Libya ile yeni bir süreç BÜLTEN. Doğum günü sürprizi 4 te İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR DEN YATIRIMA DEVAM. Babacan'a 'gülme' ricası

Transkript

1 BÜYÜKŞEHİR DEN YATIRIMA DEVAM en hızlı sizin haberiniz olsun Partimize üye olan ve Partimizle iletişim kurmak isteyen herkesle daha hızlı iletişime geçiyoruz T.C KİMLİK NUMARANIZI 3412 YE GÖNDERDİNİZ Mİ? 5 te AKT E AZİZ BABUŞCU AK PARTİ İL BAŞKANI 28 ŞUBAT 1997 DEN 28 ŞUBAT 2012 YE 28 Şubat sadece siyasi yönleri olan bir süreç değildi tabii. İşin bir de ekonomik boyutu vardı. O zamanda kendilerini irticayla mücadele ediyor gösteren niceleri servetlerine servet kattı. Onlarca banka hortumlandı, katrilyonlarca hortumlama yükü, milletin sırtına yüklendi. 3 te YIL: 2012 SAYI : ŞUBAT -6 MART 2012 BÜLTEN İL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI Ş K İ L A T İ Ç İ H A F T A L I K B Ü L T E N İ Libya ile yeni bir süreç Babacan'a 'gülme' ricası OECD Genel Sekreteri Jose Angel Gurria, Babacan ın konuşmasını keserek "Sayın Babacan, yüzünüzdeki gülümsemeyi biraz saklamanızı tavsiye ederim. Çünkü buradaki herkesin durumu sizinki kadar iyi değil" diye konuştu. 8 de 6 da Erdoğan'ın formülü İzzetbegoviç, "Erdoğan'ın, 'Batı ile Doğu', 'İslamiyet ile laiklik', 'geleneksel ve modernizmin' birleşmesi için formül bulduğunu düşünüyorum" dedi 8 de Doğum günü sürprizi 4 te

2 AK BÜLTEN HABER 02 Esenler ve Sultangazi ye Tebrik İl Başkanımız Aziz Babuşcu nun ilçe ziyaretleri devam ediyor. İl Başkanımız, olağan kongrelerini yaparak yeni yönetimlerini seçen Esenler ve Sultangazi ilçe teşkilatlarımızı ziyaret ederek, İlçe Yönetim Kurulu toplantılarına katıldı. İl Başkanımız ilk olarak Esenler İlçe Başkanlığında gerçekleşen Esenler İlçe Yönetim Kurulu Toplantısına katıldı. İl Teşkilat Başkanımız Halis Dalkılıç, İl Yönetim Kurulu Üyemiz Tuğba Aytek, İlçe Başkanımız Umut Özkan, Belediye Başkanımız M. Tevfik Göksu ile Ana Kademe, Kadın Kolları ve Gençlik Kolları Yönetim Kurulu Üyelerimizin katıldığı toplantıda bir konuşma yapan İl Başkanımız, Kongrede yeni göreve gelen arkadaşlarıma hayırlı olsun diyor, göreve devam eden arkadaşlarımızdan da yeni arkadaşlara tecrübelerini aktarmalarını, onlara yardımcı olmalarını istiyorum. Hep birlikte zaten başarıdan başarıya koşan Esenler teşkilatımızı ve yerel yönetimimizi 2014 e de aynı başarıyla taşıyacağız. dedi. İl Başkanımız sözlerine şöyle devam etti: Kongre sonrası yaptığımız ilçe ziyaretlerinin amacı; yeni arkadaşlarımızı tanımak, ilçelerimizde yapılacak çalışmaları koordine etmek ve hatırlatmalar yapmak. Başarılı bir kongre dönemi geçirdik. Esenler ilçemiz de bu başarı sıralamasında en üstte olan ilçelerimizden bir tanesiydi. Hatta delege katılımı ve oy kullanma sayısı bakımından birinci sıradaydı. Kongredeki coşku ve birlikteliğe uygun, doğru bir yönetim oluşturduk. İstanbul kongrelerimizin hepsi bu şekilde gerçekleşti. Biz kongrelerimizde uyumu, yenilenmeyi, kurumsallaşmayı amaçladık. Kongre sonunda baktığımızda teşkilatlarımızı % 48,5 oranında, neredeyse yarı yarıya yenilediğimizi görüyoruz. Bu yenilenmeyi başarırken aynı zamanda hiçbir