KONGRE ORGANİZASYONU

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "KONGRE ORGANİZASYONU"

Transkript

1

2 Kongre Onursal Başkanı KONGRE ORGANİZASYONU Prof. Dr. Ali DEMİRSOY, Hacettepe Üniversitesi (Emekli) Kongre Başkanı Prof. Dr. Ayla ÖBER, Ege Üniversitesi (Anısına Yapılmaktadır.) Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet KARATAŞ, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Kongre Genel Koordinatörü Prof. Dr. Erdoğan ÇİÇEK, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Sekreterler Deniz CAN, Nobel Bilim ve Araştırma Merkezi M. Fatih ERENLER, Nobel Bilim ve Araştırma Merkezi

3 BİLİM KURULU Prof. Dr. Abdullah HASBENLİ Prof. Dr. Abdurrahman AKTÜMSEK Prof. Dr. Ahmet BEYARSLAN Prof. Dr. Ahmet KILIÇ Prof. Dr. Ali BİLGİLİ Prof. Dr. Ali SATAR Prof. Dr. Ahmet Ümit ERDEMLİ Prof. Dr. Ali DEMİRSOY Prof. Dr. Ali Yavuz KILIÇ Prof. Dr. Aydın TOPÇU Prof. Dr. Bayram GÖÇMEN Prof. Dr. Halit ÇAM Prof. Dr. Hasan SEVGİLİ Prof. Dr. Kamil KOÇ Prof. Dr. Mohammad MORADI Prof. Dr. Mustafa CANLI Prof. Dr. Mustafa TEMEL Prof. Dr. Mustafa ÜNAL Prof. Dr. Mustafa YAMAN Prof. Dr. Nusret AYYILDIZ Prof. Dr. Orhan ERMAN Prof. Dr. Ömer Köksal ERMAN Prof. Dr. Raşit URHAN Prof. Dr. Salih DOĞAN Prof. Dr. Sibel TAŞ Prof. Dr. Sultan ÇOBANOĞLU Prof. Dr. Şükran YAĞCI YÜCEL Gazi Üniversitesi Selçuk Üniversitesi Bitlis Eren Üniversitesi Dicle Üniversitesi Ankara Üniversitesi Dicle Üniversitesi İnönü Üniversitesi Hacettepe Üniversitesi Anadolu Üniversitesi Niğde Üniversitesi Ege Üniversitesi Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ordu Üniversitesi Celal Bayar Üniversitesi Zanjan Üniversitesi Çukurova Üniversitesi İstanbul Üniversitesi Abant İzzet Baysal Üniversitesi Karadeniz Teknik Üniversitesi Erciyes Üniversitesi Fırat Üniversitesi Atatürk Üniversitesi Pamukkale Üniversitesi Erzincan Üniversitesi Uludağ Üniversitesi Ankara Üniversitesi Gaziantep Üniversitesi

4 Prof. Dr. Veysel AYHAN Prof. Dr. Yılmaz CAMLITEPE Doç. Dr. Alev HALİKİ UZTAN Doç. Dr. Ayşe TOLUK Doç. Dr. Ebru Gül ASLAN Doç. Dr. Hakan DEMİR Doç. Dr. Haluk ÖZPARLAK Doç. Dr. Mehmet Ali KIRPIK Doç. Dr. Mehmet Zülfü YILDIZ Doç. Dr. Murat YURTCAN Doç. Dr. Osman SEYYAR Doç. Dr. Özdemir ADIZEL Doç. Dr. Sinan ANLAŞ Doç. Dr. Suna CEBESOY Doç. Dr. Tamer ALBAYRAK Doç. Dr. Tuncay TÜRKEŞ Doç. Dr. Ümit İNCEKARA Süleyman Demirel Üniversitesi Trakya Üniversitesi Ege Üniversitesi Erciyes Üniversitesi Süleyman Demirel Üniversitesi Niğde Üniversitesi Selçuk Üniversitesi Kafkas Üniversitesi Adıyaman Üniversitesi Trakya Üniversitesi Niğde Üniversitesi Yüzüncü Yıl Üniversitesi Celal Bayar Üniversitesi Ankara Üniversitesi Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Niğde Üniversitesi Atatürk Üniversitesi

5 SÖZLÜ BİLDİRİ ÖZETLERİ 1

6 ÇAĞRILI SUNUM Türkiye de Koruma Biyolojisinin Önemi ve Kelaynak Kuşları Ahmet Kılıç 1 1 Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü ahmetk@dicle.edu.tr Ülkemiz tür çeşitliliği yönünden dikkat çeken bir zenginliğe sahiptir. Bunu sağlayan çeşitli unsurlar bulunmaktadır. Üç kıta arasında yer alması, göç yolları üzerinde bulunması ve farklı yaşam alanlarını barındırması önemli unsurlardan bazılarıdır. Bunlardan yaşam alanı (habitat) çeşitliliği tehditler altında bulunmaktadır. Habitat kayıpları, farklı kirlilik unsurları bunlardan bazılarıdır. Bu sorunlar ülkemiz genelinde yaşayan memeli hayvanları, kuşları, sürüngenleri, kurbağaları, balıkları ve omurgasızları yok olma tehlikesiyle karşı karşıya bırakmaktadır. Yok olma tehlikesi yaşayan türler çeşitli sorunlarla karşılaşır. Populasyon birey sayısında azalma, yaşam alanlarında daralma ve genetiksel çeşitlilikte gerileme bunlardan bazılarıdır. Farklı türlerde populasyonun devamı için olması gereken minimum birey sayısı değişiklik gösterir. Bu en küçük yaşayabilir populasyon olarak adlandırılır. Türün yok olmaktan korunması için öncelikle birey sayısının artırılması önem arz etmektedir. Nesli tehlike altında olan türün yaşayabilir en küçük populasyonu belirlendikten sonra olması gereken minimum yaşam alanın büyüklüğü hesaplanır. Bu alanın varlığı türün beslenmesi, barınması ve üremesi için elzemdir. Birey sayısı artışı populasyonda genetiksel çeşitlilik kaybının önüne geçebilecek önemli bir unsurdur. Homolog kromozomlardaki farklı aleller genetik sürüklenmeyi engelleyebilmektedir. Farklı genetik özellikler populasyonların değişen çevre koşullarına uyumunu sağlayan unsurdur. Ülkemizde bazı türlerin yok olduğu, bazılarının yok olma tehdidiyle karşı olduğu bilinmektedir. Uzun yıllardan beri koruma altında olan kelaynak kuşları tabiatta soyu tükenmiş olarak kabul edilir. Birecik te (Şanlıurfa) sürdürülen koruma çalışmaları 38 yıldan beri devam etmektedir. Doğa koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü büyük bütçelerle türü yaşatmaya çalışmaktadır. Yapılan ciddi yatırımlara karşılık türün ideal sayıya ulaşamadığı görülmektedir. İşbirliğiyle daha iyi sonuçların alınabileceği düşünülmektedir. Mevcut kelaynak kuşu sayısı 2015 yılı üreme dönemi başında 185 adet olarak kaydedilmiştir yılları arasında sürdürülen dört yıllık araştırma sonunda kelaynak kuşlarının büyük bir üreme potansiyeline sahip olduğu görülmüştür. Dört yılda görülen yavru sayısı 235 ten fazladır. Bu yavruları yaşatabilmek imkân ve bilimsel donanım ülkemizde mevcuttur. Yavru ölümlerinin sıklıkla görüldüğü ilk haftalarda yerinde yapılacak yardımlarla bu ölümler engellenebilir. Ayrıca kuluçka dönemi başlangıcında doğal sürece zarar vermeden yumurta sayısı artırılabilir. Bunlar daha fazla yavru alımına imkân sağlamaktadır. Ayrıca farklı istasyon ve hayvanat bahçelerinde kelaynak kuşlarının yetiştirilmesi genetiksel farklılığa katkı sağlayacaktır. Tür korumanın sembollerinden olan kelaynak kuşları kafeslerde yapılacak düzenlemeler, beslenmelerinde gerçekleştirilecek iyileştirmeler ve uzmanların sağlayacağı katkılarla nesli tehlikede olan türler listesinden çıkarılabilir. Temennimiz kelaynak kuşlarının binlercesinin ülkemiz semalarında dolaşabilmesidir. *Bu çalışma Dicle Üniversitesi (DÜBAP-14-FF-73) tarafından desteklenmektedir. 2

7 Kelaynak Kuşlarında Kuluçka Paylaşımı Ahmet Kılıç 1, Ersin Uysal 2, M. Fehmi Yüksel 3 1 Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü TR Diyarbakır ahmetk@dicle.edu.tr 2 Dicle Üniversitesi, Temel Bilimler Meslek Yüksek Okulu, Bilgisayar Teknolojileri Bölümü 3 Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Şanlıurfa Orman ve Su İşleri Şube Müdürlüğü ahmetk@dicle.edu.tr Birecik kelaynak kuşları (Geronticus eremita ) soyunun Ortadoğu daki son temsilcileridir. Doğada soyu kritik tehlikede olarak kabul edilir. Bunlar Birecik te yarı doğal yaşamaktadır yılından beri kafeslerde yetiştirilmeye başlanmıştır. Bu çalışma doğada serbest üreyen Birecik kelaynak kuşları üzerine gerçekleştirilmiştir. Koloni halinde kuluçkaya yatarlar. Eşler kuluçkayı birlikte gerçekleştirilir. Seçilen yuvalarda kuluçka davranışları tüm gün izlenmiştir. Erkek kelaynak kuşları kuluçkada daha fazla görev alır. Üç yılda ( ) 100 kuluçka tespit edilmiştir. Bazı yuvalardaki kuluçkalar gün boyu araştırılmıştır. Araştırılan yuvalarda erkeklerin genellikle kuluçkada daha fazla kaldığı görülmüştür. Erkeklerin kuluçkada kalma yüzdeleri % 48 - % 67 arasında değişmiştir. Beş kuluçkada ortalama olarak eşlerin kuluçkada payı şöyledir: % 42,74 dişi, % 57,26 erkek. Eşlerin kuluçkaya olan ilgisi farklılıklar gösterir. Detaylı çalışmalar kelaynak kuşlarında bireysel karakterlerin ortaya çıkmasını sağlayacaktır. Erkeklerin kuluçkada daha fazla kalması dişilerin daha iyi beslenmesine fırsat sağlamaktadır. Soyu tükenmek üzere olan bu türün çoğaltılması mümkündür. Üreme potansiyeli yüksek olan populasyon bilimsel yöntemlerle desteklenebilir. Temennimiz yüzlerce kelaynak kuşunu doğada görebilmektir. Anahtar Kelimeler: bireysel karakter, eş, Geronticus eremita, kelaynak kuşu, kuluçka Shared Incubation of Northern Bald Ibis (Geronticus eremita) Birecik Northern Bald Ibises (Geronticus eremita) are the last representatives of their sort in the Middle East. The race is cathegorized as "critically endangered". They live semi-natural in Birecik. They have been bred in cages since This study was carried out on Birecik Northern Bald Ibises breeding in nature. They breed in colonies. Incubation is carried out by partners. Incubation behavior in the selected nests is monitored all day. Male Northern Bald Ibis spend more time on incubation. 100 incubators have been identified during three years ( ). Incubation in some nests were studied throughout the days. It is found that males spent more time at incubation compared to females. The percentage of incubation time for males ranged between 48% - 67%. On five incubations, the average incubation shares of partners are as follows: 42.74% female and 57.26% male. Males and females show different interest in the incubation. Detailed studies will enable the emergence of individual characters of the Northern Bald Ibis. Males spend more time at incubation, and this provides a better nutrition opportunity for the females. Increasing the population of this critically endangered species is possible. The population which has a higher reproductive potential can be supported by the scientific methods. Our hope is to see hundreds of bald ibis birds in nature. Keywords: Northern Bald Ibis, Geronticus eremita, incubation, individual character, parent 3

8 Adana İlinin Herpetofaunası Burhan Sarıkaya 1, Mehmet Zülfü Yıldız 2, Bahadır Akman 3, Abdullah Furkan Özcan 2, Eda Sami 2, Mehmet Akif Bozkurt 4, Bayram Göçmen 5 1 Milli Eğitim Bakanlığı, Fatih Anadolu Lisesi, Merkez/Adıyaman, Türkiye 2 Adıyaman Üniversitesi, Altınşehir Kampüsü, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Adıyaman, Türkiye 3 Çınar Mühendislik, Öveçler Huzur Mahallesi,1139 sk. Çınar Apt. Çankaya, Ankara, Türkiye 4 Harran Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Şanlıurfa, Türkiye 5 Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Zooloji Anabilim Dalı, Bornova/İzmir, Türkiye burhansarikaya02@mynet.com Bu çalışma ile Adana ilinde dağılış gösteren Amfibi ve Reptil türlerinin belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma kapsamında dağılış gösteren türleri belirlemek amacıyla Eylül (2013) ile Haziran (2014) ayları arasında toplam 34 günlük arazigözlem çalışması düzenlenmiştir.arazi çalışmaları ilin genelini kapsayan 1/25000 ölçekli 106 paftanın her birinde en az bir arazi çalışması gerçekleştirilerek tamamlanmıştır. Yapılan arazi ve literatür çalışmaları sonucunda Adana ilinde 8 amfibi türü (Salamandra infraimmaculata, Ommatotriton vittatus, Neurergus strauchii, Hyla savignyi, Pelobates syriacus, Pseudepidalea variabilis, Pelophylax bedriagae, Rana macrocnemis), 6 kaplumbağa türü (Emys orbicularis, Mauremys rivulata, Testudo graeca, Caretta caretta, Chelonia mydas, Trionyx triunguis), 19 kertenkele türü (Hemidactylus turcicus, Mediodactylus kotschyi, Stellagama stellio, Chamaeleo chamaeleon, Pseudopus apodus, Ablepharus budaki, A. chernovi, Chalcides ocellatus, Eumeces schneideri, Trachylepis aurata, T. vittata, Acanthodactylus schreiberi, Anatololacerta danfordi, A. oertzeni, Apathya cappadocica, Darevskia valentini, Lacerta media, Ophisops elegans ve Phoenicolacerta laevis), bir kör kertenkele türü (Blanus strauchi) ve 23 yılan türü (Eryx jaculus, Dolichophis caspius, D. jugularis, Eirenis aurolineatus, E. barani, E. decemlineatus, E. eiselti, E. levantinus, E. lineomaculatus, E. modestus, Elaphe sauromates, Hemorrhois nummifer, H. ravergieri, Rhynchocalamus melanocephalus, Malpolon insignitus, Natrix natrix, N. tessellata, Platyceps collaris, P. najadum, Telescopus fallax, Zamenis hohenackeri, Typhlops vermicularis ve Macrovipera lebetina) olmak üzere 57 kurbağa ve sürüngen türü tespit edilmiştir. Bu türlerden yalnız dördü ülkemize endemiktir (A. danfordi-toros Kertenkelesi, E. aurolineatus-bolkar Uysal Yılanı, E. barani-baran Cüce Yılanı, E. eiselti-eiselt Cüce Yılanı). Yapılan literatür çalışmaları sonucunda Adana ilinde dağılış gösterdiği belirlenmiş sekiz türe (P. syriacus-toprak Kurbağası, N. strauchi-benekli Semender, A. oertzeni-örtzen Kaya Kertenkelesi, D. valentini-valentin Kertenkelesi, E. decemlineatus-çizgili Yılan, E. eiselti-eiseltcüce Yılanı, E. lineomaculatus-bodur Yılan, R. melanocephalus-toprak Yılanı) yapılan arazi çalışmalarında rastlanmamıştır. Anahtar Kelimeler: Adana, Biyoçeşitlilik, Herpetofauna, Kurbağa, Sürüngen The Herpetofauna of Adana Province With the study, it is aimed to determine the Amphibian and Reptile species of Adana province. 34-day field study was carried out within this project between September 2013 and June Field studies have been completed by performing at least one field study in each of the 1/25000 scaled 106 sheets, covering the whole of the province. As a result of this study,eight amphibian species (Salamandra infraimmaculata, Ommatotriton vittatus, Neurergus strauchii, Hyla savignyi, Pelobates syriacus, Pseudepidalea variabilis, Pelophylax bedriagae, Rana macrocnemis), six turtle species (Emys orbicularis, Mauremys rivulata, Testudo graeca, Caretta caretta, Chelonia mydas, Trionyx triunguis), nineteen lizard species (Hemidactylus turcicus, Mediodactylus kotschyi, Stellagama stellio, Chamaeleo chamaeleon, Pseudopus apodus, Ablepharus budaki, A. chernovi, Chalcides ocellatus, Eumeces schneideri, Trachylepis aurata, T. vittata, Acanthodactylus schreiberi, Anatololacerta danfordi, A. oertzeni, Apathya cappadocica, Darevskia valentini, Lacerta media, Ophisops elegans ve Phoenicolacerta laevis), one blind lizard species (Blanus strauchi) and twenty-three snake species (Eryx jaculus, Dolichophis caspius, D. jugularis, Eirenis aurolineatus, E. barani, E. decemlineatus, E. eiselti, E. levantinus, E. lineomaculatus, E. modestus, Elaphe sauromates, Hemorrhois nummifer, H. ravergieri, Rhynchocalamus melanocephalus, Malpolon insignitus, Natrix natrix, N. tessellata, Platyceps collaris, P. najadum, Telescopus fallax, Zamenis hohenackeri, Typhlops vermicularis and Macrovipera lebetina) in Adana Province, which totally 57 species.four of these species (A. danfordi-taurus Lizard, E. aureolineatus-bolkar a docile snake, E. Baran-Baran dwarf snake, E. eiselti-eset dwarf snake) are endemic to our country.eight species (P. syriacus-frog Soil, N. strauchi-spotted Salamander, A. oertzen-rock overlying the lizard, D. valentini-valentin Lizard, E. decemlineata-striped Snake, E. eiselti- Eset dwarf snake, E. lineomaculatus-dwarf Snake, R. melanocephalus to-earth Snake), which mentioned previously studies, could not be collect during this study. Key Words: Adana, Biodiversity, Herpetofauna Amphibia, Reptilia 4

9 Adıyaman İli Su Kenesi (Acari: Hydrachnidia) Faunası Seda Beyaz 1, Yunus Esen 2, Orhan Erman 1 1 Fırat Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Elazığ. 2 Bayburt Üniversitesi, Bayburt Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Fen Bilgisi Eğitimi Anabilim Dalı, Bayburt. yesen@bayburt.edu.tr Bu çalışmada, yıllarında Adıyaman dan toplanan su keneleri değerlendirilmiş ve toplam 15 familyaya ait 60 tür tespit edilmiştir. Lebertia (s.str.) cognata Koenike, 1902 ve Atractides (s.str.) gomerae Lundblad, 1962 Türkiye faunası için yeni kayıt olup, bu türlerin morfolojik özellikleri, çeşitli organlarının şekilleri, ölçümleri, kısa tanımları, yaşama ortamları ve dünyadaki yayılışları verilmiştir. Arrenurus (s.str.) cuspidifer Piersig, 1894 hariç tespit edilen türlerin tümü Adıyaman ilinden ilk defa kaydedilmiştir. Ayrıca, Türkiye için endemik olan Lebertia (s. str.) marasensis Esen & Erman, 2015, Hygrobates (s. str.) anatolicus Pešić & Esen, 2013, Arrenurus (s. str.) ovatipetiolatus Esen & Erman, 2013 ile Kafkaslar ve Türkiye den bilinen Brachypoda (Hemibrachypoda) orientalis Pešić & Esen, 2013 Adıyaman dan da yakalanmıştır. Anahtar Kelimeler: Adıyaman, Su kenesi, Acari, Hydrachnidia, Sistematik, Türkiye. Water Mite (Acari: Hydrachnidia) Fauna of Adıyaman Province In this study, it has been evaluated water mite species collected from Adıyaman province in 2013 and 2014 years. Totally, it has been identified 60 species belonging to 15 families. Of these, Lebertia (s.str.) cognata Koenike, 1902 and Atractides (s.str.) gomerae Lundblad, 1962 are new records for the Turkish fauna. It has been given the morphological characters, the measurements and drawings of various organs, the short descriptions, habitats and their distributions in the world of these two species. All of the identified species, except Arrenurus (s.str.) cuspidifer Piersig, 1894, are newly recorded from Adıyaman province. Moreover, Lebertia (s. str.) marasensis Esen & Erman, 2015, Hygrobates (s. str.) anatolicus Pešić & Esen, 2013, Arrenurus (s. str.) ovatipetiolatus Esen & Erman, 2013 that are endemics for Turkey with Brachypoda (Hemibrachypoda) orientalis Pešić & Esen, 2013 that is known only from Turkey and the Caucasus have been also collected from Adıyaman Province. 5

10 Van Kertenkelesi (Darevskia sapphirina) nin Yayılışı, Taksonomisi ve Biyolojisi Hakkında Bahadır Akman 1, Mehmet Zülfü Yıldız 2, Emre Bulum 3, Bayram Göçmen 4 1 Çınar Mühendislik, Öveçler Huzur Mah Sok. Çınar Apt. No: 6/ Çankaya, Ankara, Türkiye 2 Adıyaman Üniversitesi, Altınşehir Kampüsü, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Adıyaman, Türkiye 3 Yüzüncü Yıl Üniversitesi, Fen Bilimleri Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Van, Türkiye 4 Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Zooloji Anabilim Dalı, İzmir, Türkiye bahadirakm@hotmail.com Günümüze kadar tek bir lokalitede yayılış gösterdiği bilinen Van Kertenkelesi, Darevskia sapphirina (Schmidtler, et al. 1994), IUCN nin türlere ait Kırmızı listesinde LC (Yaygın bulunan) kategorisinde yer almaktadır. Ayrıca CITES sözleşmesi eklerinde yer almazken BERN sözleşmesi EK 3 e göre koruma altındadır. Kaya kertenkeleleri arasında en kısa boya sahip olan Van kertenkelesi (99 mm) kesikli occipital çizgi ve 5-7 mavi lateral lekelere sahip olmasıyla diğer Darevskia türlerinden rahatlıkla ayrılmaktadır. Sırt kısmı yeşil tonlarda olup üzerinde ince ve enine dalgalı düzensiz lekeler bulunmaktadır. Kirli beyaz renklenmeye sahip karın kısmı üzerinde açık kahverengi lekeler bulunmaktadır. Bu tür partenogenetik olarak ürer yani sadece dişi bireylerden oluşur. Proje kapsamında Ağrı ve Van illerinde yaşayan türün yayılış alanları, türü tehdit eden etmenler ve bunlar için alınması gereken önlemler belirlenmiştir. Öncelikli olarak neme duyarlı olan türün neslini devam ettirebilmesi için m yükseklikte yayılış gösterdiği vadilerin kenarındaki kayalık alanların korunması gerekmektedir. Bu çalışma Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Orman ve Su İşleri Bakanlığı XIV. Bölge Müdürlüğü Van Şube Müdürlüğü Van İli Van kertenkelesi (Darevskia sapphirina) Tür Eylem Planı Hazırlanması projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Ağrı, Van, Van Kertenkelesi, Darevskia sapphirina On the Distribution, Taxonomy and Biology of Van Lizard (Darevskia sapphirina) Up to now, it was known only one locality of Van Lizard; Darevskia sapphirina was listed as LC (Least Concern) at red list of IUCN. In addition, CITES convention are not included it but Van lizard is protected by Bern Convention Annex 3. Van lizard has the shortest body size (99 mm) in other rock Lizards. It is distinguishable from the other Darevskia species by has partly with a tendency of forming an occipital stripe and at each side of the dorsum, 5-7 large blue spots. Dorsum is a fine transverse vermiculation on greenish ground. Ventral is dirty white. This species reproductive parthenogenetic that means, populations consists of only females. Within the project, distribution areas of the species living in the provinces of Van and Ağrı, threatened species and prevention should be taken to these factors are determined. As a priority, Van lizard is sensitive to humidity. In order to be maintained life of this species, rocky areas on the edge of the valley in which species distributed in should be protected from being destroyed. This study is produced within the project Republic of Turkey Ministry of Forest and Water Affairs General Directorate of Nature Conservation and National Parks 14. Regional Directorate Van Branch Office, Van lizard (Darevskia sapphirina) Species Action Plan Preparation in Van Province. Key Words: Ağrı, Van, Van Lizard, Darevskia sapphirina. 6

11 İzmir, Manisa, Aydın İllerinin Hydrophilidae ve Helophoridae (Coleoptera) Faunasının Tespiti ve Türlerin Tercih Etmiş Oldukları Habitatların Bazı Fizikokimyasal Özelliklerinin Değerlendirilmesi Ayçin Yılmaz, Ebru Gül Aslan Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Isparta Çalışma, yıllarında İzmir, Manisa ve Aydın illerinde sürdürülmüştür. Adı geçen illerin Hydrophilidae ve Helophoridae tür kompozisyonları belirlenerek, örnekleme yapılan tüm sucul habitatların sıcaklık, çözünmüş oksijen, ph, elektriksel iletkenlik (EC) ve tuzluluk parametreleri ölçümlenmiştir. Araştırmada tespit edilen türler ile belirlenen fizikokimyasal parametrelerin yaşam alanı tercihindeki etki ya da etkileri arasındaki ilişkiler, çeşitli istatistiksel testlerle değerlendirilmiştir. Çalışma sonunda Hydrophilidae ve Helophoridae familyalarına ait toplam 8 cinse bağlı 30 tür tespit edilmiştir. Örnekleme yapılan 99 farklı sucul alandan elde edilen parametreler ilk olarak Minitab 16.1 paket programı kullanılarak MANOVA (Çok Değişkenli Varyans Analizi) testi ile değerlendirilmiş ve bu üç ilin, habitat kompozisyonları bakımından birbirinden farklı olduğu bulunmuştur (p<0,05). Faktör Analizi ve PCA (Temel Bileşenler Analizi) testleri ile yaşam alanı tercihinde etkili olan çevresel faktörler incelenmiştir. Her iki test sonucunda da birinci bileşenin (elektriksel iletkenlik, tuzluluk, sıcaklık) özdeğeri (varyans) 2,17 olarak bulunmuş ve bu bileşenin tek başına toplam değişimin % 43,43 ünü açıkladığı görülmüştür. İkinci temel bileşene (çözünmüş oksijen, ph) ait özdeğer ise 1,2 olarak hesaplanmış ve toplam değişimin % 24,1 ini açıklayabilmiştir. Her iki faktör birlikte değerlendirildiğinde etki düzeyinin % 67,5 olduğu belirlenmiştir. Tespit edilen türler ile ölçümlenen çevresel faktörler arasındaki ilişkiler ise Canoco 4.5 paket programı kullanılarak CCA (Kanonik Uyum Analizi) ile değerlendirilmiş ve türlerin bu çevresel faktörlere göre nasıl dağılış gösterdikleri diyagramlar kullanılarak sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Fauna, Fizikokimyasal Parametre, Habitat, Helophoridae, Hydrophilidae Determination of Hydrophilidae and Helophoridae (Coleoptera) Fauna of İzmir, Manisa, Aydın Provinces and Evaluation of Some Physicochemical Qualities of Habitats Preferred by Species The study was conducted in İzmir, Manisa and Aydın provinces during the years Species compositions of these three provinces in terms of Hydrophilidae and Helophoridae were determined. Some physicochemical parameters (including temperature, dissolved oxygen, ph, electrical conductivity and salinity) of the whole habitats sampled were measured. The relationships between the species and the effect(s) of the mentioned physicochemical parameters in habitat preferences were evaluated by various statistical tests. Totally, 30 species classified in 8 genera of the families Hydrophilidae and Helophoridae were presented. Parameters gathered from 99 different aquatic habitats were firstly evaluated with Minitab 16.1 software using MANOVA (Multivariate Analysis of Variance) test, and it was found that the three provinces were different from each other in terms of habitat composition (p<0.05). Factor analysis and PCA (Principal Component Analysis) were used in order to determine which enviromental factors are effective in the habitat preferences. According to both analyses, eigenvalue (variance) of first factor (constituded from electirical conductivity, salinity and temparature) was found 2,17 and this factor explained %43,43 of the total variation. The second factor (dissolved oxygen and ph) accounted for %24,1 and eigenvalue was 1,20. These two factors were explained %67,5 of the total variation together. The relationships between enviromental factors and species composition were also evaluated with CCA (Canonical Correspondence Analysis) using Canoco 4.5 software package programme, and the distribution of species according to these enviromental factors were presented using CCA plots. Keywords: Fauna, Habitat, Helophoridae, Hydrophilidae, Physicochemical Parameter 7

12 Bitlis İlinin Herpetofaunası Hakkında Ön Çalışma Abdullah Furkan Özcan 1, Mehmet Zülfü Yıldız 1, Bahadır Akman 2, Naşit İğci 1, Eda Sami 1, Burhan Sarıkaya 4, Bayram Göçmen 5 1 Adıyaman Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, Adıyaman 2 Çınar Mühendislik, Ankara 3 Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü, Ankara 4 Milli Eğitim Bakanlığı, Fatih Anadolu Lisesi, Merkez/Adıyaman, Türkiye 5 Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, İzmir abdullahfurkanozcan@gmail.com Bu çalışmada Bitlis ilinde dağılış gösteren kurbağa ve sürüngen türlerinin tespiti, türleri tehdit eden faktörler ve bu faktörlere karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amaçlayan bir ön çalışmadır. Yapılan literatür çalışmaları sonucunda Bitlis ilinde 4 kuyruksuz kurbağa (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Rana camerani, R. macrocnemis), 2 kuyruklu kurbağa (Neurergus strauchii, Salamandra infraimmaculata), 2 kaplumbağa (Mauremys caspica, Testudo graeca) 15 kertenkele (Mediodactylus kotschyi, Paralaudakia caucasia, Stelagama stellio, Trapelus lessonae, Ablepharus chernovi, Eumeces schneideri, Trachylepis aurata, T. vittata, Apathya cappadocica, Darevskia raddei, D. valentini, Eremias suphani, Lacerta media, Ophisops elegans Blanus strauchi) ve 13 yılan (Eryx jaculus, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Eirenis modestus, E. punctolineatus, E. Thospitis, Elaphe sauromates, Hemorrhois ravergieri, Malpolon insignitus, Natrix tessellata, Platyceps najadum, Typhlops vermicularis, Macrovipera lebetina) olmak üzere toplam 6 amfibi ve 30 sürüngen türünün literatürde kaydı bulunmuştur. Endemik türlerimizden Neurergus strauchii (Benekli Semender), Eirenis thospitis (Van Uysal Yılanı), Bitlis ilinde literatürde kaydı bulunmuştur. Bitlis ilinin kurbağa ve sürüngenleri hakkında literatürde çok kısıtlı bilgi bulunduğu düşünüldüğünde, bu çalışma ile Bitlis in herpetofaunasına dair önemli veriler elde edileceği düşünülmektedir. Bu amaçla, Bitlis ilinde 2015 yılı Mayıs, Haziran, Ağustos, Eylül ve 2016 yılı Mayıs, Haziran aylarında arazi çalışmaları gerçekleştirilicek ve Bitlis ilinin herpetofaunası belirlenecektir. Bu çalışma Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Ulusal Biyoçeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Bitlis, Herpetofauna, Biyoçeşitlilik Perieliminary Study About Herpetofauna of Bitlis Province (Turkey) In this study, we aimed to determine the amphibian and reptile species distributed in Bitlis province (Turkey), as well the major factors threatening the species and to determine the precaution againist this factors. As a result of the literature survey, we recorded 4 anuran (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Rana camerani, R. macrocnemis), 2 salamandrian (Neurergus strauchii, Salamandra infraimmaculata), 2 chelonian (Mauremys caspica, Testudo graeca), 15 lizard (Mediodactylus kotschyi, Paralaudakia caucasia, Stelagama stellio, Trapelus lessonae, Ablepharus chernovi, Eumeces schneideri, Trachylepis aurata, T.vittata, Apathya cappadocica, Darevskia raddei, D. valentini, Eremias suphani, Lacerta media, Ophisops elegans Blanus strauchi) and 13 snake (Eryx jaculus, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Eirenis modestus, E. punctolineatus, E. Thospitis, Elaphe sauromates, Hemorrhois ravergieri, Malpolon insignitus, Natrix tessellata, Platyceps najadum, Typhlops vermicularis, Macrovipera lebetina) species in Bitlis province, which is totally 6 amphibians and 30 reptiles. Two Anatolian endemic species (Neurergus strauchi, Eirenis Thospitis) found recorded in Bitlis in the literture. Taking into account the very limited herpetofaunal information available in the literature for Bitlis province, a significant contribution will be made with this work. For this purpose, we will be conducting field excursions in 2015 May, June, July, August, September and 2016 May and will be determined herpetofuna of Bitlis province. This study was conducted as a part of The Ministry of Forestry and Water Affairs, General Directorate of Nature Conservation and National Parks National Biodiversity Inventory and Monitoring Project. Keywords: Bitlis, Herpetofauna, Biodiversity 8

