KEMAL GÖZLER İN ESERLERİNDE USULSÜZ ALINTI ÖRNEKLERİ-I (İNTİHAL RİSALESİ) Fazıl M. KÖPRÜLÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KEMAL GÖZLER İN ESERLERİNDE USULSÜZ ALINTI ÖRNEKLERİ-I (İNTİHAL RİSALESİ) Fazıl M. KÖPRÜLÜ"

Transkript

1 KEMAL GÖZLER İN ESERLERİNDE USULSÜZ ALINTI ÖRNEKLERİ-I (İNTİHAL RİSALESİ) Fazıl M. KÖPRÜLÜ Yazarın Kendi Yayınıdır (Parayla Satılmaz)

2 KEMAL GÖZLER İN ESERLERİNDE USULSÜZ ALINTI ÖRNEKLERİ-I (İNTİHAL RİSALESİ) İÇİNDEKİLER GİRİŞ.4 I- BU ÇALIŞMANIN SEBEBİ VE MAKSADI.6 II. KEMAL GÖZLER VE ESERLERİ..7 III. GÖZLER İN USULSÜZ ALINTIYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI.8 A-USULSÜZ ALINTI İLE MÜCADELE NEDEN GEREKLİDİR.9 1-Usulsüz Alıntı Eser Sahibini Üzer.9 2-Usulsüz Alıntıyla Mücadele Etmekte Kamu Yararı Vardır.10 B- ÜÇÜNCÜ BİR KİŞİNİN ELEŞTİRİ HAKKI..11 C- GÖZLER E GÖRE ALINTI YAPMANIN KOŞULLARI 12 1-Alıntı Bazı Cümle ve Fıkralarla Sınırlı Olmalıdır İçeriği Aydınlatmak Amacını Aşan Alıntı Hukuka Aykırıdır Aynen Alıntının Usulü Mealen Alıntının Usulü Sun i Mealen Alıntı.26 D. İNTİHAL FİİLİ BİR SUÇTUR..28 IV. GÖZLER İN ESERİNDEKİ USULSÜZ ALINTI ÖRNEKLERİ 30 ÖRNEK 1 32 ÖRNEK V. GÖZLER İN MUHTEMEL SAVUNMALARI VE CEVAPLAR Atıf Yapılmasına Gerek Olmayan Genel Konular Olduğu Savunması Benzerlikler Tesadüfîdir Savunması Aynılık Değil Sadece Benzerlik Var Savunması Kaynakça Verilmesi Yeterlidir Savunması Kısa ve Basit Cümleler Hukuka Aykırı İktibas Oluşturmaz Savunması Bilimsel Bir Eser Değil Savunması Tencere Dibin Kara Seninki Benden Kara Savunması.190 VI. HUKUKA AYKIRI İKTİBASLA İLGİLİ BİRKAÇ HUSUS Özgün Bir Fikrin Kaynak Gösterilmeden Alınması Ağır İntihaldir Gözler Destursuz Bağa Girmektedir Usulsüz Alıntı Yapan Kişiye Karşı Yapılması Gerekenler.195 VII. SIRADA NE VAR? 199 KAYNAKÇA.217 2

3 ÖNSÖZ Çalışmanın başlığını, Kemal Gözler in Eserlerinde Usulsüz Alıntı Örnekleri-I şeklinde koyduk. Bu çalışmada Gözler in 1999 tarihli İdare Hukuku Ders Notları isimli eserini incelemeye aldık. Başlıkta yer alan (I) rakamı, bu çalışmaların devamı olacağını ifade etmek içindir. Bu şekildeki çalışmalarımızı Gözler in tüm eserleri için yapmayı planladık. Çalışmalar tamamlandığında (II, III ) şeklinde yayınlamayı planlıyoruz. Bu çalışmanın sonuna, Sırada ne var? başlığı altında bir sonraki çalışmamızdan kısa birkaç örnek sunmaktayız. Burada çalışmanın yöntemi konusunda da birkaç hususu söylemek istiyoruz. Bu çalışma elektronik ortamda ve PDF formatında Türkiye deki tüm hukuk fakültelerindeki öğretim elamanlarına (araştırma görevlileri, öğretim üyeleri, öğretim görevlileri, okutmanlar dâhil), Yargıtay, Danıştay, Sayıştay, Uyuşmazlık Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi, AYİM başkan ve üyeleri ile ulaşabildiğimiz tüm yargı mensuplarına gönderilecektir. İmkânlarımız elverirse bu çalışmayı kitap haline getirip yukarıda belirttiğimiz kişilere ücretsiz göndereceğiz. Böyle bir yola niçin tevessül ettiğimizi Kemal Gözler çok iyi bilmektedir. Zira böyle bir yöntemi icat eden kendisidir. Son yıllarda kaleme aldığı bu nitelikteki kitapları, hem kitap olarak, hem elektronik olarak yukarıda saydığımız kişi ve kuruluşlara göndermiştir. Biz de bu yöntemi kendisinden esinlenerek aynen uyguluyoruz. Dolayısıyla bu yönteme itiraz etmeyeceğini umuyoruz. Şunu da ifade etmek istiyoruz. Bu çalışmada ortaya koyduğumuz örneklerin doğruluğu konusunda şüpheye düşenler bakımından, kaynak eserlerin nüshalarını talep edenlere göndereceğiz. 3

4 GİRİŞ Konuya, başlıkta yer alan intihal ve usulsüz alıntı (hukuka aykırı iktibas) kavramlarını açıklayarak girmek istiyoruz. İntihal, Arapça bir kelime olup sözlükte bir eseri kısmen veya tamamen kendisine mal etme, söz ve yazı hırsızlığı, eser çalma, edebî hırsızlık, aşırma anlamına geldiği belirtilmektedir 1. İntihal in terim anlamı ise, genel bir ifadeyle başkasına ait bir ürünü, tamamen veya kısmen kendisine mal etmek şeklinde tanımlanabilir 2. Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun (FSEK) 71. maddesinde, intihal kelimesi kullanılmadan, içeriği düzenlenmektedir: Söz konusu 71. addede kanunun hükümlerine aykırı olarak kasten; başkasının eserini kendi eseri veya kendisinin eserini başkasının eseri olarak gösteren, kaynak göstermeyen veya yanlış yahut kifayetsiz veya aldatıcı kaynak gösteren kişilerin suç işlemiş olduğu ve cezalandırılacağı hükme bağlanmıştır. Görüldüğü üzere burada başkasının eserinin, kendisine mal etme fiili cezalandırılmaktadır. İktibas kelimesi de Arapça kökenli olup sözlükte, aktarma, alıntı, nakil, ödünç alma anlamlarına gelmektedir 3. Kısaca bir eserden başka bir esere alıntı yapılmasını ifade etmektedir. İktibas ın terim anlamı ise, genel bir tanımlamayla başkasının eserinden, karşılık vermeden, eser sahibinin iznine ihtiyaç olmadan, kanunda belirtilen şartlar dâhilinde alıntılar yaparak yararlanma şeklinde tanımlanabilir 4. Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun iktibas serbestîsi başlığı taşıyan 35. maddesinde, bir eserden aşağıdaki hallerde iktibas yapılması caizdir denilmekte, akabinde de alenileşmiş bir eserin bazı cümle ve fıkralarının müstakil bir ilim ve edebiyat eserine alınması denilerek 1 DOĞAN, Büyük Türkçe Sözlük, s.638; DEVELİOĞLU Ferit/KILIÇKINI Neval, Osmanlıca- Türkçe Sözlük, İstanbul 1983, 5: Benzer tanım için bkz. TÜRK Hukuk Lügati, s.163: başkasına ait bir telifi, güzel sanatlardan bir eseri, kendisine nispet etmek; bir kitabın ibarelerini, musıkî bestesinin namelerini, takdim ve tehir ile veya aslının baştanbaşa hissolunur derecede ifade tarzını tahrif ile kendi namına vermek 3 DOĞAN D. Mehmet, Doğan Büyük Türkçe Sözlük, 15.Baskı, Ankara 2001, s.618; Türk Dil Kurumu Güncel Sözlük. 4 Benzer tanımlar için bkz. ATEŞ Mustafa, Fikrî Hukukta Eser, Ankara 2007, s.300: İktibas, üçüncü kişilere, eserden herhangi bir ücret ödemeden ve eser sahibinin izin ve icazetine gerek kalmadan, hukuk düzenince öngörülen şartlarla ve objektif iyi niyet kurallarına uygun olarak yararlanma konusunda tanınmış sınırlı bir yetkidir ; TEKİNALP Ünal, Fikrî Mülkiyet Hukuku, 4.Bası, İstanbul 2005, s.188: İktibas alenileşmiş bir eserden, bazı cümlelerin, paragrafların, motif ve tınıların, hatta ezgilerin (ses dizisi) veya alenîleşmiş bir güzel sanat eserinin resimlerinin aynen, kaynak gösterilerek, başka bir esere konulmasıdır. Ayrıca bkz. SULUK Cahit/ORHAN Ali, Uygulamalı Fikri Mülkiyet Hukuku, Cilt II-Genel Esaslar Fikir ve Sanat Eserleri, İstanbul 2005, s.539; AYİTER Nûşin, Hukukta Fikir ve Sanat Ürünleri, Ankara 1981, s

5 ilim ve edebiyat eserleri bakımımdan iktibas serbestîsi hükme bağlanmaktadır. Bu kurallara aykırı şekilde yapılan alıntılara da hukuku aykırı iktibas-usulsüz alıntı denilir. İktibasın (alıntının), hukuka uygun olması (hukuka aykırı olmaması) için aşağıda belirtilen şartlar çerçevesinde gerçekleştirilmesi gerekmektedir 5 : (a) İktibas, alenileşmiş bir eserden yapılmalıdır: Alenileşme, eserin yayınlama, tez, rapor veya başka bir şekilde eserin umuma sunulması demektir 6. Bu şekilde umuma sunulmamış (alenileşmemiş) bir serden alıntı yapılması hukuka aykırı olur; eser sahibinin, eserin açıklanması hakkını 7 ve eseri umuma arz hakkını 8 ihlâl eder. (b) İktibas, haklı bir oran dâhilinde yapılmalıdır: Bir serden alıntı yapılmasına hukuken cevaz varsa da, bu cevaz sınırsız olmayıp; yapılan alıntının yeni eserin, asıl eserden bağımsızlığını ortadan kaldıracak düzeyde olmaması gerekir 9. Nitekim FSEK 35. maddede, iktibas edilen kısımların müstakil bir esere alınmasından söz edilmektedir. Yapılan alıntının oranı, yeni eseri bağımsız bir eser olmaktan çıkaracak yoğunlukta ise, haklı bir oranın aşıldığı kabul edilir 10. Yapılan alıntı zorunlu ve faydalı olmaktan daha öte bir alıntı ise, kaynak gösterişe bile alıntı (iktibas) hukuka aykırı olur 11. İki eser karşılaştırıldığında, alıntıların miktar ve içerik bakımından, yeni esere baskın geldiği görülüyorsa, iktibas oranı aşılmıştır. İktibas oranı aşılmış ise, alıntı yapılan eserin sahibinin hakları ihlal edilmiş olur 12. Yapılan iktibas, oran ve içerik bakımından haklı oranı geçiyorsa eser sahibinin işleme, çoğaltma, yayma gibi haklarının ihlâli niteliğinde olur 13. (d) İktibas, belli olacak şekilde yapılmalıdır: Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 35/son maddesinde, iktibasın belli olacak şekilde yapılması lazımdır. İlim eserlerinde, iktibas hususunda kullanılan eserin ve eser sahibinin adından başka bu kısmın alındığı yer belirtilir hükümleri yer almaktadır. Bu bakımdan iktibasın belli olacak şekilde, yani alıntının hangi eserden ve serin neresinden alındığının açıkça belirtilmesi zorunludur. Kısaca iktibas yapılan eserin adı, eser sahibinin adı, eserin hangi sayfasından yapıldığının açıkça belirtilmesi gerekir. Bu kurallara uyulmadan iktibas yapılması, hukuka aykırı iktibas olduğunu gösterir 14. Bu açıklamalardan sonra hukuka aykırı iktibas ve intihal kavramı arasındaki farkı da belirtebiliriz. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu 35. maddede iktibas kuralları açıklanmaktadır. Bu kurallara uymadan yapılan alıntıya hukuka aykırı iktibas denilir. İktibas kurallarından 5 ATEŞ Mustafa, Fikir ve Sanat Eserleri Üzerindeki Hakların Kapsamı ve Sınırlandırılması, Ankara 2003, s.303 vd.; EREL Şafak N, Türk Fikir ve Sanat Hukuku, Ankara 1998, s AYİTER, age., s ; EREL, age., s211; ATEŞ, Kapsam ve Sınırlar, s ATEŞ, Kapsam ve Sınırlar, s KARAHAN Sami,/SULUK Cahit/SARAÇ Tahir/NAL Temel, Fikri Mülkiyet Hukukunun Esasları, 2.Baskı, Ankara 2009, s.67; TEKİNALP, age., s ATEŞ, Kapsam ve Sınırlar, s.305. KARAHAN Sami,/SULUK Cahit/SARAÇ Tahir/NAL Temel, Fikri Mülkiyet Hukukunun Esasları, 2.Baskı, Ankara 2009, s.67; TEKİNALP, age., s Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, E.76/8886, K.77/5628, T , YKD-1978, s SULUK/ORHAN, age., s EREL, age., s.205; ATEŞ, Kapsam ve Sınırlar, s EREL, age., s ATEŞ, Kapsam ve Sınırlar, s