arkadaşımızı da küstürmemek, dışarıda bırakmamak zorundayız. Kongrelerden sonra yapacağımız ilk iş bu anlamda bir sorgulama yaparak, nitelikli, hizmet etmek isteyen arkadaşlarımızı teşkilat bünyemizde değerlendirmek olmalıdır. İl Başkanımız daha sonra Sultangazi İlçe Başkanlığında gerçekleşen Sultangazi İlçe Yönetim Kurulu Toplantısına katıldı. İl Teşkilat Başkanımız Halis Dalkılıç, İl Sekreterya Brim Başkanımız Abdullah Güler, İl Yönetim Kurulu Üyemiz Ahmet Bilal Kıymaz, İlçe Başkanımız Murat Atım, Belediye Başkanımız Cahit Altunay ile Ana Kademe Yönetim Kurulu Asil ve Yedek Üyelerimizin katıldığı toplantıda konuşan İl Başkanımız, Kongre sürecinde gösterdiğiniz samimiyet ve gayret için teşekkür ediyorum hedeflerimiz için gereken motivasyon ve gücü topladığımız ilçe kongrelerinden sonra sizleri ziyaret ederek başarı dileklerimi sunmak istedim. şeklinde konuştu. İl Başkanımız, Kongre sürecimiz boyunca ortak aklı yakalamaya çalıştık. Mümkün olduğu kadar, istişareyi çok geniş zeminlerde yaparak herkesi dinlemeyi ve anlamayı bu kongre döneminin olmazsa olmazı olarak değerlendirdik ve buna göre hareket ettik. Kongre sürecinde iki listenin yarıştığı ilçelerde görev alan ilçe başkanlarımızdan bir beklentimiz var. Kaliteli, siyasette bulunması gereken arkadaşlarımızı teşkilatımıza entegre etmemiz gerekiyor. Biz nitelikli, samimi insanların siyaset dışında kalmasını, küskün olmasını kabullenemeyiz. Her arkadaşımız bizim için önemli ve kıymetlidir. Her arkadaşımızın tecrübesine ihtiyacımız var. Bu durum Sultangazi için de geçerli. AK Parti nin siyaset anlayışına katkı sağlayacak arkadaşlarımız bu teşkilatın paydaşı haline gelmelidir ve bu bizim sorumluluğumuzdur. Yeni görev alan arkadaşlarımız bunu yapmalıdır ve yapacaklarına inanıyorum. ifadelerini kullandı.

3 AK BÜLTEN AKTÜEL 03 AK Parti İL BAŞKANI AZİZ BABUŞCU 28 ŞUBAT 1997 DEN 28 ŞUBAT 2012 YE Eğer Refahyol hükümeti yıkılmazsa, askerlerin her an darbe yapacağı havası ve korkusu bütün bir ülkeye hâkim kılınmaya çalışılıyordu. O dönemin en çarpıcı manşeti ise Bu sefer silahsız kuvvetler halletsin idi. Basın, yargı, üniversiteler ve bazı sendikalar silahsız cunta olarak sahnede önemli bir yer tutuyorlardı. 28 Şubat a bir günde gelinmedi elbette. Her darbe öncesinde yapıldığı gibi, taşlar birer birer döşendi. Özellikle1993, kilit bir yıl oldu. Özal şaibeli bir ölümle hayata veda etti. Eşref Bitlis de aynı şekilde. Madımak ta Cumhuriyet tarihimizin en büyük trajedilerinden biri yaşandı. Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok ve daha birçok isim, karanlık cinayetlere kurban edildi. Her cinayetin ardından irtica söylemleri ayyuka çıkarıldı. en hızlı sizin haberiniz olsun Partimize üye olan ve Partimizle iletişim kurmak isteyen herkesle daha hızlı iletişime geçiyoruz 28 Şubat sadece siyasi yönleri olan bir süreç değildi tabii. İşin bir de ekonomik boyutu vardı. O zamanda kendilerini irticayla mücadele ediyor gösteren niceleri servetlerine servet kattı. Onlarca banka hortumlandı, katrilyonlarca hortumlama yükü, milletin sırtına yüklendi. T.C KİMLİK NUMARANIZI 3412 YE GÖNDERDİNİZ Mİ?

