Bir nokta. RAS M DEM RTAfi MEHMET KURTO LU MESUT DO AN N. HAL L ATLIHAN fief K MEM fi NEJLA YILMAZ ULV AL B RKARDEfiLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Bir nokta. RAS M DEM RTAfi MEHMET KURTO LU MESUT DO AN N. HAL L ATLIHAN fief K MEM fi NEJLA YILMAZ ULV AL B RKARDEfiLER"

Transkript

1 Bir nokta S T A N B U L ISSN: Ay k Edebiyat Dergisi Y : 10 Say : 98 Fiyat : 5 TL (KDV Dahi) Mart 2010 BRAH M YARIfi S BEL D. BALABAN SIRRÎ MUSTAFA ÖZÇEL K CUMAL Ü. HASANNEB O LU NURETT N DURMAN BÜNYAM N K. MAHMUT AVCI SEYFETT N ÜNLÜ ADEM TURAN SÜLEYMAN ÇEL K SIDDIK ERTAfi YAS N fiafak MAHMUT FEYZ RAS M DEM RTAfi MEHMET KURTO LU MESUT DO AN N. HAL L ATLIHAN fief K MEM fi NEJLA YILMAZ ULV AL B RKARDEfiLER

2 Pervin brahim Yar f Yâ Rabbenâ S rrî Afk ve Ku uar Söyencesi Adem Turan E Hamra ya Veda-2 Mesut Do an Ç NDEK LER 4 Pervin brahim Yar f 19 Unutuan S dd k Ertaf 7 Asiye nin Dü meeri Sibe D. Baaban 8 Yâ Rabbenâ S rrî 9 Kardeen Mustafa Özçeik 10 fte, stanbudas n! Cumai Ünad Hasannebio u 12 Ma upar Bekerken Nurettin Durman 13 Gü, Nar Bünyamin K. 14 Bi Beni Mahmut Avc 15 Kar Seyfettin Ünü 16 Afk ve Ku uar Söyencesi - I Adem Turan 18 Sen Varsan Keder Yok Süeyman Çeik 20 Kara Afrika Destanar Yasin fiafak 21 Cenaze Arabas nda Pop fiark Dineyener çin fiiir Mahmut Feyzi 22 Bengü Afk / Bat Duvar Rasim Demirtaf 23 Dostyevski de Sevgi ve Kad n Mehmet Kurto u 25 Ehamra ya Veda - 3 Mesut Do an 28 Adriyatik / Damaçya K y ar N. Hai At han 29 nsan, Sözünde Sak - 4 fiefik Memif 30 K rk nc Basama a Do ru Yo A rken Neja Y maz 32 Quartet Uvi Ai Birkardefer

3 Bir nokta MART 10 S T A N B U L stanbu Bir Nokta Ay k Edebiyat Dergisi ISSN: Mart Say 98 arsanmurat@turk.net ED TÖR DEN Monad Fim ve Tan t m Hiz. Ltd. fiti. ad na Sahibi brahim YARIfi Sorumu Yaz feri Müdürü Murat ARSLAN Yay n Yönetmeni Mürse SÖNMEZ Görse Yönetmen Murat ARSLAN Kapak Tasar m Abduah ÖZKAN Düzeti Umut Onaran Yönetim Yeri: Büyükdere Cad. Atakan Sok. Petek Apt. B Bok No:9/11 Mecidiyeköy stanbu Te: (0212) Yaz fma Adresi: Örnek Mah. fiehid Cahar Dudayev Cad. No:32 atafehir stanbu Te: (0216) Posta Çeki Hesab : Necmettin H. At han Y k Abone Bedei: 60.-YTL Yay n Türü: Yere Sürei Bask Tarihi: Mart 2010 Bask : fian Ofset Matbaa San. ve Tic. Ltd. fiti. Cendere You, 23 Ayaza a, stanbu Te: Genede insan n, insan n durumu; özede edebiyat n durumu, ne yaz k ki hiç de iç aç c görünmüyor. Manevi içeri i a nan insan, anam, de eri ve hedefi karmafaya kurban edimif hayat. Ve hep günce bir dize: Bir hayata çatt k ki hayata kurmuf pusu. Yine de, her a n p verien nefes, umudun rengini taf r üzerinde. Y kara, güdesteere, edebiyat say m dökümerine bak p, görünmedi imizi gördü ümüzde durum: Bir nokta ad bir dergi her ay süresi fafmadan yay manm yor, seksen sekiz say sunumam f, hikaye, deneme, gezi yaz s ve fiir yay mamam f, yazarar ve faireri yazd kar türere iifkin emek ve birikim sahibi de ier, s k dokuu arkadaf kar ya varoufa, hayata dair bütüncü bir yakaf m ve tav r geiftirememifer, vs. As nda bu einizdeki ka t tomar da yok, üzerindeki yaz ar da. Siz bir hayai tutuyorsunuz eerinizde. Beki, nazar fark edecek mertebeden aa odu umuzdand r. Kim biir? Gören görüyor ya, gerisi avare kasnak! Sözcükerimizi iki arada bir derede, hayat n tam içinden, haya çiçe inin merkezinden çekip ç kar yoruz. Vatan m z oan di ükesi öye genif ki, her duygu ve düfünceye yer var. Bu yererde yeri omak yeri yerinde bir tav r, tutum ve eyem. Sözümüze özümüz aras ndan su s zarsa bozuur gibi geiyor bize, öz de, söz de. fiurada bahara ne kad? Esenike. M.S.

4 PERV N brahim Yar f Öye tatif omuf hissettim ki kendimi. Çünkü ik kez bir davet a yordum, daha do rusu adam yerine konuyordum. Mesee suydu; Oku ç k far nda boya sand n kapt m gibi çarf da buunan manav n önündeki küçük meydanc - a geir yevmiyemi do ruturdum. Yine bir gün boya sand m n kenar nda ayakkab f rças ie ritm denemeeri yaparken ustam beni fark etti ve yan na ça rd ; O um kundura boyac ya geçim omaz, karn n zor doyurursun, ge benim yan mda ça f, esnaf k ö ren, yaz - k f bu vatan n sebzesi meyvesi bitmez, dükkân genif, k f n ba k, yaz n kavun karpuz koyaars n deyince sevinçten diimi yutacakt m. Zaten ortaokuu bitirmif ve bundan sonras na da devam edecek hade de idim. Ustam yan ndaki eeman n askere gitmesi üzerine yapm ft bu tekifi.. Babam n hazin vefat n bidi i için beni himaye etmek de istiyordu aç kças. Koar s vad m, bafad m ça fmaya Ustam, kendi hainde aiesi ie birikte yafayan iki k z babas kaender bir adamd. Anatt - na göre erken at m f hayata. Asen Çekmeköyüydüer. Zaman zaman dükkana u rayan ahbapar na baz evrakar gösterirdi. Devrin temettuat ve tahrir deftererinde kendi arazieri ve dedesinin ad kay t ym f. Söyedi ine göre hayi arazieri var, fakat sahip ç k mad ndan kaybedimif, baz - ar da ifga edimif. E er mahkeme masrafar n karf - ayabisem, bütün arazieri geri aabiirim, ancak ne para var, ne de vakit der hay fan rd. Evin tek çocu u odu u için biraz hayta k yapm f doay s ya okua, derse bir ünsiyet kuramam f. Ustam n babas da manavm f. Rahmeti bir gün kardeferine k zarak Çekmeköy'ü terk etmif ve Cibai'deki bu evi sat n am f. Evin at n dükkan yapm f, ustam n hesab na göre k rk y d r dükkan ça f yor. O vefat edince de dükkan ie ev ustama kam f. Ustam, kendi yafam ndaki tüm ayr nt ara iahi bir anam ve ifaret yükerken bafkaar n n mevzuar na 4

5 so ukkan bir biim adam gibi yakaf rd. Di er insanar n hayatar ndaki yan far çok iyi anaiz ederek çözüm üretirken kendi yafam ndaki tüm yan far n n nedenini kaderin bir civesi oarak tan mard. Sanki bafkas n n yafad kader de idi. Osun, iyi adam bana çok iyii i dokundu. Efi yenge han m - ben öye hitap ederdim kendisineve iki k z neredeyse dükkana hiç u ramazard. Bir fey az m odu unda ustam beni a fverife gönderir, çok nadir küçük k zar Pervin dükkana geir ihtiyaçar oan feyi a r giderdi. Ustam bu konuda prensip sahibiydi. Dükkan ie aiesini keskin bir fekide ay rm ft. Beki de dükkan n çarf da omas ndan kaynakan yordu bu tutumu. Pervin, k z sanat okuuna gider, k rk y da bir u rard dükkana. Kumra, sa yana nda t ie ifenmif gibi bir gamzesi, uzun siyah k vr k kirpikeri, kahverengi gözeri ie dikkat çeken ç t p t bir k zd. Buundu u durumu be enmeyen uyumsuz tav rar zaman zaman uç veren bir hai de dikkatimi çekiyordu. Üst tattan ba r fmaar duyuurdu bazen. Pervin, abas Güzin ie mi yoksa annesi ie mi kavga ederdi bimiyorum. Fakat kavgan n öznesi geneike o ouyordu. Ustam n bazen onu yak n ahbab Ö retmen fiinasi Bey'e kesti i ouyordu; Yok azizim, bu k z n ak anaca yok. fiimdi de ud derserine gideyim diyor. Sanki oku derserini haetmif te ud eksik kam f Pervin, dükkana gedi i zaman yüzüm k zar r, k s k sese istedikerini verirdim, o da ihtiyaçar oan öte beriyi a r ve giderdi. Benime hiç konufmufu u yok. çimde bir feyer aeveniyor fakat öyesine yok say yorum ki bu duyguyu. Zaten ak ma ona duydu um sevda geince kendimden bie utan yor, i reniyorum. Seni yan na a p ifveren bir insan n k z na nas sevgii gözüye bakabiirsin ki diyordum Beki de benim afka, sevdaya ay racak öze zamanar m ve bunu taf yabiecek cesaretim yoktu; biemiyorum. Ça ft m manav bu semtin en gözde manav idi. Ürüner taze geir ve geneike de ço u gedi i gün biterdi. Kaan çar k çürük oursa, ya yok fiyat na dar geiriere ya da geen acuzeere verirdik. Ha'den türü zerzavat kamyona kasa kasa dükkan n önüne inmeye bafay nca büyük hareketiik yafan r; k - v rc k, yefi so an, turp, roka, maydanoz ve onar n üzerinde boncuk gibi duran sar sar imonar tüm çarf y türü renkere boyard. Hemen onar n yan nda yer aan saçak p rasaar, kah diri kah burufuk güümseyen spanakar, yefi bir örtünün üzerine kurumuf firin karnabahar, görüntüsü ayr tad ayr güze diri havuç, içinde bir mücevheri sakar gibi kat kat sar duran ahana ve onarca nebât do- an n cömerti ini, hat rat r durur Kamyondan maar indikten sonra bafar esas if. Kabz ma n kapriserini çekmekten yorumuf tedarikçinin bezgin hade uzatt kasaar aarak içeri getirir ve içindeki her bir ürünü kuyumcu vitrini süser gibi tane tane yan yana dizerek, üzererindeki çamur parçac kar n temizer, yefiikeri süreki su ie y kamaka bafard k ife. Hee hee meyveer; o k rm z emaar öye büyük bir haza sierdim ki, gören biur bir avizeyi paratt m düfünürdü. Ustam bazen, Yeter evad m, eman n cidini bozacaks n diye faka you uyar rd. Tahta kasaar n çivieri ve iperi sorun osa da içindekiere hürmeten katan rd do rusu. Ürünerin can görümesi ve dikkat çekmesi için bir rekamc gibi titizenerek bak far m z süreki zerzevat n üzerinde gezdirmek, zaman zaman fazaca ogun oanar ata koymak saata k mazemeerinin baz ar n sak tutmak, sonras nda müfterinin keseka d na, küfesine ya da pofetine koyup paras n mavi önü ün cebine sokana kadar süren çetin bir müsabakayd yafad m z. Seviyordum bu ifi. Hem sebze ve meyveerin üzerimde b rakt serin duyguar hem de onar n yafama ba ayan nadide kokuar ie eime geçen para beni hofnut ediyordu. Ayr ca faka de i statü atam ft m. Her gün zab ta korkusu taf yarak s rt ma ast m boya sand - ie nereye kadar gidebiirdim ki? Özeike so uk havaarda eerimin ve ayakar m n buz kesti i zamanar art k sona ermifti. Kendimi tamamen ifime verdim, konsantrasyonumu kaybetmeden ar gibi ça ft m. Ustam n ve mahae esnaf n n gözüne girdim. So uk k f günerinde dükkân n ortas na yakt m z yaf ve yorgun eektrik sobas ifimizi hayi koayaft r - yordu. Kendimi ogunafm f bir hayat adam gibi görüyordum. Bu arada y ar ieredikçe çevremdekierin güvenini kazand mdan kimi teneffüserime, kaytarmaar - ma ses ç kar mazd. Bu sempatik manav n beni uçuran di er yan ise dükkan kapatt ktan sonra mahaedeki genç bir ekipe kurdu umuz ifret mecisi omuftu. Her akfam, tüpün üzerindeki demi in kaynamaya bafarken ç kard vapur düdü ünü and ran sesi ie muhabbet bafard. Bir, iki derken hayi kaaba k omaya bafad k. Fakat baf m zda edebiyat ö rencisi Recep Abi ounca herhangi bir tafk n k, hayaz k yafanmazd. O, Fuzui'den, Yunus Emre'den dizeer okur, sohbeti menk beere, hak hikâyeeri ie süserdi. Arada bir fieyhmuz'un da ba amas ie türküer geçmesi sohbeti doyumsuz hae getirirdi. Recep Abi'nin heai vard do rusu. Bu kadar genci baf na topayarak nas inceden inceye derser veerirdi 5

