpaşa ilçesi, Bursa Caddesi üzerinde bulunan bir restoranda meydana geldi. Otopark işletmeciliği yaptığı öğrenilen İsmail Yaman, restoranda hesap ödemek istediği sırada aralarında daha önceden husumet bulunduğu iddia edilen H.D. ile tartışmaya başladı. İddialara göre H.D., tartışma sırasında tabancayla İsmail Yaman a ateş açtı. Açılan ateş sonucu iki y- erinden ağır şekilde yaralanan Yaman, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Zanlı ise kaçtı. Polis, olaydan kısa süre önce adam yaralama suçundan girdiği cezaevinden çıkan zanlı H.D. yi yakalamak için operasyon başlattı. Zanlı H.D. nin olaydan sonra İzmir e gelerek gizlendiğini belirleyen İzmir Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ekipleri harekete geçti. Polis, bir arkadaşının yanında gizlenen H.D. yi yakalayarak gözaltına aldı. Zanlı H.D. nin üzerinden iki adet tabanca çıktı. Zanlı, emniyetteki işlemlerin ardından Bursa polisine teslim edildi. (CİHAN) İzmir'in Buca ilçesinde, yeni doğurduğu erkek bebeğini çöp konteynerine attığı iddiasıyla 20 yıl hapis cezası talebiyle tutuksuz yargılanan 40 yaşındaki Y.B'ye 8 yıllık iyi hal indirimi yapıldı Buca Belediyesi'nde çöpleri toplayan işçiler, 21 Aralık 2012 tarihinde Dumlupınar Mahallesi, 86 ile 82 sokaklar arasındaki çöp konteynerini boşaltmak isterken yarı çıplak halde, kanlar içinde bir erkek bebek buldu. Bebek, görevliler tarafından Buca Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi'ne götürdü. Bir süre yoğun bakımda tedavi edilen ve "Barış" ismi verilen bebek, daha sonra SHÇEK çocuk yuvasına teslim edildi. Polis, bebeği çöpe atan kişiyi belirlemek için çalışma başlatırken dokuz gün sonra annesi Y.B. teslim oldu. Gözaltına alınan Y.B. tutuklandı. Yaklaşık 3 ay tutuklu kalan Y.B., ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, adam öldürmeye teşebbüs suçlamasıyla 20 yıl hapis cezası talebiyle dava açıldı. Bugünkü karar duruşmasına Ölenler gavur hapis cezasına gerek yok! sanık Y.B., avukatı ve İzmir Barosu tarafından mağdur vekili olarak atanan Av. Baran Çakmak katıldı. Y.B., savunmasında olay günü işe gitmek üzere evden çıktığını, yolda giderken erken doğum yaptığını, evli olmadığı için bebeği eve götüremediğini ve o an için konteynere bıraktığını, eve gidip üzerini değiştikten sonra tekrar almayı planladığını ancak o arada bebeğin başkalarınca bulunmuş olduğunu anlattı. Bebeği babasına güvenerek doğurmadığını, bakıp yetiştirecek güçte olduğunu ifade eden sanık Y.B., öldürmek ya da ölmesini sağlamak amacıyla bırakmadığını, evli olmamasına rağmen doğurmak için mücadele ettiğini, öldürmesi için bir gerekçe olmadığını, suçlamayı kabul etmediğini, kendisinin gidip polise teslim İzmir'de İrlandalı iki kadının öldürülmesiyle ilgili yargılanan R.Ç, ağır hakaretler altında suçu işlediğini savunarak, "Ölenler Avrupalı olduğu için bir insanın başını yakmanın anlamı yok" İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, "tasarlayarak öldürme" suçlamasıyla ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istenen tutuklu sanıklar R.Ç. ve babası E.Ç ile tarafların avukatları katıldı. İrlanda'nın İzmir Fahri Konsolosu Bülent Akgerman da duruşmayı izledi. Sanık avukatları, R.Ç'nin akli dengesinin yerinde olup olmadığının belirlenmesini, ayrıca gizli tanıklık yapan kişinin olay yerinde olup olmadığının baz istasyonu verilerinden fotoğraflı olarak tespitini istedi. Sanık R.Ç. olduğunu, ailesinin hamile olduğundan haberi olmadığını belirterek beraatini istedi. Mahkeme Başkanı Hakim Erhan Atlı, İzmir Adli Tıp Kurumu'ndan sanıkla ilgili, "Lohusalık sendromu sonucu bunu yapabilir." şeklinde rapor geldiğini belirtti. Mağdur bebeğin avukatı Çakmak ise yeni doğmuş bir bebeğin konteynere bırakılmasının sanığın cezalandırılmasını gerektirecek nitelikte olduğunu, sanığın kendisi olay yerine gidip teslim olduğunu söylemişse de tutanak içeriğinden polislerin bulup aradığının anlaşıldığını söyledi. Mahkeme heyeti, sanık Y.B.'yi 15 yıl hapis cezasına çarptırdı. Duruşmalardaki iyi hali sebebiyle ceza 12 yıla düşürüldü. Mahkeme, bebeğin çocuk yuvasında kalmasına da karar verdi. (CİHAN) ise, ağır psikolojinin içerisinde, cehaletle suçu işlediğini, olayın babasıyla ilgisi olmadığını ve vicdanının rahatsız olduğunu belirtti. Suçu ağır hakaretler altında işlediğini, fiziki saldırıya dahi uğradığını hatırladığını savunan R.Ç, "Avrupa'da Türklere karşı işlenen cinayetlerde basın içeri alınmıyor, yakınları davaya katılamıyor. Ölenler Avrupalı olduğu için bir insanın başını yakmanın anlamı yok. Biran önce ceza almayı, dava dosyasının kapatılmasını istiyorum. Adalete güveniyorum. Ağır tahriklerin göz önünde bulundurulmasını talep ediyorum" diye konuştu.baba E.Ç ise o- layla bir ilgisinin bulunmadığını savunarak tahliyesini ve beraatını talep etti. (AA) Liseli genç derste bıçaklandı İzmir in Bergama ilçesine bağlı Göçbeyli beldesinde bir lise öğrencisi, derste bıçaklandı. Göçbeyli Çok Programlı Lisesi 12. sınıf öğrencisi N.A.'nın, bilgisayar laboratuvarındaki ders sırasında, sınıf arkadaşı M.Y. tarafından sırtından bıçaklandığı iddia edildi. Olaydan sonra hızla dışarıya çıkan zanlının, jandarmaya teslim olduğu belirtildi. Yaralı N.A. ise sırtında kan olduğu farkedilerek hemen Bergama Devlet Hastanesi Acil Servisi'ne kaldırıldı. Burada ilk müdahalesi yapılan öğrenci, İzmir'deki Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi ne sevk edildi. N.A. nın hayati tehlikeyi atlattığı ancak tedavisinin serviste devam ettiği bildirildi. Konuyla ilgili açıklama yapan Bergama İlçe Milli Eğitim Müdürü İlyas Duman, Edindiğimiz bilgiye ve soruşturmalarımıza göre iki öğrenci arasında önceden herhangi bir söz dalaşı ve kavga olmamış. İkisi de sakin öğrencilermiş. M.Y., çakı olarak tarif edilen bir bıçakla yumruk vaziyetinde ani bir hareketle derste arkadaşını bıçaklamış ve sınıftan koşarak dışarıya çıkmış. (CİHAN)

