İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor"

Transkript

1 YAŞAMSAL sayı6 KİŞİSEL SAYISAL ÇEVRESEL SÜRELİ İLETİ 15 Eylül 2010 aslında onbeş günde bir, ama gecikti İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor PAKİSTAN HALKI KİMİN CEREMESİNİ ÇEKİYOR? den Pakistan da bir haftadır (31 Temmuz ) etkili olan muson yağmurlarının neden olduğu can kaybı sayısı 800 ü aştı 31 Temmuz 2010 Yetkililer, kurtarma ekiplerinin selzedelere ulaşmakta güçlük çektiğini, kurtarılanların bazılarında su yoluyla geçen bulaşıcı hastalıkların görüldüğünü belirtti. Geçen hafta rekor seviyeye ulaşan muson yağmurlarının yol açtığı sel özellikle kuzeybatı bölgesinde büyük bir yıkıma yol açtı. Felaket son 80 yılın en kötü sel baskını oldu 1 Yaşananlar çok acı; ama, çok ta öğretici. Çekilenlerin yanında, sel ve yıkıcılığında barajlar, nehir yatakları yönetimi ve su kaynaklarına kapitalist yaklaşımın etkileri izleyen sayfalarda.

2 Pakistan Sel Felaketinden Alınması Gereken Kürsesel Dersler Patrick McCully, 23 August 2010 ta yazdı Pakistan da süregiden sel felaketinden alınması gereken üç yaşamsal ana küresel ders var. Önce, gezegenimizde sıcaklık artışı devrilme noktasına varmıştır. Şimdi aşırı hava koşullarının ürkütücü bir yeni çağa girdik. Aşırılıklar artık yeni normallerimiz oldu. Ve bunun geri dönüşü yok, hiç değilse bizim ve çok büyük olasılıkla çocuklarımızın kalan yaşamımızda. Sera gazı salımlarımızı azaltmak için yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız. Sıcaklık artış hızını azaltmalı ve (Amazon ormanlarının kuruyup yanması ya da permafrostlartdaki metanının ergiyip her yana yayılmasına neden olabilecek geri dönüşü olmayan süreçleri tetiklememek için) en yüksek sıcaklık sınırını düzeyini sınırlamalıyız. Ama ısınmayı durduramayacak ve (iklimi inkâr edenlerin daha çok kar fırtınaları göreceği şekilde) daha fazla hava felaketinden kaçınamayacağız. İkincisi, kewndimizi bu yeni normale karşı korumak için hemen çabalarımızı arttırmalıyız. Felaketlere dönüşen hava afetlerini durdurmak için yapabileceğimiz her şeyi yapmalıyız. Bunun anlamı, afet yönetimi dilinde altyapımızın, ekonomimizin ve toplumlarımızın dayanıklılığını arttırmamız demektir. Pakistan da daha dayanıklı olmak için, daha iyi bir uyarı sistemi, (sellarda sığınak olabilecek kentler, okullar ve öteki kamu yapılar gibi) ana altyapılar için daha iyi taşkıun koruması ve sular çekilmeye başladığında toplulukların yaralarını sarabilme planları olmalıydı. Üçüncü olarak, geçen yüzyıl boyunca İndüs ( ve dünyanın her yerindeki sayısız ırmağı) yönetme yolumuz çeşitli kısa erimli yararlar sağlasa da, şimdi ödediklerimiz bunun ana uzun erimli mal oluşudur. Barajlar ve seddeler yaparak çoğu ırmakta küçük ve orta boyutlu taşkınların önüne geçtik. Ama bunu yaparken çok büyük selların ölçeğini ve buna karşı kırılganlığımızı çok arttırdık. Bu özellikle de mega taşkınların çok daha az "aşırılık" ve çok normal olduğu bu çağda gerçekten kötü bir fikir. Pakistan da, ABD nde ve hemen her yerde sellara karşı dayanıklılığı arttırabilmek için, ırmaklar ve taşkın ovalarını, sedde ve barajları kaldırmak ta dahil olmak üzere onararak ırmak yönetimimizi tersine çevirmek gerekiyor. Pakistan da, dünyanın en büyük iki barajı ve bunlarla ilişkili baraj ve saptırma kanalı sistemi çoğu yıl İndüs ün taşımakta olduğu su ve tortul miktarını çokj azaltıyor. Bunun en açık sonucu, İndüs Deltası ndaki tarım alanlarının, balık yataklarının ve mangrov ormanlarının zarar görmesidxir ve bu 20. Yüzyıl ın en büyük çevre felaketlerinden biridir. Başka bir sonuç ta, ırmakların baraj göllerinde tutulamayan tortulları uzaklara kadar taşıyabilecek akınmlarının kalmamasıdır. Bu yüzden, normal sellarda taşkın ovalarına depolanan tortullar binlerce kilometrelik seddelerin arasında birikmektedir. Bu tortullar ırmak yatağında birikirken ırmağın büyük akımları denetleme kapasitesini düzenli biçimde azaltmaktadır. O zaman, kaçınılmaz olarak, seddeleri arasında sıkı sıkıya daraltılmış ırmak kanalında tutulamayan ana sel gelmekte ve İndüs artık nüfusu artmış olan taşkın ovasına saldırmaktadır. National Geographic öyküyü ele almış: Londra Kraliyet Koleji nden Daniş Mustafa ya göre ırmak mühendisliği aslında bir Faus tarzı pazarlıktır, lüks içinde yaşayabilmek için şeytana ruhunu satmaya benzer. Mustafa, Pakistan ırmak yönetimi tarihini çalışan bir coğrafyacı. Birkaç onyıl öncesine kadar, Karakurum ve Himalaya Dağlarının doruklarındaki kar örtüsünün en çok eridiği ve muson yağmurlarının vurduğu her yaz, tipik olarak ılımlı taşkınlar olurdu. Ama şimdi, insanlar ırmakları ve çevreleyen doğal taşkın ovaları ve sulak alanları tarım ve öteki gereksinimleri için yonttuğundan, çok daha az sellar oluyor, ama olduğunda da bunlar çok daha berbat oluyor, diyor Mustafa. Uluslar arası Su Yönetimi Enstitüsü nün(iwmi) Lahor daki Pakistan dalında bir su kaynakların uzmanı olan Esat Server Kureşi ırmnak yatağında yağışları soğuracak kadar yer kalmadı," diyor. "Eski şeklini geri vermemiz gerekli, ki orijinal kapasitesini kazansın." Irmak güzergahındaki sulak alanlar taşkın suyunun bir bölümünü alırdı, hükümetler de mıson mevsiminde bu suyun bir bölümünü kimsenin olmayan bu topraklara çevirirdi, diyor. Ama bu alanlar artık tarım alanına dönüştürüldü... Irmakları çok daha düzenli ve doğal olarak taşmaya bırakmak, taşkınları uysallaştırmak ve katlanılabilir kılmaya yardımcı olabilir Mustafa ve öteki uzmanlara göre... Pakistan'daki taşkınları yönetmek ırmağa çok daha yer bırakmak ve halkı ve opraklarını korumak için engeller yapmak arasındaki hassas bir dengedir. Bu BBC söyleşisinde Daniş Mustafa nın açıkladığı gibi, bu felaketin ardındaki olağandışı muson düzeni geçen onyılda daha zayıf ta olsa bir çok kere yaşandı. Hidroloji geçmişi geleceğin öngörülmesi için güvenilir bir kılavuz değildir ve bunu göz önüne alabilmek için ırmak yönetim tarzımız üzerinde yeniden düşünmemiz gerekli. Patrick McCully, Executive Director, International Rivers, Berkeley, California, USA. internationalrivers.org/en/blog/patrick-mccully

3 Müştak Gaadi yazdı, 16 Ağustos 2010 Pakistan daki yıkıcı sellar kamuoyunda yeni barajların gerekliliği tartışmasını yeniden ateşledi. Bazı önemli siyasetçiler, ünlü TV sunucuları ve Pencap su mühendislkerinin de içinde bulunduğu Kalabağ Barajı yandaşları, bu baraj yapılmış olsa idi İndüs Vadisi nde milyonlarca kişiyi zora sokan bu felaket olmazdı diyor. Onlara göre, Kalabağ barajı ya da başka su mühendisliği projeleri siyasallaştırılmamalı, çünkü bunlar aslında teknik konulardır. Böylesi yaşamsal konulardaki kararlar mühendislik aklına ve teknik uzmanlığına bırakılmalıdır. Bu tezin ima ettiği şey tümü yanlış olan üç art kabuldür. İlkinde, doğal (su) sistemlerine teknik mühendislik müdahaleler siyaset ile ilişkisiz sanılmaktadır. İkincisinde, ırmakların akışının mühenbdislik yapılarıyla denetim altına alınmasının selların denetiminde en iyi olanaklı yol olduğu düşünülmektedir. Üçüncüsünde de, mühendislik toplumunun bilgileri kesindir ve tartışma götürmez sanılmaktadır. Yine de, dünyanın her yerinde yığılan deneyim ve kanıtlar bu kabullerin yalnızca indirgeyici değil, aynı zamanda gerçekte ırmak havzaları yönetiminin sorunlarının bir bölümü olduğunu ortaya koymaktadır. Taunsa Barajı ve çevresindeki bugünkü sel ve bununla ilgili yaşadıklarımız bize bunlara karşı çıkan ve aslında skandal niteliğinde kanıtlar sağlıyor: sel koruyucu çoğu yapı kısmen sela neden olmakta ve sel sorunununm kendisini daha beter ediyor. Sel travması Taunsa Barajı nın akış yukarı doğu kenar seddesinin yıkılmasıyla başladı. Bu yıkılış, İndüs ün barajın ardından dolaşması ve ırmağın ilksel yatağının solunda yeni bir kanal kazımasına neden oldu. Kısa sürede, bu yenbi kanaldan akan sel suyu sol yandaki yaygın sulama kanalları ağında kendine güzel bir yol buldu. Sonuçta, öfkeli çalkantılı su kütleleri artık İndüs ün geçmişte çok ender olarak bastığı daha yüksek yerlerde koşuşturuyor ve su altında bırakıyordu. Evet doğa sorumlu. Ama, mühendislik yapılarının bugünkü selları, bu bölgenin geçmişinde yaşananlara uymayan olağanüstü felaketlere dönüştüren rollerini de göz ardı etmemeliyiz. Taunsa barajı İndüs ırmağı üzerinde kurulmuş en kırılgan çevirme yapısıdır. Bu yüzden, Dünya Bankası nın verdiği 144 milyon USD lik bir borçla kısabir süre önce iyileştirildi ve modernleştirildi. Proje acil olarak ele alınıp uygulandı ki baraj işlevini korusun. Harcanan bütün para akıp gitti. Banka şimdi, yine bu sela dayanamayan Cinnah barajında benzer bir pahalı iyileştirme çalışmasının içinde. Cinnah barajı personeli sağ sahildeki dan bir başka değerlendirme yazısı Mühendislik Hataları seddeyi yıkıp suyu salmak zorunda kaldı. Bu yüzden yapım halindeki bir HES proje alanı da su altında kaldı ve ağır hasara uğradı. Banka, Pencap ta başka barajlarda da benzer iyileştirme projelerini ele almayı planlıyor başlarında Taunsa barajının iyileştirilmesi planlanırken, yerel sivil toplum baskın mühendislik bakış açısına karşı çıkmış ve Banka ve sulama dairesinden akarsuyun hidrolojisinde barajdan kaynaklanan değişimler ve sel koruma yapılarının düzenli hasarına neden olan tortul birikimleri konusunda daha dikkatli olmalarını istemişti. Bu arada, Dünya Bankası nın o zamanki ülke temsilcisine de bir andıç vermişti. Bu andıç hem Banka ve hem de yerel hükümetten bağımsız bir inceleme kurulu görevlendirmelerini ve Taunsa Barajı ndaki iyileştirme çalışmalarının içerik ve kapsamının tartışılmasını isdtemişlerdi. Ancak, ülke temsilcisi ayrı bir basın toplantısı yapmayı yeğledi. Taunsa Barajı nın asıl sorunu yukarı bölgelerinde ırmak yatağının büyük çökelmelerle yükselmesidir. Baraj ve sedler yapılmadan önce İndüs Arap Denizi ne yılda çoğu silt ve kil olan 250 megaton(mt) kadar tortul taşırdı. Bu baraj yapımı öncesinde taze su mangrovlarının gelişmesi ve beslenmesini sağlardı te buyıllık 100 Mt a düştü ve şimdi bu yoksayılabilecek mertebede. Taunsa barajı gerisindeki depolama ve çevirme yapılarıyla olağanüstü miktarlarda tortul gereci tutuyor. Üstelik, göl alanı Süleyman Dağları nın çok aşınan beslenme alanlarından da yıllık olarak büyük miktarlarda silt ile besleniyor. Bu ağır silt yükü İndüs Irmağı nın batı kollarıyla taşınıyor. Büyük hacimlerde suyun asılı durumdaki çok büyük miktarlarda tortulla birlikte engellenmesi Taunsa Barajı nın sel sorununu karmaşıklaştırdı. Şimdi ırmak yatağı, geçmişte olduğundan çok daha yüksekte. Bir dizi koruyucu sedde ve duvar da ırmak yatağının yükselmesi ve yukarı bölgelerde tortul birikimine katkıda bulundu. Bu değişiklikler, ırmağı verev akış çizgileri oluşturmaya ve çok daha dolambaçlı güzergahlar çizmeye zorladı. Sonunda, şimdi gücünü duyarlı kenarlarını aşındırmaya harcıyor. Dahası, yükselen akarsu yatağı da koruyucu seddeler ve ırmağı eğitici çalışmaları etkisiz kılıyor. İyileştirme projesinde, sağ sahil kanalına giren silt miktarını denetleyebilmek için barajın kreti bir foot kadar yükseltildi. Koruyucu seddler de buna uygun olarak yükseltildi, ama bu konudaki inkâr bu önlemleri alınmamış gibi kıldı. Bunun gibi, yerel duyum ve haberler baraj personelinin yeni takılmış jotorlu vinç sistemini doğru çalıuştıramadığını da bildiriyor. Bu haberlere göre, 10 kapak bütünü ile açılamadı;

4 ki bu gerçekse selın başlı başına nedeni olabilir. Bu haberler soruşturulmalı ve gerçekse resmi bir soruşturma açılıp sorumluları bulunmalıdır. Sel felaketinden sonra Kalabağ Barajı tartışması yanlış. Bu tartışma yalnızca zaten zayıf bir birliktelik olan siyasal anlamda bölücü olmakla kalmaz, mühendislik yanlışlarının felakete nasıl katkıda bulunduğunun öyküsünün de üstünü örter. Doğru bir analiz yapılmadan bu yapıların yeniden yapılması, gelecekte aynı durumu ya da daha beterini yeniden yaşamaya neden olur. Yazar Taunsa nın yerlisi ve İslamabad Quaid-i-Azam Üniversitesi nde ders veriyor. Sujawal da Su Altında Kalmış Bir Köyün Havadan Görünümü 31 Ağustos 10 da PAKİSTAN, Akhtar Soomro yazdı Pakistan ın Sind Bölgesi nde Karaşi! den 150 km kadar uzaktaki Sujawal da, 2010 Ağustos sonunda suların örttüğü bir köy. Sella boğuşan Pakistan acil olarak uluslar arası yardım gereksiniyor. Açlık ve hastalık milyonlarca kurbanı tehdit ediyor. ABD Senatörü John Kerry bu yardımın duraysızlık ve aşırılıklara karşı durabilmek için öneminden söz ediyor. Thomson Reuters 2010 All rights reserved Sukkur da Tıbbi Yardım Bekleyen Sel Kurbanları 02 Eylül de PAKİSTAN, Damir Sagolj yazdı Pakistan ın Sind bölgesinde 1 Eylül de sel kurbanları Sukkur da ücretsiz yardım veren aşırı kalabalık bir kamu hastanesinde tıbbi yardım beklerken silahlı bir muhafız silahını tutuyor. Pakistan daki sel kurbanları artan sayıdaki hastalara bakabilmek için olanakları tükenen hastanelere yığılmış durumda. Yardım ajansları, halk su altındaki kasabalarına ve köylerine geri dönüp evleri ve yaşamlarını yeniden kurmaya kalkıştıklarında salgın hastalıklar, besin yetersizliği ve yetersiz beslenmenin yaratacağı yeni bunalımlardan çekiniyor. Nowshera da Kurbanlar İçin Oluşturulan Bir Yol Kenarı Merkezi nde Besin Dağıtımı 24 Ağustos, PAKİSTAN, Tim Wimborne yazdı Pakistan ın kuzeybatısında Hayber-Paktunkva İlinde Nowshera da 23 Ağustos ta bir yol kenarı merkesinde besin yardımı almak için dizilmiş sel kurbanı erkek ve çocuklar. Güneyde daha fazla seller bekleyen Pakistan hafta başında Washington da sarsılan ekonomisini koruyabilmek için IMF ile görüşmelere başladı.