13 Eymir Gölü (Ankara, Türkiye) Tardigrada Faunası Üzerine Taksonomik Bir Çalışma Çağrı Tekatlı 1, Şeyda Fikirdeşiçi Ergen 1, Pınar Yıldız 2, Mehmet Borga Ergönül 1, Ahmet Altındağ 1 1 Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Bölümü, Ankara 2 Sinop Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi, Temel Bilimler Bölümü, Sinop cagritekatli@gmail.com Tardigrada konusu Türkiye araştırıcıları için çok yeni bir konu olup daha önceki çalışmaların tümü yabancı araştırıcılar tarafından yapılmıştır. İlk çalışma 1973 yılında Maucci tarafından gerçekleştirilmiş ve günümüze kadar sadece 17 cinse ait 52 tür teşhisi yapılmıştır. Toplamda ise 11 makale yayınlanmıştır. Bu çalışma Ağustos 2014 ve Şubat 2015 tarihleri arasında Ankara Eymir Gölü kaya üzerinden alınan liken örnekleri incelenerek mevsimsel değişimleri ortaya çıkarmak amacıyla yapılmıştır. Çalışma neticesinde Tardigrada şubesine ait 43 örnek ve 12 yumurta elde edilmiş olup 6 türün teşhisi gerçekleştirilmiştir. Gözlemler ve ölçümler faz kontrast mikroskop (Zeiss Axio Imager M1) ve SEM (JEOL JSM 6060 LV) kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Tüm örnekler Hoyer s sıvısı kullanılarak kalıcı preparatları yapılmış ve 15 canlı ile 7 yumurta Taramalı Elektron Mikroskobu (SEM) için hazırlanmıştır. Türkiye Tardigrada literatürüne göre Ramazzottius anomalus (Ramazzotti 1962) türü Türkiye Tardigrada faunası için yeni kayıttır. Bu çalışma TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) tarafından desteklenmiş olup 114Y619 nolu projenin bir kısmını oluşturmaktadır. Anahtar Kelimeler: Eutardigrada, Liken, Ramazzottius anomalus, Türkiye, Yeni kayıt A Taxonomical Study on the Tardigrada Fauna of Eymir Lake (Ankara), Turkey Tardigrada subject is new one Turkish researchers all former surveys were done by the foreigner researchers. The first study was conducted by Maucci in 1973 and only 52 species belonging to 17 genus were identified until today. In total 11 articles were published. In this study lichen samples taken from Ankara Eymir Lake between August 2014 and February 2015 were analysed and seasonal changes have been observed. As a result of the study 43 samples and 12 eggs which belongs to Tardigrada phylum were obtained and 6 specimens were identified. Observations and measurements were performed by using phase contrast microscope (Zeiss Axio Imager M1) and SEM (JEOL JSM LV). All specimens were mounted on microscopic slides in Hoyer s medium, 15 adults and 7 eggs were prepared for SEM analysis. According to literature on Turkish Tardigrada, Ramazzottius anomalus (Ramazzotti 1962) is reported for the first time from fauna of Turkey. This work which was a part of the project no 114Y619 was supported by TÜBİTAK (The Scientific & Technological Research Council of Turkey). Keywords: Eutardigrada, New record, Ramazzottius anomalus, Lichen, Turkey 9

14 Adıyaman İlinin Kurbağa ve Sürüngenleri Hakkında Ön Çalışma Eda Sami 1,Mehmet Zülfü Yıldız 1, Burhan Sarıkaya 2, Abdulllah Furkan Özcan 1,Bayram Göçmen 3 1 Adıyaman Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, Adıyaman 2 Milli Eğitim Bakanlığı, Fatih Anadolu Lisesi, Merkez/Adıyaman, Türkiye 3 Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, İzmir eda_sami90@hotmail.com Bu çalışmada Adıyamanilinde dağılış gösteren kurbağa ve sürüngen türlerinin tespiti, türleri tehdit eden faktörler ve bu faktörlere karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, Adıyaman ilinde 2015 yılı Mart, Nisan ve Mayıs aylarında toplam 22 günlük 5 arazi çalışması gerçekleştirilmiştir. Yapılan arazi ve literatür çalışmaları sonucunda Adıyaman ilinde 4 kuyruksuz kurbağa (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Hyla savignyi, Ranamacrocnemis), 2 kuyruklu kurbağa (Ommatotriton vittatus, Salamandra infraimmaculata) 4 kaplumbağa (Mauremys caspica, Mauremys rivulata, Testudo graeca, Rafetus euphraticus) 10 kertenkele (Stellagama stellio, Trapelus lessonae, Mediodactylus heterocercum, Apathya cappadocica, Lacerta media, Ophisops elegans, Ablepharus chernovi, Blanus strauchi, Trachylepis aurata, Trachylepis vittata) ve 17 yılan (Typhlops vermicularis, Myriopholis macrorhyncha, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Telescopus fallaxsyriacus, Spalerosophis diadema, Natrix tessellata, Psedocyclophis persicus, Rhynchocalamus melanocephalus satunini, Eirenis eiselti, E. Punctatolineatus, E. modestus, E. collaris, E. rothii, Hemorrhois ravergieri, Eryx jaculus, Macrovipera lebetina) olmak üzere toplam 6 amfibi ve 31 sürüngen türü tespit edilmiştir. Bu çalışma ile 10 tür Adıyaman ilinden ilk kez kaydedilmiştir. Adıyaman ilinin kurbağa ve sürüngenleri hakkında literatürde çok kısıtlı bilgi bulunduğundan, bu çalışma ile Adıyaman'ın herpetofaunasına dair önemli veriler elde edilecektir. Proje 2016 Haziran ayına kadar devam edecektir. Bu çalışma Adıyaman Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri FEFBAP/ nolu proje kapsamında gerçekleştirilmektedir. Anahtar Kelimeler: Adıyaman, Herpetofauna, Biyoçeşitlilik Preliminary StudyAbout Amphibians and Reptiles of Adıyaman Province (Turkey) In this study, we aimed to determine the amphibian and reptile species distributed in Adıyaman province (Turkey), as well the major factors threatening the species. For this purpose, we performed 5 field excursions (22 days totally).as a result of the literature and field survey, we recorded 4 anuran (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Hyla savignyi, Rana macrocnemis), 2 salamander (Ommatotriton vittatus, Salamandra infraimmaculata), 4 chelonian (Mauremys caspica, Mauremys rivulata, Testudo graeca, Rafetus euphraticus), 10 lizard (Stellagama stellio, Trapelus lessonae, Mediodactylus heterocercum, Apathya cappadocica, Lacerta media, Ophisops elegans, Ablepharus chernovi, Blanus strauchi, Trachylepis aurata, Trachylepis vittata) and 17 snake (Typhlops vermicularis, Myriopholis macrorhyncha, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Telescopus fallax syriacus,spalerosophis diadema, Natrix tessellata, Psedocyclophis persicus, Rhynchocalamus melanocephalus satunini, Eirenis eiselti, E. Punctatolineatus, E. modestus, E. collaris, E. rothii, Hemorrhois ravergieri, Eryx jaculus, Macrovipera lebetina) species in Adıyaman province, which is totally 6 amphibians and 31 reptiles.with this study, 10 species were recorded for Adıyaman province for the first.taking into account the very limited herpetofaunal information available in the literature for Adıyaman province, a significant contribution was made with this work. The project will be continuing until June This study was carriying out as a part of Adıyaman University Scientific Research Project FEFBAP/ Keywords: Adıyaman, Herpetofauna, Biodiversity 10

15 Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinde Demodex folliculorum (Acari, Demodicidae) Görülme Sıklığı Erhan Zeytun 1, Salih Doğan 2, Sibel Dilkaraoğlu 2, Adalet Özçiçek 3, Engin Tilki 2, Fatih Özçiçek 3, Esra Güneşoğlu 1 1 Erzincan Üniversitesi, Çayırlı Meslek Yüksekokulu, Erzincan 2 Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan 3 Erzincan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Erzincan ezeytun@erzincan.edu.tr Demodisid akarlar (Acari, Demodicidae) günümüzde memelilerde parazit olarak yaşayan 7 cins ve 108 tür ile temsil edilmektedir. Bu cinslerden biri olan Demodex in insan derisinde parazit olarak yaşayan iki türü bulunmaktadır. Bunlardan; uzun idiyozomaya sahip olan Demodex folliculorum kıl köklerinde tek veya gruplar halinde yaşarken, kısa idiyozomaya sahip D. brevis sebase bezlerde tek olarak yaşamaktadır. İnsanlarda yüz, alın, yanaklar, burun, çene ve nazolabial bölge enfestasyonun en sık meydana geldiği yerlerdir. Son yıllarda rosasea, akne vulgaris, blefarit ve seboreik dermatit gibi dermatozların etiyopatogenezinde önemli rol oynadıkları düşünülmektedir. Bu çalışmada Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu öğrencilerinde D. folliculorum görülme sıklığı değerlendirilmiştir. Erzincan Üniversitesi Etik Kurul Başkanlığından çalışma izni alınmış (Karar No: /6), tüm katılımcılara bilgilendirilmiş onam formu okunarak imzalatılmıştır. Çalışma kapsamında 20'si bayan 25'i erkek olmak üzere 45 öğrencinin yanağından Standart Yüzeyel Deri Biyopsisi (SYDB) ile örnekleme yapılmıştır. Alınan örnekler Hoyer ortamında preparat haline getirilerek, ışık mikroskobunda (Leica DM 4000B) x10 ve X40 büyütmelerde incelenmiştir. Çalışmada bayan öğrencilerin 9'u (%45), erkek öğrencilerin 14'ü (%56) pozitif bulunmuş, bu bireylerde toplam 270 tane D.folliculorum tespit edilmiştir. Sonuç olarak Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu öğrencilerinde D. folliculorum görülme sıklığı %51,1 olarak belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Acari, Demodex folliculorum, Erzincan Üniversitesi, Sağlık Yüksekokulu, SYDB Teşekkür: Bu çalışmayı FEN-A 4585 başvuru numaralı projeyle destekleyen Erzincan Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğüne, Erzincan Üniversitesi Etik Kurul Başkanlığına ve tüm katılımcılara teşekkür ederiz. The Incidence of Demodex folliculorum (Acari, Demodicidae) in Students College of Health in Erzincan University Demodicid mites (Acari, Demodicidae) today are represented by one hundred eight species in seven genera living in mammals as parasit. There are two species of the genus Demodex living in human skin as parasit. Having long idiosoma Demodex folliculorum lives in hair follicles one or group. Having short idiosoma D. brevis live alone in sebaceous glands. People face, forehead, cheeks, nose, chin and nasolabial region are places most frequently occurring infestation. In recent years it is thought to play an important role in the pathogenesis of dermatoses such as rosacea, acne vulgaris, seborrheich dermatitis and blepharitis. In this study has been evaluated the incidence of D. folliculorum in students College of Health in Erzincan University. The study protocol was approved by the Chairman Ethics Committee of Erzincan University (Decision Number: /6) and written informed consent was obtained from all participants included in the study. The samples from the cheek of 45 students, including 20 females and 25 males were taken using Standardized Surface Skin Biopsy (SSSB). The taken samples were mounted in Hoyer s medium and examined under a light microscope (Leica DM 4000 B) at magnifications x10 and x40. In this study 9 female students (45%), 14 male students (56%) were found positive and from these individuals 270 D. folliculorum in total were detected. In conclusion the incidence of D. folliculorum in students College of Health in Erzincan University has been determined as 51.1%. Keywords: Acari, Demodex folliculorum, Erzincan University, College of Health, SSSB Acknowledgement: We thank to Scientific Research Fund of the Erzincan University (research project number FEN- A 4585), Chairman Ethics Committee of Erzincan University and all the participants. 11

16 Erzincan İlinde Kentsel ve Kırsal Evlerin Toz Akarları Bakımından Karşılaştırılması Erhan Zeytun 1, Salih Doğan 2, Fatih Özçiçek 3, Edhem Ünver 4 1 Erzincan Üniversitesi, Çayırlı Meslek Yüksekokulu, Erzincan 2 Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan 3 Erzincan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Erzincan 4 Erzincan Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Erzincan ezeytun@erzincan.edu.tr Ev tozu akarları Arachnida sınıfına mensuptur. Evlerdeki halı, kumaş kaplı mobilyalar ve yatak takımları başlıca yaşam alanlarıdır. Temel besin kaynakları insan deri döküntüleridir. Alerjen özellikteki dışkı ve vücut parçalarından dolayı çeşitli alerjik hastalıklardan sorumlu tutulmaktadırlar. Çalışmadaki amaç Erzincan ilinde kentsel ve kırsal evlerin toz akar türlerini belirlemek ve gram tozdaki sayılarını karşılaştırmaktır. Çalışma kapsamında kent merkezinde 52, kırsal yerleşim alanlarından ise 15 evden toz örneği toplanmıştır. Toz örnekleri elektrikli süpürge ile evlerin halı, kumaş kaplı mobilyalar ve yatak takımlarından 1 m 2 lik alana 2 dakika vakum uygulanarak alınmıştır. Toz örnekleri laboratuarda kuru olarak elendikten sonra 1'er gram tartılarak laktik asitte çöktürülmüş ve stereo mikroskop altında incelenmiştir. Toz örneklerinden elde edilen akarların tür teşhisi ışık mikroskobu altında ilgili literatüre göre yapılmıştır. Elde edilen verilerin istatistiki analizi SPSS 20.0 paket programı kullanılarak yapılmıştır. Çalışmada kent merkezindeki evlerin 51'i (%98), kırsal yerleşim alanlarındaki evlerin tümü (%100) akar bakımından pozitif bulunmuştur. Kent merkezindeki evlerden toplam 1220, kırsal yerleşim alanlarındaki evlerden 2073 tane toz akarı izole edilmiştir. En çok görülen akar türü Dermatophagoides pteronyssinus (%61,7) olmuş, bunu sırası ile Lepidoglyphus destructor, Acarus siro, Euroglyphus maynei ve D. farinae izlemiştir. Gram toz başına düşen ortalama akar sayısı kent merkezindeki evlerde 23,4, kırsal yerleşim alanlarındaki evlerde ise 138,2 olarak belirlenmiştir. Sonuçta kent merkezi ile kırsal yerleşim alanlarındaki evler arasında toplam akar sayısı bakımından önemli bir fark bulunmuştur (p<0.001). Anahtar Kelimeler: Dermatophagoides pteronyssinus, Erzincan, Kentsel, Kırsal, Toz akarı Teşekkür: Bu çalışmayı FEN-A numaralı projeyle maddi olarak destekleyen Erzincan Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğüne, çalışma iznini veren Erzincan Üniversitesi Etik Kurul Başkanlığına ve bize evlerini açan tüm ev sakinlerine teşekkür ederiz. Comparison of Urban and Rural Household Dust Mites in Erzincan Province House dust mites belonging to the class Arachnida. The main living quarters are carpets, fabric-covered furniture and beddings in homes. Their basic food sources are human skin rashes. Due to feces and body parts in feature allergen are held responsible for a variety allergic diseases. We aimed to compare the number of mites in per gram of the dust sample and the species diversity of the dust mites seen of urban and rural household in Erzincan province. For this purpose dust samples were collected from the 52 houses in city center and 15 houses rural residential. The dust samples were collected from the carpets, fabric-covered furniture and beddings in homes using a vacuum cleaner with a vacuum applied on an area of 1 square meter for 2 minutes. After the dry sieving process, the samples were weighed using assay balance in per 1 g and studied through lactic acid precipitation method and was examined under a stereo microscope in the laboratory. Mites extracting from the dust samples were diagnosed under a light microscope using the relevant literature. Statistical analysis of the data obtained was performed using SPSS 20.0 statistic software. In the study 51 homes (98%) in city center and all (100%) of the home in rural residential were found to be positive in terms of mites. In this study were isolated 1220 mite specimens from the city center home, 2073 from the rural residential home. The most common species was found to be Dermatophagoides pteronyssinus (61.7%) and followed respectively by Lepidoglyphus destructor, Acarus siro, Euroglyphus maynei and D. farinae. The mean number of the mite specimens in per gram of the dust samples was found as 23.9 in city center home and in rural residential home. In conlusion were found a statistically significant difference with regard to the number of mites between from city center and rural residential (p<0.001). Keywords: Dermatophagoides pteronyssinus, Dust mite, Erzincan, Rural, Urban Acknowledgement: We thank to Scientific Research Fund of the Erzincan University for financially assiting (project no FEN-A ), Chairman Ethics Committee of Erzincan University for permission on the study protocol and all the residents for opening their home to us. 12

17 Arthropodlar Üzerindeki Parazit Kadife Akarlar (Trombidioidea) Evren Buğa 1, Sezai Adil 1, Sevgi Sevsay 1, Gökhan Adıgüzelli 1, Hakan Aksoy 1 1 Erzincan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Erzincan evrenbuga@gmail.com Trombidioidea (Kadife akarları) üst familyası, 14 familya ve 224 cinsi içerenkozmopolit bir gruptur. Bu grubun larvaları eklem bacaklılarda parazittir. Bu özelliğinden dolayı,eutrombidium, Allothrombium gibi bazı cinslerinin biyolojik mücadelede kullanıldığı bilinmektedir.bu çalışmada; kadife akarların hayat devirlerinin zorunlu bir parçası olan parazitlik evrelerinin arthopodlarla olan ilişkisine dikkat çekilmiş ve bunların üremeleri, gelişim ve büyümelerini yavaşlatmave yayılımimkânlarını azaltma gibi yaşamsal faktörleri üzerindeki olumsuz etkilerini gösteren çalışmalar derlenmiş, bugüne kadar kendi yaptığımız alan çalışması verileri birlikte değerlendirilmiştir. Bu kapsamda, kadife akarların konakçısı olduğu eklembacaklılar üzerindeki olumsuz etkilerinin yanı sıra, konak-konakçı arasında tür-cins seviyesinde seçim, konaklama zamanı ve konak üzerinde tutunma noktası seçimi gibi veriler sunulmuştur. Anahtar Kelimeler:Arthropoda, Kadife Akarı, Parazit, Trombidioidea The Parasitic Velvet Mites On Arthropods (Trombidioidea) Superfamily of Trombidioidea (VelvetMites) is cosmopolitangroupwith 14 familiesand 224 genus.the larva of thesegroupareparasite on arthopods. It is provedbystudiesthatsomegenus, such as Eutrombidium, Allothrombiume.g.,havebeenused in biologicalcontrol. Inthisstudy, wefocused on therelationshipbetweenarthropodsandparasiticphase, a part of life cycle of velvetmitesandrevivedthestudiesoverthenegativeeffects of velvetmites on decrease in life factorssuch as reproduction, evolution, growthand spread possibility of arthropods. Also, wehaveevaluatedthe data of fieldstudy, wehavecarriedoutso far. Through thisevaluation, wepresentedthenegativeeffect of velvetmites on arthropods on whichtheyarehost, thepreferance of velvetmitestothearthropodsspeciesandattachmentpointandhost time. Keywords: Arthropoda, Parasite, Trombidioidea,Velvet Mite Bu çalışmaerzincan Üniversitesi FEN-A numaralı Bilimsel Araştırmalar Koordinatörlüğünce desteklenmiştir. Desteklerinden dolayı teşekkür ederiz. 13

18 Geolocator Cihazı Kullanılarak Akkarınlı Ebabil (Tachymarptis melba) Doğu Akdeniz Göç Yollarının Belirlenmesi Hakan Karaardıç 1, Feyyaz Köse 2, Christoph Meier 3, Felix Liechti 3 1 Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Konaklı, Alanya 2 Akdeniz Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 07058, Kampüs, Antalya 3 Department of Bird Migration, Swiss Ornithological Institute,Sempach, Switzerland hkaraardic@gmail.com Üreme ve kışlama alanları arasında gerçekleşen kuş göçlerinin izlenmesi, populasyon yoğunluğunu etkileyen faktörlerin ve hayat hikayelerinin anlaşılmasında, etkili koruma ve yönetim planlarının geliştirilmesinde önemlidir. Işık seviyesine bağlı coğrafi konum belirleme cihazlarının GEOLOCATOR geliştirilmesi günümüzde 100 gr dan küçük kuşların göç yolculuklarının izlenmesine olanak sağlamıştır. Akkarınlı ebabil (Tachymarptis melba ) ortalama 90 gr ağırlığında uçan böceklerle beslenen göçmen bir kuş türüdür ve yaşamının üreme dönemi dışında kalan zamanını uçarak geçirmektedir. Monogam bir türdür ve birkaç çiftten yüzlerce çiftten oluşan koloniler halinde kayalıklarda veya eski binalarda üremektedirler. Bu çalışma ile türün Doğu Akdeniz göç rotasının ve kışlama alanlarının belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışma alanı Adrasan da (kumluca, Antalya) yer alan Pırasalı Adasıdır (36 20'06'' K, 30 31'57'' D). Araştırma yıllarında Mart-Eylül dönemlerinde gerçekleştirilmiştir. Kuluçka döneminde haftada 3-4 gün olmak üzere düzenli olarak yuvalama alanları kontrol edilmiş, kuluçka parametreleri kaydedilmiştir. Ergin bireyler yakalanmış ve kanat uzunluğu gibi bazı parametreleri ölçülmüş ve tekrar yuvaya bırakılmıştır. Adada 2000 den fazla (~ 1000 çift) gözlenmiş, yaklaşık 500 yuva tespit edilmiş, ancak ulaşımı ve takibi dikkate alınarak 158 yuva düzenli olarak kontrol edilmiştir yılında 49, 2014 yılında ise 54 bireye Geolocator takılmıştır yılında cihazlı 49 kuştan 21 i 2014 yılı kuluçka döneminde tekrar yakalanmış, bunlardan 7 sinde cihazlar geri alınarak analizler yapılmış, diğerlerinden cihazların düştüğü gözlenmiştir.cihazlardan elde edilen ön sonuçlara göre populasyonun Akdeniz ve Sahra Çölünü aşarak Etiyopya nın güneyine gittikleri belirlenmiştir. Ortalama katedilen mesafe 3600 km uçuş hızı sonbaharda 530 km/gün (10 gün) ve ilkbaharda 450 km/gün (12 gün) olmuştur. Anahtar Kelimeler: Akkarınlı ebabil, Geolocator, Göç, Kışlama alanı, Doğu Akdeniz East Mediterranean Migration Routes of Alpine Swift (Tachymarptis melba) by Using Geolocator Tracking the movements of migratory birds between their breeding and non-breeding areas is critical for understanding their life history, factors that influence population abundance and for developing effective conservation and management plans. Light level geolocators have now allowed to track the migration routes of birds weighing <100 gr. Alpine swift (Tachymarptis melba ) is a 90-g migrant insectivorous apodiform bird, which spends most of its life on the wing, landing only for breeding purposes. It is socially monogamous and reproduces in colonies of a few to several hundred pairs located in holes of cliffs or tall buildings. We aimed with this study to determine the eastern migration routes and the overwintering areas of Alpine Swift colony in Southern Turkey. The study area is Pırasalı island (36 20'06'' N, 30 31'57'' E), located at Adrasan, Kumluca, Antalya, where is a rocky land and has very important breeding sites for Alpine swift. Field work carried out between March-September in During breeding season, we studied 4 days/week, found and signed nest sites and check each nests every three days. Adult birds were captured during nights, banded, measured different traits such wing and tail length, then release to their nests. We weared geolocactors on 49 adults in On the island, we observed over 1000 pairs, found over 500 nests. However, some nests did not fit for checking and banding both hatchlings and adults, we signed and regularly checked 158 nests. We recaptured 15 loggered birds from 49 in 2014, but only 5 loggers we took back, the others were lost. As a result of two loggers, Alpine swifts flied over Mediterraanean and Sahara Desert to the Southern Ethiopia. Median great circle distance is 3600 km and speed in autumn 530 km/day (10 days) and in spring 450 km/day (12 days). Keywords: Alpine swift, East Mediterranean, Geolocator, Migration, Wintering area 14

19 Amonyum Sülfat Gübresinin 2 Farklı Rana macrocnemis (Uludağ Kurbağası) Populasyonunun Larvaları Üzerindeki Kronik Etkileri Handan KARAOĞLU 1 1 Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü, Rize handankaraoglu@gmail.com Bu çalışmada, yaygın kullanıma sahip Amonyum sülfat suni gübresinin Rana macrocnemis (Uludağ Kurbağası) türünün larvaları üzerindeki kronik etkileri ilk kez çalışılmıştır. Bu çalışma sonucunda da bu kimyasalın ilgili türün larvalarının gelişim ve sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ortaya konulması amaçlanmıştır. Türün doğadan toplanan yumurtalarından laboratuarda elde edilen 10 günlük larvalarına, doğal ortamlarda rastlanması mümkün kronik amonyum sülfat konsantrasyonları (0, 5, 10, 15, 20, 25 mg/l) 25. gelişim aşamasından 42. gelişim aşamasına kadar uygulanmıştır. Her konsantrasyon 6 larva içeren 5 tekrar halinde, toplam 30 larvaya uygulanmıştır. Deney boyunca larvalar haşlanmış marulla beslenmiş, meydana gelen anormallik ve ölümler her gün gözlemlenmiştir. Deney çözeltileri haftada bir yeniden hazırlanıp değiştirilmiştir. Deneyler türün sülfat açısından kirli ve temiz iki farklı habitatından elde edilen iki larva populasyonuna aynı şekilde uygulanarak bu populasyonların amonyum sülfata verdiği tepkilerde tür içi bir farklılık olup olmadığı test edilmiştir. Deney başında larvalar tartılıp her grup ve tekrarına aynı ortalama ağırlıkta larvalar dağıtılmıştır. Deney sonunda hayatta kalan larvalar tekrar tartılıp amonyum sülfatın büyüme üzerindeki etkileri, bu larvalardaki anormallikler kaydedilerek ise sağlık üzerindeki etkileri belirlenmiş ve her iki populasyon arasında karşılaştırılmıştır. Deney sonunda Trabzon populasyonunun 42. Gelişim aşamasına ulaşan larvaları arasından uygulama gruplarına ait olanlar kontrol grubundakilerle kıyaslandığında ne vücut ağırlıkları ne boy uzunluklarında herhangi bir azalma meydana gelmediği saptandı. Uzungöl populasyonunun 42. Gelişim aşamasına ulaşan larvalarından uygulama gruplarına ait olanlarda ise kontrol grubundakilere kıyasla vücut ağırlığında ve boy uzunluğunda belli oranlarda azalma meydana geldiği belirlendi. Trabzon ve Uzungöl populasyonlarının 42. Gelişim aşamasına ulaşan uygulama grubu larvalarının arka bacak eklemlerinde belli oranlarda sakatlıklara sahip oldukları tespit edildi fakat Uzungöl populasyonuna ait larvaların sakatlık oranlarının Trabzon populasyonu larvalarındakilerden çok daha yüksek olduğu belirlendi. Ayrıca Uzungöl ve Trabzon populasyonlarının uygulama gruplarındaki larvalarda belli oranlarda ölüm meydana geldiği fakat Uzungöl populasyonuna ait larvalarda bu ölüm oranlarının Trabzon populasyonuna ait larvalardakinden çok daha yüksek olduğu belirlendi. Tüm bu sonuçlara bakılarak bu suni gübrenin bu tür için ciddi olumsuz etkiler taşıdığı ve amonyum sülfat direncinde Rana macrocnemis türünün kirli bölge populasyonunda bir adaptasyon gelişmiş olabileceği söylenebilir. Anahtar Kelimeler: Amonyum Sülfat Gübresi, Rana macrocnemis larvaları, Kronik etkiler Chronic Effects of Ammonium Sülfate Fertilizer on Two Different Rana Macrocnemis Tadpole Population The chronic effects of ammonium sulfate fertilizer, which is widely used, on the tadpoles of Rana macrocnemis (Iranian Long Legged Frog) are examined for the first time in this study. It is aimed at presenting the negative effects of this chemical on the development and health of the larvae of the related species as a result of this study. Within the scope of this study, amonium sulfate concentrations (0, 5, 10, 15, 20, 25 mg/l) which is highly possible to meet in natural habitat are applied on 10-day-Iranian Long-Legged Frog tadpoles, obtained from the eggs of species collected from natural environment in the laboratory, are applied from 25 th developmental stage to 42 nd developmental stage. Each concentration is applied to 30 tadpoles in total as repeated five times and as including six tadpoles. The tadpoles are fed with boiled lettuce throughout the experiments and the abnormalities and mortalities that occur are observed daily. The experiment solutions are prepared and changed once a week. The experiments are applied in the same way on two tadpoles populations obtained from two different habitat as polluted and clean in terms of sulfate and it is tested where there is difference, within the species, in the reactions these populations showed against ammonium sulfate. At the beginning of the experiment, tadpoles are weighed and those which are approximately in the same weight are distributed in the group and repetition. At the end of the experiment, the surviving tadpoles are weighed again and the effects on health are shown by determining the effects of ammonium sulfate on the development as well as the abnormalities in these tadpoles and these are compared between two populations. At the end of the experiment, it is determined that there is no decrease in neither weight nor length when the application group tadpoles that reached at the 42 nd developmental stage in Trabzon population is compared to control group. In those that reached at the 42 nd developmental stage in Uzungöl population, it is determined that there is a decrease at some degrees in body weight and body length compared to control group. It is detected that the tadpoles that reached at the 42 nd developmental stage in the application groups of Trabzon and Uzungöl populations had malformations in hind leg joints at some rates but the malformation rates of the Uzungöl population tadpoles was much higher than that of Trabzon population tadpoles. It is also determined that there are mortalities at some rates in the tadpoles of application groups of Uzungöl and Trabzon populations but the mortality rates of Uzungöl population tadpoles were much higher than that of Trabzon population tadpoles. Considering all these results, it may be mentioned that artificial fertilizer has significant negative effects for this species and that there may have occurred an adaptation in the ammonium nitrate resistance in the dirty region population of Rana macrocnemis species. Keywords: Ammonium Sulfate Fertilizer, Rana macrocnemis tadpoles, Chronic effects 15

20 Amonyum Sülfat Gübresinin 2 Farklı Rana macrocnemis (Uludağ Kurbağası) Populasyonunun Larvaları Üzerindeki Akut Etkileri Handan KARAOĞLU 1 1 Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi, Ziraat ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Tarımsal Biyoteknoloji Bölümü, Rize handankaraoglu@gmail.com Bu çalışmada, yaygın kullanıma sahip Amonyum sülfat suni gübresinin 2 farklı Rana macrocnemis (Uludağ Kurbağası) larvası populasyonu üzerinde 10 günlük akut etkileri ilk kez çalışılmıştır. Bu araştırma sonucunda da bu kimyasalın ilgili türün larvalarının sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerinin ve ölümcül konsantrasyonun ortaya konulması amaçlanmıştır. Türün doğadan toplanan yumurtalarından laboratuarda elde edilen 10 günlük larvalarına, akut amonyum sülfat konsantrasyonları (0, 50, 75, 100, 150, 250, 350, 500 mg/l) 10 gün uygulanmıştır. Her konsantrasyon 6 larva içeren 4 tekrar halinde, toplam 24 larvaya uygulanmıştır. Deney boyunca larvalar haşlanmış marulla beslenmiş, meydana gelen anormallik ve ölümler her gün gözlemlenmiştir. Deney çözeltileri her gün yeniden hazırlanıp değiştirilmiştir. Deneyler türün sülfat açısından kirli ve temiz iki farklı habitatından elde edilen iki larva populasyonuna aynı şekilde uygulanarak bu populasyonların amonyum sülfata verdiği tepkilerde tür içi bir farklılık olup olmadığı test edilmiştir. Deney başında larvalar tartılıp her grup ve tekrarına aynı ortalama ağırlıkta larvalar dağıtılmıştır. Deney sonunda her gün kaydedilen ölümler vasıtasıyla hayatta kalan larva sayıları belirlenmiş amonyum sülfatın ölümcül konsantrasyonları tespit edilmiş, bu larvalardaki anormallikler her gün kaydedilerek ise sağlık üzerindeki etkileri belirlenmiş ve her iki populasyon arasında karşılaştırılmıştır. Uygulamalar sırasında iki populasyona ait larvalarda da beslenmede azalma, ağırlık artışında düşüş, yüzmede yavaşlama, yüzmede dengesizlik, dokunulmaya karşı tepkilerde yavaşlama, vücutta şişliklerin oluşması, vücut şeklinde bozulma, pigment kaybı, kamburluk ve felç gibi anormalliklerin oluştuğu gözlemlendi. Deney sonunda temiz bölgeye ait Uzungöl populasyonunun uygulama gruplarındaki larvalarda da kirli bölgeye ait Trabzon populasyonunun uygulama gruplarındaki larvalarda da belli oranlarda anormallikler oluştuğu belirlendi fakat bu anormallik oranlarının temiz bölgeye ait Uzungöl populasyonu larvalarında Trabzon populasyonu larvalarından çok daha yüksek olduğu tespit edildi. Ek olarak her iki populasyonun uygulama gruplarındaki larvalarda belli oranlarda ölüm ortaya çıktığı belirlendi fakat bu oranların Uzungöl populasyonunun uygulama gruplarında Trabzon populasyonundakilerden çok daha yüksek olduğu saptandı. Bu sonuçlar ışığında amonyum sülfatın bu türün larvaları üzerinde önemli olumsuz etkilere sahip olduğu ve amonyum sülfat direncinde türiçi bir farklılığın mevcut olduğu belirtilebilir. Anahtar Kelimeler: Amonyum Sülfat Gübresi, Rana macrocnemis larvaları, Akut etkiler Acute Effects of Ammonium Sülfate Fertilizer on Two Different Rana macrocnemis (Iranian Long Legged Frog) Tadpole Population The acute effects of ammonium sulfate fertilizer, which is widely used, on the tadpoles of Rana macrocnemis (Iranian Long Legged Frog) are examined for the first time in this study for 10 days. It is aimed at presenting the negative effects of this chemical on the development and health of the larvae of the related species as a result of this study. Within the scope of this study, amonium sulfate concentrations (0, 50, 75, 100, 150, 250, 350, 500 mg/l) are applied on 10-day- Iranian Long-Legged Frog tadpoles, obtained from the eggs of species collected from natural environment in the laboratory, for 10 days. Each concentration is applied to 24 larvae in total as repeated four times and as including six tadpoles. The tadpoles are fed with boiled lettuce throughout the experiments and the abnormalities and mortalities that occur are observed daily. The experiment solutions are prepared and changed every day. The experiments are applied in the same way on two tadpole populations obtained from two different habitat as polluted and clean in terms of sulfate and it is tested where there is difference, within the species, in the reactions these populations showed against ammonium sulfate. At the beginning of the experiment, tadpoles are weighed and those which are approximately in the same weight are distributed in the group and repetition. At the end of the experiment, the surviving tadpole numbers are detected by counting and recording dead tadpoles and the effects on health are shown by determining the effects of ammonium sulfate on the development as well as the abnormalities in these tadpoles and these are compared between two populations. During the experiment, some abnormalities determined in the tadpoles of both population such as reduced feding, reduce of gaining weight, swimming less vigorously, displaying disequilibrium, deleyed response to prodding, development of bulges on the body, body shape deformity, loss of pigmentation, lordosis and paralysis. It is determined as a result of the experiment that there are abnormalities of the tadpoles in the application groups of both populations but the rates of abnormalities in application groups of Uzungöl population that belongs to clean environment were much higher than the rates of in application groups of Trabzon population that belongs to polluted environment. Besides, there are mortality rates in the tadpoles of the application groups of both population but the rates of mortality in application groups of Uzungöl population were much higher than the rates of in application groups of Trabzon population. In the light of these results, it can be expressed that ammonium sulfate has significant negative effects on the tadpoles of this species and that there is an in-species-difference in the ammonium sulfate resistance. Keywords: Ammonium Sulfate Fertilizer, Rana macrocnemis tadpoles, Acute effects 16

