Yemek Kültürünü Koruyorlar

Transkript

1 Yemek Kültürünü Koruyorlar Bodrumlu iki kadın girişimci Ayşe Özbey ve Şükran Sert Ortakent te kurdukları Yöresel Yemek Atölyesi nde Bodrum a özgü yemek değerlerini koruyarak, hem Bodrum un yemek kültürünü öğretiyorlar, hem de aldıkları siparişler ile Bodrum a özgü yöresel tatları Türkiye nin birçok yerine gönderiyorlar. Bodrum Reçel Evi adı altında faaliyet gösteren, Bodrum düğün yemeklerinden, narenciye reçellerine kadar birçok yöresel tadı, aldıkları siparişler doğrultusunda müşterilerine teslim eden girişimci bayanlar, unutulan tatların da yeniden hatırlanmasında katkıda bulunuyorlar. Mandalina, Turunç, Bergamot, Portakal Bodrum Yarımadası nda bulunan tamamen yerli ürünlerden yaptıkları reçelleri de satışa sunan girişimci bayanlardan Şükran Sert, Bodrum mandalinasından yaptığımız reçeller çok beğenilmekte. Şu anda Bodrum da birçok kahvaltı verilen restoranda menülerde yer almakta. Bizim hedefimiz Bodrum narenciyesini de koruyarak hem bahçe sahiplerine katkıda bulunmak, hem de bölgemizin yemek kültürünü tanıtmak. dedi. 50 Yıl Sonra Dürme Makarna Aynı zamanda Halk Eğitim Merkezi nde yemek öğretmenliği yapan Ayşe Özbey ise Bodrum un düğünlerinde yapılan dürme makarnayı da yeniden insanlara hatırlattıklarını belirterek şunları söyledi: Biz burada yaptığımız reçellerin dışında düğün ve özel günler için Bodrum un yöresel tatları ile aldığımız siparişler doğrultusunda lokum pilavı, erişte, keşkek, sarma gibi klasik yemeklerimizin dışında, unutulmak üzere olan dürme makarnamızı da müşterilerimize sunmaya başladık. Aldığımız tepkiler çok olumlu ve dürme makarna siparişlerimiz de gün geçtikçe artmakta. dedi. Yemek Kültürünü Öğretiyorlar

2 Ayşe Özbey kendilerine gelen teklifler doğrultusunda Bodrum a sonradan yerleşen ve Bodrum un yemek kültürünü öğrenmek isteyenlere de yardımcı olduklarını belirterek şunları söyledi; Bodrum a yerleşen birçok bayan arkadaşımıza sadece bölgemizde bilinen yemek kültürünün önemli yemeklerinin yapımını öğrettik. Kendileri de bu yemekleri yapmaktan büyük mutluluk duyduklarını söylediklerinde biz de Bodrum un yemek kültürünü yaşattığımız için ayrıca mutlu oluyoruz. dedi. bfuarlara Katılıp Yarışmalarda Ödül Alıyorlar En son Milas ta düzenlenen 2014 Milas Tarım Fuarı na katılan girişimciler, tamamen el emeği ve Bodrum Yarımadası na özgün ürünlerden yapılan reçellerin çok beğenildiğini ve olumlu tepkiler aldıklarını söylediler. Ayrıca Şükran Sert geçen yıl Yalı Beldesi nde düzenlenen Ot Festivali ne de katılarak yaptığı kenkerle birinci oldu. Haber: Mehmet Can Meral

3 Maceracı işadamı Bodrum Bayrağını Antarktika ya dikti Bodrum Ticaret Odası, bayrağını Antarktika ya diken Meclis Başkan Yardımcısı Fuat Yıldırım a plaket verildi. Hayalini, maceracı bir yolculuk ile tamamlayan Bodrumlu turizmci Fuat Yıldırım, Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Kocadon a Antarktika dan getirdiği volkanik kaya parçasını hediye etti. BODTO başkanı Kocadon ve Meclis Başkanı İlhan Ersan da, Fuat Yıldırım a Bodrum Ticaret Odası Bayrağını Dünyanın en uç noktasında dalgalandırdığı için bir plaket verdiler. BODTO Başkanı Kocadon, basın toplantısında yaptığı konuşmasında Bodrum Ticaret Odası meclis başkan yardımcısı Fuat Yıldırım için Fuat arkadaşımız öyle ileriye gitti ki Dünya nın öbür ucuna gitti. Ben kendisine çok teşekkür ediyorum. Herhalde Odalar Birliği camiasında bu kadar uzağa giden bir bayrak yoktur. Bizim için övünç kaynağı. Bu maceralı ve cesur yolculuğundan dolayı, bayrağımızı Dünyanın öbür ucunda dalgalandırdığı için Fuat arkadaşımıza çok teşekkür ediyorum İnşallah böyle maceralı ve cesur yolculukları devam eder. Dünya nın en uzak noktasından dalgalandırdığı için ve Bodrum için yaptığı tanıtımlardan dolayı Fuat Arkadaşımıza böyle bir plaketi veriyoruz dedi. Çocukluğundan beri hayali olan Antarktika tutkusu için bir ay önce Bodrum dan yola çıkıp Güney Amerika kıtasının en uç noktası Ushuaia limanına ulaşan Fuat Yıldırım, internet aracılığı ile tanıştığı 7 yol arkadaşı ile 18 metrelik bir yelkenli ile önce Cape Horn adalarının ardından 600 millik Güney Okyanus u dört günde aşarak Antarktika kıtasına gitti. Yıldırım, tek bir bitkinin yaşamadığı sadece penguen, balina ve fok balıklarının yaşadığı Antarktika da 20 gün kalarak çeşitli maceralar yaşadı. İki kez ciddi tehlike atlattığını

