TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI TRABZON ŞUBESİ VE KTÜ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜNDEN ORTAK BASIN AÇIKLAMASI

Transkript

1 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI Trabzon Şubesi ELEKTRONİK BİLGİ FÖYÜ Cumhuriyet Mah. Nemlioğlu Cemal Sok. No:13 TRABZON Tlf: (462) Faks: (462) E-POSTA : imotrabzon@imo.org.tr WEB : - trabzon.imo.org.tr ELEKTRONİK POSTA NO: 2015/12 31 Ağustos 2015 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI TRABZON ŞUBESİ VE KTÜ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜNDEN ORTAK BASIN AÇIKLAMASI "ARHAVİ - HOPA VE BORÇKA'DA MEYDANA GELEN SEL VE HEYELAN ÜZERİNE KTÜ İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ VE İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI TEKNİK HEYETİ İNCELEMELERİNİ TAMAMLADI" Artvin ilimizin Arhavi, Hopa ve Borçka ilçelerinde meydana gelen ve can ve mal kayıplarına sebep olan afet için ülkemize, Artvin halkımıza ve tüm milletimize geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Kaybettiğimiz canlara Allah'tan rahmet, ailelerine sabırlar diliyoruz. Afetin sebep olduğu maddi kayıpların da devletimiz tarafından biran önce telafi edilmesini, mağdur olan vatandaşlarımızın daha fazla sıkıntı yaşamadan bu mağduriyetlerinin biran önce giderilmesini bekliyoruz. Öncelikle şunun net bir şekilde bilinmesini istiyoruz; dünya var olduğundan bugüne bu tür veya buna benzer şekilde milyonlarca olay meydana gelmiştir. Kısaca "doğa olayı" olarak tanımladığımız bu vak'aları "doğal afet" haline getiren ne yazık ki biz insanlarız. Yıllardır, "Doğa olayları doğal afete dönüşmesin" demekten ve bu olay ve afetlerin hepsinden hemen sonra hassas noktaları içeren açıklamalar yapmaktan bıkmadık ama artık "DUR" denmelidir. Kent planlamalarındaki usulsüz müdahaleler, plansız yapılaşma, kentsel, kırsal alanlarda projesiz altyapı çalışmaları, bölgemizde özellikle dere ve havzalara bilimsel ve teknik çalışmalar olmadan müdahaleler ve buna benzer birçok konuda yaptığımız uyarıları yenilemekten de bıkmayacağız.

2 Arhavi, Hopa ve Borçka'da meydana gelen ve afete dönüşen bu olayın ardından, uygulamadaki gibi bilimsel ve teknik bilgi ve donanıma sahip olmadan kamuoyuna açıklamalar yapıldığını üzüntü ile izlemeye başladık. Bilim ve teknik dışında yorum, açıklama yapanların, fikir yürütenlerin bu olayı afete çeviren zihniyetten farkı yoktur. Bilinmelidir ki 50 yıldan fazla bir süredir bölgemizde bu doğa olayları, doğal afete dönüşmekte ve ilgili, ilgisiz, bilgili, bilgisiz olduğuna bakılmadan herkes konuşmakta, sadece suçlu aramaya odaklanmakta, çoğu kez de yanlış noktalara yönelinmektedir. Afete dönüşen bu olayın ardından Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü, İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubemiz ve Artvin Temsilciliğimizce bir heyet oluşturulmuş, bu heyet yerinde incelemelerine hızlı bir şekilde başlamış ve saha çalışmasını tamamlamıştır. Heyette KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümünden Prof. Dr. Metin HÜSEM, Prof. Dr. Ömer YÜKSEK, Doç. Dr. Mehmet AKKÖSE, Doç. Dr. Süleyman ADANUR, Doç. Dr. Servet KARASU, Doç. Dr. Erol ŞADOĞLU, Yrd. Doç. Dr. Zekai ANGIN, Yrd. Doç. Dr. S. Banu İKİZLER, Yrd. Doç. Dr. Murat KANKAL, Arş. Gör. Sinan NACAR, İMO Trabzon Şubesinden Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Mustafa TİRYAKİ, Yönetim Kurulu Üyeleri Cemil ÖZCAN, Tuğçe ANILAN, İMO Artvin Temsilciliğinden Temsilci Ferit DEMİRÖZ, İnş. Müh. Nurhayat ZAİM yer almıştır. Heyet, geniş saha incelemesinin ardından raporlama çalışmalarına başlamıştır. KTÜ İnşaat Mühendisliği Bölümü ve İnşaat Mühendisleri Odasınca oluşturulan heyetin düzenlemekte olduğu rapor da kısa zamanda tüm kamuoyu ile paylaşılacak, ilgili kurum ve kuruluşların da tamamına iletilecektir. Bu tür olayların yeni afetlere dönüşmemesini, herkesin bu olay ve afetlerden ders çıkarmasını diliyoruz. Saygılarımızla. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü

