FENA VURDU. Durdu DURDU. Yok böyle rezalet. Kalıcı barış için haydi Diyarbakır'a. Bükreş te de KAZANDILAR

Transkript

1 SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Yok böyle rezalet Bükreş te de KAZANDILAR Bükreş te düzenlenen 11. Uluslararası Infomatrix Bilgisayar Proje Yarışması'nda İzmir Özel Yamanlar Koleji öğrencileri şampiyon oldu. Bilgisayar Programlaması dalında Kamil Veli Toraman ve Mustafa Berk Yaldız, Cluster- Matic adlı projeleriyle altın madalya kazandı Süleyman Doğan a ait olduğu öğrenilen Doğşen İnşaat adlı şirket, Yeşilyurt Semti'ni çöplüğe çevirdi. Şikayetleri değerlendiren Karabağlar Belediyesi ile İzmir Büyükşehir Belediyesi, işyerinin ruhsatı konusunda birbiriyle ters düşen açıklamalar yaptı İZSU'nun açtığı lağım ihalesini kazanan Doğşen İnşaat, Karabağlar'a bağlı Vatan Mahallesi Kapalı Pazar Yerini atık merkezi haline getirdi. Pis kokular ve gece geç saatlere kadar varan gürültülü çalışmalar nedeniyle şikayet edilen firmaya İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Karabağlar Belediyesi'nden farklı cevaplar geldi. Büyükşehir Belediyesi, söz konusu firmanın ruhsatsız çalıştığını belirtirken, Karabağlar belediyesi Planlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliği'nin 56. maddesi'ne göre iş yerinin ruhsat almasına gerek olmadığını açıkladı Doğşen adlı firmanın çalışmaları nedeniyle çevre kirliği ve pis koku oluştuğunu söyleyen Av. Kuzu, yasal işlem yapılması için savcılığa başvuracağını açıkladı. Av. Kuzu, "Hem Büyükşehir Belediyesi'ne hem de Karabağlar Belediyesi'ne şikayette bulundum. Gerekli belgeleri topluyorum. Savcılığa vereceğim. Bölgede çalışma başladığı günden beri vatandaşda huzur kalmadı. Lağım kokusu ve gürültülü çalışma nedeniyle insanlar balkona bile çıkamaz hale geldi. Belediyelerin böyle bir konuya sessiz kalması çok ilginç. Hakkımızı arayacağız" dedi. devamı 8 de Büyükşehir: Ruhsat almalı Ayrıca, işletmenin şantiyesine ait İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatı olmadığı tespit edilmiştir. Konu ile ilgili gerekli değerlendirmenin yapılarak yapılan işlemler hakkında tarafınıza bilgi verilmesi hususunda İzsu genel Müdürlüğüʼne bilgi verilmiştir. Bilgilerinize rica ederim Karabağlar: Ruhsata gerek yok Belediyemiz Ruhsat ve Müdürlüğüʼnün tarih ve 900 sayılı cevabi yazısında ʻPlanlı Alanlar Tip İmar Yönetmeliğinin 56. madesinde şantiye binaları bulunduğu süre içerisinde yaplıp yıkılması gereken yerlerʼ olduğundan bahse konu şantiyenin İş Yeri Açma ve Çalışma Ruhsatına tabi olmadığı bildirilmiştir. Bilgilerinize rica ederim Problemin günlük hayatta kullanımı için yapılan proje, kargo planlaması h- esaplıyor, Google Maps desteğiyle uydu ve harita üzerinden kullanıcıya yönlendirmeler yapabiliyor. Dünya birinciliği kazanan Toraman ve Yaldız, yaptıkları açıklamada, Altın madalya aldığımız için çok mutluyuz. Bu madalya bize daha çok çalışma azmi verdi. İnsanların hayatını kolaylaştıracak yeni programlar üretmek için çalışmalarımızı sürdüreceğiz. dedi. devamı 5 te Sigortacılar hafiye gibi! Türkiye Otelciler Federasyonu Başkan Yardımcısı, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği Başkanı Mehmet İşler, sigorta şirketlerinin risk sınırındaki sektörleri sigortalamaktan kaçındığını ve firmaları tek tek fişlediğini öne sürdü. Başkan İşler, Sektörleri fişliyor ve risklere göre bazı sektörleri sigortalamıyorlar. Bu durum, Rekabet Kurulu tarafından ele alınmalı ve bu adaletsizliğe el koyulmalıdır. Çünkü sigorta şirketleri kötü niyetli davranıyor dedi. devamı 5 te Anne affetti ama hakim bırakmadı! İzmir'in Konak ilçesinde, kendisine para vermeyen annesi Zöhre Çatalbaşlı'yı bıçakla tehdit edip yaralama ve gaspa teşebbüs ettiği iddiasıyla tutuklu yargılanan Ç.Ç'nin davasına bakan İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 5 yıl hapis cezası verdi. Duruşmada ifade veren anne Zöhre Çatalbaşı, şikayetinden vazgeçtiğini açıkladı ancak mahkeme yağma suçu işlendiği gerekçesiyle önce 12 yıl daha sonra da sanığın iyi halinden dolayı 5 yıl hapis cezası verdi. devamı 3 te Durdu DURDU FENA VURDU Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından yaz kararnamesiyle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na atanan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak, haksızlığa uğradığını açıkladı. Kavak, "Adil olmamın karşılığı bu olsa da böyle olmaya devam edeceğim" diyerek hükümeti topa tuttu Diyarbakır'dan İzmir'e tayin olduktan sonraki ilk adli yıl töreninde Aristo'nun bir lafına atfen, "İdarecilikte kolay olan iyi olmaktır, zor olan adil olmaktır" dediğini hatırlatan Başsavcı Kavak, bundan sonra da aynı ideal ile hizmet vermeye devam edeceğini söyledi. Kavak, "Ben adil bir başsavcı olacağım demiştim, bu zamana hep kadar adil oldum, burada da adil olmaya çalıştım. Adil olmamın karşılığı bu olsa da böyle olmaya devam edeceğim, bunu buradan herkese ilan ediyorum. Ne diyelim, bu millete hizmet etmek görevi bundan sonra Manisa'daymış, inşallah orada da elit, mümtaz, eli öpülesi milletime hizmet etme gururuna, şerefine nail olacağız" dedi. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından yaz kararnamesiyle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na atanan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak için adliyede veda töreni düzenledi. Sitem dolu mesajlar göndererek İzmir'e veda eden Kavak, "Dosttan gelen kurşun, gül hükmünde demek durumundasınız. Sizlere iki laf etmeden, hitap etmeden gitmek edepsizlik olurdu diye bu konuşmayı yapmak durumunda kalıyorum. Farkındasınız, cümlelerimi çok düzgün kuramıyorum, boğazım düğümleniyor, çünkü hayattaki en zor şey arkadaşlar, dost bildiklerinizin size yaptıklarıdır. " dedi. 4 te Hem cami hem de kültür evi! Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, Yaka Mahallesi'ne Kültür Evi, Kahramandere Mahallesi'ne de cami yaptıracağını açıkladı. Başkan İnce, "Halkımızın istekleri doğrultusunda projelerimizi tek tek hayata geçiriyoruz. Yaka Mahallesi'nde inşa edeceğimiz bu Tahtacı Kültür Evi'nde; ülkemizin birliğini, bütünlüğünü göstermek adına inşaatın ön cephesinde kullanılacak taşları yurdun dört bir yanından getirteceğiz. Her taşın üzerine de nereden getirildiğini lazerle yazacağız. Cami için de müftülük ile görüşmelerimiz devam ediyor dedi. 2 de Durak'tan ATlı TERAPi devamı 5 te Barış gelirse Türkiye uçar Çözüm süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Hamza Dağ, "Sorunun çözümüyle birlikte bu millet, dünya muvazenesinde hak ettiği konuma tekrar yükselecektir" dedi. 8 de Kalıcı barış için haydi Diyarbakır'a İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin farklı kesimlerini temsil eden 190 kişilik katılımcı grubuyla yarın sabah Diyarbakır a gidiyor. Diyarbakır ziyaretinin çok önemli olduğunu söyleyen Başkan Kocaoğlu, kalıcı barış için yerel yönetimlerin harekete geçmesi gerektiğini söyledi Diyarbakır gezisinin siyasesi malzeme yapılmamasını isteyen Başkan Kocaoğlu, Biz, ülkemizde kalıcı barışın sağlanabilmesi için, öncelikle insanlarımızın birbirini daha iyi tanıması, kaynaşması ve bu süreçte en etkin adımların yerel yönetimler tarafından atılması gerektiğine inanıyoruz. dedi. Kocaoğlu, Bu buluşmanın, İzmir- Diyarbakır kucaklaşmasının, Doğu dan Batı ya, Kuzey den Güney e tüm kentlerimiz arasında örnek olmasını diliyoruz. Böylesine önemli ve anlamlı bir ziyareti, genel siyaset malzemesi yapmak isteyenlere ise yazıklar olsun" dedi. devamı 8 de

