ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ"

Transkript

1 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ YÜKSEK LİSANS TEZİ Raziye Yasemin İBİŞ TERMİK SANTRAL UÇUCU KÜLÜNÜN ATIKSULARDAN ARSENİK UZAKLAŞTIRMADA ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI MADEN MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI ADANA, 2010

2 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ TERMİK SANTRAL UÇUCU KÜLÜNÜN ATIKSULARDAN ARSENİK UZAKLAŞTIRMADA ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRLILMASI Raziye Yasemin İBİŞ YÜKSEK LİSANS TEZİ MADEN MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Bu tez../../2010 Tarihinde Aşağıdaki Jüri Üyeleri Tarafından Oybirliği/Oyçokluğu ile Kabul Edilmiştir Prof. Dr. Oktay Bayat Prof. Dr. Mehmet YILDIRIM Doç. Dr. Belgin BAYAT DANIŞMAN ÜYE ÜYE Doç. Dr. Tayfun ÇİÇEK ÜYE..... Yrd. Doç. Dr. Hüseyin VAPUR ÜYE Bu tez Enstitümüz Maden Mühendisliği Anabilim Dalında hazırlanmıştır. Kod No: Prof. Dr. İlhami YEĞİNGİL Enstitü Müdürü Not: Bu tezde kullanılan özgün ve başka kaynaktan yapılan bildirişlerin, çizelge, şekil ve fotoğrafların kaynak gösterilmeden kullanımı, 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunundaki hükümlere tabidir.

3 ÖZ YÜKSEK LİSANS TEZİ TERMİK SANTRAL UÇUCU KÜLÜNÜN ATIKSULARDAN ARSENİK UZAKLAŞTIRMADA ETKİNLİĞİNİN ARAŞTIRILMASI Raziye Yasemin İBİŞ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MADEN MÜHENDİSLİĞİ ANABİLİM DALI Danışman: Prof. Dr. Oktay BAYAT Yıl: 2010 Sayfa: 75 Juri : Prof. Dr. Oktay BAYAT Prof. Dr. Mehmet YILDIRIM Doç. Dr. Belgin BAYAT Doç. Dr. Tayfun ÇİÇEK Yrd. Doç. Dr. Hüseyin VAPUR Bu çalışmada farklı fiziksel ve kimyasal özelliklere sahip termik santral uçucu külleri (Afşin-Elbistan, Seyitömer ve Soma) kullanılarak As(V) in sulu çözeltilerden adsorbsiyonuna ortam ph ının, çalkalama süresinin, adsorban dozunun ve uçucu kül tipinin etkileri incelenmiştir. Uçucu külün etkinliği ticari adsorban olarak yaygın kullanım alanına sahip toz aktif karbon ile karşılaştırılmıştır. Ayrıca elde edilen veriler, Langmuir ve Freundlich adsorpsiyon izotermlerine göre değerlendirilmiştir. Deneysel bulgular optimum arsenik adsorbsiyonu için gerekli ortam başlangıç ph değeri Afşin-Elbistan, Soma ve toz aktif karbon için 6, Seyitömer uçucu külü için 5, temas süresinin 420 dk ve adsorbans miktarının 20 g/l olduğu saptanmıştır. Bu optimum koşullarda yapılan testlerde Afşin-Elbistan uçucu kül kullanıldığında arsenik giderim verimi %71, Soma uçucu külü için %74, Seyitömer uçucu külü için %80 ve toz aktif karbon için ise %87 olarak tespit edilmiştir. Deneysel verilerin adsorpsiyon izotermlerine göre değerlendirilmesi sonucunda kullanılan tüm adsorbanların Langmuir izotermine daha iyi uyduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Adsorbsiyon, Arsenik, Uçucu Kül, Aktif Karbon I

4 ABSTRACT MSc THESIS THE USE OF POWER PLANT FLY ASHES FOR REMOVAL OF ARSENIC FROM WASTEWATERS Raziye Yasemin İBİŞ ÇUKUROVA UNIVERSITY INSTITUTE OF NATURAL AND APPLIED SCIENCES DEPARTMENT OF MINNING ENGINEERING Supervisor : Prof. Dr. Oktay BAYAT Year : 2010, Pages: 75 Jury : Prof. Dr. Oktay BAYAT Prof. Dr. Mehmet YILDIRIM Assoc. Prof. Dr Belgin BAYAT Assoc. Prof. Dr. Tayfun ÇİÇEK Asst. Prof. Dr. Hüseyin VAPUR In this study, adsorption of As(V) from wastewaters onto different power plant fly ashes having different physical and chemical properties, obtained from Afşin-Elbistan, Seyitömer and Soma, was examined as a function of initial ph, contact time and adsorbent concentration. Effectiveness of fly ash was compared with a commercial activated carbon. In addition, obtained data were corrected using the linear form of Langmuir and Freundlich equations. Experimental data showed that optimum ph for Afşin-Elbistan, Soma fly ashes and activated carbon was 6, for Seyitömer fly ash was 5 for the highest adsorption of As(V). The equilibrium conditions were reached about 7 hour shaking time at optimum ph for all adsorbents. The maximum arsenic removal for all fly ash types (Afşin-Elbistan, Seyitömer, Soma) and activated carbon was found 71%, 74%, 80% and 87%, respectively. The adsorption data were better fitted to the Langmuir isotherm since the correlation coefficients for Langmuir isotherm were higher than that for the Freundlich isotherm. Key words: Adsorption, Arsenic, Fly Ash, Activated Carbon II

5 TEŞEKKÜR Yüksek lisans öğrenimim boyunca yakın ilgi, destek ve değerli yardımlarını esirgemeyen, her türlü imkanı sağlayan ve önerileri ile yol gösteren sayın hocam Prof. Dr. Oktay BAYAT a en içten teşekkürlerimi sunarım. Çalışmalarım boyunca laboratuarlarında her türlü imkanı sunan olan Maden Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem ERSOY a, fikirleri ile yönlendiren sayın Doç. Dr. Belgin BAYAT a teşekkür ederim. Çalışmalarım sırasında laboratuarlarından faydalanmama imkan sağlayan Tarsus Belediyesine, Atıksu Arıtma Laboratuarları çalışanlarına ve çalışmalarım sırasında bana yardımcı olan Gıda Mühendisi Bülent AY a teşekkür ederim. Ayrıca deneysel çalışmalarımda destek ve yardımcı olan sayın Dr. Mehmet TÜRKMENOĞLU na teşekkür ederim. Bu süreçte beni destekleyen ve hep yanımda olan aileme ve arkadaşlarıma sonsuz teşekkürler. III

6 İÇİNDEKİLER SAYFA ÖZ... I ABSTRACT... II TEŞEKKÜR... III İÇİNDEKİLER.....IV ÇİZELGELER DİZİNİ... VIII ŞEKİLLER DİZİNİ...X SİMGELER ve KISALTMALAR... XII RESİMLER DİZİNİ... XIV 1. GİRİŞ Endüstriyel Atıksular ve Genel Özellikleri Endüstriyel Atıksuların İncelenmesi Endüstriyel Atıkların Uzaklaştırılması Arıtma Tesislerine Genel Bakış Arsenik Bileşikleri ve Kullanım Alanları Çevrede Bulunuşu ve Zehirlenme Nedenleri Metabolizma ve Toksisite Akut Toksik Etkileri Kronik Toksik Etkileri Arsin ile zehirlenme (AsH 3 ) Adsorbsiyon Yüzey Gerilimleri İle Adsorbsiyon İlişkisi Adsorbsiyon Türleri Adsorbsiyon Prosesinin Kullanıldığı Yerler Adsorbsiyona Etki Eden Faktörler Adsorbsiyon İzotermleri Adsorblayıcı Maddeler Uçucu Kül Uçucu Külün Fiziksel Özellikleri IV

7 Morfoloji Minerolji Tane İrilik Dağılımı Yoğunluk Özgül Yüzey Alanı Kimyasal Bileşimi Uçucu Külün Kullanım Alanları Aktif Karbon Aktif Karbonun Genel Özellikleri Aktif Karbon Türleri Aktivasyon Teknikleri ÖNCEKİ ÇALIŞMALAR MATERYAL VE METOD Materyal Kullanılacak Çözeltinin Hazılanması Kullanılan Adsorbanlar Metod Metilen Mavisinin Ağartılması Yöntemiyle Arsenik Tayini Çalkalama Deneyleri ARAŞTIRMA BULGULARI VE TARTIŞMA Araştırma Bulguları Araştırma Bulgularının Değerlendirilmesi Temas Süresinin Arsenik Adsorbsiyonu Üzerine Etkisi Başlangıç ph nın Arsenik Adsorpsiyonu Üzerine Etkisi Adsorban Dozunun Arsenik Adsorpsiyonu Üzerine Etkisi Uçucu Kül (Afşin-Elbistan, Seyitömer, Soma) Arsenik Adsorpiyon Değerlerinin Toz Aktif Karbon Değerleri ile Karşılaştırılması Optimum Adsorbsiyon Koşullarında Desorbsiyon deney Sonuçlarının Değerlendirilmesi V

8 5. DENEY SONUÇLARININ ADSORPSİYON İZOTERMLERİNE GÖRE DEĞERLENDİRİLEMESİ Deney Sonuçlarının Langmuir Adsorpsiyon İzotermine göre Değerlendirilmesi Afşin-Elbistan Uçucu Külü Seyitömer Uçucu Külü Soma Uçucu Külü Toz Aktif Karbon Deney Sonuçlarının Freundlich Adsorpsiyon İzotermine göre Değerlendirilmesi Afşin-Elbistan Uçucu Külü Seyitömer Uçucu Külü Soma Uçucu Külü Toz Aktif Karbon SONUÇ VE ÖNERİLER KAYNAKLAR ÖZGEÇMİŞ VI

9 VII

10 ÇİZELGELER DİZİNİ SAYFA Çizelge 1.1. Uçucu Küllere Ait Kimyasal Bileşen Değerleri Çizelge 1.2. Aktif Karbonun Yüzey Alanı ve Gözenek Sistemi ile İlgili Sayısal Değerler Çizelge 3.1. Uçucu Küllerin Fiziksel Özellikleri Çizelge 3.2. Uçucu Küllerin Kimyasal Özellikleri Çizelge 3.3. Uçucu Küllerin Bünyesindeki Bazı Elementlerin Sudaki Çözünürlükleri Çizelge 3.4. Afşin-Elbistan Termik Santrali nden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Ölçümü Sonucunda Belirlenen Minerallerin Yüzde Dağılımı Çizelge 3.5. Soma Termik Santrali nden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Ölçümü Sonucunda Belirlenen Minerallerin Yüzde Dağılımı Çizelge 3.6. Seyitömer Termik Santrali nden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Ölçümü Sonucunda Belirlenen Minerallerin Yüzde Çizelge 4.1. Afşin-Elbistan Uçucu Külü ile Yapılan Adsorbsiyon Deney Sonuçları Çizelge 4.2. Soma Uçucu Külü ile Yapılan Adsorbsiyon Deney Sonuçları Çizelge 4.3. Seyitömer Uçucu Külü ile Yapılan Adsorbsiyon Deney Sonuçları Çizelge 4.4. Toz Aktif Karbon ile Yapılan Adsorbsiyon Deney Sonuçları VIII

11 IX

12 ŞEKİLLER DİZİNİ SAYFA Şekil 1.1. Atıksu Arıtma Tesisi Proseslerinin Akış Diyagram... 6 Şekil 1.2. Sıvı ve katı fazlar arasında yüzeysel çekim güçleri Şekil 1.3. Langmuir Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekli Şekil 1.4. Langmuir Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekil 1.5. Freundlich Adsorpsiyon İzoterminin Grafiksel İfadesi Şekil 1.6. Freundlich Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekli Şekil 1.7. BET Adsorbsiyon İzoterminin Lineerize Şekli Şekil 1.8. Taramalı Elektron Mikroskobunda Aktif Karbonun Gözenek Yapısı Şekil 3.1. Afşin-Elbistan Termik Santralinden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Analizi Sonucunda Belirlenen Mineraller Şekil 3.2. Soma Termik Santralinden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Analizi Sonucunda Belirlenen Mineraller Şekil 3.3. Seyitömer Termik Santralinden Alınan Uçucu Kül İçerisinde XRD Analizi Sonucunda Belirlenen Mineraller Şekil 3.4. Spektrofotometrede Arsenik Tayini İçin Kalibrasyon Eğrisi Şekil 4.1. Afşin-Elbistan, Soma, Seyitömer ve Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorbsiyon İşlemine Temas Süresinin Etkisi Şekil 4.2. Afşin-Elbistan, Soma, Seyitömer Uçucu Külleri Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorpsiyon İşlemine Başlangıç ph Değerlerinin Etkisi Şekil 4.3. Afşin-Elbistan, Soma, Seyitömer Uçucu Külleri ve Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorbsiyon İşlemine Başlangıç Adsorban Dozunun Etkisi Şekil 5.1.Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Afşin-Elbistan Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.1) Şekil 5.2.Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Afşin-Elbistan Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.2) X

13 Şekil 5.3. Değişen Temas (çalkalama) Sürelerinde Seyitömer Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.1) Şekil 5.4. Değişen Temas (çalkalama) Sürelerinde Seyitömer Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.2) Şekil 5.5. Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Soma Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.1) Şekil 5.6. Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Soma Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.2) Şekil 5.7. Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği(Eş. 5.1) Şekil 5.8. Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Langmuir Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.2) Şekil 5.9. Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Afşin-Elbistan Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Freundlich Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.3) Şekil Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Seyitömer Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Freundlich Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.3) Şekil Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Soma Uçucu Külü ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Freundlich Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.3) Şekil Değişen Temas (Çalkalama) Sürelerinde Toz Aktif Karbon ile Arsenik Adsorpsiyon Deneysel Verileri için Freundlich Adsorpsiyon İzoterm Grafiği (Eş. 5.3) XI