6 birisi ve en önemlisi ise alıntı yapılırken kaynak gösterilmesi dir. İşte alıntı yapıldığı halde hiç kaynak gösterilmemesi haline intihal (fikir hırsızlığı) denilmektedir 15. Kısaca intihal hukuka aykırı iktibas (usulsüz alıntı) hallerinden biri ve en ağırı olan hiç kaynak gösterilmeden yapılan alıntıları ifade etmektedir. Bu bakımdan çalışmanın başlığına İNTİHAL RİSALESİ şeklinde bir ifadeyi de koyduk. Zira aşağıda çıkardığımız 200 e yakın örnekte Kemal Gözler, hiç kaynak göstermeden alıntı yapmaktadır. Yani kendi tanımına tam da uyacak şekilde fikir hırsızlığı (kaynak göstermeden alıntı yapma) yapmaktadır. Öte yandan Gözler eserinin açıklama başlığını taşıyan kısmında usulsüz alıntı yaptığını, bilimsel yazım kurallarına uymadığını açıkça belirtmektedir: Bu çalışmada, bilimsel yazma kurallarına uyulmamıştır. Özellikle alıntılar, usulüne uygun olarak gösterilmemiştir 16. Gözler in usulsüz alıntı yaptığını eserinin başında açıkça ifade etmesi, bizim çalışmamızın başlığında usulsüz alıntı veya intihal kelimelerini kullanmamıza da dayanak oluşturmaktadır. Yukarıda, intihal ya da hukuka aykırı iktibas kavramlarının ne anlama geldiği konusunda kısa bilgiler verdik. Bu bilgiler ışığında Kemal Gözler in 1999 tarihli İdare Hukuku Ders Notları isimli eserinde tespit ettiğimiz intihal ya da usulsüz alıntı örnekleri eleştirilerde bulunmaya çalışacağız. Bu eleştirileri ortaya koyarken, tamamen objektif davranmaya gayret ettik. Hem usulsüz alıntıya ( ya da intihale) ilişkin açıklamaları, hem de örnekleri Gözler in eserlerinden aktardık. Şimdi sırasıyla çalışmamızın ana başlıklarına geçebiliriz. I-BU ÇALIŞMANIN SEBEBİ VE MAKSADI Kişiyi, bir fiili, eylemi ya da çalışmayı yapmaya iten etkenlere sebep; çalışma, eylem ya da fiil ile ulaşılmak istenen hedefe de maksat denilir. Kemal Gözler in eserlerindeki intihal ya da usulsüz alıntıları tespit ederek bunlar üzerinden bilimsel analizlere girişmenin sebebi ve maksadı da Kemal Gözler in davranışından ve yazdıklarından esinlenerek oluşturulmuştur. Başka bir ifadeyle bu çalışmaya bizi iten de, çalışmayla ulaşılmak istenen maksat da Kemal Gözler tarafından ortaya konan davranışlardır. Bu hususun izahını birkaç açıdan ortaya koymaya çalışalım. Türk hukuk kamuoyunun malumudur ki, Kemal Gözler, son yıllarda peş peşe usulsüz alıntılarla ilgili kitaplar yayınlamakta, bunları internet ortamında erişime sunmaktadır. Bu hukukla, ahlakla, insanlıkla pek de bağdaşmayan davranışını da usulsüz alıntı sorunuyla mücadele olarak açıklamaktadır. Bu durumu 2013 tarihli Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu isimli kitabının önsözünde Usulsüz alıntı sorunuyla mücadelem devam ediyor 17 diyerek açıkça belirtmekten çekinmemektedir. Aynı yerde devamla usulsüz alıntının böylesine yaygın olduğu bir ülkede usulsüz mücadele etmek, en az yeni kitap yazmak kadar değerlidir GÖZLER Kemal, İdare Hukuku Ders Notları, Bursa 1999, s.xııı. 17 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.vıı. 6

7 demektedir 18. Kemal Gözler in bu önemli açıklamaları (!), bizi böyle bir çalışmaya sev ketti. Zira usulsüz alıntı ile mücadele, yeni bir kitap yazmak kadar önemlidir diyor yazarımız. Usulsüz alıntı ile amansız bir mücadeleye girişen bir yazarın, usulsüz alıntı konusunda son derece titiz davranacağı düşüncesiyle, alıntıların usulüne uygun olması için Kemal Gözler in nasıl hareket ettiğini inceleme fikri düştü aklımıza. Bu fikirle usulüne uygun alıntıların nasıl yapılacağını örneklerle ortaya koymayı planlamıştık. Bunun için de Kemal Gözler in idare hukuku alanındaki ilk eser olduğunu tahmin ettiğimiz İdare Hukuku Ders Notları isimli eserini inceleyerek başladık. Ama fikrimizin tam tersi bir durumla karşı karşıya kaldık. Kemal Gözler, başkaları hakkında ahkâm keserken, kendi söylediklerinin tam tersi usulsüz alıntılarla eserini oluşturduğunu gördük. Karşılaştığımız durum, atasözünde ifadesini bulan elin gözündeki çöp, kendi gözündeki mertek mesabesindedir. Bu durumda bize düşen görevin, Gözler in bu eserindeki mertekleri ortaya koymak olduğunu düşündük. Bunu yapmaya başlayınca, acaba diğer eserlerde durum nedir sorusu aklımıza geldi ve çalışmanın başlığına (I) koyduk. Diğer eserleri de çalışma tamamlandığında okurların ilgisine sunacağız. Bu çalışmanın maksadı da yine Gözler in davranışlarından ve kitaplarındaki yaklaşımlarından esinlenerek ortaya çıkmıştır. Gözler yukarıda bahsettiğimiz kitabının sonunda şu ifadelere yer vermektedir: Ben bu kitabı, tüm ümitsizliğime rağmen, usulsüz alıntı sorunu karşısında Türk üniversite camiasını uyarmak, bu sorunun üniversite camiasında enine boyuna tartışılmasını sağlamak için, kısacası bu camianın bir ses vermesi için yazıyorum. Ama bir yandan da bu kitabımın, görmezden gelineceğinden, bu kitabımın bir ses getirmeyeceğinden ciddi şekilde korkuyorum Gözler aynı yerde devamla şunları da ifade etmektedir: Şüphesiz, bu kitabı yazmış biri olarak, bu kitabın karanlık ve ıssız boşluğa atılmış bir taş olarak kalmasını istemem; bu kitabın bir ses getirmesini isterim 20. Böyle bir çalışma yaparak neyi hedeflediğimiz de herhalde anlaşılmıştır. Yazara buradan sesleniyoruz. Çağrınız ve emeğiniz boşa gitmemiştir. Üniversite camiasında usulsüz alıntının tartışılmasına bir katkı; attığınız taşın az da olsa bir ses getirdiğini göstermek amacıyla bu çalışmayı kaleme alıyoruz. Amacımız yukarıdaki çağrıya cevap vermek, atılan taşın ses getirdiğini ortaya koymaktır. Kesinlikle Kemal Gözler i üzmek, onu karalamak, ona hakaret etmek gibi bir niyetimiz ve amacımız bulunmamaktadır. İfade ettiğimiz gibi, usulsüz alıntı konusunun tartışılmasına âcizane bir katkı sağlamak yegâne amacımızdır. II. KEMAL GÖZLER VE ESERLERİ Kemal Gözler kimdir? Bu sorunun cevabını, fakülte resmi internet sayfasından öğrenelim 21 : 18 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.vıı. 19 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

8 1966 yılında Yeniçiftlik'te (Biga-Çanakkale) doğan Kemal Gözler, lisans ve yüksek lisans öğrenimi Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, DEA ve doktora öğrenimini Bordeaux Üniversitesi Hukuk Fakültesinde yapmıştır. Kemal Gözler, 1997' de yardımcı doçent, 2000 yılında anayasa hukuku doçenti ve 2007 yılında da anayasa hukuku profesörü olmuştur yılından 1997 yılına kadar Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde, 1997' den 2004 yılına kadar Uludağ Üniversitesi İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesinde, 2004'ten 2007 yılına kadar Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesinde çalışan Gözler, halen Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesinde görev yapmaktadır. Kemal Gözler, 1999 yılında Türk Sosyal Bilimler Derneği Genç Sosyal Bilimciler Birincilik Ödülünü, 2001 yılında da ODTÜ Prof. Dr. Mustafa N. Parlar Araştırma ve Teşvik Ödülünü, 2009 ve 2011 yılları TÜBA Üniversite Ders Kitapları Telif Eser Ödülünü almıştır. Kemal Gözler in yayınlanmış 20 den fazla kitabı ve 50 den fazla makalesi vardır. Kemal Gözler, evli ve iki çocuk babasıdır. Yukarıdaki kısa açıklamadan da anlaşılacağı gibi Kemal Gözler esas olarak Anayasa Hukuku uzmanıdır. Doktorası, doçentlik çalışmaları ve profesörlük kadrosu anayasa hukuku alanındadır. Bunu kendisi de açıkça ifade etmektedir. Asıl bilim alanı anayasa hukuku olmasına rağmen Gözler, başka bilim alanlarında da (örneğin idare hukuku) seri kitaplar yazmaya devam etmektedir. Bu durum Gözler i, kendisinin deyimi ile destursuz bağa girenler 22 sınıfına sokmuyor mu? Bu hususa aşağıda ayrıca değineceğiz. Kemal Gözler in kişisel sayfasından eserlerinin listesine ulaşmak da mümkün 23. Burada dikkatimizi çeken bir husus, Gözler in böl parçala yöntemiyle eser türettiğidir. Önce hayli hacimli bir kitap oluşturmak, arkasından bunu özetleyerek ders kitabı adı altında bir kitap oluşturmak, onu da özetleyerek giriş kitabı oluşturmak, bunu da özetleyerek kısa kitap oluşturmak şeklinde bir usul takip etmektedir. Bu usulün ne kadar etik olduğu da ayrıca tartışılmalıdır diye düşünüyoruz. Kemal Gözler in kitaplarında rastladığımız bir başka husus da, kitapların yuğun bir şekilde Fransızca eserlere atıflarla oluşturulmasıdır. Bir veya birkaç esere hayli fazla atıf yapıldığı, bu kitapların planının, ana ve alt başlıklarının Fransızca bir veya birkaç eserin başlıkları ile birebir aynı olduğu, örneklerin bile aynen aktarıldığı görülmektedir. Bu durumun, iktibas oranının aşılıp aşılmadığı açısından ayrıca irdelenmesi gerekmektedir. Bu çalışmanın sonunda, yukarıda işaret ettiğimiz konulara ilişkin örnekler sunarak, sıradaki çalışmaların bunlar üzerinde olacağını belirtmekle yetinelim. III. GÖZLER İN USULSÜZ ALINTIYA İLİŞKİN AÇIKLAMALARI Yukarıda çalışmamızın girişinde, bu çalışmada kendi sübjektif değerlendirmelerimize yer vermeyeceğimizi, tamamen objektif davranarak, usulsüz alıntıya (intihale) ilişkin açıklamaların ve bunlara ilişkin örneklerin Gözler in kitaplarından sunulacağını ifade etmiştik. İşte bu başlık altında Kemal Gözler in usulüne uygun ve usulsüz alıntı konusundaki açıklamalarına yer 22 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