3 AİDATINI ÖDEYEN ÜYELERİMİZE FERDİ KAZA SİGORTASI YAPTIRIYORUZ Odamız, aidatını ödeyen tüm üyelerimize kaza sonucu vefat, kaza sonucu maluliyet içeren 50 bin TL tutarında teminat ile ferdi kaza sigortası yaptırmaktadır. Söz konusu sigorta kapsamı içinde deprem ve iş kazaları da bulunmaktadır. Odamıza aidatlarını tam olarak ödemiş bulunan üyelerin aidatlarını ödedikleri tarihten itibaren yılsonuna kadar süreli ferdi kaza sigortası yapılıyor aidatlarını yatıran üyelerin sigortalanma işlemi başladı. Aidatını henüz yatırmamış olan üyeler ise aidatlarını yatırdıkları ay itibariyle sigorta hakkını kazanmış olacak. Her yıl, Odamız tarafından yenilenecek olan ferdi kaza sigortası yenileme işlemi, üyemizin aidatını yatırdığı aydan itibaren otomatik olarak yapılacak. Yapılan sigorta, yılsonuna kadar süreli olduğundan üyemiz aidatını ne kadar erken yatırırsa sigorta süresi de o kadar uzun olmuş olacak. Aidatını ödeyen üyelerimiz sigorta poliçelerine üye arayüzünden Ayrıca, üyelerimiz şubelere bizzat başvurarak da sigorta poliçelerini edinebilecek. Odamız gücünü üyelerinden almaktadır Üyelerimizin menfaatlerini, mesleğimizin genel çıkarlarına uygun gelişimini ve toplumsal yararı gözeten Odamız bu kapsamda çalışmalarını soluksuz sürdürmektedir. Toplumda güvenilir, mesleki konularda ise referans kurum olmayı başaran Odamız, bunu üyelerimizin eşsiz dayanışma ruhu ve örgütlülük bilinci sayesinde inşa etmiştir. Üyelerimizin Odamızla kurduğu güçlü örgütlülük ilişkisi ve sorumlu üyelik, bu başarının temel direkleri olmuştur. Maddi ve manevi tüm gücünü üyelerimizden alan Odamız üyelerinden başka hiçbir güce yaslanmamıştır. Bilinçli üyelerimiz Odamıza kattıkları gönüllü emekleri yanısıra aidatlarıyla da Odamızın mali gücünü oluşturmaktadır. Aidat işlemi artık çok kolay Değerli üyelerimizle, dün olduğu gibi bugün de mesleki ve toplumsal duruşunu özenle koruyarak yoluna devam eden Odamız, üyelerimiz için işlemleri kolaylaştıran adımlar atmaya devam etmektedir. Yaptığımız çalışmalar sonucu web üzerinden kredi kartıyla aidat ödenmesi için gerekli altyapı hazırlanmış ve uygulamaya başlamıştır. Üyelerimize internet aracılığıyla kolaylıkla aidatlarını ödeyebilme imkânı sağlanmıştır. Tüm üyelerimizin temel üyelik sorumluluğu olan aidat katkılarına özen göstermesi, çalışmalarımızı ve birliğimizi daha da ileri taşımaya vesile olacaktır. ( ve e-devlet sistemi üzerinden ulaşabilecek.