14 SİMGELER ve KISALTMALAR Ağr: Ağırlık AKM: Asıda Katı Madde BET: Brunauer, Emmett, Teller BOI: Biyolojik Oksijen İhtiyacı IUPAC: The International Union of Pure and Applied Chemistry KOI: Kimyasal Oksijen İhtiyacı TS: Türk Standartları U.K: Uçucu Kül USEPA: United States Environmental Protection Agency UV/VIS: Ultra Violet Visible XRD: X-Ray Diffraction XII

15 XIII

16 RESİMLER DİZİNİ SAYFA Resim 3.1. T80 UV/VIS Spektrofotometre Resim 3.2. Orbital Shaker Düzeneği XIV

17 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ 1.GİRİŞ Günümüzdeki en önemli su kirliliği problemlerinden biri insan sağlığına ve çevreye toksik etki eden ağır metal içeren atık suların arıtılmadan ya da istenen standartlara indirgenmeden alıcı ortama bırakılmasıyla su kaynaklarının zehirli hale geçmesi ve böylece kullanılabilir su kaynaklarının kullanılamaz hale gelmesidir. Doğada bulunan ağır metallerin birçok etkisi olduğundan büyük bir öneme sahiptir. Arsenik önemli ağır metallerden biri olup, kimyasal olarak kararsız kalsiyum, sodyum ve potasyum arsenatları ile sülfit ve oksitleri halinde yüksek toksisite gösteren bir durumda bulunur. Arseniğin en önemli kaynağı maden endüstrisidir. Doğal su kaynakları ve denizlerde değişen oranlarda arsenik bulunmaktadır. Suyun ısısının arttığı yerlerde arsenik oranı da artar. Arsenikte diğer ağır metaller gibi kanserojen etkisi olduğu ve canlı vücudunda birikerek toksik özellik gösterdiği için mutlaka su ve atık sulardan belirtilen standartlara uygun olarak giderilmesi gerekmektedir (Muslu, 1985). Arsenic International Agency for Research on Cancer ve The National Research Council tarafından insanlarda birçok kanser çeşidine (Kan, akciğer, deri, böbrek, karaciğer ve prostat) sebep olduğu bildirilmiştir de USEPA, içme suyundaki arsenik için maksimum kirlilik konsantrasyonunu 50 µg/l den 10 µ/l ye indirmiştir ve bu yeni maksimum kirlilik düzeyi konsantrasyonu 2006 da yürürlüğe girmiştir. Son birkaç yıldır, adsorbsiyon; su ve atık sulardan ağır metallerin giderilmesinde alternatif bir metod olarak kullanılmaktadır. Bu yöntemde kullanılacak olan adsorban seçimi ve dozu gerek arıtma verimi gerek maliyet açısından çok önemlidir. Adsorban olarak yaygın kullanım alanına sahip aktif karbonun maliyetinin yüksek olmasından dolayı daha ucuz alternatif adsorbanların araştırılmasına gidilmiştir. Bulunan bu alternatif adsorbanlardan birisi de termik santral uçucu külüdür (Huang ve Blankenship, 1984; Viraraghavan ve Rao, 1991). Ülkemizde artan enerji ihtiyacını karşılamak üzere birçok termik santral kurulmaktadır. Kömür kullanımı sonucu bu santrallerde büyük miktarlarda uçucu 1

18 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ kül oluşmaktadır. Son yıllarda çevreyi kirletici atık özelliğinden dolayı uçucu külün değerlendirilmesi için çeşitli kullanım alanları araştırılmaya başlanmıştır. Bu nedenle uçucu külün %10 dan daha azı dolgu maddesi, yol, barajve köprü yapımı, briket, tuğla ve çimento üretimi ve atık su arıtımında koagülant ve adsorban gibi değişik uygulamalarda kullanılmaktadır (Reed ve ark., 1976). Uçucu kül; yüksek karbon içeriği, birim hacimindeki geniş yüzey alanı ve içerdiği Al, Fe, Ca, Mg ve Si gibi elementlerden dolayı birçok organik ve inorganik kirleticiyi uzaklaştırma kabiliyetine sahiptir. Bu nedenle uçucu küllerin etkili bir adsorban olarak kullanılabileceği daha önceki çalışmalarda belirtilmiştir (Vandenbusch ve Sell, 1992). Farklı fiziksel ve kimyasal özelliklere sahip termik santral uçucu külleri kullanılarak As(V) in sulu çözeltilerden adsorbsiyonuna ortam ph ının, çalkalama süresinin, adsorban dozunun ve uçucu kül tipinin etkilerinin incelenmesi bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Ayrıca adsorblama işleminden elde edilen verilerin hangi izoterm eğrisine uyduğunu ve böylece en iyi izoterm denklemini tespit etmek bu çalışmanın kapsamı içindedir Endüstriyel Atıksular ve Genel Özellikleri Sanayi debilerinin bulunması için çeşitli unsurlar vardır: a) Eşdeğer nüfus hesaplanıp sanayi debisi evlerden gelen atıksu içinde düşünülebilir. b) Debinin zamanla değişiminin ölçülmesi sureti ile elde edilebilir. c) Sanayi bölgelerinde hektar basına debi alınmak sureti ile hesaplanabilir (örneğin 0,5-1 L/sn.ha gibi). Endüstriyel atıksuların karakteristikleri, endüstriden endüstriye birçok farklılıklar göstermektedir. Aynı daldaki endüstrilerde bile, kullanılan hammaddelerin ve uygulanan proseslerin farklılığı, diğer birçok faktörle birlikte çıkan atıksuyun yapısında da farklılıklar oluşturmaktadır Her endüstri için kirlilik karakteristikleri farklı olacağından önerilecek arıtma yöntemleri de farklılık gösterecektir (Şengül, 1985). 2

19 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Endüstri kuruluşlarının çevreyi kirletmeden üretim yapabilmeleri için; uygun yer seçimi ve tesis kurulmadan önce önlem teknolojilerinin değerlendirilmesi gibi hususlar büyük önem taşımaktadır. Bu yöntem yeni kurulacak tesisler için uygulanabilir, eskiden kurulmuş tesislerde uygulanamaz. Alınması gereken arıtma önlemleri ve kullanılması gereken arıtım teknolojileri atıksuların kantitatif ve kalitatif özelliklerine göre belirlenir. Bu özellikleri kısaca söyle özetlenebilir. Organik madde miktarı, çözünmüş tuzlar, zehirli maddeler, renk ve bulanıklık, askıda katı maddeler, sıcaklık, ph, nütrient maddeler, yağ ve gres, radyoaktif maddeler, yüzey aktif maddeler (deterjanlar), fenol ve fenol türevleri, bakteriyolojik kirleticiler, tat ve koku yaratan bileşikler, tarım ilaçları, asitler ve bazlar, petrol ve petrol türevleri ve diğer bozunmayan (kalıcı) atıklar. Endüstrinin üretim özelliğine göre seçilecek en önemli parametreler her endüstri için farklıdır. Endüstri tipine bağlı olarak belirlenen en önemli kirlilik parametreleri, bunları giderme tekniklerinin tespit edilmesinde de önemlidir. Yeni kimyasal maddeler, yeni teknolojiler, yeni endüstriyel prosesler insana ve çevresine yararlar sağladığı gibi birçok tehlikeleri de beraber getirmiştir. Bu nedenle endüstriyel kirlenme çevre kirlenmesinin önemli bir bileşenidir Endüstriyel Atıksuların İncelenmesi Endüstriyel atık suların incelenmesi 2 safhada yapılır. 1. a) Kirlenmenin temel kaynakları tespit edilir. b) Belli baslı kirleticililer için akım seması çıkarılır ve madde dengesi hazırlanır. c) Endüstrinin su anda attığı atık miktarı ve atık su debisi incelenir. Debi ve konsantrasyonlarda zaman bağlı olarak oluşan dalgalanmalara işaret edilir. 2. a) Atık su miktarını azaltma amacı ile çalımsalar yapılır. b) Atık madde miktarı azaltılmaya çalışılır. c) Atıkların değerlendirilmesi araştırılır. d) Değişik işlemlerden gelen atıkların gerektiğinde ayrı olarak arıtılması yoluna gidilebilir. 3

20 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Yukarıda anlatılan çalışmalardan sonra yeni bir akım şeması ve madde dengesi hazırlanır. Bu safhadan sonra ise endüstri atıkları için arıtma ve uzaklaştırma yöntemleri araştırılır. Herhangi bir endüstri için işlemlere ait akım şemasının çıkarılması esnasında şema üzerinde su hususlar belirtilir: A) Her işleme giren su, kimyasal madde ve malzeme miktarı yazılır. B) İşlemin sürekli mi, kesikli mi olduğu belirtilir. C) Önemli atık su çıkış noktaları işaretlenir. D) Endüstriye ait kanalizasyon şebekesini gösteren bir harita hazırlanır. Akım şeması üzerinde numune alınacak ve gabi ölçümü yapılacak noktalar işaretlenir. Numune alınırken ve debi ölçmesi yapılırken bütün atıkların toplandığı en son noktayı bulmak gerekir. Endüstriyel atık su kirlilik etüdünde atıksu karakteristiklerinin ve atıksu debilerinin belirlenmesi gereklidir. Atıksu karakteristiklerinin incelenmesi kademesinde hangi parametrelerin analiz edileceğine karar vermemiz gerekir. Toplanan atıksu numuneleri üzerinde endüstrinin tipine göre aşağıda sıralanan fiziksel, kimyasal veya biyolojik parametrelerin bazılarının ölçümü yapılır. Ancak herhangi bir endüstri için bütün parametrelerin aranması ve ölçülmesi gereksizdir (Arceivala, 1976). Fiziksel Parametreler: Renk, koku, bulanıklık, sıcaklık, toplam katı madde, çökebilen katı madde, askıda katı madde, anorganik ve organik katı madde, iletkenlik, radyoaktivitedir. Bunların en önemlileri sıcaklık ve katı maddelerdir. Kimyasal Parametreler: ph, alkalinite, asidite, Cl -, SO =, Azot (toplam, NH 3, NO =2, NO =3 ) fosfor, gres ve yağlar, deterjanlar, KOI, BOI, ağır metaller, (Hg, Cd, Cr, Zn), Toksik maddeler (Fenoller, CN -, haşere öldürücüler) olarak sıralanabilir. Bunlardan önemli olanlar, ph, asidite, alkalanite, N, P, BOI 5, KOI dir. Biyolojik Parametreler: Toksik maddeler için, koliformlar (evsel atık sulardan dolayı kirlenme olup olmadığını anlamak için), diğer organizmalar (Salmonella, Shigella, Anthrax, Virüsler, Algea, Nematodlar ve diğer solucanlar), biyolojik testler uygulanır. 4

21 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Endüstriyel Atıkların Uzaklaştırılması Endüstriyel atıkların toplanması, arıtılması ve uzaklaştırılması konusunda çeşitli alternatifler mevcuttur. Endüstriler tarafından uygulanabilecek bu çözüm alternatifleri aşağıda özetlenmiştir: 1. Endüstriler ham atıklarını doğrudan kanalizasyona deşarj edebilirler. 2. Endüstriler atıksularını belediyenin öngördüğü limitlere kadar ön arıtımdan sonra kanalizasyon şebekesine verebilirler. 3. Endüstriler atıklarını tan olarak arıttıktan sonra alıcı ortama (nehir, göl, deniz, toprak veya kanalizasyon) deşarj edebilirler. 4. Endüstriler atıklarını ileri derecede arıttıktan sonra geri kazanabilir veya geri kullanabilirler. 5. Endüstriyel atıksular arazi sulamasında kullanılabilir veya toprağa sızdırabilirler. 6. Endüstriler atıklarını daha başka işlemler ve geri kazanma için diğer bir endüstriye satabilirler. 7. Ön arıtmadan sonra derin deniz deşarjı ile uzaklaştırabilirler. 8. İleri arıtmadan sonra derin kuyu enjeksiyonu yöntemini uygulayabilirler. 9. Endüstriler proses atıklarını fabrika bölgesinden uzağa taşıyabilirler. 10. Buharlaştırma işleminden sonra, sıkıca kapalı kaplarda deniz dibine veya terk edilmiş maden gibi yerlere verme (toksik atıklar ve radyoaktif artıklar için) suretiyle uzaklaştırılabilirler. Hangi uzaklaştırma ve arıtma yöntemi seçilirse seçilsin, dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır: a) Kentsel kanalizasyon şebekesinin ve diğer tesislerin korunması, b) Kentsel arıtma tesisinin korunması ve çalışmasına engel olunması, c) Toplum sağlığının korunması, d) Endüstriyel atıksu tarımda kullanılacaksa toprağın ve bitkilerin zarar görmemesi, e) Yeraltı su kaynaklarının kirlenmemesi, f) Boşaltılan atıksuların; endüstri, tarım, insan toplulukları, su ürünleri, tasıma, turizm v.s. göz önünde tutularak nehir, göl, haliç ve denize deşarj standartlarına uygun nitelikte olması 5