9 verdikten sonra, kendi eserinde bu açıklamalarına ne kadar uygun davranış sergilediğini ( ya da sergilemediğini) örnekleriyle ortaya koymaya çalışacağız. Önce Gözler in, usulsüz alıntı hakkında ne gibi açıklamalarda bulunduğunu, onun eserinden aktaracağız. Sonrasında da bu açıklamalarına uygun örnekleri yine kendi kitabından sunacağız. Böylece okuyucu, bizim kişisel değerlendirmelerimizle yönlendirilmiş olmayacak, kendisi bir sonuca varacaktır. Şimdi sırasıyla Gözler in açıklamalarına ve örneklere geçebiliriz. A-USULSÜZ ALINTI İLE MÜCADELE NEDEN GEREKLİDİR? 24 Kemal Gözler bu soruyu sormakta ve devamla açıklamalarda bulunmaktadır. Bu açıklamalardan bazı kısımları aktaralım. 1-Usulsüz Alıntı Eser Sahibini Üzer 25. Yazar bir kitabı yazarken adeta bu dünyadan kopar. Bin bir çile çeker bir başka yazarın, bu yazarın çektiği çileyi çekmeden, bu yazarın kitabından usulsüz alıntı yapması, bu yazarı fevkalade üzer. Usulsüz alıntı acısı, yazar için avlat acısı gibidir 26. Bu ifadeleri yazan bir kişinin, başkasının eserinden yararlanırken, o yazarın evlat acısı gibi bir acı duymaması için, son derece titiz davranması, kılı kırk yarmak şeklinde ifade edilen bir hassasiyetle hareket etmesi beklenir. Kemal Gözler in bu hassasiyet içinde hareket edip etmediğine biz karar vermeyelim. Aşağıda uzun bir liste oluşturan örnekleri okuduktan sonra siz karar veriniz. Hatta Gözler şunları da ifade etmektedir: Eserin usulsüz alıntıya kurban gittiğinde, benim fikrimin bir başka yazar tarafından sahiplenildiğini gördüğümde, içim acıyor, göğsümde bir ağrı hissediyorum 27. Usulsüz alıntı karşısında bu kadar içi acıyan bir kişinin, başkasının fikrini alırken ne kadar rahat davranacağı, o yazarın içinin acımasına hiç aldırış etmediğini görmek de maalesef bizim içimizi ziyadesiyle acıtmıştır. Bir örnekle bu hususu açıklığa kavuşturalım. ÖRNEK GÖZLER Kemal, İdare Hukuku Ders Notları, Bursa 1999, s.43: Anayasamızın 127 inci maddesinin 5 inci fıkrasına göre, Merkezî idare, mahallî idareler üzerinde, mahallî hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahallî ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idarî vesayet yetkisine sahipti. Dikkat edileceği üzere yukarıdaki madde de merkezi idarenin mahalli idareler, yani yer yönünden yönetim kuruluşları üzerinde idari vesayet yetkisine sahip olduğu belirtilmiştir. Hizmet yerinden yönetim kuruluşları üzerinde merkezi idare idari vesayet yetkisine sahip olup olmadığı belirtilmemiştir. Ancak, hizmet yerinden yönetim kuruluşlarına nazaran daha özerk 24 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.3. 9

10 olan yerel yönetimler üzerinde merkezi idarenin sahip olduğu bu yetkinin, merkezi idareye daha bağımlı olan hizmet yerinden yönetim kuruluşları üzerinde de evleviyetle geçerli olduğu sonucuna varılabilir. Ayrıca anayasa yazılı olan idarenin bütünlüğü ilkesinden (m.123) de merkezi idarenin hizmet yerinden yönetim kuruluşları üzerinde idari vesayet yetkisine sahip olduğu sonucu çıkarılabilir. GÜNDAY Metin, İdare Hukuku, 2.Baskı, Ankara 1997, s.57: Anayasanın 127 inci maddesinin 5 inci fıkrası, merkezi idarenin yerel yönetimler üzerinde sahip olduğu idari vesayet yetkisini şöyle belirtmektedir: Merkezî idare, mahallî idareler üzerinde, mahallî hizmetlerin idarenin bütünlüğü ilkesine uygun şekilde yürütülmesi, kamu görevlerinde birliğin sağlanması, toplum yararının korunması ve mahallî ihtiyaçların gereği gibi karşılanması amacıyla, kanunda belirtilen esas ve usuller dairesinde idarî vesayet yetkisine sahiptir. Anayasa da hizmet yerinden yönetim kuruluşları üzerinde merkezi idarenin sahip olduğu vesayet yetkisi açıkça belirtilmemekle beraber, bu kuruluşlara oranla daha özerk olan yerel yönetimler için kabul edilen bu yetkinin hizmet yerinden yönetim kuruluşları için öncelikle var olduğunu kabul etmek gerekecektir. Ayrıca anayasada ifadesini bulan idarenin bütünlüğü ilkesinden de merkezi idarenin hizmet yerinden yönetim kuruluşları üzerindeki vesayet yetkisini çıkarmak mümkün olmaktadır. Sonuçlar: Yukarıdaki kutu içinde yer alan her iki metni karşılaştırdığımızda aşağıdaki sonuçların ortaya çıktığını gözlemleyebiliriz. 1) Gözler in eserinde bu kısım için ne Günday ın eserine ne de başka bir esere atıf yapılmaktadır. Bir konuda başka eserlere atıf yapılmıyorsa, bu fikrin kendine ait olduğu, ilk defa kendisi tarafından ortaya konulduğu ifade edilmiş olur. Yani Gözler, başka bir esere atıf yapmadığına göre, bu fikir bana ait demiş olmaktadır. 2) Anayasada bir hüküm olmamasına rağmen, hizmet bakımından yerinden yönetim idareleri üzerinde idari vesayet denetiminin olması gerektiğini, bu denetimin varlığını da evleviyet fikri ve anayasa yer alan idarenin bütünlüğü ilkesine dayandıran ilk yazar Metin Günday dır. Bu açıklamalar, Günday ın orijinal fikirleridir. 3) Gözler in, Günday ın eserinden haberdar olmadığı da söylenemez. Zira kaynakçada yer aldığı gibi, farklı yerlerde birçok defa da atıf yapmaktadır. Usulsüz alıntı konusunda hayli hassas olan Gözler, Metin Günday ın bu orijinal fikrine sahip çıkma, ona atıf yapmadan eserine alma konusunda hiçbir tereddüt göstermemektedir. Hukuka aykırı bu alıntıyı okuduğunda Günday ın içinin acıması Gözler için bir şey ifade etmemektedir anlaşılan. Ortada tam da Gözler in açıklamaya çalıştığı intihal bulunmaktadır. Bu intihali gerçekleştiren de maalesef Gözler dir. 2-Usulsüz Alıntıyla Mücadele Etmekte Kamu Yararı Vardır 28. Gözler, usulsüz alıntıyla mücadele etmede kamu yararı olduğunu söyleyerek şunları yazmaktadır: 28 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.3. 10

11 Usulsüz alıntıyla mücadele, sadece eser sahibi yazarın haklarını korumak için değil, bu mücadelede kamu yararı olduğu için de gereklidir. Eseri usulsüz alıntıya kurban giden yazar, yazmaktan vazgeçerse bundan kamu zarar görür. Eserleri usulsüz alıntıya kurban giden bir yazar ne diye yazmaya devam etsin?.. Aynı şekilde usulsüz alıntıların yaygın olduğu ve meşru görüldüğü bir ülkede kitap yazmanın da bir anlamı yoktur 29. Yazarın bu fikrine iştirak ederek, usulsüz alıntı sorunuyla mücadele edilmesi gerektiği fikrinden yola çıkarak bu çalışmayı yapmaya karar verdik. Böylece kamu yararının gerçekleşmesine az da olsa bir katkı sunmuş olacağız. Ancak burada bir sorunla karşılaşmaktayız. Usulsüz alıntıyla mücadelede kamu yararı vardır diyen, usulsüz alıntıya karşı mücadelenin bayraktarlığını üstlenen Kemal Gözler, kendi eserlerinde tam tersi bir uygulama gerçekleştirmektedir. Eserleri usulsüz alıntı ile dolu olan bir kişinin, usulsüz alıntı ile mücadelenin bayraktarlığına girişmesi, herkesin dikkate alması gereken bir durum olduğunu düşünmekteyiz. Anlaşılan iktibas yaparken (alıntı yaparken) uyulması gereken kurallar, Gözler için geçerli değil. Kuralları o koyduğundan (!), koyduğu kurallarla kendisini bağlı değil anlaşılan. Burada Gözler in eserinde usulsüz alıntılar olduğunu ifade ediyoruz. Ancak bu yargımıza peşin olarak katılmayınız lütfen. Aşağıda sıraladığımız iki yüze yakın örneği inceleyin ve söylediklerimizde haklılık payı olup olmadığına karar veriniz. B- ÜÇÜNCÜ BİR KİŞİNİN ELEŞTİRİ HAKKI Usulüz alıntıyı yapan ve usulsüz alıntı yapılan eserlerin yazarları dışında, üçüncü bir kişinin, bu hususu eleştirme hakkı veya yetkisi var mıdır? Bu soruyu sormamızın bir sebebi var. Aşağıda yer alan usulsüz alıntı örneklerinden de anlaşılacağı gibi, usulsüz alıntı yapan eser Kemal Gözler e; usulsüz alıntı yapılan eser ise başkasına aittir. Usulsüz alıntı yapan ve alıntı yapılan eser de başkasına ait olduğuna göre, bizim bu hususu dile getirip eleştirme hakkımız bulunmakta mıdır? Yukarıdaki sorunun cevabını Gözler gayet güzel bir şekilde vermektedir. Kendi eserinden sorunun cevabını aktaralım: Usûlsüz alıntı sorunu, sadece usûlsüz alıntıyı yapan yazar ile usûlsüz alıntıya kurban giden yazar arasında kalan özel bir sorun değildir. Bu sorun, sadece iki yazarı değil, akademik camianın bütününü ilgilendirir 30. Hakları ihlâl edilsin edilmesin, istisnasız herkese, usûlsüz alıntı durumunda, usûlsüz alıntı yapan öğretim üyesinin üniversitesine başvurup, bu öğretim üyesi hakkında disiplin soruşturması açılmasını isteme hakkını vermektedir GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.3 30 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

12 Aynı talepler YÖK Bilimsel Araştırma ve Etik Kuruluna da yapılabilir. Böyle bir talep gelirse, ne ilgili üniversite rektörlüğü, ne YÖK Etik Kurulu, başvuranın yetkisizliği nedeniyle soruşturma açılması istemini reddedemez 32. Bu noktada asıl önemli olan, usulsüz alıntıya kurban giden fikrin gerçek sahibinin kim olduğunun söylenmesi, bunun kamuya ilân edilmesidir 33. Gözler bu açıklamaları yapmakla yetinmeyip, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu isimli eserde kendisi ve eseri ile hiç ilgisi olmayan kişiler ve eserleri hakkında da iddialarda bulunarak fikrini uygulamaya da koymuştur. Şimdi bu açıklamalardan çıkarılan sonuçlara kısaca bakalım: -Yukarıda Gözler in açıkça belirttiği gibi, usulsüz alıntı sorunu usulsüz alıntıyı yapan yazar ile usulsüz alıntı yapılan eserin yazarı arasında kalan özel bir sorun olmayıp, tüm akademik camiayı ilgilendiren bir husustur. Buna göre usulsüz alıntı yapıldığı tespit edilen eser başkasının olsa da, her akademisyenin bunu dile getirme yetkisi bulunmaktadır. Kısaca usulsüz alıntı yapan eser Gözler e, alıntı yapılan eser de başkasına ait olsa da, bizim bunları dile getirme hakkımız, hatta bunun görevimiz, olduğunu Gözler kendisi ifade etmektedir. -Gözler e göre, usulsüz alıntı yapan ve alıntı yapılan eserin yazarları dışında kalan herkes, bu usulsüz alıntıyı tespit ettiğinde, usulsüz alıntı yapan eserin yazarını, üniversitesine ve YÖK e şikâyet etme ve hakkında disiplin soruşturması açılmasını isteme hakkına sahiptir. Bizim bu çalışmamızı okuyan herkesin, Kemal Gözler i hem YÖK e hem de üniversitesine şikâyet hakkı bulunmaktadır. Üniversitelerdeki akademisyenler, Gözler in bu yaklaşımına uygun davranarak, Gözler i hem Uludağ Üniversitesi rektörlüğüne hem de Yükseköğretim Kurulu Başkanlığına şikâyet ederek hakkında ceza ve disiplin soruşturması açılmasını istemelidirler. Usulsüz alıntı ile mücadele ancak bu şekilde yapılabilir. -Sadece şikâyet etmekle yetinmeyip, Gözler in eserindeki usulsüz alıntı örneklerini kamuya duyurmak etik bir davranış mıdır? Bu sorunun cevabını da yine Gözler vermektedir. Gözler e göre, bu noktada asıl önemli olan, usulsüz alıntıya kurban giden fikrin gerçek sahibinin kim olduğunun söylenmesi, bunun kamuya ilân edilmesidir 34. Demek ki fikrin asıl sahibinin tespit edilip bunun kamuya duyurulması önem arz etmektedir. Biz de bu düsturdan ilham alarak, aşağıda tespit ettiğimiz örneklerde asıl fikir ve hak sahibinin Gözler değil, başka yazarlar olduğunu tüm hukuk camiasına ilan etmeye çalışıyoruz. Böylece fikrin gerçek sahibinin kim olduğunu söyleme görevimizi de yerine getirmiş oluyoruz. Tamamen Gözler in açtığı yoldan ilerliyor ve onun tavsiyesine uygun davranıyoruz. Gözler bu davranışımızdan dolayı memnun olmalı ve bizi kutlamalıdır (!). C- GÖZLER E GÖRE ALINTI YAPMANIN KOŞULLARI 35 Yukarıda, bu çalışmayı yaparken ve eleştirilerde bulunurken, sübjektif değerlendirmelerden mümkün oldukça uzak duracağımızı ifade etmiştik. İşte bu ilke 32 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s.33 vd. 12

