CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ

Transkript

1 KUZEY KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ CUMHURİYET MECLİSİ TUTANAK DERGİSİ 29'uncu Birleşim 31 Mart 1992, Salı İÇİNDEKİLER I. GELEN EVRAK - Sayfa: II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI A. GÜNDEM DIŞI KONUŞMALAR 1. SDP Lefkcşa Milletvekili Sayın Ergün Vehbi'nin, "Devletin Mali Denetim Organı Sayıştay" konulu gündem dışı konuşmasi. Ekonomi ve Maliye Bakanı Sayın Salih Coşar'ın ilgili yanıtı. 2. HDP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın İsmet Kotak'ın, "Dış Politika ile ilgili olarak Türkiye ve Kıbrıs Üzerinde Oyanan Oyunlar" ; konulu gündem dışı konuşması. 3. YDP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Kenan Akın 1 ın, "Mağusa Bölgesindeki KIBTEK Personeli ve Narenciyeci 1 er" hakkında gündem dışı konuşması. ilgili Tarım ve Orman Bakanı İlkay Kâm i I'i n yanıtı.

2 UBP Lefkoşa Milletvekili Sayın Güner Göktuğ'un, "Cuco Raporu ve Muhalefet" Konulu gündem dışı konuşması. YDP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Kenan Akın'ın, sözkonusu konuşmaya ilişkin açıklayıcı konuşması. B. ONAYA SUNULANLAR 1. Başbakanlığın, Sivil Savunma Teşkilâtı Personeli (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.No:162/2/92) ivedilikle görüşülmesine ilişkin Tezkeresi. 2. îdari ve Sosyal İşler Komitesi Başkanlığının, Oteller, Pansiyonlar ve Halka Açık Yerler (Düzenleme) (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y. T. No : 64/1/91) üçüncü 4024 görüşülmesine ilişkin Tezkeresi. 3. UBP Grup Başkanlığının Boşalan Komite 4025 Üyeliklerine ilişkin Tezkeresi. 4. Başkanlık Divanının Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesinde Üye Değişikliğine '4026 ilişkin Kararı (B.D.K.No:18/2/92) 3964/.

3 BİLGİYE SUNULANLAR 1. Bakanlar Kurulunda Yapılan Bakan Değişikliklerinin Uygun Bulunmuş olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi. 2. Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Nazif Borman'ın Yurt Dışı izin İstemine ilişkin Tezkeresi. 3. Ulusal Birlik Partisi Lefkoşa Milletvekili Sayın Dr. Erkan Emekçi'nin Yurt Dışı izin İstemine ilişkin Tezkeresi. 4. Yurt dışına giden Dışişleri ve Savunma Bakanı Sayın Kenan Atakol'a Ticaret ve Sanayi Bakanı Erdal Onurhan'ın Vekâlet etmesinin uygun bulunmuş olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı tezkeresi. OYLAMASI YAPILAN İŞLER 1. Oteller, Pansiyonlar ve Halka Açık Yerler (Düzenleme) (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.No:64/1/91 ) 3965/.

4 GELEN EVRAK YASA TASARILARI: 1. Sivil Savunma Teşkilâtı Personel (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.NO:162/2/92) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) (İdari ve Sosyal işler Komitesine) 2. Köy (Ev Maksatları) Suları (Değişiklik) Yasa Tasarısı (Y.T.NO: 163/2/92) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) (Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesine) (Halkın Bilgisine) 3. Güvenlik Kamu Görevlileri (Değişiklik) Yasa Tasarısı. (Y.T.NO:164/2/92) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) (İdari ve Sosyal İşler KOmitesine) CUMHURBAŞKANINCA İADE EDİLEN YASALAR: 4. Cumhurbaşkanlığının, Av ve Yabani Kuşları Koruma (Değişiklik) Yasasının (Y.T.NO:135/2/91) bir daha görüşülmek üzere geri gönderildiğine ilişkin Tezkeresi (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) (Hukuk ve Siyasi işler Komitesine). BAŞKANLIK DİVANI KARARLARI: 5. Cumhuriyet Meclisi Başkanlık Divanının, Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesinde Üye Değişikliğine İlişkin Kararı (B.D.K.No: 18/2/92) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) SAYIŞTAY RAPORLARI 6. Merkezi Ödenekli İzin Fonu'nun, 1987, 1988 ve 1989 Mali Yıllarına Ait Hesaplarının Sayıştay Denetim Raporu (S.R.N0:69/2/92) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) (Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesine). TEZKERELER 7. Bakanlar Kurulunda yapılan Bakan değişikliklerinin uygun bulunmuş olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi (1040/ ) (Başkanlığa Geliş Tarihi:25/3/1992) 3966/.

5 Başbakanlığın, Sivil Savunma Teşkilâtı Personel (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.NO:162/2/92) ivedilikle görüşülmesine ilişkin Tezkeresi (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) 9. İdari ve Sosyal işler Komitesi Başkanlığının, Oteller, Pansiyonlar ve halka Açık Yerler (Düzenleme) (Değişiklik) Yasa Tasarısının (Y.T.NO:64/1/91) üçüncü görüşmesinin kısa isim okunmak ve Tasarının bütünü oylanmak suretiyle yapılmasına ilişkin Tezkeresi. (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) 10. Yurt dışına giden Dışişleri ve Savunma Bakanı Sayın Kenan Atakol'a, Ticaret ve Sanayi Bakanı Sayın Erdal Onurhan'ın vekâlet etmesinin uygun bulunmuş olduğuna ilişkin Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi (1053/ ) (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) 11. Ulusal Birlik Partisi Grup Başkanlığının, Komitelerde Boş Olan Üyeliklere ilişkin Tezkeresi. (Başkanlığa Geliş Tarihi: ) 3967/.

6 BİRİNCİ OTURUM Açılış Saati: BAŞKAN- Başkan Vekili Dr. Vehbi Zeki Serter KÂTİP - Ünal Üstel KATİP - Kutlu Evren BAŞKAN- Sayın milletvekilleri; Cumhuriyet Meclisinin ll'nci Dönem, 2'nci Yasama Yılının 29'uncu Birleşimini açıyorum. Ad okunmak suretiyle yoklama yapılacaktır. (Ad okunarak yoklama yapıldı.) KÂTİP - Toplantı yeter sayısı vardır Sayın Başkan. BAŞKAN Sayın milletvekilleri; toplantı yeter sayısı vardır. Gündem gereği görüşmelere geçiyoruz, bu kısımda önce gündem dışı konuşmalara yer verilecektir. Sayın milletvekilleri; dört milletvekilimizin başvurusu vardır. Biliyorsunuz üç milletvekilinin dışında oylamamız gerekir. Sayın Ergün Vehbi, Sayın ismet Kotak, Sayın Kenan Akın ve Sayın Güner Göktuğ'un konuşma istemi var. Dört gündem dışı konuşmalara yer verilmesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler?... Kabul etmeyenler?... Çekimser?... Kabul edilmiştir. II. BAŞKANLIĞIN GENEL KURULA SUNUŞLARI İlk gündem dışı konuşma istemi Sosyal Demokrat Parti Lefkoşa Milletvekili Sayın Ergün Vehbi'nin "Devletin Mali Denetim Organı Sayıştay" konulu konuşma istemidir. Okuyunuz lütfen. 3968/..