5 UNICEF : Pakistan daki Seller Milyonların Yaşamına Zarar Veriyor 04 ğustos ta Michael Georgy PAKİSTAN dan yazdı Pakistan da anımsanan en kötü taşkın, bir BM yetkilisine göre 3 milyondan çok insanın yaşamını harap etti. Sevilmeyen hükümete karşı halkın öfkesi ise yükseliyor. Bir hafta önce başlayan ve 1400 den çok kişinin ölümüne neden olan felaketin beklenen yağpışlarla derinleşmesi bekleniyor. Kolera gibi suyla gelen hastalıkların artması da bir sağlık kirizi yaratabilecek. Bu felaket ABD nin nükleer silahlara sahip olan bu müttefikinde Taliban kalkışması, yaygın yoksulluk ve enerji kesintileri ile boğuşan Başkan Asıf Ali Serdari nin liderliğinin yeniden sorgulanmasına neden olacak gibi. Pakistan'ın sivil hükümetleri ile ilgili algı, çoktandır askeri gücün zayıflaması ve yolsuzluklarla yıpranmıştı. Zayıf donanımlı Pakistan yetkilileri, çoğu her şeylerini yitirmiş olan ve kabaran sular gelirken hiç uyarılmadıklarını söyleyen sel kurbanlarına yardımla boğuşuyor. Birleşmiş Milletler Dünya Beslenme Programı sözcüsü Emcet Cemal 1,8 milyon kişinin su, yiyecek ve barınak gereksindiğini söyledi. Ona görte bir çok kişiyi de su yılanları ısırdı. Charssada gibi bazı yerlerde öfke ortaya döküldü. Reuters ın bir habercisi yardım gereçleri dağıtan kamyonlara saldıranları gördüğünü söylüyor. Polis buna karşı sopalarla müdahale ediyor. 65 yaşındaki ve selde iki torununu yitiren Bistma Bibi, devlet yardım çalışanlarını yalnızca arkadaşları ve yakınlarına yardım yapmakla suçluyor. "Buraya sabah 5 te geldim. Yardım istedim, mücadele ettim ve hiçbir şey alamadım. Ellerindekileri yakınlarına verdiler,". ŞİDDETLİ GEREKSİNİME YARDIM Serdari yönetimi son birkaç haftada, başkentin yanıbaşında bugüne değin yaşanan en kötü içhat uçak kazasından ABD Birlikleri ile Afganistan da çatışan militanlara yapılan yardıma ilişkin sızan bilgilere kadar bir dizi kriz yaşadı. Bölgedeki Amerikan çıkarları açısından burada duraylılık yaşamsal. Washington İslamabad ın Afganistan da yükselen Taliban kalkışmasıyla mücadelede ortak çalışmasını istiyor. Serdari bir ziyaret için Avrupa yolculuğunda ve bu onun bu zor zamanlarda neden ülkesinde olmadığına kızan siyasal partiler ve sıradan Pakistan lıları öfkelendiriyor. Hafta başında Fransa Başkanı Nicolas Sarkozy ile Paris teki görüşmesinde hemen uluslar arası yardım istedi. Başkanlık sözcüsü Ferhatullah Babar Serdari nin "Daha önce savaştan ötürü ve şimdi de sellerle yıkılan altyapımızı yeniden kurmamız gerekli." dediğini belirtiyor. ABD Elçiliği 10 milyon dolar acil yardım sözü verdi, gerektiğinde de arttırılacak. Avrupa Birliği 30 milyon euro, Çin 10 milyon yuan 1,5 milyon ($) verecek. Krizin odağı Hayber-Paktunya bölgesi Başbakanı Amir Han Hoti, yardımın daha çok olması gerekir çünkü kayıplar devasa" diyor. Yetkililer bölgeyi geçen hafta yıkan muson yağışlarının daha çoğalacağını öngörüyor. UNICEF sözcüsü Abdül Sami Malik Reuters e 3 milyondan çok kişinin etkilendiğini ve sellerin 1,3 milyon kişinin şiddetle etkilenip evlerini ve geçim kaynalarını yitirdiğini belirtiyor. Hayber-Paktunya bölgesi Kriz Yönetim yetkilisi Adnan Han "Ana sorun hastalık salgını, özellikle de yüzlerce ölü hayvanın açıkta durduğu Nowshera bölgesinde," diyor. "Selin vurduğu yerlere ulaşan yolların çoğu tıkalı ve 91 köprü yıkılmış ya da hasarlı durumda, bu yüzden de etkilenen yerlere ulaşmak bir sorun." Bazılarının miliytanlarla ilişkisi olduğundan kuşkulanılan İslami hayırseverlik kurumları, yardım için çalışmalara başladı, böylece hükümete denetimin onlarda olduğunu göstermek istiyorlar. İslamcı gruplar 2005 te Keşmir deki büyük depremden sonra yardım çabaları içinde anahtar rolü oynamıştı. Hükümet, yardımların yetersizliğini öne sürüp rahatsızlık duyan Pakistan lıların devlete karşı silaha sarılmasını isteyen militanlarla karşılaşıyor. "Bölgemizi sel bastığından beri hükümetten gelen bir yiyecek ya da yardım paketi görmedim Ofislerini su bastı ya da yıkıldı," diyor öğretmen Yar Muhammet, Swat Vadisi ndeki bir köprünün yapılmasını beklerken. Halkın selden artan etkilenişinin yanında, tarım yıkıma uğradığı için yiyecek fiyatları da hızla arttı. (Chris Allbritton ve Miral Fahmy düzenledi) Thomson Reuters 2010 All rights reserved Nowshera da Evlerini Yitiren Sel Kurbanları Kamplara Götürülüyor 04 Ağustos ta Faysal Mahmt yazdı 3 Ağustos 2010 da Pakistan ın kuzeybatısında Hayber-Paktunya Eyaleti Nowshera da evlerini selde kaybedince kapmalara taşınan bir çocuk hamakta ağlıyor. Pakistan ın bugüne kadar uğradığı en kötü sel 3 milyondan çok insanı etkiledi ve BM Çocuk Fonu nun bir sözcüsünün bildirdiğine göre 1400 den çok insan öldü. Thomson Reuters 2010 All rights reserved

6 Pakistan da Hasar Veren Sel 1,000 den Çok Kişiyi Öldürdü 02 Ağustos ta Augustine Anthony PAKISTAN dan yazdı Pakistan ın kuzeybatı sınır bölgesinde Nowshera Yöresinde 30 Temmuz da Risalpur dan sel basan bir yoldan geçmekte olan bir yük kamyonunun önüne asılmış. Foto: Adrees Latif Pakistan ın kuzeybatısında bir hafta süren yağışların neden olduğu seller 1,000 den çok kişinin öldüğü ve kurtulanların mahsur kalanlara yardıma koştuğu bildiriliyor. İran ve Afganistan dan gelen batılı bir hava sistemi ağır muson yağmurlarıyla birleşip Pakistan da geçen hafta rekor sellere neden oldu, en kötü zararı da Hayber-Pakhtunya da yaşandı. Eyalet İletişim Bakanı Mian Iftihar Hüseyin Pakistan medyasına 1,000 den çok kişinin öldüğü ve sonucun daha da kötü olabileceğini açıkladı. Afganistan da çok kişi öldü ve binlerce kişi kurtarıldı. "Yıkım çok yaygın ve pek çok yerde bildirilmeyen yıkımlar ve ölümler var olabilir," diyordu ordu sözcüsü General Athar Abbas. 30,000 den çok Pakistan askeri sel basan yerlerde 19,000 den fazla kişiyi kurtardı, ama yetkililere göre Kohistan, Nowshera, Dir ve Swat Vadisi nde mahsur kalıp yardım bekleyenler olabilir. SALGIN TEHLİKESİ "Swat ta hiç köprü kalmadı. Bütün ana ve küçük köprüler bütünü ile hasarlı," diyor Abbas. Reuters in Nowshera daki bir fotoğrafçısı yerde duran iki ceset gördiğini ve insanlar tarlalarındaki suları kurutmaya çalışırken, orda burada ölü hayvan cesetleri görüldüğünü bildiriyor. Yardım ajansları 500,000 den çok kişinin sellerden ve kuzeybatıdaki heyelanlardan etkilendiğini söylüyor. World Vision Pakistan sorumlusu Şeheryar Bangaş, "ishal, astım, cilt alerjileri ve belki de kolera gibi suyla bulaşan hastalıkların bu bölgede yayılması ciddi bir tehlike," diyor bir demecinde. ABD İslamabat Elçisi iki su filtre birimi ve den çok gıda paketini de kapsayan acil yardımın hazırlandığını açıkladı. Ayrıca Cuma günü sel bölgesinden 400 kişiyi boşaltan helikopterler de sağlanmış. Elçilik ayrıca 10 milyon $ lık insani yardım sağlandığını gerektiğinde bunun arttırılabileceğini de açıkladı. Meteroloji dairesi gelen günlerde yağışların süreceğini öngördü. Akış aşağısında, Pencap ın orta bölümlerinde de seller var ve askerlerind e desteklediği ilk yardım ekipleri, güneybatıdaki İslamabadın 388 km uzağında İndüs ırmağı üzerindeki Taunsa bölgesinde su altındaki yüzlerce köyden hava yoluyla insanları kurtardığı bildiriliyor. Görevliler Salı Perşembe günlerinde Sind bölgesinin güney illerinde şiddetli sellerin beklendiğini bildiriyor, alça yerler ve tarım arazilerinde yaygın zararlar bekleniyor. Eyalet Sind Hükümeti smzcüsü cemal Soomro "Sind de bu şiddette bir sel yıldır olmamıştı, ancak Karaşi ve Haydarabad gibi ana kentlerin etkilenmesi beklenmiyor," diyordu. "Risk ve tehlike orada, bi de yapabileceğimizin en çoğunu yapıp kayıtları en aza indirmeye çalışıyoruz." (Ek haberler Karaşi de Faysal Aziz, Multan da Asım Tanveer ve Nowshera da Adrees Latif ten; düzenleme Chris Allbritton ve Sonya Hepinstall in) Thomson Reuters 2010 All rights reserved Suç, Pakistan Sel Vurgunlarının Izdırabını Arttırıyor 07 Eylül de Rebecca Conway yazdı Verilen yardımların satılması ve başka suçlar Pakistan sel vurgunlarına yardım çabalarını zora sokuyor. Hayber- Paktunya bölge başkenti Peşaver de, Dünya Yiyecek Programı ve USAID gibi uluslar arası yardım ajanslarının logosu işli un çuvalları ya da yemek yağı tenekeleri açıkça satılıyor. "Bunları kurbanlardan satın aldık," diyor Peşaver de, Gur Mandi de bir dükkanı olan Abdül Gafur. "Para alıyor ve daha çok gereksindikleri şey ler satın alıyorlar." Başka bir dükkancı olan Rahimullah Han "resmi görevliler karışmasa bunu yapamazlardı," diyor. "Kurbanlar mal dolu kamyon getiremezler." Bir Reuters habercisi bir bakkalın önünde İslami Yardım dan Afetzedelere Yardım Maddeleri" etiketi olan bir kamyondan un çuvallarının indirilişini görmüştü. Bu maddeler daha sonra olağandan ucuza satılıyordu. "50 kg lık bir çuval unda 300 Pakistan rupisi kazanabilirdim. Bir tüketici bunu almayı yeğler, çünkü bunun kalitesi daha iyi ve daha ucuz," diyor un tüccarı Necip Ahmet Han. Hükümet yetkilileri durumu çözmek için uğraşıyor. Bölge yetkilileri iki depoyu basıp çalınmış yardım maddeleri bulununca mühürleyip iki kişiyi tutukladı. "Bu yasadışı eylemleri denetlemek için bir komite kuruldu, ama bunların olması acıklı," diyor bölge hükümet görevlisi Siraç Ahmet. Pencap ın daha güneyinde, köylüler selin etkilediği yerlerin dışında yaşayan sel kurbanlarının terk edilmiş evlerinin soyulduğunu söylüyor. Mehmud Kot ta 27 yaşında bir köylü olan Rana Farmanullah botlarla gelip mağdurların eşyalarını çaldığını söylüyor. "Her şeyi alıyorlar," diyor. "Değerli eşyaları ve elektrikli cihazlkarı alıyorlar. Çamaşır makineleri, vantilatörler, buzdolapları, küçük elektrikli cihazlar ve mücevherleri çalıyorlar." Kuzeydoğuda taşan İndüs Nehrinin kıyısındaki Bakkar Kasabasında balıkçılar teknelerindeki değerli parçalarını söküp çalışnmasın diye sakladıklarını söylüyor. (Chris Allbritton ve Myra MacDonald düzenledi)

7 İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor RUSYA DA SICAK DALGASI VE YANGINLAR Moskova da Sıcaktan Binlerce Kişi Ölmüş Olabilir 18 Ağustos ta Rusya dan Dmitry Solovyov yazıyor Moskova da, 9 Ağustos ta yakındaki ormanlarda çıkan turbalık yangınlarından çıkan ağır dumandan korunmak için giysileri ile yüzlerini örtüyor Foto: REUTERS/Alex Aminev Rusya da bir bilim insanının geçen gün açıkladığına göre bu yılki sıcak dalgasında yalnızca Temmuz da binlerce Moskova lının öldüğü ve Ağustos ta buna yeni ölümler eklediği düşünülüyor. Moskova, 10 mnilyondan çok kişinin yaşadığı bu metropol, Haziran dan beri gündüzleri 40 C ı geçen sıcaklıklarıyla şiddetli bir ısı dalgasından etkilendi. Kriz Rusya nın tahıl tarımını üçte bir azalttı, bu yılın ekonomik büyümesinden milyarlar aldı götürdü ve yangınlarda en az 54 kişi öldü. Geçtiğimiz günlerde sıcaklık azalmaya başladı. Rusya Bilimler Akademisi nde nüfus ve ekoloji baş araştırmacılarından biri olan Boris Revich Moskova Kayıt Ofisi nin bir raporuna değinerek Temmuz da önceki yılın aynı ayına göre 5840 daha çok Moskova lı öldü. Revich bunların büyük bölümünün yakıcı ısı dalgasından olduğunu düşündüğünü belirtiyor. "Bu durum gerçekten öngörülemez," diyordu basın toplantısında. "Kendimi ayıplayabileceğim tek şey... ısı dalgasının başlangıcındaki öngörümün bunun çok gerisinde kalmasıdır." "Ancak böylesi canavar bir sıcak konusunda deneyimimiz yoktu, bunu daha önce yaşamamıştık." Devlet İstatistik Komitesi (Goskomstat) ölüm kayıtlarını 20 Ağustos ta yayınladı, dedi Revich. Ağustos ayı ölüm kayıtları da Eylül ün ortalarında hazır olabilir. Moskova Sağlık Bölümü Başkanı Andrei Seltkovski, Temmuz sonundan beri Moskova göklerini karartan sıcaklık ve dumanın etkileri konusundaki resmi suskunluğu bozarak 9 Ağustos ta ölümlerin günde 700 e çıkarak ikiye katlandığını belirtti. Daha önce Seltkovski nin verdiği sayılardan şaşkına döndüğünü söyleyen Rusya Sağlık Bakanı Tatyana Golikova, Salı günü ölüm oranlarıyla ilgili durumun ayrıntısıyla incelenmesi talimatı verdiğini söyledi. Habercilere "ondan sonra bu bilgiyi kamuoyu ile paylaşıp gereken her şeyi yapacağız," dedi. "DOĞANIN ZALİM DENEYİ " Revich, Moskova Kayıt Ofisi nin açıkladığı verileri " kesinlikle güvenilir," olarak niteleyip bunların çoğunun yetişkinlerin kardiyovasküler ve kalp hastalıkları olanlar olduğunu ekledi. Ona göre, küresel olarak, Rusya nın sıcaklık bunalımı tekil bir durum değil; Avrupa Birliği nde 2003 te 45,000-50,000 arasında hesaplanan kişi aşırı sıcaklıklardan ölmüştü. "Ancak Moskova ve Rusya nın öteki büyük kentlerindeki bu durumu değişik kılan, bu sıcakların orman yangınlarının yarattığı aşırı hava kirlenmesiyle birlikte ortaya çıkması," dedi Revich. "Doğa üzerimi,zde korkunç bir deney yapıyor." Acil Yardım Bakanlığı Bölüm Başkanı Yuri Brazhnikov un habercilere söylediğine göre Rusya da Temmuz dan bu yana toplam ü turba yangını olan 27,724 yangın oldu. Ona göre yangınlar toplam 134 köy ve kasabayı vurdu ve 2,000 kadar konut tahrip oldu. 1,100 kişi geçici barınaklara taşındı. Havanın hafta sonunda biraz soğuması ve Moskova havasının daha temiz olması bekleniyor, ancak yetkililerin gelecekte benzeri sıcaklık dalgalarıyla baş etmek için nasıl hazırlanabilecekleri bilinmiyor. Moskova ambulansları, cenaze evleri ve hastanelerda klima cihazları yok, hasta ve yaşlıların koruma altına alındıkları geçici yerleşimlerde de. Eczanelerde maske ve oksijen de kıt. Revich Avrupalılar sıcakta nasıl davranacakları konusunda çok deneyimli. Ne yazık ki biz ancak şimdi ulusal bir plan yapabileceğiz," diyor. (Nina Chestney düzenledi)