21 Eskişehir-Aliken ÖDA sı İçindeki Büyük Toy Kuşunun (Otis tarda, Linnaeus, 1758) Yılları Arası Sayım Sonuçları Mehmet Mahir Karataş 1, Muharrem Karakaya 1, Ünal Özelmas 1 1 Eskişehir Osmangazi Üniversitesi,Fen-Edebiyat Fak., Biyoloji Bölümü, Meşelik Kampüsü, Eskişehir karatas.mahir@gmail.com, muharremkarakaya@gmail.com Büyük Toy Kuşu (Otis tarda), Otididae familyasının Batı Palearktik te bulunan türlerinden en büyük olanı ve erkeği uçabilen en ağır kuşlardan biridir. Bu tür, Küresel Tehlikedeki Kuşlar Listesi nde (IUCN, 2014) Hassas Vulnerable ve Bern sözleşmesinde EK-II statüsündedir. Büyük Toy Kuşunun dünya populasyonu, 2010 yılındaki tahminlere göre ile birey arasındadır ve en geniş populasyon İspanya dadır (% 57-70). Türkiye ise dünya populasyonunun % 1-2 sini barındırmaktadır. Bu çalışma, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu tarafından ( ) nolu proje ile desteklenerek Büyük Toy kuşunun Eskişehir populasyonunu belirlemek amacıyla, Mart 2013-Nisan 2015 tarihleri arasında, Aliken Önemli Doğa Alanı (ÖDA)Sahası içinde gerçekleştirildi. 3 Üreme dönemi, 2 Yazlama ve 2 de Kışlama dönemi olmak üzere toplamda 26 aylık arazi çalışmaları sonucunda, 1 toplanma (Lek) alanı içinde 70 birey tespit edildi. Çalışma alanı içinde bu türü tehdit eden faktörler arasında Herbisit ve İnsektisit kullanımı, üreme alanları içindeki hayvan otlatışı kaynaklı huzursuzluk ve yasadışı avcılık büyük öneme sahiptir. Bu nedenle, alanda yaşayan ve son derece tehlike altındaki bu populasyonun devamı için acil olarak koruma önlemleri alınması ve türle ilgili ayrıntılı biyo-etolojik çalışmalar yapılarak elde edilen bulgu ve sonuçlara göre türün sağlıklı bir populasyona kavuşması için yeni önlemlerin belirlenmesi gerekmektedir. Anahtar Kelimeler: Büyük Toy Kuşu, Eskişehir, Otididae, Otis tarda, Türkiye Counting Results of Great Bustard (Otis tarda, Linnaeus, 1758) Between in Eskişehir- Aliken INA The Great Bustard (Otis tarda) is the biggest species in the Western Palearctic species of the Otididae and the Male Great Bustard (Otis tarda) is one of the heaviest flying birds. The species is Globally Threatened Species Classified as Vulnerable by IUCN (IUCN, 2014) and is listed in the CİTES Appendix II. In brief The Great Bustard (Otis tarda) world population is estimated to be individuals in 2010, of which about 57-70% occur in Spain. Turkey occurs only 1-2% of world population. This study, was supported ( ) coded Project by Eskişehir Osmangazi University Scientific Search Project Commusion, carried out in Eskişehir Aliken İmportant Nature Area between March 2013 April 2015, due to determine the Great Bustard s Eskişehir Population.The total numbers of birds counted during 3 Breeding, 2 Summer and 2 Wintering period as a result of field survey including a total of 26 months was 70 individuals in 1 lek area. In survey area important threats to the population include use of herbicides and insecticide, disturbance in breeding areas and illegal hunting. Therefore, immediate conservation actions are urgently required to save this extremely endangered population from extinction and By making detailed bio-ethological studies for related this species, according to the findings and results, to regain a healthy population new measures must be determined. Keywords: Eskişehir, Great Bustard, Otididae, Otis tarda, Turkey 17

22 İç Batı Anadolu (Eskişehir) daki Büyük Toy Kuşu (Otis Tarda, Linnaeus, 1758) nun Yaşam Alanlarında Kullanılan Tarımsal İlaçlar Mehmet Mahir Karataş 1, Muharrem Karakaya 1, Ünal Özelmas 1 1 Eskişehir Osmangazi Üniversitesi,Fen-Edebiyat Fak., Biyoloji Bölümü, Meşelik Kampüsü, Eskişehir karatas.mahir@gmail.com, muharremkarakaya@gmail.com Büyük Toy Kuşu (Otis tarda), Otididae familyasının Batı Palearktik te bulunan türlerinden en büyük olanı ve erkeği uçabilen en ağır kuşlardan biridir. Bu tür, Küresel Tehlikedeki Kuşlar Listesi nde (IUCN, 2014) Hassas Vulnerable ve Bern Sözleşmesi nde EK-II statüsündedir. Ülkemizde bu türün yaşam alanlarını, doğal ve ikincil bozkırların tarım alanlarına dönüştürülmesinden dolayı, günümüzde çoğunlukla tarım arazileri oluşturmaktadır. Yine günümüzde tarım alanlarındaki zararlılarla mücadele etmek ve dolaylı olarak tarım alanlarından daha fazla ürün almak için çok çeşitli tarım ilaçları (Herbisit, Rodentisit, İnsektisit vb.) kullanılmaktadır. Bu çalışma, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Komisyonu tarafından ( )nolu proje iledesteklenerek Mart 2013-Mayıs 2015 tarihleri arasında Eskişehir ili Aliken Önemli Doğa Alanı (ÖDA) içinde gerçekleştirilmiştir. Yapılan arazi çalışmaları sırasında Büyük Toy Kuşunun yaşam alanları içinde kullanılan tarımsal ilaçlarbelirlenmiş, fotoğraflanmış ve koordinatları alınmıştır. Son olarak belirlenen bu tarımsal ilaçların etken maddeleri üzerine yapılan makaleler taranmış ve nesli tehlikede olan bu tür üzerine oluşturacağı olası etkileri tartışılmıştır. Anahtar Kelimeler: Aliken, Eskişehir, Otis tarda, Pestisit Agricultural Pesticides Used On Central West Anatolian (Eskişehir) Population Areas of Great Bustard (Otis Tarda, Linnaeus, 1758) The Great Bustard (Otis tarda) is the biggest species in the Western Palearctic species of the Otididae and the Male Great Bustard (Otis tarda) is one of the heaviest flying birds. The species is Globally Threatened Species Classified as Vulnerable by IUCN (IUCN, 2014) and is listed in the CITES Appendix II.Habitat of this species in our country, due to the change of agricultural land to natural and secondary steppe, nowadays constitutes mostly farmland. In addition to pest control in the field of agriculture and indirectly to get more products from agricultural areas, wide variety pesticides (Herbicides, Rodenticides, Insecticides etc.) are used. This study, was supported ( ) coded Project by Eskişehir Osmangazi University Scientific Search Project Commusion, carried out in Eskişehir Aliken Important Nature Area between March 2013 May During the field survey, in habitat of great bustard used pesticides were determined and this pesticides photographs and coordinates were taken. Finally, the written articles on determined pesticide active ingredients were scanned and potential impacts on these endangered species were discussed. Keywords: Aliken, Eskişehir, Otis tarda, Pesticides 18

23 Afganistan Endemik Cinsi Mistshenkoella Cejchan (Insecta: Orthoptera: Pamphagidae) Üzerine Taksonomik Bir Çalışma Mustafa Ünal 1 1 Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Bolu unal@ibu.edu.tr Mistshenkoella cinsi Cejchan tarafından 1969 yılında, tip lokalitesi bilinmeyen Mistshenkoella marani Cejchan, 1969 türü ile birlikte bir monotipik cins olarak tanımlanmıştır. Cinsin en önemli özelliği erkekte brachypter formda dişide squamipter formda tegminaya sahip olmasıdır. Bu cins, diğer cinslerinde tegmina bulunmayan, Nocarodeini tribusunun bir üyesidir. Bu güne kadar bu tür tekrar toplanmamış, herhangi bir kayıt verilmemiş ve statüsünde bir değişiklik olmamıştır. Diğer yandan Pfadt 1970 yılında Afganistandan bulunan yeni bir türün ardından, Paktia gardezae Pfadt, 1970, Paktia Pfadt, 1970 monotipik cinsini kurmuştur. Bu monotipik cins de bu güne kadar bulunmamış ve statüsünde bir değişiklik olmamıştır. Avrupa müzelerinde yaptığım müze çalışmaları sırasında Rusya Bilimler Akademisi Zooloji Enstitüsünde (ZIN) teşhis edilmemiş örnekler arasında bu cinslere ait olabilecek bir örnek buldum. Teşhis çalışmaları sürecinde bu örneğin Cejchan ve Pfad ın tanımladıkları cinslerin bir üyesi olduğunu ve bu iki cinsin sinonim olduklarına karar verdim. Bununla birlikte her iki cinsin tip türleri birbirinden farklı taksonlardır ve geçerlidir. ZIN de bulmuş olduğum örneğin de bu cinsin üçüncü üyesi olarak yeni bir türe ait olduğu sonucuna varılmıştır. Ayrıca her üç türde ve bu cinse en yakın olan Saxetania Mistshenko, 1951 cinsi türlerinde yapmış olduğum genital preparasyonlar sonucunda, Mistshenkoella cinsinin Saxetania cinsinin bir alt cinsi olduğu sonucuna varılmıştır. Bu sonuçların ardından, taksonların yeni kombinasyon ve statüleri şu şekilde verilmektedir: Cins: Saxetania Mistshenko, 1951; Altcins: Mistshenkoella, Cejchan, 1969 (=Paktia Pfadt, 1070 syn. nov.) stat. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) marani (Cejchan, 1969) comb. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) gardezae (Pfadt, 1970) comb. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) sp. nov. Anahtar Kelimeler: Afganistan, Mistshenkoella, Paktia, Saxetania, Taksonomi A Taxonomic Study on the Afghanistani Endemic Genus Mistshenkoella Cejchan (Insecta: Orthoptera: Pamphagidae) Genus Mistshenkoella described as a monotypic genus by Cejchan in the year 1969 with the species Mistshenkoella marani Cejchan which has an unknown type locality. The most important character of this genus is the presence of tegmina, as brachypterous form in male and squamipterous form in female. This genus is a member of the tribe Nocarodeini in which has no any other genus with tegmina. There is no any new record in literature or it was not found again up to present. On the other hand Pfadt erected the monotypic genus Paktia Pfadt, 1970 after a new species, Paktia gardezae Pfadt, 1970, found in Afghanistan. This genus was also not found again and its status was not changed. During my studies in the European Museum collections I found a specimen from the unidentified material in the collection of the Zoological Institute of the Russian Academy of Sciences (ZIN). I have decided during the identification process that this single specimen is a member of the genera described by Cejchan and Pfadt and these two genera are synonyms. However the type species of the both genera are different taxa and valid. It is concluded that the specimen found in the collection of ZIN is a third member of this genus as a new species. Besides, in the result of the genital preparations of these three species and the species of Saxetania Mistshenko, 1951 which is the nearest genus, it is concluded that Mistshenkoella is a subgenus of Saxetania. The new combinations and status of these taxa are given as follow: Genus: Saxetania Mistshenko, 1951; Subgenus: Mistshenkoella, Cejchan, 1969 (=Paktia Pfadt, 1970 syn. nov.) stat. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) marani (Cejchan, 1969) comb. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) gardezae (Pfadt, 1970) comb. nov.; Saxetania (Mistshenkoella) sp. nov. Keywords: Afghanistan, Mistshenkoella, Paktia, Saxetania, Taxonomy 19

24 Mayıs Böceği, Melolontha melolontha (Coleoptera: Scarabaeidae) Populasyonlarındaki Hastalık Etmenlerinin ve Dağılımlarının Belirlenmesi Mustafa Yaman 1, Gönül Algı 1, BeyzaGonca Güner 1, Ömer Ertürk 2,Sabri Ünal 3, Renate Radek 4 1 Karadeniz TeknikÜniversitesi, Fen Fakültesi, BiyolojiBölümü, ZoolojiAnabilim Dalı, 61080, Trabzon 2 OrduÜniversitesi, Fen Fakültesi, BiyolojiBölümü, ZoolojiAnabilim Dalı, Ordu, Turkey. 3 KastamonuÜniversitesi, OrmanFakültesi,OrmanMühendisliğiBölümü, Kastamonu 4 Institute of Biology/Zoology, FreeUniversity of Berlin, Königin-Luise-Str. 1-3, Berlin, GERMANY Bu çalışmada tarım ve orman alanlarında büyük kayıplara neden olan Mayıs Böceği Melolonthamelolontha L. (Coleoptera: Scarabaeidae) nın doğal populasyonlarında hastalık oluşturan faktörler çalışılmıştır. Çalışma sonucunda, zararlı böcekten iki protist (bir neogregarine ve bir coccidian) ve bir entomopoxvirüs tespit edilmiştir. Tespit edilen patojenler mikroskobikolarak karakterize edilmiştir. Toplamda incelenen 228 böceğin % 5.7 si patojenler tarafından enfekte edilirken, en yüksek enfeksiyonoranı % 36 ile neogregarin enfeksiyonu olarak Kocaeli nde ergin böceklerde tespitedilmiştir. Coccidian patojeniise Orduilinde toplananlarvalarda, enyüksek % 7.5 enfeksiyon oranı olarak bulunmuştur. Tanımlanan protistlerden neogregarin dünya literature için, coccidian patojeni ise ülkemiz için ilk kayıtlardır. Entomopox virüs için ise ülkemizde yeni bir lokalite (Kocaeli) verilmektedir. Anahtar Kelimeler: BiyolojikMücadele, Melolontha melolontha, Entomopatojen, Protist, Neogregarine Bu çalışma TUBİTAK tarafından 112O807 nolu proje ile desteklenmiştir. 20

25 Marmara Bölgesi Trakya Bölümü Araneofaunasının Belirlenmesine Dair Son Bulgular Nurcan Demircan 1, Aydın Topçu 1 1 Niğde Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Niğde nrcndmrcn222@gmail.com Bulunduğu zoocoğrafik konumundan dolayı, Türkiye fauna zenginliği bakımından oldukça tipik bir özellik gösterir. Marmara Bölgesi nin Trakya kesimi de Türkiye nin biyoçeşitlilik açısından en zengin bölgelerinden birini teşkil eder. Ancak Türkiye nin Trakya kesimi örümcekleri üzerine faunistik araştırmalar nispeten daha zayıftır. Şimdiye kadar yapılan çalışmalar sadece belirli bir alanda sınırlı kalmıştır ve bu çalışmalar son derece yetersizdir. Bu çalışma, Marmara Bölgesi nin tüm Trakya kesiminde gerçekleştirilen en kapsamlı çalışmadır. TÜBİTAK (Proje No. KBAG: 114Z108) tarafından desteklenen bu proje ile şuana kadar farklı lokalitelerden toplam 1563 örnek toplanmış ve bunlardan 464 ü ergin örnek olarak incelenmiştir. Örnekler, Türkiye örümcek kontrol listeleri ve yayınları ile kıyaslanmıştır. Yapılan teşhisler sonucunda 28 familyaya ait 160 tür tespit edilmiştir. Dört tür Türkiye den ilk kez kaydedilmiştir. Türkiye de bilinen 50 tür ise Türkiye nin Trakya kesiminden ilk kez kaydedilmiştir. Ayrıca yeni tür olma ihtimali olan birkaç tür üzerinde ise çalışmalar devam etmektedir. Bu çalışmanın sonucunda, Türkiye nin Avrupa kesimindeki örümcek sayısı 197 den 247 ye çıkarılmıştır. Böylece hem Türkiye, hem de Türkiye nin Trakya kesimi örümcek faunası üzerine önemli katkılar sağlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Araneofauna, Marmara Bölgesi, Sistematik, Trakya Recent Findings on Determination of Araneofauna of The Thrace Part of Marmara Region Because of the its zoogeographic status, Turkey displays highly typical feature in terms of fauna wealth. The Thrace part of Marmara Region constitutes one of the richest regions in terms of biodiversity. However, faunistic research on spider of Thrace part of Turkey is relatively poor. So far, studies have been limited only in certain area and they are extremely inadequate. This study is the most comprehensive study was carried out in all the Thrace part of Marmara region. With this project is supported by TÜBİTAK (Project No. KBAG: 114Z108), so far, total 1563 samples were collected from different localities and 464 of them were examinated as adult samples. Specimens were compared with publications and checklists for spiders of Turkey. At the end of diagnostic, 160 species belonging to 28 families have been identified. Four species are recorded in Turkey for the first time. Fifty species are first record for Thrace part of Turkey, but known for Turkey. In addition, Studies on a few species that are likely to be new species still continues. As a result of this study, the number of spiders in European Turkey is increase from 197 to 247. Thus, significant contributions are provided on spider fauna of both Turkey and Thrace part of Turkey. Keywords: Araneofauna, Marmara Region, Systematic, Thrace 21

26 Revised and Updated Annotated Checklist of the Freshwater Fishes of Turkey Erdoğan Çiçek 1, Sevil Sungur Birecikligil 1, Ronald Frıcke 2 1 Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Faculty of Art and Sciences, Department of Biology, 50300, Nevşehir, 2 Im Ramstal 76, Lauda-Königshofen, Germany, and Staatliches Museum für Naturkunde, Rosenstein 1, Stuttgart, Germany. erdogancicek@yahoo.com The current status of the ichthyofauna of the inland waters of Turkey is revised, and an updated checklist of the freshwater fishes of Turkey is presented. A total of 364 fish species live in the inland waters of Turkey. Among these, 3 species are globally extinct, 4 species are extinct in Turkey, 28 species are non-native and 154 species are considered as endemic to Turkey. We recognise a pronounced species richness and a high degree of endemism of the Turkish ichthyofauna (42.30%). Orders with the largest numbers of species in the ichthyofauna of Turkey are the Cypriniformes (244 species), Perciformes (43 species), Salmoniformes (21 species), Cyprinodontiformes (15 species), Siluriformes (10 species), Acipenseriformes (8 species) and Clupeiformes (8 species). At the family level, the Cyprinidae has the greatest number of species (187 species; 51.1% of the total species), followed by the Nemacheilidae (39), Salmonidae (21 species), Cobitidae (19 species), Gobiidae (18 species) and Cyprinodontidea (14 species). Key words: Freshwater ichthyofauna, Turkey, endemism, introduced, Anatolia Revize Edilmiş ve Güncellenmiş Açıklamalı Türkiye Tatlı Su Balık Faunası Bu çalışmada Türkiye tatlı su balık faunası kontrol listesi revise edilip güncellenerek faunanın mevcut durumu ortaya konmuştur. Buna göre Türkiye tatlı su balık faunasının 364 türden oluştuğu belirlenmiştir. Bu türlerden 3 tanesi nesli tükenmiş, 4 tanesi Türkiye sularında nesli tükenmiş, 28 tanesinin egzotik, 154 tanesinin ise endemik türler olduğu belirlenmiştir. Buna göre Türkiyenin zengin bir faunaya ve yüksek bir endemizim oranına (%42,30) sahip olduğu sonucuna varılmıştır. En yüksek türe sahip olan takımlar sırasıyla Cypriniformes (244 tür), Perciformes (43 tür), Salmoniformes (21 tür), Cyprinodontiformes (15 tür), Siluriformes (10 tür), Acipenseriformes (8 tür) ve Clupeiformes (8 tür) olarak belirlenmiştir. Familyalar göz önüne alındığında ise en yüksek tür çeşitliliğininin Cyprinidae familyasına ait olduğu (187 tür; % 51,1), bunu sırasıyla Nemacheilidae (39 tür), Salmonidae (21 tür), Cobitidae (19 tür), Gobiidae (18 tür) ve Cyprinodontidea (14 tür) familyalarının izlediği belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Tatlı su balık faunası, Türkiye, endemizm, egzotik, Anadolu 22

27 Türkiye den toplanan Stigmaeus longipilis in (Canestrini) (Acari, Stigmaeidae) dişi bireylerinde görülen bazı morfolojik varyasyon ve anormallikler Sibel Dilkaraoğlu 1,2, Salih Doğan 1, Orhan Erman 2, Sevgi Sevsay 1, Sezai Adil 1 1 Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan, Türkiye 2 Fırat Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Elazığ, Türkiye sdilkara@erzincan.edu.tr Harşit Vadisi nden toplanan akar örnekleri içerisinden Stigmaeus cinsine ait S.longipilis(Canestrini, 1889) türü incelendi. Türün tanımıtoplanan örnekler üzerinden yapıldı, genel görünüşüne ait şekilleri çizildi, çeşitli vücut yapılarının ölçümleri alındı ve dünyadaki yayılışı üzerinde duruldu. Harşit Vadisi nden türün255 dişi, 8 dötonimf ve 6 protonimf evresine rastlandı. İnceleme sırasındabazı ergin dişi bireylerin c ı ve birinci çift aggenital kıllarının(ag 1 ) konumunda varyasyon olduğu, ayrıca bazılarında 4a kıllarıylaag 1 deanormallikler bulunduğu gözlendi. Varyasyon ve anormallik gösteren karakterlerin çizimleri yapıldı ve fotoğrafları alındı. Anahtar Kelimeler: Acari, Anormallik,Stigmaeidae, Stigmaeus, Varyasyon. Some morphological variations and abnormalities in females ofstigmaeuslongipilis(canestrini) (Acari, Stigmaeidae) collected from Turkey S.longipilis(Canestrini, 1889) belonging to the genus Stigmaeuswas examinedin the mite samples collected from Harşit Valley. Description of the species was made on the collected specimens. Its figures of general appearance were illustrated, the measurements of various body structures were taken and distribution in the world of the species was emphasized.255 females, 8 deutonymphs, 6 protonymphs of the species werefoundfrom Harşit Valley.During the examination, in the some adult females variations on location of c 1 and the aggenital setaeag 1 and some also abnormalitiesin4aand ag 1 are observed.the variations and abnormalitiesin the characterswere illustrated and taken photos. Keywords:Abnormality, Acari, Stigmaeidae, Stigmaeus, Variation Teşekkür: Bu çalışmanın materyalini, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından desteklenen 113Z094 numaralı projeden elde edilen akar örnekleri oluşturmaktadır. Desteklerinden ötürü TÜBİTAK ateşekkür ederiz 23

28 Ordu İli Collembola (Hexapoda) Faunasının Belirlenmesi Üzerine Bir Çalışma Muhammet Ali Özata 1, Hasan Sevgili 2 1 Demir Karamancı Anadolu Lisesi, Kayseri 2 Ordu Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Ordu maozata@hotmail.com Yakın zamanda, Türkiye Collembola (Kuyrukla sıçrayanlar) faunasına ilişkin çalışmalar incelenmiş ve 39 cinse ait 53 tür listelenmiştir. Ancak, komşu ve bazı Avrupa ülkeleri ile karşılaştırıldığında, Türkiye nin Collembola faunasının çok az çalışıldığı anlaşılmaktadır. Faunası bilinen yakın ülkelerin listeleriyle karşılaştırıldığında, Türkiye de 500'den fazla türün yaşıyor olabileceğini söylemek sürpriz olmayacaktır. Özellikle nemli habitatları tercih eden bir grup olduğu için birçok familyayı temsil edebileceği düşünülen Ordu ili çalışma alanı olarak belirlenmiştir. Bu çalışma Türkiye Collembola faunasının ortaya çıkarılmasına yönelik ilk önemli çalışma niteliğindedir. Arazi çalışmaları yılları arasında yürütülmüştür. Araziden lokalite ve diğer önemli kayıtları alınmış döküntü örnekleri, klasik yöntem Berlese hunisinde (60W, 24 saat) bekletilmiş ve collembola örnekleri alkol içerisinde toplanmıştır. Bu örnekler %70 etanol + %5 Gliserol karışım içerisinde mikroskop yardımıyla diğer omurgasız gruplarından ayrılmış ve daha sonra türlerin teşhis ve fotoğraflanmaları için slaytlara alınmıştır. Sabit slaytların hazırlanmasında literatürde belirtilen kimyasal ortamlar kullanılmıştır. Tür teşhisleri büyük ölçüde Ukrayna da (Lviv) yer alan State Natural History Museum daki uzmanla birlikte yapılmıştır. Bu çalışma sonucunda 4 Collembola takımına ait 12 familya, 43 cins ve 51 tür saptanmıştır. Bu türlerin 44 tanesi Türkiye faunası için yeni kayıttır. Elde edilen bu ilk data, Türkiye Collembola faunasının çok az bilindiğine ve keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda tür olabileceğine işaret etmektedir. Anahtar Kelimeler: Collembola, Fauna, Hexapoda, Sistematik, Ordu, A Study On Determınatıon Of Collembola (Hexapoda) Fauna Of Ordu Provınce Turkish Collembola fauna is only partially known. Recently, a chechklist of springtails recorded from Turkey have been provided by Sevgili and Özata, who listed 39 genera and 53 species. However, when compared with other adjacent and European countries, the Collembola fauna of Turkey is rather poorly studied. Yet, species number of known springtails fauna in Turkey is estimated to be over 500. Since it is a group that especially prefers humid habitats, the province of Ordu that is likely to represent many families has been defined as the study field/area. This study was the first important step to search out the Collembola fauna of Turkey. Field studies were conducted between from 44 localities in Ordu province. Classical method has been set in Berlese cone (60w, 24h) and collembolan samples have been collected/gathered in alcohol. Collembola specimens were separated from other invertebrate in %70ethanol +%5glycerol under microscope and theirslides were prepared for identification and photography of the species. Chemical conditions of the literature have been used to prepare the stable slides. Diagnaosis of species have been mainly done with the specialists of State Natural History Museum, located in (Lviv) Ukrainae. It has been fined that 12 families, 43 genera and 51 species which belongs to four ordo of springtails this study were recorded from Ordu. Of these species, 44 had not been previously recorded for Turkey. As a result, the total springtails species of Turkey was increased by more than twice with this study.the preliminary data suggest that the diversity of Collembola in Turkey is poorly known and obtained. It is clear that numerous species/subspecies remains to be discovered. Keywords: Collembola, Ordu, Fauna, Hexapoda, Ordu, Systematic 24

29 Ağrı İlinin Herpetofaunası Naşit İğci 1, Mehmet Zülfü Yıldız 2, Bahadır Akman 3, Bayram Göçmen 4 1 Ankara Üniversitesi Biyoteknoloji Enstitüsü, Ankara 2 Adıyaman Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, Adıyaman 3 Aktel Mühendislik, Ankara 4 Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Zooloji ABD, İzmir yildizzulfu@yahoo.com Bu çalışmada Ağrı ilinde dağılış gösteren kurbağa ve sürüngen türlerinin tespiti, türleri tehdit eden faktörler ve bu faktörlere karşı alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, Ağrı ilinde 2014 yılı Mayıs, Haziran, Ağustos ve Eylül aylarında toplam 20 günlük 4 arazi çalışması gerçekleştirilmiştir ve 1: paftaların her birinde en az bir olmak üzere 223 farklı noktada gözlem yapılmıştır. Yapılan arazi ve literatür çalışmaları sonucunda Ağrı ilinde 4 kuyruksuz kurbağa (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Rana camerani, R. macrocnemis), 2 kaplumbağa (Mauremys caspica, Testudo graeca) 16 kertenkele (Paralaudakia caucasia, Phrynocephalus horvathi, Ablepharus bivittatus, Trachylepis aurata, Darevskia bendimahiensis, D. raddei, D. valentini, D. sapphirina, D. unisexualis, D. uzzelli, Eremias suphani, E. strauchi, E. pleskei, Lacerta media, Ophisops elegans, Parvilacerta parva) ve 14 yılan (Typhlops vermicularis, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Eirenis eiselti, E. modestus, E. collaris, Coronella austriaca, Hemorrhois ravergieri, Natrix natrix, N. tessellata, Platyceps najadum, Eryx jaculus, Montivipera wagneri, M. raddei) olmak üzere toplam 4 amfibi ve 32 sürüngen türü tespit edilmiştir. Endemik türlerimizden Darevskia sapphirina (Van Kertenkelesi), Eirenis eiselti (Eiselt Cüce Yılanı), Montivipera wagneri (Wagner Engereği) ve literatürde kaydı verilmeyen 7 tür daha Ağrı ilinden ilk kez kaydedilmiştir. Ağrı ilinin kurbağa ve sürüngenleri hakkında literatürde çok kısıtlı bilgi bulunduğu düşünüldüğünde, bu çalışma ile Ağrı'nın herpetofaunasına dair önemli veriler elde edilmiştir. Bu çalışma Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Ulusal Biyoçeşitlilik Envanter ve İzleme Projesi kapsamında gerçekleştirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Ağrı, Herpetofauna, Biyoçeşitlilik Herpetofauna of Ağrı Province (Turkey) In this study, we aimed to determine the amphibian and reptile species distributed in Ağrı province (Turkey), as well the major factors threatening the species. For this purpose, we conducted 4 field excursions (20 days totally) at 223 different point, covering all the squares of 1: layout map. As a result of the literature and field survey, we recorded 4 anuran (Pseudepidalea variabilis, Pelophylax ridibundus, Rana camerani, R. macrocnemis), 2 chelonian (Mauremys caspica, Testudo graeca), 16 lizard (Paralaudakia caucasia, Phrynocephalus horvathi, Ablepharus bivittatus, Trachylepis aurata, Darevskia bendimahiensis, D. raddei, D. valentini, D. sapphirina, D. unisexualis, D. uzzelli, Eremias suphani, E. strauchi, E. pleskei, Lacerta media, Ophisops elegans, Parvilacerta parva) and 14 snake (Typhlops vermicularis, Dolichophis jugularis, D. schmidti, Eirenis eiselti, E. modestus, E. collaris, Coronella austriaca, Hemorrhois ravergieri, Natrix natrix, N. tessellata, Platyceps najadum, Eryx jaculus, Montivipera wagneri, M. raddei) species in Ağrı province, which is totally 4 amphibians and 32 reptiles. Three Anatolian endemic species (Darevskia sapphirina, Eirenis eiselti, Montivipera wagneri) and 7 species more was recorded in Ağrı as s first time in the literture. Taking into account the very limited herpetofaunal information available in the literature for Ağrı province, a significant contribution was made with this work. This study was conducted as a part of The Ministry of Forestry and Water Affairs, General Directorate of Nature Conservation and National Parks National Biodiversity Inventory and Monitoring Project. Keywords: Ağrı, Herpetofauna, Biodiversity 25