4 SAYFA 04 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SAYFA 05 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI gündem 4 gündem 5 Bu kursta YOK YOK Bayraklı'daki 23 semt merkezinde kurdele, dikiş nakış, takı tasarım, ahşap boyama, giyim, kuaförlük, okuma yazma, aerobik, gitar, satranç, bilgisayar, ingilizce gibi kurslar düzenleniyor Şermin Sezginer Bayraklı Belediyesi'nin ilçenin her mahallesinde faaliyete geçirdiği 23 semt merkezinin bir çoğunda düzenlenen kurslara katılan kadınlar, eğitimler sonrası açtıkları sergide hünerlerini sergiledi. Semt merkezlerinde bugüne kadar toplamda düzenlenen 33 kursa 531 kursiyer katıldı. Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, kadına desteğin süreceğini söyledi. Bayraklı'nın 23 mahallesinde bulunan 23 semt merkezinde kadınlara yönelik kurdele, dikiş nakış, takı tasarım, ahşap boyama, giyim, kuaförlük, okuma yazma, aerobik ve plates gibi kurslarla birlikte öğrencilere yönelik de gitar, satranç, bilgisayar, ingilizce gibi kurslar düzenleniyor. Bu kapsamda Bayraklı Belediyesi kurulduktan sonra faaliyete geçen semt merkezlerinde düzenlenen kurslara bugüne kadar 531 kişi katılarak sertifika aldı. Mahallelinin isteklerinin de göz önüne alınarak, açılan kurslara katılan ilçe sakinleri ortalama 6 ay süren eğitimler sonrası el emeklerini de sergiledi. Son olarak Yamanlar ve Manavkuyu 2'nolu semt merkezlerinde kurdele, nakış kurslarına katılan kursiyerler el hünerlerini açtıkları sergi ile görücüye çıkardı. Çoğunluğu artık malzemelerden yapılan çeyizlik eşyalar beğeni toplarken, açılışı ise Başkan Hasan Karabağ yaptı. KADINA DESTEK SÜRECEK Semt merkezlerinin ilçede büyük önem taşıdığını ve belediyenin bu merkezlerle mahalle aralarına taşındığını hatırlatan Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, kadınlara desteğin süreceğini belirterek, bu tür kurslara katılarak, hünerlerini sergileyip, onları satıp, ev ekonomilerine kazanç elde eden kadınları tebrik etti. Karabağ, " Semt merkezlerimizi açmaya başladığımız günden itibaren vatandaşların belediye ile olan diyaloğu daha fazla gelişti. Sokak aralarında açtığımız bu merkezlerle özellikle öğrencilerin ve kadınların gelişimine katkı koyabilecek aktiviteler düzenlemeye çalışıyoruz. Bunların içinde okuma yazma, kurdele, dikiş, nakış, takı-tasarım kursları gibi kadınlara yönelik faaliyetlerle birlikte çocuklarımıza yönelik de satranç, gitar, bilgisayar gibi kurslar veriliyor. Bu kurslara katılarak başarıyla tamamlayanlar da sertifikalandırılıyor. Kadınlarımız el emeklerini sergileyerek, buradan az da olsa kendilerine kazanç elde edip, yeni ürünler üretmek için para kazanabiliyor. Kursların ve kursiyerlerin artması için biz de elimizden gelen desteği vereceğiz" (HABER MERKEZİ) Çeşmeli turizmci HIZLI BÜYÜMEK İSTEMİYOR Yeni sezon rezervasyonlarında geçen yıla göre önemli oranda artışın gözlendiği ilçede turizmciler aşırı yoğunluktan endişe ediyor. ÇEŞTOB Başkan Vekili Demir, "Özgün ve güzel kalabilmek için gelişimi sınırlı tutmalıyız. Yatak kapasitesi 20 bini aşmamalı. Her eve 20 ağaç şartı konmalı" dedi İç turizmin gözde merkezlerinden Çeşme'de turist sayısının hızla artması işletmecileri endişelendirdi. Çeşme Turistik Otelciler Birliği (ÇEŞTOB) Başkan Vekili Yakup Demir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçenin özgün ve güzel kalabilmesi adına gelişimin sınırlı tutulması, yatak kapasitesinin 20 binde sabit kalması gerektiğini söyledi. Son yıllarda ziyaretçi sayısını her yıl ülke ortalamasının üzerinde artıran Çeşme'de 2013 sezonuyla ilgili beklentilerin olumlu olduğunu ifade eden Demir, önceki yıllarda temmuz ve ağustos aylarına sıkışan sezonun bu yıl mayıs ayında başladığını, özellikle hafta sonları plajlarda beklenmeyen bir kalabalığın oluştuğunu dile getirdi. İşletmecilerin tesislerin şezlong, yiyecek ve içecek yetiştirmekte zorlandığını kaydeden Demir, sezonun kasım ayına kadar süreceğini tahmin ettiklerini belirtti. Otoyol ve havayolu bağlantılarının sağlanmasıyla Çeşme'nin İstanbul ve Marmara Bölgesi'ne entegre olduğunu, İzmir-İstanbul Otoyolu'nun tamamlanması halinde daha fazla ziyaretçinin gelebileceğini anlatan Demir, şöyle konuştu: "Kış aylarında hafta sonları İzmir'in yanı sıra İstanbul ve Ankara'dan çok sayıda ziyaretçimiz oluyor yaz döneminde Çeşme geçen yıla göre çok daha tercih edilen bir merkez olacak. Aslında biraz da endişe ediyoruz. Çünkü Dünya Turizm Örgütü'ne göre bir yerin yaşanabilir bir şehir olması için kilometrekareye 100 kişinin üzerine çıkmaması gerekiyor. Şu anda hafta sonu kişiye ulaşıyoruz. Çok yakında 100'ün üzerine çıkacağız gibi gözüküyor. Bu nedenle sezonu yıl geneline yaymaya çalışıyoruz. Çeşme yıllardır imar planlarının onaylanmaması nedeniyle yatırım alamadı ve gelişemedi. Ancak bu durum biraz da avantajına oldu. Yapılaşmanın daha sınırlı tutulduğu, güzelliklerin korunduğu bir merkez olarak dikkat çekiyoruz. Şu anda nitelikli yatak kapasitemiz 7-8 bin civarında, pansiyonlarla birlikte toplam sayı 13 binlere çıkıyor. Bunu 20 binlerde tutmak gerekiyor. İmar planlarının onaylanması sonrası yapılacak yeni yatırımlarla bu rakama ulaşılmış olacak. Çeşme 20 binlerde kalırsa, daha ileri gitmezse dünyada aranan Hemşirelik Haftası, yaklaşık 2 bin personeli ile sağlık hizmeti veren Şifa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümünde, Şifa Hastanelerindeki hemşirelerin katılımı ile kutlandı. Şifa Üniversitesi konferans salonunda gerçekleştirilen törene Şifa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Erdoğan, Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz, Şifa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Vedat Köksal, Şifa Üniversitesi Genel Sekreteri Yrd. Doç. Dr. İbrahim Hacıbeyoğlu ile Hemşirelik Bölümü öğretim üyeleri, öğrenciler ve Şifa Üniversitesi Hastaneleri nde çalışan hemşireler katıldı. Hemşirelik Bölümü öğrencilerinden oluşan müzik grubunun verdiği mini konserin ardından program Hemşirelik Bölümü 2. Sınıf öğrencisi bir tatil beldesi olur. Bu güzelliğinin korunması gerekiyor." İstanbul-İzmir otoyolunun yapımıyla birlikte ilçede gayrimenkul hareketliliğinin de arttığına işaret eden Demir, Antalya, Marmaris gibi tatil merkezlerine göre daha küçük bir coğrafi büyüklüğe sahip ilçede yapılaşma konusunda hassas olunması gerektiğini ifade etti. YEŞİL ARTMALI Çeşme Belediye Başkanı Faik Tütüncüoğlu ise bakanlıklarda bekleyen imar planlarının onaylanması halinde ilçede yapılacak yeni tesislerle yatak kapasitesinin 20 bine ulaşacağını ancak yeni yatırımların yoğunluğu artıracağı görüşlerine katılmadığını belirtti. Yeni yatırımların turizmin 12 aya yayılması hedefinin yakalanmasında önemli rol oynayacağına değinen Tütüncüoğlu, "Dünyanın en büyük turizm şirketlerinden olan TUI başta olmak üzere kış döneminde Çeşme'ye turist getirmesi için konuştuğumuz tüm acenteler, ilçenin kaliteli yatak kapasitesinin yeterli olmadığını söylüyor. Kuzey