22 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ g) Kirliliğin sudan havaya veya sudan toprağa iletilmesinin önlenmesi (Arceivala,1976) Arıtma Tesislerine Genel Bakış Arıtma ihtiyacı arıtılmış atıksuların verildiği alıcı ortamın kullanım maksatlarına göre belirlenir. içme suyu temini veya yüzme maksadıyla kullanılan küçük bir nehre verilen atıksuların, su ulaşımı için kullanılan bir nehre verilen atıksulara göre daha ileri derecede arıtılmaları gerekir. Tipik bir atıksu arıtma tesisi diyagramı Sekil 1.1 de gösterilmiştir. Şekil 1.1. Atıksu Arıtma Tesisi Proseslerinin Akış Diyagramı (Arceivala,1976). 6

23 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ 1.2. Arsenik Arsenik periyodik tablonun 5A grubunda yer alan, atom numarası 33, atom ağırlığı 74,9 yoğunluğu 5,79 olan ve yer kabuğunda mg/kg oranında bulunan bir elementtir. Doğada başlıca sülfür filizleri halinde (Fe-AsS, As 2 O 3 sarı zırnık-orpiment, As 2 S 2 kırmızı zırnık-realgar) bulunur. Sülfür filizlerinin kavrulmasından elde edilen As 2 O 3 endüstride diğer arsenik bileşiklerinin çıkış maddesi olarak kullanılır (Denizli, 2008) Bileşikleri ve Kullanım Alanları Arsenik element halinde toksik olarak düşünülmez, fakat bileşikleri toksiktir. Arsenik bileşiklerinden As 2 O 3 rodentisit (fare zehiri); bakır arsenit, sodyum arsenit, kalsiyum arsenit gibi +3 ve kurşun arsenat, sodyum arsenat, kalsiyum arsenat gibi +5 değerlikli anorganik arsenik bileşikleri insektisit olarak kullanılmaktadır. Dimetil arsenik asit tuzları [(CHs 3 ) 2 AsO - 2], herbisit olarak kullanılan organik As bileşikleridir. Potasyum asit arsenat (KH 2 AsO 4, Macquers tuzu) deri ve kağıt endüstrisinde; ayrıca arsenik bileşikleri seramik, cam, boya, cila, emaye, vernik ve lastik endüstrisinde kullanılırlar. Organik arsenik bileşikleri (difenil klorarsin, betaklorvinilklor arsin-le-wisite) I. Dünya Savaşı'nda savaş gazları olarak kullanılmışlardır. Arsin (AsH 3 ), bazı maden yataklarının nemlendirilmesi sırasında oluşan çok toksik bir gazdır. Organik arsenik bileşiklerinden arsefenamin [salvarsan-(as 2 C 6 H 3 OHNH 2 ).2HCI] frengi tedavisinde kullanılmıştır (Denizli, 2008) Çevrede Bulunuşu ve Zehirlenme Nedenleri Arsenik çevrede çok yaygındır. Özellikle +5 değerlikli bileşikleri toprakta bulunur. Besinlerdeki miktarı, topraktan geçen arsenik nedeni ile yüksek düzeylere ulaşabilir. Geçmişte arsenikle zehirlenmeler intihar ve kasıtlı ölümlerde görülmekteydi. Ortaçağda arsenik sözcüğü zehir sözcüğü ile eş anlamda kullanılıyordu. Renksiz, kokusuz arsenik trioksitin (As 2 O 3 ), yiyecek ve 7

24 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ içeceklerde fark edilmemesi ve zehirlenme belirtilerinin kolera, anemi gibi hastalıklara benzerliği ile tercih nedeni olmuştur. Ancak analitik toksikolojideki gelişmeyle zehirlenmenin kimyasal olarak tanımlanabilmesi ile zamanımızda arsenikle zehirlenmeler azalmıştır. Zamanımızda arsenik zehirlenmeleri nadiren kaza ile veya bileşiklerinin tedavide kullanılması nedeniyle olmaktadır. İngiltere'de arsenikle kirlenmiş sülfürik asitin bira yapımında kullanılması ile görülen zehirlenme olayı bilinen en önemli örnektir. Arsenikli bileşiklerin tarımda pestisit olarak kullanılması uygulayıcılarda olduğu kadar, meyve ve sebzelerde kalan kalıntıları yiyenlerde de zehirlenmelere neden olabilir. Kurşun ve kalsiyum arsenat veya arsenitler toprağa sıkıca bağlanır ve yavaş yavaş su ve bitkilere geçerler. Tütünde bu nedenle, As miktarının 13 mg/l'ye kadar yükselebileceği gösterilmiştir. Besin kaplarından geçen arsenikle de zehirlenme olabilir. Arsenik zehirlenmesi salgınları: 1900 yılında İngiltere-Manchester, arsenik içeren şekerden, 1955 yılında Japonya-Monhaga, sütten Nilgeta, kuyu suyundan, Hindistan; arsenikli su, yiyecek, ilaç ve afyondan olmuştur (Denizli,2008) Metabolizma ve Toksisite Arsenik bileşikleri solunum ve gastrointestinal yolla absorbe olabilir. Ayrıca ciltle de emilir. Besinlerde As 2 O 3 için maksimum limit değer 3.5 mg/l'dir. Günde besinlerle ve hava ile alınan arsenik miktarı 300 mikrogramın altındadır. Genel olarak arsenik bileşikleri arsenikten daha toksiktirler. As 2 O 3 ' in 1 mg'ı duyarlı şahıslarda ciddi semptomlara sebep olabilir. 20 mg ile ölüm tehlikesi baş gösterir. Arsenik bir dereceye kadar yumuşak dokularda birikir. Arsenaminler kemiklerde, tüm arsenik bileşikleri ise saç ve tırnaklarda birikir. Tırnaklarda arsenik Mee's çizgileri oluşturur. Maruz kalınmasından 6 hafta sonra bu çizgiler görülür. Tırnaklarda görülen bu beyaz bandın tırnak dibine olan uzaklığı ölçülerek maruziyet zamanında tayin edilebilir. Başlıca atılım yolu böbreklerdir. Organizmada arsenik böbrek, karaciğer, kalp, beyin gibi bütün yumuşak dokulara dağılır. Özellikle keratince zengin dokulara (saç, tırnak, deri) ilgisi fazladır. Saç 8

25 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ ve kılda toplanan arsenik yavaş bir şekilde idrarla atılır. Bu nedenle As ile ölümlerde saç, kıl ve tırnak en önemli analiz örneğidir. As (+3) organizmada tiyol (-SH) grubu içeren enzimleri inhibe ederek toksik etkisini gösterir (Denizli, 2008) Akut Toksik Etkileri Yüksek dozda ( mg) arsenik alımı akut olarak ölüme neden olabilir. Arsenik alınır alınmaz 1 saat içinde belirti ve bulgular ortaya çıkar, bazen bu süre 12 saate kadar uzayabilir. Akut arsenik zehirlenmesinin başlıca belirtileri: Nefeste arsenik kokusu (sarımsak kokusu), ağızda metalik tad, iştahsızlık, ateş Bulantı, sık sık kusma, karın ağrısı, kanlı ishal (mide-bağırsak iltihabı) Bazen hafif sarılık Beslenme eksikliği ve anemi Özellikle ellerde ve ayaklarda kızarma, ağrılı şişme Baş dönmesi, baş ağrısı Çırpınma, titreme, sarsılma (merkezi ve çevresel sinir sistemine ait bozukluklar) Kalpte ritim bozuklukları gibi hastalıklara neden olur. Santral belirtileri genellikle 2-3 gün içinde ortaya çıkar. Geç belirtilerse 1-3 hafta içinde ortaya çıkar. Bunlar, polinöropati, saçlarda ve kıllarda dökülme ile tırnaklarda Mee çizgilerinin ortaya çıkmasıdır (Denizli, 2008) Kronik Toksik Etkileri Kronik arsenik zehirlenmesinin başlıca belirtileri: İştahsızlık, bulantı, ishal, zayıflık, kansızlık, alt göz kapağı ve ayak bileği ödemi, diş etlerinde kanama ve diş etlerinde siyah çizgi, karaciğer büyümesi, siroz, sarılık, sarımsak kokulu ter boşanmaları, idrarda iltihap, vücutta şişmeler, nöropati, hafif felçler gibi rahatsızlıklardır (Denizli, 2008). 9

26 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Arsin ile zehirlenme (AsH 3 ) Arsin bir sinir ve kan zehridir. Renksiz ve kendine özgü bir kokusu vardır. Akciğerler yolu ile absorbe olur. Havada 500 mg/l olduğunda derhal öldürücüdür. 250 mg/l'de bu durum yarım saat sonra görülür ve 6-15 mg/l arasında 1 saat solunduğunda zararlı olur. Arsenik metalinin asitlerle temas etmesiyle oluşan arsin gazı zehirlenmeleri endüstriyel ortamlarda görülmektedir. Semptomları belirli değildir. Genellikle solunum güçlüğü, şiddetli baş ağrısı, bulantı, kusma, mide bozukluğu görülür. Hemolitik etkisinden dolayı şiddetli anemi veya sarılık birkaç günde ortaya çıkar. Tedavide kan değişimi en önemli uygulamadır (Denizli, 2008) Adsorbsiyon Bir yüzey veya ara kesit üzerinde maddenin birikimi ve derişimini arttırması olarak tanımlanabilir. Bu işlem herhangi iki değişik fazın arakesitinde meydana gelebilir; sıvı sıvı, gaz sıvı, gaz katı, sıvı katı gibi. Yüzeyde tutulan maddeye adsorblanan, yüzeyinde tutanlara adsorban denir. Absorbsiyon ise bir fazda bulunan atom veya moleküllerin diğer fazda bulunan atom veya moleüller arasından oldukça homojen biçimde geçerek bu faza yerleşmesidir. Adsorbsiyon ve absorbsiyonun ortak adına sorbsiyon denilir (Şengül ve Küçükgül, 1995) Yüzey Gerilimleri ile Adsorbsiyon İlişkisi Adsorbsiyon bir fazdan madde çıkartıp diğerinin yüzeyinde yoğunlaştırmak için kullanılan temel bir işlemdir. Yüzeyde egemen olan yüzey enerjilerinden etkilenir ve onları etkiler, yüzey özellikleri faza ait kütleyle değil yüzeyin kendisiyle ilgilidir. Sıvı ve katı fazlar arasında yüzeysel çekim güçleri açısından üç olasılık gözlenebilir (Şekil 1.2). Böyle yüzey gerilimleri düşüren maddeler su içinde bulunduğunda su moleküllerinin birbirlerine karşı ilgisi, bu maddelere ilgisinden fazla olacağı için kolayca yüzeyde birikirler. Hidrofobik olayda birikme yüzeyde bir derişim 10

27 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ artışına yol açar, tam tersine suyun yüzey gerilimini arttıran maddeler ise yüzeyden kurtulup suya karışırlar bu da hidrofilik olaydır. Bazı maddeler sıvı fazdaki yüzey gerilimlerini önemli ölçüde etkilerler. Deterjan türü maddeler suyun yüzey gerilimini azaltarak ıslatma gücünü arttırırlar (Şengül ve Küçükgül, 1990). Şekil 1.2. Sıvı ve Katı Fazlar Arasında Yüzeysel Çekim Güçleri ve Sıvı Katı Arakesitleri (Şengül ve Küçükgül, 1990) 11

28 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Adsorbsiyon Türleri Adsorbsiyon fiziksel ve kimyasal adsorbsiyon olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Fizisel adsorbsiyonda, Vander Waals kuvvetleri adsorblanan madde ile adsorblayıcı arasındaki bağlantıyı sağlar. Proses esnasında açığa çıkan ısı 2 5 kcal/mol dür. Burada bir aktivasyon enerjisi mevcut değildir, ancak elektrostatik kuvvetler aracılık etmektedir. Kimyasal adsorbsiyonda (Kemisorpsiyon), adsorblayıcı ve adsorblanan madde arasında kimyasal bağlanma olur ve açığa çıkan aktivasyon enerjisi kcal/mol dür. Bu nedenle yüksek sıcaklıklarda kimyasal adsorbsiyon daha hızlı gerçekleşir (Şengül ve Küçükgül, 1990) Adsorbsiyon Prosesinin Kullanıldığı Yerler Adsorbsiyon prosesi su ve atık su arıtımında ; İnsektisid, bakterisid ve bunun gibi pestisidler biyolojik arıtma sistemlerinde girişim meydana getirebilirler ve arıtılmadan tesisten çıkarlar. Bu gibi maddelerin alıcı sulara girmemesi için üçüncül arıtma olarak, Küçük miktarda toksik bileşiklerin (arsenik, fenol v.b.) sudan uzaklaştırılması, Deterjan kalıntılarının sudan uzaklaştırılması, Endüstriyel atıklarda bulunan kalıcı organik maddelerin ve rengin giderilmesi, Nitro ve kloro bileşikleri gibi özel organik maddelerin uzaklaştırılması, TOK klor ihtiyacının azaltılması Deklorinasyon (klor giderme) amacı ile kullanılır (Şengül ve Küçükgül, 1990). 12