30 POSTER BİLDİRİ ÖZETLERİ 26

31 Ulubağ da Yaşayan Bufotes variabilis Populasyonunda Yaş-Büyüklük-Ağırlık İlişkisi Abdullah Altunışık 1, Nurhayat Özdemir 1 1 Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Rize abdullah.altunisik@erdogan.edu.tr Bu çalışmada Ulubağ (Şanlıurfa) köyünde yaşayan bir Bufotes variabilis (Değişken desenli gece kurbağası) populasyonunda yaş yapısı ve yaşın, vücut boyu ve ağırlığı ile ilişkisi 40 (28 erkek, 12 dişi) birey üzerinde iskelet kronoloji yöntemiyle incelenmiştir. Yakalanan örnekler MS-222 ile bayıltılarak vücut boyları (SVL: burun ucu-kloak arası mesafe) dijital kumpas, vücut ağırlıkları ise hassas terazi kullanılarak ölçülmüş ve arka ayaktaki en uzun parmak disekte edilerek %96 lik alkol içerisine konularak saklanmıştır. Kemik enine kesitlerinde hazırlanan preparatların hepsinde büyüme halkaları net bir şekilde sayılmıştır. Yapılan çalışma sonucunda dişi ve erkeklerin vücut boyları sırasıyla, ortalama 67,52 mm ve 64,67 mm olarak ölçülmüştür. Bireylerin yaşı 2-8 yıl arasında değişmektedir. Yapılan istatistiksel analizler sonucunda, iki cinsiyet arasında ortalama yaş, vücut boyu ve ağırlığı bakımından istatistiksel olarak önemli bir fark bulunmamıştır. (Bağımsız örneklem t testi, yaş; t= 1,646, df= 38, p> 0,05, boy; t= 1,130, df= 28, p> 0,05 ağırlık; t= 0,874, df= 38, p> 0,05). Yapılan korelasyon analizlerine göre hem dişilerde hem de erkeklerde yaş ile boy (dişi, r = 0,898, p < 0.001; erkek, r = 0,681, p < 0.001) yaş ile ağırlık (dişi, r = 0,731, p < 0,001; erkek, r = 0,493, p < 0,001) ve boy ile ağırlık (dişi, r = 0,869, p < 0,001; erkek, r = 0,788, p < 0,001) arasında kuvvetli bir ilişki bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Bufotes variabilis, yaş-boy-ağırlık ilişkisi, iskelet kronolojisi, Ulubağ, Türkiye Relationship among age, body size and mass of a Bufotes variabilis population inhabiting at Ulubağ Age structure of a Bufotes variabilis (Variable toad) population living in Ulubağ village (Şanlıurfa) and relationship among age, body size and mass of 40 individuals (28 males, 12 females) was investigated using skeletochronology method. The captured samples were anaesthetized by MS-222. Then individuals body mass was weighed using microbalances and snout-vent length (SVL) was measured using a digital caliper. The longest toe was clipped and then stored in 96% ethanol. In all phalangeal cross sections, LAGs were clearly marked and relatively easy to count. In this study, mean body size of the females and males was measured as mm and 64,67 mm, respectively. Age ranged between 2 and 8 years in both sexes. According to results of the statistical analysis, there was no statistically significant differences between sexes in terms of mean age, body size and mass (Independent sample t test, age; t= 1,646, df= 38, p> 0,05, body size; t= 1,130, df= 28, p> 0,05 mass; t= 0,874, df= 38, p> 0,05). According to correlation analysis, a significant positive correlation was found between age, size and mass in both males and females (age-body size: female, r = 0,898, p < 0.001; male, r = 0,681, p < 0.001; age-mass: female, r = 0,731, p < 0,001; male, r = 0,493, p < 0,001; body size-mass: female, r = 0,869, p < 0,001; male, r = 0,788, p < 0,001). Key words: Bufotes variabilis, relationship among age, body size and mass, skeletochronology, Ulubağ, Turkey 27

32 Beyşehir Gölü ndeki Gobio gobio microlepidotus un kas lipidlerinin yağ asidi bileşimi Haluk Özparlak 1, Abdurrahman Aktümsek 1, Gökhan Zengin 1, Gökalp Özmen Güler 2, Yavuz Selim Çakmak 3, Atilla Arslan 1 1 Selçuk Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Konya, Türkiye 2 Necmettin Erbakan Üniversitesi, Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi, Biyoloji Öğretmenliği, Konya, Türkiye. 3 Aksaray Üniversitesi, Fen- Edebiyat Fakültesi, Biyoteknoloji ve Moleküler Biyoloji Bölümü, Aksaray, Türkiye Bu çalışmada, Beyşehir Gülü ndeki Gobio gobio microlepidotus un kas lipidlerinin yağ asidi bileşimi belirlenmiştir. Balık numunelerinin yağ asidi bileşimi 100 metrelik HP-88 kapiller kolon kullanılarak FID dedektörlü HP Agilent 6890N model Gaz Kromatografi cihazı ile tespit edilmiştir. Gobio gobio microlepidotus da C 18:1ω9 oleik en yüksek yüzdedeki yağ asidi olarak bulunmuştur. Diğer yüksek yüzdedeki yağ asitleri C 16:0 palmitik asit ve C 22:6ω3 dokosahekzaenoik asittir (DHA). Toplam aşırı doymamış yağ asitleri yüzdesi, toplam doymuş yağ asitleri ve tekli doymamış yağ asitleri yüzdesinden daha fazla olarak tespit edilmiştir. Gobio gobio microlepidotus da toplam ω3 yağ asitleri yüzdesi toplam ω6 yağ asitleri yüzdesinden daha yüksek olup ω3/ ω6 oranı da 1.40 olarak bulunmuştur. Fatty acid composition of muscle lipids of Gobio gobio microlepidotus in Beysehir Lake, Turkey In this study, total fatty acid composition of Gobio gobio microlepidotus muscle lipids in Beysehir Lake in Turkey were determined. Fatty acid composition of fish samples were analyzed by HP Agilent 6890N Gas Chromatography (GC) with FID detector and 100 meters HP-88 capillary column. C 18:1ω9 oleic acid was major fatty acid in Gobio gobio microlepidotus. Other predominant fatty acids were C 16:0 palmitic acid and C 22:6ω3 docosahexaenoic acid (DHA). The percentages of total polyunsaturated fatty acids were higher than total saturated and monounsaturated fatty acids. The percentages of total ω3 fatty acid were higher than total ω6 fatty acid in the fatty acid composition of Gobio gobio microlepidotus with ω3/ ω6 ratios of

33 Sultansuyu Baraj Gölü ndeki Squalius lepidus (Heckel, 1843) in Farklı Dokularında Bazı Element Düzeylerinin Tespit Edilmesi Mahmut Dağlı 1, Ahmet Ümit Erdemli 2, Selim Erdoğan 3 1 İnönü Üniversitesi Sürgü Meslek Yüksekokulu Su Ürünleri Bölümü, Malatya 2 İnönü Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Malatya 3 İnönü Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Temel Eczacılık Bilimleri Bölümü, Malatya ahmet.erdemli@inonu.edu.tr Bu çalışmada, Sultansuyu Baraj Gölü nde yaşayan Squalius lepidus in kas, karaciğer ve böbrek dokularında Ca, Mg, Na, K, Al, Mn, Fe, Ni, Li, B, Cu, Zn, Cd ve Pb element düzeyleri tespit edilmiştir. Örneklerin hazırlanmasında mikro dalga çözünürleştirme yöntemi kullanılmıştır. Element analizleri İndüktif Eşleşmiş Plazma-Optik Emisyon Spektroskopi (ICP-OES) ile gerçekleştirilmiştir. Element içerikleri kas dokusunda K>Na>Mg>Ca>Al>B>Zn>Li> Fe>Bi, karaciğer dokusunda K>Na>Mg>Ca>Fe>Zn>Al>B>Li>Cu ve böbrek dokusunda K>Na>Zn>Ca>Mg>Fe>Al> B>Li>Bi olarak bulunmuştur. Mn, Cd ve Pb elementleri hiç bir dokuda rastlanılmamıştır. Yenilebilir dokulardaki hiçbir değer standart yönetmeliklerde belirtilen değerleri aşmamaktadır. Anahtar Kelimeler: Squalius lepidus, element düzeyleri, Sultansuyu Baraj Gölü, ICP-OES. Determination of Some Element Levels in Different Tissues of Squalius lepidus (Heckel, 1843) from Sultansuyu Dam Lake In this study, it was determined concentrations of some elements such as Ca, Mg, Na, K, Al, Mn, Fe, Ni, Li, B, Cu, Zn, Cd, Pb in liver, muscle and kidney tissues of Squalius lepidus from Sultansuyu Dam Lake. A microwave digestion system was used to prepare the samples for analysis. Element concentrations was determined by Inductively Coupled Plasma Optical Emission Spectrometry (ICP-OES). The element content in the muscle, liver and kidney were determined to have the following decreasing sequence: K>Na>Mg>Ca>Al>B>Zn>Li> Fe>Bi, K>Na>Mg>Ca>Fe>Zn>Al>B>Li>Cu, K>Na>Zn>Ca>Mg>Fe>Al> B>Li>Bi, respectively. Mn, Cd and Pb weren t determined in all tissues as under detection limit. None of the values in edible tissues exceeded the standard guideline values. Keywords: Squalius lepidus, element levels, Sultansuyu Dam Lake, ICP-OES. 29

34 Aras Havzası Noktalı İnci Balığının, Alburnoides eichwaldii (De Filippi, 1863), Populasyon Parametrelerinin Belirlenmesi Ulus Sığırcı, Erdoğan Çiçek, Sevil Sungur Birecikligil Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, Faculty of Art and Sciences, Department of Biology, 50300, Nevşehir, Turkey Bu çalışma, Alburnoides eichwaldii türünün populasyon parametrelerinin belirlenmesi amacıyla Ağustos-Ekim 2014 tarihleri arasında Aras Havzasında 12 akarsu ve 5 göl istasyonunda gerçekleştirilmiş olup akarsulardan 162 ve göllerden ise 90 adet olmak üzere toplam 252 birey incelenmiştir. Akarsu ve göl istasyonlarının boy ve ağırlık dağılımları arasında anlamlı bir fark olduğu tespit edilmiştir (p<0.05). İncelenen bireylerin yaşlarının 0-III üncü yaş grubu arasında olduğu; akarsular populasyonlarında boy değerinin 3,2 ile 13,0 cm (8,98±2,11 cm) ve ağırlıklarının ise 0,21 ile 23,17 g arasında (8,99±5,68 g) değişim gösterdiği; göl popülasyonlarında ise 7,3 ile 13,0 cm (9,63±2,08 cm) ve ağırlıklarının ise 4,01 ile 27,67 g arasında (13,96±7,91 g) değişim gösterdiği belirlenmiştir. Boy-ağırlık ilişkisi akarsu popülasyonu için W=0,00644L 3,2221 ve göl popülasyonu için ise W=0,00651L 3,3714 olarak belirlenmiştir. Populasyon parametreleri akarsular için L : 12,91 cm, k: 0,548, t 0 : -1,41, Φꞌ: 1,96 ve K: 1,08 ve göller için L : 16,36 cm, k: 0,237, t 0 : -2,89, Φꞌ: 1,80 ve K: 1,19 olarak hesaplanmıştır. Ölüm oranları ise akarsular için Z: 0,88, M: 0,75, F: 0,13 ve göller için ise Z: 0,39, M: 0,37, F: 0,02 olarak belirlenmiş ve her iki popülasyon için avcılık baskısının söz konusu olmadığı belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Noktalı inci balığı, Alburnoides eichwaldii, Aras Havzası, Çıldır Gölü, Balık Gölü Age, growth and mortality of Caspian Spirlin, Alburnoides eichwaldii (De Filippi, 1863), from Aras River Basin in Turkey This study was carried out in order to determine population parameters of Alburnoides eichwaldii between August and October 2014 a total of 12 river and 5 lake station in Aras River Basin. A total of 252 specimens analyses 162 specimens fished from rivers and 90 specimens caught from lakes. Significant difference has been determined on the size and weight distribution between rivers and lakes stations (p<0.05). The age of the specimens ranged from 0 to III age groups. Total length and total weight varied from 3.2 to 13.0 cm (8.98±2.11 cm) and 0.21 to g (8.99±5.68 g) for river population and 7.3 to 13.0 cm (9.63±2.08 cm) and 4.01 to g (13.96±7.91 g) for lakes populations, respectively. The length-weight relationship were estimated W=0,00644L 3,2221 for river samples and W=0,00651L 3,3714 for lake samples. Estimated population parameters were calculated as L : cm, k: 0.548, t 0 : -1.41, Φꞌ: 1.96, K: 1.08 for river population and L : cm, k: 0.237, t 0 : -2.89, Φꞌ: 1.80, K: 1.19 lake population. Mortality rates also estimated for rives and lake populations Z: 0.88, M: 0.75, F: 0.13 and Z: 0.39, M: 0.37, F: 0.02, respectively and it could not determine any over fishing on the both of the populations. Keywords: Caspian spirlin, Alburnoides eichwaldii, Aras River, Çıldır Lake, Balık Lake 30

35 Türkiye Su Kenesi (Acari, Hydrachnidia) Faunası İçin Yeni Bir Kayıt: Atractides spinipes Koch, 1837 Yunus Esen 1, Orhan Erman 2 1 Bayburt Üniversitesi, Bayburt Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Fen Bilgisi Eğitimi Anabilim Dalı, Bayburt. 2 Fırat Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Elazığ. yesen@bayburt.edu.tr Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu arasında tür çeşitliliği bakımından en zengin ülkelerden biridir. Omurgasız hayvanlar bakımından da oldukça zengin olan ülkemizde faunanın belirlenmesine yönelik çalışmalar artarak devam etmektedir. Sucul omurgasızlar içerisinde su keneleri tür çeşitliliği bakımından oldukça zengindir. Türkiye den şimdiye kadar kaydedilen tür sayısı 309 ya ulaşmış durumdadır. Toplam 25 familya içerisinde en fazla tür kaydedilen iki cins Arrenurus (56 tür) ve Atractides (33 tür) tir. Atractides (s.str.) spinipes Koch, 1837 Türkiye faunası için yeni kayıttır ve erkekleri sadece sonbaharda (Eylül/Ekim) aylarında yakalanabilmektedir. Bu tür Avrupa da Almanya, Karadağ ve Sırbistan dan bilinmekte ve Atractides cinsinin tip türü olması bakımından da ayrı bir öneme sahiptir. Bu türün çeşitli vücut kısımlarına ait şekiller çizilmiş, ölçümler yapılmış ve tanımı gözden geçirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Atractides, Su kenesi, Türkiye, Yeni kayıt A New Record of Water Mite (Acari, Hydrachnidia) for the Turkish Fauna: Atractides spinipes Koch, 1837 Turkey is one of the richest countries between Europe and the Middle East in terms of biodiversity. Efforts to determine invertebrate fauna are continuing increasingly in certain groups. Water mites are rather species-rich in terms of biodiversity within aquatic invertebrates. So far, 309 water mite species are recorded from Turkey. Two genera, Arrenurus (56 species) and Atractides (33 species) are most species-rich within 25 families in Turkey. Atractides (s.str.) spinipeskoch, 1837 is new record for the Turkish fauna which males are only found in autumn (September/October). This species is known from Germany, Montenegro and Serbia in Europe and its important that to be the type species of the genus Atractides. The drawings and measurements of various organs of this species were given and the description was reviewed. Keywords: Atractides, Water mite, Turkey, New record 31

36 Ordu Yöresi Balarılarında Nosemosis Etkenlerinin Moleküler ve Ultrastrüktürel Yönden İncelenmesi Beyza Gonca Güner 1, Emine Şeyma Yarılgaç 2, Ömer Ertürk 2, Mustafa Yaman 1 1 Karadeniz Teknik Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Trabzon 2 Ordu Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Ordu beyzaguner@gmail.com Nosemosis hastalığı, balarılarında ortaya çıkan ölümcül bir hastalık olup, bal üretiminde kayda değer oranda düşüşlere neden olmaktadır. Nosemosis hastalığının etmeni, Nosema cinsi içinde yer alan iki farklı protist, Nosema apis ve Nosema ceranae türleridir. Bu çalışmada, Ordu yöresinde nosemosis hastalığının varlığı, dağılımı ve hastalık etmenlerinin ultrastrüktürel ve moleküler açıdan incelenmesi amaçlanmıştır. Ordu Merkez ve 9 ilçeden 20 şer ergin işçi arı Ringer solüsyonu içinde disekte edilerek nosemosis hastalığı için incelendi. Hastalık etmenlerine ait spor yapıları DP-25 dijital kameralı Olympus BX51 mikroskopu ve DP2-BSW SoftImaging görüntüleme sistemi kullanılarak fotoğraflanıp ölçümleri gerçekleştirildi. Örnekleme yapılan lokalitelerin hepsinde Nosemosis hastalığı tespit edildi. Hastalık etkeninin tür seviyesinde karakterizasyonu amacıyla moleküler çalışmalar yapıldı ve 4 lokalitedeki nosemosis etkeninin Nosema ceranae olduğu belirlendi.daha geniş kapsamlı olarak elektron mikroskobunda ultrastrüktürel olarak çalışıldı. Ultrastrüktürel çalışmalar Ordu ili 3lokalitesindekiN. ceranae patojenine ait sporların izofilar ancak değişken kıvrım sayılı polar filamente ve kalın bir spor duvarına sahip olduğunu göstermektedir. Bu çalışmayla birlikte Ordu yöresi balarılarındaki nosemosis hastalığının etkenleri morfometrik ve moleküler çalışmalara ilave olarak ultrastrüktürel yöndende incelenmiştir. Anahtar Kelimeler: Balarısı, Nosemosis, Nosema apis, Nosema ceranae, Ordu Molecular and Ultrastructural Study of Nosema Spores Isolated from Honeybees (Apis mellifera) in Ordu Province Nosemosis disease is a fatal disease for honeybee. At the same time it gives rise to decrease production of honey. According tospore morphologyis determined thatthe diseaseis caused bytwo factors; Nosema apis and Nosema ceranae.this study aimed to compare these disease factors in the terms of morphological, molecular and ultrastructural characters in honey bees in Ordu Province. Totally 180 adult bees were collected from 9 localities in Ordu Province and examined for nosemosis. Spores of the disease factors were measured and photographed using an Olympus BX51 microscope with a DP-25 digital camera and a DP2-BSW Soft Imaging System. Nosemosis was observed in all examined localities. The diseaseis very commonandvery highin the regionwhereitoccurs. Significant differenceswere detectedbetweenspore morphology of the disease factors.we also studied molecular and ultrastructure of Nosema spores in order to determine the differences of spores. Molecular studies were performed for the purpose of characterization in species level of the disease factors. It was determined that Nosema ceranaeoccurs in 3 localities. It was also studied comprehensively in electron microscope. Ultrastructural studies show that N. ceranae in Ordu has isofilar and different numbers of polar filament coils and thick spore wall.thus,morphometric, molecular and ultrastructural studyof Nosema spores isolated from honeybees in Ordu province has been first studiedextensively. Key words: Honeybee, Nosemosis, Nosema ceranae, Nosema apis, Ordu 32

37 Porsuk Çayı nda Zooplankton Üzerine Bir Çalışma Pınar Yıldız 1, Çağrı Tekatlı 2, Özge Buyurgan 2, Ahmet Altındağ 2 1 Sinop Üniversitesi, Su Ürünleri Fakültesi, Temel Bilimler Bölümü, Sinop 2 Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Bölümü, Ankara cagritekatli@gmail.com Mayıs 2012-Şubat 2013 tarihleri arasında üç mevsim olarak yapılan bu çalışmada; Porsuk Çayı (Eskişehir) nın zooplankton faunaları ortaya çıkarılmış ve yine mevsimsel olarak bazı su parametreleri (Sıcaklık, ph, EC, çözünmüş oksijen, nitrit, nitrat, amonyak, orto-fosfat, sertlik) ölçülmüştür. Mevsimlere ait, ilkbahar, yaz ve sonbahar verilerine nmds, ANOSIM, SIMPER, Margalef Zenginlik İndeksi (d), Pieleu s Düzenlilik İndeksi (J'), Shannon-Weaver Çeşitlilik İndeksi (H'(loge)) ve Simpson un Çeşitlilik İndeksi (1-D) uygulanmıştır. Ayrıca fizikokimyasal ve toplam takson miktarına Pearson korelasyonu uygulanmıştır. Rotifera ya ait 33 ve Copepoda ya ait 1 takson olmak üzere toplamda 34 takson teşhis edilmiştir. Yapılan çeşitli analizlere göre [H'(loge) = 2,50; 1-D = 0,90; J'=0,95] tür çeşitliliği ve düzenliliği en fazla ilkbahar aylarında 1. İstasyon noktasında görülmüştür. En az ise yaz aylarında 3. İstasyon noktasındadır. Mevsimler arasında en fazla benzerlik yaz ve ilkbahar olurken (SIMPER = 42,55), ANOSIM e göre (Global R = 0,984, r = 0,004) mevsimler arasında fark bulunmaktadır. Toplam takson miktarı elektriksel iletkenlik ile negatif bir korelasyon gösterirken (p= - 0,918, r = 0,05) sıcaklık ile pozitif bir korelasyon (p = 0,948, r = 0,05) göstermektedir. Bu çalışma TÜBİTAK (Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu) tarafından desteklenmiş olup 111Y322 nolu projenin bir kısmını oluşturmaktadır. Anahtar Kelimeler: NOSIM, nmds, Porsuk Çayı, SIMPER, Zooplankton A Zooplankton Study on Porsuk Stream In this seasonal study zooplankton fauna of porsuk stream (Eskişehir) was revealed and some water parameters (temperature, ph, EC, dissolved oxygen, nitrite, nitrate, ammonia, ortho-phosphate, hardness) were mesured. nmds, ANOSIM, SIMPER, Margalef Richness Index (d), Pieleu s Evenness Index(J'), Shannon-Weaver Diversity Index (H'(loge)) and Simpson s Index of Diversity were applied to the data collected in spring, summer and autmn. In addition Perason Correlation was applied to physico-chemical data and total taxons. A total of 34 taxa were identified of which, 33 in Rotifera and 1 in Copepoda. According to made analysis [H'(loge) = 2,50; 1-D = 0,90; J'=0,95], maximum species diversity and evenness were observed during spring months at station 1 while minimum were observed during summer at station 3. While maximum similarity among the seasons were observed between summer and spring (SIMPER = 42,55), according to ANOSIM (Global R = 0,984, r = 0,004) differences also exist between seasons. While total taxon amount has a negative correlation with electrical conductivity (p= - 0,918, r = 0,05), it has a positive correlation with temperature (p = 0,948, r = 0,05). This work which was a part of the project no 111Y322 was supported by TÜBİTAK (The Scientific & Technological Research Council of Turkey). Keywords: NOSIM, nmds, Porsuk stream, SIMPER, Zooplankton 33

38 Drassodeslapidosus(Walckenaer, 1802)ve Pisauramirabilis (Clerck, 1757) Türlerinin (Araneae: Gnaphosidae, Pisauridae) Karyotip Analizleri Esra Azgın 1, Hüseyin Türker 1,Osman Seyyar 1, Hakan Demir 1 1 Niğde Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü,51100, Niğde. osmanseyyar@hotmail.com Bu çalışmada,drassodeslapidosus(walckenaer, 1802)ve Pisauramirabilis(Clerck, 1757)türleri sitogenetik açıdan araştırılmıştır. Kromozom preparatlarının hazırlanması Pekar ve Kral (2001) metodunda bazı değişiklikler yapılarak hazırlanmıştır. Çalışma sonucundadrassodeslapidosustüründediploid kromozom sayısı erkeklerde 2n=22 (20 + X1X2), diğer tür olanpisauramirabilis te ise 2n=28 (26 + X1X2)olarak saptanmış olup kromozomlar morfolojik olarak akrosentrik yapıdadır. Bu çalışma, Niğde Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Projeleri Birimi tarafından desteklenmiştir (Proje No: FEB 2013/38-BAGEB) Anahtar Kelimeler:Kromozom, Karyotip, Örümcek,DrassodeslapidosusvePisauramirabilis Karyotype Analysis of thespeciesdrassodeslapidosus(walckenaer, 1802)andPisauramirabilis (Clerck, 1757)(Araneae: Gnaphosidae, Pisauridae) Inthisstudy, thekaryotypeanalysis of thespiderspeciesdrassodeslapidosus(walckenaer, 1802) andpisauramirabilis (Clerck, 1757)belongingtofamiliesGnaphosidaeandPisauridaewereinvestigated. Choromosomeswerepreparedusing a spreadingtechniqueaccordingtopekarand Kral (2001) withsomemodifications.themalediploidnumbers (2n) andsexchromosomesystemsare as follows:drassodeslapidosus2n=22 (20 + X1X2)andPisauramirabilis2n=28 (26 + X1X2). Allchromosomeswereacrocentric in bothspecies. Thisstudyweresupportedby NiğdeUniversityDirectorate of ScientificResearchProjects (Project no: FEB 2013/38-BAGEB). Keywords:Choromosome, Karyotype, Spider,DrassodeslapidosusandPisauramirabilis 34

39 Tekirdağ ın Tettigoniinae (Orthoptera: Tettigonidae) Faunasının Morfolojik ve Davranışsal Yönden Değerlendirilmesi Eyüp Demir 1, Deniz Şirin 2 1 Namık Kemal Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Tekirdağ 2 Namık Kemal Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi, Tekirdağ eyu_p34@hotmail.com Orthoptera takımı Türkiye de yaklaşık 700 tür ile temsil edilmektedir ve bunlardan 182 takson ise bu çalışmanın kapsamında yer alan Tettigoniinae alt familyasında yer almaktadır. Tettigoniinae (Orthoptera, Ensifera, Tettigonidae) alt familyasının Türkiye de bulunan türleri ile ilgili kapsamlı morfoloji temelli çalışmalar ve az sayıda da davranışsal yönden değerlendirilen çalışmalar bulunmaktadır. Ancak bu çalışmaları Tekirdağ bağlamında değerlendirdiğimizde ses karakteri yönünden hiçbir verinin olmadığı, morfolojik yönden ise sadece Karabağ ın (1971) çalışmasında 1 cinse ait 3 taksonun bulunduğu belirtilmiştir. Bu çalışmada Tekirdağ ilinde yayılış gösteren Tettigoniinae ye ait 10 tür saptanmıştır. Bu türlerin sesleri profesyonel ses kayıt ekipmanları ile kaydedilmiş ve ilgili programlar ile analiz edilmişlerdir. Elde edilen veriler saptanan türlerden bir tanesinin Türkiye için yeni kayıt olduğunu işaret etmektedir. Anahtar Kelimeler: Orthoptera, Tettigoniinae, ses analizi, Tekirdağ Assessment of Tettigoniinae (Orthoptera: Tettigonidae) Fauna in Tekirdağ Based on Morphological and Behavioral Aspects Up to now, almost 700 Orthoptera species were recorded in Turkey and 182 of them belong to subfamily Tettigoniinae. In spite of the presence of a wealth of studies on morphological aspects of the subfamily Tettigoniinae (Orthoptera, Ensifera, Tettigonidae), a there are only limited number of articles on behavioural aspects of the species in the subfamily. When all these studies for Tekirdağ province are reviewed, it is seen that there is no study about behavioural and only one study about morphological aspects. This morphological study was achieved by Karabağ in 1971 and he mentioned that there is only one genus which has three species in Tekirdağ. In the present, 10 species/subspecies that belongs to the Tettigoniinae subfamily are identified. The songs of these taxa were recorded by professional song record equipments and the recorded songs were analyzed with appropriate software. Our results indicated that one recorded species is a possibly new record for Turkey. Keywords: Orthoptera, Tettigoniinae, song analyses, Tekirdağ 35

40 Türkiye Yaprak Böceği Faunası İçin Yeni Bir Cins Kaydı: Lythraria Bedel, 1897 (Coleoptera: Chrysomelidae) Ebru Gül Aslan 1, Medine Başar 2 1 Süleyman Demirel Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Isparta 2 Süleyman Demirel Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü, Isparta ebruaslan@sdu.edu.tr Alticini (Chrysomelidae: Galerucinae) tribusuna ait yaprak böceklerinin monotipik cinslerinden biri olan Lythraria Bedel, Palearktik Bölge de yayılış gösteren tek bir türle, L. salicariae (Paykull, 1800), temsil edilmektedir. Antalya ilinin değişik bölgelerinde sürdürülen arazi örneklemeleri esnasında bu cins ve bilinen tek türü Türkiye den ilk kez kaydedilmiştir. Bu çalışma ile cinsin taksonomik ve zoocoğrafik verilerine ilaveler yapılmış, ayrıca Türkiye den bilinen yaprak pire böceği sayısı 23 cinse ait 345 tür olarak güncellenmiştir. Anahtar Kelimeler: Chrysomelidae, dağılış, Lythraria, yeni kayıt, Türkiye Lythraria Bedel represents one of the monotypic genera among leaf beetles in the tribe Alticini (Chrysomelidae: Galerucinae), having the unique species L. salicariae (Paykull, 1800) distributed in the Palearctic Region. During field samplings in various regions of Antalya province the genus and its sole species are recorded for the first time for Turkey. This contribution adds taxonomic and zoogeographic knowledge about this genus, and brings the actual number of flea beetles reported in Turkey to 345 arranged in 23 genera. Keywords: Chrysomelidae, distribution, first record, Lythraria, Turkey 36

41 Anormal Ovaryumlu Van Balığı (Alburnus tarichi Güldenstädt, 1814) ının bazı dokularında Oksidatif Stresin Araştırılması Ahmet Regaib Oğuz 1, Necati Özok 1, Abdulahad Doğan 1, Burcu Ergöz 1, Fadime İribuğday 1 1 Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü Van ahmetoguz@yyu.edu.tr Van Gölü dünyanın en büyük sodalı gölü olup gölün ekstrem şartlarına uyum sağlayan tek bir balık türü olan Van balığı yaşamaktadır. Son yıllarda gölün kirliliğine ilişkin pek çok çalışma yapılmıştır. Özellikle balıklar arasında gözlenen gonad anormallikleri bunlardan en önemlisidir. Bu çalışmada, Van gölünde ovaryum anormalliği belirlenen Van balığı ve normal balıklarda malondialdehit (MDA) seviyeleri ve redükte glutatyon (GSH) düzeyleri ile superoksid dismutaz (SOD) ve glutatyon peroksidaz (GSH-px) gibi antioksidan enzim seviyeleri solungaç, karaciğer ve gonadlarda karşılaştırıldı. MDA seviyeleri anormal bireylerde normal bireylere göre bütün dokularda önemli oranda artış gösterdi (P<0.05). Anormal bireylerin solungaç ve ovaryum dokularındaki SOD aktivitesi ve karaciğer dokusundaki GSH-Px aktivitesi normal bireylere göre azalma önemli bulundu (P<0.05). GSH seviyesinde ise normal ve anormal dokuların karşılaştırılmasında fark bulunmadı. Sonuç olarak belirli bir dönemde kirleticilere maruz kaldığı düşünülen anormal ovaryumlu balıkların normal balıklarla karşılaştırıldiğında antioksidant savunma sistemlerinin etkilendiği söyleyenebilir. Anahtar Kelimeler: Alburnus tarichi, Oksidatif enzimler, Ovaryum anormalliği, Van Balığı, Van Gölü Oxidative damage in some tissues of Van Fish (Alburnus tarichi Güldenstädt, 1814) having abnormal ovary Van Lake is the biggest alkaline lake of the world and there is only one fish species that can survive under the extreme conditions of the lake; Van Fish. There are several researches carried out on the issue of lake contamination recently. Gonad abnormalities observed among these fish are one of the most important issues. In this study, the malondialdehyde (MDA) levels and reduced glutathione (GSH) levels, and the antioxidant enzyme levels such as superoxide dysmutase (SOD) and glutathione peroxidase (GSH-Px) are compared on gills, livers and gonads of the Van Fish (the ovary abnormality of which are determined in Van Lake) and the normal fish. Compared to the normal fish, the MDA levels of the abnormal fish show a considerable amount of increase on all the tissues (P<0.05). There is a significant decrease in the SOD activity on the gill and ovary tissue and in the GSH-Px activity on the livers of the abnormal individuals compared to the normal individuals (P<0.05). As for the GSH levels, there is no difference found when the normal and abnormal tissues are compared. Consequently, when the fish with ovary abnormalities which are thought to be exposed to contaminators in a certain time period are compared to the normal fish, it can be said that their antioxidant defense systems are affected. Key words: Alburnus tarichi, Lake Van, oxidative enzymes, ovary abnormalities, Van fish 37

42 Van Balığı (Alburnus tarichi Güldenstädt, 1814) nda Osmoregülasyonda Rol Oynayan Organların gelişimi Ahmet Regaib Oğuz 1,Fadime İribuğday 1, Burcu Ergöz 1 1 Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü Van ahmetoguz@yyu.edu.tr Ergin balıklarda osmoregülasyonda rol oynayan organlar solungaç, böbrek ve sindirim kanalıdır.embriyonik gelişim esnasında bu organlar bulunmadığından veya fonksiyonel olmadığı için iyonosit adı verilen hücreler osmoregülasyonda aktif olarak görev yapar. Van Balığı (AlburnustarichiGüldenstädt, 1814)Van Gölünün ekstrem şartlarına uyum sağlayan tek balık türüdür. Yapılan bu çalışmada Van Balığında iyonositlerin, solungaçların ve sindirim kanalının gelişimi histolojik olarak incelendi. Gelişimin erken dönemlerinde iyonositlerin, daha sonra ise solungaç ve sindirim kanalının Van balığı osmoregülasyonunda görev aldığı gözlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Alburnus tarichi, iyonosit, Sindirim Kanalı, Solungaç, Van Balığı, Van Gölü Development of osmoregulatoryorgans in the Van Fish (AlburnustarichiGüldenstädt, 1814) duringlarvaldevelopment Osmoregulatory or gansaregills, kidney and gastro intestinal tract in adult fish. The specialized ionocytes play active role in osmoregulation because these organsare not functional during embryonic development. Van Fish (Alburnus tarichi Güldenstädt, 1814) is the only fish species which adaptateto the extreme conditions of Lake Van. In the presentstudy, development of ionocytes, gill sand digestive tract of the Van fish were examined by histologically. Ionocytes were observed in earlystages of development, and later the gill sand digestive tract were observed in Van fish in osmoregulation. Keywords: Alburnus tarichi, Digestivetract, Gill, Ionocyte, Lake Van, Van fish, 38