4 AK BÜLTEN 04 Başbakanımız Erdoğan'a, gelin ve damattan doğum günü sürprizi HABER ÇEKMEKÖY'DE 2/B TOPLANTISI

5 AK BÜLTEN 05 BÜYÜKŞEHİR Krize rağmen yatırıma devam

6 AK BÜLTEN 06 Libya ile yeni bir süreç başlayacak GÜNDEM

7 AK HABER BÜLTEN 07 İl Başkanımız yerel yönetimler dersinde İl Başkanımız Aziz Babuşcu, Kültür Kenti Vakfı nın Aydın Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ile birlikte düzenlediği Marka Şehirler Akademisi Yüksek Lisans Programı öğrencileriyle bir araya geldi. İl Başkanımız, başta Yerel Yönetimler ve Kamu Kurumları olmak üzere, özel sektörün de ihtiyaç duyduğu nitelikli insan kaynağının yetişmesine akademik ve uygulamalı eğitimler amacıyla katkı sağlamayı amaçlayan program kapsamında, öğrencilere Yerel Yönetimler ve Siyaset İlişkisi başlıklı bir ders verdi. Kültür Kenti Vakfı Genel Merkezi nde düzenlenen ve Beyoğlu Belediye Başkanmız Ahmet Misbah Demircan ın da katıldığı akademi çalışması için Beyoğlu Belediyesi ne ve Aydın Üniversitesi ne teşekkür eden İl Başkanımız, öğrencilerin büyük ilgiyle dinlediği derste şunları söyledi: Yerel Tecrübeler Demokratik Hafızayı Oluşturuyor "Biliyoruz ki dünyada nüfusun %70 i kentlerde yaşıyor. Bu durum, demokrasinin en etkin uygulandığı yerler olarak kentleri ön plana çıkarıyor. Kentlerin uyguladığı yönetim biçimleri aynı zamanda demokrasinin hafızasını oluşturuyor ve demokrasiye güçlü bir etki yapıyor. Yerel tecrübeler ve oralarda oluşan siyasi birikim genel anlamda demokrasi kültürünün hafızası haline geliyor. Yerel, geneli hem siyasi hem de demokratik olarak etkileyen bir güce sahip oluyor. Bu durum; demokrasinin yerelden başladığı gerçeğinin altını çizmemizi gerektirir. Yerelde başlayan demokrasi ve insanın yaşam kalitesini yükseltmeye dönük gayret, nüfusun %70 inin kentlerde yaşadığından hareketle, insan hayatını kolaylaştırmaya dönük, insanın isteklerine kolay, etkin ve verimli şekilde ulaşmasını sağlayacak dönüşümler, yerel hizmet açısından birincil nokta haline geliyor." Belediye Başkanları Yerel Liderlerdir "Yerel yöneticilerin duruşu, birikimi, vizyonu büyük önem taşıyor. Ben belediye başkanlarını yerel liderler olarak tanımlıyorum. Her ilçenin ya da şehrin belediye başkanı, oranın yerel lideridir aynı zamanda. Hiç şüphesiz siyasi bir temsilcidir ama öncelikle yerel liderdir. Türkiye pratiğinde belediye başkanının ufku ne ise, belediye meclisleri de sürece aynı oranda katılır. Kendi siyasi yaşamımdan bir örnek vereyim. Ben 2004 yılında Gaziosmanpaşa dan belediye meclis üyesi seçildiğimde, belediye meclisine gittiğimizde karar süreçlerine nasıl katılacağımızı merak ediyordum. Üretilen projelerde, hizmetlerde ne kadar etkili olacaktık? İlk tecrübemde gördüm ki; belediye başkanına verilmiş büyük yetkiler var. Belediye başkanı tabiri caizse o ilçenin patronudur. Adil ve iyi bir patronsa iyi bir yönetim vardır. İlçenin bütün aktörlerini; meclisinden sivil toplum örgütüne, sürecin paydaşı haline getirebilir. Ancak başkanın ufku darsa, ideal belediye başkanı özellilerini taşımıyorsa, o belediyenin yönetimi kötü bir krallığa dönebilir ve belediye başkanı ne isterse o olur, istemediği hiçbir