2 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Necip Fazıl'ın sırrını açıkladı Türkiye nin 20. asırda yetiştirdiği en önemli fikir ve aksiyon insanlarından biri olan Necip Fazıl Kısakürek, 1970 li yıllarda kendisi için İstanbulda yapılan bir programda 'Sakarya' isimli şiirini okuyan bir genci özellikle tebrik etti. Üstad'ın şiirlerini okuyanları genelde beğenmediği bilinirken, ilk defa şiirini okuyan bir genci takdir ve tebrik etmesi herkesi şaşırtmıştı. O genç Başbakan Recep Tayyip Erdoğan dı. Vefatınının 30. Yılında Necip Fazıl Kısakürek i Anma Programı nda 40 yıl önce bizzat yaşadığı anekdotu anlatan Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve kabine üyeleri başta olmak üzere devlet yönetimindeki büyük çoğunluğun Üstad Necip Fazıl ın etkilediği isimlerden oluştuğunu söyledi. Şairlerin Sultanı (Sultan-ül Şuera) Necip Fazıl Kısakürek in vefatının 30. yılı dolayısıyla Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün himayelerinde Konya da düzenlenen anma programı, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay ın katıldığı açılış töreniyle başladı. Konya Valiliği, Büyükşehir, Karatay, Meram ve Selçuklu belediyeleri, Selçuk, Necmettin Erbakan, KTO Karatay ve Mevlana üniversiteleri, Konya Ticaret ve Sanayi odalarıyla Ticaret Borsası Başkanlığı nın katkılarıyla düzenlenen Anma Programı nın açılış töreni Dedeman Otel'de yapıldı. FiDAN VAKTi'NDEN nefes kesen konser Aile bütçesi kısıtlı olan öğrencilere yönelik eğitim hizmeti veren Fidan Eğitim Gönüllüleri Derneği, sanat dalında da farkını ortaya koydu. Sanatçı Latif Öz'ün, ücretsiz kursa katılan öğrenciler arasından oluşturduğu koronun seslendirdiği eserler izleyenleri büyüledi Güzelbahçe'ye DEVASA kültür merkezi Yaka Mahallesi'nde sosyal ve kültürel alanı olarak imar planında yer alan 741 metrekarelik yere Tahtacı Kültür Evi inşa edilecek. Kültür Evi'nde konferans salonu, kütüphane, müze, aşevi (mutfak) muhtarlık ofisi ve gasilhane yer alacak. Güzelbahçe Belediye Başkanı Mustafa İnce, Yaka Mahallesi'nin böyle bir Kültür Evi'ne ihtiyacı olduğunu belirterek, Halkımızın istekleri doğrultusunda projelerimizi tek tek hayata geçiriyoruz. Yaka Mahallesi'nde inşa edeceğimiz bu Tahtacı Kültür Evi'nde; ülkemizin birliğini, bütünlüğünü göstermek adına inşaatın ön cephesinde kullanılacak taşları yurdun dört bir yanından getirteceğiz. Her taşın üzerine de nereden getirildiğini lazerle yazacağız dedi. KAHRAMANDERE'YE CAMİ Kültür Evi'nin projesinin hazır olduğunu belirten İnce, başka bir projenin daha müjdesini verdi. İnce, Kahramandere'de imar planında cami alanı olarak görünen 9 bin 130 metrekarelik yere cami yapacağız. Bunun için müftülükle görüşeceğiz. Bu projeyi de halkımızın desteğiyle, bağışlarıyla yapmak istiyoruz. Nitekim Belediye Meclis Üyemiz Sayın Özer Ertuğrul, daha şimdiden 1 Milyon lira bağış yapma sözü verdi diye konuştu. İzmir'de maddi imkansızlıklar sebebiyle dershaneye gidemeyen öğrencilere ücretsiz eğitim hizmeti sunan Fidan Eğitim Gönüllüleri Derneği, 'Fidan Vakti' isimli sanat etkinliği düzenledi. Öğrencilerin oluşturduğu koro katılımcılara eğlenceli dakikalar yaşattı. Fidan Eğitim Gönüllüleri Derneği, İzmir in çeşitli mahalle ve semtlerinde bulunan okuma salonlarında, çocuklar ve gençlere yönelik, ücretsiz olarak çeşitli eğitim ve kurslar düzenliyor. Dernek, üçüncü sanat etkinliği olan "Fidan Vakti"ni Hilton otelinde gerçekleştirdi. Geceye, Tire Kaymakamı Hüseyin Ergi, İzmir Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mustafa Çakal ve çok sayıda davetli katıldı. Etüt eğitim merkezleri ve okuma salonları açarak bütün çocuklara hakettikleri eğitim desteğini sağlamak isteyen derneğin gecesi, saygı duruşu ardından İstiklal Marşının okunmasıyla başladı. Etüt eğitim merkezleri ve okuma salonları ile çocuklara hakettikleri eğitim desteği sağlayan derneğin tanıtım filmi izlendi. Fidan Eğitim Gönüllüleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Koçyiğit burada şyaptığı konuşmada, derneklerinin 5 yıldır faaliyet gösterdiğini i- fade edip, "Derneğimiz, güzel İzmir'imizin eğitim ve öğretim faaliyetlerinde önde gelen bir kurum olmuştur. Dershaneye gitme imkanı bulamayan imkanları kısıtlı olan çocuklarımıza, şehrimizin gelir düzeyi düşük olan bölgelerindeki çocuklara hizmet vermektedir. Toplam 24 tane okuma salonumuz bulunmaktadır." dedi. Fidan Eğitim Gönüllüleri Derneği Genel Müdürü Nihat Işık ise, derneğin gelecek nesillerin yetişmesi adına maddi manevi her türlü çabayı gösterdiğini aktarıp şunları söyledi: "Derneğimiz, özellikle kenar mahallelerde yardıma muhtaç çocuklarımıza ve ailelerine eğitim ve öğretim yönünde destek olduğu gibi sosyal açıdan da ilgilenmektedir." İzmir merkez ve ilçelerde 24 şubelerinin bulunduğunu söyleyen Işık, "3 bin 500 öğrencisi olan derneğimiz bu çocuklarımızın hem SBS sınavlarına yardımcı olmakta hem de çocuklarımıza okul derslerinde takviye de bulunmaktadır. Bu hizmetlerden hiçbir ücret alınmamakta. Çocuklarımızın başarısını arttırmak için derslerle birlikte ek dersler, etütler, birebir çalışmalar da yapmaktayız. Yıl içerisinde çocuklarımızın evlerine veli ziyaretinde bulunup çalışma ortamını görmekteyiz. Böylece başarılarımızın daha da artması için aile ile koordineli çalışmaktayız." şeklinde konuştu. Daha sonra sanatçı Latif Öz tarafından hazırlanan Fidan Gençlik Korosu Halis Yıldızhan şefliğinde bir konser verdi. Davetliler tarafından alkışlarla dinlenen konserin ardından destek veren Fidan Eğitim Gönüllülerine plaketleri takdim edildi. Dansın büyüsü güllerin kokusu Mercan Dede'nin müzikleri eşliğinde hazırlanan "Güldestan" modern dans gösterisi için geri sayım başladı. Eserin koreografisini hazırlayan Beyhan Murphy, "Türk sanatçılarının dışarıda daha çok ses getirmesinin