43 Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesi Tropik Merkezinde Sergilenen Bazı Hayvanların Biyolojik İhtiyaçları, Tesis Özellikleri ile Tesis Çalışma Usul ve Esasları H.Gamze Hacıoğlu 1, Hakan Çalışkan 1, Murat Erkaplan 2 1 Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Meşelik Yerleşkesi, Eskişehir 26480, Türkiye 2 Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Hayvanat Bahçesi Şube Müdürlüğü h.gamzehacioglu@gmail.com Hayvanat bahçeleri, sözlük anlamı yabani ve bazı evcil hayvanları sergilemek amacıyla düzenlenmiş mekan olarak tanımlanmaktadır. Gerek insanların doğaya ve onun parçalarına duydukları özlem nedeniyle, gerekse nesli tehlikeye girmiş olan hayvanların korunabilmesi amacıyla hayvanat bahçelerinin şehir yaşam alanının vazgeçilmez bir parçası olarak yer almışlardır. Bu çalışmada Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Hayvanat Bahçesine bağlı tropik merkezde bulunan lemurların, mirketlerin, armadilloların ve çöl tilkilerinin beslenmeleri, üreme dönemleri ve birbirleriyle olan ilişkileri araştırılmıştır. Tropik merkezde bulunan hayvanların doğal ortamlarındaki yaşama biçimleri gözlenmiş, barınaklardaki hayvanların bakımı ve beslenmeleri incelenerek, ortama adaptasyonlarının ne derece sağlandığı belirlenmiştir. Yapılan çalışmada hem nitel hem de nicel veriler toplanarak kayıt altına alınmıştır. Ayrıca Tropik merkezin tesis özellikleri, çalışma usul ve esasları, çalışanların iş bölümü ve görevleri de değerlendirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Hayvanat Bahçesi, Hayvanat Bahçesi Organizasyon Yapısı, Tropik Hayvanlar, Tropik Merkez The Zoos as a word is defined that a asite that designed for expose wild animals and pets. Zoos became essential facilities because of aspiration and wonderment of human being for the nature and its elements. In this study, nutrition information, breeding informations and relationships between individuals in exhibit of lemurs, fennec foxes, meerkats and armadillos are investigated. These animals are situated in tropical center of Eskişehir Metropolitan Municipality Zoo. Natural behaviours of animals are observed in exhibits. Adaptation status of animals to their exhibits is determined. Both as qualitative and as quantitative datas are collected in this study. Also specifications of institution, operating principles and duties of personnels are considered. Keywords: Tropical Animals, Tropical Center, Zoo, Zoo Organizational Structure 39

44 Quercetin Uygulanan Ratlarda Deneysel Alt Ekstremite İskemi- Reperfüzyon Hasarında Bazı İz Element ( Demir, Bakır, Çinko) Düzeyleri H.Turan Akkoyun 1, Mahire Bayramoğlu Akkoyun 1, Aydın Şükrü Bengü 2, Sevinç Aydın 3, M.Ceyhun Birinci 4, Tuğçe Atçalı 5 1 Siirt Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Siirt 2 Bingöl Üniversitesi SHMYO, Bingöl 3 Giresun Üniversitesi Espiye MYO, Giresun 4 Ondokuzmayıs Üniversitesi Yaşar Doğu Spor Bilimler Fakültesi, Samsun 5 Bingöl Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Bingöl turanakkoyun@hotmail.com Quercetin güçlü antioksidan özellik göstererek oksidatif hasarı ve bu hasar sonucunda meydana gelen hücre ölümünü engelleyen önemli bir bioflavonoid olarak bilinir. Quercetinin antitrombotik, antibakteriyal, antiviral ve antiallerjik özelliklere sahip olduğuda bilinmektedir. Bu özelliklerinden yola çıkılarak Quercetin Uygulanan Ratlarda Alt Ekstremite İskemi- Reperfüzyon hasarında bazı iz element ( Fe, Cu, Zn) düzeyleri incelendi. Çalışmada Kontrol ( n=10, anestezi işlemi 2 saat), I/R (n=10, Sol alt ekstremite 2 saat iskemi, 2 saat reperfüzyon ), I/R+Q (n=10, Sol alt ekstremite 2 saat iskemi ve 2 saat reperfüzyon, uygulamadan 45 dk önce 50 mg/kg Quercetin ) olmak üzere 3 grup oluşturuldu. Çalışma sonucunda ratlar anestezi altına alınarak kas örnekleri alınıp kuru yakma metodu kullanılarak Perkin Elmer AAS 800 cihazında Fe, Cu, Zn düzeyleri incelendi. Sonuçlar değerlendirildiğinde I/R uygulanan ratların, I/R+Q grubundaki ratlara oranla kas doku Fe düzeylerindeki artışın istatistiksel olarak (p<0,01) anlamlı, yine I/R+Q grubundaki ratların kontrol grubuna oranla Fe Düzeyindeki azalışın (p<0,05) anlamlı olduğu belirlendi. Cu düzeyleri incelendiğinde kontrol grubuna oranla I/R grubunda meydana gelen artışın (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı olduğu, kontrol grubuna göre I/R+Q grubunda meydana gelen artışın (p<0,001) anlamlı olduğu, yine I/R grubuna oranla I/R+Q grubunda gözlemlenen azalışın (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı olduğu tespit edildi. Alt ekstremite doku Zn düzeyleri incelendiğinde ise gruplar arasında herhangi bir anlam gözlenmedi. Anahtar Kelimeler: Alt ekstremite, iskemi-reperfüzyon, Quercetin Some Trace Element (Iron, Copper, Zinc) Levels in Experimental Lower-Extremity Ischemia Reperfusion Damage in Rats to which Quercetin is Implemented Quercetin is known as a bioflavonoid which prevents oxidative damage and cell death which takes place at the end of this damage by showing strong antioxidant characteristics. It s also known that Quercetin has antithrombotic, antibacterial, antiviral and antiallergic characteristics. Depending on these characteristics, some trace element (Fe, Cu, Zn) levels in Lower-Extremity Ischemia Reperfusion Damage in Rats were analyzed. Three groups were composed in the study as Control (n=10, 2 hours of anaesthesia process), I/R (n=10 left lower extremity 2 hours ischemia, two hours of reperfusion) I/R+Q (n=10, left lower extremity 2 hours ischemia and two hours of reperfusion, 50mg/kg of Quercetin 45 minutes before the implementation). At the end of the study, the rats were put under anaesthesia and their muscle samples were taken, and their Fe, Cu, Zn levels were analyzed in Perkin Elmer AAS 800 device by using dry-combustion method. When the results were evaluated, it s determined that the increase in Fe level muscular tissue of the rats to which I/R implemented was statistically significant (p<0,01) when compared to I/R+Q group; and the decrease in Fe level of the rats in I/R+Q groups in comparison with control group was significant (p<0,05). When Cu levels were analyzed, it was detected that the increase in I/R group was statistically significant (p<0,001) in comparison with control group, as to control group, the increase in I/R+Q group was significant (p<0,001), and again, the decrease observed in I/R+Q group was statistically significant in comparison with I/R group. There observed no significance between the groups when lower extremity tissue Zn levels were analyzed. Key words: Lower extremity, ischemia-reperfusion, Quercetin 40

45 Astaksantinin Nikotin Uygulanmış Sıçanların Bazı Dokularında Protein Ve Vitamin Miktarları Üzerine Etkisi H.Turan Akkoyun 1, Alpaslan Dayangaç 2, Sevinç Aydın 3, Mahire Bayramoğlu Akkoyun 1, Ökkeş Yılmaz 4, Muammer Bahşi 5,Gülistan Akbaş 2, Taylan Aktaş 2,Cebrail Gürsul 6,Kürşad Yapar 7 1 Siirt Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Siirt 2 Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Kırşehir 3 Giresun Üniversitesi Espiye MYO, Giresun 4 Fırat Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Elazığ 5 Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlk Öğretim Bölümü, Elazığ 6 Erzican Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Bölümü,Erzincan 7 Giresun Üniversitesi Tıp Fakültesi Farmakoloji Bölümü,Giresun turanakkoyun@hotmail.com Nikotin, tütünün aktif alkaloidi olup yağda çözünür. Yarı ömrü 1-2 saat olan nikotin, primer olarak karaciğerde metabolize edilerek böbreklerden atılır. Haemahococcus pluvialis adlı mikroalgden elde edilen doğal bir karatoneid olan astaksantin üstün antioksidan özelliklere sahip bir maddedir. ß-karoten ve A vitaminine benzer yapıdadır. Serbest radikallerin sebep olduğu DNA hasarına karşı Vit-E ve ß-karoten' den daha etkilidir. Bu çalışmada güçlü antioksidan özelliklerine dayanarak astaksantinin beyin, akciğer, kalp ve kas dokularında protein ve vitamin miktarları üzerine etkilerini inceledik. Protein değerleri lowry metoduna göre spektrofotometre ile vitamin değerleri ise HPLC cihazı kullanılarak analiz edildi. Yapılan değerlendirmelerde akciğer dokusundan nikotin uygulaması sonucu protein miktarının azaldığı (p<0.001), kalp dokusunda ise artış gösterdiği (p<0.001), vitamin değerlerinin ise dokudan dokuya farklılık gösterdiği gözlendi (p<0.001, p<0.01, p<0.05). Anahtar Kelimeler: Astaksantin,nikotin, protein, vitamin The Effects Of Astaxanthin On Protein And Vitamin Levels In Some Tissues Of Rats To Which Nicotine Is Implemented Nicotine is the active alkaloid of tobacco, and is dissolved in fat. Nicotine of which half-life is 1-2 hours, is metabolized in liver and thrown from liver. Being a natural karatoneid obtained from a microalg named Haemahococcus pluvialis, astaxanthin is a substance which has superior antioxidant characteristics. It s in the same form with ß-karoten and vitamine A. Towards the DNA damage which is caused by free radicals, it s more effective than Vit-E ß-karoten. In this study, we analyzed the effects of astaxanthin, depending on its strong antioxidant characteristics, on protein and vitamin levels in brain, lungs, heart and muscular tissue. Protein levels are analyzed with spectrophotometer as to lowry method, and vitamin levels are analyzed with HPLC device. With the evaluations, it s been observed that protein level has decreased in lung tissue after nicotine implementation (p<0.001), and it has increased in heart tissue (p<0.001), and vitamin levels have differed from tissue to tissue (p<0.001, p<0.01, p<0.05). Keywords: Astaxanthin, nicotine, protein,vitamin 41

46 Türkiye nin Güneybatısında Ada Doğanı (Falco eleonorae) Yeni Üreme Alanı Hakan Karaardıç 1, Feyyaz Köse 2 * Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Konaklı, Alanya ** Akdeniz Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 07058, Kampüs, Antalya hkaraardic@gmail.com Ada Doğanı (Falco eleonorae Gene, 1839) orta büyüklükte, uzun mesafe göçmen yırtıcı bir kuş türüdür. Akdeniz de, özellikle yoğun olarak Ege denizinde yer alan adalarda, Kanarya adalarında ve Afrika nın kuzeybatı sahil kesimlerinde kuluçkaya yatar. Güneydoğu Afrika, Madagaskar ve Hint okyanusundaki bazı adalarda kışlamaktadır. Dünyada türün üreme alanları ile ilgili çok sayıda veri olmasına karşın, nesli tehlike altında olan bu yırtıcı kuş türünün ülkemizdeki dağılışı ile ilgili bilgiler yetersizdir. Bu çalışmada Türkiye nin güneybatısında tür ile ilgili yeni üreme alanı bulunmuştur. Çalışma alanı, Adrasan beldesi çevresinde (36 20'06'' N, 30 31'57'' E) (Kumluca, Antalya) Olimpos-Kumluca arasında yer alan ve tür için uygun yuvalama alanları içeren, yaklaşık 30 km uzunluğunda yer yer kayalık alanlardır. Çalışmada, 2013 yılında 4 çift düzenli olarak gözlenmiş ve 1 yuva tespit edilmiş, 2014 yılında 4 çift ve 2 yuvalama alanı belirlenmiştir yılında tespit edilen yuvada 2 yavru, 2014 yılında 2 yuvadan ise toplam 4 yavru başarılı olarak yuvadan uçmuştur. Dünyada populasyonların 3 te 2 si Ege adalarında üremesine karşın, ülkemizde bu türün üreme alanları, dağılımı ve çift sayıları hakkında bilgi yok denecek kadar azdır. Bölgede yapılan araştırma ve gözlemlerde, yeterli ve düzenli gidilmemiş alanlarla birlikte bölgede yaklaşık 30 çift Ada doğanının ürediği tahmin edilmektedir. Anahtar Kelimeler: Ada Doğanı, Kuluçka, Yayılış, Yuva, Adrasan A New Breeding Site of Eleonora s Falcon (Falco eleonorae) in South-Western Turkey The medium-sized long-distance migrant, Eleonora s falcon (Falco eleonorae Gene, 1839), breeds exclusively in the Mediterranean basin, Canary islands and Northwest coast of Africa. They overwinter in Southeast Africa, Madagascar and on the island of Indian Ocean. Although the breeding distribution of the species is well defined, in Turkey there is stil unexplored breeding sites of species. In this study, a new breeding site of Eleonora s falcon in Southwestern Turkey was found. The study area is around Adrasan bay (36 20'06'' N, 30 31'57'' E), Kumluca, Antalya. In this region, suitable breeding sites for the species such as high cliffs and small rocky islands between Olympos and Kumluca rougly 30 km area. We observed 4 pairs regularly in both study years, found 1 nests in 2013 and 2 nests in 2014 on the cliffs in 6 km part of the area between Olympos and Adrasan. First year from the first nest, two chicks hatched and both could survived, Second year, totally 4 fledgling were observed from 2 nests. The other part of the area from Adrasan through Kumluca, we recorded 5 more adults after unregularly observations. Two-thirds of the World s population breeds on the islands of Aegean Sea in Greece and Turkey. However, there is only one study about the distribution and the breeding site of the species in western Turkey and of course it is not enough to understand the number of the breeding pairs. Moreover, there is no data from the southwestern Turkey. In spite of the unregularly observations of the other part of the area, we observed 5 adults only around one island. If we think about the other 5 large and small islands, we estimated over 30 pairs could breed. Key words: Adrasan, Breeding, Distribution, Eleonora s falcon, Nest Teşekkür: Bu veriler Akdeniz Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinasyon Birimi tarafından desteklenen proje (Proje No: ) kapsamında elde edilmiştir. 42

47 Nifedipinin İnce Bağırsak Histolojisi Üzerine Etkileri Canan Akgül 1, Haluk Özparlak 1, İlhami Çelik 2, Yasemin Öznurlu 2 1 Selçuk Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Konya 2 Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı, Konya hozparlak@selcuk.edu.tr Nifedipin başlıca L-tipi kalsiyum kanallarını bloke eden bir kalsiyum kanal blokörüdür. Bu çalışmada ratlara 30 gün süreyle verilen yüksek dozdaki nifedipinin ince bağırsak histolojisi üzerindeki etkileri çalışmanın 30. gününde ve ayrıca ilaç kesildikten sonraki 40. günde değerlendirilmiştir. Çalışma başlangıcında ratlar kontrol (n=16) ve nifedipin (n=16) grubu olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Nifedipin grubuna bir hafta süreyle toz formundaki 125 mg/kg nifedipin her gün standart rat yemine karıştırılarak verilmiştir. İkinci haftadan itibaren üç hafta boyunca her gün 250 mg/kg nifedipin aynı yöntemle verilmiştir. Çalışmanın 30 ve 70. günlerinde ratların ince bağırsak dokusu örneklerinden histolojik kesitler alınarak ince bağırsağın histolojik yapısında meydana gelen değişiklikler ışık mikroskobunda değerlendirilmiş ve histomorfometrik ölçümler yapılmıştır. Periyodik-asit Schiff (PAS) yöntemiyle boyanan kesitlerde goblet hücreleri de değerlendirilmiştir. Nifedipin uygulanan grubun ince bağırsağına ait villus alanında istatistiksel olarak önemli düzeyde (p<0.05) azalma tespit edilmiştir. Villus alanında görülen bu azalmanın nifedipinin yan etkilerine bağlı atrofiden kaynaklanabileceği sonucuna varılmıştır. Nifedipin uygulaması kesilen grupta ise atrofide gerileme tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: İnce barsak, Kalsiyum kanal blokörü, Nifedipin, PAS Effects of Nifedipine on Histology of Small Intestine Nifedipine is a calcium channel blocker that primarily blocks L-type calcium channels. The aim of this study was to evaluate effects on histology of small intestine of high dose nifedipine, which was administered to the rats for 30 days and also effects of the cessation of the administration after 40 days. The rats were divided into control (n=16) and nifedipine (n=16) groups at the beginning of the study. Standard rat feed containing 125 mg\kg powdered nifedipine was given to the nifedipine group everyday for one week. During the following three weeks, 250 mg\kg nifedipine was given to the rats with the same method. On the 30 th and 70 th days of the study, histologic sections were obtained from the tissue samples of small intestine. The histological changes occurring in the small intestine were evaluated and histomorphometric measurements were performed under the light microscope. Goblet cells were also evaluated in the sections stained with periodic-acid Schiff (PAS) method. A statistically significant (p<0.05) decrease was observed in the villus area of the small intestine of the nifedipine-administered group. It was concluded that the decrease of the villus area might have arisen from atrophy depending on the side effects of nifedipine. Regression in atrophy was observed in the nifedipine-ceased group. Keywords: Calcium channel blocker, Nifedipine, PAS, Small intense 43

48 Nifedipinin Karaciğer Histolojisi ve AgNOR Parametreleri Üzerine Etkileri Haluk Özparlak 1, Canan Akgül 1, İlhami Çelik 2 1 Selçuk Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Konya 2 Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi Histoloji ve Embriyoloji Ana Bilim Dalı, Konya hozparlak@selcuk.edu.tr Bu çalışmada ratlara 30 gün süreyle verilen yüksek dozdaki kalsiyum kanal blokörü nifedipinin, karaciğer histolojisi üzerindeki etkileri çalışmanın 30. gününde ve ayrıca ilaç kesildikten sonraki 40. günde değerlendirilmiştir. Çalışma başlangıcında ratlar kontrol ve nifedipin grubu olmak üzere iki gruba ayrılmıştır. Nifedipin grubuna bir hafta süreyle toz formundaki 125 mg/kg nifedipin her gün standart rat yemine karıştırılarak verilmiştir. İkinci haftadan itibaren üç hafta boyunca her gün 250 mg/kg nifedipin aynı yöntemle verilmiştir. Çalışmanın 30 ve 70. günlerinde ratların karaciğer dokusu örneklerinden histolojik kesitler alınarak, karaciğerin histolojik yapısında meydana gelen değişiklikler ışık mikroskobunda değerlendirilmiştir. Periyodik-asit Schiff (PAS) yöntemiyle boyanan kesitlerde hepatositlerin glikojen içeriği de değerlendirilmiştir. Ayrıca hepatositlerin çekirdeklerindeki nukleolus organizer bölgeler (NOR) gümüşleme yöntemiyle boyanarak bazı AgNOR parametreleri (AgNOR sayısı, AgNOR alanı, AgNOR alanı\çekirdek alanı oranı) tespit edilmiştir. Nifedipin uygulanan grubun dikaryotik hepatosit oranında istatistiksel olarak önemli düzeyde (p<0.05) artış tespit edilmiştir. Nifedipin uygulaması kesilen grupta ise dikaryotik hepatosit oranında önemli düzeyde (p<0.05) azalma tespit edilmiştir. Hepatosit AgNOR parametrelerinden AgNOR alanı\çekirdek alanı oranı (%) nifedipin uygulanan grupta önemli düzeyde (p<0.05) artış göstermiştir. Bu artışın, bazı enzimlerin sentezindeki dolayısıyla da protein sentezindeki bir artıştan kaynaklanması muhtemeldir. Anahtar Kelimeler: AgNOR, Kalsiyum kanal blokörü, Karaciğer, Nifedipin Effects of Nifedipine on Histology and AgNOR Parameters of Liver In the present study, effects on histology of liver of high dose nifedipine, calcium channel blocker, which was administered to the rats for 30 days were evaluated and also effects of the cessation of the administration after 40 days. At the beginning of the study, the rats were divided into control and nifedipine groups. Everyday, standard rat feed containing 125 mg\kg powdered nifedipine was given to the nifedipine group for one week. During the following three weeks, 250 mg\kg nifedipine was given to the rats with the same method. Histologic sections were obtained from the tissue samples of liver on the 30 th and 70 th days of the study. The histological changes occurring in the liver were evaluated under the light microscope. Glycogen content in hepatocytes was also evaluated in the sections stained with periodic-acid Schiff (PAS) method. Besides, Nukleolus Organizer Regions (NOR) in nucleus of hepatocytes were stained with silver and some of the AgNOR parameters (AgNOR number, AgNOR area, AgNOR area\nucleus area ratio) were determined. A statistically significant (p<0.05) increase was observed in the frequency of dikaryotic hepatocytes of the nifedipine-administered group. On the other hand, a significant (p<0.05) decrease was observed in the frequency of dikaryotic hepatocytes in the nifedipine-ceased group. A significant (p<0.05) increase was observed in one of the hepatocyte AgNOR parameters, AgNOR area\nucleus area ratio (%) in the nifedipine-administered group. This increase may be due to a rise in the synthesis of some enzymes and thus in the synthesis of protein. Keywords: AgNOR, Calcium channel blocker, Liver, Nifedipine 44

49 Hasan Dağı (Aksaray-Niğde) Örümcek Faunası Hakkı Onur Koçyiğit 1, Hakan Demir 1, Osman Seyyar, Tuncay Türkeş ve Hüseyin Türker 1 Niğde Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Niğde ozyptila@gmail.com Aksaray ve Niğde il sınırları içinde yer alan Hasan Dağı ndan 2013 yılının Temmuz ayından başlayarak 2014 yılının Haziran ayına kadar iki yıl süre ile devam eden arazi çalışmalarında Araneae takımına ait örnekler toplanmıştır ergin bireyin incelenmesi sonucunda 23 familya, 71 cins ve 117 tür tespit edilmiştir. Tespit edilen türlerden daha önce erkek bireyler üzerinden tanımlanmış olan Xysticus tenuiapicalis Demir, 2012 türünün dişi eşeyi ilk kez bu çalışma ile tespit edilmiştir. Ayrıca, Lathys stigmatisata (Menge, 1869) türü Türkiye faunası için yeni kayıttır. Anahtar Kelimeler: Örümcek, Sistematik, Araneae, Hasan Dağı, Aksaray, Niğde Hasan Mountain (Aksaray-Niğde) Spider Fauna The spider specimens belonging to Araneae order were collected by field studies from Hasan Mountain located in between the provinces of Niğde and Aksaray during two years, beginning from July 2013 to June As a result of examination of 2418 adults specimens, 117 spider species belong to 71 genera in 23 families were recorded. The females of Xysticus tenuiapicalis Demir, 2012 which known from only male specimens, have been recorded for the first time. Also, the species of Lathys sitigmatisata (Menge, 1869) is a new record for Turkish spider fauna. Keywords: Spider, Systematics, Araneae, Hasan Mountain, Aksaray, Niğde. 45

50 Bayburt İlinin (Türkiye) Makrokelid Akarları (Acari: Mesostigmata) Hasan Hüseyin Özbek 1, İbrahim Karakurt 2, Sevgi Sevsay 1, Durmuş Ali Bal 3, Salih Doğan 1 ¹ Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan 2 Erzincan Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Erzincan 3 Erzincan Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü, Erzincan hozbek@erzincan.edu.tr Makrokelid akarlar toprak ve organik maddece zengin ortamlarda bulunan kozmopolit yırtıcı akarlardır. Familya dünya genelinde 20 cins içinde yaklaşık 480 türle temsil edilmektedir. Ancak, Türkiye faunası yaklaşık 25 türle temsil edilmekte olup, yeteri kadar iyi bilinmemektedir. Bayburt ilinde 2012 ve 2014 yılları arasında gerçekleştirilen bu çalışmada, Macrochelidae familyasına dahil akarlar incelenmiştir. Berlese fanusları kullanılarak yaprak, döküntü ve yosunlardan ayıklanan akarlar, Hoyer ortamı kullanılarak preparatları yapılmıştır. Toplamda 8 cins içinde 15 tür elde edilerek teşhisleri yapılmıştır. Bu türler: Macrocheles glaber (Müller), M. perglaber Filipponi & Pegazzano; M. merdarius (Berlese); Nothrholaspis dogani Özbek & Bal, N. turcicus Özbek & Bal, N. anatolicus Özbek & Bal; Macrocholaspis sp., Macrocholaspis recki Bregetova & Koroleva; Longicheles ozkani Özbek & Bal, L. hortorum (Berlese), L. mandibularis (Berlese); Geholaspis longispinous (Kramer); Glyptholaspis saprophila Mašán; Holostaspella sp.; Neopodicinum sp. Bunlardan tanımları yapılmamış üç tür (Macrocholaspis sp., Holostaspella sp. ve Neopodicinum sp.) Türkiye akar faunası için yeni kayıtlardır. Bu çalışma, Erzincan Üniversitesi Bilimsel Araştırmalar Merkezi Koordinatörlüğü (BAP) tarafından finanse edilen, FEN-A numaralı projenin desteği ile yürütülmüştür. Anahtar Kelimeler: Acari, Bayburt, Macrochelidae, Türkiye, yeni kayıt Macrochelid Mites (Acari: Mesostigmta: Macrochelidae) in Bayburt Province (Turkey). Macrochelid mites are a cosmopolitan predatory mites that are found in soil and decomposing organic matter. The family includes 20 genera and about 480 species worldwide, but the fauna of Turkey is poorly known, with about 25 species. In this survey was carried out on the family Macrochelidae in Bayburt Province, Turkey, during Macrochelids mites were collected by sieving leaves, litter and moss. After extraction using modified Berlese funnels, the mites were mounted in Hoyer s medium. A total of 15 species belonging to eight genera were collected and identified. These species as in follows: Macrocheles glaber (Müller), M. perglaber Filipponi & Pegazzano; M. merdarius (Berlese); Nothrholaspis dogani Özbek & Bal, N. turcicus Özbek & Bal, N. anatolicus Özbek & Bal; Macrocholaspis sp., Macrocholaspis recki Bregetova & Koroleva; Longicheles ozkani Özbek & Bal, L. hortorum (Berlese), L. mandibularis (Berlese); Geholaspis longispinous (Kramer); Glyptholaspis saprophila Mašán; Holostaspella sp.; Neopodicinum sp. Three of them are undescribed species, Macrocholaspis sp., Holostaspella sp. and Neopodicinum sp. are new records to Turkish fauna. This work was produced mainly from projects supported by Scientific Research Department of Erzincan University (BAP) number FEN-A Keywords: Acari, Bayburt Province, Macrochelidae, new records, Turkey 46

51 Eviphididae Familyasına Ait Türkiye Faunası için Yeni Bir Cins ve Tür Kaydı (Acari: Mesostigmata) Hasan Hüseyin Özbek 1 1 Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan hozbek@erzincan.edu.tr Eviphididae familyasına dahil akarlar toprak ve organik maddece zengin ortamlarda yoğun bulunur ve türlerinin çoğu böcekler üzerinde foretik aktiviteye sahiptirler. Familya dünya genelinde yaklaşık 120 türle temsil edilir. Bu grubun Türkiye faunası çok az bilinmektedir. Eviphis ostrinus (C.L. Koch 1839) örnekleri Türkiye nin kuzeydoğusundan döküntüler ve yosunlar içinden toplanmış ve ülkemiz faunası için yeni olarak kaydedilmiştir. Bu türün ülkemiz örnekleri morfolojik karakterler yönünden, dünyanın diğer bölgelerinden daha öce kaydedilen örneklerle benzerdir. Ayrıca, Eviphis cinsi Türkiye den ilk defa bildirilmiştir. Anahtar Kelimeler: Acari, Eviphididae, Eviphis, Türkiye, yeni kayıt New record of a genus and species of the family Eviphididae (Acari: Mesostigmata) for the Turkish Fauna Members of the family Eviphididae are found in soil and decomposing organic matter and many species are phoretic on insects. The family includes about 120 species worldwide. The fauna of Turkey is very poorly known. The species Eviphis ostrinus (C.L. Koch 1839) specimens collected in litter and moss from north-eastern Turkey were described as a new record to Turkish fauna. The morphological characters of Turkish specimens are very similar to previously recorded specimens from other regions of the world. In addition, the genus Eviphis is reported from Turkey for the first time. Keywords: Acari, Eviphididae, Eviphis, new record, Turkey 47

52 Hatay İlinde Yayılış Gösteren Örümcekler ( Aranea: Salticidae ) Üzerine Faunistik Çalışmalar Hüseyin Ayhan 1 1 Mustafa Kemal Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Hatay huseyin_ayhan@hotmail.com Zengin bir fauna yapısına sahip olan ülkemiz Araneae (Örümcekler) yönünden de çok çeşitli ve zengindir yılları mayıs, haziran, temmuz, ağustos, eylül aylarında Hatay iline bağlı İskenderun, Erzin, Dörtyol, Belen, Kırıkhan, Altınözü, Samandağ, ilçelerinde yapılmıştır. Salticidae familyasına ve diğer familyalara ait toplam 167 örümcek örneği toplanmıştır. Bu örneklerin incelenmesi sonucu Salticidae familyasına ait 71 örnekten 18 cins, 28 tür tespit edilmiştir. Bu çalışma hatay ili için ilk kez yapılmıştır. Bu türlerden Ballus rufipes ve Heliophanus agricola Türkiye faunası için yeni kayıttır. Anahtar Kelimeler: Örümcek, Sistematik, Araneae, Hatay, Salticidae A Systematical İnvestigation On The Spiders (Aranea: Salticidae) In Hatay Province Our country which has a rich structure of fauna, with respect to spiders, is rich and various. On may, june, july, august, september of , in distric of İskenderun, Erzin, Dörtyol, Belen, Kırıkhan, Altınözü, Samandağ of Hatay city, it has been collected from salticidae and other family this total is 167. In conclusion of searching tehese samples, Salticidae family of 71 samples this samples to examine at last. 28 species, 18 genus of salticidae family is estimated. Of these Ballus rufipes and Heliophanus agricola are the new record fort the Turkish fauna. Keywords: Spider, Systematics, Araneae, Hatay, Salticidae 48

53 Türkiye Faunası için Eutrombidium Verdun, 1909 (Acari: Microtrombidiidae) Cinsine Ait Yeni Bir Kayıt * İbrahim Karakurt 1, Sevgi Sevsay 2, Hasan Hüseyin Özbek 3 1 Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Biyoloji Anabilim Dalı, Erzincan 2,3 Erzincan Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Erzincan ikarakurt07@hotmail.com Eutrombidium cinsinin larvaları diğer eklembacaklılar, özelliklede çekirgeler (Orthoptera: Acrididae) üzerinde dış parazit olarak yaşarlar. Şimdiye kadar Türkiye den bu cinse dahil yalnızca şu üç tür kaydedilmiştir; E. robauxi Southcott, 1993, E. trigonum Sevsay & Karakurt, 2013 ve E. locustarum Adil & Sevsay, E. djordjevici ilk kez larva evresinden Saboori & Pešić, 2006 tarafından Karadağ dan tanımlanmış ve çekirgeler üzerinde dış parazit oldukları kaydedilmiştir. Şimdiye kadar yayılımı sadece Karadağ ile sınırlıdır. Bayburt ilinde yürütülen bir çalışma ile nemli ve yosunlu alanlarda üzerinde parazit akar larvaları bulunduran çekirgeler toplanarak üzerindeki larvalar alındı. Larvalar laktik asit çözeltisinde temizlenerek preparatları yapıldı. Bu çalışmada E. djordjevici nin larvaları tanımlanmıştır. Bu veriler Türkiye faunası için yenidir. Anahtar kelimeler: Bayburt, Eutrombidium, Microtrombidiidae, Türkiye, Yeni kayıt A New Record of Genus Eutrombidium Verdun, 1909 (Acari: Microtrombidiidae) for the Turkish Fauna Larvae of genus Eutrombidium lives as an ectoparasite on other arthropods especially grasshoppers (Orthoptera: Acrididae). It was recorded just three species that the including of genus Eutrombidium from Turkey by now. These species; E. robauxi Southcott, 1993, E. trigonum Sevsay & Karakurt, 2013 and E. locustarum Adil & Sevsay, E. djordjevici only known larval stage firstly was defined by Saboori & Pešić, 2006 from Montenegro and ectoparasite on grasshoppers. The distribution of this species just is restricted Montenegro. In a study carried out in Bayburt province; the larvae, found as ectoparasite on grasshoppers which live moist and mossy field, were collected. The larvae cleared lactic acid and it was made preparations of all them. In this study; larvae of E. Djordjevici are described. These datas are the first record for the Turkish fauna. Keywords: Bayburt, Eutrombidium, Microtrombidiidae, new record, Turkey Teşekkür: Bu çalışma Erzincan Üniversitesi Bilimsel Araştırma Projesi (BAP) FEN-A numaralı projenin desteği ile yürütülmektedir. Desteklerinden dolayı Bilimsel Araştırma Projesi Koordinatörlüğüne teşekkür ederiz. * Bu çalışma birinci yazarın, devam eden doktora tezi çalışmasının bir parçasıdır. 49

