ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ"

Transkript

1 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Özge TEMİZ Oreochromis niloticus da BEYİN DOKUSUNDA FENTHİONUN PİPERONİL BÜTOKSİD MODÜLATÖRLÜĞÜNDE GLUTATYON METABOLİZMASI, HSP70, ASETİLKOLİNESTERAZ AKTİVİTESİ ve LİPİD PEROKSİDASYONUNA ETKİLERİ BİYOLOJİ ANABİLİM DALI ADANA, 2011

2 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ Oreochromis niloticus da BEYİN DOKUSUNDA FENTHİONUN PİPERONİL BÜTOKSİD MODÜLATÖRLÜĞÜNDE GLUTATYON METABOLİZMASI, HSP70, ASETİLKOLİNESTERAZ AKTİVİTESİ ve LİPİD PEROKSİDASYONUNA ETKİLERİ Özge TEMİZ YÜKSEK LİSANS TEZİ BİYOLOJİ ANABİLİM DALI Bu tez.../.../2011 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu İle Kabul Edilmiştir Prof.Dr. Nevin ÜNER Yrd.Doç.Dr. Yusuf SEVGİLER Yrd.Doç.Dr. Petek PİNER DANIŞMAN ÜYE ÜYE Bu tez Enstitümüz Biyoloji Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No: Prof. Dr. İlhami YEĞİNGİL Enstitü Müdürü Bu çalışma Ç.Ü. Araştırma Projeleri Birimi Tarafından desteklenmiştir. Proje No:FEF2009YL58 Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

3 ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ Oreochromis niloticus da BEYİN DOKUSUNDA FENTHİONUN PİPERONİL BÜTOKSİD MODÜLATÖRLÜĞÜNDE GLUTATYON METABOLİZMASI, HSP70, ASETİLKOLİNESTERAZ AKTİVİTESİ ve LİPİD PEROKSİDASYONUNA ETKİLERİ Özge TEMİZ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOLOJİ ANABİLİM DALI Danışman : Prof.Dr. Nevin ÜNER Yıl 2011 Sayfa:77 Jüri : Prof.Dr. Nevin ÜNER : Yrd.Doç.Dr. Petek PİNER : Yrd.Doç.Dr. Yusuf SEVGİLER Bu çalışmanın amacı OP insektisid ve avisid fenthionun sitokrom P450 inhibitörü PBO modülatörlüğünde Oreochromis niloticus da beyin dokusunda GSH metabolizmasına, lipid peroksidasyonuna, stres proteinlerine etkisi ve nörotoksik potansiyelini araştırmaktır. Bu amaçla balıklar 24 saat 0.5 mg/l PBO ön uygulamasından sonra mg/l fenthion ve 0.5 mg/l PBO içeren suda 24, 96 saat ve 15 gün sürelerle bekletilerek, tgsh, GSH, GSSG ve TBARS miktarları ile GSH/GSSG oranı, GPx, GR ve GST enzim aktiviteleri spektrofotometrik yöntemlerle, HSP70 miktarı ELISA test tekniği ile belirlenmiştir. Fenthionun kısa süreli etkide GSSG ve TBARS miktarlarında artışa, GSH/GSSG oranında ve GST aktivitesinde azalışa; uzun süreli etkide ise tgsh, GSH, HSP70 miktarlarında ve GSH/GSSG oranı ile GR ve GST aktivitelerinde artışa neden olduğu belirlenmiştir. PBO varlığında fenthionun, kısa süreli etkide tgsh, GSH miktarlarında ve GSH/GSSG oranında azalışa, GSSG, HSP70 ve TBARS miktarlarında artışa, uzun süreli etkide ise tgsh, GSH miktarları ve GSH/GSSG oranında azalışa, GSSG, HSP70 ve TBARS miktarlarında artışa neden olduğu bulunmuştur. Fenthionun tüm etki sürelerinde AChE inhibisyonuna neden olduğu ve PBO nun uzun süreli etkide fenthionun AChE inhibisyonu etkisini azalttığı belirlenmiştir. Bu çalışmada fenthionun lipid peroksidasyonunu ve HSP70 miktarını artırarak oksidatif strese neden olduğu ve fenthionun bu etkisinin GSH-bağımlı savunma tarafından giderilemediği belirlenmiştir. PBO nun GSH-bağımlı savunma, lipid peroksidasyonu ve stres proteinlerini etkileyerek fenthionun oksidatif stres etkisini artırdığı bulunmuştur. Fenthionun AChE inhibisyonu ile oluşturduğu nörotoksik etkileri PBO nun azalttığı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Fenthion, Piperonil Bütoksid, Glutatyon, Stres Proteinleri, Oreochromis niloticus I

4 ABSTRACT MSc THESIS EFFECTS of FENTHION on GSH METABOLISM, HSP70, ACETYLCHOLINESTERASE ACTIVITY and LIPID PEROXIDATION MODULATED by PIPERONYL BUTOXIDE in the BRAIN of Oreochromis niloticus Özge TEMİZ UNIVERSITY OF ÇUKUROVA INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES DEPARTMENT OF BİOLOGY Supervisor : Prof. Dr. Nevin ÜNER Year: 2011 Pages:77 Jury : Prof. Dr. Nevin ÜNER : Asst.Prof.Dr. Petek PİNER : Asst.Prof.Dr. Yusuf SEVGİLER The aim of the present study was to investigate the effects of organophosphorus insecticide and avicide fenthion modulated by PBO, an inhibitor of cytochrome P450, on GSH metabolism, lipid peroxidation, stress proteins and its neurotoxic potantial in the brain of juvenile Oreochromis niloticus. For this purpose, after the pretreatment of fish with 0.5 mg/l PBO for 24-h, the fish were placed in mg/l fenthion and 0.5 mg/l PBO containing water for 24-h, 96-h and 15-d. tgsh, GSH, GSSG and TBARS contents, GSH/GSSG ratio, GPx, GR, and GST enzyme activities were measured using spectrophotometric methods and HSP70 contents were determined by using ELISA test. It was determined that fenthion caused increases in GSSG and TBARS contents, decreases in GSH/GSSG ratio and GST enzyme activity in short term exposures; increases in tgsh, GSH, and HSP70 contents, GSH/GSSG ratio, GST and GR enzyme activities in long term exposure. It was found that, in the presence of PBO, fenthion caused decreases in tgsh, GSH contents and GSH/GSSG ratio and increases in GSSG, HSP70 ve TBARS contents in short term exposure; decreases in tgsh, GSH contents and GSH/GSSG ratio and increases in GSSG, HSP70 and TBARS contents in long term exposure. It was also determined that fenthion caused AChE inhibition in all exposure durations, and AChE inhibition effect of fenthion decreased by PBO in long term exposure. In this study, it was shown that the selected concentration of fenthion caused an oxidative stress and this effect of fenthion was not eliminated by the GSH-related defences. PBO increased the oxidative stress effect of fenthion by affecting GSH-related defence, lipid peroxidation and stress proteins. Fenthion caused neurotoxic effects by inhibiting AChE enzyme activity which is decreased by PBO. Key Words: Fenthion, Piperonyl butoxide, Glutathione, Stress Proteins, Oreochromis niloticus II

5 TEŞEKKÜR Çalışmalarım süresince her konuda yardım ve desteğini esirgemeyen tez danışmanım Sayın Prof.Dr. Nevin ÜNER e, Sayın Yrd.Doç.Dr. Petek PİNER e, Sayın Yrd.Doç.Dr. Yusuf SEVGİLER e sonsuz teşekkürlerimi sunarım. III

6 İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ I ABSTRACT II TEŞEKKÜR... III İÇİNDEKİLER.... IV ÇİZELGELER DİZİNİ... VIII ŞEKİLLER DİZİNİ... X 1.GİRİŞ Serbest Radikallerin Oluşumu Antioksidant Savunma Sistemi Glutatyon Isı Şok Proteinleri Lipid Peroksidasyonu Organofosforlu Pestisidler Fenthion Asetilkolinesterazlar Piperonil Bütoksid Beyin Deney Organizması ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR MATERYAL VE METOD Materyal Kimyasal Maddeler Cihazlar ve Diğer Gereçler Yöntem Toksisite Denemeleri Analiz yöntemleri Total Glutatyon Yöntemi IV

7 Okside Glutatyon Yöntemi Glutatyon Peroksidaz Yöntemi Glutatyon Redüktaz Yöntemi Glutatyon S-Transferaz Yöntemi TBARS Yöntemi Asetilkolinesteraz Yöntemi Bradford Yöntemi ile Protein Tayini HSP70 Miktarının Belirlenmesi İstatiksel Analiz BULGULAR ve TARTIŞMA Bulgular Çözücü Asetonun Parametrelere Etkileri Fenthion ve PBO Etkisinde Glutatyon ile İlgili Parametrelerdeki Değişimler tgsh Miktarındaki Değişimler GSH Miktarındaki Değişimler GSSG Miktarındaki Değişimler GSH/GSSG Oranındaki Değişimler GPx Aktivitesindeki Değişimler GR Aktivitesindeki Değişimler GST Aktivitesindeki Değişimler Fenthion ve PBO etkisinde HSP70 Miktarındaki Değişimler Fenthion ve PBO etkisinde TBARS Miktarındaki Değişimler Fenthion ve PBO etkisinde AChE Aktivitesindeki Değişimler Tartışma SONUÇ ve ÖNERİLER KAYNAKLAR. 59 V

8 ÖZGEÇMİŞ.. 77 VI

9 VII

10 ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA Çizelge 3.1. Total Glutatyon Yöntemi. 26 Çizelge 3.2. Okside Glutatyon Yöntemi.. 28 Çizelge 3.3. Glutatyon Peroksidaz Yöntemi 30 Çizelge 3.4. Glutatyon Redüktaz Yöntemi.. 31 Çizelge 3.5. Glutatyon S-Transferaz Yöntemi. 32 Çizelge 3.6. TBARS Yöntemi.. 33 Çizelge 3.7. Asetilkolinesteraz Yöntemi.. 34 Çizelge 3.8. HSP70 Yöntemi Çizelge 4.1. O. niloticus da beyin dokusunda asetonun parametrelere etkileri Çizelge 4.2. O. niloticus da beyin dokusunda fenthion ve PBO nun tgsh ve GSH miktarına etkileri Çizelge 4.3. O. niloticus da beyin dokusunda fenthion ve PBO nun GSSG miktarına ve GSH/GSSG oranına etkileri Çizelge 4.4. O. niloticus da beyin dokusunda fenthion ve PBO nun GPx, GR ve GST enzim aktivitelerine etkileri Çizelge 4.5. O. niloticus da beyin dokusunda fenthion ve PBO nun HSP70 ve TBARS miktarlarına etkileri. 48 Çizelge 4.6. O. niloticus da beyin dokusunda fenthion ve PBO nun AChE enzim aktivitelerine etkileri. 49 VIII