tek yolu, kendi kültürümüzü yansıtan eserlere ağırlık vermek" dedi Sahneye koyduğu farklı eserler ve Türk bestecileriyle sanatçıların müziklerine yazdığı koreografilerle tanınan dansçı, yönetmen Beyhan Murphy, İzmir Devlet Opera ve Balesi (İZDOB) ile "Güldestan" adlı eseri seyirciyle buluşturacak. Mercan Dede'nin müzikleri eşliğinde hazırlanan tek perdelik modern dans gösterisi, bugün ve 25 Mayıs Perşembe akşamı İZDOB'un Elhamra Sahnesi'nde, ardından da Karşıyaka Opera ve Tiyatro Sahnesi'nde sanatseverlerin karşısına çıkacak. Mercan Dede ve Murphy arasındaki ortak çalışmanın ürünü olan ve ilk sahnelendiği 2004 yılından bu yana Ankara, Samsun, Mersin ve Antalya gibi birçok kentte, o kentin dans toplulukları tarafından Murphy'nin koreografiye eklediği küçük farklılıklarla sahnelenen Güldestan, İZDOB bale sanatçılarının aylar süren provalarının ardından İzmir sahnesinde olacak. Murphy, Türk toplumunun kültürel geçmişini bugünün yaşamıyla modern bir şekilde bağdaştırmayı amaçlayan eserin, yurt içinde ve yurt dışındaki tüm temsillerinde izleyici tarafından beğenildiğini ve benimsendiğini söyledi. Dekorları Işın Mumcu, kostümleri İsmail Dede'ye ait Güldestan'ın, yurt dışında Türkiye'yi en fazla temsil eden eserler arasında yer aldığına işaret eden Murphy, Türkiye'nin farklı, yeni ve kendi kültüründen üretim yaparak dünya sahnelerinde daha fazla var olabileceğini belirtti. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın son yıllarda Türk eserlerine repertuvarlarda daha fazla yer verilmesi yönündeki yaklaşımını çok olumlu bulduğunu ifade eden Murphy, "Elbette klasik eserler de çok önemlidir. Bana göre, Türk sanatçılarının ve topluluklarının yurt dışında daha çok ses getirmesinin tek yolu, kendi kültürümüzü yansıtan eserlere ağırlık vermek. (AA) Yıl: 2 Dağıtım: Yayın türü:. Sayı: 569. İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 03 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI İzmir'de kaza: 1 yaralı İzmir'de meydana gelen trafik kazasında 1 kişi yaralandı. Ümit Korkmazyiğit'in (60) kullandığı 35 T 7676 plakalı ticari araç ile Kemal Yıldız idaresindeki 35 AN 1728 plakalı minibüs, Çankaya İtfaiye Kavşağı'nda çarpıştı. Kazada, minibüste bulunan Murat Aydın (42) yaralandı. Aydın, Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde tedavi altına alındı. (AA) 650 adet korsan kitap ele geçirildi Ula ilçesine bağlı Akyaka beldesinde düzenlenen operasyonda 650 adet bandrolsüz kitap bulundu. İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, turizm bölgelerinde korsan kitapların toplatılmasına yönelik çalışma başlattı. Bir süre devam eden teknik ve fiziki takibin ardından Akyaka beldesinde korsan kitap bulunduğu belirlenen bir depoya operasyon düzenlendi. 650 bandrolsüz kitabın ele geçirildiği operasyonda, 250 kitap da bandrolünün sahte olup olmadığının tespit edilmesi için Muğla Kültür ve Turizm Müdürlüğüne teslim edildi. Gözaltına alınan E.Ö. hakkında 5846 Sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na muhalefetten işlem başlatıldı. (AA) Dava açtım diye komplo kurdular İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, 49'u muvazzaf 79'u tutuklu 357 sanıklı, tehdit ve şantajla askeri bilgi ve belge temin etme davasında ifade veren Gölcük Donanma Komutanlığı Askeri Savcısı Yüzbaşı M.U Kök, "Açtığım davalar nedeniyle TSK'da istenmeyen adam ilan edildi. Bu nedenle hiç ilgim olmayan bir konu yüzünden beni de tutukladılar" dedi İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, 49'u muvazzaf 79'u tutuklu 357 sanıklı, tehdit ve şantajla askeri bilgi ve belge temin etme davasında tutuklu sanıkların savunmalarına devam edildi. Hakkında, yasaklanan bilgileri temin etmek ve suç işlemek amacıyla kurulmuş örgüte üye olmak iddiasıyla 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası istenen tutuklu sanıklardan Gölcük Donanma Komutanlığı Askeri Savcısı Yüzbaşı Mustafa Ufuk Kök, isimlerini bile duymadığı kişilerin evinde yapılan aramalarda adının ve vatandaşlık numarasının bulunması sebebiyle 11 aydır tutuklu bulunduğunu söyledi. Amirallere suikast, askeri casusluk ve fuhuş gibi soruşturmalarda savcılık yaptığını anlatan Kök, suç örgütünün arşivi olarak bilinen veri tabanının, sanık olması gerekenlerle mağdurların birbirine girdiği bir kutu olduğunu söyledi. Askeri gemiyle kaçak içki ve sigara getirildiğini belirleyerek soruşturma başlattığını, 19 personel hakkında iddianame tanzim ettiğini savunmasında anlatan Kök, bu iddianamenin başsavcı tarafından kabul edilmediğini, TSK'de istenmeyen adam ilan edildiğini belirterek, "Bu nedenle karşınıza sanık olarak çıkarıldığım aşikârdır." dedi. Tutuklu sanık Kök, İstanbul'da görülen belge temin etme davasıyla İzmir'de yürütülen askeri belge temin etme davasında delil olan bazı belgelerin aynı olduğunu iddia etti. İddianamede suç örgütü koordinatörleri arasında bulunan Safiye Köten'in evinde, üzerinde isminin yazıldığı bir kan tüpü bulunduğunu belirten Mustafa Ufuk Kök, "Safiye Köten'i tanımam, neden ismim yazılmış bilmiyorum. Mağdur olduğum ortadadır." şeklinde konuştu. Sanık Kök, daha önce hakkında soruşturmalar başlatıp dava açtığı askeri personelle aynı davada sanık olduğunu kaydetti. Suç örgütünün faaliyetleri ve üyeleri hakkında yaptığı soruşturmalar, açtığı davalar, ilgili kurumlara yaptığı suç duyurularının örgüte üye olmadığının kanıtı olduğunu söyleyen Kök, 11 ay önce alınan cübbesini bu şartlar altında yeniden giymek istemediğini belirterek, tahliyesini ve beraatini talep etti. Suç işlemek amacıyla kurulmuş olan örgüte üye olmak ve devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etmek iddiasıyla 4 ile 11 yıl hapis cezası talebiyle yargılanan tutuklu sanıklardan Kurmay Yarbay Murat Polat ise yargılandığı örgütten haberi olmadığını, belgeleri örgüte kazandırdığına dair delil de bulunmadığını söyledi. Pandora'daki veri yolunda isminin geçmesininse bilgisi ve rızası dışında olduğunu belirtti. Suçsuz olduğunu söyleyen Polat, tahliye ve beraatini talep etti. KOLUMDA ŞEHİT KANI VAR İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 49'u muvazzaf, 79'u tutuklu, 357 sanıklı tehdit ve şantajla askeri bilgi ve belge temin etme davasına sanık savunmalarıyla devam edildi. Duruşmada tutuklu sanıklardan Yüzbaşı Merdin Kışkan, savunma yaptı. İddianamede suç örgütünün koordinatörleri arasında yer alan emekli Albay Çoşkun Başbuğ'u hayatında ilk kez İzmir'deki yargılama sürecinde gördüğünü söyleyen Kışkan, "Hakkımda öne sürülen suçlamalar boştur ve ben bu boş durumu ortaya koymaya uğraşıyorum." dedi. Sanık Kuşkan, evinde arama için çıkarılan emrin ilk olarak yılları arasında oturduğu yanlış adrese yapıldığını, daha sonra oturduğu ev için arama emri çıkarıldığını söyledi. Pandora isimli veri tabanında kendisiyle ilgili, "PKK'ya önemli bilgiler verdi" yönünde fişleme bilgilerinin yer aldığını ifade eden Kuşkan, "Beni en çok yaralayan budur. Ben 2007 yılında Şırnak'ta görev yaptığım sırada kollarıma şehit aldım. Arkadaşım benim kollarımda şehit oldu. Benim kollarım da, şehit kanı var. O kollar nasıl olur da gider PKK'ya bilgi verir? Bu beni çok yaralamıştır. Bu süreçte en fazla üzüldüğüm nokta budur." dedi. Anneye rağmen 5 yıl hapis cezası İzmir'in Konak ilçesinde, kendisine para vermeyen annesi Zöhre Çatalbaşlı'yı bıçakla tehdit edip yaralama ve gaspa teşebbüs ettiği iddiasıyla tutuklu yargılanan Ç.