4 anlatan Yıldırım, daha sonra Dünyanın en tehlikeli denizi olan Güney Okyanus u bir kez daha yelkenle aşarak aynı yoldan Bodrum a sağ salim geri dönmeyi başardı. Fuat Yıldırım bu konuda ki düşüncelerini anlatırken maceralı Antarktika yolculuğu öncesi yaşadıklarını şöyle dile getirdi: Antarktika fikrinin ilk ortaya çıkışı, 2008 Aralık Ayı nda Erol Kepenek, Hakan Öge nin Macellan ın İzinde adlı kitabını edit ederken tesadüfen yanında olmam ve sohbetimizde konunun, Güney Okyanusu nda yelken deneyimine gelmesiyle oldu. Üstüne de kitabı okuduğumda, Hakan Öge nin anlatımından öyle heyecanlandım ki Beagle Kanalı ve bölgenin doğası beni içine çekiverdi Bu heyecanla 2009 Yılı Şubat Ayı nda Arjantin in güneyine, Tierra Del Fuego ve Ushuaia ya bir seyahat yaptım Bir gün, Ushuaia Limanı nda tekneleri seyrederek dolaşırken Buradan, yelkenli bir tekneyle çıkıp Cape Horn u geçmeyi, Drake Pasajı nda yüksek denizlerde yelken yapmayı ve Antarktika ya gitmeyi! hayal etmiştim Bir zaman sonra, 2011 de bir Atlantik geçişi yaptım ama yine tatmin olmadım Antarktika hedefimi, hayalimi hiç bir zaman kaybetmedim, hep fırsat kolladım 2013 Eylül Ayı içinde bir gün ofiste çalışırken, birden neyi ne zaman yapabileceğim üzerine kafa yormaya başladım Doğal olarak aklımda Hayalimi ertelemeli miyim yoksa imkân yaratıp gerçekleştirmeli miyim? sorusu belirdi İmkanlarımı zorlayıp, hayalimin peşinden gitmeye karar verdim! İlk hedefim Antarktika diye düşünürken, Drake Pasajı nda yelken seyrinin heyecanı da üstüne katılınca, bu seyahati hemen gerçekleştirmeye karar verdim. Fuat Yıldırım-Antarktika Seyahat notları:

5 1971 Samsun-Bafra doğumluyum. Gazi Üniversitesi İşletme Bölümü nde eğitimimi tamamladıktan sonra 1993 yılında BodrumTurgutreis e yerleşerek ticaret hayatına atıldım. Burada İlkcan Tur. Ltd. Şti. olarak Fuat ın Lokantası, Yelken Cafe ve Panpan Yatçılık firmalarını kurdum. D-Marin in açılmasıyla beraber yelkene merak sarıp 2005 yılında Mandinga yarış ekibine dahil oldum, iki yıl Mum30 ile BAYK trofede oldukça yelken deneyimi kazandım yılında yedi kişi, DMarin in de desteğiyle Turgutreis Belediye Spor Yelken Kulübü nü kurup kısa sürede çok sayıda çocuğun yelken sporu ile tanışıp milli takıma gitmesine katkıda bulundum yılında Dragut yarış teknesini dört arkadaş ortaklaşa satın alıp, 2012 yılına kadar birlikte yarıştık. Hayatım hala denizle iç içe devam ediyor, her fırsatta yelkene çıkıyorum Yelkene, yarışarak başladığım için adrenalin düzeyim hep yüksek oldu ve bu durumun hoşuma gittiğini fark ettim. Yelken dışındaki yaşamımda da maceracı ruhum hep ön plandadır. Tekneyle dünya turu yapacak zamanım olmadığından bazı etapları imkânım dâhilinde bölüm bölüm yapmaya karar verip, sonunda bunu; Atlantik, Antarktika ve Pasifik şeklinde üç bölümde toplamayı planladım. Antarktika fikrinin ilk ortaya çıkışı, 2008 Aralık Ayı nda Erol Kepenek, Hakan Öge nin Macellan ın İzinde adlı kitabını edit ederken tesadüfen yanında olmam ve sohbetimizde konunun, Güney Okyanusu nda yelken deneyimine gelmesiyle oldu. Üstüne de kitabı okuduğumda, Hakan Öge nin anlatımından öyle heyecanlandım ki Beagle Kanalı ve bölgenin doğası beni içine çekiverdi Bu heyecanla 2009 Yılı Şubat Ayı nda Arjantin in güneyine, Tierra Del Fuego ve Ushuaia ya bir seyahat yaptım Bir gün, Ushuaia Limanı nda tekneleri seyrederek dolaşırken Buradan,

6 yelkenli bir tekneyle çıkıp Cape Horn u geçmeyi, Drake Pasajı nda yüksek denizlerde yelken yapmayı ve Antarktika ya gitmeyi! hayal etmiştim Bir zaman sonra, 2011 de bir Atlantik geçişi yaptım ama yine tatmin olmadım Antarktika hedefimi, hayalimi hiç bir zaman kaybetmedim, hep fırsat kolladım 2013 Eylül Ayı içinde bir gün ofiste çalışırken, birden neyi ne zaman yapabileceğim üzerine kafa yormaya başladım Doğal olarak aklımda Hayalimi ertelemeli miyim yoksa imkân yaratıp gerçekleştirmeli miyim? sorusu belirdi İmkanlarımı zorlayıp, hayalimin peşinden gitmeye karar verdim! İlk hedefim Antarktika diye düşünürken, Drake Pasajı nda yelken seyrinin heyecanı da üstüne katılınca, bu seyahati hemen gerçekleştirmeye karar verdim. Hemen internette araştırma yapıp ocak ayında Ushuaia dan çıkabilecek her türlü yelkenli tekneye mail atmaya başladım.3 gün sonra Avusturalyalı Cath den mail geldi. Bütün bir mailin özeti aslında, neden Antarktika? sorusuydu. Buna cevaben, kükreyen kırkların güneyinde yelken yapmayı istediğim i yazmamla birlikte Antarktika maceram başlamış oluyor Çocukken herkes gibi masallar dinlerdim, bazen o masal alemine dalar, orada kendimi kaybederdim. Büyüdüm denizi öğrendim. Büyüklerimden deniz hikayeleri dinlemeye başladım. Bu hikayelerde hep büyük denizler, azgın dalgalar, güzel doğa betimlemeleri vardı. Bir zaman sonra hikayeleri dinlemektense hikayenin içinde olmak gibi bir saplantıya tutuldum. Bu yüzden Drake Pasajında yelken yapmak ve Antarktika yı görmek istedim. Hiç bir ülkeye bağlı olmayan tek kıta. Bu arada coğrafya bilgimizi de tazeliyelim. Dünyada ki 7 kıtadan biri. Yaklaşık 50 ülkelik bir üyeler topluluğundan oluşan bir komisyonca belirlenen kurallar dahilinde turistik geziler ya da araştırma