11 IX

12 ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA Şekil 1.1. Enerji transferi sağlanarak oluşmuş farklı ROS türleri Şekil 1.2. GSH biyosentezi ve GSH redoks döngüsü.. 4 Şekil 3.1. GSH Standart Grafiği.. 27 Şekil 3.2. Protein Standart Grafiği Şekil 3.3. HSP70 Standart Grafiği X

13 XI

14 1.GİRİŞ Özge TEMİZ 1. GİRİŞ Dünya üzerinde pestisid çeşitliliğinin ve kullanımının artması, pestisidlerin ekosistem içerisinde ayrılmaz bir parça olmasına neden olmuştur. Deney hayvanları üzerinde yapılan akut ve kronik pestisid uygulamalarında, pestisidlerin toksikolojik ve farmakodinamik özellikleri ile ilgili önemli bilgiler bulunmuştur. Bu araştırmalarda pestisid toksisitesi, enzim aktiviteleri, belirli patolojik değişimler, mutajenik ve karsinojenik özellikler araştırılarak belirlenmektedir (Banerjee ve ark., 1999; EPA, 2002). Yapılan in vivo ve in vitro çalışmalarda deney hayvanlarında birçok pestisidin reaktif oksijen türleri (ROS) üretme yeteneği ve DNA hasarı oluşturmasına bağlı olarak sitotoksik potansiyele sahip olduğu gösterilmiştir (Castillo ve ark., 2002). Pestisidler, hücrede membrana bağlı enzimlerin ve reseptörlerin değişmesine, membran potansiyelini azaltarak membran bütünlüğünün bozulmasına yol açmaktadır (Fang ve ark., 2002). Aerobik organizmalar yüksek enerjili besin bileşiklerinin oksidasyon tepkimeleri yoluyla enerji sağlamaktadır. Bu tepkimeler hücrelerde önemli bir ROS kaynağıdır (Finkel ve Holbrook, 2000; Sohal ve ark., 2002). Canlılar ROS un zararlı etkilerinden korunmak üzere antioksidant savunma sistemlerini geliştirmişlerdir (Livingstone, 2001; Chauhan ve Chauhan, 2006; Limon-Pacheco ve Gonsebatt, 2009). Canlıda normal koşullarda antioksidant sistem ve ROS denge halindedir. ROS un fazla üretimi canlıda oksidatif strese neden olur (Chauhan ve Chauhan, 2006) Serbest Radikallerin Oluşumu Reaktif oksijen türleri; süperoksid (O2.- ), hidroksil (HO. ), hidrojen peroksid (H 2 O 2 ), alkoksil (RO. ) gibi serbest radikallerden oluşur. O2.- ilk oluşan serbest radikal olup dismutasyon tepkimeleri ile H 2 O 2 radikal olmayan türevlere dönüşmektedir. H 2 O 2 metallerin katalizörlüğünde Haber-Weiss ve Fenton tepkimeleriyle yüksek derecede reaktif HO. radikallerini oluşturur (Chauhan ve Chauhan, 2006; Banvalfi, 2011) (Tepkime 1, 2): 1

15 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Haber-WeissTepkimesi: O Fe 3+ Fe 2+ + O 2 (1.1.) FentonTepkimesi: H 2 O 2 + Fe 2+ Fe 3+ + HO. + OH - (1.2.) Moleküler oksijenden (O 2 ) radikal oluşumu valans kabuğundaki elektronlardan kaynaklanmaktadır. Triplet oksijen radikal olmayan atom veya moleküller ile tepkime vererek onları radikallere dönüştürebilir. Moleküler oksijen ise enerji transferleri veya elektron transfer tepkimeleri ile radikal moleküllere dönüşebilir. Enerji transferi ile singlet oksijen ( 1 O 2 ) oluşurken, elektron transfer tepkimeleri ile kademeli olarak O2.- radikali, H 2 O 2 ve OH. radikalleri oluşur (Apel ve Hirt, 2004). Şekil 1.1.Enerji transferi sağlanarak oluşmuş farklı ROS türleri (Apel ve Hirt, 2004). Reaktif oksijen türlerinin hücre içerisinde DNA, proteinler ve lipidler üzerinde hasarlara neden olarak oksidatif stres oluşturduğu bilinmektedir (Wells ve ark., 1997; Wells ve ark., 2009) Antioksidant Savunma Sistemi Aerobik organizmalarda ROS un neden olduğu hücresel hasarları önleyen antioksidant savunma sistemi iki grupta incelenir. Enzimatik antioksidantlar; süperoksit dismutaz (SOD; EC ), katalaz (CAT; EC ), glutatyon peroksidaz (GPx; EC ), glutatyon S-transferaz (GST; EC ) (Ketterer, 2001), glutatyon redüktaz (GR; EC ) dır (Kelly, 1998). Enzimatik olamayan antioksidantlar ise askorbik asit (C vitamini), alfa-tokoferol (E vitamini), redükte glutatyon (GSH; L-γ-glutamil-L-sisteinil-glisin), β-karoten (provitamin A), karotenoidler ve flavonoidleri içermektedir (Valko ve ark., 2006). 2

16 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Antioksidant sistemde metalloenzimlerden biri olan SOD, O 2.- anyonunu indirgeyerek H 2 O 2 ve O 2 molekülüne dönüştürmektedir. (Tepkime 3): 2O H + SOD H 2 O 2 + O 2 (1.3.) Glutatyon peroksidaz ve diğer enzimler 3 farklı ROS çeşidinin H 2 O 2, lipid peroksidler ve peroksinitrit detoksifikasyonunda kullanılırlar. Selenyum bağımlı GPx 4 selenyum atomu içerir ve enzimin aktif bölgesi selenosistein olarak bulunur. Böylece GSH ın H 2 O 2 ile oksidasyonunu hızlandırır; sonuç olarak okside GSH (GSSG) ve su oluşur. (Tepkime 4): H 2 O 2 + 2GSH GPx 2H 2 O + GSSG (1.4.) Katalaz yalnızca H 2 O 2 yi substrat olarak kullanıp redüksiyonu sağlayarak su ve O 2 yi oluşturur. Bu enzim peroksizomlarda ve eritrositlerde bulunur (Laguerre ve ark.,2007). (Tepkime5): 2H 2 O 2 CAT 2H 2 O + O 2 (1.5.) Serbest radikaller vücutta antioksidant savunma mekanizmasının kapasitesini aştıkları zaman çeşitli toksik etkilere yol açabilir (Gutteridge, 1995). Hücre membranındaki yağ asitleri ile tepkimeye girerek peroksidasyon ürünleri oluştururlar. Lipid peroksidasyonu (LPO), organizmada bir serbest radikal etkisi sonucu membran yapısında bulunan doymamış yağ asidi zincirinden bir hidrojen uzaklaştırılmasıyla başlar ve malondialdehit (MDA) düzeyinin artmasına neden olur (Esterbauer ve ark., 1982). LPO oksidatif stresin önemli bir göstergesidir ve antioksidant sistemde düşük moleküler ağırlıklı GSH, oksidatif stres oluşumuna karşı önemli rol almakta ve tüm canlı türlerinde bulunmaktadır (Younes, 1999; Pandey ve ark., 2001). 3

17 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Glutatyon Tripeptid yapıda olan GSH hücrede en bol bulunan düşük molekül ağırlığa sahip antioksidant sistem elemanıdır. Sisteinin sülfidril grubu redüksiyon ve konjugasyon tepkimelerinde GSH ın önemli bir bileşenidir (Forman, 2009). Birçok hücrede GSH derişimi 1-2 mm olduğu halde karaciğer hücrelerinde üretimi fazla olduğundan derişimi 1-10 mm arasında değişmektedir. Hücresel GSH derişimini düzenleyen birçok enzim vardır (Cnubben ve ark., 2001). γ Glutamil transpeptidaz (γ-gt; EC ) enzimi γ-peptid bağını kırarak hücre içinde GSH oluşumu için gerekli olan γ-glutamil rezidülerini transfer eder. İntraselüler GSH metabolizmasında glutamin (gln), sistin (cys-cys) ve glisin (gly) hücre içerisine alınır. Hücre içerisinde gln ve cys-cys glutamik asit (glu) ve sisteine (cys) dönüştürülür. γ glutamilsisteinil sentetaz (γ-gcs; EC ) enzimi ile L-γglutamil-L-sistein oluşturulur. Glutatyon sentetaz (GS; EC ) enzimi aracılığıyla L-γ-glutamil-L-sistein yapısına glisin amino asiti ATP varlığında bağlanarak GSH ı oluşturur (Van de Poll, 2008). Ökaryotik hücrelerde GSH ın depolanması 3 yerde yapılır: % 90 ı sitoplazmada, %10 a yakın kısmı mitokondride ve %1 den az kısmı da endoplazmik retikulumda bulunur (Shelly, 2009). Hücredeki tiyol redoks döngüsünün devamlılığı için GSH önemli bir rol oynar ve GSH; endojen ve eksojen radikallerin detoksifikasyonu, sisteinin taşınması ve depolanması, protein ve DNA sentezi, hücre döngüsü regülasyonu ve hücre farklılaşması gibi tepkimelerde rol almaktadır (Poon, 2004). Ayrıca sitosolik GSH, redoks döngüsünde ROS a substratı gibi davranarak direkt olarak bağlanıp inaktive edebilmektedir (Knapen, 2000). Şekil 1.2.GSH biyosentezi ve GSH redoks döngüsü (Van de Poll, 2008). 4