Avrupa ülkelerinden gelen vatandaşlar sağlık sigortaları kapsamında termal otellerde tatil yapabiliyor. Eğer yatak kapasitemiz gerekli düzeye ulaşırsa kış aylarında bu şirketler aracılığıyla ilçemize gelen turist sayısı da büyük oranda artacaktır" diye konuştu. İlçede yapılaşmanın kontrolden çıkmaması için kenti ufak kesitler halinde imara açtıklarını, 2 kattan fazlasına ve yüzde 25'den fazla yoğunluğa izin vermediklerini anlatan Tütüncüoğlu, "Ev sahipleri, oturma izni alabilmek için konut ve bahçeyi kapsayan alanın her 40 metrekaresi için bir ağaç dikmek zorunda. İlçemize yapılan her ev için ortalama 20 ağaç dikiliyor" Tütüncüoğlu, ilçede TOKİ tarafından yapımı planlanan 4 katlı binaların bu kuralı bozacağını ve ilçeyi betonlaşmaya açacağını iddia ederek, "4 katlı bloklarla hem ilçenin imar, klima ve siluetinin dönüşü olmayacak bir şekilde bozulmasından hem de ilçenin iş kaynakları ve nüfusunun kontrolsüz olarak artmasından endişe ediyoruz" ifadelerini kullandı. (AA) HEMŞİRELERE ICN'den zor görev Nesrin Yılmaz ın hazırladığı sunumla başladı. Sunumunda hemşirelik öğrencilerinin mesleğe bakışını anlatan Yılmaz, toplumun hemşirelerden beklentilerini ve hemşireliği nasıl algıladıklarını dile getirdi. Yılmaz ın sunumundan sonra konuşan Şifa Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Gülendam Hakverdioğlu Yönt, Uluslararası Hemşireler Konseyi nin (ICN) belirlediği 8 temaya vurgu yaptı. Bu hedeflerin; Aşırı yoksulluğu ve açlığı ortadan kaldırmak; temel eğitimin tüm dünya çapında verilmesini sağlamak; cinsiyet eşitliğini teşvik etmek ve kadınların konumunu güçlendirmek; çocuk ölüm oranlarını azaltmak; anne sağlığını iyileştirmek; HIV/AIDS, sıtma ve diğer hastalıklarla mücadele etmek; çevresel sürdürülebilirliği sağlamak ve kalkınma için global bir ortaklık geliştirmek şeklinde sıralandığını ifade eden Yönt, hemşirelik mesleğinin 2015 yılına kadar bu hedefler doğrultusunda topluma katkı sağlamasının beklendiğini anlattı ve meslektaşlarından bu konuda destek istedi. ANNE VE BEBEKLER ÖLMESİN Özellikle anne ve bebek ölüm oranlarını azaltma hedefinin önemine dikkat çeken Yönt, Dünyada yılda 500 binden fazla anne gebeliğe ve doğum sırasında oluşan komplikasyonlara bağlı olarak ölüyor. Türkiye de bebek ölüm oranı binde 16, anne ölüm oranı da yüz binde 21,1 olduğu saptanmış yılında yapılan bu araştırmada; anne - bebeklere müdahale edilirse, ki bunlar düşük maliyetli müdahaleler, bu ölüm oranlarının çok fazla düşürülebileceği de görülmüştür Hemşirelerin anne adaylarına vereceği eğitimlerin de bu istatistikleri olumlu yönde değiştirebileceğini belirten Yönt, Unutmamamız gereken nokta sağlıklı kadın sağlıklı çocuk için, sağlıklı çocuk sağlıklı toplum için vazgeçilmezdir Şifa Üniversitesi Basmane Hastanesi Başhemşiresi Songül Arit da kısa bir konuşma yaparak, hemşirelik mesleğinin tanımını yaptı. Arit, Hemşire; insan hayatının korunması gereken yüce bir değer olduğunu ve bu değerden hiçbir koşulda vazgeçmeyeceğini bilen kişidir. Hemşire; bireye saygının insan haklarının dayanağı olduğunun bilincinde olan kişidir. Hemşire, bütün insanların eşit haklara sahip olduğunu bilir ve bireyler arasında ırk, din, dil, inanç, sosyal ve ekonomik durum, siyasi görüş ayrımı yapmadan hizmet eden kişidir diye konuştu. Törende Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Yardımcısı Doç. Dr. Vedat Köksal ile Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz da birer konuşma yaparak hemşireliğin sağlık hizmetlerindeki kilit rolüne vurgu yaptı. Hemşirelik Haftası kutlamalarında konuşan Şifa Üniversitesi Hemşirelik Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yönt, "2015 yılına kadar ICN'nin politikalarını gerçekleştirmemiz lazım"diye konuştu SAĞLIĞIN KALBİ HEMŞİRELER Hemşirelerin sağlık hizmetlerindeki önemine değinen Şifa Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Erdoğan da artık çok donanımlı hemşirelerin yetiştiğini ve bundan büyük mutluluk duyduğunu kaydetti. Prof. Dr. Erdoğan, Doktorlar sağlığın beyni ise hemşirelerde kalbidir. Artık hemşirelerimiz de dört dörtlük; sadece doktorun söylediğini yapmayacak, gerekirse müdahale edecek kadar donanımlı hemşireler yetişiyor. İnşallah bizim yetiştireceğimiz hemşireler çok şey öğrenecekler ve çok şey öğretecekler. Şifa denilince sizin göreviniz sadece Türkiye deki hastalara şifa dağıtmak değil, inşallah bütün dünyaya şifa dağıtacaksınız Konuşmaların ardından Rektör Prof. Dr. Erdoğan ile Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Sarsılmaz Şifa Üniversitesi Hastaneleri nde 15 yılını ve 20 yılını dolduran hemşirelere birer teşekkür plaketi sundu. Egeli zeytinciler Brezilya pazarında Brezilya nın zeytinyağını Portekiz, İspanya, İtalya, Arjantin, Peru ve Şili den aldığını belirten ZZTK Yönetim Kurulu Üyesi Gündeş, "Brezilya halkı bizi çok seviyor. Bunu değerlendirelim" dedi Salih Aslan Zeytin ve Zeytinyağı Tanıtım Komitesi (ZZTK), 2012 yılında hedef pazarları arasına aldığı Brezilya Sao Paulo da 6-9 Mayıs 2013 arasında düzenlenen Feira APAS 2013 Fuarı na info stantla katıldı. Fuarda ZZTK nin yanısıra üç Türk zeytinyağı ihracatçısı da stant açarak ürünlerini tanıttı. Fuar süresince günde ortalama 350 ziyaretçiye beş çeşit zeytinyağlı yemeğin yanında sofralık zeytin ve zeytinyağı tadımı yaptıran ZZTK, ilgi odağı oldu. Son yıllarda gelişmekte olan ülkeler (BRICS) arasında yer alan Brezilya, 200 milyona ulaşan nüfusu ve ekonomisiyle dikkat çekiyor. Güney bölgelerinde son birkaç yıldır zeytin ve zeytinyağı üretimine sınırlı düzeyde başlayan ülke, giderek artan tüketimiyle dikkat çekiyor yılında 21,4 bin ton olan zeytinyağı ithalatı, 2012 yılında 73,5 bin tona ulaştı. Sofralık zeytin tüketimi ise 2003 yılında 31 bin tonken 2012 yılında 103 bin tona yükseldi. Zeytinyağında en önemli tedarikçi ülkeler Portekiz, İspanya, Yunanistan ve Arjantin'ken sofralık zeytinin yaklaşık yüzde 70 i Arjantin den ithal ediliyor. Diğer tedarikçiler ise İspanya ve Peru olarak sıralanıyor. KEŞFEDİLMEYİ BEKLEYEN BİR PAZAR Fuara katılan ZZTK Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Kadri Gündeş, Brezilya nın zeytinyağını Portekiz, İspanya, İtalya, Arjantin, Peru ve Şili den aldığını belirterek, Ülkemizden yapılan ithalat, maalesef çok sınırlı düzeylerde kalmış. Ülkede satılan ürünlerde, son yıllarda Brezilya makamlarının da önemle üzerinde durduğu kalite sorunu söz konusu. Brezilya makamları, bu durumun farkına vararak geçen yıl özellikle zeytinyağında tağşiş ve kalite sorunlarının önüne geçmek amacıyla analiz zorunluluğu getirmiş. Brezilya ile ülkemiz arasında son yıllarda gelişen ikili siyasi, ticari ve kültürel ilişkiler, zeytin ve zeytinyağı sektörümüz açısından da önemli fırsatlar oluşturuyor. 