7 KÂTİP- Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi Başkanlığına, Lefkoşa. İlk birleşimde "Devletin Mali Denetim Organı Sayıştay" konulu gündem dışı konuşma yapmak istiyorum. Durumu gereği için bilgilerinize arzederim. Saygılarımla Ergün Vehbi SDP Lefkoşa Milletvekili BAŞKAN- Sayın Ergün Vehbi. Buyurun efendim. ERGÜN VEHBİ (Lefkoşa)- Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle bir kötü kaza sonucu uzun süre Meclisten ayrı kalmak zorunda olan... BAŞKAN- Evet arkadaşlar, dinleyelim efendim. ERGÜN VEHBİ- Sayın Kaşifin aramıza dönmesini memnuniyetle, sevinçle karşıladığımı bildirmek istiyorum. Kendisine daha da acil şifalar dilemek istiyorum. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yazık ki mübarek Ramazanda ülkemizde, insanımıza Nisan ayı girerken 22 bin liraya Allahın hıyarını yediriyoruz. musunuz? GÜLİN SAYINER (Lefkoşa)(Yerinden)- Yemesinler. Alıyor ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Efendim? 3969/.

8 al ıyorsun. TAŞKENT ATASAYAN (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Demek ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Hayır, almıyorum. Almıyorum, sadece bakıyorum. GÜNER GÖKTUĞ (Lefkoşa)(Yer inden)- Salatalık. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Salatalık demek gibi bir Türkçe zorunluluğum yoktur, ismi benim söylediğimdir. Yanlışı yok yani. Asıl yanlışlık salatalıktır. Çünkü, marul da salatalıktır, domates de salatalıktır. Ama ne yazık ki bir gerçeği vurguluyorum. Böyle bir ülkede konuşmak, birtakım gerçekleri burdan dile getirmek mecburiyetindeyim, yani öyle bir ülkede ki, en yağışlı kış sezonunu geçirdiğimizin ertesinde daha yaza gelmeden sayın bakanlarımız... MUSTAFA HACIAHMETOĞLU (Girne)(Yerinden)- Eksik bıraktın. 0 zaman milletvekillerini ve parayı çok görenlere işte misal ver bunu. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- İşte misal. Onu da Sayın Mustafa Hacıahmetoğlu tamamlamış olsun. En yağışlı sezonun arkasından Nisan ayına girerken, daha yaz gelmeden, baharda, su kısıtlamasının konuşulduğu ve buna hazırlıklı olmamızın söylendiği bir ülkede yaşıyoruz. Yani, normal mi? Eğer bir ülkede yağmur bolluğundan kaynaklar çoğalmış, akmaya devam ediyorsa ve bu Hükümet de alt yapıyı tamamlayıp bunları depo edemiyorsa, pek tabii ki bu yazı da bir su sıkıntısı içinde bu ülke geçirecek, işte böyle bir ülkede Sayıştay konusunu gündeme getireceğim. Öyle bir ülke ki, birkaç yüz bin liralık karşılıksız çek yazdığı için bazı insanlarımız, hatta bazı üniversite mezunları üç dört ay hapis yatmaktadır ama, milyarlarca liralık karşılıksız çek yazıp piyasaya vermiş olan, insanlara vermiş olan tefeciler, bazı tefeciler de elini kolunu 3970/.

9 sallayarak meydanlarda dolaşmaktadır, işte böyle bir ülkede maalesef konuşmak zorundayız. Öyle bir ülke ki yüzlerce defa şu kürsüde ve şu Mecliste görüşülmüş olmasına rağmen halâ yasamızda hormonlarla büyütülmüş, irileştiriimiş sebzeler, domatesler yendiği bir ülkedir burası. 0 on binlerce liraya satılan domatesleri, koskoca domatesleri bir kesin bakın, hani fuşşa diyoruz ya, portakalın fuşşası, yenecek gibi değil. İçinde çekirdekler milimetrik, görünmeyecek derecede. Yani, gelişmediği, hormonla şişirildiği belli mallar. Üstelik on binlerce liraya bu memlekette rahatlıkla satılabilmektedir. Yüzlerce defa da bu Mecliste konuşulmuş olmasına rağmen. İşte böyle bir ülkede ve öyle bir ülke ki, kendi memleketimizin insanı işsizlikten kıvranırken, bu memlekette beş, on bin düzeyinde kaçak işçi halâ çalışabilmektedir, çalıştırılabilmektedir. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; işte böyle bir ülkede pek tabii ki üç, beş köşe bankası da, tefeciden de daha acımasız boyutta halkı sömürmeye ne yazık ki devam etmektedir. Bütün bankaları itham etmek istemiyorum. Tabii ki içlerinde dürüst, doğru dürüst çalışan, yatırımlara da pay ayıran bankalar, ekonomiye katkı sağlayan bankalar da, yararlı bankalar da vardır. 3971/.

10 Ama bu bankaların büyük bir kısmı ne yazık ki tefeciden de daha acımasızca halkı ısrarla ve bir çok kurala, tüzüğe de aykırı biçimde sömürmeye devam ediyor ve bazı bakanların da bu bankaların üzerine yürüdüğünden dolayı devlerin gazabına uğradığı söylenmektedir. Bilmiyoruz ama daha önceki tartışmalarımızda Maliye Bakanı da bankalarda denetim yaptırdığını ve bazı yolsuzlukları da saptadığını bu kürsüden ifade etmişti. Dileyelim ki yeni Maliye Bakanımız eski Maliye Bakanının bazı bankalarda tespit ettiği yolsuzlukların üzerine tavizsiz olarak gitsin de biz de sonuçları öğrenmiş olalım. Ama... AYHAN HALİT ACARKAN (Girne) (Yerinden) - Ve alkışlayalım. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Efendim? AYHAN HALİT ACARKAN (Yerinden) (Devamla) - Ve alkışlayalım. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Ve alkışlayalım, destekleyelim kendilerini. Ama görüyorum ki tam tersine bu ülkenin ekonomisini, yüzüne gözüne benzeten bazı, bazı diyorum ısrarla vurguluyorum, bazı bankalara yeni yeni tavizler vermek üzere Hükümetimiz yolda ve Sayıştayın Denetiminin tamamen dışına bankaları ara ara çıkarabilmek, tam özerk hale getirebilmek için yani bırakınız yapsınlar, bırakınız geçirsinler formülünün tam uygulanabilmesi için yeni yeni hazırlıklara girilmiş bulunuyor. yapıyon. MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa) (Yerinden) - Büyük bir brifing ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Şeffaf devlet anlayışı demokratik düzenin bir gereği Sayın Erbilen. Pek tabii ki birtakım mercilerden, birtakım yerlerden muhalefet olarak bilgi alacağız ki konuşabilelim. Aksi takdirde devlet kapıları bize kapanırsa eğer Bakanlar Kurulunda önergelerin hakkında bilgi alamazsak neler döndüğü hakkında, başkalarından bilgi alamazsak bazı müdürlerin, müsteşarların yaptığı gibi kapılar milletvekillerine 3972/.

11 dahi kapatılmaya çalışılırsa biz neyi konuşacağız, neyi eleştireceğiz. Eğer denetim görevi yaparsak pek tabii ki brifing alacağız, dinleyeceğiz, izleyeceğiz ve konuları gündeme getireceğiz. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sayıştay Meclise sorumlu bir organ. Devletin mali denetim organıdır ve neden Meclise sorumlu kılınmıştır? Özerk olsun diye. Yani Hükümete bağımlı kılınmasın, Cumhurbaşkanına, Başbakana bağımlı kılınmasın, doğrudan doğruya daha geniş bir organa muhatap kılınabilsin diye Başkanını iki üyesini Meclis seçmektedir, özerklik sağlansın diye. Özerk bir kurum haline getirilebi İsin diye. Yine Sayıştay Maliye Bakanlığının ya da Başbakanın müfettişlerinden farklıdır. Maliye müfettişleri de denetim yapmaktadır. Sayın Bakan biz konuştuğumuz zaman çıkmış, ben bankalarda denetim yaptırdım demiştir. Doğrudur, Maliye Bakanlığı da, Başbakanlık da istediği zaman müfettişlerini gönderebilir. Ama Maliye müfettişleriyle devletin mali denetim organı olan Sayıştay denetçileri arasında fark vardır. Maliye müfettişlerinin yaptıklarından biz bilgi sahibi olamıyoruz. Çünkü onlar özerk değildir. Onlar doğrudan doğruya Maliye Bakanına ya da Başbakana bağlıdır. Hangi bankada ne denetim yaptılar halâ bize böyle bir rapor gelmedi. Meselâ bir bankada bu memlekette 25 milyar açık saptandığı söylenmektedir. Bu raporu biz alamıyoruz, bulamıyoruz. Ama Sayıştay farklıdır. Eğer o 25 milyar açık saptanmış olan banka ve bir başka bankada 23 milyar munzam karşılıklarını Merkez Bankasına yatırmamış. Bu da bir suç, bu da bir bankanın yolsuzluğu. Bu konuda da saptamalar var. Müfettişler tespit yapmış ama biz bunları alamıyoruz, bilgi sahibi olamıyoruz. Neden? Çünkü Sayıştaydan farklı yapıya sahiptir müfettişler. konuşuyorsun. MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa) (Yerinden) - Aldın gibi 3973/.