6 anayamam. Sakin mizaç, okumak için Erzurum'dan stanbu'a gemif bir dadaft o. Onun kad eve de giderdik fakat ev sahibi Müftak Bey öye aksi bir adamd ki, hiç tat vermezdi. O yüzden bizim dükkanda topan rd k. Ustam bizim haimizde uygunsuz bir davran f görmedi inden sohbet hakas na pek ses ç karmazd. Fakat sohbet ortam n n nam duyudukça müdavimi de art - yordu. O hofgörü atmosferinden geene gidene pek kar fmad m. Bu devran böye sürerken mahaeye yeni taf nan fieno isimi bir çocuk da di ereri ie birikte bize tak yordu. fieno da di er arkadafar m gibi dükkana geir iki ikibuçuk saat oturur sohbet eder, türkü söyer giderdi. Nereden biebiirdim ki fieno'un Pervin'i ayartt n? Çünkü a fveriferi ben yapar, eve ç kart rd m. fieno gündüzeri de bir bahane ie dükkana geir benime afar giderdi. Akfam biz kendi program m za devam ederdik. Gerçi benim de onda be enmedi im kimi huyar yok de idi. Arada bir içki içmeyi tekif eder, mahaedeki müstehcen dedikoduar anat r dururdu. Ne zaman Pervine görüftü, ne zaman k z n gönünü çad anayamad m. Sonradan zihnimi yokad mda fark ediyorum ve parçaar bireftirdi imde an yorum ki, Pervin okuu k - r p fieno ie buufuyormuf. Bir de postac n n okudan getirdi i bir ka d ne yap p edip sümen at ettirime hadisesi var: Pervin o gün dükkana gemif okudan bir zarf geece ini, çok önemi odu unu, kendisinin resim yar fmas nda birinci seçidi ini ve okuun aiesine bir yaz ie bunu duyuraca n söyedi. O da güya babas na sürpriz yapacak ve akfam aiesi ie birikte mektubu küçük bir ikram ie duyuracakarm f, Ben de Pervin'e güvenerek geen mektubu postac ya anafarak ede etmeyi ve Pervin'e vermeyi bafard m. Me er orada devams z k günerinin son raddeye gedi i yaz yormuf. Bir sabah dükkan yeni açm f, kasaar d far ç kart - yordum. Ustam h f ma üstüme geerek seri bir fekide beni tokatamaya bafad. Hem vuruyor hem de a r hakareter ya d r yordu. Hep fefkat gördü üm bir insandan böyesi bir tavra maruz kamak beni tarumar etti. Söye uan, hergee, nereye gitti bunar? Söye uan, ben seni paras z m kodum, kendi çocu umdan ay rd m m, hain herif, baban n hat r için amad m m yan ma? Hiç mi babana çekmedin, kime çektin? Ne odu unu anayamad m ve sebebini güç bea sorabidim. Pervin ie fieno kaçm far. Pervin giderken bir mektup b rakm f ve fieno ie evenmek üzere stanbu'u terk etti ini yazm f. Doay s ya ben bu kaçma ya da kaç r ma oay n n faiine bimeden yatak k yapm ft m. Ustam hemen karakoa koftu. Oay n duyumamas için öze gayret sarfettiyse de mümkün omad. Ben art k dükkana dönecek hade de idim. Kendime ait birkaç parça efyay toparayarak dükkana ve mahaeme veda ettim. Y ar geçti ve ben haa ustama kendimi anatamaman n derin hüznünü taf yorum. ki vefat ve hüzün fiubat ay nda iki vefat edebiyat camias n yasa bo du. Hamit Can ve R fk Caymaz. TYB Biri i eski Gene Sekreteri R fk Kaymaz ie gazeteci Hamit Can geçirdikeri kap krizi sonucu vefat ettier. Her iki kaem erbab da arkaar nda güze ifer b rakarak öte dünyaya u urand. Hamit Can stanbu'da R fk Kaymaz ise Karf yaka'da defnedidi. R fk Kaymaz, fiir, hat ve öykü aanar nda eserer verirken Hamit Can daha çok yay nc k ve kütür gazetecii i aan nda ça fm ft. Can, diriif davas n n müntesiperinden biri oarak biinirdi. Son oarak Sezai Karakoç Begesei'nin senaryosunda aktif ro üstenmif, herkesin takdirini kazanan bir ürün ortaya koymuftu. Bu iki edebiyat emekçisine Aah'tan rahmet, yak nar na ve dostar na sab rar diiyoruz. Ne diyeim, önden giden ahbaba seam osun erener! 6

7 AS YE N N DÜ MELER Sibe D. Baaban Beykoz iskeesinden vapura bindik nihayet. Yar m saattir burada bekiyoruz. Eerim, ayakar m buz kesti. Yine de anneme bir fey söyemedim. Eminönü'ndeki tüccara bugün maar tesim edece iz. Annemin yan nda iki tane kocaman pofette gömeker, pantoonar var. Yavafça anneme sokuuyorum. - Anne, dönüfte bana bir fey a r m s n? - Ödeme yapararsa, söz sana bir fey aaca m. çim içime s m yor. Çoktan dua etmeye bafad m bie. Bu iferde benim de eme im var ne de osa. Dü meeri dikmek, benime kardefimin görevi. Yan z, yetiftiremiyor annem. ki y d r bu ifi yapt m z için art k ustaaft k kardefime. Kahvat dan sonra baf yoruz ça fmaya, akfam ezan na kadar. Sonra annem makinenin baf ndan kak yor, yemek yapmak için. Bütün gün tek oda evimizdeyiz. - Aba, o büyük pembe dü meyi gördün mü? Onu çok seviyorum, f a tutunca par yor. Anne bana da pembe ebise diksene, dü mesi fimdiden haz r. Karpuz kou osun, dönünce etraf mda kocaman aç an ndan. Our de i mi anneci im? - Ayfe k z m, otur sofraya. Bakar z tamam m? - Asiye, sen neden oradas n gesene. - Hamur çorbas yine, de i mi anne? Tüccar Ramiz Efendi, iferi tek tek inceiyor. Bana sahep söyedier. Bo tarç n, bay yorum bu kokuya. çtikçe içim s n yor, daha bir gevfiyorum, yay yorum oturdu um kotu a. Etraf mda bir sürü gömek, pantoon. Bir köfe dü meere ayr m f. rii ufak ne çok dü me var. Onar bize verseer Ayfe ne çok sevinir. Türü türü oyunar oynar z onara. Deikerini sayar z, tek gözümüze koyar z, kua m za küpe gibi asar z, biezik yapar z, misket gibi atar z, sonra - Asiye k z m, ge bebek aa m. Kardefine birikte oynayacaks n tamam m? *** Beediyenin açt ücretsiz kursardan birisindeyim. Küçük s n f t ka basa dou. Yabanc di ö renmeye merak babaanneer de var. Konumuz; Ne oynars n?, Basketbo., Futbo., Masa tenisi. Fark cevapar da veriiyor. Bisiket sürmek., Yüzmek. gibi. Teker teker cevap yoruz. Önemi oan do ru cümeyi kurmak, do ru teaffuz etmek. O zaman içinden birini hemen seçeyim. - Fatma, ne oynars n? - Hocam, ben küçükken çok bisiket sürdüm Forya'da. Var k yd aiem o zamanar, doya doya yafad m çocuku umu ve stanbu'u. - Asiye, sen ne oynars n, neer oynad n? - Ben fiey Ben küçükken dü meere oynard m. Bir de bebe im vard. Dü me dikme görevimi aksat nca kardefime, annem k z p bebe i k rd. Gözyafar m tutam yorum. K rk yaf nda, çouk çocu unu büyütmüf, pek çok ac y s rtam f bir kad n n annem bebe imi k rd sözü içime dokunuyor. 7

8 YÂ RABBENÂ S rrî Düftüm nefis sahrâs na inâyet k yâ Rabbenâ U rad m çok beâs na inâyet k yâ Rabbenâ Cürm ü isyân eyemifem do ru yaan söyemifem Ahir kap na gemifem inâyet k yâ Rabbenâ Eyemifem cürm ü günâh gece gündüz eyerim âh Sensin kuar na penâh inâyet k yâ Rabbenâ Günâh m çok âvâreyim sevâb m yok bîçâreyim Yâ Rab kime yavaray m inâyet k yâ Rabbenâ Yâ Rab kap na gemifem ismin afur bimifem S dk ye tevbe k m fam inâyet k yâ Rabbenâ Eye imdâd efgân ma bakma benim isyân ma Gemifem ben ufrân ma inâyet k yâ Rabbenâ Afk na meyi vermifem hakîkat güün dermifem Güzâr- die gemifem inâyet k yâ Rabbenâ Düfüp afk n deryâs na uydum an n fehvâs na Gemifem di ihyâs na inâyet k yâ Rabbenâ Mey-i sivâdan geçmifem afk n farâb n içmifem Güfen-i die göçmüfem inâyet k yâ Rabbenâ S rrî ge uykudan uyan afk n boyas na boyan Söye yâ Rabbî e-emân inâyet k yâ Rabbenâ S rri: As ad Muharrem Himi'dir. 1874'te Eaz ' n Sar Köyü nde do du. Dini e itim ad. Ard ndan Kadiri ve Nakfi fieyhi Hac Ömer Baba'ya ba and. Harput, Erzurum. Mekke ve Medine'de imam k yapt. Emeki oduktan sonra Eaz 'a döndü. Burada vefat etti. Divan' Süeyman Atef taraf ndan yay mand. 8

9 KARDELEN Mustafa Özçeik -Seim bebek için- Hof gedin kardeen Cesur çiçek gökçek meek Bir k f gününde Dayanamay p yafaman n sevdas na Merhaba hayat deyip Kara rüzgara ad rmadan Dünyam za gedin Ne üfümekten korktun Ne tufanardan Yeni bir sabaht Odam zda bir kuf sesiydi ç n Annenin yüzünde menekfe Baban büyüdü dünyaar kadar Sen k f m zda bahar Bereketi bir ya mur oup Ya bahçemizin topra na Endifei an m za Çiçeker getir eerine Ah, rüzgâr güü, derin heyecan Cuma güzei i, t r kokuu saks Güümse, içimize aks n suar Bak sen gedin s nd k ifte Yeni bir renge büründü afkar Hof gedin ço aan güümseme Hof gedin. 9

10 fite, STANBULDASIN! Cumai Ünad Hasannebio u fte stanbudas n Kendini ço atan bir fehirde Eini, aya n, a z n ba am far da Kak pöyeceyürüyen Söyefen bir fehirde Hiçbir ressam n hat r kamas n diye Her gün bafka bir taboya benzeyen denize O y k k, sessiz, harmanisine bürünmüf en omaz yerinde incirer, otar Dam nda gevfek çingene atar n n meydan sürdü ü cübbesinin at nda heybete eriyen Roma hamamar ya, vak f medreseeriye öen geçmifin seyrindesin Dünyan n en acivert suyunun karaya de di i Bir miadi yerdesin mesea burda bir fieyhüisam Efendi O ademo u ademin da tt n hab- naz- yar ey feryad neyersin diye b rak fiirini söyesin fte stanbudas n Görünmeyen harfer gibi tarihin Göze çekien mie kana urgana/emperya yaz d yerdesin Roma'da, Bizans'ta, Osman 'da fimdi Cumhuriyet sürünüyor bir kapkara hayaet oan yang n art everdesin 10

11 Çerçevesinden tafm f bir resimdesin Anadou'dan ve Bakanar'dan ve Kafkasya'dan hatta fafars n Afrika'dan ekene ekene büyüyen böyece güzeefen ama, ah o e ri bü rü dünyay kendine dar eden caddeer boyu aeâde evere ço a p giden kurudu u peyzaja topo rafyaya esteti e isyan eden hüday nabit fehirdesin Bir k z bir o ana yan bak f f rats n istersin Bir zarif güücük fte bu fehre böye bir afk yaraf r diyeceksin hoyrat baf kopar m f bir kumru gibi sevda, heyhat! Duvar diperinde ve sessiz can çekifmektedir Çarfamba güneri Ötüken Ne zaman istersen Dergâh Cumartesieri Ai Kema; dostar n göreceksin paray ordan oraya biardo topar gibi nifanay p ince ince ve dikkati ani bir vurufa gönderen ifadamar n n o kuruntuu vakur çokbimif tebessümündesin bir masan n etraf na dizimif, bak fmaktas n miad'da Yüksek stifare Kuruu topant s ndas n -herkes biir aç m n - stanbu'u anatan bir kitab n tam ortas ndas n O ormanar yok mu, o top çamar, servier akasyaar, ç narar fehrin içerinde yak m f, kesimif, yokedimif bir cetvee çizimif gibi düzgün direnmektedir yi itçe köyü vandaizmine bu kargafada berberine konufabiiyor musun Siirt üzerine bir duvarda resmi as efendi hazreteri efi inde f r nda k zart an mis gibi pide Mardin, K z tepei'de Yahut da Bakanar'dan kopup gemif o sar f n güümsemei göçmen ifyererinde f r f r gözerini çeviren Karadeniz Mahaesi'nde Akdenizi bir sab ra öfkeni tamir eden ak ndan geçirmedi in bir yerdesin nice ferah püfür püfür ve naz hiçbir fehirde omad kadar güze bir rmak gibi akan bo azdas n say ki f mar k deniz vuruyor bakonuna f p r f p r sen çay n yudumamaktas n bakarak akfam günefine yan zs n birbaf nas n Nas osa, birazdan ç k nca yoara ne kadar kar f k karmaf k bir yumaktas n Hofgedin, stanbudas n! 11

12 MA LUPLARI BEKLERKEN Nurettin Durman Yusuf Kapan'a içtenike Mademki bak yorsun içinden geçti fehir Dönen çark n, ifeyen demirin, ö üten de irmenin Rüzgâr götürsün diye ya mur ya s n diye nafie Çekim aan na kuvveti bir hayret yocuu u fiehir konufursa konufur susarsa susar insan fiehir insan n ruhudur; insansa fehrin çocu u. Ey çevrimi aâyif bunu ana bunu bi böyedir bu if Yüzünü göster, an n çatat ne varsa hesab nda bi Ortaya dök, geece i koru, çocukara haydi iyi bak. Ne kadar söyense fayda yok fehrin etekerinde zi fiehir ma upar n yurdu gaipere oyuncak fiehri yafan r k an rüyaard r ancak. Mademki bak yorsun içinden geçti merak Nazar m de er fitne mi our anarfi mi ç kar Ç kar m ç kar bei omaz sa sou dünyan n Bunarda kayda geçsin söz edisin zamandan fiehre efsuncuar gedi kamad kimsede ha Uykusu a r ahai kendinden geçmif herha. Oan odu her neyse zarar ben ödesem Biter mi insan n insana etti i kötüüker Bir yaz ya muru gibi toprak kokusu gibi Kufuk vakti oanda derin bir nefes gibi Tragedyas yaz r bu karg f n sonunda Orman n kufar, ceyanar sonunda... 12