şey olmaz. Dolayısıyla biz yerel hizmet kalitesini ölçerken AK Parti olarak yerel yöneticilerimizin vizyon, ufuk, birikim ve sivil insiyatif alma açısından yeterliliğini sorgularız. Çünkü belediye başkanının özellikleri o şehrin ya da ilçenin geleceğini şekillendirecektir. İlçenin bütün aktörlerini sürece ortak yapabilmesi, ortak aklı araması, üretilecek hizmetin kalitesi o vasıflarla ilgilidir." Kontrol Mekanizmaları Başarıyı Belirliyor "Yerel yöneticiler bir siyasi partinin geleceğiyle ilgili en önemli etkileri ve sonuçları üretecek kişilerdir. Biz genel seçimlerde fazla endişe duymayız. Partiyi sürükleyen, liderimiz ve onun söylemleriyle merkezi hükümette yaptığımız çalışmalardır. Ama yerel seçimlere geldiğimizde belirleyici olan adaylarınız ve hizmet algısıdır. Biz yerelde iktidar olduğumuz bir yerde kaybediyorsak bunun birincil sebebi belediye başkanının az önce sıraladığımız özellikleriyle ilgilidir. Parti teşkilatının çalışıp çalışmaması yerel seçimlerde çok etkili değildir. Hizmet kalitesi, halkta oluşturduğu algı temel belirleyici etkenlerdir. Dürüstlük, güven ve ahlaki yetkinlik bizim olmazsa olmazımızdır. Bu özelliklere sahip olmayan, halkta ya da yaşanılan yerin kanaat önderlerinde bu konuda şüphe uyandıran biri, ne belediye başkanı ne de meclis üyesi olabilir. Bu özelliklere sahip olarak göreve geldikten sonra siyasetin otokontrol mekanizmaları devreye girer. Bizim yerel yöneticilerimizin başarılı olmasının, takdir görmesinin bir sebebi de bu kontrol mekanizmasıdır. Biz siyasi parti olarak belediye başkanlarımızın her hareketi ile ilgileniriz. Zaman zaman kamuoyu araştırmaları yaptırarak başkanımızın o ilçedeki algısını ölçmeye çalışırız. Belediye başkanınızı ne zaman gördünüz?, aradığınızda ulaşabiliyor musunuz? gibi sorular benim için önemlidir." Hizmet Gerek Koşuldur Ama Asla Yeter Koşul Değildir "Yerel yönetimlerde bir ilke vardır. Hizmet gerek koşuldur ama asla yeter koşul değildir. Çok başarılı, kaliteli hizmetler yapabilirsiniz. Ancak halkla kurduğunuz ilişki ve iletişim iyi değilse bu hizmetler tek başına yeterli olmaz. Biz bazı noktalarda belediye başkanlarımızla ortak bir kalite standardını yakalamaya çalışırken, bazen hizmet kalitesi daha düşük olduğu halde halkla iletişimi güçlü olduğu için daha çok tercih edilen belediye başkanlarımızı görüyoruz. Çünkü insanlar her şeyi affedebiliyor ama adam yerine konmamayı affedemiyor. Sıradan insanların derdine ortak olamıyorsanız, ona sarılamıyorsanız, bağdaş kurup oturamıyorsanız yaptığınız hizmetin anlamı kalmayabiliyor. Sayın Başbakanımızın önemli özelliklerinden biri de bu iletişimi mükemmel bir şekilde kurabilmesidir. Biz de bütün yöneticilerimizden samimi bir şekilde, medyaya malzeme olmadan halka iletişim kurmasını, onlarla hayatın her anını paylaşmasını istiyoruz. Yerel yönetimlerin başarı çıtası kesinlikle halkla kuracağınız iletişimle alakalıdır. Şehirle birlikte kalpleri de imar etmeniz gerekir. Bizim yerel yönetimlerdeki başarımızın anahtarı hizmet ve iletişimdir." İl Başkanımız, ders sonunda öğrencilerin sorularını yanıtlayarak, organizasyon ve gösterilen ilgi için teşekkürlerini sundu.