29 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Adsorbsiyona Etki Eden Faktörler Adsorbsiyon işleminde etkili olan kriter şunlardır (Ardalı, 1990); Sıcaklık: Adsorbsiyon işleminde sıcaklık çok önemli bir kriter olup, adsorbsiyonun da tipini karakterize eder. Ortamın ph Değeri: Adsorbsiyon işleminde farklı iyonların farklı ph değerlerinde adsorblanma kapasiteleri yüksektir. Katyonik metal iyonlarının adsorblanması ancak spesifik ph değerlerinde önemli olurken, anyonik iyonların adsorbsiyonu ise düşük ph değerlerinde gerçekleşerek hemen hemen %100 iyon giderme verimine sahip olabilmektedirler. Adsorbanın Parçacık Boyutu: Parçacık boyutunun azalması ile adsorblama kapasitesinin arttığı belirtilmiştir (Weber ve Morris, 1964). Adsorbanın Yüzey Alanı: Adsorbanın yüzey alanını tayin etmek kolay olmadığından adsorbantın birim ağırlığı başına adsorblanan madde miktarı göz önüne alınır. Adsorbanın yüzeyi genişledikçe adsorblanan madde miktarı da artar. Başalngıç adsorban Konsantrasyonu: Adsorbsiyon hızı çözünü adsorban konsantrasyonu ile doğru orantılıdır. Denge Süresi: Adsorbanın adsorblama işlemini en iyi şekilde yaptığı zama aralığı denge süresini ortaya çıkartır (Weber ve Morris, 1964) Adsorbsiyon İzotermleri Adsorbsiyon dengesi, adsorbsiyon izotermi olarak bilinen bağıntılarla ifade edilebilir. Çözeltide kalan derişim (C) ile adsorblayıcının birim ağırlığı başına tuttuğu madde miktarı (q) arasındaki ilişkiler adsorbsiyon izotermi olarak tanımlanır. Adsorbsiyon izotermlerinin matematik açıdan uygun formüllerle ifadesi için başlıca üç yaklaşım geliştirilmiştir (Şengül ve Küçükgül, 1990); 1. Langmuir Adsorbsiyon İzotermi 2. Freundlich Adsorbsiyon İzotermi 3. BET Adsorbsiyon İzotermi 13

30 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Langmuir Adsorbsiyon İzotermi: Langmuir adsorbsiyon izotermi ampiriktir ve aşağıdaki şekilde ifade edilir (Eş.1.1): Qe = X/M = a.b.c/(1+bc) (1.1) Burada ; qe = X/M = Birim adsorblayıcı ağırlığı başına adsorblanan madde miktarı, (g/g) a = Birim adsorblayıcı ağırlığı başına tek sıralı filmde tutulan mol sayısı ile ilgili sabit b = Enerji ile ilgili sabit C = Adsorbsiyondan sonra çözeltide kalan madde derişimi (mg/l) Langmuir adsorbsiyon izotermi lineerize edilmiş şekli ile C/qe = C/(X/M) = 1/a.b + C/a (1.2) veya; 1/qe = 1/(X/M) =1/a + (1/a.b) (1/C) (1.3) denklemi elde edilir. C ye karşı C/(X/M) değerleri (Şekil 1.3) veya 1/C ye karşı 1/(X/M) değerleri (Şekil 1.4) kullanılarak elde edilen bu grafikler yardımı ile a ve b değerleri hesaplanabilir. Şekil 1.3. Langmuir Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekli (Eş. 1.2) (Şengül ve Küçükgül, 1990) 14

31 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Şekil 1.4 Langmuir Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekli (Eş. 1.3) (Şengül ve Küçükgül, 1990) Freundlich Adsorbsiyon İzotermi: Freundlich Adsorbsiyon İzotermi aşağıdaki formül ile ifade edilir (Eş 1.4): qe = X/M = KF. C1/n (1.4.) Burada; qe = X/M = Birim adsorblanan madde ağırlığı başına adsorblanmış madde miktarı(g/g) M = Adsorblanan maddenin ağırlığı (g) X = Adsorblanan madde miktarı (g) KF = Adsorbsiyon kapasitesi ile ilgili sabit n = Enerji ile ilgili sabit (n >1) C = Adsorblanan maddenin çözeltideki kalıntı derişimi, (mg/l) Şekil 1.5 te Freundlich adsorbsiyon izoterminin grafiksel ifadesi verilmiştir. 15

32 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Şekil 1.5. Freundlich Adsorpsiyon İzoterminin Grafiksel İfadesi (Şengül ve Küçükgül, 1990) Freundlisch bağıntısının lineerize edilmesi ile log (X / M) = Log KF + 1 / n log C (1.5) elde edilir. Log C ye karşı log (X/M) değerleri kullanılarak elde edilen bu grafik (Şekil 1.6) yardımı ile KF ve n değerleri hesaplanabilir. Freundlich adsorbsiyon izotermi atıksu arıtılmasında aktif karbon dozlaması için kullanılır. Şekil 1.6. Freundlich Adsorpsiyon İzoterminin Lineerize Şekli (Şengül ve Küçükgül, 1990) 16

33 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ BET Adsorbsiyon İzotermi: BET adsorbsiyon izoterminin matematiksel ifadesi aşağıda verilmiştir (Eş 1.6); qe =X / M = B C Qo / (CS C)[1+(B-1) (C/CS)] (1.6) Burada; B, Qo = Sabitler B = Yüzey ile enerji alış verişi ile ilgili bir sabit Yukarıdaki bağıntı lineerize edilirse; C / (CS C) qe = 1/ BQo + [(B-1) / BQo] (C/CS) (1.7) elde edilir. C/Cs ye karşı 1/ (CS C) qe değerleri kullanılarak elde edilen grafik (Şekil 1.7) yardımı ile B ve Qo sabitleri hesaplanabilir. Şekil 1.7. BET Adsorbsiyon İzoterminin Lineerize Şekli (Şengül ve Küçükgül, 1990) Adsorblayıcı Maddeler Su arıtımında adsorbsiyon teknikleri için çeşitli kimyasal maddeler kullanılmaktadır. Alümina, silikajel, fuller toprağı, makroporöz reçineler; bazik makroporöz iyon değiştirici reçineler, aktif silika ve aktif karbon en çok bilinen adsorban maddelerdir (Şengül ve Küçükgül, 1990). 17

34 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Ayrıca son yıllarda mavi yeşil algler, çeşitli bitkiler, su sümbülü (water hyacinth) ve killer özellikle kadmiyum, kurşun, nikel, cıva, bakır, krom, çinko, gümüş gibi ağır metallerin arıtımı için kullanılmaktadır (Ardalı, 1990, Pollard ve ark., 1992) Uçucu Kül Modern yakma tekniklerinin ortaya çıkmasıyla birlikte büyük miktarlarda katı yanma ürünleri oluşmaktadır. Bu ürünlerin büyük çoğunluğu yanma sonucunda oluşan, baca tarafından çekilen gazlarla beraber yukarı doğru sürüklenen ve uçucu kül (fly ash) adı verilen çok ince boyutlu kül tanecikleridir. Bu ince kül parçacıkları çeşitli yöntemlerle tutulmakta (elektro filtre, siklon vs.) ve baca gazları ile atmosfere yayılmaları önlenmektedir. Uçucu küller µm tane iriliğinde düzensiz şekilli parçacıklar halinde bulunmasına karşın, yakma kazanının içinden kısa geçişleri boyunca ergidiklerinden genellikle küresel şekildedirler ve toplam külün ağırlıkça %80 ini oluştururlar. Kömür külünün diğer iki bileşeni ise taban (kazan altı) külü ve cüruftur. Yakma sisteminin altında ya cüruf içinde erimiş olarak veya taban külünde tanecikler olarak toplanırlar ve külün yaklaşık % 20 sini oluştururlar (Watson, 1985). Kömür tozunun inorganik bir bileşimi olan uçucu külün atık bir malzeme olarak en fazla kullanıldığı alanlardan bir briket, tuğla ve çimento üretimidir (Pollard ve ark., 1992). Ayrıca uçucu külün su ve atık su arıtımında koagülant ve adsorban olarak kullanım potansiyeli mevcuttur. Çünkü uçucu kül yüksek karbon içeriği, birim hacimdeki geniş yüzey alanı ve içerdiği Al, Fe, Ca, Mg ve Si gibi elementlerden dolayı birçok organik ve inorganik kirleticiyi uzaklaştırma kabiliyetine sahiptir. Bunların yanı sıra doğal alkaliteli uçucu kül iyi bir nötralizedir (Ferraiola ve ark., 1990; Weng ve Huang, 1994). Son yıllarda ağır metallerin adsorbsiyonu ve uçucu kül üzerine birçok çalışmalar yapılmıştır. (Prabhu ve ark., 1981; Yadava ve ark., 1987; Weng ve Huang, 1990; Viraraghavan ve Rao, 1991; Viraraghavan ve Dranimraju, 1993; Weng ve Huang, 1994). Sonuç olarak bu çalışmalar uçucu külün atıksulardaki ağır metallerin 18

35 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ adsorbsiyon yöntemi ile gideriminde etkili olduğunu vurgularken diğer taraftan da bu metal gideriminin kullanılan uçucu külün fiziksel ve kimyasal özelliklerine bağlı olduğunu göstermiştir Uçucu Külün Fiziksel Özellikleri Morfoloji Aydınlatmalı ve elektron mikroskoplarla yapılan morfolojik çalışmalar, uçucu külün heterojen bir yapıya ve çok farklı tane çeşitlerine sahip olduğunu göstermektedir. Fischer ve Natusch ( 1979 ) uçucu kül içindeki tanelerin 11 temel morfolojik yapıda olduğunu tanımlamışlardır. Bunlar: Şekilsiz, saydam taneler Şekilsiz, opak taneler Şekilsiz, opak ve saydam karışık taneler Yuvarlak, kabarcıklı, saydam taneler Yuvarlak, kabarcıklı, opak ve saydam karışık taneler Köşeli, delikli, opak taneler Cenospheres (içi gaz dolu küresel taneciklerle dolu küresel taneler) Plerospheres (içi küresel taneciklerle dolu küresel taneler) Saydam, katı küresel taneler Opak, küresel taneler Yüzeyinde veya içinde kristal oluşumlu küresel taneler Opak (şekilsiz veya köşeli delikli) taneler oksitlenmemiş karbonatlı malzemeler veya demir oksitler olarak sınıflandırılır. Opak küresel taneler ise manyetit (demiroksit) olabileceği düşünülmektedir. Şekilsiz (yuvarlak kabarcıklı veya saydam) taneler, alümina silikatların kömürün yanması sırasında tanelerin yanmaya karşı maruz kaldığı süreye bağlı olarak yuvarlak veya kabarcıklı oluşum şeklinde ortaya çıkmasıdırlar. Küresel taneler ise (cenospheres, plerospheres veya 19

36 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ katı küresel taneler) daha uzun süreli yakma sonucu oluşmaktadırlar. Şekilsiz opak taneler ise yanmamış karbondur Mineroloji Uçucu kül minerolojik olarak üç ana gruba ayrılmaktadır: Cam, mullitkuvars ve ferrit spinel (Hullet ve ark., 1980). Uçucu küldeki başlıca kristal fazları şunlardır: Kuvars (SiO 2 ): Uçucu kül içinde hemen heryerde bulunmaktadır. Orjinal kömürdeki yanmadan arta kalan kuvarstan gelmektedir. Kireç (CaO): Bütün yüksek kalsiyum içerikli linyit ve yarı-bitümlü kömür uçucu küllerinde gözllenir. Anhidrit (CaSO 4 ): Yüksek kalsiyumlu küllerde CaO ve SO 3 ten gelmektedir. Mullit (Al 6 Si 2 O 13 ): Uçucu kül içerisinde yaygın olarak rastlanan bir fazdır. Hematit (Fe 2 O 3 ): Yanma sırası ve sonrasında piritin nihai oksidasyon ürünü olarak oluşur ve uçucu külde bulunur. Ferrit Spinel [(MgFe) (FeAl) 2 O 4 ]: Hemen hemen bütün uçucu küller manyetit ve magnezyoferrit (MgFe 2 O 4 ) e benzer bir X-ışını örneği ile spinel bir yapı çerir. Trikalsiyum Aluminat ve Merwinit [Ca 3 Mg(SiO 4 ) 3 ]: Yarı-bitümlü kömür ve linyitten elde edilen bazı uçucu küllerin X-ışını difraktogramlarında gözlenmektedir. Periklas (MgO): Periklas, dolomitten veya daha düşük dereceli kömürdeki organik magnezyumun oksidasyonu sonucu oluşur. Cam: Uçucu külde alümino-silikat camlar; Na 2 O, K 2 O, MgO, CaO ve FeO nun inklüzyonuyla değiştirilir. Kahverengi Millerit (C 4 AF.C 4 Al 2 Fe 2 O 10 ): Uçucu küllerde olması muhtemel fazdır. Diğer fazlardan, dikalsiyum silikatlar bir veya daha çok şekilde gözlenebilir. 20

37 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Tane İrilik Dağılımı Taban külü tanelerinin boyutları ağırlıklı olarak mm arasında değişirken, mekanik tutucularda yakalanan uçucu kül taneleri taban külünden çok daha küçük boyutlara sahiptir. Uçucu kül tanelerinin büyük bir bölümü µm çapındadır. Uçucu külün ağırlıkça %20-40 ı, 10 µm den daha küçü tane boyutuna sahip olmasına rağmen %80 90 ının tane boyutu 200 µm den küçüktür (Eye ve Basu, 1970) Yoğunluk Uçucu külün ortalama özgül ağırlığı 2,4 ile 2,8 g/cm 3 arasında değişmektedir. Kaba yoğunluğu ise yaklaşık olarak 0,8 g/cm 3 tür (Eye ve Basu, 1970) Özgül Yüzey Alanı Uçucu kül birim hacim başına büyük bir özgül yüzey alanına sahiptir. Ortalama özgül yüzey alanı cm 2 /cm 3 arasında değişir (Arslan ve ark, 1990) Kimyasal Bileşimi Uçucu külün kimyasal bileşimi kullanılan kömürdeki minerallerin tipine ve mktarına bağlı olarak değişmektedir. Yapılan kimyasal incelemelere göre uçucu külde bulunan temel elementler Si, Al ve Fe dir. Bununla birlikte küçük miktarlarda Ca, P, Na, Ti ve S de içerirler (Cheremisinoff, 1988). Bir çok uçucu külün %85 inden fazla bir kısmı SiO 2, Al 2 O 3, CaO, Fe 2 O 3, MgO ve SO 3 ün yer aldığı kimyasal bileşenlerden oluşmaktadır. Uçucu külün karbon içeriği yanma kaybına bağlı olarak %1 60 arasında değişmektedir (Eye ve 21