7 üsleri için herkese açık. Biz Türkiye olarak üye değiliz. Şimdilerde Osman Atasoy un üye olmak ve bir üs kurmak la ilgili bir girişimi var.deniz kıyısı boyunca balinalar,penguenler,fırtına kuşları ve foklardan oluşan bir hayat var.kıyıdan iç bölgelere geçtikçe hayat yok.sadece bilimsel araştırma için kurulan birkaç üs. Bir ay boyunca tanımadığınız farklı kültürlerden insanlarla beraber yaşamak, onlarla beraber heyecanı, mutluluğu ve korkuları paylaşmak farklı bir duygu olarak hatıralarımda yerini aldı. Şimdi düşününce bu seyehat boyunca aklımda kalan en önemli hatıralardan birkaç hikayeyi günlüklerimden aktarayım: En tehlikelisi ilk gece Drake pasajı geçişinde oldu Cumartesi Drake passage Nöbete geçtim her şey sakin,cath ve Jeklin le sohbet edip 03:00 da Darrel a nöbeti devredip yatmaya gittim.tam yatmışken teknenin haddinden fazla yatmaya başladığını hissettim,her iki tarafta da yalpaya düşüyordu.hemen kalkıp ne olduğuna baktım,yardım gerekmediğini rüzgarın değiştiğini söylediler.tekrar yattım 10 dakika geçti daha çok pandule düşmeye başladık, bu arada burnuma gaz kokusu geldi,herkes ayakta fakat kimse hissetmediğinden Jeklin le gaz kokusu alıp almadığını sordum o da aldığını söyleyince,hemen yataktan

8 aşağı fırladım,acilen dışarıdan gazı kapatmalarını söyledim,her şeyden daha önemliydi ve lamba yakmaya çalışan Kevin i uyarıp kesinlikle lamba yakılmamasını söyledim.yukarıda ise Cath ve Darel dışarıda bi rşeylerle uğraşıyorlardı ve içeride olanların farkında değillerdi,sorduğumda yardım istemediklerini ana yelken iskotasının koptuğunu söylediler.en tehlikeli olay Aerorig sadece ana yelken iskotasıyla kontrol ediliyor,ana direk her yöne dönüyor bu arada hava knt ları buldu.hemen üzerimi giyip ana yelkene kılavuz çeken darella yardım edip asılarak vinçe almaya çalışıp başardık,cath e de gazı kontrol etmesi için içeri gitmesi gerektiğini söyledim.uzun uğraşlara kılavuz ve yeni iskota donatıp ikinci camadan vurup normale döndü. Elimi kaldıracak halim yokken bir anda vücudum nasıl adrenalin üretmişse halata çıplak elle var gücümle sarılmamı ben de hayretle karşıladım.bunun acısı sonra çıkmazsa iyi.tüpün arkasından gaz borusu kopmuş ve komple tüp gazı içeriye veriyormuş, ucuz atlattık.bu arada tuvalet de arızalandı:)))saat 04:46 tekrar yatağa geldim. Antarktika dasınız suyunuz sınırlı, tuvaletlerde sorun var, kaynakları idareli kullanmak zorundasınız ve size bir günlük hediye verilmek istenirse ne dilersiniz Hani televizyonda survivor yarışmasında kazananlara bazen ödül veriyorlar ya şimdi öyle bir şey hayal edin. 08:50 uyandım Donald kokpitte oturuyor gece olanları hiç duymamış ona hikayeyi anlattım şaşkınlıkla dinledi birden önümüzdeki buzulun arkasında dün gece AIS den gördüğümüz 192 metrelik kocaman yolcu gemisi seabourn quest duruyordu, teknedeki misafirlerini penguenleri görmeleri için karaya taşıyorlardı. Don a dönüp şakayla kaptana söyledim bize bot

9 gönderecek kahvaltıya çağıracak dedim ve gülüştük. Aradan 15 dakika geçti ve gerçekten bir zodiac bot önce Polo Flat e uğrayıp sonra bize geldi, dışarı çıktım gerçekten de kaptanın bizi gemiye davet ettiğini, tüm ihtiyaçlarımızı karşılayacaklarını, gelirsek bizi alacaklarını söyleyince şaşkınlıkla bakakaldım Don a ettiğim şaka gerçek oldu teknedekiler daha uyanmadığından onları uyandırıp haber verdim, Don, Cath, ben ve Polo Flat ten Mike ile Patrick 15 dakika sonra kendimizi botla gemiye doğru yol alırken bulduk Önce köprüde kaptanla tanışıp sohbet ettik, bizi çok içten karşılayıp bize 425 numaralı odayı tahsis etti, banyo ve her türlü ihtiyaçlarımız burada giderdik.3 gündür iki tuvaletimizde de problem olduğundan, çalışır durumdaki bu tuvalet bizi bir hayli heyecanlandırdı:-)))sonra salona gidip Avusturalyalı Erik ve eşiyle sohbet edip kahve keyfi yaptık,( bu arada dbl oda USD mış) sonrasında da kaptanın davetiyle öğle yemeğine kaldık. Yanımıza hediye olarak da her tekneye ayrı meyve ve şarap verdiler. Ayrıca her türlü isteklerimizi tedarik edeceğini söyleyen kaptan Larson inanılmazdı. Bizim ihtiyacımız yoktu ama Polo Flat in su ve yakıt ihtiyaçlarını karşıladılar. Bu onlar için mucize gibiydi, bir gün önce bu ihtiyaçlarını biz karşılaşacaktık, şimdi gemiden onlara botla servis yapılıyordu:-))) Gemi içinde gezerken insanların bize olan bakışları karşısında kendimizi yaban hayattan kopup gelen yabancılarmış gibi hissettik. Herkes bize dönüp siz o yelkenli tekneden gelenlersiniz değil mi? diye sorup sohbet etmek istiyordu. Danimarkalı kaptan Larson davetimiz üzere saat13:00 da bizi ziyaret etti. Anlattığına göre 1996 da Antarktika da çalıştığı keşif gemisiyle Bezorg isimli bir teknede çok kötü bir ünü olan Norveç li kaptanın yanındaki iki Arjantinliye rastlar. Onların tekne içindeki sefil hallerini görünce, onları ülkelerine götürmeye karar verir ve bundan sonra da ne zaman etrafta yelkenli bir tekne görse yolcularının ihtiyaçlarını sormadan geçemez.