8 Moskova Sıcaklık Krizinde Ölüm Oranı Katlandı 10 Ağustos ta Rusya dan Nastassia Astrasheuskaya ve Alexei Anishchuk yazdı 9 Ağustos ta yakındaki ormanlarda çıkan turba yangınlarının yarattığı yoğun dumanın içinde ilerleyen bir ambulans. Foto: Alexander Demianchuk Geçen gün açıkalama yapan bir kent yetkilisine göre orman ve turbalık yangınlarından çıkan dumanın Rusya başikentini kefen gibi örttüğü bu üçüncü haftada kavurucu sıcaklar ve keskin duman Moskova daki ölüm oranlarını iki katına çıkardı. İtfaiyeciler, Büyük Londra arazisinden daha geniş olan 1740 km 2 lik bir alanı kaplayan ve Rusya da bin yıldır en kötü sıcak dalgası ile birlikte görülen yaban yangınlarla boğuşuyor. Moskova Sağlık Dairesi Başkanı Andrei Seltsovsky kent yönetiminin bir toplantısında Kentte olağan koşullarda ortama günlük ölüm sayısı 360 and 380. Bugün, 700 dolayında,", dedi. Onyıllardır Rusya daki en kötü kuraklık dünya tahıl pazarını alt üst etti, buğday fiyatları 30 yıldır olmadık hızla yükseltti ve bir besin krizi korkusu yaydı. Rusya Başbakanı Vladimir Putin geçen gün çoğu analistin öngördüğünden de kötü bir şekilde rekoltenin 60 milyon ton kadar az olabileceği uyarısı yaptı. Kremlin i eleştirenler Putin i, yangınlara karşı ağır ve etkisiz kalmakla suçlarken kamuoyu yoklamaları popülerliğinde bir düşüş olmadığını gösteriyor. MORGLAR DOLU Moskova Sağlık Dairesi Başkanı Andrei Seltsovsky haftalar süren resmi suskunluğu bozarak ambulans seferlerinin dörtte bir artarak günde e çıktığını açıkladı. Ölümlerdeki ve kalp hastalıkları, bronşiyal astım ve çarpıntılardaki artışların ana nedeni sıcaklık dalgası idi. Seltsovsky "bu bir sır değil" diyordu "herkes bunu gizlediğimizi düşünüyor. Sıcaklık yollarda 40 C. herkes dışarıda sinekler gibi boğuluyor ve kimse soru sormuyor." Rusya lı yetkililer yangınalrda 52 kişinin öldüğünü bildirmekle birlikte Pazartesi gününe kadar ne Federal ve ne de Moskova yetkililerinden kimse sıcak ve hava kirliliğinden ölenlerden söz etmemişti. Bundan ötürü hükümetin yangın krizini ele alışı eleştiri konusu oluyordu. Sağlık Bakanı Tatyana Golikova bir basın toplantısı düzenleyerek Moskova daki ölüm oranlarının artışından haberi olmadığını söylerken Moskova morg ve hastaneleri ağzına kadar dolu. Bir Moskova krematoryumu nun haç taşıyıcısı bütünü ile dolu olduklarını ve yeni başvuru almadıklarını söyledi. 62. Hastane nin günde 35 cenazeye göre hazırlanmış olan morgunun bir görevlisi "Bugün 80 cenazemiz var. Soğuk dolaplarımız dolu olduğu için bunları başka yerlerde bekletiyoruz," diyor Reuters a. EKONOMİK ETKİ Putin geçen hafta 15 Ağustos 31 Aralık arasında buğday dış satımının yasaklandığını açıklayınca, fiyatlar tırmandı ve Carlsberg ve Heineken gibi bira şirketlerinin payları düştü. Putin Pazartesi günü tahıl dışsatımının yasaklanmasının yıl sonuna kadar süreceğini söyledi. "31 Aralığı bekleyenler boşuna beklemiş olur. Asıl karar hasat sonuçları açıklığa kavuşunca verilecek". "Tarım Bakanlığı nın son öngörüsü 65 milyon tondu, ama bu 60 milyon ton olabilir," diyor. Putin durumun bazı bölgelerde henüz kış sürüm kampanyasına başlayamamış olmasından ötürü kötüleştiğini söylüyor. Hava tahminleri bu hafta biraz değişti, hafta sonunda sıcaklıklar biraz düşecek. Önde gelen bir tarım analizcisi olan SovEcon, Pazartesi günü Rusya nın buğday hasatının geçen yıldan üçte bir daha az olabileceğini, 2009 daki 61,7 milyon tondan 43 milyon tona düşeceğini açıkladı. 2009/10 mevsiminde dünyanın altıncı büyük buğday dış satıcısı olan komşu Ukrayna da, analist ve resmi görevliler ürün ve dışsatım öngörülerini kestiler. Pazartesi günü Rusya nın ana şeker lobisi de kuraklığın bu yılki şeker üretimini, önceki 4 milyon ton kestirimlerinden 3,2-3,5 milyon tona gerileteceğini açıkladı. Büyük stokları olduğu için gerileyen pancar tahminleri Rusya nın dışalım gereksinimini değiştirmeyecek. Rusya da üretilen bütün şeker yurt içinde tüketiliyor. Rusya kuraklık ve sıcak dalgasının etkilerinin daha geniş olabileceğini düşünmeye başladı, bankalar ve iş merkezleri personel kısıntısına ve hizmet kesiminde tempolarını düşürmeye başladı. Bir Moskova yatırım bankası günlük bültenlerini Pazartesi ya da Salı günlerinde yayınlamayacaklarını söyledi. Bir Alfa görevlisi "Moskova daki şiddetli hava koşullarından ötürü banka çok tenha,". (David Stamp düzenledi)

9 Yanan Kamyonunun Başında Duran Bir Adam 10 Eylül de Rusya, Andrei Kasprishin yazdı Rusya nın Altay bölgesinde Nikolayevka Köyündeki bir orman yangınından sonra kamyonunun yanmış kalıntılarının başında duran bir adam. 9 Eylül Altay Valisi Alexander Karlin bölgesinde acil durum ilan edip Kazakistan dan gelen, yerel bir köyü yutan, 1000 kişiyi evsiz bırakan ve başka bölgeleri tehdit eden yangının yayılmasını önlemeye çalıştığını duyuruyor bölgenin web sitesinde. Thomson Reuters 2010 All rights reserved Rus Köylerini Yok Eden Yangınlar Sekiz Kişiyi Öldürdü 07 Eylül, Rusya dan REUTERS bildiriyor. Vahşi yangınlar güney Rusya da köyü silip süpürdü, en az sekiz kişinin ölümüne ve 400 den çok evin için için yanan yığınlara dönmesine neden oldu. Temmuz ve Ağustos taki aşırı sıcak dalgası ve orta Rusya da en az 54 kişiyi öldüren yangınlardan sonra, Moskova güneydoğusunda Volga Irmağı bölgesindeki cehennem hükümetin yaklaşımına tepkiler doğurdu. Reuters e konuşan Acil Yardım Bakanlığı sözcüsü yelena Chernova ya göre yangınlar şiddetli rüzgarlarla körüklendi ve aylar süren kuraklık Volgograd ve Saratov bölgelerindeki en az 26 köyde 500 den fazla binayı yıktı,en az 17 kişi yaralandı. Televizyon Volgograd da ahşap evlerden oluşan köydeki kararmış yıkıntılardan yükselen dumanı gösteriyordu. Orta yaşlı bir köylü kırık bir sesle "Evlerimiz yandı, her şeyimiz yandı. Kalan hiçbir şey yok," diyordu. İlk Yardım Bakanı 2,500 den çok kişi ve en az beş uçağın yangına karşı mücadele ettiğini söylüyor. Televizyon görüntülerinde üniformalı adamları su dolu kovalarla koşuşan erkekleri ve yanan ağaçların üzerine kürekle toprak atanları gösteriyordu. "Yangını kısıtlamaya çalışıyoruz, durum denetimimiz altında," diyor Chernova. İlk Yardım Bakanı na göre çoğu yangınlar insan etkinliklerinden kaynaklanmış, elektrik kablolarındaki kısa devreler de kalanların nedeni. İlk Yardım Bakanı Sergei Shougi ile televizyonda yayınlanan bir görüşmesinde Başbakan Vladimir Putin zarara uğramış bölgelerin her birinde evlerini yitirenler için 1 milyar ruble (34,35 milyon $) verme sözü verdi. Muhalefet politikacıları Putin in başkanlık dönemindeki bıkkın orman yönetim sistemini yeniden yapılandırma programının bu yazın yangınlarına erken müdahaleyi yavaşlattığı görülüyor. Kamuoyu yoklamaları sıcak dalgası Rusya yı vurduğundan beri Putin'in popülerliğinin düşmediğini gösteriyor. (Ralph Boulton düzenledi) Bir Rusya İlkyardım Bakanlığı Uçağı Yangına Su Döküyor 13 Ağustos ta RUSYA dan Sergei Karpukhin yazdı Dimitry Medvedev geçen gün Rusya nın yangınlardan etkilenmiş olan yedi bölgesinin üçünde acil durumu kaldırdığını bildirdi. Buralarda durum iyileşti. Thomson Reuters 2010 All rights reserved

10 Rusya Yangınlarının "Kahverengi Bulut"u Arktiği de Vurabilir 11 Ağustos ta Rusya dan Alister Doyle yazdı Moskova yı boğan orman yangını dumanları Asya dan amazon a kadar sağlık sorunları yayan bir "kahverengi duman" yarattı ve çevre uzmanlarına göre Rusya nın kurumu Arktik buzullarının erimesini hızlandırarak küresel ısınma ateşine odun attı. BM Çevre Programı (UNEP) yöneticisi Veerabhadran Ramanathan a göre "Bu bulutların sağlık sorunları devasa olacak," "Kahverengi duman", Pekin ya da Yeni Delhi gibi kentlerde gün ışığını azaltmak ve Asya da tarımsal üretimi vurmaktan sorumlu tutuluyor. Bulutlar, (otomobiller ya da kömür santralarının, orman yangınlarının ve yemek yapma ya da ısınma için yakılan odunun yarattığı pus) nerede ise süreklilik kazandı ve kronik soluma ve kalp hastalıklarına neden oluyor. "Asya da yalnızca kapalı yerlerde bile duman (halk odun yaktığı için) yılda bir milyon ölüme neden oluyor," diyor San Diego Kaliforniya Üniversitesi nden Ramanathan. Moskova baş sağlık görevlisi Moskova da 130 yıldır yaşanan en ağır sıcak dalgasından ötürü normal havalardakinin iki katı olan günde 700 ölüm olduğunu söyledi. UNEO Atmosferik Kahverengi Duman çalışması başkan yardımcısı olan Stockholm Üniversitesi nden Henning Rodhe "Rusya yangınları esas olarak öteki kahverengi dumanlarla aynı," diyor. "fark yalnızca bunun birkaç haftada sonlanması." Asya daki kirlenmenin, Himalaya buzullarının daha çok ısıyı yansıtmak yerine soğurmasına neden olacak siyah isle tozlandırılmasına ve daha çok erimesine neden olduğu belirtiliyor. Yine de dünya çapında kirli sisler gün ışığını engelleyip iklim değişikliğini yavaşlatıyor. İklim için, "asıl sorun... Rusya dumanlarının, taşıdığı siyah karbon ve öteki parçacıkların deniz buzullarının üzerine döküldüğünde, Arktik i nasıl etkileyeceğidir" Ramanathan a göre. ARKTİK BUZ Norveç Kutup Enstitüsü nden araştırma müdürü Kim Holmen e göre geride kalan yıllarda "Arktik in üzerini bulutla örten biyokütle yangın dönemleri yaşadık," diyor. Arktik in yüksek bölümlerinde Svalbard kirlilik gözlem istasyonunu yöneten Holmen e göre, Rusya üzerindeki hava son günlerde oldukça duraylı, duman karada toplanmış. Ama rüzgarlar değişirse, bu Moskova daki kirliliğin sisi kuzeye süpürülmesini kolaylaştırır. Kış donlarından önce Eylül de yılın en küçük alanına büzülen Arktik deniz buzulları, şimdi 1970 te uydu gözlemleri başladığından beri en küçük yayılımlarıyla 2007 ve 2008 dekinden birazcık daha geniş bir alan kaplıyor. Arktik Okyanusu suyunun günışığı görmesi Arktik halkı ve kutup ayıları gibi yaratıklarının geçimi için yıkıcı. Bu aynı zamanda BM iklim uzmanları panelinin insanların fosil yakıt kullanmasına bağladıkları küresel ısınmayı da hızlandırır. Rodhe "bu koşullar gelecekte çok daha sık olacak," diyor Rusya sıcak dalgası ve yangınları için. Kahverengi Bulutlar için Asya çok incelenmişti. Ancak bunlar Kuzey Amarike, Avrupa, Amazon havzası ve güney Afrika dan gelirdi. Tarıma arazi açmak üzere Afrika Sahra güneyinde savanların yakılması yeni bir neden. Rusya İlk Yardım Bakanı na göre orman ve turba yangınları 1,740 km 2 alan kapladı. Tersine, Brezilya resmi verilerine göre, bu yıl Haziran ayına Amazon yağmur orman yangınları ile 1,810 km 2 yer yitirildi. Holmen ayrıca Rus yetkililerinin, yangınların 1086 Çernobil nükleer felaketi sırasında bitkilere bağlanan radyoaktif elementleri salmasından duydukları kaygıyı da dillendiriyor. Radyoaktif izotoplar strontium 90 ve Sezyum 137 i kapsıyor. PCB ler gibi başka kirleticiler de yangınlarla ortalığa salınabilir. (Paul Taylor düzenledi) Rusya daki Yangınlarda Çernobil Radyasyonu Tehlikesi Var mı? 19Ağustos ta İngiltere den Kate Kelland yazdı Bilim insanları kavurucu yangınların Çernobil döküntüleri ile kirletilmiş ormanlardan havaya tehlikeli miktarlarda radyoaktivite yayması konusunun abartılmış ve gerçek sağlık riskinin çok az olduğunu söylüyor Çernobil reaktör felaketi sırasında radyoaktif toz serpilmiş olan Rusya nın Bryansk bölgesindeki alevlerle boğuşan itfaiyeciler bile ek bir radyoaktif kirlenme ile karşı karşıya değil. Duman radyasyon miktarının da orijinal döküntünün ancak küçük bir oranı kadar olabileceği belirtiliyor. "Bölgedeki toplam radyoaktivitenin yüzde birinden daha azı hareketlenebilecektir," diyor

11 bir Çernobil uzmanı olan ve İngiltere Portsmouth Üniversitesi Yer ve Çevre Bilimlerinde çalışan Jim Smith. Bölgedeki radyoaktif kirlenme, Çernobil 4 nolu reaktörü dünyanın en büyük sivil nükleer afetine neden olacak şekilde patladığından beri geçen 25 yılda önemli ölçüde azaldı. "Radyoaktivitenin çoğu yangından etkilenmeyecek olan toprakta ve çok azı bitkilerde" diyor Smith bir telefon görüşmesinde. "Ve bunun da çok azı yangınlar sonucunda çıkan dumanda asılı." Rusya orman koruma ajansı önceki gün yanan yerlerden 39 km 2 lik bölümü radyasyonla kirlendiği kayıtlı alanlarda. Etkilenen yerler Ukrayna sınırında Moskova nın güneybatısında Bryansk ilini kapsıyor. "YOKSAYILABİLİR" SAĞLIK RİSKİ Fransa Radyasyondan Korunma ve Nükleer Güvenlik Enstitüsü ve Alman Radyasyondan Korunma Federal Ofisi nin her ikisi de bir miktar radyasyon dumanlarla hareketlenmiş olabilirse de sağlık tehlikesi çok az ve ne Rusya ve ne de komşu ülkeleri etkileyemez. Dünya Sağlık Örgütü nün hjalk sağlığı ve çevre müdürü Maria Neira, WHO nun bölgede geçmiş yıllarda yapılmış kontrollu yakma deneylerinin verilerinin bulunduğunu ve bunlara göre kaygılanmak için bir neden olömadığını açıkladı. "Bu deney sonuçlarına göre radyonükleitlerin yeniden dağılımı ve yeniden askıda kalmasınıni halk sağlığına etlkisinin yoksayılabilecek mertebede olduğunu biliyoruz," diye konuştu Reuters a. Uzmanlara göre, the Bryansk bölgesinde halen aktif olabilecek radyoaktif izotop türleri stronsiyum 90 ve sezyum 137. Bu bileşenler 30 yıl kadar yarılanma ömrüne sahip, yani Çernobil den salınan radyoaktivitenin ancak yarıya yakını halen buralarda. Fransa Radyasyondan Korunma ve Nükleer Güvenlik Enstitüsü ne göre sezyum 137 nin yeniden askıya çıkmasından ötürü yakın çevrede hafif bir artış olmuş olabilir, "ama bu doğal radyoaktiviteden çok daha azdır." İsveç Radyasyon Güvenliği Yetke sinden ilk yardım hazırlığı analizcileri olan Portsmouth'tan Smith ve Stig Husin, Rusya 1daki yerel ve ulusal yangınların asıl tehlikesi orman ve turba yangınlarının boğucu dumanları ve Moskova daki havayı karartan sistir diyor. Bunların hepsi, akciğer ve kalp sorunlarına neden olmaktadır. "Moskova daki sisten ve bunun sağlığa etkilerinden çok daha fazla kaygılıyım radyasyondan değil halkın soluduğu zararlı hava kirliliğini solumasından," diyor Smith. Husin Çernobil in kirlettiği ve yangınların görüldüğü alanların yakınında yaşayanların kapalı yerlerde durarak ve maske kullanarak daha akıllı davrandıkalrını söylüyor. "Doğal olarak yangınlara yakında yaşayanların dumanın kendisinden koruması çok iyi olur. Kendinizi bundan koruyorsanız doğal olarak radyoaktiviteden de korumuş olursunuz." Thomson Reuters 2010 All rights reserved Rusyada Patrikler Orman Yangınlarına Karşı Yağmur Duasında! 02 Ağustos ta Rusya dan Dmitry Solovyov yazdı Volga kenti Nizhny Novgorod un 150 km güneybatısındaki Vyska Kasabası nın dışındaki yangınların neden olduğu şiddetli duman geride iken bir kadın kilisenin önünden geçiyor. 29 Temmuz Foto: Mikhail Voskresensky Öngörülemeyen bir sıcaklık dalgasının etkisiyle haziran dan beri süren yangınlar büyük ülkenin Avrupa bölümünde de yayılmaya başlayınca Rus Ortodoks Patriği Kirill Ruslardan yağmur yağması için dua etmelerini istedi. Kayıtlar 130 yıl önce başladığından beri en yüksek sıcaklıkların yaşanması ekinleri kavurdu ve binlerce çiftçiyi iflasın eşiğine getirdi. Acil Yardım Bakannı geçen sabah, 369 u birkaç gün önce başlamış olan 774 yangının, Los Angeles kenti yönetim alanına eşdeğer 130,000 hektara varan bir alanda etkili olduğunu açıkladı. Son bişrkaç gün içinde Avrupa Rusyası nda en az 28 kişi yangınlardan öldü ve 5,200 den çok kişi de yerlerinden boşaltıldı. "Ulusumuz kederde, yaşam kayıpları var, yüzlerce kişi barınağını yitirdi ve binlercesi de evlerini terk etmek zorunda kaldı," diyen Patrik Kirill Nizhny Novgorod bölgesini ziyaret etti. "Herkesi dünyamıza yağmur yağması için dua etmeye çağırıyorum." Yakındaki orman yangınlarından yayılan kalın dumanlar Kirill in altın işlemeli ağır giysileriyle açık hava ayininde konuşurken havayı karartıyordu, Rusya NTV kanalının gösterdiğine göre.

