BÖYLE GİDERSE. Ahtapot gibi SARMIŞLAR. İzmir çok iyi çıktı. Şifa Üniversitesi ücretsiz bakacak! OTOMOBiL çaldığına bin pişman OLDU 3

Transkript

1 SAYFA 01 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, 49'u muvazzaf ve 79'u tutuklu 357 sanıklı casusluk davasında MİT başta olmak üzere stratejik önemi olan kamu kurumlarının ele geçirildiği belirtildi Ahtapot gibi SARMIŞLAR Şifa Üniversitesi ücretsiz bakacak! Şifa Üniversitesi, Buca Eğitim ve Sağlık Kampüsü'nü de hizmete açtı. Açılışta konuşan Vali Kıraç, 23 Nisan nedeniyle çocukların ücretsiz bakılacağını belirterek, "Şifa'yı kutluyorum" dedi Bilgin Özkaynak elebaşılığındaki suç örgütünün temel amacının çıkar elde etmek olduğu, özellikle TSK içerisindeki yapılanması sayesinde büyük bir güç ve çok geniş bir faaliyet alanına sahip olduğu belirtilerek, "Suç örgütü, bu amacına ulaşabilmek adına her türlü yola başvurmuş, hiçbir alanı boş bırakmamıştır. Elde ettiği illegal güç sayesinde her geçen gün etki alanını ve hedeflerini genişleten suç örgütünün, adeta kamu kurumlarını bir ahtapot gibi sardığı operasyon sürecinde ortaya çıkmıştır. Suç örgütünün Hükümet, TSK ve MİT dahil olmak üzere hemen hemen bütün kamu kurumları aleyhine faaliyetler yürüttüğü anlaşılmıştır." denildi. İddianamede suç örgütünün, elde ettiği bilgilerin PKK terör örgütüne ulaştırılmasını da sağladığı vurgulandı. Spikerlerin okuduğu bu bölümde, TSK'nin bildiği PKK kampları belgesinin terör örgütünün işine yarayacağı, bu bilgiye ulaşınca TSK'nin PKK kamplarına düzenleyeceği her türlü hava harekâtını akamete uğratmak, başarısız kılmak ve zayiat vermemek için bilinen kamplarını boşaltacağı, yeni kamplar oluşturacağı veya ona göre tedbirler alacağı ifadeleri dikkat çekti. Ayrıca, "İnsansız hava araçlarına ait önemli bilgilerle uçuş planları, gözetlenemeyen alanlar, İHA'ların zafiyetleri hakkında da bilgi var," şeklinde notlar düşüldüğü de iddianameden aktarıldı. devamı 3 te 23 Nisan sebebiyle kente gelen bine yakın öğrencinin tedavilerini üstlenen Şifa Hastanesi'nin projeyi genişlettiği ve İzmir deki bütün çocukları bir hafta süreyle sağlık halkasının içine aldığı belirtildi. Törende konuşan Vali Kıraç, "Ben sadece misafir çocuklar demiştim ama İzmir deki bütün çocuklar ücretsiz sağlık hizmeti alacaklar. Özellikle annelere duyuruyorum. Takipçileri onlar. Daha güzel duyuruyorlar. Hanımlar bir kez daha altını çizelim, 23 Nisan dolayısıyla bir hafta süreyle çocuklara ücretsiz sağlık hizmeti verilecek. Sizlere duyuruyorum" diye konuştu. devamı 5 te OTOMOBiL çaldığına bin pişman OLDU 3 BÖYLE GİDERSE firma kalmayacak TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi Üyesi ve İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri AŞ İşletme Müdürü Korkmaz, yaygınlaşan havayolu seferleri nedeniyle her ay bir otobüs firmasının kepenk kapattığını açıkladı. Korkmaz, "Sektör batmak üzere, acilen teşvik edilmeli" dedi EÜ, devleri de dize GETİRDİ! ABD, Japonya, İngiltere başta olmak üzere birçok ülkenin katıldığı Uluslararası AR-GE Proje Pazarı nda Otomotiv Tekstilleri kategorisinde Akıllı Otomobil Perdesi projesi ile Ege Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma ve Uygulama Merkezi birinci oldu. Ekibi makamında kabul eden EÜ Rektörü Prof. Dr. Rektör Yılmaz, Tekstilde de başarımızı dünyaya kanıtladık. Şimdi projeyi uygulanabilir hale getirmek için çalışma başlatacağız diye konuştu. devamı 4 te Havayolu seferlerinin yaygınlaşması ve Yüksek Hızlı Tren yatırımlarıyla hakim rollerini yitiren karayolu yolcu taşımacıları, sektörün daha fazla yara almaması için teşvik uygulanmasını istiyor. Hükümetin harekete geçmesini isteyen TOBB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi Üyesi ve İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri AŞ İşletme Müdürü Korkmaz, "10 yıl öncesine baktığımızda, D1 yetki belgesi sahibi 600 olan otobüs firması sayımız, şu an 330 seviyelerinde. Otobüs firma sayısında hızlı bir düşüş var, aşağı yukarı her ay 1 firma kepenklerini kapatıyor. Bununla birlikte yolcu sayısında da müthiş bir düşüş var. Sefer sayılarında geçen yıllara kıyasla yüzde 30 civarında bir düşüş var. Otobüs doluluk oranları da yüzde 40 seviyesinde bulunuyor" diye konuştu. İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri AŞ İşletme Müdürü Korkmaz, karayolu yolcu taşımacılığı sektörünün paydaşlarıyla birlikte 4-5 milyon insan için geçim kapısı olduğunu ve sadece İzmir Şehirlerarası Otobüs Terminali'nden 10 bin kişinin ekmek yediğini söyledi. Korkmaz, "Destek için sektör temsilcileri, federasyonlar tarafından bakanlığa gerekli müracaatlar yapıldı. Mazotta ÖTV'nin yüzde 50 indirilmesi konusunda görüşmeler devam ediyor, ayrıca biletlerde KDV oranının yüzde 8'e indirilmesi konusu var. Turizm konusunda belli konularda yüzde 18 olan KDV'yi devletimiz yüzde 8'e düşürdü ancak otobüs firmalarındaki biletlerde KDV oranı 18'de duruyor. Bunla da ilgili görüşmeler devam etse de herhangi bir somutlaşan bir şey yok" dedi. devamı 8 de 9 yıl önce ayda bir kişi gelirdi! TOBB un Genç Girişimciler Kurulu ile buluşan Başkan Aziz Kocaoğlu, İzmir'in büyük bir hızla geliştiğini söyledi. Kocaoğlu, "9 sene önce İzmir e ayda bir gelen büyükelçiler, şimdi hergün burada. İzmir, önce bölgenin sonra da dünyanın ilgisini çekmeye başladı. 10 gündür her gün Büyükşehir Belediyesi ne bir ya da iki büyükelçi ziyareti gerçekleşiyor. Rakamlar çok iyi. Ama kalkınma herkese yansırsa çok daha büyük bir anlam ifade ediyor. Bunun için çalışıyoruz" dedi. 4 te İzmir çok iyi çıktı Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti, vatandaşların kendilerine verdiği destek nedeniyle İzmir'den umutlu ayrıldı. Akil Heyet Başkanı Erdem, "İzmir'de destek yüzde 60 demiştim, şimdi bunun da üzerinde olduğunu düşünüyorum. Vatandaş en fazla, Apo serbest kalacak endişesi yaşıyor" dedi Sürece yönelik eleştirilerin toplumsal bir araştırmaya, bilimsel bir veriye dayalı öngörüler olmadığını, genelde ezberlenmiş görüşlerden kaynaklandığını belirten Erdem, "Çözüm süreci şu nedenden dolayı devam edemez ya da etmemeli' diye bir görüş iletilmedi. Daha çok '30 bin şehitten sonra geç değil mi?, 'Öcalan serbest mi kalacak?' gibi görüşler etrafında eleştiriler oldu" dedi. Heyet üyesi Avni Özgürel de İstanbul'dan hareket etmeden önce gazetelerde çıkan yazılarda, heyetin İzmir'de "cadı kazanına düşüyormuş" gibi aktarıldığını, ilk temaslarında sürece karşı çıkanların da büyük nezaket ve saygıyla kaygılarını ifade ettiğini kaydetti. devamı 4 te Artık el yakma devri tarih oldu devamı 5 te

2 SAYFA 02 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Bu sergiyi kaçırmayın Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'nde (MSKÜ), Osmanlı Devleti ile Rusya arasındaki "93 Harbi" sırasında çekilen fotoğrafların kopyaları sergilendi. MSKÜ Edebiyat Fakültesince, Atatürk Kültür Merkezi'nde "93 Harbi ve Hırvatistan Rijeka'da Ruzic Koleksiyonunda Bulunan Fotoğraflar Uluslararası Sempozyumu" düzenlendi. Sempozyuma Türkiye ve Hırvatistan'dan bilim insanları ve öğrenciler katıldı. Rijeka Devlet Arşivleri Fotoğrafları Dijital Ortama Aktarma Projesi Başkanı Zvonimir Mandekic, sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, fotoğrafların çok sıcak ve nemli ortamlarda muhafaza edilmemesi gerektiğini belirterek, "Tarihi fotoğraflar dijital ortama aktarılırken çok dikkatli olunmalı. Bu fotoğraflar tarihe ışık tutuyor. Tarihi fotoğrafların dijital ortama aktarılması ya da muhafaza edilmesi uzman kişilerce yapılmalı" dedi. MSKÜ Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Pervin Çapan ise sergideki fotoğraflarda, Osmanlı ile Rus Çarlığı arasında yapılan bir dizi kara ve deniz savaşlarının anlatıldığını söyledi. Fotoğrafların orijinallerinin sahibi Ruzic ailesinin Hırvatistan'ın ekonomik, siyasi, bilimsel ve sanat yaşamında önemli yer tutan bir aile olduğunu anlatan Çapan, "Orijinalleri bugün Hırvatistan'da, aileye ait bir müzede sergilenen fotoğraflar, Macar kökenli Ferenc Duschek tarafından 93 harbi sırasında çekilmiş. Kültür tarihi açısından çok önemli olan fotoğraflar, daha sonra Ruzic ailesi tarafından satın alınmış. Fotoğrafların kopyası Türkiye'de ilk kez sergileniyor" diye konuştu. "Tarihi Kaynak Olarak Fotoğraflar", "Recaizade İbrahim Şefik Divanında Osmanlı Rus Savaşları", "93 Harbi ve Plevne Türküleri" konularında sunumlar yapılan sempozyum kapsamında "93 Harbi"ni anlatan fotoğraf sergisi açıldı. (AA) O IŞIK aslında hiç SöNMEDi! Karabağlar dan Mizah Şenliği ne EV SAHiPLiĞi Karabağlar Belediyesi, bu yıl dördüncüsünü düzenlediği Karabağlar Karikatür ve Mizah Şenliği ile renkli bir etkinliğe ev sahipliği yapacak. 20 Nisan Cumartesi günü, Uğur Mumcu Parkı nda gerçekleştirilecek şenlik, İzmirliler i karikatür ve mizah sanatının usta kalemleri ve usta oyuncularla buluşturacak. Karikatürcüler Derneği İzmir Şubesi ve EKAMİT in (Ege Üniversitesi Karikatür ve Mizah Topluluğu) katkılarıyla bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilecek olan 4. Karabağlar Karikatür ve Mizah Şenliği, İzmirli çizerlerin karikatürlerinden oluşan geleneksel ÇİZMİR 3 sergisiyle başlayacak. Bobiler.org Monte adlı komik fotomontaj sergisinde ise katılımcılar fotoğrafların komik yansımalarıyla eğlenecek. Yitirdiğimiz Mizah Ustalarını Anıyoruz fotoğraf sergisi, İzmir de yaşamış mizah ustalarının eserlerini sanatseverlerle buluşturacak. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Usta Çizer Mustafa Yıldız yönetimindeki Atölye Çalışmaları etkinliğinde ise İzmirli çocuklar karikatür çizecek, gönüllerince eğlenecek. YALAN DÜNYA EKİBİ KARABAĞLAR DA Sergiler, söyleşiler, kukla ve illüzyon gösterileriyle renklenecek şenlikte, bu yıl televizyon yıldızları da Karabağlar da olacak. Usta oyuncular Ayşen Gruda, İrem Sak, Sarp Apak, Gupse Özay, Derya Karadaş ve Veysel Diker, Televizyon Yıldızları Karabağlar da adlı organizasyonla unutulmaz bir talk show gösterisi gerçekleştirecek. Ayrıca, İzmir de yaşayan, Mizah Yazarı Aydoğan Yavaşlı, Karikatürist-Ressam Mehmet Aslan, Şair Taşlama Yazarı Mukadder Özakman ve Kakikatürist Yazar Sezen Odabaşıoğlu na onur ödülü verilecek. Köy Enstitülerinin kuruluşunun 73. Yıldönümü nedeniyle Işık Sönmedi, Köy Enstitüleri 73 yaşında konulu panele katılan Güneş, "Bir tek okulumuz yok. Köy Enstitümüzde düşündüğümüz, kutsadığımız, bayrak olarak taşıdığımız düşüncelerimizi hala taşıyoruz" dedi Salih Aslan İzmir Büyükşehir Belediyesi, Köy Enstitülerinin kuruluşunun 73. Yıldönümü nedeniyle Işık Sönmedi, Köy Enstitüleri 73 yaşında konulu bir panel ve sergi düzenledi. Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği işbirliğiyle Kütüphaneler Şube Müdürlüğü tarafından Kent Kütüphanesi bahçesinde gerçekleştirilen panele Dernek Başkanı ve Dokuz Eylül Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Kemal Kocabaş, İçişleri Eski Bakanı Hasan Fehmi Güneş, Cumhuriyet Gazetesi Ege Bölge Temsilcisi Serdar Kızık, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Ekonomi Bölümü Öğretim Üyesi ve Cumhuriyet Gazetesi Yazarı Prof. Dr. Yakup Kepenek ile ODTÜ Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Seçil Karal Akgün konuşmacı olarak katıldı. Program Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği Mandolin müzik topluluğunun söylediği köy enstitüleri ve kahramanlık türküleri ile başladı. Etkinliğin açılış konuşmasını İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanlık Danışmanı Muzaffer Tunçağ gerçekleştirdi. Moderatör Prof. Dr. Kemal Kocabaş ise paneli Büyükşehir Belediyesi ndeki dostlarımız Köy Enstitüleri için Işık sönmedi demişler. Işık sönseydi burada olmayacaktık. O hala sönmedi. Sönmeyecek. Buradan da sönmeyeceğine inançla ayrılacağız sözleriyle açtı. Kocabaş, Kuruluşunun 73. Yılında hala Köy Enstitülerini konuşuyorsak, kapatılmalarından 59 yılından sonra konuşuluyorsa, demek ki Türkiye de işler iyi gitmiyor. Türkiye demek ki, Köy Enstitülerini aşamamış dedi. SÖNMEYECEK İZLER BIRAKTI Prof. Dr. Seçil Karal Akgün konuşmasında, Köy Enstitülerinin tarihin çok önemli bir sayfası olduğunu söyleyerek şöyle devam etti: 73 yıl sonra bile anmak istiyoruz. Eğer bugüne kadar eğitim sorunun çözmüş olsaydık, köy enstitülerini konuşuyor olmayacaktık. Ama bu çözümlenemedi. O dönemde bir çözüm olsun diye başlatılmış bir güzel hamle. Çok kısa ömürlü oldu. Saman alevi gibi birden parladı söndü ama arkasında sönmeyecek izler bıraktı dedi. Gazeteci Serdar Kızık ise panelde, babasının vefatından bir gün önce kendilerine yazdığı mektuptan bir bölümü okudu: Ailemin bireylerine miras olarak menkul ve gayrimenkul olarak hiçbir şey bırakamadım. Ama onlara bıraktığım en büyük miras, laik Cumhuriyetin temel ilkelerini, Kemalizmin prensiplerini bir yaşam felsefesi olarak kabul etmeleridir. Prof. Dr. Yakup Kepenek konuşmasında, Köy Enstitülerinin neden kapatıldığına vurgu yaparken, Hasan Fehmi Güneş ise özetle şunları söyledi: Bu önemli etkinlik, Köy Enstitülü ruhunun, direncinin, inadının devam etmekte olduğunun işaretidir. Siz kapattınız mı? Hayır devam ediyor. Kapatmanıza rağmen, biz devam ediyoruz. Bir tek okulumuz yok. Köy Enstitümüzde düşündüğümüz, kutsadığımız, bayrak olarak taşıdığımız bütün düşüncelerimizi taşıyoruz, meydanlarda söylüyoruz, onları halkımızla paylaşıyoruz ve yürüyoruz. KARŞIYAKA ÇOCUKLARLA şenlenecek Çocuk oyunlarına EÜ'den tam destek Ege Üniversitesi nin dünyada ve Türkiye de ilkleri gerçekleştiren kimliğinden ve önderliğinden örnekler veren Prof.Dr. Özkan, bir ilki daha başlatmanın mutluluğunu Çocuk Oyunları ve Spor Kulüpleri Federasyonu ile birlikte yaşadığını söyledi. Çocuk oyunlarının federasyon olma sürecinin önemine değinen Özkan bunun en kısa sürede olacağını ümit ettiğini belirterek katılımcılara teşekkür etti. (EGE AJANS) Karşıyaka dünya çocuklarıyla şenlenmeye hazırlanıyor. Karşıyaka Belediyesi nin İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle bu yıl 21. Gerçekleştireceği Uluslararası Karşıyaka Çocuk Şenliği Nisan 2013 tarihleri arasında gerçekleşiyor. Etkinliğin hazırlıkları ile ilgili bilgi veren Karşıyaka Belediye Başkanı Cevat Durak, Mustafa Kemal Atatürk ün çocuklara armağan ettiği şenliği Karşıyaka da bu yıl da 16 ülkenin çocuklarıyla birlikte coşku içinde kutlayacağız dedi. Atakent Gondol Kafe de gerçekleştirilen basın toplantısında şenlikte dostluk-barış ve sevgi tohumlarının atıldığını belirten Başkan Durak, Bu şenlikte kendi kültürümüzü dünya kültürleriyle buluşturuyoruz. Karşıyaka da kurulan dostluk köprüsü dünya çocuklarına yansıyacak. Şenliğimizde son yıllarda ülkemizin farklı kentlerinden de öğrenci çağırıyoruz. Bu yıl Rize den öğrenciler aramızda olacak. Dostluk ve barış rüzgarları Karşıyaka da esecek. Bizlerle birlikte 20 yıldır aynı coşkuyu paylaşan Karşıyakalılarla bu yıl da aynı güzellikleri yaşayacağız diye konuştu. Toplantıda konuşan Karşıyaka Kaymakamı Mehmet Emin Avcı da dünyada çocuklara armağan edilen resmi bayramın sadece ülkemizde olduğunu belirterek, Gelecekte hem Türkiye yi hem dünyayı yönetecek olan bugünkü çocuklardır. Buraya gelen çocuklar fahri hemşerimiz olarak dönüyor. Onlar bizim birer kültür ve turizm elçimiz gibiler dedi. Karşıyaka İlçe Milli Eğitim Müdürü Mustafa İslamoğlu da konuşmasında şenlik hakkında bilgi verdi. Yıl: 2 Dağıtım: Yayın türü:. Sayı: 540. İmtiyaz Sahibi Saykar Basın Yayın Gaz. Mat. Kır. San. ve Tic. A.Ş. adına Eflatun SAYGILI Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Fikret DAĞTEKİN İdari Merkez Şehit Fethi Bey Cad. Kızılkanat İş Merkezi 45/803 Gümrük - Konak / İZMİR Tel: (Pbx) Mail: info@sondakikagazetesi.com Hakkı SARIÖZ Yerel - Süreli (Pazar günleri yayımlanmaz) Basıldığı Yer Star Medya Yayıncılık A.Ş Gaziemir Tren İstasyonu Karşısı Eski Beton Taş Tesisleri İçi No: 29 Gaziemir / İZMİR Tel: SON DAKİKA Basın Meslek İlkelerine Uymaya Söz Vermiştir

3 SAYFA 03 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Çaldığı otomobille uçuruma düştü Marmaris'te çaldığı iddia edilen otomobille polisten kaçmak isterken 30 metrelik uçuruma düşerek yaralanan kişi, ekiplerce kurtarıldı. İçmeler beldesinde bir iş yerinin önüne park edilen ve sahibinin kontak anahtarını üzerinde bıraktığı 48 DZ 586 plakalı otomobili alan Ü.T (23), bölgeden uzaklaştı. Araç sahibi Engin Demirezen'in durumu polise bildirmesi üzerine aracın yeri, MOBESE kameralarının yardımıyla tespit edildi. "Dur" ihtarına uymayan zanlı ile polis ekipleri arasında kovalamaca yaşandı. Polisten kaçmak isterken direksiyon hakimiyetini kaybeden Ü.T, İçmeler Köy Hizmetleri Kampı yakınlarında araçla yaklaşık 30 metrelin uçuruma yuvarlandı. Yaralı halde yaya olarak kaçmaya devam eden zanlı, 500 metre kadar ilerideki Aşıklar Tepesi mevkisinde çalılıklara takılarak kaldı. Polis ve 112 Acil Servis ekiplerinin deniz kenarındaki bölgeye ulaşamaması üzerine Sahil Güvenlik Marmaris Grup Komutanlığı ve AKUT Marmaris Ekibi'nden yardım istendi. Yaralının yanına halatlar yardımıyla inen AKUT ve kıyıya yanaşan Sahil Güvenlik ekiplerince bota alınan zanlı, İçmeler Yat Limanı'ndan karaya çıkartıldı. Burada bekleyen ambulansa konulan ve kalçasında kırık olduğu belirlenen yaralı, Marmaris Devlet Hastanesine kaldırıldı. Araç sahibi Demirezen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ü.T'yi tanımadığını belirterek, "Yaklaşık 30 kilo gümüş bulunan arabamı iş yerimin önüne park ettim. Gümüşleri indirdim, anahtarı üzerindeydi. Bir anda birinin arabaya bindiğini ve çalıştırarak hızla kaçtığını, sağa sola çarptığını gördüm. Polisi aradım. Yapılan takip sonucunda araç hurda halinde, şahıs da yaralı olarak bulundu" dedi. (AA) SIZMADIKLARI 80 BİN TAVUK telef oldu Çorum'da yumurta üretimi yapan bir çiftlikte çıkan yangında 80 bin adet tavuk yanarak telef oldu. Yangın, İskilip yolu 15'inci kilometrede meydana geldi. Fahri Özuslu'ya ait tavuk çiftliğinde elektrik kontağından çıktığı tahmin edilen yangın bir anda tüm işletmeyi sardı. Sabah saatlerinde meydana geldiği öğrenilen yangını yoldan geçen sürücüler gördü. Hemen Çorum Belediyesi İtfaiye ekiplerine haber veren vatandaşlar, işletme sahibine de ulaştı. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangına müdahale etti. Ancak yangının geç fark edilmesi nedeniyle 80 bin adet yumurta tavuğu telef oldu. Yaklaşık 5 saattir süren yangının, kontrol altına alındığı ancak soğutma çalışmalarının sürdüğü öğrenildi. Yangın söndürülmesinde itfaiye güçlük çekince iş makinelerinin de bölgeye gittiği belirtildi. İşletme sahibi Fahri Özuslu burada yaptığı konuşma da yangının sabah 06.00'da çıktığını söyledi. Çiftliğin bin 500 metre kare a- landa bulunduğunu belirten Özuslu itfaiye raporunun henüz çıkmadığını kaydetti. 