10 Bunun nasıl bir mucize olduğu anlatılamaz. Yokluğun içerisinde bir anda her türlü konforunuz var. Kaptan Larson a gerçekten içten misafirperverliği için tüm denizciler adına teşekkür ettik..böyle kaptanlar denizlerde her zaman lazım En son Donald a dönüp bak bugün pazardı sizi gemide ağırladım, benim sıram geçti haftaya sıra sende deyip gülüştük SOMNUR VAN DER KRAAN BIRAKIN

11 IŞIK İÇERİ GİRSİN! RESİM SERGİSİ, BODRUM NUROL SANAT GALERİSİ NDE Bırakın ışık içeri girsin! diyor sanatçı Somnur Van Der Kraan. Işık olmadan renkleri ve biçimleri göremeyiz, yarattığımız renkler ve biçimler ne kadar saflıktan geliyorsa, titreşimleri o kadar güçlü ve yapıcıdır. Bugün insanlık keder dolu bir dünyadan şikayetçi ise bunu değiştirmenin en güzel yollarından biri, ışıklı imgeler yaratmaktır. Düşüncelerimiz ne kadar aydınlık olursa, hayatımız da o kadar renkli olacaktır. Bırakın ışık içeri girsin. Ressam anne ve babanın çocuğu olarak İstanbul da dünyaya gelen Somnur Van Der Kraan, Mimar Sinan Üniversitesi Resim Bölümü nden mezun oldu. Amatör bir tiyatroda dekor ve kostüm üzerine çalışmalar yapan sanatçının, sahne dekoru, sahne kostümü, sanat yönetmenliğinin yanı sıra heykel çalışmaları da bulunmaktadır yılında İstanbul dan Bodrum a yerleşerek çalışmalarına özel resim dersleri ve düzenlediği workshoplarla devam etti. Bir dönem Oasis AVM deki atölyesinde sanat terapisi ve resim çalışmaları da yapan sanatçı, 1. İstanbul Bienali nin kuruluş aşaması ve etkinlik çalışmalarında yer aldı. Almanya, Karlsruhe Müzesi nde kostüm çalışmaları yaptı. Uçan Üniversite isimli çağdaş sanat grubunun kurulmasını sağladı ve galeri yöneticiliği yaptı. Sanatçının, 1999 yılından bugüne kadar, biri Washington D.C. International Visions The Gallery de, diğeri The Gallery at The Marmara Manhattan olmak üzere İstanbul, Bodrum ve A.B.D. de 14 kişisel sergisi ve çok sayıda katıldığı karma sergiler bulunmaktadır. Sergileri ve sanatsal etkinlikleriyle birlikte, on beş yıldır çeşitli yayın kuruluşlarında yazdığı makaleler, alternatif terapiler, hastalanmadan yaşam, sanat terapisi ve yoga

12 felsefesiyle de ilgilenerek katıldığı workshoplarda yer almaktadır. Somnur Van Der Kraan, çalışmalarına 2011 yılından bu yana yaşadığı Hollanda nın Nijmegen şehrinde devam etmektedir. Sanatçı, Bodrum Nurol Sanat Galerisi ndeki serginin resimlerini, Bu sergideki çalışmalar, tuval üzerine yağlıboya ancak, malzemeye açık ve özgür çalışmaktan yanayım. Sanatçı her konuda bağımsız ve özgürdür. sözleriyle açıklıyor. Somnur Van Der Kraan nın Bırakın Işık İçeri Girsin! Resim Sergisi, sanatçının katılımıyla 7 Mart 2014 Cuma günü, saat 18:30 da yapılacak kokteyl ile Bodrum Nurol Sanat Galerisi nde açılacak ve 30 Mart 2014 tarihine kadar, Pazartesi günleri hariç, her gün 12:00-20:00 saatleri arasında gezilebilecek.

13 NURAN YÜKSEL DEN AÇIK MEKTUP Eğitimci ve CHP Üyesi Nuran Yüksel, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Haftası nda kadınlara açık mektup yazdı. MUSTAFA KEMAL İN, LAİK TÜRKİYE CUMHURİYETİ NİN AYDINLIK KADINI MERHABA! Ülkemiz zor günler yaşıyor. Kan ve ateşle kurulan Cumhuriyetimizin temel değerleri bir bir yok ediliyor. Çocuklarımızın aydınlık geleceği ellerinden alınıyor. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, GÜN BU GÜNDÜR GÜN birlikte el ele, omuz omuza vererek, sesimizin üzerine ses koyma günüdür. GÜN Yolsuzluklara ve yoksulluğa karşı durma günüdür. GÜN Bağımsızlığımızı, demokrasimizi, laik Cumhuriyetimizi korumak ve sahip çıkmak için derlenip silkinme günüdür. Gün Yağma ve getirim peşinde koşanları Baskı ve korku salanları Diktatörlük sevdasıyla kibirlenenleri Tek tipçi, bencil ve tekelci olanları Toplumu ayrıştıran ve bölenleri Eğitimi orta çağ anlayışıyla, güya dindar nesiller yetiştireceğiz diyerek, çocuklarımızı M.KEMAL in ve bilimin ışığından yoksun bırakmaya çalışanları görme günüdür. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM Seçimlere doğru bugünün başlıca sorununun AKP iktidarından,