12 MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa)(Yerinden)- Aldın ki konuşuyorsun. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Eee canım, biz uzun kulaktan aldık. Yani, bir yerlere dayanıyoruz ama, şimdi eğer bu iddiaları ben Sayıştayın denetçileri hakkında yapmış olsaydım, o Sayıştay bu Meclise derhal, bu konuda doğru veya yanlış raporunu vermek mecburiyetindeydi. Ama, maliye müfettişlerinin raporları ne yazık ki bize gelmemektedir. istedi. TAŞKENT ATASAYAN (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Ne demek Atasayan? ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Neyi ne demek istedik Sayın TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Sen ne demek istedin anlayamadım. Yani Sayıştay gitsin orayı da mı denetlesin demek istiyorsun? siz bilmiyor ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Şimdi, Sayıştayın görevlerini musunuz? TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Biliyorum tabii. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Görevleri arasında vardır. karışamaz. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Ama özel bankalara ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Özel bankalardan da... Karışabilir Sayın Başkan, değerli milletvekilleri. bize da. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Söyle bilelim 3974/.

13 ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Sayın Başkan değerli milletvekilleri; öğrenelim. Sayıştay Yasasından size okuyayım. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Oku bakalım. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- İstediği bankadan, istediği bilgiyi alır ve maalesef onu zaten gündeme getireceğim, yeni açıkladı, sizin Bakanlar Kurulunun yeni hazırladığı yasa tasarısıyla Sayıştayın bu yetkisi elinden alınmaya çalışılıyor. eskisini. TAŞKENT ATASAYAN (Yer inden)(devamla)- Eskisini oku, Sayıştayın. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Yani, daha eskisini okuyayım TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Yürürlükte olanı. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Yürürlükte olanını okuyayım Sayın Atasayan. Okuyayım. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Milletin yatak odasına koyacaksın Sayıştayı biraz daha. Yok olmaz öyle. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Sayıştay eğer bir bankadan bilgi alamazsa... BAŞKAN- Evet arkadaşlar, karşılıklı konuşmayın. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Bir Merkez Bankasının ihmali sonucu mu 23 milyar munzam karşılık yazılmadı? Yoksa bazı şahısların rüşvet, suistimal yemesi sonucu mu yazılmadı? Devlet ne hakla böyle bir zarara düçar edildi? Nasıl araştıracak? Bir özel bankadan bunu nasıl soracak? 0 kişilerden de /.

14 TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Yarın senin kliniğe de gelecek baksın Sayıştay yani? Onu mu demek istiyorsun? ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Eğer devletin organlarıyla ilişkili bir iş yapmışsa benim kliniğe de gelsin. O Merkez Bankasının ilişkilerinde eğer bir yolsuzluk varsa tabii ki soracak. TAŞKENT ATASAYAN (Yer inden)(devamla)- Ne alâkası var Allahını seversen. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Bakın okuyorum Sayın Atasayan. TAŞKENT ATASAYAN (Yer inden)(devamla)- Oku bakalım. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Nasıl? Farzet ki bir devlet memuru, bir gümrükçü... TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Okuyorum, söylersin, söylersin yapmazsın. Okuyorum dersin, okumazsın. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Okuyacağım, okuyacağım ama önce anlatayım. Çünkü, biraz yavaş anladığınız için iyice izah etmek lâzım. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Yok ben anlarım da sen dalga geçersin. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Onun için biraz anlatayım da ondan sonra okuyayım. 1 indir. MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa)(Yer inden)- Biraz kafası ka- TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Kalın değil kafası. 3976/.

15 ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Hayır efendim. Diyelim ki bir gümrükçünün... TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Yapacağım yapacağım der de yapmaz. Yap da görelim. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Bir gümrükçünün işlemler hakkında, gümrük işlemleri hakkında yolsuzluğu olduğu Sayıştaya ihbar edildi ve Sayıştay da bu gümrük yolsuzluğunu denetliyor. Ve ordan öğrendi ki, bu yolsuzluğu yapan, bu rüşveti yiyen, bu suistimali yapan kamu görevlisi müdürümüz, ya da müsteşarımız, ya da memurumuz filanca bankaya, "X" bankasına şu kadarlık da bir hesap açtırdı. TAŞKENT ATASAYAN (Yer inden)(devamla)- Polise gider. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Nereye gider? TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Polise gider. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Hayır efendim. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Polise gidersin ya da Savcılığa. Tamam? ERGÜN VEHBİ (Devamla)- İspatlamadan, kanıtlamadan kimseyi şey yapamazsın. 0 bankadan o bilgiyi istemeye yetkilidir. İşte Sayıştay Yasası. Oku. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Polis araştırsın. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Bana masal anlatmayın. Sayıştay Yasasından okuyorum size şimdi. 3977/.

16 TİCARET VE SANAYİ BAKANI ERDAL ONURHAN (Yerinden)- Sabahtan beri masal okursun bize. ERGÜN VEHBİ (Devamla) Sayılı Sayıştay Yasası, değişiklikle birlikte okuyorum. Sayıştayın yetkileri, madde 4. Hepsini okumayacağım. İSKAN BAKANI HASAN YUMUK (Yerinden)- Hepsini oku. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Hepsini, madde 4. ERDAL ONURHAN (Yerinden)(Devamla)- Hepsini oku. Bilelim biz da. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Okuyayım. Uzayacak, zamanımı çalıyorsunuz. Okuyayım, peki. TAŞKENT ATASAYAN (Yerinden)(Devamla)- Oku oralarını. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Sayıştayın yetkileri: 4'üncü madde (1)'inci fıkra; Sayıştay bu Yasayla ve diğer yasalar ile yüklendiği görevlerin yerine getirilmesi sırasında bakanlık, daire, kurum ve kuruluşlarla kaymakam, sayman ve diğer sorumlularla doğrudan yazışmaya, gerekli gördüğü belge, defter veya kayıtları göndereceği görevliler vasıtasıyla görmeye 3978/.

17 veya dilediği yere getirtmeye ve sözlü bilgi almak üzere her derece ve sınıftan ilgili personeli çağırmaya, bakanlık, daire, kurum, kuruluş veya kaymakamlıklardan temsilci istemeye yetkilidir. İSMET KOTAK (Gazi Mağusa)(Yerinden)- Devletin yani. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Evet, (2)'nci fıkra da özellikle Sayın Kotak. (2)'nci fıkra. Devam ediyorum. Sayıştay denetimine giren işlemlerle ilgili her türlü bilgi ve belgeyi, yani, birinci kısımda ya da diğer görevleriyle her türlü bilgi ve belgeyi, üzerine basa basa söylüyorum, yerel kuruluşlar ve bütün resmi daire, kurum ve kuruluşlarla diğer gerçek ve tüzel kişilerden bankalar dahil isteyebilir. TİCARET VE LSANAYİ BAKANI ERDAL ONURHAN (Yerinden)- İşte. Ama görevleriyle ilgili Sayın Vehbi. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Görevleriyle ilgili konuşuyoruz burada. 3979/.