38 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Basu, 1970). Çeşitli uçucu kül örneklerine ait kimyasal bileşen değerleri Çizelge 1.1 de gösterilmektedir (Hamernik ve Frantz, 1991) Çizelge 1.1. Uçucu Küllere Ait Kimyasal Bileşen Değerleri (Hamernik ve Frantz,1991). Uçucu Kül Örnekleri (Ağırlıkça %) Bileşenler I II III IV V SiO Al 2 O Fe 2 O CaO MgO SO Na 2 O K 2 O TiO P 2 O Mn 2 O SiO Uçucu Külün Kullanım Alanları Çimento ve Beton: Uçucu küller beton içinde genellikle üç ayrı şekilde kullanılmaktadır. i) Uçucu kül çimento killerine katılarak birlikte öğütülür. Bu karışım uçucu küllü çimento adını alır. ii) Uçucu kül beton malzemesi olarak doğrudan beton için kullanılan malzemeye katılır. iii) Uçucu küller o C de hafifçe ergiyerek birbirine yapışmakta ve uygulanan sinterleşme yöntemine bağlı olarak yuvarlak ve silindirik taneli 22

39 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ agregalar oluşmaktadır. Doğal agregaya oranla daha hafif olan bu agregaların betonda kullanılması ile hafif beton bloklar ve yapıda hafif beton elde edilmektedir (Toraman, 1995). Karayolları: Yol yapımında uçucu kül iki şekilde kullanılmaktadır; I. Dolgu malzemesi olarak, II. Toprak stabilizasyonu sağlayacak alt temel ve temel malzemesi olarak. Özellikle sıkıştırılabilme özelliği yüksek zeminlerle birlikte ve köprü ayaklarında yaygın olarak kullanılmaktadır (Toraman, 1995). Gaz Beton: Gaz-beton, çimento veya kireç ile uçucu kül karışımından otoklavda hava ya da başka bir gaz geçirilmesiyle elde edilmektedir. Ateşe karşı son derece dayanıklı, hafif ve ısı yalıtımı sağlayabilen gaz betonlar uçucu kül karışımının kullanılması ile daha ucuza mal edilebilirler (Toraman, 1995). Tuğla: Uçucu kül çok ince taneli olması ve sinterleştiğinde yüksek dayanım vermesi nedeni ile tuğla üretiminde kullanılmaktadır (Toraman, 1995). Koagülant ve Adsorban: Uçucu kül birim hacim başına büyük bir özgül yüzey alana ve çok geniş bir tane dağılımına sahiptir. Bu atık malzemenin karbon içeriği %1-60 arasında değişmektedir. Uçucu külün adsorban olarak etkinliği içeriğindeki karbon miktarı arttıkça artmaktadır. Ayrıca uçucu kül bileşiminde bulunan silika, demir, alüminyum, kalsiyum, magnezyum ve toprak alkali maddeleri herhangi bir derişik asit çözeltisinde veya çok az oranla olmak üzere su içerisinde serbest hale gelirler. Böylece ham uçucu kül ile elde edilen çözeltiler su ve atıksu arıtma işlemlerinde, özellikle adsorbsiyon işlemleri ile ağır metallerin gideriminde ticari kullanımı yaygın olan aktif karbon gibi adsorban maddelerin yerine kullanılabilmektedir (Viraraghavan ve Dranomraju, 1993; Mavros ve ark, 1993) Aktif Karbon Yaygın olarak kullanılan endüstriyel adsorbanlar arasında çevre kirliliğini kontrol amacıyla, şu anda kullanılan adsorbanların en önemlisi, yüksek gözenekliliğe sahip aktif karbonlardır. Ticari olarak aktif karbonlar, odun, turba, linyit, kömür, mangal kömürü, kemik, hindistan cevizi kabuğu, pirinç kabuğu, 23

40 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ fındık kabuğu ve yağ ürünlerinden elde edilen karbonların çeşitli işlemlerden geçirilerek aktive edilmesiyle elde edilirler lü yılların başında, şuanki aktif karbon üretiminin temelini oluşturan patentler yayınlanmıştır. Bu patentler, bugün bile hala geçerli olan aktif karbon üretiminin iki temel prensibini açıklamaktadır. Bunlar kimyasal aktivasyon ve gaz aktivasyonudur yılından sonra, ilk olarak, aktif kömür su arıtılmasında kullanılmaya başlanmış, fakat yaygın bir kullanım sağlanamamıştır. Ancak, 1927 yılında Almanya da içme suyundaki klorofenol kokusu büyük problem yarattığından, şehir suyunun hazırlanması sırasında aktif karbon kullanımı da büyük önem kazanmıştır. Aktif karbon, 1929 yılında Hamm Water Works da granüler formda, bundan bağımsız olarak 1930 da Harrison tarafından Michigan Bay City de, yine 1929 yılında Spalding tarafından içme suyundaki kokuların uzaklaştırılması amacıyla toz halinde kullanılmıştır yılına gelindiğinde Amerika da 400 fabrika, 1943 yılında ise yaklaşık 1200 fabrika istenmeyen kokuların kontrolünde aktif karbonu kullanmıştır Atif Karbon un Genel Özellikleri Aktif karbon, büyük kristal formu ve oldukça geniş iç gözenek yapısı ile karbonlu adsorbanlar ailesini tanımlamada kullanılan genel bir terimdir. Aktif karbonlar, insan sağlığına zararsız, kullanışlı ürünler olup, oldukça yüksek bir gözenekliliğe ve iç yüzey alanına sahiptirler. Aktif karbonlar, çözeltideki molekül ve iyonları gözenekleri vasıtasıyla iç yüzeylerine doğru çekebilirler ve bu yüzden adsorban olarak adlandırılırlar. Yüzey Alanı: Aktif karbonun iç yüzeyi (aktifleştirilmiş yüzey) çoğunlukla BET yüzeyi olarak (m 2 /g) ifade edilir. Yüzey alanı azot (N 2 ) gazı kullanılarak ölçülür. Su arıtımında kullanılan aktif karbon taneciklerinin iç yüzey alanının yaklaşık 1000 m 2 /g olması istenmektedir. Kirlilik oluşturan maddeler, aktif karbonun yüzeyinde tutulacağından, yüzey alanının büyüklüğü kirliliklerin giderilmesinde oldukça etkili bir faktördür. Prensip olarak, yüzey alanı ne kadar büyükse, adsorpsiyon merkezlerinin sayısının da o kadar büyük olduğu düşünülür. 24

41 1. GİRİŞ R. Yasemin İBİŞ Literatürde bulunan aktif karbonun yüzey alanı ve gözenek sistemi ile ilgili sayısal değerler çizelge 1.2 de verilmiştir; Çizelge 1.2. Aktif karbonun yüzey alanı ve gözenek sistemi ile ilgili sayısal değerler ( Yüzey alanı m 2 /g (BET N 2 ) Gözenek hacmi Gözenek genişliği >30 m 3 /100 g 0,3 nm-1000 nm Karbon taneciğinin yüzeyi gaz, sıvı ve katı maddeleri çeker ve yüzeyde ince bir film tabakası oluşturur, yani adsorbe eder. Aktif karbonun adsorban olarak tercih edilmesinin başlıca iki nedeni vardır. Bunlar; 1. Belirli maddeleri çekebilmesi için çekici bir yüzeye, 2. Fazla miktarda maddeyi tutabilmesi için geniş bir yüzeye sahip olmasıdır. Gözenek Büyüklüğü: Kirliliğin giderilmesinde etkili olan diğer bir parametre de gözenek büyüklüğüdür. Gözenek büyüklüğünün belirlenmesi, karbonun özelliklerinin anlaşılmasında oldukça kullanışlı bir yöntemdir. Gözenekler silindirik veya konik şeklinde olabilir. Aktif karbonun gözenek yapısını gösteren ve Taramalı Elektron Mikroskobu ile çekilen fotoğraf Şekil 1.8 de verilmiştir. Şekil 1.8. Taramalı Elektron Mikroskobunda Aktif karbonun gözenek yapısı ( 25

BOYAR MADDELERDE AKTİF KARBONUN ADSORPLANMA ÖZELLİĞİNE HİDROJEN PEROKSİTİN ETKİSİ

BOYAR MADDELERDE AKTİF KARBONUN ADSORPLANMA ÖZELLİĞİNE HİDROJEN PEROKSİTİN ETKİSİ TÜBİTAK BİDEB KİMYA LİSANS ÖĞRENCİLERİ KİMYAGERLİK, KİMYA ÖĞRETMENLİĞİ, KİMYA MÜHENDİSLİĞİ BİYOMÜHENDİSLİK ARAŞTIRMA PROJESİ KİMYA 3 (Çalıştay 2012) KİMYA PROJE RAPORU GRUP AKTİF PROJE ADI BOYAR MADDELERDE

Detaylı

MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI

MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI TC. TEKĠRDAĞ VALĠLĠĞĠ Ġl Çevre ve Orman Müdürlüğü MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI 12 OCAK 2011 MALKARA/TEKĠRDAĞ SU KĠRLĠLĠĞĠ: Yeryüzündeki sular, güneşin sağladığı

Detaylı

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ

DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ Orman ve Su İşleri Bakanlığından: DEZENFEKSİYON TEKNİK TEBLİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Maksat, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Maksat MADDE 1 (1) Bu Tebliğin maksadı, küçük yerleşim yerlerinde son kullanıcıya ulaşan

Detaylı

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERDE AĞIR METAL SAFSIZLIKLARINA İLİŞKİN KILAVUZ

TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERDE AĞIR METAL SAFSIZLIKLARINA İLİŞKİN KILAVUZ TÜRKİYE İLAÇ VE TIBBİ CİHAZ KURUMU KOZMETİK ÜRÜNLERDE AĞIR METAL SAFSIZLIKLARINA İLİŞKİN KILAVUZ Amaç MADDE 1- (1) Bu Kılavuz, kozmetik ürünlerde bulunması muhtemel ağır metal safsızlıklarına ve bu safsızlıkların

Detaylı

PROJE ADI DOĞAL ÇEVRECĠ SEBZE-MEYVE KURUTMA SĠSTEMĠ. PROJE EKĠBĠ Süleyman SÖNMEZ Ercan AKÇAY Serkan DOĞAN. PROJE DANIġMANLARI

PROJE ADI DOĞAL ÇEVRECĠ SEBZE-MEYVE KURUTMA SĠSTEMĠ. PROJE EKĠBĠ Süleyman SÖNMEZ Ercan AKÇAY Serkan DOĞAN. PROJE DANIġMANLARI TÜBĠTAK-BĠDEB LĠSE ÖĞRETMENLERĠ (FĠZĠK, KĠMYA, BĠYOLOJĠ VE MATEMATĠK) PROJE DANIġMANLIĞI EĞĠTĠMĠ ÇALIġTAYLARI LĠSE-1 (ÇALIġTAY 2011) FĠZĠK GRUP SES-2011 PROJE ADI DOĞAL ÇEVRECĠ SEBZE-MEYVE KURUTMA SĠSTEMĠ

Detaylı

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI

KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI KAPLAMA TEKNİKLERİ DERS NOTLARI PVD Kaplama Kaplama yöntemleri kaplama malzemesinin bulunduğu fiziksel durum göz önüne alındığında; katı halden yapılan kaplamalar, çözeltiden yapılan kaplamalar, sıvı ya

Detaylı

Toprak kirliliğini tanımlamadan önce toprak kalitesi vurgulanmalı

Toprak kirliliğini tanımlamadan önce toprak kalitesi vurgulanmalı Toprak Kirliligi Toprak kirliliğini tanımlamadan önce toprak kalitesi vurgulanmalı Toprağın maruz kaldığı en önemli tehdit unsurları Toprak kirliliği Olağan şartlarda toprak ortamında bulunmayan madde

Detaylı

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ

YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ YAZILI YEREL BASININ ÇEVRE KİRLİLİĞİNE TEPKİSİ Savaş AYBERK, Bilge ALYÜZ*, Şenay ÇETİN Kocaeli Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü, Kocaeli *İletişim kurulacak yazar bilge.alyuz@kou.edu.tr, Tel: 262

Detaylı

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (YAŞLANDIRMA) DENEYİ

ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (YAŞLANDIRMA) DENEYİ ÇÖKELME SERTLEŞTİRMESİ (YAŞLANDIRMA) DENEYİ 1. DENEYİN AMACI Çökelme sertleştirmesi işleminin, malzemenin mekanik özellikleri (sertlik, mukavemet vb) üzerindeki etkisinin incelenmesi ve çökelme sertleşmesinin

Detaylı

Doç. Dr. Eyüp DEBİK 10.12.2013

Doç. Dr. Eyüp DEBİK 10.12.2013 Doç. Dr. Eyüp DEBİK 10.12.2013 Ünitelerin fiziksel yerleşimi Arıtma ünitelerinin, Bağlantı kanallarının, Yol ve park alanlarının, Yönetim binasının, Bakım ve onarım kısımları vb dikkatle ele alınmalıdır.