'SALVE YORGE' DİZİSİ ÇOK SEVİLİYOR Ülkenin en çok seyredilen televizyon kanallarından birisinde yayınlanan, çekimleri İstanbul, Kapadokya ve Brezilya da yapılan "Salve Yorge" adlı dizi filmin Türkiye nin tanıtımında önemli rol oynadığını dile getiren Gündeş, şöyle devam etti: Bunu, ülkemizden Sao Paulo ya yapılan uçak seferleri ve yolcu sayısındaki artıştan da anlamak mümkün. Bir diğer pozitif unsur da ülkede sayıları 10 milyonu aştığı öne sürülen ve Turco olarak anılan, Lübnan, Suriye ve Filistin asıllı olup ülke ticaretinde önemli pay ve olumlu anlamda ün sahibi olan Osmanlı kökenli insanlar. Bunların ataları, 19. yüzyıl sonlarında ve 20. yüzyıl başlarında ay yıldızlı Osmanlı pasaportlarıyla ülkeye gittikleri için Türk olarak biliniyor ve olumlu bir imaja sahipler. Diğer yandan içinde bulunduğumuz zeytin-zeytinyağı sezonunda özellikle İspanya ve Portekiz gibi ülkelerde yaşanan olumsuz hava şartlarına bağlı rekolte gerilemesinin getirdiği fiyat dalgalanmaları, Brezilyalı alıcıları yeni tedarikçi ülke arayışına itmiş gibi görünüyor. Bu nedenle özellikle zeytinyağı ithalatı için standımıza yoğun başvurular yapıldı. Üyelerimize en kısa zamanda bu talepleri ileteceğiz. Brezilya, yüksek kaliteye sahip ürünlerimiz için değerlendirilmesi gereken bir pazar ve bu yıl da bu pazara girmek için ideal şartlara sahibiz. Gündeş in verdiği bilgiye göre zeytin ve zeytinyağı sektörünün 2023 yılı için öngördüğü 3,8 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşılması açısından Brezilya önemli bir pazar. Gündeş, giderek büyüyen bu pazara fiyat rekabetine karşı özellikli ürün (tuzsuz zeytin gibi) önerileriyle de girilmesinde fayda gördüklerini sözlerine ekledi. Yamanlar'dan 25 madalya Özel Yamanlar okulları öğrencileri Antalya, Ankara ve ABD Teksas'ta düzenlenen olimpiyat ve proje yarışmalarından toplam 25 madalyayla döndü. Akdeniz Üniversitesi'nin düzenlediği 18. Ulusal Akdeniz Matematik Olimpiyatı'nda İzmir Özel Yamanlar Koleji 5 altın, 9 gümüş ve 6 bronz madalya kazanarak birinci oldu DEÜ'de Tözüm rüzgarı Tercüme deyince akla ilk gelen isimlerden olan Eser Tözüm, okullarda verdiği seminerlerle tercümanlığın inceliklerini, zorluklarını ve saygınlığını, tercümanlık bölümünü seçen genç beyinlerle paylaşmaya devam ediyor 9 Eylül Üniversitesi Mütercim Tercümanlık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Kutan Kahramantürk, Mütercim Tercümanlık Bölüm Başkan Yardımcısı Dilek Altınkaya Nergiz ve Mütercim Tercümanlık Bölümü öğrencisi Merve Ertan ın girişimleriyle 9 Eylül Üniversitesi öğrencileri ile buluşan Eser Tözüm, Sözlü Çevirinin Dinamikleri adlı interaktif bir sunum yaptı. Tözüm, Tercümanlık mesleğinde kişinin proaktif olup sorumluluk alması gerektiğini ayrıca bol bol pratik yapmanın şart olduğunu belirterek mesleğe başlayış öyküsünü anlattı. 9 dil bilen ve Türkiye de Felemenkçe den çeviri yapan tek tercüman olan Eser Tözüm, Amsterdam da doğduğunu, bu meslekle öğrencilik yıllarında tanıştığını söyledi. Bir çok ünlü isme ve firmaya tercümanlık yapan Tözüm, Bu işi yaparken sürekli kendinizi beslemelisiniz. Genel kültür çok önemli. Kullanacağınız kelimelerin tam olarak istediğinizi anlatması için o dilin kültürünü araştırmalı, sürekli gelişime açık olmalısınız. Aslında her şey sevmek ve ilgi duymakla başlıyor. Beni bu meslekten vazgeçirecek bir şey olmadı ama zorluklarını yaşadım. Doğaçlama yeteneği ile bazı şeyleri çözmeniz gerekiyor, esnek ve soğukkanlı olmalısınız. Cesaretli olun, hata yapmaktan çekinmeyin tedirgin olmayın. Tamamen konsantre olun. Çünkü sizin çeviri yaptığınız alanda bir ağırlığınız var. Zor ama Lise 1, 2 ve 3. sınıf öğrencilerinin katıldığı ve 60 madalyanın verildiği olimpiyata 20 madalyayla damga vurdular. Madalyalarını rektörlük binasında düzenlenen törenle Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Aziz Ergin ve jüri başkanı Prof. Dr. İlham Aliyev`den alan öğrenciler, başarılarını büyük bir sevinçle kutladı. ABD'nin Teksas eyaletine bağlı Houston şehrinde Rice Üniversitesi tarafından düzenlenen ISWEEEP'nda 61 ülke ve 41 ABD eyaletinden gelen öğrenciler yarıştı. Öğrenciler, projelerinin sunumlarını İngilizce yaptı. Özel Yamanlar Koleji öğrencileri Salih Gürlü ve Faruk Ergin, Radyasyon Zırhlamasında Kemik Ununun Etkisi adlı projeleriyle gümüş, Burak Emre saygın bir meslek olan tercümanlıkta belki de hayal edemeyeceğiniz kişilerle çalışıp, hayal edemeyeceğiniz ortamlara girmeniz olası. Bol bol pratik yapın ve empati kurun Beyaz Show un da tercümanlığını yapan Tözüm, deneyimlerini ve yaşadığı zorlukları paylaştığı öğrencilere Zorluklar karşısında asla pes etmeyin. Sabırlı olmak ve emek vermek bizim mesleğimizin en önemli kuralı diyerek soruları cevapladı. Üzüntünüzü, sevincinizi hangi dilde yaşıyorsunuz? sorusuna İnsan duygularını ve düşüncelerini en iyi kendi dilinde ifade edebilir bence. Ana dilin insanın genlerine işlediğine inanıyorum. Doğup büyüdüğü, nefes aldığı toprak tüm benliğini kuşatır. Bu nedenle hakimiyetimin en yüksek olduğu dil Türkçe dir. İkinci olarak da Felemenkçe tabi ki cevabını verdi. ve Kaan Başkaya Drenaj Suyunun Klima Verimliliği Üzerindeki Etkileri projeleriyle bronz madalya kazandı. Başarılı öğrencilere ödüllerini, 2007 yılı kimya Nobel ödülü sahibi Prof. Dr. Robert Coll verdi. Yamanlar öğrencileri, ödül törenine Türk bayrağıyla çıktı. Milli Eğitim Bakanlığı ile Teknoloji ve Tasarım Derneği'nin ortaklaşa düzenlediği 9. E-BİKO ödül töreni ise Bakanlık Şûra Salonu'nda yapıldı. Cennetten bir köşe OLACAK İzmir Büyükşehir Belediyesi, Buca da 65 bin metrekarelik alan üzerine kuracağı Sosyal Yaşam Kampüsü için yapım ihalesi gerçekleştirdi. İhaleye 5 firma katıldı. Son dönemde büyük projelerin peş peşe açılış ve temel atma törenlerini gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediyesi, şimdi de toplumun sosyal olanaklara erişimi kısıtlı gruplarının faydalanması amacıyla dev bir kompleks şeklinde planlanan Sosyal Yaşam Kampüsü için yapım ihalesi gerçekleştirdi. İhaleye 5 firma katıldı. Buca Tınaztepe deki 65 bin 302 metrekarelik alanda kurulacak Sosyal Yaşam Kampüsü nde huzurevi, engelli eğitim merkezi, engelli ve yaşlı rehabilitasyon merkezi, çocuk ve gençlik merkezi ile aşevi ve kapalı spor salonu bulunacak. Tesiste ayrıca açık alanlarda rekreasyon düzenlemesi, çocuk oyun ve açık hava spor alanları ve otopark alanları yapılacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılacak modern tesiste, engellilere eğitimin yanısıra spor yapma olanağı da sağlanacak. Rehabilitasyon Merkezi nde hem engellilere hem de yaşlılara hizmet sunulacak. Sadece rehabilitasyon amaçlı oluşturulacak merkezde hem engelliler hem de yaşlılar için birer tane havuz oluşturulacak. Kapalı spor salonunda ise konferans salonu, yarı olimpik yüzme havuzu ve basketbol sahası yer alacak. Birlikte yol aldık birlikte başaracağız Ege Bölgesi Sanayi Odası nda seçimlerden sonra Ender Yorgancılar Başkanlığında göreve gelen yönetim kurulu görev dağılımı yaptı. Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar başkanlığında gerçekleştirilen ilk Yönetim Kurulu Toplantısı nda Yönetim Kurulu Başkan Yardımcılıklarına H. İbrahim Gökçüoğlu ve Erdoğan Çiçekçi getirildi. Hüseyin Vatansever ise Sayman Üye oldu. İlk adımı 2 Mayıs günü gerçekleştirilen şölen havasındaki meslek komiteleri ve meclis üyeliği seçiminin ardından 9 Mayıs günü tüm Odalara örnek teşkil edecek bir Yönetim Kurulu, Meclis Başkanı ve Divanının seçimini gerçekleştirdiklerini ifade eden EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar; Birlikte yol alacağımız Yönetim Kurulu, Disiplin Kurulu Üyelerimizi ve TOBB Genel Kurul Delegelerimizi seçtik. Tüm bu süreçte katılımlarıyla Odamıza yakışır bir seçim geçirmemizi sağlayan her bir üyemize gönülden teşekkürlerimi sunuyorum. Geçtiğimiz dönemin ardından gelen bu sonuçları, bizlere olan güvenin bir eseri olarak nitelerken aldığımız sorumluluğun da fazlasıyla bilincindeyiz. Zira bu gururla, bulunduğumuz makamların saygınlığını koruyarak, üyelerimizin konularına çözüm noktası olmaya yine devam edeceğiz Yönetim Kuruluna katılan üç yeni isimle birlikte yenilendiklerini ve güçlendiklerini ifade eden Yorgancılar sözlerini şöyle sürdürdü: Bu dinamizm ile yeni dönemimizi; üyelerimiz ve İzmir bağlamında daha verimli, daha üretken geçireceğimizden şüphemiz bulunmamaktadır. Her bir arkadaşımın üstlendiği görevi en iyi şekilde yerine getireceğine yürekten inanmaktayım.

5 SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Proteinle karıştırın Zayıflamanın temel yolu insülini düzenlemekten geçer diyen Diyetisyen Canan Aksoy, protein ve glisemik indeksi düşük karbonhidratları bir arada tüketmekle kilo vermenin çok daha kolaylaşacağını söylüyor YAĞLARIN, karbonhidrat ve proteinlere göre daha yüksek enerji içerdiklerini ancak yağsız beslenmenin de sağlıksız olduğunu vurgulayan Diyetisyen Canan Aksoy, doymuş yağların kalp-damar hastalıkları, kanser ve hipertansiyon riskini artırdığı için doymamış yağlar olan bitkisel yağların tüketilmesi gerektiğini belirtti. sabah-öğle-ikindi ve akşam öğünlerinde protein ve glisemik indeksi düşük karbonhidratları birlikte tüketmekle düzenli ve sağlıklı kilo vermenin daha kolay olacağını söyleyen Aksoy, Doymuş yağları ister istemez beslenmemizle zaten alıyoruz, hayvansal gıdaların hepsi az veya çok doymuş yağ içeriyor. Tereyağı bazı söylemlerin aksine beslenmemizde olmaması gereken bir yağ grubudur. Günlük almamız gereken yağların üçte birinin doymuş, üçte birinin çoklu doymamış, üçte birinin ise tekli doymamış yağlardan alınması en sağlıklı seçimdir. Bunu sağlamanın en kolay yolu da bir yemeğinizi zeytinyağıyla pişirirken, diğer yemeğinizi ayçicekmısırözü yağıyla pişirmenizdir. Tabi ki fazla yağlı olmamasına özen göstererek Hayvansal proteinlerin yağsız olanlarının tüketilmesini öneren Aksoy, kalsiyum etkisine dikkat çekti ve Yağsız süt ürünlerinin, öğünlerde alınan yağın bir kısmının sindirilmeden atılmasını sağladığı bilimsel çalışmalarla ispatlanmıştır i- fadesini kullandı. Özel Mayasante Polikliniği nden Doktor Devrim Gürsoy, zayıflama programlarının kişiye özel programlar halinde ele alınması gerektiğini, zayıflama ve bölgesel değişim programlarının üç aşamadan oluştuğunu söylüyor. Kişinin vücut analizi yapıldıktan sonra beslenme uzmanları kişinin beslenme alışkanlıklarını, zaaflarını ve yaşam tarzını konuşuyor ve kişiler arasındaki farklılıklar göz önünde tutularak kişiye uygun bir beslenme programı oluşturuluyor. İkinci aşamada kişinin beslenme programına uyumunu arttırıcı, metabolik faaliyeti uyarıcı ve anemi, troid rahatsızlıkları, adet düzensizlikleri, menopoz ve sindirim problemleri gibi kişinin kilo verme sürecinde engel teşkil eden sorunları kontrol altına almaya yönelik akupunktur, ozonterapi ve hipnoz gibi uygulamalar uygulanıyor. Akupunktur, kilo verme sürecinde hem iştah kontrolünün sağlanmasını hem de metabolik faaliyetlerin düzenlenmesini desteklerken, ozonterapi kilo vermenin zorlaştığı ve direnç görülen noktalardaki faaliyeti hızlandırıp bu direnci ortadan kaldırıyor. Hipnoz uygulaması da kişinin şuuru açık bedeninin ise mümkün olduğunca gevşediği bir ortamda belli telkin kalıpları kullanılarak beslenme alışkanlıklarını değiştirmesi ve kişisel motivasyonun güçlendirilmesi konusunda destekliyor. İşte sağlıklı Telefon tehlike saçıyor Akıllı telefonlar ve tabletler hepimizin elinde. Sokakta, sinemada, iş yerinde hatta arabada bile. Sürekli mesajlaşıyor, bitmek tükenmek bilmeyen bir şekilde yazışıyoruz. Akıllı telefon adıyla bilinen PDA'lar (kişisel dijital yardımcı) artık güncel dünyanın somut gerçeklerinden birini oluşturuyor yılı verilerine göre sayısı bir milyarı geçen bu telefonların iş dünyasının vazgeçilmezi olmaları kaçınılmaz olarak birtakım sağlık sorunlarını da beraberinde getiriyor. Cep telefonu artık kalp ve beyine verdiği zararların yanı sıra parmaklara da zarar vermeye başladı. İngiltere ve ABD'de yapılan araştırmalar iş ve işyeri ile ilgili yaralanmaların gerek iş gücü kaybı gerekse tedavi maliyetleri bakımından milyarlarca dolara mal olduğunu gösteriyor. Yapılan araştırmalara göre kısa mesajlarda en sık kullanılan 50 kelimenin yazılabilmesi için başparmak hareketine gereksinim duyuluyor. Bu alışılmadık hareketlilik düzeyine maruz kalan el eklemlerinde zorlanmaya bağlı aşınma ve ona bağlı yırtılmalar olabileceğini söyleyen Liv Hospital El ve El Bileği Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Kılıç, "Çok fazla mesajlaşma öncelikle eklem kapsüllerinin ve kas kirişlerinde yaşanan el sorunu ilerleyerek ilgili eklemlerde kireçlenme (artroz) ile sonuçlanabiliyor. Bununla beraber karpal tünel gibi diğer el ve el bileği sorunları da klinik tabloya eklenebiliyor" diyor. beslenme yolları Her anne-baba adayı sağlıklı bir bebek sahibi olmak ister. Bu noktada önem kazanan noktalardan biri de anne adayının beslenmesi. Peki bazı vitamin ve minerallere ihtiyacı artan hamilenin beslenme programında neler olmalı? Anne adayının dengeli ve yeterli beslenmesi, sağlıklı bir bebek dünyaya getirmede rol oynayan en önemli etkenlerden biri. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gonca Saraç, Annenin beslenmesi, döllenmeden başlayarak gebelik boyunca, bebeğin gelişimi ve sağlığı üzerine etki ediyor. Bu nedenle, annelerin dengeli beslenmeye ve bazı özel takviyeleri almaya özen göstermeleri gerekiyor. Bu takviyelerin başında; folik asit, demir ve kalsiyum geliyor diyor. Dr. Saraç ın verdiği bilgilere göre, folik asit desteği, hamilelik planlı ise öncesinde, planlı değilse öğrenildiği anda alınmaya başlanmalı. Kan yapımı için gerekli olan ve özellikle sinir sisteminin oluşumunda rol oynayan folik asit, bebeğin ilk üç ayındaki organ gelişimini destekliyor. FOLİK ASİT İÇİN HANGİ BESİNLER TÜKETİLMELİ? Folik asitin, hamilelikten önce 400 mikrogram, hamilelik döneminde günlük 600 mikrogram dozunda alınması gerekiyor. Folik asit; koyu yeşil yapraklı sebzelerde, ıspanak, tam tahıllı ürünler (ekmek, kahvaltılık gevrek ve makarna), turunçgiller, kuşkonmaz, kuru yemişler, bezelye, kuru fasulye, börülce, nohut ve mercimekte bulunuyor. EN İYİ DEMİR KAYNAĞI KIRMIZI ET Demir, annenin kan yapımı için olduğu kadar, bebeğe transfer edilecek demirin karşılanması için de alınması gereken desteklerin başında geliyor. Günlük demir ihtiyacı 27mg olan hamileliğin ilk aylarında hafif demir takviyesi (30mg/gün), daha sonra ise kan sayım değerlerine bakılarak mg/gün demir kullanılabiliyor. Demir; kırmızı et, hindi, kuru kayısı, tam buğday ekmeği, yumurta, soya, kuru fasulye, bezelye, mercimek, nohut, bakla, domates, patates, üzüm, kuru yemişler ve ıspanak gibi besinlerde bulunuyor. Demirin emilmesi için vücudun C vitamini ihtiyacının da karşılanması gerekiyor. C vitamini; narenciye, kivi, çilek, yeşilbiber ve brokoliden alınabiliyor. Yeterli kalsiyum alımı da anne adayının beslenmesinde büyük önem taşıyor. Diyetle yeterli kalsiyum alınmaması halinde, bebeğin ihtiyacı olan kalsiyum anne iskeletinden çözülerek sağlanıyor. Günlük kalsiyum ihtiyacı 1200 mg olan hamilelik döneminde kalsiyumdan zengin süt ve süt ürünleri, yeşil yapraklı sebzeler, brokoli, soya fasulyesi, balık, tam tahıllı kahvaltılık gevrekler, şalgam ve badem anne adayının beslenmesinde vazgeçilmezler arasında yer alıyor. Saraç; hamilelikte folik asit, kalsiyum, iyot, demir, magnezyum, fosfor ve çinkoya olan ihtiyacın arttığına dikkat çekiyor. Bu dönemde vücudun bazı vitamin ve minerallere olan ihtiyacı artmasa da, eksik beslenme nedeniyle günlük gereksinimin altında kalması da sorun olabiliyor. Örneğin vejetaryen olan kişilerde; demir, magnezyum eksikliğinin yanı sıra D vitamini ve B12 vitamini eksikliği de görülüyor. D vitamini eksikliği anne adayında gebelik zehirlenmesi (toksemi) ve kemik erimesi gibi problemlerin yanı sıra bebekte; düşük doğum kilosu, kalsiyum düşüklüğüne bağlı havale nöbetleri, kalp yetmezliği ve kemik hastalıklarının görülmesine neden olabiliyor. Gıda takviyesine doktor kontrolü Dr. Saraç, Bu nedenle hamilelik için standart bazı takviyelerden söz etmek mümkün olsa da kişiye özel ihtiyaçların göz önüne alınması oldukça önemli diyor. Çoğul gebelik, genç annelik, sık doğum, önceden mevcut olan hastalıklar, yetersiz beslenme, düşük kilo gibi nedenler hamilelik döneminde özel bir beslenme programı uygulamayı gerektiriyor. Ancak Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Gonca Saraç, ihtiyaç duyulan tüm vitamin ve mineral takviyelerinin doktor kontrolünde kullanılması gerektiğini altını çiziyor.

6 SAYFA 07 S?YAH MAVR KIRMIZI SARI Bu da mini Dünya Kupası İzmir Büyükşehir Belediyesi nin ev sahipliğinde yapılacak "One Nation Cup 2013 turnuvasına Almanya, Azerbaycan, Bosna Hersek, Çin, G.Afrika, İsviçre, Japonya, KKTC, Nijerya, Rusya, Türkiye ve Yeni Zelanda dan 16 takım katılacak. Maçlar 20 Mayıs Pazar günü başlıyor İzmir in kardeş kenti Bremen in 2006 yılından itibaren düzenlenmeye başladığı "One Nation Cup Futbol Turnuvası nda Türkiye yi temsil eden İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu yıl ilk kez ülkemizde yapılacak organizasyonun ev sahipliğini üstleniyor. Futbolun popülerliğinden ve gücünden yararlanarak dünya gençlerini barış teması altında buluşturmayı hedefleyen, 15 yaş altındaki sporcuların y- er aldığı One Nation Cup, 19 Mayıs Pazar günü yapılacak törenle start alıyor. Müsabakalar ise hemen ertesi gün, 20 Mayıs ta başlıyor. Şampiyonaya kızlar ve erkekler kategorilerinde 12 ülkeden 8 er takım katılıyor. Maçlar ve antrenmanlar Bucaspor tesislerinde yapılacak. 24 Mayıs Cuma günü ise her iki kategoride oynanacak final maçları ile birlikte şampiyonlar belirlenecek. Bugüne dek iki kez şampiyonluk kazanan İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2008 ve 2011 yıllarındaki başarısını tekrarlayarak üçüncü şampiyonluğa ulaşmayı hedefliyor. İzmir in 2 şampiyonluğu var One Nation Cup Futbol Turnuvası Almanya nın Bremen Belediyesi tarafından, tüm kültürel, etnik, politik ve dini engellerin futbol y- oluyla kaldırılması amacıyla düzenleniyor. Kuruluş aşamasından bu yana Türkiye yi temsil eden İzmir Büyükşehir Belediyesi erkek takımını bu yıl Bucaspor altyapısından seçilen sporcular oluşturacak. Kız futbol takımı ise İzmir genelindeki takımların karması niteliğinde olacak. (HABER MERKEZİ) Spor İl Müdürlüğü Özel Kalem Müdürü Aziz Özen sag lık problemi yasayan taraftarlarla sahaya inerek tek tek ilgilendi 300 Düşerken MiLYAR zarar etti Tavşanlı Linyit ile sezonun en kritik maçına çıkan Göztepespor, avantajlı olmasına rağmen küme düştü. Göztepe nin küme düşmesine sinirlenen taraftar ise, takımını tam tamına 300 Bin TL zarar ile 2. Lig e yolcu etti PTT 1. LİG İN son haftasında bomba İzmir de patladı. 