54 Maçka (Trabzon) ilçesinin otbiçen (Arachnida: Opiliones) faunası Kemal Kurt 1 1 Gümüşhane Üniversitesi, Şiran Mustafa Beyaz Meslek Yüksekokulu, 29700, Şiran, Gümüşhane, Türkiye kemalkurtmyo@gmail.com Bu çalışmada, Maçka (Trabzon) ve çevresinden 2013 yılının Haziran ayından başlayarak 2014 yılının Eylül ayına kadar yapılan arazi çalışmaları sonucunda toplanan örnekler sistematik açıdan değerlendirildi. Bu değerlendirme sonucunda 4 familya ait toplam 19 takson tespit edildi. Bu taksonlar: Dicranolasma giljarovi Šilhavý, 1966, Giljarovia tenebricosa Redikorzev, 1936, Histricostoma caucasicum (Redikorzev, 1936), Mitopus morio Fabricius, 1779), Mitostoma gracile (Redikorzev, 1936), Lacinius erinaceus Staręga, 1966, Odiellus zecariensis Mcheidze 1952, Opilio hemseni Roewer, 1952, Opilio parietinus (De Geer, 1778), Paranemastoma sp., Phalangium opilio Linnaeus, 1761, Rafalskia olympica olympica (Kulczyński, 1903), Rilaena ermani Kurt, 2015, Rilaena zakatalica Snegovaya, Chemeris, 2005, Rilaena triangularis (Herbst, 1799), Vestiferum alatum Martens, 2006, Vestiferum funebre (Redikorzev, 1936), Zachaeus crista (Brullé 1832), Nelima pontica Charitonov, 1941 araştırma alanından ilk kez kaydedildi. Bu türlerin dünya ve Türkiye deki dağılımları verildi. Anahtar kelimeler: Fauna, Maçka (Trabzon), Opiliones, Otbiçen, Sistematik, Türkiye. Harvestmen (Arachnida: Opiliones) fauna of Maçka (Trabzon) District In this study, the samples collected from the land studies, between June 2013 and September 2014 in Maçka (Trabzon) district, were evaluated systematically. As a result of these evaluations, 19 species belonging to 4 families were determined. These taxa: Dicranolasma giljarovi Šilhavý, 1966, Giljarovia tenebricosa Redikorzev, 1936, Histricostoma caucasicum (Redikorzev, 1936), Mitopus morio Fabricius, 1779), Mitostoma gracile (Redikorzev, 1936), Lacinius erinaceus Staręga, 1966, Odiellus zecariensis Mcheidze 1952, Opilio hemseni Roewer, 1952, Opilio parietinus (De Geer, 1778), Paranemastoma sp., Phalangium opilio Linnaeus, 1761, Rafalskia olympica olympica (Kulczyński, 1903), Rilaena ermani Kurt, 2015, Rilaena zakatalica Snegovaya, Chemeris, 2005, Rilaena triangularis (Herbst, 1799), Vestiferum alatum Martens, 2006, Vestiferum funebre (Redikorzev, 1936), Zachaeus crista (Brullé 1832), Nelima pontica Charitonov, 1941 were recorded in the study area for the first time. Their distributions in the world and Turkey were given. Keywords: Fauna, Harvestmen, Maçka (Trabzon), Opiliones, Systematics, Turkey. 50

55 Saka (Cardueli carduelis (L.,1758)) Böbreğin deki Mast Hücrelerinin Farklı Fiksatif ve Boyamalarla Belirlenmesi Melda Azman 1, Nurgül Şenol 1 1 Süleyman Demirel Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Isparta meldazman@hotmail.com Bu çalışmada farklı fiksatifler kullanılarak saka (Cardueli carduelis) böbreğin deki mast hücre yoğunluğunun belirlenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada 2 aylık 3 adet saka kullanıldı. Böbrek bölgesinden örnek alımı gerçekleştirilip %10 luk formaldehit solüsyonunda (24-48 saat) ve bouin solüsyonunda (16 18 saat) tespit edildi. Örnekler daha sonra rutin doku takibinden geçirilip parafinde bloklandı. Parafin bloklardan 5-6 μ kalınlığında seri kesitler alındı. Genel histolojik yapının belirlenmesi için hematoksilen-eosin boyası, mast hücrelerinin tanımlanması ve yoğunluklarının saptanması için ise % 0.5 lik toluidine blue ve alcian blue ph 0.3-safranin kombine boyaları ile muamale edildiler. Daha sonra bu preparatlar ışık mikroskobunda (Leica DM 500) incelenerek gerekli alanların fotoğrafları çekildi. Mast hücreleri böbrek dokusunda medullada, böbrek tübülleri çevresinde ki intersitisyumda, korteksde, glomerulusların böbrek tübüllerinin ve kan damarlarının çevresinde ki intersitisyumda olmak üzere oldukça geniş bir alana lokalize olduğu tespit edildi. Bouin solüsyonlarında tespit edilip toluidin blue ile boyanan kesitlerde mast hücrelerinin daha belirgin şekilde metakromazi gösterdiği saptandı. AB ph 0.3/safranin kombine boya uygulamasında çoğunlukla mavi renkte AB (+) ve daha az kırmızı renkte safranin (+) hücreler saptanırken kırmızımavi renkte AB/safranin (+) (mikst) mast hücrelerine rastlanmadı. Böbrek tübüllerinin çevresindeki intersitisyumdaki mast hücrelerinin ağırlıklı olarak maviye boyandığı ancak glomerulus ve kan damarlarının etrafındaki intersitisyumdaki mast hücrelerinin çoğunlukla kırmızıya boyandığı gözlendi. Anahtar Kelimeler: Alcian blue-safranin, Fiksatif, Mast hücresi, Saka, Toluidine blue Determination of Mast Cells with Different Fixative and Staining in Goldfinch (Cardueli carduelis (L.,1758)) of Kidney In this study, it was aimed to determine the density of mast cells in the kidney using different fixatives in Goldfinch (Cardueli carduelis). In the present study, three 2 months Goldfinch were used. Kidney tissues were included in 10% formaldehyde solution (24-48 hours) and in Bouin solution (16-18 hours). Samples were passed through routine tissue processing and embedded in parafin. Sections (5-6µ) were stained for general morphological purposes with haematoxylin and eosin (H & E) stains. For mast cells identification and density; serial cross section were performed 0.5% toluidine blue and alcian blue ph 0.3-safranin combination methods. Lastly, preparations were examined under light microscope (Leica DM 500) and appropriate locations were photographed. Mast cells were localized in the medulla, interstitium around renal tubules, cortex, interstitium around the glomeruli, kidney tubules and blood vessels. Bouin solution applications appeared more metachromatically property with toluidine blue. Mostly AB (+) and less safranin (+) mast cells were observed at AB ph 0.3/safranin Q combination staining but AB/safranin (+) (mixed) mast cells were not found. Keywords: Alcian Blue-Safranin, Fixative, Goldfinch, Mast cells, Toluidine blue 51

56 Saka (Cardueli carduelis (L.,1758)) Bursa Fabricius unda Mast Hücre Yoğunluğunun Belirlenmesi Melda Azman 1, Nurgül Şenol 1 1 Süleyman Demirel Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Isparta meldazman@hotmail.com Yapılan çalışmada %10 luk formaldehit ve Bouin solüsyonu kullanılarak saka (Cardueli carduelis) bursa Fabricius unda mast hücre yoğunluğunun % 0.5 lik toluidine blue ve alcian blue-safranin kombine boyaları ile belirlenmesi amaçlanmıştır. Bu çalışmada 2 aylık 3 adet saka kullanıldı. Saka bursa Fabricius undan diseksiyonla örnek alınıp, %10 luk formaldehit solüsyonunda (24-48 saat) ve Bouin solüsyonunda (16 18 saat) tespit edildikten sonra rutin doku takibinden geçirilip parafinde bloklandı. Parafin bloklardan 5-6 μ kalınlığında kesit alınıp, genel histolojik yapının belirlenmesi için hematoksilen-eosin, mast hücrelerinin tanımlanması ve yoğunluklarının saptanması için ise %0.5 lik toluidine blue ve alcian blue ph 0.3-safranin kombine boyaları uygulandı. Daha sonra bu preparatlar ışık mikroskobunda (Leica DM 500) incelenerek gerekli alanların fotoğrafları çekildi. Histolojik yapının belirlenmesi için yapılan hematoksilen ve eosin (H & E) boyanmasında bursa Fabricius içten dışa doğru mukoza, muskularis ve seroza tabakasından oluşmaktadır. Mast hücreleri foliküller arasında ki bağ dokusunda ağırlıklı olarak bulunmaktadır. Mast hücre şeklinin oval-yuvarlak olduğu gözlendi. Çalışmamızda 2 farklı fiksatif (Bouin solüsyonu ve %10 luk formaldehit) kullanılmış olup, %10 luk formaldehit uygulamasında toluidin blue ile metakromazi özelliğinin daha belirgin ortaya çıktığı saptandı. AB ph 0.3/safranin kombinasyon boyamasında AB (+) mast hücreleri gözlenirken safranin (+) ve AB/safranin (+) (mikst) mast hücrelerine rastlanmadı Anahtar Kelimeler: Bursa Fabricius, Lenfoid Organ, Mast Hücresi, Metakromazi, Saka Determination of the Density of Mast cells at Bursa of Fabricius in Goldfınch (Cardueli carduelis) (L.,1758) In this study, it was aimed to determine the density of mast cells in the bursa of Fabricius using 10% formaldehyde and Bouin's fixatives. We applied to mast cells 0.5% toluidine blue and alcian blue ph 0.3-safranin combination methods in Goldfinch (Cardueli carduelis). In the present study, three 2 months goldfinch were used. Bursa of Fabricius tissues were included in 10% formaldehyde solution (24-48 hours) and in Bouin solution (16-18 hours). Samples were passed through routine tissue processing and embedded in parafin. Sections (5-6 μ) were stained for general morphological purposes with haematoxylin and eosin (H & E) stains. For mast cells identification and density; serial cross section were performed 0.5% toluidine blue and alcian blue ph 0.3-safranin combination methods. Lastly, preparations were examined under light microscope (Leica DM 500) and appropriate locations were photographed. In our study, two different fixatives (Bouin's solution and 10% formaldehyde) were used. Hematoxylin and eosin (H&E) staining was applied for determination of structure at Bursa of Fabricius which is consist from the inside mucosa, muscularis and seroza layer. Mast cells were localized between the follicular connective tissue. Oval-round shape of mast cells were observed. Consequently 10% formaldehyde applications appeared more metachromatically property with toluidine blue. AB (+) mast cells were observed at AB/safranin Q combination staining but safranin (+) and the AB/safranin (+) (mixed) mast cells were not found. Keywords: Bursa of Fabricius, Goldfinch, Lymphoid Organ, Mast Cell, Metachromatically 52

57 Ege Denizi nden (İzmir) Türkiye Faunası İçin Yeni Üç Deniz Akarı (Acari: Hydrachnidia, Pontarachnidae) Türü* Kamil Koç 1, Merve Türksel 1 1 Celal Bayar Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Muradiye, Manisa, Türkiye. kamil.koc@cbu.edu.tr Ege Denizi, İzmir körfezi, Urla ve Çeşmealtısahillerinden 3 metre derinliğe kadar olan kısımlardan alınan sediment ve alg örneklerinden Türkiye faunası için yeni kayıt olan üç deniz akarı, Pontarachna punctulum Philippi, 1840, Litarachna communis Walter, 1925 ve Litarachna duboscqi Walter, 1925 (Hydrachnidia, Pontarachnidae) türlerinin tanıtıcı özellikleri ve şekilleri verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Hydrachnidia,İzmir,Pontarachnidae, Türkiye,Yeni Kayıt. New records of marinewatermites (Acari: Hydrachnidia, Pontarachnidae) fromtheaegeansea (İzmir Bay, Turkey) Thecharacteristicfeatures of Pontarachna punctulum Philippi, 1840, Litarachna communis Walter, 1925and Litarachna duboscqi Walter, 1925 (Hydrachnidia, Pontarachnidae), newrecords of marinemitesfortheturkishfauna, aregivenforthefirst time based on thepicturesourspecimen. Thesespecies (Hydrachnidia, Pontarachnidae) were collected sediment and algae from 3 m depth from the Urla and Çeşmealtı coasts of İzmir Bay of AgeaenSea,. Keywords: Hydrachnidia, İzmir, New RecordPontarachnidae, Turkey. * Bu çalışma Zoology in the Middle East dergisinde basıma kabul edilmiştir. 53

58 Hydaticus histrio Clark, 1864 (Coleoptera, Dytiscidae) ün Türkiye den İlk Kaydı Ömer Köksal Erman 1, Erhan Gani Taşar 2, Medeni Aykut 3, Kemal Kurt 4 1 Atatürk Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji bölümü, 2540, Erzurum 2 Adıyaman Üniversitesi, Kahta Meslek Yüksekokulu, Adıyaman 3 DicleÜniversitesi, Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi, 21280, Diyarbakır 4 Gümüşhane Üniversitesi, Şiran Mustafa Beyaz Meslek Yüksekokulu, 29700, Şiran, Gümüşhane, Türkiye okerman1@gmail.com Bu çalışma 2014 yılında Urfa ilinde yürütülmüştür. 0,5 mm çaplı deliklere sahip elek ve kepçelerle, birikinti ve akarsuların sığ kesimlerinden toplanan örnekler, etil asetat veya % 70 lik alkol içerisinde öldürülmüştür. Laboratuara getirildikten sonra, böcekler üzerindeki çamur ve benzeri maddeler küçük fırçalarla temizlenmiştir. Mikroskop altında genitalya çıkarılarak, Nikkon SMZ-U tip stereo mikroskopta incelenmiştir. Türün dorsal, ventral görünüşü ile genitalyasının fotoğrafları çekilmiştir. Hydaticus histrio Clark, 1864 (Coleoptera, Dytiscidae) Türkiye den ilk olarak kaydedilmiştir. Bu türün örneklerimize göre tanımı ve dünyadaki dağılımı yeniden gözden geçirilmiştir. Anahtar kelimeler: Coleoptera, Dytiscidae, Hydaticus, İlk kayıt, Türkiye First record of Hydaticus histrio Clark, 1864 (Coleoptera, Dytiscidae) from Turkey This research was conducted in Urfa province in The samples were collected by means of a sieve and ladle having a mesh diameter of 0,5 mm pore from shallow areas of the various small ponds, springs and streams. The beetles were killed with ethyl acetate or in 70% alcohol solution and then the clayed and muddy substance on their surfaces was brushed off with a small paint brush in the laboratory. Genitalia were dissected out under the microscope and examined using a Nikkon type SMZ-U stereo microscope. Photographs of dorsal, ventral views and genitalia were taken. Hydaticus histrio Clark, 1864 is newly recorded from Turkey. Its identification according to our specimens and distribution around the world was reviewed. Keywords: Coleoptera, Dytiscidae, Hydaticus, First record, Turkey. 54

59 Ege Deniz i, Ayvalık Kıyılarından Yakalanan Kupes (Boops boops Linnaus, 1758) ile Sardalya (Sardina pilchardus Walbaum, 1792) Balıklarının Nematodları Üzerine Araştırmalar Kübra Kuran 1, Hatice Torcu Koç 2 1 Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Balıkesir 2 Balıkesir Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Balıkesir kubraa_kuran@hotmail.com Bu çalışmada, Eylül 2014 Şubat 2015 tarihleri arasında Ege Deniz i, Ayvalık kıyılarından yakalanan 300 balık Boops boops ve Sardina pilchardus incelenmiştir. Çalışmanın sonucunda 300 adet balıktan 74 tanesinin 3 farklı tür Nematod tarafından enfekte edildiği tespit edilmiştir. Bu araştırmada 74 enfekte balıkta, 131 adet parazit (93 Hysterothylacium aduncum, 35 Anisakis simplex, 3 Pseudoterranova decipiens) kayıt edilmiştir. Aylara oranla en fazla enfeksiyon (%42) ile Eylül ayında, en az ise (%16) ile Ocak ve Şubat aylarında bulunmuştur. Anahtar Kelimeler: Ayvalık Denizi, Boops boops (Kupes), Endohelmint, Nematoda, Sardina pilchardus (Sardalya) Research On Nematodes Kupes Fish (Boops boops Linnaus, 1758) With Sardines (Sardina pilchardus Walbaum, 1792) Caught Ayvalık From The Coast, Aegeaa Sea In this study that has been done between September 2014 and February 2015 totally 300 fish (Boops boops, Sardina pilchardus) were caught in Ayvalık Coast (Agean Sea) and investigated. In this research, it was recorded that 74 of 300 fish were infected by three species (93 Hysterothylacium aduncum, 35 Anisakis simplex, 3 Pseudoterranova decipiens) of Nematoda and 131 parasites were collected from 74 infected fish. The infection rates were found at the highest level in September (%42) and, at the lowest (%16) in January and February. Keywords: Ayvalık Sea, Boops boops (Kupes), Endohelmint, Nematode, Sardina pilchardus (Sardalya) 55

60 Türkiye Faunası İçin Bdellid Akarların Yeni Bir Kaydı: Trachymolgus purpureus Fisher ve Dowling, 2011 (Acari: Bdellidae) Sedat Per 1, Abdulkadir Taşdemir 2, Nusret Ayyıldız 3 1 Bozok Üniversitesi, Fen- Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Yozgat 2 Erciyes Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Kayseri 3 Erciyes Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Kayseri sedat.per@bozok.edu.tr Karanlıkdere Vadisinden (Şefaatli-Yerköy) toplanan ve Türkiye faunası için yeni olan bir bdellid akar türü; Trachymolgus purpureus Fisher ve Dowling, 2011 tarama elektron mikroskobu fotoğrafları ile birlikte verilir. Ayrıca, bu türün örneklerimiz üzerinden morfolojik özellikleri ile dünyadaki dağılışı hakkında bilgiler sunulur. Anahtar Kelimeler: Acari, Prostigmata, Bdellidae, Taksonomi, Yeni kayıt A new record of Bdellid Mites for Turkish Fauna: Trachymolgus purpureus Fisher and Dowling, 2011 (Acari: Bdellidae) A bdellid mite determined as new record to the Turkish fauna, namely Trachymolgus purpureus Fisher and Dowling, 2011, in the material collected from Karanlıkdere Valley (Şefaatli-Yerköy), Turkey, is given with its scanning electron microscope photographs. On the basis of the collected samples, its morphological features and distributions in the world are also presented. Keywords: Acari, Prostigmata, Bdellidae, Taxonomy, New record. 56

61 Laçin (Çorum) den Türkiye Akar Faunası İçin Yeni Bir Kayıt: Platyliodes doderleini (Berlese, 1883), (Acari: Liodidae) Celalettin Şahbaz 1,Sedat Per 2 1 Bozok Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Biyoloji Anabilim Dalı, Yozgat 2 Bozok Üniversitesi, Fen- Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Yozgat sedat.per@bozok.edu.tr Türkiye oribatid akar faunasına katkı sağlamak amacıyla Çorum ili Laçin ilçesinden toplanan materyalden seçilen örnekler içerisindentürkiye faunası için yeni kayıt olarak tespit edilen Platyliodes doderleini (Berlese, 1883) türünün ışık ve tarama elektron mikroskobu incelemesi yapılarak fotoğrafları çekilmiş, çeşitli organlarının ölçümleri yapılmış ve zoocoğrafik yayılışı verilmiştir. Anahtar Kelimeler: Acari, Liodidae, Taksonomi, Yeni Kayıt,Laçin. A newrecord of Platyliodes doderleini (Berlese, 1883), (Acari: Liodidae) forthe Turkish Mite Fauna fromlaçin (Çorum-TURKEY) In order to contribute to the Turkish oribatid mite fauna has been selected samples in the material collected from Laçin (Çorum-TURKEY). Platyliodes doderleini (Berlese, 1883) identified as a new record for the Turkish fauna was been examined by light and SEM and photographed also measurements of various organs has been made and the zoogeographical distribution has been given. Keywords: Acari, Liodidae, Taxonomy, New record,laçin. 57

62 Ratlarda Deneysel Alt Ekstremite İskemi- Reperfüzyonuna Bağlı Olarak Gelişen Akciğer Hasarında Quercetinin Demir, Bakır ve Çinko Düzeylerine Etkisi Mahire Bayramoğlu Akkoyun 1, Sevinç Aydın 2,H.Turan Akkoyun 1, Aydın Şükrü Bengü 3, Tuğçe Atçalı 4, M.Ceyhun Birinci 5 1 Siirt Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Siirt 2 Giresun Üniversitesi Espiye MYO, Giresun 3 Bingöl Üniversitesi SHMYO, Bingöl 4 Bingöl Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Bingöl 5 Ondokuzmayıs Üniversitesi Yaşar Doğu Spor Bilimler Fakültesi, Samsun sevincaydin@gmail.com İskemi-reperfüzyona maruz kalan dokularda ciddi ve önemli hasarlar meydana gelmektedir.iskemi-reperfüzyon yanlızca iskemik bölge değil aynı zamanda iskemik bölgenin dışında kalan alanlarda da büyük oranda hasar oluşturmaktadır. Alt ekstremite iskemi-reperfüzyon hasarından en çok etkilenen hedef organ akciğerdir.alt ekstremite iskemi-reperfüzyon sonrasında nötrofil infiltrasyonuna ve serbest oksijen radikallerinin salınımına bağlı olarak akciğerde önemli düzeyde hasar meydana gelmektedir. Bu çalışmada, Quercetin uygulanan ratlarda deneysel alt ekstremite iskemi-reperfüzyonunun rat akciğer dokusu iz element (Fe,Cu ve Zn ) düzeyleri üzerine etkisi incelendi.çalışmada kontrol (n=10 anestezi işlemi 2 saat), I/R (n=10 Sol alt ekstremitelerine 2 saat iskemi, 2 saat reperfüzyon), I/R+Q (n=10 Sol alt ekstremiteye 2 saat iskemi ve 2 saat reperfüzyon, uygulamadan 45 dk önce 50 mg/kg Quercetin ) olmak üzere 3 grup oluşturuldu. Çalışma sonucunda ratlar anestezi altına alınarak akciğer örnekleri alındı. Kuru yakma metodu kullanılarak atomik absorpsiyon spektrometresi (Perkin Elmer AAS 800) ile iz element konsantrasyonları incelendi. Çalışma sonucunda akciğer dokusu Fe, Cu, Zn düzeyleri değerlendirildiğinde Kontrol grubuna oranla I/R grubunda Fe düzeyindeki artışın (p<0,001),yine I/R grubuna oranla I/R+Q grubunda gözlenen azalışın (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı olduğu belirlendi. Doku Cu düzeyleri değerlendirildiğinde kontrol grubuna göre I/R+Q grubunda belirlenen artışın (p<0,001) anlamlı olduğu, I/R grubu ile I/R+Q grubu Cu düzeylerindeki değişimin (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı olduğu tespit edildi. Kontrol grubuna oranla I/R grubunda meydana gelen Zn miktarındaki artışın (p<0,01) anlamlı, yine I/R grubu Zn düzeyindeki artışın (p<0,001) I/R+Q grubuna oranla (p<0,001) istatistiksel olarak anlamlı olduğu bulundu. Anahtar Kelimeler: iskemi-reperfüzyon, Quercetin The Effect on Iron, Copper and Zinc Levels of Quercetin in Lung Damage Emerging from Experimental Lower Extremity Ischemia-Reperfusion Serious and important damages occur in tissues exposed to Ischemia-reperfusion. Ischemia reperfusion causes damage to a large extent not only in ischemic area but also in other areas apart from ischemic area. The target organ that is affected most from lower extremity ischemia reperfusion is lungs. After the lower extremity ischemiareperfusion, depending on the notrofil infiltration and free oxygen radicals oscillation, it causes damage in lungs significantly. In this study, the effects of experimental lower extremity ischemia-reperfusion s to rat lung tissue trace element (Fe, Cu, and Zn) levels were analyzed. In the study, three groups were composed as control (n=10, 2 hours of anaesthesia process), I/R (n=10 left lower extremity 2 hours ischemia, two hours of reperfusion) I/R+Q (n=10, left lower extremity 2 hours ischemia and two hours of reperfusion, 50mg/kg of Quercetin 45 minutes before the implementation). At the end of the study, the rats were put under anaesthesia and their lung samples were taken. By using dry-combustion method, trace element concentrations were analyzed with atomic absorption spectrometer (Perkin Elmer AAS 800). At the end of the study when lung tissues Fe, Cu, Zn levels evaluated, Fe increase in I/R group in comparison with control group (p<0,001), and again, the decrease observed in I/R/+Q group in comparison with I/R group were statistically seen significant. When tissue Cu levels were evaluated, it was detected that the increase (p<0,001) determined in I/R+Q group in comparison with control group was significant, and the change (p<0,001) in Cu levels of I/R and I/R+Q group were statistically significant. It was found that the increase (p<0,001) occurred in Zn level in I/R group was significant in comparison with control group, and again, the increase (p<0,001) in Zn level in I/R group was statistically significant in comparison with I/R+Q group. Key words: Ischemia-reperfusion, Quercetin 58

63 Nikotine Maruz Kalan Sıçanların Bazı Dokularında Astaksantinin MDA ve GSH-GSSG Miktarları Üzerine Etkilerinin İncelenmesi H.Turan Akkoyun 1, Alpaslan Dayangaç 2, Sevinç Aydın 3, Mahire Bayramoğlu Akkoyun 1, Ökkeş Yılmaz 4, Muammer Bahşi 5, Gülistan Akbaş 2, Taylan Aktaş 2, Kürşad Yapar 6, Cebrail Gürsul 7 1 Siirt Üniversitesi Veteriner Fakültesi Temel Bilimler Bölümü, Siirt 2 Ahi Evran Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Kırşehir 3 Giresun Üniversitesi Espiye MYO, Giresun 4 Fırat Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü, Elazığ 5 Fırat Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlk Öğretim Bölümü, Elazığ 6 Giresun Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Tıbbi Farmakoloji, Giresun 7 Erzincan Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Bölümü, Erzincan Sevincaydin2380@gmail.com Piridin ve pirolidin halkasından oluşan nikotin alkaloid olup canlıda bağımlılık oluşmasına yol açar. Literatürde nikotine bağlı organ hasarının patofizyolojisinden lipid peroksidasyonunun sorumlu olduğunu gösteren çok sayıda çalışma bildirilmiştir. Glutatyon (GSH) redoks döngüsünün bir substratı olarak, hidroksil radikalleri ile singlet oksijenin temizlenmesinde yararlıdır. Bu çalışmada bildirilen güçlü antioksidan özelliklerinden yola çıkılarak, kronik nikotin uygulanan sıçanlarda astaksantinin Malondialdehid (MDA) ve GSH-GSSG miktarları üzerine etkisi incelendi. Ölçümler HPLC cihazı kullanılarak analiz edildi. Yapılan değerlendirmelerde beyin, akciğer, kalp ve kas dokusu lipid peroksidasyon çalışmalarında, nikotin uygulaması sonucu MDA düzeyinin arttığı, Astaksantin grubunda ise MDA değerinin belirgin düzeyde azaldığı (p<0.001) gözlendi. GSH miktarının beyin ve akciğer dokularında kontrole kıyasla Astaksantin grubunda arttığı belirlendi (p<0.001). Bu çalışma sıçanlarda nikotin uygulamasına bağlı olarak oluşan oksidatif hasarın Astaksantin uygulaması ile belirgin şekilde önlendiğini göstermektedir. Anahtar Kelimeler: Astaksantin, Lipid peroksidasyon, MDA, GSH The Investigation Of The Effects Of Astaxsanthin On MDA And GSH-GSSG Levels In Tissues Of Rats Exposed To Nicotine Composed of pyridine and pyrolidine circles, nicotine is alkaloid and cause addiction on living creatures. There has been reported a number of study in literature showing that lipid peroxidation is responsible for the patophysiology of organ damage which depends on nicotine. Glutathione (GSH), as a substrat of redox cycle, is useful in purification of hydroxyl radicals and singlet oxygen. On the basis of strong antioxidant characteristics which is stated in this study, its effects on astaxsanthin malondialdehit (MDA) and GSH-GSSG levels in rats to which chronic nicotine is implemented have been studied. The measurements were analyzed by using HPLC device. At the end of the evaluations, it s been observed that in lipid peroxidation studies of brain, lung, heart and muscular tissue; MDA level is increased after nicotine implementation and as for Astaxsanthin group, MDA level is decreased significantly (p<0.001). It s been detected that GSH level, in comparison with control group, has increased in Astaxsanthin group (p<0.001). This study shows that oxidative damage caused by nicotine implementation in rats has been prevented with Astaxsanthin implementation significantly. Keywords: Astaxanthin, Lipid peroxidation, MDA, GSH 59

64 Türkiye den Allothrombium fuliginosum (Hermann, 1804)(Acari, Trombidiidae) Ergininin İlk Kaydı Sezai Adil 1, Sevgi Sevsay 1, Salih Doğan 1, Sibel Dilkaraoğlu 1 ¹Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan, Türkiye. sadil@erzincan.edu.tr Trombidiidae kozmopolit bir familya olup 4 altfamilyaya ayrılır. Allothrombinae altfamilyası içerisinde bulunan Allothrombium cinsi 72 türe sahiptir. Bu cinsin üyeleri ağaç toprak içi ve yüzeyinde, meyve bahçesi döküntülerinde, ağaç atıklarında ve tarla kenarlarında bulunmaktadırlar. Bu tür, Ekim 2013-Aralık 2014 tarihleri arasında, Harşit vadisi ve çevresinden elde edilmiştir. Harşit vadisi, Gümüşhane den başlayıp Giresun a kadar uzanmaktadır. Bu çalışmada toprak örnekleri alınmıştır. Kadife akarları Berlese düzeneği yardımıyla toprak örneklerinden elde edilmiştir. Aynı zamanda aspiratör yardımıyla da canlı kadife akarları toprak yüzeyinden toplanmıştır. Yapılan bu çalışmalar sonucunda, A.fuliginosum (Hermann, 1804) un ergin ve deutonimfleri tanımlanmıştır. Bu veriler Türkiye faunası için yeni kayıttır. Anahtar kelimeler: Allothrombium, Harşit vadisi, Trombidiidae, Türkiye. First adult record from Turkey Allothrombium fuliginosum (Hermann, 1804)(Acari, Trombidiidae) Trombidiidae is a cosmopolitan family and seperate 4 subfamily. The genus Allothrombium consist of 72 species which present Allothrombinae subfamily. Members of this genus are found in or on soil, litter of orchard, wood waste and fields edge. This species, during October 2013 to December 2014, obtained from Harsit valley and surroundings. Harşit valley starting from Gümüşhane to Giresun city. At this works collected soil samples. Velvet mites in the soil specimens obtain with Berlese funnels. At the same time collected live velvet mites with aspirator on the land surface. As a result of these studies, adult and deutonymph specimens of A. fuliginosum (Hermann, 1804) are described. These datas are the first record for the Turkish fauna. Keywords: Allothrombium, Harşit valley, Velvet mite, Trombidiidae, Turkey. Teşekkür: Bu çalışma Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından 113Z094 no lu proje numarasıyla desteklenmektedir. 60

65 Türkiye Faunası için ikinci kayıt Empitrombium makolae (Acari, Microtrombidiidae) Sezai Adil 1, Sevgi Sevsay 1, Salih Doğan 1, Sibel Dilkaraoğlu 1 ¹Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan, Türkiye. sadil@erzincan.edu.tr Microtrombidiidae familyası 115 cinsle temsil edilir. Empitrombium cinsi 4 türden oluşur ve bugüne kadar Türkiye den sadece bir türü verilmişti. Bu cins, nemli döküntü ve yosunlu topraklarda yaşamaktadırlar. Bunların larvaları eklem bacaklılarda parazittir. Berlese düzeneği ile ayıklanan, Harşit vadisinden toplanan örnekler içerisinden; toplam 11 ergin, 1 erkek, 4 dişi ve 17 deutonimf kadife akar toplanmıştır. Ayrıca laboratuvar şartlarında bir dişi bireyden larvalar elde edilmiştir. Bu çalışmada, Türkiye akar faunası için ikinci kayıt olan, E. makolae nin yaşama ortamları ile cinsin zoocoğrafik dağılımı verilmiştir. Anahtar kelimeler: Empitrombium, Harşit vadisi, Microtrombidiidae, Türkiye. The second record for the Turkish Fauna Empitrombium makolae (Acari, Microtrombidiidae) Microtrombidiidae represent with 115 genera. Empitrombium genus consist of four species and hitherto only one species given from Turkey. This genus live on wood waste and grassy-mossy soil. Their larvae parasitize on arthropoda. 11 adult, 1 male, 4 female and 17 deutonymph velvet mites determineted samples collected from Harşit valley which extracted using with Berlese funnels. Also, larvae obtained from one female kept in the laboratory. In this study, habitats of E. makolae that is the second record for Turkish fauna, and also zoogeographic distribution of this genus has been given. Keywords: Empitrombium, Harşit valley, Microtrombidiidae, Turkey. Teşekkür: Bu çalışma Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) tarafından 113Z094 no lu proje numarasıyla desteklenmektedir. 61