13 GÜL, NAR Bünyamin K. su kayb d r bize de meyen her ya mur haz ran önümüz bahar eerini k ra sürmeisin da var biirsin taf var ya mur var önümüz bahar su iner çerçöp iner ve sa r s yeesi toy bir tay iner haz ran sana diyecekerim var esmer cezeryem seni sevdi imi herkes biiyor fu uzak tepeer de fu göge a açar fu turuncu araba hem fu üzerindeki turuncu giysi sen de bi istedim saçar ndaki turunca seam karakaemim sevgiim son kaem 13

14 B L BEN Mahmut Avc her feyi abartt m söyüyorar, buna seni sevmek de dahi mi? en iyi sen biiyor oma s n, bir kedinin t rnakar n bir kedi biir. fu tü perdenin ard nday m, bir omaya m diye, bi zahmet bi beni. bozuk havaar gibiyim, sesimde bozk r kokusu. ta evveden bieydim içine yas da n içinde büyürmüf sanc s. 14

15 KAR Seyfettin Ünü Zaman n haydutar sesendi; içerde kim var? Kap ard na kadar aç d : Namütenahi bahçe, fte günahar n z Kar. Bir çiçe in açma an n sordu unda Kar ya d kça keimeer üstüne Titrek bir ses birikince odanda Ne ç kar eerindeki ifareterden Kader evhaar n boynuna asanar Geirer, köprü kofar ad m ierde Göke yer buufmas kufara iner Sofra böye görünür; Ve fairer zinciri ekendikçe geceye Kimse anamaz, söz kumaf ndan bir iz Kapat r bütün renkeri. Benim ad m sorarsa zaman; bir daha sorsun Topra n yorgunu u eskitince dünyay Kar nas sa geçer, afk n o eriyen hat ras ndan. 15

16 AfiK VE KU ULAR SÖYLENCES - I Adem Turan Miattan çok sonra, ku uar y nda Baf m zda ç nayan böünmeere Ba dat'tan ç kt m zda dörtnaa Phaedrus, ben ve Bedreddin fiam younda, famdanar n at nda Bir keçeye bürünüp afk ie A ad yd k yana yak a afk için. As nda birçok kifiydik üç kifi oarak Ç kt yd k karan n en koyu yerinden Üç fey için, üç ayr yerden, üç kez geriye dönerekten Ç kt yd k döne döne yeni yoar, yeni ku uar için Üç kez vurarak eerimizi gö sümüze Üç kez savruarak ifte böye yokufarda Ey öümün einde yo ruan hayat! Bu doambaçar aras nda, sisi yamaçarda fiam younda, hiç durmadan, famdanar n at nda! Hava p r p r maviydi ve Phaedrus fieyere u raf yordu tabiata bak p Gö e bak p düfere, kendine bak p füpheere Bedreddin emas kesip isyan bas yordu Güvercin uçuruyordu dört bir yana Bense eerime bak yordum ha bire Kimseere görünmeden üç boyutu Aynaara bakar gibi öye sessiz ve derin Bir toz buutu, bir duman gibi siser içinden Bakt kça eerime düfüyordu çünkü hayat Bakt kça gözerim de düfüyordu Eerimde bu yüzden birdenbire iki kor Gibi iki göz, eerimde atef! Ben o atefi a p gö süme koyuyordum. Ku uar y yd, ah! Sevgiimin bak far nas da mordu! Bedreddin'in pusu vadiere bak p söyedi idir: 16

17 Youmuz uzun, youmuz k vr m k vr m çok! Büyüyor atar m z, büyüyor k rm z ve siyah çok! Büyüyor da ar n yaç n kaya kar, büyüyor bu uzakar çok! Büyüyor dara açar, bu kederi hâimiz, suskunu umuz ne kadar çok! Bugün böye geçsin kardefer Gö ün bütün kufar geçsin bugün üstümüzden Geçsin yerin bütün mahûkat at m zdan Sonra bir avuç toprak a p furadan Dört kap dan girip k rk makamdan geçip Vara m s rr- hakikate kardefer! Vara m da bir oa m, kocaman oa m Güvercin uçurup isyan basa m! Ben, Simavna kad s o u Bedreddin Kaç y odu unuttum bu kan göme i Unuttum o uar m ve her bir feyi Bu dünya cehenneminde unuttum Muhibbân ma muhabbet eyemeyi Phaedrus'un kendine bak p söyedi idir: 'Mektupar' n hayaî kahraman y m ben Ve övünçe bahseder her mektup benden Sözcükere oynar dururum günerin karan nda Gö ün merdiveninde s r meseer anat r m 'Öteki ben' için var edidim çünkü ben Kufkuara büyüdüm, kufara yar ft m Kurfun döken kad nar, kumaf biçen terzieri Dünyan n bütün aynaar n, bütün tabutar ve seseri A p da uzun, upuzun yocuukara ç kt m Bütün renker içinden en çok griyi sevdim. fiimdi meczupar n ve diencierin fiimdi bütün kaçk nar n, kovumufar n ve köeerin Ve everin of odaar ndaki evci erkekerin Savaf esirerinin, cariyeerin, ma upar n En gözü kara ve en dei kahraman y m ben; Kovuduysam buradan, bu çetrefii oyundan Koum kanad m k r k kovuduysam Kovuduysam dünümden ve yar n mdan Öyeyse art k bir hiçim ben 17

18 SEN VARSAN KEDER YOK Süeyman Çeik Gidece im hiçbir kap yok senden bafka Bunu bir güzeik biseydim Yan zca güvenseydim sana Evet daha dik ourdu baf m biiyorum Ama aranmadan buunmuyor ebette gerçek Beki de geçmesi gerekiyor bir k rk yaf n Kimin kibrini taf yabiirim Kime uzatabiirim boynumu uzun ve ince Gökyüzüne bakma zaman gemifken fimdi Özgürce kofturmak gerekirken içimdeki tüm atar Katanmak a raft r yor evet, bu y k bedeni Deneniyor, düfmüyor, dimdik ömek istiyor beki. Gidece im hiçbir kap yok senden bafka Durufumda bir asiik varsa bir tek bundand r Öye yazd m ak ma, derinerine ta yüre imin Sen varsan keder yok, sen varsan konufur da hannane dire i Genifik ver ey daratan, ço at ve arfa sa bizeri Koru ve gözet. 18

19 UNUTULAN S dd k Ertaf inmek daha a r d r bir da a t rmanmaktan maun ve görkemi kap s nda duruur erkan nca göksü bir yan z k diye mevana osun ad denizden a nm ft r sak daman n femsi aramak yerine kendimi buma y m çün günef do maz üstüne ac y unutan n tutumak denir ona tüm kan çekimiftir ça arca pasa durmuf mentefe aç nca ince bir ç k kopar tebrizi osun ad kayboup gitti ans z n herkesin ortas ndan gitsin diye karan kar gönündeki herkesin tav nda dövüürken benim gözerimdir kav dönerek haka da t sen gökten verieni denmesin bize bir fey unutusun ad m z unutusun tanr m zdan cömertçe ad m z. her sevien sevenine aynada avanm ft r 19

20 KARA AFR KA DESTANLARI Samba Gueadio Diegui Destan Ee Bi Cibri Canavar n n Öümü IV. fiark orman ahaisi Ai Maum fehri çocukar orman herkese aç k suyu bozanar hariç orman konufurken dinedi inde insan zambakar düfünüyor ormanda yan z m zrak ar çarp f yorsa da kan revan dereeri içinde anne sarmaa beni baba beni koa ki piyade dans na karf duray m ö rendim dansa kat an ç kamaz ç kansa geri kat amaz her feye Kadir -dierse- hariç Frans zca dan Çeviren: Yasin fiafak Dereme ve Afrika yere diinden Frans zcaya çeviri: Dakar Edebiyat Fakütesi 20

21 CENAZE ARABASINDA POP fiarki D NLEYENLER Ç N fi R Mahmut Feyzi Sizin fans n z otuz kadar kifinin ayn anda Ayn kap dan girebimesine benziyor güzeim Siz de erisiniz çünkü anneeriniz daha bir yaf nda Babaar n z n anneerinizi çok sevdi i dönemer yani anayaca n z Çünkü biirsiniz anneer biraz da öpümek içindir Oysa küfür yasak küfür günah küfür edemem Ben annemi sizden biraz daha çok seviyorum Öüme inan yor musunuz tamam size kat yorum Ama ben cenaze arabas nda pop fark ar dinemiyorum can m Ya da k z kardefim baförtüü diye hava atm yorum mesea Ben föye veya böye iferin ad n söyemekten bie utan yorum Ben sizi iyi biirim aç k söyemek gerekiyor siz utanm yorsunuz Yine de osun Aah'a fükretmeyi unutmuyorsunuz hiç omazsa, aferin Ama yaf n zdan bir utan n annenizden özür dieyin ütfen Mevana yaf yor osayd size ge demezdi, bana inan n Hem siz bana bakmay n, ben babam n o uyum kardefim, uzun efek oynayabiirim Tat yiyebiirim tat konufabiirim, mesea bacak bacak üstüne atabiirim stika Caddesi ndeki k zara mesea, mini eteki k zara, en çok ta onara bakabiirim Yani her neyse bunar yapabiirim anasan za, kendimi korumak diye buna diyorum ben Beki de bu yüzden ben sizin gibi de iim sizin gibi düfünmüyorum Beki de bu yüzden Büent Ersoy'un fark ar n be eniyorum Ya da kendimi oyaamak için bir feyer yapmaya ça f yorum Mesea kabimin sa tarafta odu unu daha yeni ö rendi im gibi; mesea Aynas z ve taraks z yak f k oamayaca m düfündü üm gibi Ak n za ne geiyorsa yani ben onar yap yorum ifte Örne in bir k z geçiyorsa yan mdan ya da bir kad n veya anne ki dakikada sevgii ouyoruz nedense ben böyeyim ifte Farzedeim ismim Descartes fareeri seviyorum o hade var m Sonra a z n z aç p hayret ediyorsunuz edin baka m Kardefim diyorum saçar m Tom Cruise gibi uzatmak benim de hakk m Hem de omuf yani ehamdüiah travesti de iim mesea Cehennemin dibine kadar sigorta y m, sosya iifkierim süper Öyeyse de i mi erkekik budur dostum, nüfus cüzdan m ç karma y m Ya da föye demeiyim: darwin maymuna benziyorsa banane uan! 21

22 Rasim Demirtaf tan ki fiiir BENGÜ AfiK sana bof b rakt m roman m n sayfaar n hey u (u)raf yefii güze bak f süt bakraçar sözeri keebek dokunufu bar f s n r uzam geincik kadehi a z dou ömezik zaman çünkü sen çiçeker bayram s n duyar kar k f geceeri beyazar n beyaz çünkü sen makamar seyrisin afk n semâîsi, senfonisi karakterer karar BATI DUVARI çerçeveetip bat duvar na büyük bir zevke ast n bu güze-bahar çiçeki seccade senin vatan topra nd r as nda: iki cihan saadeti... huzur gö ündür, peygamberî kardef motiferindir, asya - afrika medeniyet kökerindir, hinti-çini dünya bar f nd r, pamuk ipiki... vehâs bof gözere bak p durdu un art k yeter. kad r art k bu duvar ; do sun dünya kâ'besinin üstüne bat günefi. 22

23 DOSTYEVSK DE SEVG ve KADIN Mehmet Kurto u Dostoyevski için hayat n anam sevgide sak d r. Sevginin çözemeyece i hiçbir fey yoktur. Ona göre insan n kurtuufu bie sevgiye ancak mümkündür Beferi oan bir sevgide dahi iahi bir yön buundu una inan r. Bu yüzden bütün kahramanar n sever. Ama kad nara sevgisi bir bafkad r onun. Azizesi fahifesi, sevgiisi, metresi, deisi, oyna, afüftesi, yaf s - genciye kad nar bir bütün oarak sever. Hatta ekme ini fahifeikten kazanan kad nar nda bie erdemi bir taraf buur. Kati, cani, geveze kad nar bie sever. O insan öze de kad n fark kifiikeriye ortaya koyarken, yaratt karaktererin fark ndad r. Dostoyevski, insan böünmüf oarak tarif eder. Ona göre insan kifii i bütün de idir. nsanar birçok parçaya böünmüftür. Doays ya insan ruhu da bütün de idir; yani sorunudur. nsan n bu özei i, onun afk anay f nda kendini daha beirgin bir fekide gösterir. Doays ya Dostoyevski'de afk da böünmüftür. Çünkü âf k oan tarafar n her biri, insan omaar hasebiye, kendi içerinde zaten böünmüftür. 1 Ona göre insan ruhunun bu böünmüfü ü, afk dâhi sosya hayat n bütün cepheerinde kendini gösterir. En cani adam, son anda bir ermife dönüfebiir. Bir kad n iki erkek ayn anda sevebiece i gibi, bir kad n ayn anda birkaç kifiyi sevebiir. Hatta Dostoyevski'nin kendisi romanar nda birkaç kad n birden sevdirir kahramanar na. Bu onun çok efi ruhunun bir sonucudur. Onun esererinde kifiere duyuan sevginin kayna fark k gösterir. Mesea bir kad n ac d ndan seven kifi, bir bafka kad n güzei i, bir bafkas n anaç doays ya sevebiir. Dostoyevski'de sevgi, insan ruhu gibi karmaf k odu u kadar bir o deni de afk n ve cofkundur Dostoyevski'de kad n, erkeke bir arada odu u ya da onuna ba ant oarak düfünüdü ü sürece vard r. Kad n ö esi apayr bir aanda ag an r Dostoyevski'de. Kad n ba ms z bir kifiik oarak beirmez. Dostoyevski'de sadece erke in yazg s nda bir an, onun younda bir evre oarak igiendirir kad n. Dostoyevski'nin antropoojisi erkekçi bir antropoojidir. Dostoyevski'nin esererinde yer aan afk iifkierine bakt m z zaman bu durumu çok daha aç k bir fekide görürüz. Dostoyevski'nin kifii inin de etkisi at nda, çift kutupuu uya afk anatt en bafar roman Budaa'da Mifkin de Rogojin de Nataysa Fiipovna'ya âf kt rar. Mifkin, Natasya'y görmeden önce onun foto raf n görür. Bu foto raftan Natasya'n n yüzündeki derin ac y görerek ona ac r. Bu ac ma sonuçta tutkuu bir afka dönüfür. S rf bu ac ma yüzünden Nataysa ie evenmeye karar verir. Öte yandan Rogojin fehevi bir afka sever Natasya Fiipovna'y. Bu fehvette tutkuya dönüfür ve Rogojin, onun u runa etrafa birçok para saçarak Natasya'n n vücuduna sahip our. Ama onun ruhuna asa sahip oamaz. Natasya'y erkek ruhunun de ifik iki görüntüsü oan merhamet ve fehvetin afka dönüfmesi sürecinde var omas gereken bir unsur odu u için Mifkin ya da Rogojin ie beraber iken görürüz. 2 Ruhuya kad na ba oan Dostoyevski, afk yan z kendisi için ister. Cofkun ruhunu dindirecek bir var k oarak görür afk ve kad nar. Bu yüzden tek bir kad - na tak kamaz Dostoyevski'nin yan z erkek kahramanar de i, kad n kahramanar da bir anda birçok afk yafarar. Dostoyevski, kad nar anat rken onar her türü haeriye bizere sevdirir. Onun kad n kahramanar na nefret duyamazs n z. Hatta erkek kahramanar gibi siz de âf k oup ç k verirsiniz Mesea Karamazov Kardefer'de âf kar için çekifen kad nar n hiç birine k zamaz, nefret duyamazs n z. Hatta öye odukar için seversiniz Dostoyevski'nin kad nara bu bak f n beki en iyi özeteyen sözcük yine onun söyedi i bir tan mda kendini buur: Kad n benim kutsa md r Ayr ca bir bafka yerde Bir anda iki kad n sevemez miyim? diye sorar Dostoyevski. Dostoyevski, romanar nda erke in kad n için yapamayaca fey yoktur. Bunu bir roman kahraman n n diinden föye söyer: Adam n biri herhangi güze bir feye, kad n vücuduna, hatta vücudunun bir parças na âf k our;(bunu ancak fehvet düfküneri anayabiir), u runa evatar n verir, anas n, babas n, Rusya'y, vatan n satar. O zamana kadar namusuya yafayan adam b ça sar r, sad ksa ihanet eder. Kad n bacakar n n fairi Pufkin'in fiireri bunar n övgüeriye doudur, öbüreri övmezer ama bacakara da içeri gitmeden bakamazar 3 Kad n n cazibesinin çok iyi fark nda oan Dostoyevski, kad n, sevgi ve fehvet konusunda derinemesine 23