18 denetçisidir ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a ) - Yani devletin Sayıştay. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Siz de burada, siz de burada yasa tasarısı hazırladınız "bankalar hariç" diyorsunuz. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Devletin denetçisidir Sayıştay. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Tabii devletin denetçisidir. Biz kimin denetçisinden bahsediyoruz? ERDAL ONURHAN (Yerinden)(Devamla) - Devletin denetçisidir. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Biz Mehmet Usta'nın denetçisinden mi bahsediyoruz? Sayıştaydan bahsediyoruz. yoktur. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Sayıştayla ilgisi ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Anlamıyorsanız dinleyin. aniıyorum. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - Yok anlıyorum, ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bak sabah Taşkent Atasayan tatmin oldu bankalardan bilgi isteme, her türlü bilgiyi isteyebilir. Açık ve net. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - Çok iyi anlıyorum. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Hiç anlamıyorsunuz. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Anlıyorum. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Anlamıyorsunuz. 3980/...

19 tatmin MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa)(Yer inden ) - Taşkent kolay olur. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Çok iyi anlıyorum. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Yani bankalar her türlü numarayı, her türlü yolsuzluğu, üç kâğıt yapacak, memur da satın alacak, Merkez Bankasına paraları yatırmayacak, orada içerde birilerini ayarlar ki o düzeyde paralar o bankaya yatırılmaz ve devlet çalınır. İhtiyat Sandığı paralarını, 60 milyar Türk Lirasını alacaklar, ucuz faizle işletecekler ve bunun hesabını devlet sormayacak. Allah Allah! Olur mu öyle şey? ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - Devletin soracak hesapları vardır. Var, var. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bu işleri devlet sormayacak, Sayıştay sormayacak. İyi, verin efendim, bırakın bankaları, bir usta, bir memleket şimdiye kadar yaptıkları gibi... görevi MUSTAFA ERBİLEN (Yer inden)(devam1 a) - Merkez Bankasının nedir? özel 1ikleri, ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bundan sonra daha da büyük bakın... ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - Söyle de dinleyelim. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bu Sayıştay Yasası da eğer bankalarda %100'se, Sayın Başbakanın hazırladığı ve Meclise sunulmak üzere Bakanlar Kuruluna sunduğu Yasa Tasarısında niye bu okuduğum 4'üncü maddeye değişiklik getiriliyor? Hem de şöyle değişiklik getiriliyor: ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devamla) - Çok enteresan. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Çok enteresan değil mi? 3981/.

20 ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Sayıştay Raporlarını bulamıyorsun ama Başbakanın yazdığı yazıyı bulun. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Esas Yasa'nın 4'üncü maddesinin (2) 1 nci fıkrasının son satırında yer alan "dahil" sözcüğü çıkarılmak ve yerine "hariç" sözcüğü konmak üzere değiştiri1 ir. bankalarıdır. TAŞKENT ATASAYAN (Gazi Mağusa)(Yer inden) - Devlet ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Hayır efendim, hepsi. Yani bankaları devlet denetiminin dışına çıkarmak için Sayıştay'ı devre dışına çıkarmak için yasa tasarısı hazırlıyorsunuz bu bankalara. Bu işlerin de teşviki... çok merak ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam 1 a) - Ne söyleyeceğini ettim. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bu oranda desteği vermek hak ve yetkiniz yoktur. Hakkınız yoktur. Bu bankalar bugüne kadar, bazı bankalar bakın gene özellikle söylüyorum, bu memlekette her türlü üç kâğıt çevirmişlerdir. Hiç kimsenin helâl olsun benim oğluma bir bankacık deme yetkisi yoktur. Çünkü o oğlunun bankacığında binlerce mevduat sahibi yurttaşımız vardır. Onun için kimseye helâl olmasın. Siz korumak, denetlemekle mükellefsiniz. Sizlere burada 100 milyarları aşan sahte belgeler getirdim, salladım, verdim. Nerede? Hani nerede? Getirdiniz mi, bilgi verdiniz mi? Ne oldu? Kooperatif Müdürü ne hakla 37 milyon Sterlinlik sahte belge hazırlayabilir Kooperatif Müdürü, sizin parti meclisi üyeniz? Ne hakla? Getirdiniz mi? Konuştunuz mu bu Meclise? Yok. Yastık altına gitti. Nerede? Ha, şimdi Sayıştayın tamamen denetimi dışına çıkarmak üzere yasa tasarısı hazırlıyorsunuz ve Savcılığa gönderiyorsunuz, Savcılıktan bu değişiklikle ilgili itiraz geliyor. Savcılıktan görüş aldık diyor Sayın Başbakan, ama o görüşe riayet etmediğini söylemiyor. 3982/.

21 Savcılıkla ilgili görüş bu bahsettiğim maddedeki "bankalar hariç" sözünün çıkarılması. Ama Başbakanın Savcılıktan da görüş aldık diyerek Bakanlar Kuruluna sevkettiği şeyde Savcının görüşü dikkate alınmadan, olduğu gibi muhafaza ediliyor, işta Sayıştayla Hükümet arasında son huzursuzlukları yaratan temel nedenler bunlar. Sayın Hacıahmetoğ1u ile yanlış anlama sonucu komisyonlarda çatışma çıkmasına neden olan temel nedenler bunlar, özlük hakları konusunda da Sayıştayın birtakım istekleri yok mu? Var. Ama bahane onlar ediliyor. Oltayı onlar çıkarmak isteniyor, isteme hakkı yok mudur bir Sayıştay Başkanı, denetçisi hakkında? Siz verirsiniz, vermezsiniz, eksik verirsiniz, fazla verirsiniz o ayrı hikâye. Ama onu istedi diye, bu mızırlığı yapıyor diye Personel Dairesi Müdürümüze, Sayıştay Başkanını itham ettiremezsiniz. Ettirirseniz, Meclise en büyük hakareti yapmış olursunuz ve yaptınız bunu. Hükümet bunu yaptı. Bir memleketin Personel Dairesi Müdürü, bir kamu görevlisidir. Bu kamu görevlisinin Meclise karşı sorumlu olan Sayıştayı itham etme hak ve yetkisi yoktur. 3983/.

22 Nerden buldu bu hakkı, kim verdi bu hakkı kendisine? alamazsın sonra. Ama Sayıştay Başkanı efendim bilgi vermiş milletvekillerine ona kızarsınız. 0 bilgiyi vermesi en doğal hakkıdır. Çünkü Meclise karşı zaten sorumludur Ve Sayın Mustafa Tokay'ın hakkı da yoktur. 0 ayrı bir mesele. Ama basın önünde bu memleketin mali denetim organı Sayıştayı bir paralık etmek için demeç vermesini de lütfen engelleyin, denetim altına alın. TİCARET VE SANAYİ BAKANI ERDAL ONURHAN (Yerinden)- Sayıştay Başkanlığı basın toplantısı yapıp üyeleri suçladığında... ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Yapmadı efendim. Basın toplantısı yapmadı. Hayır Sayıştay Başkanı zamanında bir defa yaptı. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Hikayedir. ERGÜN VEHBİ (Devamla)- Hayır efendim. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Yaptı basın toplantısı. ERGÜN VEHBİ - Hayır efendim yapmadı. ERDAL ONURHAN(Yerinden) (Devamla) - Tutanaklara bakın. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Kaldı ki Sayıştay Başkanı özerk bir kurumdur, Meclise bağlıdır. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Suçladı. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Meclise bağlıdır. Dünyadaki bütün Sayıştay Başkanları hak ve yetki sahibidir. Basına gerçekçi bilgi verirler. Keşke bu yöntemi size rağmen biz uygulayabiisek de basına yalan yanlış birtakım şeyler çıkacağına, yansıtılacağına sizin aracılığınız ile doğrudan doğruya Sayıştayın ağzından basına bilgi verilebilse. 3984/.