8 Babacan'a 'gülme' ricası Meksika'da yapılacak G-20 Maliye Bakanları Toplantısı öncesinde Uluslararası Finans Enstitüsü (IIF) toplantılarının birinde Bakan Babacan ilginç bir olay yaşadı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın Türkiye'yi temsil ettiği toplantılarda, konuşmacılar ekonomisi iyi durumda olan ülkeler arasında Türkiye'yi sayarken, hafta sonunun ilk oturumunda ilginç bir anekdot yaşandı. Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, oturumun yapıldığı salona girdiği sırada konuşmasını yapan OECD Genel Sekreteri Jose Angel Gurria, konuşmasını keserek Türkiye'ye atıfta bulundu. Gurria, Babacan'a "hoşgeldiniz" dedikten sonra, "Sayın Babacan, yüzünüzdeki gülümsemeyi biraz saklamanızı tavsiye ederim. Çünkü buradaki herkesin durumu sizinki kadar iyi değil" diye konuştu. Daha sonra konuşmasına devam eden Gurria, olumlu göstergelere sahip olan Meksika ekonomisinden bahsederken, yine Türkiye'ye atıfta bulunarak, Türk ekonomisini övdü. Babacan, önceki gün IIF toplantıları kapsamında verilen akşam yemeğinde de konuşmacı olarak katılımcılara hitap etmiş ve Türkiye ekonomisinden övgüyle bahseden IIF Direktörü Charles Dallara tarafından kürsüye davet edilirken "Türk ekonomisinin şu andaki durumunun mimarı" olarak anons edilmişti. BÜLTEN AKİL SİYASİ VE HUKUKİ İŞLER BAŞKANLIĞI T E Ş K İ L A T İ Ç İ H A F T A L I K B Ü L T E N İ AKİM'den 1.5 milyon kişiye yardım Erdoğan'ın formülü İzzetbegoviç, "Erdoğan'ın, 'Batı ile Doğu', 'İslamiyet ile laiklik', 'geleneksel ve modernizmin' birleşmesi için formül bulduğunu düşünüyorum" dedi Bosna Hersek Üçlü Devlet Başkanlığı Konseyi'nin Boşnak üyesi Bakir İzzetbegoviç, Bosnalı Sırpların gazetesi olan "Glas Srpske"ye verdiği mülakatta, "Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın görünüşte birleşmez olan 'batı ile doğu', 'İslamiyet ile laiklik', 'geleneksel ve modernizmin' birleşmesi için formül bulduğunu söyledi.izzetbegoviç geçen hafta gerçekleşen Türkiye ziyaretinde söylediği Başbakanımız Erdoğan'ın "sadece Türklerin değil, bütün Müslümanların lideri olduğu" sözlerinin sorulması üzerine şu açıklamaları yaptı: Ben Erdoğan'ın sadece Türklere ait olmadığını, sadece onların lideri olmadığını ifade ettim ve dünyadaki bir milyarı aşkın Müslümanın kendisinin kısa sürede sağlığına kavuşmasını arzu ettiğini dile getirdim. Tabi ki kendisinin Müslümanlar arasındaki liderliğinden bahsediyordum, çünkü dünya çapındaki Müslümanlar Erdoğan'ın küresel anlamda, onların çıkarları için yaptığına büyük değer vermektedir. Kendisi Müslüman milletlerin özgürlük ve demokrat hükümetlerin kurumalarına yönelik çabalarını