12 Yetişkin duacılar dizleri üzerinde durup Kirill in yağmur duasını dinliyorlardı. "Bu yangınlar günahlarımızdan ötürü bize gönderilen bir cezadır," diyordu bir kadın NTV ye. "Yalnızca iyi şeyler yapmalı ve dua etmeliyiz." Itar-Tass haber ajansının Nizhny Novgorod Valisi Valery Shantsev den aktardığına göre yangınları Rusya Federal Nükleer Merkezi ne ulaşmadan önce durdurabilmek için bir Doğal Park ın içinde mücadele ediyor. "Mücadelede için uçakları da kullanmamız gerekli, ama görüş zorluğu nedeniyle bunu kullanamıyoruz," diyordu. Nükleer merkez şimdi önemli bir araştırma merkezi, Sovyet döneminde kod adı Arzamas-16, ya da yalınca "Saha" olan gizli bir merkez ve ABD ile Soğuk Savaş döneminde ilk Sovyet atom ve hidrojen bombalarının tasarlandığı yer. ÇOK DAHA ŞİDDETLİ YANGINLAR İlk Yardım Bakanı şimdilik bir tehlike olmadığını söyledi. "Orta ve Volga Federal bölgelerindeki elverişsiz hava koşullarından ötürü yeni yangın tehlikesi hızla artıyor, çünkü sıcaklıklar 40 C tırmandı ve rüzgar hızı da saniyede 20 m," diyor Bakan. Dünyanın en büyük buğday dışsatımcılarından biri olan Rusya daki kuraklık fiyatların yıl boyunca en yüksek düzeyine çıkmasına neden oldu. ABD buğday borsasında fiyatlar Cuma günü %5 ten çok arttı ve 1959 dan beri en büyük aylık artış bu. İlk Yardım Bakanı na göre 240,000 kişi alevlerle boğuşuyor. Askeri seçkin birlikler de bu mücadelede yer aldı. Başbakan Vladimir Putin, kurbanlara yardım için hükümetine 5 milyar ruble (165 milyon $) ayırmaları görevi verdi. (Michael Roddy düzenledi) Thomson Reuters 2010 All rights reserved RUSYA'YI ABD Mİ YAKIYOR Önce çöl sıcakları geldi. Temmuz sonunda başta Başkent Moskova olmak üzere pek çok kentte sıcaklıklar 40 dereceye çıktı. Ardından orman yangınları patlak verdi. 700'e yakın noktada çıkan yangınlar Moskova'nın yanı sıra ülkenin nükleer tesislerinin bulunduğu bölgeleri tehdit ediyor. Rusya genelinde 165 bin kişiyi bulan yangınla mücadele ekipleri, alevlerin ülkenin batısındaki 1986 yılında Çernobil faciasının meydana geldiği bölgeye sıçrayıp, tehlikeli radyoaktif maddelerin hareketlenmesini önlemek için çalışıyor. Buradaki en tehlikeli maddeler sezyum ve stronsiyum. Bu radyoaktif maddelerin yayılımı embriyolarda mutasyonlara, genetik bozulmalara ve kansere yol açabiliyor. Urallar'daki Snejinsk kasabasındaki nükleer araştırma tesisine yaklaşan yangın ise söndürüldü. Alevlerin Çelyabinsk bölgesindeki en büyük nükleer atıkların bulunduğu Mayak Nükleer Tesisi'ne sıçramasını önlemek için ek önlemler alındı. Acil Durumlar Bakanlığı, çeşitli yerlerde 90 bin hektardan fazla alanının yanmasına neden olan 600 yangının söndürülmesi için 37 yangın söndürme uçağı ile helikopterin çalıştığını bildirdi. Bu tür acil durumlarda öne çıkan Başbakan Vladimir Putin de Ryazan bölgesinde bir yangın söndürme uçağını kullanarak 12 ton su atıp 2 yerdeki yangını söndürdü. 22 bölgedeki yangınlarda yüzden fazla kişi hayatını kaybetti, onbinlerce kişi evlerinden oldu. Zehirli dumanlar yüzünden Moskova'da günde 700 kişinin öldüğü belirtiliyor. Amerikan Havacılık ve Uzay Ajansı NASA'ya göre, Rusya, Sibirya ve Kanada'daki orman yangınları kuzey yarımkürede dev bir kirlilik bulutu oluşturdu. NASA'nın Aqua uydusu, karbon dioksit bulutunun yerden 5.5 kilometre yükseklikte

13 olduğunu belirledi. Afetin Rusya'ya mali faturası ise 15 milyar doları buldu. Buğday ihracatı durduruldu. Rusya Meteoroloji Kurumu, hava sıcaklıklarının 1000 yıldan bu yana en yüksek değerleri bulduğunu savunuyor. Pek çok çevreci ve orman uzmanı, yangınlardan, 2006'da devlet başkanı iken SSCB'den kalma merkezi orman koruma kanununu değiştirerek Rus orman köylüsünü mağdur eden Putin'i suçluyor. TEKTONİK İKLİM SİLAHI "HAARP" (*) Ama Rusya'da resmi ve gayri resmi pek çok kişi aşırı sıcaklar ve yangınlardan ABD'yi ve batılı güçleri sorumlu tutuyor. Meşhur HAARP komplosu da bu noktada öne çıkan teorilerden birisi. Bunu çeşitli kült ve tarikatlara mensup kişilerin iddia etmesi yıllardan beri bilinen ve fazla üzerinde durulmayan bir konu. Ama ya bu iddiayı dile getiren Rus resmi yetkiliyse...! Rusya Silahlı Kuvvetleri'nde iklim uzmanı olarak çalışan Nikolay Karavayev, Rusya'ya bu yaz iklim silahıyla saldırı düzenlendiğinden emin olduğunu söyledi (Komsomolskaya Pravda Gazetesi/30 Temmuz ). Karavayev'in iddiaları şöyle: "ABD Hava Kuvvetleri raporunda net bir dille '2025 yılına kadar iklimi müttefikimiz yapmalıyız ifadesi' yer alıyor. Hatta Pentagon, günümüzde sadece sivil kuruluşların araştırma yapmaya yetkili olduğu uluslararası iklim anlaşmasından çıkmayı da düşünüyor. Bana göre ABD, iklim silahı konusunda öylesine ileri gitti ki, yakında bunu gizlemeden dünyaya sergilemeye başlayacak." Rus uzman Karavayev'e göre, Moskova'nın 40 dereceyle kavrulduğu sırada Avrupa ülkelerinde yaz nispeten daha serin geçiyor. Berlin 18, Varşova 25, Viyana 20, Paris 20 derece. Batıda Ukrayna sınırında etkisini kaybeden yüksek basınç cephesi, Karadeniz kıyılarından kuzeyde Murmansk kutup bölgesine kadar uzanıyor. Ülke sınırlarını takip eden yüksek basınç cephesi onu besleyecek ortam bulunmamasına rağmen dağılmıyor. Ne ilginçtir ki aynı tarihlerde Ankara'da da sıcaklık değerleri 40 dereceyi buldu. Oysa aynı tarihlerde Antalya veya İzmir gibi en sıcak kentlerde bile sıcaklıklar 30'lu derecelerdeydi. Rus fizikçiler de Karavayev'e katıldı ve "ABD, bize gizli iklim silahı HAARP ile savaş açmış olabilir" görüşünü öne sürmeye başladı. Moskova Devlet Üniversitesi MGU Fizik Fakültesi Profesörü Georgiy Vasilyev, ABD'nin Alaska'daki HAARP istasyonunu, jeofizik ve tektonik bir silah olarak tanımladı. Vasiliyev, şunları söyledi: "Alaska'daki HAARP istasyonu, tam güçle çalıştırıldığında, sadece bir saatte 3.5 megawatt elektrik enerjisi tüketiyor. 14 hektar alanı kaplayan 22 metrelik 180 dev anten üzerinde göklere yükselen enerji plazma kümesi oluşturuyor. HAARP çalıştırıldığı günden bu yana, dünyanın değişik bölgelerinde iklim anomalileri gözlenmeye başlandı. Kar yağması gereken yerleri güneş kavururken, Afrika'da kar yağışları gözlenmekte. Bu tuhaf olgular genelde küresel ısınmaya fatura ediliyor. Ama bize göre anomalilerin asıl sorumlusu Pentagon'un HAARP sistemidir." Ancak bu söylemin Rusya'nın resmi ağızlarından doğrulanmadığını ve yangınlarla birlikte arka plana atıldığını da belirtmek gerek. Sanki Moskova'da görünmez bir el bu "Haarp" iddialarını susturuvermişti. Çünkü bu tür komplo teorileri, bizzat özneleri tarafından psikolojik savaş taktiği olarak da kullanılıyor. Mesela soğuk savaş dönemindeki Nötron Bombası veya karıncanın kıçındaki mikro toz taneciğini gören uyduların, teoride doğruluk payı olsa da abartılarak kullanılan psikolojik savaş teknikleri oldukları sonradan ortaya çıktı. YANGINLARDA SABOTAJ KUŞKULARI Rusya Başbakanı Vladimir Putin, 3 ve 4 Ağustos tarihlerinde ülkedeki tüm bölgesel valileri Moskova'ya çağırarak bir acil durum toplantısı yaptı. Yangınlarda Çeçen veya diğer terörist parmağı araştırılırken, CIA ve MI6 rolü de gündeme geldi. Rus gizli servisi FSB şimdiye değin 50 kişiyi kundaklama şüphesiyle göz altına aldı. Yakalananlardan çoğunun Batılı NGO (Sivil Toplum Örgütleri) ile bağlantıları olduğu ileri sürüldü. ABD ve Rusya'daki "eski uzman" komplo teorisyenleri ise Rusya'daki sıcak dalgası ve yangınların, Meksika Körfezi'nde BP'yi sabote eden Rus komandolarına karşı intikam amaçlı yapıldığı inancında. (*)HAARP nedir? RADYO elektronik vericisi kısa adıyla HAARP araştırma istasyonu, 1997 yılında devreye girdi. Sırp asıllı Amerikalı bilimadamı Nikola Tesla nın manyetik teorilerinin hayata geçirildiği istasyon 3.5 megavat gücünde ve 10 MgHz boyundaki dalgaları iyonosfere gönderiyor. Haarp, belirli bir alan üzerinde güneşten bin misli daha kuvvetli enerji gönderebilme özelliği taşıyor. Uzmanlara göre, bu yapay ışınların yeryüzünden 600 km. yüksekte yansıtılarak dünyanın herhangi bir bölgesine yönlendirilmesi durumunda HAARP, bölgede mikrodalga fırın etkisi yaratıyor. Hüseyin Vodinalı Odatv.com

14 İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor KURAKLIK VE AÇLIK KAPIDA Analizler: Aşırı Hava Koşulları Tarımı Zorluyor, Konuşmalar Beyhude 13 Ağustos ta ABD nden Timothy Gardner yazıyor Küresel tahıl pazarı Rusya daki kuraklıktan sersemlemiş, Kansas ta binlerce sığırın sıcaktan telef olmuş ve Pakistan daki sellerin ölçülemeyecek tarımsal alanları yutmuş olması dünyanın küresel iklimn değişimi ile boğuşurken yaşayabileceklerine ilişkin enstantaneler. Ancak, aşırı hava koşullarının küresel besin sistemine zararlarıyla ilgili kaygılar büyürken, hükümetler iklim değişikliği ile savaşta anşlaşmışa benzemiyor. Bacalar ve egzos salgıları sıcaklıkları yükseltirken, kuraklıklar, sıcak dalgaları ve taşkınlar çok daha sık ve şiddetli olmaya başladı. Sıcaklıklar "daha ve daha fazla sıcak aşırılar ve bugüne değin görmediğimiz kadar artacak," diyor Avustralya Melnburne da Monash Üniversitesi nden bir iklim bilimci olan Neville Nicholls. Aşırı hava olaylarının sayısı arttıkça, bunlar tarım pazarlarında da yıkıma neden oluyor ve 2007 ve 2008 de fiyatlar kudurmuş borsa spekülasyonlarıyla rekora koştuğunda olduğu gibi yoksul ülkelerde besin çatışmaları yaratabilir. Abd Senatosu ikl,im yasasını kabul edemediği ve Obama yönbetimi de bunu zorlayamadığı için emisyonlarla mücadele görüşmeleri nerede ise başarısızlığa uğradı. ABD gibi, kişi başına en çok salgısı olanlar da planı zorlamada başarısız oldu, zengin ve yoksul ülkeler arasında iklim değişikliği ile savaşımın yükünün nasıl paylaşılacağı konusunda derin bir ayrılık oluştu. BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon bu hafta, Kasım da Meksika da yapılacak küresel görüşmelere değinerek "Cancun da ayrıntılı bir anlaşmaya varamayabiliriz," dedi. İklim değişikliği kötümserliği geçen yılki Kopenhag görüşmeleri hedefe ulaşamayınca artmıştı. Bu durum, ayrıca bir İngiltere Üniversitesi nin bilim insanlarının lerinden ötürü önce küresel ısınmanın etkilerini abartmakla suçlanıp sonra da aklanmaları ve bir BM iklim değişimi panel raporunun Hi,malaya buzullarının erimesini abarttığı savlarıyla daha da körüklendi. Bu arada, dünyadaki sıcaklıklar denetim dışında yükselmelerini sürdürüyor. ABD Ulusal İklim Verileri Merkezi geçen ay bu yılın ilk yarısının küresel olarak en sıcak dönem olduğunu açıkladı. Risklerin, iklim yasalarına yakıt fiyatlarını arttıracağı kaygısıyla en sert karşı çıkan ABD çiftçilerince de anlaşılmasına kadar seçmenlerin önemli birbölümü Amerikan Senatörlerini gelecek yılki yasama konusunda sıkıştırıyor. KIRIŞIKLAR Buğday fiyatları Rusya nın 130 yıldır en kötü kuraklığı yaşaması yüzünden Hazirabdan bu yana nerede ise %70 arttı. Bu Rusya Başbakanı Vladimir Putin in tahıl dış satımını yasaklamasına ve dünyanın en büyük buğday alıcısı Mısır da ve dünyanın buğday alımına bağımlı öteki ülkelerinde alarm zillerinin çalmasına neden oldu. Tarım iklim değişimi ile ilgili aşırı hava koşullarının kurbanı olabilecek yalnızca bir sektör. Ancak, dünyada milyarlarca kişinin tarımsal ürünlere güvenilir bir biçimde erişebilmesinin önemi, kötü hava koşullarının hızla bir sürtüşme kaynağı olmasına neden olacak gibi. Zaten Rusya nın buğday krizi Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Avrupa da rahatsızlık yarattı bile. "Tüm bu iklim değişikliğien konu olan bütün dünyada gıda üretiminde sorunlar yaratan gerçek kırışıklıklar başladı," diyor ABD Tarım Bakanlığı Tarım Araştırma Servisi nden bir laboratuar yöneticisi olan Jerry Hatfield. Ona göre, bu ay 2000 sığırın öldüğü orta batıdaki sıcaklık ve nem, mısır ve öteki ürünleri verimine de zarar verebilir. Londra da kurulu HSBC nin bir analisti, Nick Robins e göre aşırı sıcaklar ve kuraklığa karşı gerekli önlemler alınamazsa iklim değişikliği 2020 de G20 ülkelerinde tahıl üretimini %8,7 düşürecek. Nüfus artışıyla birlikte ele alındığında G20 lerdeki kişi başına tahıl üretimi %11,9-16,1 azalacak. BÜTÜN BAHİSLER KAYBEDİLDİ Hindistan ve pirince çok bağımlı öteki ülkelerde ürün kayıplarına yol açar kaygısı var. Merkezi Washington da olan Center for Global Development in çalışanı Peter Timmer in söylediğine göre "önümüzdeki onyılda göreceğiz ki bu sıcaklık artışları ile artık hep karşılaşacağız,". Yakın zamanda, i,klim değişiminin neden olduğu kuraklık ve ısı dalgaları çiftçileri alışkanlıklarını değiştirmeye zorlayacak. Washington daki Jüresel İklim Değişimi Pew Center dan Jay Gulledge de "Uzun erimde, ürünler büyürmü büyümezmi bahislerinin tümü anlamsız olacak," diyor. Aşırı hava koşullarının ekinler üzerindeki etkileri yalnızca anlaşılmaya başladı. Pek çok bilim insanı iklim değişimiyle artan sıcaklıklar Kuzey deki ülkelerin daha çok besin maddesi üretmelerine yarayacak.