14 daha da doğrusu başındaki kişiden kurtulmak olduğu sağduyu sahibi herkesin özelikle kadınlarımızın ve geçlerimizin ortak görüşü olduğunu biliyoruz. Peki, bu nasıl olacak. CHP siz bir kurtuluş olasımıdır? Kuşkusuz herkesin ideolojisi doğrultusunda bir hayal kurma özgürlüğü vardır. Ancak çözümün sadece siyasetle olacağına inanmamız şarttır. Ve siyasette hayal kurmanın da sınırları olmalıdır. Ve bu sınırları sağduyu, akıl, bilimsel ve toplumsal gerçekler ve en önemlisi SORUMLULUK DUYGUSUNUN belirlemesi gerektiğine inanıyor ve düşünüyorum. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, bugün CHP sine karşı özellikle soldan ve kadınlarımızdan gelebilecek tüm eleştiriler iktidar partisine yaramaktan başka hiçbir işe yaramaz. CHP sinden aday gösterilemeyince DSP den aday olanlar ve karşıdan seyredenlere dair söyleyebilecek bir söz bile bulamıyorum. CHP örgütünün dışında kaldığı herhangi bir siyasi oluşum ya da girişimin bugünkü iktidardan kurtulmada başarı kazanma şansı hiç yoktur. Ancak bu düşüncelerim CHP sinin özellikle yerel ve genel yöneticilerinin koşulsuz desteklendiği, hiçbir şekilde eleştirilmediği anlamında kesinlikle düşünülmemelidir. Ancak bugün o gün değildir. 30 Mart ta AKP iktidarına gereken uyarı sandıkta verildikten sorulmalıdır. sonra gerekli kurullarda hesap SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM GEL Mutlu, özgür, refah bir BODRUM, MUĞLA VE TÜRKİYE var etmek yolunda birlikte çalışalım, birlikte düşünelim. GEL Artık hep diyebilelim. beraber bende varım, bizde varız GEL Birlikte ayağa kalkalım ve hep beraber, ruhunda özgürlüklerden, eşitlikten, bütünleşmeden, gençlikten, çocukları için pırıl pırıl aydınlık bir gelecekten yana olan tüm KADINLARIMIZLA, GENÇLERİMİZLE, GÖNLÜ GENÇLERLE, KENDİSİNİ HERZAMAN M.KEMAL gibi genç hissedenler le beraberce

15 haykıralım. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, AKP İKTİDARINI VE BU ANLAYIŞA KOLTUK DEĞNEĞİ OLAN ANLAYIŞLARI KENDİ YARATTIKLARI KARANLIKLARINDA SANDIKTA BOĞMA YOLUNDAKİ ÇALIŞMALARIMIZI BERABERCE YAPALIM. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, 30 MART TA SADECE BELEDİYE BAŞKANLARIMIZI VE MECLİS ÜYELERİNİ SEÇMEYECEĞİZ. ÜLKEMİZİN VE ÇOCUKLARIMIZIN AYDINLIK GELECEKLERİNİ BELİRLİYECEK YOL HARİTASININ SADECE BAŞLANGICINI BELİRLEYECEĞİZ. O NEDENLE TÜM YURTSEVERLER, CUMHURİYETÇİLER VE MEMLEKET SEVDALILARININ CUMHURİYET HALK PARTİSİ NDE BİRLEŞMELERİNİN DOĞRU OLDUĞUNA VE DESTEKLENMESİ GEREKTİĞİNE İNANIYORUM. CHP ADAYLARININ SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, ERKEK ARKADAŞIM, GENÇ ARKADAŞIM, DİYORLAR Kİ, BU SEÇİM BİR GENEL SEÇİM DEĞİLDİR EVET, BU SEÇİM BİR YEREL SEÇİMDİR. YAŞADIĞIMIZ KENTE EN İYİ HİZMETİ GETİREBİLECEK KADROLARIN SEÇİMİDİR. FARKLI HER SİYASİ GÖRÜŞ BİRBİRİNİ ACIMASIZCA ELEŞTİREREK, BİRBİRLERİNİN YANLIŞLARINI EKSİKLİKLERİNİ BULARAK İKTİDAR OLMA YOLUNU ARIYOR. ANCAK BUGÜN BODRUM DAKİ VE TÜRKİYE DEKİ, YAŞADIĞIMIZ, ÇALIŞTIĞIMIZ KURUMLARDAKİ TÜM YANLIŞLARIN VE EKSİKLERİN SORUMLUSU YİNE BİZLERİZ. HİÇKİMSE BEN BU YANLIŞLARIN İÇİNDE OLMADIM diyemez. Çünkü yaşadığımız topraklar, çalıştığımız kurumlar sadece seçilmişlere bırakılamayacak kadar değersiz ve önemsiz olmamalıdır. SEYİRCİ KALMAK, SESSİZ KALMAK, SADECE ELEŞTİRMEK, ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMAMAK BELKİDE SUÇLARIN EN BÜYÜĞÜDÜR. SEVGİLİ KADIN ARKADAŞIM, GENÇ ARKADAŞIM, ERKEK ARKADAŞIM, Bu düşüncelerimle 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü sebebiyle hala ülkesinde ve üyesi olmaktan gurur duyduğu partisinin içinde YOK SAYILAN KADINLARDAN biri olarak mektupların unutulduğu zamanda açık bir mektup yazmaya karar verdim.