3 milyon TL harcama yaptığını söyleyen Özuslu çok büyük zarar ettiğini belirtti. Bu arada işletmenin 4 ay önce yapıldığı öğrenildi. (CİHAN) yer kalmamış İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, 49'u muvazzaf 357 sanıklı askeri casusluk davasında zanlıların MİT ve TSK başta olmak üzere kamu kurumlarına köstebek yerleştirdiği belirtildi İzmir 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen, 49'u muvazzaf ve 79'u tutuklu 357 sanıklı askeri belge ve bilgi temin etme davasında iddianamenin okunmasına devam edildi. İddianameden, örgütün elde ettiği illegal güç sayesinde kamu kurumlarını bir ahtapot gibi sardığı, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti, TSK ve MİT dahil olmak üzere hemen hemen bütün kamu kurumları aleyhinde faaliyetler yürüttüğü bölüm okundu. Askeri bilgi ve belge temin etme davasının üçüncü günü sakin başladı. Tutuklu sanıkların hazır bulunduğu, az sayıda tutuksuz sanık ve avukatın katıldığı duruşma, saat sıralarında TRT spikerleri tarafından iddianamenin ikinci bölümünün 111. sayfasından itibaren okunmasıyla başladı. Operasyon sürecinin anlatıldığı bölümde, şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda çok sayıda askeri belge, gizli kamera ve dinleme cihazları ile çok sayıda dijital materyal elde edildiği, bunlar arasında cinsel içerikli görüntüler, bazı kişilerin kadınlarla buluşmalarına dair gizli çekilmiş fotoğraflar, kişisel verilerin kaydedildiği döküman, ortam dinleme kayıtları ile çok sayıda askeri belge bulunduğu belirtildi. Suç örgütünün elebaşı olduğu iddiasıyla tutuklu bulunan marina sahibi Bilgin Özkaynak'tan elde edilen üç dijital materyalin teknik imkanlarla şifresinin kırıldığı, her birinin içerisinde ayrı ayrı "PANDORA.V12" isimli klasör tespit edildiği, onların içerisinde de "PANDORA" isminde bir veri tabanı bulunduğu salondakilere okundu. Veri tabanı açılarak yapılan incelemede içerisinde "Koordinatörler", "Veri_1", "Veri_2" ve "Veri_3" şeklinde isimlendirilmiş dört parça bulunduğu, ön incelemede veri tabanındaki bilgilerin diğer şüphelilerden elde edilen birçok dijital veri ile aynı olmasından ötürü bu veri tabanının diğer şüphelilerden elde edilen dijital materyallerin toplandığı bir ortam olduğu yazan bölüm de TRT spikerlerince sesli o- larak okundu. PANDORA veri tabanında bulunan "Koordinatörler" bölümünde örgüt yöneticisi olduğu anlaşılan dokuz kişinin isminin bulunduğu, "Veri_1" isimli bölümde koordinatörlere bağlı faaliyet gösterdiği anlaşılan kişilerle bu kişilerin örgüt adına temin ettikleri bilgi ve belgelerin yer aldığı, "Veri_22 isimli bölümde örgüt adına faaliyet gösterdiği anlaşılan 52 eskort kadına ait bilgiler ile bunların örgüt adına temin ettiği bilgi ve belgelerin, "Veri_3" isimli bölümde ise örgütün hedefine alarak hakkında bilgi topladığı kişilere ait bilgiler ve örgüte bilgi ve belge temin eden k- işilerin bilgileriyle bu kişilerin temin ettikleri bilgi ve belgelerin yer aldığı belirtildi. PANDORA, SUÇ ÖRGÜTÜNÜN ARŞİVİ Davanın bir numaralı sanığı Özkaynak'ta ele geçirilen ve şifresi teknik imkanlarla kırılarak açılan PANDORA'nın, diğer şüphelilerden elde edilen diğer dijital suç unsurlarını da içerdiği, bu sebeple suç örgütünün arşivi niteliğinde olduğu belirtildi. PANDO- RA'da, örgütün hiyerarşisi ve işleyişi konusunda bazı bilgilerin yanında binlerce k- işinin fişleme bilgileri ve kişisel verilerinin, devlet güvenliğine ilişkin çok sayıda bilgi ve belgenin bulunduğu ve bunların örgüt tarafından depolandığı da iddianameden okundu. Bütün verilerin, Bilgin Özkaynak'ta ele geçirilen harddisk içerisinde şifreli olarak yer alan PANDORA ismi verilmiş veri tabanında toplanması sebebiyle elebaşının Reis lakaplı Özkaynak olduğunun anlatıldığı bölüm de okundu. İddianamede ayrıca PANDORA'daki dosya sisteminin profesyonelce kullanıcı erişimine kapalı olduğu, açılmaması için diskin şifreli veya kriptolu olduğu belirtildi. PAN- DORA'nın şifresinin, çalışmalar sonucunda kırılarak açıldığı da belirtildi. Duruşma salonunda bulunanlara spikerler tarafından, iddianamede suç örgütünün a- macının anlatıldığı bölüm de okundu. Bilgin Özkaynak elebaşılığındaki suç örgütünün temel amacının çıkar elde etmek olduğu, özellikle TSK içerisindeki yapılanması sayesinde büyük bir güç ve çok geniş bir faaliyet alanına sahip olduğu belirtilerek, "Suç örgütü, bu a- macına ulaşabilmek adına her türlü yola başvurmuş, hiçbir alanı boş bırakmamıştır. Elde ettiği illegal güç sayesinde her geçen gün etki alanını ve hedeflerini genişleten suç örgütünün, adeta kamu kurumlarını bir ahtapot gibi sardığı operasyon sürecinde ortaya çıkmıştır. Suç örgütünün Hükümet, TSK ve MİT dahil olmak üzere hemen hemen bütün kamu kurumları aleyhine faaliyetler yürüttüğü anlaşılmıştır." denildi. İddianamede, suç örgütünün ülke çapında yaptığı faaliyetlerin yanısıra KKTC de de bilgi ve belge temin etme ağını profesyonelce oluşturduğu ve işlettiği, yapısı ve hedefleri tespit edilmiş profesyonel bir örgüt olduğu ifadesi de salondakilere aktarıldı. Ayrıca örgütün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin gireceği muhtemel bir savaş düşünülerek, düşmanın işine yarayacak bütün bilgileri topladığı iddiası da yer aldı. İddianamede suç örgütünün, elde ettiği bilgilerin PKK terör örgütüne ulaştırılmasını da sağladığı vurgulandı. Spikerlerin okuduğu bu bölümde, TSK'nin bildiği PKK kampları belgesinin terör örgütünün işine yarayacağı, bu bilgiye ulaşınca TSK'nin PKK kamplarına düzenleyeceği her türlü hava harekâtını akamete uğratmak, başarısız kılmak ve zayiat vermemek için bilinen kamplarını boşaltacağı, yeni kamplar oluşturacağı veya ona göre tedbirler alacağı ifadeleri dikkat çekti. Örgüt üyelerinin ele geçirdiği ve iddianamede yer bulan, "PANDORA v.12\veri1_ek\erdem Gül" veri yoluna kaydedilen "MİNİ İHA PPT" isimli belgeyle ilgili açıklamalar kısmında da, "İnsansız hava araçlarına (İHA) ait önemli bilgilerle uçuş planları, gözetlenemeyen alanlar, İHA'ların zafiyetleri hakkında da bilgi var," şeklinde notlar düşüldüğü de iddianameden aktarıldı. Suç örgütünün, 2008 yılında AK Parti aleyhine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca Anayasa Mahkemesi nde açılan kapatma davası sürecini takip ettiği bölüm de iddianameden okundu. Örgütün işleyişi, metotları, hedefleri ve a- maçlarını gösteren, örgüt yöneticisi Narin Korkmaz'dan elde edilen "Çalışma 1" isimli belge de aktarıldı. Belgede, bekar personel için bekar evlerinin kurulması, evlere gerekli kayıt sisteminin kurulması, anahtar veya kalem şeklindeki kameraların sürekli hazır olması, komutan ve amir konumundakilerle ilişkilerin arttırılması, kritik belgelere ulaşacakların kontrol altında tutulması talimatları dikkat çekti. REİS'İN GELİR SEVİYESİ 1980'LERDE DÜŞÜKTÜ İddianamede, "Reis" lakaplı elebaşı Bilgin Özkaynak'la ilgili bilgiler de yer aldı. Denizcilik sektöründe Türkiye nin önde gelen işadamlarından olan Özkaynak'ın, Marmaris Yatch Marina ve Denizcilik İşletmeleri ile gerek iş dünyasında gerekse siyasi alanda çok güçlü bir yapısı bulunduğu, mal varlığı açısından da aynı oranda güçlü olduğu, milletvekili ve belediye başkanı adayı olduğu ancak seçilemediği belirtildi. Özkaynak'ın aynı zamanda kamuoyunda "seçkinler kulübü" o- larak bilinen Büyük Kulüp'e üye olduğu, burada belli bir etkisi bulunduğu, gençliğinde sol örgütlerin toplumsal gösterilerine katıldığı, 1980 li yıllarda Topal Bilgin lakabıyla gelir seviyesi düşük bir kişi olarak bilinmekteyken birden büyük bir mal varlığı edindiği, hakkında 2000 li yılların başlarında silah ve akaryakıt kaçakçılığı suçlarından işlem yapıldığı belirtildi. (CİHAN)

4 SAYFA 04 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI SAYFA 05 SİYAH MAVİ KIRMIZI SARI gündem 4 gündem 5 Birimiz değil hepimiz kalkınalım TOBB un Genç Girişimciler Kurulu ile buluşan Başkan Aziz Kocaoğlu, 9 sene önce İzmir e ayda bir gelen büyükelçiler, şimdi hergün burada. Makro kent ölçeğinde rakamlar da iyi. Ama kalkınma herkese yansırsa, çok daha büyük bir anlam ifade ediyor. Bunun içinde hep birlikte çalışacağız diye konuştu. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İzmir İl Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu na nezaket ziyaretinde bulundu. Ege Bölgesi Sanayi Odası koordinatörlüğünde çalışmalarını yürüten Genç Girişimciler Kurulu nun yeni yönetiminin iş başına gelmesiyle birlikte çalışmalara başladığını söyleyen İcra Komitesi Başkanı Dr. D. Arda Serbest, kısa sürede yeni projeler oluşturduklarını belirterek kurul çalışmaları hakkında bilgi verdi. Genç Girişimciler Kurulu nu, TOBB un odalar ve borsalardan sonra üçüncü ayağı olarak nitelendirdiklerini söyleyen Dr. Serbest, İstanbul ve Ankara da dahil olmak üzere bütün iller içerisinde en fazla genç girişimciler kurulu üyelik komite sayısı İzmir de. Hem sayı hem de kontenjan olarak. Çünkü biz kontenjanları oda ve borsalarımızın meclis sandalye sayılarına göre alıyoruz. Şu anda 240 küsur civarında üyemiz var. Üye sayımızı 300 daha artırarak bu sayıyı 540 a çıkarmayı hedefliyoruz. TOBB İzmir İl Genç Girişimciler Kurulu İcra Komitesi ni etkin çalışmaları nedeniyle kutlayan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise ziyarette şunları söyledi: İzmir, önce bölgenin sonra da dünyanın ilgisini çekmeye başladı. 10 gündür her gün Büyükşehir Belediyesi ne bir ya da iki büyükelçi ziyareti gerçekleşiyor. 9 sene önce ayda bir olan ziyaretler son dönemde yoğunlaştı. Bu ilgiyi, ilişkiyi bir kısmımız hissediyor bir kısmımız hissetmiyor. Makro kent ölçeğinde rakamlara baktığımızda rakamlar da iyi. Ama kalkınma herkese yansırsa çok daha büyük bir anlam ifade ediyor. Bunun içinde hep birlikte çalışacağız. Yeni nesil de arkamızdan geliyor. Hepimizin sizlerden beklentisi büyük dedi. Engelli Soner'e polisten 2. hayat Denizli Emniyet Müdürlüğü'nün, "Hayata Pas Ver Projesi" sayesinde ulaştığı 12 yaşındaki bedensel ve zihinsel engelli Soner İlçak, solunum yetmezliği nedeniyle yaklaşık 8 aydır kaldığı hastanenin yoğun bakım servisinden evinin tıbbi cihazlarla donatılan odasına taşındı. Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğü ekipleri, maddi durumu iyi olmayan ailelerin çocuklarının serbest zamanlarını sportif aktivitelerle daha verimli kullanmalarını sağlamak, fiziksel ve ruhsal gelişimlerine katkıda bulunmak amacıyla başlatılan "Hayata Pas Ver Projesi"ne dahil olan orta okul 8. sınıf öğrencisi Alişan İlçak'ın engelli kardeşi Soner'in, hareketsiz kalmasına bağlı olarak akciğerlerinin fonksiyonlarını kaybetmesi nedeniyle aylardır hastanede kaldığı bilgisine ulaştı. Proje kapsamına dahil edilen çocukların ailelerine ziyaretler gerçekleştiren emniyet yetkilileri, iş adamlarından oluşan kulüp başkanları ve antrenörler, Soner'in durumu ve annesinin çabası karşısında yardım için girişimde bulunma kararı aldı. İl Emniyet Müdürü Zeki Bulut, her gün hastaneye gelip gitmenin zorluklarını anlatan ve 12 yıldır sorumluluğunu üstlendiği oğlunun bakımına evinde devam etmek isteyen anne Zübeyde Özçakal'ın, yoğun bakım eğitimi almasını sağladı. Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın da yardımıyla ailenin evine ev tipi solunum cihazı, jeneratör, özel yatak ve gerekli diğer cihazlar alındı. Evinde steril bir oda hazırlanan Soner, yaklaşık 8 ay sonra taburcu edilerek ailesine kavuştu. Odası balonlarla süslenen Soner'in eve getirilişinde, annesi ve yakınları duygulu anlar yaşadı. Denizli Emniyet Müdürü Bulut, Hayata Pas Ver Projesi'nin basit bir futbol turnuvası, bir futbol organizasyonu olmadığına işaret etti. (AA) Barışa karşı çıkan yok tek sorun bölücü başı Vatandaşların kendilerine verdiği destek nedeniyle İzmir'den umutlu ayrıldıklarını söyleyen Akil Heyet Başkanı Erdem, "İzmir'de destek yüzde 60 demiştim, şimdi bunun da üzerinde olduğunu düşünüyorum. Vatandaş en fazla, Apo serbest kalacak endişesi yaşıyor" dedi Akil İnsanlar Ege Bölgesi Heyeti, vatandaşların kendilerine verdiği destek nedeniyle İzmir'den umutlu ayrıldı. İzmir temaslarını değerlendiren Erdem, çözüm sürecine ülke genelinde bir destek olduğunu, bu destek oranının iller itibarıyla küçük farklılıklar gösterdiğini dile getirdi. Temasları öncesi herhangi bir beklenti içinde girmediğini ifade eden Erdem, İzmir ile diğer iller arasında da büyük farklılıklar olmadığını gördüğünü söyledi. Sürece yönelik eleştirilerin toplumsal bir araştırmaya, bilimsel bir veriye dayalı öngörüler olmadığını, genelde ezberlenmiş görüşlerden kaynaklandığını belirten Erdem, şöyle devam etti: "Çözüm süreci şu nedenden dolayı devam edemez ya da etmemeli' diye bir görüş iletilmedi. Daha çok '30 bin şehitten sonra geç değil mi-', 'Öcalan serbest mi kalacak-' gibi görüşler etrafında eleştiriler oldu. Toplumda henüz üniter devlet, federal devlet veya ulus devlet gibi kavramların bilinmediğini de saptamış olduk. İzmir programı öncesi 'İzmir'de destek yüzde 60' demiştim, şimdi bunun 30 kupona almadık 63 kupona satmayız MHP Grup Başkan Vekili Oktay Vural, Âkil İnsanlar'la ilgili olarak, "Bunlar AKP kuponları. Memleketimiz, cumhuriyetimiz, kimliğimiz 30 kupona alınmadı ki 63 kupona satalım. Bu kuponlar karşısında bizden PKK'ya, Öcalan'a af, adımızı, bayrağımızı, cumhuriyetimizi satmamızı istiyorlar." dedi. Vural, 20 Nisan 2013 Cumartesi İzmir e bir dev kongre daha Uluslararası Kıkırdak Onarım Derneği Kongresi San Diego, Varşova, Miami, Barselona ve Montreal in ardından 11 inci kez İzmir in ev sahipliğinde gerçekleştirilecek Eylül tarihleri arasında düzenlenecek olan kongrenin organizasyon heyeti Konak Belediye Başkanı Dr. günü İzmir Gündoğdu Meydanı'nda düzenleyecekleri Bayrak mitingiyle ilgili olarak MHP İl Başkanlığı'nda bir basın toplantısı düzenledi. Partisinin millî değerleri koruyup yaşatmak amacıyla bölge mitingleri düzenlediğini belirten Vural, "Gün, vatan için tek yürek olma günüdür. Baskılara, tehditlere, şantajlara karşı dik duranları, AKP'nin PKK silahıyla düzenlediği darbeye karşı olanları mitingde birlikte olmaya davet ediyoruz." dedi. Türkiye Cumhuriyeti'nin "lütufla kurulmuş bir sömürge artığı" olmadığını, ülkenin emperyalist devletlere karşı verilmiş kutlu savaşın, dökülen kanın, verilen canların mübarek bir eseri olduğunu söyledi. da üzerinde olduğunu düşünüyorum. Ama bunu söylemek için bir kaç kez daha temaslarda bulunmak gerekiyor." İlk ziyaretin heyet için tecrübe amaçlı olduğunu ve "görüşleri yoklama" amacı taşıdığını, daha çok geleceklerini anlatan Erdem, heyetten 6 ismin Denizli'de temaslarda bulunacağını açıkladı. Heyet üyesi Avni Özgürel de İstanbul'dan hareket etmeden önce gazetelerde çıkan yazılarda, heyetin İzmir'de "cadı kazanına düşüyormuş" gibi aktarıldığını, ilk temaslarında sürece karşı çıkanların da büyük nezaket ve saygıyla kaygılarını ifade ettiğini kaydetti. "(En zor bölge sizin) yorumlarıyla gittik, çok daha ılımlı bir İzmir ile karşılaştık" diyen Özgürel, ezici çoğunluk olmasa da büyük çoğunluğun sürece destek verdiğini gördüğünü dile getirdi. Avni Özgürel, "Yapılan itirazların bir bölümü, Türkiye çapında gördüğümüz kaygılardı. Açıktan yapılan protestolar da vardı. Bunları da anlayışla karşılamak lazım. Kimseyi ikna etme gibi bir amacımız yok, bizim iddiamız birbirimizi dinleme konusunda. Akillerin yaptığı çalışmalar ülke genelinde sinerji ve umut dolu bir gündem oluşturdu" diye konuştu. Sürece yönelik en fazla "Nasıl bir taviz verildi-" sorusuyla karşılaştıklarını aktaran Özgürel, silah bırakmanın tamamlanmasıyla bu tip soruların azalacağını, verilen bir tavizin olmadığının anlaşılacağına inandığını kaydetti. Akil insanlara İzmir'de en fazla tepkinin Türkiye Gençlik Birliği (TGB) örgütü tarafından verildiğini belirten Özgürel, İzmir'deki protesto eylemi sırasında TGB'ye elektronik posta atarak toplantıya davet ettiğini, yanıt alamadığını hatırlatarak, "TGB'nin ABD, Japonya ve İngiltere'nin de katıldığı Uluslararası AR-GE Proje Pazarı nda Akıllı Otomobil Perdesi projesi ile birinci olduklarını açıklayan Rektör Yılmaz, Tekstilde de başarımızı dünyaya kanıtladık. Şimdi projeyi uygulanabilir hale getirmek için çalışma başlatacağız dedi ABD, Japonya, İngiltere başta olmak üzere birçok ülkenin katıldığı Uluslararası AR-GE Proje Pazarı nda Otomotiv Tekstilleri kategorisinde Akıllı Otomobil Perdesi projesi ile Ege Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma ve Uygulama Merkezi birinci oldu. Uludağ Tekstil İhracatçıları Birliği tarafından düzenlenen Tekstil ve Konfeksiyon Sektöründe V. Uluslararası AR-GE Proje Pazarı nda Otomobil Tekstilleri kategorisinde Akıllı Otomobil Perdesi projesi ile dünya birincisi olan Ege Üniversitesi Tekstil ve Konfeksiyon Araştırma ve Uygulama Merkezi (TKAUM) Müdürü Prof. Dr. Faruk Bozdoğan ile 2 elemanı Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz tarafından kutlandı. Prof.Dr. Yılmaz, Tekstilde başarımızı dünyaya kanıtladık dedi. Proje ile perdelerle Hakan Tartan ı ziyaret etti. İzmir tanıtımı adına somut adımlar atan Başkan Tartan bin 200 ün üzerinde bilim adamının katılacağı organizasyonun İzmir de düzenlenmesinin EXPO 2020 sürecinde önemli bir gelişme olduğunu ifade etti. İzmir in tanıtımı adına birçok spor organizasyonları ve kongrelere ev sahipliği yaptıklarını hatırlatan Tartan, Uluslararası organizasyonların EXPO 2020 sürecinde rakiplerinden bir adım önce olmasını sağlayacağını söyledi. İzmir in turizm pastasından hak ettiği payı alması için kenti yönetenlerin taşın altına ellerini koyması gerektiğini dile getiren Başkan Tartan, EXPO nun yanı sıra turizm konusunda İzmir in bilinirliğini arttırmak için önemli organizasyonları İzmir e kazandırıyoruz. Geçtiğimiz yıllarda düzenlenen 22 nci Balkan Veteran Atletizm Şampiyonası, Dünya Petank Şampiyonası gibi birçok dev spor organizasyonları ile esnafımız rahat nefes aldı. İzmir Şubesi'ndeki arkadaş aradı. Üniversite öğrencisiymiş, sınavları olduğu için elektronik postamı görmemiş. Görüştük, haftaya TGB'lilerle bir araya gelmek üzere İzmir'e geleceğim. Şube binalarında konuşacağız, birbirimizi dinleyeceğiz" dedi. İzmir gösterildiği gibi değil Heyette yer alan Hasan Karakaya ise Ege Bölgesi'nin sürece destek anlamında en kritik bölge görüldüğünü, sürece "evet" diyenlerin oranının yüzde 43.5, "hayır" diyenlerin ise yüzde 49.5 olduğunun açıklandığını ifade ederek, "Dolayısıyla nasıl bir ille karşılaşacağımızı önceden bilerek gittik" ifadelerini kullandı. Manisalı olduğunu, bu nedenle rakamları biraz abartılı gördüğünü kaydeden Karakaya, İzmir'de son derece olumlu bir havayla karşılaştıklarını dile getirdi. Hasan Karakaya, İzmirlilerin sürece ilişkin bazı endişeler taşıdığını fakat bunların giderilmeyecek endişeler olmadığını söyleyerek, şöyle konuştu: "Terör örgütü ile pazarlık yapıldı mı-', 'Türkiye bölünecek mi-' gibi endişeleri vardı. Biz bu endişelerin kesinlikle yersiz olduğunu anlatınca, örneklerini de verince, doğrusu ikna oldular. Çok çok olumlu bir gezi oldu. İzmir farklı, gösterildiği gibi değil. Farklı göstermek istiyorlar, laiklik hassasiyeti şöyledir, cumhuriyetçidir. Nihayetinde insan insandır. Doğruları anlatınca ikna oluyorlar. Ege insanı da sanıyorum bazı gerçekleri gördü, destek oranı yükseldi." Karakaya, Ege'deki temaslarını cuma akşamı Denizli'de devam ettireceklerini, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve iş adamlarıyla görüşeceklerini, çat kapı sohbetler yapacaklarını da sözlerine ekledi. (AA) TEKSTiL yarışmasında DEVLERi dize getirdi! güneş enerjisi, elektrik enerjisine çevrildikten sonra klimada kullanılıyor. Klimaya cep telefonuyla kumanda edilebiliyor. ABD, Japonya, İngiltere başta olmak üzere birçok ülkenin katıldığı, Uluslararası AR-GE Proje Pazarı nda 10 bin liralık maket çeki Prof. Dr. Faruk Bozdoğan, Dr. Gamze Süpüren ve Yüksek Mühendis Emrah Temel aldı. Üniversite- Sanayi ilişkisinde imzalanan protokollerle başarılı çalışmalara imza atan merkezin