desteklemektedir. Aynı zamanda Erdoğan, başarılı bir şekilde batıdaki hükümetlerle işbirliği de sağlamaktadır. Erdoğan'ın, görünüşte birleşmez olan 'batı ile doğu', 'İslamiyet ile laiklik', 'geleneksel ve modernizmin' birleşmesi için formül bulduğunu düşünüyorum. Bu çalışma, Türkiye'nin ekonomik ve siyasi gücü olmasına yol açtı ve dünya genelindeki Müslümanlara ilham verdi. Birileri beğenir veya beğenmez fakat bu böyledir. (Bu sözler ile Osmanlı'nın Balkanlar'a geri dönmesi için çağrı yaptığı eleştirileri) Bosna-Herseklilerin, bölgede sadece iyilik yapan bir ülkenin liderlerine iyilik ve sağlık istememesi için bir sebep görmüyorum. Türkiye, hem Mostar ve Vişegrad Köprüsü gibi gerçek köprüleri hem de siyasi, manevi ve insanlar arası köprüleri ayağa kaldırıyor. Türk diplomasisinin, Sırbistan, Bosna-Hersek ve Hırvatistan arasındaki işbirliğinin ulaştığı düzeye katkısı büyüktür. Türkiye, Saraybosna ile Belgrad arasındaki diyaloğun kurulmasına büyük çaba gösterdi ve ülkemizi AB ve NATO'ya götürecek reform sürecine destek vermektedir. Türkiye'nin rolü konusundaki şüphecilik için sebep göremiyorum. 21. asırda, Osmanlı Türkiye'si geçmişe aittir, bizim ise modern, küresel anlamda etkili ve iyi niyetli Türkiye ile iyi ilişkiler kurmamız gerekmektedir. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan ın dünyaya model olan AKİM uygulamasında yardım alan vatandaş sayısı 1 buçuk milyonu geçti. AKİM (AK Parti İletişim Merkezi) hizmet sunduğu vatandaş sayısında rekora koşuyor. Son olarak Ocak ayından itibaren 23 başlık altında vatandaşların yeni anayasa hakkındaki görüş ve önerilerini toplamaya başlayan AKİM in çalışmaları hakkında bilgi veren AK Parti Halkla İlişkiler Başkanı Salih Kapusuz, İletişim Merkezi olarak internet, faks, telefon ve yüz yüze olarak vatandaşlardan gelen talep ve önerileri alıyoruz. Gelen talepleri takip ediyor ve vatandaşa dönüyoruz. Bugüne kadar 1 buçuk milyon vatandaşın bize intikal eden talep ve düşüncelerine dönüş yapılmış. Yüzde 94 seviyelerinde dönüş meydana gelmiştir diye konuştu. AKİM e sadece bireysel sorunlar için talep gelmediğini vatandaşın AKİM üzerinden görüş de bildirdiğini belirten Kapusuz, AKİM e gelen yeni anayasa hakkındaki görüşler konusunda da bilgi verdi. Kapusuz, TBMM Uzlaşma Komisyonu nun çalışmalarını sürdürdüğünü hatırlatarak, Yeni anayasayı önemsediğimiz için her türlü çaba ve desteği veriyoruz. Uzlaşma Komisyonu marifetiyle partilerin katılımıyla çalışmalar yürütülüyor. Anayasa konusunda vatandaşlardan Bize intikal eden görüşler henüz rapor seviyesine ulaşmadı. Henüz daha tasnif yapmadık. Gelen önerileri komisyona ulaştıracağız dedi.