23 Çünkü hassastır. Personel Dairesi Müdürünü... değildir. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Hiç de öyle ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Personel Dairesi Müdürü ne zamandan beri Meclisin atadığı, Meclise karşı sorumlu bir organı basın önünde çıkıp da itham etmeye. Mustafa Tokay Bey muhatabı mıdır Meclisin? Mustafa Tokay Bey Sayıştayın muhatabı mıdır? İşte kamu h izmetini BAŞBAKAN DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) - Sayıştay Başkanı Yeni Düzen Gazetesinde yayınlattırdı. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Sayın Başbakan onun yaptığı eğer bir hataysa... DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Yapmasın o zaman. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Ki ben ona karışmıyorum. Onun hatasına siz hata ile cevap veremezsiniz, hakkınız yoktur. Siz gelirsiniz Meclise çıkarsınız benim yaptığım gibi açıklamada bulunursunuz. Ama kendi Personel Dairesi Müdürünüzü saldırttamazsınız Sayıştayın üzerine. 0 hakkınız yoktur. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Sen hataların tümünü söylemiyorsun Sayın Ergün Vehbi. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Böyle bir düzen bu memleketi çökertir, çökertmiştir de. Başında onun için sıraladım. Sayıştayı. DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) (Devamla) - Beraber yaptık ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Kamu hizmeti ne yazık ki bu memlekette çökmüştür. İster beğenin, ister beğenmeyin. Çöktü hepten. Kamu yönetimi, kamu hizmeti mi var bu memlekette? 3985/.

24 Her hizmet ve ilgi gereği sürekli düşmektedir, alçalmaktadır. Neden? îşte bu tavırlardan dolayı. Sayın Başbakan Mustafa Tokay'ı savunmak için e, daha önce de Sayıştay Başkanı yaptı demek mecburiyetinde kalıyor. Yanlış. Eğer o bir hata yaptıysa o hatanın üztüne hükümet kendi memurunu kullanarak gitme hak ve yetkisine sahip değildir. Gelirsiniz siz Mecliste, ya da siyasi kişi olarak, Başbakan olarak siz alırsınız açıklama yaparsınız. Basına verirsiniz ya da ilgili dairenin ilgili bakanı alır ve açıklama yapar. Ama o, orda bir kamu görevlisine bunu açıklatamazsınız. hakkınız yoktur. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Yani Sayıştay Başkanı hata yaptı. Onu kabul ediyorsunuz. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Ben hata yaptı demiyorum. Ben tam tersini söylüyorum. Ben diyorum ki eğer Sayıştay özerk bir kurum olacaksa ki olması lazım. DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) (Devamla)- Öyle. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Bu nedenle Meclisin bağımlı kı ldığı haktır o. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Ona katılırız. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Olsun. 0 zaman Sayıştay da yalan yanlış bilgileri şeffaf bir devlette pek tabii ki Sayıştayın incelemeleri de kamuoyuna yansıyacak. Meclise yansıyan herşey kamuoyuna da yansımak mecburiyetindedir. Meclis çoğulcu bir sistemin temi unsurudur, parlamento. Basına da yansıyacaktır. Dolayısıyle Sayıştay özerk bir kurum olduğuna göre ve birtakım ciddi bilgileri birinci yönden basına vermek üzere ise o zaman o yetki Sayıştaya verilebilir BAŞKAN - Sayın Vehbi vaktiniz doldu efendim. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Vaktimi çaldılar Sayın Başkan. İzin verirseniz toparlayım. 3986/.

25 BAŞKAN - Çünkü 3 gündem dışı konuşma daha vardır. Ama ERGÜN VEHBİ (Devamla) - İzin verirseniz toparlayım. gayet... Şimdi bu Sayıştay ile ilgili konuşmaları toparlamak istiyorum. Sayıştayın başkanı, üye ve denetçileri vardır. Devletin mali denetim organı olduğuna göre bu insanların rahat çalışması lazım. Yani bu insanların Erdal Onurhan'ın kadrine uğrayacak düşüncesinde olmaması lazım. Yani o düşünceden onları uzaklaştırmak gerekir, önyargılı bazı bakanların sayıştay denetçilerine saldırı yapmasını önleyecek bir sistemin getirilmesi lazım. ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla) - Lütfen sataşmayın. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Sataşan sizsiniz ben konuşurken orda... Yeni bakanlığın verdiği hava ile bana sataşırsınız. Oturun yerinize ve önce beni dinleyiniz.sonra çıkın buraya ve o havanızı burda atın. Bana ordan cevap vereceksiniz ve ben kürsüden size birşey söylemeyecek miyim? Siz burda... ERDAL ONURHAN (Yerinden) (Devamla)- Sataşmayacaksınız. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Siz sataşırsınız. 3987/.

26 demeyeceks in. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - önyargılı bakan ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Ben sataşmıyorum ki. BAŞBAKAN DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) - Sen sataşacan efendim ve... ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Hayır efendim. Ben gündem dışı konuşma yapıyorum, ben gerçekleri söylüyorum. ERDAL ONURHAN (Yer inden)(devam1 a) - Hiç kimseye sözüm olmadı. Siz yaratıyorsunuz. MUSTAFA ERBİLEN (Lefkoşa)(Yer inden) - Hep yeğenlerini seçer son zamanlarda. ERGÜN VEHBİ (Devamla) - Ben yeğen meğen bu konuda hiç dinlemem. Muhatabım kimse ona gerekli cevabı veririm. Kendisi burada Sayıştay denetçilerini, Sayıştay Başkanını itham etmeye kalktı benim konuşmam üzerine. Çıkar burada hatasını söyler ama oradan bana lâf atarsa sonra gadrine uğrar tabii. Tabii tabii,eğer bir bakan gündem dışı konuşma yapan bir milletvekiline burada dolaylı bir biçimde Sayıştaya hücüum edecek şeklinde cevap vermeye kalkarsa tabii ki Sayıştay denetçileri, tabii ki Sayıştay memurları baskı altına alınmak istenecek, tedirgin olacak, işte bundan kurtarmak lâzım. Bundan kurtarmak için de denetçilerin parasal 3988/.

27 olanaklarını kesinlikle artırmak lâzım. Ama hangi düzeyde? Ha, onlar tartışılır. 0 ayrı bir mesele. Ama denetçilerin, üyelerin, Sayıştay üyelerinin ve Başkanının parasal sorununun olmaması gerekir. Bu adamları o kaygılardan kurtaracak bir sistemi bu yasalarına dercetmek gerekir. İkincisi; bu sistem içinde çalışan insanları siyasal baskılardan kurtarmak gerekir. Yani Sayın Onurhan gibi bakanların bu müesseseye hücümunu önlemek gerekir. Nasıl önleyeceksiniz? Sistem getireceksiniz. Üçüncüsü; bu insanların hazırlayacakları raporların ciddiye alınmasını, sonuçlandırılmasını getirecek bir sistemi uygulayacaksınız Meclis olarak. Bu bizim yükümlülüğümüzdür. İşte bunları yapma doğrultusunda bir yasa değişikliği getirilirse biz de destekleriz. Boşluklar vardır. Nerede boşluklar vardır? Prosedürde,yoruma açık olmamalı. Katiyen,çok hassas bir konu, hiç yoruma açık olmamalı. Sayın Coşar diyor ki; yorum yapma hakkı yoktur. Yoksa yazalım yasasına, ne yapacaksa yazalım ve Sayıştay da kurallarına uygun olarak hareket edebilsin. Daima yasa, kural, kanun, tüzük hükümlerine riayet etmek mecburiyetinde olsun. Personel Dairesi Müdürü gibi olmasın hiç kimse. Kendi aklı ile bayram etmes i n. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu konuda söylediklerime Hükümetin niye alındığını anlamama olanak yok. Sayın Atasayan da bankalar, özel bankaların Sayıştay denetimi değil, bak anlaşılmayan o, denetimi değil... yoktur. BAŞBAKAN DERVİŞ EROĞLU (Yerinden) - Denetim hakkı 3989/.