son başarısı üniversitede olumlu yankılar uyandırırken Rektör Prof. Dr. Candeğer Yılmaz da bu başarılı ekibi makamında kabul ederek, kutladı. Prof. Dr. Yılmaz, Altın değerindeki bilimsel bilginin çok önemli olduğunu, ancak uygulanabilir olmasının daha da büyük önem taşıdığını belirterek, Birikimi harekete geçirmenin en önemli çıktısı, uygulanabilir olmasıdır. Tekstil konusunda da uygulanabilir bilgiler bir taraftan yaşamı kolaylaştırırken diğer taraftan ekonomiye katkı sağlıyor dedi. SORUNA ÇÖZÜM Tasarlanan Akıllı Otomobil Perdesi çok fonksiyonlu bir ürün olarak, güneş altında kalan ve ısınan otomobiller için çözüm oluşturuyor. Uzun süre güneşte beklemiş olan araçların iç kısmında sıcaklık yükseldiğinde, otomobile binen kişiler açısından oldukça konforsuz bir durum oluşuyor. Araç içine binildikten sonra, klima çalıştırıldığında, iç ortam sıcaklığı düşene kadar, kullanıcıların terlemesinin, önüne geçilemiyor. Bu durum en yeni model arabalarda bile benzer şekilde gerçekleşiyor. Dolasıyla, tasarlanan sistem ile bu sorunun önüne geçilmesi amaçlanıyor. GÜNEŞ ENERJİSİNİ ÇEVİRİYOR Prof. Dr. Faruk Bozdoğan, bu tasarımda aracın tüm camlarına içerden yerleştirilecek sürgülü perdelerin güneş enerjisini elektrik enerjisine çevirdiğini belirterek, Bu enerji daha sonra kendisine sisteme edilmiş klimanın çalıştırılmasında kullanılıyor. Klima istendiğinde cep telefonu ile uzaktan aktive edebilir özellik taşıyor. Böylece araca binmeden önce klimanın devriye alınması sağlanabiliyor. Kullanıcılar açısından konforlu bir ortam sağlanıyor diyor. Prof. Dr. Bozdoğan amaçlarının, projenin yeni model araçların üretimine entegre edilerek hayata geçirilmesi olduğunu ifade ediyor. (EGE AJANS) Muğla'da ballı borsa atağı Muğla Ticaret Borsası tarafından balın kalitesini artırmak ve ülke genelinde pazar fiyatını dengelemek amacıyla kurulan bal borsası açıldı. Merkeze bağlı Bayır beldesinde kurulan ve 60 bin liraya mal olan bal borsası Vali Fatih Şahin tarafından çalınan gongla işlem yapmaya başladı İEÜ'den bir buluş daha İzmir Ekonomi Üniversitesi Tarımsal Teknoloji ve Gıda Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Turhan, Sıkılabilen Çay Poşeti buluşu ile 6. Kore Uluslararası Kadın Buluşçular Fuarı nda Türkiye yi temsil edecek. Prof. Dr. Turhan, "Bu proje hanımlar için çok önemli" diye konuştu Salih Beşir İzmir Ekonomi Üniversitesi Tarımsal Teknoloji ve Gıda Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. K. Nazan Turhan, pek çok kişinin hayatında büyük yer tutan ama kullanırken ya elini yaktığı ya da etrafa çay sıçrattığı çay poşetleri için geliştirdiği Sıkılabilen Çay Poşeti buluşu ile Türkiye yi, Uluslararası Kadın Buluşçular Fuarı nda temsil etmek için davet edildi. İzmir Ekonomi Üniversitesi Tarımsal Teknoloji ve Gıda Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. K. Nazan Turhan, Türk mutfağında çayın büyük yeri olduğunu belirterek, Günümüzün hızlı temposunda insanlar biraz olsun nefes almak için bir çay içimlik mola verdiklerinde, sallama çay olarak da bilinen süzen çay poşetlerini kullanıyorlar ki bunlar da sorunlara yol açıyordu dedi. Süzen poşet çayların, çay suyuna konulduğunda poşet içerisine çay suyunu aldığını ve bunun sonucu olarak çay suyunun kaybına sebep olduğunu belirten Prof. Turhan, çay poşeti kullandıktan sonra bardak içerisinden çıkarıldığında sorunların daha da arttığına dikkat çekti. Prof. Turhan, Tüketici bu sorunu gidermek için çay poşetini kaşık yardımıyla sıkmaya çalışmakta ya da damlamasını engellemek için çeşitli yollar aramaktadır. Kaşık yardımıyla sıkarken ellerin yanması, bu yöntemin hijyenik olmaması gibi sorunlarla karşılaşılmaktadır. Kendim de poşet çay içen birisiyim. Bu sorunlardan bende rahatsız olduğum için bir çözüm yolu aramaya başladım ve öğrencim Onursal Bozan ile buna bir çözüm bulmak için çalışmalara başladık dedi. KOLAY VE HİJYENİK Yaptıkları çalışmalar sonucunda Sıkılabilen Poşet Çay ı geliştirdiklerini belirten Prof. Turhan, Aslında ürünün son derece basit bir çalışma prensibi var. Buluş, gövde üzerinde bulunan deliklerden geçen sıkıştırma ipleri ile poşet çayın sıkılması prensibine dayanıyor. Çay poşeti sisteme ipler yardımıyla birleştiriliyor. Çay çubukla beraber bardak içerisinden çıkarılırken üstteki ip çekiliyor ve çay poşetinden ellerimiz yanmadan, etrafa çay sıçramadan poşetten kolayca çay suyunun bırakılması sağlanıyor. Sıkılan poşet çayı tek kullanımlık ve geri dönümlü malzemeler kullanılarak tasarladık dedi. Prof. Turhan, bu tasarımla tüketicilere çok ciddi bir kullanım kolaylığı getirildiğini belirtti. Bal firmaları, işlemlerinin başlaması ile açık artırma usulüyle üreticiler tarafından satışa çıkarılan balı satın aldı. Muğla Valisi Fatih Şahin, açılışta yaptığı konuşmada, Muğla'da tarıma önem verdiklerini, tarım içerisinde balcılığın da iftihar edilecek düzeyde olduğunu söyledi. Amaçlarının arıcılığın değerini bulması olduğunu dile getiren Şahin, "Bunun için çok çalışarak markalaşmamız gerekiyor. Firmalar buradan tahlil edilmiş, içeriği bilinen, güvenilir bal alma imkanına sahip olacak. Bal dediğiniz ama içeriğini bilmediğiniz birçok ürün var. Muğla'da kurulan bal borsası buna standart getirmiş, kaliteyi ortaya koymuş oluyor" dedi. Şahin, her zaman uzun vadeli düşünerek kaliteden taviz vermeden markalaşma yolunda Şifa Üniversitesi, Buca Eğitim ve Sağlık Kampüsü'nü de hizmete açtı. Açılışta konuşan Vali Kıraç, 23 Nisan nedeniyle çocukların ücretsiz bakılacağını belirterek, "Aslında sadece, yabancı çocuklar bakılacaktı ama Şifa büyük bir jest yaptı. Anneler bu fırsatı kaçırmasın. Şifa'yı kutluyorum" dedi Şifa Üniversitesi, Buca Eğitim ve Sağlık Kampüsü'nün açılışında çocuklara jest yaptı. İzmir Valisi Mustafa Cahit Kıraç ın yaptığı duyuru ile hedef büyüten hastane yönetimi, İzmir e 46 ülkeden gelen bine yakın öğrencinin hastalanmaları halinde tedavilerini üstlenme görevini itiraz ederek İzmir deki bütün çocukları bir hafta süreyle sağlık halkasının içine aldı. Törende konuşan Vali Kıraç, "23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsamında İzmir e 46 ülkeden bine yakın öğrenci geldi, bu öğrenciler bir hafta süreyle Şifa Hastaneleri'nde her türlü sağlık sorunlarının çözümleneceğini söyledi Nisan tarihleri arasında Şifa Üniversitesi, bu çocukların ücretsiz sağlık tedavilerini bakacaklarını açıkladı. Kendilerini tebrik ediyorum." dedi. Daha sonra Vali Kıraç a bir not iletildi. Bunun üzerine Vali Kıraç, buradan açıklıyorum diyerek şöyle konuştu: "Ben sadece misafir çocuklar demiştim, İzmir deki bütün çocuklara Şifa Üniversitesi ücretsiz sağlık hizmeti alacaklar. Özellikle annelere duyuruyorum. Takipçileri onlar. Daha güzel duyuruyorlar. Hanımlar bir kez daha altını çizelim, 23 Nisan dolayısıyla bir hafta süreyle çocuklara ücretsiz sağlık hizmeti verilecek. Sizlere duyuruyorum. Tebrik ediyorum." Daha sonra konuşmasına devam eden İzmir Valisi Cahit Kıraç, "EXPO fikirlerin, görüşlerin paylaşıldığı, dostlukların geliştirildiği kültür etkinliğidir. Bu tanıma en iyi uyan, bu işi en iyi başaracak olan İzmir'dir" dedi. Kıraç, Şifa Üniversitesi Buca Eğitim ve Sağlık Kampüsü açılışında yaptığı konuşmada, İzmir'in sağlık alanında gün geçtikçe güzel tesislere kavuştuğunu, sağlıkta kaliteli hizmet verecek tesislerin olmasının insanlar için güvence olduğunu ifade etti. Şifa Üniversitesinin insanlara sağlık hizmetini yaşadıkları bölgelerde sunduğunu kaydeden Kıraç, sağlık temalı EXPO adayı şehir olarak sağlık hizmetlerine özel önem verdiklerini söyledi. Kıraç, dünyanın dört bir yanına gidip, İzmir'in EXPO'yu çok iyi bir şekilde yapacağını söylediklerini belirterek, "Akdeniz çanağının yıldız gibi yükselen şehriyiz. EXPO için çok avantajlı bir bölgedeyiz. EXPO fikirlerin, görüşlerin paylaşıldığı, dostlukların geliştirildiği kültür etkinliğidir. Bu tanıma en iyi uyan, bu işi en iyi başaracak olan çalışma yürüttüklerini, böylelikle üretici ve pazarlayıcıların çok daha fazla kazanacağını kaydetti. Türkiye Arı Yetiştiricileri Merkez Birliği Başkanı Bahri Yılmaz ise Muğla'nın 700 bin kovanı ve 7 bin arıcısıyla Türkiye'nin arıcılık açısından en önemli kenti olduğuna işaret etti. (AA) Şifa Üniversitesin'den 23 NİSAN MÜJDESİ! İzmir'dir. En güzel EXPO'yu İzmir'de yapacağız" diye konuştu. TEMELİ 1979 DA ATILDI Buca Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ateş, Şifa Üniversitesi'nin serüvenin 1979 yılında başladığını, o zamanlarda kurulan şimdiki Rektör Prof. Dr. Yusuf Erdoğan ın, o dönemlerde uzman doktor olarak görev yaptığını ve Türkiye Tabipler Birliği Vakfı nı kurduklarını anlattı. Vakfın kuruluşu arasında üniversite açılabilir maddesinin konulma sebebini soran Mehmet Ateş, 1979 yılında bu vakfın bir üniversitesini hayal etmişler miydi? Ondan önce buna ben cevap vereyim. Yusuf Hocam cevaplandırsın.1979 yılında bu hayal olmasaydı, bu büyüklerimiz, ağabeylerimiz, hocalarımız, 1979 yılında Türkiye Tabipler Birliği Vakfının (TTBV)senedine üniversite kurma ibaresini kurmazdı. Öyle güzel bir uygunluk ki, 1979 yılında bu insanlar kafa kafaya verdiğinde Türkiye de 15 tane devlet üniversitesi var. Vakıf Üniversitesinin esamesi yok, nasıl kurulacağı bile belli değil. Ama bu insanlar, ilk tohum., alın teri ve gözyaşı olarak bu hizmeti başlatıyor.bu kartopu o kadar temiz ortamda büyüyor ve koskoca bir sağlık hizmeti olmayı Allah nasip ediyor. dedi. 15 BİN ME- TREKARE 2010 yılında kurulan üniversitenin eğitim öğretim yılında eğitime başlayarak Türkiye nin ilk tematik üniversitesi olarak hizmete başladığını aktaran Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ateş, "Bu içinde bulunduğunuz kampus, Şifa Üniversitesinin 8. Halkası. Bir buçuk ay önce onaylanan Şifa Üniversitesi Sağlık Meslek Yüksek Okulumuzun da eğitim alacağı bir kampusumuz. Açık alanı 45, kapalı alanı 15 bin metrekarelik bir alanımızla bu sene ilk yılında 11 dalda 400 öğrenciyle eğitime başlayacağız. Sağlıkta ara kadro çok önemli. Türkiye nin şu anda 30 bin hemşireye yarın ihtiyacı var. 2-3 bin tane odrometris-optisyen e ihtiyaç var. Şifa Üniversitesi olarak öğrenciyle bu halkaya katkı vermeye çalışacağız. Türk Tıp ının hizmetine sunacağız.burada 20 den fazla doktorumuz hizmet ediyor." diye konuştu. (CİHAN)