4 KAMULAŞTIRMA BİLİRKİŞİ YETKİ BELGESİ YENİLEME KURSU Odamızın düzenlediği Kamulaştırma Bilirkişi Yetki Belgesi Yenileme Kursu Eylül 2015 tarihlerinde Trabzon`da gerçekleştirilecektir. Söz konusu eğitim için; * 2010 yılında Bilirkişi Yetki Belgesi almış üyelerimizle, 2007, 2008 ve 2009 yılında Bilirkişi Yetki Belgesi alarak belgelerini yenilemeyen üyelerimizin katılımı kabul edilecektir. * Kurs ücreti 250 TL olup, ödemeler Trabzon Şubemize veya Garanti Bankası Trabzon Merkez Şubesi TR numaralı hesabımıza yatırılacaktır. * Banka kanalı ile yapılan ödemelerde kursun ve katılımcıların isimlerinin yazılı olduğu dekontun kayıt formuna eklenmesi gerekmektedir. * Kurs sonunda yapılacak sınavda başarı sağlayan üyelere yeni belge düzenlenecektir. Kurs için 4 Eylül 2015 Cuma günü saat 17:00 ye kadar başvuru yapılması gerekmektedir.

5 BASIN AÇIKLAMASI "TRABZON'LU BÜROKRAT KIYIMINDA SON NOKTA... MESLEKTAŞ HEMŞEHRİLERİMİZE HERKES SAHİP ÇIKMALIDIR." Trabzon, uzun yıllardan beri tüm kurumların bölge müdürlüklerini barındırarak ülke genelinde etkili ve üretken bürokratlar yetiştirmiş ve bu kişiler özellikle kurumların genel müdürlüklerinde aldıkları görevleri hakkı ile yerine getirmiş, ülke ve milletimize önemli katkılar sunmuşlardır. Ülkemizin son yıllardaki en etkili ve üretken kurumlarından biri Karayolları Genel Müdürlüğüdür. Bu kurumun da dokuz yıldan fazla bir süredir genel müdürlüğünü yürüten hemşehrimiz, meslektaşımız Sayın Mehmet Cahit TURHAN'ın kurumdaki başarıları ortadadır. Bu kadar uzun bir süre etkili ve verimli bir şekilde kurumda yöneticilik yapan meslektaşımızın bugün görevden alındığını üzüntü ile öğrenmiş bulunuyoruz. Kurumların idari yapısının oluşum takdiri kesinlikle iktidarda ve kurumun bağlı olduğu bakanlıktadır. Bu konuda kimsenin müdahil olması doğru kabul edilmeyebilir. Ancak, özellikle Trabzon'un bakansız kaldığı son yıllarda, devlet kademelerinde yetişmiş bürokrat hemşehrilerimizin birbiri ardına görevden alınıyor olması da bu takdir yetkisinin kullanımı konusunda bizde ciddi endişeler doğurmuş ve bir yanlışlığın altını çizmemiz gerektiği sorumluluğunu bize yüklemiştir.

6 Ülkemizin son dönemdeki dünya ölçeğindeki projelerinin teknik ve idari yürütücülüğünü yapan bu kurum başta olmak üzere, tüm kurumların merkez teşkilatında yetişmiş meslektaş hemşehrilerimize yönelik görevden almalar durdurulmalıdır. Devletin kişiye yatırım yaparak yetiştirdiği bu arkadaşlarımızdan mutlaka istifade edilmelidir. Saygılarımızla. Mustafa YAYLALI İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Başkanı ETKİNLİK ŞUBEMİZCE "17 AĞUSTOS'UN YILDÖNÜMÜNDE DEPREME DUYARLILIK SERGİSİ" DÜZENLENDİ. Şubemizce 17 Ağustos 1999 depreminin yıldönümünde İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi olarak Trabzon Atatürk Alanı'nda "Depreme Duyarlılık Sergisi" düzenlenmiştir. Sergiye vatandaşlarımız yoğun ilgi göstermiştir.