18 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Glutatyon peroksidaz enzimi yapı olarak selenyum bağımlı ve selenyum bağımlı olmayan olarak 2 gruba ayrılır. Se-bağımlı GPx, H 2 O 2 ve organik hidroperoksidleri azaltmaktadır. Se-GPx enziminin 5 farklı (GPx1-5) türü vardır. Sebağımsız GPx ise yalnızca organik hidroperoksidlerin redüksiyonunu katalizler. Böylece GPx, oksidatif strese karşı önemli bir rol oynamaktadır. GPx, GSH varlığında ROS u temizlerken GSH GSSG ye yükseltgenir. GSSG ise NADPH varlığında GR ile yeniden GSH olarak indirgenir. GSSG ye NADPH dan bir elektron aktarılmasıyla redüksiyon gerçekleşir. GR yapısında flavinadenindinükleotid (FAD) taşımaktadır. Bu enzim sadece GSH indirgenmesinde değil GSH düzeyinin belirli bir seviyede tutulmasında da görev almaktadır (Cnubben ve ark., 2001). GST toksik bileşiklerin detoksifikasyonunda anahtar rol oynamaktadır, organizmada metabolizma sonucu açığa çıkan toksik bileşikler ile canlıda oluşabilecek hasarları önler (Marss, 1996). GST elektrofilik bileşiklerin farklı türleri ile GSH ın konjugasyonunu sağlamaktadır. GST ler tüm ökaryotik ve prokaryotik canlı sistemlerinde; sitoplazmada, mikrozomlarda ve mitokondri içinde bulunur. GST lerin şimdiye kadar bulunmuş 7 farklı çeşidi vardır. Bunlar; alpha (a), mu (m), pi (p), sigma (s), theta (u), kappa (k) ve zeta (z) dır. Bu sınıflandırma substrat seçiciliği, amino asit dizilişi ve kinetik enzim davranışına bağlıdır (Landi, 2004). Hücrede diğer bir savunma sistemi ısı şok proteinlerini de (HSP) içeren stres proteinleridir. Merkezi sinir sisteminde intraselüler redoks döngüsündeki değişimler, ağır metaller, amino asit analogları ve hücre için toksik diğer maddeler HSP sentezini artırmaktadır. Uzun süreli stres koşullarında HSP sentezi ile strese karşı hücrenin toleransı artırılmaktadır (Poon ve ark., 2004) Isı Şok Proteinleri Isı şok proteinleri ilk kez Ritossa (1962) tarafından yüksek ısı etkisinde meyve sineği (Drosophila busckii) nde belirlenmiştir ve ısı şok proteinleri (HSP ler) olarak tanımlanmıştır. Bu proteinler, başka faktörlerin de etkisi ile sentezlenmelerinden dolayı stres proteinleri adını almışlardır (Lewis ve ark., 1999). Bu tanım stresle 5

19 1.GİRİŞ Özge TEMİZ indüklenen metallotiyonein ve CYP450 gibi protein gruplarını içerse de terminolojide genellikle HSP ler için kullanılmaktadır (Iwama ve ark., 1998). Hücre proteinlerinin %2-5 ini oluşturan HSP ler, bakterilerden insana kadar tüm organizmalarda bulunan yüksek oranda korunmuş sitoprotektif proteinlerden olup kimyasal ve çevresel faktörlere karşı; nikotin, etanol, ağır metaller, oksidantlar, osmotik stres, amino asit analogları, metabolik değişim, yaşlanma, enfeksiyon, UV, sıcaklık, egzersiz gibi etkenler tarafından indüklenir (Kregel, 2002). Farklı hücresel süreçlerde oluşabilecek olan oksidatif stres gibi patolojik durumlarda ve aşırı ROS üretimi sonucu antioksidant enzim kapasitesinin aşılması gibi durumlarda HSP ler dengenin yeniden sağlanması için çalışmakta ve hücresel süreçlerde moleküler şaperon olarak görev yapmaktadırlar (Benjamin ve McMillan, 1998; Kalmar ve Greensmith, 2009). Moleküler şaperon olarak HSP lerin görevleri; hücrede ilk oluşumlarından itibaren proteinlerin spesifik katlanması, onarımı, değişimi ve hücre membranı üzerinde proteinlerin hareketi ve korunmasıdır (Kalmar ve Greensmith, 2009). Isı şok proteinleri, hücresel sinyal iletiminin düzenlenmesi, hücresel stres sonucu hücrenin yaşamı ya da ölümüne karar verilmesi, hücrenin kademeli olarak apoptozise uğratılmasında da görev alırlar (Poon, 2004). Bütün bu görevlerinin yanı sıra büyük moleküllü HSP ler birçok farklı türde bulunduğundan stres indikatörleri olarak, küçük moleküllü stres proteinleri ise türlere spesifik olduğundan tanısal amaçlar için kullanılırlar (Iwama ve ark. 1999). HSP ler moleküler büyüklüklerine göre alt sınıflara ayrılırlar, bunlar; düşük molekül ağırlıklı HSP ler (16-30 kda), HSP40, HSP60, HSP70, HSP90 ve büyük molekül ağırlıklı HSP110 dur (Kalmar ve Greensmith, 2009). HSP70 ailesi ksenobiyotik varlığında hücreleri hasardan koruyan bir protein ailesidir (Sharp ve ark., 1999). İlk olarak proteinlerin kontrolü ve diziliminde görev alır. HSP70 ile belirlenmiş olan yanlış dizilime sahip proteinler proteozom veya lizozomlarda yıkıma uğrar. Böylece hasarlı proteinlerin temizlenmesi HSP varlığında yapılır. Bazı durumlarda ise yanlış katlanmış proteinlerin yeniden düzenli bir şekilde katlanması sağlanarak bunlar kurtarılabilir (Kalmar ve Greensmith, 2009). 6

20 1.GİRİŞ Özge TEMİZ HSP70 ailesi, en indüklenebilir HSP grubudur, kemirgenlerde 71 kda, insanlarda 72 kda moleküler ağırlıkta bulunmaktadır. Bu grup içerisinde HSC70 (P72; HSC73; Hspa8), indüklenebilir formu olan HSP72 ve yapısal olarak glukoz ve proteinden oluşan endoplazmik retikulumda yer alan GRP75 bulunur (Poon, 2004). Sinir sisteminde oluşan çeşitli hasarlara karşı HSP70 sentezinin önemli derecede arttığı belirlenmiştir. Denatüre olmuş proteinlerin aktive ettiği HSF ler (ısı şoku transkripsiyon faktörü) ile HSP sentezi indüklenir. Aktif hale geçen HSF ler fosforile olmuş tridimer formlarıyla çekirdeğe giriş yapar. HSF çekirdeğe girdiğinde stres proteinleri elemanları (HSE) ile birleşerek DNA yapısındaki HSP genlerinin transkripsiyonu sağlanır. HSP70 denatüre proteinlere ATP-bağımlı şekilde bağlanır (Poon, 2004; Franklin ve ark., 2005). Sucul organizmalarda (alg, rotifer, yumuşakçalar, eklembacaklılar, kabuklular, balık vb.) yapılan toksikolojik çalışmalarda, HSP70 gibi büyük moleküllü stres proteinlerinin genelde protein denatürasyonuna sebep olan toksik maddelere hücresel düzeyde verilen tepkinin biyomarkırları olduğu ortaya konmuştur (Currie ve Tufts, 1997; Deane ve Woo, 2005) Lipid Peroksidasyonu Çoklu doymamış yağ asidleri (PUFA) (-CH=CH-CH 2 -CH=CH-) hidrojence zengin metilen grupları (CH 2 ) içerir. PUFA nın ROS saldırısına uğramasıyla zincirleme tepkimeler başlar ve peroksil radikalleri oluşur. Bu zincirleme tepkimeler lipid peroksil (LOO. ) radikallerinin ayrımı ile karbon zinciri uzunlukları farklı çeşitli aldehit grupları oluştururlar. Bu tepkimeler sonucu oluşan son ürün, ROS dan daha kararlı yapıdadır (Poon, 2004). Lipid peroksidasyon süreci bir dizi zincir tepkime ile başlatılır. Bir yağ molekülünün peroksidasyonu; inisiyasyon, degradasyon ve terminasyon tepkimelerini içerir. İnisiyasyon evresi: HO. radikali, bir lipid substratından (LH) bir hidrojen atomu (H + ) kopararak bir lipid radikali (L. ) oluşturur. 7

21 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Degradasyon evresi: Zincirleme tepkimeye giren lipid radikaline O 2 eklenir LOO. ile lipid peroksit oluşur. Terminasyon evresi: Antioksidantlar ile zincir tepkime son bulur ve stabil son ürün oluşur (Porter ve ark., 1995). (Tepkime 8,9,10) ; LH + HO - L - + HOH (1.6.) L. + O 2 LOO - (Lipid Peroksil Radikali) (1.7.) LH + LOO - L - + LOOH (Lipid Hidro Peroksid) (1.8.) Lipid peroksidasyonu sürecinde zincirleme tepkimelerin sonucu lipid alkolsil radikaller (LO - ), malondialdehid (MDA; HOC CH 2 CHO) gibi aldehidler, alkanlar, lipidepoksidler ve alkoller oluşur. Bu ürünlerin çoğu toksiktir (Sole ve ark.,1990). Dokularda hasar oluşturan ROS un hücre üzerinde etkisinin araştırılmasında biyomarkır olarak lipid peroksidasyon ürünü malondialdehid (MDA) oluşma miktarı ölçülmektedir. MDA miktarı tiyobarbitürik asit tepkimesi ile ölçülebilir (Valavadinis ve ark., 2006) Organofosforlu Pestisidler Organofosforlu pestisidler (OP), genellikle esterler, amidler veya fosfonik asidin tiyol türevleridir ve biyolojik özelliklere sahip kimyasal ajan gruplarının bir formudur (Karalliedde, 1999). Organofosforlu pestisidler fosfat, tiyo, ditiyofosfat ve organik kısımdan oluşmaktadır. Çoğu durumda fosfat kısmı yerine dialkil grubu bağlanmaktadır. Organofosforlu pestisidler biyolojik etkilerini, beyin ve diğer dokuların hücresel bileşenlerine özellikle metabolitlerine ayrılıp elektrofilik saldırı yaparak gösterdiği öne sürülmektedir. Nörotoksisite birçok pestisitin ortak karakteristiğidir (Fang ve ark., 2002). Omurgalılarda OP ler fosforlu yapısından sağlanan fosforik asitle etki gösterir ve canlıda kas dokusunda en çok bulunan asetilkolinesteraz (AChE; EC ), plazma ve karaciğerde en çok bulunan butirilkolinesteraz (BChE; EC 8