Detaylı

SU KİRLİLİĞİ KONTROLU YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ

SU KİRLİLİĞİ KONTROLU YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ SU KİRLİLİĞİ KONTROLU YÖNETMELİĞİ İDARİ USULLER TEBLİĞİ Resmi Gazete : 12.3.1989 tarih ve 20106 sayı Kanuni Dayanağı : 2872 S. Çevre Kanunu ile mezkur kanunda ek ve değişiklik Yapan kanun hükümlerine uygun

Detaylı

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU Sayfa 1/7 Düzenlenme tarihi: 26.09.2007 1 Ürün ve firma tanıtımı Ürün adı: DONA KLOR 60 Ürünün uygulama alanı: Havuz Kimyasalı Üretici/Tedarikçi:UKM Uğur Kimya Makina Bilgi merkezi: UKM Uğur Kimya Makina

Detaylı

STYROPOR ĐÇEREN ÇĐMENTO VE ALÇI BAĞLAYICILI MALZEMELERĐN ISIL VE MEKANĐK ÖZELLĐKLERĐ*

STYROPOR ĐÇEREN ÇĐMENTO VE ALÇI BAĞLAYICILI MALZEMELERĐN ISIL VE MEKANĐK ÖZELLĐKLERĐ* STYROPOR ĐÇEREN ÇĐMENTO VE ALÇI BAĞLAYICILI MALZEMELERĐN ISIL VE MEKANĐK ÖZELLĐKLERĐ* Yaşar BĐÇER1 - M.Şükrü YILDIRIM - Cengiz YILDIZ Fırat Üniversitesi ÖZET Son yıllarda gerek enerji talebi ve maliyetleri,

Detaylı

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı... 1. 2 Giriş... 1. 3 Yöntem... 1. 4 Sonuçlar ve Tartışma... 6. 5 Kaynakça... 7

İÇİNDEKİLER. 1 Projenin Amacı... 1. 2 Giriş... 1. 3 Yöntem... 1. 4 Sonuçlar ve Tartışma... 6. 5 Kaynakça... 7 İÇİNDEKİLER 1 Projenin Amacı... 1 2 Giriş... 1 3 Yöntem... 1 4 Sonuçlar ve Tartışma... 6 5 Kaynakça... 7 FARKLI ORTAMLARDA HANGİ RENK IŞIĞIN DAHA FAZLA SOĞURULDUĞUNUN ARAŞTIRILMASI Projenin Amacı : Atmosfer

Detaylı

Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ

Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ FARKLI ŞEKİL VE DOZLARDA UYGULANAN TKİ HÜMAS IN EKMEKLİK BUĞDAYIN BAYRAK YAPRAK BESİN ELEMENTİ KONSANTRASYONU, VERİM VE TANE PROTEİN KAPSAMINA ETKİLERİ Sait GEZGİN, Nesim DURSUN, Fatma GÖKMEN YILMAZ Bu

Detaylı

GÜVENLİK BİLGİ FORMU (DAP DİAMONYUM FOSFAT)

GÜVENLİK BİLGİ FORMU (DAP DİAMONYUM FOSFAT) 1. MADDE / MÜHTAHZARIN TANIMI Diamonyum Fosfat (DAP), : 67/548/EEC Direktiflerine göre zararlı sınıfında değildir. 2.İNSAN SAĞLIĞI Deriyle Temasta Gözle temasta Yutulduğunda Uzun Süreli Etkileri : Gübreler

Detaylı

KİLİN YAPISI. Şekil 1) (a) Tetrahedral yapı, (b) silikat tabakası

KİLİN YAPISI. Şekil 1) (a) Tetrahedral yapı, (b) silikat tabakası KİLİN YAPISI Kil; kayaçların ve maden kütlelerinin yavaş aşınmasıyla oluşan, su ihtiva eden aliminyum silikatlardır. Kil mineralleri tetrahedron (düzgün dört yüzlü) ve oktahedron (düzgün sekiz yüzlü) olarak

Detaylı

EDİRNE BELEDİYE BAŞKANLIĞI ÇEVRE KORUMA VE KONTROL BİRİMİ

EDİRNE BELEDİYE BAŞKANLIĞI ÇEVRE KORUMA VE KONTROL BİRİMİ EDİRNE BELEDİYE BAŞKANLIĞI ÇEVRE KORUMA VE KONTROL BİRİMİ ATIK PİL VE AKÜMÜLATÖRLERİN KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ KAPSAMINDA ATIK PİLLERİN YÖNETİMİ Çevre Koruma ve Kontrol Birimi Çavuş Bey Mah. No: 1 EDİRNE Tel:

Detaylı

ARAŞTIRMA MAKALESİ / RESEARCH ARTICLE

ARAŞTIRMA MAKALESİ / RESEARCH ARTICLE Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi A-Uygulamalı Bilimler ve Mühendislik Anadolu University Journal of Science and Technology A- Applied Sciences and Engineering Cilt: 16 Sayı: 2-2015 Sayfa:

Detaylı

Sinterleme. İstenilen mikroyapı özelliklerine sahip ürün eldesi için yaş ürünler fırında bir ısıl işleme tabi tutulurlar bu prosese sinterleme denir.

Sinterleme. İstenilen mikroyapı özelliklerine sahip ürün eldesi için yaş ürünler fırında bir ısıl işleme tabi tutulurlar bu prosese sinterleme denir. Sinterleme? İstenilen mikroyapı özelliklerine sahip ürün eldesi için yaş ürünler fırında bir ısıl işleme tabi tutulurlar bu prosese sinterleme denir. Sinterleme Mikroyapı Gelişimi Özellikler! Sinterlemenin

Detaylı

Bu konuda cevap verilecek sorular?

Bu konuda cevap verilecek sorular? MANYETİK ALAN Bu konuda cevap verilecek sorular? 1. Manyetik alan nedir? 2. Maddeler manyetik özelliklerine göre nasıl sınıflandırılır? 3. Manyetik alanın varlığı nasıl anlaşılır? 4. Mıknatısın manyetik

Detaylı

Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız.

Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız. Oksijen, flor ve neon elementlerinin kullanıldığı alanları araştırınız. 3.2 KİMYASAL BAĞLAR Çevrenizdeki maddeleri inceleyiniz. Bu maddelerin neden bu kadar çeşitli olduğunu düşündünüz mü? Eğer bu çeşitlilik

Detaylı

ARAŞTIRMA RAPORU. Rapor No: 2012.03.08.XX.XX.XX. : Prof. Dr. Rıza Gürbüz Tel: 0.312.210 59 33 e-posta: gurbuz@metu.edu.tr

ARAŞTIRMA RAPORU. Rapor No: 2012.03.08.XX.XX.XX. : Prof. Dr. Rıza Gürbüz Tel: 0.312.210 59 33 e-posta: gurbuz@metu.edu.tr ARAŞTIRMA RAPORU (Kod No: 2012.03.08.XX.XX.XX) Raporu İsteyen : Raporu Hazırlayanlar: Prof. Dr. Bilgehan Ögel Tel: 0.312.210 41 24 e-posta: bogel@metu.edu.tr : Prof. Dr. Rıza Gürbüz Tel: 0.312.210 59 33

Detaylı

SUUDİ ARABİSTAN DAMAD BARAJINDA UÇUCU KÜL YERİNE PUZOLANİK MADDE OLARAK TAŞ UNU KULLANIMI VE PROJE EKONOMİSİNE ETKİSİ

SUUDİ ARABİSTAN DAMAD BARAJINDA UÇUCU KÜL YERİNE PUZOLANİK MADDE OLARAK TAŞ UNU KULLANIMI VE PROJE EKONOMİSİNE ETKİSİ SUUDİ ARABİSTAN DAMAD BARAJINDA UÇUCU KÜL YERİNE PUZOLANİK MADDE OLARAK TAŞ UNU KULLANIMI VE PROJE EKONOMİSİNE ETKİSİ Sunan: Nejat Demirörs İnş. Müh. DAMAD BARAJI Damad barajının kesin projesi 1987 yılında

Detaylı

Atom. Atom 9.11.2015. 11 elektronlu Na. 29 elektronlu Cu

Atom. Atom 9.11.2015. 11 elektronlu Na. 29 elektronlu Cu Atom Maddelerin en küçük yapı taşlarına atom denir. Atomlar, elektron, nötron ve protonlardan oluşur. 1.Elektronlar: Çekirdek etrafında yörüngelerde bulunurlar ve ( ) yüklüdürler. Boyutları çok küçüktür.

Detaylı

YANMA GAZLARI ÖLÇÜMLERİ

YANMA GAZLARI ÖLÇÜMLERİ T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI ÇEVRE YÖNETĠMĠ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ÖLÇÜM VE ĠZLEME DAĠRESĠ BAġKANLIĞI YANMA GAZLARI ÖLÇÜMLERİ Esra TURAN KILIÇ Çevre ve Orman Uzmanı Sunum Ġçeriği Emisyon nedir? Yanma gazları

Detaylı

AYDINLATMA DEVRELERİNDE KOMPANZASYON

AYDINLATMA DEVRELERİNDE KOMPANZASYON AYDINLATMA DEVRELERİNDE KOMPANZASYON Dünyamızın son yıllarda karşı karşıya kaldığı enerji krizi, araştırmacıları bir yandan yeni enerji kaynaklarına yöneltirken diğer yandan daha verimli sistemlerin tasarlanması

Detaylı

MALZEMELERİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ

MALZEMELERİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ MALZEMELERİN FİZİKSEL ÖZELLİKLERİ (Ders Notu) Manyetik Özellikler Doç.Dr. Özkan ÖZDEMİR MANYETİK ÖZELLİK Giriş Bazı malzemelerde mevcut manyetik kutup çiftleri, elektriksel kutuplara benzer şekilde, çevredeki

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2007 KLERİ DERS NOTLARI

Yrd. Doç. Dr. Atilla EVCİN Afyonkarahisar Kocatepe Üniversitesi 2007 KLERİ DERS NOTLARI TOZ ÜRETİM TEKNİKLER KLERİ DERS NOTLARI YRD. DOÇ.. DR. ATİLLA EVCİN 1 Kimyasal İndirgenme Toz üretiminde ana kimyasal işlemleri metal oksit, karbonatlar, nitratlar veya halojenli (VIIA Grubu F, CI, Br

Detaylı

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır. SOLUNUM SİSTEMİ Canlılar yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için enerjiye ihtiyaç duyarlar. İhtiyaç duyulan bu enerji besinlerden karşılanır. Hücre içerisinde besinlerden enerjinin üretilebilmesi için,

Detaylı

www.boren.com.tr / info@boren.com.tr

www.boren.com.tr / info@boren.com.tr www.boren.com.tr / info@boren.com.tr YAŞAM da BOR BOR/B; Yeryüzünde bileşikler halinde, toprak, kaya ve suda az miktarlarda fakat yaygın olarak bulunan bir elementtir. Yer kabuğunda 10-20 ppm, deniz ve

Detaylı

Döküm. Prof. Dr. Akgün ALSARAN

Döküm. Prof. Dr. Akgün ALSARAN Döküm Prof. Dr. Akgün ALSARAN Döküm Döküm, sıvı haldeki akıcı olan malzemelerin, üretilmek istenen parçanın biçiminde bir boşluğa sahip olan kalıplara dökülerek katılaştırıldığı bir üretim yöntemidir.

Detaylı

MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 1.HAFTA

MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 1.HAFTA MAKİNE VE MOTOR DERS NOTLARI 1.HAFTA Hazırlayan: Öğr. Gör. Tuğberk ÖNAL MALATYA 2016 DERS İLE İLGİ GENEL HUSUSLAR Ders 1 Vize ve 1 final sınavı yapılarak değerlendirilecektir. Vize sınavının %40 ı ve final

Detaylı

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ i AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ TRAKTÖR AKS MİLİNİN YORULMA ANALİZİ MUSTAFA PERÇİN 120712010 YALÇIN DEMİRER 120712021 DANIŞMAN PROF. DR. SÜLEYMAN TAŞGETİREN Afyon

Detaylı

1 SUDA SERTLİK ve CO2 TAYİNİ 1.SUDA SERTLİK TAYİNİ Suyun sertliği kavramı ile kalsiyum (Ca +2 ) ve magnezyum (Mg +2 ) iyonlarının toplamı anlaşılır ve 1 litre suyun içerdiği Ca ve Mg iyonlarının kalsiyum

Detaylı

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler,

Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Ek 1. Fen Maddelerini Anlama Testi (FEMAT) Sevgili öğrenciler, Bu araştırmada Fen Bilgisi sorularını anlama düzeyinizi belirlemek amaçlanmıştır. Bunun için hazırlanmış bu testte SBS de sorulmuş bazı sorular

Detaylı

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU Sayfa 1/6 ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU Düzenlenme tarihi: 26.09.2007 1 Ürün ve firma tanıtımı Ürün adı: EDOSĐL Sıvı Mineralli Ovma Ürünü Ürünün uygulama alanı: Genel temizlik/bakım hijyeni ürünü Üretici/Tedarikçi:

Detaylı

Reynolds Sayısı ve Akış Rejimleri

Reynolds Sayısı ve Akış Rejimleri 1. Genel Bilgi Bazı akışlar oldukça çalkantılıyken bazıları düzgün ve düzenlidir. Düzgün akım çizgileriyle belirtilen çok düzenli akış hareketine laminer akış denir. Düşük hızlarda yağ gibi yüksek viskoziteli