13 doğrultusunda, Kemal Gözler in hukuka uygun alıntının (iktibasın) nasıl yapılacağına ilişkin açıklamalarına yer verdikten sonra, kendi eserinden örnekler sunacağız. Kendi açıklamaları ile kendi eserinden verdiğimiz örnekleri okuyup bir kanaate sahip olmayı da okuyuculara bırakıyoruz. Kısaca hukuka uygun alıntının nasıl olacağına ilişkin kurallara ilişkin açıklamalar da; bu kurallara aykırı olduğunu düşündüğümüz örnekler de Gözler in kitaplarından alıntılanmıştır. Takdir okuyucuya bırakılmaktadır. Bu mukayesenin sonunda ele verir talkını, kendi yutar salkımı deyişinin tam karşılığının ortaya çıkacağını düşünmekteyiz. Şimdi sırasıyla iktibas kurallarına ve Gözler in eserinden örneklere geçelim: 1-Alıntı Bazı Cümle ve Fıkralarla Sınırlı Olmalıdır 36 Aslında bu husus kanunda açıkça belirtildiği gibi, akademik camiada da bilinen bir husustur. Başka eserlerden usulüne uygun alıntı yapılması kanunen caiz ise de, bu alıntının da bir sınırı olması gerekmektedir. FSEK 35. maddede bu husus bazı cümle ve fıkraların alınması olarak ifade edilmektedir. Biz burada Gözler in bu konuyu nasıl açıkladığını aktarıp, bu açıklamalarına kendi eserinde uygulayıp uygulamadığına ilişkin birkaç örnek vermek istiyoruz. Alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olması konusunu Gözler şu şekilde açıklamaktadır: sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununun 35 inci maddesinin ilk fıkrasının ilk bendine göre, iktibas, yani alıntı, bir eserin bazı cümle ve fıkralarının bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır. Bazı cümle ve fıkraları aşan alıntı, kaynak gösterilerek dahi yapılamaz Bir yazardan çoğunlukla bir iki paragraf alınabilir Bir yazardan birden fazla paragraf alınmış ise, bu paragraflar birbirini izliyor olsa bile, her bir paragraf sonunda, paragrafın kaynağı ayrıca ve açıkça gösterilmelidir sadece son alıntıdan sonra kaynak gösterilirse, kaynak gösterilmemiş önceki alıntılar bakımından yine ortada FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma durumu çıkar 39. Görüldüğü üzere Gözler, iktibasın genel kurallarını gayet açık ve net biçimde sıralamaktadır. Şimdi kendi eserinden birkaç örnek sunalım ve başkalarına verdiği talkını, kendisi için bir salkım sayıp saymadığını görelim 40. ÖRNEK 1 GÖZLER Kemal, İdare Hukuku Ders Notları, Bursa 1999, s.7: Bakanlar kurulu siyasal yönü ağır basan bir organdır. Ancak Cumhurbaşkanının ve bakanlar kurulunun idareyle alakasız veya ondan ayrılabilecek organlar olduğunu iddia etmek mümkün değildir. 36 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s Ele verir talkını, kendisi yutar salkımı deyişine nazire. 13

14 Bir kere, bakanlar kurulunu oluşturan bakanlardan her biri, belli bir kamu hizmeti örgütünün, yani bakanlığın başı konumundadır. İşte merkezi idare tarafından yürütülen ve milli kamu hizmetleri olarak adlandırılan bu hizmetler bakanlıklar biçiminde teşkilatlandırılmıştır. Anayasanın Bakanlar Kurulu ile idare arasında yaptığı ayrım önemini yitirmektedir. Yani Bakanlar Kurulu, aslında belli kamu hizmetlerinin ve bu hizmetleri yürütmek üzere oluşturulmuş bulunan örgütlerin en yüksek amirlerinden oluşmaktadır. GÜNDAY Metin, İdare Hukuku, 2.Baskı, Ankara 1997, s.7: Yürütme organını oluşturan Bakanlar Kurulu ve Cumhurbaşkanlığı makamının siyasal niteliği ağır basmakla beraber, bunları İdareden tamamen ayrı düşünmek de mümkün değildir. Bir defa Bakanlar Kurulunu İdareden tamamen ayrı düşünmek mümkün değildir. Şöyle ki; Bakanlar kurulunu oluşturan bakanlardan her biri, devletin idare teşkilatı içinde belli bir veya grup idari hizmeti gören münferit bakanlıkların en yüksek amiri durumundadır. Gerçekten devlet toplumsal gereksinimleri karşılayacak bazı önemli hizmetleri kendisi üstlenmiş ve bu hizmetleri merkezi idare (Ay, md.126) denilen bir teşkilat aracılığı ile yürütmeye başlamıştır. İşte merkezi (genel) idare tarafından yürütülen ve milli kamu hizmetleri olarak da adlandırılan bu hizmetler bakanlık biçiminde örgütlenmiştir. Anayasanın Bakanlar Kurulu ile idare arasında yaptığı ayrım bu noktada önemini yitirmektedir. Yani Bakanlar Kurulu, aslında belli kamu hizmetlerinin ve bu hizmetleri yürütmek üzere oluşturulmuş bulunan örgütlerin en yüksek amirlerinden oluşmaktadır. Sonuçlar: Yukarıdaki kutu içinde yer alan her iki metni karşılaştırdığımızda aşağıdaki sonuçların ortaya çıktığını gözlemleyebiliriz. 1) Gözler in eserinde bu kısım için ne Günday ın eserine ne de başka bir esere atıf yapılmaktadır. Kaynak gösterilmediğine göre, fikrin ve cümlelerin kendisine ait olduğunu beyan etmiş demektir. 2) İki metnin birbiriyle çok benzer veya aynı olduğu aşikârdır. Gözler in eserindeki bu paragrafların, Günday ın eserinden alındığı açıkça anlaşılmaktadır. Aksi halde bu kadar benzerliğin ya da aynılığın olması izah edilemez. Farklılıklar da çok az, bazı kelimelerin eşdeğerinin kullanmaktan ibarettir. Örneğin Günday ın eserindeki bir defa kelimesi, Gözler in eserinde bir kere şekline dönüşmüştür. Aslında burada bir aynen alıntı bulunmaktadır. Aynen alıntı değil deniyorsa mealen alıntı olduğu kesinlikle inkâr edilemez. 3) a) Yukarıdaki örnekte, Günday ın eserinden tam 5 paragraf alıntı yapılmaktadır. Hiç atıf yapılmadığından zaten ortada açık ve net usulsüz alıntı veya intihal olduğu görülmektedir. b) Yukarıda da işaret edildiği gibi Gözler e göre alıntı bazı cümle ve fıkralarının bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır 41. Oysa gözler tam beş (5) paragrafı peş peşe alıntılamaktadır. Yine Gözler e göre Bazı cümle ve fıkraları aşan alıntı, kaynak gösterilerek 41 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

15 dahi yapılamaz 42. Yani Gözler bu paragrafların her birinde kaynak göstermiş olsaydı bile yine hukuka aykırı iktibas (intihal) yapmış olacaktı. c) Beş paragrafı alıntı yapıldığı halde, hiç atıf yapılmadığı için; son paragrafta atıf yapılsaydı, atıf yapılmayan önceki paragraflar bakımından; yine her paragrafta atıf yapılsaydı, alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olması kuralı ihlal edildiği için, Gözler e göre FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma durumu çıkar 43. ÖRNEK 2 Önce Gözler in kitabının ilgili kısmını okuyalım: GÖZLER Kemal, İdare Hukuku Ders Notları, Bursa 1999, s.11: Yargı fonksiyonu, hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan bir devlet fonksiyonudur. Bu anlamda yargı fonksiyonunun yerine getirilebilmesi için ortada hukuk düzeninin ihlal edildiği yolunda bir iddia, bu iddia üzerine bunun gerçek olup olmadığının tespiti ve hukuk düzeninin gerçekten çiğnendiğinin tespit edilmesinden sonra da, hukuk düzenini yeniden tesis etmek için müeyyide uygulanması gerekir. Yani yargı fonksiyonu üç aşamalı (iddia, tespit ve müeyyide) bir işlemle gerçekleşir. Ancak maddi kriter her zaman yargı fonksiyonunu idari fonksiyondan ayırt etmeye yetmez. Çünkü idare organları zaman zaman da hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan faaliyetlerde bulunur. Örneğin fakülte idaresinin öğrenciye verdiği disiplin cezasını ele alalım: Dolayısıyla idare de disiplin cezası verirken maddi anlamda bir yargı faaliyetinde bulunmaktadır Sadece maddi kritere bakarak idarenin de yargı faaliyetinde bulunduğunu iddia edebiliriz Ancak bu iddia yanlıştır. Çünkü anayasanın 9 uncu maddesine göre yargı yetkisi GÜNDAY Metin, İdare Hukuku, 2.Baskı, Ankara 1997, s.10-11: Yargı, hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan bir devlet fonksiyonudur. Bu anlamda yargı fonksiyonunun yerine getirilebilmesi için ortada hukuk düzeninin ihlal edildiği yolunda bir iddia, bu iddia üzerine bunun gerçek olup olmadığının tespiti ve hukuk düzeninin gerçekten ihlal edildiğinin tespit edilmesinden sonra da, hukuk düzenini yeniden tesis etmek için müeyyide (yaptırım) uygulanması gerekir. Yargı fonksiyonu ve bu fonksiyonu yerine getiren yargı işlemi, bu anlamda bu üç aşamadan geçerek gerçekleşir. Ancak hemen belirtelim ki, maddi ölçüt her zaman yargı fonksiyonunu idari fonksiyondan ayırt etmeye yetmez. Çünkü idare organları da hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan faaliyetlerde bulunur. Örneğin idarenin bir memura verdiği disiplin cezasını ele alalım: Dolayısıyla idare de disiplin cezası verirken maddi anlamda bir yargı faaliyetinde bulunmaktadır. Salt maddi ölçütü kullandığımızda, idarenin de hukuki uyuşmazlıkları ya da hukuka aykırılık iddialarını çözerken ve karara bağlarken yargı faaliyetinde bulunduğunu söyleyebiliriz Bu soruya olumlu yanıt vermek mümkün değildir. Çünkü anayasanın 9 uncu maddesine göre yargı yetkisi 42 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