15 Onyıllardır bilim insanları küresel ısınmanın bitkiler üzerindeki etkilerini yalnızca artan sıcaklıklar ve seralardaki karbondioksit gazı açısından inceledi. Sel ve kuraklıkların ya da yüksek sıcaklıkların etkisi ile hasadın azalmasına bakmadılar. Gulledge "Bu konuda bilim dünyasının ciddi yanlışları var," diyor. "Bu sürede iklim bilimi çok gelişti, ama bu konu çok az ilgi gördü." (Ek bilgiler Emma Ashburn, Oslo dan Alister Doyle, Londra dan Gerard Wynn ve Singapur dan David Fogarty den; Russell Blinch ve Mohammad Zargham düzenledi) Amazon Başka Bir Kuraklığa Daha Gidiyor 06 Eylül de PERU dan Patricia Velez ve Alfredo Loayza yazdı Kuraklık Peru nun AmazonIrmağının düzeyini son 40 yılın en alçak düzeyine indirdi ve son on yılın en kötü kuraklığı sırasında yıkıcı kuraklık döneminde Güney Amerika yağmur ormanları bişçip geçtiği 2005 te yaşanan minimumun da altında. Peru ve Brezilya daki bilim insanları yılın bu dönemleri için tipik olan yağmurların yokluğu yağışlı dönem başlayana kadar birkaç hafta daha sürecek. Ama nemi Amazon dan uzaklaştıran yoğun kasırga mevsiminde kuruluğun sürmesinden de kaygılanılıyor. "kasırgaların oluşu çok ilişkili, daha çok kasırga bizim için daha az ytağmur demek," diyor Başkent Lima dan 500 mil uzaktaki Iquitos ta Peru meteoroloji servisinin başı olan Marco Paredes. "Bu ters bir ilişki." Nehrin beslenme bölgesi Peru da başlıyor ve meteoroloji servisi Cuma günü Amazon kenti Iquitos ta nehrin düzeyinin denizden yükseltisinin 347 feet, son ciddi kuraklıktakinden 19.6 inch daha aşağı düştüğünü açıkladı. Görevliler kuraklıkların şiddet ve sıklığının çok daha artacağından kaygılı. "Bu durum kritik," diyor Peru sivil savunma ajansından Robert Falcon ve besin kıtlığı ve hastalıkların patlamasından korkulduğunu belirtiyor. "Bilim insanları iklim değişimlerinden ötürü bu olaylar sıklaşacak ta diyor." Falcon beş yıl önce yaşanan kuraklıkla bağlantı kuruyor, o zaman düşen su düzeyleri Amazon un motorlu tekne ağını oluşturan göller, nehirler ve derelerin bağlantılarını kesmişti. Nehirler kuruduğunda binlerce kişi, balıklar ve tekneler karaya oturmuş ve nehirlerin kıyılarında çatlayan kirlerini açığa çıkarmıştır kuraklığı sırasında bilim insanları bunun biraz kasırga mevsimi ile kışkırtılmış olduğunu ve kasırgaların da çok sayıda rekor kırdığı ve New Orleans ı yıkan Katrina fırtınasına neden plduğunu anımsatıyor. Ulusal Okyanus ve Atmosfer İdaresi bu yıl adı konmuş fırtına öngörmüş, bunun 8-14 ü kasırgaya dönüşmüş,bu nerede ise 2005 in 15 kasırgalık rekoruna erişmişti. Bu yüzden yağış azlığınınsürmesi bekleniyor. "Öngörüler bu düşük yağış durumunun gelecek iki üç haftada da süreceğini gösteriyor, bu yüzden de su düzeyi şimdikinden cm daha da düşecek," diyor Paredes. (Terry Wade ve Sandra Maler düzenledi) reserved Thomson Reuters 2010 All rights Yetkililere Göre Sıcaklık Rus Tarım Üretimini Çok Kötü Etkiledi 30 Temmuz da Rusya dan Aleksandras Budrys yazdı 29 Temmuz da geride Rus kenti Voronezh kentinde yanan ağaçların arasında kürek çekenler. Foto: Vladimir Lavrov Onlarca yıldır Rusya nın yaşadığı en kötü kuraklık bazı bölgelerde hiç değilse son 7 gündür gerilemeye başladı, buralarda tarımsal üretime daha çok ciddi zarar beklenmiyor. Dünyanın en büyük tahıl dışsatıcısı oklan Rusya nın bazı bölgelerindeki kuraklık, Temmuz da küresel pazarlardaki fiyatların bu yılki doruğuna çıkmasına ve ABD buğday pazarındaki 1973 ten bu yana en büyük aylık sıçramaya neden oldu. Tahıl tüccarları, analistlerin küresel en büyük hasatlardan sonra son iki yılda biriken stoklardan ötürü arz sıkıntısı olmayacağına işaret etseler de, koşunun süreceği belirtileri olduğunu söylüyor.

16 Uluslararası Tahıl Konseyi, kuraklık ve sellerin, anahtar durumdaki Kara Deniz bölgesinde hasat öngörülerinin 13 milyon ton eksiği ile 631 milyon tona indirilmesine etkisini doğrulayıp, yine de bunun bugüne kadar ki üçüncü en yüksek rekolte olduğuna dikkat çekiyor. "Uzayan kuru havalar ve yüksek sıcaklıklar Rusya, Kazakistan, Ukrayna nın bazı kesimleri ve AB nin kuzeybatı bölgelerinde ürünü önemli ölçüde azaltmışken, Kanada ve güneydoğu Avrupa daki nemli havalar ve seller de Kanada ve Avrupa nın bazı bölgelerinde zararlı olduğunu" açıkladı IGC Salı günü. Rusya Hidrometeoroloji Servisi (Rosgidromet) Tarımsal Kestirimler Dairesi Başkanı Anna Strashnaya, Reuters a ileri bir ürün kaybı olasılığının zayıf olduğunu söyledi. "Tahıla daha çok zarar geleceğini düşünmüyorum," dedi. "Şimdi kalanı hasat edeceğiz." Bu, SovEcon tarım analistleri başkanı ve CEO su Andrei Sizov Sr un Çarşamba günkü demecini doğruluyor. "Esas olarak, en büyük kayıplar geride kaldı. Kavrulanlar kavruldu," diyordu Sizov Çarşamba günü Reuters a. YAĞMURLAR GELİYOR Rosgidromet önümüzdeki günler kuzeybatıda ve Avrupa Rusya sının orta bölümlerinde şiddetli yağışlar öngörüyor, bugüğnkü 40 Cın üzerindeki sıcaklıklar da 5-8 derece kadar düşecek. AmA, kuraklıktan en çok etkilenen Volga boyu bölgelerde önümüzdeki 7 günde yağış beklenmiyorave C arası sıcaklıklar sürecek. Bundan önceki yıllık rekorları aşan sıcaklıklar ölçülmüştü kuzeybatı, orta ve Volga Federal bölgelerinde Temmuz ayında. "Aslında yağışların olmayışı çiftçilerin kalanı biçmesini sağlıyor," diye yorumluyor Strashnaya. Rus resmi görevlileri ürün tahminlerinde çok dikatli, ama ekonomi bakanlığı bu yılın ürününün son resmi öngörüden 5 milyon ton eksiği ile 80 milyon ton olacağını söyledi. Analistler üretimin ülkenin dışsatımını yarıya indirecek şekilde 70 milyon tonun altına inebileceğini söylüyor. Strashnaya Rusya nın ekmek sepetlerinden biri olan Kuzey Kafkasya daki ürünün iyi olduğunu ve bunun öteki bölgelerdeki hasarı biraz hafiflettiğini belirtiyor. Urallar da da sıcaklık duruyor. Hasatın henüz başlamadığı Sibirya ve Uzak Doğu nun pek çok bölgesinde de, gelecek birkaç gün bolca yağış bekleniyor. UKRAYNA DIŞSATIMI BELİRLİYOR Kuraklık ve taşkınlardan kaynaklanan kendi sorunları ile boğuşan komşu Ukrayna da gümrük örgütü tahıl dışsatımına yeni kısıtlamalar getirildi. Ukrayna Üreticiler ve Tüccarlar Birliği UAC başkanı Serhiy Stoyanov a göre "Bu tahıl dışsatımına açık bir yasaktır,". Analistler de Ukrayna nın sıkıntılı büyüme mevsiminden ötürü tahıl sıkıntısına hazırlık yağma durumunda. ProAgro danışmanlıktan Mykola Vernytsky e göre "Bu son karar hükümetin ülkede tahıl sıkıntısı doğmasından korktuğunu ve denetimlerin tahıl dışsatımını zorlaştırıcı ve sınırlayıcı şekilde arttırıldığını gösteriyor,". Bir başka Kara Deniz tahıl üreticisi de Romanya da ekilen yerlerin dörtte üçünden 4,4 milyon ton buğday hasat edildiği, ancak sellerden ötürü bunun beklenenin %15 altında kaldığı belirtiliyor. Romanya nın güney Kara Deniz komşusu Bulgaristan ın ise yeni üründen, başta İspanya, İtalya ve Portekiz e olmak üzere ton kadar sattığı bildiriliyor. Ayrı bir 110,000 ton ise yüklenmiş durumda. Bulgaristan ın hasadının hava koşullarından ötürü geçen yılın altında olacağı bekleniyorolsa da, çifçi ve tüccarlar dışsatımın geçen yıldaki gibi 1.4 milyon tona erişeceğini düşünüyor. (Keiron Henderson düzenledi) 11 Ağustos ta Singapur dan David Fogarty & Ho Binh Minh 7 temmuz da Bangkok un 80 km kuzeyinde Ayutthaya da pirin.ç tarlasında çalışan bir çiftçi. Foto: Reuters/Sukree Sukplang Bilim insanlarına göre, çiftçiler çalışma yöntemlerini değiştirmez ve sıcağa daha dayanıklı çeşitlere geçmezlerse, yükselen sıcaklıklar pirincin büyümesini yavaşlatıp üretimi düşürecek. Pirinç dünyanın en önemli ekinlerinden biri ve Asya ve Afrika halkları için temel bir besin,dünya üretiminin %90 ı Asya da yapılıyor. Üretimdeki bir düşüş fiyatları yükseltebilir ve bunun artan nüfusla birlikte daha fazla açlık ve besin güvenliği sorunu yaratmasından korkuluyor. San Diego da Kaliforniya Üniversitesi nden Jarrod Welch in yönetimindeki araştırıcılara göre, gerçek nedenler tam bilinmese de gece sıcaklıkları arttığında pirinç üretimi düşüyor. Bu ekibin ABD NAS Dergisi ndeki online yayınlarına göre "az sayıda ayrıca dışında, sıcaklık ve pirinç üretimini araştıran çalışmaların hemen bütünü günlük ortalama sıcaklığa odaklanmıştı,".

17 Önceki çalışmalarda daha yüksek gündüz sıcaklığı bir dereceye kadar yararlı oluyor, fazlası zararlıdır. Fakat daha yüksek günlük minimum ya da gece dönemi sıcaklıkları bütün kazanımları azaltabiliyor ya da yok ediyordu. Çalışmanın Asya nın tropikal ve subtropikal bölgelerinde çiftçilerce yönetilen pirinç tarlalarında sulamalı pirinç üretiminde günlük maksimum ve minimum sıcaklıkların etkisini inceleyen çalışma olduğuna inanılıyor. Filipinler deki Uluslar arası Pirinç Araştırma Enstitüsü ve ABD Gıda ve Tarım Örgütü nden araştırmcıları da kapsayan ekip altı Asya ülkesinden 227 sulamalı pirinç çiftliğinin verilerini inceledi. BİRİCİK Veriler, IRRI nin Çin, Vietnam, Filipinler, Endonezya, Tayland ve Hindistan da yoğun biçimde yönetilen sulamalı pirinç çiftliklerindeki üretkenlik üzerine yürüttüğü yaptığı bir araştırmanın arasındaki altı yılı kapsıyor. "Çalışmamız özgül, çiftçilerin tarlalarından, gerçek dünya koşullarında toplanan verileri kapsıyor," diyor Welch. Uzun süreli veriler kullanılarak, araştırmacılar son 25 yılda artan sıcaklıkların çalışma alanının değişik yerlerinde verimi %10-20 düşürdüğünü bulmuşlar. Gece sıcaklık artışları, yılın hangi çeyreğinde ve nerede bulunulduğuna bağlı olarak, 0,3-0,6 C arasında değişiyor. Welch Reuters a telefonla "Maksimum sıcaklıklarda bir artış görülüyor, ama gece sıcaklıklarında çok daha belirgin bir artış var," demekte. Bu gelecekteki ürün kayıplarının daha yüksek gece sıcaklıklarının gündüz sıcaklıklarındaki artışın bütün yararını silip süpüreceği anlamına geliyor. Ancak gündüz sıcaklıklarındaki keskin daha yüksek artışlar da, bitkiler gerilim altına girdiğinden ötürü verim düşmesine neden olduğu IRRI ve öteki araştırmacıların buluguları arasında. IRRI ısıya dayanıklı türler de geliştiriyor. Welch e göre bazı bölgelerdeki çiftçiler ana büyüme mevsimini daha serin dönemlere kaydırarak değişime uyum sağlayabilirler. "Pirincin büyütüldüğü bölgeler çok ısındığında bunu daha serin yerlere kaydırmak ta olası," diyor Welch. Ama Vietnam gibi bazı bölgeler Mekong Delta sında yılda üç ürün alıyor, en yüksek verimi de kuru mevsimde elde ediyor. Üretimi daha serin bölgelere kaydırmak dev sorunlar yaratabilir. (Manash Goswami düzenledi) Çinde Daha Yüksek Sıcaklıklar Tarımsal Üretimi Azaltıyor 02 Eylül de Çin den Tan Ee Lyn yazdı Sera gazlarında ötürü ikim daha sıcak olduğundan, Çin li bilim insanları da Çin de tarımda kullanılan tatlı suyun azalacağı ve önümüzdeki yıl üretimin düşeceğini öngörüyor. Nature da yayınlanan bir makalede Çin deki sıcaklıklarn 1960 tan bu yana 1,2 C arttığını ve 2100 e kadar 1-5 C daha artacağını belirtiyorlar. Pekin Üniversitesi İklim Atraştırma Merkesi nden Shilong Piao nun önderliğindeki araştırmacıla "Bu boyuttaki bir yaz ısınması kaçınılmaz olarak buharlaşma-terlemeyi arttırıyor, tarımda su kıtlığı t5ehlikesini arttırıyor," diye yazıyor. "İklim değişimi 2050 de nety %13 üretimazalmasına neden olacak." Terleme buharlaşmaya benzer ve suyun bitkiler üzerinden kaybı anlamınangelir. Yazarlar 21. Yüzyılın ortalarında npirinç ürününün %4-14 arasında, buğdayıjn 2-20 arasında mısırın da %0-23 arasında azalmış olacağını öngörüyor. Çin dünya sürülebilir topraklarının yalnızca %7 sine sahip ve dünya nüfusunun %22 sini beslemek durumunda. Mutlak teri,mlerle bakıldığında su kaynaklareın devasa görünse de, bu dünydaki su kaynaklarının kişi başına %25 i kadar. İklimi, toıplam su kaynaklarının %18 i ama sürülebilir toprakların %65 inin bulunduğu kuzey kesiminde hava daha kuru olmaya başladı bile. Bu arada, güney kesimde de şiddetli yağışlar ve seller görülüyor. Zaten kıt olan su kaynakları azalırken, artan sıcaklıklar da zararlıların yayılmasına neden oluyor. " döneminde ülke çapında, buğday ürününde görülen % 4.5 azalma artan sıcaklıklara bağlanııyor," diye yazıyor araştırmacılar. Çi,n tarım bakanı Temmuz da Çin in gelecek 10 yılda pirinç, buğday ve mısır gibi tahıllardaki gereksinimi karşılama görevi ile karşı karşıya olduğunu açıkladı. Çin geçen yıl bir rekor kırarak milyon ton tahıl rekoltesine ulaştı, ama önümüzdeki onyılda, 2008 sonundaki 1,32 milyardan 2015 te 1,39 milyara ulaşacak olan nüfusunu besleyebilmesi için yıllık üretimini an az 4 milyonn ton daha arttırmak zorunda. (Ron Popeski düzenledi)