22 1.GİRİŞ Özge TEMİZ lipofilitesinin bir ölçüsüdür. LogK ow değeri 3 den küçük olan bileşikler hidrofilik, logk ow değeri 4 ün üzerinde olan bileşikler ise lipofilik karakterlidirler (Noble, 1993). Moleküler formülü: C 10 H 15 5O 3 PS 2 Moleküler ağırlığı: 278.3kDa Kimyasal Formülü: IUPACC adı: O,O-DimethylO-[3-methyl-4-methylsulfanyl) phenyl] phosphorothioate Kapalı Formülü: ), plazma ve hepatik karboksilesterazlar (aliesteraz), paraoksonazlar ve diğer atipikesterazların inhibisyonunuu sağlar. AChE inhibisyonu OP lerin toksisitesi için en çok araştırılan biyomarkırdır (Abdollahi, 2004). Birçok OP bileşiğinin yapısında fosfora çift bağlı sülfür atomu vardır. Toksik hale gelmeleri için metabolik aktivasyon ile oksonlara dönüşmeleri gerekir. Oksidatif desülfürasyon olarak adlandırılan ve karaciğerde mikrozomal CYP450 enzimleri tarafındann katalizlenen bu biyotransformasyon tepkimesi sonucunda OP bileşiği toksik hale gelir (Jokanovic, 2001) Fenthion Fenthion, tarımda ve çiftlik hayvanları üzerinde ektoparazitlere karşı yaygın olarak kullanılan geniş spektrumlu OP avisid ve insektisiddir (Roberts ve Hudson, 1999). Amerika Birleşik Devletleri Çevre Koruma Örgütü, Ö (ABD-EPA) tarafından sınırlı üretimi olan pestisidler içerisinde yer almaktadır (EPA, 2001). Oktanol/su partisyon bileşiğin katsayısı (logk ow ) 4.09 dur (Lambropoulou ve Albanis, 2002). Bir oktanol-su partisyonn katsayısı, o bileşiğin belirli bir sıcaklıktaki (1.9.) 9

23 1.GİRİŞ Özge TEMİZ Ticari adları: MPP, mercaptophos, OMS 2, ENT 25540, Bay 29493, Baycid, Baytex, Dalf, DMTP, Entex, Lebaycid, Mercaptophos, Prentox Fenthion 4E, Queletox, Spotton, Talodex, Tiguvon. Buhar Basıncı: 4 mpa (20 o C de), 10 mpa (30 o C de) Oktanol/su partisyon katsayısı: logk OW = 4.09 Sudaki çözünürlüğü: 2 mg/l (20 o C de) Erime Noktası: 7.5 o C Kaynama Noktası: 87 o C (0.01 mm Hg da) Hidroliz: ph 7 de ve 25 C Kimyasal Grup: Organofosforlu bileşik OPP Kimyasal Kodu: (EPA, 2001; ) Bitkiler ve hayvanlarda beş farklı fenthion metaboliti izole edilmiştir; fenthion sülfoksid, fenthion sülfon, fenthion okson, fenthion okson sülfoksid, fenthion okson sülfon. Bu metabolitler ana bileşikten daha yüksek toksisite göstermektedir (Cabras ve ark., 1993; Molinari ve ark., 1998). Fenthionun sürüngen, kuş ve balıklarda yapılan histopatolojik testlerde kronik uygulamada toksik etkilerinin olduğu rapor edilmiştir (Mullie ve ark., 1999; Zutshi ve Murthy, 2001). Fenthion, AChE enzimini inhibe ederek kolinerjik sinapsların post sinaptik zarlarının kalıcı depolarizasyonuna ve sonunda hayvanların felç olmasına ve ölümüne neden olur (Costa, 2006). Fenthion okson formuna kolayca dönüşmediği için daha güvenli bir pestisid olarak geliştirilmiştir (Roberts and Hutson, 1999). Bununla birlikte Carassius auratus da fenthionun okson formuna dönüşerek yüksek derecede toksik etki yarattığı bulunmuştur (Kitamura ve ark., 2000). ABD-EPA tarafından verilen toksisite sınıflandırmasının ikinci grubunda yer alan fenthion, orta derecede toksik bir bileşiktir (EPA, 2001). Bayer firmasının üretim ve kullanımdan kaldırılması isteği ABD-EPA tarafından uygun görülerek 30 Kasım 2004 tarihiyle fenthion kullanımı yasaklanmıştır (EPA, 2006a). Çukurova Bölgesi nde zeytin ve buğday üretiminde zararlılara karşı 2008 yılında L, 2009 yılında 3.263L ve 2010 yılında L fenthion kullanılmıştır. Fenthion imalatı ve fiili ithalatı 30 Haziran 2010 tarihi itibariyle Türkiye genelinde yasaklanmıştır. Stokların 10

24 1.GİRİŞ Özge TEMİZ kullanımına 31 Ağustos 2011 tarihine kadar 14 ay süreyle müsaade edileceği bildirilmiştir (Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Adana Bitki Koruma Şube Müdürlüğü, Çukurova Bölgesi pestisid satış raporları sonuçları) Asetilkolinesteraz Kolinesterazlar genellikle AChE ve BChE olarak iki büyük sınıfa ayrılmaktadır. Balık beyin ve kaslarında genellikle AChE, karaciğer ve plazmada ise BChE daha fazla bulunur (Fulton ve Key, 2001). AChE nörotransmitter bir madde olarak görev yapan asetilkolinin (ACh) kolin ve asetik asite hidrolizinden sorumlu bir enzimdir (Vale, 1998; Pope ve ark., 2005). AChE aktivitesinin engellenmesi durumunda parasempatik ve sempatik motor sinirler ve merkezi sinir sistemi çalışmasında aksaklıklar oluşur (Lotti, 1995). Organofosforlu pestisidler, enzimin aktif bölgesindeki serin rezidüsü ile kovalent bağ kurmaları sonucunda nörotransmitterin doğal katabolizmasını engellemek üzere inhibisyon yaparlar (Galgani ve Bocquené, 2000; Dailianis ve ark., 2003). ACh birikimi sonucu, sinapslar ve nöromuskular kavşaklarda aktivasyon artıp sonuçta kolinerjik sistem uyarısı yoğunlaşmaktadır (Soreq ve Zakut, 1993; Hazarika ve ark., 2003; Tuovinen, 2004). Farklı ksenobiyotiklerle çalışılarak AChE inhibisyonu çeşitli türlerde gösterilmiştir (Pan ve Dutta, 1998). Akuatik kirlenmede AChE aktivitesi biyomarkır olarak kullanılmaktadır (Dembele ve ark., 2000) Piperonil Bütoksit Piperonil bütoksit (PBO; IUPAC adı; 5-[2-(2-butoxyethoxy)ethoxymethyl] -6- propyl-1,3-benzodioxole; CAS Numarası ) zararlı kontrolünde piretroid sinerjisti olarak kullanılmaktadır. PBO piretroid esterlerinin etkisini 10 kata kadar artırmaktadır (Casida ve ark., 1983). Bu etki, PBO nun karmaşık işlevli oksidazları inhibe etme ve birçok mikrozomal metabolizmayı engelleme temeline dayanmaktadır 11

25 1.GİRİŞ Özge TEMİZ (Hodgson ve Levi, 1998). PBO bazı OP lerin aktivasyonu sırasında Faz I biyotransformasyon enzimlerini inhibe etmektedir (Li ve ark, 2007). Piperonil bütoksit, geçtiğimiz 10 yıl içerisinde yeni pestisidlerin geliştirilmesinde yaygın olarak kullanılmıştır. Bugün ABD de kaydedilmiş 1500 üründe aktif madde olarak PBO bulunmakta ve tarım, sanayi, yaşam alanları ve ticari olarak pek çok uygulamalarda sinerjist olarak kullanılmaktadır (EPA, 2006b). PBO, CYP450 inhibisyonuna neden olduğu için toksik etkiyi artırmak amacıyla bazı OP pestisidlere de sinerjist olarak eklenmektedir (Siegfried ve Scharf, 2001). Organizmada elektrofilik bileşiklerin detoksifikasyonunda 3 farklı enzim grubuyla oluşturulan ortak faz bulunmaktadır. Faz I tepkimeleri sitokrom P450 (CYP450; EC ) monooksijenaz enzim gruplarını içerir. GST gibi faz II detoksifikasyon enzimleri için Faz I tepkimelerinde yükseltgenme, indirgenme ve hidroliz gibi tepkimeler gerçekleşir ve substrata aktif gruplar eklenir, böylece faz II konjugasyon tepkimelerine substrat hazırlanır. Faz II de konjugasyon tepkimeleri sülfat, asetat, glukuronik asit, GSH ve glisin gibi endojen maddeler ile gerçekleşir. Bu yolla ara metabolitlerin hidrofilik özellikleri artırılır ve böbrek veya gastrointestinal sistemden atılımları sağlanır. Organizmalarda faz I ve faz II enzimlerinin spesifik substratlara uygun çok sayıda izoformları bulunmaktadır. Faz III tepkimelerinde görev alan enzimler ise ATP-bağımlı membran pompaları ile parçalanmış toksikantları tanır ve membran dışına atılımı sağlanır (Marss, 1996) Beyin Omurgalı canlılarda enerji metabolizmasının tüm organlar içerisinde en duyarlı ve karmaşık işleyişi beyin de görülür. Beyine kan geçişi sırasında kan-beyin engeli (BBB) olarak bilinen yapı beyine kanla geçen maddelerin transfer oranını sınırlar. Beyin dokusu omurgalı canlılarda primatlar hariç toplam vücut ağırlığının %1 ini oluşturur. Fakat sıcakkanlı omurgalılarda toplam vücut enerjisinin %1.5-%8.5 arasında enerji kullanımı yaparken soğukkanlı omurgalılarda ise %2.7-%3.4 kadar vücut toplam enerjisini kullanmaktadır. Omurgalı hayvanlarda, hayati ve aktif organlarından biri olan beynin bilimsel çalışmalarda kullanılması biyolojik değişim 12