Ç., annesinin şikayetçi olmamasına rağmen 5 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Davaya konu olay, geçen şubat ayında Emir Sultan Mahallesi, 2215 Sokak, 47 numarada meydana geldi. Sabıkalı Ç.Ç., iddiaya göre alkol aldıktan sonra elindeki bıçakla annesini tehdit edip para istedi. Para vermek istemediği için kovalayarak yaralayan oğlundan anne Çatalbaşlı, karakola giderek şikayetçi oldu. Zanlı, yakalanarak tutuklandı. İzmir 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde hakim karşısına çıkarılan Ç.Ç., suçlamaları kabul etmedi. İfadesinde, Nişanlımdan ayrıldım. Bu nedenle moralim bozuktu. Kendi kendimi yaraladım. Kesinlikle annemi yaralamaya teşebbüs etmiş değilim. Annemden zorla para vermesini de istemedim. Suçsuzum, beraatimi istiyorum." dedi. O- layın ardından karakola giderek oğlundan şikayetçi olan Zöhre Çatalbaşlı da duruşmada şikayetinden vazgeçerek, "Oğlumun bana yönelik herhangi bir saldırması olmamıştır. Benden zorla para bulmamı istemedi. Yağma ve bıçakla tehdit de etmedi. Emniyet Müdürlüğü'nde farklı ifade verdim, bunun nedeni de oğlum sık sık kendine zarar veriyordu. Bu durumun önüne geçmek amacıyla bu şekilde ifade verdim. Oğlumdan şikayetçi değilim, varsa da vazgeçiyorum." şeklinde konuştu. Cumhuriyet savcısı, mütalaasında sanığın yağmaya teşebbüs suçundan beraatini, diğer suçtan cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti, kısa bir aranın ardından sanık Ç.Ç.'nin bıçakla yağmaya teşebbüs suçunu işlediği ve aynı gün, yağma eylemini oluşturan söz ve hareketleri dahilinde elindeki bıçakla müştekiyi yaralamak amacıyla saldırdığı, dolayısıyla bıçakla müştekiye saldırmaktan ibaret kasten yaralamaya teşebbüs eylemenin, yağma suçunun unsuru olduğunun kabulüyle kasten yaralamaya teşebbüs suçundan hüküm kurulmadan, konutta silahla gece yağmaya teşebbüs suçundan sabit bulunan eylemine uyan TCK'nin 149/1- a, d, h maddesi gereğince birden fazla şiddet sebebinin bulunması ve kastın y- oğunluğu gözönünde bulundurularak 12 yıl hapisle cezalandırdı. Sanığın duruşmalardaki iyi hali sebebiyle cezasını 5 yıla indirerek tutukluluk halinin devamına karar verdi.

4 SAYFA 04 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SAYFA 05 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI gündem 4 gündem 5 NEZAKET İNSANIN AYNASIDIR Şükran KAHRAMAN sukrank196074@hotmail.com Toplumsal yaşamda en belirleyici unsur, kişinin önce kendine, sonra insanlara duyduğu saygıdır.gündelik hayatın kaosu içinde ya acelemiz vardır, ya çok sinirliyizdir yada başka bir problemimiz vardır.insanları günlük yaşamlarında ençok üzen, onları strese sokan faktörler, nezaket ve görgü dediğimiz toplumsal ve bireysel hayatın kurallarına uymamaktır.bunlar önemsiz ayrıntılar olarak görülüyor. Nezaketin temel kuralı olduğu halde 'lütfen'le başlamayı ihmal ederiz söze yada erteleriz.oysa bu sihirli sözcüğün varlığı yada yokluğu, karşımızdaki insanla aramızdaki iletişimi iyi yada kötü yönde etkileyebilir.'lütfen bana şu gazeteyi uzatırmısın' cümlesi ile ' gazeteyi uzatsana' arasında büyük fark vardır. Nezaket;bizim, başkalarına duyduğumuz saygının derecesidir ölçüsüdür.toplum tarafından konulan sosyal ahlâk kurallarına uyularak gösterilir.olaylara empatik bir yaklaşımla kendimizi başkalarının yerine koyarak bakmakla sağlanır.hoş görülü ve iyimser olup değerleri takdir edici olmalıyız.karşımızdakinin düşüncelerine inançlarına saytgı göstermeliyiz. Birbirimize karşı özellikle yaşlılara saygılı olmalıyız.isteklerimizi 'rica' ederek belirtmeli kırıcı olmamalıyız.alıngan değil anlayışlı olmalıyız.hatalarımız karşısında özür dileyecek kadar nazik olmalı özrümüzde de içten olmalıyız.başkalarını ölçülü öğütler verirken yargılayıcı olmamalı eleştirirken kırmamalıyız. Giysilerimiz bizim aynamızdır, çevremize verdiğimiz değeri, önemi ve saygıyı gösterir.aynı zamanda empati kurmamıza yardımcı olur. Kronikleşmiş bir geç kalma alışkanlığına sahip olanlar öncelikle, bunun başkalarının zamanını çalmak anlamına geldiğini bilmedirler.bu aynı anda kendi zamanınada saygı duymamak anlamına gelir. Nezaket güzel ahlâk sahibi akıllı, zeki insanların sahip olduğu bir haslettir.mükemmelliğin özünün özüdür.ruh inceliği, kalbin temizliği, gönlün güzelliğidir.mesele; davranışlarımıza ve sözlerimize özen göstermektir aslında.önemli olan karşılaşılan olumsuz harekete karşı ilk anda optimum duruş sergileyebilmektir. Nezaket, başkalarını ne kadar düşündüğünü belli etme sanatıdır.para ile satın alınmaz ama çok şeyi satın alır. Nezaket bir estetik şahikası, nezaket bir umman, sevgiler uğuldar derinliklerinde,nezaket bir bahçe, şevk ile yürünür,şavklar saçılır yediverenlerden, nezaket bir tebessüm,kalbi bir yakınlık,nezaket bir teşekkürün adı, bir derin şükür makamı.nezaket bir gülümseyiş,bir bakış,bir merhabadır.nezaket bir gönül alma, ta yürekten bir teşekkürdür.