Detaylı

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU

ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU Sayfa 1/6 ÜRÜN GÜVENLĐK BĐLGĐ FORMU Düzenlenme tarihi: 26.09.2007 1 Ürün ve firma tanıtımı Ürün adı: DONA TOZ TOPAKLAYICI Ürünün uygulama alanı: Havuz Kimyasalı Üretici/Tedarikçi:UKM Uğur Kimya Makina

Detaylı

BETONARME BĠR OKULUN DEPREM GÜÇLENDĠRMESĠNĠN STA4-CAD PROGRAMI ĠLE ARAġTIRILMASI: ISPARTA-SELAHATTĠN SEÇKĠN ĠLKÖĞRETĠM OKULU ÖRNEĞĠ

BETONARME BĠR OKULUN DEPREM GÜÇLENDĠRMESĠNĠN STA4-CAD PROGRAMI ĠLE ARAġTIRILMASI: ISPARTA-SELAHATTĠN SEÇKĠN ĠLKÖĞRETĠM OKULU ÖRNEĞĠ MYO-ÖS 2010- Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu 21-22 EKİM 2010-DÜZCE BETONARME BĠR OKULUN DEPREM GÜÇLENDĠRMESĠNĠN STA4-CAD PROGRAMI ĠLE ARAġTIRILMASI: ISPARTA-SELAHATTĠN SEÇKĠN ĠLKÖĞRETĠM

Detaylı

HAVA KİRLİLİĞİ VE ÇOCUKLARDA SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Dr. Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı

HAVA KİRLİLİĞİ VE ÇOCUKLARDA SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Dr. Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı HAVA KİRLİLİĞİ VE ÇOCUKLARDA SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI Dr. Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Hava kirliliğinin kaynakları Solunum yolu enfeksiyonları ile ilişkili

Detaylı

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNĐTE 1 : VÜCUDUMUZDA SĐSTEMLER (MEB)

ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNĐTE 1 : VÜCUDUMUZDA SĐSTEMLER (MEB) ÖĞRENME ALANI : CANLILAR VE HAYAT ÜNĐTE 1 : VÜCUDUMUZDA SĐSTEMLER (MEB) B- BOŞALTIM SĐSTEMĐ (6 SAAT) BOŞALTIM SĐSTEMĐMĐZ VÜCUDUMUZDAN ATIKLARI UZAKLAŞTIRIR 1- Boşaltım Sistemi 2- Boşaltım Sistemi Organları

Detaylı

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği

MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ. 6. Hafta Oda Akustiği MAK 4026 SES ve GÜRÜLTÜ KONTROLÜ 6. Hafta Oda Akustiği Sesin Oda İçerisinde Yayınımı Akustik olarak sesin odada yayınımı için, sesin dalga boyunun hacmin boyutlarına göre oldukça küçük olması gerekmektedir.

Detaylı

Yakıt Özelliklerinin Doğrulanması. Teknik Rapor. No.: 942/7193278-00

Yakıt Özelliklerinin Doğrulanması. Teknik Rapor. No.: 942/7193278-00 Müşteri : Kozyatağı Mahallesi Sarı Kanarya Sok. No: 14 K2 Plaza Kat: 11 Kadıköy 34742 İstanbul Türkiye Konu : Seçilen Yakıt Özelliklerin Belirlenmesi için Dizel Yakıtlara İlişkin Testlerin, Doğrulanması

Detaylı

TÜBİTAK-BİDEB LİSE ÖĞRETMENLERİ FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ VE MATEMATİK PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYLARI LİSE 1 (ÇALIŞTAY 2011)

TÜBİTAK-BİDEB LİSE ÖĞRETMENLERİ FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ VE MATEMATİK PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYLARI LİSE 1 (ÇALIŞTAY 2011) TÜBİTAK-BİDEB LİSE ÖĞRETMENLERİ FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ VE MATEMATİK PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYLARI LİSE 1 (ÇALIŞTAY 2011) ÇATI ISITMALI ÇEVRECİ BACA PROJE EKİBİ Ayten TAŞ Seda ERBİL Oğuz ÖZCAN

Detaylı

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436

01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436 01 OCAK 2015 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBA PARLAKLIĞI SALİH MERT İLİ DENİZLİ ANADOLU LİSESİ 10/A 436 ELEKTRİK AKIMI VE LAMBALAR ELEKTRİK AKIMI Potansiyelleri farklı olan iki iletken cisim birbirlerine dokundurulduğunda

Detaylı

Proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler

Proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler Proteinler Canlılarda miktar olarak en çok bulunan biyomoleküllerdir. Amino asit birimlerinden oluşurlar Yapısal ve işlevsel olabilirler Genlerle aktarılan kalıtsal bilginin ortaya çıktığı moleküllerdir.

Detaylı

Karıştırcılar ve Tikinerler

Karıştırcılar ve Tikinerler Karıştırcılar ve Tikinerler Giriş Begg Cousland ve Jiangsu New Hongda Group 2002 yılından beri beraber çalışmaktadır. Bu zamandan beri Begg Cousland mist gidericileri Jiangsu New Hongda tarafından Çin

Detaylı

LDPE/EVOH Harmanlarının Hazırlanması, Karakterizasyonu ve Bazı Özellikleri

LDPE/EVOH Harmanlarının Hazırlanması, Karakterizasyonu ve Bazı Özellikleri LDPE/EVOH Harmanlarının Hazırlanması, Karakterizasyonu ve Bazı Özellikleri Melike Demirci, Nevra Ercan, Ali Durmuş, Ahmet Kaşgöz * İstanbul Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Kimya Mühendisliği Bölümü,

Detaylı

Özel Atıklar Prof. Dr. Bülent MERTOĞLU

Özel Atıklar Prof. Dr. Bülent MERTOĞLU 8. Ders Özel Atıklar Prof. Dr. Bülent MERTOĞLU YAPILAN ÇALIŞMALAR YÜRÜRLÜĞE GİREN MEVZUAT: Yönetmelik: Tıbbi Atıkların Kontrolü Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik 21.03.2014 tarihli

Detaylı

Geleceğe Açılan Teknolojik Kapı, TAGEM

Geleceğe Açılan Teknolojik Kapı, TAGEM HAKKIMIZDA Kuruluşu 1997 yılına dayanan ABS SU ARITMA TEKNOLOJİLERİ ve 2001 yılında Almanya nın Berlin şehrinde kurulan TEMKAR WASSER BEHANDLUNG GmbH firmalarının teknolojik güç birliği ile TEKNOLOJİ ARAŞTIRMA

Detaylı

PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com

PDF created with pdffactory trial version www.pdffactory.com 1.1.Su Kaynakları ve Hidrolojik Rejim Üzerindeki 1.2. Toprak Kaynakları Üzerindeki 1.3. Atmosfer Üzerindeki 1.2.Toprak Kaynakları Üzerindeki Toprak Tuzluluğu ve Suya Doygunluk Toprak u Sedimentasyon 1.2.Toprak

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ BOŞANMA ANALİZİ 22.07.2014 Tarihsel sürece bakıldığında kalkınma,

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir. KULLANMA TALİMATI KONTİL çiğneme tableti Ağızdan alınır. Etkin madde: Her bir çiğneme tableti 725 mg (250 mg baza eşdeğer) Pirantel pamoat içerir. Yardımcı maddeler: Sodyum siklamat, povidon K-30, sukroz,

Detaylı

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER

DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER DÜNYA KROM VE FERROKROM PİYASALARINDAKİ GELİŞMELER Dünyada üretilen krom cevherinin % 90 ının metalurji sanayinde ferrokrom üretiminde, üretilen ferrokromun da yaklaşık % 90 ının paslanmaz çelik sektöründe

Detaylı

ÖLÇÜM VE /VEYA ANALİZ İLE İLGİLİ;

ÖLÇÜM VE /VEYA ANALİZ İLE İLGİLİ; EK LİSTE - 1/10 SO 2 Elektrokimyasal Hücre Metodu TS ISO 7935 Elektrokimyasal Hücre Metodu CO, O 2,CO 2 Elektrokimyasal Hücre Metodu TS ISO 12039 (Hesaplama) Emisyon 1 NO, NO 2 NOx Elektrokimyasal Hücre

Detaylı

Binalarda Enerji Verimliliği ve AB Ülkelerinde Yapılan Yeni Çalışmalar

Binalarda Enerji Verimliliği ve AB Ülkelerinde Yapılan Yeni Çalışmalar Binalarda Enerji Verimliliği ve AB Ülkelerinde Yapılan Yeni Çalışmalar Mak.Y.Müh. Nuri ERTOKAT Türkiye Gazbeton Üreticileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Çalışmamızın isminden de anlaşılacağı gibi Avrupa

Detaylı

Üç-fazlı 480 volt AC güç, normalde-açık "L1", "L2" ve "L3" olarak etiketlenmiş vida bağlantı uçları yoluyla kontaktörün tepesinde kontak hale gelir

Üç-fazlı 480 volt AC güç, normalde-açık L1, L2 ve L3 olarak etiketlenmiş vida bağlantı uçları yoluyla kontaktörün tepesinde kontak hale gelir Kontaktörler Röle kontakları üzerinden büyük bir miktar elektrik gücü anahtarlamak için kullanıldığında kontaktör terimi ile adlandırılır.. Kontaktörler tipik olarak çoklu kontaklara sahiptir ve kontakları

Detaylı

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI 01.11.2008. 25-D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her VİTAMİN BİYOKİMYASI D VİTAMİNİ BU BÖLÜMDE ANLATILACAK KONULAR: Tarihsel Bakış D vitamininin kimyasal ve biyolojik fonksiyonları Besin kaynakları Hazırlayan: V. Murat BOSTANCI Toksisite 1 2 TARİHSEL BAKI

Detaylı

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER

ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER ANALOG LABORATUARI İÇİN BAZI GEREKLİ BİLGİLER Şekil-1: BREADBOARD Yukarıda, deneylerde kullandığımız breadboard un şekli görünmektedir. Bu board üzerinde harflerle isimlendirilen satırlar ve numaralarla

Detaylı

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU 91 / 155 / EEC, 93 / 112 / EC, 2001 / 58 / EC ye göre

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU 91 / 155 / EEC, 93 / 112 / EC, 2001 / 58 / EC ye göre Düzenleme tarihi 01/12/2012 1. Ürün ve Firma Tanıtımı Ürün Adı FAGOR SY 820 Ürün Tanımı Alkali Köpüğü Kontrollü Şişe Yıkama Maddesi Ürün Kodu FH-017 Ürünün Uygulama Alanı Gıda Hijyeni Üretici/Tedarikçi

Detaylı

TÜRKİYE DE ENDÜSTRİYEL ATIKSU YÖNETİMİ VE PLANLAMASI

TÜRKİYE DE ENDÜSTRİYEL ATIKSU YÖNETİMİ VE PLANLAMASI T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI TÜRKİYE DE ENDÜSTRİYEL ATIKSU YÖNETİMİ VE PLANLAMASI Burhan Fuat ÇANKAYA Çevre ve Orman Uzman Yardımcısı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Su ve Toprak Yönetimi Dairesi Başkanlığı

Detaylı

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ

İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ İSTANBUL TİCARET ÜNİVERSİTESİ BİLGİSAYAR MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİLGİSAYAR SİSTEMLERİ LABORATUARI YÜZEY DOLDURMA TEKNİKLERİ Deneyde dolu alan tarama dönüşümünün nasıl yapıldığı anlatılacaktır. Dolu alan tarama

Detaylı

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ 2 Malzeme İnsanların ihtiyaçlarını karşılayan her şeye MALZEME denir. Teknik anlamda malzemenin tanımı ise Üretim yapmak için kullanılan taşınabilir her türlü araç ve gerece

Detaylı

YAPILARDA DERZLER VE SIZDIRMAZLIK MALZEMELERİ

YAPILARDA DERZLER VE SIZDIRMAZLIK MALZEMELERİ YAPILARDA DERZLER VE SIZDIRMAZLIK MALZEMELERİ Genel: Derz sözcüğü bir sistemi oluşturan parçaların birleştirildiği, yapıştırıldığı çizgi şeklindeki bölümleri tanımlar. Derzler dar ya da geniş, yatay ya

Detaylı

KYM454 KĠMYA MÜHENDSĠLĠĞĠ LAB-111 ATOMĠZER DENEYĠ

KYM454 KĠMYA MÜHENDSĠLĠĞĠ LAB-111 ATOMĠZER DENEYĠ KYM454 KĠMYA MÜHENDSĠLĠĞĠ LAB-111 ATOMĠZER DENEYĠ PÜSKÜRTMELĠ KURUTMA (Spray Drying) 1. Deneyin amacı ve temel prensipler 2. Deney sisteminin fotoğrafları ve teknik resmi 3. Deney yöntemi 4. Deney sisteminin

Detaylı

TOA51 ASİTLE AKTİVE EDİLMİŞ KİLİN BOYARMADDE GİDERİM MEKANİZMASININ ARAŞTIRILMASI

TOA51 ASİTLE AKTİVE EDİLMİŞ KİLİN BOYARMADDE GİDERİM MEKANİZMASININ ARAŞTIRILMASI TOA51 ASİTLE AKTİVE EDİLMİŞ KİLİN BOYARMADDE GİDERİM MEKANİZMASININ ARAŞTIRILMASI Meral TURABİK 1, Halil KUMBU 1 Mersin Üniversitesi, Mersin Meslek Yüksekokulu, Teknik Programlar Bölümü, Kimya Programı

Detaylı

08.11.2014-10:30 Adı-Soyadı:... No:... NOT:...