16 Sonuçlar: Yukarıdaki kutu içinde yer alan her iki metni karşılaştırdığımızda aşağıdaki sonuçların ortaya çıktığını gözlemleyebiliriz. 1) Gözler in eserinde bu kısım için ne Günday ın eserine ne de başka bir esere atıf yapılmaktadır. Kaynak gösterilmediğine göre, fikrin ve cümlelerin kendisine ait olduğunu beyan etmiş demektir. 2) İki metnin birbiriyle çok benzer veya aynı olduğu aşikârdır. Gözler in eserindeki bu paragrafların, Günday ın eserinden alındığı açıkça anlaşılmaktadır. Aksi halde bu kadar benzerliğin ya da aynılığın olması izah edilemez. Farklılıklar da çok az, bazı kelimelerin eşdeğerinin kullanılmasından ibarettir. Örneğin Günday ın eserindeki salt kelimesi, Gözler in eserinde sadece şekline dönüşmüştür. Örnekler de aynıdır. Günday ın eserindeki Örneğin idarenin bir memura verdiği disiplin cezasını ele alalım cümlesi, Gözler in eserinde Örneğin fakülte idaresinin öğrenciye verdiği disiplin cezasını ele alalım şekline bürünmüştür. Hem örnekte, hem üslupta hem de kelimelerde bu kadar benzerlik rastlantı ile açıklanamaz herhalde. Kaldık ki, aşağıda yer verdiğimiz 200 e yakın örneğin tamamında durum bu şekildedir. Aslında burada bir aynen alıntı bulunmaktadır. Aynen alıntı değil deniyorsa mealen alıntı olduğu kesinlikle inkâr edilemez. 3) a) Yukarıdaki örnekte, Günday ın eserinden tam 5 paragraf alıntı yapılmaktadır. Hiç atıf yapılmadığından zaten ortada açık ve net usulsüz alıntı veya intihal olduğu görülmektedir. b) Yukarıda da işaret edildiği gibi Gözler e göre alıntı bazı cümle ve fıkralarının bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır 44. Oysa gözler tam beş (5) paragrafı peş peşe alıntılamaktadır. Yine Gözler e göre Bazı cümle ve fıkraları aşan alıntı, kaynak gösterilerek dahi yapılamaz 45. Yani Gözler bu paragrafların her birinde kaynak göstermiş olsaydı bile yine hukuka aykırı iktibas (intihal) yapmış olacaktı. c) Beş paragrafı alıntı yapıldığı halde, hiç atıf yapılmadığı için; son paragrafta atıf yapılsaydı, atıf yapılmayan önceki paragraflar bakımından; yine her paragrafta atıf yapılsaydı, alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olması kuralı ihlal edildiği için, Gözler e göre FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma durumu çıkar 46. Sonuç olarak Gözler, alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olmalıdır başlığı altında ortaya koyduğu kuralların hiç birine uymamakta, yani FSEK 35.maddede belirtilen iktibas kurallarını ihlal etmekte (usulsüz alıntı yapmakta); yine kendisinin belirttiği gibi FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma suçunu işlemektedir. 2- İçeriği Aydınlatmak Amacını Aşan Alıntı Hukuka Aykırıdır Yeni bir eser oluştururken, daha önceki eserlerden usulüne uygun şekilde yararlanmak hukuken caiz ise de, yapılan alıntının maksadın haklı göstereceği oran dâhilinde, münderecatı 44 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

17 açıklamak amacıyla yapılması gerektiği FSEK 31. maddede ifade edilmektedir. Kanunun bu hükmünün ne anlama geldiğini Kemal Gözler şöyle açıklamaktadır: İktibas (alıntı), bir kitap yazma yöntemi değildir. İktibas (alıntı) serbestisi, özgün düşünceleri olmayan yazarlara kitap yazma imkânı tanımak için tanınmış bir serbestlik de değildir. İktibasın amacı, FSEK, m.31/1, b.3 e göre münderacatı, yani içeriği aydınlatmak tır. Haliyle burada söz konusu içeriği, alıntı yapan yazarın kendisinin oluşturması gerekir. Kendi oluşturduğu içeriği aydınlatmak demek, kendi oluşturduğu görüşleri temellendirmek, desteklemek, kendi oluşturduğu görüşlere örnek vermek için alıntı yapılması demektir 47. Görüldüğü gibi Gözler, gayet açık, net bir şekilde kanun hükmünden ne anlaşılması gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu açıklamaları yapan bir kişinin, eserlerinde bu hususa titizlikle uyması beklenir. Hatta başkaları hakkında bu kuralı ihlal ettikleri yönünde ithamlarda bulunuyorsa, iktibas kurallarına uyma konusunda daha da hassas davranması gerekir. Şimdi Gözler in eserinden bir örnek sunalım. Usulsüz alıntı ile mücadele bayrağı açan Gözler in, kendisi iktibas kurallarına ne kadar uymaktadır görelim. ÖRNEK Önce Gözler in kitabının ilgili kısmını okuyalım: GÖZLER Kemal, İdare Hukuku Ders Notları, Bursa 1999, s.11: Yargı fonksiyonu, hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan bir devlet fonksiyonudur. Bu anlamda yargı fonksiyonunun yerine getirilebilmesi için ortada hukuk düzeninin ihlal edildiği yolunda bir iddia, bu iddia üzerine bunun gerçek olup olmadığının tespiti ve hukuk düzeninin gerçekten çiğnendiğinin tespit edilmesinden sonra da, hukuk düzenini yeniden tesis etmek için müeyyide uygulanması gerekir. Yani yargı fonksiyonu üç aşamalı (iddia, tespit ve müeyyide) bir işlemle gerçekleşir. Ancak maddi kriter her zaman yargı fonksiyonunu idari fonksiyondan ayırt etmeye yetmez. Çünkü idare organları zaman zaman da hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan faaliyetlerde bulunur. Örneğin fakülte idaresinin öğrenciye verdiği disiplin cezasını ele alalım: Dolayısıyla idare de disiplin cezası verirken maddi anlamda bir yargı faaliyetinde bulunmaktadır Sadece maddi kritere bakarak idarenin de yargı faaliyetinde bulunduğunu iddia edebiliriz. Ancak bu iddia yanlıştır. Çünkü anayasanın 9 uncu maddesine göre yargı yetkisi GÜNDAY Metin, İdare Hukuku, 2.Baskı, Ankara 1997, s.10-11: Yargı, hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan bir devlet fonksiyonudur. Bu anlamda yargı fonksiyonunun yerine getirilebilmesi için ortada hukuk düzeninin ihlal edildiği yolunda bir iddia, bu iddia üzerine bunun gerçek olup olmadığının tespiti ve hukuk düzeninin gerçekten ihlal edildiğinin tespit edilmesinden sonra da, hukuk düzenini yeniden tesis etmek için müeyyide (yaptırım) uygulanması gerekir. Yargı fonksiyonu ve bu fonksiyonu yerine getiren yargı işlemi, bu anlamda bu üç aşamadan geçerek gerçekleşir. 47 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

18 Ancak hemen belirtelim ki, maddi ölçüt her zaman yargı fonksiyonunu idari fonksiyondan ayırt etmeye yetmez. Çünkü idare organları da hukuki uyuşmazlıkları ve hukuka aykırılık iddialarını çözümleyen ve karara bağlayan faaliyetlerde bulunur. Örneğin idarenin bir memura verdiği disiplin cezasını ele alalım: Dolayısıyla idare de disiplin cezası verirken maddi anlamda bir yargı faaliyetinde bulunmaktadır. Salt maddi ölçütü kullandığımızda, idarenin de hukuki uyuşmazlıkları ya da hukuka aykırılık iddialarını çözerken ve karara bağlarken yargı faaliyetinde bulunduğunu söyleyebiliriz. Bu soruya olumlu yanıt vermek mümkün değildir. Çünkü anayasanın 9 uncu maddesine göre yargı yetkisi Sonuçlar: Yukarıdaki kutu içinde yer alan her iki metni karşılaştırdığımızda aşağıdaki sonuçların ortaya çıktığını gözlemleyebiliriz. 1) Gözler in eserinde bu kısım için ne Günday ın eserine ne de başka bir esere atıf yapılmaktadır. Bir konuda başka eserlere atıf yapılmıyorsa, bu fikir bana aittir, ilk önce ben bunu ifade ettim, bu cümleler bana aittir denilmiş olmaktadır. 2) İki metnin birbiriyle çok benzer veya aynı olduğu aşikârdır. Gözler in eserindeki bu paragrafların, Günday ın eserinden alındığı açıkça anlaşılmaktadır. Aksi halde bu kadar benzerliğin ya da aynılığın olması izah edilemez. Farklılıklar da çok az, bazı kelimelerin eşdeğerinin kullanmaktan ibaret. Örneğin Günday ın eserindeki yargı kelimesi, Gözler in eserinde yargı fonksiyonu şekline dönüşmüş. Günday ın eserindeki salt kelimesi, Gözler in eserinde sadece şekline dönüşmüş. Örnekler de aynı. Günday ın eserindeki Örneğin idarenin bir memura verdiği disiplin cezasını ele alalım cümlesi, Gözler in eserinde Örneğin fakülte idaresinin öğrenciye verdiği disiplin cezasını ele alalım şekline bürünmüş. Hem örnekte, hem üslupta hem de kelimelerde bu kadar benzerlik rastlantı ile açıklanamaz herhalde. Kaldık ki, aşağıda yer verdiğimiz 200 e yakın örneğin tamamında durum bu şekildedir. Aslında burada bir aynen alıntı bulunmaktadır. Aynen alıntı değil deniyorsa mealen alıntı olduğu kesinlikle inkâr edilemez. 3) a) Yukarıdaki örnekte, Günday ın eserinden tam 5 paragraf alıntı yapılmaktadır. Hiç atıf yapılmadığından zaten ortada açık ve net usulsüz alıntı veya intihal olduğu görülmektedir. b) Yukarıda açıkladığı iktibasın amacının münderacatı, yani içeriği aydınlatmak la sınırlı olması kuralına da aykırı davranmaktadır. Bu örnekte yer alan paragraflarda, hangi içerik Gözler tarafından oluşturulmuş ve Günday ın eserine bu içeriği temellendirmek için başvurulmuştur? ( Not: Zaten Günday ın eserine hiç atıf yapılmamaktadır) Paragrafı okuduğumuzda, içeriğin ve fikrin Günday tarafından oluşturulduğu, fikrin açıklanması için örneğin de Günday tarafından verildiği; Gözler in ufak kelime değişiklikleri dışında hiçbir katkı sağlamadığı görülmektedir. Kısaca Gözler, yukarıda ortaya koyduğu kuralı kendisi açıkça ihlal etmektedir. Açıkça usulsüz alıntı yapmaktadır. c) Yukarıda da işaret edildiği gibi Gözler e göre alıntı bazı cümle ve fıkralarının bir başka esere alınmasıyla sınırlı olmalıdır 48. Oysa gözler tam beş (5) paragrafı peş peşe 48 GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

19 alıntılamaktadır. Yine Gözler e göre Bazı cümle ve fıkraları aşan alıntı, kaynak gösterilerek dahi yapılamaz 49. Yani Gözler bu paragrafların her birinde kaynak göstermiş olsaydı bile yine hukuka aykırı iktibas (intihal) yapmış olacaktı. d) Beş paragraf alıntı yapıldığı halde, hiç atıf yapılmadığı için; son paragrafta atıf yapılsaydı, atıf yapılmayan önceki paragraflar bakımından; yine her paragrafta atıf yapılsaydı, alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olması kuralı ihlal edildiği için; her paragrafta alıntı yapılmış olsaydı bile, alıntıların münderecatı aydınlatmak maksadını aştığı için, Gözler e göre FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma durumu çıkar 50. Sonuç olarak Gözler, alıntının bazı cümle ve fıkralarla sınırlı olmalıdır başlığı altında ortaya koyduğu kuralların hiç birine uymamakta yani FSEK 35.maddede belirtilen iktibas kurallarını ihlal etmekte (usulsüz alıntı yapmakta); yine kendisinin belirttiği gibi FSEK, m.71/1, b.3 te hükme bağlanan kaynak göstermeksizin iktibasta bulunma suçunu işlemektedir. 3- Aynen Alıntının Usulü Başka bir eserden iktibas yapılırken, temelde iki şekilde hareket edilmektedir. Bunlardan birincisi, eserdeki cümle ya da paragrafların aynen (hiçbir değişiklik yapılmadan) alıntılanmasıdır. İkincisi ise, alıntı yapılan eserdeki fikir alınır, ancak bu fikir alıntı yapan yazarın kendi kelime ve cümleleri ile ifade edilir. Bunlardan birincisine aynen alıntı, ikincisine de mealen alıntı denilmektedir. Aslında aynen alıntı veya mealen alıntı, akademik camiada bilinen bir husustur. Özellikle akademik camiaya intisap eden kişilere, daha başlangıçta bu kurallar öğretilmektedir. Ancak biz yine de kısaca Gözler e kulak verelim, arkasından da kendisi bu kurala uymakta mıdır sorusuna cevap arayalım. Aynen alıntı, bir eserdeki cümlelerin, kelimesi kelimesine, noktası virgülüne bir başka esere alınması demektir. Yerleşik bilimsel yazma kurallarına göre, aynen alıntıların tırnak içinde verilmesi veya italikle dizilmesi veya üç satırdan uzun olması durumunda alıntılanan satırların girintili paragraf olarak verilmesi gerekir 51. Aynen alıntının tırnak içinde verilmesi çok önemli bir kuraldır. Konu hakkında bilgisi sınırlı kişiler, bunun önemsiz bir biçim kuralı olduğunu sanabilirler. Önemli olanın alıntının tırnak içine alınıp alınmaması değil, sonunda kaynağının gösterilmiş olması olduğunu düşünebilirler. Alıntının kaynağının gösterilmesi çok önemlidir; ama yeterli değildir. Ortada aynen alıntı var ise, alıntının tırnak içine alınıp, italikle veya girintili paragraf olarak da verilmesi gerekir 52. Aynen alıntıların kaynağının gösterilmesi zorunluluğu haliyle en basit, en iptidaî atıf kuralıdır GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s GÖZLER Kemal, Örnekleriyle Usulsüz Alıntı Sorunu, Bursa 2013, s