16 Yetiştirdiğim binlerce öğrencilerime, çevreme, MUSTAFA KEMAL ATATÜRK E VE ÜLKEME OLAN SORUMLULUKLARIMIN GEREĞİ bu açık mektubu yazmaya karar verdim. Evet 30 MART SEÇİMLERİ BİR KADER SEÇİMİDİR. ÇOCUKLARIMIZA HAKETTİKLERİ GİBİ BİR BODRUM VE TÜRKİYE BIRAKMAK SİZLERİN ELLERİNDE BİZİM ELLERİMİZDE Her şey BODRUM İÇİN HERŞEY TÜRKİYE İÇİN HERŞEY MUSTAFA KEMAL ATATÜRK İÇİN SAYGI VE SEVGİLERİMLE NURAN YÜKSEL EĞİTİMCİ-CHP ÜYESİ GÖDEKMERDAN: 8 Mart Dünya

17 Kadınlar Gününü kutlarım. Bodrum Kaymakamı Dr. Mehmet Gödekmerdan ın 8 Mart Dünya Kadınlar Günü mesajı şöyle: 8 MART Aile müessesinin temel taşı milli değerlerimizin temsilcisi taşıyıcısı ve koruyucusu olan kadınlarımızın yaşamın bütün alanlarına etkin bir şekilde katılmalarına imkan sağlayacak şartları hazırlamak her tür ayrımcılığa karşı mücadele etmek kadın erkek herkesin ortak sorumluluğudur. Kadınlarımıza yönelik ayrımcı, dışlayıcı ve şiddet içeren uygulamalar sona erdirilebildiğinde, tüm kız çocuklarımız eğitimin her seviyesinden yararlanabildiğinde, geleceğe daha güvenle bakabileceğimiz muhakkaktır. Ülkemizde kadınlarımızın sosyal yaşamda hak ettikleri yere gelmesi için önemli adımlar atılmaktadır. Yenilenen ve geliştirilen yasal düzenlemeler uygulamaya konuldukça kadınlarımızın mevcut sıkıntıları daha da azalacaktır. 8 Mart Dünya Kadınlar Gününün tüm dünyada ve ülkemizde kadınların eşitlik, özgürlük, daha huzurlu ve insan onuruna yakışır kaliteli yaşam, özlem ve isteklerini dile

18 getirdikleri ve elde ettikleri, birlik ve beraberlik günü olarak kutlanmasını temenni eder, bu vesile ile tüm dünya kadınlarının 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutlarım. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Basın Açıklaması 8 Mart Dünya Kadınlar Günü münasebetiyle Basın Açıklaması: Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi olarak kurulup faaliyete geçmemizden bu yana, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü veya diğer adıyla Dünya Kadınlar Günü nü ikinci kez idrak ediyoruz. Bu vesileyle, hem mağdur edilmiş ve edilen kadınlarımızı, hem de insan ve kadın haklarına hizmet etmiş kadınlarımızı bir kez daha saygıyla anıyoruz. Bu yılki etkinlikler Bodrum Belediyesi KADEM in çağrısı ve eş güdümünde, Meclisimizin ve kadın konusuyla ilgilenen Sivil Toplum Kuruluşlarının katılımıyla, özlenen birliktelik içerisinde hazırlanmıştır. Birlik olmanın, bir ortak payda etrafında buluşabilmenin, toplumun tümünü ilgilendiren Kadın sorunlarının çözüme ulaştırılmasında önemli bir güç oluşturacağına inanıyoruz. Zira önümüzdeki tablo iç açıcı değildir. Kadınlara karşı ayrımcılık ve eşitsizlik süregelmekte, cinayetlere de varan şiddet olaylarında ciddi artış görülmekte, çocuk evlilikleri önlenememektedir.

19 Ağır İnsan Hakları ihlali teşkil eden bu gidişatın durdurulması ve tersine döndürülmesi için, tüm bireylerin bilinçlendirilmelerinin ve her seviyede zihniyet değişikliği gerçekleştirilmesinin zorunluluğunu Kadın Meclisi olarak, bugüne dek, her fırsatta defalarca vurguladık. TBMM nde grubu bulunan dört siyasi parti temsilcilerinin katılımıyla 9 Mayıs 2013 tarihinde gerçekleştirdiğimiz panelde de bu gereklilik öne çıkmıştı. Türk Kadını sezgisi, aklı ve cesaretiyle, Demokrasi ve İnsan Hakları kaynaklı bu toplumsal sorunu çözüme götürebilecek güce sahiptir. Tarihimiz incelendiğinde, çeşitli evrelerde bunun örneklerini görebiliriz. Mustafa Kemal Atatürk de Dünyada her şey Kadının eseridir sözüyle bu olguyu veciz bir şekilde dile getirmiştir. Kadınlarımızın birlikteliğiyle hazırlanan Kadınlar Günü etkinlikleri, Bodrum da 3-14 Mart tarihleri arasında çeşitli mekanlarda gerçekleştirilecektir. Tüm etkinliklerin yan ısıra, özellikle, 8 Mart Cumartesi saat da, Bodrum Belediye Meydanı nda başlayacak olan Kadınlar Günü Buluşması ve Yürüyüşü ne Bodrumlu kadın erkek tüm bireylerin ve Sivil Toplum Kuruluşlarının geniş katılımını bekliyor ve bu çağrımıza duyarsız kalmayacaklarına inanıyoruz. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu olsun! Saygılarımızla. Zeynep Akıncı Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi Başkanı

20 BAŞKAN MEHMET KOCADON UN EĞİTİME KATKISI PLAKETLE ÖDÜLLENDİRİLDİ Bodrum da eğitim veren Merkez Turgutreis Ortaokulu Aile Birliği tarafından geleneksel olarak düzenlenen etkinliğe Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon da katıldı. Özükara Düğün Salonu nda düzenlenen yemekte Başkan Mehmet Kocadon veliler tarafından sıcak karşılanırken Okul Aile Birliği Başkanı Özen Filiz Taş ve Okul Müdürü İlkay Turan Eren, Kocadon a eğitim ve öğretime yaptığı yardımlardan dolayı teşekkür plaketi takdim ettiler. Plaket için teşekkürlerini sunan güne kadar Bodrum Yarımadası nda sağlamışım. Bundan sonra da buna sağlamaya devam edeceğim. Çünkü olmazımız. dedi. Başkan Mehmet Kocadon, Bu Milli Eğitim den çok katkı elimden geldiği kadar katkı eğitim ve öğretim olmazsa Konuşmasının ardından veliler arasında yapılan çekilişin açılışını yapan Başkan Mehmet Kocadon ilk hediye olan halıyı sahibine teslim etti.