çünkü nezaket bir insaniyettir.o halde! Biraz daha nezaket biraz daha. Sözlerin tatlı tavırların zarif olsun,insanın kabası ısırgan köpek gibidir.herkes tarafından taşlanır. Başsavcı Kavak'tan yürek yakan eleştiri Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu tarafından yaz kararnamesiyle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na atanan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Kavak, isim vermeden verdi veriştirdi. Manisa tayinine kızan Kavak, "Adil olmamın karşılığı bu olsa da böyle olmaya devam edeceğim" dedi Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından yaz kararnamesiyle Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı'na atanan İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Durdu Kavak için adliyede veda töreni düzenledi. Adliye çalışanlarının oldukça duygulandığı törende Kavak, dostlarına sitem dolu mesajlar göndererek İzmir'e veda ederek, "Dosttan gelen kurşun, gül hükmünde demek durumundasınız. Diğer taraftan şu güneşin bağrında burada biraraya gelmişsiniz. Sizlere iki laf etmeden, hitap etmeden gitmek edepsizlik olurdu diye bu konuşmayı yapmak durumunda kalıyorum. Farkındasınız, cümlelerimi çok düzgün kuramıyorum, boğazım düğümleniyor, çünkü hayattaki en zor şey arkadaşlar, dost bildiklerinizin size yaptıklarıdır. Allah kimseyi bir daha böyle bir şeyle karşı karşıya bırakmasın." dedi. Törende konuşan İzmir Bölge İstinaf Mahkemeleri Başsavcısı Celal Kocabaş ise bir gönül insanını uğurlamanın hüznünü yaşadıklarını söyledi. BÖYLE OLMAYA DEVAM EDECEĞİM Diyarbakır'dan İzmir'e tayin olduktan sonraki ilk adli yıl töreninde Aristo'nun bir lafına atfen, "İdarecilikte kolay olan iyi olmaktır, zor olan adil olmaktır." dediğini hatırlatan Başsavcı Kavak, "Ben adil bir başsavcı olacağım demiştim, bu zamana hep kadar adil oldum, burada da adil olmaya çalıştım. Adil olmamın karşılığı bu olsa da böyle olmaya devam edeceğim, bunu buradan herkese ilan ediyorum." şeklinde konuştu. Şiirlerden de alıntı yapan Durdu Kavak, "Hani şair diyor ya, 'Gerçeğin hayalden farkı, uzağa atmak istersin yakına düşer. Öyle zamanlar, mekanlar, öyle insanlar vardır ki zaman unutturmak istedikçe de akla düşer.' Böyle bir İzmir'de, böyle bir adliyede, böyle çalışanlarla, sizlerle beraber çalışmış olmanın mutluluğu, hazzı içindeyim. Bu da en müsterih olduğum konu." dedi. "Cenazemde olmasın ne takım ne arabam, beni alıp götürsün tam yanmış dört dört adam." mısrasını da okuyarak, şunları söyledi: "İşte bu samimiyeti sizlerde görmek beni çok mutlu etti, duygulandırdı. Ne diyelim, bu millete hizmet etmek görevi bundan sonra Manisa'daymış, inşallah orada da elit, mümtaz, eli öpülesi milletime hizmet etme gururuna, şerefine nail olacağız. Sizlere Allah'aısmarladık diyorum ama veda etmiyorum, çünkü yakında yine geleceğim, yine görüşeceğiz, çayımızı kahvemizi içeceğiz, sohbet edeceğiz inşallah. Ben hepinize hakkımı helâl ediyorum, sizler de bana hakkınızı helâl ederseniz müsterih olarak ayrılacağım arkadaşlar. Hepinizi sevgi, saygı ve hürmetle selamlıyorum." Törenin sonunda Başsavcı Kavak ve eşi, adliye çalışanlarıyla tek tek vedalaştı. Başsavcı Kocabaş ve adliye personeli, Durdu Kavak'a çiçek vererek adliye binasından uğurladı. İsteyen herkese bilgisayar kursu! Bornova Belediyesi, açtığı kurslarla 7 den 70 e herkese bilgisayar kullanmayı öğretiyor. Son olarak Naldöken Kütür Merkezi nde açılan ve her yaştan 80 kişinin katıldığı bilgisiyar kursiyerlerinin sertifikalarını veren Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, İlçemizde isteyen herkes bilgisayar kullanmayı öğrenene kadar kurslarımız devam edecek dedi. Başta BEL- GEM eğitim Merkezi nde lise ve üniversite hazırlık kursları olmak üzere pek çok alanda açtığı kurslarla adeta okul gibi çalışan Bornova Belediyesi, bilgisayar eğitimleriyle de bilgi çağının gereklerini yerine getiriyor. Naldöken Kültür Merkezi nde açılan bilgisayar kursundan 80 kişi mezun oldu. Kursuyerlerin sertifikalarını Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır verdi. 5 aylık kurs döneminde ilköğretim öğrencileri ve ev hanımlarının yanısıra, Bornova Belediyesi Kadın Konukevi nden kadınlar da eğitim aldı. Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, sertifikalarını verip tek tek hatıra fotoğrafı çektirdiği kursiyerlerin çok önemli bir kapı araladıklarını söyledi. (HABER MERKEZİ) Otistik çocuklara AT'lı terapi Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Mayıs Engelliler Haftası nda otistik çocukların rehebilite edilmesi amacıyla at bağışladı. Tay Park ta geçtiğimiz yıl dünyaya gelen Karşıyaka ismi verilen ponny cinsi atı okul yöneticilerine emanet eden Başkan Durak Otistik çocuklarımızın eğitimi amacıyla Tay Park ı sürekli kullanıyoruz. Ancak okulda çok sayıda öğrenci var, öğretmenleri gözetiminde aynı amaca hizmet edecek. Engelli çocuklarımızın eğitimine desteklerimiz sürecektir. dedi. Sabahat Akşiray Otistik Çocuklar Eğitim Merkezi Müdürü Sadettin Akçi, Otistik Bireyler Dernek Başkanı Ayşe Kerman ve Müdür Yardımcısı Bektaş Proje sayesinde sektöre eğitimli, kaliteli ve tecrübeli insan kaynağı kazandıracaklarını belirten Migros Grubu İnsan Kaynakları ve Endüstri İlişkileri Genel Müdür Yardımcısı Aytaç, "Aynı zamanda, programı başarı ile bitiren öğrencileri bünyemizde değerlendirmeye de hazırız" diye konuştu Çetin, Karşıyaka Tay Park ta atı teslim alırken Başkan Durak a plaket vererek Otistik çocukların eğitiminde atın çok önemi var. Karşıyaka ya her zaman gelip gitmemiz mümkün olamıyordu. Okulumuzun bahçesinde besleyeceğiz. Okulumuzda 240 öğrenci bulunuyor. Öğrencilerin negatif enerjilerinin atılmasında, psikolojik rahatlamada hipo terapi olarak atlardan yararlanıyoruz. Okulumuz öğrencilerine bu anlamlı desteği sağlayan Başkanımız Cevat Durak a teşekkür ediyoruz. dedi. Karşıyaka Belediyesi ayrıca sülün, keklik gibi kanatlı hayvanlardan oluşan mini bir hayvanat bahçesi okula hediye edecek. Ege Üniversitesi ile Migros Perakendecilik Okulu açıyor Perakendecilik sektörünün nitelikli eleman ihtiyacını karşılamak üzere Ege Üniversitesi ile Migros Grubu arasında işbirliği protokolü imzalandı. EÜ Rektörlüğü Senato Salonu nda imzalanan protokol ile sektörün nitelikli eleman ihtiyacı için Perakendecilik Okulu hayata geçirilecek. Ege Üniversitesi adına Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Migros Grubu adına İnsan Kaynakları ve Endüstri İlişkileri Genel Müdür Yardımcısı Demir Aytaç, Migros Grubu İnsan Kaynakları Grup Müdürü Olcay Yılmaz Nomak, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi adına Dekan Prof.Dr. Jülide Kesken tarafından imzalanan protokol ile iki kurum arasında akademik çalışmalar, ortak sertifika programlarının düzenlenmesi gibi pek çok konuda işbirliğine gidilecek. Yaşı hemen hemen aynı olan iki kurumun birlikte ilerleyeceğine değinen EÜ Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz; "EÜ 1955'te kuruldu ve o günden bugüne dünyaya ayak uydurarak ilerliyor. Bu bana çok heyecan veriyor. Kurumları var eden içindeki bireylerin yaratıcılıklarıdır. Bu birliktelikten nasıl yenilikler doğurmanın peşindeyiz. Bunun iyi bir başlangıç olduğuna inanıyoruz" dedi. Ege Üniversitesi işbirliği ile yapılan Perakendecilik Okulu hakkında açıklama yapan Migros Grubu İnsan Kaynakları ve Endüstri İlişkileri Genel Müdür Yardımcısı Demir Aytaç konuşmasında Migros Grubu olarak Perakende de gelecek arzulayan ve perakendeyi kariyer hedefi olarak seçen üniversite öğrencilerini, Perakende Okulu sayesinde sektörde fark yaratacak yetkinlikte yetiştireceklerini belirtti. Aytaç, Ege