24 durmuf, hatta onun biyografierini yazanar, onda bir tak m sapk n duyguar keffetmiferdir. Romanar ndaki erkek kahramanar n kad nar n ayak ve parmakar na tap n rcas na sar maar ndan harekete onun fetifist duyguara sahip odu unu söyemiferdir. Karamazov Kardefer'in üçüncü kitab n fehvet düfküneri baf at nda yay nanm ft r. Her kad n bir kanc kt r 4 diyen Dostoyevski, yine de onar sevmekten kendini aamaz. Zira ona göre sevien bir kad n katak da osa, nefret edien de osa yine de seviir. Âf k omak sevmek de idir. nsan nefret ederken de âf k oabiir 5 diye beirtir bunu Sevgi ve kad n konusunda en uç noktaarda doafan Dostoyevski, kad nar n dayaktan hofand kar na inan r ve: Sopay deikan ara att r r z. Herif bugün sopa att k za yar n nifanan r; k zar m z da memnun bundan 6 diye yazar. Kad n kutsa oarak gören Dostoyevski, Karamazov Kardefer'in ateist, fehvet düfkünü babas Fyodor Karamazov, o uar na fehvet düfkünü omas n n hak - n anat rken föye der: Beni an yor musunuz? Nereden anayacaks n z: damarar n zda henüz kan yerine süt ak yor, her kad nda bafkas nda omayan bir özeik buunabiir. Yeter ki bunu keffetmenin you biinsin; mesee burada! Bu bir yetenektir. Benim için çirkin kad n yoktur, kad n oufu yeter, bu ifi yar yar ya haeder. Ama siz buna ak erdiremezsiniz. Hatta fu evde kam f k zarda, onarda bie bazen öye de erer buur ç kar rs n ki, zava n n bu haiye ihtiyaramas na meydan b - rakan aptaara fafmamak eden gemez. Bad r ç pakara gudubeteri ik if oarak afaatmak az m; böye yanaf r onara. Bunu biiyor muydun? Af r bir hayran k ve duyguanmaya kad n utand racak kadar f - martma : öye ya, bir bey onun gibi mendebura âf k omuftur! Bereket versen, dünyada ufakara beyer varken her hizmetçi parças na bir efendi düfüyor. Hayatta mutuuk için daha ne aras n! 7 Dostoyevski, kad nara hayrand r ve ancak hayran ka ede ediniece inin at n çizer. Yine Fyodor Karamazov'un fahs nda fehvet düfkünü bir erke in kad na bak f n ortaya koyarken, gerçekte kad n da tan mam f our. Benim için çirkin kad n yoktur, kad n oufu yeter diyen Fyodor ie Frans z Kra 16. Lu s'in Kad n kad nd r, kiriye pas ya kad n sözüye öyesine örtüfür ki As nda Dostoyevski için kad n her feyiye kad nd r ve sevimek için yarat m fard r Dostoyevski'yi kad nar bu deni sevmeye iten güç nedir? Bunun bir boyutu onun biinçat ya, di er bir boyutu ise füphesiz Rus kad nar n n güzei iye igiidir. Zira Dostoyevski, kendi ükesinin kad nar n n güzei inin fark nda oan bir yazar oarak bütün esererinde onara hayran n beirtir. Mesea bir cümesinde: Son derece güzedi; ço u kimsenin tap nd bir Rus güzei ine sahipti 8 diye yazar bu fark nda Dostoyevski'nin kad nar bütün kahramanar gibi zava d r. Onar bazen güzei i bazen zava ya severiz. Hata ço u zaman onun kahramanar n ac d m z için severiz. Örne in fahifeik yaparak geçimini kazanan bir kad n kahraman n n, bu ifi isteyerek de i de mecburiyetten yapt n biiriz. Bundan doay o ifi yapt için ona nefret besemeyiz. Hatta Dostoyevski bunu öye bir cofkunuka anat r ki, o kad n bize sevecen geir Onun kad n kahramanar zay ft r. Dostoyevski kad nar n zay f kar üzerinde odukça faza durur. Düfkün kad nar suçamaz, onar düfüren erkekeri suçar. fiu naz bayanar hep böye sefih, açak heriferin a - na düfer 9 diye beirtir Kad nar bütün eksikikerine, bütün kapriserine hatta sinsiikerine ra men sever Dostoyevski'de afk n bir bafka önemi özei i, âf k oan kifinin sevgiisine uafmay amaç edinmiyor omas d r. Onu için önemi oan tek fey sevmektir. Seviip sevimedi i de çok önemi de idir. 10 Dostoyevski insan tanr saaft racak derecede kutsarken, öncü bigierini nci'den a r. Zira sevgi ve erdem üzerinden mesaj veren nci'in insana bak f ya Dostoyevski'nin romanar nda ki insana bak f birbiriye öyesine örtüfür ki, nci'de anat an sevgi erdemin onun romanar nda kifiefti ini görürsünüz. Dostoyevski sevgi bütün dünyay sat n aacak de erde bir cevherdir, onuna yan z kendinin de i, bafkaar n n da günah n da ba fatabiirsin 11 der. Zira ona göre insan n kurtuufu, insan sevmeke bafar. Özeike kad nar zay f var kar odu undan, onara oan sevgi daha yüce bir sevgidir. Dostoyevski, bütün kahramanar n sever ama kad nar daha faza sever Hatta tanr omasayd kad n tanr yerine koyar, ona oan afk na tap n rd Çünkü ona göre kad n n odu u yerde sevgi vard r, sevgi odu u yerde ise kutsa k ve afk n k vard r Dipnotar: Berat Aç, Parfömen Edebiyat eeftiri, sh.72, st. Bigi Üni. Yay.2006 Berat Aç, agd. sh.75 Dostoyevski, Karamazov Kardefer, Sh.97, f Kütür Yay Dostoyevski, age. Sh.116 Dostoyevski, age. Sh.131 Dostoyevski, age. Sh.171 Dostoyevski, age. Sh.176 Dostoyevski, age. Sh.191 Dostoyevski, age. Sh.225 Berat Aç, agd. sh.76 Dostoyevski, age. Sh.60 24

25 EL HAMRA YA VEDA-3 Mesut Do an Avrupa bir sefahat âeminde dineniyorken, onar Granada'da havada kaeer, suda sarayar infa ediyorard. Jesus Bermudez Pareja Sonsuz bir bofu un ortas nda afka e iip büküen sözer, desener, seramiker, f k ve göge oyunar, dipsiz bir âem gibi genifeyerek, her ad mda daha çok güzeeferek, bir bumaca gibi girifteferek, ak m z türü türü oyunara ve sanatara pefinden sürükeyerek, bir masa aynas gibi bu tarifsiz uyumu yans tan, ters çeviren, çok hassas ritimere daha bir esrarengiz k an havuzun nice s rar sakayan sab r suar nda ruhumuzu benzeri omayan bir estetik ve musikiye uyufturarak, renkten renge, k skanç ktan k skanç a, hayretten hayrete düfürerek, t pk bir sevgiiye baf bafa kam f gibi fafk n, eimiz aya m z heyecan kesimif bir biçimde, bizi uzunca bir süre, çarp m fças na hareketsiz b rak - yordu. Günefin her vurufuya de ifen, esrarengiz na meer ç karan bir gitar gibi var k ötesi bir boyuta geçerek, bambafka bir fekide karf m za dikien, bir can gibi heyecandan ç rp nan, adeta ibadet eden ayet ve nak far ya, geometri ve matemati in as rarca zoranarak insan ruhunu sar veren, yumufak dokunufara tesim aan, büyüeyen bir vuzuha, say s z terkipere bir araya getirierek, bir orkestra gibi en küçük ayr nt ar bir bütünün içinde sonsuz bir amaç içinde eriten, yok eden ve bambafka bir âemde fark bir görünüf ve kimi e dönüftüren mimarisiye, havuzun suar nda bir peri gibi ürpererek, titreferek, adeta içimize girip bütün hücreerimize bütüneferek, esrar bir huzurdan oufmuf ç n ç n öten bir zaman n içinde, ömrümüzde çok k sa bir anda osa bizi o masa ükesine götüren ve yan zca o an yafayanara neer neer f s dayan, ne s rar söyeyen Ehamra; hayat m z boyunca özedi imiz ve kavufmak istedi imiz ne kadar güzeik varsa onar n ad na gerçekefen bir rüya gibi bazen ruhumuzu teskin eden bir musikiye dönüferek, bazen içimizde yar m kaan her feyi tamamaya tamamaya önümüzde erifimez bir gökyüzü gibi aç - yor. Comares'in üzerimize at n renginde tozar serperek bizi bambafka âemere götürdü ü avusundan bafka 25

26 bir böüme geçiyoruz. Karf m zda zarif, ince ve zevke ifenmif 124 sütun üzerinde duran asan avuyu (Patio de os Leones) görüyoruz. Dingin bir suda beyaz ku uar gibi titrefen sütunar, ak m z ve esteti imizi efsiz bir simetri, uyum ve sanata zorda b rakarak, içinde yafad - m z zamandan, seserden ve renkerden çok uzakta, onardan görünmez s n rara ayr m f, gizemi, pusu ve erifimez bafka bir zamanda, küçeenen f kar, gögeer ve huzura yan yana büyüsünden hiç bir fey kaybetmeden duruyor. Her yeni böüme geçti imizde üzerimize daha koyu perdeer hainde çuanan fafk n k ve heyecan dagas ya ne yöne gidece ini biemeyen çocukar gibi birbirimize çarpa çarpa ieremeye ça f yoruz. Gözümüz hemen on iki asan ve havuzu ar yor ama restorasyon ça fmaar nedeniye kad r d için bunu göremiyoruz. çimizi buruk bir hüzün kap yor. Akfam n renkeri ve seseri soduran f kar usuca her yan m z sararken, foto raf çekmek için ç rp n p duruyorum. Restorasyon nedeniye bafka böümer de kapa odu undan o böümeri de göremiyoruz. Batan günün, sütunarda, nak farda ve insan n ak n afan geometrik fekierde bu büyüü mekândan gitmemek için adeta ç rp nd, nazand, biraz daha kamak için t pk bizim gibi türü türü bahaneer arad n gördü ümde içime geçici bir sevinç douyor. Asan avuda ve iç odaarda buunan nak farda, tavanarda ve hatarda, sanat n iyice inceerek kopma noktas na gedi ini ama tam o noktada tekrar toparan p cofarak, ivme kazanarak afka sonsuza do ru akt n görüyoruz. Saray n bu böümü, Washington Irwing'inde beirtti i gibi geçen zaman n etkisinden kendisini en iyi koruyan k sm omuftur. Üzerinde as rarca ça f m f ve bir dante gibi ifenmif, y arca b kmadan usanmadan ekemeer ve de ifikiker yap m f nak far, fekier ve sütunar; sanat ve düferi arad en son hayae ve terkibe kavufturman n hak gururu ve sevinciye murad na ermif, geçen zaman n ve her türü kötüü ün siemeyece i sonsuz bir âemin rahat s n rar na çekimif, hiçbir sesin rahats z edemedi i gizemi bir sessizi in içinde herkes taraf ndan k skan an huzur ve dingini ine bir parça hüzün kar fm f fekide dineniyordu. Bu büyüü sarayda insan ruhunu terbiye eden, yumufatan, düferin zengin derinikerinde gezdirerek ogunaft ran gizemi havay k sa bir zaman diiminde de osa hissediyorum ve bir iç çekifiye hüzün küçesi hainde yüre ime yuvaranmas n engeeyemiyorum. Gözerimiz bazen duvararda bazen tavanda, hatar n ritmine kendimizi b rak p fark nda omadan böümden böüme geçiyoruz ve tavana yak n ahfap peteki penceresinden sogun ve merak bir f n süzüdü ü, arabesk fayansar, desener ve mermerere süsenmif ki K z Kardefin Odas na geiyoruz. Bu böümün arka k sm nda buunan harem k sm restorasyonda odu undan o böümü göremiyoruz. Bu böümün duvar nda Lindaraja Bahçesi için Daha önce böyesine güze bir bahçe gördün mü? Biz, güze kokuar n, meyveerin bo odu u daha hof daha büyük bir bahçe görmedik sözeri yer a yor. Burada hangi yöne, desene, tavana, duvara ve hatara baksan z, orada s k fan ruhunuzu bu dünyan n içinden çekip ç karan, rahatatan, sonu oan ve biten her feyi daha ieriye taf yarak derin bir mistisizme nehireri denize uaft r r gibi sonsuzu a ba ayan, size basit ve bof geen birçok yafam tarz n n anam bir bütüne ekendi inde nas güzeeferek anam kazand n gösteren bir söz veya ayet görerek Ehamra'n n bugün bie nas bir misyonu odu unu an yorsunuz. Bu saray infa eden ustaar, zaman içinde say s z sad r, zoruk ve ink raza karf bu efsiz eserin ayakta kamas için beki de her çizgiye, her desene, sütunara, kubbeere ve ayetere sessiz bir sab r, gözyaf ve ruhar n öye kar ft rm far ki, bu sonsuz emek, bakt m z her noktada, dokundu umuz her sütunda ve nak fta bazen bir tebessüm, bazen içi bir kabin derin na meeri gibi sadece baz kimseerin duyup anayaca perdeden seser ç kararak içimize efsiz bir hayran k ve erifimez bir tutku gibi yerefiyor. Duvar ve sütunardaki desener, ayeter, güze sözer o kadar cana yak n, içi ve ruhu kendine çeken bir edaya sahip ki, içimden bir an bir feke, ayete, desene dokuna dokuna onu takip etmek, son noktas na kadar onuna bütünefmek, tarihin ihtifam n yafamak ve bafka bir âemde onara nefes amak geçiyor. Yap an uzun araft rmaarda buray infa eden mefhur mimarar n saraya konum, yüksekik, yönendirme 26