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu

16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu www.mevzuattakip.com.tr 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu 16 Nisan 2017 Anayasa Değişikliği Karşısında Mahalli İdareler Seçimlerinin Durumu Halil Memiş Giriş

Detaylı

Kemal Gözler TÜRK ANAYASA HUKUKU PRATĐK ÇALIŞMALARI EKĐN BASIM YAYIN DAĞITIM

Kemal Gözler TÜRK ANAYASA HUKUKU PRATĐK ÇALIŞMALARI EKĐN BASIM YAYIN DAĞITIM Kemal Gözler TÜRK ANAYASA HUKUKU PRATĐK ÇALIŞMALARI EKĐN BASIM YAYIN DAĞITIM Ekin Basım Yayın Dağıtım, ISBN: 978-605-4301-31-7 2010. Her hakkı mahfuzdur. Birinci Baskı: Eylül 2010 Dizgi ve Sayfa Düzeni:

Detaylı

İdari Yargının Geleceği

İdari Yargının Geleceği İdari Yargının Geleceği Av. Zühal SİRKECİOĞLU DÖNMEZ* * Ankara Barosu. İdari Yargının Geleceği / SİRKECİOĞLU DÖNMEZ Ülkemiz Hukuk Fakültelerinde iki Ana Bilim dalı vardır: Özel Hukuk ve Kamu Hukuku. Özel

Detaylı

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI. HAKKINDA KANUN ileti5176 KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 Kanun Numarası : 5176 Kabul Tarihi : 25/5/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 8/6/2004 Sayı :25486

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? İdare nedir? Organik anlamda idare-fonksiyonel Anlamda İdare Hukuk devleti İdare teşkilatı İdari davalar İDARE HUKUKU Devletin 3 fonksiyonu vardır:

Detaylı

Kemal Gözler ANAYASA HUKUKUNUN GENEL TEORĐSĐ CĐLT I

Kemal Gözler ANAYASA HUKUKUNUN GENEL TEORĐSĐ CĐLT I Kemal Gözler ANAYASA HUKUKUNUN GENEL TEORĐSĐ CĐLT I Ekin Basım Yayın Dağıtım ISBN Takım: 978-605-5431-26-6 ISBN Birinci Cilt: 978-605-5431-27-3 2011. Her hakkı mahfuzdur. Birinci Baskı: Haziran 2011 Dizgi

Detaylı

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176

KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 8831 KAMU GÖREVLİLERİ ETİK KURULU KURULMASI VE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN ileti5176 Kanun Numarası : 5176 Kabul Tarihi : 25/5/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 8/6/2004 Sayı

Detaylı

TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ

TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ İdarenin Bütünlüğü İlkesi : Hiyerarşi Ünite 11 Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi / Yerel Yönetimler TÜRK KAMU YÖNETİM SİSTEMİ Dr. Hande ÜNSAL 1 Ünite 11 İDARENİN BÜTÜNLÜĞÜ İLKESİ HİYERARŞİ Dr. Hande ÜNSAL

Detaylı

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI

CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI CUMHURBAŞKANLIĞI KARARNAMESİ, KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMESİ, YÖNETMELİK ve KARARI (Kavramlara Dair Bir Bilgilendirme) Akın Gencer ŞENTÜRK, Avukat İzmir, 16.11.2018 Anayasamız, Yürütme yetkisi ve görevi, Cumhurbaşkanı

Detaylı

24 Aralık 2007 PAZARTESİ. Sayı : MAHKEMESİ KARARI. Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İTİRAZIN KONUSU :

24 Aralık 2007 PAZARTESİ. Sayı : MAHKEMESİ KARARI. Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İTİRAZIN KONUSU : 24 Aralık 2007 PAZARTESİ Resmî Gazete Sayı : 26736 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Anayasa Mahkemesi Başkanlığından: Esas Sayısı Karar Sayısı Karar Günü İTİRAZ YOLUNA BAŞVURAN : İTİRAZIN KONUSU : 1 / 13 I - OLAY

Detaylı

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü)

T.C. SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI Tüketicinin ve Rekabetin Korunması Genel Müdürlüğü GENELGE NO: 2007/02....VALİLİĞİNE (Sanayi ve Ticaret İl Müdürlüğü) IV- KREDİ KARTI ÜYELİK ÜCRETİ İLE İLGİLİ GENELGELER 1. GENELGE NO: 2007/02 Tüketicinin ve Rekabetin Korunması lüğü GENELGE NO: 2007/02...VALİLİĞİNE Tüketiciler tarafından Bakanlığımıza ve Tüketici Sorunları

Detaylı

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU

tarih ve 06 sayılı Akademik Kurul tutanağının I nolu ekidir. İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL BİLGİ ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ TEZ YAZIM KILAVUZU İSTANBUL 2017 1 GİRİŞ İstanbul Bilgi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü ne teslim edilecek Yüksek Lisans ve Doktora tezleri

Detaylı

(28/01/ 2003 tarihli ve 25007 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan :

(28/01/ 2003 tarihli ve 25007 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan : (28/01/ 2003 tarihli ve 25007 sayılı Resmi Gazete de yayımlanmıştır.) Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan : Elektrik Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI GENEL OLARAK Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 148. maddesinde yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır. 23 Eylül 2012

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/120 Ref: 4/120

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/120 Ref: 4/120 SİRKÜLER İstanbul, 24.07.2017 Sayı: 2017/120 Ref: 4/120 Konu: KANUNİ SÜRESİNDEN SONRA İHTİRAZİ KAYITLA BEYANNAME VERİLİP VERİLEMEYECEĞİ TARTIŞMASI ÜZERİNE BİR ANAYASA MAHKEMESİ KARARI İstanbul 9. Vergi

Detaylı

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Doğal Gaz Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki Dayanak ve Tanımlar Amaç Madde 1 Bu

Detaylı

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI

BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM İDARE HUKUKUNUN TEMEL KAVRAMLARI Birinci Bölüm: İdare Hukukunun Tanımı I. İdare... 3 II. İdari Fonksiyon... 4 A. Toplumun Genel ve Sürekli İhtiyaçlarının Karşılanmasına Yönelik

Detaylı

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 -

DEVLET MEMURLARININ TEDAVİ YARDIMINA İLİŞKİN ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Cuma, 03 Nisan :58 - 3 Nisan 2009 CUMA Resmî Gazete Sayı : 27189 ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Esas Sayısı : 2005/152 Karar Sayısı : 2009/14 Karar Günü : 29.1.2009 İTİRAZ YOLUNA BAŞVURANLAR 1- Danıştay Beşinci Dairesi Esas Sayısı:

Detaylı

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T

T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU E. 2011/76 K. 2014/1397 T. 31.3.2014 AVUKATIN BAŞKA BİR AVUKATA KARŞI ASİL YA DA VEKİL SIFATIYLA TAKİP EDECEĞİ DAVA ( Barosuna Bir Yazı İle Bildirmemesi/Türkiye

Detaylı

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U

KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U KAMU PERSONEL HUKUKU KISA ÖZET HUK303U 2 Sayfa 2 1.Ünite Temel Kavramlar ve Anayasal İlkeler KAMU GÖREVLİLERİ Türkiye de Kamu Görevlilerinin Soyağacı Kamu Görevlileri Kamu i Seçilmişler Yükümlüler Gönüllüler

Detaylı

İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE

İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE İçindekiler Önsöz 5 Kısaltmalar 19 Giriş 21 Birinci Bölüm İDARÎ YARGININ GELİŞİMİ VE TÜRK YARGI TEŞKİLATININ GENEL GÖRÜNÜMÜ I. YARGISAL DENETİMİNDE SİSTEMLER VE İDARİ YARGININ GELİŞİMİ 23 A. İdarenin Yargısal

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2019/078 Ref: 4/078

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2019/078 Ref: 4/078 SİRKÜLER İstanbul, 09.04.2019 Sayı: 2019/078 Ref: 4/078 Konu: DÜZELTME BEYANNAMELERİNİN İHTİRAZİ KAYITLA VERİLEBİLECEĞİNE DAİR ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Vergi dairesinin, taşımacılık işi ile iştigal eden

Detaylı

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI

TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI TİCARÎ SIR, BANKA SIRRI VE MÜŞTERİ SIRRI HAKKINDA KANUN TASARISI Amaç ve kapsam MADDE 1- (1) Bu Kanunun amacı; kamu kurum ve kuruluşları ile iktisadî, ticarî ve malî sektörlerde üretim, tüketim ve hizmet

Detaylı

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Milli Eğitim Bakanlığı - ANKARA Vekili :

Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Milli Eğitim Bakanlığı - ANKARA Vekili : Temyiz İsteminde Bulunan (Davalı): Milli Eğitim Bakanlığı - ANKARA Vekili : Karşı Taraf : İsteğin Özeti :Elazığ 1. İdare Mahkemesi'nce verilen 13.10.2014 günlü, E:2014/863, K:2014/1174 sayılı kararın,

Detaylı

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır Doç. Dr. Tuğrul KATOĞLU* * Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş

Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş Yrd. Doç. Dr. Hüseyin Odabaş Bütün araştırmalar kendilerinden önce yapılan araştırmalara, bir başka deyişle, var olan bilgi birikimine dayanırlar. Bir araştırmaya başlarken yapılacak ilk iş, daha önce

Detaylı

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA Davanın Konusu : Uyuşmazlık, davacının 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere

Detaylı

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2014/3745 Karar No : 2014/3772 ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti Özeti :

Detaylı

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN

TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK ARŞ. GÖR. DR. PELİN TAŞKIN TEMEL HUKUK BU DERSTE NELER ÖĞRENECEĞİZ? Yargı nedir? Türk hukukunda yargının bölümleri Anayasa Yargısı İdari Yargı Adli Yargı TEMEL HUKUK YARGI Yargı, devletin hukuk

Detaylı

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu:

I sayılı İdarî Yargılama Usûlü Kanunun başvuru konusu kuralının Anayasaya aykırılığı sorunu: Davacı şirket tarafından defter ve belgeler ile aylık ücret bordrolarının kanuna uygun düzenlenmediğinden bahisle 5510 sayılı Kanunun 102/l-e-4ve 5. maddelerine istinaden şirket adına kesilen toplam 3.064,50

Detaylı

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI)

İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) SORULAR İDARİ YARGI DERSİ (VİZE SINAVI) 1- İdarenin denetim yollarından biri olarak, idari yargının gerekliliğini tartışınız (10 p). 2- Dünyadaki idari yargı sistemlerini karşılaştırarak, Türkiye nin mensup

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi KANUN (YASA) Kanun Geniş anlamda Dar/Gerçek anlamda Kanun, hukuk kaynaklarından sadece birisidir.

Detaylı

: Büro Çalışanları Hak Sendikası (Büro Hak-Sen) GMK Bulvarı 40/2 Kat 2 Maltepe / ANKARA

: Büro Çalışanları Hak Sendikası (Büro Hak-Sen) GMK Bulvarı 40/2 Kat 2 Maltepe / ANKARA T.C. Devlet Personel Başkanlığı 01.11.2017 Başvuruda Bulunan Başvuru Konusu : Büro Çalışanları Hak Sendikası (Büro Hak-Sen) GMK Bulvarı 40/2 Kat 2 Maltepe / ANKARA : T.C. Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen

Detaylı

GENEL OLARAK DEVLET TEŞKİLATI SORULARI

GENEL OLARAK DEVLET TEŞKİLATI SORULARI 1.... ilkesi, Devlet organları arasında üstünlük sıralaması anlamına gelmez. Belli devlet yetki ve görevlerinin kullanılmasından ibaret olup bununla sınırlı medeni bir iş bölümü ve işbirliği olduğunu anlatır.

Detaylı

Sayı : [02] /556/ /01/2013

Sayı : [02] /556/ /01/2013 T.C. ADALET BAKANLIĞI Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Sayı : 49453461-045.02[02]-504-2013/556/2392 29/01/2013 Konu : Yakalanan araçların teslimi... CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA 1 / 5 İlgi : 04/01/2013 tarihli

Detaylı

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır.

1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır. Esas Sayısı : 2015/109 Karar Sayısı : 2016/28 1982 Anayasası nın Cumhuriyetin Nitelikleri başlıklı 2. maddesinde, Türkiye Cumhuriyeti nin bir hukuk devleti olduğu kurala bağlanmıştır. Anayasa nın 2. maddesinde

Detaylı

Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA

Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ. Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA Yrd. Doç. Dr. Ali DEMİRBAŞ Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu nda ESER SAHİBİNİN MALİ HAKLARINA TECAVÜZ HALİNDE HAK SAHİBİNE SAĞLANAN HUKUKİ KORUMA İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...