Üniversitesi İşletme Fakültesi nde açılacak program ile 4. sınıf öğrencilerinin sektörün öncüsü Migros Grubu tarafından eğitilmelerinin yanı sıra sunacakları iş imkanı ile de kariyerlerinde en iyi başlangıcı yapmalarına destek olacaklarını ifade etti. Perakendecilik alanında bilinmesi gereken tüm konuları içeren geniş çaplı bir program hazırladıklarının altını çizen Aytaç; Perakendecilik işleyiş süreçleri hakkında detaylı bilgiler vereceğimiz Perakendecilik Okulunda çözüm odaklı, takım çalışmasına yatkın, müşteriyi anlayan, bilgiyi doğru şekilde analiz eden, analitik bakış açısına sahip, planlama ve organize etme becerisi yüksek adaylar yetiştirmeye yönelik eğitimler hazırladık. Öğrencilere, müşteri ilişkileri, satış yöntemleri, çalışma teknikleri, mağaza yönetimi ve CRM konularında detaylandırılmış eğitimler vereceğiz. Hem saha bilgisinde ustalaşmalarını, hem de kariyer yolunda yönetsel vizyonla gelişmelerini destekleyeceğiz dedi. Bu sayede sektöre eğitimli, kaliteli ve tecrübeli insan kaynağı kazandıracaklarını belirten Aytaç, programı başarı ile bitirip mezun olan öğrencileri bünyelerinde değerlendirebileceklerini, uzun yıllardır gençlerden gelen bu yönde bir talebe en iyi sonuçla karşılık vermekten mutluluk duyduklarını belirtti. DERi'N fikirler için geri SAYIM Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Deri n Fikirler III. Deri Tasarım ve Üretim Yarışması'nın finali yarın yapılacak. Yarışmanın çok önemli olduğunu söyleyen Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Galiko, 2023 hedefine ilerlerken, başarılı tasarımcıları da yanımıza almak istiyoruz" dedi Nihal Özken Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından bu yıl üçüncüsü düzenlenen Deri n Fikirler III. Deri Tasarım ve Üretim Yarışması nda final heyecanı yaşanıyor. Yarın İzmir Arena da gerçekleşecek olan III. Deri n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması nın muhteşem final organizasyonu için geri sayım başladı. Deri n Fikirler III. Deri Tasarım ve Üretim Yarışması Final Gecesi, 23 Mayıs 2013 Perşembe Gecesi Koreograf Akif Örük ün organizasyonunda Türkiye nin tanınmış mankenleri, Didem Soydan, Ebru Öztürk, Merve Büyüksaraç, Ece Begüm Yücetan, Nur Gümüşdoğrayan ile İzmirli mankenlerin görev alacağı bir defile ile gerçekleştirilecek. Ekonomi Bakanlığı himayelerinde, Türk derisinin dünyadaki konumunu sağlamlaştırmak, ülkemizin deri konusunda bir tasarım ve Ar-Ge merkezi olmasını sağlamak amacıyla, deri üretimi ve tasarımı konusunda sektöre genç yeteneklerin kazandırılması için Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği tarafından, Ege Üniversitesi Deri Mühendisliği Bölümü ve Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Tekstil Tasarım Bölümü nün işbirliğinde, Türkiye İhracatçılar Meclisi ve Deri Tanıtım Grubu nun katkılarıyla düzenlenen 11 finalist takımın yarışacağı Deri n Fikirler Deri Üretim ve Tasarım Yarışması nda final hazırlıklarında sona gelinmek üzere. Simge Tertemiz in muhteşem final gecesinin sunuculuğunu üstleneceği yarışmada finalistlerin hazırladığı koleksiyonlar Akif Örük ün koreografisi ile hazırlanan defilede, Didem Soydan, Ebru Öztürk, Merve Büyüksaraç, Ece Begüm Yücetan, Nur Gümüşdoğrayan gibi mankenler tarafından sergilenecek. Yarışma sonrasında ise gerçekleşecek After party de Blue Note orkestrası sahne alacak. Deri sektörünün gelişmesi ve Türk derisinin değerinin anlaşılmasını amaçladıklarını ifade eden Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Jak Galiko; 2023 hedefine ilerlerken, Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği olarak başlattığımız Deri Tasarım ve Üretim Yarışması, Türk deri sektörüne başarılı tasarımcılar kazandırmak, deri sektöründe uygulanabilir özgün fikirler geliştirmek gibi hedefler doğrultusunda, iki üniversitenin ve sanayi ortaklığının neticesinde Türk derisinin değerinin tüm dünya tarafından anlaşılmasını sağlayabilecek bir yarışma düzenliyor olmaktan dolayı çok memnunuz dedi. 11 finalist takımın, yarışmanın hazırlık süreci boyunca azimle çalıştıklarını belirten Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Süleyman Tahiroğlu; Bu sene üçüncüsünü düzenlediğimiz Deri Tasarım ve Üretim Yarışması nda sona yaklaştık. 11 finalist takımlar, bu süreçte tüm gayretlerini sergiledi. Tasarım ve üretim süreçleri, deri tasarımcıları ile Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi öğretim üyelerinin desteğiyle beraber gelişti. Tasarımcıların yaratıcılıklarıyla hayal ettikleri deriler, üretim aşamasında mühendislik öğrencilerinin teknik bilgileriyle buluştu dedi. Dereceye giren deri tasarımcıları ile deri mühendislerinin emeklerinin karşılığını vermek için yürütülen çalışmaların devam ettiğini vurgulayan Tahiroğlu, Yarışma sürecinde, sektöre özgün deri ürünleri kazandırmaya çalışan gençlerin emeklerinin karşılığını bulmasını istiyoruz. Bu sebeple yarışmada fark yaratan ve en özgün deri ürünleri tasarlayarak birinci olacak takım 5 bin liralık büyük ödülün sahibi olacak. İkinci takım 3 bin lira, üçüncü takım ise 2 bin lira kazanacak. Ayrıca dereceye giren belirli sayıdaki deri tasarımcısına Ekonomi Bakanlığı nın yurtdışında eğitim hakkı tanıma olasılığı var, bunun yanısıra dereceye giren deri mühendislerine deri firmalarında staj imkanı sağlanması konusunda çalışmalarımız devam etmektedir. dedi. TURİZM YATIRIMCISI KORUNMALI Sigorta şirketleri sektörleri fişliyor Türkiye Otelciler Federasyonu Başkan Yardımcısı, Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, sigorta şirketlerinin risk sınırındaki sektörleri sigortalamaktan kaçınmasını eleştirerek, Sektörleri fişliyor ve risklere göre bazı sektörleri sigortalamıyorlar. Bu durum, Rekabet Kurulu tarafından ele alınmalı ve bu adaletsizliğe el koyulmalıdır dedi. ETİK Başkanı İşler, yaptığı açıklamada, Sigorta şirketleriyle sektör arasında ciddi sorunlar var. Şirketler, geçmiş yıllarda hasar ödedikleri tesisleri tekrar sigortalamıyor ve kendi aralarında bir nevi uzlaşı sağlıyorlar. En çok konut ve bireysel sigortalar yapılıyor, diğerleri dışlanıyor. Yüksek risk sınırındaki işleri ve sektörleri sigortalamıyorlar. Hasar ödemelerini sorunlu hale getiriyorlar ve kötü niyetli davranıyorlar. şeklinde konuştu. Avrupa Birliği uyum kanunları gereğince istenen poliçelerin yapılmadığını belirten Mehmet İşler, özellikle turizm sektörüne yönelik yeni bir düzenleme yapılması, risk oranlarına göre sigorta yapılması ve kriterlere uyanların ödüllendirilmesi gerektiğini söyledi: Sigortalama fiyatları borsa gibi oldu, günlük fiyatlar verilir hale geldi. Devletin yönetmeliklerle çıkardığı bazı sigorta