34 Haftanın genelinde başarı sağlayamayan ve ligde kalma şansını son maça bırakan Göztepespor, son maçta kendi ipini kendi çekti. Tavşanlı Linyit ile kümede kalma mücadelesi veren Göz-Göz ler, avantajlı başladığı maçtan; mağlup ayrılarak, 2. Lig e düştü. Maçın başından, gol yediği ana kadar seyircisinin büyük desteğini alan buna rağmen maçta ki etkisiz oyunuyla, 1 puanı dahi alamayıp, Tavşanlı Linyitspor u kümede bırakan Sarı-Kırmızı lı ekip, 80 Numaralı Agbetu dan 80. Dakikada gol yedi. Golün hemen ardından kapalıda ki taraftarlarda önce hüzün sonra ise öfke patlaması yaşandı. Öfkesine hakim olamayan Göztepe taraftarı, sahayı yerle bir etti. Olaylar esnasında maç sürerken, hakem yardımcılarını güvenlik gerekçesiyle yanına çağırdı ve maçı bir süre oynatmadı. Güvenliğin öncekine oranla biraz daha yüksek sağlandığı dakikalarda maçı devam ettiren hakem Fırat Aydınus, Göztepe nin son anda yakaladığı ancak değerlendiremediği bir pozisyon sonrası maçı sona erdirdi. Maçın bitiş düdüğüyle çıldıran taraftar, statta taş üstünde taş bırakmadı. 2. Lig e düşen Göztepespor, taraftarının, sadece stada verdiği maddi hasar nedeniyle, kulüp GSGM ye 300 Bin TL borçlandı. TFF den gelecek ceza ise cabası. Öte yandan maçın bittikten sonra Göztepeli çoğu futbolcunun soyunma odasına girmediği ve merdivenin altında sessizce oturduğu gözlendi. ATATÜRK STADI YERLE BİR OLDU 80. Dakikada Agbetu nun golünden sonra, s- tada gelen 12 bini aşkın biletli ve sayısı toplamda yaklaşık 20 bin olan taraftar, teknik heyet ve futbolculara aşırı tepki gösterdi. Bazıları fanatik olan Göztepesporlu taraftarlar, önce koltukları kırıp sahaya atmaya başladılar, sonra ise sahaya girmek istediler ardından da polise saldırdılar. Taraftarın sebep olduğu olaylar nedeniyle maç yaklaşık 5 dakika durdu. Maç devam ederken, olaylar devam etti ve maçın bitiş düdüğüyle, olayların boyutu arttı. Taraftarlar ile polis ve özel güvenlik güçleri arasında çıkan olaylar nedeniyle polis, biber gazı kullanmak zorundakaldı. Havanın rüzgarlı olması ve polisin biber gazını kullanması nedeniyle statta ki herkes gazdan etkilendi. Polisin attığı gazdan önce protokol sonra saha içerisinde ki futbolcu, teknik heyet, görevli ve gazeteciler nasibini aldı. Masum taraftarların da yaralandığı olaylarda, astım krizi olanlar, biber gazından etkilenen çocuklar, hamile bayanlar, oldukça zor anlar yaşadı. Biber gazı nedeniyle kaçacak yer bulamayan taraftarlar ne yapacaklarını şaşırdılar. Maç sonu çıkan o- laylarda 150 ye yakın taraftar yaralanıp hastaneye kaldırılırken, 100 e yakın taraftar da göz altına alındı. BİR ANDA PROTOKOLE SALDIRDILAR Tavşanlı Linyit in attığı golden sonra çileden çıkan taraftarlardan bazıları, önce polis barikatını sonra basın trübününü aşıp son olarak protokole girip yöneticilere saldırdılar. Şeref trübününde ki masaya tekme atan fanatik taraftar, yöneticilere saldırdı. Arbedede zor anlar yaşan Göztepespor Başkanı İmam Altınbaş, stadı terk ederken; Başkanvekili Sabri Sadıklar taraftarın hışmına uğradı. Tüm bu yaşananların ardından İmam Altınbaş ın istifa edeceği söylendi. KEMAL KILIÇ STATTAN ÇIKAMADI Göztepespor un başına geçmesinin ardından yaşadığı kalp rahatsızlığı nedeniyle uzun süre sahalardan uzak kalan, Göz- Göz ün teknik patronu Kemal Kılıç maçın bitiminin ardından uzun süre stattan ayrılamadı. Biber gazından nasibini alan Kılıç s- tatta dolaştı. Fenalaşan Kılıç ı yardımcıları ayakta tuttu. S- tatta dolaşırken, taraftarların isyanıyla karşılaşan Kılıç hiçbirine cevap vermedi. Yardımcıları tarafından önce yedek kulübesine oturtulan, sağlık görevlisinin gelmesiyle birlikte tansiyonu ölçülen Kemal Kılıç, gelen ambulansla birlikte hastaneye kaldırıldı. STATTA Kİ ÖFKE, GÜZELYALI YA TAŞINDI Statta hıncını alamayan taraftarlar, Göztepespor un Güzelyalı da ki binasına gitti. Kulübe kontrol altında giden taraftarlar, binaya bir çok zaiyat verdi. Taraftarın hışmından kurtulmakta zorluk çeken futbolcular, özel araçlarla kulüpten uzaklaştırıldı. (YAVUZ ATALAY) 10 BİN e yakın koltuk KIRILDI Taraftarların çıkardığı olaylar sonucunda incelemelerde bulunan yetkililer, yaklaşık 10 bin koltuğun kırıldığını söyledi. Kırılan bu koltukların yanı sıra stadın cam gibi diğer demir başlarına da oldukça fazla zarar verildiğini belirtenyetkililer, 300 Bin Tl civarı bir masrafın çıkacağını belirtti. Taraftarların sahaya telefon, ayakkabı, musluk gibi cisimleri atması dikkat çekerken, stattan ayrıldıktan sonra taraftarın metro istasyonlarına zarar vermesi ise olayın belediyeye zarar veren yönü oldu.

7 SAYFA 08 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI 1.5 ayda 10 bin İspanyol turist İspanyol yolcu gemisi Zenith, 1,5 ay içinde altıncı kez Marmaris'e geldi. Marmaris Liman İşletmeciliği'nden alınan bilgiye göre, Yunanistan'ın Santorini Adası'ndan gelen gemi, sabah saatlerinde Marmaris Limanı'nın büyük rıhtımına yanaştırıldı. Gemide çoğu İspanyol bin 650 yolcu ve 591 personel bulunduğu belirtildi. Gümrük işlemlerinin tamamlanmasının ardından gruplar halinde gemiden inen yolculara, ilçeyi ve bölgeyi tanıtıcı broşürler dağıtıldı. Havanın sıcak olmasını fırsat bilen turistler Yat Limanı, Kordon ve Atatürk caddelerinde yürüyüş yaparak deniz kıyısında kafeterya ve restoranlarda vakit geçirdi. İspanyollardan bazıları Marmaris Kapalı Çarşısı'nı gezerek alışveriş yaparken, bazıları ise günlük turlara katılmayı tercih etti. Liman yetkilileri, Zenith'in bu yıl nisan ayında 3, mayıs ayının ilk yarısında da 3 olmak üzere ilçeye şu ana kadar 6 sefer gerçekleştirdiğini söyledi. Geminin bu seferlerinde 10 binden fazla İspanyol turisti Marmaris'e taşığını belirten yetkililer, kruvaziyerin sezon boyunca belirli aralıklarla rotasına ilçeyi dahil etmesinin beklendiğini kaydetti. İspanyolların bölgeyi ziyaret eden turistler içinde az bir orana sahip olduğuna işaret eden yetkililer, gemi seferleri sayesinde Güney Ege'yi tanıdıklarını ifade etti. Bir İspanyol şirkete ait olan Malta bayraklı yolcu gemisinin 208 metre boyunda, 29 metre genişliğinde ve 47 bin 413 groston ağırlığında olduğu öğrenildi. Gemide, beş yıldızlı bir otelde bulunan birçok imkanın yolculara sunulduğu belirtildi. Zenith, akşam saatlerinde İzmir'e gitmek üzere Marmaris Limanı'ndan ayrılacak. (AA) Dekan Canda'dan KADAVRA İSYANI İyi bir eğitim için yılda 100 kadavra kullanmak zorunda olduklarını açıklayan Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda, "Ama, ortada kadavra yok" diye konuştu Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tülay Canda, kadavra sıkıntısının