Detaylı

Barış için Akademisyenler: YÖK Yüksek Disiplin Kurulu Danıştay 8. Daire Kararı ile Yetkisiz Kalmıştır. ve Kerem Altıparmak & Yaman

Barış için Akademisyenler: YÖK Yüksek Disiplin Kurulu Danıştay 8. Daire Kararı ile Yetkisiz Kalmıştır. ve Kerem Altıparmak & Yaman Barış için Akademisyenler: YÖK Yüksek Disiplin Kurulu Danıştay 8. Daire Kararı ile Yetkisiz Kalmıştır Kerem Altıparmak & Yaman Akdeniz http://cyber-rights.org.tr/docs/disiplin_gorus_3_kaya.pdf 08 Temmuz

Detaylı

BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa SAVUNMAM

BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa SAVUNMAM BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA Bursa Soruşturma No: 2013-82126 SAVUNMA YAPAN (ŞÜPHELİ): Kemal GÖZLER, (TC ). Nilüfer- BURSA ŞİKAYETÇİ: Haşim KILIÇ, Anayasa Mahkemesi Başkanı, Ankara. VEKİLİ: Av.,, Kızılay,

Detaylı

REKABET FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA

REKABET FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA 7REKABET REKABET REKABET FORUMU FORUMU HUKUK EKONOMİ-POLİTİKA Nisan 2017, Sayı: 110 Rekabet Derneği, 20 Mayıs 2004 tarihinde kurulmuş bir sivil toplum örgütüdür. Derneğin amacı Türkiye de rekabet ortamının

Detaylı

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir.

Kanun, üniversitelerin ülke sathına dengeli bir biçimde yayılmasını gözetir. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASI T.C ANAYASASI'NIN İLGİLİ HÜKÜMLERİ (*) Kanun No.: 2709 Kabul Tarihi: 7.11.1982 Yükseköğretim kurumları ve üst kuruluşları 1. Yükseköğretim kurumları MADDE 130- Çağdaş eğitim-öğretim

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

İÇİNDEKİLER GİRİŞ KONUYLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR.1) KONUNUN TAKDİMİ, ÖNEMİ

İÇİNDEKİLER GİRİŞ KONUYLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR.1) KONUNUN TAKDİMİ, ÖNEMİ I İÇİNDEKİLER GİRİŞ KONUYLA İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR.1) KONUNUN TAKDİMİ, ÖNEMİ ve SINIRLANDIRILMASI...1 I- Konunun Takdimi ve Önemi...1 Konunun Sınırlandırılması...2.2) ZİLYETLİĞİN İDARİ YOLDAN KORUNMASININ

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI SONRASINDA SGK İDARİ PARA CEZALARINDA PEŞİN ÖDEME İNDİRİMİNİN UYGULANMASI

ANAYASA MAHKEMESİ KARARI SONRASINDA SGK İDARİ PARA CEZALARINDA PEŞİN ÖDEME İNDİRİMİNİN UYGULANMASI ANAYASA MAHKEMESİ KARARI SONRASINDA SGK İDARİ PARA CEZALARINDA PEŞİN ÖDEME İNDİRİMİNİN UYGULANMASI Bünyamin ESEN 27* * I- GİRİŞ Ülkemiz sosyal güvenlik sisteminde sosyal güvenlik ile ilgili her türlü hak

Detaylı

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) 9947 MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) Kanun Numarası : 5544 Kabul Tarihi : 21/9/2006 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 7/10/2006 Sayı : 26312 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

Bilimsel İletişimde Etik

Bilimsel İletişimde Etik Bilimsel İletişimde Etik Umut Al umutal@hacettepe.edu.tr - 1 Etik: Tanım Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü (Güncel Türkçe Sözlük 2012) Ahlaki,

Detaylı

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire

T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire T.C. D A N I Ş T A Y Yedinci Daire Esas No : 2012/4237 Karar No : 2012/7610 Anahtar Kelimeler: Serbest Dolaşıma Giriş Beyannamesi, Yatırım Teşvik Belgesi, Muafiyet Özeti: Yatırım teşvik mevzuatı koşullarına

Detaylı

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1)

MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) 9947 MESLEKÎ YETERLİLİK KURUMU İLE İLGİLİ BAZI DÜZENLEMELER HAKKINDA KANUN (1) Kanun Numarası : 5544 Kabul Tarihi : 21/9/2006 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 7/10/2006 Sayı : 26312 Yayımlandığı Düstur

Detaylı

Kabul Tarihi : 22.6.2004

Kabul Tarihi : 22.6.2004 RESMİ GAZETEDE 26.06.2004 TARİH VE 25504 SAYI İLE YAYIMLANARAK YÜRÜRLÜĞE GİRMİŞTİR. BAZI KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN Kanun 5194 No. Kabul Tarihi : 22.6.2004 MADDE 1.

Detaylı

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK

DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK DEVLET MEMURLARININ ŞİKAYET VE MÜRACAATLARI HAKKINDA YÖNETMELİK Bakanlar Kurulu Karar Tarihi - No : 28/11/1982-8/5743 Dayandığı Kanun Tarihi - No : 14/07/1965-657 Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi - No

Detaylı

Elektrik Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik

Elektrik Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Enerji Piyasası Düzenleme Kurumundan : Elektrik Piyasasında Yapılacak Denetimler ile Ön Araştırma ve Soruşturmalarda Takip Edilecek Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Hukuki

Detaylı

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004

Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004 Bazı Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Kanun No. 5194 Kabul Tarihi : 22.6.2004 MADDE 1. 24.6.1995 tarihli ve 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında Kanun Hükmünde

Detaylı

T.C. ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı DAĞITIM YERLERİNE

T.C. ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanlığı DAĞITIM YERLERİNE Sayı : 97342770-934.99-E.1758100 08.08.2016 Konu : Personel Çalıştırılması DAĞITIM YERLERİNE Orman Mühendisleri Odası Başkanlığınca bazı Bölge Müdürlüklerimizde 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu, 4735 sayılı

Detaylı

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi

M. Gözde ATASAYAN. Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi M. Gözde ATASAYAN Kamu Hizmetlerinin Süreklilik ve Düzenlilik İlkesi İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 A. «KAMU HİZMETİ» KAVRAMI...1 1. Kamu Hizmetinin Klasik Tanımı...1

Detaylı

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri

Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO. Adalet Programı. Yargı Örgütü Dersleri Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Adalet MYO Adalet Programı Yargı Örgütü Dersleri ÜNİTE V İCRA TEŞKİLATI İCRA TEŞKİLATI İcra Teşkilatı Cebrî icra, bir hakkın devlet eliyle zorla uygulanması, yerine

Detaylı

BİRİNCİ KISIM Genel Esaslar

BİRİNCİ KISIM Genel Esaslar 5841 ZORUNLU İLKÖĞRENİM ÇAĞI DIŞINDA KALMIŞ OKUMA- YAZMA BİLMEYEN VATANDAŞLARIN, OKUR - YAZAR DURUMA GETİRİLMESİ VEYA BUNLARA İLKOKUL DÜZEYİNDE EĞİTİM - ÖĞRETİM YAPTIRILMASI HAKKINDA KANUN Kanun Numarası

Detaylı

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ MERKEZ KONSEYİ BAŞKANLIĞINA Sağlık Bakanlığı Sertifikalı Eğitim Yönetmeliği taslağı tarafımızca incelenmiş olup, aşağıda taslağın hukuka aykırı ve eksik olduğunu düşündüğümüz yönlerine

Detaylı

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI

HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI HUKUKUN TEMEL KAVRAMLARI 3.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER HUKUKUN KAYNAKLARI Yargı organları kararlarını, hukuka dayanan, hukuktan kaynaklanan, hukukun gerektirdiği kararlar olarak sunarlar. Bu açıdan yargı

Detaylı

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I

T.C. İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 10. HUKUK DAİRESİ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I ÖZET : - 1 GÜNLÜK ÇALIŞMA TESPİTİ : Zorunlu çalışma süresinin tespiti olmayıp, sadece 1 gün çalışıldığının tespiti istemini barındırmakta olup, bu tür davalarda işverenin davalı olarak gösterilme zorunluluğunun

Detaylı

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR

DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR DAVA ŞARTI ARABULUCULUK KAPSAMINDAKİ TİCARİ UYUŞMAZLIKLAR Arb. Y. Burak ASLANPINAR 10 Aralık 2018 06:00 I- GİRİŞ Türkiye de 2013 yılında yürürlüğe girerek ilk defa uygulanmaya başlayan arabuluculuk, 01.01.2018

Detaylı

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU

T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU T.C. HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU Sayı : 87742275-010.03-0124-2014 30/04/2014 Konu : En üst dereceli kolluk amirleri hakkındaki araştırma, inceleme ve soruşturma işlemleri GENELGE No: 3 Bilindiği

Detaylı

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI

Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI Prof. Dr. Zehra ODYAKMAZ Ümit KAYMAK İsmail ERCAN THEMIS İDARİ YARGI İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM İdarenin Denetlenmesi I. GENEL OLARAK...1 II. YARGI DIŞI DENETİM...2 A. İdari Denetim...2 1. Genel İdari Denetim...2

Detaylı

Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi 4 Aralık 2013. Dr. K. Ahmet Sevimli Yardımcı Doçent Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi 4 Aralık 2013. Dr. K. Ahmet Sevimli Yardımcı Doçent Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi Uludağ Üniversitesi Mühendislik Fakültesi 4 Aralık 2013 Dr. K. Ahmet Sevimli Yardımcı Doçent Uludağ Üniversitesi Hukuk Fakültesi K. Ahmet Sevimli Kimdir? 1972 yılında İstanbul da doğdu. 1990 yılında Bursa

Detaylı

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI

T.C. DANIŞTAY BEŞİNCİ DAİRE Esas No : 2004/4439 İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI İTİRAZ YOLUYLA ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURULMASI KARARI Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi tarafından, 5.5.2004 günlü, 25453 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Sağlık ve Yardımcı Sağlık Personeli Tarafından

Detaylı

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru

1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri. 2. Suçun Yapısal Unsurları. 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 1. Ceza Hukukunun İşlevi, Kaynakları ve Temel İlkeleri 2. Suçun Yapısal Unsurları 3. Hukuka Aykırılık Unsuru 4. Ceza Sorumluluğunu Kaldıran ve Azaltan Nedenler 5. Suçun Özel Görünüm Biçimleri 1 6. Yatırım

Detaylı

İŞLETME İLE ORTAKLARI ARASINDAKİ PARASAL TRAFİĞİN BANKALAR ARACILIĞIYLA TEVSİKİ ZORUNLU MU?

İŞLETME İLE ORTAKLARI ARASINDAKİ PARASAL TRAFİĞİN BANKALAR ARACILIĞIYLA TEVSİKİ ZORUNLU MU? İŞLETME İLE ORTAKLARI ARASINDAKİ PARASAL TRAFİĞİN BANKALAR ARACILIĞIYLA TEVSİKİ ZORUNLU MU? Yrd. Doç. Dr. Yusuf İLERİ 19 * * 1.GİRİŞ Vergi Usul Kanunu nun Mükerrer 257 maddesinin birinci fıkrasının (2)

Detaylı

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi

LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi LAW 104: TÜRK ANAYASA HUKUKU 14 HAFTALIK AYRINTILI DERS PLANI Doç. Dr. Kemal Gözler Koç Üniversitesi Hukuk Fakültesi 1. HAFTA: OSMANLI ANAYASAL GELİŞMELERİ [Türk Anayasa Hukukukun Bilgi Kaynaklarının Tanıtımı:

Detaylı

Av. Dr. KEREM CANBAZOĞLU TÜRK HUKUKUNDA İHALELERE KATILMA YASAĞI

Av. Dr. KEREM CANBAZOĞLU TÜRK HUKUKUNDA İHALELERE KATILMA YASAĞI Av. Dr. KEREM CANBAZOĞLU TÜRK HUKUKUNDA İHALELERE KATILMA YASAĞI İÇİNDEKİLER TAKDİM...VII ÖNSÖZ... IX İÇİNDEKİLER... XI KISALTMALAR...XXI GİRİŞ...1 I. GENEL OLARAK İHALE KAVRAMI VE İHALELERE KATILMA YASAĞI...1

Detaylı

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken,

2- Dâvanın, her biri hakkında aynı sebepten neşet etmesi. hükmü öngörülmüş. iken, A- 01/10/2011 yürürlük tarihli 6100 sayılı Hukuk Mahkemeleri Kanunu ndan önce yürürlükte bulunan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu nun 43. maddesinde düzenlenen İHTİYARİ DAVA ARKADAŞLIĞI müessesesi