şekilleri yapılmıyor, günübirlik teknecilerin yolcu sigortası gibi. Trafik sigortaları ve zorunlu sigortalar, fahiş fiyatlara yapılmaya başladı. Sigorta şirketlerinin, turizm sektörüne yönelik acil düzenlemeler yapması gerekiyor. Sektörün eksikleri belirlenerek, risk sınıflarına göre puanlama yapılmalı. Risklerini yatırımla azaltan tesisle risklerini düzenlemeyen ve puanı düşük olan aynı şekilde değerlendirilmemeli. Yatırım yapanın, her riski üstüne alması adil değil. Avrupa da olduğu gibi tesislerimize check-up yapsınlar, sonuçlarına göre puanlama getirilsin, buna göre sigorta primleri belirlensin. Ekonomik döngüyü sağlayan yatırımcı muhakkak korunmalıdır. Türkiye deki sigorta mevzuatının hızlı bir şekilde yeniden ele alınması gerektiğini vurgulayan ETİK Başkanı İşler, Prim, iskonto, puanlama gibi kriterler acil şekilde ele alınıp masaya yatırılmalıdır. Bu hususlar gözönüne alınarak, adaletsizliğe dur demek gerekiyor. Maalesef sigorta şirketleri, meydanı boş bulduğundan istedikleri gibi at koşturuyor. Rekabet Kurulu, nasıl bankalara ve diğer sektörlerdeki tekelliğe karşı çıkıyorsa sigorta şirketlerinin de kendi aralarındaki bu uzlaşmalı uygulamalarına el atmalıdır. diye konuştu. Yeni ilçeler için de düğmeye bastı İzmir Büyükşehir Belediyesi, Bütünşehir Yasası na göre Büyükşehir e devirleri 2014 Mart ayından sonra yapılacak ilçe, belde ve köyler için çalışmalara şimdiden başladı. Başkan Aziz Kocaoğlu nun bir süre önce gerçekleştirdiği ziyaretlerin ardından, yol yapım, bakım ve onarımları için 18 Haziran da ihale kararı alındı. Bütünşehir Yasası ile birlikte kendi sınırlarına bağlanan 9 ilçe, 23 belde ve 400 e yakın köye hizmet götürebilmek amacıyla harekete geçen İzmir Büyükşehir Belediyesi, bu bölgelerdeki yol yapım, bakım ve onarım çalışmaları için18 Haziran da ihaleye çıkıyor. Geçtiğimiz aylarda yeni bağlanan ilçe, belde ve köylerde sıkı bir tur programı yaparak geniş katılımlı toplantılar gerçekleştiren İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, bu bölgelerdeki ihtiyaçları yerinde tespit ederek tek tek not almıştı. İhtiyaçların aciliyet sırasına göre giderileceğini belirten Başkan Kocaoğlu Yol haritasını belirleyerek, öncelik sıralamasını doğru yaparak, hep birlikte çalışıp kentimizi kalkındıracağız. Biz klasik belediyecilik anlayışının dışında, 9 yıldır kentin kalkınmasını, refah düzeyini artırmayı hedefledik. Önümüzdeki yıllardan itibaren bu gelişmeyi siz de hissedeceksiniz. Yeni bağlanan 9 ilçe, 23 belde ve 400 e yakın köyümüzdeki problemleri aklı selim içinde çözeceğiz. Köylerimizin kalkınması için bize düşen ne varsa hem kadro, hem araç gereç hem ekonomik olarak yapmaya gücümüz var demişti. Başkan Kocaoğlu nun Dikili, Bergama, Kınık, Beydağ, Kiraz, Tire, Ödemiş, Karaburun ve Çeşme de yaptığı toplantıların ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi somut adımlar için düğmeye bastı. Yasaya göre, ilçelerle ilgili asıl devirlerin 2014 Mart ayından sonra yapılacak olmasına rağmen, meclis kararı ile 15 ay öncesinden çalışmalara başlayan Büyükşehir Belediyesi yeni bağlanan ilçe, belde ve köylerde yol yapım, bakım, onarım yapılması için de 18 Haziran 2013 te ihale gerçekleştirme kararı aldı. (HABER MER- KEZİ) Yamanlar Bükreş te de altın buldu Bükreş te düzenlenen 11. Uluslararası Infomatrix Bilgisayar Proje Yarışması'nda İzmir Özel Yamanlar Koleji öğrencileri şampiyon oldu. Yarışma, Mayıs 2013 arasında Romanya nın başşehri Bükreş te yapıldı. Lumina Üniversitesi tarafından düzenlenen yarışmanın finaline, 45 ülkeden 280 proje davet edildi. Bilgisayar Programlaması dalında Yamanlar öğrencileri Kâmil Veli Toraman ve Mustafa Berk Yaldız, ClusterMatic adlı projeleriyle altın madalya kazandı. Bilgisayar programlama dillerinden C++ ve Allegro komutlarıyla yazılmış olan proje, bilimsel problemlerden TSP (Travelling Salesman Problem) sorusunun bir sonraki aşaması olan çoklu gruplar için kümeleme ve en kısa rota hesaplamaya, genetik algoritmalar kullanarak çözüm getiriyor.

5 SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Bebekle AYNI YATAKTA uyumayın İngiltere'de yapılan araştırmadah, bebekle aynı yatakta uyumanın ani bebek ölümü sendromu riskini 5 kat artırabileceği sonucu çıktı. Yaklaşık 1500 ani bebek ölümü sendromu vakasının incelendiği araştırmaya imza atanlardan Bob Carpenter, hesaplamalara göre yatağı paylaşmaktan kaçınmanın İngiltere'deki 300 ani ölümden 120'sini önleyebileceğini vurguladı İlk 6 ay, bebeğin ebeveynle aynı odada bulanan bir beşik ya da karyolada uyumasının daha güvenli olabileceğini belirten bilim insanları, ayrıca erken ölüm riskini azaltmak için hamilelikte anne ve babanın sigarayı bırakması, bebeğin bulunduğu odada sigara içilmemesi, kanepe ya da koltukta da bebekle uyunmaması, bebeğin çok sıcak tutulmaması ve başının açık bırakılması önerilerinde de bulundu. Bilim insanlarından Francine Bates de bazı ebeveynlerin bebekleriyle uyumak istediğini, bu seçimi desteklediklerini ancak yeni anne ve babanın bebekle aynı y- atağı paylaşmanın risklerini bilmesi ve bu yönde önlem alması gerektiğini ifade etti. Araştırma, İngiliz Tıp Dergisi'nde (BMJ) yayımlandı. Daha önce Avustralya'da yapılan bir araştırma, 1 yaşın altındaki bebeklerin bilinmeyen sebeplerle aniden ölmelerini tanımlayan ani bebek ölümü sendromunun (ABÖS- SIDS) nedenlerinden birinin, bebeklerin rüyalarında k- endilerini ana rahminde görmeleri ve nefes almayı kesmeleri olduğunu göstermişti. Dünyada yeni doğan her 1000 bebekten 8'inde doğuştan kalp rahatsızlığı görülüyor. Bu oran göz önüne alındığında ise ülkemizde her yıl 12 bin doğuştan kalp hastası bebek doğuyor. Bu bebeklerin en az 6 bini ise kalp ameliyatına ihtiyaç duyuyor. Pediatrik Kardiyoloji Uzmanı Dr. Nimet Cındık, doğuştan kalp rahatsızlığında erken tanının çok önemli olduğuna dikkat çekerek, aksi halde hastanın ameliyat şansını kaybedebileceği uyarısında bulundu Pediatrik Kardiyoloji Uzmanı Dr. Cındık, doğumsal kalp hastalıklarının çoğunun nedeninin bugün için tam olarak bilinmese de bazı faktörlerin bu hastalıklara neden olabileceğinin kabul gördüğünü ifade ederek, şunları söyledi: 'Anne, baba veya yakın akrabalarından birinde doğumsal bir kalp hastalığı bulunması, akraba evliliği, hamileliğin özellikle erken döneminde bilinçsiz i- laç kullanımı ve geçirilen enfeksiyonlar (kızamıkçık), hamilelikte radyasyona veya röntgen ışınlarına maruz kalınması, annenin şeker hastası olması ve hamilelikte alkol kullanılması bu nedenlerden bazılarıdır. Bunların dışında, Down ve Turner Sendromu gibi genetik hastalıklarda doğuştan kalp hastalığı daha sık görülür.' Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Mehmet Çelik, doğuştan kalp hastalıkları ile doğan çocukların %90'ından fazlasının yapılacak olan ameliyat ve girişimlerle normal veya normale yakın bir hayat kalitesine, hayatta kalma olasılığına sahip olabileceğini dile getirerek, şöyle konuştu: 'Çocukluk yaşında en sık görülen ve tüm doğumsal kalp hastalıklarının %15-20'sini oluşturan doğumsal kalp hastalığı Ventriküler Septal Defekttir (VSD). Bayılmanın asıl SEBEBİ KALP Bilinen bir sebep olmadan yaşanan ve tekrarlayan bayılmalar, Dudak kalp sağlığı konusunda vücudun bir sinyali anlamına gelebilir Uzun süre aç kalma, aşırı korku, sinirlenme ya da aşırı sıcaklarda görülebilen bayılma, ciddi hastalıkların belirtisi olabilir. Kardiyoloji Uzmanı Dr. Güçlü Dönmez, bayılma ve kalp hastalıkları ilişkisine dikkat çekti, ani ve tekrarlayan bayılmanın Kerevizin faydaları Uyarıcıdır. Kandaki stresi hormonlarını azaltır ve sinir yorgunluğunu giderir. Vücudu kuvvetlendirir. Cinsel gücü ve isteği arttırır, iktidarsızlığı giderir. İştah açıcıdır. Ağız kokusunu giderir. Öksürüğü keser. Kanı temizler. Karaciğer şişliğini ve sarılığı giderir. Sivilceleri azaltır. Gaz söktürücüdür. Böbrek kumunun ve taşlarının dökülmesine yardımcı olur. Yüksek tansiyon, şeker ve prostat hastalarına faydalıdır. Hipertansiyonu ve kolesterolü düşürür. Mideyi kuvvetlendirir. Ağrıları giderir. Cilde tazelik ve parlaklık verir. Unutkanlığa karşı faydalıdır. Anne sütünü arttırır. Romatizma ve gut şikâyetlerini azaltır. Kereviz nasıl kullanılır? Kerevizin sapı, yaprağı ve kökü kullanılır. Kereviz yemeği ve salatası yapılabileceği gibi tohumu da kullanılır. Kaynatılıp suyu içilirse fazla salgılanan mide asidine ve idrar zorluğuna iyi gelir. Kereviz kaynatılırken suyuna limon ilave edilirse gaz yapması önlenir. dikkate alınması gerektiğini söyledi. Bayılma, tam bir bilinç kaybı ile birlikte vücudun normal pozisyonunu koruyamayıp olduğu yere yığılmasını ifade ediyor. Baygınlık halinde ise tam olarak bilinç kaybı yaşanmaz, k- işi çevrede olup bitenlerin farkında olur. Ancak güçsüzlük, y- orgunluk ve halsizlik uyaranlara yeterli yanıt verilemez. Baygınlık sırasında yere düşmeler de yaşanabilir. VÜCUT ÖNCEDEN UYARI VER- MEYEBİLİR Epilepsi hastalığının dışında, özellikle psikolojik etki altında olan kısa süreli geçici bilinç kaybı olarak tanımlanan bayılma durumlarına senkop deniyor. Senkop, önceden uyarı vermeyecek kadar hızlı gerçekleşen, kısa süreli, tam ve ani iyileşme ile düzelen beynin kısa süreli global beslenmekanlanma bozukluğu o- larak tanımlanıyor. SICAK HAVA VE SUSUZLUK BAYILMA NEDENİ OLABİLİR Bayılmaya, kan dolaşımını yöneten mekanizmaların bir takım tetikleyiciler nedeniyle geçici olarak iş yapmaması, aşırı duyarlı olması durumlarında reflekslerle beyne kan akımının azalmasının neden olabileceğini belirten Dr. Güçlü Dönmez, Tuvalette ıkınma refleksi ile oluşan ya da sıkı yakalı gömleğin boyun ve şah damarlarına yaptığı basıda yaşanabilecek bayılmalar buna örnek gösterilebilir. Bir diğer sebep de kan hacminde genel ya da kısa süreli azalmaya bağlı, kanın kalbe dolayısıyla beyne kısa süreli az ya da düşük basınçta gitmesidir. Gençlerde ve yaşlılarda, özellikle tansiyon ilacı kullananlarda sık izlenen, bulunulan yerden aniden kalkma sonrası i- zlenen baş dönmesi, sendeleme ve çok ileri durumlarda bilinç kaybı durumudur. Sıcak havalarda, susuz kalındığında, uzun süre ayakta kalındığında ve bacaklarda varis varlığında senkop daha belirgin ve şiddetli yaşanabilir. Kalbe ait ciddi rahatsızlıklarda bayılmalara sebep olabilmektedir. Bu rahatsızlıklar; kalp kapağı hastalıkları, kalp içinde yer işgal eden kitleler ve ritim bozuklukları olabilmektedir dedi. KALBE AİT CİDDİ RAHATSIZLIKLAR VARSA Bayılma şikayetinde ciddi kalp rahatsızlıklarının da dikkate alınması gerektiğini belirten Dönmez, bayılma ve kalp hastalıkları ilişkisine dair şu bilgileri verdi: Yaşam süresini kısaltma potansiyeli olan hastalıklar bu grupta bulunmaktadır. Çarpıntı, kalpte yapısal bozukluğun izleniyor olması, ailede ani ölüm öyküsü ve şikayetlerin fiziksel zorlanma sırasında ya da istirahattayken olup olmadığı, bayılma riskinin belirlenmesinde yardımcı olmaktadır. RİTİM BOZUKLUĞU DA BAYILMA NEDENİ EKG, ekokardiyografi, T table testi (eğilebilir masa testi), EKG holter incelemesi ve bazen koroner anjiyografi ya da elektrofizyolojik çalışma, bayılma sebebinin bulunmasında yardımcı olabilecek testlerdir. Özellikle senkop bayılmaya en çok neden olan ve en tehlikeli sebebi oluşturan aritmi teşhisi konulursa; ilaç tedavisi, kalp pili ya da şok cihazı uygulamaları, ablasyon gibi tedavi yöntemleri uygulanmaktadır. Kişi sebepsiz ve ani gelişen bayılma atakları yaşadığında vakit kaybetmeden doktora başvurmalıdır. Senkop adı verilen bayılmanın; kan şekeri düşüklüğü, epilepsi, ortopedik kökenli düşüşler ve psikoloji kökenli nöbetlerden doğru bir şekilde ayırt edilmesi ve tedavinin bu yönde planlanması gerekmektedir. (HABER MERKEZİ) dolgusunda doğallık önemli Dolgu yöntemi, dudaklarında da yıllara meydan okumak isteyenlerin tercih ettiği yollardan biri. Ancak uygulamanın doğal görünümden uzaklaştırma riski de var. Yeni geliştirilen dolgu malzemesi bu riski ortadan kaldırmayı vaat ediyor Daha güzel olmak için yüzünüzde toptan bir değişiklik yapmanıza gerek yok sloganıyla yola çıkan yeni dolgu malzemesi, dudak kontörünü oluşturma, şekillendirme, hacimlendirme ve yeniden dolgunluk kazandırma amacıyla üretildi. Beş farklı dudak şekli üzerinde uzun süren araştırmalar gerçekleştiren Allergan firması, keşfettiği Vycross teknolojisi ile hazırladığı yeni dudak dolgusunu; kalp, elma, elips, şerit, yay şeklindeki dudak sahiplerinde uyguladı. Farklı dudak şekillerinde doğal ve kalıcı bir görünüm elde eden ürün, ileri yaştaki kişilerde yeniden canlanma gençlerde ise iyileştirme a- maçlı kullanılıyor. Birçok dolgu uygulamalarında kullanıcıların en büyük çekincesi, yanlış uygulama sonucu ördek dudak diye tabir edilen sonuç ile karşı karşıya kalmak. Bu durum, kişide, doğal olmayan ve mimiklerini kullanmasını etkileyen bir sonuç yaratabiliyor. Clinical Cosmetic and Investigational Dermatology nin yaptığı araştırmaya göre, yeni dudak dolgusu, yaş ilerledikçe dudak ve ağız bölgelerinde oluşan yaşlanma etkilerini hedef alıyor. Derin kırışıklıklar, dudak kenarlarındaki deformasyon ve dudak bölgesinin dolgunluğunu kaybetmesi ortadan kaldırılabiliyor. Uzmanlar, yüze doğal görünüm kazandırarak elastikiyet veren hyalüronik asit ile desteklenen ürünün, tek uygulama sonucu 9 ile 12 ay kalıcılık sağlayabildiğini belirtiyor.