27 ve henüz keffediememif nice usta kara efsiz bir mimari kazand rarak en s cak ö e vakiterinde bie serinetici rüzgârardan faydaanan, ince hesapamaara birçok f k ve göge oyununu devreye sokan ve en basit fekieri birbirine ekeyerek kar ft ran, sonsuzu a dokunacak kadar yakaft ran, e ip büken, ortaya gizemi, harikuade terkiper ç kararak bütün hesapar at üst eden, kendine has esrar remizere birçok sürprizerin yafand bir mekân oufturmufar. Aradan as rar geçmesine ra men bu büyüü ortam bozma çabaar na, sessizi in çizdi i o edünni akusti i bast ran su seserine, duvarara sonradan ekenen ve her an sonsuzu a dokunan hatardaki ifçii e daha en bafta yenik düfmüf resimere ra men her insan n göremedi i duyamad adeta tüm kötüükerden korunmuf bir âem, bidi imiz saatere say amayan bir zaman n içinde hüzüne var n sürdürüyor. Granada'dan ad m tan t m kitab nda saray n yönünün tam oarak k beye do ru odu u gösteriiyor. Geçen zaman n, y k mar n, bak ms z n, ya maamaar n ve her türü hüznün sodurdu u renkerine ra men her oumsuz duruma kendini haz rayarak, adeta görünmez terkipere ayarayarak içindeki esrar uyumu ve bütünü ü asa kaybetmeyen, her düfüfte bafka bir sürpriz ahenk ve estetike titreyen Ehamra, a n, ak ve gönü teri ie birefen sanat n nas sonsuz odu unu bize bir kez daha gösteriyor. Daha sonra darac k koridorardan döne döne iniyoruz ve Lindaraja bahçesine geiyoruz. Lindaraja bahçesinde uzun servier, gü, mersin, portaka ve imon a açar n n koyuafan gögesinde, buruk ve hüzünü suar n üzerinde can çekifen günün son f kar n n gizeminde, sessizce bir peri gibi doafan saray n eski sakinerinin ruhar n hissede hissede, içimizi yakmaya bafayan bir ayr k hüznü efi inde, zaman zaman kua m za ça - nan bir prensesin a ama sesi ie s k s k arkam za dönüp bu güzeikeri son bir kez daha görmek endifesiye ne yapt m z bimeden grubumuzu takip ediyoruz. Duvarar n üzerinde yer aan bn Zamrak' n harika fiirerinden Lindaraja Bahçesi'ni anatan uzunca bir fiirn girifinde Ben güzeikere süsenmif bir bahçeyim, e er bana süreki bakarsan benim uyumumu anayacaks n. Benim sahibim Muhammed'in cömerti i sayesinde her ikimizde fimdi ve geecekte üstün niteiki ve soyuyuz m sraar yer a yor. Teaf ve fafk n ka doaf rken bir anda kendimizi Washington Irwing'in sarayda kad ve o mefhur kitab (Ehamra Endüüs'ün Yafayan Efsanesi) yazd odan n önünde buuveriyoruz. Kap basit bir kiite kapa odu undan içeriye giremiyorum ama kap y birkaç kez t kat yorum. spanyoca mermer evhada yazar n 1829 y nda bu odada kad ve kitab n burada yazd beirtiiyor. Daha sonra merdivenerden yüksek bir böüme ç k yoruz ve karf m zda uzakta batmakta oan günün f kar ya Darro Vadisi kenar nda dizimif renkten renge giren Abaicin mahaesinin küçük beyaz kutuar and ran everini görüyoruz. Saray n bu k sm batan günü izemek için çok uygun bir mekân ve bu k sm n arkas nda adeta derin uçurumu and ran bir bofuk yer a - yor. Sarayda eskiden yafayan insanar kim biir kaç kez nice duyguara bu noktadan batan günü izemiferdi. çimiz titreyerek saray n son kap s ndan ç karken, bir rüyadan uyanman n fafk n ya kendimizi amaçs zca bir bofu a b rak r gibi gruptaki arkadafar n içine b rak yoruz. Rehberimiz, saray n son bir böümünün daha görüece ini söyedi inde içimizde yeniden bir heyecan dagas kabar yor. Saray n ç k f nda yer aan ve efsiz bahçeere çepeçevre kufat m f, ince su kanaar nda suar n f r t s ve bübü seseri içinde adeta sak bir cenneti and ran, suar n ve akfam n f kar nda bir aynaya yans r gibi yans yarak esrarengiz remizere ruhumuza son darbeyi indiren, pamiye a açar n n gerisinde yer aan ve Kad nar Kuesi ismiye biinen bu mekân 3. Muhammed y ar nda yapt r yor. Arka k sm nda Darro nehri ve Abaicin'in everi, sa taraf nda Generaife' n bahçeeri, önünde büyük bir havuz ve say s z a açar ve çiçekere çepeçevre sar m f bu böümde saray n son foto rafar n çekmek için pans z bir kofufturman n içine giriyoruz. Batan günün son f kar ya akfam n kendini usuca hissettirdi i, Ehamra'n n bahçeerinin, a açar n n ve burçar n n bir nar gibi renkten renge girdi i, bübüerin seserinin usuca çekidi i, biten bir rüyan n son ç rp n far gibi suar n ruhumuza birikte ürperdi i ve derinefti i bir zamanda, gözeri çok az gören spanyo Francisco Tarrega'n n Ehamra için besteedi i o duygu yükü Recuerdos de a Ahambra parças ndaki iç geçiren ve hüzüne titrefen gitar gibi hiç tatmin omam f bir ruh haiye, istemeye istemeye bu rüya âemindeki gezimizi tamamamak zorunda ka yoruz. Ehamra, kendisini bir kez gören ve ömür boyu ifah omayan, yara bir yüreke erifimez bir hayain pefinde sürükenip duran âf kar n aray p ta buamad kar o s rr bizimde yüre imize b rak veriyor. Son hükümdar Boabdi gibi bin bir hüzüne geriye dönüp son kez Ehamra'ya bak yorum, k sa bir gezinin ard ndan ruhumuzu buraya ba ayan o gizi ba ar n burada y arca yafayan Boabdi'e bir çocuk gibi h çk r kara a atacak kadar nas derin bir ac ve hüzün yafatt n fimdi çok daha iyi an yorum. Bu efsiz güzeikerden ayr man n hüznüne kim uzun süre dayanabiir ki? Ehamra'ya bir bahar mevsiminde gemek ve çiçek açan yüzerce portaka a açar içinde Washington Irwing gibi uzun süre burada kamak, bu rüya mekân anatan bir kitap yazmak gibi erifimez ve ruhumu avutan bir hayae adan p, kendimi bununa teskin ediyorum. 27

28 ADR YAT K / DALMAÇYA KIYILARI N. Hai At han Bakanarda gezdi imiz yerer çok güzedi fu var ki; kufkusuz güzeik, kendi içinde bir göreceiik taf r. Bir Saraybosna'y, bir Üsküp'ü, bir Mostar', bir Fiibe'yi nas es geçebiiriz 'güzeik' konusunda. Onar ki; gönümüzde taht kurmuf fehirer. Hee ki Saraybosna'y taht ndan indirmek pek mümkün gözükmüyor. fiimdi gedi imiz yererin güzei i de yok say acak bir güzeik de i. Yo boyu oncas n da ekersek hee; Da ar n tepesinden tam da günefin gurup vakti; o koyar, k vr m k vr m da yoar, yefiike iç içe nehirer, tar m için aç m f su kanaar, öye güze görünüyor ki anat mas güç. Yine ayn görüntü içinde ad ya, görünümüye, suyun tac gibi bembeyaz niüferer -otus çiçekeri- sanki bizi çok fark güzeikere haz rarcas na gayrete gemiferdi. Bursa'dan Gemi e geirken ''az sonra denizi göreceksin, sak n faf rma'' dizesini buraya uyararsak 'az sonra Adriyatik'i göreceksin sak n faf rma' demei. Yine de sanmam ki görecek oanar faf rmayacak osun. H rvatistan toprakar nda ieriyoruz. Gerçi öye iç içe ki pek farketmiyor buraarda, fu üke bu üke. Da madan önceki haeri devam ediyor gibi. Etnik yap ie devet ayr m tam oarak örtüfüyor denemez, mesea Makedonar sadece Makedonya'da, ya da Arnavutar sadece Arnavutuk'ta de ier, S rpar da öye. Hak n yafad yerer devet ayr m na ra men eskiden odu u gibi sürüyor. Din ayr nda da benzer durum geçerii ini sürdürüyor. Bir zamanar Adriyatik'ten Çin Seddine sözü ie haf zaar m za kaz nm f oan yerin Adriyatik k sm nday z, yan m zda 'Çin fatihi' Rasim. Önümüzdeki fehir Dubrovnik. Odukça mini bir fehir, co rafi fartar bu kadar na izin vermif. Saat suar nda var yoruz fehre. Akfama epey vakit var, gezi pan na geince Rehberimizin 'o biz bef saatte bef Dubrovnik fethederiz sözüye kendimize gedik. Zaten ne kadard ki fehir. Deniz k y s ndaki muhkem kae içine ve tepeere yerefmif bir fehir, kae k sm hariç biraz da bizim Asos'a benziyor. Bir tepeye t rmanan you takip edip, kufbak f görüf fehrin konumunu kavrama bak m ndan çok yarar odu. Kara ie denizin ko koa dans n seyrettikten sonra o buufman n oda nda duran fehre iginç bir köprüden geçerek girif yap yoruz. Bizim Bo az gibi bir yer, köprü de asma köprü tarz nda ama tek aya ndan desteki teerin taf d bir köprü bu. Kendini çabuk ee veren fehirerden de i anaf an o ki. As güzei ini içine girince fark edecekmifiz me er. Bu haiye bir istiridyeyi and r yor. Kapa aç nca görünecek; inci. Zaten Dubrovnik için kuan an bir s fatm f 'bu sahierin incisi' oufu. Söz yerini bumuf. Dubrovnik Youmuzu buraara düfürmüf omak çok isabeti bir karar omuf. Yak nar na dek geip de buraar görmeseydik hem kay p ourdu, hem de ay p. Dubrovnik gerçekten görüesi bir fehir. Damaçya sahierine konmuf bir gerdan k gibi adeta. Uzaktan aeade bir kae gibi duran eski fehir ancak içine girince hissettiriyor o büyüü atmosferini size. Gecesi; Dubrovnik in Gecesi, ayr bir bahis konusu oacak deni c v c v. Bizimkisi sadece gözem. Yoksa ortam n çark, affedecek türden de i. Biz kenardan kenardan gözemimizi sürdürdük. Biindik kaeerin aksine bir koca meydan ve o meydana aç an çok say da sokak. Hepsi de orta ça- n taf ifçii i ürünü, dar, düzeni meydana aç an sokakar. Bo bo a f verif yap an, yiyecek içecek sat an, oturuan mekanar. Her fehir kendine uygun yererinde fark tip ve anay fta misafir a rama yöntemi geiftiriyor. Buraarda da ote, pansiyon ve sanki hemen her ev konakama yeri. Aan dar, birim baf na düfen nüfus kaaba k, doay - s ya trafik tek kötü fey dense yersiz bir cüme omaz san r m. Dubrovnik, fark igiere cevap verebiecek çefitii i bünyesinde bar nd - r yor. Buras gönümüzde de i ama gözümüzde yer edinmif fehirerin aras nda bafa gürefir. Güzei e pencere ve bakonardan da bir katk ; yine o oa anüstü güzeikeriye 'Rodos Çiçe i' diye de biinen begonvier. Buras biraz bo az görüntüsü, biraz bodrum, biraz adaardan bir parça veya hisara çevrii bir mekân oarak ag anabiecek bir yer. stanbu'u hiç saymad m, çünkü ''dünyada onuna baf edecek fehir az buunur, hiç bir yere k yas kabu etmez bir fehirdir stanbu'' der Nuri Pakdi. Yemek mekânar pek abenii de bizi biraz düfündürüyor tabi. Her feyi yiyebiecek durumda de iiz. K sa yodan vejetaryen omay tercih edip denize nâz r masam zda pizzaar m z smar yoruz. Di bimemeeri biraz sorun oufturuyor ya 'neyse'! durumu idare ediyoruz. Bu kadar güzeik ufak tefek pürüzeri görmemize müsâde etmiyor zaten. Buundu umuz güner bir festiva zaman imif, bu yüzden kaaba k daha bir yo unafm f.. Dubrovnik, turiste a fk n bir fehir. Güzei inin fark nda omuf oma ki onun meyveerini ekonomik oarak bir güze devfiriyor. Bunca turistin var buna ifaret osa gerek. 28

Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu.

Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu. Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu. Önündeki deftere, son yazdıklarına baktı ve sayfayı delmeye kararlıymış gibi, bastıra bastıra sildi. Az ötede duran kitabı önüne çekti ve elindeki kurşunkalemi

Detaylı

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun? Minti Monti Çocuklar için eğlenceli poster dergi Ücretsizdir Kış 2014 Sayı:12 ISSN: 2146-281X Kızak Keyfi Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

Detaylı

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm. Yazar Dede ve Torunlar Muzaffer zgü Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm. Buraya yak n market var m dil, markete gidece iz de?.. diye sordu. Annem kap ya geldi. Selma Han

Detaylı

Uyumayan Şehir. Uyumayan Şehir New York için artık bir slogan. Çoğu kişi gibi ben. de New York u izlediğim filmlerden tanıdım ve gerçekte filmlerdeki

Uyumayan Şehir. Uyumayan Şehir New York için artık bir slogan. Çoğu kişi gibi ben. de New York u izlediğim filmlerden tanıdım ve gerçekte filmlerdeki Yağmur Beril Dikmeci Uyumayan Şehir Uyumayan Şehir New York için artık bir slogan. Çoğu kişi gibi ben de New York u izlediğim filmlerden tanıdım ve gerçekte filmlerdeki kadar etkileyici mi diye kendi kendime

Detaylı

Bugün uzaklardaki bir YİBO'dan İLKYAR'ın yıllar önce gittiği bir YİBO'dan değerli fedakar YİBO öğretmenlerimizden biri yazmış...

Bugün uzaklardaki bir YİBO'dan İLKYAR'ın yıllar önce gittiği bir YİBO'dan değerli fedakar YİBO öğretmenlerimizden biri yazmış... Bugün uzaklardaki bir YİBO'dan İLKYAR'ın yıllar önce gittiği bir YİBO'dan değerli fedakar YİBO öğretmenlerimizden biri yazmış... Doğuda görev yapmamış, oradaki güzel çocukları görmemiş onlara sarılmamış

Detaylı

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ DUYGU UYSAL 0852051 19 ARALIK 2011 PAZARTESİ Bugün sabah 9 dan akşam 10 a kadar dışarıda kalacaktım. Bu yüzden evden çıkmadan çok fazla parfüm sıkmıştım. Evden çıkarken ablam bütün evin benim parfümüm

Detaylı

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı

Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı Başkan Kocadon Muğla basınını Bodrum da ağırladı Başkan Kocadon : Artık hep beraber diyoruz ki Muğla aşkıyla yanıp tutuşalım Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle

Detaylı

Pelitcik ve Sarıkavak Köyleri-Çamlıdere (04 Ekim 2009) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

Pelitcik ve Sarıkavak Köyleri-Çamlıdere (04 Ekim 2009) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr) Pelitcik ve Sarıkavak Köyleri-Çamlıdere (04 Ekim 2009) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr) 04 Ekim 2009 Pazar günü, Ahmet Bozkurt un öncülüğünde Fotoğraf Sanatı Kurumu tarafından organize

Detaylı

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam. Onaylayan Administrator Pazartesi, 21 Mayýs 2007 Besteciler.org Amerika A memo Burasý New York Amerika Evler karýþtý bulutlara Nasýl bir zaman Nasýl bir yaþam A memo Ýnsanlar simsiyah, kýzýl, beyaz Sokaklar

Detaylı

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9 OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7 PARMAKKIZ Andersen ISBN 978-975-07-0762-9 Tasarım: Erkal Yavi Tasarım Uygulama: Gelengül Çakır Baskı ve Cilt: Türkmenler Matbaası 1. Basım: 2007 3. Basım: Eylül 2011 Can Sanat

Detaylı

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı Okyanus, Yaşam İçin Gereklidir Ve Doğal Dengesinin Korunması İçin İnsanların Çaba Göstermesi Gereklidir Neler Biliyoruz? İpek A.: Okyanusun mavi ve yeşil su olduğunu biliyorum. Deniz Can K: Yunuslar karaya

Detaylı

YARIŞÇI Senaryo - Kemal ÇİPE

YARIŞÇI Senaryo - Kemal ÇİPE YARIŞÇI Senaryo - Kemal ÇİPE Hızla gelen bir ambulans görürüz. Sirenleri durmadan çalmaktadır. Hastanenin kapısından içeri girer. Hastane bahçesi / Dış Gün / 01-01 Hızla gelen bir ambulans. Sirenleri çalmaktadır.

Detaylı

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK ΕΘΝΙΚΟ & ΚΑΠΟΔΙΣΤΡΙΑΚΟ ΠΑΝΕΠΙΣΤΗΜΙΟ ΑΘΗΝΩΝ ΤΜΗΜΑ ΤΟΥΡΚΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ ΚΑΙ ΣΥΓΧΡΟΝΩΝ ΑΣΙΑΤΙΚΩΝ ΣΠΟΥΔΩΝ Μάθηµα : ΤΟΥΡΚΙΚΗ ΓΛΩΣΣΑ ΙV ΔΕΞΙΟΤΗΤΕΣ ΣΤΟΝ ΠΡΟΦΟΡΙΚΟ ΛΟΓΟ (70013 Γ) HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK DİNLEYELİM

Detaylı

BAŞLARKEN Okul öncesi yıllar çocukların örgün eğitime başlamadan önce çok sayıda bilgi, beceri ve tutum kazandığı, hayata hazırlandığı kritik bir dönemdir. Bu yıllarda kazanılan bilgi, beceri ve tutumlar

Detaylı

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ;

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ; 1 BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ; O gece en güzel yıldızlar kaydı, Nereden geliyordu bu aydınlık? Neydi insanları bu denli mutlu

Detaylı

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları.

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları. HASTA İŞİ İnsanların içlerinde barındırdıkları ve çoğunlukla kaçmaya çalıştıkları bir benlikleri vardır. O benliklerin içinde yaşadıkları olaylar ve onlardan arta kalan üzüntüler barınır, zaten bu yüzdendir

Detaylı

Tek cam genişliğinde. Çift cam sıcaklığında

Tek cam genişliğinde. Çift cam sıcaklığında Isı Yaıtımı Eyü 2012 Tek cam genişiğinde. Çift cam sıcakığında Pikington Spacia Yeniikçi vakumu cam. Pikington Spacia Yeniikçi vakumu cam. Pikington Spacia vakumu cam Geişmiş Pikington Spacia teknoojisi

Detaylı

DENİZYILDIZI GRUBU NİSAN AYI BÜLTENİ NİSAN AYINDA NELER ÖĞRENDİK? Çiçekleri tanıdık. Çiçekleri gözlemledik. Çiçek türlerini isimlendirdik. Çiçeklerin birer canlı olduğunu öğrendik. Farklı çiçeklerin bakımını

Detaylı

Bir nokta. fiems- S VÂSÎ M. RAGIP KARCI NURETT N DURMAN MUSTAFA O UZ ABDURRAHMAN KARAKAfi SÂRE ÇERM K

Bir nokta. fiems- S VÂSÎ M. RAGIP KARCI NURETT N DURMAN MUSTAFA O UZ ABDURRAHMAN KARAKAfi SÂRE ÇERM K Bir nokta www.istanbubirnokta.com S T A N B U L ISSN: 1303-4316 Ay k Edebiyat Dergisi Y : 9 Say : 86 Fiyat : 5 TL (KDV Dahi) Mart 2009 BEDRAN YOLDAfi HANDAN YILDIZ SIDDIK ERTAfi AL YE AKAN MESUT DO AN

Detaylı

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu.

Okulumuz Bilgisayar Programcılığı Bölümü öğrencilerinden Gizem COŞKUN Çanakkale Şehitlerine adlı şiiri okudu. BASIN BÜLTENİ Selçuk Üniversitesi Akören Ali Rıza Ercan Meslek Yüksekokulunda 01.04.2015 tarihinde 100. Yılında Çanakkale yi Anlamak adlı konferans düzenlendi. Şehitlerimiz anısına yapılan saygı duruşu

Detaylı

Mutfak Etkinliği. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Şarkı. Kek yapıyoruz.

Mutfak Etkinliği. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Şarkı. Kek yapıyoruz. Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Şarkı Mutfak Etkinliği Sohbetler Yaşayan değerlerimizden Görevlerimizi Bilmek ile ilgili sohbet ediyorum. Görevlerimizi yerine getirme konulu sohbet ediyorum.

Detaylı

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ SAYI : BİR 7-11 MAYIS 2009 ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ Ben siyasi hayatım ve ülke sevdamla ilgili olarak tüm Türkiye yi memleketim bilirim ancak Çemişgezek benim doğup, büyüdüğüm yer. Elazığ Valisi Muammer

Detaylı

Merhaba M. Ç DENET M / K fl 2003. erhaba de erli okuyucumuz,

Merhaba M. Ç DENET M / K fl 2003. erhaba de erli okuyucumuz, 3 Merhaba M erhaba de eri okuyucumuz, Zor bir aanda yürümeye devam ediyoruz. Önemi bir ifkounun, bir yeniik getirmek zorunda oan dergisi omak, üzerinde titiz düfünmeyi ve bo miktarda eme i gerektiriyor.

Detaylı

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý. Üstüne, günlerin yorgunluðu çökmüþtü. Bunu ancak oyunla atabilirdi. Caný oyundan

Detaylı

Dalg ç Pompalar AL 6-7 -8-10 -14

Dalg ç Pompalar AL 6-7 -8-10 -14 Dag ç ar AL 6-7 -8-1 -14 SU KADAR DE ERL ALARKO, DALGIÇ POMPADA HER ZAMAN 1 NUMARA Aarko dag ç pompaar kuan m ve içme suyu aan nda Her an kuan ma haz r Dertsiz Yat r m k sa sürede geri ödeyen KES NT S

Detaylı

Cümlede Anlam İlişkileri

Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede Anlam İlişkileri Cümlede anlam ilişkileri kpss Türkçe konuları arasında önemli bir yer kaplamaktadır. Cümlede anlam ilişkilerine geçmeden önce cümlenin tanımını yapalım. Cümle, yargı bildiren,

Detaylı

ĐŞKUR sitesine giriş şifremizi hatırlamadığımız için, şifremi unuttum kısmını tıklıyoruz.

ĐŞKUR sitesine giriş şifremizi hatırlamadığımız için, şifremi unuttum kısmını tıklıyoruz. ĐŞKURLULARIN BĐLGĐLERĐ, ŞĐFRELERĐ HERKESE AÇIK ( BEDAVA SMS GÖNDERME SĐTESĐ YAZI SONUNDADIR ) Merhaba, bu bilgilendirici yazıda sizlere ĐŞKURa kayıtlı olanların şifrelerine, kişisel bilgilerine başkalarının

Detaylı

ÇİÇEK GRUBU 2013-2014 EĞİTİM DÖNEMİ EKİM AYI BÜLTENİ 29 EKİM CUMHURİYET BAYRAMI DÜNYA HAYVANLAR GÜNÜ DÜNYA ÇOCUK GÜNÜ DÜNYA EL YIKAMA GÜNÜ KULELER Atatürk ün hayatını öğrenme Atatürk ün ülkemize kazandırdıkları

Detaylı

Dil ve Oyun. Günlük İşlerinizi Yaparken Konuşma ve Oynama

Dil ve Oyun. Günlük İşlerinizi Yaparken Konuşma ve Oynama Dil ve Oyun Günlük İşlerinizi Yaparken Konuşma ve Oynama Biliyor muydunuz? Günlük ev işlerinizi yaparken çocuğunuza konuşmak veya şarkı söylemek çocuğunuzun yeni kelimeler ve alışkanlıklar öğrenmesine

Detaylı

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri

Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri Türkçe Dil Etkinlikleri Sanat Etkinlikleri Oyunlar Müzik Bilim Etkinlikleri Sohbetler Çevre bilincinedir? sorusuna cevap arıyorum. Çevre bilinci konulu sohbet ediyorum. Kızılay hakkında sohbet ediyorum.

Detaylı

M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları

M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları M i m e d 2 0 1 0 ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları S1: Erasmus kapsamında yapılan projelerle yarışamaya katılınabilir mi? C1: Erasmus kapsamında gidilen yurtdışı üniversitelerdeki

Detaylı

TEST lk durumda terazi. 6. I. durumda, KÜTLE, A IRLIK VE Efi T KOLLU TERAZ. Denklem 2 yi denklem 1 de yazarsak 2P = (6+P) m = 30 g olur.

TEST lk durumda terazi. 6. I. durumda, KÜTLE, A IRLIK VE Efi T KOLLU TERAZ. Denklem 2 yi denklem 1 de yazarsak 2P = (6+P) m = 30 g olur. ÜTE, A IRI VE Efi T OU TERAZ TEST - 1 1. 2 3 Z Denkem 2 yi denkem 1 de yazarsak 2P = 2.2 + (6+P) P = g I. yarg kesinike do rudur. fieki- I deki terazinin dengesinden, = 2.1 + = + 2 g Buradan, m > m dir.