18 Bilim İnsanları: Avustralya Tarımı İklim Çalkantısı İle Yüzyüze 04 Ağustos ta Avustraya dan Bruce Hextall yazdı Önde gelen bir bilim insanının geçen Salı günü söylediğine göre dünyanın en büyük besin dışsatıcılarından biri olan Avustralya da tarıma elverişli topraklar iklim değişimi yüzünden küçülme tehlikesi altında. Değişen iklim kurak güneyde üretrim düşerken kuzeyde daha çok tahıl üretilebilmesi için çokj daha marjinal yerler tarlaya açılıyor ve Avustralya nın dünyada dördüncü büyük tahıl dışsatıcısı durumuntehdit altında. Ülkenin çokça verimsiz ve kırılgan topraklarının tarım endüstrisini iklim değişimine duyarlı kıldığını söyleyen hükümet destekli örgüt olan CSIRO nun İklim Uyumu projesinin başkanıolan Andrew Ash. "Geçen 12 yıl boyunca güçlü bir kuruma eğilimine sahibiz ve şimdi bunun iklim değişiminin bir belirtisi olduğunu düşünüyoruz," diyordu Ash Brisbane de toplanan Dünya Toprak Bilimleri Kongresi ertesinde. Toprak kullanımında gereksindiğimiz ana değişikliğin Avustralya nın şimdi kullandığımız tarım topraklarının %60 ını azalmaktan korumak olduğunu söylüyor. "Kenar kesimlerinde üretim sahalarının daralması çok olası," diyor, şimndi yüksek yağış alan öteki bölgelerde üretim artacak olsa da, Victoria gibi bu bölgelerin de daha kurak olması bekleniyor. Bu yüzden bu bölgeler hububat üretimine daha elverişli olabilir, diyor. Avustralia nın da gelecek onyıllarda daha sıcak olması bekleniyor ve özellikle güneyde sulama için gereken ve akarsular ve barajlardaki su kısıtlanacak, çalınyangınlarının artma tehlikesi de artacak. Bu nda toprağı etkilkeyecek, çünkü çalılar su, azot gibi besleyiciler ve fosfor gibi başta gelen sera gazı olan karbondioksitin çevrimi ve depolanmasına da yardımcı. KUZEYE Ash e göre daha ısı dayanıklı türleri ekmek ve gelişimlerinin ilk aşamalarında bitkileri korumak için geri dönüşümlü plastik örtüler kullanmak gibi teknolojik değişiklikler iklim değişiminin olumsuz etkilerine karşı işe yarayabilir. "Bazı çiftlik bölgelerinde yeni teknolojilerle bile daha geniş toprak kulşlanımı değişikliklerine gitmemizin gerektiği noktadayız," diyor Ash. "Bugün bunun en açık örneği, su kaynaklarının azalışı ve güney Avustralya nın daha kuru oluşu karşısında, halkın kuzey Avustralya ya yönelmeye başlamasıdır". Bu kuzeyde buğday, pamuk ve fıstık gibi başka ürünlerin ekildiği alanların artışının güneyde düşen üretimi denkleştirmesi demek. Ancak, kuzeyin sulama için su sağlayan ayrı bir nemli mevsimi olsa da, Ash e göre kuzey Avustralya nın toprak kalitesinin tarıma elverişli olması gibi sorunlar da var. Ülkenin tarımsal üretimi uzun süredir iklimdeki ciddi salınmlardan etkileniyor ve bilim insanları gelecek onyıllarda çok daha aşırı durumlar bekliyoreven. Güney Avustralya da geçen onyılın büyük bölümünde yaşanan kuraklık bazı yıllarda bitkisel üretimi yarıyta indirdi. Zaten, dünyanın en büyük lif dışsatıcısı olan Avusatralya nın pamuk üretimi de azalan sulama suyuyla ciddi düşüşler yaşadı. Bu yılki pamuk üretimi iyileştirilmiş türlerle verim arttırılmış ve hastalık riskleri azaltılmışken iken bile 2001 deki rekor üretim olan 3,4 milyon balyadan 1.6 milyon balyaya düştü (her tonda 4.4 balya var). Sulamaya bağlı olan pirinç üretimi de 2005/06 daki 1 milyon tondan 2009/10 da 205,000 tona düştü. "Bütünü ile bakınca tarımda kullandığımız alanlar pek azalmaytacak olsa da, onları nasıl kullanacağımızda önemli değişimler olacağını düşünüyorum kuruyan ve artık tarım yapamayacağımız yerlerde çok fazla otlaklar olacaktır," diyor Ash. (Ed Davies ve David Fogarty düzenledi) Thomson Reuters 2010 All rights reserved Yağmur, Buğday Kalitesinin Düşürdü, Ekmek Zammı Kapıda Buğday, 28/07/2010 Ekmek Sanayii İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Çetin Keçeli aşırı yağışların buğdaydaki glutenin (güç) düşmesine neden olduğunu, buna bağlı olarak da ekmek zammının kapıda olduğunu söyledi. Ekmek Sanayii İşverenler Sendikası Başkan Yardımcısı Çetin Keçeli, aşırı yağışların buğdaydaki glutenin (güç) düşmesine neden olduğunu, bu durumun, kilosu 45 ile 55 kuruştan alınan kaliteli buğday fiyatını 65 kuruşa, bir çuval kaliteli un fiyatını da TL`den 42 TL`ye çıkarmaya başladığını belirterek, "Ramazan bayramına kadar gelişmeleri değerlendireceğiz. O süreç içerisinde kaliteli buğday fiyatlarındaki artış devam eder, un fiyatları belli noktaya çıkarsa, o zaman Ramazan bayramından sonra ekmeğe zam kaçınılmaz olur" dedi. BUĞDAY GLUTENİ 28`DEN 23`LERE DÜŞTÜ Keçeli, Türkiye de buğday rekoltesinin her yıl yaklaşık 18 milyon ton olduğunu, bu yıl sıcakların etkisi ile 25 milyon ton buğday rekoltesi beklendiğini belirterek, Trakya bölgesinden Çanakkale `ye kadar olan bölgeyi, hatta Orta Anadolu`da Konya`yı olumsuz etkileyen aşırı yağışların buğdayın başağındaki özü olan gluteni

19 düşürdüğünü söyledi. Keçeli, "Normalde 28 olması gereken gluten, 20-23`ler seviyesine düştü. Bu da kaliteli un üretimi engelleyen bir unsur oluşturdu. Zarar yeni yeni ortaya çıkıyor" dedi. Yağışlardan Adana ve Doğu Anadolu`nun bir kısmının etkilenmediğini belirten Keçeli, "Adana bölgesinde sıcakların erken başlaması ve ürünün erken alınması nedeni ile yağışlardan etkilenmedi" dedi. FİYATLARIN DÜŞMESİ GEREKİRKEN, DURDU VE ÇIKTI Yağışların, bu yıl beklenen 25 milyon ton buğdayın dörtte birine zarar verdiğini söyleyen Keçeli, "Yaklaşık 4-5 milyon ton buğdayın yağışlardan etkilendiği tahmin ediliyor" dedi. Bu durumun buğday fiyatlarını olumsuz etkilediğini vurgulayan Keçeli, şu anda tüccarın köylüden kilosu, 45 ile 55 kuruştan aldığı kaliteli buğday fiyatının 65 kuruşu bulduğunu, kaliteli buğdaya talebin artmasının da un fiyatlarını etkilediğini bildirdi. Birinci sınıf bir çuval un fiyatının da TL`den, 42 TL`ye çıkmaya başladığını açıklayan Keçeli, "İyi una rağbet artacağı için fiyatlar ileriki günlerde artabilir" dedi. Buğdayın kalitesinin düzeltilmesi ve fiyatlardaki artışın önlenebilmesi için ithalata ihtiyaç duyulabileceğini kaydeden Keçeli, ancak yüksek rekolte beklentisi nedeni ile Tarım Bakanlığı`nın, 1 Haziran 2010`da ihracat amaçlı yapılan buğday ithalatını kapattığını hatırlattı. Keçeli, "Un fiyatları yağmurdan dolayı arttı. Yoksa yeni mahsul çıkmış ve çok fazla buğday var ve düşmesi gerekirken fiyatlar durdu ve çıktı. Buğdayın kalitesini düzeltmek için 2-3 milyon ton ithalat yeterli olabilir" dedi. UN FİYATLARI BELLİ NOKTAYA ÇIKARSA, RAMAZAN SONRASI EKMEĞE ZAM KAÇINILMAZ OLUR Fiyat artışının sürmesi halinde un fiyatlarının artabileceğini söyleyen Keçeli, "İthalat serbest bırakılmazsa un fiyatları artar. Bu durum ekmek fiyatlarına yansır. Biz üyelerimizi bekleteceğiz. Ramazandan bayrama kadar olan gelişmeleri değerlendireceğiz. Ramazanda zam yapmayacağız. O süreç içerisinde kaliteli buğday fiyatlarındaki artış devam eder, un fiyatları belli bir noktaya çıkarsa, o zaman Ramazan bayramından sonra ekmeğe zam kaçınılmaz olur" dedi. Keçeli, una zam gelmesi halinde fiyatın yüzde 10 artabileceğini, bunun da İstanbul`da 300 grima 50 ile 80 kuruş arasında satılan ekmek fiyatlarına aynı oranda yansıyabileceğini söyledi. BUĞDAYIN KALİTESİ EKMEK YAPMAYA MÜSAİT DEĞİL İstanbul Fırıncılar Odası üyesi Yılmaz Kaya, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı`nın ihracat öncesi buğday ithalatını kapattığını belirterek, "Burada yağmurlar hesaba katılmadı. Tarım Bakanlığı önlem alacaktır" dedi. Yağışlar nedeni ile şu anda buğday kalitesinin ekmek yapmaya müsait olmadığını bildiren Kaya, "Bu durumu Marmara Bölgesi Değirmenciler Birliği`ne ilettik" dedi. Buğday kalitesinin düşmesi ile birlikte tüccarın, elindeki kaliteli buğdayı yüksek fiyatla satmaya başladığını, bunun da un fiyatlarını artırdığını belirten Kaya, "Kaliteli un fiyatları 3 TL civarında arttı. 38 TL`ye alırken şimdi 41 TL`ye alıyoruz" dedi. Kaliteli buğday bulmakta zorlandıklarını dile getiren Kaya, "Biz harman sezonunda bin ton buğday alıyorduk. Şu anda bin bin tonluk bir aylık stoğum kaldı. Bulursam yüksek fiyatla bulacağım. O da fiyatlara yansıyacak" dedi. 30 TEMMUZ`DA TMO VE TÜRKİYE UN SANAYİCİLERİ FEDERASYONU GÖRÜŞECEK Marmara Bölgesi Değirmenciler Birliği Başkanı Seçkin Öztürk, yağışların yüzde 25 verim kaybına neden olduğunu bildirdi. Tarım Bakanlığı`nın, ihraç amaçlı yapılan buğday ithalatını kapattığını, bu durumun "buğday ithalatı kapandı" şeklinde anlaşıldığını belirten Öztürk, "Vatandaş depo yaptığı için fiyatlarda hafif bir çıkma var" dedi. TMO ile Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu`nun 30 Temmuz tarihinde görüşeceğini, kendilerinden de iki temsilcinin bu görüşmede bulunacağını belirten Öztürk, "Türkiye genelinde rekolte nedir, kalite nedir o zaman görüşülecek" dedi. İstanbul Çatalca`da Binkılıç Beldesi`nde ekmek fabrikası sahibi olan Yusuf Bektaş, bir ay önce 38 TL`den aldıkları 50 kiloluk bir çuval unu, şimdi 44 TL`den almaya başladıklarını söyledi. Bektaş, toptancıların kendilerine una zam geleceği uyarısı yaptıklarını da sözlerine ekledi. Kaynak: ANKA

20 İKLİM Değişikliği Halkları Vuruyor TAŞKINLAR COĞRAFYA AYIRT ETMİYOR Birleşmiş Milletler e Göre Etyopya da Seller 270,000 Kişiyi Tehdit Ediyor 31 Ağustos ta Etyopya dan Barry Malone yazdı BM, ülkede beklenen aşırı yağışlardan kaynaklanan şiddetli sel riski nedeniyle hükümet verilerine göre çeyrek milyondan fazla Etyopya lının tehdit altında olduğunu bildirdi. BM İnsani Yardım Çalışmaları Eşgüdüm Ofisi (OCHA) geçen haftaki selleri izleyen çamur akmasından ötürü 19 kişi öldü ve hemen hemen 12,000 kişiye de yer değiştirildi. OCHA açıklamasında yerel yetkililere değinerek "Amhara Bölgesindeki 270,000 kişi sellerden etkilenebilir" diyordu. Seller Haziran Eylül ayları arasındaki yağışlı dönemlerde Etyopya nın alçak bölgelerini etkiler da 1,000 den çok kişi ölmüş ve 300,000 den çoğu da evsiz kalmıştı. "Son günlerde doğu Amharra çukurluklarında ve Somali bölgesindeyeni seller bildiriliyor" deniyor açıklamada. Plana göre ilk yardım için 6.8 milyon $ gerekli. Ülkenin afet yönetimi ofisi daha düşük öngörüde bulup gelecek ay beklenen sellerden 153,000 kişinin etkilenebileceği ve bunların %25 inin evlerinden olacağını öngörüyor. Selleri izleyen bir yardım çalışanının Reuters e söylediğine göre "İyi bir yardım planının olması gerekli". "Meteoroloji ofisinin verileirne göre Eylül boyunca da şiddetli yağışlar sürecek." OCHA nın açıklamasına göre daha yüksek yerlere kaçan neredeyse 5,000 kişiye ulaşılamıyor. Önemli seller ülkenin tarıma dayalı ekonomisine zareart verdi, binlerce sığırı seller götürdü, ekinler zarar gördü ve yollar su altında kaldı. (George Obulutsa ve Andrew Dobbie düzenledi) Tropik Fırtına Güney Çini Vurdu ve Daha Çok Yağış Getirdi 24 Ağustos ta Çin den REUTERS bildirdi 23 Ağustos ta Çin in Liaoning Eyaleti nde Dandong un Gulozi kasabasında su basmış bir yolda yiyecek torbası ile yürürken Foto: Reuters/Stringer Güney Çin, devlet medyasının bildirdiğine göre bu yıl nerede ise 3000 kişinin ölümüne neden olan bir tropikal fırtına dizisinin yeni bir darbesi ile gelen şiddetli yağışlar ve rüzgarlarla boğuşuyor. Tropik Mindulle fırtınasının önce komşu Guangdong eyaletine uğrayıp ve belki de Vietnamı etkileyip Pazartesi ya da Salı günü güneydeki ada eyaleti Hainan a varması berkleniyor,. Habere göre gemlerin limanlardan ayrılması yasaklandı ve den çok balıkçı teknewsi de güvenli limanlarda korumaya alındı. Kauçuk üretilen bu bölge çekici bir turizm alanı. Hong Kong Gözlemeviş nden Chan Siu-wai fırtına fazla büyük olmayabilir, "Bu yıl Hainan adasına yakın seyreden daha şiddetli fırtınalara yaşandı. Bu kereki bu yılın en şiddetlisi olmayacak," diyor. Kuzeydoğu Çin de Kuzey Kore sınırındaşiddetli yağışlardan sonra Yalu Irmağı seddelerini yıkınca 250,000 i aşkın kişi boşaltıldı. En az dört kişi de öldü. Düzinelerle köyün dünyayla ilişkisi kesildi, Xinhua ya göre. Kuzey Kore sınırın kendi yanında hafta sonunda 5,000 kişinin boşaltıldığını bildirdi. Bu yıl Çin in büyük bölümünde şiddetli yağışlar ve çamur akıntıları zarar verdi. Bu ayın başlarında kuzeybatı Gansu eyaletindeki Zhouqu da aşırı yağışlardan sonra çamur selleri kasabayı basınca yaşanan yılın en kötü heyelanında en az 1435 kilşi öldü. Komşu Longnan ve Sichuan eyaletlerinde de fırtınalardan düzinelerle insan öldü.

2014 dünyanın en sıcak yılı olabilir

2014 dünyanın en sıcak yılı olabilir 2014 dünyanın en sıcak yılı olabilir Prof. Dr. Etem Karakaya: Ocak itibariyle neredeyse hiç kar yağmadı. Dünya Meteoroloji Örgütü (WMO) 2014 Mayıs ayını dünyanın en sıcak ayı ilan etti. Bu yıl dünya tarihinin

Detaylı

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır.

ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır. ÇYDD: su, değeri artan stratejik bir nitelik kazanacaktır. 2017 Dünya Su Günü Bildirisi 2016 yılı, ilk kayıtların tutulduğu 1880 yılından bu yana en sıcak yıl olarak kayda geçti. 2 yüzyıl, dünya ortalama

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE. Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016

SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE. Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016 SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER ve TÜRKİYE Rifat Ünal Sayman Direktör, REC Türkiye SBE16 Swissotel, İstanbul 14 Ekim 2016 Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Ø Bağımsız, tarafsız ve kâr amacı gütmeyen uluslararası bir

Detaylı

Harita 12 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası

Harita 12 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası AFET YÖNETİMİ Kütahya ve çevresi illeri yoğun deprem kuşağında olan illerdir. Bu çevrede tarih boyunca büyük depremler görülmüştür. Kütahya ve çevre iller doğal afet riski taşıyan jeolojik ve topografik

Detaylı

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik

Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik TARIM VE EKONOMİ Tarım, yeryüzündeki belli başlı üretim şekillerinden en gerekli ve yaygın olanıdır. Tarımın yapılış şekli ve yoğunluğu, ülkelerin gelişmişlik düzeyine bağlıdır. Bazı ülkelerde tarım tekniği

Detaylı

SONUN BAŞLANGICI KÜRESEL ISINMA HÜLYA KUZU METİN ÇİVİLER LİSESİ/ANTALYA

SONUN BAŞLANGICI KÜRESEL ISINMA HÜLYA KUZU METİN ÇİVİLER LİSESİ/ANTALYA SONUN BAŞLANGICI KÜRESEL ISINMA HÜLYA KUZU METİN ÇİVİLER LİSESİ/ANTALYA Küresel ısınma nedeniyle ortaya çıkan trajik görüntüler 31 Temmuz 2009 Humboldt buzulunun erimesinden sonra geriye kalanlar. 27 Ekim

Detaylı

Kuraklıkta Son Durum. Esin ERTEK TSKB Ekonomik Araştırmalar erteke@tskb.com.tr

Kuraklıkta Son Durum. Esin ERTEK TSKB Ekonomik Araştırmalar erteke@tskb.com.tr Esin ERTEK TSKB Ekonomik Araştırmalar erteke@tskb.com.tr Ağustos 2014 2013-2014 kış döneminde ülke genelinde etkisi hissedilen meteorolojik kuraklık, 2014 ün ilk yarısında bölgesel olarak devam etti. Türkiye

Detaylı

Enerji ve İklim Haritası

Enerji ve İklim Haritası 2013/2 ENERJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Enerji ve Çevre Yönetimi Dairesi Başkanlığı Enerji ve İklim Haritası Uzm. Yrd. Çağrı SAĞLAM 22.07.2013 Redrawing The Energy Climate Map isimli kitabın çeviri özetidir.