28 ERGÜN VEHBİ (Devamla) - İstediği bilgileri almaktan yoksun zannediyordu. Onu da söyledi. Değildir. Sayıştay herkesten, Polis Genel Müdüründen tutun, bakandan, milletvekilinden, herkesten mali denetimi ile ilgili bilgi alma hak ve yetkisine sahiptir. Bankalardan niye almasın? En önemli mali müesseseler bankalar değil mi? En gizli parasal işlemlerin, kara paranın aklandığı müesseseler bankalar değil mi? Eğer bu bankalardan Sayıştay bilgi alamayacaksa bundan sonra en azından kamu, kurum ve kuruluşlarına dönük mali denetimden bahsetmek mümkün değildir. Bu nedenle yol yakınken ben Hükümeti bu yanlış değişiklikten vazgeçmeye çağırıyor ve Hükümetin Sayıştayı gerçek yerine oturtmak için, gerçek düzeyine, hak ettiği düzeye getirmek için gerekli değişiklikleri getirmeye çağırıyorum. Bu hususta gelecek olanlara biz de destek olmaya hazırız. Saygılar sunarım. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Ergün Vehbi. Söz isteyen var mı efendim bu konuda? Buyurun Sayın Bakan. EKONOMİ VE MALİYE BAKANI SALİH COŞAR - Sayın Başkan, muhterem arkadaşlar; Anayasamızda kuvvetler ayırımı mevcut,hepimiz biliyoruz. Demokratik bir ülkede esas olan Anayasanın verdiği yetki ler ve ortaya koyduğu kuvvetler ayırımıdır. 3990/.

29 Yargılama, yorumda bulunma görevi yargıya aittir. Yargının dışında hiçbir makam, hiçbir konuda yargıya varamaz. Bu esastır, evvela bu esası dile getirmek gerekir kanısındayım,sayın Vehbi'nin konuşmasına bir cevap olarak. Yasamanın denetleme yetkisi var. Bu da Anayasamızın ortaya koyduğu bir esastır. Esas denetleme yetkisi yasamanındır. Yasama... bu kürsüden birkaç defa daha tekrarladım,siyasi denetim yapar, icraya verdiği yetkilerin uygulanmasın teknik olarak denetler, teknik olarak denetlerken bir araç kullanır. Kullandığı araç, Sayıştaydır. Sayıştay kurumu siyasiler adına teknik denetleme yapan bir kuruluştur. Ve görevi de o teknik denetlemeyi yapmaktır. Hangi teknik denetlemeyi yapmaktır? Yasamanın verdiği yetkilerin uygulamasını denetler. Başka birşeyi denetlemez. Muhterem arkadaşım,ayni zamanda bir mühendislik kariyerinden geçmiştir. Elma ile armudu karıştıracak durumda değil. Onu gayet iyi biliyorum Nitekim de hiç karıştırmaz, aslında karıştırmaz. Biraz dolaylı gitti, nitekim konuşmasının sonunda zaten karıştırmadığını gösterdi. ERGÜN VEHBİ (Lefkoşa) (Yerinden) - Sonunda bağladık. SALİH COŞAR (Devamla) - Dedi ki Sayıştay bankaları denetlemek için değil dedi. Belli spesifik konularda bilgi almak için. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Evet,bilgi alma hakkı var tabii. SALİH COŞAR (Devamla) - İstekde bulundu, öyledir. Sayıştay bankaları denetlemez arkadaşlar. Bunu da vurgulayalım bu kürsüden. Sayıştayın neyi denetleyeceği kanununda bellidir. Yasamanın icraya verdiği yetkiler vardır, icra o yetkileri yapar, uygular. 0 uygu 1 amadaki mali denetimi Sayıştay aracılığı ile Meclis yapar. Aslında yapan Meclistir. 0 kadar. Başka bir görevi yok. Bunu açıklıkla vurgulayalım. Dolayısıyle Sayıştay bankaları denetler, Sayıştay bankaları denetledi da Tasarı hazırlandı, tasarıya kondu tasarıdan çıkarıldı, ne böyle bir yaklaşım var 3991/.

30 ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Biz bilgi vermek bakımından okuduk Sayın Bakan. SALİH COŞAR (Devamla) - Ne de... yok. Zaten yani iş başdan bud1 an 1 a,yok. Aslında yok öyle birşey ki onu tartışalım. Yani neyi tartışacağız burdan. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - İşte bizim söylemek istediğimiz, bilgi isteme yetkisi alınıyor elinden. ZAİM NECATİGİL (Lefkoşa) (Yerinden) - Mutlak budla SALİH COŞAR (Devamla) - Mutlak budlanla. Zaten bu kendiliğinden olmayan birşeydir. Olmayan birşeyi tekrar ediyorum»gerek basında gerek parlamento 1 da tartışıyoruz. Hiçbir zaman sayıştayın bankaları denetleme gibi bir fonksiyonu sözkonusu değildir. iddiada ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Ben öyle bir bulunmadım. SALİH COŞAR (Devamla) - Konuşmalarınızda vardır. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Ben bilgi isteme yetkisi elinden alınıyor dedim. SALİH COŞAR (Devamla) - İcrayı itham ettiniz ki bu fonksiyonu kısıtlayacak. Yok öyle birşey. hariç ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Bilgi isteme diyorum. SALİH COŞAR (Devamla) - Bilgi... spesifik konu ile ilgili bilgi alır. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Hayır efendim odur. Denetleme değil. 3992/.

31 SALİH COŞAR (Devamla) Denetleme başka birşeydir. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Hayır efendim odur. yoluna İSMET KOTAK (Gazi Mağusa) (Yerinden) - Vermezse mahkeme gider. SALİH COŞAR (Devamla) - Denetleme başka birşeydir. Denetleme yetkisi de yoktur. Bunu basında da izledik. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Olur mu efendim? zaten SALİH COŞAR (Devamla) - E...tamam siz onu isterseniz mesele yok. ERGÜN VEHBİ (Yerinden) (Devamla) - Denetleme... o zaman gitsin Boyacının Şirketini de denetlesin. SALİH COŞAR (Devamla) - Muhterem arkadaşlar; Ulusal Birlik Partisinin programı ortadadır. Hükümetinin programı ortadadır. Bizim programımızda şeffaflık vardır. Bizim programımızda demokrat ik1 ik vardır, açıklık vardır. Kapalı hiçbir şey yoktur. Müesseselere verilen yetkiler bu Yasama Meclisinden çıkan yasalarda mevcuttur. 0 maddeler muvacehesinde kurumlar yetkilerini kullanarak istediği fonksiyonu ifa eder. Kimse de bunu kapamamıştır. Ama biz birtakım yanlış anlayışla veya belki kasten ve yahutta konuları büyütmeye çalışıyoruz. Geçen hafta da bu kürsüden söyledim. Sayıştay kurumuna yasa ile yaptığı denetimlerde cezai bulgularını Savcı1ığa aktarma yetkisi veri İmi şti r. 3993/.