08.11.2014-10:30 Adı-Soyadı:... No:... NOT:... OREN435 TESİS PLNLM 014-015 GÜZ YRIYILI RSINVI CEVP NHTRI 1 08.11.014-10:30 dı-soyadı:... No:... NOT:... Sorular eşit puanlıdır. Yardımcı bellek kullanılabilir. Süre 70 fakikadır. 1. Endüstriyel üretim

Detaylı

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1

BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1 1 BÖLÜM 7 BİLGİSAYAR UYGULAMALARI - 1 Belli bir özelliğe yönelik yapılandırılmış gözlemlerle elde edilen ölçme sonuçları üzerinde bir çok istatistiksel işlem yapılabilmektedir. Bu işlemlerin bir kısmı

Detaylı

Alasim Elementlerinin Celigin Yapisina Etkisi

Alasim Elementlerinin Celigin Yapisina Etkisi Alasim Elementlerinin Celigin Yapisina Etkisi Karbonlu çeliklerden normal olarak sağlanamayan kendine has özellikleri sağlayabilmek amacıyla, bir veya birden fazla alaşım elementi ilave etmek suretiyle

Detaylı

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR

ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR ANKARA EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ULUSLARARASI BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU ÜÇÜNCÜ 3 AYLIK RAPOR Bu rapor Ankara Emeklilik A.Ş Gelir Amaçlı Uluslararası Borçlanma Araçları Emeklilik Yatırım

Detaylı

II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI

II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI II. Bölüm HİDROLİK SİSTEMLERİN TANITIMI 1 Güç Kaynağı AC Motor DC Motor Diesel Motor Otto Motor GÜÇ AKIŞI M i, ω i Güç transmisyon sistemi M 0, ω 0 F 0, v 0 Makina (doğrusal veya dairesel hareket) Mekanik

Detaylı

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Hücre zedelenmesi etkenleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Homeostaz Homeostaz = hücre içindeki denge Hücrenin aktif olarak hayatını sürdürebilmesi için homeostaz korunmalıdır Hücre zedelenirse ne olur? Hücre

Detaylı

AMELİYATHANELERDE HİJYENİK KLİMA TESİSATI

AMELİYATHANELERDE HİJYENİK KLİMA TESİSATI 1 AMELİYATHANELERDE HİJYENİK KLİMA TESİSATI K.Oktay GÜVEN ÖZET Hastanelerde klinik tedavinin yanında hijyenik Ģartların sağlanması da önemlidir. Hastanelerde hijyenik ortamın yaratılabilmesi için hastane

Detaylı

Araştırma Notu 15/177

Araştırma Notu 15/177 Araştırma Notu 15/177 02 Mart 2015 YOKSUL İLE ZENGİN ARASINDAKİ ENFLASYON FARKI REKOR SEVİYEDE Seyfettin Gürsel *, Ayşenur Acar ** Yönetici özeti Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yapılan enflasyon

Detaylı

TUĞLA VE KİREMİT RAPORU

TUĞLA VE KİREMİT RAPORU TUĞLA VE KİREMİT RAPORU Her türlü iklim koşuluna dayanıklı olan tuğla-kiremit, yaklaşık 6000 yıllık geçmişi ile kendini kanıtlamış, tamamen doğal ve sağlıklı yapı malzemeleridir. Topraktan (kilden) üretilmeleri

Detaylı

BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI

BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI 1 BÖLÜM 3 FREKANS DAĞILIMLARI VE FREKANS TABLOLARININ HAZIRLANMASI Ölçme sonuçları üzerinde yani amaçlanan özelliğe yönelik gözlemlerden elde edilen veriler üzerinde yapılacak istatistiksel işlemler genel

Detaylı

T.C. ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI. TÜRKİYE NİN EN TEMİZ KENTİ PROJESİ İLE İLGİLİ USUL ve ESASLAR

T.C. ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI. TÜRKİYE NİN EN TEMİZ KENTİ PROJESİ İLE İLGİLİ USUL ve ESASLAR T.C. ÇEVRE ve ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI TÜRKİYE NİN EN TEMİZ KENTİ PROJESİ İLE İLGİLİ USUL ve ESASLAR PROJENİN ADI : Temiz Kentim YarıĢması PROJENİN HEDEFİ : Ġçinde bulunduğumuz yüzyıl; hızlı nüfus artıģı,

Detaylı

DENEY 5 SOĞUTMA KULESİ PERFORMANSININ BELİRLENMESİ

DENEY 5 SOĞUTMA KULESİ PERFORMANSININ BELİRLENMESİ GAZİ ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK-MİMARLIK FAKÜLTESİ MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ MM 410 MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ LABORATUVARI II DENEY 5 SOĞUTMA KULESİ PERFORMANSININ BELİRLENMESİ 1. AMAÇ Soğutma kulesi performansının

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. KULLANMA TALİMATI ASİST 1200 mg toz içeren saşe Ağızdan alınır. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. Bu ilacı

Detaylı

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir CANLILIK HÜCREYLE BAŞLAR 1- Canlıların Ortak Özellikleri : Çevremizdeki varlıklar canlı ve cansız varlıklar olarak iki grupta toplanırlar. Cansız varlıklar katı, sıvı ve gaz halindeki maddelerden oluşur.

Detaylı

AZOT (N) amonyum (NH + 4 ) nitrat (NO3 )

AZOT (N) amonyum (NH + 4 ) nitrat (NO3 ) AZOT (N) Azot tüm yaşayan canlıların temel yapı taşıdır. Bitki gen, enzim ve klorofilinin temel bileşenidir. Proteinin yapısının %16 sı azottur. Toprağı oluşturan materyalde azot bulunmadığı için, ayrıca

Detaylı

KIRILMA MEKANİĞİ Prof.Dr. İrfan AY MALZEME KUSURLARI

KIRILMA MEKANİĞİ Prof.Dr. İrfan AY MALZEME KUSURLARI MALZEME KUSURLARI Deformasyonda Birinci Özelliğe Sahip Hatalar: A. Noktasal Hatalar: Kafes düzeninin çok küçük bölgelerindeki (1-2 atom boyutu) bozukluğa verilen addır. Bunlar ; 1. Boşluklar : Kafeslerde

Detaylı

ATMOSFERİK GAZ VE ASİTLERİN DOĞAL TAŞ YAPI MALZEMELERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN DENEYSEL YÖNTEMLER İLE ANALİZİ

ATMOSFERİK GAZ VE ASİTLERİN DOĞAL TAŞ YAPI MALZEMELERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN DENEYSEL YÖNTEMLER İLE ANALİZİ ATMOSFERİK GAZ VE ASİTLERİN DOĞAL TAŞ YAPI MALZEMELERİ ÜZERİNDEKİ ETKİLERİNİN DENEYSEL YÖNTEMLER İLE ANALİZİ EMRAH GÖKALTUN 1 ÖZET Bu çalışmada kentsel atmosferik ortamlarda yüksek seviyelerde bulunabilen

Detaylı

ADSORPSİYON METODUYLA AKTİF KARBONLA FENOL GİDERİMİ

ADSORPSİYON METODUYLA AKTİF KARBONLA FENOL GİDERİMİ ADSORPSİYON METODUYLA AKTİF KARBONLA FENOL GİDERİMİ 1. DENEYİN AMACI Sularda bulunması istenmeyen fenolün aktif karbonun adsorpsiyon özelliği kullanılarak giderilmesini sağlamak, adsorpsiyon ve adsorban

Detaylı

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU 91 / 155 / EEC, 93 / 112 / EC, 2001 / 58 / EC ye göre

ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU 91 / 155 / EEC, 93 / 112 / EC, 2001 / 58 / EC ye göre ÜRÜN GÜVENLİK BİLGİ FORMU Düzenleme tarihi 1/12/2012 1. Ürün ve Firma Tanıtımı Ürün Adı FAGOR DEZ-930 Ürün Tanımı Perasidik asit bazlı temizlik maddesi Ürün Kodu FH-024 Ürünün Uygulama Alanı Gıda Hijyeni

Detaylı

Hava Kalitesi Bülteni

Hava Kalitesi Bülteni Hava Kalitesi Bülteni Aralık, 2015 İÇİNDEKİLER 1. Genel Bilgiler... 1 2. Aralık Ayı Ölçüm Sonuçları... 1 3. Geçmiş Yıllara Göre Kıyaslama... 1 4. Bizden Haberler... 1 T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Detaylı

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ

1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1 OCAK 31 ARALIK 2009 ARASI ODAMIZ FUAR TEŞVİKLERİNİN ANALİZİ 1. GİRİŞ Odamızca, 2009 yılında 63 fuara katılan 435 üyemize 423 bin TL yurtiçi fuar teşviki ödenmiştir. Ödenen teşvik rakamı, 2008 yılına

Detaylı

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının bağlantıları kontrol edilir. Güz ve Bahar dönemindeki

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com

SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com SÜREÇ YÖNETİMİ VE SÜREÇ İYİLEŞTİRME H.Ömer Gülseren > ogulseren@gmail.com Giriş Yönetim alanında yaşanan değişim, süreç yönetimi anlayışını ön plana çıkarmıştır. Süreç yönetimi; insan ve madde kaynaklarını

Detaylı

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi. Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi. Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI Yrd.Doç.Dr. Kemal ÜÇÜNCÜ Orman Endüstri Makinaları ve İşletme Anabilim Dalı 1. Proje Konusunun

Detaylı

16. Yoğun Madde Fiziği Ankara Toplantısı, Gazi Üniversitesi, 6 Kasım 2009 ÇAĞRILI KONUŞMALAR

16. Yoğun Madde Fiziği Ankara Toplantısı, Gazi Üniversitesi, 6 Kasım 2009 ÇAĞRILI KONUŞMALAR ÇAĞRILI KONUŞMALAR Ç1 Manyetik Soğutma ve Devasa Manyetokalorik Etki Yalçın Elerman Fizik Mühendisliği Bölümü, Mühendislik Fakültesi, Ankara Üniversitesi, Beşevler, Ankara Modern toplumların temel bağımlılıklarından

Detaylı

Saplama ark kaynağı (Stud welding) yöntemi 1920'li yıllardan beri bilinmesine rağmen, özellikle son yıllarda yaygın olarak kullanılmaktadır.

Saplama ark kaynağı (Stud welding) yöntemi 1920'li yıllardan beri bilinmesine rağmen, özellikle son yıllarda yaygın olarak kullanılmaktadır. SAPLAMA KAYNAĞI Saplama ark kaynağı (Stud welding) yöntemi 1920'li yıllardan beri bilinmesine rağmen, özellikle son yıllarda yaygın olarak kullanılmaktadır. Arkın metalleri ergitme özelliğinden yararlanarak

Detaylı

BİGA YARIMADASINDA TARİHİ TRUVA HARABELERİNİN GÜNEYİNDEKİ RADYOAKTİF SAHİL KUMLARININ MİNERALOJİSİ VE BUNLARIN ANA KAYAÇLARININ PETROLOJİSİ

BİGA YARIMADASINDA TARİHİ TRUVA HARABELERİNİN GÜNEYİNDEKİ RADYOAKTİF SAHİL KUMLARININ MİNERALOJİSİ VE BUNLARIN ANA KAYAÇLARININ PETROLOJİSİ BİGA YARIMADASINDA TARİHİ TRUVA HARABELERİNİN GÜNEYİNDEKİ RADYOAKTİF SAHİL KUMLARININ MİNERALOJİSİ VE BUNLARIN ANA KAYAÇLARININ PETROLOJİSİ Muzaffer ANDAÇ Maden Tetkik ve Arama Enstitüsü, Ankara Etüdü

Detaylı

Ölçme Bilgisi Ders Notları

Ölçme Bilgisi Ders Notları 1. ÖLÇÜ BİRİMLERİ Ölçme Bilgisi: Sınırlı büyüklükteki yeryüzü parçalarının ölçülmesi, haritasının yapılması ve projelerdeki bilgilerin araziye uygulanması yöntemleri ile bu amaçlarla kullanılacak araç

Detaylı

TEBLİĞ TÜRK GIDA KODEKSİ SİYAH ÇAY TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2008/42)

TEBLİĞ TÜRK GIDA KODEKSİ SİYAH ÇAY TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2008/42) 12 Ağustos 2008 SALI Resmî Gazete Sayı : 26965 Tarım ve Köyişleri Bakanlığından: TEBLİĞ TÜRK GIDA KODEKSİ SİYAH ÇAY TEBLİĞİ (TEBLİĞ NO: 2008/42) Amaç MADDE 1 (1) Bu Tebliğin amacı; siyah çayın tekniğine

Detaylı

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü-Fizik Bölümü

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü-Fizik Bölümü Massachusetts Teknoloji Enstitüsü-Fizik Bölümü Fizik 8.01 Ödev # 10 Güz, 1999 ÇÖZÜMLER Dru Renner dru@mit.edu 8 Aralık 1999 Saat: 09.54 Problem 10.1 (a) Bir F kuvveti ile çekiyoruz (her iki ip ile). O

Detaylı

ENERJĠ DAĞITIMI-I. Dersin Kredisi 4 + 0 + 0

ENERJĠ DAĞITIMI-I. Dersin Kredisi 4 + 0 + 0 ENERJĠ DAĞITIMI-I Dersin Kredisi 4 + 0 + 0 Açma-Kapama Cihazları Elektrik enerjisinin açılması, ayrılması, kesilmesi veya kapatılması işlevlerini yapan cihazlardır. Alçak Gerilim Ayırıcı Nitelikli Orta

Detaylı

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Genel Esaslar Amaç Madde 1- (1)Bu

Detaylı