Detaylı

KOLLUK KONUSUNA İLİŞKİN KAVRAMLAR LİSTESİ

KOLLUK KONUSUNA İLİŞKİN KAVRAMLAR LİSTESİ KOLLUK KONUSUNA İLİŞKİN KAVRAMLAR LİSTESİ Kolluğun Amacı: Kamu Düzeni (Gözler s. 578), Kamu Düzeni kavramını Klasik Anlayış ve Modern Anlayış olarak ikiye ayırmıştır. Klasik Anlayış ı o kamu güvenliği,

Detaylı

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN ileti5252

TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN ileti5252 9057 TÜRK CEZA KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN ileti5252 Kanun Numarası : 5252 Kabul Tarihi : 4/11/2004 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 13/11/2004 Sayı :25642 Yayımlandığı Düstur :

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21

İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/35581 Karar No. 2016/298 Tarihi: 12.01.2016 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2016/4 İlgili Kanun / Madde 4857 S. İşK/18-21 VAKIF ÜNİVERSİTELERİNDE İŞ SÖZLEŞ-

Detaylı

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI. DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI. DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI TEMEL AMAÇ: Yargılama öncesinde veya yargılamanın devamı sırasında alınan

Detaylı

Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI

Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI Sirküler Rapor 04.02.2013/50-1 Ba ve Bs FORMLARININ VERİLMEMESİ NEDENİYLE ADİ ORTAKLIK ADINA KESİLEN CEZAYLA İLGİLİ KANUN YARARINA BOZMA KARARI YAYIMLANDI ÖZET : Danıştay Üçüncü Daire Başkanlığının 17.10.2012

Detaylı

TEK HEKİMİN SÜREKLİ İCAP NÖBETÇİSİ OLAMAYACAĞINA İLİŞKİN DANIŞTAY KARARI Cuma, 12 Ağustos :53 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Ocak :01

TEK HEKİMİN SÜREKLİ İCAP NÖBETÇİSİ OLAMAYACAĞINA İLİŞKİN DANIŞTAY KARARI Cuma, 12 Ağustos :53 - Son Güncelleme Perşembe, 05 Ocak :01 T.C. DANIŞTAY ONİKİNCİ DAİRE Esas No : 2011/311 Davacı ve Yürütmenin Durdurulmasını isteyen:... Vekili :Av. Semih Önem Karşı Taraf :1) Sağlık Bakanlığı, ANKARA 2) -ANTALYA İsteğin Özeti : Dava, radyoloji

Detaylı

HİZMET ALIMLARI MUAYENE VE KABUL YÖNETMELİĞİ İÇİNDEKİLER

HİZMET ALIMLARI MUAYENE VE KABUL YÖNETMELİĞİ İÇİNDEKİLER HİZMET ALIMLARI MUAYENE VE KABUL YÖNETMELİĞİ İÇİNDEKİLER Birinci Bölüm Genel Hükümler Madde 1- Amaç Madde 2- Kapsam Madde 3- Dayanak Madde 4- İlkeler İkinci Bölüm Muayene ve Kabul Komisyonlarının Kuruluşu

Detaylı

YAYIN YÜKSEK KURULU TELİF VE YAPIMCI HAKLARINI KORUMADA ESAS VE USULLER TÜZÜĞÜ

YAYIN YÜKSEK KURULU TELİF VE YAPIMCI HAKLARINI KORUMADA ESAS VE USULLER TÜZÜĞÜ YAYIN YÜKSEK KURULU TELİF VE YAPIMCI HAKLARINI KORUMADA ESAS VE USULLER TÜZÜĞÜ (04.03.2011 - R.G. 41 - EK III - A.E. 118 Sayılı Tüzük) KAMU VE ÖZEL RADYO VE TELEVİZYONLARIN KURULUŞ VE YAYINLARI YASASI

Detaylı

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ İzmir/23.06.2015 DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ İDARİ PERSONEL ÖDÜL YÖNERGESİ Amaç MADDE 1- (1) Bu yönergenin amacı, Dokuz Eylül Üniversitesinde 657 sayılı

Detaylı

GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ

GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ Resmi Gazete Tarihi: 24.07.2010 Resmi Gazete Sayısı: 27651 GALATASARAY ÜNİVERSİTESİ YÜKSEKÖĞRETİME HAZIRLIK SINIFLARI ÖĞRETİM VE SINAV YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE

Detaylı

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları

Sosyal Düzen Kuralları. Toplumsal Düzen Kuralları. Hukuk Kuralları Din Kuralları Ahlak Kuralları Görgü Kuralları Örf ve Adet Kuralları TEMEL HUKUK Sosyal Düzen Kuralları Toplum halinde yaşayan insanların yerine getirmek zorunda oldukları ödevleri ve kullanacakları yetkileri belirten kurallara, sosyal düzen kuralları veya sadece sosyal

Detaylı

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN 6405 TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN Kanun Numarası : 3002 Kabul Tarihi : 8/5/1984

Detaylı

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ PERSONEL MÜDÜRLÜĞÜ Ankara, 14 Kasım 2013 PERSONEL BİRİMLERİ TÜM ÇALIŞANLARIN; İşe alınmaları, İstihdamı, sözleşmelerinin tanzimi ve uygulanması, Atama, yükselme ve diğer özlük hakları, Sosyal haklar ve

Detaylı

Danıştayın yürütmesini durduğu konular: 1. Mesai dışı çalışma,

Danıştayın yürütmesini durduğu konular: 1. Mesai dışı çalışma, Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumuna Bağlı Sağlık Tesislerinde Görevli Personele Ek Ödeme Yapılmasına Dair Yönetmelik Hakkında Danıştay 11.Daire nin Esas No 2013/1812 Sayılı Kararı ve Yürütmeyi Durdurma Kararına

Detaylı

Anılan rejimde ekonomik değeri olmayan atıklar ise fire olarak tanımlandığından bu atıklar dahilde işleme rejiminin konusunu oluşturmamaktadır.

Anılan rejimde ekonomik değeri olmayan atıklar ise fire olarak tanımlandığından bu atıklar dahilde işleme rejiminin konusunu oluşturmamaktadır. GÜMRÜK İŞLEMLERİNE TABİ TUTULMAKSIZIN SERBEST DOLAŞIMA SOKULAN İKİNCİL İŞLEM GÖRMÜŞ ÜRÜNE İLİŞKİN GÜMRÜK VERGİLERİ VE İDARİ PARA CEZALARINI ORTADAN KALDIRAN SÜRE (ZAMANAŞIMI) Bilindiği üzere Dahilde İşleme

Detaylı

Sirküler Rapor / NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI

Sirküler Rapor / NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI Sirküler Rapor 13.10.2014/188-1 34 NO LU KURUMLAR VERGİSİ KANUNU SİRKÜLERİ YAYIMLANDI ÖZET : Kurumlar Vergisi Kanunu Sirkülerinde ; Vakıflara Bakanlar Kurulu Kararı ile vergi muafiyeti tanınabilmesi için

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar İSTANBUL MEDENİYET ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYELERİNİN ÖZEL HASTANELER VE VAKIF YÜKSEKÖĞRETİM KURUMLARI HASTANELERİNDE ÇALIŞTIRILMALARINA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR Amaç ve kapsam BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam,

Detaylı

BANKACILIK KANUNU. Kanun Numarası : 5411

BANKACILIK KANUNU. Kanun Numarası : 5411 BANKACILIK KANUNU Kanun Numarası : 5411 Etik ilkeler Madde 75 Bankalar ile bunların mensupları; bu Kanuna, ilgili düzenlemelere, kuruluş amaç ve politikalarına uygun olarak faaliyetlerin icra edilmesini

Detaylı

KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ

KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ ADALET BAKANLIĞI CEZA İŞLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜNE Sunulmak Üzere BURSA CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ KANUN YARARINA BOZMA İSTEYEN: Kemal GÖZLER,. Nilüfer- BURSA (TC Kimlik No: ). KARŞI

Detaylı

ÇİMKO ÇİMENTO VE BETON SAN.TİC.A.Ş. VERİ SAHİBİ BAŞVURU FORMU

ÇİMKO ÇİMENTO VE BETON SAN.TİC.A.Ş. VERİ SAHİBİ BAŞVURU FORMU 1 ÇİMKO ÇİMENTO VE BETON SAN.TİC.A.Ş. VERİ SAHİBİ BAŞVURU FORMU Veri Sahibi Başvuru Hakkı ve Başvuruların Kapsamı Veri sahipleri, KVK Kanunu nun 11. Maddesine dayanarak Şirketimize başvurarak kişisel verilerine

Detaylı

www.vergidegundem.com

www.vergidegundem.com Fax: 0 212 230 82 91 Damga vergisi uygulamasında Resmi Daire Av. Gökçe Sarısu I. Giriş Damga vergisi, hukuki işlemlerde düzenlenen belge ya da kağıtlar üzerinden alınan bir vergidir. Niteliğinin belirlenmesinde

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88

İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 T.C YARGITAY 10. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2015/6153 Karar No. 2017/5875 Tarihi: 19.09.2017 İlgili Kanun / Madde 5510 S. SGK. /88 ÜST DÜZEY YÖNETİCİNİN PRİM BORÇ- LARINDAN SORUMLULUĞU İÇİN HAKLI NEDEN OLMADAN

Detaylı

YARDIM TOPLAMA KANUNU

YARDIM TOPLAMA KANUNU 5871 YARDIM TOPLAMA KANUNU Kanun Numarası : 2860 Kabul Tarihi : 23/6/1983 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih : 25/6/1983 Sayı : 18088 Yayımlandığı Düstur : Tertip : 5 Cilt : 22 Sayfa : 438 Bu Kanunun yürürlükte

Detaylı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR. DURUŞMA TALEPLİDİR. ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA DAVACI VEKİLİ DAVALILAR : Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı : Oğuzlar Mah. Barış Manço Cad. Av. Özdemir Özok

Detaylı

İYİ İDARE YASASI İÇDÜZENİ. BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar. İKİNCİ KISIM İyi İdarenin İlkeleri

İYİ İDARE YASASI İÇDÜZENİ. BİRİNCİ KISIM Genel Kurallar. İKİNCİ KISIM İyi İdarenin İlkeleri Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi nin 11 Kasım 2013 tarihli Onbirinci Birleşiminde Oybirliğiyle Kabul olunan İyi İdare Yasası Anayasanın 94 üncü maddesinin (1) inci fıkrası gereğince Kuzey

Detaylı

İDARE HUKUKU DERSİ PRATİK ÇALIŞMALARI

İDARE HUKUKU DERSİ PRATİK ÇALIŞMALARI ANKARA ÜNİVERSİTESİ HUKUK FAKÜLTESİ İDARE HUKUKU DERSİ PRATİK ÇALIŞMALARI (2/B) 21 Mayıs 2015 I. SORU Kurgusal Olay (X) A.Ş., 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu uyarınca, kaynak tahsisini gerektiren,

Detaylı

SPOR HUKUKU 1.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER

SPOR HUKUKU 1.Ders. Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER SPOR HUKUKU 1.Ders Yrd.Doç.Dr. Uğur ÖZER SPOR KAVRAMI Spor; bireysel ya da takım halinde yapılabilen, belirli kuralları ve teknikleri olan; oyunlar, hareketler ve yarışmalar vasıtasıyla; fiziksel, zihinsel,

Detaylı

Damga Vergisine Tabi Olup Olmadığı Tartışmalı Olan Kurumların Damga Vergisi Karşısındaki Durumları

Damga Vergisine Tabi Olup Olmadığı Tartışmalı Olan Kurumların Damga Vergisi Karşısındaki Durumları www.mevzuattakip.com.tr Damga Vergisine Tabi Olup Olmadığı Tartışmalı Olan Kurumların Damga Vergisi Karşısındaki Durumları Bu bölümde özellikle Damga Vergisi Kanunundan sonra kurulan ve Damga vergisine

Detaylı

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN

MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN MEMURLAR VE DİĞER KAMU GÖREVLİLERİNİN YARGILANMASI HAKKINDA KANUN Kanun No. 4483 Resmi Gazete Tarih: 4.12.1999; Sayı: 23896 Amaç MADDE

Detaylı

ANAYASA VE İDARİ YARGILAMA HUKUKUNA İLİŞKİN KANUNLAR

ANAYASA VE İDARİ YARGILAMA HUKUKUNA İLİŞKİN KANUNLAR Celâl ERKUT Selçuk SOYBAY ANAYASA VE İDARİ YARGILAMA HUKUKUNA İLİŞKİN KANUNLAR * T.C. Anayasası * Anayasa Mahkemesinin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun * Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluşu ve

Detaylı