21 ÇYDD:Üç Devrim Yasasının 90. Yıldönümünde Üç Devrim Yasasının 90. Yıldönümünde Kamuoyuna Duyuru 90 yıl önce bugün, TBMM, kabul ettiği üç yasayla Şeriye ve Evkaf Vekâleti yerine Diyanet İşleri Başkanlığı nı kurdu; Hilafet i kaldırdı; Öğrenim Birliği ni kabul etti, medreseleri kapattı. Bu yasalarla amaç, toplumu akıl ve bilimin yol göstericiliğinde ilerletmekti. Kadın-erkek tüm bireylerin din ve vicdan özgürlüğü içinde eşitlikçi, özgüvenli, hak ve ödevlerinin bilincinde yurttaşlar olmalarını sağlamaktı. İnançları, etnik kökenleri, cinsiyetleri farklı olsa da bir arada kardeşçe yaşayan, özgürce düşünen, üreten yurttaşlardan oluşan bir toplum yaratmaktı. Devrim Yasalarının 90. yılında ülkemiz, amaçlardan bütünüyle uzaklaştı. Milli Eğitim Bakanlığı, pamuğu gibi attı. ne yazık ki bu eğitimi, çıkardığı yasalarla hallaç yasasıyla kız ve erkek öğrencilerin okullaşma oranları arasındaki fark çoğaldı. Kız çocukları hızla örgün eğitimin dışına çıkıyor. Sözde 12 yıllık zorunlu eğitim erkek çocukları çıraklığa, kız çocukları gelin olmaya itiyor. Genel liseler yok edildi, milyonlarca öğrenci, isteği dışında, imam hatip liseli olmak zorunda kaldı. Bakanlığın bu yıl başlayacağı yatırımlar için ayrılan 2 milyar 863 milyon liranın 1 milyar 75 milyonu imam hatip liselerine ayrıldı. İmam hatiplere ayrılan bu ödenek, bütün diğer liseler için ayrılan toplam bütçeden daha fazla oldu.

22 Uluslar arası sınav sonuçları, çocuklarımızın matematik ve fen alanlarındaki başarısının tüm ülkeler ortalamasının altında olduğunu gösterdi. Buna karşın sahnelerde, spor salonlarında tiyatro yapan, spor yapan çocuklar değil, kitlesel olarak ezbere kuran okuyan çocuklar gördük, onlarla övündük. Nereye götürülmek isteniyoruz? Ezberleyen, düşünmeyen, bilim üretmeyen, yalnızca tüketen, eleştirmeyen, hakkını aramayı bilmeyen, her söylenene inanan, sorgulamayan insanlardan oluşan bir toplum olmamız mı isteniyor? Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği olarak 25. kuruluş yılımızda da Devrim Yasaları na sahip çıktığımızı ve çoğulcu bir toplum yaratma yolundaki çabalarımızın süreceğini kamuoyuna duyuruyoruz. ÇAĞDAŞ YAŞAMI DESTEKLEME DERNEĞİ GENEL MERKEZİ The Marmara BAYK Kış Trofesi III. Ayak sona erdi The Marmara ve TEB Özel Bankacılık sponsorluğunda Bodrum Açıkdeniz Yelken Klübü (BAYK) tarafından düzenlenen The Marmara BAYK Kış Trofesi, III.ayağını da tamamladı. Toplam 49 teknenin yarıştığı The Marmara-Bayk Kış trofesi III. Ayakta, IRC A sınıfları ilk gün 2 Adet şamandıra rotada, IRC B Sınıfları 17 millik Bodrum-Karaada sancakta-çelebi adası sancakta -Bodrum finish offshore rotada knot esen rüzgarla yarışı tamamladılar. 400 e yakın sporcunun yarıştığı 2. Ayağın ödülleri Bodrum Marina Yacht Club de düzenlenen

23 törenle sahiplerini buldu. Ödüller Bayk Genel Sekreteri Yakup İçgören, The Marmara Bodrum Otel Müdürü Onur İslam, The Marmara Bodrum Satış Yönetmeni Canan Benli, Başhakem Rıza Bayrı,Muğla İl Temsilcisi Mutlu Uzun tarafından verildi. İkinci gün ise yağmur ve fırtına ile güne başlayan yelkenciler rüzgar şiddetinin 15 knotlara düşmesi ile yarışa saat 13:05 de başladı.tüm sınıflar 17 millik Bodrum Start-Çelebi adası iskelede-kargı Adası iskelede-bodrum Finish rotada yarışı tamamladılar. III. ayak yarışlarının ödülleri 22 Mart tarihinde verilecek. THE MARMARA BAYK KIŞ TROFESİ III.AYAK SONUÇLAR: IRC A 1 1. PROTEL MATMAZEL-TOKA YELKEN 2. FLYING BOX LEMON ARKAS-ALİ AZRET MAMÇU 3.BOREAS-İZMİR YELKEN AKADEMİSİ-KAAN ÖZGÖNENÇ IRC A 2 1.ANYWAY-BORA TURAN/ORHAN TÜKER 2.DEFİNE YÜCEL ÖZBEK 3.CİVATA-KURTUL KAPTANOĞLU IRC A 3 1.BORGA 2-ARDA BAYKAL 2.FORTUNA 2-KAAN SUBAŞI 3.YEDİÇERİLER-MERT ZABITÇI IRC B 1 1.LADY DENİZ-OSMAN YİĞİT

24 2. AURORA FIRST ÖMER DİRİM 3.BLUES 1-MUSTAFA SÖYLER IRC B 2 1.BONA DEA-YAKUP İÇGÖREN 2.ICEBERK-ICE YACHTING-MEHMET ŞÜKRÜ YILMAZ 2.MİHO-MURAT OKAY TOSUN: BİZ İLKLERİ YAPARKEN SİZ NEREDEYDİNİZ? Başkan Mehmet Tosun, hafta sonu MHP Bodrum Seçim İletişim Merkezi nde bir araya gelen vatandaşlara seslendi. MHP nin seçim iletişim merkezinde geçtiğimiz hafta başlattığı Çadır Partisi bu hafta da yoğun bir katılımla sürdü. Pazar günü, Gümbet Kavşağı ndaki Seçim İletişim Merkezi ne gelen vatandaşlar, beraberlerinde hazırladıkları yiyecekleri de getirerek, gönüllerince eğlendiler. Grup Derman ın canlı performansıyla birlik ve beraberlik içerisinde eğlenen vatandaşlara MHP Bodrum Belediye Başkan Adayı Konacık Belediye