5 SAYFA 06 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Bu saatlerde DIŞARI ÇIKMAYIN Bahar aylarının gelmesi ile birlikte, alerjiler özellikle genetik eğilimi olan kişilerde yaşam kalitesini düşürerek günlük yaşamı olumsuz etkileyebilir. Ancak alerji karşıtı önlemler ile bu yakınmaları geciktirmek hatta engellemek mümkün olabilmektedir. Memorial Ataşehir Hastanesi Göğüs Hastalıkları Bölümü nden Uz. Dr. İlkay Keskinel, bahar alerjileri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi Alerji, genetik eğilimi olan kişilerde, çevresel faktörlerin etkisiyle, normalde zararlı olmayan maddelere karşı vücudun aşırı tepki vermesidir. Solunum yolu, cilt ya da gözleri etkileyebilir. Solunum yolu ile alınan alerjenler, üst ve alt solunum yollarında alerjik yakınmalara ve astıma neden olurken; temas alerjenleri ya da besinler daha çok cilt alerjilerini tetikler. Besinlerle, solunum yolu şikayetleri ya da bulantı, kusma, ishal gibi belirtiler de ortaya çıkabilir. Alerjik hastalıklar her yaşta gelişebilir. Genetik eğilimi olan bir kişide çevresel faktörler, alerjinin ortaya çıkış zamanını belirleyebilir. Solunum yolları ile alınan alerjenlere sıkça maruz kalmak, kişide alerjik rahatsızlık gelişme riskini artırmaktadır. ALERJİYE EN ÇOK EV TOZU AKARLARI SEBEP OLUR Alerjiye neden olan etkene bağlı o- larak, alerjik reaksiyonların görülme zamanı değişkenlik gösterir. Ev tozu akarı, hamam böceği, çeşitli hayvanlar, küf mantarı gibi ev içi alerjenler tüm yıl şikayete neden olabilirken, polenler mevsimlere göre farklılık gösterir. Polenler sanıldığı gibi sadece ilkbaharda yayılmaz. Farklı bitkilerin polenleri, farklı zamanlarda ortaya çıkmaktadır. Ülkemizde alerjik nezleye en sık neden olan etkenlerden biri, ev tozu akarıdır. Ev tozu akarları, aslında toz değil, gözle görülmeyecek kadar küçük canlılardır. Deriden dökülen ölü hücrelerle beslenirler. ALERJİYE KARŞI ALINABİLECEK ÖNLEMLER Ev tozuna karşı, evden halıların ve toz tutacak eşyaların kaldırılması; nevresimlerin 60 derece suyla yıkanması fayda sağlar. Akarlara karşı özel üretilmiş yatak kılıfları kullanılabilir. Evin alerjik kişiden başka biri tarafından sıkça elektrik süpürgesi ile temizlenmesi, akarlara maruziyeti azaltabilir. Polen alerjisi olanların, polenlerin yoğun olduğu dönemde dış ortamda çok bulunmamaları ya da maske takmaları önemlidir. Araba ve evde cam açmak yerine filtresi iyi olan klimaların kullanılması ve filtreleri belirli aralıklarla değiştirilmesi önerilir. Polenler çoğunlukla sabah saatlerinde yoğun olarak yayıldıklarından bu vakitlerde e- vi havalandırmak amacıyla cam açılması önerilmemektedir. Dışarıdan eve gelindiğinde giysiler değiştirilerek yıkanmalıdır. Mümkünse burun içi dahi yıkanarak banyo yapılmalıdır. Saçların yıkanması, yapışan polenlerin temizlenmesi açısından yarar sağlamaktadır. Kedi ve köpek alerjisinden korunmanın en etkili y- olu, bu hayvanların yanında bulunmamaktır. Kulak deyip Annelik iç güdüsü YALANMIŞ Annelik iç güdüsü dediğimiz şey aslında bir efsane olabilir. Saint-Etienne Üniversitesi'nden araştırmacılara göre ağlayan bir bebeğin sıkıntısını anlamak ebeveynin cinsiyetine değil bebeğiyle geçirdiği zamana göre değişiyor. Araştırmayı yürüten Prof. Nicolas Mathevon 58 ile 153 günlük arasında 29 bebeğin ağlamasını kaydetti. Bebeklerin 15'i Fransa'dan, 14'ü ise Demokratik Kongo Cumhuriyeti'ndendi. Bebeklerin Afrika ve Fransa'dan seçilmesinin sebebi ise kültürel farkların bu durum üzerinde etkisi olup olmadığını anlamaktı. Ailelere kayıtlar dinletilirken hangi bebeğin, kendi bebekleri olduğunun ayırt etmeleri istendi. BEBEĞİYLE FAZLA VAKİT GEÇİREN DE TANIYOR Sonuç olarak aileler yüzde 90 o- ranında, kendi bebeklerinin ağlamasını doğru olarak ayırt edebildi. Annelerde bu oran yüzde 98, çocuklarıyla sık vakit geçiren babalarda ise bu oran yüzde 90 civarındaydı. Bebekleriyle günde dört saatten az vakit geçiren babaların ise sadece yüzde 75'i çocuklarını doğru olarak tanıyabildi. Uzmanlar annelik içgüdüsünün aslında bebekleriyle geçirdikleri vaktin, babaların geçirdiği vakitten çok daha fazla olmasıyla ilgili olduğunu düşünüyor. geçmeyin! Ağrı, kulak zarının delinmesi ve huzursuzluk belirtileri ile kendini gösterebilen orta kulak iltihabı, çocuklarda işitme kaybına kadar yol açabilen ciddi tablolara neden olabiliyor Memorial Hizmet Hastanesi KBB Bölümü nden Op. Dr. Deniz Kaya, çocuklarda orta kulak iltihabının tedavisi hakkında bilgi verdi. ÇOCUKLARDA SIK GÖRÜLÜYOR Orta kulak iltihabı, çocuklarda üst solunum yolları şikayetlerinden sonra en sık görülen enfeksiyonlardır. Sıklıkla 3 şekilde görülmektedir. Birincisi oldukça şiddetli seyreden ve çocuklarda en sık görülen tip olan akut orta kulak iltihabı dır. Diğeri seröz otit adı verilen, halk arasında kulak nezlesi olarak bilinen, daha çok işitme kaybı ile kendini gösteren durumdur. Üçüncü form ise çocuklarda nadir görülen kulak zarı deliğiyle seyreden, uzun süren kronik orta kulak iltihabıdır. ORTA KULAK İLTİHABI NASIL OLUŞUR Orta kulak, kulak zarının gerisinde içi hava dolu boşluğa verilen isimdir. Orta kulakta ses iletimini sağlayan kemikçikler bulunur. Östaki borusu denilen bir kanalla, orta kulak geniz ile bağlantılıdır. Bu kanal, orta kulağın basınç dengesini sağlamaktadır. Orta kulak iltihabının gelişiminde önemli rolü vardır. Orta kulağa hava girişini sağlayan östaki borusu çocuklarda daha kısa ve yatay konumdadır. Bu yüzden çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonu sırasında mikroplar genizden kulağa daha kolay bir şekilde ulaşıp enfeksiyona yol açabilmektedirler. ÇOCUKLARDA ORTA KULAK ENFEKSİY- ONUNU TETİKLEYEN FAKTÖRLER Anne sütünün erken kesilmesi veya erken yaşta ek gıdalara başlanması Biberonla beslenme Yatay pozisyonda beslenme Erken yaşta kreşe başlanılması Evde sigara içilmesi Büyük geniz eti olması Alerjik bünye BU BELİRTİLERİ ÖNEMSEYİN Orta kulak iltihabında en sık görülen belirti ağrıdır. Ağrı orta kulaktaki iltihabi sıvının birikmesine bağlı kulak zarının gerilmesi ile ortaya çıkar. İltihabi sıvı çok arttığında bazen kulak zarı delinerek kulakta akıntıya yol açmaktadır. Akıntıyla beraber ağrı azalır. Akıntı genellikle sarı-yeşil renkte bazen kanlı olmaktadır. Akıntıya bağlı kulakta kötü koku hissedilebilir. Orta kulak iltihapları iki taraflı olduğunda, büyük çocuklarda fark edildikten sonra tedaviyle düzelebilen geçici işitme kayıplarına yol açabilmektedir. Bunun dışında her ateşe neden olabilir. Bebeklerde ise huzursuzluk, emmeme, kulağını tutma görülebilmektedir. TEKRARLAYAN ORTA KULAK İLTİHAPLARINA DİKKAT Uzun süren enfeksiyonlarda timpanometri denilen orta kulak basınç testi ve odyometri adlı işitme testi kullanılabilmektedir. Eğer bir çocuk sık orta kulak iltihabı geçiriyorsa öncelikle enfeksiyonun ortaya çıkışını kolaylaştıran risk faktörleri uzaklaştırılmalıdır. Yani biberon ve emzik kullanımına son verilmeli, beslenme dik pozisyonda yapılmalı, pasif sigara içimi ortadan kaldırılmalı, varsa alerjik problemler ve büyük geniz eti tedavi edilmelidir. Enfeksiyonun tedavisinde genellikle doktorun tercih edeceği antibiyotiklerin kullanılması gerekmektedir. Beden takıntısı TRAVMA NEDENi Son zamanlarda yaygınlaşan bir takıntı var: Beden imaj takıntısı. Bu insanlar bedeninin bir yerini kusurlu görür ve bunu düşünmekten kendini alamaz.zamanının çoğunu bu kusuru düşünerek ya da üzülerek geçirir. Uzmanlarsa normal şartlarda gün içinde hemen herkesin sadece birkaç dakikasını görünümüne harcamasının doğal olduğunu söylüyor. Sürenin uzaması halinde takıntı riski de artıyor. Beden imaj takıntısı, ergenlik döneminde özellikle bayanlarda görülüyor. Bu dönemde vücudunun bir ya da birkaç bölgesini kafasına takan kişiler günün her saatini o problemle yaşamak zorunda kalabiliyor. Takıntının belirtilerinden en önemlisiyse kişinin kusurlu bulduğu bedensel bölgesiyle aşırı uğraşıyor olması. Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniği Uzman Psikoloğu Zehra Erol, Örneğin gözlerini çok küçük ve çekik gören kişi kendini çocuksu gösterdiğine inanır. Bu nedenle de ayna ya da cam olan yerlerden uzak durur. Bu çocuksu görünüşü nedeniyle işe başvurmak, insanlarla ilişki kurmak oldukça güçtür. Bu kişiler için çevresindeki insanların kendisi ile ilgili ne düşüneceği ve nasıl tepki vereceğine zamanını harcar. diyor. K- işinin görünümü ile ilgili kusurları kontrol etmesi, değerlendirmesi, düzenlemek için büyük miktarda para ve zaman harcamasının normal olmadığını i- fade eden Erol, Takıntılı insanlar kusurlarını kapatmak için sürekli aynaya bakar, kendini tartar, k- ilosuna bakar, abartı makyaj yapar, kıyafet değiştirir, saçının modelini ve rengini değiştirir. i- fadelerini kullanıyor. Bu kişilerin çevresinden bu kusurun çok büyük olmadığı veya açık olmadığına dair telkin beklediğini kaydeden Erol, şöyle konuşuyor: Bu kişilerin rahatlaması için aynı sıkıntıyı yaşayan başka insanların da var olduğunu ve tedavi edilebileceğini bilmeleri gerekiyor. Uzun soluklu ve düzenli terapinin faydalı olabilir.