MOLEKÜLER EKOTOKSİKOLOJİ LABORATUARI

MOLEKÜLER EKOTOKSİKOLOJİ LABORATUARI MOLEKÜLER EKOTOKSİKOLOJİ LABORATUARI Laboratuvar Sorumlusu: Prof.Dr. Mustafa CANLI İletişim : Tel: 2559, Eposta: mcanli@cu.edu.tr Temel Araştırma Alanımız: Ağır metallerin sucul organizmalara olan toksik

Detaylı

ÖZEL EGE LİSESİ BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANILAN HERBİSİDLERİN YARATTIĞI BİYOKİMYASAL DEĞİŞİMLER VE TOPRAK MİKROORGANİZMALARININ ÜZERİNE ETKİSİ

ÖZEL EGE LİSESİ BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANILAN HERBİSİDLERİN YARATTIĞI BİYOKİMYASAL DEĞİŞİMLER VE TOPRAK MİKROORGANİZMALARININ ÜZERİNE ETKİSİ ÖZEL EGE LİSESİ BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİNDE KULLANILAN HERBİSİDLERİN YARATTIĞI BİYOKİMYASAL DEĞİŞİMLER VE TOPRAK MİKROORGANİZMALARININ ÜZERİNE ETKİSİ HAZIRLAYAN ÖĞRENCİ: Umut Can YAĞAN İZMİR 2006 İÇİNDEKİLER

Detaylı

ÖZEL EGE LİSESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ

ÖZEL EGE LİSESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ AĞIR METALLERİN SEBZELER ÜZERİNDE YARATTIĞI LİPİD PEROKSİDASYON DÜZEYİNİN BELİRLENMESİ HAZIRLAYAN ÖĞRENCİ:Umutcan YAĞAN 9-B DANIŞMAN ÖĞRETMEN:Rüçhan ÖZDAMAR 2005 İZMİR İÇİNDEKİLER Serbest Radikal-Hidroksil

Detaylı

MAIA Pesticide MultiTest

MAIA Pesticide MultiTest MAIA Pesticide MultiTest GIDALARDA PESTİSiT KALINTILARI İÇİN AB MAKSİMUM KALINTI LİMİTLERİ İLE UYUMLU ÇOKLU KALINTI TARAMA TESTİ Microplate Acetylcholinesterase Inhibition Assay (MAIA) katı veya sıvı gıda

Detaylı

Toksisiteye Etki Eden Faktörler

Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksisiteye Etki Eden Faktörler Toksik etki (toksisite) Tüm ksenobiyotiklerin biyolojik sistemlerde oluşturdukları zararlı etki. 2 Kimyasal Madde ile İlgili Faktörler Bir kimyasal maddenin metabolizmasında

Detaylı

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi

TEST 1. Hücre Solunumu. 4. Aşağıda verilen moleküllerden hangisi oksijenli solunumda substrat olarak kullanılamaz? A) Glikoz B) Mineral C) Yağ asidi 1. Termometre Çimlenen bezelye tohumlar Termos Çimlenen bezelye tohumları oksijenli solunum yaptığına göre yukarıdaki düzenekle ilgili, I. Termostaki oksijen miktarı azalır. II. Termometredeki sıcaklık

Detaylı

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ

15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ 15- RADYASYONUN NÜKLEİK ASİTLER VE PROTEİNLERE ETKİLERİ İyonlaştırıcı radyasyonların biyomoleküllere örneğin nükleik asitler ve proteinlere olan etkisi hakkında yeterli bilgi yoktur. Ancak, nükleik asitlerden

Detaylı

Farmasötik Toksikoloji

Farmasötik Toksikoloji Farmasötik Toksikoloji 2014 2015 4.Not Doç.Dr. Gül ÖZHAN BİYOTRANSFORMASYON Endojen maddelerin ve ksenobiyotiklerin metabolizma reaksiyonları ile suda çözünen bileşiklere dönüştürülmesi. Biyotransformasyon

Detaylı

OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI

OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI 1 OKSİDAN- ANTİOKSİDAN SİSTEM PROF.DR.GÜLER BUĞDAYCI Amaç 2 SR oluşturdukları hasar ve ilişkili hastalıklar Vücuttaki oksijen kaynakları Radikal hasara karşı koruyular; antioksidan sistem GİRİŞ Aerobik

Detaylı

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0 2 5 Enstitünün Belirlediği

Detaylı

FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1

FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1 FAZ II Enzimlerine bağlı genetik polimorfizmler - 1 1 İlaçların,öncelikle yararlı etkileri için kullanılmaktadır. Ancak bazen ilaç kullanımı yan etkiler gösterebilmektedir. Bazı hastalarda aynı ilaç için

Detaylı

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir.

Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. METABOLİZMA ve ENZİMLER METABOLİZMA Hücrelerde gerçekleşen yapım, yıkım ve dönüşüm olaylarının bütününe metabolizma denir. A. ÖZÜMLEME (ANABOLİZMA) Metabolizmanın yapım reaksiyonlarıdır. Bu tür olaylara

Detaylı

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ PİPERONİL BÜTOKSİD ve MENADİONE MODÜLATÖRLÜĞÜNDE SPRAGUE-DAWLEY SIÇAN BÖBREĞİNDE İMİDACLOPRİDİN EŞEYE- BAĞIMLI OKSİDATİF ve NÖROTOKSİK ETKİLERİ

Detaylı

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR

Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR Dr. Hülya ÇAKMAK Gıda Mühendisliği Bölümü ANTİOKSİDANLAR ANTİOKSİDANLAR Aktif oksijen türevleri (ROS) normal metabolizma sırasında vücudumuzun ürettiği yan ürünlerdir. Ancak bazı dış kaynaklardan da serbest

Detaylı

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI

TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI TIBBİ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI LİSANSÜSTÜ DERS PROGRAMI SAĞLIK BİLİMLERİ ENSİTÜSÜ İ Yüksek Lisans Programı SZR 101 Bilimsel Araştırma Yöntemleri Ders (T+ U) 2+2 3 6 AD SZR 103 Akılcı İlaç Kullanımı 2+0

Detaylı

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI

T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI I. YARIYILI T. C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2016-2017 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MÜFREDATI B 601 Temel Biyokimya I Zorunlu 3 0 3 4 B

Detaylı

III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler

III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler III-Hayatın Oluşturan Kimyasal Birimler MBG 111 BİYOLOJİ I 3.1.Karbon:Biyolojik Moleküllerin İskeleti *Karbon bütün biyolojik moleküllerin omurgasıdır, çünkü dört kovalent bağ yapabilir ve uzun zincirler

Detaylı

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER

CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER CANLILARIN YAPISINDA BULUNAN TEMEL BİLEŞENLER Canlıların yapısında bulunan moleküller yapısına göre 2 ye ayrılır: I. İnorganik Bileşikler: Bir canlı vücudunda sentezlenemeyen, dışardan hazır olarak aldığı

Detaylı

Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu)

Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu) Yağ Asitlerinin Metabolizması- I Yağ Asitlerinin Yıkılması (Oksidasyonu) Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya A.B.D. Yağ Asitleri Uzun karbon zincirine sahip

Detaylı

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ)

I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3 KREDİ) T.C. İSTANBUL BİLİM ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BİYOKİMYA ANABİLİM DALI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI 2014-2015 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DERS İÇERİKLERİ I. YARIYIL TEMEL BİYOKİMYA I (B 601 TEORİK 3, 3

Detaylı

Ceyhan HACIOĞLU, Elif ÖZTETİK. Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü ESKİŞEHİR

Ceyhan HACIOĞLU, Elif ÖZTETİK. Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü ESKİŞEHİR Ceyhan HACIOĞLU, Elif ÖZTETİK Anadolu Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü ESKİŞEHİR GÜNÜMÜZDE, GİRİŞ Endüstriyel faaliyetler, yanlış yapılan tarımsal uygulamalar, trafik yoğunluğu ve doğal ortamlarda

Detaylı

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ

DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI TRİGLİSERİTLERİN SENTEZİ 9. Hafta: Lipit Metabolizması: Prof. Dr. Şule PEKYARDIMCI DOYMAMIŞ YAĞ ASİTLERİNİN OLUŞMASI Palmitoleik ve oleik asitlerin sentezi için palmitik ve stearik asitler hayvansal organizmalardaki çıkş maddeleridir.

Detaylı

Referans:e-TUS İpucu Serisi Biyokimya Ders Notları Sayfa:368

Referans:e-TUS İpucu Serisi Biyokimya Ders Notları Sayfa:368 21. Aşağıdakilerden hangisinin fizyolojik ph'de tamponlama etkisi vardır? A) CH3COC- / CH3COOH (pka = 4.76) B) HPO24- / H2PO-4 (pka = 6.86) C) NH3/NH+4(pKa =9.25) D) H2PO-4 / H3PO4 (pka =2.14) E) PO34-/

Detaylı

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University

Biochemistry Chapter 4: Biomolecules. Hikmet Geçkil, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry Chapter 4: Biomolecules, Professor Department of Molecular Biology and Genetics Inonu University Biochemistry/Hikmet Geckil Chapter 4: Biomolecules 2 BİYOMOLEKÜLLER Bilim adamları hücreyi

Detaylı

Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı

Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı YAĞ ASİTLERİNİN OKSİDASYONU Prof.Dr. Yeşim ÖZKAN G.Ü. Eczacılık Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı YAĞ ASİTLERİNİN ADİPOSİTLERDEN MOBİLİZASYONU ATGL; adiposit triaçilgliserol lipaz, HSL; hormona duyarlı

Detaylı

Suyun Radyasyon Kimyası

Suyun Radyasyon Kimyası Suyun Radyasyon Kimyası Radyobiyolojide ve reaktör teknolojisinde kimyasal işlemlerde su ve sulu çözeltilerin önemi nedeniyle suyun radyasyon kimyası deneysel ve teorik çalışmalarda esas konu olmuştur.

