Hisseler? Evet, Ama Düzeltmeden Sonra

Transkript

1 Hisseler? Evet, Ama Düzeltmeden Sonra Sene sonları genelde bir sonraki 12 ay için tahmin yapma zamanıdır; en iyi yatırım fırsatlarını tahmin etmek, stratejiler planlamak ve portföyümüzü gözden geçirmek gibi. Her sene olduğu gibi, finansal kurumlar makro beklentilerini ve piyasalardaki pozisyonlarını gösteren stratejiler yayınlarlar. Bu kurumların bu sefer, bir hayli iyimser olduklarını görüyoruz. Dünyadaki toparlama süreci hakkında beklentiler neredeyse ortak. Tabi ki, herkes, Avrupa daki büyümenin potansiyelinin altında olduğunu ve ama yükseleceğini düşünüyor. ABD de ise herkes istihdam piyasasındaki iyileşmenin devam edeceğini bekliyor. Aynı zamanda kimse Çin hakkında endişeri değil ve uzmanlar %7,5 lik büyüme oranını yakalayacağından emin. Merkez Bankası, daha önce görülmemiş para politikası uygulayan Japonya ya ise büyük umutlar bağlanmış durumda. Sonuç olarak, stratejistler hisse senedi almayı (özellikle Avrupa hisse senetleri) ve Yen de kısa pozisyon açmayı tercih ediyorlar. Gelin ilki üzerine yoğunlaşalım. Büyümenin ivme kazandığı zamanlarda hisse senedi alma prensibi çekicidir, ama bu yine bu bir değerleme işi. Şimdilik, DAX, CAC40 ve diğer Avrupa hisse senedi endeksleri tarihi rekor yada rekor seviyelere yakınlar. Aynı durum S&P 500 ve DJIA ın güçlü bir boğa piyasasında olduğu ABD için de geçerli. İzlenmesi Gerekenler Geçtiğimiz Hafta: Merkez Bankaları Fed aylık varlık alım programını 10 milyar dolar azaltarak 75 milyar dolara düşürdü. BoJ ve Yeni Zelanda Merkez Bankası para politikasını genişleme politikasını sabit bıraktı Ekonomik Veriler ABD üçüncü çeyrek büyüme oranı %3,6 dan %4,1 e revize edildi. ABD CPI enflasyon verisi yıllık bazda %0,9 dan %1,2 ye yükseldi. ABD ikinci el konut satışları 5.02 milyon beklenirken 4.9 geldi. Almanya Ifo işletme beklenti endeksi 106,4 den 107,4 e yükseldi. Önemli Gelişmeler S&P Avrupa Birliği nin kredi notunu AAA dan AA+ a indirdi. Çin in Kredi sıkışıklığı devam ediyor. Bu Hafta Ne Var? ABD verileri Dayanıklı tüketim ürünleri siparişleri, yeni konut satışları, Richmond Fed endeksi Japonya Veri BoJ aylık raporu ve toplantı tutanakları, perakende satışlar, sanayi üretimi ve konut başlangıçları Ancak, S&P 500 ün ABD GDP sine oranının, büyüme potansiyelinin çok daha büyük olduğu 1960 lı yıllardaki ile aynı olması bizce endişe verici. Daha fazlası, şirket karlarının GDP deki payı rekor seviyede ve gelecekte sürdürülebilir değil. (Bu aynı zamanda Alan Greenspan in de fark ettiği bir durum) O yüzden, Avrupa daki bir düzeltmeyi de tetikleyebilecek güçlü bir Wall Street düzeltmesini beklemekteyiz. Ondan sonra, Avrupa daki toparlanmadan yararlanmayı ve Avrupa hisse hisse senedi endeksleri almayı deneyebilir. XTB Global Araştırma Departmanı