Detaylı

Son 100 yılın en büyük 25 depremi

Son 100 yılın en büyük 25 depremi Son 100 yılın en büyük 25 depremi Son 100 yılda teknolojideki gelişmeler, depremlerde ölü sayısını azaltmakta çok az etkili oldu. 21.09.2017 / 09:38 Meksika'da 200'den fazla insanın yaşamını yitirdiği

Detaylı

Hava Durumu İKLİM İklim Değişiyor Peki Siz Bunun Farkında mısınız? Sera Etkisi Ve İklim Değişikliği En önemli sera gazları Karbon dioksit (CO2) Metan (CH4) Diazot monoksit(n2o) İklim Değişikliğine Sebep

Detaylı

İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir.

İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir. Küresel Isınma İnsanlar tarafından atmosfere salınan gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasına küresel ısınma denmektedir. fosil yakıtların yakılması, ormansızlaşma,hızlı

Detaylı

Entegre Acil Durum Yönetimi Sistemine Giriş

Entegre Acil Durum Yönetimi Sistemine Giriş İstanbul Teknik Üniversitesi Geomatik Mühendisliği Bölümü CBS & UA ile Afet Yönetimi Entegre Acil Durum Yönetimi Sistemine Giriş Amaçlar (1) Kriz yönetimi kavramının tartışılması Tehlike, acil durum ve

Detaylı

Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri

Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri Küresel İklim Değişikliği ve Ülkemize Etkileri Küresel İklim Değişikliği Nedir? Çeşitli gaz ve çevre kirliliği gibi olaylar sonucu atmosfer incelmeye başlamıştır.böylece güneş ışınları dünyaya daha fazla

Detaylı

'Şaibeli para transferlerinde Türkiye 26'ncı'

'Şaibeli para transferlerinde Türkiye 26'ncı' 'Şaibeli para transferlerinde Türkiye 26'ncı' Valeria Perasso BBC Muhabiri Küresel Finansal Dürüstlük Örgütü nün (GFI) hazırladığı Kara para dolaşımı raporunda Türkiye nin yılda ortalama 3,5 milyar dolarlık

Detaylı

PROJE KONUSU NASIL BULUNUR? Prof. Dr. Turan GÜVEN

PROJE KONUSU NASIL BULUNUR? Prof. Dr. Turan GÜVEN PROJE KONUSU NASIL BULUNUR? Prof. Dr. Turan GÜVEN PROJE KONUSU SEÇERKEN ŞU SORULARIN CEVAPLARI ARANMALIDIR : 1. Proje yapmam için bir gerekçem var mı? 2. Niçin proje yapacağım? 3. Projemin amacı nedir?

Detaylı

World Energy Outlook Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011

World Energy Outlook Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011 World Energy Outlook 2011 Dr. Fatih BİROL UEA Baş Ekonomisti İstanbul, 1 Aralık 2011 Bağlam: halihazırda yeterince kaygı verici olan eğilimlere yeni zorluklar ekleniyor Ekonomik kaygılar dikkatleri enerji

Detaylı

DÜNYA DA BU HAFTA 14 18 ARALIK 2015

DÜNYA DA BU HAFTA 14 18 ARALIK 2015 DÜNYA DA BU HAFTA 14 18 ARALIK 2015 AVRUPA'DA İNŞAAT ÜRETİMİ EKİMDE ARTTI Euro Bölgesinde inşaat üretimi yıllık yüzde 1,1 artış kaydetti Euro Bölgesinde inşaat üretimi ekim ayında aylık bazda yüzde 0,5,

Detaylı

Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar,

Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar, Dünyanın ısısı düzenli olarak artıyor. Küresel ortalama yüzey ısısı şu anda15 santigrat derece civarında. Jeolojik ve diğer bilimsel kanıtlar, geçmişte yüzey ısısının en yüksek 27 santigrat,en düşük de

Detaylı

İç Savaş Suriye Ekonomisini Nasıl Etkiledi?

İç Savaş Suriye Ekonomisini Nasıl Etkiledi? İç Savaş Suriye Ekonomisini Nasıl Etkiledi? Suriye ekonomisi, ülkedeki çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana yaklaşık yüzde 60 oranında küçüldü. 24.02.2016 / 15:25 Mark Lobel / BBC Orta Doğu Ekonomi

Detaylı

Marakeş in Kazandırdıkları Rifat Ünal Sayman, Direktör - REC Türkiye 6 Aralık 2016, Mövenpick Otel, Ankara

Marakeş in Kazandırdıkları Rifat Ünal Sayman, Direktör - REC Türkiye 6 Aralık 2016, Mövenpick Otel, Ankara Marakeş in Kazandırdıkları Rifat Ünal Sayman, Direktör - REC Türkiye 6 Aralık 2016, Mövenpick Otel, Ankara Bölgesel Çevre Merkezi (REC) Bağımsız, tarafsız ve kâr amacı gütmeyen uluslararası bir kuruluş.

Detaylı

Diğer sayfaya geçiniz YGS / SOS

Diğer sayfaya geçiniz YGS / SOS 18. Doğal ve beşerî unsurlar birbirleriyle karşılıklı etkileşim içindedir. 19. Arazide yön ve hedef bulma sporlarında pusula ve büyük ölçekli haritalar sporcuların en önemli yardımcılarıdır. Sporcular

Detaylı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016 İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 16 Ekim Dünya Gıda Günü Herkesin gıda güvenliğine ve besleyici gıdaya ulaşma

Detaylı

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi İÇDAŞ A.Ş. Sürdürülebilirlik Yönetim Birimi Amaç ve İçerik Bu eğitim sunumu ile paydaşlarımıza Sürdürülebilirliği tanıtmak ve şirketimizin Sürdürülebilirlik alanında

Detaylı

Küresel. İklim değişikliği

Küresel. İklim değişikliği Küresel İklim değişikliği ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 1 nedir? Küresel iklim değişikliği Çeşitli gaz ve çevre kirliliği gibi olaylar sonucu atmosfer incelmeye başlamıştır. Böylece güneş

Detaylı

Zorunlu ama takan yok

Zorunlu ama takan yok Zorunlu ama takan yok Trafik sigortası yapılması zorunlu olmasına rağmen sigortalı araç sayısı çok az. Kazalarda sigortasız araç sahipleri büyük maddi külfet yaşıyor. Ülkemizde trafiğe çıkan araçların

Detaylı

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA

YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA YAZILI SINAV CEVAP ANAHTARI COĞRAFYA CEVAP 1: (TOPLAM 10 PUAN) 1.1: 165 150 = 15 meridyen fark vardır. (1 puan) 15 x 4 = 60 dakika = 1 saat fark vardır. (1 puan) 12 + 1 = 13 saat 13:00 olur. (1 puan) 1.2:

Detaylı

Muson Yağmurlarını Atlatmak Kelsey, Dylan, and Trevor Bölüm 1 Fen Bilimleri

Muson Yağmurlarını Atlatmak Kelsey, Dylan, and Trevor Bölüm 1 Fen Bilimleri Muson Yağmurlarını Atlatmak Kelsey, Dylan, and Trevor Bölüm 1 Fen Bilimleri Hedefimiz Arizona, Phoenix te yaşayan sizleri büyük Phoneix bölgesindeki musonların olası riskleri hakkında bilgilendirmek. Bir

Detaylı

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR

B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR B A S I N Ç ve RÜZGARLAR Havadaki su buharı ve gazların, cisimler üzerine uyguladığı ağırlığa basınç denir. Basıncı ölçen alet barometredir. Normal hava basıncı 1013 milibardır.

Detaylı

Mevcut Durum ve Geleceğimiz

Mevcut Durum ve Geleceğimiz Mevcut Durum ve Geleceğimiz Metodoloji 21.Yüzyılın Yeni Güvenlik Ajandası Yeni Jeopolitik Eksen Gıda Jeopolitiğinin Yeni Ekseni Gıda Güvenliği ve Türkiye Yeni Güvenlik Ajandası Ulusal Askeri Güvenlik

Detaylı

Prof. Dr. Cemal Saydam havadaki savaş olarak tanımlıyor.

Prof. Dr. Cemal Saydam havadaki savaş olarak tanımlıyor. Güneş parladı, havalar ısındı kısa kollular bavullardan çıktı 23 Nisan için tatil planları yapılırken, 22 Nisan sabahı kış havası o bildik tavrıyla çıktı karşımıza Sert Poyraz 45 knot ı aştı, sıcaklar

Detaylı

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) :

Yenilenebilir olmayan enerji kaynakları (Birincil yahut Fosil) : Günümüzde küresel olarak tüm ülkelerin ihtiyaç duyduğu enerji, tam anlamıyla geçerlilik kazanmış bir ölçüt olmamakla beraber, ülkelerin gelişmişlik düzeylerini gösteren önemli bir kriterdir. İktisadi olarak

Detaylı

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu

Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu Bush, Suudi Kralıyla petrol fiyatı konuştu Orta Doğu gezisinin son durağı Suudi Arabistan'da bulunan ABD Başkanı George W. Bush, Suudi Kralı Abdullah'la, yüksek petrol fiyatlarının ABD'yi nasıl etkilediği

Detaylı

GÜNEŞ C C GÜNEŞ ENERJİSİ NÜKLEER ENERJİ

GÜNEŞ C C GÜNEŞ ENERJİSİ NÜKLEER ENERJİ GÜNEŞ DÜNYA Evrendeki 100.000.000 Galaksiden biri Samanyolu.. Samanyolu ndaki 500.000.000 yıldızdan, yani Evrendeki 50.000.000.000.000.000 (katrilyon) yıldızdan sadece biri ise, bizim dünyamız.. GÜNEŞ

Detaylı

1. İklim Değişikliği Nedir?

1. İklim Değişikliği Nedir? 1. İklim Değişikliği Nedir? İklim, en basit ifadeyle, yeryüzünün herhangi bir yerinde uzun yıllar boyunca yaşanan ya da gözlenen tüm hava koşullarının ortalama durumu olarak tanımlanabilir. Yerküre mizin

Detaylı

I.10. KARBONDİOKSİT VE İKLİM Esas bileşimi CO2 olan fosil yakıtların kullanılması nedeniyle atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu artmaktadır.

I.10. KARBONDİOKSİT VE İKLİM Esas bileşimi CO2 olan fosil yakıtların kullanılması nedeniyle atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu artmaktadır. I.10. KARBONDİOKSİT VE İKLİM Esas bileşimi CO2 olan fosil yakıtların kullanılması nedeniyle atmosferdeki karbondioksit konsantrasyonu artmaktadır. Fosil yakıtlar, çoğu yeşil bitkilerin fotosentez ürünü

Detaylı

RÜZGAR ENERJĐSĐ. Erdinç TEZCAN FNSS

RÜZGAR ENERJĐSĐ. Erdinç TEZCAN FNSS RÜZGAR ENERJĐSĐ Erdinç TEZCAN FNSS Günümüzün ve geleceğimizin ekmek kadar su kadar önemli bir gereği; enerji. Son yıllarda artan dünya nüfusu, modern hayatın getirdiği yenilikler, teknolojinin gelişimi

Detaylı

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri

Doğal Su Ekosistemleri. Yapay Su Ekosistemleri Okyanuslar ve denizler dışında kalan ve karaların üzerinde hem yüzeyde hem de yüzey altında bulunan su kaynaklarıdır. Doğal Su Ekosistemleri Akarsular Göller Yer altı su kaynakları Bataklıklar Buzullar

Detaylı

Küresel. İklim Değişikliği. ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Küresel. İklim Değişikliği. ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI Küresel İklim Değişikliği ÇEVRE KORUMA ve KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI 1 Sera etkisi ve İklim Değişikliği Nedir? Dünya, üzerine düşen güneş ışınlarından çok, dünyadan yansıyan güneş ışınlarıyla ısınır. Bu

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları

Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları Nükleer Enerji Santrali Nedir? Yararları ve Zararları Nükleer enerji santrali, bilinenin aksine daha az zararlı olup termik ve hidroelektrik santrallerin çevreye verdiği zarardan daha az zarar vermektedir.

Detaylı

KÜRESEL ISINMA NEDİR?

KÜRESEL ISINMA NEDİR? HAVA Hava, dışarıda kısa sürede meydana gelen olaylar bütünüdür. Soğur, yağmur yağar, ısınır. Basınç artar veya düşer, ısı yükselir veya düşer. Rüzgar oluşur. Meydana gelenler o güne ve kısa zamana aittir.

Detaylı

Güney Sibirya halklarından olan Şor Türkleri kömür madenciliğinin tehdidi altında yaşıyor SİBİRYA DA YAVAŞ ÖLÜM RAPORU KORKUNÇ GERÇEĞİ ORTAYA KOYDU

Güney Sibirya halklarından olan Şor Türkleri kömür madenciliğinin tehdidi altında yaşıyor SİBİRYA DA YAVAŞ ÖLÜM RAPORU KORKUNÇ GERÇEĞİ ORTAYA KOYDU Şor Türkleri yavaş yavaş ölüyor Rusya topraklarındaki Sibirya nın Kuzbass bölgesinde yaşayan Şor Türkleri yavaş yavaş ölüyor. Yapılan araştırmalara göre bölgedeki Şor Türkleri nin nüfusu son 7 yılda yaklaşık

Detaylı

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3 İnsan yaşamı ve refahı tarihsel süreç içinde hep doğa ve doğal kaynaklarla kurduğu ilişki ile gelişmiştir. Özellikle sanayi devrimine kadar

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ

BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ BÖLGE KAVRAMI VE TÜRLERİ Doğal, beşerî ve ekonomik özellikler bakımından çevresinden farklı; kendi içinde benzerlik gösteren alanlara bölge denir. Bölgeler, kullanım amaçlarına göre birbirine benzeyen

Detaylı

Bazı gözlemler ve Haber Özetleri

Bazı gözlemler ve Haber Özetleri Kuzey yarım kürede buğday hasadı devam ediyor. Akdeniz çevresindeki ülkelerde buğday hasadı büyük ölçüde tamamlanmışken, Karadeniz çevresindeki ülkelerde ise sürüyor. Ancak bazı bölgelerde aşırı yağışlar

Detaylı

Yakın n Gelecekte Enerji

Yakın n Gelecekte Enerji Yakın n Gelecekte Enerji Doç.Dr.Mustafa TIRIS Enerji Enstitüsü Müdürü Akademik Forum 15 Ocak 2005 Kalyon Otel, İstanbul 1 Doç.Dr.Mustafa TIRIS 1965 Yılı nda İzmir de doğdu. 1987 Yılı nda İTÜ den Petrol

Detaylı

YILDIZ TEKNİK DOĞA BİLİMLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANI PROF. ERSOY, milliyet için İNC. ELEDİ- 1 / Serhat Oğuz

YILDIZ TEKNİK DOĞA BİLİMLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANI PROF. ERSOY, milliyet için İNC. ELEDİ- 1 / Serhat Oğuz Türkiye nin Afet Gerçeği YILDIZ TEKNİK DOĞA BİLİMLERİ ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANI PROF. ERSOY, milliyet için İNC ELEDİ- 1 / Serhat Oğuz http://www.milliyet.com.tr/yasam/habe r Prof. Şükrü Ersoy un yaptığı

Detaylı

BULGARİSTAN DA BARAJ ÇÖKMESİ VE TÜRKİYE YE ETKİLERİ (Devam eden Olay)

BULGARİSTAN DA BARAJ ÇÖKMESİ VE TÜRKİYE YE ETKİLERİ (Devam eden Olay) BULGARİSTAN DA BARAJ ÇÖKMESİ VE TÜRKİYE YE ETKİLERİ (Devam eden Olay) Hazırlayan: Nilay Ö. ERGENÇ KENTSEL RİSK VE DEPREM İZLEME BİRİMİ 2012, İSTANBUL I) Bulgaristan da Baraj Çökmesi ve Çevre Ülkelere Etkisi

Detaylı

Sektör Haberleri 15 MART 2019

Sektör Haberleri 15 MART 2019 Sektör Haberleri 15 MART 2019 İçindekiler Türk Alıcıların İthal Yassı Çelik Fiyatları Üzerindeki Baskıyı Arttırdıkları 3 Gözleniyor. İtalya Yerel Sıcak Sac Piyasasında Fiyatlar Hemen Hemen Aynı 3 Çin de

Detaylı

Karadeniz ve Ortadoğu Bölgesel Ani Taşkın Erken Uyarı Projesi

Karadeniz ve Ortadoğu Bölgesel Ani Taşkın Erken Uyarı Projesi Karadeniz ve Ortadoğu Bölgesel Ani Taşkın Erken Uyarı Projesi Hayreddin BACANLI Araştırma Dairesi Başkanı 1/44 İçindekiler Karadeniz ve Ortadoğu Ani Taşkın Erken Uyarı Projesi. Gayesi. Model Genel Yapısı.

Detaylı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ. Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ. Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI DEVLET METEOROLOJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı İklim Değişikliği 1. Ulusal Bildirimi,

Detaylı

Sunan: Prof.Dr.Alper Çabuk

Sunan: Prof.Dr.Alper Çabuk Bir CBS Akademisyeni Gözüyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı CBS Genel Müdürlüğü Belgelendirme ve Yaygınlaştırma Dairesi Başkanlığı nın Projeleri ve Ülkemiz Geleceği Açısından Önemi Sunan: Prof.Dr.Alper

Detaylı

4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları. A nın Yanıtları

4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları. A nın Yanıtları ENERJİ KAYNAKLARI 1 4. Ünite 2. Konu Enerji Kaynakları A nın Yanıtları 1. Günümüzde kullanılan nin maliyetinin düşük, çevreye zarar vermeyen... yenilenebilir ve güvenli olmasına önem verilmektedir. 12.