Detaylı

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları

Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin etkileri ve oluşum mekanizmaları Serbest radikallerin yapısında, çoğunlukla oksijen yer almaktadır. (reaktif oksijen türleri=ros) ROS oksijen içeren, küçük ve oldukça reaktif moleküllerdir.

Detaylı

ĐÇERĐK. Vitamin B6 Formları. LOGO www.themegallery.com. Tarihsel Bakış. Yapısal Formüller. 4 Piridoksin Piridoksal Piridoksamin Piridoksal-fosfat

ĐÇERĐK. Vitamin B6 Formları. LOGO www.themegallery.com. Tarihsel Bakış. Yapısal Formüller. 4 Piridoksin Piridoksal Piridoksamin Piridoksal-fosfat LOGO ĐÇERĐK Tarihsel Bakış B6 Vitamininin Genel Özellikleri Kimyasal Ve Biyolojik Fonksiyonları Biyokimyasal Fonksiyonları YRD. DOÇ. DR. BEKİR ÇÖL SUNAN: DUYGU BAHÇE Emilim, Transport ve Metabolizma İmmün

Detaylı

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi

Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi Yeni Tanı Hipertansiyon Hastalarında Tiyol Disülfid Dengesi İhsan Ateş 1, Nihal Özkayar 2,Bayram İnan 1, F. Meriç Yılmaz 3, Canan Topçuoğlu 3, Özcan Erel 4, Fatih Dede 2, Nisbet Yılmaz 1 1 Ankara Numune

Detaylı

Bitkide Fosfor. Aktif alım açısından bitki tür ve çeşitleri arasında farklılıklar vardır

Bitkide Fosfor. Aktif alım açısından bitki tür ve çeşitleri arasında farklılıklar vardır Fosfor alımı ve taşınımı Kök hücreleri ve > Bitkide Fosfor ksilem özsuyunun P kapsamı > toprak çözeltisinin P kapsamı (100-1000 kat) P alımı aktif alım şeklinde gerçekleşir Aktif alım açısından bitki tür

Detaylı

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir.

Serbest radikal. yörüngelerinde) eşleşmemiş tek. gösteren, nötr ya da iyonize tüm atom veya moleküllere denir. Superoxide Dismutase Hazırlayanlar: Funda İLHAN (050559017) Ebru KORKMAZ (050559021) Mehtap BİRKAN (050559008) Nihan BAŞARAN (050559007) Prof. Dr. Figen ERKOÇ Gazi Eğitim Fakültesi GAZİ İ ÜNİVERSİTESİİ

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DOKTORA TEZİ Yusuf SEVGİLER Oreochromis niloticus da KARACİĞER ve BÖBREK DOKULARINDA FENTHİONUN NAC ve BSO MODÜLATÖRLÜĞÜNDE GLUTATYON METABOLİZMASINA OKSİDATİF

Detaylı

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA

PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA Zn Ve TOPLAM ANTİOKSİDAN KAPASİTESİ TAYİNİ DANIŞMANLAR. 29 Haziran-08 Temmuz MALATYA TÜBİTAK -BİDEB Kimya Lisans Öğrencileri Kimyagerlik, Kimya Öğretmenliği, Kimya Mühendisliği- Biyomühendislik Araştırma Projesi Eğitimi Çalıştayı KİMYA-3 (ÇALIŞTAY 2012) PEYNİR ALTI SUYU VE YOĞURT SUYUNDA

Detaylı

DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ

DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ DÜŞÜK SICAKLIK STRESİ Düşük sıcaklık stresi iki kısımda incelenir. Üşüme Stresi Donma stresi Düşük sıcaklık bitkilerde nekrozis, solma, doku yıkımı, esmerleşme, büyüme azalışı ve çimlenme düşüşü gibi etkiler

Detaylı

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA

BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA BİYOİNORGANİK KİMYA 5. HAFTA ESER ELEMENTLER İnsan vücudunda en yüksek oranda bulunan element oksijendir. İkincisi ise karbondur. İnsan vücudunun kütlesinin %99 u sadece 6 elementten meydana gelir. Bunlar:

Detaylı

OKSİJENLİ SOLUNUM

OKSİJENLİ SOLUNUM 1 ----------------------- OKSİJENLİ SOLUNUM ----------------------- **Oksijenli solunum (aerobik): Besinlerin, oksijen yardımıyla parçalanarak, ATP sentezlenmesine oksijenli solunum denir. Enzim C 6 H

Detaylı

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H

ayxmaz/biyoloji Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H Adı: 1.Aşağıda verilen atomların bağ yapma sayılarını (H) ekleyerek gösterin. C N O H 2.Radyoaktif izotoplar biyologları için önemlidir? Aşağıda radyoakif maddelerin kullanıldığı alanlar sıralanmıştır.bunlarla

Detaylı

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın

İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji ABD Prof. Dr. Filiz Aydın Mitokondri, ökaryotik organizmanın farklı bir organeli Şekilleri küremsi veya uzun silindirik Çapları 0.5-1 μm uzunlukları 2-6 μm Sayıları

Detaylı

SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER

SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER SERBEST RADİKALLER, OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDAN SİSTEMLER SERBEST RADİKALLER Serbest radikaller dış yörüngelerinde eşlenmemiş elektron bulundurmaları nedeniyle diğer bileşiklerden farklı kimyasal bileşiklerdir.

Detaylı

6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA

6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA 6. BÖLÜM MİKROBİYAL METABOLİZMA 1 METABOLİZMA Hücrede meydana gelen tüm reaksiyonlara denir Anabolizma: Basit moleküllerden kompleks moleküllerin sentezlendiği enerji gerektiren reaksiyonlardır X+Y+ENERJİ

Detaylı

İ. Ü İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Filiz Aydın

İ. Ü İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Filiz Aydın İ. Ü İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Anabilim Dalı Prof. Dr. Filiz Aydın Hücre iletişimi Tüm canlılar bulundukları çevreden sinyal alırlar ve yanıt verirler Bakteriler glukoz ve amino asit gibi besinlerin

Detaylı

Doğadaki Enerji Akışı

Doğadaki Enerji Akışı Doğadaki Enerji Akışı Güneş enerjisi Kimyasal enerjisi ATP Fotosentez olayı ile enerjisi Hareket enerjisi Isı enerjisi ATP Enerjinin Temel Molekülü ATP + H 2 O ADP + H 2 O ADP + Pi + 7300 kalori AMP +

Detaylı

Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi

Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi Hücre Solunumu: Kimyasal Enerji Eldesi Hücre solunumu ve fermentasyon enerji veren katabolik yollardır. Organik moleküllerin atomları enerji depolamaya müsaittir. Hücreler enzimler aracılığı ile organik

Detaylı

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52.

İ Ç İ NDEKİ LER. Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1. Fiziksel Kimya ile İlgili Temel Kavramlar 52. İ Ç İ NDEKİ LER Ön Söz xiii K I S I M 1 Çevre Mühendisliği ve Bilimi İçin Kimyanın Temel Kavramları 1 BÖLÜM 1 Giriş 3 1.1 Su 4 1.2 Atık Sular ve Su Kirliliği Kontrolü 5 1.3 Endüstriyel ve Tehlikeli Atıklar

Detaylı

Hücre solunumu ve fermentasyon enerji veren katabolik yollardır. (ΔG=-686 kcal/mol)

Hücre solunumu ve fermentasyon enerji veren katabolik yollardır. (ΔG=-686 kcal/mol) hücre solunumu Hücre solunumu ve fermentasyon enerji veren katabolik yollardır. (ΔG=-686 kcal/mol) C 6 H 12 O 6 + 6 O 2 6 CO 2 + 6 H 2 0 + enerji (ATP + ısı) Hücre solunumu karbonhidratlar, yağlar ve protein

Detaylı

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar

İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar İyonize Radyasyonun Hücresel Düzeydeki Etkileri ve Moleküler Yaklaşımlar Aysun Manisalıgil, Ayşegül Yurt Dokuz Eylül Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Medikal Fizik Anabilim Dalı Hücre ve Moleküller

Detaylı

2. Kanun- Enerji dönüşümü sırasında bir miktar kullanılabilir kullanılamayan enerji ısı olarak kaybolur.

2. Kanun- Enerji dönüşümü sırasında bir miktar kullanılabilir kullanılamayan enerji ısı olarak kaybolur. Enerji Dönüşümleri Enerji Enerji; bir maddeyi taşıma veya değiştirme kapasitesi anlamına gelir. Enerji : Enerji bir formdan diğerine dönüştürülebilir. Kimyasal enerji ;moleküllerinin kimyasal bağlarının

Detaylı

Protein Ekstraksiyonu

Protein Ekstraksiyonu Protein Ekstraksiyonu Dr.Gaye Güler Tezel Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı Proteinler tüm canlı organizmalar için en önemli makromoleküllerden biridir. Bazıları yapısal komponentleri

Detaylı

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf

YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI. 9. Sınıf YAZILIYA HAZIRLIK SORULARI 9. Sınıf DOĞRU YANLIŞ SORULARI Nitel gözlemlerin güvenilirliği nicel gözlemlerden fazladır. Ökaryot hücrelerde kalıtım materyali çekirdek içinde bulunur. Ototrof beslenen canlılar

Detaylı

Metabolizma. Metabolizmaya giriş. Metabolizmaya giriş. Metabolizmayı tanımlayacak olursak

Metabolizma. Metabolizmaya giriş. Metabolizmaya giriş. Metabolizmayı tanımlayacak olursak Metabolizma Yaşamak için beslenmek zorundayız. Çünkü; Besinlerden enerji elde ederiz ve bu enerji; Hücresel faaliyetleri sürdürmemiz, Hareket etmemiz, Taşınım olaylarını gerçekleştirebilmemiz, Vücut sıcaklığını

Detaylı

BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI

BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI BİTKİ BESLEME DERS NOTLARI Dr. Metin AYDIN KONYA 2011 BİTKİ BESİN ELEMENTLERİNİN GÖREVLERİ, ALINIŞ FORMLARI ve KAYNAKLARI Besin Elementi Bitkideki Görevi Alınış Formu Kaynakları Karbon (C) Karbonhidratların

Detaylı

ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ

ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ ATIKSULARDA FENOLLERİN ANALİZ YÖNTEMİ YÖNTEM YÖNTEMİN ESASI VE PRENSİBİ Fenolik maddeler uçucu özellik göstermeyen safsızlıklardan distilasyon işlemiyle ayrılır ve ph 7.9 ± 0.1 de potasyum ferriksiyanür

Detaylı

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ...

BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... BÖLÜM I HÜCRE FİZYOLOJİSİ... 1 Bilinmesi Gereken Kavramlar... 1 Giriş... 2 Hücrelerin Fonksiyonel Özellikleri... 2 Hücrenin Kimyasal Yapısı... 2 Hücrenin Fiziksel Yapısı... 4 Hücrenin Bileşenleri... 4

Detaylı

Organik Bileşikler. Karbonhidratlar. Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1

Organik Bileşikler. Karbonhidratlar. Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1 Organik Bileşikler YGS Biyoloji 1 Hazırladığımız bu yazıda; organik bileşikler ve organik bileşiklerin yapısını, canlılarda bulunan organik bileşikleri ve bunların görevlerini, kullanım alanlarını, canlılar

Detaylı

OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR

OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR Oksidatif Stres Analiz Parametreleri ve Oksantest Oksante Ar-Ge Laboratuvarı 2012 OKSİDATİF STRES VE ANTİOKSİDANLAR Serbest radikaller, besinlerin oksijen kullanılarak

Detaylı

YGS ANAHTAR SORULAR #2

YGS ANAHTAR SORULAR #2 YGS ANAHTAR SORULAR #2 1) Bir hayvan hücresinde laktoz yapımı ile ilgili olarak, sitoplazmadaki madde miktarının değişimlerini gösteren grafik aşağıdakilerden hangisi olamaz? A) Glikoz B) Su miktarı 2)

Detaylı

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ

CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ 1 CANLILARIN TEMEL BİLEŞENLERİ Canlıların temel bileşenleri; inorganik ve organik bileşikler olmak üzere ikiye ayrılır. **İnorganik bileşikler: Canlılar tarafından sentezlenemezler. Dışarıdan hazır olarak

Detaylı

KARBON ve CANLILARDAKİ MOLEKÜL ÇEŞİTLİLİĞİ

KARBON ve CANLILARDAKİ MOLEKÜL ÇEŞİTLİLİĞİ KARBON ve CANLILARDAKİ MOLEKÜL ÇEŞİTLİLİĞİ Karbonun önemi Hücrenin % 70-95ʼ i sudan ibaret olup, geri kalan kısmın çoğu karbon içeren bileşiklerdir. Canlılığı oluşturan organik bileşiklerde karbon atomuna

Detaylı

I. DÖNEM - 2. DERS KURULU ( )

I. DÖNEM - 2. DERS KURULU ( ) Açıklamalar: I. DÖNEM - 2. DERS KURULU (2014-2015) Kısaltmalar: DK: Ders kurulu, IHU: İyi hekimlik uygulamaları, Mİng: Akademik/Medikal İngilizce, TDE: Türk Dili ve Edebiyatı, Bilgisayar Okur yazarlığı:

Detaylı

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta

ÖNFORMÜLASYON 5. hafta ÖNFORMÜLASYON 5. hafta Partisyon katsayısı (P y/s ): Bir etkin maddenin yağ/su bölümlerindeki dağılımıdır. Lipofilik/hidrofilik özelliklerinin tayin edilmesidir. Oktanol içinde tayin edilir Partisyon katsayısının

Detaylı

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları

2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları B) RADYASYON UYGULAMALARI Radyasyon = enerji yayılması 1)Elektromanyetik radyasyon. UV, X ve γ ışınları 2)Subatomik parçacıklardan oluşan radyasyon. α, β ışınları İyonizan ışınların canlı hücreler üzerine

Detaylı

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Özel Formülasyon DAHA İYİ DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX! Özel Formülasyon DAHA İYİ Yumurta Verimi Kabuk Kalitesi Yemden Yararlanma Karaciğer Sağlığı Bağırsak Sağlığı Bağışıklık Karlılık DAHA DÜŞÜK MALIYETLE DAHA SAĞLIKLI SÜRÜLER VE DAHA FAZLA YUMURTA IÇIN AGRALYX!

Detaylı

ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ

ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ ENZİMATİK ANALİZ VE AKTİVİTE TAYİNLERİ Enzim Tanımı Sınıflandırma Üç Boyutlu Yapı Etkime Şekli Enzimler biyolojik katalizörlerdir, yani biyokimyasal reaksiyonları hızlandıran biyolojik kökenli maddelerdir.

Detaylı

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ

SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ SU VE HÜCRE İLİŞKİSİ Oluşturacağı her 1 g organik madde için bitkinin 500 g kadar suyu kökleriyle alması ve tepe (uç) noktasına kadar taşıyarak atmosfere aktarması gerekir. Normal su düzeyinde hayvan hücrelerinin

Detaylı

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #18

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #18 YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #18 1) Bakterilerin gerçekleştirdiği, I. Kimyasal enerji sayesinde besin sentezleme II. Işık enerjisini kimyasal bağ enerjisine dönüştürme III. Kimyasal bağ enerjisini ATP enerjisine

Detaylı

Atomlar ve Moleküller

Atomlar ve Moleküller Atomlar ve Moleküller Madde, uzayda yer işgal eden ve kütlesi olan herşeydir. Element, kimyasal tepkimelerle başka bileşiklere parçalanamayan maddedir. -Doğada 92 tane element bulunmaktadır. Bileşik, belli

Detaylı

Yeni Nesil Optik ve Elektronik Malzemeler: Tasarım Sentez ve Uygulamalar

Yeni Nesil Optik ve Elektronik Malzemeler: Tasarım Sentez ve Uygulamalar Yeni esil Optik ve Elektronik Malzemeler: Tasarım Sentez ve Uygulamalar Dr FATİH ALGI falgi@comu.edu.tr Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Organik Malzeme Laboratuvarı (LOM) 25.01-02.02.2014 1 Sensör

Detaylı

Akıllı Defter. 9.Sınıf Biyoloji. vitaminler,hormonlar,nükleik asitler. sembole tıklayınca etkinlik açılır. sembole tıklayınca ppt sunumu açılır

Akıllı Defter. 9.Sınıf Biyoloji. vitaminler,hormonlar,nükleik asitler. sembole tıklayınca etkinlik açılır. sembole tıklayınca ppt sunumu açılır 9.Sınıf Biyoloji 1 Akıllı Defter vitaminler,hormonlar,nükleik asitler sembole tıklayınca etkinlik açılır sembole tıklayınca ppt sunumu açılır sembole tıklayınca video açılır 1 VİTAMİNLER ***Vitaminler:

Detaylı

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir.

Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir. Canlıların yapısına en fazla oranda katılan organik molekül çeşididir. Deri, saç, tırnak, boynuz gibi oluşumların temel maddesi proteinlerdir. Proteinlerin yapısında; Karbon ( C ) Hidrojen ( H ) Oksijen

Detaylı

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a)

Çizelge 2.6. Farklı ph ve su sıcaklığı değerlerinde amonyak düzeyi (toplam amonyağın yüzdesi olarak) (Boyd 2008a) - Azotlu bileşikler Su ürünleri yetiştiricilik sistemlerinde oksijen gereksinimi karşılandığı takdirde üretimi sınırlayan ikinci faktör azotlu bileşiklerin birikimidir. Ana azotlu bileşikler; azot gazı

Detaylı

YARIŞ ATLARINDA OKSİDATİF STRES

YARIŞ ATLARINDA OKSİDATİF STRES YARIŞ ATLARINDA OKSİDATİF STRES Aşağıdaki yazı, AVEF ( Fransız At Veteribnerleri Birliği) kongresinde sunulmuş olan bilimsel bir araştırmanın özetidir. (de Moffarts et al.,2003) Bu araştırma Prof. Pierre

Detaylı

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Emine ÇINKILOĞLU CYPRİNUS CARPİO DA BEYİN DOKUSUNDA FENTHİONUN ANTİOKSİDANT SAVUNMA SİSTEMİ, LİPİD PEROKSİDASYONU ve ASETİLKOLİNESTERAZ

Detaylı

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI

MİNERALLER. Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER Dr. Diyetisyen Hülya YARDIMCI MİNERALLER İnsan vücudunun yaklaşık %4-5 i minareldir.bununda yarıya yakını Ca, ¼ ü fosfordur. Mg, Na, Cl, S diğer makro minerallerdir. Bunların dışında kalanlar

Detaylı

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi

Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi Stres Koşulları ve Bitkilerin Tepkisi Stres nedir? Olumsuz koşullara karşı canlıların vermiş oldukları tepkiye stres denir. Olumsuz çevre koşulları bitkilerde strese neden olur. «Biyolojik Stres»: Yetişme

Detaylı

İÇERİK. Suyun Doğası Sulu Çözeltilerin Doğası

İÇERİK. Suyun Doğası Sulu Çözeltilerin Doğası İÇERİK Suyun Doğası Sulu Çözeltilerin Doğası Su içinde İyonik Bileşikler Su içinde Kovalent Bileşikler Çökelme Tepkimesi Asit-Baz Tepkimeleri (Nötürleşme) Yükseltgenme-İndirgenme Tepkimeleri Önemli Tip

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM 06-07 EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI. SINIF VE MEZUN GRUP KİMYA HAFTA DERS SAATİ. Kimya nedir?. Kimya ne işe yarar?. Kimyanın sembolik dili Element-sembol Bileşik-formül. Güvenliğimiz ve Kimya KONU ADI

Detaylı

KORONER ARTER EKTAZİ

KORONER ARTER EKTAZİ KORONER ARTER EKTAZİ HASTALARDA DNA HASARI, LİPİD PEROKSİDASYONU VE BAZI ANTİOKSİDANT ENZİMLER HAZIRLAYAN :Prof.Dr.Halit Demir GİRİŞ TANIM: Koroner ektazi koroner arterin bir bölümünün anormal olarak,