Detaylı

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler 1.Temel Kavramlar Abaküs Nedir... 7 Abaküsün Tarihçesi... 9 Abaküsün Faydaları... 12 Abaküsü Tanıyalım... 13 Abaküste Rakamların Gösterili i... 18 Abaküste Parmak Hareketlerinin Gösterili i... 19 2. lemler

Detaylı

Kızılcahamam Köyleri: Dereneci, Gebeler, Berçin Çatak, Süleler (7 Kasım 2010)

Kızılcahamam Köyleri: Dereneci, Gebeler, Berçin Çatak, Süleler (7 Kasım 2010) Kızılcahamam Köyleri: Dereneci, Gebeler, Berçin Çatak, Süleler (7 Kasım 2010) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (www.huseyinsari.net.tr) 7 Kasım 2010 Pazar günü, Ahmet Bozkurt un öncülüğünde Fotoğraf Sanatı

Detaylı

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Deomed Medikal Yay nc l k Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Birinci bask Deomed, 2009. 142

Detaylı

ÖZEL VEGA OKULLARI OYUN SANDIĞIM SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA

ÖZEL VEGA OKULLARI OYUN SANDIĞIM SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA ÖZEL VEGA OKULLARI OYUN SANDIĞIM SORGULAMA ÜNİTESİ BÜLTENİ DİSİPLİNLERÜSTÜ TEMA KENDİMİZİ İFADE ETME BİÇİMİMİZ: Düşünceleri duyguları, doğayı, kültürü, inançları, değerleri keşfetme ve ifade etme yollarını

Detaylı

Yanlış Anlaşılan Faizci

Yanlış Anlaşılan Faizci Yanlış Anlaşılan Faizci Aslam Effendi Başka bir gün Tota 1, faizci Sherzad ile karşılaştım. Bu herif hasta olmalı. Düşünsene, para ödünç vererek faiz temin ediyor. Din bu işi yasaklıyor ama yine de aramızda

Detaylı

VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM

VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM 1 2 VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM 3 VATAN İŞLERİNDE CÜR ETKARLIKLARIM Zağnos Kültür ve Eğitim Vakfı Genel Yayın No.10 ISBN 975 94473 6 3 Kapak tasarım: Şule İLGÜĞ - ilgug75@hotmail.com Baskı Yeri:

Detaylı

KASIM AYI VELİ BÜLTENİ

KASIM AYI VELİ BÜLTENİ 2010-2011 KASIM AYI VELİ BÜLTENİ Kasım Ayı ndan herkese Merhaba Sonbahar Mevsimi nin kendisini iyice hissettirmeye başladığı dopdolu bir Ekim Ayı nı geride bıraktık. Kasım Ayı nda yepyeni öğrenmelerin,

Detaylı

Stalin in Burnunu Kırmak

Stalin in Burnunu Kırmak Stalin in Burnunu Kırmak 1 2 Stalin in Burnunu Kırmak EUGENE YELCHIN Çeviri: Didem Bayındır Yenici 3 Stalİn İn Burnunu Kırmak Orijinal Adı: Breaking Stalin s Nose Yazan ve Resimleyen: Eugene Yelchin Genel

Detaylı

TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ

TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ TÜBİTAK BİDEB YİBO ÖĞRETMENLERİ ( FEN ve TEKNOLOJİ FİZİK, KİMYA, BİYOLOJİ ve MATEMATİK ) PROJE DANIŞMANLIĞI EĞİTİMİ ÇALIŞTAYLARI YİBO 5 ( Çalıştay 2011 ) TÜSSİDE / GEBZE 30 Ocak 06 Şubat 2011 GRUP BEN

Detaylı

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55 Ramazan Manileri // Ahmet ağa uyursun uyursun Uykularda ne bulursun Kalk al abdest, kıl namaz Sabahleyin cenneti bulursun Akşamdan pilavı pişirdim Gene karnımı şişirdim Çok mani diyecektim ama Defteri

Detaylı

2012-2013 EĞİTİM DÖNEMİ KELEBEK GRUBU HAZİRAN AYI BÜLTENİ

2012-2013 EĞİTİM DÖNEMİ KELEBEK GRUBU HAZİRAN AYI BÜLTENİ 2012-2013 EĞİTİM DÖNEMİ KELEBEK GRUBU HAZİRAN AYI BÜLTENİ YAZ MEVSİMİ TATİL BABALAR GÜNÜ V Yaz mevsimi panosu hazırlama. Yaz mevsiminde meydana gelen değişiklikleri söyleme. Yaz mevsiminin meyve ve sebzelerini

Detaylı

YÜKSEK ÖĞRENĐM KREDĐ VE YURTLAR KURUMU (YURTKUR) HAKKINDA GENEL BĐLGĐLER

YÜKSEK ÖĞRENĐM KREDĐ VE YURTLAR KURUMU (YURTKUR) HAKKINDA GENEL BĐLGĐLER YÜKSEK ÖĞRENĐM KREDĐ VE YURTLAR KURUMU (YURTKUR) HAKKINDA GENEL BĐLGĐLER Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu (YURTKUR), yüksek öğrenim gören öğrencilere burs ve kredi vermek, yurtlar yaptırmak ve yurt

Detaylı

23 Nisan Şiirleri. 23 Nisan. Sanki her tarafta var bir düğün. Çünkü, en şerefli en mutlu gün. Bugün yirmi üç nisan, Hep neşeyle doluyor insan.

23 Nisan Şiirleri. 23 Nisan. Sanki her tarafta var bir düğün. Çünkü, en şerefli en mutlu gün. Bugün yirmi üç nisan, Hep neşeyle doluyor insan. 23 nisan şiirleri, 23 nisan ile ilgili şiirler, çocuk bayramı şiirleri, ulusal egemenlik şiirleri, 23 nisan, şiirler, 23 nisan şiirleri, ulusal egemenlik ve çocuk bayramı, en güzel 23 nisan şiirleri, 23

Detaylı

RENK DEDİKLERİ. Yağmur aralıklarla devam etti, sonunda dindi. Ve ben o anda bu muhteşem manzarayla karşı karşıya kaldım:

RENK DEDİKLERİ. Yağmur aralıklarla devam etti, sonunda dindi. Ve ben o anda bu muhteşem manzarayla karşı karşıya kaldım: RENK DEDİKLERİ Birkaç ay önce annem tutturdu Kaş a gidelim Kaş a gidelim diye, babam başta tamam gideriz bir ara diye annemi geçiştirdi ama sonra anladı ki bu iş böyle devam edemeyecek. Sonuçta bayram

Detaylı

Yusuf Yıldırım. Kategori: Türk Romanı Çarşamba, 28 Nisan 2010 11:19 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4066

Yusuf Yıldırım. Kategori: Türk Romanı Çarşamba, 28 Nisan 2010 11:19 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4066 TANITIM: 1931 de cezaevinde tanıdığı genç mahkumun macerasını dinleyerek roman yazar. Topluma ve insanlara gerçekçi bakış açısıyla bakan Sabahattin Ali hem Yusuf-Muazzez aşkını hem de kasaba hayatının

Detaylı

TEKNOLOJİ VE TASARIM

TEKNOLOJİ VE TASARIM TEKNOLOJİ VE TASARIM YAPIM KUŞAĞI SINIFLAR ODAK NOKTALARI 7. SINIF Üretiyoruz 8. SINIF Üretelim Tanıtalım Öğrencinin: Adı Soyadı: Aslı KARTAL Sınıf, No: 7/C, 2729 Yahya KARAKURT Teknoloji ve Tasarım Öğretmeni

Detaylı

J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ

J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ J. MELLAART ÇATALHÖYÜK Ü BULUNCA, TARİH DEĞİŞTİ J. Mellaart, M.Ö. 7000 e uzanan Çatalhöyük ü 1958 de keşfetti. Çatalhöyük, tarım yapılan ilk köylerden biri olduğu için dünya tarihi yeniden yazıldı. James

Detaylı

Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı

Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı Antalya Toros Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü (TODOSK) tarafından düzenlenen 22. Kızlarsivrisi Yaz Dağcılık Şenliği ne katılmak

Detaylı

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır. Yazıyı PDF Yapan : Seyhan Tekelioğlu seyhan@hotmail.com http://www.seyhan.biz Topolojiler Her bilgisayar ağı verinin sistemler arasında gelip gitmesini sağlayacak bir yola ihtiyaç duyar. Aradaki bu yol

Detaylı

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

İşletme Gelişimi Atölye Soruları İşletme Gelişimi Atölye Soruları Şemsettin Akçay Satış Pazarlama ve İnovasyon Mühendisi İşletmenizi Başarıya Götüren 50 Soru! Bir gün küçük kızımız Lara (o zaman 3.5 yaşındaydı): Baba deniz gölgesi nedir,

Detaylı

Cahit Arf Matematik Günleri IV Hilbert Mesafesi

Cahit Arf Matematik Günleri IV Hilbert Mesafesi ahit rf Matematik Güneri IV - 005 Hibert Mesafesi kinci Gün Soruar, 6 Nisan 005 ndrei Ratiu* / ratiu@bigi.edu.tr R Ökid düzeminde ayn do rusu veya ayn Ω çemberi üzerindeki oan dört fark,,, noktas aa m.

Detaylı

2 0 1 6 / 1. D Ö N E M

2 0 1 6 / 1. D Ö N E M MALİ MÜŞAVİRLİK YETERLİLİK SINAVI HAZIRLIK KURSLARI YENİLENEN KURSLARIMIZIN AVANTAJLARINDANYARARLANIN bizime uaşın KURS YERLERİ Şişi (Gayrettepe, Dedeman İş Merkezi) Kadıköy (Hasanpaşa Mh.) Şirinever Eğitim

Detaylı

Ergene Havzas Kirlilikten Ar nd r lmal

Ergene Havzas Kirlilikten Ar nd r lmal > KAPAK Savafl M. Özaydemir TOBB Sanayi Odaar Konsey Sözcüsü Hai fiahin TOBB TSO Konsey Sözcüsü Ai Duru TOBB Ticaret Odaar Konsey Sözcüsü V. Türkiye Ticaret Ve Sanayi fiuras nda Bögeerin Sorunar Masaya Yat

Detaylı

2. Her bir bölme uzunlu u d olsun. t 1 TEST - 1 DO RUSAL HAREKET. Atletler 1. kez O noktas nda, 2. kez K noktas nda yan yana gelirler.

2. Her bir bölme uzunlu u d olsun. t 1 TEST - 1 DO RUSAL HAREKET. Atletler 1. kez O noktas nda, 2. kez K noktas nda yan yana gelirler. DO RUSA HAREET TEST - 1 1 X 3 N O P R X Y Y Y X N I II Aeer 1 kez O nokas na, kez nokas na yan yana geirer CEAP A Z Z Araçar n boyar efi ou una göre, X Z > Y Z X X Y Y Z Z ou una göre, X Z > Y CEAP C ESEN

Detaylı

Cümlelerin mantıksal özellikleri

Cümlelerin mantıksal özellikleri Cümlelerin mantıksal özellikleri Cümleler (önermeler) arasındaki mantıksal ilişkiler Gerektirme ör. P Q Bu bir köpektir. Bu bir hayvandır. Can arıyı öldürdü. Arı öldü. Tüm köpekler mordur. Köpeğim mor.

Detaylı

Türkiye'de Mesken Tipleri

Türkiye'de Mesken Tipleri Zeus tarafndan yazd. Perembe, 06 Austos 2009 18:53 - Son Günceeme Sa, 01 Arak 2009 15:20 Türkiye'de Mesken Tiperi Türkiye'de en ike saz meskenden en modern gökdeenere kadar çok çeiti mesken tiperi buunur.

Detaylı

REKABETÇİLİK VE TÜRKİYE. Ali AKURGAL

REKABETÇİLİK VE TÜRKİYE. Ali AKURGAL REKABETÇİLİK VE TÜRKİYE Ali AKURGAL Cumhuriyetin 100. yılına giderken kendimize yer arıyoruz. Varlığımızı sürdürebilmek için bulunduğumuz alanda sağa sola dirsek ve tekme atarak kendimize yer açmaya çalışıyoruz.

Detaylı

AKICI OKUMA TEKNİKLERİ. Özkan ÇAĞLAR-Rehber Öğretmen

AKICI OKUMA TEKNİKLERİ. Özkan ÇAĞLAR-Rehber Öğretmen AKICI OKUMA TEKNİKLERİ Özkan ÇAĞLAR-Rehber Öğretmen Akıcı Okuma 2 Bilişsel Beceriden Oluşur: Anlama Akıcı okuma Çözümleme Akıcı Okumanın 3 Temel Öğesi Okuma Hızı Kelimenin Doğru Okunması Prozodik okuma

Detaylı

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU DİN HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TİREBOLU MÜFTÜLÜĞÜ AİLE VE DİNİ REHBERLİK BÜROSU MUTLULUĞUNUZA REHBERLİK EDER Yüce Allah ın aileye bahşettiği sevgi ve rahmetin çeşitli unsurlarla beslenmesi gerekir. Bunların

Detaylı

Psikomotor Alan Sosyal-Duygusal Alan BiliĢsel Alan Dil Alanı Özbakım Becerileri A 2: K 1, 2 A 3: K 1, 2, 3, 4 A 16: K 3

Psikomotor Alan Sosyal-Duygusal Alan BiliĢsel Alan Dil Alanı Özbakım Becerileri A 2: K 1, 2 A 3: K 1, 2, 3, 4 A 16: K 3 OKUL ADI : TARĠH: EKĠM AYI 1. HAFTA (PAZARTESĠ) YAġ GRUBU : 61-72 Ay ÖĞRETMEN ADI: ARAÇ OLARAK SEÇĠLEN Hayvanların Yuvalarını KAVRAMLAR : Canlı-cansız Hareketli-hareketsiz Aynı-farklı-benzer Altında-üstünde

Detaylı

Öncelikle mübarek KURBAN BAYRAMINIZ kutlu olsun.

Öncelikle mübarek KURBAN BAYRAMINIZ kutlu olsun. DEĞERLİ VELİLER Öncelikle mübarek KURBAN BAYRAMINIZ kutlu olsun. Bayram tatilinde verilen bu ödevlerin günlük olarak(üzerindeki tarihe göre) yaptırılmasını rica ediyorum. Ödevleri öğrendiğimiz konuların

Detaylı

KON O U N ŞMA M ZEVKĐ K peuters&kleuters@2008

KON O U N ŞMA M ZEVKĐ K peuters&kleuters@2008 KONUŞMA ZEVKĐ peuters&kleuters@2008 1. Konuşma zevki Çocuklar konuşmayı dili işiterek ve taklit ederek öğrenirler. Çocuklar konuşmayı tekrarlayarak öğrenirler. Çocuklar konuşmayı günlük uğraşları arasında

Detaylı

Nejat Yalkı'yı kaybettik. Acı haberin kısa zamanda duyulması tüm meslektaşlarda ve kendisini tanıyanlarda derin, unutulması güç acılar yarattı.

Nejat Yalkı'yı kaybettik. Acı haberin kısa zamanda duyulması tüm meslektaşlarda ve kendisini tanıyanlarda derin, unutulması güç acılar yarattı. BÜYÜK KAYBIMIZ Prof. Dr. SeLihattin Nejat Yalkı 22 şubat i 974 günü hocamız, değerli insan Prof. Dr. Selahattin Nejat Yalkı'yı kaybettik. Acı haberin kısa zamanda duyulması tüm meslektaşlarda ve kendisini

Detaylı

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker

ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI. Çetin Öner. Roman GÜLİBİK. Çeviren: Aslı Özer. 26. basım. Resimleyen: Orhan Peker Çetin Öner GÜLİBİK ÇAĞDAŞ TÜRK EDEBİYATI Roman Çeviren: Aslı Özer Resimleyen: Orhan Peker 26. basım Çetin Öner GÜLİBİK Resimleyen: Orhan Peker cancocuk.com cancocuk@cancocuk.com Yayın Koordinatörü: İpek

Detaylı

Hayalci. Akıllı. Yaramaz. Utangaç. Zıpır. Püskül. Zeytin. Cingöz. Hayat çok güzel!