32 Bu yetki' direkt verilmiştir, bu kanal direk açıktır. Bizim kanalımızla Savcılığa gitmez Sayıştay. Dolayısıyle icranın veya siyasilerin bunu önlüyor, savsaklıyor, durduruyor gibi bir iddia yanlıştır. Bir denetim yapılır, cezai bir husus saptanırsa bu Savcılığa aktarılır. Onun dışında parlamentoya giden birtakım raporlar kimisi uygunluk bildirimidir, kimisi usul hatası ile ilgilidir, kimisi dilektir, kimisi tavsiyedir. Başka birşey değildir. Bunların tümü de Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plân Komitesinin gündeminde, dörtte üçü zaten görüşülmüştür, bağlanmıştır, hepsi gündemdedir. Ortada birtakım su istima 11 er in, devleti zarara sokma olayları savsaklandı, korundu gibi bir yanlış anlayışı topluma vermenin de hiçbir anlamı yoktur. Bunu özellikle vurgulamak isterim. Diğer vurgulamak istediğim bir husus; ülkemizdeki bütün bankalar ister devlet bankası olsun, ister özel bankası olsun, hepsi bir anlamda kamu kuruluşlarıdır ve bu kamu kuruluşları mevcut mevzuat içerisinde işlem yapar, mevcut mevzuat içerisinde Merkez Bankasının gözetimi ve denetimi altındadır. Merkez Bankasının ortaya koyduğu gözetim ve denetimle ilgili mevzuata tabidir. Bu denetimler, takipler, gözetimler yapılmaktadır, yapılmaya devam edecektir. Kamuya ille de yanlış, birtakım yanlış mesajlar vermenin kimseye bir yararı yoktur. Bu yanlış mesajların yararı olmadığı cihetle bu konularda daha titiz davranıimasında toplum açısından yarar gördüğümüzü ifade etmek isterim. Saygılar sunarım. Teşekkür ederim. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakan. Sayın milletvekilleri; ikinci gündem dışı konuşma HDP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın İsmet Kotak'ın, "Dış Politika ile ilgili olarak Türkiye ve Kıbrıs üzerinde oynanan oyunlar" konusunda gündem dışı konuşma istemidir. Okuyunuz efendim. 3994/.

33 KATİP - 30/3/1992 KKTC Meclis Başkanlığı, Lefkoşa. Meclisin 31 Mart 1992 günkü birleşiminde "Dış Politika ile ilgili olarak Türkiye ve Kıbrıs Üzerinde Oynanan Oyunlar" konusunda gündem dışı konuşma yapmak istiyorum. Bilgi ve gereğini saygılarımla arz ederim. Sayg11 arımla, İsmet Kotak Gazi Mağusa Milletvekili. BAŞKAN - Sayın Kotak buyurun efendim. İSMET KOTAK (Gazi Mağusa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu Meclis dışında Kıbrıs ve Kıbrıs dışında Newyork dahil ve Türkiye'de büyük olaylar cereyan etmektedir. Onun için Meclisin dikkatini biraz da dış politikaya çekmek üzere bu gündem dışı konuşmayı istedim ve aynı zamanda eğer kabul edilirse dış mihraklara da bu bizim bir mesajımız olsun isterim. Çünkü iç politika nedenleri ile bazen dış politika ihma'l edilir gibi olmaktadır. Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; şu anda herkesin gazetelerden, radyolardan, televizyonlardan heyecanla izlemekte olduğu büyük gelişmeler genelde Türkiye ve yöresine yönlendirilmiştir. Bu bir plândır ve plânın bir parçası önce Karabağ'da uygulanmıştır, ondan sonra da Güneydoğu'da tezgâhlanmıştır çünkü devamı Kıbrıs'tı. Nitekim dünden beri olaylar veya iki günden beri Newyork'a Birleşmiş Milletler koridorlarına taşınmıştır. Kıbrıs konusunda Türkiye'den ödün bekleyen gizli güçler bir yandan Rum ve Yunanlıların sırtını sıvazlarken, diğer yandan Türkiye'yi en azından yeni kurulan Türk Cumhuriyetleri yani Yeni Asya Cumhuriyetlerinin yönünü kesmek üzere Karabağ'da olaylar sürdürülmektedir, diğer yandan da yıllardan beri Mark'la besledikleri artık açığa çıkmış olan PKK Örgütü vasıtasıyle Güneydoğu'yu ateşe vermektedirler.

34 Ermeni ve arkasındakilerin neyin peşinde olduklarını daha önce bu kürsüden açıklamıştık. Olay sadece bir Karabağ veya Azeriler arasındaki tartışma, çekişme ve çarpışma değildir. Olay, Türkiye'yi olayın içerisine çekmek. Plan, Türkiye'yi olayın içerisine çekmek ve Doğuda meşgul etmektir. Türkiye bunu özellikle Nahcivan konusunda Gümrü Anlaşması çerçevesinde kalmak suretiyle tepkisini gösterebilmiştir. Nahcivan'a dokanırsanız ben zamanında bunun topraklarını garanti eden cumhuriyetim, bilahare müdahalemi yaparım demiştir. Karabağ'da ise bir arabuluculuk üslenmek ve diğer yandan da Azeri Türklerini koruma girişimleri ile kendini sınırlamış ve ateşe bulaşmamıştır. Ancak Kıbrıs konusunda gündemi saptandığı için ve Güney Doğu olayları da buna paralel olarak alevlendirildiği için yeni belalarla karşı karşıya bırakılmıştır. Almanya'nın ortaya çıkışı rastgele bir olay değildir. Yıllardan beri Almanya PKK'yı beslemektedir. Almanya'da para toplanması konusunda Alman örgütlerinin büyük destekleri vardır. Faaliyetlerini yasal çerçevede yürütebi İmeleri için dernek, cemiyetlerden yararlanmalarına olanak tanınmaktadır. Ve militanlarını ola a götürebilmek için siyasi iltica hakkından Almanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesi bunları yararlandırmaktadırlar. PKK Marksist ve Leninist bir örgüttür Dev-Sol ile beraber Bekaa Vadisinde eğitildiğini geçmişte de Türk istihbaratı yayınladı. Bir yandan da geriye kalan istihbaratlar basına verdi Bugün de bunun kesinleştiğini o yöreyi son ziyaret eden Türk basın mensubları apaçık ortaya koymuşlardır. Plan Türkiye'yi yeniden 1920'lerin gerisine yani Sevr Anlaşmasına kadar itmektir. Bir tehditle karşı karşıya bulunmaktadır Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak biz bu konunun yanında özverili davranmak zorundayız. Kıbrıs konusu başta olmak üzere biz Kıbrıs konusunu ne kadar yokuşa sürersek, ben yokuşa sürmeyelim karşı tarafa ödün verelim anlamında da söylemiyorum, ama ne kadar ihmalkar davranırsak geriye kalan boşluklardan onların içeriye girmesi o kadar olasıdır. Almanya Nato üyesidir. Türkiye Nato üyesidir ve Nato ittifak Anlaşması kendi ortaklarının toprağını, bağımsızlığını garanti eden bir Anlaşmadır. Bunca zaman Sovyetler Birliğine 3996/.

35 karşı Türkiye'yi yanında bulan Almanya ve böyle kabul eden Almanya ve geriye kalan NATO ülkeleri şimdi Türk toprağını bölmekle tehdit etmektedirler. Almanya'nın Dışişleri Bakanı ne idiğü belirsiz bir politikaya hizmet etmek üzere soyunmuştur. Ve bildiğiniz gibi geçtiğimiz günlerde Güneydoğu'da PKK ile bir federasyona yanaşılmasını bile gündeme getirecek kadar kendini kaybetmiştir. Gazeteci Yalçın Doğan'ı okuyanlar, PKK'nın planını apaçık görürler. Orada özellikle Başkanları şunu vurgulamıştır. Türkiye ile bir Türk-Kürt federasyonu, Irakla, Irak-Kürt federasyonu, İranla, İran-Kürt Federasyonu oluşturacağız. Bunun devamı nedir? Bu geriye kalan isimleri çekerseniz bir yuvarlağın içerisine Kürt Devletini alırsınız ve İran-Irak Türkiye topraklarını koparıp birleştirilirsiniz. Bunun üstünde ne kalabilir Petroller kalacak, su kaynakları kalacak, büyük barajlar kalacak ve zengin maden kaynakları kalacak. Almanya bugünden ileride ortaya çıkması için çırpı ndığı Kürt Devletinin yöneticileri ile kol kola bulunmaktadır ve bunu Dışişleri Bakanı saklayacak durumda değildir. Neden Almanya bu oyunu oynamaktadır? Çünkü Almanya Türkiye ile Balkanlarda da ayni çatışmanın içerisindedir. 3997/.