eğitimi aksattığını belirterek, "Şu anda 300 öğrencimiz var. İyi bir eğitim alabilmeleri için yılda 100 kadavra kullanmak zorundayız ama bunu bulmamız mümkün değil" Prof. Dr. Canda, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kadavranın tıp fakültesindeki eğitimin ayrılmaz bir parçası olduğunu söyledi. Kadavra sıkıntısının geçmişten bu yana yaşandığını ifade eden Canda, kendisinin de öğrencilik yıllarında bir dönem 45 kişiyle 3 kadavra üzerinde çalıştığını söyledi. Üzerinde çalışılan kadavraların saklanarak bir sonraki yıl öğrencilerin eğitiminde kullanıldığını aktaran Canda, tıp eğitiminin aksamaması için bu sorunun aşılması gerektiğini söyledi. Tıp öğrencilerinin kadavra ihtiyacının bağışçılar ve kimsesizlerin cesediyle karşılandığını dile getiren Canda, şöyle konuştu: "Hastanelerde veya bir yerde ölüp de kimsesi olmayan kişilerin cesedinin kadavra olması için yasal mevzuat var. Bize bu tür kişiler bildiriliyor. O cesedi alıp bir yıl hiçbir şekilde kullanmıyor, dondurucuda bekletiyoruz. Bu sürede aileden birileri çıkıp kadavra olarak kullanılmasını istemiyorsa, ceset teslim ediliyor. Ama bu süre içinde bir problem çıkmamışsa formalin denilen solüsyon ile muhafaza ediyoruz ve öğrencilerin eğitimine sunuyoruz. Burada önemli olan şey cesede saygı göstermek. Bu saygıyı da öğrencilerimize öğretiyoruz. Ceset bizim için kutsaldır. Hiçbir şekilde ölmüş bedene saygısızlık yapılamaz. Bu eğitim materyalidir. Eğitim bittikten sonra kadavralar yeniden saklanıyor ve daha sonra kimsesizler mezarlığında defnediliyor." Kadavranın yalnızca öğrencilik değil uzmanlık eğitiminde de önem taşıdığına işaret eden Tülay Canda, bazı cerrahi eğitimlerin taze kadavra üzerinde yapılması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Canda, şöyle devam etti: "Şu anda 300 öğrencimiz var. İyi bir eğitim alabilmeleri için yılda 100 kadavra kullanmak zorundayız ama bunu bulmamız mümkün değil. Öğrencilerimiz mecburen açılmış kadavra üzerinde eğitimini yapmak zorunda kalıyor. Kadavra sıkıntısı eğitimi aksatıyor. Sadece İzmir'de 5 tıp fakültesi var. Türkiye genelindeki tıp fakültelerine baktığınızda yılda birkaç bin kadavra ihtiyacı oluyor. İnsanlarımızı ikna ederek bunu sağlayabiliriz ama bu da kolay aşılacak bir durum değil. Bağış çok az. Bu sıkıntıyı her fırsatta yetkili mercilere iletiyoruz." (AA) Ödemiş Özel Birgivi Koleji E-BİKO'da dünya 3.sü İzmir Ödemiş Özel Birgivi Koleji E-Bİ- KO animasyon kategorisinde bronz madalya alarak dünya 3.sü oldu. Bu sene 9.su düzenlenen E-BİKO ya 48 ülke, 615 okul, 6 bin 334 öğrenci 2 bin 583 proje katıldı. Ön eleme sonucu finale 110 proje kaldı. Yarışmanın finali Milli Eğitim Bakanlığı ve Teknoloji Tasarım Müdürlüğü himayesinde 12 Mayıs Pazar günü Ankara da yapıldı. Finale kalan öğrenciler 7 kategoride üniversite öğretim üyeleri ve alanında kariyer yapmış seçkin jüriler karşısında projelerini sundu. Yarışmanın sonuçları ve ödül töreni 13 Mayıs Pazartesi günü MEB Şura Salonu'nda gerçekleşti. Özel Birgivi Koleji Müdürü Adil Özçetin yaptığı açıklamada, Okulumuz her alanda olduğu gibi bilişim ve teknoloji alanında da Ödemişimizi gururla temsil ediyor. Okulumuzda kulüp çalışmalarına çok önem veriyoruz. Kulüplerimizden biri olan bilişim teknolojileri öğretmenimiz Erdem Yalçın ın danışmanlığındaki animasyon kulübü öğrencileri; Cem Zaloğlu ve Sait Alperen Göl yaptıkları proje ile dünya 3. sü oldu. (CİHAN) Başkan Durak'tan 11. kültür merkezi Yeni Girne Bulvarı üzerinde yapımına başlanan kültür merkezinin temel atma töreninde konuşan Başkan Durak, "4 bin koltuğa ulaşıp kültür kenti olduğumuzu tescillendireceğiz" dedi Şermin Sezginer Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak 11. kültür merkezinin temelini attı. Yeni Grine Bulvarı üzerinde temeli atılan Sosyal ve Kültürel tesis, 750 seyirci kapasiteli Konser Salonu ile İzmir in en büyük salonlarından biri olacak. Tesisin temel atma töreninde konuşan Başkan Durak, Karşıyaka için çizdikleri Kültür Kenti vizyonunda hedeflerinin 4 bin koltuğa ulaşmak olduğunu belirterek, 4 bine ulaştığımız zaman, artık Kültür Kenti olduğumuzu tescilleyeceğiz CHP İzmir Milletvekilleri Mehmet Ali Susam ile Mustafa Moroğlu nun da katıldığı açılış töreninde konuşan Başkan Durak, Bu konser salonu bizim, son dönem yaptığımız, en önemli projelerimizden bir tanesi. 28 Mayıs ta Zübeyde Hanım Mahallesi nde Yüzme havuzu ve spor kompleksinin de temelini atacağız. Peş peşe açılışlar yapacağız. Ve bunları yılsonunda tamamlayacağız. Çarşı daki Tiyatro Salonumuzda bitti. Onu da önümüzdeki günlerde açacağız. Hedefimiz 4 bin koltuğa ulaşmak. Ona ulaştığımız zaman, kültür kenti olduğumuzu da tescilleyeceğiz diyerek, iddiasını ortaya koydu. Yeni Girne Bulvarı üzerinde yapımına başlanan tesisin kültürel ve sanatsal kursların düzenlenebileceği 11 ayrı salonu bulunan birinci bölüm ile konser ve tiyatroların kullanacağı ikinci bölümden oluşacağını belirten Durak, Göreve geldiğimizde Karşıyaka da sadece Ziya Gökalp Kültür Merkezi vardı. Karşıyaka nın sanayisi yok, tarım kenti olamaz. Bir çalışma yaparak kültür kenti vizyonunu ortaya koyduk. Kentin birçok ihtiyaçlarını tamamlarken her semte kültürel tesisler kazandırdık. Temelini attığımız bu tesisi de yılbaşına kadar tamamlamak istiyoruz. Operalar, kültür salonları, sosyal tesisler hepsi halkın ihtiyacı. Bu hedefi koyduk, başarıyoruz diye de ekledi. Belediye Meclis ve İl Genel Meclis üyelerinin de katıldığı temel atma töreninde, Başkan Durak, Kentsel dönüşüm için bir kez daha yetki istedi. Örnekköy Projesi ne hem Büyükşehir Belediyesi nden, hem de Bakanlık tan onayının gelmesine rağmen, bir tülü başlanamadığını vurgulayan Başkan Durak, Bir şey yapmak istemezseniz oyalanır ya, burada da öyle Halbuki bugün karar verilse, yarın biz orada kazmayı vururuz. Biz bütün bunları çözmek adına attığımız adımların karşılığı yok. Herkes kentsel dönüşüm yapıyor. Oysa ki başlayacak alan burada, birinci etap burası Hazır. Bostanlı daki yatık binalar ve Örnekköy Bostanlı da müteahhittin aldığı binayı yıkmak kentsel dönüşüm değil. Ama, bunu söylerken de, herkesten de görev bekliyorum. Herkes, görevi içindeki ihmali bıraksın ve buradaki yatırımı gerçekleştirsin. Biz Karşıyaka da, insanlarımızın hak ettiği, onları mutlu edecek bir çalışma gerçekleştirdik. Ama ne yazık ki, önümüzde bir bürokrasi engeli var. Herkes yapacağız diyor, ama kimsenin adım attığı yok.