7 TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI TRABZON ŞUBESİ NDEN BASIN AÇIKLAMASI 17 AĞUSTOS UN YILDÖNÜMÜNDE DEPREM RİSKİ, HÂLÂ ÜLKEMİZİN EN BÜYÜK SORUNLARINDAN BİRİDİR İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şubesi olarak, 17 Ağustos 1999 depreminin yıl dönümünde, deprem riskinin ülkemizin hâlâ en büyük sorunlarından biri olduğunu hatırlatmayı toplumsal bir sorumluluk olarak görüyoruz. Çünkü deprem önlemlerini almakta, toplumu depreme karşı bilinçlendirmekte, yapı üretim sürecini ve yapılaşmayı deprem tehlikesini gözeterek düzenlemekte, ilgili mevzuatı deprem gerçeğine göre yeniden ele almakta hem toplumsal duyarlılığın hem de iktidarın yaklaşımını yetersiz buluyor, toplumun güvenle geleceğe hazırlanmadığını düşünüyoruz. Binlerce insan yaşamını yitirdi, binlercesi yaralandı, ülke ekonomisi kısa zamanda telafi edilmesi mümkün olmayacak derecede etkilendi. Bilançonun yol açtığı acı, depremin toplumsal sarsıntı haline gelmesine neden olmakla kalmadı, başta yapı üretim süreci, mevcut yapılar, kentleşme politikası, afet sonrası önlemler, mevzuat olmak üzere yetersizliğimizi, hatalarımızı gün yüzüne çıkardı. Görmezden gelinen, yok sayılan sorunlar dramatik bir olayla varlığını hissettirdi. Türkiye nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğinin yok sayılmasının bedeli kelimenin gerçek anlamıyla çok ağır oldu. Deprem sonrası süreç, bütün bir ülkenin depreme göre yeniden düzenlenmesi çerçevesinde toplumsal uzlaşmanın oluşmasına tanıklık etti. Uzlaşma, "artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı temennisinde ifadesini buldu. Ancak 12 yıl sonra meydana gelen Van depremi, ne yazık ki, aradan geçen onca zamana, atılan ciddi adımlara ve yasal düzenlemelere rağmen, "bir arpa boyu mesafe alınamadığını" gösterdi. Kaçak yapılaşmanın, sağlıksız kentleşmenin, mühendislik hizmeti almadan yapı üretiminin, yapı denetim sisteminin taşıdığı eksiklik ve zaafların varlığını sürdürdüğü, sadece depreme değil her türlü doğal afete karşı korumasız olunduğu, mevcut olumsuzlukların doğa olaylarını doğal afete dönüştürdüğü, doğal afetlerin geleceğe dönük kaygıları çoğalttığını açığa çıkardı. 17 Ağustos 1999 Marmara depreminin üzerinden 16 yıl geçti. 16 yıl önce bugün, merkez üssü Gölcük olan ve beraberinde tüm Marmara bölgesini etkileyen 7,4 şiddetinde bir deprem meydana geldi.