Detaylı

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin

Akdeniz iklimi / Roma. Okyanusal iklim / Arjantin Akdeniz iklimi / Roma Okyanusal iklim / Arjantin Savan iklimi/ Meksika Savan iklimi/ Brezilya Okyanusal iklim / Londra Muson iklimi/ Calcutta-Hindistan 3 3 Kutup iklimi/ Grönland - - - - - - -3-4 -4 -

Detaylı

ENERJİDE SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. Özgür Gürbüz 20. Pratisyen Hekimlik Kongresi 4 Kasım 2016-Antalya

ENERJİDE SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. Özgür Gürbüz 20. Pratisyen Hekimlik Kongresi 4 Kasım 2016-Antalya ENERJİDE SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Özgür Gürbüz 20. Pratisyen Hekimlik Kongresi 4 Kasım 2016-Antalya Enerji kaynakları Sınırlı Kaynaklar Yenilenebilir kaynaklar Uranyum Petrol Karbondioksit (CO 2 ) Doğalgaz

Detaylı

ABD'nin iki seçeneği kaldı: Ya gücünü artır ya da Taliban'a göz yum

ABD'nin iki seçeneği kaldı: Ya gücünü artır ya da Taliban'a göz yum ABD'nin iki seçeneği kaldı: Ya gücünü artır ya da Taliban'a göz yum Kunduz'da yaşanan savaş ABD için iki seçeneği ortaya çıkardı; ya işgal güçlerini artıracak yada Taliban'ın ilerleyişine göz yummak zorunda

Detaylı

İÇİNDEKİLER ANA BÖLÜM I: RADYASYON, RADYOAKTİVİTE,VÜCUDA ETKİLER VE RİSK KAVRAMI...1. Bölüm 1: Radyasyonla İlgili Kısa Açıklamalar...

İÇİNDEKİLER ANA BÖLÜM I: RADYASYON, RADYOAKTİVİTE,VÜCUDA ETKİLER VE RİSK KAVRAMI...1. Bölüm 1: Radyasyonla İlgili Kısa Açıklamalar... İÇİNDEKİLER ANA BÖLÜM I: RADYASYON, RADYOAKTİVİTE,VÜCUDA ETKİLER VE RİSK KAVRAMI...1 Bölüm 1: Radyasyonla İlgili Kısa Açıklamalar...3 Bölüm 2: İyonlaştırıcı Radyasyonlar Vücudumuzu Nasıl Etkiliyor?...7

Detaylı

KÜRESEL GIDA KRİZİ KORKUTUYOR

KÜRESEL GIDA KRİZİ KORKUTUYOR KÜRESEL GIDA KRİZİ KORKUTUYOR Şebnem BORAN Gözde SEVİLMİŞ 2007/08 yıllarında ayaklanmalara neden olan gıda krizinin tekrarı endişesi tüm dünyayı sardı. Tarım ürünleri üreten ülkelerdeki kuraklık ve petrol

Detaylı

İçerik. Çevre tanımı Sağlık çevre ilişkisi Verdiği Zararlar Önlemler

İçerik. Çevre tanımı Sağlık çevre ilişkisi Verdiği Zararlar Önlemler İçerik Çevre tanımı Sağlık çevre ilişkisi Verdiği Zararlar Önlemler ÇEVRE Çevre insanların ortak varlığını oluşturan değerler bütünündür. Bir canlının üzerinde etkili olabilen tüm faktörleri içeren ekosisteme

Detaylı

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER

İKİNCİ BİNYILIN MUHASEBESİ İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER B İ R İ N C İ C İ L T Kitap Hakkında 1 Başlarken 5 CENGİZ HAN MEDENİYETE YENİ YOLLAR AÇMIŞTIR 1. Cengiz Han ın Birlik Fikrinden Başka Sermayesi Yoktu 23 2. Birlik, Beraberlik ve Çabuk Öğrenme

Detaylı

Hikayeye başlıyoruz...

Hikayeye başlıyoruz... Gouzenko olayı Ottowa büyükelçiliğinde çalışan bir şifre uzmanı düşünün, Sovyetler Birliği nin gizli bilgilerini batıya kaçırarak, Soğuk Savaş'ın resmen başlamasına neden olmuş biri; Igor Sergeyevich Gouzenko

Detaylı

DÜNYADA NÜFUS VE EKONOMİK FAALİYETLER

DÜNYADA NÜFUS VE EKONOMİK FAALİYETLER DÜNYADA NÜFUS VE EKONOMİK FAALİYETLER Dünyanın bazı yerlerinde nüfus yoğunken bazı yerlerinde seyrektir. Bu durumu etkileyen iklim, yeryüzü şekilleri, su kaynaklarını yakınlık, bitki örtüsü, sanayi, tarım,

Detaylı

Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik)

Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik) Afganistan'da Afyon Üretimi Dosyası (İnfografik) Uzun yıllar süren iç savaşlar ve dış müdahaleler sonucu istikrarsızlaşan Afganistan, dünya afyon üretiminin yaklaşık olarak yüzde 90'ını karşılıyor. 28.04.2016

Detaylı

Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması. Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü

Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması. Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü Kapsam Ayak izi kavramı Türkiye de su yönetimi Sanal su Su ayak izi ve turizm Karbon ayak

Detaylı

KÜRESEL ISINMA VE ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ

KÜRESEL ISINMA VE ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ KÜRESEL ISINMA VE DÜNYAMIZ ÜZERĐNDEKĐ ETKĐLERĐ Hava sıcaklıklarında ortaya çıkan alışılmadık ve ani değişimler, sonuçlarını günlük hayatımızda da hissettiriyor. Bunlar, insanın katkılarından bağımsız,

Detaylı

TÜRKİYE DE TAŞKIN GERÇEĞİ VE METEOROLOJİK ERKEN UYARI SİSTEMLERİ

TÜRKİYE DE TAŞKIN GERÇEĞİ VE METEOROLOJİK ERKEN UYARI SİSTEMLERİ TÜRKİYE DE TAŞKIN GERÇEĞİ VE METEOROLOJİK ERKEN UYARI SİSTEMLERİ YALÇIN ÜN Meteoroloji Mühendisi Meteoroloji Genel Müdürlüğü Araştırma Dairesi Başkanlığı Çevre Şube Müdür V. Nisan 2013 - İstanbul SUNUM

Detaylı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği. Çevreye Duyarlı Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımı

İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği. Çevreye Duyarlı Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımı İstanbul Bilgi Üniversitesi Enerji Sistemleri Mühendisliği Çevreye Duyarlı Sürdürülebilir ve Yenilenebilir Enerji Üretimi ve Kullanımı Günlük Hayatımızda Enerji Tüketimi Fosil Yakıtlar Kömür Petrol Doğalgaz

Detaylı

BEYKENT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ

BEYKENT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BEYKENT ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ Değerli Katılımcı, Bu anket, Beykent Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Yönetimi Anabilim Dalı İnsan Kaynakları ve Örgütsel Değişim Yüksek Lisans

Detaylı

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? Canlıların hareket etme, büyüme ve yaşamlarını sürdürebilmeleri

Detaylı

İktisat Tarihi

İktisat Tarihi İktisat Tarihi 7.5.18 SAVAŞLAR VE EKONOMİK PERFORMANS Savaş 10 milyon askerin ölümüne, 20 milyonunun yaralanmasına neden oldu. Ekonomik açıdan uzun dönemde fizik yıkımdan daha zararlı olan normal ekonomik

Detaylı

15 Ekim 2014 Genel Merkez

15 Ekim 2014 Genel Merkez ÇİN Yatırım Fırsatları Paneli 15 Ekim 2014 Genel Merkez İş Dünyamızın Saygıdeğer Mensupları, Değerli MÜSİAD üyeleri, Değerli Basın Mensupları, Toplantımıza katılımından dolayı teşekkür ediyor, Sizleri

Detaylı

Finlandiya nın Tarihçesi

Finlandiya nın Tarihçesi Finlandiya Yüzölçümü :338.145 km 2 Nüfusu :5.175.783 İdare şekli :Cumhuriyet Başkenti :Helsinki Önemli şehirleri :Tampere, Espoo, Turku Dili :Fince Dini :Hristiyanlık Para birimi :Euro, Fin Markası Finlandiya

Detaylı

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR

HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR BALIKESİR - 30.09.2014 HALKIN DOKTORLARINDAN KORKUYORLAR Balıkesir Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Hüseyin Gündoğdu, Ankara ve Hatay Tabip odaları üyelerinin Gezi Parkı olayları sürecinde hukuka aykırı

Detaylı

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1

SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv. Beyaz Eşya. İnşaat. Turizm. Enerji. Diğer Göstergeler. Sektörel Gelişmeler /Ağustos 2013 1 SEKTÖREL GELİŞMELER İÇİNDEKİLER Otomotiv Otomotiv İç Satışlarda Hızlı Artış Temmuz Ayında Devam Ediyor. Beyaz Eşya Beyaz Eşya İç Satışlarda Artış Temmuz Ayında Hızlandı. İnşaat Reel Konut Fiyat Endeksinde

Detaylı

TARIMSAL YAPILAR. Prof. Dr. Metin OLGUN. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü

TARIMSAL YAPILAR. Prof. Dr. Metin OLGUN. Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü TARIMSAL YAPILAR Prof. Dr. Metin OLGUN Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü HAFTA KONU 1 Giriş, İklimsel Çevre ve Yönetimi Temel Kavramlar 2 İklimsel Çevre Denetimi Isı

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI

ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI ALTERNATİF ENERJİ KAYNAKLARI KONULAR 1-Güneş Enerjisi i 2-Rüzgar Enerjisi 4-Jeotermal Enerji 3-Hidrolik Enerji 4-Biyokütle Enerjisi 5-Biyogaz Enerjisi 6-Biyodizel Enerjisi 7-Deniz Kökenli Enerji 8-Hidrojen

Detaylı

K.K.T.C. Meteoroloji Dairesi. Konu :Bulutları Anlamak.

K.K.T.C. Meteoroloji Dairesi. Konu :Bulutları Anlamak. K.K.T.C. Meteoroloji Dairesi Konu :Bulutları Anlamak. K.K.T.C. Meteoroloji Dairesi ekim 1974 tarihinde Enerji Ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı na Bağlı olarak kurulmuş ve daha sonra sırası ile : 1974-86 Tarihleri

Detaylı

AÇLIĞIN ÖNLENMESĠ ve GIDA GÜVENCESĠNĠN SAĞLANMASI

AÇLIĞIN ÖNLENMESĠ ve GIDA GÜVENCESĠNĠN SAĞLANMASI AÇLIĞIN ÖNLENMESĠ ve GIDA GÜVENCESĠNĠN SAĞLANMASI Yrd. Doç. Dr. Mustafa ERBAġ Sultan ARSLAN A. Nur DURAK Akdeniz Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü erbas@akdeniz.edu.tr Sunum Planı

Detaylı

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS 31. 32. Televizyonda hava durumunu aktaran sunucu, Türkiye kıyılarında rüzgârın karayel ve poyrazdan saatte 50-60 kilometre hızla estiğini söylemiştir. Buna göre, haritada numaralanmış rüzgârlardan hangisinin

Detaylı

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL

24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL 24 HAZİRAN 2014 İSTANBUL UNCTAD Dünya Yatırım Raporu Türkiye Lansmanı Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Örgütü «UNCTAD» ın Uluslararası Doğrudan Yatırımlara ilişkin olarak hazırladığı Dünya Yatırım

Detaylı

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000) 14.08.2014 SIRA SIKLIK SÖZCÜK TÜR AÇIKLAMA 1 1209785 bir DT Belirleyici 2 1004455 ve CJ Bağlaç 3 625335 bu PN Adıl 4 361061 da AV Belirteç 5 352249 de

Detaylı

Hazırlayan Selma KILIÇ Destek Hizmetler Müdürlüğü Ġlkyardım ve Afet Birim Sorumlusu Afet ÇalıĢmaları Koordinatörü selmakl@hacettepe.edu.

Hazırlayan Selma KILIÇ Destek Hizmetler Müdürlüğü Ġlkyardım ve Afet Birim Sorumlusu Afet ÇalıĢmaları Koordinatörü selmakl@hacettepe.edu. Hazırlayan Selma KILIÇ Destek Hizmetler Müdürlüğü Ġlkyardım ve Afet Birim Sorumlusu Afet ÇalıĢmaları Koordinatörü selmakl@hacettepe.edu.tr 0312 305 4350 Başbakanlık AFAD, KBRN yönetmelik çalışması sonucunda

Detaylı

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır. PLATO: Çevresine göre yüksekte kalmış, akarsular tarafından derince yarılmış geniş düzlüklerdir. ADA: Dört tarafı karayla

Detaylı

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su

Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su Suyun yeryüzünde, buharlaşma, yağış, yeraltına süzülme, kaynak ve akarsu olarak tekrar çıkma, bir göl veya denize akma vs gibi hareketlerine su döngüsü denir. Su döngüsünü harekete geçiren güneş, okyanuslardaki

Detaylı

06 Temmuz 10 Temmuz 2015

06 Temmuz 10 Temmuz 2015 Önümüzdeki Hafta Neleri Takip Edeceğiz? Pazartesi; 09:00 Almanya Fabrika Siparişleri 11:30 Euro Bölgesi - Perakende PMI Endeksi, Sentix Yatırımcı Güven Endeksi 16:45 ABD Hizmet PMI Endeksi 17:00 ABD ISM

Detaylı

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi

Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi Trinidad ve Tobago 1990: Latin Amerika'nın ilk ve tek İslam devrimi 1990 yılında Latin Amerika'nın ada ülkesinde bir grup Müslüman ülkedeki yönetimi ele geçirmek için silahlı darbe girişiminde bulunmuştu.

Detaylı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı ARAZİ BOZULUMU LAND DEGRADATİON Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı LAND DEGRADATİON ( ARAZİ BOZULUMU) SOİL DEGRADATİON (TOPRAK BOZULUMU) DESERTİFİCATİON (ÇÖLLEŞME) Arazi Bozulumu Nedir - Su ve rüzgar

Detaylı

TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER

TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER Merve Nur Bulut, Kübra Sezgin www.improkul.impr.org.tr facebook.com/improkul @improkul improkul@gmail.com SURİYE KRİZİ VE TÜRKİYE DE BULUNAN SURİYELİ MÜLTECİLER 2011

Detaylı

Çelik sektörü önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri tartıştı

Çelik sektörü önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri tartıştı platin sponsor gümüş sponsorlar bronz sponsor medya sponsoru Çelik sektörü önümüzdeki döneme ilişkin beklentileri tartıştı Hurda fiyatları baskı altına girebilir SteelOrbis tarafından 2011 yılından beri

Detaylı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KURAKLIK ANALİZİ

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ KURAKLIK ANALİZİ T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI DEVLET METEOROLOJİ İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ VE KURAKLIK ANALİZİ Bülent YAĞCI Araştırma ve Bilgi İşlem Dairesi Başkanı İklim... Ortalama özellikleri kaynak

Detaylı

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARI ENERJİ Artan nüfus ile birlikte insanların rahat ve konforlu şartlarda yaşama arzuları enerji talebini sürekli olarak artırmaktadır. Artan enerji talebini, rezervleri sınırlı

Detaylı

Ülkemizde Yaşanan Doğal Afetler

Ülkemizde Yaşanan Doğal Afetler On5yirmi5.com Ülkemizde Yaşanan Doğal Afetler Ülkemizde Yaşanan Doğal Afetler Nelerdir? Yayın Tarihi : 14 Kasım 2012 Çarşamba (oluşturma : 1/30/2019) Çevre sorunları, insanların yaşadıkları doğal ortamı

Detaylı

ABD Suriye Rejimi'nin hava üssünü vurdu

ABD Suriye Rejimi'nin hava üssünü vurdu ABD Suriye Rejimi'nin hava üssünü vurdu Saldırı Rusya bilgilendirilerek yapıldı. 07.04.2017 / 10:52 Pentagon'da gazetecilere açıklama yapan Albay Jeff Davis, "Başkan'ın talimatıyla ABD kuvvetleri, Suriye

Detaylı

Doğal Afetler ve Kent Planlama

Doğal Afetler ve Kent Planlama Doğal Afetler ve Kent Planlama Yer Bilimleri ilişkisi TMMOB Şehir Plancıları Odası GİRİŞ Tsunami Türkiye tektonik oluşumu, jeolojik yapısı, topografyası, meteorolojik özellikleri nedeniyle afet tehlike

Detaylı

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre

Çevre Yüzyılı. Dünyada Çevre Çevre Yüzyılı Çevre; canlıların yaşamı boyunca ilişkilerini sürdürdüğü dış ortamdır. Hava, su ve toprak bu çevrenin fizikî unsurlarını; insan, hayvan, bitki ve diğer mikroorganizmalar ise, biyolojik unsurlarını

Detaylı

YER ALTI NÜKLEER SANTRALLERİ

YER ALTI NÜKLEER SANTRALLERİ YER ALTI NÜKLEER SANTRALLERİ Enerji arz ve talebindeki sürekli artan dengesizlik tüm dünyada yeni yöntemlerin doğmasına yol açtı. Bioyakıtlar, rüzgar ve güneş enerjisi şimdilik en revaçta olan sistemler.

Detaylı

AFETLERİN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ GENEL ETKİLERİ...

AFETLERİN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ GENEL ETKİLERİ... İÇİNDEKİLER 1. Bölüm: AFETLERİN SAĞLIK ÜZERİNDEKİ GENEL ETKİLERİ... 1 BÜTÜN DOĞAL AFETLERDE ORTAK SAĞLIK SORUNLARI... 3 Toplumsal Tepkiler... 3 Bulaşıcı Hastalıklar... 4 Nüfusun Başka Bir Yere Taşınması...

Detaylı

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YER SEVİYESİ OZON KİRLİLİĞİ BİLGİ NOTU Temmuz 2014 OZON NEDİR Ozon (O 3 ) üç tane oksijen atomunun birleşmesi ile oluşmaktadır. Ozon, atmosferde

Detaylı