66 Hollanda Faunası İçin Yeni Bir Akar Kaydı: Stigmaeus solidus Kuznetsov (Acari, Stigmaeidae) Sibel Dilkaraoğlu 1,2, Salih Doğan 1, Farid Faraji 3, Meryem Bingül 1,Erhan Zeytun 4,Firdevs Ersin 5 1 Erzincan Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Erzincan, Türkiye 2 Fırat Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Elazığ, Türkiye 3 Mitox Consultants/Eurofins, Amsterdam, Hollanda 4 Erzincan Üniversitesi, Çayırlı Meslek Yüksek Okulu, Erzincan, Türkiye 5 Ege Üniversitesi, Ziraat Fakültesi, Bitki Koruma Bölümü, İzmir, Türkiye sdilkara@erzincan.edu.tr Bu çalışmada, Stigmaeus solidus Kuznetsov un(acari, Stigmaeidae) tanımı Hollanda dan toplanan dişi örnek üzerinden verilmiş, türün özgün şekilleri çizilmiş ve dünyadaki yayılışı üzerinde durulmuştur. S. solidus ilk defa tip yeri olan Rusya dan verilmiş ve daha önce Türkiye den rapor edilmiştir. Bu çalışma ile türün Hollanda akar faunası için yeni olduğu belirlenmiştir. Anahtar Kelimeler: Acari, Hollanda, Stigmaeus, Yeni Kayıt. A New Mite Record for The Netherland Fauna: Stigmaeus solidus Kuznetsov (Acari, Stigmaeidae) In this study, description of Stigmaeus solidus Kuznetsov (Acari, Stigmaeidae) was given based on the specimen collected from The Netherlands, its original figures were illustrated, and distribution in the world of the species was emphasized. S. solidus was given before from the type locality, Russia, and reported previously from Turkey. It is determined that this was newly recorded species for the Dutch mite fauna and for the second time from Turkey with this study. Keywords:Acari, New Record, Stigmaeus, The Netherlands. Teşekkür Bu çalışmanın materyalini, 2014 Eylül ayında Erasmus + Programı kapsamında Amsterdam Üniversitesi ne (Hollanda) gerçekleştirilen ziyaret sırasında toplanan akar örnekleri oluşturmaktadır. Desteklerinden dolayı Avrupa Birliği Eğitim ve Gençlik Programları Merkezi Başkanlığı na (Ulusal Ajans) ve Erzincan Üniversitesi ile Amsterdam Üniversitesi nin Uluslararası İlişkiler Koordinatörlüğü ne teşekkür ederiz. 62

67 Yenilebilir Farklı Hayvan Türlerinin Çiğ Et Protein Profillerinin SDS-PAGE Yöntemi ile Belirlenmesi ve Bazılarının At Eti Proteinleri ile Karşılaştırılması Emine Arslan 1 Elif Gülbahçe Mutlu 1, Buğra Özkubat 1, Nesibe Şanlı 1, Haluk Özparlak 1 1 Selçuk Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, KONYA earslan@selcuk.edu.tr Günümüzde artan nüfusa karşılık et ürün miktarlarının yetersiz kalışı ürün fiyatlarının artışına sebep olmaktadır. Bununla birlikte, daha ucuz ve düşük kaliteli farklı et türlerinin üreticiler tarafından karıştırılarak piyasaya sunulması giderek yaygınlaşmaktadır. Bunun sonucu olarak, bazı et türlerinin karıştırılması insan sağlığını tehdit etmekte ve dini inançlara karşı olduğu için tüketiciler tarafından hoş karşılanmamaktadır. Bunun engellenmesinde gıda kontrol laboratuarları önemli bir rol üstlenmiş ve birçok farklı metotlarla et türlerinin tespiti yapılabilmektedir. Fakat düşük maliyetli ve kesin sonuç odaklı yöntemlerin kullanılması tercih edilmelidir. Tüm kas dokularındaki proteinlerin gözlemlenmesi açısından avantajlı olan SDS-PAGE metodu bu amaçla kullanılabilen yöntemlerden biridir. Bu çalışmada bıldırcın, hindi, tavuk, balık, geyik, keçi, at, dana ve koyun etleri kullanılmıştır. Sonuç olarak hem farklı hayvanların protein profillerine dayanılarak tanımlanması hem de belirli oranlarda at eti karıştırılmış etlerin SDS- PAGE yöntemiyle tespitinin mümkün olup olmayacağı ve bu metodun gıda kontrol laboratuarlarında kullanılabilirliği belirlenmiştir. Bu çalışma TÜBİTAK (2209-A) tarafından desteklenmiştir. Anahtar Kelimeler: At eti, Çiğ et, Protein profili, SDS-PAGE Determination with SDS-PAGE Method of the Raw Meat Protein Profiles of the Edible Different Animal Species and Comparison with Horse Meat Proteins of Some Today, corresponded to growing population, inability of meat product amounts leads to increased of product prices. At the same time, submission market by mixing of cheaper and lower-quality different meat products by the manufacturers has increasingly became common. As a result of this, mixture of some meat species not welcomed by consumers since it threatens the human health and be against to religious beliefs. Food control laboratories have played an important role in preventing it and detection of meat species can be made by many different methods. However, it should be preferable to use of low-cost and accurate results oriented methods. SDS-PAGE method which is advantageous in terms of the observation of proteins in all muscle tissues is one of methods that can be used for this purpose. In this study, quail, turkey, chicken, fish, deer, goats, horses, beef and sheep meat were used. Consequently, it was determined that both identification based on protein profiles of the different animals and whether possible to determine with SDS-PAGE method of meats stirred horse meat in specific rates and the availability in food control laboratories of this method. This study has been supported by TUBITAK (2209-A). Keyword: Horse meat, Raw meat, Protein profile, SDS-PAGE, 63

68 Pürtüklü Semender (Triturus karelinii Strauch, 1870, Urodela: Salamandridae) in Beslenme biyolojisinin araştırılması Zeliha Çolak Toka 1, Nisa Aydın 1 1 GiresunÜniversitesi, Fen EdebiyatFakültesi, BiyolojiBölümü, Giresun zelihacolak78@gmail.com Bu çalışmada Giresunili, Şebin karahisar ilçesinintamzara mahallesindeki Triturus karelinii (Pürtüklü semender, Strauch 1870; Urodela: Salamandridae) populasyonun beslenme biyolojisi araştırıldı. Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında yakalanan 119 (75 dişi; 44 erkek) semenderin midesi ''flushing metodu'' ile yıkandı. Mideden çıkan avların ortalaması , ortalama hacimleri ise mm 3 olarak tespit edildi. Yapılan teşhislere göre en fazla tüketilen av gruplarının sırasıyla supireleri (Cladocera), böcekler (Insecta) ve tatlı su salyangozları (Gastropoda) olduğu belirlendi. Frekans bakımından baskın olan grup böcekler (%96.55) iken hacimsel olarak baskın grubun tatlı su salyan gozlarının (%65.12) olduğu belirlendi. Bu semenderin boyu arttıkça daha büyük avları tükettiği tespit edildi. Ayrıca bu türün dişi ve erkek bireylerinin toplam mide hacimler iarasında da anlamlı bir fark olduğu tespit edildi ve dişilerin daha büyük avlarla beslendiği belirlendi. Aylar arasında av sayısı, toplam mide hacmi ve av hacmi ortalaması bakımından anlamlı bir farklılık olduğu bulundu. Ortalama av sayısı en fazla Haziran ayında bulunurken ortalama av hacminin en fazla Nisan ve Mayıs aylarında olduğu tespitedilidi. Seçicilik indeksi sonuçlarına göre Trichoptera larvaları,notonecti denimfleri, Ceratopogonidae larvaları, Coleoptera erginleri, Araneae, Naucori daenimfleri, Odonatanimfleri ve Gastropoda bireylerinin tercih edilmediği; Ephemeropteranimfleri, Chironomidae larvaları, Daphnia, Hirudinea ve Dytiscidae larvalarına ait bireylerin ise tercih edildiği görüldü. Anahtar Kelimeler:Beslenme Biyolojisi, Giresun,Trituruskarelinii, Urodela Investigation of the feeding biology of Southern Crested Newt,TrituruskareliniiStrauch, 1870 (Urodela: Salamandridae) In this study, the feeding biology of Trituruskarelinii (Strauch, 1870; Urodela: Salamandridae) population in the Tamzara district (Şebinkarahisar, Giresun, Turkey) was investigated. Stomach contents of 119 (75 female; 44 male) salamanders captured in April, May, June, July were removed by flushing method. According to stomach contents, mean prey number was117.09;mean prey volume was 14.95mm 3. It was found that this salamander fed on mostly Cladocera, Insecta and Gastropoda in number, respectively. AlthoughInsecta were found predominantly in frequency,gastropoda were found predominantly volumetrically in diet. It was determined from the significant correlation between the length of salamander and prey size that increases the length of the salamander also increased the size of prey consumed. Moreover, stomach volume has been found different significantly between sexes.according to analyses, females fed on more preys than males. Among months, prey number, total volume of the stomach and mean prey volume were different significantly. Mean prey numberwas the most in June but mean prey volume wasthe most in April and May among months.the results of the electivity index showed that this species avoided from Trichoptera larvae,notonectidenimph,ceratopogonidae larvae, Coleoptera adults, Araneae, Naucoridaenimph, Odonatanimph and Gastropodabut preferred Ephemeropteranimph, Chironomidae larvae, Daphnia, Hirudinea anddytiscidae larvae. Key Words:Feeding Biology, Giresun, Trituruskarelinii, Urodela 64

69 DielocrocemodestaHölzel, 1975, Nemopteridae (Neuroptera) türünün larvasının yüzey morfolojisi bu larvalarda bulunan bazı reseptörlerin taramalı elektron mikroskobu ile incelenmesi Sadreddin Tusun 1 Ali Satar 2 1 Dicle Üniversitesi Ziya Gökalp eğitim Fakültesi Ortaöğretim Fen ve Matematikalanlar bölümü Biyoloji Eğitimi. 2 Dicle Üniversitesi, Fen Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Diyarbakır TÜRKİYE Dielocrocemodesta larvalarının yüzey morfolojjisi ışık ve taramalı elektron mikroskobu ile ortaya konmuştur.dişiler Diyarbakır ili Çermik ilçesinden getirilerek loboratuvar ortamına alındılar. Larvaların farklı kısımlarında bulunan örneğin baş mandibül, anteninde bulunan duyu reseptörleri tanımlanarak fotoğraflanmıştır. Anahtar Kelimeler: Dielocrocemodesta, Neuroptera, Nemopteridae, duyu reseptörleri, Taramalı eletron mikroskobu, Türkiye. Types of sensory receptors, morphology and surface structure of larvae of Dielocrocemodesta Hölzel, 1975, (neuroptera: nemopteridae) The morphology of larvae of Dielocrocemodesta Hölzel, 1975, is described and figured for the first time using light and scanning electron microscopy. The females were collected from Diyarbakır Çermik Province, Turkey, and maintained in the laboratory. The different parts of larvae such as head, mandibles, antennae and types of sensory receptors are described and illustrated. Key Words: Neuroptera, Dielocrocemodesta, Neuroptera,Nemopteridae, sensory receptors, larvae, scanning electron microscope (SEM), Turkey 65

70 Yüksek Sıcaklığın Oreochromis niloticus Balık Böbrek Dokusunda Antioksidan (GSH) Düzeyi Üzerine Etkisi Ahmet Turan Aladağ 1, Hikmet Y. Çoğun 2,Özge Temiz 1, Hazal Sağ 1, Gülbin Gök 3, Özgür Fırat 4, Özge Fırat 4, Tüzin A. Yüzereroğlu 1, Ferit Kargın 1 1 Çukurova Ünv. FEF Biyoloji Böl. Adana 2 Çukurova Üniversitesi Ceyhan Veteriner Fak. Adana 3 Gazi Üniversitesi Merkezi lab, Gölbaşı, Ankara 4 Adıyaman Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü, Adıyaman hcogun@cu.edu.tr Mevsimsel olarak artan ortam sıcaklığı canlıların fiziko-kimyasal yapılarını olumsuz yönde etkilemektedir. Çalışmamızda Oreochromis niloticus balıklarının böbrek dokusunda yüksek sıcaklığa (25 0 C) bağlı olarak antioksidan düzeyi olan Glutatyon a (GSH) etkisi 24, 48 ve 72 saatlerde spektrofotometrik yöntemlerle analiz yapılarak incelenmiştir. Böbrek dokusundaki GSH düzeyleri kontrol balıklarına göre süreye bağlı olarak önce bir azalma olmuş daha sonra artış göstermiştir. Bu azalma 24. saatte yaklaşık %33 olmuştur. Süre bitiminde 72 saatte GSH düzeyleri kontrol balıklardaki düzeye yakın bir miktara geldiği gözlenmiştir. Çalışmamız O. niloticus balıklarının böbrek dokusunda GSH düzeyleri sıcaklığa bağlı olarak etkilendiği ve hassas olduğunu göstermiştir. Anahtar kelime: Oreochromis niloticus, Sıcaklık, Glutatyon, Böbrek Increasing seasonal environment temperature affects negatively the physico-chemical structure of living. In our study of kidney tissue in fish Oreochromis niloticus high temperature (25 0 C), depending on the antioxidant levels of glutathione (GSH), the effect of 24, 48 and 72 hours were analyzed by analysis with spectrophotometric methods. GSH levels of in kidney tissue were observed to decrease to compared with control fish and later was increased. This decrease was about 33% at 24 hours. At the end of 72 hours duration GSH levels were observed at the level to the control fish. Our study showed that GSH levels were affected depending on the temperature in the kidney tissue of fish and the sensitive of O. niloticus. Key words: Oreochromis niloticus, Temperature, Glutathione, Kidney 66

71 Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Eti Sualtı Dünyası Akvaryum Canlılarının Beslenmesi, Bakımı ve Tesisin İşletilmesi Damra Özbey 1, Hakan Çalışkan 1, Murat Erkaplan 2 1 Eskişehir Osmangazi Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Biyoloji Bölümü, Meşelik Yerleşkesi, Eskişehir 26480, Türkiye 2 Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanlığı Hayvanat Bahçesi Şube Müdürlüğü damra9226@hotmail.com Eskişehir Eti Sualtı Dünyası İç Anadolu bölgesinde, en yakın deniz kıyısından 187 km uzakta olan Eskişehir halkına deniz ekosistemini tanıtmakta olan bir tesistir. İçinde 30 farklı akvaryum bölgesi bulunmakta ve 84 türden 2150 adet balık yaşamlarını sürdürmektedir. Tesis aynı anda 400 ziyaretçiye hizmet veren kapasitesiye sahiptir. Yapılan bu çalışmada küratör ekibinin (yaşam destek ünitesi ekibi) çalışmalarıyla akvaryum canlılarının, doğal ortamda olduğu gibi yaşamlarını nasıl sürdürebilecekleri gözlemlenmiştir. Ayrıca, canlıların doğal yaşamlarında olduğu gibi uygun beslenmelerinin, farklı besleme metotları ile büyüme ve yaşama oranları araştırılmıştır. Kontrollü bir şekilde bakımlarının nasıl gerçekleştirildiği, suların sıcaklığı, basıncı, ph sı, tuzluluk oranları kayıt altına alınmıştır. Çalışma sonuçlarına göre Eti Sualtı Dünyası çalışma usul ve esasları, çalışanların iş bölümü ve görevleri ortaya çıkarılmıştır. Bu çalışmanın biyolojik zenginliklerimizi tanıtan tesislerde görev almak isteyecek biyologlara ışık tutması beklenmektedir. Anahtar Kelimeler: Akvaryum, Akvaryum Organizasyon Yapısı, Balık Besleme, Hayvan Refahı Nutrition, Welfare and Facility Management Of Animals In Eskişehir Metropolitan Municipality Eti Sualtı Dünyası Aquarium Eskişehir Eti Sualtı Dünyası Aquarium is in the Middle Anatolian region of Turkey and it is 187 km. far away from the nearest seaside. It aims to introduce sea ecosystem to Eskişehir community. Aquarium complex has 30 different aquarium regions and has 80 different species, in total 2150 animals. This aquarium complex has a capacity for 400 visitors at the same time. In this study, it is observed that how curator team of aquarium keeps the animals in aquarium as in their natural environment. Also, nutrition of animals as in their natural environment, different nutrition methods and growth-living rates are investigated. Care of animals, temperatures, pressures, ph, salinity of waters is recorded in a controlled manner. Eti Sualtı Dünyası Aquarium operating principles, duties and division of labour of personnels revealed according to the study results. It is expecting to guide to biologists who wants to work aquarium complexes which introduce our biological diversities. Keywords: Animal Welfare, Aquarium, Aquarium Organizational Structure, Fish Nutritition 67

72 Anabas testudineus un solungaç dokusunda cypermetrinile meydana gelen histopatolojik değişiklikler Cengiz Elif Ipek 1, Velmurugan Babu 2, Selvanayagam Mariadoss 2 1 Dicle Üniversitesi, Eczacılık Fakültesi, Farmasötik Toksikoloji Anabilim Dalı, Diyarbakır, Türkiye, ecengiz@dicle.edu.tr 2 Loyola College, Department Zoology, Environmental Science and Biotechnology Research Unit, Madras , Tamil Nadu, India Mevcutçalışma, Anabas testudineus un solungaç dokularında cypermethrin pestisidinin subletal konsantrasyonlarının (0.015, and mg L -1 ) toksisitesini değerlendirmek için yapıldı. Histopatolojik değişiklikler, ışık mikroskobu kullanılarak gözlendi. Epitel hipertrofisi, epithel hiperplazisi, sekonder lamellerin füzyonu, aneurizm ve epitel tabakasının ayrılması, cypermetrine maruz kalma sonrası balık solungaç dokularında gözlendi Anahtarkelimeler:Cypermetrin, Anabas testudineus, ışık mikroskobu, solungaç, histopatoloji Histopathological changes induced by cypermethrin on gilltissues of Anabas testudineus The present study was undertaken to assess the toxicity of sublethal concentrations (0.015, and mg L -1 ) of cypermethrin on the gills of Anabas testudineus. The histopathological changes in the gill of the A. testudineuswere observed using light microscope. Epithelial hypertrophy, epithelial hyperplasia, fusion of secondary lamellae, aneurysm and lifting of lamellar epitheliumwere observed in the gill tissues of fish after exposure to cypermethrin. Key words:cypermethrin, Anabas testudineus, light microscopy, Gill, histopathology 68

73

3 rd INTERNATIONAL CONGRESS ON ZOOLOGY and TECHNOLOGY July

3 rd INTERNATIONAL CONGRESS ON ZOOLOGY and TECHNOLOGY July 3 rd INTERNATIONAL CONGRESS ON Abstract 10 Niğde İlinin Herpetofaunası Burhan SARIKAYA1, Mert KARIŞ2, Mehmet Akif BOZKURT3, Mehmet Zülfü YILDIZ4, Bayram GÖÇMEN2 1Milli Eğitim Bakanlığı, Fatih Anadolu Lisesi,

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT PROJE NO: 2010-Fen-057 (Doktora) TÜRKİYE VE KIBRIS ADASINDA DAĞILIŞ GÖSTEREN KÖR YILAN, Typhlops

Detaylı

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ

T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ T.C. SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ ISPARTA İLİ KİRAZ İHRACATININ ANALİZİ Danışman Doç. Dr. Tufan BAL YÜKSEK LİSANS TEZİ TARIM EKONOMİSİ ANABİLİM DALI ISPARTA - 2016 2016 [] TEZ

Detaylı

AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN AND NEAR ENVIRONMENT

AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN AND NEAR ENVIRONMENT THE FOURTH INTERNATIONAL MOUNT ARARAT AND NOAH S ARK SYMPOSIUM 18th -20th OCTOBER 2017 - AĞRI Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Yayını, No: 21 (2018) AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT. PROJE NO: 2007-Fen-028 (Yüksek Lisans) TOMBUL KELER, STENODACTYLUS GRANDICEPS HAAS, 1952 İN (SQUAMATA:

Detaylı

Ankara 1996 PUAN TÜRÜ TABAN PUAN ÜNİVERSİTE ADI BÖLÜM ADI KONTENJAN SIRALAMA

Ankara 1996 PUAN TÜRÜ TABAN PUAN ÜNİVERSİTE ADI BÖLÜM ADI KONTENJAN SIRALAMA KOÇ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) Fizik (İngilizce) (Tam Burslu) 8 MF-2 449,007 12.600 KOÇ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) Kimya (İngilizce) (Tam Burslu) 8 MF-2 427,353 21.400 BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) Fizik

Detaylı

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız.

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız. TABLO ÜNİVERSİTE Tür ŞEHİR FAKÜLTE/YÜKSOKUL PROGRAM ADI AÇIKLAMA DİL 4 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ Devlet ADANA Ziraat Fak. Bahçe Bitkileri MF-2 280,446 255,689 47 192.000 4 ANKARA ÜNİVERSİTESİ Devlet ANKARA

Detaylı

DEVLET ÜNİVERSİTELERİ Öğretim Üyesi Sayıları

DEVLET ÜNİVERSİTELERİ Öğretim Üyesi Sayıları ÜNİVERSİTE ADI DEVLET ÜNİVERSİTELERİ Sayıları Tarihi PROFESÖR Dolu Kadro Yüzdelik ı Doçent DOÇENT DOKTOR ÖĞRETİM ÜYESİ Doktor ABDULLAH GÜL ÜNİVERSİTESİ 21.07.2010 11 13,41 15 18,29 56 68,29 ADANA ALPARSLAN

Detaylı

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız.

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız. 4 HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ Devlet ANKARA Fen Fak. Aktüerya Bilimleri MF-1 411,216 337,320 72 66.100 4 ANKARA ÜNİVERSİTESİ Devlet ANKARA Fen Fak. Astronomi ve Uzay Bilimleri MF-1 241,591 197,251 72 315.000

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği UŞAK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği UŞAK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE Sayı : 84093193-051.01- Konu : II. Uluslararası İnsan ve Toplum Bilimleri Kongresi UŞAK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE İlgi : 20/03/2018 tarihli ve 69392216-051.01-46290 sayılı yazı. Gazi Üniversitesi koordinatörlüğünde

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Murat AFSAR Doğum Tarihi: 09.06.1974 Ünvanı: Yrd. Doç. Dr. Öğrenim Durumu Doktora Derece Bölüm/Program Üniversite Yıl Lisans Biyoloji/Zooloji Ege Üniversitesi

Detaylı

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT

EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT EGE ÜNİVERSİTESİ BİLİMSEL ARAŞTIRMA PROJE KESİN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT PROJE NO: 15 FEN 004 (Doktora) BAZI KURBAĞA DERİ SALGILARININ BİYOAKTİVİTELERİNİN BELİRLENMESİ PROJE

Detaylı

BÖLÜM 7.3.2.7. Sürüngenler

BÖLÜM 7.3.2.7. Sürüngenler BÖLÜM 7.3.2.7. Sürüngenler İÇİNDEKİLER Sayfa No İÇİNDEKİLER... i TABLOLAR... ii ŞEKİLLER... iii KISALTMALAR... iii 7.3.2.7 Sürüngenler...7.3.2.7-1 7.3.2.7.1. Metodoloji...7.3.2.7-1 7.3.2.7.2. Saha Çalışması

Detaylı

EGE ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLĠMSEL ARAġTIRMA PROJE KESĠN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT. PROJE NO: 2013 FEN 010 (Yüksek Lisans)

EGE ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLĠMSEL ARAġTIRMA PROJE KESĠN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT. PROJE NO: 2013 FEN 010 (Yüksek Lisans) EGE ÜNĠVERSĠTESĠ BĠLĠMSEL ARAġTIRMA PROJE KESĠN RAPORU EGE UNIVERSITY SCIENTIFIC RESEARCH PROJECT REPORT PROJE NO: 2013 FEN 010 (Yüksek Lisans) LYCIASALAMANDRA ATIFI (BAġOĞLU, 1967) (AMPHIBIA: URODELA:

Detaylı

2012 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI

2012 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ(BOLU) İlköğretim Matematik Öğretmenliği MF-1 62 62 382,96 457,21 259,14 305,59 ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ(BOLU) Matematik (İngilizce) MF-1 72 72 279,93 372,86 ABANT

Detaylı

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir.

daha çok göz önünde bulundurulabilir. Öğrencilerin dile karşı daha olumlu bir tutum geliştirmeleri ve daha homojen gruplar ile dersler yürütülebilir. ÖZET Üniversite Öğrencilerinin Yabancı Dil Seviyelerinin ve Yabancı Dil Eğitim Programına Karşı Tutumlarının İncelenmesi (Aksaray Üniversitesi Örneği) Çağan YILDIRAN Niğde Üniversitesi, Sosyal Bilimler

Detaylı

TÜRKİYE SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMLERİ SIRALAMASI 2017 SBKY / KY İNDEKSİ 2017

TÜRKİYE SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMLERİ SIRALAMASI 2017 SBKY / KY İNDEKSİ 2017 KAYFOR 15 02 KASIM 2017 ISPARTA TÜRKİYE SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMLERİ SIRALAMASI 2017 SBKY / KY İNDEKSİ 2017 HM KİRİŞ & H GÜL SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE Evrak Tarih ve Sayısı: 08/03/2018-E.10778 T.C. Sayı : 84093193-051.04- Konu : IV. Uluslararası Alevilik ve Bektaşilik Sempozyumu KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE İlgi : 28/02/2018 tarihli ve 22261011-010.07.02-35615

Detaylı

Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi nin Herpetofaunası

Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi nin Herpetofaunası Araştırma Makalesi Kaş-Kekova Özel Çevre Koruma Bölgesi nin Herpetofaunası Yusuf KUMLUTA޹, Salih Hakan DURMU޹*, Çetin ILGAZ² 1. Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi, Biyoloji Bölümü, 35160

Detaylı

T.C. DİCLE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı DAĞITIM

T.C. DİCLE ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Öğrenci İşleri Daire Başkanlığı DAĞITIM Evrak Tarih ve Sayısı: 21/09/2017-18568 *BD2819668023* Sayı : 68508712-105.01.01.6- Konu : Yaz Okulu Notları DAĞITIM 2016-2017 eğitim-öğretim yılında Üniversitemizde yaz öğretimi döneminde ders alan Üniversiteniz

Detaylı

Kavak Deltası (Saroz Körfezi) nın Herpetofaunal Zenginliği

Kavak Deltası (Saroz Körfezi) nın Herpetofaunal Zenginliği Araştırma Makalesi. Kavak Deltası (Saroz Körfezi) nın Herpetofaunal Zenginliği (Bu çalışma Kavak Deltası (Saroz Körfezi, Çanakkale-Türkiye) nin Herpetofaunası ve Mevcut Türlerin Habitat seçimleri Başlıklı

Detaylı

TÜRK DİLİ EDEBİYATI ve ÖĞRETMENLİĞİ BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır.

TÜRK DİLİ EDEBİYATI ve ÖĞRETMENLİĞİ BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır. TÜRK DİLİ EDEBİYATI ve ÖĞRETMENLİĞİ 2012-2016 BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır. Üni Adı TÜRÜ PROGRAM ADI 2017 kont 2016 kont 2012 2013 2014 2015 BOĞAZİÇİ

Detaylı

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI II. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ (DOĞA KORUMA VE MİLLİ PARKLAR) YALOVA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ 2014

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI II. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ (DOĞA KORUMA VE MİLLİ PARKLAR) YALOVA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ 2014 T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI II. BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜ (DOĞA KORUMA VE MİLLİ PARKLAR) YALOVA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ 2014 ÖNSÖZ Yalova ili üç büyük metropolün ortasında yapraklı ve ibreli ormanları,şelaleleri,gölleri,yaylası

Detaylı

TASARI AKADEMİ YAYINLARI

TASARI AKADEMİ YAYINLARI HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ (ANKARA) Aile ve Tüketici Bilimleri 4 EA 2 4 249412 DÜZCE ÜNİVERSİTESİ Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu 4 EA 5 15 220 228166 MARMARA ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL)

Detaylı

TASARI DGS KURSLARI LİSANS PROGRAMLARINA GÖRE ALFABETİK OLARAK DÜZENLENMİŞ KARŞILAŞTIRMALI TABAN PUANLAR (2004-2008)

TASARI DGS KURSLARI LİSANS PROGRAMLARINA GÖRE ALFABETİK OLARAK DÜZENLENMİŞ KARŞILAŞTIRMALI TABAN PUANLAR (2004-2008) TASARI KURSLARI 2004 GAZİ ÜNİVERSİTESİ (ANKARA) Aile Ekonomisi ve Beslenme Öğretmenliği EA 5 252,800 248,822 267,253 255.397 272,642 SELÇUK ÜNİVERSİTESİ (KONYA) Aile Ekonomisi ve Beslenme Öğretmenliği

Detaylı

The Herpetofauna of Adana Province (Turkey)

The Herpetofauna of Adana Province (Turkey) December, 2017; 1 (1): 1-11 Research Article / Araştırma Makalesi The Herpetofauna of Adana Province (Turkey) Burhan SARIKAYA 1, Mehmet Zülfü YILDIZ 2,* Göksal SEZEN 3 1Fatih Anatolian High School, Ministry

Detaylı

FARABİ KURUM KODLARI

FARABİ KURUM KODLARI FARABİ KURUM KODLARI İstanbul 1. Boğaziçi D34-FARABİ-01 2. Galatasaray D34-FARABİ-02 3. İstanbul Teknik D34-FARABİ-03 Eskişehir 1. Anadolu D26-FARABİ-01 2. Eskişehir Osmangazi D26-FARABİ-02 Konya 1. Selçuk

Detaylı

Üniversitelerin Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Biyomedikal Mühendislikleri Bölümlerinin. Alfabetik Sıralaması (2005 ÖSYM Puanlarına Göre)

Üniversitelerin Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Biyomedikal Mühendislikleri Bölümlerinin. Alfabetik Sıralaması (2005 ÖSYM Puanlarına Göre) Sıra No Üniversitelerin Elektrik, Elektronik, Bilgisayar, Biyomedikal Mühendislikleri Bölümlerinin Üniversite 1 Sabancı Üniversitesi (İSTANBUL) Vakıf Alfabetik Sıralaması (2005 ÖSYM Puanlarına Göre) Bölüm

Detaylı

A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES

A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES A UNIFIED APPROACH IN GPS ACCURACY DETERMINATION STUDIES by Didem Öztürk B.S., Geodesy and Photogrammetry Department Yildiz Technical University, 2005 Submitted to the Kandilli Observatory and Earthquake

Detaylı

T.C. MERSİN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik Yazı İşleri Şube Müdürlüğü DAĞITIM

T.C. MERSİN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik Yazı İşleri Şube Müdürlüğü DAĞITIM T.C. MERSİN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik Yazı İşleri Şube Müdürlüğü Sayı : 15302574 Konu : Tuje Dergi Tanıtımı DAĞITIM İlgi : 12.06.2017 tarihli ve 42220545-441200 sayılı yazı. Üniversitemiz

Detaylı

YGS SINAV SONUCUNA GÖRE ÖĞRENCİ ALAN 4 YILLIK ÜNİVERSİTELER

YGS SINAV SONUCUNA GÖRE ÖĞRENCİ ALAN 4 YILLIK ÜNİVERSİTELER YGS SINAV SONUCUNA GÖRE ÖĞRENCİ ALAN 4 YILLIK ÜNİVERSİTELER 2012 Konte Taban Program Adı Açıklama Üniversite Şehir Üniversite Puan Türü Türü njan Puan Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Öğretmenliği Abant

Detaylı

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ 2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ YÖNTEM Buçalışma,DoğruTercihAnalizEkibitarafındanhazırlanmışveKariyerPlanlamaDerneğiÜyelerilebirlikteyorumlanmıştır. Geçtiğimizyılardakontenjanartışveazalmalarınabakıldığında,çoğunluklaazalmanınbaşarısırasınınyükselmesine,artışlarındabaşarısırasındadüşüşe

Detaylı

2016-2018 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL)

2016-2018 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL) KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL) 2016 2017 884 0 884 999 0 999 1.110 0 1.110 2018 A) DEVAM EDEN PROJELER I 884 0 884 a) 2016'den Sonraya Kalanlar 884 0 884 1998H050080 Açık ve Kapalı Spor

Detaylı

ÜNİVERSİTE ADI 2012 BAŞARI SIRASI (0,12) 2011-ÖSYS 0,15BAŞA RI SIRASI (9) OKUL BİRİNCİSİ KONT (6) 2012-ÖSYS EN KÜÇÜK PUAN (11) PROGRAM KODU

ÜNİVERSİTE ADI 2012 BAŞARI SIRASI (0,12) 2011-ÖSYS 0,15BAŞA RI SIRASI (9) OKUL BİRİNCİSİ KONT (6) 2012-ÖSYS EN KÜÇÜK PUAN (11) PROGRAM KODU ÜNİVERSİTE ADI PROGRAM KODU PROGRAM AÇIKLAMASI GENEL KONT (5) OKUL BİRİNCİSİ KONT (6) YERLEŞEN 2011-ÖSYS 0,15BAŞA RI SIRASI (9) 2012 BAŞARI SIRASI (0,12) 2012-ÖSYS EN KÜÇÜK PUAN (11) Abant İzzet Baysal