2 ABD İşsizlik Oranının Ötesinde; Amerika Merkez Bankası (FED) geçen hafta varlık alımlarını Ocak ayında 10 milyar dolar azaltacağını açıkladı. FED azaltmanın nedeni olarak işsizlik oranlarındaki gerilemeyi işaret etti. Raporumuzun bu bölümünde, ABD nin istihdam piyasalarının ayrıntılarına göz atacağız. İşsizlik rakamı Kasım ayında % 7 olarak açıklandı. Bu durum işsizliğin düzeldiğini işaret ettiği söylenilebilir. Ancak İşsizlik oranını tek başına yorumlamak yanıltıcı olabilir. Bu yüzden istihdam oranı dikkat çekeceğimiz konu olacaktır. Son zamanlarda en çok konuşulan konu iş gücü katılım oranının düşük olmasıdır. Fakat iş gücüne katılım oranının yükselmesi tek başına bir şey ifade etmez çünkü iş gücüne katılanların iş bulamayacakları muhtemeldir. Bu durumda işsizlik oranı yükselecek ve istihdamın durumu değişmeyecektir. İstihdam Verileri(Bin Kişi) 2006 Kasım 2013 Kasım 16 Yaş Yukarısı Aktif Nüfus (Bin Kişi) 229, ,567 İşgücü (Bin Kişi) 152, ,294 İstihdam (Bin Kişi) 145, ,386 İşsizler (Bin Kişi) 6,817 10,907 İş Gücüne Katılım Oranı (%) İşsizlik Oranı (%) İstihdam Oranı (%) İş Gücüne Katılmayanlar (Bin Kişi) 77,524 91,273 Kaynak : United Stated Department Of Labor Tablo Kasım istihdam verileri ile 2013 Kasım verilerinin karşılaştırılmasıdır yılının seçmemizin nedeni yılları arasında en etkin yıl olmasıdır yılından 2013 yılına kadar 16 yaş yukarısı aktif nüfusta % 7 lik bir artış olmuştur. Fakat sağlanan istihdamda % 1 lik bir azalma meydana gelmiştir. İstihdam piyasalarının rakamlarını yorumlarken dikkat edilmesi gereken veri istihdam oranlarıdır. ABD nüfusunun yedi yıllık süreçte önemli bir artış kaydettiği söylenilebilir fakat önemli olan bu nüfusun ne kadarını istihdam edilebildiğidir. Bunu da, istihdam oranı ile ölçebilmemiz mümkündür. İstihdam oranı, 2006 Kasım ayında % 63 seviyelerinde iken 2013 Kasım ayında % 59 a düşmüştür. Bu durum ABD nin istihdam yaratmada sıkıntılı olduğunu gösterebilir. Katılım oranın artması veya işsizlik oranın düşmesi istihdam piyasalarının gerçek durumunu gizleyebiliyor. Bu yüzden işgücü verileri yorumlanırken işsizlik oranı ve katılım oranın yanı sıra istihdam oranın da takip edilmesi önemlidir. Data source: Ecowin, XTB

3 Tapering S&P 500 ü Etkilemedi Mi? Geçtiğimiz Cuma gününe denk gelen ve yılda 4 kez yaşanan Quadruple Witching sonrası hisse senedi piyasalarında pozisyonların alım tarafına doğru kaydığını gördük. S&P 500 vadeli endeksi (US.500) 1815 puanın üzerine kadar yükseldi. 4 farklı kontratın (vadeli hisse senetleri, vadeli hisse senedi endeksleri, hisse senedi endeksi opsiyonları, hisse senedi opsiyonları) vadesinin aynı anda dolduğu Cuma günkü fiyat hareketi, US.500 deki yukarı yönlü algının yeni vade dönemine taşınabileceğini gösteriyor. CME verilerine göre Aralık vadeli S&P 500 kontratlarının %75,5 inin Mart ayına taşındığını görüyoruz. (Ortalama oran %66,1). Ayrıca, Open Interest rakamlarının da yükselmesi, yukarı yönlü algıda değişiklik olmadığını gösteriyor. Şimdiye kadar ABD hisse senedi endeksleri tapering şokunu atlatmış gözükse de, Fed in bilançosunun büyüme hızı ile S&P 500 ün yukarı yönlü grafikleri arasındaki bağlantı/nedensellik aklımızı karıştıran noktalardan bir tanesi. Diğer faktörler ise, düşük büyüme ortamı, yüksek işsizlik oranı ve zayıf şirket satışları olarak sıralanabilir. Kısa vadede ise, tüketici harcamasında belirleyici olması nedeniyle yüksek petrol fiyatları bulunuyor. Teknik seviyelere haftalık grafikte baktığımızda dört haftadır test edilen direnç bölgesi bu hafta itibari ile aşılmış durumda. Boğaların bundan sonraki ilk güçlü hedefi 1850 puan olabilir. Ama öncesinde Mayıs ve Kasım sonu zirvelerinde çizilen trend çizgisinin oluşturduğu direnci kırmak zorundalar. Güney yönlü hareketlerde ise artık destek halini almış 1810 seviyelerinin kırılması halinde 1800 ve hareketin gücüne bağlı olarak 1775 ve 1755 seviyeleri hedeflenebilir.