6 SAYFA 07 S?YAH MAVR KIRMIZI SARI Anadolu Efes pes etmedi Galatasaray tahkime gitti! Galatasaray yönetimi, teknik direktör Fatih Terim ve yardımcılarına verilen cezaların indirimi için Tahkim Kurulu'na resmi başvurusunu yaptı. Galatasaray ın hazırladığı savunma dosyası kulüp avukatı Mahinur Dengi tarafından Tahkim Kurulu'na sunuldu. Galatasaray savunmasını Mersin İdman Yurdu maçına özellikle 4. hakemin yedek kulübesini tahrik ettiği üzerine kuruldu. Sarı-kırmızılılar ayrıca ligde başka maçlardan örnekler sunarak ve emsal kararları masaya yatırarak, Terim'e verilen cezanın ağır olduğunu hukuken ispatlamaya çalışacak. Galatasaray yönetimi adına tahkimdeki duruşmaya Sedat Doğan katılacak. Teknik Direktör Fatih Terim ise sözlü savunma yapmayacak. Tahkim Kurulu'nun yarın yapacağı toplantıda konuyu karara bağlaması bekleniyor. İtalya'da Roma Lazio finali İtalya Kupası'nda Lazio'nun Juventus'u eleyerek finale çıkmasının ardından, ezeli rakip Roma da Inter'i eledi ve adını finale yazdırdı. İ- talya Kupası Finali, nefesleri kesecek Roma derbisine sahne olacak. Lazio'nun 2-1 ve 1-1'lik sonuçlarla Juventus'u eleyip, İtalya Kupası'nda finale yükselmesinin ardından gözler Inter-Roma yarı finaline çevrilmişti. İlk maçı sahasında 2-1 kazanan Roma, Inter deplasmanına avantajlı bir skorla çıktı. Ev sahibi Inter, 2-1 kaybettiği ilk maçında rövanşında maça iyi başlayan taraf oldu. Roma karşısında erken bir gol bulmak isteyen Inter, aradığı golü de mücadelenin 22. dakikasında buldu. Brezilyalı savunma oyuncusu Jonathan Cicero, takımını öne geçirdi. Karşılaşmanın ilk yarısında başka gol olmadı ve Inter, 1-0'lık üstünlükle soyunma odasına gitti. İkinci yarıda ise sahadaki görüntü çok farklıydı. Konuk takım Roma, Mattia Destro'nun 55. dakikadaki golüyle 1-1'lik eşitliği sağladı. Finale yükselmek için gol atmak zorunda olan Inter, bu golü ararken kalesinde 2. golü gördü. İtalyan golcü Mattia Destro, ikinci kez sahneye çıktı ve takımını Milano'da 2-1'lik üstünlüğe taşıdı. Anadolu Efes, Olimpiakos'u devirdi ve seride durumu 2-1'e getirdi. Jordan Farmar son çeyrekteki etkili oyunun yanı sıra kaydettiği 17 sayıyla da galibiyette önemli rol oynadı K arşılaşmanın 13. dakikasında ev sahibi takım öne geçti. Orta alandan gelişen atakta Kamara'nın pasında sol çaprazda topu kontrol eden Necati, ortasını ön direğe doğru gönderdi. Gelen topa savunma ile beraber yükselen Erkan Zengin'in kafa vuruşunda Eskişehirspor üstünlüğü yakaladı. Skorda geriye düşen Fenerbahçe, rakip yarı alanda daha çok pozisyon aradı. Dakikalar 20'yi gösterdiğinde ise Fenerbahçe, skoru Mehmet Topal'la eşitledi. Sağ kanattan kullanılan korner vuruşunda Caner Erkin ortasını ön direğe doğru gönderdi. Savunmadan seken topu altıpas alanı içerisinde Mehmet Topal kontrol etti. Mehmet'in vuruşunda top kalecinin müdahalesine rağmen filelerle buluştu. Golden sonra baskasını artıran Fenerbahçe Krasic ile etkili geldi. Sağ çaprazdan ceza sahasına sokulan Milos Serinin ilk iki maçını Atina'da ve kaybedip 2-0 geriye düşen Anadolu Efes, NTV S- por ve NTVSpor.net'ten canlı yayınlanan karşılaşmayı kazandı. Serideki ilk maçını kazanan temsilcimiz durumu 2-1'e getirdi. Serinin dördüncü maçı yarın yine İstanbul'da oynanacak. 33 dakikaya 17 sayı sığdıran ve son çeyreğin kritik dakikalarında skor üreten Jordan Farmar'ın yanı sıra Semih Erden ve Dusko Savanovic 15'er sayıyla oynadı. Jamon Gordon ise 13 sayı - 9 ribaund ve 7 asistle dikkat çekti. Olimpiakos'ta ise Acie Law 19 sayıyla sahanın en skorer ismi Final bileti 2. maça kaldı Ziraat Türkiye Kupası yarı final ilk maçında Eskişehirspor ile Fenerbahçe yenişemedi. Erkan Zengin'in golüyle 1-0 öne geçen ev sahibine Fenerbahçe'den Mehmet Topal yanıt verdi ve mücadele 1-1 sona erdi K Krasic, şutunu gönderdi ancak kaleci Ruud Boffin iyi pozisyon tuttu ve gole izin vermedi. 38. dakikada Eskişehirspor önemli bir gol pozisyonundan yararlanamadı. Sol kanattan ceza sahasına sokulan Dede, ortasını altıpas alanına doğru gönderdi. Savunmadan seken top Alper'de kaldı. Alper rakibini geçerek topu filelerle buluşturmak istedi ancak topu ayağından açınca savunma araya girerek tehlikeyi uzaklaştırdı. Karşılaşmanın ilk 45 dakikası 1-1 sona erdi. İkinci yarıya etkili başlayan Eskişehirspor ilk dakikalarda gole çok yaklaştı. Sağ kanattan gelişen atakta Erkan Zengin ortasını ceza sahasına gönderdi. Savunmadan seken top Veysel Sarı'da kaldı. Müsait pozisyonda Veysel'in vuruşunda kaleci Serkan Kırıntılı son anda uzanarak golü önledi. olurken, Printezis 11 ve Kyle Hines da 10 sayıyla mücadele etti. İlk çeyrekte farkı bir ara 6 sayıya kadar çıkartan Anadolu Efes, periyodun sonlarına doğru Olimpiakos'un basketlerine engel olamayınca fark eridi ve 10 dakikalık periyot temsilcimizin üstünlüğüyle sona erdi. İkinci çeyrek karşılıklı basketlerle başlarken, Perperoglou ile 15. dakikada Olimpiakos öne geçti. Skordaki üstünlüğünü tekrardan lehine çeviren temsilcimiz, Savanovic ile farkı artırdı. Üstünlüğünü sürdüren Efes, soyunma odasına önde girdi. Fenerbahçe'nin ilk yarıdaki topla oynama üstünlüğünü ikinci yarının ilk dakikaları ve ortalarında Eskişehirspor lehine çevirmeyi başarırken, son 10 dakikaya girilirken ev sahibi takım baskısını artırdı. Kontra ataklarla pozisyon arayan Fenerbahçe, 81'de Baroni'yle etkili oldu. Brezilyalı oyuncunun sert vuruşunda kaleci gole izin vermezken, pozisyonun devamındaki Selçuk'un vuruşunda meşin yuvarlak auta gitti. Kalan dakikalarda gol sesi çıkmayınca mücadele 1-1 sona erdi. (HABER MERKEZİ) İlk raund Sivasspor'un! Ziraat Türkiye Kupası Yarı Finali'nde Sivasspor, sahasında konuk ettiği Trabzonspor'u 2-1 mağlup etti ve rövanş öncesi az da olsa bir avantaj elde etti. Trabzonspor adına duraklamalarda golü kaydeden Sapara, takımının umutlarını canlandırdı Ziraat Türkiye Kupası'nda Sivasspor, sahasında konuk ettiği Trabzonspor'u 2-1 mağlup etti ve rövanş öncesi az da olsa bir avantaj elde etti. Trabzonspor adına duraklamalarda golü kaydeden Sapara, takımının umutlarını canlandırdı. Sivas 4 Eylül Stadı'nda karşılaşmanın ilk bölümünde düşük bir tempo vardı. Ev sahibi Sivasspor daha fazla hücumu düşünse de Trabzonspor, rakibine pozisyon şansı tanımadı. İki takım da devre sonuna kadar duran toplarla etkili olmaya çalıştı ancak önemli bir tehlike üretemedi. Devrenin son bölümünde ise ev sahibi Sivasspor, Trabzonspor karşısında baskı kurmayı başardı. 43'te ilk ciddi denemeyi yapan Erman Kılıç, kaleci Tolga Zengin'i geçemedi. Bu pozisyondan 1 dakika sonra ev sahibinin golü geldi. Trabzonspor yarı sahasının sol tarafında topla buluşan Aatif Chahechouhe, rakiplerini geçerek çok sert vurdu ve takımını 1-0 öne geçirdi. Golden sonra büyük moral kazanan Sivasspor, ilk yarının duraklama dakikalarında ikinci gole yaklaştı. Soldan gelen ortaya çok iyi yükselen Eneramo'nun kafa vuruşunu, son anda Tolga çıkardı. Trabzonspor ikinci yarıdaki ilk net pozisyonunu Mustafa Yumlu ile yakaladı. 65'te kullanılan köşe vuruşunda ön direğe hareketlenen Mustafa Yumlu, çok müsait durumda kafayı vurdu ama üstten auta yolladı. Dakikalar ilerledikçe kontra atakla pozisyon kovalayan ev sahibi, 76'da farkı 2'ye çıkarmayı başardı. Aatif Chahechouhe, kendisi indirdiği topla hareketlendi ve Erman Kılıç'ın önüne bıraktı. Erman da müsait durumda çok düzgün vurdu ve takımını 2 farklı üstünlüğe taşıdı.