Detaylı

Yağ Asitlerinin β Oksidayonu. Prof. Dr. Fidancı

Yağ Asitlerinin β Oksidayonu. Prof. Dr. Fidancı Yağ Asitlerinin β Oksidayonu Prof. Dr. Fidancı Yağ Asitlerinin Beta Oksidasyonu Yağ asitlerinin enerji üretimi amacı ile yıkımında (yükseltgenme) en önemli yol β oksidasyon yoldudur. β oksidasyon yolu

Detaylı

5) Çözünürlük(Xg/100gsu)

5) Çözünürlük(Xg/100gsu) 1) I. Havanın sıvılaştırılması II. abrika bacasından çıkan SO 3 gazının H 2 O ile birleşmesi III. Na metalinin suda çözünmesi Yukardaki olaylardan hangilerinde kimyasal değişme gerçekleşir? 4) Kütle 1

Detaylı

Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87

Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87 Doğal Rb elementinin atom kütlesi 85,47 g/mol dür ve atom kütleleri 84,91 g/mol olan 86 Rb ile 86,92 olan 87 Rb izotoplarından oluşmuştur. İzotopların doğada bulunma yüzdelerini hesaplayınız. Bir bileşik

Detaylı

ALKOLLER ve ETERLER. Kimya Ders Notu

ALKOLLER ve ETERLER. Kimya Ders Notu ALKOLLER ve ETERLER Kimya Ders Notu ALKOLLER Alkan bileşiklerindeki karbon zincirinde H atomlarından biri yerine -OH grubunun geçmesi sonucu oluşan organik bileşiklere alkol adı verilir. * Genel formülleri

Detaylı

Kolesterol Metabolizması. Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya A.B.D.

Kolesterol Metabolizması. Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya A.B.D. Kolesterol Metabolizması Yrd. Doç. Dr. Bekir Engin Eser Zirve Üniversitesi EBN Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya A.B.D. Steroidler Steroidlerin yapı taşı birbirine yapışık 4 halkalı karbon iskelehdir, bu yapı

Detaylı

KİMYA II DERS NOTLARI

KİMYA II DERS NOTLARI KİMYA II DERS NOTLARI Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Sulu Çözeltilerin Doğası Elektrolitler Metallerde elektronların hareketiyle elektrik yükü taşınır. Saf su Suda çözünmüş Oksijen gazı Çözeltideki moleküllerin

Detaylı

BİY 315 BİYOKİMYA GİRİŞ. Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ Güz Yarı Dönemi

BİY 315 BİYOKİMYA GİRİŞ. Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ Güz Yarı Dönemi BİY 315 BİYOKİMYA GİRİŞ Yrd. Doç. Dr. Ebru SAATÇİ 2008-2009 Güz Yarı Dönemi 1 Anlatım Planı 1. Makromoleküller ve Su 2. Amino asitler ve Peptidler 3. Proteinler 4. Enzimler 5. Karbohidratlar 6. Nükleik

Detaylı

00220 Gıda Biyokimyası

00220 Gıda Biyokimyası 00220 Gıda Biyokimyası Hazırlayan: Doç.Gökhan DURMAZ 00220 Gıda Biyokimyası-Şubat 2013 1 Bu notların hazırlanmasında aşağıdaki eserlerden yararlanılmıştır; Biyokimya, Engin Gözükara, Nobel Tip Kitabevi,

Detaylı

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)!

Hücre. 1 µm = 0,001 mm (1000 µm = 1 mm)! HÜCRE FİZYOLOJİSİ Hücre Hücre: Tüm canlıların en küçük yapısal ve fonksiyonel ünitesi İnsan vücudunda trilyonlarca hücre bulunur Fare, insan veya filin hücreleri yaklaşık aynı büyüklükte Vücudun büyüklüğü

Detaylı

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22

YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22 YGS YE HAZIRLIK DENEMESi #22 1) Zigottan başlayıp yeni bir bireyin meydana gelmesiyle sonlanan olayların hepsine birden gelişme denir. Embriyonun gelişimi sırasında, I. Morula II. Gastrula III. Blastula

Detaylı

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur.

Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur. Kloroform, eter ve benzen gibi organik çözücülerde çözünen bunun yanı sıra suda çözünmeyen veya çok az çözünen organik molekül grubudur. Yağların suda çözünmemesi canlılığın devamı içi önemlidir. Çünkü

Detaylı

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar

5.111 Ders Özeti #12. Konular: I. Oktet kuralından sapmalar 5.111 Ders Özeti #12 Bugün için okuma: Bölüm 2.9 (3. Baskıda 2.10), Bölüm 2.10 (3. Baskıda 2.11), Bölüm 2.11 (3. Baskıda 2.12), Bölüm 2.3 (3. Baskıda 2.1), Bölüm 2.12 (3. Baskıda 2.13). Ders #13 için okuma:

Detaylı

Yağ Asitlerinin Biyosentezi. Prof. Dr. Fidancı

Yağ Asitlerinin Biyosentezi. Prof. Dr. Fidancı Yağ Asitlerinin Biyosentezi Prof. Dr. Fidancı Yağ asitlerinin sentezi özellikle karaciğer ve yağ dokusu hücrelerinde iki şekilde gerçekleşir. Bu sentez şekillerinden biri yağ asitlerinin, hücrenin sitoplazma

Detaylı

ENZİMLER. Biyokimyasal reaksiyonları katalizleyen protein yapısındaki maddelere enzim

ENZİMLER. Biyokimyasal reaksiyonları katalizleyen protein yapısındaki maddelere enzim ENZİMLER Biyokimyasal reaksiyonları katalizleyen protein yapısındaki maddelere enzim denir (Küçük bir grup katalitik RNA moleküllerinin haricinde tüm enzimler protein yapısındadırlar). Protein yapısında

Detaylı

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ

BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ BİLEŞİKLER VE FORMÜLLERİ Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur). Bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere

Detaylı

21.11.2008. I. Koenzim A nedir? II. Tarihsel Bakış III. Koenzim A nın yapısı IV. Asetil-CoA nedir? V. Koenzim A nın katıldığı reaksiyonlar VI.

21.11.2008. I. Koenzim A nedir? II. Tarihsel Bakış III. Koenzim A nın yapısı IV. Asetil-CoA nedir? V. Koenzim A nın katıldığı reaksiyonlar VI. Hazırlayan: Sibel ÖCAL 0501150027 I. Koenzim A nedir? II. Tarihsel Bakış III. Koenzim A nın yapısı IV. Asetil-CoA nedir? V. Koenzim A nın katıldığı reaksiyonlar VI. Eksikliği 1 2 Pantotenik asit (Vitamin

Detaylı

1 1. LABORATUVAR MALZEMELERİ MEMBRAN FİLTRASYON YÖNTEMİ...

1 1. LABORATUVAR MALZEMELERİ MEMBRAN FİLTRASYON YÖNTEMİ... İÇİNDEKİLER Sayfa No GİRİŞ... 1 1. LABORATUVAR MALZEMELERİ... 3 2. MEMBRAN FİLTRASYON YÖNTEMİ... 19 2.1. Membran Filtrasyon Yönteminin Temel Prensibi... 19 2.1.1. Besiyeri Seçimi... 19 2.1.2. Sonuçların

Detaylı

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen

Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen Öğretim Üyeleri İçin Ön Söz Öğrenciler İçin Ön Söz Teşekkürler Yazar Hakkında Çevirenler Çeviri Editöründen ix xiii xv xvii xix xxi 1. Çevre Kimyasına Giriş 3 1.1. Çevre Kimyasına Genel Bakış ve Önemi

Detaylı

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri :

Örnek : 3- Bileşiklerin Özellikleri : Bileşikler : Günümüzde bilinen 117 element olmasına rağmen (92 tanesi doğada bulunur) bu elementler farklı sayıda ve şekilde birleşerek ve etkileşerek farklı kimyasal özelliklere sahip milyonlarca yani

Detaylı

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ

TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ TAURİNİN İSKEMİ REPERFÜZYON HASARINDA MMP-2, MMP-9 VE İLİŞKİLİ SİNYAL İLETİ YOLAĞI ÜZERİNE ETKİLERİ CEMRE URAL 1, ZAHİDE ÇAVDAR 1, ASLI ÇELİK 2, ŞEVKİ ARSLAN 3, GÜLSÜM TERZİOĞLU 3, SEDA ÖZBAL 5, BEKİR

Detaylı

6. glikolizde enerji kazanım hesaplamalarında; Substrat düzeyinde -ATP üretimi yaklaşık yüzde kaç hesaplanır? a. % 0 b. % 2 c. % 10 d. % 38 e.

6. glikolizde enerji kazanım hesaplamalarında; Substrat düzeyinde -ATP üretimi yaklaşık yüzde kaç hesaplanır? a. % 0 b. % 2 c. % 10 d. % 38 e. www.lisebiyoloji.com ayxmaz/biyoloji Test Çoktan Seçmeli 1. Hangi terim moleküllerin parçalanması ile açığa çıkan enerjinin depolandığı metabolik yolları ifade eder? a. anabolik yollar b. Katabolik yollar

Detaylı

Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir.

Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir. Hücreler, kimyasal yasaların geçerli olduğu kimyasal fabrikalar olarak da kabul edilmektedir. Yaşamın temelini oluşturan kimyasal tepkimelerin tümü Metabolizma olarak adlandırılmaktadır. Bitki hücrelerinde

Detaylı

Solunum. Solunum ve odunsu bitkilerin büyümesi arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır (Kozlowski ve Pallardy, 1997).

Solunum. Solunum ve odunsu bitkilerin büyümesi arasında yüksek bir korelasyon bulunmaktadır (Kozlowski ve Pallardy, 1997). SOLUNUM Solunum Solunum, canlı hücrelerdeki organik maddelerin oksidasyonuyla, enerjinin açığa çıkarılması olayı olarak tanımlanır. Açığa çıkan enerji, kimyasal enerji (ATP) olarak depolanır. Solunum ürünleri,

Detaylı