4 WTI, D1 20 Aralıkta açıklanan ve %3,6 dan %4,1 e revize edilen ABD üçüncü çeyrek büyüme oranından sonra, WTI petrol fiyatlarının 99,50 ye kadar yükseldiğine şahit olduk. ABD nin ekonomik toparlanmasına şüpheci yaklaşmayı tercih etsek te ve son hareketin büyük bir kısmının büyüme beklentileri ile fiyatlandığının farkındayız. Ancak, yukarı yönlü fiyatlamalarda, ABD petrol boru hatlarının daha önemli bir etken olduğunu düşünüyoruz. Bu anlamda, KeyStone boru hattının Güney bacağının Ocak sonu itibariyle faaliyete girecek olması, fiyatları destekleyici bir unsur olarak görülebilir. Jeopolitik tarafta ise, Libya ve Güney Sudan gerginlikleri var. Daralan Brent-WTI spreadini kısa vadede ters yönlü etkileyebilir. Teknik seviyelere baktığımızda 99,50 yi aşmamız halinde /50 bölgesi bir sonraki direnç olarak takip Aşağıda ise 98,70 ve 97,50 takip NATGAS, D1 - Bugünlerde hava durumuna bağlı hareket eden doğal gaz fiyatları, geçtiğimiz hafta Perşembe günü, ABD enerji bakanlığının yayınladığı haftalık doğal gaz raporu sonrası yaklaşık 20 centlik bir yükselişle 4,45 dolara kadar çıktı. Rapor, ABD stoklarının bir önceki haftaya göre 285 feet küp gerileyerek trilyon feet küp ile geçen seneden 488 milyar, 5 yıllık ortalamadan ise 261 milyar feet küp az olduğunu gösteriyor. Aralığın ikinci haftasında aşağı yönlü trendin üst bandının kırılmasıyla beraber fiyatlar bugün itibariyle 4,50 ye kadar yükselmiş durumda. Temel ve teknik göstergeler, yukarı yönlü hareketin sağlığına işaret ederken, CFTC verilerinde gördüğümüz net uzun pozisyonların 120,000 e yükselerek iki katına çıkması bu durumu tasdikler nitelikte. Rekor seviyeye yükselen uzun pozisyonlar, kar-al satışlarını tetikleyebilir. Ancak piyasa hareketi, düşüşlerin satın alınabileceğine dair umut vermekte.

5 USDTRY, W1 USDTRY paritesi, FED in geçen haftaki tapering kararı ve yurtiçinde ortaya çıkan siyasi risk nedeniyle hızlı bir değer kaybı sürecine girdi. USDTRY paritesinin yeni haftaya daha sakin başladığını söyleyebiliriz. Haftalık Teknik analize baktığımızda destek seviyesi olarak takip Kırıldığı taktirde seviyesi izlenilebilir.. Direnç seviyesi olarak 2.10, kırıldığı taktirde 2.11 seviyesi takip Yarın TCMB başkanı 2014 Yılında Para ve Kur Politikası konulu bir konferans düzenleyecek. EURUSD, W1 EURUSD paritesi FED in parasal genişlemeyi yavaşlatma kararı sonrası seviyelerine kadar geriledi. Haftalık teknik analiz seviyelerine baktığımızda, destek seviyesi olarak kırıldığı anda seviyesi takip Direnç seviyesi olarak kırıldığı taktirde seviyesi takip ALTIN, W1 Altın geçen hafta açıklanan FED in kararlarından en çok etkilenen enstrümanlardan biri oldu. Altın geçen hafta 1190 seviyelerin altına indi. Hafta başı itibariyle 1200 doların üstüne çıktı. Haftalık teknik analize baktığımızda, destek seviyesi olarak 1193 seviyesi izlenebilir. Bu seviye kırıldığı anda takip Direnç seviyeleri olarak kırıldığı taktirde dolar düzeyi takip