7 SAYFA 08 SIYAH MAVI KIRMIZI SARI Çin korkusunu aştık İtalyanları yakaladık İzmir Ayakkabıcılar Sitesi'nde 2 bine yakın esnafın faaliyet gösterdiğini açıklayan Başkan Özcan, "Çin malı korkusu tarih oldu. Kalitede İtalya'yı yakaladık. Ama, kaliteli eleman konusunda sıkışıp kaldık. Bu sorunu aşmak için okul açmayı planlıyoruz" diye konuştu İzmir Ayakkabıcılar Sitesi (AYKÜSAN) Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Özcan, sitede 2 bine yakın esnaf bulunduğunu ve 10 bin kişinin istihdam edildiğini belirterek, Burası Türkiye nin en büyük ayakkabı üretim sitesidir. Çin korkusunu aştık, diğer yandan İtalyan kalitesini de yakaladık. dedi. Büyük potansiyelleri bulunmasına rağmen özellikle nitelikli eleman konusunda ciddi sıkıntı yaşadıklarını vurgulayan Özcan, bunun için bir okul yaptırmak istediklerini aktardı. İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, AYKÜSAN ı ziyaret ederek sektördeki kuruluşların temsilcileriyle biraraya geldi. Sektörün potansiyelini bir türlü kullanamadığını söyleyen Demirtaş, Ayakkabıcılık sektörünün sorunların çözümü için eğitime ve tasarıma ağırlık verilmesi, bir dış ticaret şirketi kurulması gerekiyor. Ortak şirketle Afrika gibi yeni pazarlara açılmak gerekiyor. Oda olarak bu konuda destek vermeye ve sektörle birlikte hareket etmeye hazırız. şeklinde konuştu. Siteye ve sektöre her zaman büyük önem verdiklerini dile getiren Demirtaş, şunları kaydetti: Ayakkabıcılık sektörünün de en az tekstil ve konfeksiyon kadar büyük potansiyeli var. Bu nedenle Işıkkent teki siteyi kuruluşundan itibaren destekledik. Eğitim birimini oluşturduk, daha sonra eğitimleri yine maddi olarak destekledik. Buradaki sosyal tesislerin oluşumunu maddi olarak destekledik. Bunların yanısıra ayakkabıcıları yurtiçi ve yurtdışındaki fuarlara taşıyarak teşvik verdiklerini belirten Demirtaş, Son olarak Ekonomi Bakanlığımız ile ihracatın geliştirilmesi için yürüttüğümüz Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi Projesi (URGEP)'ndeki altı sektörden birisi de ayakkabıcılık. diye konuştu. Sektörün kalitesinin çok yükseldiğini, eğitim ve tasarımda daha fazla öne çıkması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, şöyle devam etti: Tasarım konusunda sizlere İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi aracılığı ile yardımcı oluruz. Bunun yanısıra yeni pazarlara açılmanız gerekiyor. (CİHAN) Yorgancılar'dan Varlık Barışı UYARISI EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, hükümetin yeni "Varlık Barışı" projesine ilişkin yaptığı açıklamada, Düzenleme, varlık sahibinin ve yasal yükümlülüğünü düzenli yerine getiren iş dünyasının kafasında soru işareti bırakmaksızın hazırlanmalıdır ki bildirim oranında istenen seviye yakalansın. dedi. Sanayiciler olarak yabancıların kâr transferinin ülkede kalması yönünde her platformda düşüncelerini ortaya koyduklarını ifade eden Yorgancılar, yeniden gündeme gelen Varlık Barışı konusuna olumlu baktıklarını söyledi: Altını çizdiğimiz ve üzerine basa basa ifade ettiğimiz, vergisini düzenli ödeyen işadamlarımız nezdinde haksız rekabet oluşturmaması, konunun belki de en önemli ve en hassas noktasıdır. İş dünyasına ait finans varlıklarının yurtiçinde değerlendirilmesinden Türkiye nin kazançlı çıkacağını vurgulayan EBSO Başkanı Yorgancılar, özel sektörün uluslararası kayıtlarda belirtilen 130 milyar dolar üzerindeki portföy yatırımlarının ciddi bir seviyede olduğunu, bu varlığın ülkede değerlendirilmesinin ekonomi için oldukça önem taşıdığını vurguladı. (CİHAN) HER AY 1 FiRMA kepenk kapatıyor Havayolu seferlerinin yaygınlaşması ve Yüksek Hızlı Tren yatırımları nedediyle sektörün nefes alamaz hale geldiğini söyleyen İZOTAŞ İşletme Müdürü Korkmaz, "Firma sayısında hızlı bir düşüş var, aşağı yukarı her ay 1 firma kepenklerini kapatıyor. Tevşik gelmezse sektör biter" dedi Türkiye'de yakın zamana kadar yolcu taşımacılığının bel kemiğini oluşturan karayolu taşımacılığı sektörü, havayolu seferlerinin yaygılaşması ve Yüksek Hızlı Tren yatırımlarıyla içine düştüğü dar boğazdan kurtularak ayakta kalabilmek için destek bekliyor. TO- BB Karayolu Yolcu Taşımacılığı Meclisi Üyesi ve İzmir Otobüs ve Terminal İşletmeleri AŞ (İZOTAŞ) İşletme Müdürü Bülent Korkmaz, sektörün sorunlarını ve çözüm önerilerini AA muhabirine değerlendirdi. Karayolu yolcu taşımacılığının, havayolu ve demiryolu yolcu taşımacılığında son 10 yılda kaydedilen gelişimle ters orantılı şekilde güç kaybettiğini ifade eden Korkmaz, sektörün hızla küçüldüğünü dile getirdi. Korkmaz, sektörün içerisinde bulunduğu durumun firma sayısına ve yolcu kapasitelerine yansıdığını belirterek, şunları kaydetti: "Bundan 10 yıl öncesine baktığımızda, D1 yetki belgesi sahibi 600 olan otobüs firması sayımız, şu an 330 seviyelerinde. Otobüs firma sayısında hızlı bir düşüş var, aşağı yukarı her ay 1 firma kepenklerini kapatıyor. Bununla birlikte yolcu sayısında da müthiş bir düşüş var. Sefer sayılarında geçen yıllara kıyasla yüzde 30 civarında bir düşüş var. Otobüs doluluk oranları da yüzde 40 seviyesinde bulunuyor" En çok, uzun hatlar etkilendi Yaşanan gelişmelerden en çok uzun hatta çalışan firmaların etkilendiğine işaret eden Korkmaz, "Özellikle 600 kilometre ve üzeri mesafelerde firma sayıları müthiş bir düşüş gösteriyor. Uzun hatta geçmişte günde 2 veya 3 sefer yapan firmalar, seferlerini günde 1'e düşürmeye başladılar. Bu firmalar yılın 8 ayında iş yapamaz hale geldi. Bu firmalarımız, bu 8 aylık dönemde ya seferlerini tümüyle kesiyor ve sadece işin olduğu 4 aylık dönemde seferlerini açıyorlar veya haftada 1 gün, 2 gün sefer yapar hale geldiler" diye konuştu. Korkmaz, karayolu yolcu taşımacılığı sektörünün paydaşlarıyla birlikte 4-5 milyon insan için geçim kapısı olduğunu ve sektörün daha fazla yara almaması için desteğe ihtiyaç duyduğunu ifade etti. Sadece İzmir Şehirlerarası Otobüs Terminali'nin, 10 bin kişi için doğrudan gelir sağlayan bir yer olduğuna dikkati çeken Korkmaz, şunları söyledi: "Destek için sektör temsilcileri, federasyonlar tarafından bakanlığa gerekli müracaatlar yapıldı. Mazotta ÖTV'nin yüzde 50 indirilmesi konusunda yazışmalar ve görüşmeler devam ediyor, ayrıca biletlerde KDV oranının yüzde 8'e indirilmesi konusu var. Turizm konusunda belli konularda yüzde 18 olan KDV'yi devletimiz yüzde 8'e düşürdü ancak otobüs firmalarındaki biletlerde KDV oranı 18'de duruyor. Bunla da ilgili görüşmeler devam etse de herhangi bir somutlaşan bir şey yok." (AA) İzmir inovasyonun kıymetini yeni anladı İGİD in, üniversiteler, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve KOS- GEB işbirliği ile gerçekleştirdiği İzmir İnovasyon Yarışması büyük ilgi gördü. Ödüllerin dağıtıldığı törende konuşan İGİD Başkanı Timuroğlu, "Firmalar, inovasyon olmadan ilerleyemeyeceklerini anlamaya başladı" dedi Nihal Özken İGİD in İzmir deki Üniversiteler, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, KOSGEB işbirliği ile gerçekleştirdiği İzmir İnovasyon Ödülleri nde dereceye girenlere plaketlerinin verdiği tören inovasyon zirvesine dönüştü. Birinci olan Norm Cıvata ya ödülünü veren İZTO Başkanı Ekrem Demirtaş, organizasyonu, İzmir in inovasyon çalışmaları için şans olarak nitelerken, İGİD Başkanı Mehmet Timuroğlu, her İşte dereceye giren firmalar 1. lik ödülü: Norm Cıvata 2. lik ödülü: Netform Mühendislik 3. lük ödülü: İdeal Vantilasyon Girişimcilik Ödülü: Sosyonet Teşvik Ödülü: Ortak Gelişim Danışmanlık Teşvik Ödülü: Otarge Otomotiv Güvenlik Yazılımları Juri Özel Ödülü: VAV Teknoloji yıl düzenlemeyi planladıkları yarışmanın kapsamını genişleteceklerini belirtti. KOBİ ler başta olmak üzere İzmirli firmaların gündemine inovasyonu sokmak ve inovasyon çalışmaları konusunda hedefler oluşturmak amacı ile İGİD in düzenlediği İzmir İnovasyon Ödülleri nde dereceye girenlere plaketleri dün akşam Kaya Termal Otel de yapılan törenle verildi. Türkiye nin en büyük dünyanın ise sayılı cıvata üreticilerinden Norm Cıvata birincilik ödülüne sahip olurken Netform Mühendislik ikinci, İdeal Vantilasyon ise üçüncü oldular. İGİD Başkanı Mehmet Timuroğlu törende yaptığı konuşmada İzmir de ilk olmasına rağmen büyük ilgi gören organizasyonun kapsamını genişleterek her yıl düzenli gerçekleştireceklerini söyledi. İGİD in; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı İzmir İl Müdürlüğü, Dokuz Eylül Üniversitesi, EBSO,Ege Üniversitesi, ESİ- DEF, Gediz Üniversitesi, İZTO İzmir Üniversitesi, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü, KOSGEB, Mazhar Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Zorlu ve Brigtwell Holding Yönetim Kurulu Başkanı Alphan Manas ın desteği ile gerçekleştirdiği İzmir İnovasyon Ödülleri nde dereceye girenlere ödüllerinin verildiği törenin açılışında konuşan Mehmet Timuroğlu, değişim ve yeniliği ifade eden inovasyonun özellikle KOBİ lerin temel ilgi alanı haline gelmesi gerektiğini belirtti. Timuroğlu şunları söyledi: Firmalar ve işletmecileri, inovasyona verdikleri önem oranında gelecekte var olabileceklerini fark etmeye başladılar. İGİD olarak bu farkındalığı pekiştirmek için İzmir de bugüne kadar yapılmış en kapsamlı inovasyon temalı organizasyonlardan birini; İzmir İnovasyon Ödülleri adı altında düzenledik. İzmir ekonomisine yön veren önemli sanayi kuruluşlarından, henüz yeni kurulmuş firmalara büyük ilgi gören İzmir İnovasyon Ödülleri Programı bu bağlamda hedefine ulaştı.