8 Deprem gerçeği ve Türkiye Ülkemiz bir deprem ülkesidir. Topraklarının ve nüfusunun büyük bir bölümü deprem tehlikesi altındadır. Ülkemizde 1900 lü yılların başından günümüze otuza yakın büyük ölçekli deprem meydana gelmiş ve resmi kayıtlara göre 100 bin civarında insan hayatını kaybetmiştir. Türkiye, önemli deprem kuşakları üzerinde bulunmaktadır. Ülke topraklarının yüzde 66 sı 1. ve 2. derecede deprem bölgesinde yer almakta, nüfusu bir milyonun üzerindeki 11 büyük kent, ülke nüfusunun ise yüzde 70 i ve büyük sanayi tesislerinin yüzde 75 i deprem tehlikesi altındadır. Mevcut yapı stokuna bakıldığında da durumun iç açıcı olmadığı görülecektir. TÜİK verilerine göre ülkemizde 20 milyon civarında yapı bulunmaktadır. Bu yapıların yüzde 60 ının 20 yaş ve üzerinde bulunduğu, önemli oranda ruhsatsız ve niteliksiz olduğu, mühendislik hizmeti almadan veya kısmen alarak ve yapı denetimi olmadan üretildiği, pek çoğunun güçlendirilmesi gerektiği, yine kayda değer ölçüde yapının yıkılarak yeniden yapılmasının zorunluluk olduğu hem bizler hem de iktidar tarafından bilinmektedir. Mevcut yapı stokuna ilişkin verilerin tahminlere dayandığı vurgulanmalıdır. Çünkü ülkemizin ayrıntılı yapı envanteri henüz tamamlanmamıştır. Dolayısıyla mevcut bilgiler güncellenememekte ve merkezi düzeyde kamuoyuyla paylaşılmamakta, güçlendirme çalışmalarının hangi düzeyde olduğu, kaç binanın yıkılıp yeniden yapılması gerektiği, okullar, yurtlar, hastaneler başta olmak üzere kamu binalarının mevcut durumu bilinmemektedir. Marmara ve Van depremlerinde sınavı geçemeyen yapı stokumuzun, bir bütün olarak olası depremde ne tür tepki vereceği ise adeta bilinmeze terk edilmiş ve yine tahminlerle hareket edilmektedir. Meslek Odaları devre dışı bırakıldı Odamız ve şubemiz yıllardan bu yana, deprem tehlikesi ve deprem önlemleriyle ilgili; mevzuattan yapı üretim sürecine kadar geniş bir yelpazede görüş ve önerilerini defalarca kamuoyuyla ve ilgililerle paylaşmış, raporlar hazırlamış, ilgili bakanlıkların düzenlediği bilimsel içerikli etkinliklere katılarak değerlendirmelerde bulunmuş, toplum yararına gördüğü her türlü girişime destek verip katkı sağlamış, kendi olanakları çerçevesinde deprem ve ilgili konular bağlamında çok sayıda bilimsel mesleki etkinlikler, meslek içi eğitimler düzenlemiş, depremin unutulmaması ve duyarlılığın artırılması amacıyla birçok etkinlik organize etmiştir. Ancak son birkaç yıldır iktidar, mevzuatta kabul edilemez köklü değişiklilere imza atmış, meslek odalarının, üyelerini denetlemesini, sicillerini tutmasını, mesleki faaliyetlerini kayıt altına almasını engellemiş, "imzacılıkla" ve sahte mühendislerle mücadeleyi zayıflatmış ve hatta önünü açmış, gelir kaynaklarını önemli ölçüde kısmıştır. Değişikliklerin Meslek Odalarını güçsüzleştirecek ve Oda üye ilişkisinin zayıflayacak içeriğe sahip olmasının oluşturacağı engel bir yana, mevzuatın yapı üretim sürecini denetimsizliğe mahkûm edecek hükümler içermesinin ve iktidarın Meslek Odalarını devre dışı bırakmasının topluma pahalıya mâl olacağı açıktır. Şu nokta özellikle vurgulanmalıdır. İnşaat mühendisliği her zeminde ve her şart altında güvenli ve sağlıklı