36 Hırvatistan ve Slovenya 1 nın, hem de UDİ olarak kopmak suretiyle ve dünyanın güya karşısında olduğu ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 1983'te bağımsızlığını ilan ettiğinde UDİ'yı yapamazsınız diye o günden bugüne kadar karşımıza çıkan 1 ar, Hırvatistan ve Slovenya'nın Yugoslavya'dan kopup bağımsız bir devlet olmasına değil göz yumdular, omuz verdiler ve Almanya o gün, ilan yapıldığı gün, kendi büyükelçilik tabelasını da akşama oraya aşabilmiştir. Çünkü ikinci Dünya Harbinde de hem Hırvatlar, hem Slovenyalılar Nazi Almanyasına omuz verenler ve Yugoslavları arkadan vuranlardır. Bosna-Hersek ve Makedonya büyük oranda Müslüman Türk içeren ülkelerdir ve bugün her ikisi de bağımsızdır, ama dünya Bosna -Hersek ve Makedonya'yı tanımamakta diretmektedir. Bir kısmı tanımıştır, diğeri tanımamıştır. Neden? Çünkü Balkanlarda Almanya ve Türkiye rekabeti Bosna-Hersek'in ve Makedonya'nın eski Osmanlı toprağı nitelikli olarak bulunması,alman ve Türk çıkarlarını karşı karşıya getirmiş bulunmaktadır. Buna kim omuz vermektedir? Yunanistan, geçtiğimiz günlerde Güney Kıbrıs'ta da, Atina'da da mitingler yapmak suretiyle Makedonya'nın da topraklarına ilhakını ve bunun da Yunan toprağı olduğunu haykıracak kadar ileri giden Yunanistan bu konularda omuz vermekte ve Makedonya'nın, Makedonya Devletinin tanınmaması için diretmektedir. Hatta eğer tanıyacaksanız bunun sonunda Makedonya isminin kullanılmamasına özen gösterilmesi gerekmektedir deyip Bush'un kapılarına kadar dayanmaktadır. Öyle ise Türkiye'nin karşısında Batı'da bir Yunanistan, Ermeniler, İran, Irak, Suriye ve bunların bir kısmının hamisi rolünde bir Almanya ortaya çıkmıştır. Burda biz kendi kapımızın önünü süpürmek durumunda olduğumuzu belirmek için söz aldım. Şu anda New York'ta Kıbrıs konusu masaya yatırılmıştır ve geçmiş gelişmelere bakarak Amerika'nın Güney Kuzey Amerika Rum Ortodoks Kilisesinin papazlarının yönlendirildiği Yunan lobilerinin 3998/.

37 artık ABD seçimlerinden ötürü New York'ta da, Washington'da da taraftar bulduğunu dikkatinize getirmek isterim. Kuveyt olayında müdahale ettiniz, Güvenlik Konseyi kararı ile oysa bu kadar senedir benim devletim Türk işgali altındadır ama bu askerlerin çıkışı için bir müdahale yapmıyorsunuz diyen kendinden geçmiş Vasiliou, tekrar aynı tezle New York kapı 1 arındadır. Birleşmiş Milletlerde yapılan görüşmeler için Sayın Cumhurbaşkanı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine döndüğünde temenni ederiz Meclisin gizli oturumunda Meclise bilgi verirler. Oradan durumu birlikte değer 1endirmiş olacağız. Ancak, dün gece alınabilen bilgiler çerçevesinde konuşursak,sayın Cumhurbaşkanı bir arkadaşımın verdiği bilgiye göre ben Vasiliou ile görüşmeye hazırım demiş ve basında, radyo ve televizyonlarda da bu açıklamalar yer tutmuştur. Dikkatinize şunu getirmek istiyorum. Türkiye bir savaş alanına çevrilmektedir ve sıkıştırılmaktadır Güneydoğudan. Doğuda Türk Cumhuriyetlerinin kendisine vereceği gücü önleyebilmek için Karabağ olayı ile başı belaya sokulmaktadır. Öte yandan ise, Kıbrıs konusunda bizden ödün alınmak üzere faaliyetler almış yürümüştür. 0 halde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Meclisine düşen görev bunları dikkate alan bir kararı destek mahiyetinde açıklaması, gerek Türkiye'nin yanında sonuna kadar yer aldığımızın belirtilmesi, gerekse Rum-Yunan oyunlarının hiçbir şekilde başarıya ulaşmayacağının dünyaya mesaj olarak verilmesi gerekmektedir. Bu çalışmaları yaparken özellikle Dışişleri bakanlığımızın artık propaganda yönüne büyük önem vermesi gerektiğini vurgulamak isterim. Çünkü Türkiye'ye katkımız etkin propaganda ile mümkündür. Elimde iki tane özet bulunmaktadır. Biri; Agon Gazetesinden alınmış, diğeri Alithia Gazetesinden. Alithia Gazetesinde diyor ki; Rum davasının yürütülmesi için Amerika'da 30 milyon Dolar toplanması hedeflendi ve New York'ta otelin Vasiliou şerefine verilen yemekte bu karar alınmıştır Amerika'da. 3999/.

38 ve bu kararı alanlardan bir tanesi de daha düne kadar Amerika Demokrat Partisinin devlet başkan adayı adayı Tsongas hazır bulunmaktaydı. Politika bu çerçevenin içine oturtulmaktadır ve ikinci alıntıyı Avon Gazetesi'nden veriyorsak oradada büyük başlıklarla "Federasyon Büyük Hata Olacak" cümlesi söylenmektedir. Ama bu maalesef ne Birleşmiş Milletlerde ne de geriye kalan yörelerde yankı bulmamaktadır. Bunu duyuracak olan, bu gerçeği yansıtacak olan Güney'de istenenin bir Rum Cumhuriyeti olduğunu ve bir federasyonun istendiğini., Adadan Türk Askerinin çıkarılmasını ve Türk Halkının azınlık konumuna itilmesinden öte bir görüçlerinin olmadığı propagandasına hız verip duyurmamız gerekmektedir. Bilgileri yine Rum basınından Rum tarafından almak her zaman mümkündür ve diyor ki,yeni Yön Cemiyeti, 1 Nisan EOKA günü nedeni ile yayınladığı bildirisinde, çoğu kimsenin Kıbrıs sorununun federasyona dayalı çözümünün ideal bir hal çaresi olmadığı görüşünde olduğunu kabul ettiğini vesaire ve kocaman bir bildiri yayınlanmıştır. Dolayısıyla önümüzde törenleri vardır, önümüzde faaliyetleri vardır. Federasyona karşı olduklarını ikide birde açıklamaktadırlar. Bir Makedonya'nın ilhak mitingi vardır. Bunları uyumadan, bir kenara atmadan güçlü bir şekilde ileri sürmek ve Türkiye'nin bu zor döneminde en azından uluslararası propaganda sahnesinde Kıbrıs cephesi olarak ama Londra'da, Avustralya'da, Amerika'da, Almanya'da, bize bağlı olan dernek, cemiyetler ve temsilcilerle bu faaliyete hız vermek mecburiyetinde olduğumuzu, Anavatan Türkiye'ye karşı bu katkıyı bu şekilde yerine getirebileceğimizi, görüşlerinize arz eder, saygılar sunarım. BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kotak. Sayın milletvekilleri; üçüncü gündem dışı konuşma YDP Gazi Mağusa Milletvekili Sayın Kenan Akın' ın" Mağusa Bölgesindeki IBT'EK Personeli ve Narenciyeciler hakkında"gündem dışı konuşma istemidir. Okuyun lüten. 4000/.