25 Başkanı Mehmet Tosun da eşlik etti. Çadırla toplanan vatandaşlara seslenen Başkan Mehmet Tosun, Bizim size olan sevgimiz, sizin bize olan sevginiz işte bu! Buradan, diğer siyasi partilerinin adaylarının bir anlam çıkarmasını rica ediyorum dedi. Seçim kampanyası süresince defalarca yanlışlığını vurguladığı dedikodu siyaseti ve karalama kampanyaları ile haksız eleştirilere karşı net konuşan Başkan Mehmet Tosun, Son dönemlerde inşaat belediyeciliği diye bir tanımlama çıkardılar arkadaşlar. Konacık Belediyesi sosyal ve kültürel belediyecilik hizmetlerini Konacık Halkı ile tanıştırdı, ilkleri yapan bir belediye, siz neredeydiniz? diye sordu. Kamplaştırma Çabalarına Dikkat Çekti MHP yi, kendisini ve ekibini karalama yarışına girenlerin farklı yollara başvurduğunu ifade eden Başkan Mehmet Tosun, Asla ve asla gençlerimizi ve sizleri, sokakta kamplaşma ortamına çekmek isteyenlere inanmayın arkadaşlar. Onlar o kamplaşma ortamlarından, hizmet etmeyerek iftiradan besleniyorlar. Biz tam tersine Bodrum için çalışacağız, üreteceğiz. diye konuştu. Başkan Mehmet Tosun, kararlı ve net bir üslupta yaptığı konuşmasında şunları söyledi: Bizler Bodrumlu bir hemşehriniz olarak, Milliyetçi Hareket

26 Partisi nin Bodrum Belediye Başkan Adayı olarak, bulunduğumuz noktaya karış karış, gece gündüz çalışarak, halkımızın desteğiyle sokaklardan geldik, siz nereden geldiniz? Espriyle Karışık Eleştirdi Başkan Mehmet Tosun, zaman zaman mizaha da başvurarak, konuşmasında esprili eleştirilerde de bulundu. Seçimler güzel bir şey, demokrasi güzel bir şey, seçimlerin sayesinde totemlerde de olsa vatandaşımız kendilerini görüyor arkadaşların diyen Başkan Mehmet Tosun, Sizden başka kimseyle irtibatımız yok. Biz Bodrum Halkı na, Bodrumlu hemşehrilerimize, onların yüksek algısına ve sandıktaki seçeneğine güveniyoruz dedi. Ayak Oyunlarından Bahsetti Seviyesiz ve etikten uzak bir siyasi anlayışla karşı karşıya olduklarını ifade eden Başkan Mehmet Tosun, Bizleri tartışma ortamına çekmek istiyorlar, kavga ortamına çekmek istiyorlar, 12 Eylül öncesinin kamplaşma ortamına çekmek istiyorlar. Arkadaşlar 12 Eylül ün üzerinden 34 sene geçti. O günleri biz, ancak ve ancak kötü bir anı olarak şu anda yad ediyoruz. Bu salondaki hiçbir arkadaşım kavgaya tenezzül etmez arkadaşlar, biz onlarla sandıkta yarışacağız dedi. Sığındıkları Tek Şey Genel Seçim Havasına Sokmak Başkan Mehmet Tosun, zaman zaman alkışlarla, zaman zaman

27 tezahüratlarla kesilen konuşmasını şöyle sürdürdü: Onların tek sığındığı, bu seçimleri genel seçim havasına sokmak. Cumhuriyet ve Atatürk üzerinden siyaset yapıyorlar. Cumhuriyet e de, Atatürk e de onlardan fazla sahip çıkıyoruz. Şundan da hiç endişeleri olmasın; ben Ege Bölgesi nde, Bodrum da dünyaya gelmiş bir arkadaşınızım. Milliyetçiyim, ülkemi ve vatanımı seviyorum. Sağ olduğum sürece ne camilerimizin minaresindeki ezanı susturabilirler, ne de ayyıldızlı bayrağımızı göklerden indirebilirler dedi. Tosun un konuşması sırasında salondan sık sık Gençlik seninle, Atatürk ün izinde, En büyük başkan bizim başkan Bodrum un başına Tosun gelecek gibi tezahüratlar yükseldi. Mehmet Tosun Marşı Başkan Mehmet Tosun un konuşmasının ardından, gençlerle birlikte, MHP Yalıkavak Kadın Kolları Başkanı Sema Özerman ın kaleme aldığı Mehmet Tosun Marşı adlı şiir seslendirildi. Başkan Mehmet Tosun, Yaşam biçimimi anlatmış dediği şiir için teşekkür ederken, hanımları Kadınlar Günü sebebiyle, 8 Mart Cumartesi günü saat de Seçim İletişim Merkezi ne düzenlenen etkinliğe davet etti, hanımlarla Harmandalı Zeybeği oynadı. Yalıkavak Kadın Kolları Başkanı Sema Özerman ın Mehmet Tosun için yazdığı şiir şöyle; Gökte uçan kuşlarla,

28 Yerde karıncalarla, Sokakta çocuklarla, Anlaşır Tosun Başkan. Bakkalı, manavıyla, Kasabı, çarşısıyla, Genciyle, yaşlısıyla, Dertleşir Tosun Başkan. Ankara, İzmirlisi, Yabancısı, yerlisi, Laz, Alevi, Çerkezi, Seninle Tosun Başkan. Yürüdüğün yollarda, Her adımda, her taşta, Bodrum da olan başta, Sen varsın Tosun Başkan. Ortakent, Gümüşlük te, Gündoğan da, Bitez de, Bodrum içi, merkezde, Öndesin Tosun Başkan. Gürle de çıksın sesin, Yalıkavak dinlesin, Vur masaya inlesin, Yumruğun Tosun Başkan! Turgutreis, Mumcular,

29 Göltürkbükü bize dar, Yarımada, tüm diyar, Geliyor Tosun Başkan! Kılavuza gerek Güzel oldu her Arkandayız tüm Sen yürü Tosun yok, durum, Bodrum, Başkan.