Hayalci. Akıllı. Yaramaz. Utangaç. Zıpır. Püskül. Zeytin. Cingöz. Hayat çok güzel! bu seride! kitapları: ISBN: 978-9944697200 9 789944 697200 Karanlıktan Korkuyor bu seride! kitapları: ISBN: 978-9944697224 9 789944 697224 Okula Gitmek İstemiyor bu seride! kitapları: ISBN: 978-9944697200

Detaylı

DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori)

DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori) DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori) Set, toplam 15 alt ünite ve 30 kategoriden oluşmaktadır. Her sette ortalama 90 ile 120 arasında kart bulunmaktadır.

Detaylı

Puslu Manzaralar. Yazar Volkan DURMAZ Cuma, 16 Ağustos 2013 09:35 - Son Güncelleme Cuma, 16 Ağustos 2013 09:44 1 / 9

Puslu Manzaralar. Yazar Volkan DURMAZ Cuma, 16 Ağustos 2013 09:35 - Son Güncelleme Cuma, 16 Ağustos 2013 09:44 1 / 9 1 / 9 2 / 9 "Ağır ağır hiçliğe giden bir salyangozum." Yazar: Volkan Durmaz Yunan Yönetmen Theo Angelopoulos un 1988 yapımı filmi Landscape in the Mist-Puslu Manzaralar [1], belirsizlik içerisinde beliren

Detaylı

ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET HÜKMÜ ŞARTI NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ

ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET HÜKMÜ ŞARTI NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ HÜKMÜ ŞARTI ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ

Detaylı

MART AYLIK EĞİTİM PLANI

MART AYLIK EĞİTİM PLANI Okul dı : arih : M Yaş Grubu (y) : Öğretmen dı M YLIK EĞİİM PLNI KZNIML VE GÖSEGELEİ M BİLİŞSEL GELİŞİM Kazanım 1: Nesne/durum/olaya dikkatini verir. Göstergeleri: Dikkat edilmesi gereken nesne/durum/olaya

Detaylı

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman TABOY HASTA Vitaboy çok kötü bir rüya görüyordu. Rüyas nda karanl k bir yerdeydi. Kimse onun sesini duymuyordu. Yata nda k vran yordu. Birden uyand. Bütün bunlar bir rüyayd. Fakat kendini çok yorgun hissediyordu.

Detaylı

ANADİL ETKİNLİKLERİ. Etkinliğimiz: Dost adlı ayıcığımızı sıra ile evimize misafir ediyor, ertesi gün getiriyoruz. KAVRAM GELİŞİMİ AKIL OYUNLARI

ANADİL ETKİNLİKLERİ. Etkinliğimiz: Dost adlı ayıcığımızı sıra ile evimize misafir ediyor, ertesi gün getiriyoruz. KAVRAM GELİŞİMİ AKIL OYUNLARI ANADİL ETKİNLİKLERİ KAVRAM GELİŞİMİ 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile ilgili sohbet ediyoruz, konu ile ilgili film ve sunumları izliyoruz. 23 Nisan şiirleri öğreniyoruz. Barış Çarkı oluşturuyoruz.

Detaylı

Walt Whitman. - şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Walt Whitman. - şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004. Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Walt Whitman - şiirler - Yayın Tarihi: 9.4.2004 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yasal Uyarı: Bu ekitap, bilgisayarınıza indirip kayıt etmeniz ve ticari olmayan kişisel kullanımınız için yayınlanmaktadır.

Detaylı

MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI

MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI MAĞARA RESİMLERİ 40 BİN YIL ÖNCESİNDEN BİZE ULAŞTI İlk insanlar Taş Devri boyunca, çoğu Avrupa da olan mağara resimleri yaptı. Dinsel amaçlı olduğu sanılan resimlerde, hayvan ve insan figürleri vardır.

Detaylı

Yaşlı kadın yatağından kalktı.

Yaşlı kadın yatağından kalktı. ADALET HANIM Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile

Detaylı

STANDARD ŞUBAT 2010 DOĞA. Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN

STANDARD ŞUBAT 2010 DOĞA. Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN DOĞA Fotoğraflar: Eray ÇAĞLAYAN 100 Çoruh Vadisi: Suya Gömülecek Miras Eray ÇAĞLAYAN Doğa Derneği Bozayı Araştırma ve Koruma Projesi Sorumlusu Çoruh Vadisi, Türkiye deki 305 Önemli Doğa Alanı ndan bir

Detaylı

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp. Sezen Aksu 2 Onaylayan Administrator Pazar, 20 Mayýs 2007 Son Güncelleme Perþembe, 14 Haziran 2007 Besteciler.org Çok Ayýp Söz - Müzik: Sezen Aksu Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam SÖZCÜKTE ANLAM 1 Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam BADEM AÐACI Ýlkbahar gelmiþti. Hava bazen çok güzel oluyordu. Güneþ

Detaylı

ÖZEL EFDAL ANAOKULU OCAK AYI ( ARI GRUBU ) BÜLTENİ

ÖZEL EFDAL ANAOKULU OCAK AYI ( ARI GRUBU ) BÜLTENİ ÖZEL EFDAL ANAOKULU OCAK AYI ( ARI GRUBU ) BÜLTENİ NELER ÖĞRENDİK? * Efdal de değerler eğitiminde İŞ BİRLİĞİ ne devam ettik. * Zamanı öğreniyoruz, dün, bugün, yarın tablosunu zamana göre yeniliyoruz. *

Detaylı

Aliağa Atatürk Ortaokulu / Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları

Aliağa Atatürk Ortaokulu / Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları Bilişim Teknolojileri ve Yazılım Dersi Çalışma Soruları (6.Sınıf) 1. İnternette uygun olmayan içerikle karşılaştığınızda bildirebileceğiniz ihbar telefon numarası bulunmaktadır. Boş bırakılan yere uygun

Detaylı

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu

BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu BİYOEŞDEĞERLİK ÇALIŞMALARINDA KLİNİK PROBLEMLERİN BİR KAÇ ÖZEL OLGUYLA KISA DEĞERLENDİRİLMESİ Prof.Dr.Aydin Erenmemişoğlu 3.Klinik Farmakoloji Sempozyumu-TRABZON 24.10.2007 Klinik ilaç araştırmalarına

Detaylı

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK

OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK OSMAN HAMDİ BEY ÜLKEMİZE MÜZECİLİK 2009 8.SINIF SBS SINAV SORUSU 6. Yukarıdaki tablo 1906 yılında Osman Hamdi Bey tarafından yapılmıştır. Tablonun adı Kaplumbağa Terbiyecisi dir. Bu tabloyla ilgili aşağıdaki

Detaylı

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz.

RAPORU HAZIRLAYANLAR: Azime Acar & Ender Bölükbaşı. Filistin ile yatıp, Gazze ile kalkıyoruz. - Günlük siyaset acının üstünü nasıl örter? - Gazze yi ve Filistin i içselleştirmek yerine farz olarak görenlerin destansı trajik hali - BM Genel Sekreteri, AKP Kadın Kolları ve Hrant Dink Ortak paydası

Detaylı

BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR

BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR BAŞINI BİRAZ DAHA YUKARI KALDIR 1 Aralık 2008 de hilal şeklini almış ay ile Venüs yıldızı birbirlerine o kadar yaklaştılar ki, tam bir Türk Bayrağı görüntüsü oluştu. Ay ve Venüs ün bu hali bana hemen Üsküp

Detaylı

eyve Metin Uf uf!.. Yani flu arkadafllar m da... Sanki benim ad m n önüne "Meyve" sözcü ünü koymasalar, "Aaa acaba bu çocuk kim?" diyecekler.

eyve Metin Uf uf!.. Yani flu arkadafllar m da... Sanki benim ad m n önüne Meyve sözcü ünü koymasalar, Aaa acaba bu çocuk kim? diyecekler. Yazar Dede ve Torunlar Muzaffer zgü eyve Metin Uf uf!.. Yani flu arkadafllar m da... Sanki benim ad m n önüne "Meyve" sözcü ünü koymasalar, "Aaa acaba bu çocuk kim?" diyecekler. Benim, ben can m. Zaten

Detaylı

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN

SOSYAL ŞİDDET. Süheyla Nur ERÇİN SOSYAL ŞİDDET Süheyla Nur ERÇİN Özet: Şiddet kavramı, çeşitli düşüncelerden etkilenerek her geçen gün şekillenip gelişiyor. Eskiden şiddet, sadece fiziksel olarak algılanırken günümüzde sözlü şiddet, psikolojik

Detaylı

Adı Soyadı. İletişim için gerekli telefon numaraları : 542 322 3851 Belediye Başkanının telefon numarası Basri Ulaş.

Adı Soyadı. İletişim için gerekli telefon numaraları : 542 322 3851 Belediye Başkanının telefon numarası Basri Ulaş. K A M P R A P O R U G E N Ç T U R Lider : Murat Bayraktar Kamp no : GEN - 35 Kamp tarihi : 01-08-2015 / 11-08-2015 Lider tlf. no: 0537 977 95 01 1) KAMP YERİ ( ) İl merkezi ( ) İlçe merkezi ( x )Belde

Detaylı

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ

DDD. m . HiKAYE. KiTAPLAR! . CİN. ALİ'NİN. SERiSiNDEN BAZILARI. Öğ. Rasim KAYGUSUZ . CİN. ALİ'NİN. HiKAYE. KiTAPLAR! SERiSiNDEN BAZILARI 1 - Cin Ali'nin Atı 2 - Cin Ali'nin Topu 3 - Cin Ali'nin Topacı 4 - Cin Ali'nin Karagözlü Kuzusu 5 - Cin Ali'nin Oyuncakları 6 - Cin Ali Okula Başlıyor

Detaylı

ÇALIŞMA ORTAMI. Her Yer Kan ve Barut Kokuyor; Gözyaşı Seller Gibi Akıyor. OSTİM Patlamalarının İlk Düşündürdükleri. Çim Biçerken İş Güvenliğini Düşün

ÇALIŞMA ORTAMI. Her Yer Kan ve Barut Kokuyor; Gözyaşı Seller Gibi Akıyor. OSTİM Patlamalarının İlk Düşündürdükleri. Çim Biçerken İş Güvenliğini Düşün ÇALIŞMA ORTAMI ISSN 1302-3519 İki Ayda Bir Çıkar / Sayı : 116 Her Yer Kan ve Barut Kokuyor; Gözyaşı Seer Gibi Akıyor OSTİM Patamaarının İk Düşündürdükeri İŞÇİ SAĞLIĞI İŞ GÜVENLİĞİ ERGONOMİ İŞ HİJYENİ ÇEVRE

Detaylı

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Kur an ın Bazı Hikmetleri Kur an ın Bazı Hikmetleri Allah Teala kıble hususunda derin tartışmalara giren insanların görüşünü: İyilik, yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz değildir. ayetiyle reddetmiştir. Ki onların bir kısmı,

Detaylı

DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori)

DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori) DĠL ve KONUġMA GELĠġĠMĠ DESTEK EĞĠTĠM SETĠ KULLANMA KILAVUZU (15 ünite ve 30 kategori) Set, toplam 15 alt ünite ve 30 kategoriden oluşmaktadır. Her sette ortalama 90 ile 120 arasında kart bulunmaktadır.

Detaylı

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar, Orman ve Su İşleri Bakanımız Sn. Veysel Eroğlu nun katılımları ile gerçekleştiriyor olacağımız toplantımıza katılımlarınız için teşekkür ediyor,

Detaylı

METEOROLOJİ SEMİNERİ

METEOROLOJİ SEMİNERİ METEOROLOJİ SEMİNERİ Milli Eğitim Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı nın ortak düzenlediği meteorolojik faaliyetler ve ürünlerinin tanıtımına ilişkin 5. ve 6. sınıf öğrenci ve öğretmenlerimize

Detaylı

Brexit ten Kim Korkar?

Brexit ten Kim Korkar? EDAM Türkiye ve Avrupa Birliği Bilgi Notu Brexit ten Kim Korkar? Haziran 2016 Sinan Ülgen EDAM Başkanı 2 23 Haziranda İngiliz halkı, İngiltere nin AB de kalıp kalmayacağına dair bir halkoyuna katılacak.

Detaylı

- 1 - 3 4v A) 450 B) 500 C) 550 D) 600 E) 650

- 1 - 3 4v A) 450 B) 500 C) 550 D) 600 E) 650 - -. Bi cisi uzunutai younu sabit hızı ie at eteye başıyo. Cisi youn yaısını at ettiğinde hızını yaıya düşüüp aan youn yaısını at ettiğinde yine hızını yaıya düşüetedi. Cisi aan youn yaısını gittiğinde

Detaylı

O s rada Profesör Atilla yo un bir çal ma sürdürmektedir. Kar laboratuarda görünce heyecanlan r. Ho geldin Aysima. derken bir patlama meydana gelir

O s rada Profesör Atilla yo un bir çal ma sürdürmektedir. Kar laboratuarda görünce heyecanlan r. Ho geldin Aysima. derken bir patlama meydana gelir Çukurova Üniversitesi nde genetik profesörü olarak çal makta olan Atilla Büyükay de ik canl lardan ald DNA( Dünya üzerindeki bütün canl lar n özelliklerini belirleyen, hücre çekirdeklerinde bulunan kromozomlar

Detaylı

"Beyoğlu Müzesi" İçin Öneriler

Beyoğlu Müzesi İçin Öneriler Beyoğlu iki ayrı noktadan, tende iki yarık, iki hançer "Beyoğlu Müzesi" İçin Öneriler yarası nasıl açılır ve içine geçesiye yürürse, öyle hareket eder; Galatasaray'da kavuşur bu iki çizgi, bir anlamda

Detaylı

LKOKUL DERS K TABI OKUMA YAZMA Ö REN YORUM. 1. S n f 1. K TAP. YAZARLAR Doç. Dr. Sabri S DEKL Dr. Emine BALCI DEVLET K TAPLARI

LKOKUL DERS K TABI OKUMA YAZMA Ö REN YORUM. 1. S n f 1. K TAP. YAZARLAR Doç. Dr. Sabri S DEKL Dr. Emine BALCI DEVLET K TAPLARI LKOKUL DERS K TABI OKUMA YAZMA Ö REN YORUM 1. S n f 1. K TAP YAZARLAR Doç. Dr. Sabri S DEKL Dr. Emine BALCI DEVLET K TAPLARI Bu yay n n her hakk sakl olup, tüm fikrî mülkiyet haklar Sebit E itim ve Bilgi

Detaylı