Detaylı

20. ENSTİTÜLERE GÖRE LİSANSÜSTÜ ÖĞRENCİ SAYILARI NUMBER OF GRADUATE STUDENTS IN THE VARIOUS GRADUATE SCHOOLS

20. ENSTİTÜLERE GÖRE LİSANSÜSTÜ ÖĞRENCİ SAYILARI NUMBER OF GRADUATE STUDENTS IN THE VARIOUS GRADUATE SCHOOLS 124 TÜRKİYE TOPLAMI T 20971 16738 4233 71398 50986 20412 10693 8329 2364 TOTAL FOR TURKEY K 6856 5444 1412 24797 17661 7136 3981 3173 808 E 14115 11294 2821 46601 33325 13276 6712 5156 1556 ÜNİVERSİTELER

Detaylı

T"RK~YE B~L~MSEL YE TEKNOLOJ~K ARASTIRMA KURUMU

TRK~YE B~L~MSEL YE TEKNOLOJ~K ARASTIRMA KURUMU T"RK~YE B~L~MSEL YE TEKNOLOJ~K ARASTIRMA KURUMU SAYI: B.02.1.TBT.0.06.03.01-161.03(2006)-1528 KONU: Kesin raporunuz hk. Sayln Doq. Dr. Bayram GOCMEN Ege ~niversitesi Fen Fakultesi Biyoloji Bolumii 35 100-Bornova

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği ANKARA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Basın Yayın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği ANKARA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE Sayı : 84093193-821.05- Konu : Gazi Siber Güç CFT Yarışması ANKARA ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE İlgi : 21/03/2018 tarihli ve 45844397-774.03-47247 sayılı yazı. Gazi Üniversitesi bünyesinde, sahip olduğu bilgi

Detaylı

ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM VE SAĞLIK SEKTÖRÜ TAŞIT TAHSİS TABLOSU

ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM VE SAĞLIK SEKTÖRÜ TAŞIT TAHSİS TABLOSU MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ TOPLAMI EĞİTİM TOPLAMI ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM VE SAĞLIK Ü TABLOSU BÜTÇE TÜRÜ KURULUŞ TÜRÜ EĞİTİM (Yükseköğretim) MERKEZİ YÖNETİM BÜTÇESİ ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ T-2

Detaylı

TABLO-1 Tercih Edilebilecek Mühendislik Programları PROGRAM KODU PROGRAM ADI KONTENJAN ÖZEL KOŞUL VE AÇIKLAMALAR

TABLO-1 Tercih Edilebilecek Mühendislik Programları PROGRAM KODU PROGRAM ADI KONTENJAN ÖZEL KOŞUL VE AÇIKLAMALAR TABLO-1 Tercih Edilebilecek Mühendislik Programları PROGRAM KODU PROGRAM ADI KONTENJAN ÖZEL KOŞUL VE AÇIKLAMALAR LİSANS ALAN KODU ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BOLU) 100110415 Elektrik-Elektronik Mühendisliği

Detaylı

genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır.

genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır. TARİH ve ÖĞRETMENLİĞİ 2012-2016 BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercihleri için hazırlanmıştır. Üni Adı TÜRÜ PROG KODU PROGRAM ADI 2017 kont 2016 kont 2012 2013 2014 2015 2016 İSTANBUL

Detaylı

2015-2017 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL)

2015-2017 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL) KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL) 2015 2016 2017 800 0 800 884 0 884 975 0 975 A) DEVAM EDEN PROJELER I 800 0 800 a) 2015'den Sonraya Kalanlar 800 0 800 1998H050080 Açık ve Kapalı Spor

Detaylı

2012 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI

2012 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BOLU) Fen Bilgisi Öğretmenliği MF-2 67 67 267,57 293,61 ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BOLU) Biyoloji (İngilizce) MF-2 72 68 210,65 294,51 ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

BOĞAZİÇİ UNIVERSITY KANDİLLİ OBSERVATORY and EARTHQUAKE RESEARCH INSTITUTE GEOMAGNETISM LABORATORY

BOĞAZİÇİ UNIVERSITY KANDİLLİ OBSERVATORY and EARTHQUAKE RESEARCH INSTITUTE GEOMAGNETISM LABORATORY Monthly Magnetic Bulletin May 2015 BOĞAZİÇİ UNIVERSITY KANDİLLİ OBSERVATORY and EARTHQUAKE RESEARCH INSTITUTE GEOMAGNETISM LABORATORY http://www.koeri.boun.edu.tr/jeomanyetizma/ Magnetic Results from İznik

Detaylı

28 Kasım 2016 Fırat Üniversitesi 26 Akademik Personel Alacak 11 Ocak Aralık 2016 Abant İzzet Baysal Üniversitesi 23 Akademik Personel Alacak

28 Kasım 2016 Fırat Üniversitesi 26 Akademik Personel Alacak 11 Ocak Aralık 2016 Abant İzzet Baysal Üniversitesi 23 Akademik Personel Alacak 28 Kasım 2016 Fırat Üniversitesi 26 Akademik Personel Alacak 11 Ocak 29 Aralık 2016 Abant İzzet Baysal Üniversitesi 23 Akademik Personel Alacak 12 Ocak 29 Aralık 2016 Abdullah Gül Üniversitesi 2 Akademik

Detaylı

TIP FAKÜLTESİ - Tıp Lisans Programı Sıra No Üniversite Program Puan T. Kont. Taban Tavan 1 İstanbul Üniversitesi Tıp (İngilizce) Cerrahpaşa MF-3 77

TIP FAKÜLTESİ - Tıp Lisans Programı Sıra No Üniversite Program Puan T. Kont. Taban Tavan 1 İstanbul Üniversitesi Tıp (İngilizce) Cerrahpaşa MF-3 77 TIP FAKÜLTESİ - Tıp Lisans Programı Sıra No Üniversite Program Puan T. Kont. Taban Tavan 1 İstanbul Üniversitesi Tıp (İngilizce) Cerrahpaşa MF-3 77 526,60898 572,2366 2 Hacettepe Üniversitesi (Ankara)

Detaylı

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız.

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız. 4 KOÇ ÜNİVERSİTESİ Vakıf İSTANBUL İnsani Bilimler ve Edebiyat Fak. Arkeoloji ve Sanat Tarihi İNG TS-1 449,145 446,594 8 3.550 4 ANADOLU ÜNİVERSİTESİ Devlet ESKİŞEHİR İletişim Bilimleri Fak. Basın ve Yayın

Detaylı

1.7 BÜTÇE GİDERLERİNİN FONKSİYONEL SINIFLANDIRILMASI TABLOSU

1.7 BÜTÇE GİDERLERİNİN FONKSİYONEL SINIFLANDIRILMASI TABLOSU 26 GENEL KAMU HİZMETLERİ 53.19.275.439,60 Yasama ve Yürütme Organları, Finansal ve Mali İşler, Dışişleri Hizmetleri 2.212.20.612,74 Yasama ve yürütme organları hizmetleri 532.56,17 Yasama ve yürütme organları

Detaylı

ÖZEL BÜTÇELİ İDARELERİN FİNANSAL SINIFLANDIRMAYA GÖRE ERTESİ YILA DEVREDİLEN ÖDENEKLER CETVELİ

ÖZEL BÜTÇELİ İDARELERİN FİNANSAL SINIFLANDIRMAYA GÖRE ERTESİ YILA DEVREDİLEN ÖDENEKLER CETVELİ BÜTÇELİ İN FİNANSAL SINIFLANDIRMAYA GÖRE ERTESİ YILA DEVREDİLEN CETVELİ BÜTÇELİ 3801 YÜKSEK ÖĞRETIM KURULU 3802 ANKARA ÜNIVERSITESI 3.002.149,28 624,05 3.002.773,33 3803 ORTADOĞU TEKNIK ÜNIVERSITESI 159.780,73

Detaylı

EN BÜYÜK PUAN PUAN TÜRÜ EN KÜÇÜK PUAN

EN BÜYÜK PUAN PUAN TÜRÜ EN KÜÇÜK PUAN KAMU YÖNETİMİ YEDİTEPE ÜNİV. (İST.) Kamu Yönetimi (Tam Burs) TM- 2 399.70925 405.83489 İSTANBUL ÜNİV. (İST.) Kamu Yönetimi TM- 2 393.22890 433.71128 GAZİ ÜNİV. (ANKARA) Kamu Yönetimi TM- 2 383.63500 429.91429

Detaylı

(1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR

(1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR ANABİLİM DALI ADI SOYADI DANIŞMANI TARİHİ :TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI : Yasemin YABUZ : Yrd. Doç. Dr. Abdullah ŞENGÜL : 16.06.2003 (1971-1985) ARASI KONUSUNU TÜRK TARİHİNDEN ALAN TİYATROLAR Kökeni Antik Yunan

Detaylı

T.C. ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik. Sayı : E /08/2018 Konu : Sempozyum Duyurusu DAĞITIM YERLERİNE

T.C. ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik. Sayı : E /08/2018 Konu : Sempozyum Duyurusu DAĞITIM YERLERİNE T.C. ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik Sayı : 26331761-000-E.1800021619 29/08/2018 Konu : Sempozyum Duyurusu DAĞITIM YERLERİNE Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi ile Ekonomik

Detaylı

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA DOKTORA TEZİ Cafer Şafak EYEL İşletme Ana Bilim Dalı İşletme

Detaylı

HUKUK GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP

HUKUK GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP GNL GRUP ÜNV ADAY ORT SAP LARIN MEZUN OLDUĞU/OLACAĞI ACİL YARDIM VE AFET 71 1208 71 3167 ---- ---- 66 1936 ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ---- ÇANAKKALE ONSEKİZ MART

Detaylı

AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN AND NEAR ENVIRONMENT

AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN AND NEAR ENVIRONMENT AMPHIBIAN AND REPTILIAN BIODIVERSTY OF ARARAT MOUNTAIN AND NEAR ENVIRONMENT Mehmet Zülfü YILDIZ* Naşit İĞCİ** Bahadır AKMAN*** Bayram GÖÇMEN**** ABSTRACT In this study, it is aimed to determine Amphibian

Detaylı

Türkiye Su Kenesi Faunası İçin Yeni Bir Kayıt: Atractides spinipes Koch (Acari, Hydrachnidia) *

Türkiye Su Kenesi Faunası İçin Yeni Bir Kayıt: Atractides spinipes Koch (Acari, Hydrachnidia) * Kısa Not Türkiye Su Kenesi Faunası İçin Yeni Bir Kayıt: Atractides spinipes Koch (Acari, Hydrachnidia) * Yunus Esen 1**, Orhan Erman 2 1. Bayburt Üniversitesi, Bayburt Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü,

Detaylı

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız.

Tercih yaparken mutlaka ÖSYM Kılavuzunu esas alınız. TABLO ÜNİVERSİTE Tür ŞEHİR FAKÜLTE/YÜKSOKUL PROGRAM ADI AÇIKLAMA DİL 4 BAKÜ DEVLET ÜNİVERSİTESİ YDevlet BAKU Filoloji Fak. Azerbaycan Dili ve Edebiyatı TS-2 273,082 232,896 10 301.000 4 BAKÜ SLAVYAN ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ YILI BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercih dönemi için hazırlanmıştır

MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ YILI BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercih dönemi için hazırlanmıştır MAKİNE MÜHENDİSLİĞİ 2012-2016 YILI BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercih dönemi için hazırlanmıştır Üni Adı TÜRÜ PROG KODU PR OGRAM ADI 2017 kont BOĞAZİÇİ Ü. (İSTANBUL) DEVLET 102210329

Detaylı

PRELIMINARY REPORT. 19/09/2012 KAHRAMANMARAŞ PAZARCIK EARTHQUAKE (SOUTHEAST TURKEY) Ml=5.1.

PRELIMINARY REPORT. 19/09/2012 KAHRAMANMARAŞ PAZARCIK EARTHQUAKE (SOUTHEAST TURKEY) Ml=5.1. PRELIMINARY REPORT 19/09/2012 KAHRAMANMARAŞ PAZARCIK EARTHQUAKE (SOUTHEAST TURKEY) Ml=5.1 www.deprem.gov.tr www.afad.gov.tr REPUBLIC OF TUKEY MANAGEMENT PRESIDENCY An earthquake with magnitude Ml=5.1 occurred

Detaylı

Elektrik-Elektronik Mühendisliği (MF-4)

Elektrik-Elektronik Mühendisliği (MF-4) Elektrik-Elektronik Mühendisliği (MF-4) ÜNİVERSİTE D/Ö 2015 2014 2015 2014 2015 2015 2014 2014 B.SIRA B.SIRA T.PUAN T.PUAN KON. YER. KON. YER. BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) (İngilizce) Devlet 372 440

Detaylı

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ 2016-ÖSYS SPOR DALLARINDA ÜSTÜN BAŞARILI OLAN ADAYLAR İÇİN YÜKSEKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE KONTENJANLARI *** LÜTFEN TERCİHLERİNİZİ BELİRLEMEDEN ÖNCE BAKINIZ KOŞULLARINI OKUYUNUZ. KODU PROGRAM ADI KONTENJAN

Detaylı

2013 sırası sırası

2013 sırası sırası ELEKTİRİK-ELEKTRONİK-KONTROL-HABERLEŞME MÜHENDİSLİKLERİ 2012-2016 YILI BAŞARI SIRALARI genctercih.com tarafından 2017 ÖSYS tercih dönemi için hazırlanmıştır Üni Adı TÜRÜ PROGRA M KODU PROGRAM ADI 2017

Detaylı

TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ

TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ XIII. Ulusal Eğitim Bilimleri Kurultayı, 6-9 Temmuz 2004 İnönü Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Malatya TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ Sibel BALCI Rtb Eğitim Çözümleri sibel.balci@sbs.com.tr ÖZET

Detaylı

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ KKTC YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ Edim MACİLA BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR PROGRAMI YÜKSEK LİSANS TEZİ LEFKOŞA,

Detaylı

5 ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ http://www.adiyaman.edu.tr/ 6 ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ http://www.adu.edu.tr

5 ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ http://www.adiyaman.edu.tr/ 6 ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ http://www.adu.edu.tr LIST OF UNIVERSITIES IN TURKEY No University name Web addresses 1 ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ http://www.ibu.edu.tr 2 ABDULLAH GÜL ÜNİVERSİTESİ http://www.agu.edu.tr 3 ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ http://www.acibadem.edu.tr

Detaylı

YL 17% DR 83% Dokuz Eylül Üniversitesi 33% Diğer Üniversiteler 67%

YL 17% DR 83% Dokuz Eylül Üniversitesi 33% Diğer Üniversiteler 67% DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ'NDE ÖYP KAPSAMINDA LİSANSÜSTÜ EĞİTİME DEVAM EDEN ÖYP ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİNDE EĞİTİME DEVAM EDEN ÖYP ARAŞTIRMA GÖREVLİLERİ KADRO DAĞILIMI Kadrosununu Bulunduğu

Detaylı

EÜFBED - Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Cilt-Sayı: 7-1 Yıl:

EÜFBED - Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi Cilt-Sayı: 7-1 Yıl: SİİRT İLİ HYGROBATES KOCH, 1837 (ACARI: HYDRACHNIDIA: HYGROBATIDAE) TÜRLERİ VE TÜRKİYE FAUNASI İÇİN YENİ BİR KAYIT: HYGROBATES (S.STR.) ANGUSTIPALPIS K.O. VİETS, 1982 WATER MITE SPECIES OF THE GENUS HYGROBATES

Detaylı

ARAŞTIRMA MAKALESİ/RESEARCH ARTICLE

ARAŞTIRMA MAKALESİ/RESEARCH ARTICLE ANADOLU ÜNİVERSİTESİ BİLİM VE TEKNOLOJİ DERGİSİ ANADOLU UNIVERSITY JOURNAL OF SCIENCE AND TECHNOLOGY Cilt/Vol.:6 Sayı/No: 1 : 87-96 (2005) ARAŞTIRMA MAKALESİ/RESEARCH ARTICLE BAFA GÖLÜ ÇEVRESİ HERPETOFAUNASININ

Detaylı

ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM LİSANS PROGRAMININ ADI TABAN PUANLAR

ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM LİSANS PROGRAMININ ADI TABAN PUANLAR ÜNİVERSİTELER YÜKSEKÖĞRETİM LİSANS PROGRAMININ ADI TABAN PUANLAR KONTENJANI 2004 DGS 2005 DGS 2006 DGS 2007 DGS GAZİ ÜNİVERSİTESİ (ANKARA) Aile Ekonomisi ve Beslenme Öğretmenliği EA 5 252.800 248.822 267.253

Detaylı

ALADAĞLAR DAN BOLKARLAR A

ALADAĞLAR DAN BOLKARLAR A ALADAĞLAR DAN BOLKARLAR A NİĞDE NİN BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞİ (EL KİTABI) Editörler: Ahmet KARATAŞ & Ayşegül KARATAŞ Niğde Üniversitesi Mustafa SÖZEN Zonguldak Karaelmas Üniversitesi 2008-Niğde ALADAĞLAR DAN

Detaylı

T.C. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Personel Daire Başkanlığı. Üniversite Rektörlüklerine

T.C. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Personel Daire Başkanlığı. Üniversite Rektörlüklerine T.C. ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Personel Daire Başkanlığı *BEKAJSUM* Sayı : 94779461-900 Konu : Toplantı Üniversite Rektörlüklerine Üniversitemizin ev sahipliğinde Yükseköğretimde Yapılan Yenilikler,

Detaylı

BAŞVURU BASLANGIÇ BAŞVURU BİTİŞ ÜNİVERSİTE

BAŞVURU BASLANGIÇ BAŞVURU BİTİŞ ÜNİVERSİTE ÜNİVERSİTE YIL 2015_2016 YATAY GE BAŞVURU BASLANGIÇ BAŞVURU BİTİŞ ACIBADEM ÜNİVERSİTESİ 2015_2016 01.02.2016 ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ 2015_2016 18.01.2016 ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ 2015_2016 01.01.2016

Detaylı

1.7 BÜTÇE GİDERLERİNİN FONKSİYONEL SINIFLANDIRILMASI TABLOSU

1.7 BÜTÇE GİDERLERİNİN FONKSİYONEL SINIFLANDIRILMASI TABLOSU 26 GENEL KAMU HİZMETLERİ 46.581.31.864,62 Yasama ve Yürütme Organları, Finansal ve Mali İşler, Dışişleri Hizmetleri 2.6.921.129,4 Yasama ve yürütme organları hizmetleri 45.3,18 Yasama ve yürütme organları

Detaylı

Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar. (Özet)

Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar. (Özet) 4 Yüz Tanımaya Dayalı Uygulamalar (Özet) Günümüzde, teknolojinin gelişmesi ile yüz tanımaya dayalı bir çok yöntem artık uygulama alanı bulabilmekte ve gittikçe de önem kazanmaktadır. Bir çok farklı uygulama

Detaylı

2017 Sağlık Alanında Lisans Tamamlama Yerleştirme İşlemleri Taban-Tavan Puanları (İlan Bazlı)

2017 Sağlık Alanında Lisans Tamamlama Yerleştirme İşlemleri Taban-Tavan Puanları (İlan Bazlı) YIL 2017 2017 Sağlık Alanında Lisans Tamamlama Yerleştirme İşlemleri Taban-Tavan Puanları (İlan Bazlı) Yerleşen Sayısı Tavan Puan Taban Puan İlan Yeri ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ KEMAL DEMİR FİZİK

Detaylı

YGS İLE ÖĞRENCİ ALAN PROGRAMLARA ADAYLAR GEÇEN YIL YERLEŞİRKEN ORTALAMA HANGİ DİPLOMA NOTUNA SAHİPLERDİ?

YGS İLE ÖĞRENCİ ALAN PROGRAMLARA ADAYLAR GEÇEN YIL YERLEŞİRKEN ORTALAMA HANGİ DİPLOMA NOTUNA SAHİPLERDİ? Prog. Adı : Acil Durum ve Afet Yönetimi Puan Türü : 200350941 Trabzon Vakıf Avrasya Ü. Sağlık Hizmetleri Meslek Y.O. Tam Burslu İ.Ö. 72,25 43,35 200350923 Trabzon Vakıf Avrasya Ü. Sağlık Hizmetleri Meslek

Detaylı

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER

İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM ANA BİLİM DALI İŞLETMELERDE KURUMSAL İMAJ VE OLUŞUMUNDAKİ ANA ETKENLER BİR ÖRNEK OLAY İNCELEMESİ: SHERATON ANKARA HOTEL & TOWERS

Detaylı

Okul Öncesi Öğretmenliği (İngilizce) Okul Öncesi Öğretmenliği (TamBurslu) Okul Öncesi Öğretmenliği (İngilizce)

Okul Öncesi Öğretmenliği (İngilizce) Okul Öncesi Öğretmenliği (TamBurslu) Okul Öncesi Öğretmenliği (İngilizce) Üniversite Adı Bölüm Adı Puan Türü Taban Puan BOĞAZİÇİ HASAN KALYONCU (GAZİANTEP) ORTA DOĞU TEKNİK BAHÇEŞEHİR HACETTEPE (Bk. 789) TED (Bk. 789) DİCLE (DİYARBAKIR) EGE (İZMİR) İSTANBUL (Bk. 789) YILDIZ

Detaylı

Murat Nehri (Elazığ) nin Bazı Fizikokimyasal Parametreler Açısından Su Kalitesinin Belirlenmesi

Murat Nehri (Elazığ) nin Bazı Fizikokimyasal Parametreler Açısından Su Kalitesinin Belirlenmesi October26-28, 216, Malatya Murat Nehri (Elazığ) nin Bazı Fizikokimyasal Parametreler Açısından Su Kalitesinin Belirlenmesi ÖZET Murat Topal DSİ Genel Müdürlüğü, DSİ 9. Bölge Müdürlüğü, Elazığ, murattopal@dsi.gov.tr

Detaylı

2016 ÖSYS KILAVUZUNDA OKUL BİRİNCİLİĞİ KONTENJANI OLAN PROGRAMLARIN 2015 YILINDA ALDIĞI SON OKUL BİRİNCİLERİNE İLİŞKİN VERİLER DOSYASI

2016 ÖSYS KILAVUZUNDA OKUL BİRİNCİLİĞİ KONTENJANI OLAN PROGRAMLARIN 2015 YILINDA ALDIĞI SON OKUL BİRİNCİLERİNE İLİŞKİN VERİLER DOSYASI Acil Yardım ve Afet Yönetimi 2016 ÖSYS KILAVUZUNDA OKUL BİRİNCİLİĞİ KONTENJANI OLAN PROGRAMLARIN 2015 YILINDA ALDIĞI SON OKUL BİRİNCİLERİNE İLİŞKİN VERİLER DOSYASI Yeni Burdur 107310446 Mehmet Akif Ersoy

Detaylı

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ 2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ YÖNTEM Buçalışma,DoğruTercihAnalizEkibitarafındanhazırlanmışveKariyerPlanlamaDerneğiÜyelerilebirlikteyorumlanmıştır. Geçtiğimizyılardakontenjanartışveazalmalarınabakıldığında,çoğunluklaazalmanınbaşarısırasınınyükselmesine,artışlarındabaşarısırasındadüşüşe

Detaylı

DETERMINATION OF VELOCITY FIELD AND STRAIN ACCUMULATION OF DENSIFICATION NETWORK IN MARMARA REGION

DETERMINATION OF VELOCITY FIELD AND STRAIN ACCUMULATION OF DENSIFICATION NETWORK IN MARMARA REGION DETERMINATION OF VELOCITY FIELD AND STRAIN ACCUMULATION OF DENSIFICATION NETWORK IN MARMARA REGION by İlke Deniz B.S. Geodesy and Photogrametry Engineering, in Yıldız Technical University, 2004 Submitted

Detaylı

T.C. FIRAT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik

T.C. FIRAT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Genel Sekreterlik Sayı :11611387/051.04/ Konu :Sempozyum UŞAK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ Üniversitemiz İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü tarafından Üniversitemizin ev sahipliğinde

Detaylı

1 Kafkas Üniversitesi Kars 02.11.2007/3 17.04.2014. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Erzurum Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü

1 Kafkas Üniversitesi Kars 02.11.2007/3 17.04.2014. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Erzurum Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Onay ve karar no 1 Kafkas Üniversitesi Kars 02.11.2007/3 17.04.2014 2 3 4 Erzurum Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Sağlık Bakanlığı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu Necmettin Erbakan Üniversitesi

Detaylı

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ

ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ 2015-ÖSYS SPOR DALLARINDA ÜSTÜN BAŞARILI OLAN ADAYLAR İÇİN YÜKSEKÖĞRETİM PROGRAMLARI VE KONTENJANLARI *** LÜTFEN TERCİHLERİNİZİ BELİRLEMEDEN ÖNCE BAKINIZ KOŞULLARINI OKUYUNUZ. PROGRAM PROGRAM ADI SÜRE

Detaylı

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT

THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT THE IMPACT OF AUTONOMOUS LEARNING ON GRADUATE STUDENTS PROFICIENCY LEVEL IN FOREIGN LANGUAGE LEARNING ABSTRACT The purpose of the study is to investigate the impact of autonomous learning on graduate students

Detaylı

2011 - TABLO 7: TÜM ÜNİVERSİTELERİN GENEL PUAN TABLOSU

2011 - TABLO 7: TÜM ÜNİVERSİTELERİN GENEL PUAN TABLOSU 2011 - TABLO 7: TÜM ÜNİVERSİTELERİN GENEL PUAN TABLOSU Puanlarla ilgili açıklamalar tablonun sonunda verilmektedir. SIRA ÜNİVERSİTE 1 2 3 HACETTEPE ORTA DOĞU TEKNİK İSTANBUL 2010 Yılı Makale Puanı 1 Toplam

Detaylı

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ

2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ 2015BAŞARISIRALARIDEĞİŞİMİTAHMİNLERİ YÖNTEM Buçalışma,DoğruTercihAnalizEkibitarafındanhazırlanmışveKariyerPlanlamaDerneğiÜyelerilebirlikteyorumlanmıştır. Geçtiğimizyılardakontenjanartışveazalmalarınabakıldığında,çoğunluklaazalmanınbaşarısırasınınyükselmesine,artışlarındabaşarısırasındadüşüşe

Detaylı

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results:

ÖZET Amaç: Yöntem: Bulgular: Sonuçlar: Anahtar Kelimeler: ABSTRACT Rational Drug Usage Behavior of University Students Objective: Method: Results: ÖZET Amaç: Bu araştırma, üniversite öğrencilerinin akılcı ilaç kullanma davranışlarını belirlemek amacı ile yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı-kesitsel türde planlanan araştırmanın evrenini;; bir kız ve

Detaylı

2009 ÖSYS'de LİSANS PROGRAMLARINA OKUL BİRİNCİLİĞİ KONTENJANINDAN YERLEŞENLER Hazırlayan: Burak KILANÇ, Tercih Bülteni TV Programı Akademik Danışmanı

2009 ÖSYS'de LİSANS PROGRAMLARINA OKUL BİRİNCİLİĞİ KONTENJANINDAN YERLEŞENLER Hazırlayan: Burak KILANÇ, Tercih Bülteni TV Programı Akademik Danışmanı 2009 ÖSYS'de LİSANS PROGRAMLARINA BİRİNCİLİĞİ NDAN LER TÜRÜ LİSANS PROGRAMI EK LA EK DİL 1 Amerikan Kültürü ve Edebiyatı EGE ÜNİVERSİTESİ 2 1 1 1 4921 DİL 1 İngiliz Dili ve Edebiyatı BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ

Detaylı

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV

ABSTRACT $WWLWXGHV 7RZDUGV )DPLO\ 3ODQQLQJ RI :RPHQ $QG $IIHFWLQJ )DFWRUV ÖZET Amaç: Araştırma, Aile Planlaması (AP) polikliniğine başvuran kadınların AP ye ilişkin tutumlarını ve bunu etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırma

Detaylı

PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KALE İLÇESİ VE ÇEVRESİNİN HERPETOFAUNASI YÜKSEK LİSANS NAZLI ÜNAL

PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KALE İLÇESİ VE ÇEVRESİNİN HERPETOFAUNASI YÜKSEK LİSANS NAZLI ÜNAL PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ KALE İLÇESİ VE ÇEVRESİNİN HERPETOFAUNASI YÜKSEK LİSANS NAZLI ÜNAL Anabilim Dalı: Biyoloji Tez Danışmanı: Yard. Doç. Dr. Yusuf KATILMIŞ MAYIS 2012 Bu tezin

Detaylı

DİKKAT! Tercih işlemlerinde ÖSYM nin kılavuzunu dikkate alınız. Bu çalışma sadece size bilgi vermek amaçlı hazırlanmıştır. www.dgsdoktoru.

DİKKAT! Tercih işlemlerinde ÖSYM nin kılavuzunu dikkate alınız. Bu çalışma sadece size bilgi vermek amaçlı hazırlanmıştır. www.dgsdoktoru. Devlet Kontenjanları 1189 Vakıf Kontenjanları 636 KKTC Kontenjanları 100 Toplam Kontenjan 1925 ADI ÜNİVERSİTE FAKÜLTE İL Küçük 100410633 Elektrik Müh. Afyon Kocatepe Ünv. Mühendislik Fakültesi Afyonkarahisar

Detaylı

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ (İZMİR) Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği 21 TS-2 418,

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ (İZMİR) Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği 21 TS-2 418, TOBB EKONOMİ VE TEKNOLOJİ ÜNİ. (ANKARA) Tarih (Tam Burslu) 5 TS-2 459,604 1.450 KOÇ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) Tarih (İngilizce) (Tam Burslu) 8 TS-2 459,245 1.480 BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ (İSTANBUL) Tarih (İngilizce)

Detaylı

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi

GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe J. ofsport Sciences 2002, 13 (4), 22-31 GENÇ BADMiNTON OYUNCULARıNIN MÜSABAKA ORTAMINDA GÖZLENEN LAKTATVE KALP ATIM HIZI DEGERLERi A1pan CINEMRE* Caner AÇiKADA Tahir HAZıR

Detaylı

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Genel Sekreterlik KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE

T.C. GAZİ ÜNİVERSİTESİ Genel Sekreterlik KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE Evrak Tarih ve Sayısı: 03/05/2018-E.19545 T.C. Sayı : 82642947-051.04- Konu : ISVET2018 KİLİS 7 ARALIK ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜNE İlgi : 02/05/2018 tarihli ve 38628632-051.04-69735 sayılı yazı. Üniversitemiz

Detaylı

2014 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI

2014 ÖSYS TAVAN VE TABAN PUANLARI ABANT İZZET BAYSAL (BOLU) ABANT İZZET BAYSAL (BOLU) ABANT İZZET BAYSAL (BOLU) ABANT İZZET BAYSAL (BOLU) ABANT İZZET BAYSAL (BOLU) Türkçe Öğretmenliği 93 93 TS-2 389,78293 19.300 460,04419 351,98063 382,48539

Detaylı

2016-2018 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL.)

2016-2018 YATIRIMLARI VİZE TABLOSU KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL.) KURULUŞ: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ (BİN TL.) 25.200 0 25.200 28.489 0 28.489 31.648 0 31.648 A) ETÜD-PROJE İŞLERİ I 100 0 100 a) 2016'te Bitenler 100 0 100 Çeşitli Ünitelerin Etüd Projesi 100 0 100

Detaylı

CURRICULUM V PERSONAL INFORMATION. Education: Full Name: Kerim CİÇEK Date of Birth: 16 September 1979

CURRICULUM V PERSONAL INFORMATION. Education: Full Name: Kerim CİÇEK Date of Birth: 16 September 1979 PERSONAL INFORMATION Full Name: Kerim CİÇEK Date of Birth: 16 September 1979 CURRICULUM V Place of Birth: Akhisar, Manisa / TURKEY Nationality: Turkish Marital Status: Married (with two child) Official

Detaylı

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ YILLARI BAŞARI SIRASI VE TABAN PUAN KARŞILAŞTIRMASI.

TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ YILLARI BAŞARI SIRASI VE TABAN PUAN KARŞILAŞTIRMASI. TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ 2012-2013 YILLARI VE TABAN PUAN KARŞILAŞTIRMASI. ÜNİVERSİTE ADI TÜRÜ PROGRAM Açıklaması Öğrenim T. OGR. SÜRE PUAN TÜRÜ 2012 2013-2013 T. Puan kont. yerleşen Boğaziçi Ü. İstanbul

Detaylı

Üniversitesi İstanbul Teknik İnşaat Mühendisliği MF-4 442,42607 Üniversitesi Yıldız Teknik Üniversitesi

Üniversitesi İstanbul Teknik İnşaat Mühendisliği MF-4 442,42607 Üniversitesi Yıldız Teknik Üniversitesi 2013 2014 Taban Puanları ve Başarı Sıralaması Üniversite Adı Bölüm Adı Kon. Başarı Puan Taban Sırası Türü Puanı Boğaziçi 62 4.390 MF-4 486,42431 İstanbul Teknik 47 11.800 MF-4 456,21968 Orta Doğu Teknik

Detaylı