9 yapılaşmanın mümkün olduğunu kanıtlayan bir bilim dalıdır. Odamız ve şubemiz de, doğrudan insan hayatıyla ilgili üretimde bulunan meslek mensuplarının tek ve merkezi örgütü olarak, inşaat mühendisliği hizmeti almadan yapı üretilmesine karşı çıkmakta, nitelikli olmayan projelere izin vermemektedir. Mühendislik mesleğini önemsizleştirme ve meslek odalarını güçsüzleştirme girişimlerinin yapı üretim sisteminde zaafa yol açma dışında başka bir sonucu olmayacaktır. Anlaşılan o ki iktidar, ülkenin deprem gerçeğinin farkında olsa da meslek odalarının bu gerçeklik karşısında üstlendiği görevlerin farkında değildir. Türkiye depreme hazır mı? Bu soruya ne yazık ki olumlu yanıt veremiyoruz. Ne deprem önlemleri ne de afet sonrası hazırlıklar sorunları çözecek, riskleri karşılayacak durumda değildir. Konunun birinci derecede muhatabı olan bir mesleğin mensupları olarak, depremlerin yıl dönümlerinde sorunları yeniden sıralamanın, çözümü bir kez daha tartışmaya açmanın haldeki durumumuzu özetlediğinin farkındayız. Ne sorunlar değişiyor ne de güvenli yaşam kuracak adımlar atılıyor. Endişeliyiz. Yapı üretim sürecinin endişelerimizi giderecek şekilde sağlıklı işlemediğinin farkındayız. Lakin endişemiz bu kadarla sınırlı değildir. En azından meslek odalarının, endişelerimizi artırıyor. Mevcut yapı stoku biz inşaat mühendislerini endişelendiriyor. Biz inşaat mühendisleri geleceğe endişeyle değil, güvenle bakmak istiyor ve bu istediğimizin her daim arkasında olacağımızı kamuoyuna duyuruyoruz. Çünkü toplumsal duyarlılığımız, yaşamın kutsallığına olan inancımız, bilimsel, mesleki gerçeklikler bunu gerektiriyor. Çünkü depreme karşı alınmamış önlemler ülkemizin hâlâ en büyük sorunlarından biridir. Ülkemizin ekonomik sosyal siyasal açıdan yoğun olan bu döneminde deprem tehlikesine dikkat çekmenin, deprem duyarlılığını artırmaya gayret etmenin toplumsal ve insani bir sorumluluk olduğunu biliyor ve bu sorumluluğu taşımaya kararlı olduğumuzu kamuoyuna duyuruyoruz. Bu çerçevede 17 Ağustos un yıldönümünde kaybettiğimiz canlara rahmet, her depremde aynı acıyı bir kez daha yürekten hissettiklerine inandığımız ailelerine sabır, doğa olaylarının eksik ve kusurlar nedeni ile bir daha doğal afete dönüşmemesini diliyoruz. Tüm halkımızı Ağustos 2015 tarihlerinde Trabzon Atatürk Alanında düzenleyeceğimiz Depreme Duyarlılık Sergisi ne bekliyoruz. Saygılarımızla. TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Trabzon Şube Yönetim Kurulu adına Mustafa YAYLALI Şube Başkanı üniversitelerin, bilim çevrelerinin kamu yönetimi tarafından oluşturulacak ortak bir zeminde bir araya gelerek başlatacağı sürecin sekteye uğratıldığını görmek,

10 "DAYANMA DUVARI TASARIM VE HESAP İLKELERİ" MESLEK İÇİ EĞİTİM SEMİNERİ GERÇEKLEŞTİRİLDİ. Şubemizce, üyelerimize yönelik, 6 saat süreli "Dayanma Duvarı Tasarım ve Hesap İlkeleri" meslekiçi eğitim semineri düzenlenmiştir. Karadeniz Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyeleri, Yrd.Doç.Dr.Sabriye Banu İKİZLER ve Doç.Dr.Erol ŞADOĞLU`nun eğitici olarak katıldığı eğitim seminerine 19 üyemiz katılmıştır. VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI Üyelerimiz Erhan SAĞIR ve Salih SAĞIR nın annesi vefat etmiştir. Üyemiz Murat Özer NEMLİ'nin babası vefat etmiştir. Üyemiz İbrahim Tarık DİLAVER'in ağabeyi vefat etmiştir. Merhumlar ve merhumeye Allah (C.C.) tan rahmet, üyelerimiz ve ailelerine sabır ve başsağlığı dileriz.

11 MUTLULUKLAR DİLİYORUZ Üyelerimiz Ersan DİLAVER ve Hafize DEMİR 25 Temmuz 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyemiz Celil ALTUNTAŞ 25 Temmuz 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyemiz Yüksel Selçuk AYAZ 7 Ağustos 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyemiz Çetin MERAL 18 Ağustos 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyemiz Ömer DİNÇ 22 Ağustos 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyemiz Ender Ahmet PERVANLAR 25 Ağustos 2015 tarihinde evlenmiştir. Üyelerimiz ve eşlerine, sağlık, mutluluk ve huzur içinde uzun bir ömür diliyoruz.